You are on page 1of 51

İDARİ FONKSİYONUN ÖZELLİKLERİ

 Amacı kamu yararını gerçekleştirmektir


 Konusu kamu hizmetleridir
 İdari eylem ve işlemlerle yürütülür
 Kamu gücü kullanılarak yerine getirilir
 Süreklidir
 Kendiliğinden harekete geçer
 Bireylerle doğrudan doğruya ilgilidir

İDARE HUKUKUNUN ÖZELLİKLERİ


 Genç bir hukuk dalıdır
 Tedvin edilmemiştir
 Büyük ölçüde içtihadidir
 Bağımsız bir hukuk dalıdır
 Statüsel niteliktedir
 İşlemleri tek taraftadır
 Uyuşmazlıkları İdari yargıda karara bağlanır

İDARE HUKUKUNUN
KAYNAKLARI

Asıl Kaynaklar Yardımcı Kaynaklar

Yazılı Yazısız İçtihat Doktrin

Anayasa Örf Adet (Kaynak


Değil)

Kanun-uluslararası
Antlaşma

Cb Kararnamesi

Yönetmelik

NOT: İçtihadi kurallar normlar hiyerarşisinde Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile


yönetmelik arasındadır.
İDARE HUKUKUNUN UYGULANMA ALANLARI
Kamu Gücü Ölçütü: İdarenin kamu gücü kullanarak yaptığı işler idare hukukuna
tabidir. Bu ölçüte göre idarenin işlemleri iki şekilde yapılır:
1-Hakimiyet Tasarrufları: Kamu gücü işlemleri = Kamu gücü kullanılır
2-Temşiyet Tasarrufları: İşletme işlemleri = Kamu gücü kullanılmaz. Özel kişi gibi
hareket edilir.
Zamanla kamu gücü ölçütü yerine kamu hizmeti ölçüsü kullanılmaya başlanmıştır.
Kamu Hizmeti Ölçütü: Kamu hizmetlerinin kuruluşuna ve işleyişine ilişkin olan her şey
idari faaliyettir.
Kamu hizmeti ölçüsü yetersiz kalmıştır Çünkü:
 İdare, kamu hizmetlerine ilişkin özel hukuk sözleşmeleri yapabilir.
 Sınai ve ticari kamu hizmetleri özel hukuka tabidir.
 Kamu yararı amacını tespit etmek güçtür. Hangi hizmette kamu yararı olduğu
genellikle tartışmalıdır.
 Zamanda bazı kamu tüzel kişilerinin kamu faaliyeti teşkil eden fiillerinden kaynaklı
uyuşmazlıkların adli yargıda çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
 Zamanla özel kişiler tarafından yürütülen kamu hizmetleri ortaya çıkmıştır.
 Zamanla idari kamu hizmetlerinin bazılarında özel hukuka tabi kişiler çalıştırılmaya
başlanmıştır.
Günümüzde kamu gücü emredici güç anlamından ziyade idari makamlar için öngörülmüş
olan, genel hükümleri aşan şartlar olarak nitelendirilir ve kamu gücü ölçütü kullanılır.
KAMU GÜCÜ AYRICALIK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ
o Tek yanlı işlem yapma yetkisi, icrailik
o Re’sen icra
o Hukuk uygunluk karinesi
o Kamu malı statüsü
o Kamu alacaklarının tahsili için ayrı bir usül uygulanması
o Bir borç hakkında özel hukuk icra yollarının uygulanamaması
o Bir kişinin mallarının haczedilemezliği ve bir kişinin iflasının istenememesi
o Bir sözleşmenin idari sözleşme sayılması
o Bir tüzel kişi personelinin kamu görevlisi sayılması
o Zorunlu üyelik
o Zorunlu aidat
o Vergi muafiyeti
o Uyuşmazlığın idari yargıya tabi olması
o Zararların tazmini konusunun idari sorumluluk rejimine tabi olması
o İrade serbestisi yoktur
o İdare personel seçmekle serbest değildir
o Yalnızca kamu yararı amacıyla işlem ve eylemde bulunabilir
o Kural olarak tahkim yolu kapalıdır
o Tüzel kişinin karar ve yönetim organlarının re’sen atanması
NOT: Kamu gücü ayrıcalık ve yükümlülükleri ancak anayasa ve kanundan kaynaklanır.
İDARE HUKUKUNUN BÖLÜMLERİ

İDARE HUKUKU

GENEL İDARE ÖZEL İDARE


HUKUKU HUKUKU

İdari Teşkilat
İdari İşlemler
Mali Hukuk
Kamu Hizmeti
İmar Hukuku
Kolluk
Ekonomik Kamu
Kamu Görevlileri Hukuku
Kamu Malları Trafik Hukuku
İdarenin ...
Sorumluluğu
İdari Yargı

Kitabın Konusu
İDARE HUKUKUNA HAKİM OLAN İLKELER
1-HUKUK DEVLETİ İLKESİ
Hukuk Devleti İlkesinin Gerekleri
A)Genel Gerekleri
o Yasama organı hukuka bağlı olmalıdır.(Anayasaya uygun olmalıdır)
o Yargı organı hukuka bağlı olmalıdır.
o Yürütme organı hukuka bağlı olmalıdır. (Anayasa, Kanun, Cumhurbaşkanlığı
kararnameleri ve yönetmelik)
B)Özel Gerekleri
o İdare yargısal denetime tabi olmalıdır.
o Hakimler bağımsız ve teminatlı olmalıdır.
o İdari faaliyetler önceden bilinebilir olmalıdır.
o Hukuki güvenlik ilkesi mevcut olmalıdır.
o İdarenin mali sorumluluğu mevcut olmalıdır
o Diğer gerekleri
2-EŞİTLİK İLKESİ
Muhatapları devlet organları (yasama, yürütme, yargı) ve idare makamlarıdır
3-İDARENİN KANUNİLİĞİ İLKESİ
A)Kanuna Dayanma
İdare yasama organı tarafından önceden kanuna düzenlenmemiş bir alanda faaliyette
bulunamaz. Kanunun olmadığı yerde idare de yoktur.
İstisna1: Anayasa m.104/7 uyarınca çıkarılan olağan dönem Cumhurbaşkanlığı kararnameleri
istisna2: Anayasa m.119/5 uyarınca çıkarılan olağanüstü hal Cumhurbaşkanlığı kararnameleri
B)Kanuna Aykırı Olmama
İDARİ TEŞKİLATI HAKİM OLAN İLKELER
1-MERKEZDEN YÖNETİM İLKESİ
A)Özellikleri:
o Tek bir tüzel kişilik vardır o da devlettir.
o Kamu hizmetleri konularına göre bölünerek bakanlık şeklinde örgütlenmiştir.
o Hizmetlerin gelir ve giderleri merkezi bütçede toplanır.
o Kamu hizmetleri başkentte planlanır ve düzenlenir.
o Taşra Teşkilatı vardır. Taşradakiler merkezinin emir ve talimatları ile bağlıdır.
o Merkezi idare bir bütündür, hiyerarşik düzen vardır.

B)Yararları:
o Güçlü bir devlet yönetimi sağlar.
o Bölgelerarası eşitliği sağlar.
o Hizmetler daha rasyonel ve planlı yürütülür.
o Mali denetimi daha kolaydır.
o Kamu görevlileri yerel etkilerden korunur.

C)Sakıncaları:
o Bürokrasi ve kırtasiyeciliğe yol açar.
o Yöresel ihtiyaç göz önüne alınmaz
o Demokratik ilkelere uygun değildir.

D)Yetki Genişliği İlkesi:


o Merkezden yönetimin sakıncalarını gidermek için benimsenmiştir(özellikle
kırtasiyeciliği)
o Valilerin merkeze danışmadan karar alabilmesine imkân verir.
o Valiye bu yetkiyi kendi adına değil merkez adına kullanır.
o Bu yetki milli kamu hizmetlerinin ifasında kullanılır.
o Vali merkeze danışmadan karar alabilse de merkezin hiyerarşisine tabidir.
o Yetkinin kullanılması ile ilgili tüm gelir ve giderler merkeze aittir.

2-YERİNDEN YÖNETİM

YERİNDEN YÖNETİM

YARAR ve
VARLIK ŞARTLARI ÇEŞİTLER SAKINCALARI

1-Kamu Tüzel 1-Yer yönünden


Kişiliği 1- Yararları
(yerel yönetimler)
2- Özerklik 2-sakıncaları
2- Hizmet
3-Vesayet Denetimi Yönünden

o Tüzel kişiliği olmayan bir teşkilat yerinden yönetim kuruluşu olamaz.


o Bu tüzel kişilik kamu tüzel kişiliği olmalıdır.
o Tüzel kişiliği kaldırılan yerinden yönetim kuruluşu yerinden yönetim kuruluşu
olmaktan çıkar.
o Yerinden yönetim kuruluşunun özerk yani kendine has karar ve yönetim organlarına
sahip olması gerekir.
o Ayrıca mali özerklik yani kendine has bütçe ve gelir kaynaklarına sahip olması da
gerekir. Bu gelir kaynakları yeterli düzeyde olmalıdır.
o Yerinden yönetim kuruluşunun üzerinde hiyerarşi denetimi bulunmaz. Vesayet
denetimi bulunur.

YER YÖNÜNDEN YERİNDEN YÖNETİM KURULUŞLARI


Anayasal Tanım: Mahalli idareler (yerel yönetimler), il, belediye veya köy gibi belli
yerlerde oturanların, mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere, merkezi idarenin
dışında, devletten ayrı tüzel kişilikleri bulunan, belli bir özelliklere sahip olan, karar
organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişilikleridir.
Teorik Tanım: Mahalli idareler, belli bir toprak üzerinde yaşayan insan topluluğunun
oluşturduğu ve merkezi idare (devlet) karşısında belli bir özelliğe sahip, ama onun
vesayete tabi olan kamu tüzel kişileridir.

Yer Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşlarının Sahip Olması Gereken Şartlar


Bu kuruluş;
o İnsan topluluğu olmalıdır.
o Belirli bir toprak parçası üzerinde olmalıdır.
o Kamu tüzel kişiliğine sahip olmalıdır.
o Özerkliğe sahip olmalıdır.
o Vesayet denetimine tabi olmalıdır

HİZMET YÖNÜNDEN YERİNDEN YÖNETİM KURULUŞLARI


Hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları veya kamu kurumları, uzmanlık isteyen,
merkezi idare (devlet) tarafından yürütülmesi uygun görülmeyen bazı kamu hizmetlerini
yürüten, devletten ayrı bir kamu tüzel kişilikleri bulunan, belli bir özelliklere sahip, ama
merkezi idarenin vesayet denetimine tabi olan kuruluşlardır.
Hizmet Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşlarının Şartları
Bu Kuruluş;
o Kamu tüzel kişiliğine sahip olmalıdır
o Belirli bir faaliyet alanında görevli ve yetkili olmalıdır (uzmanlık ilkesi)
o Özerkliğe sahip olmalıdır
o Vesayet denetimine tabi olmalıdır

Yer Yönünden Hizmet Yönünden


Neye Tüzel Kişilik Atanır? İnsanlara Hizmete
Oluşumları Kişi Topluluğu Mal Topluluğu
Organların Göreve Geliş Şekli Seçimle Atamayla
Faaliyet Konuları Genel Yetkili Uzmanlık İlkesi

Merkezden Yönetim Yerinden Yönetim


Demokratiklik Düşük Yüksek
Partizanlık Düşük Yüksek
Yöresel İhtiyaçlara Uygunluk Düşük Yüksek
Bürokrasi-Kırtasiyecilik Yüksek Düşük
Mali Denetim Kolay Zor
Bölgeler Arası Eşitsizliklere Düşük Yüksek
Yol Açma

o Merkezden yönetim yetki genişliği ilkesi ile yumuşatılır.


o Yerinden yönetim idari Vesayet ile yumuşatılır.

KİŞİLER

Gerçek Kişiler Tüzel Kişiler

Özel Hukuk Tüzel Kamu Hukuku


Kişileri Tüzel Kişileri

Kişi Topluluğu Mal Toplulıuğu Kişi Topluluğu Mal Topluluğu


(Kamu İdareleri) (Kamu Malları)

-Şirketler
-Dernekler -Vakıflar

-Devlet KİT'ler, SGK,


-İl Özel İdareleri Orman GM,
Karayolları GM,
-Belediyeler Üniversiteler,
Köyler TÜBİTAK, TRT vs.

Özel Hukuk Tüzel Kişisi Kamu Hukuku Tüzel Kişisi


Kuruluş Kişilerin Serbest İradesiyle Devlet Veya İdare Tarafından
Kamu Gücü Sahip Değildirler Sahiptirler
Eşitlik İlkesi Vardır, Diğer Kişilerle Eşit Durumdadır Yoktur, Diğer Kişilerden Üstün Durumdadır
Amaç Çeşitli Kamu Yararı

o Devlet tüzel kişiliğinin tekli ilkesi geçerlidir. Cumhurbaşkanı, bakanlıkların, illerin,


ilçelerin ayrı tüzel kişilikleri yoktur.
o Kamu tüzel kişiler arasında sadece devlet kendi kuruluşunu kendi iradesi ile
düzenleyebilir.
o Devlet diğer kamu tüzel kişileri üzerinde vesayet yetkisine sahiptir.
o Devlet dışındaki kamu tüzel kişileri devlet ile eşit durumdadırlar.
o Hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları yer bakımından genel ama konu
bakımından sınırlıdır
o Yer yönünden yerinden yönetim kuruluşları yer bakımından sınırlı yetkiye ama konu
bakımından genel yetkiye sahiptir.
o Devlet hem yer hem konu bakımından genel yetkiye sahiptir.
Konu Bakımından Yetki Yer Bakımından Yetki
Devlet Genel Bütün Ülkede
Yer Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşları Genel Sınırlı Bir Yerde
Hizmet Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşları Özel Bütün Ülkede
o Anayasayla, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile belirlenmemiş ama
devlet tarafından kurulmuş ve kamu gücü ayrıcalıkları ile donatılmışsa bu tüzel kişilik
kamu tüzel kişiliğidir.
UYARILAR
o Kamu tüzel kişiliğinin şirket, dernek veya vakıf formunda kurulması onu özel hukuk
tüzel kişisi haline getirmez. Kanunla veya kanunundan aldığı yetkiyle kurulmuşsa
kamu tüzel kişisidir.
o Kamu tüzel kişisinin üçüncü kişilerle ilişkilerinin özel hukuka tabi tutulmuş olması,
özel hukuka tabi personel çalıştırması, mallarının özel hukuka tabi olması, onun özel
hukuk tüzel kişisi olduğunu göstermez.
o Kamu tüzel kişisinin eylem ve işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar adli yargıya
tabi tutulmuş olabilir.
o Kamu tüzel kişileri her zaman kamu yararı amacı gütmez ve kamu hizmeti
gerçekleştirmez. (bu bir Kriter değildir)
o Bazı özel hukuk tüzel kişilerine de kamu gücü ayrıcalıkları verilmektedir. Bu nedenle
kamu gücü ayrıcalığı kamu tüzel kişiliği için belirleyici kriter değildir.
o Bazı özel hukuk tüzel kişilerine de idare hukuku uygulanır ve işlemleri idari yargıya
tâbi tutulur. Bu kamu tüzel kişiliği için belirleyici kriter değildir.
Merkezi İdare: Devlet içinde tek bir tüzel kişilik vardır.
Yer Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşları: Her birinin ayrı kamu tüzel kişiliği vardır.
Hizmet Yönünden Yerinden Yönetim Kuruluşları: Her birinin ayrı kamu tüzel kişiliği vardır.

KAMU TÜZEL KİŞİLERİNİN TÜRLERİ

A)Merkezden Yönetim-Yerinden Yönetim


Merkezden Yönetim-yerinden Yönetim Bakımından Kamu Tüzel Kişileri

Merkezden Yönetilen Kamu Tüzel Kişisi Yerinden Yönetilen Kamu Tüzel Kişisi

Devlet Yer Yönünden Hizmet Yönünden

-İl Özel İdareleri


Üniversiteler,kit'ler,
-Belediyeler TRT, Sosyal Güvenlik
-Köyler Kur. Barolar Vs.

B)Kamu İdareleri-Kamu Kurumları

Kişi Topluluğu-mal Topluluğu Olmasına Göre Kamu Tüzel Kişileri

Kişi Topluluğu Mal Topluluğu

Kamu İdareleri Kamu Kurumları

-Devlet
-İl Özel İdaresi Üniversiteler, TRT,
-Belediye KİT'ler, SGK, Emekli
-Köy Sandığı, TÜBİTAK vs.

FARKLILIKLARI

Kamu İdareleri Kamu Kurumları


Kişi Topluluğu Mal Topluluğu
Seçimle Göreve Gelir Atamayla Göreve Gelir
Genel Yetkili Sınırlı Yetkili (Uzmanlık İlkesi)
- Varlık Sebebi Bir Kamu Hizmetinin Yürütülmesidir
- Kamu İdareleri Tarafından Kurulur
İDARENİN BÜTÜNLÜĞÜ İLKESİ
A)HİYERARŞİ

 Hiyerarşi, tek bir kamu tüzel kişisinin kendi içinde bütünlüğünü sağlamaya yöneliktir.
 Hiyerarşi sadece merkezi idare içinde değil bütün kamu tüzel kişileri içinde görülür.
 Üst derecedeki makamı işgal eden Amir alt basamakta bulunan kişide memur
konumundadır.
 Üstlerin astlar üzerinde sahip olduğu güce hiyerarşik güç denir. Üstün bu güçten
kaynaklanan hiyerarşik yetkisi astın da itaat yükümlülüğü vardır.

Hiyerarşik Yetkiler

Kişiler Üzerinde İşlemler Üzerinde

1-Atama, Terfi vs. Yetkisi 1-İptal Yetkisi


2-Disiplin Yetkisi 2-Düzeltme Yetkisi
3-Görev Bölüşümü Kural Olarak Olmayan
4-Emir ve Talimat Verme Yetki:İkame Yetkisi

Hiyerarşi Yetkisinin Özellikleri


o Hiyerarşi yetkisi aynı kamu tüzel kişisi içinde geçerlidir.
o Kanunundan değil bir durumdan doğar.
o Kendiliğinden veya ilgililerin başvurusu üzerine kullanılabilir.
o Kullanılması belli bir sebebe bağlı değildir. Hukukilik sebepleri ile kullanılabileceği
gibi yerindelik sebepleri ile de kullanılabilir.
o Hiyerarşi ilişkisinde astın idari ve yargısal başvuru hakkı yoktur.
o Hiyerarşi yetkisi vazgeçilemeyen bir yetkidir.

Hiyerarşi Yetkisine Tabi Olmayanlar


o Hakimler
o Askerler
o Merkezi idare içindeki teknik uzmanların uzmanlıkları dahilindeki faaliyetleri
o Üniversite öğretim elemanlarının eğitim, öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetleri

B)İDARİ VESAYET
İdari vesayet, merkezi idarenin yerinden yönetim kuruluşlarının eylem ve işlemleri
üzerinde kanunla öngörülmüş durumlarda sahip olduğu sınırlı denetim yetkisidir. Bu yetki
genellikle onama, onamama, değiştirerek onama veya erteleme gibi yetkileri içerir.
ÖZELLİKLERİ
o Merkezi idare ile yerinden yönetim kuruluşları arasındaki ilişkidir.
o İstisnai niteliktedir. Hangi işlemlerin idari vesayete tabi olduğunun kanunda açıkça
belirtilmesi gerekir.
o Kanunlar ve belirli şartlara uymak koşuluyla Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile
verilir.
o Dar yoruma tabi tutulur.
o Emir ve talimat yetkisi ile düzeltme etkisini kural olarak içermez.

Vesayet Yetkileri

Kişiler Üzerinde İşlemler Üzerinde

-İptal Yetkisi
-Mahalli idare organlarının geçici -Onama Yetkisi
olarak görevden uzaklaştırılması -Yeniden Görüşme İsteme Yetkisi
-Meslek kuruluşlarının sorumlu -Yargıya Başvurma Yetkisi
organlarının geçici olarak görevden -Erteleme Yetkisi
uzaklaştırılması
-İzin Yetkisi
Düzeltme Yetkisi(sınırlı)

Vesayet Yetkisinin İçermediği Yetkiler


-İkame yetkisi (mevzuatta sınırlı hallerde verilmiş olabilir)
-Emir ve talimat verme yetkisi

İSTİSNA Hizmetlerde Aksama Durumunda İkame


İl Özel İdaresi hizmetlerinin ciddi bir biçimde aksatıldığının ve bu durumun halkın
sağlık huzur ve esenliğini hayati derecede olumsuz etkilediğinin ilgili bakanlığın
talebi üzerine yetkili sulh hakimi tarafından belirlenmesi durumunda İçişleri
Bakanlığı;
a)Hizmetlerde meydana gelen aksamanın giderilmesini hizmet özelliğine göre
makul bir süre vererek İl Özel İdaresi'nden ister
b)Aksama giderilmezse söz konusu hizmetin yerine getirilmesini o ilin valisinden
ister.
Buna benzer bir hüküm belediye kanununda da vardır.
Bu durumda vesayet makamı olan vali, yerel yönetim idaresinin yerine geçerek
onun adına eylem ve işlemlerde bulunur. İki düzenleme arasında şöyle önemli bir
fark bulunmaktadır. Belediye kanuna göre ilgili bakanlığın talebi üzerine sulh
hukuk hakimi tarafından alınan karara karşı ilgili belediyece asliye hukuk
mahkemesine itiraz edebilme imkanı bulunduğu halde İl Özel İdaresi kanununda
göre buna imkan yoktur.

Hukukilik Ve Yerindelik Açısından Vesayet Denetimi


Kanun vesayet makamına yerindelik denetimi yapma yetkisi vermemişse
yerindelik denetimi yapamaz.

Vesayet Makamının İşlemlerinin Hukuki Niteliği Ve Yargısal Denetimi

A)İptal Kararları: Kararları vesayet makamı tarafından iptal edilen yerinden


yönetim kuruluşları vesayet makamının bu iptal istemine karşı iptal davası
açabilirler.
B)Onama Kararı: Onanmadan önce yerinden yönetim kuruluşunun işlemi kesindir
ancak onanmadan sonra uygulanabilir hale gelmektedir. Bu işlem yerinden
yönetim kuruluşlarının iradesi sonucu doğmuştur. O nedenle bu işlemden
kaynaklanan tüm sorumluluk yerinden yönetim kuruluşuna aittir.
C)Onanmama kararı: Bu karara karşı menfaat ilişkisi içinde olanlar idarİ yargıda
iptal davası açabilirler. Husumet Vesayet makamına karşı yöneliktir.
D)Erteleme Kararı: Bu karara karşı menfaat ilişkisi içinde olanlar idarİ yargıda iptal
davası açabilirler. Husumet Vesayet makamına karşı yöneliktir.
E)Düzeltme Kararı: Bu karara karşı menfaat ilişkisi içinde olanlar idarİ yargıda iptal
davası açabilirler. Husumet Vesayet makamına karşı yöneliktir.

İDARİ TEŞKİLAT
T.C.İDARİ TEŞKİLATI

Merkezi İdare Yerinden Yönetim


(Devlet İdaresi) Kuruluşları

Başkent Teşkilatı Taşra Teşkılatı Yer Yönünden Hizmet Yönünden


(Mahalli İdareler) (Kamu Kurumları)

Cumhurbaşkanlığı
Bakanlıklar
Yardımcı Kuruluşlar
İl Özel İdareleri YÖK, Üniversiteler, TRT,
-Danıştay İller
TÜBİTAK, Vakıflar GM.
İlçeler Belediyeler
-Sayıştay Karayollları GM. KİT'ler,
Köyler SGK ve diğerleri
-MGK
-YAŞ

I.MERKEZİ İDARENİN BAŞKENT TEŞKİLATI (Devlet İdaresinin Merkez Teşkilatı)


A.CUMHURBAŞKANI VE CUMHURBAŞKANLIĞI
1.Statüsü
Cumhurbaşkanlığı seçimi, görev süresi, sorumluluğu ve sorumsuzluğu gibi cumhurbaşkanının
hukuki statüsüne ilişkin konular anayasa hukukunun inceleme alanına girer.

2.Görev ve Yetkileri
a)Cumhurbaşkanının Genel Yürütme Görev ve Yetkisi

 Merkezi idarede idari nitelikli bir görev ve yetki anayasayla, kanunla veya
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile bir başka makama verilmemiş ise bu görev ve yetki
Cumhurbaşkanı'na aittir.
 Cumhurbaşkanı merkezi idarenin genel karar organıdır.
b)Cumhurbaşkanının Diğer İdari Görev ve Yetkileri

 Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkartmak


 Yönetmelikler çıkartmak
 Genelge, sirküler, tebliğ, karar gibi isimler altında başka düzenleyici işlemler yapmak
 Üst kademe kamu yöneticileri atamak, görevlerine son vermek
 Olağanüstü hal ilan etmek ve olağanüstü hal Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile
düzenleme yapmak
 Devlet Denetleme Kurulunun üyelerini ve başkanını atamak
 Devlet Denetleme Kurulu’na her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve
denetleme yaptırtmak
 Yükseköğretim kurulu üyelerini seçmek ve atamak
 Üniversite rektörlerini seçmek ve atamak
 Genelkurmay Başkanını atamak
 Devlet tüzel kişiliğini temsil yetkisi, hiyerarşi yetkisi, idari vesayet yetkisi ve harcama
yetkisi gibi genel idari yetkilere de sahiptir.
c)Cumhurbaşkanının Atama Yetkisi

 Tipik bir idari görev ve yetkidir


 Cumhurbaşkanı üst kademe kamu yöneticilerini atar görevlerine son verir
 Üst kademe kamu yöneticilerinin atanmalarına ilişkin usul ve esaslar
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenir
 Üst kademe kamu yöneticileri hakkında 2 adet cetvel belirlenmiştir. 1 sayılı cetvelde
sayılan kadro, pozisyon ve görevlere Cumhurbaşkanı kararıyla, 2 sayılı cetvelde
sayılan kadro, pozisyon ve görevlere ise Cumhurbaşkanı'nın onayı ile atama yapılır.
 1 sayılı cetvelde sayılan yöneticilerin görev süresi atandıkları tarihte görevde bulunan
Cumhurbaşkanının görev süresini geçemez.
 Görev süreleri sona erenler yeniden atanabilir
 Bunlar görev süreleri sona ermeden de cumhurbaşkanınca görevden alınabilir
 2 sayılı cetveldekiler ise bakan gibi ilgili makam tarafından atanırlar ancak
atamalarının Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması gerekir.
 1 ve 2 sayılı cetvellerde sayılmayan kadro pozisyon ve görevlere ilgili Cumhurbaşkanı
yardımcısı, bakan veya atamaya yetkili amirler tarafından atama yapılır.

Cumhurbaşkanının üst kademe yönetici atama yetkisi bir başka makamın teklifine bağlı
tutulamaz. Ancak 2 sayılı cetvelde sayılan kadro pozisyon ve görevlere ise Cumhurbaşkanı'nın
onayı ile atama yapılır. Bu durumda şu iki şıktan biri söz konusu olabilir: Ya bu hüküm
anayasaya aykırıdır ya da 2 sayılı cetvelde sayılanlar üst kademe yöneticisi değildir.
Cumhurbaşkanının üst kademe yönetici atama yetkisi bir başka makamın onayına bağlı
tutulamaz.
d)Yetki Devri

 Yetki devri cumhurbaşkanının idari nitelikte olan yetkileri için söz konusu olabilir.
Cumhurbaşkanı yasama ve yargı ile ilgili yetkilileri de devredemez.
 Keza münhasıran cumhurbaşkanına verildiği anlaşılan yetkilerini de devredemez.

3.Cumhurbaşkanının İşlemleri

CUMHURBAŞKANININ
İŞLEMLERİ

Bireysel İşlemler Düzenleyici İşlemler


Cumhurbaşkanlığı Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanının Diğer
Kararnameleri Yönetmelikleri Düzenleyici İşlemleri

Çeşitli Anayasa ve Kanun


Hükümleri Dayanağı
(Anayasa, m.104/17 Anayasa, m.124 Çeşitli Kanun Hükümleri

a)Cumhurbaşkanının Bireysel İşlemleri: Cumhurbaşkanı


Cumhurbaşkanı Kararı RG'deki Adı Kararları
Cumhurbaşkanlığı
kararnamesi
Cumhurbaşkanı
Yönetmeliği
Genelge, Sirküler,
Yönerge, Tebliğ, Tarife vs.

Cumhurbaşkanının bireysel işlemlerini cumhurbaşkanının belli bir kişiye veya belli bir duruma
ilişkin olan işlemleridir. Bu işlemlere Resmi Gazetede verilen isimin önemi yoktur.
Cumhurbaşkanının idari nitelikteki bireysel işlemlerinin yargısal denetimi mümkündür. Bu
işlemleri onaylama suretiyle veya tek başına yapması sonucu değiştirmez.
b)Cumhurbaşkanının Düzenleyici İşlemleri
Cumhurbaşkanının düzenleyici işlemleri genel, objektif ve kişilik dışı durumlara ilişkin
işlemleridir ve Cumhurbaşkanı bu işlemlerle norm koyar.

4.Cumhurbaşkanına Vekalet
Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde yenisi seçilene kadar
Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekalet eder ve Cumhurbaşkanına ait
yetkileri kullanır. Birden fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı olması halinde en yaşlı
Cumhurbaşkanı yardımcısı vekalet eder.
Cumhurbaşkanının hastalık ve yurt dışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevden
ayrılması hallerinde Cumhurbaşkanı yardımcısı cumhurbaşkanına vekalet eder ve
cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır. Birden fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı varsa
cumhurbaşkanının görevlendireceği Cumhurbaşkanı yardımcısı vekalet eder.

5.Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı
a)Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı

 Cumhurbaşkanının kendi görevlerini yerine getirebilmesi için belli idari teşkilata


ihtiyacı vardır.
 İdari işler başkanı yeni sistemde Türkiye'deki en yüksek devlet memurudur.
 İdari işler başkanı doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı tarafından atanır.
 İdari işler başkanının atama görev ve yetkisi de vardır. Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem
Müdürü, başdanışmanlar, danışmanlar ve genel müdürler dışında kalan diğer
personel İdari İşler Başkanı tarafından atanır.
b)İdari İşler Başkanlığının Alt Birimleri (Genel Müdürlükler)
1. Hukuk Ve Mevzuat Genel Müdürlüğü
2. Personel Ve Prensipler Genel Müdürlüğü
3. Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü
4. Destek Ve Mali Hizmetler Genel Müdürlüğü
5. Koruma Hizmetleri Genel Müdürlüğü
 İdari İşler Başkanlığının alt birimleri olan genel müdürlüklerin başında bir genel müdür
bulunur. Genel müdürler doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı tarafından atanırlar.
 Genel müdürlükler de kendi içinde daire başkanlıkları şeklinde örgütlenmiştir. Daire
başkanları İdari İşler Başkanı tarafından atanır.
 İdari İşler Başkanlığının her kademesindeki yöneticiler yapmakla yükümlü
bulundukları hizmet veya görevleri yerine getirmek ve yürütmekten bir üst yöneticiye
karşı sorumludurlar.

c)Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulları


1. Bilim Teknoloji Ve Yenilik Politikaları Kurulu
2. Eğitim Ve Öğretim Politikaları Kurulu
3. Ekonomi Politikaları Kurulu
4. Güvenlik Ve Dış Politikalar Kurulu
5. Hukuk Politikaları Kurulu
6. Kültür Ve Sanat Politikaları Kurulu
7. Sağlık Ve Gıda Politikaları Kurulu
8. Sosyal Politikalar Kurulu
9. Yerel Yönetim Politikaları Kurulu
 Cumhurbaşkanı bu kurullarında başkanıdır.
 Kurullar en az üç üyeden oluşur.
 Kurulu üyeleri cumhurbaşkanınca atanır.
 Cumhurbaşkanı kurul üyelerinden birini başkan vekili olarak görevlendirir.
 Yardımcı kuruluş veya birer danışma organı oldukları, kararlarının icrai değil istişari
nitelikte olduğu söylenebilir.

d)Cumhurbaşkanlığı Ofisleri
Cumhurbaşkanlığı Ofisleri belirli görevleri yerine getirmek üzere kurulmuştur.
Cumhurbaşkanlığına bağlı, özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe
sahiptirler
1. Dijital Dönüşüm Ofisi,
2. Finans Ofiste
3. İnsan Kaynakları Ofisi
4. Yatırım Ofisi
Cumhurbaşkanlığı ofis başkanları doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı tarafından atanırlar.

e)Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu


Kurulun kuruluş amacı, millete ve devlete hizmeti geçmiş, bilgi ve birikim sahibi kişilerin
bu kazanımlarından istifade edilmek edilebilmesi olarak ifade edilmiştir.
Kurul üyeleri cumhurbaşkanınca belirlenir.
Kurulun çalışma usul ve esasları ile kurulu üyelerine yapılacak ödemeler
cumhurbaşkanınca belirlenir.

f)Cumhurbaşkanlığına Bağlı, Cumhurbaşkanı ile İlgili veya İlişkili Kurum ve Kuruluşlar


aa)Bağlı Kurum ve Kuruluşlar
1. Devlet Arşivleri Başkanlığı
2. Devlet Denetleme Kurulu
3. Diyanet İşleri Başkanlığı
4. İletişim Başkanlığı
5. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği
6. Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı
7. Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı
8. Savunma Sanayi Başkanlığı
9. Strateji Ve Bütçe Başkanlığı
10. Türkiye Varlık Fonu
Bir kurum ve kuruluşu kuran kanun veya Cumhurbaşkanı kararnamesi bu kurum veya
kuruluş Cumhurbaşkanlığına bağlayabilir.
Cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve kuruluşlardan Devlet Arşivleri Başkanlığı, Diyanet
İşleri Başkanlığı gibi bazılarının ayrı tüzel kişiliği yoktur. Bunlar ile Cumhurbaşkanı
arasındaki ilişki hiyerarşi ilişkisidir. Bu kurum ve kuruluşlardan Savunma Sanayi Başkanlığı
ve Türkiye Varlık Fonu gibi bazılarının ise ayrı bir tüzel kişiliği vardır. Bunlar ile
Cumhurbaşkanlığı arasındaki ilişki bir vesayet ilişkisidir.

bb) İlgili veya İlgili Kuruluşlar


Bunlar çoğunlukla bilimsel, teknik, kültürel ve iktisadi alanlarda faaliyet gösteren özel bir
hukuki, mali ve idari statüye tabii, belli bir özelliklere sahip, tüzel kişiliği haiz, hizmet
bakımından yerinden yönetim kuruluşlarıdır.
Uygulamada şu an için Cumhurbaşkanı ile ilişkili tek bir kuruluş vardır. O da Tasarruf
Mevduatı Sigorta Fonu’dur.
İlgili veya ilişkili kuruluşların hepsinin devlet tüzel kişiliğinden ayrı tüzel kişiliği ve ayrı bir
bütçesi vardır. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı ile bu kuruluş arasındaki ilişki vesayet ilişkisidir.
f)Devlet Denetleme Kurulu
Cumhurbaşkanlığı'na bağlı ilgili ve ilişkili kuruluşlardan en önemlisi Devlet Denetleme
Kuruludur Çünkü bu kurul doğrudan doğruya anayasa tarafından düzenlenmiştir.
İdarenin hukuka uygunluğunun düzenli ve verimli şekilde yürütülmesinin ve
geliştirilmesini sağlanması amacıyla doğrudan doğruya cumhurbaşkanına bağlı bir Devlet
Denetleme Kurulu kurulması öngörülmüştür.
Devlet Denetleme Kurulunun üyeleri ve üyeleri içinden başkanı, kanunda belirlenen
nitelikteki kişiler arasından cumhurbaşkanınca atanır.
Devlet Denetleme Kurulu cumhurbaşkanının istemi üzerine aşağıda belirtilen kurum ve
kuruluşlarla her türlü inceleme araştırma denetleme ve soruşturma işlemlerini yapar.

 TSK dahil olmak üzere tüm Kamu Kurum ve kuruluşlarında,


 Sermayesinin yarısından fazlasına bu kurum ve kuruluşların katıldığı her türlü
kuruluşta,
 Kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarında,
 Her düzeydeki işçi ve işveren kuruluşlarında,
 Kamuya yararlı derneklerle ve vakıflarda.
Vakıf üniversiteleri de devlet denetleme kurulunun denetimine tabidir. Buna karşılık, yargı
organları devlet denetleme kurulunun denetimine tâbi değildir.
Devlet Denetleme Kurulu Cumhurbaşkanlığı'na bağlı üst denetleme organıdır.
Kurul; başkan ve 8 üyeden oluşan kurul karar organı ile denetim ve soruşturma grupları,
kurul sekreterliği ve ona bağlı idari birimlerden oluşur.
Kurul başkan ve üyeleri cumhurbaşkanına karşı sorumludur.

6.Cumhurbaşkanı Yardımcıları

 Cumhurbaşkanı yardımcıları Cumhurbaşkanı tarafından atanırlar.


 Cumhurbaşkanı istediği zaman cumhurbaşkanı yardımcısının azledebilir.
 Cumhurbaşkanı yardımcısı anayasada belirtilen sadece iki görev ve yetkisi vardır:
(1)Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde
cumhurbaşkanına vekalet etmek ve Cumhurbaşkanı ait yetkileri kullanmak (2)Milli
Güvenlik Kurulu toplantılarına katılmak ve cumhurbaşkanının katılamadığı
zamanlarda Milli Güvenlik Kurulu toplantısına başkanlık yapmak.
 Cumhurbaşkanı yardımcılarına kanunla veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile de
görev ve yetkiler verilebilir.
 Cumhurbaşkanı yardımcıları Yüksek Askeri Şura'nın üyesidir ve Cumhurbaşkanı
katılmadığında görevlendireceği yardımcısı başkanlık eder.
 Cumhurbaşkanının başkan olarak belirleyici Cumhurbaşkanı yardımcısı yılda en az bir
kez Yüksek Askeri Şurayı toplantıya çağırmakla görevlidir.
 Cumhurbaşkanı yardımcıları Cumhurbaşkanı tarafından verilen görevleri yaparlar.
 Cumhurbaşkanı yardımcıları cumhurbaşkanına karşı sorumludurlar. Dolayısıyla
Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı yardımcılarına emir ve talimat yoluyla da çeşitli
görevler verebilir.
 Ayrıca Cumhurbaşkanı, idari fonksiyon alanında sahip olduğu bazı yetkileri şartlarına
uymak kaydıyla yetki ve imza devri yoluyla Cumhurbaşkanı yardımcılarına
devredebilir.
 Cumhurbaşkanı Yardımcıları ile bakanlar arasında bir ilişki, özellikle bir hiyerarşi ilişkisi
yoktur.

B.BAKANLAR VE BAKANLIKLAR
Bakanlıklar devletin üstlendiği milli kamu kurumu kamu hizmetlerinin konularına göre
uzmanlaşmış ve örgütlenmiş bölümleridir.
Bakanlıkların devlet tüzel kişiliğinden ayrı bir tüzel kişilikleri yoktur.

1.Bakanların Statüleri

 Bakanlar doğrudan doğruya Cumhurbaşkanı tarafından atanırlar ve yine


Cumhurbaşkanı tarafından görevden alınırlar.
 Bakan olarak atanacak kişinin milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olması gerekir
ancak bakanlık ve milletvekilliği bağdaşmaz. TBMM üyeleri Cumhurbaşkanı yardımcısı
veya bakan olarak atanırlarsa üyelikleri sona erer.
 Bakanlar TBMM’ne karşı değil cumhurbaşkanına karşı sorumludurlar.
 Bakanlar yürütme yetkisinin bir parçasına sahip değildirler. Yürütme yetkisi bütünüyle
cumhurbaşkanına aittir.
 Bakanlara anayasayla, kanunla ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile hangi görev ve
yetki verilmiş ise bakanların görev ve yetkisi ondan ibarettir.

2.Bakanların Görev ve Yetkileri


Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra
teşkilatlarının kurulması Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenir.
a)Devlet Tüzel Kişiliğini Temsil Yetkisi
Her tüzel kişi gibi devlet tüzel kişiliğini de temsil yetkisi bu tüzel kişinin yürütme organının
başında bulunan kişi veya kişilere aittir. Bu kişilerde Türkiye'de cumhurbaşkanı ve kendi
görev alanlarında bakanlardır.
Cumhurbaşkanı ve bakanları mahkemeler huzurunda temsil yetkisi ise bunların yetki verdiği
hukuk birimi amirleri, hukuk müşavirleri, muhakemat müdürlerine veya vekalet verdiği
avukatlara ait olabilir.
b)Hiyerarşi Yetkisi
Bakan bakanlık teşkilatının en yüksek hiyerarşik amiridir.
c) Vesayet Yetkisi
Bakan, bakanlığına bağlı ama ayrı bir tüzel kişiliğe sahip bağlı kuruluşlar ve keza bakanlığı ile
ilgili kuruluşlar veya ilişkili kuruluşlar üzerinde vesayet denetimi yetkisine sahiptir.

d)Atama Yetkisi
Bakan, kanunun kendisine yetki verdiği makamlara atama yapma veya 3 Sayılı Üst Kademe
Yöneticilerinin ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Atama Usullerine Dair Cumhurbaşkanlığı
Kararnamesine ekli II sayılı cetvelde sayılan kadro, pozisyon ve görevlere Cumhurbaşkanı
onayı ile atama yapma yetkisine sahiptir. Keza bakan anılan kararnamenin 1 ve 2 sayılı
cetvellerinde sayılmayan kadro, pozisyon ve görevlere atama yapmaya yetkilidir. Bakan bu
yetkisini alt kademedeki yöneticilerine devredebilir.
e)Harcama Yetkisi
Bakan, kendisine doğrudan bağlı hizmet birimleri bakımından harcama yetkilisidir.
f)Yönetmelik Çıkarma Yetkisi
Bakanlıklar kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı
kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla
yönetmelikler çıkartabilir.
g)Koordinasyon ve İşbirliği Yetkisi
Her bir bakanlık hizmet ve görevleri ile ilgili konularda diğer bakanlıkların ve kamu kurum ve
kuruluşlarının uyacakları esasları mevzuata uygun olarak belirlemekle, kaynak israfını
önleyecek ve koordinasyonu sağlayacak tedbirleri almakla görevli ve yetkilidir. Yine her bir
bakanlık diğer bakanlıkların hizmet alanına giren konulara ilişkin faaliyetlerinde ilgili
bakanlıklara danışmak ve gerekli İşbirliği ve koordinasyonu sağlamaktan sorumludur.
Yetki Devri
Bakan ve her kademedeki bakanlık yöneticileri sınırlarını açıkça belirtmek ve yazılı olmak
kaydıyla yetkilerinden bir kısmını alt kademelere devredebilir. Yetki devri uygun araçlarla
ilgililere duyurulur. Bakan sahip olduğu her yetkiyi devredemez.
3.Bakanların Sorumlulukları
Bakanlar cumhurbaşkanına karşı sorumludurlar.
Bakanların cezai sorumluluğu idare hukukunun değil anayasa ve Ceza hukukunun inceleme
alanına girer.
Bakanların görevleri ile ilgili eylem ve işlemlerinden dolayı hukuki sorumlulukları vardır ancak
hukukumuzda görevleri ile ilgili eylem ve işlemlerinden dolayı kamu görevlilerinin şahsına
karşı adli yargıda dava açılamaz. Bu tür eylem ve işlemlerden dolayı bakana karşı değil
bakanlığa karşı idari yargıda tam da yargı davası açılmalıdır.
4.Bakan Yardımcıları
Bakanlık Teftiş Kurulu hariç bakanlık kuruluşlarına gereken emirleri verir bunların
uygulanmasını gözetir ve sağlar.
Bakan yardımcıları bakana karşı sorumludur.
5.Bakan Müşavirliği
Bakanlıklarda sayısı 15'i geçmemek üzere bakan müşaviri istihdam edilebilir.
6.Bakanlık Teşkilatı

BAKANLIK
TEŞKİLATI

TAŞRA TEŞKİLATI
BAĞLI İLGİLİ VEYA
BAŞKENT TEŞKİLATI YURT DIŞI TEŞKİLATI İLİŞKİLİ
KURULUŞLAR

-Bakan İl Kuruluşları
-Bakan Yardımcıları Vali
1 sayılı Bağlı Kuruluşlar
-Genel Müdürlükler İl Müdürlükleri cumhurbaşkanlığı bir kısmının tüzel kişiliği
-Kurul Başkanlıkları Şube Müdürlükleri kararnamesi m.510 yok bir kısmının vardır
-Daire Başkanlıkları Şeflikler

İlçe Kuruluşları
İlgili Kuruluşlar
Kaymakam
hepsinin tüzel kişiliği
İlçe Müdürlükleri vardır
Şube Müdürlükleri
Şeflikler

Bölge Kuruluşları İlişkili Kuruluşlar


Bölge Müdürlükleri hepsinin tüzel kişiliği
Şube Müdürlükleri vardır
Veya Başmühendisler
Şeflik Veya
Mühendislikler

C.BAŞKENTTEKİ YARDIMCI KURULUŞLAR


Başkentteki yardımcı kuruluşlar, merkezi idareye görüş bildirerek yardımcı olmak üzere
kuruluşlardır. Bu kuruluşların ortak özellikleri şunlardır:

 Bu kuruluşların devlet idaresinden ayrı bir tüzel kişilikleri yoktur.


 Bununla birlikte, bu kuruluşlar, belli ölçüde özerk konumundadırlar. Bir merkezi
idarenin hiyerarşisine tabi değildirler.
 Bu kuruluşlar uzmanlık kuruluşlarıdır. Buralarda uzmanlar çalışır.
 Bu kuruluşlar kurul halinde çalışır.
 Bu kuruluşlarını danışma öneri ve denetim gibi görevleri vardır. Bu kuruluşların
kararları kural olarak istişari niteliktedir.
 Bu kurulardan Danıştay, Sayıştay, Milli Güvenlik Kurulu anayasa tarafından
öngörülmüştür. Bunlar anayasal kuruluşlardır. Yüksek Askeri Şura'nın da ismi
anayasada geçmektedir.

1.Danıştay
Danıştay'ın yargısal ve idari olmak üzere iki değişik görevi vardır Biz burada Danıştay'ın
yargısal değil idari görevlerini göreceğiz.
Değişiklikler sonucunda Danıştayın tek bir idari görevi kalmıştır o da imtiyaz şartlaşma ve
sözleşmeleri ile ilgili danışma görevinden ibarettir. Danıştay kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz
şartlaşma ve sözleşmeleri hakkında düşüncesini bildirmek ile görevlidir.
Danıştay'ın görevi alınmadan işlemin yapılması bu işlemi şekil unsuru bakımından sakatlar.
İdare mecburi danışma durumunda danışma kararını almak zorundadır; ama danışma
kararını aldıktan sonra bu karara uymak zorunda değildir; bu kararın içeriğine aykırı yönde
işlem tesis edebilir.
Eğer bir kanun Danıştay'ın uygun görüşünün alınmasını öngörmüş ise bu durumda
Danıştay'ın görüşü idareyi bağlar. İdari işlemi yapmak istiyorsa Danıştay'ın uygun görüşü
doğrultusunda yapmalıdır; ancak işlemi yapmak zorunda değildir. Danıştay'ın görünüşünü
beğenmemişse o işlemi yapmaktan vazgeçebilir.
Danıştay İdari Görevleri Hakkında Bir Not: Danıştaya kanunda verilmiş bazı idari görevler de
vardır. Danıştay ve görevlerini idari kararları ile yerine getirir. Bunlar Danıştayın bir idari yargı
veya bir danışma organı olarak değil bir idare organıymış gibi verdiği kararlardır. Danıştay
idari kararları sanki bir idare organıymış gibi alır. Ancak bu kararlar Danıştay tarafından değil
yetkili idare makamları tarafından uygulanır ve bunlardan doğacak uyuşmazlıklarda husumet
Danıştay'a değil kararı uygulayan idareye yöneltilir.
Danıştay'ın Danışma Ve İdari Görevlerini Yürüten Organları: İdari Daire ve İdari İşler Kurulu
Danıştay yukarıda açıklanan danışma ve idari görevlerini Birinci Daire ile İdari İşler Kurulu
aracılığı ile yerine getirir.
a)İdari daire:
İdari Daire Birinci Dairedir. Bu daire de tıpkı dava daireleri gibi bir başkan ve en az dört
üyeden oluşur.
b)İdari İşler Kurulu: İdari İşler Kurulu İdari Daire Başkanı ile her takvim yılı başında Danıştay
bakanlık kurulunca idari daireden seçilecek iki üye ve her dava dairesi başkan ve üyeleri
arasından seçilecek bir üyeden oluşur. Bu kurula Danıştay Başkanı veya başkan vekillerinden
biri başkanlık eder. Toplanma ve görüşme yeter sayısı yedidir.
Danıştay üyelerinin dörtte üçü idari yargı hakim ve savcılığından, dörtte biri ise diğer
görevliler arasından seçilir. İdari yargı hakim ve savcıları, hakimler ve savcılar kurulunca, diğer
görevlerde bulunanlar ise cumhurbaşkanınca Danıştay üyeliğine seçilirler.

2.Sayıştay
Sayıştay merkezi yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri ile Sosyal Güvenlik
kuruluşlarının gelir ve giderleri ile mallarını TBMM adına denetlemek ve sorumluların hesap
ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme denetleme ve hükme
bağlama işlemlerini yapmakla görevli bir kuruluştur.
Keza mahalli idarelerin hesap ve işlemlerinin denetimi ve kesin hükme bağlanması da
Sayıştay tarafından yapılır. Ayrıca TSK'nın elindeki devlet malları da Sayıştayın denetimine
tabidir.
UYARI: Sayıştay anayasamızda yargı bölümünde düzenlenmiş olmasına rağmen yüksek
mahkemeler arasında sayılmamıştır. Bununla birlikte Anayasa Mahkemesi sayıştayı bir
yüksek mahkeme olarak olmasa da bir mahkeme veya yargı yeri olarak kabul etmektedir.
Vergi ve benzeri mali yükümlülükler hakkında Danıştay ve Sayıştay kararları arasında bir
uyuşmazlık çıktı hallerde Danıştay kararları esas alınır.
Sayıştay;

 Kamu idarelerinin mali faaliyet, karar ve işlemlerini hesap verme sorumluluğu


çerçevesinde denetler ve sonuçları hakkında TBMM’ne doğru, yeterli, zamanlı bilgi ve
raporları sunar.
 Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin gelir gider ve mallarına ilişkin hesap
ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığını
denetler, sorumluların hesap ve işlemlerinden kamu zararına yol açan hususları kesin
hükme bağlar.
 Genel uygunluk bildirimini Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar.
 Kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlemlerini yapar.
Sayıştayın Görevleri

Yargısal İdari

Denetim
-Düzenlilik Denetimi
Sorumluların hesap ve -Performans Denetimi
işlemlerinden kamu
zararına yol açan
hususları kesin hükme
bağlama

Görüş Bildirme

a)Denetim Görevi
aa)Düzenlilik Denetimi

 Kamu idarelerinin gelir, gider ve malları ile bunlara ilişkin hesap ve işlemlerinin
kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığının tespiti
 Kamu idarelerinin mali rapor ve tablolarının, bunlara dayanak oluşturan ve ihtiyaç
duyulan her türlü belgelerin değerlendirilerek, bunların güvenilirliği ve doğruluğu
hakkında görüş bildirilmesi
 Mali yönetim ve iç kontrol sistemlerinin değerlendirilmesi
bb)Performans Denetimi
Hesap verme sorumluluğu çerçevesinde idarelerce belirlenen hedef ve göstergelerle ilgili
olarak faaliyet sonuçlarının ölçülmesi suretiyle gerçekleştirilir.
b)Görüş Bildirme Görevleri
Sayıştay şu iki konuda görüş bildirme görevini yerine getirir
aa)Sayıştay Kanunu Uyarınca Hazırlanan Yönetmelikler Hakkında Görüş Bildirmek
Sayıştay genel kurulu Sayıştay kanunu gereğince hazırlanacak yönetmelikler hakkında görüş
bildirir. Bu görüş bağlayıcı değil istişaridir.
bb)Kendisine İlişkin Kanun Teklifleri Hakkında Görüş Bildirmek
Sayıştay, kendisine ilişkin kanun teklifleri hakkında görüşlerini bildirir. Sayıştay'ın bu görüşü
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni bağlamaz.
3.Milli Güvenlik Kurulu
 Milli Güvenlik Kurulu; Cumhurbaşkanının başkanlığında, Cumhurbaşkanı Yardımcıları,
Adalet, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri Bakanları, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz
Ve Hava Kuvvetleri komutanlarından kurulur.
 Cumhurbaşkanının katılmaması durumunda Milli Güvenlik Kurulu Cumhurbaşkanı
yardımcısının başkanlığında toplanır.
 Milli Güvenlik Kurulu; devletin Milli Güvenlik siyasetinin tayini, tespiti ve uygulanması
ile ilgili alınan tavsiye kararları ve gerekli koordinasyonun sağlanması konusundaki
görüşlerini cumhurbaşkanında bildirir. Kurulun, devletin varlığı ve bağımsızlığı,
ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği, toplumun huzur ve güvenliğinin korunması
hususunda alınmasını zorunlu gördüğü tedbirlere ait kararlar cumhurbaşkanınca
değerlendirilir.
 Milli güvenlik kurulunun kararları birer görüş, birer tavsiye kararıdır; yani bu kararlar
bağlayıcı değildir istişari niteliktedir.
 Milli Güvenlik Kurulu Milli Güvenlik Kurulu genel sekreterliği adı altında bir teşkilata
sahiptir.
 Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Cumhurbaşkanı tarafından atanır.
 Milli Güvenlik Kurulu iki ayda bir toplanır. Gerektiğinde kurul doğrudan
Cumhurbaşkanı çağrısı ile de toplanır. Genel sekreter toplantılara katılır fakat
oylamaya katılamaz.
 Milli Güvenlik Kurulu'nun gündemi Cumhurbaşkanı yardımcıları ve genelkurmay
başkanının önerileri dikkate alınarak cumhurbaşkanınca düzenlenir.
 Milli Güvenlik Kurulu kararlarını çoğunlukla alır. Eşitlik halinde başkanın bulunduğu
taraf çoğunluğu sağlamış sayılır.
 Milli Güvenlik Kurulu toplantısında gündemin özelliğine göre ilgili bakan ve kişiler
çağrılıp görüşleri alınabilir. Kurul üyesi olmayan bu kişiler kurulda oy kullanamaz.
 Kurul kararları, Cumhurbaşkanına Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği tarafından
gönderilir.
4.Yüksek Askeri Şura

 Yüksek Askeri Şura'nın üyeleri, Cumhurbaşkanı Yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri


Bakanı, İçişleri Bakanı, Hazine Ve Maliye Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Milli Savunma
Bakanı Ve Genelkurmay Başkanı İle Kuvvet Komutanlarıdır.
 Cumhurbaşkanı gerekli gördüğü hallerde Yüksek Askeri Şura toplantılarına katılır ve
başkanlık eder. Cumhurbaşkanı katılmadığında görevlendireceği yardımcısı başkanlık
eder.
 Yüksek Askeri Şura Cumhurbaşkanının başkan olarak belirleyeceği Cumhurbaşkanı
Yardımcısının çağrısı ile yılda en az bir kez toplanır. Cumhurbaşkanı gerektiğinde
Şurayı toplayabilir.
 Yüksek Askeri Şura'nın başlıca görevleri:
1. Genelkurmay Başkanlığınca hazırlanan askeri stratejik ana fikrin tespiti ve
gerektiğinde yeniden gözden geçirilmesi hususlarına görüş bildirmek
2. Silahlı kuvvetlerin anaprogram ve hedefleri ile ilgili konularda görüş bildirmek
3. Silahlı kuvvetlerle ilgili olup önemli görülen mevzuat taslaklarını inceleyip görüş
bildirmek
4. Cumhurbaşkanının lüzum gördüğü hallerde Silahlı Kuvvetlerle ilgili diğer konular
hakkında görüş bildirmek.
 Yüksek Askeri Şura toplantıları gizli olarak yapılır. Görüşmelerin ve alınan kararların
açıklanması ve yayınlanması yasaktır ancak açıklanmasına Yüksek Askeri Şura kararı
ile müsaade edilen konular Milli Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanır.
 Yüksek Askeri Şura kararları Cumhurbaşkanı'nın onayları ile tekamül eder.

II.MERKEZİ İDARENİN TAŞRA TEŞKİLATI

Taşra teşkilatı merkezi idarenin taşradaki bir uzantısıdır. Taşra teşkilatındaki birimler ne
kadar çeşitli olurlarsa olsunlar bir bütünün parçasıdırlar; hepsi aynı devlet tüzel kişiliğinin
içinde yer alırlar.

A.İL İDARESİ
 İl Türkiye'de merkezi idarenin en büyük taşra teşkilatıdır.
 İllerin kurulması kaldırılması isimlerinin değiştirilmesi kanunla olur.
 İl İdaresi, vali, il idare şube başkanları ve il idare kurulundan oluşur.
1.VALİ
a)Atanması ve Görev Süresi
 Doğrudan doğruya cumhurbaşkanı kararı ile atanırlar. Bir başka makamın önerisi söz
konusu değildir.
 Valilik bir istisnai memurluktur.
 Cumhurbaşkanı vali olarak atadığı kişiyi istediği zaman ve istediği herhangi bir sebeple
görevden alabilir.
 Valilerin görev süresi kendilerini atayan cumhurbaşkanının görev süresini geçemez.
b)Statüsü
 Vali ilde cumhurbaşkanının temsilcisi ve idari yürütme vasıtasıdır.
 Valiler ilin genel idaresinden cumhurbaşkanına karşı sorumludur. Dolayısıyla
Cumhurbaşkanı valiler üzerinde hiyerarşi yetkisine sahiptir; onlara emir ve talimat
verebilir.
 Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, görevlerine ait işleri için valilere re’sen emir
ve talimat verirler.
 Bakanlıklar ve tüzel kişiliği haiz genel müdürlükler, il genel idare teşkilatınına ait
bütün işleri doğrudan doğruya valiliklere yazarlar.
 Valilikler de illere ait işleri için ilgili bakanlık veya tüzel kişiliği haiz genel müdürlükler
ile doğrudan doğruya muharebede bulunurlar
c)Görev ve Yetkileri
aa)Düzenleme Yetkisi (Genel Emir)
Valilerin kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesine dayanmak koşuluyla, mevzuatın
kendisine yüklediği ödevleri yerine getirmek için il çapında düzenleyici işlem yapma yetkisi
vardır.

bb)Kolluk Yetkisi
Vali, il sınırları içerisinde bulunan genel ve özel bütün kolluk kuvvet ve teşkilatının amiridir.
Suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini sağlamak için gereken tedbirleri alır.

cc)Hiyerarşi Yetkisi
Vali ilde bulunan merkezi idareye ait her bir dairenin hiyerarşik amiridir.
Vali ilin her yönden genel idare ve genel gidişini düzenlemek ve denetlemekten sorumludur.
Vali bu sorumluluğun karşılığı olarak, il genel idaresinde bulunan bütün birimler üzerinde bir
hiyerarşi yetkisine sahiptir.
Valiye adli ve askeri teşkilat dışında kalan bütün devlet dairelerinde denetleme görev ve
yetkisi verilmiştir. Bilindiği gibi aynı tüzel kişiliğin içinde denetleme yetkisi hiyerarşi yetkisinin
bir parçasıdır.

dd)Vesayet Yetkisi
Vali, ildeki yerinden yönetim kuruluşları üzerinde kanunla öngörülmüş olan vesayet
yetkilerine sahiptir.
Vali, kendi ilinde bulunan gerek milli kamu kurumları, gerek mahalli idareler, gerekse mahalli
kamu kurumları üzerinde denetim yetkisine sahiptir. Bu kurum ve idareler devlet tüzel
kişiliğinden ayrı bir tüzel kişiliği sahip olduklarına göre valinin bunlar üzerindeki denetim
yetkisi bir vesayet yetkisi şeklinde ortaya çıkar.

ee)Mevzuatını Neşir ve İlanı


Vali, kanun, cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve diğer mevzuatın neşir ve ilanını ve
uygulanmasını sağlamak ve talimat ve emirleri yürütmekle görevlidir. Bu işlerin
gerçekleştirilmesi için gereken bütün tedbirleri almaya yetkilidir.

ff)Diğer Görev ve Yetkileri


5442 sayılı kanun ile valilere verilmiş başka görev ve yetkiler de vardır. Sadece 5442 sayılı
kanunla değil başka kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile de çeşitli görev ve yetkiler
verilebilir.

2.İL İDARE ŞUBE BAŞKANLARI (İL MÜDÜRLERİ)


 Dışişleri, Milli Savunma Bakanlığı gibi bazı bakanlıklar dışında pek çok bakanlığın
illerde taşra teşkilatı bulunur. İşte bakanlıkların illerde bulunan teşkilatlarının
başındaki yöneticiye İl İdare Şube Başkanı ya da İl Müdürü denir.
 İl İdare şube başkanları yahut il müdürleri valinin emri altındadır.
 Görev alanlarına giren işlerin yürütülmesinden valiye karşı sorumludur.
 Hazırladıkları kararlar valinin onayı ile uygulanır.
 Valiler hesabata ve teknik hususlara ait işlerde idare şube başkanlarına vali adına
imza yetkisi verebilir.
 Yazışmalarını vali aracılığı ile yaparlar.

3. İL İDARE KURULU
İl İdare Kurulu, valinin başkanlığında hukuk işleri müdürü, defterdar, milli eğitim, çevre ve
şehircilik, sağlık, gıda tarım ve hayvancılık il müdürlerinden oluşur. Bu kurulun istişari ve idari
görevleri vardır.

a)İstişari Görevleri
İl idare kurulunun asıl görevi valiye yardımcı olmak ve ona danışmanlık yapmaktır. İl idare
kurulunun bu görevi istişari niteliktedir.

b)İdari Görevleri
Köy muhtarlığına ve ihtiyar meclisi üyeliğine seçildikten sonra seçilme yeterliliğine sahip
olmadığı anlaşılanların veya bunu kaybettiği görülenlerin muhtarlık ve üyelikten
çıkarılmalarına karar vermek.
Yükseköğretim kurumlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi olarak çalışan idari
personelin görevi ile ilgili olarak işlediği bir suç nedeniyle ceza mahkemesinde
yargılanabilmesine izin verme.

B.İLÇE İDARESİ
Merkez ilçe, öteki ilçeler gibi bir kaymakam tarafından idare edilmez. Merkez ilçe, doğrudan
doğruya, il valisinin yönetimi altındadır.
Büyükşehir belediyesi kurulan il merkezlerinde merkez ilçeler kaldırılmaktadır.
Büyükşehir belediyelerinin bulunduğu il merkezlerinde bir ilçe değil birden fazla ilçe vardır ve
bunların başında da vali değil birer kaymakam bulunur.
İlçe idaresi kaymakam, ilçe idare şube başkanları ve ilçe idare kurulundan oluşur.

1.KAYMAKAM
Kaymakam, ilçe genel idaresinin başı ve merciidir.

a)Atanması ve Statüsü
 Kaymakamlar cumhurbaşkanı onayıyla atanırlar. Yani cumhurbaşkanı tarafından
onaylanmış İçişleri Bakanının bir kararı ile kaymakamı atanır.
 Valiliğin tersine kaymakamlık bir istisnai memurluk değil bir meslek memurluğudur.
Yani kaymakam güvenceli bir devlet memurudur.
 Kendini atayan bakan ve atamayı onaylayan cumhurbaşkanının görev süresine bağlı
olmaksızın görevlerinde kalırlar.
 Kaymakam ilçede cumhurbaşkanının idare yürütme vasıtasıdır.
 Kaymakam valinin talimat ve emirlerini yürütmekle görevlidir.
 Valiler ilçeye ait bütün işleri doğrudan doğruya kaymakama yazarlar. Kaymakamlar da
ilçenin işleri hakkında bağlı bulundukları valilerle muharebede bulunurlar.
 Cumhurbaşkanının doğrudan doğruya kaymakama yazı yazması veya kaymakamın
valiyi atlayıp Cumhurbaşkanına yazması mümkün değildir. Ancak olağanüstü hallerde
kaymakamlar İçişleri Bakanlığı ve diğer bakanlıklarla muharebe edebilirler ve bu
muharebelerden valiye bilgi verirler.
b)Görev ve Yetkileri

aa)Kaymakamın Hiyerarşik Yetkileri


 İlçenin genel idaresinden kaymakam sorumludur.
 Adli ve askeri makamlar hariç olmak üzere ilçede bulunan merkezi idareye ait bütün
kuruluşların, bütün bakanlık teşkilatlarının hiyerarşik amiridir.
 Adli ve askeri makamlar haricinde bütün devlet daire ve müesseseler ve işletmelerini
denetler ve teftiş ederler. Aynı tüzel kişilik içindeki denetim yetkisi hiyerarşi etkisinin
bir parçasıdır.

bb)Kaymakamın Kolluk Görevleri


 Kaymakam ilçe sınırları içerisinde bulunan genel ve özel kolluk kuvvet ve teşkilatının
amiridir.
 Kaymakam suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini korumak için gereken
tedbirleri alır.
 İlçe sınırları içerisinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik
emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisi kaymakamın ödev
ve görevlerindendir.

cc)Kaymakamın Vesayet Yetkileri


 Kaymakam ilçedeki yerinden yönetim kuruluşları üzerinde istinaen vesayet yetkisine
sahip olabilir.
 Kaymakamlar özel idare, belediye ve köy idareleri ile bunlara bağlı tekmil
müesseseleri denetler ve teftiş eder.
 Kaymakamın işlemleri onama, iptal etme gibi somut vesayet yetkilerine sahip
olabilmesi için yetkilerin ona ayrıca ve açıkça kanunla verilmiş olması gereklidir.

Kaymakam İle Vali Arasında Görev Ve Yetkileri Bakımından Farklar


 Valiler yetki genişliğinden yararlanırlar.
 Valinin genel emir çıkarma yetkisi olmasına rağmen kaymakamın böyle bir yetkisi
yoktur.
 Valiye yabancı ülke konsoloslukları ve komşu devletlerinin sınır makamları ile ilişki
kurma yetkisi verilmiştir.

2.İLÇE İDARE ŞUBE BAŞKANLARI (İLÇE MÜDÜRLERİ)


 Bakanlıkların kuruluş mevzuatına göre ilçede lüzumu kadar ilçe teşkilatı bulunur.
Bakanlıkların ilçelerde bulunan teşkilatlarının başındaki yöneticiye ilçe idare şube
başkanı ya da ilçe müdürü denir.
 İlçe idare şube başkanları bakanlıkların ilçedeki en yüksek memurlarıdır.
 İlçe idare şube başkanları yahut ilçe müdürleri kaymakamın emri altında çalışırlar.
 Görev alanlarına giren işlerin yürütülmesinden doğrudan doğruya kaymakamı karşı
sorumludurlar.
 Yazışmalarını kaymakam aracılığı ile yaparlar.

3.İLÇE İDARE KURULU


 İlçe idare kurulu kaymakamın başkanlığında yazı işleri müdürü, mal müdürü, sağlık
müdürü, milli eğitim müdürü, gıda tarım ve hayvancılık müdüründen oluşur.
 Kurulun başlıca görevi kaymakama yardımcı olmaktır.

ALT BÖLÜM 2.- YERİNDEN YÖNETİM KURULUŞLARI


I.YER YÖNÜNDEN YERİNDEN YÖNETİM KURULUŞLARI: MAHALLİ İDARELER
Mahalli İdarenin Unsurları
1. İnsan topluluğu unsuru
2. Toprak unsuru
3. Kamu tüzel kişiliği unsuru
4. Kendine has belli bir iktidara sahip olma (özerklik) unsuru
5. Vesayet denetimine tâbi olma unsuru
Anayasal İlkeler
1. Mahalli idareler, kamu tüzel kişiliğine sahiptirler.
2. Mahalli idareler, mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamak için kurulurlar.
3. Mahalli idarelerin görev ve yetkileri kanunla düzenlenir. Bu düzenleme yerinden
yönetim ilkesine uygun olarak yapılır.
4. Mahalli İdarenin karar organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulur. Seçimler
kural olarak 5 yılda bir yapılır.
5. Mahalli idarenin seçilmiş organlarının organlık sıfatını kazanmalarına ilişkin itirazların
çözümü ve kaybetmeleri konusundaki denetim, yargı yoluyla olur.
6. Görevleri ile ilgili bir suç sebebiyle hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan
mahalli idare organları veya bu organların üyelerini, İçişleri Bakanı, geçici bir tedbir
olarak kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.
7. Mahalli idareler idarenin bütünlüğü ilkesine uygun olarak faaliyette bulunurlar.
Dolayısıyla mahalli idarelerin üzerinde merkezi idarenin idari vesayet yetkisi vardır.
8. Mahalli idareler kendi aralarında Cumhurbaşkanının izniyle birlik kurabilirler.
9. Büyük yerleşim merkezleri için kanunla özel yönetim biçimleri getirilebilir.
10. Mahalli idarelere görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır.

A)İL ÖZEL İDARESİ


1.TANIMI, DÜZENLENİŞİ, KURULUŞU
 İl özel idaresi il sınırları ile çevrili bir coğrafi alanda yaşayan insanların orada
yaşamalarından kaynaklanan ortak ihtiyaçlarını karşılamak için kurulmuş, kamu tüzel
kişiliğine sahip, yer yönünden yerinden yönetim kuruluşudur.
 Bu coğrafi alan içine sadece şehir, kasaba ve köyler gibi yerleşim birimleri değil aynı
zamanda bağ, bahçe, tarla, ormanlar, barajlar ve keza akarsular ile yollarda girer.

İl Özel İdaresi - İl Genel İdaresi Ayrımı


 Mahalli idare olan il, merkezi idare olan il ile aynı coğrafi sınırları paylaşmaktadır.
 Merkezi idarenin bir taşra örgütü olan il idaresine, il genel idaresi; mahalli idare birimi
olan il idaresine ise il özel idaresi ismi verilir.
 Bu iki ilin coğrafi sınırları aynıdır ancak il özel idaresi bu sınırlar içinde yaşayan
insanların mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak için kurulmuştur. Buna karşılık il
genel idaresi merkezi idarenin tüm ülke düzeyinde yürüttüğü hizmetlerin il sınırları
içerisinde de yürütülmesi amacıyla kurulmuştur.
TANIM: İl özel idaresi, il halkının mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere
kurulan ve karar organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe
sahip kamu tüzel kişisidir.
İl özel idaresi ilin kurulmasına dair kanun ile kurulur ve ilin kaldırılması ile tüzel kişiliği sona
erer.

2.GÖREV VE YETKİLERİ
İl özel idaresi, mahalli müşterek nitelikte olmak şartıyla;
a) Gençlik ve spor, sağlık, tarım, sanayi ve ticaret; ilin çevre düzeni planı, bayındırlık ve
iskan, toprağın korunması, erozyonun önlenmesi, kültür, sanat, turizm, sosyal hizmet
ve yardımlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları, ilk
ve ortaöğretim kurumlarının arsa temini, binaların yapım, bakım onarımı ile diğer
ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin hizmetleri il sınırları içerisinde,
b) İmar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve kurtarma, orman köylerinin
desteklenmesi, ağaçlandırma, park ve bahçe tesisine ilişkin hizmetleri belediye
sınırları dışında,
yapmakla görevli ve yetkilidir.

3.GELİR VE BÜTÇESİ
 Kanun uyarınca genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden il özel
idarelerine % 0.5 oranında pay verilir.
 İl özel idaresinin bütçesi vali tarafından hazırlanır ve il genel meclisi tarafından kabul
edilir.

4.ORGANLARI
a)İl Genel Meclisi
 İl özel idaresinin en yüksek görüşme ve karar organıdır.
 Esas ve usullere göre ildeki seçmenler tarafından seçilmiş üyelerden oluşur.
 Normal görev süresi beş yıldır.
 İl genel meclisi başkanının meclis üyeleri tarafından gizli oyla seçilmesini
öngörmektedir.
 İl genel meclisi kendisi tarafından belirlenecek bir aylık tatil hariç her ayın ilk haftası
meclis tarafından önceden belirlenen günde mutat toplantı yerinde toplanır.
 Bütçe görüşmesine rastlayan toplantı suresi en çok 20 gün, diğer toplantının süresi en
çok 5 gündür.
 İl genel meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve katılanların salt
çoğunluğu ile karar verir.

aa)İl Genel Meclisi Kararlarının Kesinleşmesi:


İl genel meclisinin aldığı bütün kararlar valinin onayı ile yürürlüğe girer ancak vali onaylamak
istemediği karara karşı 20 gün içinde Danıştay’a itiraz etmek zorundadır.

bb)İl Genel Meclisinin Görev Ve Yetkileri:


5302 sayılı İÖİK, m.10’da 15 bent halinde sayılmıştır.
cc)İhtisas Komisyonları:
İl genel meclisi üyeleri arasından seçilecek en az 3 en çok 5 kişiden oluşan ihtisas
komisyonları kurulabilir.
İhtisas komisyonlarının görev alanına giren işler bu komisyonlarda görüşüldükten sonra il
genel meclisinde karara bağlanır.

dd)İl Genel Meclisinin Feshi:


İl genel meclisi kendisine kanunla verilen görevleri süresi içerisinde yapmayı ihmal eder ve bu
durum il özel idaresine ait işleri aksatırsa veya il özel idaresine verilen görevler ile ilgisi
olmayan siyasi konularda karar alırsa İçişleri Bakanlığının bildirisi üzerine Danıştay'ın kararı ile
feshedilir.
İçişleri bakanlığı gerekli gördüğü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar
verilinceye kadar meclis toplantılarının ertelenmesini de ister.
Danıştay toplantıların ertelenmesi hususunu en geç bir ay içerisinde karara bağlar. Bu şekilde
feshedilen meclisin yerine seçilen meclis kalan süreyi tamamlar.

b)İl Encümeni
 İl özel idaresinin müzakere, danışma ve karar organıdır.
 Valinin başkanlığında genel sekreter ile il genel meclisinin her yıl kendi üyeleri
arasından seçeceği 3 üye ve valinin her yıl birim amiri arasından seçeceği 2 üyeden
oluşur.
 Valinin katılamadığı il encümen toplantısına genel sekreter başkanlık eder.
 İl encümeni haftada en az bir defa almak üzere önceden belirlenen gün ve saatte
toplanır.
 Başkan acil durumlarda encümeni toplantıya çağırabilir.
 Encümen üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve katılanların salt
çoğunluğuyla karar verir.
 İl encümeninin görev ve yetkileri il özel idaresi kanununun 26. maddesinde
sayılmıştır.

c)Vali
 İl genel idaresinin başı olan vali aynı zamanda il özel idaresinin başı ve tüzel kişiliğinin
temsilcisidir.
 Valinin görev ve yetkileri 5302 sayılı yeni il özel idaresi kanununun 29. maddesinde 15
bent halinde sayılmıştır.

B.BELEDİYE İDARESİ
TÜRKİ'DE BELEDİYE TÜRLERİ

Normal Büyükşehir Belediyeleri Ve Bunların


Belediyeler İçindeki Belediyeler

Büyükşehir Büyükşehir İlçe


İl Belediyesi İlçe Belediyesi Belde Belediyesi Belediyesi Belediyesi

TANIM: Belediye, belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak


üzere kurulan ve karar organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan idari ve mali
özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir.
Belediyeler belirli bir coğrafi bölgenin değil, il özel idaresinin aksine, insanların topluca
oturdukları kendisine belde ismi verilen birbirlerine yakın evlerden oluşmuş belirli ve sınırları
yerleşim birimlerinin idari teşkilatıdır.

1.KURULMASI
 Belediye idaresi kurulabilmesi için o yerin nüfusunun 5000’in üzerinde olması gerekir.
Nüfusu 5000’den fazla olan birden fazla köyün bir araya gelip tek bir belediye
kurabilmeleri için bu köylerin meskun sahalarının, merkez kabul edecek yerleşim
yerinin meskun sahasına azami 5000 metre mesafede bulunması gerekir.
 İl ve ilçe merkezlerinde ise nüfusa bakılmaksızın belediye kurulması zorunludur.
 Kurulma usulü şöyledir: Köy ihtiyar heyetinin aldığı bir kararla veya o köydeki
seçmenlerin yarısından bir fazlasının en büyük mülki amire başvurusu yahut mülki
amirin kendiliğinden buna gerek görmesi üzerine mahalli seçim kurulları, 15 gün
içinde köyde veya köy kısımlarında kayıtlı seçmenlerin oylarını alır ve sonucu bir
tutanakla valiliğe bildirirler. Belediye kanuna göre işlem dosyası valinin görüşüyle
birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığına gönderilir. Cumhurbaşkanı kararı ile o yerde
belediye kurulur.
 Ayrıca yeni iskan nedeniyle oluşturulan ve nüfusu 5000 ve üzerinde bulunan herhangi
bir yerleşim yerinde cumhurbaşkanı kararı ile belediye kurulabilir.

2.GÖREV VE YETKİLERİ
Belediyeler belde halkının müşterek ihtiyaçlarını karşılama konusunda genel görevli kamu
idareleridir. Dolayısıyla kendilerini ayrıca yasaklanmadıkça ve o faaliyet münhasıran bir başka
kamu tüzel kişiliğine tekel olarak verilmiş olmadıkça belediyeler bölge halkının müşterek
ihtiyaçlarını gidermek için her türlü faaliyette bulunabilirler.
3.BÜTÇESİ VE GELİRLERİ
Belediye bütçesi, belediye başkanı tarafından hazırlanır. Encümenin de görüş alındıktan
sonra belediye meclisince kabul edilir.
Genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının %1.50’si büyükşehir dışındaki belediyelere ve
%4.50’si büyükşehir ilçe belediyelerine ayrılır.
Büyükşehir belediye sınırları içerisinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının
%6’sı ile genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamı üzerinden büyükşehir ilçe belediyelerine
ayrılan payların %30’u büyükşehir belediye payı olarak ayrılır.
Diğer yandan 1319 sayılı kanunla emlak vergisi belediyelere bırakılmıştır.

4.ORGANLARI
a)Belediye Meclisi
 Belediye meclisi belediyenin genel karar organıdır.
 Belde halkı tarafından seçilmiş üyelerden oluşur.
 Belediye meclisinin seçilmiş bir başkanı yoktur. Meclise belediye başkanı başkanlık
eder.
 Belediye meclisi kendisi tarafından belirlenecek bir aylık tatil hariç her ayın ilk haftası
meclis tarafından önceden belirlenecek günde mutat toplantı yerine toplanır.
 Bütçe görüşmesine rastlayan toplantı süresi en çok 20 gün, diğer toplantıların süresi
en çok 5 gündür.
 Belediye meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve katılanların salt
çoğunluğu ile karar verir.

Belediye meclisi kararlarının kesinleşmesi şu şekilde olur:


1. Belediye başkanı hukuka aykırı gördüğü meclis kararlarını gerekçesini de belirterek
yeniden görüşülmek üzere 5 gün içinde meclise iade edebilir.
2. Yeniden görüşülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüşülmesi istenip de
belediye meclis üye tam sayısının salt çoğunluğuyla ısrar edilen kararlar kesinleşir.
3. Belediye başkanı, meclisin ısrarı ile kesinleşen kararlar aleyhine on gün içinde idari
yargıya başvurabilir.
4. Kararlar kesinleştiği tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülki
idare amirine gönderilir. Mülki idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüğe
girmez.
5. Kesinleşen meclis kararlarının özetleri yedi gün içinde uygun araçlarla halka
duyurulur.

 Maddenin mülki idare amiri hukuka aykırı gördüğü kararlar aleyhine idari yargıya
başvurabilir şeklindeki 5.fıkrası anayasa mahkemesinin kararı ile iptal edilmiştir. Artık
mülki idare amirlerinin doğrudan doğruya iptal davası açma yetkisi sona ermiştir.
Bundan sonra mülki idare amirleri ancak İYUK’taki genel koşullara uyarak iptal davası
açabilirler.
 Belediye meclisinin görev ve yetkileri belediye kanununun 18. maddesinde 19 bent
halinde sayılmıştır.

b)Belediye Encümeni
 Belediye encümeni il belediyelerinde ve nüfusu 100.000’in üzerindeki belediyelerde,
Belediye başkanının başkanlığında,
 Belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği 3 üye,
mali hizmetler birim amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için
seçeceği 2 üye olmak üzere 7'şer kişiden;
 Diğer belediyelerde ise belediye başkanının başkanlığında belediye meclisinin her yıl
kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği 2 üye, mahalli hizmetler birim
amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için seçeceği bir üye
olmak üzere 5 kişiden oluşur.
 Belediye encümeni haftada en az bir defa toplanır.
 Belediye encümeni genel olarak belediyenin günlük işlerini ve belediye meclisince
alınan kararları yürütmekle görevlidir.
 Encümenin görev ve yetkileri özel olarak Belediye Kanunu’nun 34 maddesinde 9 bent
halinde ayrıca sayılmıştır.

c)Belediye Başkanı
 Belediye başkanı, belediye idaresinin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir.
 Belediye başkanı 2972 sayılı kanunda gösterilen esas ve usullere göre belde halkı
tarafından doğrudan doğruya seçilir.
 Belediye başkanının görev ve yetkileri 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38'inci
maddesinde 15 bent halinde sayılmıştır.

Belediye Başkanının Görevinin Sona Ermesi:


Belediye başkanının mazeretsiz ve kesintisiz olarak 20 günden fazla görevini terk etmesi,
seçilme yeterliliğini kaybetmesi, görevini sürdürmesine engel bir hastalık veya sakatlık
durumunun yetkili sağlık kuruluşları ile belgelenmesi, belediye meclisinin feshine neden olan
eylem ve işlemlere katılması durumlarında, belediye başkanının başkanlık sıfatı İçişleri
Bakanlığının başvurusu üzerine Danıştay kararı ile sona erer.

Yetersizlik Kararı:
Belediye başkanının görevini sona erdiren nedenlerinden biri de hakkında yetersizlik kararı
verilmesidir. Yetersizlik kararı iki değişik durumda ortaya çıkabilir:
aa)Yıllık faaliyet raporunun yetersiz görülmesi
bb)Gensoru

C.BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ (BÜYÜKŞEHİR VE BÜYÜKŞEHİR İLÇE BELEDİYELERİ)

1.Düzenleyen Kanunlar
Büyükşehir belediyelerine ve bunların içindeki ilçe belediyelerine, 5216 sayılı Büyükşehir
Belediyesi Kanununda hüküm olmaması durumunda genel hüküm olarak 5393 sayılı Belediye
Kanunun hükümleri uygulanabilir.

2.Tanımı Ve Türleri
 Toplam nüfusu 750.000’den fazla olan illerin il belediyeleri kanunla büyükşehir
belediyesine dönüştürülebilir.
 Yani büyükşehir belediyesi il nüfusu 750.000’den büyük olan illerde, sınırları il
sınırlarını kapsayan ve kanuna kurulan mahalli idarelerdir.
 Büyükşehir belediyesi ve ilçe belediyesi olmak üzere 2 çeşit belediye vardır.

a)Büyükşehir Belediyesi
Sınırları il mülki sınırları olan ve sınırları içerisindeki ilçe belediyeleri arasında koordinasyonu
sağlayan; idari ve mali özerkliğe sahip olarak kanunlarla verilen görev ve sorumlulukları
yerine getiren, yetkileri kullanan; karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan
kamu tüzel kişisidir.

b)Büyükşehir İlçe Belediyesi


Büyükşehir belediyesi sınırları içerisinde kalan bütün ilçe belediyeleri büyükşehir ilçe
belediyesidir.

3.Sınırları
Büyükşehir belediyelerinin sınırları, il mülki sınırlarıdır. İlçe belediyelerinin sınırları ise bu
ilçelerin mülki sınırlarıdır.

4.Görev Yetki Ve Sorumlulukları


5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin ilk fıkrasında Büyükşehir
Belediyesinin görev ve yetkileri 25 bent halinde sayma yoluyla belirlenmiştir.

5.Organları
Büyükşehir belediyesi organları da esas itibariyle belediye organlarına benzemektedir.

a)Büyükşehir Belediye Meclisi


 Büyükşehir içerisindeki ilçe belediyesi meclis üyelerinin beşte birinden oluşur.
 Büyükşehir belediyesi başkanı ve büyükşehir içindeki diğer belediyelerin başkanları
büyükşehir belediye meclisinin doğal üyesidirler.
 Büyükşehir belediye meclisinin bir başkanı yoktur. Büyükşehir belediye başkanı ayrıca
büyükşehir belediye meclisinin de başkanıdır.
 Büyükşehir belediye meclisi büyükşehir belediyesinin karar organıdır.
 Büyükşehir belediye başkanı belediye meclis kararlarını 7 gün içerisinde gerekçesiyle
birlikte yeniden görüşülmek üzere belediye meclisine iade edebilir.
 Büyükşehir belediye meclisi geri gönderilen kararlarda üye tam sayısının salt
çoğunluğu ile ısrar ederse meclisin kararı kesinleşir.
 Büyükşehir belediye başkanı meclisin ısrarı ile kesinleşen kararlar aleyhine idari
yargıya başvurabilir.
 Meclis kararları kesinleştiği tarihten itibaren en geç yedi gün içerisinde mahallin en
büyük mülki idare amirine gönderilir. Mülki idare amirine gönderilmeyen kararlar
yürürlüğe girmez.

b)Büyükşehir Belediye Encümeni


 Belediye başkanının başkanlığında belediye meclisinin kendi üyeleri arasından bir yıl
için gizli oyla seçeceği 5 üye ile biri genel sekreter, biri mali hizmetler birim amiri
olmak üzere belediye başkanının her yıl birim amirleri arasından seçeceği 5 üyeden
oluşur.
 Encümen büyükşehir belediyesinin günlük icraatını ve meclisin aldığı kararları yürütür

c)Büyükşehir Belediye Başkanı


 Büyükşehir belediye başkanı büyükşehir belediye idaresinin başı ve tüzel kişiliğinin
temsilcisidir.
 Büyükşehir belediye başkanı büyükşehir belediye sınırları içerisindeki seçmenler
tarafından 5 yıl için seçilir.
 Büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde seçim çevresi büyükşehir belediye
sınırlarından oluşur.
 Büyükşehir belediyesi başkanının görev ve yetkileri 5216 sayılı kanunun 18.
maddesinde 14 bent halinde ayrıntılı olarak sayılmıştır.
 Belediye kanundaki hükümler saklı kalmak kaydı ile büyükşehir belediye meclisinin
feshine neden olan eylem ve işlemlere katılan büyükşehir ve ilçe belediye
başkanlarının görevlerine Danıştay kararı ile son verilir.

6.Gelirleri Ve Bütçesi
 Büyükşehir belediye sınırları içerisinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilat
toplamı üzerinden büyükşehir belediyelerine %6 pay verilir.
 Genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden büyükşehir ilçe belediyelerine
ayrılan paylarının %30’u büyükşehir belediye payı olarak ayrılır.
 Bütçesi büyükşehir belediye başkanı tarafından hazırlanır ve büyükşehir belediye
meclisi tarafından kabul edilir.
D.KÖY İDARESİ
1.Tanımı
 Nüfusu 2000’den aşağı yurtlara köy denir.
 Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalık gibi orta malları bulunan ve toplu veya dağınık
evlerde oturan insanlar, bağ, bahçe ve tarlaları ile birlikte bir köy teşkil ederler.
 Köy bir yerden bir yere götürülebilen veya götürülemeyen mallara sahip olan ve işbu
kanun ile kendisine verilen işleri yapan başlı başına bir varlık, yani bir tüzel kişidir.

2.Kurulması Ve Kaldırılması
 Köyün kurulabilmesi için o yerleşim yerinin nüfusunun 150'den çok ve 2000’den az
olması gerekir.
 Köylerin büyük çoğunluğu kendiliklerinden ortaya çıkmış tarihsel topluluklardır. 
 Bayındırlık ve Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıklarının mütalaası alınmak suretiyle
İçişleri Bakanlığının kararı ile kurulur.
 Köyün bağlı bulunduğu ilçenin değiştirilmesi, köy adının değiştirilmesi veya ayrılması
bir mahallenin bir köyden alınarak diğer bir köye bağlanması ise il idare kurulu ve il
genel meclisinin görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının kararı ile olur.
 Nüfusun 150’nin altına düşmesi sonucu İçişleri Bakanlığı köy idaresinin ve dolayısıyla
köy tüzel kişiliğinin ortadan kalktığına karar verir. Bu kadar tespit edici bir işlemdir.

3.Köyün Görev Ve Yetkileri


 Köyün işleri mecburi ve isteğe bağlı işler olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
 Köyün mecburi işleri köy kanununun 13'üncü maddesinde 37 bent halinde ayrıntılı
olarak sıralanmıştır. Bunlar genellikle köyün sağlık, temizlik, yol, su, okul gibi işleridir.
 Köyün isteğe bağlı işleri ise köy kanunun 14. maddesinde 32 bent haline sayılmıştır.
Bunlar genellikle hamam, çamaşırlık, pazaryeri, çarşı yapmak gibi daha az zorunlu
olan işlerdir.
 Köyün mecburi işleri köylüler arasında kamu yükümlülüğü niteliğindedir.
 Köylüler bu yükümlülüğü imece usulüyle bedenen çalışarak veya salma denen bir
parayı ödeyerek yerine getirebilir.
 Köy bir kamu tüzel kişisidir. Bir kamu tüzel kişisi olmak itibariyle de köy kamu gücü
ayrıcalıkları ile donatılmıştır. Yani köy, kamu gücüne dayanarak tek taraflı işlemler
yapabilir ve bunların resen icra edebilir. Örneğin köy, kamulaştırma yapabilir, kolluk
faaliyetlerinde bulunabilir, hatta köy pek çok kamu tüzel kişiliğine sahip olmadığı vergi
salmak yetkisine de sahiptir.

4.Köyün Organları
a)Köy Derneği
Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi azalarını seçmeye hakkı olan kadın ve erkek köylülerin
toplanmasına köy derneği denir.
Köy derneğinin muhtar ve ihtiyar heyetini seçmek, köyün isteğe bağlı işlemlerini zorunlu işler
hale getirmek ve köy imanını seçmek gibi yetkileri vardır.

b)Köy İhtiyar Meclisi


 Köy ihtiyar meclisi veya ihtiyar heyeti seçimlik ve doğal üyeler olmak üzere iki tür
üyeden oluşur.
 Seçimlik üyeler köy derneği tarafından tek dereceli ve çoğunluk usulüyle seçilir. Siyasi
partiler aday gösteremez.
 Doğal üyeler ise köyün imamı ve muallimi veya baş muallimidir.
 İhtiyar meclisinin görev ve yetkileri Köy Kanunun 43 ile 48'i maddelerinden
sayılmıştır.
 İhtiyar meclisinin kararları kural olarak vesayet denetimine tabi değildir ancak bazı
kararlar köyün bağlı bulunduğu kaymakam veya valinin onayı ile yürürlüğe girer.
 Bazı durumlarda da ihtiyar meclisinin bazı kararlarına karşı kaymakama veya maliye
ilgili köylü itirazda bulunabilir. 

c)Muhtar
 Köy dairesinin başı muhtardır.
 Köy derneği tarafından seçilir.
 Siyasi partiler aday gösteremez.
 Görev süresi beş yıldır.
 Muhtarın ikili sıfatı vardır. Muhtar hem köy idaresinin başı hem de köyde devletin
yani merkezi idarenin bir görevlisidir.
 Muhtarın göreceği köy işleri Köy Kanununun 37. maddesinde sayılmıştır.
 Muhtarın göreceği devlet işleri Köy Kanununun 36. maddesinde 16 bent halinde
sayılmıştır.
 Köy muhtarı bu hizmetlerin karşılığında merkezi idareden maaş almaktadır.
 Köy muhtarlığı ile devlet memurluğu bağdaşmaz. Aynı zamanda devlet memuru olan
muhtar il veya ilçe idare kurulu kararı ile muhtarlıktan çıkarılır.
 Muhtarın bütün işlemleri kaymakam veya valinin vesayet denetimine tabidir.
 Muhtarın köy faydasına olmayan kararlarını kaymakam bozabilir fakat onun yerine
kaymakam kendiliğinden karar veremez.
 Görevini gereği gibi yapmayan muhtar köyün bağlı olduğu idare kurulu kararı ile
görevden uzaklaştırılabilir.

d)Köy Personeli
Köyde imam, köy koruyucusu ve köy katibi gibi kendilerine köy personeli denen görevliler
vardır.

5.Köy Bütçesi Ve Gelirleri


 Köy bütçesi ihtiyar meclisi ve muhtar tarafından hazırlanır ve kaymakam veya vali
tarafından onanır.
 Köy gelirleri Köy Kanunu'nun 15 ile 18. maddelerinde düzenlenmiştir.
 Bunların en önemli ikisi imece ve salmadır.
a)İmece: Köyün zorunlu işleri için köy halkının ortaklaşa bedenen çalışmasıdır.
b)Salma: Bir çeşit aile vergisidir. Salma ihtiyar meclisince salınır. Salma alınırken ailenin
maddi gücü dikkate alınır.
 Günümüzde köylerin gelir kaynakları tamamıyla yetersizdir. O nedenle 1980 ve
1990'larda nüfusu 2000’e ulaşan köyler hemen belediye olma yoluna gitmişlerdir.
E.MAHALLİ İDARE BİRLİKLERİ
Tanım: Mahalli idare birlikleri, birden fazla mahalle idarenin, yürütmekle görevli oldukları
hizmetlerden bazılarını birlikte görmek üzere kendi aralarında kurdukları kamu tüzel kişidir.

 Kanuna göre mahalli idare birlikleri, il özel idareleri, belediyeler ve köyler arasında
birlik tüzüğünün kesinleşmesinden sonra Cumhurbaşkanının izniyle kurulur ve tüzel
kişilik kazanırlar.
 Birlik tüzüğü ise birliği kuracak mahalli idarelerin meclisinde üye tamsayısının üçte iki
çoğunluğuyla kabul edildikten sonra valinin; birlik birden fazla ildeki mahalli idarelerin
katılımı ile kuruluyorsa İçişleri Bakanının onayı ile kesinleşir.
 Kurulmuş bir birliğe üyelik, üye olmak istenen mahalli idare meclisinin kararı ve buna
dayalı başvuru üzerine, birlik meclisinin kabulü ile olur. Bu durumda
Cumhurbaşkanı'nın izni aranmaz. Ayrılmada ilgili mahalli idare meclisinin kararı
yeterlidir.
 Mahalli idare birlikleri ayrı bir kamu tüzel kişiliğine sahiptirler. Kendilerine has
organları vardır. Bu birliklerin birlik meclisi, birlik encümeni ve birlik başkanı olmak
üzere üç organı vardır. Birlik meclisi, encümen, ve başkanının görev ve yetkileri 5355
sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanununda sayılmıştır 
II. HİZMET YÖNÜNDEN YERİNDEN YÖNETİM KURULUŞLARI: KAMU KURUMLARI

A.KAVRAM ve VARLIK NEDENİ


 Hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları, teknik bilgi ve uzmanlık isteyen belli
bir hizmetin devlet ve mahalli idare tüzel kişiliği dışında örgütlenmesi ve tüzel kişiliğe
kavuşturulması sonucu ortaya çıkan kuruluşlardır.
 Kamu kurumları bir kamu idaresi tarafından kurulan ve onun vesayeti altında çalışan,
belli bir özelliklere sahip ve belli uzmanlık alanlarında faaliyet gösteren kamu tüzel
kişileridir.
 Kamu kurumları merkezi idarenin katı idare yapısından, ağırlığı veya yavaşlığından
kısmen kurtulmaya imkan verir. Kamu kurumlarında bütçe işlemleri daha hızlıdır.
 Ayrıca bilimsel, teknik, kültürel alanda verilen kamu hizmetlerinin özellikle ihtiyaçları
vardır. Bu tür hizmetlerin merkezi idare tarafından yürütülmesi bu kamu
hizmetlerinde beklenen yararın gerçekleşmesini engelleyebilir.

B.KAMU KURUMLARININ ORTAK ÖZELLİKLERİ


 Kamu kurumları kamu tüzel kişisidirler.
 Kamu kurumları, devlet, belediye gibi kamu idaresine bağlıdırlar.
 Kamu kurumları özerktirler.
 Kamu kurumları birer uzmanlık kuruluşlarıdır.

C.KAMU KURUMLARININ KURULMASI ve KALDIRILMASI


1.Kurulmaları
Kamu kurumlarına bir diğer kamu tüzel kişisi olduklarına göre anayasa uyarınca kanunla veya
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulabilirler.

2.Kaldırmaları
Anayasamızda kamu kurumlarının kaldırılmasına ilişkin bir hüküm yoktur. Yetki ve usulde
paralellik ilkesine göre anayasada veya kanunda aksine hüküm yoksa bir işlem o işlemi yapan
makam tarafından yapıldığı usul ile kaldırılabilir. Dolayısıyla bir kamu kurumu yasama organı
tarafından kanunla kurulmuş ise o kurum ancak yine yasama organı tarafından kanunla
kaldırılabilir. Kanuna kurulmuş olan bir kamu kurumu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile
kaldırılamaz.

D.KAMU KURUMLARININ KAMUYA YARARLI KURUMLARDAN AYRILMASI


Kamu kurumları ile özel kurumları birbirinden ayırmak güçtür. Ancak bunlardan birincisi bir
kamu tüzel kişisi ikincisi ise bir özel hukuk tüzel kişisidir ve dolayısıyla birbirlerinden
tamamıyla farklı hukuki iyileşme tabi olurlar.

1.Kanun Koyucunun İradesi


Eğer kanun koyucu kendi kurduğu veya kurulmasına izin verdiği bir kurumu kamu kurumu
olarak nitelendirmişse ortada bir sorun yoktur. Bu kurum bir kamu kurumudur.
2.Göstergeler Demeti
Eğer kanun koyucu tarafından yapılmış bir nitelendirme yoksa;
a)Kurumun Kökeni: Eğer kurum bir kamu tüzel kişisi tarafından kurulmuş ise o kurum bir
kamu kurumu olabilir.
b)Kurum Üzerindeki Denetim: Eğer kurumun üzerinde bir kamu tüzel kişisinin vesayet
denetimi varsa o kurum kamu kurumu olabilir.
c)Kamu Gücü Ayrıcalıkları: Söz konusu kuruma kamu gücü ayrıcalıkları tanınmış ise O kurum
bir kamu kurumu olabilir.

Bir kurumun kamu kurumu olup olmadığına nihai tahlilde bu göstergeleri kullanarak yargı
organları karar verir.
Kamu Hizmeti Kriteri Belirleyici Değildir: Kamu kurumları ile özel kurumlar arasındaki ayrım
konusunda Kamu hizmeti ölçüsü tayin edici bir ölçüt değildir.

E.KAMU KURUMLARININ ÇEŞİTLERİ

KAMU KURUMLARININ ÇEŞİTLERİ

MİLLİ KAMU KURUMLARI MAHALLİ KAMU KURUMLARI

a)İdari Kamu Kurumları


b)İktisadi Kamu Kurumları(KİT'ler)
c)Sosyal Kamu Kurumları
d)Bilimsel, Teknik ve Kültürek Kamu a)Büyükşehir Su ve Kanalizasyon
Kurumları İdareleri
e)Düzenleyici ve Denetleyici Kamu b)İETT ve EGO
Kurumları
f)Cumhurbaşkanlığı Ofis Başkanlıkları

1.MİLLİ KAMU KURUMLARI


Milli kamu kurumları, devlet tarafından kurulan ve devletin vesayet denetimine tabi olan ve
coğrafi olarak ülke düzeyinde hizmet veren kamu kurumlarıdır.

a)İdari Kamu Kurumları


 İdari kamu kurumları kamu idarelerinin yani devletin veya mahalli idarelerin
yürütmekle görevli olduğu klasik kamu hizmetlerini gördürmek için kurdukları kamu
kurumlarıdır.
 İdari kamu kurumları genellikle Genel Müdürlük ismini taşırlar. Bu isminde
simgelediği gibi bunlar büyük ölçüde bir devlete dairesi şeklinde
örgütlendirilmişlerdir.
 İdari kamu kurumları bir bakanlığa vesayet bağı ile bağlıdırlar. Bunların üzerindeki
vesayet denetimi diğer kamu kurumlarına nazaran çok daha fazladır.

b)İktisadi Kamu Kurumları (KİT’ler)


 İktisadi kamu kurumları, ticaret, sanayi, madencilik, tarım ve bankacılık gibi ekonomik
faaliyetlerde bulunmak üzere kamu sermayesi veya kamu sermayesinin katkısıyla
kanun veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak idari işlemler ile kurulan ve
işletilebilen teşebbüslerdir.
 Bu tür kamu kurumları Türk hukukunda kamu iktisadi teşebbüsleri (KİT) kavramı
altında toplanır.
 Kamu iktisadi teşebbüsü sermayesinin yarısından fazlası doğrudan doğruya veya
dolaylı olarak devlete ait olan kamu kuruluş ve ortaklarıdır.
 Cumhurbaşkanınca kurulurlar.

aa)Türleri

KİT'ler

Sermeyesi Doğrudan Doğruya Devlete


Sermayesi Bir Başka KİT'e Ait Olanlar
Ait Olanlar

İktisadi Devlet Kamu İktisadi


Müessese Bağlı Ortaklık
Teşekkülleri(İDT) Kuruluşları(KİK)

aaa)İktisadi Devlet Teşekkülleri:


Sermayesinin tamamı devlete ait, iktisadi alanda ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere
kurulan, kamu iktisadi teşebbüsüdür.
Cumhurbaşkanı kararı yine kurulurlar.

bbb)Kamu İktisadi Kuruluşları:


Sermayesinin tamamı devlete ait olup tekel niteliğindeki mal ve hizmetleri kamu yararı
gözeterek üretmek ve pazarlamak üzere kurulan ve gördüğü kamu hizmeti dolayısıyla ürettiği
mal ve hizmetler imtiyaz sayılan kamu iktisadi teşebbüsüdür.
Cumhurbaşkanı kararı ile kurulurlar.

ccc)Müesseseler:
Sermayesinin tamamı bir iktisadi devlet veya kamu iktisadi kuruluşuna ait olup, ona bağlı
işletme veya işletmeler topluluğudur.
Müesseseler ilgili olduğu iktisadi devlet teşekkülü ve kamu iktisadi kuruluşunun müdürünün
önerisi üzerine bunların yönetim kurulu kararı ile kurulur.

ddd)Bağlı Ortaklıklar:
Sermayesinin %50 sinden fazlası iktisadi devlet teşekkülüne veya kamu iktisadi kuruluşuna ait
olan işletme veya işletmeler topluluğundan oluşan anonim şirketlerdir.
Bağlı ortaklıklar Cumhurbaşkanı kararı ile kurulur.

eee)Kamu İştirakleri:
İktisadi devlet teşekküllerinin veya kamu iktisadi kuruluşlarının veya bağlı ortaklarının
sermayelerinin en az %15'ine, en çok %50’sine sahip bulundukları anonim şirketlerdir.
Kamu iştirakleri denilen şeyler bir anonim şirketteki kamu hisseleridir. Kamu iştirakleri bir
kamu kurumu değildir.

bb)KİT’lerin Özellikleri
KİT’ler bir kamu kurumu olarak kamu kurumlarının ortak özelliklerini taşırlar. Bu özelliklerden
farklı olarak KİT’lerin şu özelliklerini de işaret etmek gerekir:

aaa)KİT’ler esas itibarıyla özel hukuku tabidirler.

bbb)Kuruluş, iç yapı ve ilişkileri itibarıyla idare hukukuna tabidirler.

ccc)KİT’ler özel bütçelidirler.

ddd)KİT’ler 8 Eylül 1983 tarih ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa tâbi değildir Ancak KİT’ler
4 Ocak 2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabidirler.

eee)KİT’ler farklı bir denetime tabidirler. Sayıştay tarafından denetlenmezler. TBMM


tarafından denetlenirler. TBMM bu denetimi Sayıştay'ın hazırlayacağı raporlara göre yapar.

c)Sosyal Kamu Kurumları


Sosyal kamu kurumları, insanların sosyal, güvenlik, çalışma, sağlık, emeklilik gibi sosyal
ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuş bulunan kuruluşlardır.
Kamu kurumların ortak özelliklerine ek olarak
 Zorunlu üyelik esası vardır.
 Gelirleri üyelerinden yapılan zorunlu kesintileri ile sağlanır.
 Karma bir hukuki rejime tabiidir. Bunların dışa yönelik eylem ve işlemlerinde ve
özellikle hizmet sağladığı kişilerle olan ilişkilerinde özel hukuk uygulanır. Buna karşılık
iç düzenlerine işlerine idare hukuku uygulanır.
 Özerk bütçeli kuruluşlardır.
 Sayıştay denetimine tabi kılınmışlardır.
d)Bilimsel Teknik ve Kültürel Kamu Kurumları
Bilim, teknik, kültür sanat ve yükseköğretim alanında faaliyet gösteren kamu kurumlarıdır.
Örnek olarak şunlar gösterilebilir: Üniversiteler, TÜBİTAK, TÜBA, AKDTYK, TSE, TRT, Devlet
Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü vs.

e)Düzenleyici ve Denetleyici Kamu Kurumları: Bağımsız İdari Otoriteler


Bağımsız idari otoriteler, sermaye piyasası, rekabet, radyo ve televizyon yayıncılığı, bankacılık
gibi kamusal yaşamın hassas alanlarında düzenleme ve denetleme görevini yerine getiren
icrai karar alma yetkisine sahip bağımsız nitelikte kuruluşlardır.

Bağımsız İdari Otoritelerin Ortak Özellikleri


Hepsinin sahibi olduğu tek bir hukuki rejimi yoktur. Bununla birlikte bağımsız idari
otoritelerin hepsinde şu ya da bu şekilde görülen bazı ortak özellikler vardır.
(1)Faaliyet Konuları:
 Sosyal hayatın hassas alanlarında faaliyet gösterirler.
 Kamu hizmeti niteliğinde faaliyetler gösterirler ancak faaliyetleri kamu hizmetlerinin
yürütülmesine ve işletilmesine ilişkin değildir. Yani mal ve hizmet üretmezler tersine
bu alanlardaki faaliyetler üzerinde düzenleme ve denetleme niteliğine faaliyette
bulunurlar.

(2) İcra İle Karar Alma Yetkisi:


 Danışma organı değildir.
 Kararları istişari değil icrai niteliktedir.
 Kamu gücü ayrıcalıklarına sahiptir.
 Düzenleyici işlemler gerekse bireysel işlemler yapabilirler.
 İdari yaptırımlar uygulayabilirler.

(3) Yargısal Değil İdari Nitelik


 Bu kuruluşlar tamamıyla ve idari kuruluş, bu kuruluşların kararı tamamı ile birer idari
karardır. Çünkü bunlar bir yargı organı değildir. Keza bunların kararları kesin hüküm
oluşturmazlar. Kesin hüküm gücüne sahip olmayan bir karara yargı kararı denemez

(4) Kararlarına Yargı Denetimine Tâbi Olması


 Bunların kararlarına karşı yargı organlarına başvurulması mümkündür.

(5) Kamu Tüzel Kişiliği


 Kendilerine has bütçeleri, kendilerine has mal varlığı, kendilerine has personeli vardır.

(6) Kamu Kurumu Olma

(7) Bağımsızlık Özelliği


 Bağımsız idari otoriteler bağımsız kuruluşlardır. Bağımsız idari otoritelerin bağımsız
olabilmesi için kanımızca minimum şu iki şartın gerçekleşmesi gerekir.
 (a)bağımsız idari otoritelerin üyelerinin görev süreleri dolmadan görevden
alınmaması gerekir.
 (b)Bağımsız idari otoriteler üzerinde merkezi idarenin hiyerarşik yetkileri olmamalıdır.

(8)Vesayet Denetimine Tabi Olabilme (Uygulamada Tabii Değildirler)


 Bağımsız idari otoriteler merkezi idarenin vesayet denetimine tabi tutulabilir ancak
vesayet yetkisi genel bir yetki değildir. Kanunla ayrıca ve açıkça verilmesi gereken
istisnai bir yetkidir.
 Uygulamaya baktığımızda kanunların genellikle bağımsız idari otoriteler üzerinde
merkezi idareye vesayet yetkisi vermediklerini görürüz.
(9)Müeyyide Uygulama Yetkisi
 Bu müeyyideler idari müeyyide niteliğindedir. Tür olarak para cezası, ruhsat iptali,
ekran karartma, kapatma, faaliyeti askıya alma gibi birçok değişik tedbirleri
içermektedir.

(10)Düzenleme Yetkisi
 Sadece bireysel kararlar alma, müeyyideler uygulama yetkisine değil, aynı zamanda
görev alanlarında düzenleme yetkisine de sahiptirler.
 Görev alanlarında yönetmelik ve başka isimler altında düzenleyici işlemler
yapabilirler.

(11) İlgili veya İlişkili Kurum Olma


 Türkiye'de uygulamada bağımsız idari otoriteler, Cumhurbaşkanlığı veya bir
bakanlıkla ilgilendirmekte veya ilişkilendirilmektedirler. Bu husus, bağımsız idari
otoritelerin T.C. İdari teşkilatının dışında düşünülmemesi gerektiğini göstermektedir.

(12) Bütçeleri ve Denetimleri


 Kendilerine has, düzenleyici ve denetleyici kurum bütçesi ismini taşıyan ve her yıl
Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile belirlenen bir bütçeleri vardır.
 Bunların mali denetimleri Sayıştay tarafından yapılır.

f)Cumhurbaşkanlığı Ofis Başkanlıkları


 Cumhurbaşkanına bağlı, özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe
sahip, Dijital Dönüşüm Ofisi, Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi, Yatırım Ofisi olmak
üzere 4 adet ofis kurulmuştur.
 Ayrı bir kamu tüzel kişiliğine sahip olduklarına göre bunlar birer kamu kurumudur.
 Cumhurbaşkanının ofiste görev yapan her kademedeki yöneticilere emir ve direktif
verebilirler.
 Ofisler ayrı birer kamu tüzel kişiliğe sahiptirler. Ofisler üzerine cumhurbaşkanının olsa
olsa vesayet yetkisi olabilir.

2.MAHALLİ KAMU KURUMLARI


 Mahalli kamu kurumları, kanundan aldığı yetkiyle mahalli idareler tarafından kurulan
veya yasama organı tarafından kanunla kurulup bir mahalli idaireye bağlanan ve bağlı
olduğu mahalli idarenin vesayet denetimine tâbi olan ve bağlı olduğu mahalli dairenin
coğrafi sınırları içinde faaliyette bulunan kamu kurumlarıdır.
 Kamu kurumlarının ortak özelliklerini taşırlar. Yani:
 Kamu tüzel kişiliğine sahiptirler
 Bağlı bulundukları mahalli idarenin vesayet denetimi altında bulunurlar.
 Belirli ölçüde özerktirler
 Birer uzmanlık kuruluşudurlar.
 Bunları milli kamu kurumlarından ayıran 6. Bir özellikleri vardır. Bu özellik mahallilik
özelliğidir.
 Bu kurumlar ancak bağlı oldukları mahalli idairenin coğrafi sınırları içinde faaliyette
bulunabilirler.
 Mahalli kamu kurumları kendi içinde üçe ayrılır

A.Büyükşehir Su ve Kanalizasyon İdareleri


Büyükşehirdeki Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel müdürlükleri birer mahalli kamu
kurumudur.
Bunlar birer kamu tüzel kişidir.
Bir Büyükşehir Belediyesine bağlıdır ama bağlı bulundukları Büyükşehir Belediyesi karşısında
belli bir özerkliğe sahiptirler.
Sadece özgüllendikleri konuda faaliyette bulunurlar.
Bağlı oldukları Büyükşehir Belediyesinin sınırları içerisinde hizmet verirler.

B.İETT ve EGO

III.KAMU KURUMU NİTELİĞİNDE MESLEK KURULUŞLARI


Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, belli bir mesleğe mensup olanların müşterek
ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlerine
uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbiriyle ve halk ile olan
ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak
maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere
göre yargı gözetimi altında gizli oyla seçilen kamu tüzel kişileridir.

A.Ortak Özellikleri
1.Türkiye'de Meslek Kuruluşları Kamu Kurumu Niteliğinde Kuruluşlardır

2.Türkiye'de Meslek Kuruluşları Kamu Tüzel Kişiliğine Sahiptirler

3.Bazı Kamu Gücü Ayrıcalıklarına Sahiptirler


Tek taraflı olarak icrai işlem yapabilirler. Bu işlemler düzenleyici işlem olabileceği gibi bireysel
idari işlemde olabilir. Bunlara üyelik zorunludur. Bu kuruluşlara kayıt olmadan bir mesleğin
icrası mümkün değildir. Bunlara aidat ödemek de zorunludur. Bu kuruluşun üyelerine
meslekten ihraç cezasına kadar birtakım disiplin müeyyideleri uygulama yetkileri de vardır.
Meslek kuruluşları cebri örgüt niteliğindedir. ,
4.Kanula Kurulurlar

5.Organları Kendi Üyeleri Arasından Seçilir

6.Zorunlu Üyelik Esasına Dayanırlar


Bu kuruluşlara üye olmadan bu kuruluşun faaliyet alanındaki bir mesleği icra etmek mümkün
değildir.
7.Kuruluş Amaçları Dışında Faaliyette Bulunamazlar
8.Kendi Bütçeleri Vardır
Meslek kuruluşlarının başlıca gelirleri üyelerinden topladıkları aidatlardan oluşur. Bütçe
bakımından ilgili bakanlığın denetimine tabidirler. Sayıştay denetimine tabi değildirler.
9.Özerktirler
10.Vesayet Denetimine Tabidirler.
Bazı meslek kuruluşlarının bazı kararları ilgili bakanlığın onayına sunulur. Cumhurbaşkanı da
Devlet Denetleme Kurulu eliyle meslek kuruluşlarını denetleyebilir, sorumluları hakkında
soruşturma açtırabilir ve yetkilileri görevden uzaklaştırabilir.
11.Personeli Özel Hukuku Tâbidir
Meslek kuruluşlarının iç organizasyonu ve işleyişine özel hukuk kuralları uygulanır.
12.Mal Varlığı Özel Hukuka Tabidir
Dolayısıyla
a)Meslek kuruluşlarının malları kamu malı değil özel mal sayılır.
b)Bu kuruşların kamulaştırma yetkisi yoktur.
c)Bunların malları haczedilebilir.
d)Bunları mallarına ilişkin uyuşmazlıklar adli yargı yerlerinde çözümlenir.

B.Meslek Kuruluşlarının Görev ve Yetkileri

1.Devlete Yönelik Olarak: Mesleği Temsil Etme Görevi

2.Mesleğe Yönelik Olarak: Mesleğin İç Disiplinini Sağlama Yetkisi

a)Düzenleme Yetkisi: Mesleğin yürütülmesi koşullarına ilişkin olarak düzenlemeler yapma


yetkisi vardır. Meslek üyelerinin ödevlerini belirleyen meslek kurallarını hazırlarlar. Bu
kurallar düzenleyici idari işlem niteliğindedir. Bunlara karşı idari yargıda iptal davası açılabilir.

b)Mesleğin Yönetilmesini Denetleme Yetkisi: Meslek kuruluşlarının kayıt konusundaki kabul


veya ret kararları bir idari karardır. Bunlar aleyhine idari yargıda iptal davası açılabilir.

c)Disiplin Yetkisi: Kanunlarından öngörülmüş olan, uyarı, kınama, askıya alma, kayıt silme gibi
çok değişik disiplin müeyyidelerinin uygulanmasına karar verebilirler. Disiplin cezası
kararlarına karşı varsa zorunlu başvuru yolları yapıldıktan sonra idari yargı organlarında iptal
davası açılabilir. 

İDARİ İŞLEM KAVRAMI


I.İDARİ İŞLEMİN TANIMI
 İdari işlem: İdare işlemi idarenin hukuki sonuç doğurmaya yönelik bir irade açıklaması
olarak tanımlayabiliriz.
 İdari işlemin biri irade açıklaması diğeri de hukuki sonuç olmak üzere iki unsuru
vardır.
 Böyle bir tanım tam anlamıyla doğru değildir. Bir kere idarenin her işlemi idari işlem
değildir. İkinci olarak özel hukuk tüzel kişilerinin de bazı işlemlere idari işlem
niteliğindedir.
İDARENİN HER İŞLEMİ İDARE İŞLEM DEĞİLDİR
İdarenin şu işlemleri idari işlem değil özel hukuk işlemi niteliğindedir.
(a)İdarenin kendi özel mallarının yönetimine ilişkin olarak yaptığı işlemler.
(b)Kamu tüzel kişileri özel hukuk sözleşmeleri de yapabilir.
(c)KİT’lerin üçüncü kişilerle yaptıkları işlemler.
İdarenin kamu gücüne dayanmayan, kamu gücü ayrıcalıkları içermeyen işlemlerinin bir idari
işlem değil özel hukuk işlemi olduğunu söyleyebiliriz.

İDARİ İŞLEMİN MUTLAKA İDAREDEN ÇIKMASI ŞART DEĞİLDİR (ÖZEL HUKUK TÜZEL
KİŞİLERİNİN BAZI İŞLEMLERİ İDARİ İŞLEM OLABİLİR)
Bir özel hukuk tüzel kişinin yaptığı işlemde bir kamu gücü ayrıcalığı varsa o işlem bir idari
işlemdir.

BİR İŞLEME İDARİ NİTELİK KAZANDIRAN UNSUR: KAMU GÜCÜ AYRICALIKLARI


Bir hukuki işlem ister kamu tüzel kişisi isterse özel hukuk tüzel kişisi tarafından yapılsın bir
kamu gücü ayrıcalığı içeriyorsa o hukuki işlem idari işlem niteliğindedir.

BİR HUKUKİ İŞLEMİN İDARİ İŞLEM OLMASININ DOĞURDUĞU SONUÇLAR


(1)İdari işlemler idare hukukuna tabidir
(2)İdari işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda bakılır

Tanım: İdari işlemler, kamu gücüne dayanarak tesis edilen, idare hukukuna ve keza
uyuşmazlık halinde idari yargıya tabii olan, hukuki sonuç doğurmaya yönelik irade
açıklamalarıdır.

II. İDARİ İŞLEMİNİN YASAMA VE YARGI İŞLEMLERİNDEN AYRILMASI

A.İDARİ İŞLEMİN YASAMA İŞLEMLERİNDEN AYRILMASI


İdari işlem yasama işleminden kural olarak organik yani şekli kritere göre ayrılır.

Kural:
Yasama organında çıkan işlemler yasama işlemi, idare organından çıkan işlemler ise idari
işlemdirler.

İstisna: Yasama Organının İdari İşlemleri:


Bunlar, esasen yasama organında çalışan ve parlamento üyesi olmayan yani idari personele
ilişkin işlemlerdir. Bu personelin işe alınması, disiplin işlemi, azileri, emeklilikleri vb. işlemleri
idari niteliktedir.

B.İDARİ İŞLEMİN YARGI İŞLEMLERİNDEN AYRILMASI


Yargı işlemi, yargı organlarından çıkan ve hukuki uyuşmazlıkları karara bağlayan bir işlemdir.
Bu tanıma göre bir işlemin yargı işlemi olabilmesi için hem yargı organından çıkması hem de
bir hukuki uyuşmazlığın çözümüne ilişkin olması gerekir.

C.İDARİ İŞLEMİN HÜKÜMET TASARRUFLARINDAN AYRILMASI


 Yürütme organından çıkan bütün işlemler kural olarak idari işlemdir.
 İdari işlemi nitelendirilmesinde maddi kriter yani işlemin içeriği, konusu, amacı vb
kurallar rol oynamaz.
 Ancak istinaen konusu itibarıyla özellik gösteren bazı işlemlerin idari işlem niteliğinde
olmadığı ve bundan dolayı yargı organları tarafından denetlenemeyecekleri ileri
sürülmektedir.
 Bu tür işlemler için hükümet tasarrufları tabiri kullanılır.
 Şu işlemler bir idari işlem değil hükümet tasarrufu niteliğinde olan işlemlerdir ve bir
idari işlem olamadıklarından dolayı da bunlara karşı dava açılamaz.
(a) Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakan atama işlemleri
(b) Yürütme organının yasama organı ile olan ilişkileri çerçevesinde yaptığı işlemler
(c) Cumhurbaşkanının anayasa değişikliği sürecinde yaptığı işlemler
(d) Cumhurbaşkanının anayasa mahkemesinde iptal davası açması işlemi
(e) Yürütme organının başka devletlerle olan ilişkileri çerçevesinde yaptığı işlemler
Hükümet Tasarruflarının Hukuki Rejimi: Hükümet tasarrufları mutlak bir hukuki
dokunulmazlıktan yararlanır. Böyle bir işleme karşı ne idari yargıda ne iptal davası ne de tam
yargı davası açılabilir. Hükümet tasarruflarına karşı adli yargıda veya başka bir mahkemede
de dava açılamaz.

III. İDARİ İŞLEMLERİN TÜRLERİ


A.TEK YANLI VE İKİ YANLI İDARİ İŞLEMLER AYRIMI
1.Tek Yanlı İdari İşlemler: Tek yanlı idare işlemler, ilgilinin rıza ve muvafakatine bağlı olmadan
idarenin tek yanlı olarak açıkladığı iradesiyle yaptığı işlemlerdir.
2.İki Yanlı İdari İşlemler (İdari Sözleşmeler): İki yanlı idari işlemler idare ile ilgili kişinin aynı
hukuki sonucu doğurmak amacıyla karşılıklı olarak açıkladıkları idarelerin uyuşumu sonucu
ortaya çıkan işlemlerdir.

B.BİREYSEL İDARİ İŞLEMLER-DÜZENLEYİCİ İDARİ İŞLEMLER AYRIMI


1.Bireysel idari işlemler: Kişisel ve özel durumlara ilişkin olan idari işlemlerdir. Örneğin
memur atama işlemi, disiplin cezası verme işlemi…
2.Düzenleyici idari işlemler: Genel ve kişilik dışı olan idari işlemlerdir. Örneğin yönetmelik bir
düzenleyici idari işlemdir.

Ayrımın Kriterleri:
a)Genellik Kriteri: Bireysel idari işlemler özel durumlar ilişkindir. Oysa düzenleyici idari
işlemler genel niteliktedir.
b)Kişisellik/Kişilik Dışılık Kriteri: Bireysel idari işlemler ismen belirlenen bir veya birden çok
kişiye ilişkindir. Buna karşın düzenleyici idari işlemler kişilik dışı niteliktedir yani bunların
muhatapları ismen belirlenmemiştir.
Bir kişi tarafından işgal edilen makamlara ilişkin yapılan bir işlem, gerçeklikte ismen bilinen
tek bir kişiyi ilgilendiriyor olsa da bu işlemde o kişinin ismi geçmedikçe bu işlem bir bireysel
idari işlem değil, düzenleyici idari işlemdir.

Ayrımın Sonuçları
(1)Bireysel idari işlemlerin yürürlüğe girebilmesi için ilgililerine tebliğ edilmesi, düzenleyici
idari işlemlerin yürürlüğe girebilmesi için ise yayımlanmaları veya ilan edilmeleri gerekir.
(2)Bireysel idari işlemler devamlı değildir, bir kez uygulanmakla kendiliğinden sonra ererler.
Oysa düzenleyici idari işlemler devamlıdırlar, bir kez uygulanmakla sonra ermezler, ilga
edilinceye kadar uygulanmaya devam ederler.
(3)Düzenleyici idari işlemler kazanılmış hak yaratmazlar. Bireysel idari işlemler kazanılmış hak
yaratabilirler.
(4)Hiyerarşik güç bakımından düzenleyici idari işlemler daima bireysel idari işlemlerden
üstündür. Düzenleyici işlem alt makamdan çıksa bile üst makamın bireysel işlemlerine üstün
gelir.
(5)Bireysel idari işlemler ile düzenleyici idari işlemler arasında yargısal denetimleri
bakımından birçok farklılık vardır. Örneğin bireysel idari işlemlere karşı sadece ilgilisi dava
açabilir. Düzenleyici idari işlemlere karşı o düzenleyici işlem kapsamında olan herkes dava
açabilir.

IV. İDARİ İŞLEMLERİN ÖZELLİKLERİ


A.İCRAİLİK
 İdare belli bir konuda iradesini açıklar ve bu irade ilgili kişi tarafından kabul
edilmesine gerek olmaksızın hukuk düzeninde değişikliğe yol açar yani hukuki sonuç
doğurur. İdarenin tek yanlı olarak açıkladığı irade ile hukuki sonuçlar doğurmasına,
idari kararın icrailik özelliği denir.
 İcrai olmayan işlemler, idareden çıkmakla birlikte herhangi bir hukuki sonuç
doğurmayan, yani hukuk düzeninde bir değişikliğe yol açmayan işlemlerdir.
 İcrai olmayan kararlara karşı idari yargıda iptal davası açılamaz.
 Bir idari işlemin bir idari davaya konu olabilmesi için kesin ve yürütülmesi gereken bir
işlem olması gerekmektedir.
İcrai olmayan işlemler:
1.Hazırlık İşlemleri (Ön İşlemler)
2.Teyit Edici İşlemler
3.İç Düzen İşlemleri
a)Sirkülerler
b)Direktifler
c)Hizmet İçi Tedbirler
aa)Hizmetin Örgütlenmesine İlişkin Tedbirler
bb)Önemsiz Tedbirler(Küçük Disiplin Cezaları)
4.Enformel İdari İşlemler

B.RE’SEN İCRA EDİLEBİLİRLİK


 Bir idari kararın hukuk aleminde ortaya çıkan sonuçlarının maddi aleme doğrudan
doğruya idare tarafından aktarılmasına o kararın re’sen icrası denir.
 İcrailik kararın oluşmasına ilişkinken re’sen icra kararın uygulanmasına ilişkindir.
 Özel hukukta re’sen icra yoktur.
 İdareye re’sen icra yetkisine kural olarak sahiptir ancak idarenin re’sen icra yetkisine
kanunla istisnalar getirilmiş olabilir.
 İdarenin cebir kullanarak re’sen icra yetkisi anayasada belirlenen temel hak ve
hürriyetler rejimi ile sınırlıdır.

C.HUKUKA UYGUNLUK KARİNESİ


Tek yanlı bir idari işlem mahkeme tarafından iptal edilinceye kadar hukuka uygun olduğu
varsayılır ve uygulanmasına devam edilir.
Hukuka uygunluk karinesi bütün tek yanlı idari işlemlere uygulanır.
Sonuçları:
 İdari karar, hukuki sonuçlarını hakim kararına ihtiyaç olmaksızın, yargısal denetimden
önce, derhal ve kendiliğinden doğurur. Aynı şekilde kararın muhatabı olan kişi de
kararın yürürlüğe girmesi ile birlikte haklara sahip olur veya yükümlülük altına girer,
yeni bir hukuki statü içine dahil olur.
 Bir idari işlemden dolayı ortaya bir uyuşmazlık çıkarsa dava açması gereken taraf
idare değil, işlemin muhatabı olan özel kişidir.
 İdari davalarda ispat yükü idareye değil, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu
iddia eden davacıya aittir. İdarenin kendi kararlarının hukuka uygunluğunu ispat
etmek gibi bir yükümlülüğü yoktur. Aksi mahkeme kararı ile tespit edilmedikçe
idarenin kararları hukuka uygun olarak kabul edilir.
 İdari işleme karşı dava açılması kural olarak o işlemin uygulanmasını durdurmaz.

a)Kanunla Öngörülmüş İstisnalar: Vergi mahkemelerinde vergi uyuşmazlıklarından doğan


davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların
zam ve cezalarını dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durdurur.
b)Yürütmeyi Durdurma Kararı: Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması
halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı
olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin
durdurulmasına karar verebilirler. 

You might also like