You are on page 1of 63

FREKANS AKADEMİ

BİOENERJİ UYGULAYICILIK EĞİTİMİ

1
BİOENERJİ KAVRAMININ TARİHÇESİ
En kadim sağlık uygulamalarından birisi olan bioenerjinin tarihi
incelendiğinde bu uygulamanın insanlık tarihi kadar eski olduğu
gözlemlenmektedir. Özellikle Sibirya bölgesinde yaşamış Şamanların
şifacılık adına yaptıkları birçok uygulamanın içinde “Bioenerji”
uygulamaları yer almaktadır. Dolayısı ile Bioenerji uygulamalarının
yaklaşık 18000 yıllık bir tarihe sahip olduğu söylenebilir.
Özellikle Şamanlar bu ilmi canlılardaki rahatsızlıkları gidermekte
uzun yıllar boyunca kullanmışlardır.

2
 Şaman rahipleri o dönemde belli bir mağaranın içine girip mumlar
ve özel kıyafetlerle, hasta kişilere bu enerjiyi kullanarak ruhlarını
uyum haline getirip, insanları iyileştirmeye yönelik bir takım
törensel aktivitelerle çalışmalar yapmışlar ve sonunda da buna
isim olarak bioenerji (doğal enerji) demişler.
 Bioenerji uygulaması daha sonra Doğu Asya'ya, Çin'e, Hindistan'a,
Japonya'ya, Rusya'ya uzun yıllar sonrada Mısır'a, Yunanistan'a ve
Roma'ya ulaşmış oralarda da uygulanmaya başlanmıştır.

3
Bioenerji nelere iyi gelir?
Bioenerji en basit psikolojik rahatsızlıklardan tutunda en büyük
kanser hastalıkları gibi ruhsal ve fiziksel hastalıklar için uygulanan
bir metottur. Bu sebeple bioenerji uygulamaları sayesinde:
 Enerji merkezleri ve kanalları temizlenir,
 Enerji merkezleri aktif hale gelir,
 Enerji blokajları çözülür,
 Beden daha enerjik bir hal alır,
 Rahatsızlıklar giderilir,
 Sağlık gelişir,
 Psikolojik sıkıntılar ortadan kalkar,
 Huzur ve neşe artar ve kişinin iç dengesi gelişir,
 Farkındalık ve algılama gücü artar,
 Beyin fonksiyonları düzene girer,
 Beyin daha aktif olur,
 Konsantrasyon artar,
 Enerji alanı genişler ve kişi negatif enerjilerden korunur,

4
Bioenerjinin Bilimsel Nitelik Kazanması
 Rusya da başkan Brejnev hastalığına tıp doktorları çare
bulamamışlar, bioenerji uzmanı Davitashvili bioenerji ile tedavi
ederek sağlığına kavuşmasına yardımcı olmuştur.
 Bu gelişme sonrası başkan Brajnev’in talimatı ile “SSCB’de
Uluslar arası Alternatif Bilimler Akademisi” kuruldu ve
Davitashvili akademinin başına geçirilerek bilimsel birçok
çalışma yapıldı.

5
6
 Geçtiğimiz yüzyıllarda da Avrupa ve Amerika da uygulanmaya
başlanmış. 1700'lü yıllarda Viyanalı doktor Anton Mesmer, 1930'lu
yıllarda Amerika da Duke Üniversitesinde Prof. Rehine ve 2000
yıllara doğru Amerika da Dr. Eric Pearl de tekrar bağlantı şifası
tekniklerini bulup geliştirip uygulayarak bilim dünyasında büyük
başarılı çalışmalar yapmışlardır.

7
 Birçok tıp doktorları ve bilim adamları da kuantum ve bioenerji
üzerine araştırmalar çalışmalar yapmışlardır. Rusya da Tıp
Fakültelerinde kürsüler açılmış, laboratuarlar kurulmuş,
bioenerji akademileri ve enstitüleri açılmış bioenerji eğitimleri
verilmeye başlanmıştır.

8
 Özellikle Amerika ve İngiltere’de üniversitelerde enerji tıbbı
alanında çalışmalar yapılmaya başlanmış ve ünlü cerrahlar gerek
ameliyat ekiplerine bioenerjistleri dahil etmiş gerekse de
ameliyat sonrası hastalarına bioenerji seansları almalarını tavsiye
etmeye başlamıştır. Bu uygulamaları ile cerrahlar hastalarının
daha güçlü ve dengeli bir bedene sahip olduklarını ve bu sayede
iyileşme süreçlerinin daha hızlı olduklarını gözlemlemişlerdir.

9
AURA NEDİR?

10
AURA NEDİR?
Eğer sağlam ve güçlü bir
Auramız varsa bize dışarıdan bir
hastalığın yada negatif etkinin
gelmesi düşünülemez. Ancak
auramız zayıflamış veya
yırtılmışsa negatif enerjilere ve
hastalıklara çok daha açık hale
geliriz. O halde auramızın güçlü
ve sağlıklı olması fiziksel
sağlığımız açısından çok
önemlidir diyebiliriz.

11
AURA NEDİR?
Sağlıklı bir enerji alanı vücut
çevresinde elips şeklinde olur.
Sıradan bir insanda 2,5-3 metre
genişliğindedir.
Yapılan meditasyon çalışmaları
ile bu alan 6-9 metreye kadar
genişleyebilir.

12
KİŞİNİN AURASI NASIL ZAYIFLAR?
Kötü beslenme, hareketsiz yaşam, yanlış solunum, gevşeme
eksikliği, alkol, sigara, stres, uyuşturucu, zararlı maddeler, zararlı
alışkanlıklar ve uygunsuz davranışlar enerji alanını zayıflatır. Alan
zayıfladığında ise enerji yayınımı güçsüzleşir.

13
AURANIN KATMANLARI
Bunun yanı sıra ruhsal zihinsel ve
duygusal sağlığımız açısından da
auramızın sağlıklı ve güçlü
olması gerekmektedir. Aura'nın
birden çok katmandan
oluştuğunu artık biliyoruz. Bu
konuda araştırmacılar arasında
çeşitli görüş ayrılıkları olsa da
ana 4 katman konusunda genelde
fikir birliği vardır. Bu katmanlar
eterik beden, duygusal beden,
zihinsel beden ve ruhsal
bedendir. Bu katmanların her
birinin kendine özgü özellikleri ve
işlevleri vardır.

14
1.KATMAN (ETERİK DÜZEY)
Bu katman bedenin otomatik
işlevleri ve fiziksel duyuları ile
ilgilidir. Bu katman fiziksel
bedendeki acı yada fiziksel zevk
içeren tüm duyumları
hissetmektedir.

Eterik beden kök çakra ile


bağlantılıdır. Kök çakra yoluyla
dünyadan aldığı enerjiyi
dönüştürerek enerji kanalları
üzerinden bedene aktarır ve
bedeni besler.

15
1.KATMAN (ETERİK DÜZEY)
Sağlıksız yaşam tarzı ve
alışkanlıklar, negatif duygular ve
olumsuz zihinsel tutum birinci
katmanın gücünü tüketir, enerji
yayılımını ve kuvvetini azaltır.
Bu katman fizik bedenimiz ile
diğer enerji katmanları arasında
enerji ve bilgi aktarımı açısından
bir köprü vazifesi görmektedir ve
bu katmanda herhangi bir sorun
oluşur ise enerji ve bilgi aktarımı
açısından sorunlar oluşur.
Bu durum bireyde duygusal ve
zihinsel fonksiyonları olumsuz
etkilenir.

16
2.KATMAN (DUYGUSAL DÜZEY)
Bu katman insanın duygusal
yapısı ile ilgilidir. Bireyin
duygusal hayatı, hisleri ve
karakter farklılıkları bu katmana
bağlıdır.
Duygulardaki her değişiklik
ikinci katman tarafından kişinin
enerji alanına yayılır.
Bu katman enerjisini sakral
çakradan alır. Sakral çakradaki
blokajlar bu katmandaki enerji
akışını ve diğer katmanlar ile bu
katman arasındaki enerji ve bilgi
akışını olumsuz etkiler.

17
2.KATMAN (DUYGUSAL DÜZEY)
İhtiyaçlar karşılanmadığında
hissedilen öfke ve düş kırıklığı bu
katman ile ilgilidir.
Kişi kendini bir şeylerden
yoksun hissettiğinde veya ifade
edemediğinde, ikinci katman bu
doyumsuzluğu giderebilmek için
belirli yemekleri yemeye, sigara
alkol vb. Tüketmeye ve kızgın
davranışlara doğru iter.
Güçlü duygular duygusal
bedeni belirli bir şekilde
etkilemekte olup, pozitif duygular
bu katmanı genişletirken negatif
duygular ise bu bu katmanı
daraltmaktadır.

18
3.KATMAN (ZİHİNSEL DÜZEY)
Üçüncü katman, insanın
zihinsel yaşamı ile ilişkilidir.

Düşünme, muhakeme etme,


bilme ve alınan bilgilerin
kullanılabilmesi bu katman ile
bağlantılıdır.

Bu katman sayesinde bilgi


toplanır, mantık yürütülür, kesin
tutumlar belirlenir ve bilgi
uygulanır.

19
3.KATMAN (ZİHİNSEL DÜZEY)
Üçüncü katman, düşünme
sürecini bütünüyle düzenler ve
destekler.
Birey sürekli negatif
düşüncelere sahip olduğunda
üçüncü katmandaki titreşim
yavaşlar ve bu durum bu katmana
komşu olan ikinci ve dördüncü
katmanı da olumsuz etkiler.
Üçüncü katman, sağlıklı ve
enerjiyle yüklü ise birey güçlü,
net bir zihinsel yapıdadır.
Öğrenmeye meraklı, aktif ve
sağlıklı zihinsel fonksiyonlara
sahip olacaktır.

20
3.KATMAN (ZİHİNSEL DÜZEY)
Bioenerji seansları aracılığı ile
enerji alanının üçüncü katmanı
temizlenip arınınca bireyin
düşünce tarzı yenilenir, kişiler
yeni düşünce yapılarına hızla
geçerek yükselen zihinsel
aktiviteleri ile öğrenme
faaliyetleri kolaylaşır.

21
4.KATMAN (RUHSAL DÜZEY)
Enerji alanının dördüncü
katmanı bireyin kurduğu tüm
ilişkiler ile ilgilidir.

İnsan bu katman aracılığı ile


tüm canlı varlıklar ile ve cansız
nesneler ile etkileşime
geçmektedir.

Bu katman kişilerin spritüel


boyutlar ile olan ilişkisinin
düzenlendiği katmandır. Kişi
yapacağı meditasyonlar ise bu
katmanın enerjisini güçlendirir ve
farkındalığını arttırısa
duru görü ve farklı boyutlardan
bilgi almayı geliştirir.

22
4.KATMAN (RUHSAL DÜZEY)
Bu katman zayıf ve az enerji
yüklü ise birey insanlar ile ilişki
kurmakta zorlanır ve ilişkilere
önem vermez.
Enerji alanının ilk üç
katmanında fiziksel, duygusal ve
zihinsel deneyimler ile bağlantı
kurulurken, dördüncü katman
fiziksel ile ruhsal beden arasında
bir köprü oluşturur ve kişinin
spritüel alemlerdeki
farkındalığını arttırır.

23
“Evrenin sırrını çözmek istiyorsanız enerji,
frekans ve titreşim açısından düşünün”
Nikola Tesla

24
ÇAKRALAR (ENERJİ MERKEZLERİ)

25
Çakra Nedir?
Bedendeki enerji merkezleri
"Çakra" olarak adlandırılır. Çakra
sözcüğü Sanskrit dilinde tekerlek
anlamına gelmektedir. Çember,
halka yada çark olarak da bilinir.
Enerji merkezi olan Çakra enerji
bedende halka şeklindedir ve enerji
Çakra halkasının üzerinde bir girdap
gibi denmektedir.

26
Çakralar
1-Kök (Mulahadra)- (rengi kırmızı)

2- Sakral (Svadisthana)- ( rengi - turuncu)

3- Solar phlexus (manipuraka) (rengi-sarı)

4- Kalp (Anahatha (rengi - yeşil)

5- Boğaz ( Visshudha) (rengi - mavi)

6- Alın (Ajna) (rengi - mavi)

7- Tepe- Taç (Sahasrara) (rengi- Mor)

27
Çakralar
1-Kök (Mulahadra)- (rengi kırmızı)

2- Sakral (Svadisthana)- ( rengi - turuncu)

3- Solar phlexus (manipuraka) (rengi-sarı)

4- Kalp (Anahatha (rengi - yeşil)

5- Boğaz ( Visshudha) (rengi - mavi)

6- Alın (Ajna) (rengi - mavi)

7- Tepe- Taç (Sahasrara) (rengi- Mor)

28
Bedenin durumu sadece
enerjinin akışından değil, aynı
zamanda değil ritimdeki uyumdan
da etkilenmektedir. Normal enerji
akışını bozan herhangi bir blokaj
canlılığın yok olmasına yada
sağlığın hızla kötüleşmesine sebep
olmaktadır.
Çakralar bedene enerji aktaran
merkezlerdir. Her çakra farklı bir
enerjinin giriş kapısıdır. Bu giriş
kapıları tıkandığında bedeni
besleyen enerji de
kısıtlanmaktadır.
Bu enerji kısıtlanması belirli
organları güçsüz düşürerek
hastalıkların oluşmasını sağlar.

29
Çakra girdabı yavaş yada hızlı
dönebilir. Girdabın dönme hızı
sistemdeki enerji düzeyine bağlıdır.
Çakra merkezlerindeki enerji
akışı normalleştikçe ve geliştikçe
kişilikte dengelenir ve gelişir.
Çakra merkezlerinin hem belirli
organlarla hem de belirli bilinç
halleri ile bağları vardır.
Enerji merkezlerinin esas
işlerleri bedene ve enerji
katmanlarındaki Çakra çıkışlarıyla
olan bağları sağlam tutmaktır..

30
Çakra Prensipleri
Enerji merkezleri çevreden kendi
frekanslarına uygun olan enerji
titreşimlerini alırlar. Enerji
merkezleri sağlıklı bir şekilde aktif
olduğunda ve diğer enerji merkezleri
ile uyum içinde olduğunda birey
bilgiyi ve gücü, bütünlüğü ve
yaratıcılığı, sevgiyi ve mutluluğu
yaşamaktadır.
Fakat toplumda çoğunlukla çakra
merkezlerinde tıkanmalar olmakta
ve dengesiz çalışmaktadır.
Dengesizlik bazen hiperaktif bazen
pasif hale gelmektedir.

31
Çakra Prensipleri
Çakra blokajları olumsuz tepkilere
yol açmakta ve enerji akımını
engellemektedir. Buda enerji akışını
durdurmakta ve yükselmesini
engellemektedir. Sonuç olarak
yaşam enerjisi yetersiz olmakta,
enerji merkezleri zayıflamakta, zarar
görmekte ve işlevleri
engellenmektedir.
Düzenlenen Bioenerji seansları
ile çakra merkezlerine kendi
frekanslarına uygun enerjiler
verilerek titreşimleri arttırılır ve
tıkanıklıklardan kaynaklanan düşük
frekanslı enerji dönüşmeye başlar.

32
KÖK ÇAKRA ( Mulahadra)
Mula Sanskritçede “kök”
demektir, adhara ise “destek”
anlamına gelmektedir. Bu açıdan
baktığımızda bu çakra kökü
destekleyen merkez demektir. Bu
çakra tüm enerji merkezinin
kökünde bulunmakta ve yaşamımızın
kökünü etkilemektedir.
Kök çakra bireyin hayatta kalması
ile ilgilidir. Fiziksel olarak hayatta
kalmak için tüm temel ihtiyaçları
karşılamaya yönelik eylemleri
destekler. Beslenme, barınma ve
para kazanma gibi çabalar bu çakra
tarafından desteklenir.

33
KÖK ÇAKRA ( Mulahadra)
Kök çakrada enerji blokajları
olduğunda birey hayatta kalma ile
ilgili temel ihtiyaçlarını karşılamakta
zorlanmaktadır.
Kronik ağrılar, maddi endişeler,
beslenme düzensizlikleri gibi fiziki
rahatsızlıklar bu merkezdeki
blokajlar sonucunda ortaya
çıkmaktadır.
Bu çakra dengesiz ve yetersiz
çalışıyorsa, düşünceler ve eylemler,
bir şeylere sahip olma, emniyet,
yiyecek, alkol ve uyuşturucu
bağımlılığı gibi bağımlılıklar ve
zihinsel endişeler yoğun bir şekilde
ortaya çıkar.

34
KÖK ÇAKRA ( Mulahadra)
Kök çakrasındaki enerji akışında
blokaj ve tıkanıklık olan bireyler
sonuçları düşünmeden istediği şeye
sahip olmak ister ve başkalarına
yardım etmekte zorlanır.
Fiziksel düzeyde bu sıkıntılar
kabızlık, şişmanlık gibi sağlık
sorunlarına neden olur. Doğru
beslenme, dinlenme, sağlıklı, dengeli
ve uyumlu bir yaşantı konularında
çeşitli sıkıntılar yaşamaktadırlar.

35
KÖK ÇAKRA ( Mulahadra)
Bu çakra tıkandığında birey güçsüz,
endişeli, fiziksel ve duygusal
dirençten yoksun olmakta ve
belirsizlik hissine sıkça
kapılmaktadır. Temel güven eksikliği
yüzünden birey hiddet, öfke ve
şiddet gibi temel savunma
mekanizmalarına başvurmaktadır.

36
KÖK ÇAKRA ( Mulahadra)
Bu çakranın enerjisi bedenin
dokularına ve hücrelerine enerji
vermekte bu sayede bedensel
gelişimimizi desteklemektedir.
Ayrıca bu çakrada bir sorun
olduğunda endokrin ve bağışıklık
sistemleri de olumsuz etkilenecek
ve kişi sık sık hastalanacaktır.

37
SAKRAL ÇAKRA (Svadhistana)
Saygı ve Kabul görme Başkalarını
sevmek ve onlara hizmet etmek,
yumurtalık, prostat ve testis
Bedenle ilgili bölge: Leğen kuşağı
kemiği, üreme organları, böbrekler,
mesane, mide suyu, kan dolaşım
sistemi ve lenfatik sistem
Svadisthana'nın anlamı “benliğin
mekanı veya yaşam gücünün evi”dir.
Sakral çarka göbeğin on santim
kadar altında, pelvis ile göbek
arasında, sırtın alt bölümünde yer
alır. Bu çarka bedenin sıvı işleriyle
ilgilidir.

38
SAKRAL ÇAKRA (Svadhistana)
Cinselliği, yaratıcılığı ve duygusal
dengeyi temsil eder. Bu çarka
duygusal seviyede iyimserliği ve
umudu uyarır. Başkalarıyla iyi
iletişim kuranların iyi dengelenmiş
sakrak çakraları vardır. Bu çarka
gerektiği gibi çalışmazsa, mafsal
iltihabı gibi rahatsızlıklara
yakalanırız.
Bu genellikle kızgınlık, hayal
kırıklığı, içerleme gibi çakranın
yeterince uyarılmadığı durumlarda
ortaya çıkan negatif
duygulanımlardan kaynaklanır.

39
SAKRAL ÇAKRA (Svadhistana)
Sakral çarka gereğinden fazla
uyarıldığında ise kişi yönlendirici ve
saldırgan, kendine karşı ise çok
fazla toleranslı olur. Bu çarka ilkel
duyguların, cinsel arzuların ve
yaratıcılığın merkezidir.
Bu çarka dölleme ve üreme
işlevini görür. Bu çakrada blokaj
olduğunda bireylerde doğal yollardan
çocuk sahibi olunması daha da zor
olmaktadır.
Yaşam akışını engelleyen
tıkanıklıkları temizler. Maddi
dünyada ise böbreklerin
fonksiyonları ile kendini gösterir.

40
SAKRAL ÇAKRA (Svadhistana)
Bu çakrada sağlıklı olduğunda
birey duygularını içinde kabarmadan
his olarak ifade edebilmektedir.
Çakra tıkandığında duygusal
iletişim kurma zorlaşmaktadır.
Buda kızgınlığa ve öfke
patlamalarına neden olmakta ve
hemen sonrasında suçluluk ve
pişmanlık hisleri ortaya çıkmaktadır.

41
SOLAR PHLEKSUS ÇAKRA (Manipura)
Manipuraka sözcüğünün anlamı
“göbeğin mücevheri” dir. Bu çarka bize
sıcaklık, kendine saygı ve mutluluk
verir.Buradan eterik ve fiziksel bedeni
besleyen güneş enerjisi emilir ve diğer
dokulara dağıtılır.
Bu çakrayla diğer canlılar ve maddi
evrenle ilişki içine gireriz. Verimli bir
biçimde çalıştığı zaman besinlerin
emilimini ve asimilasyonunu sağlar.
Hazmı kolaylaştırır ve kişi kendini zinde
hisseder.
Aynı zamanda gözlerle de etkilidir.
Duyarlılıkla da ilintilidir. Duygusal
düzlemde iyimserlik, yaratıcılık,
kendine saygı ve güven getirir.

42
SOLAR PHLEKSUS ÇAKRA
(Manipura)
Bu çakra sindirim organlarının
fonksiyonları ile bağlantılıdır. Bu
çakra besinlerin hazmedilmesi ve
emilmesi için gerekli olan enzimleri,
asitleri ve salgıları üreten mide ,
pankreas ve safra kesesi
fonksiyonlarını yönetmektedir.

Ayrıca bu çakra on iki parmak


bağırsağını, diyaframı ve dalağı da
kontrol etmektedir.

43
SOLAR PHLEKSUS ÇAKRA
(Manipura)
Bu çakra sağlıklı çalışmıyorsa
birey karar vermekte zorlanır ve
kendini yetersiz hisseder. İnsan
kendini konuşacak kadar yeterli
bulamaz. Başkalarını memnun etmek
için kendi isteklerini görmezden gelir.

Uyuşukluktan, depresyondan veya


hazımsızlık ve şeker hastalığı gibi
sindirim sistemi bozuklukları
yaşayanlar için bu çakra merkezinde
dengeleme çalışmaları yapılmalarıdır.

44
KALP ÇAKRASI (Anahata)
Bu çakra ismini kalp ile bağlantılı
olduğu için almaktadır. Çünkü kalbin
ürettiği ses iki objenin birbirine
çarpmasından kaynaklanmakta ve
kalp yaşam boyu yenilmez biçimde
çalışmaktadır.

Bu çakra sağlıklı ise birey


merhametli ve hayatın kendisine
sunduğu her şey ile barışık bir yaşam
sürdürebilir. Başkalarını koşulsuz
sever ve insanlara güvenmede
sorunlarla karşılaşmaz.

45
KALP ÇAKRASI (Anahata)
 Tüm çakralar ile uyum içinde
çalışan bu enerji merkezi spritüel
sevgi için bir köprüdür.
 Birey bu çakra aracılığı ile yaradan
ile bağlantı kurabilmektedir.
 Bu çakra yetersiz çalıştığında birey
başkalarının sevgisine gereğinden
fazla bağlanmakta, duyarlı ve kırılgan
olmaktadır. Kırıldığında kendi
kabuğuna çekilmekte, daha kederli
ve üzgün olmaktadır.
 Kendini başkalarına açmaktan ve
dışlanmaktan korkar.

46
KALP ÇAKRASI (Anahata)
 Sevgi eksikliğini kapatmak için aşırı
arkadaş canlısı davranır.
 Bu çakra tıkandığında birey soğuk,
kayıtsız ve sevgisiz olmaktadır.
 Bu çakrada sağlıklı ve aktif
olduğunda insan sağlıklı, enerjik
olmakta ve uyku ihtiyacı azalacaktır.
 Duygusal denge kazanılmakta,
dışsal ve içsel iletişim kabiliyetleri
gelişmektedir.

 Bu çakradaki sağlıklı enerji akışı
bireyin kalp ve dolaşım sistemi
sağlıklı bir yaşama sahip olacaktır.

47
BOĞAZ ÇAKRASI (Vişuddha)

Boğaz çakrası işitme duyusu ile


bağlantılıdır. Bu merkeze bağlantılı
duyu organı kulaklar, duyu objesi ses
faaliyet organları ise ses telleridir. Bu
iki organ arasında sıkı bir bağlantı
vardır.

Bu enerji merkezi aktif ve sağlıklı


olduğunda birey kendisini çok daha
sağlıklı ve açık ifade eder, ve huzurlu
olur.

48
BOĞAZ ÇAKRASI (Vişuddha)

Uyumsuz çalışan ve tıkanmış bir


boğaz çakrası yüzünden birey idrak
ettiği bilgileri başkalarının
yargılarından ve dışlanmaktan
korktuğu için başkalarıyla
paylaşmaktan çekinir.
Birey kendisini kısıtlamakta,
sessiz, utangaç ve ezik olmaktadır.
Derin düşünce ve duygularını ifade
etmekte güçlük çeker, boğazı
düğümlenir ve zorla konuşuyormuş
hissine kapılır.

49
BOĞAZ ÇAKRASI (Vişuddha)

Bu çakra merkezi gırtlak sinir ağı


ile doğrudan bağlantılıdır. Bu merkez
tıkandığında boğaz ve boyun
sorunları, duyma sorunları, soğuk
algınlıkları, bronşit, larenjit, tiroit
sorunları, konuşamama gibi fiziksel
rahatsızlıklar ile ifade yetersizliği,
korkaklık, para ve güç konusunda
kontrolü kaybetme korkusu gibi
psikolojik rahatsızlıklar ortaya
çıkmaktadır.

50
BOĞAZ ÇAKRASI (Vişuddha)

Otuzlu yaşlardan sonra hücrelerin


yıkılma hızı yenilenme hızını
geçmektedir. Beden çökmeye,
yaşlanmaya, güç kaybetmeye ve
sağlamlığını yitirmeye başlar.
Bu çakra merkezinin sağlıklı
çalışması ile bedendeki yaşlanma
yavaşlamakta ve hücrelerin
yenilenme hızı tekrar artmaktadır.

51
BOĞAZ ÇAKRASI (Vişuddha)

Yapılacak bioenerji uygulamaları


ile boğaz çakrası dengeli ve engelsiz
şekilde çalıştığında birey rahat,
sakin, hoş ses sahibi (özellikle ses
sanatçıları için çok kritik bir
çakradır), bağımsız, güvenilir,
konuşkan, dürüst, mantıklı, neşeli ve
yardımsever olmaktadır.

52
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Bu çakra beynin tam ortasında iki


kaş hizasındadır ve epifiz bezi ile
doğrudan bağlantılıdır.
Bu çakra zihinsel güçlerin,
hafızanın ve iradenin merkezidir. Alın
çakrası tıkanmış olan birey
mantığının sesine aşırı derecede
duyarlı hale gelir çünkü düşünce
esnekliğinden yoksun ve riske girmek
istemez.

53
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Bu çakra sayesinde birey yakın


yada uzak mesafelere şifa dağıtan
enerjiler gönderebilir.
Bu çakranın aktif olması ile
birlikte bireylerde konsantrasyon ve
öğrenme kapasitesi artar. Kişinin
kavrama hızı ve kapasitesi de bu
merkezdeki dengeli ve engelsiz
çalışmaya bağlıdır.

54
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Bu çakra tıkandığında birey


unutkan ve güvenilmez olur. Bilgi
toplamakta, sahip olduğu bilgiyi
kullanmakta, fikirleri kağıda
dökmekte ve yorum yapmakta
zorlanır. Söyleyeceği kelimeyi yada
fikri aniden unutur.
Konuşmalarında sıklıkla
tutarsızlık ve bir konudan diğerine
geçerken anlamsız geçişler
gözlemlenir.

55
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Alın çakrası dengesiz çalışan


bireylerde zihinsel gerginlikler,
rahatsız edici rüyalar yada uyanıkken
ortaya çıkan halisünasyonlar
görülmektedir. Ayrıca beyne fazla
enerji yüklendiği için baş ağrıları,
keskin sancılar, tikler, öfke nöbetleri
ve migren atakları yaşanmaktadır.

56
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Fiziksel düzeyde alın çakrası alt


beyin, beyincik, yüz, sinüsler, burun,
gözler ve kulakları etkilemektedir. Bu
organların fonksiyonlarında herhangi
bir problemle karşılaşıldığında bu
çakradaki bir enerji blokajı
düşünülmelidir.

57
ALIN ÇAKRASI (Agya Çakra)

Ayrıca bu merkez medulla sinir ağı


ile bağlantılıdır.Dolayısı ile bu çakra
tıkandığında burun sorunları, göz
sorunları, geçici körlük sorunları, baş
ağrıları, sersemlik, parkinson, beyin
tümörleri ve kanamaları, felç, sinüzit,
nezle, uyku düzensizlikleri, öğrenme
bozuklukları, kabuslar gibi fiziksel
rahatsızlıklar; konsantrasyon
bozukluğu, dengesizlik, zihinsel
gerginlik, kararsızlık, hayal kırıklığı
gibi psikolojik rahatsızlıklarda ortaya
çıkmaktadır.

58
TAÇ ÇAKRA (Sahasrara)

Bu çakranın enerjisi insan


mükemmelliğinin kaynağıdır. Taç
çakra tüm alt merkezlerin enerjilerini
içinde barındırır. Çünkü bu merkez
diğer çakraların enerjilerini içinde
barındırır.
Bu çakranın dengeli çalışması ile
insanda dengeli düşünceler, güçlü
duygular, her anlamda sağlıklı
düşünce yapısı, mizah anlayışı, güçlü
sezgisel yetenekler ortaya
çıkmaktadır.

59
TAÇ ÇAKRA (Sahasrara)

Bu çakra dengeli bir şekilde


çalıştığında insan düşünce
özgürlüğünü geliştirmekte ve
mantıksız inançlarının tamamından
kurtulmaktadır.

Fiziksel düzeyde taç çakra beyin


fonksiyonları ve sinir sistemini
etkilemektedir. Ayrıca Epifiz bezi ve
beyin sinir ağı ile de bağlantılıdır.

60
TAÇ ÇAKRA (Sahasrara)

Bu çakra tıkandığında migren,


anlayış ve öğrenme bozuklukları,
gelişim bozuklukları, genetik
bozukluklar, beyin ve omuriliğin
yaygın fibrotik hali, sinirsel
hastalıklar gibi fizksel rahatsızlıklar
ve yabancılaşma, depresyon, apati
(duygu yoksunluğu), fanatizm, kafa
karışıklığı gibi psikolojik
rahatsızlıklar ortaya çıkmaktadır.

61
Bioenerji kimlere uygulanmaz?
 Bioenerji seansları aşağıda belirtilen rahatsızlıklar dışındaki tüm
hastalıklarda tamamlayıcı tıp uygulaması olarak uygulanabilir,
 Kalp ve beyin pili olanlar,
 Rahatsızlıkları doğuştan devam edenler,
 Şizofreni tanısı konulmuş kişiler,

62
Beni Dinlediğiniz İçin
Teşekkür Ederim

@frekanskocluk
ukaraman@frekanskocluk.com

63

You might also like