Professional Documents
Culture Documents
5E MODELİNİN ETKİSİ
DOKTORA TEZİ
Arzu SAKA
ARALIK 2006
TRABZON
KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
Arzu SAKA
Arzu SAKA
Trabzon, 2006
II
İÇİNDEKİLER
Sayfa No
ÖNSÖZ ………………………………………………………………………... II
İÇİNDEKİLER …...…………………………………………………………... III
ÖZET ………………………………………………………………………….. VII
SUMMARY . …………………………………………………………………... VIII
TABLOLAR DİZİNİ ……..………………………………………………….. XIV
ŞEKİLLER DİZİNİ …………………………………………………………... X
1. GENEL BİLGİLER ..………………………………………………… 1
1.1. Giriş ...………………………………………………………………... 1
1.2. Araştırmanın Problemi ………………………………………………. 5
1.3. Araştırmanın Gerekçesi ve Önemi …………………………………... 7
1.4. Araştırmanın Amacı …………………………………………………. 9
1.5. Araştırmanın Sınırlılıkları ……………………………………………. 9
1.7. Konu ile İlgili Yapılan Araştırmalar …………………………………. 10
1.6.1. Fen Bilimleri Eğitiminde Günümüzde Faydalanılan Öğrenme
Kuramları .…………………………………………………………... 10
1.6.2. Yapılandırmacı Öğrenme Kuramı……………………………………. 11
1.6.3. Yapılandırmacı Öğrenme Yaklaşımının Öğretime Uygulanması……. 12
1.6.4. Yapılandırmacı Öğrenme Yaklaşımında Öğretmenin Rolü………….. 14
1.6.5. Yapılandırmacı Öğrenme Ortamları………………………………….. 15
1.6.6. Yükseköğretimde Yapılandırmacı Öğrenme Yaklaşımı……………… 16
1.6.7. Kavram Yanılgıları ve Nedenleri…………………………………...... 18
1.6.8. Kavramsal Değişim…………………………………………………... 21
1.6.8.1. Kavramsal Değişim Yaklaşımlarının Kullanımı…………………….. 22
1.6.8.2. Matris Bulmaca Kullanımı…………………………………………… 23
1.6.8.3. Bilgisayar Kullanımı…………………………………………………. 23
1.6.9. Genetik Konuları ile İlgili Literatürde Yer Alan Çalışmalar………… 24
1.6.9.1. Genetik Konusunda Öğrencilerin Kavram Yanılgılarına Yönelik
Yapılan Çalışmalar…………………………………………………… 24
1.6.9.2. Genetik Konusunda Yapılandırmacı Öğrenme Kuramına Yönelik
Geliştirilen Materyaller………………………………………………. 33
1.6.10. Araştırmaların Değerlendirilmesi……………………………………. 35
2. YAPILAN ÇALIŞMALAR................................................................... 40
2.1. Araştırmanın Tasarlanması……….………………………………….. 40
2.2. Araştırma Yöntemi..…………………………………………………. 43
2.3. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi…..……………………………… 44
2.3.1. Kontrol ve Deney Gruplarının Oluşturulması……………………….. 45
2.3.2. Örneklemin Özellikleri…………………………………………… …. 46
2.4. Verilerin Toplanma Süreci ………………………………………….. 46
2.4.1. Seçme Kavramsal Anlama Testinin Hazırlanması…………………… 49
2.4.1.1. Seçme Kavramsal Anlama Testinde Kullanılan Soruların
Tanıtımı………………………………................................................. 49
III
2.4.1.2. Seçme Kavramsal Anlam Testinde Kullanılan Soruların 56
Özellikleri…………………………………………………………….
2.4.1.3. Seçme Kavramsal Anlama Testinin Uygulanma Süreci……………… 57
2.4.1.4. Seçme Kavramsal Anlama Testinin Geçerliliği ve Güvenirliği..……. 58
2.4.2. Yürütülen Mülakat Çalışmaları……………………………………… 59
2.4.3. Gözlem Çalışmaları………………………………………………….. 60
2.5. Rehber Materyallerin Geliştirilmesi…………………………………. 61
2.5.1. Genetik Konusu ile İlgili Kavramlara Yönelik Matris Bulmacanın
Hazırlanması…………………………………………………………. 62
2.5.2. Bilgisayar Programlarının Hazırlanması…………………………….. 63
2.5.3. Klonlama ve Genom Projesi ile İlgili El Kitabının Hazırlanması…… 64
2.5.4. Kavramsal Yanılgıları Delillerle Yok Etmeye Yönelik Metinlerin
Hazırlanması………………………………………………………… 65
2.6. Pilot Uygulamanın Yapılması……………………………………… 65
2.6.1. Pilot Çalışmada Kullanılan Materyallerin Geliştirilmesi ve 5E
Modelinin Planlanması………………………………………………. 65
2.6.2. Pilot Çalışmada Uygulanan 5E Modeli Etkinlikleri…………………. 67
2.7. Genel Uygulamaların Yapılması……………………………………... 67
2.7.1. Deney Grubunda Yapılan Öğretim…………………………………… 67
2.7.2. Kontrol Grubunda Yapılan Öğretim…………………………………. 68
2.7.3. Deney ve Kontrol Gruplarında Yürütülen Öğretim Uygulamalarının
Karşılaştırılması………………………………………………………. 70
2.8. Verilerin Analizi……………………………………………………… 70
2.8.1. Test Verilerinin Analizi………………………………………………. 71
2.8.1.1. Kodlama Sistemi…………………………………………………….. 71
2.8.2. Mülakat Verilerinin Analizi………………………………………….. 73
2.8.3. Gözlem Verilerinin Analizi…………………………………………... 73
2.8.4. İstatistiksel Analizler…………………………….…………………… 74
2.8.5. BORAN Anketi ve Kendini-Etkinlikleri Değerlendirme Formundan
Elde Edilen Verilerin Analizi………………………………………. 75
3. BULGULAR………………………………………………………… 76
3.1. Ön test- Son test- Geciktirilmiş Son Testte Yer Alan Sorulardan Elde
Edilen Veriler………………………………………………………... 76
3.2. Gözlem Bulguları…………………………………………………….. 207
3.2.1. Etkinlik A……………………………………………………………. 207
3.2.2. Etkinlik B…………………………………………………………….. 209
3.2.3. Etkinlik C…………………………………………………………….. 211
3.2.4. Etkinlik D…………………………………………………………….. 213
3.2.5. Etkinlik E…………………………………………………………….. 213
3.3. İstatistiksel Analizler…………………………………………………. 215
3.3.1. Grup İçi Karşılaştırmalar……………………………………………... 215
3.3.2. Genetik Konularındaki Temel Kavramlara Yönelik Matris
Bulmacanın Kullanılmasından Elde Edilen Bulgular………………… 215
3.4. Deney Grubunda Yürütülen Etkinlikler ile İlgili Öğrencilerin
Görüşleri……………………………………………………………… 216
IV
3.5. Kontrol Grubunda Yürütülen Uygulama ile İlgili Elde Edilen 221
Mülakat Bulguları…………………………………………………….
3.5.1. Kontrol Grubunda Yürütülen Uygulama ile İlgili Öğrencilerin
Görüşleri……………………………………………………………… 221
3.5.2. Kontrol Grubunda Yürütülen Ders ile İlgili Öğretim Elemanının
Görüşleri……………………………………………………………… 223
3.6. BORAN Anketi, Kendini ve Etkinlikleri Değerlendirme Formundan
Elde Edilen Bulgular…………………………………………………. 225
4. TARTIŞMA………………………………………………………….. 230
4.1. Geliştirilen Öğretim Materyalinin Kavramsal Değişim ve Değişimin
Kalıcılığı Üzerine Etkisine Yönelik Bulguların Tartışılması………… 230
4.2. Uygulama Öncesi ve Sonrası Anket Soruları ile İlgili Yürütülen
Mülakatlara Yönelik Tartışmalar…………………………………….. 236
4.3. Deney ve Kontrol Gruplarında Yürütülen Uygulamalarla İlgili Elde
Edilen Mülakat Bulgularına Yönelik Tartışma………………………. 241
4.4. Gözlem Bulgularına Yönelik Tartışma………………………………. 245
4.5. Verilerin Geçerliliği-Güvenirliliği ve İstatistiksel İşlemlere Yönelik
Tartışmalar…………………………………………………………… 246
4.6. Boran Anketi, Kendini ve Etkinlikleri Değerlendirme Formunun
Uygulanmasına Yönelik Tartışma…………………………………… 247
4.7. 5E Modelinin Uygulanmasına Yönelik Tartışma…………………… 249
5. SONUÇLAR.......................................................................................... 251
5.1. Geliştirilen Öğretim Materyalinin Kavramsal Değişime ve Kalıcılığa
Etkisi ile İlgili Sonuçlar …………………….……………………… 251
5.2. Öğretmen Adayları ve Kontrol Grubunda Dersi Yürüten Öğretim
Elemanı ile Yürütülen Mülakatlardan Elde Edilen Sonuçlar………… 257
5.3. Gözlem Bulgularına Yönelik Sonuçlar……………………………… 258
5.4. İstatistiksel İşlemlerden, BORAN Anketi, Kendini ve Etkinlikleri
Değerlendirme Formunun Uygulanmasından Elde Edilen Sonuçlar… 259
6. ÖNERİLER........................................................................................... 261
6.1. Araştırmanın Sonuçlarına Dayalı Olarak Yapılan Öneriler…………. 261
6.2. Araştırmacının Deneyimleri ve Diğer Araştırmacılara Öneriler…….. 262
7. KAYNAKLAR……………………………………………………. 264
8. EKLER……………………………………………………………. 278
ÖZGEÇMİŞ………………………………………………………………. …… 317
V
ÖZET
Bu çalışmada, fen bilgisi öğretmenliği programında yer alan Biyoloji V-Genetik dersi
konularına yönelik olarak tasarlanan ve uygulanan öğretim modelinin, öğretmen
adaylarının kavramsal anlamalarına ve sahip oldukları alternatif fikirlerin değişimine olan
etkisini belirlemek amaçlanmıştır. Bu amaçla, bu alanda literatürde yapılmış çalışmalardan
da faydalanarak yapılandırmacı öğrenme kuramına uygun 5E modeline dayalı etkinlikler
tasarlanmıştır. Bu etkinlikler, on ayrı konudan oluşan bilgisayar programı, dört tane
kavramsal yanılgıları delillerle yok etmeye yönelik metin, bir matris bulmaca ve iki el
kitabından oluşmaktadır. Araştırmada yarı deneysel yöntem kullanılmıştır. 5E modeli
dikkate alınarak hazırlanan beş ayrı etkinlik 22 öğretmen adayından oluşan deney grubuna
araştırmacı tarafından normal öğretim sürecine ilave olarak uygulanırken, 22 kişilik
kontrol grubunda da geleneksel öğretim uygulanmıştır. Bu süreçte, öncelikle öğrencilerin
bazı genetik konuları ile ilgili öğretim öncesi düşünce biçimlerinin belirlenmesi amacıyla
literatürden yararlanılarak hazırlanan 24 soruluk bir kavramsal anlama testi ön test, son test
ve öğretimden dört ay sonra geciktirilmiş son test olarak uygulanmıştır. Bu testten elde
edilen öğrenci görüşlerini derinlemesine incelemek amacıyla öğretimden önce ve sonra her
iki gruptan öğrencilerle yarı yapılandırılmış mülakatlar yapılmıştır. Elde edilen veriler nitel
ve nicel olarak analiz edilmiş ve öğrenci görüşlerinin gelişimleri grafiklerle gösterilmiştir.
Yapılan ön testte kavramsal anlama testinde yer alan 24 sorudan hem deney hem de
kontrol grubunda yüksek oranlarda kavram yanılgıları bulunmuştur. Ancak, öğretim
uygulamalarından sonra deney grubunda bu yanılgılar neredeyse tamamen giderilirken,
kontrol grubundaki öğrencilerde kısmen de olsa varlığını devam ettirmiştir. Deney
grubunda bu durumun oluşmasında, uygulanan yöntem kapsamında; görsel materyallerin
kullanılmasının, ön tartışmaların yapılmasının ve öğrencilere kendi bilgilerini kendilerinin
yapılandırmalarını sağlayacak öğrenme ortamları tasarlanmasının etkili olduğu
belirlenmiştir. Bu sonuçlara dayalı olarak öğretim sırasında öğrencilerin kavram
yanılgılarının dikkate alınmasının ve bu alanda daha fazla nitel çalışmaların yapılmasının
gerekliliği önerilmiştir.
This study aimed to determine the effect of a teaching model, developed and
implemented to teach the topics in the unit Genetics in science teacher education
programme, on student teachers’ conceptual understanding and changing their
misconceptions. For this purpose, activities based on the 5E model of constructivist theory
were designed and used. These activities are 10 computer programs, four refutional texts,
two hand books and one matrix puzzle related to the topics. The study employed quasi-
experimental design using a control group. The teaching activities prepared by the
researcher based on 5E model were used in the experimental group (22 student teachers)
and the traditional instruction were used in the control group (22 student teachers). To
determine the subjects’ perceptions and ideas about the topics, firstly, a 24-item conceptual
understanding test was administered as pre-, post and delayed post-test which was
administered four months after the teaching. In addition, interviews were also conducted to
investigate the subjects’ ideas deeper before and after the teaching of the topics in both
groups. The data obtained were analysed both qualitatively and quantitatively. In the
pretest, it was found that both students in the experimental group and the control group had
many misconceptions related to every question asked in the conceptual understanding test.
However, after the treatment, in the experimental group, these misconceptions were almost
completely removed while the students in the control group had still some of them. In
obtaining these results in the experimental group, it was determined that, in the scope of
implemented method, the use of visual materials, doing pre-discussions and designing
learning environments that provide students with constructing their own knowledge were
effective. Based on the results obtained, the study concludes with the suggestions for
teaching and learning biology in schools and for future research.
VII
ŞEKİLLER DİZİNİ
Sayfa No
Şekil 1. Çalışmanın yürütülme aşamalarının ilişkisel gösterimi………………. 42
Şekil 2. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 1. soruda ön test, son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 84
Şekil 3. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 1. soruda ön test, son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 85
Şekil 4. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 2. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 91
Şekil 5. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 2. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri……… 92
Şekil 6. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 3. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri….....… 99
Şekil 7. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 3. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 100
Şekil 8. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 4. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri……… 107
Şekil 9. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 4. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 108
Şekil 10. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 5. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 113
Şekil 11. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 5. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 114
Şekil 12. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 6. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 119
Şekil 13. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 6. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 120
Şekil 14. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 7. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 125
Şekil 15. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 7. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 126
Şekil 16a. 4. düzey kontrol grubuna ait örnek…...……….……….……….…….. 132
Şekil 16b. 2. düzey deney grubuna ait örnek.……………………………………. 132
Şekil 17a. 5. düzey deney grubuna ait örnek.…………………………………… 132
Şekil 17b. 2. düzey deney grubuna ait örnek.…………………………………… 132
Şekil 18. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 9. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 137
Şekil 19. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 9. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 138
Şekil 20. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 10. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 143
Şekil 21. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 10. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 144
VIII
Şekil 22. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 11. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 149
Şekil 23. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 11. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 150
Şekil 24. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 17. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 164
Şekil 25. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 17. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 165
Şekil 26. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 18. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 173
Şekil 27. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 18. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 174
Şekil 28. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 19. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 180
Şekil 29. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 19. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri……… 181
Şekil 30. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 20. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 186
Şekil 31. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 20. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 187
Şekil 32. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 21. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 191
Şekil 33. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 21. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 192
Şekil 34. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 22. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 196
Şekil 35. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 22. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 197
Şekil 36. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 23. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 202
Şekil 37. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 23. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri………. 203
Ek Şekil 1. Sınıf ortamının görsel tasarımı
288
Ek Şekil 2. Kromozomun yapısı 294
Ek Şekil 3. Hücrenin yapısı 294
Ek Şekil 4. İnsan genom projesi ile ilgili el kitabı
310
Ek Şekil 5. Kopyalama ile ilgili el kitabı 310
IX
TABLOLAR DİZİNİ
Sayfa No
X
Tablo 19. Deney grubu öğrencilerinin, 10. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 139
Tablo 20. Kontrol grubu öğrencilerinin, 10. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 140
Tablo 21. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 10. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri……………………………………………………………… 141
Tablo 22. Deney grubu öğrencilerinin, 11. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 145
Tablo 23. Kontrol grubu öğrencilerinin, 11. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 146
Tablo 24. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 11. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri………………………………………………………………. 147
Tablo 25. Deney grubu öğrencilerinin, 12. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 151
Tablo 26. Kontrol grubu öğrencilerinin, 12. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 152
Tablo 27. Deney grubu öğrencilerinin, 13. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 153
Tablo 28. Kontrol grubu öğrencilerinin, 13. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 153
Tablo 29. Deney grubu öğrencilerinin, 14. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 154
Tablo 30. Kontrol grubu öğrencilerinin, 14. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri………………………………………………………………. 156
Tablo 31. Deney grubu öğrencilerinin, 15. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 158
Tablo 32. Kontrol grubu öğrencilerinin, 15. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 158
Tablo 33. Deney grubu öğrencilerinin, 16. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 159
XI
Tablo 34. Kontrol grubu öğrencilerinin, 16. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 160
Tablo 35. Deney grubu öğrencilerinin, 17. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 161
Tablo 36. Kontrol grubu öğrencilerinin, 17. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 162
Tablo 37. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 17. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri……………………………………………………………… 162
Tablo 38. Deney grubu öğrencilerinin, 18. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 166
Tablo 39. Kontrol grubu öğrencilerinin, 18. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 167
Tablo 40. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 18. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri………………………………………………………………. 168
Tablo 41. Deney grubu öğrencilerinin, 19. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 175
Tablo 42. Kontrol grubu öğrencilerinin, 19. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 176
Tablo 43. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 19. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri………………………………………………………………. 177
Tablo 44. Deney grubu öğrencilerinin, 20. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 182
Tablo 45. Kontrol grubu öğrencilerinin, 20. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 183
Tablo 46. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 20. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri……………………………………………………………… 184
Tablo 47. Deney grubu öğrencilerinin, 21. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 188
Tablo 48. Kontrol grubu öğrencilerinin, 21. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 189
XII
Tablo 49. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 21. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri……………………………………………………………… 190
Tablo 50. Deney grubu öğrencilerinin, 22. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 193
Tablo 51. Kontrol grubu öğrencilerinin, 22. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 194
Tablo 52. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 22. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin
yüzdeleri……………………………………………………………… 195
Tablo 53. Deney grubu öğrencilerinin, 23. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 198
Tablo 54. Kontrol grubu öğrencilerinin, 23. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri……………………………………………………………… 199
Tablo 55. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 23. soruda yaptıkları
açıklamalar için oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri…………. 200
Tablo 56. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 24. soru için sahip oldukları
alternatif fikirlerin kavramsal değişimi……………………………….. 204
Tablo 57. Deney grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş test
puanlarının ANOVA sonuçları……………………………………….. 215
Tablo 58. Genetik kavramlarına yönelik bulmaca puanlarının Wilcoxon işaretli
sıralar testi analiz sonuçları…………………………………………… 216
Tablo 59. Öğretmen adaylarının BORAN’ın her bir aşaması hakkındaki
görüşlerinin ortalama puanları……………………………………….. 225
Tablo 60. Uygulama sonunda öğrencilerin kendilerini ve etkinlikleri
değerlendirme formuna ait bulgular………………………………….. 226
Tablo 61. Kavramsal değişim açısından sorulara yanıt veren öğrenci sayıları…. 231
Tablo 62. Ön, son ve geciktirilmiş son testteki sonuçlara göre kavramsal
değişimle ilgili matematiksel ihtimaller……………………………… 233
Tablo 63. Örneklemde yer alan öğrencilerin testlerde yer alan sorular bazında
kavramsal değişimin gerçekleşme düzeyi……………………………. 254
XIII
1
1.GENEL BİLGİLER
1.1. Giriş
Türkiye’deki eğitim sistemi incelendiğinde; içe dönük, kapalı bir sınıf yapısı ve bir
öğretmen ile bir grup öğrenci, ders kitabı, sıra ve yazı tahtasından oluşan geleneksel bir
yapıyla karşılaşılmaktadır (Başaran, 1993). Mevcut sistemdeki; fizik, kimya ve biyoloji
eğitimi alanlarında birçok konuda soyut kavramların olduğu ve öğrencilerin bu alanlarda
kavram yanılgılarının bulunduğu ve öğrendikleri bilgileri günlük hayatla
ilişkilendiremedikleri bilinmektedir (Kadıoğlu, 1996; Ayas ve Özmen, 1998; Özmen vd.,
2000). Eğitim-öğretim sisteminde sadece geleneksel yöntemlerin kullanılmasının,
öğretimin istenen başarı düzeyine ulaştırılamamasına ve kavramsal öğrenmenin yeterince
gerçekleştirilememesine neden olduğu belirtilmektedir (Aydoğdu, 1999; Karamustafaoğlu
vd., 2002; Balcı vd., 2005). Bu bağlamda; kavramsal öğrenmenin gerçekleşmemesi,
öğretim kademeleri için bir problem durumu olarak görülmektedir. Fakat, geleceğin fen
bilgisi öğretmenlerinin sahip oldukları kavram yanılgılarının, onlar aracılığı ile yüzlerce
öğrenciyi etkileyecek olması, özellikle öğretmen adayları açısından problemin önemini
daha da ön plana çıkarmaktadır. Bireylerin ön bilgi ve deneyimlerinin, yeni karşılaştıkları
durumları anlamlandırmada önemli bir etkiye sahip olduğuna dikkat çekilmektedir (Hand
ve Treagust, 1991; Duffy ve Jonassen, 1991). Bu bağlamda yürütülen program geliştirme
çalışmaları konu ve kavram bazında düzenlenmektedir. Rehber materyal geliştirilmesi,
planlı ve programlı bir çalışma sürecini gerektirmesinin yanında, oldukça uzun zaman
6
• Araştırma, Fen Bilgisi Öğretmenliği dördüncü sınıf VII. yarıyıl programında yer
alan Biyoloji V (Genetik) ders konularından (YÖK, 1998); moleküler genetik, Mendel
kuramları, çaprazlamalar ve insan genetiği konuları ile sınırlandırılmıştır.
• Araştırma kapsamında; öğrenciler, etkinlikleri beşer kişiden oluşan gruplar halinde
yürütmüşlerdir. Grup seçiminin daha etkili yapılması için, öğretmen adaylarının istekleri
dikkate alınmıştır. Bundan dolayı, her öğrencinin etkinliklerdeki çalışmalara katılımı tam
olarak sağlanmamış olabilir.
• Araştırmada, veri toplamak amacıyla kullanılan testler; ön, son ve geciktirilmiş
olarak üç kez uygulandığından adaylar sıkılmış olabilir. Bundan dolayı adaylar, testlerdeki
açık uçlu sorulara ayrıntılı şekilde yanıt vermemiş olabilirler.
2003). Bunlar, iki farklı yaklaşım gibi görünmesine rağmen, aslında birbirini
tamamlamaktadırlar (Jonassen, 1997). Radikal yapılandırmacı görüşte; tek bir yola vurgu
yapılırken, bilginin bireysel öğrenme ile biçimlendirilip geliştirildiği ifade edilmektedir.
Sosyal yapılandırmacı görüşte ise; paylaşılan bilgilerin gelişiminin sosyal etkileşim ile
sağlanabileceğine vurgu yapılmaktadır. Bu görüşe göre; öğrencilerin sosyal bir ortamda
tartışma ve karşılıklı fikir alış verişi ile ortak bir anlamı yapılandırdıkları kabul
edilmektedir. Yürütülen tartışmalar sırasında ise; öğrencilerin, kendi fikirlerini ortaya
koyabilecekleri, arkadaşlarının fikirlerinin farkına varabilecekleri, karşılıklı eleştirilerde
bulunabilecekleri, gerekli gördüklerinde kendi fikirlerini yeniden düzenleyebilecekleri ve
sonuçta paylaşılan ortak anlam üzerinde uzlaşabileceklerine dikkat çekilmektedir
(Küçüközer, 2004).
Bu kısımda özetle yapılandırmacı öğrenme kuramından ve geleneksel yaklaşımla
karşılaştırılmasından bahsedilmiştir. Yapılandırmacı kuramın öğretime hangi modellerle ve
nasıl uygulandığı aşağıda açıklanmıştır.
yerine getirmek üzere sınıf içerisinde özgürce hareket etmelerine olanak tanınmakta ve
öğrenme tamamen istendik bir ortamda gerçekleşmektedir. Yapılandırmacı yaklaşımın
uygulandığı sınıflarda, bilgilerin öğrenciler tarafından ezberlenmesi yerine, yürütülen
etkinliklere dayalı olarak öğrencilerin zihninde gerçeklere anlam verilmeye çalışılmaktadır
(Çepni vd., 2004).
Yapılandırmacı öğrenme ortamlarının değerlendirilmesinde, öğretmen tarafından
önceden geliştirilen ve etkinlik sürecini gözlemlemede kullanılan ölçme araçları veya
hazırlanan kişisel dosyalar, öğrenciler tarafından ilgili kavram için hazırlanan yazılı
metinler veya etkinliğin başlangıcında ve süreç boyunca yapılan değerlendirmeler
şeklindeki yaklaşımlar kullanılmaktadır. Yapılandırmacı öğrenme ortamlarında,
öğretmenlerin rehberliği büyük önem taşımaktadır. İyi tasarlanmamış ve yetersiz rehberlik
desteği olan öğrenme ortamlarında başarısızlık kaçınılmaz olmaktadır. Bu bağlamda,
yapılandırmacı öğrenme ortamlarındaki etkinliklerin yürütülmesinde önemli unsurlardan
biri de öğretim materyalleridir. Bu materyaller;
1. Temel bilgi elde etmede kullanılan kitap, CD, yazılı materyal, video, v.b. kaynak
materyaller.
2. Kaynak materyallerden elde edilen bilgilerin araştırılmasında kullanılacak
laboratuar deney araçları, kelime işlemciler, e-mail gibi destek materyaller.
3. Oturma düzeni, ses ve görüntü sistemleri, bilgisayarlar, tepegöz, yazı tahtası gibi
çevresel donanımlar olarak gruplandırılabilmektedir.
Yapılandırmacı öğrenme ortamları bu materyalleri tasarlamayı, bulmayı ve etkili bir
şekilde kullanmayı gerektirmektedir. Öğrenme ortamlarında teknolojik materyallerin
varlığının, çok etkili bir faktör olduğunu ve öğrencilerin kendi bilgilerini
yapılandırmalarında destekleyici role sahip olduklarına dikkat çekilmektedir (Saye, 1998).
Yükseköğretim düzeyinde de yürütülen çalışmalar bu bulguları desteklemektedir (Taşçı ve
Soran, 2006).
gözlem, öğrenci çalışmaları gibi değişik kaynaklara dayalı olarak yürütülmektedir (Saban,
2000).
Üniversitelerdeki yapılandırmacı öğrenme süreçlerinde, öğretim elemanlarının
istekleri doğrultusunda değil, öğrencilerin ön bilgilerinin, ilgi ve isteklerinin ön planda
olduğu öğrenci merkezli uygulamalara yer verilmesi önerilmektedir (Tynjala, 1999).
Öğrencilerin ilgi ve isteklerini öğrenmek ve ön öğrenmelerine ilişkin bilgi elde etmek için
onlarla mülakat veya anket yapılabileceği belirtilmektedir (Bernhisel, 1999). Derslerin
başlangıcında bu tür etkinliklerin yapılması, öğretimin nasıl düzenlenmesi gerektiği
konusunda yönlendirici nitelik taşımaktadır. Yapılandırmacı öğrenme sürecinde, önceki
bilgilerin harekete geçirilmesi yeni bilgilerin öncekilerle ilişkilendirilmesi, bilginin
farkında olunması, anlaşılması ve uygulanması gerekmektedir (Ayas vd., 2005). Bunun
için, örnek olay incelenmesi, rol oynanması, proje çalışması yürütülmesi, öğrenilenlerin
başkalarına öğretilmesi ya da yazıya dökülmesi gibi etkinlikler gerçekleştirilebilir.
Bunların dışında, başka benzetimler, çoklu öğrenme ortamları gibi stratejilere de yer
verilebilir (Aytunga, 2004).
Üniversitelerde yapılandırmacı öğrenme uygulamalarına yer verilerek, öğrencilerin üst
düzeyde bilişsel, duyuşsal ve devinişsel davranışları kazanmalarının sağlanması
gerekmektedir. Yapılandırmacı yaklaşım uygulamalarında; yeni teknolojilerin kullanımına
olanak verilmesi ve öğretim elemanlarının yapılandırmacı öğrenmeye uygun öğrenme
ortamı hazırlama konusunda yetiştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu süreçte, yüksek
öğretim düzeyinde grup çalışmasına olanak sağlayan oturma düzeni esnekliği sağlanması
zorunlu hale gelmektedir. Bu durumda, yükseköğretimde yapılandırmacı öğrenme
yaklaşımına dayalı uygulamaların yürütülmesini ve değerlendirilmesini içeren
araştırmaların yapılmasının gerekliliği ön plana çıkmaktadır (Aytunga, 2004). Son yıllarda
bu alanda yapılan çalışmalara rastlanmaktadır (Taşçı ve Soran, 2006). Bununla birlikte,
öğrencilerin kavram yanılgılarının nedenleri ve giderilme yollarının bilinmesi de bu alanda
çalışan her birey için bilinmesi gereken konular arasında yer aldığı söylenebilir.
“kavram yanılgıları, hem yeni öğrenilen bilginin tekrar yapılandırılmasına ket vurduğu,
hem de kavramlar arasında anlam bütünlüğünü bozduğu için, bir elektrik devresinde kısa
devreye yol açan iletken tellere benzer” şeklinde tanımlanmaktadır (Bahar, 2003). Duit
(1991) tarafından yapılan araştırmada, öğrencilerin kavram yanılgılarını inceleyen binden
fazla çalışma listelenmiştir. Bunlardan yaklaşık 200 tanesinde, biyoloji konuları
incelenmektedir. Son on yılda ise, bu çalışmaların artarak devam ettiği gözlenmektedir
(Köse, 2004; Kılıç vd., 2006; Güngör ve Aydın, 2006; Sülün vd., 2006; Yakışan vd., 2006;
Dervişoğlu ve Soran, 2006; Atıcı ve Karahan, 2006). Alanda yapılan araştırmalar
incelendiğinde, yürütülen çalışmaların beş güncel alanda (canlılık, hayvanlar ve bitkiler,
insan bedeni, üreme-genetik ve evrimi içeren konular ve hücrelerden besin ağlarına kadar
uzanan diğer biyoloji konularında) yoğunlaştığı görülmektedir (Simpson ve Marek, 1988;
Bahar, 2003).
Kavram yanılgılarının nedenleri, farklı kaynaklara dayanmaktadır. Öğrencilerin, var
olan kavramlarını deneyimlerinden oluşturdukları düşünülmektedir. Öğrenci kavram
yanılgısını, ders sırasında öğretmen ya da ders kitabından kazanabileceği gibi, sahip
olduğu bilişsel düzeyin de, öğretilen kavramı yanlış algılamasına neden olabileceği
vurgulanmaktadır (Bernhisel, 1999). Okul deneyiminin yanı sıra, kavram yanılgıları olan
yetişkinlerin öğrencilere yaptıkları açıklamaların da, kavram yanılgılarının önemli bir
nedeni olduğu ifade edilmektedir. Öğrencinin yaşadığı çevrenin de, kavram yanılgılarının
oluşmasında etkili olduğu vurgulanmaktadır (Chambers ve Andre, 1997). Cho vd.
tarafından, genetikteki kavram yanılgılarının nedenleri araştırılırken Amerika’da kullanılan
üç ayrı lise biyoloji kitabı incelenmiştir (Bahar, 2003). Elde ettikleri bulgulara dayalı
olarak, kitapların içerik sıralaması, kavramsal ilişkilerin kurulması, terminoloji kullanımı
ve matematiksel unsurların sunulmasında ciddi sorunların olduğu tespit edilmiştir. Son
yıllarda, öğretmenlerin bilimsel kavramları anlayışlarını irdeleyen çalışmalar ön plana
çıkmaktadır (Bahar, 2003). Bu çalışmalar, genellikle ilköğretim birinci kademe
öğretmenlerini kapsadığından, hizmet öncesi öğretmen eğitimi sürecindeki fen bilgisi
öğrenimlerini nasıl yansıttıklarını ortaya koymak açısından önem taşımaktadır (Bahar,
2003).
Fen bilimleri eğitimi alanında son 70 yıldır yapılan birçok çalışmada; kavram
yanılgılarının nedenleri tespit edilmeye çalışılmakta ve öğretmen ve öğrencilerin
kavramlarını bilimsel şekilde oluşturabilmeleri için, onlara yardımcı olabilecek metotlar
önerilmektedir. Bazı araştırmacılar, öğrencilerin okullara kavram yanılgıları ile
20
2006). Bu amaçla kullanılan farklı öğretim yaklaşımlarından biri de, kavramsal değişim
yaklaşımıdır (White ve Gunstone, 1992). Bu yaklaşıma göre; öğrencinin yeni bir kavram
öğrenirken öncekileri yetersiz bulması gerekmektedir. Kavramsal değişim yaklaşımları
temel olarak; kavram haritaları, kavramsal değişim metinleri, öğrenciler ile birebir yapılan
görüşmeler, kavramsal yanılgıları delillerle yok etmeye yönelik metinler (refutational
texts) ve tartışma ağı gibi stratejilerden oluşmaktadır. Kavram yanılgılarının
giderilmesinde birçok araştırmacı tarafından kullanılan bu stratejilerde, öğrencilerin sahip
oldukları kavram yanılgılarına vurgu yapılarak, bilimsel olarak kabul edilen kavramlar
örneklerle desteklenerek, yanılgıların bilimsel gerçeklere dönüştürülmesi sağlanmaktadır
(Özkan vd., 2001). Kavramsal değişim metinleri ile kavramsal yanılgıları delillerle yok
etmeye yönelik metinler arasındaki fark, kavramsal değişim metinlerinin soru içermesidir
(Sönmez vd., 2001). Özkan vd. (2001); ekoloji konusundaki kavram yanılgılarını
belirleyerek, kavramsal değişim metinlerinin bu yanılgıları geleneksel öğretim
yöntemlerine göre daha etkili bir şekilde azalttığını tespit etmişlerdir. Yılmaz (1998) ve
Sungur (2000), lise düzeyinde hücre bölünmesi ve insanda dolaşım sistemi konularında
kavramsal değişim metinlerini, kavram haritaları ile birlikte kullanarak, yanılgıların
giderilmesinde ve konunun öğretiminde kavramsal değişim ve kavram haritaları
tekniklerinin etkili olduğuna dikkat çekmektedirler.
Günümüzde tıptan tarıma birçok alanda gen ve kromozomlarla ilgili haberlere sık sık
rastlandığından, DNA-gen kromozom kavramlarının ve aralarındaki ilişkilerin anlamlı
şekilde öğrenilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, ilgili kavramların ve
kavramlar arası ilişkilerin öğrenilmesinde ve öğretilmesinde zorluklarla karşılaşıldığı ve
farklı düzeydeki öğrencilerde yanılgılar tespit edildiği belirtilmektedir (Deadman ve Kelly,
1978; Kindfield, 1991; Enrique ve Enrique, 2000; Şahin ve Parim, 2002; Tsui ve Treagust,
2003). Günümüzde genetiğin, biyoloji konularını öğrenmede ve biyomedikal fen
bilimlerinde araştırmanın merkezinde olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, bazı önemli ve
güncel alanlarda örneğin, mutasyon veya genetik mühendisliği gibi sosyal ve ilgi çekici
konuların gen kavramını bilmeden tartışılamayacağı belirtilmektedir. Genetiğin, öğrenciler
tarafından zor bulunmasının nedenleri arasında; yüksek seviyede düşünmelerini ve
düşüncelerini kullanmalarını gerektirmesi yer almaktadır (Tsui ve Treagust, 2003).
Son yıllarda insan genomu projesi kapsamında yapılan çalışmalarda; özellikle insan
genetiği konusu ile bağlantılı birçok konuda seri hatalara neden olduğundan, bireylerin
temel düzeydeki genetik bilgisine sahip olmaları gerektiği belirtilmektedir (Hott vd.,
2002).
Kalıtımın günlük hayattaki kullanımı yaygın olduğundan, öğrencilerin erken yaşlarda
bu deneyimlerle karşılaştıkları bilinmektedir. Öğrenciler, aile benzerlikleri veya aynı cins
iki köpeğin birbirine benzer yavrulara sahip olması hakkındaki bilgilerini, formal
eğitimden çok önce, büyüdükleri toplumda aile ve akranlarından öğrenmektedirler. Okula
geldiklerinde, çevrelerindeki dünya ile ilgili zengin fikirlere sahip oldukları görülmektedir.
Öğrencilerin çoğunun özellikle fen bilimlerinde, daha önceki yanlış kavramlara dayalı bilgi
birikimlerini öğrenme ortamlarına taşıdıkları belirtilmektedir (Simpson ve Marek, 1988).
Ancak, sınıf öğretmenlerinin bu görüşleri büyük ölçüde dikkate almadığı ifade
edilmektedir (Charakupa, 1991).
Lawson ve Thompson (1988) tarafından 7. sınıf öğrencileri ile yürütülen çalışmada;
genetiğin doğal seçilimdeki rolü ile ilgili kavramları anlama düzeyleri irdelenmiştir.
Çalışma, kazanılmış karakterlerin kalıtımı ile ilgili öğrencilerin, Lamarck’ın görüşünü
kabul eden kavram yanılgılarını ön plana çıkarmıştır. Bununla birlikte, fiziksel
karakterlerin kalıtımı ile ilgili yanılgılara rastlanmıştır. Çalışmada, öğrencilerin mantıklı
düşünme becerisi ile genetikle ilgili kavram yanılgılarına sahip olma düzeyleri arasında
26
anlamlı bir ilişki belirlenmiştir. Bu bağlamda, mantıklı düşünme becerisi iyi olan
öğrencilerin daha düşük düzeyde yanılgıya sahip olduğu tespit edilmiştir.
Sekizinci sınıftaki 63 öğrenci ile kontrol ve deney grupları oluşturulup, 40 açık uçlu
ve 40 çoktan seçmeli soru ön test ve son test olarak uygulanmıştır. Araştırma kapsamında;
kavram yanılgılarının sık görüldüğü DNA, kromozom ve gen kavramlarının
öğrenilmesinde problem çözmeye dayalı öğrenme yönteminin, kavram yanılgılarını
azaltmadaki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Kontrol grubu olarak seçilen sınıfta,
geleneksel yöntemlerle ders yürütülmüş, deney grubunda ise çalışma öncesi oluşturulan
gruplara araştırma problemi ve yararlanabilecekleri kaynaklar verilmiştir. Kavramlar,
öğrencilerin aktif olarak katıldıkları oyun hamurları kullanılarak, deney yaparak, çizgi film
izleyerek, beyin fırtınası oluşturarak ve probleme dayalı öğrenme yöntemi kullanılarak
sunulmuştur. Araştırma sonucunda, öğrencilerin öğrenme güçlüklerinin nedenleri arasında;
içeriğin öğrenci düzeyinin üzerinde olması, verilen sürenin yetersizliği ve yeterli
etkinliklerin yürütülememesi yer almaktadır. Öğretim sürecinde bu kavramların,
öğrencilerin günlük hayatta kullanabilecekleri basit düzeyde sunulması gerektiği
vurgulanmaktadır. Bulgular incelendiğinde, öğrencilerin kromozom sayısı ile canlının
gelişmişliği arasında ilişki olmadığını bulmada zorlandıkları ön plana çıkmaktadır. Ayrıca,
Mendel genetiğinde Punnet karesini çözen öğrencilerin, genetikteki birçok kavramı
öğrenemedikleri dikkate alınarak, öğretim programının değiştirilmesinin gerekliliği
vurgulanmaktadır. Diğer taraftan öğrencilerin, daha önce yanlış öğrendikleri kavramların
düzeltilmesi için, bilgisayar programlarının kullanılması, deney, video ve model yapma
gibi birçok farklı etkinliğin yürütülmesi önerilmektedir. Kalıtım konusunda ise, insandaki
kalıtım verildikten sonra, konunun detaylarına geçilmesi gerektiğine dikkat çekilmektedir.
Bununla birlikte, DNA’nın yapısındaki nükleotid hesaplamalarının yapıldığı problemlerde
uzun zaman harcandığı, DNA-gen-kromozom kavramları arasındaki ilişkinin
kavranmasına gereken önemin verilmediği ifade edilmektedir (Şahin ve Parim, 2002).
Dokuzuncu sınıftaki (15-16 yaş) 267 öğrenciye Genetik dersini almadan önce,
“bitkilerde, denizanası ve mantarlarda kromozom var mıdır?” şeklinde sorular yöneltilerek
anket uygulanmıştır. Öğrencilerin % 62’sinin bitkilerde kromozom olduğu konusunda bilgi
sahibi olmadıkları tespit edilmiştir. Öğrencilerin çoğu, gametlerin cinsiyet kromozomuna,
diğer kromozomlara, genlere ve bunlardan dolayı da genetik bilgiye sahip olduklarını
düşünmektedirler. Öğrencilerin, cinsiyet kromozomlarının sadece gametlerde bulunduğunu
düşünme eğilimleri oldukça fazladır. Bazı öğrenciler de, beyin gibi önemli organların
27
anneden daha güçlü şekilde geçtiğini düşündükleri tespit edilmiştir. Ebeveynler arasındaki
katkı eşitsizliğine ilişkin, Clough ve Wood Robinson (1985) tarafından yürütülen diğer bir
çalışmada; öğrencilerin asıl katkının anneye ait olduğuna veya kız çocukların anneden,
erkeklerin babadan kalıtım aldıklarını düşündüklerine dikkat çekilmektedir. Kargbo
tarafından yürütülen araştırma kapsamında yapılan mülakatlarda, 7-13 yaş çocuklarının
yarısı kalıtım mekanizması ile ilgili tabiat bilgisine dayalı; “doğa ebeveynlere benzer döller
verir” şeklinde açıklamalar yaptıkları tespit edilmiştir. Bu bağlamda öğrencilerin,
bazılarının çevresel faktörlere, bazılarının insan vücudu ile ilgili (örneğin beyin veya kan
gibi) somatik faktörlere ve sadece dört kişinin (yaşları büyük olanlardan) genetik kuralları
ifade etmeleri, çocukların önemsiz ve düşüncesiz cevaplar vermediğini göstermektedir
(Driver vd., 1994). Çocukların, özel bir eğitim almadan önce gen ve kromozom hakkında
bilgi sahibi oldukları belirtilmektedir. Buna karşılık bu kavramların; doğası ve
fonksiyonları hakkında çok az bilgi sahibi oldukları ve kalıtımın temelini oluşturduklarının
farkında olmadıkları tespit edilmiştir. İlköğretim öğrencilerinin, bireylerin adaptasyonları
ile zaman içerisinde populasyonlardaki kalıtsal değişiklikleri karıştırdıkları tespit
edilmiştir. Öğretim programlarında genetik ve evrim konuları yer alan ve almayan
öğrencilerin, kazanılmış karakterlerin kalıtımı ile ilgili Lamarck teorisini benimsedikleri
belirlenmiştir.
Onuncu sınıftaki 48 öğrenci ile, 10 haftalık genetik kursu yürütüldükten sonra, yarı
yapılandırılmış mülakatlar yapılarak öğrencilerin kalıtım mekanizması hakkındaki
görüşleri irdelenmiştir. Öğretimden sonra öğrencilerin % 13’ünün, kazanılmış karakterlerin
kalıtıldığını, % 40’ının sadece kazanılmış özelliklerin nesilden nesile aktarılmadığını
düşündükleri tespit edilmiştir. Öğrencilerin, öğretimden önce ve sonraki genetik
terimlerindeki değişimlerinin bireysel olarak çok az sayıda olduğu gözlenmiştir. Ayrıca,
öğrencilerdeki kavram gelişimlerinin sadece bir noktadan ele alınarak incelenmesinin de
bir eksiklik olarak görüldüğü vurgulanmaktadır (Venville ve Treagust, 1998).
Lise 2. sınıf öğrencileri ile 10 haftalık biyoloji kursu şeklinde yürütülen örnek olay
çalışmasında; öğretimden önce 83 öğrenciye ve öğretimden sonra 79 öğrenciye çalışma
kâğıtları verilerek; gen, kromozom, DNA hakkında bildiklerini yazmaları istenmiştir.
Uygulama sonuçları, aktif olarak derse katılanlar arasından seçilen 29 öğrenci ile mülakat
yürütülerek irdelenmeye çalışılmıştır. Öğrencilerin bu süreçte belirttikleri ifadeler dikkatle
incelenip listelenerek, aynı kavrama vurgu yapan öğrenciler tespit edilmiştir (Venville ve
Treagust, 1998). Ayrıca, uygulama sürecinde sınıfta yapılan gözlemler video ve teybe kayıt
29
Genetik konuları ile ilgili kaynakçada yapılan çalışmalar kapsamında tespit edilen
kavram yanılgıları aşağıda özetlenmiştir:
1) Farklı düzeylerdeki öğrencilerin DNA-gen ve kromozom kavramlarını birbirlerinin
yerlerine kullandıkları, bu kavramların hücre içersindeki yerlerini göstermede (Örneğin;
kromozomu stoplazmada gösterme, DNA’yı genin bir parçası olarak gösterme) yanılgılara
rastlandığı belirlenmiştir (Lewis ve Robinson, 2000; Lewis vd., 2000a; Lewis vd., 2000b;
Şahin ve Parim, 2002).
36
2) Kazanılmış karakterlerin kalıtımı ile ilgili Lamarck’ın görüşünü (bireyler eğer ihtiyaç
duyarlarsa, çevredeki değişikliklere uyum sağlayabilirler ve bu adaptasyon kalıtsaldır)
kabul eden kavram yanılgıları tespit edilmiştir (Lawson ve Thompson, 1988).
3) Öğrencilerin, Aa genotipindeki iki ebeveynin sadece dominant fenotipte yavru elde
edebileceklerine inanmaları ve bu nedenle fenotiple-genotipin karıştırıldığı sonucuna
varılmıştır (Browning ve Lehman, 1988).
4) Farklı yaşlardaki öğrencilerin, çevreye bağlı karakterlerin (örneğin eksik parmaklılık)
özel şartlar altında yavrulara nakledildiğini düşündükleri belirlenmiştir. Bununla birlikte
birçok öğrencinin, kazanılan karakterlerin kalıtsal olduklarına inanmalarına rağmen, bu
yanlış anlayışın yaş ilerledikçe azaldığı tespit edilmiştir (Clough ve Wood-Robinson,
1985).
5) Öğrencilerin zihinlerinde genleri bir çeşit parçacık ve molekül olarak hayal ettikleri
belirlenmiştir. Öğrenciler, genleri pasif (eylemsiz), faaliyeti olmayan veya dış etkiler
karşısında hareketsiz olarak görmektedirler. Bu durum “pasif parçacık gen modeli” olarak
ifade edilmektedir. Bundan dolayı öğrencilerin, zihinlerinde “genler ebeveynlerden
yavrulara geçer” görüşünün, “ gen karakterler üzerine etki eder” görüşünden daha önemli
hale geldiği tespit edilmiştir (Venville ve Treagust, 1998).
6) Öğrencilerin, kromozom sayısı ile canlının gelişmişliği arasında ilişki olduğunu
düşündükleri belirlenmiştir (Şahin ve Parim, 2002).
7) Öğrencilerin “bitkilerde kromozom yoktur” şeklinde bir yanılgıya sahip oldukları tespit
edilmiştir (Enrique ve Enrique, 2000).
8) Cinsiyet kromozomlarının sadece gametlerde bulunabileceği, beyin gibi önemli
organların; kromozom, gen ve genetik bilgiye sahip olmaları gerekmesine rağmen,
cinsiyet kromozomlarının bu organlara ait hücrelerde bulunmayacağı düşünülmektedir
(Enrique ve Enrique, 2000).
9) Öğrenciler, hücrelerin fonksiyonlarına göre, farklı genetik bilgi taşıdıklarına
inanmaktadırlar (Enrique ve Enrique, 2000; Lewis vd., 2000a).
10) Öğrenciler, sadece gametlerin kalıtsal bilgi taşıdıklarını ve göz rengi ile ilgili kalıtsal
bilginin gözde bulunacağını düşünmektedirler (Enrique ve Enrique, 2000).
11) Öğrencilerin, haploid hücrelerde bulunan kromozomların tek bir çift sarmal DNA
molekülünden oluştuğu, diploid hücrelerde bulunan kromozomların ise, iki tane çift sarmal
DNA molekülü veya kromatidden oluştuğunu düşündükleri tespit edilmiştir (Kindfield,
1991).
37
12) Öğrenciler, minyatür bir bebeğin, sperm ve yumurtanın içinde bulunduğunu ve diğer
gametlerin bu gelişmeyi başlattıklarını düşünmektedirler (Driver vd., 1994).
13) Öğrencilerin, karakterlerin nesilden nesile aktarıldığı konusunda sabit fikre sahip
oldukları tespit edilmiştir. Erkek öğrencilerin, anne ve babadan gelen (karışık) kalıtıma
inanmalarının yanında, karakterlerin anneden daha güçlü şekilde geçtiğini düşündükleri ön
plana çıkmaktadır. Öğrenciler kalıtımda, asıl katkının anneye ait olduğunu veya kız
çocukların anneden, erkeklerin babadan kalıtım aldıklarını gösteren yanılgılı sonuçlar
tespit etmişlerdir (Clough ve Wood Robinson, 1985).
14) Öğrencilerin kalıtımdaki rasgelelilik ile ilgili bazı fikirlere sahip oldukları, yavru
bireylerin bazen anneye, bazen babaya, bazen de her ikisine de benzediğini düşündükleri
belirlenmiştir. Olasılık ve rasgelelilik kavramlarının ileri seviye kurslardan sonra da,
öğrencilerde yerleşmediği tespit edilmiştir (Ramorago ve Wood-Robinson, 1995).
İlgili kaynakçadan derlenen çalışmalar kapsamında, farklı seviyelerdeki öğrencilerde
tespit edilen bilgi eksiklikleri de aşağıda sunulmaktadır;
1) Mendel genetiği, kalıtım teorisi ve kromozom-gen ilişkisinin öğrenciler tarafından zor
öğrenilen kavramlar arasında yer aldığı tespit edilmiştir (Hobbs vd., 1980).
2) Öğrencilerin; gen-protein sentezi, protein sentezi-organizmaların fenotipleri arasındaki
ilişkiyi anlamada bilgi eksiklikleri olduğu ön plana çıkmıştır. Öğrencilerin, genlerle protein
sentezi arasındaki bağlantıyı kurabilmelerine rağmen, gen kavramlarının geliştirilmesi
gerektiği sonucuna varılmıştır (Venville ve Treagust, 1998).
3) Öğrencilerin, genetiğin mikroskobik yapısıyla ilgilenmedikleri (Finkel, 1996) ve
kavramsal değişim süreci ile ilgili öğrencileri motive edici faktörün, kişisel ilgileri
olduğunu belirlenmiştir (Pintrich vd., 1993).
4) Öğrencilerin, genlerin karakterleri kontrol etmeleri konusunda, sadece Mendel’in
allellerin baskın ve çekinik olması görüşünü benimsedikleri görülmektedir (Finkel, 1996).
5) Genetikte öğretilmesi ve öğrenilmesi zor olan konuların belirlenmesinde öğretmen ve
öğrenci görüşlerinin birbirinden farklı olmasının, konunun zor olmasından çok, sunuş
yolunun yetersiz kalmasından kaynaklandığı ifade edilmektedir (Bahar vd., 1999a).
6) Öğretilmesi ve öğrenilmesinde zorluk çekilen biyoloji konuları arasında; mayoz-mitoz
bölünme, kalıtımda kromozom teorisi, Mendel’in kalıtım kuralları, çok allellilik gibi
bölümlerin yer aldığı tespit edilmiştir. Bu kavramların öğrenilmesindeki zorluğun, biyoloji
öğretim programındaki seviyeye ve kavramların soyut olma düzeyine bağlı olduğu
vurgulanmaktadır (Lazarowitz ve Penso, 1992).
38
metotlarının kullanıldığı birer çalışma belirlenmiştir. Örnek olay metodolojisi ile yürütülen
detaylı bir tek çalışma incelenmiştir (Venville ve Treagust, 1998).
Öğretim sürecinden önce ve sonra, bireysel olarak öğrencilerin genetikle ilgili
kavramları anlamadaki değişimlerini inceleyen araştırmaların çok az sayıda olduğu dikkat
çekmektedir. Ayrıca, yürütülen çalışmalarda öğrencilerdeki kavram gelişimlerinin, sadece
bir noktadan ele alınarak incelenmesi ve kaynakçadaki çalışmaların tamamına yakınının,
ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde olması da bir eksiklik olarak görülmektedir.
Kaynakçada yapılan araştırmalar dikkate alınarak yürütülen çalışma kapsamında ise;
son sınıfta öğrenim gören fen bilgisi öğretmen adaylarının, öğretim sürecinden önce ve
sonra genetik kavramlarında meydana gelen değişimler incelenmiştir. Öğrencilerin,
seviyelerinde meydana gelen değişimler kavramsal olarak değerlendirilmiş ve grafiksel
olarak da sunulmuştur. Bu kapsamda elde edilen araştırma verileri, genetik dersindeki
kavram yanılgılarının olası nedenleri açısından irdelenerek, ayrıntılı şekilde analiz
edilmiştir. Araştırma verilerinin analizine dayalı olarak ulaşılan sonuçlar, somut önerilerle
desteklenerek çalışma tamamlanmıştır. Genetik dersini yürütme sürecinde öğretim
elemanları tarafından, araştırma kapsamında tespit edilen kavram yanılgılarının dikkate
alınmasının ve geliştirilen etkinliklerin uygulanmasının, öğretmen adaylarının sahip
oldukları kavram yanılgılarının giderilmesinde etkili olacağı düşünülmektedir.
40
2. YAPILAN ÇALIŞMALAR
Kaynakça incelemesi.
GO YO
KAT’i geliştirme ve uygulama
Seçme KAT
2002-
91 67
2003
Fen bilgisi öğretmen
Genel uygulama
2004–2005 güz yarıyılı
Yapılandırmacı
Geleneksel Ortam
Ortam
22 22
Örneklem fen bilgisi öğretmenliği son sınıfta öğrenim gören öğrencilerin iki gruba
bölünmesi ile (22 kontrol ve 22 deney grubu) oluşturulmuştur. Örneklem ile ilgili yaş ve
cinsiyet özellikleri Tablo 3’de verilmektedir.
f % F %
Kız 9 41 8 36
Cinsiyet
Erkek 13 59 14 64
20-21 9 41 10 45
Yaş 22-23 11 50 11 50
24-26 2 9 1 5
Tablo 3’de görüldüğü gibi, deney ve kontrol gruplarındaki kız-erkek öğrenci sayısı
ve yaş gruplarındaki öğrenci sayısı yaklaşık olarak aynıdır.
Araştırma kapsamında fen bilgisi öğretmen adaylarına, Ek 1’de doğru cevapları ile
birlikte verilen anket uygulanmıştır. Farklı kategorilerde toplam 52 sorudan oluşan anketin;
ilk 11 sorusu doğru/yanlış işaretlemeli, 6 soru çoktan seçmeli, 6 soru çoktan seçmeli ve
açıklamalı, 1 sıralama, 2 şekil çizme ve 26 kısa cevaplı sorudan oluşmaktadır. Anketin
uygulanmasından sonra öğrencilerin anlamakta zorluk çektikleri bazı bölümlerde
düzeltmeler yapılmıştır. Örneğin; birinci bölümde yer alan ‘karakterlerimiz ebeveynlerden
gelir’ sorusunda öğrencilerin büyük bir kısmı, ‘karakterlerimiz’ kavramını bireylerin
psikolojik anlamda sahip oldukları kişilik karakterleri şeklinde algılamışlardır. Daha sonra
47
bu sorun, fiziki karakterlerimize ait örneklere ankette yer verilmesi ile giderilmiştir.
Uygulanan ankette yer alan sorular seçilirken, kaynakçadan de faydalanılmıştır
(Ramorago, 1995; Driver vd., 1994; Marbach ve Stavy, 2000; Enrique ve Enrique, 2000;
Lewis vd., 2000a; Lewis vd., 2000b).
Fen Bilgisi öğretmen adayları ile pilot uygulama 2003-2004 eğitim-öğretim yılında
yürütülerek elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir. “Etkinlik planlama kılavuzu”,
“kendini ve etkinlikleri değerlendirme formu” ve “Bütünleştirici Ortam Tasarımı Anketi
(BORAN)”, Keser (2003) tarafından geliştirilmiştir. Uygulama sürecinde bilgisayar
donanımı olan bir sınıfta yapılandırmacı ortam tasarımı düzenlenmeye çalışılmış ve
öğrencilere uygulanan anket (BORAN) ile durum değerlendirilmiştir. Ayrıca yürütülen
uygulama sonunda, öğretmen adaylarından kendilerini ve etkinlikleri değerlendirme formu
ile ilgili görüşlerini belirtmeleri istenmiştir. Kavramsal anlama testinden elde edilen
bulgular dikkate alınarak, moleküler genetik ve eşeye bağlı kalıtım konularında beş ayrı
öğretim materyali geliştirilmiştir. Geliştirilen materyallerden dördü, eşeye bağlı kalıtımın
farklı konularında kavram yanılgılarını delillerle yok etmeye yönelik metinlere dayalı
olarak, biri ise moleküler genetik konusunda Delphi programında hazırlanmıştır. Bununla
birlikte, yapılandırmacı öğrenme kuramının 5E modelinde yer alan açıklama aşamasında;
öğrencilere, hazırlanan kavram değişim metinleri ve bilgisayar yazılımı uygulanırken,
derinleşme aşamasında; araştırmacı tarafından geliştirilen kavramsal anlama testindeki
sorulardan seçilerek hazırlanan test uygulanmıştır. Araştırmacı tarafından düzenlenen bu
teste, “seçme kavramsal anlama testi” adı verilmiştir. Testin düzenlenmesinde; öğretmen
adaylarının kavramsal anlama testinde yapamadıkları soruların seçilmesine özen
gösterilmiştir.
Uygulanan pilot çalışmadan elde edilen verilerin, genel uygulamaların yürütülme
sürecinde oluşabilecek sorunların ve eksikliklerin giderilmesine katkı sağladığı
düşünülmektedir.
Öğretim öncesi uygulanan kavramsal anlama testi, son test ve geciktirilmiş son test
olarak deney ve kontrol gruplarına uygulanmıştır. Bununla birlikte, deney grubundan
dokuz, kontrol grubundan 11 öğretmen adayı ile yarı yapılandırılmış mülakat
yürütülmüştür. Araştırmanın temel veri toplama kaynağını, öğretim öncesi ve sonrası
kullanılan test oluşturmaktadır. Yürütülen yarı yapılandırılmış mülakatlara dayalı olarak
öğrencilerin konu hakkındaki fikirleri derinlemesine incelenmiş ve test verileri
desteklenmiştir.
Öğrencilerin her hangi bir konu hakkındaki fikirlerini belirlemede kullanılan birçok
farklı teknik vardır. Driver ve Erickson (1983), bu yaklaşımları kavramsal ve olaysal
olmak üzere iki ana başlık altında incelemektedirler. Bu iki yaklaşımın, sunulan
kavramların içeriklerindeki farklılıklardan dolayı birbirinden ayrıldıkları belirtilmektedir.
Kavramsal boyuttaki yaklaşımlarda, öğrencilere sunulan kavramla ilgili açıklamada
bulunmaları, verilen kavramı cümle içinde kullanmaları ya da tanımlamaları
istenilmektedir. Bu yaklaşımda veri toplama teknikleri olarak; kelime ilişkilendirme (word
association), serbest yazma (free association), kavram haritaları ve görüşmeler
kullanılmaktadır (Driver ve Ericson, 1983; Kabapınar, 1998). Olaysal boyuttaki
yaklaşımlarda ise, öğrencilerin bir durum hakkında tahminde bulunmaları ve bu
tahminlerini doğrulamaları istenmektedir (Driver ve Ericson, 1983). Bu yaklaşımda açık
uçlu hazırlanan testler ve yürütülen mülakatlara dayalı olarak veri elde edilmesi mümkün
olmaktadır.
49
bir parçasıdır” şeklindeki alternatif fikirlerin varlığını tespit etmek amacıyla hazırlanmıştır.
Sorunun doğru yanıtı; organizma, hücre, nukleus, kromozom, DNA ve gen olmalıdır.
Soru 8) Aşağıda yer alan boşluk kısmına içerisinde hücre, kromozom, gen ve DNA’nın
bulunduğu temsili bir şekil çiziniz. Her bir terimi uygun yerlere koyarak işaretle üzerinde
belirtiniz.
Araştırmacı tarafından hazırlanan bu soru da 6. soruya benzer nitelikte, fakat şekil
çizdirme metodu ile hazırlanmış kavramsal temelli bir sorudur. Bu soru kapsamında,
öğrencilerin zihinlerinde kavramların nasıl şekillendiği tespit edilmeye çalışılmış ve cümle
şeklindeki ifadelerden çok, fikirlerini somut olarak gösterebilecekleri bir metot tercih
edilmiştir. Sorunun doğru yanıtı Ek 4’de gösterilmektedir.
Aşağıda yer alan soruları cevaplarken doğru yanıtınızı daire içine alınız ve
gerekçenizi de boş bırakılan bölüme yazınız.
Soru 9) A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sinir hücresinde yer alan genetik bilgileri;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni: aynıdır. Çünkü, bir bireye ait bütün hücrelerin genetik bilgileri
aynıdır.
Soru 10) A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sperm ana hücresinde yer alan genetik
bilgileri;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni: aynıdır. Çünkü, bir bireye ait bütün hücrelerin genetik bilgileri
aynıdır.
Soru 11) A öğrencisinin iki sperm hücresinin genetik bilgileri;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni: farklıdır. Çünkü, sperm hücreleri mayoz bölünme sonucu
oluşmuştur ve bu bölünme sırasında meydana gelen krossing-over sonucu genetik bilgiler
değişmektedir.
Bu bölümde yer alan soruların tamamı, kavramsal temellidir. Lewis vd. (2000b)
tarafından yapılan çalışmadan alınan sorularda; öğrencilerden aynı ve farklı bireylere ait
benzer fonksiyona sahip olan ve olmayan hücrelerdeki genetik bilgilerin karşılaştırılması
istenmiştir. Bu sorulardaki bir diğer amaç ise, gametlerin mayoz bölünme mekanizması
sonucu oluştuğu ve bundan dolayı oluşan gametlerde yer alan bilgilerin birbirinin tamamen
aynı olmayabileceği fikrine öğrencilerin sahip olma düzeyinin tespit edilmesidir.
52
Aşağıda yer alan soru ifadelerinin baş kısmını eğer ifade doğru ise D, yanlış ise Y
harfi ile işaretleyiniz.
Y- Soru 12) Bir bireyin her bir hücresi fonksiyonlarına göre farklı kalıtsal bilgi
taşımaktadır.
D- Soru 13) Bir bireye ait bütün hücreler aynı kalıtsal bilgiyi taşımaktadırlar, fakat
fonksiyonlarına uygun olarak sadece bir kısmını kullanmaktadırlar.
Y- Soru 14) Bir bireyde sadece gametler kalıtsal bilgi taşımaktadır.
Bu bölümde yer alan soruların tamamı, araştırmacı tarafından ve kavramsal temelli
olarak hazırlanmıştır. Soruların hazırlanmasındaki amaç; “kalıtsal bilginin farklı
fonksiyonlardaki hücrelerde değişiklik göstereceği” şeklindeki alternatif görüşün
öğrencilerdeki varlığını tespit etmektir.
Aşağıda yer alan çoktan seçmeli sorulardan doğru olanı işaretleyiniz.
Soru 15) Aynı tür ve aynı yaştaki iki canlı arasında görülen büyüklük farkının nedeni
aşağıdakilerden hangisi ile açıklanmaktadır?
a. Hücre büyüklüğü b. Gen sayısı c. Kromozom sayısı d. Hücre sayısı
Araştırmacı tarafından hazırlanan bu soruda amaçlanan, öğrencilerde “gen veya
kromozom sayısı fazla olan canlı daha büyüktür” şeklinde bir alternatif görüşün var olup
olmadığını tespit etmektir. Kavramsal temelli olarak hazırlanan sorunun doğru yanıtı d
seçeneğidir.
Soru 16) Sperm ve yumurta hücreleri için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
a. Kromozomlara sahiptirler
b. Sadece cinsiyet kromozomuna sahiptirler
c. Genlere sahiptirler
d. Kalıtsal bilgi taşırlar
Enrique & Enrique (2000) tarafından yapılan çalışmadan alınan bu soru, kavramsal
temelli bir soru olup, öğrencilerde “cinsiyet kromozomları sadece cinsiyetle ilgili genetik
bilgileri taşır” alternatif görüşünün varlığını araştırmak amacıyla sorulmuştur. Sorunun
doğru yanıtı b seçeneğidir.
Soru 17) DNA’nın bir zincirindeki nukleotidlerin sıralaması; AATCCGATT şeklindedir. Bu
zincirden kopyalanan m-RNA’da bu sıralama nasıl olmalıdır?
a. TTABBCTAA b. UUAGGCUAA c. TTUGGCTUU
d. UUGAAGUGG e. Hiçbiri
Açıklamanız:
53
Brown (1998) tarafından yapılan bir çalışmadan alınan bu soru, kavramsal temelli
olup öğrencilerin DNA zincirindeki nukleotidlerin m-RNA’da nasıl dizileceğini bilme
düzeylerini tespit etmek amacıyla hazırlanmıştır. Sorunun doğru yanıtı b seçeneğidir.
Çünkü, m-RNA’da Adenin (A)’in karşısına Urasil (U), Timin (T)’in karşısına Adenin,
Sitozin (C)’in karşısına Guanin (G), Guaninin karşısına ise Sitozin gelmektedir.
Açıklamanız:
Brown (1998) tarafından yapılan bir çalışmadan alınan bu soru, kavramsal temelli
olup, öğrencilerin DNA’dan protein sentezine ve yapısal ve fonksiyonel özelliklerin ortaya
çıkışına kadar olan süreç hakkındaki bilgi düzeylerini irdeleyen bir sorudur. Sorunun doğru
yanıtı a seçeneğidir.
Soru 19) İnsanlarda AB0 kan gruplarının kalıtımı, aşağıdakilerden hangisine örnektir?
a. Epistasi b. Çok (multipli) allel c. Bağlanma ve krossing-over
d. Poligenik kalıtım e. Hiçbiri
Çünkü, down sendromu otozomlarda görülen ayrılmama olayı sonucu ortaya çıkan bir
hastalıktır.
21-22 . Soruları aşağıda yer alan bilgiler ışığında cevaplayınız.
P= 6 parmaklılık p= normal parmaklılık
A= Pigmentli a= Pigmentsiz (albino)
Pigmentsiz ve 6 parmaklı bir erkeğin genotipi aaPp’dir. Normal pigmentli ve
genotipi Aapp olan bir dişiyle evlendiğinde üç çocukları oluyor. Bunlardan birincisi
pigmentsiz ve normal parmaklı bir erkek, ikincisi normal pigmentli ve 6 parmaklı bir dişi
ve üçüncüsü normal pigmentli ve normal parmaklı erkek.
Soru 21) Normal pigmentli ve altı parmaklı dişinin genotipi nasıl olmaktadır?
a. aaPp b. AaPp c. AAPp d. Aapp e. Aapp
Açıklamanız:
Brown [112] tarafından yapılan bir çalışmadan alınan bu soru, olaysal temellidir.
Doğru yanıtı b seçeneğidir. Anne ve babanın genotipleri dikkate alınarak kız çocuğun
genotipini tahmin etmek mümkündür.
Soru 22) Birinci çocuk olan pigmentsiz ve normal parmaklı bir erkekle iki özellik
bakımından da homozigot dominant olan bir dişi evlendiğinde, doğacak çocuklarının
dedelerine benzeme, yani pigmentsiz ve altı parmaklı olma olasılığı ne olacaktır?
a. 0 b. % 25 c. % 50 d. % 75 e. % 100
Açıklamanız:
Brown (1998) tarafından yapılan bir çalışmadan alınan bu soru, olaysal temellidir.
Çünkü öğrencilerin üç çocuğun genotipini tahmin ederek doğru bir şekilde ifade
edebilmeleri ve birinci çocuğu, genotipi AAPP olan bir dişiyle evlendirip doğacak
çocukların dedeye benzeme olasılıklarını tahmin etmeleri gerekmektedir. Sorunun doğru
yanıtı, a seçeneğidir. Çünkü bu çiftin hiçbir zaman pigmentsiz ve altı parmaklı çocukları
dünyaya gelmez.
1 2
3 4 5 6
55
Soru 23) Yukarıdaki soy ağacında kalıtsal olarak görülen özellik aşağıdakilerden
hangisidir?
a. otozomal baskın b. Otozomal çekinik c. Gonozomlarda baskın
d. gonozomlarda çekinik e. Bu verilerle bir şey söylenemez
Açıklamanız:
Brown (1998) tarafından yapılan bir çalışmadan alınan bu soru olaysal temellidir.
Soy ağacına bakılarak özelliğin otozomal çekinik olduğu dikkate alınarak, doğru yanıtın b
seçeneği olduğunun tahmin edilmesi istenmektedir. Bu sorunun hazırlanma amacı,
öğrencilerin soy ağacını anlayabilme düzeylerini tespit etmektir.
Soru 24) İnsan genom projesi hakkında bildiklerinizi yazınız.
Açıklamanız:
Araştırmacı tarafından hazırlanan bu soru kavramsal temellidir. Öğrencilerin güncel
bir kavram olan “genom projesi” hakkındaki görüşlerini yazılı olarak ifade etmeleri
istenmiştir. Sorunun amacı, öğrencilerin genetiğin günlük yaşamdaki kullanımını ve
genom projesinin olumlu olumsuz yanları hakkında bilgi sahibi olma düzeylerini tespit
etmektir. Sorunun geniş açıklaması aşağıda verilmiştir:
1990 yılında ABD ve 17 Avrupa ülkesinin katıldığı “İnsan Genomu Projesi” adı
altında büyük bir çalışma başlatılmıştır. Bu proje, insandaki yaklaşık 100 bin genin
diziliminin saptanmasını hedeflemektedir. Bu kapsamda, insanların gen haritası yavaş
yavaş oluşturulmaya başlanmıştır. Genom projesinin insanlara en önemli faydası, çıkarılan
“gen haritası” na dayalı olarak; kalp hastalıkları, alzheimer, parkinson, şeker ve kanser gibi
birçok hastalığın tarihe karışarak, insan yaşamının kalitesinin artması ve insan ömrünün
uzayacak olmasıdır. Ayrıca, yeni enerji kaynaklarının geliştirilmesi, tarım hayvancılık
alanında olumlu gelişmeler sağlaması, adli tıpta suçluların bulunmasında kullanılması,
biyo-arkeoloji, evrim-antropoloji ve tarih alanında yapılacak araştırmalara ışık tutması
açısından da faydalı olacağı düşünülmektedir (Çepni vd., 2004).
bir hücreden oluşturulması hakkında bilgilerini ve varsa yanılgılarını ortaya çıkarmak için
hazırlanmıştır. Bu soruya, sadece geciktirilmiş son testte yer verilmiştir.
Soru 26. Akraba evliliğinde özürlü birey nasıl oluşmaktadır? Açıklayınız.
Açıklamanız:
Araştırmacı tarafından hazırlanan bu soru, kavramsal temellidir. Öğrencilerle
yürütülen mülakatlar sürecinde bu konuda bazı yanılgılara sahip oldukları belirlenmiştir.
Bu soru, Türkiye’de özürlü bebek doğumlarına neden olan akraba evliliği konusunda
öğrencilerin, bireylerde çekinik olarak bulunan ve hastalık taşıyan bazı genlerin, olası bir
akraba evliliğinde bir araya gelerek bireyde meydana çıkması hakkında, öğretmen
adaylarının görüşlerini belirlemek amacı ile hazırlanmıştır. Bu soruya, sadece geciktirilmiş
son testte yer verilmiştir.
Soru Numarası
Kaynakça
Gec. Son
Mülakat
Son test
çalışma
Kavram Yanılgıları
Ön test
test
Kodu
Pilot
Aynı bireye ait bütün hücreler aynı 9,12,
1 √ √ 9,12,13 9,12,13
genetik bilgiyi taşımazlar 13
Bir bireye ait bütün sperm hücreleri
2 √ √ 10,11 10,11 10,11
aynı genetik bilgiyi taşır.
Kromozom-gen-DNA kavramlarının
3 √ √ 7,8 7,8 7,8
birbiri yerine kullanılması.
Canlıların kromozom sayısı ve
gelişmişlikleri arasında bağlantı 4 √ √ 2,15 2,15 2,15
vardır.
*Cinsiyetimizi belirleyen
kromozomlar yumurtalık ve
5,14, 5,14, 5,14,
testislerde bulunur. 5 √ √ √
16 16 16
*Zigot oluşumunda anneden 22+XX,
babadan 22+XY aktarılır.
Kalıtımda kız çocuklar babaya, erkek
6 √ √ √ 6 6 6
çocuklar anneye benzeyebilirler.
*Çaprazlama erkek ve dişi
hücrelerden gelen genlerin harflerle 2,7,21
2,7,21,22 2,7,21,22
sembolik olarak birbirleriyle 7 - √ √ ,22,
23 23
yazılmasıdır. Olasılık kullanılır. 23
*Çaprazlama, aşılama yapmaktır.
Kelimelere ait kavram yanılgıları.Örn;
Homozigot haldeki gene allel gen, eşit
8 √ √ √ 19,20 19,20 19,20
kromozomlara homolog kromozomlar
denir.
Her zaman bir gen bir özelliği temsil
9 - √ 1,3,4 1,3,4 1,3,4
eder.
Bireyde ortaya çıkan özelliklerin
tamamı baskın halde bulunan genler 10 - √ 6,23 6,23 6,23
sayesindedir.
DNA ve RNA üzerindeki 17 17
11 √ 17
nukleotidlerin sıralanışı
DNA-Protein ilişkisi ve √ √ 18 18 18
12
proteinlerin kalıtımdaki görevleri
Genom projesi koyun kopyalamadır 13 √ 24 24 24
Klonlama bir canlı ile aynı yaşta, aynı √ - 25 25
14 √
kişilikte olan yeni bir canlı üretmedir.
Akraba evliliğinde özürlü birey kan √ - 26 26
15
uyuşmazlığı sonucu ortaya çıkar.
58
Ön test, son test ve geciktirilmiş son testin kontrol ve deney grubuna uygulanma
sürecinde dikkate alınan noktalar aşağıda sıralanmaktadır:
- Testler her iki gruba da aynı zamanda uygulanmıştır.
- Ön test öğretimden bir ay önce, son test öğretimden hemen sonra, geciktirilmiş son
test ise, öğretimden dört ay sonra uygulanmıştır.
Geçerlilik, bir ölçme aracının ölçmeyi amaçladığı özelliği, başka herhangi bir
özellikle karıştırmadan, doğru olarak ölçebilme derecesi olarak tanımlanmaktadır (Özçelik,
1992). Bir ölçme aracının kullanılma amacına uygunluğu mantıksal çözümleme yolu ve
empirik veya istatistiksel yol olmak üzere başlıca iki yolla belirlenmektedir. Yürütülen
çalışmada, hazırlanan testin geçerliliği mantıksal çözümleme yolu ile belirlenmiştir. Buna
göre; test soruları alanında uzman öğretim elemanları tarafından incelenmiş ve
değerlendirilmiştir. Eğitim alanında yapılan çalışmalarda, bu tür geçerlilik belirleme
yöntemlerinin kullanımına rastlanmaktadır (Özmen, 2002; Demircioğlu, 2003; Köse, 2004;
Coştu, 2006).
Bir ölçme aracının güvenirliği, aynı özellikle ilgili olarak arka arkaya yapılan
ölçmelerde yaklaşık olarak aynı sayısal sonucu vermesi ile belirlenir (Tekin, 2000; Kaptan,
1998). Ölçme sonuçlarına çeşitli hatalar karışma imkânı olduğundan, güvenirliği tam olan
bir test geliştirmenin imkânsız olduğu belirtilmektedir (Çepni, 2001). Güvenirlik hesapları
araştırmacının kendisi tarafından veya SPSS paket programı yardımıyla bilgisayarda
yapılabilmektedir. Bu paket programda hesaplama için kullanılan yöntemlerden biri
cronbach ά- güvenirlik katsayısı hesaplama yöntemidir. Güvenirlik tahmini işleminde
izlenen yöntem hangisi olursa olsun işlem sonunda 0,00 ile 1,00 arasında bir korelasyon
elde edilir. Korelasyonun 1,00’a yakın olması testin güvenirliğinin yüksek olduğu, 0,00’a
yaklaşması halinde ise güvenirliğin düştüğü anlamına gelir (Özçelik, 1992; Çepni, 2001).
Bu çalışmada güvenirlik SPSS paket programı yardımıyla hesaplanmış, öğrencilerin
ön testte aldıkları notlar Tablo 7’de belirtilen kriterlere göre puanlanmış ve istatistik verisi
olarak kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlar incelendiğinde; öğrencilerin cronbach ά-
güvenirlik katsayısının 0,65 olarak belirlendiği tespit edilmiştir. Kavram yanılgıları
59
her bir etkinliğin değerlendirme aşamasında, kontrol grubundaki öğretmen adayları ile ise,
öğretim sürecinin sonunda yürütülmüştür.
Gözlem, bir ya da birden fazla kişinin gerçek hayat içinde olup bitenleri bir plan
dâhilinde izlemesi ve kayıt etmesi olarak tanımlanmaktadır (Erden, 1998). Bir olayın
doğrudan gözlenmesi katılımcı gözlem olarak adlandırılmaktadır (Altrichter, 1993; Çepni,
2001; Ekiz, 2003). Katılımcı gözlem yapan kişiler, içinde bulunulan sosyal ortamın parçası
olan kişilerdir. Bu yöntemde veriler birinci elden, araştırmacının kendisi tarafından elde
edilir. Araştırmacı, gözlem sürecinde; araştırılan insanların konuşmalarını, ilgilerini çeken
konuları izler, zaman zaman konuşmalara katılır ve böylece gözlemlediği kişilerin
yaptıkları işlemleri nasıl yorumladıklarını keşfetmeye çalışır (Ekiz, 2003). Bu çalışmada
deney grubunda gerçekleştirilen öğretim araştırmacı tarafından yapıldığından dolayı
katılımcı gözlem metodu kullanılmıştır. Ayrıca etkinliklerin yürütülmesi sürecinde
oluşturulan gruplar ders süresi boyunca izlenmiş ve Keser (2003) tarafından geliştirilen
gözlem maddeleri (Ek 3) dikkate alınarak ders süresince gözlem notları yazılı olarak
kaydedilmiştir. Bu çalışmada kullanılan veri toplama araçları, kullanım amaçları ve
uygulandığı kişi sayısı aşağıda verilen Tablo 5’te özetlenmiştir.
Örneklem
Veri toplama
Kullanım amacı Deney Kontrol
araçları
grubu grubu
Ön mülakat Öğrencilerin öğretim öncesi genetik 7 4
konuları hakkındaki ön görüşlerini
Ön test belirlemek 22 22
Etkinliklerin yürütülme sürecini ve bu
Gözlem 22 -
süreçte öğrenci davranışlarını belirlemek
Son test Eğitimden sonra öğrenci görüşlerinin 22 22
Son mülakat değişip değişmediğini belirlemek 9 11
Geciktirilmiş Öğrenci görüşlerinin kalıcılık düzeyini
22 22
son test belirlemek
Öğretim elemanı Kontrol grubu ile yürütülen ders
- 1
ile mülakat etkinliklerini değerlendirmek
61
yanılgısını
Yer aldığı
yapılarak
numarası
tarafında
kavram
İçerdiği
Programın İsmi
etkinlik
kaynak
n kodu
Alınan
Çeviri
grubu
alındı
cı
n
DNA zincirindeki
nükleotidlerin sıralanışı B 11 √ URL-3
nasıldır? (Flash)
RNA’da nükleotidlerin B 11 √ URL-3
sıralanışı nasıldır? (Flash)
Klonlama olayı nasıl D 14 √ √ URL-3
gerçekleşir? (Flash)
Çocuklar ebeveynlerine nasıl C 6 √ URL-3
benzerler? (Flash)
Proteinler vücutta nasıl B 12 √ URL-3
çalışırlar? (Flash)
Proteinler vücutta nasıl B 12 √ URL-3
çalışırlar? (Flash)
Çaprazlama nasıl yapılır? C 7 √ -
(Flash)
Özelliklerimiz nasıl ortaya C 9 √ URL-3
çıkıyor? (Flash)
Bir bireye ait bütün eşey
hücreleri aynı genetik bilgiyi E 2 √ URL-1
taşır mı? (Flash)
Ateşböceğinin ışık yayması
ile genler arasındaki ilişki B 12 √ URL-3
nedir? (Flash)
Hücre (Delphi) A 3 √ -
Kromozom (Delphi) A 3 √ -
konu ile ilgili sorular bulunmaktadır. Diğerinde ise, klonlama konusu ile ilgili yanılgılar ve
karikatürler yer almaktadır (Ek 6).
Etkinlik D’de kullanılan el kitapları Tablo 4’de yer alan 13 ve 14 kodlu yanılgıları
gidermek amacıyla hazırlanmıştır.
Pilot uygulama için, daha önceden belirlenen kavram yanılgıları dikkate alınarak,
moleküler genetik ve eşeye bağlı kalıtım konuları seçilmiş ve bu konulara yönelik
yapılandırmacı öğrenme kuramının 5E modelinin aşamaları aşağıdaki gibi planlanmıştır.
Geliştirilen bilgisayar yazılımı ve kavram yanılgılarını delillerle yok etmeye yönelik
metinler, modelin açıklama aşamasında kullanılmıştır. Ayrıca, araştırmacı tarafından
seçme kavramsal anlama testinden derlenen ilgili sorular derinleşme aşamasında
uygulanmıştır.
Aşamalar halinde yürütülen etkinlikler, Keser (2003) tarafından hazırlanan etkinlik
planlama kılavuzu dikkate alınarak düzenlenmiştir. Ek 4’de sunulan “Etkinlik A” pilot
çalışma olarak kullanılmıştır. Pilot çalışma ile ilgili bulgular Ek 9’da sunulmaktadır.
Çalışma kapsamında elde edilen verilerin analizlerinin nasıl yapıldığı ayrı ayrı
kısımlar halinde düzenlenerek aşağıda sunulmuştur.
Kavramsal anlama testinde yer alan soruların, açık uçlu bölümlerinde öğretmen
adaylarının yaptıkları açıklamalar; tam yanıtı belirleme ve açıklamaları belli
kategorilerdeki sınıflandırma yaklaşımları kullanılarak analiz edilmiştir (Kabapınar, 1998;
Kocakülah, 1999). Bu yaklaşımları kullanırken yapılan işlemler aşağıda özetlenmiştir:
a) Araştırmacı tarafından sorunun olası doğru cevapları çıkarılmıştır.
b) Öğretmen adaylarının cevapları kodlanabilen ve kodlanamayan olarak ayrılmıştır.
c) Kodlanabilen cevaplar, doğru ve yanlış olarak ayrılmıştır.
d) Doğru cevaplar arasındaki, benzer açıklamalar sınıflandırılarak farklı yanıt
kategorileri oluşturulmuştur.
e) Yanlış cevaplar da, kendi içerisinde sınıflandırılarak farklı kategoriler
oluşturulmuştur.
Kategori belirleme işlemleri, her üç test için de ayrı ayrı yapılmıştır. Her bir soru için
belirlenen kategoriler, Tablo 7’de verilen düzeylere göre gruplandırılmıştır. Düzeylere; en
doğru cevap 6, yanıtsız soru için 0 olacak şekilde puanlar verilerek ön test, son test ve
geciktirilmiş son testten aldıkları puanlar hesaplanmıştır.
Düzeyler Puan
A- Tam Doğru 6
B- Kısmen Doğru 5
C- Yanlış (1) 4
D- Yanlış (2) 3
E- Yanlış (3) 2
F- Kodlanamayan 1
G- Yanıtsız 0
73
Tablo 7’de yer alan düzeylere ait açıklayıcı tanımlar aşağıda belirtilmektedir:
Tam Doğru (A): Bilimsel olarak doğru ve tam olarak kabul edilebilecek açıklamalar
bu grupta ele alınmaktadır.
Kısmen Doğru (B): Açıklamalar doğru, fakat tam doğru cevaba göre eksik ise, bu
düzeyde yer almaktadır.
Yanlış-1 (C): Hem kısmen doğru kabul edilebilecek, hem de yanlış ifadelerin bir
arada bulunduğu açıklamalar bu düzeyde yer almaktadır.
Yanlış-2 (D): Tamamıyla yanlış olan açıklamaları içeren ifadelerin yer aldığı
düzeydir.
Yanlış-3 (E): Konuyla ilgisi olmayan açıklamaların yer aldığı düzeydir.
Kodlanamayan (F): Anlaşılamayan ve soru ile tam olarak ilişkisi kurulamayan
açıklamalara yer verilen düzeydir.
Yanıtsız- (G): Açıklama yapmayanlar ve işaretlediği seçeneğin aynısını açıklama
kısmına yazanlar bu düzeyde yer almaktadır.
Tablo 7’de düzeylere verilen puanlar dikkate alınarak, kontrol ve deney gruplarının
kavramsal anlama ve bilgilerin kalıcılığı açısından istatistiksel karşılaştırılmaları
yapılmıştır.
3. BULGULAR
3.1. Ön test- Son test- Geciktirilmiş Son Testte Yer Alan Sorulardan Elde Edilen
Bulgular
Bu kısımda, ön test- son test ve geciktirilmiş son testte yer alan sorulara, öğrenciler
tarafından verilen cevap ve açıklamaların analizinden elde edilen veriler sunulmaktadır.
Verilerin sunumu aşağıda maddeler halinde yapılmıştır:
1. 9.- 23. sorularla ilgili deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, her bir soru için ön test,
son test ve geciktirilmiş son testteki soruların çoktan seçmeli kısmına verdikleri yanıtların
yüzdeleri tablolar ve grafikler halinde sunulmaktadır.
2. 1.-7., 9.-11. ve 17.-23. sorularla ilgili aynı soru için önce deney, ardından kontrol grubu
öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte yaptıkları açıklamaların
analizinden elde edilen kategoriler tablolar halinde sunulmaktadır.
77
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
A Çekinik genlerle taşındığını, Xh olarak - - 27,27 4,54 13,63 4,54
gösterildiğini ifade edenler.
X kromozomu ile taşındığını ifade
B 4,54 9,09 27,27 9,09 22,72 22,72
edenler.
Hastalıkların kalıtsal olduğunu, dölden
B döle X kromozomundaki genlerle 4,54 - 27,27 4,54 - -
aktarıldığını ifade edenler.
B Hastalıkların çekinik genlerle taşındığını 4,54 - 9,09 - - 4,54
ifade edenler.
Hastalıkların genler sayesinde taşındığını
C sadece kadınlarda ortaya çıktığını ifade 54,54 50 4,54 50 31,81 27,27
edenler.
Genlerin kromozomlarda baskın halde
D bulunmasıyla döle geçtiğini ve erkeklerde - 13,63 4,54 - - -
daha sık görüldüğünü ifade edenler.
D Kromozomların bozulması ile 13,63 4,54 - 4,54 27,27 18,18
aktarıldığını ifade edenler.
D Hasta kromozomlarla taşındığını ifade 13,63 - - - - -
edenler.
Hemofilinin bayanlarla renk körlüğünün
D erkek veya bayanlarla geçtiğini ifade - - - 9,09 - 9,09
edenler.
D Çaprazlama sonucu oluşan bireylere - - - 4,54 - -
belirli bir oranda taşındığını ifade edenler.
D Anneden XAXa, babadan XaYa ile gelen - 4,54 - 4,54 - 4,54
genlerle taşındığını ifade edenler.
D Y kromozomu ile taşındığını ifade - - - 4,54 - -
edenler.
G Açıklama yok 4,54 18,18 - 4,54 4,54 9,09
Tablo 8’de görüldüğü gibi hemofili ve renk körlüğünün kuşaktan kuşağa nasıl
taşınacağı sorusuna ön testte deney grubunda örneklemin % 13,62’si bilimsel olarak
kısmen doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmıştır. % 54,54’ü ise hem doğru hem de
yanlış ifadelerin birlikte yer aldığı açıklamalar yapmışlardır. Öğretmen adayları,
hastalıkların genlerle taşınabileceği yönünde genel bir görüş bildirmekle beraber sadece
kadınlarda ortaya çıkabilecekleri yönünde yanılgılı düşünceler ifade etmişlerdir.
Örneklemin % 27,26’sı yanlış açıklamalar yapmışlardır. Bu yanlış açıklamaların yarısında;
kromozomların bozulması ile aktarıldığı yönünde görüşler bildirilirken, diğer yarısında
79
D1: Farklı genotipe sahip olan aynı türden canlıların eşlenerek yeni
bireyler meydana getirilmesidir.
D2: Bireylerde oluşacak olan ve kaynağı anne babada bulunan
karakterlerin yeni bir kombinasyon oluşturması.
D3: Bir karakter bakımından heterozigot veya homozigot bireylerden bir
dişi ve bir erkeğin çaprazlanmasıdır. (Kağıt üzerinde örnek bir
çaprazlama yapıyor).
D4: Dişi ve erkek gametlerin eşleşmesidir. Sonucunda oluşan yeni
bireylerin hangi özelliği gösterdiğinin belirlenmesinde kullanılır.
D5: Allel gen alış verişi ile gerçekleşir. Aynı türe ait farklı bireyler
arasında gerçekleşir.
D6: Erkek ve dişi hücrelerden gelen genlerin birbirleriyle tek tek
yazılması. (Yazarak açıklıyor).
D8: Farklı özellikteki iki bireyin genlerinin olasılık ihtimalleri dahilinde
bir araya gelmesidir.
işlem yaparak çaprazlama yaptığı hakkında doğru görüş bildiren öğrenciye rastlanmadığı
tespit edilmiştir.
Öğretim sonrası öğrencilerle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır.
S:Çaprazlama ne demetir?
D1:Türün kendi içinde eşleşmesidir.
D2: Şu olabilir, döllenme gibi bir şey tohumlarda da var.
D3: Çaprazlama…..kalıtsal özelliklerin……
D4: Çaprazlama, suni yoldan bir bitkiyi döllemektir, aşılama gibi bir
şey.
D6: Bilmiyorum
D7: XX, XY’ler kağıt üzerinde çaprazlanıyor ya öyle.
D8: Çaprazlama… Kromozomların birleşmesidir. Sembolik olarak
kağıt üzerinde gösterilir.
D9: Genler harflerle belirtiliyor ya onları çapraz şekilde
eşleştirmektir.
S: Sence Mendel nasıl bir şey yapmış, mesela bezelyeleri almış
bunlara nasıl bir işlem uygulamış?
D1: Aynı türün bireylerini döllendirmiş sanırım çiçek tozlarından
eşleştirmiş.
D2: Tozlaşma gerçekleşiyor orda.
D3: Döllenmesi için yardım etmiş, tam aşılama değil de erkek
bireyle dişi bireyi bir araya getirmiş.
D4: Bir tanesinin yumurta hücresini diğerinin erkek üreme hücresini
almış elle koymuş.
D5: Bezelyelerin üreme hücrelerini keserek Mendel tozlaştırmış
onları.
D6: Karakterde dominant özellik yoksa çekinik ortaya çıkar
D7: Farklı iki özellikteki bezelyeyi almış, tozlaştırmış onları.
D8: Tozlaştırma yapmıştır.
D9: Farklı özellikteki iki bireyi bir araya getirerek onlardan yavru
döl almış. Herhalde tozlaştırmıştır.
Şekil 2. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 1. soruda ön test, son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
testte “Bu hastalıklar X kromozomu ile taşınır” şeklinde açıklama yapan 6 numaralı
öğrencinin (B düzeyi), geciktirilmiş son testteki açıklaması “Annenin X geni ile taşınırlar”
şeklinde olmuştur. Son testte C seviyesinde olan 19 numaralı öğrencinin geciktirilmiş son
testte yine aynı düzeyde kaldığı tespit edilmiştir.
Şekil 3. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 1. soruda ön test, son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Soru 2. Anne XH Xh (taşıyıcı) baba normal ise kızların hemofili geni taşıma
olasılığı nedir?
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
XH Xh (taşıyıcı anne) x XHY (normal
baba)
A XHXH XHY XHXh XhY 31,81 9,09 72,72 22,72 31,81 45,45
Kızlar 1/4 taşıyıcı olur şeklinde ifade
edenler.
B XH Xh (taşıyıcı anne) x XHY (normal - 4,54 4,54 4,54 27,27 -
baba) şeklinde ifade edenler.
B % 25 dir şeklinde ifade edenler. 13,63 - 9,09 13,63 13,63 9,09
XH Xh (taşıyıcı anne) x XY (normal baba)
C XHX, XXh % 100 taşır şeklinde ifade - - 4,54 - 4,54 -
edenler.
XH Xh (taşıyıcı anne) x XY (normal baba)
C XHX, XXh % 50 taşır şeklinde ifade - 18,18 - 9,09 - 13,63
edenler.
C XH Xh (taşıyıcı anne) x XHYH (normal - 9,09 - 9,09 - -
baba) şeklinde ifade edenler.
D Normal babayı XhY veya XHYH şeklinde - 9,09 18,18 -
ifade edenler.
D % 50’dir şeklinde ifade edenler. 50 18,18 - - - 9,09
H h h
D X X (taşıyıcı anne) x X Y (normal baba) - 18,18 - 31,81 - 9,09
şeklinde ifade edenler.
D % 0’dır. Çünkü X kromozomuna bağlıdır. - - - 4,54 - -
Tablo 9’da da görüldüğü gibi “anne XH Xh (taşıyıcı), baba normal ise kızların
hemofili geni taşıma olasılığı nedir?” sorusuna ön testte deney grubunda öğrencilerin %
31,81’i bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin %
50’si ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır.
Bu yanlış açıklamalarda öğrencilerin tamamı her hangi bir açıklama veya çaprazlama
yapmadan sadece % 50’dir şeklinde görüşlerini ifade etmişlerdir. Son testte yer alan
açıklamalar incelendiğinde, öğrencilerin % 72,72’sinin tam doğru açıklamayı yapmış
oldukları görülmektedir. B düzeyinde, yani bilimsel olarak kısmen doğru açıklamaların
oranında ön teste kıyasla bir değişme olmamıştır (% 13,63). Bu testte yanlış açıklamaların
88
oranında belirgin bir azalma olurken (% 9,09), ön testte hiç ifade edilmeyen yanlış bir
açıklama dikkat çekmiştir. Bu açıklamada; normal baba XhY şeklinde ifade edilmiştir. Bir
öğrencinin de, doğru çaprazlamayı yaptıktan sonra ‘XHX, XXh % 100 taşır’ şeklinde bir
ifade kullandığı tespit edilmiştir. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar
incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında ön teste dönüş olduğu
(% 31,81) görülmektedir. Bununla birlikte kısmen doğru açıklamayı yapanların oranında
belirgin bir artış göze çarpmaktadır (% 40,9). Bir öğrenci açıklama yapmazken, normal
babayı XhY veya XHYH şeklinde gösterenlerin oranında son teste göre biraz artış olmuş
ve % 18,18 olarak belirlenmiştir.
2. soruya ön testte kontrol grubunda öğrencilerin % 9,09’u bilimsel olarak doğru
kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 49,99’u ise bilimsel olarak
doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Bu yanlış açıklamalarda
öğrencilerin % 18,18’i, normal babayı XhY şeklinde ifade etmişlerdir. Aynı oranda öğrenci
hiçbir çaprazlama yapmadan % 50’dir şeklinde açıklama yazmışlardır. İşlem yapmadan
sadece % 100’dür şeklinde ifade edenlerin oranı % 13,63 olarak belirlenmiştir. Deney
grubundan farklı olarak doğru ve yanlış ifadelerin birlikte yer aldığı C düzeyindeki
açıklamalar incelendiğinde, toplamın % 27,27’sini oluşturduğu görülmektedir. Bu
ifadelerde; XHX, XXh % 50 taşır şeklinde işlemsel olarak doğru ama oranlamada sadece
kız çocuklarının kendi aralarında oranlandığı (% 18,18), çaprazlama yapmadan anne ve
babanın genotipinin yazılarak açıklamanın eksik bırakıldığı anlaşılmaktadır. Son testte yer
alan açıklamalar incelendiğinde, öğrencilerin % 22,72’sinin tam doğru açıklamayı yapmış
oldukları görülmektedir. B düzeyinde, yani bilimsel olarak kısmen doğru açıklamaların
oranında ön teste kıyasla artma olmuştur (% 18,17). Ön testten farklı olarak sadece ‘%
25’dir’ şeklinde görüşlerini ifade eden öğrencilerin oranı % 13,63 olarak tespit edilmiştir.
Bu testte yanlış açıklamaların oranında biraz azalma olmuş, bu oran % 36,35’e inmiştir. Ön
testten farklı olarak sadece bir öğrencinin ‘% 0’dır. Çünkü X kromozomuna bağlıdır’
şeklinde bir ifadesi belirlenmiştir. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar
incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında son teste kıyasla iki kat
artış olması dikkat çekicidir. Bir öğrenci açıklama yapmazken, yanlış açıklama yapanların
oranında da azalma olduğu ve bu oranın % 27,26’da kaldığı belirlenmiştir.
Öğretim öncesi deney grubunda yer alan bazı öğrencilerin kalıtımda anne baba rolleri
konusundaki görüşleri aşağıda verilmiştir:
D1: Rolleri eşittir, ama tesadüfen eşleşmede ben anneme benzemişim.
89
Öğrencilerin görüşlerinden; bir öğrenci eşittir şeklinde doğru görüş bildirirken, iki
öğrencinin eşit olmadığını annenin veya babanın daha etkili olduğunu düşündüğü ve bir
öğrencinin de eşittir görüşünü benimsemekle beraber baskınlıkla, kalıtımda ebeveyn rolünü
karıştırdığı anlaşılmaktadır.
Öğretim sonrası öğrencilerle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır:
S:Sence kalıtımda annenin mi babanın mı rolü daha fazladır?
D1, D3, D4, D5, D6, D7, D8 kodlu öğrenciler eşittir şeklinde
görüşlerini bildirmişlerdir.
D2: Kişilerin karakterlerine bağlı bazen anneye bazen babaya
benzer, anne taşıyıcı ise çocuğun hasta olması daha yüksek
Öğrencilerin çoğunluğu “eşittir” ifadesini kullanarak doğru cevaplar vermişlerdir.
Öğretim öncesi kontrol grubunda yer alan bazı öğrencilerin kalıtımda anne baba
rolleri konusundaki görüşleri aşağıda verilmiştir:
K1: Baskınlıkla ilgili bir durum.
K3: Eşittir.
K5: Çaprazlamalarda kızlarda X’in rolü önemli yani kızlarda annenin
rolü önemli, erkeklerde %50-%50.
Öğrenci görüşlerinden, bir öğrenci doğru cevap verirken diğer öğrencilerin
baskınlıkla kalıtımda ebeveyn rolünü ilişkilendirdikleri ve X kromozomunun daha önemli
olduğu şeklinde görüş bildirdikleri tespit edilmiştir.
Öğretim sonrası öğrencilerle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır:
S: Kalıtımda annenin mi babanın mı rolü fazla sence?
(Bu soruya kontrol grubunda yer alan 10 öğrenci de eşittir derken 7
numaralı öğrenci görüşlerini aşağıdaki gibi açıklamıştır)
K7: Bence annenin rolü daha fazladır. S: Neden böyle düşündün?
K7: Sitoplâzma zarı mı öyle bir şey var ya karın sıvısı içinde
çocuk taşınıyor ya onu annesi beslediği için anneye meyili
vardır. Çocuk anne karnında olduğu için anneden etkilenir. S:
Ama ben genetik anlamda soruyorum öyle düşün! K7:
Aslında öyle düşününce sanki eşit olması gerekiyor gibi ama
genetik dersinde böyle bir şey öğrenmiştim.
90
doğru yanıtları verdikleri tespit edilmiştir. Kalıcı kavramsal değişim görülen öğrencilerin
sayısına bakıldığında deney grubunda sekiz, kontrol grubunda ise beş öğrencinin
bulunduğu görülmektedir.
Tablo 10. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 3. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Anneden her zaman X kromozomu
A gelecektir. Eğer babadan X gelirse kız, Y 13,63 31,81 40,90 45,45 72,72 54,54
gelirse erkek olacaktır.
B Gonozomlar yoluyla gerçekleşir şeklinde 22,72 13,63 22,72 4,54 22,72 4,54
ifade edenler.
Babadan gelen cinsiyetle alakalı bilgi
B doğrultusunda gerçekleşir şeklinde ifade - - - 4,54 - -
edenler.
B 46 kromozomdan sadece 2 tanesi cinsiyeti - - - 4,54 - -
belirler şeklinde ifade edenler.
X ve Y kromozomlarıyla gerçekleşir.
C 22+XX dişi 22+XY erkek şeklinde ifade 9,09 - 9,09 - - -
edenler.
D Anneden XX, babadan XY gelir şeklinde 4,54 4,54 4,54 9,09 - -
ifade edenler.
D Anne ve babadan gelen genler sayesinde 13,63 - 4,54 - - -
olur şeklinde ifade edenler.
D Cinsiyet tayini denen bir yöntemle olur, 13,63 - 4,54 - - -
anneye bağlıdır şeklinde ifade edenler.
D Dölden döle aktarılarak şeklinde ifade - 4,54 - 4,54 - -
edenler.
Anneden gelen 23+XX ve babadan gelen
D 23+XY ‘nin birleşmesi ile olur şeklinde - 4,54 - - - -
ifade edenler.
D Ağırlıklı olarak babadan gelen genler - 9,09 - 4,54 - -
cinsiyeti belirler şeklinde ifade edenler.
Anne ve babanın genetik yapısında baskın
D olan özelliğe göre belirlenir şeklinde ifade - 4,54 - - - -
edenler.
F Genom kromozomlu gonattan belirlenir - 9,09 - 4,54 - -
şeklinde ifade edenler.
G Açıklama yok 22,72 18,18 13,63 18,18 4,54 40,90
etkili olacağını ifade etmiştir. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde; öğrencilerin
% 40,90’ı tam doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. B düzeyinde, yani
bilimsel olarak kısmen doğru açıklamaların oranında ön teste kıyasla bir değişme
olmamıştır (% 22,72). Bu testte yanlış açıklamaların oranı düşmüş ve % 13,62 olarak
belirlenmiştir. Bununla birlikte, ön testte yer alan yanlış ifadelerin aynıları ile son testte de
karşılaşılmıştır. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar incelendiğinde; soruda tam
doğru açıklamayı yapanların oranında ön teste oranla artış olması dikkat çekici olarak
bulunmuştur. Bununla birlikte kısmen doğru açıklamayı yapanların oranı % 22,72 olarak
bulunmuştur. Bir öğrenci açıklama yapmazken, yanlış ifadelere bu testte rastlanmamıştır.
3. soruya ön testte kontrol grubunda öğrencilerin % 31,81’i bilimsel olarak doğru
kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 27,25’i ise bilimsel olarak
doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Bu yanlış açıklamalarda,
bir öğrenci anneden XX, babadan XY gelir şeklinde ifade ederken, bir öğrenci cinsiyetin
dölden döle aktarıldığını, bir öğrenci anneden 23+XX, babadan 23+XY geleceğini ve
bunların birleşeceklerini ve bir öğrenci de ebeveynlerin yapısında baskın olan özelliğe göre
cinsiyetin belirleneceğini ifade etmişlerdir. Kontrol grubunun % 9,09’u ağırlıklı olarak
babadan gelen genlerle cinsiyetin belirleneceği şeklinde açıklama yapmışlardır. Sadece
gonozomlar yoluyla gerçekleşeceğini ifade edip X ve Y kromozomlarının cinsiyetin
kalıtılmasındaki önemine değinmeyenlerin oranı ise % 13,63 olarak belirlenmiştir. Son
testte yer alan açıklamalar incelendiğinde, öğrencilerin % 45,45’inin tam doğru açıklamayı
yapmış oldukları görülmektedir. B düzeyinde, yani bilimsel olarak kısmen doğru
açıklamaların oranına bakıldığında ön testteki oranla aynı olduğu (% 13,62) görülmektedir.
Ön testten farklı olarak bir öğrenci X ve Y kromozomlarından bahsetmeden babadan gelen
cinsiyetle alakalı bilgi doğrultusunda gerçekleşeceğini ifade ederken bir öğrenci de sadece
iki tane cinsiyet kromozomu olduğunu belirtmekle yetinmiştir. Bu testte yanlış
açıklamaların oranında biraz azalma olmuş, bu oran % 18,17’ye inmiştir. Ön testten farklı
açıklamalara rastlanmamıştır. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar incelendiğinde;
soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında son teste kıyasla artış olması dikkat
çekicidir. Dokuz öğrenci açıklama yapmazken, yanlış açıklama yapan öğrencinin olmadığı
belirlenmiştir.
Öğretim öncesi öğrencilerin kalıtsal özelliklerin aktarımı ile ilgili görüşleri aşağıda
verilmiştir:
S: Kalıtsal bilgi genlerden bebeğe nasıl aktarılıyor?
96
Öğrencilerden ikisinin anneden daha fazla gen alacağı yönünde görüşleri olduğu
ortaya çıkmaktadır.
Öğretim sonrası deney grubu öğrencileriylele yapılan mülakatlardan bu soruda yer
alan konu ile ilgili elde edilen veriler aşağıda sunulmuştur.
S:Zigot oluşumunda anneden ne kadar, babadan ne kadar kromozom
aktarılır?
D1: 22X, 22Y gelir, bir erkek için düşünürsek.
D2: Mayoz bölünme var, zigot oluşumunda 23 anneden 23 babadan
alınıyor. 22+X ve 22+Y olarak yavruya aktarılıyor.
D3, D4: 22+X ve 22+ Y
D6: Yarı yarıya gelir.
D7: 22+X anneden, 22+X babadan alınmış.
D8, D9: Anneden 23+X, babadan 23+X veya Y gelir.
K3: 23-23.
K4: 23-23. Eşey kromozomu vücut kromozomu değil midir? Onu tam
bilmiyorum.
K5: 22+X anneden 22+Y babadan geliyor.
K6: Eşit gelir. 26 yok……23 kromozom galiba.
K7: Anneden 22+X, babadan 22+Y. S: Babadan 22+X gelemez mi?
K7: Hayır, X kromozomu sadece anneye aittir, babada olamaz.
K8, K9: 22+X anneden ve 22+Y veya 22+X babadan
Soru 4. Renk körü bir baba ile sağlam bir annenin 4 çocuğundan bir erkek ve bir kız renk
körüdür, diğerleri değildir. Anne ve babanın genotiplerini bulunuz.
Tablo 11. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 4. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
A Babanın XrY, annenin genotipinin ise 27,27 9,09 63,63 13,63 68,18 59,09
XRXr olması gerektiğini ifade edenler.
C Baba XRY, anne XRXr olması gerektiğini 4,54 9,09 4,54 18,18 9,09 9,09
ifade edenler
C Baba XrY, anne XRXR olması gerektiğini - 4,54 4,54 4,54 9,09 9,09
ifade edenler.
C Baba XHY, anne XRXr olması gerektiğini 27,27 - 9,09 - 13,63 -
ifade edenler.
C Baba XrY, anne XrXr olması gerektiğini - 4,54 - 4,54 - 9,09
ifade edenler.
D Baba XRY, anne XRXR olması gerektiğini 13,63 4,54 - 13,63 - 13,63
ifade edenler.
D Baba XRYR, anne XrXr olması gerektiğini - 27,27 - 13,63 - -
ifade edenler.
D Baba XRY, anne XX olması gerektiğini - 4,54 - 13,63 - -
ifade edenler.
D Baba XYh, anne XHXh olması gerektiğini - 9,09 - 9,09 - -
ifade edenler.
G Açıklama yok 27,27 27,27 18,18 9,09 - -
Tablo 11’de görüldüğü gibi “Renk körü bir baba ile sağlam bir annenin 4 çocuğundan
bir erkek ve bir kız renk körüdür, diğerleri değildir. Anne ve babanın genotiplerini
bulunuz” sorusuna ön testte deney grubunda öğrencilerin % 27,27’si bilimsel olarak doğru
kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 13,63’ü ise bilimsel olarak
doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Bu yanlış açıklamada; üç
öğrenci “Baba XRY, anne XRXR olması gerekir” şeklinde açıklama yapmışlardır. Deney
grubunun % 31,81’i soruyu cevaplarken hem doğru hem yanlış ifadelerin birlikte yer aldığı
açıklamalar kullanmışlardır. Bu açıklamalarda, babanın veya annenin genotiplerinden birisi
doğru diğeri yanlış olarak ifade edilmiştir. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde;
öğrencilerin % 63,63’ü tam doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. Bu testte
yanlış açıklamalara hiç rastlanmazken, ön testte yer alan hem doğru hem yanlış ifadelerin
birlikte yer aldığı açıklamaların aynıları ile son testte de karşılaşılmıştır. Fakat bu oranın
(% 18,17) ön teste oranla düştüğü belirlenmiştir. Geciktirilmiş son testte yapılan
açıklamalar incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında (% 68,18)
ön teste oranla biraz artış olması dikkat çekici olarak bulunmuştur. Bununla birlikte hem
103
doğru hem yanlış ifadelerin birlikte yer aldığı açıklamaların oranı ön testteki oranla aynı
bulunmuştur (% 31,81). Bu testte bütün öğrenciler açıklama yaparken, yanlış ifadelere de
rastlanmamıştır.
Tablo 11’de görüldüğü gibi “Renk körü bir baba ile sağlam bir annenin 4 çocuğundan
bir erkek ve bir kız renk körüdür, diğerleri değildir. Anne ve babanın genotiplerini
bulunuz” sorusuna ön testte kontrol grubunda öğrencilerin % 9,09’u bilimsel olarak doğru
kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 45,44’ü ise bilimsel olarak
doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Bu yanlış açıklamalarda,
bir öğrenci babayı XRY, anneyi XRXR olarak ifade ederken, bir öğrenci, babayı XRY,
anneyi XX olarak göstermiştir. Kontrol grubunun % 27,27’si, babanın XRYR, annenin
XrXr, % 9,09’u babanın XYh, annenin XHXh olması gerektiğini ifade etmiştir. Bu testte
hem doğru hem yanlış açıklamayı yapanların oranı % 18,16 olarak tespit edilmiştir. Bu
açıklamalar incelendiğinde, ifadelerde annenin veya babanın genotiplerinden birinin yanlış
gösterildiği belirlenmiştir. Bu testte açıklama yapmayanların oranı % 27,27 olarak tespit
edilmiştir. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde, öğrencilerin % 13,63’ünün tam
doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. C düzeyinde, yani doğru ve yanlış
ifadelerin birlikte yer aldığı açıklamaların oranına bakıldığında ön teste oranla artış olmuş
ve bu oran % 27,26 olarak belirlenmiştir. Bu testte yanlış açıklamaların oranı, % 49,98’e
yükselmiştir. Ön testten farklı yanlış açıklamalara rastlanmamıştır. Geciktirilmiş son testte
yapılan açıklamalar incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında son
teste kıyasla yaklaşık dört kat artış olması dikkat çekicidir. Açıklama yapmayan öğrenci
bulunmazken, yanlış açıklama yapan öğrencilerin oranının % 13,63 olduğu belirlenmiştir.
C düzeyindeki açıklamaların oranı son teste göre biraz gerilemiş ve % 27,27’ye inmiştir.
Öğretim öncesi deney grubu öğrencilerinin kalıtsal özelliklerin aktarımı ile ilgili
görüşleri aşağıda verilmiştir:
S: Kalıtsal özelliklerimiz mesela göz rengimizi genler nasıl belirliyor?
D1: Şifrelerin farklı insanlarda dizilişleri farklıdır. Parmak izi gibi.
D2: Şifreler yerleşmiş. Bunları göz hücrelerine veriyor
D3: Şifresi var, ona göre anne ve babamdan ikisinden de alıyorum.
Anneden % 50 babadan % 50 geliyor baskın olan ortaya çıkıyor.
D4: Farklı şifrelerle kromozomlarla meydana geliyor.
D5: Şifre halinde göz rengi olduğundan dominantlık söz konusu. Anne
baba hangisi baskınsa onun göz rengi ortaya çıkar. Erkek çocuk
anneden daha fazla gen alır, yeğen dayıya benzer derler….
D6: Genlerin nasıl belirlediğini bilmiyorum.
104
K4: Bir gende bütün özelliklerimiz yoktur galiba demin farklı dedim
ama çelişki oluştu. Tam bir şey demeyeyim ben bu konuda.
Hesaplamalar sorsanız daha iyi yapardım hocam.
K5: Üç dört gen bir özelliğimizi belirleyebilir. Ama mesela göz rengi
bir gen tarafından belirlenir. Bir genimiz bütün özelliklerimizi
kapsayamaz.
K6: Bir genimizde bütün özelliklerimiz vardır.
K7: İnsanın 23 gen 23 özelliği yok ki. Bir genimizde bütün
özelliklerimiz saklıdır bence.
K8: Hayır, belki birden fazla belki onlarca özellikte direkt
etkilemiyorsa bile kısmen etkiliyor olabilir. S: Bir genimizde
bütün özelliklerimiz var mıdır? K8: Yok, bütün özellikler bir
gende değil de bir vücut hücresinde bütün özelliklerimiz vardır.
S: Vücut hücresinde dedin peki eşey hücrelerinde nasıldır bu
durum? K8: Eşey hücresinde de durum böyledir, yapılar
bulundukları yere göre aktiflik gösterir. Sadece o bölgeyle
ilgili gen orda aktiftir.
K9: Bir genimiz bir özelliğimizi temsil eder.
K10: Hayır iki gen bir özelliği temsil eder. Bir gen tek başına bir
özelliği temsil edemez. Anneden ve babadan gelir. Genin çekik
ya da baskınlığına göre özellik ortaya çıkar.
K11: Her gende bir özellik vardır bence.
Şekil 9. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 4. soruda ön test son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Tablo 12. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 5. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Kesinlikle yoktur. Öyle olsaydı bazı ilkel
A canlıların insanlardan daha fazla 45,45 45,45 86,36 59,09 72,72 59,09
kromozomu olmazdı şeklinde ifade
edenler.
B Yoktur şeklinde ifade edenler. - 9,09 - - - 4,54
Bir bağlantı yoktur. Kromozom sayısının
C fazlalığı hastalığa yol açar. Örneğin XXX - 9,09 4,54 - - 4,54
süper dişi olur şeklinde ifade edenler.
C Yoktur. Bu sadece kalıtımı etkiler 4,54 - - - - -
şeklinde ifade edenler.
C Yoktur. Kromozom yapısı ile alakalıdır, - 4,54 - - - -
şeklinde ifade edenler.
Bağlantı olabilir. Mesela bazı canlıların
C insandan daha fazla kromozomu vardır - - - - - 4,54
ama insan kadar gelişmiş değillerdir.
D Bağlantı vardır. Kromozom sayısı az olan 4,54 - 4,54 - 4,54 -
canlı daha ilkeldir şeklinde ifade edenler.
D Vardır. Her canlının kromozom sayısı 4,54 - - - 4,54 -
aynı değildir şeklinde ifade edenler.
Vardır. Kromozom sayısındaki
D değişiklikler gelişmişliği etkiler örneğin 4,54 - - - - -
vücudun orantısız oluşu şeklinde ifade
edenler.
Bağlantı vardır. Canlıların çeşitliliği
D genetik yapılarından kaynaklanır şeklinde - - - 4,54 - 4,54
ifade edenler.
Evet vardır. Kromozomlar bilgi taşıdıkları
D için canlıların karmaşıklığı ile doğru - 4,54 - 4,54 - -
orantılıdır şeklinde ifade edenler.
Vardır. Gen sayısının fazlalığına bu da
D kalıtsal olarak farklılığa neden olur - 4,54 - 4,54 - -
şeklinde ifade edenler.
Vardır. Kromozom sayısı fazla olanın
D beyin kapasitesi yüksek olur şeklinde - 4,54 - - - -
ifade edenler.
Krossing-over sayesinde canlıların
E karmaşıklığı gerçekleşir. Bu olay - - - - 4,54 -
kromozomların yer değiştirmesi ile oluşur
şeklinde ifade edenler.
Canlılarda belirli sayıda kromozom vardır.
E Eksik ya da fazlalığı sonucunda canlının - - - 9,09 - 4,54
özürlü olmasına sebep olur şeklinde ifade
edenler.
Her canlıda farklı sayıda kromozom
E vardır. İnsanlarda 46, farklı canlılarda - - - - - 4,54
farklıdır şeklinde ifade edenler.
G Açıklama yok 36,36 18,18 4,54 18,18 13,63 13,63
kalmış. Ön testten farklı olarak bir öğrenci canlıların gelişmişliği ile kromozom yapıları
arasında bağlantı olduğu, canlıların çeşitliliğinin genetik yapılarından kaynaklandığı
şeklinde yanlış bir açıklama yapmıştır. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar
incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranı (% 59,09) son teste kıyasla
aynı kalmış. Açıklama yapmayanların oranı (% 13,63) biraz azalırken, sorulan soru ile
ilgisi olmayan açıklama yapan iki öğrencinin E seviyesinde kaldığı belirlenmiştir.
5. soruda deney grubu öğrencilerinin ön test-son test puanlarından yapılan
istatistiksel analiz sonuçları (p=0,001) iki test arasında son test lehine anlamlı bir farkın
olduğunu göstermektedir. Son test-geciktirilmiş son testte p=0,063 olarak hesaplanmış ve
testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Ön test-geciktirilmiş son testte ise
(p=0,019) aldıkları puanlardan yapılan istatistiksel analiz sonucu geciktirilmiş son test
lehine anlamlı bir farkın olduğunu göstermektedir.
5. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=1,000, ön test-geciktirilmiş son test p=0,308, son test-
geciktirilmiş son test p=0,374) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha etkili
olduğu söylenebilir.
Kavramsal Değişimin İncelenmesi:
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte 5.
soruda bulundukları düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini gösteren şekiller aşağıda
sunulmuştur.
113
Şekil 10. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 5. soruda ön test, son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 11. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 5. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Soru 6. Çekinik olarak ortaya çıkan bir özelliğinize ait genlerden birini annenizden birini
babanızdan mı aldınız?
Tablo 13. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 6. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Evet, çekinik bir özelliğin ortaya
A çıkabilmesi için anne ve babadan çekinik 9,09 9,09 59,09 27,27 54,54 13,63
genlerin alınması gereklidir şeklinde ifade
edenler.
B Evet, şeklinde ifade edenler. 22,72 22,72 4,54 4,54 4,54 27,27
D Çekinik gen sadece anneden veya sadece 13,63 4,54 13,63 9,09 22,72 13,63
babadan gelebilir şeklinde ifade edenler.
Anne taşıyıcı veya hasta, baba sağlıklı ise 4,54 4,54
D anneden, tam tersi ise babadan alınmıştır - - - -
şeklinde ifade edenler.
Hem anneden hem babadan çekinik gen 4,54 4,54
D alınırsa o bireyde hastalık görülür şeklinde 18,18 - - -
ifade edenler.
D Genelde anneden geçer şeklinde ifade - 4,54 4,54 - - -
edenler.
D Hayır şeklinde ifade edenler. - - - 4,54 - 4,54
Tablo 13’de de görüldüğü gibi “Çekinik olarak ortaya çıkan bir özelliğinize ait
genlerden birini annenizden birini babanızdan mı aldınız?” sorusuna ön testte deney
grubunda öğrencilerin % 9,09’u bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı
yapmışlardır. Öğrencilerin % 36,35’i ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde
117
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha etkili
olduğu söylenebilir.
Kavramsal Değişimin İncelenmesi:
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte 6.
soruda bulundukları düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini gösteren şekiller aşağıda
sunulmuştur.
Şekil 12. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 6. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Son testte A düzeyinde bulunan 14 numaralı öğrencinin geciktirilmiş son testte yanlış
açıklama yaptığı ve aynı seviyede bulunan 15 numaralı öğrencinin bu testte açıklama
yapmadıkları görülmektedir. Son testte B düzeyinde bulunan 4 numaralı öğrencinin
geciktirilmiş son testte A düzeyine, D düzeyinde bulunan 5 numaralı öğrencinin de B
düzeyine çıktığı görülmektedir.
Şekil 13. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 6. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Soru 7. Aşağıdaki terimleri en geniş kapsam alanından en dar kapsam alanına sahip olana
doğru sıralayınız: hücre, kromozom, gen, DNA, organizma, nukleus (çekirdek).
Tablo 14. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 7. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
A Organizma, hücre, çekirdek, kromozom, 27,27 18,18 77,27 27,27 45,45 31,81
DNA, gen şeklinde ifade edenler.
Organizma, hücre, çekirdek, DNA,
C kromozom, gen. (Kromozomu DNA’nın 13,63 13,63 13,63 31,81 27,27 40,90
parçası şeklinde ifade edenler.)
C Organizma, hücre, çekirdek, DNA, gen, 4,54 9,09 - - - 4,54
kromozom şeklinde ifade edenler.
Organizma, hücre, çekirdek, , kromozom, 4,54
C gen, DNA. (DNA’yı genin bir parçası 31,81 31,81 31,81 22,72 9,09
şeklinde ifade edenler.)
Organizma-hücre-çekirdek-gen-DNA- 4,54
C kromozom şeklinde ifade edenler.(Genin, - 4,54 - - -
DNA ve kromozomdan daha büyük bir
yapı olduğunu ifade edenler.)
C Organizma-hücre-çekirdek-gen- - 9,09 - - - 9,09
kromozom- DNA şeklinde ifade edenler
D Çekirdek, hücre, kromozom, DNA, 4,54 - -
organizma, gen şeklinde ifade edenler.
D Organizma, hücre, kromozom, gen, 4,54 - -
çekirdek, DNA şeklinde ifade edenler.
D Organizma, hücre, kromozom, gen, DNA, - - - 9,09 - 4,54
çekirdek şeklinde ifade edenler.
D Organizma, gen, kromozom, DNA, hücre, 4,54 - 4,54
çekirdek şeklinde ifade edenler.
D Organizma, gen, hücre, çekirdek, DNA, 4,54 - -
kromozom, şeklinde ifade edenler.
D Organizma, DNA, gen, hücre, kromozom, 4,54 9,09 - - - -
çekirdek şeklinde ifade edenler.
G Açıklama yok - 4,54 - - - -
Şekil 14. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 7. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 15. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 7. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
kontrol grubunda yer alan öğrencilerden geciktirilmiş son test sonucunda kalıcı kavramsal
değişimi gerçekleştirenlerin sayısına bakıldığında deney ve kontrol grubunda üçer kişi
olduğu anlaşılmaktadır.
Soru 8.Aşağıda yer alan boşluk kısmına içerisinde kromozom, gen ve DNA’nın
bulunduğu temsili bir hücre şekli çiziniz. Her bir terimi uygun yerlere koyarak işaretle
üzerinde belirtiniz.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 8. soru için çizdikleri şekillerden oluşturulan
yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri Tablo 15'de
sunulmuştur.
Tablo 15. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 8. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
0 Çizim yok. 45,45 22,72 - 4,54 4,54 18,18
1 Çizilenlerin hiç biri doğru değil. 18,18 31,81 4,54 40,90 - 18,18
2 Bir kavram çizilmiş doğru. - 13,63 - 4,54 13,63 -
3 İki kavram çizilmiş biri doğru. 4,54 - 4,54 13,63 - 4,54
4 İki kavram çizilmiş doğru. - 9,09 4,54 - 9,09 22,72
5 Üç kavram çizilmiş bir veya ikisi doğru. 18,18 22,72 31,81 36,36 18,18 27,27
Tablo 15’de görüldüğü gibi, ön testte öğrencilerin yarıya yakını (% 45,45) şekil
çizmezken, doğru çizenlerin oranı % 13,63’te kalmıştır. Bir öğrenci sadece kromozom ve
DNA kavramlarını çizmiş, fakat bunlardan yalnızca kromozom doğru olarak gösterilmiştir.
Deney grubunun % 18,18’inin çizdikleri şekillerde hiçbir kavramı doğru ifade
edemedikleri belirlenmiştir. 5. düzeyde yer alan % 18,18’lik kısım ise genelde gen,
kromozom ve DNA çizilmiş fakat hücre veya hücre ile kromozom kavramları doğru
gösterilebilmiştir.
128
D5: Kromozom üzerinde durağan bir şekil, çember gibi bir şey
düşünüyorum.
D6: Belirli bir şekil gelmiyor, fikrim yok.
Öğretim sonrası öğrencilerle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır:
S: Gen deyince aklına nasıl bir yapı geliyor bize açıklayabilir
misin? Aktif mi pasif mi yuvarlak mı?
D1: Aklıma tam olarak bir şekil gelmiyor aslında. Tanım olarak bir
şey geliyor kromozom üzerinde bir parça olarak aklıma
geliyor. S: Peki kromozom üzerinde bir parça diyorsun. Nasıl
bir parça aktif mi sabit mi yuvarlak mı şekli neye benziyor
kafandaki yapının. D1: Aktif bir parça. Protein üretiminde
aktif sanırım. Şifre olarak yerleşmiş aklıma. DNA üzerinde
parçalar bunlar.
D2: Gen DNA parçasıdır.
D3: Kalıtsal özellikleri taşıyan bir şeyler geliyor aklıma.
D4: Kromozom üzerinde bulunan nükleotidlerden oluşan her bir
parçaya gen denir.
D5: Kromozomlar üzerinde bulunan bilgileri nesillerden nesillere
aktaran yapılardır. S: Yapılardan kasıt nedir, şekilleri neye
benzer? D5: Sarmal şeklindedir. Kromozomun içinde bir
parçadır.
D6: Şu anda hiç hatırlamıyorum.
D7: Kişilik özelliklerini taşıyan, hücrelerin içindeki parçalar.
D8: Hücremizde bulunan kalıtsal özelliklerimizi taşıyan
kromozomlardan oluşan….bu kadar…S: Nedir tanımlayabilir
misin? D8: Genetik özelliklerimizi dölden döle aktarmayı
sağlayan bir genetik yapıdır
D9: DNA zincirindeki anlamlı nükleotid dizilerine gen denir.
Öğretim öncesi kontrol grubu öğrencileriyle “gen nedir, gen denilince aklınıza nasıl
bir şekil geliyor?” konusunda yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır:
K1: Sarmal yapı aklıma geldi. Aktif fonksiyonlu bir yapı.
K3: Aktif bir şeydir. Hücre içerisinde bir mikroçip gibi. Hücreden
aktarılan ama sabit ve yuvarlak bir yapı aklıma geliyor.
K5: Gen deyince aklıma bölünme ile aktarılan özellikler geliyor. Aktif bir
yapı mı bilmiyorum.
K7: Sarmal şekiller aklıma geliyor. Aktif, hareketli olmayan ama
fonksiyon gören bir yapı.
Şekil 16a. 5. düzey kontrol grubuna Şekil 16b. 1. düzey deney grubuna
ait örnek ait örnek
Aşağıda yer alan soruları cevaplarken doğru yanıtınızı daire içine alınız ve
nedenini de boş bırakılan bölüme yazınız.
Soru 9. A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sinir hücresinde yer alan genetik
bilgiler;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
Cevabınızın nedeni:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 16’da gösterilmiştir.
Tablo 16. Deney grubu öğrencilerinin, 9. soru için ön test, son test ve geciktirilmiş
son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 31,81 95,45 54,54
Farklıdır 59,09 4,54 45,45
Bilmiyorum 9,09 - -
Toplam 99,99 99,99 99,99
Gölgelendirilmiş kısımlar doğru seçenektir.
Tablo 16’da görüldüğü gibi, ön testte deney grubu öğrencilerinin % 31,81’i aynı
bireye ait bir epitel hücrede ve sinir hücresinde yer alan genetik bilgilerin aynı olacağını
belirterek doğru seçeneği işaretlemişlerdir. Öğrencilerin % 59,09’u yanlış seçeneği
işaretlerken, % 9,09’u ‘bilmiyorum’ şeklinde görüş bildirmiştir.
Son testte, doğru seçeneği işaretleyenlerin oranı ön teste oranla yaklaşık üç kat artmış
öğrencilerin % 95,45’i ‘aynıdır’ seçeneğini işaretlemiştir. Sadece bir öğrenci ‘farklıdır’
şıkkını seçerken ‘bilmiyorum’u seçen öğrenciye rastlanmamıştır.
134
Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 54,54’ü doğru seçeneği, % 45,45’i ise
yanlış seçeneği işaretlemiştir. Bu testte son teste göre doğru cevap yüzdesinde bir düşme,
yanlış cevap yüzdesinde ise bir yükselme olduğu görülmektedir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 17’de gösterilmiştir.
Tablo 17. Kontrol grubu öğrencilerinin, 9. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 40,90 40,90 31,81
Farklıdır 59,09 54,54 59,09
Bilmiyorum - 4,54 9,09
Toplam 99,99 99,98 99,09
Tablo 17’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 40,90’ı doğru
seçeneği, % 59,09’u yanlış seçeneği işaretlemiştir. Öğrencilerin tamamı bu soru hakkında
görüş bildirmiştir.
Son testte, doğru seçeneği işaretleyenlerin oranında (% 40,90) bir değişme olmazken,
sadece bir öğrenci ‘bilmiyorum’ şıkkını seçmiştir. Soruya yanlış cevap verenlerin oranı %
54,54 olarak belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte ise doğru seçeneği işaretleyenlerin oranında (% 31,81)
azalma olmuştur. ‘Farklıdır’ şıkkını seçen öğrenciler kontrol grubunun % 59,09’unu
oluştururken, iki kişinin ‘bilmiyorum’ şeklinde görüş bildirdikleri belirlenmiştir.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 9. soruda yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 18'de sunulmuştur.
135
Tablo 18. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 9. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Epitel hücresi de sinir hücresi de vücut
A hücresidir. Mitoz bölünme ile çoğalırlar, 31,81 40,90 95,45 40,90 54,54 31,81
genetik bilgileri aynıdır.
D Hücre çeşitleri farklı olduğu için farklıdır. 9,09 22,72 - 22,72 4,54 22,72
Tablo 18’de de görüldüğü gibi “A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sinir
hücresinde yer alan genetik bilgiler” hakkında sorulan soruya ön testte deney grubunda
öğrencilerin % 31,81’i bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır.
Öğrencilerin % 54,52’si ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış
açıklamalar yapmışlardır. Yanlış açıklamalar kısmında bir öğrenci DNA’ları farklı olduğu
için farklıdır şeklinde görüşünü ifade ederken, % 9,09 genetik bilgilerin hücrenin yapısına
göre değişeceğini, yine aynı oranda öğrenci hücre çeşitlerinin farklı olmasından dolayı
farklı bilgi taşıyacaklarını belirtmişlerdir. % 22,72’sinin iki hücrenin işlevleri farklı olduğu
için genetik bilgilerinin farklı olacağını düşündükleri belirlenmiştir. Deney grubunda
sadece ön testte iki kişinin açıklama yapmadığı, diğer testlerde ise açıklama yapmayan
öğrenciye rastlanmadığı tespit edilmiştir. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde;
öğrencilerin % 95,45’inin tam doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. Bu testte
yanlış açıklama yapan sadece bir öğrenci ile karşılaşılmıştır. Geciktirilmiş son testte
136
Şekil 18. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 9. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 21. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 9. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Soru 10. A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sperm ana hücresinde yer alan
genetik bilgiler;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
Cevabınızın nedeni:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 19’da gösterilmiştir.
Tablo 19. Deney grubu öğrencilerinin, 10. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 22,72 63,63 27,27
Farklıdır 31,81 31,81 68,18
Bilmiyorum 45,45 4,54 4,54
Toplam 99,98 99,98 99,99
Tablo 19’da görüldüğü gibi, ön testte öğrencilerin % 22,72’si aynı bireye ait bir
epitel hücrede ve sperm ana hücresinde yer alan genetik bilgilerin aynı olacağını belirterek
doğru seçeneği işaretlemişlerdir. Öğrencilerin % 31,81’i yanlış seçeneği işaretlerken, %
45,45’i ‘bilmiyorum’ şeklinde görüş bildirmiştir.
Son testte, doğru seçeneği işaretleyenlerin oranı ön teste oranla yaklaşık üç kat artmış
öğrencilerin % 63,63’ü ‘aynıdır’ seçeneğini işaretlemiştir. Sadece bir öğrenci ‘bilmiyorum’
şıkkını seçerken yanlış seçeneği seçen öğrencilerin oranı % 31,81 olarak belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 27,27’si doğru seçeneği, % 68,18’i ise
yanlış seçeneği işaretlemiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 20’de gösterilmiştir.
140
Tablo 20. Kontrol grubu öğrencilerinin, 10. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 27,27 36,36 22,72
Farklıdır 45,45 54,54 63,63
Bilmiyorum 27,27 9,09 13,63
Toplam 100 99,99 99,98
Tablo 21. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 10. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Sperm ana hücresi henüz mayoz bölünme
A geçirmediğinden epitel hücresi ile aynı 22,72 27,27 63,63 36,36 27,27 22,72
genetik bilgileri taşır.
D Farklıdır, çünkü farklı tip hücrelerin 18,18 - 13,63 - 13,63
görevleri de farklıdır.
D Biri vücut hücresi diğeri eşey hücresi 9,09 - 4,54 - 4,54
olduğu için farklıdır.
D Epitel hücresinde n, sperm ana hücresinde - - 4,54 - -
2n kromozom olduğu için farklıdır.
D Sperm ana hücresi krossing over - - 4,54 4,54 - -
geçirmiştir, bu yüzden farklıdır.
D Farklıdır, sperm ana hücresi mayoz ile, - 4,54 -
epitel hücresi mitoz ile çoğalır.
D Farklıdır, çünkü işlevleri farklıdır. - 18,18 - 22,72 - 18,18
Tablo 21’de de görüldüğü gibi “A öğrencisinin bir epitel hücresi ile bir sperm ana
hücresinde yer alan genetik bilgiler” hakkında sorulan soruya ön testte deney grubunda
öğrencilerin % 22,72’si bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır.
Öğrencilerin % 27,27’si ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış
açıklamalar yapmışlardır. Yanlış açıklamaların çoğunluğunda (% 18,18) iki hücrenin farklı
tip olduklarından dolayı farklı bilgi taşıyacaklarını belirtmişlerdir. Deney grubunun %
142
45,45’i açıklama yapmamıştır. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde; öğrencilerin
% 63,63’ünün tam doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. Bu testte yanlış
açıklama yapanların oranı % 31,79 olarak belirlenmiştir. Geciktirilmiş son testte yapılan
açıklamalar incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında (% 27,27)
son teste oranla azalma olmuştur. Bununla birlikte açıklama yapmayan çok öğrenci (%
54,54) olduğu belirlenmiştir
Tablo 21’de görüldüğü gibi, bu soruda ön testte kontrol grubunda öğrencilerin %
27,27’si bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin %
45,43’ü ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar
yapmışlardır. Yanlış açıklamalar kısmında; % 18,18’i hücre işlevlerinin farklı olmasından
dolayı farklı bilgi taşıyacaklarını belirtmişlerdir. Bu testte açıklama yapmayanların oranı
ise % 27,27 olarak bulunmuştur. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde, tam doğru
açıklamayı yapanların oranında (% 36,36) olduğu görülmektedir. Bu testte yanlış
açıklamaların oranı (% 49,98) olarak belirlenmiştir. Kontrol grubunun % 13,63’ü son testte
açıklama yapmamıştır. Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar incelendiğinde; tam
doğru açıklamayı yapanların oranında (% 22,72) ve yanlış açıklama yapanların oranında
(% 45,44) son teste nazaran biraz azalma olmuş. Buna karşılık açıklama yapmayan
öğrencilerin oranı (% 31,81) artmıştır.
10. soruda deney grubu öğrencilerinin ön test-son test (p=0,000) ve son test-
geciktirilmiş son test (p=0,000) puanlarından yapılan istatistiksel analiz sonuçları her iki
test arasında son test lehine anlamlı bir farkın olduğunu göstermektedir. Ön test-
geciktirilmiş son testte ise aldıkları puanlardan (p=0,881) yapılan istatistiksel analiz sonucu
anlamlı bir farkın olmadığı belirlenmiştir.
10. soruda kontrol grubu öğrencilerinin ön test-son test (p=0,204) ve ön test-
geciktirilmiş son test (p=0,492) puanlarından yapılan istatistiksel analiz sonuçları her iki
test arasında anlamlı bir farkın olmadığı anlaşılmaktadır. Son test-geciktirilmiş son testte
ise aldıkları puanlardan (p=0,023) yapılan istatistiksel analiz sonucu testler arasında
anlamlı bir farkın olduğu belirlenmiştir.
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha etkili
olduğu söylenebilir.
143
Şekil 20. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 10. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
görülmektedir. Örneğin; son testte bilimsel olarak tam doğru açıklamayı yapan 2 numaralı
öğrencinin, geciktirilmiş son testte öğretimden önceki yanılgılı fikrine geri döndüğü ve
“Biri vücut hücresi diğeri eşey hücresi olduğu için farklıdır” şeklinde görüşlerini açıkladığı
anlaşılmaktadır.
Şekil 21. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 10. soruda ön test-son
test ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası
geçişleri
Öğrencilerin bu soruya verdikleri yanıtlardan özetle; bir epitel hücresi ile bir sperm
ana hücresinde yer alan genetik bilgilerin aynı olduğu görüşüne deney grubunun
öğretimden sonra büyük oranda ulaştığı, fakat kontrol grubunda bu görüşü benimsiyenlerin
oranında belirgin bir artışın olmadığı belirlenmiştir. Deney ve kontrol grubunda yer alan
öğrencilerden geciktirilmiş son test sonucunda kalıcı kavramsal değişimi
gerçekleştirenlerin sayısına bakıldığında deney grubunda üç, kontrol grubunda bir kişi
olduğu anlaşılmaktadır.
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 22’de gösterilmiştir.
Tablo 22. Deney grubu öğrencilerinin, 11. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 63,63 22,72 54,54
Farklıdır 36,36 72,72 45,45
Bilmiyorum - 4,54 -
Toplam 99,99 99,98 99,99
Tablo 22’de görüldüğü gibi, ön testte öğrencilerin % 36,36’sı aynı bireye ait iki
sperm hücresinde yer alan genetik bilgilerin farklı olacağını belirterek doğru seçeneği %
63,63’ü yanlış seçeneği işaretlemişlerdir.
Son testte, doğru seçeneği işaretleyenlerin oranı ön teste oranla yaklaşık iki kat
artmış öğrencilerin % 72,72’si ‘farklıdır’ seçeneğini işaretlemiştir. Sadece bir öğrenci
‘bilmiyorum’ şıkkını seçerken yanlış seçeneği seçen öğrencilerin oranı % 22,72 olarak
belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 45,45’i doğru seçeneği, % 54,54’ü ise
yanlış seçeneği işaretlemiştir.
146
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 23’de gösterilmiştir.
Tablo 23. Kontrol grubu öğrencilerinin, 11. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Aynıdır 54,54 63,63 50
Farklıdır 40,90 27,27 36,36
Bilmiyorum 4,54 9,09 13,63
Toplam 99,98 99,99 99,99
Tablo 24. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 11. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Mayoz bölünme sonucu oluştuklarından
A ve farklı cinsiyet kromozomları 27,27 31,81 68,18 22,72 40,90 27,27
taşıyabileceklerinden farklıdırlar.
B Eğer aynı olsaydı bütün çocuklar aynı 9,09 9,09 4,54 4,54 4,54 9,09
olurdu.
Sperm hücreleri oluşurken krossing over
C olayı gerçekleşir ama sonuçta bütün - - 4,54 - 4,54 -
hücreler aynıdırlar.
D Aynıdır çünkü ikisi de aynı bireye aittir. 27,27 13,63 9,09 18,18 13,63 18,18
D Aynı görevi yaptıklarından aynıdır. 18,18 13,63 9,09 22,72 9,09 18,18
Tablo 24’de de görüldüğü gibi “A öğrencisinin iki sperm hücresinde yer alan genetik
bilgiler” hakkında sorulan soruya ön testte deney grubunda öğrencilerin % 27,27’si
bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 45,45’i
ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Yanlış
açıklamaların % 27,27’si iki hücrenin aynı bireye ait olduğundan aralarında fark
148
Şekil 22. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 11. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 23. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 11. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
son testte ön teste nazaran daha da düşük olması ilgi çekici olarak tespit edilmiştir. Deney
ve kontrol grubunda yer alan öğrencilerden geciktirilmiş son test sonucunda kalıcı
kavramsal değişimi gerçekleştirenlerin sayısına bakıldığında deney grubunda üç
öğrencinin, kontrol grubunda ise hiçbir öğrencinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Aşağıda yer alan soruların baş kısımlarına eğer ifade doğru ise D, eğer ifade
yanlış ise Y harfi koyunuz.
Soru 12. Bir bireyin her bir hücresi fonksiyonlarına göre farklı kalıtsal bilgi taşır.
Deney grubunda 12. sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 25’de gösterilmiştir.
Tablo 25. Deney grubu öğrencilerinin, 12. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D işaretleyenler 59,09 - 50
Y işaretleyenler 40,90 100 50
Yanıt yok - - -
Toplam 99,99 100 100
Tablo 25’de görüldüğü gibi, ön testte öğrencilerin % 40,90’ı bir bireyin her bir
hücresinin fonksiyonlarına göre farklı kalıtsal bilgi taşımayacağını belirterek doğru
seçeneği, % 59,09’u soru cümlesinin baş kısmına ‘D’ harfi yazmak suretiyle yanlış
seçeneği işaretlemişlerdir.
Son testte, deney grubu öğrencilerinin tamamı soruda yer alan ifadenin yanlış
olduğunu belirterek doğru cevabı vermişlerdir. Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin
yarısı doğru seçeneği, yarısı ise yanlış seçeneği işaretlemiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 26’da gösterilmiştir.
152
Tablo 26. Kontrol grubu öğrencilerinin, 12. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D işaretleyenler 59,09 68,18 54,54
Y işaretleyenler 40,90 31,81 36,36
Yanıt yok - - 9,09
Toplam 99,99 99,99 99,99
Tablo 26’da görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 40,90’ı doğru
seçeneği, % 59,09’u yanlış seçeneği işaretlemiştir. Son testte, doğru seçeneği
işaretleyenlerin oranı (% 31,81) azalırken, geciktirilmiş son testte ise biraz artışla % 36,36
olarak belirlenmiştir. Sadece geciktirilmiş son testte yanıt vermeyen iki öğrenci olduğu
görülmüştür.
Bir bireyin her bir hücresinin fonksiyonlarına göre farklı kalıtsal bilgi taşıyıp
taşımadığının sorgulandığı soruda öğrencilerin verdikleri yanıtlar incelendiğinde; deney
grubunda öğretimden sonra örneklemin tamamının doğru yanıt verdiği fakat bu durumun
geciktirilmiş son testte devam etmediği anlaşılmaktadır. Buna karşılık kontrol grubunda
her üç testin de doğru cevaplama oranlarında belirgin bir değişim olmadığı belirlenmiştir.
Soru 13. Bir bireye ait bütün hücreler aynı kalıtsal bilgiyi taşırlar fakat
fonksiyonlarına uygun olarak sadece bir kısmını kullanırlar.
Deney grubunda 13. sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 27’de gösterilmiştir.
153
Tablo 27. Deney grubu öğrencilerinin, 13. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D şıkkını işaretleyenler 36,36 100 90,90
Y şıkkını işaretleyenler 59,09 - 9,09
Yanıt yok 4,54 - -
Toplam 99,99 100 99,99
Tablo 27’de görüldüğü gibi, ‘bir bireye ait bütün hücreler aynı kalıtsal bilgiyi taşırlar
fakat fonksiyonlarına uygun olarak sadece bir kısımlarını kullanırlar’ ifadesine ön testte
deney grubu öğrencilerinin % 36,36’sı doğru cevap verirken, % 59,09’u soru cümlesinin
baş kısmına ‘Y’ harfi yazmak suretiyle yanlış seçeneği işaretlemişlerdir.
Son testte, deney grubu öğrencilerinin tamamı soruda yer alan ifadenin doğru
olduğunu belirterek soruyu doğru cevaplamışlardır. Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin
% 90,90’ı doğru seçeneği işaretlemiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 28’de gösterilmiştir.
Tablo 28. Kontrol grubu öğrencilerinin, 13. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D şıkkını işaretleyenler 59,09 54,54 54,54
Y şıkkını işaretleyenler 36,36 36,36 36,36
Yanıt yok 4,54 9,09 9,09
Toplam 99,99 99,99 99,99
Tablo 28’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 59,09’u doğru
seçeneği işaretlerken bu oran son ve geciktirilmiş son testte % 54,54 olarak kalmıştır,
örneklemin % 36,36’sı her üç testte de yanlış cevap vermiştir.
154
Bir bireye ait bütün hücrelerin taşıdıkları kalıtsal bilginin sorgulandığı soruda
öğrenci yanıtları incelendiğinde; deney grubunda öğrencilerin tamamı öğretimden sonra
doğru yanıtı vermişlerdir bu durumun geciktirilmiş son testte de devam ettiği anlaşılmıştır.
Kontrol grubunda da bu sorunun doğru cevaplanma oranı diğer gruba nazaran düşük
olmasına karşın yine de oldukça yüksek olarak bulunmuştur.
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 29’da gösterilmiştir.
Tablo 29. Deney grubu öğrencilerinin, 14. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D şıkkını işaretleyenler 22,72 27,27 36,36
Y şıkkını işaretleyenler 40,90 72,72 63,63
Yanıt yok 36,36 - -
Toplam 99,98 99,99 99,99
Tablo 29’da görüldüğü gibi, ‘bir bireyde sadece gametler kalıtsal bilgi taşır’
ifadesine ön testte deney grubu öğrencilerinin % 40,90’ı doğru cevap verirken, bu oran son
testte % 72,72, geciktirilmiş son testte ise % 63,63 olarak bulunmuştur.
Ön testte, deney grubu öğrencilerinin % 36,36’sı soruyu yanıtlamazken, %
22,72’sinin yanlış cevap verdiği belirlenmiştir. Yanlış cevap verenlerin oranı son testte
artarak % 27,27’ye yükselirken, geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 36,36’sı yanlış
seçeneği işaretlemiştir.
Öğretim öncesi öğrencilerle “cinsiyet kromozomları nerelerde bulunur?” konusunda
yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda sunulmaktadır:
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 30’da gösterilmiştir.
156
Tablo 30. Kontrol grubu öğrencilerinin, 14. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
D şıkkını işaretleyenler 31,81 36,36 31,81
Y şıkkını işaretleyenler 31,81 50 40,90
Yanıt yok 36,36 13,63 27,27
Toplam 99,98 99,99 99,98
Tablo 30’da görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 31,81’i doğru
seçeneği işaretlerken bu oran son testte artmıştır (% 50). Geciktirilmiş son testte % 40,90
olarak kalmıştır. Bu soruya cevap vermeyenlerin oranı ön testte % 36,36, son testte %
13,63 ve geciktirilmiş son testte % 27,27 olarak belirlenmiştir.
Öğretim öncesi öğrencilerle “cinsiyet kromozomları nerelerde bulunur?” konusunda
yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda sunulmaktadır:
K1, K3: Her hücrede var.
K7: Erkeklerde er bezinde, kadınlarda yumurtalıkta.
Öğretim sonrası öğrencilerle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler aşağıda
sunulmaktadır:
S: Cinsiyet kromozomlarımız nerde bulunur?
K1: Sorular birbirine yakın kafam karışıyor zaman zaman. S:
Neden, ben seni yönlendirmiyorum! K1: Hayır tam
bilmediğim için bazı şeyleri kafamda karmaşa oluyor sorular
gelince. S: Cinsiyet ve göz kromozomlarımız nerde bulunur?
K1: Vücutta her yerde kromozom var cinsiyet kromozomları da
her yerde var göz kromozomlarımız da her yerde bulunur.
K2: Sperm ve yumurtalıklarda bulunur.
K3: Üreme hücrelerinde.
K4: Babadan 22+X veya 22+Y, o son kromozomda bulunur. Bütün
hücrelerde onla ilgili bilgi olması lazım bence, çünkü gen
haritası yapıldığına göre, her hücrede vardır.
K5, K6, K7, K9, K10: Eşey hücrelerinde
K8: O kısmında biraz karmaşa yaşıyorum. Kesin bilmiyorum ama
bütün vücudumuzda olup eşey hücrelerinde aktif olabilirler.
Zaten başka türlü dersem ilk söylediğimle çelişmiş olurum.
K11: Bütün hücrelerde.
157
Bir bireyde sadece gametlerin kalıtsal bilgi taşıdığının sorgulandığı bu soruda öğrenci
yanıtları incelendiğinde; deney grubunda bu bilginin yanlış olduğunu işaretleyen
öğrencilerin oranının öğretimden sonra belirgin şekilde artmış olduğu bu durumun
geciktirilmiş son testte de devam ettiği anlaşılmaktadır. Kontrol grubunda da öğretimden
sonra sınıfın yarısının soruyu doğru yanıtladığı fakat bu oranın geciktirilmiş son testte
devam etmediği belirlenmiştir. Yürütülen mülakat çalışmalarından her iki grupta da
öğrencilerin cinsiyet kromozomlarımızın sadece eşey hücrelerinde var olduğunu
düşündükleri ve bu görüşün öğretimden sonra da değişmediği ön plana çıkmaktadır.
Aşağıda yer alan çoktan seçmeli sorulardan doğru olanı işaretleyiniz.
Soru 15. Aynı tür ve aynı yaştaki iki canlı arasında görülen büyüklük farkının
nedeni aşağıdakilerden hangisi olabilir?
a. Hücre büyüklüğü b. Gen sayısı c. Kromozom sayısı d. Hücre sayısı
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 31’de gösterilmiştir.
158
Tablo 31. Deney grubu öğrencilerinin, 15. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Hücre büyüklüğü - 9,09 22,72
Gen sayısı 22,72 - 4,54
Kromozom sayısı - - -
Hücre sayısı 45,45 86,36 72,72
Yanıt yok 31,81 4,54 -
Toplam 99,98 99,99 99,98
Tablo 31’de görüldüğü gibi, aynı tür ve aynı yaştaki iki canlı arasında görülen
büyüklük farkının nedeninin sorulduğu soruda, ön testte deney grubu öğrencilerinin %
45,45’i doğru cevap verirken, % 31,81’inin cevap vermediği belirlenmiştir. Yanlış cevap
verenler içerisinde % 22,72 ile sorunun cevabına neden olarak gen sayısını gösterdikleri
tespit edilmiştir.
Son testte, deney grubu öğrencilerinin % 86,36’sı sorunun doğru cevabının hücre
sayısı olduğunu belirterek soruyu doğru cevaplamışlardır. Geciktirilmiş son testte ise bu
oranın biraz azalarak % 72,72’ye gerilediği anlaşılmaktadır. Bu testin en önemli
bulgularından biri; de iki canlı arasındaki büyüklük farkının nedeni olarak öğrencilerin %
22,72’sinin hücre büyüklüğünü ifade etmiş olmalarıdır.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 32’de gösterilmiştir.
Tablo 32. Kontrol grubu öğrencilerinin, 15. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Hücre büyüklüğü 22,72 22,72 13,63
Gen sayısı 31,81 18,18 -
Kromozom sayısı - 4,54 31,81
Hücre sayısı 45,45 54,54 50
Yanıt yok - - 4,54
Toplam 99,99 99,98 99,98
159
Tablo 32’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 45,45’i doğru
seçeneği işaretlerken bu oran son testte % 54,54 ve geciktirilmiş son testte % 50 olarak
bulunmuştur. Ön testte, örneklemin % 31,81’i sorunun cevabı olarak gen sayısını
işaretlerken, son testte % 22,72 ile hücre büyüklüğü ve geciktirilmiş son testte ise % 31,81
ile kromozom sayısı şıklarını yanlış olarak seçmişlerdir. Her üç testte de verilen yanlış
cevapların farklı oranlarda ve farklı şıklar olması dikkat çekicidir.
Aynı tür ve aynı yaştaki iki canlı arasında görülen büyüklük farkının nedeninin
sorgulandığı bu soruda öğrenci yanıtları incelendiğinde özetle; her iki grupta da
öğretimden sonra doğru yanıtlama oranlarının arttığı bu durumun deney grubunda daha
belirgin olduğu dikkat çekmektedir.
Soru 16. Sperm ve yumurta hücreleri için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
a. Kromozomlara sahiptirler
b. Sadece cinsiyet kromozomuna sahiptirler
c. Genlere sahiptirler
d. Kalıtsal bilgi taşırlar
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 33’de gösterilmiştir.
Tablo 33. Deney grubu öğrencilerinin, 16. soru için ön test, son test ve geciktirilmiş
son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Ön Son Geciktirilmiş
test test son test
Kromozomlara sahiptirler 18,18 - 9,09
Sadece cinsiyet kromozomuna
31,81 90,90 68,18
sahiptirler
Genlere sahiptirler 13,63 - -
Kalıtsal bilgi taşırlar 18,18 - 4,54
Yanıt yok 18,18 9,09 18,18
Toplam 99,98 99,99 99,99
160
Tablo 33’de görüldüğü gibi, sperm ve yumurta hücreleri için yanlış olan ifadenin
hangisi olduğu sorulan soruda ‘sadece cinsiyet kromozomuna sahiptirler’ şıkkını deney
grubu öğrencilerinin % 31,81’i ön testte seçerken, bu oran son testte üç kat artarak % 90,9
olmuş geciktirilmiş son testte ise % 68,18 olarak bulunmuştur. Ön testte en fazla seçilen
yanlış seçenekler % 18,18’lik oranla kromozomlara sahip oldukları ve kalıtsal bilgi
taşıdıkları olmuştur. Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 18,18’inin soruyu
yanıtlamadığı belirlenmiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 34’de gösterilmiştir.
Tablo 34. Kontrol grubu öğrencilerinin, 16. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Ön Son Geciktirilmiş
test test son test
Kromozomlara sahiptirler 4,54 - 4,54
Sadece cinsiyet kromozomuna
36,36 31,81 31,81
sahiptirler
Genlere sahiptirler - 9,09 -
Kalıtsal bilgi taşırlar 54,54 31,81 31,81
Yanıt yok 4,54 27,27 31,81
Toplam 99,99 99,98 99,97
Tablo 34’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 36,36’sı doğru
seçeneği işaretlerken bu oran son ve geciktirilmiş son testte % 31,81 olarak kalmıştır. Her
üç testte karşılaşılan en yüksek yanlış cevap, ‘kalıtsal bilgi taşırlar’ seçeneği (ön testte %
54,54, son ve geciktirilmiş son testte % 31,81) olmuştur.
Sperm ve yumurta hücreleri için yanlış olan bilginin sorulduğu soruda; sadece
cinsiyet kromozomlarına sahip oldukları cevabını veren öğrencilerin oranlarının deney
grubunda öğretimden sonra arttığı ve geciktirilmiş son testte de bu bilginin kalıcı hale
geldiği belirlenmiştir. Kontrol grubunda ise böyle bir artışın söz konusu olmadığı tespit
edilmiştir.
161
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 35’de gösterilmiştir.
Tablo 35. Deney grubu öğrencilerinin, 17. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli
yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Son Geciktirilmiş
Ön test
test son test
TTABBCTAA - - -
UUAGGCUAA 45,45 90,90 72,72
TTUGGCTUU 40,90 9,09 22,72
UUGAAGUGG - - -
UUGAACAAU - - -
Yanıt yok 13,63 - 4,54
Toplam 99,98 99,99 99,98
Tablo 35’de görüldüğü gibi, m-RNA’da sıralamanın nasıl olacağının sorulduğu soruda
‘UUAGGCUAA’ şıkkını deney grubu öğrencilerinin % 45,45’i ön testte doğru olarak
seçerken, bu oran son testte iki kat artarak % 90,9 olmuş geciktirilmiş son testte ise %
72,72 olarak bulunmuştur. Ön testte en fazla seçilen yanlış seçenekler incelendiğinde
A’nın karşısına T geleceğini ve T’nin karşısına G geleceğini düşünenlerin oranları % 18,18
olarak bulunmuştur. Geciktirilmiş son testte ise öğrencilerin % 22,72’si TTUGGCTUU
seçeneğini yanlış olarak seçmiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 36’da gösterilmiştir.
162
Tablo 36. Kontrol grubu öğrencilerinin, 17. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Ön Geciktirilmiş
Son test
test son test
TTABBCTAA 4,54 - 4,54
UUAGGCUAA 50 54,54 63,63
TTUGGCTUU 31,81 31,81 22,72
UUGAAGUGG - - -
UUGAACAAU - - -
Yanıt yok 13,63 13,63 9,09
Toplam 99,98 99,98 99,97
Tablo 36’da görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 50’si doğru
seçeneği işaretlerken bu oran son testte % 54,54 ve geciktirilmiş son testte % 63,63 olarak
bulunmuştur. Her üç testte karşılaşılan en yüksek yanlış cevap, ‘TTUGGCTUU’ seçeneği
(ön testte ve son testte % 31,81 ve geciktirilmiş son testte % 22,72) olmuştur.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 17. soruda yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 37'de sunulmuştur.
Tablo 37. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 17. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
A A-U, T-A, G-C, C-G şeklinde eşleşme 36,36 36,36 77,27 45,45 68,18 40,90
gerçekleşir.
D mRNA’da A-T, T-U, G-C, C-G şeklinde 40,90 40,90 9,09 27,27 4,54 22,72
eşleşme olur.
G Açıklama yok 22,72 22,72 13,63 27,27 27,27 36,36
Tablo 37’de görüldüğü gibi ön testte deney grubu öğrencilerinin % 36,36’sı, “T-A,
G-C, C-G şeklinde eşleşme gerçekleşir” şeklinde görüş bildirerek bilimsel olarak doğru
kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin % 40,90’ı ise bilimsel olarak
doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar yapmışlardır. Yanlış açıklamalar
163
incelendiğinde tamamının; ‘mRNA’da A-T, T-U, G-C, C-G eşleşir’ şeklinde görüşlerini
ifade ettikleri anlaşılmaktadır. Deney grubunda sadece ön testte % 22,72 oranında
açıklama yapılmadığı anlaşılmaktadır. Son testte yer alan açıklamalar incelendiğinde;
öğrencilerin % 77,27’sinin tam doğru açıklamayı yapmış oldukları görülmektedir. Bu testte
yanlış açıklama yapan iki öğrenci ile karşılaşılmıştır. Geciktirilmiş son testte yapılan
açıklamalar incelendiğinde; soruda tam doğru açıklamayı yapanların oranında (% 68,18)
son teste oranla biraz azalma olmuştur. Bununla birlikte yanlış açıklama yapan bir öğrenci
ile karşılaşırken. Bu testte açıklama yapmayanların oranı % 27,27 olarak bulunmuştur.
Tablo 37’de de görüldüğü gibi, bu soruda ön testte kontrol grubunda öğrencilerin %
36,36’sı bilimsel olarak doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmışlardır. Öğrencilerin %
40,90’ı ise bilimsel olarak doğru kabul edilemeyecek türde yanlış açıklamalar
yapmışlardır. Yanlış açıklamaların tamamı; A-T, T-U, G-C, C-G şeklinde eşleşme olur
şeklinde olmuştur. Bu testte öğrencilerin % 22,72’si açıklama yapmamıştır. Son testte yer
alan açıklamalar incelendiğinde, tam doğru açıklamayı yapanların oranında (% 45,45) ön
teste göre biraz artış olduğu görülmektedir. Bu testte yanlış açıklamaların oranı % 27,27
olarak belirlenmiştir. Kontrol grubunun % 27,27’si son testte açıklama yapmamıştır.
Geciktirilmiş son testte yapılan açıklamalar incelendiğinde; tam doğru açıklamayı
yapanların oranında (% 40,90) ve yanlış açıklama yapanların oranında (% 22,72) son teste
nazaran biraz azalma olmuş. Buna karşılık açıklama yapmayan öğrencilerin oranı (%
36,36) artmıştır.
17. soruda deney grubu öğrencilerinin ön test-son test puanlarından yapılan
istatistiksel analiz sonuçları (p=0,018) iki test arasında son test lehine anlamlı bir farkın
olduğunu göstermektedir. Son test-geciktirilmiş son testte p=0,104, ön test-geciktirilmiş
son testte p=0,167 olarak hesaplanmış ve testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
17. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,833, ön test-geciktirilmiş son test p=0,576, son test-
geciktirilmiş son test p=0,525) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha etkili
olduğu söylenebilir.
164
Şekil 24. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 17. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 25. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 17. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 38’de gösterilmiştir.
Tablo 38. Deney grubu öğrencilerinin, 18. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Son Geciktirilmiş
Ön test
test son test
DNA—RNA—Protein— Yapısal ve
40,90 100 77,27
fonksiyonel özellik
RNA—Protein—DNA— Yapısal ve
4,54 - -
fonksiyonel özellik
Protein—RNA—DNA— Yapısal ve
18,18 - 18,18
fonksiyonel özellik
RNA—DNA—Protein— Yapısal ve
18,18 - -
fonksiyonel özellik
Protein- DNA-RNA- Yapısal ve
- - 4,54
fonksiyonel özellik
Yanıt yok 18,18 - -
Toplam 99,97 100 99,99
Son testte öğrencilerin tamamı doğru cevabı vermişlerdir. Geciktirilmiş son testte ise
bu oran biraz düşerek % 77,27 olarak belirlenmiştir. Yanlış cevap verenlerin içinde ön
testteki gibi ‘protein-RNA-DNA-kişisel özellik’ şıkkı % 18,18 değeriyle en yüksek oranda
işaretlenen seçenek olmuştur.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 39’da gösterilmiştir.
Tablo 39. Kontrol grubu öğrencilerinin, 18. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Son Geciktirilmiş
Ön test
test son test
DNA—RNA—Protein—Yapısal ve
54,54 59,09 50
fonksiyonel özellik
RNA—Protein—DNA— Yapısal ve
9,09 4,54 4,54
fonksiyonel özellik
Protein—RNA—DNA— Yapısal ve
13,63 22,72 31,81
fonksiyonel özellik
RNA—DNA—Protein— Yapısal ve 4,54
4,54 -
fonksiyonel özellik
Protein- DNA-RNA- Yapısal ve 4,54
- 4,54
fonksiyonel özellik
Yanıt yok 18,18 4,54 9,09
Toplam 99,98 99,97 99,98
Tablo 39’da görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin yarıdan fazlası (%
54,54) soruya doğru yanıtı vermişlerdir. Yanıt vermeyenlerin oranı % 18,18 olurken en
fazla yanlış yanıt oranı (13,63), ‘Protein—RNA—DNA—Kişisel özellik’ ile c seçeneğinde
tespit edilmiştir.
Son testte doğru ve yanlış seçenekleri işaretleyenlerin oranları ön teste kıyasla
artarken (% 59,09 doğru, %36,34 yanlış), yanlış cevaplar içerisinde c şıkkı % 22,72’lik
oranla en fazla işaretlenen seçenek olmuştur.
Geciktirilmiş son test bulgularına bakıldığında, öğrencilerin yarısı doğru cevabı
vermişlerdir. Örneklemin % 31,81’i doğru sıralamayı ‘Protein—RNA—DNA—Kişisel
özellik’ olarak belirtmiştir.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 18. soru için yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 40'da sunulmuştur.
168
Tablo 40. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 18. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
DNA, RNA’yı sentezler, RNA protein
A sentezinde görev alır. Sentezlenen 31,81 40,90 90,90 54,54 68,18 45,45
proteinler ile yapısal ve fonksiyonel
özelliklerimiz belirlenir.
Protein sentezi RNA’da olur. Bu nedenle
D doğru sıralama Protein—RNA—DNA— 13,63 - - - - -
Yapısal ve fonksiyonel özellik olur.
Doğru sıralama RNA—DNA—Protein—
D Yapısal ve fonksiyonel özellik’dir. Çünkü 9,09 - - - - -
bir sonraki bir öncekini kapsar.
Doğru sıralama RNA—DNA—Protein—
D Yapısal ve fonksiyonel özellik’dir. Çünkü 9,09 - - - - 4,54
en basit RNA, en karmaşık ise yapısal ve
fonksiyonel özelliklerdir.
Doğru sıralama Protein—RNA—DNA—
D Yapısal ve fonksiyonel özellik, çünkü - - - - 9,09 -
genelden özele doğru gidildi.
Protein içinde kromozom bulunur,
D kromozomların içinde DNA bu da yapısal - - - - 9,09 -
ve fonksiyonel özellik belirtir.
Protein sentezi RNA’da olur. RNA, DNA
D kontrolündedir, DNA kişisel özellikleri - 9,09 - 9,09 - -
taşır Bu nedenle doğru sıralama Protein—
RNA—DNA—Kişisel özellik olur.
Doğru sıralama Protein—RNA—DNA—
D Kişisel özellik, çünkü protein RNA ve - 4,54 - - - 4,54
DNA’nın yapısında bulunur. RNA
sayesinde DNA eşlenir.
Proteinler içinde RNA’lar ve bunlarda da
D DNA’lar bulunur. DNA’larda da kişisel - - - 4,54 - 4,54
özellikler bulunur. Doğru sıralama
Protein—RNA—DNA—Kişisel özellik.
Protein ribozomlarda sentezlenir. Burada
D RNA oluşturulur. Daha sonra DNA - - - 4,54 - -
oluşturulur.
G Açıklama yok 36,36 45,45 9,09 27,27 13,63 40,90
Tablo 40’da görüldüğü gibi, ‘DNA, RNA’yı sentezler, RNA protein sentezinde görev
alır. Sentezlenen proteinler ile kişisel özelliklerimiz belirlenir’ şeklinde bilimsel olarak tam
doğru görüş bildirenler örneklemin % 31,81’ini oluşturmuşlardır. Bu kategorinin oranı son
testte % 90,90 olurken geciktirilmiş son testte % 68,18 olarak tespit edilmiştir. Açıklama
yapmayanların oranı ön testte oldukça yüksek (% 36,36) olurken diğer testlerde bu oran
169
Şekil 26. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 18. soruda ön test-son
test ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası
geçişleri
Şekil 27. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 18. soruda ön test-
son test ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler
arası geçişleri
Soru 19. İnsanlarda AB0 kan gruplarının kalıtımı aşağıdakilerden hangisine örnektir?
a. Epistasi b. Multipli allel c. Bağlanma
d. Poligenik kalıtım e. Krossing-over
Açıklamanız:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 41’de gösterilmiştir.
Tablo 41. Deney grubu öğrencilerinin, 19. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Epistasi - - 31,81
Multipli allel - 45,45 18,18
Bağlanma 4,54 - 4,54
Poligenik kalıtım 4,54 13,63 18,18
Krossing-over - 9,09 -
Yanıt yok 90,90 31,81 27,27
Toplam 99,98 99,98 99,98
Tablo 41’de görüldüğü gibi, insanlarda AB0 kan gruplarının kalıtımının sorulduğu soruyu
ön testte doğru yanıtlayan öğrenci olmamıştır. Yanlış cevap oranının (% 9,08) da az olduğu
soruda öğrencilerin %90,90’ı seçenekleri işaretlememiştir.
Son testte öğrencilerin % 45,45’i doğru cevabı vermiştir. Geciktirilmiş son testte ise
bu oran biraz düşerek % 18,18 olarak belirlenmiştir. Son testte de cevap vermeyenlerin
oranının % 31,81 olduğu görülmektedir. Yanlış cevap verenlerin % 13,63’ü kan
gruplarının kalıtımını poligenik kalıtım olarak işaretlemiştir.
Geciktirilmiş son testte en fazla verilen yanlış cevap % 31,81 ile epistasi olurken
cevap vermeyenlerin oranı % 27,27 olarak belirlenmiştir.
176
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 42’de gösterilmiştir.
Tablo 42. Kontrol grubu öğrencilerinin, 19. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli
yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Son Geciktirilmiş
Ön test
test son test
Epistasi - - 9,09
Multipli allel 4,54 45,45 45,45
Bağlanma 9,09 18,18 9,09
Poligenik kalıtım 4,54 18,18 13,63
Krossing-over - 4,54 -
Yanıt yok 81,81 13,63 22,72
Toplam 99,98 99,98 99,98
Tablo 42’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinden sadece bir kişi
soruya doğru yanıtı vermiştir. Yanıt vermeyenlerin oranı % 81,81 olarak bulunmuştur.
Son testte doğru ve yanlış seçenekleri işaretleyenlerin oranları ön teste kıyasla
artarken (% 45,45 doğru, % 40,90 yanlış), cevap vermeyenlerin oranı % 13,63 olarak
belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son test bulgularına bakıldığında, doğru cevabı veren öğrencilerin
oranının son teste göre değişmediği (% 45,45) anlaşılmaktadır.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 19. soru için yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 43'de sunulmuştur.
177
Tablo 43. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 19. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Multipli allel; her biri birbirinden farklı
A olup homolog kromozomların aynı - 4,54 45,45 31,81 18,18 27,27
lokuluslarında yerleşmiş olan genler
serisidir.
Poligenik kalıtımdır, çünkü gen
D çaprazlamalarında anne ve babadaki gen 4,54 - 13,63 - 4,54 -
çiftlerinin ayrılmaları gerekirken bu
ayrılma gerçekleşmeyebilir.
Bağlanma ve krossing overdir. Çünkü
anne ve babadan gelen homolog
D kromozomlar arasında krossing over 4,54 - 9,09 - 4,54 -
sırasında parça değişimi olur.
Karakteristik özellikler de bu sayede
yavrulara aktarılır.
Poligenik kalıtımdır, çünkü kan gruplarına
D özgü tüm genler tek bir yapı içerisine - 4,54 - 9,09 - 13,63
girmiştir.
Krossing overdir. Çünkü genlerin eş
D baskınlıkları, baskınlıkları ve çekinik - 4,54 - 4,54 - -
olmaları krossing over ve bağlanma ile
ortaya çıkar.
G Açıklama yok 90,90 86,36 31,81 54,54 72,72 59,09
Toplam 99,98 99,98 99,98 99,98 99.98 99,99
Tablo 43’de görüldüğü gibi, ‘Multipli allel; her biri birbirinden farklı olup homolog
kromozomların aynı lokuluslarında yerleşmiş olan genler serisidir’ şeklinde bilimsel olarak
tam doğru görüş bildiren öğrenciye ön testte rastlanmazken, son testte örneklemin %
45,45’i, geciktirilmiş son testte ise % 18,18’i doğru açıklamayı yapmıştır. Açıklama
yapmayanların oranı ön testte oldukça yüksek (% 90,90) olurken, son testte bu oran (%
31,81) düşmüştür. Geciktirilmiş son testte ise % 72,72 olarak belirlenmiştir.
Tablo 43’de görüldüğü gibi, insanlarda AB0 kan gruplarının kalıtımının sorulduğu soruda,
ön testte kontrol grubunda bir kişi bilimsel olarak tam doğru kabul edilebilecek açıklamayı
yapmıştır. Ön testte öğrencilerin % 86,36’sı soru için açıklama yapmamıştır. Öğretim
sonrası uygulanan son testte, doğru açıklama yapanların oranı % 31,81 olmuştur. Açıklama
yapmayanların oranı ise % 54,54’e düşmüştür. Geciktirilmiş son testte, % 27,27 oranında
doğru açıklama yapılırken, bu testte de açıklama yapmayanların oranı (% 59,09) olarak
bulunmuştur.
178
Şekil 28. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 19. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 29. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 19. soruda ön test-son
test ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası
geçişleri
testte doğru cevaplarının oranında her hangi bir düşüş yaşanmazken deney grubunda bu
oranın düştüğü belirlenmiştir. Bununla birlikte her iki grupta da öğrencilerin yanlış
cevaplar içerisinde en fazla poligenik kalıtım yanıtını verdikleri tespit edilmiştir. Allel gen
ve homolog kromozomların sorulduğu mülakatlar incelendiğinde; öğretimden önce her iki
grup öğrencilerinin de kavram kargaşası içerisinde oldukları, öğretimden sonra deney
grubu öğrencilerinin daha doğru açıklamalar yaptıkları anlaşılmaktadır. Deney ve kontrol
grubunda yer alan öğrencilerden geciktirilmiş son test sonucunda kalıcı kavramsal değişimi
gerçekleştirenlerin sayısına bakıldığında deney grubunda dört, kontrol grubunda ise beş
öğrenci olduğu anlaşılmaktadır.
Soru 20. Aşağıdakilerden hangisi eşey kromozomlarındaki ayrılmama olayı sonucu ortaya
çıkan durumlardan biri değildir?
a. Süper dişi b. Down sendromu (mongolizm) c. Turner dişi
d. Klinefelter erkek e. X kromozomsuz düşük
Açıklamanız:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 44’de gösterilmiştir.
Tablo 44. Deney grubu öğrencilerinin, 20. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
Süper dişi 9,09 4,54 -
Down sendromu (mongolizm) 22,72 72,72 54,54
Turner dişi 4,54 4,54 -
Klinefelter erkek - - -
X kromozomsuz düşük 18,18 18,18 40,90
Yanıt yok 45,45 - 4,54
Toplam 99,98 99,98 99,98
Tablo 44’de görüldüğü gibi, eşey kromozomlarındaki ayrılmama olayı sonucu ortaya
çıkan durumlardan birinin sorulduğu soruyu ön testte doğru yanıtlayan öğrenci oranı % 22,72
183
olmuştur. Yanlış cevap oranının % 31,81 olduğu soruda ön ve son testte, öğrencilerin en
fazla işaretledikleri yanlış cevap % 18,18 ile X kromozomsuz düşük olarak bulunmuştur.
Deney grubunun % 45,45’i seçeneklerden hiç birini işaretlememiştir.
Son testte doğru seçeneği işaretleyenlerin oranında (% 72,72) ön teste kıyasla
yaklaşık üç kat artış olmuştur. Geciktirilmiş son testte ise bu oran biraz düşerek % 54,54
olarak belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte en fazla verilen yanlış cevap % 40,90 ile X kromozomsuz
düşük olmuştur.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 45’de gösterilmiştir.
Tablo 45. Kontrol grubu öğrencilerinin, 20. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Son Geciktirilmiş
Ön test
test son test
Süper dişi 9,09 22,72 13,63
Down sendromu (mongolizm) 13,63 13,63 22,72
Turner dişi 9,09 4,54 -
Klinefelter erkek 4,54 4,54 -
X kromozomsuz düşük 27,27 45,45 54,54
Yanıt yok 36,36 9,09 9,09
Toplam 99,98 99,97 99,98
Tablo 46. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 20. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Down sendromudur, çünkü bu olay vücut
A kromozomlarındaki ayrılmama olayı 18,18 13,63 63,63 13,63 54,54 22,72
sonucu ortaya çıkar.
Down sendromudur, çünkü diğerlerinde
C ayrılmama olduğunu hatırlıyorum ama 4,54 - - - 4,54 -
mongolizmde 1 kromozom eksiktir.
Süper dişi 47 kromozoma sahip bireydir.
D Normalde 46 olması gerekirken eşey 9,09 - 4,54 - - -
kromozomlarında ayrılmama olayı sonucu
47 kromozomlu
X kromozomsuz düşük, çünkü
D diğerlerinin hepsinde kromozom 18,18 - 18,18 - 22,72 -
ayrılmaması görülürken, burada
kromozomsuzluk söz konusudur.
D X kromozomsuz düşük, çünkü bu hastalık - 18,18 - 13,63 - 9,09
cinsiyetle ilgili problemler çıkartır.
D Kromozomların ayrılmama olayı sonucu - 4,54 - 4,54 - -
süper dişi oluşur.
Süper dişidir. Çünkü eşey
D kromozomlarında ayrılmama olayı sonucu - 4,54 - 9,09 - 9,09
46+ 2 kromozomlu insanlar oluşur.
Süper dişidir. Çünkü genetik değil
D biyolojik bir sorundur. Hormonlardan - 4,54 - - - 4,54
kaynaklanır.
X kromozomsuz düşük, çünkü burada
D ayrılma olmuş ve hücre sadece OY - - - 27,27 - 36,36
kromozomu taşımaktadır.
G Açıklama yok 50 54,54 13,63 31,81 18,18 18,18
Tablo 46’da görüldüğü gibi, eşey kromozomlarındaki ayrılmama olayı sonucu ortaya
çıkan durumun sorulduğu soruda, ön ve son testlerde kontrol grubunun % 13,63’ü bilimsel
olarak tam doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmıştır. Ön testte öğrencilerin %
54,54’ü soru için açıklama yapmamıştır. Öğretim sonrası uygulanan son testte, yanlış
açıklama yapanların oranı % 54,53 olmuştur. Açıklama yapmayanların oranı ise % 31,81’e
düşmüştür. Geciktirilmiş son testte, % 22,72 oranında doğru açıklama yapılırken, bu testte
yanlış açıklama yapanların oranı (% 59,08) olarak bulunmuştur. Her üç testte de yapılan
yanlış açıklamalarda; X kromozomsuz düşüğün doğru yanıt olacağı belirtilmektedir.
20. soruda deney grubu öğrencilerinin aldıkları puanlardan yapılan istatistiksel analiz
sonuçları; ön test-son testte (p=0,001) son test lehine, ön test-geciktirilmiş son testte
(p=0,006) geciktirilmiş son test lehine anlamlı bir farkın olduğunu göstermektedir. Son
test-geciktirilmiş son testte p=0,304 olarak hesaplanmış ve testler arasında anlamlı bir fark
bulunamamıştır.
20. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,096, son test-geciktirilmiş son test p=0,135) testler
arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Ön test-geciktirilmiş son test (p=0,015) arasında
geciktirilmiş son test lehine anlamlı bir fark bulunmuştur.
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha etkili
olduğu söylenebilir.
Kavramsal Değişimin İncelenmesi:
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte 20.
soruda bulundukları düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini gösteren şekiller aşağıda
sunulmuştur.
186
Şekil 30. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 20. soruda ön test-son test ve
geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 31. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 20. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 47’de gösterilmiştir.
Tablo 47. Deney grubu öğrencilerinin, 21. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli
yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
aaPp - - -
AaPp 68,18 63,63 77,27
AAPp - - 4,54
Aapp 9,09 4,54 18,18
aapp 4,54 - -
Yanıt yok 18,18 31,81 -
Toplam 99,99 99,98 99,99
Tablo 47’de görüldüğü gibi, normal pigmentli ve 6 parmaklı kızın genotipinin sorulduğu
soruyu ön testte doğru yanıtlayan öğrenci oranı (% 68,18) oldukça yüksektir. Yanlış cevap
oranının % 13,63 olduğu soruda yanıt vermeyenlerin oranı % 18,18 olarak bulunmuştur.
Son testte doğru seçeneği işaretleyenlerin oranında (% 63,63) ön teste kıyasla biraz
düşüş olmuştur. Geciktirilmiş son testte ise bu oran % 77,27 olarak belirlenmiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 48’de gösterilmiştir.
189
Tablo 48. Kontrol grubu öğrencilerinin, 21. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli
yanıtların yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
aaPp 4,54 4,54 -
AaPp 59,09 81,81 77,27
AAPp 13,63 9,09 18,18
Aapp 9,09 4,54 -
aapp - - 4,54
Yanıt yok 13,63 - -
Toplam 99,98 99,98 99,99
Tablo 48’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 59,09’u soruya
doğru yanıtı vermiştir. Son testte bu oranın arttığı ve % 81,81’e ulaştığı anlaşılmaktadır.
Geciktirilmiş son test bulgularına bakıldığında, doğru cevabı veren öğrencilerin oranının
(% 77,27) son teste göre biraz arttığı anlaşılmaktadır.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 21. soru için yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 49'da sunulmuştur.
190
Tablo 49. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 21. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Baba aaPp, anne Aapp’dir. Yavru
bireyler; aapp (1. çocuk), AaPp (2.
A çocuk), Aapp (3. çocuk). Normal 54,54 54,54 59,09 72,72 72,72 59,09
pigmentli 6 parmaklı kızın genotipi AaPp
olur.
B Babadan bir a kesin geliyor, 6 parmaklı 9,09 - 4,54 - 4,54 -
olması için de anneden P gelmesi lazım.
Baba aaPp, anne Aapp. Yavru bireyler.
C AaPp, Aapp, aapp olur. aapp 6 parmaklı 4,54 4,54 - - - -
kız olur.
D Normal pigmentli 6 parmaklı olması için 9,09 9,09 4,54 4,54 9,09 -
genotipin Aapp olması lazım.
D Normal pigmentli 6 parmaklı olması için - 13,63 - 4,54 - 9,09
genotipin AAPp olması lazım.
D Normal pigmentli 6 parmaklı olması için - 4,54 - 4,54 -
genotipin aaPp olması lazım.
G Açıklama yok 22,72 13,63 31,81 13,63 13,63 31,81
Tablo 49’da görüldüğü gibi, ‘normal pigmentli 6 parmaklı kızın genotipi AaPp olur’
şeklinde bilimsel olarak tam doğru görüş bildiren öğrenci oranı ön testte % 54,54 olmuştur.
Bu oran, son testte örneklemin % 59,09’unu, geciktirilmiş son testte ise % 72,72’sini
oluşturmaktadır. Açıklama yapmayanların oranı ön testte % 22,72 olurken, son testte bu
oran % 31,81’e çıkmıştır. Geciktirilmiş son testte ise % 13,63 olarak belirlenmiştir.
Tablo 49’da görüldüğü gibi, normal pigmentli 6 parmaklı kızın genotipinin sorulduğu
soruda, ön testte kontrol grubunun % 54,54’ü bilimsel olarak tam doğru kabul edilebilecek
açıklamayı yapmıştır. Ön testte öğrencilerin % 13,63’ü soru için açıklama yapmamıştır.
Öğretim sonrası uygulanan son testte, doğru açıklama yapanların oranı % 72,72 olmuştur.
Açıklama yapmayanların oranı (% 13,63) ise değişmemiştir. Geciktirilmiş son testte, %
59,09 oranında doğru açıklama yapılırken, bu testte açıklama yapmayanların oranı, %
31,81 olarak bulunmuştur.
21. deney grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=1,000, ön test-geciktirilmiş son test p=0,275, son test-
geciktirilmiş son test p=0,096) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
191
21. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,363, ön test-geciktirilmiş son test p=0,313) testler
arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Son test-geciktirilmiş son test (p=0,016) puanları
arasında geciktirilmiş son test lehine anlamlı bir fark bulunmuştur.
Bu durumda her iki grupta da bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin başarılı
olmadığı söylenebilir.
Kavramsal Değişimin İncelenmesi:
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte 21.
soruda bulundukları düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini gösteren şekiller aşağıda
sunulmuştur.
Şekil 32. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 21. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
doğru çaprazlamayı yaparak normal pigmentli 6 parmaklı kızın genotipinin AaPp olacağını
belirtmiştir.
Son testte G düzeyinde bulunan 18, 19 ve 20 numaralı öğrencilerin geciktirilmiş son
testte A düzeyine çıktığı görülmektedir.
Şekil 33. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 21. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
kavramsal değişimi gerçekleştirenlerin sayısına bakıldığında her iki grupta da üçer kişi
olduğu anlaşılmaktadır.
Soru 22. Birinci çocuk olan albino ve normal parmaklı bir erkekle iki özellik
bakımından da homozigot dominant olan bir bayan evlenirse olacak çocuklarının
dedelerine benzeme yani albino ve altı parmaklı olma olasılığı ne olacaktır?
a. 0 b. % 25 c. % 50 d. % 75 e. % 100
Açıklamanız:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 50’de gösterilmiştir.
Tablo 50. Deney grubu öğrencilerinin, 22. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
0 31,81 68,18 50
% 25 13,63 18,18 4,54
% 50 9,09 4,54 -
% 75 - - -
% 100 4,54 4,54 4,54
Yanıt yok 40,90 4,54 40,90
Toplam 99,97 99,98 99,98
Tablo 50’de görüldüğü gibi, yeni çocuğun albino ve altı parmaklı olma olasılığının
sorulduğu soruyu ön testte doğru yanıtlayan öğrenci oranı (% 31,81) olarak bulunmuştur.
Yanlış cevap oranının % 27,26 olduğu soruda yanıt vermeyenlerin oranı % 40,90 olarak
bulunmuştur.
Son testte doğru seçeneği işaretleyenlerin oranı (% 68,18) ön teste kıyasla iki kat
artmıştır. Geciktirilmiş son testte ise bu oran % 50 olarak belirlenmiştir. Bu testte cevap
vermeyen öğrenci oranı (% 40,90) da yüksek bulunmuştur.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 51’de gösterilmiştir.
194
Tablo 51. Kontrol grubu öğrencilerinin, 22. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
0 27,27 54,54 45,45
% 25 22,72 4,54 22,72
% 50 9,09 - 9,09
% 75 - - 4,54
% 100 4,54 22,72 9,09
Yanıt yok 36,36 18,18 9,09
Toplam 99,98 99,98 99,98
Tablo 51’de görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinin % 27,27’si soruya
doğru yanıtı vermiştir. Son testte bu oranın arttığı ve % 54,54’e ulaştığı anlaşılmaktadır.
Geciktirilmiş son test bulgularına bakıldığında, doğru cevabı veren öğrencilerin oranının
(% 45,45) son teste göre biraz azaldığı anlaşılmaktadır. En fazla işaretlenen yanlış
seçenekler ön ve geciktirilmiş son testlerde % 25 şıkkı, son testte ise % 100 şıkkı olmuştur.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 22. soru için yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 52'de sunulmuştur.
195
Tablo 52. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 22. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
Baba aapp (albino ve normal parmaklı
erkek), anne AAPP (iki özellik
A bakımından homozigot dominant bir 31,81 22,72 54,54 45,45 45,45 40,90
bayan) . Albino ve 6 parmaklı aaPp olma
olasılığı 0 (sıfır)’dır.
D Baba aaPp, anne AaPp olur. Çocuklar % 9,09 13,63 9,09 4,54 4,54 13,63
25 benzer.
D Baba aapp, anne aaPP, çocuklar % 100 4,54 4,54 4,54 4,54 4,54 -
benzer.
D Anneden gelen dominant karakter - - - 4,54 - -
baskınlığı sonucu % 100 olur.
D 6 parmaklı olma ihtimali % 50. albino - 9,09 - - - 4,54
olma ihtimali % 0. toplamları % 50 yapar.
D Baba aapp, anne aapp, çocuklar % 100 - - - 4,54 - 4,54
benzer.
F Punnet karesi çizerek sonucun 3/16 olması - 4,54 - - - -
gerektiğini ifade edenler.
G Açıklama yok 54,54 45,45 31,81 36,36 45,45 36,36
Toplam 99,98 99,97 99,98 99,97 99,98 99,97
Tablo 52’de görüldüğü gibi, ‘Albino ve 6 parmaklı aaPp olma olasılığı 0 (sıfır)’dır’
şeklinde bilimsel olarak tam doğru görüş bildiren öğrenci oranı ön testte % 31,81 olmuştur.
Bu oran, son testte örneklemin % 54,54’ünü, geciktirilmiş son testte ise % 45,45’ini
oluşturmaktadır. Bu soruda, ya doğru açıklama yapılmış ya da hiç açıklama yapılmamış
olması dikkat çekici olarak bulunmuştur. Açıklama yapmayanların oranı ön testte % 54,54
olurken, son testte bu oran % 31,81’e inmiştir. Geciktirilmiş son testte ise % 45,45 olarak
belirlenmiştir.
Tablo 52’de görüldüğü gibi, yeni çocuğun albino ve 6 parmaklı aaPp olma
olasılığının sorulduğu soruda, ön testte kontrol grubunun % 22,72’si bilimsel olarak tam
doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmıştır. Ön testte öğrencilerin % 45,45’i soru için
açıklama yapmamıştır. Öğretim sonrası uygulanan son testte, doğru açıklama yapanların
oranı % 45,45 olmuştur. Açıklama yapmayanların oranı ise % 36,36 olarak belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte, % 40.90 oranında doğru açıklama yapılırken, bu testte açıklama
yapmayanların oranı (% 36,36) son teste kıyasla değişmemiştir.
196
22. soruda deney grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,066, ön test-geciktirilmiş son test p=0,110, son test-
geciktirilmiş son test p=0,504) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
22. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,167, ön test-geciktirilmiş son test p=0,665, son test-
geciktirilmiş son test p=0,183) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
Bu durumda her iki grupta da bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin başarılı
olmadığı söylenebilir.
Kavramsal Değişimin İncelenmesi:
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testte 22.
soruda bulundukları düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini gösteren şekiller aşağıda
sunulmuştur.
Şekil 34. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 22. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
bakımından da homozigot ve dominant olan bir bayanı “aaPP” olarak gösterip buna göre
çaprazlama yapan ve sonucu % 100 olarak hesaplayan 12 numaralı öğrenci, son testte
bayanı “AAPP” olarak göstermiş ve buna göre çaprazlama yaparak doğru sonuca
ulaşmıştır.
Son testte G düzeyinde bulunan 19 numaralı ve D düzeyinde bulunan 15 numaralı
öğrencilerin geciktirilmiş son testte A düzeyine çıktığı görülmektedir.
Şekil 35. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 22. soruda ön test son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
incelendiğinde, her iki grupta da bir önceki dihibrit çaprazlama sorusuna nazaran daha
düşük olduğu anlaşılmaktadır. Deney ve kontrol grubunda yer alan öğrencilerden
geciktirilmiş son test sonucunda kalıcı kavramsal değişimi gerçekleştirenlerin sayısına
bakıldığında deney grubunda beş, kontrol grubunda ise altı kişi olduğu anlaşılmaktadır.
23. soruyu aşağıda verilen soy ağacını inceleyerek cevaplayınız.
1 2
3 4 5 6
Soru 23. Yukarıdaki soy ağacında kalıtsal olarak görülen özellik aşağıdakilerden
hangisidir?
a. otozomal baskın b. otozomal çekinik c. gonozomlarda baskın
d. gonozomlarda çekinik e. bu verilerle bir şey söylenemez
Açıklamanız:
Deney grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların yüzdeleri
Tablo 53’te gösterilmiştir.
Tablo 53. Deney grubu öğrencilerinin, 23. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
otozomal baskın - 9,09 -
otozomal çekinik - 9,09 27,27
gonozomlarda baskın - - 22,72
gonozomlarda çekinik 4,54 50 27,27
bu verilerle bir şey
söylenemez
9,09 27,27 9,09
Yanıt yok 86,36 4,54 13,63
Toplam 99,99 99,99 99,98
199
Tablo 53’te görüldüğü gibi, soy ağacında kalıtsal olarak görülen özelliğin sorulduğu
soruyu ön testte doğru yanıtlayan öğrenci olmazken, yanlış cevap oranının % 13,63 olduğu
belirlenmiştir. Soruya yanıt vermeyenlerin oranı % 86,36 olarak bulunmuştur.
Son testte doğru seçeneği işaretleyenlerin oranının % 9,09 olduğu anlaşılmaktadır.
Soruya yanıt verme oranının arttığı bu testte cevap verenlerin çoğunluğu (% 86,36) yanlış
cevap vermiştir.
Geciktirilmiş son testte elde edilen bulgular incelendiğinde, doğru cevap oranının (%
27,27) biraz arttığı görülmektedir. Soruyu yanlış cevaplayanların oranı % 59,08 olarak
tespit edilmiştir.
Kontrol grubunda bu sorudan elde edilen çoktan seçmeli kısma ait yanıtların
yüzdeleri Tablo 54’te gösterilmiştir.
Tablo 54. Kontrol grubu öğrencilerinin, 23. soru için ön test, son test ve
geciktirilmiş son testte vermiş oldukları çoktan seçmeli yanıtların
yüzdeleri
Frekans (%)
Yanıtlar Geciktirilmiş
Ön test Son test
son test
otozomal baskın 4,54 9,09 9,09
otozomal çekinik 4,54 4,54 13,63
gonozomlarda baskın 9,09 9,09 -
gonozomlarda çekinik 9,09 13,63 9,09
bu verilerle bir şey
söylenemez
9,09 18,18 4,54
Yanıt yok 63,63 45,45 63,63
Toplam 99,98 99,98 99,98
Tablo 54’te görüldüğü gibi, ön testte kontrol grubu öğrencilerinden bir kişi soruya
doğru yanıtı vermiştir. Son testte bu oran % 9,09 olurken, geciktirilmiş son test bulgularına
bakıldığında, doğru cevabı veren öğrencilerin oranının (% 27,27) son teste göre biraz
arttığı anlaşılmaktadır. En fazla işaretlenen yanlış seçenekler ön ve son testlerde ‘bu
verilerle bir şey söylenemez’ şıkkı olurken, geciktirilmiş son testte ise ‘gonozomlarda
çekinik’ şıkkı olmuştur.
Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 23. soru için yaptıkları açıklamalardan
oluşturulan yanıt kategorilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş son testteki yüzdeleri
Tablo 55'de sunulmuştur.
200
Tablo 55. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin, 23. soruda yaptıkları açıklamalar için
oluşturulan yanıt kategorilerinin yüzdeleri (n=22)
Frekans (%)
Geciktirilmiş
S Kategoriler Ön test Son test
son test
D K D K D K
A Otozomal çekinik olur. - 4,54 4,54 4,54 13,63 13,63
Gonozomlarda çekinik. 1 ve 2 numarada
C görülmezken 4 ve 5 de görülmesi çekinik 4,54 - 13,63 - - -
olduğunu gösterir.
C Gonozomlarda taşınır ve çekinik olduğu - - 4,54 - 4,54 -
için iki bireyde ortaya çıkar.
C Gonozomlarda çekinik. 4 ve 5 de - 4,54 - - - 4,54
görülmesi çekinik olduğunu gösterir.
D Bu kalıtsal hastalık X kromozomu ile ve - 4,54 - 9,09 9,09 4,54
baskın bir genle aktarılıyor.
Atalarda var olmayan özellik çocuklarda
D görülmüştür bu nedenle gonozomlarda - - 13,63 - - -
çekiniktir.
D Bütün çocuklarda görülmediğinden - - 9,09 - 4,54 -
gonozomlarda çekiniktir.
Anne babada var olmayan özellik
D çocuklarda görülmüştür bu nedenle - - - 4,54 - 4,54
gonozomlarda çekiniktir
Kalıtsal özellikler gonozomlarda
D belirlenir. Hastalık ortaya çıktığına göre - 9,09 - 4,54 - -
gonozomlarda baskındır.
Bu özellik vücut hücrelerinde baskın
D halde bulunan bir genle taşınır. Bu - 4,54 - 9,09 - -
nedenle otozomal baskındır.
G Açıklama yok 95,45 72,72 54,54 68,18 68,18 72,72
Tablo 55’de görüldüğü gibi, ön testte bilimsel olarak tam doğru görüş bildiren
öğrenciye rastlanmazken. Bu oran, son testte örneklemin % 4,54’ünü, geciktirilmiş son
testte ise % 13,63’ünü oluşturmaktadır. Bu soruda, açıklama yapmayanların oranının her
üç testte de oldukça yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Bu oran, ön testte % 95,45
olurken, son testte % 54,54’e inmiştir. Geciktirilmiş son testte ise % 68,18 olarak
belirlenmiştir.
Tablo 55’de görüldüğü gibi, ön ve son testlerde kontrol grubundan birer öğrenci
bilimsel olarak tam doğru kabul edilebilecek açıklamayı yapmıştır. Ön ve geciktirilmiş son
testlerde öğrencilerin % 72,72’si soru için açıklama yapmamıştır. Öğretim sonrası
uygulanan son testte, açıklama yapmayanların oranı ise % 68,18 olarak belirlenmiştir.
Geciktirilmiş son testte, % 13,63 oranında doğru açıklama yapıldığı belirlenmiştir. Bu
201
grupta da öğrencilerin soruya çok az doğru yanıt verdikleri ve fazla oranda açıklama
yapmadıkları anlaşılmaktadır.
Öğretim sonrası deney grubu öğrencileriyle yapılan mülakatlardan elde edilen veriler
aşağıda sunulmaktadır:
S: Soy ağacı okumayı ve kullanmayı biliyor musunuz?
D2: En çok takıldığım soru oydu zaten yapamadım. Derste de öyle
bir şey görmedim siz de öyle bir konudan bahsetmediniz bize,
onları yapamadım.
D3: Lisedeyken biliyordum ama şu anda az çok hatırlıyorum.
D4, D6, D7, D9: Bilmiyorum.
D5: Hayır bilmiyorum, ama ataların genleri falan onlarla ilgili
galiba. Bir ara televizyonda çok çıkıyordu şu doktor
Babuna’nın hikayesi orda geçiyordu bu konular.
D8: Hiç öğrenmedik onları. Yuvarlakların dişi karelerin erkek
olduklarını biliyorum.
23. soruda deney grubu öğrencilerinin aldıkları puanlardan yapılan istatistiksel analiz
sonuçları; ön test-son testte (p=0,002) son test lehine, ön test-geciktirilmiş son testte
(p=0,020) geciktirilmiş son test lehine anlamlı bir farkın olduğunu göstermektedir. Son
test-geciktirilmiş son testte p=0,821 olarak hesaplanmış ve testler arasında anlamlı bir fark
bulunamamıştır.
23. soruda kontrol grubu öğrencilerinin testleri arasında yapılan istatistiksel analizler
sonucunda, (ön test-son test p=0,855, ön test-geciktirilmiş son test p=0,499, son test-
geciktirilmiş son test p=0,425) testler arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır.
Bu durumda deney grubunda bu konu ile ilgili gerçekleşen öğretimin daha başarılı
olduğu söylenebilir.
202
Şekil 36. Deney grubu öğrencilerinin her birinin 23. soruda ön test-son test
ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası geçişleri
Şekil 37. Kontrol grubu öğrencilerinin her birinin 23. soruda ön test-son
test ve geciktirilmiş son testteki düzeyleri ve düzeyler arası
geçişleri
Tablo 56. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin 24. soru için sahip
oldukları alternatif fikirlerin kavramsal değişimi (n=22)
Tablo 56’dan de anlaşılacağı gibi, deney grubunda; insan genom projesi hakkındaki
görüşlerinde her üç testte de A ve B düzeylerinde kalan öğretmen adayları hariç
tutulduğunda, % 47,8 kalıcı kavramsal değişimin gerçekleştiği görülürken, kontrol
grubunda bu oran % 52,17 olarak gerçekleşmiştir.
Öğretim sonrası deney ve kontrol grubu öğrencileriyle yapılan mülakatlardan elde
edilen veriler aşağıda özetlenmiştir:
“Genom projesi nedir?” sorusuna deney grubu öğrencileri genel olarak doğru
yanıtlar vermişlerdir. Öğrenci cevapları incelendiğinde özetle; genom projesinin, insanın
gen haritasının çıkartılıp faydalı bazı keşiflerde bulunmak olarak tanımlandığı
anlaşılmaktadır. Yedi öğrenciden sadece D6 kodlu öğrencinin bu soruyu ‘koyun
kopyalamaktır’ şeklinde cevapladığı belirlenmiştir.
Kontrol grubu öğrencilerinin soruya verdikleri yanıtlar incelendiğinde K9 kodlu
öğrencinin bilmiyorum şeklinde cevap verdiği, diğer on öğrencinin genom projesi
hakkında doğru açıklamalarda bulundukları tespit edilmiştir. Bu grupta yer alan öğrenciler
deney grubu öğrencilerine nazaran daha fazla projenin olumsuz yönlerinden de
bahsetmeleri dikkat çekici bir bulgu olarak değerlendirilmiştir. K3 kodlu öğrencinin bu
soru ile ilgili görüşleri aşağıda örnek olarak verilmiştir:
Kontrol grubunda yer alan onbir öğrenciden K4, K7 ve K8 kodlu öğrenciler dışında
iki yanlış ve altı yetersiz yanıt verdikleri belirlenmiştir. Yetersiz yanıtlara örnek olması
206
açısından K5 kodlu öğrencinin verdiği cevap ve K11 kodlu öğrencinin yanlış açıklaması
aşağıda verilmiştir:
“Klonlama olayında bir canlı ile aynı yaşta aynı özellikte yeni bir canlı oluşuyor
mu?” sorusuna deney grubu öğrencilerinin verdikleri yanıtlar incelendiğinde özetle; D6
kodlu öğrenci ‘bilmiyorum’ şeklinde açıklama yaparken, diğer sekiz öğrenci aynı özellikte
yeni bir canlı oluştuğunu fakat aynı yaşta oluşmadığını belirtmişlerdir.
Aynı soruya kontrol grubu öğrencilerinin verdikleri yanıtlar incelendiğinde ise, K2 ve
K10 kodlu öğrencilerin aynı yaşta yeni bir canlı oluşacağını düşündükleri diğer dokuz
öğrencinin ise doğru yanıtlar verdikleri belirlenmiştir.
“Akraba evliliğinde özürlü birey nasıl oluşur?” sorusuna deney grubu öğrencilerinden
D1, D2 ve D6 kodlu öğrencilerin cevabı bilmedikleri, diğer altı öğrencinin ise doğru
yanıtlar verdikleri anlaşılmıştır. D9 kodlu öğrencinin cevabı aşağıda sunulmuştur:
D9: Bir bireyde bir hastalık genlerde vardır ama çekiniktir, iki
akraba evlenirse ikisinde de çekinik durumda hastalık
birleşince hasta olma ihtimali artıyor.
Kontrol grubunda yer alan öğrencilerin aynı soruya verdikleri yanıtlar incelendiğinde,
K8 ve K9 kodlu öğrencilerin ‘bilmiyorum’ şeklinde yanıt verdikleri, K2 ve K11 kodlu
öğrencilerin kan uyuşmazlığı sonucu özürlü birey oluştuğunu düşündükleri belirlenmiştir.
K10 kodlu öğrenci yetersiz yanıt vermiştir. K3, K4 ve K6 kodlu öğrenciler ise tam doğru
cevaba göre biraz eksik açıklamalarda bulunmuşlardır. İki öğrencinin açıklaması aşağıda
sunulmuştur.
K3: Bildiğim kadarı ile akraba ile evlenende resesif bir hastalık bir
araya gelme ihtimali yüksek oluyor.
K10: Mesela ben ve akrabamın genleri birbirine uyabilir ve akraba
evliliğinde bu özelliğin ortaya çıkması artabilir.
Mülakat bulgularından özetle; genom projesi ve klonlama ile ilgili kontrol grubunda
daha fazla oranda kalıcı kavramsal değişim tespit edilmiştir. Bu durumun genetik dersi
dışında başka bir öğretim elemanı tarafından etkili yürütülen Fen Teknoloji Toplum
207
Her bir etkinliğin Ek 3’de yer alan ve Keser (2003) tarafından düzenlenen gözlem
maddeleri dikkate alınarak ayrı ayrı gözlenmesinden elde edilen bulgular aşağıda başlıklar
halinde sunulmaktadır.
3.2.1.Etkinlik A
3.2.2. Etkinlik B
3.2.3. Etkinlik C
3.2.4. Etkinlik D
3.2.5. Etkinlik E
Deney grubu öğrencilerinin ön test son test ve geciktirilmiş test puanlarının anlamlı
bir farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tekrarlı ölçümler için yapılan ANOVA (One-
Way for Repeated Measures) sonuçları Tablo 57’de verilmiştir. Bu teknik, iki ya da daha
çok ilişkili ölçüm setlerine ait ortalama puanların birbirlerinden anlamlı bir şekilde farklılık
gösterip göstermediğini test etmekte kullanılır.
Tablo 57. Deney grubu öğrencilerinin ön test, son test ve geciktirilmiş test
puanlarının ANOVA sonuçları
kapsamında yer alan 22 temel kavrama “kalıtım, genetik, monohibrid çaprazlama, allel,
dominant, resesif, homozigot, heterozigot, genotip, fenotip, punnet, olasılık, multipli allel,
soy ağacı, mutasyon, modifikasyon, homolog kromozom, genom, klon, hemofili, down,
gamet” yönelik boşluk doldurmalı soruları içermektedir.
Deney grubu öğrencilerinin boşluk doldurmalı sorulara verdikleri cevaplar ve
bulmacada doğru bulup bulmadıklarına göre değerlendirilmiştir. Her doğru cevaba bir
puan verilerek yapılan değerlendirme, SPSS/PC 11 paket programı kullanılarak analiz
edilmiştir. Deney grubu öğrencilerinin, öğretimden önce ve sonra bulmacanın
değerlendirilmesi sonucu aldıkları puanlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
bulunup bulunmadığını belirlemek amacıyla ilişkili ölçümler için Wilcoxon işaretli sıralar
testi yapılmıştır. Elde edilen bulgular Tablo 58’de verilmiştir.
Tablo 58’de görüldüğü gibi, analiz bulguları, öğrencilerin öğretim öncesi ve sonrası
bulmacayı cevaplama puanları arasında (z= 4,11, p<,05) anlamlı bir fark olduğunu
göstermektedir.
3.5. Kontrol Grubunda Yürütülen Uygulama ile İlgili Elde Edilen Mülakat
Bulguları
Kontrol grubunda yürütülen dersin etkililiğini ve eksik yönlerini tespit etmek için,
öğretmen adaylarına son mülakatların yapılması sırasında bazı sorular sorulmuş, dersin
yürütülmesi ile ilgili önerileri alınmıştır. Kontrol grubunda yer alan 8 öğrencinin görüşleri
aşağıda olduğu gibi aynen verilmiştir.
S:Genetik dersinin yürütülmesine yönelik önerilerin var mı?
K1: Siz bu soruları sorunca fark ettim. Bir şeyler öğreniyoruz ama net bir
şekil aklımıza yerleşmiyor. Netleştirilebilir. Yazıp çıkıyoruz, genetik
bu şekilde anlatılmamalı, ben bu dersi lisedeki bilgilerimle geçtim
diyebilirim. Lisedeki hocam da sözlü anlatıyordu ama anlamlı
öğrenme denen bir şey vardı anlatılanları kafamda
anlamlandırabiliyordum. Her halde daha sistematik bir durum vardı
222
Kontrol grubunda yer alan öğrencilerin yürütülen dersle ilgili görüşleri yukarıda
belirtilmiştir. Bu görüşlerden özetle; öğrenciler sadece sözlü ders anlatımı şeklinde
yürütülen genetik dersinden fazla memnun olmadıklarını, böylesine güncel ve insanla
yakından ilgili bir dersin görsel materyaller ve teknolojik aletler yardımıyla öğretilmesinin
daha verimli olacağını belirtmektedirler. Öğrendiklerini anlamlı bir şekilde
yapılandıramadıkları ve bu bilgilere ait bilimsel şekillerin zihinlerinde oluşmadığı
belirlenmiştir. Öğrencilerin, konuya başlamadan önce dikkat çekici etkinliklere veya
açıklamalara ihtiyaç duydukları, bazı konuları sınıf tartışmaları ile irdelemelerinin
öğrenmelerine katkı sağlayacağını düşündükleri, ön bilgilerinin öğrenmeleri üzerinde etkili
olduğunu düşündükleri tespit edilmiştir.
Genetik dersini yürüten öğretim elemanı ile yürütülen mülakatta Keser (2003)’in
çalışmasında, “Geleneksel öğrenme ortamlarında yürütülen öğretmen mülakat soruları”
başlığı altında belirtilen sorulardan faydalanılmıştır. Mülakat sırasında kullanılan
kısaltmalar aşağıda belirtilmiştir.
S: Mülakat yapan
ÖE: Öğretim Elemanı
Genetik dersini yürüten öğretim elemanı ile yapılan mülakatta özetle; öğretmen
merkezli bir ders işlediğini, yazı tahtasını kullandığını ve yazdırma-sözlü anlatım yoluyla
dersi işlediğini ifade etmektedir. Uygulama olarak öğrencilere problem çözme ödevleri
verdiğini, öğrencilerin önceki bilgilerini belirlemek için ayrı bir işlem yapmadığını
belirtmektedir. Öğrenci merkezli ders yürütme yaklaşımında öğrencilere konuları başlığını
225
vererek hazırlanıp gelmelerini istediğini böylelikle onları aktif hale getirmeyi amaçladığını
savunmaktadır. Bu tür bir uygulamanın da verimi artırmadığını tam tersi sınıftaki
öğrencilerin derse karşı ilgisini azalttığını vurgulamaktadır.
Girme Ort. Keşfetme Ort. Açıklama Ort. Derinleşme Ort. Değ. Ort.
Aşaması Puan Aşaması Puan Aşaması Puan Aşaması Puan Aşaması Puan
Soru No Soru No Soru No Soru No Soru No
Tablo 59’da fen bilgisi öğretmen adaylarının, 5E modelinin aşamalarına ait görüşleri
2 ve üzerinde olumlu değerlendirilirken; girme aşamasındaki 5. soru, keşfetme
aşamasındaki 12. soru, açıklama aşamasındaki 22, 23., 25. ve 27. soru, derinleşme
226
aşamasındaki 34. ve 35. sorular ve değerlendirme aşamasındaki 44. soruda olumsuz görüş
bildirdikleri tespit edilmiştir. Bu sorulara ait maddeler incelendiğinde; etkinlikler başlarken
öğrencilere soru sormada yetersiz kalındığı, öğrenci için en uygun etkinliğe karar vermede
öğrencilerle yeterince işbirliği yapılamadığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte,
arkadaşlarıyla ve araştırmacıyla karşılıklı soru sorma–cevaplama ilişkisine giremedikleri,
ifadelerinin gerekçelerinin kendilerine sorulmadığı, araştırmacının öğrencilerle konuşmak
ve problemleri ile ilgilenmek için yanlarına gitmediği belirlenmiştir. Ayrıca tüm
etkinliklerin uygulanmasında öğretmene ihtiyaç duymadıkları, öğretmen ve öğrencilerin
problemlerin çözümüne ve ileriki etkinliklere yönelik görüşlerinin sorgulanmadığı
belirlenmiştir.
Uygulamaların sonunda kaynakçaya uygun olarak öğrencilerin kendilerini ve
yürütülen etkinlikleri değerlendirmeleri amacıyla Ek 8’de yer alan form öğretmen
adaylarına dağıtılmıştır. Toplam 20 maddeden oluşan ankette, yer alan son üç soru
etkinliklerin olumsuz yönlerini ortaya çıkarmak açısından önem arz etmektedir. İlgili
anketin ilk 17 sorusuna ait veriler incelenerek Tablo 60’da frekanslarıyla sunulmuştur
(n=22).
Maddeler 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17
Çok 1 8 9 - - 13 16 19 17 2 2 10 4 6 14 14 19
Kısmen 9 12 11 2 10 7 5 3 5 17 7 12 9 13 6 7 3
Çok az 12 2 2 20 12 2 1 - - 3 13 - 9 3 2 1 -
Tablo 60’da yer alan kendini ve etkinlikleri değerlendirme formundan elde edilen
bulgular incelendiğinde; 1. maddeden konuya daha önce hazırlanmadıkları, 2., 3. ve 6.
maddelerle belirlenmeye çalışılan ön tartışma ve girme aşaması etkinliklerinin,
öğrencilerin ilgisini ve uygulamayı olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir. Etkinliklerin
uygulanmasında öğrencilerin kendilerini yalnız hissetmedikleri (madde 4), öğretmenden
çok az yardım bekledikleri ve çalışmanın yöntemini anlamada bir sorunla karşılaşmadıkları
belirlenmiştir (madde 7). 8. maddede araştırılan grup tartışmalarının verimliliği konusunda
öğrencilerin olumlu görüş bildirdikleri belirlenmiştir. 9. maddenin verilerinden de
anlaşılacağı gibi, bütün şartların ideal olması durumunda öğrencilerin konuyu daha iyi
227
4. TARTIŞMA
Tablo 61. Kavramsal değişim açısından sorulara yanıt veren öğrenci sayıları
Tablo 61’de yer alan veriler öğrencilerin düzeyleri ve düzeyler arası geçişlerini
gösteren grafiklerden derlenmiştir. Tablo 61’de kalıcı (☺) ve kalıcı olmayan (←)
kavramsal değişimlerin sayıları incelendiğinde deney grubunda yer alan öğrencilerin daha
fazla oranda değişim gösterdikleri anlaşılmaktadır. Tablo 57’de yer alan deney grubu
öğrencilerinin test puanlarının ANOVA sonuçları da bu değişimin uygulanan rehber
materyalden kaynaklandığını desteklemektedir. Buna karşılık deney grubunda, 23 numaralı
soy ağaçları ile ilgili soruda kavramsal değişimin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Bu
durumun, geliştirilen bilgisayar programları içerisinde soy ağaçları konusunun etkili bir
şekilde sunulamamış olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Kontrol grubunda ise;
genom projesi, 6 parmaklılık ile ilgili çaprazlama ve kromozom sayısı ve canlıların
gelişmişliği soruları haricinde kavramsal değişimin gerçekleşmediği düşünülmektedir.
232
Kontrol grubu öğrencilerinin genom projesi ile ilgili soruyu doğru yanıtlamalarının, dönem
içerisinde ‘Fen Teknoloji Toplum’ dersinde; öğrencilerin derse konuları okuyarak
gelmeleri, herkesin kendi bildiklerini sınıf içerisinde paylaşabilmesi için uygun tartışma
ortamının oluşturulması ve zaman zaman konularla ilgili video ve CD’ler izleme
imkânlarının kendilerine sunulmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Kontrol
grubundaki öğrencilerin, genetik çaprazlamalar ile ilgili sorulara, deney grubundakilerle
aynı oranda başarılı yanıtlar vermeleri öğrencilerin matematiksel işlemlerle ilgili genetik
problemleri daha iyi çözebildiklerini ve sembolik düzeyde başarılı kavramsal değişim
gerçekleştirdiklerini düşündürmektedir. Kaynakçada yapılan çalışmalarda da fenle ilgili
olayları tanımlamada üç farklı seviyeden söz edilmektedir (Johnstone, 1993). Bu seviyeler;
makroskobik, mikroskobik ve sembolik seviyeler olarak sıralanmaktadır. Sembolik
seviyedeki olayların; semboller, sayılar, formüller, eşitlikler ve yapıları kapsadığı
düşünülmektedir (Wu vd., 2001). Kavramsal boyutta bir olayı anlamanın, bu seviyelerde
açıklamalar yapmayı ve seviyeler arasında ilişkiler kurmayı gerektirdiği, aksi durumda
anlamanın tam olarak gerçekleşemeyeceği savunulmaktadır (Raviolo, 2001). Bu konu ile
ilgili fen alanında yapılan çalışmalarda; öğrencilerin sayısal problemleri doğru
çözmelerinin, problemin ilişkili olduğu olayın kavramsal boyutunu anladıklarını
göstermediği ileri sürülmektedir (Nakhleh, 1992; Enrique ve Enrique, 2000; Raviolo,
2001).
Geciktirilmiş son testte örneklemi oluşturan bütün öğrencilere, akraba evliliğinde
özürlü birey oluşumu hakkında sorulan soruya, öğrencilerin tamamına yakınının konu
hakkında bilgileri olmadığını ifade etmeleri veya yanılgılı yanıtlar vermeleri, bu konu
hakkında genetik dersinde veya araştırmacı tarafından yürütülen uygulamalarda yer
verilmemiş olmasından kaynaklanmaktadır.
Araştırmadan elde edilecek bulgulara yönelik matematiksel olarak meydana
gelebilecek kavramsal değişim ihtimalleri Tablo 62’de ayrıntılı olarak verilmiştir.
233
Tablo 62. Ön, son ve geciktirilmiş son testteki sonuçlara göre kavramsal
değişimle ilgili matematiksel ihtimaller
İhtimaller ve
Geciktirilmiş
sembolik Ön Test Son Test
Son Test
gösterimleri
1 (=>) + + +
2 (↓) + + -
3 (V) + - +
4 (☺) - + +
5 (!) + - -
6 (↑) - - +
7 (←) - + -
8 (↔) - - -
“+”: Bilimsel anlamda doğru kabul edebilecek açıklama yapanlar, “-”: Bilimsel olarak doğru
kabul edilemeyecek açıklama yapanlar veya açıklama yapmayanlar.
vermeleri veya cevap vermemeleri durumudur. Bu durum geciktirilmiş son testte de devam
ettiği için kalıcı olarak nitelendirilmekte ve yürütülen bir çalışmada en istenmeyen durum
olarak karşılanmaktadır. Yapılan bu çalışmada çok az sayıda olmakla beraber bu
kategoride öğrenciye rastlanmıştır. Kaynakçada de bu tür olumsuz yönde gerçekleşen
kavramsal değişime rastlandığı belirtilmektedir (Ebenezer, 2001).
Tablo 62’de verilen altıncı ihtimal; ön ve son testte bilimsel olarak doğru kabul
edilemeyecek, konu ile ilgisi olmayan açıklamalar yapan veya hiç cevap vermeyen
öğrencilerin geciktirilmiş son testte doğru cevabı vermeleri durumunda ortaya çıkmaktadır.
Bu durum, öğrencilerin geciktirilmiş son teste kadar arada geçen zaman süresince ön
kavramları üzerinde düşünmesi ve bu yanılgılı düşüncelerini bu sürenin sonunda
değiştirmesi ile açıklanabilir. Benzer sonuçlar, kavramsal değişimin kısa bir sürede
gerçekleşmediği görüşünü savunan Oliva’nın (2003) ve Coştu’nun (2006) çalışmalarında
da rastlanmıştır. Bu çalışmada deney grubu ile yürütülen uygulamalardan sonra kontrol
grubunda bulunan öğrencilerin zaman zaman araştırmacıya gelerek yürütülen uygulamalar
ve içerikleri hakkında bilgi edinmek istemeleri dikkat çekmiştir. Genetik konularına ilgi
duyan bazı kontrol grubu öğrencileri ile yürütülen mülakatlarda, ev arkadaşlarının deney
grubunda yer aldığını, uygulamalar sırasında öğrendikleri bilgileri akşamları eve
geldiklerinde tartıştıklarını ve yeni bilgileri paylaştıklarını belirtmişlerdir. Bazı
öğrencilerin de uygulamalar sırasında deney grubuna verilen materyallere ulaştıkları ve
inceleme imkânı buldukları araştırmacının ilgisini çekmiştir. Bu durum, kontrol grubunda
yer alan 8 (K8) ve 11 kodlu (K11) öğrenciler ile yapılan mülakatların sonunda kendilerine
sorulmuş ve görüşleri aşağıda sunulmuştur:
K11: Kromozomlar üzerinde bütün genler var ama mesela gözde onunla
ilgili genler aktif oluyorlar sadece. S: Bu bilgiyi nerden öğrendin?
K11: Sizin deney grubuna verdiğiniz kâğıtlardan öğrendim, zaten
çok merak ettiğim bir durumdu.
K3: Genelde babaya benzer her halde. Mesela; saçı dökülünce insanın
sorarlar baban kel mi kel o zaman sen de kel olursun. Kulaktan öyle
duymuşumdur, bilimsel mi değil mi bilmiyorum.
K6: Bir sürü şifre gibi karışık sayılar, S: Şekil olarak ne görüyorsun? K6:
Ben daha önce çok baktım ama kitaplarda bir şekline rastlamadım.
Belki ben göremedim, bilmiyorum.
Çalışmada elde edilen bulgulardan, ders kitapları ve öğretmenlerin dersleri sunuş
biçimlerinin de öğrencilerde yanılgılı kavramların oluşmasında etkili olduğu
düşünülmektedir. Kaynakçada de bu düşünceyi destekleyen çalışmalara rastlanmaktadır
(Bahar, 2003; Kikas, 2004; Coştu, 2006).
Öğrencilerden akraba evliliğinde özürlü bireyin nasıl oluştuğu konusunda açıklama
yapmaları istendiğinde, kontrol grubunda yer alan 2 kodlu öğrencinin (K2) görüşleri
aşağıda sunulmuştur;
K2: Kan uyuşmazlığı var ondan oluyor. Ablamın öyle oldu, biliyorum.
K3: Protein daha geneldir gene göre. S: Proteinler nasıl oluşuyor? K3:
Proteinler…karbonhidratların bir araya gelmesi ile proteinler
oluşur. S: Proteinlerin canlı için önemi nedir? K3: Proteinler
besindir. Aldığımız besinleri proteine çeviririz.
Öğrencinin açıklamasından; besin olarak et, balık gibi gıdalardan aldığımız proteinler
ile vücudumuzun yapısına katılan proteinler arasında yanlış ilişkilendirme yaptığı
239
anlaşılmaktadır. Oysa bu soruda genlerden protein sentezine kadar olan süreci bilip
bilmediği sorgulanmak istenmiş fakat öğrenci bu soruda proteinleri birer besin kaynağımız
olarak düşünmüş ayrıca yapı taşlarının da karbonhidratlar olduğunu yanlış bir şekilde ifade
etmiştir. Öğrencilerde oluşan kavram yanılgılarının nedenlerinden birinin yanlış
ilişkilendirmelerde bulunmaları olduğu bilinmektedir (Coştu, 2006). Yürütülen öğrenci
mülakatlarında da bu nedeni destekleyen bulgular elde edilmiştir.
Özellikle matematiksel işlem gerektiren sorularda öğrenci başarı oranlarının yüksek
olması araştırmacının dikkatini çekmiştir. Yürütülen mülakat çalışmalarında kontrol grubu
öğrencilerinin bu konu hakkındaki görüşleri örnek olması açısından aşağıda sunulmuştur:
K4: Bir gende bütün özelliklerimiz yoktur galiba demin farklı dedim
ama çelişki oluştu. Tam bir şey demeyeyim ben bu konuda.
Hesaplamalar sorsanız daha iyi yapardım hocam.
Mendel bezelyelerde çaprazlama işlemini yaparken nasıl bir işlem yapmıştır’ sorusuna
öğretimden önce; bu işlemin kâğıt üzerinde gerçekleşen bir olay olduğunu, uygulamada
nasıl gerçekleştiğini bilmediklerini belirten öğrenciler, öğretimden sonra; çaprazlamanın
kâğıt üzerinde bazı karakterlerin matematiksel ihtimaller dâhilinde bir araya gelmesi olarak
tanımlamış ve bu işlemin pratikte ‘tozlaştırma’ yapılarak gerçekleştiğini belirtmişlerdir.
Kontrol grubunda yer alan öğrencilerin ise genel olarak öğretimden önce ve sonra
görüşlerinde değişiklik olmamış, çaprazlamanın kâğıt üzerinde yapılan bir işlem olduğunu
ifade ettikleri, bunun bir tür aşılama ile gerçekleştiğini belirttikleri veya konu hakkında
bilgi sahibi olmadıkları tespit edilmiştir. Öğrencilerin bu görüşleri dikkate alındığında;
onların biyolojik olayları makroskobik seviyede düşündükleri, konu ve kavramların
mikroskobik açıklamaları ile ilgilenmedikleri veya karşılaşmadıkları düşünülebilir. Benzer
sonuçlara farklı çalışmalarda da rastlamak mümkündür (Enrique ve Enrique, 2000; Coştu,
2006).
Deney grubu ile yürütülen etkinliklerin; olumlu ve olumsuz yönlerini ve öğrencilerin
öğrenmeleri üzerine olan etkilerini belirlemek amacıyla dokuz öğrenci ile mülakat
çalışması yapılmıştır. Mülakat bulguları dikkate alındığında, öğrencilerin etkinlikler
hakkında ilgi çekici açıklamalarda bulundukları belirlenmiştir. Öğrencilerin geneli,
yürütülen etkinlikler içerisinde, öğrenmeleri üzerinde en fazla ekili olan materyallerin
bilgisayarda hazırlanmış programlar olduğunu ifade etmişlerdir. Bu durumun ortaya
çıkmasında, öğrenmenin % 83’ünün görme duyusu ile gerçekleşiyor olmasının etkili olmuş
olabileceği düşünülmektedir (Halis, 2002). Ayrıca bilgisayar destekli öğretimin
öğrencilerin, nesneleri sembollerle, isimlerle ve etiketlerle organize ederek anlamlı
öğrenmeler yoluyla bilgilerini kalıcı hale getirdikleri bilinmektedir (İşman, 2001b).
Kavram yanılgılarını delillerle yok etmeye yönelik metinlerin ve bulmacanın da yeni
bilgiler öğrenmeleri üzerinde etkili olduğu öğrencilerin açıklamalarından anlaşılmaktadır.
Örneğin 3 kodlu öğrencinin (D3) konu hakkındaki açıklaması aşağıda sunulmuştur:
S: Daha önceden bilmediğin yeni şeyler öğrendiğini düşünüyor musun?
D3: Klonlamayı bilmiyordum mesela o ilginç gelmişti. Çaprazlamayı
teorik olarak yapıyordum ama böyle bir işlem olduğunu
bilmiyordum. Seyrettiğimiz video daha iyi aklımda kaldı.
Doldurduğumuz bulmaca da bazı kavramları netleştirdi kafamda,
işime yaradığını düşünüyorum, şu kavram yanılgılarını delillerle yok
etme metinlerini çok beğenmiştim, çünkü düşündüğüm bazı şeylerin
yanlış olduğunu orda doğrusunu okuyunca anladım. Düşündüğüm,
yanlışlar ve doğru olan aynı metin içinde olunca ikna etti beni. S:
Teşekkürler…
242
Öğrenciler yaklaşık altı ay gibi bir zaman sürecinde aynı test soruları ile üç farklı
zamanda karşılaşmış olduklarından, tekrar tekrar aynı sorulara cevap vermek zorunda
kalmışlardır. Buna karşılık, öğrendikleri bilgilerin kalıcılığının tespiti ve bireysel olarak
kavramsal değişim süreçlerinin takibi açısından bu işlemin faydalı olduğu
düşünülmektedir. Kaynakçada yürütülen çalışmalarda, benzer teknikler kullanılarak
öğrencilerin kavramsal durumlarındaki değişimler izlenmiştir (Küçüközer, 2004; Coştu,
2006). Bununla birlikte öğrencilerin herhangi bir başarı beklentileri veya kaygılarının
olmaması, bildiklerini veya öğrendiklerini kâğıt üzerinde yazılı hale getirmeleri
istendiğinde onlar için bir zaman kaybı olarak düşünülmüş ve bu nedenle soruları
cevaplamakta sıkılma eğilimi göstermiş olabilecekleri düşünülmektedir.
243
öğrencinin nasıl aktif hale getirilebileceği konularında daha fazla bilgi sahibi olmaları
gerektiği noktasında birleştiği düşünülmektedir.
D2: En çok hoşlandığım durum, genetiği daha çok göz önünde görerek
öğrendim. S: Peki genetiği seviyor musun? D2: Bazı etkinlikleri çok
severek isteyerek yaptım ama bazı çalışmalarda da sıkıldım biraz. S:
Niye sıkıldın, sebebi neydi? D2: Kendi psikolojik durumumdan
kaynaklanıyor belkide uygulama yapıldığı saatlerde önceki
derslerden dolayı yorgunluk oluyordu bende ama bazen de sanki
aynı sorularla karşılaşmak beni sıktı galiba uygulama yapmadan
önce de bu sorular sorulmuştu bize daha farklı sorular sorulabilirdi
diye düşünüyorum. Bir de deney grubu çok kalabalıktı mesela iş
bölümü yaptık grupta ama ben bütün kaynaklara bakmak isterdim. İş
bölümünden çok hoşlanmadım.
öğrencilerin zihinlerindeki soruların bir kısmına cevap bulmuş olmalarından veya sıkılma
eğilimi nedeniyle aşamaları çabuk geçmek istediklerinden kaynaklanmış olabileceği
düşünülmektedir.
Uygulamaların derinleşme aşamasında, öğrencilerin bazı soruların açıklama
kısımlarını boş bıraktıkları gözlenmiştir. Etkinlikler boyunca, süreçteki performanslarının
başarı olarak değerlendirilmeyeceğini, onlara not olarak geri yansımayacağını bildikleri
için veya sorunun tam açıklamasını bilmedikleri için böyle bir tutum sergiledikleri
düşünülmektedir.
Verilerin geçerliliğini sağlamak için kullanılan ölçme aracında yer alan sorular,
biyoloji alanında uzman iki öğretim elemanına kontrol ettirilerek gerekli düzeltmelerden
sonra kullanılmıştır. Güvenirliliği sağlamada kullanılan istatistiksel işlem sonunda
belirlenen cronbach ά- güvenirlik katsayısının 0,65 olması, ilk bakışta biraz düşük bir oran
gibi düşünülebilir fakat araştırmada kullanılan test maddelerinin özellikle öğrencilerin
kavram yanılgıları olan konulardan seçilmiş olduğu dikkate alındığında, bu bağlamda
araştırmada kullanılan testin güvenilir olduğu söylenebilir.
Deney grubuna uygulanan rehber materyalin öğrenme üzerindeki etkisini görmek
üzere yapılan çok yönlü tekrarlı ölçümler analizinde, Zaman ve Zaman*Uygulama
etkileşimine bakılmıştır. Öğrencilerin geciktirilmiş son test puanlarının bazı sorularda son
teste nazaran oldukça düşük olduğu bulgulardan anlaşılmaktadır. Buna karşılık yapılan
istatistiksel ölçümlerde, öğrencilerin başarılarının ön test-son test-gecikmiş test arasında
geçen zamandan ve uygulanan rehber materyalden kaynaklandığı görülmektedir. Bu iki
durum birbirine zıt gibi görünse de, aslında bazı sorular için tespit edilen bu düşük
oranların istatistik açısından anlamlı olmadığı söylenebilir. Yapılan çalışmalarda,
geciktirilmiş son testlerde öğrencilerin doğru bilgilerinde bir miktar azalma olmasının
kaçınılmaz olduğu belirtilmektedir (Küçüközer, 2004; Coştu, 2006).
Deney grubu öğrencilerinin, öğretimden önce ve sonra bulmacanın değerlendirilmesi
sonucu aldıkları puanlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunup
bulunmadığını belirlemek amacıyla yapılan T-testinde, anlamlı bir fark olduğu tespit
edilmişti. Öğretimden sonra yapılan bu tür uygulamalarda olumlu sonuç alınmasının
247
5. SONUÇLAR
Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar dört başlık altında toplanmıştır. Birinci kısımda;
genetiğin bazı konularında geliştirilen öğretim materyallerinin öğrencilerde kavramsal
değişimi gerçekleştirme ve bu değişimlerin kalıcılığı üzerine etkisiyle ilgili varılan
sonuçlara yer verilmiştir. İkinci kısımda; dersi yürüten öğretim elemanı ve öğretmen
adayları ile yapılan mülakatlardan elde edilen sonuçlara yer verilmiştir. Üçüncü kısımda;
gözlem bulgularına yönelik sonuçlar belirtilmiş ve son kısımda ise; istatistiksel
işlemlerden, boran anketi, kendini ve etkinlikleri değerlendirme formunun
uygulanmasından elde edilen sonuçlara yer verilmiştir.
Kontrol ve deney grubu olarak ayrılan öğrencilerin, öğretim sonrası meydana gelen
kavramsal değişimlerini belirlemek için geliştirilen test; ön, son ve geciktirilmiş son test
olarak uygulanmıştır. Geciktirilmiş son test, öğrencilerde görülen kavramsal değişimlerin
kalıcı olup olmadığını değerlendirmek amacı ile uygulanmıştır. Testin her bir maddesine
yönelik farklı testlerdeki değişim, istatistiksel olarak da incelenmiştir. Ayrıca, açıklamalı
soru maddelerinin tamamı için, öğrencilerin verdikleri cevapların kategorilendirilmesi
yapılmış böylece öğrencilerde var olan yanılgıların ortaya çıkması sağlanmaya
çalışılmıştır. Bununla birlikte öğrenci cevap kategorilerinin farklı zamanlarda uygulanan
testlerde nasıl bir değişim gösterdiğini belirlemek amacı ile düzeyler arasındaki geçişlerini
gösteren grafiklere yer verilmiştir. Belirtilen bu işlemler sonunda elde edilen verilerin
yorumlanmasından varılan sonuçlar maddeler halinde aşağıda sunulmuştur:
1) Öğrencilerin sahip oldukları kavram yanılgıları ve bunların değişimi konularında
kaynakçada birçok çalışma yapılmış ve bu araştırmanın giriş bölümünde özetlenmiştir.
Kavramsal değişimi gerçekleştirmek amacıyla yapılmış öğretim etkinlikleri seçilerek ve bu
etkinliklerle ilgili kısmen de olsa bazı değişiklikler yapılmıştır. Ayrıca araştırmacı
tarafından tasarlanan yeni öğretim materyalleri ile birlikte, bu araştırmada bir senteze
gidilmiş ve yapılandırmacı öğrenme kuramının 5E modeli dikkate alınarak özellikle
kavram yanılgılarına yönelik öğretim etkinlikleri geliştirilmiştir. Bu yanılgılar;
252
Tablo 63. Örneklemde yer alan öğrencilerin testlerde yer alan sorular bazında
kavramsal değişimin gerçekleşme düzeyi
Kavramsal değişimin
Soru gerçekleşme düzeyi (%)
Sorunun ait olduğu konu
No Deney Kontrol
grubu grubu
1 Eşeye bağlı kalıtım 77 9
Eşeye bağlı kalıtım,
2 41 32
çaprazlama
3 Cinsiyeti belirleyen kalıtım 28 18
4 Monohibrit çaprazlama 37 5
Kromozom sayısı ve
5 41 5
canlıların gelişmişliği
6 Çekinik genler 36 27
7 Moleküler genetik 50 18
8 Moleküler genetik 41 0
9 Moleküler genetik 64 14
10 Moleküler genetik 50 14
11 Moleküler genetik 45 0
12 Moleküler genetik 60 0
13 Moleküler genetik 64 0
14 Moleküler genetik 32 19
15 Moleküler genetik 41 9
16 Eşeye bağlı kalıtım 59 0
17 Moleküler genetik 41 14
18 Moleküler genetik 59 23
19 Çok allellilik 45 27
20 Ayrılmama olayı 50 5
21 Dihibrit çaprazlama 14 23
22 Dihibrit çaprazlama 32 32
23 Soy ağacı 9 5
24 Genom projesi 50 73
Tablo 61 incelendiğinde zaman zaman % 50’ye varan oranda öğrencinin ön, son ve
geciktirilmiş son testlerde bilimsel anlamda doğru kabul edilebilecek cevaplar verdiği
anlaşılmaktadır. Bu oranlar göz önünde tutulduğunda Tablo 63’de öğrencilerin % 40 ve
yukarısında gerçekleşen kavramsal değişimlerin başarılı olduğu sonucuna varılabilir. Tablo
63 incelendiğinde deney grubunda, monohibrit-dihibrit çaprazlama (4., 21. ve 22. soru),
cinsiyeti belirleyen kalıtım (3. soru), soy ağacı okuma (23. soru) ve 14. soruda yer alan “bir
bireyde sadece gametler kalıtsal bilgi taşır” görüşünde öğrencilerde kavramsal değişim
oranı düşük bulunmuştur. Bunlardan 4. soruda öğrencilerin verdikleri doğru cevapların
testlere göre dağılımını gösteren Tablo 12 incelendiğinde, ön testte % 27 olan bu oranın
255
6. ÖNERİLER
1) Genetik dersi kapsamında yer alan diğer konular, örneğin genetiksel sapmalar,
bağlantılar ve genetik ıslah konularında veya daha genel anlamda biyolojinin diğer
konularda geçen kavramlarla ilgili öğretim öncesi öğrencilerin sahip olabilecekleri kavram
yanılgıları, öğretim sırasında dikkate alınmalı ve öğretimde bu yanılgıların değişimi
üzerine çalışma yaprağı gibi özel etkinliklere yer verilmelidir.
2) ‘Soy ağacı okuma’ ve ‘akraba evliliği’ konularında etkili çalışma yaprakları vb.
materyaller hazırlanması ve pilot çalışması yapıldıktan sonra öğretimde kullanılması
önerilmektedir.
3) Daha fazla sayıda öğrencinin bilgisayar etkinlikleri ile karşı karşıya gelebilmesini
sağlamak ve uygulama yapan kişinin işini kolaylaştırmak açısından ders etkinliklerinin
internet bağlantısı sağlanabilen, tam donanımlı bir sınıfta yürütülmesi önerilmektedir.
4) Dönem boyunca yürütülen derslerin tamamında 5E modelinin kullanıldığı etkinliklere
yer vermek mümkün olamayacağından, özellikle öğrencilerin kavram yanılgıları olan
konularda bu tür uygulamaların yapılmasının mevcut yanılgıları gidereceği
düşünülmektedir.
5) Öğretim öncesinde öğrencilerin sahip oldukları ön bilgilerin tespit edilmesi öğretim
etkinliklerinin planlanması açısından önemlidir. Bu nedenle eğitim fakültelerinde öğretmen
adaylarına, öğrencilerin kavram yanılgılarını tespit etmek amacıyla kullanabilecekleri
farklı yöntemlere yönelik derslerin verilmesi önerilmektedir.
6) Fen alanında yer alan derslerde laboratuar kullanılması öğrenci başarısını
etkilemektedir. Buna karşılık genetik dersi ileri laboratuar teknikleri kullanılmasını
gerektirdiğinden ve çoğu fakültede böyle bir imkân olmadığından bu ders için bir
uygulama saati yapılmamaktadır. Genetiğin popüler konularının öğrencilerle birlikte
tartışılması ve genetik problemlerinin çözülmesi amacıyla genetik derslerinin zaman
262
7. KAYNAKLAR
Açıkgöz, K.Ü., 2003. Etkili Öğrenme ve Öğretme, Eğitim Dünyası Yayınları, İzmir.
Akdeniz, A.R., Bektaş, U. ve Yiğit, N., 2000. İlköğretim 8. Sınıf Öğrencilerinin Temel
Fizik Kavramlarını Anlama Düzeyleri, H.Ü. Eğitim Fakültesi Dergisi, 19, 5-14,
Ankara.
Atıcı, E. ve Karahan, U., 2006. Yapılandırılmış Grid Metodu ve Kısa Cevaplı Sorularla
Osmos ve Bitkisel Hücrelerdeki Plastidler Konusundaki Anlama Düzeylerinin
Değerlendirilmesi, VII. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi,
Gazi Eğitim Fakültesi, Ankara.
Ayas, A., Çepni, S., Johnson, D., ve Turgut, M.F., 1997. Kimya Öğretimi YÖK/Dünya
Bankası MEGP Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi Yayınları, Bilkent, Ankara.
Ayas, A., 1998. Fen Bilgisi Öğretiminde Yeni Yaklaşımlar, Anadolu Üniversitesi,
Açıköğretim Fakültesi Lisans Tamamlama Programı, Fen Bilgisi Öğretimi,
Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir.
Ayas, A., 1995. Fen Bilimlerinde Program Geliştirme ve Uygulama Teknikleri Üzerine Bir
Çalışma: İki Çağdaş Yaklaşımın Değerlendirilmesi, Hacettepe Eğitim Fakültesi
Dergisi, 11,149-155.
Ayas, A., Karamustafaoğlu, S., Cerrah, L. ve Karamustafaoğlu, O., 2001. Fen Bilimlerinde
Öğrencilerdeki Kavram Anlama Seviyelerini ve Yanılgılarını Belirleme
Yöntemleri Üzerine Bir İnceleme, X. Ulusal Eğitim Bilimleri Kongresi, Abant
İzzet Baysal Üniversitesi, Bolu.
Ayas, A. ve Özmen, H., 2002. Lise Öğrencilerinin Maddenin Tanecikli Yapısı Kavramını
Anlama Seviyelerine İlişkin bir Çalışma, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Dergisi,
19, 2, 45-60.
Ayas, A., Çepni, S., Akdeniz, A., Özmen, H., Yiğit, N. ve Ayvacı, H.Ş., 2005. Kuramdan
Uygulamaya Fen ve Teknoloji Öğretimi. Pegem Yayıncılık, Ankara.
265
Bahar, M., 2003. Biyoloji Eğitiminde Kavram Yanılgıları ve Kavram Değişim Stratejileri,
Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri/ Educational Sciences: Theory&
Practice 3 , 1, 27-64.
Bahar, M., Johnstone, A.H. ve Hensell, M.H., 1999a. Revisting Learning Difficulties in
Biology, Journal of Biological Educational, 33, 2, 84-86,
Bahar, M., Johnstone, A.H. ve Sutcliffe, R.G., 1999b. Investigation of Students’ Cognitive
Structure in Elementary Genetics Through Word Association Tests, Journal of
Biological Education, 33, 3, 134-142,
Bell, B., 1995. Interviewing: A Technique For Assessing Science Knowledge in Saigo,
B.W., 1999. A Study To Compare Traditional And Constructivism-Based
Instruction of A High School Biology Unit on Biosystematics, The University of
Iowa. PhD. Thesis, Iowa.
Bodner, G. M., 1986. Why Good Teaching Fails And Hard-Working Students Don’t
Always Succeed. Journal of Chemical Education, 63, 873-878.
Brown, G., 1998. Human Genetic Concept Attainmant in Secondary Biology Students
Through The Use of Specifically Constructed Bioethical Case Studies And a
Student Decision-Making Model. Ball State Univiversity, Ph,D. Thesis, Muncie,
Indiana.
Büyüköztürk, Ş., 2003. Sosyal Bilimler İçin Veri Analizi El Kitabı. Pegem Yayıncılık, 3.
baskı, Ankara.
266
Campbell, N.A., Reece, J.B. ve Mitchell, L.G. 1999. Biology, Fifth Edition, World Student
Series, Addison WesleyLongman, San Francisco.
Caprio, M. W., 1994. Easing into Constructivism: Connecting Meaningful Learning With
Student Experience, Journal of Collage Science Teaching, 24, 210-212 alınmıştır
Saigo, B.W., 1999 A Study To Compare Traditional And Constructivism-Based
Instruction of A High School Biology Unit On Biosystematics, The University of
Iowa. PhD. Thesis, Iowa.
Chambers, K.S. ve Andre, T., 1997. Gender, Prior Knowledge, Interest and Experience in
Electricity and Conceptual Change Text Manipulations in Learning About Direct
Current, Journal of Research in Science Teaching, 34, 2, 107-123.
Çepni, S., 2001. Araştırma ve Proje Çalışmalarına Giriş, Erol Ofset Matbaacılık, Trabzon.
Çepni, S., Ayvacı, H. Ş. ve Bacanak A., 2004. Fen Teknoloji Toplum, Trabzon, 137 s.
267
Çepni, S., 2005. Araştırma ve Proje Çalışmalarına Giriş, Genişletilmiş 2. Baskı, Üçyol
Kültür Merkezi, Trabzon.
Çepni, S., Ayas, A., Johnson, D. ve Turgut, M.F., 1997. Fizik Öğretimi, YÖK/Dünya
Bankası, Milli Eğitimi Geliştirme Projesi, Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi,
Ankara.
Çepni, S., Aydın, A. ve Ayvacı, H. Ş., 2000. Dört ve Beşinci Sınıflarda Fen Bilgisi
Programındaki Fizik Kavramlarının Öğrenciler Tarafından Anlaşılma Düzeyleri,
IV. Fen Bilimleri Eğitimi Kongresi Bildirileri, H.Ü. Eğitim Fakültesi Dergisi,
135-140, Ankara.
Çepni, S., Akdeniz, A.R. ve Keser, Ö.F., 2000. Fen Bilimleri Öğretiminde Bütünleştirici
Öğrenme Kuramına Uygun Örnek Rehber Materyallerin Geliştirilmesi, TFD 19.
Fizik Kongresi, Fırat Üniversitesi, Elazığ.
Çepni, S., Şan, H. M., Gökdere, M. ve Küçük, M., 2001. Fen Bilgisi Öğretiminde Zihinde
Yapılanma Kuramına Uygun 7E Modeline Göre Örnek Etkinlik Geliştirme, Yeni
Binyılın Başlangıcında Türkiye’de Fen Bilimleri Eğitimi Sempozyumu, Maltepe
Üniversitesi Eğitim Fakültesi, İstanbul, 83-92.
Çepni, S., Küçük, M. ve Bacanak, A., 2004. Bütünleştirici Öğrenme Yaklaşımına Uygun
Bir Öğretmen Rehber Materyali Geliştirme Çalışması: Hareket ve Kuvvet, XII.
Eğitim Bilimleri Kongresi, cilt III, 1701-1722.
Çilenti, K., 1985. Fen Eğitim Teknolojisi Fen Bilimlerinde Öğretim, Program ve Test
Geliştirme, Kadıoğlu Matbaası, Ankara.
Çimer, A., 2004. A Study of Turkish Biology Teachers’ Students and Students Views of
Effective Teaching for İmproving Teaching in Schools and Teacher Education.
Nottingham University. PhD. Thesis, England.
Deadman, J.A., ve Kelly, P.J., 1978. What Do Secondary School Boys Understand About
Evolution And Heredity Before They Are Taught The Topics? Journal of
Biological Education, 12, 7-15 alınmıştır Venville, G.J. ve Treagust, D.F., 1998.
Exploring Conceptual Change in Genetics Using a Multidimensional Interpretive
Framework, Journal of Research in Science Teaching, 35, 9, 1031-1055.
Demircioğlu, G., 2003. Lise II Asitler ve Bazlar Ünitesi İle İlgili Rehber Materyal
Geliştirilmesi ve Uygulanması, KTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Yayımlanmamış
Doktora Tezi, Trabzon,.
Dervişoğlu, S. ve Soran, H., 2006. Biyolojik Çeşitliliğe Yönelik Öğrenci Kavramları, VII.
Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi, Gazi Eğitim Fakültesi,
Ankara.
Diesterhaft M. ve Jaus H., 1997. The Teaching of Living Skills in Biology Science:
Curriculum Reform for The 21st Century, Contemporary Education, 68, 3.
268
Driver R., Squires A., Rushworth P. ve Wood-Robinson V., 1994. Making Sense of
Secondary Science Research into Children’s Ideas, T.J. Press (Padstow)
Ltd.,Cornwall.
Driver, R., 1981. Pupils’ Alternative Frameworks in Science. European Journal of Science
Education, 3, 93-101.
Driver, R., 1983. The Pupil As Scientist? Open Uni Press, Philedelphia.
Duit, R., 1991. On The Role Of Analogies and Metaphors in Learning Science. Science
Education, 75, 649-672 alınmıştır Bahar, M., 2003. Biyoloji Eğitiminde Kavram
Yanılgıları ve Kavram Değişim Stratejileri, Kuram ve Uygulamada Eğitim
Bilimleri/ Educational Sciences: Theory & Practice 3, 1, 27-64.
Ekiz, D., 2003. Eğitimde Araştırma Yöntem ve Metodlarına Giriş, Anı Yayıncılık, Ankara.
Enrique, B. ve Enrique, A., 2000. Teaching Genetics At Secondary School: A Strategy For
Teaching About The Location of Inheritance Information, Science Education, 84,
3, 313-352.
Erden, M., 1998. Eğitimde Program Değerlendirme, 3. baskı, Anı Yayıncılık, Ankara.
Finkel, E., 1996. Making Sense of Genetics: Students’ Knowledge Use During Problem
Solving in a High School Genetics Class, Journal of Research in Science
Teaching, 33, 4, 345-368.
Gilbert, J.K. ve Osborne, R.J., 1982. Children’s Science and Its Consequenses for
Teaching, Science Education, 66 , 623-633.
Guzzetti, B.J., Williams, W.O., Skeels, S.A. ve Wu, S.M., 1997. Influence of Text
Structure on Learning Counterintuitive Physics Concepts, Journal of Research in
Science Teaching, 34, 7, 701-719.
269
Gürdal, A., Şahin, F. ve Çağlar, A., 2001. Fen Eğitimi İlkeler, Stratejiler ve Yöntemler,
Marmara Üniversitesi, Atatürk Eğitim Fakültesi Yayınları, İstanbul.
Gürdal, A., Şahin, F. ve Çağlar, A., 2001. Fen Eğitimi İlkeler, Stratejiler ve Yöntemler,
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Yayınları, İstanbul.
Hackling, M.W., ve Treagust, D.F., 1984. Research Data Necessary For Meaningful
Review of Grade Ten High School Genetics Curricula. Journal of Research in
Science Teaching, 21, 197-209 alınmıştır Venville, G.J. ve Treagust, D.F., 1998.
Exploring Conceptual Change in Genetics Using a Multidimensional Interpretive
Framework, Journal of Research in Science Teaching, 35, 9, 1031-1055.
Halis, İ., 2002. Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme. Nobel Yayın ve Dağıtım.
Ankara.
Harrison, A.G., 2001. How Do Teachers and Textbook Writers Model Scientific Ideas for
Students? , Research in Science Education, 3, 401-435.
Hewson M.G. ve Hewson P.W., 1983. Effect of Instruction Using Students’ Prior
Knowledge and Conceptual Change Strategies on Science Learning, Journal of
Research in Science Teaching, 20, 8, 731-743.
Hewson, P.W. ve Hewson, M.G., 1992. The Status of Students’ Conceptions. Research in
Physics Learning: Theoretical Issues and Empirical Studies. R. Duit, Goldberg,
F., Niedderer, H., Kiel, IPN: 59-73 alınmıştır Küçüközer, H., 2004.
Yapılandırmacı Öğrenme Kuramına Dayalı Olarak Geliştirilen Öğretim
Modelinin Lise 1. Sınıf Öğrencilerinin Basit Elektrik Devrelerine İlişkin
Kavramsal Anlamalarına Etkisi. Yayımlanmamış Doktora Tezi, Balıkesir
Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Balıkesir.
270
Hott, A.M., Huether, C.A., McInerney, J.D. ve Christianson, C., 2002. Genetics Content in
Introductory Biology Courses For Non-Science Majors: Theory and Practice,
Bioscience, 52, 11, 1024-1035.
Irzık, G., 2000. Back to Basics: A Philosophical Critique of Constructivism, Science &
Education, 9, 621-639.
İşman, A., 2001a. Bilgisayar ve Eğitim, Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2, ,
14-25, Sakarya.
Johnstone, A.H. ve Mahmoud, N.A., 1980. Isolating Topics of High Perceived Difficulty
in School Biology, Journal of Biological Education, 14, 2, 163-166.
Kabapınar, F., 1998. Teaching For Conceptual Understanding: Developing and Evaluating
Turkish Students’ Understanding of the Solubility Concept Through s Specific
Teaching Intervention. The University of Leeds, School of Education, PhD.
Thesis alınmıştır Küçüközer, H., 2004. Yapılandırmacı Öğrenme Kuramına
Dayalı Olarak Geliştirilen Öğretim Modelinin Lise 1. Sınıf Öğrencilerinin Basit
Elektrik Devrelerine İlişkin Kavramsal Anlamalarına Etkisi. Yayımlanmamış
Doktora Tezi, Balıkesir Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Balıkesir.
Kadıoğlu, A. K., 1996. Fen Bilimleri-I ve II’de Yer Alan Bazı Kimyasal Kavramların
Öğrenciler Tarafından Anlaşılma Seviyesi, Yüksek Lisans Tezi, KTÜ Fen
Bilimleri Enstitüsü, Trabzon.
Kang, S., Scharmann, L.C. ve Noh, T., 2004. Reexamining the Role of Cognitive Conflict
in Science Concept Learning, Research in Science Education, 34, 71-96.
Kaptan, S., 1998. Bilimsel Araştırma ve İstatistik Teknikleri, 11.Baskı, Tekişik Web Ofset
Tesisleri, Ankara.
Karamustafaoğlu, S., 2003. “Maddenin İç Yapısına Yolculuk” Ünitesi İle İlgili Basit Araç-
Gereçler Dayalı Rehber Materyal Geliştirilmesi ve Öğretim Sürecindeki
Etkililiği, KTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Yayımlanmamış Doktora Tezi, Trabzon.
271
Karamustafaoğlu S., Ayas, A. ve Coştu, B., 2002. Sınıf Öğretmeni Adaylarının Çözeltiler
Konusundaki Kavram Yanılgıları ve Bu Yanılgıların Kavram Haritası Tekniği İle
Giderilmesi, V. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi, ODTÜ,
Ankara.
Karasar, N., 1995. Bilimsel Araştırma Yöntemi: Kavramlar, İlkeler, Teknikler, Araştırma
Eğitim Danışmanlık Ltd., Ankara.
Karasar, N., 1999. Bilimsel Araştırma Yöntemi, Nobel Yayın Dağıtım, 9. basım, Ankara.
Kargbo, D.B., Hobbs, E.D., ve Erickson, G.L., 1980. Children’s Beliefs About Inherited
Characteristics. Journal of Biological Education, 14, 137-146 alınmıştır Venville,
G.J. ve Treagust, D.F., 1998. Exploring Conceptual Change in Genetics Using a
Multidimensional Interpretive Framework, Journal of Research in Scıence
Teaching, 35, 9, 1031-1055.
Keser, Ö.F., 2003. Fizik Eğitimine Yönelik Yapılandırmacı Bir Öğrenme Ortamı Tasarımı
ve Uygulaması, Doktora Tezi, KTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü, Trabzon.
Kılıç, Z., Atasoy, B., Tertemiz, N., Şeren, M. ve Ercan, L., 2001. Konu Alanı Ders Kitabı
İnceleme Kılavuzu, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara.
Kılıç, D., Atav, E. ve Sağlam, N., 2006. VII. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi
Kongresi, Ankara.
Kikas, E., 2004. Teachers’ Conceptions and Misconceptions Concerning Three Natural
Phenomena, Journal of Research in Science Teaching, 41, 5, 432-448.
Kocakülah, S., 1999. A Study of The Development of Turkish First Year University
Students’ Understanding of Electromagnetism and The Implications For
Instruction, The University of Leeds, School of Science, Ph.D. Thesis alınmıştır
Küçüközer, H., 2004. Yapılandırmacı Öğrenme Kuramına Dayalı Olarak
Geliştirilen Öğretim Modelinin Lise 1. Sınıf Öğrencilerinin Basit Elektrik
Devrelerine İlişkin Kavramsal Anlamalarına Etkisi, Yayımlanmamış Doktora
Tezi, Balıkesir Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Balıkesir.
Köse, S., 2004. Fen Bilgisi Öğretmen Adaylarında Fotosentez ve Bitkilerde Solunum
Konularında Görülen Kavram Yanılgılarının Giderilmesinde Kavram
Haritalarıyla Verilen Kavram Değişim Metinlerinin Etkisi. KTÜ Fen Bilimleri
Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Trabzon.
Lawson, A.E. ve Renner, J.W., 1975. Relationships of Science Subject Matter and
Devolepmental Levels of Learners, Journal of Research in Science Teacher, 12,
347-358 alınmıştır Lazarowitz, R. ve Penso, S., 1992. High School Students’
Difficulties in Learning Biology Concepts, Journal of Biological Education, 26,
3, 215.
Lawson, A.E. ve Thompson, L.D., 1988. Formal Reasoning Ability and Misconception
Concerning Genetics and Natural Selection, Journal of Research in Science
Teaching, 25, 9, 733-746 alınmıştır Bernhisel, S.M., 1999. Measuring Preservice
And Biology Teachers’ Understanding of Selected Biological Concepts, Utah
State University, Ph.D. Thesis, Utah.
Lazarowitz, R. ve Penso, S., 1992. High School Students’ Difficulties in Learning Biology
Concepts, Journal of Biological Education, 26, 3, 215-224.
Lewis, J., Driver, R., Leach, J., ve Wood-Robinson, C., 1997. Understanding Genetics:
Materials for Investigating Students’ Understanding and Suggestions for Their
Use in Teaching. Leeds, UK: Centre for Studies in Science and Mathematics
Education alınmıştır Enrique, B., Enrique, A., 2000. Teaching Genetics At
Secondary School: A Strategy for Teaching About The Location of Inheritance
Information, Science Education, l84, 3, 313-352.
Lewis, J. ve Robinson, C.W., 2000. Genes, Chromosomes, Cell Division and Inheritance-
Do Students See Any Relationship?, International Journal of Science Education,
22, 2, 177-195.
Lewis, J., Leach, J. ve Wood-Robinson, C., 2000a. All In The Genes? Young Peoples
Understanding of The Natur of Genes, Journal of Biology Education, 34, 2.
Lewis, J., Leach, J. ve Wood-Robinson, C., 2000b. Chromosomes: The Missing Link-
Young People’s Understanding Mitosis, Meiosis and Fertilisation, Journal of
Biology Education, 34, 4.
Marbach, G. ve Stavy, R., 2000. Students’ Cellular and Molecular Explanations of Genetic
Phenomena, Journal of Biological Education, 34,4, 200-206.
Merriam S.B., 1988. Case Study Research in Education: A Qualitative Approach, Jossey-
Bass, San Francisco.
Nahhleh, M.B., 1992. Why Some Students Don’t Learn Chemistry, Journal of Chemical
Education, 69, 3, 191-196.
273
Novak, J. D., 1990. The İnterplay Of Theory And Methodology. In Student Laboratory
And The Science Curriculum, ed. Hegarty-Hazel, E., 60-71. London: Routledge
alınmıştır Ramorago, G. ve Wood- Robinson, C., 1995. Batswana Children’s
Understanding of Biological Inheritance, Journal of Biological Education, 29, 1,
60-72.
Oğuz., O., 2001. Yüksek Öğretim Üzerine Bazı Tespitler ve Yeniden Yapılanma Önerileri
21. Yüzyılda Eğitim ve Türk Eğitim Sistemi. İstanbul: Serdar Eğitim Araştırma
Yayıncılık, 111-150s.
Osborne, R., ve Freyberg, P., 1985. Learning in Science: The Implications of Children’s
Science. Auckland, NZ: Heinemann Publishers alınmıştır Hand, B. ve Treagust,
D.F., 1991. Student Achievement and Science CurriculumDevelopment Using A
Constructivist Framework, School Science and Mathematics, 91, 4, 172-176.
Osborne, R.J. ve Wittrock, M.C., 1983. Learning Science: A Generative Process: Science
Education, 67, 4,489-508.
Özdemir, Ö., Ülker, M., Uyguç, M., Huyugüzel, P., Cavaş, B., ve Keserci, T., 2003. Fen
Eğitiminde İnşacı Yaklaşım ve Kavram Haritalarının Kullanımının Öğrenci
Başarılarına Olan Etkileri, V. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi
Kongresi Bildirileri, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ankara.
Özkan, Ö., Tekkaya, C. ve Geban, Ö., 2001. Ekoloji Konusundaki Kavram Yanılgılarının
Kavramsal Değişim Metinleri İle Giderilmesi, Yeni Binyılın Başında Türkiye’de
Fen Bilimleri Eğitimi Sempozyumu, Maltepe Üniversitesi, İstanbul.
274
Pines, A.L., ve West, L.H.T., 1986. Conceptual Understanding and Science Learning: An
Interpration of Research Within a Source of Knowledge Framework. Science
Education, 70, 583-604 alınmıştır Hand, B. ve Treagust, D.F., 1991. Student
Achievement and Science Curriculum Development Using A Constructivist
Framework, School Science and Mathematics, 91,4, 172-176.
Pintrich, P.R., Marx, R.W., ve Boyle, R.A., 1993. Beyond Cold Conceptual Change: The
Role of Motivational Beliefs and Classroom Contextual Factors in The Process of
Conceptual Change, Review of Educational Research, 63, 167-199 alınmıştır
Venville, G.J. ve Treagust, D.F., 1998. Exploring Conceptual Change in Genetics
Using a Multidimensional Interpretive Framework, Journal of Research in
Science Teaching, 35, 9, 1031-1055.
Posner, G. J., Strike, K.A., Hewson, P.W. ve Gertzog, W.A., 1982. Accomadion of a
Scientific Conception: Toward a Theory of Conceptual Change, Science
Education, 66, 211-227 alınmıştır Hand, B. ve Treagust, D.F., 1991. Student
Achievement and Science Curriculum Development Using A Constructivist
Framework, School Science and Mathematics, 91, 4, 172-176.
Robson, C., 1998. Real World Research, Blackwell Publishers Ltd., Oxford, UK.
Saban, A., 2000. Öğrenme Öğretme Süreci Yeni Teori ve Yaklaşımlar, Nobel Yayınları,
Ankara.
Sağlam, N., Uzun, N., 2004. VII. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi,
Ankara.
Saka, A., 2001. Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler Ünitesi İçin Öğretmen Rehber
Materyallerinin Geliştirilmesi, Yüksek Lisans Tezi, KTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü,
Trabzon.
Sanders, M., 1993. Errorneous Ideas about Respiration: The Teacher Factor, Journal of
Research in Science Teaching, 30, 8, 919-934.
Saye, J. W., 1998. Technology in Tha Classroom: The Role of Disposition in Teacher
Gatekeeping, Journal of Curriculum & Supervision, 13, 3, 210-235.
Scott, P.H., Asoko, H. M. ve Driver, R. H., 1991. Teaching for Conceptual Change: A
Review of Strategies, Section 5, Tiberghien, A., Jossem, L.E., Barojas,
Connecting Research in Physics Education with Teacher Education An I.C.P.E.
Book. International Commission on Physics Education 1997-1998.
Smerdan, B.A. ve Burkam, D.T., 1999. Access to Constructivist and Didactic Teaching:
Who Gets it? Where is it Practiced?, Teachers Collage Record, 101, 15-34.
Sökmen, N. ve Bayram, H., 2000. Eğitimde Kavram Haritalarının Önemi, Eğitim ve Bilim/
Education and Science, 25, 115, 39-42.
Sönmez, G., Geban, Ö. ve Ertepınar, H., 2001. Altıncı Sınıf Öğrencilerinin Elektrik
Konusundaki Kavramları Anlamalarında Kavramsal Değişim Yaklaşımının
Etkisi, Yeni Binyılın Başında Türkiye’de Fen Bilimleri Eğitimi Sempozyumu
Bildiriler Kitabı, İstanbul, 35-38.
Sungur, S., 2000. Contribution of Conceptual Change Texts Accompanied With Concept
Mapping To Students Understanding Of Human Circulatory System.
Unpublished Master’s Thesis, Middle East Technical University, Ankara
alınmıştır Bahar, M., 2003. Biyoloji Eğitiminde Kavram Yanılgıları ve Kavram
Değişim Stratejileri, Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri/ Educational
Sciences: Theory & Practice 3, 1, 27-64.
Sülün, A., Doğar, Ç. ve Bal, D.A., 2006. Öğretmen Adaylarının İnsanların Solunumu
Konusundaki Kavramları Algıları. VII. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik
Eğitimi Kongresi Bildirileri, Gazi Eğitim Fakültesi, Ankara.
Şahin, F. ve Parim, G., 2002. Problem Tabanlı Öğretim Yaklaşımı İle DNA, Gen ve
Kromozom Kavramlarının Öğrenilmesi, V. Ulusal Fen Bilimleri ve Matematik
Eğitimi Kongresi, Ankara.
Şimşek, N., 1997. Öğretmen ve Öğretmen Adayları İçin Derste Eğitim Teknolojisi
Kullanımı , Anıl Matbaa ve Ciltevi, Ankara.
Tsai, C.C., 1999. Overcoming Junior High School Student’s Misconceptions About
Microscobic Views of Phase Change: A Study of an Anology Activity, Journal of
Science Education and Technology, 8, 1, 83-91.
Turgut, M.F., Baker, D., Cunningham, R. ve Piburn, M., 1997. İlköğretim Fen Öğretimi,
YÖK/ Dünya Bankası, Milli Eğitimi Geliştirme Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen
Eğitimi, YÖK, Ankara.
Venville, G.J. ve Treagust, D.F., 1998. Exploring Conceptual Change in Genetics Using a
Multidimensional Interpretive Framework, Journal of Research in Science
Teaching, 35, 9, 1031-1055.
Watts, M., ve Pope, M., 1989. Thinking About Thinking, Learning About Learning:
Constructivism in Physics Education, Physics Education, 24, 326-331.
Williams, D., ve George, N., 1988. Biological Change. Perth, Western Australia: Unit
Curriculum Science Project.
Wu, H., Krajcik, J.S. ve Soloway, E., 2001. Promoting Understanding of Chemical
Representations: Students’ Use of A Visualization Tool in The Classroom,
Journal of Research in Science Teaching, 38, 7, 821-842.
Yager, R., 1991. The Constructivist Learning Model Towards Real Reform in Science
Education, The Science Teacher. National Science Teachers Association, 58, 6,
52-57.
Yager, R.E., 1993. The Constructivist Learning Model: Toward Real Reform in Science
Education. The Science Teacher, 60, 1,53-57.
Yakışan, M., Selvi, M. ve Yürük, N., 2006. Biyoloji Öğretmenliği İkinci Sınıf
Öğrencilerinin Tohumlu Bitkiler Hakkındaki Alternatif Kavramları, VII. Ulusal
Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi Kongresi Bildirileri, Gazi Eğitim Fakültesi,
Ankara.
Yalın, H., 2000. Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme, Nobel Yayınları, Ankara.
Yin, R., 1994. Case Study Research Design and Methods, Second Edition, Sage
Publications, California.
Yılmaz, Ö., 1998. The Effects of Conceptual Change Text Accompanied With Concept
Mapping on Understanding of Cell Division Unit, Unpublished master’s thesis,
Middle East Technical University, Ankara alınmıştır Bahar, M., 2003. Biyoloji
Eğitiminde Kavram Yanılgıları ve Kavram Değişim Stratejileri, Kuram ve
Uygulamada Eğitim Bilimleri/ Educational Sciences: Theory& Practice 3, 1, 27-
64.
8. EKLER
12. Hayvan hücresine ait herhangi bir gende aşağıdaki yapıların hangisi bulunmaz?
a. Adenin b. Riboz c. Baz d. Fosfat
13. Bir kadının dişi gamet hücresindeki kromozom durumu aşağıdakilerden hangisi
olabilir?
a.44+XX b.44+XY c.22+Y d. 22+X
14. Himalaya tavşanları üzerinde yapılan bir deneyde vücudunun beyaz kürk taşıyan
kısımlarından belli bir yerin tüyleri kazınır ve hayvanın bu kısmı buz yastığı ile kapatılıp
tüyler çıkıncaya kadar beklenirse yeni çıkan kıllar eski rengin aksine siyah oluşur.
Vücudunun siyah bölgesinden belli bir yerin kılları kazınıp bu bölge sıcak tutulursa çıkan
kıllar beyaz olur. Bu deney aşağıdakilerden hangisine örnektir.
a.Mutasyon b.Modifikasyon c.Evrim d.Doğal seleksiyon
15. Aynı tür iki canlı arasında görülen büyüklük farkının nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
a. Hücre büyüklüğü b. Gen sayısı c. Kromozom sayısı d. Hücre sayısı
16. 2n=38 kromozoma sahip bir hayvan hücresinin kromozom sayısında grafikte
görüldüğü gibi bir değişiklik meydana geliyorsa; I,II,III numaralı zaman aralıklarında
görülen olaylar aşağıdakilerden hangisidir?
a. Mayoz, mitoz, döllenme
b. Döllenme, mitoz, mayoz
c. Mitoz, mayoz, döllenme
d. Döllenme, mayoz, mitoz
279
Aşağıda yer alan soruları cevaplarken doğru yanıtınızı daire içine alınız ve nedenini
de boş bırakılan bölüme yazınız.
Ek-1’in devamı
25. Aşağıda yer alan boşluk kısmına içerisinde hücre, kromozom, gen ve DNA’nın
bulunduğu temsili bir şekil çiziniz. Her bir terimi uygun yerlere koyarak işaretle
üzerinde belirtiniz.
(Bakınız, Ek 4, sayfa 293)
33. Kromozom sayısı ve canlıların gelişmişliği (karmaşıklığı) arasında bir bağlantı var
mıdır? Açıklayınız.
Cevap: Kesinlikle yoktur. Eğer böyle bir ilişki söz konusu olsaydı bir tür eğrelti olan
Ophyoglossum vulgatum türünün kromozom sayısı 2n=500 olduğundan insanlardan daha
gelişmiş canlılar olurlardı.
281
Ek-1’in devamı
Ek-1’in devamı
Cevap: Çünkü onlardan gelen genleri taşıyoruz dolayısıyla bazı özellikler bakımından
onlara benzememiz kaçınılmaz.
49. Çekinik genin birini annenizden birini babanızdan mı aldınız?
Cevap: Çekinik genlerin fenotipte kendisini gösterebilmesi için anneden ve babadan birer
çekinik genin yan yana gelmesi gerekmektedir.
50. Siyah göz mavi göze baskın mıdır?
Cevap: Koyu göz rengi açık göz rengine baskındır.
51. Canlıların DNA’larının farklılığının nedeni nedir?
Cevap: Genlerin farklı sırada dizilmiş olmalarından kaynaklanmaktadır.
52. İnsanlarda cinsiyeti belirleyen kalıtım nasıl gerçekleşir?
Cevap: Anne XX kromozomu baba ise XY kromozomu taşımaktadır. Anneden her zaman
X kromozomu gelecektir oysa babadan X veya Y kromozomu gelme durumu söz
konusudur. Eğer babadan X gelirse kız, Y gelirse erkek olacaktır.
283
Ön mülakat soruları
1. Gen nedir? Gen denilince aklınıza gelen şekil neye benzemektedir. Belirli bir şekilden
bahsedilebilir mi?
2. Canlı vücudunu oluşturan proteinler nasıl meydana geliyor? Proteinlerle genlerin
arasındaki ilişkiyi açıklayabilir misiniz?
3. Kalıtsal özelliklerimizi, örneğin göz rengimizi genler nasıl belirleyebiliyor? Göz
rengimiz nasıl ortaya çıkıyor aradaki bağlantıyı açıklayabilir misiniz?
4. Allel gen, homolog kromozom kavramlarını tanımlar mısınız?
5. Bir bireyin cinsiyetini ve göz rengini belirleyen kromozomlar nerede bulunur?
1. Gen nedir? Gen denilince aklınıza gelen kavram nasıl bir şekle benziyor? Bir an için
oldukça küçüldüğünüzü ve genleriniz etrafında dolaşabildiğinizi düşünün neler
görürdünüz?
2. Genler vücudumuzda nerelerde bulunuyor?
3. Gen ve kromozomlar arasındaki bağlantı nedir?
4. Kalıtsal özelliklerimizi mesela göz rengimizi genlerimiz nasıl belirleyebiliyor.
5. Kalıtsal bilgilerimiz genlerden bebeğe nasıl geçiyor.
6. Allel gen ve homolog kromozom ne demektir. Açıklayabilir misiniz?
7. Cinsiyet kromozomlarımız nerelerde bulunur.
8. Göz rengimizle ilgili genlerimiz nerde bulunur.
9. Sizce kalıtımda annenin mi babanın mı rolü daha fazladır. ‘Kalıtımda kız çocuklar
babaya, erkek çocuklar anneye benzeyebilirler’ ifadesi ne kadar doğrudur?
10. Çaprazlama ne demektir? Örneğin bezelyelerde çaprazlama nasıl yapılır.
11. Gen ve protein ilişkisini açıklayabilir misiniz?
12. Proteinler nasıl oluşuyor açıklar mısınız?
13. Çekinik bir özelliğimize ait genlerimiz anneden mi babadan mı gelir?
14. Zigot oluşumunda anneden ne kadar, babadan ne kadar kromozom aktarılır?
15. Her zaman bir gen bir özelliği mi temsil eder?
16. Akraba evliliğinde sakat birey nasıl ortaya çıkar?
17. Klonlama bir canlı ile aynı yaşta, aynı kişilikte olan yeni bir canlı üretmek midir?
18. ‘Genom projesi koyun kopyalamadır’ ifadesi ne kadar doğrudur?
19. Yürütülen uygulamalar hakkında ne düşünüyorsunuz? Daha önce bilmediğiniz veya
yanlış bildiğiniz kavramları öğrenmenize yardımı olduğunu düşünüyor musunuz, örnek
verebilirmisiniz?
20. Yürütülen etkinliklerde hoşlandığınız veya hoşlanmadığınız yönler varmıydı?
21. Soy ağacı okumayı ve kullanmayı biliyor musunuz?
284
Ek 3. Gözlem maddeleri
Aşağıda yer alan gözlem maddelerinin her birine araştırmacı tarafından 0-4 arasında
(4’e doğru gidildikçe olumlu görüş) puanlar verilir.
Girme Aşaması Gözlem Maddeleri
1. Öğrenme etkinlikleri gerçek hayatla ilişkili konu ve problemlerle başladı
2. Sınıf tartışmasına katılmada öğrenciler istekli oldular
3. Öğrenciler konuyu anlayabilmek için o konu hakkında soru sormaya çalıştılar
4. Öğretmen dersin nasıl işleneceğini açıkladı
5. Etkinliklere başlarken öğretmen öğrencilere soru sordu
6. Öğrencilerin fikir ve önerileri sınıf tartışması sürecinde kullanıldı
7. Tartışma sürecinde öğrenciler birbirlerini dinlediler
8. Tartışma, öğrencilerin önceki bilgi ve deneyimleriyle yüzleşmelerine yardımcı olacak
nitelikteydi
9. Tartışma ve sorularda daha önceki konu ve kavramlara yer verildi
10. Öğretmen, öğrencilerin önceki bilgilerini destekleyerek yeni konuya karşı ilgilerini
artırdı
Keşfetme Aşaması Gözlem Maddeleri
11. Öğrenciler ön tartışmadan sonra araştırmaları hakkında grupla birlikte planlama
yaptılar
12. Öğrenciler etkinliklerin uygulanmasında birbirlerine ve öğretmene yardımcı oldular
13. Öğrenciler öğrenmekten kendilerini alıkoyan her hangi bir şey hakkında şikâyet
etti/özgürdüler.
14. Öğrenciler grup içinde birbirlerine konuşma şansı verdiler
15. Araştırmalar, grupla oluşturulan plan gereği ortak sorulara cevap aramak amacıyla
yürütüldü
16. Araştırmaların, bireysel sorulara cevap aramak amacıyla yürütüldüğü görüldü
17. Çalışma yaparken öğrenciler kaynakları paylaştılar
18. Araştırma yaparken öğrenciler birbirleriyle işbirliğine girdiler
19. Etkinlikler sırasında öğrencilerin birbirlerinden bir şeyler öğrendiği gözlendi
20. Grup içinde görev dağılımını ön planda tutan bir takım çalışması yapıldı
Açıklama Aşamsı Gözlem Maddeleri
21. Öğrenciler anladıklarını diğer öğrencilere ve öğretmene açıkladılar
22. Anladıklarını açıklamaları için gruptaki öğrenciler birbirlerine soru sordular
23. Gruptaki öğrenciler ve öğretmen, fikirlerini açıklamaları için diğer grup üyelerine
sorular sordular
24. Öğrenciler araştırmalarında yaptıklarını öğretmene gösterdiler/gösterme eğiliminde
oldular
25. Öğretmen, öğrencilerle konuşmak ve problemleriyle ilgilenmek için öğrencilerin
yanına kadar gitti
26. Öğretmenin sorduğu sorular ve yaptığı açıklamalar, konunun anlaşılmasına yardımcı
olacak nitelikteydi
27. Öğrencilere, öğretmen ve kendi arkadaşları tarafından ifadelerinin gerekçeleri hakkında
sorular soruldu
28. Öğrenciler tüm ifadelerin, şekillerin ve grafiklerin anlamını açıklayabildiler
29. Öğretmen açıklama yaparken değişik kaynakları kullandı
285
Ek-3’ün devamı
Ek-4’ün devamı
Sınıf Düzenlemesi
Önerilen öğretimin daha verimli olması için, sınıf içi düzen konusunda dikkat edilmesi
gereken noktalar aşağıda sıralanmıştır:
1) Uygulama 22 kişi ile yürütülmüştür.
2) Öğrencilerin görüş alışverişinde bulunmaları, bildiklerini tartışmaları için gruplar
halinde oturmaları sağlanmıştır. Grubu oluşturan birey sayıları beş-altı kişi olarak
belirlenmiştir.
3) Öğrencilere, 5E modelinin açıklama aşamalarında hazırlanan materyallerle ilgilenmeleri
için zaman olarak 30-40 dk. bırakılmıştır.
4) Araştırmacı, öğrencilerin kendi bilgilerini kendilerinin yapılandırmasına izin vermiştir.
Bunu, öğrencilere gerektiğinde yapacağı açıklamaların sınırları konusunda dikkatli
davranarak ve yaptıkları araştırmalara çok fazla müdahale etmeyerek gerçekleştirmiştir.
5) Uygulamanın yürütüldüğü sınıf ortamında uygun bir köşede mini bir kütüphane
oluşturulmuştur. Kütüphanede konuyla ilgili kitap, dergi ve makalelere yer verilmiştir.
Bununla birlikte konu ile ilgili hazırlanmış poster ve resimler de sınıfta uygun görülen
yerlere asılmıştır. Mini kütüphanede kullanılan kaynaklar aşağıda sıralanmıştır:
- Demirsoy, A., (1995). Kalıtım ve Evrim, Meteksan Matbaacılık, 7. Baskı, Ankara.
- Bilim ve Teknik, Aylık Popüler Bilim Dergisi, Şubat 1999.
- Bilim ve Teknik, Aylık Popüler Bilim Dergisi, Ağustos 2000.
- Bilim ve Teknik, Aylık Popüler Bilim Dergisi, Mayıs 1999.
- Lab Notes, New Biology and Society, The Wellcome Trust, July 2000.
- Lab Notes, New Biology and Society, The Wellcome Trust, January 2000.
- Erensayın, C., (2000). Çözümlü Genetik Problemleri, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara.
-Passarge, E., (2000). Renkli Genetik Atlası, Theime/ Nobel tıp Kitapları Ltd. Şti.,
İstanbul.
- Sağdıç, D., Bulut, Ö. ve Korkmaz, S. (2003). Lise 3 Biyoloji Ders Kitabı, MEB,
Eskişehir.
Ek-4’ün devamı
Öğretimin Gerçekleştirilmesi
Öğretim sürecinde araştırmacının yaptığı açıklamalar, etkinlikler içerisinde çerçeve
şeklinde hazırlanmış kısımlarda verilmiştir. Aşağıda her bir etkinlik için öğretimin nasıl
gerçekleştirildiği ayrıntılı olarak sunulmuştur.
289
Ek-4’ün devamı
A. Etkinlik A’nın Uygulanması
Bu bölümde öğrencilerin;
1. Kromozom-gen-DNA kavramlarını ayırt etmeleri,
2. *Aynı bireye ait bütün vücut hücrelerinin farklı genetik bilgiyi taşıyacakları,
* Canlıların gelişmişlikleri ile kromozom sayıları arasında bağlantı olduğu,
*Cinsiyetimizi belirleyen kromozomların sadece yumurtalık ve testislerde
bulunduğu,
* Zigot oluşumunda anneden 22+XX babadan ise 22+XY aktarılabileceği,
* Bireyde ortaya çıkan özelliklerin çekinik genlerle oluşamayacağı,
konularındaki yanılgılarının giderilmesi amaçlanmıştır.
• Öğretmen, öncelikle öğretmen adaylarının her türlü kaynak kitap v.b. kaldırmaları
gerektiğini belirtti.
• Daha sonra öğretmen adaylarına çalışma sistemi açıklandı, açıklamalar yapılırken
aşağıda yer alan ifadelere vurgu yapıldı. Bunlar:
Ek-4’ün devamı
♠ Mitoz bölünme sırasında genetik bilgide değişiklik olur mu?
♠ Canlılarda çeşitliliği sağlayan mekanizma hangisidir? Nasıl gerçekleşir?
♠ Canlıların büyümesinde hücrelerin fonksiyonunu nasıl açıklarsınız?
♠ Otozom ve gonozom ne demektir?
♠ Resesif ve dominant gen ne demektir?
♠ Allel gen ne demektir?
♠ Kalıtsal hastalıklar hakkında ne biliyorsunuz?
♠ Hemofili hastaları hakkında ne biliyorsunuz?
♠ Renk körü olan bir birey dünyayı siyah beyaz mı görüyor?
• Yeni konuya yönelik, yansıda yer alan soruların hedefleri ve hedef davranışları aşağıda
belirtilmiştir;
Hedef 1: Kalıtım bilgisi
Davranışlar
1) Genetik bilgi kavramının tanımını söyleme/yazma.
2) Genlerin kromozomlar üzerinde bulunduğunu söyleme/yazma.
Hedef 2: Kalıtımı kavrayabilme
Davranışlar
1) Gamet çeşitlemesine örnek vererek açıklama.
2) İnsanda baskın ve çekinik özellikleri örnek vererek açıklama.
3) Ayrılmama olayı ile oluşan kromozom değişmelerini örnek vererek açıklama.
♠ Sizce, sahip olduğumuz bütün hücrelerdeki genetik bilgi aynı mıdır? (Hedef
davranış: 1.1)
♠ İnsanda bulunan bir dil epiteli hücresinin sahip olduğu kromozom sayısını söyler
misiniz? (Hedef davranış: 1.2)
♠ İnsanda bulunan bir sperm hücresinin sahip olduğu kromozom sayısını söyler
misiniz? (Hedef davranış: 1.2)
♠ Hiç düşündünüz mü? Eğer 47 kromozomumuz olsaydı daha mı üstün özelliklere
sahip birer canlı türü olurduk? (Hedef davranış: 2.3)
♠ Çekinik genlerimizin kalıtımdaki fonksiyonları nedir? (Hedef davranış: 2.2)
Ek-4’ün devamı
• Ek 10’de yer alan grup içi görev dağılımı ve ortak araştırma formunu doldurmaları
istendi. Daha sonra aşağıdaki açıklama yapıldı:
“Sizin problem olduğunu düşündüğünüz ve araştırma formuna not ettiğiniz
konularda araştırma yapmak amacıyla grubunuzla bir çalışma planı oluşturarak görev
dağılımını yapınız”
Ek-4’ün devamı
HÜCRELER
Aynı bireye ait farklı tür hücrelerin, örneğin bir epitel hücresi ile bir sinir
hücresinin taşıdığı genetik bilgilerin farklı olması gerektiğine yönelik bir inanış
vardır.
İki tür hücrenin şekil ve fonksiyon bakımından farklı oldukları bir
gerçektir. Fakat bu, onların genetik bilgilerinin ayrı olduğunu
göstermemektedir. Yine, bir epitel hücresi ile bir sperm ana hücresi, aynı bireye
ait olmak şartıyla aynı kalıtsal bilgileri taşımaktadır. Sperm ana hücresinin
Y+22 kromozomu taşıdığı, fazladan cinsiyet kromozomları içerdiği, krossing
over geçirdiği, dolayısıyla epitel hücre ile aynı olamayacağı düşünülmektedir.
Buna karşılık, aynı bireyin iki sperm hücresinin genetik bilgilerinin, aynı
fonksiyonu gördüklerinden ve aynı zamanda oluştuklarından dolayı, birbirinin
aynısı olması gerektiği düşünülmektedir.
Vücudumuzdaki eşey hücreleri hariç, diğer bütün hücrelerin sahip
oldukları genetik bilgi aynıdır. Sadece, görevlerine göre kromozomların farklı
kısımları aktiflik kazanmakta ve şekil almaktadır. Bu durum, gamet
hücrelerinde farklıdır. Bunun nedeni ise, mayoz bölünme sonucu oluşmalarıdır.
Fakat, bir sperm ana hücresini düşündğümüzde, henüz mayoz geçirmediği için,
diğer hücrelerle aynı genetik bilgiyi taşıdığını ifade edebiliriz.
Eğer, aynı bireyin bütün eşey hücreleri birbirinin aynı olsalardı, o zaman
bütün kardeşler birbirine tıpa tıp benzerlerdi ve canlılarda da çeşitlilikten
bahsedemezdik.
293
Ek-4’ün devamı
KROMOZOM SAYISI
İnsanların kromozom sayısı, dişilerde 44+XX şeklinde gösterilmektedir.
Bir dişinin gamet hücresinde de, aynı sayıda kromozom vardır demek yanlış bir
ifade olur. Çünkü, gamet hücreleri mayoz geçirmiş ve artık 22+X olmuştur.
Ayrıca, aynı tür iki canlıda görülen büyüklük farkının nedeni de, hiçbir zaman
kromozom sayısı veya hücre büyüklüğü ile ilgili değildir. Burada, tamamen
hücre sayısı rol oynamaktadır.
Canlıların gelişmişliği ile kromozom sayıları arasında bir ilişki
olduğunu düşünmek oldukça yanlıştır. Eğer böyle olsaydı, 2n=500 kromozomlu
bir tür eğrelti olan Ophyoglossum vulgatum* insanlardan daha gelişmiş bir
canlı olurdu. Yine, bir tür parazit olan Ascaris megalocephala*’nın 2n=2
kromozomla çok ilkel bir canlı olması gerekirdi. Otozomal kromozomlarda
ayrılmama sonucu ortaya çıkan 23+X ile 21+X kromozomlarının birleşmesiyle
oluşan 45+XX kromozomlu dişi mongol olmakta, benzer şekilde gonozomlarda
görülen ayrılmama olayında oluşan 44+XXX =47 “süper dişi” diye
adlandırılmasına rağmen, aslında öğrenme bozuklukları ve konuşma
gelişiminde gecikmeler gözlenmiştir.
*Demirsoy, A., Yaşamın Temel Kuralları, Genel Biyoloji/Genel Zooloji, Cilt I/ Kısım I,
Yedinci Baskı, Meteksan A.Ş., Ankara, 1995, s.95.
Ek-4’ün devamı
Aşağıda yer alan soru ifadelerinin baş kısımlarına eğer ifade doğru ise D, eğer
ifade yanlış ise Y harfi koyunuz. (Hedef davranış: 1.1)
……1) Bir bireye ait hücreler, fonksiyonlarına göre farklı kalıtsal bilgiyi taşırlar.
……2) Bir bireye ait hücreler, aynı kalıtsal bilgiyi taşımalarına rağmen, sadece bir
kısmını kullanırlar.
295
Ek-4’ün devamı
Aşağıda yer alan soruları cevaplarken doğru yanıtınızı daire içine alınız ve
nedenini de boş bırakılan bölüme yazınız. (Hedef davranış: 1.1 )
7) A öğretmen adayının, bir epitel hücresi ile bir sinir hücresinde yer alan genetik
bilgiler;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni:……………………………………………………………………
8) A öğretmen adayının, bir epitel hücresi ile bir sperm ana hücresinde yer alan
genetik bilgiler;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni:…………………………………………………………………….
9) A öğretmen adayının, iki sperm hücresinin genetik bilgileri;
aynıdır farklıdır bilmiyorum
cevabınızın nedeni:……………………………………………………………………
Ek-4’ün devamı
Ek-4’ün devamı
Davranışlar
1) Protein sentezi mekanizmasını açıklama.
“Kaynak olarak sizin için ayrılmış kitapları bu uygulama için hazırlanan küçük
kütüphaneden inceleyebilirsiniz. Ayrıca, bilgisayarda masaüstünden akademedia
CD’sine ulaşmanın yanında, Temel Britanica CD’lerinden de faydalanabilirsiniz. Bu
CD’lerden hücre, DNA veya protein sentezi konularını seçip inceleyebilirsiniz”.
Ek-4’ün devamı
• Konu ile ilgili tasarlanan derinleşme sürecine yönelik sorular, her bir öğrenciye dağıtıldı.
• Bu sorular, öğrencilere uygulanan son test sorularından konu ile ilgili olanların seçilmesi
ile oluşturulmuştur. Bu etkinliğin konusuna yönelik son test soruları aşağıda verilmiştir:
Ek-4’ün devamı
Ek-4’ün devamı
“Kaynak olarak sizin için ayrılmış kitapları, bu uygulama için hazırlanan küçük
kütüphaneden inceleyebilirsiniz. Ayrıca, bilgisayarda masaüstünden akademedia
CD’sine ulaşabilir ve Temel Britanica CD’lerinden de faydalanabilirsiniz. Buradan
ilgili konuları seçip inceleyebilirsiniz”.
Ek-4’ün devamı
Ek-4’ün devamı
1 2
3 4 5 6
3 4 5 6
Ek-4’ün devamı
• Öğrencilere, daha sonra bu soruları, aralarında tartışmaları ve cevaplarını kısaca not
almaları için süre tanındı.
• Bu süre sonunda öğrencilere, yeni öğrenecekleri konu ile ilgili merak uyandırıcı sorular
yansıda gösterildi.
• Bu sorulara ait hedef ve davranışlar aşağıda belirtilmektedir:
Hedef 1: Kalıtımın günlük hayattaki önemini kavrayabilme
Davranışlar:
1) Gen kavramını ve genetikle ilgili yapılan çalışmaları açıklama.
2) Genetik kopyalamanın aşamalarını sıralama.
3) İnsan genom projesinin yararlarını ve zararlarını karşılaştırma.
Yansıda yer alan sorular:
♠ İnsan genom projesini daha önce hiç duydunuz mu? Faydalı ve zararlı yönleri
hakkında ne düşünüyorsunuz? (Hedef davranış: 1.3)
♠ Klonlama olayı, ilk defa ne zaman hangi hayvan üzerinde gerçekleştirilmiştir?
(Hedef davranış: 1.1)
♠ Kopyalama nasıl gerçekleştirilir? (Hedef davranış: 1.2)
• Bu soruları da aralarında tartışmaları için gruplara yeterli zaman tanındı.
• Daha sonra öğrencilerden, Ek 10’de yer alan grup içi görev dağılımı ve ortak araştırma
formunu doldurmalarını istendi. Araştırmacı;
“Kaynak olarak sizin için ayrılmış kitapları, bu uygulama için hazırlanan küçük
kütüphaneden inceleyebilirsiniz. Ayrıca, bilgisayar ortamında E: sürücüsünde
bulunan akademedia CD’sine ulaşabilir veya Temel Britanica CD’lerinden de
faydalanabilirsiniz. Buradan bugün yürüteceğimiz klonlama konularını
inceleyebilirsiniz”.
Ek-4’ün devamı
• Keşfetme aşamasının sonunda öğrencilerden BORAN anketinin 11-20. maddeleri
hakkındaki görüşlerini işaretlemeleri istendi.
Ek-4’ün devamı
Ek-4’ün devamı
BULMACA
Aşağıdaki boşluklara, uygun gelecek kelimeler ve soruların cevapları bulmacaya
gizlenmiştir. Bu kelimeleri, bulmaca üzerinde bularak, cevaplarınızı soruların yanında veya
cümlenin içinde yer alan boşluk kısımlarına yazınız.
K H J T D İ R B İ H O N O M H
T H U Y Ş E T O G İ Z O M O H
Ö N O Y S A K İ F İ D O M F G
M K F E L L İ E A S D O U H K
N Y S L P U N N E T L B L İ N
T İ E U T O G İ Z O R E T E H
F L P İ T O N E G B N E İ N E
R I T İ Y U I K O P N Ü P Ğ M
G C P G H J R K N E L Ş L İ O
A A E K L O N D G W D E İ C F
M Ğ S R M U T A S Y O N A V İ
E A A O L A S I L I K D L B L
T Y S D T Y F G H J K L L N İ
A O M I T I L A K M O N E G M
M S D O M İ N A N T J K L Ç Ö
307
Ek-4’ün devamı
CEVAP ANAHTARI
1) KALITIM, 2) GENETİK, 3) MONOHİBRİD ÇAPRAZLAMA, 4) ALLEL,
5) DOMİNANT, 6) RESESİF, 7) HOMOZİGOT, 8) HETEROZİGOT, 9) GENOTİP,
10) FENOTİP, 11) PUNNET, 12) OLASILIK, 13) MULTİPLİ ALLEL, 14) SOY
AĞACI, 15) MUTASYON, 16) MODİFİKASYON, 17) HOMOLOG KROMOZOM,
18) GENOM, 19) KLON, 20) HEMOFİLİ, 21) DOWN, 22) GAMET
Ek-4’ün devamı
Kavramsal anlama testinden seçilen ve derinleşme süreci ile ilgili olan sorular
öğrencilere verildi. Bu etkinlik konusu ile ilgili son test soruları aşağıda belirtilmektedir:
1) İnsanlarda AB0 kan gruplarının kalıtımı aşağıdakilerden hangisine örnektir? (Hedef
davranış: 1.1)
a) Epistasi b) Çok (Multipli) allel c) Bağlanma ve krossing-over
d) Poligenik kalıtım e) Hiçbiri
• Derinleşme aşamasının sonunda, öğrencilerden BORAN anketinin 31-40. maddeleri
hakkındaki görüşlerini işaretlemeleri istendi.
Ek 7. BORAN anketi
312
Ek-9’un devamı
Ek-9’un devamı
ÖZGEÇMİŞ