You are on page 1of 5

Temmuz Akıncı

KARAKTER ÖZELLİKLERİ

a- Fiziksel ve Biyolojik Özellikler


YAŞ: 26 yaşında. Tam yaşını gösteriyor.

CİNSİYET: Kadın. Kadınlığının pek farkında değil.

BURCU: Koç

FİZİKİ ÖZELLİK: Kumral ya da esmer.

FİZİKSEL GÖRÜNTÜ: Sevimli marjinal. Gotik bir tarz. Piercing, dövme falan.

DURUŞ VE HAREKET: Marjinal görüntüsünün aksine soğuk bir duruşu yok. Sıcak,
sevimli, azıcık da ukala hareketler, hiperaktif değilse bile capcanlı bir
hava.

YÜZ İFADESİ: Asi bir ifade ama soğuk değil. Aksine şirin. Elbette azıcık
ukala. Bol mimikli.

SES TONU VE KONUŞMA TARZI: Çenesi beyninden bağımsız çalışıyor. Hızlı ve çok
konuşuyor. Özellikle heyecanlandığında. Sakinse sadece sivri dilli ve
sevimli. Sevmediği biri sözkonusuysa dilinin ucuna ne gelirse söyler.

SÖZLÜ İFADELER: “Kanka” “halası öldü onun”

KALITIMSAL ÖZELLİK: Ailesinden kalıtımsal aldığı belirleyici bir özelliği


yok.

GİYİM: Gotik-punk-hiphop esintileri olan kendine has marjinal bir tarzı var.

GÖRÜNÜŞ: Dikkat çekici, marjinal, asi kız.

CİNSELLİK: Cinsel gücünün farkında değil. Kadınlığını hiç kullanmıyor.


Aslında bunu onu daha çekici yapıyor.

KARAKTER HEYECANINI FİZİKSEL OLARAK NASIL BELLİ EDİYOR: Çok ama çok fazla
konuşarak:)

B-Psikolojik Özellikler

ZEKA DÜZEYİ: Çok zeki, acayip esprili.

YETENEKLERİ: Atletik olarak çok yetenekli, zaten dağcılık yapıyor. Marjinal


görüntüsüne rağmen en halktan insana bile kendisini sevdiren bir iletişim
yeteneği var. Özellikle çocuklarla çok iyi anlaşıyor.

İÇE Mİ DÖNÜK, DIŞA MI?: Dışa dönük.


YARATILIŞ, HUY: Asi, bağımsız, neşeli, geveze.

DİĞER HUYLAR: Sadık, inatçı.

KOMPLEKSLER, UYUMSUZLUKLAR: Kompleksi yok. Otoriteyle ciddi problemi var.

KARAKTERİN YAŞADIĞI HAYAL KIRIKLIKLARI: Babasının Nadir Karatay'a olan


sadakati, Temmuz için kronik bir hayal kırıklığı.

KARAKTERE VERİLEN TAKMA İSİM NEDİR, NE ANLAMA GELİYOR?: Yusuf ona “değişik”
diyecek.

DUYGULARI: Duygularını genelde saklayamaz. Öyle aşırı duygusal bir tip


değildir ama özellikle stres altında olduğunda çenesi beyninden bağımsız
çalışır, bütün duygularını gözler önüne serer.

HAYATA BAKIŞ AÇISI: Benim hayatım, benim seçimlerim, benim hatalarım,benim


sorunlarım. Yani özetle sizi ilgilendirmez.

KARAKTERİN EN AZ-EN ÇOK BEĞENDİĞİ ÖZELLİKLERİ NELERDİR?: Bağımsızlığını


beğenir, çok konuşmasını beğenmez.

KARAKTER KİŞİLİĞİNİN HANGİ YÖNLERİNİ BENİMSEMEZ: İçindeki romantik kadını


asla benimsemez. Oysa o içindeki romantik gidip Yusuf'a aşık olacak.

KARAKTERİN KENDİSİYLE İLGİLİ HİSSETTİKLERİ NELERDİR?: “anarşi falan işte”

KARAKTERİN KİŞİLİĞİNDEKİ GİZLİ YÖNLER NELERDİR?: Babasına olan öfkesi büyük


ve bastırılmış. Vaktiyle Hasan Hüseyin Korkmazgil'den esinlenip kendisine
Temmuz ismini koyan babasının şu anda Nadir Karatay'ın uşaklığını yapıyor
olması fikri onu deli ediyor.

c- Kişiler Arası Özellikler


AİLE VE AİLE GEÇMİŞİ: DİSK eylemlerinde tanışan işçi bir anne babanın kızı.
Baba sendikacı bir işçiyken yıllar içinde Nadir Karatay'ın kölesine
dönüşmüş, anne ise aktivist olucam derken hem kızını hem kocasını terketmiş.
Temmuz babasıyla birlikte Nadir Karatay'ın köşkünde büyümüş.

ARKADAŞLARI VE SEVGİLİLERİ: En yakın arkadaşı birlikte büyüdüğü Ulaş.


Şimdiye kadar önemsiz bir kaç ilişkisi olmuş, ilk defa Yusuf'a aşık olacak.

İŞ ARKADAŞLARI: İstanbul'un Kıyıları programını Ulaş'la birlikte yapıyor.


Bir de ARA Arama Kurtarma'daki arkadaşları var, Mert falan. Bu işleri
bırakıp Ustaoğlu Boya'da çalışmaya başladığında Yusuf patronu olacak.

d- Kültürel Özellikler

DOĞUM YERİ: İstanbul

ULUSAL, ETNİK, IRKSAL GEÇMİŞİ: Türk vatandaşı

EĞİTİMİ: ODTÜ Kimya Mühendisliği mezunu.


SOSYO-EKONOMİK DURUMU: Kültürel düzeyi yüksek ama tamamıyla parasız.

ÇEVRESİ: Nadir Karatay'ın evini terkettiğinden beri Beyoğlu'nun arka


sokaklarındaki berbat bir evde yaşıyor. Bir süredir Ulaş da onun yanında.

İLGİLERİ, HOBİLERİ, UĞRAŞLARI: Belgesel programı yapımı, dağcılık, arama


kurtarma faaliyetleri.

ÖZEL YETENEKLERİ: Dağcılık.

DİNSEL İNANÇLARI: Henüz karar vermemiş.

POLİTİK EĞİLİMLERİ: Aslında bir y kuşağı olarak apolitik. Ama barış


aktivisti.

DEĞER YARGILARI: “simit sat onurlu yaşa”

YAŞAM TARZI: Bohem

KARAKTERİN YAŞAMINDAKİ ÖNEMLİ OLAYLAR: Annesi tarafından terkedilmek,


babasıyla yaşadığı anlaşmazlık, büyüdüğü evi terketmek.

AMAÇLARI VE TUTKULARI: Bu düzeni değiştirmek, ihtiyacı olanlara yardım


etmek.

e- Anahtar Kelimeler

Aktif, saldırgan, hırslı, tedirgin, ahlaksız, kibirli, yalancı, güvenilir,


otoriter, kaba, dönek, cesur, atılgan, huysuz, dikkatli, dikkatsiz, ilgisiz,
neşeli, zeki, yetenekli, rekabetçi, zorlayıcı, güvenli, tutucu, korkak,
insafsız, kurnaz, iğrenç, etkin, sıkıcı, bencil, enerjik, teşhirci,
tutumsuz, hızlı, kuruntulu, hain, dostça, cömert, kibar, zarif, hararetli,
saldırgan, komik, ahlaksız, küstah, nazik, tembel, sadık, cimri, alçak
gönüllü, ahlaklı, saf, kendini beğenmiş, asabi, açık, tutkulu, iyimser,
pasif, mükemmelci, kötümser, sahte, uysal, şen, radikal, sert, insafsız,
egoist, çok dikkatli, becerikli, ağır, züppe, aptal, inat, uysal, ukala,
alaycı, usandırıcı, güvenilmez, boş, şiddetli, bayağı, içine kapanık.)

JUNG KİŞİLİK TİPİ

enfp- the advocate


dışadönük
sezgisel/soyut
hisseden/duygusal
algılayıcı/esnek

Özet:
Çok yaratıcı, yeni fikir üretmede çok başarılı, başkalarını harekete geçiren, dürtüler hakkında
gizemli bir sezgi gücü olan, hayata can veren heyecanlı, tutkulu, başkalarının hayatını etkilen
bütün olayları anlamak anlama isteğiyle dolu, insanlar ve konular hakkındaki doğruları
araştırmayı iş edinen, büyük ikna kabiliyetiyle başkalarını harekete geçiren, insanlara sonuna
kadar gitmeleri için ilham veren, harekete geçiren, sosyal konular üstünde konuşmak için
dayanılmaz arzu duyan, tutkulu duygusal dürtülerin hayatın itici güçlü olduğunu düşünen, çok
geniş yelpazeli ve engin heyecanları olan, yeniliklere dayanılmaz arzu duyan, şiddetle bağımsız
olmak isteyen, herhangi bir bağımlılığı reddeden, kendine has bir güven duygusuyla mücadele
eden, şüphe çeken sosyal itkileri anında anlayan ve ortaya çıkaran, insanın içen kadar işleyen
gözlem yeteneği olan, idealist,özgürlük savaşçısı, üstün mizah yeteneği olan, çok çabuk
arkadaşlık kuran, samimiyet ve sıcaklık yayan.

Aklımıza kim gelsin:


Don Kişot

Ünlüler:
Franz Joseph Haydn, Samuel Clemens, Will Rogers, Buster Keaton, Theodor "Dr." Seuss Geisel,
Mickey Rooney, Carol Burnett, Paul Harvey, Elizabeth Montgomery, Bill Cosby, Dom Delouise,
Dave Thomas, Martin Short, Meg Ryan, Robin Williams, Sandra Bullock, Robert Downey.

Bu tipe uygun meslekler:


artist/aktör, müzisyen, film yapımcısı, dansçı, sanatçı, tv-sinema-tiyatro çalışanı(yaratıcı bir
dalda), müzik ya da sanat öğretmeni, masaj terapisti, şarkıcı, moda çalışanı, kostüm tasarımcısı

Bu tipe uygun olmayan meslekler:


bilimadamı, veri analisti, araştırmacı, finans uzmanı, hükümet çalışanı, matematikçi, stratejist,
bilgisayar programcısı, ofis idarecisi

Sorunlu/ hasarlı/ gelişmemiş enfp:


organize olamayan, sürekli boş şeyler hakkında konuşan, gerçeklikle bağını kaybedecek kadar
saçma hayaller peşinde koşan, düşünmeden hareket eden, sorumsuz.

KARAKTER MONOLOĞU
Sanırım bi gün aşkımdan ölücem. Siz de artık arkamdan Yusuf yoluna gitti,
iyi kızdı aslında falan dersiniz.

Ama herif modifiye kalas! Her türlü reddetti beni odun! İlk bi gün kahve
içelim dedim buna, "hiç boş vaktim yok" buyurdu sunta! Hiç boş vakti yokmuş!
Yaa??? N'apıcan, atomu mu parçalıycan? Sonra geçen Gevende konserine
çağırdım. "Kasıyo bunlar beni bacım" dedi! Bacım ne yaa? Bacım ne yaa??? Ya
düşündükçe aklımı çıldırcam. Neyse, Ulaş'a tut şunun ucundan usta dedim, biz
bunu zorla döşedik konsere. Soğuktu, ürperdim böyle, "üşüyorum" dedim. "İnce
giyip çıkmışsın" dedi meşe! Ya kız üşüyo bi sarıl di mi! Yok abi ver şu kızı
mundar ediceksin ya!

Sonra ben anladım tamam mı... Bu böyle tali yollardan çakmıycak olayı. Tamam
Temmuz dedim, bu da senin odunla imtihanın dedim, yontmakla uğraşma çünkü
talaş alerjin var dedim, iyisi mi sen direk bodoslama kutuplardan dal dedim!
Gittim dikildim karşısına, "Yusuf, sence ben güzel miyim?" dedim tamam mı?
Bu baktı böyle suratıma, "bence iç güzelliği daha önemli" dedi!!! Lan direk
tükürseydin paşam??? Ya var ya ben böyle artizlik yapabilen bi şahsiyet
olacaktım ki, o an böyle "bak şu surata bak, iyi bak, ezberle de bak, çünkü
senin bu dış güzelliği son görüşün olacak!" deyip saçımı savururak basıp
gidecektim!

Ama yapabildim mi? Tabii ki hayır! Ya gülme öyle, ölüyorum anlasana!!! Çok
aşığım olum!!! Odun modun ama benim odunum tamam mı???

Şimdi bak benim kalbim beynimden bağımsız çalışıyo tamam mı? Bi de çenem
öyle, beynimle koordine diil, ayrı bi birim tarafından yönetiliyo. O birimi
bi bulursam bacaklarını kırıcam ama tam olarak vücudumun hangi yöresine
düşüyo bilemedim henüz. Tek bildiğim bu kalp çene ikilisini yöneten organ
beynim diil.
Her neyse, adam resmen için güzel dışın çirkin muhabbeti çekmiş bana, bi sus
bi dur di mi? Ama benim bu kalp çene ikilisi durur mu, kırılası sağ elimi de
ayarttılar, bi baktım ben kendisini cebime sokup telefonu çıkarmışım, o
Ulaş'la olan resmimizi gösteriyorum buna, güzel çıkmışım orda ya. Bi de
diyorum ki "ya şimdi uykusuzum, sen bu halime bak."

Hııı. Baktı ve aaa çok güzelsin dedi sanıyosun di mi? Belki paralel evrende
öyle bi şey olmuştur. Allaam umarım olmuştur bari paralelim saadeti bulsun
amin! Benim bu taraftaki öküz, baktı ve "çok fotojeniksin" dedi.
Hobaleeeyyy... Fotojenik. Fotojenik ne demek biliyo musun, bu suratla allaha
dava açsan kazanırsın demek. Of bileklerimi verevine verevine kesicem yaa!!!

Hı? Ha gösteriyim tabi, bak bu fotoğraf. O mu, O Ulaş.

Leş mi duruyo? Hop lan dingil, sen kimin kardeşine laf çakıyosun?!!! O benim
ruh ikizim tamam mı? Ruhun ekseriyetini o almış, Tyler Durden olmuş, bana da
kalandan Ayşecik imal edebilmişler ancak ama biz Tyler Durden ve Ayşecik
ikilisi olarak dünyayı yakıcaz tamam mı? Her şey yıkılırken de elele tutuşup
izliycez, kamera arkadan dolaşıp soluma girecek ve ben küçücük gülümsiycem,
fonda pixies "where is my mind" yürüycek annadın mı?

Tamam yaa, kızmadım. Nerden bileceksin ki. (modu değişir,hüzünlenir) Geçen


gün, "belki böyle canımızın yanmış olması iyi bi şeydir" dedim Ulaş'a. Öyle
mi diyosun dedi. "benim acıya dayanıklılığımı artırıyor" dedim."hıı, başka
korkacak bi şey kalmamış gibi di mi?" dedi. "Aynen" dedim.

Aynen dedim ama... korkacak bi şey kalmış ya. Yusuf diye kıro bi kalas
getirdi çarptı kafama. İçimde daha önce varolduğunu bilmediğim yerlerim
acıyo. Yani bi tümörüm olsa, adını Yusuf koyardım. (acılı modda çok kalamaz
ya) Lan??? Aslında iyi intikam fikri ha!!! Evet ya, kanser olursam Yusuf
koycam adını. Sonra vicdan yapsın kafasını duvarlara vursun bu, belki
mezarda içim azcık soğur nıhahaha!

You might also like