ay içinde omurgam eğrilerek, ameliyat gerektiren ciddi bir
skolyoz vakasına dönüştü. Omurgamın değişen yapısı yüzün den bende kalp büyümesi başladı ve akciğer kapasitem azaldı. Sonuçta önemli bir ameliyat geçirdim ve çomakların, vidaların kullanıldığı bu omurgayı-düzeltme ameliyatı hayatımı kurtar dı. Ameliyattan önce Boston 'daki Longwood Caddesi'nden aşağı yürürken, yüksek tıp binalarına baktığımı ve kendi ken dime, "Bir gün buraya geri dönecek, tıp ve bilim eğitimi alaca ğım" dediğimi hatırlıyorum. O ameliyat benim geleceğimi de ğiştirdi. Doktorlar tıbbı kullanarak hayatımı kurtardılar; so nuç olarak, ben bir doktor ve bilimci oldum, böylece ben de in sanların hayatlarını kurtarabilecektim. Ama hayatta her şey tam beklediğimiz gibi sonuçlanmaz. Tıp okulunun hazırlık sınıfında öğrenciyken bende narkolepsi (uyku hastalığı) ortaya çıktı ve bu hastalık bilincimin, aklımın düzgün çalışmamasına yol açtı. Derslerde uyanık kalamıyor dum. Bir doktor ve bilimci olma hayalim gerçekleşmeyecek gi bi görünüyordu. Bu hayalim gerçekleşmeyecekti, çünkü gözle rimi açık tutamazsam notlarımı da yüksek tutamazdım. Böylece tekrar tıbba b aşvurdum_ Ve yine doktorlar bana yardım ettiler; beni uyanık tutacak bir ilaç verdiler. Ama çok geçmeden, yaşamı tehdit eden bir yan etkisinden dolayı bu ila cı bırakmak zorunda kaldım. Ne yazık ki, güvenilir tıp dünya mın bana yardım etmek için yapabileceği başka bir şey yoktu. Bu gelişim diğer tedavi yöntemlerine yönelmeme yol açtı. Peş peşe, alternatif, tamamlayıcı, bütünleştirici tedavi yön temlerini denedim. Üç yıl boyunca Çin şifalı bitkilerini, aku punkturu, hatta makrobiyotik beslenmeyi denedim. Tüm bu yöntemler bana biraz yardımcı oldu, ama hiçbiri uyanık kalma arayışımda tam olarak işe yaramadı.