You are on page 1of 3

ARILARDA HABERLEŞME DİLİ : DANS

Dr. Ali KORKMAZ


Samsun Büyükşehir Belediyesi

Sosyal yaşamın en gelişmiş örneği olan bal arıları, sosyal yaşamın gereği olan
haberleşmeyi oldukça etkin bir biçimde kullanabilmektedirler. Arılarda haberleşme, haberi
göndermek isteyen bireyin meydana getirdiği bir uyarının karşı bireyde fizyolojik olarak bir
karşılık meydana getirmesi veya buna bir yanıt vermesi anlamını taşımaktadır. Bal
arılarında haberleşmenin araçları ışık, görüntü, kimyasal ve fiziksel uyarılar olup bunları
algılayan özel yapılar da duyu organlarıdır.
Herhangi besin kaynağının yerini belirleyen bir arı bu kaynağı kendi kovanına
kazandırmak için her seferinde kursağını doldurmakla yetinmez. Ancak olanakları oldukça
sınırlı olan bu birey kendi ailesinin diğer bireylerini olabildiğince çabuk bir şekilde
kaynaktan yaralanmaya doğru yönlendirir. Bunun için başvurabileceği tek yöntem ise
kaynağın yönünü, mesafesini ve ne olduğunu anlatabildiği bir hareket biçimi olan arı
dansıdır. Besinin yerini anlatma konusunda birbirlerinden oldukça farklı iki dans yapılır.
Bunlar “dairesel dans” ve “kuyruk sallama dansı” olup kovan içerisinde ve petek üzerinde
yapılır.
Dairesel dansta kısa fakat oldukça hızlı adımlar atılır ve peteğin dar bir alanında bir
sağa bir sola dönülerek yapılır. Genelde dansın yönü de sık sık değiştirilir. Her yönde 1-2
halka çizilir. Dansın süresi birkaç saniye olmakla beraber 1 dakikaya kadar sürebilmektedir.
Dansı izleyen arılar aldıkları mesaj ile oldukça heyecanlanırlar ve duyargalarını dans eden
arının yakınına veya üzerine yöneltirler. Bazılarının dansı izlerken mesajı algılamaları ile
birlikte derhal uçuşa geçerek kaynağa doğru yöneldikleri görülür.
Dairesel dans besin kaynağının kovandan 100 m’den az olduğunda yapılan danstır.
Kaynağın yönü hakkında bilgi ya hiç yok ya da çok azdır. Bu nedenle dansı izleyen arılar
kovanın 100 m uzağında herhangi bir yöne doğru uçuşa geçebilirler. Burada mesafenin kısa
olması nedeniyle kaynağın yerini tanımlamayla zaman geçirmek yerine bireylerin bu
şekilde kaynağı daha kısa zamanda bulabilecekleri ön plandadır. Böylece birkaç arının
kaynağı bularak o yöne doğru yoğunlaşan çalışması diğerlerinin de onların kokusuyla o
yöne doğru yönelmelerini sağlamakta ve kısa zamanda kovandan çıkan bütün arıların o
yöne doğru uçtukları görülmektedir.
Kaynak 100 m’den daha uzak mesafelerde ise zaman kaybını önlemek amacıyla
kaynağın yönünü, mesafesini ve hatta ne olduğunu anlatan kuyruk sallama dansı yapılır. Bu
dansta dans edilen peteğin üst kısmında güneş olduğu varsayılarak, arı bir yöne doğru “D”
şeklinde bir yarım daire çizer ve üst başlangıç noktasının karşısına geldiğinde keskin bir
dönüşle düz olarak başlangıç noktasına hızla gider. Bu kez yarım daireyi ters yöne çizerek
aşağı iner ve hızla yükselerek başlangıç noktasına gelir. Dansın en büyük özelliği düz gidiş
sırasında sanki kuyruk sallıyormuş gibi vücutta titreşimler meydana getirilmesidir.
Kuyruk sallama dansı sırasında insan kulağı ile duyulmayan düşük frekanslı bir ses
çıkarılır. Çıkarılan sesin frekansı kaynağın mesafesi hakkında izleyen arılara bilgi
vermektedir. Bu yüzden bu ses mesafenin bildirilmesinde haberleşme aracı olarak
kullanılır. Mesafenin anlatımında kullanılan bir başka araç ise dansa ayrılan zaman
dilimidir. Dans etme sırasında 2 yarım daire arasındaki düz koşmaların 15 saniye içindeki
sayısı mesafeyi doğrudan anlatır. 15 saniye içerisinde yaptığı düz koşu 9-10 ise mesafe 100
m, 7 ise 600 m, 4 ise 1000 m ve 2 ise 6000 m dolayındadır.

Besin kaynağı kovana uzak olduğu zamanlarda mesafeye ek olarak besin


kaynağının yönünün belirtilmesi kaynağı bulma açısından izleyen arılara büyük avantaj
sağlamaktadır. Kuyruk sallama dansı incelendiğinde arının her yarım daire çizdikten sonra
yukarı doğru koştuğu görülür. Başka bir deyimle ortadaki hareket her zaman yalnızca bir
yöne doğru yapılır. Bunun sabit olması güneşin, yerçekiminin ve kaynağın yönü ile
doğrudan ilgili olmasından kaynaklanır. Kaynağın yönü tam güneşe doğru ise dansta koşma
yönü kuluçka peteğinin tam üstüne doğru dikey pozisyondadır. Eğer kaynağın yönü güneşe
tam ters yönde ise bu kez dansın düz koşma yönü tam yerçekimine doğrudur.
Eğer kaynak güneş yönüne farklı konumlarda bulunuyorsa düz koşu yapacağı yön
kaynak yönünün güneşle olan açısına bağlı olarak diyagramın sağ veya solunda, üstte veya
altta yer alır. Bu dansın en ilginç olan yönü ise güneşin yönünün değişmesine karşın dansın
yönünün güneşe doğru sürekli ayarlanmasıdır.
Üç farklı konumda anlatılan kuyruk sallama dansı ile ilgili şekil incelendiğinde
güneş ile kovanı birleştiren doğru, eksen olarak ele alınır ve güneş nerede olursa olsun bu
eksen dik olarak yerleştirilirse arının dans yönünün ne olacağı kolaylıkla
anlaşılabilmektedir. Böylece dansı izleyen arıcı da kaynağın hangi yönde olduğunu
kolaylıkla anlama olanağı bulacaktır.
Kuyruk sallama dansı sırasında arının vücudunu kaplayan mumsu tabaka gittiği
çiçeğin kokusunu bir süre üzerinde taşımasına yardım ettiği için dansı izleyen arılar bu
kokuyu kolaylıkla algılayarak kaynağın kokusu hakkında bilgi sahibi olurlar. Böylece
kaynağın kokusu aktarılan mesajlar içerisinde yine bir haberleşme aracı olarak yerini alır.
Haberleşmede zaman da önemli bir kavramdır. Bir kaynağın farklı zamanlarda elverişli
olması durumunda dans yalnızca o zamanda yapılarak arıların gereksiz bir çaba içerisine
girmesi önlenmiş olur.
Kaynağın bolluğu hakkında bilgi ise dans eden arı sayısının çokluğu ve yapılan
dansın belirli zamanlardaki sıklığı ile anlaşılır. Nektarın bol olma durumunda arı kursağını
doldurarak kovana dönme süresi kısaldığından ve her gelen arı dans ettiğinden dans eden
arı sayısı kendiliğinden artmaktadır. Böylece kaynağın bolluğu hakkında fazla sayıda arının
dansı doğal olarak oluşmaktadır. Oysa belirli zamandaki dans sayısının çokluğu ile anlatım
arının sevinç ve heyecanından kaynaklanan kendi bireysel davranışı olarak algılanmaktadır.
Dışarıda bir ilaçlama yapılmışsa veya arıların yok olmasına neden olacak bir düşman
tehlikesi varsa kovana dönen arı sayısı azaldığından dans eden arı sayısı da azalacak ve
kaynağa giden arı sayısında önemli ölçüde azalma olacaktır. Kendiliğinden oluşan bu
durum dolaylı olarak arıları olası bir tehlikeye karşı korumaktadır.

You might also like