Professional Documents
Culture Documents
Kocaeli Üniversitesi
Tıp Fakültesi
14 Mart 2006
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Kocaeli Üniversitesi
Tıp Fakültesi
Kocaeli Üniversitesi
Umuttepe, İzmit, 41380 Kocaeli
Tel: (262) 303-7353 303-8740
Belgeç: (262) 303-7510
www. kou.edu.tr
ttdk@kou.edu.tr
ISBN 975-8047-63-9
Baskı
A
absorpsiyon: emilim
absorptivite: emicilik, soğurganlık
abstinence, abstinens: yoksunluk
a-: ... yokluğu, ... sız abstrakt: özet
a(b)normalite: olağandışılık; abuli: istenç yitimi
kusur, bozukluk abuse: kötüye kullanım
abazi: yürüyememe AC, alternatif akım: dalgalı akım
abdomen: karın ad(d)itif: katkısal; katkı(maddesi)
abdominal: karın(la ilgili) adaptasyon: uyum
abdusens: dışaçekme adapte etmek: uyarlamak
abdüksiyon: dışaçekim adapte olmak: uyum sağlamak,
abdüktör: dışaçeken, uzaklaştırıcı alışmak
aberan: sapkın (cinsel); olağandışı adaptif: uyumsal
aberasyon: sapma, sapkınlık, adaptör: bağdaştırıcı, uyarlayıcı
sapıklık (cinsel) addüksiyon: içeçekim
abeslang: dilbasacağı addüktör: içe çeken, yaklaştırıcı
abiyogenez: cansızdan oluşum adeno-: bez (yapıda), bez(le ilgili)
abiyotik: cansız(lıkla ilgili) adenoid: genizeti; bezimsi
ablasyon: kesip çıkarma adezif: yapışıcı, yapışık
abondan: çok miktarda, aşırı adezyon: yapışma, yapışıklık
abortif: düşük yaptıran; eksik adhere olmak: tutunmak
abortus: düşük adherens: tutunum, tutunma
abortus imminens: düşük tehdidi adinami: devinimsizlik
abortus insipiens: önlenemeyen adinamik: devinimsiz
düşük adipoz doku: yağdokusu
abrazyo(n): sıyrık adipoz: yağlı, yağ(la ilgili)
abrupsiyo: ayrılım adisyon: ek, ekleme, katma
abrupsiyo plasenta: erken eş adjuvan: ek, tamamlayıcı, artırıcı,
ayrılımı yardımcı
absolu(t)(e): tam, kesin, saf adneks: ekler
absolu(t)(e) refrakter periyot: adolesan, adölesan: ergen
kesin duyarsız dönem adolesans, adölesans: ergenlik
absorban: emici, soğurucu adrenal: böbreküstü
absorbans: emme, soğurum; adsorban: soğurucu, yüzeyine
soğurganlık bağlayan
absorbe etmek: emmek, adsorbe etmek: soğurmak,
soğurmak yüzeyine bağlamak
11
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
12
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
13
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
14
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
15
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
16
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
17
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
B
çatallanma
bigemine: eş; çift; ikiz
bihevyor: davranış
background: altyapı; artalan bihevyoral: davranışsal
bakteri(y)ostatik: bakteri biküspit: ikili kapakçık
durdurucu bilateral: ikiyanlı, ikitaraflı
bakterisid(al): bakteri öldürücü biliyer: safra(yla ilgili), öd(le
balans: denge ilgili)
balans point: denge noktası bimanuel: ikielle, çiftelle
bandaj: sargı bimodal: ikitepeli
18
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
C
bloke etmek: durdurmak
bloker, blokör: durdurucu;
engelleyici
body: cisim, cisimcik; beden c/s (sezaryen): açımlı doğurtma
body mass indeks: beden kütlesi capture, kepçır: tutma, yakalama
göstergesi catch up growth: yakalama
bold: koyu büyümesi
bolus: birden verme caucasian: beyaz ırktan
booster: pekiştirici cevap profili: yanıt biçimi
borderline: sınır, sınırda cevher: öz; özdek
-born(e): … kaynaklı chamber: oda; kutu; odacık
brace: destek chapter: bölüm
bradi-: yavaş(lama) check-list: denetim çizelgesi
braki-: kısa cherry red: kiraz kırmızısı
branş: dal child resistant: çocuk korumalı
breakthrough: araya giren cihaz: aygıt
breath-hold(ing): soluk tutmalı clubfoot: yumruayak
breys (brace): destek coefficient: katsayı
bridging: köprüleşme; köprüleme coil: sargı
19
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Ç
defektif: kusurlu, bozuk, eksik
defeyans: bayılma, baygınlık
deficiency : eksiklik
çek (check) etmek : yoklamak deficient : eksik
çekap (check-up): sağlık defisit: açık
yoklaması deflorasyon: kızlık bozma
çekum: körbağırsak deformasyon: biçim bozukluğu,
biçimini bozmak
D
deforme: bozuk biçimli, biçimsiz
deformite: biçim bozukluğu
d(ı)rastik: zorlayıcı, şiddetli degradasyon: yıkım, parçalanma
d(i)ren: akıtaç degranülasyon: tanecik boşalımı
d(i)renaj: akıtım dejavu: görmüşgibilik, yaşanmışlık
daltonizm: renk körlüğü duygusu
dansi(to)metre: yoğunlukölçer dejenerasyon: yozlaşma, bozulma
dansite: yoğunluk; (filmde) dejeneratif: yozlaştırıcı, bozucu
koyuluk dejenere: yoz, yozlaşmış
data: veri dekad, dekat: onyıl
20
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
21
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
22
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
23
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
24
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
E
ilgili)
dorsifleksiyon: geriye bükme
dorso-lomber: sırt-bel(le ilgili)
dorsum: sırt, arka eau: su
dot blot: nokta emdirimi edisyon: basım
double bubble: çift kabarcık editör: yayın yönetmeni, yayman
double-blind: çift kör editöryal: başyazı
down-regülasyon: altayarlanım, ef(f)ektör: etkileyen
düşürerek düzenleme ef(f)erent: götüren
doz: verit, ölçü ef(f)üzyon: sıvı (birikimi)
dozaj: kullanım ölçüsü, düzem efekt: etki
doze etmek: ölçüsünü ayarlamak efektif: etkin, etkili
dozimetre: ışınölçer efervesan: köpüren, kaynayan,
döküman: belge kabaran
dökümantasyon: belgeleme efficacy,: etkinlik
draft: taslak eflüks, efflux: dışatım
dramatik: çarpıcı efor: çaba
drift: sürüklenme ego: ben, benlik
drog: ilaç egzajerasyon: abartı
25
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
26
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
27
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
28
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
29
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
F
error: hata
erüpsiyon: döküntü; diş çıkması
es(s)ay: deneme, deney; ölçme
esans: koku, koku özü f(u)ronkül: çıban
esansiyel: temel; nedeni fagosit: yutargöze, yutarhücre
bilinmeyen fagosite etmek: yutmak
escape: sızıntı; kaçak; salıverilme fagosite olmak: yutulmak
eskar, skar: yaraizi; nedbe fagositoz: göze yutarlığı, hücre
estetik: yutarlığı
estimate: ölçmek, hesaplamak failure: yetmezlik; başarısızlık
et(i)yoloji: neden, nedenler faj: bakteri virüsü
et(i)yolojik: nedensel fako-: gözmerceği(yle ilgili)
etap: aşama faks: belgeç, belgegeçer
etik: töre; törebilim; törel faktör: etmen
etimoloji: kökenbilim fakültatif: uyumsal
etnik: budunsal falanks: parmak kemiği
etüt: önçalışma; inceleme fals(e): yanlış; yalancı
eu-: uygun; normal; gerçek familya: aile
eukaryot, ökaryot: gerçek familyal: ailesel
çekirdekli fan: hayran; pervane
evakuasyon: boşaltma fanatik: bağnaz
evalüasyon: değerlendirme fantazi: düşlem
evalüe etmek: değerlendirmek fantom: hayalet
evantrasyon: karın dışına çıkma; farenks, farinks: boğaz, yutak
yükselme (diyafram) faringeal: boğaz(la ilgili), yutak(la
evaporasyon: buharlaşma ilgili)
evaporatör : buharlaştırıcı farma(ko)-: ilaç(la ilgili)
eversiyon: dışa dönme farmakodinami: ilaçetkisi
30
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
31
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
32
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
G
fragman: parça; parçacık
fragmantasyon: parçalanma
fragmante: parçalanmış
frajil: kırılgan, dirençsiz gaita, gayta: dışkı
frajilite: kırılganlık, dirençsizlik gal(l)o(p): dörtnala
fraksiyon: parça, bölüm, kesim; gal(l)o(p) ritmi: üçlü (dörtlü)
bölüngü dizem
fraksiyone: parçalı, bölümlü; galaktografi: sütyolu filmi
parçalanmış galaktore: süt akması
fraktür: kırık galaktosel: süt kisti
frame: çerçeve galaktoşezi: süt durması
frame rate: çerçeve hızı galea: miğfer, miğferimsi
frekans: sıklık galea aponörotika: kafa akzarı,
frenu(i)lum: bağcık, dizgincik, miğferzar
gemcik galvanik akım: doğru akım, düz
frijid: (cinsel yönden, eşeysel akım
yönden) soğuk gamet: eşeygöze(si), eşey
frijidite: (cinsel, eşeysel) hücre(si)
soğukluk gametogenez: eşey göze (hücre)
friksiyon: sürtünme; sürtüşme oluşumu
frontal: alınsal, alın(la ilgili) gangli(y)on: düğüm
frot(t)i: yayma gangren: kankıran
frotman: sürtünme sesi gantry: tarayıcı
frozen: donmuş; dondurulmuş gap: aralık, açıklık, gedik
frusturasyon: düş kırıklığı gap junction: aralıklı birleşme
full time: tamgün yeri
fulminan(t): (hızla) yayılan, gargara: çalkalama
ilerleyen, kötüleşen gargoyman: gurultu
fumigasyon: tütsüleme garnitür: bezenti
fundemental: temel gasping: soluğu kesilme, güçlükle
fundus: dip soluma
fungal: mantar(la ilgili) gastr(o)-, gastrik: mide(yle ilgili)
fungus: mantar gastralji: mide ağrısı
fungusid: mantar öldürücü gastrektomi: mide çıkarımı
33
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
34
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
H
hem-, hemato-, hemo-: kan(la
ilgili)
hemaglütinasyon: kan kümeleşimi
h(i)yalin: camsı hematemez: kankusma
habitat: doğal ortam; yaşama hematojen: kan yapıcı; kan yoluyla
alanı hematolog: kanbilim uzmanı
35
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
36
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
37
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
I, İ
immün tedavi: bağışıksal sağaltım
immün tolerans: bağışıksal
hoşgörü
IQ (intelligence quotient): anlak immün yanıt: bağışıklık yanıtı
katsayısı immünite: bağışıklık
ıtrah: atılma immünizasyon: bağışıklama
i(y)atrojenik: tıp kaynaklı (sorun) immünoloji: bağışıklıkbilim
i(y)onizasyon: iyonlaşma, immünsupres(s)if: bağışıklık
iyonlaştırma baskılayıcı
İd: altbenlik immünsupresyon: bağışıklık
idame: sürdürüm, devam baskılama
id(i)yopatik: nedeni bilinmeyen impakt: etki; çarpışma, çarpma
id(i)yosenkrazi : özgünduyarlık impakt faktör: etki etmeni
38
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
39
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
40
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
41
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
J
gerileme (işlevsel ve fiziksel)
ir(r)igasyon: yıkama
ir(r)ige etmek: yıkamak
irradyasyon: ışınlama jel, jöle: pelte
irrasyonel: akıldışı, mantıksız jelatinizasyon; jelleşme:
irregülarite: düzensizlik pelteleşme
irregüler: düzensiz; kuraldışı jeneralize: yaygın
irreversibilite: tersinmezlik, jenerasyon: kuşak
dönüşsüzlük jeneratör: üreteç
irreversibl(e) : tersinmez, jenosit: soykırım
dönüşümsüz jeofaji: toprak yeme
irritabilite: duyarlılık; alınganlık; jest: tavır, davranış
huzursuzluk jet lag: uçak yorgunluğu
irritabl(e): duyarlı; alıngan; jinekolog: kadın hastalıkları
huzursuz uzmanı
jinekoloji: kadın hastalıkları bilimi
42
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
K
kanül: borucuk
kapasite: sığa; yetenek
kapil(l)arite: kılcallık
k(u)alifikasyon : yeterlik; kapiller dolum süresi: kılcaldamar
niteleme; nitelik dolum süresi
kadavra: ölü, ceset kapiller permeabilite: kılcal
kadran: çeyrek, dörtte bir geçirgenlik
kafeterya: yemekhane kapiller : kılcal; kılcaldamar
kalibrasyon: ayarlama kapsid, kapsit: kılıf
kalibre: çap kapsül: kılıf; jelatin kılıf (ilaç)
kalibre etmek: ayarlamak kaput: baş
kalifiye: yetkin karakter: özellik
kaliks: çanak karakteristik: belirtken,
kalitatif: nitel, niteliksel, ayırtkan; belirleyici, ayırt edici
niteleyici karantina: sıkıyalıtım
kalitatif analiz: nitel çözümleme kardi(y)a: kalp, yürek; mide ağzı
kalite: nitelik kardiyak: kalp(le ilgili), yürek(le
kalkül: taş ilgili); mide ağzı(yla ilgili)
kalkülasyon: hesaplama kardiyak arrest: kalp durması
kallus: nasır; önkemik doku (kırık kardiyak intake: kalp girdisi
sonrası) kardiyak output: kalp çıktısı, kalp
kalp: yürek atım hacmi
kalsifikasyon : kireçlenme kardiyolog: yürekbilimci
kalsifiye: kireçleşmiş, kireçlenmiş kardiyoloji: yürekbilim
kamara: oda kardiyomegali: kalp büyümesi
43
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
44
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
45
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
46
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
47
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
48
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
L
kronikleşmek: süregenleşmek
kronoloji: zamandizin
kronolojik: zamandizinsel, tarih
sırasıyla labi(y)oplasti: dudak düzeltimi
kronometre: süreölçer labial: dudak(la ilgili)
kros(s): çapraz labil: değişken, çabuk değişen,
kros(s)meç,cross-match: çapraz kararsız
(karşılıklı) uygunluk, kan labilite: değişkenlik, kararsızlık
eşleme labirent: dolambaç
kros(s)over: değiştokuş labium: dudak
krosmeç yapmak: kan eşlemek lakrimasyon: göz yaşarması
kseroderma, kserodermi: deri laksatif: yumuşatıcı, ishal yapıcı
kuruması laktasyon: emzirme; süt gelmesi
kseroftalmi: göz kuruması laktojen: süt yaptırıcı, süt
kseroz(is): kuruma salgılatıcı
kuasispesies: türümsü lakün(a): boşluk, çukur, girinti
kuaterner: dördüncül lamina: kat, katman, yaprak, ince
kuiz, quiz: yoklama, kısa sınav tabaka
kuldösak (cul-de-sac): çıkmaz laminar, laminer: katmanlı, ince
kurrikulum (curriculum) : öğretim tabakalı
izlencesi lanse etmek: tanıtmak, sunmak
kurrikulum vitae: özgeçmiş lanset: deleç
kurvatür: eğri; eğrilik lansman: tanıtım
kutis: deri laparotomi: karın açımı
kültür: besiyeri; ekim; ekin larenks: gırtlak
kümülasyon: birikim laringeal: gırtlak(la ilgili)
kümülatif: birikici; birikimsel laringofarinks: altyutak
kür: sağaltım; tam sağaltım laringotomi: gırtlak açımı
küratif: sağaltıcı, tedavi edici larva: kurtçuk
larva migrans: gezici kurtçuk
49
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
50
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
M
malformasyon: oluşum bozukluğu,
biçim kusuru
malforme: biçim kusurlu
m(i)yelit: ilikyangı; omurilik malign: kötücül, kötü huylu
yangısı malignansi, malignite: kötücül
m(i)yelomeningosel: zarilik kesesi hastalık
M.D. (medical doctor): hekim malnütrisyon: beslenme bozukluğu
macroglos(s)i: dil iriliği malpraktis: hatalı uygulama
magnifikasyon: büyültme mamografi: meme filmi
magnifiye etmek: büyültmek, manage etmek: yönetmek,
büyük göstermek becermek, başarmak
magnitüd: büyüklük, önem, boy management: yönetim
mail list: posta dizelgesi mandibula: altçene
mailleşmek: mektuplaşmak mandibüler: alt çene(yle ilgili)
maintenance: sürdürme, bakım manifest: belli, açık, ortada,
major, majör: temel; önemli; belirgin
büyük; şiddetli, ciddi manifestasyon: belirti; gösteri
majörite: çoğunluk manifesto: bildiri
makro-: iri, büyük manipülasyon: elle çalıştırma,
makroskopi: kababakı kullanma, yönetme
51
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
52
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
53
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
54
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
N
nekro-: ölü-
nekro-enflamatuvar: ölü-yangısal
nekrofili: ölüsever
nabazan, nabız: vuru, atım nekropsi: ölüaçımı, otopsi
naiv, naif: deneyimsiz, saf, nekrotomi: ölü doku çıkarımı
çocuksu nekroz: doku ölümü
narkolepsi: uyuklama hastalığı nematod: yuvarlak solucan
narkotik: uyuşturucu
55
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
56
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
O
oftalmoskopi: gözdibi bakısı
ointment: merhem
ok(k)üpasyon : uğraşı, iş
obes, obez: şişman okkült: gizli
obesite, obezite: şişmanlık oklüzif: kapayıcı; tıkayıcı
obje: nesne oklüzyon : kapanma; tıkanma
objektif: nesnel oksidasyon: oksitlenme,
obligatu(v)ar: zorunlu yükseltgenme
oblik: eğik oksijenizasyon: oksijenlenme
obliterasyon: tıkanma oksiput: baş arkası, kafa ardı
57
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
58
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Ö
-ostomi: … ağızlaştırımı
otalji: kulak ağrısı
otistik:
otizm: ödem:
oto-: öz-; kulak(la ilgili) öfori: aşırı mutluluk
otoanaliz: özçözümleme ökaryot: çekirdekli
otograft, otogreft: özyama
P
otoimmünite: özbağışıklık
otoimmünizasyon: özbağışıklanım
otoklav: basınçlı buğuluk p(i)toz(is): sarkma; düşme
otomasyon: özişlerlik, özdevinim p.c., post cibum: yemekten
otomatik: özişler, özdevinimli sonra
otomatizm: özişlerlik, özdevinim PA, posteroanterior: arka-ön
otonom: özerk pacemaker: atım düzenleyici; kalp
otonomi: özerklik pili
otopsi: ölüaçımı paf, puff: püskürtme
otorite: yetke; yetkili, uzman pager: çağrı aygıtı
otozom: beden kromozomu paging: çağrı
otozomal: beden kromozomuna ait pake: paket
otör: yazar; uzman pakimenenjit: dura yangısı
outpatient: ayaktan hasta palat: damak
output: çıktı palmar: el ayası, el ayası(yla) ilgili
ovarium, over: yumurtalık palör: solgunluk, solukluk
over-: aşırı- palpasyon: elle yoklama
overdominans: üstün baskınlık palpe etmek: elle yoklamak
overdoz: ölçü aşımı, veritaşımı, palpitasyon: çarpıntı
aşırı doz palsi: felç
overestimate: abartılı öngörü palyasyon: hafifletme, azaltma
overlap: üstüste binme, örtüşme palyatif: belirti azaltıcı
overweight: aşırıkilolu
59
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
60
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
61
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
62
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
63
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
64
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
65
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
R
rasyo, ratio: oran
rasyonalize etmek: akla
uydurmak; kılıf uydurmak
rabies: kuduz rasyonel: akılcı
radikal: kökten; köktenci; kök(le rat: sıçan
ilgili) rate: oran, hız, orantı
radikalizm: köktencilik re-: yeniden-
radiks: kök reabsorpsiyon: geri emilim
radiküler: kök(le ilgili); kökçük(le reagent: ayıraç
ilgili) reaksiyon: tepki; tepkime
radyasyon: ışıma, ışınım, ışın reaktan: tepken, tepkimeye
saçma katılan
66
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
67
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
68
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
S
rezektabl(e): kesip çıkarılabilir
rezerv: yedek
rezervuar: depo, havuz
rezidü(el): artık, kalıntı s(i)katris: yaraizi
rezistan: dirençli s(i)katrisiyel: yaraizi(yle ilgili)
rezistans: direnç s(i)katrizan: yara kapayıcı
rezolüsyon: çözünürlük; çözülme; saber-sheath: kılıç kını
düzelme sabite: katsayı
rezonans: titreşim sac, sak: kese; torba
rezorpsiyon: emilim; eriyip sadist: elezer
dağılma sadizm: elezerlik
Rh, eraş: Re-he sadomazoşist: elözezer
rigor: katılık sadomazoşizm: elözezerlik
rigor mortis: ölü katılığı sagital: ön-arka dikey
rijid: katı, sert sakrifiye etmek: öldürmek
rijidite: katılık sakrum: kuyruksokumu kemiği
ring: halka sakşın, suction: emme
risk: tehlike saline: tuzlu çözelti
ritim, ritm: dizem saliva: tükürük
rodent: kemirgen salivasyon: tükürük salgılanması
ronkus: hırıltı salvaj, salvage: kurtarma
rotasyon: dönme sampling, sempling : örnekleme
69
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
70
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
71
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
72
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
73
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
74
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
75
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Ş
tutan
survey: araştırma; sormaca
survi(val): sağkalım
sustained release: sürekli şaft: gövde
salıveren şans: olasılık
suş: köken, kök, soy şant: yangeçit
süje: denek şape kostale: tespih tanesi
süperalimentasyon: aşırı besleme (kaburga)
süperego: üstbenlik şaperon:
süpereksitasyon: aşırı uyarma, şarj: yükleme; yük
aşırı uyarılma şelasyon: bağlanma, kıskaçlama
süperenfeksiyon: yinelbulaş; şelat: bağ; kıskaç
üstüne eklenen bulaş şık: seçenek
süperfisyal: yüzeyel, yüzeysel şema: çizem
süpernatan: üstte kalan, yüzen şift: kayma, yer değiştirme;
süperpoze: üst üste gelmiş, vardiya
üstüne eklenmiş şizofreni:
76
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
T
teorik: kuramsal
terapi: sağaltım, tedavi
terapist: sağaltman, sağaltımcı
t(h)ril(l): titreşim terapötik: sağaltımsal, sağaltıcı;
tabakizm: tütün zehirlenmesi sağaltımbilim
tabako: tütün terapötik abortus : sağaltıcı
tablet: yassı hap düşük
tablo: durum; çizelge terapötik indeks: sağaltım oranı,
tagged: imli, işaretlenmiş tedavi oranı
taktik: yöntem teratojen(ik): tansık oluşturucu,
taktil: dokunsal tansıkoluşum(sal)
tampon: tıkaç, yastık teratoloji: tansıkbilim
tanatofobi: ölüm korkusu terim: söz, deyim
tandans: eğilim term: dönem; dönem sonu;
tansiyon: gerilim, gerginlik; gününde doğmuş (bebek)
basınç; kan basıncı termal: kaplıca(yla ilgili); ısısal
tansiyon arteriyel : kan basıncı terminal: uç, son; uç(a ait), son(a
tardif: geç ait)
tarsal: ayak bileği(yle ilgili) terminasyon: sonlanma, bitme
tayming: zamanlama terminasyon, termine etme:
teenage: ergen, ergenlik(le ilgili) sonlandırma
teknik: uygulayım, yöntem; terminoloji : adlandırma
uygulayım(la ilgili) termofor: ısıtır
tekst, text: metin, yazı termokoter: ısıldağlak, ısıldağlaç
tekstbook, textbook: temelkitap termometre: ateşölçer,
telensefalon: uçbeyin sıcaklıkölçer
telepati: uzaduyum, öteduyum termoregülasyon: ısıdüzenleme
temperatür: sıcaklık termoregülatör: ısı düzenleyici
temporal: zamansal; şakak(la termostat: ısıdenetir
ilgili)
77
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
78
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
79
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
U
uterus: dölyatağı
utilizasyon: kullanım
uvula: küçükdil
ulkus: yara, oyarca
ultra: çok fazla, aşırı
80
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Ü
validasyon: onaylama, geçerlik
ölçme
valv: kapak
ülser: yara, oyarca valvül: kapakçık
ülserasyon: yaralaşma valvüler: kapakçıksal, kapakçık(la
ülseratif: yaralaşma(yla ilgili), ilgili)
yaralaşmalı valvülotomi: kapakçık kesimi
ülserojen : yarayapan vaporiz(at)ör: buharlaştırıcı,
üni-: tek- püskürteç
üniartiküler: tekeklem(le ilgili) vaporizasyon: buharlaşma
ünifokal: tekodaklı var(i)(y)abl(e): değişken
üniform: tekbiçim, birörnek variola: çiçek
ünilateral: tekyanlı, tektaraflı varis: toplardamar genişlemesi
ünisel(l)üler: tekgözeli, tekhücreli varisella: suçiçeği
ünite: birim varyans: değişkenlik, değişirlik
ünivalan: tekdeğerli varyant: değişik; çeşit, değişik
üniversal: evrensel biçim
üreter: idrar borusu varyasyon: çeşitleme, çeşitlilik,
üretra: idrar yolu değişirlik
-üri: ... işeme vaskülarizasyon: damarlanım,
ürinasyon: işeme damarlaşım
üriner: idrar yolu(yla ilgili) vasküler: damarsal, damar(la
ürtiker: kurdeşen ilgili)
vazodila(ta)tör: damar genişletici
V
vazodilatasyon: damar
genişlemesi
vademekum: elkitabı, elbetiği, vazoformasyon: damarlanma
kılavuz vazokonstriksiyon: damar
vajinal: dölyolu(yla ilgili) daralımı, damar büzülmesi
vaksin: aşı vazokonstriktör: damar daraltıcı,
vaksinasyon: aşılama damar büzücü
vaksinia: inekçiçeği vazomotör:
vakum: havasız boşluk vazopres(s)ör: damar büzücü
vakuol: koful vazorölaksan: damar gevşetici
valans: değer; değerlik vazospazm: damar kasılması
vejetasyon: kabartı,
karnıbaharımsı kabartı
81
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
82
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
W
warning: uyarı, uyarma X
wart: siğil x-linked: ikse bağlı
wash: yıkama, temizleme x-ray: iks ışını, röntgen ışını
wash-in: tutma
Z
wash-out: yıkanma
weaning: ayırma
wave: dalga
wave-length: dalga boyu zero: sıfır
web: ağ; perde zigoma: elmacık
webbed: perdeli zigot: anaç hücre, döllenmiş
wedge: kama yumurta
well-being: esenlik zimogen: önenzim
whey: kesilmiş sütün suyu zon: kuşak, bölge
withdrawal: çekilme, kesilme; geri zwitterion: çift yüklü iyon
çekme
83
Türkçe Tıp Dili Kılavuzu
Kaynakça
84