You are on page 1of 17

1.

Salzburg Kalesi (Hohensalzburg)

Kentin en önemli simgesi konumundaki Salzburg Kalesi, 1077 yılında inşa edilmiş.


Günümüzdeki görkemli haline ise 1495-1519 yılları arasında, şehri yöneten son
feodal hükümdar olan Leonard von Keutschach’ın tahtta olduğu dönemde
kavuşmuş.

Gezginler, tarihi yapıyı kentin enfes manzarasını kuşbakışı seyretmek ve bol bol
fotoğraf çekmek için Salzburg gezilecek yerler listelerinin ilk sırasına yazıyor. Kaleyi
ziyaret ettiğinizde ayrıca farklı kategorilere odaklanmış müzeleri de gezme imkânına
sahip olabilirsiniz.

Avrupa’nın en büyük ve en iyi korunan kalelerinden biri olan Barok tarzı tarihi
yapının Altın Salon adlı bölümü, yıl boyunca Mozart’ın eserlerine odaklanan konser
serisine ev sahipliği yapıyor.

Kale Müzesi‘nde sergilenen model aracılığıyla Salzburg’un 1612 yılındaki halini


görebilirsiniz. Bu bölümde ayrıca çeşitli müzik aletlerine, zırhlara ve çeşitli işkence
cihazlarına yer veriliyor. Eğer kaleye ziyaretinizi pazar günü saat 11.45‘e denk gelecek
şekilde ayarlarsanız, canlı müzik dinletisini kaçırmamış olursunuz.
Tur Tavsiyesi: Salzburg Kartı: Ücretsiz Kabul ve Serbest Rides satın alarak
Salzburg’da ekonomik bir şekilde gezebilirsiniz.

 Adres: Mönchsberg 34, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 09.00-19.00
 Giriş Ücreti: 16,30 Euro
 Web: salzburg-burgen.at/en/hohensalzburg-castle/

2. Mirabell Sarayı ve Bahçeleri

Kaleden ayrıldıktan sonra rotanızı göz alıcı Mirabell Sarayı ve Bahçeleri‘ne doğru


çevirebilirsiniz. İhtişamlı saray ve çevresini saran kusursuz güzellikteki bahçeler,
sevgili metresi Salome Alt için Prens-Başpiskopos Wolf Dietrich
tarafından 1606 yılında inşa ettirilmiş.

Mermer Salon, sarayın en çok ilgi gören bölümü olarak öne çıkıyor. Melek Merdiveni
aracılığıyla ulaşılabilen salonda bir zamanlar Leopold Mozart ve çocukları Wolfgang
ile Nannerl soluk kesen performanslar sergilemiş. Günümüzde ise
burası SchlossKonzerte Mirabell konser serisi de dâhil olmak üzere çeşitli müzik
organizasyonları ve düğünler için kullanılıyor.

Mirabell Bahçeleri ise ilk günkü göz alıcı görünümlerinden hiçbir şey kaybetmemiş
şekilde konuklarını büyülemeye devam ediyor. Başpiskopos Ernst von Thun’un isteği
doğrultusunda 1690’da yeniden tasarlanan Barok tarzı bahçeler; Çit Tiyatrosu, Cüce
Bahçesi gibi bölümleri bünyelerinde barındırıyor. Bahçelerde gezintiye çıkma
fırsatınız olursa dört farklı figür grubundan oluşan Büyük Çeşme’ye de zaman
ayırmanızı tavsiye ederim.

Tur Tavsiyesi: Mirabell Sarayı’nda Konser adlı tura katılarak eğlenceli vakit


geçirebilirsiniz.

 Adres: Mirabellplatz 4, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 08.00-18.00

3. Mozarts Geburtshaus

Salzburg’a yönelik turistik seyahatler eninde sonunda Mozart’a bağlanıyor. Hatta


şehirde sayısız mekânda ve mağazalarda satılan ürünlerin üzerinde dünyaca ünlü
müzik insanının adını görmek, zamanla kanıksanmayan bir durum haline geliyor.

Ancak Salzburg’un en değerli evladına gerçekten ilgi duyan gezginler için Mozart


Geburtshaus kentte ziyaret edilmesi gereken kültürel tesislerin başında geliyor. Zira
bu açık sarı badanalı ev, 27 Ocak 1756 tarihinde Mozart’ın doğduğu ve hayatının ilk
17 yılını geçirdiği yer olarak tanınıyor.
Wolfgang Amadeus Mozart’ın doğduğu evi ziyaret ettiğinizde sanatçının bir zamanlar
kullandığı eşyaları yakından inceleme imkânına kavuşabilirsiniz.

Üç katlı yapıda sergilenen müzik aletleri, belgeler ve portreler sayesinde sadece


Mozart’ın yaşamının ilk dönemleri hakkında bilgiler edinmekle kalmayıp büyüdüğü
dönemin koşulları, arkadaşları ve iş yaptığı insanlarla ilişkileri ve opera tutkusu ile
ilgili de fikir sahibi olabilirsiniz.

 Adres: Getreidegasse 9, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 08.30-19.00
 Giriş Ücreti: 11 Euro
 Web: mozarteum.at/en/museums/mozarts-birthplace/

4. Salzburg Katedrali

Salzburg, mimari açıdan hayranlık uyandıran detaylarla dolu sarayları kadar dini
yapılarının güzelliğiyle de adından söz ettiriyor. Tabii bu konudan bahsedildiğinde
deneyimli gezginlerin kentte akıllarına gelen ilk yer Salzburg Katedrali oluyor.

Katedral, ilk olarak 774 yılında inşa edilmiş. Asırlar boyunca çeşitli sebeplerden dolayı
yeniden inşa edilmesi gereken dini yapı, 1628’de tamamlanan yapım süreci ile Barok
tarzı görünüme kavuşmuş.
Katedralin turistik açıdan popüler olmasında bünyesinde barındırdığı değerli eserler
kadar başta Mozart olmak üzere kentin birçok ünlü simasının vaftiz törenlerine ev
sahipliği yapmasının da payı bulunuyor.

Her ne kadar iç kısmındaki mimari ayrıntılar ve eserlerle gezginlerin beğenisini


kazansa da ikiz çan kuleleri ile kubbesi Salzburg Katedrali’ne karakteristik özellikler
kazandıran en önemli bölümler olarak öne çıkıyor.

Tabii mimariden çok klasik müzik ile ilgileniyorsanız ziyaret tarihinizi katedraldeki


etkinlik takvimine bakarak belirleyebilirsiniz. Hatta Noel veya festival zamanı burada
olursanız tüm yıl boyunca kentte yaşanan en renkli manzaralara denk gelebilirsiniz.

 Adres: Domplatz 1a, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 08.00-19.00
 Web: salzburger-dom.at

5. Hellbrunn Sarayı

Kuzey Alpler’deki en ihtişamlı yapı olarak anılan Hellbrunn Sarayı, kent


merkezinden 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Saray, Prens-Başpiskopos Markus
Sittikus için yazlık konut olarak 1612-1615 yılları arasında inşa edilmiş.
Tasarımını Santino Solari’nin üstlendiği tarihi yapı, Geç dönem Rönesans tarzı
mimarisi ile göz dolduruyor. Sahip olduğu mimari detaylar bir yana gezginlerin yapıyı
Salzburg gezilecek yerler listelerine dâhil etmelerindeki ana nedeni bahçesinde
bulunan çeşitli eserler oluşturuyor.

Prensin günlük işlerini sakin bir ortamda yapmak ve ara sıra davet vermek için
kullandığı Hellbrunn Sarayı’nın bahçesini süsleyen minyatür göletler, fıskiyeler ve süs
bahçeleri; oluşturdukları göz alıcı manzaralar sayesinde ziyaretçilerine kısa süreliğine
de olsa dertlerini unutma imkânı veriyor.

Tabii bu arada bir şakaya kurban gitme ihtimalinin bulunması gezginlere ufak çaplı
heyecanlar yaşatıyor. Sarayı ziyaret ettikten sonra vaktiniz kalırsa yakın
mesafedeki Salzburg Hayvanat Bahçesi‘ne de uğrayabilirsiniz.

Tur Tavsiyesi: Eğer gezi boyunca bu sarayı gezmeyi planlıyorsanız Hellbrunn Sarayı


Boat Ride adlı popüler tura katılmayı düşünebilirsiniz.

 Adres: Fürstenweg 37, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 09.00-17.30
 Giriş Ücreti: 12,50 Euro
 Web: hellbrunn.at

6. Getreidegasse Street
Seyahat ettiğiniz kentlerdeki alışveriş olanaklarını değerlendirmek sizin için
vazgeçilmez bir tutkuysa Salzburg’da tatil yaparken vaktinizin bir
kısmını Getreidegasse Street‘e ayırabilirsiniz.

Mozart’ın doğduğu evin de yer aldığı cadde, Eski Şehir’in en hareketli noktası olarak
gösteriliyor. Farklı tasarımlara sahip lonca tabelaları ile süslü caddede çeşitli alışveriş
fırsatlarına ek olarak geleneksel mimariden izler taşıyan çok sayıda bina ve sanat
galerileri sizleri bekliyor.

Getreidegasse’de yürürken uluslararası moda markalarına ait mağazalar ile yerel


motifler taşıyan ürünlere odaklanman dükkânları yan yana bulabilirsiniz.

Hatta daha da önemlisi burada yerel halkla kaynaşıp kültürel açından farklı


deneyimler yaşayacağınız hanları ziyaret edebilirsiniz. Daha sakin bir atmosferde
Salzburg’un yemek kültürünü tanımak gibi bir niyetiniz olursa da cadde üzerindeki
restoranları tercih edebilirsiniz.

7. St Peter’s Abbey

Kentte yoğun ilgi gören bir diğer dini yapı olan St Peter’s Abbey, sonradan “aziz”
mertebesine yükseltilen Rupert isimli bir Frank misyoner tarafından 7.
yüzyılda kurulmuş.
Manastıra bağlı kardeşlik düzeninin halen daha devam etmesi, yapıya olan ilginin
artmasında önemli bir etken konumunda. Kilise ve manastır bölümlerinin çıkan
yangınlar nedeniyle çeşitli dönemlerde restore edilmiş olması ise dini yapı
kompleksine mimari açıdan çeşitlilik katıyor. Bu sayede manastırın çeşitli
kısımlarında Romanesk, Rönesans, Gotik ve Rokoko gibi farklı üsluplar bir arada
görülebiliyor.

Dünyanın Almanca konuşulan en eski manastırı olma özelliği taşıyan dini komplekse
ulaştığınızda, ilk olarak Long Gallery adlı bölümü ziyaret edebilirsiniz.

Prens-Başpiskopos Guidobald von Thun tarafından inşa ettirilen galeri, halen daha
değerli sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Buradaki eserleri incelemeyi
tamamladıktan sonra ise manastırın bir diğer ilgi çeken bölümü olan mezar alanına
doğru ilerleyebilirsiniz.

 Adres: Kapitelpl. 8, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 08.00-18.30
 Giriş Ücreti: 2 Euro (Mezar Alanı)
 Web: stift-stpeter.at

8. Residenzplatz
Prens-Başpiskopos Wolf Dietrich von Raitenau zamanında kentin çeşitli noktalarında
5 meydan inşa edilmiş. Ancak bunlardan hiçbiri 16. yüzyıl şaheseri olan ve tasarımını
İtalyan mimar Vincenzo Scamozzi’nin üstlendiği Residenzplatz kadar etkileyici
olmamış.

Etrafı birçok türdeşi gibi tarihi yapılarla çevrili olan meydan, canlı atmosferi
sayesinde hem yerel halkı hem de gezginleri kendisine çekmeyi başarıyor. Önemli
spor karşılaşmalarını ve konserleri canlı izlemek isteyenlerin akın ettiği alan ayrıca
eylül ayında St. Rupert Fuarı’na, Advent döneminde ise renkli bir pazara ev sahipliği
yapıyor. Tabii yeni yıl öncesi verilen partileri de atlamamak gerekiyor.

Residenzbrunnen isimli mermer çeşme, meydanı turistik açıdan bir hayli ilgi çekici
kılıyor. Günümüzde Avrupa’nın en gösterişli Barok anıtlarından biri olarak kabul
edilen çeşmenin yapımı, bu tarz eserlere olan düşkünlüğü ile tanınan Başpiskopos
Guidobald Thun’un emri doğrultusunda gerçekleştirilmiş. Üzeri at, yunus ve dev
figürleri ile süslü çeşme, İtalyan heykeltıraş Tommaso di Garone’ye atfediliyor.

9. Mozartplatz

Salzburg’un tarihi kent merkezinin kalbinde yer alan Mozartplatz da tarihi dokusu


ile konuklarını kendisine hayran bırakıyor. Residenz ve Waag meydanlarının arasında
kalan bölgeyi süsleyen alan, kent turları için ideal başlangıç noktası kabul ediliyor.
Üstelik sokak sanatçılarının performansları ile canlı bir kimliğe bürünen meydana
bakan 5 numaralı binadaki turizm danışma ofisi, kapsamlı bir gezinti için gereken
tüm bilgileri el etme konusunda gezginlere ciddi anlamda yol gösteriyor.

Mozart Meydanı‘nın ortasında, klasik dönemin en önemli bestekârları arasında


sayılan Salzburg’un dahi çocuğunu tasvir eden gösterişli bir anıt bulunuyor.
Bronzdan yapılma eser, Ludwig Schwanthale tarafından tasarlanmış ve 1842’de
Johann B. Stiglmayer’in hünerli ellerinde şekillenmiş.

Anıtın açılışı ise aynı yıl içerisinde Mozart’ın oğullarının da katıldığı bir törenle
gerçekleştirilmiş. Anıtı inceledikten sonra rotanızı 8 numaralı binaya çevirebilirsiniz.
Duvarında yer alan plaka sayesinde kolaylıkla fark edilebilen yapıda bir zamanlar
Mozart’ın eşi Constanze Mozart-Nissen yaşamış.

10. Hangar 7

Teknolojinin ve sanatın her türünün bir arada sergilendiği Hangar 7, Salzburg


gezilecek yerler listenize alabileceğiniz belki de en sıra dışı mekân.

2003 yılında açılışı gerçekleştirilen müze, zaten çağdaş mimarisi ile kentin yeni
simgelerinden biri haline gelmiş durumda. Nadir bulunan hava taşıtlarının
sergilenmesi, kültürel tesisi havacılığa meraklı bireylerin gözünde farklı bir konuma
taşıyor. Üstelik Flying Bulls koleksiyonundaki tüm uçaklar, yaşları ne olursa olsun,
halen daha havada etkileyici performanslar sergileyebiliyor.

Salzburg Havalimanı’nda faaliyet gösteren Hangar 7’de, sanatçılar ve ziyaretçiler


kolaylıkla bir araya gelebiliyor. Bu sayede de kültürel tesis, sanatçıların ve onların
çalışmalarına ilgi duyan bireylerin fikir alışverişinde bulunup ilham alabilecekleri bir
mabede dönüşüyor.

Sergi alanına da yansıyan bu durum sayesinde farklı temalara sahip koleksiyonlar bir
arada sergilenerek etkileyici bir hava oluşması sağlanıyor. Sergi alanlarını dolaştıktan
sonra acıktığınızı hissederseniz tesis dâhilinde hizmet veren İkarus Restaurant‘a
gidebilirsiniz. Restoranda her ay farklı bir şef görev yapıyor.

 Adres: Wilhelm-Spazier-Straße 7a, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 09.00-22.00
 Web: hangar-7.com

11. Salzburg Müzesi

Çarpıcı koleksiyonları aracılığıyla konuklarına kentin dünü ve bugünü hakkında


detaylı bilgiler öğrenme ayrıcalığı sunan Salzburg Müzesi, 2005 yılından bu yana
Barok tarzdaki Neue Residenz‘da faaliyet gösteriyor.
1834’de Napolyon savaşlarının anısına askeri nitelikli küçük bir koleksiyonun
sergilenmesi amacıyla kurulan kültürel tesis, şimdilerde estetik sunumları ve
multimedya gösterimleri ile konuklarının bilgi dağarcıklarını genişletmelerine
yardımcı oluyor.

Salzburg Müzesi’ni ziyaret ettiğinizde 4 bölüme odaklanmanızı tavsiye ederim. Bu


bölümlerin başında gelen “Mythos Salzburg” kentin kültürel, sanatsal ve tarihi
gelişimine odaklanıyor.

İkinci kattaki Aynalı Salon‘da yer alan “Arkeoloji ve Orta Çağ” isimli bölümde; Kelt
yapımı gagalı sürahi, Gotik tarzı sunak ve Lueg Geçidi‘nde bulunan kask gibi değerli
parçaları inceleyebilirsiniz. Panorama Geçidi‘nde Roma döneminden günümüze
ulaşan kalıntılar, Sanat Salonu‘nda ise her yıl üç büyük koleksiyon sergileniyor.

 Adres: Mozartpl. 1, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 09.00-17.00
 Giriş Ücreti: 9 Euro
 Web: salzburgmuseum.at

12. Mozart Wohnhaus

“Dans Ustası’nın Evi” adıyla da anılan Mozart Wohnhaus, dünyaca ünlü bestekâr


hakkında değerli bilgiler öğrenebileceğiniz bir diğer mekân.
Mozart Ailesi, avlusunda verilen dans derslerinden dolayı bu isimle anılan binadaki 8
odalı dairede 1773-1787 yılları arasında oturmuş.

Wolfgang Amadeus Mozart, Viyana’ya taşındığı için 1781 yılında buradan ayrılan ilk
isim olmuş. Kız kardeşi Nannerl ise evlenip 1784’te St. Gilgen’e gitmiş. Yapının son
sakini ise torunu ile birlikte baba Mozart olmuş.

II. Dünya Savaşı sırasındaki hava saldırıları sonucunda yıkılan Mozart Evi, 1955
yılında Uluslararası Mozart Vakfı tarafından satın alınmış ve aslına uygun olarak
yeniden inşa edilmiş.

Bestekârın, Shepherd King ve Idomeneo adlı eserlerini ürettiği evin müze olarak
açılışı ise 1996 yılında gerçekleştirilmiş. Binanın birinci katındaki müzede, Mozart’ın
kullandığı müzik aletleri ile orijinal dokümanları ve portreleri görebilir, multimedya
sunumlarını izleyebilirsiniz.

 Adres: Makartplatz 8, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 09.00-17.30
 Giriş Ücreti: 11 Euro
 Web: mozarteum.at/en/museums/mozarts-residence/

13. Eski Şehir


Şimdiye kadar bahsetmiş olduğum cazibe noktalarının ve tarihi yapıların birçoğuna
ev sahipliği yapan Eski Şehir‘e ayrı bir parantez açmadan rehberi noktalamak
istemedim.

Çünkü Salzach Nehri’nin solunda kalan Salzburg Altstadt, konuklarına sadece


kentin geçmişi ile ilgili bilgi vermekle kalmayıp kentin kültürel açıdan nasıl bu kadar
zengin bir birikime sahip olduğu hakkında da ipuçları sunuyor.

Tarihi dokusu ile gezginleri kendisine hayran bırakan bölge, yeme-içme ve alışveriş
olanakları açısından da ortaya tatmin edici çeşitlilik koyuyor.

Salzburg’un Eski Şehir bölgesi, St. Peter ve Nonnberg manastırları ya da Salzburg


Katedraligibi Batı Hristiyan kültürünün en eski mabetlerini bünyesinde barındırıyor.

Tabii konu tarih olunca Orta Çağ’ın en heybetli askeri yapılarından biri
olan Hohensalzburg‘u da atlamamak gerekiyor. Canınız geleneksel kostüm
tasarımcılarının butiklerini, mücevher mağazalarını gezmek
isterse Getreidegasse ve Linzer Gasse’yi ziyaret edebilirsiniz.

Hatta tatile çıkacağınız zamanı doğru ayarlarsanız Salzburg Festivali, Mozart Haftası
ve Paskalya Festivali gibi görkemli kültürel etkinlikleri yerinde izleme ayrıcalığına
kavuşabilirsiniz.

 Web: salzburg-altstadt.at

14. Kapitelplatz
Kaleye, fünikülere ya da St. Peter Mezarlığı’na giden gezginlerin rotalarının üzerinde
yer alan Kapitelplatz, bir zamanlar Katedral Manastırı’nın bulunduğu alana
başpiskoposluğun dağılmasının ardından inşa edilmiş.

Kentin simge yapılarına giden yolların kesişim noktasında yer almasından dolayı
meydan, günün her saati canlı atmosfere sahip. Gerçi alan çevresindeki yapılar da
tarihi değerleri nedeniyle ziyaretçi çekme konusunda hiç sıkıntı yaşamıyor.

Kapitelplatz, doğudan katedral ve Başpiskoposluk Sarayı, batıdan St. Peter


Manastırı‘nın kanadı ile çevrelenmiş durumda. Satranç oynamak isteyen bireylere
ayrılmış alanlar ve satış yapılan tezgâhlar sayesinde renklenen meydanın ortasını ise
çarpıcı güzelliğe sahip bir çeşme süslüyor.

Eser, 1732 yılında Franz Anton Danreiter’in tasarımlarına sadık kalınarak inşa edilmiş.
Çeşmeyi yakından inceledikten sonra dilerseniz meydanı süsleyen bir diğer sanat
eserine, yani Stephan Balkenhol’ün imzasını taşıyan Sphaera‘ya odaklanabilirsiniz.

15. Residenzgalerie
Salzburg gezilecek yerler listenize eklemenizi önereceğim son mekân, DomQuartier
turlarına katılarak ziyaret edebileceğiniz Residenzgalerie.

Müze, monarşinin sona ermesinden hemen sonra çeşitli işlevlerin yerine getirilmesi
amacıyla 1923’te kurulmuş. Bu işlevlerden en önemlisi olarak Napolyon savaşları
sırasında kaybolan prens-başpiskoposlara ait sanat koleksiyonunun yerini alabilecek
değerdeki sanat eserlerinin toplanması öne çıkıyor.

Müze aracılığıyla ayrıca Salzburg Festivali’nin dışında kente turist çekebilecek ikinci
bir cazibe merkezinin oluşturulması amaçlanmış.

Residenzgalerie, 16. ve 19. yüzyıllar arası Avrupa sanatına yoğunlaşan etkileyici bir
koleksiyona sahip. Salzburg Residenz binasının doğu kanadında faaliyet gösteren
müzenin koleksiyonu; Avusturya‘daki diğer müzeler, özel mülk sahipleri ve bağımsız
sanat koleksiyoncuları tarafından destekleniyor.

 Adres: Residenzpl. 1, 5020 Salzburg


 Ziyaret Saatleri: 10.00-17.00
 Giriş Ücreti: 13 Euro
 Web: residenzgalerie.at

You might also like