You are on page 1of 3

…………..

PUAN:
ANADOLU LİSESİ
ADI :………………………………………………………
TÜRK EDEBİYATI 2016-2017 EĞT-ÖĞRT. YILI ………………
SOYADI: ……………………………………………………. 10. SINIFLAR 2. DÖNEM
1. YAZILI ………………………
SINIF : ……………………… NO:……………….. .
-CEVAP ANAHTARI-
1. İslamiyet'in Kabulünden Önceki Türk Edebiyatının Genel Özelliklerinden 5 (beş) tanesini yazınız. (10p.)

İslamiyet'in Kabulünden Önceki Türk Edebiyatının Genel Özellikleri

♦ Bilinmeyen dönemlerde başlayan bu dönem, 11. yüzyılın ortalarına kadar sürmüştür.


♦ Yabancı etkilerden uzak kalmış bir edebiyat dönemidir.
♦ Dönemin oluşumunda Şamanizm, Maniheizm ve Budizm gibi dinlerin etkisi vardır.
♦ Biçim, ölçü ve dil bakımından tamamen yerli (millî) özellikler taşır.
♦ Göçebe kültüre ait bir edebiyattır.
♦ Yazılı eser çok azdır; genellikle sözlü bir edebiyattır.
♦ Aşk, doğa sevgisi ve kahramanlık konuları işlenmiştir.
♦ Yabancı sözcüklere hemen hemen hiç rastlanmayan bir öz Türkçe ile oluşturulmuştur.
♦ Çoğunlukla anonim ürünleri içerir.
♦ İslamiyet'in kabulünden önceki Türk edebiyatı sözlü ve yazılı olmak üzere iki bölümde incelenir.

2. İslamiyet öncesi sözlü dönem edebiyat ürünleri nelerdir? İstediğiniz bir tanesini açıklayınız. (10p.)

♦ İslamiyet öncesi sözlü dönem ürünleri koşuk, sagu, sav ve destanlardan oluşur.

3. Anonim Halk Edebiyatının Nesir (düzyazı) türündeki ürünleri nelerdir? (10p.)

- Halk Hikâyeleri – Efsane - Masal – Bilmece - Fıkralar


- Geleneksel Halk Tiyatrosu (Karagöz, Ortaoyunu, Meddah)

------------------------
4. Âşık Edebiyatının Özelliklerinden 5 (beş) tanesini yazınız. (10p.)
ÂŞIK TARZI HALK EDEBİYATI
♦ Halkın "âşık" dediği saz şairleri tarafından oluşturulmuş bir edebiyattır.
♦ İslamiyet'ten önceki "ozan"ın, "âşık" adını alması, sözlü edebiyatımızın devamlılığının göstergesidir.
♦ Genellikle okuma yazma bilmeyen âşıklar usta-çırak ilişkisiyle yetişmişlerdir.
♦ Âşıklar köylerde, şehirlerde veya asker ocaklarında yetişmişlerdir.
♦ Asker ocaklarında veya şehirlerde yetişen âşıklar (kalem şuarası) medreselerde okuduklarından dolayı Divan edebiyatından etkilenmişlerdir.
♦ Aşk, toplumsal olaylar, doğa güzellikleri işlenen başlıca konulardır.
♦ Âşık edebiyatı dinî etki taşımadan oluşmuş, din dışı bir edebiyattır.
♦ Şiirler dörtlüklerle, hece ölçüsüyle ve daha çok yarım uyaklı olarak söylenmiştir.
♦ Koşma, varsağı, semai, destan nazım şekilleri kullanılmıştır.
♦ Saz eşliğinde söylenen şiirlere içten bir söyleyiş hâkimdir.
♦ Âşık edebiyatında, halkın konuştuğu sade bir Türkçe kullanılmıştır.
♦ Kalem şairleri (kalem şuarası) divan edebiyatının etkisinde kalmış, beyitlerle, aruz ölçüsüyle ve divan edebiyatı nazım şekilleri ve Arapça - Farsça
sözcükleri kullanarak selis, satranç gibi şiirler yazmışlardır.

5. Aşağıda en belirgin özellikleri verilen Âşık Edebiyatının sanatçıları kimdir? Sıra nokta ile gösterilen yerlere
yazınız. (10p.)

♦ 16. yüzyılda yaşamıştır. Koçaklamalarıyla tanınan bir âşıktır. Yiğitçe bir söyleyişi vardır.Âşık Köroğlu ile halk hikâyesi kahramanı
Köroğlu halk arasında aynı kişi olarak düşünülmüştür. ......... (KÖROĞLU)

♦ 16. veya 17. yüzyılda yaşadığı düşünülmektedir. Varsak Türkmenlerindendir ve Çukorova'da yaşamıştır. Varsağıları vardır. Şiirlerinin
tamamını din dışı konularda söylemiştir. Başta Toroslar olmak üzere Anadolu'da dolaşmış; aşk, gurbet, doğa güzelliği konularında
şiirler söylemiştir. Sade ve canlı bir halk Türkçesiyle şiirler söylemiştir. Divan edebiyatından etkilenmemiştir. Bütün şiirlerini hece
ölçüsüyle söylemiştir. Şiirlerinde coşkun bir lirizm öne çıkar. Koşma ve semai nazım şekillerini başarıyla kullanmıştır..................
(KARACAOĞLAN)

♦ 19. yüzyılda yaşamıştır. Toroslarda yaşayan Avşar Türkmenlerindendir. Türkmenlerin yerleşik hayata geçirilmesine yiğitçe karşı
çıktığı koçaklamalarıyla tanınır. İçli, yalın ve samimi bir dille, yiğitçe söyleyişi başarıyla birleştirmiştir. Varsağı ve koşmalarıyla tanınır.
Hece ölçüsüyle ve halkın konuştuğu dille şiirler söylemiştir. "Hakkımızda devlet etmiş fermanı/Ferman padişahın dağlar
bizimdir." dizeleriyle tanınmıştır............... (DADALOĞLU)

♦ 17. yüzyılda yaşamıştır. Yeniçeri ocağında yetişmiştir. Kahramanca bir söyleyişi vardır.Epik bir şiir olan Genç Osman Destanı (yapma
destandır) en tanınmış şiiridir..................... (KAYIKÇI KUL MUSTAFA)

♦ 19. yüzyılda yaşamıştır. Erzurum'da doğmuş Niksar'da ölmüştür. Şiirlerini hece ve aruzla yazmıştır. Asıl ününü hece ile yazdığı lirik
koşma ve semaileriyle sağlamıştır......................... (ERZURUMLU EMRAH)
6. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri tamamlayınız. (10p.)

- Halk edebiyatı ürünleri cönk adı verilen defterlerde toplanır.


- Karagöz de orta oyunu da başlangıç, muhavere, fasıl ve bitiş bölümlerinden oluşur.
- Yunus Emre, dönemine göre sade bir dille yazdığı ilahi nazım türündeki şiirleriyle sevilmiştir.
- Âşık tarzı halk şiirinde koşma, varsağı ve semai gibi nazım şekilleri; Dinî-tasavvufi halk şiirinde ilahi , nutuk ve şathiye gibi nazım
(şiir) türleri kullanılmıştır.

Cevap: Koşma, varsağı, semai, destan nazım şekilleri kullanılmıştır;


Özellikle "koşma" nazım şekliyle ilahi, nutuk, şathiye, devriye, nefes nazım türlerinde şiirler yazılmıştır. Gazel, kaside, mesnevi nazım
şekliyle şiirlerin yazıldığı da görülmektedir.
---------------------------
7. Aşağıda en belirgin özellikleri verilen Dinî- Tasavvufi (Tekke) Edebiyatının sanatçıları kimdir? Sıra nokta ile
gösterilen yerlere yazınız. (10p.)

♦ 13. yy şairidir. Türk edebiyatında olduğu kadar dünya edebiyatında da tanınmış bir şairdir. Şiirleri hem yerli hem de evrensel mesajlar
taşır. Şiirleri didaktik ve lirik özellikler gösterir. İlahî aşk ve insan sevgisi en çok işlediği konulardır. Oldukça yalın bir dili vardır. Şiirlerini
hem hece hem de aruzla yazmıştır. Şiirlerinde hem dörtlüğü hem de beyti kullanmıştır. Özellikle ilahileriyle tanınmış ve sevilmiştir.
Risalet un Nushiye (Öğütler Kitabı) adlı aruz ölçüsüyle yazdığı bir mesnevisi vardır........................ (YUNUS EMRE)

♦ 13. yüzyılın sonunda ve 14. yüzyılda yaşamıştır. Arapçanın ve Farsçanın hâkim olduğu bir dönemde eserlerini bilinçli olarak
Türkçeyle kaleme almıştır. Türk dilinin konuşulması gerektiğini savunmuş, Türklük bilincine varmıştır. Hem heceyle hem de aruzla şiirler
yazmıştır. Eserleriyle Anadolu Türklerine tasavvufu öğretmeyi amaçlamıştır. Garipnâme adlı mesnevisi vardır......................... (ÂŞIK
PAŞA)

♦ 13. yüzyılda yaşamıştır. Horasan'da Hoca Ahmet Yesevi'nin etkisinde kalmış, tasavvufu yaymak için Anadolu'ya gelmiştir. Bektaşi
tarikatının önderidir. Makalât adında tasavvuf düşüncesini bölümler halinde anlattığı Arapça bir eseri vardır............................ (HACI
BEKTAŞ VELİ)

♦ 16. yüzyılda Sivas'ta yaşamıştır. Bir hikâyeye göre Hızır Paşa'nın baskısına karşı gelmiş. Bir isyana katılmasından dolayı asılmıştır.
Bektaşi tarikatına bağlıdır. Sade bir dille ölçülü, uyaklı, halk şiiri geleneğine uygun nefesler söylemiştir.Tasavvufi şiirlerinin dışında aşk,
doğa güzelliği gibi din dışı konuları da coşkun bir lirizmle işlemiştir. Divan edebiyatından etkilenmeyen şair, bütün şiirlerini heceyle
söylemiştir.................... (PİR SULTAN ABDAL)

♦ 15. yüzyılın sonuyla 16. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşamıştır. Gerçek ismi Şah İsmail'dir. Şair ve hükümdardır. Şiirlerini Azeri
Türkçesiyle yazmıştır................ (HATAYİ)

8. Divan Şiirinin özelliklerinden 5 (beş) tanesini yazınız. (10p.)

♦ Divan edebiyatı çoğunlukla "şiir" türündeki eserlerden oluşur.


♦ Aruz ölçüsü kullanılmıştır.
♦ Daha çok tam ve zengin uyak kullanılmıştır.
♦ Şiirler, "göz için kâfiye" anlayışıyla yazılmıştır.
♦ Nazım birimi olarak ağırlıklı olarak beyit tercih edilmiş, beyte göre az da olsa dörtlük kullanılmıştır.
♦ Arapça ve Farsça sözcük ve tamlamalar yoğun olarak kullanılmıştır.
♦ Oldukça sanatlı, ağır bir dili vardır.
♦ Anlam ve söz sanatlarına yer vermek bir hüner olarak görülmüştür.
♦ Gazel, mesnevi, kaside ve rubai gibi Arap ve İran edebiyatı nazım şekillerinin yanı sıra Türklere ait olan şarkı ve tuyuğ nazım şekilleri
de kullanılmıştır.
♦ Şiirler konularına göre tevhit, münacat, naat, methiye, fahriye, mersiye, hicviye adlarını almıştır.
♦ Aşk, şarap, sevgili, Allah aşkı gibi konular ağırlıklı olarak işlenmiştir.
♦ Bütün güzelliğine değil parça güzelliğine önem verilmiştir.
♦ Somut konulardan çok soyut konular işlenmiştir.
♦ "Sanat için sanat." anlayışı egemendir.
♦ Konudan çok konunun işleniş biçimi önemsenmiştir.
♦ Divan şiirinin İran edebiyatından aktarılmış, şaire özgürlük tanımayan bir estetiği vardır.
♦ Duygu ve düşünceler kalıplaşmış sözlerle; yani mazmunlarla anlatılmıştır.
♦ Şairler, mahlaslarını son beyitte söylemişlerdir.

9. Aşağıdaki dizelerin altına alındığı şiirin türünü (nefes, ilahi, gazel, şathiye) yazınız. (4+3+3=10p.)
1. 3.
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı ? Biz erenler gerçeğiyiz
Felekler yandı ahumdan murâdum şem’i yanmaz mı? Has bahçenin çiçeğiyiz
Hacı Bektaş köçeğiyiz
Kamu bîmârına cânan devâ-yı derd eder ihsân Edep erkân yol bizdedir
Niçün kılmaz mana derman meni bîmâr sanmaz mı ? (…………………………….) NEFES
(…………………………….) GAZEL
4.
2. Sırat kıldan incedir
Yunus der ki gör takdirin işleri Kılıçtan keskincedir
Dökülmüştür kirpikleri kaşları Varıp anın üstüne
Başları ucunda hece taşları Evler yapasım gelir
Ne söylerler ne bir haber verirler (…………………………….) ŞATHİYE
(…………………………….) İLAHİ
SORU 9 – Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplandırınız. (5x2=10p.)
1.) Beyitler hâlinde kurulan ve her beytin İlim ilim bilmekdür 5.) Dedem Korkut gelip destan söyledi,
iki dizesi kendi aralarında uyaklanan İlim kendün bilmekdür deyiş dedi. Bu destan Deli Dumrul'un
nazım şeklidir. Beyitlerin kendi Sen kendüni bilmezsin olsun, benden sonra alp ozanlar
aralarında uyaklanması uzun Ya nice okumakdur söylesin, alnı açık cömert erenler
manzumelerin yazılışında kolaylık dinlesin, dedi. Dua edeyim hanım: Yerli
sağlar. Bundan dolayı bu nazım şekliyle 3.) Bu dizelerle ilgili olarak kara dağların yıkılmasın. Gölgeli koca
öykülemeyi esas alan eserler yazılır: aşağıdakilerden hangisi söylenemez? ağacın kesilmesin. Taşkın akan güzel
Destanlar (Firdevsi: Şehname), aşk A) 7'li hece ölçüsüyle söylenmiştir. suyun kurumasın. Kadir Tanrı seni
öyküleri (Leyla ile Mecnun, Hüsrev ve B) Dörtlük nazım birimi kullanılmıştır. namerde muhtaç etmesin. Ak alnında
Şirin, Yusuf ile Züleyha vb.), din ve c) Ses benzerliklerinden yararlanılmıştır. beş kelime dua kıldık, olsun kabul.
tasavvufla ilgili konular (Süleyman D) Kendini bilmenin önemi Derlesin toplasın günahınızı adı güzel
Çelebi: Mevlid, Şeyh Galip: Hüsn ü Aşk), vurgulanmaktadır. Muhammed'e bağışlasın hanım hey!
ahlakla ilgili konular (Nabi: Hayriyye) E) Divan şiirinin özelliklerini
yansıtmaktadır. Dede Korkut Hikayeleri'nden alınan
Yukarıdaki parçada hakkında bilgi --------------------------------------------------- bu parçadan, hikâyelerle ilgili olarak
verilen divan edebiyatı nazım şekli 4.) Aşağıdakilerin hangisinde divan aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
aşağıdakilerden hangisidir? edebiyatıyla ilgili yanlış bir bilgi
A) gazel verilmiştir? A) Ses benzerliklerinden yararlanıldığı
B) mesnevi B) Akıcı ve yalın bir dille oluşturulduğu
C) destan A) Arap ve Fars edebiyatı nazım şekilleri C) İslami kültürden izler taşıdığı
D) kaside kullanılmıştır. D) Destansı anlatıma özgü niteliklere
E) terkib-i bent B) Hece ölçüsü ve dörtlük nazım sahip olduğu
birimi kullanılmıştır. E) Bilgi vermek, öğretmek amacıyla
C) Toplumsal konulara fazla yer oluşturulduğu
verilmemiştir.
D) Göz için kafiye anlayışı
benimsenmiştir.
E) Söyleyiş güzelliğine önem verilmiştir.

2.) Aşağıdakilerden hangisi 13. ve 14.


yüzyıl Türk edebiyatı için
söylenemez?
A) Eserlerde genellikle dini konular ele Başarılar…
alınmıştır.
B) Eserlerde Oğuz Türkçesinin özellikleri Murat AKINCI
görülür.
c) Eserlerde İslami kavramlar Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
kullanılmaya başlanmıştır.
D) Mevlana, Yunus Emre gibi dünyaca
önemli şairler yetişmiştir.
E) Divan edebiyatı ürünleri İran
edebiyatı düzeyine ulaşmıştır.

You might also like