You are on page 1of 19

Coordinating conjunctions

www.ingilizcebankasi.com
©2016

ingilizcebankasi.com
• Coordinating Conjunctions, “for, and, nor, but,
or, yet, so” kelimeleridir.

• Bunlar kelime, kelime gruplarını veya iki


cümleciği bağlayabilir.

ingilizcebankasi.com
for (çünkü, zira)
•  Jane likes travelling by helicopter, for his
father is a helicopter pilot.
• (Jane helikopterle seyahat etmeyi sever zira
babası helikopter pilotu)

ingilizcebankasi.com
• Most people like dolphins, for they are both
sweet and intelligent.
• (Çoğu insan yunusları sever, zira onlar hem
tatlı hem zekidir)

ingilizcebankasi.com
and (ve)
• “I like football and volleyball.
• (Ben futbol ve voleybolu severim)

ingilizcebankasi.com
• His work is depressing, and he has to work
hard.
• (İşi stresli, ve sıkı çalışması gerek)

ingilizcebankasi.com
• He closed the door and took a deep breath.
• (Kapıyı kapattı ve derin bir nefes aldı.)
•  

ingilizcebankasi.com
• And, üçten fazla öğeli listenin son öğesinden
önce kullanılır. Bu kullanımda and’den önce
virgül konulabilir.

• There is a pencil, a book, an eraser, and a pen


in my bag.
• (Çantamda kurşun kalem, kitap, silgi ve kalem
var)

ingilizcebankasi.com
Nor (ne de)
• Nor’dan sonraki ifade, soru yapısında olduğu
gibi yardımcı fiille başlar; nor, olumsuz bir
anlam verir.

• I abandoned the dog, nor did I regret doing it.


• (Köpeği attım, yaptığıma pişman da olmadım)

ingilizcebankasi.com
• Students don’t like maths, nor are they good
at it.
• (Öğrenciler matematiği sevmiyorlar, onda iyi
de değiller)

ingilizcebankasi.com
but
• But (ama, fakat vb.), ilk söylenilene göre
beklenmeyen zıt bir şey eklemek için kullanılır.
• John became a doctor, but he earns a little.
• (John doktor oldu ama az kazanıyor)

ingilizcebankasi.com
• My grandmother is very old, but she can still
see well.
• (Ninem çok yaşlı fakat hala iyi görebiliyor)

ingilizcebankasi.com
Or (veya, ya da, yoksa)

•  Aşağıdaki örnekteki gibi cümlelerde olumsuz


cümlelerde and yerine or kullanılır:

• I don’t like tea or coffee.


• (Çay ve/veya kahve sevmem)
•  

ingilizcebankasi.com
or
• Alternatif belirtmek için kullanılabilir.

• You can stay in, or you can come with us.


• (İçerde kalabilirsin veya bizimle gelebilirsin)

ingilizcebankasi.com
or
• Cümlede «or else, otherwise» (yoksa, aksi
takdirde) anlamında kullanılabilir.

• Drop the gun, or I’ll call the police.


• (Silahını at yoksa polis çağırırım.)

ingilizcebankasi.com
Yet (yine de, fakat)
• There are so few whales left, yet governments
encaurage people to hunt them.
• (Kalan çok az balina var, yine de hükümetler
balina avlamayı teşvik ediyor)

ingilizcebankasi.com
• The prefossor has missed the plane, yet we
can have the conference.
• (Profesör uçağı kaçırdı yine de konferans
yapabiliriz)

ingilizcebankasi.com
So (bu yüzden)
•  So, bu yüzden, be nedenle anlamında sonuç
belirtmek için kullanılabilir.

• There was no bus, so I took a taxi.


• (Otobüs yoktu bu yüzden taksi tuttum.)

ingilizcebankasi.com
• John saw a shark last year, so he is afraid of
the ocean.
• (John geçen yıl köpek balığı gördü bu sebeble
okyanustan korkar)

ingilizcebankasi.com

You might also like