Machine Translated by Google

Liminal Uzayda Arketip Çalışması. Transpersonal Koçlukta Birlikte Yaratma

Araçları Olarak Astrolojinin ve Rüya Çalışmasının Platonik Köklerine değinmek.

Alba Karod
Bilinç, Transpersonal Psikoloji ve Maneviyat Yüksek Lisansı
Alef Trust, Liverpool John Moores Üniversitesi

Bu yazıda astrolojik arketipleri ve rüya sembollerini hem danışana hem de kişiötesi

koçlara daha yüksek gerçeklikler, daha yüksek öz farkındalık ve aktif birlikte yaratma
olasılığı hakkında bir anlayış sağlayabilecek ek bir bilgi seti olarak ele almanın değerini
tartışacağım. .

Organik sorgulama metodolojisini uygulayan altı katılımcı, görüntülerle çalışarak bilinçdışıyla

birlikte yaratıcı bir ilişki geliştirmek için tasarlanmış beş kişilik transpersonal koçluk seansına
katıldı.

Genişletilmiş bir zihin durumunda arketipsel çalışma uygulaması, katılımcıları

bilinçaltıyla birlikte yaratıcı bir ilişki geliştirmeye motive etti. Katılımcıların kişisel
açıklamalarından ortaya çıkan temalara dayanarak, bilinçli ve somutlaştırılmış bir durumda
arketipsel çalışmanın bizi bilinçaltında neler olup bittiğine göre ayarlayabildiğini ve uyuyan
niteliklerin ve kaynakların keşfedilmesine yol açabileceğini buldum. önemli içgörülere ve
ilham verici eylemlere ve başkalarıyla ve kozmosla birliğin daha iyi anlaşılmasına.

Makale dört ana bölümden oluşmaktadır: giriş, literatür taraması, örneklerle tartışma ve
sonuçlar. Literatür taraması bölümünde, transpersonal koçluk, astrolojinin katılımcı çerçevesi
platonik kökleri, arketipsel astroloji, rüya çalışması, hayali psikoloji ve somatik merkezli , en
meditasyonlara genel bir bakış sunacağım. Daha sonra, kişiötesi koçun, koçluğun sınırlarına
saygı duyan genişletilmiş bir zihin durumunda arketipsel imgeleri nasıl kullanabileceğine dair
dört örnekle bir tartışma var. Sonuç bölümünde, araştırmam ve uygulamalarım ile ilgili ana
gözlemlere ve en önemli bulgulara genel bir bakış sunacağım.

Anahtar Kelimeler: kişiötesi koçluk, organik araştırma, eşik alanı, arketipsel

çalışma, arketipsel astroloji, rüya çalışması, somatik farkındalık, birlikte yaratma.

giriiş

Katılımcı kozmolojiler, madde ve psişenin birbirine bağlı olduğunu ve bir düzeyde,

nihayetinde bir olduğunu varsayar.1 Keşfedilmeyi bekleyen sabit yapılardan ziyade, kişiötesi
koçluktaki arketipsel bir yaklaşım, birlikte yaratıcı bir diyalojik katılıma açıktır.
2
, kozmos ve/veya ruh ile.

1
Richard Tarnas, "Kozmos ve Ruh: Yeni Bir Dünya Görüşünün İtirafları ". (Viking, 2006).
2
Jorge Ferrer, 'Transpersonal Teoriyi Gözden Geçirmek: İnsan Maneviyatına İlişkin Katılımcı Bir Vizyon'. (SUNY Press, 2002).
Machine Translated by Google

Genişletilmiş bir zihin durumunda arketiplerle koçluk alanında araştırma eksikliği

nedeniyle, organik araştırma sorgulama yöntemini uygulayarak keşfedici araştırmalar3
yürüttüm. Organik araştırma, araştırma projesinin tüm aşamalarında hissetme, sezme ve sezgi
gibi alternatif bilme biçimlerinin dahil edilmesi yoluyla kutsal olanla bağlantı kurmayı amaçlar .
Arketipsel deneyimlerin ve rüyalar, eşzamanlılıklar ve
egonun ötesinde ortaya çıkan yaratıcı ifadeler gibi trans egoik kaynakların bir sonucu
olarak dönüşüme ve psiko-ruhsal büyüme için uygulanmasına güçlü bir vurgu vardır.
Bu yaklaşım içinde, araştırmacının ruhu, araştırmacının öznel aracı haline gelir.
5.
araştırma, eşik ve ruhsal etkilerle ortaklaşa çalışmak

Yüksek lisans tez araştırmam sırasında geliştirdiğim arketipsel koçluk

yaklaşımı, doğum haritası arketipleri ve rüya sembolleri tarafından yansıtılan iç dinamiklere
farkındalık getirir ve danışanın aktif hayal gücünde bu imgeler ve arketiplerle diyaloga girmesini
teşvik eder.

Araştırmamın katılımcı arketipsel yaklaşımı, danışanların ruhsal değeriyle bağlantı

kuran, bu değeri dönüştürücü sürece yerleştiren, bilinçdışı ve bilinçli zihin arasında yollar
sağlayan bir çerçeve olan kişilerarası koçluk psikolojisine mükemmel bir şekilde entegre
edilebilir6 .

Literatür incelemesi

Bugün koçluk, insan potansiyelinin ve olasılığının incelenmesiyle ilgilidir;

geçmişi bağlam olarak anlar, ancak çoğunlukla bir kişinin şimdiki zamanı ile ilgilenir ve daha
arzu edilir bir gelecek adına tasarlamasına ve hareket etmesine yardımcı olmaya çalışır. Terapi
iyileşmek ve ortaya çıkarmakla ilgiliyken, koçluk keşfetmekle ilgilidir.7 Gizli kaynakları ve
potansiyelleri keşfetme görevinde yardım için arketiplerin ele alınabileceği yer burasıdır.

Koçluk mesleği zamanla gelişti ve bazı yazarlar bunun nasıl olduğunu kabul ediyor.
Koçluk bazı özellikleri diğer mesleklerle paylaşabilir. English ve ark.8 koç- sultant terimini
“koçluk görüşmesi sırasında belirlenen bir boşluğu doldurmak amacıyla ara sıra kişisel bir
deneyim, bir veri parçası veya ilgili uzmanlık sunan koçlar” olarak tanımlamaktadır. Usta
koçlar, çözüm odaklı terapi yaklaşımlarından, bilişsel ve davranışsal psikolojiden ve pozitif
psikolojideki son gelişmelerden gelen beceri setlerini kullanır. Ancak bu, koçluğu psikoterapi
gerçeğiyle aynı yapmaz, bir arketip koçunun astrolojik arketipleri kullanması,9koçluğu
. Benzer şekilde,
astrolojiyle aynı yapmaz.

3
Alba Carod, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri: Organik Bir
Sorgulama'. (Alef Trust, Liverpool John Moores Üniversitesi, 2021). https://www.academia.edu/74769792/
The_transformative_experiences_of_coaching_using_archetypal_imagery_ adresinde bulunabilir.
inside_a_participatory_framework_An_organic_inquiry?source=swp_share
4
Braud, 'Organik Araştırmaya Giriş: Araştırma Uygulamasında Kişilerarası ve Maneviyatı Onurlandırmak.' p. 18-25.
5
Rosemarie Anderson ve William Braud. Araştırma Yoluyla Kendini ve Başkalarını Dönüştürmek. Kişilerarası Araştırma
İnsan Bilimleri ve Beşeri Bilimler için Yöntemler ve Beceriler. (Albany: State University of New York Press, 2011).
6
Ho Law, Les Lancaster, Nikki DiGiovanni, 'Koçluk Psikolojisinde Daha Geniş Bir Rol -- Kişilerarası Uygulamak
Koçluk Psikolojisi'. Koçluk Psikoloğu, 6(1), (2010) 24-32.
7
Patrick Williams, 'Koçlukta Kişisel Sorunların Potansiyel Tehlikeleri'. Uluslararası Koçluk Dergisi
Kuruluşların, hayır. 2 (2003), s.5.
8
Susan English, Janice M. Sabatine, Philip Brownell. Profesyonel Koçluk: İlkeler ve Uygulama. (Springer Yayıncılık Şirketi,
2018).s. 3
9
Williams, 'Koçlukta Kişisel Sorunların Potansiyel Tehlikeleri', s. 15
Machine Translated by Google

Koçluk, müşterilerin yaratıcı çözümlerden faydalanmalarını sağlayan bir beceri ve

zihniyet olarak da tanımlanabilir. Müşterileri farkındalığa yönlendirmek, onları yaratıcı
eylemlerle ilişkilendiren açık bir zihin ve sezgisel içgörüler sağlar10. Transpersonal koçlukta,
danışanla kurulan liminal alanda yaratıcı çözümler keşfedilmeyi beklemektedir. Dängeli ve
11
liminal
Geldenhüis , 'The Nature of Holding Space' adlı kitabında, boşluk fikrini
ilgili bileşenlere keşfetmek
dikkat çekiyor:

“Liminal, bir geçiş süreci veya bir sınır veya eşiğin üzerinde veya her iki tarafında bir
konum işgal eden bir şeyle ilgilidir. Güvenli ve duyarlı bir ortamda keşif, keşif ve
iyileşmeyi kolaylaştıran koçluk veya terapinin birlikte yaratıldığı ortamdır. Kişilerarası
müdahalelerde bu, değiştirilmiş bilinç durumlarına erişim özgürlüğünü içerir; fiziksel,
duygusal ve ruhsal benliğin deneyimi; ruhun gölgesi; kişilerarası dinamikler; ve kişinin
kendi kurgularının ötesinde birbirine bağlılık algıları, bir açıklık, kabul edilebilirlik ve
soğukkanlılık durumu” .

Kişilerarası koçluk, sezgiyi ve imgelemeyi, yaşamın ana araçları olarak görür.

transpersonel koç12. İlahi imgelerle karşılaşma yoluyla hayal gücümüzle çalışma fikrinin
kökleri Iamblichus'un (c. 245-c.325) Teurjik Yeni Platonculuğunda yatmaktadır. Theurgia veya
ilahi eylem, insanların bir tanrının ( theos) etkinliğine (ergos) girmesine izin veren ritüel
eylemden oluşuyordu.13 . Iamblichus'un Theurgia'sında olduğu gibi, katılımcılar astral güçlerle
temas kurmak ve onlardan doğrudan bilgi almak için imgeler ve semboller kullandılar14, beden
ve ruh arasındaki üçüncü bir alemde, ne maddi ne de ruhsal olan bir hayal dünyası 15 . bilinçli
irade ile bilinmeyene, gizeme karşı alıcı bir teslim olma durumu arasındaki denge durumu 16.
İlahi olanla bu temas, yalnızca hayal gücümüzü tanrının bir organına dönüştüren vecd alışverişi
ile gerçekleşirken, ruh - boş zihinle -

vizyonları takip eder ve ilahi kavuşmalara tanık olur17. De mysteriis'in bir pasajında
18
Iamblichus, "entelektüel anlayış, teurjistlerle
ilahi varlıklar... Aslında, bu semboller kendi başlarına, biz düşünmeden kendi işlerini
yaparlar.”

Yunan mitinin antik panteonu, gizemli dinlerin ritüelleri ve Pisagor'un birleştirici bir
düzenin kutsal evreni, platonik arketipsel kozmosun kökleridir. Platoncu-Pisagor geleneğine
göre, kozmosun arketipsel düzenine uyum sağlamak, kişinin öz varlığını idrak etmesiydi.19.
Teurjik astroloji, astral güçlerle bağlantı kurmak ve onlardan doğrudan bilgi almak için
20
kullanılan imgeler ve semboller .

10Martha Lasley, Virginia Kellogg, Peter Telep, 'Dönüşüm için Koçluk: Kişisel ve Sosyal Değişimi Ateşleme Yolları'. (Discover Press,
2015).
11
Jevon Dängeli ve Hennie Geldenhüis, Jevon Dängeli'de 'Mekan Tutmanın Doğası' , Transpersonal
Koçluk El Kitabı. Üçüncü baskı. (2022)., s. 127
12
John Rowan, 'Koçluğa Transpersonal Yaklaşım'. Cox, E., Bachkirova, T., & Clutterbuck, D. The
Komple Koçluk El Kitabı. (SAGE,2018).
13
Gregory Shaw, 'Arketipsel Psikoloji, Rüya Çalışması ve Neoplatonizm'. (Stonehill Koleji, 2016). p. 328
14
Shaw, 'Arketipsel Psikoloji, Rüya Çalışması ve Neoplatonizm', s. 328.
15
Gregory Shaw, 'Kehanet Olarak Astroloji: Iamblichean Teorisi ve Çağdaş Uygulaması. metafizik
Platonizmdeki Örüntüler'. eds., John Finamore ve Robert Berchman. (Güney Üniversitesi Yayınları, 2008).
16
Tobin Hart, 'Süreç ve Paradoks Olarak Dönüşüm'. Transpersonal Psikoloji Dergisi, 32(2), (2000) 157-
164.
17
Gregory Shaw, 'Ecstacy İçeren: Iamblichean Theurgy Stratejileri'. Dionysius (2003) s. 11
18
Gregory Shaw, 'Teurji: Iamblichus'un Neoplatonizminde Birleşme Ritüelleri'. Traditio, 41, (1985) s. 10.
19
Richard Tarnas, 'Arketipsel Kozmoloji: Dünü ve Bugünü. Dağ Astroloğu'. Haziran/Temmuz, (2011) s. 65-69.
20
Liz Greene, "Jung'un Astroloji Çalışmaları ". (Routledge, 2018).
Machine Translated by Google

Iamblichus, insan ruhunun maddi bilincin sınırlamalarından kurtulmasını ve kendisini Tanrı'nın

bir sureti olarak görmeye başlamasını sağlayan semboller olarak astrolojinin temelini
22
oluşturmuştur. ruhun bütünlüğünü geri kazanma
hayal gücünün
rotası:esrik karşılaşmalarında öğreniyoruz

“Bir şekilde [yukarıdan] verilen, aşağıdaki şeyler tarafından başka bir şekilde alınır.
Örneğin, Kronos'un yayılımı dengeleyicidir ve Ares'in yayılımı kinetiktir, ancak maddi
yaşamlarda pasif ve üretken olarak donatılmış haznemiz, ilkini katılık ve soğukluk olarak,
ikincisini ise ölçüsüz bir iltihap olarak alır."

Tanrılarla bu karşılaşmanın bir önceki adımı olarak Iamblichus,

daha yüksek bilinç durumlarına ulaşmayı sağlayacak özel dualar ve ritüellerin pratiği.
Bu orijinal anlayışta, insanın, ruhunun ölümsüz kısmından veya “nous”tan hareket ederek
kaderinin üstesinden gelebileceğini belirtmek ilginçtir.

Katolik kilisesinin her türlü paganlığa karşı saldırısından sonra, doğaüstü olabileceğimiz
ve Tanrılara veya Ruhlara bağlı olabileceğimiz gerçeği, hem monoteizmin ezici gücü hem de
Yunanlıların rasyonel felsefesi karşısında doğrulanamadı.23 batı toplumu , doğum anı tarafından
mühürlenmiş kaderin geri alınamaz bir yargısını veren geç Helenistik bir çalışma olan Claudius
Ptolemi'den (100-c. 170) Tetrabiblos'tan etkilenen astrologların çoğunluğu ile Plotinian inmemiş
ruh doktrinini miras almıştır . Bu çerçevede, astrolojinin ve rüya çalışmasının manevi doğası ve ilahi
aleme erişmek için bilinç ve alıcılık durumu önemsiz hale geldi.
24 .

Bununla birlikte, Batı'nın kültürel ve psikolojik evriminde yeni bir aşama, Jung'un
bireyleşme kavramında olduğu gibi, kişisel özgürlük ve kişinin özgün doğasını ve potansiyelini
gerçekleştirme ilkelerinden kaynaklanan dönüştürülmüş bir astroloji vizyonunu beraberinde
getirmiştir25. Jung için26 doğum haritası27 bir kişinin karakterindeki temel nitelikler sistemini
temsil eder ve bu nedenle bireysel psişenin bir eşdeğeri olarak kabul edilebilir. Ayrıca Jung, bir
kişinin doğum haritasının “ruhunun ona ulaşmak istediği şeye” dair içgörüler sağlayabileceğini
düşündü.28 Jungçu yaklaşım , kimlik odağının egodan daha derin bir varoluşsal merkeze
(gerçekleşen Ben'e) aktarıldığı bir bireyleşme sürecini ele alır. Dünyayı ego/gölge, anima/animus,
bilinçdışı/bilinçli, içe dönüklük/dışadönüklük, düşünme/duygu ve çeşitli diğer karşıt çiftler arasında
karşıtlar olarak görür 29. Gerçekleşen Benlik kavramı (içsel bir rehberlik arayışı içinde birlik ve
denge arar). psişe), her insanın, günlük varoluşun sıradan benliğinden daha olgun veya daha
otantik olan alternatif bir varlık veya varlık biçimini tezahür ettirebileceğini ima eder.

30 .

Arketipler, bir duyguyla yüklü görüntülerdir; psişik enerji içerirler ve

dinamizm 31. Eski mitlerde arketipler ölümsüz tanrılar ve

21
Angela Voss, 'Marsilio Ficino'nun Astrolojisi: Kehanet mi Bilim mi?' Kültür ve Kozmos, Cilt. 4, n. 2, (2000) s. 29-45.

22
Shaw, 'Ecstacy İçeren: Iamblichean Theurgy Stratejileri', s. 22
23
Shaw, 'Kehanet Olarak Astroloji: Iamblichean Teorisi ve Çağdaş Uygulaması. Platonizmde Metafizik Kalıplar '.

24
Shaw, 'Ecstacy İçeren: Iamblichean teurjinin Stratejileri'.
25
Tarnas, 'Kozmos ve Ruh: Yeni Bir Dünya Görüşünün İtimatları '.
26
Carl G. Jung, 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri. CW 8. (Princeton University Press, 1960).
27 Doğum haritası, kişinin doğduğu anda yeryüzünün perspektifinden gökyüzünün bir resmidir.
28
Jung, 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri', par. 899 Jung, 'Psişenin Yapısı
29
ve Dinamikleri'
30 Michael Daniels, Gölge, Benlik, Ruh: Transpersonal Psikolojide Denemeler. (Künye Akademik, 2005).
31
Hillman, " Psikolojiyi Yeniden Gözden Geçirmek ".
Machine Translated by Google

tanrıçalar. Bunlar, Freud 32 tarafından ilkel içgüdüler olarak, psişemizi inşa eden doğuştan gelen kültürler
arası davranış kalıpları olarak 33 veya James Hillman'ın önerdiği gibi psişemizin okült yönlerini simgeleyen
34 .
tanrılar olarak tanımlandı.

Jungcu kolektif bilinçdışı, evrensel kalıplarla yapılandırılmıştır.

Platon'un arketipleri üzerine. Jung'a göre, "arketipler, tüm gizemli içerikler gibi, nispeten özerktirler
ve basitçe rasyonel yollarla bütünleştirilemezler, diyalektik bir prosedür, onlarla gerçek bir uzlaşma
gerektirirler"35. Jung, Iamblichus'un ilahi ve insanın buluşabileceği kutsal zemin olarak anladığı ,
mundus imaginalis'in altında yatan örüntüler olarak rüya görüntülerinden ve astrolojik arketiplerden
36 .
semboller çıkarmıştır. her şeyin kaynağı olan Gizem ile ilişki kurmak”; psyche, gerçekliğin şekillendirilmesinde
37
ve yaratılmasında kozmos ile birlikte bir katılımcıdır.

“Astroloji , insan ruhunun katıldığı eski bir anima mundi veya dünya ruhu fikrini destekler .
Bu açıdan bakıldığında, Jung'un kolektif bilinçdışı dediği şey, nihai olarak kozmosun içinde
gömülü olarak görülebilir.”
38

Hayali Psikoloji, James tarafından geliştirilen Arketipsel psikolojinin yeni bir dalı
Hillman, ruh yapma sürecine odaklanır, bir kişinin anlamlı bir şekilde çekildiği görüntülerle çalışır,
beden ve ruh arasında üçüncü bir alan, hayal gücü, fantezi ve yansıma dünyası, ne maddi ne de
ruhsaldır. Aynı zamanda, rüyalarda gördüğümüz gibi, bireyden kendiliğinden ortaya çıkan ve bir anlam
duygusu sunan görüntüleri ve sembolleri tanır. Hillman, zihnin şiirsel temelinin, görüntüleri açıklamak
yerine onları keşfetmeye çalıştığını iddia eder. Hillman, “Tanrıların “bir varoluş tarzı, varoluşa karşı bir
tutum” olduğunu vurgular .
39
ve görüntüye bağlı kalmamızı önerir,
.

Tartışma

Hillman'ın 41 belirttiği gibi, psikospiritüel gelişimin yolu olarak tanrılarla dinamik bir ilişki sürdürme
fikrinde Jung'un fikrindeki değeri görsem de, bireyleşme sürecinde ve dünyayı karşıtlar olarak görmeye çok
fazla vurgu yapılıyorsa, hedefler (kutsal evlilik, inisiyasyon, ruhsal yeniden doğuş, vb.) kaçınılmaz olarak Ruh'un
baskı altına alınmasıyla sonuçlanır. Hillman ve Iamblichus'un görüşünü takiben, katılımcı süreç, ayrıntılı bir
analizden ziyade, aktif hayal gücünde arketiplerin ve imgelerin çağrılması ve daha sonraki zengin bir imge keşfi
42
yoluyla gerçekleşti.
43 .

'
32 Richard Tarnas, 'Arketipsel Astrolojiye Giriş https:// (1987).
cosmosandpsyche.files.wordpress.com/2013/05/introductiontoastrology1.pdf.
33
Jung, "Psişenin Yapısı ve Dinamikleri"
34
Hillman, " Psikolojiyi Yeniden Gözden Geçirmek ".
35
Jung, 'Psikoloji ve Simya. Toplu eserler, cilt. 12.' par. 85.
36
Green, "Jung'un Astroloji Çalışmaları ".
37
Ferrer, 'Transpersonal Teoriyi Gözden Geçirmek: İnsan Maneviyatına İlişkin Katılımcı Bir Vizyon', s. 7 Tarnas,
38
'Arketipsel Astrolojiye Giriş', s.2
39
Hillman, 'Psikolojiyi Yeniden Görmek', s. 130.
40
Hillman, 'Psikolojiyi Yeniden Görmek', s. 169.
41
Hillman, "Psikolojiyi Yeniden Görmek".
42
Tarnas, "Kozmos ve Ruh: Yeni Bir Dünya Görüşünün İtimatları".
43
Hillman, "Psikolojiyi Yeniden Gözden Geçirmek".
Machine Translated by Google

Geç modern dönemde, anima mundi ortadan kalktı ve tüm ruhsal ve psikolojik
deneyim insan zihninde konumlandı; kozmostan bu ayrılma, bir insan yabancılaşması deneyimini
beraberinde getirdi. 44. Diğer insanlara ne kadar yakın olursak olalım, kozmosun düzeninden
tecrit devam ediyor ve kendi dünyamızı inşa etme gibi ezici bir görevle karşı karşıyayız. Araştırma
katılımcılarımdan biri, bu duyguyu koçluk seansından sonra bir yansımada gösteriyor:

“Bu modern hayatı, ana akım eğitim ve ana akım kültürün sınırları içinde yaşamak, bizi
olduğumuz gizemden ayırmaya çalışırken çok fazla kafa karışıklığı yaratabilir. Bu ayrılığı
yaşayarak kendimi sonsuz bir okyanusta yüzüyor ya da en gerçek doğamı yansıtmayan
yaşam tarzlarında boğuluyormuş gibi hissedebiliyorum”.45

Arketiplerle yakın bir ilişki, koçluk çerçevesine anlamlı bir yapı sağlayabilir.
Astroloji, değişim süreçlerini yaşayan insanların bazen acı veren deneyimlerine düzen getirebilir,
bize gezegenlerin mağduriyetini hissetmek yerine onların kalıpları ve niyetleri ile nasıl işbirliği
yapacağımızı gösterir 46 . Danışanın doğum haritasındaki ilk talepleriyle (nasıl hissetmek istedikleri,
nasıl olmak istedikleri) doğrudan ilişkisi olan ve onları çapa olarak belirleyen potansiyeller. Arketipsel
bakış açısına başvurarak, danışanların kişisel deneyimlerini evrensel bir kozmoloji içine
yerleştirmelerine ve Tanrılarla ilgili yerlerini bulmalarına izin verilir. Arketipsel semboller, danışana,
mutlu seçeneklerin nereden seçileceğinden olası tutum ve davranışların zengin bir tanımını
sağlayabilir. Örneğin, belirli bir duruma güvenle yansıtmalarına yardımcı olmak için Jüpiter ve
Güneş'in doğum haritalarındaki konumlarını belirleyebiliriz.

Jüpiter genişleme, planlama ve hedef belirleme ile ilişkili bir arketip olsa da, Güneş'i uyandırmak iyi
bir zihinsel sağlığın temelidir, çünkü kişinin kimliğinin kendinden emin bir şekilde ortaya çıkmasını
47
ve onurlu ve sağlıklı bir gurur hissini temsil eder. .

Danışanlarla birlikte-yaratmak, sadece tarafsız bir gözlemci değil, aynı zamanda bir
arketipsel olarak bilgilendirilmiş bir yaklaşım içinde gerçek katılımcı. Buradaki vurgu,
müşteriye astrolojik özellikler veya rüya sembolleri hakkında ders vermek değil, müşterinin arketip
dinamiklerini nasıl tezahür ettiğini görmek için sorular sormaktır. Sınırsal alanda arketiplerle
diyalog kurma süreci boyunca, katılımcıların mevcut durumlarıyla yüksek oranda rezonansa giren
mesajı alana kadar her bir arketip/görüntü ile yeterince zaman geçirmelerine izin verdim.
durumlar.

Koçluk yaklaşımım, arketipik olarak katılımcı bir çerçeve tarafından bilgilendirilir.

haklı olmaktan çok derine inmeyi vurgular , anlam arayışına çok fazla odaklanmak yerine
görüntülerin bizimle konuşmasına48 izin verir. Bu yaklaşım, koçun görüntülerle diyaloğu eğlenceli
bir şekilde canlandıracağı, aşırı rasyonel analizden kaçınacağı, danışanın anlatılarının bilincine
varmasına ve farklı hikayelerin entegrasyonu yoluyla kişisel hikayesini yeniden yazmasına yardımcı
olacağı bir uygulamayı destekler. arketipler ve rüya imgeleri tarafından sunulan değerler kümesi.

Koçun görevi, müşterinin hikayesinde ortaya çıkan unutulmuş/gizli güçleri, onun

arketipsel konfigürasyonlarının mercekleri aracılığıyla yeniden geliştirmektir. Koç, genişlemiş bir
zihin durumunda becerikli bir duruma bir arketipi bağlayarak, danışanın

44
Tarnas, "Kozmos ve Ruh: Yeni Bir Dünya Görüşünün İtimatları ".
45
Bahar, Carod'da, 'Katılımcı Bir Ortamda Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri
Çerçeve: Bir Organik Soruşturma'. Ek E
46
Greg Bogart, 'Astrolojinin Yüksek Oktavları. Şifa Sanatının Yeni Boyutları.' (İbis Press, 2011).
47 Yukarıdaki 47. nota bakın

48
Hillman, "Psikolojiyi Yeniden Görmek".
Machine Translated by Google

değerleri, hedefleri ve hayalleriyle daha fazla yankı uyandıran alternatif bir hikaye geliştirir.
Örneğin becerikli bir durum, müşterinin kendinden emin, güçlendirilmiş ve/veya sakin hissettiği durumdur.

Arketipsel astrolojiye ek olarak, içsel benliğimizin şu anda neyi keşfetmek istediğini gösteren
bir döngü görevi gören rüya çalışmalarını entegre ettim. Astrolojik kalıplar, psişenin bilinçsiz ve uyanık
49
, rüya
yaşam bilinci için erişilebilir olmayan bilinçli ve bilinçsiz potansiyel alanlarının
belirli bir
sembolik
konuya bir
ışıkbiçimidir.
getirir
50 .

En yeni yaklaşımlar, rüyalara yorumsuz yaklaşırken somatik farkındalığın

geliştirilmesini içerir. Bu, “içgörülerin doğal bir şekilde ortaya çıkmasına ve olası anlamın gelişen
bilincin bir parçası olarak bütünleştirilmesine” izin verir. 51. Arketiplerle koçluk sürecinde , Welwood'un
dağılmış olarak adlandırdığı bir tür 52 dikkati uygulayan katılımcıların kişisel hikayelerini dinledim.
dikkat. Bilinçli ve bilinçsiz nerede

bütüncül bir yaklaşımla yaklaşıldı; bir psişenin iki ayrı parçası olarak değil, daha çok katılımcıların
arketipler ve görüntülerle etkileşime girdiği ve görüntülerin beden duyumları ve kinestetik tepkiler
yoluyla içsel olarak nasıl anlam ürettiğini algıladığı iki farklı mod olarak.

Robert Bosnak'ın öncülük ettiği , hayallerle çalışmanın yaratıcı bir biçimi olan
somutlaştırılmış hayal gücü protokolünü uyarladım ,53 Iamblichus'un kendinden geçmiş Theurgy'sine
benzer rüya görüntülerinin bir düzenlemesinin olduğu yer. Bosnak'ın önerdiği hipnogojik duruma
ulaşmanın bir yolu olarak, bilinçli olduğumuzda görüntüleri somutlaştırmanın kolay olduğu somatik
merkezli bir meditasyon 54 seçtim. Açık Farkındalık gibi somatik merkezli bir meditasyon pratiğini
55
dahil etmek, bizi çevredeki ve kozmostakialan
etrafımızdaki herhakkında
şeye bağlar.
genişBedene ve nefesedeneyimlemeyi
bir farkındalık farkındalık getirerek
sağlar.ve
farkındalık alanını genişleterek, arketipsel imgelem aktif hayal gücüne davet edildi. Genişletilmiş bir
bilinç durumuna girerek katılımcılarla benim aramdaki engeller ortadan kalktığında, bilgi rasyonel-
hakkında-bilme modundan, sezgisel-doğrudan-deneyimle-bilme moduna geçti56. Bu sezgi, beden
farkındalığı tarafından duygular ve duyumlar gibi kinestetik tepkiler biçiminde sağlandı; üç katılımcı,
dönüşümleriyle ilişkili kökleşmiş duyusal anıları tanımladı: "Kendimi yükselmiş hissettim, uyanmış ve
yükselmiş gibi hissettim.", "...Evet ve çok daha hafif hissettim.", "Ayrıca daha parlak hissettim." Bu
somutlaştırılmış uygulama, katılımcılarımın ve benim şimdiye ve buraya teslim olmamızı ve kendimizi
sezgisel içgörülere açmamızı, bedenlerimizi nefesler arasındaki boşluklardan doğan ebedi öz ve bilgeliğe
bağlamamızı sağladı.

Sonraki sayfalarda, kişilerarası bir koçluk metodolojisine arketipsel çalışmanın dahil

edilmesinin, dönüştürücü olanla bağlantı kurmamı nasıl sağladığını göstereceğim.

49 '
Tarnas, 'Arketipsel Astrolojiye Giriş 50
Jung, "Psişenin Yapısı ve Dinamikleri"
51
Fariba Bogzaran ve Daniel Deslauriers, 'Bütünsel Rüya Görme: Düşlere Bütünsel Bir Yaklaşım'. (State University of New York Press,
2012), s. 219.
52 John Welwood
, "Meditasyon ve Bilinçdışı, Yeni Bir Perspektif". Transpersonal Psikoloji Dergisi,
Uçuş. 9, No.1 (1977)
53
Robert Bosnak, 'Embodiment. Tıpta, Sanatta ve Seyahatte Yaratıcı Hayal Gücü.' (Routledge, 2007).
54
Jevon Dängeli, 'Kişilerarası Koçluk El Kitabı'. Üçüncü Baskı (2022), s.62.
55
Açık Farkındalık, birbirine bağlılık, şefkat ve aradaki boşlukta bir mevcudiyet duygusuyla birlikte, içebakış, dışa dönük ve
somatik farkındalık yönleriyle, uygulamalı dikkatli farkındalığın sakin ve alıcı halidir .

56
Frances V. Clark, 'Sezgiyi Keşfetmek: Beklentiler ve Olasılıklar'. Transpersonal Psikoloji Dergisi, 2, (1973) 156-170.
Machine Translated by Google

57
bilinçaltı ve bilinçli zihin arasında yollar sağlayarak ve araştırma katılımcılarıma yeni, genişlemiş ,
ve becerikli bakış açılarını hayatlarına yeniden entegre etmelerinde yardımcı oluyor.

Spring, içgüdülerine ve sezgilerine sadık kalmaya güçlü bir ihtiyaç duyan bir
öğretmen ve annedir. Halen hareket, dans, dışavurumcu sanatlar ve farkındalık çalışmaları ile
ilgilenmektedir. İlk seansımızda, suya düşen bir koçla ilgili bir rüyayı getirdi; rüya, yazma
sürecinden önceki yoğun korkusuna, bu kadar çok bilgi ve teori ile sınırları kaybetme korkusuna
işaret ediyordu. Korkusuyla rezonansa girdim ve tetiğinin özünü aldığımı doğrulayan kinestetik
tepkiler aldım. Tetiğiyle ilgili arketipleri inceleyerek yeni olasılıkları keşfetme ihtiyacını da
belirledik. Korkusunu, kim olduğuyla teması kaybetme, özünden ayrılma korkusu olarak
yeniden çerçevelendirdik. Daha sonra, onun rüyasını bir döngü olarak kullanarak doğum
haritası 58'in birbiriyle çatışıyormuş gibi görünen belirli arketiplerine odaklandık. Aktif hayal
gücünde, ihtiyaçları ve arketipleri diyalog kurarak ve tanımlayarak kutupları kucakladık: sürekli
çaba ve konsantrasyon ihtiyacı (Mars kavuşumu Satürn59 ile temsil edilir) ve kendini açıkça
ifade etme ve içgörülerini ve sezgilerini besleme ihtiyacı (arasındaki temasıyla sembolize edilir).
Merkür ve Uranüs).60

Başka bir rüyada, Spring, büyük bir odada bilge yaşlı bir adamın olduğu ve her yerde
kil toplarının patladığı bir manzarayı anlattı. Taşları onun doğumsal Mars-Satürn kavuşumuyla
ilişkilendirdik. Saldırganlığı ve hareketi simgeleyen Mars ve kayaların ağırlığını ve yerçekimi
kuvvetini Satürn. Bu arketipsel temalar aynı zamanda kutupları kucaklamak için bir rehber işlevi
gördü; çatışan görünen ihtiyaçlara baktık. Onun ısrarlı çaba ve konsantrasyon ihtiyacını, tüm
engelleri aşma kararlılığını (Mars ve Satürn) ve ilham alma ve sezgisel bilgiye erişim ihtiyacını
(Neptün) netleştirdim. Bir tarafı diğerinden daha önemli kılmadan, onları saygıyla tutarak, bu
ihtiyaçlar arasında aktif hayal kurmasını önerdim. Satürn'e bilge adam adını verdi ve onun
içgörüsü, onun vahşi doğasını evcilleştirdiği ve onu çok fazla ifade etmekten koruduğuydu. Rüya
sembolleri ve iç Satürn arketipi arasındaki diyalog aracılığıyla Spring, Satürn'ün çevrede ne
olduğunu algılayan ve sınırları belirlemesine izin veren bir koruyucu olarak rolüne dair somut
bir fikir edindi. Bunalmış, engellenmiş veya hüsrana uğramış hissetmenin panzehiri olarak,
onun iç Satürn arketipi, daha dikkatli bir alandan yaratarak kutsal eylemi öneriyordu.

“…. Görünüşe göre Satürn bir nevi çevreyi hissetmek, neler olduğunu hissetmek için
oradaydı. Yani, mutlaka olumsuz bir etki değildi… aslında öyleydi, tabiri caizse bir
61
düzeyde iç koruyucuydu” .

Aktif hayal gücü uygulamasında, danışanların kabul etmeleri teşvik edilir.

görüntünün/arketipin neye ihtiyaç duyduğunu ve bu konuda neyi takdir ettiklerini dile
getiren spontane görüntüler. Bilinçli zihin, olaylara bilinçli olarak katılır.

57
Law, Lancaster, DiGiovanni, 'Koçluk Psikolojisi İçin Daha Geniş Bir Rol - Kişilerarası Koçluk Psikolojisini Uygulamak'.
Koçluk Psikoloğu, 6(1), (2010) 24-32.
58
Doğum haritası, doğum anında yıldızların dünya perspektifinden bir resmidir.
59
Tarnas, 'Arketipsel Astrolojiye Giriş', s. 7.
Mars, enerjik kuvvet ilkesini temsil eder. Psişenin bizi harekete geçmeye, kendimizi öne sürmeye zorlayan kısmını sembolize eder.
Satürn limit, yapı ve zorunluluk ilkesini temsil eder. Maddi dünyayı, zamanı, geleneği, geçmişi, yaşlanmayı, ölümü ve şeylerin
sonlarını yönetir.
60 Tarnas, 'Arketipsel Astrolojiye Giriş', s. 6. Merkür, akıl, düşünme ve
konuşma, yazma ve diğer iletişim biçimleri yoluyla fikir alışverişi veya hareketi. Uranüs, değişim, özgürlük, isyan ve devrim ilkesini
temsil eder.
61
Bahar 35-81, Carod'da, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgelemeyi Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri :
Organik Bir Sorgulama'. Ek B
Machine Translated by Google

ne bilinçli ne de bilinçsiz olan ve her ikisinin öğelerini birleştiren bir yaşam deneyimi yaratan hayali
düzeyde yer alır 62. Katılımcılara arketiplerin temel tanımı verilmiş olsa da bu katılımcı süreç, aktif
hayal gücü ve görüntülerin açıklamalarından ziyade daha sonra zengin bir keşif yoluyla 63. Aktif hayal
gücü aracılığıyla tutulan alana astrolojik arketipleri ve rüya sembollerini davet ederek, katılımcılar
mevcut meseleleriyle ilgili içgörüler elde edebildiler64 .

“Satürn ile diyalog kurabilir ve bana ne söylemeye çalıştığını merak edebilir, bir şeyin her
zaman engellendiğini görmek ve hatta belki de güçlendirici olmayan bir kurban, bilirsiniz,
zihniyete girmek yerine, onu daha çok devam eden bir gizem olarak görmek için merak edebilirim.” .65

Arketipsel farkındalık, kişisel potansiyelin ortaya çıkmasını olumlu yönde etkilemede

önemli bir rol oynayabilir 66. Ayrıca, astrolojinin temel rolü zaten orada olanı geliştirmektir67 .“…bir
tür, benim doğumum gibi olan bu tür bir enerji anlayışına benzer. doğru, içimde, beni kuşatan, beni
etkileyen”.68

Spring, aktif hayal gücünde belirli arketiplerle etkileşime girdiğinde, kozmosun

düzeniyle bir rezonans durumu tanımladı69. hakkında yansıtıcı bir alıştırmada

Aktif hayal gücü seansından sonra bu arketipleri şöyle yazdı: “Arketipler aracılığıyla sahip olduğum
belirli ihtiyaçları ve fark ettiğim ve dönüştüğüm deneyimleri takdir etmeye başlayabilirim.

62
Johnson, R. Inner Work: Kişisel Gelişim için Düşleri ve Aktif Hayal Gücünü Kullanmak. (HarperOne, 1986)
63
Hillman, "Psikolojiyi Yeniden Gözden Geçirmek".
64
İçgörüler aniden ve canlı bir şekilde gelir ve kısa bir süre içinde çok fazla bilgi içerir.
kalıcılık duygusu. William R. Miller ve Janet de C'Baca Ani İçgörüler , 'Kuantum Değişimi. Epifaniler ne zaman ve
Sıradan Hayatları Dönüştürüyor'. (Guildford Press, 2001).
65
Bahar, 127-130, Carod'da, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanarak Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri :
Organik Bir Sorgulama'. Ek E.
66
Tarnas, "Kozmos ve Ruh: Yeni Bir Dünya Görüşünün İtimatları".
67
Jung, 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri.
68
Spring, 162-163, Carod'da, 'Katılımcı bir çerçevede arketipsel imgeleri kullanarak koçluğun dönüştürücü deneyimleri :
organik bir araştırma'. Ek E.
69
Bogart, 'Astrolojinin Yüksek Oktavları. Şifa Sanatının Yeni Boyutları.'
Machine Translated by Google

10

daha büyük ve beni aşan bir şeyin parçası olmaya doğru. Kendimi belirli bir enerjinin ve
70 .
yaşam gücünün tezahürü için bir kanal olarak görebilirim.”

Koçluk sürecinin bir aşamasında, katılımcılar bir

İkiliği aşmanın bir yolu olarak, kişiliklerinin arketipsel niteliklerini birleştirici bir
sembolde birleştiren herhangi bir biçimde (resim, heykel, yazı, hayal panosu, dans...) yaratıcı
çalışma. Sanatsal yaratım, dikkati odaklamak ve arzu edilen durumu veya vizyonu
somutlaştırmak için bir çapa görevi görecektir. Spring'in yapıtları ileriye dönük ve ileriye
dönüktü, onun için ortaya çıkan şeyi ortaya koyuyordu. İç Satürn'ün (fiziksel dünyadaki yapı)
temsili için, kilden bir kap yapmaya karar verdi ve potansiyel dönüşümünün bir sembolü olarak
bir miktar adaçayı yaktı.

Deneyimini “Satürn'e yolculuk”

olarak tanımladı ve karşıt ihtiyaçlarının,
özgürlüğünün ve verimliliğinin
entegrasyonuna merkezli özgürlük adını
verdi. “… Kilin yaşam taşıyıcısını, yaşam
kabını temsil ettiğini ve ateşin potansiyel
dönüşümü temsil ettiğini hissediyorum.”
71

Kolektif bilinçdışının arketiplerinin ve rüya sembollerinin farkındalığı yoluyla kendini

tanıma, Spring'e bir birlik ve kozmosa ait olma duygusu, kişiötesi bir bilgi alanından gelen kolektif
bir özgürlük hissi getirdi.

“… belki de sadece bana ait olan özgürlükten ziyade bu özgürlük arketipini (Uranüs)
hissediyorum, bu daha çok herkes için mevcut olan bir özgürlük. Kendimi daha büyük
hissediyorum. Bu bedenden çok daha büyük hissediyorum. Bedenim, kendilerini dünyada
tanınmak isteyen bu enerjiler için bir kap gibidir.” 72

Onun daha geniş bir değişim alanını bilinçli olarak detaylandırması, Jung'un
hepimizde mevcut olan kolektif evrensel bilinçdışına ilişkin arketip teorisi73 ile uyumludur.

Sonraki iki örnekte, aktif hayal gücü ile nasıl pratik yaptığımızı açıklayacağım.
doğum haritasının en önemli arketipleri, Güneş ve Ay. Güneş bilinçli irademizi temsil ederken
Ay, ilk yıllarımızda şartlandırılmış bağlanma stilimizi, otomatik duygusal zihnimizi veya içsel
çocuğumuzu sembolize eder.

Roshani, güçlü bir kişiliğe sahip parlak bir film yapımcısı ve öğretmendir.
zorlu bir dönemden geçiyor. Roshani'nin annesi iki yıl önce öldü ve şimdi sevgili köpeği de vefat etti.
Tüm bunlara ek olarak, bir köpek tarafından devrildi ve bileğini kırdı. İlk seansımızda Roshani, eski
yapılarının kırılmasıyla ilgili duygularını dile getirdi; değişim ihtiyacı hissediyordu ama bu aynı zamanda
endişesine de neden oluyordu.

Roshani'nin kazadan önceki seanslara getirdiği rüya sembollerinin çoğu, erkeksi tarafıyla
hareket edememekle ilgiliydi: asansörün katında durmaması, geç kalması, otobüsü kaçırması veya
yanlış sırada yanlış sırada durması. tren. Bilinmeyene güvenmek ve içindeki kusurları kabul etmek için
çaba sarf etme sürecindeymiş gibi görünüyordu.

70
Carod, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri:
bir Organik Sorgulama'. Ek B.
71
Bahar 15-17, Carod'da, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri :
Organik Bir Sorgulama'. Ek B.
72
Bahar 96-98, Carod'da, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri :
Organik Bir Sorgulama'. Ek B.
73
Jung, 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri.
Machine Translated by Google

11

onun hayatı. Bu onaydan sonra rüyasında üç kelebeğin kanat çırparak, üst üste dizilmiş, kendi içindeki çocuğu
üç farklı şekilde sembolize ettiğini gördü.
yaşlar.

"Üç kelebeğin pohpohlandığını hayal ettim ve meditasyonda onları tenimde hissettim,

74
çocukluğumdan gelen geçici kelebek tozu" .

Bir yanda kendi gücü ile bilinçli iradesi arasındaki ilişkiyi, diğer yanda ise erken dönem duygusal
ihtiyaçlarıyla bağlantılı bilinçdışı tepkilerini keşfetmek için Güneş ve Ay arketipleri arasında bir diyalog
kurmamızı önerdim. Aktif hayal gücü seansı, onun ihtiyaçları ve istekleri arasında içsel bir mücadeleyi, farklı
yönlere doğru bir çekişi (son derece mantıklı bir zihin ve proaktif bir kişilik ile çocukluğundan beri engellenmiş
olan duygusal bir yöne karşı) gündeme getirdi. Genişletilmiş farkındalıkta, onu Ay'ın ihtiyaç duyduğu şeyi
içindeki çocuğun sembolü olarak dile getirmeye teşvik ettim. Cevap, içindeki üç çocuğu ve onların üç farklı
yaştaki ihtiyaçları için üç mesajı içeriyordu; iki yaşındaki çocuğun sarılmaya, beş yaşındaki çocuğun neşeli ve
gülmeye ve on iki yaşındaki çocuğun kendini güvende hissetmeye ihtiyacı vardı.

Daha sonra Sun'a (amaçlara ve kendini ifade etmeye yönelik içsel dürtüsü), Roshani'nin en
derin ihtiyaçlarını beslemesi konusunda iyi hissetmesi için neye ihtiyaç duyduğunu sorduk ve cevap,
hedeflerine doğru ilerlemeye başlaması gerektiğiydi.

Kalıpları gözlemledik ve uyumsuz görünen ihtiyaçlar aracılığıyla kutupları kucakladık.

75
bir tarafı diğerinden daha önemli kılmadan, onlara saygıyla yaklaşmak .

Daha sonra rehberli meditasyonda kelebekleri

çağırdık ve Rosahni onları hissetti.

yüzünü okşayarak, çırpınarak ve teninde rengini

bırakarak. Bu süptil bedenlenmiş deneyim
sayesinde, Roshani ona derin bir huzur duygusu
veren duygusal acısını salıverdi.

“… Ortaya çıkan pek çok şifa var. Dediğim gibi bu bilgi çok hassastır, kelebek tozu gibidir. Doğru
76
bakmazsan onu kaçırabilirsin.”

Iamblichus, teurjik veya tanrı tarafından gönderilen rüyaların bilinçsiz olduğumuzda

değil, “uyanma ve uyku arasında”, yani hipnagojik bir durumda olduğumuzda geldiğini doğruladı.
Bu “arada” farkındalık bilinçlidir ama aktif değildir, algılar ama analiz etmez veya iradesini uygulamaz 77.
Roshani vakası, esrarengiz olanla (sadece görüntünün içeriği değil) temasın kendi içinde nasıl iyileştirici
olduğunu gösterir. 78 79 80. Burada, rüyalara ve astrolojik sembollere yaklaşırken somatik farkındalığın
geliştirilmesinin, yorumlayıcı olmayan bir şekilde anlamlı içgörülere izin verdiğini belirtmek önemlidir.

74
Roshani, 45-46, Carod'da, 'Katılımcı Bir Çerçevede Arketipsel İmgeleri Kullanan Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri : Organik
Bir Sorgulama'. Ek B.

75
Lasley, Kellogg ve Telep, 'Dönüşüm için Koçluk: Kişisel ve Sosyal Değişimi Ateşleme Yolları'.
76
Roshani 75-77, Carod'da, 'İçinde Arketipsel İmgeleri Kullanarak Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri
Katılımcı Çerçeve: Organik Soruşturma'. Ek B.
77
Gregory Shaw, 'Ecstacy İçeren: Iamblichean Theurgy Stratejileri'. Dionysius, (2003) s. 62
78
Greg Bogart, 'Rüya Çalışması ve Kendi Kendini İyileştirme'. ( Karnaç, 2009).
79
Jung, 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri.
80
Hillman, 'Yeniden Vizyon Psikolojisi'.
Machine Translated by Google

12

Marguerite son altı yılını seyahat ederek geçirmiş ve şu anki ihtiyacını dile getirmişti.
zemin; bir yere ve onun sakinlerine bağlılıkla ilgili değerleri, toplumu için bir permakültür projesi
yaratmak. O şimdi, topluluğunda lider olma potansiyeline sahip, ancak topluluk önünde konuşma konusunda
güvensiz hissediyor, kişilerarası bir koç, yoga öğretmeni ve bitki tıbbı aşığı.

Marguerite ile çalışmaya başladığımda, kendi Ay arketipini somutlaştırıyordu; geçmiş anılarını ve

yaralarını kabul ederek kadınsı tarafına çok bağlı hissetti. Ay rüyasını düşündüğünde ise “dinlenirken
meyvelerini tekrar verirken toprak gibi” olduğunu ifade etmiştir. Marguerite'nin getirdiği rüyalar Ay , Güneş
ve Satürn ile ilişkilendirilmiştir. Yerel topluluk için permakültür projesine koyduğu odağı ve gücü temsil eden
Güneşi ile yalnız doğum yapma hayalini birleştirdik.

Korkularına dalmadan ve doğum Satürn'ünde onları keşfetmeden önce, Jüpiter'in nötrleştirici bir
faktör olarak öne çıkan konumuna dikkat çektim. Doğum haritasında. Jüpiter, en yüksek gezegendir
(profesyonel statü, kamusal imaj) ve Kova burcunda, benzer düşüncedeki insan gruplarıyla genişleme ve
fırsatlar sunan bir yerleşimdir. Onu arzuladığı bağlamın içine yerleştiren bu fırsatların belirlenmesi üzerinde
ayrıntılı olarak durduk.
sonuç.

Topluluk önünde konuşma korkusu, iletişimi ve öğrenmeyi simgeleyen gezegen olan Merkür
ile bağlantılı olduğunda tipik bir Satürn korkusudur. Satürn, yaşamın her aşamasında gelişimimizi etkileyen,
işi, yapıyı, sorumluluğu, sosyal uyumu ve uyumu ifade eden bir arketiptir . 81. Danışanın tetikleyicisini
(topluluk önünde konuşma korkusu) somutlaştıran arketipte (Satürn) bulunan çareyi aradık. ). Satürn'ün
yapı kurmayı ve organize etmeyi sevdiğini, Merkür'ün ise iletişimi, düşünme süreçlerini ve öğrenmeyi
yönettiğini bulduk. Bu, çalışmalarına daha fazla çaba sarf etmesi ve mesleki gelişimine odaklanması için ona
ilham verdi. Tetikleyici (halk ile konuşma korkusu), daha sonra profesyonel bir koç ve bitki terapisti olmak için
sürekli çaba gösteren Satürn arketipinin sunduğu imaj tarafından etkisiz hale getirildi. Arketipte yaşayan çare,
müşterinin dikkatini bir kaynak durumuna kaydırmak için güçlendirici bir model, dış hedef veya vizyona
ulaşıldığında kendimizi deneyimlemek için bir çapa olarak hizmet edebilir.

Bilinçdışı yönleri bütünleştirmenin yanı sıra, rüyaların bir diğer önemli rolü, aşkın niteliklerle
kaynaşma yoluyla dönüşüm sürecine yardımcı olmaktır82 .
Aşağıdaki örnek, hayalperestin nasıl daha yüksek bir bilinç durumuna yükseltildiğini ve bu büyülü nitelikleri
83 .
uyanık fiziksel gerçekliğe nasıl getirebileceğini gösterir.

Mary, otuz yaşındayken Tayland'da sessiz bir inziva sırasında ruhsal bir uyanış yaşayan
yetişkinler ve çocuklar için bir anne ve farkındalık öğretmenidir. İlk tetikleyicisi kocası ve çocukları ile olan
ilişkisiydi. Kabul edilmiş hissetme ihtiyacını belirledi ve bunun özünün kendini kabul olduğu sonucuna vardı.
Orada meleklerle birlikte olmak için yeterince iyi olmadığı duygusunun olduğu bir rüyayı detaylandırdı.
Rüyayı tekrar ziyaret ederek ve onlarla aktif hayal gücünde diyalog kurarak, bir öfke hissi olduğunu
gözlemledi ve sadece bunu kabul ederek, bu duyguları şefkatle kabul edebildi ve kendini yargılamayı bıraktı.
Altın melekler, Meryem'e bir sıcaklık ve güvenlik duygusu getirdiler.

81
Bogart, 'Astrolojinin Yüksek Oktavları. Şifa Sanatının Yeni Boyutları.' , p. 66.
82
Ziemer, 'Lucid teslimiyet ve Jung'un simyasal coniunctio'su. R. Hurd ve K. Bulkeley'de (Ed.), Lucid Dreaming: New
Uykuda Bilinç Üzerine Perspektifler. Cilt 1 (Praeger, 2014) s. 145–166.
83 Kuiken , 'Etkili Düşler, Yüce Duygu ve Yansıtıcı Farkındalık'. International Association for the Study of Dreams, Berkeley, California
Konferansında sunulan bildiri. (2014)
Machine Translated by Google

13

hepsi bu evrenin ve zekanın bir parçasıdır ve her şey bir şekilde bağlantılıdır. Kendini yükselmiş, uyanmış
ve çok daha hafif ve aydınlık hissetti. Başka bir gün Mary , kendisine farklı yönleri için netlik, dinginlik ve
şefkat sağlayan bir 18. yüzyıl erkeksi arketipi olan merkezliliğin hayalini kurdu.

Merkezlenmiş adam , kişiliğinin farklı bölümleri

için bir entegrasyon aracı olarak hareket etti. Bu
rüya ona kendisinin tüm parçalarıyla birlikte
olmanın ve kabul etmenin başka bir yolunu
sunuyordu: kendi içsel çatışması karşısında çaresiz
hisseden parça, içsel çatışma ve söyleyecekleri,
içinde barındırdığı korku ve içinde bulunduğu parça.
merkezlenmiş hissediyor ve tepkiselliğe ve çaresizlik
hissine izin veriyor. Rüya ona, her şeyi şefkatli bir
sevgi içinde tutarken her şeyin olmasına izin verme
imkanı sunuyordu.

Bir gece grup rehberli meditasyona liderlik ettikten sonra, batan bir duyguya kapıldı ve
korku ve reddetme. Ertesi sabah meditasyon yaptığında rahatsızlığın bilincine vardı ve beden
duyumlarına ve bunlara eşlik eden duygu ve düşüncelere uyum sağladı. Daha sonra ortalanmış adamı
somutlaştırdı ve bundan kaynaklanan rahatsızlığı görmeyi merak etti.
durum:
“Ve sonra bir ebeveyn gibi sevgi dolu bir mevcudiyet sunmak, öfkeli bir çocuğa (linç
mafyasına) yapar. Ardından, tepkiselliğe izin verirken sadece dinginlik içinde dinlenmek ve
suçlanan kişiyi, merkezlenmiş varlığı somutlaştırırken sevgi dolu bir mevcudiyet sunmak.”84

Katılımcıların koçluk seanslarına getirdikleri rüyalar, o anda içsel benliklerinin ne keşfetmek

istediğini göstererek , psişenin belirli bir alanına ışık tuttu.
hangi bilinçsizdi 86 .

Katılımcılar, herhangi bir biçimde yaratıcı bir çalışmaya katılmaya teşvik edildi (resim,
heykeltıraşlık, yazı, hayal tahtası, dans...) ikiliği aşmanın bir yolu olarak, kişiliklerinin arketipsel
niteliklerini birleştirici bir sembolde birleştirir. Hepsi sağ beyni meşgul eden ve dönüşüm süreçlerinin
özünü yansıtan görüntüler, hikayeler ve resimler kullanarak metaforik semboller yarattılar. Görsel
sanatsal yaratımları, arketiplerin anlamlı olanaklarını somutlaştırmalarına izin verdi ve somut görünür
çapalar olarak hizmet etti. Katılımcılarım metaforik sanat eserlerini yarattığında, görüntülerin deneyci
üzerinde çalışmasına izin veren ve hayal gücünün çalışmasının nesnesi olmayı öğrenen 'simya
psikologları' oldular” 87. Marilyn'in merkezli özgürlük, Mary'nin merkezliliği ve Roshani'nin kelebekleri,
birleştirici olarak çalıştılar. ruhlarının sembolleri. Aktif imgeleme seanslarında bulunanları rehberli
meditasyonlara dahil etmek onlara bir düzen ve anlam duygusu, daha büyük bir uyum ve bütünlük
duygusu sağladı.

84
Mary, Carod'da, 'Arketipsel İmgeleri Kullanarak Koçluğun Dönüştürücü Deneyimleri
Katılımcı Çerçeve: Organik Soruşturma', ek E.
85
Johnson, 'İç çalışma: Kişisel gelişim için hayalleri ve aktif hayal gücünü kullanma.'
86
Jung, (1960) 'Psişenin Yapısı ve Dinamikleri.
87
Hillman, J. 'Psikolojiyi Yeniden Görmek', s. 40
Machine Translated by Google

14

Sonuçlar

Sonuçlar, rüya görüntüleri ve astrolojik semboller üzerine çizim yapan arketipsel

çalışmaya ortak yaratıcı bir yaklaşımın, koçluğun sınırlarına saygı duyarak, katılımcıların daha derin
bir gerçekle bağlantısını desteklediğini gösteriyor.

Astrolojik arketipler ve rüya sembolleri, bilinç arasında arabulucu olarak hareket etti.
ve kişiliğin bilinçdışı yönleri. Belirli arketiplerin değeri ve onları ifade etmenin en yüksek yolları
üzerinde düşünmek ve meditasyon yapmak, kaynaklara, potansiyellere olduğu kadar bilinçsiz
dinamiklere de ışık tuttu. Katılımcıların tutulan alandaki arketiplerine ve rüya görüntülerine ne kadar
çok odaklanırsak, o kadar çok rehberlik, içgörü ve birlik ve aşkınlık duyguları sağladılar.

Hayal gücü yetisi ve arketiplerin düzenleyici ilkesi88 , bilinçsiz malzemeyle uğraşma

sürecinde çok önemli faktörlerdi. Hayal gücü, katılımcıların Jungian mundus imaginalis'e veya
Hillman'ın tanımladığı gibi89 , ruh yapma sürecine ulaşmalarını sağladı.
Aktif hayal gücünde rüya sembolleri ve arketipsel ilahi niteliklerle birleşmeden sonra, katılımcılar
daha yüksek bir bilinç durumuna yükseltildi ve bu büyülü nitelikleri uyanık fiziksel gerçekliğe
90 .
getirebildiler.

Kendi içinde iyileştirici olan şey, onların tutuldukları mekandaki hayal güçlerinin
sembolleriyle olan dinamik ilişki ve nümerik olanla (sadece görüntünün içeriği değil) temaslarıydı.
Transpersonal koçlukta aktif hayal gücünde birleştirici semboller yaratmanın ve onlarla birlikte
geniş bir zihin durumunda birlikte yaratmanın etkisi daha fazla araştırmaya değer.

Bu keşifsel araştırmanın içeriğinin genişliği,

tehlikede olan değişkenler daha zor. Tüm katılımcıların transpersonel psikolojide bir geçmişe
sahip olduğu sınırlı örneklem yelpazesi nedeniyle çalışma sınırlı genellenebilirliğe sahiptir.
Amaçlı örnekleme ile gelecekteki araştırmalar, değişim için bir bağlam sağlarken koçluğun
sınırlarına saygı duyarak, arketipsel olarak bilgilendirilmiş bir diyalog olarak kişilerarası çalışmaya
nasıl yaklaşılacağına ışık tutmak için gereklidir.

88
Bogart, 'Astrolojinin yüksek oktavları. İyileştirme sanatının yeni boyutları.' Hillman,
89
" Psikolojiyi Yeniden Gözden Geçirmek ".
90
Ziemer, 'Lucid teslimiyet ve Jung'un simya birliği'.