You are on page 1of 6

ANADOLU ÜNivERSiTESi BiliM VE TEKNOLOJi DERGiSi

ANADOLU UNIVERSITY JOURNAL OF SCIENCE AND TECHNOLOGY


CiltıVa!.: 4 - Sayı/No: 2 : 205-210 (2003)

ARAŞTIRMA MAKALESiiRESEARCH ARTICLE

SAPANCA GÖLÜNE AKAN DERELERDEKi BAZI ESER ELEMENTLERiN 17 AGUSTOS


1999 MARMARA DEPREMi ÖNCESi VE SONRASı KARŞıLAŞTıRMAlı ANALizi
Mustafa Ş.DÜNDAR1,2, Hüseyin ALTUNDAG1, Veysel BOZ1, Kemal AKKAYA1, Mücahit SAYIN1
ÖZ
17 Ağustos 1999 Marmara depremi öncesi ve sonrası Sapanca gölüne akan dereler üzerine yapılan bu çalışma­
da, dört ayrı dereden alınan su numunelerinde kompleksleşme (APDC) ve ekstraksiyondan (MIBK) sonra Alevli
Atomik Absorpsiyon Spektrofotometresiyle Pb, Cd, Cu, Zn ve Fe tayinleri yapıldı. Çalışmada İstanbul, Mahmudi
ye, Kuruçay ve Çark dereleri numune alma merkezleri olarak seçildi. Adapazarı ve çevresinin içme suyu kaynağı
olan Sapanca gölüne akan derelerin kirlilik taşıyıp taşımadıklarını belirlemeye yönelik olarak yapılan bu çalışma
sonucu İstanbul, Mahmudiye ve Kuruçay derelerindeki kurşun ve kadmiyum birikiminin deprem sonrasında arttı­
ğı, bakır bakımından standartlara uyduğu, çinko ve demir bakımından deprem öncesi göle kirlilik taşıdığı gözlenir-
ken deprem sonrası bu değerlerin düştüğü görüldü. Gölün tek deşarj noktası olan Çark deresinde ise kadmiyum dı­
şındaki metal kirliliğinin standartların altında kaldığı gözlendi.

Anahtar Kelimeler. Sapanca Gölü, İçme suyu, AAS., Ağır metal, Deprem

A COMPARATIVE ANALYSIS OF SAME TRACE ELEMENTS IN RIVERS FLOW THROUGH


SAPANCA LAKE BEFORE AND AFTER 17 AUGUST 1999 MARMARA EARTHQUAKE
ABSTRACT
The study carried out before and after 17 August 1999 Marmara earthquake for the determination of some trace
elements in rivers now through Sapanca Lake. Water samples were taken from four different rivers. After the
application of complexation and extraction name AAS technique was used for the analysis of Pb, Cd, Cu, Zn and
Fe. In this study, Istanbul, Mahmudiye, Kuruçay and Çark rivers were chosen as sampling areas. The aim of this
study is to assess the rivers whether they were polluted before or after earthquake or to discuss the possible effects
of the earthquake on water pollution. The study illustrated that the concentrations of cadmium in Istanbul,
Mahmudiye and Kurucay rivers were increased after earthquake; for copper the levels were observed to comply the
TSE, WHO, USA standards. For zinc and iron, the results showed that the concentrations were decreascd compare
to concentrations obtained before earthquake. In Çark river, which is the only way to discharge of the Sapanca Lake,
results of the metals analysed were bclow the levels set by the national and international organisations except for
cadmium.
Key Word: Sapanca Lake, Drinking water, AAS., Heavy, metal, Earthquake

1. GiRiş de temelolmasına karşın bazılarının da toksik etkileri


bulunmaktadır. Beslenme zinciri yoluyla insanlara ula-
Çevre, deniz ve suların kirlenmesinde, ağır metal-
şan ağır metallerin başlıca birikme ve bulaşma kaynağı
lerin doğurduğu sorunlar günümüzde insan sağlığını
su ve deniz çevreleri olmaktadır. Deniz, göl ve bunlara
tehdit eder bir seviyeye gelmiştir. Bu elementlerden ba-
ulaşan akarsular boyunca kurulan fabrikaların atıkları
zılarının iz olarak canlıların yaşamlarını sürdürmelerin-
içerisinde yer alan ağır metaller suda, dip çamurunda,
1 Sakarya Ünv. Fen-Ed. Fak. Kimya BöL., 54100, SAKARYA.
2 E-posta: dundar@sakarya.edu.tr
Geliş: 26 Ekim 2001; Düzeltme: lINisan 2002; Kabul: 26 Ağustos 2003.
206 Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 4 (2)
bu ortamda yaşayan canlılarda birikmekte ve miktarla- Kurşun kirliliğinin başlıca kaynağı alkil kurşun
rı giderek artmaktadır. Ağır metallerin suda yaşayan katkı maddelerini içeren motor yakıtlarının yanmasıdır.
canlılar üzerindeki etkileri son yıllarda yoğun olarak Ayrıca, kurşun kullanan veya üreten işletmelerden kay-
araştırılmaktadır. naklanan kirlilik ve içme sularının kurşun borularla
nakledilmesi gibi etkenler içme sularına kurşunun ka-
Doğu Marmara Bölgesi 'nin en önemli tatlı su hav-
rışmasına neden olmaktadır. Atmosferdeki kurşunun ıs­
zasını oluşturan Sapanca Gölünün su kalitesi son birkaç
lak ve kuru çökelme ile çevreye yayılması, kurşunun
yılda önemli ölçüde bozulmuştur. Yaz aylarında yağışın
kimyasal bileşiklerinin türü, ortamın pH'ı, organik
az olmasından dolayı kirlenme had saflıalara ulaşmak­
tadır. Sanayi atıklarının yanında önemli bir kirletici ola-
maddelerin ve diğer elementlerin varlığı, suyun sertliği
rak evsel atık kaynakları da yer almaktadır. Bunların gibi faktörler kurşunun zehirlerne derecesini etkiler.
başında göl kıyısı ve yakında kurulmuş olan Arifiye, Kadmiyum kirliliği baştakaplama olmak üzere
Uzunkum, Yüzevler, Sapanca, Mahmudiye, Kırkpınar, atık suların alıcı ortamlara deşarj edilmesi sonucunda
Kurtköy, Yanıkköy, Maşukiye, Eşme, Dereköy ve meydana gelmektedir (Alper vd, 1976). Bakırın sularda
Esentepe gibi çeşitli büyüklükteki yerleşim birimleri fazla bulunması özellikle bakteri, deniz yosunları, man-
gelmektedir. Ayrıca, özellikle yaz aylarında nüfus yo- tarlar ve balıklar için zehirleyici etki yapar.
ğunluğunu arttıran dinlenme kampları, plaj, otel, gazino
Yol kenarında biriken çinkonun kaynağı
motor
ve lokanta gibi turistik tesisler de bulunmaktadır. Yü-
alaşımlarda ve oto lastiği yapımında katkı maddesi ola-
zeysel sularda kirletici etki yapabilecek unsurlar; bakte-
rak kullanılan çinko bileşikleridir (Mertz, 1986, Kök
riler, virüsler ve diğer hastalık yapıcı canlılar, organik
1985). Doğada çok bulunan bir element olmasına rağ­
maddelerden kaynaklanan kirlenme, endüstri atıkları,
men demir, doğal suların kapsamında az bulunur.
yağ ve benzeri maddeler, inorganik tuzlar, yapay ve do-
ğal tarımsal gübreler ve atık ısı şeklinde sıralanabilir
(Yiğit ve Özbal vd.)
2. MATERYAL VE METOT
Sapanca Gölü havzasında tarımsal faaliyetler
Atomik absorpsiyon spektrofotometre cihazı tayini
önemli boyutlara ulaştığından oluşabilecek kirlenmeler
yapılacak elementlere uygun oyuk katot lambaları ile
de önem kazanmaktadır. Kullanılan tarım ve zirai mü- spesifik olmayan absorbans için zemin düzeltme siste-
cadele ilaçları ile gübrenin bir kısmı yağmur ve sel su-
mi (döteryum) ve asetilen-hava karışımlı püskürtme
ları ile göle ulaşabilmektedir.
sisteminden oluşmaktadır. Tayin edilecek metaller (Pb,
Kınalı - Sakarya Otoyolunun Sapanca Gölüne et- Cd, Cu, Zn, Fe) ile amonyum l-pirolidin ditiyokarba-
kilerinin araştırılması üzerine yapılan bir çalışmada mat (APDC) arasında kompleks oluşturuldu ve pH
otoyoldan gelecek metal kirliliğinin sonuçları araştırıl­ 2,5'da metilizobütilketonla (MIBK) ekstraksiyon yapıl­
mıştır (Yalçın ve Sevinç, 1993). Zehir etkisine sahip dı. Ayrılan organik fazdaki metaller alevli atomik ab-
ağır metaller kolaylıkla besin zincirine girerek canlılar­ sorpsiyon spektrofotometre cihazı ile tayin edilerek ab-
da artan yoğunluklarda birikebildiklerinden diğer kim- sorbans değerlerine karşılık gelen konsantrasyon değer­
yasal kirleticiler arasında ön plana çıkarlar (Harvey, leri standart grafikten hesaplandı. 1000 mg L-! 'lik
Leckie, 1993; Alper vd 1976). İnsan, hayvan ve bitki spektroskopik kalite standart metal çözeltilerinden alı­
dokularındaki hücrelerin ve birçok mineral kristalin ya- nıp gereken miktarlarda seyreltme yapılarak standart
pısında bulunan ve yaklaşık olarak yeryüzünün dörtte çözeltiler hazırlandı. Deneysel çalışmaların tüm aşama­
üçünü kaplayan su, bütün canlılar için vazgeçilmez bir ları~da UHQ (18,2 MW crrr l) kalitesinde destile de-
hayat ve temizlik kaynağıdır. İçme sularında bulunan iyonize su kullanıldı.
ağır metaller (Pb, Cd, Cu, Zn, Fe, Mn) birçok fiziksel
ve toksik etkiye sahiptirler. Ağır metallerin fizyolojik
ve toksik etkileri genellikle bu metallerin serbest iyon- 2.1 Ekstraksiyon işlemi
lar halinde bulunmalarından kaynaklanmaktadır. Ağır
Asitlendirilmiş 100 ml deney numunesi ve 100
metallerin fizyolojik ve toksik etkileri, genellikle onla-
ml'lik kalibrasyon çözeltisi 250 ml'lik ayırma hunileri-
rın serbest iyonlar halinde bulunmalarından kaynaklan-
ne kondu. Her huniye, kalıcı mavi renk elde edilineeye
maktadır (Ceylan, Şanlı, 1980; Klessen vd 1986).
kadar indikatör olarak bromfenol mavisi çözeltisinden
Ağır metaller kirletmiş olduğu suların kendiliğin­ 2-3 damla ve 1 N'lik NaOH çözeltisinden LO ml ilave
den temizlenmesini önlediği gibi tarımsal açıdan da su- edilir. Mavi renk kayboluncaya kadar damla damla hid-
lamada bazı sınırlamalar getirmektedir (Harvey ve Lee- roklorik asit (% 36,5'luk 1,19 g crrr ' derişik HCl çözel-
kie, 1993; Teker vd 1999; Davis, 1978; Han Bin ve tisinden hazırlanan) çözeltisi süreklikarıştırılarak ilave
Werner, 1988; Williams, 1981). edildi. Daha sonra 2 ml hidroklorik asit fazlası ilave
edilerek pH 2,3-2,5 yapıldıktan sonra 5 ml APDC ilave
Anadolu University Journal of Science and Technology, 4 (2) 207

edildi ve karıştırıldı. Daha sonra 10 ml MIBK ilave 4. SONUÇLAR i TARTIŞMA


edildi ve 2 dakika süreyle kuvvetlice çalkalandı. Bu du-
Bu çalışmada söz konusu Sapanca gölüne akan de-
rumda pH yaklaşık 2,8 oldu. Fazların birbirinden ayrıl­
relerde (İstanbul, Mahmudiye, Kuruçay) ve bu derele-
ması için ağzı kapatılmış huni ısı ve ışıktan etkilenme-
rin göle verdiği kirlilik ile gölün tek deşarj noktası olan
yecek bir ortamda bir saat bekletildi. Dinlendirilen ka-
Çark deresindeki kirliliğin deprem öncesi ve sonrası
rışımdan organik faz dikkatli bir şekilde alındı. Analiz
karşılaştırmalı olarak analizi yapıldı.
örneklerine uygulanan bu işlemler aynı şekilde de-iyo-
nize su için de uygulanarak taİıık deney yapıldı. Kurşun elementi deprem öncesi TSE'nin belirle-
miş olduğu standartların altında kalırken deprem sonra-
sı standartların üzerinde çıkmıştır. Bu noktada karayolu
2.2 Kalibrasyon Çözeltilerinin Hazırlanması köprüsünden meydana gelen bir kirlenme söz konusu
olabilir. Mahmudiye deresinde bu sonuç deprem öncesi
Önce her bir element için litresinde 10 mg metal
biraz daha olumlu bir şekilde karşımıza çıkmıştır. Dep-
iyonu içeren standart çözeltiler hazırlandı. Daha sonra,
rem öncesi tüm örnek alma noktalarında kurşun stan-
500 ml'lik ölçülü bir balona litresinde 10 mg kadmiyum
dartların altında çıkmıştır. İncelenen tüm derelerde kur-
ve çinko içeren çözeltiden 10 ml, kurşun, bakır, demir
şun açısından deprem öncesi ve sonrası sonuçlar ben-
içeren çözeltilerden 20 ml alınarak, üzerine ı,5 M, 0,5
zerlik göstermektedir. Kadmiyum elementi, tüm örnek
ml (% 65'lik derişik nitrik asit çözeltisinden hazırlanan)
noktalarında standart değerleri aşarak bir kirlenmeye
nitrik asit ilave edildi. De-iyonize su ile işaret çizgisine
neden olduğunu göstermektedir. Sapanca gölünün tek
kadar tamamlandı. Tayin edilecek her element için ka-
deşarj noktası olan Çark deresinde de durum hemen he-
librasyon çözeltilerinin organik ekstraktları Alevli AAS
men aynıdır. Bu sonuç Çark suyuna, endüstriyel atıkla­
cihazına püskürtüldü ve her ölçümden sonra MIBK
rını veren sanayi kuruluşlarının deşarj sularını yeterli
püskürtülerek püskürtme sistemi temizlendi. Elde edi-
arıtımdan geçinnedikleri, bununda Çark deresinde kad-
len değerler yardımıyla çizilen kalibrasyon değrileri
miyum kirliliğinde artışa yol açtığı sonucunu vermekte-
Tablo ı' de verilmektedir. Her dört numunede bir kalib-
dir. Bakır elementi tüm derelerde deprem öncesi ve
rasyon çözeltisinin absorbansı ölçülerek kalibrasyon
sonrası sular bakır açısından kirlilik arz etmemektedir.
eğrisi kontrol edildi. Her metal için, analiz numunesinin
ve tanığın absorbanslarına karşılık gelen konsantrasyon Kurşun miktarının fazla olmamakla beraber belli
değerleri kalibrasyon eğrisinden okundu. değerlerde dere suyu içinde bulunması, otomobillerden
çıkan eksoz gazlarının bir şekilde yağmur suları ya da
çevre sularıyla dereye karışması, ayrıca evsel ve tarım­
2.3 Numune Alma sal alanlarda kullanılan kurşun boruların zamanla ko-
rozyona uğrayarak çözünmesi yoluyla suya karışması­
İstanbul, Mahmudiye, Kuruçay ve Çark derelerin-
nın bir sonucu olabilir. Kurşun elementi, yine otomobil-
den Tablo 2'de belirtilen yerlerden bahar mevsiminde
lerin sıkça geçtiği İzmit caddesi üzerindeki köprünün
TSE 266'ya uygun olarak su numuneleri alındı[13].
altından alınan numunede maksimum değerde çıkmış­
Numuneler toplandıktan sonra asitlendirildi ve + 4
tır. Tarımsal alanların fazlalığı kurşun miktarının belli
°C'de analiz işelmine kadar bekletildi. Numuneler top-
bir miktarda sularda ortaya çıkmasına sebep olmuş ola-
landıktan sonra 24 saat içinde alevli AAS ile analiz
bilir.
edildi.
Kadmiyum değerlerinin ise standartlar üzerinde
çıkması daha çok demiryolu ve karayolunun bu nokta-
Tablo ı. Elementlere Ait Doğruluk ve Kalibrasyon Değerleri
lardan geçmesine bağlanabilir. Bakır elementi ise tüm
Element Denklem Korelasyon Katsayısı(r) noktalarda kirlilik arz etmeyecek derecede ve Türk
standartlarının belirlemiş olduğu sınırlar içerisindedir.
Kurşun y = O,0000589x + 0,0016 0,9998
Kadmiyum elementi hem deprem öncesi hem deprem
Kadmiyum y =O,000632x + 0,00 0,9997
Bakır y = O,000353x + 0,00 0,9994 sonrası standart değerlerin üzerindedir. Kadmiyum de-
Çinko y = O,00150x + 0,00 0,9998 ğerlerinin yüksek olduğu noktalar demir yolu ve kara-
Demir y = 0,00031 Ix + 0,00 0,9991 yolu köprüsünün altından alınan numunelerden elde
edilmiştir. Yerleşim alanları dışında ise kirlenme oranı­
nın düşük olduğu anlaşılmaktadır.
3. DENEYSEL BULGULAR
İstanbul deresinde deprem öncesi demir ve çinko
Deneysel bulgular Tablo 2'de verilmiştir. ~iktarlarınıntehlike sınırının çok altında olduğu gözle-
nırkendeprem sonrası ölçülen değerlerde çinko ve de-
mir birikimine rastlanmamıştır. İstanbul deresindeki
deprem öncesi demir miktarını incelediğimizde, otoyol
208 Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 4 (2)

köprüsü altında ve demiryolundan sonra bir artış görül- Şekil ı. Sapanca Gölüne Akan ve Araştırmaya Konu
mektedir. Evsel atık sularının dereye karışması, şebeke Olan Dereler
borulannın çözünme ve çürümesi ile demirin suya ka-
rışması, otomobiller ve demiryolu kirliliğin artmasına
sebep olabilmektedir. Otoyol köprüsü altında çinko
miktarının önemli ölçüde yükselmesinin sebebi, otomo-
bil lastiklerinde kullanılan çinkonun yağmur suları ve GÖl. i.i

diğer etkenlerle suya karışması yorumlanabilir. İstanbul


"1'Iırlye o

deresinde bakır kirliliği incelendiğinde, genelde yüksek . .


M,,:,>UKı'l'E
Kiı, .. ,
olan metal miktarının otoyol köprüsü altında daha da
arttığı görülmektedir. Ayrıca, tarım arazilerinde kulla-
nılan ilaç ve gübreler suya karışarak kirliliğin artması­
na sebep olabilmektedir. Deprem sonrası kurşun derişi­ ,"-t"··\
\

minin WHO'nun altında, TSE ve ABD standartlarının


üzerinde olduğu görüldü. (Tablo 2)
Mahmudiye deresinin otoyol ve tarım arazisi çev-
resinde ölçülen çinko düzeyinin yükselmiştir. Otomobil bebini Çark deresi boyunca devam eden karayolu ve 32
lastikleri, tarımsal ilaç ve gübreler artışa sebep olabil- evler yerleşim bölgesine bağlamak mümkün olmakta-
mektedir. Mahmudiye deresindeki bakır seviyesi İstan­ dır. Kadmiyum miktarı Çark deresinde metal kirliliği
bul deresinden daha düşük olmakla birlikte, demiryolu önemli ölçüde tehlike arz etmektedir. Tüm noktalarda
altında bir artış görülmektedir. Kadmiyum düzeyi deprem öncesi önemli ölçüde tehli-
Kuruçay deresinde. otoyoldan göle doğru olan ör- ke arz etmekte iken deprem sonrası bu düzeyin tehlike
sınırının altına düşmesi deprem sonrası yerleşim birim-
nek noktasında
demir miktarı önemli bir artış göster-
miştir. Bu da sürtünme ve çözünme ile yolda biriken
lerinden ve sanayiden kaynaklanan atık miktarlarının
düşmüş olması ile açıklanabilir.
demir partiküllerinin, yağmur suları ve diğer etkenlerle
dereye karışabileceğini göstermektedir. Sapanca gölüne akan derelerdeki metal seviyeleri-
Çark deresinde Sapanca gölünden gelen suyun nin yüksek oluşunun tarım arazileri, yerleşim bölgeleri,
önemi daha fazla olmakla beraber, Goodyear fabrikası­ demiryolu ve otoyollardan kaynaklandığı sonucuna va-
rılabilir. Çark deresinin 32 Evler ve çark Mesire nokta-
nın ve özellikle bir yerleşim alanı olan 32 evler mahal-
larından alınan örneklerde önemli miktarda demir tespit
lesinin atık sularını da içermesi kirlenme oranını büyük
edilmiştir. Demiryolunun 32 Evler mevkiinden geçme-
ölçüde arttırmaktadır. Kurşun elementi açısından dep-
rem öncesi incelediğimizde Çark deresinde önemli bir si, evsel atık sularının dereye karışması, Çark caddesin-
metal kirliliğine rastlanmamaktadır, Kurşun değerlerine deki araç trafiğinin yoğunluğu kirlilik artışına sebep
bakıldığında çok az da olsa oluşan metal kirliliğinin se-
olarak gösterilebilir. Çark deresinde de diğer bölgeler-
dekine yakın miktarda çinko gözlenmiştir. Goodyear
Tablo 2. Deprem öncesi ve Sonrası Sapanca Gölüne Akan Derelerde Ağır Metal Tayini ve Standartlara Göre Karşılaştırılınası
(ng ml-l)(fS 266,1984)

._._------_.,-------_.. ..., -_..._-._-_._------_


,., .. -.----

Pb Cd Cu Zn Fe
-'-----_._-
TSE WHO ABD TSE WHO ABD TSE WHO ABD TSE WHO ABD TSE WHO ABD

50 100 50 10 LO 3000 50 1000 5000 5000 5000 200 100 300

Ortalama

:; Deprem Öncesi 38.6 99 24.4 39.8 58.2


.o
c

-_.~
Deprem Sonrası 624 88 10.0 < lO
....
_~---------,.~-------. __ .._._._------_..
~ 28.4 5.8 13.4 22.0 38.8
» Deprem Öncesi
'6
=
S
oc
Deprem 19.4 <LO
~
Sonrası 75.4 10.0

Deprem Öncesi 292 5.8 J 1.6 28.0 33.0


5:
E
~= Deprem Sonrası 84.4 15.6
._---_.,_...•..
20.2 <LO

DepremÖncesi 24.8 188 8.4 19.6 31.6


ot
~
U- Deprem Sonrası 69.4 6.4 37.6 <10
Anadolu University Journal of Scietıce and Technology, 4 (2) 209

lastik fabrikası, E-5 karayolu ve çark caddesi kirlilikte Han Bin, X. ve Werner, S. (1988). The Binding of
önemli pay sahibi olarak görülebilir. Goodyear ve 32 Heavy Metals to Algal Surfaces. Water Res. Vol.
Evler mevkiinde bir miktar artış görüımekle birlikte 22.
Çark dersindeki bakır derişimi diğer bölgelere göre da-
Williams, R.S.P. (1981). Physico-Chemieal Aspects of
ha düşüktür.
Inotgenic Element Transfer through Membranes.
Bu incelemeler sonucunda Sapanca gölüne akan Phill. Trans. Royal Soc. London. B. 294 .
derelerin yalnızca gölden 250m'ye kadar uzaklıktaki
Mertz, W. (1986). Traee Elements in Human and
yerleşim alanlarında araştırmalar yapılmıştır, Dere bo-
Animal Nutrition. Vo1.2, Academic press, New
yunca bir çok tarımsal alan ve buralarda kullanılan ta-
York.
rımsal ilaçlar irili ufaklı sanayi kuruluşları, otoyollar,
tatil ve dinlenme yerleri,vb. gibi önemli ölçüde kirlilik Kök, T.R. (1985). Toksikoloji (I). Ege Üni. Fen BiL.
arz edecek birçok etkenler de olabilir. Halen sadece Dergisi 1,232-288.
klorlama ve çöktürme, dinlendirme işlemleri ile içme TS 266. (1984). İçme Sulan. Türk Standartları Enstitü-
suyu kaynağı olarak kullanılabilecek nitelikte olan Sa- sü, Ankara.
panca gölünün ve göle dökülen derelerin kirlenmeye
karşı korunması büyük önem taşımaktadır. Kirlilik yü-
künün azaltılması amacıyla arıtma sistemleri olmayan Dr. Mustafa Şahin Dündar, 01.07.1966
mevcut sanayi kuruluşlarının atık sularını zararsız hale yılında Manisa'nın Salihli ilçesinde doğ­
getirmeleri standartlar düzeyinde atık su deşarjına mü- du. İlk, orta ve lise öğrenimini Bursa ve
saade edilmesi, yerleşim birimlerinden kaynaklanan ev- Bielefeld (Almanya)' de tamamladı.
sel atıkların arıtılması amacıyla tesislerin kurulması ge- 1988 yılında Sivas Cumhuriyet Üniver-
rekmektedir. Bu amaçla temizleme işlemine öncelikle sitesi Kimya bölümünden dereceyle me-
derelerin ıslahı ile başlanması gerekmektedir. zun oldu. Araştırma görevlisi olarak bölümde kaldı ve
yüksek lisansa başladı. 1990 yılında ise Milli Eğitim
Bakanlığı adına yüksek lisans ve doktora öğrenimi yap-
KAYNAKÇA mak üzere İngiltere'ye gitti. 1996 yılı sonunda yurtdı­
şından döndü. 1997 yılından beri Sakarya Üniversitesi
Yiğit, V., Özbal, H., Ceritlioğlu, A., Müftügil, N. ve
Akşiray, F., İzmit Körfezindeki Ağır Metal Kirli-
Fen Edebiyat Fakültesi Kimya bölümü Analitik kimya
liğinin Su ve Dip çamuru Ortamındaki Dağılımı ana bilim dalı öğretim üyesi olarak çalışmakta olan ve
İngilizce ile Almanca dillerini bilen Dr. M. Şahin Dün-
ile Bazı Canlılardaki Birikimi, TÜBİTAK Mar-
dar, 1997-1998 yılları arasında aynı bölümde bölüm
mara Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Entitüsü,
başkan yardımcılığı, 1999-2003 yılları arasında ise De-
Gebze.
kan yardımcılığı görevlerinde bulundu.
Yalçın, N. ve Sevinç, V. (1993). Kınalı-Sakarya Otoyo-
lunun Sapanca Gölüne Etkilerinin Araştırılması.
Doğa 17,151-156. Hüseyin A1tundağ, 28.10.1975 yılında
Ankara'da doğdu. İlk, Orta, Lise öğreni­
Harvey, R.W. ve Leckie, 1.0. (1993). Sorption of Lead
mini Sakarya'da tamamladı. Temmuz
onto two gram-negative Marine Bacteria in
1999'da Sakarya Üniversitesi Fen Ede-
Seawater. Mar. Chem. 15.
biyat Fakültesi Kimya Bölümünden bö-
Alper, R., Hakdiyen, İ. ve Bigot T. (1976). Sınai Kim- lüm birincisi olarak mezun oldu. 24 Aralık 1999 yılına
ya Analiz Metotlan. İstanbuL. kadar Toprak İlaç Fabrika ve Kimyevi Maddeler Sana-
yii ve Ticaret AŞ.'de Üretim Analisti olarak görev yap-
Ceylan, S. ve Şanlı Y. (1980). Çevre ve Besin Kirlerı­
tı. Temmuz 2002 'de Sakarya Üniversitesi Fen Bilimle-
mesi. Gıda BiL. Dergisi. 3.
ri Enstitüsü Kimya Anabilim Dalında Yüksek Lisans
Klessen C.D., Amdur, M.O. ve Dovill 1. (1986). programından mezun oldu. EylüI2003'de Sakarya Üni-
Toxicology. Macmillen Publishing, NewYork. versitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya Anabilim Da-
lında Doktora programın kaydoldu. 26 Aralık 1999 yı­
Teker, M., İmamoğlu, M. ve Saltabaş, Ö. (1999).
lında Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kim-
Adsorption of Copper and Cadmium Ions by
Activated Carbon From Rice Hulls. Turk. 1. ya Bölümünde Araştırma Görevliliğine başladı. Halen
bu görevine devam etmektedir
Chem. 23(2),185-191.
Davis, A.G. (1978). Pollution Studies with Marine
Plankton. Part II: Heavy Metals. Adv. Mar. Biol.
15.
210 Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 4 (2)
VeyselBoz, 02.06. i 979 yılında İstanbul' da
doğdu. İlk, Orta ve Lise öğrenimini İstan­
bul'da tamamladı. 2000 yılında Sakarya
Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya
Bölümünden mezun oldu. 26 Ağustos 2002
tarihinde İstanbul / Okmeydanı'nda Çevre Endüstriyel
Analiz Laboratuvarı'nda analist olarak işe başladı ve
halen bu görevime devam etmektedir.

Kemal Akkaya

Mücahit Sayın

You might also like