You are on page 1of 26

YANMA VE YANMA ÜRÜNLERİ

Dr. Öğr. Üyesi Burak Zincir


Yanma

• Dizel makinelerde, yakıt yüksek basınç altında, sıkıştırılarak yüksek sıcaklığa


eriştirilmiş hava içerisine püskürtülür. Silindirdeki sıkıştırılmış havanın sıcaklığı,
yakıtın tutuşma sıcaklığından yüksek olduğu için yanma başlar ve oluşturulan
iş makinenin krankşaftına iletilir.

• Yanma olayı, mümkün olan en az hava, maksimum ekonomi ve verilen bir


devir sayısı ve piston deplasmanında maksimum gücü sağlamalıdır.
Yanma

• Hava-yakıt karışımının yanması, aşağıda belirtilen hususları yerine getirmelidir:

 Makinenin iyi bir biçimde çalışabilmesini sağlayacak bir basınç artışının


silindirlerde oluşturulması, gazların sıcaklığının layner duvarları, silindir kaveri, piston
ve süpapların direnci için sınır değerler arasında olmalıdır.

 Yanma, yanmamış yakıt parçacıkları, karbonumsu madde birikimi ve dumanlı


egzoza neden olacağından tam olmalıdır.
Yanma olayı

• Dizel makinelerinde, yakıtın tutuşması ve yanmanın başlaması, sıkıştırma sonucu


oluşan ısı yardımıyla gerçekleşir. Sıkıştırma strokunun sona ermesinden çok kısa bir
süre önce, yakıt sis biçiminde silindire püskürtülür. Bu sırada silindir, atmosferik
basınçtaki havadan yaklaşık olarak 15 kere daha büyük temiz hava dolgusu ile
doludur. Silindir içindeki havanın sıcaklığı, kompresyon oranına bağlı olarak 450-
650°C değerleri arasında değişmektedir.

• Silindire püskürtülen yakıt partikülleri kızgın havadan ısı alarak önce buhar haline
geçer ve kısa bir süre sonra ilk alev görülür. İlk alev silindir yanma odasının bir veya
birkaç yerinde birden görülür ve dolayısıyla kompresyon sıcaklığına ek bir ısı
oluşturur. Ek ısı yanmamış yakıt buharının tutuşmasına katkıda bulunur. Bu sürece
alevin yayılması periyotu denir ve bunun ardından yanma başlar.
Yanma olayı

• Silindirlere püskürtülen yakıtın kendiliğinden tutuşabilmesi için, sıkıştırma stroku


sonuna doğru temiz hava dolgusu sıcaklığının, kullanılan yakıtların kendiliğinden
tutuşma sıcaklığından daha yüksek olması gerekmektedir.

Yakıt Kendiğinden tutuşma sıcaklığı (°C)


Dizel 257
LNG 537
Metanol 470
Hidrojen 585
Yanma olayı

• Yakıtın silindirlere püskürtülmesi ile ilk alevin görüldüğü an arasındaki zaman


aralığına tutuşma gecikmesi adı verilmektedir.

• Tutuşma gecikmesi normal sınırlar içerisinde meydana geldiğinde, mükemmel


yanıcı bir karışım oluşturması bakımından faydalıdır. Çünkü bu periyotta silindirlere
püskürtülen yakıt, kızgın havadan ısı alarak buharlaşır ve hareketli hava kütleleri ile
yanıcı karışım oluşturur.

• Tutuşma gecikmesini etkileyen faktörler:


Hava yoğunluğu ve sıcaklığı, makine devir sayısı, yakıt püskürtme zamanlaması,
türbülans, giriş havası basıncı, kompresyon oranı
Yanma olayı

• Tutuşma gecikmesi, silindir içerisindeki sıcaklıkla yani hava sıcaklığının yükselmesi


ile azalmaktadır.

• Aynı şekilde makine devir sayısı arttıkça da tutuşma gecikmesi süresi azalmaktadır.

• Kompresyon basıncı daha yüksek olan aynı makinede, tutuşma gecikmesi süresi
daha azdır.

• Ceket suyu sıcaklığı bir miktar arttırılarak tutuşma gecikmesi süresi azaltılabilir.

• Silindir giriş havası basıncının artmasıyla da tutuşma gecikmesi süresi azalmaktadır.


Yanma olayı

• Yanma kimyasal bir olaydır. Bu olay sırasında hidrokarbon yakıtların karbon ve


hidrojeni, oksijenle birleşerek ısı üretirler. Karbon ve hidrojenin dışında az miktarda
zararlı kükürt de reaksiyona katılır.

• Hava bir gaz karışımı olup; oksijen, azot ve küçük bir miktar su buharı,
karbondioksit, argon ve diğer inert gazlardan oluşmaktadır. Karbondioksit ve inert
gazların miktarları çok küçük olduğundan, havanın hacimsel olarak %21 oksijen ve
%79 azottan oluştuğu varsayılmaktadır.
Yanma olayı

• Yanma sırasında yakıt partikülleri, kendilerini oluşturan hidrojen molekülü ile karbon
atomlarına ayrılır ve her element havanın oksijeni ile ayrı ayrı birleşir. Hidrojenle birleşen
oksijen su buharını ve karbonla birleşen oksijen ise karbondioksiti oluşturur. Eğer yanma
için yeterli oksijen yoksa, bu durumda karbon monoksit meydana gelir. Böylece, yanmadan
beklenen ısı miktarı azalır.

• Kuramsal olarak; dizel makinelerinde 1 kg sıvı yakıtın yakılabilmesi için 14,5 kg havaya
gereksinme vardır. Oysa, yanma sırasında silindire verilen hava ve dolayısıyla oksijen, bir
önceki çevrimden kalan ve makine dışına atılamayan atık gazlar tarafından kirletilir. Bu olay,
yanmanın oluşturduğu çok kısa zaman aralığında meydana gelir. Sonuç olarak karbon
monoksit oluşur ve bir bölüm yakıt yakılmaksızın egzoza atılır. Yakıtın bu tür eksik
yanmasından kaçınmak ve eksik yanma nedeniyle ortaya çıkacak ısı kayıplarını önlemek için,
silindirlere verilen hava miktarı, kuramsal miktardan çok daha fazla olmalıdır.
Yanma olayı

• Her güç strokunda silindire verilen hava ağırlığının, püskürtülen yakıtın ağırlığına oranı
hava-yakıt oranı (A/F) olarak bilinir. Herhangi bir dizel motoru hafif yüklerde çalıştırıldığı
zaman, gerçek hava-yakıt oranı kuramsal olandan birkaç misli büyük olur. Yük arttıkça
silindire daha fazla yakıt püskürtülür ve hava miktarı değişmediğinden hava-yakıt oranı
giderek küçülür. Makine tam yükte çalışsa bile, hava yakıt oranı yine de 14,5 kg’dan %25-30
daha büyüktür. Böylece tam yanma sağlayabilmek için gerekli en az havadan fazlası
silindirlere verilmiş olur.
Yanma olayı
Yanma olayı

• Diyagramın ilk yarısında 2 noktasına kadar olan eğri ve o noktasına kadar olan kesikli
çizilmiş eğri bölümü, sıkıştırma stroku sırasındaki basınç değişimlerini belirtmektedir. Devam
eden kesikli çizgi ise temiz hava dolgusunun genişlemesini göstermektedir.

• Yakıt püskürtülerek yanma başladığında, silindirde 4 önemli olay kendini gösterir.

 1-2 arası: tutuşma gecikmesi


 2-3 arası: hızlı yanma (kontrolsüz yanma)
 3-4 arası: yavaş yanma (kontrollü yanma)
 Dördüncü olay, püskürtme sona erdiği halde, silindir içinde kalan yakıtın yanması
periyotu olup, art yanma olarak isimlendirilir. Bu olay diyagramda görülmez, çünkü yanma
oluşurken piston alt ölü noktaya hareket ettiğinden hacim büyümekte ve basınç giderek
azalmaktadır.
Yanma olayı

https://www.youtube.com/watch?v=yAHEkXySsZ8&ab_channel=R
JHKleinDouwel
Yakıt vuruntusu

• Normal tutuşma gecikmesi sırasında herhangi bir silindire püskürtülen yakıt miktarı, bir
çevrimde püskürtülecek tüm yakıt miktarının %40-80’i dolaylarındadır. Eğer türlü
nedenlerle standart olan tutuşma gecikmesi süreci büyürse, silindire verilecek yakıt miktarı
daha da artar. Bu arada, yakıt kızgın hava tarafından ısıtılır, buharlaştırılır ve ilk tutuşmanın
ardından tüm yakıt dolgusu patlama şeklinde yanar. Patlama ses hızında bir basınç veya şok
dalgası oluşturarak silindir duvarlarına çarpar ve yakıt vuruntusu adı verilen şiddetli bir
vuruntu meydana gelir.

• Yanma vuruntusu genelde yanma özelliği zayıf yakıtlarla çalışan makinelerde görülür.
Yanma ürünleri

• Bir dizel makinesinin silindirlerini terk eden egzoz gazları sadece karbondioksit, su buharı,
azot ve oksijeni kapsamaz, ayrıca karbon monoksit, nitrojen oksitleri, karbonlu hidrojenleri,
oksitlenmiş bileşikleri, kükürt oksitleri ve karbonu da içerir.

• Bunların içerisinde deniz taşımacılığında üzerinde en çok durulan yanma ürünleri:

 Karbondioksit
 Karbon monoksit
 Kükürt oksitler (SOx)
 Nitrojen oksitler (NOx)
 Yanmamış hidrokarbonlar
 Partikül maddeler
Karbondioksit

• Karbon ve hidrojenden oluşan karbonlu hidrojenlerin tam yanması sırasında yanma


ürünleri karbondioksit, su buharı, oksijen ve nitrojeni kapsar. Belirli bir miktardaki yakıtın
tam yanması sırasında, belirli miktarda karbondioksit oluşur.

• Karbondioksit, atmosferin ısınması nedeniyle sera etkisinden sorumludur.

• Karbondioksit, makine silindirlerinde yakılan yakıt miktarı ile kontrol edilebilir. Ne kadar
çok yakıt yakılırsa, o kadar fazla karbondioksit üretilir.
Karbondioksit

Yakıt CO2 emisyon faktörü (gCO2/g yakıt)


cinsi
HFO 3,114
MDO 3,206
LNG 2,750
Metanol 1,375
Kükürt Oksitler

• Dizel makinelerde kullanılan yakıtlar sadece karbon ve hidrojenden oluşmazlar. Yapılarında


küçük miktarda kükürt de bulunur.

• Yakıtlar içindeki kükürt bileşikleri silindirlerde tümü ile yanar kükürt dioksit ve onun da
oksijen alması sonucu kükürt trioksit oluştururlar.

• Kükürt dioksit, zehirlidir ve atmosfere verildikleri taktirde asit yağmurlarına neden


olmaktadır.
Kükürt Oksitler
Nitrojen Oksitler

• Yanmayı oluşturmak için dizel motorlarının silindirlerine, termodinamik olarak hesaplanan


kuramsal hava miktarından çok daha fazlası verilir. Fazla hava katsayısı ile karakterize edilen
gerçek miktardaki havada oksijenin bir bölümü nitrojenle tepkimeye girerek nitrik oksitler
ve bir miktar oksijen ise nitrojen dioksiti oluşturur.

• Nitrojen oksitler: nitrojen monoksit (N2O), nitrik oksit (NO), nitrojen trioksit (N2O3),
nitrojen dioksit (NO2), dinitrojen pentoksit (N2O5), nitrojen tetroksit (N3O4) ve NO3

• Nitrojen oksitlerin oluşumu sıcaklık ve oksijen oranına bağlıdır. Sıcaklık ve oksijen arttıkça
nitrojen oksitler artar.
Nitrojen Oksitler

• Yakıt püskürtme zamanının geciktirilmesi NOx emisyonlarının azaltılmasını sağlayacaktır.

• Püskürtme miktarının arttırılması NOx emisyonlarını arttıracaktır.

• Daha yüksek yanma sıcaklıkları NOx emisyonlarını arttıracaktır.

• Kompresyon oranının arttırılması ve aşırı doldurma da NOx emisyonlarını arttıracaktır.


Nitrojen Oksitler
Karbon monoksit

• Gemi dizel makinelerinde yanma sıcaklığı çok yüksek değerlere erişmediği taktirde ve tam
yanma sırasında egzoz gazları dışında çok az miktarda CO kapsayabilir. Eğer silindirlerdeki
yanma yeterli olmayan hava ile gerçekleştirilirse, karbon monoksit meydana gelmesi
kaçınılmazdır.
Yanmamış hidrokarbonlar

• Yanmamış hidrokarbon emisyonları hava-yakıt oranına bağımlı değildir. Bu emisyonlar


yakıt püskürtme sistemi sorunlarından kaynaklanabilir.

• Hidrokarbon emisyonları makinenin devir sayısı ve yüküne bağlıdır ve hava-yakıt karşımı


ile ilişkili değildir.

• Makinenin tam yükünde, oksijenin azlığı nedeniyle yanmamış hidrokarbonlar artma


eğilimindedir. Düşük yüklerde, layner duvarlarına erişen yakıt tanecikleri oldukça yavaş
buharlaşma ve daha sonra yanma eğilimindedirler. Aynı şekilde piston kafası ve layner
arasına giren yakıt da yavaş buharlaşma ve yanma eğiliminde olduğundan hidrokarbon
emisyonları oluşturur.
Partikül emisyonu

• Partiküller, karbon ve ağır karbonlu hidrojenler ve yakıttaki kükürtten kaynaklanan az


miktardaki sülfürik asitten oluşmaktadır.

• Karbon ve ağır karbonlu hidrojenler, yakıtın silindirlerde tam yanmamasından oluşurlar.


Genel olarak yakıt püskürtme ve yanma sistemlerinin optimizasyonu, partikül emisyonunun
azalmasına neden olur.

You might also like