Professional Documents
Culture Documents
1982 yılında Nordic Post PTT’ si Avrupa genelinde 900MHz de bir radyo mobil
hücresel haberleşme sistemi belirlenmesi için Avrupa Posta ve Telekomünikasyon
konferansına (CEPT-Conferance of European Telecomminication) bir teklif
götürmüştür ve bunun kabul edilmesiyle CEPT tarafından GSM(Global System for
Mobile Communication) kurulmuştur ve bu şekilde GSM’in tarihi de başlamıştır.
1982 yılından 1985 yılına kadar sistemin analog ya da digital olması üzerinde
tartışmalar yapılmış ve 1985 yılında digital sistemin kurulması konusunda karara
varılmıştır.
1986 yılında Paris’te toplanan GSM komitesi tarafından; çalışma grupları arasında
koordinasyonu sağlayacak ve GSM’in yeni çıkan özelliklerinin güncellemesini
mümkün kılacak bir ekip kurulmuştur. Yine 1986 yılında Paris’ te yapılan alan testi
toplantısında geniş veya dar band çözümlerinden hangisinin kullanılacağı tartışılmış
ve 1987 yılında dar band TDMA(Time Division Multiple Access) seçilmiştir.
GSM’in diğer bir adımı 1800 MHz frekans oranı için kişisel haberleşme ağı(PCN-
Personal Communication Services) ve 1900 MHz frekans oranı için kişisel
haberleşme servisleri(PCS-Personal Communication Services) özelliklerinin
geliştirilmesi olmuştur.
GSM 900/800 ve GSM 1900 için farklı frekans bantları kullanılır. Bazı ülkelerde bir
tek operatör bütün frekanslar için yetkiliyken bazı ülkelerde ise operatörler ihale
usulü frekansları paylaşır (Tablo 2.1).
GSM ve DCS birbirinden çok küçük farklarla ayrılan iki hücresel mobil telefon
sistemidir. Bu sistemler arasındaki en belirgin farklılaşma kullanım bantlarında
ortaya çıkmaktadır. DCS , 1710-1880 MHZ bandında çalışmaktadır ve sistem kanal
sayısı 375'tir. GSM için ise 900MHz bandında 124 kanaldan oluşan bir bant
ayrılmıştır.
7
Türkiye' de şu anda DCS 1800 sisteminde hizmet verecek 3 yeni şebekenin ihalesiyle
ilgili çalışmalar yürütülmektedir. En çok merak edilen konuların başındaysa bu yeni
şebekelerin eski GSM 900 operatörleriyle yurt içinde roaming anlaşması
gerçekleştirebilmeleridir. GSM 900 sistemlerinin ilk kurulması ile her ülkede en az
iki operatör bulunması ve aralarında roaming almaması GDM MOD kuralları gereği
idi. Yani abone olunan operatörün kapsama alanı dışına çıkıldığında diğer yerli
oparatöre kayıtlanmak mümkün değildir. GSM 900 de iki yerli operatörle ancak Türk
Telekom'un santralleri üzerinden görüşülebilinir. DCS 1800 sisteminde ise bu katı
kurallar konmamıştır. Her ülkede değişik uygulamalar ile olaya daha çok ticari
açıdan yaklaşmaktadır.
1. DCS operatörleri daha geniş bir frekans bandında ayın kanal genişliğinde iletişim
hizmeti sundukları için şehir merkezlerinde avantajlı duruma geçmektedirler. Bu
durum özellikle aşırı kalabalık hipermarket ve büyük alışveriş merkezlerinde veya
8
GSM ve DCS sistemi içinde fiziksel şartların zorunlu kıldığı yerlerde dolaşımın
mümkün kılınabilmesi için gerekli altyapı bulunmaktadır. Bilindiği üzere her iki
sistem de genelde ayın standartlara sahiptir. Her iki sistem de hücreseldir ve bu
hücreler Location Area (LA) denilen daha geniş hücrelerin parçası olarak
tasarlanmaktadır. GSM ve DCS sistemleri içerisinde yer alan özellikler değişik
bantlardaki operatörlerin birbirlerine belli LA'larda dolaşıma izin vermelerini
mümkün kılmaktadır. Bu durumda örneğin ilk etapta Ankara İstanbul arasındaki
otoban kaplamada zorluk çeken DCS operatörü belli ticari şartları kabul etmesi
durumunda GSM operatörüyle anlaşıp abonelerine GSM bandım da sunulan teknik
olarak mümkün görülmektedir. Şu anda Türkiye' de pratik durumsa TURKCELL ve
TELSİM'in bu şekilde bir kul1amma pek yanaşmayacakları izlenimini vermektedir
Her hücre sistemi kendine özel bir donanıma sahiptir ve donanımın her parçası
bulunduğu hücreye özgü özelliklere sahiptir
9
Hücresel ağ yönetimi
Ağ işletim desteği
10
Ana bölgesel kaydedici; PLMN’ ye(Public Land Mobile Network) bağlı olarak her
abonenin bilgilerinin tutulduğu bir veritabanıdır. Bu veritabanı bir veya daha fazla
HLR tarafından kullanılabilir.
11
Bu veri tabanı bir veya daha fazla MSC ye ve onlarla kaplı alana hizmet verir.Bu
alana MSC/VLR denir.VLR; MSC/VLR servis alanını ziyaret eden kullanıcılar
hakkında geçici bilgiler içerir.Kullanıcının bir sistemden başka bir sisteme geçmesi
VLR’yi ilgilendirir.
GSM’ de abone mobil ekipmanlar arasında fark vardır. Yukarıda bahsedildiği gibi
AUC erişim anında aboneyi kontrol eder. EIR mobil ekipmanları çalınma veya
kayıtsız olma durumuna göre kontrol eder.
Bir MSC servis merkezinden(SC-Service Center) kısa mesaj alımı, HLR’ yi bilgi
yönlendirmesi, mesaj bekleme bilgisi ve MS’ in alıcısı olan MSC’ ye kısa mesaj
dağıtımı için sorgulamak mümkündür.
Kısa mesaj servisi interworking MSC kaynaklı mobil kısa mesajları kabul eder.
Ayrıca HLR’ den gelen alarm mesajlarını alır ve bu mesajları SC alıcısına sunar.
SMS-IWMSC fonksiyonu normalde MSC/VLR düğümüyle birleşir.
2.3.3.1 BSC
Baz istasyon kontrolörü BSS’ nin merkez noktasıdır. BSC radyo ağlarını yönetir ve
aşağıdaki özellikleri takip eder:
BSC, radyo haberleşme ağında daha fazla İhtiyaç duyulan haberleşme gereksinimi
gidermek amacıyla tasarlanmıştır. BSC, MSC' de bulunan radyo bağlantılı
fonksiyonların bir çoğunun ayrı bir yerdeki noktada toplanması ile oluşturulmuştur.
Böylece MSC' nin telefon ile bağlantılı fonksiyonlarının ve servislerinin üzerine
konsantre olması,bağımsız olarak geliştirilebilmesi sağlanmıştır.
14
BSC radyo haberleşme ağının daha büyük kısmını kontrol eder. En önemli görevi
radyo kaynaklarının kullanımını en yüksek oranda sağlamaktır. BSC fonksiyonel
ihtiyaçları o kadar büyüktür ki, gerekli ekipman fiyat göz önünde bulundurularak
uygulama ve yönetime geçilir. BSC radyo haberleşme ağı yönetiminin. tüm
ihtiyaçlarına cevap vermektedir. Eğer sistem kötü çalışırsa haberleşme ağı servisleri
bundan etkilenmez1er.
BSC' nin transmisyon yolu üzerindeki MSC ve BTS arasındaki konumu değişiklik
gösterir. Çoğu durumda MSC ve BSC aynı konumda bulunur, böylece transmisyon
(taşıma) daha ucuza gelir. Uzaktan kumandalı bir BSC' nin de monte edilmesi
düşünülebilir. Ancak bazı konumlar, kendini kanıtlamamış MSC yerine BSC için
daha uygundur. Çünkü MSC' ler daha yeni onaylanmış ürünlerdir. Yeni onaylanan
ürünler istenilen seviyeye geldikten sonra, kurulacak sistemlerde yerlerini alabilirler.
MSC, BSC ile hemen hemen aynı fiyata mal olmaktadır.
Radyo network hücresel sistemi genellikle, yeni giren aboneler sebebiyle büyük
baskı altındadır. Servis işlemeye başladıktan sonra artan trafik sebebi ile belirli
aralıklarla yeniden konfigüre edilmek zorundadır. Bu yüzden BSC' ye etkili bir data
yapısı sağlanmak zorundadır. BSC' nin bir bölümü ekipman fonksiyonlarım
sağlarken diğer bölümü de radyo trafiğini sağlar.
Sistem bilgi datası RBS' den MS' lere (hem boşta hem de çalışma durumunda)
gönderilen hücre datasıdır ve şunları içerir:
Bu bir trafık ölçme fonksiyonudur. BSC' deki radyo network' u sürekli İzlemek için
kullanılır. Fonksiyon STS yan sistemi ile arayüz halindedir. Çıkış ass' ye aktarılarak
ileri düzeyde görev oluşumu için kullanılabilir. Ölçüm örnekleri, çağrı girişim
sayıları tıkanıklık, trafik seviyesi ve düşen bağlantı sayısı gibi seçenekleri içerir.
Boşta modda gezici istasyon farklı kanalları ölçer, baz istasyona rapor göndererek
özel kanallar üzerindeki ara yüz seviyeleri hakkında bilgiyi iletir. Böylece bir arama
için en düşük ara yüze sahip kanalı tesis etme imkanı olur.
16
• Trafik Kayıtları
Bu fonksiyon radyo haberleşme ağında bulunan o anki bir hücre yada o anki bir
gezici istasyon hakkındaki ölçümleri kaydeder. Radyo haberleşme ağında ve hatalı
ekipman üzerindeki aksaklıkları bir çağrı sırasında bulmak içinde kullanılır. A ve
Abis ara yüz üzerinden yollanmış mesajlarda olabilir.
Hücre parametrelerinin, hücre yük paylaşımı için eklenmesiyle birlikte handover' ler
komşu hücrelere tıkanıklık olduğunda daha erken gelir.
Bu BTS' nin farklı bandlara örneğin, GSM 900 ve DCS 1800' de çalıştığında
desteklemek üzere gerçekleştirilmiş yeni bir özelliktir.
2.3.3.2 BTS
BTS bir hücrede istenen bütün radyo ve iletim ara yüz ekipmanlarını içerir. Her
BTS bir veya daha fazla frekans çiftini kullanır. Bir frekans sinyalleri mobil
istasyona iletir, biri mobil istasyonda sinyalleri alır. Bu nedenle en azından bir verici
ve alıcı kullanılmalıdır.