You are on page 1of 33

İLETİŞİM SÜRECİ,

ÖĞELERİ VE İLETİŞİM
ARAÇLARI
Prof. Dr. Aynur BÜTÜN AYHAN
Sağlık Bilimleri Fakültesi
Çocuk Gelişimi Bölümü
BU DERSTE HEDEFLENEN KAZANIMLAR

 İletişim sürecinin öğelerini sıralar ve açıklar


 Etkili iletişim için iletişim öğelerinin özelliklerini
bilir.
 İletişim türlerini bilir ve tanımını yapar.

 İletişim araçlarını sıralar ve açıklar.


İLETİŞİM SÜRECİ VE ÖGELERİ
 İletişim sürecinde, kaynak, hedef, mesaj, kanal,
kod ve kodlama, geribildirim (dönüt) ve gürültü
gibi çeşitli unsurlar bulunmaktadır.
KAYNAK VE HEDEF
 Birbiriyle iletişimde bulunan insan, hayvan ve
makinelerin her biri, birer iletişim birimidir.
İletişim birimleri kaynak ve hedef (alıcı) olmak
üzere ikiye ayrılır.

 Örneğin iki kişinin konuşması sırasında konuşan


kişi kaynak, dinleyen kişi ise alıcı birimdir.
Karşılıklı konuşma devam ettiği sürece kaynak
ve alıcı birim yer değiştirebilir.
 Kaynak iletişim sürecini başlatan,
iletiyi gönderen kişi, grup, kurum ya
da toplumdur. İletişimin her türünde
mutlaka bir kaynak bulunur.
 Örneğin, kişiler arası iletişimde
duygu-düşüncelerini dile getiren
birey, örgütsel iletişimde talimat
veren yönetici veya bildirimde
bulunan personel, kitle iletişiminde
iletileri oluşturup yayımlayan birim
birer kaynaktır. Kaynak birimin
etkilemeyi amaçladığı kişi veya
birim ise alıcı yani hedeftir.
 İletişim süreci, mesajın kaynak tarafından hedefe
gönderilmesiyle başlar. Bu sürecin sağlıklı bir
şekilde başlaması ve sürdürülebilmesi için
kaynağın taşıması gereken bazı özellikler vardır.
Bu özellikler şu şekilde sıralanabilir:
 Kaynak, hangi mesajı göndermek istediğini ve bu mesajı
nasıl göndereceğini bilmeli, mesaj konusunda bilgi sahibi
olmalıdır.

 Kaynak, toplumda kabul gören statüsüne ve sosyal rolüne


uygun mesajlar göndermelidir. Aksi halde, sosyal etkileşim
olumsuz nitelik kazanabilir.

 Kaynak, alıcılar tarafından tanınmalıdır.

 Kaynak, sağlıklı iletişim kurabilmek için beden, ses, yüz,


fotoğraf ve benzeri araçları etkin kullanmalıdır.
MESAJ

 İletişim dinamik bir süreçtir. Bu süreç içerisinde


taraflar karşılıklı olarak hem mesajı alan hem de
gönderen rolünü üstlenirler. İletişimde verilen
herhangi bir mesaj, bu mesajı alan kişi tarafından belli
biçimde algılanır ve sonucunda bir geri bildirim oluşur.

 Olumlu ya da olumsuz bir içerik taşıyan geri bildirim,


mesajı gönderen kişinin, karşıdakinin duygu, düşünce
ve davranış düzeylerinde ne gibi etkiler yaptığını
görmesi ve ilişkinin tarafları açısından belirleyici bir
öneme sahiptir.
 Bu süreçte mesajlar, iletişim birimlerinin birbirine
gönderdiği her tür duygu ve düşüncelerdir.
Mesajlar yardımıyla, kişiler iletişim sırasında
zihinlerindekini kodlara dönüştürürler. İletilmek
istenen mesajın dili, herhangi bir ulusal dil veya
resim, müzik, sanat, işaret ve hareketler gibi
konuşma dili dışındaki ifade tarzları da olabilir.
 Konuşan kişilerin birbirine söylediği sözler, jest ve
mimikleri, oturuş biçimleri birer mesajdır.
Dolayısıyla mesajlar sözlü olabileceği gibi sözsüz
de olabilir.
 Mesajlar kimi zaman rozetler takarak, kokular sürerek,
belirli kıyafetleri giyerek çevreye iletilebilir.

 Bu tür mesajlar çeşitli anlamlar içerir ve kişiler arası


iletişimde insanların birbirlerine nasıl
davranacaklarını önemli ölçüde belirler.

 Örneğin giydiği siyah elbiseleriyle bize matemde


olduğu mesajını veren bir kişinin yanında kahkaha
atmamaya özen gösteririz.
 Sözsüz iletişim yollarından birini kullanabileceğimiz gibi,
bu yollardan bir kaçını birlikte de kullanabiliriz. Örneğin
bir takım araçlar kullanarak kişisel mekanlarımızın
sınırlarını çevremize ilan edebiliriz.
 Bir pastanede yanımızdaki koltuğa ceketimizi
koyduğumuzda, bu davranışımız çevreye, o koltuğun
sahibi bulunduğu mesajını verir. Bir başka örnek is
mekanların kullanılış şekli ile ilgilidir. Örneğin yüksekte
oturmak, önde olmak, sağda oturmak yüksek statü
anlamına gelir.
DİKKAT

 Mesajların niteliği ve toplumsal anlamları


kültürden kültüre hatta aynı kültür içinde
topluluktan topluluğa ya da bir bireyden diğerine
farklılıklar gösterebilir.

 Örneğin, Akdenizli insanlar, batılılara oranla


birbirlerine daha yakın durmayı, daha fazla
bedensel temasta bulunmayı tercih ederler. Bu
tür bir bedensel temas, başka bir kültürde kişisel
alanın ihlali şeklinde yorumlanabilir.
DİKKAT
 Kişiler arası ilişkilerde iyi niyetle verilmiş bir
mesaj, başkaları tarafından olumsuz şekilde
değerlendirebilir.
 Mesajların birer iletişim engeline dönüşmemesi
için, seçtiğimiz ve gönderdiğimiz mesajlara dikkat
etmemiz gerekir.
KANAL

 Mesajlar hedefe kanallar aracılığıyla sunulur. Kanal,


kaynak ve alıcı arasındaki bağdır. Kaynağın
oluşturduğu iletinin hedefe ulaştırılmasında devreye
giren kanal, mesaj iletiminde kullanılan araç, gereç,
yöntem ve teknikleri kapsar.

 İletişim kanalları sözlü, sözsüz veya görsel, işitsel,


dokunsal araçlar olabilir. Aynı anda birkaç duyu
organını etkileyen kanal seçimi iletişimin etkililiğini
artırır. Kitle iletişim araçları, ses, duyu organları ve
ders araçları gibi nesne ve araçlar da kanal olarak
kabul edilir
 Kitle iletişiminde telefon,
radyo, televizyon, bilgisayar,
tablet, gazete, dergi, afiş,
broşür, sinema gibi araçlar
kullanılır. Kullanılacak
kanalın seçiminde, iletilmek
istenen mesajın niteliği
önemlidir.
 Örneğin, trafikte verilmek
istenen mesajın kolayca
algılanabilmesi için ışıklı ve
sesli sinyalizasyon
sistemleri ile trafik levhaları
gibi görsel araçlar kullanılır.
 Daha önce hiç karşılaşmamış insanlar çeşitli
kanallar aracılığıyla ilk defa birbirlerini
gördüklerinde, kısa sürede birbirleri hakkında bir
izlenim oluştururlar. Kişinin güvenilir veya
güvenilmez, önemli veya önemsiz, hoş veya nahoş
olduğu gibi algılamaları içeren bu ilk izlenimler,
çok kısa süre içinde oluşur.
KOD VE KODLAMA

 İletişim çalışmalarında konuşma ve anlama ya da


yazma ve yazılanları okuyarak anlama süreci kodlama
olarak tanımlanır. Görüş ve fikirleri konuşmaya veya
yazıya dönüştürmek kodlama işlemine örnek olarak
verilebilir.

 Kodlanmış mesajların, diğer bir deyişle ses ya da yazı


biçimine dönüştürülmüş iletilerin anlamlandırılması
işlemine de kod çözme veya kod açma denir. İletişimde
kaynak ve hedefler aslında kodlayıcı ve kod
çözücülerdir.
 İletişim sürecinde mesajın anlaşılabilmesi için
çeşitli kodlamalar sunulur.

 Bu kodlar, bir mesajın oluşturulmasını ve karşı


tarafın da bu mesajı anlamasını sağlar. Kodlar
sayesinde, iletişim daha kolay hale gelir.

 Toplumsal kodlar, iletişimde en sık kullanılan


kodlardır
TOPLUMSAL KODLAR ŞU ŞEKİLDE
SIRALANABİLİR:

 Kimlikle ilgili kodlar: Özel isim (Örneğin ad, soyad,


takma ad vb.), giyim kuşam, yer tanıtımı (Örneğin
Anıtkabir Ankara’yı simgeler gibi).

 Kişilerarası ilişkileri içeren duygu taşıyıcı kodlar:


Mimikler, jestler, tonlama, anlamlılık.

 Ortaklaşa kullanılan kodlar: Dinsel ve destansı kodlar


 Kod açma işlemi aracılığıyla, insanlarca belirlenmiş çeşitli
işaretler, simgeler, ses ve görüntü sinyalleri geçerli birer
anlam kazanırlar.

 Kullanılacak kanalın seçiminde, iletilmek istenen mesajın


niteliği oldukça önemlidir.
GERİ BİLDİRİM

 Kaynaktan gelen mesaja karşılık alıcının gönderdiği


mesaja geri bildirim denir.
 İletişim sürecinde geri bildirim sağlanamıyorsa,
iletişimin tek yönlüdür.
 Buna göre, çift yönlü ileti alışverişine iletişim, tek
yönlü olanına ise iletim denir.
 Radyo dinlerken, televizyon izlerken, kitap ya da
gazete okurken iletimden; tartışırken, sohbet ederken
ve görüşme yaparken ise iletişimden söz edilebilir.
 İletişimde geri
bildirimin temel
görevi iletişimin
etkin kılınmasıdır.

 Geri bildirim
aracılığıyla iletişim,
tek yönlü pasif bir
monologtan, karşılıklı
diyaloğa dönüşür.
DİKKAT
Geri bildirim şu özellikleri taşımalıdır:
 Geri bildirim alınan mesajla ilgili olmalıdır.

 Geri bildirimde zamanlamanın doğru olmasına


dikkat edilmelidir.
 Geri bildirimde amaç iyi tespit edilmelidir.

 Geri bildirim somut olmalı, beklenilen davranışı


tanımlamalıdır.
DİKKAT

 Geri bildirim sürecinde, önyargısız, içten, duyarlı,


empatik ve samimi davranılması, mesajın
anlaşılmasına ve iletişimin gelişmesine olanak
verir.
GÜRÜLTÜ
 Gürültü, iletişim sistemini
etkileyen ve iletileri bozan,
gönderilen iletilerin alıcı
tarafından yanlış
anlaşılmasına neden olan bir
unsurdur.

 Kaynak birimin gönderdiği


mesajla hedef birimin aldığı
mesaj arasında fark olmuşsa,
bu durum gürültüden
kaynaklanabilir. Gürültü,
iletişim sürecinin hemen her
aşamasında ortaya çıkabilir.
 Gürültü çoğaldıkça iletişim zorlaşır ve iletişim
süreci olumsuz yönde etkilenir. Gürültü, dışarıdan
gelen fiziksel nedenlere bağlı olarak oluşabilir.
Örneğin odada bulunan mekanik bir ses,
havaalanı veya demiryoluna yakın yerleşim
bölgeleri rahatsız edici olabilir.
 Gürültü fiziksel, psikolojik ya da anlamsal
şekillerde ortaya çıkabilir.

 Fiziksel gürültü, bilgisayarın bir anda durması,


konuşma yapan bireyin ağız yapısından
kaynaklanan peltek konuşma, görüşü engelleyen
gözlükler ve güneş gözlükleri ve benzeri engeller
fiziksel gürültüye örnek olarak verilebilir.
 Gürültü kimi zaman psikolojik de olabilir. Örneğin
önyargılar, yanlılık, peşin hükümler, yanlış
varsayımlar, kapalı görüşlülük ve benzer psikolojik
engeller iletiyi almada ve işlemede güçlükler
yaratır.

 Gürültü kimi zaman da anlamsal olarak ortaya


çıkabilir. Anlamsal gürültü iletişimde kaynak
tarafından üretilen iletilerin alıcı tarafından tam
olarak anlaşılamaması durumudur.
 Sonuç olarak iletişim sürecinde kaynak yani
mesajı gönderen kişi, kendi duygu ve düşünceleri
ya da değer yargıları sonucunda kodladığı bir
mesajı belirli bir araç ya da kanal aracılığıyla alıcı
konumundaki hedef kişiye gönderir.

 Hedef kişi gönderilen mesajı duyarak, okuyarak,


izleyerek anlamlandırır ve mesajın kodunu çözerek
kaynağa geri bildirimde bulunur.
 Kaynak ve hedef arasındaki bu sistem kimi
zaman fiziksel, psikolojik ya da anlamsal gürültü
tarafından kesintiye uğratılabilir.

 Kaynak, hedef, mesaj, kanal, kodlama, kod çözme


ve geri bildirim işlemlerinin tamamı iletişim
süreci olarak adlandırılır. Bu süreç, şematik
olarak şu şekilde gösterilebilir.
KAYNAKLAR
 Dökmen, Ü. 1998. İletişim Çatışmaları ve Empati. Sistem
Yayıncılık. İstanbul
 Ergin, A. ve Birol, C. 2000. Eğitimde İletişim. Anı Yayıncılık.
Ankara.
 Çilenti, K. 1988. Eğitim Teknolojisi ve Öğretim. Gül Yayınevi.
Ankara.
 Baltaş, Z. ve Baltaş, A. 1992. Bedenin Dili. Remzi Kitabevi.
İstanbul.
 Gürgen, H. 1997. Örgütlerde İletişim Kalitesi. Der Yayınları.
İstanbul.
 Küçükahmet, L. 2003. Sınıf Yönetimi. Nobel Yayın Dağıtım.
Ankara.
 Tutar, H. 2003. Genel ve Teknik İletişim. Nobel Yayın.
Ankara.
 Usluata, A. 1991. İletişim. İletişim Yayınları. İstanbul.
 Zıllıoğlu, M. 1996. İletişim Nedir?. Cem Yayınları. İstanbul.

You might also like