Hikaye Yapısı Mimarı Dramatik Durumlar Ve İlgi Çekici Karakterler Oluşturmak İçin Bir Yazar Kılavuzu

Machine Translated by Google

HİKAYE
YAPI mimarı
dramatik durumlar ve ilgi çekici

karakterler oluşturma konusunda yazar kılavuzu
Victoria Lynn Schmidt, Ph.D.
YAZARIN ÖZET KİTAPLARI

Cincinnati, Ohio
www.writersdigest.com
Hikaye Yapısı Mimarı© 2005, Victoria Lynn Schmidt. Kanada'da üretilmiştir. Her hakkı saklıdır. Bu kitabın başka
hiçbir bölümü, bir incelemede kısa pasajlar alıntılayabilen bir hakem dışında, yayıncının yazılı izni olmadan, bilgi
depolama ve erişim sistemleri de dahil olmak üzere herhangi bir biçimde veya herhangi bir elektronik veya
mekanik yöntemle çoğaltılamaz. F+W Publications, Inc., 4700 East Galbraith Road, Cincinnati, Ohio 45236'nın bir
baskısı olan Writer's Digest Books tarafından yayımlanmıştır. (800) 289-0963. İlk baskı.
09 08 07 06 05 5 4 3 2 1
Kanada'da Fraser Direct tarafından dağıtılmaktadır

100 Armstrong Bulvarı
Georgetown, ON, Kanada L7G 5S4
Tel: (905) 877-4411
Birleşik Krallık ve Avrupa'da dağıtımı David & Charles Brunel

House, Newton Abbot, Devon, TQ12 4PU, İngiltere tarafından
yapılmaktadır. Tel: (+44) 1626 323200, Faks: (+44) 1626
323319 E-posta: mail@davidandcharles.co.uk
Avustralya'da Capricorn Link PO Box 704,

Windsor, NSW 2756 Avustralya tarafından
dağıtılmaktadır. Tel: (02) 4577-3555
Kongre Kütüphanesi Yayın Verilerini Kataloglama
Schmidt, Victoria
Hikaye yapısı mimarı: Dramatik durumlar ve ilgi çekici karakterler
oluşturmaya yönelik bir yazar kılavuzu / Yazan: Victoria Lynn Schmidt.-- 1. baskı.
P. santimetre.
Bibliyografik referanslar içerir.

ISBN 1-58297-325-3 (pbk.: alkali kağıt)
1. Kurgu-Teknik. 2. Olay örgüsü (Drama, roman vb.) 3. Edebiyattaki
karakterler ve özellikler. I. Başlık.
eISBN: 978-1-58297-699-0
PN3378.S36 2005 2005000590

808.3--dc22
Düzenleyen: Michelle Ruberg

Lisa Buchanan-Kuhn ve Claudean Wheeler tarafından tasarlandı
Kapak tasarımı: Lisa Buchanan-Kuhn
Üretimi Robin Richie koordine ediyor
Adanmışlık
İkinci aileme: Mike, Cathy, Cindy, Mike, Kevin ve Matt.

Orada olduğunuz için teşekkürler.
Cyndi, Cathy, Carol ve Maggie'ye. Yıllar önce benimle hikayeler yarattığın için
teşekkürler. Wally, Anne, Eileen ve Paul de!
Ve ayrıca anneme, babama, Tom'a, Oliver'a, Angie'ye, Kim'e ve Barbie'ye.
Bobby, Ada, Debbie, Randall, Randy ve Pam
yazar hakkında
Victoria Schmidt, popüler 45 Usta Karakter: Orijinal Karakterler Yaratmak İçin

Efsanevi Modeller kitabının yazarıdır . UCLA'da film programından ve Loyola Marymount
Üniversitesi'nde MFA senaryo yazarlığı programından mezundur ve doktora derecesine
sahiptir. psikolojide.
www.CharactersJourney.com adresindeki Web sitesini ziyaret edin çıkacak kitaplar ve
yazma kaynakları hakkında daha fazla bilgi için.
İçindekiler
giriiş
Bölüm 1: Plan Taslağı Hazırlamak
Bu Kitap Nasıl Kullanılır?
5 Dramatik Geçiş Çizgisi
6 Çatışma
21 Tür
Bölüm 2: Yapıyı İnşa Etmek
11 Ana Yapı Nasıl Kullanılır?
Roller Coaster Yolculuğu
Tekrar
Kader
Paralel
Epizodik
Melodram
Romantik
Yolculuk
İnteraktif
Üstkurgu
Hayatın Dilimi
Bölüm 3: Hikaye Ekleme
55 Dramatik Durumun Tanıtımı
Durum 1 ve 2
Dua ve Hayır
Durum 3 ve 4
Kurtuluş ve Konaklama
Durum 5 ve 6
Suçun İntikamı ve Rehabilitasyon
Durum 7 ve 8
Akrabaların İntikamının Akrabalardan Alınması ve Yeni Birinin Ortaya Çıkması
akraba
Durum 9 ve 10
Uçuş ve Takip
Durum 11 ve 12
Felaket ve Mucize
Durum 13 ve 14
Zulmün veya Talihsizliğin Avına Düşmek ve Şanslı Olmak
Durum 15 ve 16
İsyan ve Destek
Durum 17 ve 18
Cesur Girişim ve İyileşme Yolculuğu
Durum 19 ve 20
Kaçırma ve Yeniden Birleşme
Durum 21 ve 22
Gizem ve Buluş
Durum 23 ve 24
Almak ve Bırakmak
Durum 25 ve 26
Akraba ve Kahramanın Akraba Düşmanlığı
Durum 27 ve 28
Rekabet ve İmtiyaz
Durum 29 ve 30
Zina ve Sadakat
Durum 31 ve 32
Delilik ve Deha
Durum 33 ve 34
Basiretsizlik ve Dikkat
Durum 35 ve 36
Aşk Suçları ve Aşk İçin Kurban
Durum 37 ve 38
Sevilen Kişinin Öldürülmesi ve Mahkûmiyet
Durum 39 ve 40
Fedakarlık ve Kendini Koruma
Durum 41 ve 42
Sevilenin Onursuzluğunun Keşfi ve Sevilenin Onurunun Keşfi
Bir
Durum 43 ve 44
Sevginin Önündeki Engeller ve Koşulsuz Sevgi
Durum 45 ve 46
Bir Tanrı ve Doğaüstü Olayla Çatışma
Durum 47 ve 48
Yanlış Yargılama ve Sezgisel Yargılama
Durum 49 ve 50
Pişmanlık ve Empati
Durum 51 ve 52
Sevilen Birinin Kaybı ve Sevilen Birinin Kurtarılması
Durum 53 ve 54
Tuhaf Çift ve Sudan Çıkmış Balık
Durumlar 55
Boş Durum Şablonu
Bölüm 4: Son Dokunuşlar
Araştırma
giriiş
“'Bu işe yarayabilir' diyen o sakin, küçük sese güvenin ve deneyin.”
–DIANE MARIECHILD
Story Structure Architect benim için gerçekten bir aşk emeği oldu ve bunu
sizlerle paylaşmaktan onur duyuyorum. Bu kitabı yaratırken, adeta eterin içinde
var olup, çıkarılıp yazılmayı bekliyormuş gibi görünüyordu.
Çoğu zaman, yalnızca bir konu hakkında yazacağımı ve diğer birçok konunun da
kendini göstermesini sağlayacağımı düşündüm. Writer's Digest ekibi standart
olay örgüsünün aksine hikaye yapılarının eklenmesini önerdiğinde, kitap gerçekten
bazı heyecan verici yönlere doğru ilerledi.
Sanırım yazmanın anlamı da bu; bir hikayenin planını yapmak ya da kurgu dışı
metinlerde gidilecek yönü haritalamak ve sonra hikayenin sizi gitmek istediği
yöne götürmesine izin vermek için yer bırakmak. Bir eser üzerinde kontrol talep
etmek ile yazma sürecine teslim olmak ve neyin organik olarak geliştiğini görmek
arasında bulunması gereken bir denge vardır.
Kontrol ve teslimiyet arasında taraf seçen pek çok yazar var ki bu da çalışmalarını
tehlikeye atabilir. Kurgu kurallarına ve yapısına sıkı sıkıya uyarlar ya da hiçbir olay
örgüsüne veya yönüne sahip olmamak için çabalarlar.
Ancak yoga felsefesinin öğrettiği gibi, her zaman iki uç arasındaki orta yolu en
avantajlı buldum. Sonuçta orta yol Buda'ya aydınlanmayı bahşeden yoldur! Buda,
kendisine aydınlanma sağlamayan aşırı meditasyon uygulamalarına ilk katıldığında
öğretmenlerini bıraktı ve bir gölün kenarında oturup bundan sonra ne yapacağına
dair rehberlik için dua etti. Aniden bir adam ve oğlu küçük bir tekneyle Buda'nın
yanından kürek çekerek geçtiler. Baba oğluna sitar çalmayı öğretiyordu ve sözleri
Buda'ya doğru uçarak onun ikilemine cevap veriyordu:
Sitar'ı ne alçak ne de yüksek olarak ayarlayın.

Aşırı gerilmiş tel kırılır, müzik uçar, Tel biter
Gevşeklik aptalcadır ve müzik ölür.
Hikayenizi gereğinden fazla planladığınızda, kendiliğindenliğinizi kaybedebilir ve aşırı

ayrıntılı taslağınızın kölesi gibi hissedebilirsiniz. İlerledikçe hikayenizi oluşturduğunuzda,
bir sürü alt olay örgüsüyle, bir araya getirilemeyen yarım kalmış uçlarla ve düz hatlı bir
karakter eğrisiyle karşılaşma eğiliminde olursunuz.
Nereye gideceğiniz konusunda bir yönünüz olması gerekir, ancak aynı zamanda
kalbinizin size yazmanızı söylediği şeyi yazmaktan da çekinmeyin. Bir yol diğerinden daha
iyi ya da daha kötü değildir, ancak birlikte birbirlerini tamamlayabilir ve geliştirebilirler.
Umarım bu kitap bir yerlerde kendi yazma stilinizi keşfetmenize yardımcı olur.
Orta yolda, böylece benzersiz vizyonunuzu dünyaya ifade edebilirsiniz.
Sizin aracılığınızla eyleme dönüştürülen bir canlılık, bir yaşam gücü, bir enerji, bir
canlanma vardır ve tüm zamanlarda sizden yalnızca bir tane olduğu için bu ifade
benzersizdir. Ve eğer onu engellerseniz, hiçbir zaman başka bir ortamda var
olamayacak ve kaybolacaktır.
–MARTHA GRAHAM
Bölüm 1
TASARIM
BİR PLAN
Nasıl kullanılır
Bu kitap
“Hayat küçük şeylerden oluşur, sadece egonuz bunların küçük şeyler

olduğunu söyleyip duruyor. Harika bir şey yapmak istersiniz; harika bir şiir.
Shakespeare, Kalidas ya da Milton olmak istersiniz. Sorunu yaratan sizin
egonuzdur. Egoyu bırakın ve her şey yaratıcı olur.”
–OSHO
Bu sayfalarda 5 Dramatik Geçiş Çizgisi, 6 Çatışma bulacaksınız

Türler, 21 Tür, 11 Ana Konu Yapısı, 55 Ana Dramatik Durum ve çeşitli
Araştırma yönergeleri. Kısacası harika ama benzersiz bir hikayenin mimarı
olmanız için ihtiyacınız olan tüm yardımı bulacaksınız.
Bu bölümler boyunca hikayenizi geliştirirken cevaplamanız gereken
birçok soru da bulacaksınız. Hikayenizi benzersiz kılmanız, bu soruları
yanıtlarken kim olduğunuzu ortaya çıkarmanız için size yaratıcı oda
sağlamak için birçok bilgiyi soru şeklinde sunuyorum. Sonuçta sorular sizi
düşündürür ve olasılıkları keşfederken yaratıcı enerjinin akmasını sağlar.
Bunu, ezberlenecek ve uyulması gereken kuralları benimsemekten çok
daha etkili bir öğretim aracı olarak görüyorum.
Ayrıca Metafiction ve Slice of Life gibi yapı karşıtı hikayelere dair bölümler
de mevcut. Bu bölümler bazıları için zorlayıcı olabilir. Bu tarz hikayeleri
“yanlış” ya da “eksik” olarak değerlendirenlerin verilen film örneklerini
izlemelerini şiddetle tavsiye ediyorum.
Batılılaşmış bir kültürde büyüdüğünüzde, geleneksel olay örgüsü yapısı
bilinçaltınıza o kadar yerleşir ki ondan farklı bir olay örgüsü yapısı yaratmak
için çok çalışmanız gerekebilir. Bazen başka bir kültürde yapılmış bir filmi
izlemek bile Batılılar için zor olabiliyor çünkü film genellikle geleneksel
Batılılaşmış Aristotelesçi yapıdan sapıyor.
Bunu anlayın ve bu bölümleri okurken zihninizi açık tutun.

Bir parçanın alışık olduğunuz modele uymaması onu kötü ya da yanlış yapmaz.
Olay örgüsüne dayalı ve karakter odaklı

Pek çok yeni yazar olay örgüsüne dayalı ve karakter odaklı parçalar arasındaki
farkı anlamakta zorluk çektiğinden, bu terimleri bu kitap boyunca birçok kez
kullandığım için, başlamadan önce bu konunun üzerinden geçmek istiyorum.
KONUYA YÖNELİK
Olay örgüsüne dayalı bir hikayede, hikayedeki olaylar hikayeyi ileriye doğru
hareket ettirir ve karakterin bu olaylara tepki vermesine neden olur. Karakterler olay
örgüsüne göre ikinci plandadır. Olay örgüsüne uygun hareket ederler ve kendi
başlarına olay veya durum yaratmazlar.
Bir anlamda olay örgüsü bir kasırga gibi ele geçiyor. Aniden bir kasabaya bir
kasırga gelirse karakterler bunu durduramaz; Kendilerini hazırlamaları ve etraflarında
olup bitenlere tepki vermeleri gerekiyor. Kasırgaya onlar neden olmaz; kasırga onların
tepki vermesine neden olur.
KARAKTER ODAKLI
Karakter odaklı bir hikayede karakter, aksiyon ve seçimler yoluyla hikayeyi ileriye
taşır. Hikâyedeki olayları başlatır ve olayların gerçekleşmesine neden olur. Her sahne
içindeki karakterler tarafından tetiklenir.
Bir karakter bir gün evde kalıp bahçesinde çalışmayı seçerse hiçbir olay ya da
durum onu bundan alıkoyamaz ama başka bir karakter onu bu konuda suçlu
hissettirmeye çalışabilir. Bu onun bahçıvanlık yapmamaya karar vermesine neden
olabilir, ancak bir başkası onu manipüle ediyormuş gibi görünse bile bu tamamen
onun seçimidir.
Kasabaya bir kasırga gelirse karakterler ne yapacaklarına karar vermek için her
zaman yeterli zamana sahip olacak. Odak noktası karakterler ve onların kalma veya
ayrılma kararlarını nasıl ve neden verdikleridir. Bu kararlar olay örgüsünü farklı
yönlere taşıma gücüne sahiptir. Karakterlerin sonucu etkileyen seçenekleri ve
tercihleri vardır.
BAĞIMSIZLIK GÜNÜ VS. İŞARETLER

Bağımsızlık Günü ve İşaretler filmlerini düşünün . Her ikisi de uzaylıların

Dünya'yı ele geçirmeye gelmesiyle ilgili. İlk bakışta bu tür bir hikaye olay örgüsüne
dayalı, saf ve basit bir hikaye gibi görünebilir. Çok yüksek bir konsept.
Ancak Bağımsızlık Günü'ndeki karakterler etraflarındaki olaylara tepki verirken
(olay örgüsüne dayalı), İşaretler'deki karakterler etraflarındaki olayları yaratır ve
hikayenin ana odağıdır (karakter odaklı). Hatta ziyarete gelen uzaylıların dışında da
halletmeleri gereken sorunlar ve sorunlar var. Deneyimlerinden dersler çıkarırlar
ve aile olarak güçlenirler. Filmde Mel Gibson karakterinin inancı çok büyük bir rol
oynuyor ve tüm karakterlerden etraflarında olup bitenlerle ilgili derin sorunlarla
yüzleşmeleri isteniyor. Olay örgüsü ve karakter odaklı hikayeler arasındaki farkı
gerçekten anlamanız için her iki filmi de kiralamanızı öneririm.
Bu Kitabı Kullanmak
Bu kitapta hikayeniz için mükemmel derecede iyi geliştirilmiş bir yapı
oluşturmak üzere vermeniz gereken altı karar bulunmaktadır. Bu altı karar,
muhtemelen daha önce bir hikaye yazarken vermiş olduğunuz ancak o sırada
bunları yaptığınızın farkında olmadığınız kararlardır. Artık bunların bilincine
varacağınıza göre, daha bilinçli kararlar verebilir ve kendinize sormanız gereken
doğru soruları bildiğinizde belki de hikayenizi çok daha hızlı detaylandırabilirsiniz:
1. Hangi Dramatik Geçiş Hattını kullanmalıyım?

2. Hikayem için en iyi ne tür Çatışma işe yarar?
3. Hangi Türü seçmeliyim?
4. Hangi Yapı Modeli en iyi sonucu verir?
5. Kaç Durum kullanacağım?
6. Ne kadar Araştırma yapmalıyım?
Dramatik Bir Geçiş Çizgisi Seçmek Dramatik Bir Geçiş

Çizgisi hikayenin ana yönüdür. Bu amaç, hikaye ya da tema değil, olay
örgüsünün temel itici gücüdür. Okuyucunun okumaya devam etmesini sağlayan
temel soruyu sorar.
Ne zaman bir hikaye fikri bulsanız, Dramatik Geçiş Hattına zaten karar vermiş
olursunuz. Ana karakterin başarılı olmasını isteyip istemediğinizi biliyorsunuz;
Bunun Dramatik Geçiş Hattı olarak adlandırıldığını veya başka seçeneklerin mevcut
olduğunu bilmiyor olabilirsiniz. Hikayelerin çoğu mutlu ve başarılı karakterler
hakkında olsa da karakterlerinizin sonunda başarısız olmasını seçebilirsiniz.
Beş tür Dramatik Geçiş Çizgisi vardır:

1. Ana karakter başarılı olur.
2. Ana karakter yenilir.
3. Ana karakter hedefinden vazgeçer.
4. Ana karakterin hedefi tanımsızdır.
5. Okuyucu hedefi yaratır.
Üzerinde çalıştığınız hikaye olay örgüsüne dayalı olsa bile Dramatik Geçiş yine de
tamamen karakter ve onun hedefiyle ilgilidir.
Jurassic Park olay örgüsüne dayalıdır ancak karakterlerin hedefi de budur.
Hayatta kalmak hikayeyi canlı tutan şey.
Karakterler olmadan hiçbir hikaye olmazdı. Karakterin amacı olay örgüsüyle doğrudan
ilişkilidir. Amaç ya karakter tarafından tasarlanır (karakter odaklı) ya da olay örgüsü
tarafından karaktere dayatılır (olay örgüsü odaklı), ancak her iki durumda da bu yine de
karakterin hedefidir.
Bir Çatışmanın Seçilmesi

Dramatik Geçiş Çizginizi öğrendikten sonra,
Hikayeniz boyunca ağırlıklı olarak kullanmak istediğiniz çatışma.
Çatışmalar temayı sürdürür ve güçlendirir. Altı Çatışma var:
1. İlişkisel Çatışma 2. Durumsal
Çatışma 3. İç Çatışma 4.
Paranormal Çatışma 5.
Kozmik Çatışma 6. Sosyal
Çatışma
Çatışmanın özünde, komployu ilerletmeye hizmet eden güçlerin karşıtlığı vardır.

İnsanlar arasında, fikirlerle ilgili ya da doğal ya da insan yapımı koşullardan kaynaklanabilir.
Bazı öykülerde ve hatta tek tek sahnelerde aynı anda birden fazla farklı Çatışma türü
mevcuttur: Belki genç bir adam ailesinden uzaklaşmak
istiyor ve ona çok üzülüyorlar (İlişkisel Çatışma). Kararından dolayı suçluluk duygusuna
kapılır (İç Çatışma). Kız arkadaşının yanına taşınmak istiyor ancak içinde yaşadığı
toplum ve dini (Kozmik Çatışma) böyle bir şeyden kaçınıyor (Toplumsal Çatışma).
Tür Seçme
Hikayeniz için hangi Tür türünün veya bunların kombinasyonunun en iyi olacağına
karar vermenize yardımcı olmak amacıyla yirmi bir Tür, yirmi sayfadan başlayarak
listelenmiştir. Belki aklınızda bir tür tür vardı ve şimdi bir tür buldunuz.
hikayenize daha uygun farklı bir tane. Tür seçimi hikayenizi büyük ölçüde etkileyecektir.
Örneğin kara komedileri düşünün: Ciddi, çoğunlukla hastalıklı bir korku hikayesine
komedi muamelesi yapıldığında hikayenin tüm hissi ve alt metni değişir.
Bir Yapı Seçmek

Onbir Ana Yapı, keşfetmeniz için ayrıntılı olarak özetlenmiştir. İlk altı yapı (Roller
Coaster, Replay, Fate, Parallel, Episodic ve Melodrama) doğası gereği daha gelenekseldir
ve Aristoteles'in üç perdelik yapı tasarımını yakından takip eder.
Sonraki ikisi - Romantizm ve Yolculuk - yapı tasarımından ziyade yapı içeriğine

dayanmaktadır. Başlangıç, orta ve son vardır ama bunların nasıl geliştiği “içerik” farkıdır.
Son üçü (Etkileşimli Kurgu, Üst Kurgu ve Hayattan Kesitler)

tasarımda biraz anti-yapı.
Bir Durumun Seçilmesi Daha sonra

55 Dramatik Durumla ilgili bölümleri bulacaksınız. Bu bölümün girişinde göreceğiniz
gibi bunlar Georges Polti'nin olay örgüsünde kullanılacak otuz altı dramatik durum
bulduğu çalışmasına dayanmaktadır. Ek on dokuz durumu nasıl geliştirdiğime dair bir
açıklama burada bulunacaktır.
Bu durumlar, sıklıkla geciken ikinci perdeye drama ve heyecan katmak için kullanılır.
Bir hikaye, alt olay örgüsü veya olay olarak - o anda neye ihtiyacınız olursa olsun -
kullanılabilirler.
Araştırma Yürütmek
Son olarak, oluşturduğunuz hikayeden en iyi şekilde yararlanmanıza yardımcı
olacak Araştırma ile ilgili bir bölüm göreceksiniz. Ortamı, tonu ve karakteri tam etki
yaratacak şekilde geliştirmek, hikayenizi diğer hikayeler arasında öne çıkaracak şeydir.
dinlenmek.
Örneğin, kariyerine yeni başlayan takım elbiseli genç bir adam hakkında yazmak
yerine, Araştırma sizi, babası Büyük Buhran sırasında büyüyen ve finansal kurumlara
ve hükümete karşı derin bir güvensizlik aşılayan daha spesifik bir karakter türü
hakkında yazmaya yönlendirebilir. oğlunun içine. Şimdi
bazı çatışmalarımız var. Belki de bu güvensizlik patronunun ondan yapmasını

istediği bir şeyle doğrudan çatışıyor olabilir.
Bu altı kararın tamamı hikayenize ekleyebileceğiniz yeni ve ilginç unsurlar
bulmanıza yardımcı olacaktır.
5 Dramatik
Geçiş çizgileri
"Temel olarak iki tür insan vardır. Bir şeyleri başaran insanlar ve bir şeyleri başardığını
iddia eden insanlar. İlk grup daha az kalabalık.”
-MARK TWAİN
Harika bir kurgu eseri yaratırken vermeniz gereken ilk karar, genel Dramatik Geçiş
çizginizin ne olduğunu bulmaktır. Bir geçiş çizgisi, okuyucunun okumaya devam
etmesini ve ana karakterin ilerlemesini sağlayan temel soruyu sorar: “Ana karakter
başarılı olacak mı?
Hata? Pes etmek?"
Bu sorunun cevabını öğrendikten sonra hikayenizi, özellikle de çoğu yazarın sorun
yaşadığı o korkunç ikinci perdeyi nasıl tasarlayacağınızı da bilirsiniz. Eğer karakter
başarılı olursa, ikinci perde onun kararlılığını sınayan ve yoluna daha sonra başarılı
olmasına yardımcı olacak engeller koyan sahnelerle doludur.
Bu Başarı Hattını ortaya çıkarmak ve desteklemek için ne tür durumları kullanmanız gerektiğini bileceksiniz. Bu, hikayenizi yolunda
tutmanıza yardımcı olur. Tüm olaylar ve engeller karakteri başarıya doğru itecektir: • Başarılı olmak için öğrenmesi gereken becerileri
öğrenecektir. Belki de ikinci perdede kötü adam, kahramanı yılanlarla dolu bir derenin üzerinden
atlamaya itiyor. Kahraman bunu yapmak istemez ama bunu şimdi yapmanın, daha sonra çok daha kötü bir şeyin üzerinden
atlamak zorunda kaldığında ona yardımcı olacağını pek bilmez. • Başarılı olmasına yardımcı olacak yardımcı karakterlerle
tanışacak. Belki de ikinci perdede yaşlılar evinde saklanmak zorunda kalıyor ve sonunda arkadaş ediniyor. • Kazanmak için
ihtiyaç duyduğu bilgiyi
bulacaktır. Belki ikinci perdede kütüphanede mahsur kalmıştır
geceyi geçiriyor ve bunu biraz araştırma yapmak için bir şans olarak görüyor.
5 Dramatik Geçiş Çizgisi vardır. İlk üçü, Geleneksel Yapı ile iyi çalışan Geleneksel
Geçiş Çizgileridir ve geri kalan ikisi, Geleneksel Olmayan Yapı ile iyi çalışır:
1. Ana karakter başarılı olur.

2. Ana karakter yenilir.
3. Ana karakter hedefinden vazgeçer.
4. Ana karakterin hedefi tanımsızdır.
5. Okuyucu bir hedef yaratır.
Geleneksel Dramatik Geçiş Çizgileri Geleneksel

Dramatik Geçiş Çizgileri, net bir başlangıç, orta ve son ile geleneksel
yapı türlerine güzel bir şekilde uyum sağlamalarına olanak tanıyan net
bir başlangıç, orta ve sona sahiptir.
İlk üç Dramatik Geçiş Çizgisini göstermenin en iyi yolu, bölümler halinde bir televizyon
programı düşünmektir; Her hafta yapıldığından, onu bir arada tutmak ve odaklanmış
halde tutmak için güçlü bir Dramatik Geçiş Hattına ihtiyaç vardır. Bölümlü televizyondaki
Dramatik Geçiş Çizgisi, dizi bitene kadar asla çözülmez.
(Geleneksel uzun metrajlı filmlerde ve romanlarda Dramatik Geçiş Çizgisi, karakterin
başarılı olmasına, yenilmesine veya geçiş çizgisi hedefinden vazgeçmesine bakılmaksızın
hikayenin sonunda çözülür.)
Örneğin Monk adlı televizyon dizisinde ana karakterin hayatta iki hedefi vardır: Biri
karısını kimin öldürdüğünü bulmak, diğeri ise polis teşkilatına geri dönmek. Yani genel
Dramatik Geçiş Çizgisi, karakterin bu iki hedefte başarılı olduğunu görmektir.
Sunulan Dramatik Geçiş Çizgisi, ister doğrudan bölüme yazılmış olsun, ister kısaca
değinilmiş olsun, her bölümde yer almaktadır. Her bölümün hikayesinde başarılı ya da
başarısız olabilir, ancak genel hedefi karısının katilini bulmayı başarmak ve polise geri
dönmektir.
KARAKTER HATTA BAŞARIYA ULAŞIYOR

Burada ana karakterin ulaşması gereken bir hedefi veya cevaplaması gereken bir
sorusu vardır ve bunu başarmayı da başarır. Çoğu roman ve filmde, özellikle aksiyon odaklı
hikayelerde bu tür Dramatik Geçişler bulunur. Burada mutlu sonlar çoktur.
Açıkça görülen gizem/dedektif hikâyesinin yanı sıra "soru-cevap odaklı" karakter

başarısının bir örneği It's a Wonderful Life'tır. Ana karakterin ulaşması gereken büyük bir
hedefi değil, cevaplaması gereken bir sorusu var: “George Bailey, Bedford Falls'taki sıkıcı
hayatından macera ve zenginliklerle dolu bir hayata mı kaçacak yoksa tatmini kendi
memleketinde mi bulacak?”
Karakterin Başarılı Olduğu Bazı Örnekler

Geçiş çizgisi
Sorun Çözüm
Gizem Çözüm
Anlaşmazlık Barış
Tehlike Güvenliği
Bilinç bulanıklığı, konfüzyon Emir
İkilem Kararı
Cehalet Bilgi Sorusunun

Cevabı
(Artsedge.kennedy-center.org/content/)
Hollywood Senaryo Yazımı Enstitüsü'nden Donna Lee, kahramanın
amacına dört yoldan biriyle ulaşır:
1. CESARET YOLUYLA: Kahraman, sorununu çözmek ve amacına ulaşmak için cesaretini kullanır. Dramalar için
harika.
2. Yaratıcılık Yoluyla: Kahraman, problemini çözmek için beynini ve yaratıcılığını kullanır. Gizemler için harika.
3. ÖZEL KAPASİTE YOLUYLA: Kahramanın özel bir yeteneği vardır veya yeni bir beceri kazanır. Süper kahramanlar
için harika.
4. ÖZEL BİR SİLAH YOLUYLA: Kahramanın, kötü adamı yenilgiye uğratacak özel bir silahı vardır. Aksiyon hikayeleri
için harika.
Ayrıca şunu da eklemek isterim ki karakterler fedakarlık yaparak başarıya ulaşabilirler.

Kahraman amacına ulaşmak için her şeye katlanabilir. Bu melodramlar için harikadır.
Karakterler ayrıca yardım alarak ve başkalarıyla ortaklaşa çalışarak da başarılı

olabilirler. Eğer hiç kimse yanlarında durup hedeflerine inanmasaydı, Gandhi ya da
Martin Luther King ne kadar başarılı olurdu?
Bu ilham verici hikayeler için harikadır.
KARAKTER YENİLGİYE UĞRAŞIR Burada ana karakter hikayedeki

olaylara yenik düşer ve amacına ulaşamaz. Sanki hayatın kendisi onu ele
geçirmek üzereymiş gibi. Bir türlü ara veremiyor. Karakter yaşayan en zengin kadın
bile olabilir ama yine de gerçekten istediği tek şeye sahip olamaz. Para her şeyi
satın alamaz.
Örnek olarak Satıcının Ölümü veya Moby-Dick'i düşünün . Satıcının Ölümü'nde
Willy Loman bir türlü toparlanamıyor. Hayatta ne kadar çabalarsa çabalasın
başarısız olur, bu yüzden ölümde başarılı olmaya çalışır. Her şeyi feda ediyor ama
yine de umduğu sonuca ulaşamıyor.
Karakteri mağlup eden genellikle kötü adam değil, karakterin kendisidir. O,

kendisinin en büyük düşmanıdır. Belki pes ediyor ya da görevine hazırlanmak için
alması gereken zamanı ayırmıyor ya da kendini sabote ediyor ve bunu yaptığını
görmeyi reddediyor. Bu, kahramanın şeytanlarıyla yüzleşmeyi reddettiği ve bu
nedenle bir kişi olarak gelişemediği Eril Yolculuk İsyanı Aşamasına (Bölüm 3'te
tartışılmıştır) benzer, ancak bu geçiş hattı için herhangi bir yapı kullanılabilir.
İşte Karakter Başarılı Örnekler

Ters çevrilmiş
Çözüm Sorunu
Çözüm Gizem
Barış Anlaşmazlık
Güvenlik Tehlikesi
Emir Bilinç bulanıklığı, konfüzyon
Karar İkilemi
Bilgi Cehaleti
Soruyu cevapla
Karakter çözümler bulmaya çalışır ancak yalnızca daha fazla sorun yaratır.
Karakterin bir miktar huzur duygusu var ve başlangıçta olduğundan daha fazla
çatışma yaratıyor. Birçok komedi bunu kullanır. Bu Dramatik Geçiş Çizgisinde ana
karakteri yaratırken mücadele en önemli unsurdur.
Donna Lee, kahramanın iki yoldan biriyle mağlup edildiğini belirtiyor:

1. KOŞULLAR NEDENİYLE: Kahraman amacına ulaşmayı hak eder ama sonunda bunu başaramaz çünkü hayat
böyledir.
2. ZAYIFLIK VEYA TAKILANLIK NEDENİYLE: Kahraman sevimlidir ancak olay örgüsünün koşullarıyla çatışan ve onu
yıkıma sürükleyen karanlık bir yanı vardır.
Yukarıdaki iki yol oldukça olay örgüsüne dayalıdır, bu yüzden karakter odaklı
Seçimler nedeniyle kahramanın mağlup edilebileceğini eklemek isterim. Kahramanın
başarılı olma yeteneği vardır; sadece hata yapmaya devam eder. Bunu doğru
anlayamıyor gibi görünüyor. Sanki lanetlenmiş gibi. Verdiği her karar boşa gidiyor.
İçinde bulunduğu durum onun başarısızlığına neden olmuyor (ki bu komploya dayalı
olacaktır); yanlış kararlar vererek buna neden olur (ki bu karakter odaklıdır).
KARAKTER HEDEF ÇİZGİSİNDEN TERK EDİYOR

Burada ana karakter orijinal hedefinden vazgeçer ve yeni bir hedef alabilir
veya almayabilir. “Ana karakter ya amacına ulaşması halinde bunun kendisine
aradığı mutluluğu getirmeyeceğini ve başkalarına talihsizlik getirebileceğini fark
eder” (Lee) ya da kendisine yalan söylendiğini ya da ihanete uğradığını ve hedefe
ulaşmanın artık kendisine yakışmadığını fark eder— hepsi bir yalandı ya da bir
illüzyondu.
Bridget Jones'un Günlüğünü düşünün ; Bridget patronuyla evlenmek istiyor
ve onun sevgisini kazanmak için ne gerekiyorsa yapacak. Sonunda onun kendisi
için yeterince iyi olmadığını anlar (onunla ilgili düşüncesi bir yanılsamadır) ve
uzlaşmak istemez (onunla mutlu olmayacaktır).
Geleneksel Olmayan Geçiş Çizgileri Dördüncü

ve beşinci Geçiş Çizgileri, Geleneksel Olmayan Geçiş Çizgileridir ve genellikle
geleneksel üç perdeli yapıdan tamamen kopmaktadır.
KARAKTERİN HEDEFİ BELİRTİLMEMİŞTİR
Bir karakterin hedefi tanımlanmadığında hikaye ruhani bir nitelik kazanır. Hikâyeye
geleneksel anlatı biçiminin dışında bakmak gerekir. Olaylar dramatik bir şekilde
belirlenmiyor, bunun yerine gerçek yaşam deneyimini yansıtan doğal bir ritimle akıyor.
Anton Çehov'un çalışması bu Dramatik Geçiş Çizgisine, özellikle de Bir Upheaval'a
uyuyor.
Geleneksel Yapı ve Dramatik Çizgi olmadan yazılmış bir hikaye, bazılarının sandığının
aksine planlamadan, odaklanmadan ve çaba harcamadan yazılmış bir hikaye değildir .
Aslında bu hikayeler geleneksel hikayelere göre daha fazla ustalık gerektirebilir, bu da
onları daha entelektüel ve düşündürücü hale getirir. Okuyucu veya izleyici, anlatı akışını
takip ederek ve alt metni yorumlayarak anlatıya katılmak zorundadır. Bu, Hayattan
Kesitler hikaye yapısına benzer (Bölüm 3'te).
OKUYUCU HEDEFİ YARATIR

Burada okuyucu veya izleyici hikayenin bundan sonra nereye gitmesi gerektiğine
karar vermelidir. Okuyucu eserde başrolü üstlenir ve karakterle rol oynar. Bu en çok
video oyunları ve yeniden düzenlenebilen veya yeniden yapılandırılabilen romanlar gibi
etkileşimli kurgularda bulunur. İnteraktif kurgu ile ilgili bölüm bunu ayrıntılı olarak
açıklayacaktır.
Bu tür Dramatik Geçiş Hattı yüzyıllardır, modern teknolojiden çok önce var olmuştur
ve tüm zamanları boyunca çok ilginç ve zengin bir tarihe sahiptir.
sahip olmak.
Dramatik Geçiş Çizgilerini Birleştirme Ana karakterin hedefi

değişirse bir hikayede birden fazla Dramatik Geçiş Çizgisi olabilir, ancak aynı anda birden
fazla Dramatik Geçiş Çizgisine sahip olmak iyi bir fikir değildir. Bir karakterin bir hedeften
vazgeçmesi ve daha sonra yeni bir hedef seçip bunda başarılı olması son derece iyidir. Charlie
Sheen'in ne pahasına olursa olsun para kazanma hedefinden vazgeçtiği ve ardından kendisine
tasfiye edilmesi emredilen şirketi kurtarma hedefine giriştiği Wall Street filmini düşünün .
Başarılı olan ancak daha sonra şartlara yenik düşen bir karaktere sahip olmak da iyidir.
Melekler Şehri ve Soğuk Dağ filmlerini düşünün . Her iki durumda da iki ana karakter sonunda
başarılı bir şekilde yeniden bir araya gelir, ancak birkaç dakika sonra içlerinden biri öldürülür.
Dolayısıyla bir dahaki sefere bir fikir için beyin fırtınası yaptığınızda, mutlu bir son yazıyorsanız
bunun hikayeniz için en iyi Dramatik Geçiş Çizgisi olduğu için olduğundan emin olun, bunun bir
hikaye yazmanın tek yolu olduğunu düşündüğünüz için değil.
Dramatik Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken Sorular

Geçiş çizgisi:
• Karakterinizin başarılı olmasını mı istiyorsunuz?
• Geleneksel hikaye anlatımı modellerine meydan mı okuyacaksınız yoksa işe yaradığı bilinen yöntemlere
sadık mı kalacaksınız? • Dramatik Geçiş Çizgilerini
birleştirecek misiniz? • Dramatik Geçiş Çizgisini değiştirmek hikayeye herhangi bir katkı sağlar mı? Veya temaya veya
alt metin?
• Bitiremediğiniz bir hikayeniz var mı? Parça için yanlış Dramatik Geçiş Çizgisine mi sahipsiniz? (Bir kez daha
bakmak isteyebilirsiniz.)
6 Çatışma
“Çatışma tüm büyümenin kaynağıdır ve eğer bir kişinin hayatta kalması için mutlak
bir gerekliliktir.”
–JEAN MILLER
Artık Dramatik Geçiş Çizginizi bildiğinize göre

Kahramanınızın başarılı ya da başarısız olmasını istiyorsanız, hikayenizi daha dramatik
ve ilgi çekici hale getirmek için kullanmak istediğiniz Çatışma türlerini seçmeye
hazırsınız.
Çoğu yazar, hikayelerinin ikinci perdesini devam ettirmekte büyük zorluk çeker.
Çatışma bu konuda size gerçekten yardımcı olabilir, çünkü genellikle kahramanın
Çatışmanın üstesinden gelme ihtiyacı ve hikayeyi ileriye taşıyan şey onun bu konuda
izlediği yollar olur. İkinci perdenin konusu da budur!
TakingITGlobal.org'da , Quacy Grant şunu belirtiyor:
Çatışma insan yaşamının kaçınılmaz ve yaygın bir yönüdür…
Bazen fiziksel şiddet içerir, yani yumruklarla, silahlarla veya bombalarla ifade
edilir. Ancak bunların çoğu zihinde mevcuttur ve kelimelerle ifade edilir. Aniden
patlayabilir veya yıllarca, hatta nesiller boyu için için yanabilir.
Çatışmanın olumlu ve olumsuz etkileri vardır. Her ne kadar çatışma yaygın

olarak kavgayla ilişkilendirilse ve genellikle yıkıcı, nahoş ve istenmeyen bir şey
olarak görülse de çatışma aynı zamanda çok iyi bir şey de olabilir. Yeni fikirleri
teşvik edebilir, daha iyi anlayışı teşvik edebilir, kişisel ilişkileri güçlendirebilir,
büyümeyi teşvik edebilir ve sorunlara daha etkili çözümler sunabilir.
Aşağıda hikayelerde kullanılabilecek altı Çatışma türü verilmiştir.
İlişkisel Çatışma
Bu bir insan-insan çatışmasıdır. Genellikle kahraman ve düşman olan iki karakter, birbirini dışlayan hedefler
üzerinde birbirleriyle rekabet ediyor veya çatışıyor. Sadece biri amacına ulaşabilir çünkü her hedef diğerinin
amacını kaybetmesini gerektirir. Bazı örnekler şunlardır: • Kahraman başarılı olmak ister ve kötü adamın amacı
kahramanın başarısız olduğunu görmektir. • Kahraman bir mülk satın almak istiyor ama kötü adam da
onu satın almak istiyor. • Kahraman ve kötü adam aynı kadınla evlenmek istiyor.
• Kahraman hayatını değiştirmek ve alkolizminden kurtulmak isterken kötü adam
bunu istemez
onun değişmesi.
Durumsal Çatışma Bu bir insan-doğa/çevre
çatışmasıdır. Karakterler doğal veya çevresel bir durumla nasıl başa çıkılacağı konusunda anlaşamazlar.
Genellikle bir düzeyde yaşamı tehdit eder ve kahramanın bunun üstesinden gelmek için içsel bir güç bulması
gerekir. Bazı örnekler şöyledir: • Kahraman yardıma gitmek ister ama diğerleri yardım beklemek ister. • Diğerleri
kaçmak için kapıyı açmak isterler ama kahraman onları

durdurur çünkü kapı sıcaktır ve yangın çıkabilir. • Bir sörfçü boğuluyor ve
karakterler onu kurtarmaktan korkuyor çünkü hepsinde köpek balıkları var
onun etrafında.
• Bir kasırga yaklaşıyor ve karakterler ne yapacakları konusunda tartışıyorlar. Bencil bir karakter olabilir
sadece malı hakkında endişelen.
İç Çatışma Bu bir
insan-kendi çatışmasıdır. Kahraman kendisinden ve amacından emin
değildir. İçsel karşıt etkilere karşı zihinsel bir mücadeleye katlanıyor.
Bazı örnekler şunları içerir: • Onu
geride tutan bir çeşit algılanan kusuru olabilir. • Yaptığı her şeyde
kendisini suçlu hissettiren dindar bir eğitim almış olabilir
yapmak.
• Ne yapacağını bilemeyebilir. Gerçek değerlerinin ve ahlakının ne olduğunu bilmiyor. • Çok geç

olana kadar önemli bir karar alamayabilir.
Paranormal Çatışma
Bu bir insan-teknoloji/olasılık çatışmasıdır. Kahraman mümkün olanın sınırlarını zorladığında eylemlerinin
sonuçlarına bakmak zorundadır. Bazı örnekler şunlardır: • Dr. Frankenstein gibi o da yaşam ve ölümle oynuyor
olabilir. • Matrix'teki Neo gibi , gerçeğin nerede

olduğunu bilmeden teknoloji tarafından ele geçirilebilir.
dünya başlar ve biter.

• 2001: A Space Odyssey'deki gibi bilgisayar her şeyi ele geçirebilir.
Kozmik Çatışma
Bu bir insan ve kader/kader/tanrı çatışmasıdır. Tanınmış senaryo analisti ve
yazarı Dr. Linda Seger şöyle
diyor: Bir karakter ile doğaüstü bir güç arasında kozmik bir çatışma meydana gelir.
Çatışmanın ortaya çıkmasını izlemek için, karakterin sorunlarını görünmez
bir güçle, tesadüfen yolumuza çıkan bir insana yansıttığını görmemiz
gerekiyor.
Bazı örnekler şunlardır: • Kahraman,
çocuğunun ölmesine izin verdiği için Tanrı'ya kızgındır. •
Kahraman, kaderinin bu savaşta ölmek olduğunu bilerek, son savaşla yüzleşmekten
korkuyor. • Kahraman, hayatta kendisine dağıtılan kartlardan dolayı üzgündür ve bir süreliğine mağduru oynar.
sırasında.
Sosyal Çatışma Bu bir

insan-grup çatışmasıdır. Kahramanın bir grup insanla sorunları var.
Bunlar dini bir grup, bir kurum, bir hastane veya bir kitap kulübü olabilir.
Gruptaki herkesin görülmesine gerek yoktur; Gerekirse bir kişinin tüm
grubu temsil etmesini sağlayabilirsiniz. Kahraman, grup üyelerini birbirine
düşürmeye çalışabilir ya da kendisinden farklı insanlarla uğraşarak kendisi
hakkında bir şeyler öğrenebilir.
Wilf H. Ratzburg grup çatışması hakkında
şunları söylüyor: Yıkıcı grup çatışması enerjiyi gerçek görevden uzaklaştırır,
morali yok eder, farklılıkları derinleştirir, işbirlikçi eylemi engeller, sorumsuz
davranışlara neden olur, şüphe ve güvensizlik yaratır ve üretkenliği azaltır.
Yapıcı grup çatışması, bir konuyu yüzleştirici bir şekilde açar, bir konunun
açıklığa kavuşturulmasını geliştirir, problem çözme kalitesini artırır, katılımı
artırır, iletişimde daha fazla kendiliğindenlik sağlar, büyümeyi başlatır,
yaratıcı bir şekilde çözüldüğünde ilişkiyi güçlendirir, üretkenliğin artmasına
yardımcı olur.
Bazı örnekler şunları içerir: •
Kahraman, kendisinin de hoşlanmadığı belirli bir gruptan gelen bilgi ve kaynaklara ihtiyaç duyabilir
fazla.
• Bir grup, kahramanı veya temsil ettiği şeyi beğenmeyebilir ve bu nedenle onun yoluna kasıtlı olarak
engeller koyabilir. •
Kahraman daha önce hatalı olarak değerlendirdiği bir grupla uğraşmak zorunda kalabilir.
Anlaşmazlık
Çatışma esas olarak gerçeklikten ziyade karakterin algılarına ve gerçeklerden

ziyade karakterin duygularına dayanır. Bir karakterin hayatındaki Çatışmaya sakin,
merkezli bir yaklaşımı varsa sayfada Çatışma olmayacaktır. Çatışmayı yaratan ve
ona hayat veren, karakterin Çatışmayı kışkırtan olayı yorumlamasıdır.
Çatışma potansiyeli batan bir gemide mahsur kalmak gibi bir durum tarafından
kışkırtılsa bile, Çatışmayı hayata geçiren şey karakterin olayı nasıl algıladığıdır.
Karakter, "Ah, bak, gemi batıyor, ama eminim her şey yoluna girecek, çünkü
henüz gitme zamanım değil" deseydi ve o da bunu kastetmiş olsaydı, oyunda çok
fazla Çatışma olmazdı. hikaye.
Şimdi orada tek başına sıkışıp kalsaydı ve sudan ya da yalnız kalmaktan yoğun
bir korku duysaydı, İç Çatışma kendiliğinden sona ererdi. Ya da pek hoşlanmadığı
bir grup insanla orada sıkışıp kalabilir ve Sosyal Çatışma kendi kendine sona
erebilir. Ya da köpekbalıkları ortaya çıkıp herkesi korkutursa Durumsal Çatışma
kendiliğinden sona erer.
Çoklu Çatışmalar Dördüncü

sayfadaki Bu Kitabın Nasıl Kullanılacağı bölümünde kısaca belirtildiği gibi,
birçok hikaye ve sahnede aynı anda birden fazla Çatışma türü iş başında olabilir.
Bu, yazarın karaktere daha fazla sorun kattığı için değil, öykünün veya sahnenin
ana sorununun aynı anda birçok Çatışmayı ortaya çıkarması nedeniyle ortaya çıkar.
Daha önce verilen örnek, ebeveynlerinin evinden taşınan genç bir adamla
ilgiliydi. Onun sorunu kız arkadaşıyla yaşamak istemesidir. Bu, sahnenin temel
sorunudur ve kendisi ile ailesi arasında İlişkisel Çatışmaya neden olur. Yazar daha
önce genç adamın dini inançları ve evlilik dışında birlikte yaşamanın nasıl günah
sayıldığıyla ilgili bir alt senaryoda çalıştığı için Kozmik Çatışma da yaratılmıştır.
Annesi ağlayıp ev işlerinde ona ne kadar ihtiyacı olduğunu anlatmaya başladığında,

suçluluk duygusundan kaynaklanan İç Çatışma da ortaya çıkacaktır. Merkezi bir
sorun, ana karakter için üç tür Çatışma yarattı.
Elbette, karakter için aynı anda birkaç farklı sorun yaratabilirsiniz; her biri farklı
bir Çatışma biçimi yaratır, ancak bu, sahnedeki yoğunluğu ve dramayı dağıtabilir.
Okuyucuyu aynı anda çok fazla yöne çekmemek için tek seferde tek bir sorunla
ilgili tüm Çatışmalara odaklanmak en iyisidir.
Çatışmaları Seçerken Dikkate Alınması Gereken Sorular:

• Hikayenizde ne tür bir Çatışmayı vurgulamak istiyorsunuz? (Birden fazlasına sahip olabilirsiniz
bir.)
• Geri dönüp Dramatik Geçiş Çizginizi farklı bir türe uyacak şekilde değiştirmek ister misiniz?
Anlaşmazlık?
• İkinci perdeyi sürdürmek için yeterli Çatışmaya sahip olacak mısınız?

• Hikayede başka kaç karakter Çatışma yaşayacak? Kendileri olacak mı?
alt noktalar?
• Karakterin Çatışmayı aşma ihtiyacını nasıl göstereceksiniz? • Çatışmanın
üstesinden gelmek için karakterin ana yöntemi nedir? Onun özel bir şeyi var mı?
yetenekler? Kişiler mi? Kaynaklar? Arkadaşlar?
• Bir alt senaryodaki kahraman için aşk ilişkisi bir İlişkisel Çatışma mı olacak? Onları bir konuda anlaşmazlığa
düşürebilir misin?
21 Tür
“Henüz ilginç olmayan bir hayat olmadı. Böyle bir şey imkânsızdır. En sıkıcı dış
görünüşün içinde bir dram, bir komedi ve bir trajedi vardır.”
-MARK TWAİN
Leydi Murasaki Shikibu ilk romanı The Tale of Genji'yi yazdığından beri,
MS 1000 civarında edebiyat, zamanla sürekli değişen Türler halinde sınıflandırıldı.
Edebiyatı sınıflandırmanın yollarının sayısı hala artıyor, bu nedenle belirlenmiş

kurallar ve hatta herkesin üzerinde hemfikir olduğu Tür kategorileri bile yok. Bazıları
için Tür yalnızca Düzyazı, Şiir ve Dramadır. Shakespeare'in zamanındakiler için Trajedi,
Tarih, Komedi, Pastoral, Pastoral-Komik, Tarihsel-Pastoral, Trajik-Tarihsel ve Trajik-
Komik-Tarihsel-Pastoral vardı.
Günümüzde film, tür hakkındaki düşüncelerimizi büyük ölçüde etkilemiş, bu yeni

araca göre yeni türleri değiştirip yaratmıştır. Bir “Batılı” hikayeden sadece bahsetmek
bile John Wayne ve at sırtındaki adamların görüntülerini çağrıştırıyor.
Gelecekte video oyunlarının, etkileşimli kurgunun ve bağımsız film yapımcılarının
etkisine göre yeni bir Türler dizisinin ortaya çıkması muhtemeldir.
Tür Teorisine Giriş'te Daniel Chandler şöyle diyor: Bir türü nasıl
tanımladığımız amaçlarımıza bağlıdır. Örneğin, eğer okuyucunun bir metne
ilişkin yorumunu türün çerçeveleme biçimini inceliyorsak, o zaman teorik
ayrımlardan ziyade okuyucuların türleri nasıl tanımladığına odaklansak iyi olur.
Türleri tanımlamak sorunlu olabilir, ancak teorisyenler bu kavramı terk etseler
bile, günlük yaşamda insanlar metinleri kategorize etmeye devam edeceklerdir.
Hikayeniz için bir Tür seçerken, ne söylemek istediğinizi veya okuyucunuzun ne

hissetmesini istediğinizi düşünün. Ayrıca ne yaptığını da düşün
kendini okumayı seversin. Sevdiğiniz ve çok iyi bildiğiniz belirli bir Tür var mı? Yeni
başlıyorsanız bildiklerinizle devam edin; aksi takdirde kendinize biraz meydan
okuyun ve yeni bir Tür deneyin.
Hikaye fikrinizi birkaç farklı Türde deneyin ve birinin size diğerinden daha fazla
heyecan veya daha fazla olasılık verip vermediğini görün. Sonuçta bu Türlerden
herhangi biri herhangi bir yapıyla kullanılabilir. Örneğin Western yazma deneyiminiz
varsa, bunun yerine şansınızı bir gizem üzerinde denemek isteyebilirsiniz. Tipik bir
Western'de kahramanın amacı, topraklarını ve ailesini korumak ve onu elinden
alanlardan intikam almaktır.
Peki ya kahraman bunun yerine bir dedektif olup sevdiklerinin nerede olduğunu
araştırırsa? Odak noktası intikamdan keşfe dönüştü.
Türleri birleştirmek istiyorsanız kesinlikle bunu yapın. Tür özneldir ve her zaman
revizyona ve yeniden sınıflandırmaya açıktır. Aslında yukarıdaki iki türü birleştirerek
Batı'da geçen bir gizem yaratabilirsiniz. Bu durumda yukarıdaki kahraman, bir
yandan intikam peşindeyken bir yandan da sevdiklerinin nerede olduğunu
araştırıyor.
Artık Dramatik Geçiş Çizgisi ve Çatışma Türü seçtiğinize göre,
Hangi türde çalışmak istediğinizi düşünmeniz gerekir.
Başlıca çağdaş türler şunlardır:
AKSİYON. Aksiyon hikayelerinde çok fazla aktivite, efekt ve aksiyon bulunur.
Hızlı tempoludurlar ve izleyicinin saf kaçışı için tasarlanmıştır. Bunlar öncelikle olay
örgüsüne dayalıdır. Bazı alt kategoriler şunlardır:
• SÜPER KAHRAMAN: Kahramanın olağanüstü bir gücü veya hüneri
vardır. • mazlum: Kahraman yanlış değerlendirilir ve güce sahip olduğu
düşünülmez. • İNTİKAM: Kahraman, kendisine haksızlık edenlerden intikam almak
ister. • KURTARICI: Kahraman herkesi kurtarmalı.
MACERA. Macera hikayeleri tam da budur; maceracıdır ama aynı zamanda risklerle
ve bilinmeyenlerle de doludurlar. Birisi paraşütle atladığında risk alıyor demektir
ve heyecan yaratan da budur. Macera hikayeleri tamamen sıradan deneyimlerin
dışında tehlikeli olabilecek bir şeyi aramakla ilgilidir.
Bazı alt kategoriler şunlardır: •
SEFERLER: Kahraman bilinmeyene doğru maceraya atılıyor.n •
HAZİNE AVLARI: Kahraman bir şey arıyor, genellikle de servet. • KEŞİF: Kahraman,
bulunmasının imkansız olduğu düşünülen bir şeyi veya varlığını kanıtlamanın imkansız olduğu
düşünülen bir şeyi bulur.
ÇOCUKLAR. Çocuk kitapları tür açısından yetişkin kitaplarıyla aynıdır. Örneğin
gizemli çocuk hikayeleri var (“Ormandaki o canavar nedir?”). Bir de yolculuk yapan
çocukların hikayeleri var (“Billy evinin yolunu bulabilecek mi?”). Aradaki fark, bir
süre için yazıyor olmanızdır.
belirli bir okuma ve anlama düzeyindeki belirli bir kitleye yöneliktir. Çocuklar
dünyayı yetişkinlerden çok daha farklı görüyorlar. Bazı alt kategoriler şunlardır:
• ÖZEL VARLIKLAR: Kahraman bir kurtla, diş perisiyle, Noel Baba'yla ya da aklınıza gelebilecek herhangi
başka bir sıra dışı karakterle tanışır. •
ÖĞRENİLECEK DERSLER: Kahraman ahlaki veya başka türden bir ders alır. •
BAŞARI: Kahraman tek başına bir şey yaptı. • HAYVANLAR: Fantazi
hayvan hikayelerindeki gibi tüm karakterler hayvan olabilir.
KOMEDİ. Komediler özneldir ve Roger Rabbit ve Seinfeld'i Kim Çerçeveledi gibi çeşitlidir. Bir kişinin komik
olarak düşündüğü şey, bir başkasının komik olarak düşündüğünden tamamen farklı olabilir. Bu türün yazarı
risk almaya istekli olmalıdır çünkü çoğu stand-up çizgi romanının da onaylayacağı gibi bu zor bir iştir. Seyirci
hiç gülmeyebilir. Komediler genellikle etki yaratmak için durumları, dili ve karakterleri abartır. Bazı alt
kategoriler şunlardır: • Hiciv: Saldırmak veya ifşa etmek için kullanılan ironi, alaycılık veya iğneleyici espri. •
PARODİ: Komik etki veya alay amacıyla başka birinin tarzını taklit eden alay veya çalışma. • FARCE: Olağan dışı
olay örgüsü durumlarının
ve abartılı karakterlerin mizahi etki yaratmak için kullanıldığı bir eser. •
KARANLIK KOMEDİ: Rahatsız edici unsurlar ve hastalıklı ya da acımasız hiciv mizahı içeren bir hikaye. •
SLAPSTICK: Fiziksel aksiyon komedisi; yani kahraman tırmığın ucuna basar ve kafasına darbe alır. •
VIDABOL: Dürtüsel
olarak kaprisli veya aptalca ya da tamamen sağlıksız çılgın bir plan.
YARATICI KURUMSUZLUK. Bu, gerçek hayattaki olaylara dayanan bir edebiyat ve

kurgu dışı melezidir. Gerçek bir hikaye dramatize edilir, özellikle de hikayede
doldurulması gereken boşluklar olduğunda. Kurgusal olmayan öğeler gerçeklere
dayanır ve kurgu öğeleri ortam, sahne, yer ve karakterizasyonun ortaya
çıkarılmasına dayanır. Bazı alt kategoriler şunlardır:
• GERÇEK SUÇ: Anlatı, suçlunun veya dedektifin bakış açısını takip eder. • GAZETECİLİK:
Anlatı, yalnızca gerçekleri vermek yerine, olayları olduğu gibi yaratıcı bir şekilde anlatarak haberleri
aktarır; olaylara daha kişisel bir bakış. • OTOBİYOGRAFİ: Anlatı, yaşamınızın ve
başarılarınızın öyküsüdür. • BİYOGRAFİ: Anlatı, başka bir kişinin yaşamının veya başarılarının
öyküsüdür.
SUÇ. Suç hikayeleri, yanlış bir şey yapan veya en azından gerçek suçlu kaçarken
bunu yapmakla suçlanan karakterlere odaklanır. Suçlular, yasanın dışında
çalıştıklarını ve çaldıkları şeyi alma hakkına sahip olduklarını veya yaptıklarında
haklı olduklarını düşünüyorlar.
GÜNLÜK/DERGİ. Bu hikayeler, ana karakter tarafından yazılan günlük kayıtlarında
verilen birinci şahıs bakış açısına sahip anlatımlara sahiptir. Bu açıklamalar ana
karakterin gerçek düşünceleri olarak sunulur. Robinson Crusoe ve Bridget Jones'un
Günlüğü'nü düşünün . Ana karakter, günlüğü aracılığıyla okuyucuyla ilk elden
konuşuyor. Günlük hikayenin tamamını kapsayabilir veya hikaye boyunca
serpiştirilmiş küçük girişlerden oluşabilir.
DRAMA. Dramalar gerçekçi karakterleri gerçekçi ortamlarda canlandıran ciddi

hikayelerdir. Ayrıca sorunun ciddiyetini ve karakterin bu sorunlara verdiği tepkileri
abartarak abartılı da olabilirler.
Bazı alt kategoriler şunlardır: •
GERÇEKÇİ: Drama oldukça gerçek ve gündelik bir türdür. • Abartılı:
Abartılı sorunlar ve bunlara verilen tepkiler sunulur; karakterler “drama kraliçeleri” olabilir.
FANTAZİ. Fanteziler insani olasılıkların ve fiziksel yasaların sınırlarını aşar. Büyü,

efsane ve imkansızlıklar çoktur. Başka dünyalar keşfediliyor, karakterler doğaüstü
güçlere sahip olabiliyor ve fizik yasalarına meydan okunuyor. Herşey mümkün.
Yarattığınız dünyanın yasalarını tanımlamaya dikkat edin ve onlara bağlı kalın.
Okuyucu, kahramanın bunu neden ve nasıl yaptığını tanımlarsanız, kahramanın
hızla giden bir kurşundan daha hızlı uçabileceğine inanacaktır. Bu açıklamayla asla
çelişmeyin, aksi takdirde okuyucunuzu kaybedersiniz.
TARİHİ/DESTANSI. Tarihsel kurgu, ayrıntılı tarihsel araştırmayı hayali karakterlerle
birleştirir. Rüzgar Gibi Geçti'yi düşünün . Yazar tarihi değiştirecek alternatif bir
olaylar dizisi hayal etmek isterse bu kurgu tersine dönebilir. Destanlar genellikle
doğası gereği tarihseldir ve zengin, geniş bir ortamda yer alan geniş bir zaman
dilimini kapsar.
KORKU. Korku hikayeleri seyirciyi korkutmak içindir. Karanlıkta yapayalnız kalmak,
gecenin bir yarısı ıssız bir sokakta arabanın arızalanması veya korkutucu görünüşlü
bir adamla asansöre binmek gibi herkes onlarla ilişki kurabildiği için ortak korkulara
meydan okumak en iyi sonucu verir. . Bazı alt kategoriler şunlardır:
• ŞİDDET: Pek çok korku hikâyesinde şiddet veya şiddet tehdidi vardır. • HAYATIN
KARANLIK YÖNLERİ: Diğer korku türleri, insan doğasının daha karanlık, daha kötü yönlerini ortaya
çıkarır. •
PSİKOLOJİK: Bu tür korku okuyucunun zihniyle oynar. Cinayet için Dial M'yi düşünün . Korkuyu uyandıran
çaresizlik durumudur.
İLHAM VERİCİ. İlham verici yazmanın amacı okuyuculara yeni bir düşünme, hareket
etme veya hissetme biçimine ilham vermektir. Amaç, okuyucuya hayat hakkında
olumlu bir şeyler öğretmek ve hikayenin sonundan ilham almasını sağlamaktır.
Bazı alt kategoriler şunlardır:
• DİNSEL: Başkalarına ilham verirken belirli bir inancı ve o inancın öğretilerini destekler. Mucizeler Kursu
Düşünün . • MANEVİ: Dini unsurlar
kullanılmadan kişinin maneviyatının tarafsız bir şekilde desteklenmesidir. Maneviyat, dogma olmadan
var olmanın ve yaşamanın bireysel bir yoludur. Ruh için Tavuk Çorbası'nı düşünün . • MOTİVASYONEL:
Bu, okuyucuyu dini
veya manevi unsurlar olmadan motive eder; sadece gerçekleri kullanır. Tony Robbins'in Kişisel Gücünü
düşünün .
MÜZİKAL. Müzikaller genellikle hikayenin önemli kısımlarını aktarmak için şarkı ve

dansın kullanıldığı film ve oyunlardır. Bu henüz romancılar tarafından keşfedilmedi
ama belki bazı üstkurmaca yazarları bir gün bunu deneyecek. (Bölüm 2'deki Üst
Kurgusal Yapı bölümüne bakınız.)
Stuart Ostrow şöyle diyor: “Müzikal oyun yazarlarının cevaplaması gereken en
büyük soru şudur: Anlattığım hikaye şarkı söylüyor mu? Konu, şarkıya patlamanın
artan duygusunu zorlamak için yerden yeterince uzakta mı? Bir şarkı karakterin
veya durumun daha derin anlaşılmasını sağlar mı?”
GİZEM. Bir Gizem'de bir karakterin bilinmeyen bir şeyi çözen bir soruyu yanıtlaması
gerekir: Kayıp çocuk nerede? CEO'yu kim öldürdü? Parayı kim çaldı? Bu Tür, yeniden
yazma aşamasında ağırdır; çünkü yanıt bulunduğunda geri dönüp ipuçlarının
eklendiğinden emin olmanız gerekir. Bazı alt kategoriler şunlardır:
• SERT KAYNATILMIŞ: Bunlar, acımasız ayrıntıların ve sert, inatçı dedektiflerin yer aldığı cesur "noir"
hikayeleridir.
• RAHAT: Huzurlu ve zarif dış cepheye sahip kır evleri ve köyler genellikle ortamdır. Minimal şiddet var
ve sonuçta her şey güzel bir şekilde tamamlanıyor. • POLİS: Kahraman genellikle polis
teşkilatındadır ve suç, polis teşkilatının kaynakları ve prosedürleri kullanılarak çözülür. • DEDEKTİF:
Kahraman genellikle lisanslı bir özel
dedektif veya tek başına veya daha büyük bir teşkilatla çalışan eski bir polistir. • AMATÖR DEDEKTİF:
Meraklı komşular ve meraklı siviller, bir
Amatör Dedektif hikayesine dahil oluyor. Bazen işlerine karışırlar.
SÜSPANSİYON/GERİLİM. Gerilim filmleri yoğun bir heyecan ve beklenti içerir.

Seyirci çoğu zaman karanlıkta bırakılır ve olayları karakterlerin yaptığı gibi çözer.
Hemen köşede kim var? Kahraman yakalanacak mı? Kim yalan söylüyor? Araba,
kahramanın eve dönmesine yetecek kadar uzun süre çalışmaya devam edecek mi?
GOTİK. Bunlar terörü çağrıştıran korkunç hikayeler. Gotik hikayeler, kaleler,

mahzenler ve zindanlar gibi antik yerlerde yaşanan korkunç deneyimleri anlatır.
Gotik masallar cinsiyet rollerini inceleme eğilimindeydi. Pek çok Gotik hikayede,
kadın karakterleri “özgürleştiren” ve onları ev ortamının dışına çıkaran çok güçlü
erkek karakterler (Drakula gibi) vardır. Diğer Gotik masallarda kadın başrol çok
tehlikeli, alfa-erkek tipi bir karakterle uğraşmak zorundadır. Çağdaş Gotik masallar
kadın karaktere daha güçlü bir rol verir.
SİYASİ. Sosyal yazı olarak da değerlendirilen politik hikayeler, sosyal veya politik
görüşler veya varoluş biçimleriyle ilgili bir açıklama yapar. Çalışmanın ana odağı
sosyal ya da politik bir görüşü desteklemek ya da eleştirmektir. Orada
Yazar, okuyucuyu zorla bir gündemle beslemeye çalışmadığından, bunların içinde

bir keşif unsuru vardır. Herman Melville, Jack London, Norman Mailer, Ralph Ellison,
Toni Morrison ve Margaret Atwood, radikalizm ile sanatı dengeleyerek bu tür bir
türle boğuştular.
İKNA EDİCİ. Bu tür hikayeler okuyucuyu belirli bir inanca veya fikre dönüştürmeyi
amaçlamaktadır. İnancı veya fikri desteklemeyen her şey atılır. Çoğu zaman bu
çalışmalar tek taraflıdır ve içlerinde herhangi bir keşif unsuru yoktur. Belirli bir
insan tipi sevilmiyorsa, o tipi temsil eden karakterler basmakalıp ve gelişmemiş
olur.
ROMANTİK. Romantizm aşk ve gönül işleriyle ilgilenir. Karakterler genellikle tutkuludur, gerçekleşmemiş
arzuları ve hayalleri vardır. İki karakter tanışır, aşık olur ve her şeye rağmen bir bağ kurmaya çalışır. Bazı alt
kategoriler şunlardır: • ÇAĞDAŞ: Hikayeler günümüzde geçmektedir. • FANTAZİ: Hikayeler doğaüstü temalarla
ilgilidir. • TARİHSEL:
Hikayeler belirli bir zaman diliminde, o dönemin tüm kıyafetleri,
adetleri ve olaylarıyla birlikte geçer. • İLHAM VERİCİ:
Hikayeler okuyucuya ilham verir ve aşk için umut uyandırır. • NİYET: Hükümdarlar, hükümdarlar ve
krallar boldur. • ROMANTİK
GERİLMESİ: Gerilim unsurları romantizmi ileriye taşır. • ZAMAN YOLCULUĞU:
Bir karakter diğeriyle tanışmak için zamanda yolculuk
yapar. • PARANORMAL: Bir karakter normal gerçeklikte yaşarken diğer karakterin bir
tür paranormal yetenekleri vardır. • DİNSEL: Aşk hikayesi dini kural ve geleneklere
tabidir. • ÇOK KÜLTÜRLÜ: Farklı kültürlerin karakterleri bir araya getirilir veya baskın olmayan bir kültüre
ait karakterler derinlemesine
araştırılır.
BİLİMKURGU. Bilim Kurgu hikayeleri yeni veya fütüristik teknolojik veya biyolojik
gelişmelere dayanır. İster Azınlık Raporu'ndaki gibi yeni bir hukuk türü, ister uzayda
seyahat etmenin yeni bir yolu olsun, çok sayıda icat var. Bu Tür en çok "Ya şöyle
olursa?" ile eğlencelidir. soru yazarları sormayı sever. Burada her şey mümkün.
Sadece inandırıcı ya da en azından olası kılınması gerekiyor. Yarattığınız dünyanın
kurallarını belirleyin ve onlara bağlı kalın. Bazı alt kategoriler şunlardır:
• DOĞAÜSTÜ: Hikayeler arasında tanrılar/tanrıçalar, hayaletler, mucizeler, uzaylılar, vampirler,

canavarlar, iblisler, medyumlar, melekler, periler, sıra dışı güçler ve yetenekler
yer alır. • GERÇEKÇİ: Hikayeler normal günlük durumları alır ve onları şok edici bir sonuca dönüştürür.
BATILI. Westernler çoğunlukla Amerikalı yazarlardan ve Amerikan film

endüstrisinden geliyor. Açık alan hissi veren Vahşi Batı'daki ortamları içeriyorlar.
Western filmlerinde onur, kurtuluş, intikam ve kişinin kimliğini veya hayattaki
yerini bulma temaları vardır.
Tür Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken Sorular:

• Hangi Türleri okumaktan hoşlanırsınız?
• Birine aşina olduğunuzda farklı Türlerde yazmayı deneyecek misiniz? •
Hoşlanmadığınız Türler var mı? Neden? • Burada
ele alınmayan ve hakkında yazmak istediğiniz başka Türler var mı? (İnternette www.dogpile.com
adresinden bilgi arayın, Yazarlar için harika bir kaynak.)
• Bir veya iki hikayeniz olduğunda Türleri birleştirecek misiniz?
Bölüm 2
BİNA
THE
YAPI
11 Master
Nasıl Kullanılır?
Yapılar
“Bir anlatı, duvarlarına bir dizi sahte kapının boyandığı bir odaya benzer; Anlatının
içinde pek çok çıkış seçeneğimiz var ama yazar bizi belirli bir kapıya yönlendirdiğinde
onun doğru kapı olduğunu biliyoruz çünkü o kapı açılıyor.”
–JOHN UPDIKE
Artık Dramatik Geçiş Çizgisini, Çatışmayı ve Türünüzü bildiğinize göre,

Hikayeniz için ne tür bir Yapı kullanmak istediğinize karar vermeniz gerekir.
Sonraki bölümlerde 11 Ana Yapı ana hatlarıyla anlatılmakta ve ilgili hikaye gelişimi
ve örneklerle birlikte Geleneksel Yapı ile karşılaştırılarak açıklanmaktadır.
İlk önce Geleneksel Yapı modelinin ana hatlarını çizeceğim. Daha sonra Yapı ile ilgili
ilgili bölümleri okuduğunuzda, bunların bu geleneksel modelden nasıl saptığını
göreceksiniz. Geleneksel Yapının nasıl çalıştığını anladıktan sonra, diğer yazarlardan
öne çıkmanıza yardımcı olacak istediğiniz sayıda yaratıcı hikaye yaratmak için bu
modeli kırabilirsiniz.
Geleneksel Yapı
Geleneksel Yapının net bir üç perdelik sırayla gerçekleşen net bir başlangıcı, ortası
ve sonu vardır. I. Perde Kurulum, II. Perde Gelişim ve III. Perde Doruk ve Çözüm'dür.
Genellikle I. Perde ve II. Perde'nin sonunda hikayeyi ileriye taşımak için bir Dönüm
Noktası vardır:
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR
Kurulum: Kurulum bize hikayenin yönünü verir. Hikayenin ilerlemesini

sağlamak için gereken tüm bilgileri vermenin yanı sıra hikayenin Türünü
ve ilerleme hızını da tanımlar. Örneğin, bir komedi yazıyorsanız hikayenin
geri kalanına zemin hazırlamak için Kurulum'da komedi kullanmaya çalışın.
(Aşağıdaki Ruh Hali ve Kanca, Geleneksel Yapıdaki Düzenin bir parçasıdır
ancak diğer Yapı türlerinde olmayabilir, bu yüzden onları ayırdım.)
Ruh Hali veya Ton: İyi Bir Senaryoyu Harika Hale Getirmek'ten Dr. Linda
Seger'e göre , “Çoğu harika filmde kurulum bir görüntüyle başlar.
Bize yer, ruh hali, doku ve bazen de tema hakkında güçlü bir fikir veren bir
görselleştirme görüyoruz. İlk görüntü bir uzay savaşı (Yıldız Savaşları), New
York'taki sokak çeteleri (Batı Yakası Hikayesi), dağlarda şarkı söyleyen bir
kadın (Müziğin Sesi) veya hayaletli bir kütüphaneyi uğursuz bir şekilde
koruyan aslan heykelleri (Hayalet- avcılar).”
Elbette bu senaristler için yeterince kolaydır, peki ya romancılar? Romancılar
ortam, yer ve karakter detaylarına çok dikkat ederek bunu Kurguda dramatize
etmenin bir yolunu bulabilirler. Bunu nasıl yaptığını görmek için herhangi bir
Stephen King romanının açılış bölümüne bakın. Eğer hikaye bir cinayet
davasını çözen genç bir kızla ilgili bir gizemse, bu kız cinayete ya da ölüme
işaret eden bir yerde olabilir mi? Ortamı ayarlamak için onunla önce mezarlıkta
buluşabilir miyiz?
Kanca, Katalizör veya Tetikleyici Olay: Bu, okuyucuyu hikayenin içine çeken
dinamik bir olaydır. Ana amaç veya sorun henüz belirtilmemiş olabilir,
ancak ilgiyi zirveye çıkaran bir şey olur. Bu bir Eylem (birisi öldürülür),
Diyalog (bir karakterin gizemli bir telefon görüşmesi alması) veya Durum
(bir karakterin başa çıkamayacağı bir durumla karşı karşıya kalması) olabilir.
Ciddi Sorun ve/veya Hedef: Neden önemsiyoruz? Ne tehlikede?

Sorun veya hedefin yalnızca ana karakter için önemli olması gerekir.
Örneğin araba kullanmayı öğrenmenin çok önemli bir şey olduğunu düşünmeyebiliriz, ancak eğer
Ana karakter belden aşağısı felçli bir kişiyse, bunun onun için önemli
olduğunu hissedeceğiz, özellikle de öğrenmek için güçlü bir nedeni
varsa. Belki çocuklarının velayetini kaybedecek? Buna çok zaman ayırın
çünkü bu, tüm hikayenizi yönlendirecek unsurdur.
Karakteriniz için kötü şeyler yapmaktan korkmayın ve her zaman
aralarından seçim yapabileceğiniz birkaç farklı Ciddi Sorun ve/veya Hedef
bulun. Kendinize şu soruyu sorun: "Karakterimin başına gelebilecek en
kötü şey nedir?" Belki onun yerine annesinin velayetini kaybedecek?
Veya kendine gerektiği gibi bakamazsa bir yuvaya yerleştirilecek.
Veya yukarıdakilerin tümü. Çok fazla araştırma yapın ve ne kadar çok fikrin
ortaya çıktığına şaşıracaksınız. Sonuçta onun gibi bir adamın araba
kullanmasına yardımcı olacak teknoloji yok mu?
Kötü Adam: Ana karaktere kim veya ne karşı çıkıyor? Yardım için Çatışma
bölümüne bakın. Bir şekilde Kötü Adamı tanıtmanız gerekiyor. Onu, kötü
davranışını aktaran kısa bir sahnede gösterebilir, diğer karakterlerin
onun hakkında konuşmasını, gelişinin habercisi olmasını sağlayabilir
veya kötü bir şeyin gelmekte olduğu ancak henüz bilinmediği sonucunu
çıkarabilirsiniz.
Ana Karakterler: Tüm Ana Karakterlerin mümkün olan en kısa sürede
tanıtılması gerekiyor. Tüm yardımcı karakterleri de tanıtmak harika
olurdu. Karakter kadronuzu minimumda tutmayı unutmayın. Aynı anda
dörtten fazla Ana Karakteri takip etmek çok zordur. Ve lütfen hepsinin
isimlerinin aynı harfle başlamasına izin vermeyin; Danny, Donald ve
Damon kafa karıştırıcı olabilir. Uygun olduğunda birkaç karakteri tek bir
karakterde birleştirin. Bir avukat ve bir kayropraktik uzmanı yerine bir
avukat/kayropraktik uzmanı bulundurun. Veya tıp hukukuyla ilgilenen
bir avukat.
Dönüm Noktası: Bir Dönüm Noktası bir uçurum gibidir; hikayenin yeni
bir yöne doğru gittiği ve bundan sonra ne olacağını merak ettiğimiz bir
an. Bir Dönüm Noktası çeşitli işlevleri yerine getirebilir. Linda Seger şöyle
diyor: Eylemleri yeni bir yöne
çeviriyor, temel soruyu/sorunu yeniden gündeme getiriyor ve cevabı merak
etmemizi sağlıyor. Bu genellikle ana karakter açısından bir karar veya
taahhüt anıdır.
ACT II GELENEKSEL UNSURLAR
Sorun Yoğunlaşıyor: Hikayeyi ileriye taşıyan eylemlere Eylem Noktaları denir ve

bunların üç türü vardır: Bariyer, Karmaşıklık ve Durum. • Karakter bir şeyi
denediğinde ve işe yaramadığında
engeller ortaya çıkar. Karakter yön değiştirmeli veya başka bir yaklaşım denemelidir.
Karakter ne yapacağına karar verirken bariyerler aksiyonu bir anlığına durdurur.
Örneğin Ana Karakterin paraya ihtiyacı var ama annesi ona borç vermiyor. Ne
yapacak? Belki feminist duyarlılığı ona bunu yapmamasını söylese de, bir striptiz
kulübündeki barmenlik işini kabul edecektir.
• Komplikasyon hemen sonuç vermeyen bir eylem noktasıdır. Okuyucuda beklenti yaratır ve gerilim
yaratır. Örneğin kahraman bir katili yakalamaya çalışırken birdenbire rüyalarının kadını odaya girer.
Ona verdiği tepki bize aralarında bir şeyler olacağını ama henüz olmadığını ve bunun işleri
karmaşıklaştırabileceğini söylüyor.
• Durum, (Bölüm 3'te bulunan) Usta Dramatik Durumlardan birinin, hikayeyi ilerletmek ve gerilim
eklemek için bir karakterin başına gelmesidir. Genellikle Ana Karakterin Ciddi Sorunu ve/veya
Hedefinin ayrılmaz bir parçası olan başka bir karakter tarafından ortaya çıkar. Bir Durumun tüm
başlangıcı, ortası ve sonu aynı anda oynandığı için hikaye biraz dolambaçlı olabilir veya Durum
ikinci perde boyunca parçalar halinde oynanabilir. Örneğin, Ana Karakter, kız kardeşinin narkotikten
tutuklandığını öğrenir (Sevilen Birinin Onursuzluğunun Keşfi) ve şimdi tüm siyasi kampanyası
tehlikededir.
Geçici Zafer: Ana Karakter amacına ulaştığını düşünür (suçu çözdü, kötü adamı
mağlup etti veya yarışmayı kazandı).
Ancak bu Zafer kısa ömürlüdür. Bir geri dönüş hemen köşede.
Biz beklerken alt olay örgüsü bir anlığına devreye girebilir.
Geriye Dönme: Artık Ciddi Sorun ve/veya Hedef kötüleşiyor. Zafer artık gerçek bir
Zafer değil ve Ana Karakterin denemeleri henüz bitmedi. Miss Congeniality'de,
Sandra Bullock'un karakterinin şüpheleri olmasına rağmen FBI ajanları çılgın
bombacıyı yakaladıklarını düşünerek oradan ayrılırlar. Yanlış adamı yakaladıklarını
öğrenir ve geride yalnız kalmaya karar verir.
Geri dönüş birkaç farklı şekilde gerçekleşebilir. Bazı olasılıklar şunlardır:

• Yeni bilgiler devreye girer. • Dramatik
Bir Durum meydana gelir. • Başka
bir karakter Ana Karakteri açar. • Yardımcılar ve
arkadaşlar Ana Karakterden vazgeçip onu yalnız bırakırlar. • Ana Karakterin
gerçekleştireceği buluşma yeri veya görevin en son değiştirilmesi
dakika.
• Ana Karakterin gerçek olduğunu düşündüğü şey artık yalan olarak
görülüyor. • Kötü adam iyi adama, iyi adam da kötü adama dönüşür; belki de Ana Karakteriniz yanlış
adamın peşindedir.
Karanlık An: Ana Karakter başarısız oluyor ya da en azından öyle görünüyor.

Kahramanın kahramanla yüzleştiği aksiyon filmlerini düşünün.
Kötü adam ve zar zor canlı çıkıyor. Ana Karakter için sorun daha da kötüleşiyor ve
hedefi ulaşamayacağı bir noktaya itiliyor. Başarılı olup olmayacağını merak ediyoruz
çünkü sanki her şey kaybolmuş gibi görünüyor.
Dönüm Noktası: Bu, I. Perde'nin sonundaki ilk Dönüm Noktası ile aynı şeyleri
gerçekleştirir. Tek fark, Ana Karakterin genellikle bu Dönüm Noktasını harekete
geçiren bir karar vermeye zorlanmasıdır. Bu şekilde hikayedeki olayları aktif olarak
yaratır. Örneğin, Oz Büyücüsü'nde Dorothy perdeyi geri çekmeye karar verir ve
bunu yaparak Büyücü'nün bir sahtekar olduğunu ortaya çıkarır. Dönüm Noktanız,
hikayenizde kullandığınız Dramatik Geçiş Çizgisi türüne bağlı olacaktır:
• Karakter Başarılı Olur'u kullanıyorsanız, Ana Karakterin bulunduğu yer burasıdır.

devam etmeye karar verir.
• Karakter Yenildi Geçiş Çizgisini kullanıyorsanız, Ana Karakterin bulunduğu yer burasıdır.
kader mühürlenir. Yanlış karar verir.
• Karakter Hedefi Terk Ediyor Geçiş Çizgisini kullanıyorsanız, burası Ana Karakterin Hedeften vazgeçtiği yerdir - iyi
ya da kötü. Ya da kendisine yalan söylenmiştir ve artık kovalanacak bir Hedef kalmamıştır, ya da o öyle
zannetmektedir. Yeni bir Gol seçecek mi? Oz Büyücüsü'nde Dorothy'nin Amacı, eve gidebilmek için Büyücüyle
buluşmaktı. Büyücüyle tanıştığında onun bir sahtekar olduğunu öğrenir ve Amacı yok edilmiş gibi görünür,
ancak gerçek Amacı yalnızca Büyücüyle tanışmak değildir; onun gerçek Amacı eve gitmektir. Kendini toplayıp
ilerlemeye karar verirse hâlâ bunu yapmanın bir yolunu bulabilir.
PERDE III GELENEKSEL UNSURLAR
Son Engel: Ana Karakter, Dönüm Noktasının ivmesi nedeniyle son bir büyük
engelle yüzleşmek zorunda kalır. Bu engel onun imanını, kararlılığını, karakterini
ve dayanıklılığını sınayabilir. Sadece fiziksel olarak değil (genellikle komedide
olduğu gibi) aynı zamanda zihinsel ve duygusal olarak da sınırları zorluyor. Yine
son engel Geçiş Hattı'na bağlıdır. • Eğer Ana Karakter başarılı olacaksa, burası Kötü
Adamı yok edilmesi için hazırladığı yerdir. Yalan söyleyebilir ve Kötü
Adam'ı kandırarak dışarı çıkarabilir. Vazgeçmiş gibi davranabilir.
Gelecekteki başarısını garantilemek için ne gerekiyorsa yapacaktır.

• Eğer Ana Karakter yenilecekse, Burası Kötü Adam'ın yenilmesi için hazırlandığı yerdir.
içeri gelin ve ondan uzaklaşın.
• Eğer Ana Karakter Hedefinden vazgeçecekse bunu herkese duyuracağı yer burasıdır. Veya burası yeni bir Hedefe
ulaşmaya çalıştığı yerdir.
Doruk: Ana Karakter, Kötü Adamla yüz yüze gelir.

Ya Sorun çözülür ve Hedefe ulaşılır ya da tam tersi. Bu öğe genellikle hızlı ve hızlı
tempoludur.
Çözüm: Tüm yarım kalmış işler halledildi. Tüm alt konular

çözümlenir ve Ana Karakter hikayedeki olayları yansıtır. Hiç değişti
mi? Hikaye onu nasıl etkiledi? Yaşadığı olaylara karşı tutumu nasıl?
Mümkünse hikayenin ahlaki değerini göstermek için tema burada
tekrar ortaya çıkabilir.
Okuyucular eğlenirken bile bir şeyler öğrenmeyi severler.
Sonraki on bir bölümün her biri Ana Yapılardan birini derinlemesine

özetlemekte ve size bu bölümde özetlenen Geleneksel Yapıya alternatifler
sunmaktadır. Bu on bir Yapının bazıları Geleneksel Yapıya diğerlerinden
daha fazla meydan okuyor, ancak hepsi geleneksel modelden nasıl
saptıkları bağlamında sunuluyor. Çoğu yazar Geleneksel Yapının içini ve
dışını bildiğinden, diğer Yapılarla çalışırken onu bir referans noktası
olarak kullanmak en iyisidir.
Silindir
Hız treni yolculuğu
BAĞIMSIZLIK GÜNÜNDEN: ŞEHİT : Bir geri

sayım… bekle, neye geri sayım David?
DAVID: Ah, satrançta olduğu gibi... önce taşlarınızı stratejik olarak
konumlandırırsınız, sonra zamanlama doğru olduğunda, vurursunuz. Görmek?
Çabalarını senkronize etmek için bu tek sinyali kullanarak kendilerini dünyanın
her yerinde konumlandırıyorlar. Yaklaşık altı saat içinde sinyal kaybolacak ve
geri sayım bitecek.
MARTY: Peki sonra?
DAVID: Şah mat!
MARTY: (Korkuyla nefesi kesilir) Aman Tanrım! Aman Tanrım! Kardeşimi
arasam iyi olur! Hizmetçimi arasam iyi olur! Avukatımı aramam lazım! Ahh,
avukatımı unut.
Roller Coaster Ride tam da budur; izleyiciyi heyecana sürükleyen bir hikaye
Gazı asla bırakmayan, gerilim ve gerilim dolu bir yolculuk.
Geleneksel Yapıda olduğu gibi hikayenin sonunda bir büyük Doruk noktası
yerine, bu yapının hikaye boyunca birçok Doruk noktası vardır. Her biri bir
öncekinin üzerine inşa ediliyor ve okuyucuyu sonuna kadar esaret altında
tutuyor. Tren yavaş yavaş tepeye tırmanıyor. Zirveye ulaşıyor ve ardından tekrar
yokuş yukarı çıkmaya başladığı yere doğru dalıyor.
Hala üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son hissi var.
ancak eylemlerin kendi mini eylemleri vardır:
Bu Yapı oldukça olay örgüsüne dayalıdır. Tıpkı bir roller-coaster'ın insanları

pistte hareket ettirmesi gibi (ve tam tersi değil), bir Roller Coaster senaryosundaki
olaylar hikayeyi ileriye taşır, karakterler değil.
Karakterler etraflarındaki olaylara tepki vermek zorunda kalıyor çünkü bunu

yapmamak felaket anlamına gelir. Hikâyedeki olayların insafına kalmış durumdalar ve
olayları yeniden düşünecek neredeyse hiç zamanları yok. Eylem planları oluşturabilirler
ancak olayların gerçekleşmesini durduramazlar.
Olaylarla yalnızca harekete geçtiklerinde başa çıkabilirler.
(Kötü adamın bomba yerleştirmesini engelleyemezler ama patlamasını engellemeye
çalışabilirler.)
Roller Coaster Sürüş Elemanları
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum •

Kanca
• Ciddi
Sorun • Ana
Karakterler •
Kötü
Adam • Dönüm Noktası
PERDE I YENİ UNSURLAR
Roller Coaster Ride'ın ana unsurlarından biri, Ticking Clock olarak bilinen
saattir. Bu tür hikaye yapısında genellikle hikayeyi ilerletmeye ve okuyucuyu
koltuğunun kenarında tutmaya yönelik bir aciliyet duygusu vardır. Mesela bir
saat içinde bomba patlayacak ve pek çok masum çocuk ölecek. Kahraman
bombayı bundan önce bulabilir mi?
Tehlikede olan Son Derece Büyük Bir Sorun vardır; genellikle Ölüm kalım
meselesidir. Bu hikaye yapısı olay örgüsüne dayalıdır ve zamana karşı yarışan
karakterleri ve onların içsel duygularını keşfetmek için çok az zaman vardır. Bu
nedenle problemin hikayeyi ileriye taşıyacak ve okuyucunun ilgisini çekecek
kadar güçlü olması gerekir.
I. Perde başlı başına bir Mini Doruk ile bitiyor ve yeniden gerilim yaratmaya
başlıyor.
Ruh Hali ve Temanın en azından derinlemesine sunulması için fazla zaman

yok. Okuyucular genellikle içeri girdiklerinde bir aksiyon yolculuğuna
çıkacaklarını bilirler. Bunun yerine, Kötü Adam ve onun çılgın düşünce veya
hareket tarzının onun neler yapabileceğini ortaya koyduğu gösterilebilir. Hız
filmini düşünün .
Tüm alt kurgular ana olay örgüsünden doğrudan etkilenir ve ona bağlanır.
Tüm yardımcı karakter hikayeleri ana olay örgüsüne bağlı olduğu gibi, diğer
tüm alt olay örgüleri de ana olay örgüsüne bağlı olmalıdır. Gerginliği devam
ettirmenin en iyi yolu budur. Jurassic Park'ı düşünün . Karakterlerin kurulumu
ve tanıtılması bile hikayedeki olaylarla ilgilidir. Paleontologlarla ilk
karşılaştığımızda yırtıcı kuşların avlanma stratejilerinden bahsediyorlar. Bu,
gerçek bir yırtıcı hayvanla yüz yüze karşılaştıklarında gelecek felaketin
habercisidir.
Farklı Destekleyici Karakterlerle devam eden birkaç hikaye olabilir. Yine, bu

hikayelerin tümü bir şekilde ana olay örgüsüyle ilgilidir. Örneğin insanlarla
dolu bir otobüs kaçırılırsa, Yardımcı Karakterlerin ya aileleri ve arkadaşları
otobüste olacak ya da bir şekilde bu insanları kurtarma işine dahil olacaklar.
Onların umutlarını ve hayallerini öğrenecek zamanımız yok. Ana olay
örgüsünden tamamen alakasız bir alt olay örgüsü sunarak bundan sapmak
hikayeyi yavaşlatmaktan başka bir işe yaramaz.
Olay örgüsünün işini yapabilmesi ve başarılı olabilmesi için tüm karakterlerin Perde I'de
tanıtılması gerekir.
1. PERDE SORULARI • Hikayede

kaç Ana Karakteriniz ve Yardımcı Karakteriniz olacak? Hepsi burada mı tanıtıldı? • Kötü Adamı nasıl
tanıtacaksınız?
Okuyucunun hemen neyi bilmesini istiyorsunuz?
Kötü adam mı? Nasıl göstereceksin?
• Ana Karakter ne istiyor? Olay örgüsünde yaşanan olaylar onun gerçek planlarını nasıl yarıda bırakıyor?
(Örneğin Bağımsızlık Günü'nde Will Smith sadece ailesiyle birlikte olmak ve normal bir hayat
yaşamak istiyor. Hatta bir uzaylıyı yakaladığında "şu anda barbeküde dinlenmesi gerektiğini"
bağırıyor.) • Nasıl
Yakında zaman unsuru devreye girecek mi? • Burada
kaç tane Mini Doruk yaşayacaksınız? Bunların hepsi hikaye açısından haklı ve organik mi?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Ciddi Sorun Yoğunlaşıyor

• Geçici Zafer ve Geri Dönme
(muhtemelen) • Karanlık An • Dönüm Noktası
(muhtemelen)
PERDE II YENİ UNSURLAR
Kendi başlangıçları, ortaları ve bitişleri olan birkaç Mini Doruk vardır. Belki de
Ana Karakterin kurtarılması gerekiyor
Farklı yerlerde birkaç kişi var ve her kurtarma kendi başına çok dramatik.
Kötü Adam, Ana Karakterin planlarını mahvetmesini engellemek için tüm

kaynaklarını çekerek, özellikle de çaresizse, hayattan daha büyük hale gelebilir.
Mümkünse, Bahisler büyür. Ana Karakter, hedefine ulaşmanın eşiğinde

olduğunu düşünebilir ancak hedefin kendisinden uzaklaştığını görebilir.
İkincil Zaman Unsurları devreye girebilir. Eğer bomba bir saat içinde
patlayacaksa, belki de Ana Karakterin, Londra'ya giden uçağa binmeden önce
bombayı etkisiz hale getirebilecek tek kadını bulmak için beş dakikası vardır.
2. PERDE SORULARI • Kaç

tane Mini Doruk'a sahip olacaksınız? Perde I veya Perde III'e çok mu
benziyorlar? • Bahisler nasıl
artacak? • Ana Karakterin önemsediği şeyleri ona karşı nasıl
kullanabilirsiniz? • Kötü adamın kötü adam olabilmesi için ne kadar ileri itilmesi
gerekecek? Onun kurtarıcı bir niteliği var
mı? Yaptığı şeyi neden yapıyor? • Ne tür İkincil Zaman Öğesini koyabilirsiniz?
PERDE III GELENEKSEL UNSURLAR • Son Engel •

Doruk • Çözüm
PERDE III YENİ UNSURLAR
Her birinin kendi başlangıcı, ortası ve sonu olan bir veya iki Mini Climax daha
gerçekleşir. Her Doruk arasında bir veya iki Karanlık An gerçekleşebilir ve bir
sonraki Doruk'u harekete geçirebilir.
Zaman Elementi yoğunlaşır. Belki bomba dağıtıcısı bir hata yaptı ve bomba
üç dakika içinde patlayacak. Ya da Kötü Adam üzüldü ve patlama zamanını ya
da oyunun başka bir kuralını değiştirdi.
Alt senaryolar hızla çözülür veya tamamen son Doruğa bağlanır. Ana Karakter
hedefine ulaştığında her şey yerli yerine oturur.
3. PERDE SORULARI • Burada

birkaç Mini Doruk'unuz olacak mı? Yoksa sadece büyük bir tane mi? Neden?
• Zaman Unsuru yoğunlaşmalı mı? Konuyu zenginleştirecek mi? Ana Karakterin işlerini zorlaştıracak
mı? • Bu hikayeden
sonra Ana Karakterin hayatı nasıl değişti? Gerçek Amacı aynı mı? Öncelikleri herhangi bir şekilde
değişti mi? (Örneğin, Bağımsızlık Günü'nde Will Smith, kız arkadaşına evlenme teklif etmeye
karar verir çünkü ailesi onun için en önemli şey haline gelmiştir ve hayatın oyun oynamak için
çok kısa olduğunu fark eder.) • Bir devam
filminin habercisi olmak için yarım kalmış işleri çözülmemiş halde bırakacak mısınız? ?
ÖRNEKLER Jurassic
Park, MICHAEL CRICHTON Bilim insanları,
büyük bir güvenlik sorunu yaşayan bir tema parkını doldurmak için dinozorları
klonluyor ve dinozorları ortalığı kasıp kavurmak üzere serbest bırakıyor.
Bağımsızlık Günü, ROLAND EMMERICH Uzaylılar
Dünya'ya gelirler ve Amaçları istila etmek ve yok etmektir. Üstün teknolojiyle
mücadele eden bir grup adam, istila için geri sayım başlarken Dünya'yı nasıl
kurtaracaklarını bulmaya çalışır.
Hız, JAN DE BONT Genç
bir polis, otobüsün saatte elli milin altına düşmesi durumunda patlamaya hazır
bombası olan bir otobüsün yolcularını kurtarmak zorundadır.
Tekrar
RASHOMON'DAN : RAHİP: Eğer
insanlar birbirlerine güvenmezse, bu dünya cehenneme dönebilir.
ORTAK: Doğru. Dünya bir çeşit cehennem.
Rahip: Hayır! Buna inanmak istemiyorum!
HALK: Ne kadar yüksek sesle bağırırsanız bağırın kimse sizi duymayacak.
Sadece düşün. Bu hikayelerden hangisine inanıyorsunuz?
ODUNCU: Hiçbirinin anlamı yok.
ORTAK: Bu konuda endişelenmeyin. Sanki erkekler mantıklı değilmiş gibi.
Tekrar, olayların iki ila üç versiyonunun tek bir yerde bulundurulması olarak tanımlanır.
hikaye. Bu versiyonlar, bir karakterin hayatındaki olayları birkaç kez yaşadığı Run
Lola Run ve Groundhog Day'de olduğu gibi bir karakterin bakış açısından tekrar
tekrar gelebilir veya He'de olduğu gibi birkaç karakterden birbiri ardına gelebilir.
Aynı hikayenin kendi versiyonlarını anlatan iki ila üç karakterin olduğu Said, She
Said ve Rashomon .
Karakter Yenildi Geçiş Çizgisini burada başarmak zordur çünkü gösterilen
hikayenin her versiyonunda karakterin yenilmesi gerekir. Elbette yapılabilir, ancak
okuyucu genellikle bu tür bir hikayede bir noktada karakterin galip geldiğini
görmek ister, sonunda Hedefinden vazgeçse bile. Hepimiz işleri farklı yapmak
için ikinci bir şans verilmesini isteriz çünkü ikinci (veya üçüncü) seferde başarılı
olacağımıza inanırız.
Tekrar Yapısı
Tekrarın hala üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son hissi var:
Tekrar yapısı olay örgüsüne dayalı veya karaktere dayalı olabilir. Olay örgüsüne
dayalı türde olay örgüsü hikayenin ana odak noktasıdır. Hikayenin her versiyonunda
olay örgüsü değişir ve karakterler bu değişikliklere tepki verir. Rashomon'da bir suçla
itham edilen üç karakter ve onları suçlayanların hepsi, sanıkların her birinin ifade olarak
verdiği suçun farklı versiyonlarına tepki gösteriyor.
Karakter odaklı türde karakter hikayenin ana odak noktasıdır.

Her versiyonda hikaye aynı kalıyor ancak karakterin olaylara yaklaşımı değişiyor.
Köstebek Günü'nde Bill Murray, derslerini alıp davranışını değiştirene kadar aynı günü
tekrar tekrar yaşıyor. Günün tekrarlandığını kimse bilmiyor.
Tekrar Elemanları
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum • Ruh
Hali
veya Ton •
Kanca
• Sorun •
Ana Karakterler
Zaman Birleştirme ayarlandı. Bir şekilde okuyucu bir hikayenin birkaç farklı
versiyonunun sunulacağını biliyor. Filmde bu, karartma ve karartma, renkli
yıkama veya diğer görsel tekniklerle yapılabilir. Romanlarda bu, zamanda bir
bölünmenin gerçekleştiğini göstermek için her türlü sayfa sonu ile yapılabilir.
Mesajı okuyucuya iletmek için gerektiği kadar yaratıcı olabilirsiniz. Eğer
olayların farklı karakterlerden versiyonlarını sunuyorsanız, sanki her karakter
birbiri ardına hikayenin kendi versiyonunu anlatmak için öne çıkıyormuş gibi
olur. Her iki durumda da, doğrusal zamanın bu şekilde kırılması genellikle
hemen gerçekleşir veya en azından hikayenin ilk temsilinin sonunda, yani
genellikle I. Perde'nin sonunda gerçekleşir. Her şey okuyucuya hangi noktada
ipucu vermek istediğinize bağlıdır. neler olup bittiğine dair.
Tutarlılığı korumak için tüm karakterlerin burada tanıtılması gerekir. Hikaye

birkaç kez sunulacağından okuyucunun oyuncuların kim olduğunu ve neden
orada olduklarını bilmesi gerekiyor. Bu şekilde okuyucu, sunulan her versiyonda
bunların nasıl değiştiğini görebilir.
Bir karakterin önceki eylemlerinden nerede saptığını görebilmek için, sunulan

hikayede güçlü bir odaklanma olmalıdır.
Olay örgüsüne dayalı bir hikayede, farklı versiyonu farklı kılan şeyin ne
olduğunu gösterin. Karakter odaklı bir hikayede, karakterin hikayeyi defalarca
tekrarlaması nedeniyle neden değişmesi gerektiğini gösterin.
Perde I'in bir Tersine Döndürme ile bitmesi gerekiyor: "Şimdi hikayeyi yeniden
göreceğiz." Olay örgüsüne dayalı bir hikayede, hikayenin kendi versiyonunu
anlatmak için yeni bir karakter öne çıkar. Karakter odaklı bir hikayede karakter,
hikayenin başlangıcına geri dönerek geçmişi yeniden yaşar.
olaylar
Bu tür bir hikayede Kötü Adam olabilir de olmayabilir de. Ana Karakter aynı
olayları tekrar tekrar yaşıyorsa, kendisinin en büyük düşmanı olabilir, bu
yüzden bazı dersler alması ve yollarını değiştirmesi gerekiyor.
PERDE SORULARI • Ana

Karakter olayların tekrarlandığını hemen biliyor mu? • Bu olay örgüsüne
mi yoksa karaktere mi dayalı olacak? Neden?
• Versiyonları daha dramatik veya farklı kılmak için herhangi bir şey
ekleyebilir misiniz? • Hemen tanıtamayacağınız karakterler
var mı? • Bir Kötü Adam olacak mı?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorun Yoğunlaşır:

Hikaye olay örgüsüne dayalıysa Sorun, nedene göre yoğunlaşır, olayların hangi versiyonunun
gerçek olduğunu bulmak önemlidir. Bir suçlu idamla mı karşı karşıya? Hikâye karakter odaklı
ise, olayların tekrarlanmasından karakterin çıkmasının neden önemli olduğu nedenine göre
Sorun Yoğunlaşır.
• Geçici Zafer: Bir an için yeni hikaye versiyonu daha başarılı gibi görünüyor veya
ilk görülenden daha doğru.
• Tersine çevrilme: Bu hikayeyi tekrar göreceğiz çünkü hâlâ şüphelerimiz ve sorularımız var.
Yeni hikaye versiyonu soruları gündeme getiriyor. Bu sürüm, az önce sunulan

sürümden daha başarılı mı yoksa daha mı doğru? Ne değişti? Hangi versiyona
inanılmalı? Ana Karakterin hedefi değişti mi?
Yardımcı Karakterler, Geleneksel Yapıda olduğu gibi bu yapıda da değişmez

veya bir yaydan geçmez. Hikaye Rashomon örneğinde olduğu gibi olay
örgüsüne dayalıysa , bunlar yalnızca duruma göre değişir.
Hikayenin güncel versiyonunu anlatan kişinin görüşleri. Hikaye karakter odaklıysa,

Run Lola Run örneğinde olduğu gibi , Ana Karakter bazı şeyleri farklı yapmayı
seçerse ve bu karakterlerin hayatlarını daha fazla görme şansı yakalarsa, bazı
Yardımcı Karakterler hakkında daha fazla şey öğreniriz. Örneğin, bir versiyonda
Lola bankada daha uzun süre beklemeye karar verir ve bu da babasının zina
ilişkisini öğrenmesine yol açar. Babası değişmedi; Az önce onun hayatının daha
fazlasını gördük.
EYLEM II SORULARI • Sorun

Derinleşecek mi? Ana Karakterin neden bu Tekrardan çıkması gerekiyor?
olaylar?
• Yardımcı Karakterler hakkında daha fazlasını öğreniyor muyuz? Neden? Hikayeyi zenginleştiriyor mu? Veya gelecek bir
sonraki sürümü ayarlamak mı istiyorsunuz?
• Bu perdede olayları birden fazla kez Tekrarlayacak mısınız? Eğer öyleyse, ne göstermeye
çalışıyorsunuz? • Burada gelecek son versiyonda cevaplayacağınız hangi sorular soruluyor? • Ana
Karakter hiç değişti mi?

• Son Engel: Bu hikayenin son halidir. Eğer komploya dayalıysa gerçek ortaya çıkacak mı? Eğer karakter
odaklıysa Ana Karakter bu sefer doğru kararı verebilecek mi? • Doruk • Çözünürlük: Yarım kalmış
işler
halledilir,
ancak muhtemelen bazıları henüz ortadan kaldırılmıştır
son hikaye versiyonu bunları tamamen hariç tutabilir.
Ana Karakter ilk kez farklı bir şey yapıyor veya olayları farklı görüyor. Tekrarlama
döngüsü bozulur.
Ana Karakter, Rashomon gibi gerçeği ararken olduğu gibi burada da Hedeften
kolayca vazgeçebilir çünkü kesin bir cevap olmayabilir. Bu durumda genellikle,
muhtemelen gerçeğin ne olduğuna dair yanıtlanmış veya araştırılmış daha büyük
bir soru vardır.
Temanın çıkacağı yer burasıdır.
Çözünürlük, okuyucunun önceki olayları ve karakterin bundan sonra nereye

gideceğini merak etmesine neden oluyor.
Doruk, Ana Karakterin farklı bir şey yapmaya veya olaylara bakış açısını
değiştirmeye karar vermesiyle ortaya çıkar. Okuyucu onun bu sefer başarılı
olmasını istediği için işler gerçekten kızışıyor. Belki
Okuyucu başarılı olmak için ne yapması gerektiğini tam olarak biliyor ve onun bunu
çözmesini bekliyor.
PERDE III SORULARI • Sonunda

Ana Karakterin olayların tekrarının dışında olduğu açık mı? Yoksa ayrılacak mısın
okuyucunun aklında bir soru mu var?
• Bu versiyonu öncekilerden nasıl daha dramatik hale getireceksiniz? • Ana
Karakter Tekrardan çıktıktan sonra neler olduğunu okuyucuya gösterecek misiniz? Hayatına
devam ediyor mu? • Ana
Karakter veya okuyucu bu hikayeyi tekrar tekrar görmekten ne öğrendi?
ÖRNEKLER Rashomon,
AKIRA KUROSAWA İğrenç bir suç ve
sonrası farklı bakış açılarından anılıyor.
Köstebek Günü, HAROLD RAMIS Bir

hava durumu sunucusu, hava tahmini yapan bir köstebek hakkındaki bir
hikayeyi anlatmak için gönülsüzce gönderilir. Bu onun hikayedeki dördüncü
yılı ve hayal kırıklığını gizlemek için hiçbir çaba göstermiyor. Ertesi gün
uyandığında o günün defalarca aynı gün olduğunu keşfeder.
Koş Lola Koş, TOM TYKWER Lola,

erkek arkadaşının hayatını kurtarmak için koşmak zorundadır. İlk denemesi
başarısızlıkla sonuçlanır ve aynı olayları iki kez daha tekrarlayarak farklı
kararlar alır.
Kader
MILDRED PIERCE'DEN
Geceleri bir sahil evinde bir silah ritmik tempoda altı kez ateş ederek sahibi
Monte Beragon'u öldürür.
Katil görünmüyor.
Kurşunlar kurbanın arkasındaki aynayı paramparça ediyor. Kurban öne doğru
yalpalıyor, yere yığılıyor ve titreyen bir ateşin önünde yere düşüyor; silah cesedin
önüne atılır. Ölen adamın tek sözü:
"Mildred!"
Polis tarafından sorgulandıktan sonra Mildred, ilk evliliğinin bozulmasına ve
cinayete yol açan gelişen olayları geriye dönüşle hatırlıyor.
Kader yapısında Doruk, hikayenin başında olduğu gibi sonunda da yer alır. Bu
Açılış Doruğunu takip eden şey, az önce görülen Doruğa yol açan olayların bir veya
iki geri dönüşüdür. Son Doruk'un ardından okuyucunun beklediği Çözüm geliyor.
“Doruktan sonra karaktere ne oldu?” okuyucuyu okumaya devam ettiren asıl
sorudur.
Bu yapıda kahraman iklimsel olaydan kaçamaz; bu onun Kaderidir.

Farklı yapabileceği hiçbir şey yok ve olayların aynen yaşandığı gibi anlatılması
gerekiyor. Çözünürlük seyirci için sürprizler, dönüşler veya sürprizler içerebilir,
ancak geçmişe dönüş gerçeklere ve olaylara oldukları şekliyle bağlı kalmalıdır. Aksi
takdirde, birçok karakterin olup biteni kendi versiyonunu anlattığı bir Tekrar
hikayesi yazıyorsunuz demektir. Replay ve Fate'i bu şekilde birleştirebilirsiniz ancak
Replay hakim yapı haline gelecektir. Karardaki bir değişiklik, tehlikenin en
kötüsünün önlenmiş olması olabilir. Belki de kurban kurşun geçirmez bir yelek
giyiyordu ve Climax'taki saldırıdan sağ kurtulmuştu.
Karakter Yenildi Throughline burada çok iyi çalışıyor. Kara film türündeki
hikayeleri düşünün: Postacı Her Zaman İki Kez Çalar ve Çifte Tazminat. Açılış
sahnesinde bir karakter mağlup oluyor ve onun
Buna nasıl bulaştığını anlatarak geri dönüşe başlarken panik ve umutsuzluk

karışıklık.
“Az önce ölen arkadaşımın başına gelenlere bakın” gibi trajik/olumlu bir hikaye
olabilir. Daha sonra Ana Karakterin bu arkadaşla olan hayatına bir geri dönüş olur
ve burada Karar'da Ana Karakterin arkadaşının ölümünden memnun olduğunu ve
birlikte geçirdikleri zaman için minnettar olduğunu öğreniriz.
Gördüğünüz gibi, Kader tipi hikayede, kahraman bize daha önce başına gelenleri
anlattığı için birinci şahıs anlatımı kolaylıkla yapılabilir. Örneğin Forrest Gump ,
mavi gökyüzünde süzülen ve Forrest'in ayaklarının dibine inen bir tüyle açılıyor.
Bir otobüs durağında oturuyor ve başına gelen herkese olağanüstü hayatını
anlatmaya başlıyor. Bu hikaye, Kader yapısını bir dizi bölüm gibi bir araya getirilen
mini hikayelerle birleştirir.
Kader Yapısı
Kader, Doruk ile açılsa da:
Bu yapı hem olay örgüsüne hem de karaktere dayalıdır. Olay örgüsü, karakteri,
karakterin de seçimler yapması gereken zorlu bir duruma itiyor. Her ikisi de
hikayeyi ileriye taşımak için birlikte çalışır. Ana Karakter hikaye içindeki olaylara
tepki verir ama aynı zamanda kendi olaylarını yaratmak için de hareket eder.
Kader Unsurları
1. PERDE GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum: Bu,

Final Doruk noktasının sunulmasından gelir;
geri
dönüş. • Ruh
Hali veya Ton • Kanca, Katalizör veya Kışkırtıcı Olay: Bu, Ana Karakterin Doruk noktasına nasıl
geldiğini merak etmekten veya Doruktan sonra ona ne olacağını merak etmekten
kaynaklanır. • Ciddi Sorun ve/

veya Hedef • Kötü Adam: Bu kahraman veya anti-kahraman olabilir. Bu, kahramanın sahip olduğu gibi, bu yapıda
Climax'ın açılışında sıklıkla yanlış bir şey yaptı. •
Ana Karakterler: Burada hepsi tanıtılmalıdır.
• Dönüm noktası
Hikaye Final Climax ile açılıyor. Ana Karakter yenilebilir, öldürülebilir veya
tutuklanabilir ya da tehlikeden kıl payı kurtulabilir. Nostaljik olabilir ve trajik
olmasa bile kendi öyküsünü anlatma arzusunu taşıyor olabilir. Burayı ilginç
kılmak için bir çeşit psikolojik bileşenin olması gerekiyor.
Sonuçta Fate, Sylvester Stallone'un açılıştaki iklim sahnesinde anlamsız bir

kötü adamı öldürdüğü bir aksiyon filmi olsaydı pek işe yaramazdı. Olaydan sonra
kim oturup filmin tamamını izlerdi? Şimdi öldürdüğü adam babasıysa ya da bu
yüzden cinayetten idam cezasına çarptırılmışsa, o zaman ilginç olurdu.
Final Doruk gösterildikten sonra hikaye,

tüm Ana Karakterler.
Hikayeyi ileriye taşıyacak olay örgüsü ve karakterin yanı sıra, her zaman
Kader'in hikayeyi ve Ana Karakteri belirli bir sona doğru sürüklediği duygusu
vardır. Ana Karakterin yol boyunca farklı seçimler yapması gerektiğini biliyoruz,
ancak bunu yapmasının hiçbir yolu olmadığını da biliyoruz.
Son Doruk, kahramanın son derece yanlış bir şey yaptığını biliyorsak ama
yine de onu desteklemek istiyorsak onu bir anti-kahraman olarak gösterebilir.
Belki bir banka soydu ya da ailesinden çaldı.
Bazen, ana hikayedeki kahramanın veya diğer karakterlerin, ne kadar küçük

olursa olsun, farklı bir seçim yapma veya müsait ve istekli birinden yardım
kabul etme şansına sahip olduğunu görürsek, durumun trajedisi daha da
büyür.
1. PERDE SORULAR • Bu bir anti-

kahraman hikayesi mi olacak? Eğer öyleyse, kahraman ne kadar kötü
olacak? • Birinci şahıs anlatımınız olacak mı? Veya hikayeyi başlangıçtan sonra üçüncü şahıs olarak anlatın
Doruk? •
Kaç karakter yer alıyor? • Bu hikayeyi
anlatmaktaki amacınız nedir? Vicdansız karakterler hakkında yazarken incelediğiniz bir tema var mı?
(Kullanıldığı takdirde vicdansız karakterler genellikle bir bütün olarak toplumu veya toplumun bir
bireye onu bu tür davranışlara sürüklemek için yaptıklarını temsil eder. Elbette bu karakterler olayları
daha olumlu bir şekilde ele alabilirdi, o yüzden unutmayın neden yapmadıklarını belirtin.)
ACT II GELENEKSEL UNSURLAR

• Sorun Yoğunlaşıyor
• Geçici Zafer: Bu isteğe bağlıdır ancak karakterin gittiği yolda ilerlemesini sağlamak için kullanılır.
Eğer yıkıcıysa, bundan paçayı kurtaracağını düşünüyor, öyleyse neden ilerlemeye devam
etmiyorsunuz?
• Tersine Çevirme: Bu, Geçici Zafer varsa kullanılır.
Ana Karakter kendini giderek daha da derine sokarak ilerler. Eğer yıkıcıysa
yanlış insanlara güvenebilir ve kötü kararlar verebilir. Eğer yıkıcı değilse,
anlattığı hikayedeki olaylar karşısında kendisini daha duygusal bulabilir veya
hikayeyi anlatırken hikayeye yeni bir açıdan bakabilir.
Ana Karakteri biraz sevmemize neden olacak şeyler oluyor. Hiçbir karakter
tamamen kötü değildir; onun hakkında her zaman en az bir sevimli nitelik
olmalı.
Perde II tamamen sona ulaşmak ve okuyucuya her şeyin nasıl olduğunu

göstermekle ilgilidir. İlginç hale getirmekten korkmayın.
2. PERDE SORULARI • Geçici bir

Zafer elde edecek misiniz? Neden? Geri Dönüşü inandırıcı kılmak mı istiyorsunuz?
• Ana Karakterin ruhunu keşfedecek misiniz? Bize onun hakkında daha fazlasını ve nasıl olduğunu göster
bu karışıklığın içine mi girdin?
• Diğer karakterler Ana Karakter hakkında ne düşünüyor? •
Ana Karakteri devam etmeye motive eden şey nedir? Açgözlü mü? Hikayesini anlatarak aramızdan
ayrılan birine saygısını mı sunmak istiyor?

• Son Engel: Okuyucunun beklediği an geldi. Açılış Zirvesine Giden Son Engel Nedir? • Doruk •
Çözünürlük
Ana Karakter, Son Engelle karşı karşıya kalır. Bu, Açılış Zirvesine giden büyük
sahnedir. Her şey açıklanıyor ve tüm yarım kalmış işler Karar'a bağlanmak
yerine burada birleşiyor. Kimin, ne, ne zaman, nerede, neden ve nasıl olduğunu
biliyoruz. Şimdi Çözümün ne getireceğini görebilmek için Doruğa ulaşmayı
tekrar bekliyoruz.
Ana Karakterin arkasındaki itici güç ortaya çıkıyor. Fasulyeleri döker ve

kendisini “yasaya” karşı savunmaya çalışabilir. Hatta cezadan kurtulma
yolunu bile deneyebilir.
Çözünürlük, filmin başlangıcından bu yana gerçek zamanlı olarak ilk
anımızdır. Anlatım bitti ve Doruk tamamlandı. Eğer hala hayattaysa Ana
Karaktere şimdi ne olacak? Pek çok kara film, kahramanın bir polis
arabasıyla götürüldüğünü gösterir.
PERDE III SORULAR • Son

Engeli nasıl göstereceksiniz? Kaç karakter yer alacak? • Vicdansız karakterlerin
sonunda bu yaptıkları yanına kalır mı? • Sempatik
karakterler aradıkları kapanışı buluyor mu? ( Forrest Gump'ı düşünün.) • Eğer yıkıcıysa,
Ana Karakter yaptıklarından dolayı üzgün mü? Yoksa hâlâ bundan kurtulmaya mı çalışıyorsunuz?
(Kara filmi
düşünün.) • Hikaye diğer karakterleri nasıl etkiledi? Haklı olduğunu
hisseden var mı? • Varsa buradaki tema veya mesaj nedir?
ÖRNEKLER Çifte
Tazminat, JAMES M. CAIN Hikaye,
Walter'ın gece yarısı ofisine gelip bir adamı "para ve bir kadın için"
öldürdüğüne dair itirafını bir dikte makinesine iletmesiyle başlıyor.
Mildred Pierce, JAMES M. CAIN Bir

anne, yıkıcı bir kız çocuğu yetiştirdiği için kendini suçlu hissediyor ve onu
ne pahasına olursa olsun korumaya çalışıyor. Açılış sahnesi annenin
karıştığı bir cinayeti gösteriyor. Bugünkü seslendirme bize onun polis
tarafından tutulduğunu söylüyor.
Forrest Gump, ROBERT ZEMECKIS
Forrest bir otobüs durağında oturuyor, oradan geçen yabancılarla
hayatındaki olaylar ve aşkı Jenny hakkında konuşuyor. En baştan başlıyor
ve bankta oturduğu ana ulaştığında hikaye gerçek zamanlı olarak nihai
amacına doğru ilerliyor.
Paralel
YÜZÜKLERİN EFENDİSİNDEN :
GANDALF: Doğu'ya dik dik bakan örtücü gölge şekilleniyor.
Sauron'un rakibi olmayacak. Barad-dur'un zirvesinden gözleri durmadan izliyor. Ama
henüz korkuyu aşacak kadar güçlü değil. Şüphe onu her zaman kemirir. Söylenti ona
ulaştı. Numenor'un varisi hâlâ yaşıyor.
Sauron senden korkuyor Aragorn. Neye dönüşebileceğinizden korkuyor. Ve böylece
İnsanların dünyasına sert ve hızlı bir şekilde saldıracak. Rohan'ı yok etmek için kuklası
Saruman'ı kullanacak.
Savaş geliyor. Rohan'ın kendini savunması gerekiyor ve ilk mücadelemiz de burada
yatıyor çünkü Rohan zayıf ve düşmeye hazır. Kralın zihni köleleştirilmiştir, bu Saruman'ın
eski bir cihazıdır. Kral Theoden üzerindeki hakimiyeti artık çok güçlü. Sauron ve Saruman
ilmiği sıkılaştırıyor. Ama tüm kurnazlıklarına rağmen bizim bir avantajımız var. Yüzük
gizli kalır. Ve onu yok etmeye çalışmamız henüz onların en karanlık rüyalarına girmedi.
Ve böylece Düşman'ın silahı bir Hobbit'in elinde Mordor'a doğru ilerliyor. Her geçen
gün onu Hüküm Dağı'nın ateşlerine biraz daha yaklaştırıyor. Artık Frodo'ya güvenmeliyiz.
Artık her şey hıza ve arayışının gizliliğine bağlı. Onu terk etme kararınızdan pişman
olmayın. Frodo bu görevi tek başına tamamlamalıdır.
ARAGORN: Yalnız değil. Sam de onunla gitti.

GANDALF: Öyle mi yaptı? Gerçekten öyle mi yaptı? İyi. Evet çok iyi.
Paralel arsa yapısı iki veya daha fazla katlı olarak tanımlanır.
aynı anda devam ediyor. Bunlar geri dönüşler veya alt olaylar değil, tamamen kendilerine
ait bir başlangıcı, ortası ve sonu olan iki farklı olay örgüsüdür. Paralel olay örgüsü,
sonunda sunulan tüm olay örgüleriyle kesişen, eşzamanlı, çok olay örgülü bir hikayedir.
Paralel Yapı
Paralel yapının hala üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son hissi var:
Bu yapı olay örgüsüne dayalı veya karaktere dayalı olabilir. Karakter odaklı
parçalarla Ana Karakter, Sürgülü Kapılar filminde olduğu gibi aynı anda iki hayat
bile yaşıyor olabilir . Ana Karakter trenden inerken bir karar verme aşamasındadır
ve film, şu anki erkek arkadaşıyla kalsaydı (birinci konu) ya da onu terk ederse
hayatının nasıl farklı olacağını gösteren iki hikayeye ayrılıyor. (ikinci arsa).
Olay örgüsüne dayalı parçalar, örneğin bir karakterin eylemleri veya kararları
bir taksinin zamanında gelip gelmemesinden etkileniyorsa aynı şeyi yapabilir. Her
durumda, bu tür Paralel olay örgüsünde karakter, seçimlerden veya dış koşullardan
bağımsız olarak aynı yere varabilir - sanki karakter ne karar verirse versin son
kadermiş gibi. Veya temanıza ve okuyucunuza vurgulamak istediğiniz noktaya bağlı
olarak bir kararın daha iyi olduğu gösterilebilir.
Ayrıca bir olay örgüsünde tam bir öyküyü, diğerinde ise tamamen farklı bir
öyküyü sunabilirsiniz. Sona doğru bir şekilde kesişecekler ve her biri diğerini
etkileyecek. Karakterler birbirlerini tanıyor bile olabilir. Aynı Hedef için savaşıyor
olabilirler. Yüzüklerin Efendisi: İki Kule'yi düşünün . Tolkien filmde sunulan iki
hikâyeyi iki ayrı cilt halinde yazarken, bunlar hâlâ iki paralel hikâyeydi. Hava
sorunları ve meydana gelen savaşlar gibi birçok kesişen olay vardı ve hikayelerin
kesişmediği büyük zaman aralıklarında, bir hikayedeki karakterler başka bir
hikayedeki karakterleri merak ediyordu.
Bir olay örgüsünde Seinfeld'deki Kramer'ın değerli eşyaları için bir kasa satın
aldığını ve Jerry'nin başka bir olay örgüsünde büyük bir akşam yemeği etkinliğinde
özel kol düğmeleri takarak Jerry Lewis'i etkilemeye çalıştığını düşünün. Bu bölümün
sonuna doğru Jerry, büyük gecesi için kol düğmelerini bulamaz. Kramer ona kol
düğmelerini güvende tutmak için kasaya koyduğunu söyler. Kramer daha sonra
bir kuş kafesine sakladığı kasanın anahtarını kaybettiğini söylüyor. Kuşun anahtarı
yediği ve öldüğü ortaya çıktı ve şimdi gidip ölü kuşu kazmaları gerekiyor
anahtarı almak için. En hafif tabirle Jerry'nin gecesi mahvoldu. Sanki iki olay örgüsü hiçbir
şekilde bağlantılı değilmiş gibi görünüyordu, ama sonunda her şey tam bir döngüye girdi.
Paralel Unsurlar
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum: Buradaki
kurulumun bir yerine iki kat oluşturması gerekiyor. • Ruh Hali
veya Ton •
Kanca, Katalizör veya Tetikleyici Olay
• Ciddi Sorun ve/veya Hedef •
Kötü
Adam • Ana Karakterler: hepsi burada
tanıtılmaktadır • Dönüm Noktası
Geleneksel unsurların tümü iki hikaye için çalışmalıdır. Her iki hikayenin de
kurulması ve bir Kanca veya Tetikleyici Olay verilmesi gerekir.
Her iki hikayedeki tüm Ana Karakterlerin tanıtılması gerekir. Bunu olay örgüsüne
dayalı hikayelerde tüm karakterleri içeren bir Tetikleyici Olay oluşturarak veya
karakter odaklı hikayelerde dramatik bir soru sorarak yapabilirsiniz.
Tüm Ana Karakterler hemen tanıtılırsa ve takip edilecek çok az kişi varsa,
okuyucunun her iki hikayeyi de takip etmesi en kolay yoldur.
Her iki hikaye de başlangıçta kesişebilir, ancak Kanca veya Tetikleyici Olay'ın
sonunda tamamen ayrılırlar.
Doğası gereği geleneksel olan ayrı hikayelere sahip olmak en iyisidir.

Örneğin Fate veya Replay yapılarını kullanmaya çalışırsanız okuyucunuzun kafasını
karıştırma riskiyle karşı karşıya kalırsınız. Sonuçta takip edilecek iki olay örgüsü
var.
Dönüm Noktaları, her iki hikayeyi de etkileyen aynı Kışkırtıcı Olay ile aynı anda
gerçekleşebilir veya bir Dönüm Noktasını bütünüyle gösterecek şekilde ve daha
sonra diğerini gösterecek şekilde ayrı ayrı gerçekleşebilirler.
1. PERDE SORULARI • Verdiği

farklı kararları gösteren her iki olay örgüsünde de aynı Ana Karakteri kullanacak mısınız?
yapabilir mi?
• Her iki hikaye de başlangıçta kesişerek mi başlayacak? • Her iki

hikayede de aynı Ana Karakteri kullanmıyorsanız, iki hikayeyi birbirine bağlayan şey nedir? Ortak unsur nedir? •
Karakter sayınızı sınırlayabilir misiniz?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorun Yoğunlaşıyor •Geçici

Zafer • Geri Dönüş •
Karanlık An • Dönüm
Noktası
Perde II tamamen her hikayenin ayrı ayrı ilerlemesiyle ilgilidir. Geçici Zafer
sırasında bir an için kesişebilirler veya belki de her iki hikaye de başarılı
göründüğü anda çok benzerdir. Ama yine ayrılırlar. Sürgülü Kapılar'da Ana
Karakter her iki hikayede de kısa bir süre için başarılıdır.
Dönüm Noktaları aynı anda gerçekleşebilir ve aynı Kışkırtıcı Olay her iki
hikayeyi de etkileyebilir veya etkilemeyebilir. Ya da birbirlerinden ayrılarak bir
Dönüm Noktasını bütünüyle ve daha sonra ikinci Dönüm Noktasını
gösterebilirler.
2. PERDE SORULARI • 2. Perde'de

hikayelerin kesişmesini sağlayacak mısınız? Neden? Tekrar nasıl ayrılacaklar? • Geçici Zafer ve Geri Dönüş'ü
kullanacak mısınız? • Her iki olay örgüsü de eşit derecede
dramatik mi, yoksa okuyucuya biraz mola vermek için biraz yavaşlama mı yapılıyor?
gerginlikte mi?
• Herhangi bir karakter bir hikayeden diğerine geçecek mi? • Bir hikayedeki
karakterler diğer hikayedeki karakterler hakkında bilgi sahibi mi? Onlar mı?
düşmanlar mı?
• Bir hikaye başka bir dünyada mı geçiyor? • Her iki
hikayenin ortak noktası nedir? Ortak bir temayı paylaşıyorlar mı?

• Son Engel • Doruk
•
Çözünürlük
Perde III'te her iki hikayenin de her hikayeyle ilgili ayrı bir Son Engeli vardır.
Bunu doruk noktası takip ediyor, burada her ikisi de
hikayeler kesişir ve Çözüm'e doğru ilerler.

Her iki hikayenin de başından beri ortak bir yanı olmalıydı. Artık onları bir
araya getiren de bu ortak unsurdur. Aksi halde neden paralel bir hikaye
yazasınız ki? Bunların birbiriyle alakası yoksa iki farklı hikaye yazmanız
yeterli.
İki son gerekebilir. Sürgülü Kapılar'da her iki hikayede de Ana Karakter
hastaneye kaldırılır: Birinde ölür, diğerinde ise mutlu bir hayat sürer.
PERDE III SORULAR • İki hikayeyi

nasıl kesiştireceksiniz? Geri dönüp ortak noktayı detaylandırmanız mı gerekiyor?
daha fazla öğe var mı?
• Karakterler kesişimden ne öğreniyor? • Hala bu yapının

hikayeyi anlatmanın en iyi yolu olduğunu düşünüyor musunuz? •
Eğer yapmadıysanız, II. Perde'de iki hikayenin kesişmesini sağlamalı mıydınız? Bu, buradaki kavşağı
kurmanıza yardımcı olacak mı?
• Her iki hikayeyi de bilen bir veya iki karakter var mı? Sonunda ikisini bir araya getirmeye yardımcı
olabilecekler mi? (Bu, Sliding Doors gibi karakter kararı veren hikayeler için uygun değildir çünkü
her hikayede aynı karakterlerin olduğu bir kararın iki yönünü görüyoruz.)
ÖRNEKLER Sürgülü
Kapılar, PETER HOWITT Londralı bir
kadının aşk hayatı ve kariyeri, trene yetişip yetişemeyeceğine bağlıdır. Trene
yetişirse ne olacağını, kaçırırsa ne olacağını paralel olarak görüyoruz.
Hayatımızın En Güzel Yılları, WILLIAM WYLER Üç İkinci

Dünya Savaşı gazisi, Amerika'nın küçük kasabasına dönerken bir taksiyi
paylaşıyor. Her biri evlerine bırakılıyor ve aile hayatlarının onarılamaz biçimde
değiştiğini keşfederken onların bireysel hayat hikayelerini takip ediyoruz.
Yüzüklerin Efendisi: İki Kule, PETER JACKSON (JRR Tolkien'in romanı)
Frodo ve Sam, Yüzüğü yok etme görevlerine Mordor'a devam ederken,

arkadaşları Isengard'a saldırı başlatır. Her iki olay örgüsü de birbirini
destekliyor ve tüm karakterler birbirini tanıyor.
Epizodik
ORLANDO'DAN :
KRALIÇE ELIZABETH I:[aile mülkünün Orlando'ya devredilmesi]
Sen ve mirasçıların için Orlando, ev.
ORLANDO: Majesteleri, ben sonsuza kadar...
KRALIÇE ELIZABETH I: Ama bir şartla. Solmayın. Yapamaz
solmak. Yaşlanma.
ANLATICI: 400 yıldır yaşıyor ve bir gün bile yaşlanmadı ama burası İngiltere
olduğu için herkes bunu fark etmiyormuş gibi davranıyor.
Epizodik olay örgüsü yapısı, aynı karakter, yer veya tema ile birbirine bağlanan
ancak bireysel olay örgüsü, amaç ve alt metin açısından birbirinden ayrılan bir dizi
bölüm veya hikayeden oluşur. Aslında istenirse bölümler veya hikayeler karıştırılabilir
ve farklı bir sıraya yerleştirilebilir çünkü kitabın veya hikayenin bir bütün olarak
genel bir başlangıcı, ortası ve sonu yoktur.
Bazı durumlarda, sanki karakter birbirini takip eden her bölüm veya hikaye
boyunca büyüyor veya değişiyormuş gibi, bölümler boyunca zamanın geçtiği hissi
olabilir. Ya da belki bir karakter ya da mekan için yıllar geçiyor ve ana hikayenin
arka planında “değişim mevsimleri” görüyoruz.
Kitap aynı zamanda Ruha Tavuk Çorbası serisi gibi de olabilir. Bu kitapların genel
bir teması var, ancak her bölümün bu temayı açıklayacak farklı bir hikayesi var.
Epizodik Yapı
Her bir sahnede yalnızca üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son vardır.
Epizodik bir parçanın bireysel bölümleri veya hikayeleri:
Bu yapı olay örgüsüne dayalı veya karaktere dayalı olabilir. Bir "yerin", her
bölümde merkezi figür olması durumunda bir karakter olarak kabul edilebileceğini
unutmayın.
Hikaye karakter odaklıysa, büyük olasılıkla her bölümde en az bir karakter
görünecek ve bu karakteri her hikayede itici güç olarak kullanacaksınız.
Hikaye olay örgüsüne dayalıysa, her bölümde veya hikayede benzer bir karakter,
yer veya tema göreceksiniz, ancak itici güç, her birinin içindeki olaylar olacaktır.
TELEVİZYON VE ÇİZGİ Roman
Televizyon sitcom'ları Epizodik bir yapıya sahiptir ve her ne kadar komedi

olsalar da ve tutarlı bir tema ya da mesajdan yoksun olsalar da, her sitcom bölümü
kendi başına ayakta durur. Bazı şakalar, önceki bölümlerdeki karakterler hakkında
çok şey bilmenizi gerektirir ve Ana Karakterin hedefi genellikle zamanla geliştirilir,
ancak genel olarak her bölüm, ayrı bir hikaye olarak tek başına durabilir.
Çizgi romanlar bu kategoriye girer. Wonder Woman ve Spider-Man çizgi

romanlarını düşünün . Her biri için ayrı hikayeler olarak kendi başına duran çok
sayıda bölüm var.
Epizodik Unsurlar
PERDE I BÖLÜM BAŞINA GELENEKSEL UNSURLAR
•
Kurulum • Ruh
Hali veya Ton • Kanca, Katalizör veya
Tetikleyici Olay • Ana Karakterler: hepsi burada tanıtılmaktadır
PERDE I BÖLÜM BAŞINA YENİ ÖĞELER
Her bölüm kendine ait bir mini hikaye olsa da uzunluğu genellikle çoğu
hikaye veya romandan daha kısadır. Bu nedenle birkaç geleneksel adım
eksik olabilir: Ciddi Sorun ve/veya Hedef, Kötü Adam ve Dönüm Noktası.
Dilerseniz bunların hepsine sahip olabilirsiniz ancak her bölümün ne kadar
uzunlukta olmasını istediğinize önceden karar verin. Bölümlerin tamamı
bir geleneksel romanın sayfa sayısını oluşturmalıdır.
Hikayenin kısa olması nedeniyle Kötü Adam burada daha soyut olabilir.
Örneğin toplum bir bütün olarak Kötü Adam olabilir ve
Kahramanın karşılaştığı cinsiyetçi ya da ırkçı sorun onun engelidir.
Bir çizgi roman yazılması durumunda, Kötü Adam da bölümden bölüme

taşınabilir.
Tema, hikayeyi bir keşif veya gözlem hikayesinde olduğu gibi ileriye
taşıyabilir.
1. PERDE SORULAR • Neden

bu yapıyı seçtiniz? • Hikayeleriniz
karakter odaklı mı yoksa olay örgüsü odaklı mı olacak? Yer veya tema önemli bir rol oynayacak
mı? • Her bölümde bir Dönüm Noktanız olacak mı?
• Bir Kötü Adam yaratmak için zaman
harcayacak mısınız? • Ana Sorun ve/veya Hedef ne kadar ciddi olacak? Evrensel mi?
PERDE II BÖLÜM BAŞINA GELENEKSEL UNSURLAR

• Sorun Yoğunlaşıyor
• Karanlık An •
Dönüm Noktası
PERDE II BÖLÜM BAŞINA YENİ ÖĞELER
I. Perde'de Ciddi Sorun ve/veya Hedef, Kötü Adam ve Dönüm Noktası'na

yer olmayabileceği gibi, II. Perde'de de Geçici Zafer ve Geri Dönüş'e yer
olmayabilir. Hikayenin kendisi kendi başına o kadar ilginç olmalı ki, bu
adımlar hikayeyi fazla geliştirmeyecektir ve hatta bunları düzgün bir
şekilde oluşturmak için yeterli sayfa alanı yoksa yapmacık gibi görünebilir.
Bu yapıda alt olaylar genellikle araştırılmaz, ancak kendi mini başlangıcı,

ortası ve sonu olan, birbiri ardına gelen bir dizi sahneden oluşan bir sahne
sekansı olabilir. Örneğin Örümcek Adam ailesiyle konuşmak için eve gider
ve bir trajediyle karşı karşıya kalır. Aile trajedisi ile ana hikaye arasında
gidip gelmiyoruz; bunun yerine trajik mini hikayeyi bütünüyle görüyoruz.
2. PERDE SORULARI • Ana

Karakterin arka planını geliştirmek için bir sahne sekansı kullanacak mısınız?
senaryoyu
ilerletmek mi? • Kötü Adam bu Kanunda öne
çıkacak mı? • Yeni karakterler tanıtılacak
mı? • Hangi temayı geliştireceksiniz?
• Climax için işleri nasıl ayarlayacaksınız? • II.
Perde'nin sonunda bir Dönüm Noktası kullanacak mısınız?
PERDE III BÖLÜM BAŞINA GELENEKSEL UNSURLAR

•
Çözünürlük
PERDE III BÖLÜM BAŞINA YENİ UNSURLAR
Çoğu zaman dramatik epizodik parçalar içeren Çözünürlük açık uçludur. Hikaye
devam edebilir, okuyucunun düşünmesi için bir soru cevapsız bırakılır veya
ırkçılığı konu alan bir temada olduğu gibi tema bunu gerektirir. Bu kadar büyük
bir sorunu veya toplumsal çatışmayı tamamen çözmenin hiçbir yolu yok.
Perde III hızlı olabilir ve en az miktarda sayfa alanı gerektirir. Örneğin

sitcom'larda seyirci, Ana Karakterin yanlış bir şey yaparken yakalandıktan sonra
veya her şeyi berbat ettikten sonra işleri nasıl düzelteceğiyle pek ilgilenmiyor.
Seyirci, Ana Karakterin izlerini kapatmak için ne kadar ileri gideceğini veya diğer
karakterlerin öğrendiklerinde onun yaptıklarına nasıl tepki vereceğini görmek
istiyor.
Jerry Seinfeld, Kramer'in kasasının anahtarını bulmak için komşusunun ölü
kuşunu kazarken yakalandığında, görmemiz gereken tek şey budur ve bölüm,
aslında hiçbir şeyi çözmeyen tek sayfalık bir çözünürlükle sona erer. Jerry, komşudan
kaçınmak için binaya girip çıkmak için yangın merdivenini kullanmak zorunda
kalacağını söylüyor, hepsi bu. Komşusuyla barışması ya da yaşananlardan dolayı
kendini kötü hissetmesi umurumuzda değil.
Biz sadece Jerry'nin başının belaya girdiğini ve sonra suçüstü yakalandığını görmek
istiyoruz.
Çizgi romanlarda veya kısa korku üçlemelerinde (bkz. Terör Üçlemesi),

okuyucunun her şeyin bittiğini düşündüğü ancak Kötü Adamın bir kez daha
yüzleşmek için geri döndüğü sahte bir son olabilir.
PERDE III SORULARI • Sonunda

temanızı okuyucuya nasıl ulaştıracaksınız? • Kötü Adam ne kadar güçlü
olacak? • İşler düzgün bir şekilde mi
bağlanacak yoksa ucu açık mı kalacak? • Bu hikaye diğer
hikayelere nasıl uyuyor?
ÖRNEKLER
Orlando, VIRGINIA WOOLF
Genç asilzade Orlando'ya Kraliçe I. Elizabeth tarafından sonsuza kadar genç

kalması emredilir. Mucizevi bir şekilde tam da bunu yapıyor. Hikaye, onun
birkaç yüzyıllık Britanya tarihi boyunca ilerlemesini, farklı yaşam tarzlarını
deneyimlemesini ve hatta cinsiyet değiştirmesini anlatıyor.
Küçük Bir İyilik: Barrio'nun Romanı, TONY JOHNSTON Doğu Los
Angeles'ta geçen bu roman, geniş bir Meksikalı-Amerikalı ailenin günlük
yaşamını bir dizi kısa hikayeyle gösteriyor.
Vampir Avcısı Buffy, JOSS WHEDON Bu
televizyon dizisi, sezonlar boyunca karakter gelişimini gösteren Epizodik olay
örgüsüne sahiptir. Genel Epizodik hikaye her hafta devam ettikçe Buffy
büyüyor ve değişiyor.
Melodram
SEBEPSİZ İSYANDAN:
JIM STARK: Kafamın karıştığı ve her şeyden utandığımı hissetmediğim bir günüm
olsaydı. Bir yere ait olduğumu hissetseydim.
JUDY: Bütün hayatım boyunca birinin beni sevmesini bekledim

ben ve şimdi birini seviyorum. Ve bu çok kolay. Şimdi neden bu kadar kolay?
JIM: Bilmiyorum; benim için de öyle.
JUDY: Seni seviyorum Jim. Gerçekten onu kastediyorum.
JIM: Yani ciddiyim …
Pembe diziler ve televizyon filmleri bu kategoriye girdiğinden Melodrama olay

örgüsüne bazen "kadın kurgusu" adı verilir, ancak bu tamamen doğru değildir.
Hem kadın kurguları hem de Melodrama öncelikli olarak kadınların hayatlarına,

ilişkilerine, aileye ve kadınların bakış açısına odaklanıyor ve duygusal açıdan ilgi
çekici olsa da, kadın kurgularının aynı zamanda Melodrama olarak kabul edilmeyen
Bridget Jones'un Günlüğü gibi kitapları da kapsaması bakımından farklılık
gösteriyorlar. oldukça geleneksel bir olay örgüsü yapısına sahiptir.
Melodramın özünde melodramatik vardır. Aslında iki tür Melodram vardır: Kadın
Melodramı ve Erkek Melodramı.
Melodramın sadece kadın kurgusu olarak değerlendirilmemesinin nedeni budur.
İki Tür Kadın

Melodramı, her zaman trajediyi merkeze alması ve genellikle aile
ilişkilerini içermesi bakımından kadın kurgularından farklıdır; Bazen
açık uçludur ve öncelikle bir Mağdura odaklandığı için duygusallık ve
duygusallık açısından aşırıya kaçar.
Erkek karakterler, ev hayatına değer vermeyi öğrenmeleri gereken kadın ev
alanına getiriliyor. Kadın Melodramı kaldı
sonunda çözülmedi. Okuyucuya veya izleyiciye zevk getiren şey anlatının içindeki
süreç ve davranışlardır, çünkü kadın karakter genellikle sonunda kaybeder.
Ataerkil kültürde genellikle standart kadın rolü ve ev içi alan dışında ona yer
yoktur.
Elbette pek çok yeni yazar, kadın melodramatik karakter için bu tür trajik
sonları ortadan kaldırıyor; bu iyi bir şey çünkü Melodram yüzyıllar öncesine
dayanıyor ve zamanla sürekli değişiyor.
Melodram ilk olarak ortaçağ ahlak oyunlarında ortaya çıktı ve o zamandan beri
dönemin toplumsal yapısına göre bir revizyon sürecinden geçti.
Erkek Melodramı, aile etrafında dönen konuları ele alan Dune ve Westerns
gibi birçok bilim kurgu öyküsünü kapsar. Key Concepts in Cinema Studies
kitabının yazarı Susan Hayward şöyle diyor: James Dean'in
1950'lerdeki filmlerinde canlandırdığı karakterler kesinlikle toplumun
erkek yetişkinliği beklentisini karşılama konusundaki isteksizliği yansıtıyor.
… Melodram, erkek ağlamalarında krizdeki erkekliğin
tasviri yoluyla erkekliğin çelişkilerini açığa çıkarır.
… Erkek ya babasının yetersizliklerinden muzdariptir, ya katil babası
yüzünden yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır, ya da kendi ailesini
yüzüstü bırakmıştır.
Kadın Melodramının aksine, Erkek Melodramı sonunda uzlaşır, ancak
karakterin aile hayatı ile ev dışındaki "öteki" hayatı arasında bir uzlaşma bulması
gerekir. Erkek Melodramının ana odağı aile ilişkileridir.
Melodrama Yapısı Melodrama'da net bir

üç perdelik başlangıç, orta ve son hissi vardır, ancak Kadın Melodramında
son açık uçlu veya belirsizdir ve bir Nihai Engeli takip eder. Bir pembe dizi gibi,
Kadın Melodram okuyucusu hikayenin devam edeceğini bilerek bırakılır.
Melodramın her iki türü de öncelikle karakter odaklıdır.

Karakterlerin duyguları, kararları ve hayalleri hikayeyi ileriye taşıyor.
Melodram Unsurları
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum • Ruh
Hali
veya Ton: Melodramlarda bu çok önemlidir. Mutlu, renkli gün batımları böyle bir hikaye
için en iyi seçim değil. Depresif, karanlık, baskıcı ve kederli burada düşünülmesi
gereken harika sıfatlardır.
• Kanca, Katalizör veya Tetikleyici Olay • Ciddi Sorun ve/veya Hedef: Bu dahili bir sorundur
Hem Erkek hem de Kadın Melodramları için
sorun.
• Kötü Adam • Ana Karakterler: Burada hepsi
tanıtılmalıdır. • Dönüm noktası
Geleneksel Yapıdaki Dönüm Noktası heyecan verici bir gelişmeyi gerektiriyor.

Melodramda, Ana Karakter için işlerin kişisel düzeyde ciddi şekilde kötüleşmesi
çağrısında bulunur. Sorun sadece uçurumun kenarında sıkışıp kalması değil,
aynı zamanda onu oraya babasının koyması da.
Melodram aileyi ve ilişkileri içerir, dolayısıyla Kötü Adam, eğer varsa, yabancı
olmayacaktır.
Melodrama'da Kötü Adam, birbiri ardına kötü seçimler yaptığı ve genellikle
hatalarından asla ders almadığı için kolayca Ana Karakterin kendisi olabilir.
Elbette bu seçimlerden bazıları o dönemde eğlenceli ve özgürleştirici olabilir,
bu yüzden kadınlar bu hikayeleri seviyor.
Erkek Melodramı, Kadın Melodramından daha fazla ev dışında sahne ve
mekana sahip olacak. Ailenin ve ilişkinin talepleriyle çelişiyor.
I. Perdede Ruh Hali'ni veya Tonu birkaç kez ayarlamak isteyebilirsiniz.

Çatışma, örneğin karakterler ve çevre arasında değil, bir şekilde birbiriyle
ilişkili karakterler arasında ortaya çıkar. Ana Karakter arabasıyla bir nehre
düşerse, bu virajlı yolun veya yağmurun hatası değildir; babasıyla yaptığı bir
tartışma nedeniyle üzgün olmasıdır.
PERDE I SORULARI
• Sizi rahatsız eden şey nedir? Açılış sahnelerinde Tonu ayarlamak için bunu kullanabilir misiniz? • Kötü Adam kim
veya ne olacak? Eğer Ana Karakter kendine zarar veriyorsa bunu nasıl yapacaksınız?
bunu göster?
• Dönüm Noktasında kullanabileceğiniz farklı karakterler bulabilir misiniz? Biri diğerinden daha mı travmatik?
Ana Karakter diğerine göre daha mı yakın? Bu, Dönüm Noktasına ihaneti ekleyecek mi?
• Yardımcı bir karaktere biraz renk katarak Ana Karakteri gerçekten yanlış anlamasına yardımcı olabilir misiniz?
yol?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorunun Yoğunlaşması •

Geçici Zafer • Geri Dönüş
• Karanlık An • Dönüm
Noktası
Eğer bir Zafer varsa, Geçici Zafer çok kısa ömürlüdür. Ana Karakter nihayet
gülleri alır ve yalnızca birkaç dakika sonra bunların komşusu için gönderildiğini
öğrenir. Veya Ana Karakter sonunda babasıyla biraz zaman geçirecek, ancak
babasının iş ortaklarının orada olacağını ve kendisinin onları etkilemek için
kullanıldığını öğrenecek.
Bu eylemi psikolojik trajedilerle doldurun. Karakterinizin işini zorlaştırmaktan

korkmayın.
Dönüm Noktası kesinlikle yüzeyin hemen altında kaygı ve özlemle dolu

olacak. Bir karakter babasının yokluğuna ya da kocasının ilgisizliğine kızdığında,
o karakter derinlerde sadece sevgi ister ama onu elde edemiyor gibi görünür.
2. PERDE SORULARI • Ana

Karakterinizin ne tür psikolojik sorunları var? Hiç yardım istiyor mu? O da bunun farkında mı? • Bu eylemde ne
kadar Çatışma yaşayacaksınız?
(Melodrama'da hiçbir zaman çok fazla şey olmaz; hikayenin organik olduğundan emin olun ve sırf işe yaraması
için fazladan karakterler eklemeyin.) • Birden fazla Geçici Zaferiniz olacak mı? (Melodramlarda bunu
yapabilirsiniz. Önceki örneği kullanırsak, Ana Karakter güller alır; ancak bunlar komşusu için. Sonra telefon çalar
ve cevaplamaya giderken heyecanlanır - ancak bu yanlış numaradır.
Sonunda dışarıda bir araba kornası duyar ve her zamanki gibi mutlu bir şekilde pencereye koşar, ancak öfkeli
bir taksi şoförünün sokaktaki bir adama bağırdığını görür.) • Bu
Perdede bir tema ortaya çıkmaya başlayacak mı?

• Son Engel • Erkek

Melodramı: Doruk ve Çözüm
Geleneksel olarak, Kadın Melodramının Son Bir Engeli vardır ama sonra
durgunlaşır. Ataerkil bir toplumda tamamlanamıyor. Yine bazı yazarlar bunu
değiştirerek kahramanın Hedefine ulaşmasını sağlıyor. Her ne kadar "kurallar"
çiğnense de, bu mutlu son genellikle birçok üzücü unsur barındırır ve
kahramanın hayatı artık mükemmel görülmemektedir.
Erkek Melodramının bir Doruk Noktası ve Çözünürlüğü vardır, ancak bu,

onun mutlu sonla bitmesi gerektiği anlamına gelmez. Hala çok trajik olabilir
ama ana karakter için ana hikayenin çözüldüğü hissi var.
Nihai Engel aynı zamanda doğası gereği psikolojiktir ve genellikle aileyi veya
diğer yakın ilişkileri içerir.
3. PERDE SORULARI • Kadın

Melodramını kullanırsak, kahraman sonunda başarılı olacak mı? Eğer öyleyse, o ne bakımdan
hayat hala başarısız mı?
• Kadın Melodramı kullanılıyorsa hikaye bu sondan sonra devam edecek mi? (Sabun düşünün
süresiz olarak devam eden operalar.) • Erkek
Melodramı kullanılırsa kahraman sonunda huzuru bulacak mı? • Hikayedeki
diğer karakterlere ne olacak? Hiç değişiyorlar mı? Değişime direniyorlar mı
ve bu nedenle hikayeyi sonun ötesine mi uzatacaksınız? •
Ana Karakterin büyümesi için aileden ayrılması gerekecek mi?
ÖRNEKLER Cennetin
İzin Verdiği Her Şey, DOUGLAS SIRK Zengin bir
dul kadın, kendisinden çok daha genç bir bahçıvana aşık olur. Bu, şehir kulübünün
dedikodu yapacak bir şeyler oluşturmasına neden olur ve çocukları, onun
istasyonunun altında yeniden evlenmeyi planladığından utanır.
İlk Kez, JOY FIELDING Sanat satıcısı
Mattie Hart mükemmel bir hayatın tadını çıkarıyor gibi görünüyor. Ancak aceleci
evliliğinden bu yana kocası ortalıkta dolaşıyor ve şimdi onu terk etmeyi planlıyor.
Tam ona gideceğini söylemek üzereyken, hayati tehlikesi olan bir hastalık teşhisi
konur.
Sebepsiz Asi, NICHOLAS RAY
Sorunlu bir geçmişi olan asi bir genç adam yeni bir kasabaya gelir, arkadaşlar
bulur ve düşmanlar edinir. İçinde ailesinin sevgisinin olması gereken boşluğu
doldurmayı umuyor.
Romantik
HER ZAMAN: DANIELLE: Siz

efendim, büyüleyici olmanız gerekiyor.
PRENS HENRY: Ve biz prenses, sonsuza kadar mutlu yaşamamız
gerekiyor.
DANIELLE: Kim dedi?
PRENS HENRY: Biliyorsunuz, bilmiyorum.
ANLATICI: Büyük-büyük-büyükannemin portresi Devrim'e kadar
manastırda asılıydı. O zamana kadar söylentilerin gerçeği basit bir peri
masalına dönüşmüştü. Ve Cinderella ve prensi sonsuza dek mutlu yaşadılar
ama asıl mesele, beyler, onların yaşamasıydı.
Romantik olay örgüsü yapısı, aşık olan iki Ana Karakterin etrafında bir
yapıya sahip olarak tanımlanıyor. Bu yapı, yapı tasarımından ziyade yapının
içeriğine odaklanmaktadır.
Bu konuda yanılmayın; romantik kurgu piyasadaki en popüler şeydir ve
satılan tüm karton kapaklı kurguların yüzde 56'sından fazlasını oluşturur.
Bazıları bu tür hikaye anlatımını küçümseyebilir ancak bu, açık ara en
kazançlı pazardır. Aslında pek çok erkek bu romanları kadın kalemi altında yazıyor
isim.
Aksiyon hikayeleri bile romantik bir tema içerir, bu yüzden burada

sunulan yapıları alıp alt konu olarak kullanmaktan çekinmeyin. En iyi üç
romantik peri masalını (Külkedisi, Güzel ve Çirkin ve Uyuyan Güzel) analiz
etmek , size Romantik olay örgüsünü nasıl yapılandıracağınızı ilk elden
öğretecektir. Arketipler gibi masallar da evrenseldir.
Sindirella Yapısı
Cinderella Romance yapısında , kadın kahraman, özünde bağımsız bir
kadın olsa bile, ilk önce kahramana aşık olur ve tabiri caizse onun insafına
kalır. Eylemleri sevdiği kişiye odaklanıyor ve
ya da onu sevmeyecek. Çoğu zaman bu hikayeler kahramana ve onun nasıl

hissettiğine odaklanır. Hamlet ve Ophelia aklıma geliyor.
Keşfedilebilecek romantik temalar şunlardır: • ZENGİNLİKLERE PAÇA:
Karakter tüm engellere rağmen hakkını alır. Özlem ve doyumsuzluğun olduğu yerden bolluk ve mutluluğun
olduğu yere gider. Bunu hak etti. • ROMANTİK KURTARMA: Karakter partnerini kendini yok etmekten
kurtarır, ya da kendisinin kurtarılması ya da sağlığına kavuşturulması gerekir.
PERDE I •
Kahramanla tanışırız ve onun mutsuzluğunu ya da hayata alaycı bakış açısını öğreniriz. • Kahramanla
tanışırız ve onun yaşam durumunun ne kadar umutsuz olduğunu görürüz. Ayrıca nasıl yapılacağını da öğreniyoruz
diğer kadınlara kıyasla olağanüstü. • Birbirleriyle tanışırlar
ve kadın ona aşık olur.
EYLEM II •
Bir görev veya durum onları birlikte olmaya zorlar. •
İlişkilerinden şüpheci ve emin değil. Onu göndermeye çalışabilir. • Kendisinin de onu sevdiğini
fark eder ancak engeller ve belirsizlik onları birbirinden ayırır.
PERDE III •
Sonunda dışarı çıkar ve onu alır. Onu sevgisiyle kurtarır. • Ona aşk ve
hayat hakkında biraz bilgi veriyor. Şu ana kadar çok zorlandı. • Sonsuza dek mutlu
yaşadılar.
Güzel ve Çirkin Yapısı Güzel ve Çirkin Romantizmi

yapısında , kahraman ilk önce kadın kahramana aşık olur ve onun insafına kalır.
Hikaye genellikle kahramanın nasıl hissettiğine odaklanır. Kahraman genellikle
hayatının her alanında son derece güçlü bir adamdır, kendisi hariç. Çoğunlukla
tüm hayatı, kadının onu sevmesine ve onu uysal varoluşundan kurtarma kararına
bağlıdır. Aklıma Operadaki Hayalet geliyor.
Keşfedilebilecek romantik temalar şunlardır:

• BAĞIMSIZLIK: Karakter daha önce çıktığı insanlardan farklı birini arzuluyor ya da
kendisinden tamamen farklı birini arzuluyor. Hayatında bir değişiklik istiyor ve
zaten gitmek istediği yerde olan birine ihtiyacı var. • AŞK VS. ONUR: Bu tema,
karakterin ne yapmak
istediği ile başkalarının ihtiyaçlarını ve ailesine karşı görevini göz önünde
bulundurarak ne yapması gerektiğini düşündüğüyle ilgilidir. İlişkisinde büyük bir
engel var ve kendi ihtiyaçlarına değer vermeyi öğrenmesi gerekiyor. Bu paranormale
çok yakışıyor
Kahraman genellikle başka dünyadan olduğundan ve "normal" insanlar ve aile üyeleri

onun onunla olan ilişkisini kabul etmeyebileceğinden hikayeler.
PERDE I •
Kahramanla tanışırız ve onun iyi ya da kötü hayatının ne kadar istikrarlı
olduğunu görürüz. • Bir engel ya da şans eseri karşılaşma onu kahramanla temasa geçirir. Etrafında kaba görünüyor
kenarlarda ve çoğu zaman
yalnızdır. • Kahraman ona sadece görünüşü için değil, kendisi için de hemen aşık olur.
EYLEM II •
Bir görev veya durum onları birlikte olmaya zorlar.
• İlişkileri konusunda tereddütlüdür. • O
kadar harika, düşünceli ya da koruyucu bir şey yapıyor ki kadın ona aşık olmaya başlıyor
o.
• Engeller onları sevgilerini ifade etmekten alıkoyar.
PERDE III
• Kahramanın başı beladadır ve onu sevgisiyle kurtarır. •
Sonsuza dek mutlu yaşadılar.
Uyuyan Güzel Yapısı Uyuyan Güzel romantizm

yapısında , hem kadın kahraman hem de kahraman aynı anda aşık olur ve bu da
onları eşit seviyeye getirir. Karşılıklı sevgileriyle birbirlerini kurtarırlar. Sonu trajik olsa da
aklıma Romeo ve Juliet geliyor.
Keşfedilebilecek romantik temalar şunlardır:

• SEVGİ HERŞEYİ FETHEDİR: Karakterin iyileşebilmesi için kendisiyle ve içindeki şeytanlarla
yüzleşme cesaretini kazanmasına yardım edecek birine ihtiyacı vardır (örneğin, kahramanın
uyuşturucu bağımlılığı vardır). Hayatının aşkına duyduğu arzu ile bağlılık korkusu arasında
bir çekişme vardır. Başka şeyler ilişkinin önüne geçmeye çalışır. • İKİNCİ ŞANSLAR:
Karakter, kaybettiği aşkını yeniden
yakalamaya çalışır ve hayatında her şeyin daha iyi olduğu belirli bir döneme geri dönmek
ister. Bu aşk onun hayatında kaçırdıklarını yeniden yakalama şansıdır.
PERDE I •
Masum kadın kahraman, kaderin kurbanıdır. Mükemmel dünyasında bir leke var. •
Ya kendini kaybolmuş ve yalnız hissediyor, daha iyi bir şeye dair umudu yok ya da henüz bir sorun
olduğunun farkında bile değil ama yine de
üzgün hissediyor. • Başkaları gelip ona yardım etmeye çalışıyor
ama işe yaramıyor. • Bir şeylerin eksik olduğunu hisseden gezgin kahraman, hayatına devam eder.
PERDE •
Kahramanın gözüne bir şey takılır ve büyük bir risk alarak onun peşinden gitmeye karar verir.
• Bu risk sayesinde kahramanı bulur ve ikisi de gerçek mutluluğu hisseder. • Bu aşkla
ikisinin de hayatı tamamen değişir. İkisi tamamen farklı
insanlar hikayenin başında olduklarından daha fazla. •
Engeller onları birbirinden uzak tutar.
PERDE III •
Başkalarının ne düşündüğüne aldırmadan aşık olurlar ve planlarını yaparlar. • Bedeli ne
olursa olsun birlikte olmaya kararlıdırlar. Ve sonsuza kadar mutlu yaşarlar.
Romantik Yapı
Romantik Yapı çünkü burada spesifik olan içeriktir:
Bu Yapı, sevgi ve ilişki olduğu gibi karakter odaklıdır.

Hikayeyi ileriye taşıyan iki Ana Karakter arasında.
Romantik Unsurlar
PERDE GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum • Ruh Hali veya

Ton •
Kanca, Katalizör
veya Tetikleyici Olay • Ciddi Sorun ve/veya
Hedef • Kötü Adam • Ana Karakterler:
hepsi
burada tanıtılmıştır • Dönüm Noktası
Okur aşıklarla bir an önce tanışmak istese de

Kahraman ve kadın kahramanın birbirleriyle tanışması biraz zaman alır.
Kahramanın, diğerini de bu işe dahil edebilecek ciddi bir soruna ya da hedefe

sahip olması gerekir. Örneğin, o bir itfaiyeci ve birisi onun dükkanını ateşe
verip duruyor.
Aşıklar hemen aşık oluyorlarsa, onları birbirlerinden ya da birbirlerinden uzak

tutacak büyük bir engel bulunmalıdır.
Birlikte mutlu.
Aşıklar hemen aşık olmazlarsa aşka kendileri engel olabilirler. Mesela şu

anda taahhütte bulunmaktan korkuyor.
Odak noktasının aşıklarda kalması için diğer karakterleri minimumda tutun.
1. PERDE SORULARI •
Hikayenizin gücü ve ana odağı kimde? • İlk kim
aşık olur? Yoksa aynı anda mı aşık oluyorlar? • İlk görüşte
aşık olmaktan, bir dizi iffetli randevuya ve ardından evliliğe mi geçiyorlar? • İlk başta
birbirlerinden nefret mi
ediyorlar? • Kadın
kahraman saldırgan mı? • Uyduğunuz ahlaki standartlar nelerdir? Erotik sınırında seks
sahneleri yazmak ister misiniz? (Romantizm yazarken felsefenizin ne olduğuna karar
vermeniz gerekir. Düşünün, karar verin, o zaman yazarken kendinizi daha rahat hissedeceksiniz.)
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorunun

Yoğunlaşması •
Geçici Zafer • Geri
Dönüş •
Karanlık An •
Dönüm Noktası
Bir Görev veya Durum, özellikle bir tarafın diğeriyle ilgilenmiyorsa, onları
birlikte olmaya zorlayabilir. Birlikte kalmayı seçmediklerinde onları bir arada
tutan şey, yapıştırıcıdır. Örneğin, bir komitede birlikte oturuyorlar, aynı şirkette
çalışıyorlar ya da ikisi de aynı kişi tarafından soyulmuş.
Aşıklar birbirlerinden emin değilse, engellerin çoğu aşıkların kendisinden

gelecektir. Örneğin, emin olmadığından ailesinin onu görmemesi konusunda
konuşmasına izin veriyor.
Aşıklar birlikte olmak isteyip de beceremezlerse, engel aşıkların kendisinden

ve diğer karakterlerden gelecektir. Neden birlikte olamıyorlar? İnandırıcı hale
getirin. Hapiste ya da ona benzer bir şey olmadığı sürece, hayatlarında ne olup
bittiğine bakılmaksızın birlikte olmayı seçebilirler. Örneğin ilişkiye engel
oluyorsa işini bırakabilir. Onunla birlikte olmasını engelliyorlarsa ailesinden
ayrılabilir. O halde bize neden yapmayacaklarını söyleyin.
Aşıklar bir aradaysa ancak huzuru bulamazlarsa engeller senaryodan

gelecektir. Mesela birisi onların peşinden koşuyor ve onlar da koşuyorlar. Ya
da farklı ırklardandırlar ve ırkçı komşuları onları yalnız bırakmaz.
2. PERDE SORULARI • Aşıkları

birbirinden ayıran ve hikayeyi ilerleten şey ne olacak? •
Engeller olay örgüsünden mi kaynaklanıyor? Yoksa karakterlerden
mi? • Neden birlikte olmalılar? •
Henüz öpüşmediler mi?
• Okuyucu her iki aşığı da sevecek mi? Hayattan mı daha büyükler yoksa gerçek, sıradan insanlardan mı?

•
Çözünürlük
Romantik kurguda aşıklar sonunda hep birliktedirler ve "sonsuza kadar mutlu

yaşarlar." Değilse, daha melodramatik bir eser yazıyorsunuz demektir.
Bu hikayelerin birçoğu, kahramanın sonunda çocuk arzuladığı geleneksel aile

değerlerini içerir. Ancak giderek daha fazla insan ya hiç çocuk sahibi olmamaya
ya da çocuk sahibi olmak için çok daha büyük olana kadar beklemeye karar
verdikçe bu durum değişiyor. Farklı kültürler, farklı aile değerlerinin yanı sıra
aşkın ne olduğuna dair farklı fikirlere sahiptir; bu nedenle burada araştırma
yapın.
Kahramanın kurtarılsa bile sonunda en azından bir nebze kahraman olması

çok önemlidir. Bu tür kurgunun izleyicisi bunu talep ediyor.
PERDE III SORULARI • Kadın

kahramanın Doruk'ta oynadığı rol nedir? • Bu ikisinin
bir araya gelip gelmemesi bizi neden ilgilendiriyor? Kişiselleştirdin mi? Bize neden birlikte olmaları
gerektiğini söyledin mi?
• Hikaye bittiğinde hayatları nasıl farklı olacak?
ÖRNEKLER
Ever After, ANDY TENNANT (Külkedisi türü)
Yakışıklı Prensini bulan Cinderella'nın hikayesi.

Lanetlilerin Kraliçesi, ANNE RICE (Güzel ve Çirkin türü)
Yıllarca tabutunda uyuyan vampir Lestat, uyandığında dünyanın
değiştiğini fark eder ve o da bunun bir parçası olmak ister. Taraftar
topluyor ve bir rock yıldızı oluyor. Ancak Jesse ile tanışana kadar
hâlâ yalnız ve depresyondadır.
Mohikanların Sonuncusu, JAMES FENNIMORE COOPER (Uyuyan
Güzel tipi)
Sömürge Amerika'sındaki Fransız ve Kızılderili Savaşı sırasında,
beyaz bir izci ve iki Hintli erkek kardeşi, tehlikeli bölgelerden geçen
iki kadına eşlik etmeye yardım eder. Beyaz izci kadınlardan birine
aşık olur ve ilk öpüşmeleri heyecan vericidir.
Yolculuk
TİTANİK'TEN :
JACK: Dur, bırak da şunu çıkarmaya çalışayım. Rose sen… [duraklama]
Ben aptal değilim. Dünyanın nasıl çalıştığını biliyorum. Cebimde on dolar var, sana
sunacak hiçbir şeyim yok ve bunu biliyorum. Ama artık çok ilgiliyim. Sen atlıyorsun,
ben atlıyorum, unuttun mu? İyi olacağını bilmeden geri dönemem.
ROSE: Peki, iyiyim. İyi olacağım. Gerçekten mi.

JACK: Gerçekten mi? Öyle düşünmüyorum. Seni tuzağa düşürdüler Rose ve
eğer kurtulmazsan öleceksin. Belki güçlü olduğun için hemen değil ama yakında,
senin hakkında çok sevdiğim o ateş Rose, o ateş sönecek.
ROSE: Beni kurtarmak sana düşmez Jack.

JACK: Biliyorum, bunu yalnızca sen yapabilirsin.
Yolculuk olay örgüsü yapısı bir Ana Karaktere sahip olacak şekilde tanımlanır
Ya büyük bir içsel büyüme deneyiminden tek başınıza geçin (3. Bölümde tartışılan
Dişil ve Eril Yolculuklarda olduğu gibi) ya da Joseph Campbell modelinde olduğu
gibi cesareti ve kararlılığı sınayan bir dizi önemli olaydan tek başınıza geçin. Bu
yapı, yapı tasarımından ziyade yapının içeriğine odaklanmaktadır.
Bilmiyorsanız Joseph Campbell modeli, Chris Vogler'in Joseph Campbell'in The

Hero With a Thousand Faces adlı kitabını yorumlarken geliştirdiği bir hikaye
modelidir. Campbell'in kitabı birçok kültürdeki mit kahramanlarını araştırıyor ve
Vogler, Yazarın Yolculuğu adlı kitabında bu mitlerin yapısını on iki adımda derledi .
Bu Journey modeli bir noktada o kadar popüler oldu ki çoğu kişi bunun artık
abartıldığını düşünüyor.
Kadın ve Eril Yolculuklar, aksiyon ve gerilim dolu olsalar da karakter odaklıdır.

Ana Karakterin verdiği kararlar hikayeyi ileriye taşıyor. Herhangi bir noktada Ana
Karakter tamamen pes etme eğilimiyle karşı karşıya kalabilir ve hikayenin kendisi
de sona erebilir.
çünkü Ana Karakter rol yapmayı ve yeni olaylar ve sorunlar yaratmayı bıraktı.
Joseph Campbell Yolculuğu, Ana Karakter Yolculuk boyunca değişikliklerden ve

farkındalıklardan geçse de olay örgüsüne dayalıdır.
Olaylar hikayeyi ve Ana Karakteri ileriye taşıyor.
Örneğin Yolculuğun başlangıcını ateşleyen, dış bir gücün maceraya çağrısıdır.
Dişil ve Eril Yolculuklarda Ana Karakter, Yolculuğun başlangıcını bizzat ateşler.
Ayrıca Dişil ve Eril Yolculuklar arasındaki farkların ne olduğunu merak

edebilirsiniz. En büyük fark, geleneksel olarak erkek kahramanın "kabileyi" terk
etme ve amacını arama arayışında desteklenmesi, kadın kahramanın ise genellikle
desteklenmemesidir. (Erkek kahramanlar Kadınsı Yolculuk modelini temsil
edebilirler ve bunun tersi de geçerlidir, özellikle de yapmamaları gereken bir yere
gitmeye cesaret ettiklerinde. Üç Kral filmini düşünün.)
Ayrıca erkekler ve kadınlar çoğu zaman çok farklı dünyalarda yaşarlar. Örneğin,
gece işten tek başına ayrılmak bir erkek için çok da önemli olmayabilir, ancak bir
kadının gardını alması ve hızla arabasına doğru yürürken her şeyin yolunda
olacağını umması gerekir. Kadınların ego güçlerini geliştirmeleri gerekiyor; çoğu
durumda kendilerini başkaları için feda ederler ve gerçekte kim olduklarını
bilmezler. Güçlerini bulmaları gerekiyor. Öte yandan erkeklere güçlü olmaları
erken yaşlarda öğretilir ve yolculukları sırasında ego güçlerinin ve güçlerinin bir
kısmını kaybetmeleri gerekir.
Bu bölüm Yolculuk yapılarını kullanmaya başlamanız için ihtiyacınız olan her
şeyi içerse de, Kadınsı ve Eril Yolculuklar hakkında çok derinlemesine bilgi için 45
Ana Karakter: Orijinal Karakterler Yaratmak için Efsanevi Modeller ve Yazarın
Yolculuğu hakkında daha fazla bilgi için bkz. Joseph Campbell Yolculuğu.
Diğer Yapıları Birleştirmek Bu Yolculuklar bu

kitaba benzersiz bir katkıdır çünkü diğer yapı türleriyle çok kolay bir şekilde
birleştirilebilirler. Örneğin Kadın Yolculuğu'nun II. Perdesinde kahraman, bir olayı
veya belirli bir dersi doğru şekilde yapabilmek için birkaç kez deneyimleyebilir.
Sanki tüm cevapları bildiğini ve amacına ulaştığını sanıyor ama asıl meseleyi henüz
bulamamış.
Bu genellikle gerçek zamanlı olarak gerçekleşirken, kahramanın tekrar tekrar

korkularını yenmeye çalışmasıyla birlikte, onunla oynayabilir ve onu başkalarıyla birleştirebilirsiniz.
Tekrar yapısı sayesinde kahraman olayı tekrar tekrar deneyimliyor. Ancak hikayenin asıl
itici gücü Yolculuğun kendisi olacak.
Yolculuk Yapıları Her üç modelde

de hâlâ net bir üç perdelik başlangıç, orta ve son hissi var. Aşağıda üç ana Yolculuk
modelinin özeti yer almaktadır.
KADIN YOLCULUĞU
Kadının Yolculuğu, kahramanın sembolik de olsa ölümle yüzleşme cesaretini
topladığı ve kendi hayatından sorumlu tam bir varlık olarak yeniden doğmaya doğru
dönüşüme katlandığı bir Yolculuktur.
Yolculuk, Ana Karakterin otoriteyi sorgulamasıyla başlar, ardından kendini savunma
cesaretini kazanır ve sonunda tek başına yola çıkıp kendi sembolik ölümüyle yüzleşme
isteğini somutlaştırır. Bu Yolculuk , tarihin kayıtlı en eski mitlerinden biri olan İnanna'nın
İnişi'ne dayanmaktadır . Oz Büyücüsü'nü düşünün .
Bir yapı olarak Dişil Yolculuk döngüseldir, çünkü sonuçta Yolculuğun devam
edebileceği veya Ana Karakterin yeni çıktığı Yolculuğa bir başkasının çıkmasına yardım
etmek için eve döneceği duygusu vardır. Bu kahraman, paylaşılmayan, yalnızca
doğrudan deneyimlenebilen bir içsel değişim sürecinden geçti. Kahramanın neler
yaşadığını tam olarak anlayabilmek için diğer karakterlerin de bunu bizzat deneyimlemesi
gerekiyor. Bu sayede herkesin kahraman olma potansiyeli vardır. Kadınsı Yolculuk
sadece zengin, güçlü ya da beğenilenlere değil, herkese açıktır.
Perde'de kahraman, doğru sonuca varmak ya da alması gereken dersi

öğrenmek için aynı olayla ya da iç çatışmayla birkaç kez karşılaşabilir. III. Perde'de
kahraman bir tür yeniden doğuştan geçer ve tam bir döngüye girerek güçlü bir
karakter eğrisi oluşturur.
ERKEK YOLCULUĞU
Eril Yolculuk'ta kahraman, hem arkadaşlarıyla hem de düşmanlarıyla birlikte

mükemmel bir dünyanın kendi versiyonunda yaşıyor. Bir durumla karşı karşıyadır
ve bu duruma nasıl tepki vereceğine bağlı olarak bir karar vermelidir; içe mi
yönelecek yoksa dışarıya mı odaklanacak? Eril Yolculuk iki yöne ayrılır ve Ana
Karakter hangi yolu seçeceğini seçmelidir çünkü her ikisi de farklı sonuçlara yol
açar. Tek bir seçim onu, aynı olayla ya da iç çatışmalarla birkaç kez yüzleşeceği, ya
doğruyu yapacağı ya da dersini alacağı mini bir Kadınsı Yolculuğa götürecektir.
Ayrıca sembolik bir ölümle karşı karşıya kalacak ve içsel büyümeye ulaşacak. Bu
Yolculuk Gılgamış Destanı'na dayanmaktadır . Aksi takdirde, genellikle yıkım
getiren, dışa dönük yolu seçecektir. Moby-Dick'i düşünün .
JOSEPH CAMPBELL YOLCULUĞU Joseph

Campbell Yolculuğu, geleneksel Aristotelesçi yapıyı geliştirmek için kullanılan
aynı mitlere ve hikayelere dayandığı için geleneksel hikaye anlatımı modeliyle aynı
çizgide kalıyor.
Sonunda, Ana Karakter bu Yolculukta kabileye geri döner, ancak bu döngüsel
değildir, çünkü kahraman döndükten sonra Yolculuğun devam edeceğine dair bir
anlam yoktur. O, tek başına başarılması gereken her şeyi başardı ve “kabileye”
yardım etti. Ölümcül Silah'ı düşünün .
Yolculuk Unsurları
(Aşağıdakilerin bazı kısımları 45 Usta Karakter ve Yazarın Yolculuğu'ndan
alınmıştır.)
PERDE I ÜÇ YOLCULUK İÇİN GELENEKSEL UNSURLAR

•
Kurulum • Ruh
Hali veya Ton • Kanca, Katalizör veya Tetikleyici Olay
• Ciddi Sorun ve/veya Hedef •

Dönüm Noktası
PERDE I ÜÇ YOLCULUĞUN TAMAMI İÇİN YENİ UNSURLAR
Kadınsı Yolculuk şunları içerir:
Mükemmel Dünya Sahnesi Yanılsaması: Ana Karakter sahte bir güvenlik

duygusuna sahiptir ve gelişimini durduran olumsuz bir dünyada sıkışıp kalmıştır.
Bir başa çıkma stratejisi kullanarak içinde bulunduğu durumun gerçekliğinden
kaçınır.
İhanet veya Gerçekleşme Aşaması: Onun için önemli olan her şey elinden alınır
ve bir yol ayrımına itilir.
Uyanış Aşaması: Yolculuğuna aktif olarak hazırlanır ve "gücünü" geri kazanmak

ister.
Eril Yolculuk şunları içerir:
Mükemmel Dünya Sahnesi: Dünya onun için fırsatlarla dolu görünüyor ama o,
derinlerde ne istediğini bilmiyor.
Arkadaşlar ve Düşmanlar Aşaması: Arkadaşlar onu zorlu bir mücadeleye doğru itmeye
yardımcı olur.
Yolculuğa Hazırlık Aşaması: İçten içe ne istediğinden emin olamayarak, dışa odaklı
bir hedefe yönelir.
Joseph Campbell Yolculuğu'nda şunlar
bulunur: Sıradan Dünya Sahnesi: Bu, gelecek dünyayla tezat oluşturan sıradan
bir dünyadır.
Maceraya Çağrı Aşaması: Kahramana üstlenmesi gereken bir sorun, meydan

okuma veya macera sunulur.
Çağrı Aşamasının Reddi: Yolculuğa çıkmayı reddetmenin arkasındaki itici güç

korku olabilir.
Mentor ile Buluşma Aşaması: Mentor, kahramanı hazırlar.

bilinmeyenle yüzleşmek.
İlk Eşiği Geçme Aşaması: Kahraman kendini maceraya adar ve hikayenin

dünyasına girer.
1. PERDE SORULAR •
Kahramanı içsel veya dışsal bir yolculuğa çıkmaya iten şey nedir?
• Kahramanın neden bir yolculuğa çıkması gerekiyor? Hayatın ne olduğunu sorgulamaya başladı mı?
• Yolculuğa çıkmak için hazırlık gerekli mi? •
Kahraman daha önce yolculuk yaptı mı? Veya sahip olan başka birini
tanıyor musunuz? • Kahramanın bir akıl hocası ya da konuşacak biri var mı? (Kadın Yolculuğu
kahramanı bunu yapmayabilir.) • Kötü Adam ilk kez nasıl ortaya çıkacak?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorunun Yoğunlaşması

• Geçici Zafer • Geri
Dönüş • Karanlık An •
Dönüm
Noktası
ACT II ÜÇ YOLCULUĞUN TAMAMI İÇİN YENİ UNSURLAR

İniş Aşaması: Kıyamet Kapılarını geçmek olarak da bilinir.
Korkulardan veya engellerden biriyle karşı karşıya kalır ve geri dönmek
isteyebilir ama yapamaz. Silahları işe yaramıyor; burada işe yaramazlar.
Fırtınanın Gözü Sahnesi: Karşılaştığı zorluklarla yüzleşir ve Yolculuğunun
bittiğini düşünür; Yardımcı Karakterler onun geri dönmesini isteyebilir ancak
bu henüz bitmedi.
Ölüm Aşaması: Her şey kaybolur. Tam bir Geri Dönüş gerçekleşir. Kendi ölümüyle ya
da sembolik bir ölümle karşı karşıya kalır ve kendisi hakkında daha fazla şey öğrenir.
Küçük Başarı Aşaması: Başarının küçük bir tadı ona daha yükseğe çıkma
arzusu verir.
Davet ve Hazırlık Aşaması: Kadının uyanış yolculuğuna çıkmaya davet edilir.
Hayır diyorsa İsyan yoluna girmiş demektir ve silahlarını toplamaktadır.
“Gücünden” vazgeçmeyecek. Şu anki hedefi gerçekten istediği şey mi? “Evet”
diyorsa Uyanış yolundadır.
Deneme Aşaması: Engellerle karşılaşır. Eğer isyan ediyorsa sahte bir üstünlük
duygusuna sahiptir. Eğer Uyanıyorsa işler onun için dağılıyor gibi görünüyor.
Her iki durumda da uyarılar ve kehanetler etrafını sarabilir.

bulunur: Test, Müttefikler ve Düşmanlar Aşaması: Kahraman yeni zorluklarla
karşılaşır ve yolun kurallarını öğrenir.
En İçteki Mağara Aşamasına Yaklaşım: Kahraman tehlikeli bir yerin, belki

de Kötü Adam'ın karargâhının sınırındadır.
Yüce Çile Aşaması: Kahramanın şansı dibe vurdu. Hayatta kalacak mı?
Ödül Aşaması: Kahraman bir “hazineye” sahip olur.
PERDE SORULARI • Kahraman

neden ilerlemeye devam ediyor? Onun için önemli olan ne? •
Kahramanın elinde hangi araçlar var? •
Kahramanın yardımcıları var mı?
• Kötü Adam bu eylemde nasıl rol
oynuyor? • Yaptığınız Yolculuk modelini neden seçtiniz? Bu hikaye için çalışıyor mu? Yolculukları
değiştirmek durumu daha iyi hale getirir mi? Daha mı zorlu?
PERDE III GELENEKSEL UNSURLAR • Son Engel • Doruk

• Çözüm
3. BÖLÜM ÜÇ YOLCULUĞUN TAMAMI İÇİN YENİ UNSURLAR

Destek Aşaması: Daha büyük bütünle bağlantısını kabul eder.
Umarım birisi ya da bir şey onu şimdi destekliyordur, yoksa başaramayabilir.
Pek çok feminist roman bu aşamada durur. Kahraman topluma istediği
şekilde uyum sağlayamadığı için ölüm onun tek cevabı olabilir.
( Kate Chopin'in Uyanış'ını ve hikayenin sonunda kahramanın suya nasıl
yürüdüğünü düşünün. Yaşadığı dünyada bağımsız bir kadına yer yoktur.)
Hakikat Anı Aşaması: Gücünü bulur ve hedefine zevkle gider. Uyandı ve

tüm dünyayı farklı görüyor. En büyük korkusuyla yüzleşir ve hâlâ şefkatli ve
eksiksiz kalır.
Tam Çember Aşaması: Ne kadar ilerlediğini görmek için mükemmel

dünyaya geri döner. Şimdi inişe geçecek bir sonraki kişiyi seçebilir, böylece
bu kişi de kahraman gibi büyüyebilir.
Ölüm Aşaması: Her şey kaybolur. Eğer isyan ediyorsa, ölüme öfkelenir ve
kendi dönüşümü ve değişimiyle mücadele eder. Eğer öyleyse
Uyandığında ölümle yüzleşir ve onun tarafından alçakgönüllü hale gelir; tüm aletleri işe
yaramaz.
Uyanış veya Asi Aşaması: Eğer Asiyse, kusurlarıyla yüzleşmeyecek veya

değişmeyecektir ( Moby-Dick'i düşünün). Karakter eğrisi çok az çünkü onun
için hiçbir şey değişmedi. Eğer Uyanıyorsa kendisiyle yüzleşir ve gerçekte
ne istediğini bilir. Başarılı olabilmek için algıladığı “gücünün” bir kısmından
vazgeçer. Başkalarına yardım etmeye isteklidir ( Üç Kral'ı düşünün).
Zafer veya Başarısızlık Aşaması: İsyan onu başarısızlığa sürükler. Uyanış

ona yalnızca içsel de olsa zafer ve ödül getirir. Doğru olanı yapıyor.

vardır: Sahneye Dönüş Yolu: Kahraman, karanlık güçlerle yüzleşmenin
sonuçlarıyla uğraşır.
Diriliş Aşaması: Ölüm ve karanlık, yenilmeden önce kahramana son bir
kez saldırır.
İksirle Dönüş Aşaması: Kahraman bir hazine veya dersle geri döner.
PERDE III SORULARI • Kahraman

başarısız mı oldu yoksa başarılı mı? Kadınlığın Yolculuğu kahramanı destek buluyor mu?
• Karakter seçimleri yapmak için geri dönüp karakter geçmişini daha ayrıntılı olarak incelemeniz mi gerekiyor?
inanılır mı?
• Kahramanın başarılı olup olmamasını neden önemsiyoruz? ( Moby-Dick balinayı yakalasaydı bu kadar
harika olur muydu? Muhtemelen hayır! İnsanların kaçmasına yardım etmek için durmasalardı Üç Kral
da bu kadar iyi olur muydu? Hayır! Thelma ve Louise, Thelma ve Louise olsaydı bu kadar harika olur
muydu? pes edip hapse mi gittiniz? Hayır! Yani bu karakterlerin yaptığı seçimler hikayenin ayrılmaz bir
parçası. Bu karakterlerin hikayelerinin sonunda yapabileceği tek bir seçim var.)
ÖRNEKLER Titanic,
JAMES CAMERON (Kadınların Yolculuğu)
Zengin bir kız ve fakir bir oğlan, "batmaz" geminin talihsiz yolculuğunda
tanışır. Kahramanımız, onu sevmediği bir adamla evlenmeye zorlayan kendi
annesi tarafından ihanete uğrar. Kahraman onun durumuyla yüzleşmesine,
bağımsız olmasına, aşkı öğrenmesine ve hayatını değiştirmesine yardımcı
olur.
Üç Kral, DAVID O. RUSSELL (Eril Yolculuğun Uyanışı)
Körfez Savaşı'nın ardından dört asker, Kuveyt'ten çalınan altını çalmak için
yola çıkar ancak yardıma ihtiyacı olan insanları keşfettiklerinde planları değişir.
Moby-Dick, HERMAN MELVILLE (İsyankar Eril Yolculuk)

Kayıp bir balina avcılığı gemisinden hayatta kalan tek kişi, kaptanının beyaz balina Moby-
Dick'i avlama konusundaki kendine zarar veren takıntısının öyküsünü anlatıyor.
48 Saat, WALTER HILL (Joseph Campbell Yolculuğu)
İnatçı bir polis (Nick Nolte), bir katilin izini sürmek için isteksizce kendisine
geçici olarak şartlı tahliye edilen esprili bir suçluyla iş birliği yapar. Nick Nolte
bir ortak istemiyor. Yardımcıları ve müttefikleri reddeder. Tek başına gitmek
istiyor. Aradığı katille birlikte dönene kadar risk alır ve ikisini de büyük
tehlikeye atar.
İnteraktif
MYSTREALM.COM'DAN MYST OYUNU HAKKINDA
İskelede başlıyorsunuz. Merdivenlere doğru yürürken işaret anahtarına dikkat

edin. Onu ve adadaki diğer tüm işaret anahtarlarını çevirin. Toplamda sekiz tane var
ama henüz saat kulesinin yanındaki işarete ulaşamıyorsunuz. Kalan yedisine erişilebilir.
Konumları şunlardır: Rıhtım, Teçhizat, Planetaryum, Uzay Gemisi, Batık Gemi

Model, Kütük Kulübe, Tuğla Bina.
Atrus'un çimenlerin üzerinde rahatça yatan karısına yazdığı mektubu okuyun.
İskeleye geri dönün. Yamaca yerleştirilmiş bir kapı paneli göreceksiniz. Bas. İçeri
gir …
Etkileşimli olay örgüsü yapısı, en benzersiz çizim yapılarından biridir.

bugüne kadarki yapılar. Henüz emekleme aşamasında olduğundan, bu tür yazıların
tam olarak ne kadar ileri gidebileceğini söylemek zor, özellikle de teknolojiyle çok
yakından bağlantılı olduğu için. Eğer anlatıbilimle ilgileniyorsanız, keşfetmeniz gereken
yapı budur. (New York Üniversitesi'nde bu konuyla ilgili dersler var.)
İnteraktif Kurgu en çok video oyunlarının, DVD eğitici-eğlence ve rol yapma
oyunlarının bir parçası olsa da, aynı zamanda yazılı romanın da bir parçasıdır.
Aşağıdaki iki roman ilk örneklerdir: • Marc Saporta'nın
1 Numaralı Kompozisyonu, yaklaşık 150 numarasız, dağınık kağıttan oluşan kurgusal
bir anlatıdır. Okuyucuların okumadan önce sayfaları karıştırarak kendilerinin bir
anlatı oluşturmaları gerekmektedir.
• Seksek'te Julio Cortazar , eserini okumak için iki varyasyon yaratıyor. Okuyucular
bölümler arasındaki olası bağlantıları keşfetmeli ve çalışmalıdır.
Espen Aarseth'in Cybertext'te belirttiği gibi, "Bu metinlerde kullanılan cihazların
çeşitliliği ve ustalığı, kağıdın bilgisayara karşı üstün gelebileceğini gösteriyor."
Matbaa bizi anlatı olaylarını doğrusal bir biçimde görmeye teşvik eder. Kelimeler
değişmeyen ve kapalı satırlara kilitlenmiş gibi görünüyor. İnteraktif Kurgu, okuyucuyu
anlatı akışının olanaklarını açık bırakmaya zorlayarak buna meydan okuyor.
Her olayın birçok anlamı olabilir ve çeşitli eylem planları ortaya çıkabilir.
George Landow , Hypertext 2.0'da Aristoteles'in şunu belirttiğini söylüyor:

Başarılı senaryolar olası veya gerekli bir olaylar dizisini gerektirir.
Ancak olası veya gerekli tek bir olay dizisini ortadan kaldırmak, tüm doğrusallığı
ortadan kaldırmaz. Bununla birlikte doğrusallık, o zaman tek bir metin içindeki
bireysel okuyucunun deneyiminin bir niteliği haline gelir ve bu yol kendi üzerine
kıvrılsa ya da garip yönlere yönelse bile onun deneyimi bir okuma yolunu takip
eder.
İnteraktif hikayeler çok boyutlu, sonsuz, kapsayıcı ve evcilleştirilmemiştir; bu, daha
açık uçlu, anaerkil bir hikaye anlatımı türüdür ve Aristoteles'in saf ataerkil hikaye
anlatımı zamanının tamamen ötesindedir. Bir sanat eseri yaratmanın asla tek bir yolu
yoktur.
İnteraktif Kurgu, geleneksel edebi yapıya meydan okur ve okuyucunun yanı sıra
yazarı da kabul edilen hikaye anlatımı kurallarını sorgulamaya zorlar. Yine Hypertext
2.0'da Landow şöyle diyor: "Aristoteles'in Poetika'sına bakıldığında , (Etkileşimli Kurgu)
üzerine bir tartışma iki şeyden biri anlamına gelir: Ya Etkileşimli Kurgu yazılamaz (ve
Poetika bize bunun nedenini gösterir) ya da Aristotelesçi kurgunun tanımları ve
açıklamaları. arsa geçerli değildir. Gerçekten de yapmıyorlar. İnteraktif Kurgu doğası
gereği çok sıralıdır ve tamamen farklı bir kategoridedir. Sıralar var ama hiçbiri gerekli
değil!
Vassar Koleji profesörü ve ödüllü romancı Michael Joyce şöyle diyor:
[Etkileşimli Kurgu] Aristotelesçi eğrinin (başlangıç, orta ve son) yerini bir dizi
ardışık, geçici kapanışla değiştirir. …
[Etkileşimli Kurgu]'nun özü gizli bir sona ulaşmak değildir.
Bu daha çok, her türlü sanatı karakterize eden ve hayatımızı değerli kılan sürekli
değişen algıların ardışık olarak anlaşılmasıyla ilgilidir.
İnteraktif Yapı
İnteraktif Yapıyı öğretmenin en iyi yolu video oyunu tasarımcılarının konuya nasıl
yaklaştıklarına bakmaktır, ben de burada bunu yapacağım. Çoğunuz muhtemelen
İnteraktif Kurguyu teknolojiyle birleştirmek isteyeceksiniz.
Video oyunu yazarları bu tür yazılara Dallanma adını verir. Anlatınızın taslağı yerine
bir akış şeması oluşturmaya benzer. Her dal, bir karakterin izleyeceği farklı bir yoldur.
Aşağıdakilerin tümü hakkında harika derinlemesine bilgi için bkz. Etkileşimli

Medya için Yazma: Jon Samsel ve Darryl Wimberley'in Tam Kılavuzu . Eastgate
Systems, bunları tasarlamak için son derece saygın Interactive Fiction ve Storyspace
yazılımlarını yayınlıyor. Ayrıca harika bir örnek için James Joyce'un Finnegans Wake
kitabını okuyun ve Myst bilgisayar oyununu oynayın .
Dallanmanın en iyi şekilde içsel dürtülerle motive edildiğini unutmayın. Bu, birçok
seçenek arasından yalnızca standart bir seçim değil, karakterin keşfedeceği bir yol
veya alan olmalıdır. Joyce şöyle diyor: “[Etkileşimli Kurgu] hikayenin içsel olasılıklarıyla
ilgilidir. … Yaşamlarımızı eğilimlerle, dürtülerle, rastlantılarla ya da baştan
çıkarmalarla seçiyoruz.”
Örneğin, çoğumuz beş mil yokuş yukarı koşmak yerine sakin bir gölde 30 metre
yüzmeyi tercih ederiz, ancak çocukluğunda neredeyse boğulan biri tam tersini seçer.
O halde bu, içe yönelik bir seçim veya “dallanma yoludur”.
İnteraktif Yapı okuyucu tarafından yönlendirilir. Okuyucu nereye gideceğine ve

bundan sonra ne okuyacağına veya ne yapacağına kendi tercihlerine göre karar verir.
İnteraktif Yapıda genellikle üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son olmadığından,
I. Perde, II. Perde ve III. Perdeyi referans noktası olarak kullanmayacağım bile. Bu
sadece açıklamayı karıştırır. Göreceğiniz gibi anlatı yapısından uzaklaşmak yazarın
çok daha fazla çalışmasını gerektiriyor. Bu nedenle tüm kuralları çiğnemeden önce
Geleneksel Yapı hakkında çok şey bilmek iyi bir fikirdir.
Etkileşimli Öğeler
GELENEKSEL UNSURLAR
Tüm geleneksel unsurlar İnteraktif Yapıda bulunabilir, ancak iki Dönüm Noktası
yerine birçok Karar Noktanız vardır. Bir yazar olarak tamamen hayal gücünüze,
tercihlerinize ve hedefinize bağlıdır.
•
Kurulum • Ruh Hali
veya Ton • Kanca, Katalizör veya Tetikleyici
Olay • Ciddi Sorun ve/veya Hedef •
Kötü
Adam • Ana Karakterler: hepsi burada tanıtılıyor •
Sorun Yoğunlaşıyor •
Geçici Zafer • Geri Dönme
• Karanlık
An • Son Engel •
Doruk • Çözüm
YENİ ELEMANLAR
İnteraktif Medya Yazımı'na göre "on tane" var

İnteraktif Kurgu içindeki geometrik tasarım yapıları. Bunlar: 1. CUL-DE-SACS İLE SIRALI: Şube veya karar
noktasına giriş
aynı zamanda çıkışı.
2. BRANŞLANMA: Bu, kullanıcıya önceden belirlenmiş "yol çatallarında" çeşitli seçeneklerin sunulduğu geleneksel
dallanmadan ve hikaye çizgisinin, yol çatallarından sonra süresiz olarak yolda çatallaştığı genişletilmiş
dallanmadan oluşur.
3. ENGELLERLE ŞARTLI DALLANMA: Okuyucu bir soruyu çözmeye zorlanır.
örneğin, devam etmeden önce bulmaca.
4. ZORUNLU YOLLARLA KOŞULLU DALLANMA: Örneğin, kullanıcının bir kristal bulması gerekiyor; İki seçeneği
vardır ama hangi seçimi yaparsa yapsın kristali bulacaktır. Her iki seçim de aynı zorunlu sonuca sahiptir.
5. KOŞULLU DARBOĞAZ DALLANMA: Hikayenin dalları getirilir

Her şeyi dizginlemek için hikayenin omurgasına geri dönüyoruz.
6. İSTEĞE BAĞLI SAHNELERLE KOŞULLU DALLANMA: Bu, kişinin bilgi edinmek için bir bağlantıya tıklayabileceği
ancak ilerlemek için geri dönmesi gereken bir eğitici-eğlence oyunudur.
7. EXPLORATORIUM: Bu, okuyucunun ana hikayeyi durdurup başka bir hikayeyi keşfetmesine olanak tanır.
dünya.
8. PARALEL AKIŞ: Bu, çeşitli durumların veya yolların aynı anda mevcut olması durumunda meydana gelir.
çeşitli düzeylerde.
9. DÜNYALAR: Bu, iki veya daha fazla ortamın ortak bir iş parçacığı ile birbirine bağlandığı ve önceden tanımlanmış
bir dizi olaya sahip olduğu zamandır.
10. ÇOK DOĞRULU VEYA HİPERORTAM: Bu, akla gelebilecek her türlü kullanıcı yolunu kapsar veya hiç yol yoktur
(World Wide Web'i düşünün).
Geçici Zafer ve Geri Dönüş ve diğer unsurlar, okuyucunun vereceği karara

bağlı olarak hikayenin yalnızca bir sekansında kullanılabilir. Başka bir deyişle,
büyük ihtimalle
bunları her sıralamada veya kendi yolunda dallara ayrılan Karar Noktasında
kullanmanıza gerek yoktur.
İki Dönüm Noktası yerine birçok Karar Noktasına sahip olacaksınız.
Hedefinize bağlı olarak şunları yapabilirsiniz: •
okuyucunun sunduğunuz seçeneklere göre bir sonraki nereye gideceğine karar vermesini sağlayın (örneğin, belirli
bir karakterin hedefinin peşinden
gitmek) • okuyucunun kendisine sunduğu seçeneklere göre bir sonraki nereye gideceğine karar vermesini sağlayın ( Örneğin,
sahneleri karıştırıp tekrar bir araya getirmek)
• okuyucunun yeni bir şey öğrenmek için bir bağlantı seçip seçmeyeceğine karar vermesini sağlayın (örneğin,
bir karakterin biyografisini okumak için bir bağlantı)
• okuyucunun bazı görevleri yerine getirmesini sağlayın (örneğin öğreten eğitici-eğlence parçaları; dönecek bir
sonraki sayfayı bulmak için sayıları toplayın veya devam etmek için bir bilmeceyi çözün)
Web için İnteraktif bir hikaye yazıyorsanız, okuyucunun tıklamayı

seçebileceği seçili metni vurgularsınız. Bir kez tıklandığında yukarıdakilerden
herhangi biri gerçekleşebilir.
Seçimleri mümkün olduğunca kişisel tutun. Dışarıdaki tüm farklı insan
türlerini düşünün; Belki biraz psikoloji hakkında da okurum. Karakterlerinizi
geliştirmek için bunu kullanın. Belki de karakterlerinizin her birinin farklı bir
psikolojik yapısı vardır ve okuyucu hangi karakteri takip edeceğini seçebilir.
İnteraktif Kurgu yalnızca hayal gücünüzle sınırlıdır. İstediğinizi yapabilirsiniz,

ancak çok kolay görünüyorsa muhtemelen yanlış bir şey yaptığınızı
unutmayın! Birçok yönden bu yapı, tüm yapılar arasında en fazla planlamayı
gerektirir.
SORULAR
• Ne tür İnteraktif Kurgu yazacaksınız (video oyunu, rol yapma, eğitici-eğlence, baskı, Web veya yeni bir şey)? •
Dallanmayı kullanacak mısınız?
Alternatif hikayelere veya durumlara giden kaç dal var?
var? • Karar
Noktalarını kullanacak mısınız? •
Saporta'nın 1 No'lu Kompozisyonuna benzer deneysel bir eser yapacak mısınız ? • Kaç
karakteriniz olacak? Büyük ölçüde farklı olacaklar mı? Durumlara farklı mı yaklaşıyorsun? • En önemlisi, hedef kitleniz
kim? (Etkileşimli Kurgu
oyunları, çocuklardan gençlere ve yetişkinlere kadar tüm yaş grupları için eşit olarak yapılır.)
ÖRNEKLER
Myst, UBISOFT EĞLENCE
Myst, tüm zamanların en çok satan CD-ROM'udur. Myst, geçmiş

çağların sırrını çözmeye çalışırken sizi bulmacaları çözmeniz gereken
fantastik dünyalara gönderiyor.
Kompozisyon No. 1, MARK SAPORTA
Bu kitap, bir anlatı oluşturmak için karıştırılacak dağınık kağıt
sayfalarından oluşan 150 sayfalık bir hikayedir.
Finnegans Wake, JAMES JOYCE Bu
deneysel roman bir adam, karısı ve üç çocuğunun hikayesidir. Roman
tarihi döngüsel olarak sunuyor ve kitap son sayfada yarım kalan bir
cümlenin sonuyla başlıyor.
Üstkurgu
FERRIS BUELLER'IN İZİN GÜNÜNDEN: SLOANE : Ne yapacağız?
FERRIS: Soru "ne yapacağız" değil, soru "ne yapmayacağız?"
CAMERON: Lütfen arabayı eve götürmeyeceğimizi söyleme.

Lütfen arabayı eve götürmeyeceğimizi söyleme. Lütfen söyleme
Arabayı eve götürmeyeceğiz.
FERRIS: [kameraya] Eğer böyle bir arabaya erişimin olsaydı, bunu yapar mıydın?
hemen geri alır mısın?
[vurmak]
Ben de öyle.
Üstkurmaca olay örgüsü yapısı, bilinçli olarak dikkatleri üzerine çeken kurgusal
yazı olarak tanımlanıyor. Kendine dönük ve içe dönüktür, kurgu ile gerçeklik
arasındaki ilişki hakkında sorular sorar. Başka bir deyişle Üstkurmaca çoğu zaman
hikayenin konusunu incelemek için okuyucuyu hikayenin dışına çeken unsurları
içerecektir.
Metafiction: The Theory and Practice of Self-Conscious Fiction kitabının yazarı
Patricia Waugh şöyle diyor: "Üstkurgusal çalışmalar, kurgu yazma pratiği aracılığıyla
kurgu yazma teorisini keşfeden çalışmalardır." Dolayısıyla bu bir tür değil, dikkati
kendine çeken bir tür yapısal tekniktir. Ferris Bueller'in İzin Günü'nü ve Ferris
karakterinin kameraya nasıl konuştuğunu, izleyiciye nasıl hitap ettiğini ve gerçeklik
ile kurgu arasındaki duvarı nasıl yıktığını düşünün .
Waugh ayrıca şöyle diyor: "Çağdaş üstkurmaca yazımı, gerçekliğin veya tarihin
geçici olduğu yönündeki daha da kapsamlı bir anlayışa hem bir yanıt hem de bir
katkıdır: artık dışsal gerçeklerden (hakikatlerden) oluşan bir dünya değil, bir dizi
inşa, yapaylık, geçici yapı."
Bazıları Üst Kurgu'nun Miguel de Cervantes'in Don Kişot'undan başlayarak on
beşinci yüzyıldan beri var olduğunu iddia ediyor . Ve Shakespeare'in Hamlet'i,
Hamlet oyunculuktan bahsederken üstkurmaca eğilimleri gösteriyor.
Üstkurmaca bazen romanın olgun bir versiyonu olarak görülür ve en iyi ihtimalle
tarihin otoritesine meydan okuyabilir. Emory Üniversitesi'nden Victoria Orlowski
şöyle açıklıyor: Bazı
eserler, bilinçli özdüşünümleri ve tarihle ilgili endişeleri nedeniyle "tarihyazımsal
üstkurmacalar" olarak adlandırılıyor. En eski geçmişleri kurgusal unsurlar
içerir. Bunlar gerçek ve mitin örtülü birleşimidir. “Tarih”in bileşiminin kendisi
de “hikaye” sözcüğünü içeriyor. Ancak gerçekçilik kök saldıkça tarih "nesnel"
gerçeği, roman da "öznel" kurguyu temsil etmeye başladı.
… “Bilinen hakikat” üzerine oynayarak tarihyazımsal üstkurmaca, geçmişin

mutlak bilinebilirliğini sorgular… (ve yapabilir) kadınlar veya sömürgeleştirilmiş
yerliler gibi bastırılmış insanların tarihlerini yeniden keşfedebilir.
Üstkurmaca sinemada da yaygın olarak kullanılmaktadır ve komedilerde de
büyük bir etkiyle kullanılabilir. Mel Brooks'un Spaceball'larını, Forrest Gump'ı ve
Ferris Bueller'in İzin Günü'nü düşünün.
Ben bu bölümü yazarken, Ne Bip Biliyoruz!? başlıklı iki yeni film çıkıyor. ve Empati.
Her iki film de temayı ve konuyu daha fazla araştırmak için kurgusal bir anlatı
öyküsünü kurgusal olmayan belgesel tarzı röportajlarla birleştiriyor.
Üstkurmaca Yapısı
Üstkurmaca'da hâlâ net bir üç perdelik başlangıç, orta ve son hissi mevcut
olabilir, ancak organize yapı ve biçim eksikliği nedeniyle grafik oluşturmak neredeyse
imkansızdır.
Patricia Waugh'a göre "Gerçeğin artık anlaşılamayacağını ya da tarihin sadece
kurgudan ibaret olduğunu göstermek" şunlar olabilir:
• çok fazla tesadüf ve mucizenin kullanılması gibi ciddi derecede aşırı kurgulama (Forrest Gump) • dil
hakkında bir açıklama yapmak için aşırı derecede eksik kurgulama
Dilin keyfi bir sistem olduğunu göstermek için şunlar olabilir:

• boş sayfalar
• resimler (Kurt Vonnegut'un Mezbaha-Beş'teki illüstrasyonları gibi)
Yazarın paradoksal durumunu göstermek için (yazarın gücü ve gücünün olmaması), şunlar olabilir: • Fransız
Teğmen'in Kadını'ndaki gibi

yazarın görünümü veya Fransız Teğmen'in Kadını'ndaki gibi yönetmen.
Buz Hırsızı •
okuyucu ve yazar arasındaki çatışma •
yazarın kontrolü dışında olan bir karakter
Kurgu ile gerçekliğin ön planını göstermek için şunlar olabilir: • Kurgusal karakterlerin ve tarihi
figürlerin yan yana gelmesi (Forrest Gump)
• önsöz, yazar, eleştirmenler ve reklamlar gibi yazma veya film tekniklerinin tartışılması (Mel Brooks'un
Spaceballs'unu ve Spaceballs filmi ve Spaceballs ürünlerinin nasıl satın alınacağı hakkında konuşmak
için filmi nasıl durdurduklarını düşünün .)
Bu yapı olay örgüsüne dayalı, karaktere dayalı veya muhtemelen anlatıcıya dayalı
olabilir. Gerçekten zor ve hızlı kurallar yoktur. Kitabın geri kalanıyla tutarlılığı sağlamak
ve size yalnızca bir referans çerçevesi vermek için aşağıdakileri Perde I, Perde II ve
Perde III olarak sunuyorum. Listelenen öğelerin herhangi biri, çoğunluğu yerinde
olduğu sürece isteğe bağlı olarak silinebilir.
Üstkurmaca Öğeleri
PERDE GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum • Ruh Hali veya

Ton •
Kanca, Katalizör
veya Tetikleyici Olay • Ciddi Sorun ve/
veya Hedef • Kötü Adam • Ana
Karakterler: hepsi burada tanıtılmıştır • Dönüm

Noktası
Kurulum ve Kanca, okuyucunuzu hikayenin içine çekmek ve daha sonra onu

şaşırtmak için harika yerlerdir. Eğer gerçekten hikayenin yapısına ve
beklentilerine dikkat çekmek istiyorsanız öncelikle okuyucuyu hikayenin içine
alın ve onu dahil edin. Daha sonra bundan saptığınızda, şokla hikayeden
ayrılacak ve olanları incelemek zorunda kalacak.
Karakterlerin ciddi bir sorunu ve/veya hedefi belirtilmiş olabilir ancak bu,
hikayenin amacının bu olması gerektiği anlamına gelmez. Sorun ve/veya Hedef,
gerekirse bir süreliğine arka planda kalabilir veya anlatıcı ya da diğer unsur,
konuyu ele almak için hikayeye girip çıkabilir. Karakter hastaysa, hastalığın ne
olduğunu özetleyen bir tıbbi rapor bile ekleyebilirsiniz.
1. PERDE SORULARI • Bu hikayeyi

yazmaktaki genel amacınız nedir? Ne demek istiyorsun? • Yapıyı bozmak için hikayedeki
gerçekten büyük anları bekleyecek misiniz? Veya daha fazlasını kullanın
sessiz anlar?
• Okuyucunun nasıl hissetmesini istiyorsunuz? Onu şok etmek mi istiyorsun? Yoksa yapmak ister misin
ne
düşünüyor? • Geleneksel Yapıyı hiç kullanacak mısınız?
PERDE II GELENEKSEL UNSURLAR • Sorunun

Yoğunlaşması •
Geçici Zafer • Geri
Dönüş •
Karanlık An •
Dönüm Noktası
Buradaki geleneksel unsurlar genellikle Metafiction'da oynanır ve sıklıkla

aşırı abartılır veya orantısız bir şekilde abartılır. Bunların olması neredeyse
aptalca görünüyor. Saçma görünmelerini sağlayacak kadar kalıplaşmış bir
şekilde sunulabilirler.
Bu bölümde üstkurmaca tekniklerini ne sıklıkta göstermek istediğinizi

düşünün.
Konunun yanı sıra tür ve karakterizasyon kurallarını da düşünün.
2. PERDE SORULARI •
Okuyucunuzu bir süreliğine hikayeye geri döndürmeye devam edecek misiniz? Yoksa sürekli arayacak mısın
ortama dikkat?
• Herhangi bir tarihi unsur koyacak mısınız? Yoksa
komedi mi? • Bu bölümde değineceğiniz yeni bir nokta var mı? Bir şey mi söylemek istiyorsun?
farklı?
PERDE III GELENEKSEL UNSURLAR • Son Engel •

Doruk • Çözüm
PERDE III YENİ UNSURLAR:
Diğer yapı türlerinin aksine, Metafiction'da yeni karakterler, karakterlerin

ortaya çıkmasına yardımcı olmak için birdenbire ortaya çıkabilir. Buna, sanki
Tanrı devreye girip herkesi kurtarmış gibi, her şeyin yapmacık göründüğü
"Tanrı'nın eli" tekniği denir.
Burada yine geleneksel unsurlarla oynayabilirsiniz.
Gerçeklikten (güncel bir olaydan) veya başka bir popüler kurgudan bir şeyi
taklit ederek sona dikkat çekebilirsiniz.
PERDE III SORULARI

• Herhangi bir Karar türü olacak mı? Belki hikaye kendi kendine çözülür ama sorular
okuyucunun iradesi
yoktur. • Okuyucunuza meydan
okudunuz mu? • Hiç komedi
kullandınız mı? • Tüm yaratıcı seçeneklerinizi düşündünüz mü? (Unutmayın, tarihi ve kurgusal
karakterleri birleştirebilir, işleri geriye doğru yürütebilir, okuyucuyla konuşmak için hikayeyi
durdurabilir, hatta yeni kelimeler oluşturabilirsiniz.)
ÖRNEKLER Ferris
Bueller'in İzin Günü, JOHN HUGHES Lisedeki
bilge bir adam, müdürün söylediklerine rağmen okuldan bir gün izin
almaya kararlıdır. Sürekli seyirciye hitap ederek kameraya konuşuyor.
Mezbaha-Beş, KURT VONNEGUT Billy

Pilgrim, Tralfamadore gezegeninden uzaylılar tarafından kaçırıldıktan
sonra zamanda sıkışıp kalan bir adamdır. Hacı'yı hayatının her
aşamasında aynı anda takip ettiğimiz için, parçanın olay örgüsünü
karıştıran bir yönü var.
Taşıdıkları Şeyler, TIM O'BRIEN Bu
kurgusal bir savaş incelemesidir. O'Brien, tek bir kitapta çok sayıda
yazma tekniği katmanını kullanarak yazma sürecini inceliyor. Ayrıca
bakış açısıyla oynuyor ve hikaye içinde hikayeyi anlatmanın en iyi
yolunun ne olduğunu tartışıyor.
Hayatın Dilimi
LESLIE MARMON SILKO'NUN TÖRENİ

Sana hikayelerle ilgili bir şeyler anlatacağım
(dedi)
Bunlar sadece eğlence değil.
Aldanmayın.
Sahip olduğumuz tek şey onlar, görüyorsun,
Savaşmamız gereken tek şey
hastalık ve ölüm.
Hiçbir şeyin yok
eğer hikayelerin yoksa
Onların kötülüğü çok büyüktür
ama hikayelerimize dayanamıyor.

Bu yüzden hikayeleri yok etmeye çalışıyorlar
bırakın hikayeler karışsın ya da unutulsun.
İstediler Mutlu olurlardı
Çünkü o zaman savunmasız
olurduk.
Karnını ovuşturdu.
Onları burada
tutuyorum (dedi)
İşte, elini üstüne koy. Hareket
ediyor.
Burada hayat var
insanlar için.
Ve bu hikayenin göbeğinde
ritüeller ve törenler hâlâ artıyor.
Yaşamdan Kesitler olay örgüsünün yapısı anlık bir bakış olarak tanımlanabilir.
gerçekliğin dikkatlice oluşturulmuş, resmi bir taklidi yerine. Onun tarafından
doğası gereği geleneksel üç perdeli yapıyı reddeder ve bu nedenle daha
çok kültürlü hikaye anlatımına açık.
On sekizinci yüzyıldan bu yana Fransızlar, romancıların kurguyu geleneksel
romanın beklentilerinden kurtardığı, anti-roman denilen şeye sahipler.
olay örgüsü ve karakterizasyon hakkında fikirler.
Yaşamdan Kesitler Yapısı

Yine, Hayattan Bir Kesit parçasında üç perdelik net bir başlangıç, orta ve son
hissi yoktur, ancak başlangıçta işleri yoluna sokan bir tür olay vardır:
Bu yapı kesinlikle karakter odaklıdır ancak mutlaka karakter odaklı değildir.

Hikayenin başlangıcında genellikle durum biçiminde bir Tetikleyici Olay vardır,
ancak bunun kullanımı hikayeyi anlatmak için bir neden vermek ve hikayeyi belirli
bir Hedefe ve Doruğa doğru yönlendirmek değildir.
Aslına bakılırsa, bu öykülerin yazarlarından bazıları, bunların insanlığın durumuna
ve ilişkilerine dair bir keşif olduğunu, bir karakterin hayatında Doruk ve Çözüm
olmadan geçen bir günün de aynı derecede geçerli bir hikaye anlatma modeli
olduğunu düşünüyor. Eğlencemizde Sorunu, Hedefi ve Doruk Noktasını aramaya
ve bunu sağlamayan hikayeleri değersizleştirmeye şartlandık.
Hayattan Kesitler hikayeleri tam bir bilinç akışıdır. Bazı Hayattan Kesitler
yazarları edebiyat ve eğlenceye dair beklentilerimizi sorgulamak için yola çıkarken,
bazı Hayattan Kesitler yazarları geleneksel Aristotelesçi yapıdan hiç etkilenmeyen
bir kültürel bakış açısıyla yazıyorlar.
(Örneğin, pek çok Kızılderili hikâyesinde düzyazı ile şiir arasında bir ayrım yapılmaz.)
Bu, kurgu yapmadan yazanların bir Hayattan Kesitler yazısı yazdıkları anlamına
gelmez. Tam tersine, bu şekilde yazanların çoğunun eserlerinde hâlâ geleneksel
olay örgüsü yapısı var çünkü bu, batılılaşmış kültürün içine iyice yerleşmiş
durumda. Çoğu Batılının, hiç televizyon programı izlemediği, film izlemediği veya
kitap okumadığı sürece Geleneksel Yapı olmadan yazması neredeyse imkansızdır.
Pek çok kişi Hayattan Kesitler hikayelerini kötü, yanlış, sıkıcı kariyer katilleri
olarak yargılıyor ve öğrencileri geleneksel üç perdelik yapıya zorlamaya çalışıyor.
Birçok açıdan bu utanç verici çünkü yazarlar ve hikaye anlatımındaki farklılıklara
olması gerektiği gibi saygı göstermiyorlar. Her ifade tarzının bir izleyici kitlesi
vardır.
Başarılı Yaşamdan Kesitler hikayelerinden bazıları şunlardır:
• Before Sunrise filmi o kadar başarılı oldu ki , Before Sunset adlı devam filmini yayınladılar . • Spike
Lee'nin koruması altındaki Lee Davis, 03:00 başlıklı bir Hayattan Kesit parçası yarattı.
izleyiciyi taksi şoförlerinin dünyasına davet ediyoruz.
•Tozun Kızları, birçok Batı üniversitesinde kullanılan oldukça ünlü bir Hayattan Kesit filmidir.
• İngiliz yönetmen Jamie Thraves , gençliğinin sona erdiğini ve büyümeye hazır olmadığını fark ettiğin,
hayatının o zor dönemindeki yirmili yaşlarındaki Londralıyı konu alan The Low Down'ı yarattı. •
Anton Çehov'un Bir Upheaval'ı
bir romancı için harika bir örnektir. Okuyucunun çözümsüz kaldığı, üst sınıf bir ailedeki yaşamın
gözlemlenmesidir. Bu bir çeşit geçiş hakkı hikayesi.
Peki Hayattan Bir Kesit parçasını nasıl yazarsınız? İlginizi çeken bir anı ya da karakteri
seçiyorsunuz ve günlük yaşamın ayrıntılarına dikkat ederek yazmaya başlıyorsunuz.
Geleneksel bir hikayede karakteriniz gülleri koklamak için durmayabilir, ancak Hayattan
Bir Kesit parçasında bunu yapabilir. Oturup bir karınca yuvası üzerinde düşünebilir ya
da bir kızla tanışıp şehirde dolaşabilir (Gün Doğmadan Önce).
Önemli olan okuyucunun izleyebileceği ilginç karakterlere sahip olmak ve çalışmak

için zengin bir ortama sahip olmaktır. Bir karakterin günlük hayatına röntgenci bir bakış
gibi. Amazon.com'da Daughters of the Dust'ın yorumlarını okuyun , burada görsel bir
mucize olarak anılıyor.
Her şeyin tutarlı olması için I. Perde, II. Perde ve III. Perde terimlerini kullanıyorum
kitabın geri kalanıyla birlikte. Bunlar yalnızca referans çerçeveleridir.
Yaşamdan Kesitler
PERDE I GELENEKSEL UNSURLAR • Kurulum
Bir Kurulum olsa da çözülmesi gereken büyük bir sorun sunan bir kurulum
değil. Karakterin içsel bir yolculuğa çıkma isteği olabilir veya hiçbir şey
olmayabilir. Güzel bir kadınla tanışmak ya da işini kaybetmek gibi bir şey onu
şaşırtabilir ve okuyucuya yazmak için neden bu anı seçtiğinizi gösterebilir.
Ancak işlerin hızlı ve kolay bir şekilde düzelmediği gerçek hayatta olduğu gibi,
bu karakter bu Kurulumu hızlı ve kolay bir şekilde çözmeyecektir.
Perde I, karakterin bir yere gitme veya bir şeyler yapma kararıyla bitebilir,
ancak amacı sadece ne olacağını görmek, akışa uymaktır.
Bir roman yazıyor olsanız bile, ortamınızı ve görsel öğelerinizi geliştirmeye

çok zaman ayırdığınızdan emin olun.
1. PERDE SORULAR • Neden bu

tür bir hikaye yazmak istiyorsunuz? • Keşfetmek
istediğiniz bir tema var mı? • Kaç karakteriniz
olacak? • Bunu daha ilginç hale getirmek
için hangi farklı ayarları kullanabilirsiniz? • Bir film senaryosu
yazıyorsanız bunu görsel olarak nasıl hoş hale getirebilirsiniz? •
Dinleyicilerinizde uyandırmak istediğiniz bir duygu ya da ruh hali var mı?
EYLEM II GELENEKSEL UNSURLAR • Dönüm Noktası: Ciddi

bir Sorun veya Hedef belirtmeyen, daha çok yeni bir Düzene benzeyen küçük bir Dönüm Noktası
olabilir. Daha çok karakterin çok az ilgisi olan bir gözlem ya da şansa benziyor.
Gözlem veya keşif devam ediyor. Zaman ilerler, ortamlar, insanlar, yerler,
nesneler değişir.
Karakter yeni şeyler keşfedebilir, olayları farklı görebilir veya temayla ilgili
derin sorular üzerinde düşünebilir. Before Sunrise'da iki karakter geceyi
birlikte şehirde dolaşarak, yemek yiyerek, oynayarak ve konuşarak geçirir.
Karakterin hayatında yeni bir alan keşfedilebilir. Eğer Ana Karakterin öncelikle
çalışma ortamındaysanız, örneğin onun ev ortamına veya aile hayatından iş
hayatına geçiş yapabilirsiniz.
Burası karakterin psikolojik yapısının daha fazla gösterilebileceği yerdir.
Diğer karakterler kendilerine ait sorunlar ve hedeflerle oyuna dahil edilebilirler

ancak onlar hikayenin veya Ana Karakterin dikkatinin ana odağı haline
gelmezler.
EYLEM II SORULARI • Burada bir

temayı güçlendirecek misiniz? • Ana
Karakterin nasıl davrandığını göstermek için yerleri değiştirebilir veya olayları renklendirebilir misiniz?
farklı yerler? •
Yeni karakterler getirecek misiniz? •
Okuyucunuzu şok edecek bir şey var mı? • Bu
hikayeyi neden okumalısınız? Okuyucu bundan ne çıkarıyor?
ACT III GELENEKSEL UNSURLAR • Uygulanamaz

PERDE III YENİ UNSURLAR:
Ana Karakteri yeni bir şekilde, yeni bir uyaranla göstermek için ortam, zaman,
yer vb. değişebilir.
Diğer karakterler gelip gidebilir veya ortalıkta dolaşabilir.
PERDE III SORULARI •

Hikayenin bittiğini nasıl göstereceksiniz? Ana Karakterin gününün sonu mu yani onun
evine girip kapıyı kapattığını mı görüyoruz? Yoksa hikayenin hiç bitmediği, sürekli
devam ettiği hissine
mi kapılıyoruz? • Temayı tekrar
güçlendirecek misiniz? • Katabileceğiniz başka ilginç karakterler var mı?
ÖRNEKLER Gün
Doğmadan Önce, RICHARD LINKLATER Fransız
bir yüksek lisans öğrencisi Budapeşte-Viyana treninde Amerikalı bir çocukla
tanışır. Viyana'da trenden inip bir süre takılırlar.
Tozun Kızları, JULIE DASH Afrika halk
geleneklerinin yirminci yüzyıla kadar muhafaza edildiği Güney Carolina ve Georgia
kıyılarındaki Deniz Adaları'ndaki Gullah kültürüne durgun bir bakış.
The Low Down, JAMIE THRAVES Yirmili

yaşlarının sonlarında olan Frank, hayatının durma noktasına geldiğini fark
ettiğinde huzursuzlaşır. Hayatına devam etmesi gerektiğinin farkındadır ama bir
şeylerin değişmesi gerektiğini bilse de neyin ve nasıl olduğundan emin değildir.
Bölüm 3
EKLEME
HİKAYELER
55 Dramatik
ile Tanışın
Durumlar
“Gozzi ancak otuz altı dramatik durum olabileceğini ileri sürdü.

Schiller daha fazlasını bulmak için büyük çaba harcadı ama Gozzi kadarını bile
bulamadı.”
–GOETHE
1945'te Georges Polti Otuz Altı Dramatik Durum başlıklı bir kitap yazdı.
Edebiyatta bulunan ve hikâyelerde çatışma yaratan otuz altı durumun kısa özetlerini
içeriyordu. Polti, uzun oyun listeleri de dahil olmak üzere her durum için yalnızca
yaklaşık iki sayfa ayırdığından, okuyucunun hayal gücüne çok şey bıraktı. Aynı
şekilde bu durumları uygulamaya yönelik herhangi bir somut yazma adımına da
yer vermemiştir. Görünüşe göre onun odak noktası, durumları kategorize etmek
ve bize zaten yazılmış hikayeleri analiz etmemiz için harika bir yol sunmaktı.
Her ne kadar Polti'ye eserinden dolayı borçlu olsak da, yazar için bu eserde
doldurulması gereken büyük bir boşluk bulunmaktadır. Umuyoruz ki bu kitap tam
da bunu yapacak ve aynı zamanda örnekleri modern zamanlar için güncelleyecektir.
Polti kitabını Goethe'nin yukarıdaki alıntısıyla açıyor ve son altmış yıldır yazarlar ve
profesörler bu alıntıyı gerçek olarak kabul ettiler, çünkü hiç kimse onun çalışmasına
ekleyecek başka durum bulamadı.
Yalnızca otuz altı durum mu var? Bugünün cevabı “Evet” ve “Hayır”.
Eklenecek daha fazla durumu nasıl buldum? En baştan başlayalım. Bir önceki
kitabım olan 45 Usta Karakter'de de belirttiğim gibi Dişil ve Eril Yolculukları bulup
incelemek benim için bir tutkuydu.
Bir kadın olarak kahramanca kadın hikayeleri yazmak istedim ama birlikte
çalışabileceğim bir model bulamadım (Joseph Campbell/Chris Vogler modelleri gerçekten de
Eril Yolculuk - kadınların da devam edebileceğini biliyorum). Kadın deneyimini taklit

edecek, kadınsı bir yolculuk daha olmalıydı.
Daha sonra kendim bir kadınsı model yaratmam gerektiğini ya da daha iyisi
gözden kaçan bir modeli ortaya çıkarmam gerektiğini fark ettim. Şans eseri başarılı
oldum ve 45 Usta Karakter kitabımda Kadınsı ve yeni Eril Yolculukların ana hatlarını
çizdim . (Not: Erkekler Kadınsı Yolculuk'a katılabilir ve bunun tersi de geçerlidir;
dolayısıyla kadınsı terimini yalnızca kadınları kastetmek için kullanmıyorum.)
Bu deneyim sayesinde edebiyata, filme ve yaratıcılığa hem kadınsı hem de
erkeksi bir perspektiften bakmayı öğrendim ve önümde yepyeni bir dünyanın
kapıları açıldı. Yazı dünyasında bile her şeyin farklı bir yanı, her yang'ın bir yin'i vardı.
Şimdi soruya dönelim; sadece otuz altı dramatik durum mu var?

"Evet ve hayır." Polti'nin yarattığı bu otuz altı dramatik durum, tek trajik dramatik
durumlar olabilir , ancak diğer her şey gibi bu durumların da bir zıttı vardır; iki taraf
aynı ortak deneyimi paylaşır.
Yeni keşfettiğim bakış açısıyla, orijinal otuz altı durumun oldukça erkeksi ve
doğası gereği biraz şiddet içeren, ayrıca olay örgüsüne dayalı olduğunu görebildim.
Bu iyi ya da kötü değil, sadece bir gözlem.
Bunu aklımda tutarak “kadınsı gözlüklerimi” takıp bu durumlara yeniden bakmaya
karar verdim. Her durumun araştırılmamış, kadınsı, şiddet içermeyen, daha karakter
odaklı bir tarafı olduğu bana açık hale geldi.
Örneğin, Delilik -bir şeyi öldürmek- çok kolay bir şekilde bir şey yaratan Dahi
haline gelebilir ve Kaçış -cezadan kaçmak- çok kolaylıkla bir ödül peşinde koşmak
olan Takip haline gelebilir. (Polti metninde bu durumu Pursuit olarak adlandırsa da
Flight'ın açıklamasını daha yakından aktardığını hissettim ve bu yüzden ismi buraya
değiştirdim.)
Drama ve Çatışma fırsatları, her iki durum türü için de aynıdır; her ne kadar
gerçek bir trajediye dayanmasa da. Sonuçta, ister mutlu ister trajik olsun, her
sahnede Çatışmayı bulmak her zaman yazarın sorumluluğunda olmuştur.
Trajik ve dramatik kelimelerini birbirinin yerine kullanmamaya çalışalım.

Bu durumlardan bahsederken Goethe'nin kendisi de bunu yaptı.
Soru, yazarın Çatışma ve Dram'ı daha moral verici bir hikayede bulup
bulamayacağıdır. Bu eğlenceli bir meydan okuma haline geldiğimiz için
Çatışmanın tamamen trajedi, acı ve ıstırapla ilgili olduğuna inanmaya şartlandırılmıştır.

Bu şekilde Çatışma yaratmak çok daha kolaydır; ancak büyük edebiyat sadece kolay
yolu seçmez.
Çatışma, uyumsuz veya karşıt kişiler, fikirler veya çıkarlar arasındaki uyumsuzluk
durumu olarak tanımlanır. Çatışma bir savaş olabilir ama aynı zamanda psişik bir
mücadele de olabilir. Bir kurgu eserindeki karakterler ya da güçler arasındaki karşıtlıktır
ve bu karşıtlığın trajediden kaynaklanması gerekmez.
Çatışmanın bu tanımı, Çatışmanın olması için anlatıda trajedi veya şiddetin olması
gerektiği anlamına gelmez. Gerçi bunları kullanmak güzel. Burada trajedi hakkında bir
yargıya varmıyorum; Farklı türdeki hikayelere izin vermek için kelimenin tanımını
genişletmeye çalışıyorum.
Batı kültürü edebiyatı belirli bir şekilde tanımlamıştır, ancak Batı kültürünün dışına
çıktığınızda yazmanın birçok yolu olduğunu göreceksiniz.
Aristoteles'in Poetikası, yazarın ne kadar muhteşem olursa olsun tek ve tek İncil'i
değildir. Bunu, kadınların harika karakterler yaratamayacağını ve kahraman olmaması
gerektiğini anlatan bölümü okuduğumda fark ettim. Bunu UCLA senaryo yazarlığı tezi
dersindeyken okudum; Kahraman bir kadın başrol yazarken bunun özgüven seviyeme
yardımcı olmadığını söylemeye gerek yok!
Zihnimizi yeni fikirlere ve yeni yazma yollarına açık tutalım; aksi halde, daha önce
yapılmış olanın tekrarından başka hiçbir şey başaramayız. Ve neden erkek kahramanların
da kendi iç dünyalarını keşfetmelerine izin vermiyoruz?
Polti'yi sevenler için, listeyi bir bütün olarak daha güçlü hale getirmek amacıyla birleştirdiğim durumlarını
listelemek istiyorum. Polti'nin bazı durumlarının çok fazla örtüştüğünde ısrar eden çok sayıda Polti hayranının
olduğunu görmezden gelemezdim. (Polti'nin çalışmalarına aşina değilseniz endişelenmeyin; birkaç bölümde
daha fazla bilgi sahibi olacaksınız.) Bu yüzden şunları birleştirmeyi seçtim: • Kaçırılma ile Kayıp Birinin
Kurtarılması, ki bu aslında çalışmanın olumlu tarafıdır. Kaçırma...
Yeniden buluşma!
• Akraba Rekabeti, Üstün ve Aşağı Rekabeti ve Hırs başlıklı duruma

Yarışma •
Zina başlıklı duruma Öldürücü Zina ve Zina • Aşk Suçları başlıklı duruma
Kasıtsız Aşk Suçları ve Aşk Suçları • Akrabanın Tanınmadan Öldürülmesi ve Sevilen Birinin Kurban
Edilmesinin Gerekliliği
Sevileni Öldürme başlıklı duruma • Bir
İdeal, Akraba ve Tutku İçin Kendini Feda Etme başlıklı duruma, Kendini Feda Etme • Sevgiye Engeller
ve Sevilen Düşmana Aşka Engeller başlıklı duruma • Yanlış Kıskançlık ve Yanlış
Yargılama başlıklı duruma. Yanlış Karar
Bu bize elli beş durum bırakıyor. Polti'nin on durumunu geri kalan yirmi altı
durumuyla birleştirdim ve kendime ait yirmi sekiz durumu daha ekledim, bu
da bize toplam elli dört durum veriyor. Daha sonra, yaratıcılığı teşvik etmek ve
kültürel farklılıklara saygı göstermek amacıyla, kendi durumlarınızı tasarlamanız
için boş bir şablon olarak elli beşinci durumu ekledim.
Georges Polti'nin 1945'te belirttiği gibi, "Şimdi bu konuyu (otuz altı durum)
elimizde tuttuğumuza göre, onu çözelim."
Ondan neredeyse altmış yıl sonra şunu ekleyeceğim: "Bu konuyu biraz daha
çözelim, ama tamamen olmasa da, uzak gelecekte birisinin bu konuda
söyleyecek daha çok şeyi olabilir..."
Durum 1 ve 2
DUA VE NİMET
"Kendiniz dışındaki güçlere ne kadar bağımlı olursanız, onların hakimiyetine o

kadar girersiniz."
–HAROLD SHERMAN
Dua Dua, yardım veya

yardım için itirazda bulunmak, talep etmek, yalvarmak, aramak, savunmak, sormak, davet
etmek, yakarmak, dua etmek, ricada bulunmak, ibadet etmek veya bir şeyi veya birini
onurlandırmak anlamına gelir.
Gerçek hayatta dua, yardım isteme eylemi iken dramada onu ilgi çekici hale
getirmek ve çatışmayı eklemek için bir Zulümcü, bir Dilekçe Sahibi (yalvaran) ve bir
Otorite Gücü gerektirir.
Zulümcü, Dilekçe Sahibinin amacına engel olarak hareket eder;
yardım almak. Davacının ihtiyaçlarına doğrudan karşı çıkıyor.
Otoritedeki Güç, Zulmü yapanı zorlayarak Çatışmayı ekler.
(şimdilik) yardım etmek veya Zulmün yardım etmeyi reddetmesine izin vermek.
Bir yazma aracı olarak Dua, harika bir fırsat sunuyor.
Karakterin yanı sıra güç ve otorite kavramlarını da keşfedin.
Her şeyden önce karakter, dışarıdan yardıma ihtiyaç duyduğu çok zor bir
durumla karşı karşıyadır. Durumuna nasıl tepki verdiği ve kendisine yardım edilip
edilmeyeceği bize onun ve onun için neyin önemli olduğu hakkında çok şey
gösterecek. İnsan, hayatının her anında, çevresinde olup bitenler ne olursa olsun
mutlu olmayı ya da öfkeli olmayı seçme hakkına sahiptir.
İkincisi, ona yardım etme gücüne sahip olan karakter, bu gücü birçok şekilde
kullanmayı seçebilir. Bu, gücün, kontrolün ve otoritenin kötüye kullanılması
hakkında güçlü bir tema veya mesaj geliştirmek için harika bir fırsattır.
DİLEKÇİ
Durumlarına göre üç genel Dilekçeci türü vardır

— İhtiyaç veya Çaresizlik, Batıl inanç veya Korku ve Tembellik veya Atalet.
İhtiyaç veya Çaresizlik, Dilekçe Sahibinin dış bir kaynaktan yardıma ihtiyaç duyduğu
ve durumunu kendi başına çözemeyeceği anlamına gelir. Bunun nedeni, belirli
çevrelerde kadınların işe veya okula gitmesine izin verilmemesi gibi sosyal faktörlerden
kaynaklanıyor olabilir. Kendi kendilerine yardım etmek için ihtiyaç duydukları eğitime
sahip olmayacaklar. Cold Mountain'daki Ada Monroe karakterini düşünün . Bir çiftlikte
yaşıyordu ama neredeyse açlıktan ölüyordu çünkü nasıl ürün ekeceğini veya çiftliği
nasıl işleteceğini hiç öğrenmemişti.
Batıl inanç veya korku, Dilekçe Sahibinin, yardım veya kutsama istemezse kesinlikle
başarısız olacağına güçlü bir şekilde inandığı anlamına gelir. Bunun bir örneği, savaşa
gitmeden önce tanrılardan yardım isteyen mitolojideki bir karakter olabilir. Böyle bir
eylemi görmezden gelmek onun gözünde kesinlikle yenilgi anlamına gelecektir.
Tembellik veya Atalet, bir karakterin muhtemelen kendine yardım edebileceği
halde bunu yapmamayı seçtiğinde devreye girer. Muhtemelen değişimden
korkuyor ya da seçeneklerini kendisine yetersiz görüyor. Bir örnek, çalışabilecek
durumdayken ancak mevcut işleri sevmediğinde para için ebeveynlerine giden
bir karakter olabilir.
ZULÜM
Zulümcü genellikle Dilekçe Sahibine korku aşılamak için güç kullanır.
Aksi takdirde, Zulümcül'den yardım istemek kolay bir şey olurdu.
AllPsych'teki Dr. Christopher L. Heffner'e göre, Zulüm Eden için genellikle beş tür
güç vardır : Zorlayıcı güç, cezalandırma gücüdür.
Ebeveynlerin zorlayıcı güce sahip oldukları söylenir çünkü çocuklarını molaya
koyabilirler; Patronlar zorlayıcı güce sahiptir çünkü bir çalışanı işten çıkarabilir
veya bir çalışana daha az memnuniyet verici bir iş verebilirler.
Ödüllendirme gücü neredeyse tam tersidir; ödüllendirme gücüdür. Bu

anlamda ebeveynler ve patronlar da hayatımızdaki pek çok kişi gibi bu tür bir
güce sahiptir.
Meşru güç, bir polis memurunun yerel veya eyalet hükümeti nedeniyle
sahip olduğu yetki veya bir profesörün bir kolej veya üniversitenin
kuralları nedeniyle sahip olduğu yetki gibi bazı otoriteler tarafından
verilen yetkiyi ifade eder.
Uzmanlık gücü deneyim veya eğitimden kaynaklanır. Daha fazla bilgiye sahip
olan bireyler daha fazla güce sahip olma eğilimindedirler.
bu bilginin önemli olduğu durumlar. Örneğin, tıbbi bir acil durumda doktorun
tesisatçıdan daha fazla yetkisi olacaktır. Ancak borular patladığında ve evi su
bastığında aranacak kişi doktor değildir.
Referans gücü hayranlık veya saygı anlamına gelir. Başarılarından, tutumlarından

ya da herhangi başka bir kişisel özelliklerinden dolayı insanlara baktığımız zaman,
onlara üzerimizde daha fazla güç verme eğiliminde oluruz. Kahramanınızın ya da
en sevdiğiniz film yıldızının sizden bir şey yapmanızı istediğini hayal edin; büyük
ihtimalle hayranlık veya saygıdan dolayı itaat ederiz.
Bahsetmek istediğim bir güç türü daha var, o da affetmenin gücü. Bu, Ödül Gücünün
kapsamına girebilir. Dilekçe Sahibi af diliyor olabilir, bu da Zulüm Yapan'a Dilekçe
Sahibi'nin içsel duyguları üzerinde çok derin bir düzeyde güç verir.
Zulümcü, Dilekçe Sahibine karşı kullanmak üzere bu tür güçlerden birini veya tamamını
elinde bulundurabilir.
YETKİLİ GÜÇ Otoritedeki Güç

genellikle güce ve onu kullanma iradesine sahip olan kişidir. Yardım etmesi veya
zarar vermesi tamamen kendisine bağlıdır. Güç bu karakterin kimliğidir ve onu kullanmak
için yaşar. Bu kişi bir yargıç, polis, ebeveyn, öğretmen, patron ya da başka bir kişinin
“üstünde” olan herhangi biri olabilir.
Otoritedeki Güç aynı zamanda bir grup insan da olabilir. Bu insanların hepsinin bir
gündemi vardır ve genellikle kurallar koymak veya inançlarını tartışmak için bir araya gelirler.
Daha sonra başkalarını kendi standartlarına göre yargılarlar. Bazı durumlarda grup o
kadar büyümüştür ki toplumun neredeyse tamamını kapsamaktadır. Bu durumda
Otoritedeki Güç, uyulması gereken daha soyut bir sosyal gelenektir.
Yaşlı bir arkadaşımın bir zamanlar söylediği gibi, “Akşam yemeği için giyinmek
zorundaydık ve kadınların pantolon giymesi diye bir şey yoktu. Sadece buna izin verilmedi."
(Ailenizin büyük üyeleriyle konuşarak yaratabileceğiniz karakter ve hikaye türlerine hayran
kalacaksınız!)
Dua ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın, unsurlar
başı, ortası ve sonu aynı: BAŞLANGIÇ: Zor
zamanlar geçiren bir Dilekçe sahibi, bir Zulmeden yardım ister. • Sorarak
aşağılanıyor mu? •
Talebi almaya hakkı
olduğunu düşünüyor mu? •
Başka biri tarafından mı soru sormaya itildi?
• Gerçekten yardıma ihtiyacı

var mı? • Durumu ne kadar
vahim? • Başka birine yardım etmek için
yardım mı istiyor? • Zalim ve Otorite tanıtıldı mı?
ORTA: Dilekçe sahibi yardım alır veya reddedilir ve buna göre yanıt verir. • Yardım verilirse mağduru
mu oynayacak
ve durumunu değiştirmeye yardım etmeyecek mi? Yoksa aktifleşip kurtarıcısıyla birlikte
çalışırken kendine nasıl yardım edeceğini öğrenecek mi? • Yardım, Zulüm Eden
dışında birinden mi geliyor? (Bu, Zalim'e artık başa çıkması gereken iki karakter verir.) • Eğer
yardım sağlanmazsa, Dilekçe
Sahibi mağduru oynayacak ve daha kötü bir duruma mı düşecek? Yoksa kaynaklarını çekip
kendine mi yardım edecek? (Genellikle yardım reddedilirse durum Dilekçe Sahibi için trajik
bir şekilde sona erer.) •
Dilekçe Sahibinin durumu hakkında olumlu bir bakış açısı var mı? Bu onun şunları yapmasını sağlayacaktır:
ne olursa olsun basın. Yoksa durumu hakkında olumsuz mu?
• Gücü nereden geliyor? Bir karakter biyografisi onun nerede olduğunu detaylandırmaya yardımcı olabilir.
kararlılığını alır.
• Otoritedeki Güç burada olup bitenlerle ilgilenecek mi? Yoksa işini mi hissediyor?
bitti?
SONUÇ: Dilekçe sahibi olaylara verdiği yanıtla kendi kaderini mühürlüyor.
• Dilekçe sahibi, yardım için dış güçlere çok fazla bağımlı olduğundan, onların insafına
kalmıştır. Kendini biraz korumayı başarabilirse yaklaşan trajediyi tersine çevirebilir.
Hayatta bir insanın üzerinde kontrol sahibi olduğu tek şey olaylara verdiği tepkidir.
• Dilekçe sahibinin duası daha iyi durumda mıdır? Nasıl büyüdü? •
Zulümcü bir şey öğrendi mi? •
Yetkili Güç, Dilekçe Sahibinin başına gelenleri önemsiyor mu? • Hikaye
hangi noktaya değindi?
“Başkalarını mutlu görmek isteyen, armağanının tadını çıkarırken vermekte acele

etsin ve her gecikmenin, yaptığı iyiliklerin değerinden bir şeyler götürdüğünü
unutmasın.”
–SAMUEL JOHNSON
Yardımlaşma
Yardım, bir tür yardım, hayır amaçlı bir hediye veya senet, bir iyi niyet eylemi
veya bir katkı verme eylemidir.
Yardımlaşma aynı zamanda tıpkı Dua gibi, karakteri ortaya çıkarmak ve güç ve
otorite kavramlarını keşfetmek için dramatik bir araç olarak da kullanılabilir. Belki
Yararlanma, güç adil bir şekilde kullanıldığında gücün olumlu yanını gösterebilir veya
hemcinslerimize yardım etmenin önemini gösterebilir.
Belki Hayırseverlik eylemi, Dua gerekli hale gelmeden önce bir karakteri güçlendirir.
Veya Yararlanma, Yalvarma'nın yanı sıra hikayenin yarısına gelmek ve tüm karakterler
arasındaki güç yapısını tamamen değiştirmek için kullanılabilir. Yardım, örneğin Zulmün
planlarının önüne geçebilir.
Bu durumda Dilekçe Sahibi Hayırsever olur ve Dua gibi, bu durumun işe yaraması için
sizin de bir Zulümcünüz ve Yetki Gücünüz olması gerekir.
Yararlanma olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da, öğeler
başı, ortası ve sonu aynıdır: BAŞLANGIÇ: Hayırsever,
bir kişiye veya bir davaya yardım etme şansı görür.
Yardım etmeye karar verir ancak bir Zulüm onu durdurmaya çalışır ve muhtemelen
kafasını karıştırır. Otoritedeki bir Güç devreye girer.
• Hayırsever neden yardım etmek istiyor? Bencil mi yoksa bencil mi davranıyor? •
Otoritedeki Güç Nedir? • Zulümcü
neden Hayırsever'i durdurmak istiyor? Zulmün motivasyonu nedir
iğrenç olmanın ötesinde mi?
• Hayırsever'in yardım etme motivasyonu ne kadar güçlü? Risk alacak mı? • Zulüm
Yapan, Hayırseverden mi, yoksa yardıma ihtiyacı olandan mı nefret ediyor?
ORTA: Hayırsever, ihtiyacı olan birine yardım etmeyi teklif ederse, Zulümcü, Hayırsever'e sorun çıkarmaya çalışıyor
demektir. Hayırsever, ihtiyacı olan birine yardım etmeyi teklif etmediyse kendisiyle anlaşmazlığa düşer. • Eğer
yardım teklif ederse, Zulümcü ne tür bir soruna neden olacak? • Henüz yardım teklif
etmediyse, Zulmün Hayırsever üzerinde herhangi bir gücü var mı? •
Otoritenin Gücü henüz devreye girmedi mi? • Duruma yardımcı olabilecek veya zarar verebilecek
başka karakterler var mı? • Başka bir karakter Hayırsever'i
doğru şeyi yapmaya itebilir veya suçlayabilir mi? Ya da yanlış
şey?
SON: Hayırsever, Zulümcüye karşılık verir ve doğru olduğunu düşündüğü şeyi yapmaya çalışır. Otoritedeki Güç ya
onu destekleyecek ya da çöküşüne neden olacaktır. • Hayırsever, Zulümcünün kendisiyle yüzleşiyor mu? Yoksa
gizlice mi
dolaşıyor? • Otoritedeki Gücün kendisine yardım edeceğini düşünüyor mu? Buna
güveniyor mu? • Hayırsever'in yardımda bulunması ne kadar önemlidir? Burada
tehlikede olan ne? • Okuyucu Hayırsever'in ne yapmasını istiyor?
ÖRNEKLER İlyada,
HOMER YARISI OLAY
OLARAK KULLANILDI - Kral Priamos, Aşil'den oğlunun cesedini düzgün bir şekilde
gömülmek üzere geri vermesini ister.
Dokuzuncu Kapı, ROMAN POLANSKI
ALT KONU OLARAK KULLANILAN DUA: Zengin bir kitap koleksiyoncusu, ölümsüzlüğü
elde etmek için şeytana yapılan bir Duanın parçalarını bir araya getirmesine olanak
sağlayacak bir kitap bulması için Johnny Depp'i tutar.
Uçaklar, Trenler ve Otomobiller, JOHN HUGHES
BENEFACTION OLAY OLARAK - Neal Page'in tek istediği Şükran Günü için eve
dönmek. Kötü hava koşulları nedeniyle uçuşu iptal edildiğinde, mahsur kalan başka
bir gezgin olan duş perdesi halkası satıcısı Del Griffith ile kaynakları birleştirmek
dışında seçeneği kalmaz. Birkaç aksilik ve tartışmanın ardından Neal, Dell'in
gidecek hiçbir yeri olmadığını öğrenince Dell'i Şükran Günü yemeğine davet eder.
Mısır Yeşildir, IRVING RAPPER BEYANI KONU

OLARAK KULLANILIR— Okul öğretmeni Lilly Moffat, Galler'deki bir maden
kasabasındaki koşullar karşısında dehşete düşer. Köylülere temel eğitimi öğretmek
için bir okul kurar. Hizmetçisi ve kızı, evini kiralamayan yerel Toprak Sahibi gibi
projeye karşı çıkıyor. Kendi evinin bir kısmını kullanarak Bayan Moffat'ın Okuluna
devam ediyor. Öğrencilerinden biri olan Morgan Evans, zorbadan parlak bir
öğrenciye dönüşüyor.
Durum 3 ve 4
KURTULUŞ VE İKAMET
"Kaderinizin ne olacağını bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki, aranızda gerçekten
mutlu olacak olanlar, [başkalarına] nasıl hizmet edeceğini arayan ve bulanlar
olacaktır."
–ALBERT SCHWEITZER
Kurtuluş Kurtuluş,
birini esaretten veya tehlikeden kurtarmak için kısıtlamadan, esaretten
ve tehlikeden kurtarma veya kurtarma eylemidir. Bu şövalyece bir
davranış olabilir.
Kurtuluş, bir karakterin yardım alması açısından Yakarış'a benzer, ancak
karakterin dışarı çıkıp yardım istememesi açısından farklılık gösterir.
Beklenmedik bir koruyucu, sıkıntılı olanı kurtarmak için kendi isteğiyle gelir.
Bu genellikle iki yabancı arasında meydana gelir.
Bu durum bir Talihsiz'e, bir Tehditçiye ve bir Kurtarıcıya ihtiyaç duyar.
Tehditkar, yalnızca Kurtarıcı'nın Talihsiz'i koruma amacına engel teşkil
etmekle kalmaz, aynı zamanda Kurtarıcı'yı ortaya çıkarmak için katalizör
görevi de görür.
Tehditçi olmadan Kurtarıcı var olamaz. Bu nedenle, bir düzeyde, Kurtarıcı,
Tehditçinin ona kahramanca davranma fırsatı vermesine güvenir. Sonuçta, ateş
olmasaydı bir itfaiyeci ne olurdu? İkisi birlikte gider. Kaderleri iç içedir.
Ayrıca Kurtarıcının Talihsizi kurtaramama ihtimali de vardır. Bu, karakterini

ortaya çıkarmak ve birini kurtaramamanın onu nasıl etkilediğini görmek için
Kurtarıcının zihnini daha derinlemesine araştırmak için harika bir fırsattır. Bu
aynı zamanda onu hikayenin ilerleyen bölümlerinde daha fazla şans
denemeye motive edebilir.
Talihsiz
Talihsiz, hikayede büyük ya da küçük bir rol oynayabilir. Kurtarıcı ile Tehditçiyi
bir araya getirmek için yalnızca bir katalizör olabilir. Veya hikaye boyunca birkaç
karakter Talihsiz rolünü üstlenebilir.
Başı belaya girdiğinde başka birini kurtarmaya çalışma durumunda da olabilir.
Bu durumda kendisi kurtarılmak zorunda kaldığı için pek mutlu olmayacaktır.
Talihsiz ayrıca çatışmaya çeşitli şekillerde katkıda bulunabilir: • Kurtarıcıyı görmezden gelerek
kendini kurtarmaya çalışabilir ve başı daha fazla belaya girebilir. • Kendini giderek daha da
derin bir belaya sokmaya devam edebilir. Bu durumda Kurtarıcının onu tekrar tekrar kurtarması
gerekebilir. • Kurtarıcıyı bir Tehditçi sanıp
onunla savaşabilir. • Onu kurtardığı için Kurtarıcı'ya kızabilir (incinmiş
gurur). • Kurtarıcının planını veya tekniğini eleştirebilir ve onu çılgına
çevirebilir. • Tehditçiye düşman olabilir, bu da onu Kurtarıcıya karşı her
zamankinden daha güçlü hale getirebilir. • Tehditçiyi yanlış değerlendirebilir ve tamamen güvende
olduğunu düşünebilir. • Tehditçiden tamamen habersiz olabilir ve
Kurtarıcı'nın uyarmak için deli olduğunu düşünebilir
onu tehlikeden.
TEHDİTÇİ
Tehditkar birçok biçimde olabilir. Bir kişi, bir yer, bir hayvan, bir kurum (kanun)
ya da doğal bir güç (kasırga) olabilir. Bu nedenle, ister doğanın gücü, ister "halk
tarafından" kendisine verilen güç, isterse buna hakkı olduğunu hissettiği için
kendisine verdiği güç olsun, arkasında pek çok güç vardır.
Tehdit eden bir insansa doğruyu yanlıştan bilir; sadece kafasında haklı olacak
şekilde çalışıyor. Garip küçük dünyasında olması gerektiği gibi davranıyor.
Tehditçi, hikaye olaylarının görünen veya görünmeyen etkisi olabilir. Yanlışlıkla

suçlanan bir karakterin kanundan kaçtığı Kurtuluş türündeki birçok filmde
görünmüyor. Kanunun varlığı her zaman oradadır ve hikayeyi Talihsiz'in ruhunda
ve yakalanma korkusunda ilerletir.
KURTARICI Üç tür
Kurtarıcı vardır: Kurtarıcı, Samiriyeli ve Fırsatçı.
Kurtarıcı, başkalarını kurtarması ve yardım etmesi gereken kişidir. O, sorgusuz

sualsiz bir Kurtarıcı olmasını sağlayacak yeteneklere, becerilere veya ahlaka sahip bir
kişidir. Ayağa kalkıp bir yabancıya yardım etme zamanı geldiğinde tereddüt etmiyor
veya yardım etme yeteneği hakkında düşünmüyor; sadece yardım ediyor.
Kurtarmak ona bir kimlik ve sabah kalkması için bir neden verir. Gerçekten başkalarına
yardım etmek istiyor ve başka birine yardım ettiğinde kendini harika hissediyor.
Başı belada olan birini gördüğünde şöyle düşünür: "Bu benim annemin ya da ağabeyimin
başı belada olabilir ve ben de birinin onlara yardım etmesini isterim." Bu Kurtarıcının
genellikle belli bir eğitimi vardır (itfaiyeci, dövüş sanatçısı, asker, doktor) ve yoluna çıkabilecek
her türlü zorluğun üstesinden gelebilmek için fiziksel olarak formda olmaya özen gösterir.
Samiriyeli, kendi başına başkalarına yardım etmek istemeyen, ancak eğer mümkünse
devreye girip birine yardım edecek kişidir. Kendisi için biraz endişeleniyor ama bir başkasının
acı çekmesini izlemeye dayanamıyor, özellikle de o kişi yanlış bir şey yapmamışsa. Yani
dövülen bir eroin bağımlısına yardım etmeyebilir ama araba kazası geçiren birine kesinlikle
yardım edecektir.
Fırsatçı, eğer yardım etmekten bir çıkarı varsa birine yardım edecektir (Hero filmindeki
Dustin Hoffman'ı düşünün ). Egosu ve kendini koruma sistemi o kadar güçlü ki imajına,
kariyerine, mali durumuna veya flört durumuna yardımcı olmadığı sürece güvenliğini hiç
kimse için riske atmayacak. İnsanın zevke yönelik temel dürtülerinden birinin (şöhret, para
ve seks) karşılanmasına yardımcı olması gerekir. Hero filminde olduğu gibi , oportünist hiç
yardımcı olmayabilir, ama eğer ona itibar edilirse başkalarını düzeltmeyecektir.
Kurtuluş'un olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılıp kullanılmadığı, öğeler
başı, ortası ve sonu aynıdır: BAŞLANGIÇ: Talihsizin başı
beladadır. • Sorunun kaynağı bir kişi mi, yer mi,
hayvan mı, kurum mu, yoksa doğal güç mü? • Sorun küçük bir şekilde
başlayıp zamanla büyüyecek mi? • Tehditçi bu
noktada ne kadar ciddi? Sadece Talihsiz'le mi oynuyor? • Talihsiz kendini
kurtarabilecek kapasitede mi hissediyor? Bunu nasıl gösterebilirsin?
•Başka birini kurtarmaya çalışırken başını belaya mı soktu? •
Hangi olaylar onu bu duruma düşürdü?
• Kurtarıcının yardımını memnuniyetle karşılayacak mı?
ORTA: Kurtarıcı birinin başının dertte olduğunu biliyor ve yardıma koşuyor. • Ne tür bir
Kurtarıcıdır? Kurtarıcı mı, Samiriyeli mi, yoksa Fırsatçı mı? •
Gerçek bir hasar meydana gelmeden oraya
varabilecek mi? • Tehdidi hemen anlayıp
görecek mi? • Olay nerede yaşanıyor? Konum Çatışmaya katkıda
bulunabilir mi? • Talihsiz'i ne kadar çabuk
kurtaracak? • Talihsiz'i kurtarabilecek
mi? • Tehditçiyi tanıyor mu? Daha önce benzer savaşlarda bulundu mu? Yoksa onun dışında mı
lig?
SON: Kurtarıcı, Tehditçiyi durdurur ve Talihsiz'i kurtarmış olabilir veya kurtarmamış olabilir.
• Kurtarıcı Talihsizi kurtarabilecek mi? Değilse neden? Ne yanlış gidiyor? • Tehditçi

nasıl durdurulur? (Herhangi bir cihazı veya hileyi önceden haber verdiğinizden emin olun.
Kurtarıcı kullanabilir.)
• Talihsiz kurtarılırsa Kurtarıcı hakkında ne düşünüyor? Minnettar mı? (Tehdit eden bir yangınsa ve kurtarıldıysa
ancak evi gittiyse, Kurtarıcı'nın evini kurtarmaya çalışmasına izin vermediği için üzülebilir.) • Talihsiz
kurtarılmazsa bu durum Kurtarıcıyı nasıl etkiler? ? • Sonu temayla
nasıl bağlantılı? • Daha fazla çatışma eklemek için kullanılabilecek özel bir
konum var mı?
Seçilen Tehditçinin türüne bağlı olarak, Kurtuluş durumu kullanılarak birçok farklı
tema örülebilir. Örneğin, Tehditkar bir kasırga ise, doğaya saygı duyma ve hayata
maddi varlıklardan daha fazla değer verme teması araştırılabilir. Tehdit eden hukuksa,
hukuk sistemi ve buradaki çatlaklar ve adaletsizliklerle ilgili bir tema araştırılabilir.
Talihsiz, kelimenin tam anlamıyla ölüm kalım meselesi olabilecek kadar hayati bir
hayatta kalma tehdidiyle karşı karşıya olduğundan, evrensel bir tema geliştirmek için
harika bir fırsata sahipsiniz. Herkes hayatta kalmayla ilgilenir ve bu nedenle bu durumla
ilişki kurabilir.
“Biz ölümlülerin çoğu ne kadar tuhaf! Her birimiz kısa bir süreliğine buradayız; Hissetse
de hangi amaçla olduğunu bilmiyor. Ancak daha derinlemesine düşünmeden insan
günlük hayatta başkaları için var olduğunu bilir."
-ALBERT EİNSTEİN
Sojourn
Sojourn, ziyaretçi olarak bir yerde belirli bir süre geçirmek için kullanılan geçici
bir ikametgahtır.
Deliverance kurtarmaya gelen bir yabancıyı konu alırken, Sojourn ziyarete gelen
bir yabancıyı konu alıyor. Yardım edebilir ve yardım edebilir, ancak genellikle bir ölüm
kalım durumu söz konusu değildir.
Misafiri bölgeye çeken bir festival ya da kutlama yapılıyor olabilir ya da Misafir,
ailede daha önce kimsenin tanışmadığı uzak bir aile üyesi olabilir.
Ziyareti etrafındakilerin hayatlarını zenginleştirecek, ancak bazıları değişime

direndikleri için hayatlarını mahvettiğini düşünebilir.
Belki bir baba, kızının yanında olmasından ve onu doldurmasından hoşlanmıyordur.
Her türlü bağımsız düşünceye sahip ya da küçük bir kasaba, onun büyük şehir
tarzını sevmiyor.
Kurtuluş gibi, aynı zamanda bir Talihsiz ve bir Tehditkar da olmalı.
Ancak Talihsiz gerçek bir tehlike altında değil; Tehditçi, Talihsiz'den çok Misafir'e
odaklanacak.
Sojourn ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın başlangıç, orta ve
son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Talihsiz mutsuzdur. Bir
ziyaretçi kısa bir süreliğine kalmaya karar verir. • Talihsiz neden mutsuzdur? Ona ne oldu? •
Ziyaretçi
neden kısa bir süreliğine ikamet ediyor? İyileşmesi
gerekiyor mu? • Aynı kişileri mi tanıyorlar? Veya yer? • Uzun zaman
önce tanışıp birbirlerini mi unuttular? •
Talihsiz'in çevresinde çok sayıda talihsiz tip insan var mı?
(Talihsiz değişikliği görmek istemeyebilirler.)
ORTA: Talihsiz ve Misafir buluşuyor. Talihsiz'i tanıyanlar bundan pek memnun

olmayabilir. (Belki de etrafta yakışıklı Sojourner'a aşık olan pek çok talihsiz kadın
vardır.) • Talihsiz ve Misafir'in onları bir arada tutan ortak noktası nedir? Yoksa
onların mı
onları çeken farklılıklar?
• Talihsizin Misafirle vakit geçirmekle ne kaybetmesi gerekir, ya da tam tersi? • Aynı
cinsiyetteler mi? Cinsiyetleri değiştirirseniz ne kadar farklı olur? • Başkalarının
önünde mi yoksa kimsenin bilmediğini düşündüğü gizli bir yerde mi buluşuyorlar? •
Biri diğerini ilk önce görüp bir toplantı mı yapıyor?
SON: Sojourner, bazılarının farkına varmasa da, insanların hayatlarını daha iyiye doğru değiştirir
ve sonra ya yoluna devam eder ya da kalmaya karar verir. • Sojourner insanların
hayatlarını nasıl değiştiriyor? Neden? • Başlangıçta
bazı hayatları yok ediyormuş gibi göründüyse, bu nasıl kılık değiştirmiş bir lütuf haline
geldi? Mesela sevgisiz bir evlilik başlangıçta onun yüzünden mi bozuldu ve şimdi her iki
taraf da bundan daha mı mutlu? •
İnsanlar hayatlarının daha iyi mi yoksa daha kötü
mü olduğunu düşünüyor? • Talihsiz'in hayatı değiştiği gibi içsel olarak da
değişiyor mu? • Misafir bu deneyimden dolayı
değişti mi? • Neden kalıyor? Yoksa ayrılmak mı?
ÖRNEKLER Monte
Cristo Kontu, ALEXANDER DUMAS'IN ALT KONU OLARAK
KURTARILMASI — Kont, tesadüfen yanındaki hapishane hücresinde
bulunan bir Samiriyeli tarafından kurtarılır.
King Kong, MERIAN C. COOPER VE ERNEST B. AYAKKABI ÇANTASI
KONU OLARAK KURTULUŞ: Genç bir kadın büyük bir goril tarafından esir alınır
ve bir grup adam onu kurtarmaya gelir. Daha sonra goril kurtarılamayan esir
olur.
Spitfire Grill, LEE DAVID ZLOTOFF KONU
OLARAK SOJOURN - Percy, hapisten çıktıktan sonra yeniden başlayabileceği
bir yer bulmak için küçük Gilead kasabasına gider. Hannah, evi Spitfire Grill'e
yardım etmesi için onu işe alır. Percy küçük kasabaya değişim getiriyor,
bazılarında kızgınlık ve korku uyandırırken diğerlerinde büyüme yaratıyor.
ALT KONU VE OLAY OLARAK YERLEŞEN Mary, FARRELLY

KARDEŞLER HAKKINDA BİR ŞEYLER VAR - Bir adam, birbirlerini son
gördüklerinde kendini aptal durumuna düşürmüş olmasına rağmen, liseden
hayalindeki kızla bir araya gelme şansını yakalar. Ana karakter Mary'yi bulmak
için bir Tatile çıkarken, Mary de onu gören tüm erkeklerin kalplerinde farkında
olmadan bir Misafir olarak hikayeye (ve çerçeveye) girip çıkıyor.
Durum 5 ve 6
BİR SUÇUN İNTİKAMI VE REHABİLİTASYON
"İnsanlar olup bitenlerden değil, olup bitenler hakkındaki görüşlerinden rahatsız

olurlar."
–EPİKTETUS
Bir Suçun İntikamı

İntikam, işlenen bir yanlışın karşılığında ceza verilmesidir; Bu, büyük şiddet veya
aşırı derecede güç kullanılarak yapılan bir intikamdır.
Bir Suçun İntikamı, ne kadar yasa dışı olursa olsun, her zaman asil bir eylem olarak
görülmüştür. Bir Kurban'a sempati duyan veya ona karşı görev hisseden bir İntikamcı,
bir Suçluyu cezalandırmaya çalışır.
Bu durum bir İntikamcı ve bir Suçlu gerektirir. Kurban bunu yapmaz
önemli bir rol oynayabilir ve hatta açılış bölümlerinde öldürülebilirler.
Bu durum zaman içerisinde pek çok yazar tarafından kullanılmış olsa da hala araştırılacak pek çok
tema bulunmaktadır. • İntikamcıyı ve Kurban'ı birbirine
bağlayan şey nedir? • Suçlu ile Mağduru birbirine
bağlayan nedir? • Suç eylemi bir şekilde toplum
veya hukuk sistemi hakkında yorum yapıyor mu? Suçlu bundan nasıl kurtulabildi? (İhtiyaç anında
kanunlara güvenilemeyen Vahşi Batı'yı düşünün.) • İntikamcıyı pes etmekten alıkoyan şey
nedir? • Suçlu yaptığı şeyin doğru
olduğunu düşünüyor mu? Kurban ona bazı
durumlarda zarar verdi mi?
ilk önce
mi? • Suçlunun eylemlerini ne tetikler?
° Anlaşmazlık mı?
° Hakaret
mi? ° Bir yanlış anlaşılma
mı? ° Güç, para veya prestij arzusu mu? °
Nefsi müdafaa
mı? °
Durumlar ° Bir hata mı?
° Suçlu kendisini Kurban olarak mı görüyor?
Suçlunun işlediği suçların listesi ve suç listesi

İntikamcının uyguladığı cezalar sonsuzdur.
Suçlunun eylem örnekleri: • mülke karşı fiziksel
eylemler • Mağdura veya ona
yakın kişilere karşı fiziksel eylemler • bir kişinin karakterine veya karakterine karşı eylemler
toplumsal duruş
• mağdurun değer verdiği şeylere karşı hareket etmek; en sevdiği dans salonunun yakılması, bir park
kapalı
• Mağdurun veya ona yakın birinin uyuşturucu bağımlısı olması •
Mağdurun kovulması veya sokağa atılması • Mağdurun yaptığı planları alt üst etmesi
sabırsızlıkla bekliyorum
İntikam Alacak Kişinin ceza örnekleri: • cezayı ertelemeye

karar vermek ve Suçluya bir süre işkence yapmak • Suçluyu itiraf etmesi
için korkutmak • Suçlunun Mağdura yaptığı
kaderin aynısını Suçluya uygulamak • Suçluyu affetmek ve yetkililere izin vermek devralmak
• Suçlunun kendisini cezalandırmasını sağlayacak karmaşık bir plan
tasarlamak
İntikamcı İntikamcı,
Mağdurla veya Mağdurun ailesiyle yakın bağları olan kişidir. Kendisinde güçlü
bir görev duygusu ve içinde bir Kurtarıcı dokunuşu var. Kendisini adaleti sağlamaya
uygun tek kişi olarak görüyor, özellikle de yerel kolluk kuvvetlerinin Suçluyu takip
etmek için yeterli delili olmaması durumunda.
Kendisi açısından yargıç ve jüridir ve kimse onu aksi yönde ikna edemez.
Yasa onu ve Mağduru hayal kırıklığına uğrattığı için yasayı çiğneyip
çiğnememesi umrunda değil.
Suçluyu yakalamak için her türlü zorluğa katlanmasına olanak sağlayacak sağlam bir
yapıya sahip. Kişiliğine bağlı olarak intikamı hızlı ve öngörülebilir ya da yavaş ve
hesaplanamaz olabilir. Amacına ulaşmak için elindeki her yolu kullanacak ve kendini
tehlikeye atacaktır.
Onun itibarı da söz konusu olabilir. Eğer o bir gangster ya da "kiralık

işçi" ise intikam almayı ihmal etmemeli, aksi takdirde bir daha asla işe
alınmayacaktır. Eğer intikam almak isteyen dürüst bir vatandaşsa, diğer
karakterler polisin durumu halletmesini isteyebilir, dolayısıyla intikam
almayı başarırsa itibarını kaybedebilir.
SUÇLU
Bu durumda Suçlu, İntikamcı ile akraba değildir;
sonraki durum, "Akrabanın intikamı akrabadan alınır."
İki tür suçlu vardır: Eylemlerinde haklı olduğunu düşünen Haklı ve hatalı
olduğunu bilen ama bir şeyleri değiştiremeyen Pişman olan.
Haklı, Kurban'a zarar vermekte haklı olduğunu düşünüyor. Belki de kendisini

Kurban gibi hissetmişti, özellikle de Kurban onun saldırısını tetikleyecek bir şey
yaptıysa. Daha sonra İntikamcı peşine düştüğünde kendini bir Kurban gibi
hissedecektir: "Neden herkes benimle dalga geçiyor?"
Pişman olan, aceleyle davrandığını biliyor ve muhtemelen yaptığı şeyi geri
alabilmeyi diliyor, ancak bu artık imkansız. İntikamcı'ya bazı şeyleri açıklamak ister
ama bu asla işe yaramaz. Söylediği her kelime yanlış çıkıyor ve İntikamcı'yla başı
daha büyük belaya giriyor. Hikayenin ortalarında kafasındaki olayları o kadar
değiştirir ki İntikamcı ile savaşma iradesine sahip olmak için Haklı Bir Suçluya
dönüşür. Bu noktada başka bir şiddet eylemi gerçekleştirecek, böylece İntikamcı
ona adaleti sağladığı için hikayenin sonunda sağda olacak.
Suçun İntikamı ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın başlangıç, orta ve son
unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir mağdur zarar görür. • Mağdur ne şekilde zarar
görüyor? • Hikaye başlamadan önce mi oluyor? •
Kaç karakter yer alıyor? • Mağdur
hayatta kalıyor mu? Eğer öyleyse, hikayede
büyük bir rol oynayacak mı? • Hangi
tema üzerinde çalışıyorsunuz ve bu durum suça nasıl etki ediyor? • İntikamcı
suça tanık oluyor mu? Değilse, İntikamcı nerede? • Suçlu tek başına mı hareket
ediyor? • Suçlu işlediği suçtan sonra kendini nasıl hissediyor? • İntikamcı
Suçluyu tanıyor mu?
ORTA: İntikamcı, suçlunun intikamını almasını ister.

• Bu bir fiziksel/aksiyon hikayesi mi olacak yoksa İntikamcı'nın psikolojisini mi keşfedeceksiniz?
Adli?
• İntikamcı ve Suçlu hikaye boyunca birkaç kez mi yoksa sadece sonunda mı buluşuyor? • Riski
artırmak ve Çatışma eklemek için hangi ayarları kullanabilirsiniz? •
Mağdur herhangi bir rol oynuyor mu?
• İntikamcı'nın ilerlemesini sağlayan şey nedir? Ne kadar dayanması
gerekiyor? • Suçlu daha da kötüleşti mi? Başkalarına veya onların mallarına zarar verdi
mi? • İntikamcı kolluk kuvvetleriyle birlikte çalışacak mı? •
İntikamcı neredeyse Suçluya yetişebilecek mi? • Sonu
nasıl önceden tahmin edeceksiniz?
SONUÇ: İntikamcı, Suçluya karşı adaleti sağlar.
• İntikamcı ile Suçlu'yu bir araya getiren şey nedir? İntikamcı onu nasıl yakalar? • Adalet hızlı
mı yoksa işkenceli mi olacak? •
İntikamcının Suçluya ulaşmadan önce savaşması gereken başka biri var mı? • Suçlu
kendisini kurtarmak için hangi son çare çabasını gösteriyor?
• Ortam, İntikamcı'nın adalete hizmet etme konusunda ne kadar yaratıcı olabileceği

konusunda bir rol oynayabilir mi? • Mağdur
adalete tanık olacak mı? • Kurban, Suçluyu affedip İntikamcıyı durdurmaya
çalışacak mı? • Temayı buraya nasıl bağlayacaksınız?
"İnsan ancak kalbiyle doğruyu görebilir, esas olanı gözle göremez."
-ANTOİNE DE SAİNT-EXUPÉRY
Rehabilitasyon
Rehabilitasyon, bir kişiyi terapi ve eğitim yoluyla toplumda yararlı bir yere
getirmek anlamına gelir.
Bu durumun tam tersi durumda İntikamcı, Suçluyu cezalandırmak yerine onu daha iyiye doğru
değiştirmeye çalışan Rehabilitatör haline gelir. Bu, Suçluyu affetmenin bir yolunu bulan ve “göze
göz” zihniyetine inanmayan Mağdurun isteği üzerine gerçekleşebilir. Bu, İntikamcı'nın hikaye
boyunca yaşaması gereken büyük bir değişiklik ve onun için harika bir karakter eğrisi yaratıyor. Bu
tür bir durum, tüm ana karakterlerin dönüşeceği için olay örgüsünden çok karakterizasyona
odaklanır. Ana özellikler şunlardır: • Mağdur, şiddetsizlik ideallerini teste tabi tutar. • İntikamcı
öfkesini ve adalete olan ihtiyacını bir kenara bırakmalıdır. • Suçlu kendisini affedecek insanlar
karşısında kendini zayıf ve
önemsiz hisseder ve
ona hata yapmış bir insan gibi davranın.

Rehabilitasyon olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da, unsurlar
Başı, ortası ve sonu aynıdır: BAŞLANGIÇ: Mağdur
zarar görür.
• Mağdur bu çetin sınavdan sağ
çıkabilecek mi? • Mağdur
neden zarar görüyor? • Mağdur
Suçluyu tanıyor mu? • Mağdur, Suçlu için hoşgörü
talep edecek mi? • Suçlu kendini
haklı görüyor mu? • Rehabilitatör hikayeye ne zaman
giriyor ve neden? • Rehabilitatör neden Suçluya yardım etmek istiyor? Neden intikam almak istemiyor? bu mu
ahlakı mı?
ORTA: Bir Rehabilitatör, Suçluyu yakalama ve muhtemelen onu değiştirmeye
yardımcı olma umuduyla Suçlunun peşine düşer. Ya Rehabilitatör ya da
Kurban intikama inanmıyor. Kurban ölürse bu onu geri getirmeyecektir. • Rehabilitatör neden
dahil oluyor?
Bu durumdan ne kazanmayı umuyor? Yardım etmekten gurur duymak mı?
• Rehabilitatör Suçluyu nasıl kurtarmaya çalışır? Hangi araçları kullanacak? •

Ceza hiç önemsiyor mu? Yoksa duygusal olarak kendi etrafına duvarlar mı
ördü? • Suçlu, yalnızca kendisini tutacağını düşündüğü için Rehabilitatörle birlikte mi oynayacak?
hapisin
dışı? • Rehabilitatör hiç pes edecek mi?
SON: Suçlu yakalanır ve kurtarılıp kurtarılamayacağına dair adımlar atılır. • Suçlu gerçekten
pişmanlık duyuyor mu? Yoksa kendi kendini mi yok
edecek? • Rehabilitatör bu süreçte neyi riske attı? Şimdi her ne ise onu kaybedecek
mi? • Mağdur, Suçlu'nun yakalanmasıyla nasıl başa
çıktı? • Rehabilitatör, Suçluyla bir ilişki geliştirdi mi? • Suçlu
sonunda hayatta kalacak mı? Eğer öyleyse, değişti mi?
ÖRNEKLER Baba,
FRANCIS FORD COPPOLA'NIN YARDIMCI OLAY VE
OLAY OLARAK KULLANILAN İNTİKAMI — Bir mafya patronunun masum oğlu,
babası bir mafya saldırısında ağır yaralanınca kanlı aile işine bulaşır.
Prenses Gelin, ROB REINER İNTİKAM

ALT KONU OLARAK KULLANILIYOR - Inigo Montoya, hayatını babasının
öldürülmesinin intikamını almaya çalışarak geçiriyor.
Yürüyen Ölü Adam, TIM ROBBINS
REHABİLİTASYONU KONU OLARAK KULLANILIYOR - Bir rahibe, idam sırasındaki
hükümlü bir katili rahatlatırken hem katilin hem de kurbanın ailelerinin
empatisini kuruyor.
Good Will Hunting, GUS VAN SANT
REHABİLİTASYONUNUN KONU OLARAK KULLANILMASI — MIT'de hademe olan
Will Hunting'in matematik konusunda bir yeteneği var. Bir psikiyatrist ona bu
hediye ve hayatının geri kalanında yardımcı olmaya çalışır. Onun suçu dehasını
boşa harcamak.
Durum 7 ve 8
AKRABADAN ARKADAŞTAN İNTİKAM ALINDI
VE YENİ BİR AKRABA'NIN ORTAYA ÇIKIŞI
"Bir adamın hayatının trajedisi, o yaşarken içinde ölen şeydir."
-HENRY DAVİD THOREAU
Akrabanın Akrabadan İntikamı Alındı

İntikam, işlenen bir haksızlığa karşılık olarak ceza verilmesi, büyük şiddet veya
aşırı derecede cebirle ceza verilmesidir. Aile üyeleri söz konusu olduğunda durum
daha da sarsıcı oluyor.
Akrabadan Akrabaya Alınan İntikam, Suçun İntikamı'na benzer, ancak bu
durumda İntikam Alan Akraba, Suçlu Akraba ve Kurban'ın hepsi bir düzeyde ilişkilidir.
Kan akrabası olmaları gerekmez ancak üç tür Akrabadan biri olabilirler: 1. yalnızca
evlilik yoluyla akraba olan bir akraba 2. bir akıl
hocası ve onun himayesi
altındaki kişi veya bir öğretmen ve onun öğrencisi veya bir öğretmen gibi hiyerarşik bir ilişki
mafya babası ve sağ kolu; iki kişi samimi bir düzeyde etkileşime giriyor
3. saldırıya uğramak, savaşa gitmek ya da bir şekilde birbirlerini kurtarmak gibi çok yoğun,
samimi ve kişisel bir olayı birlikte yaşamış arkadaşlar
Bu durumda çok ilginç bir gelişme Dr. Jekyll ve Bay olabilir.

İntikamcı Akraba ile Suçlu Akraba'nın aynı olduğu Hyde tipi bir hikaye.
Bu durum, bir İntikamcı Akraba, bir Suçlu Akraba ve Mağdurun Akrabası ve/veya
İntikam ve Suçlu Akraba şeklinde gelebilecek Mağduru Anma'yı gerektirir. Çoğu zaman
bu durumda Kurban zarar görmek yerine öldürülür çünkü iki akrabayı birbirine
düşürmek için çok güçlü bir motive edici güce ihtiyaç vardır. Bir yabancıdan intikam
almak, bir akrabadan intikam almaktan çok daha kolaydır.
İntikam Akraba
İntikamcı Akraba her zaman, Suçlu Akraba'nın suçlu olduğuna inanmak istemediği bir
an inançsızlıkla karşı karşıya kalacaktır. Aynı zamanda Mağdurun talihsizliğinden duyduğu
üzüntüyle de uğraşmaktadır. Her iki insana da sıkı sıkıya bağlıdır ve kendisini bu talihsiz
üçgenden ayıramaz. İsteksiz olabilir ve tüm bu olayı ertelemeye çalışabilir, ancak er ya da
geç üzüntüsü öfkeye, inançsızlığı ise gerçeğin farkına varılmasına dönüşecektir.
İntikamcı Akraba, işleri "aile içinde" tutmayı ve intikam almayı kendi görevi olarak
görüyor. Belki başka bir akraba ondan işleri halletmesini isteyebilir ya da ölmekte olan
Kurban, kendi adına intikam alması için ona yalvarabilir.
Görev duygusu ve doğru-yanlış duygusu çok güçlüdür ve hiçbir şey onu
onu görevinden uzaklaştırın.
SUÇLU AKRABA
Suçlu Akraba, yanlış bir şey yaptığını biliyor olabilir veya bilmeyebilir.
Belki de Kurban'la partiye gidiyordu ve aşırı doz aldığını fark etmemişti ya da Kurban'ın bir
tür ders alması gerektiğini düşünüyordu ama işler çok ileri gitmişti.
Bu tür bir karakter, Suçun İntikamını Alan Suçlu'da olduğu gibi nadiren pişmanlık duyar.
Bunun gibi aile durumları çok duygusal ve kişiseldir. Bir yabancıya karşı bir akrabayı
incitmek çok fazla öfke, kırgınlık veya kıskançlık gerektirir.
Bir gün karısını üzen, ertesi gün ondan özür dileyen, sonra aynı suçu tekrarlayan, döven
koca gibidir. Bu pişmanlık duyan bir insan değil. Bir davranış kalıbına hapsolmuştur ve
kendisinde hiçbir sorun olmadığını düşünmeyebilir.
Hatta iki tür psikolojik bozukluktan birine sahip olabilir:

1. PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU: Diğer insanların eylemlerini kasıtlı olarak tehdit edici veya aşağılayıcı
olarak yorumlamaya yönelik yersiz eğilim. Yeterli dayanak olmaksızın başkalarının onu sömürdüğünden,
ona zarar verdiğinden veya aldattığından şüpheleniyor. Kin besliyor.
Semptomlar arasında şüphe, rahatlayamama, öz imajın zayıf olması, tartışmacı olma ve kolayca
küçümsenme sayılabilir. Bu tip muhtemelen Kurban'ın onu bir şekilde ele geçirmeye çalıştığını düşünecektir.
2. SINIR ÇİZGİSİ KİŞİLİK BOZUKLUĞU: dürtüsel ve öngörülemeyen eylemler, ruh hali dengesizliği ve
istikrarsız kişilerarası ilişkiler ile karakterize edilen, kökleşmiş, esnek olmayan ve uyumsuz davranış
kalıplarını yansıtan bireysel bir özellik. Uygunsuz, yoğun bir öfkesi var ya da öfkesini kontrol etmekte
zorlanıyor. Olayları aşırı uçlarda görüyor. Semptomlar arasında dengesiz kişiler arası ilişkiler, sık sık öfke
gösterileri ve sıklıkla dürtüsellik ve sıkılma yer alır. Bu tip muhtemelen Mağdurun onu terk edeceğini
veya tartışma sırasında öfkesini kontrol edemediğini düşünür. Bu tip genellikle pişmanlık duyar.
Bu bozukluklar hakkında daha fazla bilgi için http://my.webmd.com adresine bakın. veya
www.mentalhealth.com.
MAĞDURUN ANILMASI Daha önce de

belirtildiği gibi genellikle bu durumda Mağdur öldürülür. Dolayısıyla Kurbanı
Anma hikâyenin tamamında mevcuttur. Bu, Mağdurun Yakını ve/veya İntikamcı ve
Suçlu Akraba şeklinde olabilir.
Bir Suçun İntikamı'nda karakterler arasındaki kişisel ilişki, akrabalarla olduğu

kadar yoğun değildir. Bu durumda Suçlu'nun birden fazla Kurban'ı bile olabilir ve
hiçbir Kurban'a hikayede fazla bir rol vermez. Ancak burada Kurban, intikam alınana
kadar karakterlere musallat olan bir hayalet gibi mevcut.
Hem İntikamcı Akrabanın hem de Suçlu Akrabanın bir akrabası, Kurban adına
konuşmak, İntikamcı Akrabayı motive etmek ve Suçlu Akrabayı kınamak için
oradadır. O, İntikamcı Akraba'nın intikam almakta haklı olduğunu herkesin bilmesini
sağlayan bir sembol. Ailesi onun arkasında.
Akrabadan Akrabaya Alınan İntikamın komplo olarak kullanılıp kullanılmadığı,

alt olay örgüsü veya olay, başlangıç, orta ve son aynıdır: BAŞLANGIÇ:
Bir Kurban, Suçlu Akraba tarafından öldürülür ve İntikamcı Akraba acı çeker. • Suçlu
Akraba'nın bir tür
psikolojik bozukluğu var mı? Nasıl göstereceksin
Bu?
• Kurban nasıl öldürülür? Buna tanık olan var mı? • Eylem
dürtüsel miydi yoksa önceden düşünülmüş müydü? Ne zamandır birbirleriyle anlaşamıyorlar
birbirine göre?
• Suçlu Akraba güç için mi öldürüyor? ( Baba filmlerini düşünün .) Buna dayanabiliyor mu?
bir şey kazandın
mı? • Suçlu Akraba ile Kurban ne kadar yakın akrabadır? • Suçlu
Akraba “eylemden” sonra ne yapar? • Kurban intikam
isteyecek kadar uzun süre hayatta mı? İntikamcı Akraba'ya bunu yapacağına dair söz verdiriyor mu?
ORTA: İntikamcı Akraba durumu kabul etti ve intikam için Suçlu Akraba'nın peşine
düşmeye yemin etti. Suçlu Akraba tepki gösterir.
• Suçlu Akraba kaçıyor mu, yoksa direniyor mu? Üzerinde bir grup insan var mı?
onun tarafı?
• Her ikisinin de akrabası önemli bir rol oynuyor mu? (Yanındaymış gibi davranabilirdi
Suçlu Akraba, ancak daha sonra ona kazık atmak için.)
• İntikamcı Akraba'nın Suçlu Akraba için planları neler? Hangi araçlara sahip?
onun tasarrufu?
• İntikamcı Akraba'nın kendisine yardımcı olacak özel becerileri veya kaynakları var mı?
• Hikâyenin sonunda büyük bir yüzleşme mi yaşayacaklar, yoksa birkaç kez mi karşılaşacaklar?
ortada - her toplantı bir öncekinden daha mı yoğun?
• Kolluk kuvvetleri devreye girecek mi? •
Sonu nasıl önceden tahmin edeceksiniz?
SON: İntikamcı Akraba, Suçlu Akraba'yı yener. • İntikam nasıl alınacak? • Bu fiziksel bir ceza
mı olacak? Aşağılama? Mali yıkım?
(Yaratıcı olun.) • Suçlu Akraba düşüşüne nasıl tepki veriyor? Tövbe ediyor mu? Bağışlanmak
ister misin? Ailesine küfür mü ediyor? • Her şey bittikten sonra aile üyeleri nasıl hissediyor? İntikamcı Akraba
nasıl hissediyor? •
İntikamcı Akraba şimdi ne yapacak? • İş bittikten sonra Kurban'ı resmi olarak hatırlıyorlar mı?
"Bir soyda anında geri dönülemez bir bağ kurmaya yetecek kadar sihir
yoktur."
–JAMES EARL JONES
Yeni Bir Akrabanın Ortaya Çıkması Burada,

belirli bir yerde, şirkette veya davada görünme eylemi
kastedilmektedir.
Bu durumun tam tersi durumda İntikamcı Akraba, Koruyucu Akraba olur ve klana yeni bir üyenin getirilmesine
veya mevcut bir üyeye yeni bir açıdan bakılmasına yardımcı olur. Bu şu şekilde olabilir: • bir çocuğun doğumu
(özellikle tahtın varisi) • klana katılmak isteyen bir arkadaş veya müttefik • uzun süredir
kayıp olan ve eve dönen bir Yeni Akraba • yeni bir Akraba
geliştiren bir Yeni Akraba yetenekli ve klanda
ilerlemek isteyen • kabul edilen rollerden kopmak isteyen
bir klan üyesi
Bu türlerin her birinde klana bir Yeni Akraba gelir ve onun girişine izin vermek istemeyenler vardır, özellikle de
bu yeni üyenin gücü varsa veya olacaksa. Şunlarla ilgili hikayeleri düşünün: • bir Kralın, başka bir Kralın varisinin
ölüm emrini vermesi • başka biriyle evli olduğu veya annenin onun için çok küçük olduğu için
çocuk sahibi olmaması gereken bir babanın, gayri meşru
bir çocuk yaratması; muhtemelen klanı parçalayabilir
• babasının işini devralmak için eve dönen ve işi amcasından alan bir adam • engelli doğacak ve
ailesi onun yanına getirilmesi gerektiğinden emin olmayan bir çocuk
terim
Koruyucu Akraba, hikaye boyunca çocuk kaç yaşında olursa olsun
çocuğa ve onu güvende tutmaya odaklanacaktı. Onun görevi hâlâ
İntikamcı Akraba olarak tam tersi bir durumda olan aile, ancak burada mesele bir
akrabanın ölümünün intikamını almaktan ziyade Yeni Akraba'yı hayatta tutmaktır.
Hikaye, klan içindeki stereotiplere meydan okumaya çalışan bir Yeni Akraba
hakkındaysa, Koruyucu Akraba daha çok bir akıl hocası rolü üstlenecek ve ona
devam etmesi için güven vermeye hizmet edecek.
Yeni Bir Akrabanın Görünüşü olay örgüsü, alt olay örgüsü veya
Olayda başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Klana Yeni Bir Akraba katılır. • Başkaları
ondan hemen şüphelenmeye mi başladı? • Ebeveyni şüpheli mi? • Yeni

Akraba'nın ne tür bir gücü var? • Neden bazı
akrabalar ondan kurtulmak
istiyor? • Yeni Akraba'nın klanda müttefikleri var mı? • Yeni
Akraba'nın klan için potansiyel olarak ne faydası olacak?
Onun ne faydası var? • Bazıları onu piyon olarak
kullanmak isteyecek mi? Onunla sahte ittifaklar mı kuracaksınız?
ORTA: Koruyucu Bir Akraba, Yeni Akrabayı korumaya karar verir
maliyetler. • Koruyucu Akraba neden onu koruyor? Onun için tehlikede olan ne? • Durum
zorlaştığında Yeni Akraba neden kalıyor? Klana hizmet etme ihtiyacı hissediyor mu? Sanki göreviymiş gibi
başkalarına yardım etmek mi?
• Önüne hangi engeller atılıyor? Kendisine kimin karşı olduğunu biliyor mu? • Yeni Akraba
yanlış insanlara mı güveniyor? • Eğer çocuksa Yeni
Akraba adına kim konuşacak? • Suçlu Akrabayı motive
eden şey nedir?
SON: Koruyucu Akraba, Suçlu Akraba'yı yener ve Yeni Akraba, klana olumlu yönde
katkıda bulunur.
• Suçlu Akraba, Yeni Akraba'yı yenmek için ne yapar? Başkalarını da ikna ediyor mu?
ona yardım et?
• Koruyucu Akraba, herkesin olup biteni görmesini nasıl sağlıyor? Neden daha önce gerçeği görmek
istemediler?
• Yeni Akraba gücü, görevi veya belki de gerçek soyu hakkında nasıl daha fazla bilgi edinebilir? • Tüm
kabile Yeni Akraba tarafından nasıl güçlendiriliyor? Peki Suçlu Akraba nasıl?
cezalandırılmış?
• Yeni Akraba klana nasıl katkıda bulunuyor? (Bir mucit, bilim adamı olabilir,
doktor, kraliyet ailesi üyesi veya guru, gizli bilgi veya becerilere sahip olan kişi.)
ÖRNEKLER Richard
III, WILLIAM SHAKESPEARE Akrabalarından
Entrika Olarak Alınan İntikamı - Richard tahtı ağabeyi Edward'dan, cinayet,
evlilik ve kardeş katliamı da dahil olmak üzere elindeki her türlü yöntemle ele
geçirmeye çalışıyor.
Bakkhalar, EURIPIDES'İN
Akrabalarından Entrika Olarak Alınan İntikamı — Bakkhalar , Zeus'un oğlu
Dionysos'un, doğduğu şehir ve ölümlü annesi Semele'nin zalim ve korkunç
ölümünün gerçekleştiği yer olan Thebes'ten intikam almak istediği klasik bir
efsanedir.
Altın Çocuk, MICHAEL RITCHIE KINSMAN'İN
(İNSANLIĞA) ALT KONU OLARAK GÖRÜNÜŞÜ — Eddie Murphy, kayıp çocukları
bulma konusunda uzman bir dedektifi canlandırıyor. Kendisine, kötü bir adam
tarafından kaçırılan Budist mistik Altın Çocuğu bulup koruyacak "seçilmiş kişi"
olduğu söylenir.
büyücü.
Balina Sürücüsü, NIKI CARO (romandan uyarlanmıştır)

KINSMAN'IN KONU OLARAK GÖRÜNÜŞÜ— Hikaye bir kızın doğumu ve aynı
zamanda annesi ile ikiz erkek kardeşinin ölümüyle başlar. Kederli babası
Porourangi, Maori halkını kurmak için denizden bir balina gagasıyla gelen
efsanevi savaşçının anısına ona erkek çocuğunun adını Paikea verir. Yıllar sonra,
küçük Pai, asırlık şefler soyundan gelen kabile şefi büyükbabası Koro tarafından
büyütülüyor; torunu ölürken torununun hayatta kalması hayal kırıklığını
sürdürüyor. Sadece ilk doğan erkek çocuk bu unvanı miras alabilir. Geleneğe olan
inancı, Pai'nin bu unvan için en iyi seçim olduğu gerçeğini görmesine engel oluyor.
Durum 9 ve 10
UÇUŞ VE TAKİP
"Kader isteyeni yönlendirir, istemeyeni sürükler."
–LUCIUS ANNAEUS SENECA
Uçuş
Uçuş, kaçma eylemidir. Kaçmak, kaçmak ya da aceleyle yola çıkmaktır.
Daha önce de belirttiğim gibi Polti'nin Peşinde'nin adını Uçuş olarak değiştirdim
çünkü bunun onun yazdıklarını daha iyi tanımladığını düşünüyorum. Polti, kaçan
kişiden takipçi değil, Ana Karakter olarak bahsediyordu.
Bu nedenle odak noktası Takip değil Uçuş'tur. Tam tersi bir duruma Pursuit
denmesi daha iyi olur.
Uçuş, yanlış bir şey yapmakla suçlanan (masum olabilir veya olmayabilir) takip
edilen birinin olması nedeniyle önceki intikam durumlarına benzer. Uçuş,
İntikamcı'nın burada bir rol oynamaması açısından önceki intikam durumlarından
farklıdır.
İlgi yalnızca Kaçak'tadır. Kaderin kurbanı gibi görünüyor ve izleyici de bir
dereceye kadar ona sempati duyuyor çünkü hepimiz yanlış zamanda yanlış yerde
olmaktan korkuyoruz. Eğer işlediği suçtan dolayı suçluysa, suçu işlemesinin geçerli
bir nedeni vardır, böylece seyirci ona sempati duyabilir; sonuçta o Ana Karakterdir.
Bu durum bir cezayı ve bir kaçağı gerektirir. Polis onun peşinde olabilir ama
kişisel olarak bir İntikamcının yapacağı gibi onu yakalamaya çalışmıyorlar.
Sadece işlerini yapıyorlar ve hatta Kaçak'a saygı duymaya bile başlayabilirler;
Yapabilirsen Yakala filmindeki Leonardo DiCaprio ve Tom Hanks'i düşünün.
Üç tür ceza vardır: Adil, Adil olmayan ve Adil olmayan.
Adil Ceza, Kaçak yanlış bir şey yaptığında gerçekleşir. Kanuna uygun olarak adil
ve hak olanı korumaktır. Bunda
Bu durumda, Kaçak yasa dışı bir eylem veya suç işlemiştir ve cezalandırılması
gerekir, ancak eylemleri mazur görülebilir. Yine seyircinin bu karakterle
özdeşleşebilmesi gerekiyor.
Yapabilirsen Yakala'da Leonardo DiCaprio'nun karakteri, Tom Hanks'in
karakterinin peşinde olduğu suçları işliyor, ancak onun suçlu olmasına
neden olanın Leonardo'nun babası olduğunu anlıyoruz. Her sahnede,
bunun dürüst bir vatandaş olmak için ihtiyaç duyduğu ebeveyn sevgisini
ve desteğini alamayan gerçekten iyi bir çocuk olduğunu görüyoruz. Çok az
şansı vardı. Suç dolu hayatından “çıkma” ve ülke dışında bir yerde yaşama
arzusu da bize üzgün olduğunu ve çok geç de olsa değişmeye çalıştığını
gösteriyor.
Thelma ve Louise'de Ana Karakterler, bir suç işledikten sonra kaçmak ve
bir yerlerde yeni hayatlara başlamak istiyorlar. Hayatlarının ne kadar zor
olduğunu ve Thelma'nın bir adamı öldürdüğünü biliyoruz ama bu nefsi
müdafaa içindi. Bu da onları suçlu olsalar bile sempatik karakterler haline
getiriyor.
Haksız Ceza, Kaçak yanlış bir şey yapmadığı halde yine de
cezalandırıldığında meydana gelir. Adaletsizlik, bir başkasının hakkına ya
da doğru olanın ihlalidir. Bu durumda seyirci, masum olduğu için kendisini
hemen Kaçak'la özdeşleştiriyor. Cezadan kaçarken büyük bir suç işlemediği
sürece sevimli bir karakter olacaktır. Harrison Ford'un Kaçak filmindeki
karakterini düşünün .
Bu tür Ceza, iki tür Kaçak ortaya çıkarır; biri işleri düzeltmek isteyen,
diğeri ise sadece kaçıp kendini kurtarmak isteyen.
Eğer işleri düzeltmek istiyorsa adını kurtarmaya, yakalanmaktan kaçınmaya
ve suçluları bulmaya kararlıdır. Eğer sadece kaçmak istiyorsa, itham edildiği
suçu kimin işlediğini hiç umursamayacaktır. Sadece uzaklaşmak ve her şeyi
arkasında bırakmak istiyor.
Haksız Ceza, Kaçak otorite sahibi bir güçten kaçarken meydana gelir. Bu,
karşılanmayan bir adalet isteğidir. Bu durumda Kaçak'a karşı suç işleyen
Cezalandırıcı'dır.
Belki de Kaçak, Otoritedeki Güç ile aynı fikirde değildi ve şunları yapacaktı: • yasa dışı
uygulamalarını ifşa edecekti •

ürünleri hakkındaki olumsuz görüşlerini
yayınlayacaktı • insanlara bu güç figürü onlarla ilgilenmeden
nasıl geçinebileceklerini gösterecekti Ya da Kaçak sadece yanlış zamanda yanlış yerde:
• Otoritedeki bu gücü umursamıyordu ama bir nedenden dolayı onun bir

tehdit ediyor ve onun yoldan çekilmesini istiyor.
• Otoritedeki güç Kaçak'ın arkadaşlarından birinin peşinde olabilir ve onu bulmak için onun peşine düşebilir
arkadaş.
• Belki de Kaçak görmemesi gereken bir şey görmüştür ve artık bir tehdit olarak değerlendirilmektedir.
CEZA Ceza, kelimenin tam

anlamıyla hikayede söz konusu olan şeydir. Başlangıçta Kaçak'ı kaçmaya motive
eder ve ardından yoluna çıkan her türlü engele katlanmaya iter. Amacı Cezadan
kurtulmaktır.
Ceza bir kayıptır. Hapishanede olduğu gibi zaman kaybı, skandalda olduğu
gibi onur kaybı, işkencede olduğu gibi fiziksel sağlık kaybı, korkutma
taktiklerinde olduğu gibi ruh sağlığı kaybı ya da ailede olduğu gibi duygusal
sağlık kaybı olabilir. ve arkadaşları zarar görüyor.
Ceza ne olursa olsun, kahramanın kaçmasını sağlayacak kadar güçlü ve
zorlayıcıdır. Zamanın ve özgürlüğün kahraman için ne kadar önemli olduğunu
gösterin ve ardından onu hapisle tehdit edin. Ailenin onun için ne kadar önemli
olduğunu gösterin ve sonra çocuğunu alın. Önce kahramanın kim olduğunu ve
onun için neyin önemli olduğunu anlarsak, Ceza kullanıldığında ona sempati duyabiliriz.
FİRARİ
Kaçak'ın kaçmamakla kaybedeceği bir şey var. Kaçacak kadar özgüveni olan ve
başarılı olacağını düşünen becerikli bir kişidir. Yasanın ona yardım edemeyeceğini ve
işleri geleneksel kanallardan yapmanın onu hiçbir yere götürmeyeceğini biliyor. İşleri
kendi eline alması gerekiyor ve denemek için her şeyi riske atmaya hazır. Kaybedecek
fazla bir şeyinin olmadığını düşünüyor.
Yaptığı işe o kadar kendini kaptırabilir ki tüm kişiliği değişebilir ve sonunda

başlangıçtakiyle aynı kişi olmayacaktır. Kendine güveni kazanır, hayatta kalma
konusunda çok şey öğrenir ve kaçarken yeni bir "yeraltı dünyasını" araştırır.
Kendisinden çok daha düşük olduğunu düşündüğü bir sosyal sınıftan insanlarla
tanışabilir. Bu onun eski arkadaşlarıyla normal hayatına dönmesini zorlaştıracaktır.
Yaşadığı çile onu hayatında neyi yanlış yaptığına bakmaya zorlayabilir. Farklı olduğu
için her gün cezalandırdığı biri ya da bir grup insan var mı?
Uçuş ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
başlangıç, orta ve son öğeleri aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir suç veya adaletsizlik meydana gelir ve potansiyel Kaçak mevcuttur. Bu eylemden ya suçludur
ya da masumdur ve yanlış zamanda yanlış yerde olabilir. • Hangi tür Cezadan kaçıyor: Adil mi, Haksız mı,
Haksız mı? • Olanlardan dolayı üzgün mü?
Onun için kişisel mi? • Orada buna tanık olacak kimse var mı? •
Hikâyenizin ikinci perdesini ilgi çekici kılmak için neler
olacağını nasıl önceden tahmin
edeceksiniz? (Biraz entrika ekleyin; Kaçak'ın başına dert açabilecek birkaç karakteri daha karışıma
ekleyin.) • Kaçak'ın tarafında kimse var mı? • Kaçak Cezanın tadına varabilecek mi? (Kaçak'ı düşünün ;
karakter
kaçtığında zaten bir süre hapisteydi.)

ORTA: Kaçak kaçıyor. Ceza hemen arkasından gelir. • Yakalanırsa ne tür bir cezayla karşılaşacak? • Birinden
yardım isteyecek mi? • Hangi kaynaklara sahip? • Birkaç büyük
engelle mi yoksa birçok küçük engelle
mi karşılaşacak? Hikaye hızı ne
kadar hızlı? (Bu bir kovalamaca, o yüzden devam edin!) • Yolunda herhangi bir sapma olacak mı?
Halletmesi gereken bitmemiş
bir iş var mı?
ile ilgili? (Belki bir arkadaş vefat etmiştir ve o da cenazeye katılmak istemektedir.)
• Kişiliği değişmeye başladı mı? (Stresin bu etkisi olabilir.) • Cezalandırma
Gücünü ne sıklıkla göstereceksiniz? • Bu Güç Kaçak'ı
yakalamaya kaç kez yaklaşacak?
SON: Kaçak, Cezalandırma Gücü ile yüzleşir ve kaçar.

• Kaçak suçlu mu? Ölerek mi ( Thelma ve Louise'i düşünün) yoksa
Ülkeden ayrılırken vatandaşlık gibi bir şeyden vazgeçmek mi?
• Eğer Kaçak suçsuzsa, Cezalandırma Gücü'nün hatalı olduğu ve açığa çıktığı kanıtlandı mı? (Düşünmek
Russell Crowe'un The Insider'daki karakteri
hakkında.) • Sonu ne kadar dramatik
olacak? • Kaçak ne kadar değişti? Eski hayatına dönebilecek mi? • Kaçak sonunda ölecek mi?
Adalet yerini bulacak mı?
“Hayalleriniz yorulduğunda yeraltına inerler; ve nezaketten dolayı orada

kalıyorlar.
–LIBBY HOUSTON
Takip
Pursuit'in üç anlamı vardır: kovalama veya takip etme eylemi veya
örneği, bir şey için çabalama eylemi veya düzenli olarak yapılan bir
aktivite (hobi gibi).
Bu durumda Kaçak, Takipçi olur. İster bir kişi, ister bir aktivite, ister kendi
eğitimi olsun, bir şeye doğru çabalıyor.
Hayatına bir şeyler katarak hayatını iyileştirme hedefi var. Bu durumda düşman,
bu hedefe ulaşma yolunda duran her şeydir; ister iyi bir iş bulmasını engelleyen
eğitim eksikliği, ister onun değişmesini istemeyen bir ebeveyn olsun. Kahramanın
kendi eksiklikleriyle karşı karşıya olduğu pek çok "piliç yakıcı" hikaye bu kategoriye
uyuyor.
O, eski erkek arkadaşını ülkenin her yerinde kovalayan, onu geri kazanmak için
çabalayan kahramandır çünkü ondan ayrılmakla hata yaptığını fark eder.
En İyi Arkadaşımın Julia Roberts'la Düğününü Düşünün .
O, ailesi için daha iyi bir hayat yaratmak isteyen bir kahramandır.
Üniversite eğitiminin masraflarını karşılamak için iki işte çalışıyor.
Pursuit olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bu tür bir durum kahramana ve onun kendini
geliştirmeye yönelik asil hedefine odaklanır. • Değiştirmek istediği şey nedir? (İş yerindeki kötü alışkanlığı veya
durumu burada görelim.) • Neden
kendini geliştirmek istiyor? • Neyin peşinde? • Birisi onu durdurmak mı istiyor? Neden? •
Eğer değişirse onun için tehlikede olan
şey nedir? • Değişmezse
onun için tehlikede olan ne? • Hedefine
ulaşması gereken bir zaman dilimi var mı?
ORTA: İkinci perde, bu hedefe giden yolda engel üstüne engeli nasıl ele aldığıyla ilgilidir. • Ne tür engellerle
karşılaşacak? Fiziksel
mi, duygusal mı, zihinsel mi, ruhsal mı? • Kararlılığını test ederek engeller daha da
kötüleşecek mi? • Engeller onu nasıl değiştirecek?
Bunların üstesinden gelerek kendini daha güçlü hissediyor mu? • Birinin peşinde mi? Eğer
öyleyse neden koşmaya devam ediyor? • Amacı hiç değişti mi?
(Genellikle daha iyiye doğru değişir çünkü nadiren
altın ve sonra bronz madalyaya gitmek için fikrimizi yarı yolda değiştiriyoruz.)
SON: Sonunda amacına ulaşabilir ya da ulaşamayabilir, ama her şeyi değerli kılan şey Takip'tir. • Amacına
ulaşabilecek mi? Neden? • Pursuit'ten ne
öğreniyor? Nasıl büyüdü? Bunu
nasıl göstereceksin? • Bunu tekrar yapar mıydı? • Diğer karakterler şimdi onun hakkında ne
düşünüyor? Kıskançlar mı?
• Tutkusunu sürdürmeye devam edeceğine ve yoluna devam edeceğine
dair somut bir son veya his var mı?
öğrenmek?
ÖRNEKLER
Kaçak, ANDREW DAVIS
KONU OLARAK KAÇIŞ — Yanlışlıkla karısını öldürmekten suçlu bulunan Dr.

Richard Kimble hapishane otobüsünden kaçar ve neden öldürüldüğünü ve
katilin gerçekte kim olduğunu bulmaya çalışır. Gerçeğin peşindeyken bir ABD
polis şefinden kaçıyor.
Thelma ve Louise, KONU OLARAK RIDLEY
SCOTT UÇUŞU, ALT KONU OLARAK PURSUIT - Thelma ve Louise normal
rutinlerinin dışına çıkıp bir yolculuğa çıkmaya karar verirler. Louise, Thelma'ya
tecavüz etmekle tehdit eden bir adamı öldürünce yolculukları bir uçuşa
dönüşür. Meksika'ya gitmeye karar verirler ancak kısa süre sonra Amerikan
polisi tarafından takip edilirler.
En İyi Arkadaşımın Düğünü, PJ HOGAN
KONU OLARAK PURSUIT — Julianne'in uzun süredir arkadaşı evleneceğini
söyleyince onu sevdiğini anlar ve onu elde etmeye koyulur.
Bekar, Gary Sinyor, Bir Alt Olay ve
Olay Olarak Peşinde, Bir Olay Olarak Kaçış — Bağlılık fobisi olan bir adam,
büyükbabasının 100 milyon dolarlık mirasını miras alabilmek için bir gün
içinde evlenmek zorundadır.
Kız arkadaşına evlenme teklifinde başarısız olunca Yunanistan'a kaçar ve bir
gelin bulmak için pek çok kadının peşine düşer.
Durum 11 ve 12
AFET VE MUCİZE
“Olan her şeyin, başımıza gelen her şeyin bir anlamı var.
Ancak bunu tanımak genellikle zordur.
–NİZAMİ
Felaket
Afet, geniş çapta yıkıma neden olan bir olaydır. Bu bir felaket ya da büyük bir
talihsizliktir.
Bu durum, Mağlup Edilmiş Bir Güç ve Muzaffer Bir Düşmanı gerektirir.
Haberci veya Kurban.
Felaket, dramatik etki için insanın bilinmeyene karşı duyduğu temel korkudan yararlanır.
Her an bir felaket meydana gelebilir. Her gün evden çıktığımızda tam olarak ne
olacağını asla bilemeyiz. Haberler şu ya da bu felaketin kurbanı olan insanlarla ilgili
hikayelerle dolu ve tüm kurbanlar olup bitenler karşısında tamamen şok olmuş
durumda.
Bir Afet Mağdurunun iyileşmeye yönelik dört aşaması vardır
aracılığıyla: İnançsızlık/Şok, Korku, Öfke ve Kabullenme. • İNANMAMA/ŞOK: Eğer
Mağdurun Felaket meydana gelmeden önce biraz zamanı varsa (örneğin bir kasırga hakkında önceden
uyarılması gibi), bir süre İnanamayabilir. Aksi takdirde Felaket meydana geldiğinde doğrudan Şoka
girer.
• KORKU: Mağdur başka bir Felaketin gelip gelmediğini veya bu Felaketin gerçekten bitip bitmediğini
merak edebilir. Aşırı duyarlı hale gelebilir ve duygusal açıdan felç olabilir. Ya da sahte kahkahalarla
ya da risk alarak korkusunu gizlemeye çalışabilir; rasyonel davranmıyor olabilir. • ÖFKE:
Kurban, Felaketin bittiğine dair kendini biraz daha güvende hisseder ve yarattığı karmaşaya artık
bakar. Felaket karşısında bu kadar çaresiz kaldığı için öfkeli: Hayat gerçekten bu kadar kırılgan mı?
Eğer kendisini utandıracak bir davranışta bulunursa, bir miktar utanç hissedebilir ve bu da Öfkesini
daha da şiddetlendirebilir.
• KABUL: Genellikle arkadaşlarının veya diğer mağdurların yardımıyla Mağdur, hayatta olup biten her
şeyi kendisinin halledebilmesini beklememesi gerektiğini fark eder. O hala hayatta ve önemli olan
da bu. Belki bir başkası onun kadar başarılı olamadı ve olaylara iyi tarafından bakıp şükretmeli.
Eğer birini kaybetmişse bu aşamaya gelmesi biraz zaman alacaktır. Destek sistemi ne kadar
süreceği konusunda büyük bir faktör
onu Kabule ulaşmaya götürür. Kişinin ne kadar çok arkadaşı ve kaynağı varsa, felaket
karşısında o kadar güçlü görünüyor.
Bizi en çok rahatsız eden hikayeler, Mağdurun normal günlük rutinini sürdürdüğü
ve beklenmedik bir şeyin gerçekleştiği hikayelerdir. Burada Kurbanla çok güçlü bir
özdeşleşme var ve bu hikaye anlatımında nadir görülen bir durum çünkü insanlar
genellikle bir kahramanla özdeşleşmek isterler. Örneğin bir savaşın kaybedilmesi gibi
toplumsal yenilgi hakkında çok az sayıda klasik eserin (ve bu konuda modern) yazıldığını
belirtmek ilginçtir. Truva'nın düşüşü gibi bunu yapanlar arasında sadece Yunanlılar vardı.
YENİLEN GÜÇ
Yenilen Güç bir Felaketin sebebidir. Bir kasırga ya da iktidardaki bir kral, kendi
başına bir felaket değildir; varlığı ya da doğası gereği bir felakete neden olur.
Yenilen Güç doğal bir güç, yönetici bir kral, bir ebeveyn figürü veya
bütün bir grup insan olabilir. Hikayede diğer karakterler tarafından güçlü
görülen ne varsa bu rolü üstlenebilir. Belki de lanetli olduğu söylenen bir
nesne (mumya mezarı gibi) arkeolojik kazı alanındaki karakterler
tarafından çok güçlü olarak değerlendirilebilir.
Yenilen Güç hemen tanıtılmalıdır çünkü hikayedeki Çatışmanın kaynağıdır ve ivmeyi
devam ettirecektir. Bağımsızlık Günü filminde , uzaylı uzay gemileri yaklaşırken
gökyüzünü karanlık gölgeler kapladığında Yenilen Güç'ü hemen görüyoruz. Daha sonra
böyle bir olaya, hayatlarını sürdüren sıradan insanların bakış açısından tepkilerini
görüyoruz. Bu, seyirci için Afet'i kişiselleştirir.
ZAFERLİ BİR DÜŞMAN, BİR ELÇİ VEYA KURBAN

Bu karakter üç türden biri olabilir: Yazdığınız Felaketin türüne bağlı olarak Muzaffer
Düşman, Haberci veya Kurban. Kural olarak, Muzaffer Düşmanlar saldırı durumlarına,
Haberciler ise savunma durumlarına ihtiyaç duyar. Kurbanlar yanlış zamanda yanlış
yerdedirler.
Savaş ya da herhangi bir tür kişisel felaket hakkında yazıyorsanız, Muzaffer Düşman
kullanılmalıdır. Savaş, Felaket gelmeden önce felaketi müjdeleyen bir Elçiye ihtiyaç
duymaz ve kişisel felaketler genellikle bir Elçiyi garanti altına alacak kadar insanı
kapsamaz. Bu durumlarda karakterler düşmanlarının kim olduğunu biliyor ve farkındalar.
yaklaşan felaket. Muzaffer bir Düşman önden hücum eder ve saldırır, arkasında
Felaket bırakır. Diğer tüm karakterler bu Felaketle uğraşmak zorundadır.
Truva'nın işgalini ve orada yaşayan tüm insanların şehrin düşüşüyle nasıl baş
etmek zorunda kaldığını düşünün. Bu tür bir hikaye Truva'nın düşüşüyle başlayıp
oradan devam edecek.
Eğer doğal veya doğaüstü afetler hakkında yazıyorsanız genellikle Messenger
kullanılır. Uzaylıların Dünya'ya saldırması gibi normal deneyim alanının dışında
kalan bir şey (ne yazık ki medeniyette savaş bir şekilde normaldir), Jeff
Goldblum'un Bağımsızlık'taki karakterinin yaptığı gibi, ne olacağını kanıtlayabilen
veya en azından açıklayabilen birini gerektirir. Gün.
Aynı şekilde, her zaman bir kasırganın geleceğini duyuracak bir Elçi olacaktır.
Bu Felaketleri müjdeleyen bir bilim adamı veya bir tür uyarı cihazı her zaman
vardır. Uzaylıların ve kasırgaların Muzaffer Düşmanları yoktur. Sonunda mağlup
olabilirler, ancak onları mağlup eden karakterler Muzaffer Düşman gibi
saldırgan değil savunma pozisyonundadırlar.
Eğer bir Kurban varsa, o genellikle üstesinden gelmek ve hayatta kalmak için
içinin derinliklerine ulaşmasını gerektiren bir olay veya duruma itilen normal,
sıradan bir kişidir. Genellikle kendisini bir kahraman ya da büyük bir insan
olarak düşünmez.
Felaket ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir Felaket gerçekleşmek üzeredir.
• Karakterler bunu ne kadar sürede anlayacak?
• Bu ne tür bir Afet olacak? • Kendilerini
kurtarmaya mı yoksa başkalarına yardım etmeye mi
çalışacaklar? • Bazı insanlar Yenilen Güç'ün kazanmasını mı istiyor?
• Elçi veya Muzaffer Düşman ne zaman tanıtılacak? • Daha ilginç hale
getirmek için ayarı değiştirebilir misiniz? • İzleyicinin kimliğini
oluşturmak için bir karakteri daha derinlemesine inceleyecek misiniz? • Gerilimi
artırmak için tehlikedeki hayvanları ve çocukları da ekleyecek misiniz?
ORTA: Felaket olur. • Felaket ne kadar trajik
olacak? • Etkinlik ikinci perdenin
tamamını kaplayacak mı? Yada daha fazla? • Felaketin
etkisini birkaç farklı insan üzerinde gösterecek misiniz? Yoksa sadece bir tane mi? •
Bir Mağduru kullanırsanız Afetle nasıl başa çıkacak? Gerçek rengi parlayacak mı? • Afet
tek bir olay mı olacak, yoksa birkaç olay mı birbirini takip edecek? • Yeni
araçlara sahip yeni karakterler yardıma gelecek mi?
SON: Yenilen Güç yenilir veya dayanılır (doğal bir güç durumunda). • Yenilen
Güç nasıl
yenilecek?
• Son dakika çatışmaları var mı? •

Herkes bu çetin sınavdan sağ
çıkabilecek mi? • Hikayenin sonucunda başlarına ne geldiğini göstermek için başlangıçta
tanıştırdığınız herkesi tekrar kontrol
edecek misiniz? • Karakterlerin gelecekte buna benzer güçlerin üstesinden gelmelerine
yardımcı olacak yeni becerileri var mı? ( Tornado! filmini ve sonunda kasırgalar
hakkında aldıkları yeni bilgileri düşünün.) • Yenilen Güç'ün güçlü bir dövüşle kaybetmesini
sağladınız mı? (Düşmesinin, karakterlerin anlaması uzun zaman alan bir şeyden
kaynaklansın. Düşmesi onun için çok kolay olmamalı.)
"Hayatınızı yaşamanın yalnızca iki yolu vardır. Sanki hiçbir şey mucize değilmiş gibi.
Diğeri sanki her şey bir mucizeymiş gibi.”
-ALBERT EİNSTEİN
Mucize
Mucize, açıklanamayan bir olaydır. Felaketler gibi mucizeler de kendiliğinden
oluşur ve kendiliğinden gelir.
Bu durumda Yenilen Güç Mucizenin sebebi olur. Örneğin: • Kanser, Mucize bir ilacın iyileştirdiği
Yenilmiş bir Güç olabilir. • Bir
kahraman, bir grup insanı depremden kurtarmak için gereken
sığınağı mucizevi bir şekilde bulur. • Bir kadın uzun süredir kayıp olan çocuğunu çok
geçmeden bulur.
Bu durumda Mucize, her şeyin etrafında döndüğü hikayenin merkezidir. Karakterler
buna fazlasıyla odaklanmış durumda; başlangıçta bekliyorlar, ortasında tanık oluyorlar
ve sonunda sorguluyorlar.
Mucize olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları
aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir trajedi yaşanır. • Trajedi ne
kadar şiddetli? • Trajediyi tersine çevirme
umudu var mı? (Bir
Mucizenin gerçekleşmesi için yer olması gerekir.) • Tüm karakterler bir Mucizeye inanır ve
ister mi, yoksa sadece bir tane mi? (Ya da belki de kimse kullanmıyor.) • Ne tür bir trajedi
kullanacaksınız? Neden? Keşfetmek istediğiniz bir tema var mı?
ORTA: Bir Mucize trajediyi iyileştirir veya fetheder.
• Mucize nasıl ortaya çıkıyor? Bunu kolaylaştırmak için yeni bir karakter mi
geliyor? • Mucizeyi durdurmaya
çalışan var mı? • Mucize gerçekleşmezse tehlikede olan nedir? Eğer öyleyse tehlikede olan ne?
Zulümden mi korkuyorlar? (Bazıları Mucize'yi şeytanın işi olarak
damgalayabilir.) • Mucize karakterlerin hayatlarını nasıl değiştiriyor?
SON: Karakterler Mucize'yi inceliyor ve olanları sorguluyor.
• Mucizeyi sır olarak saklamaya mı

çalışıyorlar? • Karakterlerin inanç sistemleri nasıl test
ediliyor? • Karakterler Mucizeyi rasyonelleştirmeye mi
çalışıyor? • Mucizeye layık olmadıklarını
mı düşünüyorlar? • Mucize onları bir düzeyde korkutuyor mu? (Çok güçlü bir deneyim olabilir.)
ÖRNEKLER Titanic,
JAMES CAMERON KONU OLARAK
FELAKET— "Batmaz" geminin talihsiz yolculuğunda, zengin bir kız ile fakir bir
oğlan aşkı bulur.
Twister, JAN DE BONT ALT
KONU OLARAK FELAKET— Boşanma noktasına gelmiş bir araştırma çifti,
kasırgaların peşinde koşarken birbirleriyle karşılaşmaya devam ediyor.
Üçüncü Mucize, AGNIESZKA HOLLANDA MUCİZESİ
KONUSU— Şüpheci bir Piskopos, ölümü Meryem Ana heykelinin üzerine kan
gelmesine ve lupuslu bir kızın iyileşmesine neden olan basit, dindar bir
kadının olası azizlik mertebesini araştırması için kırık bir rahip gönderir.
Oz sihirbazı. ALT KONU OLARAK L. FRANK

BAUM MUCİZESİ - Dorothy Gale, bir kasırga nedeniyle büyülü bir ülkeye
sürüklenir ve ona evinin yolunu nasıl bulacağını söyleyebilecek olan Büyücü'yü
görmek için bir göreve çıkar. Yolculuğu boyunca onu güvende tutan pek çok
mucize gerçekleşir.
Durumlar 13 ve 14
ZULÜM VEYA FELAKETİN KURBANLIĞINA DÜŞMEK
VE ŞANSLI OLMAK
“Öyle olmasını isteyin; Olanları kabul etmek, herhangi bir talihsizliğin sonuçlarının
üstesinden gelmenin ilk adımıdır.”
–WILLIAM JAMES
Zulüm veya Talihsizliğin Avına Düşmek

Zulüm, acıya, ıstıraba veya fiziksel veya zihinsel sıkıntıya neden olan zalimce bir
eylem veya sözdür.
Talihsizlik, gereksiz ve öngörülemeyen bir beladır, olumsuz sonuçlardan
kaynaklanan talihsiz bir durumdur.
Bu durum bir Talihsizi ve bir Efendiyi ya da bir Talihsizliği gerektirir.
Zulme veya Talihsizliğe Avlanmak karamsar bir durumdur. Bir karakter işlerin daha
da kötüye gidebileceğini düşünmediğinde, öyle olur. Bu genellikle bir tür melodram
veya "kadın hikayesi" olarak kabul edilir. Pembe diziler bu tür durumların tekrar tekrar
yaşanması üzerine kuruludur ancak gerçek melodram çok kasvetlidir.
Bu yazılması zor bir durum çünkü bir karakterin kalbinin kasıtlı olarak parçalanmasını
gerektiriyor. Çoğu yazar, Holokost, "cadı" yakmaları ve diğer kitlesel trajediler gibi
daha ciddi ve ağır konuları gündeme getirmeme eğilimindedir. Hikayeyi yazarken
birkaç yıl boyunca bu durumlara kapılmak, her gün karakterlerle hikayeyi yeniden
yaşamak yazar için çok yorucu oluyor.
Bu tür durumların bütün bir gruptan ziyade tek bir karaktere odaklanmasının
nedeni budur (bir sonraki benzer durum olan İsyan'da olduğu gibi). Kavramayı biraz
kolaylaştırır. Çoğunlukla tek bir karakterin tüm grubu temsil ettiğini göreceksiniz,
ancak bu durum hikayenin potansiyelini ortadan kaldırabilir.
Bu tür bir durumu gerçekten anlamanın bir başka yolu da Amerikan değil, kendi
türünde bir Avrupa veya yabancı film izlemektir. Amerikan
sinema, araçlarının üzerinde yaşayan karakterleri gösterme eğilimindedir. Her

zaman gösterişli ve kahramandırlar. Yabancı sinema gerçekliğin sertliğini gösterme
eğilimindedir. Burada Talihsizler için güzel bir ışıklandırma, makyaj ya da gösterişli
kıyafetler yok! Sonu da o kadar düzgün bir şekilde bağlanmamış olabilir.
Talihsiz
Bu durumdaki Talihsiz, zaten zor bir hayat geçirmiş olan kişidir. Şu anda hayatının
bir veya iki alanında durumu iyi olabilir ama genel olarak oldukça zor zamanlar geçirdi.
Bu onun bitkin ya da alaycı olduğu anlamına gelmez; tam tersine biraz pozitif bir insan
olabilir (seyircinin onu daha çok sevmesini sağlar), ama işlerin her zaman yolunda
gitmediğini biliyor. Kendini şu şekilde geliştirmeye çalışıyor olabilir:
• koca bulmak • yeni

bir hobi denemek •
yeni bir iş bulmak
• farklı bir şehre taşınmak
Ancak önüne engeller çıkmaya devam ediyor. Kendini topladı ve
tekrar dener. Onu kırmak çok şey gerektirir.
BİR efendi VEYA BİR FELAKET

Zalimlik içeren durumlarda Master kullanılır. O, ister bir patron, ister bir aile üyesi,
ister kişisel bir ideal olsun, Talihsiz üzerinde bir tür kontrole sahip olan biridir. Usta
onun hayatını değiştirmesine ya da kendine yardım etmesine izin vermeyecektir. Belki
de Talihsiz, Üstad'ı ya da durumu bırakabilir ama o bunu yapacak kadar güçlü
görünmüyor. Ayrıca çevresinde kendisi gibi uzaklaşmaya çalışan birkaç arkadaşı da
olabilir: "Kim oluyor da onları geride bırakacak?"
Bir Talihsizlik, kendisinde işe yaramayan herhangi bir sayıda değişken olabilir.
iyilik. Mutlaka kişisel olması gerekmez:
• Bir treni kaçırabilir, gecenin geç saatlerinde büyük bir şehirde kaybolabilir ve bütün kuruşları çalınabilir.
onun.
• Eve geldiğinde yepyeni arabasının çalındığını görebilir ve herhangi bir hırsızlık sigortası yoktur.
Ertesi gün şehirden ayrılırken kullanacağı araba bu olabilir.
• Dairesi yakılabilir. • Kocası sekreterle
kaçıp ona faturalardan başka bir şey bırakmamış olabilir.
Zulme veya Talihsizliğe Av Olmak olay örgüsü, alt olay örgüsü olarak kullanılıp kullanılmadığı,
İster olay olsun, başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Talihsiz
gerçekten zor zamanlar geçirir ve bir Zulüm veya Talihsizlik yoluna çıktıkça işler daha
da zorlaşır.
• Hikaye başlamadan önce başına bir Zulüm veya Talihsizlik geldi mi?
• Onu ne kadar talihsiz hale getireceksin? Bütün hayatı kaos içinde mi, yoksa sadece bir yönü mü?
(Zengin insanların bir miktar para kaybetmesini izlemek, üç çocuklu bir annenin son yirmi dolarını kaybetmesini
izlemek kadar dramatik değildir.)
• Zulümle mi yoksa Talihsizlikle mi karşılaşacak? Hangisi onun için daha dramatik olurdu? •
Onunla aynı gemide olan başka karakterler var mı? Çok nedeni var mı
hayatını değiştirmemek
için mi? • Kendini geliştirmeye mi çalışıyor? Herhangi bir ilerleme kaydetti
mi? • Zulüm veya Felaket nasıl düşecek? Aşağılanacak mı?
ORTA: Talihsiz, Zulüm veya Talihsizlikle ilgilenir.

• Zulüm veya Talihsizlik karşısında nasıl tepki verecektir? Kendisi için hemen ayağa kalkabilecek mi?
Ona yardım edecek başka birini arayacak mı? Parçalanıp kendine mi üzülecek?
• Birisi onu kurtarmaya gelecek mi (eninde sonunda kendisini kurtarmak zorunda olsa da)? • Herhangi
bir kaynağı var mı? (Aile, arkadaşlar, iş, sahip oldukları, hayalleri, hedefleri?) • Hayattan tamamen vazgeçmek
üzere mi? Onu itmeye iten ne? • Kendisini kurtarmaya karar verdiğinde önüne kaç
engel koyacaksınız? • Mutlu bir son mu yoksa hüzünlü bir son için mi çalışıyorsunuz?
SON: Talihsiz kendini toparlamayı başarır ya da başaramaz. • Sanki hiçbir şey değişmemiş gibi, başlangıçtaki haliyle
aynı noktaya mı varacak? • Başarılı mı olacak yoksa başarısız mı olacak? Bunu nasıl göstereceksin? •
Yolculuğundan bir şey öğrendi mi? • Hikâyenin ardından
izleyicide nasıl bir duygu olacak? • Tüm hikaye boyunca
üslubu tutarlı tuttunuz mu? (Sonunda karakterin işini
kolaylaştırmaktan çekinmeyin; her şeyi tutarlı tutun.) • Bu hikayede bir tema ya da ders belirlediniz mi? Bir okuyucu
neden kendini
karakterinizin zorlukları aracılığıyla mı?
“Şanslı olmak, ne kadar lükse ya da rahatlığa sahip olduğunuza değil, ne kadar

huzura sahip olduğunuza bağlıdır. Olanla barışmak için yürekten pratik yapın,
o zaman hayat size bazı şeyleri daha iyiye doğru değiştirmeniz için daha fazla
yardım verir.
–DOC ÇOCUK
Şanslı Olmak Şanslı olmak,

beklenmedik bir şansa veya şansa sahip olmak anlamına gelir.
Talihsizliğin birdenbire ortaya çıkabilmesi gibi, talihin de ortaya çıkması mümkündür.
Bu durumda Talihsiz, Şanslı olur. Muhtaç bir karakterin başına beklenmedik
derecede olumlu bir şey gelir:
• Bir öğretmen fakir bir öğrenciyi fark eder ve ona yolunu bulmasında yardımcı olur. •
Fakir bir hizmetçi piyangoyu kazanır ve bunu insanlara yardım etmek için
kullanır. • Ölümle karşı karşıya kalan bir adam, bir melek tarafından kurtarılır
ve yeniden doğduğunu hisseder. • Bir işkolik aşkı bulur ve işinden ayrılarak dağlarda basit ama çok mutlu bir yaşam kurar.
Şanslı Olmak olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir
Talihsiz zor zamanlar geçiriyor. Şans ona gülümsediğinde işler dağılmak üzereymiş
gibi görünüyor. • Talihsiz ne tür zor zamanlar geçiriyor? (Bunun
öyle bir şey olmadığından emin olun
geçici veya çıkması kolay.)
• Bize neyin tehlikede olduğunu gösterin ve bu karaktere kök
salmamızı sağlayın. • Şans ne kadar
çabuk gelir? • Karakter kendisinin bir Talihsiz olduğunu biliyor mu? (Kendisini düşünerek kendini kandırıyor olabilir
hayat harika bu yüzden durumunu inkar edebilir. )
• Ne tür bir servete sahip oluyor? Nasıl?
ORTA: Servet umduğundan biraz daha fazla. • Bununla başa çıkabilecek mi? Bunu
yönetmek için birini işe alması gerekiyor mu? • Hayatı nasıl değişir? • Kendini
değersiz mi hissediyor? • Eski
arkadaşlarıyla hâlâ arkadaş
olabilir mi, yoksa artık ona kızıyorlar mı? • Bu servete minnettar mı? • Bu onu
açgözlü mü yapıyor?
SON: Talihsiz her şeyi bir arada tutmayı başarıyor. Tamamen değişti. • Daha iyiye doğru değişiyor mu? Neden?
(Piyangoyu
kazanan bazı insanlar hayatlarının pek de iyiye gitmediğini düşünüyor. Paralarını nasıl yöneteceklerini
bilmiyorlar, arkadaşları sürekli para istiyor ve aileleri onlara kızıyor olabilir.) • Eski günlerine geri
dönmek istiyor mu? nasıldı? • Başkalarına bir
şeyi geri veriyor mu?
ÖRNEKLER Kral Lear,

WILLIAM SHAKESPEARE Talihsizliği Komplo
Olarak — Yaşlanan bir Kral, yozlaşmış kızlarına feragat ettiğinde ve tek sevgi
dolu ve dürüst kızını reddettiğinde Talihsizliğe davetiye çıkarır.
Gazap Üzümleri, JOHN STEINBECK KONU

OLARAK YANLIŞLIK - Büyük Buhran'ın tozlu günlerinde Oklahoma'daki
çiftliklerinden sürülen Joad ailesi, eşyalarını bir kamyona yükler ve
Kaliforniya'ya doğru yola çıkan mülksüzleştirilmiş diğer binlerce çiftçiye katılır.
Schindler'in Listesi, STEVEN SPIELBERG'İN

ALT KONUSU OLARAK ŞANSI VE TALİHİ - Oskar Schindler, açgözlü bir Alman
iş adamıdır ve barbar Nazi hükümdarlığı sırasında fabrikasını bir sığınağa
dönüştürdüğünde beklenmedik bir kurtarıcıya dönüşür.
Yahudiler için. Yahudiler Nazi rejimi altında şanssızlık yaşadılar ama

Bay Schindler'i bulma konusunda şansları oldu.
Bu Sizin Başınıza Gelebilir, JANE ANDERSON
FORTUNE OLARAK KONU— Bir polis memuru, garsona bahşiş olarak
bir piyango bileti bırakır. Kazanan bir bilettir ve serveti bölüştüklerinde
hayatları değişir.
Durumlar 15 ve 16
İSYAN VE DESTEK
“İlk kural, el değmemiş bir ruhu korumaktır. İkincisi ise olayların yüzüne bakmak ve
onların ne olduğunu bilmektir.”
–MARCUS AURELIUS
İsyan
İsyan, devletin otoritesini ortadan kaldırmaya kalkışmak, isyan etmek veya bir
şeyi kabul etmeyi reddetmek anlamına gelir.
Bu durum bir Zalim ve bir Komplocu gerektirir. İsyan önceki durumun tersidir.
Zulme veya Talihsizliğe Avlanmak esas olarak tek bir kişiyi ilgilendirirken, İsyan bir
grup insanı ilgilendiriyor.
Bir kişi grupta lider olarak öne çıkabilir veya grubun geri kalanından daha fazla
acı çeken bir kişi olabilir, ancak günün sonunda birçok karakter isyana dahil olur
çünkü bireyin bunu yapması mümkün değildir. hepsi kendisi.
Bu durum önceki duruma göre çok daha popüler çünkü daha fazla eyleme izin
veriyor, doğası gereği erkeksi ve yazarın ruhuna daha az zarar veriyor. Karakterler
yolun her adımında mağlup olmak yerine aktif olarak kendilerini savunuyorlar.
İsyanın birçok nedeni vardır, örneğin: • adaletsizlik •

idealler
veya ahlak
kuralları
• politika
• adalet
•
açgözlülük • güç • şöhret
• para •
insancıllık
Bu durum isyan eden grup arasında komplo kurulmasına yol açıyor; sonuçta
gizlilik içinde toplanmaları gerekiyor. Komplo gizeme, sürprizlere, ihanetlere ve
sırlara ev sahipliği yapar. Ana Karakterin komplo kurduğu kişiler her an Tiran'a
olup biteni anlatabilir. Komplocu, bir grup insanın birbirine karşı dürüst olmasına
bağlıdır. İşin sırrı da burada yatıyor çünkü ne olacağını sonuna kadar bilmiyoruz.
İhanete uğrayacak mı? Herkes davaya sadık kalacak mı?
ZORBA Zalim,
durumu kontrol altında tutması gerektiğini, altındakileri korumanın görevi
olduğunu hisseden kişidir. Kendisinin Tanrı olmadığını ve sözünün kanun olmadığını
anlamıyor. Hiçbir zaman bir başkasının kendi eylemleri veya kararları hakkında fikir
sahibi olmasına izin vermez çünkü bunların hiçbir önemi yoktur. O en iyisini bilir
ve bunu herkese bildirecektir.
Tiran'ın davranışını destekleyecek kaynaklara sahip olması gerekir. Eğer kralsa

bir ordusu olur. Eğer ebeveynse aile üyelerine karşı silah olarak kullanabileceği
parası ya da korkusu olacaktır. Eğer bir patronsa, şirket tarafından kendisine
verilen yetkiye sahip olacak ve şirketin tüm kaynakları emrinde olacak; onun sözleri
bir sekreterinkinden daha önemli olacaktır.
KOMPLOCU
Komplocu, aldatıldığını, zarar gördüğünü, ezildiğini veya bir şekilde ihmal
edildiğini hisseden bir adamdır. Bu durumdaki ihtiyaçlarından biri de Tiran'ın bunu
ona vermemesi nedeniyle karşılanamamasıdır. Yalvarmayı reddediyor ve bunun
yerine şunu soruyor: "Benim üzerimde bu kadar güce sahip olan bu Zalim kim?"
Komplocu, isteği veya inancı tarafından yönlendirilir ve asla tereddüt etmez. Aile
bağları yoksa kendisinden başka yaşayacak hiçbir şeyi yoktur. Bir açıklama yapmak
için kendini feda etmeye veya sırf Tiran'a onun üzerinde hiçbir gücünün olmadığını
göstermek için kendini feda etmeye istekli olabilir. Hayatından memnuniyetle
vazgeçecektir.
Öte yandan, Komplocular'ın hiç de etik olması gerekmiyor. O, Tyrant kadar kötü
olabilir, ancak şu anda Tyrant'ın sahip olduğu kadar güce sahip değil.
İsyan ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
BAŞLANGIÇ: Tiran gücünü kullanır ve bu nedenle İsyan için bir neden verir.
Komplocu daha fazla suiistimali kaldıramaz. • Tiran gücünü
nasıl kullanıyor? Bir şey kazanmak istiyor mu, yoksa sadece istiyor mu?
gösteriş
yapmak mı? • Kaç kişi istismara
uğruyor? • Komplocular'ın hiç arkadaşı var mı?
• Eğer varsa, Komplocu'nun hangi kaynakları var? • İktidara
karşı bir isyan çıkarsa bir şeyler elde edebilecek başka bir kişi var mı?
Zalim mi?
• Tiran, kral veya patron tipi bir figür mü yoksa yakın ebeveyn tipi bir figür mü?
Komplocu mu?
• Çok fazla aksiyon mu olacak yoksa Komplocular'ı kırılmaya itecek tek bir olay mı olacak?
nokta?
• Zalim başkalarını hiç önemsiyor mu, yoksa baştan sona kötü bir insan mı? (Yardımcı olur
eğer sevecen bir niteliği varsa.) •
Tiran'ın kaynakları nelerdir?
ORTA: Komplocu bazı güçleri toplar. Gizem ve sırlar çoktur. • Komplocunun devam
etmesini
sağlayacak hangi inançları var? (Gerçekten motive olması gerekiyor
Bir grup insanı bir isyan için bir araya getirmek.)
• Komplocunun olaya dahil olan herhangi bir aile üyesi var mı? Tiran onlara zarar mı verdi? •
Komplocu ne kadar güveniyor? Başkalarıyla İsyan hakkında kolayca konuşabilecek mi, yoksa
ulaşılmaz mı? •
Komplocu biraz paranoyak mı? Sebepli mi sebepsiz mi? • Komplocular
kaynak kazanacak mı yoksa kaybedecek mi? •
Komplocu kaç engelle karşılaşacak? • Tiran'ın İsyan
hakkında bir fikri var mı? Ciddiye alıyor mu? • Zalim İsyanı durdurmaya çalışacak mı? •
Bir şey Komplocu'nun planlarına müdahale
ederek gerilimi daha da artıracak mı?
SON: İsyan gerçekleşiyor ve taşların nereye düştüğünü görüyoruz. • Davaya ihanet eden var mı?
• Kim kazanır? • Komplocu hayatta
kalacak mı?
(Cesur Yürek'in sonunu düşünün.) • Zalim hayatta kalacak mı? Onun yerini almayı
bekleyen başka bir Tyrant var mı? • Komplocu bir sonraki Zalim mi olacak? • Bu durum
Komplocu'yu nasıl değiştirdi? • Eylem için her fırsatı
kullandınız mı? Daha fazlasını ekleyebilir misiniz? • Olası
bir ihanetin gizemi var mı?
“Bir dava uygunsuz olabilir ama muhteşemdir. Şampanyaya ya da topuklu

ayakkabıya benziyor ve insan bunun için acı çekmeye hazır olmalı.”
–ARNOLD BENNETT
Destek Destek,
bu durumda, bir arkadaşı, partiyi veya inancı destekleyecek şekilde yardım veya yardımla
desteklemek, yedeklemek anlamına gelir.
Bu durumda Komplocu Destekçi olur. Enerjisini, aynı fikirde olmadığı iktidar
sahibine karşı savaşmak veya ona karşı isyan etmek yerine, aynı fikirde olduğu iktidar
sahibine yardım etmeye yönlendirir. Elbette doğası gereği bu, bir Tiran'dan kurtulmak
için onu devirmenin gerekli olmadığı demokratik bir durumu ima eder. Demokratik bir
durumda her zaman seçilecek başka bir aday vardır.
Demokrasinin söz konusu olmadığı durumlarda, örneğin bir ebeveyn veya patronla
birlikte, Destekçi oradan uzaklaşabilir ve başka bir "daha yeşil meraya" gidebilir. Uyum
içinde yaşamak veya çalışmak için her zaman kendi görüşlerine katılan birini bulabilir.
Destekçi aynı zamanda kendisini de destekliyor olabilir. Belki de Zalim onun

patronuydu ve şimdi Destekçi kendi işini kurmaya karar vermişti. Böylece durum kılık
değiştirmiş bir lütufa dönüşüyor.
Çatışma, Zalim ve Destekçi durum boyunca birbirleriyle karşılaştıklarında ortaya
çıkar. Taraftar ister kendisini ister başkasını desteklesin, artık birbirleriyle yarışıyorlar.
Destek olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve
son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Destekçi
arkasına geçebileceği veya destekleyebileceği birini bulur.
Bu kişinin bir şekilde onun yardımına ihtiyacı var. Bir Tiran onlara karşı çıkıyor.
• Destekçi ilk olarak kiminle buluşacak; desteklediği kişiyle mi, yoksa
Zalim ile mi? • Ne tür bir Desteğe ihtiyaç var? Destekçinin asla vermeyeceği bir destek
türü var mı? • Destekleyen, desteklediği kişi için kendi ihtiyaçlarını feda etmeye
ne kadar istekli? • Bu destek ne kadar önemli? Büyük bir başkanlık seçimi gibi geniş kapsamlı
sonuçları olan bir şey mi
söz konusu? • Destekçinin birlikte çalışabileceği başka
destekçiler olacak mı? • Desteklenen kişi bu desteğe ne kadar minnettar olacak? Tanınma önemli mi
Destekçi?
ORTA: Taraftarın Zalim ile karşılaşması. • Zalim, Destekçinin kararlılığını
körükleyecek mi, yoksa cesaretini mi kıracak? • Tyrant'la bu
karşılaşma ne kadar sert? Destekçi zarar görür mü? • Destekçi tüm
bunlara dahil olmayı sorguluyor mu? • Zalim başarılı olma
yeteneğini sorguluyor mu? Sonuç olarak riskleri artıracak mı? • Bu karşılaşma
desteklenen kişiye ne hissettiriyor? Bunun olduğunu biliyor mu? • Taraftar bu
karşılaşmanın sonucunda hangi kararları alır?
SONUÇ: Taraftar, sonuç ne olursa olsun anlaştığı kişiyi destekleme hedefine ulaşır. •
Verilen destek bunun başarılı
sonuçlanmasına yardımcı olacak mı?
• İşler istediği gibi gitmezse Taraftar üzülür mü? İyi bir işte iyiyi görecek mi?
kendi iyiliği için mi
yapıldı? • Zalim nihai sonucu zorlamak için ne yapar? Nasıl katkıda bulunuyor? •
Taraftar fırsat verilse tüm bunları tekrar yapar mı? • Destekçi
tüm bunlardan ne öğrendi? • Desteklenen minnettar
mı? • Taraftar kazanamazsa
kendini başarısız mı hissedecek?
ÖRNEKLER Cesur
Yürek, MEL GIBSON KONU
OLARAK İSYAN EDİYOR - Halktan biri olan William Wallace, İngiliz yönetimini
devirme mücadelesinde on üçüncü yüzyıl İskoçlarını birleştiriyor.
Vatansever, Roland Emmerich Bir
Komplo Olarak İsyan Ediyor — Benjamin Martin, acımasız bir İngiliz komutanın
oğlunu öldürmesiyle kendi isteği dışında Amerikan Bağımsızlık Savaşı'na
sürüklenir.
Dave, IVAN REITMAN
KONU OLARAK DESTEKLİYOR— Bir iş arkadaşıyla seks yaparken felç geçiren
ve onu sebzeye dönüştüren Başkan'ın kimliğine bürünmesi için bir benzeri
tutulur. Benzeri, bu rolü üstlenmeyi kabul ederek Başkana ve ülkeye yardım
etmek için elinden geleni yapıyor.
Ana Renkler, MIKE NICHOLS KONU

OLARAK DESTEKLİYOR— İdealist bir adam, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı
için sorunsuz bir adayın siyasi kampanyasına katılıyor.
Durumlar 17 ve 18
CESUR GİRİŞİM VE İYİLEŞME YOLCULUĞU
“Tehlikeden kaçınmak uzun vadede doğrudan maruz kalmaktan daha güvenli değildir.
Hayat ya cesur bir maceradır ya da hiçbir şeydir.”
-HELEN KELLER
Cesur Girişim
Girişim, özellikle kapsamı, komplikasyonları ve riskleri olan bir girişim
anlamına gelir.
Bu durum Cesur bir Lidere, bir Objeye ve bir Düşmana ihtiyaç duyar.
Cesur Girişimde iki tür vardır: Kişisel ve Amaç.
Kişisel Cesur Girişimde Nesne, Lidere duygusal olarak bağlıdır. Onun için
çok kişisel bir şey söz konusu. Arama, Görev, Kaçış ve Kurtarma'yı düşünün.
Bu tür Cesur Girişim, bir kahramanın ulaşamayacağı görünen, arzulanan

bir nesnenin peşine düştüğü bir Göreve benzer. Sanki bütün hayatı o nesneyi
bulmasına bağlı. Girişim başarısızlığa mahkum olabilir, ancak kahraman
yoluna devam eder çünkü Nesneye kişisel olarak çok bağlıdır ve ona olan
arzusu güçlüdür. Bu bağlantının onu risk almaya motive edecek kadar iyi
olması gerekir.
Aranan Nesneyi arzulamasının birkaç nedeni vardır:
• Arkadaşına veya patronuna ihtiyacı olduğu için yardım etme konusunda bir Onur duygusuna sahip olabilir. Onlar
için önemliyse onun için de önemlidir. • İşinin
bir parçası olarak her gün, özellikle de partnerinin ihtiyacı olduğunda risk alan bir polis gibi Görev duygusuna
sahip olabilir. Nesne bir suçlu olabilir. • Güçsüzlük duygusuna sahip olabilir.
Çocuğu gibi bir şey ya da bir tür proje
ondan çalındı ve onu geri istiyor.
• Yetki duygusuna sahip olabilir. Tüm hayatını bir eser arayarak geçirmiş ve bu süreçte pek çok şeyden vazgeçmiş
bir arkeolog olabilir. • Alcatraz'dan kaçışlarını dikkatle planlayan
adamlar gibi bir Özgürlük duygusuna sahip olabilir. Dokuzuncu durumdaki bir kaçak gibi kanundan kaçmıyorlardı;
özgürlük arayışı içindeydiler ve hayatları tehlikedeydi.
Buradaki motivasyon her zaman kişiseldir ve kahramanı tam kalbinden

vurur. Tıpkı aşağıdaki Hedef Girişimi'nde olduğu gibi Nesneyi arzuluyor,
ancak onu bulmak için kişisel nedenleri var.
Hedef Cesur Girişimde Nesne, Lidere duygusal olarak bağlı değildir . Bir Kumarı, Bir
Hazine Avını, Bir Yatırımı, Bir Macerayı, Bir Savaşı ve Politikayı düşünün.
Cesur Lider, bir Nesne istediği için Kumar oynamak isteyebilir, ancak onu motive
eden nedenler kişisel değildir ve belki de asil değildir. Onun ya da başkalarının tüm
hayatı onu bulmasına bağlı değildir; bu sadece o sırada istediği bir şey. Belki de bunu
sadece rakibi istediği için istiyor.
Sırf işi bitirmek ve bunu yaptığı için ünlü olmak için Cesur Girişim'e çıkabilir. Kendini nesneye duygusal olarak
yatırmadı. Bir kumar oynar, kazanır veya kaybeder ve yoluna devam eder. Motivasyonu genellikle kişisel kazanç
içindir, bir nevi açgözlülük anlamında. Örneğin: • Para dolu bir çanta, hakkında hiçbir şey bilmediği eski bir eser ya
da maceralı bir yolculuk sırasında mistik bir deneyim gibi, hayatını değiştireceğine inandığı bir şeyin peşinde olabilir.
• Savaşta taraf olmak gibi kendisine ölümsüzlük vereceğine inandığı bir şeyin peşinde olabilir
ve tarih kitaplarına geçiyor. (Truva'daki Aşil'i düşünün .)
• Kendisine daha fazla kontrol sağlayacağına inandığı bir şeyin peşinde olabilir, örneğin siyasi bir konum veya
silahlar.
• Bilinçsizce ölmeyi arzuluyor olabilir, bu yüzden umursamadığı için risk alıyor olabilir
artık değil. (Ölümcül Silah'taki Mel Gibson'ı düşünün .)
CESUR LİDER
Cesur Lider, misyonu olan bir adamdır. Ne istediğini biliyor ve onu elde etmek
için hiçbir şeyden vazgeçmeyecek. Kimse onu yolundan döndüremez. Onun
yoluna şüpheler atmaya çalışabilirler, onunla dalga geçebilirler ama hiçbir şey
onun fikrini değiştiremez.
Eğer kişiselse, bu Nesneye ihtiyacı vardır ve onsuz hayatını hayal edemez.
Eğer nesnelse, macera şansını geri çevirmeyi hayal bile edemez.
Risk almanın adrenalin patlaması için yaşıyor. Bunu arzuluyor. Cesur
Girişim'e başlamaya karar verdiğinde, Nesne her zaman aklının en
başında yer alır. Onunla meşgul olmaya başlar. Ailesi ve arkadaşları onu
günlük yaşamın sıradan görevleriyle rahatsız etmemeleri gerektiğini bilirler.
DÜŞMAN
Düşman, Cesur Lider'i ya kıskanan ya da kıskanan ve Cesur Lider'in amacına

ulaşmasını engellemek için hiçbir şeyden vazgeçmeyecek olan kişidir. Nihayetinde
Cesur Lider, Düşmanın takıntı Nesnesidir.
Kıskanıyorsa, Cesur Lider'in sahip olduğu şeyleri isteyecektir: güzel araçlar,
harika çalışanlar, finansman, destek, tanınma ve en sonunda Nesne. Eğer kıskanç
biriyse Cesur Lider'in sahip olduğu şeyi yok etmek isteyecek ve böylece kimse ona
sahip olamayacak. Hatta Nesne'ye bile zarar verebilir; kıskançlığı o kadar yıkıcıdır
ki.
Öte yandan Düşman, maceracı bir ruha ve risk alma istekliliğine sahip olması
bakımından Cesur Lider'e çok benzer. Cesur Lider'in ahlaki yapısından yoksun.
Hatta ikisi arasında bir tür saygı bile olabilir, çünkü çok az insanın onların yaptığını
yapmaya kalkışacağını biliyorlar. Ve belki de her biri diğeri için hayatı daha ilginç
ve heyecanlı kılıyor.
Cesur Girişim ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Cesur
bir Lider arzuladığı bir Nesne olduğunun farkına varır. Dikkatli bir araştırmadan
sonra nerede olduğunu bildiğini düşünüyor.
• Ne tür bir Nesnedir? Kişi? Yer? Şey? • Nesne onun için
ne kadar önemli? Bunu nasıl göstereceksin? • Nesne nerede? • Nesne
bulunmayı istiyor mu?
Eğer bu bir insansa kurtarılmayı mı yoksa yardım edilmeyi mi istiyor? Eğer bu bir Nesneyse, üzerinde
hırsızları uzak tutacak eski büyüler var mı?
• Etrafında ona şüphe düşürmeye çalışan insanlar var mı? •
Düşman kendisini ne zaman tanıtacak? Ne kadar gücü var? • Düşman neden Cesur Lider'e
karşı çalışıyor? • Birden fazla Düşman mı var?
ORTA: Cesur Lider, Nesnenin peşinden giderken engelleri aşar. • Nesnenin konumu engellerin oluşmasında rol
oynuyor
mu? • Cesur Lider'in Nesneyi almak için ne kadar kaynağa ihtiyacı
olacak? • Cesur Lider'e karşı çalışan ikincil karakterler var mı? Onu
desteklemeyen arkadaşları veya ailesi? • Cesur Lider engellerle karşılaştığında Nesneye ulaşma
konusunda daha
kararlı hale gelir mi?
yoksa vazgeçmek üzere olduğu anlar var mı?
• İşleri daha da renklendirmek için ne tür beklenmedik engeller ekleyebilirsiniz? Düşmanın yoluna da
bazı engeller atın.
SON: Cesur Lider Nesneyi bulur. Hayal ettiği her şeydi ya da zaferin ona istediğini
getirmediğini fark etmesi acı tatlıydı.
• Bu mutlu bir son mu? Yoksa Cesur Lider Nesnenin onu getiremeyeceğinin farkında mı?
mutluluk?
• Cesur Lider Nesneyi olduğu yerde bırakmaya karar verecek mi? Yoksa faydalarından yararlanabilmesi için onu yanına
mı almalısın? Yeni bir hedef için asıl hedefinden vazgeçer mi? • Düşmana ne olur?
Tekrar dönmeye yemin ederek hâlâ Nesneyi almaya mı çalışıyor?
Bir gün Cesur Lider'in bunu hiç beklemediği bir zamanda mı?
• Hikaye Cesur Lider'in hayatını nasıl değiştiriyor? Bütün bunları yapanlara ne olacak?
amacına ulaşmasına yardımcı oldu mu? Onlardan vazgeçiyor mu?
“İç barış olmadan dünya barışına sahip olmak mümkün değildir.”
–DALAI LAMA
Şifa Yolculuğu Şifa, bir kişiyi veya

bir şeyi sağlığına kavuşturmak, onarmak veya iyileştirmek olarak tanımlanır.
Şifa Yolculuğu, Cesur Liderin amacı kendisini veya başkalarını iyileştirmek olan
Şifacı haline geldiği zamandır. Benliği muhtemelen bulmak, korumak veya büyütmek
için yapılan bir tür içsel yolculuktur.
Farkında olsun ya da olmasın, eylemleri bir bütün olarak topluluğa yardımcı olur.
Bir kişi iyileşirken diğerleri, kişinin daha iyi, daha mutlu bir hayat yaşayabileceğini ilk
elden gördükçe etkilenir.
Yaşamın anlamına dair yanıtlar bulmak ya da toplumunu rahatsız eden her şeye bir çeşit çare bulmak isteyebilir. Onun arayışı
maddi mülkiyet, kişisel kazanç ya da kibir değil, daha derin bir benlik duygusu ya da daha iyi bir yaşam tarzıdır. Hayatta daha
fazlası olduğunu biliyor ve onu bulmak için yola çıkıyor. Nesnenin nerede olduğunu asla bilemeyebilir ama yine de onu bulmak
için oraya gidecektir. Şunları yapabilir: • okula geri dönebilir • bir şifa uygulaması açabilir • bir psikoloğa veya doktora görünebilir
• tedavi bulmak için yağmur ormanına gidebilir • çok ihtiyaç duyduğu dinlenmeyi sağlamak için ücretli izin alabilir • şehirde kişisel
motivasyon seminerleri verebilir • devam edebilir bir barış

misyonu • ilham verici
bir kitap yazın Drama ve
çatışma, onun iyileşme kararıyla ve
bu kararı nasıl takip ettiğiyle ilgili iç
mücadelelerinden kaynaklanıyor. İnsanlar böyle bir
yolculuğa çıktıklarında genellikle aileleri ve arkadaşları
tarafından desteklenmezler.
Bu tür yolculuklar başkalarının
hayatlarına ciddi bir şekilde bakmalarına neden olur

ve kahramanın hayatını değiştirmesini ve başkalarına yardım etmesini izlerken kendileri

için ne yaptıklarını ya da yapmadıklarını.
Kararından her zaman şüphe duyacak ve deliriyor mu diye merak edecek.
Etrafındaki herkesin parası ve maddi varlığı olabilir ve mutlu görünebilir. Neden bu
şeylerden mutlu olamıyordu? Ama her gün baskı yapıyor ve değişiklikler yapıyor, işleri
öncekinden biraz farklı yapıyor, gücünü geri alıyor ve onu seviyor!
Şifa Yolculuğu ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın,
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Şifacı
kendisinde veya başkalarında iyileştirilmesi gereken bir sorun görür. Bunu yapmaya karar
verir.
• Sorun nedir? Onunla mı yoksa başkalarıyla mı? ( Kızarmış Yeşil Domatesler'deki Evelyn Couch
hayatından çok mutsuz.) •
Konu nedir? • Onu ne
motive ediyor? Bir aile üyesi mi dahil, yoksa o sadece böyle bir kişi mi?
bunu yapar
mıydın? • Başkaları onu hemen
destekleyecek mi? • Hemen dirençle karşılaşacak
mı? • Çevresinde ona yardım edebilecek başka karakterler
var mı? • Hangi kaynaklara sahip? Görünüşü (Erin Brockovich)? Onun aklı? Bağlantıları mı? O
aile? Para? • Hangi
becerilere sahip?
ORTA: Şifacı durumu iyileştirmek için adımlar atar.
• Makul olarak hangi adımları atabilir? Mantıksız bir şekilde
mi? • Onun ne kadar ileri gitmesini
istiyorsunuz? • Onun için işleri nasıl
zorlaştırabilirsiniz? • Ne tür engellerle karşılaşacak? Şifacı kadın ise cinsiyeti bir engel teşkil edecek mi, yoksa
tersine? •
İyileşmek için başka durumlar ortaya çıkıyor
mu? • Neyi feda etmesi gerekiyor? Ailesiyle vakit geçirdi mi? İtibarı mı? •
Müttefiklerini kaybeder mi?
SON: Şifacı en azından ihtiyaç duyulan işi yapmakta başarılıdır.
• Şifacı gereken işi yapıyor ama her konuda tamamen başarılı mı? (Kasabasına atık atılmasını
durdurabildi ancak çok daha büyük bir sorunun olduğunu fark etti.)
• Çevresindekiler bundan nasıl değişti? Gerçekten yardım eden var mı? • Temayı
olayın tamamına taşıdınız mı? • Her şeyi kendi başına mı yapıyor,
yoksa sonunda başkaları yardıma mı geliyor? • Eğer kendini iyileştiriyorsa ne
kadar değişti? Yoksa arkadaşları ve ailesi bundan hoşlanmadığı ve gidecek başka yeri olmadığı için eski
haline mi dönüyor? Dışlanacak mı? İyileşme onun için kabul edilemez mi?
ÖRNEKLER
Bir Böceğin Hayatı, JOHN LASSETER VE ANDREW STANTON
KONU OLARAK CESUR GİRİŞİM— Kolonisini çekirgelerden kurtarmak için savaşçılar

arayan uyumsuz bir karınca, bir grup böceği toplar ve bunların beceriksiz bir sirk birliği
olduğu ortaya çıkar.
Kayıp Ark'ın Baskıncıları, STEVEN SPIELBERG KONU OLARAK
CESUR GİRİŞİM — Arkeolog ve maceracı Indiana Jones, ABD hükümeti tarafından Ahit
Sandığını Naziler ele geçirmeden önce bulması için işe alınır.
Duman Sinyalleri, ALT KONU OLARAK

CHRIS EYRE ŞİFA YOLCULUĞU— İyileşme Yolculuğuna çıkan Victor ve Thomas adında
iki Kızılderili çocuğun hikayesi. Hikaye anlatımı yoluyla Thomas, etrafındaki insanlarla
bağlantı kurmak için her türlü çabayı gösteriyor. Victor ise aksine, güç ve güven
kazanmak için sessiz yüzünü kullanıyor. Victor'un görüşmediği babası ölünce iki adam,
külleri toplamak için Phoenix'e doğru bir maceraya atılır.
Erin Brockovich, STEVEN SODERBERGH KONU OLARAK

İYİLEŞME YOLCULUĞU — İşsiz, bekar bir anne hukuk asistanı olur ve bir şehrin su
kaynağını kirletmekle suçlanan Kaliforniya'daki bir elektrik şirketini neredeyse tek
başına çökertir.
Kendine olan saygısını ve yaşam amacını bulur.
Durumlar 19 ve 20
KAÇIRMA VE YENİDEN BİRLEŞME
"İnsanlar çözüme kavuşturulmak istiyor: Ancak kararsız oldukları sürece onlar için
bir umut var."
–RALPH WALDO EMERSON
Kaçırma Kaçırma,
zorla kaçırma veya kaçırma anlamına gelir.
Bu durum bir Koruyucu, bir Kurban ve bir Kaçıran gerektirir. Nadir durumlarda,
Muhafız ve Kaçıran aynı kişidir; kahramanın, kadın kahramanı hayatını kurtarmak
için kaçırdığı aşk romanlarında olduğu gibi.
Kaçırılma Muhafız için bir kayıptır. Kurbanı tanıyıp tanımaması onun için kişiseldir
çünkü Kurbanı korumak onun görevidir. Eğer Kurban zarar görürse başarısız
olmuştur.
Kaçırmanın üç türü vardır: 1. Mağdur
zorla alınır.
2. Kurban kandırılarak esaret altına alınır.
3. Mağdur gitmeye isteklidir.
Birinci tipte, Kurban yakalanmasına yol açan olaylardan tamamen masumdur.

Karşı koyma yeteneği olabilir ama bunu yapması gerektiğini bilmiyor. Olanlardan
habersizdir ve Kaçırma geldiğinde tamamen şok olur. Durumu tespit etmesi için
olaylar çok hızlı gerçekleşmezse karşı koyabilir. Olanların şoku onu felç edebilir.
Genellikle ona yakın biri ona ihanet etmiştir, bu da sürpriz unsurunun oluşmasına
olanak sağlar.
İkinci tipte ise kurban kandırılarak yakalanmaya çalışılır. Tamamen başka bir şeye
dalmış olabilir ve bir adam ona soru sormak için yaklaştığında tehlike işaretlerini
göremeyebilir. Ya da gerçekte bir kamyonet dolusu haydut beklerken, küçük yaşlı
bir kadının karşıdan karşıya geçmesine yardım ettiğini düşünebilir.
diğer taraf. Veya bir görevi yerine getirmesi için emir almış olabilir ve bir tuzağa
düştüğünün farkında olmayabilir.
Üçüncü tipte ise mağdur kaçmak ya da kaçmak ister. Gerekirse kaçıranları hoş
karşılayabilir ve onlara yardım edebilir. Onun için bu, kötü durumdan kurtulmanın bir yolu
ve sürpriz saldırıyı memnuniyetle karşılıyor. Durumu yeterince vahimse, kendi kaçırılma
taklidini bile yapabilir. Belki hızlı para alabilmek için fidye ödenmesini istiyor ya da ülkeden
kaçmak istiyor ve bunu yapmak için yardıma ihtiyacı var.
The Guardian genellikle bu bilgiye sahip değildir. Sadece kurbanın kaçırıldığını biliyor
ve bir şeyler ona aksini söyleyene kadar zorla götürüldüğünü varsayıyor. Kurbanın kişiliği
ve yaşı, diğer senaryoları ne kadar kolay düşüneceğini belirleyecektir. Sonuçta, kaçırılan
çocukların her zaman bu eyleme karışma konusunda masum olduğu varsayılır.
Bu kurbanın seçilmesinin dört olası nedeni var:

türü ne olursa olsun:
1. Kurban yanlış zamanda yanlış yerdeydi. Yabancı bir ülkede, yanlış uyrukta olabilir.
2. Kurban çok para değerindedir ve büyük bir fidye ödeneceği varsayılmaktadır.

3. Kaçıranın akıl hastalığı vardır ve Mağdura veya Mağdurun neyi temsil ettiğine takıntılıdır.
4. Kaçıran kişi, ne kadar haklı olursa olsun, Mağdurun veya kendisine yakın birinin kendisine
“haksızlık ettiğini” anlar ve intikam almak ister.
GARDİYAN
The Guardian işini ciddiye alan biri çünkü işi onun kimliği. Ortalığı karıştırıp birinin
incinmesini sağlamak bir seçenek değil. Kendisini çocuklarının koruyucusu olarak gören
bir ebeveyn, bir öğretmen, bir polis, koruma ya da sadece Mağdura karşı sorumluluk
hisseden bir arkadaş olabilir.
Kontrolü elinde tutmaya ve başkalarına dikkat etme zorunluluğuna alışkındır. Ona,
Topu düşürürse hayat duracaktı, o yüzden hokkabazlığa devam ediyor.
Genellikle gerektiğinde sert olmasını sağlayan kötü bir çizgiye sahiptir. Başkalarına
bakmak için pek çok şeyden vazgeçti ve onlar gittikten sonra kendisi ile ne yapacağından
emin değil.
KAÇIRICI
Kaçıran yalnızca kendisini ve davasını önemseyen biridir.
Onun için başka hiçbir şeyin önemi yok - nokta. Onunla mantık yürütülemez veya
manipüle edilemez.
Kaçıranların üç türü vardır; Pişman Olanlar, Kayıtsızlar ve Piyon.
Pişman Kaçıran, yaptığının yanlış olduğunu fark edebilir; özellikle de sonunda Kurban
zarar görürse. Eğer Kurban'a takıntılıysa muhtemelen ona karşı hisleri vardı ve onu
tamamen kendine istiyordu.
Kayıtsız Kaçıran kimin yaşayıp kimin öldüğünü umursamıyor; o sadece amacına ulaşmak
istiyor: para, şöhret, intikam. Kurbanı tanıyor olsa bile ona ne olacağı umurunda olmayabilir.
Davası için kabul edilebilir bir kayıp olabilir.
Piyon Kaçıran, istekli bir Kurban tarafından amacına ulaşmak için kullanılıyor: Kaçırılma
taklidi yapmak veya tanıdığı birinin Kaçırılma taklidini yapmak. Pek bir işe yaramayabilir ve
kendine ait bir hedefi olmayabilir. O bir lider değil, bir takipçidir ve Kurban genellikle onun
suçunu üstlenmesi için ona tuzak kuracağından, sonunda başını büyük belaya sokar.
Kaçırma olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve
sonun unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Kaçıran bir Kurban seçer ve onu kaçırır. • Etkinlik sırasında Guardian nerede? Orada
mı? • Ne tür Kurban ve Kaçıranlar bunlar? • Kaçırılma olayına tanık
var mı? • Vasi ile Mağdurun ne tür bir ilişkisi var?
Muhafız ve Kaçıran mı?
Bunu nasıl göstereceksin?

• Yabancı bir ülkede mi gerçekleşiyor, dolayısıyla farklı yasal düzenlemeler nedeniyle daha fazla çatışma yaratıyor mu?
sistemler?
• Kaçıran ne kazanacak?
ORTA: Muhafız, Kurbanı kurtarmak için tüm gücüyle hareket eder. Pek çok engel ve sürprizle karşı karşıyadır.
• Muhafız, Kaçıranla uğraşırken nasıl bir

yaklaşım benimsiyor? Hiç konuşurlar mı? • Vasi ona yardım etmek için hangi becerilere ve kaynaklara
sahip? (Eğer onları önceden haber verin
gerekli.) •
Mağdurun durumu nasıl? • Kişisel
düzeyde Guardian için tehlikede olan şey nedir? • Olayı
renklendirmek için ne gibi sürprizler yapabilirsiniz? •
Muhafız, Kaçıran'a çok fazla baskı mı uyguluyor?
SON: Gardiyan, Kurban'ı ve Kaçıran'ı bulur.
• Kurban sonuçta hala hayatta mı? •
Kaçıran'ın fikri değişti mi? • Kurtarma nasıl
gerçekleşiyor? Guardian'ın karakter gelişimini gösteriyor mu? İlk iki perdede yardımı kabul etmedi mi
ama şimdi yardımı kabul etmeyi öğrenmesi mi gerekiyor?
• Kurban sonsuza dek değişti mi? Bir daha eskisi gibi olacak mı? • Kaçıran
son karşılaşmadan sağ çıkabilecek mi?
• Mağdur ve Vasi şimdi neyi farklı yapacak? Ne öğrendiler?
"Her kavuşma bir nevi cennet olduğu gibi, her ayrılık da bir ölümdür."
–TYRON EDWARDS
Yeniden Birleşme
Yeniden birleşme, yeniden bir araya gelme veya ayrılanların bir araya
gelmesi eylemidir.
Bu durumda Vasi, Mağdurun sevdiği biriyle yeniden bir araya gelmesine
yardımcı olan Kolaylaştırıcı haline gelir. (Bu, Polti'nin Kayıp Kişiyi Kurtarmasına
karşılık gelir.)
Yeniden bir araya gelmenin iki farklı yolu vardır. Her iki taraf da diğerini
arıyor olabilir, bu mutlu bir Kavuşma olacaktır ya da taraflardan biri
Kavuşmayla hiç ilgilenmeyecek ve bu da onu zorlaştıracaktır.
Birinin yeniden bir araya gelmek istememesinin birçok nedeni vardır:
• Kişi kendisini yetersiz hissedebilir ve bir Kavuşma ve bunun getirdiği tüm duygularla başa çıkamayabilir.
Bununla birlikte.
• Bazen kişi yeterince başarılı olmadığını düşünebilir ve geçmişinden gelenlerin onu bulmasını istemeyebilir. •
Kişi uzun yıllardır görmediği
birini gördüğünde aklına gelen tüm anılarla yüzleşmek istemeyebilir.
Yeniden bir araya gelmeler şunlardan

oluşabilir: • bir araya gelen eski
arkadaşlar • iş
arkadaşları • ekip
üyeleri • farklı yaşamlar boyunca ruh eşleri (Christopher Reeve ile Zamanın Bir Yerinde gibi) •
uzun süredir kayıp olan biyolojik bir ebeveyn
ve çocuk • doğumda ayrılan
kardeşler • sevilen bir öğretmen ve
öğrenci • birçok aile üyesi yeniden bir araya gelmek için bir araya geliyor
Yeniden Birleşme olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları
aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Kurban birini özlüyor ve yeniden bir araya
gelmek istiyor. • Mağdur neden bu kişiyle yeniden bir araya gelmek istiyor? • Kurban bu Yeniden Birleşmeyle neyi
başarmayı umuyor? Uzun süredir kayıp olan ebeveynini bulmak
istiyorsa, o ebeveynle bir hayata başlayabileceğini düşünüyor mu? • Mağdur yeniden bir araya gelmeye nasıl
karar verir? Bu aramaya ne sebep oluyor? Yapmak
kötü bir şey mi oldu? • Bu

buluşmaya karşı çıkan var mı?
• Aramasını destekleyecek kimse var mı?
ORTA: Bir Kurban, aradığı kişiyi bulmasına yardım etmek için Kolaylaştırıcıya gider.
• Kolaylaştırıcıyı nasıl buluyor? • Kolaylaştırıcı

yardım etmeye istekli olacak mı? Yoksa zor bir durum olduğunu mu düşünüyor? •
Kolaylaştırıcının, Mağdurun gözetim altında olması halinde onun vasisinden izin alması gerekiyor mu?
on sekiz
mi? • Kolaylaştırıcı gerçek mi? Yoksa bir dolandırıcı
mı? • Mağdurun Kolaylaştırıcıya verebileceği çok fazla ipucu var mı? •
Mağdur aramaya katılmak istiyor mu?
SON: Kurban aradığı kişiyi bulur ve ya mutlu ya da hüzünlü bir Kavuşma olur. • Bu mutlu bir Kavuşma olacak mı? Neden?
• Mağdur bu deneyimden ne
öğreniyor? Gerçekten ihtiyacı olan tek şeyin
onu yetiştiren ebeveynleri olduğunu mu düşünüyorsunuz? Yoksa uzun süredir kayıp olan arkadaşı hiçbir zaman
gerçekten arkadaş olmadı mı? • Mağdur ihanete uğramış hissediyor mu? Neden?
• Kişi bu durumdan memnun mu yoksa üzgün
mü? (Crossroads'da, karakterin biyolojik annesi
Onu bulduğunda onunla hiçbir şey yapmak istemez.) •
Kolaylaştırıcı, Mağdura haberler konusunda yardım etmek için kalır mı?
• Mağdurun hayatı nasıl değişti?
ÖRNEKLER Fidye, RON

HOWARD'IN KONU OLARAK
KAÇIRILMASI Zengin bir havayolu sahibi olan Tom, oğlu kaçırıldığında şok olur. İki
milyon dolarlık fidyeyi ödüyor ama bir şeyler ters gidiyor. Böylece Tom durumu
kaçıranların aleyhine çevirir.
Denizden denize atılır, GARRY
MARSHALL'UN KONU OLARAK KAÇIRILMASI Zengin züppe Joanna, yatına bir dolap
yaptırması için taşralı marangoz Dean'i tutar. İkisi aynı fikirde olmayınca Joanna
yelken açarken Dean'e maaş ödenmez. Ertesi gün Joanna, hafıza kaybı nedeniyle
denize düştükten sonra denizden çıkarılır.
Dean onu bulur ve karısı olduğunu söyler, böylece kendisine borçlu olduğu parayla
çalışırken bir süreliğine ücretsiz bir hizmetçi tutabilir.
Zamanın Bir Yerinde, KONU OLARAK RICHARD
MATHESON BİRLEŞİMİ — Chicago'lu bir oyun yazarı, eski portresi büyük bir otelde
asılı olan oyuncuyu bulmak için kendi kendine hipnozu kullanır.
Büyük Üşüme, LAWRENCE KASDAN'IN KONU
OLARAK YENİDEN BULUŞMASI— Bir grup üniversite arkadaşı, arkadaşlarından birinin
cenazesinde yeniden bir araya gelir.
Durumlar 21 ve 22
ENIGMA VE BULUŞ
“Asla tüm sorunları aynı anda çözmeye çalışmayın; onların sizin için tek tek
sıralanmasını sağlayın.”
–RICHARD SLOMA
Enigma
Enigma, tatmin edici bir şekilde açıklanamayan bir eylem, eylem tarzı veya
şey anlamına gelir. Bu kafa karıştırıcı.
Bu durum bir Sorgulayıcıya, bir Arayıcıya ve bir Soruna ihtiyaç duyar. Bir Enigma,
bilmeceyi çözmeye ya da sırrı çözmeye çalışırken izleyicinin dikkatini çeken
mükemmel bir zihinsel olay örgüsüdür. Büyük gizemlerin yapıldığı şey budur.
Hikayelerde üç tür Enigma vardır: Şaşırtan Enigma,

Enigma'yı ve Spiritüel Enigma'yı tahmin etmek.
Şaşırtıcı Enigma'da okuyucu ya olanlara inanamıyor ya da nasıl olduğunu
anlayamıyor. Her ne kadar muhtemel olsa da, açıklamanın ötesinde görünüyor.
Örneğin kız kasada kilitliydi ama kasa hiç açılmamasına rağmen güvenlik
görevlisinin gözü önünde kaçmayı başardı ve kocasını öldürmeyi başardı. Bu bir
çeşit sihir numarası. Seyirci sırf bu numaranın ardındaki sırrın ne olduğunu
öğrenmek için okumaya devam ediyor.
Öngören Enigma'da okuyucu ne olduğunu anlamaya çalışır veya bilmeceyi
çözmeye çalışır, her zaman bundan sonra ne olacağını tahmin eder. Her ne kadar
sonunda genellikle gözden kaçırdığı ipuçlarını ortaya çıkaracak bir değişiklik
olacağını bilse de, Enigma okuyucuya çok açık görünüyor.
Okuyucu ayrıca bunu kimin yaptığını bildiğini düşünüyor ancak nasıl yaptığı
veya olaya karışan kişiler onun için bir sır olabilir. Ancak burada “sihirli bir eylem”
yok.
Spiritüel Gizem, Arayıcının içsel gelişimini teşvik eden bir Gizemdir. Örneğin bir
Zen Koan'ı düşünün. Arayıcı bir soru sordu ve bunu çözmeye çalışırken
ölçülemeyecek kadar büyüdü. Cevabın artık önemi bile yok; artık önemsiz hale
geldi.
Bir Zen Koan örneği şöyledir:
Büyük bir bilge olan Bokuju'ya soruldu: "Her gün giyinip yemek yememiz gerekiyor.
Bundan nasıl kaçabiliriz?” Bokuju cevapladı: "Giyiniyoruz, yemek yiyoruz."
"Anlamıyorum," diye ısrar etti soruyu soran kişi. “O halde yemeğini giy ve
elbiseni ye!” Bokoju'yu yanıtladı.
Sonuçta Enigma durumu bir cevap arayışıdır; Bir şeyin neden olduğu, nasıl
olduğu ya da bir bilmecenin cevabı önemli değil. Arayıcı hâlâ bir tür yanıt arıyor ve
ilerledikçe bulmacanın parçalarını bir araya getiriyor.
sorgulayıcı
Sorgulayıcı bir bakıma başkalarını delirtmeyi seven biri.
Oyun oynamayı seviyor ve asla cevap vermiyor. İnsanları test ediyor, kırılma
noktalarına kadar itiyor. Birçoğu onun sorgulaması karşısında dağılıyor. Bu sadece
onların onun yardımına layık olmadıklarını kanıtlar.
Veya birçok mitolojik hikayede Sorgulayıcı bir düzenbaz gibidir. Bilmecesini
cevaplayabilen kahramanın alacağı ödül o olabilir. Kendine çok değer verdiği için
işleri kolaylaştırmayacak.
Onun gözüne girmek için öne çıkıp riske girenlere acımaz. Cevabı bulurlar ya da
bulamazlar ve her iki durumda da bunun bedelini öderler.
ARAYAN Arayıcı,
arzulayan, araştıran ve araştıran kişidir. O bir kaşif, avcı ve izcidir. Sorular onu
amacına doğru yönlendirir. Beynini harekete geçirir ve kalbini beslerler.
Cevaplanacak sorular olmadığı için hayatı donuk, sıkıcı ve cansız görünüyor.
Soru soran ancak arama bittiği için cevabı kabul etmek istemeyen öğrencidir.
Zihni her zaman düşünüyor, analiz ediyor ve karşılaştırıyor. Hayatın anlamını
bilmek istiyorsa, birkaç farklı kutsal adamdan cevaplar arayacak ve tüm cevapları
birbiriyle karşılaştıracak, hiçbir zaman hiçbirini tam olarak göründüğü gibi kabul
etmeyecektir.
Bir şey hakkında fikir verdiğinde insanlar onu dinlemeye eğilimlidir çünkü onun
bu konuya kolay bir şekilde varmadığını biliyorlar. Gerçekleri analiz ederek, beden
dilini okuyarak ve diğer insanların görüşlerini dikkate alarak kendi fikrine nasıl
vardığını açıklayacak.
Dedektif rolünde bazen çok aldatıcı olabiliyor, fazla anlamayan bir masum gibi
davranabiliyor. Ancak bu, Columbo gibi insanları konuşturmak için yapılan bir
hileden başka bir şey değil . Her şeyi fark ediyor, beden dilini izliyor ve söylenmemiş
şeyleri seziyor. O, insan davranışının ustasıdır.
İki tür Arayıcı vardır; biri sadece gerçeklere sadık kalan, diğeri ise içgüdülerinin
ona yardım etmesine izin veren. Her ikisi de gerçeklerle başlıyor, ancak iş iki cevap
arasında karar vermeye geldiğinde, ikincisi içgüdülerine göre hareket edecek.
Arayan kişi bir bilgisayar korsanı, bir CIA şifre kırıcısı ya da bir tür analist olabilir.
Büyük entelektüel arayışlar genellikle bir şeyi yapmanın yeni yollarını arama arzusu
veya bir şeyi ilk çözen kişi olma arzusuyla motive edilir.
Enigma ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
BAŞLANGIÇ: Arayıcı'nın bir Sorgulayıcıya yaklaşmasına neden olan bir şey olur.
Sorgulayıcı bir tür bilmece sunuyor.
• Ana sebep nedir? Arayıcı, Enigma'ya veya sonucuna kişisel olarak dahil mi? • Arayıcı ve Sorgulayıcı nasıl
buluşur? Sorgulayıcıya ulaşmak zor mu? • Ne tür bir bilmece var? Şaşırtıcı mı, Öngörmek mi,
yoksa Spiritüel mi? • Birden fazla bilmece var mı? • Arayıcı hangi kaynaklara
sahiptir? • Arayıcı'nın bilmeceyi
yanıtlamasının önünde başka hangi çelişkiler
duruyor?
ORTA: Arayıcı çeşitli engellerin ve dönemeçlerin üstesinden gelmelidir. Cevabı

bildiğini düşünebilir ama yanıldığını anlar. Sorgulayıcı onun için işleri daha da
zorlaştırıyor. • Arayıcı ne tür
engellerle karşı karşıyadır? İç korkuyla ilgili engeller? Harici
olaylar? Diğer karakterler onu yoldan çıkarmaya mı çalışıyor? •
Okuyucuyu yanlış yola yönlendirmek ve tahminde bulunmasını sağlamak için bazı kırmızı ringa balığı
atabilir misiniz? • Sonunda ortaya çıkacak kadar gizli ama yine de inandırıcı olan ipuçlarını yerleştirebilir
misiniz? • Ortasını çizmeden önce bilmecenin cevabını bulabilir misiniz? Sonra işleri biraz karıştırmak için içine
başka karakterler mi katıyorsunuz? • Riski
artırabilir misiniz? Sorunu daha da kötüleştirmek mi?
SON: Arayıcı bilmeceyi çözer ve Sorgulayıcının borcunu ödemesi gerekir. • Arayıcı'nın çektiği sıkıntılar
karşılığında ne kazancı olur? (Bunu önceden haber verin.) • Sorgulayıcı,
Arayıcı'nın başarılı olması konusunda ne düşünüyor? • Arayıcı nasıl hissediyor?
Çözülecek bir sonraki bilmeceyi bulmak için can atıyor mu? Yoksa okşuyor mu
bir süreliğine arkada mı kalacak? •
Arayıcı kimlere yardım ediyor veya kimleri
kurtarıyor? • Diğer karakterler bu cevap karşısında şok oldular mı?
• Arayıcı bilmeceyi çözmek için herhangi bir özel yetenek veya cihaz kullanıyor mu?
• Arayıcı, cevabı bulmasına yardımcı olması için kimseyi kandırıyor mu?
“Ne zaman bir kaos olsa, bunun harika düşünceyi yarattığına büyük bir inancım
var.”
–SEPTIMA POINSETTE CLARK
Buluş Buluş,
çalışma ve deneylerden geliştirilen yeni bir cihaz, yöntem veya süreçtir.
Bu durumda Arayıcı Mucit olur. Enigma bir cevap aramakla ilgiliyken, Buluş bir
soruna kendi cevabınızı yaratmakla ilgilidir.
Bir karakterin hayatına aşılmaz gibi görünen bir sorun girmiştir.

Başkalarından yardım isteyebilir ama onlar ona yardım edemiyor gibi görünüyor. Kendine yardım etmenin bir yolunu
bulması gerekiyor. Onun için başka seçenek yok. Bu sorun şunlar olabilir: • FİZİKSEL: Fiziksel olarak bir şeyi yapamıyor
veya belirli bir yere

gidemiyor, dolayısıyla görevi başarmasına yardımcı olacak bir şey icat etmesi gerekiyor. • ZİHİNSEL: Bir şeyi
çözemiyor, bu yüzden görevi yerine getirmenin
yeni bir yolunu öğrenmesi gerekiyor. Belki de düşüncesinde daha yaratıcı olması gerekiyor. Kendi “kutusunun”
dışına çıkması gerekiyor.
• DUYGUSAL: Duygusal açıdan fazla meşgul olduğu için gözlerinin önündeki gerçeği göremiyor. İlerlemek için
rahatlaması ve nesnel bir bakış açısı kazanmaya çalışması gerekiyor.
• MANEVİ: Gerçeği veya tam önündeki cevabı görmeyecektir çünkü bu çok acı verici olabilir veya kabul ettiği tüm
inançları yerle bir edebilir. Belki de Darwin'in evrim teorisine inanan ve İncil'in doğru olduğu ihtimaliyle karşı
karşıya olan bir bilim adamıdır.
İlk başta isyan edebilir ve bunun neden başına geldiğini sorabilir ama sonunda
bu durumun ona sunduğu büyümeyi görür ve başka türlüsünü kabul etmez. Hayatı
tamamen değişmiş olabilir ama bu genellikle daha iyiye doğru olur. Mümkün
olduğunu hiç düşünmediği bir şeyi yaptı, en azından kendisinin yapması gerektiğini.
Belki de evsizlere, hamile gençlere veya terk edilmiş hayvanlara yardım etmek
için yeni bir yol yaratması gerekiyor. Veya fiziksel bir ürün yaratması gerekebilir.
Çatışma, onun başarılı olduğunu görmek istemeyen muhaliflerden kaynaklanıyor.
Belki de ne olacağından ya da eğer yaparsa işlerin nasıl değişeceğinden korkuyorlar.
Zaman Makinesi'ni ve Frankenstein'ı düşünün .
Buluş ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın, başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir Mucit, görünüşte aşılmaz bir sorunla karşı karşıyadır.
• Bu ne tür bir sorundur? Fiziksel? Duygusal? Zihinsel mi? Manevi mi? • Bu sorun kendini nasıl gösteriyor? Buna başka
biri neden
oluyor ve sonra ondan yardım mı istiyor? • Karşı çıkanlar hemen ortaya çıkacak mı? •
Karşı çıkanların onun üzerinde herhangi bir etkisi olacak mı? Onları veya fikirlerini önemsiyor mu? • Bu sorun
hakkında ne düşünüyor? Kendini göreve hazır mı
hissediyor yoksa ondan kurtulmaya mı çalışıyor? • Eğer bu durumdan kurtulmaya çalışırsa, onu kim veya
ne geri çeker? • Eğer bir şeyleri çözmezse veya Buluşu yapmazsa tehlikede olan ne?
ORTA: Mucit, bir muhalifin işini yarıda kesmesi üzerine soruna bir çözüm bulma göreviyle meşguldür. • Diğer muhalifler
bu muhalifle aynı fikirde mi? Bütün bir grup onun arkasında mı duruyor? •
Karşı çıkanlar ne istiyor? Mucit'in çalışması inançlarından birine meydan mı okuyor? • Birisi onun
güvenliğini tehdit edecek mi? • Mucit korkup çalışmayı bırakacak mı yoksa devam mı edecek? • Zaman daralıyor
ve Mucit karşı çıkanlarla uğraşamıyor mu?
• Mucit sorunu çözmek için ne tür ustaca bir yaklaşım benimsiyor?
SON: Mucit sorunu çözer, ancak başkalarını etkileyebilir veya etkilemeyebilir ve

yardımcı
olabilir. • Mucit sonunda sorunu nasıl çözer? Cevap burnunun dibinde miydi
birlikte?
• Onun bir çözüm bulduğunu bilen var mı? Çözüm başkalarını etkiliyor mu? • Karşı çıkanlar onu
başarılı bir şekilde durdurabiliyor mu? ( İletişim'i ve Ana Karakterin uzaylı bir cihazla nasıl seyahat
ettiğini ve geri döndüğünde hükümet tarafından nasıl aptal muamelesi gördüğünü düşünün .
Kimse onun başına gelenleri gerçekten bilemeyecek veya bundan faydalanamayacak.)
• Karşı çıkanlara ne olacak? Aptal olmak için mi yaratılmışlar, yoksa istediklerini mi alıyorlar?
Sonunda?
• Mucit başarısından memnun mu? Keşke bazı şeyler yapmış olsaydı mı?
farklı mı?
• Okuyucu bu hikayeden ne öğrenecek? Okuyucunun inançlarına meydan okunacak mı?
ÖRNEKLER İletişim,
ROBERT ZEMECKIS ENIGMA
OLARAK KONU - Dr. Ellie Arroway, gizemli bir makinenin inşası için planlar
gönderen akıllı uzaylıların radyodan kesin kanıtını buluyor.
Enigma, MICHAEL ENIGMA'YI

KONU OLARAK UYGULADI— İkinci Dünya Savaşı'nın tam ortasında,
Britanya'nın şifre kırma merkezindeki kripto analistleri, dehşet içinde, Nazi
denizaltılarının Enigma Kodlarını değiştirdiğini keşfettiler.
Frankenstein, MARY SHELLEY
ALT KONU OLARAK BULUŞ — Dr. Frankenstein, çalınan vücut parçalarından bir
insan yaratığı yaratıyor. Yaratık, Dr. Frankenstein'ın onu reddetmesiyle bir
canavara dönüşür.
Kediler ve Köpekler, ALT KONU OLARAK
LAWRENCE GUTERMAN'IN BULUŞU— Kediler ve köpekler arasında, insanların
farkında olmadığı, çok gizli, yüksek teknolojiye sahip bir savaş sürüyor. Kediler,
eğer insan bilim insanı onu geliştirebilirse, insanların köpeklere karşı olan tüm
alerjilerini ortadan kaldıracak yeni bir aşıyı yok etmek istiyor. Köpekler kedileri
durdurmak istiyor.
Durumlar 23 ve 24
ELDE ETMEK VE BIRAKMAK
"Geminizin içeri girmesini beklemeyin. Ona doğru yüzün."
-BİLİNMEYEN
Elde Etme ,
planlama sonucunda mülkiyeti elde etmek veya elde etmeyi başarmak anlamına
gelir.
İki tür Elde Etme durumu vardır: Bir Avukat ve Reddeden Düşman gerektiren Satış
Yoluyla Elde Etme; ve Bir Hakem ve Karşı Tarafların kullanılmasını gerektiren Müzakere
Yoluyla Elde Edilme.
Satış Yoluyla Elde Etmede, Avukatın bir amaç veya nesne elde etme hedefi vardır,
ancak bir Rakip onunla aynı fikirde olmadığı ve sunumunu benimsemediği sürece bu
hedefe ulaşamaz.
Düşman, amacının önünde engel olarak duruyor. Finansman sağlamayı veya
amacının bir parçası olmayı kabul etse bile, işini yapması için onu yalnız bırakmakta
zorlanacaktır. O, işin her dakika detayına dahil olmak isteyen, kenara çekilmesi
gerektiğinde işi mikro düzeyde yönetmek isteyen bir risk sermayedarı gibidir.
Bu türde, Avukat ya Düşmana bir fikir satmak ister ya da Düşmanın dışarı çıkıp bir nesne
alabilmesi için bir şey satın almasını ister. • Bir fikri var, bu zaten kesinleşmiş durumda; şimdi kim
katılmak
ister? • Düşmanı kendi düşünce tarzına dönüştürmek istiyor (yerlileri
dönüştürmeye çalışan bir misyoner gibi).
Şunları
kullanabilir: • RUSE: bir aktivitenin gerçek doğasını yanlış tanıtmayı
amaçlayan bir şey • BAŞTANMA: birisinin bunu yapmasını sağlamak için özellikle kötü bir şeye teşvik
Ters giden birşey mi var
• CAZİP: hilelerle çekmek veya ayartmak; zevk vaadi ile çeken bir şey veya
ödül
Müzakere Yoluyla Elde Etmede, Karşı Tarafın bir amacı veya amacı elde etme
hedefi vardır ancak başka bir Karşı Taraf onunla müzakere etmeye istekli olmadığı
sürece bu hedefe ulaşamaz.
Sanki kahramanın timsahların istila ettiği bir gölü geçmesi gerekiyor ve karşı
taraf tek tekneye sahipmiş gibi. Tabii ki onu karşıya geçirmek için çok fazla para
istiyor, dolayısıyla bir Hakem müzakereye yardımcı olmak için devreye girebilir.
Genellikle kahraman, Karşı Tarafın ne kadar zorlu olduğuna bağlı olarak kendisi
için pazarlık yapabilir. Kafa toslama geçmişi var mı? Bir taraf büyük bir tazminat
ödemeden diğerine yardım etmek istemeyebilir. Eğer uzun bir geçmişleri varsa,
ikinci Rakip Taraf tazminat olarak ne isteyeceğini tam olarak bilecektir; kahramanın
sevdiğini veya değer verdiğini bildiği şey.
Şunları kullanabilir:
• KUVVET: fiziksel gücün uygulanması veya hiçbir müdahaleye izin vermeyen koşulların işletilmesi.
seçenekler
• ÇEKİCİLİK: güçlü veya karşı konulamaz bir şekilde etkilemek,
memnun etmek • DİPLOMASİ: müzakerelerde olduğu gibi uluslararası ilişkileri yürütme sanatı veya uygulaması
ittifaklar ve anlaşmalar; insanlarla ilişkilerde incelik ve beceri
AVUKAT/HAKEM
Avukat/Hakem dışarıdan yardım almadan amacına ulaşamayan kişidir. Bir
yandan kendi kendine yetmediği görülebilir; diğer yandan hedeflerine ulaşmak
için başkalarına karşı çalışmak yerine onlarla birlikte çalışmayı öğrenmiş biri olarak
görülebilir.
Bazen bir “satış” yapmazsa ya da sattığı ürüne veya ideale inanmazsa kendine
karşı sert davranabilir ama her zaman yoluna devam eder. Ne istediğini biliyor ve
onu elde etmek için ne gerekiyorsa yapmaya hazır.
Belirli bir amaç veya nesneye olan arzusu tarafından yönlendirilir ve arzu bazen
kişinin çılgınca şeyler yapmasına neden olabilir. Taktikleri konusunda çelişki
içindeyse, bunun olumlu yanını bulacaktır; tıpkı sigara şirketi yöneticisinin, sigara
içenlerin çoğunun erken ölmesi ve asla yaşlılığa ulaşamaması nedeniyle sigaranın
yaşlıların tıbbi masraflarını düşürdüğünü belirtmesi gibi. Elbette, eğer Avukat/
Hakem hikayenin kahramanı ise bu kadar iğrenç olmamalı.
İnançları çok güçlü; kendine ve ürününe inanması gerekiyor

veya fikir. Muhtemelen hedefine ulaşmak istiyor:
• ihtiyacı olan fonu almak •
savaşı durdurmak
• savaş
başlatmak •
bir hayat kurtarmak • çevreye
yardım etmek • kaçırılan
çocuğunu bulmak • esaret altındaki
birini kurtarmak • büyük
satış yapmak • özgürlüğünü kazanmak
DÜŞMAN/MUHALİF TARAF
Düşman ve Karşı Taraf birbirine çok benzer. Bu, “Hayır” demekten,

çatışmacı olmaktan veya şeytanın avukatlığını yapmaktan hoşlanan biri.
Avukatın/Hakemin ne istediğini biliyor ve gücünü onun üzerinde sadece
"Hayır" demek için kullanmaktan keyif alabilir. Avukatın/Hakemin davasını
veya amacını şu ya da bu şekilde umursamayabilir, dolayısıyla rahatlıkla
"Evet" diyebilir.
Eğer etik davranıyorsa, evet demek için bir neden arıyordur ve Avukatın/
Hakemin talebini doğru şekilde ifade etmesine yardımcı olmaya çalışabilir veya
talebi yapılabilir kılmak için bir plan hazırlayabilir. Bu, bazı kelimeleri çıkarırsanız bir
yasa tasarısına oy verebileceğini söyleyen politikacıya benzer.
Düşman, Avukat/Hakem'i test etmek için oradadır. Ne kadar ciddi?
Arzuları ne kadar güçlü? Bunu ne kadar sürdürecek? Ne kadar ileri gidecek?
Elde Etme olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Avukat/Hakem arzuladığı amacı veya nesneyi
gerçekleştirir ve ona yaklaşır. Ya reddeden bir Düşmana ya da bir Karşı Tarafa yaklaşmak zorundadır. • Düşmanla
ne zaman tanışır? Dost canlısı mı? • Düşmana nasıl yaklaşacak? Hangi taktiği kullanacak? • Yaptığı şeye inanıyor
mu? • Hikayenin kahramanı Avukat mı? •
Avukat/Hakem için tehlikede olan nedir? Düşman için mi?
• Olayları renklendirmek için başka karakterler ekleyebilir misiniz?
ORTA: Avukat, Düşmanla tekrar buluşur.

• İkinci buluşmaları nasıl olacak? Her birinin atacak daha fazla cephanesi var mı? • Bir Hakeme
ihtiyaç olacak mı? Bir çıkmazdalar mı? • Avukat teklifi
tatlandırmak ve istediğini elde etmek için ne yapar? • Düşman, Avukatı
veya onun amacını gerçekten önemsiyor mu? • Düşman durumu Avukatın
aleyhine çevirmeye çalışıyor mu? Başarılı mı? • Avukat ne kadar ileri gidecek?
SON: Avukat istediğini yapar.

• Avukat ne pahasına olursa olsun istediğini elde eder? Kendisi için değerli olan bir şeyden vazgeçmek
zorunda mı? • Nesnesine veya hedefine nasıl ulaşıyor?
• Zafer sandığı kadar tatlı mı? • Şimdi memnun

mu? • Düşman bu
konuda ne düşünüyor? Onu kandırdı mı?
“Büyüme, güvenliğin geçici olarak teslim edilmesini gerektirir.”
–GAIL SHEEHY
Letting Go Letting,
vazgeçmek, vazgeçmek, bir kenara koymak, teslim olmak veya salıvermek anlamına
gelir.
Bu durumda Avukat, Kurtarıcı olur. Daha fazla şey veya fikir elde etmeye çalışmak
yerine, sahip olduklarını bırakır ve bu süreçte daha özgür hale gelir. Onu geride tutan
şeylerden vazgeçiyor ve onu mutsuz eden şeylere bağlıyor: sonu olmayan bir iş, kötü bir
evlilik, sağlıksız bir inanç sistemi. Yeni Çağ hareketinin amacı budur.
Muhtemelen arzuladığı huzuru elde etmiş gibi görünen biriyle tanışır, ancak "elde
etmek" kelimesinin yanlış bir kelime olduğunu öğrenir. Kişi bıraktı.
Belki de bir yabancı, katıldığı bir seminerde ders vermek için şehre gelmiştir ve şimdi
arkadaşları ve ailesi, kişiliğinin bu kadar değişmesi nedeniyle onun bir tarikat tarafından
ele geçirildiğini düşünmektedir.
Belki de boş yuva sendromuyla karşı karşıya kalan bir ev kadını, kendini nasıl bırakacağını öğreniyor
çocukları üniversiteye giderken kendini bu sürecin içinde buluyor.
Buradaki harika bir tema, başkalarının, ailelerini ve arkadaşlarını hayatları boyunca
tamamen aynı tutmak için her şeyi yapacak kadar değişimden nasıl korktukları. Bir kişinin
kutunun dışına çıkması, tanıdığı herkesin kendi hayatını sorgulamasına neden olur. Bu
bazıları için çok korkutucu olabilir. TLC'de Clean Sweep adlı televizyon programını izleyin
ve insanların asla kullanmayacakları çöpleri saklamak için nasıl mücadele ettiklerini görün.
Etrafta çok sayıda insan olduğu için bu durumda hâlâ bir Düşman olabilir.
onun değişmesini ya da eski halinden vazgeçmesini istemeyebilir.
Bırakmak olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta
ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Kurtarıcı bir
şeyi (çocuklar, koca, iş) kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
• Neyi bırakması gerekiyor? Neden? • Yapabileceği

en iyi şeyin vazgeçmek olduğunu neden göremiyor? • Neden "ona" bu
kadar bağlı? • Diğer karakterler onun
bu işin peşini bırakmasını mı istiyor? Destek olacaklar mı? • Buradaki iç mücadeleyi
nasıl göstereceksiniz? Yoksa tamamen inkar mı ediyor? • Hangi olay onu olayları incelemeye
itiyor?
ORTA: Kurtarıcı, mutlu olmasının ya da yoluna devam etmesinin tek yolunun

vazgeçmek olduğunu fark eder. Yapabilir mi?
• Bırakması gereken gerçeği kabul edecek mi? Yoksa hala tutunmaya çalışmak için biraz zaman mı
harcayacak? (Çocuklar üniversiteye giderse, yine de onları eve daha yakın bir okula göndermeye
çalışacak
mı?) • Ona yardım edecek kimse var mı?
Onu engellemek mi? • Gerçekleştirme nerede gerçekleşir? (Belki ironi veya komik bir rahatlama katan bir yer kullanın
şimdilik.)
• Geçmişinden gelen bir şey ona güç veriyor mu? Eski bir günlüğünü görüyor mu?
hayallerini yazdı mı?
SON: Kurtarıcı bırakır ve kararının karşılığının tadını çıkarır.

• Ne tür bir ödül alıyor? • Hayatı yeniden
başlıyor gibi mi görünüyor? • Şimdi daha mı iyi
durumda? • Buradaki mesaj
veya tema nedir? • Bu süreçte herhangi bir
ilişkisini kaybetti mi? • Şimdi dışarı çıkıp başkalarının da
aynı şeyi yapmasına yardım etmek istiyor mu?
ÖRNEKLER İletişim,
ROBERT ZEMECKIS ALT PLOT
OLARAK ELDE EDİYOR— Dr. Ellie Arroway, yıllar süren araştırmalardan sonra,
gizemli bir makine için planlar gönderen akıllı uzaylıların olduğuna dair kesin
radyo kanıtını bulur. Fonu çekildiğinde, daha fazla fon toplamak için sunumlar
yaparak dolaşmak zorunda kalıyor.
Jurassic Park, MICHAEL CRICHTON OLAYI
OLARAK ELDE ETTİ— Bir bilim adamı, bir tema parkını doldurmak için
dinozorları klonluyor. Yatırımcıları ve sigorta acentesi için birçok objektif bilim
insanının onayını almaya çalışıyor.
Pratik Sihir, ALICE HOFFMAN ALT KONU
OLARAK BIRAKIYOR— Owens kardeşler Sally ve Gillian, gerçek aşkı keşfetmenin
önündeki engelleri aşmak için kalıtsal sihir yeteneklerini kullanmaya
çalışıyorlar. Sally her ne kadar lanetten korksa da kendini bırakır ve aşık olur.
Konuşulacak Bir Şey, LASSE HALLSTROM'UN KONU

OLARAK BIRAKILMASI— Grace, kocası Eddie'nin onu başka bir kadınla
aldattığını keşfeder. Onunla ortada yüzleştikten sonra
Gecenin ilerleyen saatlerinde kararını vermek için bir süre kız kardeşi
Emma Rae'nin evinde kalmaya karar verir. Günlük hayatının dışına
çıkarak herkesin, özellikle de babasının otoritesini sorgulamaya başlar.
Durumlar 25 ve 26
AKRABA VE KAHRAMANIN AKRABA DÜŞMANLIĞI
"Aile, hiziplerle parçalanmış ve devrimlere açık küçük bir krallıktır."
–SAMUEL JOHNSON
Akraba Düşmanlığı Akraba

Düşmanlığı, bir akrabaya karşı derin, genellikle karşılıklı bir nefret beslemek
anlamına gelir.
Bu durum, Kötü niyetli bir Akraba ve Nefret Edilen veya Karşılıklı Nefret Eden
Akraba gerektirir.
Akraba düşmanlığının iki türü vardır: Karşılıklı ve Karşılıksız.
Karşılıklı Düşmanlıkta her iki taraf da birbirinden eşit derecede nefret eder.
Kendilerini aşk, güç, prestij veya bir ailenin parçası olmaktan kaynaklanan herhangi
bir kaynak için birbirleriyle rekabet halinde görebilirler. Her ne ise, en güçlü kan
bağlarını kopartacak kadar güçlü olmalı.
Her iki taraf da nefret ettiğinde, yalnızca birinin arzuladığı şeye sahip olabileceğine
dair bir rekabet duygusu da ortaya çıkar. Bu, bir kişinin nefret etmesiyle başlayabilir,
ancak çok geçmeden nefret edilen kişi de nefret eden biri haline gelir. Her ikisi de
kaynak eksikliğini algılıyor; eğer biri varsa diğerinin yok olacağını düşünüyor. Eğer
büyük resmi görebilselerdi ikisinin de mutlu olmasının bir yolunu bulabilirlerdi.
Ne yazık ki çoğumuz, reklamların bize söylediği gibi, doğduğumuz andan itibaren yalnızca
“sınırlı bir arz kaldığına” inanmaya şartlandırılmışız.
Belki bir kayınvalide, oğlunu elinden aldığı için gelininden nefret ediyordur. Yakında
gelini, işine burnunu soktuğu için ondan nefret etmeye başlayacak.
Oğullarının her ikisine de yeterince sevgi duyduğunun farkında değiller.
Karşılıksız Düşmanlıkta bir taraf nefret eder, diğer taraf etmez; böylece kişi
Kurban olur. Belki de en büyük oğula babasından büyük bir servet miras kalacak,
küçük oğula ise hiçbir şey kalmayacak. Büyük oğul bu durumdan memnun ve
küçük kardeşten nefret etmek için hiçbir nedeni yok. Ya da belki de son zamanlarda
erkeklerin tüm ilgisini bir kız çocuğu çekiyor ve annesi kendini en iyi dönemini
çoktan geçmiş hissediyor. Kızın annesinden nefret etmek için hiçbir nedeni yok
ama annesinin şakalarının, dedikodularının veya sabotajlarının en ağır hedefi o olabilir.
Her ne ise, nefret eden kişide büyük kişisel, içsel strese neden olur. Sadece
nefret hissetmekle kalmıyor, aynı zamanda bir aile üyesinden bu kadar nefret ettiği
için suçluluk da hissedebiliyor. Bu suçluluğun bastırılması gerekecek ve bazen onu
bastırmanın tek yolu daha da şiddetli nefret etmek, nefret edilen kişiyi yanlış bir
şey yapmaya itmektir, bu da nefret edeni onaylar. "Bakın ne kadar korkunç, ondan
nefret etmekte haklı olduğumu biliyordum!"
Karşılıksız Düşmanlığın çok üzücü bir örneği bebek cinayetidir. Bebek tamamen
masumdur ve her ne sebeple olursa olsun (kültür, hastalık, sorumluluk, utanç)
ebeveyn çocuğu istemez. Bebekten kurtulmak için ebeveynin öncelikle ondan
nefret etmesini sağlaması gerekir, aksi takdirde bunu asla sürdüremez.
Düşmanlık gerçek veya yaratılmış olabilir. İnsan kendi çarpık algılarını ekleyerek
Düşmanlık yaratabilir. Belki bir anne işinden dolayı çok üzgündür ve eve kaşlarını
çatarak gelir. Çocuğu, annesinin onu almaya geldiğini düşünüp kaşlarını çatabilir.
Anne-babaya karşı düşmanlık genellikle çok erken yaşlarda başlar. Çocuklar

(gençler ve yetişkinler de) ebeveynleri veya bakıcıları tarafından kabul edilmeye
son derece ihtiyaç duyarlar. Bu ihtiyaç karşılanmadığında düşmanca, saldırgan,
bağımlı, savunma açısından bağımsız hale gelebilir, özgüveni düşük olabilir,
duygusal olarak tepkisiz ve dengesiz hale gelebilir ve dünyaya karşı olumsuz bir
bakış açısına sahip olabilirler.
Kardeş düşmanlığı temel anlamda beklenen bir durumdur ancak anormal hale
de gelebilir. Kardeş Rekabeti kitabının yazarı Ph.D. William Antonio Boyle şöyle
diyor:
Kardeş rekabetinin temel nedenini bulmak zor değil. Sorun temelde sınırlı
veya kıt kaynaklar için rekabetten kaynaklanmaktadır. Kıt kaynaklar genellikle
ebeveynlerin her çocuğuna verebileceği zaman, ilgi, sevgi ve onaydır.
Ayrıca ailenin kişinin hayatındaki en önemli şey olduğunu varsayarız ancak

durum böyle olmayabilir. Manevi hikayelerde veya kendini gerçekleştiren hikayelerde
aile zararlı olabilir ve nefret eden ya da nefret edilen kişi aileden ayrılmaya çalışan kişi
olabilir.
Bir karakter için bir ailenin parçası olmayı öğrenmek önemlidir; bir başkası için
özerk olmayı öğrenmek olabilir. Frasier adlı televizyon programında Frasier, babasıyla
yaşamayı ve erkek kardeşiyle arkadaş olmayı öğreniyor. Ancak Herkes Raymond'u
Seviyor dizisinde Ray, ailesinden ayrılmaya ve kendi kararlarını vermeye çalışıyor.
KÖTÜ AKRABA
Kötü Niyetli Akraba, hem hayattaki konumu hem de temel ihtiyaçlarını karşılama
becerisi konusunda güvensiz olan kişidir. Dünyanın sınırlı kaynaklara sahip olduğunu
düşünüyor. O “bardağın yarısı boş” türünden bir adam. Yalnızca kendisiyle ve ihtiyaç
duyduğu şeylerle ilgilenir. Diğer insanlar kenara çekilmeli çünkü bazı şeylere onun
kadar ihtiyaçları yok. Herkesin zor bir hayatı olabilir ama dünya tarihinde hiç kimsenin
onun yaşadığı şeyleri yaşamadığından emin.
Ailesi ona borçlu; onlar için çok şey yaptı ve şimdi ödülleri toplama sırası onda.
Ailesi olaylara farklı bakabilir. Belki bir zamanlar yakacak odun toplamıştı ve şimdi
bunu her zaman yaptığından şikayet ediyor. Bu durum işi gerçekten yapanları çok
kızdırır. Ya da belki hayatı boyunca çok çalıştı ve şimdi ailesi ona küçük kardeşinin önce
gidebilmesi için okula gitmek için bir yıl daha beklemesini söylüyor. Bu, bazı
nedenlerden dolayı aile için çok mantıklı olabilir ancak ağabey kendisini ihanete
uğramış hissedecektir. Sebepler genellikle çocuklar için önemli değildir; kardeşler ve
verilen ödüller söz konusu olduğunda olayları siyah beyaz görme eğilimindedirler.
NEFRET EDİLEN VEYA KARŞILIKLI NEFRET EDEN AKRABA
Nefret Edilen veya Karşılıklı Olarak Nefret Eden Akraba genellikle ilk başta neyi
yanlış yaptığını bilmez. Eğer karşılık vermiyorsa işleri düzeltmeye çalışabilir.
Anlaşmazlığı çözmek ve telafi etmek istiyor ama bu asla işe yaramıyor gibi
görünüyor. Onun nezaketi ve samimiyeti Kötü Niyetli Akrabayı daha da kızdırabilir.
Bu onun için kazanılamayan bir durumdur ve tek seçeneği bu durumdan ayrılmaktır,
ancak sonuçta bu bile nafile olacaktır. Nefret Edilen Akraba karşılık vermemeyi
seçerse, diğer aile üyeleri de devreye girerek Nefret Edilen Akraba'ya yardım etmelidir.
Nefrete karşılık veriyorsa, temelde Kötü Niyetli Akraba gibidir, tek farkı, saldırıdan
çok savunmada olmasıdır. Kötü Niyetli Akraba'nın eylemlerine misilleme yapıyor ve
sonsuza dek tepki gösterecek
bundan sonra ne yapacağını görmek için bekliyor. Birkaç kez saldırıya geçmesi, Kötü Niyetli
Akraba'nın öfkesini artırmaktan başka işe yaramaz.
Akraba Düşmanlığı olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son
unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Akrabayı diğerine düşüren bir şey olur. • Kötü
Niyetli Akraba'yı uçurumun kenarına iten şey nedir? Algılanan suçu o mu yaratıyor? • Nefret Edilen Akraba
nasıl tepki verecek? Karşılığında nefret edecek mi? • Aileden kaç kişi daha dahil? • Herhangi bir aile
üyesi yardım edip durumu çözmeye çalışacak mı? • Kötü
Niyetli Akraba ailedeki herkese kızıyor mu? •
Uğrunda rekabet ettikleri bir amaç var mı?
ORTA: Nefret Edilen Akraba ya durumu çözmeye çalışır ya da Kötü niyetli Akrabaya saldırır.
• Bu karakterlerden herhangi biri sevimli olacak mı?

Nasıl? • Her ikisi de hatalı mı? •
Nefret Edilen Akraba'yı (karşılık verse bile) kan davasını başlatmadığı için mi seviyoruz? • Kötü
Niyetli Akraba aşırı tepki vermiş olabileceği fikrini aklına getiriyor mu? Yoksa o mu
tamamen kendinin
farkında değil misin? • Diğer aile üyeleri ne yapıyor? Soruna nasıl katkıda bulunuyorlar?
• Görünürde bir son var mı?
SON: Akrabalardan biri veya her ikisi de yenilir. • Bu tür bir durumda
gerçekten kazanan var mı? • Bu yüzden aile sonsuza
dek parçalanacak mı? • Kötü Niyetli Akraba bu
yüzden ölse bile "ödülünü" alır mı? • Sonunda Kötü Niyetli Akraba'ya acıyacak mıyız? •
Yaşamdan öğrenilen önemli dersler var mı? Bu durum aileler
hakkında ne söylüyor?
"Kahramanına sahip olmamak, hiçbir tutkuya sahip olmamak, geçmişin ivmesiyle yaşamak,
rutine, duygusallığa ve dar benliğe geri dönmek demektir."
–CHARLES HORTON COOLEY
Kinsman'a Kahraman
Akraba Kahramanı, ateşli veya sevgi dolu bir saygı ve bağlılıkla kabul edilen kişidir.
Bu durumda Kötü Niyetli Akraba Kahraman İdol haline gelir ve Nefret Edilen Akraba
Hayran Akraba olur.
Burada genellikle genç bir akraba, başka bir akrabanın işini, itibarını, iyi davranışlarını,
başarılarını veya gücünü örnek alır. Kahraman İdol
Hayran Akraba'nın eksik olduğu veya henüz geliştirmediği her şeyi bünyesinde barındırıyor.
Hayran Akraba mümkün olduğu kadar hayranlık duyduğu nesnenin etrafında olmak ister ancak
bu sonuçta Kahraman İdolü uzaklaştırabilir. Sonuçta onun zayıflığı Kahraman İdol için bir tehdit
değildir, dolayısıyla Hayran Akraba hoşgörüyle karşılanır.
Umarım Kahraman İdol, Hayran Akraba'dan hoşlanır ve ona öğretmeye veya yol boyunca
ona rehberlik etmeye çalışır. Eğer ahlaklıysa, Hayran Akrabasını kendisine bağımlı hale
getirmemek için bağımsızlığını teşvik ettiğinden emin olacaktır. Kardeşine izletmek yerine balık
tutmayı öğreten ağabey gibidir. Ya da yeğenine aşk acısı çektiğinde nasihat veren, aşk
oyunlarından bağımsız olarak kendi ayakları üzerinde durabilmesini sağlayacak öğütler veren
Teyze.
Çatışma, Heroic Idol'ü sevmeyen ve onun hakkında harika bir şey göremeyen veya Heroic
Idol'ü kıskanan diğer karakterlerden gelir - özellikle de sevgilileri, film yıldızlarında olduğu gibi,
Heroic Idol'ü seviyorsa. Kahraman İdoller olarak.
İkisinin akraba olması gerekmez ancak aynı "alanda" olmaları gerekir; tıpkı beyzbol oynamayı
seven bir çocuğun yetenekli bir beyzbol oyuncusuyla ilgilenmesi gibi.
Kahramandan Akrabaya olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son
unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Hayran Bir Akraba hayran kalacağı bir Kahramanlık
İdolü bulur ve onun etrafında olmaya çalışır. • Hayran Akraba neden Kahraman İdol'e saygı duyuyor? Kahramanca
bir şey mi yapıyor? • Hayran
Akraba'nın başka rol modelleri var mı? Bir tane mi arıyordu? • Ne kadar yakından ilişkililer? • Kahraman
İdol Hayran Akraba hakkında ilk başta ne düşünüyor? • Nasıl tanışıyorlar?
ORTA: Kahraman İdol sonunda Hayran Akraba'ya yardım etmeyi veya en azından onun hayatının
küçük bir parçası olmasına izin vermeyi kabul eder.
• Kahraman İdol neden Hayran Akrabaya yardım etmeyi kabul ediyor? Ona acıyor mu?
Onda kendini görüyor
musun? • Bu nezaket eylemi Hayran Akraba'yı nasıl hissettiriyor? Kendini daha önemli mi hissediyor?
Kendini Heroic Idol'un yardımcısı gibi mi hissediyor? • Heroic Idol,
Hayranlık avantajından yararlanarak ilişkiyi kötüye kullanacak mı?
Akraba mı?
• Hayran Akraba, Kahraman İdol'le birlikte olmak için ne kadar ileri gidebilir? • Hayran
Akraba'nın ailesi bu ilişkiyi destekliyor mu? Neden?
SON: Hayran Akraba ya Kahraman İdol'ü savunurken ya da Kahraman İdol'ü taklit etmeye
çalışırken sorun yaşar. Kahraman İdol onu kurtarır. • Hayran Akraba, Kahraman İdolü
savunuyor mu yoksa taklit mi ediyor? Nasıl?
• Heroic Idol bunu ne zaman öğrenecek? Onu durdurmanın zamanı

geldi mi? • Kahraman İdol, Hayran Akrabaya yardım etmek için neyi feda ediyor? ( Bulma filminde
Forrester öne çıkmak için mahremiyetini ve yalnızlığını feda ediyor.)
• Hayran Akraba için tehlikede olan nedir? Bunu tıpkı kendisi gibi yapabileceğini kanıtlaması gerekiyor mu?
Heroic Idol bunu yapabilir mi?
• Kahraman İdol sonunda ayrılacak mı? Yoksa birlikte çalışmaya devam mı edecekler?
ÖRNEKLER Demir
Maskeli Adam, ALEXANDER DUMAS KONU OLARAK
AKRABA DÜŞMANLIĞI — Zalim Fransa Kralı XIV. Louis'nin gizli bir ikiz kardeşi
vardır ve onu hapsetmektedir.
Hannah ve Kız Kardeşleri, ALT KONU OLARAK
WOODY ALLEN Akraba Düşmanlığı— Bir Şükran Günü partisi sırasında, başta
üç kız kardeş olmak üzere çok sayıda ve sorunlu bir aileyle tanışırız: Lee,
Holly ve Hannah. Hannah'nın kocası Elliot, kocasını terk eden Lee'ye aşık
olunca ailenin dengesi bozulmaya başlar.
Forrester'ı Bulan GUS VAN SANT ,

KINSMAN'A KONU OLARAK KAHRAMAN - Yazma dehası genç bir yazar,
kendisine en çok ihtiyaç duyulduğu anda yardımına koşan münzevi bir
yazarda akıl hocası bulur.
Tatlı Kasım, ALT KONU OLARAK
KINSMAN'A PAT O'CONNOR KAHRAMAN - Baba figürü olmayan genç bir
çocuk olan Abner, Abner'ın kendiliğinden komşusu Sara'nın yanına taşınmak
için işinden ayrılan, kariyer odaklı bir adam olan Nelson Moss'a hayranlık
duymaya başlar. Nelson, çocukla birlikte aktiviteler yapıyor ve diğer planlarına
engel olsa bile ona verdiği sözleri tutuyor.
Durumlar 27 ve 28
REKABET VE İMTİYAZ
“Bir kişinin zayıf noktalarını mı öğrenmek istiyorsunuz? Başkalarında en çabuk fark

ettiği başarısızlıklara dikkat edin. Bunlar kendisinin bilincinde olduğu kusurlar
olmayabilir; ama onların kapı komşusu olacaklar. Hiç kimse rakip kadar kıskanç bir
bakış açısına sahip olamaz.”
–AW HARE VE DC HARE
Rekabet Rekabet,
bir başkasının aynı anda kazanmaya çalıştığı şeyi arama veya kazanmaya
çabalama eylemidir; aynı nesneler için ortak çekişme; üstünlük mücadelesi;
rekabet.
Bu durum bir İstisnai Kişiye, bir Düşmana ve bir Nesneye ihtiyaç duyar.
Bu durum, iki kişinin bir şey için rekabet ettiği son duruma (Akraba Düşmanlığı)
biraz benzer, ancak düşmanlığın bir tür nefret olması ve bu durumdaki karakterlerin
mutlaka birbirlerinden nefret etmemesi gerçeğinden farklıdır. . Aslında bazı
durumlarda rekabetten keyif alabilirler.
Üç tür Rekabet vardır: Kıskanç Rekabet, Tehditli Rekabet (genellikle Üstün ve

Düşük arasında) ve Arzulu Rekabet (genellikle iki Hırslı kişi arasında).
Kıskanç Rekabet'te iki karakter aynı Nesne için yarışır. Sanki yıllardır birbirlerinin
üstüne binmeyi bekliyorlarmış gibi. Bir savaşa girmek için sadece bir bahaneye
ihtiyaçları var ve neredeyse her savaş bunu yapacaktır. Bir süredir birbirini
görmeyen iki kardeşin Şükran Günü yemeği için eve geldiğini düşünün. İkili yemek
masasında annelerinin ilgisini çekmek için rekabet ederken eski rekabetler çirkin
yüzünü gösterebilir. Belki kimin daha fazla yemek yiyebileceğini görecekler.
Aradıkları Nesne ne olursa olsun, sonunda Nesnenin onları bir çatışmaya

sokmak için sadece bir araç olup olmadığı tamamen unutulabilir. Bir kadın için
kavga edebilirler ama sonunda onu pek umursamayabilirler. Ödülden çok kavgayı
arzuluyorlar. Bu durumda her iki taraf da başından beri eşit derecede kıskançtır.
Bu durumdaki rekabet, rakiplerin yüzeyinin altında yatan karanlık duyguların

bahanesidir. Bu durum trajik bir son doğurur, genellikle uğruna savaşılan Nesne
sahipsiz kalır, ancak bazen kıskançlıkları kıskançlığa dönüştüğünde Nesne
tamamen yok olur ("Ben ona sahip olamazsam, kimse sahip olamaz!").
Tehditli Yarışma, Yarışma alanında uzman olan kişi ile bu alanda acemi olan kişi
arasındaki rekabeti kapsar. Yarışmadan önce çok yakın olmalarına rağmen
genellikle akraba değillerdir.
Aralarındaki rekabet genellikle Aşağı Olan tarafından başlatılır. Kendisi için

gittikçe daha iyisini yaptıkça Üstün Olan'ın dikkatini çekecek ve o da daha sonra
kendisi tarafından tehdit edildiğini hissedebilecektir.
Bunun için çeşitli ilişki türleri işe yarayabilir, örneğin:
• Ölümsüz Varlık ve Ölümlü Varlık •
Büyücü/Büyücü ve Sıradan Adam • Fatih ve
Fethedilen • Kral ve Asil •
Öğretmen ve
Öğrenci • Zengin ve
Fakir • Şerefli Adam ve
Şüpheli • Kraliçe ve Hizmetkar • Bilim
Adamı ve Eğitimsiz •
Kitap Akıllı Kişi ve Sokak
Akıllısı Kişi (Rekabete bağlıdır)
Arzulu Yarışma'da eşit derecede eşleşebilecek iki hırslı kişi, aynı anda aynı
hedef veya amaç için atış yapıyor. Her insanın içinde bir arzu ateşlendiğinde,
rekabet onu daha da alevlendirir. Birinin diğerinin ilgilendiğini gördüğü anda
arzuları daha da yükselir; özellikle de bu, bir inancın samimiyeti veya inancıyla
karışmışsa.
Takip edilecek arzunun pek çok türü vardır:
• Güç •
Onur •
Servet •
Şan •
Şöhret
• Ayrıcalık
OLAĞANÜSTÜ KİŞİ
İstisnai Kişi, Nesneye sahip gibi görünen veya en azından ona sahip olmaya yakın olan kişidir. Her şeyin
üstesinden gelmiş gibi görünüyor ama yine de mutlu değil. Düşmanın varlığını hissedebilir ve bu nedenle
ödülünün tadını gerçekten çıkaramaz. Bu ödülü istemeyebilir bile. Düşmanın bunu istemesi bile onu istemesine
neden olabilir. Düşmana karşı takıntılıdır: • Ne yapıyor? • Nereye gidiyor? • Ne düşünecek? • Bunu istiyor mu? •
Beni bununla görmesini istiyorum.
Düşman olmasaydı hayatının daha iyi olacağını düşünebilir ama

neredeyse “beslenmesine” ihtiyaç duyuyor. Bağımlı bir ilişkileri var.
DÜŞMAN
Düşman da İstisnai Kişi konusunda aynı derecede takıntılıdır:

• Neden ona sahip? •
Bunu nasıl elde etti?
• Ben bunu daha
fazlasını hak ediyorum! • Göstereceğim, alıp
parçalayacağım. • Kim olduğunu sanıyor?
Düşmanın İstisnai Kişi ile rekabet etme motivasyonu daha yüksektir çünkü bu
noktada kaybedecek hiçbir şeyi yoktur, İstisnai Kişinin ise kaybedecek çok şeyi
vardır. Düşman, İstisnai Kişi olmak için, ne kadar küçük olursa olsun, yoluna çıkan
her şansı değerlendirecektir. Gerçekten çok çalışırsa ödülü gerçekten kazanabilir
ve hak edebilir. Eğer hileye ya da herhangi bir ahlak dışı yönteme başvurursa, kan
davası sonsuza kadar devam edecektir. İki taraf bir daha birbirine güvenmeyecek.
Sempatilerimiz koşullara bağlı olarak İstisnai Kişiye veya Düşmana yönelik

olabilir.
Yarışma konusu, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da, unsurlar
başlangıç, orta ve son aynıdır: BAŞLANGIÇ: İstisnai
Kişi, arzu edilen Nesneyi elde ediyor gibi görünüyor.
Düşman bunu öğrenir. • Nesne
Nedir? Bunu gerçekten önemsiyorlar mı, yoksa bu onlar için sadece bir sembol mü? •
Diğer insanlar İstisnai Kişiden etkileniyor mu? Bu nasıl Düşman yapar?
hissetmek?
• Düşman hemen tepki veriyor mu, yoksa gizlice zamanını mı bekliyor?

• İstisnai Kişi “kazançlarını” sergiliyor mu? • Düşmanın
tarafında kimse var mı?
• Çevrenizde durumu kendi çıkarları doğrultusunda istismar etmek veya daha da kötüleştirmek isteyen
şüpheli kişiler var mı?
ORTA: Düşman, Nesneyi kazanma ve Olağanüstü Kişiden intikam alma planını

gerçekleştirir.
• İstisnai Kişiye niyetini hangi noktada bildirir? • İstisnai Kişi nasıl tepki verir? • Nesne
bir kişi ise onun hakkında ne düşünüyor? •
Ailenin geri kalanı taraf mı tutacak? • Düşman ne kadar ileri
gitmek istiyor? • Düşman ne tür engellerle
karşılaşacak? Arttıracaklar mı? • İstisnai Kişi
ve Düşman, Düşmanla bir süreliğine yer değiştirsin
Olağanüstü Kişi olmak mı?

SON: Düşman ve İstisnai Kişi bir tür "hesaplaşma" yaşar.
• Aranan Nesneyi tamamen unutuyorlar mı? • Kim kazanır?
Yoksa ikisi de başarısız mı oluyor? •
Deneyimlerden bir şeyler öğreniyorlar mı? Sonuçta onlar daha iyi insanlar mı? • Bir
birim olarak aileye ne olur? • Sonucu kendi
yararlarına etkileyecek başka karakterler var mı? • Rakiplerden birinin
hayatını değiştirecek, bu kavganın saçma görünmesine neden olacak bir şey mi oldu?
(Bir bebeği olacağını öğrenebilir veya ölümcül bir hastalık teşhisi konabilir.)
“Birçok insan alçakgönüllülüğün gururun zıttı olduğuna inanır, oysa aslında bu bir
denge noktasıdır. Gururun zıttı aslında özgüven eksikliğidir. Mütevazı bir insan, kendini
dünya harikalarının bir parçası olarak tanıyamayan ve takdir edemeyen insandan
tamamen farklıdır.”
–RABINO NILTON BAĞLAYICI
Kabul Etme İmtiyazı

teslim olmak, vermek veya teslim olmak anlamına gelir.
Bu durumda İstisnai Kişi Kurban olur. Düşmanın aranan Nesneyi kazanmasına
isteyerek izin verir. Sadece Nesnenin değil, Rakibin de bu galibiyete ne kadar ihtiyacı
olduğunu görüyor. Gerçek kazanma süreci, Düşmanın büyümesini teşvik edebilecek
şeydir.
Kurban, kim olduğu konusunda rahattır. Sahip olduklarına minnettardır ve
başkalarına yardım etmeyi görevi olarak görür. Çevresinde Düşmanı sevmeyen, Kurban'ı
kendisiyle savaştırmaya çalışanlar olabilir.
Sonuçta, Düşman işleri çok ileri götürüp Kurban'ı tamamen küçük düşürmeye ve
utandırmaya çalışmadığı sürece bu işe yaramaz. Eğer bu hayali çizgiyi aşarsa, Kurban, geçici
olarak İstisnai Kişiye dönüşebilir ve bununla biraz mücadele edebilir. Er ya da geç, Düşman'ın
maskaralıklarının ardındaki gerçeği anlar ve kendini yok etmeden önce ona yardım etmeye
yemin eder.
Kurbancı, Düşmandan çok daha fazla güce sahiptir ve bir veya iki Nesneden vazgeçmeyi
göze alabilir. Başkaları onun ne kadar fedakar olduğunu görürse, fedakarlığından fayda
görebilir.
Çatışma, Düşmanın kendi kendine zarar veren doğasından kaynaklanmaktadır. Belki de
Düşmanın hiç kendine saygısı yoktur ve birisinin kalbinin iyiliğiyle bir şeyler yapmasını
anlayamıyordur; Kurban yalan söylüyor olmalı, diye düşünüyor kendi kendine.
İmtiyaz konusu ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın, unsurlar
başı, ortası ve sonu aynıdır: BAŞLANGIÇ: Düşmanla Kurban'ın
yolları kesişir. Birbirlerini zaten tanıyor olabilirler. • Birbirlerini ne kadar zamandır tanıyorlar? Birlikte
mi yaşıyorlar? • Nasıl buluştular?
• İkisinden biri diğerini gördüğüne sevindi mi? • Her zaman aynı
ilgi alanlarına, hobilere
veya hedeflere mi sahiplerdi? • Düşman
ne istiyor? • Kurban artık amacı önemsiyor mu?
ORTA: Düşman amacını duyurur. Kurban

tepki
verir. • Kurban ilk başta Düşmanla savaşacak mı? • Bu
ne kadar sürecek? • Kurban
bu durumun üstesinden gelebilecek mi? Neden? Farklı olan ne? •
Düşman, Kurban'a kıyasla çok daha genç ve deneyimsiz mi? Olacak mı
Kurban'ın teslim olma kararını etkileyecek mi?
• Kurban için tehlikede olan nedir? Düşman mı? •
Düşman bunu yapmaya başka biri tarafından itiliyor veya kontrol ediliyor mu? Hayatı şu durumda mı
hisse mi?
SON: Kurban, Düşmana teslim olur ve bu sayede kendini daha iyi hisseder. • Düşman, Kurban'ın
bunu kendisine “verdiğini” bilecek mi? Bu onu kızdıracak mı? • Düşmanın gururu
incinecek mi? • Diğer karakterler bu
konuda ne hissedecek? • Düşman bundan bir
şey kazandı mı ya da öğrendi mi? • İlişkileri nasıl değişti?
Bitti mi yoksa daha mı güçlü?
ÖRNEKLER
Wall Street, ZEYTİN TAŞI
ALT KONU OLARAK REKABET Bud Fox, zirveye çıkma konusunda güçlü bir
arzuya sahip bir Wall Street borsacısıdır. Kendisine "Açgözlülük iyidir" diyen
idolü Gordon Gekko ile tanışır. Bu tavsiyeye kulak veren ve Gekko ile yakın
işbirliği içinde çalışan Fox, çok geçmeden kendisini şaibeli iş anlaşmalarıyla
dolu bir dünyanın içinde bulur. Durumu Gekko'nun aleyhine çeviriyor.
Adem'in Kaburgası, KONU OLARAK
GEORGE CUKOR YARIŞMASI— Evli avukatlar Adam ve Amanda Bonner
kendilerini mahkeme salonunun farklı taraflarında bulurlar. Adam yüksek
profilli bir cinayet davasını yürütüyor. Amanda savunma avukatı olarak görev
yapıyor.
Kendilerine Ait Bir Lig, OLAY OLARAK PENNY
MARSHALL İMTİYAZI - İki kız kardeş, ilk profesyonel kadın beyzbol ligine katılır
ve onu ayakta tutmak için mücadele eder. Dottie, özgüveninin artması için
Kit'in son maçı kazanmasına izin verir.
Kazablanka, MICHAEL CURTIZ BİR
OLAY OLARAK TAVİZ - Rick Blaine'in dünyası, kaybettiği aşkı geri döndüğünde
altüst olur. Birçok durumda insanların para kazanmasına ve hedeflerine
ulaşmak için onunla tartışmasına izin veriyor. Duygularını ve rekabetçi
doğasını bir kenara bırakır ve beladan başka kazanacağı bir şey olmamasına
rağmen aşkının aradığı belgelere sahip olmasına izin verir.
Durumlar 29 ve 30
Zina ve Sadakat
"Aşksız Evliliğin olduğu yerde, Evliliksiz Aşk da olacaktır."
-BENJAMİN FRANKLİN
Zina Zina, evli

bir kişi ile yasal eşi dışındaki bir partner arasında gönüllü bir ilişkidir.
Bu durum için iki zina yapan ve bir ihanete uğrayan eş gerekir.

Zina, bir karı kocanın ihanete uğraması durumunda ortaya çıkar. Tüm
tarafların ilişkiyi bildiği ve bir şekilde bu konuda hemfikir olduğu "sallanma"
gibi sadakatsizlik vakaları vardır, ancak Zina, tam tersine, güçlü bir ihanet
unsuruna sahiptir.
Bu ihanet duygusu, duruma çatışmayı ekleyen ve intikam ateşini körükleyen şeydir. İhanet,
ortalama Joe'nun yapabileceğini asla düşünmediği şeyleri yapmasına neden olabilir. Şunlara yol
açabilir: Ölümcül Zina: • Karı veya Kocanın Sevgili tarafından
öldürülmesi • Karı veya
Kocanın Eş tarafından öldürülmesi •
Sevgilinin Karı veya Koca tarafından
öldürülmesi • Zina Yapan Kişinin
Komşular Tarafından Öldürülmesi
Veya: • Zina Yapan Kişinin toplumdan dışlanmış (özellikle zaman dilimine bağlı olarak)
hikayenin)
• Zina Eden kişinin suçluluk duygusuyla tükenmesi, muhtemelen eşinin bildiği için paranoyaklaşması •
Aşık'ın tutkuyla tükenmesi ve Zina Eden Kişinin kendisiyle evlenmesini istemesi ( Ölümcül'de olduğu gibi)
Cazibe)
• Eşin bunu öğrenmesi ve istediği bir şeyi elde etmek için Zina Yapan Kişiye karşı kullanması
(bir tür şantaj) •
Aşık'ın terk edilmesi ve yalnız kalması
Zina eylemine daha fazla çatışma katacak sosyal gelenekler, cinsiyetçi
standartlar, dini yasalar ve hatta kişisel standartlar olabilir. Zaman
Burada hikâyenin dönemi önemlidir. Bugün bile bazı yerlerde bir kadın kocasından
başkasıyla yattığı için öldürülüyor.
Ancak yüzyıllar önce, Saray Sevgisi varken, soyluların evlilikleri dışında sevgili
bulması bekleniyordu. Büyük Şövalyeleri büyük yapan da buydu.
Seyirci duruma göre ya ihanete uğrayanı ya da ihanete uğrayanı destekleyebilir

birkaç faktöre bağlıdır: •
İhanete uğrayan Eş iyi ve sevgi dolu, Aşık ise içten içe “çirkin” midir? (Eğer öyleyse,
seyirci Eşi destekleyecektir ve bunun tersi de geçerlidir.)
• Evli çift ne kadar süredir birlikteydi? (İlişki ne kadar uzun olursa, o kadar çok insan
evli çiftin birlikte kalmasını görmek isteyecektir.) • İlgili
çocuk var mı? • Neden evlendiler?
Görücü usulü bir evlilik miydi, yoksa aşık mıydılar? • Evli çiftler arasında büyük yaş farkı
var mı? • Eş cinsel açıdan müsait mi? Yoksa çok mu soğuk? • Bu ilk
kez mi oluyor? Yoksa bu bir davranış biçimi midir?
Bu durumun seyircisi jüri gibidir. Kimi destekleyeceklerini bulabilmek için tüm

gerçekleri bilmek istiyorlar. Bu durum pek çok insanın canını sıkabilir, bu nedenle
izleyiciden en sevilen karakteri desteklemesini istediğinizden emin olsanız iyi olur,
aksi takdirde ilgilerini kaybedersiniz.
ZİNA EDENLER Zina

yapanlar harika ya da aldatıcı insanlar olabilir. Bunun nedeni
ilişki ve sonrasında her birinin bu konuda ne hissettiği belirleyici faktörlerdir.
Belki de aldatan eş, evliliği konusunda Sevgiliye karşı dürüst değildir. Ya da Aşık,
aldatan Eşini manipüle ederek, onun savunmasız durumdayken ondan faydalanır.
Onu hiç umursamayan, baştan çıkarıcı biri olabilir.
Her iki durumda da Zina Yapan kişi sınırdadır, kendisinden ve hayatta ne

istediğinden emin değildir. Neden evlendi? O zamandan beri ne değişti? Orta yaş
krizi mi yaşıyor? Neden evliliğini ve güvenliğini riske atsın ki?
Hayatında bir şeyler o kadar ters gidiyor ki, bu ilişki için her şeyi riske atmaya
hazır çünkü bunun karşılığının büyük olacağına inanıyor. Bir şekilde kendini daha
iyi hissedecek. İçinde olup bitenlerle bunu yapma isteği uyandıran şeylerle
yüzleşecek gücü yok; o sadece bu ilişkinin getirebileceği "zirveye" gidiyor. Eş onun
için çok fazla “gerçeği” temsil ediyor ve acısını bir yabancının kollarında saklamayı
tercih ediyor.
İhanete uğrayan eş
İhanete Uğrayan Eş, zaman zaman ilişkide genellikle aşırı güvenlidir ve Aldatan Eşe
yeterince ilgi göstermeyebilir. Zina genellikle onun için bir şok etkisi yaratır. Bu ilişkiye
neden olacak ne yapmış olabileceğine bakmaktansa sinirlenip misilleme yapmak onun için
daha kolaydır. Yakından baksaydı uyarı işaretlerinin orada olduğunu görebilirdi ve dinlemek
istemiyordu.
Sanki yanlış olanı düzeltmek yerine duygularından ve ev hayatının gerçeklerinden

kaçmaya çalışan iki kişi var.
İhanete Uğrayan Eş, greve çıkmakta tamamen haklı olduğunu düşünüyor. Hızla Kurban
rolünü üstlenir ve Aldatan Eşe karşı müttefikler toplar: "Bakın bana ne yaptı!"
Soru şu; karısının aldatmasına mı yoksa bu Aşık'ın “malını” almasına mı üzülüyor? Pek
çok kadın kıskançlığı aşk zanneder, oysa gerçekte erkek yalnızca başka birisinin kendi
bölgesini işgal etmesinden dolayı öfkelidir.
Zina olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son
unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: İki Zinacı buluşur.
Aldatan Eş henüz harekete geçmeyebilir.
• Zina Yapanlar veya İhanete Uğrayanlarla Sevgili herhangi bir şekilde birbirine bağlı mı (iş arkadaşları, aile)
üyeler, bazı ortak projeler veya sorumluluklar)? • Önünüzde
ne gibi engeller var? Programları? Diğer insanlar mı? Zaman? Para? • Çocuklar dahil
mi? • İhanete Uğrayan Eş
ile Zina Eden Kişi ne kadar zamandır evlidir ve ne durumdadır?
onların evliliği? •
Aldatan Eş neden aldatmayı düşünüyor? • Evliliğin dışında
tehlikede olan ne var? Evli çift birlikte bir şeyler üzerinde mi çalışıyor (bir ev satın almak, bir hayat kurmak,
arkadaş edinmek, iş kurmak, kamuoyu tarafından eleştirilmek)?
ORTA: Zina yapanların ilişkisi var.

• Aşık, İhanete Uğrayan Eşten daha mı iyi? İhanete Uğrayan Eş korkunç mu?
kişi? •
İzleyicilerin sadakati nerede olacak? •
Önünüzde ne gibi engeller var? •
İlişki kaç kez olacak? • Aldatan Eş pişmanlık
duyuyor mu? • İhanete Uğrayan Eş ne zaman
öğrenir? • İhanete Uğrayan Eş, Eşini hiç
önemsiyor mu yoksa sadece aldatıldığını mı hissediyor? O istiyor mu
evliliği kurtarmak
mı? • Aileniz, arkadaşlarınız ve iş arkadaşlarınız ne düşünüyor? Katılıyorlar mı? •
Zina Yapanlar kendilerini ifşa olmaktan alıkoymaya çalışıyorlar mı? Önlerinde ne gibi engeller var?
yol?
SON: İhanete Uğrayan Eş misillemede bulunur ve birisi ölebilir.
• Birisi İhanete Uğrayan Eşi karşılık vermesi için etkiliyor mu? Yoksa kararını mı veriyor
kendi başına?
• İhanete Uğrayan Eşin tepkisi hızlı ve çabuk mu yoksa hesaplanmış ve planlanmış mı? • Birisi ölecek
mi? DSÖ? Nasıl? • Burada öğrenilecek
bir ders var mı? • Sonda seyircinin sadakatini
değiştirebilecek bir değişiklik var mı? Başından beri yanlış kişiyi mi desteklediler? (Belki de İhanete Uğrayan Eş'in
iyi bir adam olduğunu düşündüler, ta ki bir gizem gibi, tüm parçalar yerine oturana ve onun korkunç bir insan
olduğunu görene kadar.)
"Hiçbir şey sadakatten daha asil, daha saygıdeğer değildir.

Sadakat ve doğruluk, insan aklının en kutsal erdemleri ve yetenekleridir.”
-ÇİÇERO
Sadakat
Sadakat, kişinin görev ve yükümlülüklerini şaşmaz bir şekilde yerine getirmesi ve
yemin veya vaatlere sıkı sıkıya bağlı kalmasıdır.
Bu durumda zina yapan kişi, eşini kaybettikten sonra başka bir sevgili
bulmayı reddeden sadık eş haline gelir. Bu kayıp, eşinin ölmesinden, hapse
girmesinden, hastalanmasından, boşanmasından ya da işi nedeniyle onu terk
etmesinden kaynaklanabilir.
Yeni biriyle birlikte olma düşüncesi nedeniyle kendini suçlu hissedebilir veya
muhtemelen flört sahnesine geri dönme ve eski eşinin anısına tutunma
becerisini hissetmeyebilir.
Kaybının üstesinden gelmek ve hayatına devam etmek için kendine saygı
duyması ve kendini güçlendirmesi gerekiyor. O, “eş” unvanından çok daha
fazlasıdır ve bunun farkına varması gerekmektedir. Umarım onu dışarı çıkıp
hayatını değiştirmeye zorlayacak arkadaşları, ailesi ve hatta bir yabancısı vardır.
Korkmuş olabilir ama aslında bu konuda başka seçeneği yok; eşini geri getiremez.
Eşi yaşıyorsa ve hapisteyse ya da onu terk etmişse onu geri gelmeye
zorlayamaz. Onun mutluluğu başka bir insana bağlı olmamalı. Kendini nasıl
mutlu edeceğini öğrenmesi gerekiyor. Derinlerde bir yerde gerçekte kim
olduğunu bulması gerekiyor. Belki de bu durumda olmak tam da ihtiyacı olan
şeydir.
Sadakat olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç,
orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Sadık Eş bir şekilde eşini kaybeder. • Öldü mü? Yoksa onu terk mi ediyor? Neden? •
Bu Sadık Eş'e ne hissettiriyor? Geri döneceğini
düşünerek inkar mı ediyor? • Diğer karakterler durum hakkında ne düşünüyor? Kendine gelmesi için
ona biraz zaman veriyorlar mı?
kayıp?
• Sadık Eş, eşiyle yaşadığı aynı evde veya apartman dairesinde mi kalıyor?
Eşyalarını bir türbe gibi mi saklıyor? •
Uzun, yalnız gecelerini nasıl geçiriyor? • Eşinin
yaptığı işleri devralmayı nasıl başarıyor?
ORTA: Sadık Eş yalnızlığıyla yüzleşmek zorunda kalır.
• Dışarı çıkıp buluşmayı denemeye karar veriyor mu? Yoksa izole edilmiş yaşamının daha da içine
mi düşüyor? • Saklanması gereken bir işi veya başka
yükümlülükleri var mı? • Yalnızlığıyla yüzleşmeye nasıl itiliyor? Diğer karakterler
onu zorluyor mu? • Ziyaret edebileceği ailesi veya yakın
arkadaşları var mı? • Çıkmaya çalışıyor ama bunu çok mu zor buluyor? Kolayca cesareti
kırılır mı? • Devam etmeyi düşündüğü için kendini suçlu mu hissediyor?
SON: Sadık Eş hayatını temizler ve yoluna devam eder.
• Hayatına nasıl devam ediyor? Biriyle randevuya çıkmak? Evini temizlemek mi? Taşınmak? Yeni bir iş bul? Başla bir
yeni hobi? Gönüllü çalışıyor musunuz?
• Sevginin ve mutluluğun insanın içinde bulunduğunun farkında
mı? • Mutluluğu başka bir erkekte mi buluyor? Yoksa kendini yeniden keşfetmesinde
mi? • Buradaki tema nedir?
ÖRNEKLER Sadakatsiz,
ADRIAN LYNE'İN KONU
OLARAK zina - New York şehrinin banliyölerinde yaşayan bir çiftin evliliği,
karısının zinayla kaçmaya başlamasıyla tehlikeli bir şekilde ters gider.
Ölümcül Cazibe, ADRIAN LYNE zina

KONUSU— Evli bir adamın tek gecelik ilişkisi, aşık onu ve ailesini takip etmeye
başlayınca peşini bırakmaz.
Erkekler Ayrılmaz, PAUL BRICKMAN ALT
KONU OLARAK SADAKAT : İki erkek çocuk annesi, sevgili kocasının ölümünün
ardından tek başına hayatı oldukça zorlanır.
Defter, NICHOLAS ALT KONU OLARAK

SADAKATI AÇIYOR— Yaşlı bir adam, huzurevindeki Alzheimer hastası yaşlı bir
kadına bir hikaye okuyor. Okuduğu hikaye, bir akşam karnavalda tanışan Allie
Hamilton ve Noah Calhoun adlı iki genç aşığı konu alıyor. Bu adamın karısı
Alzheimer hastasıyken sadakatle onun yanında kaldığı açık.
Durumlar 31 ve 32
ÇILGINLIK VE DAHİ
"Deli olmak ve bunu bilmek, aklı başında olup şüphelere sahip olmaktan çok daha
rahattır."
–GEORGE BROWN
Delilik
Delilik, deli olmanın niteliği veya koşuludur ve öfkeyi ve öfkeyi azaltır.
Bu durum bir Deli ve bir Kurban gerektirir.

Kurban burada önemli bir rol oynayabilir veya oynamayabilir. Pek çok polisiye
dizide olduğu gibi açılış sahnesinde öldürülebilir ya da Cadılar Bayramı gibi pek çok
korku filminde olduğu gibi hayatta kalma mücadelesi verebilir.
Delilik, bir zamanlar bir tür ele geçirilme olarak düşünüldüğü korkunç bir
gizemdir. İnsanlar görünürde hiçbir sebep ve neden olmaksızın işlenen zalimce
eylemleri hiçbir zaman anlayamamışlardır. Deli ile mantık yürütülemez. Kurban ya
kendini koruyacak kadar güçlüdür ya da değildir. Bu, en güçlü olanın hayatta
kalmasıdır.
Bunlar neden oluyor? Çünkü hayat tahmin edilemez;
izleyicilerin neden bu hikayelerle ilişki kurduğunu.
Burada Deli hakkında çok sayıda metafor var. Bütün kötü gençleri öldürüp
sadece bakire kadınların hayatta kalmasına izin veren adam toplumun bir sembolü mü?
Jason'ın hokey maskesindeki gibi kostümü sporda şiddete dair bir şeyler söylüyor
mu? Freddy Krueger bodrumda saklanan, çocuklara en savunmasız oldukları anda
zarar veren ve çocukları bir daha yatmaktan korkutan bir pedofilin sembolü mü?
DELİ Burada
iki tür Deli vardır: Kişisel ve Yabancı.
Kişisel Kişi, Mağdur tarafından yakın bir şekilde tanınan kişidir; örneğin bir aile
üyesi, arkadaş, öğretmen veya kardeş. Kendisi, Mağdurun birçok kez gördüğü ve
ilk ismiyle tanıdığı biridir.
Bu tür güven sorunlarını gündeme getirir çünkü Kurban bu Delinin yanında
güvende olduğuna inanır. Gardını indirir ve daha savunmasız hale gelir.
Saldırı geldiğinde deliyi tanımış olmanın verdiği acı daha da artar.
Yabancı, Kurban tarafından tamamen bilinmeyen biridir. Bu, gösterinin rastgele

görünmesine neden oluyor ve dolayısıyla izleyiciyi daha da korkutuyor. Kurban,
Deli'yi kızdıracak bir şey yapmış olabilir ama yanlış bir şey yaptığını nadiren fark
eder. Sanki tehlikeyi sezmiş gibi havadaki değişikliği hissedene kadar gününü
hiçbir sorun yokmuş gibi geçiriyor. Bu durumda herhangi bir güven sorunu
yaşanmaz çünkü bir Yabancıya ne kadar iyi davranırsa davransın ona asla yüzde
100 güvenmez. Çoğu zaman görünüşte "aptalca" şeyler yapan kurbanlar, daha
sonra bir şeyin onlara yabancıya güvenmemelerini söylediğini, ancak bu içsel
uyarıyı dikkate almadıklarını söylerler.
KURBAN
İki tür Kurban vardır: Pasif ve Agresif.
Pasif Kurban karşılık vermeye çalışmaz. Şokta olabilir veya sakin kalırsa sonunda
onu yalnız bırakacağını ve hayatta kalacağını düşünüyor olabilir.
Bu Kurban genellikle bu durumun başlangıcında öldürülür çünkü karşımızda bir
adam kaçıran değil, bir Deli vardır.
Agresif Kurban hızlı tepki verir ve karşılık vermeye çalışır. Kavga ettiğinin
farkında bile olmayabilir; bu sadece otomatik bir refleks olabilir. Kurban genellikle
Doruğa ulaşmayı başarır ve muhtemelen sonunda kendini kurtarır. Mantığa
sığmayan bir deliyle karşı karşıya olduğundan kendini kurtarmak için savaşmak
zorundadır.
Delilik ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın,
BAŞLANGIÇ: Bir Deli, Kurbanını çeker ve seçer. Kurban normal günlük rutinine
devam ediyor. • Deli Adam'ı çıldırtan şey
nedir? • Deli neden bu
Kurbanı seçiyor? Yanlış zamanda yanlış yerde mi yoksa onda daha önemli
bir şeyler mi var? (Sam'in Oğlu katilinin esmerlere nasıl zarar vermek
istediğini hatırlayın.)
• Bu Deli Kişisel mi olacak, yoksa bir
Yabancı mı? • Deli'nin doğaüstü güçleri olacak mı? (Birçok B-korku filminde
Freddy Krueger gibi öldürülemeyen bir Deli vardır.)
• Deli neyi simgeliyor? Metafor kullanacak mısın? • Kurban Pasif mi

yoksa Agresif mi olacak? Bu durumda ne kadar büyük bir rol oynayacak?
(Kendini kurtarmasını istiyorsanız, henüz görmesek bile içinde biraz saldırganlık olsa iyi olur. Daha
sonra Deli, hayatta kalabilmek için ona saldırgan şeyler yaptırıncaya kadar çok iyi bir insan olabilir.) •
Mağdurun kaçmak için kısa bir fırsatı var
mı? Neden almıyor?
Belki henüz gerçek bir tehlike altında olduğunun farkında değildir ya da başka birinin incinmesinden
korkuyordur? (Bazı korku filmlerinde başlangıçta Kurban'ın bir polis memurunun yanında yürüdüğünü
görürsünüz, bu da izleyiciyi gerçekten sinirlendirir.)
• Deli, Kurban'a ilk olarak nasıl yaklaşacaktır? Hemen şiddete mi başvuracak yoksa Kurban'a sahte bir
güvenlik duygusu mu vermeye çalışacak? (Ted Bundy'yi ve koluna nasıl alçı taktığını ve bir mobilya
parçasını taşımak için bir kadına yardım etmesi için yalvardığını düşünün.)
• Eğer Deli Kişisel ise, Kurban'a karşı öfkesinin alevlenmesine neden olan şey nedir? Bir ebeveynin çocuğu
üzerindeki kontrolü gibi onun üzerinde de
kontrol sahibi olmak mı istiyor? • Kurban, Deli'nin öfke gösterilerine alışkın mı? Onu ciddiye almıyor
mu? • Kurban ilk sahneden sağ çıkabilecek mi?
ORTA: Kurban kaçmaya çalışır. Yardım almaya çalışıyor.

• Kurban ilk sahneden sağ çıkamazsa yeni bir Kurban seçilir. • Mağdura bir
kaçma şansı daha sunulacak ve bu şans tekrar kaybedilecek mi? • Geçici olarak
uzaklaşacak mı? Tekrar nasıl yakalanır? (Belki de hiçliğin ortasındadır ve gidecek bir yeri yoktur veya
nerede olduğunu bilmiyor ve daireler çizerek yürüyordur.)
• Deli neden henüz Kurban'ı ortadan kaldırmadı? Bir şey mi bekliyor? Gerçekleştirmesi gereken belirli bir
ritüel var mı? Yoksa Kurban onu bundan vazgeçirebilir mi ya da ondan uzaklaşıp onun peşinden
koşmasını sağlayabilir mi? • Neden kimse
Mağdurun yardımına gelmedi? • Kurban ve Deli
burada ne gibi engellerle karşılaşacak?
SON: Mağdur kendini savunur ancak son anda dışarıdan yardım da

alabilir.
• Mağdur hayatta kalırsa kendini nasıl savunacak? Kurban onu nasıl alt edecek?
Deli mi?
• Kurban ölürse polis ya da mağdurun aile üyeleri deliyi nasıl yakalayacak? • Deli kaçabilecek mi? (Deli
Adam'ın oynadığı birçok korku filmini düşünün.
sonunda kaybolur. Bu çok abartıldı, bu yüzden dikkatli olun.)
• Deli yakalanıp suçundan kurtulabilecek mi? (Yanlış bir şekilde deli olduğunu iddia eden ve kendilerini
hapisten uzak tutan Delileri düşünün. Pek çok psikolojik gerilim filminde çok akıllı ve kurnaz olan
Deliler vardır.)
• Bu deneyim Mağdur dışında değişen başka biri var mı?
"Bir miktar delilik içermeyen büyük bir dahi yoktur."
Dahi
Deha, seçkin zihinsel üstünlük veya nadir entelektüel güçtür. Bir şeyleri
herkesten farklı bir şekilde icat etme ve görme yeteneğidir.
Bu durumda Deli, dünyaya uyum sağlamaya çalışan ama asla uyum

sağlayamayan Dahi olur. Fazla akıllı, fazla yaratıcı ve fazla yoğun. Kimsenin
göremediği şeyleri görüyor. Kimsenin sorgulamayı düşünmeyeceği şeyleri
sorguluyor. Bu, insanları korkutabilir, özellikle de onları inançlarını genişletmeye
iterse.
Genellikle eksantrik bir adamdır ve toplumun geleneksel yollarını benimsemez. Zihni, hayatın sıradan yönleriyle
ilgilenemeyecek kadar meşgul. Albert Einstein'ın birbirinin aynısı takım elbiselerle dolu bir dolabı vardı, bu sayede her
gün ne giyeceğini düşünmesine gerek kalmıyordu. Bazı olası Dahi durumları şunlardır: • Bir adam aşıktır, ancak kadın
onunla hiçbir şey yapmak istemez veya onunla baş edemez.
(Vincent van Gogh'u düşünün.) •

Dünyanın en zeki adamı bar fedaisi olarak yaşarken bir yandan da hayatını sona erdirmenin bir yolunu bulmaya çalışıyor.
dünya açlığı. (Bu gerçek bir hikayedir.) •
Harika bir yazar statükoya meydan okur ve "sistemde" büyük bir değişikliğin kıvılcımını ateşler.
Dahi dünya için önemli olduğunu biliyor ama çoğunluğun iyiliği için kendinden
ne kadar fedakarlık yapması gerektiğini bilmiyor. Ayrıca dünyanın kendisine ve
bilgisine hazır olup olmadığını da merak edebilir.
Bazen kendini onlardan üstün görse de başkalarına karşı sorumluluk duygusu
vardır. Elinde değil. Tamamen farklı bir dalga boyunda yaşıyor. İnsanlarla dolu bir
odada olmasına rağmen kendini son derece yalnız hissediyor olabilir.
Bazen dehası onun için gerçekten bir lanettir ama o bundan vazgeçmez. Bu onun
kimliğidir.
Dahi ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir Dahi bir şey keşfeder. • Bu keşfi nasıl yapıyor? •
Bu keşiften memnun mu? Yoksa insanlığın henüz buna hazır olmadığından

mı endişeleniyor? • Bu keşfin büyük bir
sorumluluğu var mı? Bunu yapabilecek mi? Umurunda mı? • İlk kime söyler? Her zaman olmasa bile
konuşabileceği yakın arkadaşları var mı?
onu anladın mı?

• Her zaman büyük sözler mi kullanıyor ve başkaları onu anlamadığında hayal kırıklığına mı uğruyor? •
Üniversite öğrencilerinin yanında olmaktan hoşlanıyor
mu? • Normal topluma uyum sağlamaya çalışıyor mu? Yoksa bundan vazgeçti mi?
ORTA: Dahi, keşfi için yardım ve destek almaya çalışır veya bunu saklamaya çalışır.
• Keşfi yine de birisinin onu çalması için mi saklıyor? Yoksa hemen kamuoyuna açıklamaya mı karar veriyor?
• Ticari konularda becerikli olmaması durumunda bundan yararlanılacak mı? • İnsanlar

onun keşfinin bir şaka olduğunu düşünüp, onu olduğu gibi görmeyecekler mi? •
Arkadaşları ve ailesi ne düşünüyor? • Eğer uyum
sağlamak istiyorsa, bu keşifle birlikte bunu nasıl başarıyor? • Birisi buluşunu başarıyla çaldı
mı?
SON: Keşif birçok insana yardımcı oluyor ve başarılı oluyor ya da yanlış ellere geçerek insanlara
zarar veriyor.
• Keşif yardımcı mı oluyor yoksa acı veriyor mu? Genius bununla nasıl başa çıkacak? ( Jurassic Park'ı düşünün.) • Dahi
uyum sağlayabildi mi? Değilse, en azından ilişki kurabileceği bir kişiyi buluyor mu? • Bu keşif nedeniyle derse
çıkıyor mu? Yoksa münzevi olmak mı? • Bu keşiften sonra nasıl değişti? • Kendisi için normal hayatına
geri dönüp başka keşifler yapmaya çalışıyor mu?
Yoksa deneyiyor mu
“normal” olmak mı?
ÖRNEKLER Cadılar
Bayramı, JOHN CARPENTER ÇILGINLIK
KONUSU — Çocukluğundan beri bakımevinde kalan psikopat bir katil, akılsızca bir
saldırıyla kaçar.
Kuzuların Sessizliği, KONU VE YARDIM OLARAK JONATHAN
DEMME ÇILGINLIĞI - Genç bir FBI ajanı olan Clarice Starling, kayıp bir kadını bulmaya ve
onu başka bir katilin yardımıyla psikopat bir katilden kurtarmaya yardım etmekle
görevlendirilir.
Jurassic Park, ALT PLOT OLARAK STEVEN
SPIELBERG DAHİ — Bilim adamları bir tema parkını doldurmak için dinozorları klonluyor.
Büyük bir güvenlik arızası dinozorları serbest bırakır.
Good Will Hunting, GUS VAN SANT KONU
OLARAK DAHİ - MIT'de temizlik görevlisi olan Will Hunting, matematik konusunda dahi
düzeyinde bir yeteneğe sahiptir, ancak travmatik çocukluğu, onu gerçek anlamda
geliştiremeyecek kadar içine kapanık bırakmıştır.
Durumlar 33 ve 34
Tedbirsizlik ve DİKKAT
"Kaderlerimizin hiçbir şey tarafından belirlenmediği ve bir meşe palamudunun

bir yağmur damlasıyla döllenmesi gibi önemsiz bir kazanın yol açtığı küçük bir
tedbirsizliğin, belki de bizim ve başkalarının çarmıha gerileceği ağaçları ayağa
kaldırabileceği ne kadar doğrudur."
–HENRI FREDERICK AMIEL
Tedbirsizlik
Basiretsizlik, akılsız veya düşüncesiz ve eksik olma durumudur.
Dikkat.
Bu durum, Basiretliyi ve Mağduru veya Kaybolan Nesneyi gerektirir.
Bu durumda Basiretli bir karakter, iyice düşünmeden bir şey yapmış ve kendisinin
ve muhtemelen başkalarının başını belaya sokmuştur.
Bu durum, bir karakterin büyük sonuçlar doğuran aceleci eylemlerine
dayanmaktadır. Sanki bu karakter, düşen her parçayla hikayeyi değiştiren bir dizi
dominoyu tetiklemiş gibi.
Basiretsizlik birkaç farklı güdüyle tetiklenir: Merak, Saflık, Kıskançlık, Tutku ve
İnsanın Zayıflığı, ancak Ölümcül Basiretsizliğin sonuçları birbirinin yerine geçebilir.
• Merak, kişiyi ilgilendirmeyen kişileri veya şeyleri bilme veya öğrenme isteğidir. • Saflık, çok
kolay inanmak, saf olmaktır. • Kıskançlık, başkasının
sahip olduğu bir şeye sahip olma arzusudur. (Envy'den farklı olarak, burada
bir başkasının ona sahip olmasını engellemek için bir nesneyi
yok edin.) • Tutku güçlü duygulardan, arzulardan ve ihtiyaçlardan
kaynaklanır. • İnsanın Zayıflıkları uyku, açlık, oburluk, şehvet ve çocuksu basitlik olabilir.
Ölümcül İhtiyatsızlığın nedeni veya nedeni ne olursa olsun, karakter kimsenin
durduramayacağı bir zincirleme reaksiyon başlattı. Çok geçmeden yaptıklarının
bedelini ödemek zorunda kalacağını anlar.
Tedbirsiz
İhtiyatsız bir Aptal ya da Asi olabilir. Aptal yapabileceğini düşünüyor,

şans eseri kanunların üstünde olun; Asi öyle olduğunu biliyor ve bunu talep ediyor.
Aptal, durumun ciddiyetini anlamayan aptal budaladır. Aceleyle karar verir çünkü
bunun farklı sonuçları veya sonuçları hakkında kesinlikle hiçbir fikri yoktur. Başkalarından
iyilik bekleyebilir ve onlara karşı idealist davranabilir, onların söyledikleri her şeye
inanabilir. İnsanların onu zor durumlardan kurtarmak gibi bir alışkanlığı var ve her
zaman kurtarılacağına güvenmeye başlamış olabilir, ancak bu sefer bu mümkün
olmayabilir. Risk alıyor, sorumsuz ve pervasız, geleceği hiç düşünmüyor.
Bir Asi sınır tanımaz. İstediği zaman istediğini yapar. Kurallar çiğnenmek için
yaratılmıştır ve aceleyle kararlar alacaktır çünkü işlerin her zaman kendi lehine
sonuçlanacağına inanmaktadır. Kararından dolayı bir başkasının incinmesi onun hatası
değildir; kendi başlarının çaresine bakmak başkalarının elindedir. Seçimi ona o zorlamadı,
kader yaptı. Hatalı sonuçları onun ayaklarına bırakmak kaderin hatasıdır. Verdiği karar
acıya neden oluyorsa kendisi dışında herkesi suçlar. Vermesi gereken herhangi bir
kararı mantıklı hale getirebilmek için iyilik yapmaya çalışıyor olabilir. Buna iki kötülükten
daha azını seçmek diyebilir.
MAĞDUR VEYA KAYIP NESNE

Kurban veya Kayıp Nesne yanlış zamanda yanlış yerdedir.
Belki de Tedbirsiz'i bilmek Kurban'ın tüm bunlardaki tek hatasıdır ama yapılabilecek
hiçbir şey yoktur. Kurban veya Kayıp Nesne söz konusu olduğunda kader kontrolü ele
almıştır.
Basiretli kişi, artık kendi eylemlerinin kurbanı olan birini (veya bir Nesneyi) etkileyen
bir şey yapmıştır. Belki de Tedbirsiz aşırı duygusal bir haldeyken arabasının direksiyonuna
geçip masum bir yayaya çarpıyor. Kurban yanlış bir şey yapmadı; Yanlış zamanda
sokakta yürüyordu.
Elbette Basiretli kişi de kendi eylemlerinin kurbanı olabilir.

Çevresindeki masum bir kişiyi incittiği için suçluluk duygusuna kapılabilir.
Basiretliliğin olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılıp kullanılmadığı, unsurlar
başı, ortası ve sonu aynıdır: BAŞLANGIÇ: Basiretli kişi
motive edici bir güç kazanır (mesela merak). Uzak durması konusunda uyarılabilir.
• Bu durumda ne tür bir Tedbirsiz var? • Diğer

karakterler yaklaşan felaketi görüp onu uyarmaya mı çalışıyor? •
İhtiyatsız'ı kışkırtacak başka karakterler var mı?
• Hatta kaç Kurban var? • Basiretli neden

bu kadar aceleci davranıyor? • İhtiyatsız'ı aceleye
getiren ne oldu? Zaman unsuru var mı?
ORTA: Basiretli aceleci bir karar verir ve bununla yaşamak zorundadır.
• Diğer karakterler onun kararına nasıl tepki veriyor?
• Mağdur ne kadar sert darbe
aldı? • Basiretli Kişi Mağduru veya Kayıp Nesneyi önemsiyor mu? •
Basiretli burada biraz bile sorumluluk alıyor mu? • Seçimi ona başka
seçenekler de sundu mu? Kontrolden mi çıkıyor? • Başka bir karakter onu kurtarmaya çalışacak mı?
SON: Basiretli acelesinden dolayı cezalandırılır. Kurban adalete kavuşur veya Kayıp Nesne bulunur. • Basiretli
kendini cezalandırır mı? Yoksa

cezalandırıldı mı? • Burada hangi ders öğrenildi? • Diğer
karakterler bu olayla ilgili ne
yapıyor veya hissediyor? bunu engellemeye mi çalışıyorlar
yine mi oluyor? •
Basiretli hiç aşağılanmış mı? Yoksa hâlâ başkalarını mı suçluyorsunuz?
"Bilim evrenin merkezini keşfettiğinde, pek çok insan kendisinin o merkez

olmadığını anlayınca hayal kırıklığına uğrayacak."
–BERNARD BAILEY
Dikkat
Dikkatli olmak, davranış veya kararlarda dikkatli, çekingen veya ölçülü olmak
anlamına gelir.
Bu durumda Tedbirsiz, Tedbirli olur. Yanlış seçim yapmak istemediği için karar
vermeye zaman ayıran biridir. Yanılmaz olmadığını biliyor. Kanıtlayacak hiçbir şeyi
yoktur ve bu nedenle baskı olmadan hareket edebilir veya hareket etmeyebilir.
İlgilenmesi gereken güçlü bir gurur duygusu yok. Bir başkası onun önünde bir
karar vermek için öne çıkarsa bunda bir sorun yoktur.
Sorun, yanlış karar verme korkusuyla karar veremediğinde ortaya çıkar. Kimseyi
incitmek istemiyor, bu yüzden karar vermek için doğru zamanı bekleyerek erteliyor.
Tek kelime etmeden önce tüm gerçekleri istiyor. Bazen beklemek bir seçenek
olmayabilir, özellikle de birisi şu anda tehlikedeyse ve ona yardım etmeye karar
vermesi gerekiyorsa. Ertelemesi onu yenebilir ve
Bu nedenle yanlışlıkla bir Mağdura veya Nesneye zarar vermek. Bir bombanın tellerini kesmek
zorunda kaldığını ve ne yapacağına karar veremediğini hayal edin!
Yeri geldiğinde harekete geçmeyi, inandığı şeyleri savunmayı ve iddialı olma

riskini almayı öğrenmelidir. Gerçek atılganlık saldırgan değildir; İstenmeyene
sınırlar koyar ve istenene izin verir.
O olmadan dünyada değerli hiçbir şey yaratılamaz veya yapılamaz. Öğretmek için
“biliyorum” demek gerekir; sahip olmak için “Bu benim” demek gerekir; yaratmak
için "yaratıcıyım" demek gerekir. Tedbirli olmaya çok fazla odaklanırsa hiçbir zaman
iddialı olamayacak ve başkaları onu dinlemeyecektir.
Etik karar vermenin yedi adımı (toplumun etik kalitesini artırmak için çalışan kar
amacı gütmeyen bir kuruluş olan Josephson Etik Enstitüsü'ne göre) şunlardır: 1.
dur ve düşün 2. hedefleri
netleştir 3.
gerçekleri
belirle 4.
seçenekleri
geliştir 5. sonuçları
düşünün
6. seçin 7. izleyin
ve değiştirin Tedbirli olanın altıncı adımda başı belaya girerse seçin - yani eğer
Bir karar verilmeden önce altıncı adıma geçmek için yeterli zaman var.
Bu tür durumlara, bir polisin başıboş bir top olduğu (Ölümcül İhtiyatsızlık),
diğerinin ise işleri yavaş yavaş yapıp çözmek istediği polis dostum filmlerinde çok
sık rastlanır. Sorumluluklarını daha çok hisseder (Dikkat).
Dikkat olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç,
orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ:
Dikkatli bir karakter bir karar vermekle karşı karşıyadır.
• Oyunculuk
yapabilir mi? • Ne tehlikede? Bu onun için çok fazla baskı
mı? • Neden tereddüt
ediyor? • Çevrenizde karar vermek isteyen ve sabırsızlanan başka karakterler var mı?
o?
• Başka karakterler tarafından tuzağa mı düşürülüyor?
• Dikkatli mi davranıyor yoksa harekete geçmekten
korkuyor mu? • Bu durumun diğer alt senaryolarla ilişkisi nedir?
ORTA: Dikkatli karakter hala bilgi topluyor ve seçenekleri tartıyor. • Sonuçlar onun için çok mu büyük? ( Star
Trek komutanlarının karar
vermek zorunda olduğunu düşünün
Bütünün iyiliği için bir mürettebat üyesini feda etmek.)
• Bu konuda konuşacak başka kimsesi var mı? Güvendiği biri mi? Bir çeşit danışman mı? • Diğer
karakterler ne yapıyor? İsyana mı hazırlanıyorsunuz?
SON: Dikkatli karakter bir karar verir veya karar veren başkası tarafından devrilir.
• Bir karar veriyor mu?
Arkasında durabilir mi? • Değilse nasıl
bir kenara itiliyor? Yerine gelen kişi yanlış bir karar mı verdi? •
Kararın sonuçları nelerdir? • Dikkatli
karakter için tehlikede olan nedir?
• Kötü bir karar düzeltilebilir mi?
ÖRNEKLER Kral Lear,

WILLIAM SHAKESPEARE'İN KONU OLARAK
TUTUZLUĞU - Yaşlanan bir Kral aceleci bir karar verir ve krallığını zalim, bencil
kızlarına teslim eder ve kendisine ve krallığa gerçekten değer veren tek kızını
gönderir.
Ölümcül Silah, ALT KONU OLARAK
RICHARD DONNER Tedbirsizlik ve Dikkat - Kıdemli bir dedektif, intihara meyilli
bir ölüm arzusu gibi görünen genç bir dedektifle ortak olur.
Crimson Tide, TONY SCOTT

KONU OLARAK DİKKAT VE TASARRUF — ABD'nin bir nükleer füze denizaltısında
genç bir birinci subay, tetikten keyif alan kaptanının, emirlerini onaylamadan
önce füzelerini fırlatmasını engellemek için bir isyan çıkarır.
Küçük Kadınlar, LOUISA ALT KONU OLARAK

DİKKATLİ OLABİLİR Jo, uzun süredir arkadaşı olan Laurie ile evlenmeye karar
vermek için çok bekler ve sonunda onu küçük kız kardeşine kaptırır.
Durumlar 35 ve 36
AŞK SUÇLARI VE AŞK İÇİN KURBANLIK
"Ortalıkta dolaşan erkeklere karşı tavrım basit: Onları bulursanız öldürün."
–LORETTA LYNN
Aşk Suçları Suç, hukuka

aykırı, adaletsiz veya anlamsız bir eylemdir. Aşk Suçları tutku ve kıskançlık
içerir.
Bu durum bir Sevgiliye, bir Sevgiliye ve muhtemelen bir Açığa Çıkarıcıya ihtiyaç duyar.
Bu durumda Âşık, Sevgilisiyle suç işlemiş olur.
iki türü vardır: Gönüllü ve Gönülsüz.

Aşk suçları, kabul edilemeyecek birlikteliklerin istendiği kalp suçlarıdır. Bu
arzular toplum tarafından tabu olarak dışlanır ve katılımcıları ancak eylemi
gerçekleştirirlerse dışlarlar. Bu suçlar ilişkilerden veya tabulardan
kaynaklanabilir. Aşık ve Sevgili ya bir şekilde akrabadırlar ya da bir arada
olmakla bir tabuyu yıkıyorlardır. Kasıtsız suçta âşık ya çok geç olana ya da
çok geç olma noktasına gelene kadar yaptığının yanlış olduğunu bilmez.
Hatta suç üçüncü bir kişi tarafından haince planlanmış bile olabilir, ancak
bu yine de Aşık'ın yaşadığı şoku ve suçluluk duygusunu ortadan kaldırmaz.
Bu tür suçun gerçekleşmesinin birçok yolu vardır: •
kişinin annesi, kızı veya kız kardeşiyle evlendiğini
öğrenmesi • bilmeden kocanın ikiziyle
yatmak • birinin evli
olduğunu bilmemek •
partnerinin yaşını bilmemek •
bilmemek bir partnerin gerçek cinsiyeti • bir eşi öfke anında
istismar etmek, istismarcının kendisini durduramaması Gönüllü Aşk Suçlarının
bir özelliği vardır ki karşılıksız olabilir. Bu durumda Sevgili onların birbirleriyle olan ilişkilerini bilir
bir tabuyu yıkmaya istekli. Bu, Aşık'ın ilerlemesini durdurmayabilir ve genellikle

büyük bir komedi etkisi ve şok yaratır.
Aksi takdirde, her iki taraf da ne yaptığını biliyor ve bunun yanlış veya sosyal
açıdan kabul edilemez olduğu hissine kapılabilir ancak kendilerine engel olamazlar.
Bazı durumlar şunlardır: •

çocuğuna aşık olan bir ebeveyn veya tam tersi
• birbirine aşık olan bir kadın ve üvey oğlu • hem
babası hem de oğluyla yatan bir kadın •
görümcesini seven bir adam •
birbirine aşık
kardeşler • yaşlı bir kadın ve çok genç bir adam ve tam
tersi • fuhuş (hâlâ bazı tabuları var)
• öğretmen ve
öğrenci • eşcinsellik (bu kitabın yazıldığı sırada Amerika Birleşik Devletleri'nde ve birçok ülkede
birçok kişi tarafından tabu olarak kabul ediliyor) neredeyse katı nefret karşıtı yasalarla bunu
teşvik edin, araştırmanız da öyle)
• onanizm (hala tabu olarak kabul edilen ve nadiren açıkça tartışılan mastürbasyon)
1946'da yazan Polti, eşcinselliğin suç olduğunu belirtiyor. Buna karşı hala bir
tabu olmasına rağmen, bunu bir suç olarak ihmal etmeyi seçtim.
Bu konu hakkında herhangi birinin fikri ne olursa olsun, bu, rıza gösteren, alakasız
iki yetişkini içeriyor. Ancak birçok insan için bu konu oldukça kutuplaşmış bir
konudur ve bunu tabu olarak görmektedir.
Bunun toplum tarafından suç teşkil eden bir eylem olarak değerlendirilip
değerlendirilmeyeceği hikayenin zaman dilimine bağlıdır. Tarihte bunun normal
kabul edildiği birkaç dönem vardı, özellikle de tüm erkekler yıllarca savaşa gittiğinde.
Tabuları kullanmaya gelince araştırmanızı yapın. Ne bulacağınıza şaşırabilirsiniz.

Örneğin, Antik Dünyada Kadınlar kitabında James C. Thompson şöyle diyor: “Antik
Atina'da, meşru çocuklara ve mirasçılara sahip olmak için bir eş bir zorunluluktu,
ancak bir erkeğin kadın arkadaşlığı ve seks konusundaki normal arzusu, dışarıda
tatmin edilmesi gereken bir şeydi. evliliğin.
Bir kadının erkek arkadaşlığına olan arzusu hiçbir zaman fazla düşünülmedi.”
Özellikle aşk ve cinsellik söz konusu olduğunda başka pek çok tabu var ama
bunları araştırmayı size bırakıyorum. Bu konuda tavsiyem, hakkında yazmak
istediğiniz tabu türünü yazan birkaç yazarı okumaktır; erotik alanda bile sınırlar
vardır. Ayrıca senaryo yazarlığında dediğimiz "Jaws tekniğini" düşünün . Jaws
filminde köpekbalığını neredeyse hiç görmüyoruz ve filmi bu kadar yoğun kılan da
bu. İzleyicinin beyni
boşlukları dolduruyor ve hayal gücü çılgına dönüyor. Okuyucuya her şeyi anlatmanıza
gerek yok.
AŞIK Aşık, çok

derinden ve tutkuyla sevebilen kişidir. Duyguları ve arzularıyla temas halindedir ve
risk almaktan çekinmez... sadece gerçekleri bilmekten hoşlanır. Eğer Gönülsüz Aşk Suçuna
yakalanırsa ihanete uğramış hissedebilir ama genellikle daha iyisini bilmediği için kendini
suçluluk duygusundan kurtarabilir. Daha bunun bir “suç” olduğunu bilmeden bu kişiyi
sevdiğini anlayacak ve ne olursa olsun onu sevmeye devam etmeyi seçebilecektir.
Eğer işlediği suç gönüllü ise kararını vermiştir ama başkalarının ne düşündüğü
umurunda olabilir veya olmayabilir. Bu onun toplumdaki konumuna bağlıdır.
Eğer politik bir figürse, örneğin tüm kariyeri tehlikede olabilir.
Bir dakika harekete geçme kararı verebilir ve bir sonraki dakika fikrini değiştirebilir.
SEVGİLİ Sevgili de
âşıkla aynı durumdadır. Kendisi de aralarındaki ilişkinin farkında olmayan, istemsiz bir
katılımcı olabilir ama yaş, ırk ve medeni durum söz konusu olduğunda ne yaptığını biliyor.
Aşık hikayenin kahramanıdır, dolayısıyla İstemdışı Aşk Suçları durumunda bir şeyleri ondan
gizleyen kişi de Sevgili olacaktır.
Gönüllü Aşk Suçları söz konusu olduğunda onun da Aşık kadar kaybedecek çok şeyi
olabilir. Onun tutkusu Âşığınkine eşit olabilir veya ikna edilmeye ihtiyaç duyabilir. Belki Aşık
kapıyı çaldığında savunmasız bir noktadadır ve o anda yapılacak en doğru şeymiş gibi
görünür, ancak daha sonra pişmanlık duyar. Kendisi için oradan uzaklaşmanın kolay
olacağını düşünebilir ancak daha sonra bunun o kadar da kolay olmadığını anlar.
AÇIKLAYICI
İstenmeyen Aşk Suçları vakalarında Açığa Çıkarıcı mevcut olabilir.
Genellikle birlik hakkındaki gerçeği öğrenen masum bir seyircidir, ancak ikisini bir araya
getirme fikrinden keyif alan bir Kötü Adam da olabilir.
Hiçbir şey olmaması ve kimsenin ne olduğunu bilmemesi için gizlice ikisini ayırmaya
çalışmak isteyebilir. Kalbi açık ve doğru olabilir ve
sadece yardım etmek istiyor ama bilgiyi Aşıklar'dan saklamak yarardan çok
zarara neden olabilir.
Aşk Suçları ister olay örgüsü, ister yan olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Aşık,
Sevgilisiyle tanışır ve onun peşine düşer.
• Bu bir şans toplantısı mı olacak?
• Bu Kasıtsız Aşk Suçu mu yoksa Gönüllü Bir Suç mu olacak? • Sevgili
bu noktada ne hissediyor? Aşıkla ilgileniyor mu? • Bir Açığa Çıkarıcı dahil
olacak mı? Burada onu önceden haber vermeniz gerekebilir. • Aşıkların ne
tür ailevi veya toplumsal yükümlülükleri vardır? • Aşıklar bu birlikteliğin
peşinden gitmekten ne kaybedebilir?
ORTA: Aşık birçok engelle karşılaşır ama sonunda Sevgiliye kavuşur ve harekete geçebilir veya geçmeyebilir.
• Aşık ne tür engellerle
karşılaşacaktır? • Sevgili'nin hala ikna edilmeye
ihtiyacı var mı? Yoksa kendisi de o kadar istekli mi? • Eğer bu Kasıtsız bir
Aşk Suçu ise, neredeyse her şeyi kendi başlarına çözecekler mi ama
yoldan çıkmak mı? Gerçeği nasıl öğrenecekler? • Ne
kadar uzağa gidecekler? Bir şey olmadan önce durduruluyorlar mı? •
Daha yüksek riskler durumu onlar için daha zevkli hale
getiriyor mu? • Birlik hakkında başka kaç karakterin bilgisi var?
SON: Âşık ve Sevgili İsteyerek ise yakalanır, Gönülsüz ise gerçeği öğrenir. Şimdi yaptıklarının sonuçlarıyla
karşı karşıyalar. • Kimse onlara ihanet etti mi? • Aşık mı, Sevgili mi Shakespeare tarzı
intihara sürüklenecek? • Aşık
ve Sevgili birbirlerini görmekten vazgeçecekler mi? • Diğer karakterler ne
düşünüyor? Bunu bilecekler mi? • Aşıklar bu yüzden her
şeyini mi kaybedecek? • Her iki Aşık da hayatta kalacak mı?
Farklılıkları nedeniyle saldırıya mı uğrayacaklar? •
Mutlu son olacak mı?
"Aşk, başka bir kişinin mutluluğunun sizinki için gerekli olduğu durumdur."
–ROBERT HEINLEIN
Aşk İçin Kurban

Aşk için fedakarlık, sevilen bir şey uğruna değer verilen bir şeyden
vazgeçmek anlamına gelir.
Bu durumda Aşık, Kurban olur. Onun ihtiyaç ve arzuları, Sevgilinin iyiliği
kadar önemli değildir. Onu hiçbir şekilde incitme riskine girmez, bu yüzden
uzaktan onun için elinden geleni yapar ve ayrılır.
o yalnız. Kendisiyle barışıktır ve başkalarına karşı şefkatinin artmasına

izin verir.
Zamanla Sevgili onun peşine düşebilir. Onları ayrı tutan koşulların
değiştiğini umuyoruz; aksi takdirde her ikisinin de Aşk için Fedakarlık
yapması gerekebilir. Ancak bu Fedakarlık, neye bulaştıklarını bilen iki
sevgi dolu birey tarafından yapılacaktır. Anın sıcağında, yoğun bir
tutkuyla hareket etmiyorlar.
Hala aşılması gereken engeller olacak ama bunları birlikte aşmaya
çalışacaklar. Aşıklar ve bu hayattaki en önemli şey.
an.
Aşka Kurban ister olay örgüsü, ister yan olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Aşık, Sevgili ile
tanışır ve onun peşine düşmek ister. • Nerede ve nasıl buluşuyorlar? Unutulmaz mı?
Romantik? • Onu takip ediyor mu? • Onu daha fazla
takip etme
konusunda onu tereddüt ettiren şey nedir? Ne öğreniyor? •
Neden bu kadar çabuk aşık oluyor? Kader mi? Ona başka birini mi hatırlatıyor? •
Sevgili nasıl hissediyor? •
Diğer karakterlerin ne gibi etkileri var? Toplum? Tabular
mı? • Aşıklar hangi yönlerden aynıdır? Farklı mı (sınıf, yaş, ırk)?
ORTA: Aşık, Sevgiliye yardım eder ama elinden geldiğince onun hayatından uzak durur. İnsan
olarak kendini geliştirir. • Aşık neden hayatının dışında
kalır? • Sevgili onu hayatında istiyor
mu? Kalbi kırık mı? Onun utangaç olduğunu mu düşünüyor? • Kendini nasıl
geliştirir? Neden? Onun için daha iyi olmak için mi? •
Başka erkeklerle çıkıyor
mu? • Diğer karakterler ayrılıklarını
pekiştiriyor mu? • Ona nasıl yardım ediyor?
SON: Sevgili, Aşık'ın peşine düşer ve engellere birlikte göğüs gererler. • Sevgili neden şimdi
Sevgilinin
peşine düşüyor? Ne oluyor? • Reddedilmekten korkuyor
mu? O mu? • O mutlu mu?
Avanslarını geri veriyor mu? • Kaç engelle
karşılaşıyorlar? • Başarılılar mı? •
Diğer karakterler ne
düşünüyor veya ne yapıyor?
ÖRNEKLER Ağlayan
Oyun, NEIL JORDAN ALT KONU
OLARAK AŞK SUÇLARI - Bir İngiliz askeri IRA teröristleri tarafından
kaçırılır. Askerlerin dünyasına çekilen, kendisini kaçıranlardan biriyle
arkadaş olur. Tabular çoktur.
Oedipus Rex, SOFOKLES KONU

OLARAK AŞK SUÇLARI - Oedipus babasını öldürür ve annesiyle yatar. Oedipus
ne yaptığını öğrendiğinde sürgünü seçer ve Kreon'u krallığa bırakır.
Titanik, JAMES CAMERON'UN

KURBAN OLASI BİR OLAY — Romantik bir masalda, zengin bir kız ile fakir bir
oğlan, "batmaz" bir geminin talihsiz yolculuğunda tanışır. Sonunda onun için
kendini feda eder.
Ölmek Daha İyi, SAVAGE STEVE HOLLAND ALT KONU
OLARAK KURBANLIK— Birkaç aile krizi patlak verirken bir genç, kız arkadaşının
onu terk etmesiyle uğraşmak zorunda kalır. Yan binadaki bir değişim
öğrencisi, ona aşık olmasına rağmen kız arkadaşının kalbini geri kazanmaya
çalışması için ona yardım eder. Onun mutluluğu için duygularını feda eder.
Durumlar 37 ve 38
SEVDİĞİ BİRİNİN ÖLDÜRÜLMESİ VE CEZALANDIRILMASI
"Bu onun ilk cezasıdır; hiçbir suçlunun kendi yüreğinin kararıyla beraat etmemesidir."
–JUVENAL
Sevileni Öldürmek Öldürmek, kasten

şiddetle öldürmek demektir.
Bu durum bir Avcı, bir Kurban ve bir Sebep gerektirir.
İki tür cinayet vardır: Tanınmayan Kurban ve Tanınmış Kurban. Bir akrabayı
soğukkanlılıkla öldürüp öldürmeme kararı bu durumun özetidir; bu nedenle akraba
her zaman fiili öldürme gerçekleşmeden önce tanınacaktır.
KATİL VE TANINMAYAN KURBAN

Bu durum bir Sevilenin Öldürülmesi ile ilgili olsa da, Kurban, Avcı için sevilen biri
olarak tanınmayabilir. Bir kişinin soyunu bilmemek veya uzak bir akrabasını tanımamak,
özellikle eski çağlarda olağandışı bir durum değildir. Günümüzde evlat edinme,
boşanma ve birden fazla evlilik nedeniyle kişinin geniş aile ağacından habersiz olması
da alışılmadık bir durum değil.
Bu tür bir durumda, Avcı genellikle bir çocuğu, ebeveyni, kardeşi veya başka bir
akrabayı öldürme noktasındadır ve eylemi gerçekleştirmeden önce aralarında akraba
olduklarını öğrenir. (Eğer hikayeniz gerektiriyorsa, Avcının Kurbanıyla akraba olduğunu
öğrenmeden önce bu eylemi gerçekleştirmesini sağlayabilirsiniz.)
Bu ona açıklandıktan sonra, Katliam'ı devam ettirmeyecektir, ancak olabilecekler
karşısında suçluluk duygusu hâlâ onu bunaltmaktadır. Kurbanın nasıl öleceğini ve ne
yapmak üzere olduğunu zihninde canlandırıyor.
Bunun düşüncesiyle dehşete düşüyor.
Kurban'ı öldürmesini isteyen kişiyle yüzleşmek zorunda kalacağını biliyor ama

şu anda kendisi pek umurunda değil. Hatta Öldürme emrini veren kişiye bile
kızabilir, Avcının Kurbanla akraba olduğunu bilip bilmediğini merak edebilir;
özellikle de Kurbanla akraba olduklarını öğrenmeden önce Cinayeti tamamlamasını
sağlarsanız.
KATİL VE TANINAN KURBAN Burada Avcı, Kurban'ın
kendisiyle akraba olduğunu biliyor. Genellikle yakın akrabadırlar ama o bu fedakarlığı yapması
gerektiğini biliyor. Bunun başka yolu olmadığına inanıyor. Şunları yapabilir: • bunu yapmanın kendi
görevi olduğunu hissedebilir • bunu
yapmak için bir yemin
veya yemin etmiş olabilir ve bu yemini veya yemini bozmaktan korkabilir, özellikle de bu
Tanrı'ya yönelikse (Kendinizi korumayı
düşünün.) • bunun bir görev olduğunu
hissedebilirsiniz. gereklilik – diğer
hayatlar tehlikede olabilir • bunu yapması için
şantaja maruz kalmış olabilirsiniz • bunu devlet, bencillik, şeref veya tutku nedeniyle yapmış
olabilir. Toplumdaki konumu da zaman dilimi kadar bir faktör olacaktır. Antik çağda bir Kral, bir
savaşın kazanılmasını garanti altına almak için kızını feda ederse, bu asil bir davranış olarak
değerlendirilebilir. Bugün bu bir suç eylemi olarak değerlendirilecektir.
KURBAN
Tanınmayan Kurban'ın hikayede pek büyük bir yeri olmayabilir.
Eğer Kurban hâlâ hayattaysa Avcı, Kurban'ı korumak isteyecektir. Avcı aralarında
akrabalık olduğunu öğrendiğinde kendisi ve hikaye büyük ihtimalle Katliam emrini
verene misilleme yapmaya odaklanacak. Bu tehdit ortadan kalkmayacak ve ele
alınması gerekiyor. Avcı başarısız olursa, işi bitirmek için onun yerine başka bir
Avcı gönderilecek.
Tanınmış Kurban hemen öldürülmezse daha büyük bir rol oynayabilir. Avcının
bir akrabasını öldürmeye karar verme süreci büyük olasılıkla incelenecektir.
Avcının vicdanı gibi davranıp ona bunu yapmaması için yalvaran başka karakterler
de olabilir.
NEDEN Sebep ,
Cinayetin tamamlanması için geçerli, inandırıcı bir motivasyondur. Bu en
önemli kısımdır, çünkü tüm hikaye okuyucunun Avcının başka seçeneği veya
hareket tarzı olmadığına inanmasına bağlıdır.
Sebep ancak öldürme emrini veren kişi için geçerli ve inandırıcı olabilir. Belki
paranoyak bir kral, Kurban'ın kendisine karşı komplo kurduğundan şüpheleniyordur.
Başkaları bu delili kabul etmese bile elinde bunu destekleyecek bazı deliller
olmalıdır.
Sevilen Birini Öldürmek olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa
da başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Avcı
birini öldürmesi gerektiğini öğrenir ve görevini yapmayı kabul eder, yoksa Avcı
nefret nedeniyle birini öldürmeye kalkışmak.
• Avcı, Kurbanla akraba olduğunu henüz biliyor mu? • Onun
hakkında bir şey biliyor mu? • Mağdur
çaresiz mi? • Mağdur bunu
şimdi mi yoksa daha sonra mı öğrenecek? • Karar
vermesi gereken planlamanın ne kadarı kaldı? Ne kadar çok plan yapmak zorunda kalırsa, o kadar suçlu olur
daha sonra
hissedeceğiz. • Bunu öğrenen başka aile üyeleri var mı? • Avcı bunun
gerekli bir fedakarlık olduğunu mu düşünüyor? • Kendisi
buna katılıyor mu? • Avcı
kirli işi neden başka birine yaptıramıyor? Bu onun görevi mi? Yemini mi? O yaptı mı
yapmak ister
misin? • Avcı, eylemden önceki günlerde Kurbanla etkileşime giriyor mu?
ORTA: Tanınmayan Cinayet'te Avcı, Kurban'ı bulur ve onu öldürmek üzereyken
Kurban'ın bir akraba olduğunu anlar ve durur. Tanınmış Katliam'da Avcı, Katliam'a
hazırlanır. Başkaları onun yoluna çıkmaya çalışabilir.
• Tanınmayan: Avcı, Kurbanla olan ilişkisini nasıl öğrenir? Başka bir karakter ona anlatıyor mu? (Bu,
Cinayet gerçekleşmeden önce gerçekleşecektir.) • Tanınmayan: Avcı, haberi ilk
öğrendiğinde inanır mı? Habere inanıp inanmayacağına karar verirken hâlâ bir iki dakikalığına Cinayeti
gerçekleştirmeye devam ediyor mu?
• Tanınmayan: Kurban kendini kurtarmak için ne yapar? Yoksa daha büyük bir iyilik uğruna kendini feda
etmeye mi hazır?
• Tanınmayan: Eğer avcı bunu yapmazsa tehlikede olan nedir? • Tanındı: Avcı,
Katliam'a hazırlık konusunda ne düşünüyor? gelmeye çalışır mı
Kurban'ı kurban etmenin merhametli bir yolunu buldunuz mu?
• Tanındı: Yoluna başka karakterler çıkıyor mu? Onu suçlu hissettirmeye mi çalışıyorlar? •
Tanınmış: Görevini yerine getirmezse tehlikede olan ne? • Tanınan:
Mağdurla önceden herhangi bir temas kuracak mı? Son bir dileğini yerine getirecek mi?
SON: Tanınmayan Avcı, Kurbanı kurtarır ve eylemlerinin sonuçlarıyla yüzleşir. Şu
anda kendisi de kaçıyor olabilir. Tanınmış Avcı görevini yapar ve kendi vicdanıyla
yüzleşir. Kendi hayatına son vermeye sürüklenebilir.
• Tanınmayan: Bu Katliam mutlu bir şekilde sona erebilecek mi? (Tanınan, birisi Kurban'ı kurtarmaya
gelmediği sürece bunu yapmaz.) • Tanınmayan:
Kurban, Avcı'nın kaçmasına yardım edecek mi?
• Tanınmayan: Kurban bildiği hayatından vazgeçip kaçmak zorunda mı kalacak?

Herkes hâlâ onun kurban edilmesini
istiyor mu? • Tanındı: Ailenin geri kalanı Avcıyı katlettiği için reddedecek mi? Korkacaklar mı
ondan mı?
• Tanındı: Avcı suçluluk duygusundan kendini delirtecek mi? Yoksa duygularını bastıracak mı?
• Tanınmış: Eğer Avcı sevdiği kişiyi bir amaç ya da belirli bir iyilik için feda ettiyse, neden
başarısız olursa ya da iyilik kabul edilmezse nasıl tepki verecektir?
“İman eden güçlüdür; şüphe eden zayıftır. Güçlü inançlar büyük eylemlerden önce
gelir.”
–LOUISA MAY ALCOTT
Mahkumiyet
Mahkumiyet, bir şeye güçlü ikna veya inançtır.
Bu durumda Avcı, Meydan Okuyan olur. Statükoya meydan okur, yeminlerini ve
yeminlerini sorgular ve zarar veren kural veya kanunlara uymaz.
Kendisine söyleneni körü körüne takip etmeyecektir. Her şeyin geçerliliğini

sorguluyor, özellikle de bir başkasını öldürmesi istendiğinde. Genellikle amaçlanan
Kurbanla olan ilişkisinin ve kendisine yapılan itaat büyüsünü bozan şeyin aile bağı
olduğunun farkındadır. Ancak bu durum akraba olmalarını gerektirmez. Mağdur bir
aile üyesine veya arkadaşına benzeyebilir.
Bu durumda mağdur, geniş bir grup insan da olabilir. Belki de tüm bir iş gücü
bundan faydalanıyor ve Challenger da onlardan biri ya da onlardan faydalanmak
gibi kirli işleri yapmaya çağrılan kişi.
Ona göre tüm dünyası başına yıkılmış gibi görünüyor.

Doğru olduğuna inandığı her şey artık sorgulanıyor. Pek çok şeye inandı; bütün
hayatı bir yalan mıydı?
Dünyayı değiştirebileceğini veya herkesin gözünü yürürlükteki yasaların
yanlışlığına açabileceğini düşünerek idealist olabilir, ancak çoğu insanın değişimden
korktuğu gibi bu genellikle sonunda onun öldürülmesine, kovulmasına veya
dışlanmasına neden olur. Ama inandığı şeyi sonuna kadar savunur.
Mahkumiyet olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç,
orta ve sonun unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Challenger'dan bir akrabasına veya yakın arkadaşına zarar vermesi istenir.
Her zaman sahip olduğu kurallara uymak ile ailesine olan sevgisi arasında kalmıştır. • Mağdurla
ne tür
bir ilişkisi var? • Mağdur büyük bir grup insandan mı
oluşuyor? • Zaten statükodan biraz
bıkmış mı? Bundan önce başka bir şey oldu mu
durum?
• Bundan önce kaç kişiye hafif de olsa zarar verdi? • Diğer
karakterler ona devam etmesi için baskı mı
yapıyor? • Kurban ve Meydan Okuyan
nasıl buluşuyor? • Mağdura ne yapması gerekiyor?
ORTA: Meydan Okuyan, Kurban'a zarar vermeye çalışabilir ancak bunu yapamaz. Bunun
yerine Kurban'ı kurtarır ve kendini tehlikeye atar.
• Challenger için tehlikede olan nedir? Her şeyini kaybedecek
mi? • Kurban, Meydan Okuyan hakkında ne düşünüyor? Challenger kurtardığı halde kızgın mı?
o?
• Kurban şimdi Challenger'a yardım edecek
mi? • Kurban Meydan Okuyan'dan intikam almak isteyecek mi? Yoksa
patronu mu? • Başka karakterler de dahil mi? Belki Challenger'ın peşinden gelen diğer Avcılar? Veya
değişim istemeyenler?
SON: Challenger inandığı şey için ayağa kalkar ama sonunda kendini feda edebilir. • Challenger
nasıl bir duruş sergiliyor?
(Kurbanı kurtarıp ortadan kaybolmuyor. Sesini duyurmak istiyor.) • Kurban ona yardım mı
ediyor? •
Challenger bu durumdan
zarar görmeden çıkabilecek mi? • Patronu adalet
önüne çıkarılacak mı? • Eğer kendisi
başarılı olursa diğerleri ne kazanacak? (Norma Rae'yi ve sendikalaşmayı düşünün.) •
Onun tutumunun gelecek nesiller üzerinde uzun süreli bir etki yaratacağı hissine mi kapılıyoruz?
ÖRNEKLER Sophie'nin
Seçimi, WILLIAM STYRON SEVDİĞİ BİRİNİ
ALT KONU OLARAK ÖLDÜRÜYOR - Sophie, Nazi toplama kamplarından sağ
kurtulan biridir ve yapmak zorunda kaldığı seçimle, yani çocuklarından birini
Nazilere kurban etmekle uğraşmak zorundadır.
Aulis'te Iphigenia, EURIPIDES'İN
SEVDİĞİ BİRİNİ KORUMA OLARAK KATLETMESİ— Yunan ordusu büyük bir savaşa
yelken açmak üzeredir ama rüzgarlar esmeyi reddeder. Kral Agamemnon,
rüzgârların yeniden esmesini sağlamak için kızı Iphigenia'yı kurban etmesi için
tanrılardan bir mesaj alır.
Norma Rae, MARTIN RITT KONU
OLARAK HÜKÜMETLİ - Genç, bekar bir anne ve tekstil işçisi, sorunlara rağmen
fabrikasının sendikalaşmasına yardım etmeyi kabul eder ve
tehlikeler söz konusudur.

Taşıyıcı, LOUIS LETERRIER'İN KONU OLARAK
HÜKÜMLENDİRİLMESİ Frank Martin, kendisini hiçbir soru sorulmadan malları taşıyan bir paralı asker
olarak işe alır. Frank mevcut "paketinin" hareket ettiğini fark eder ve çantanın içine bakar ve güzel,
ağzı tıkanmış bir kadın bulur. İşvereni inançlarını test ettiğinde kadına yardım etmeye karar verir.
Durumlar 39 ve 40
KENDİNİ FEDAKARLIK VE KENDİNİ KORUMA
"Hayatta gerçek neşeyi ve mutluluğu, verdiğinizde, verdiğinizde, vermeye devam ettiğinizde ve

bedelini asla hesaba katmadığınızda bulursunuz."
–EILEEN CADDY
Fedakarlık Fedakarlık
asil, cömert ve bencil olmayan bir davranıştır.

Bu durum bir Kahraman, bir Nesne ve Bir Kurban Edilen Şey gerektirir. Üç tür Kurban
vardır: Biri bencilcedir - Tutkular İçin Kurban - diğer ikisi ise bencil değildir - İdeal için Kurban
ve Akrabalar için Kurban.
KURBAN OLAN ŞEY Kurban

edilen şey doğası gereği bencil ya da bencil olmayan olabilir.
Fedakarlık, saf niyetlerle yapıldığında harika bir şey olabilir.
Ancak bazen bir karakterin Fedakarlık gösterisindeki amacı başka bir karakterin kendisini
suçlu ya da ona karşı yükümlü hissetmesini sağlamak olabilir. Eğer kendini bekçi veya şehit
ilan eden ve değerini yalnızca almak için vermekte bulan biriyse, başkalarını manipüle etmek
için Fedakarlığı bir araç olarak kullanıyor demektir. Çoğu zaman ona yakın olanlar ondan
hediye ve yardım kabul etmek istemezler çünkü bazı şartlar olduğunu bilirler. Bunun bir
örneği olarak Herkes Raymond'u Seviyor'daki Ray Romano'nun annesini düşünün . İhtiyaç
duyulma tutkusunu yerine getirmek için ailesi için fedakarlık yapar.
Tutku için yapılan bu Bencil Fedakarlık, genellikle kişinin kendi çıkarı için veya başkalarını
manipüle etmek için yaptığı fedakarlık anlamına gelir.
Tutku kişinin dürtüsel veya mantıksız hareket etmesine neden olabilir:
• bir tutku uğruna kutsal yeminleri feda
etmek • ayartılma nedeniyle onurunu
feda etmek • bir tutku uğruna
sağlığını feda etmek • bir tutku uğruna servetini feda etmek
Gerçek Fedakarlık, saf niyetleri olan bir kahramanı, siyasi veya dini nedenlerden,
şeref veya dindarlıktan dolayı fedakarlık yapmaya karar veren birini içerir.
Bu aşağıdakilerden fedakarlık olabilir: •
bağlar
• ilgi alanları
• hırs •
hedefler
• sevgi
• mutluluk •
alçakgönüllülük • yaşamın kendisi
İdealler uğruna fedakarlık aşağıdakilerden oluşur: •

sözünü tutmak için fedakarlık yapmak
• halkı için fedakarlık yapmak •
inancı uğruna fedakarlık yapmak
Akrabalar için fedakarlık aşağıdakilerden oluşur: •

arkadaşları için fedakarlık yapmak •
anne-baba veya kardeşler için fedakarlık yapmak •
bir çocuğun mutluluğu için fedakarlık yapmak
KAHRAMAN
İdealist ve Akraba tiplerinde kahraman, bir şeyi feda etmeye karar verdiğinde
niyeti saftır. Her an bir düzenbaz olabilir ama burada dik durduğunda sözüne
sadıktır.
Son nefesine kadar mücadele edecek. Diğer karakterler ondan nefret edebilir ama en
büyük fedakarlığı, belki de kendilerinin yapmaya cesaret edemedikleri bir fedakarlığı
yaptığında ona hayranlık duymaktan kendilerini alamazlar.
Tutkulu fedakarlık türündeki kahraman daha çok bencil taraftadır.
Ya başkalarını kendisi için bir şeyler yapmaya yönlendirmek ister ya da arzularının
kendisini ele geçirmesine izin verir ve aslında feda etmeye hakkı olmadığı şeyleri
feda eder. Belki de hayatındaki birikimini kumar uğruna feda eden evli bir adamdır.
Ya da yeni tanıştığı bir kadınla birlikte olmak istediği için kiliseye olan yeminini
feda eden bir rahip.
NESNE
Nesne, uğruna feda edilen nesnedir. Arzulanan İdeal, Akraba veya Tutkudur.
Somut veya soyut olabilir; her iki durumda da Kahraman için önemlidir.
Kendini Feda Etme olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da, unsurlar
başı, ortası ve sonu aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Kahraman, Nesne için bir şeyi feda edecek konuma getirilir. Ne yapacağından emin değil. • Ne
tür bir Nesnedir? • Kahraman, feda edilen şeyle ne
kadar derinden bağlantılıdır?
• Başka karakterler ona yardım etmeyi teklif edecek mi? •
Kahraman ilk başta fedakarlık yapmanın bir
yolunu bulmaya çalışacak mı? • Kahraman fedakarlık yaparak ne
kazanmak ister? Bir milleti değiştirecek mi?
(İdealist)? Birinin hayatını kurtarmak mı (Kindred)? Bir arzuyu (Tutku) yerine getirmek mi?
• Kahramanı fedakarlık yapma yeteneğine sahip kılan şey
nedir? • Kahramanın özel yetenekleri var mı?
ORTA: Kahraman fedakarlık yapmaya karar verir ve şansını dener.
• Kahraman fedakarlık yaparken herhangi bir engelle karşılaşacak mı? Başka bir karakter durmaya çalışacak mı?
o?
• Tüm engelleri içsel mi olacak? Kendinden şüphe mi edecek?
• Kahraman Tutkuluysa, eylemlerinin sonuçlarını düşünecek mi? • Diğer
karakterler nasıl tepki verecek? •
Kahraman ne yapacağı konusunda birine güvenecek mi? • Kahraman
fedakarlıktan kaçınmak için son çare olarak çaba gösterecek mi?
SON: Kahraman, eylemlerinin sonuçlarıyla yüzleşir.
• Kahraman bu çetin sınavdan sağ
çıkabildi mi? • Kendini feda etse bile arzu ettiği sonucu yaratabildi mi? •
Eğer Kahraman Tutkuluysa, parçaları toplayıp hayatını yeniden toparlayabilecek mi?
O da istiyor mu?
• Başka bir karakter ilham alıp Kahramanın kaldığı yerden devam edecek
mi? • Bu fedakarlıktan ne öğreniliyor?
"Açlık, aşk, acı ve korku, bireyin kendini koruma içgüdüsünü yöneten iç güçlerden bazılarıdır."
-ALBERT EİNSTEİN
Kendini Koruma
Kendini Koruma, yaralanma veya zarardan korunmak ve güvende kalmak anlamına
gelir.
Bu durumda Kahraman Koruyucu olur. Kendine ve hayatına değer verir ve mücadele
etmeden pes etmez. Gerçek aşkın kendini sevmekle başladığının farkına varır. Etrafındaki
herkes aşıkmış gibi davranabilir ama er ya da geç güvensizlikleri ortaya çıkacaktır. Gerçek
aşk güvendedir.
Kendini sevme, manevi disiplinlerde bile sıklıkla ihmal edilir. Bize başkalarına karşı
koşulsuz sevmemiz öğretilir, ancak kendimizi tamamen sevene kadar bu imkansızdır, aksi
takdirde üretilen sevgi ancak
şartlı olmak Kendini sevmek topluma büyük bir armağandır çünkü iyileştirir. Kendini
sevmek kişinin bencil olduğu anlamına gelmez; başkalarının yanında olabilmek için
iyileşmeye zaman ayırmanız ve kendiniz üzerinde çalışmanız anlamına gelir. Aşk kendinden
bir şeyler vermektir; her şey açık olmakla ilgilidir. Kişi içeriye girip verecek bir kaynak
geliştirene kadar bu başarılamaz.
Çocukluğundan beri istismara uğrayan bir kadın, çocuklarını istismar etmeden nasıl
yetiştirebilir? Gelecekteki çocuklarını koşulsuz olarak sevmek için kendi içinde yeterli
kaynağı bulabilir mi veya inşa edebilir mi? Acısını iyileştirir ve kendine bakarsa dünyanın
en iyi annelerinden biri olabilir. Her zaman umut vardır ama önce kendine yardım
edebilmesi için bu fırsata ihtiyacı vardır.
Bu Kahraman başkalarına vaktinden önce yardım etmeye çalışmayacaktır. Çoğu zaman
insanlar başlangıçta yardım istemezler. Arkasına yaslanacak ve doğru zaman gelene
kadar bekleyecek. İhtiyaç duyulduğunda ulaşılabilir olacaktır ancak yardım etmek için
baskı yapmaz çünkü bu yalnızca kendisini faydalı kılmak veya diğer kişinin kurtarıcısı
olmak için bencilce bir ihtiyaç olacaktır. Hazır olduğunda başkalarına rehberlik eden bir
lider ve öğretmendir.
Çatışma, kim olduğunu öğrenene kadar dikkat dağıtıcı unsurları ve kendine odaklanma
konusundaki olası suçluluk duygularını uzak tutma çabasından kaynaklanır: • Hayattan ne
istiyor?
• Hedefleri ve arzuları nelerdir?
• Ağrısı nedir?
Bir başkası için kendini feda etmesi gibi bir durum ortaya çıkarsa bunu yapmaz.
Genellikle bu bir ölüm kalım durumu değildir. Diğerleri onun zamanını veya kaynaklarını
feda etmesini isteyebilir. İhtiyaçlarını bir kenara bırakmak yerine “Hayır” demeyi öğreniyor.
Bu durum Şifa Yolculuğuna benzer ancak burada daha benmerkezci ve kendine

odaklıdır. Bir tedavi ya da herhangi bir nesne aramayacak; bunun yerine gerçek benliğini
arıyor ve o benliğini koruyor. Pek çok anne bu ikilemi anlayabilir, zira kendilerinden
çocuklarını büyütmek için bir kişi olarak kim olduklarına dair her şeyi bir kenara bırakmaları
istenmektedir. Çocukları için yaşamaları isteniyor.
Kendini Koruma olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç,
orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Kahraman hayatında bir
değişiklik yapması gerektiğini fark eder.
İçine dönüp kendini iyileştirmeye başlar. • Bu
farkındalığı ne sağladı? Bir hastalığa mı yakalandı, kaza mı geçirdi? • İyileşme
Yolculuğuna nasıl başlıyor? Bunu yapan başka biriyle tanışıyor mu?
Seminere gidiyor mu?
• Kendini suçlu mu hissediyor? Sorumlulukları var mı? •

Başkaları onsuz hayatta kalabilir mi? Onu öngörülen rolünden çıkaracaklar mı? •
Başkalarına bu konuda ciddi olduğunu göstermek için onların önünde "çıldırmaya" ihtiyacı var mı?
ORTA: Kahraman, iç kararlılığını sınamak için birçok engelle karşı karşıyadır.

Sürekli olarak dünyayla eski ilişki kurma biçimine geri dönme cazibesine kapılıyor. • Neden baştan çıkıyor? Zayıf
noktası
nedir (örneğin, çocukları onun yazılarına dalıyor mu?)
zaman)?
• Bazen her şeyin eski haline dönmesi onun için daha kolay görünüyor mu? • Devam
etmesini sağlayan şey nedir? Son içtiği biraya kadar elindeki alkolik gibi ona değişmesini hatırlatan bir
Nesnesi var mı? • Devam etmek için nelerden vazgeçmesi
gerekecek? (Bazı alkolikler tüm eski alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda kalırlar.
arkadaşlar.) • Kaç engelle karşılaşacak?

SON: O değişmiş bir kişidir ve artık başkalarına yardım etmeye hazırdır.
• Başkaları onun bir değişiklik yapmasından artık memnun mu? Onun yeni yaşam tarzını kabul ediyorlar
mı? Yoksa Kahramanın eski haline dönmesini mi istiyorlar? • Artık
başkalarının ne düşündüğünü umursuyor mu? Hala onu suçlu hissettirebilirler mi? •
Yaptığı değişikliklerden memnun mu? • Yeni
kaynaklarıyla şimdi ne yapacak? Başkalarının da aynı şeyi yapmasına yardım etmek mi
istiyorsunuz? • Onun metamorfozunu nasıl
göstereceksiniz? • Başkaları onun bir değişiklik yaptığını veya kendini bulduğunu bilecek mi? ( Madison Köprülerini düşünün
İlçe.)
ÖRNEKLER Karayip
Korsanları: Siyah İnci'nin
Laneti, GORE VERBINSKI KONU OLARAK TUTKU İÇİN
KURBANLIK— Korsan Jack Sparrow, bunun kendisine gemiyi geri alma fırsatını
vereceği umuduyla bir valinin kızını korsan arkadaşlarından kurtarmak için
yola çıkar. ondan çalındı. Yoldaşlarının yardımına koşmak için özgürlüğünü
ve servetini feda eder. Partneri, zor durumdaki genç kız için sahip olduğu her
şeyi feda eder.
Madison County Köprüleri, ROBERT JAMES WALLER AKRABALAR

İÇİN KURBANLIK VE KENDİNİ KORUMA KONUSU— Fotoğrafçı Robert Kincaid,
1960'larda dört gün boyunca ev hanımı Francesca Johnson'ın hayatına giriyor.
Ona aşık olur, eskiden olduğu kadını hatırlar ve kendini öğrenir (Kendini
Koruma), ancak akraba uğruna duygularını feda eder.
Güvenli, TODD HAYNES

KONU OLARAK KENDİNİ KORUMA— Bir ev kadını, günümüz dünyasında

yaygın olarak görülen toksinlere karşı duyarlı hale geldiğini iddia ederek
hastalanır: egzoz, duman, aerosol sprey. Doktoru onu muayene ediyor ve
hiçbir sorun bulamıyor. New Age dinlenme merkezine gitmek için her şeyi
bırakmaya karar verir. Kendini iyileştirmeye çalışıyor.
Konuşulacak Bir Şey: LASSE HALLSTROM KENDİNİ
KORUMA KONUSU Grace, kocası Eddie'nin onu başka bir kadınla aldattığını
keşfeder. Gecenin bir yarısı sokakta onunla karşılaştıktan sonra onu terk
etmeye ve kız kardeşinin yanına ebeveynlerinin çiftliğine taşınmaya karar
verir. Eski hayatından kopup yeni bir hayat başlatmaya çalışırken başta babası
olmak üzere herkesin otoritesini sorgular.
Durumlar 41 ve 42
SEVDİĞİ BİRİNİN ŞEREFLİĞİNİ KEŞFEDİN VE
SEVİLEN BİRİNİN ONURUNUN KEŞFİ
“Doğmuş hiçbir gezginin geri dönmediği, keşfedilmemiş ülke.”
-WİLLİAM SHAKESPEARE
Sevilen Kişinin Onursuzluğunun Keşfi Keşif, keşfeden kişi

tarafından daha önce bilinmeyen bir şeyin ifşa edilmesi, ifşa edilmesi veya ifşa
edilmesidir.
Bu durum bir Kaşif ve bir Suçlu gerektirir. Sunduğu psikolojik mücadele açısından
Sevilenin Öldürülmesine benzer ancak kahramanın yüksek idealinin yerini utanç kırbacı
alır.
Bu durumda kahraman sevilen birinin, genellikle yakın aile üyelerinden
birinin (baba, anne, çocuk, eş) utancını keşfeder, ancak bu utanç aynı zamanda
romantik bir partnerden veya arkadaştan da gelebilir.
Utanç, Suçlu'nun şu anda yapmakta olduğu bir şey olabilir; tıpkı bir çocuğun
uyuşturucu kullanması veya bir annenin striptizci olarak çalışması gibi. Ya da geçmişten
gizli tutulan ve mümkün olan en kötü zamanda Discoverer'a ifşa edilmek üzere saklanan
bir şey olabilir; tıpkı amcasının zimmete para geçiren biri olduğunu öğrenen ve bu
nedenle siyasi yarıştan çekilmek zorunda kalan bir politikacının göreve aday olması gibi.
KEŞFEDİN
Keşfeden kişi, bu keşiften dolayı kaybedecek bir şeyi olan kişidir; bu ister ebeveynine
duyduğu saygı, ister sosyal konumu ve uğruna çok çalıştığı saygı olsun. İlk başta
keşfettiklerine inanamaz ve tüm hayatının gözünün önünden yıkıldığını düşünebilir.
Şüphelerini doğrulamak için ailedeki diğer kişileri sorgulayabilir ya da hemen

Suçlu'ya gidip onunla yüzleşebilir. Onun kaygısı ya Suçlu'nun iyiliği için ya da kendisi
için olacaktır. Bu bize onun gerçekliğini gösterecek
karakter - başkaları için endişeleniyor mu? Suçlu'nun arkasında mı duracak yoksa

yapılanları saklamaya mı çalışacak?
SUÇLU Suçlu , asil ya da

bencil olabilir. Davranışı utanç verici ama bunu başkasına yardım etmek için
yaptıysa sempatik bir karakter. Çocukları için masaya yemek koymak için bunu
yapmak zorunda kalmış olabilir.
Eğer bunu başkasını düşünmeden ve sadece yapmak istediği bir şey olduğu için
yaptıysa bencillik yapıyor demektir. Sonuçlarını hiç düşündü mü? Habersiz miydi?
Sevilen Kişinin Onursuzluğunun Keşfinin olay örgüsü, alt olay örgüsü olarak kullanılıp kullanılmadığı,
İster olay olsun, başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Keşif,
Suçlu'nun eylemi hakkında bir ipucu alır. Daha detaylı incelemeye karar verir.
• Öğrendiği şeye hemen inanacak mı? Yoksa ikna edilmeye mi ihtiyacı olacak? • Bu utanç ona ne
kadar zarar verir? Duygusal olarak mı? Sosyal olarak? • Suçlu'ya ne kadar yakın? •
Suçlu pişman mı yoksa yaptığının arkasında
mı duruyor? • Suçlu'nun bundan hiç utanması var mı? Yoksa tamamen Discoverer'ın nasıl
hissettiğiyle mi ilgili? (Biz
diğer insanların olaylara nasıl tepki vereceğini kontrol edemez.)
• Discoverer bu konuyu başkalarıyla konuşacak mı? •
Suçlu Olan bunu Keşif için mi yaptı? (Beslenmek için bir şeyler yapan bir anneyi düşünün
onun çocuğu. Bu şekilde Discoverer'ın da bir miktar suçluluğu olacaktır.)
ORTA: Keşif, Suçlu ile yüzleşir. • Suçlu bunu hemen itiraf edecek mi? • Discoverer, Suçlu
ile yüzleşmekte sorun yaşıyor mu? • Suçlu nasıl tepki
verir? İşleri daha da kötüleştiriyor mu? • Bu noktada başka bir karakter işin
içine girecek mi? • Discoverer ne yapmak istiyor? Suçluyu uzaklaştırmak mı?
Parasını mı ödeyeceksin? Ne yapıldığını gizle? Ondan uzaklaşmak mı? • Suçlu,

durumu Keşfeden'in istediği şekilde ele almayı kabul edecek mi? O mu?
zor mu olacak?
SON: Keşif, Suçlu'nun eylemlerinin sonuçlarıyla istese de istemese de ilgilenir. Suçlu ya işbirliği yapar ya da yapmaz. •
Discoverer durumla etkili bir şekilde başa çıkmayı başardı mı? Yoksa işler daha mı kötüye gitti? • Suçlu, yaptığı şeyden dolayı
ailenin geri
kalanı tarafından reddedildi mi? buluyorlar mı
dışarı?
• Suçlu ile Kaşif'in bir daha ilişkisi olacak mı? • Kaşif Suçluyu affedebilecek mi? •
Discoverer bu deneyimden herhangi bir şey öğrendi
mi? Peki ya Suçlu Olan?
“Ahlak, özel bir birey olarak insanın eylemlerini düzenler; onur, kamuya açık bir adam
olarak yaptığı davranışlar.
–ESTEBAN ECHEVERRIA
Sevilen Birinin Onurunun Keşfi

Onur; dürüstlük, saygınlık, liyakat, saygı ve hayranlıktır.
Bu durumda Suçlu, Onurlu olur. Keşif, Onurlu Kişi'nin her zaman bir zavallı, bir
şaka ya da bir çeşit uyumsuz olduğunu düşünmüştü ama artık yanıldığını biliyor.
Şimdi varsayımlarından dolayı kendini suçlu hisseden odur.
Şerefli Kişi genellikle övgüyü hak etmeye çalışmadan iyi şeyler yapardı. Bir gönüllü,
bir hayırsever, sorunlu bir çocuğun ablası, bir hayvan kurtarıcısı, usta bir sporcu ya da
ailenin geri kalanına söylemeden ödül kazanan bir öğrenci olabilir.
Bazen bu şeyler, Onurlu Kişi ölünceye kadar keşfedilmez; tıpkı Discoverer'a

çaresizce ihtiyaç duyduğunda para gönderen kişinin kendisi olduğu ortaya çıkan
huysuz yaşlı kadın gibi.
Bu tür bir Discovery, Discoverer'ı sonsuza dek değiştirecek gibi görünüyor. Dünyaya
ve insanlara bakışı tamamen değişti. Sonuçta onun varsayımları yanlıştı; başka kaç
varsayımı yanlıştı? Bundan sonra daha iyi bir insan olmak için çabalayabilir ve insanlara
şans verebilir.
Çatışma başkalarıyla olan ilişkilerinden kaynaklanır. Başkalarına karşı çok alaycı ve
küstah davranmış olabilir. Artık değişmeye çalışacak. Başkaları ona izin verecek mi?
Sevilen Birinin Onurunun Keşfi olay örgüsü, alt olay örgüsü veya
Olayda başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Keşif, birisi hakkında
yanıldığını öğrenir ve suçunu bastırabilse de bu konuda kendini suçlu hisseder. • Hatalı olduğunu
nasıl öğrenir? Ne oluyor? • Şerefli Kişi hala hayatta mı? Eğer öyleyse, hâlâ
Discoverer'ın yakınında mı yaşıyor? • Akrabalar
mı? Ne kadar yakınlardı/yakınlardı? • Kaşif, Şerefli Olanı ziyaret edecek
mi? • Şerefli Kişi bu ziyareti yapacak mı?
Yoksa onun hakkında alaycı mı davranıyor?
• Burada tehlikede olan nedir? İlişki? Discoverer neden bu ilişkiyi
şimdi istiyor?
bu yeni bilgiye sahip mi? •
Şerefli Kişi bunu neden sır olarak sakladı? Yoksa açıkta mı bıraktı?
ORTA: Keşif, Şerefli Olan'ı telafi etmeye çalışır. • Bunu ona nasıl telafi etmeye çalışıyor? • Şerefli
Kişi henüz yanıt verecek mi? Eğer ölürse
ailesine telafi edecek mi, yoksa
örneğin çocuklar? •
Şerefli Kişi Discoverer'ı ne kadar zorluyor? • Şerefli Kişi, Kaşif'in
onun hakkında bilgi sahibi olmasına kızdı mı? • Onu onunla barışmaktan
alıkoyan engeller neler?
SON: Keşif, Şereflendirilmiş Kişi'ye daha çok benzemeye çalışıyor.
• Kaşif neden daha çok Şereflendirilmiş Kişi'ye benzemek istiyor? İlham mı aldı? Kendisine iyice, iyice
bakmasını sağladı mı? • Bir gün Şerefli Kişi kadar
iyi olabilecek mi? • Onurlu olmanın kendi yolunu
bulabilecek mi? Hangi konuda üstündür? • Şerefli Kişi ona yardım edecek mi?
Onu affet? İlişkileri nasıl değişti? • Discoverer nasıl değişti? Durumu çok mu iyi? • O mutlu
mu?
ÖRNEKLER Gelgit
Prensi, PAT CONROY SEVDİĞİ KİŞİNİN

ŞEREFİNİ KORUMA OLARAK KEŞFEDİN - Tom hayatından memnun değil. Kız kardeşi
Savannah intihara teşebbüs ettiğinde psikoloğu Dr. Susan Lowenstein ona danışır.
Sabırla ve ihtiyatla Tom ve Savannah'nın çocukluklarında saklı olan korkunç sırrı ortaya
çıkarır.
Striptiz, ANDREW BERGMAN SEVDİĞİ
BİRİNİN ŞEREFSİZLİĞİNİN ALT KONU OLARAK KEŞFEDİLMESİ — Erin, işini kaybettikten
sonra çocuğunun velayetini beleş eski kocasına kaptırır. Karara itiraz etmek için ihtiyaç
duyduğu parayı kazanmak amacıyla bir striptiz barında işe girer ve bu bilgiyi
çocuğundan saklamaya çalışır.
JAMES L. BROOKS SEVDİĞİ KİŞİNİN ONURUNUN

KEŞFEDİLMESİ OLARAK OLUR OLSUN - Bekar bir anne/garson, insan sevmeyen bir
yazar ve eşcinsel bir sanatçı beklenmedik bir dostluk kurar. Yazar, anneye ihtiyacı olan
parayı verir ve başlangıçta nefret ettiği eşcinsel sanatçıya yardım eder.
Ateş Altında Cesaret, EDWARD ZWICK SEVİLEN

BİRİNİN ONURUNUN KONU OLARAK KEŞFİ— Bir kurtarma helikopterinin pilotu Kaptan
Karen Emma Walden, mürettebatı Çöl Fırtınası'ndaki bir kazadan kurtarılmadan kısa
bir süre önce ölür. Yarbay Nathaniel Serling, soruşturma yapmak ve mürettebatını
düşmanlara karşı bir arada tutma konusundaki cesareti nedeniyle kendisine Onur
Madalyası vermekle görevlendirildi.
Iraklılar. Mürettebattan bazılarının çelişkili ifadeleri, onun bunu hak

edip etmediğini sorgulamasına neden olur. Gerçek gerçekler daha
sonra ortaya çıkana kadar onun onurlu olduğuna inanmıyor.
Durumlar 43 ve 44
SEVGİNİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER VE KOŞULSUZ SEVGİ
"Aşkın hazzı bir an sürer, Aşkın acısı ise bir ömür."
–JEAN-PIERRE CLARIS DE FLORIAN
Aşkın Önündeki Engeller

Sevginin Engelleri, sevgiye doğru ilerlemenin önünde duran veya onu
engelleyen engellerdir.
İki Aşık ve Bir Engel gereklidir. Bu durumda iki Aşık ya ayrı tutuluyor ya da ayrı tutulma
sürecinde ve hala aralıklarla görüşüyorlar.
Her ikisi de tutkuyla birbirleriyle birlikte olmak istiyorlar ve hayatı başka türlü hayal
edemiyorlar. Her biri diğerinin sevgisine o kadar inanır ki, yollarına çıkan her engeli
aşmaya çalışırlar. Paylaştıkları aşk konusunda ikisinin de aklında hiçbir şüphe yok.
Aralarındaki aşk gerçektir ve kolayca bir kenara atılamaz. Bu tür sevginin ömürde bir
kez karşınıza çıktığını bilirler ve bu sevgiyi canlı tutmak için ne gerekiyorsa yapacaklar ya
da vazgeçeceklerdir.
Aşıklar çok fazla ruh araştırması yapmışlarsa, o zaman onların birlikteliği
uzun süreli bir mutluluk olacaktır. Aksi takdirde sorunları, takılmaları ve
güvensizlikleri ortaya çıktıkça kendilerini yok edebilirler. Çoğu zaman ruh
eşleriyle ilgili hikayeler, çift arasındaki harika bir coşkuyla başlar, ancak onların
hızla çöktüğünü görürler. Bu birlikteliklerdeki insanların, bu kadar derin bir
düzeyde bir başkasına bağlanmadan önce halletmeleri gereken çok sayıda
tamamlanmamış bagajları vardır ve ilişki en azından şimdilik sona ermeli veya
bitmelidir. ( Arzu Tramvayı'nı düşünün ; Stanley'nin büyürken yapacak çok işi var.)
Büyük aşk hikayelerinin çoğunda, Aşıklar'ın onları ayrı tutacak pek fazla bagajı kalmaz.
Onlara karşı komplo kuran yalnızca dış koşullardır.
AŞIKLAR
Aşıklar, ilk başta utangaç görünseler de çok tutkulu insanlardır.

Kalplerini bir başkasına tamamen açma, açığa çıkma ve savunmasız olma
kapasitesine sahiptirler. Bazen yoğun olabilirler ve muhtemelen kıskanç
olabilirler ama derinlerde birbirlerinin iyiliğini kendilerinden daha çok önemserler.
Herkesin gerçek aşkı bulma kapasitesi vardır; sadece çoğumuz girişe izin
vermek için gardımızı düşürmeyiz. Aşıklar bunu nasıl yapacaklarını
öğrendiler ve ödüllerin büyük olduğunu ve riske değer olduğunu gördüler.
ENGELLER
Ne yazık ki Aşıklar Birliği'nin önünde aşılmaz gibi görünen engeller var:
Başkaları tarafından oluşturulan engeller şunları içerir:

• ırkları •
sınıfları • yaş
farklılıkları • akrabalar
kendilerini çok genç hissediyorlar •
akrabalar aile içi husumet nedeniyle karşı çıkıyor veya bir veya daha fazla akraba bu nedenle Sevgili'den nefret
ediyor • akrabalar kadına bir başkasına söz vermiş • erkek
çağrılıyor savaşa • akrabalar erkeğin
yeterince para kazanmadığını düşünüyor • akrabalar
kadının yeterince iyi olmadığını düşünüyor, özellikle de sosyal konumu yüksekse • bir aile üyesinin ölümü
kadını diğer akrabalarına bakmaya zorluyor • dedikodu • kıskançlık (Diğerleri) Aşklarını
kıskanabilir ve onu yok etmek isteyebilirler; Aşık'ın mutluluğu sadece diğerlerine ne kadar mutsuz olduklarını
hatırlatır, sefalet ise arkadaşlığı sever.)
Çiftin yarattığı engeller arasında şunlar yer alır: • kötü sağlık •

dini yeminler •
aralarındaki mesafe
• önceki evlilikler • belirli
evlilik türlerini gerektiren
unvanlar • paylaştıkları aşktan ve onun gücünden
korkma • Aşıklar arasındaki uyumsuz mizaç • düşük
özgüven; Sevgiliye değersizlik hissi • yanlış anlaşılmalar •
farklı hedeflerin onları farklı yönlere çekmesi • kıskançlık •
nefret: Sevgili bu nefrete
neden olacak bir şey mi yaptı: ° Aşık'ın babasını veya aileden
başka bir
kişiyi öldürdü mü?
°
Aşık'ın aile üyesine zarar veren biriyle akrabalığı var mı? ° Ailesine tanışmadan
önce kötü mü davrandı? ° Onunla tanışmadan önce
akrabalarından birinin sevgisini reddetmiş miydi?
°
Kardeşleri geçmişte yaptığı ya da yapmadığı bir şeyden dolayı ondan nefret mi ediyor?
Aşkın Engelleri olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa
da başlangıç, orta ve sonun unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Aşık, Sevgilisini bulur. • Hemen aşık olacaklar mı? • Kimse onları
durdurmaya çalışacak mı? • Burada Aşka

Hangi Engeli koyuyorsunuz? • Aşıklardan biri
akrabalar ya da Aşkın önündeki potansiyel engel nedeniyle
diğerine göre daha mı fazla etkileniyor? Bunu öngörebilir misiniz?
• Aşıklardan herhangi birinin yollarına engel olacak bir bagajı var mı? • Kenarda Aşıklardan
birinin dikkatini çekmeyi bekleyen başka aşıklar var mı? • Aşıklar ayrı tutulursa bundan kazançlı çıkan var mı? Yoksa bir
araya mı getirildi? • Aşıklar ilk kez nasıl buluşacak? (Unutulmaz hale getirin.)
ORTA: Aşıklar planlarını duyurur ve Önlerine Aşkın Önündeki Engeller kaldırılır. • Aşıklar aşklarını duyurmaktan korkarlar mı? Neden? •
Planlarına kim karşı çıkacak? •

Onlara Sevmek İçin Ne Tür Engeller sunacaksınız? Süre devreye girecek mi
Burada?
• Engeller karşısında Aşıklar ilişkinin devam etmesi için nelerden vazgeçmek zorunda kalacak?
sevmek?
• Her iki Aşık da Engellerle mücadele etme konusunda eşit derecede güçlü mü? Yoksa her ikisi için de güçlü olmak mı gerekecek
onlardan mı?
SON: Aşıklar ya Aşkın Önündeki Engelleri Aşarlar ya da yenilgiyi birlikte göğüslerler.

• Aşıklar
Aşkın Önündeki Engelleri aşamazlarsa sonları Romeo ve Juliet gibi mi olacak?
aşk uğruna hayatlarını feda mı ediyorlar?
• Sevginin Önündeki Engelleri Nasıl Aşacaklar? Değer verdikleri bir şeyden vazgeçmek zorunda kalacaklar mı? Kimliklerinden
vazgeçip yabancı bir ülkeye mi taşınmak zorunda kalacaklar? • Kimse onlara yardım etmeye çalışacak mı?
• Sevilen biri ona ihanet edecek mi? • Aşık,
Sevgilisini kurtarmak için kendini feda
eder mi? • Aşıkları iyi olacaklarını bilerek mi bırakıyoruz? Yoksa sonunda
soru işareti mi var?
“Sevgi bizi evrenin her noktasına bağlayan bir güç, insan doğasını
karakterize eden koşulsuz bir durum, eğer kendimizi ona açabilirsek her
zaman yanımızda olan bir bilgi biçimidir.”
–EMILY HILBURN SATTI
Koşulsuz Sevgi Koşulsuz

Sevgi, mutlak, eksiksiz ve hiçbir koşula bağlı olmaksızın sevmek
anlamına gelir.
Bu durumda aşık, sevgi teklifinden o kadar etkilenir ki, onu tam olarak
kabul edemeyebilir. Böylesine harika bir sevgi ve ışık armağanının huzurunda
olmanın etkilerini sindirmesi yıllarını alabilir. Sanki bir meleği ete kemiğe
bürünmüş halde görmüş ve dünyası tamamen altüst olmuş gibidir.
Koşulsuz Sevgi dünyayı değiştirme gücüne sahiptir. Ne yazık ki çok az kişi

bunu deneyimliyor. Birisi gezegendeki en önemli varlıkmış gibi kabul edilmek
ve onaylanmak tüm savunmaları yıkar. Sanki gerçekten Tanrı'nın benzerliğinde
yaratılmış gibi bakılmalıdır. Eğer bir manevi guruyu ziyaret ettiyseniz bunu
anlayacaksınız. Ammachi adında dünyayı dolaşıp bedavaya insanlara sarılan
bir kadın var. Birçoğu, onun varlığından tamamen bunalmış halde kollarını
gözyaşları içinde bırakıyor. Bu durum böyle aşkın bir deneyim ve onun
etkileriyle baş etmekle ilgilidir.
Bu deneyim aynı zamanda birçoğu son derece manevi insanlar olan gerçek
bir dövüş sanatları ustasından da gelebilir. Dövüş sanatları disiplini onlara
her zaman merkezlerini koruma gücü ve muhakemesi sağlar.
Bu aynı zamanda hayatta ne olursa olsun çocuğuna yardım etmek, onu rahatlatmak veya onu
kabul etmek için her şeyi feda eden bir ebeveynin sevgisinden de gelebilir.
Çatışma, kişinin çok fazla travması veya başa çıkması gereken sorunları
varsa, bu tür bir aşkın başa çıkamayacağı kadar fazla olabileceği için ortaya
çıkar. Bu kadar çok sevgi ve kabul karşısında kişinin gerçek benliği ortaya
çıkmaya çalışır ve bunun gerçekleşmesi için geçmişin tüm acıları iyileşmek
üzere ortaya çıkar. Hiç birine sizi affettirmek ve soğuk öfke döngüsünü
durdurmak için bu kadar kızdınız mı? Bu itici olabilir.
Bu deneyim aynı zamanda öyle bir coşku uyandırabilir ki, karakter onu bir
uyuşturucu gibi arayabilir, sevgiyi nasıl somutlaştıracağını öğrenmesi
gerekirken kendisine bu şekilde hissettiren "guruya" veya kişiye bağımlı hale
gelebilir. Böyle bir deneyimi paylaşan insanların yanında olmak istediği için
bir tarikata da dahil olabilir. Nasıl anlayışlı olunacağını bilmiyor.
Koşulsuz Sevgi ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay
olarak kullanılsın başlangıç, orta ve son unsurları
aynıdır: BAŞLANGIÇ: Aşık Koşulsuz Sevgiyi deneyimler ve ondan etkilenir.
• Bu nasıl oluyor?
• Aşık bundan kaçar
mı? Neden? Nereye? • Deneyim
zihninde tekrar tekrar canlanıyor mu?
• Deneyime takıntılı hale mi geliyor? Tanıştığı herkese bundan bahsediyor mu? • Kişiliği hiç
değişmedi mi? Günlük sorumlulukları onu gerçekliğe geri çekeceği için bu sadece geçici mi?
ORTA: Aşık, o sevgiyi yeniden hissetmeyi özler ama yaşadığı sorunlar ve acılar ona Engel olur. • Acısını
görmezden gelmeye çalışıyor mu? Yoksa
uzaklaştırmak mı? (Sorunlarını iyileştirmenin önemli olduğunun farkında olmayabilir.
kendi içindeki Koşulsuz Sevgi deneyimine ulaşmaya ne yardımcı olacak?)
• Yaşadıklarını anlayan insanlardan oluşan bir topluluğun özlemini mi çekiyor? Sonuç olarak bir
tarikata mı karışacak?
• Diğer karakterler onun deneyimi hakkında ne düşünüyor? Ailesi dinleyecek mi yoksa dinleyecek mi?
onları korkutmak mı?
SON: Aşık eski haline döner veya yeniden doğar. • Aşık eski hayatına
dönecek mi? Neden? • Değilse onun yeniden
doğuşunu nasıl göstereceksiniz? • Ayırt
etmeyi öğrendi mi? • Eski
hayatına dönüp dünyada olmayacak kadar güçlü mü? (Bu, çevresinde ne olup bittiğine bakılmaksızın
kendisini her zaman merkezde tutmak anlamına gelir. Dövüş sanatları ustalarını düşünün.) •
Şimdi hayatında ne
yapacak? (Bu tür bir durum Aşık'ın düşünme ve dünyayla ilişki kurma tarzında tam 180 derecelik bir
dönüşe yol açar.)
ÖRNEKLER Masumiyet
Çağı, EDITH WHARTON KONU OLARAK
SEVMENİN ENGELLERİ— Sosyetenin evladı Newland Archer, May Welland'la
nişanlıdır, ancak düzenli hayatı, May'in alışılmadık kuzeniyle tanışıp ona
derinden aşık olunca altüst olur. Toplumsal örfler onların bir arada olmasına
engel oluyor.
Romeo ve Juliet, WILLIAM SHAKESPEARE KONU
OLARAK SEVMENİN ENGELLERİ — Montague'ler ve Capulet'ler, Rönesans
İtalya'sının yıllardır birbirlerinden nefret eden iki ailesidir, ancak bir ailenin
oğlu ve diğer ailenin kızı umutsuzca birbirlerine aşık olurlar ve gizlice evlenirler.
Kutsal Duman!, JANE CAMPION ALT

KONU OLARAK KOŞULSUZ SEVGİ— Egzotik Hindistan'da bir keşif yolculuğuna
çıkan güzel Ruth Barron, karizmatik bir dini gurunun etkisi altına girer. Ailesi,
uzak bir çölde saklanan bir yerde Ruth'la yüzleşmesi için maço tarikat program
çözücüsü PJ Waters'ı tutar.
Genç Ölmek, JOEL SCHUMACHER ALT

KONU OLARAK KOŞULSUZ AŞK — Hilary O'Neil yeni bir başlangıç ve yeni bir
iş arıyor. Özel sektörde çalışmaya başlıyor
Kan kanseri hastası genç bir adamın hemşiresi. İkisi yavaş yavaş aşık oluyorlar,
bu arada aşklarının süremeyeceğini çünkü kendisi ölecek. Hilary birbirlerine
duydukları sevgiyi inkar edemez, bu yüzden şansını dener. Onu terk edeceğini
bildiği için onu koşulsuz sevmek zorundadır.
Durumlar 45 ve 46
BİR TANRI İLE ÇATIŞMA VE DOĞAüstü OLAY
“Büyük ruhlar her zaman vasat beyinlerin şiddetli muhalefetiyle karşı karşıya kalmıştır.
İkincisi, bir insanın düşüncesizce kalıtsal önyargılara boyun eğmeyip, zekasını dürüst
ve cesurca kullanmasını anlayamaz."
-ALBERT EİNSTEİN
Tanrıyla Çatışma Çatışma, uyumsuz

veya karşıt kişiler, fikirler veya çıkarlar arasındaki uyumsuzluk durumudur.
Bu durum bir Ölümlü ve bir Ölümsüz gerektirir. Doğası gereği bu durum, tema olarak kullanılacak
çeşitli dini ve manevi soruların oluşmasına neden olabilir. Bu hikayedeki diğer karakterlerin Ölümlü'ye
nasıl tepki vereceği onların inanç sistemlerini gösterecek ve aynı zamanda yazarın inanç sistemlerini de
gösterebilir. Dikkate alınması gereken noktalar: • Hangi dinler temsil ediliyor? • Nasıl temsil ediliyorlar? •
“İyi adamlar”
kimlerdir? • Ölümlü sevimli mi
yoksa bir tür anti-kahraman
mı?
İlk sorulması gereken soru şu: "Bu durum dinle mi, maneviyatla mı, yoksa her
ikisiyle mi?" Din, bir dini liderin öğretilerine dayanan bir dizi inanç, değer ve uygulamadır.
Din genellikle kişinin ailesinden miras alınır, ancak kişi olgunlaştıkça değişebilir.
Maneviyat ilahi olanla kişisel bir ilişkiyle ilgilidir. Kişisel bir teolojiye yol açan, ruhun içsel
bir keşfidir. Ruhsal olarak gelişmiştir; kişinin içine doğduğu bir dizi inanç değildir.
Buradaki ana Çatışma Ölümlüyle olandır:

• bir tanrıya karşı mücadele
etmek • bir tanrıya inananlarla çekişmeye
girmek • bir tanrıyla tartışmak - bir tanrının emrettiğini yapmak
• bir tanrıya saygısızlıktan dolayı cezalandırılmak •

bir tanrının önünde gurur duymaktan dolayı
cezalandırılmak • bir tanrıyla rekabet halinde olmak, örneğin bir hayat kurtarmak isteyen bir doktor gibi
Mitolojik hikayeler ve masallar bu tür durumlarla olgunlaşmıştır, ancak modern

hikayeler genellikle bu durumu, tanrıyı fiziksel bir forma dışsallaştırmadan bir iç
Çatışma olarak kullanır.
FANİ Ölümlü hayatı

sorgulayan kişidir. İnanması söylenen şeye körü körüne inanmaz. Yaşadığı
toplumdaki herkesle aynı dine sahip olabilir ama o din hakkındaki görüşleri sapkın
olabilir.
Tanrı ondan bir şey yapmasını isterse, genellikle doğru şeyi yaptığından emin olmak
için bunu sorgular. İnançlarına bağlı olarak “şeytan”dan korkuyor olabilir ve bu nedenle
yanlış bir şey yapmaya yönlendirilmek veya kandırılmak istemiyor olabilir.
Diğer Ölümlüler, en azından başkalarını kandırmaya çalışan bir dış güç olarak değil,
yanlış yapan kişinin içindeki bir iç güç veya gölge benlik olarak şeytana hiç
inanmayabilirler.
Her iki durumda da bağlı olduğu manevi veya dini bir inanca sahiptir. İnançları
tartışmaya açık olabilir veya inançlarına karşı çıkan her türlü muhalefete hararetle karşı
çıkabilir. Birinin ruhsal ya da dindar olması aydınlanmış olduğu anlamına gelmez.
ÖLÜMSÜZ
Ölümsüz, hikayedeki fiziksel bir varlık olabileceği gibi Ölümlü'nün iç sesi veya
bilinci de olabilir. Bir tanrı, bir melek, bir ilham perisi ya da aşk ya da güzellik gibi bir
kavram olabilir.
Ölümsüz Sevgi Dolu veya İntikamcı olabilir. Ölümlüden itaat talep edebilir ve
sonsuza kadar sürecek bir tür cezayla tehdit edebilir. Ölümlüye karşı bağışlayıcı ve
sabırlı olabilir ve ona aradığı yanıtları ve yardımı vermeye çalışabilir.
Her iki durumda da Ölümsüz, en azından bir kez, birlikte çalışmaları gerektiğine dair
Ölümlü'ye bir tür işaret verecektir. Bazı durumlarda Ölümlü kaydı kendisi yapmış
olabilir, bu da onda şüphe duygusu bırakıyor. Ölümlü'nün işler zorlaştığında tutunacak
bir şeye ihtiyacı var.
Bir Tanrıyla Çatışma olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Ölümlü
bir tanrıyla Çatışma halindedir.
• Bu manevi mi yoksa dini bir Çatışma mı olacak? Ya da her ikisi

de? • Ölümlü, tanrıyla ya da onun tanrısını onaylamayan diğer karakterlerle Çatışma İçinde mi?
tanrısıyla olan ilişkisine ilişkin eylemler?
• Ölümlü, Ölümsüz'ün isteğini yerine getirmek istemediği için mi çatışma halinde? • Karakterlerin geri
kalanı nasıl tepki verecek? • Somut bir inanç
sistemi hikayenin bir parçası olacak mı? • Ölümlü herhangi
birinden yardım veya destek alacak mı? • Diğer tanrılar da işin
içine girecek mi? • Tanrı ve Ölümlü
bu düzeyde birbirlerini nasıl tanırlar?
ORTA: Ölümlü, Çatışmasını dile getirir ve başını belaya sokar. • Diğer karakterlerle başı derde girecek mi? Yoksa
tanrıyla mı? • Ölümlü'nün hangi seçenekleri var? • Ölümlü bu çatışmayı tanrının
lehine aşmazsa ne gibi bir bedel ödeyecek?
• Ölümlü neyi feda etmek zorunda kalacak? Her iki seçenek de onun için eşit derecede yıkıcı mı? • Onu
savunacak kimse var mı? • Tanrı ne kadar güçlüdür? • Etrafta başka tanrılar var mı? Onlardan birine
gidebilir mi? • Eğer bu bir iç
Çatışma ise, bunu nasıl
göstereceksiniz? • Diğer karakterler de aynı şeyleri mi yaşıyor?
SON: Ölümlü, Çatışmasını çözer ve bedelini öder. • Yardım almayı başardı mı? • Ölüm
karşısında bile inançlarına sadık
kalacak mı? • Sonunda Tanrı onun bu inancına hayran olup onu
bağışlayacak mı? • Onu kurtarmaya kimse gelecek mi? • Onun cezasına
tanık olduktan sonra diğer karakterler
nasıl tepki veriyor? Daha mı korkuyorlar? • Cezalandırılmazsa bu durum diğer karakterlerin inançlarını
sorgulamasına neden olur mu? • Eğer iç çatışma varsa, bunun sonunda çözülüp
çözülmediğini nasıl göstereceksiniz? (Düşünmek
alt metin.)
• Bu durumla okuyucunuza vermek istediğiniz nihai mesaj nedir? Hikayenin bir ahlaki değeri var mı?
“Hayaletlere inanıp inanmadığımı bilmiyorum ama onlardan korktuğumu biliyorum”
-ANONİM
Doğaüstü Olay
Doğaüstü, doğal dünyanın dışında olmak, doğal güçleri ihlal ediyor gibi
görünen bir güce atfedilmek anlamına gelir.
Bu durumda Ölümlü, Üstün Yetenekli olur. İki tane
türleri: Alıcı ve Tanık.
Alıcı, hediyeyi doğrudan alan kişidir. O, “tanrı gücü” ile uyum içinde çalışıyor ve çoğu
insandan farklı bir seviyeye ulaşmış durumda. Muhtemelen varoluşun diğer alemlerini
görebilir, geleceği tahmin edebilir,
hayaletlerin ve meleklerin varlığı, başkalarının ne düşündüğünü veya hissettiğini bilmek,

duvarlardan geçmek ( X-Men'i düşünün), şifa için ellerinizi koymak veya nesnelere dokunup
onları "okumak".
Genellikle bu Yetenekli Kişi için biraz beklenmedik bir durumdur. Onu bu yeni dünyaya bakış açısına
alıştıran bir şey olmuş olabilir, örneğin: • ölüme yakın bir deneyim • elektrik sisteminde bir sarsıntı •
düşme • miras alınan bir
şey (belki de doğaüstü olaylarla
temas
halinde olan bir akrabası vardı) • Çocukluğundan beri bu yeteneğe sahip ama
şimdiye kadar bastırılmıştı
Her ne ise, onun içini açtı ve hayatını sonsuza dek değiştirdi. Eski kimliği gitmiştir ve artık
genişleyen dünya görüşüyle nasıl başa çıkacağını öğrenmesi gerekmektedir. Bununla
mücadele edebilir, ancak bu yalnızca onun acısına ve üzüntüsüne neden olur. Sonuçta sadece
bir hediyeyi değil, kimliğinin büyük bir kısmını da inkar etmiş olur. Ayrıca, yeni keşfettiği
hediyeyle uzlaşırsa, yardım edebileceği tüm insanları da inkar etmiş olacak. Aniden hayaletleri
görmenin nasıl olacağını hayal edin. (Bazıları hepimizin bu yeteneklere sahip olduğunu
söyleyebilir. Ordu tarafından geliştirilen bir psişik görüntüleme tekniği olan Uzaktan
Görüntüleme hakkındaki birçok kitaba bir göz atın.)
Tanık, Üstün Yetenekli olanın bir başkasının “armağan”a sahip olduğuna tanık olması ve
onunla uğraşmak zorunda kalmasıyla yaratılır. Gördüklerini kabul edebilecek mi?
Hayatı nasıl değişecek?
Tanık başlangıçta genellikle açık fikirlidir ancak yine de bu olayları anlamakta güçlük çeker.
Zihninin olup biteni kabul etmek için genişlemesi gerekir, yoksa kapanacak ve tutunacak
mantıklı bir açıklama ararken inkar etmeye çalışacaktır. Arkadaşınızın aklınızdaki her düşünceyi
okuyabildiğini öğrenmenin nasıl bir şey olacağını hayal edin!
Doğaüstü Olayların olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılıp kullanılmadığı,
başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Üstün Yetenekli, doğaüstü
bir olayla karşılaşır veya tanık olur ve bunu hemen kabullenemez. • Tanıklık ediyor mu, alıyor mu?
Neden? • Diğer karakterler bu
konuda ne düşünüyor? • Onun için
tehlikede olan nedir? Bütün inanç sistemi
mi? • Kaçıyor mu? • İnkar mı ediyor? • Bu deneyimden
ne kazanacak? • Bir
destek grubu
bulabilir mi? Gidilecek metafizik bir grup veya
mağaza mı var? Konuşacak bir medyum mu?
ORTA: Üstün Yetenekli Olan mücadele ediyor. •
Önünde ne gibi engeller var? Duygusal? Zihinsel mi? Manevi mi?
• Başkaları onu kıskanıyor mu?
• Aile üyeleri onu evlatlıktan reddediyor mu?

• Kendisinin bir ucube olduğunu mu düşünüyor? Veya tanık olduysa gördüklerinin yanlış olduğunu mu düşünüyor?
Ya da kötü?
• Biraz kendine gelip tekrar tekrar inkar durumuna mı sürüklenecek?
SON: Üstün Yetenekli Kişi hediyeyi kabul eder veya ustalaşır. Bir Şahit olarak
gördüklerini kabul etmeyi öğrenir. Bir Alıcı olarak, yeteneğinde ustalaşmayı öğrenir.
• Bu deneyimden ne kazandı? • Diğer karakterler nasıl
tepki veriyor? (Genellikle bir kez kabul ettiğinde, onların da kabul etmesi daha kolay olur.)
BT.)
• Şu anda insanlara bu konuda yardım ediyor
mu? • Uyum sağladığı bir grup buluyor mu? ( X-Men filmlerini ve okulu düşünün
çocuklar gitti.) •
Mutlu mu?
ÖRNEKLER İşaretler,
M. NIGHT SHYAMALAN'IN ALT KONU
OLARAK BİR TANRI İLE ÇATIŞMASI— Karısının tuhaf bir kazada ölmesinin
ardından Rahip Graham Hess inancını sorgular ve kiliseyi terk eder. Aylar sonra
bahçesinde devasa bir ekin çemberi keşfeder. Bu durum tüm dünyada
yaşanmaya başlıyor ve herkes uzaylıların gelişini bekliyor.
Haberci: Joan of Arc'ın Hikayesi, LUC BESSON BİR OLAY OLARAK

BİR TANRI İLE ÇATIŞMASI — Genç bir kız, onu Fransa'yı zalimlerinden kurtarmaya
zorlayan bir vizyon görür. Birçoğu ona düşman oluyor ve onun şeytanın işini
yaptığını düşünüyor. Bir Tanrıyla Çatışma, insanların onu ve sesini sorguladığı
şüphe anlarında ortaya çıkar.
Melekler Şehri, BRAD KONU OLARAK
SÜPER DOĞAL OLAYLARI SÖYLÜYOR— Bir melek olan Seth, güzel bir kalp
cerrahı olan Maggie'ye aşık olduğundan işini zor buluyor. Seth'e ilgi duymaya
başlar ve kısa süre sonra onun ölümsüz hali bir hediyeden çok bir engel haline
gelir çünkü onun gibi birini hayal bile edemez.
Altıncı His, M. NIGHT SHYAMALAN KONU OLARAK

NATURAL OLUŞUM— Öldüklerini bilmeyen ruhlarla iletişim kuran bir çocuk,
cesareti kırılmış bir çocuk psikoloğunun yardımını arar.
Durumlar 47 ve 48
YANLIŞ KARAR VE SEZGİSEL KARAR
“Çok şey bilmek akıllı olmakla aynı şey değildir; İstihbarat yalnızca bilgi değildir, aynı
zamanda yargıdır, yani bilginin toplanma ve kullanılma şeklidir.”
-CARL SAGAN
Yanlış Yargılama Yanılmak,

fikirde, anlayışta veya algıda yanlış veya hatalı olmak anlamına gelir.
Bu durum bir Hatalıyı, hatanın Mağdurunu ve

hatanın muhtemel kışkırtıcısı.
Bu durum tamamen yanlış anlama ve algılamalardan kaynaklanmaktadır ve bunlar
şunlar olabilir:
• Yanlış Kişinin zihninde veya üçüncü şahıs tarafından kışkırtılan kıskançlık
• yanlış anlama veya inanç eksikliği şeklinde sahte şüphe • düşman
olabilecek veya olmayabilecek masumların üzerine düşmesine izin verilen sahte şüphe
• suçlu tarafından atılan sahte şüphe ikinci bir Kurban • bir
düşmanın kışkırttığı hata •
kayıtsızlık • bir
arkadaşını kurtarmak için kendi kendine yanlış şüphelere izin vermek
Bu durumda üç tür Yanlış Yargı vardır: Kışkırtılmış, Tesadüfi ve Psikojenik.
Kışkırtılmış Yanlış Yargılama türünde üçüncü bir kişi veya hain, yargılamadaki tüm hatayı kışkırtır. Kışkırtıcı:
• Hatalı Kişiye veya Mağdura karşı nefret dolu olabilir • bir çeşit kişisel çıkara
sahip olabilir • kendisini kıskanıyor olabilir • Sadece Hatalı Kişi
ile Mağdurun herhangi bir nedenle
ayrılmasını veya yollarını
ayırmasını istiyor olabilir veya masum bir insanı bir başkasının suçunu üstlenmesi için tuzağa
düşürmek istiyor
Yanlış Yargılamanın Tesadüfi türünde, Yanlış Kişi yönetilir,
tamamen şans eseri, hatalı karara varmak. Şunları yapabilir:
• şans eseri bir söylenti duymak; belki de olduğu yerde ya da geldiğinde olmaması gerekiyordu
o sıradaydı
• bağlam dışı bir şey duyun veya görün ve bu konuda varsayımlarda bulunun •
zina hakkında bir film izleyin ve olay örgüsünü kendi yaşam durumuyla karşılaştırmaya başlayın
• zina yapan bir arkadaşınızla veya aile üyenizle konuşun ve son zamanlarda olanları sorgulamaya başlayın
kendi karısıyla yaşanan olaylar
Yanlış Yargılamanın Psikojenik tipinde, Yanlış Yargılama, Hatalı Kişinin zihninden kaynaklanır. Görünürde
hiçbir sebep yokken şüpheci veya paranoyak hale gelir. Hiçbir şey ona bu şekilde hissetmesi için bir sebep vermedi;
onu harekete geçiren şey bir iç çatışmadır. Şunları yapabilir: • o kadar mutlu olabilir ki, bir şeyin mutluluğunu
elinden alacağından korkar • her şeyi mahvedecek bir şey

yapabileceğinden ve sonunda kendisi hakkında hatalı bir yargıya varacağından
korkabilir; haklı olduğunu kanıtlamak için bu kararı yerine getirmeye çalışabilir • çok başarılı olursa Tanrı'nın
elinden her şeyi alacağından korkabilir (Seinfeld'deki George Costanza'yı düşünün )
YANLIŞ BİR
Hatalı Kişi, daha iyisini bilmeyen, çok iyi ve saf bir kişi olabilir. Başkalarına
çabuk güvenebilir ve kendisine söylenenlere inanabilir.
Dedikodu ve söylentiler onun için eğlenceli bir eğlence olabilir ve bunun yanlış olduğunun farkında
değildir.
Ya da suçlamalarından kimin zarar göreceğini umursamayan acımasız,
akıllı bir kişi olabilir. Soğuk ve hesaplayıcı ya da açık ve ulaşılabilir olabilir,
ancak sadece arkasını dönüp birini sırtından bıçaklamak için olabilir.
KURBAN
Kurban masum bir seyirci veya işbirlikçi bir arkadan bıçaklayıcı olabilir.
ama her iki durumda da itham edildiği “suçtan” suçlu değil.
Karşı koyabilir veya kendisini haklı çıkaracak hukuk sistemine güvenebilir.
Eğer bu bir aşk üçgeni ise sadakatini kanıtlamaya çalışabilir. Umarız ilk kez
yapmadığı bir şeyle suçlanır ve ilişki buna dayanabilir. Bir süredir devam
ediyorsa, Mağdur suçlamalardan bıkıp gidebilir. Bu, Hatalı Kişi'yi kıskanç bir
öfkeye sürükleyebilir.
Yanlış Yargılama olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa
da başlangıcı, ortası ve sonu aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Hatalı Kişi suçlunun Kurban olduğuna inanmaya başlar
bir.
• Onu buna inandıran şey nedir? •
Mağduru ne kadar iyi tanıyor? • Bu, üç tür
Yanlış Yargıdan hangisidir?
• Diğer karakterler Mistaken One hakkında ne düşünüyor? Eğer hatalıysa onun peşine düşecekler mi? Bu
ona Suçluyu tespit ederken silahlarına sadık kalması için motivasyon veriyor. • Eğer bu
kıskançlıkla ilgiliyse, tamamen asılsız mı yoksa bunda bir doğruluk payı var mı (örneğin,
karısı başka bir adamdan hoşlanıyor ama bunu hiç yapmıyor
mu?) • Mağdurla ne zaman yüzleşir?
ORTA: Kurban, Yanlış Kişi'ye saldırır ve diğerlerini kendi tarafına çekmeye çalışır. • Kendisine yardım edecek birini
bulabilecek mi? • Yanlış
Kişi'nin kendisinden şüphe etmesine
neden olacak mı? • Diğerleri kimin yanında yer alacak? •
Bu ne kadar kamuoyuna
açıklanıyor? Özel mi tutuluyor? • Mağdur tanınmış veya
önemli bir kişi mi? • Kışkırtıcı var mı? Mağdurun ondan
haberi var mı? Daha fazla soruna neden olacak mı?
Kurbana ültimatom mu vereceksiniz?
• Hatalı Kişi, Mağdurun ricalarına veya tehditlerine nasıl tepki verir? • Eğer
bu, Mağdurun şüpheleri kendi üzerine çekmesi durumuysa, neden itiraf etmiyor?
Yalan söylemeye devam etme motivasyonu nedir? Onunla birlikte suçlanan başkası var mı?
SON: Hatalı Kişi yanıldığını öğrenir ve ya hikayesinden vazgeçer ya da yanıldığını inkar eder. • Kurban paçayı
kurtarabildi mi? • Yanlış Kişi
fikrini değiştirecek mi? Neden? •
Durum kendi kendine nasıl çözülecek? Trajik sonlar
var mı? • Mağdur hayatının ve durumunun kontrolünü geri alabilecek mi? •
Eğer şüphe uyandırdıysa bunu şimdi açıklıyor mu? Nasıl? • Hatalı
Kişi bu deneyimden bir şey öğrendi mi? Öyleyse ne olmuş?
“Önsezilerinize güvenin. Genellikle bilinç düzeyinin hemen altında saklanan

gerçeklere dayanıyorlar.”
–DR. JOYCE KARDEŞLER
Sezgisel Yargı Sezgisel olmak,

rasyonel süreçleri kullanmadan bilmek anlamına gelir. Bu doğrudan bir
içgörüdür.
Bu durumda Hatalı Kişi, başkalarının onu neye inandırmaya çalıştığına
bakmaksızın, konunun gerçeğini bilen Sezgisel Kişi haline gelir. O, bariz ipuçlarından
daha fazlasına bakan usta bir dedektif gibidir.
Ne zaman ve nereye daha derin bakacağını, nereye odaklanacağını her zaman

“bilir”. Her şeyi derinlemesine incelemekle kalmıyor; incelemek için yüzlerce
ipucundan birini seçer ve vakayı tamamen ortadan kaldıracak harika bir ipucunu ortaya çıkarır
açık. Her şeyden önce kendine güveniyor ve görevinden sapmayacak. Herkes ona
kızabilir ama o umursamıyor. Görünüşünü kurtarmak onun için önemli değil; gerçek
şu ki.
Ayrıca ergenlik çağındaki çocuğuna göz kulak olan ve onun güvende olduğundan
emin olan bir ebeveyn de olabilir. Çocuklarıyla ilgilenen ve onlardan birinin ekstra
yardıma ihtiyacı olduğunu bilen bir öğretmen olabilir. Yine de üstesinden gelinemeyecek
kadar çok sorunla karşılaşabilir.
Sezgisel Yargı ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın,
başlangıç, orta ve son aynıdır: BAŞLANGIÇ:
Sezgisel Olan bir olayı öğrenir ve onu araştırmaya çağrılır. • Ne tür bir olayı soruşturmak
için çağrıldı?
Olmak için ehliyeti var mı
araştırıyor
musun? • Kendisine çağrılmasından
hoşlanıyor mu? • Tatildeyken rahatsız edilmek istemeyen bir dedektif gibi kötü bir zamanda mı geliyor?
Yoksa bir işin ortasındayken çocuğunun okulda ne yaptığını araştırmak için durmak zorunda kalan
bir anne mi? • Soruşturma yaparak
ne kazanabilir veya kaybedebilir? • Diğer karakterler ona
hayran mı yoksa ona kızıyor mu? • Sezgisel yeteneğini
nasıl öğrendi?
ORTA: İpuçlarını inceler veya gerçeğin peşine düşer.
• Neden bu işe karışıyor? Kişisel mi? • İhtiyaç
duyduğu ipuçlarını bulmak ne kadar zor? Bazı ipuçları kırmızı ringa balığı mı? •
Bulgularını henüz kimseye anlatıyor mu? Kimseye güvenebilir mi? • Kaç
engelle karşılaşacak? Ne çeşit? • Diğer karakterler
onun aptal olduğunu mu düşünüyor? • Onu
bu konuda bu kadar harika yapan şey nedir?
SON: Gerçeği bulur ve bunun sonuçlarıyla yüzleşir. Eğer bir başkasına yardım ediyorsa,
onu gerçekle yüzleşmeye ikna etmelidir.
• Bir cinayeti veya buna benzer bir şeyi çözmeye mi çalışıyor? •
Birisine yardım etmeye mi çalışıyor ve sonunda onlara hayatlarına devam etmelerine yardımcı olmak
için gerçeği mi sunuyor (örneğin, aldatan bir eşi araştırmak, sevilen birinin nasıl öldüğünü öğrenmek,
kayıp bir hazineyi kurtarmak)?
• Tüm bunların sonunda kendini nasıl hissediyor? Bir sonraki soruşturma için istekli mi? Yoksa istiyor mu
dışarı?
• Bu deneyimden ne kazandı?
ÖRNEKLER Bir
Zamanlar Suç, EUGENE LEVY YANLIŞ KARARI
KONU OLARAK ANLATIYOR Phoebe ve Amerikalı Julian arkadaşı Roma'da buluşur,
kayıp bir köpeği bulur ve ödülü paylaşmak için onu Monte Carlo'ya iade etme
konusunda anlaşırlar. Köpeğin sahibinin öldüğünü öğrenince
paniğe kapılırlar ve kaçak olurlar. Yanlış Karar herkesin başına geldiğinden,

talihsizliğin diğer birkaç kurbanı da şüpheli haline gelir.
Othello, WILLIAM SHAKESPEARE YANLIŞ
KARARI KONU OLARAK ALDI - Iago, Venedik ordusunda terfi için göz ardı edildi.
Komutanı Othello'dan intikamını almaya karar verir. Othello, Desde-mona ile
evlendiğinde Iago, komutanına kıskançlık tohumları ekmeye ve beslemeye karar
verir. Bunu başarmak için Othello'yu, yanlışlıkla inandığı Desdemona'nın bir ilişkisi
olduğuna inandıracak şekilde manipüle eder.
Nil'de Ölüm, AGATHA CHRISTIE'NİN ALT KONU

OLARAK SEZGİSEL YARGILAMASI — Nil'de bir vapurda bir cinayet işlenir, ancak
kötü şöhretli Hercule Poirot gemidedir.
Pembe Panter, BLAKE EDWARDS'IN BİR OLAY
OLARAK SEZGİSEL YARGILAMASI — Peter Sellers'ın başrol oynadığı ilk filmde,
beceriksiz Müfettiş Clouseau burnunun dibindeki bir mücevher hırsızını
yakalamaya çalışıyor. Tamamen beceriksizdir ancak sona doğru bir anlık sezgisi
onu vakayı çözmek için doğru zamanda doğru yere yerleştirir.
Durumlar 49 ve 50
PİŞMANLIK VE EMPATİ
"Belki de insanın yapabileceği tek şey doğru pişmanlıklarla karşılaşmayı ummaktır."
–ARTHUR MILLER
Vicdan azabı
Pişmanlık, geçmişte yapılan kötülüklerden veya acı pişmanlıklardan dolayı duyulan
ıstıraptır.
Bu durum bir Suçlu, bir Kurban veya Günah ve bir Sorgulayıcı gerektirir.
Bu durum içsel bir Pişmanlık ve Suçluluk duygusuyla ilgilidir.
bastırılmamış olabilir.
Bu duygular bastırılırsa, Suçlu gardını düşürmez. Yaptığı şeyi düşünmeyi veya onunla
yüzleşmeyi reddediyor. Gözünü açacak, Pişmanlığının bilincine varmasına zemin
hazırlayacak kişilere veya olaylara ihtiyaç duyar.
Bu duygular bastırılmazsa, Suçluluk ve Pişmanlığını açıkça hisseder çünkü duygular

yüzeydedir ve erişilebilirdir. Ayrıca cezadan korkabilir ve bu nedenle itiraf etmeye istekli
olmayabilir. Özellikle savaştaki bir asker gibi daha yüksek bir otorite tarafından kendisine
emir verilmişse, yaptığını haklı çıkarmanın bir yolunu arayabilir.
Etrafındaki diğer karakterler bir bilinç barometresi görevi görüyor. Gündelik

konuşmalarıyla farkında olmadan kendisini daha suçlu hissetmesine neden olabilir ve
onu çılgına çevirebilirler.
İşlediği günah çok ağırdır; aptal küçük bir topluma karşı bir Günah değil
gelenek ama yanlış olduğunu şüphesiz bildiği bir Günah, örneğin:
• cinayet
• ihanet •
ihanet •
yalan • hak etmeyen birini yok etmek

SUÇLU Suçlu, işin

içinde bir Kurban olsun veya olmasın, bir tür Günah işlemiş olan kişidir. Doğruyu yanlıştan
ayırır ama yine de eylemi gerçekleştirir. Bunu yapması emredilmiş olabilir ama bazen emirlerin
sorgulanması gerekir.
Duygularını bastırıyorsa biraz katı kalplidir ve duygularından kopmuştur. Özellikle bir tür
liderse, başkaları için güçlü bir tavır sergileme ihtiyacı hissedebilir. Belki de bilinçaltında
kendisini, adamlarının iyiliği için ilerlemesi gerektiğine, geçmişte kalıp etkili bir lider
olamayacağına ikna etmiştir.
Yasaların üstünde olduğunu ve yaptığı şeyden dolayı pişmanlık duymaması gerektiğini

düşünebilir, ancak bu yine de onu yavaş yavaş kemiriyor, ta ki bir şey onu kırana kadar.
Duygularını bastırmazsa duygularıyla iletişim halinde olur ve onları yaşamakta sorun

yaşamaz. Onu canlı hissettirebilirler. Bir şey hakkında çok tutkulu hissetmek bazen bağımlılık
yapıcı olabilir.
Yaptığı şeyin yanlış olduğunu biliyor ve bunu haklı gösterse bile yine de Pişmanlık ve
Suçluluk hissediyor. Birisine, herhangi birine itiraf edene kadar bu durum onu acımasızca
rahatsız edebilir. O zaman bile içinde yükselen yoğun duyguları durdurmaya yetmeyebilir.
Kendini bu Suçluluktan kurtarmanın bir yolunu arayabilir ve arayabilir, ancak yapılanı geri
alamayacağını bilir. Eğer kendisini affedebilecek bir Kurban varsa ve bunu yaparsa, kendisi ile
biraz huzur bulabilir.
Bu deneyimle tüm hayatı değişecek. Eğer Pişmanlık ve Suçluluk duygusundan

kurtulabilirse muhtemelen hayatının geri kalanını başkalarının bunu telafi etmesi
için iyilik yapmaya çalışarak geçirecektir.
KURBAN VEYA GÜNAH

Kurban veya Günah, Suçlu için üzücü olayla ilgilidir. Karakter ya bir şekilde birine zarar
vermiştir ya da kendi gözünde bir Günah işlemiştir. Günah başkasına kötü görünmeyebilir
ama Suçluya göre büyük bir suçtur. İşte bu noktada arka hikayesi devreye girebilir; annesi
ona hangi rolleri ve kuralları vermişti? Büyüklerle konuşmanın günah olduğu ona öğretilmiş
miydi? Belki de patronuyla konuşmaktan korktuğu için kötü bir iş ilişkisi içinde kalıyor, ta ki bir
gün aniden patlayana kadar.
sorgulayıcı
Sorgulayıcı, Suçluyu itiraf etmeye zorlar. Genellikle yalnızca “suçu” çözmek ve

bunun bedelini birilerine ödetmekle ilgilenir, ancak aynı zamanda onu cezalandırmak
isteyen Suçlunun düşmanı da olabilir.
Tüm arkadaşları ve akrabalarıyla röportaj yaparak, hayatını perişan etmek için
Suçlu'yu takip edebilir. Suçluya karşı ifade vermesi için birini işin içinden çıkarmaya
çalışarak söylentiler yayabilir. Özellikle "senden daha kutsal" bir tavrı varsa, çok
acımasız olabilir.
Pişmanlık ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın, başlangıç,
orta ve son aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir
Suçlu, yanlış olduğunu bildiği bir tür Günah işler. • Onu durdurmaya çalışan var mı? • Pişmanlık
duygusunu hemen mi yaşayacak

yoksa bastıracak mı? • Yüzünü göstermekten utanıyor mu? • Diğer
karakterler onun ne yaptığını
biliyor mu? • İşlemi geri almak mı
istiyor? Yoksa bunu haklı mı çıkarıyor? •
Kendini hemen affettirmeye çalışır mı? • Onun bu
konu hakkında giderek daha fazla düşünmesini sağlayacak ne olur? Ona bu olayı
hatırlatacak yeni bir karakter mi ortaya çıkıyor?
ORTA: Sorgulayıcı gelir ve Suçluyu rahatsız eder. • Sorgulayıcı etik midir?
Yoksa kan mı arıyorsun? • Suçlu ona nasıl
tepki veriyor? Psikolojik durumu kötüleşiyor mu? • Suçlu,
Sorgulayıcıdan kaçmaya çalışacak mı? •
Sorgulayıcı ortalıkta olduğuna göre diğer karakterler de şüphelenecek mi? Suçlu başlayacak mı?
farklı mı
davranıyorsun? • Suçlu, Sorgulayıcıya nasıl
cevap verir? • Suçluyu itiraf etmekten alıkoyacak bir ceza söz konusu mu?
SON: Suçlu işleri bitirir. • Suçlu hayatına
son verecek mi? Yoksa aklını mı yitirdi? Yoksa itiraf mı edecek? •
İtiraf ona nasıl hissettiriyor? • Ceza
alır mı? • Diğer
karakterler nasıl tepki veriyor?
• Suçlu telafi edebilir mi? •
Sorgulayıcı kan peşinde koşan bir düşmansa açığa çıkacak mı? Bu, başkalarının Suçluya
acımasına neden olacak mı?
“İnsanoğlunun en büyük armağanı empati gücüne sahip olmamızdır.”
-MERYL STREEP
Empati
Empati, bir başkasının durumunu, duygularını, acısını ve güdülerini derinlemesine anlamak

ve hissetmektir.
Bu durumda Suçlu, “suç” işleyemeyen Empat olur. Her şeyi o kadar derinden hissediyor ki,
özellikle de bir başkasının acısını, hiç kimseye ya da hiçbir şeye zarar verebilecek durumda değil.
Kendine zarar vermek gibi olurdu bu. İşler zorlaştığında şefkat gelip gidebilir, ancak gerçek
Empati asla ayrılmayan bir şeydir.
Bırakın insanı, bir sineği bile öldüremezdi. Başka birinin zarar verdiğine tanık olmak onu hasta
eder. Birinin başka bir canlıya nasıl zarar verebileceğini anlayamıyor.
Zarar vermesi emredildiğinde veya zarar verecek duruma getirildiğinde, kendisine maliyeti
ne olursa olsun bunu yapamaz. (Örneğin ebeveynleri ondan akşam yemeği için bir domuz
kesmesini isteyebilir.)
Diğerleri onun davranışını anlayamıyor ve zaman zaman kendisinde çok kötü bir şeyler
olduğunu hissedebiliyor. Ancak başkalarının yardıma veya anlayışa ihtiyacı olduğunda ilk
başvuracakları kişi o olur. Büyük olasılıkla, yeteneğine değer veren bir kültürde yaşamayacak ve
bunun için çok acı çekecektir. Etraftaki çoğu insanın muhtemelen yapacağı gibi, bu kadar hassas
olduğu için kendini eleştirmeyi öğrenebilir.
Günahı bir başkasına karşı değil, genellikle kendisine karşıdır. Bir başkasından yiyecek çalmak
ya da şefkatli doğası nedeniyle kendini küçümsemek yerine açlıktan ölebilir. Bu çağda hassas
insanlara saygı gösterilmiyor.
Ayrıca sevilen birinin ya da arkadaşının kendine zarar vermesini izleyecek konumda da
olabilir. Bu onun için de acı vericidir. Umarım bununla başa çıkacak sabrı geliştirmiştir.
Empati ister olay örgüsü, ister alt olay örgüsü, ister olay olarak kullanılsın başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Empattan zarar vermesi istenir ve o bunu reddeder. Ya da
bir zarara tanık oluyor ve bunu durdurmak istiyor. • Bu duruma nasıl düştü? • Bunun için sabrı var mı? • Kendini umutsuz
mu hissediyor? • Bu durumla nasıl başa çıkılacağına dair

bir saldırı planı var mı?
Bunu daha önce yaptı mı? •

Başkalarından yardım isteyecek mi?
• Diğer karakterler onun hakkında ne düşünüyor?
ORTA: Empatın, zarar vermeyi reddetmesi veya zararı durdurmaya çalışması nedeniyle başı
beladadır. •
Onun için tehlikede olan nedir? Cezalandırılacak mı?
• Başka biri gelip gözünün önünde zarar verirse (belki bir erkek kardeş gelir ve akşam yemeği için domuzu
öldürürse) ne yapar? • Kendisinde bir sorun olduğunu hissedecek
mi? Yoksa başkalarıyla mı? • Kendisi olabilmek için gidebileceği özel bir yer var mı?
Yalnız olmak? • Akranlarının yanında hassas doğasını gizlemeye çalışıyor mu?
SON: Empat kazanır ya da kaybeder ama genellikle kendine sadık kalır.

• Kazanıyor mu, kaybediyor
mu? • Kendine sadık mı kaldı yoksa başkalarının ondan beklediklerine boyun eğdi mi?
Kalbini katılaştırdı mı? •
Kararından ve eylemlerinden memnun mu? • Diğer
karakterler şimdi onun hakkında ne düşünüyor? •
Duyarlı olmaktan vazgeçer mi?
ÖRNEKLER Herkül,
ALT KONU OLARAK
HOMER PİŞMANLIĞI - Herkül, Zeus'un oğlu ve ölümlü bir kadındır. Zeus'un
karısı Hera kıskançtır ve Herkül'ün delirmesine, karısını ve çocuklarını
öldürmesine neden olur. Pişman olan Herkül, insanüstü gücünü insanlığa
yardım etmek için kullanmaya karar verir.
Balıkçı Kral, ALT KONU OLARAK TERRY
GILLIAM PİŞMANLIK— Psikopat tavsiye almak için aradığında, bir talk DJ'i
yanlışlıkla bir psikopatı restoran müşterilerini ve kendisini havaya uçurmaya
ikna eder. Üç yıl boyunca pişmanlık içinde debelendikten sonra saldırıya uğrar
ve neredeyse ateşe verilir, ancak sokaktaki bir kişi onu kurtarır.
Tibet'te Yedi Yıl, BİR OLAY OLARAK HEINRICH
HARRER EMPATİ - Bu, Çin'in Tibet'i ele geçirmesi sırasında Dalai Lama ile
arkadaş olan Avusturyalı dağcı Heinrich Har-rer'in gerçek hikayesidir. Rahipler,
solucanlara zarar vermek istemedikleri için, solucanları elle uzaklaştırmak
amacıyla bir tapınak inşasını ayakta tutuyorlar.
Diriliş, STEPHEN GYLLENHAAL KONU OLARAK

EMPATİ— Bir kadın bir araba kazasında sakat kaldıktan sonra aniden
başkalarının acısını hissetme ve onu iyileştirme gücünü geliştirir.
Durumlar 51 ve 52
SEVİLEN BİRİNİN KAYBI VE SEVİLEN BİRİNİN KURTARILMASI
"Dünya güzelliğinin iki ucu vardır; biri kahkaha, diğeri ise kalbi paramparça eden
ıstırap."
–VIRGINIA WOOLF
Sevilen bir kişinin kaybı

Kayıp, bir şeyden mahrum kalma veya mahrum kalma durumudur veya
birisi.
Bu durum bir Akraba Öldürülen, bir Akraba Seyirci ve bir Cellat gerektirir.
Bu durum tamamen yasla ilgilidir. Sevilen Biri öldü ve hayatta kalan aile üyeleri kayıplarıyla yüzleşmeye
çalışıyor. Cinayet birkaç farklı şekilde gerçekleşmiş olabilir: • Bir Akraba Seyircisi Cinayete tanık olmuş ancak
bu konuda hiçbir şey yapamamış olabilir.
BT.
• Bir Akraba Seyircisi, gizlilik yoluyla birinin halkının başına talihsizlik getirmesine yardımcı olmuş
olabilir ve bunun sonucunda pek çok kişi
katledilmiştir. • Bir Akraba Seyircisi, Sevilen Birinin ölümünü tahmin etmiş
olabilir. • Bir Akraba Seyircisi, Sevilen Birinin ölümünü olay gerçekleştikten sonra öğrenir.
Akrabaları intikam almak isteyebilir ancak bu durumun tek odak noktası bu değildir.
Odak noktası, Sevileni kaybetmenin verdiği duygular ve tepkilerdir.
Umutsuzluk, keder, suçluluk ve çaresizlik bunu dramatik hale getiriyor.
Bu durum, özellikle akrabalardan birinin olaya tanık olması durumunda, akrabaların
nasıl tepki vereceğiyle ilgilidir. Düşünülmesi gereken şeyler:
• Cenazeyi nasıl hallediyorlar? •
Haberleri duymayı nasıl hallediyorlar? • Bu
onlara ne gibi sorunlar getiriyor? • Öldürülen
Akraba'nın eşi ve çocukları var mıydı? • Kimse intikam
almak isteyecek mi? • Bu bir
kaza mıydı? • Akrabalar
Tanrı'yı sorgulamaya mı başlıyor? •
Akrabalar ölümün ne olduğunu anlamaya ve keşfetmeye çalışıyor mu?
• Katledilen Akrabanın öldüğüne sevinen akrabalar var mı?
AKRABA ÖLDÜRÜLDÜ
Öldürülen Akraba, en azından çoğu, genellikle akrabası tarafından derinden sevilen biriydi.
Durumu bu kadar trajik yapan da budur, çünkü o: • iyi işler yapmış olabilir • ona ihtiyaç
duyduklarında akrabalarına
yardım etmiş
olabilir • genç akrabalarına akıl hocalığı
yapmış, onlara hayatı öğretmiş olabilir • kendine saklanarak
iyi ve düzgün bir hayat yaşamaya çalışmış olabilir
• hayatında bazı aptalca şeyler yapmıştı ama yine de çok
çekiciydi • başkalarının ilgisini çeken sevimli bir niteliği vardı
KINSMAN İZLEYİCİ
Cinayetin Akraba Seyircisi olabilir de olmayabilir de. Eğer varsa, durumun çoğu muhtemelen
bu Akraba Seyircisinin gördüklerini nasıl ele aldığıyla ilgili olacaktır. Şunlara maruz kalabilir: • korku
ve dehşetten felç olabilir • uyuşuk olabilir
ve olanlarla yüzleşemez • şoka
girebilir • tüm kişiliğini değiştirebilir •
insanlara ve
koruması gerekenlere olan
inancını kaybedebilir, bu da onun
her zaman tetikte
• bir zamanlar değer verdiği şeylerden vazgeçmek
CELLAT
Cellat genellikle hikayenin ana odak noktası değildir, çünkü ana odak noktası
Katledilen Akraba'nın kaybıdır. Akrabanın ölümüyle ilgili genellikle çok fazla gizem
yoktur. Ölüm nedeni genellikle oldukça açıktır. Cinayet gerçekleştikten sonra Cellat
hikayede pek bir rol oynamıyor. Aslında Katliam'ın kendisi asla görülemeyebilir.
Belki de hikaye bir annenin oğlunun ölümüyle ilgili bir telefon almasıyla başlıyor
ve daha sonra Kinsman Spectator'dan haber alıyoruz.
Cellat, Akrabaya bulaşan uyuşturucu, araç veya paslı çivi gibi cansız bir nesne olabilir.
Cellat, eğer akrabalarına talihsizlik getiren kişiyse, Akraba Seyircisi bile olabilir. Belki
de kaza yapan arabanın direksiyonundadır ve akrabasını katletmektedir.
Sevilen Birinin Kaybı olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak
kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir Akraba öldürülür.
• Cellat gösterilecek mi? • Cellat bir

kişi mi yoksa bir nesne mi olacak? • Başka bir Akraba
buna şahit olacak mı? • Cinayet bir kaza mı? Yoksa
önceden tasarlanmış mı? • Akraba Neden Öldürüldü?
Yanlış bir şey mi yaptı? • Diğer karakterler bu konuda ne
düşünüyor? • Hayatta kalan çocuğu var
mıydı? • Büyüklüğe mi ulaşması
gerekiyordu? Büyük bir grup insana yardım etmek mi istiyorsunuz? O önemli miydi?
ORTA: Akraba Cinayete tepki verir. • İntikam mı arayacak? • Öldürülen
Akraba'nın yerini
doldurmaya çalışacak mı? Kaldığı yerden devam mı? • Şimdi kendini tehlikeye mi
atacak? • Farklı mı davranacak? Bir düzeyde
aklını mı kaybettin? • Ailenin geri kalanı ne yapacak? Bununla
nasıl başa çıkacaklar? için korkuyorlar mı?
Akraba mı?
SON: Akraba, Katliam'la yüzleşir ve hayatına devam eder. • İntikam mı istedi? Başarılı mıydı? • Acıyı bırakıp
hayatına devam etmenin bir yolunu buldu mu?
Nasıl? • Diğer aile bireyleriyle yüzleşmek zorunda mı? Devam ettiği için ona
kızgınlar mı? • Hayatı nasıl değişti? • Şimdi ne yapacak? • Katledilen Akraba gibi olabilecek,
yardım edebileceği biri var mı?
“Cesaret edemememizin sebebi bazı şeylerin zor olması değil; çünkü onların zor
olduğuna cesaret edemiyoruz.”
Sevilen Birini Kurtarmak Kurtarmak,

tehlikeden veya hapisten kurtulmak demektir.
Bu durumda Akraba Seyircisi, Kurtarıcı Akraba olur.
Önceki durumda Akraba Seyircisi çaresizken, bu durumda kendini toparlayabiliyor,
kaynaklarını toplayabiliyor ve bir kurtarma planı yapabiliyor. Kayıp Nemo'yu ve baba
balığın onu nasıl kurtardığını düşünün.
oğul.
Akraba onun için çok şey ifade ettiği için ne gerekiyorsa yapmaya hazır. Aile bağları
var ama ilişkileri bundan daha derine gidiyor.
Bir adım öne çıkıp ona yardım etmek zorunda kalana kadar ne kadar güçlü ve
becerikli olduğunu bilemeyebilir. Bu durum onu kabuğundan çıkarmak ve gerçekte
ne kadar büyük ve güçlü olduğunu görmeye zorlamak için ihtiyaç duyduğu şey olabilir.
Sevilen Birinin Kurtarılması olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son unsurları
aynıdır: BAŞLANGIÇ: Bir Akraba tehdit edilir ve Kurtaran Akraba buna tanık olur. • Neden hemen
atlayıp kurtarmıyor? Tehlike nedir? • Onu neden kurtarmak istiyor? O onun çocuğu mu? • Kurtarmakla ne kazanacak? • Ne
tehlikede? •
Kurtarmanın nerede yapılması gerekiyor? Yer daha fazla drama katıyor ve bunu yapıyor
mu?
kurtarmak daha mı zor?
• Diğer karakterler yardım etmek istiyor mu?
ORTA: Kurtarıcı Akraba bir plan hazırlıyor. • Planları bir araya getirmede iyi mi? Yoksa bu
konuda kötü mü? • Zamanlama yanlış olsa bile hemen olaya dalıp
bir şeyler yapmayı seviyor mu? • Diğer karakterler ona yardım edecek mi? • Bu işte yalnız mı? • Tehdit
Altındaki Akraba ondan yardım istiyor
mu? • Kurtarma sadece
para vermekten mi ibarettir?
SON: Kurtarıcı Akraba, Tehdit Altındaki Akrabayı kurtarır.

• Kurtarma nasıl gerçekleşiyor? • Herhangi
bir sorun var mı? Ne yanlış gidiyor? • Başarılı mı? Yapılan
fedakarlıklar var mı? • Tehdit Altındaki Akraba mutlu ve minnettar
mı? • Kurtarıcı Akraba şimdi kendisi hakkında ne düşünüyor?
• Diğer karakterler ne düşünüyor? • Kurtarıcı Akraba şimdi ne yapacak?
ÖRNEKLER Ben
Gittiğimde, SUE MILLER ALT KONU
OLARAK SEVDİĞİ BİRİNİ KAYBETTİ— Jo Becker yirmili yaşlarındayken öldürülen
en iyi arkadaşının cesedini keşfetti.
Sonraki otuz yılını, evliliğini ve kızlarıyla olan ilişkisini mahvetmeden,
yaşananlarla yüzleşmeye çalışarak geçirir.
ALT KONU OLARAK Büyük Üşüme,

LAWRENCE KASDAN SEVDİĞİ BİRİNİ KAYBETMESİ— Birlikte üniversiteye giden
bir grup arkadaş, arkadaşlarından birinin cenazesinde yeniden bir araya gelir.
Mohikanların Sonu, JAMES FENIMORE COOPER SEVDİĞİ BİRİNİ
KORUMA OLARAK KURTARIR— Üç tuzakçı, Fransız ve Hint Savaşı'nın ortasında
bir İngiliz Albay'ın kızını korur.
Nemo'yu Bulmak, ANDREW STANTON VE LEE UNKRICH
SEVDİĞİ BİRİNİ KURTARMA KONUSU— Marlin, tek oğlu Nemo'ya bakan bir
duldur. Nemo okulun ilk gününde bir dalgıç tarafından yakalanır ve bir dişçi
muayenehanesinin akvaryumunda yaşamak üzere götürülür. Marlin ne
pahasına olursa olsun Nemo'yu bulmak için yola çıkar.
Durumlar 53 ve 54
GARİP ÇİFT VE SUDAN ÇIKMIŞ BALIK
“Kaos ve Düzen düşman değil, yalnızca karşıtlardır.”
–RICHARD GARRIOTT
Tuhaf Çift Tuhaf,

sıradan, olağan veya beklenenden sapmak anlamına gelir.
Bu durum bir Kahramanı, yakın bir Rakip Kahramanı ve bunları bir araya
getirecek bir Olayı gerektirir.
Neredeyse her bakımdan tamamen farklı olan iki karakter, ortak bir hedefe ulaşmak için birlikte çalışmaya
zorlanır. Farklı tarzları ve görüşleri, hikayede karşılaştıkları engellerin çoğuna neden oluyor ve birlikte çalışmayı
öğrenene ve diğerinin var olma ve çalışma biçimini kabul edene kadar hedeflerini tehlikeye atıyor. Şunları
düşünün: • birlikte çalışmaya dayanamayan ancak kaptan tarafından buna zorlanan iki dost polis;
biri yumuşak, şefkatli ve eğitimli; diğeri ise sert, güçlü ve sokak zekası • aşık olan
ve her şeyi yoluna koymaya çalışan sert bir doğa adamı ve şehirli kız • boşandıktan
sonra özensiz pislik bir çılgınla yaşamak zorunda kalan düzenli ucube (The Odd) Çift
Televizyon dizileri)
Bu karakterler birçok yönden farklılık gösterebilir:
• meslek •
tarih ve yetiştirilme •
eğitim •
felsefe •
hobiler •
ahlak •
hedefler ve özlemler •
yaşam biçimleri
• başkalarıyla sosyal etkileşimler •
sınıf veya sosyal konum •
para ve kültür
KAHRAMAN
Kahraman işlerin belli bir şekilde yapılmasını sever. Hikâyenin odağı ne olursa olsun,
Kahraman amacına ulaşmak için gideceği kesin bir yol bilir ve yolundan asla sapmak
istemez. Başka bir yol bilmeyebilir ve bu nedenle birisi onu işleri başka bir şekilde yapmaya
zorladığında rahatsız olabilir. Eğer bunu başka şekilde nasıl yapacağını bilmediğini kabul
etmek zorunda kalırsa, özgüveninin yanı sıra gururu da tehlikede olabilir.
Elindeki işe "benim yolum ya da otoyol" yaklaşımını benimsiyor ama bu işe yaramayacak.
Eğer hedefe ulaşmak istiyorsa, biraz kendini bırakmayı ve bir takım halinde çalışmayı
öğrenmesi gerekecek.
Gerçekten kendi yolunun doğru yol olduğunu hissedebilir ve kendi yolunun günü
kurtaracağına inandığı için değişmek istemeyebilir. Daha sonra partnerini ikna etmek veya
değiştirmek isteyecektir ki bu da durumu daha da kötüleştirir.
KARŞI KAHRAMAN
Karşıt Kahraman, Kahramanla tamamen aynı şeyleri hisseder. Kendi yolunun doğru
yol olduğunu biliyor ve Kahramanı ikna etmek ya da değiştirmek istiyor. Ayrıca işi bitirmek
için bir takımda çalışmayı da öğrenmesi gerekecek.
Hem Kahraman hem de Karşıt Kahraman hüsrana uğrayabilir ve diğerini değiştirmek
için suçluluk duygusunu, manipülasyonu veya başka herhangi bir psikolojik oyunu
kullanmaya çalışabilir, ancak sonuçta bu pek işe yaramaz ve yalnızca geçici olabilir. Er ya
da geç değişmeye çalışan kişi çok sinirlenecek ve saldıracaktır.
OLAY Olay, iki

Kahramanı bir şekilde bir arada olmaya zorlayan, gerçekleşen bir şeydir. Her iki
Kahramanın da bu etkinliğe dahil olması için zorlayıcı bir neden olmalıdır, böylece hiçbir
Kahraman öylece çekip gidemez.
Bu olayla ilgili bir şey onları birbirine bağlıyor; aynı patrona sahipler, aynı apartmanda
yaşıyorlar, yardıma ihtiyacı olan aynı adamı tanıyorlar; her şey onları birbirine bağlayabilir.
Belki bir projede birlikte çalışmak zorunda kalacaklar ya da işten atılacaklar. Veya As
Good As It Gets'i ve sanatçı eşcinsel adam ile onun iğrenç, obsesif kompulsif, yaşlı
komşusunun nasıl etkileşime girip birbirlerine yardım etmeye zorlandığını düşünün . Ya
da The Tuhaf Çift adlı televizyon programını ve Oscar'ın, karısı onu evden atınca nasıl
arkadaşını yanına almak zorunda kaldığını düşünün.
sokak.
Garip Çift olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da, öğeler
başı, ortası ve sonu aynıdır:
BAŞLANGIÇ: Bir Kahraman, Karşıt Kahramanla karşılaşır ve çatışır.

• Her ikisi de durumdan eşit derecede mutsuz mu? Yoksa ilk başta biri diğeriyle çalışmaya istekli mi? •
Ne bakımdan zıtlar? • Her ikisi de bu
noktada değişmeye istekli mi? Yoksa hemen çatışıyorlar mı? • Başka biri onlara
yardım etmeye çalışacak mı? • Hangi Etkinlik onların
birlikte çalışmasını sağlar? Buradan uzaklaşmak onlar için kolay olamaz
birbirine göre.
ORTA: Kahraman ve Karşıt Kahraman hedeflerine ulaşma yolunda kendi engellerini yaratırlar. • Karşıt güçlerini
onlara karşı nasıl
kullanacaksınız? Bunu, hedefi tehlikeye sokan Çatışmaya nasıl dönüştüreceksiniz? • Birlikte çalışmanın
veya sürekli kavga etmenin
bir yolunu bulabilecekler mi? • Bir aracı, işleri halletmelerine yardımcı
olabilir mi? • Yardıma gelen başka karakterler var mı?
Kahramana mı yoksa Karşıt Kahramana mı benziyorlar?
SON: Kahraman ve Karşıt Kahraman bir kez olsun birlikte çalışıp hedefe
ulaşmayı başarır.
• Biri pes edip diğerinin yaptığı gibi mi yaptı? Yoksa ikisi birlikte mi çalıştı? • Bu değişikliğe ne
sebep oldu? • Bir karakter diğerinin
etrafında dolaşarak mı büyüdü? İkisi de büyüdü mü? • Bundan ne öğrendiler? • Tekrar
birlikte çalışacaklar mı?
“Gerçek şu ki, en güzel anlarımız büyük olasılıkla kendimizi son derece rahatsız,
mutsuz veya doyumsuz hissettiğimizde ortaya çıkar. Çünkü ancak böyle
anlarda, rahatsızlığımızın etkisiyle, rutinimizin dışına çıkıp farklı yollar ya da
daha doğru yanıtlar aramaya başlayabiliriz."
–M.SCOTT PECK
Sudan Çıkmış Balık

Sudan Çıkmış Balık, çevresine veya koşullarına uyum sağlayamayan veya
diğerlerinden rahatsız edici derecede farklı olduğu düşünülen uyumsuz
kişidir.
Bu durumda Kahraman, karşıt bir Durumla çatışma halindedir. Gitmeye
itildiği yere uyum sağlayamıyor ya da en azından öyle hissediyor. Bu ya onun
için basit bir özgüven meselesi olabilir, herkes onun ortama çok iyi uyduğunu
düşünüyor olabilir ya da gerçekten kendi elementinin dışında olabilir. Neden
uyum sağlamalı? Kendisi olmasına izin verilmeli.
Sebebi ne olursa olsun Kahraman kendisini son derece rahatsız eden bir durumun
içindedir. Nasıl davranacağını, ne söyleyeceğini, nasıl giyineceğini, kiminle
konuşacağını, bulunduğu yerde neyin kabul edilebilir olup olmadığını bilemeyebilir.
İkincil hedefi durumdan olabildiğince çabuk çıkmak olabilir, ancak kendisini
amacına götürecek bir şeyi elde etmek için muhtemelen orada olması gerekir. Bilgi
arıyor ya da iletişim kurmaya çalışıyor olabilir.
Bu durumda onu çok önemli bir şey beklemektedir, yoksa oraya hiç gitmezdi.
Kişiliğine ve savunmacılığına bağlı olarak, özellikle birisi onunla dalga geçiyorsa,

baskıya maruz kalabilir.
Sudan Çıkan Balık olay örgüsü, alt olay örgüsü veya olay olarak kullanılsa da başlangıç, orta ve son
unsurları aynıdır: BAŞLANGIÇ: Kahraman kesinlikle gitmek istemediği bir yere
gitmesi gerektiğini öğrenir. • Onu gitmeye ne zorluyor? Bu onu amacına yaklaştıracak mı? • Neden uyum
sağlayacağını düşünmüyor?
• Destek için yanında kimseyi getirebilir mi? • Başkaları onunla
dalga geçecek mi? • Gitmek için kendini
nasıl heyecanlandırıyor?
ORTA: Kahraman gider ve kendini tamamen yabancı hisseder.

• Etkinlik nerede gerçekleşiyor? Daha garip hale getirmek için yerini değiştirebilir misin?
o? •
Biraz olsun uyum sağlayabiliyor
mu? • Onu bu durumda görmek komik
mi? • İnsanlara, onları küçümsediğinin farkına varmadan küçük dokunuşlar yapıyor mu? •
Gizliliğini açığa mı çıkarıyor?
• Geri dönebilecek mi?
SON: Kahraman, Olayı başarır ve onu hedefine götürecek bilgiyi bulur.
• Hedefine ulaşmak için yardım alıyor mu? Yoksa her şeyi tek başına mı yapıyor?
• Farklılıklarını benimsiyor mu? • Uyum
sağlayamadığı yer veya kişilere karşı yeni bir saygı mı duyuyor? • Bundan sonra nasıl
değişti? • Şimdi uyum sağlayıp
sağlayamayacağını görmek için gitmek istediği başka yerler var mı? • Bu
olaydan dolayı bir mizah anlayışı edindi mi?
ÖRNEKLER Taşın
Romantizmi, ROBERT ZEMECKIS'İN ALT KONU
OLARAK TUHAF ÇİFTLERİ - Büyük şehirden bir kız, ormanda kaybolurken
pervasız bir paralı askerle tanışır.
48 Saat, WALTER HILL
ALT KONU OLARAK TUHAF ÇİFT : İnatçı bir polis, bir katilin izini sürmek için,
geçici olarak şartlı tahliyeyle serbest bırakılan esprili bir suçluyla gönülsüzce
iş birliği yapar.
Miss Congeniality, DONALD PETRIE KONU
OLARAK SUDAN ÇIKAN FISH — Erkek gibi bir FBI ajanı, bir grubun etkinliği
bombalamasını önlemek için Miss United States güzellik yarışmasında kılık
değiştirir.
Çakal Çirkin, DAVID MCNALLY OLAY
OLARAK SUDAN ÇIKTI - Yirmili yaşlarının başındaki utangaç, küçük kasabalı
bir kız, şarkı yazarı olma hayalinin peşinden gitmek için New York'a gider.
Coyote Ugly adlı bir gece kulübünde iş bulur ve burada uyum sağlamakta
zorlanır.
Durum 55
BOŞ DURUM ŞABLONU
“Hiç şüphe yok ki yaratıcılık en önemli insan kaynağıdır. Yaratıcılık

olmasaydı ilerleme olmazdı ve sonsuza kadar aynı kalıpları tekrar ederdik.”
–EDWARD DE BONO
Boş Durum Şablonu Yukarıdaki alıntı

bu durumla ilgili her şeyi söylüyor. Hikayeniz gerektiriyorsa, kendi
durumlarınızı tasarlama özgürlüğüne sahip olmanızı istiyorum. Yapılmış
ve işe yaradığı bilinen durumları kullanmak yazmanın harika bir yolu olsa
da, kişisel yaratıcılığa her zaman biraz yer olmalıdır.
Belki sadece belirli kültürlerde ya da belirli uzmanlık alanlarında karşılaşılan durumlar
vardır. Bunların hepsini buraya dahil etmek imkansız olacaktır, bu yüzden ihtiyacınız
olması halinde yeni bir durumu detaylandırmanıza yardımcı olması için kullanabileceğiniz
boş bir durum şablonu hazırladım.
DURUM ŞABLONU • Bu durumu yaratma

gerekçeniz nedir? • Daha önce özetlenen durumlardan
birini kullanamayacağınızdan kesinlikle emin misiniz? • Bu durum bir komplo mu, yan
senaryo mu, yoksa olay mı olacak? • Kahraman için
tehlikede olan nedir? Ya da durumun başlangıcında kahramanın ikilemi nedir?
Neyin çözülmesi gerekiyor? Yoksa bu Hayattan Bir Kesit durumu mu? Eğer öyleyse bu durumun amacı
nedir? Neyi iletmek istiyorsunuz? • Başlangıcı,
ortayı ve sonu bir araya getirebilir misiniz? (Bir başlangıç, orta veya son istemiyorsanız, bir duruma ihtiyacınız
yoktur. Başlangıç, orta ve son yapısı olmayan hikayeler hakkında fikir sahibi olmak için Before Sunrise
veya Daughters of the Dust gibi bir film izlemeniz yeterli. .)
• Başlangıcı bulun: Kahraman ne istiyor? Amacı nedir? • Ortayı bulun: Kahraman

onu elde etmek için ne yapar? • Sonu bulun: Kahraman
bunu nasıl elde eder? • Diğer karakterler bu
durum ve kahramanın ne istediği hakkında ne düşünüyor? deneyecek olan var mı
kahramanı durdurmak için mi?
• Kesin bir düşman var mı? Düşman ne istiyor? Düşman insan mı? Veya
soyut bir şey mi?
• Kahramanın yoluna ne tür engeller koyabilirsiniz? Kaç tane? Onun gibi tırmanacaklar mı?
hedefe yaklaşıyor mu?
• Bu durumda kahraman nasıl değişiyor? Bu durum başka bir durumun ortaya çıkmasına neden olur mu?
olmak?
• Kahraman ya da okuyucu bu durumdan ders alıyor mu? Yoksa sadece eğlenceli
bir yolculuk mu? • Bir
temanız olacak mı? • Bu durumda daha küçük bir karakter kahraman karakter mi olacak? Karakterler
yer değiştirilsin
mi? • Kahramana yardım etmek için bir yardımcı karakter sahneye
çıkacak mı? • Kahraman ilgi odağını başka biriyle paylaşmak isteyecek mi? (Bazı kültürlerde bir şeyin tüm
övgüsünü tek bir kişinin üstlenmesi kabul edilemez. Amerika'da önemli olan bireyin başarısıdır, ancak
diğer ülkelerde önemli olan tüm toplumun veya ailenin başarısıdır. Onlar göze çarpmak istemiyorum.)
• Bir anti-kahraman kullanabilir misiniz?
Siz yaratırken, işte üzerinde düşünmeniz

gereken bazı şeyler: “Bazen bir durum, ona belli bir açıdan bakıldığı için
yalnızca bir sorundur. Başka bir açıdan bakıldığında, doğru hareket tarzı
o kadar bariz olabilir ki, sorun artık mevcut olmayabilir."
–EDWARD DE BONO
Bölüm 4
BİTİRİCİLİK
DOKUNUŞLAR
Araştırma
"Araştırma yapmayanın öğretecek hiçbir şeyi yoktur."
–ANONİM ATASÖZÜ
Artık hikaye kararlarınızı verdiğinize göre, arkanıza yaslanın ve özellikle

araştırmak istediğiniz herhangi bir alan olup olmadığını görmek için aşağıdakileri
öğrenmek üzere hikayeyi inceleyin:
• konum
• ortam
• yer •
zaman dilimi
• arka plan •
gerçekler • sınıf
ayrımları • karakter
geçmişi • din ve
inançlar •
gelenekler • destekleyici karakterler
Araştırmanın Önemi İster karakter odaklı bir

hikaye, ister olay örgüsüne dayalı bir hikaye yazıyor olun, araştırma yalnızca
sahnelerinize derinlik katmanıza yardımcı olabilir. Ruh halini, üslubunu ve tarzını
ortaya çıkaran ayrıntıları ortaya çıkarabilir, taslağınızın diğerlerinden üstün olmasını
sağlayabilir. Aslında tanıdığım tüm ünlü yazarlar bana harika yazmanın sırrının
araştırma olduğunu söyledi!
Araştırma yoluyla öğreneceklerinizi hikayenize filtreleyin; vaaz vererek veya
öğreterek değil, bu bilgiyi hikayenizin akışına organik olacak şekilde sahnelerinize
ve diyaloğunuza ara sıra yerleştirerek.
Başka bir deyişle, araştırmanızı okuyucuya aktarmanın yaratıcı yollarını bulun;
Birkaç başıboş sayfalık araştırmayı bir bölüme sığdırmayın. Bunu yaparsanız
hikayenin ilerlemesini engeller ve okuyucuyu sıkarsınız.
Ana yazım başlamadan önce araştırma tamamlandığında, sahnelerinizi

oluştururken karakterleri canlandırmak için ekleyecek çok şeyiniz olduğunu
göreceksiniz.
Örneğin sanayileşmenin başlangıcında kadınların geçimini sağlamak için dantel
fabrikalarında saatlerce köle olarak çalıştığı bir dönem vardı. Bu bilgiyi şuraya
gitmek için kullanabilirsiniz:
Kızıl saçlı bir kız odaya giriyor. Yeşil bir elbise giyiyor.
ile:
Kızıl saçlı bir hizmetçi çekingen bir şekilde balo salonuna giriyor. Yeşil
elbisesinde gündüzleri çalıştığı dantel fabrikasından kalma mor lekeler var.
Asla tamamen durulanmayan iğrenç kokulu boyayla sürekli lekelenen
kararmış parmak uçları, herkesin görmesi için onu "alt sınıf" olarak damgalıyor.
Sınıf, ortam, iş, karakter geçmişi ve zaman aralığının tümü ikinci versiyona
eklendi.
Bir dönem yazısı yazıyorsanız şunları inceleyebilirsiniz: • hikayenizin anlatıldığı dönemde
insanların ne giydiği • istihdam için neler yaptıkları • batıl
inançlarının neler olduğu • sosyal
geleneklerinin onlar hakkında ne
söylediği • bir savaşın olup olmadığı o sırada • insanların
nasıl seyahat ettiği • veba tehdidinin olup olmadığı • kadınların

hangi hak ve özgürlüklere
sahip olduğu (kahramanın arazi sahibi olmasına veya
geceleri refakatsiz olarak dolaşmasına izin verilmeyebilir)
Araştırma Yürütmek
Bilmeniz gerekenler konusunda çok spesifik hale gelerek araştırmanızı mümkün
olduğunca daraltın. Örneğin, konuyla ilgili üç kitap bulun ve bunlara göz atın.
Kitabın tamamını okumak zorunda değilsiniz. Her kitapta nelerin yer aldığını
öğrenmek için bölüm başlıklarına göz atın ve giriş bölümünü okuyun.
Araştırmaya yönelik diğer fikirler şunlar olabilir: • Bir müzeye
gidin ve eve getirmek üzere yerlerin ve eserlerin broşürlerini satın alın. • Hikâyenizin geçtiği dönem
vb. ile ilgili kitapları okuyun. • Şiirin bizi sık sık yerlere nasıl götürdüğünü, onlara
dair "hissedilen bir his" verdiğini görmek için şiir okuyun.
çoğu tarih kitabının yapamayacağı şekilde.
• Size ilham veren veya kendi hikayenizin havasına girmenize yardımcı olan herkesi okuyun. Örneğin, kahramanınızın aklına
girmek için kadın şiirleri okuyabilir (örneğin Dorothy Parker'ı deneyin) veya belirli bir döneme ait (örneğin, Viktorya dönemi)
bir dönemi yakalamaya çalışıyorsanız bir hikaye okuyabilirsiniz.
• İnternetin gücünden yararlanın. www.dogpile.com adresini kullanıyorum arama motoru.

Ondan fazla diğer arama motoru için size ilk on sonucu verir. •
Karakterinizin aile geçmişini ve geçmişini geliştirmeye yardımcı olması için otobiyografileri
okuyun. • Hayatınızın hikayenize katkıda bulunabilecek yönlerine
dönüp bakın: ° Hangi deneyimleriniz öne çıktı? ° Bir
zamanlar ne öğrendiniz ama unutmuş olabilirsiniz? ° Çocukken neyle
oynardınız? ° Hiç dans dersi aldınız
mı? Veya spor mu yapıyorsunuz? ° Neyi öğrenmek
istediniz ama öğrenemediniz?
Ayar, Arka Plan ve Yer Sonraki bölümlerde Ayar,

Arka Plan ve Yer hakkında konuşacağız.
Sonraki bölümlerde Ayar, Arka Plan ve Yer hakkında konuşacağız.
Arka plan, bir hikayenin geçtiği daha geniş alandır ve Ortam, asıl sahnenin kurulduğu yerdir.
Yer, ortamın nasıl aktarıldığıdır.
Örneğin, Arka Plan Mısır olabilir ve Ortam daha sonra
Piramitler, bir kafe ya da çöl olabilir.
Editörler her zaman ya daha önce görmedikleri ortamlarda geçen ya da güçlü bir yer
duygusu taşıyan yazılar ararlar. Ufkunuzu genişletin ve yeni şehirler, ülkeler ve hatta
insanların ait olduğu sıra dışı gruplar (örneğin Kutup Ayısı Kulübü) hakkında bilgi edinmek
için zaman ayırın. Hayal gücünüzü bırakın.
Yer size hikaye ve karakterler hakkında fikir verir. Örneğin, Arka Plan Mısır ve Ortam bir
kafe ise, Yer, kafenin ve orada yaşayan insanların tarzıdır.
Eğer bu kafe bir Fransız kafesi ise, bir İspanyol kafesi ya da genelev içindeki bir kafeden
çok farklı bir his ya da mekan hissine sahip olacaktır. Orada çalışan insanların hepsi farklı
giyinecek, farklı davranacak ve konuşacak ve ikisi arasında tasarım ve dekorasyon büyük
ölçüde farklı olacaktı.
Demek istediğim şu: Spesifik olun, bu yaratıcılığınıza yardımcı olacaktır. Bir kere
Kafeyi bir İspanyol kafesi olarak tanımladığınızda aklınız çalışmaya başlayabilir: • Ya garson İngilizce
konuşmazsa? • Ya yerel bir kız gül satarak
içeri girerse ve tam o sırada konuşmalarını bölerse?
bir şeyi itiraf etmek mi?
• Kahramanın arkasında oturan isimsiz bir adamın yanlışlıkla bıçaklanarak öldürülmesi yerine, bu
isimsiz adama onu okuyucu için daha kişisel ve gerçek kılmak için bazı ayrıntılar eklerseniz ne olur?
Bu sadece okuyucunun bıçaklanmaya verdiği duygusal tepkiyi artıracaktır. Belki de bıçaklanan
kurbanı, müşterilere İspanyol melodileri çalan, popüler ama mütevazı bir gezgin kafe müzisyeni
yaparsınız.
Her "Ya şöyle olursa" sahneye biraz daha renk katar ve onu daha da güzelleştirir.
okuyucu için daha gerçektir. Biraz daha ayrıntı düşünün.
Hikayenizde kaçırdığınız yaratıcı fırsatlar olup olmadığını görmek için

aşağıdaki listeyi inceleyin (ancak aşağıdakilerin tümü sizin hikayeniz için
geçerli olmayabilir).
KONUM
• COĞRAFİ ARKA PLAN: Hikaye hangi ülke, kasaba veya eyalette geçiyor? öyle mi
yakınlarda dağlar ya da çöller var mı?
• YER: Hikayeye ne tür bir bina, arazi, ev vb. hakimdir? Son derece önemli olan bir ayar var mı? Eğer öyleyse,
sahneleriniz için ihtiyaç duyduğunuz ayrıntılara sahip olmak için iyice araştırmayı düşünün.
• YER: Ortamın özellikleri nelerdir? Ayarlarla oynayın ve atmosferi biraz değiştirin. Bir ev hayal edin, şimdi de
Liberace'nin içinde yaşadığını hayal edin. Sonra orada yaşayan bir keşişi hayal edin. Çok farklı! • İKLİM:
Soğuk mu, sıcak mı, kuru mu,
tropikal mi? İklim hikayenin sonucunu etkileyebilir mi?
biraz daha çatışma ve drama eklemek ister misiniz? Kahraman kardan nefret mi ediyor?
ZAMAN DÖNEMİ • GİYİM

TARZLARI: Giyim tarzları karakterleriniz için çok önemli olabilir. Bazı dönemlerde statü sembolü olarak arabalar
ya da lüks saatler olmadığından, birinin zengin ya da fakir olduğunu anlamanın tek yolu kıyafetti. •
MANNERİZMLER: Kahraman, kendi dönemindeki
erkeklerin alıştığı gibi mi davranıyor? Yapmak
kadın kahraman kendi cinsiyetinin rolünü mü oynuyor yoksa ona meydan mı okuyor?
• AHLAKLAR: Kahramanınız evlenmeden önce kahramanla güvenli bir şekilde yalnız kalabilir mi? •
BULUŞLAR: Arabalar henüz icat edilmemişse sahneye araba koymayın! Ancak aynı zamanda içinde çalıştığınız
dönemin başarılarını da bilin; çünkü birçok eski uygarlık, örneğin akan su gibi ileri teknoloji olarak kabul
ettiğimiz teknolojilere sahipti. • YAŞAM BEKLENTİ: Sizin döneminizdeki karakterler ne kadar süre yaşadı?
Kahramanın ebeveynleri hâlâ buralarda olacak mı? Henüz yirmi dokuz yaşında olmasına rağmen "normal"
ölüme yakın mı?
• CİNSİYET KONULARI: Pek çok Viktorya dönemi romanının kadın kahramanları, zaman dilimi nedeniyle evden
tek başına çıkamıyordu. Bu, kadın kahramanın kahramanı görmek için gizlice dışarı çıkması durumunda
her şeyi riske atacağı anlamına geliyordu.
GERÇEKLER
• İSİMLER: Anlamına göre bir isim mi seçeceksiniz? Chandra "ay" anlamına gelir. ( Daha fazla fikir için Sherrilyn
Kenyon'un The Writer's Digest Karakter Adlandırma Kaynak Kitabı'na bakın.) • TARİH: Hikayenizin
zaman diliminden önce ne oldu? Karakterlerin konuşmasına izin vermeyin
henüz onların dünyasında gerçekleşmemiş bir olay hakkında.
• KELİMELER VE ARGO: Fütüristik romanlar için kendi argonuzu oluşturabilirsiniz; Aksi takdirde, kendi döneminiz
için ortak argonun ne olduğunu araştırın. Belki zenginlerin fakirlerden farklı bir argosu vardı?
• SİYASİ İKLİM: Demokratik bir hükümet, insanları ve onların yaşamlarını diktatörlükten çok daha farklı
etkileyecektir. • YASALAR: Herhangi bir yasa
karakterin hedeflerine müdahale ediyor mu? • SINIF: Alt, orta, üst
gibi. Sınıf ayrımlarının karakterleriniz için hangi durumları ve yaşam koşullarını yaratacağını bilin. Bilinçli bir
tercih yapmadığınız sürece, bir bakkal tezgahtarına yaşaması için bir malikane vermeyin. İkinci Dünya
Savaşı sırasında Hollywood, morali yükseltmeye yardımcı olmak için özellikle Amerikan karakterlerini
sınıflarının çok üstünde göstermeyi seçti.
bir yandan da Amerikalılara sinemaya geldiklerinde kaçabilecekleri gerçek bir fantastik dünya sunuyor.
• KARAKTER GEÇMİŞİ: Aile geçmişinizi kullanabilir misiniz? Karakterlerinizden herhangi birini zaten
tanıdığınız birinden örnek alarak modelleyebilir misiniz? Yabancıları izleyin ve bazı karakter özelliklerini
öğrenin.
• DİN VE İNANÇLAR: Karakterlerinizin birbiriyle çelişen inançları var mı? Bu hikayeye dram katabilir mi?
Sorular• Seyahat ediyor musunuz veya geziyor musunuz? Hikayenizi zenginleştirmek için gittiğiniz
yerlerden herhangi biri var mı? • Diğer ülkeler ve kültürler hakkında kurgu
olmayan kitaplar okuyor musunuz? •
Çocukken ilginizi çeken yerler hangileriydi? • Kutup Ayısı Kulübü gibi alışılmadık bir ortam için
araştırabileceğiniz herhangi bir grup var mı? • Hikayeniz seçtiğiniz yerde kalabilir ancak farklı bir zaman diliminde olabilir mi
o yer?
• Zaman dilimlerini değiştirmek karakterler için daha zorlayıcı olacak ve daha fazla çatışma yaratacak
mı? • Okuyucularınıza yeni bir şey öğrettiniz mi? (Birçok okuyucu öğrenmeyi sever, bu nedenle gerçekleri
doğru bulmaya zaman
ayırın.) • Hikayenizin arka planlarını ve ortamlarını seçerken yaratıcı olabiliyor musunuz? (Kendi geçmişinizi
yaratmak için bilim kurgu yazmanıza gerek yok. Pasifik'te kendi adanızı veya tanınmış bir şehrin
dışındaki bir kasabayı yaratabilirsiniz.) • Yerel müzeleri veya
tarihi evleri ve binaları ziyaret edebilir misiniz? • Araştırmak istediğiniz,
sizin için yeni olan herhangi bir konu var mı? • Arsanızı geliştirirken kütüphanede
biraz zaman geçirebilir misiniz, böylece tonlarca şeyiniz olur
araştırma kitaplarınız elinizin altında mı?
Writer's Digest
Books'tan daha
fazla harika talimat alın!
THE 3 AM EPIPHANY ,
Brian Kiteley
Yazma yeteneğinizin sınırlarını zorlayın ve Brian Kiteley'in düşündürücü
talimatlarını takip ederek ve bu zarif, sofistike kitapta bulunan 200'den
fazla zorlu yazma alıştırmasını uygulayarak yaratıcı atılımları keşfedin.
ISBN 1-58297-351-2 ciltsiz, 272 sayfa, #10980-K
YAZARIN KAÇIRMA KİTABI Taze

Haşlanmış Yer Fıstığı Asası, bir Edebiyat Dergisi Başlangıcı
ve profesyonel yazarlar bu kitabı istedikleri zaman, istedikleri yerde açabilirler
ve bir anlık ilham ve bol miktarda yeni fikir ateşleyebilirler.
1.001'den fazla yaratıcı ipucu, hikaye başlatıcı, hayal gücünü genişleten
egzersizler ve yazarın engellerini kıran olarak kullanılmayı bekliyor.
ISBN 1- 58297-411-X, ciltsiz, 272 sayfa, #11030-K
HARİKA KURGU YAZIN : KONU VE YAPI - James

Scott Bell Ödüllü
gerilim romanları ve gerilim yazarlarından biri, inandırıcı ve ilgi çekici bir olay
örgüsü oluşturmanıza yardımcı olacak açık, kısa ve öz bilgiler sunuyor.
Harika kurgu yazmanıza yardımcı olacak popüler romanlardan
örnekler, kapsamlı kontrol listeleri ve pratik uygulamalı rehberlik var!
ISBN #1-58297-297-X, ciltsiz, 240 sayfa, #10942-K
Ronald Tobias'tan
20 MASTER KONU
Sadece bir fikir kıvılcımından sayfa çeviren hikayeler oluşturun! Bu
kitap, kurgu boyunca tekrar tekrar ortaya çıkan olayları inceliyor ve
bu temel temaları kendi çalışmalarınıza uyarlamanız için talimatlar ve
örnekler sunuyor. ISBN 1-58297-239-7, ciltsiz, 240 sayfa, #10889- K
45 ANA KARAKTER , Victoria

Schmidt Arketip
modelleri ve bunların özelliklerinin yardımıyla romanınız, senaryonuz veya
senaryonuz için unutulmaz, gerçek hayattan karakterler yaratın. Televizyondan,
filmlerden ve tarihten kültürler arası model karakter örnekleri, karmaşık ve
ilgi çekici hikayeler yaratmanıza yardımcı olacaktır.
ISBN 1-58297-069-6, ciltli, 256 sayfa, #10752-K
30 GÜN İÇİNDE İLK TASLAK

Yazan : Karen
Wiesner Romanınızın veya kısa öykünüzün ana hatlarını çizin ve çalışma
taslağınızı otuz gün gibi kısa bir sürede tamamlayın! Bu kitabın talimatları her
tür için işe yarar ve bireysel tarza göre özelleştirilebilir. Etkileşimli çalışma
sayfaları, odaklanmanızı sağlayacak esnek programlar, örnek çalışma
sayfaları, beyin fırtınası teknikleri ve hedef sayfaları kariyerinizi yolunda
tutmanızı sağlar!
ISBN 1-58297-296-6, ciltsiz, 224 sayfa, #10944-K
ROBERT'İN YAZMA KURALLARI

Robert Masello
Tanınmış yazar Robert Masello, her kurgu yazarı, gazeteci, senarist ve kurgu
dışı yazar için 101 alışılmadık ders sunuyor.
Sektörün en iyilerinden birinin taze, saygısız tavsiyeleriyle çalışmanızı ve
yayınlanma şansınızı artırın.
ISBN 1-58297-326-1, ciltsiz, 224 sayfa, #10962-K
Sayfadan Sonraki
Yazan : Heather Sellers
Yeni başlayan yazarların yüzde doksanı, yeteneklerini keşfetme şansı bulamadan
zanaatlarını uygulamayı bırakıyor. Deneyimli yazar ve öğretmen Heather Sellers'ın
hazırladığı bu temel ve teşvik edici rehber, yaşamınızı şekillendirecek ve hedeflerinize
ulaşmanıza yardımcı olacak ilgi çekici alıştırmalar yoluyla sürekli bir yazma yaşamı
oluşturmanıza yardımcı olacaktır. ISBN 1-58297-312-1, ciltli, 240 sayfa, #10948-K
Bunlara ve diğer kaliteli Writer's Digest kitaplarına yerel kitapçınızdan, çevrimiçi

tedarikçinizden veya 1-800-448-0915 numaralı telefonu arayarak ulaşabilirsiniz.

Hikaye Yapısı Mimarı Dramatik Durumlar Ve İlgi Çekici Karakterler Oluşturmak İçin Bir Yazar Kılavuzu

Uploaded by

Document Information

Copyright

Available Formats

Share this document

Share or Embed Document

Sharing Options

Did you find this document useful?

Is this content inappropriate?

Copyright:

Available Formats

Hikaye Yapısı Mimarı Dramatik Durumlar Ve İlgi Çekici Karakterler Oluşturmak İçin Bir Yazar Kılavuzu

Uploaded by

Copyright:

Available Formats

Machine Translated by Google

Machine Translated by Google

dramatik durumlar ve ilgi çekici

Victoria Lynn Schmidt, Ph.D.

YAZARIN ÖZET KİTAPLARI

Kanada'da Fraser Direct tarafından dağıtılmaktadır

Birleşik Krallık ve Avrupa'da dağıtımı David & Charles Brunel

Avustralya'da Capricorn Link PO Box 704,

Kongre Kütüphanesi Yayın Verilerini Kataloglama

Bibliyografik referanslar içerir.

PN3378.S36 2005 2005000590

Düzenleyen: Michelle Ruberg

İkinci aileme: Mike, Cathy, Cindy, Mike, Kevin ve Matt.

Victoria Schmidt, popüler 45 Usta Karakter: Orijinal Karakterler Yaratmak İçin

Bölüm 1: Plan Taslağı Hazırlamak

Bu Kitap Nasıl Kullanılır?

5 Dramatik Geçiş Çizgisi

Bölüm 2: Yapıyı İnşa Etmek

11 Ana Yapı Nasıl Kullanılır?

Roller Coaster Yolculuğu

Bölüm 3: Hikaye Ekleme

55 Dramatik Durumun Tanıtımı

Bölüm 4: Son Dokunuşlar

“'Bu işe yarayabilir' diyen o sakin, küçük sese güvenin ve deneyin.”

Sitar'ı ne alçak ne de yüksek olarak ayarlayın.

Hikayenizi gereğinden fazla planladığınızda, kendiliğindenliğinizi kaybedebilir ve aşırı

“Hayat küçük şeylerden oluşur, sadece egonuz bunların küçük şeyler

Bu sayfalarda 5 Dramatik Geçiş Çizgisi, 6 Çatışma bulacaksınız

Bunu anlayın ve bu bölümleri okurken zihninizi açık tutun.

Olay örgüsüne dayalı ve karakter odaklı

BAĞIMSIZLIK GÜNÜ VS. İŞARETLER

Bağımsızlık Günü ve İşaretler filmlerini düşünün . Her ikisi de uzaylıların

1. Hangi Dramatik Geçiş Hattını kullanmalıyım?

Dramatik Bir Geçiş Çizgisi Seçmek Dramatik Bir Geçiş

Beş tür Dramatik Geçiş Çizgisi vardır:

Bir Çatışmanın Seçilmesi

Çatışmanın özünde, komployu ilerletmeye hizmet eden güçlerin karşıtlığı vardır.

Bir Yapı Seçmek

Sonraki ikisi - Romantizm ve Yolculuk - yapı tasarımından ziyade yapı içeriğine

Son üçü (Etkileşimli Kurgu, Üst Kurgu ve Hayattan Kesitler)

Bir Durumun Seçilmesi Daha sonra

bazı çatışmalarımız var. Belki de bu güvensizlik patronunun ondan yapmasını

1. Ana karakter başarılı olur.

Geleneksel Dramatik Geçiş Çizgileri Geleneksel

KARAKTER HATTA BAŞARIYA ULAŞIYOR

Açıkça görülen gizem/dedektif hikâyesinin yanı sıra "soru-cevap odaklı" karakter

Karakterin Başarılı Olduğu Bazı Örnekler

Cehalet Bilgi Sorusunun

Ayrıca şunu da eklemek isterim ki karakterler fedakarlık yaparak başarıya ulaşabilirler.

Karakterler ayrıca yardım alarak ve başkalarıyla ortaklaşa çalışarak da başarılı

KARAKTER YENİLGİYE UĞRAŞIR Burada ana karakter hikayedeki

Karakteri mağlup eden genellikle kötü adam değil, karakterin kendisidir. O,

İşte Karakter Başarılı Örnekler

Donna Lee, kahramanın iki yoldan biriyle mağlup edildiğini belirtiyor:

KARAKTER HEDEF ÇİZGİSİNDEN TERK EDİYOR

Geleneksel Olmayan Geçiş Çizgileri Dördüncü

KARAKTERİN HEDEFİ BELİRTİLMEMİŞTİR

OKUYUCU HEDEFİ YARATIR

Dramatik Geçiş Çizgilerini Birleştirme Ana karakterin hedefi

Dramatik Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken Sorular

Artık Dramatik Geçiş Çizginizi bildiğinize göre

Çatışmanın olumlu ve olumsuz etkileri vardır. Her ne kadar çatışma yaygın

Aşağıda hikayelerde kullanılabilecek altı Çatışma türü verilmiştir.

Durumsal Çatışma Bu bir insan-doğa/çevre