A2.
1 UNUTULAN KELİMELER: Blöd: aptal, ahmakça, saçma
Brezeln: Simitler
Klappt es : (does it) Works
Teig : Hamur
Witze erzählen: fıkra anlatmak
Witze: fıkra, epsiri
Ausschnitt: alıntı, bölüm
Anstehen: kuyrukta durmak
Bestehen: (sınav) geçmek
Kaufen: satın almak
Verkaufen: satmak
Erinnerung: anı, hatıra
Wahrheit: geçeklik, doğruluk
Nacherzählen: (kendi sözleriyle)
anlatmak
Fleißig: çalışkan, garetli
Streiten: kavga etmek
Dahin: oraya
zum Schluss: at the end
(sonunda), finally
Abstimmung: oylama, oy verme
also pass auf: Öyleyse dikkat et
reihenfolge: sıralama
angeben: belirtmek
pech: kötü şans
Unwetter: fırtına
Mannschaft: team
Käufer: alıcı, müşteri
Verkäufer: satıcı, satış elemanı
Verdienen: earn, kazanmak
zuerst-dann-danach-zum Schluss
verrückt: deli, çılgın
früher: eskiden, önceden
klappen: iş yolunda/tıkırında
Wohin mit?: where to put
Umziehen: to move (taşınmak)
Umgezogen: moved (taşındı)
Erneunern: yenile(ştir)mek
Einrichten: döşemek, kurmak
Einrichtung: Döşeme, kurma
Ausflug: gezi, gezinti
Kissen: yastıklar
Verstecken: saklamak
Unterschiede: farklılıklar
Geschmackssache: zevk meselesi
Flur: koridor, hol
Vorhang: perde
Stellen: Koymak (dikey)
Legen: Koymak(yatay)
Hängen: asmak
Setzen: oturmak (akk)
Stehen: Durmak (dikey)
Liegen: Durmak (yatay)
Hängen: Asılı durmak
Sitzen: oturmak (dativ)
Denkenlicht: tavan lambası
Vorsichtig sein mit : be becareful
Gegenstand: şey, eşya, nesne :
(sache)
Eigenschaft: özellik
Waagerecht: yatay
Senkrecht: dikey
Stapel: yığın, küme
Untergeschoss: bodrum kat
Erdgeschoss: zemin kat
Leuchten: parlamak, ışıldamak
Aufbewahren: saklamak,
muhafaza etmek
Erholen: dinlenmek
Erholung: dinlenme, rahatlama
Entspannung: relaxation
Verschieden: farlı, çeşitli
Mitenand: bir arada
Das Dorf: köy
Der Strand: sahil
Das Ufer: sahil, kıyı
Die Landschaft: manzara, peyzaj
Genießen: tadını çıkarmak,
eğlence
Bummel: gezinti
Einkaufsbummel: alış veriş çılgınl.
Kite: uçurtma
Erfahrung: tecrübe , deneyim
Anstrengung: zahmet, yorgunluk
Anfänger: acemi, yeni başlayan
Fortgeschrittene: ilerlemiş
Worauf wartest du noch? :
hala neyi bekliyorsun?
Melden: bildirmek
Anmelden: kaydolmak
Entlang: boyunca
Beraten: akıl vermek, bilgi ver.
Beratung: öğüt, danışma
Ausrüstung: donanma, teçhizat
Liebhaber: aşık, düşkün, amatör
Wenden: döndürmek, çevirmek
Dabei: yanında, ancak, ayrıca
Reiseveranstalter: tur operatörü
Rodel: kızak
Schlitten: kızak
Ziemlich: epeyce, oldukça
Versteckt: gizli, saklı
Überlegen: düşünmek
Weihnachten: Noel
Bewerten: değerlendirmek
1-Anbieten: teklif etmek, sunmak
2-Bieten: teklif, sunmak
3-Angebot: Teklif
4-Vorschlagen: teklif etmek,
önermek
5-Vorschlag: Teklif,öneri
Liegen in: geç saate kadar yatmak
Der Korb: sepet (Brotkorb)
Die Dose: Kutu
Angaben: bildiri, talimat
Angeben: bildirmek, çalım atmak
Gewohnheit: alışkanlık
Fettarm: az yağlı
Arm: fakir, yoksul
Mager: yağsız
Rührei: omlet
Mild: yumuşak
*Sonst noch etwas? : Başka bişey
var mı?
Nämlich: yani, demek(ki)
Bogen: kağıt, yaprak
Brummen: mırıldnmak, vızıltı
Klopfen: vurmak, beat
Vorlieben: eğilim, tercih
Tüte: torba, kese kağıdı
Satt: tok
Die Führung: Dolaştırma,
Gezdirme, Rehberlik
Die/Der Reiseführer: Rehber,
Klavuz (Kişi/Kitap)
Der Rundgang: Dolaşma,Tur, Gez.
Loch: delik
Abstrakt: soyut
Bestimmen: belirlemek,
tanımlamak
Großartig: harika, şahane
Gleich am ersten Tag: ilk günde
Gegend: bölge, semt
Zeigen: göstermek
Beeindrucken: etkilemek
Beeindruckend: etkileyici
Einverstanden: kabul, rıza
göstermek
Vorschlagen: önermek, teklif
etmek
Schlagen: Hit, vurmak
gebracuhen: kullanmak
Mauer: duvar, sur
Hingehen: (bir yere) gitmek
da vorne: there in front
los geht's!: let’s go
süß: tatlı, şirin
Gegenwartskunst: Çağdaş sanat
Beliebten: popüler, sevilen
Unterkunft : konaklama, barınma
Dagegen sein: karşı Kohle: Kömür
olmak/çıkmak
Zeitlich: zamana bağlı
Veranstaltung: etkinlik, organizas
Verein: klup, birlik
Mittelalter: Ortaçağ
Sportverein: Spor klubü
Die Ermäßigung: İndrim
Turnen: jimnastik yapmak
Der Vortrag: Konferans
Turnenverein: jimnastik klubü
Beitrag: Katkı
Wettkämpfen: yarış, rekabet,
Feld: Alan, Saha maç
Stattfinden: olmak, gerçekleşmek Sich vornehmen: (yapmak),
birşeyi yapmaya niyet etmek
Vorletzten: sondan bir önceki
Gemeinsamkeiten: Ortaklıklar
Parade: Geçit töreni
Unterschiede: Farklılıklar
Faszinieren: büyülemek
Warte lieber: beklesen iyi olur
Wissenschaft: Bilim
Tauch: dalmak
Und so weiter: Falan, Filan, Vs.
Tauchkurs: Dalış kursu
Darsteller: Oyuncu
Unbedingt: kesinlikle
Vergangenheit: Geçmiş (zaman)
Starke: şiddetli
Sich Verabreden: make a date,
(biriyle) sözleşmek Unzufrieden: hoşnutsuz,
memnun değil
Aber gern: Tabi!, Kesinlikle
Ausrüstung: teçhizat, ekipman
Ablehnen: reddetmek
Lücken: boşluk
Zustimmen: kabul etmek
Verschieden: farklı
Sich einigen: kabul etmek
Verschieben: ertelemek
Von morgen an: Yarından itbaren
Unterschiede: farklılıklar
Begriff: ifade, düşünce
Der Notaufnahme: Acil servis
Untertiteln: alt yazı
Notfall: Acil durum
Am übernächsten: öbür, ertesi
Der Unfall: Kaza
Am übernächsten Tage: ertesi
gün / öbür gün Notarzt: Acil doktoru
Abnehmen: kilo vermek Die Verletzung: Yara, Yaralama
Gewicht: Ağırlık Verletzen: yaralanmak
Heben: lift, kaldırmak Der Verband: Sargı, Pansuman
Gewichtheben: Ağırlık kaldırmak Verbinden: bağlamak
Rudern: Kürek çekme Sich Sorgen: endişelenmek
Wiegen: tartmak Vertrauen: güvenmek
*70kg wigen:70kg ağırlğında Sogar: hatta, bile
olmak
Raten wir Ihnen: size tavsiyemiz
Vereinbaren: kararlaştırmak
Gerade: özellikle
Leihen: ödünç vermek, loan
Daran: ondan, bundan
Ernährung: Beslenme
Sterben: ölmek
Selben: aynı (selbenzeit: aynı
Seele: ruh
saat)
Pein: eziyet, ıstırap, ağrı
Völlig: tamamen
Aufhören: durmak, son vermek
Gründe: nedenler, sebepler
Grunde x Ergebnis: Neden x
Sonuç
Folge: sonuç
Kasten: kutu,sandık,kasa
Usw: und so weiter; vesaire
Beratung: tavsiye, öğüt
Das Lager: Depo, Ambar
Die Halle: Hol, büyük salon
Absatz: paragraf
Buchstaben: harf
Produktivität: üretkenlik
Verbessern: gelişmek
Industriemeister: endüstiriyel
usta
Rente: emeklilik
Pensionierung: emekliye ayrılma
Ändern: değiştirmek
Vervändern: değiştirmek
Produziert: üretti
Stolz: gururlu
Nachfolge: yerine geçme
Konkurrenz: rekabet
Wettbewerb: rekabet
Einsparungen: tasarruf, arttırma
Sparen: biriktirmek, tasarruf
Bauteil: bileşen
Vorgänge: süreç(ler)
Lackieren: boyamak, cilalamak
Getan: tun: do
Winken: el sallamak
Abschied: veda, ayrılmak
Bericht: rapor
Gestiegen: yükselmiş(steigen)
Gesunken: düşmüş (sinken)
Bedingung: şart, koşul
Fast genauso: hemen hemen aynı Trotzdem: buna rağmen
Urlaubstage: izin günü Meinungen: görüşler, düşünceler
Abteilung: bölüm, departman Sehr beliebt: çok popüler
Festanstellung: kalıcı pozisyon Für so: bunun gibi
Dringend: acil, acele Sich angern: kızmak
Bürogemeinschaft: ofis topluluğu Bunt: renkli
Kleben: bağlı kalmak Wahr: doğru
Stirn: Alın Wahrheit: gerçek
Selbstständig: bağımsız, serbest Wahrscheinlich: muhtemelen
meslek
Restlos: tamamen
Oldtimer: Eski toprak
Pensionierung: emekliye ayrılma
Ansprechpartner: Muhattap, ilgili
Umschlag: zarf
kişi
Akten: dosta, evrak
Drinnen: içeri
Der Rucksack: Sırt çantası
Draußen: dışarı, dışarıda
Gedanken: Düşünce(ler)
Überlegen: düşünmek
Gelernt: kalifiye, iyi yetişmiş
ordern: istemek, talep etmek
Buchdrucker: basımcı, matbaacı
Erklären: explain, açıklamak
Wegwerfen: atmak(çöpe)
Erkältung: soğuk algınlığı
Werfen: atmak, fırlatmak
Zeichnung: resim
Gründung: kuruluş
Die rechnung: hesap
Gründen: kurmak
Die Serviette: peçete
Werkstätten: atölyeler,
Mindestens: en azından
tamirhane.
Wenigstens: en azından
messen: ölçmek
Decken: kurmak(sofrayı)
Messe: fuar, sergi
Gemischter: karışık
Helfern: yardımcılar
Gewürzgurke: Turşu
Betriebsklima: (iş)çalışma ortamı
Spiegelei: sahanda yumurta
Vielseitig: çok yönlü
Getrennt: ayrı, ayrı ayrı
Bürgermeister: Belediye başkanı
Worüber: ne hakkında
Unternehmer: iş veren, girişimci
Sich Beschweren: Şikayet etmek
Loben: övmek
Reklamieren: Şikayet etmek
Schutz: koruma
Verzeihen: affetmek
Umweltschutz: çevresel koruma
Ziehen: çekmek
Prima: iyi, kusursuz
Zeichnen: çizmek
Zusammenpassen: birbirine
Anweisung: talimat uymak
Reagieren: tepki, cevap Weiterhin: gelecekte, bundan
başk.
Erfahrungen: Deneyimler
Gebrauch: kullanışlı
Vertrauen: Güven
Gegenstand: eşya, şey
Was noch: what else
Erwachsen: yetişkin, erişkin
Sinnvoll: mantıklı
Erinnern: hatırlamak
Damals: o zamanlar
Daraus: bundan, ondan
Woraus: from what (neyden)
Inzwischen: bu arada
Manche: bazı(ları)
So etwas: böyle bişey
Händler: tüccar, satıcı
Verlieren: kaybetmek
Weitergehen: devam etmek,
ilerlemek
Abgeben: vermek, teslim etmek
İndividuelle: bireysel
Reiseveranstalter: tur rehberi
Schrecklich: korkunç
Erstellen: create, yaratmak
Stoff: kumaş, madde
Schmuck: takı, mücevher
Unterhalten: sohbet
Schneiden: kesmek
Auseinander: birbirinden ayrı
Streifen: şerit
Folgenden: aşağıdaki
Anrede: hitap, selamlama
Überlegen: dikkate almak
Überfligen göz gezdirmek
Überprüfen: kontrol etmek
Kaufhaus: büyük mağaza
Gasse: sokak
Herstellen: üretmek, imal etmek
Meiner Meinung nach: bana
karlısa, bence
Konsum: tüketim
Schneider: kesici, terzi
Schere: Makas
Schnitt: kesmek
Vorbereiten: hazırlamak
Verbrauchen: tüketmek
Überrascht: şaşırtmak, sürpriz Umfrageergebnissen:anket
sonuçları
Überraschung: sürpriz, şaşkınlık
Aussuchen: seçmek
Wundern: merak etme, hayrete
düşmek Erklären: açıklamak
Sich wundern: şaşırmak
Ernährung: beslenme
Genügend: yeterli, yetecek kdr
Bundesministerium: Federal
bakanlık
Dazu: buna, ona
Einige: bazı, some
Ergebnisse: Sonuçlar
Herausfinden: bulup çıkarmak,
fark etmek
Häufig: sıklıkla
Kaum: neredeyse hiç
Ansonsten: aksi durumda
Kräuter: bitki, ot
Früchtetee: meyve çayı
Davon sind: bunların
Vor allem: özellikle, en başta
Spirituosen: alkollü içecekler
Unter der Woche: during the
week
Wahrscheinlich: muhtemelen
Birne: Armut
Für die ganze Woche: bütün
hafta için
Noch wichtiger: daha önemlisi
Ausschlafen: uykusunu almak
Es hat mich überrascht: beni
şaşırtı
Das ist bei uns ganz anders: biz
de çok farklı
Preiswert: ucuz, fiyatı uygun
Laune: mod,ruh hali
Scharf: baharatlı, acı
Sparen: para biriktirmek, arttırma
Kochsendung: yemek programı
Vorher: önceden
Autor: yazar