You are on page 1of 241

A..F.F.

Dner Sermaye
Iletmesi Yaynlar
No: 46

PETROL JEOLCU S

Prof. Dr. Nurettin SONEL


A.. Fen Fakltesi

Ankara 1997

A. .I.F.F. Dner Sermaye


Iletmesi Yaynlar
No: 46

PETROL JEOLOJ S

Prof. Dr. Nurettin SONEL


A.. Fen Fakltesi

Ankara 1997

N S Z

Bu kitap, Ankara niversitesi Fen Fakltesi, Jeoloji Mhendisli i


Blmnde Petrol Jeolojisi ile ilgili okuttu um Lisans ve Lisans st
derslerinin nuhtevas dikkate alnarak haz rlanmtr.
Uzun yllarn birikimi olan ve ilmi alimalarmda karlatm
problemler ve aranan zm yollar ndan da faydalanlarak ortaya konan
bu eserin Ozellikle gen Yerbilimcilere byk yararlar sa layaca inancndaym.
Memleketimizde Petrol Jeolojisi konusunda yaz lm Trke eserin
mevcut olmay nedeniyle bu eserin gen yerbilimciler a sndan ne
kadar nemli olaca takdir edilmelidir.
Kitabn yazlnda ve dzenlenmesinde elbette hatalar olabilir.
Saygdeer meslekdalarmm yapc tenkidleri ve katk laryla eserin
daha kullanl ve faydal hale gelmesi salanabilir.
Petrol Jeolojisi adli kitabn hazrlanmasnda eme i geen e im
Glten SONEL'e, yaz m ve izim ilerinin yap lmasnda eme i geen
Fahrettin TA -1N ve dierlerine te ekkar bir bor bilirim.
Bu eser 243 sayfa olup 155 adet ekil ve 15 adet tablo ile donat lmtr. Bylelikle bu eserin daha kolay anla lr hale geldiine inanmaktaym.

Prof. Dr. Nurettin SONEL


A.. Fen Fakltesi

Ankara 1997

IINDEKILER

GENEL BILGILER
BLM - 1
Petroln Kkeni
norganik Kken Teorisi
Organik Kken
Kerojen
Kerojen Tipleri
Asfalt

11
12
13
14
14
17
BLM - 2

Petroln Bileimi

18
BLM - 3
23
29
30
35
37
39

Ideal Anakaya Kriterleri


Rock-Eval Analizleri
Olgunlama
Petrol Anakayas Hakknda Genel Bilgiler
Anakayanm Jeokimyasal Ko ullar
Organik Maddenin Petrole Dn m
BLM - 4
Petrol Oluumunda Jeotermal Gradyan ve Is aksu= nemi
Petrol Oluumunda Scakln nemi
Petrol Aramalarnda Scaklktan Faydalanma imkanlar

50 .
52
59

BLM - 5
Tabii Kat Petrol Bitmnnun Petrolojisi ve Adland rlmas

62

BLM - 6
66

Petrol Ya larnun Fiziksel zellikleri


BLM - 7
Petrol Hazne K ayas

72

BLM - 8
82
103

Petrol Kap anl ar


Tavan veya rt Kayac
BLM - 9
Petroln Birinc;I ve ikincil Gc
Ilmh Gmlm Sedimanlarda Petrol Olu umu ve G
Jeolojik Ilikilere Ba l Olarak Petrol Olu umu ve G'

106
125
126

BLM - 10
128
129
133
135
137
137
138
143
143
144
146
148
150
151
152
153

Yaplan lmler
Sondaj Kuyularmda Y
SP-lmleri
Rezistivite Lo u
Mikro Log
Latero Log
Mikrolatero Log
Sonik Log
Radiyoaktivite lmleri
g
Tabii R adiyoaktivite LOU
Ntron Lo u
Yogunluk lm
1ndksiyon Lo u
Scaklk Lo u
Kaliper Lo u
Dipmeter lmleri
Sondalana Sresi Lo u
BLM -- 11

161
161
166

Yeralt Jeolojisi
Kuyu Jcologunun Grevleri
Yeralt Jeolojisi Laboratuvar Metodlar
Korelasyon
Litostratigrafik nite
Biyostratigrafik nite'
Krono-Stratigrafik Unite
Korelasyonda Karlalan Glkler

172

173
175
176
178
179
180
182
189
193
195
197

Yerlat Harita e itleri


Yap Haritalar'
zopak ve Izokor Ha ritalar
Fasiyes Haritalar"
Paleontoloji Haritas
Jeofizik Haritas
Dier Yeralt Haritalar'
BLM - 12
Sondaj amuru
Kil-Su a nurlarmn Multevas ve zellikleri
{;Ime-S nflana

199
199,
202

amur Yapmnda Kullanlan Su


Killer ve Seyillerin Verimi
Tuz, Ca ve Mg ihtiva Eden Sularda Killerin Kullan lmas
Sondaj amurunun Fonksiyonlar
amur yap m
Kat Madde ve Mayi Muhteviyat Tayini, Emilsiyon
Sondaj amurunm Terkibi
Sirklasyon Kayp Zonlarnun Tespitine Yarayan Metod ve Aletler

202
204
205
206
210
212
214
215

BLM - 13
217
223

Dnyada Petrol
Dnya Enerji Kaynaklar
BLM - 14
Enerji Kaynaklar=
Ta Kmr
Linyit
Asfalt
Bitumlu it
Petrol ve Do an Gaz
Hidrolik Enerji
Nkleer Enerji
Hayvan ve Bitki Artklar
Gne Enerjisi
Jeotermal Enerji
Biyomas
Rzgar
Deinilen Belgeler

226
226
227
227
228
228
229
230
230
231
231
232
232
237

GENEL BILGILER.

Petrol jeolo u; kazand bir tak m bilgileri sentez yaparak ekonomik miktaida petrol ve gaz bulma& al r. Ekonomik miktarda petrol
ve gaz bulabilmesi iin de de iik bilgilere ihtiyac vardr. Bu bilgiler
ona yol gsterecektir. Ayr ca elde etti i bilgileri di er yakn meslekdalaryla da tartarak en uygun yolu semesi gerekir. Kendisine rehberlik
edebilecek zel alanlar a ada gsterilmi tir.
Petrol Jeolo u
Fizik
jeofizik
Termodinamik
Mhendislik
Alskanlar mekani i

Fiziksel Jeoloji
"
Tarihsel
Yapsal
"
Paleontoloji "
Stratigrafi
Yerst harita al m

Mineraloji
Petroloji
Sedimantoloji
Petrografi
Jeomorfoloji
Yeralt harita altn

Jeokimya
Matematik
Tasar geometri
Fizikokimya

te bu konularda edinece i bilgileri ve sentezleri ile ekonomik


miktarda petrol ve gaz bulma onun esas grevi olmal dr.
Petrol;
Petra-kaya, oleum-ya , ta ya anlamna gelir.
Kimyasal olarak petrol, hidrokarbon (HC) yani hidrojen ve karbondan oluan bir bileiktir. Bu hidrokarbon bileikleri ok karmak bir
yap gsterirler. Yabanc madde olarakta az miktarda Azot, Kkrt
ve Oksijen kapsar.
Ham petroln, sv hidrokarbonlardan yap lm yas bir grnm- 'vard r.
Petrol gazn' suni gazdan ayrt etmek iin tabii gaz, do al gaz, yer
gaz (Erdgas, natural gas) ad verilir. Bu daha hafif HC'lardan olu mu tur, en fazla da metan bulunur.
9

Petrol, yar kat ve kat halde ar HC'lardan yap lmta olabilir.


Bunlara Asfalt, Katran, Zift,Albertit, Gilsonit veya Grahamit gibi adlar
Hidrokarbon; petroln herhangi bir ekli iin petrol yerine kullanlan bir ba ka genel terimdir.

10

BLM I
PETROLN KKENI

Petroln kkeni hakndaki ilk teoriler basit Ilidrokarbonlarm iner-

ganik kimyasal reaksiyonlarma dayanan sentezlerle yap lmtr. Daha


Sonralar ayrntl incelemelere devam edilmi tir. Bilhassa modern cihazlarm gelitirilmesivle petrol
olu turan elemanlarn ayrntl incelemeleri
.
mmkn olmntur. Bunlarn banda kromato ram denen cibazIar vardr. Bu alet yardmyla Hiclrokarbonlarn ayrntl zellikleri belirlenmeye allr Buna ra men ham petrol reten reaksiyonlar kesin olarak
bilinmemektedir. Ham petrol olu turan karma k yaplarda ayrca
bunu -gstermektedir.
Bitki ve hayvanlarda btn canl maddeler, genellikle protein,
karbonhidrat, lipid ve boya maddelerinden yap lmtr. - Bunlardan lipid
ya asitleri hidrokarbona dn m salayan en etkin maddedir. Burda bakterilerin dikarboksilasyonu ile oksijen bile enleri d ar kartbr
ve geride parafinik bir hilrokarbon kal r. Anaerobik (havas z ortam)
bir ortamda ya asitlerinden oksijenin kmas daha kolay olmaktad r.
Anaerobik ortamn kant olarak, ham petrolde oksijenin varb nda
bozulabilecek bileenlerin bulunmas ve tabii gazda hidrojen slfre
(H2S) sk sk rastlanmas dr.
Deniz suyunda, derinlik veya dola m yoklu u ile oksijeninsiz koullara eri ilebilir, rnek (aradeniz. Petrol, o unlukla s kehre koullar yanstan ortamlarda, oksijenin . eksikli i ile bayatlam (koku mu) sularda biriken sedimanlar iinde olu ur.
Anaerobik ortaiim varl iin basit olarak bilhassa slfrlerin
(pirit), siyah veya koyu renkli sedimanlarin bul nuu gsterilebilir.
Eer deniz dibi ker ve sedimautasyon hzl olursa, bakterilerle indirgenmi ya aSiti.rnlerini ieren sedimanlar birikme ,e balar. Bu ham
petrol rnlerinin (veya protopetrol) ne olaca bilinmemektedir. Belkide

bu dier organik bile enlere kat larak, kil v e eyillerdeki organik maddenin 90'mn oluturan "K E R OJ E N "i meydana getirirler. Btn
eyil ve karbonatlar, bnyelerinde da lm (disseminated) tip organik madde, ierirler.
1. zlebilir sv hidrokarbonlar
2. zlebilir asfalt
3. zlemiyen organik macld; K EROJEN (Ii d ve Jemiesan,
1956).
O halde petroln ince dokulu. tortullardaki organik maddeden olu tu una dair phe kalmamtr.

NORGANK KKEN TEORLER


Bu teoriler ok eski olup u anda nemlerini tamamen kaybetmi lerdir. Dayanaklar , inorganik gereten ba layarak laboratuvarlarda
metan, etan ve benzen hidrokarbonlarm n yaplabilnesidir. Fakat bunlarn ayn tarzda olduklarna dair belirtiler bulunamam tr.
Petrolde bulunan birok HC bile enleri organik kkenlidir. Yap lan organik kimyasal analizlerle bu kan tlanmtr.
ok seyrek olmak artyla, petrol nadiren volkanizma rnleriyle
birlikte bulunabilir. Bu durumlarda, petroln daha derindeki tortu!
malzeme ile ilgili olduu sonucuna varlmtr.
Denize! organik maddelerde % 7-10 H, petrollerde ise < 3,/,, 11-15 H
bulunur. Arada kk bir fark vard r. Tortullarda serbest Win bulunmasda ola an deildir. Volkaularda ise ok hidrojen vard r. Bn belkide
ar snm su buharndan ileri gelir. Bu Magnetitin Hematite indirgemesiyle tremitir.
Hematit
Magnetit
2 Fe304 H 2O--. 3 Fe20 3
Kayalardan kurtulan Hidrojen organik maddeye dokunabilir ve
birleerek Hidrojenlenmeyi meydana getirebilir. Bu hidrojenle me yerkresi iinde tremi olaylarn veya bakteri etkinli inin sonucudur.
Eer petrol kozmik kkenli olsayd , yer yuvarla nda daha hitevil
yaplmas ve eski kayalarda da bulunmas gerekirdi. Halbuki Prekambl2

riyen, Kambriyen, Triyas ve Pleistosen de gzenekli ve geirinni kayalar mevcut isede pek az hidrokarbon vard r.
ORGAN K KKEN
Protopetrol; petroln ilk kaynak rndr. Protopetroln organik
olduuna dair zellik vard r.
1. Organik madde sedimanter ktleler iinde byk miktarlarda
bulunur. Bitki ve hayvan kalntlarnda karbon ve hidrojen oran yksektir. Bakteri etkinli iyle de karbon ve hidrojen geli mektedir.
2. ou ham petrolde porfirin pigmenti bulunur ve hemen hepsinde bulunan azot az ok organik kkeni anlat r. Azot hidrolize protein
olan amino asitlerinin (CII 2 (N1-1,)) COOH, yani btn canl maddelerin
temel bir bile imidir. Bir kelde var olan organik maddenin miktar n
bulmada azot veya karbon kapsam ndan yararlanlr.
. Azot, petrolde ba lca karma k hidrokarbonlarm bir bile imi olarak bulunur
3. Polarize n, polarize dzlemini dndren gc (yani optik
etkinli i) ou petrollerin bir zelliidir. Bu zellik inorganik maddeler
de grlmez. Ortalama kaynama noktas na malik kesimlerde optik faaliyet en oktur ve damtma sresince bitevil de ildir. Optik etkinlik
organik maddedeki kolestroln (C 26H45 0H) varl dolaysyladr ve
bu madde hem hayvan hem de bitkilerde bulunur. Bu nedenlerle de petroln kkeninin organik olduu kabul edilmektedir.
Petrol hidrokarbonlar ve hidrokarbon bik iklerinin birok canl
organizmalarda de imi veya de imemi olarak bulunuu ve bunlarnda kellerle birlikte sedimanlar aras nda varoluu, petrol kkeninin
organik oldu una dair kuvvetli delillerdir.
Bu hususta ayrntl aratrmalar yaplm ve yaplmaktadr. Btn
bu eyilterle karbonatlarda genel olarak tip organik madde belirlenmitir. Bunlar; a) erir s v hidrokarbonlar, b) erir asfalt. e) erimiyen kerojedir.
Eriyebilen petrol hidrokarbonlardan ba ka, organik madde iinde
pek ok erimeyen HC bileikleri, asfalt ve karmak organik maddeler
vardr. Bunlardan baz lar bakteri etkisi, s, basn veya kataliz etkisiyle petrol HC'larna dnm olabilir.
13

Karmak yaph erimeyen organik maddeler kerojeni olu tururlar.


Bu kerojen bir Pirobitum'dur. o u canl organizntalar; hidrokarbonlar,
hidrokarbon bile ikleri, ya asitleri v.b. kapsarlar. Bunlar n hepside
eyil ve karbonat kayalarda az bir de iiklik veya de imeksizin do rudan doruya sedimanla iine kar mlard r.

Hazne kayalarda bulunan petroln organik maddeye k yaslannasvla a a daki veriler elde edilmitir.
Sediman iinde Organik
madde %
Karbon 52-71
Hidrojen 5-10
Oksijen _5-20
Nitrojen 4-6
Kkrt
-

Hani Petrol %
i

83-87
11-15
nadir - 4
- 4
4

KEROJEN
zlebilir HC'lara ilave olarak tortullardaki organik maddenin
birok zlemeyen hidrokarbon bile ikleri, asfaltlar ve karma k organik maddeler varlna deinilmitir. Bu zleme:57-en karmak maddeler bir pirobitiim olan kerojeni olu tururlar.
Hazne kaya. olmyan sedimanlarda rastlanan % 85-95 aras nda bir
deere ulaan organik madde. o u zaman kerojendir. Kerojen ola an
organik zclerde erimeyen kat bir pirobitmdr. Paralanmas
iin s gereklidir. Element haline gre kerojen ba lca karbon, hidrojen
ve oksijen ile daha az oranda nitojen ve kkrtden yap lmtr.
Kerojen, bakterilerle de itirilmi, bitki ve hayvan kahntlarndan
meydana gelmi ve organik zclerde ve asitlerde zlmeyen ve ton.tullar iinde dan& halde bulunan koyu renkli bir maddedir. Kkeni
itibariyle tip kerojen mevcuttur.
KEROJEN T PLER
1. TP: Genellikle, algal lipidlerden veya mikrobiyolojik faaliyetleri sonucu lipid oran ykselmi organik maddelerden tremitir. Petrol ve gaz oluturma oran yksektir.
2. TP: Denize! organik maddelerin indirgeme ortam nda kelnesi sonucu meydana gelirler. Petrol ve gaz retme oran 1. tipe gre
daha dktr.
14

3. T P: Gelimi karasal bitkilerden itibaren olu makta ve sadece


gaz retebilmektedir.
Kerojen tipinin belirlenmesi Rock-Eval analizleriyle yap lr.
Kerojenin kimyas de ikendir. Isim olarak daha ziyade art k maddeler dizisini sembolize eder. Molekl a rl 3000 civarnda, temel
yaps azot, kkrt ve oksijen atorrilar ndan oluan aromatik halka le halarmn kmelenmesinden oluur. Levhalarn kenarlarnda, normal parafinleri ieren e itli organik bileikler balannutr.
Issal paralanma (Thermal craking) ana kerojen moleklnden
bunlar ayrr ve durayl parafin bile iklerini olu turur.
Ham petrol, 150C den fazla s caklklara dayanamayan, sya hassas pek ok bile ikleri ierir. Dolay syla ham petrol, bir zamanlar ileri
srld gibi kerojenli killerin veya eyillerin yksek s-distilasyonu
neticesi olu manutn; fakat ana kaya potansiyeline haiz byle bir kaya,
ok uzun sre ile daha hafif stmaya tabi tutulursa Kerojen rnoleklleri
paralanabilir ve parafin halkalar serbest kalabilir.
Daha uzun sreli snma, bitiik kil minerallerinin katalizrl
ve jeostatik basn neticesinde zlebilir. "Bitm" bile iklerinden eitli doymu, doymarru hidrokarbonlar, asfahlar v.d. olu abilir. Normal paralanna ilemi petroln ana kayasmda ba lar hazne kavaya
gnden sonrada devam edebilir.
zet olarak, Bugnk gelitirilmi teknik ve Laboratuvar esaslanyla artk petroln organik kkenli oldu unu vurgulayan birka nemli
hususta unlardr. Bu veriler imdiye kadar yaplm aratrmalarn sonucunda elde edilmi tir.
a) Petrol organik kkenden olu mutur.
b) Petroln kken materyali organik bile imler olup genellikle de
suda yaayan kk yaratklardr (bitkisel planktonlar, bakteriler,
hayvansal planktordar). Bunlar kk miktarlarda hidrokarbonlar ve
indirgenmi bileimler, fakat o unlukla da oksitli bileikler ihtiva ederler.
e) Bu ana k maddeleri yer yer denizel amurlarda ve deniz
taban amurlarnda bulunurlar. Bylece organik materyal ihtiva eden
amurlar oluturur. Bu organik maddenin orada korunmas havasz,
ortam koullarnda mmkn olur.
15

d) Sedimanlarda, oksitlenmi bileiklerin indirgenmesi, mikrobiyolojik olaylar nedeniyle ncelik ta r. Buna radyoa.ktiv olaylarda
yardmc olabilir, fakat de iim h z ok yava olur. Organizmalarda
olumu hidrokarbonlar bu olay ykseltir.
e) indirgeme ile elde edilen basit hidrokarbonlar killerin katalitik
etkisiyle daha yksek bile enlere dntrlebilir. Bu esuada bakterilerin etkisi mmkndr'.
Petroln ana k maddesini oluturan organik maddeler genellikle
3 farkl trdendirler.
1. Bileim ve ekilce, hazne kayada bulunan ham petroln a r kesimine benzerler.
2. Bileim ve ekilce, ham petroliin asfalt k bile imini andranlar.
3. ou hazne olu turruayan kellerdeki organik maddenin ounu meydana getiren, erimeyen Pirohitum cinsinden organik maddeler
halinde kerojen.
Erdman, kellerde bulunan de iik petrol HC'larm incelemi hem
petrolde hem de kellerde olduka nemli miktarlarda bulunan bu maddelerin bir sentezini yapm tr.
1. Dk molekll aromatik hidrokarbonlar, petroln o
e
varan bir kesirini olu tururlar. Bunlarn kavnama noktalar 250C
olup benzen, naftalin, tolen, etilbenzen, ksilen ve di erleri gibi. Bunlar
daha ziyade eski kellerde mevcup olup yeni kellerde bulrumazlar.
2. Hafif alifatik (parafinler) hidrokarbonlar (Metan, Etan, Propan,
Btan, Pentan v.b) ham petroln ay rtman kesiridirler. Canl organizmalarn bilinebilen en dk a amadaki hidrokarbonlar olan C 5 veya Mheptan yelerinden olu mulardr.
Proteinler ne nlidirler, belkide alifatik HC'larn kayna n aklayacak yeterliktedirler. Proteinleri olu turan o u aminoasitlerin bilinen tepkimeleri btn gerekli alifatik izomerleri verebilirler.
Eski kellerde birok aminoasitler bulunursa da bu gnn kellerinde bunlar daha ok say da ve bol miktardad rlar.
3. Orta ve a r alifatik, naftanik ve aromatik hidrokarbonlar,
hem kellerde hemde ham petrolde bulunurlar. Bunlar n bazlarnn
bitkilerle hayvanlar n lipit bileiminde olutuklar ve durayllklar sayesinde jeolojik zaman sresinde az de iikli e urad klar ileri srlmektedir.

16

ASFALT
kellerdeki ve petrollerdeki organik ksmn koyu renkli, hidrokarbon olmyan blmn oluturur. Bunlar oksijen, nitrojen, kkrt
ile metal Vanadyum ve Nikel gibi elementlerle karbon ve hidrojenden
olumutur. Bunlar karma k yapl yksek molekl arlkl maddelerdir. Bazan ham petrolde % 50'ye kadar bulunabilir.
Asfaltlar canl organizmalarda rastlanmyan karmak bileiklerdir. Bunlar selloz, lignin, klorofil gibi maddelerden tremi lerdir. Klorofil ve hemoglobinle ilikili doal pigmentler olan porfirinlerin hem
petrolde varl, petroln biyolojik kkenli oldu una iaret eder.

17

BLM H
PETROLN BILE IMI

Petrol tabii bir bitum grubuna ait olup yerkabu unda veya yzeyde grlebilir. Genellikle s v olup pelterasi ve kat halde olanlar da
mevcuttur. Esas bile imi karbon ve hidrojen olup bnyesinde az miktarda kkrt, azot, oksijen ve tali elementlerde ihtiva eder. Ham petroln element analizleri, yakla k olarak % 83-88 karbon, (),,'' 11-14 Hidrojen ve en fazlada (),/,) 5 kadar di er bile enler bulunabilece ini gstermitir. Ham petrol iinde nadir elen entlerden Vanadiu u ve Nikel bileenleri, a.norganik tuzlar bulundu u gibi 11 2 S ve suda bulunur. Ayr ca
hampetrol optik bakmndan. aktivdir.
Petrol bile imini olu turan hidrokarbonlar ana grupta toplayabiliriz.
A- Parafinler, genel formiiller CnE1 2 ,-F2 dir. Bunlar;

H
(CH4 ) HCH

Metan (gaz halde)

II H
(C 2 H6 ) HC--CH

Etan (gaz halde)

HH
H H H
(C 3H 8)

H H H

18

Propan (gaz halde)

Btan (gaz halde)

(C4ll o)

CCCCC

( C5 1-1 1 2 )

Pentan (gaz halde)

Karbon says 5'e kadar olanlar gaz halde bulunurlar.


,

CC

(c6H14)

Hexan sv halde

C7H16
C 8 11 18

Heptan

Normal ko ullarda karbon says C S den

Oktan

C15 e kadar olan parafinler s v, C 16 dan

C9 H20

Nonan

daha fazla olan parafinlerde kat halde

1: 1 0112, Dekan

bulunurlar.

Parafinler dallanmam yani dz zincir eklinde olabilirler, buna normal


parafin, e er dallanmlarsa iso-parafin olarak isimlendirebiliriz. Parafinleri doymu hidrokarbon olarakta isimlendirmemiz mmkndr.
Karbon say s C 37 den C59 e kadar elemanlara Cerosin veya ilmi
olarak Alkanlar ad verilir.
~artm "iso-parafin" parafinlere rnek verecek olursak C 4H io
Btan(gzhlde)

CCC --C-

'
-C Dallanm parafin
(Iso-Biitan)

Dallanmam parafin
(Normal Btan)

rnekleri art rabiliriz. iso-pentan, normal pentan gibi


B-Siklo parafin (Naftenler)
Bu bile enlerin genel forml C n H 2 ,1 dir. Bunlar doymam hidrokarbon bile enleri olarakta adland rlrlar.
1

Bunda karbon atomlar kapal bir devre olu tururlar.


rnek olarak; Cyclohexan (C 6H ,)
H2
C
H2C

CH,

H2C

C--112
C
H2

Cyclopentan (C5H o)
H2C

CH 2

H,C

CH 2
C
H2

eklinde olabilece i gibi, bu halkalar e itli ekillerde yanyana gelerek


balanabilirler. /
rnek olarak:
H2

H2

HH
C
/ \ / \\ / \\
H 2C
C
CH2
C

H 2C
\\

C
I

\/H

C
H\ /C

CH2
/

H2

H2

ki hexan halkasnn kenetlemnesi


C- Aro natiar
Doymam hidrokarbon olarakta isimlendirilen bu grupta halkalar
arasnda ift ba lar bulunur.
20

rnek: C6H6 Benzol


H
C
HC

CH

ii

HC

CH
C

H
Bu grubun eitli genel formlleri mevcuttur.
Hidrokarb onlar iinde % 5 e kadar bir aran olu turan kkrt,
oksijen ve azot bile ikleri mevcuttur. Bu bileenler eitli yaplar iinde
yani parafin, Naften ve Aromatlar bulunabilirle.
M-Kresol

Thiophen

A thyl mercaptan

CH

HC

H
C

CH3CH 2SH

HC

CCH3

HC

CH

CH

HC
S

Dimethylpyridin

COH
Oksijen bileeni

Kkrt bile eni

CH3
C
HC

HC

CH
CCH3

N
Azot bileeni
Petrol; ana maddesi kerojen veya pyrobitum olan bir bile enin s
ve basn altnda deiiminden tremitir. Petrol iinde % 25 e kadar,
Reie % 25 e kadar asfalt maddeleri bulunabilir. Bunlar ana maddenin
rengine etki eden zellikler sunarlar. Reine maddesinin molekl a rl
200-650, Asfalt maddesinin molekl a rl 1000 ve daha fazlad r. Her
iki grup arasnda yalan kimyasal benzerlik vardr.
21

Grld gibi ham petrol bile enlerini oluturan grubun olduka


kark olmakla beraber okta de iik tipleri vard r. Bu gruplarn ham
petro3 iindeki oranna gre petrole isim yenilebilir. Parafince zengin
olanlara parafinli petrol, Naftenler o unlukta ise Naftanik petrol olarakta adlar verilebilir.
Petrol bile enlerinin, petrol iindeki oran ham petroln olgunluk
safhasn gsterir. Petrolde mevcut uucu ve s v maddelerin ortadan
kaybolmasyla geride kat artklar (Ozokerit, Reine gibi) kahrlar.
Bir petrol haznesinde bulunan ham petrol de de iik seviyeler de
deiik bileenler sunar.
stte

Naften'ce zengin petrol (Reine


ve Asfaltca zengin)

Ortada : Hazne kayan n


Altta

Kark petrol
Parafince zengin petrol

Organik maddenin jeolojik zamanlardaki de iimi ile Petrol oluumunu a adaki ema gstermektedir ( ema - A),

S4

lOrganizmala

---* Linin. Karbonhidrat. Protein.1,1frld

Fulvikasit
Humikasit
Humin

KATAJENEZ

Aktel
Sedimanlar
Is sal
Paralanma

Ham Petrol
Hidrokarbonl HC
lYksek
MN

Petrol
Zonu

A MB

Metan ve
Hafif Hidrokarbonlar
[Kar bonart

Gaz

EMA - A: ORGANIK MADDENIN ZAMANLA DE I IMI VE PETROL OLU UMU

22

BLM III
IDEAL ANA KAYA KRITERLERI

Petrol Ana Kayas : Genel bir tan m olarak; ideal bir ana kayan n
ince tekstrl, koyu renkli, pirit ve organik maddece zengin planktonik
faunaya sahip olmas gerekir (Guillomot, 1964). Ana kayamn kriterlerine
gelince:
1. Organik madde ve tm organik karbon miktar :
Bir kayadaki organik madde miktar ve cinsi, ana kaya potansiyeli
hakknda fikir verir (Huni ve Meinert, 1954). Btn tortul kayalardaki organik madde kaya ktlesinin ortalama % 2 sini te kil eder. Hapsedilmi ham petrol miktar ise ortalama % 1,25 x 10 -6 civarndadr.
Bu demektirki, szkonusu % 2 lik organik maddeden bu kadar ham petrol olu abilir. A.B.D.lerinde yap lan bir incelemeye gre eyillerdeki
organik madde miktar % 5'e kadar kabilmektedir. Rusya'da yap lan
bir aratrmaya grede Rus platformunda, Devoniyen ya l eyillerde
% 0.25 organik madde belirlenmi tir (Ronov, 1958).
Bu nedenle Ronov, eyil ana kayalarda organik madde iin % 1 ve
organik karbon ;in ise % 0.5 de erlerini en d k limit olarak belirlemitir. Gehman (1962) ise ortalama organik madde miktar nn eyiller
iin % 1.14; kireta lar iin % 0.24 olduunu tespit etmi tir ( ekil - 1).
Sonu olarak; Ana kaya kriterlerinden birincisi ,/, 1 veya daha fazla
organik madde iermesidir.
Hidrokarbon olu umu iin, organik maddenin, kayamn ya na bal
olarak belirli bir minumum s cakla kadar snmas gerekti ine inamlmaktadr ( ekil - 2). E er ekstrak edilen normal parafinler "Tek say
oklu u" gsterirlerse kayan n kafi derecede snmad sonucuna varlr.
23

35

30

25

aktel kireta lar ,


batabano krfezi
(64 numune)

aktel kil tortullar


(74 numune)

z
Qo

rr

5
o

eski $eyiller (1366

3o (461 numune)

1366 n ,mune )

25

20

15
ortalaa

: or talama

10

Qi

, 03

.06

12

. 25

16

32

ekil 1. Aktel ve Eski eyi! ve Kireetaslannada Tm Organik Madde Miktar (Gehnan, 1962)

Dier taraftan, e er kerojen tamamen kararm , yani karbonlam


ise ve yksek derecede yans ma gsteriyorsa (vitrinit yans mas), kayann ok fazla smd sonucuna varlr. Bu durumda s v petrol imkan
ok azalr fakat gaz ihtimali artar.
2. Hidrokarbon miktar:

Hunt ve Meinert (1954) almalar neticesinde a adaki sonuca


varmlardr.
a) Arh'ga gre, 130 ppm. den fazla hidrokarbona sahip eyiller,
iyi

24

H DROKARBON
OLU

HUS

41013

-_ A...---

OLU UM U
AR,

OK A R
go 0.3

EINOKiAININSA L SAZ

gen
Ilartetter s kira lllam
;ISO" F
41,5C

75:5
(. 41Nl

Ilt

o 1g un

PETROL

N
,3

testulles petrol iin ana


affira mit*Asi ella rabiptke

HAF F
...~1..11

GAZ

;30F
7.14.cre

7i,er

organik
metamorfizma

=KU R1.1

,k,cH4

~ek kira 014 ign


ims'eniyll erir.

ekil 2. Genel Hidrokarbon Olu umunu Gsterir ematik Diyagram; Tissot (1971, 1974),
Sokolov (1969), Kartsev (1971 ve Urban (1975) den alumu tir.

b) Arla gre, 40 ppm. den az hidrokarbona sahip eyiller kt,


ana kayadrlar.
Fakat Phillipi (1957) yapt almalar sonucu 500 ppm. den daha
fazla hidrokarbon ihtiva eden sedimanlarm Y bir anakaya, 500 ppm.
den az ihtiva edenlerinde ekonomik olm yan anakaya potansiyeline sahip
olaca grndedir.
Gehman (1962) de hem eski hemde aktel kireta ve eyillerde
yapt analizlerde, almabilir hidrokarbon ortalama miktar nn birbirine yakn 100 ppm civarnda olduu sonucuna varmtr ( ekil - 3).
Baker (1962), A.B.D. de Pensilvaniyen de yapt bir incelemede
blgede bulunan "Cherokee" eyillerinin blgedeki petroln ana kayas
olduunu gstermi tir. Aratrmac, blgede grd eyillerin ayrntl bir incelemesini yapmtr ( ekil 4). Yre eyilleri de iik oranlarda
karbon ve hidrokarbonlar iermektedir.
25

80

aktel karbonatlar
(64 numune)

40

aktel kil tortullari

(74 nuaune)

30

ir
20
z
Z

O
30

talana

eski kiretaolari
(346 numun )

eski eyiller (1066 nuhune)

s/

20

.....

ortalama

z 10
Z

12 2 5 50 100 20:) 400 800

3700 6400 12 000

RIDROKARBONLAR PPM
ekil 3. Akte e eski kireta ve eyillerde hidrokarbon miktar (Gehman, 1962)
Organik karbon % (A rlk)

a. Yeilimsi gri eyiller; ,/, 0,1-1 karbon, 100 ppm. den az hidrokarbon.
b. Gri eyiller; % 1-2 karbon, 50-200 ppm. hidrokarbon.
e. Siyah eyiller; % 2--20 karbon s e 100nx 1000 ppm Hidrokarbon
d. Kmr numuneleri hidrokarbonca zengin
e. Kumta numunelerinde gm hidrokarbonlar belirlenmi tir.
26

1 0.0
ekil 4. Cherokee eyiderinde hidrokarbon ile tm karbon rnikta

100

1000

arasndaki ili ki (Baker, 1962)

O yeilimsi gri eyiller


()

gri eyiller

siyah eyiller

krrl killer
kumta
-I- aktel denizel killer

Verilerden grlehilece i gibi siyah eyiller blgedeki petroln ana


kayasm olutururlar. kinci kriter olarak, ideal ana kayan n 100 ppm.
der, fazla petrol tipi hidrokarbon iermeleri gerekir.
3. Hafif Hidrokarbonlarn varl:
Dunton ve Hunt (1962) aktel ve eski tortullarda, ana kayalardan
alnan karot ve krnt numunelerde yaptklar analizlerde, nemli oranda benzin aralnda (C4-C 8) hidrokarbonlara rastlam lardr.
Erdman (1967) da aktel tortullarm hafif hidrokarbon ihtiva etmediine de imni tir. ideal bit ana kaya iin, nc kriter de "hafif hidrokarbonlarm" (Benzin ve daha hafif) varl dr.
27

Karot ve krnt rnekleri anakaya de erlendirmesi iin yeterli ip


ular verebilir. Bir anakayan n deerlendirilmesinde ana unsurun
belirlenmesi gerekir.
A Organik Maddenin Tipi :
a. Odunumsu organik madde ekseriyetle gaz olu turur.
b. Odunumsu olmyan organik madde, siyah ve bitki kab :ruh ise
petrol ve gaz olu turu .
c. Alglerden olu an organik madde genellikle petrol olu turur.
B Organik Maddenin Miktar :
a. Tm organik karbon miktar (TOK); kayan n organik maddece
zenginliinin bir lsdr.
b. Ekstrak edilebilen organik madde miktar (EOM); alifatik, aromatik ve asfaltik fraksiyonlara uygulanan kromatografik ay rm, petrole dnm hakknda ilerlemeyi gsterir. Olgun numunelerde asfaltik
bileenler azal r.
c. Karbon tercih indisi (KTI); normal parafinlerin tek-ift karbon
saysnn oramdr. Gen olgunla mam kayalarda (KTI) de eri yksek
ham petrol de ise 1 e yak ndr. KTI deeri bire yaknsa o kaya iyi bir
ana kaya olabilir.
C Organik maddenin olgunluk derecesi :
a. Karbon serisi (coalrank); Kerojen stldnda kmrleir ve
sonunda grafite dn r. Fosil polen tanelerinin (Palinomorflar) koyuTa ma dereceleri llr. Bu olu um ana kayann olgunluu hakknda
bilgi verir.
b. Kil minerallerinin billurla mas, illit kil minerali yeniden billiirla rsa bu organik metamorfizman n son safhas n gsterir.
c. Kerojendeki vitrinit taneciklerinin yans mas (Ro) deerlerinin
llmesi (vitrinite reflectance); elde edilen bir l izelgesiyle ana kaya= olgunluk safhas bulunabilir. Petrol olu umu Ro =0.5-1,3 aras nda
gerekle mektedir ( ekil 2).
d. Gzlem metodu: Organik maddenin renk hassasiyetinin belirlenmesiyle olur.
e. Olgunlama indisi (maturation index)
f. Gzlem indisi (Visiu.al index)
28

ROCK-EVAL AN AL ZLER :
Kayalardaki organik madde tr ve evriminin belirlenmesi iin, son
senelerde geli tirilen modern laboratuvar analizleri uygulanmaktad r.
Bu sz konusu analizlere Rock eval analizleri denmektedir (Espitalie
ve di ., 1977). Bu alet ile nmuneler zel bir s program altnda, oksijensiz bir ortamda piroliz yap lmaktad r (Tissot ve Welte, 1978). Piroliz
sresince srasyla serbest hidrokarbonlar (S,), karojenin iindeki karbondioksitin (S 3 ) ve S2 nin u noktas ndaki scakln (Tnax) de erleri
bulunur.
Bu Rock Eval analizleriyle zel olarak u veriler elde edilebilir.
Corg. (,/) - Organik madde miktar
S i (mg ig) - Serbest hidrokarbonlar
S i 4- S, (nig g)

Jenetik potansiyel

(H) Hidrojen indeksi

( H) ----,

(i0) Oksijen indeksi

( -10) =

Si S
4-1 S, )

S2

Corg %

S3
Corg

retim indeksi

T max - Maksimum scakl (S 2 nin)


rnek
Pesinler-2
(S.Pelin, 1982)

Derinlik

Corg %

1624 m.

0.76

S,

Si+S,

0.44 1 3.71

430

S,

107

S, + S,
0.44/371

Ana kaya tipinin belirlenmesinde kerojen tiplerinin belirlenmesi gerekir.


Bilindi i gibi tip kerojen vardr. Bunlarn kkenleri farkldr. Bu kerojen tiplerinin petrol ve gaz oluturma zellikleride farkl dr. Kerojen
tipinin belirlenmesi yine Rock Eval analizlerinden elde edilen Hidrojen
ve oksijen indeksleri ile yap lmaktadr.
Rock Eval analizleri Ana kaya potansiyelini bulmada yard mc
olur. Si deeri, jenetik potansiyelin derhal hidrokarbonlara dn ebilen
miktarlarm, S2 ise jenetik pothisiyelin, kerojenin ssal krlmas sonucu
ortaya kan hidrokarbon miktarn gsterir. Jenetik potansiyelin
29

(S ]
S,) bir ton ana kavada kilogram l ldrokarbon cinsinden ifadesine
ana kaya potansiyeli denir. Bir ana kayan n jenetik potansiyeli Welte
ve Tissot (1978)'a gre s,;yledir;
(S 1

S,
2 kg /ton: Petrol ana kayas olamaz, nadiren do al
gaz ana kayas olabilir.

2 Kg/ton
S2
S g < 6 kg/ton: Orta derecede ana kaya -potansiyele sahiptir.
S2

6 kg /ton: yi derecede potansiyele sahip ana kaya.

OLGUNLA MA
Petrol olu nnumn son safhasnda, birincil gme veya daha sonra,
hazne kaya veya yak n civarnda olgunla mann gerekle tii birok
aratrmaclar tarafndan kabul edilmektedir. Bu safla daha ar bileenlerden d k molekl a rlnda hidrokarbonlarn meydana gelmesini yanstan bir dizi de iimleri ierir. Bu safhaya OLGUNLA MA ad
verilmektedir ( ekil 5).

PETROL OLU UMU


ORGANIK DOKULAR
ESAS

(PROTO)
GEN
OLGUN

--HAM PETROL
HAM PETROL
HAM PETROL

ekil 5. Petroln Olgunla rna Safhalar.

Buna gre petroller iki gruba ayr lmaktad r.


A. GEN (Nafta veya Asfalt tabanl ): Yksek molekl ve d k
API arlkl, dk N ve C oran , yksek slfr ve oksijen miktar var
dr. API de eri (American Petroleum Institut) bir a rlk keidir.
API nn yksek deerleri zgl a rln dk deerine kar gelir.
API nn dk deerleri de zgl a rln yksek olduunu gsterir.
.A.PI

141.5
0Fde zgiil a rl
60'

131.5 t r

Bana benzer, Avrupa'da ba ka bir lek kullan lr. Bu Baume derecesidir. Her iki lekte zgl a rlkla ilikilidir.
30

Baume derecesi

140
60F de zgl a rlk

130 dur.

B. OLGUN (Parafin Tabanl); Sedimanlar iinde da lm organik


madde artan s ve basn etkisiyle bileiminde de iikliklere maruz
kalr. Bu de iiklikler eitli-aratrmaclar taraf ndan ayrntl bir ekilde incelenmi .ve de iik isimlendirmeler verilmitir: ekil 2'de gen,
olgun ve organik metamorfiznaa safhalar ayrd edilmitir. Bu ayrt
edilen safhalarda artan derinlik, s caklk ve basncn rol byktr.
Organik maddenin bu ko ullar karsndaki davramlarda farkl olmu
ve eitli safhalarda retilebilecek hidrokarbonlarda ekilde gsterilmi tir.

Ismin olgunlamadaki etkisi : Birok ara trmac hidrokarbon oluumunda snn nemine de inmilerdir (Stevens, Bray ve Evens). Ayrca aktel tortullarda az miktarda bulunan hidrokarbonlardaki n-parafinlerin da'lmyla ham petrol ve ana kayadakilerin ok farkl olduunu
grmlerdir.
Philippi (1965); ABD de Ventura havzas nda miyosen ya l ana
kaya tortullarnda petroln 115 C'i a an rt ssnda olutuunu ve
eyil-hidrokarbon bileiminin olgunlamas iinde 150C rt ssma
ihtiya oldu unu gstermi tir.
Daha nce, petroln tortullar iinde da lm organik maddenin termokimyasal ilemlerle olutuuna iaret edilmitir. Petrol olu umunu
salayan ssal paralanma (thermal craking) reaksiyonlar iin, kil minerallerinin katalizrl ile uzun sre etkin s gereklidir.
Issal enerji, dnyan n merkezinden yzeye do ru kayalarn zelliklerine bal olarak s aknuna dnr. Bu s akm jeotermal grady an (Geothorrnal Gradient) deyimi ile ifade edilir. Bu derinlik ile snn
artn gsterir. Jeotermal Gradyan de erleri 1.8C /100 m ile 6C /100
In aras nda deiir ( ekil-6). ekil-6'da derinlik /jeotermal gradyan ili kilerini ve petrol olu umunu gstermektedir.
Genel olarak petrol olu umunun 65C ile baladn ve 149C a
kadar devam etti ini kabul etmekteyiz ( ekil 2, 7). ekil 7, Petrol oluumunun, Jeotermal Gradyan ve derinli e bal olarak nasl gelitiini
gstermektedir.
Kartsev ve di erleri (1971); Hedberg (1974); Tissot ve di . (1974)
1000 m. ile 4500 m. arasnda bir sv penceresinin olutu una inanma31

7000

,,

/lt

6
0 <,-'
0

>

I
6000

2>

I,

5000

<,

Maksrmum H dro k 4r bon S v Da l mio

4000

PIP"

.EN,
<<.,

o c, /- rj""

.
1V
N/

z 3000
i
o

0'

,,,.L'i''

Q'

Ila
>10,

Q/

4'

2000

.,._

'

10OO

A,

?;,,,i25

50

65

,,
75

100

125

150

175

Scaklk (C) Hidrokarbon olu umu iin gerekli "jeotermal gradyan igzeneklilik" esaslar (Burst 1969, Klemme 1972)
ekil 6

700

EllYOJENIk

cic; C

il

10 00

a. 2

GA Z
12

'

PETROL

200 0-

o
7

3 0 0 0-

T ER M A L

GAZ

D ER NL K (ME TRE

40 O O,
1 A,100.S r e Easz
2 Dx:,,,:nerkez surnatra
3-Ekosk,kusey den z
4-Ghawar,13asra ,kurfez
5-1-iass Massaoud,Cezay r
6-jav.Florida
1-Lan .r,ViaralLa bo Gblu
8-M nas,nerkez Sumatra
)-1-rudhoe.Alaska
1 3-South Pa a Lou s ana
11-Bat Sibirya Gaz ve Petrol
12-W lm ngton,Los Angeles

5000

6000

7000

8 000

9000
2

Jeotermal Gradyan (C/100 m.)


, ekil 7. Sv Penceresi kavram (Pusey, 1973)

maktadrlar. Bu de erler yazarlara gre de iebilmektedir ( ekil-8).


ekil 8'de en fazla petrol olu umu, 1800 m. ile 2600 m. aras nda, fakat
jeotermal gradyan 3.2C /100 m. olarak gsterilmektedir.
Derinlik deerleri yrenin jeotermal gradyan na bal olarak petrol oluumunu etkilemektedir. .
Petrol, yksek jeotermal gradyanla, s derinliklerde olu abilmektedir. rnek: Sumatra, 65C s caklk altnda olumu petrol yataklarda
dnyada mevcuttur. Burada tektonik etkisiyle olu an petroln yer deitirdiini ve uzun mesafeli bir g d nebiliriz.
33

DEN Z SEVIYE

2e C.

400c

so c

120 C

140 C

MONTMOR LON IT

S>4"-q

TERSiYER

STKREA

\ 55470 C

DER NL iK, M ETR E ( X1000 )

\-_, .......,_

1800 M

-----...... .........

MAKS I MUM

PETROL

\
.....1..

\4

......... ....as

-.-

KAR K
TABAKA

OLU UM ZONU

2600 M.

Ni

/#

h_Lir

I.

0.01

0.03
0.02
TM H DROKARBON
TM ORGAN K KARBON

1
0.04

ekil 8. Petrol oluumu - Kamerun bat Afrika Tersiyer ve st Kretase &ula bavz s
(Albricht, 1970)

PETROL ANA KAYASI HAKKINDA GENEL BILGILER


Petrol ana kayas olarak, daha nce tan mn yaptmz gibi ince
taneli sedimanlar kabul edilir Bu tarife gre killi sedimanlar (kil ve eyil)
ve mikritik kireta lar petrol ana kayas olarak kabul edilmektedir. Bu
kayalar organik maddenin birikti i, topland bir yer olarak grlr.
B kayalar iinde biriken, toplanan organik madde petrol ana maddesini oluturur. Bu biriken organik maddelerinde oksijensiz bir ortamda
kelmesi koulu aranmaktad r. Aksi taktirde organik madde oksijen
varlnda koku arak kaybolur. Ayrca petrol ana kayas olarak grlen
kayalarn organizma ya amasna ve geliimine msait artlarda sunmas gerekir.
Petrol byk bir o unlukla olu tuu yerde kalmaz, kendisine daha
msait olan gzenekli orta nlara g eder. Bu nedenle petrol ana kayasmn bilinmesi arzu edilir Petrol aramac lnda bir blgede petrol ana
kayasnn geli ip gelimedii nceden bilinemez. Petrol yataklar , uzun
jeolojik zamanlar boyunca kmeye meyilli ve kal n sed;manlarn biriktii ortamlarda gerekle ir. Bu havzalar jeolojik harita al m, sondajlar
ve jeofiziksel incelemelerle ayd nlatlabilir.
Byle havzalarda, jeolojik zamanlar sresince bir veya birka defa
petrol oluumunu salayabilecek koullarn salandn ispat edebilmek buradaki aramalarda elde edilecek sonular mitli klar, E er bir
ortamda petrol oluturabilecek seriler bulunursa o ortam mitli bir blge
olarak grlr. Daha sonraki al malar ona gre ynlendirilir. Tabiki
bu gr petroln organik kkenli oldu u teoriye ba ldr.
Bir petrol ana kayas aadaki zelliklere sahip olmand r.
a. Bunlar, killi veya ince dokulu kayalard r. Kuvvetli geirgen
olan kaba taneli kurnta lar kolaylkla su tarafndan ykanabilir ve kimyasal maddelerde kolayl kla ortamdan uzakla r. Adhezyon kuvveti
zayf ve bnyelerinde katalizr vazifesi yapabilecek killer yoktur. Bu
koullar kum-talarnn organik maddelerin birikmesi ve de iimi iin
msait deildir. Bundan dolay ince taneli kayalar yukar daki zelliklere sahip olmas dolay syla ideal ana kaya olabilirler.
b. Bunlar; gri, siyah, mavi veya ye ilimsi renkli kayalard r. Bu
renk organik madde miktar, organik madde ierdi i ve daha nemlisi
indirgenmi organik bile enlerden ileri gelir. ekil-9

35

150

50

KEROJEN
1

DIYA JE ,N EZ

K.5K12
Kf*K10
PETROL

PETROL
---

PETROL

SLAK

GAZ

ZON U

ZONU
I

Oksijen M. (.)

Oksijen in. (4)

Pasinler-2 kuyusu

Pasinler-3 kuyusu

MET J E NEZ

KURU

GAZ

KAT A' J EN E Z

.I N iT Y A NSI M ASI1
:-

1.T i P

T - P L ER
Il. T P
111. T P

ekil 9. Kerojen tipleri ve petrol olu umuna rnekler

e. Sedimanlar yzeyinde ya ayan organizmalar (Bentonik fauna)


petrol ana kay-asm n olu umunda pek nemli ip ular vermezler nk
bunlar n oksijene ihtiyalar vardr. Fakat genellikle indirgenme zonu
deniz veya sedimantasyon yzeyinin alt nda olabilir. Bu zon stnde de
36

Bentonik fauna ya ayabilir. Bu organizmalar n bulunmas o kayacn


ana kaya olmas na etkili olmayabilir ( ekil-10).
llentonik fauna

d- J- (9,

nedtlkstron
yliZey1

"
..

Su/Sediman arayzeyi

ft

__

zlzsz=ssz
.

indirgeyici o rtam
Temel Kaya

ekil 10. Oksitleyisi ve indirgeyici rirtarnlarin grn

ANA KAYANIN JEOK MYASAL KO ULLARI


Petrol ana kayas mn ne gibi bir ortamda keldig'ini anlamak iin
bir takm analizlere ihtiya vard r. Yaplacak analizlerde kelme ortammn indirgeyici, zayf asidik, ntral veya alkali oldu u belirlenebilir.
te bunlarn aydnlatlabilmesi iin mineralojik ve jeokimyasal incelemeler gerekmektedir. Bu hususta bilhassa Rus bilim adamlar ilgilenmilerdir. Bunlardan Teodorowitsch'dir. Her bir mineral ve her bir
kimyasal bileim belirli fiziksel-kimyasal ko ullarda durayldr. Bu
demektirki bu mineral ve kimyasal bile ik evre ile dengededir.
Kimyasal dengeler ve mineral duraylil na etkili olan faktrler
s ve basn ile redoks potansiyeli ve asidik derecesi gibi jeokimyasal
faktrlerdir. Redoks potansiyeli (Redksiiyon ve Oksidasyon potansiyeli) bir ortamda indirgeyici veya oksitleyici ko ullar tayin eder.
Negatif redoks potansiyeli (Eh-) indirgeyici, pozitif redoks potansiyeli
de (Eh+) oksitleyici ortamlar gsterirler. Ortam n asitlik dereceside,
bir ortamn asidik veya alkalik derecesini belirtir. Bu asitlik derecesi
pH deerleri ile llr. Ortamdaki hidrojen iyonlarnam konsantrasyonunu pH deeri gsterir.
pH deeri 7 olan bir zelti ntral'dir. pH de eri 7 den fazla ise
akkali bir ortam, 7 den az ise asidik bir ortam gsterir.

Bir petrol ana kayas mn olutuu ortamn redoks potansiyelinin


negatif ve pH de erinin de 5,5 ten daha yksek olmas gerekir.
Krumbein ve Garrel'in yapt deneyler ile hematit, siderit ve piritin duraylibk alanlar ekil-11'de gsterilmi tir. ekilde, normal ko ullarda pirit ve biraz da siderit ana kaya olu umu iin uygun koullar
yanstmaktadr.
37

Eh

200

+ D o

- 100

-200
- 3 00
ekil 11. Hematit, Siderit ve pirit'in duyarl lk alanlar (p11-Eh ko ullarnda)

Jeokimyasal ko ullar bilhassa kil mineralleri iyi ekilde yanstr.


Bu koullar aklayabil nek iin 3 kil grubunu alalm.
1. Kaolinit grubu (OH) 8 A1 4Si40 10
2. Montmorillonit Grubu (Bentonit)
( OH) 2 (S ,A1) 4 ( Al,lre,Mg) 2-3(Na,Ca) 1 _ 3 0 10
3. llit Grubu (OH) 2(Si,A1) 4(A1,Fe,Mg) 23Ky0 10
Kil minerallerinin jeokimyasal ko ullar Keller (1956) tarafndan
incelenmitir.
1- Kaolinit: Olduka saf aliminyum silikatd r. Oluumunda btn
a r mineraller uzakla trlm olmaldr. Bu ise asidik zeltilerde ve
kuvvetli ykama hareketli sularda gerekle ir. Demir zelmemi oksit
olarak uzakla r. Tipik oluum alan oksidasyon blgesi, asidik ve s
sulardr.
2- Montmorillonit (Bentonit): Demir, magnezyum, sodyum, ve
kalsiyum ihtiva eden aliminyum silikatdr. Bu elementler sistemde kalmak mecburiyetindedir. Ykanma olay olmamas gerekir. Si aktif olarak sistemde kal r. Bu mineralin oluumu indirgeyici bir ortamda ve
kokumu suda gerekle mektedir.
3- llit: Kalsiyum oran deiken olan bir kil mineralidir. Mg,A1
ve Fe sistemde kalmas gerekir. Al'un Si'ye oran yksektir. Sistemde
K'un korunmas iin alkali ve denizcl ko ullar gerekmektedir.
Grld gibi jeokimyasal kelme koullarnn aklanmas petrol aramalarnda daha sonra yap lacak pro ramlamalara yn verebile38

cek sonular getirebilir. Petrol ana kaya belirlemesinde ortam n jeokimyasal zelliklerinin belirlenmesi var lacak sonular etkileyece i gibi
yaplacak lzumsuz hareamalar nda nne geilmi olur.
ORGANIK MADDENIN PETROLE DN M
Canl organizmalar, bnyelerini olu turan hidrokarbonlar ile petrole benzeyen hidrokarbonlar yla kelin sedimantasyonu ile birlikte
petrole dn meye balalar. ndirgeyici bir ortama d m olan organizma kalntlar daha diyajenetik olaylar n ilk gelimeye balamasyla
birlikte petrole dn meye yz tutarlar. Bu dn mn olabilmesi
iin mutlaka indirgeyici bir ortam ko ulunun mevcut olmas arttr.
Organik maddenin petrole dn mesinde etkin olan faktrler unlardn :
1. Is ve basn faktr
2. Bakteri etkinlii
3. Radioaktif bombalama
4. Kataliz etkisi
5. Jeolojik zaman sresi
ndirgeyici bir ortama rnek olarak bu gn olaylar n devam etti i
Karadeniz gsterilebilir. Bilindi i gibi Karadenizde bir hareketli iist su
ktlesi, bir de hareketsiz alt su ktlesi vard r. Alt su ktlesi indirgeyici
bir ortam olu turmutur. Bu. ortama ta nan veya, kelen organik maddeler gelece in petrol birikintisini meydana getireceklerdir ( ekil-12).
Karadenize ta nan veya kelen organik maddeler kuvvetli bir
sedimantasyonun yard m ile fotosentez ve kimyasal sentezler, zlene
oksitlenme ve indirgeme olaylarnn etkisiyle petrole dn ne yolundadr. Bunun iin jeolojik zaman henz yeterli de ildir. Bu kimyasal
fizikokimyasal olaylarn son rn verebilmesi iin gerekli zamanda
dnmek zorunlulu u vardr.

In ve Bas n etkisi :
Organik maddenin petrole dn mesinde s ve basn veya yalnz
basn bir dnm faktr saylmaktadr. Organik maddenin ssal paralanmas (Thermal Craking) ile petrole dn ece i deneylerle belirlenmitir.
39

KARADENIZDEK ORGANIK MADDENIN KAYNA I

r.:..,NEH RLER

FOTOSENTEZ

___ 0 AZOV VE
P.MARMARA
DEN Z
-20Orn

02 Ii su
S 1i su

KIMYASAL :
SENTEZ
_2000m

KARADENIZDEK ORGANI K MADDENIN B R K M

PARTIKL DEGI IMI

Azov ve Marmara
Denizi

PARTiKL AKIMI
Z:- ndirgenmey
sdas

COZLM
2000 m
CnKarbon Ak m
gc/rrfiv I

ekil 12. Karadenizde organik maddenin petrole dn innu

Kerojenli eyiller ve ana kayadaki kat organik maddeler (Pirobitum) s v ve gaz haldeki hidrokarbonlara avr labilmek iin 350-400C
lk s gerekmektedir. Burda zaman nemini unutmamak gerekir. Porfirin ise petroln 200C dan fazla s grmedi ini gstermektedir. imdiye kadar a lan en derin kuyularda (20.000 fit) hazne s cakl. 163C
liilmtr. Verilen iki s caklk snrnda farkllklar vardr. Bunun
aklanmas gerek. Birinci a klama; Petroln, kelin kat lama evresinden nce geli tii ve geride organik madde b rakarak gt dr.
kinci bir a klama; dk scaklkta piroliz veya ssal paralanma
dnmenin tamammdan veya bir k smndan sorumludur. Organik
maddeler zerinde yap lan deneyler organik maddenin petrole dn mesi iin 65-149C aras nda bir s cakla maruz kalmas gerekti ini
gstermitir ( ekil-2).
40

Karojenli eyiller zerinde yap lan deneyler, karojenin petrole


dnmesinde bas ncn etkili olmadn gstermi tir. Van Tuyl ve
Blac Kurn).
Petrol olu umundan sonra bas n ve scaklkla petrol bile iminde
ve arlnda (yo unluk) de iiklikler olur. Petroln niteli indeki deiiklikler:
1. Petroln gmlme derinli ine gre bile imindeki de iiklikler
artan basn ve scaklk etkisiyledir.
2. Blgesel metamorfizm.a ile petrol a rlnda ve zelli inde deiiklikler grlr. Burda da s ve basncn etkisi olmaldr.
Bakteri etkisi
Bakteri yard myla mayalanmak (Fermantasyon) suretiyle her
trl organik maddenin bozu masru ve rmesini nleyerek metan
gaznn kmasna yol aar. Petrol hidrokarbonlar bu suretle gelimi
olabilir. Bir ksm bakteriler aerobik ve serbest oksijen isterler, baz lar
ise anaerobik ortamlarda yasalar, serbest oksijenin varl nda. yaayamazlar. Organik maddenin h zl rmesi atmosfer temas nda olur,
yava rme veya rmeme ise az oksijenli veya oksijensiz ortamlarda
vuku bulmaktadr. Anaerobik bakteriler kellerin diyajonozi esnasnda ve gmlmeden ok sonrada nemli indirgeyici faktrlerdir. Petrol kuyularmda, slfat indirgeyici anaerobik bakterilerin varl , gmlmeden sonra indirgeyiei ortam n varln gsterirler. Bakterilerin
organik: maddenin rme rnlerinin petrole dn mesinde eitli
katklar olduu sanlmaktadr. Bu ynde yaplm Laboratuvar deneyleride mevcut olmakla beraber etkime dereceleri in kuvveti ynnde
bilgiler kesin de ildir. Baz aratrmaclar bakterilerin organik maddeleri tamamen petrole dn trdiiii grndedirler. Bazlar ise ilk
organik maddeyi petrole benzetecek kadar hafif de iiklikler yapt
kamsndadrlar. Bakteriler, baz organik maddelerin oksijenini al rlar
(dekarboksilasyon), azot kapsaml , artrr (Amonifikasyon) ve kkrt'
aa kartarak H 2S in olumasn salarlar. Laboratuvarlarda bakterileri organik maddeleri petrole dn trd grlm isede bunu
tabiatta izleme imkn olmamtr
Yeni ineelemelerden o u Zo Beli ve arkada lar tarafndan yaplmtr. Bir gram dip amur,nda binlerce bakterinin varl da belirlenmi tir. Bu gnde bakterilerin petroll formasyonlarda ya adklar kesindir. Ortamn tuzlulu u, 15.000 PS lik basn, 85C s petroll or41

tamda bakteri etkinli ine engel olmaz. Bakterilerin, organik maddenin kkeninde do rudan do ruya pay vard r ve organik maddenin petrol hidr - karbonlarma dnii mesinde yardmc olurlar.
Bakterilerin serbest b rakt karbonik asit ve organik asitler,
karbonatlar eriterek gzenekli ortamlarm olu masna neden olabilir.
Bu ise petroln kamasma neden te kil eder.
Bakterilerin kard CO, adal l (viskosite) azaltmak suretiyle petroln hareketine yard mc olur.
Yerli ( nsitu) bakterilerin olu turdu u CO, bir i gaz bas nc
dourur bu da petrol iter.
Baz bakteriler kat yzeylerin zerinde geli ir ve bunlara "tigmataktik" bakteri denir. Baz bakterilerde yzeyde etkin maddeler olu tururlar. Bu da petrol. kat yzeylerden k rtar r.
Baz koullarda bakteriler o u hidrokarbonlar oksitleyebilirler.
Uzun zincirli alifatik ve parafinik bile ikler, aromatik ve naftenik bileiklerden daha kolay oksitlenirler.

Rakyoaktif Bombalama :
Yer, yuvarlanda radyoaktif minerallerin yayg n bulunu , radyoaktif bombalama ile olan kimyasal tepkimelere s kayna olmaktan
ba ka organik maddenin petrole dnii mesinde radyoaktivitenin hizmet
grebilece ine de iarettir. Organik maddenin petrole dn mesinde X
isminin rol oldu una kar kmak hi de ilse laboratuvar deneylerinde
hidrojen atomlarnn tepkime srasnda paralandklardr. Bu jeolojik
srede azot ve hidrojen oran nn yksek oldu u ar petrollerin meydana gelmesine neden olur.

Kataliz Tepkimesi :
Organik katalizcilere enzim denir. Petrolde baz katalizciler bileenler halindedir. rnek; vanadyum, molipten ve nikel ham petroln
klnde ola andr ve hepside hidrokarbonlar n laboratuvarda yap lan
sentezlerinde katalizci rol oynarlar. Belkide bu maddeler deniz suyundan organizma taraf ndan alnmtr. Kataliz etkinli ini i aret eden
iki gzlem vard r.
a. Ham petrolde olefinlerin genel olarak bulunmay
b. Ham petrolde aromatiklerin (benzen) genel olarak bulunu u.
42

Ham petrolde olefinlerin bulunmad klar fakat bir zamanlar var


oldu u ve ssal paralanma ile parafinlere dn t kabul edilmektedir.
Killer genel olarak hulunurlar ve hazne kayada katalizci olarak
hizmet ederler. Denizel olarak maddelerde bulunmayan fakat hiimik
asitte bulunan benzenler ise 80C den a a da katalizci yard m ile parafinlerden balayarak geliebilirler.
Ana kaya= gmlmesi esnas nda kerojenin ssal paralanma yoluyla hidrokarbonlarm oluumu olgunlama derecelerini gsterir. ekilde daha nce verilmi tir ( ekil-2). Verilen diya ram hidrokarbonlar n
nispi miktar ve nitelilderini, rt derinli inin bir fonksiyonu olarak
gstermektedir. Derinlik le i yaln z fikir vericidir. Kken organik
maddeye ve jeotermal gradyana ba ldr.
Yeni kelmi gen tortullarda az miktarda hidrokarbon mevcuttur. Biyokimyasal kkenli metan (batakl k gaz) ayrcal d nda bir
hidrokarbon do rudan doruya tortullardaki organizmalarla ili kilidir.
Tortullar rtld nde veya artan sya maruz kald klarnda hidrokarbon olu maya balar (Phillipi, 1965; Tissot ve di erleri, 1971) ve
zellikle hafif hidrokarbon miktar artar (Rogers ve K oons, 1972; Durand, Espitalie, 1973; Bailey ve di erleri, 1973), tek karbon say s ounluu azalr (Bray ve Evans, 1965). Olu an ilk rn a r ve API
deeri 20 civarnda ar petrollerdir. Olgunla ma devam ettike a r
molekller paralan r ve daha hafif bile enler olu ur. Bu gelimeler olgunla ma olarak nitelendirilir.
Daha derinlerde ssal ilemler sadece m.etan gazm n oluumunu
gerekletirir ve bu safhada ana kayalar n yalnz kuru gaz potansiyeli
vardr.
Yaklak olarak 149C (300F) s caklk ve 3500 m derinlikte organik metaformizma balar (Staplin, 1969). Bu olay kaya metamorfizmas mn yeil ist fasiyesinin balamasndan 65C daha ncedir. Kaya metamorfizmasna uram organik maddeyse grafite dn r ve hidrokarbon potansiyeli yoktur.
Grld gibi organik maddenin petrole dn rnii karmak bir
takm olaylarn vuku ile gereklemektedir. Bu olayn gereklemesinde
ise daha nce szn etti imiz nemli faktrlerin rol byktr.
ekil-13, 14 ve 15 organik maddelerin e itli koullar altnda ve
deiik faktrlerin etkisiyle nas l ham petrole dntn ve dnm
rnlerini gstermektedir.
'43

LIPIDLER

PROTEIN
POL SAKKARIN

YKSEK DERECELI

NIDROKARBANIAR

M IKROB YOLOJIK
AYRISIM

BiY0P0 LIMER LER

Bi YOLOjiK EVRIME

TEKRAR GIRI

MiKROORGAN ZMALAR KULLANILARAK


HCRE YAPILA RPNIN SENTEZ

B REYSEL
B LES KLER

AM NOAS TLER
EKERLER

M KROORGAN ZMALARIN ENERJI


KAYNA I OLARAK KULLANILMALARI

RASGEL F'OliMERLE ME
VE BI KME

M NERALIZA SYON

FULF K AS T
HUMiK AS T
HUMIN

AZ ALTERE OLMU

DZENSIZ
NETOROJENLER

KONSANTRASYON
VE ZLMENIN
ARTMASI

SERBEST HC' LAR VE


e LGiII B LE IMLER
jEOKIMYASAL
MADDELER

ekil 13. Organik maddenin petrole don rnii ve kerojenin olu umu

ekil-15: Organik maddenin s ve derinlik ko ullarnda ve e itli


faktrlerin etkisiyle geli imini ematik olarak gstermektedir. Burdan
artan derinlikle vitrinit yans masnn deiimi, organik maddeden treyen ham petroln olgunluk dereceleri ve de iik safhalar grlr.
44

Kaya iindeki toplam


organik malzeme
Karbonatlarin ayrma
HCl 2N
4C 16 saat

Na0B O.IN
zlebilir

Namik bile>D iklerin kmas


1101 )01 2
0zUlmez

Hamik asit

1 ztilabilir
Fulvik asit

ekil 14. Organik maddenin humik ve fulvik aside dbmisinn

Kerojen ve karbonlu materyallerin zlas maddesi olarak altrunaszyla


petrol kkeni :
Petrol kkeninin aklanmasnda deiik jeolojik faktrlerin dikkate alnmas gerekir. Petroller Kambriyen sonu ile Tersiyer sonuna
kadar tannmaktadr. Kambriyenden ba lamak suretiyle Devon'a kadar
petrol iin k maddesi yalnz denizel organizmalar ve bilhassa fitoplanktonlar sz konusudur. Daha sonra artan bir lde petrol ana kaya
fasiyesine gre karasal bitki materyalleride kat lmtr.
.

Aktel sedimanlarda petrol olu umu iin kesin bir delil yoktur.
petroln k maddesi dikkate ahndmda petrol olu umu iin minimum
kme derinliinin 500 m olmas gerekmektedir. Bugn petrol oluumlar]. 7000-8000 n . derinlie kadar ular. Fakat bu derinliklerde yalnz
gaz bulunmutur. Dnyadaki tannm petrol yataklarmda s caklk
1 50-160C aras nda bulunmaktadr. Hemen hemen dnyadaki petrol
yataklar= hepsi sedimanter kayalar iindedir. Kum ta lar % 60 ve
karbonath kayalarda % 40 oran nda reze vuar oluturmaktad rlar.
Petrol yataklamun byk o unluktaki petroln kayna ince taneli ve
.

45

EfYOK KI YASAL
DE $1 M
131RtriM
DIYAJENEZ
ZLM EZLI

KEROJE N

s sA

pE i im
KAIAJE

NET

R. , 2
Karbon art.

0
ru ieri i'

20
40 60
80
petrol ieri i %

loo

METAJENEZ

karbontasmo

ME1AMORFt7

ekil 15. Organik maddenin evriini ve petrol olu umu


CH-karbonhidrat
AA-aminoasit
FA-fulvikasit
"HA-hrmikasit
L- lipid

karbonea zengin anakayalar gsterilmektedir. Bugn iin denize!, bataklk ve gl sedimardarmda petrol olu tuu bilinmektedil. Hatta kmrl damarlarn bulunduu yerlerde bile ekonomik olmayan petrol
oluumlar' grlmtr.
Yukar da yanstil n bu jeolojik ko ullar alt nda a adaki
sonulara varabiliriz:
Yerel jeotermal gradyana ba l olarak petrol olu umu iin ana
kay- ann ninimum 500-1000 m grlmesi ve snn en az ndan 50-60T,
ykselmesi lzu rm vard r.
-- Petrol olu umu iin kaba olarak birka yzy l veya milyon sene
gemesi gerekir.
Aktel sedimanlardaki bitum ile petrol bile imi kyaslanrsa,
aktel bitumlarm petrole gre ok az bidrokarbon (% 3-12) atomlar
46

ihtiva etmektedir. Bitumlar n dk derecede kaynayan aromatlar ve


asfalt ihtiva etmedi i grlr.
Jeolojik gzlemlere uygun olarak petrol olu umu u ekilde takdim
edilebilir. Taze sedimanlarda ince da lm organik materyal, artan
arlk ve derinlik ile diyajenetik de iikliklere u rar. Artan s etkisi ile
zlmeyen organik maddeden znr bitum ve bununla beraber hidrokarbonlar ayr lr. Hidrojence zengin maddelerin ayr lmas ile geride
kalan zlmeyen organik maddelerdeki aromatla ma derecesi gittike
artar Metamorfizma veya kmrle me ykselir.
Sedimanlardaki ince da lm organik maddeler petrol literatrnde umumiyetle kerojen olarak isimlendirilmi tir. Bu yksek polimerli,
organik zeltilerde erimez ve yksek slarda oksijen yoklu unda hidrokarbonlar retir. Bundan dolay petroln nenli k maddesi olarak
grlr. Yaplan laboratuvar analizleri ile kerojenin byk bir k smnn
karbonlu materyal, organik ve bitkisel kkenli oldu u anlalmtr.
Petrollerin kabaca farkl kkenli fraksiyondan olutuunu syleyebiliriz. Bunlardan a) 350, b) 350-500, e) 500'den byk molekl
a rlkl olanlardr. Kerojen veya karbonlu maddelerdeki bozulma,
kompleks bileiklerden 'balayarak metana do ru devam ederek sona
erer.
Kerojenin ssal paralanmas ile ilgili yaplan deneyler mevcuttur. Bu deneyler petroll istler zerinde Almanya'da gerekle tlrilmitir (Welte, 1965).
Eosen ya l petrollii eyillerde yap lan bu deney sonular aada
iizetlenmitir ( ekil-16).

O
llJ

200

300
Deney s s

4 00

500

ekil 16. Seyillerde la: ve ekstrakt iligkisi

47

Grlebilece i gibi s artyla birlikte ekstrak miktar da artmaktad r. Deneyde 300C a kadar ekstrak miktar daha fazla, daha yksek
slarda ise bu ykseli daha yava olarak devam etmektedir. Deneyde
gzlenen di er bir geli me ise 350-410C aras nda gaz knn daha
yksek olduudur. zlen ekstrak ile bu ekstrak iinde bulunan hidrokarbon oranlarda deiik sonular vermektedir, Ekstrak-Hidrokarbon oran 20-30 aras nda oldu u zaman s 200 C't gstermektedir.
300-350C civarnda bu oran 100-150 aras nda, 350C in stnde ise
oran 180 civarna ykselmektedir.
Deney ssna bal olarak elde edilen ekstraksiyonlardaki de iik
hidrokarbonlarm (parafinler, aromatlar ve heterokomponentler) miktar
ekil 17 ve 18 de gsterilmi tir.

Itoetarokosponantler
en

300

300

lromatlar

7:n

E
200

"-> 200

Lloo
o

200

300 400
Deney

500 C

ekil 17. eyillerde s ve ekstrakt ili kisi

200 300 400 500 600


Deney

5 51

ekil 18. eyillerde s ve hidrokarbon ilikisi

ekil 17'de aromatlar ve heterokomponentlerde 350C a kadar


kuvvetli bir art gstermektedir. 350C dan sonra da yine belirgin bir
art grlmektedir. 400C den sonra heterokomponentlerin azald
da ileri srlmektedir. ekil 18'de grlen doymu HC'larda 350 C'a
kadar yine kuvvetli bir art gstermektedir.
Bu deneylerle ayr ca heterokomponent, arornat ve parafin hidrokarbon miktarlar = deney ssna bal olarak toplam ekstrak miktarndaki durumlarda akla kavu turulmutur.
Deney sonucu aromatlarm hemen hemen sabit kald , heterokomponentlerin s artyla azald ve doymu HCIarnda artt belirlenmitir ( ekil-19).
Bu deneyler petroll istlerdeki kerojenin ssal paralanmas yla
petrole dn mn yanstmaktadrlar.
48

TtIM

EK

STR

Parafin veya doymu HC

TI

n Parafin
izo Parafin
Naften veya siklo Parafin

Naften Aromatlar
Aromatlar

Aromatik PC

AK

0.eterokomponentler

Reine veya N50 l3ile ikleri


Asfaltlar

ekil 19. Bitum Ekstraktunn sutun kromatografisiyle aynlmas

Deney sonular n yle zetleyebiliriz.


1. Suni olarak organik maddenin ssal paralanmas yla meydana
gelen deiiklikler tabiattaki derine gmlme ve zaman faktryle
oluumuna byk bir benzerlik gsterir.
2. Kerojenden ssal paralanma ile zlebilir s nrl miktarda
organik madde elde edilebilir. Genellikle HC'lar n byk bir ksm
300-350C arasnda elde edilmektedir. Bu snn stndeki veriler nemsiz grlmektedir. 300-350C aras ndaki ekstrak HC oran 20-30 arasndadr. Bu da HCIann en yksek de erini gsterir. Bu analizler petrol
ana kaya anlam veya belirlenmesi iin ok nemlidir;
3. Petrollerin ve sedimanlarn jenetik snflamalar nda doymu
HC larn kullanlmas aromatlardan daha uygun olur.
Grld gibi bitum ekstrakt stun kromata rofisiyle avnlabilmektedir ( ekil-20).

Parafin hidrokarbonlarx
',;100
E

kronatlar
- Motarokoaponantlar

60
U.I

E
o
E. 20
o
200

300
Deney s s

400

ekil 20. Ekstraksiyondaki hidrokarbonlann ili kileri

49

BLM Iv
PETROL OLU UMUNDA JEOTERMAL GRAD V AN VE ISI
AKISININ NEMI

Tarifler :
Daha nce s cakln ve jeotermal gradyan n petrol oluumundaki
nemine ksaca de inilnitir.

Jeotermal gradyan (Geothermal Gradient) :


Yeryznden yerin derinliklerine do ru inildiinde scaklk artmaktadr. Birim derinlikteki s caklk art miktarma jeotermal gradyan
denir. Jeotermal gradyan birimi C /100 m, C /Km. F /100 m, F /Km
olarak ifade edilebilir.
Jeoterm-al gradyan, bulunan yerin jeolojik yap s ve sedimanlarn
litolojisine gre de i iklik gsterir. (Lysak, 1970). Sedimanlar n litolojisindeki nemli deiiklikler jeotermal gradyan e risi zerinde grlebilir.
Yeryznn ortalama gradyan 1.4 F /100 In. dir. Bu de er jeotermal sahalarda art lar gsterir. rnek verecek olursak, mperial Valley
(A.B.D.) de 65.4 C /100 m. dir. Italya'daki Larderello sahas nda 80
C /100 m.dir. Jeotermal gradyan yan nda kullanlan dier bir terimde
jeotermal ad mdr (Geothermal step). Bu 1 C s caklk art iin, gerekli
olan derinliktir ve n / C olarak ifade edilir.

Is Ak s (Heat Flow) :
Yer kabu unm derinliklerine do ru gidildike scaklk artar, yerin
merkezinden d ksma yani kabu a doru bu snn (enerji) yay lmas
olur. Buna s aks denir (Lysak, 1970; Klemme, 1975). Yer derinlikle50

rinden gelen bu enerji yzeye ordan da atmosfere da lr. Denizlerde ise


deniz suyuna verilir.
Is aksnn birimi nicro-caljem2.san. veya ksaltlm ekli HFU
(Heat Flow Unit) dir. Yeryznn normal' s aks 1.5 10 % HFU
dur (Lee ve Uyeda, 1965; Elder, 1965). Is aks deerleri 0-3 HFU arasnda yayhrsa "Normal alanlar", 3 den byk HFU olan yerler "Termal olanlar" olarak kabul edilir. Yerin jeolojik yap s da s aksmn
deimesine neden olur. rnek verecek olursak;

ISI AKI I

YER
Kalkerler
Paleozoyik yal orojenik alanlar
Mesozoyik-Senozoyik ya l Oroj enik alanlar
Okyanus ha% zalar
Okyanus ortas srtlar
j
Okyanus ukurlar

0.92 0.17
1.23 0.4
1.92
1.28
1.82
0.99

. 049
0.53
1.56
0.61

Tablodan da grlecei gibi Paleozoyik ya l blgelerde s aks


dk, Mesozoyik ve Senozoyik ya l alanlarda ve okyanus ortalar nda
jeotermal enerji alanlar nda s aks ok yksektir. rnek talya'da
Larderello sahas s aks 6-16 HFU, Japonya'da Hokkaido sahas nda
ise 15 HFU. Yine fay zonlarnda da s aks yksek de erler gsterir
(Lysak, 1970).
I stsal iletkenlik (Ther nal Conductivity) :

B kayacn kendisine has s iletme zelliidir. Birimi mili.cal


emC. san. olarak verilir. eyillerin ssal iletkenlii yaklak 2, kiretalarnda 3.2, kumtalarnda 4.15, kuvars mineralinde 15 tir. (Gupta
ve dier, 1970). Jeotermal gradyan, s aks ve ssal iletkenlik aras nda
q = KT gibi bir ba lant vardr. q-s aks, K-ssal iletkenlik, T-Jeotermal gradyan, K mili cal /cm C san. olarak bulunur.
Herhangi bir yerin jeotermal gradyam ve buna ba l olan s aks,
jeolojik gemite bugnknden farkl olabilir. Petrol olu umunda etkili olan bu parametrenin birbirleriyle olan ili kileri ekil 21'de gsterilmektedir.
ekilde ak bir durumda petrol oluumunu ve geliiminde scaklk,
Jeotermal gradyan ve derinlik aras nda ilikiler grlmektedir.
51

1.0

JEOTERMAL GRADYAN
1.6
1.4
1,3

1.2

1.8

5000

2.0

2 00
S AZ
?F4 ?

1 5000

NP'.

R(3 \-- \I

3, C \)

,t

50
00
50
00

0 Vs

P .,-*
25000

P."--

(L,

o
35000

ekil 21. Yeralt Scakhma bal olarak hidrokarbonlarda dikey zonlanma (Landes, 1967)

PETROL OLU UMUNDA SICAKLI IN NEMI


Daha nceki bilgilerimizde petrol ve tabii gaz n organik kkenli
olduunu, bununda sedimanlar iinde biriken organik maddelerin (kerojen) ssal de i imi ile petrol anakayasindan tredi ini sylemitik. Petrol olu umunun organik kkenli oldu u ara trmaclarn byk bir ksm
tarafndan kabul edildi i aklanmtr (Vassoevi ve dig. 1970-1972;
Tissot ve Espitaiie, 1975; Guillemot, 1964; Levorsen 1967; Welte 1965
v.d.).
Petrol olu umunda snn en nemli bir faktr oldu u da yine ara trmaclar taraf ndan kuvvetli bir ekilde vurgulanmaktad r. Organik
maddenin petrole dn mesinde etkili olan faktrleri yle sralayabiliriz.
a. Scaklk
b. Jeolojik zaman
e. Basn
d. Bakteri etkisi
e. Kimyasal etkenler.
52

Scakln petrol olu umu zerindeki etkisini belirlemek iin saha


gzlemleri ve laboratuvar analizleri yap lmtr (Tissot ve Pelet, 1971;
Maksimov ve Safanova, 1973; Week, 1971 ve Levorsen, 1967).
a. Laboratuvar Deneyleri:
Laboratuvarlarda, ana kayadan al nan rneklerden sv ve gaz
hidrokarbonlar elde edilebilir. Backer (1974) de petrol kuyular ndan
ald ana kaya rneklerinden kapal kaplar iinde ve oksijensiz ortamda stmak suretiyle s v ve gaz hidrokarbonlar elde etmi tir. Bu deneylerde scaklk devaml ve dakikada 9C artrlmtr. 130C sya kadar,
ana kaya iinde bulunan ve jeolojik zamanlar boyunca olu mu ve ana
kayadan g etmemi hidrokarbonlar srv latrlmtr. Bundan sonra
480C ye ula ldnda ana kayadaki kerojenden, yeni s v ve gaz hidrokarbonlar tremi tir. Ayn ekilde dier ara trmaclarda (Bordonare
1970; Durand ve Espitalie 1973; Tissot ve Pelet, 1971) buna benzer
sonular elde etmilerdir.
Dier yandan bitmlu istler zerinde yap lan deneyler kerojenin
petrole dn mesinde scakln nemini belirgin bir ekilde ortaya
koymutur. Bitml istler, bol oranda kerojen ieren ince taneli sedimanter kayalard r. Bu kayalardan s caklk yardm ile (yaklak 500
C) ist petrol elde edilebilir. Bu petrol ham petrole ok benzer. Bitumlu
istlerden petrol retimi bilhassa 1973 y lndaki petrol krizinden sonra
hzlanmtr. Bu yolda yeni metodlar geli tirilmi ve de gelitirilmektedir. Ayn ekilde kmrlerden petrol ve gaz retimi de h zlanmtr. Bu
ilemler iin gelitirilmi metodlar kullanlmakta ve daha da modern
ve ekonomik metodlarm geli tirilmesine allmaktadr.
Bilhassa B. Almanya'da 1973 ylndaki petrol krizinden sonra gerek
bitmlu istlerden ve gerekse kmrlerden azami enerji retimine ba lanmtr. Memleketimizde ise bu metodlarn kullanlmas henz ekonomik grlmemektedir. Bu yntemlerle elde edilecek enerji retiminden
nce bitmlu istlerin bu konuda ekonomik olup olmad n belirlemek
gerekir. M.T.A. Enstitsnde bu hususta ara trmalar grlmse de
yeterli nem ve hassasiyet verilmemi tir. Oysaki biz de ok blgelerde
bitumlu istler ve asfalth istler mevcuttur.
b. Saha Gzlemleri:
Petrol yataklar nda yaplan gzlemler sonucu, yzey den derinliklere doru hidrokarbon zonu belirlenmi tir. Alta doru: a) est
gaz zonu, b) Petroll zen, c) Petrol-gaz zonlar dr (Sokolov, 1975; Vassoevic ve di erleri, 1972).
53

a) st gaz zonunda sadece metan gaz vardr. Bu gaz biyokimyasal


kkenlidir. Yani aerobik ve anaerobik bakterilerin organik maddeye
etkisiyle olu ur. Bu yolla olu an metana (CH 4 ) bataklk gaz, (marsh
gas veya vamp gas) denir. Batakl k gaz C i ynnden daha zay f olduu iin scaklk etkisiyle olu mu olan dier derindeki gazdan kolayca
ayrhr. Gazn olu um derinliini baz yazarlar 800-1200 n . olarak ve
oluum ssn da 50C a kadar kabul etmektedirler. Daha altta s caklk
etkisiyle alnan metan gaz na bu gei te d nlmektedir (Hedberg,
1974).
b) Petrol zonu; bu zonda en ok petrol yer al r. Burda petrolle
birlikte elbette gaz da bulunur. Petrol zonu.nun derinli i ve kalnl
deiiktir. Ihtiva etti i petroln yo unlu u yukardan a a azalr.
Petrol zominun st yzeyinin s cakl 60C alt s cakl ise 135C
olarak kabul edilmektedir (Vassoevic ve dig. 1970), Baz yerlerde alt
yzey scakl 175C ye kadar kabilir. Baz yazarlara gre de bu zon
60-160C aras nda smrlanmtr.
e) Petrol ve gaz zonu; Landes (1967) kuyu loglar ndan elde etti i
bilgilerle ekil 21'de hidrokarbonlarda gzlenen d ey zonlamay vermitir. Bu petrol zonlar nn derinli i blgenin jeotermal gradyan na baldr.
Pusey (1973) yer yzndeki nemli petrol yataklar nda yapt
aratrmalar sonucu petrol olu umunun 65-150C aras nda oldu unu
benimsemekte ve bu zona s v penceresi ad m vermektedir (liquid window) ( ekil 22).
Daha altta yani 300F veya 150C den sonra s v bidrokarbonlar
s etkisiyle gaza dn t "termal gaz zonu" yer al r.
Buradan da s v lidrokarbonlar n bulunduu derinlik blgenin jeotermal gradyana ba ll ortaya kar. Buraya kadar sz edilen s cakhklar ( ekil 2 ve ekil 21 de) petroln ana kayadaki durumlar iin
geerlidir. Oysaki bugn bu s caklk deerlerinden daha kk petrol
yataklar mevcuttur.
te burda, petroln olu tuktan sonra g etti ini hatrlamamz
gerekir. Bu konuya ayr ca deinilecektir. Ayrca buna, jeolojik geli imler, blgesel ykselmeler ve yrenin s ak sndaki de i ikliklerde neden
olabilir.
Kmrl sahalarda, sedimanlar iinde s v penceresi olmaks zn
gaz olu umlar' grlr.
54

2 000
U-

4000
-J
Z

6000
0

8000
2
4
3
JEOTERMAL GRADYAN

ekil 22. Yeralt scaklgna bal olarak hidrokarbonlarda gzlenen zonlanma (Pusey, 1973)

ekil 23'te imdiye kadar anlat lan hidrokarbon birikimindeki dikey zonlamay zetleyebiliriz. Verilen derinlik de erleri yaklak olup,
hidrokarbon zonlar yine blgenin jeotermal gradyaruyla. ilgilidir.
T

BIYO_ ENIK

C, AZ

- I
E
-0-6-- -

2
-J 3

Vj,
PE T '' OL '.I
..,.

LU 4

GAZ
D

300

T- s cakl k
R - vitrinit
o
yans mas

13.--

3,0

ekil 23 Hidrokarbon zonlar (Urban, 1976; Vassoyevich, 1970; Sokolov, 1976)

Yzey ve kuyu numunelerinden elde edilen de iik derinlikteki


Tersiyer ve Jura ya l eyil rnekleri ayrntl olarak incelenmi tir. Her
bir rnekteki hidrokarbon, reine ve asfalt miktarlar yla toplam organik
karbon miktar hesaplanm

Hidrokarbon
Reine Asfalt ..
goToplam Organik Karbon
55

mlme arttka ve scakl k ykseldike, yukardaki oranda nemli art lar grlmektedir. Kerojen miktar nda ise bir azalma olmaktad r ( ekil
24). Buradaki art bilhassa 1500 m'den sonra a k olarak grlmektedir.

DE R NL K 1m )

500
1000
1500
2000
2 500

ekil 24. Paris Havzas , Jura yal eyillerdeki HC


Reine
(Tissot ve di erleri, 1971)

LC Reeine Asfalt
Top1.0rganik Karbon
asfalt/Topl. Org . karbon'a oran

Sedimanter havzalarda diyajenez'den sonra geli en gmlme ve


buna paralel olarak artan s cakln etkisiyle gerek ana kayan n mineral
bileiminde ve gerekse ana kaya iinde bulunan organik maddenin (kerojen) kimyasal ve fiziksel zelliklerinde nemli de iiklikler olur.
Scaklk artyla oluan bu gelimeleri bir tablo halinde gsterebiliriz. Bu isimlendirmeler yazarlara gre de iiklerde sunabilir ( ekil 25).
Bilindii gibi e it kerojen mevcuttur. Kerojenden, artan s
ile hidrokarbonlar retilebilir. Bu hidrokarbonlar n yannda da H 20,
CO 2 gazlarda d ar kar. Bu kerojenden kan rnlerin oran , kerojen
tipine ba ldr. Kerojen, sapropel ynnden zengin ise, daha ok s v
HC olu acaktr.
E er kerojen hmsce zengin ise esas olarak HC lar olu ur. Doada
ise bu maddelerin m terek bulundu u kerojen mevcuttur.
Kerojen tiplerinden artan s ile olu an HC'lar ekil 26 da gsterilmitir.
Scakln etkisiyle kerojende olan de iiklikler :
Petrol ana kayas nn gmlmesiyle kerojenin fiziksel ve kimyasal
zelliklerinde nemli de iiklikler gzlenir.
a. Element yzdesi ve oranlar ndaki de iiklikler.
56

L TO J E N E Z

OLUAN PETROL VE GAZ

SED MANTOjENEZ
M

ETAN

PROTOD YAJENEZ
C 13 -ynnden fakir
MESODIYAJZVEZ
APODYAJENEZ
PROTOKATAJENEZ

PETROL OLU UM FAZI

MEOOKATAJENEZ

GAZ FAZI

APOKATAJENEZ
Kaya metamorfizmas organik
maddenin grafite dOn wesi

METAJENEZ
.

ekil 25. Litojenez ve hidrokarbon olu um ilikisi

0.1

0.2

ekil 26. Kerojen tipleri ve hidrokarbon retimi (Tissot ve Espitaile, 1975)

Kerojeni oluturan C, H, O, N ve S elementlerinin yzde ve oranlarnda, kerojenin geirdi i scaklk geliimine gre deiiklikler olur.
Ana kayamn gmlmesi artt ka, kerojendeki C yzdesi artar, 0 ve
S yzdeleri azalr. H ve N. yzdelerinde ise pek belirgin bir de iiklik
57

O
grlmez. Kerojendeki H /C = H (Hidrojen ndeksi) ve 0 /C
(Oksijen indeksi) oranlar bilinen kerojenin hangi tr olduunu ve hangi
hidrokarbonun tiiretilebilece ini gsterir (Jonathan, 1976; Tissot ve
Espitalie, 1975).
h. Vitrinit k yansma gcnde de iiklikler: Karasal kkenli
bitkilerin linyit krntlarndan olan vitrinit, kerojen iinde belirli oranda bulunabilir. Bu maddenin yanstm.a gc parlat lm yzey
zerine gnderilen ktan yans yan miktarnn emilene oramdr.
Bu oran, Ro olarak bilinir ve % ekliyle ifade edilir. Vitrinitin
yanstma gc, kerojenin geirdi i metamorfizmaya gre de iir. Metamorfiz na artt ka yans ma gc de artar. Vitrinit yans ma de erleri
HC larn olgunluk safhalarm yansitmas nedeniyle nemlidir.
Ro = 0-0.50 % ise ok az petrol olu umu

Ro

0.50-1.0 % ise bol petrol olu umu

Ro ---- 1.0-3 ,/,, ise ya ve kuru, gaz olu umu grlr. Petrol olu musa bile gaza - dnr.
R, '> 3 ise gaz ve s v HC bulunmaz.
Bu organik maddenin n.etamorfize_ oldu unu yani grafite dn tn gsterir:
e. Spor ve pollenlerin renk ve k geirgenliklerinde de iiklikler:
Organik maddenin metamorfizmayla spor ve pollenlerin renk ve
k geirgenlik zellikleri de iir. kelme esnasnda beyaz, kirli beyaz
ve k geirgen olal lu fosiller ilerleyen gmlme ve artan s de erleriyle sar, kahve ve siyah renkli olurlar. Sar renk st gaz zonunu,
kahve renk petrol zonunu, siyah renkte alt gaz zonunu gsterir (Urhan,
1976). Spor ve pollenlerin bu zellikleri ya mikroskop alt nda gzle
veya k miktarn lmek suretiyle saptanr (Raynould ve Robert,

1976).
d. Fluoresans zellikte de iiklikler
Kerojen, floresans Zelli i olan bir organik maddedir. Organik meAamorfizma - derecesi artt ka kerojenin bu zelli i azalr. Vitrinit yan- suna gc % 1.5 oldu unda, -Kerojenin floresans zelli i tamamen
kaybolur (Rynould ve Robert, 1976).
58

Laboratuvar deneyleri yakla k 300F (150C) ta kerojenin bu zelliinin tamamen kayboldu unu gstermi tir.
Organik maddenin bu zelliiyle de HC'un olgunla na derecesi ve
dolays yla petrol ihtimali belirlenebilir.
PETROL ARAMALARINDA SICAKLIKTAN FAYDALANMA
IMKANLARI
Daha nceleri belirtti imiz gibi, petroln byk bir ksm kumta
hazne kayalar nda bulunmaktad r. Gerek saha ve gerekse laboratuvar
gzlemleri derinliin artmas yla
buna bal olarak scaklk ve bas ncn,
da artt n gstermitir. Petrol hazne kayas olan kumta larmn da
gzeneklilii do ru: orant kolarak azal r ( ekil 27). Bu hususta ok ayrntl incelemeler yap lMt r.

V> GO- ZENEKL111K


20 15 10
2b
30
35

15000

Z 10000

C;)

39 C

95C
SICAKL K C

144 C

ekil 27, Kumta gzeneklili inin derinli e bal olarak de iimi (Klemme, 1975)

Artan derinlikle birlikte s caklkta artmakta ve petroln viskositesi


azalmaktad r. Bu verilere gre, yksek jeotermal gradyan veya s aks
yksek olan sahalarda petrol ve gaz s ortamlarda olu acaktr. Yksek
scaklktan dolay a dahhk d ecek ve dolaysyla petroln g kolayla acaktr. S ortamlardaki gzeneklilik daha byk olacak, nemli
miktarda petrol ve gaz hazne kay-ada toplanacakt r. .
59

Sonu olarak, yksek s aks olan alanlarda k rntl hazne kayalar


iinde petrol bulma imkanlar daha byk olacakt r. Fakat bu sonu
o sahada petrol ana, hazne ve rt kaya fasiyesleriyle kapanlar n mevcut
olmas yla geerli olur. Jeotermal alanlar ise s aksnn ok yksek
olmas dolaysyla petrol aramac lnda nemli de ildir.
Sovyetler Birliinde petroll alan n jeotermal gradyan de eri
1.4-2.7F /100' fit aras nda yer alr.
Viyana havzasnda petroll alan n jeotermal gradyan 1.4-2.0F
100' fit aras ndadr.
Texas eyaletindeki petrol yakalar nda bu de er 1.4-2.7F /100'
fit aras nda yer alr.
Miyosenden bu yana okyanusla makta olan E e denizinde 1-2.7
HFU arasnda s aks de erleri belirlenmitir. Yunanistan E e denizinde Ta oz adas yaknlarnda petrol yataklar bulmu ve retmektedir. E e denizinin dier yerlerinde de petrol bulma ihtimali yksektir.
Bu denizde gelecekte elbette petrol aramalar yaplacaktr. Bunun iin
gerekli zaman ve teknolojinin seimi ve tedariki yap ldnda balanabilir.
Grabenlerde, yksek s aks yannda petrol olu umu ve kapanlanmasna ok elveri li zel bir sedimantasyonun bulundu unu belirtmek gerekir.
Yukarda verilen rneklere gre s als 1.5-3.0 HFU, jeotermal
gradyan 1.4-5.0F /100'fit aras nda olan krntl sedimantasyonun bulunduu alanlar ekonomik miktarda petrol verebilir. Petrol olu tuktan
sonra ge zorland ndan, bu g esnas nda s da petrol ile birlikte
daha az s cak ortamlara ta nacaktr. Bylelikle petroll blgeler evreye oranla daha fazla sya sahip olurlar. Bylece petroll blgelerin
jeotermal gradyan ve s aks daha byk, izoterm e rileri yzeye daha
yakn olacaktr.
Grld gibi, jeotermal gradyan ve s als petrol aramalarnda
ok nemli ip ular vermektedir.
Organik madde zerine snn etkisi ve HC olu umunu, kmrl
maddelerle karlatrdmzda aadaki tablo elde edilir ( ekil 28).
Bu karlatrma tablosu, Reynolud ve Robert, 1976; Hood ve (lig.
1975, tarafndan verilmitir.
60

THYIL
ti(111d >1

vitrinit
yans mas

karbon
%

florr.
sana

spor
pollen
ronji

s oaklk hidrokarbos
olussau
oc
1

2111

<
Ti

0.2
0.25
0.3
SI

&T,

7
0.4
0.5
0.6

P ITR 01.
if,Of

77

135 C

1.5
2.0

(175 oc)

. 87

YA GAZ.

.
91

2.6
[O I
"f I :

& I S:MUT:V

KURU GlZ

3.0

GAZ TOK
a;
... +.,;.,

93.5

G Z

U4*

03

ekil 28. Organik metamorfizman n mitleri-hidrokarbon olu umu ve bunlarn karkulatulmam

BLM
TABII KATI PETROL B TUMUNUN PETROLOJ S
VE .ADLANDIRILMASI

Kat petrol bitundar nadir olarak petrol yataklar olu tururlar


(Helmut Jacob, 1976). Bunlar sedimanlar iinde kristal bo luklarn'
dolduran, atlaklarda, fosil bo luklarnda ve dier mikroho luklarda
dolgu olarak ok s k bulunurlar. Byle mikro bitundar petrol ana kayas ve hazne kayalarda da grmek mmkndr. Kat petrol bitumlar
sert linyit safhas ndan grafit safhas na kadar meydana gelebilirler. Grafit safhas ndaki bitum kimyasal olarak bitum olmay p yalnz bitum
kkenindendir.
Morfolojik grn kat bitumlarm ay-r mmda hi bir bilgi vermez. Yalnz optik zellikleri (reflexiyon zelli i) yardmyla petrol immersiyonunda ay rmak mmkndr. Asfalt ve asfaltitler az veya ok
petrol irnmersiyonunda zlrler. Bu nedenle bu tip bitumlar
mersiyonunda filme almak ve daha sonra petrol-immersiyonunda reflexiyon zelli ini bulmak gerekir. Kat hitumlar < % 0.2 kadar bir reflexiyon deerine sahiptirler. Reflexiyon de erleri yalnz hitumlarn ayrmnda yeterli olmamaktad r. Bunun yannda Floresans zelliklerinin
veya dierlerinin de belirlenmesi gerekmektedir.
Asfaltlarda reflexiyon de eri hemen hemen % 0 iken grafite -dnm bitumlarda A,' 10 kadardr. Bitumlardaki .Floresans de erleri de
0 ile > ,4, 20 aras nda yaylr.
.Ayrtman olan di er bir zellikte apraz nikel alt ndaki davranlardr.. Zayf yanstma zelliine. sahip olan bitumlar optik olarak izotroptur. Petrol, Gaz ve Ozokerit burda bir istisna te kil eder. Ozokerit
optik olarak anizotrop ve de iik bir kristal yap s sunar.
Di er benzer bir zellikte bit tmn znrl veya mikro ak
noktasdr. Bu gzlem zel bir mikroskop alt nda yaplr.
62

Kat petrol bitumunun isimlendirilmesi ve s n fland rlmas :


Bu .snflama fiziksel ve kimyasal analizlere dayanmaktad r. Bu
s niflama byk bir o unlukla kabul edilmitir. Kniirler bu s nflamaya alnmamlardr.
Snflama:
a) Ozokerit
b) Asfalt, Gilsonit. Glanzpech ve Grahamit
e) Liverit, Wurzilit ve Albertit
d) Epi-, Meso-, ve Kata-impsonit
Gruplarn Petrolojik zellikleri :
Bu gruplarn nemli zelliklerine ksaca de inilecektir. ,
a) Ozokerit : Floresans, zellii kuvvetli-ok kuvvetlidir. Optik
olarak anizotrop ve petrolszdr. Bu zelli i nedeniyle optik. izotrop
olan Asfalt ve Wurzilitten ayr lr. Petrol ihtiva eden Ozokerit.; optik
olarak izotrop ve floresans de eri ok fazlad r. Bu zellikle petroldekine
benzer, fakat aggregat durumuyla petrolden ayr lr.
b) Asfalt, Gilsonit, Glanzpech ve Grahamit
Bu grup bir geliim ilerleme srasn karakterize eder. Bu s ralamada, reflexiyon de eri artar fakat floresans de erleri azalr. Asfalt ve
dier asfaltitler az veya ok olarak ya -immersiyonunda zlr.
Bu nedenle su-immersiyonunda incelenmesi gerekir.
mmersiyon ya veya Benzinde ziilme zelli i, zlmiyen Wurzilit ve Albertitt'en ay rtman zellik olarak kullan lr.
c) Liverit, Wurzilit ve Albertit :
Bu bir geliim srasn gsterir. Liveritten Albertit'e do ru reflexsiyon de erlerde bir art floresans de erlerde ise bir azalma grlr.
Liverit naftanik bir asfaltt r. Optik zellikleriyle imdiye kadar normal
asfaltlardan ayrlamamtr.
Wurzilit ve Albertit immersiyon yanda ve benzinde zlmez. Bu
zellikleriyle Asfalt ve Asfaltitlerden ayr lr.
63

d) mpsonitler :
Bunlar karbon karakterli olup metamorfik bitum rndrler.
mpsonitler hem Grahamit hem de Albertitlerden olu abilir. Bunlarn
alt reflexsiyon de erleri % 0.8 -st reflexiyon de erleri ise yakla k %
10 dur. Bu geni yaylml Reflexsiyon de erleri nedeniyle yazar EpiMeso ve Kata impsonitlere ay rmtr.
Epi-mpsonitlerde reflekoryan 0.8 2.8 %
Meso-

"

Kata-

"

77

2.83.5%

99

3.5 10

Btn impsonitler floresans zelli i gstermezler. mnersiyon


yanda ve benzinde zlmez ve akma noktas na sahip de ildirler.
Kat petrol bitumlarnm smflandrlmas aada tablo halinde verilmitir ( ekil 29).

KATI PETROL B TUMU (OLGUN OLMIYAN PETROL)

Asfaltca zengin
Asfaltit
Gilsonit
Glanzpecp

Naftani k asfalt

Ar Parafinik
Petrol
1
Hafif parafinik
petrol

Liverit
Ozokerit

Wurzilit
Albertit

Grahamit
1
Epi-Impsonit
Meso-mpsonit
Kata-mpsonit
ekil 29. Kat petrol bitumunun deiik gruplarnn kkeninin ematik gsterilii.

Kat petrol bitumlar nn karakteristik ay rtman zellikleri olan


floresans ve refleksiyon ili kileri ekil 30 ve 31'de verilmitir.

64

2.5

ASFALTIT, G LSONIT, GLANZPECH, MPSONT

N
0

O WURZ LiT
OZOK E R T

1.5

ffi

S1CIL-3O

O
O
N
OC. o

oWURZ IL T

oo.s

ASFALT T

O
O O

WWRZ T

GILSONI T

GLANZPECH
RAHAM T

ERI - I MPSON I T

O oo

05

1.0
REFLEKS YON

1.5

/. FL U O RESA NS

0.3

O
O

ASFALT, G L SON T, GLANZPECH

O WURZ L IT ALBERT T

G'ILSONIT

O
ou
O
OO O
00
O
O
WURZ LIT

EKIL-31

0.1

ALBERT T
01

0.2

GLANZPECH
O 0 0 O

0 3,
'4 REFLEKS YON

ekil 30. ve 31. Tabii kat petrol bitumlarnn fluoresans ve refleksiyon iligkileri

65

BLM VI
PETROL YAGLARININ FIZIKSEL ZELLIKLERI

Petrol jeologu iin, petrol ya larnn nemli olan zellikleri a a dadr.


1. Yo unluk (zgl arlk)
2. Hacim
3. Adalhk (Viskosite)
4. Krlma indisi
5. Floresans zelli i
6. Optik etkinlik
7. Renk
8. Doku
9. Akma noktas
10. Patlama ve yanma noktas
11. Genileme katsays .
1. Younluk (Ozgl Arlk):
Bir maddenin yo unlu u belli bir hacminin a rldr. ABD'de ayak
kp ba na libre ile anlat lr veya gr Ic n 3 cinsinden verilir. zg' a rlk,
bahis konusu madde ile saf suyun e it hacimlerinin ai,;-; rlklarmn orandr. Hacim; s caklk ve basntan etkilendi i durumlarda, hacim ve s caklk koullar belirtilmelidir. ABD'de uygulama da 60F (15,4C)
ve 1 atmosfer bas ntaki petrol ve suyun birim hacimlerinin a rl karlatrlr. De iik scaklkta yap lan lmler sz konusu s caklk koullarna dn trlr. Ham petroln fiyat nn yo unlu u ile ilgili ol66

mas nedeniyle yo unluun tayini ve bilinmesi nemlidir. Yo unluk


petroln bile imi ve ihtiva ettii gaz miktar na ba ldr. Doymu hidrokarbonlar (Metan v.d) hafif molekll Hidrojen iyonlar ihtiva ettii
iin yo unluklar daha kktr. Aromatlarda ise daha fazlad r. Bu
durumda gaz miktar yo unluu d rc etkide bulunur. Petrollerin
younluklar 0.5-1.0 aras nda yaylr. Yo unluk iin de iik birimler
kullanl r. ABD'de API, Avrupa'da ise Baume dereceleri ayn amala
kullamlr. Petroln bulundu u derinlie gre yo unluk azalr. Fakat
kuraldan ayrlan durumlarda grlmektedir. Bilhassa s cakln artmas ile petroln yo unluu kuvvetli bir ekilde azalr. API a rl ;
zgl arlk, viskosite ve zgl a rlkla ilgili dier fiziksel zelliklere
bal olmayp arzuya gre al nm bir arlk le idir. API'nn dk
deerleri, zgl a rln yksek deerlerine kar lk gelmektedir.
141.5
60F de zgl a rlk

API

131.5

Buna benzer bir birimde Avrupa'da kullan lr. Buna Bauma derecesi denmektedir.
Bauma

60F de zgl arlk

130 formlyle veriler.

Younluk ile bu birimler arasnda. aadaki ili kiler vardr.


Yo unluk
60F (15.4C)

Bauma
Derecesi

API
Arl

1.0000
0.9333

10.0
20.0

10.0
20.1

0.8750

30.0

30.2

0.8235

40.0
50.0

40.3

0.7778

50.4

Scakln zgl a rla olan etkisi:


Scaklk

zgl arlk

API Deeri

60F
100F
200F
300F

1.00
0.98
0.96

10.0

0.92

12.9
15.9
22.3
67

Grld gibi scakln art younluun dmesine neden olmaktadr.


Ham petroln farkl scaklklardaki a rl
60F'ta a rlk

API deeri

0.90
0.80

25.7
45.4

0.00036

0.70

70.6

0.00049

0.00039

C her bir (1 F) s caklk deiimi iin arlktaki de iim miktardr.


Ham petrol yo unluunun derinlik ile azald n sylemitik. Buna
aadaki veriler rnek olabilir.
Derinlik (Fit)

API

Younluk

500-2000

30-35

0.88-0.85

2000-5000
5000-6000

35-40
40-45

0.85-0.82
0.82-0.80

2 Hacim:
Petol ve gaz beraberce bir petrol yata nda meydana gelmektedir.
Her ikiside birbiri iinde kolaylkla zlebilir. Petrol iinde znen
gaz miktar, basnla do ru orant ldr. Yani basn ne kadar yksek ise
zlebilecek gazda o oranda yksek olur. Petrol iinde her bir gaz
tanecii o ortamda yaln z bulunuyormu gibi zlr. Artan bas nla
orantl olarak petrol daha fazla gaz olarak hacmini geni letir. Bu durum doygunluk bas ncna eriinceye kadar devam eder. E er petrol
zerindeki basn doygunluk basncndan daha fazla artacak olursa
petrol iinde artk gaz zlemez ve bu noktaya eri tikten sonra da
artan bas nla petroln hacminde azalma olur ( ekil 32).
3. Adablk = Viskosite:
Viskosite, petroln akellnn bir lsdr. Yksek viskositeli
bir sv a r olarak hareket eder. Viskositenin birimi poise olarak al nr.
Bunun yzde biri Centipoise (cp) dir. Ayr ca bir de kinematik viskosite vard r. Bu viskosite Poise'nin yo unlua blnmesinden elde
68

ILK

HACIM
h,

DOYG 'J NL UK NOKTAS

100

70
50
20
(BAS N )
ekil 32.. Petrol'de basn-hacim ili kisi

edilir. Ham petroller 1-120 cp aras nda bir viskositeye sahip olurken
tuzlu su 0.5 cp gibi bir viskositeye maliktir. Viskosite, petrol iinde zlm gaz miktarna baldr ve petroln bile imi ile ok yakndan ilgilidir. Ar molekll petroller (Aromatlar) daha viskosdurlar, doymu
hidrokarbonlar (metan vd.) ise daha az viskos olup retimleri bu nedenle
daha kolaydr. Viskositesi yksek olan a r petrollerin i letilmesi iin
deiik metodlarla onu akc hale getirmek mmkndr. Bu metodlarm
banda scak su buhar , CO 2 verme v.b. gelmektedir.
rnek olarak 50 at ve normal yatak s caklnda B. Almanya'da
yaplan deneylerden petrollerde
Rhme

Lingen

5,5

Lben

- 4

Rhlermoor

115

Reitbrook

55 viskosite de erleri bulunmu tur.

4. Krlma indisi:
Krlma indisi petroln kimyasal bile inine bali olan karakteristik
bir byklktr Krlma indisi deerleri petroln yo unluuna gre
1.39-1.60 arasnda yay hr. Krlma indisi, petroln yo unluu ve kimyasal bile imi ile ok yakndan ilgilidir. ndis lmleri Abbeen Refraktometresi yard myla llebilir.
69

35. Floresans:
Petrol ve petrol l tumlar ltraviyole n saan kuvars lambas
altnda floresans zelli i gsterir. Fliioresans renkleri sar , kahve rengi,
yeil ve mavidir. Kk miktarlardaki petrol s vlar bile CC1 4 iin de
belirgin bir floresans gsterirler. Bu floresans renklerinin belirmesiyle
karot ve krnt numuneler de mevcut petrol hidrokarbonlarm n varl
ortaya konabilir.
Bu analiz CC1 4 iinde zlm numunenin karanl k bir odada ltraviyole lambas kullanmak suretiyle yap lr. Bu deneyde esas sar ve
kahve rengin elde edilmesi o numunede petrol hidrokarbordarm n varlna iaret eder. Ultraviyole renkleri petrol miktar nn ve petrol mevcudiyetinin lsn gsterir: Esas petroln varl sar rengin elde edilii
ile anlalr.
6. Parlama Noktas:
Petroller kark bileimleri nedeniyle belirli donma ve kaynana
deelerine sahiptirler. nk her bir komponant kendine zg de erlere
maliktir. Bu nedenle petrollerin komponantlara ayr lmas iin kaynana
analizleri yaplabilir Burda e itli s kademelerinde destile edilebilen
rn miktarlar tayin edilir Hafif komponantlar metan-hidrokarbonlar
gibi daha dk slarda kaynama a balar, ar hidrokarbonlar (aromatlar) ise daha yksek s derecelerinde kaynayabilirler.
Petrollerin ilenmesi ve ta nmas iin onun fiziksel zelliklerini
tanmak gerekir. Bu zelliklerden biri de parlama ve yanma noktalar dr.
Eer bir petrol s vs zerine bir alev tutacak olursak, yava yava
stlan petroln buharlar ilk bir ate lenmeye maruz kal rlarsa, bu alevlenme noktas petroln parlama noktas olarak kabul edilir Bu stma
ile petrol yanma noktas na erimi demektir.
Eer stlmakta olan bir petrol, normal gravite etkisiyle 40 m n.
lik geni bir borudan akamayacak bir durumdaki s deeri onun akma
noktasn verir. Akma noktas petroln parafin miktarma ba l olup,
32 C ile 55 C aras nda bulunur.
Fazla kat parafin de erleri yksek akma noktas na neden olurlar.
zet olarak: Bir dizi fiziksel zellikler petroln yataktaki davran m, retimini ve ayn ekilde yklenme ve naklini, kuvvetli bir ekilde
etkiler. Bu nedenle sz konusu zelliklerin tan nmas nemlidir. Yksek
viskosite kt ak na zelliklerine neden olur. Bu ya gaz zeltisini art r70

mak veya ykselen s ile azaltlabilir. Bu her iki metodta retim, ta ma


ve petrolden arndrmada kullanlr.
Dk yo unluk, retim esnas nda sondaj borusundan kuvvetli bir
ykselmeye neden olur. Yukar daki zellikler petroln ihtiva etti i
gaz miktar ile etkilenirler. Petrol jeolo unn esas grevi, mmkn
oldu u kadar bu gaz miktar n yksek tutmak ve petrol yata ndan
daha fazla retim yapmakt r. retim esnas nda gazn abuk ayrlmas
ve petrol yata nn basncnn da hzl bir ekilde d mesi arzu edilmeyen bir durumdur. Onun abuk ayr lmas hem enerji kayna nn yok
olmasna hem de retimin gle mesine neden olur. Grld gibi
petrollerin fiziksel zellikleri retim, petrolden ar ndrma, tama ve
ilemeye etki ederler. Petrollerin bu zelliklerinin nceden belirlenmesi;
ilerimizin kolay, sratli ve ekonomik bir ekilde yrmesini Salar.

71

BLM VII
PETROL HAZNE KAYASI

GENEL BILGILER: Petrol olu umu mekanizmas n dnecek


olursak, sedimanlar iinde ince da lm organik maddelerin jeolojik
zamanlar sresince geirdikleri de iiklikler sonucu olu maktadr, fakat
bu sedimanlar iinde petrole dn en organik maddeler ilk anda damlacklar halinde bulunurlar. Ilerleyen zamanla birlikte bu damlac klar
bir araya gelecek ve olu tuu ortamdan kurtularak kendilerine daha
msait olan ortamlara g edecektir. G konusu ise daha sonra ele
alnacaktr. te petroln olu tuktan sonra kendine buldu u msait ortam onun hazne kayas n oluturur. Petrol olu tu u sedimanlardan
(petrol ana kayas ) mutlaka kurtulup bir yerde birikmeliki biz de ekonomik miktarda petrol elde edebilelim. Petrol olu tuu ana kaya iinde
damlacklar halinde dalm bir vaziyette bulundu u srece ordan
ekonomik miktarda petroln elde edilmesi mmkn olamaz. Bizim arzumuz petrol olu tuktan sonra gmesi ve uygun bir ortamda birikmesidir.
Ite o biriktirdi i ortam ve kayac petroln hazne kayasn oluturur.
Bir petrol yata nn olu mas iin; petroln gmesi, gzenekli ve geirgen bir ortam n bulunmas ve uygun bir yap nn da varl gereklidir. ,
Burda biz, bu hazne kayan n petrol ihtiva edebilmesi iin ne gibi
zelliklere sahip olmas gerekti i zerinde duralm. Bir petrol hazne
kayasmn gzenekli ve geirgenlik derecesinde iyi olmas gerekir. Bir
hazne kayan n gzenekli olmas , taneler aras nda bo luklar ihtiva etmesi
demektir. Bu bo luklarn da birbiriyle irtibatl olmasyla ideal hazne
kaya zelliini gsterir. Porozite bir kayataki gzenek hacminin kayacn tm hacmna oran olarak ifade edilir ve yzde olarak gsterilir.

72

v
P
Vb

Vp gzenek hacmi
X 100
Vb Kaya hacmi

E er kaya gzenekleri birbiriyle irtibath ise kullan lr poroziteden


sz edilir Bilindii gibi bir kaya iinde 2 tip gzenek bulunabilir. Bunlardan biri, birbirleriyle irtibath di eri ise irtibatszdr. Bizim iin nemli olan birbirleriyle irtibath olan gzeneklerdir. Gzeneklerin byklkleri kayacn litolojisine baldr. Bunlar kayac oluturan partikllerin
taneboyu, boylanma derecesi, yuvarlakl k derecesi ve paketlenme zellikleriyle tayin olur. Bu elbetteki kumta lar iin geerli zelliklerdir.
En ideal hazne kayalar kumta lar ve kireta lardr.
Ideal bir hazne kaya olabilmek iin onun yaln z gzenekli olmas
yetmez, ayr ca gzeneklerin bykl nn iindeki gaz veya ham petroln akmasna msaade etmesi gerekir. Bir kayataki gzeneklilik
deerinin iyi olmas geirgenliinin de iyi olduuna iaret eder (kil ta lar hari)
Bir kumta dnelim, bu kumtam oluturan partikllerin kre
eklinde olduklarn kabul edersek, partikllerin dizili leri o kayacn
gzeneklilik ve geirgenli -'ine etki edecektir. '
Bildiimiz gibi iki tip paketlenme vard r ( ekil 32 A).

01

me.

ffil

aKbisal

bHegzagonal

ekil 32 A.: Paketlenme tipleri

Paketlenme tipleri
a. Kbisal

b, Hegzagonal

Gzenek tipleri ,
a. Taneler aras
b. Kristaller aras
e. Erime bo luu
d. Kanal atlak
e. Kristal ii
f. Reisif ii

Kbisal paketlenmede, e er tane boylar da e itse teorik olarak


en byk gzeneklilii verir. Bu de erde yzde 47.5 dur, E er tane boylar eitse bu gzenek bo luu yani deliklilik krelerin bykl ile
bir balants yoktur.
73

Hegzagonal paketlenmede teorik olarak gzeneklilik % 25.9 dur.


Bu nedenle ok ince taneli kayalar (kil ve marnlar) kaba taneli (ak l)
kayalar kadar gzenekli olabilir. Fakat geirgenlik biraz daha de iik
grnr. Geirgenlik, bu durumda s vnn veya gaz n gzeneklerden
geerken kar lat dirence ba ldr.
nce taneli kayalarda s vnn veya gazn gemesine kar gsterilen
diren kaba taneli kayalardan daha fazlad r. te bu nedenle de ince
taneli kayalarda geirgenlik daha d ktr. E er gzenek bo luklar
iinde hareket eden s v veya gazn molekl boyundan daha kk olacak olursa kaya tamamen geiri nsiz olur. E er, klcal bas ncn nedeni
olan taneciklerin yzey gerilim kuvvetleri ok yksek ve hareket eden
ortamn molekl boylar gzenek deliklerinden kk olacak olursa,
kaya iinde hibir hareket olm yacaktr. Bu da kaya iinde mevcut
hidrokarbonun normal ko ullarda d ar alnamyaca n gsterir.
0 halde hazne kayan n nemli parametlerinden biri de, k lcal basncn kaya iindeki s v veya gaz darya atabilecek derecede yksek
olmasdr.
Hazne kayalartnn Jeolojik ve Petrografik zellikleri :
Biz sediman kayalarm amac mza uygun olarak kabaca klastik
ve kimyasal keller diye ay rt edebiliriz. Klastik kayalar daha nce
olumu kayalarn paralanmas ndan meydana gelen materyalden
oluur. Kimyasal kayalar ise keltilerden kimyasal ve biyokimyasal
yollarla olu urlar.
Klastik hazne kayalarda tane bykl ve boylanma dereceleri
sk olarak de iir. Bunlar kaya paralar , fosil paralar veya organik
krntlardan oiuabilir.
Jeolojik olarak klas tik kayalarm olu umu, kuvvetli bir ekilde
yerel ko ullardan depolanma ortaM; iklim, ortam ekli, jeokimyasal
evre, beslenme alan, tanm.a, depolanma ortam nn su hareketlili i,
biyolojik ve dier faktrlerle s k skya bamldr. Bu tip kayalar
zelliklerini yatay ve d ey ynde kuvvetli olarak ve uzun mesafelere
kadar devam ettiremezler. Bunlar s k olarak merceksi killenmis, veya
killerle parmaklanm olabilirler. Bilhassa sahil olu umlar havza iine
doru daima killi olu umlara geerler. Nehir kumlar uzun, dar eritler
veya parmak eklinde delta depolanmalar olutururlar. Klastik olu umlar denizci, karasal veya glsel olabilirler. Bunlar kaynak alan yaknnda kaba taneli ve kt boylanmal olabilir, sudaki ta nin.a vastasyla
tane bykl ne gre bir boylanma ve de iik tane boylu kayalar
74

oluabilir. Bilhassa iyi boylanm temiz kumlar deniz sahilinde olu ur ve


kil ieltilerinden yoksundurlar. Bu nedenle eski deniz sahilleri petrol
hazne kaya olu umu iin ideal yerlerdir. Bu kumlar en iyi petrol hazne
kayac olup tane boylar 0.06-0.3 mm. arasndadr.
Karasal ol unlarda s k olarak iyi hazne kaya olma zellikleririe
sahip olabilirler. Buna rnek olarak in, Venezuella ve A.B.D. baz
hazne kayalar verilebilir. Burda ayr ca karasal oluuklardan nehir
yataklarnda kelen kumlarda iyi hazne kaya rneklerine sokabiliriz.
Kimyasal olarak kelen kayalar genellikle karbonatlard r. Bunlardan kireta lan, dolomitler, marnl kayalar vard r. Dnyadaki
petrol retiminin yap ld hazne kayala ' byk bir o unlukla kumtalar ve karbonath kayalard r.
Kimyasal olarak kelmi karbonath kayalar ince taneli ve bu
nedenle de primer (ilksel) gzeneklili i az ve dolay syla da geirgenlikleri dktr. Bilhassa organik keltiler (bol fosilli kireta lan) petrol
hazne kayac ynnden idealdirler. Bu gibi kayalar byk bir ilkel
gzeneklilik ve" dolaysyla da iyi bir geirgenlik sunarlar. Bunlardan
baka resifal kireta lan ise ok ideal hazne kayaland r. Bu gibi kayalar
koloni halde yaayan organizmalar taraf ndan olu turulurlar (Korallen,
Algler, Mercanlar). Bu kireta larnn ilksel gzeneklilikleri ok yksektir. Diyajenez evresinde de geirdikleri olaylar n etkisiyle daha da
artabilir. Diyajenezin ilk ve daha sonraki evrelerinde kireta larnn dolomitlemesiyle de gzeneklilikte yakla k olarak yzde on civar nda bir
art olabilir. Bu da hazne kaya ynnden iyi bir geli medin. te bu nedenlerle kireta larndAi dolomitle neler petrol aramac lnda nemli
bir yer alr.
Oolitik kayalarda (kireta ve oolitik dier kayalar) byk bir
ilkel gzeneklili e sahiptirler. Kimyasal sedimanlarda ilksel gzeneklilie sahiptirler.
Kimyasal sedimanlardaki ilksel gzeneklilik genellikle diyajenetik
gelimeler ve deiikliklerle daha iyiye gider. Kayalar iindeki su dolam= deiik etkileri vardr. Bunlarn banda eritrne, atlaklar bytme ve bo luklar geniletme olarak syleyebiliriz.
Bu olaylarda kayalann gzeneklilik- ve geirgenli ini artran faktrlerdir.
Kimyasal yollarla oluan kayalar, dedritik kayalara nazaran daha
devaml ve uzun mesafelere kadar gidebilir, karakterleri ayn kalabilir
ve kalmlklan daha fazla olabilir.
75

Tektonik etkilerle; s k dokulu kayalar (kilta , silisli kayalar,


kireta lar , dolomitler ve marnl kayalar) ikincil bir gzeneklilik kazanabilirler. Bu geli imler bazen daha ileri safhalara giderek kaya paralanabilir ve daha gzenekli hale dnebilir. Bu geli imlerde petrol aramaclnda nemlidir. Zira kayac n gzeneklilik ve geirgenlili ini artrrlar ve dolay syla petrol ve gaz birikme alanlar oluturabilirler.
Bu yolla petrol ve gaz birikintileri magmatik ve metamorfik kayalar bnyesinde de depolanm olabilir. Bunlar n rnekleri vard r.
Bu grniinler veya geliimler petroln magmatik ve metamorfik kayalarda geli tiini gstermezler. Yalnz birikmenin bu tr kayalarda
da olabilece ine i aret eder. Kaliforniya ve Venezuella da buna benzer
rnekler grlmtr.
Volkanik lavlar ve tflerde olduka iyi birincil gzeneklilikler gstermektedir. A.B.D. ve Arjantin'de bu tr kayalardan gaz retimi
yaplmaktadr.
Levorsen (1967)'e gre bir hazne kayan n porozite ve permeabilite
deerleri ve de erlendirmesi a ada verilmitir.
% Gzeneklilik ! Geirgenlik (md)
O 5
5-10
10-15
15-20
20-25

Deerlendirme
I

1.0 10.0
10.0 100
100 1000

nemsiz
Fakir
Olduka iyi
iyi
ok iyi

Deerlerden grlebilece i gibi porozite ile permeabilite aras nda


doru bir orant vardr. Porozitenin artmas geirgenliinde artmasna
neden olmaktad r. Bu ilgiyi yle gsterebiliriz ( ekil 33).

1Sk

K t rnd
ekil 33. Gzeneklilik-geirgenlik ili kisi

76

Porozite de erleri kayacn gmlme derinli iyle ters orantl olarak


geliir. Yani derinlere inildike kayalar n gzenekliliklerinde bir azalma olmaktadr (ekil 34).

GZENEKL .1 1:1 K
)0
20
30

40

ol
e

2000

4000
0

G000

ekil 34. Deriiik-gzeneklilik ilikisi

Hazne kayalarda yaplan deneyler sonucu bu yarg ya varlmtr.


Buna neden olarak, grlen katmanlarm zerine gelen yeni sediman
arlklar= yapt basn gsterilebilir. Petrol, ikincil bir g mekanizmasyla ana kayadan daha gzenekli ve geirgen kayalara hareket
etmesi ve uygun yap larda birikmesiyle olu ur. Petroln biriktii ortamlar yani kapanlar daha sonra sz konusu edilecektir. O halde petrol
hazne kayalar olarak sahil kumlar', karbonatlar, nehir yataklarndaki
kum depolar, nehir dolgular, karbonatli kayalar, kanal dolgular , bar
kumlar, deha dalm kanallarn" dolduran kumlar ve en nemlisi de
resifal kireta lar grlmektedir.
Klastik kayalar yaklak olarak % 60 ve karbonatl kayalardan
% 40 orannda hazne kaya oluturmaktadr.
77

Petrol hamle kayalan 4 zelli e sahip olmal d r. Bu zellikler petrol


birikintisinin yeri ve boyu bak m ndan farkl derecede nemlidirler.
Bunlar;
1. Hamle kayamn yay lm:
Hazne kayamn bile imi ile dokusunun devaml l veya devams zligi petrol jeolojisi a s ndan nemlidir. Bu zellik hazne kayamn yay lm alann gsterdi i gibi kapsayacak al kan miktanna da etkili olur.
Bu nedenle hazne kayamn kal nl ve yaylm nemli bir parametre
olu turur: Petrol birikimi hazne kayamn tmnde olmaz ancak uygun
yapnn geliti i alanlarda gerekle ir. Elbetteki bu petrol hazne kayasnda birikecek ak kan miktanna daha ba ka faktrlerde etkili olacaktr.
2. Giizenek alan :
Bir kayac n gzeneklilii, kayac n.gzenek alan nn kayacm tm
hacmna oran olarak alnr ve birim olarakta yzde ile ifade edilir.

X 100 formlyle verilir.


b

Yine gzeneklili in de iik oldu una de inmitik. 'Etkin gzenek


alan petrol gmcsi, birik nesi ve kapanlanmas iin nemlidir. Bir
kayacn balantl gzeneklerinden bir ak kann gemesine gsterilen
kolayln ls de geirgenli i ifade etmektedir. Kayalar n geitgerilikleri deiik metodlarda llebilir.
Bilhassa laboratuvarlarda geli tirilen ve hava ile yap lan geirgenlik - deerleri daha fazla nem ta rlar. nk burda suyun kullanlmamas hazne kaya iinde bulunabilecek killi ieltilerden do abilecek hatalar n nne geilmi olur. Bilindii gibi killi ieltiler kayalardaki su veya petrol ak mn! nler. Bu ince taneli olan kilin taneler arasndaki yksek klcallk kuvvetinden ileri, gelmektedir. Bu nedenle killi
kayalar iinden s v akm zordur. Geirgenlik Darcy kanununa gre
bulunur. Darcy'ni verdii forml
k = n

.L
p . F . t

dir.

k- geirgenlik, n- ortam n (s vnn) viskositesi cp., o- ortamdan akan


sv miktar cm 3 , F- Sv akmna msaade eden alan cm 2, p- bas n
fark , t- zaman, L- numune uzunlu u, geirgenlik birimi darey (d) dir.
78

Eer bir kaya 1 d. lik geirgenli e sahipse, 1 em 3 'lk sv , viskosileri 1 cp, 1 cm2 alandan, 1 cm'lik mesafeyi, 1 sn'de geiyor demektir.
3. Akkan kapsam :
Hazne kayadaki etkin gzenek alan n dolduran ak kandr (sv ,
petrol, gaz v.s.). Hazne kayan n tamam hi bir zaman s v, gaz veya
petrol ile doldurulmam tr. Ancak hazne kayan n belirli blgeleri dol
duralar. Hazne kaya iindeki ak kanlar hareketli veya hareketsiz olabilirler.
Jeolojik zamanlar boyunca ak kann basnc , scakl , yo unlu u
ve kimyasal bile imi deiik ko ullar altnda (anma, kelme, biim
de itirme ve daha ba ka nedenler) geici veya srekli olarak de itirilebilir ve akkanlar hazne kaya iinde hareket ederler. Bylece ak kanlar yksek enerji potansiyelli alanlardan daha d k enerji potansiyelli
alanlara do ru hareket ederler.
4. Hazne kapana:
Bu bir birikintideki petrol ve gaz bulundu u yerde tutan zelliktir,
Baz jeologlar. kapan denince petroln yer alt nda birikmesine yolveren
hazne kayann eklini anlarlar. Kapanlar, hazne kayan n alkanlarmn
kazand basn gradyanlanyla da olu abilir. Kapanda, hazne kayan n
hem ekli hem de gzenek alan anla lmaldr (Bu konuya ayrca g
blmnde de inilecektir.).
,

Hazne kapanlan, hazne kayan n yap ve stratigrafi niteliklerinin


ok e itli bileenleriyle olu ur. Kapanda o u zaman stte geirimsiz
rt yani tavan kayas veya rt kayas vardr. Bu tavan kayas petrol
veya gaz n kapandan kurtulup kamas n nler. Bu rt kayas ince
taneli sk dokulu kayalardan olu ur. Kapanlara alttan bakt mzda
i bkeyli grlrler. Kapan n tavan kavisli olduu gibi al da olabilir.
Kapann yap ykselimi iine alabilece i petroln miktarn gsterir.
Kapanlar de iik ekillerde olabilirler bu nedenle de s nflandrmalanda
deiiktir. Kapan olu turan hazne kayalar n kapan alan ndaki ksm bazen tamamen doldurulmu olabilir.
Petrol kapanlannda biriken ,ham petrol, gaz ve su yo unluklanna
gre kapan iinde bir dizilime tabi tutulurlar. Her kapanda mutlaka
bu akkan bulunmayabilir. Kapan iinde ak kanlarm dizilii a a da grld gibi olur ( ekil 35).
79

Hazne K yoo

ekil 35. Antiklinal bir kapanda hidrokarbonlarm yogunluklarma gre dizilimi

Bir kapanda grlen al kanlar petrol /gaz, petrol /su ara yzeyleriyle birbirlerinden ayr lrlar. Petrol /su ara yzeyinin alt ndaki hazne
kaya gzenekleri su ile doldurulmu tur.
Bu clokanak dzlemleri yatay veya e ik olabilir. E er alttaki su
ktlesi hareketsiz duruyorsa ara yzeyler yatayd r. ayet petrol /su
ara yzeyi altndaki su ktlesi hareketli ise ara yzeyler e ik olacaktr.
Bazen hareket halindeki bu su ktlesi o kadar kuvvetli bir ak kan potansiyeline sahip olur ki, kapandaki birikinti kapamn kenarna itildii
gibi kapandan da uzaklatrlabilir ve dolaysyla kapan bo kalr. Ideal
hazne kapanlar aadaki ko ullara sahip olmaldr.
a. Hazne kaya ekonomik birikintiyi kapsayacak byklkte olmaldr.
b. Hazne kaya iyi bir gzenekliklik ve geirgenlik de erlerine sahip olmaldr.
e. Hazne kaya, gaz veya petroln kamas n nleyecek yapsal
veya stratigrafi ko ullarn sunmaldr.
Bir petrol birikintisi ke fetmek demek yukardaki zellikleri bir
arada bulmak demektir. Hazne kayalar kkenlerine gre bir s nflama
yaplabilir. Bilindii zere petrol birikintileri byk bir o unlukla
tortu! kayalar iinde grlmektedir.
Kkenlerine gre u smflama yaplabilir
a) Krntl kayalar
b) Kimyasal ve biokimyasal kayalar
c) Dier e itli kayalar

80

Hazne kayalar olu um zelliklerine gre de


a. Denizci hazne kayalar
b. Denizci olmyan hazne kayalar.
Bu iki snflama birletirilerekte yap labilir. rne in; denizel kireta, karasal kumta gibi,
Jeolojik ya a grede smflama yaplabilir. Kretase kireta , Eoson
kutam eklinde.
Hazne Kayann Adlandu lnan :
Petrol retilen hazne kayaya ba msz bir ad vermek ah la gelmi
bir adettir. Bu ad raporlara yay nlara ve hatta mukavelelere geer.
rnek verecek olursak Midyat Formasyonu, Germav Formasyonu gibi
sonunda ise gazl veya petroll kum, verimli kum v.s. adlar kullanlr.
Hazne kaya adland rmalar kayacn bileimi kullanlarakta yap labilir. Wilcox, simposon kum gibi.
Petrol; denizci, karasal, glgesel ve batakl k keltilerin de bulunmutur. Bu ortamlarda olu an kayalar petroln hazne kayas nda olutururlar.
Demekki lzumlu koullarn yerine getirilmesiyle yukarda saydmz kaya e itleri ekonomik miktarlarda petrol verebilirler. Bunlara
rnekler vermek mmkndr.

81

BLM VIII
PETROL KAPANLARI

Petrol aramac lnda nemli olan birka unsur vard r. Bunlar;


1. Petrol ana kaya fasiyesi
2. Petrol hazne kaya fasiyesi
3. rt kaya fasiyesidir.
Sedimanter bir ortamda anakaya zelli ine sahip bir formasy-ondan
olu ma a ve birikme e ba layan hidrokarbon damlac klar kendilerine
daha uygun gzenekli ortamlara (Hazne kaya fasiyesine) e itli jeolojik
kuvvetlerin etkileriyle, birincil veya ikinci! gme tarz nda hareket
etmeye zorlan rlar. Petroln bu ekildeki g ile kapanlanmas mmkn olur. Petroln kapanlanmas na msait olan yap lar (petrol kapanlar) e itli jeolojik kuvvetlerin ve ko ullarn etkisiyle e itli ekillerde
meydana gelmi tir. Bir petrol kapan nda hidrokarbonlar n kapanlanabilmesi iin o kapan n mutlaka geirimsiz bir katman ile rtlm olmas
gerekmektedir. Bir petrol kapan nda hazne kaya yannda rt kayan nda mutlaka yer almas gerekmektedir. Petrol ana kayas kapan bnyesinde veya kapan haricinde olabilir.
O halde petrol kapanlar, eitli jeolojik kuvvetlerin ve jeolojik
kelme koullarnn meydana getirdi i ve dolaysyla iinde petrol ve
gazn alkonulduu yaplardr. Kapan n petrol birikintisi kapsayan k smna petrol haznesi denir. Birikinti kapan n hepsini veya bir ksm n
doldurabilir. Petrol haznesinin kapsad petrol miktar :
1, Hazne kayan n hacmna
2. Hazne kayan n etkin gzenekliine

3. B asncna
4. Scakha
5. Petrol ile gaz ve su oranlar na ba l d r.
82

Petrol aramalar na, genellikle potansiyel hazne kayalarda petrol


kapanlar aramakla ba lanr. Daha nceki d ncelerimizden petrol ve
gazn dk potansiyel d erleri ihtiva eden uygun jeolojik yap lar sunan alanlarda birikti ini bilmekteyiz. O halde ya basncn minimum
veya klcal kuvvetlerin evreye gre daha d k deerde oldu u blgelerde hidrokarbon birikimi mmkn olmaktad r. E er su ile doldurulmu bir blge kabul edersek, kapanlanma hidrostatik bas ncn relativ
minumum bir de ere sahip olmas veya kaya gzeneklili inin bykl ile karakterize edilir. E er hidrostatik bas n a adan yukarya
do ru azalyorsa, kapma= en kk bas nca sahip olan en yksek tepede olacakt r. E er burada klcal bas nlar kuvvetli etkili oluyorsa, bu
durumda kapan m yapnn en yksek yerinde olmyacaktr. Bilkis
kapanm her iki kuvvetin uygun bir de ere eri tii yerde olacakt r.
Hidrodinamik gradyanda, bklm bir yapnn en yksek noktasndaki kapanlanmaya kar gelebilir. Petrol kapanlarm n snfland rlmasnda buna etkili olan faktrlerin kullan lmas gerekir. Tabiatta saf
bir tipin mevcut olmad n bilkis o unlukla bir tak m faktrlerin
etkili oldu unu bilmek gerekir.
Kapanlarn olu masnda etkili olan iki kuvvet hidrostatik bas n
ve klcal basntr. Hidrostatik bas n etkisiyle yap sal kapanlar, klcal
basn etkisiyle de Litoloji (=fasiyes) veya stratigrafi kapanlar oluur.
Petrol kapanlar deiik yazarlar tarafndan e itli ekillerde s nflamaya tabii tutulmu lardr. Bunlara birka rnek olarak a adaki snf
lamalan verebiliriz.

Clapp'n S nflanmas :
1. Antiklinal yaplar
2. Senklinal yap lar
3. Homoklinal yap lar
4. Doma yap lar
5. Diskordanslar
6. Merceksel kumlar
7. Dier yap lardan ayr yark ve bo luklar
8. Yarlmlanma ile gelimi yaplar
83

Heroy'un S nflamas :
1. kelme kapanlar
2. Diyajenez kapanlar
3. ekil deiimi ile oluan kapanlar
Wilson'un S nflamas
1. Kapal Hazne Kapanlar
a) Katmanlarn yersel biim de itirmesiyle kapanm hazneler
b) Kapann farkl gzeneklili i ile kapanm hazneler
e) K vrmlanma ve de iik gzeneklilik birle mesiyle oluan
kapanlar.
d) Yarlmlanma (Normal ve ters faylar) ve de iik gzeneklilik
birlemesiyle olu an kapanlar.
2. Ak kapanlar
Heald'n S nflamas
1. Katmanlarm yersel biim de iimiyle oluan kaplar
2. Deiik geirimliliin neden oldu u kapanlar
Wilhlm'in S nflamas
1. D Bkeylilik gsteren kapanlar
2. Geirimli zonlarda olu an kapanlar
3. Kamalanma ile olu an kapanlar
4. Tuz domlarnda oluan kapanlar
Beckmann (1976)'n Snflamas
1. Antiklinal Tipi kapanlar
2. Fay tipi kapanlar
3. Diskordans tipi kapanlar
4. Fasiyes-Stratigrafi kapanlar
5. Tuz domlarmda oluan kapanlar
6. Resif ve Biyohermlerde olu an kapanlar

7. Gml tepelerde olu an kap anlar


8. Jeosenldinal ilerlemelerinde veya graben yap lannda olu an
kaplar
9. Dierleri.

Meinhold (1962)' S nflamas


1. Yapsal Kapanlar
a) Antiklinaller ve domalar
b) Normal ve Bindirme faylar
e) "a" ve "b" nin birle mesi
d) Tuz domlan
(1) Tuz domu tepelerinde
(2) Tuz domu yanlarnda
e) Transgresyon kap anlar
2. Litoloji (= Fasiyes - Stratigrafi) kapanlan
a) Killer iinde kum mercekleri
b) Eski nehir yataklar ve sahil zonlar
c) Resifler
d) atlak zonlar, ikincil gzeneklilik zonlar
3. Bileik kapanlar
a) Diskordans zerinde kapanlar
b) Yapsal kapanlarda geirimlilik engelleri ile olu an kapanlar
e) Yap sal kapanlarda atlak zonlar nda
d) Birinci ve ikinci tip kapanlar n kombinesi
Grld gibi kapanlann snflandrlmas eitli aratrmac lar
tarafndan deiik ekillerde verilmektedir. Bugn iin en ok tutunan
~flama ana grupta toplanmaktad r.
1. Yapsal kapanlar
2. Stratigrafi (= Litoloji) kapanlan
3. Bileik (1 ve 2) kapanlar
Yukardaki kapan s nflandrmalann gz nnde bulundurarak kapanlan biraz daha ayr ntl olarak incelemeye alah n.
85

1. Yap sal Kapanlar:


Kvrmlan na ve yarl mlanma ile meydana gelen kapanlar, yer
st harita alm lanyla kolay belirlenebilen ve yer alt jeolojisiyle de kolay bulunabilen kapanlard r.
Biim de i imi ile meydana gelen kapanlara yap sal kapan ad verilmektedir. Antiklinal gibi yap sal kapanlar d ey ynde derinlere kadar devam edebilmeleriyle nem kazanmaktad r.
Yap sal kapanlar Meinhold (1962)'un s n flamas na gre:
a) Antiklinaller ve Domalar
b) Normal ve ters (aylar
e) a ve b nin bile eni
d) Tuz domlar nda grlen kapanlar
(1) Yanlarnda
(2) Tepesinde
e) Transgresyon kapanlar .
a) Antiklinal yap lar ok eskiden beri bilinen petrol kapanlar dr.
Bu gibi kvr mlanmalar petrol yataklar n n olu mas iin msait ortamlardr ( ekil 36). Antiklinal yap lar simetrik oldu u gibi asimetrikte
olabilir ( ekil 37).

III,
CL

"-r y-,1-- --.--- 't

"TI

.,..

------

"11
.._

44"..1011

%Ir

-::-----,

..

T T T
T -

90

:';-- '

-------

-;,.. ..-

ti

....,,,

...----,

9'
A A of

. T

.1 4 '

.
ekil 36. Antiklinal bir yap nn ematik olarak grn

86

a-Normal
b-Elint k
c-kanatlar farkl e imli
asimetrik
d-Teres eklinde
ialkonl
kee lm s elipt
ant klinaller

ekil 37. eitli antiklinal yapilarin grn

Antiklinal yaplarda kapanlanan hidrokarbonlar yokunluklarma


gre bir dizilim.e tabi tutulurlar. Bu dizilimi ekil 38'de grebiliriz. Yapsal kapanlarda kapanlanman n yeri, formasyon suyunun ak yn,
hidrostatik ve hidrodinamik kuvvetlerin durumlar yla tayin edilir.

S nkltnal

1, trol/Su
kontal

OrtU Zak so
Antiklinal
gokirdei

ekil 38. Antiklinal yaplardaki hidrokarbonlarm ematik dizilimleri

87

Asimetrik antiklinallerde yzeyde grlen yap sal ykselim, d ey


ynde ve derinlerde farkl yerlerde olabilir. Bu da derinlerdeki kapanma etkir ( ekil 39).

ekil 39. Asimetrik bir antiklinalde katmanlarm yap sal ykselimlerinin grn

Yapsal kapanm mutlaka yapsal engebeyi temsil etmez. Bir kapann petrol ve gaz kapsama yetene i.
1. Yapsal kapanma
2. Hazne kayann kalnhna
3. Hazne kayann etkin gzenekliliine
4. Hazne kaya bas ncna
5. Hazne kayadaki ak kann akma koullarna baldr.

Doma Yaptlart :
Ksa eliptik veya yuvarlak ykselimlere doma ad verilmektedir.
Bu yap lar genellikle jeolojik olarak az veya ok durayl blgelerde ve
kvrml dalarda byk mesafelerde meydana gelir ( ekil 40).

Petrol
ekil 40. Dom eklinde kvrlm yaplar

88

b) Fayl yaplar (Normal, Ters ve Bindirmeli)


Yer kabuunun yapsna etki eden kuvvetlerin tarz na gre katmanlarm ekil deitirmelerinde kvrmlanma yannda e itli krlma
ve bindirmelerde meydana gelirler. Bu ekillenmeler petrol jeolojisi bakmndan nem ta maktadrlar. Bu katman paketlerinde geirimli yani
hazne kaya ve geirimsiz yani rt kaya katmanlar na rastlamak mmkndr. Bylece bu katman istiflerinin de iik ekiller almasyla fayl
kapanlar oh abilir ( ekil 41, 42, 43, 44, 45, 46). Petrol ve gaz szntlar
genellikle fay zonlarnda kendini gsterirse de geirimsiz katmanlarla
snrlanm olan fayl yaplarda mevcuttur.

:\,
x1/
4
\
x
www,
1 1 4.4~
, ;"

\. \V
\10401.0 ii ,iii0:48.111
.1/47.a-et

i ll,

4 ' 1, 114
11111111100,mi""4+
llw

11110

Uil

001 14 1tUti'

, Ilf

111 111i"'li"

iea

ekil 41. Fayl bir yapnn grn

ekil 42. Fayl yaplardaki kapan mlar

liyoeen
Oligoeen

goeen

Nr- 4411,104.,
", t

alt goeen
/
Paleosen
Kretase

petroll Kiregt4
ekil 43. Normal faydalanma gsteren bir yap da kapanlamna (B. Almanya)

Normal faylar n kontrolndeki kap anlarda birikintiler byk bir


ounlukla fayn st blokunda bulunur. Bunun nedeni olarakta fay n
alt blokundaki katmanlarm daha fazla bas n altnda olmalar gsterilebilir.
e) Antiklinal ve Fayl Yap lar
Bu kapan tipi tabiatta en ok grlr. Tabiatta faylanmaya maruz
kalmam antiklinal yaplar ok nadirdir. Antiklinal yap lardaki kk
89

ii

M INI=
, rinagiii
. rrea
PeR
19...,
_ ,...~.^
----,
,
--.-,,,,,--;-;-....4.':'. # ZZI.1, ,7,74,,,,

K uvatarner
liessen

"ZeffigiaffiEnlaiikWiffili rs

ron~

"1'7,7,-7,

-::. 7
':fiA ' 4,..<.7,-.".4/,:0
:A / %; Ai,;;, 71" >
,.
I jW44111i4.49111,"9r4111Melr
l , , ,. . . .
. .-. . ,',./ ,, . //.111
.">j
......t.
lek-i
A
rsah,,,
;
, ,....-,;,:t.i.....,.........:1011,2,7,..,m a.-2,...-9 ,....
J.,:r.-,----- -., _ -,- , - . - ig -......
wor
' 4W ,-------'1:40k.,,,k, ll
ixl,,1
"57
Irat
'v

Vj;

///11/
4,,, ,

, ,

I
,

11 1 1

,I

OXU

(R*itb-sook)

ekil 14. Tuz domu zerindeki fayl bir yapdaki kapanlannamn grn (B. Almanya)

ekil 45 ve 16. Normal faydalannal yaplarda kapanlanmalarm grn

kvrlmalar birikme alan na etki etmeyebilir. Fakat faylanmalarda


meydana gelen atmlarn, bindirmelerin ve itilmelerin byk olmas
kapandaki birikim alannn dei mesine neden olur ( ekil 47, 48, 49).
d) Tuz domlart
Tuz dokulara ok garip tektonik yap lardr. Tuz domlar derinlerdeki tuzlu katmanlar n stteki sedimanlar delerek iine girmesiyle
oluurlar. Tuzlar n bu garip davran lar basn altndaki kendi plastizi90

ekil 47. Ters faylanmah bir yap da kapanlanmann grn

1 1 1 fil onor

1 1 1 1 1 11P 1 111111 1
1111

000
0

Hwidii1 ,1 1 1 1

1101

10111111114\0.-/

1111 8 111

11111
1 11111fig

ekil 48. Antiklinal ve tayl yaplarda birikinti alanlar nn grn

tesine balanmaktadr. Tuzlar bu zellikleri dolay syla rt kayalarm


delerek byk niesafelerde dom ve mantar biiminde yap lar olutururlar.
Tuz donilar dnyann eitli yerlerinde ekonomik miktarda petrol
reten yap lar meydana getirmi lerdir (rne in: B. Almanya, Amerika
Birleik Devletleri, Rusya).
Tuz domlar takke kaya ad verilen ve anhidrit, jibs, kireta ve
dolonitten olu an bir levhaya sahiptirler ( ekil 50).
Tuz ktleleri ykselmesi esnasnda deldii kayalar da beraberinde
yukarya srkler. Bu esnada da tuz domunun e itli yerlerinde de iik
kapan tipleri oluabilir ( ekil 51, 52).
Tuz ktlelerinin zaman zaman yukar ya do ru hareketi esnasnda
diskordanslar olu abilir. Kumta lar kamalanabilir veya anhidrit ve
91

ommmwwwm......._i...,..........
N

n
, ,s,
30C

,1,,,,,~4 ~~~95~10.9~~0
om..2EsEN
'Tr
alm~

. no'f#9'""''~iw''Imw''''
00111,1

s,

, ;c: %,%

,::::#11,1

u
ist

s`,

/ /

&4 R
1,,E.,

us

-.

---.......

---...."'"

600

/ //'

- ,.:.,..,7.--.....

a:
C/694,?,
<5'..

-.

900

-p,

ee
(

23

KUM F , I
E:TRI-3LL.-/1

,,,-"--

KIM

33

32

17

eNUMENEMP~I~11~1
. elffliiMso... Neml.rylm.,.

.'"". ..-.......

IMMEGa
meneffitialaffint~i ''-L
so

.300. ;0,

VV 0>
s',

-5 00
\
'' '

900

''

\ ,I
\

.--y/

,AT
4), /

O'

''%
?//

r,

'

~Mili

Ilk

,,,,.,,,
. .;

$T

I I,

E O 5EN

IIIIIIIIIk

1~~~111

, , ,,

-,,-._._

4 ---S. -------', ALT Alf3CIEN

k,

1,
- 05 T ALPS /YEN

.......
....
,,,

..,

ALT AIR5iYEN

---N

,-,

,, .. \\
, ;.',..,
:,-;,---_,
''' -.-,-503.
'"';'
,3z.
H,.
'
. ,"5 -----.----,.,,,
s\
,--,
,--..--:-..,..--,42-4
- / ',''-'-''"
, / -'- --..----,-'-...-4-,
-i //Y
/'r
--'- .4 -- -''
/lfr
- ---,------".-,2.
T.'' --..-"'-',
- -S..
- "'..
,.,,, -:-",- ---"":'"'"Z'--

--- BARREMIYEN
U 5T HAUTRIVIYEN
A LT

- s.:-.. :,.. ,..


,, ..,;

WEAL aty,,,

37

22
31
35
~NE Offla NEMER

H ALI TRIVIVEN

4... va No s

8 EN T NEIN KUM

''''..,'.

( PETROLLU)

TA!

3
.
T ERSIYER

ku 11111011111,114
, ,,,,\,,,,,,,,....0
\

-306

, N \,

41

,..,\L
- 500

N,

'"''''

la
.

,,,,,w

-_____A...

.,,..31,
onaiww .........
.
_
.=....
,....,, .......,

KU M

"ni

T AI

---

AP5IY EN

'k
BARR EM1YEN

'..-Z.,
- --- =--.7.--.7:- . ,..- --,---- - -' '. ----,----,

'' .., . .

u5 T HAUTRITIVEN
ALT

----,-.

( P E TROLLU)

LIS'

Al f3c(EN

14- ALT

55Tgtk",
BENTHEIM

ALT

---:

HAU TRI VITEN


VA LENDI S

ekil 49 B Almanya /Georgsdorf petrol alan ndaki antiklinal ve fayl yaplardaki

kapan g-

rn
karbonat imento ile s k abilir
faydalanmalar meydana gelebilir.
Bylece yapsal stratigrafi ve diskordans kapanlarm olu masna zemin
hazrlayabilir ( ekil 52, 53, 54).
92

___ ____YIJIL'Y

__

-------...._______
A
A A ^^ A
AAAAAAA

Y. ____ _____ _
_____

Caprook .;..-&.-...-:.......
?.:,..
1.
..
%.!:..
AAAAA

AAAAAAA A A

A AAAAA
A AA AA AA

'\ A A A l UZ A A A A
AAAAAAAAAAAA

AAA A A' A
AAA A AAA

A AAAAAA
AA A A A A
AAAAAAAAAAAAA A A

AAAAAAAAAAAAA

s s \ 1\
AAA
AAAAAAAA

s A

A AA A AA ^AA AA^ A P

l'

AAAAAAAA
A AAAAA A A
L A A, AA AA

,. . ,._....__=_e______,,,
___
.___

____ _

inhidri t

A A ,, A
AAAAA A

\
AA AA A AA^
A nA AAP, ^AA

ANA^ AA A A AA
AA AA
AA^^
A AA AA AA AA^

A AA ^An AAA

AA^^ A A AA A, A n.
AA. AA A A AA AA
A A AA A AA A A A A

AAAAA,
A AAAA

---------

AA
A ^AA/. AAA

AA A AA
AAAA A A
A AA AA AA

x,

AA
AA AAA A
A A -A A AA AA
AA AA AAA A i

..

^AA A A
AA^ AA A A A
AA ^AA^ A A A A

K RE
k
;,, ,'
APKA
,`,...1.
NH DR T ', .,

AAAAAAAAA A A ''
AAA

nnnnnnAnA
-

/**.

111111A
ALCI TA '

A's ,: 1 TUZ

s AnnnAnnAnnn
Ar^^ AA AAAAA AA

Sekil:

50 Tuz Domlannda Grlen Takke Kaya e itleri

93

loo ki11 111111111mil lifiii

11111111111i141 1
c

B
ekil 51. 'Tuz domlarndaki ekli kapan tipleri

k vr mlanmalar

Zapan Tipleri

rai

A^
A AA

A AA

'TUZ TA PASI
A AA

Kanat kutular

,\

litolo5i
eacillea lemalan=leri

A A A
A A

raylar

ekil 52. Tuz domlarunn neden olabilece i kapal tiplerinin taslak kesiti (Gulf-Coast tuz domast
sahas)

500
24

000

B I'
=101

ro*

KRETAS
WEALDWEN

"\

TUZ

A A A

--

lk

A
A

II
lk

KEUPER

,_......-....,

.:: : BUN D SA NO S TEN

-4000
ekil 53. B. Almanya'n n kuzeyinde belirlenen tuz (lomalar ndaki yap lar ve kapal tiplerinin
grn .

e) Diskordans Kapan/ar :

Jeolojik evrim ile birlikte katmanlar ekil de itirir. Kvrlr ve


kanatlar dikle tirilir. Bu k vrlan katmanlar su yzne ktklarnda bu
defa erozyon safhas balayacakt r. Bunun ile de kat na/idama paralanmas ve derinlere ta nmas sz konusu olacaktr.
94

I TLtSi

Ir Ir I
T

T
T

T
T

T
T

T
T

T
T

ekil 54. B. Almanya'n n kuzeyinde belirlenen tuz damlar ndaki yap lar ve kapan tiplerinin
grn.

Jeolojik koullarn de i mesi ve hae zaml kmeye ba lamasyla


erozyona urayan katmanlar zerine yeni sedimanlar kelme e ba layaeaktr. Bylece iki ayr jeolojik koulda veya farkl jeolojik devirlerin
katmanlar aras nda bir uyumsuzluk meydana gelecektir ( ekil 55, 56).

,
0111Itillt 11111%

ekil 55. Diskordans kapan n


ematik grn

ekil 56. Diskordans yzeyi altnda gerekle mi


kapan ve birikintinin ematik grn

Bu olu an diskordans kapanlarnda ideal hazne ve rt kayalar n


mevcut olu u ile de Diskordans yzeyi alt nda birikimin gerekle mesi
mmkndr.
Diskordans kapanlarda, stteki katman serisi alttak katma"' serisini
daha teye gemi se buna Transgressif asma ad verilmektedir ( ekil 57).
95

Deniz ekilmesi

Deniz kaplamas

ekil 57. Regressif ve Transgressif asma ile kaplama aras ndaki ilikileri gsterir kesit

Bir diskordans yzeyi geirimli ile geirimsiz aras nda bir sinir
olup bylece bir hazne kayan n alt ve st s nrn oluturur. Diskordans
yzeyleri kelmede bir kesilmeyi gsterdi ine gre bu yzeyler boyunca gzeneklilik ve geirimlilik de erlerinde bir geli me olabilir. Bu gelimeler ideal kapanlara ve birikmeye de neden olabilir. ekil 58 kapanlara rnek olarak gsterilebilir.

T ERS YER

ekil 58. Diskordans kapanlar n grn (B Almanya-Steimbke)

2. Litoloji (= Stratigrafi) Kapanlar :


Bu kapanlar, hazne kayan n litolojisinde yanal deiimlerin veya
devamnda bir kesikliin olmasyla meydana gelir. Geirimli olan bir
hazne kaya ya geirimsiz bir kayaya dn r veya bir diskordansla
transgressif a maya urar.
96

Stratigrafi kapanlar yla yapsal kapanlar aras nda kesin bir s nr


izmekte zordur. Hazne kayan n deiik yerlerinde farkl diyajenetik
gelimelerde kapan olu umuna neden olabilir (rne in: Yeniky Formasyonu) "Trakya" (Sonel, 1983). Bu tip stratigrafi kapanlar na da
Diyajenez kapanlar denebilir. Litoloji kapanlar iki ana grupta toplanabilir.
a. Birinci! Litoloji Kapanlan: Kayac n kelmesi esnas nda veya
diyajenezi s rasnda geliirler (Mercek, fasiyes de iimi, erit kumu,
resifler ve Biyohermler).
b. kinci! Litoloji kapanlar : Erime, imentolanma ve diskordans
gibi kelme sonras geliirler.
1) Dedritik kayalarn mercekleri ve fasiyesleri:
Baz hazne kayalar geirimsiz sedimanlarla ku atlm ince inerceksi, gzenekli ve geirimli dedritik kayalardan yap lmtr. o u mercelder kumta , kavk yn , bazalt ve serpantinin rii n keli,
talam ve yeniden kelmi gerecinden yap lmtr. Mercekler ile
evresindeki kaya s nr, keskin veya dereceli olabilir. Mercekler evre
ile ayn yata olduu gibi daha gente olabilir ( ekil 59 A, B). Fasiyes
deiimi; formasyonda veya grupta bir yanal gei veya daha seyrek
olarak ani bir de ikenliktir. Farkl nitelikteki kayalar n deiik koullarda ayn zamanda kelmesiyle olu ur. E er fark litolojik ise litofasiyes

A ge irimsiz
B


...

a I
MI i X
-
i
:
.

g eir

geirimsiz
PLAN

a ,

Petrol

XX

. ,

p
eff

su
Kesit

Kesit

ekil 59. (A) Geirimsiz kayalarla tamamen ku atlm tipik bir mercek tipi kapan
(B) Blgedeki Homoklinal eim zerindeki geirimlili in dzensiz olarak sona etmesi.

97

deiimi olarak nitelendirilir. Geirimli kayadan geirimsizlere olan litofasiyes de iiklikleri, petrol ve gaz birikintileri kapsayan birok kapal lar meydana getirir.
Litofasiyes de iimleri mercekten daha yayg n oldu u iin blgesel
aratrmalarda daha nemlidir. Saha al malarnda birinci' stratigrafi
kapanlarmn bulundu u, yerlerde di er benzerlerininde bulunaca m
unutmamak gerekir. nk fasiyes ve merceksel kapanlar meydana
getiren ko ullar blgesel ldedirler ( ekil 60).

eyh

kireta kumta milta

ekil 60. llinois ana nda st Missisipiyen ya l kumlardaki kuvvetli yanal de iimler grlmektedir. Burdaki. her bir kumta birimi petrolldr. Missisipiyen kayalar ; kum
yamalar, mercekler, barlar, mecralar ve fasiyes de iimleriyle karakterize edilmi lerdir.

Sahil izgisi boyunca da kapanlanma mmkn grlmektedir Sahil


boyundaki birikintiler sahil ekilleriyle ilgili merceksel kumlar, eim
yukar kamalanmalar, yerse! k vrmlanmalar ve yarhmlanmalarla karakterize edilirler.
Venezella'da byk petrol sahalarndan biri sahil izgisi gidii
boyunca Eosen sonras kumlarn eim yukar bitiminde kapanlanmtr
( ekil 61).
98

SW

Laiin k
ooten
st lan kamu
alt lan kuau
La Rosa rbrmasyonu
ekil 61. Venezella'da byk petrol sahalar ndan birinin sahil izgisi boyunca Eosen sonras
kumlarda ekim yukar bitimlerinde birikmenin grn

2)

Kanal Dolgular:

Kum, ak l ve dknt ile dolu kanallara birok yerlerde rastlan r.


Menderesli akarsular o u kum ve akllarla dolan eski kanallarn
brakr yeni kanallar aarlar. S sahillerde denize ula an sular sularn
ve yklerini birka kanaldan bo altrlar. Gel-git dzlkleri, deltalar,
deltams keltiler hep istifli kum ve ak l kanallar sunarlar.
Birbirlerine kayna an kanal dolgular geni keltilerdir. Bunlardan baz lar kkenlerinin izini brakrlar ( ekil 62, 63).

ekil 62. Do u kansas, bush city birikintisinin harita ve kesitleri. Yap lan kal nhk haritas bir
kanal keltisine i aret eder.

99

13

C*

D'

ekil 63. Do u kansas'taki bir kanal dolgusunu gstermektedir. Petrol kanal dolgusunu doldurmustur.

Organik Resifler veya Biohermler :


Verimli resifler, sondalaman n oklu u ve petrol kapardamadaki
nemi dolaysyla ayrntl bir ekilde incelenmilerdir. Enok ta ABD'
de -bulunmu tur.
Derecelenmeleri ve bile imleri farkl olan e itleri mevcuttur (Atol,
tabla resifi, kenar resifi, set resifi, biostro n ve bioherm).
Balca yerli yerinde bym organizmalardan yap lm olmakla
beraber bir o u krntl , kimyasal ve biokimyasal karmadan yap lmtr.
Resiflerde gzeneklilik ve geirimlilik yaln z resifin yksek k smlarna vergili deildir. W Texas ve SE Yeni Meksika Kapitan resifi nldr.
100

Resifler btn jeolojik zamarlarda olu abilir, uzun dar veya yuvarlak ekiller arzeder. Yuvarlak dom eklindeki resiflere. Bioherm denmektedir ( ekil 64, 65).

5W

NE
Miyosen
_ . Oligosen
A.Oligosen

ursk_
lias

Kretase
El ABRA RES F

ekil 64. Golden-Lane-Poza rica /Meksika sahas nda gelien bir resif ve petrol birikimi

ekil 65. Kama /Rusya blgesinde geli en bir resifin grn ve petrol birikimi

kincil Porozite Zonlart ve Catlaklar :


Bu gibi kapanlar dolomitik kireta larnda daha iyi grebilirz.
Kiretalarmn dolomitle mesi sonucu % 12'ye varabilen bir hac m
azalmas meydana gelmektedir. Bu gibi gzenekli zonlar kaya iinde
oluum koullarna gre dzensiz bir ekilde yaylm olabilir. Ayni
ekilde erozyon zonlarmda da gzeneklilik geli imi olabilir.
Katman istifleri tektonik etkiler alt nda ekillenmeleriyle birlikte
atlamalarma maruz kalabilirler. Bu gibi gzeneklili i gelimi zonlar
petrol birikiine elverili kapanlarm olu masna zemin haz rlarlar ( ekil 66, 67).
3. Bileik Kapanlar:
Baz kapaularda yap sal ve litolojik zellikler e it oranlarda birle tii gibi bu zelliklerin katlma pay kiinin deerlendirmesine kalmtr.
101

1111111111 1111 11 lim iilli


-

io ma nsini011111fil

eiV.

ir
tolov ortnUILWIP tt~

ekil 66. Litoloji kapal!, sk kireta nda


gelien ikincil gzeneklilik zonlar

ekil 67. Litoloji kapan, sk kiretalarn


da atlak zonlar

Bile ik kapanlarn iki veya evreli geli imleri olabilir:


a) Stratigrafi zelli i; hazne kayada geirimlili in kenarn olu turmutur.
b) Yapsal zellii; kapan tamamhyan ekil dei imine neden
olmutur.
e) Formasyon suyunun e im a aya akm kapanlama etkisini
artrmtr.
Bu zelliklerden birisi yaln z bana kapan olu turamaz. Yaln z
kapan olu umuna yard mc olur. Petrol birikintisinin ekonomik de erde olabilmesi iin hepsinin de katk da bulunmas gerekli olabilir.
Stratigrafi ve yap sal evreler kapan olu umu ve birikintinin sa lanmas iin mutlaka tamamlanm olmasa gerekir, aksi taktirde hibirisi
gerekle emez.
Stratigrafi zelli i; yalnz bana hazne kayan!'" kelmesi veya
diyajenezi esnas nda veya daha sonraki yersel imentolanma veyahutta ykselim veya yontum ile (Transgressif a ma) geli mi olabilir.
Yapsal zellik, herhangi bir ekilde kvrmlanma ve yar lnlanma veya
her ikisinin etkisiyle oluur ( ekil 68).
Diskordans yzeyleri zerinde ve gml tepeler stnde geli mi
kapanlar olabilir ( ekil 69, 70).
Senklinallerde Olu an Kapanlar:
Ender olmakla beraber senkiinallerde de Petrol kapanlar na rastlamak mmkndr. Bu kapanlar olu um tarz na gre di er tip kapanTara ilave edilebilir. Bu gibi kapanlar formasyon kenars z olmaks zn
byk bir gaz takkesiyle olu abilir. Gaz antiklinal tepelerinde, petrol
ise senklinallere sktrlabilir. Bu durumda bu kapani yap sal kapan
tipine koyabiliriz ( ekil 71, 72).
102

PETROL

x'

ekil 68. Bileik kapanlar gsterir ematize harita ve kesitler


A- Faylanma geirimlili in eim yukar kanal= kesmi tir.
B- Geirimlili in eim yukar kenarnda kemerlerne-oklar e im ynn gstermektedir.

dbirlo

11411111,111010,
nol .
l'OP 12114
-41itele0
ekil 69. Diskordans yzeyi zerindeki kapanlanma

10010 11114.1'
41 4 t

IUH

++

1- t+ + +
ekil 70. Gml tepeler stnde kapanlanma

TAVAN VEYA RT KAYAC1


Ana kayadan g ederek bir kapana gelen petroln kapan iinde
alkonabilmesi iin kapan tamamen kapatan bir rt kayas na ihtiya
vardr. Bir havzada petrol ana ve hazne kayalar ile ideal kapan imkan1:03

mei

Gaz
Petrol

ekil 71. Senklinal yaplarda petrol ve gaz birikimine rnekler

ekil 72. Gml tepelerin veya resiflerin stnde ve evresinde geli en de iik kapanlar
a- Resif veya gml tepenin stnde gzenekli zonda antiklinal tipi kapan
- Resif veya gml tepe kanatlar boyunca karnalamna tipi (litoloji) kapanlar
c- Diskordans yzeyi alt nda kapan tipi
d- Diskordans yzeyi zerinde transgressif asma ile olu an kapal.
e- Resif veya gml tepenin zerinde sedimanlarda antiklinal tipi yap lar.

lar bulunabilir. Bu ko ullarn mevcudiyeti o blgeden ekonomik miktarda petroln al nmasna kafi gelmez. Yukardaki ko ullarn tamamlaycs olarak bir rt kayac nn kapan kapatm olmas gerekir.
rt kayac ; ince taneli, s k dokulu ve geirimsiz olmaldr. Bu tr
kayalara rnek olarak en ideal olan kilta, eyil, volkanik tf ve inikritik sk dokulu kireta , killi marnlar verilebilir. Ayr ca evaporitlerde
ideal bir rt kayac vazifesi grrler. Bu tr rt kayalar na tuz domlaryla ilgili petrol kapanlar nda daha ok rastlan r Evapofitik rt
kayalarma ideal rnek olarak Anhidrit verilebilir. Dnyan n birok
blgesinde tannm petrol kapanlar nda Anhidritler rt kayac oluturmaktad r. B. Almanya'n n kuzeyinde i letilmekte olan petrol yataklar byk bir ounlukla tuz do nlarndan olu maktad r. Bu tuz domlar bnyesinde de de iik tip kapanlar olu abilmekteve burda Anhidritlerde byk o unlukta rt kayas vazifesi grmektedirler. Bu tr
104

depolanma1ar Zeehstein denizine aittir. Bu deniz st Permiyen zamannda Avrupann kuzeyinde byk sahalar kaplamtr.
anadolu blgesinde de yap lan sondajlarda rastian lmtr. Bu
tuz yataklar nn tuz domlar oluturmas ve e itli kapan tipleri meydana getirmesi muhtemel grlmektedir. Grld gibi ideal rt kayas olarak kilta lar ve eyillerin yannda Evaporitleri de alabiliriz.
rt kayalarnn ince taneli, s k dokulu ve geirimsiz olmas yla
kapanlarda biriken petrol ve gaz n ahkonmas mmkn olmaktad r.
Aksi takdirde kapana kadar eri mi olan Hidrokarbonlar ka p birikme
mmkn olamaz ekil 73 A, B, C'de e itli kapan tipleri ve rt kayalar grlmektedir.

ekil 73 A: Antiklinal Tipi bir kapanda petrol birikimi, hazne ve rt kayalarm grn

ekil 73 B: Diskordans tipi kapan


ve rt kayse

ekil 73 C: Tuz domu ve e itli kapan tipleri


ile rt kayalar

105

BLM IX
PETROLN BIRINCI', VE KNC L G

G IR I
Petroln birinci! g petrol olu umu kadar nemli olan bir olaydr. Ayn zamanda petrol olu um koullaryla ok yakndan ilgilidir.
Petroln olu umu ve birincil g ile say sz ara trmaclar me gul
olmulardr. Petroln ikinci! g birinci! g yan nda daha basit
koullarda gerekle mektedir. Bu nedenlerle ara trmaclar petroln
oluumu ve birinci! g ile gme modelleri zerinde daha ok ilgilenmilerdir. Bu konuda say sz deneylerde e itli aratrmaclar tarafndan yaplmtr.
Ekonomik miktarda petrol ve gaz n bulunabilmesi; petroln oluumu, birincil ve ikincil g ile bunlara etkiyen ko ullarn iyi bilinmesine baldr. Bu koullarn yeterince bilinmesi ve uygulamalarda kullanlmas baz lzurnsuz masraflardan koruyaca ' gibi ekonomik miktarlarda birikmi hidrokarbon kapanlar nn yerlerinin belirlenmesinde
yardmc olacaklard r.
PETROL G
Petrol g, petrol ile ana kaya aras ndaki ili kide nemli bir kilit
noktas oluturur. Bu petrol birikmelerinin olu mas iin yalnz bir tahmin olmayp bilakis gerek bir potansiyel ana kayas ndan olu an karar
verici bir olayd r. Genelde bilinen bu olay ayrntda e itli problemlerin
yalnz bir blm iin anla lr yap zelliklerini aklar.
Burda nemli noktalar ortaya koymak iin mmkn oldu u kadar
ayrntl aklamalara gayret sarfedilecektir.
Petrol ve gaz n; jeolojik zaman srelerinde artan g nlme derinliiyle sedimanlarda ince da lm organik materyalden olu tuu or106

taya konmu tur: lk petrol damlac klar ve gaz kabarc klar organik
malzemenin da lm durumuna uygun olarak sediman bnyesinde serpilmitir. Bunlar sediman n organik olmayan bile enleri tarafndan birbirlerinden ayrlmlardr. Yeni oluan petrolms elementler organik
malzemeyi zorlar ve doldurur. Bu olay muhtemelen bulutumsu bir
tarzda gerekle ir. Vassoevi, ada tarz ndaki petrol kmelerinden oluan ve sedimanda da lm olan petrol iin "Mikronaphtha" deyimini
kullanmtr. Bu petroln czi bir k sm g etmi olmaldr. E er petrol
komponantlar kerojenden serbest b raklm ve klcal borular vastasyla gzenekli hazne kayaya eri memise petroln birincil gnden sz sz edebiliriz. ayet petrol ana kayadan uzakla trdm, geirgen ve byk gzenekli hazne kaya iinden kapana kadar hareket etmise ikincil petrol g olarak adland rhr.
ekil 74'de ematik olarak birincil ve ikincil petrol g ile yap sal
ve stratigrafi kapan tipleri gsterilmi tir. Ayrca ekilde tuzlu su, petrol
ve gazn younluklarna gre dizilimleri de grlmektedir. ekil 74I'de
birincil ve ikincil gn balang safhas II'de ise bu glerin ilerlemi
safhalarnda petrol oluum ve birikmesini izlemekteyiz.
Deniz seviyesi

II

ekil 74. Petrol ve gaz birikimlerinin olu umu-havza geliiminin balang ve geli mi aamalarnda birincil ve ikincil gn ematik grn 1-Birinci ve ikininci gn ba lang safhas
II- Birincil ve ikincil gn geli mi safhas ve birikiin oluumu (Tissot ve Welte, 1978)

107

Is aks yksek olan blgelerde petrol s da oluur. Yksek scaklktaki petroln viskositesi d k olaca iin, olu an petrol kolaylkla
g edebilir. Ayrca yerin s zonundaki krntl kayalarn gzeneklili i
derindekilere oranla daha yksektir. Bu nedenle treyen petroln hazne
kaya iinde birikimi kolayla r. Petroln g genellikle alttan ste
dorudur, di er yandan scak ortamdan daha az scak olan ortama
doru olacaktr. Bu gle, bir ktle ta nmas meydana gelirki bu da
petrol kapanlama alanlar ndaki s alusnn kom u yreye gre daha
yksek olmasna neden olur.
B R NC L G
Potansiyel petrol ana kayalar genelde ince taneli ve kil minerallerince zengindirler. Bu kayalar n balangta byk gzeneklilik gstermeleri dikkati ekicidir. Bu gzeneklilik ilerleyen zaman ve artan
gmlme derinliiyle yava yava azalr. Skma ile gzenek hacmi
byk lde darahr, gzeneklerde bulunan su ve di er akmaya meyilli
olan komponantlar dar atlr. O halde skma birinci! gn esas esidir. Bu. ilikiler Hubson (1954), Gussov (1954) ve Levorsen (1958)
tarafndan tannarak belirlenmi tir.
Hedberg (1926, 1936) ve Athy (1930) da killi sedimanlar n gzeneklilik ile zerindeki yk bas nc ve ayn ekilde gzeneklilik ile kme
derinlikleri arasndaki ilikileri ayrntl olarak ilk defa yaynlamlardr.
Hedberg (1936) 4 e it skma safhas nermitir:
a) Mineral tanelerinin mekanik ynlenmesi ve gzeneklili in % 95
ten % 75'e d mesi. Bu olay 0-0.1 m sediman rts alt nda gerekleir
ve bu esnada serbest su dar atlr.
b) Gzeneklilik % 75 ten % 35'e d er, sediman giderek suyunu
kuvvetli olarak kaybeder. Bu olay birinci safhann sonundan 200-300
m derinline kadar olur. E er kil mineralleri direkt birbirleriyle temasa
gelmilerse bu safha sona girer. Bu safha sonunda sedimanda ok az serbest su mevcut olabilir.
e) Mineral tanelerinin mekanik deformasyonu ve gzeneklili in
35 ten % 10'a d mesi. Sediman bu zaman aral nda 300 m den 2000
m.'ye kadar ker. Bu esnada gzeneklerdeki mevcut s vlar gittike
daralan gzenek bo luklarndan dar atlr.
d) Bu safhada, kaya iinde yeniden kristalle me olaylar ceryan
eder. Gzeneklilik yava yava % 10'un altna der. 3000 n derinlik,
108

lerde yine de % 8 civar nda gzeneklilik de erleri llebilir. Bu safhada kaya iinde yaln z adsorbe edilmi su bulunur.
Hedberg bu denemelerini Venezella'da yap lan petrol sondajlarndan alnan killi karot nu nuneleri zerinde yapm tr. Bu edinilen
sonular dier blgelere uygulamak muhakkak sak ncal olacakt r.
Fakat Engelhardt (1960) yapt yeni ayrntl incelemelerle Hedberg'in
bulularm destekleyici neticeler alm tr.
Skma olaynn cereyan esnasnda potansiyel bir petrol ana kayasnda neler oldu unu gstermeye al alm. Sz edilen petrol kmeleri en erken s kmann etkisiyle kil minerallerinin do rudan do ruya
temasa gelmesi ve mekanik deformasyonun ha lanmasyla olu abilir.
Bu olaydan nce byk bir olas lkla petrolms elemanlar n g mmkn grlmemektedir. Gussov (1955)un gr ne gre, birincil g s k maln balangcndan itibaren yakla k olarak 500 m derinlikte ba layabilir. Tabiki e er ortamda kafi miktarda g edebilecek petrol olu abilmise. E er derinlik-gzeneklilik e risi ( ekil 75) yataylam ve gzeneklilik alan % 5 ten % O'a yakla msa birincil gn sonu olarak al nabilir.

5000
10000 15000
DER NLiK ( ayak )

20000

ekil 75. Killi sedimanlann derinlik-Gzeneklilik e risi (Hedberg, 1936)

Bu hususta alt derinlik s nrnn verilmesi zorunludur. nk eitli sedimantasyon havzalar deiik koullar yanstrlar. Fakat bu
snrn 3000 m den 6000 m ye kadar olmas muhtemeldir. Muhakkak
gaz g iin ba ka ller geerlidir.
109

Weller (1959), killi sedimanlarm sik ma sonucu gzenekliliklerinin


kaybolma derinliklerindeki s nn yaklak 200C olabilece ini tahmin
eder. Porphyrin olu umu nedeniyle, petrol olu umu iin maksimum s
de erinin yakla k 200C olarak kabul edilmi olmas nn t.esadfi olmad aktr.
Derinlik ve rt tabakalar nn bas nc ile etken gzeneklilik ve geirgenlik ilikileri basit olmamakla beraber anla lnyacak kadar da
karma k de ildir. Genel olarak kabul edilen olay gittike artan bas n
veya derinlik ile birlikte daha ilk etapta ana kayan n etken gzenekliliinin ve bununla beraber geirgenli inin azald d r ( ekil 76). Balangta % 25 gzeneklilik ieren bir eyil petrol ana kavas dii nrsek

50
600
1200
E
Y

1800
2400

o 2900
3000

3500
5 10 15 20 25
GZENEKL L K */.
ekil 76 ideal sk ma erisi

(ekil 77) basn katnan yzeyindeki rt kahnl nn artmas ile ykselir. Balangtaki bu ykselmeden sonra ilk anda kil dokusu zerindeki
arlk l alfi ilk andaki a rlktr. nk gzenekler daha % 25 civar ndad r. Ek arlk kil gzeneklerindeki su tarafndan ek hidrostatik bas n
olarak karlanacakt r. Gzenek sular nn karlad basn gzenekler
arasndaki kucak aralkla= genilemesine ve yeni balantlara neden

110

150
G00
200

E
1800

z
-1 2400
2900
3000

3500
5 10 15 20 25 30
GOZENEKL L K 'V*
ekil 77. Derinlik-Etken Gzeneklilik ili kileri

olacaktr. Bu yolla etkin gzeneklilikte ve geirgenlikte ani bir art grlecektir. ekilde grlebilece i gibi bu durum yaklak 150 in derinliklerde % 5 kadar bir gzeneklilik art eklinde ortaya kacakt r.
Bu snrn altnda ise bas n, gzenek sular tarafndan deil kil
dokusu tarafndan engellenmeye allacaktr. nk gzeneklerdeki
sular, ykn oturduu alandan daha dk potansiyel alanlara do ru
hareket ederek kili terk edeceklerdir. Bylece kil dokusunun s klamas
ve s sebebiyle gzenekler gittike kapanacak ve gzeneklilik azalmas
devam ederek sonunda /, 4-5 kadar bir gzeneklilik ieren arjilite dn ecektir.
E er ortamda h zl bir gmlme sz konusu ise zaman n yetersizlii
nedeniyle yeterli su kayb ndan sz edilemiyecektir. rt bas nc tamamyla gzenek suyu basnc olarak yansyacak ve gzeneklilikte nemli
bir d grlmiyecektir.
Bundan baka belli bir derinli e eriildiinde (Yaklak 1800 m.)
ortamda Montmorillonit tipi kil mineralleri mevcutsa, montmorillonit%
in illite dnmesi gzeneklilikte, geirimlilikte ve s v basncnda ani
111

art lara sebep olacakt r. Montmorilonitin illitc dn mesinde kil yzeyinde tut -0=ns olan ba l su kurtulacak ve serbest gzenek suyu
elliini kazanacakt r. Bu de iim kil parac klar= tane boyunu d rerek etkin gzeneklilikte, geirimlilikte ve serbest gzenek suyu
miktarnda art a sebep olacaktr. Bu olay yakla k 2900-3000 n derinliklere kadar devam ederek bu derinli in altnda ise serbest su, gzenekleri yeniden terk edecek bas ncn tekrar doku tarafndan karlanmasna neden olarak gzeneklili in azalmas sonucunu sa layacakt r.
ekil 78, eyil gzeneklili i, ak kan bas nc , derinlik, gzeneklilik,
s, basn, eyil gzenek ap ve molekler ap aras ndaki ilikileri gstermektedir (Tissot ve Welte, 1978; Junckten ve Karweil, 1963; Nogumo, 1965; Seevers, 1969; Heling, 1970 den al nmtr).

Ch e-" er i. U/
-

10

20

30

i0

kg/ c m
PS

AKIfCAN BASINCI
200
400
600
I

eyil gz. ap
50 100

5
50

100

,f) t It

it

150

tk-

200 O

50 100

Mlek ap

ekil 78. eyi! tipi sedimanlann artan gmlme derinli iyle deiik fiziksel parametrelerin
ilikileri (Junkten ve Karweill-1963, Nagnma, 1965, Seevers, 1969; Heling, 1970)

112

Petroln birincil g iin en nemli neden olarak skma gsterilmitir. Bu sk ma sedimantasyon hayzas nn devaml olarak kmesi ve
suyun killerden devaml ayrlmas suretiyle gerekle ir. Skma zaman
aral nda petrol, petrol kmelerinden suyla doldurulmu gzeneklere
yenilebilir. E er zlmiyen organik materyalin k lcal basnc ye kendi
absorbsiyonu yenilebilirse hav amn kmesi esnas nda gzenek ap nn
devaml azalaca , zamanla artan derinlik ve syla da kerojenden yeni
hidrokarbonlar n oluaca gz nnde bulundurulacakt r.
(-------BirinciI gn zellii havza oluumu ile sk skiya bal olup jeolojik srelerde gerekle en olaylardr. Petrol ana kayasunn gzenelderindeki gn mekanizmas zerindeki grler birbirinden farkldr. Yassoeyi (1960) gaz differansiyasyonu tarz nda olduu dncesindedir.
Bu gre gre petrol g etmeden nce gaz- iinde zlmesi gerekmektedir. Effektiv birincil bir gn olabilmesi iin minumum derinli in
1200-2600 m olmas gerekti ini yungular. Sokolov (1964) mmkn olan
iki gr benimsemektedir.
I. Sv hidrokarbonlar gaz iinde zlr ve gaz faz nda dk
basnl blgelere tanr.
2. Gaz ekilli ve svi hidrokarbonlar ve di er komponentler suda
zlr ve bn ekilde tanr.
Petrol komponantlannn formasyon suyu ii4cle zlmesi, yaln z
Baker (1960, 1962) tarafndan kabul edilen gr ile aklanabilmektedir. Bu gre gre, organik asitlerin tuzlan ve di er komponantlar
formasyon suyu iinde Micellen olu turabilirler. 111icellenler suda kolloidal partikller olarak da lmlardr ( ekil 79)

ocC;090

???????

b..Hidrofob ucu,

ckQ\'7

ddbb bbd

aHidrofil ucu

ekil 79. Mieellen tipleri (Baker, 1962}

Micellen'ler iinde ve yamnda hidrokarbonlar zenginle tirilebilir


ve bu ekilde formasyon suyu iindeki snrl znrlkleri olduka
ykseltilebilir. Bylece zlm hidrokarbonlar, skma sonucu suyunu kaybetmesi suretiyle gebilirler ve gzenekli hazne kayalara geer113

ler. Bu grteki glkler, zlm petroln tekrar nas l ayr abileceidir. Weller (1959) e gre bu muhtemelen, ana kayadan hazne kaya-ya
doru tuz konsantrasyonunun artmas suretiyle kolloidal zelti tuzunu
kaybeder ve bylece petrol damlac klarnn ayrlmas gerekle ebilir.
Petrollerdeki hidrokarbon gruplar nn da lm (parafin, naften, aromatlar), buna gre bunlarn spesifik znrlkleri ta nmak iin mevcut
olan micellen tarzlar na uygunluk gsterebilir.
Baker (1962) de bunu deneysel olarak olduka inand r c bir ekilde
kantlamtr. Hubson ve di erleri de zlm petroln ayrlmas iin
dier bir imkan gstermektedirler. Bunlar n Porphyrin incelemelerine
gre hazne kayalarda meydana gelen dekarboksilasyon olaylar yla bunu
'mmkn grmektedirler. Bylece Micellen eklindeki komponantlar
hydrofil gruplarn kaybedebilir ve Micellenler zlr. Molekllerin
hydrofob artklar ve micellen iinde ta nan hidrokarbonlar petrol olarak ayrlmak mecburiyetindedirler.
Buna kar n Gussov (1954) ve Hubson (1954) darnlac k tarznda
tanmann mmkn olabileceinden sz etmektedirler. Micellenlerin
lleri Baker (1962) e gre 0.5-600 nig aras nda yaylmaktad r. Petrol
damlacklar ve gaz kabarc ldar muhakkak bu alann zerinde bulunmaktadr. Organik materyalden olu an petrol damlac klar iin maksimum bir byklk verilmesi gerekli olmas na ra men bu ok zordur.
Potansiyel petrol ana kayalarmda bunlar n byklkleri 1-1000 nig
arasnda bulunmaktad r. Ana kayadaki gzeneklerin aplar hakknda
ise deneysel neticeler bulunmamaktad r. Byk bir tahmin olarak,
byk derinliklerde bulunan formasyonlar iin 0.1-1.0 p. de erleri verilebilir. Bu veriler tabiki yalnz ynlenme byklkleri olarak anla lmaldr.
Bu grlere gre, gzenek geometrisi ve gzeneklerin nemlenme

zellikleriyle micellen tarz ndaki bir gn damlac k tarz ndaki bir


ge nazaran daha kolay olu abilmesi ve esasl bir anlam olmaldr.
Petrol ana kayas nn geliimi sresindeki de iiklikleri dnr ve
verilen g mekanizmalar n karlatrrsak yle bir soru ortaya kmaktadr. Gn ekli ve ls ba langtan sona kadar ayn mdr ?
Petrol gnde sz edilen ihtimalin; petroln gaz iinde zlmesi (Sokolov, Vassoevic), petrol ve gaz n suda zlmesi (Baker ve Sokolov) ve damlac k eklindeki g (Gussov ve Hubson) e itli ve deiken
koullara balanmtr. Petroln gaz iinde zlmesi esas olarak bas n
ve s ykselmeleriyle, micellen olu turan komponantlar n suda zl114

mesi ve damlack eklindeki petrol g, gzene 'in geometrisi ve nemliliiyle bamldr. Is ve basn artan rt kahnh yla ykselir. Ayni
zamanda petrol olu umu da derler ve relativ olarak ba langa gre
daha ok dk molekll hidrokarbonlar meydana gelir ( ekil 78).
Is ve basncn ykselmesi ve de d k molekler komponantlarn varl gaz faznda bir eriyi i korur. Birincil gn bu ekli, bu nedenle gittike artan derinlikle byk bir rol oynayacakt r.
Bir hydrofob ve hydrofil ucu olan molekller micellen olu turmaya
temayl gsterirler. Ilerleyen petrol olu umu ile ilgili gruplar artan llerde kaybolurlar. Bu nedenle petrol ana kayas nn derinli ine bal
olarak micellen oluumu temayl azalmaldr.
Damlack tarznda g iin en byk engel s nrl ve kuvvetli de ien gzenek aplar olmaldr. nk artan s kma ile bunlar darahr,
bu nedenle de byk derinliklerde bu g tarz nn geriye dn beklenmelidir. Dier taraftan s kma ve petrol petrol kmelerinden s ktrarak harekete geiren kuvvet mevcuttur. Burada bir soru akla gelebilir.
Bu her iki faktrn kar lkl etkilerini ortadan kald rp kaldrmad ve
ana kaya iindeki damlac k tarzndaki gn genelde bir anlam nn olup
olmad gibi. Micellen tarzndaki bir g iin dolayl kantlar mevcuttur.
rnein; petrolde hidrokarbonlarm da lm ve Baker'in cleneyleri,
Petroln bir gaz faz nda zlmesi; s ve basn ilikileri nedeniyle byk derinliklerde byk bir olas dr. Bundan baka kondanse petroln
varl byle olaylarn olabilece ini kantlamaktadr. Buna karn ana
kaya iinde damlac k tarz ndaki bir g iin emareler eksiktir. O halde
g mekanizmasnn ekli ve ls ana kayan n bulunduu geliim
safhasma ba l olmal ve zaman akylada de iken olmaldr. Bylece
gn belli bir sralanmas ortaya kar.
Ana kaya iinden d ar atlacak akkanlar hangi yolu izleyeceklerdir ? S kmakta olan bir eyil iinde bir potansiyel gradyan ortaya
kUcaktr. eyil iindeki akkanlar bu gradyan izleyerek yksek potansiyelden alak potansiyele do ru hareket edeceklerdir. ekil 80'de
sk an eyle gre daha d k potansiyel de erleri ieren alanlar alu kanlarm hareket ederek yerle ebilecekleri ortamlard r. Bu duruma gre
akkanlar potansiyel de erlere ba l olarak a a veya yukar hareket
ederek ana kayay terk edeceklerdir. E er akkan yukar hareket ediyorsa, buna klcal basn ve yzdrme kuvvetleri yard mc olacaklardr.
Buna kar akkann aa do ru hareket etmesi durumunda harekete
yalnz klcal basn yardmc olabilecektir. nce dokulu kayalarda k leal basn deerleri kaba dokulu kayalara oranla daha yksektir. Bu
115

ANA KAY A

ekil 80. A. ag Dogru g

nedenle petrol kmeciklerinin ana kayadan hazne kayaya gei leri itici
kuvvetin varlyla kolayla acaktr. Gn yn, kum iindeki petrol
zerinde eyil zerindeki petrole kart klcal basntan daha yksek bir
basn deeri olmad srece ters ynde olmayacakt r. E er kum ve
eyil tek bir faz ak kan ile doldurulmu ise klcal basn fark olu amayacamdan akkann hareketi her iki ynde ayn derecede gerekle ebilir ( ekil 81). ekil 81'de hazne, bir ana kaya ve bir rt kayas
mevcuttur. Ba langta anormal bir grnm arzeden bu durum pek
karma k deildir. Yksek potansiyel ieren eyil ana kayas ndan alttaki
hazne kayaya petrol gelmekte ve bu petrol .hazne kaya iinde yksek
bir yere kadar hareket ederek daha sonra tekrar ana kaya iine gemektedir. Bu suretle de yukar ya do ru devaml bir g olu maktadr. Aslnda alak potansiyelli bir ortamdan yksek potansiyelli bir ortama g
gerekle emeyece inden bu olay imkan d gibi grlmektedir. Burda
bu oklarla gsterilen gn e zamanl olmadm ve bunlarn hareket
vektrleri oldu unu belirtmek gerekir. X-i aretli vektrler, ana- kayadan
hazne kayaya do ru olan aa ve yukar g ynlerini gsteren ve
sklama sonuna kadar etkin olan vektrlerdir. S klamanm devam
etti i alttaki ve stteki iki hazne kayaya petrol geldi i srece devaml
bir faz olu turabildii andan itibaren Y-i aretli vektrler etkin olmaa
balayacak ve petrol hazne kayalar ierisinde yksek potansiyelden alak potansiyele do ru hareket edecektir. Bylece hazne kaya iinde
gerekle en potansiyel gradyan nedeniyle her iki ynden antiklinalin
ayrlmasnn meydana gelmi olmasn gstermektedir. Philipp (1963)
kuzey Almanya'da, rt kaya gzeneklili i ile hazne kayann gaz miktar
arasnda bir ba ntmn mevcut oldu unu gsterebilmitir. Kapan bilesenin byle deiimleri yannda, byk derinliklere gmlmede de iikliklere neden olabilir.
116

Hazne ,kaya 9 3
rt kaya
Hazne kaya 9 2
Ana kaya
Hazne kaya?".
ekil 81. Petrol hareketi ve zaman ili kileri

Bylece petroller yksek sl seviyelere gmlece inden bu ko


ullara uygun olarakta hareket edeceklerdir. ncelikle, asfaltit eklindeki ve yksek molekll komponantlar ihtiva eden a r petroller s
ykselmelerine kar daha hassastrlar. Kerojende oldu u gibi fonksiyonel gruplarn ayrlmas ve kk paralara blnmesini tahmin etmeliyiz, nk kk molekller termodinamik olarakta duyarlid rlar.
Deiiklikler, derinlie bal olan scakla gre ya daha h zl veya
daha yava olarak meydana geleceklerdir. Silverman ve Epstein (1958)
in gzlemlerine gre, petrollerdeki c 13 /C12 ye orannn azalmas, artan
yahlk ve ayn ekilde olgunlama olay sonucu meydana gelmesi ihtimal grlmektedir.
Hidrostatik ko ullarda petrol g, hazne katman iinde e im
yukar ynde gerekle tii iin bu koullardaki gme yollar daha
kolay belirlenebilir. Hidrodinamik ko ullarda ie yeralt suyu aknm
yn petroln hareketini kontrol ederek ikincil gmenin genel ynn
tayin eder. Sonu olarak paleo-Hidrodinamik gradyanlar n belirlemnesiyle ikinci' gme yollar ve ynnn bdmmasnda nemli ip ular
elde edilebilir (Tissot ve Welte, 1978).
Robert (1976) klastik sedimanlarda yatay ve d ey yndeki g
ihtimalleri zerinde durmaktad r.
Yukar ynde hareket eden ak kanlardaki petrol, ana kayan n
komusu ilk kumtalarnda birikecektir. nk bir sonraki amur -ta
veya eyil katmannn ok kk gzenekli olmas nedeniyle akkann
bu katmann gzeneklerine girmesi zordur ve bu gzeneklerin suyla
dolu olmas olayn gerekle mesine yardmc olacaktr. Bu ince dokulu
katmanlarm partikllerinde absorbe edilen su ayn zamanda yzey gerilirni
boluklarda tutumu. E er havza kelleri krntl
117

ve ince dokulu katmanlarm ardalanmas ndan olu musa ince dokulu


katmanlann yukar da belirtilen zellikleri nedeniyle yukarya doru
olan devaml bir ge engel te kil ederler.
Kumta ve amurta ardalanmalar bir havzada kumta seviyesinde biriken ak kanlarm zerindeki amurta larna gemesi imkanszdr. nk ince taneli katmanlarda s kmasyla gerekle en basn
krntl katmanlardan daha yksektir (Evans, 1975).
Dikine g ile ilgili dier bir hususta faylar ve atlaklardr. Derinlerde, organik olgunlu a erimi potansiyel petrol ana kayalarmdan fay
ve atlak zonlanndan st yzeylere do ru bir g meydana gelebilir.
O halde faylar ve atlaklar byk g ba lantlandrlar. E er fay zonlar ince taneli fay molozu ierirlerse bunlar petrol g iin bir engel
tekil ederler. Yatay ge en byk engel, yatay ynde litofasiyes de iikliklerinin olmasdr Bu durumda stratigrafi kapanlarm n oluumu
salamr.
Tabakalanma ara yzeyleri boyunca yatay ynde g daha iyi gerekle ir. Tabakalanma ara yzeyleri kelme de iikliklerini yanstmalan nedeniyle daha zay f zonlardr. Ayrca partikllerin tabakalanma
yzeyine paralel s ralanmalar gzeneklilik ve geirgenlik derecelerini
artrr ve akikanlarn akmalarn kolaylatrr.
Eer kumta ve amurta kaynaklarndan herhangi birinin yanal
basn gradyanlar yok olursa esas akkan g yukar doru olacaktr.
amurta nn ok dk geirgenlik zelli ine sahip olmas nedeniyle
iinde dikine akkan g ok az olup ancak mevcut kk atlaklar
ge yardmc olurlar. Sz edilen ak kan, skma akkan olup genellikle su ve ok az oranda inorganik ve organik bile enleri kapsar. E er
kumtalar veya baka tayc katmanlar bulunmazsa s v akkanlann
g ve dolaysyla hidrokarbon birikimi gerekle mez. ayet, kumta lar amurtalaryla ardalanmah veya amurta lannn zerinde ise veya
komu bir yapda eim yukar iseler, sv akkanlarmn hareketi ve
dolaysyla da hidrokarbon birikimi. gerekle ebilir.
Petrol, zel ko ullar dnda genellikle: e im yukarya doru ger
ve kapanlamr. Bu zel ko ullara rnek olarak, havza derinliklerinde
yksek tuzlulua neden olan evaporitleri ve organik maddece zengin
sk tabakalanmal siltli ana kayalarla hazne kaya tipleri verilebilir.
Byk antiklinallerde g hem a a hem de yukar ynl olarak
gerekle ebilir ( ekil 82). ekilde kumta ve amurta ardalanmah bir
118

istifte birincil ve ikinci! g durumlar grlr. amurta birimleri,


dk geirgenlikleri ve kil minerallerinin diyajenezleri nedeniyle yksek akkan basncna sahiptirler. Maksimum akkan basnc amurta
birimlerinin orta ksmlannn biraz daha alt nda yer alr. Bu nedenlede
amurta iinde mevcut olan s v akkanlar yksek bas ntan alak
basnca doru yani a a ve yukar hareket ederler. Bylece ak kanlar
byk antiklinallerin st kanatlannda antiklinal apeksinin en d k
basn olan blmlerine do ru hareket edeceklerdir. Antiklinal zerindeki rt kayas nn incelii, gerilme ile olu an adaklar veya rt amurtamn geirgenliinin artmas suyun yukar doru hareketini sa layabilir. Bylece kaan su znm bileenlerini geride kumta larmda
brakr (White, 1965).

Kum-ta
amurta
Siksa suyunun ve ierdi i organik
ve inorganiklerin hareketi
Organik ve inorganik ieri ini kaybeden
suyun hareketi
Maksimum s k ma ak kan bas nc rl n
konumu
ekil 82. Ardalanmal tiflerde suyun byk antiklinal yap larda g yollar

G ilemi sresince kumlu seviyede kalan suyun tuzlulu u artar.


Bu da petroln birikimi iin olduka nemli bir nedendir. Basen kenarlarndaki byk antiklinallerde ise g biraz daha de iik grlmektedir.
Kumta-amurta ardalanmas ndan olu an antiklinaller, tektonik olarak aktif olan basen kanad nda kstlanmlardr ( ekil 83).
ekilde grld gibi kaln amurta istifleri havza kenarma do ru
incelit, kumta birimleri ise havza ilerine do ru incelerek kaybolurlar.
Buradaki gn mekanizmas , amurtalarndan hem a a hem de yukar ynl bir akkan hareketi olu turur. Bu hareketi basen kenar antildinallerde kumta birimleri boyunca e im yukar g izler. Antiklinalin kanad ve apeksinde; yksek tuzluluk, yksek Ca birikimi ve dk P11 geli imi, basen-antiklimalleri modellerindeki nedenlerle aymd r.
Bununla beraber s km akkanlarnn bir ksm antiklinali dikine zorlayarak basen kenar na kaabilir. Kaln rtnn derin basen ve basen
kenar arasndaki basn farkll, antiklinal engelini yenme e yeterli
olabilir.
119

ekil 83. Ardalanmah istifler sunan havra kenar geni antiklinallerde g yollat

Petroln ikincil g ve birikimine etken olan faktrler a adadr.


a) Siirklenen parac klar
h) Klcal basn-yer de itirme basnc
c) Yzme
d) Erimi gazlarn etkileri
e) Birikme
f) E ik petrol ve su dokana
g) Stratigrafi setleri
h) Dey gme
k) Birikme zonlar
a) Sriiklenen paracklar: Bir potansiyel hazne kaya olan akiferdeki su, bir zamanlar hareket etmi tir ve o u hallerde bugnde hareket halindedir. rt, yap ve ekil deiiklii, anma ve srekli jeokirnyasal deiiklikler nedeniyle suyun yn ve h z birka kez de imitir.
Akkanlann hareketi, gzenekli ve geirimli kayalar, yanhmlar, diskordanslar, krk sistemleri gibi geirimlilik zonlann izlemitir. Hareket
halindeki suyla beraber petrol ve petrol hidrokarbonlar , kaya nitelikleri
veya karmdaki basn, scaklk ve hacim de imeleriyle oluan bir
tkankhla kadar ilerler.
b) Klcal basn-Yer de itirme basnc : Suyla slak bir haznede
bulunan petrol taneciklerinin gmesi iin gerekli ana ko ul, petrol ile
su ara yzeyindeki klcal basncn, gzenekler aras ndaki klcal boluklarn yer de itirme basnndan byk olmasdr.
Klcal basn; yzme, bas n gradyan ve petrol faz nn srekliliine
baldr. Bu kuvvetler nedeniyle klcal basn, yer de itirme basncn!
120

yenebildii hallerde, petrol ve su k lcal bo luklardan geerek harekete


balar.
c) Yzme: Gerek s vlar ve gerekse kat lar bir akkana kartklarmda yer de itirdii akkanni arlna e it bir, kuvvetle yzdrlr.
Petrol, gaz ve su kapsayan bir haznede gaz en stte, petrol ortada su ise
en altta olmak zere yo unluklarma gre bir dizilme gsterirler. Petrol
ve gaz lekeleri harekete geince yolda da n& petrol ve gaz zerrelerini
bnyesine katar. Bylece yzme yetene i o ahr. Akan suyla srklenen petrol ve gaz parac klar bir antiklinal alanda doru a vardktan
sonra hareket' eden suyla ,daha yukar lar
' a yzebilneleri son blmutur.
Bylece petrol ve gaz yap nn en ykseinde kapanlanr ( ekil 84).
ekilde grlebilece i gibi, bir yap kapatt iinde hareket eden su peinde getirdi i petrol ve gaz en dk potansiyel enerjili yerde veya
haznekayann en ykseinde brakr. E er yap eninde hidrodinamik
basncn fark bykse, petrol ve su dokana akma ynnde e ik olacak veya petroln kapandan kurtulup kaaca byklkte bir a geliecektir ( ekil 85). ekilde artan su ak nyla antiklinal bir yap da Perol
ve gazn itihnesi ve ayrilmasuu grmekteyiz (Hubson ve Tiratsoo, 1975).

ii drodinsmik kuvvelle karni


ba lanan yilzdree Yetenvki

Hidrodinanik kuvvetl beslenen


yzdn yetenekl

ilidrodinnaik kuvvetle
besleme yzdm*
yetenei

ZCZU

DOOk

ekkaa Potansiyeli ile suyun 'kaat


Nadi!~ kuvveligle geli en eUrUkleamig petrole* hareket y8A4

ekil 84. Hidrodinamik kuvvetin petrol gmesiyle birik nesi zerindeki etkisini gsteren bir
antiklinaldeki kapanlamna mekanizmas

Petrol ve gaz yzme kabiliyetiyle ince taneli kayalar n yer deitirme basncn artk yenemiyece i bir yere kadar gmeye devam ederler.
Eer su eim aaya hareket ederse set'etkisi o ahr. Bu durumda yzdiirne kuvvetinin etkisi, hidrodinamik kuvvetle azalr ve petrol ile gaz
121

GAZ

?..TROL

. Su akm rn n yn

ekil 85. Bir .Antiklinal kapanda su akmmun artan etkisiyle petrol ve gaz n itilmesi ve ayrlmas
(Hubson ve Tiratsoo. 1975)

set zonunun alt nda kapanlamr ( ekil 86). E er su e im yukar hareket


ederse petroln bile ik hidrodinamik kuvvetiyle yzme yetene i, petrolle gazn gittike dafa dk gzenekli alanlara girmesine neden olur.
Birok durumlarda da set zonundan geerek gider ( ekil 87). Bu durumda hidrodinamik kuvvet, yzdrme kuvvetinin etkisiyle ayn yndedir
ve ona katlr. Bu nedenlede set zonunda kapanlanma ihtimali d er.
kidrodinamik kuvvette ~dr*.
y etenei iyice nanine bis les
--1.

ol r-

aidrod1nanik kuvvetli,
sit ynde etkilenen
~dr*, yetenek!
jaha d k akiskan
potaneiyeli ile su
ak m n n yn

atlas zomu

nizdurme kuvvetine
eurklenen petrol ve gaz/ft
hareket yn

ekil 86. Eim aa ynelmi olan yksek yer deitirme basnc ile azalan geeLimlilikten oluum
bir set zonundan geen su akmnn etkisi. Bu durumda yzdrme kuvvetinin etkisi, hidrodinamik
kuvvette azalr ve petrolle gaz set altnda kapanrlar.

d) Erimi gazlarm etkisi: Btn petrol birikintilerindeki petrollerde erimi halde ve de iik miktarlarda doal gaz mevcuttur. Do al
gaz, petrol ve suya oranla son derece d k viskositeye ve yksek yz122

Yzdm.. kuvvetinin hidrodinamik


kuvvet'e artt alan

Bidrodinamik kuvvetle
beslenen yilsdrme
yetenei
Daha d k ekkan potaneiyellyle su akm n n yn

,
I ---4

Ysdrme kuvvetiyle srklenen


petrol ve gaz n hareket yn
ekil 87. Eim yukar ynelini olan ve olduka yksek yer de itirme basnh fakat dk
geirimlilik zonundaki setten geen su ak mnn etkisi. Bu durumda hidrodinamik kuvvet yz;
drme kuvvetinin etkisiyle ayn yndedir ve ona katlr. Bylece petrol set zonunun daha kk
gzeneklere sokulabilir. Bu nedenle set zonunun kapanlanaa zelli i azalr.

drme yetene ine sahiptir. Basmlanan gaz n genilemesi petrol hazne


kayadan kuyuya yneltir. Gaz n bu zellikleri nedeniyle petroln hareketini kolaylatrd yaygn bir katudr. Hareketteki petroln gaz kabarcklar evresinde zar halinde ta ndna inanlmaktadr.
e) Birikme: Damk halden balayarak petrolle gaz n ekonomik
miktarlarda hazne kayada toplanmas birikinti geliimini salar. Birikintinin boyutu, mevcut bas n, scaklk, akkan potansiyeli gradyam,
petrol ve suyun ba l younluklar, kayalarn eimi, geirgenlik ve
gzeneklilik deiimleri koullaryla belirlenir.
f) Stratigrafi setleri: Petrol gnde en nemli bir jeoloji olay dr.
Bunlar ya esas ya da yan kapanlama etkeni olarak bulunurlar. Fasiyes
deiimi, yontum ve ama, imentolanma, erime ve k rilmalar petrol
birikintisi yapan ola an geirimlilik de iimi faktrleridir.
Petrol ve gazn tayc ve hazne kayalarda hareketi ve daha sonraki birikintilerin olumas parametre taraf ndan kontrol edilir.
Bunlar; petrol ve gaz n suyla doldurulmu gzenekli kayalarda yzerek
ykselmesi, toplam akm belirleyen kapllar basn ve nemli deiken
etkisi ve hidrodinamik akkan akmdr.
Hidrostatik ko ullar altnda ikneil g iin yalnz hareket ettirici
kuvvet yzdrmedir. E er yer altnda su akts varsa hidrodinamik
koullar petrol ve gazn yzerek ykselmesi ve bu su ak nts tarafn123

dan ynlendirilmesi mmkndr. Dar kaya gzeneklerinde kapillar


basmlar hidrokarbon birikmesi iin bir nedendir.
Petrol krecikleri ve gaz kabarc klari kaya gzeneklerinde s k maya u ramadan nce verilen gzenek aplar ndan daha byktrler.
Krecik veya kabarc klarn bu gzeneklerde s kmasna kapllar basn
gerekli bir kuvvettir. Herhangi bir ekilde, kap llar basn ok yksek
veya tersine kaya gzenekleri ok dansa petrol ve gaz n gmesi durdurulur. Bir hazne kayada petroln durdurulmas , hareket ettiren kuvvetler aras nda bir denge safhas m gsterir (Yzdrme veya suyun ak nas
gibi).
kincil gn sonu ve petrol veya gaz birikintisinin olu umundaki
son safha, bir kapanp mmkn en yksek blmnde konsantrasyonudur. ekil 88, 89, 90, 91'de yukar daki zelliklerle olu an durumlar yanstmaktad r.

ekil 88. Bir petrol kreci inin gzenek boylarmdan sulu yeralt ortamnda ta nmas. Petrol
kiireciinin taneler aras nda klcal basncn etkisiyle yukar k, danalacn alt ve stnn
eit duruma geli im kadar devam eder (Berg, 1975)

ekil 89. Petrol kreciginin bir gzenek boyundan sulu bir ortamda tasm nas. Suyun yukar
doru akmasna kapllar basncn zt etkisi yard mc olur. (Berg, 1975)

124

ira akma

1011~...mmor
ekil 90. Hidrodinamik ko ullarda petroln uzauarak yanal ta unnas. Ilidrodinamik gradyau
(n) ve petrol kolonunun uzunlu u (L) onun katman iindeki yatay konumunu tanmlar. (Hobson
ve Triatsoo, 1975)

/
/

. SQ

ekil 91- Hidrodinamik ko ullarda petroln ta nmas. izgisel petroln alt ve st ularmdaki
hidrostatik basn fark (xi -x2), petrol kolonunun yksekli i (Zo) ve suyun ak izgisel petroln hareketini Sa lar (Berg, 1975)

ILIMLI GMLM SEDIMANLARDA PETROL OLU UMU


VE G
Sedimantasyon havzasnn devaml kmesi ve yeni sedimanter
materyalin ylmasyla potansiyel ana kaya zerine a adaki kati
geliimler etkili olur. Artan gmlme derinli iyle, bir taraftan sediman
skmasna ve bununla gme olaylarna neden olacak rt basmc
artar, di er taraftan kaya, organik materyalin de imesi ve bununla
petrol olumasn salayacak yksek scakhk zonlarma gmlr. nk
petrol olu umunun bu her iki olay ve birincil g temelde, s caklk
gradyan, gmilime ve skma hzna gre birbirinden ba msz olarak
125

kabul edilir. Petrol yataklarnn olu umunda bu olaylar n uyumlu (e


zamanl) gelimeleri byk anlam ta r.
Artan derinlik ile yal sedimanlarda yeni karbonlar olu ur. Ykselen slarn etkisiyle sedimanlarda da lm olan organik materyalin
ssal paralanmas vukuu bulur. Kerojen ve zlebilir organik materyalden, nce alak slara uygun olarak en zay f gruplar ayrlrlar. rnein; karboksil ve hidroksil gruplar s ne kadar ykselir ve ne kadar
uzun sreli etkili olursa o oranda daha ok byle bile enler zlr.
Bunlarn zlmeleri byk enerji kullan mna ihtiya gsterir. rnein; karbon zincirlerinin" blnmesi gibi. Bylece jeotermik gradyan
bariz bir etki yapar. Birinci! gn ba langcnda hareket edebilecek
yeterli miktarda petroln olu up olumamas byk oranda jeotermik
gradyana ba ldr. imdiye kadar bu safhada henz tesbit edilememi tir. Belki Extrakt /karbon oranlar nn artan derinlikle sistemli bir ekilde incelenmesiyle byle bir imkan do abilir. Bu oranlar n kuvvetli bir
ykselii hareket edebilir petroln varl iin neden olarak de erlendirilebilir.
Potansiyel ana kaya iindeki kil minerallerinin artan s kma ile
mekanik deformasyona u ramasyla yaklak olarak birincil g ba layabilir. Bu da 500-600 m. derinlerde meydana gelebilir. Bu derinlikte
gerek birincil g beklenemez. nk henz daha yeterli petrol olu mamtr kinci durumda buna kar yksek scakla uygun olarak s kmann etkisiyle ge ba layabilecek byk miktarda petrol olu umudur.
Bu durumda petrol olu umu ve birinci! g faz olduka beraber yrmektedir. Birinci durumda ise petrol olu umu daha ge gerekle mektedir.
JEOLOJIK ILI KILERE BA LI OLARAK PETROL OLU UMU VE G
Petrol olu umu ve g ba langcndan sonuna kadar kaba bir dzenlemede ok uzun zaman aral klar "10 milyonlarca yl" devam eder.
Sz konusu havzada tektonik olaylar n etkisiyle bu zaman sresince
eitli yaplar oluturulabilir ve tekrar yok olabilir. Ana kayan n geliimi sresince verilmi eitli petroller belirli zaman aral klarnda deiik
hazne kayalar nda kapanlanabilir. Bu kendi iinde devaml geliim kademeleri bylece mnferit blmlere ayr lr. Bundan ba ka petrol ana
kayas tarafndan verilen petroln tamam nn hibir ekilde petrol
yataklarnda toplanmadklarda kabul edilebilir.
126

Petroln kimyasal bileimleri, stratigrafi ve havzanm tektonik


geliimi bilinirse, petroller tabiattaki geli imlerinin oluum sralarna
gre gruplandrlabilirler. Bu arada havza kenar ndaki dier ilikiler
dikkate alnmak mecburiyetindedirler. nk burada ana kaya havza
ortasna gre daha az kme derinli ine sahip ve dolaysyla geliimi
de geri kalmtr. Birok petrol blgesinde petrollerin spesifik a rlkl=
havza derinliklerine gre azalmas bunun iin bir kamtt r. Uzun sre bir
havzada yalnz bir petrol ana kayas nn varl kabul edilmitir. Genellikle sk olarak bir havzada ok say da kompleksler mevcuttur. Her bir
ana kaya kendi geli im safhasna uygun olan petrol verir.

127

BLM X
SONDAJ KUYULARINDA YAPILAN OLOILER

Kuyu almasnn byk masraflara mal olu u nedeniyle, jeolojik


ve kaya fiziksel ili kilerin aklanmas ile kayalardaa gereken maksimum bilgilerin alnmasn gerektirmektedir. Bu nedenle, kablolar yardmyla yaplan kuyu lmlerinin de erlendirilmesi nemli bir yer
tutar. Bu kuyu lmleri koyu karot ve k rnt rneklerinden elde edilen
direkt gzlemleri tamamlarlar (Sonel, 1983). Kuyu lmleri ba langta kerolasyon amac , belirli horizonlarn belirlenmesi ve yerinin belirlenmesi ve petrol /su kontakt nn tayini iin yap lmtr. Bu gnde
ayn amalar iin kullanlmaktadr. Bunun yannda hazne kayann
birok zelliklerinin belirlenmesi ve ieri i hakknda ip ular elde etmekte kullanlr Son senelerde de esas olarak kuyu lmleri bu ynde
gelitirilmitir. Buna ra men daha birok sorular cevaps z kalmaktad r.
Bu gelime kuyu lmleri, retim jeolojisi, sediman petrografi, kaya
fizii ve maden yataklar ilmi ile yakn iliki iinde olduunu ve pratik
neminin bykln gstermitir.
Son senelerde kuyu ama metodlar nda ve tekni inde byk gelimeler kaydedilmi ve her geen gn daha derinlere inilebilmektedir.
Bugnn teknii ile 10.000 m. derinli e kadar kuyular a lmtr. Burda sondaj amuru yap nundaki gelimelerde yardmc olmutur.
Kuyularda yap lan lmlerde de geen zaman son senelerde iyice
ksalmtr. Bu uygulanan seri haldeki de iik lmler sayesinde kazarulmtr.
Derin kuyularda lme glkleri henz giderilememi tir. Bu glkler artan derinlikle karma k bir hal almaktadr. lmlerde derinlere
inildike kablo ve l aletleri daha fazla bas n, yksek s etkisi ve
kablo ve aletleri etkileyici sondaj amurlar nn etkisinde kalrlar. Bugn
128

iin, scaklklar 140-170C aras nda olan kuyularda lmler yap labilmektedir.
Yksek scaklk ve basn de erleri gerek kablo ve gerekse l
aletleri zerinde olumsuz etki yaparlar.
Jeolojik ve kayafiziksel ili kilerin deerlendirilmesi iin yap lan
lmler; Kuyu karot ve k rnt rneklerinden kazanlan bilgiler ve veriler, kaz lan katmanlar hakknda arzu edilen gerekli bilgileri veremezler.
Seilecek uygun bir metod ve al nacak kuyu lmleri, jeolojik
ve kayafiziksel ili kiler hakknda gerekli bilgiyi sunabilirler.
SP-OLOMLERI
Kuywlaki bir formasyon veya katman n elektrik potansiyelinin
lsdr. Buna spontane potansiyel, self potansiyel de denir ve mV
(milli volt) birimi ile ifade edilir.
Bu lm, henz temizlenmemi sulu ve amurlu kuyularda yrtlr. Kuyu deli inde geilen katman veya formasyonlarm elektrik
potansiyellerinin lm elektrotlar yard m ile yaplr. Bir tp iinde
bulunan elektrotlar bir yal tkan vas tasyla kuyuya sarkthr. Kuyu
iine sarktlan bu elektrotlar formasyonlara de iik oran ve kuvvette
elektrik gc gnderilir.
Formasyonlara gnderilen bu elektrik gleri ba ka ahc elektrotlarla ve kablolar yard myla yzeye iletilir. Kuyu banda da alnan bu
deerleri otomatik kaydeden aletler mevcuttur. Al c elektrotlar aras nda normal olarak 10-20'lik ksa normal aralk ile 15-30'lik yan aralk
kullanlr. Bu aralklarn deerleri stratigrafik ko ullara gre seilir.
lm ilemi, kuyu dibinden ba layarak' yukar doru kablolarm
belirli hzlarla ekilmesiyle ve kuyu ba nda otomatik kaydedieilerin
yardmyla kombineli olarak yap lr.
Byk aralklar, elektrik akmn' kuyu iinde daha uzaa ve sondaj
amuruyla kirlenmemi blgelere kadar iletirler.
SP-lmleri esnas nda, yksek elektrik potansiyelli formasyonlar
mili volt leinde saa do ru farkl uzaklklarda grlr.
lmlerde grlen potansiyel iki k smdan ibarettir.
1. Kinetik potansiyel (Ek): E er sondaj amuru ve hazne kaya
arasnda kafi derecede bas n fark mevcutsa, sondaj amuru ile hazne
129

kaya aras nda dinamik akma olaylar nedeniyle kinetik potansiyel oluur.
2. Elektromotorik Potansiyel (Ec): Sondaj amuru ve formasyon
suyundaki farkl iyon konsantrasy-onu nedeniyle olu ur.
SP-lmleine rnek olarak ekil 92 gsterilebilir.

SPLOGU

mV

Litoloji

..._.
_.
_ _

K LTA51

....

.... "
..... .
KUMTAS1
..... - - . .
. . .
.
_ _
KITA51
.,

.. .

...

ekil 92. SP logunun grn

SP-lmlerinde ama: Bi lnler e itli problemlerin zlmesinde yardmc olur.


Korelasyon arac olarak kullanlabilir.
Katman kal nlklarmn bulunmasnda
Formasyon suyunun direncinin bulunmas nda (Rw)
Gzenekli z onlar n belirlenmesinde
Kil orannn tahmininde kullanlr.
Formasyon suyunun direncinin tespitinde de iik birok faktrn
gz nnde bulundurulmas gerekir.
SP-lmlerinin de erlendirilmesinde kil ta lar iin bir basis izgisi seilir ( ekil 92). Diyagramda d a do ru olan e riler negativ ve or130

taya doru olan izgiler pozitif potansiyel gsterirler. Bu demektirki


sondaj amurunda iyon konsantrasyonu bir durumda daha fazla di er
durumda ise daha azd r.
Bilhassa yanal fasiyes de iimleri SP-lmleri sayesinde kolaylkla tespit edilebilir ( ekil 93).

KiLT A I

KUMTA I

ekil 93. Sp Loglanyla korrelasyon rnekleri

Bir hazne kaya d nelim bu hazne kaya iindeki killilik bu suretle


belirlenebilir. Bilindi i gibi kil ieltisi retime etki eder ve hazne kaya= zelliklerini negatif ynde etkiler.
SP-erilerin de erlendirilmesi Rezistivite loglanyla beraber yap lr.
Ortada litoloji olmak kouluyla, SP logu litolojinin solunda Rezistivite
sada yer alr ( ekil 94).
Bu standart llere ait olup, s v ile doldurulmu kuyuda llr.
Bu lmlerde teknik masraflar az ve hatta oranlar da dktr.
131

mV

ii.
o

LOGU

SP

____

..

RES ST V TE LOGU
o ......., Ohm m
K LTA51
KUMTA I

........
..
..,-.....
___
_

--

I
KILTA

:-.
--

KUMTA I
.

__

KILTA51

ekil 94. SP ve Rezistivite loglar

Bu metod sondaj amuru ve formasyon suyu aras ndaki kimyasal


ve fiziksel farkllklardan do acak ve kuyudaki SP lmlerine etki
edebilecek elektromotorik kuvvetleri ay rmas bakmndan nemlidir.
Bu durum bilhassa sondaj amurunun gzenek suyu ile kar mas ve
geirimsiz kil katmanlar yla temas esnasnda kuvvetli olarak kendini
gsterir.
Elektromotorik kuvvetler, s vmn basnc ve elektrik direnci ile
doru orantl , adalkl (Viskosite) ile ters orant ldr. Sv amurdaki
sudur ve bir elektrolit grevi yapar, kuyu eperlerindeki gzenekli katmanlarla geirimli dielektrik bu kat dan geerek akar. amurun hidrostatik bas nc genel olarak geirimli katmanlarmkinden daha byktr
ve bylece amurun bir k sm geirimli katman iine srlr.
Kuyudan formasyona olan ak negativ bir potlnsiyel olu turur.
Formasyon veya katmandan kuyuya olan ak ta pozitiv bir potansiyel
gelitirir. Akma ne kadar h zl olursa potansiyel fark da o kadar byktr.
132

Formasyon veya katmandaki bas n kuyu basncna e it olduu


yerlerde elektrofiltrasyonla olan ak m grlmez ve gzenekli bir ortam
karsnda bile kayt edilen potansiyel s frdr.
Elektrik potansiyelinin bir di er nedenide elektroosmosdand r.
Buna neden olan n elektro kimyasal olaylar oldu u sanihr.
Forrnasyondaki suyun tuzlulu u sondaj amurunun tuzlulu undan
az ise elektrik akm formasyona girer ve gzenekli seviye kar snda
eyile gre negativ bir de er grlr. Bu halde duruma pratikte ok
rastlanr.
Eer sondaj amurunun tuzlulu u formasyon suyunun tuzlulu una
eitse elektroosmos dolaysyla potansiyel do naz. E er amurun tuzluluu formasyon suyunun tuzlulu undan daha fazla ise kuyuya' ak m
girer ve gzenekli bir seviye kar snda eyile gre pozitif bir potansiyel
deeri grlr.
Grld gibi SP e rilerinin de erlendirilmesinde sondaj amuru
ve formasyon suyunun tuzluluk de erleri ile kuyu basnc ve formasyonun basn deerlerinin dikkate alnmas gerekir. Yukardaki faktrler
SP-lmlerine etki ederler. Bu lmler petrol endstrisinde uzun zamandan beri sistemli bir ekilde yrtlr.

REZ STVTE LOGU


Kayalarm elektriksel iletkenlikleri farkl dr. Bu nedenle elektriksel iletkenlie kar olan direnlerde farkl dr. Kayalarm elektriksel
iletkenli e gsterdikleri diren kayac n gzenekliliine, geirgenliine,
gzenekler iindeki su miktar , petrol ve gaz gibi ak kanlar ieri ine
baldr. nk iletkenlik kaya iindeki s v iletkenlerle sa lann-.
Bu nedenle kuru kayalar iletken de ildir. Bundan dolayda direnleri
yani rezistiviteleri yksektir.
Kaya gzenek ve bo luklarmda bulunan s vlar, formasyon suyu
serbest dola abilir veya dola amaz tuzlu veya tatl sular, petrol ve gaz
olarak syleyebiliriz.
Bir veya birden fazla tuz ieren su bir elektrolittir ve elektrik ak mn iletir. Petrol ve gaz iletken olmad klarndan yksek rezistivite deerleri sunarlar.
133

lmlerde gsterilen rezistivite de erleri,


a) Petrol, gaz ve suyun oransal doygunlu una
b) Sudaki tuzun konsantrasyonuna
c) Kayacn cinsine ve bilhassa gzeneklili ine ba ldr.
Rezistivite lmlerinin birimi Ohm m 2 /m. Rezistivite lmleride kayalarn petrofiziksel zelliklerinin belirlenmesi amac yla alnmaktadr. De erlendirilmeleri SP-loglar yla kombineli olarak yap lr.
Bu amaca uygun olarak SP-logu litolojisinin solunda rezistivite-logu
ise sa nda yer al r ( ekil 95).

S P LOGU
- mV

RES ST V TE LOGU
'\
\C)
\.0
4 \
o-Ohm m

lili
l

I 11 11 11

K LTA 51
KUMTA I

__

--_
-_
- -

:..... .
_-_-_--

- - - - . .,

-_-_-_

Kh.TA I
KUMIASI

K LTASI
ETROLLO
KtIMI_A I__
KILTA I

ekil 95. SP ve Rezisyivite loglarmn grn

Rezistivite lmleri kuvvetli olarak sondaj amurundan etkilenir.


Bu nedenle de kullan lrl azdr.
Her bir kaya kendine zg iyi veya kt iletkenli e sahiptir. Bu
ise eitli faktrlere ba ldr.
134

Gzeneksiz ve atlaks z kayalar elektrik akmn iletnezler, bu


nedenle de rezistiviteleri yksektir. Bu tr kayalara rnek olarak,
Anhidrit, kaya tuzu, kesif kireta lar yenilebilir. Bunun yan nda petrol
ve gazda pratik olarak iletken de illerdir. Kayac n gzeneklilik deerinin artma ve ihtiva etti i sv oranna gre ietlekenlikte artar. Kilta lar gzenekli fakat geirgen de illerdir. Gzeneklerinin su ile doldurulmu olmas iletkenliklerinin iyi olmas n sonulamtr.
Kayalarn ihtiva ettii suyun tuzluluk derecesi yksek ise elektrik
akmn iletme kabiliyetleri artar.
Ayrca kaya iinde metalslfidlerin konsantrasyonunun yksek
olmas (Pirit gibi) iletkenlik de erini art rr.
,Rezistivite l iimlerinin amac :
Gerek kaya direncinin saptanmas (Rt)
-

Katman kalmlklarmn bulunmas

Stratigrafik ve fasiyes kar latrmalarnda kullanlmas

Formasyon suyunun direncinin (Rw) bulunmas veya porozitenin tayini.


Loglarn deerlendirilmesi
Bu log lmleri SP lmleriyle paralel olarak yap lr. SP lm
otomatik olarak kuyubanda diyagram n sol tarafndan kaydedilirken
sa tarafta da rezistivite e risi izilir.
Bu rezistivite lmnde kuyuda kullanlan sondaj amuru lmler zerine etkili olur. Tuzlu amur kullan lmsa iletken bir ortamda,
petroll amur kullanlmsa yalitkan bir ortamda lm yap lm olur.
Rezistivite lmlerinde; kuyu ap , amurun direnci ve katman
kalmliklarda hatalara neden olabilir ve lmler zerine negatif etki
yapar.
MKROLOG (ML)
Katmanlarm direnci sondaj amurunun direncinden yksek oldu u
zaman (rnek: Kireta lar) elektrik ak mlar, kuyu eperinde geli mi
amur tabakas nda ksa devreli olur ve geirimlilik detaylar azalr.
Bu zorluk mikro loglar yardmyla giderilme e ahhr. Bu metodta
elektrot uzaklklar 1-2'lik aralndadr. Elektrotlar yal tkan bir
135

gmlek iinde kuyu duvar na yaslanr. Elektrotlar aras ndaki ksa uzaklk akmn kaya iine sokulmasn salar. Mikro rezistivitelerin geirimli
seviyeler kar snda yksek olu u geirimli katmanlar n direnlerini
sondaj amurununkinden ok daha yksek olmas dr. E er mikro rezistiviteler geirimli katmanlar kar snda dkse sondaj amuru formasyona de iik uzaklklarda sokulmu ve amur tabakas kaln demektir.

Mikro Log'un amac :


-

Gzeneklili in tayini

Geirimli zonlarn tespiti


Ayrntl stratigrafik ve fasiyes ayr mlarmn yap labilmesi
Msait ko ullarda amur direncinin llmesi
Mikrolog'un lm einas ve rne i ekil 96'da grlmektedir.

L i r. '

MIK

I I
...

IOS I ATr4
ekil 96. Mikrolog ve lelim emas

136

RO LO'G .a.
RO

Bu metodla yap lan lmlerle hassas bir al ma yapmak mmkn olduu gibi kayalarn kantitatif gzeneklilik de eride bulunabilir.
lmler de kuyu darnda oluan amurun kalnl etkili olur.
LATEROLOG (LL)
B lmler, Rezistivite metodunun geli tirilmi hali olup tuzlu
sondaj amurlarm n kullanld zamanlar uygulanr. Sondaj amuru
ok tuzlu olursa yksek iletkenli katman n iletkenliini gizler ve katmann gerek iletkenli i llmemi olur. Leterolog metodunda nce sondaj
amuruna elektrikle arj yaplr ve bu sretle akm yanal olarak odaklamr ve kayaca geer.

Ldterolog l metodu rezistivite l metodlar mn, daha ok gelitirilmi ileri lm metodu,dur. Laterolog'un amac Rezistivite logunun amalarnn aynsdr.
Lateroloun deerlendirilmesi; bu log umumiyetle Gamma Ray
loglaryla (GRL) beraber al nr
lmler al nrken Diagram n sol tarafndan GRL logu sa nda da
Laterolog izilir.
lmlerde kuyu apnn 16 zoll'a kadar olmas halinde herhangi
bir glk grlmez. Bu durumda katman kalnl= bir metreden de
az olmamas gerekir. lmlerde yksek direnli anhidrit ve kaya tuzu
etkili olabilir.
ekil 97, GRL, LL ve Mikro log kombinesini gstermektedir.
MKROLATEROLOG (MLL)
Laterologun odaklama zelli iyle mikrologun ksa elektrod arah birle tirilmesiyle Mikrolaterolog elde edilmi tir. Bu suretle hazne
kaya zellikleri hakk nda dier metodlardan daha ayrntl bilgi edinilebilir ( ekil 98, 99).
Olmlerin yrtlmesi daha nceki Mikrolog uygulamalar nda
olduu gibidir., Bilhassa tuzlu sondaj amurlarnun kullan ld kuyularda Mikrolateroglar al nr ve porozite tayinleri kantitatif olarak yap labilir. Bunun iin sondaj amurundan etkilenmeyen elektrik loglar (sonik log) porozite tayininde kullan lmaktadr.
137

L1 T.

GRL

L ATERO
t. o G

MIKRO LOG

L__
i< 1 L
_..
PETROLLIX:
K_UM _TAJ_ _:,., .:.3/ _ _ _

KIL
'

SULU ;::'..,. :
l< UM TA ! -.::

K L

...

ekil 97. GRL, Latero log ve Mikro loglann grn

Mikrolaterologun faydalanld yerler.


Tuzlu sondaj amurunun kullanld kayalarda porozitenin
tayininde
-

Katman kal nlklarmn hassas tayininde


Stratigrafik ve fasiyes incelemelerinde

Hazne kayadaki art k petrol doygunlu unun tayininde

SON K LOG

LMLER )

Katmanlarm dalga iletkenliklerinin bir lsdr. Yer kabu unu


olustuan katmanlar farkl dalga iletim h zna sahiptir. Dalga iletim
birimi t.. an f m (mikrosaniye /metre) olarak verilir.
138

K AYDEDICI

ELEKTRIK
AKI MI

1
1

rY

SONDA

ekil 98. Latero kg lm eman ve sondamn grn

Bu metod petrol jeolojisinde ok kullan lr ve nemli bir yeri vardr. Porozite lmlerinin Rezistivite loglar yardmyla yaplabileceini
fakat bunun sondaj amurundan etkilendi ini belirtmitik. Bu etki porozitenin azald oranda negativ ynde daha da kuvvetli olmaktad r.
Hatta sondaj amur mun kayann ne kadar derinliklerine s zmasyla da
etkilenmektedir. Kayalar dalga iletim zelliklerinden yararlanarak
yaplan porozite tayinlerinde sondaj amurunun etkileri ortadan kalkacaktr. Yani daha shhatli neticeler elde edilebilecektir.
Her bir kaya ve hatta gaz ve s vlar belirli bir dalga iletim k zna
sahiptirler. Bu dalga iletim h zlar younluk ve elastizite ile ba mldr
(Sonel, 1983).
Kayalarm veya s vlarm dalga iletim hzlarndaki bir de iiklik
younluk veya elastizitelerinde olan bir de iiklie iaret eder. Veya
139

QI ?

117b ,

MIKROLATERO LOG
Ohm.m

KIL TA I
MM

K I RE

TA I

KUMLU MAR
KUM
KI L

"T.
.

TA I
TA I

ekil 99. Mikrolaterologun grn

bu zellik kaya gzeneklerinin doldurulmas ndan kaynaklanabilir. Bu


gzenekleri dolduran gaz, petrol veya su olabilir. Bu nedenle de kayaca
zg dalga iletim h znda ve dolaysyla dalga iletim zaman nda deiiklikler meydana gelir.
Son zamanlarda h z lmlerinin yap lmas iin yeni bir sonda
gelitirilmitir. Bu sonda ile yap lan lmlerde meydana gelebilecek
hatalar veya yan etkiler minumuma indirilmi tir. Bu sonda Borehole
Compensated Sonda yani (BHC) dir, bu sonda da alt ve st tarafta herbir vericiye kar 4 alc bulunmaktadr. Herbir al c tarafndan alnan
farkl hzlar otomatik olarak de erlendirilir ve kuyuba nda kaydedilir.
Kayalarm h z lmleri porozite tayini yan nda iletim zamanlarnn tayininde de yard mc olur. letim zamanlar sismik amalar iinde
kullanlr
140

Sonik Log'un amact


Porozitenin tayini
Knklarn belirlenmesi
Hidrokarbonlu zonlarn belirlenmesi '
Sismik amalar iin dalga iletim zamanlar nn tespiti
Litolojik ve stratigrafik korelasyonlar n yaplmasnda
Whylli (1956) aadaki formle gre bu metodla porozitenin nas l
hesaplanabilece ini vermektedir.
At sv At matriks
At log At matriks
= Porozite
At log = Logda okunan zaman

At sv = gzenek s vsnn dalga iletim Zaman


At matriks = Matriksin dalga iletim zaman
Petrol ve suyun dalga iletim de erleri bilinmektedir. Gaz ile doldurulmu gzenekli kayacn dalga iletim zamann bulmak iin diizeltme'
katsaylar kullanlmas gerekir. E er gzeeksiz kayacn yani matriksin
dalga iletim zamann bulmakta glk ekiliyorsa bu tahmin edilebilir
veya laboratuvarda yap lan deneyler sonucu porozite zerinden hesaplanabilir.
Ayrca iyi pekimemi kayalardaki dalga iletim zamanlar nn
bulunmasnda da dzeltmeler yapmak lzumu vardr.
Gazla doldurulmu gzeneklerde ve kayac n atlakh olmas durumlarnda kayacn gstermesi gerekti i gerek hassasiyet azalabilir. Fakat
bu hatalar gidermek iinde yeni metodlar
ekil 100 bu metodla lmn yapl ve sonik log e rilerini gstermektedir.

141

Li r. SON K LOG
d, secirn
__
EY I.

._
o
,

ii]
..

4\
o -.
i
o

xci-

MAR NILI
K T.
EY L

.....

Z;
a
ekil 100. Sonik log klin emas

eitli kavalar n dalga iletim h z ve dalga iletim zamanlar aa da tabloda gsterilmi tir.

Kaya Cinsi
. Kumta
Kireta
Dolomit
Anhiclrit
J ibs
Kayatuzu
KilX
Su
Su % 10 Naci
Petrol
Gaz

142

Ortalama
Dalga hz
insan.

Ortalama
Iletim zaman
san /m

Ortalama
younluk
gr/cmy

5500
6500
7000
6100
5800
4600
4000-45000x
1500
1650
1300
400

182
155
145
165
172
215
218-245x
670
606
760
23

2.65
2.71
2.87
2.98
2.35
2.03
2.70-2.80
1.00
1.08
0.85
0.03

RADYOAKTV TE LMLERI
Bugn Radyoaktivite lmleri kuyu lm metodlar nn nemli
bir ksmn olu turur. Bu lmler her e it sondaj amurunun varl nda ve kuru kuyularda uygulanabilir ve etkilenmez. Radyoaktivite lmleri 2 ekilde yaplr.
Kayacn tabii Radyoaktivitesinin llmesi (Gamma mm
lm, GRL).
ndksiyona uratlm Radyoaktivitenin llmesi (Ntron
logu).
Kayalarn tabii Radyoaktivitesinin llmesi tehlikesiz ve az masrafl olmasna ra men yapay gamma nlaryla yaplan lmler pahal ,
tehlikeli ve zel korunma isteyen lmlerdir.
Gamma mm ve Ntron loglarnn lmleri beraberce ynitlr. eitli kayalardaki radyoaktivite de erleri kayan n her bir gram na
karlk gelen 10-12 gram radyum lm birimlerine gre sa a do ru
artar.
TABII RADYOAKTIVITENIN LLMES -GAMMA RAYLOGU (GRL)
Tabii gamma ismim' herbir kaya iin spesifik bir zelliktir. Bu zellik kayacn radyoaktiv element ihtivas nn bir lsdr. Radyoaktiv
zellie sahip olan elementler gamma Ismim verirler. Bunlar n banda
da Uranyum, Toryum, Radiyum ve Potasyum gelir.
Sedimanlar iinde de iik oranlarda bulunan radyoaktiv elementler
farkl derecede nm verirler ve bu mmn deeri zel aletler yard myla kaydedilir
Bu llen farkl derecedeki radyoaktiv zellikler kaya trlerinin
belirlenmesinde yard mc olurlar.
Kilta, Marn ve potasyum tuzlan durays z K 40 izotoplan ihtiva
ederler ve bu kayalarda radyoaktiv bir zellik sunarlar. Bu tip kayalar radyoaktiv zelli i olmyan veya ok az olan Kumta, Kireta,
Anhidrit ve Kayatuzundan ay rmak ok kolay olur.
O halde Gamma snmai lmleri genel olarak K 40 miktarn ve
kil ihiivasm gsterir.
143

Bu lmler yard myla bir hazne kayan n kil ihtiva edip etmedi i
de belirlenebilir.
Tabii radyoaktivitenin birimi ton ba na mikrorarn Radiyum e de eri olarak al nr veya API-birimine gre llr.
Gamma Ray Log'un amac :
-

Korelasyo alarm yaplmasnda

Kaya tiplerinin ay rmnda (Kilta ve potasyumlu tuzlar n


dierlerinden ayrmnda)
Hazne kaya iindeki kil miktar nn tahmininde
Logun deerlendirilmesi :
Kayalarn tabii radyoaktivite zellikleri kuyuya sark tlan bir
sonda yardmyla otomatik olarak kaydedicilerle belirlenir. Bilhassa
koruma borusu yerletirilmemi kuyularda uygulanr.
Gamma ismim erilerini kantitatif olarak de erlendirmek ihtiyac
olmyabilir. Ama kaya tiplerinin bilinmesi ise kantitativ de erlendirmeye lzurn yoktur. Kayalar n gerek Radyoaktivite de erlerinin
bulunabilmesi iin dzeltmelerin yaplmas kamlmazdr. Bu lmlerde kuyu ap ve amurun yo unluundan etkilenir. Burdan gelebilecek
hatalar dzeltmek iin ayr tablolar hazrlanmtr.
Gamma mm yardmyla bir hazne kayada kil miktar belirlenmi
se porozite lmlerinde bu kil miktarnn dikkate alnmas gerekir.
ekil 101 de lm CIMS1 ve GRL ile NL'lar grlmektedir.
NTRON LOGLT (YAPAY GAMMA RAY I INIMI) (NL)
Bu metodta, Radiyum-Berilyum veya Poloniyum-Berilyum Ntron kayna hzl ntranlar formasyon veya katman iine gnderir ve
Formasyondan da gamma nlar sahr. Bu salan gamma nlar
kaydediciler yardmyla tespit edilir Formasyon veya katman n ntronlarla bombalanarak elde edilen gamma nlar tabii gamma nlarndan daha kuvvetlidir. Olmlerin yrtlmesindeki sonda zerinde
kaydediciler aras nda 15-20 zoll aralk bulunur. Bu kaydedicilerde Ntron kaynamn stnde yer alrlar. Burda tabii gamma mmlara ntron bombalanmas nda oluturulan gamma mmlanyla beraberce l.144

GRL
KILL

KT

Lj T. NTRON
LOG

..~..

Ii411411

=l eur

',Imam

K1 L TA1

Ki L
NI IIIIII
I IMI IN

l<

I111"

e INI NI
MIII II

emme

na

i,

K _T.

9- - '
^..^J

III

am
'T

." 1. 1.
T"T

M AR N

ekil 101. GRL ve Ntron log lm emas

lr. Deerlendirilmesi kayatan al nan saniyede num says olarak


verilir.
Hidrojen, dier elementlerden daha ok ntron logu zerinde etkili
olur. Bunun kuvvetide birim hacimdeki hidrojen atomlar nn saysyla
artar.
Hidrojen: Petrol, gaz ve suyun bile imindedir. 0 halde bu logun
esas amac katman iindeki gzenekli seviyelerin tespiti ve gzeneklerdeki petrol ve gaz n da belirlenmesinde yardmc olur.
Logun izimi :
lmler esnasnda diyagram n sa tarafnda NL logu, sol tarafmda ise tabii gamma nlar kaydedilir
Bu metodla yaplacak gzeneklilik tayininde kil ieltisi olnuyan
kayalar alnabilir.
145

De erlendirme tablolar yard myla; kuyu ap , sondaj amuru,


sonda tipi, imentolanmadan do acak hatalar iin dzeltmeler yap lmaldr.
lmlerde kaya iine kadar sokulam yan bombalamalarda yksek poroziteli seviyelerde oldu u gibi dier gzeneklilik lm metodlaryla karla trmak suretiyle gaz ihtivas hakknda bilgi edinilehilir.
nk azalt lan Hidrojen atomlar miktarryla. ntron logu lmleri
ani bir gzeneklilik gsterir.
ekil 101 Ntron (NL) ve Gamma Ray (G RL) log lmleri ve l
emas grlmektedir.
l birimi, saniyede mm say s olarak al nr (CPS).
YO UNLUK LLERI (DENSITY-LOG, GAMMA-GAMMA
LOG)
Bu lmler kuyuya sark tlan bir Kobalt 60 kayna vastas yla
yaplr. Kobalt 60 tan yay lan gamma nlar kaya iine sokulur ve
kaya iinde gamma nlar elektronlarla arp arak bir enerjinin olu masna neden olurlar. Birim hacimdeki elektronlar n says kayacm
younluu ile doru orantldr. Yksek yo unluklu kayalarda gamma
nlar kaynak yaknnda absorbe edilir ve yukar da sayc tarafndan
kaydedilir Bu durumda zay f bir nm grlr. Az yo unluklu kayalarda durum yukardakinin aksinedir ve burda gamma i nn n kaydedieide gsterdi i de er yksektir veya e rinin sahn m artar.
Yo unluu bilinen ve gzeneksiz olan kayac n yo unluk deeri ile
llen yo unluk aras ndaki farktan o kayac n gzenek hacmi bulunabilir. Bu lmler tabii gamma nlarndan etkilenmez.
l birimi saniyede Ismim says olarak alnr (cps) veya gr /cm 3
cinsdelbr.

lmn yap l, :
Gamma n alcs kayaca n verici kayna n 16 zoll stne yerletirilmi. tir. Gerek al c ve gerekse n kayna kurun bir muhafaza
iindedir.
Bu donat mdan sonra kuyuya sark tlan sonda belirli bir h zla
a adan yukar ekilir ve lmler kuyuba nda otomatik kaydedici146

lerle log haline evrilir. Bu esnada kuyu ap nn durumuda kullanlan


role ka mnn sol tarafna kaydedilir.
Yo unlk olmnn Amac :
Younluun belirtilmesi, bununla da gzeneklilik de erinin
kartlmas .
Gaz ihtiva eden zonlar n belirlenmesi.
Kayacn gzeneklilii
DG - DB
DG - Dp

;25

formlyle hesaplanabilir.

Gzeneksiz olarak kayacm yo unlu u (bilinen bir de er)

DG

DB - Ollen toplam yo unluk


DF - Gzenek svsnn younluu
Shhatli bir de erlendirme iin kuyu ap , sondaj amuru ve amur
filtresinden do acak hatalar gidermek iin hazrlanm dzeltme tablolar mevcuttur.
ekil 102 de lmn emas ve yo unluk ile kuyu ap lmleri
grlmektedir.
Baz kayalarm yo unluklarna rnek verirsek,
Kayatuzu

- 2.15 gr/cm 3

Kumta

- 2.65

,9

Kireta

- 2.71

5,

Dolorait

- 2.87

Anhidrit

- 2.96

Petrol

- 0.85

,9

Gaz

- 0.03

5,

Kil

- 2.70-2.80 gr /cm 3 dr.

Kayalarn younluu ve dalga iletim zamanlar arasndaki ilikiden kaya tr hakknda bilgi sahibi olabiliriz nk kayac n younluu; dalga iletini ve dalga iletim zamann n linear bir fonksiyonudur.
Bu zellikten dolay bilinen matriks dalga hzndan kaya tipi bulunabilir.
147

K L TA I
KUM TASI

KT

K L TASI

ekil 102. Yo ulluk kiimil ve kuyu ap Wihn emas

-Ntron log lmlerinde bulunan gzeneklilik de iikliklerinden


ve yo unluk tayininden hazne kayac n gaz ihtivas belirlenebilir.
ekil 103 kayalarm yo unlu u ile dalga iletim zellikleri ara t'.
daki ilikiyi gstermektedir. Bu ili kilerden kaya tipleri belirlenebil nek.,
tedir.
NDKS YON LOGU ( ndksiyon Elektrik logu)
Sondalamalarda sondaj amuru yerine petrol esas al nrsa a lan
kuyularn bir indksiyon logu kartlr. Burda petroln sondaj amuru
yerine kullanlmas su temas da i ecek killerin hazne kayada mevcut
olmas nedeniyledir. Bu logun al nmasnda sondaja yerle tirilen bobinlerden indksiyon akm gnderilerek katmanlara enerji verilir ve katmanlarm direnci (Rezistivite) llr. Bylece olu turulan nbetle e
148

DALGA iLET M

ZA/v1AN

ekil 103. Yokunluk-Dalga iletim zellikleri aras ndaki iliki

magnetik alanlar sonda da mevcut al c bobin de bir ikinci! magnetik


alan meydana getirir. Verici bobindeki ak m sabit tutuldu unda, alc
bobindeki akm deiiklikleri kaydedilir. Bylece al c bobindeki de iimler katmanlann iletkenli i veya direnci ile do ru orant luhr. ndksiyon Log' mun birimi milli ohm (n ho) olarak verilir ve lmlerde Sploguyla beraber alnr.
Bugn uygulamalarda iletken fakat yksek direnli sondaj amurlar= kullanld kuyularda da yap labilmektedir.
Sondalamalarda kullan lan petrol iletken de ildir.
Bu lmn amac Rezistivite ve Latero loglarm n kullam amalarnun ayndr. Bu nedenle ilk amac kayacn gerek direncini bulmakt r (Rt).
149

lmlerde diyagram n sa tarafnda Rezistivite lm ve iletkenlik ( ndksiyon logu) zelli i bunlarn solunda ise Sp-e risi yer al r
( ekil 104).
r

rroio n

SP L 0 G U
-

4-

..

.
.

. ,

REZ STiVITE INDKSIYON


LOGO mho
ohm

.-..

ekil 104. ndksiyon-SP ve Rezistivite loglar

SICAKLIK LOGU
Alan kuyulardaki s cakln belirlenmesi amac na ynelik olan
bu lmler, kuyuya sarktlan bir elktrot yard myla yaplr. Elektrot
20" uzunlukta pltin bir tele sahiptir bu tel yard myla kuyu iindeki
alukann scakl abucak kazanlr. Kuyu akkannn scaklndaki
deiimler Rezistansta fark edilir ve kayda geer. Bu lmde yaln z
kuyu akkamn scakl kaydedilir o u anomaliler kuyudaki amur
dolam durduktan 24-36 saat sonra kendini gsterir. Sondaj ak kannn soumas ve suimas geilen katmanlarm s caklk iletme zelliklerine
ve kuyu apna baldr.
Scaklk lmleri; Katmanlardan kuyuya giren gaz n giri yerinin
belirlenmesinde, formasyon veya katmanlardan kuyuya s zan formas150

yon suyunun ve amur kayb olan dzeylerin bulunmasnda ve sondaj


amurmun s .kaybnn belirlenmesinde yard mc olur.
Oletler knyun m dibinden yzeye do ru devaml olarak, kaliper
(kuyu ap) lmleriyle beraber olarak yrtlr.
Kuyulardaki lnlerin shhatli olarak de erlendirilmesinde formasyon scaklklarmn bilinmesine ihtiya vard r.
ekil 105 te byle bir lm sistemi grlmektedir.

KAL PER

111.1111811181.1"
1K
AY A C iM E N T O ---

D1/4-2-

tl

TEMPER ATUR
60
80

in

1
I

ekil 105. Scaklk lmleri ve lm emas

KALPER LOGU (KUYU API LO U)


Bu log, kuyu ap nn devaml bir lsn gsterir. Bu lmler
kuyuya sarktlan 4 konu bir alet yard myla yaplr. Kollar lastikli olup
yaylar yardmyla hareket eder. Yaylar n hareketi ve ie do ru yaptklar basn deerleri kuyu ap nn durumuna gre de iir ve bu deiimler otomatik olarak kayda geer.
151

Kaliper lmlerinin yararlar :


imentolanacak kuyuya gidecek imento miktar nn bulunmasnda
Kuyu duvarnda olu an imento kahnl nn bulunmasnda (Bu
gzeneklilik lnderinde -etkili olmaktad r.
Bu nedenle kaliper lmleri pratikte s k olarak porozite lmleriyle beraber yrtlr.
D PMETER (E M) LMLERI
Katmanlarm e imlerini belirlemek amacyla yaplan bir lmdr.
Bu lm kuyuya sarktlan ve aralar nda 120C'lik adar bulunan 3
mikrolog yardmyla yaplr. Son zamanlarda ise 4'l metod geli tirilmitir. Bu kuyuya sark tlan alet yard myla katmanlarm e im derecesi
ve yn doru olarak saptanabilir.
Dipmeter veriler birok problemin halledilmesinde yard mc olur.
Bunlardan:
-

Katmanlarm e in derecesi ve ynnde

Faydalanmalarn belirlenmesinde

Dikordanslarm belirlenmesinde
Sediraanter yap larn tespitinde
-

Tektonik geli imlerin belirlenmesinde

Korelasyon yaplnda

Byk kavramlar yan nda, kk dalgalanmalarm tespitinde.


Grld gibi katmanlarm e im lmleri jeolojide nemli bir
yer almaktadr. Bu katmanlarm hangi ynde ve ne miktar bir a yla
eildikleri bilhassa petrol arama sondajlar ve jeolojik deerlendirmelerde ok nemlidir. Bu nedenle ynl karot numunelerinin al mda yaplmaktadr. Fakat bu rnek yaln z kk bir aral gsterebilir. te bu
nedenle bilhassa son zamanlarda bir kuyuda devaml olarak, e im lebilecek bir metodta 3 veya 4 elektrot mevcuttur. Kuyuya sarktlan
clektrotlar katman yzeylerini geerken e im miktar ve ynne gre
etkilenir ve bu. deerler otomatik olarak kaydedilir Bu izilen grafikler
deerlendirilerek e im .yn ve de eri bulunur.
Eim lmlerine rnek olarak ekil 106, 107, 108, 109, 110, 111,
1.12, 113, 114, 115, 116, 117 ve 118 yenilebilir.
152

1.e. " Ml

44.

fr .k

10116110445

scAw4 ^tok .

Ith

'Atla^

A p

"s . 0441'S

~U KAL P

4, MD tAr z.N
E LE < rota pAD
GAS , NCI

d w YAt
i

Ar ~AY '

taierv .sitram;

TABAKA

Ave

oRELASro,, 4, L 8

t>ilz

ekil 106. Diplog Aletinin mekanik ve elektrik iliskisini gsterir ema

SONDALAMA SRES LOGU


SOndalanialarda birim derinli in kazdabilmesi iin gerekli zaman
sondalama sresi olarak al nr. Bu sondalama sresi veya sondaj h z
kayacm litolojisine ve dolay slyle pekime derecesine s k skya baldr. Sondalama sresindeki de iiklik litolojik bir deiiklii gsterir.
Kuyu banda .dUran Jeolog numunenin de iikliini grd an sondalama sresininde deiebilece ini anlar. Veya sondalama sresindeki bir
deiiklii grdnde litolojinin deitii derinlii syleyebilir. Bu tr
kiyu loglar elektrik loglaruu denetlemede kullan lr ( ekil 119).

153

C.s ra t Kolu Ac t:

Kas t

- - .-

J/ '',/ 1 //A

r -- : ---....-:

1:

'

-.-

;1 1

,,,,

ii '

%1

'I:- .

,X.

i
'

:'
,
,

...

,,

...: 8, ,

- - -

.-

"" : : .

...

,s -: ,

i'

l jj 1
1

ii

k t, ' , ... .

k \ l k,

'

.I

,
..-

. . .

1 ,, ,I ,. .

4:
/1 \ kl k -

ekil 107. Antiklinal, Tepeden alm bir anti ;. inal, tepeden a Intas' e im miktar mn ok
d k olmasnn nedenidir.

S.P. Egr a

Kas t

Gerek Eg a A s
so. 6
o'

II

ti'
.k.....,....................._

'

.
,
.
...

ekil 108. Asimetrik antiltlinal E ln miktar m tiklinalin- t epe dzlemine kadar azalmaktasonra art naktad r. Sondaj, formasyonun tabaka dzlemini -paralel kestii durumda dikeye
yaklanakt.t lt,

154

5.P. L{p-R]

iffet

% ,/,

.:
/// /
/ 7, //i %-.; .: , /7/

. - I,/ // /ii i .
/ /, '// /
// i
. .. / /i

,- : /
..- / / // ,',';'/ -- - - :

-. iii ,i/- - - -

",//,',,' %,"/ i /i i,".. - ..",i , /,,, /. : - ." . / //,','

I ,
,, / a ,

.
/i i/ / .'
/ , / S _. - -/'/ /.,/ .. . : ./ / ,'
/

-' / 7 ///,,,
7 ". "//
/ ,/
7///
ii
//'i
. . -,,,, /./ / ,: . .: . , . ////// / /

Ac s

ekil 109. Normal fay, Fay dzlemi ile formasyonun e imi ayn ynde, ve fay dzleminde
sikklemne var.

S.P. tric

ekil 110. Normal Fay


Fay dzlemi ile formasyonlarm e imleri ters ynde

155

ekil 111. Bindirme Fay : Bindirme fay tabaka dzleminin her iki taraf ndaki bozulma tespit
edilir. Benzer ekil yatk veya ters dnm kysndan da elde edilebilir. Do ru yorum blgesel
jeolojik yapnn incelenmesiyle anla lr.

num!
imam
umm
usznin
mat

UMM
NUM
MUM
Num
11111111 I

ISIM
LTilkin iiii-optoripi
Wii
01#411111
010
glilli
L...o
ww---001,11
illin
g.

110

,0551 1 0
10.

0"
dp
ikili
LIONO wilkija

-,
00 'ogrolw"-

V,

i
,:.,
,,

/2, ;," f /fil


t

, ,,i .,,
,,
,-

1 I

,
,,

,,,-

[,( , i f

!,
,

,,\

z. ,..

, ki \ \ S

\ :',.,,,,,
s,

\
\

' \s.

1-. \.
,

"'

,, . s7,"

, `4,

"

...'

ekil 112: Bindirme Fay

Bindirme fay ile d en blokta srklenme ve ok az bozulma veya bozulmam fay dzleminin
stndeki tabakalar.

156

S.P. E r al

ekil 113. Diskonformite


ErozyOn yzeyi diplog taraf ndan belirienememektedir. nki e im yn ve miktarnda bir
deime anlamtr.

Gerek E i.m S si

Ituit

S.F. E r s

'

lo

i i

;5/

..
'

Affy
fr,":;.
ro A, ,

41/ %' 5 //, ',' '

//

- ,
/,"
,
Ii - 1
i,
' ,i i , ..,,,,, 05- ;i i
/

f k.1.rA,i,
A. -,," / i
1 , w-0A%,

'1 111,11 ,1 1

te s.

fi i

i /J

ii ,

ekil 114. Asal uyumsuzluk


Diplog e im asndaki de imeden fay lalanarak a sal uyumsuzlu u tespit eder.

157

Klas

, t

Wh,

' ' , ' 1 , , ,.

';

,1 , 1
H' 0
1, !I l I1
,1 I I

13 1 1 1 1' ,

\\

\\\

\
\

,;

\'''N': s
..\ 1 , 1

\\\\

\,,"\,,,,,4,
\ \ , \ .. "\

,.,

\\

\&

\ \s
\\ \

\ \

\ '

\\

k ks

N Nj',

ekil 115. Tabuler apraz tabakalan na


Istiflerin egimlerinin oku ayn ynde fakat farkl a l thrlar.

Garcek E m AFlp

ekil 116. Kama eklinde apraz tabakalanma


Bunlar rzgar depozitlerinin karakteristik zellikleridir.

158

C,roc Eiii A s

S.P. 6rie

ir k

ekil 117. Kanal kumlarr


ideal bir kanal kumu grlmektedir. Pek ok kanal diplog dan kolayl kla yorumlanabilir. Belirgin zellik, de: ilik artt ka egim de artar, ana itayaya girince ani olarak egim azal r.

jCe +

Gsrcek Ezim Actel

,; ' ;;:-4,-111111111

of

, ;

,.
, ', ar..

rip44
ii
4,...,
,,:\,\ ,\,1:,,
10,,1"I,,,,I, //1,. /iii
iii/av
.,:, ,,, ,, i, ,, 1 , it,.
tiIr,
i.,
,, ,, ,,,, d ip

Ekr s.,

ekil 118. Kalker resifi


resif arkasadaki fasiyesler olduk

karma kt r.

159

75

sp

25

Ip

[-;
>fit

SONDALAMA
HIZI m ' saat

KES N KLOR

2p
li000

\1

L,

los

eew irmee
aelaiew
a

.1.

loo

Al k. 1150
Ileellr
ii
Ne GAZ
a=
II
MM
MI . 11 1200 EMARESI
INZINIIIIIIMNIN
11111111111ffill

ekil. 119. Sondalama sresi logu

160

BLM XI
YERALTI JEOLOJ S

Jeolojik bilgiler iki ekilde elde edilebilir.


a) Yeralt jeolojisi (Subsurface geology)
b) Yer st jeolojisi (Surface geology)
Yeralt jeolojisinin esas konusunu yer kabu unun iindeki stratigrafik, yap sal ve ekonomik kymetlerin de erlendirmesi te kil eder.
Byle bir de erlendirmenin yap labilmesi iin de jeologun yerstnde elde etti i bilgileri yer alt nda uygulayabilmesi daha sonradan yeraltn renmek amacyla alan kuyulardan ve jeofiziksel lmlerden
yararlanmas gerekir. Yeralt yerstnn aksine boyutlu ve daha karmak bir durum arzeder bu karma kl yer stnden elde etti i bilgiler, kuyu verileri ve jeofiziksel lmlerle halletmesi gerekir. Bu jeolojik problemlerin halledilmesinde boyutlu olarak d nmek ve ona
gre gerekenin yap lmas zorunludur.
Bir yeralt jeolo unun u bilgilerle donatlm olmas gerekir.
1. Temel jeoloji yaplar iyi tanmak
2. eitli kaya tiplerini iyi bilmek
3. Jeolojik olaylar boyutlu grebilmek
4. Problemlerin ekonomik ynlerini kavramak.
Jeolojik, stratigrafik ve yap sal problemleri zebilmek iin kayalar de erlendirmek ve aralar ndaki ili kileri iyi anlamas gerekir. Bilhassa jeofizik metodlar yla elde edilen loglar deerlendirebilmek iin
bunlarn ait olduklar kayalarm litolojisini iyice tanmak arttr.
161

Yeralt jeolojisi 1925 ylndan beri petrol endstrisinde kullamlma a


balanm tr. Bugn yeralt jeolojisiuden tam anlam yla yaralamnadan
modern yollarla petrol aramaedg ,:mda bilhassa eski senelerde daima yap sal kapanlarda kuyular a lmas ynnde gidilmi tir. Bu yntem hatal
olmamakla beraber ok eksiktir. Bugnk petrol aramac l ok ynl
ve kombineli bir al may gerektirmektedir. Bunun byle yap lamas yla
zamandan kazanmak ve liizumsuz masraflar n nne geildi i gibi
ekonomik miktarda petrol bulma ihtimali de artar.
Ekonomik miktarda petrol bulunmas yap lacak al malarn hassasiyetine ve uygulanan metodiarm yeterli derecede tatbik edilip edilmedi ine ba l d r. Yeralt ve yeriist jeolojisi ne kadar dikkatli ve do ru
bir ekilde yan hrsa petrole isabet etme oram o derece yksek olur. Gerek yeralt ve gerekse yeriistii numunelerinin petrografik, palontolojik
stratigrafik, jeo imik, jeofiziik ve yap sal ynden analiz edilmesi gerekir.
Bu ilemler ise ilgili uzman ara t rmac lar taraf ndan yrtl . Bu incelemelerin yap lmas yla birlikte a a daki hu.suslarda ayni hassasiyet
ve titizlikle yap lp bir karara ba lan r. Bunlar; blgesel korelasyoular,
kaya istiflerinin s nfland rlnas , yap sal, izopak, fasiyes ve palontoloji
haritalarn u dzenlenmesi, fauna ve flora zonlarm n tespiti, fasiyes
deiikliklerinin belirlenmesi, petrol ve gaz ta yan zonlar n yatay ve
d ey do rultuda geli hallerinin gzden geirilmesi, blgede petrol
ana kayas zellii ta yabilecek formasyonlarm yar olup olmad
nlmeli ve nihayet her tabaka= do rultu ve e iminin gznne al nmas ve yap sn n geliimi izah edilmelidir.
Grld gibi petrol aramas ve mutlu bir sonuca var labilmesi
iin geni kapsaml ve de iik bilgilerin bir araya gelmesi gerekir. Ayr ca
buna birde laboratuvar analizleri ilave edilecek olursa konunun nemi
daha iyi anla lm olur.
Elde edilen bilgilerle a a daki nemli hususlara bir a klk kazandrlm olur.
1. Petrollii yap n n sn fland rlmas
2. Fay sisteminin iyi tannmas ve petrollii zonlarla olan ili kisi
3. Diskordanslarm yeri ve de eri
4. .Fasiyes de iimleri, ineelip kalmla, malar, kamalanmalar. inereekler.
162

5. Jeofizik bilgilerin de erlendirilmesi


6. Hidrokarbo alarn kayna , g ve birikmesi
Ayrca yeriist ve yeralt jeolojisi yardmyla elde edilen bilgilerin,
Mhendislik jeolojisi, su ve maden aramalarmda ve a adaki hususlarda da yard mc olaca phesizdir.
1Bina, kpr, baraj in aat ve tnel amalar nda
2 Maden yataklarnn kefinde
3Yeryz direnaj sistemlerinin geli tirilmesinde
4 Yeralt suyunun tayini ve tespitinde
5 Toprak eitlerinin de erlendirilmesinde
Petrol aramalar ve iletmesinde eitli grevleri olan yeralt jeologunun bir taraftan petrol mhendisi di er taraftan idare ile yak n ili kisi vardr.

Yeralt Jeologu

dare

Petrol Mhendisi

Stratigrafi
Palentoloji
Yapsal jeoloji
Mineraloji
Sedimantoloji
Petrolojisi
Petrografi

Ynl sondaj
Asitlerne
imentolama
Formasyon testi
Elektron mikroskobu
Elektrik logu
Radioaktif log
Termal log
Kaliper logu
Mikrolog
Delme zaman logu
X-iin analizi
Karot analizi
amur analizi

Kimya
Fizik
Matematik
Termodinamik
Sv ve gaz etd
Mekanik
Rezervuar incelemeleri
Mukavemet

Yukar da grld gibi yeralt jeologu petrol mhendisi ve idarenin donaltlmas gereken bilgilerden haberdar olmal dr.
Petrol jeolo u bilgilerini yava yava alan kuyulardan derler.
Her alan kuyu nce alan kuyularla kombineli olarak de erlendirilir.
Bylece blge veya havza hakk nda bilgiler artar. Kuyu ama maliyetinin yksek olmas dolaysyla alm her bir kuyu byk bir dikkatle
incelenmesi gerekir.
Petrol aramalar nda nemli olan bilgiler ve bu bilgilerin bulunmas yntemleri a ada belirtilmi tir.
163

Aranan Bilgi
Formasyon snrlar
Korelasyonlar
Litoloji
Formasyon ya
Formasyon s nrlarnn
ykseltisi
Gzeneklilik
Geirimlilik
Akkan basn
Formasyon s cakl
Diskordanslar

Bulma Yntemi
Kuyu numuneleri, karotlar, elektrik loglar , jeofiziksel lmler,
sondalama sresi, radyoaktivite logu, kaliper logu.
Kuyu mu-anneleri, karotlar, elektrik logien, sondalama sresi,
kaliper logu.
Karot ve k rnt rneklerinin paleontolojik tayini
Yerst ykseltisinden veya kule zemininden ba lamak suretiyle
derinlikleri kartlabilir.
Karot ve knnt rneklerinin laboratuvar analizleri, sonik log v.b.
Karot ve kuyu kesintilerinin laboratuvar analizleri, elektrik pilotu, retim denemeleri ve sondaj testleriyle.
Basn bombas
Kuyuya kendi kaydeden bir termometre sark tlmasyla
Karot ve krnt rnekleri, paleontoloji kesitleri, taban ak llar,
krmz renkli sedimanlar, rme belirtisi, stratigrafik eksiklik.

Tabakalarn dorultu ve e imi Eim lerler ve ynl numuneler


yardmyla
Ayrca jeofiziksel lm ve metodlarla katmanlar n sismik dalga
iletim zellikleri ve ma netik zellikleri v.b. tayin edilebilir.
KUYU JEOLOGUNUN GREVLERI:
Kuyularm almas esnasnda kuyunun ba nda bir jeolog grevlidir. Bu jeolog kuyu ile ilgili problemler ve evre jeolojisi hakk nda bilgi
toplamakla sorumludur. Jeolog a lan bu kuyunun bandan sonuna kadar yannda kalnr. Jeolog sondaj n yaplmas esnasnda grdklerini ve
karlalan glkleri annda rapor haline getirmek mecburiyetindedir.
Kuyu o blgede ilk defa a hyorsa elde emevcut verilerin k stl olmas
nedeniyle jeolog daha tedbirli davranmak mevcburiyetindedir.
Bir arama kuyusunda jeologun yapaca ileri ksaca zetliyelim.
1. Kuyu numunelerinin al nmas , hazrlanmas ve laboratuvara
gnderilmesi:
Kuyuda delme ilemi devam ederken kan krntlar eldeki mevcut
bilgiye ve iin nemine gre belirli aralklarla numune al nr. Bu knrtlar sondaj amurunun dola m esnasnda gelir ve elekler zerinde birikir. te o esnada belirli aral klarla bu nunumeler alnr. Numunelerin
geldii derinliin bugn iin otomatik aletler yard myla belirlenmesi
ok kolaydr.
amurlu halde gelen numune derhal ltraviyole lamba ile kontrol
edilir. Burda ama numunenin petroll olup olmad n anlamaktr. Da164

ha sonra kuyu jeologu bu amurlu numuneyi y kar ve kaya tiplerini


tayin eder. Bunun iin kuyu ba nda kk bir laboratuvar mevcuttur. Incelenmesi yap lan numuneler kurutulduktan sonra kk kutulara konarak isimlendirilir ve merkez laboratuvarlar na gnderilir. Bu
numuneler orda daha ayr ntl incelemelere tabi tutulur.
2 Gnlk kuyu loglarm n hazrlanmas : kuyu jeolo u kuyunun
banda balang tan sona kadar numuneleri inceler ve bir kg zerine
izer, bu i lemler gnlk olarak yap lr ve bir kopyas da merkeze gnderilir. Bu gnlk log zerine de a adaki bilgiler ilave edilmelidir. Karot numunelerine ait kesitler, formasyon testi yap lan yerler, sondajm
sapt yerler, elektrik 'a larnn alnd yerler, sondaj n arzaland
derinlikler, petrol ve gaz emarelerine rastlan ld yerler muntazam bir
ekilde kaydedilir Gaz emarelerinin belirlenmesi kuyuya ba l otomatik
gaz aletleri yardmyla yaplr.
3 Karot alma, Formasyon testi ve log kartlmas iin tavsiyede
bulunmak: Karot alma i lemleri daima pahal ve zaman ister. Bu nedenle karot alma yerlerin ok iyi belirlenmesi gerekir ve amac nn da
bilinmesinde fayda vard r. Karot numuneleri formasyonu en iyi karakterize eder ve onlardan e itli analizler yap labilen numunelerdir. Bu
nedenle de nemlidir. Karot ktktan sonra jeolog taraf ndan i aretlenir
ve kasalara konur. Kendisi gerekli bilgiyi ald kltan sonra merkeze gnderir. Karot alma i lemide gizli yap lr. E er bu numuneden hidrokarbon analizleri yap lmas dnlyorsa zel kaplara al nmas gerekir.
4 Petrol ve gaz emarelerinin de erlendirilmesi: Arama kuyularmda petrol ve gaza rastlandd nda bunu de erlendirmek gerekir. Kuyu
jeolou kendi yapabilece ini yaptktan sonra numuneleri merkeze gnderir. Orda daha ayr ntl analizler yap lr.
5 Formasyon testlerinin yap lmasna itirak eder: Formasyon
testlerinin yaplmasnda kuyu jeolo u etkin rol oynar. Onun bilgilerinden yararlanmak gerekir.
6 Civar blgelerde yap lan sondajlar izlemek; blge hakknda
ayrntl bilgi edinmek ve dolaysyla hedefe daha s hhatli varabilmek iin
evre hakknda gerekli bilgiyi toplamas ve de erlendirmesi gerekir.
zellikle yabanc irketlere ait bilgileri do ru olarak almak gerekir.
Yamltan bilgileri almama a dikkat etmesi gerekir.
7 Sondaj yeri tespitinde yard mc olmak: O blgede al an jeologun blge hakknda ayrntl bilgisi vardr. Amaca uygun olarak daha
sonraki sondajlarn yerle tirilmesinde etkin rol oynar.
165

Topografik koullar ve petrol mhendisinin gr leri de dikkate alnmal fakat son sz jeologun olmal d r.
8 Sondaj iin glk kartabilecek katmanlar " nceden tahmini: Arama yaplan blgede ve derinlikte kesilebilecek formasyonlar ve
katman ci.nsleri jeolog ve jeofiziki taraf ndan tahmin edilmeli ve bir
plan hazrlanmaldr. Bu n hazrln sondre de verilmesi gerekir. Delinecek seriler iinde, sert ve yumu ak katmanlar, su ka racak formasyonlar jeolog tarafndan bilinmeli ve sondre bilgi verilmelidir. Sondiir
de ona gre matkap kullanmal ve sondaj amuruna dikkat etmelidir.
9. amurun tuzluluk derecesini ve su kay plarn tespit etmek; Bu
grev aslnda sondaj mhendisinin iidir. Kaya ve formasyonlarm litolojik zellikleri ve kayalar n atlakl ve kovuklu olulan sondaj amurunun zelliklerinin dei mesine neden olur. Bu zelliklerin tespiti ve db.zeltilmesinde jeolog da ilgilenmelidir. Bu sureti. geilen katmanlar hakknda da daha ayrntl bilgi edinir ve sondre de bilgi verir.
10Yaplacak sondaj ilerlemlerini zet rapor halinde sunmak:
Kuyu banda jeolog gerek kuyusu ve gerekse evre hakk nda.toplad bilgileri rapor haline getirerek merkeze iletir. Bu raporlar zaman nda
ulatrdrsa daha sonraki planlar iin nemli ip ular verilebilir ve programlamada ona gre yap lr ve programlamada de iiklik yaplabilir.
11Petrol Mhendisi ve laboratuvarla devaml temas halinde bulunmak: Sk bir ibirlii ile ayrntl ve shhatli bir bilgi edinilebilir.
Bu nedenle verilecek kararlarda ilgili yerlerin gr leri alnmaldr. Bilhassa kuyu numunelerinin de erlendirildii laboratuvarla sk bir iliki
iinde, olmaldr.
YERALTI JEOLOJISI LABORATUVAR METODLARI
Bu blmde daha ziyade petrol jeolojisinde yararl olan laboratuvar analizlerine ver verilecektir. Bu analizlerin tmn bir laboratuvarda yapma inakamda olmayabilir. nk baz aletler ok pahal dr.
Bu tr analizlerde ilgili laboratuvarlarda yapt rlmandr. Bu yaplacak
analizleri yle sralayabiliriz;
1 Kuyu numunelerinin tayini ve zelliklerinin bulunmas :

Bu incelemeler binokler ve optik mikroskop ile gerekti inde ince


kesitlerle yaplr. Bu numunelerin tayininde bir s ra takip edilmelidir.
Bu sra ise;
166

a. Ta tipinin tespiti
b. Renk
e . Ta n yap s ve gzeneklilii
d. inentonun tayini
e. Tali minerallerin tayini
f. Fosiller
h. HC emareleri. Bu e itli organik ziiciiler (CC1 4, kloroform v.d.)
ve ltroviyole lamba ile denenebilir.
Ayr ntl analizler iin ise organik kimyasal analizler yapt rdr.
2- Detritik minerallerin tayini:
Kuyu karot ve k rnt numunelerinin petrografik, mineralojik analizlerinin yap lmasna detritik minerallerin tayini denilmektedir. Bu
analizler makroskopik ve mikroskopik olarak yap labilir. Bunlara ilave
olarakta basit kimyasal analizler ve testler yap lr.
Bu analizlerin sistemli bir ekilde ve de iik metodlarn kullanlmasyla yaplmas nda fayda vard r. nk bir metod her zaman iyi bir
netice vermeyebilir. Bu analizlerin kesafeti gz nne al nan hedefin
nemine gre de iir. Bu analiz sonular petrol jeolojisi ynnden ok
olumlu sonular verdi i gibi, stratifgrafik ve sedimantolojik yorumlar
ynnden de nemli sonular verebilir. Bu nedenlerle de ayr ntl ve dikkatli bir ekilde yrtlmesinde fayda vard r. Fakat krnt ve karot numunelerinden yap lan bu analizler zaman alc ve can s kcda olabilir.
Bilhassa krnt numunelerinin analizleri kuyu loglar kontrolnde yap lmas halinde bir nem arzeder. Bilindi i gibi kuyularda kuyu a lmas
esnasnda sondaj amurunun etkisiyle kuyu darlarndan y kntlar d er. Bu ana lizlerde y kntlar ancak kuyu loglar yard myla ay klayabiliriz (Sonel, 1983).
Sondajlarla elde edilen numunelerde e itlidir.
a) Kuyu karotlar shhatli neticeler verir.
b) Rotari sistemle a lan kuyulardan alnan krnt numuneleri,
burda ykntlarn ok olu u varlacak sonular n nemini azaltr. Fakat kuyu loglaryla kombineli alma hatalar asgariye indirir.
c) Darbeli sondajlardan elde edilen k rnt numunleri, olduka
iyi neticeler verir ve k rmtlar da azd r.
167

Bu karot ve knut numunelerinden bilhassa kuyu logla:n kontrolnde yap lacak analizleri yle sralayabiliriz. Bunlar gerek binokler
mikroskop ve gerekse optik mikroskop yard myla yaplr. Tabiki optik
mikroskop analizleri iin karot ve k rnt numunelerinden ince kesitler
yaptrmak gerekir. Yaplacak analizleri yle sralayabilir.
1. Kimyasal de iimler
2. Petrografik bulgular (Kantitatif)
3. Taneboyu analizleri
4. Boy-lanma
5. Yuvarlaklk
6. Taneler aras dokan.ak tr
7. Kumtalan. ve kiretalarnda de iim zellikleri ve de iim
mineralleri.
8. Porozite tipleri
9. Fosil ierii
10. Birinci! sedimanter yap lar
11. HC emareleri
12. Kulun ve karot numunelerinin makroskopik zellikleri
3 Ar mineral analizleri:
Bildiimiz gibi ar mineraller farkh yo unluk (zgl a rlk)'lara
sahiptirler. Farkl younluktaki svla.nn kullanlmasyla bu farkl zgl
arlktaki mineraller aynlabilir. Bu da zaman ve para isteyen bir analizdir.
Ayrlan ar minerallerden ince kesitler yapt nlarak her bir mineral
optik ve minerolojik zelliklerine gre tayin edilebilir. Bu analizler bize
kayaem kayna hakknda bilgi verebilifir. Bu ekilde beslenme alan n
tayin etmi oluruz.
4. Erimeyen Kalnt Analizleri:
Asitlerle (HCL, H2SO 4) muameleye tabi tuttuktan sonra geride
kalan artiga verilen analiz e itidir. Bu tr analiz her e it nmuneye
uygulanabilir ve iyi sonularda alinabilir. Erimiyen art klar iinde, kil,
pirit, jips, anhidrit, glokoni vs. ile kuvars, e itli silisli maddeler ve al168

minyumlu maddeler bulunur. Bu analizler sayesinde elde edilen nemli


bir mineral yardmyla korelasyon yapmak mmkndr.
Bu analizlerde % 10 % 50 lik asitler kullan labilir. Uygulama esnasnda deneyin 'sunmas reaksiyonu hzlandrr. Biz sedimantoloji laboratuvarm zda bunu Residuel analiz olarak isimlendirerek uygulamaktayz. Bilhassa kalkerli sedimanlara uygulan r. Bu analiz sonucu
iyi bir korelasyon arac olarak kullanlabilir.
5- Renk analizleri:
Bu tr analizler e itli svlar yardmyla parlatltn ta yzeyi
veya ince kesitlerde yap labilir. Bilhassa karbonatl kayalar oluturan
mineraller ve feldspat e itleri iin gelitirilmi svlar mevcuttur. Bu
svlar yardmyla kaya bnyesindeki mineral e idi ve kesafeti tayin
edilebilir. Bu analiz sonular da korelasyon faktr olarak kullan labilir. Kabolt nitrat solisyonu kalsit ile arogoniti ay rr.
Bu svmn aragonit zerinde 20 dakikada a k pembe menek e
renginde, kalsit zerinde ise ancak saatler sonra etkisi vard r. Bakr nitrat zeltisi, kalsit zerinde stma ile yeil bir renk verirken bu zelti
dolomit zerinde etki etmez.
6 Su Analizi:
Sondaj yap lan blgelerde veya petrol ve gaz retilen alanlarda kan sularn analizi ve korelasyonu ile petrol endstrisine byk yazarlar
salam olur.
Kapanlar iinde birikmi olan petrolle beraber bir miktarda su bubulunur. Bilhassa yo unluk fark ile su / petrol / gaz s ralamm oluur.
Bu sular tuzlu olup yzey sular ndan farkldr. Su eitlerinin saptanmas ve korelasyonu bizim incelemelerimizde ok yararl olacaktr. Bil
hassa daha sonra a lacak kuyularda ayn tip sulara eri ebilecek derinlikler tahmin edilir.
Tabii formasyon sular nn snflandrlmas, C. Palmer'e gre yledir.
1Primer olarak tozlu sular
2 Sonradan tuzlanm sular
3- Primer lolarak alkali sular
4- Sonradan alkalile mi sular
169

Tuzluluk su bnyesinde bulunan slfat, klorr, karbonat, ve bikar


bonat konsantrasyonlanyla belirlenir.
7- X- ve Differansiyel Termik Analizler:
Bu analizler gerek mi.nerallere ve gerekse kil minerallerine uygulanabilir. Bilhassa kil mineralleri ok iyi kantitatif neticeler verir. Bunlar n
yaplmas masrafldr ve yorumlanmas ihtisas' gerektirir. Bu tr analizler iin gelitirilmi modern cihazlar mevcuttur. Kil minerallefinin tayini petrol jeolojisi iin zel bir nem ta r. Kil mineralleri, kelme ortamlar nn belirlenmesi ve organik maddenin olgunluk derecesinin bulun nasnda yardmc olur. Ayrca montmorillonit grubuna ait bentonitte sondaj amuru olarak kullan lr.
Ayrca kil minerallerinin korelasyon arac olarak kullamlabiliece i
de a ikardr.

8- Floro-Analizi:
Ik enerjisi etkisinde kalan cisimler 2 e it k yayarlar. Bunlardan birincisi Floresans di eri ise fosforesans'd r. Fosforesans k yayan
cisimler k kayna etkisi ortadan kalkt ktan sonra k vermee devam
ederler.
Petroln floresans zelli i de ok eskiden beri bilinmektedir. Yzeye kartlan ham. petrol k etkisi altnda yeilimsi bir renk verir. E er
k iinden geerse renk krmzms olur. Bu renklerde biraz de iiklikler
grlebilir. Fakat ayn blgenin petrolleri ayn renkleri gsterir.
ltraviyole nlar karanlk bir odada bu numuneler zerine kullanlabilir. Fakat numunenin organik zclerle analiz edilmesi gerekir.
Bu yolla numuneler iinde petrol olup olmad anlalr.
Arazide uygulanan di er bir netodta; numune k rlr toz haline getirildikten sonra bir tp iine al nr ve zerine kloroform veya karbon
tetra klorr (CCl. 4) ilave edilir E er numunede petrol veya petrol art
varsa, organik zcler vas tasyla zlr ve koyu siyah bir renk verir.
Laboratuvarlarda, kaya iinde bulunan petrol soksolet cihaz yardmyla dam thr ve elde edilen rn organik kimyasal analizlere tabi tutulur. Bu yolla da numune iindeki petrol miktar bulunabilir.
ltraviyole nlar sayesinde numunede ok az miktarda dahi petrol tespit edilebilir. Burada et as prensib 11Clar n organik zilelerle
170

muamelesi, zlmesi ve ltraviyole n altnda renk vermesi prensibine dayanr.


Bu yolda floresans mikroskoplarda geli tirilmitir. Bu metodlarla
tespit edilen petrol emareleri iin her bir kuyuya ait olmak zere florologlar hazrlanabilir. Bu ekilde petrol konsantrasyonlan belirli bir s nrn stne kan yerler tespit edilerek petroll zonun bulunmas na allr. Kuyular iin haz rlanan florologlar yzeyden petroll tona do ru
gittike artan oranlarda petrol gsterirler. Bu petrol konsantrasyonunn art retim kapasitesi hakk nda da bilgi verebilir.
Petroll numuneler ltraviyole k altnda genellikle renk verirler.
Bu renk tonu ve kesafeti numunenin ihtiva etti i ham petrol oran na
baldr.
9- Elektron Mikroskopla Yaplan Tayinler:
Bu nikroskop ok iyi geli tirilmi ve ayn zamanda da ok pahal dr.
Normal mikroskobun kapasitesinden daha fazlad r. Bu miktroskopun
bulunuu aratrmalarn ilerlemesinde ok etkili olmu tur. Bu mikroskopun bytme kapasitesi 100.000 defaya kadar varabilir.
Bu mikroskopla ok kk taneler yani atom boyutundaki taneler
ineelenebilir. Bu nedenle bilhassa kil minerallerinin yap s ve tayini iin
ok idealdir. Elektron mikroskopunun kullamh alanlar gn getike de
gelimektedir. Bilhassa t pta byk bir nemi vardr.
10- Karot Analizi:
Petroln arama, i letme ve rezerv hesaplarmda karotlar ok nemlidir. Karot analizleri sonular formasyouur retim kapasitesi hakknda bilgi verdi i gibi, formasyonun yap daki yeri ve kaya cinsinin belirlenmesinde de nemli yararlar vardr. Ayrca ynl al nan karotlar katman
eimleri hakknda da bilgi verir.
Karotlar genellikle kumlu ve kireli formasyonlardan alnr. Yani
kumta ve kireta lar gibi, nk bu kaya trleri petrol hazne kayalar
olarak en idealidirler.
Karot analizleri denince akl mza u analiz trleri gelmelidir.
a. Porozite
b Permeabilite
e. Klcallk
171

d. Satrasyon (S v ihtivas )
Bunlar yan nda ayrca
a Taneboyu analizleri
Yuvarlaklk
. Boylanma
d. Litolojik zelliklerin belirlenmesi
e. Deiim zelliklerinin belirlenmesi
f. Yapsal zellikler
g. Gzeneklilik tipleri
h. Fosil kapsam
i. HC' emareleri ve tayini
ve dierleri dnlebilir.
Karot alma i i zaman ve para isteyen bir al ma olmas nedeniyle
karotlarn muhafazas ok nemlidir.
Yukarda sraladmz analizler zel laboratuvarlarda yap lr.
Yaplan gzeneklilik ve geirgenlik deneyleri sonular yla blge iin ise
gzeneklilik ve iso geirgenlik haritalar' yap labilir. Bu haritalamlar retimde faydal olur.

11 Mikropaleontolojik Tayinler:
Petrol jeolojisinde paleontolojinin yeride byktr. Fakat yaln z
mikropaleontolojinin yeri daha nemlidir. Makropaleontolojik incelemelerin verece i sonular gerek petrol jeolojisi ve gerekse stratigrafi iin
bugn nemini kaybetmi tir. Petrol jeologu karbonath kayalar nda
makrofosillerin bulunmas n arzu edebilirir. Bu yaln z porozite ve permeabilitey-i art ran etkisi dolay syladr. Mikropaleontolojik etdlerde
ilgili uzmanlarca yap lr. Sonular stratigrafinin aychnlat lmas ve Biyostratigrafik korelasyonlar n yaplabilmesinde kullanlr.
KORELASYON
Yeraltna ait toplanan bilgileri de erlendirmek, snflandrmak
ve sonulandrmak gerekir. Bu durumda ilk yap lacak i yeralt verileri
ile jeolojik kesitlerin kartlmasdr. Bu jeolojik kesitlerde y-eraltna ait
nemli bilgilerin ve diskordanslar n belirtilmesi gerekir.
172

Daha sonra seilecek zelliklere gre korelasyonlara geilir. Korelasyon; kar lkl ilikilerin belirlenmesidir. Korelasyonlar blgesel veya
rejinal olabilir.
Kuyularda birbirine benzeyen zelliklerin belirlenmesi suretiyle
korelasyonlar yap labilir.
Benzer ilikilerle yaplan korelasyonlar, yer alt nda sakl olan yaplar ve hidrokarbon toplanmalar na en uygun olan yerleri bulmaya yarar.
Korelasyon e it yolla yap labilir.
1Litolojik zelliklere dayanan korelasyon "Litostratigrafik"
2 Biyolojik zelliklere dayanan korelasyon "Biyostratigrafik"
3Zaman-Stratigrafi zelliklere gre yap lan "Krono-stratigrafik"
korelasyon
0 halde korelasyonlar' Litolojik-biyolojik ve jeolojik zaman benzerliklere gre yap hr. Petrol jeolojisinde korelasyon nemli bir yer tutar. Bilhassa litolojik (Litostratigrafik) ve jeolojik zaman (Krono-stratigrafik) benzerliklere gre yap lan korelasyonlar daha nemlidir.
ekil-120'de korelasyon esaslar grlmektedir.
A Litostratigrafik tinite :
Bu korelasyonlar, kayalar n litolojik zelliklerine gre yap lr.
Formasyonlar yelerden olu ur. Formasyonlarn bir araya gelmesiylede
gruplar olu ur.
Formasyonun veya katmanlar n belirli dikkati ekici zellikleri gz
nne alnarak bu korelasyon yrtlebilir.
Bu korelasyonda kullan lan fiziksel belirtiler unlardr.
a. Litolojik benzerlik
b. Tabakalarn sreklilii
c. Litolojideki belirgen de iiklikler
d. Stratigrafik kolondaki yeri
e. Elektrik karakteristikler
f. Akustik
g. Radioaktivite zellikleri
173

S TRA 7 IORAX

UN! TELER

<OR E

A S YON

C;ES

EYI

ir

EYI
L I TOSTRA T GRAFI LINI TES!

IYOSTRAT !GRAFI UNITESI KRONOSTRATIGRAFI


N! TES!

ekil 120.

Paleontolojik Belirtiler:
a. Paleontolojik benzerlik
b. Paleontolojik dizilim
e. Karakteristik fosiller
Elektriksel log'lar yard m yla ve bu korelasyon metoduyla istifleri
uzak mesafelere kadar kar latrmak mmkndr.
ekil-121, 1.22, 123, 124, 125 ve 126 korelasyonlara rnek gsterilebilir.

KORELASYON RNEKLER I
2

REFER AN S
DUZ LE MI

ekil 121.

B Biyostratigrafik Cf nite :
iindeki fosil toplulu u ile karakterize olan tabaka gruplar n karakterize, eder. Esas nite zon veya biyozon olarak isimlendirilir. Bu ekilde elde edilen bilgiler kaya nitelerinde oldu u gibi korele edilebilir.
Paleontolojik nitelerin kaya nitelerine ba l olma koulu yoktur. Ancak kel ne ko ullar n n ortamda hem kaya hemde paleonto175

ekil 122.

lojik niteleri ayn ekilde etkilemi olaca durumlarda mevcut olabilir. Bu durumda kaya niteleriyle, paleontolojik niteler birbirine paralel st ste gelebilir. Paleontoolojik zonlar n tayini karakteristik mikrofosillerle yap lr.
C Krono-Stratigrafik Unite :
Belirli bir jeolojik zaman aral nda kelmi kaya toplulu imu karakterize eder. Krono-stratigrafik bir nite iinde e itli kaya trleri olabilir (Kil, kireta , kumta v.s.).
176

baz :K sa'

X01(1.1.5101
2

REFERANS

LXIL -123 .
U11,-124

DISKORDANSIN K...(41.a.SIONDLISI anlSl

2
3

D
A

E
F
98111 -1253Diskordana alt nda

korelaayon mmkn de il

akt1-1261Diskordana alt nda korelaeyon


mmkndr

Kronostratigrafik nite s nrlar ta itesi snrlaryla akabilir veveya akamaz, ou zamanda ayn tr kayalarn iinden geer ( ekil
120). ou zaman bu niteler diskordanslarla suurland rlnutr.
Kronostratigrafik nitelerle rejyonal ve k talar aras korelasyonlar

177

Korelasyon Amac :
Korelasyonlar yeralt yaplar ve petroll zonlar belirleme yan nda
daha birok problemlerin zmnde yard mc olurlar.
Korelasyonun yard mc olduu hususlar a ada derlenmi tir;
1. Yeralt ve yerst kaya serilerinin kar latrlmasnda
2. Jeolojik evrimin aklanmasnda
3. Diskordanslarm tan nmasnda
4. kelme ko ullarn n deiiminin aklanmasnda
5. Kar k jeolojik kesitlerin dzenlenmesinde
6. Yzeysel ve yeralt yaplarnn karlatrdmasnda
7. zopak (kalnhk), yapsal ve litofasiyes haritalar nn kartlmasmda.
8. Tabii kaynaklarn aratrlmas ve geli tirilmesinde
9. kelme ortamlarnn de erlendirilmesi
Korelasyon e itleri
1Yersel korelasyon
2 Blgesel korelasyon
3 Blgeler aras korelasyon
4 Ktalar aras korelasyon

Korelasyon'da Karlalan Glkler :


Korelasyonlar yukarda belirtildi i gibi nemli sonular verebildi i
halde burda kar lalan glklerde mevcuttur.
Bunlar yle sralanabilir.
a. Mostralarn devamszl
b. Litoloji ve kahnlktaki yanal ve d ey deiimler
e. Klavuz katmanlar aras ndaki aralklarm deimesi
d. Kefedilmemi fay ve diskordanslar n varl
e. Litolojik ve paleontolojik verilerin eksiklii
178

Korelasyonlann shhatlilik dereceleri bunlar zerine kurulacak di er


sonulara etki eder. Bu nedenle korelasyon ne kadar s hhatli yaplrsa
varlacak sonularda o derece do ru olur.
Korelasyonlarm yaplmasnda mmkn oldu u kadar ok ve belirgin zellikler kullanlmaldr. Bilhassa alan kuyulann elektrik loglannn yardmyla yaplan korelasyonlar byk bir nem ta maktadr. Bu
nedenle alan kuyularda alnan elektrik loglar ndan (SP, GR, Sonik,
Rezitivite, Ntron v.d.) azami istifade edilmelidir. Bu loglarda grlen
tipik eriler litolojik zelliklerin bir yans masdr. Bilhassa kuyu krnt
ve karot rneklerini elektrik loglan kontrolnde incelemek de daha sonra elde edilen verilerden enteresan olanlar n kullanmak suretiyle shhatli sonular elde edilebilir. Yaplacak analizlerden ok enteresan ve karakteristik zellikler belirlenebilir. Bu zelliklerde korelasyonda kullan lr.
Bu tr litolojik zelliklere dayanan korelasyonla kelme ortam , petrol
ana, hazne ve kapan kayalar hakknda nemli sonulara vanlabilir.
Karnt ve karot rneklerine uygulanacak analizler bize daha pek ok
nemli ip ular verebilir.
Elde edilen yerlerin tecrbeli ara trmaclar tarafndan de erlendirilmeside ayr ca nem ta maktadr. Bu verilerin isabetli de erlendirilmesiyle lzumsuz masraflarmda nne geilebilece i gibi az masraf ile ekonomik miktarda petrole eri mekte mmkndr. Bunun iin
tecrbenin yeri burda ok nemlidir. Bilhassa kuyu loglanyla yap labilen korelasyonlara rnekler verelim.
Kuyu loglanyla yap lan korelasyonlarda kuyularda alnan dipmeter lmleri ok yard mc olur. Bu korelasyonlarda mutlaka bu verilerden yararlandmal dr.
YERALTI HARITA E ITLERI
Kuyu verilen yardmyla hi mostra vermeyen bir blgede veya havzada jeolojik harita yapma imkanlar vardr. Bu yeralt bilgileri yardmyla blgenin jeolojik evrimi, stratigrafisi ve yap sal durumu aydn-

Yeralt haritalart
1. Yap kontur haritas
2. zopak haritas
179

3. Fasiyes haritas
aLitofasiyes haritas
b Biyofasiyes haritas
4. Paleojeoloji haritas
5. Jeofizik haritas
6. Jeokimya haritas
7. Porozite ve permeabilite haritalar
8. Basn hatritas
9. Scaklk haritas
10. Dierleri (Jeolojik bilgi verenler)
a Paleolitoloji haritas
b. Paleoco rafya haritas
. Paleotektonik haritas
d. Yzde haritas
11. Dierleri (Rezervuar bilgileri verenler)
a zobar haritas
cSu konsantrasyonu haritalar'
d Petrol-gaz oran haritalar'
ezg! a rlk haritalar'
fizokonsantrasyon haritalar
Bu haritalarn le i ve ayrnt deeri eldeki bilgilere ve amaca gre
deiir. Bu haritalar blgenin jeolojisinin ayd nlatlmasna ve retim
imkanlarnn artrlmasna hizmet eder.
1 Yap Haritalar':

Bir yap zerinde kontur haritas , bu yapp kesen birok yatay


dzlemlerin ara kesitlerinden ibarettir. Konturlar n yanna yazlan rakamlar yap y kesen dzlemlerin deniz seviyesine gre derinliklerini gsterirler. Yap haritalarmn ekli alttaki yap eklini yans tr ( ekil 127).
Bir yap kontur haritas iin referans yiiieyi gvenilir bir stratigrafik
seviye olmaldr ve mmknse retici zonun stnde bulunmal dr. Bu
haritalar iin belli bir lek yoktur, ihtiyaca ve amaca gre lek seilir.
,

180

DENIZ SEV 111 E51


200 m.

oo

rn

600
-800 m
1000 m.

.REFERANS DZLEM

- 1000
-BOO
-600
YATA!' D:IZ LEJ4

_,YAR ICON T UR

iZt 1 LER!

ekil 127. Yap kontur izim metodu

Yeralt haritalar tannabilen ve korelasyonu mmkn olan formasyon snr, katman ve diskordans yzeyi baz veya klavuz seviye olarak ahnmasyla izilebilir. Yap, e ykselti .erileri veya kesitleriyle
gsterilebilir. Deniz seviyesi stndeki dzlemler ile i aretlenir. ok zaman (+) iareti kullan lmaz. Deniz yzeyi alt ndakiler iin mutlaka ()
eksi iareti kullanlr. Bazen de bu haritalara deniz yzeyi haritalar
(subseamaps) da denilmektedir.
Yap kontur haritalar= iziminden nce yap kesitleri izilmelidir. Yap kesitleri kuyu verilerinden yararlandarak yap lr ve kayalann bugnk durumlarn yanstr. Bu yap kesitlerindede deniz dzeyi baz olarak alnr. Bu kesitler kay-alann deniz dzeyine gre duru unu
gsterir dey bir kesittir.
Yap haritalarnda kontur aral kla/1 veya e ykselti e rileri arasndaki aralklar eldeki mevcut bilgilerin gvenlirli i ve amacna gre
gre 10-15-100 m. arahldarla izilebilir.
Yap kontur haritalannm iziminde, deniz seviyesine gre katmann veya formasyonun st yzey:inin ahnmas mmkn olduu gibi
181

bir diskordans yzeyide baz seviye olarak (mracaat dzlemi)


lir.

Yap Kantar izme Metodlar


Yap konturu izilecek seviyenin derinli i korelasyondan elde edilir.
Her kuyu lokasyonunun alt nda deniz seviyesi alt ndaki derinli i yazhr.
ayet kuyu ynl olarak a lmsa bu durum kontrol noktas olarak
hakiki yeralt k ymetlerinin, yatay projeksiyonu de eri alnmaldr.
Mevcut derinlik kymeti gerek dikey de erine evrildikten sonra korelasyon iin kullanlmaldr.
Yap haritalarmn iziminde, yapy etkileyen faylanmalarda
gz nnde bulundurulmal dr, Yap kesitleri izimi esnas nda yapy
etkiyen faylanmalar elbette' gsterilmi olacaktr. Bu faylanma yap
konturu izilecek seviyeyi kesti i yerin yatay dzleme iz d m alnarak belirlenebilir. Yine bir yerdeki mraacat dzlemi deniz seviyesi
olabilir. Bir blgenin yap haritasn izmek iin kuyu verilerinden
yararlanlarak de iik ynlerde yap kesitlerinin kartlmas gereklidir. Mmknse bu yap kesitleri jeofiziksel yntemlerle de (sismik lmler) kontrol edilmelidir.
Elde edilecek yap kesitleri yar dmyla arzu edilen seviyenin veya
formasyonun yap haritasn karmak ok kolay olacakt r. Bu metoda
profil kesme metodu denilmektedir. Ayrca kuyularn ald alanlarda
katnanlarm do rultu ve e imlerinden yararlanmak suretiyle yap kontur haritalar' izilebilir. Petrol aramac linda yap kontur haritalan
petrol kapanlarnn saptanmas bakmndan nemli bir yer tutar ( ekil
128).
ekil 129, 130, 131, 132, 133, 134 yap haritalarmn izimlerine rnekler verilebilir.

2 zopak Haritas
zopak ve izokor haritalar' kahnhk gsteren haritalard r. Bir formasyon veya nemli bir katmamn kal nlk konturlar izilebilir. Gerek
kahnlklarla yap lan haritalar izopak, zahiri kahnl klarla yaplan haritalarda izokor haritalar olarak isimlendirilir. rnek verecek olursak,
kuyular almakta bu kuyularda geilen ve gerek kahnhklar farkl olabilir. Buna neden katmanlarm e imleri ve e im dereceleridir ( ekil 135).
182

zopak haritalar jeolojik geli meler haldunda nemli ip ular


verebilir. zokor haritalar ise rezervuar hesaplarmda yani hacim hesaplannda faydalanhr.
Katmanlarm hemen hemen yatay oldu u alanlarda her iki harita
ayn deerlere sahip olur. Her iki haritamn nemi nedeniyle geilen kalnlklann gerek kalnhklara evrilmesi iin tablolar yap lmtr. Bu dnmde katman eimlerinin dereceleri rol oynar. Bunlar metamatiksel yolla hesaplamaya lzum kalmadan e im alarnn deerleri dikkate
ahnarak tablolardan okunur.
183

Toi unimar izim dsasar


i 00 m

__. 300
- r --- -- 2 00
- 100

0
0
O

xs

_3

SKLL-129

e'cil 129 ve 130. Yap kontur aralklarnn yapnn ekline bal olduunu gsterir rnekler

600m.
-400
200
0

Y
1

so O c:,
O c>
11

C1
C:1

C> C>
C, C>

"a

O
C)
1,4

1
1
1
C> 0
O CD
1
1.0

ekil 131. Bir B katmannn veya formasyonunun yap konturlar

184

-10 C
Yap kontur izim
metodu
ekil 132. Bir yap zerinde alm kuyu verileriy e hazrlanan yap haritas

ekil 133. Faylanm bir antiklinal yapnn


yap kontur haritas

ekil 134. Faylanm biryapdaki yap


kontur haritas

Bu haritalarn iziminde amaca gre lek seimi yap hr. nemli


almalar iin daha kk leklerin alnmasnda yarar vardr. Yine bu
haritalarm iziminde seilen zonun alt ve st s nrlar dikkate alnarak
kahnhklar karthr. E er bir ortamda alt alta bulunan iki formasyon
185

oh-Gerek kallnl k
bsahiri kallnl k

rr71

ekil 135. Gerek ve zahiri kahnl klarn grn

veya birimin yap haritalar izilmise bunlardan yararlanarak kahnl k


haritalar izilir. Bunun iin her iki harita st ste ak trlr ve kesien
yap e rilerinin de erleri birbirinden kartlarak kalnlklar bulunur.
izilen kahnhk haritalar gerekti inde deiik renk.lerle boyanmas
halinde grnn daha iyi belirler. zopak ve izokor haritalar katmann veya formasyonlarm kal nlklann gsterdii gibi eklinide gsterir
( ekil 136).

10 5 20 20

15 Il,

ekil 136. Kahnlk haritas ve yap ekli AB kesiti

Denize', sahil ve deltalarda kelen sediman yzeyleri genellikle


dzdr. Bylece kahnhk haritalar eski yapnn aksettirilmesi bakmnda nemlidir. Sedimanlarn depolanmas esnasnda meydana gelen faylar, a a bloklannda kaln sediman istifleri gsterilirken, depolanma sonras olu mu faydallanmalarda kalmlklarda bir farkl lk grlmez. Yani
186

sonradan olu an faylar stratigrafik serilerin kahnl klarna etki etmez ( ekil 13'7).

rn

IZOPAK HARITASI

(Fay smdimantasyonla hareketli)

IZOPAK IURITASI
(depolama esnaainda
faylanma yok veya faylanma
depolanma sonras olumu )
ekil 137 zopak haritalar mn gn

zopak haritalar" yap sal gemii tahlil etmekte ok yararl dr. Seri
halinde paleostrktr haritalarm izilmesiyle belirli bir aral n jeolojik
evrimi aklanm olur. Buna benzer haritalar n yardmyla ,petrol veya
gaz gnn muhtemel yollar, kapanlarn varlklar' veya bunlarn sonradan yok olup olmadklar aklanabilir.
zopak haritalar nm deerlendirilmesi ayr ca yapnn zamannda
geliip gelimediini de gsterir.
Tuz donu yaplar, kavisli yaplar olup byyen tuz demlar tarafndan meydana getirilir. zopak haritalar yla yaplan bir analiz bu yaplarn iki gruba ayrlabileceini gstermitir. Biri yaplarn depolanmadan sonra meydana gelmi olduklar yerleri, ikincisi de tektonik hareketlerin uzun bir sre vuku bulmad ayn zamanda yap larn ok yeni olutuklar blgeler.
Bu iki gelime arasndaki fark petroln varl n veya yokluunu tayin etmektedir. Depolanmadan k sa bir sre sonra meydana gelen ya187

plarda petrol bulma ihtimali yksektir. Yine bu geli meler petrol gne ve birikimine etki eden nemli gelimelerdir.
Yukardaki gzlemler yap ldktan sonra e er daha sondalarna i ine giriilnemise simsik lmlerden yararlan larak blgenin bir yap kontur haritas nn kartlarak kar latrlmas nemli sonular verir. Bu
sayede de sondajlarda ba ar oran ykek olur.
zopak ha italar, mnhaniler yardm yla iki referans dzlemi arasndaki ( ki katmanlanma dzlemleri veya diskordans yzeyleri referans
dzlemi olarak al nabilir) kayalar n dei en kahnhklarn anlatr. Yine
bu haritalar bir jeoloji biriminin hemojen bir kayac n boyutlu dalmm gsterir.
Haritalamalarda kullan lacak mracaat dzlemleri iyi tan mland taktirde varlacak sonular s hhatli olur. Bu mracaat dzlemleri
alt ve st mracaat dzlemleri olarak isimlendirilir. Bir birimin izopak
haritasn yaparken st mracaat dzleminin yap sal durumunu gsterir.
Diskordans yzeyleri iyi referans dzlemi olabilir. Yine st mracaat dzlemi olarak bir diskordans yzeyi al rsak, izilecek harita st
diskordans yzeyi oluurken alt diskordans yzeyinin yap s olarak yorumlanabilir.
Sediman birimlerin mmkn olan yak nsama ve kamalanma tarzlar ekil 138'de grlmektedir.
st mwassat dzleai
A

(1)

(2)

(3)

alt alr. d1emi (4)

ekil 138. Tortu! birimlerin yaknsama ve kamalanmalar

AA' st mracaat dzlemi herbirinde yakla k bir zaman diizlemi olarak alnabilir. Bu durumda BB' dzleminin duru u, AA' zaman srasnda meydana gelmi saylabilir. Bu durum (1) ve (3) rneklerinde
yapsal (2) ve (4) rneklerinde ise topografik veya yap sal veya her ikisinin varln kabul edebilir.
188

Formasyon veya katman gruplar nn bir ynde az veya ok bitevil


inceldii yerlerde izopak haritalama baz da yaknsama haritas denir.
ncelmenin sebepleri vardr. Bunlar regressif a ma, transgressif a ma,
anma ve yontum ve incelme ynne daha az malzeme ta mmas gibi.
ekil 139, 140, 141, 142, 143 kahnl k haritalarmn izinilerine rnekler verilebilir.

IZOPAX (KALIMLIK) HARiTA izIALgai t ClIMUISR

ekil 139

XX
XX

_Li

"
-"....,
^~1. erme llMINI M

1~ "
%am ~ffiffilew IIP" X
,,,
1~
X 11118.11
IIffill X X

X
X

X X X xX XGRANITXXX
Fahri

ekil 139 ve 140. Jeoloji enine keski ve kahnlk haritas izimi

3 Fasiyes Haritalar":
Fasiyes haritalar iki ana gruba ayr lr.
a. Litofasiyes haritas
b. Biofasiyes haritas
Litofasiyes haritas : Bir ortamdaki bir formasyon veya grubun litolojisindeki de iimleri gsteren haritad r. Litofasiyes haritas bu deiimleri kalitatif veya kantitatif olarak gsterir. Ortam n kelme ko ul189

C) C.
O

C>
C>

en

C> C>

C,

O
fl

1/1

O
C>

ekil 141. Bir A katmannn jeoloji enine kesiti ve kahnl k haritas

1SO

)70

140

160

ekil 142. Kuyu verileriyle haz rlanan kahnlk haritas

lar n ve kelen sedimanlarn havza derinliklerine do ru deiimini litofasiyes haritalar! yans tr. Petrol jeolojisinde de nemleri byktr.
Bu haritalarm iziminde de iik yntemler kullanlabilir. Bunlardan en nemlisi de Bila ik Oran Tipi Litofasiyes haritalardr.
Bu tip bir litofasiyes haritas yaplabilmesi iin litofasiyes haritas
yaplan birimin toplam kahnlnam bilinmesi gerekir. Daha sonra kireta, kumta , eyil seviyelerinin kalnlklar kartlr ve kum / eyil oran ile klastik oranlar hesaplanr. Bn ilemlerin tamamlanmas ndan
sonra haritalamaya geilir. Litofasiyes haritalar yanal litofasiyes de i ik
190

ekil 143. Kalmlik haritasm n gen metoduna gre izimi

liklerini, yanal gei leri ve dorultularm yanstr. Litofasiyes haritas


yapmnda di er bir metodta kuyularda elde edilen birimin kal nhklar
daireler ve dilimler eklinde gsterilerek yap lr ( ekil 144, 145).

KUM

EYE
KiRETASI

ekil 144 ve 145. Litofasiyes harita izim metodlan


,

Burda dairelerin ap birimin kahnhklarm daireler iindeki dilimlerde kaya trlerinin kahnlldarm temsil etmektedir. Kuyu verilerinden
elde edilen bu bilgilerle litofasiyes haritas izilebilir.
191

ekil 146, 147, 148, 149, 150 Litofasiyes harita izimkrine rnek olarak gsterilebilir.

Kr nt l ,Neyil Oran :

Klaatik Oran ,

Kumta k r nt liKiretal/
erit

ak ltag Kuleta. evil/


Kireta Evaporit

ltumAayit Oran *
Kumta. k r .Kirata
aka. lta / eyil

KLASTi KLER

UMONNENIO
0 1111111110
111111~11011111

8
KUM - EYI OR A N I

I/ 8

Kireta

kumlu eyil

killi Kireta

Kumta

karbonatl eyil

kireli Kumta

UMMINRIM

eyini Kumta

INIIIIMINEIN

kumlu Kiretaal

ekil 146. Bileik oran tipi litofasiyes harita izim metodu

Eer ortam kelleri ince katmanh ve ardalanmal bir istif sunuyorlarsa kahnlk hesaplamalarmda kuyularn elektrik loglarmdan yararlamhr.
Bu tr haritalarm haz rlanmas olduka dikkatli ve hassas yap lmas halinde petrol jeolojisine hizmetleri byk olur.
192

c
O
o
r

3 ;'" Y C:" Y
odefio.: -11'"=

EY
L
5

ekil 147. Litofasiyes de iimleri

Birle ik Oran Tipi Litofasiyes harita izimlerinde klastik klastik


olmayan ve kum ii eyil oranlarn n alnmasyla kaya trleri bulunabilir
(Tablo 1).
4 Paleojeoloji Haritas
Bir erozyon dneminden sonraki yzey jeolojisini dolay syla eski
bir diskordansn yeryznde grlmeyen tabaklalar m gsterir.
O halde paleojeoloji haritas gemi jeolojik devirlerde mevcut olan jeolojiyi gsterir.
Bu haritalarn hazrlanmasnda kuyu bilgileri, yzey mostlar ve
llen stratigrafik kesitleriden faydahn hr. Elde mevcut bilgi olduu za
zaman formasyon snrlar tpk olaan jeoloji haritalarmdaki gibi izilir. Bu haritalar bir baseni kaplayabildi i gibi bir ktayda iine alabilir.
Bu haritalar petrol aramalarmda faydal bilgiler sunar.
rnek verecek olursak, kretasenin bir paleojeoloji haritas , kretase
sonras formasyonlarm kelmeden nceki jeolojik durumu yans tr. Bu
tr haritalar n iziminde diskordans yzeyleri ok yard mc olurlar.
keller jeolojik devirler boyunca de iik orojenik olaylarn etkisinde kalrlar. Bu orojenik olaylarda katmanlar n kvrlma ve krlmasma
193

x
x
GRAN T
X
X
X X
X X X kireta
X
X X
X
X

eyil ve
kireta

eyil,
si1t,
kumta

eyil ve
X

x
kumta ve

kireta

Xx
alc 'ta

xX

Xx
XXXX
X

X x XX

ekil 148. Litofasiyes haritas-Granit Dayk' ile AB- Jeoloji enine kesiti

neden olurlar. Bir orojenik etki ile k vrlm ve kapan olu turmu olan
katmanlar daha sonraki etkilerle bu kapan ortadan kalkm veya erozyina u ram olabilir. Bu durumda nce varolan kapan ve kapan iindeki petrol birikimi de yok olmu demektir. Dier bir ihtimalde bu olaylar aresnasmda kapan p yeri de itirilmi olabilir. Bu orojenik olaylr n
ard anda geli mesi halinde petrol g ve birikimine etki etmesi ola an-

194

ekil 149. eyil isolitoloji haritas


Kuyulardan eyil yzdeleriSesaplanm ve edeerdeki noktalar birle tirilerek isolitoloji haritas
karlm tr. Bu litolojinin eit oranda dalmn Ostermektedir.

SS>

SS/Sh-I 55/91-1 /8 CR< / I.

ekil 150. Bileik oran tipi litofasiyes harita izimi


SS-kum oran
SS /Sh-Kum / eyil oran
CR-Klastik oran

dr. te bu nedenlerle paleolojeolojinin bilinmesinde ve yorumlar :1m


yaplmasnda petrol jeolojisi bak mndan ok yararl olur.
5 Jeofizik Haritalan:
Bu haritalar bilhassa petrol aramalannda ok nemli bir yer tutarlar. Jeofizik harita al m kayalarn fiziksel zelliklerini Bime eklinde
195

Tablo 1. Bileik oran tipi litofasiyes harita iziminde kum / eyi' ve klastik /klastik olmayan
oranlarm hesaplanmas ve kaya isimlendirilmesi
1) Xlaetit

8/1

Xlmalla lmsysa

2) 'lastik

kum

>

8/1

ie kaya kum

yil

1/1-8/1

Xlsetik olmayan

Ium/ eyil oran 1/1-8/1 aras


i kaya syilli kus

aras nda, Xum/ eyil onan


1/1 den bykee kaya kireli kum
veya Kum/ eyil oran 1/1 den
kk kaya karbonatl eyil
3) Xiastik/Xlastik olmayas<1/1 veya
1/4 den byk olduunds,kum/ eyil

kum/ eyil oran 1/1-1/8 aras nda


ise kaya kumlu eyil

oran 1/1 den fazla ise kaya


kumlu kiretag1,2ker kum/ eyil oran
< 1/1 ise kaya killi kireta
4) klastik/klastik olmayan oran
1/4 ten kkee kaya

Yum/ evil oran 1/3 den kkse


kaya eyil dir.

kireta dir.

yaplr. Bu zellikler yans ma, krlma, dalga iletimi, manyetik zellikler,


yo unluk ve radioaktivitedir. e itli olan bu zelliklerin llmesi iin
gelitirilen aletler yard myla haritalamalar ortomatik olarak yap labilir.
Aletlerden alnan baz veriler jeolojik verilere evrilir, grld gibi petrol aralmalarnda jeolojik ve jeofiziksel lm ve metodlar birletirilerek beraberce de erlendirilir. Bu sayede daha s hhatli bir sonuca var labilir. Bu nedenle petrol aramalarma ilk nce jeofizik metodlar yla ba lamr. Bilhassa sismik lmler daha fazla nem kazanm tr. Bu yolla
yeraltnda yaplar aranabil nektedir. Bunun yap lmas eitli yollarla
olur. En shhatli olanda inceleme yap lacak alanda belirli hatlar boyunca
ve belirli aralklarda dinamitler patlat lr. Yer alt na verilen enerji sarsntlar eklinde yayilr ve baz dzeylerden yans r ve yine yzeye kar
te bu yzeye d en bu dalgalar otomatik olarak al nr. Bu alman daigalar deerlendirilerek sismik etd yap lan hatlar boyunca sismik kesitler karthr. Bu kesitler yerin yap s hakknda bilgi verir. Byle bir metod her e it araziye uygulanabilir. Bilhassa tuz domlar mn ok olduu
196

alanlarda bu metod ok iyi sonular vermekte ve yap y ak bir ekilde


gstermektedir.

Yaplarn sismik metodlarla tespitinden sonra sondalama i leri balar. Sonclajlardan elde edilen bilgilerde artt ka sismik verilerle de erlendirme yerinde olur.
Sismik veriler yardmyla yapsal haritalar izilebilir. Gerek jeolojik
ve gerekse jeofizik yerlerin dene tirilmesiyle yaplan yap kontur haritalar daha shhatli olacaktr. Bu nedenle petrol aramalar nda jeolojik ve jeofiziksel incelemeler beraber yrtlr.
Sismik haritalamada temel esas yeralt na gnderilen dalgalarn yaylma hz ve yansdktan sonra tekrar yzeye gelmeleridir. Bu da tabiki
blgenin litolojisine baldr.
Kayalarm manyetik zelliklerinin veya yo unluklarnn liilmesiyle de haritalamalar yaplabilir. Bu metodla havzamn temeli belirlenebilir ve geometrisi kartlaibilir. Ayrca bu haritalama ile hazne kaya
olmayan kayalann fasiyes de iimlerini bulmak mmkndr.
Bu tr bir haritalama petrol aramalar nda ok yararl dr. Bu tr
jeofiziksel haritalar n alnmas pahal, zaman isteyen ve ekip al mas
gerektiren uralardr.
Dier Yeralt Haritalamalar :
a . Porozite ve permeabilite haritalar ; e itli yerlerle elde edilen
gzeneklilik ve geirgenlik de erleri haritalamaya evrilebilir. Bu tr
haritalamalarn yaplmas, porozite ve permeabilite geli im ynlerinin
belirlenmesi ve retimin artrlmas hususunda ok yararl olur.
b. Basn Haritas ;
Kuyu yerlerinden yararlanmak suretiyle bas n haritas yaplabilir.
Basn deerleri kuyularda yap lan lmlerle elde edilebilir. Bu tr haritalamalarda petrol retimi ve petrol gn etki ettikleri iin nemlidirler E it basntaki noktalarn birletirilmesiyle izobar haritalar yaplr. Bu tr haritalarda bas nla d gsterdi i yn nemlidir. Zira petrol bu ynde hareket eder.
e. Scaklk haritas ;
Alan kuyularda s caklk lmleri yap lr. Bu veriler haritalamaya
evrilebilir. Bu haritalar hazne kayamn s cakln gsterdi i gibi, scak197

lk art ve azal ynlerini de gsterdikleri iin nemlidir. Zira petrol


oluumu ve g s caklk ile yakn ilgilidir.
d. izopotansiyel haritas ;
Eit de erdeki potansiyel deerlerin birle tirilmesiyle yaplan haritalamaya izopotansiyel haritas denir Bu harita hesaplanan gnlk retim hzn e deer erilerle gsterir.
e. lzokonsantrasyon haritas ;
Bir petrol sahas ndaki tr de i mesini e de er erilerle gsterir.
f. Paleolitoloji haritas ;
Paleojeolojik haritamn bir e idi olup jeolojisi keyfi olarak yatay
bir dzlen zerinde i lenir. rnek verecek olursak, bir petrol hazne kayasmn belirli derinliklerde al nan dzlern zerine jeolojisi i lenmek suretiyle yaplr.
g. Paleoco rafya haritas ;
Gemi jeolojik de,virlerde deniz k ylarnn, dalar n, rmaklarn
ve genel olarak arz topografyas nn eklini gsteren haritalard r. Bu haritalar paleocografik haritalar n corafi ekillerini gsteren haritalard r.
h. Paleotektonik harita;
Bu haritada paleoco rafya haritas gibidir. Ancak bu harita zerinde gemi ve belirli bir zamanedaki tektonik bilgiler yani antiklinaller, seklinaller, faylar, bindirmeler, diskordanslar v.d. gsterilmi tir. Ayn ekilde volkanizma faaliyetleri orojenik olaylar da bu tip haritalara
ilenir.

198

BLM X II
SONDAJ AMURU
K L-SU AMURLARININ MUHTEVASI VE ZELLIKLERI

Sondaj amurlar nn muhtevas sondaj operasyonunun tipine gre


dei mektedir. De iik tip formasyonlarda de iik tipte amurlar yaplmaktad r. amur tipinin seiminde basn, scaldk, su tipi, ekonomi
gibi faktrler rol oynar.
Su baz hallerde en iyi sondaj s vsdr. Genellikle tehlikesi az d k
formasyon basnl arazilerde su ile ilerleme yap lr. Su sondaj s vs
olarak grev yapamad hallerde ilaveler yap lr, bazende tamamen
deitirilerek ba ka bir sondaj svs kullanlr. Baz blgelerde ilerlemeye
su ile ba latlmakta ilerleme an nda kar an kat maddeler zamanla suyu
ideal amur haline getirmektedir. Ilerlemeye ba lamadan genellikle sondaj suyuna kil ilave edilmelidir. Killer hem sondaj s vsmn viskositesini
artrmakta hem de gzenekli formasyonlarda kuyu evresini geirimsiz
bir tabaka ile rtmektedir.

SONDAJ AMURU TASN F


I TATLI SU AMURLAR'
1. Balama veya tabii amur
2 . D k Ph'l amur (s kuyularda eyl-kil bula malarnda kullanlmaz).
3. Yksek PH'hl amur (Orta derinlik jibs'li yerlerde,
tuzlu formas).
4. XP-20 / Spersene amuru (derin kuyularda)
199

5. Kalsiyumlu amurlar
a. Kire amuru (fazla jibs'de kontrol edilir)
b. Jibs amuru
e. eyi kontrol amuru
TUZLU SU AMURLAR!
1. Doymu tuzlu su amuru
2. Doymanu tuzlu su amuru
a. Dk tuzlu su amuru
l . Deniz suyu ile yaplan amurlar
3. Sodyum silikat amurlar'
III SU NDE PETROL EM LSYON AMURLAR!
1. Mekanik emilsiyonlar
2. Kimyevi emilsiyonlar
IV PETROL NDE SU EMLSYON AMURLAR! VE
PETROL ESASLI AMURLAR
V TAMAMLAMA VE PACKER SIVILARI
1. Cel CMC amuru
2. Sodyum klorit
3. Sodyum klorit Sodyum karbonat
4. Kalsiyum klorit
5. Kalsiyum klorit inko klorit
VI D K KATI MADDEL AMURLAR-SURFAKTON
AMURLAR!
1. Temiz su
2. Dk kat maddeli emilsiyon amuru
200

3. Cel CMC amuru


4. Tuz-niasta amuru
5. Sodyum polyecrylate amuru
6. Kalsiyum surfaktan amuru
7. Dk sodyum surfaktan amuru
8. Deniz suyu ile yap lan surfaktan amuru
9. Doymu tuzlu su ile yap lan surfaktan amuru olarak
smfland rlmtr.
Kule a nurcularmn kule ve kuyu hakknda bilmeleri gereken hususlar:
1. Kuyunun program
2. Kesilen formasyonlar, kontaklar, formasyonlar n kendi ii ynnden karakterleri; kaka, porozite, y knt, sertlik ve kimyevi yap s
3. Kuyunun her an durumunu (borular-arplar -kesilen formasyonlar)
4. Sondaj srati, formasyon ve sondaj tekni i ile ilgili amur ynnden alnmas mmkn tedbirler.
5. Pompa kapasiteleri, anls srati, tanklar n hacmi ve devir
mddeti. Basondor ile konuarak klarda tutukluk veya ini lerde
oturma varsa tesbiti. Bu durumlarn sebebleri (kuyu. e rileri, formasyon
durumu, verilen arlk, Dirill-matkap veya Drill collar sarmalar ve
amur vasflar gz nnde tutularak) tespit edilecektir.
7. Her an tutulmakta olan amur vasflarmn kuyu artlarna uygun olup olmad nn, izahm yapmaa hazr bulunacaktr. Arzu edilen
vasflar temin edilemiyorsa (d k arlk. gibi) nedenleri tespit edilecektir.
8. Hergn ksaca rapor tutacak kuyu bitti inde o kuyunun her metresi iin ne kadar amur malzemesi gitti i tespit edilecek ve kuyu hakknda amura ait tecrbeleri belirten bir rapor yaz lacaktr.
Konuda kullanlan birimlerin mukayeseli deerleri:

gr/cm 3
lb/cu.ft
lb/gal

lb/ft 3

lb /gal

gr cm3

62.428
1.000
7.4805

8.3455
0.13368
1.000

1.000
0.016018
0.11983

201

Surfaktan: yzey gerili niui drc


1 Varil ---- 42 galon (U.S.)
1 Varil (bbl)

158.98 litre

42 galon

(1b) libre == 1 Paunde = 453.59 gram


L SINIFLAMA
Sondaj svlarmn byk bir ksm su-temel (Water base) olarak
snflandrhr. Su-temel amuru suyun s v olarak kullanld sondaj
amurudur. De iik zellikte amur elde etmek iin ok miktarda kimyevi maddeler kullan lmaktad r. Btn su-temel amurlar k smda
toplanabilir.
Su-fazl , su-temel amurlar sadece sondaj s vs olarak amur
yapmnda kullanhr.
2. Aktif kat madde fazl su-temel amurlar: Ticareri killer ve su
ile ien kat maddeler ihtiva eder. Bu maddelerin sondaj s vsmn zelliklerini kmuyabilmeleri iin kimyasal analize tabi tutulmalar lazmdr.
3. Passif kat maddeli su-temel amurlar: Barit bu maddelerin
banda gelir. Kum, kireta , rt, dolomit v.s. de kullan lr.
AMUR YAPIMIN DA KULLANILAN SU
Gerek yapmnda gerekse yapmndan sonra kullanlacak sular,
tatl su ve tuzlu su olarak iki grupta mtal edilir.
1. Tatl su iinde eriyik madde ok az bazende yok denecek miktarda Ca ihtiva eder. nemli miktarda Mg ve Ca ihtiva edebilir ve sert su
olarak isimlendirilir.
2. Tuzlu sular: Yksek konsantrasyonda tuz ihtiva ederler. Tuz
miktarlar brakish deniz suyu ve doymu tuzlu su gibi s nflandrmalara
yol aabilirler. Tipik deniz suyu aadaki bile ikleri ihtiva edebilir.
Bilekenler
Klorr
Slfat

Sodyum
Magnezyum
Potasyum

Kalsiyum
Brom
Dier bileik ler

202

I Milyonda Ksm (ppm)

18.970
2. 650
10.550
1.270
.380
. 100
. 65
80
.

Sodyum klorr miktar doyurulmu tuzlu sularda 315.000 ppm'dir.


Yaklak olarak varil ba na 120 lb tuz taze sular . doyurmaya kafi gelir.
Sondaj amurunu anlayabilmek iin killeri bilmek ve tan mak gerekir. Killer kolloidal byklkte slatldklar zaman plastik olan
ve kalba girebilen toprak materyalleridir. amur mhendisleri iin
nemli olan husus killerin absorbe ve adsorbe etme zellikleridir. Su
adsorbe edebilen killer hidrofilik ad n alr. Genellikle btn killer hidrofiliktir. Ama bazlar nda bu zellik daha az belirgindir. Killer ve eyiller hem hidrofilik hem de hidrofobiktirler (Yani hidrasy ona u rayabilir veya u rayamaz). U rayanlar yahautta u rayamayanlar btn
ince taneli kat maddeler viskosite ve jel meydana getirebilme zelli ine
sahiptirler.
Viskosite meydana getiren ve s v kaybn nliyen ok kullan lan
kil "Vyoming Bentonite" yani Na montmorillonittir. Killerde silikat
tabakalar arasndaki kuvvet ba lar ok zayf olduundan su moleklleri tabakalar arasna girmekte ve moleklleri ay rmaktadr. Bu olay
killerin imesi ve hidrasyona u ramalarmn sebebi olarak gsterilmektedir. Su tabakas kolloidal killerdeki suyun tmn tekil etmektedir.
Killerin adsorbe edebildikleri suyun miktar balayc katyon zelliklerine gre deiir. Bundan dolay Na killeri Ca killerinden daha iyi viskosite yapmcsdrlar. Bentonitte her bir tabakan n kalnl 10 Angstrom yani 1 mm.'nin milyonda biridir. Bu tabii tabakalar k rlnca en ve
boyu 100 mikron olan paracklar husule gelir. Kartrhr ve hidrasyona
tabii tutulursa paracklar daha da klecektir. Yine de boylar ve enleri kahnhklarmn 2.000 katdr. Viskosite, s v kayb kontrol zelli i
ve jel mukavemetini verende bu zellikleridir.
amur yapmnda kullanlan su yksek tuz muhtevas ihtiva ediyorsa killerin hidratasyona u rama, viskosite ve jel mukavemeti verme
zellikleri kaybolur. Attapulgit kili bu tr sahada amur yap mnda
kullMlmas gereken kil trdr. Bu kil her trl suda ba arl olarak
kullamlabilmektedir. Viskosite yap cs olarak kullanlan kil bu stn
zelliini inemsi kristal yap sna borludur.
Modern amur laboratuvarlarnda ksa zamanda karabilen killer
rabet grmektedir. Ekonomiyide etkileyen bir faktr oldu u dnlrse Attapulgit'in bentonintten niin daha az ilgi grd gere i ortaya kar. Attapulgit amur yapcs olarak uzun zaman ve muameleyi
gerektirmektedir.
203

Burda u tr bir soru akla gelebilir. Mademki .Attapulgit her tr


suda viskosite yap m olarak baarldr. O halde niin sadece Attapulgit kullamlmamaktadr? Cevab ksaca yle zetleyebiliriz.
1. Daha pahal oluu
2. Filtrasyon kontrolu olarak dahada ba arl olmamas
3. Reoloji (svlarn ak teorileri ile ilgili ilim dal ) karakteristiklerinin kontrol edilmemesi.
K LLER N VE EY LLER N VERIM/
Killerin verimi bir ton kil materyalinden 15 centipoise (cps)'lk
elde edilebilecek amur miktar nn varil olarak de eridir. Killer ne kadar ok su ahrlarsa o kadar ok de erlidirler. Yksek verimli killer ton
bana 45 varil sondaj amuru verirler. Yaklak olarak 15 cps viskositeli amur iin 45 lb /bbl kil kullanlmaktadr.
Pompalanabilir bir kvamda amur elde edebilmek iin suya ilave
edilmesi mmkn kat cisimlerin miktar, paralarn byklne ve
su emme kabiliyetine ba ldr. Ilave edilen madde bentonit gibi kolloidal
zellii yksek bir madde ise kimyasal i leme mracaat edilmeksizin
sspansiyonda tutabilecek kat maddeler miktar % 8 veyahut % 9
eivarmdadr. Elde edilen amurun a rl 8.8 olup yksek olan bir kil
denir. Bir ton malzemeden elde edilmesi mmkn i lenebilir viskositede
(15 cps) varil cinsinden amur miktarma kil verimi denir. Celle me zelliini veren kolloid maddeler muhtevas dkse verimde az olur ve. kat
maddelerin % 25-50'si suda erir ve bu suretle de yo unluu 9.8-12 lb /
gal amur elde edilir.
Btn killer iin bu verim er sinin biimi; esas itibaryla ayn
olup viskosite ykselmesi kat maddelerin miktar ile do rudan doruya
artmaz. Kritik bir nokta olan takriben 15 eps'lik de ere kadar ( ekil 151)
sspansiyon halindeki kat cisimlerin miktar viskositeye ok az etki
etmektedir. Bu kritik noktadaki kat maddeler miktar, kil veya eylin
bir tarif unsuru olup, cel teekklne msait k smda bir ls mahiyetindedir. E rideki kritik noktamn zerinde iken ilave edilen az miktardaki kat madde viskositeye byk apta tesir eder.
amur yapmnda iyi su kullanld takdirde verim ve performans
kullanlan kilim cinsi tayin etmektedir. inde birok mineraller bulunan
su, dk yerime ve fena performansa sebep olmaktad r.
204

60

JI N I N
E

1 r Nj O1N 3 El

40

ur

N
r
:.
..

20

OF
/000 .~0011
5

10

HA M
15

2C

25

30

35

45

50

AGIRLIK OLARAK KATI MADDE YUZDSI

20

1.0 50
75
150
100
Viai L i il Ggfiail K L ki KTLR I ( Paunde )

200

250

ekil 151. Killerin verim Erisi

Ilave edilen su % 5 veya daha fazla tuz ihtiva ediyorsa, alalde


killer ve Vyoming bentoniti cel ve viskosite husule getirme zelliklerini
kaybederler ve bu taktirde tuzlu-su kili kullanmak mecburiyeti ortaya
kar. Vyoming bentonitenin iyi suda husule getirdi i viskosite ve cel'i
bu kil tuzlu suda yapmamaktad r.
Sondaj amurunun kontrolnde ok mhim olan bir husus ekildeki
tipik verim e rilerinde grld gibi kil-su amurlar nn viskosite zelliklerinin iyice anla lmasdr. Bu eriler, kat maddeler kontrasyonunun
nemini ortaya koymaktad r.
TUZ, KALS YUM VE MAGNEZYUM IHTIVA EDEN SULARDA
KLLER N KULLANILI I
Killer; tuz veya kalsiyum ve magnezyum gibi metalik iyon ihtiva
eden sularda kullanld zaman, hidrasyon ve dispersiyon zelliklerinin
yksek lde etkilendi i grlr. Genellikle sular n iyon miktar arttka killerin hidrasyon zelli inin azald grlr. Gerekli viskositeyi
205

temin iin fazla miktarda kil kullanma zorunlu& kmaktad r. Kalsiyun ve magnezyum ihtiva eden sulara "jibsli sular" yahutta "sert sular"
denilmektedir. Killerden daha yksek oranlarda viskosite temini iin
iyonlarm suda kl ile keltil nesi gerekir. ayet tuz miktar ok fazla
ise ya temiz NaHCO 3 sularla konsantrasyon d rlr, veya "tuz celi"
denilen madde ile kimyasal analize tabi tutulur.

Sondaj amuru. Formasyonlart, Fraksiyon ve zellikleri Mnasebetleri :


Sondajda amur gayenin gerekle mesinde hizmet gren pompa,
rotari, motor gibi yzlerce elemandan biridir. Ancak fraksiyonlar icab
neticeye tesiri ynnden en el emmiyetlisidir. amur kuyu ve kule artlarndan ayr mtala edilemez. Ancak bu artlar erevesinde ta d
zellikler bir mana kazanabilir. Ayn sahada alan kuyularm birok
zelliklerinin ayn olduu inkar edilemez. Ancak kk farklar n bile
mevcudiyeti iki kuyuda tatbik edilen amurun vas flarnda ayn oranda
farklar n bulunmasn icatettirebilir. Bu byle olunca farkl saha problemlerini karlayacak olan amurlar n birbirinden gerek tipleri ve gerek
vasflar ile byk ayrlklar olacaktr. Kuyu artlar dikkate alnmakszn ilan edilebilecek bir ideal amur yoktur.

Sondaj amas-unan Foknsiyonlan :


1Kuyu dibinden kesinti k rntlarm ve ykntlar yzeye karmak,
2Matkap ve sondaj dizisini ya lamak ve so utmak
3Kuyu cdarnda su geirmez bir s va yapmak
4 Kuyudan gelmesi muhtemel yksek tazyikleri gaz, petrol ve
suyu kontrol altna almak
5Sirklasyon durdu unda kesinti ve arlatrc maddeleri
sspansiyonda tutmak
6 Kum ve kesinti gibi amurda ta nmas lzumsuz ve zararl
kat maddeleri sat hta brakmak
7Casing (muhafaza borusu) ve sondaj dizisinin a rl nn bir
ksmn tamak
8 Formasyon ykntlar ile kuyu genilemelerini nlemek
206

9- Delinen formasyonlar hakk nda maksimum malumat temin


etmek (log alma ve kesinti analizine yard m).
10- Hidrolik gc matkaba iletmek.
amurun bu fonksiyonlar yerine getirmek iin bununla ilgili zellikleri gzden geirelim:
1. Kuyudan kesinti ve y kntlar satha karmak amurun en ba ta
gelen fonksiyonudur. amurun bu vazifesini yapmas na tesir eden faktrler yledir.
a) amurun a rl
b) Viskosite ve cel mukavemeti
c) amurun kuyuda ykselme srati (Kule pompalar na ba l )
d) Kesinti ve ykntlarn zgl arlklar ve, aplar . Yukarda izah
edilen faktrleri muayyen hidrolik formllere ba lamadan da mtal
ettiimizde kesintiler ta nmasnda ilk faktrn mspet son faktrn
(ki elimizde de il) menfi ynde tesir ettikleri grlr. Prensip olarak
kuyunun temizlenmesini bu faktrlere ba l olarak formlle edecek olursak

Kuyunun temizlenmesi:

amur a . x Viskosite x amur ykselme


srati
Kesinti a x kesinti bykl x kuyu ap

burda amurun ykselme srati, kule, pompa ve kuyu aplar na ba l


bir faktrdr.
A- E er amur ykselme srati pompa kifayetsizli i sebebiyle
tatminkar olmaktan uzaksa, bu eksikli in telafisi iin kuyunun temizlenmesinde yine ayn ynde ileyen amur a rl veya viskositesinin
arttrlmas ile telafi edilmek mecburiyetindedir. Bu da amurun kule
artlarna uydurulmas anlamna gelir.
B- amur ykselme srati kuyunun ap na gre hesap edilmekte
ve genilemeler nazara al nmamaktad r. o u zaman mechul olan kuyu
genilemeleri sebebiyle kuyunun temizlenmesindeki zorluk belirtileri
tespit edilmi ise yine bu gayeye yard m eden amuru a rlatrma veya
viskositeyi art rmak zorunludur.
Aadaki kesintilerin yiikselirken a a doru izafi kayma sratleri tikzotrobik olmayan s vlar iin yledir: Stokes kanunu :
207

q2D2(Ps
Pm)
36 v.

V- Kesintilerin kayma srati (ft /saniye)


D- En byk para ap (in)
Ps- Kesinti younluu (lb /cu ft)
Pm- amur arl (lb /c ft)

amurun zahiri viskositesi (cps) (Reynolds) (0.000672)


36- Sabite

q- Yer ekimi ivmesi -32.2 ft /sn 2


2. Matkap ve Sondaj dizisini yalamak ve soutmak:
Matkap ve takmlarn formasyonlarda srtnmesinden olduka
byk s doar, bu s alnmad zaman yanmaya, matkab kmrletirmeye, takmlarn anmasma sebep olur. Sirkle edilen amur bu
sy satha nakletmekle bu hususlann nne geer. Ya lamaya gelince
takviyeye muhta bir husustur. Matkap ve tak mlarn mrn uzatt gibi direncin azalmas sayesinde sondaj srati ve enerji tasarrufunun
artmasna neden olur. amurun yalama vasflarmn gelitirilmesi iin
petrol emillsiyonlar uygun olduu gibi daha ar ykler alt nda matkap
yataklarmn messir yalanmas iin hususi yalayclar (yksek tazyik
altnda yalayan) kullanlmas ekonomik olabilir.

3. Kuyu Cdarna S va Yapmak:


amurun su kayb ve zellikleri ile ilgili bu fonksiyonda, artlara
gre bizzat kuyu veya gayesinin selameti ynnden hayati ehemmiyete
haizdir. Umumiyetle amur stununun hidrolik tazyiki fprn yon tazyikinden byktr ve bi fark amurun formasyon iine ihmesine neden
olur. Formasyon gzenekleri amur iindeki kat paracklar almayacak gibi kkse amurun s v faz formasyona ilerken kuyu cdarnda
sva dediimiz kalnl ve karekteri artlara gre de ien bir kat madde
birikimi olacaktr. E er formasyon geni atlakl, maarah bir yapda
ise amurun formasyona k smen veya tamamen gitmesi ile kaak dediimiz olay meydana gelir. Formasyonun permeabilitesi d kse gayet
tabi olarak formasyona i leyen ve su kayb dediimiz miktar sva karakterine de bal olarak nisbeten az olacakt r.
208

Neticede kuyu apn n daralmas takm skmalan veya fazla snan


hassas formasyonlar n yklmas gibi tehlikeler do ar. Bu durum hidratla abilir kil tayan petrol zonlannda cereyan ediyorsa, formasyona nfuz eden suyun kileri iirmesi ile permeabilitesi d k bir sert formasyon sondajlarnda su kayb kontrol hi bir nem ta maz. Dolaysi ile
su kayb iinde muayyen bir de er verilmek yerine artlarn zorlad
de erlere muayyen sahalar iin tecrbenin tespit etti i nemi vermek
daha do ru bir yoldur.
75 cc /30 dakika su kayb ile tamamlanan kuplann yannda o
veya 1-3 cc /30 dakika su kayb ile delinen kuyularn varl bu hususa
bir rnektir.
4. Kuyudan gelmesi muhtemel tazyikli gaz veya mayileri kontrol
altna almak:
Umumiyetle formasyon tazyiki 0.465 lb /ft kabul edilir ve normal
amurla yenilmesi mmkndr. Ancak normalin stnde tazyikli gaz
veya mayi ihtiva eden sahalarda bu tazyiklerin kontrol alt nda tutulmasa amurun a rlatrlmas ile temin edilir. Kuyu bir arama kuyusu
ise byle bir tazyikle kar lalmas halinde blowaut olabilir. Ancak al nan tedbirlerin deste inde tazyiki yenecek kadar a r amurun kuyuya
verilmesi mmkn olabilir. iten gemem.i se emniyet yanalar' kullanlr.
5. Sirklasyon durduunda kesinti ve arlatrc maddeleri sspansiyonda tutmak:
Trl sebeplerle sirklasyonun kesintiye u ramas halinde amur
tiksotropik zelli i sayesinde kesintilerin matkap zerine kerek tehlikeli durumlar yaratmas n nler.
6. Kum ve kesinti gibi amurda ta nmas lzumsuz ve zararl
kat maddeleri Sathta Brakmak:
Biraz evvel sylenen fonksiyon ile bu birbiri aleyhinde i ler birbirini
temin ynnden alnacak tedbir di erinin ifasm gletirir. Ancak
dikkatli bir takip ile bir optimum bulunabilir. amurun sat hta katlan
brakmas ya elek vas tas ile veya tanklarda ktrmek ya da Desander,
Desilter ve santrifj ay nclan vastasyla sistemden at lr.
7. Caisng ve Sondaj dizisinin arhunn bir ksmn tarmak:
209

8. Formasyon ykntlar ile kuyu genilemelerini nlemek:


Bu husus; amur a rl, cel kuvveti, su kayb vasflar ile ilgilidir.
Ayrca amur filtresi karakteride burda rol oynar.
9. Delinen Formasyonlar Hakknda Maksimum Malmat Temin
Etmek:
Umumiyetle elektrik loglgr petrol esash amurlarda resistivite ve
tuzlu su amurlarnda ise d k rczistivite yznden- iyi netice vermezler. Bu loglarn bilhassa nemli oldu u arama sondajlar nda bu husus
dikkate alnmak zorundad r.
10. Hidrolik gc matkaha iletnek:
Bilhassa sratli temizleme ile sondajda srat temini gayesine ynelik sondajlarda: amur H.H.P. (Hidrolik beygir gc) matkaba ileten
bir vasta olmaktad r.
AMUR YAPIMI
Kuyudaki amura bentonit veya kil ilavesi itina ile ele al nmaldr,
nemli bir husustur ve umumiyetle ok az miktarda materyala ihtiya
vardr. amur zelliklerinin en ekonomik bir ekilde kontrol iin,
sondaj esnas nda amura geen killi maddelerin miktar hakknda bir
bilgi sahibi olmak icap eder. Bu sebeple bentonit veya di er killeri ilave
etmeden nce amur iindeki kat maddelerin niktarna ve bunlarn
maliyetine dikkat etmek laz mdr. Kil ilavesinde az bir miktar faydal
ise o u daha iyidir diye bir kaide yoktur. nk ok miktardaki kilden
dolay arzu edilmiyecek kadar koyu bir amur meydana gelebilir.
retim kuyularnda yaplacak iler iin amur yaparken kullan lacak kil seiminde birok hususlar n gz nnde bulundurulmas gerekir. Bunlar aras nda arzu edilen amur a rl, kuyunun plak veya
muhafaza borusu olmas , gaz mevcudiyeti, amur pompalar nn cinsi,
amur havuzu ve kar trma te kilat, kullanlacak suyun cinsi ve daha
biroklar vardr.

amura erimeyen katlann karmas ve sulandrma :


Sondaj ilerledike amur iine d k yo unlukta (2.5 +) kat
paralar karr. Bunlarn byk bir ksm yzey sisteminde ktrlr
210

veya ayrhr. Geri kalanlar ise a rlk ve viskosite artmas nda rol oynarlar.
Verim bir ton kilden 15 cps viskositede temin edilen amurun varil
adedi olarak tarif edilir E er dk verimli eyiller (10 bbl /ton) kan yorlarsa amur viskositesinde az fakat a rlnda fazla artma grlr.
Dier taraftan yksek verimli eyiller karyorlarsa (30--40 bbl /ton)
amurun viskositesi fazla a rl ise hafife artar. Her iki haldede viskosite ve a rlk kontrol iin su ilavesi lzumludur. Verilen rnekte,
2000 ft'in altnda kullanlan 10 lb /gal a rlkta ve l O cc su kayb amura
dk verimli ve dk younlukta eyiller karmakta ve amur a rl artmaktad r. Dolays ile su ilavesi lzumlu olmaktadr. Su ilavesi
neticesi amuru yine 40 cp. viskosite ve 10 cc su kayb nda tutabilmek
iin kimyevi madde sarf da gerekir. 2.5 yo unluktaki kat ve sudan
mteekkil bir varil amurdaki kat madde miktara yle hesaplamr:
2.5 younluktaki kat (libre olarak) = 70 (W41.33)
Sondaj amuruna ilave edilen maddeler :
Sondaj amurunun kontrolnde her zaman iki problem vard r.
1. Sondajn tatminkar bir ekilde yrtlmesini temin iin amurun hangi zellikleri (arlk; viskosite, cel mukavemeti, su kayb v.s.)
sahip olmas gerektiinin tayini.
2. amur tipinin, materyalin ve kimyevi maddelerin arzu edilen
zellikleri temin edecek ekilde seilmesi.
Anormal basn, amur kamas , yklan kil v.s. gibi birok sondaj
problemleriyle ba etmek ve fiziki zellikler bak mndan arzu edilen
makul artlarda bulunmak zere sondaj amurlar hazrlamak mmkndr. lave edilen maddeleri tatbikat na veya arzu edilen performansa gre drmek faydandr.
a. Arl takriben 11 113 /gal'dan daha fazla olan amurlarm hazrlanmas iin barit a rlk maddeleri kullanlr (Baryum slfat veya
bant).
b. Viskosite, sspansiyon ve s v-yapma zellikleri iin bentonit
veya ok iyi cins killer katlr (Wyoming bentoniti, yksek verimli sondaj amuru kili (Attapulgit)).
e. Viskosite ve cel mukavemeti kontrol ve ikinci derecede de su
kayb kontrol iin ve emlsiyon yap clar olarak inceltici veya da tm
211

maddeler (linyit; li nin minerali, sodyum tetrafosfat, kalsiyum li noslfonat) kullan lr.
d. Kirlenme her ne surette olursa olsun su kayb nn mutlaka drlmesi iin su kaybn engelleyen maddeler kullan lr (nceden celatinletirilmi sondaj amuru niastas, sodyum karboksimetil selloz
gibi).
e. amur kaemasma mani olmak veya devri daimin tekrar elde edilmesi iin amur kamas na kar kullan lan maddeler (Odun ve kam
lifleri karm, uzun lifli mahsuller kar m , kylm aa kabuu veya
odun lifi, tlm ceviz kabu u, zamanla sertle en kil imentosu,
kylm oto lastii, perlit, s ile genileyen hafif bir mineral) kullanlr.
f. Emlsiyon yapma, ya lama, kprme v.s.; gibi hususi amur
zelliklerinin kontrolu iin zel kimyevi maddeler ve mamlleri kullanlr
Kat madde ve Mayi Muhteviyatt Tayini - Emlsiyon
Petrol Muhteviyatt

amur/arnn

YOCUNLUK: Viskosite, cel mukavemeti ve szlme gibi zellikleri


amurun ihtiva ettii kat madde miktarna baldr. amurun iindek
kat madde hacminin bilinmesi arzu edilmeyen baz zelliklerin izahn
mmkn klar ve tatbiki gereken muameleyi tayinde yard mc olur.
Arl llm bir miktar amuru starak buharlatrdktan
sonra arta kalan tortuyu tartmak suretiyle kat maddeler muhteviyatm tayin mmkndr.
amur iindeki mayi hacmini bulmak iin amuru dam tmak lmek lazmdr. Bu metod petrol-emlsiyon amurlar' iin elveri lidir.
Bir petrol-emlsiyon amurunda arzu edilen zellikleri muhafaza iin
petrol multeviyat mhim bir faktrdr. amur iindeki petrol su ve
kat maddeler miktar n tayini iin kuyu ba nda bir cihaz bulundurulur.
amur yapma suyunun tslaht :
amur yapm iin yalnz sert su bulunan sahalarda, erimi bulunan
kalsiyumu ayrmakla kil verimi ykseltilebilir ve su kayb drlebilir.
Kalsiyum karbonat kele ini husule getirmek iin sodyum karbonat
ilave edilir.
212

amur Arltprun Kontrol :


Sondaj amurunun esas vazifelerinden biride formasyonlardaki
svlar (petrol, gaz) veya suyu yerli yerinde yani ait olduklar tabakalar iinde tutmakt r. Formasyon mayilerinin kuyuya hcumuna amurun mani olmas veya byle bir hadise ba lamsa, amurla kontrol altna alnmas mecburiyeti vardr.
Bu vazifelorin grlmesiyle alakah nemli faktrler unlardr:
1. Sondaj amurunun a rl ve younluu
2. amurun cel mukavemeti ve tijler ekilirken husule gelen bas n
dmesinin miktar.
3. Tijler ekilirken, vardiyann kuyuyu doldurma teknii
Bir amur lzumundan fazla a r olabilir ve arl biraz artmas
amur kamasma sebep olur.

Viskosite ve Cel Mukavemetinin Kontrol :


Viskosite, sondaj amuruna tatbik edilen ekliyle amurun akmaya
veya pompalanmaya kar gsterdii mukavemettir.
A.B.D.lerinde kullanlan dk-kat maddeli amurlar yalnz
huni viskositesi lmeleriyle kontrol edilmektedir. Baz yerlerde dner
viskometreyle yap lmaktadr. Yksek cel mukavemeti umumiyetle
arzu edilmeyen ve hatta tehlikeli bir zelliktir. Sondajcilar amurun
olukta ve havuzda akmas ndan cel mukavemetinin d k, orta, veya
yksek olduunu anlarlar.
Viskosite ve cel mukavemeti a adaki hususlarm gerekle mesine
msaade edecek kadar d k olmaldr.
1. amur olu unda ve tanklarda, kum ve iyl paralarnn kmesi ve ayn zamanda amur iindeki gaz habbeciklerinin umas
2. Pompa altrd zaman, devri daimin kolayca balam ve yeteri kadar devri daim edilmesi,
3. Tijler kuyudan ekilirken "Swabbing" tesirinin asgari olmas .
amur viskositesinin ok miktarda d mesine msaade etmemelidir. Aada belirtilen asgari viskosite zelliklerine sahip olmas gerekir.
a) amur viskositesi ve d srati kesintileri kuyunun tabanndan satha karmay temin etmeli.
213

b) anurun ilave edilmekte olan a rlatrc maddeleri sspans yonda tutacak kadar bnyeye sahip olmas lazmdr. Pompalar doldurulduu zaman tipleri iinde olsun veya olmas n kesintiler kmemelidir.
SONDAJ AMURUN UN TERK B C UNSURLU BAS T
B R SISTEM
amurla= byk bir k sm unumiyetle su-esasl (Water-base)
amurlar olarak tasnif edilebilir. Bunlar u ksmdan ibarettir.
1. Kati faz veya su
2. Celleen ve reaksiyona giren kolloid k sm
3. Kum, arlatrel maddeler ve benzerleri gibi.
Reaktif olmayan kat -petrol-emlsiyon amurlar iinde zerrecikler halinde petrol bulunan su-esash amurdan ba ka bir ey de ildir.
Bir defa emlsiyon meydana getirildikten sonra bu amur da su-esasl
imi gibi slh edilir amur kontrolnn byk bir k sm kolloidal maddelerin zerine yo unlatrlmtr. nk bentonit ve kil ilavesiyle
zenginle en veya kirlenme ile zarar gren bu k smdr.
Sondaj amurunun terkibi, sondaj yap lacak yerin zelliklerine ba ldr. Sondaj amuru her zaman kar k veya anlalmas g bir ey deildir. nk baz sondajlar iin bulan k su ideal bir mayidir. ok eitli tabakalar geirilerek kuyular a ldna gre, arz n derinliklerine
doru ilerlendike karlalan de iik artlara uygun amurlar haz rlamak iin ok slah ilemlerine girimek icap edecektir.
Baz mntkalarda su ile ba ladktan sonra geilen tabakalardaki
kil ve yeillerin suda erimesiyle iyi bir amur elde edilir Ba ka sahalarda ise kum, kireta ve konglomera gibi amur yap mna elveri li olmayan tabakalara rastlanabilir. Bu artlar alt nda kil ilavesi icap ederki
bu taktirde iki ama birden l asl olur;
1. Sondaj mayinin bnyesi takviye olunur veya viskositesi artt rhr.
2. Kuyuda sv yapmak suretiyle devredilen mayinin poroziteli
tabakalara kamas na engel olunur.
S RKLASYON ESNASINDA AMUR KAYBI
Bu problem ok eski ve geneldir. Her ne kadar bu yksek maliyete
mal olan kuyularda en nemli faktr ise de bu problemin zlmesine
211,

dair ok az al lmtr. Sirklasyon kayb aktlan amurun formasyonda btn kayplar' olarak tarif edihnektedir. Bu her hangi bir yerde
ve derinlikte olabilir.
Sirklasyon kaybna sebep olan formasyondaki bo luklar iki gruba
ayrlrlar. 1. Kayatan ve formasyondan do rudan do ruya gelen bo luklar
2. Kt sondaj tekni i sebebi ile meydana gelen boluklar.
amur alan formasyonlar s rasyla:
1. Kaba olarak geirgen ve ta lanam olanlar
2. adakh-gzl formasyonlar
3. Fayl, lunkh, Oklemli formasyonlar
a) Tabii olarak mevcut olanlar
b) Sondaj esnasnda meydana gelen bo luklar
S RKLASYON KAYIP ZONLARININ TESB TNE YARAYAN METOD VE ALETLER
Kayp noktalarm tespite yarayan birok metod ve alet olup en
nemlileri unlardr.
1. Spinner Survey: Kuyuya sark tlan bir dnc aletin amur
iinde yatay hareketlerde bulunmas ile anlahr.
2. Is llmesi: Formasyonul ssyla amurun ss arasndaki
farklardan istifade edilerek yap lr ve s farkna gre log'lardan kayp
yeri bulunur.
3. Radioaktif blerin llmesi: Bu esasta nce bir kuyu log'u
alnr sonra radioaktif amur bas larak yeni bir log daha alnarak radyoaktivitenin artt yerlerde sirklasyon kayplarnn oldu u anlalr.
4. Scak Tel llnesi: Bu ayarlanm bir rezistans telidir ve sya
kar ok hassastr. Kuyuazndan belli bir yere kadar sark thr ve rezistans (diren) llr ve sonra kuyuya amur pompa edilir. E er alet
bu bahsedilen kayp noktasnn yukarsmda bulunuyorsa, amur tdin
direncini deitirerek akacakt r. E er diren deimezse alet kay p
noktasnn altnda demektir.
5. Basn iletiminin llmesi
215

ALAK D RENL AMUR


Byle bir amur umumiyetle Ca ile muamele edilmi olup kuyunun
dibindeki direnci 0.2 Ohm-metre veya daha az olmal dr.
BR UKURUN D RENC NE TESIR EDEN FAKTRLER
1. Is
2. Konsantrasyon ve elektrik tipi
3. Organik bileenler
4. Katlarn tip ve konsantrasyonlar
5. Ya muhteviyatlar
6. 'Basn, Viskosite ve Cel kuvvetleri
POMPA VERIMI VEYA AMUR DOLAIMI
amurlar n artlandrlmasnda (amurun dzenli olarak muamelelerinde veya bir tip amuru di er bir tip amura dn trme hallerinde)
amur dolanumn ne kadar zamanda yap ldn bilmek nemlidir.
amur raporlar nda bir amurun bir dola m delikten aa gidiinden
ve tekrar geliine kadar geen zamand r. Bu ekilde belirlenmi bir hacim iinde ortalama akma h z tayin edilir Dolaysyla btn kimyasal
maddeler o ekilde bir oranda amura ilave edilmelidirki amur i lem
srasnda en a a bir dolam yapsn. Dolama zamanyla ilgili iki faktr mevcuttur.
1. allan amurun hacmi
2. Pompamn dar aktra verimi
Bir dolam mddeti

b delikteki amur
bbl
bbliclakikada pompadan kan amur

amur ilerinde kullanlan mhendislik bilgileri ve hesaplar :


Bir amurun rapor edilmesinde lzumlu olan balca bilgiler a ada verilmitir.
1. Pompalamada kan amurun miktar veya pompann verimi
2. Sistemdeki amurun hacmi
3. amurun dolam
4. amurun dairesel h z
5. amurun hidrostatik cephesi
6. Kark karakteristikler.
216

B L M XIII

DNYADA PETROL
Dnyan n belirlenen petrol rezervleri (Milyar ton) TABLO: 2
Kaynak: Oil and Gas Journal, Erdl und kohle, Erdgas, Petroehemie serileri
Sene

Rezerv

1960
1961
1962
1963
1964
1965
1966
1967
1968
1969
1970
1971
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982

40.940
42.050
42.810
45.400
46.700
48.300
53.300
56.704
62.700
71.020
79.890
84.510
83.860
84.660
95.300
89.610
87.580
87.850
87.420
87.240
87.050
-

Yllk tlretim
1.051
1.119
1.214
1,301
1.300
1.503
1.641
1.831
1.975
2.133
2.336
2.472
2.595
2.848
2.873
2.702
2.901
3.049
3.056
-3.124
2.926
3.000

Dnya Petrol Rezervleri (1976) (Milyar Ton)


Tablo 3
Blge
Ortado u
Dou Bloku ve in
Amerika
Afrika
Endonezya ve Uzak Do u
Bat Avrupa ve Kuzey Denizi ;
Antartika

Belirlenen
Rezerv
50
13.7
9.2
8.1
2.6
3.4
-

1
Rezerv
18.5
48.5
33.0
13.0
13.5
6.6
2.9

i
.

Toplam
Rezerv
68.5
62.2
42.2
21.1
16.1
10.0
2.9

217

Petrol retimi ve Dnya Petrol Rezervleri, Milyon ton, 1978 sonu Tablo 4.
retim

Ulke
Suudi Arabistan
Rusya
- Kuveyt
- Iran
' Irak
AbuDabi
U.S.A.
Libya
in
Venezella
Nijerya
Meksika
ngiltere
Endonezya
Cezayir
Kanada
Norve

Malezya
Katar
Dierleri

'

,
i
,

.
.

410
573
110
255
115
70
485
95
105
108
95
63
53
82
59
69
18
21
24
246

Belirlenen
elirlenen Rezerv

22.480
9.660

'

9:1:
8
4.300
'4.000
3.840
3,290
2.700
2.570
2.470

2.250
2.200
1.390
820
810
800
580

520
1
4.630
1

TOPLAM

3.056

87.240

Dnya Petrol Rezervleri (X 1000 ton) (Tablo 5)


1979

1980

Suudi Arabistan
Kuveyt
Iran
Irak
Abudabi
Katar
Oman
Suriye
Dubai
Dierleri

22.480.000
9.110.000
8.000.000
4,300.000
4.300.000
520.000
340.000
350.000
180.000
90.000

22.160.000
9.000.000
7.870.000
4.150.000
3.740.000
490.000
320.000
320.000
190.000
50.000

TOPLAM

50.290.000

49.170.000

2.250.000
3.840.000
2.570.000
810,000
330.000
160.000
160.000
100.000
80.000
160.000

4.250.000
3.570.000
2.550.000
920.000
330.000
160.000
150.000
100.000
90.000
170000

10.460.000

12.290.000

Blge/flke
ORTADO U

AMER KA
Meksika
A.B.D.
Venezuella
Kanada
Arjantin
Brezilya
Ekvator
Kolombiya
Peru
Dierleri
TOPLAM

218

,
:

Tablo Yin devam


Dou Bloku ve in
Rusya
in
Dierleri
TOPLAM
Afrika
Libya
Nijerya
Cezayir
Msr
Tunus
Angola
Dierleri
TOPLAM
Bat Avrupa
Ingiltere
Norve
Italya
Bat Almanya
Dierleri
TOPLAM
Uzakdou ve Avusturaya
Endonezya
Malezya
Hindistan
Avusturalya
Dierleri
TOPLAM
GENEL TOPLAM

9.660.000
2.700.000
400.000
12.760.000

9.120.000
2.700.000
400.000
12.720.000

3.190.000
2.470.000
820.000
440.000
300.000
150.000
340.00.0
7.710.000

3.100.000
2.360.000
2.360.000
440.000
300.000
160.000
160.000
7.620.000

2.200.000
800.000
90.000
70.000
150.000
3.310.000

2.070.000
750.000
90.000
70.000
160.000
3.140.000

1.390.000
580.000
400.000
270.000
70.000
2.710.000
87.240.000

1.300.000
630.000
350.000
270.000
60.000
2.610.000
87.050.000

Dnya Petrol Uretimi ilk 6 ayl k, (X 1000 Ton) (Tablo 6).


1980
1981
lke
297.000
301.000
Rusya
.
243.090
251.150
Suudi Arabistan
240.695
237.200.
U.S.A.
50.000
65:000
Meksika
54.815
56.000
Venezella
52.900
50.100
in
39.929
43.750
Ingiltere
52.835
41.000 '
'Nijerya
38.550
39.865
Endonezya
41.900
39.500
Kanada
51.820
36.000
ran
45.405
35.825
Libya
47.060
33.250
Kuveyt
32.600
28.100
AlmDabi
26.930
23.7e00
Cezayir
85.870
20.250
Irak
15.087
16.000
Msr
12.497
12.735
Arjantin
13.083
12.292
Norve
- 11.497
11.105
Karar
8.620
9.500
Avustralya
8.605
8.875
Dubai
6.896
7.775
Oman
4.154
82.916
Dierleri
1.562.088
1.462.888
TOPLAM

Dnya Petrol retimi ve Dnya Petrol Rezervleri (X 1000 Ton)(Tablo 7).


Blge) lke

1984 Yl retimi

1983 / 84 Ylna Gre


% Deiiklik

1 Ocak 1985 Yl Itibaryla rezervler

Orta Do u
Suudi Arabistan
Kuveyt
Iran
Irak
AlnDabi
Omman
Katar
Suriye
Dubai
Dierleri

235.000
58.000
105.000
58.000
36.000
20.000
18.000
9.000
16.500
7.012

5.7
+
8.7
- 1 4.6
1- 25.1
3.9
+
7.5
+ 44.8
3.8
2.0
1-14.7

22.930.000
12.395.000
6.580.000
5.975.000
4.070.000
480.000
435.000
210.000
200.000
930.000

Toplam

563.812

--

1.7

54.205.000

Amerika
Meksika
Venezella
A.B.D.
Kanada
Arjantin
Brezilya
Ellvator
ili
Peru
Kolombiya
Trinidat
Dierleri

150.000
95.000
487.000
82.000
24.000
24.000
12.000
1.800
9.000
8.550
8.000
1.985

1.8
0.4
1.4
6.8
3.5
41.9
6.0
2.2
6.2
8.6
3.1

6.615.000
3.690.000
3.680.000
955.000
310.000
265.000
195.000
100.000
95.000

Toplam

904.135

2.5

16.155.000

Dou Bloku ve in
Sovyet Rusya
in
Romanya
Yugoslavya
Macaristan
Dierleri

615.500
11.000
12.000
4.000
2.000
3.705

-J14-

0 .1
3.8
3.4
3.0
0.2
21.0

8.570.000
2.600.000

Toplam

747.205

Jr

0.4

11.445.000

52.500
68.000
29.500
43.000
9.500
5.400
6.500
8.000
4.500
2.685

1.4
11.4
3.8
18.4
14.3
3.2
15.9
4.1
6.1
5.3

27.800
2.265.000
1.170.000
445.000
250.000
200.000
75.000
70.000
170.000

229.585

J_

6.6

7.425.000

Afrika
Libya
Nijerya
Cezayir
Msr
Angola
Tunus
Kamerun
Gabuu
Kenya
Dierleri
Toplam

220

-r

4-

--

4
4
-

-4-

250.0000

275.000

Tablo l'nin devam


Bat Avrupa
ngiltere
Norve
talya
Almanya
Danimarka
Hollanda
Fransa
Avusturya
Dierleri
Toplam
Asya ve Avustralya
Endonezya
Hindistan
Malezya
Brunay
Avustralya
Dierleri
Toplam
Opek 'lkeleri Tabi
Gaz Kondensat
Genel Toplam:

125.000
34.500
2.400
4,100
2.335
3.500
2.000
1.250
3.875
178.960

8.8
13.2
9.3
1.4
8.5
20.7
20.4
1.5
8.7
9.1

1.825.000
108.000
110.000
65.000
55.000
45.000
60.000
3.240.000

70.500
28.000
21.000
8.000
23.000
4.805
155.305

-{-.
-4+
-1-1-1-

10.0
11.6
13.5
8.6
17.3
16.5
10.8

1.180.000
480.000
410.000
190.000
180.000
75.000
2.515.000

38.000 ,
2.817.002

-1-

8.6
2.3

94.985.000

Dnya Gaz Rezervleri ve retimi (Milyar Metre kp) (Tablo 8). Kaynak Erdl und Erdgas, 1985
j Rezerv 1984 retim 1984
Blge / lke
Yl (3 / 4)
191.8
6120
Bat Avrupa
18.6
275
B.Almanya
0.1
100
Danimarka
6.3
40
Fransa
38.5
790
Ingiltere
13.9
125
talya
83.5
1940
Hollanda
27.0
2690
Norve
1.3
15
Avusturya
2.4
20
Irlanda
0.2
120
Dierleri
46.8
5300
Afrika
36.0
3090
Cezayir
4.3
600
Libya
2.4
1010
Nijerya
4.1
600
Dierle_ i
42.2
24630
Orta Dou
0.6
815
Irak
8.5
13550 .
ran
4.5
1038
Kuveyt
6.5
3608
Suudi Arabistan
4.7
4250
Katar
17.4
1369
Dierleri
564.0
8225
Kuzey Amerika
74.0
2615
Kanada
490.0
5610
Amerika
74.4
5240
Orta ve Gney Amerika
13.0
700
Arjantin
1.3
65
in

221

Tablo 8'in devam


Meksika
Venezella
Di erleri
Gney ve Do u Asya
Avustralya
Afganistan
Avustralya
' Brunav
Endonezya
Japonya
Malezya
Pakistan
Dierleri
I Batl 'lkeler
Do u Avrupa/ Rusya/ i
in
Dou Almanya
Polonya
Romanya
Rusya
Macaristan
Di erleri
Genel Toplam:

2180
1570
725

32.0
17.0
12.1

4765
55
505
210
1130
20
1415
445
985
54280
42420
875
70
100
220
41060
60
35
96700

73.6
2.9
12.4
9.4
21.0
2.0
3.7
9.9
12.3
993.8
657.0
20.0
7.5
5.5
39.5
575.0
6.5
3.0
1850.8

Dnya'da tespit edilebilen Petrol rezervleri, retime haz r rezervler


ve retim miktarlarnn 1967-2097 yllar arasndaki dalm ekil

152-153'de gsterilmi tir.


1U CI

85,8
T SP T EDILEN DNYA PETROL REZERVLERI

bl ..2

z
F2

MILYAR TON)

c
, ; 50

Alk,
imiranffl

TCR Ou TF UEKT RE Tol ML.I R

P v

LT

E=ZEURRVELTEIMR:

rdrierafiaM
RETIMIN 20 K ATI
aprillIUM3. 21 '5 19 , 7 Iffli
YILLIK

O
N

511/11/1111rdag>,-7"..
---em
--",,e31
17411/10/10WAVArdr

15,7

ss>

r.

co

Al

Al

e.

41r

r-

r-

r-

.41

1JN

CO

C74

ekil 152. Dnya petrol rezervleri ve petrol tketimi (=Petrol retimi)

222

YIL

_.

DNYA RETIM
1, 4

RE TI M( M I LYARTON )

1,8

,4

0,5

-.,
ORTA DOLU

9
0,55 0,6 '' 3''s4----, O 5
14
.41'2
-'7'.."---

1".
Cr)

r-A

t,
co cr>
N

0
0

0,9

RUSYA

13'75

"--

IV
0

----

0,2

15

N,
""

65

Q/ 6

0.6

0.&

0,6

- - - - - -4 0,2
0,15
- - -- -r - -r -: 0,0 6

ts,
rst

o
v

Y1L

ekil 153. Dnya petrol retimi1967-2097 y llar aras

DNYA ENERJ KAYNAKLAR


Dnya Enerji Rezervleri, 1982 Dnya Enerji Konferans (Teknik ve Ekonomik olarak karlabilir).
Tablo 9.

Blge

Kmr

Petrol

Milyar TET
Gaz

Toplam

Bat Avrupa
Dou Avrupa
Bat Asya ve Kuzey Afrika
Gney Afrika
Kuzey Amerika
Latin Amerika
in
Gney Do u Asya
Avustralya

90.5
211.9
8.3
25.3
195.3
4.5
99.0
16.2
36.5

4.5
13.0
81.5

4.5
31,3
32.9

6.5
14.0
4.0
3.3
0.4

9.1
5.3
0.8
2.8
1.2

100.3
256.2
122.7
25.3
210.9
23.8
103.8
22.3
38.1

Dnyada Toplam

687.5

127.2

88.7

903.4

223

Blgesel dalma gre tm enerji kaynaklar nn % 76.1 ini tekil


eden takmr ve linyit rezervleri s rasyla en ok Do u Avrupa-Kuzey
Amerika ve in'de bulunmaktad r. Bu rezervlerin % 14.1'ini te kil eden
petrol rezervlerinin % 64' ise Bat Asya ve Kuzey Afrika'da bulunmaktadr.
Kat Enerji Kaynaklar ve karlabilir Rezervleri (1982) (Milyar Ton) Tablo 10.
Toplam

Bitml kmr Su b-Bitml Linyit Turba


ve Anstrasit
Kmr
Ispatlanm rezerv
Miktar
0/
o
karlabilir rezerv
Miktar
%
Eklenebilir rezerv
Miktar
o
%
Ispatlanm rezerv
Eklenebilir rezerv
Miktar
Istatistik Kullanm
Yl x

774.6
71.6

172.8
16.0

113.2
10.5

20.7
1.9

1 081.3
100.0

487.7
70.4

111.6
16.1

88.1
12.7

5.8
0.8

693.2
100.0

6 161.4
61.0

2 991.4
29.6

43.3
8.4

101.3
1.0

10 102.4
100.0

6.936 . O
62.0

3 164.2
28.3

961.5
8.6

122.0
1.1

183.7
100.0

281

326

303

198

780

x Kullanm yl enerji kayna rezervinin ayn cins kaynan bugnk tketimine blnmesi suretiyle bulunmu tur.

- Petrol ve Tabii Gaz


Petrol, Sv Tabi Gaz ve Tabii Gaz Rezervleri Tablo 11'de verilmitir.
Tablo 11'de grlece i zere yeni kaynaklar eklenmezse petrol kaynaklar 30 yl, tabii gaz kaynaklar 47 yl yetebilecektir.
- Yeni Enerji Kaynaklar nn Potansiyelleri :
Yeni enerji kaynaklar halen byk miktarda kullan lmayan ancak
istikbal vadeden enerji kaynaklardr. Yeni enerji kaynaklar arasnda
yer alan ve teknik potansiyeli 425 Milyar TET ve gerekle ebilir yllk
Ham Petrol, Sv' Tabii Gaz rezervleri (1982) Tablo Il .

spatlanm karlabilir Rezerv


Istatistiki Kullanm Yl x
1 Tahmini eklenebilir karlabilir rezerv

Ham Petrol
Milyar Ton

Sv Tabii Gaz
Milyar Ton

89 140
30
212 000

1 505
15 yldan az
11 600

Tabii Gaz
Milyar n '
74 100
47
192 000

x kullanm yl ispatlanra re zervin 1978 yl retimine blmyle bulunmutur.

224

retim potansiyeli 86,3 Milyar ton olarak tahmin edilen petroll eyiller ve bitumlu kumlar hari di er yeni enerji kaynaklar ayn zamanda
yenilenebilir enerji kaynaklardr. Baka bir deyile bu enerji kaynaklar
kullandka tkenmemektedir.
Yeni Enerji Kaynaklarnn Global Potansiyeli
Tablo 12.

Biyomass
Gne Enerjisi
(Alak s)
Rzgar
Dalga Egnerjisi
Okyanuslarm Termal Enerjisi
Jeotermal Enerji
Gelgit Enerjisi
Toplam

Global Teknik
pot. TWh / yl

Biricil Enerji Kaynandan Uretilebilen Sekonder Enerji TWb / y l

6
0.9

5.1
0.9

3
O . 005
1
2
0.04
13.0

1
0
O.5
0.6
O
8.1

izelgeden de grlebilece i zere en byk yeni enerji kayna


Biyomas olmakta, Dalga ve Gelgit enerji potansiyelleri ise ok s mrh
bulunmaktadr.

225

BLM XIV
ENERJI KAYNAKLARIMIZ

Birinci! Enerji Kaynaklar :


Ta kmr
lkemizde en nemli ve uzun y llardan beri retimi yap lan takmr rezervi Zonguldak ve evresinde 10 070 Km 2'lik bir alana yayl
mtr. Ere li'den balayarak Amasraya kadar uzanan bir sahil eridini
kaplayan bir havzan n son rezerv durumu a adaki gibidir.
Grnr Rezerv

193.0 Milyon ton

Grnr Muh.Rezerv :

21.5 "

Muhtemel Rezerv

460 . 7

Mmkn Rezerv

741 . 2

Toplam Rezerv

: 1.416.4 "

"

,9

Bunun dnda Toroslar boyunca 19 Milyon ton muhtemel ve Diyarbakr yresinde 0.4 Milyon ton dolaysnda takmr rezervi bulunduu tahmin edilmektedir.
Takmr retimi 1974 y hnda 4.9 Milyon ton olarak maksimum
seviyeye ula m , daha sonraki yllarda bir dme gstermitir. 1982
yl retimide 4 Milyon ton civarnda olup, 1981 yh retim seviyesine
yakndr. Son yllarda retimin 1974 de erlerine gre az olmas mn ne
deni teknik, ekonomik ve idari zorluklara dayanmaktad r. Ortadan kaldrlmas iin gayret sarfedilen bu zorluklar n azaltlmas ve dier baz
retim blgelerinin deerlendirilmesi suretiyle 1990;larda retimin 7,6
Milyon ton'a ulatrlmas iin almalar srdrlmektedir.
Takmr retiminiz tketimi kar lamad iin bir miktar da
yurt dndan ithal edilmekte ve demir elik tesislerinde kullan lmakta226

dr. Yurdumuzda takmr tketimi en yo un olarak sanayi sektrnde demir elik tesislerinde ve elektrik santrallar nda kullanlmaktadr.
Linyit :
Linyit kmrn Trakya ve Anadolu'nun hemen her yresinde rastlanmakta, her yl yaplan aramalarla bilinen rezervlere yenileri katilmaktadr. Bilinen linyit varlnn en nemlilerini Afin-Elbistan,
MUla, Sorna, Tunbilek, Seyitmer, an, Bursa, Beypazar , Sivas ve
Erzurum havzalan olu turmaktadr.
Trkiye linyit retimi 1950 y lmda 0,9 Milyon ton iken, ylda ortalama % 9,9 bir bir artla 1981 yhnda 16,5 milyon tona ulamtr.
Alman ilk sonulara gre 1982 y lnda 17.3 milyon ton linyit retimi gerekle tirilmitir. Bilinen linyit sahalarnn deerlendirilmesi ile 1990
ylnda 80 milyon ton'un zerinde linyit retimi yap lmas planlanmtr.
Linyit kmr kullanm alanlar itibaryla snma-stma, sanayi,
elektrik enerjisi ve az miktarda ula m sektrnde tketilmektedir.
Dk kaliteli linyit kmr elektrik retimi daha iyi kaliteli linyit
kmrnn snma-stma ve sanayi ihtiyalar n karlamada kullanlmas esas alnmtr. Ancak lkemizde iyi kaliteli linyit rezervlerinin
snrl olmas nedeniyle kmr kalitesinin ykseltilmesi iin herhangi
bir tedbir alnmad takdirde bilhassa ilerki yllarda snma ihtiyalarnm karlanmas konusunda dar bogaz ortaya kabilir.
Ancak 2000 ylna kadar elektrik santrali kurmaya msait bilinen
bu linyit sahalar= de erlendirilmi olacaktr. Bu yllarda belli bal
linyit sahalannda optimum retim seviyesine ula laeaktr. Daha ilerki
yllarn ihtiyalarn karlamak iin tni enerji kaynaklar nda olduu
gibi linyit rezervlerini de art rc yndeki almalara hz verilmesi zorunluluuda ortaya kmaktadr.
Asfalt :
Bu gn iin bilinen asfaltit yataklar Siirt- rnak ve Mardin Silopi
havzalarndadr. Bu havzalarda bugne kadar yap lan almalar sonucu
tespit edilen rezerv miktarlar aadaki gibidir.
Grnr - Muhtemel Rezerv : 36 Milyon ton
Mmkn RezerV

: 16 Milyon ton

Toplam Rezerv

: 52 Milyon ton
227

lkemizde asfaltit retimine 1966 y lnda balanlmtr. Halen


teshin amacyla tketilnekte olan asfaltitin retimi ilk yllarda 11 bin
ton iken 1981 ylnda 560 bin ton'a ykselmi tir. 1982 ylnda ise 860 bin
ton retilmi olup ilerki yllarda ise 1,5 milyon tonluk retim planlanm bulunmaktadr.
Dou Anadolu blgesi teshin ihtiyac nn byk blm asfaltit
ile karlanmaktadr. Kalori de eri yksek, i lendiinde deiik yzdelerde gaz elde edilebilen, klnde e itli nadir mineraller bulunan asfaltitin teshinde kullanlmasnn nlenmesi, ancak do u blgesine teshin
ihtiyacn karlayabilecek baka bir kaynak tahsisine ba ldr. Bu hususu salayacak yat rmlarn yaplmas ve Afin-Elbistan'da asitle tirilecek
kmrn Do u blgesine tahsisi suretiyle asfaltitin daha yararl ekilde
kullanlmas ekononimize byk kazan sa layacaktr.
Bitml ist
Bitml ist nemli bir enerji kayna olarak dnlebilir, ancak
son yllarda kan finansman darbo az nedeniyle aramalar iin yap lan
kaynak tahsisinde linyit aramalar' n planda tutuldu undan bulunan
bitml ist rezervleri jeolojik seviyede kalm tr. Beypazar , Gynk,
Seyitmer, zmit-Bahecik, Bilecik-Glpazar , Nide-Ulukla, BalkesirBurhaniye sahalar nda yp lm almalarda 5 milyar ton civar nda jeolojik rezerv grnr hale getirilmitir.
Kesin rezervi ve teknolojik ynden kullan m sahalar henz kesinlik
kazanmamakla beraber bugne kadar yap lan alma sonular bitml
istlerin bilhassa elektrik retimine tahsis edilecek linyitlerin bugnk
verilere gre tamam nn kullanlaca 1995 yllarndan itibaren elektrik
retiminde kullamlabilece ini gstermektedir. Bunun iin ilerki y llarda
bu kaynakla ilgili aratrmalara da imkan ayrlmaldr. Dier taraftan
istlerden petrol retme teknolojisi geli irse lkemizde bu imkandan
yararlanma mmkn olabilecektir.
Petrol ve Do al Gaz :
lkemizde bugn iin bilinen sahalara gre retilebilir petrol rezervlerinin 57 milyon ton civar nda olduu tahmin edilmektedir.
Baz uzmanlar lkemizin petrol kaynaklar ile ilgili eitli grler
ileri srmekte ise de bugne kadar lkemizin enerji ithalat na byk
tesir edecek bir kaynak ortaya karlmas mmkn olamamtr.
228

Trkiye'nin en byk petrol sahas olan Bat Raman'da mevcut


yaklak 2 Milyar varil 80-150 API graviteli petrol rezervinin ancak
% 1,5 oran birincil retim metodlaryla retilmekte, geici bir zm
olan su enjeksiyonu ile toplam retilebilir rezerv miktar % 4,5 a ulaabilmektedir. Bu sahaya CO 2 gaz enjeksiyonu ile retilebilme orannn
% 20 ye ulaabilecei anlalm ve Dnya Bankasndan kredi temin edilerek bu konudaki ahmalara balanmtr.
Su anda bu proje gerekle tirilmi ve almalar devam etmektedir.
Petrol retimi son yllarda teknik zorluklar ve bilinen sahalarda
zamanla retimin dmesi, yetimi personel eksiklii ve finansman
yetersizlii nedeniyle d gstermi, 1981 ylnda retim 2 363 Milyon
ton olarak gerekle mitir. 1982 ylnda ise 2 333 Milyon ton ham petrol
retimi gerekle tirilmitir. Bat Raman'da ikindi retim metodunun
uygulanmasyla 3 Milyon ton /y l'a ulamas beklenmektedir.
Dnya lkelerinde Petrol ve Kat yaktlardan sonra % 20 oran nda
kullanlmakta olan tabii gaz' n lkemizde kullanm snrl bulunmaktadr. Tabii gaz tketimi ithalat yap lmad iin tamamen yerli kaynaklardan yaplan retimle kar lanmaktadr.
lkemizde do al gaz amurlu, Mrefte, Hamitabat sahas nda yaplmakta olan retimin gelime ggterece i tahmin edilmekte, burada
Pnarhisar imento fabrikas na verilen gazdan baka ie ve cam fabri
kalarma hatta ambarl santralna tabii gaz verilmesi dnlmektedir.
Ayrca dodanh sahas ndan Mardin imento Fabrikas 'nada tabii gaz
verilmeye balamtr. 1981 ylnda sadece Hamitabat'tan yap lan 'retim 16 Milyon m3 olmutur.
1982 ylnda bu retim 45 milyon m3'e ykselmi olup, 1983'te
63 Milyon m3 civarnda gerekle mi tir.

Hidrolik Enerji :
Trkiye'deki su kuvvetinin brt potansiyeli 440 milyar kW1 . /yl,
teknik ynden de erlendirilebilecek su kuvveti potansiyeli ise 215 milyar kWh /y ldr. Gerek ekonomik ynden yap lan almalar gerekse
proje ynnden meydana gelen geli meler yararlan labilir, hidrolik
potansiyeli yldan yla artrdmaktadr. Son yaplan almalara gre
Trkiye'nin yararlanlabilir hidrolik potansiyeli 30 797 MW ve 108,5
milyar kWh /yl dr. Toplam yararlanlabilir hidrolik potlnsiyelimizin
ancak % 13'nden yararlan lmaktadr.
229

Nkleer Enerji :
lkemizde bugne kadar yap lan almalar neticesinde en by
Sahi-li-Kpr ba nda olmak zere e itli Uranyum rezervleri ile Eski ehir-Sivrihisar'da dnya ap nda saylabilecek Toryum rezervleri bulunmutur. Ilerki yllarda Toryum kullanan nkleer santraller gerekletirilebilirse lkemiz bu zengin toryum kaynaklar ndan yararlanmak
imkanna sahip olabilir.
Bu gn iin belirlenen rezervler u ekildedir:
Uranyum cevheri
Toryum cevheri

5 350 ton U 3 08 edeer


380 000 ton Th 02 e deer

Tespit edilmi bulunan Uranyum rezervinin 2 800 tonu yap lan n


hesaplara gre fizibl durumdad r. Arama almalarna devam edilmektedir.
lkemizde uzun sredir Akkuyu'da kurulmas planlanan santralla
ilgili almalar devam etmektedir. Ancak 1990'l yllarda enerji ihtiyacnn karlanmasnda byk nemi olacak bu santralin in asma en ksa
srede ba lanmasnda byk yarar vard r. Ayrca 1995'lerden sonra
yeni nkleer santrallarm devreye girmesi gerekti inden 2'nci santralla
ilgili almalara nem verilmesi gerekli bulunmaktad r.
Hayvan ve Bitki Art klar :
lkemizde bilhassa teshin iin yeterli ticari enerji sunumu bulunmas , halkn ekonomik seviyesi baz blgelerde ticari yak t kaynaklarnn snrl olmas nedeniyle uzun mesafeden ta ma zorluklar gibi hususlar nedeniyle ba ta hayvan gbresi ile f ndk kabuu, pirin kap ,
iit ve msr koan gibi bitki artklar teshin amacyla kullanlmaktadr.
Toplam enerji tketiminin 1950 ylnda 5,6 Milyon ton ile % 20
sini, 1981 ylnda ise 15,5 Milyon ton ile % 9,4'n olu turan teze in
hayvan gbresi olarak tar mda ve son yllarda zerinde nemle durulan
biyogaz retiminde de erlendirilmesi sosyal ve ekonomik ynden byk
fayda sa layacaktr. Ancak bunun iin daha ncede belirtti imiz gibi
halkn refah seviyesinin ykselmesi ve bunun yerine ikame edilebilecek
yaktn temini veya biyogaz retimi gerekli bulunmaktad r.
lkemizde gne , jeotermal, biyomas ve rzgar enerjisi gibi ticari
seviyede yararlan labilecek yeni ve yeuilenebilir enerji kaynaklar bu230

lunmaktadr. Bu enerji kaynaklarnn bazs gelien teknolojiye paralel


olarak geliebilecek tiptedir. (gne ve rzgar gibi) Jeotermal enerji
kaynann gelimesi ve bir miktarda teknolojik geli meye bal olmakla
birlikte daha ziyade yap lan arama ve sondajlarn neticesin,e ba l bulunmaktadr.
Biyomas daha ziyade bitkisel rnlerin, hayvan ve orman art klarmn ehir ve endstriyel art klarn evrimi yoluyla enerji 'elde etmek
metodu olup lkemizde biyomas'n bir alt grubunu te kil eden biyogaz
retimi konusu n planda yer almaktadr.

Gne Enerjisi :
lkemiz gne enerjisinden istifade edecek co rafi konumda bulunmaktadr. Gne enerjisi konusunda lkemizde Devlet messesesi, niversiteler, ara trma kurulu lar, sanayiciler ve baz aratrmaclar
yapmakta baz firmalarca gne kollektrleri retilmektedir.
Yaplan almalara gre lkemizin hemen her blgesi y lda ortalama 2000 saatin stnde gne enerjisi almakta cm 2'ye dakikada 100
kaloriden fazla enerji d mektedir. Bu nedenle gerek teknolojik al malar gerekse sanayi tesisleri geli tike bu kaynaktan daha fazla yararlanlmas mmkn olacaktr.
Yaplan hesaplara gre lkemiz gne enerjisi ylda en az 10 ay
sre ile % 17'sinde ise bir yl boyunca yararlanabilme imkan bulunmaktadr. Gnelenme bakmndan en dk blge olan Dou Karadeniz blgesinde bile 6 ay a an bir sre yararlanma imkan bulunduu
dnlrse "lkemizin gne enerjisi potansiyelinin seviyesi hakknda
bir fikir edinilebilir.

Jeotermal Enerji;
Yurdumuz jeotermal enerji a sndan zengin lkeler aras nda saylabilir. Jeolojik yap, zengin jeotermal alanlarn olumasnda neden
olmutur. MTA Enstitsnce 1.962 ylndan beri srdrlen ara trmalar scak su kaynaklarnn envanteri karlarak balandm , daha sonra
uygun artlarn biraraya geldi i havzalarda yap lan almalarda byk
bir ksm Bat Anadolu'da (Denizli-K zldere, zmir-Seferhisar, AydnGermencik, anakkale-Tuzla, Afyon-Gek, Manisa, Bal kesir) ve Orta
Anadolu'da (Kzlcahamam ve Kozakl) dolaylarnda enerji imkanlar
saptanmtr.
231

Daha nce bulunan ve yan nda bir jeotermal santral kurulmakta


olan Denizli-K zldere sahas na ilaveden 1982 ylnda MTA Enstitsnce yaplan al malar sonunda Aydm-Germencik ve anakkaleTuzla sahalarndaki almalardan da mspet netice al nmtr. AydnGermencik sahas nda 230 C civar nda ak kan bulunmu olup, buhar
oran ,' 20'dir. (K zlderenin 2 misli) ve kabukla ma bulunmamaktad r.
anakkale-Tuzla da birinci rezervuardan 170 C ak kan elde edilmi
olup, ikinci rezervu arla lm aya allmaktadr.
Ayrca zmir-Balova ve Afyon-Gecek'te 70-100 bin konutu stmaya elverili jeotermal kayna bulunmu olup zerinde al malar
devam etmektedir. lkemizde jeotermal enerjiden elde edilecek elektrik
potansiyelinin 4 500 MW olaca ngrlmekte, ayrca ehir ve sera
stmalarna uygun kapasitenin de 31 000 MW olaca hesaplanmaktadr. Halen 20 MW Denizli-K zldere jeotermal elektrik santrali 1983
ylnda devreye girmi tir.

Biyon as :
Biyomas tabiri daha ziyade bitkisel rnlerin, hayvan ve orman
artklar= tropik ayrlarm, ehir ve endstri art klarnn evrimi
yoluyla enerji elde etme metodudur.
Biyomas'n bir alt blm de hayvan gbresinde anaerobik etkiyle
elde edilen biyogaz olmaktad r.
Biyogaz lkemiz iinde byk nem ta maktadr. Bir ton hayvan
gbresinin havas z bir ortamda stlmas sonucu 1,25 varil petrol, 33,9
n 3 orta ssal deerde gaz ve 340 kg yksek evsafl gbre elde edilmektedir.
Dnya'da biyomas'a enerji kayna veya kimyevi maddeler iin
nemli bir kaynak olarak de er verilmektedir. 1981 y lnda Brezilya'da
320 000 otomobilde eker kammdan elde edilen alkol kullanlmaktadr.
Biyomas tamamiyle elde edilen baz enerji kaynaklar yla ticari hale
gelme safhas ndadr.
lkemizde biyomas' n bir alt grubu olan "biyogaz konusunda ba 'anlm olan al malara devam edilmektedir. Baz blgelerde deneme
tesisleri kurulmu bulunmaktad r.

Rzgar :
Trkiye'de rzgar enerjisi potansiyeli enerji birimleriyle ifade eden
bir aratrmann yap ld bilinmemektedir. Hatta bu konudaki tekno232

lojik gelimeden evvel rzgar enerjisinden elektrik enerjisinin yararlanma alt snr 5 m /sn kabul edildi inden lkemizin rzgar enerjisinden
yararlanma imkan olmad gr ileri srlmtr. Ancak gelien
teknikler nedeniyle 3-4 m /sn rzgar h z ile elektrik enerjisi elde edilmesi
imkan ortaya kmtr. Bu gelimeler neticesinde lkemizde de rzgar
enerjisinden yararlanma imkan ortaya km bulunmaktadr. Kaba
bir incelemeye gre 3 m /sn alt s nr dikkate ahndnda lkemizin % 25
inde rzgar santral kurma imkan olduu ifade edilebilir.
Bu imkanlara en msait yerler Karadeniz ve E e sahilleri ile Orta
Anadolu'da bulunmaktadr.
lkemizin 1973-1982 yllar aras birincil enerji retimi, tketimi
ve 1982 yl genel enerji dengesi tablolar halinde sunulmu tur (Tablo
13, 14 ve 15).

233

Yllar

1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982

Taekmrii
(bin Ton)
4642
4965
4813
4632
4405
4295
4051
3602
3970
4010

Tablo 13. 1973-1982 Y llar Aras Birinci! Enerji Vretimi


Odun
Hidrolik EPetrol
Doal Gaz
Asfaltit
Linyit
(bin Ton)
nerji (mil(bin Ton)
Milyon m ,
(bin Ton)
(bin Ton)
yon kWh)
7754
8754
9150
11461
12176
15122
13127
14469
16476
17393

289
394
456
443
434
297
203
558
560
860

* Odun deerleri yetkililerce yeniden dzenlenmi tir

18
22
33
23
16
45

3511
3309
3095
2595
2713
2936
2831
2330
2363
2333

2603
3356
5904
8375
8592
9365
10303
11348
12616
14167

8126
7859
8064
9781
8269
7709
8166
8881
8210
7675

Hayvan ve
Bitki art.
(bin Ton)

toplam
(bin TET)

9995
10289
10852
11469
11918
12620
13566
14622
14954
15516

20545
21098
22217
23561
24007
25403
25277
25950
27452
28547

Tablo 14. 1973-1982 Yllar Aras Birincil Enerji Tketimi


Yllar

1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1980,
1981
1982

Asfaltit
Taknnirii
Linyit
(Bin ton) (Bin ton) (Bin ton)

4
5
4
4
5
4
4
4
.4
5

595
031
959
843
057
634
901
556
452
123

7.646
8 188
8 973
10 998
11 675
13 225
13 882 s
15 243
16 179
17 018

289
394
456
443
434 ,
297
203
558
559
860

Doal Gaz
Petrol
(Milyon m 3) (Bin ton)

18
22
33
23
.16
35

12
12
13
15
17
12
15
15
15
15

494
484
565
130
365
114
008
434
288
996

Hidrolik EOdun
Enerji
(Bin ton)
(Milyon kWh)

2
3
5
8
8
9
10
11
12
14

603
356
904
375
592
365
303
348
612
167

13 847
14 500
14 562
14 734
14 989
15 248
15 506
15 765
16 023
16.760

Hayvan ve
bitki art.
(Bin ton)

9
10
10
11
11
12
13
14
14
15

995
289
852
769
918
620
561
622
954
516

Elekitha.
(milyon
kWh)

96
332
492
621
1 004
1 342
1 616
1 775

Toplam Kii Ba
(Bin
Bana
(TET) Tk.Ke
kii
36
37
40
45
49
49
48
50
51
54

390
703
801
163
403
915
138
211
063
556

1
1
1
1
1
1
1
1

955
966
001
104
183
171
106
130
126
178

Tablo 15. 1982 Yl Genel Enerji Dengesi


Birim: (Bin TET)
Akun /Kaynak

Takmilr

Linyit

Asfaltit

Yerli retim
ithalat
Ihracat
Stok deiim Kayp

3 488
969

204

7 457

525

Birincil enerji arz

4 253

7 318

525

Elektrik sant.
Havagaz Fab.
Enerji sek. kayplar

620
131

3 022

Nihai Enerji Tketimi

3 502

4 296

3 256
238

1 988
52

2 256

Sanayi
Ulatrma
Teshin Aydnlatma
Y. Piirme
Tarm
Enerji d sek.
i Dierleri
Elek. Uretimi Gwh
, San. Kan MW

Hayvan ve
Bit. artk.

Top. Kat
Yaktlar

Petrol

Gaz

Hidrolik

17 207

5 120
-

23 797
969

343

3 500
22 741
2 247
239

57

5 100

639

--

7 207

5 120

24 423

23.755

57 I

5 100

639

53 974

3 642
131

2 288
14
795

85

5 100

--

9 558

1.509

1 472
60
2 304

20 658

142

8 688

5 244
290

7 434
7 794

57
--

6 395
78

15 116

2 734
1 145

85

2 215

20 150
1 145

1 551

--

1 551

6 438

5 945

14 167

25 550

26 550

1 932

1 625

--

3 082

6 639

6 639

Odun

139

525

5 525

323

I 1 609

7 207

525

7.207

5 120

913

5 120

1
i

Not: 1. Odun retimi kaak kesimi de iermektedir.. 2. Birincil enerji arz brt arzdr.

Elektrik , Genel Top.


32 457
24 349
2 247
582

50 138
'

19 130
8 162

DEINILEN BELGELER

Altmh, E., 1971, Petrol Jeolojisi Ders Notlar. stanbul niversitesi.


Arbenz, J.K., 1976, Exploration Methods and Concept II, Published by
the Amerikan Association of Petroleum Geologist. Tulsa, Oklohoma
U.S.A.
Arty, L.F., 1930, Density, porosity and compaction of Sedimantary rock.
Bull. Amer. Assoc. Petroleum Geologist 14, 1 /35.
Badgley, P.C., For the Exploration Geologist fur Structural Geology Student. Harper and Brothers, Publishers, New York.
Bailey, N.J.L., Evans, C.R., Milner, C.W.D., 1974, Applyning Petroleum
geochemistry to search for oil Examples from Western Canada Basin,
Bull. Amer. Assoc. Petr. Geol .58, 11, 2284-2294.
Backer, E.G., 1960, A hypothesis concerning the accumulation of Sediment
hydrocarbons to from crude oil. Geochim. Cosmochim. Acta 19,
309 /17.
Backer, E.G., 1962, Distribution of hydrocarbons in petroleum. Bull.
Amer. Assoc, Petroleum Geologist 47, 78 /84.
Backer, E.G., 1974, Pyrolysis technique for source rock evaluation. Bull.
Amer. Assoc. Petr. Geologist, 58, 11, 2349-2361.
Beckmann, H., 1976, Geology of Petroleum. Vol 2, Geological Prospecting
of Petroleum, Ferdinand Enke Verlag, Stuttgart.
Bentz, A., 1949, Erdl und Tektonik in Nordwest Deutschland, Verffentlicht vom Amt fr Bodenforschung, Hannover-Celle.
Bentz, A. und Martini, H.J., 1968, Lehrbuch der Angewandten Geologie,
Zweiter Band, Teil I, Ferdinant Enke Verlag, Stuttgart.
Berg, R.R., 1975, Capillary pressures in stratigraphic traps. Bull. Amer.
Petr. Geologist 59, 939 /56.
237

Bray, E.E., Evans, E.D., 1965, Hydrocarbons in non-reservoir rock source


beds. Amer. Assoc. Petr. Geol. 49, 248-257.
Burst, J.F., 1969, Diagenesis of Gulf Coast Clayey Sediments and its possible Relation to Petroleum Migration. Bull. Amer. Assoc. Petr.
Geol. 53, 1, p. 73-93.
Dnya Enerji Konferans , 1982, T.K.I.
Ducand, B., Espitalie, J., 1973, Evolition de la Matiere organiqu au cour
de l'enfouissement des sediments. CR. Acad.Sci. (Paris) 276, 2253
2256.
Elder, J.W., 1965, Physical processes im geothermal areain Terrestrial
Head Flow : Geop.Mong.Serie. Am. Geop. Union, 8, 211-238.
Engelhardt, W..V., 1960, Der Porenraum der Sedimente. Springer Verlag.
Berlin-Gttinger-Heidelberg.
Erdman, J.G., 1967, Geochemical Origins of the Low-Molecular-WeightHydrocarbon Constiluents of Petroleum and Natural Gases, in Proceding 7 th. World Petroleum Congress, Mexico, Elsever, London,
v.z.p. 13-24.
Erdogan, L.T. ve Akgl, A., 1981, Petrol Anakaya ve Srekli G Modeli
Ierisindeki Yeri. Yeryuvar ve nsan, cilt 6, say 1-2, s. 38-42.
Erdl und Erdgas Periyodikleri, 1960-1985, ndstrie Verlag von Hernhausen KG, Hamburg.
Erdl und Kohle, Erdgas, Petrochemie Periyodikleri, 1960-1985, indstrie
Verlag von Hernhausen KG, Hamburg.
Erkmen, U., 1979, Uygulamal Palinoloji ve Petrol Aramalar, Yeryuvar ve insan, cilt 4, say 1, s. 38-41.
Espitalie, J. ve Digerleri, 1977, Methode rapide de Caracterisation des
rockes meres de Leur potentiel. Petrolier et de leur degre d'evolution.
Rey. Ins. Fr. Petr. 32, 23-42.
Espitalie, J. ve di erleri, 1973, Etude de la Matiere Organique Insoluble
(Kerogene) Des Argiles du Bassin de Paris. Revue de L' nstitut
Francais. du Petrole. XXVIII-I, P. 37-66.
Evens, G.R. and Staplin, F.L., 1971, Regional facies of organic metamorfi saz, Geochemical Exploration (1970) ed Boyle, R.W. and McGarringle, J.I., Ins. MM. Metallurgy, Spec, Vol. II, 517-520.
238

Gehman, H.M., 1962, Organic Matter in Limestones. Geochim. et Cosmochim. Acta V. 26, P. 885-897.
Gksenin, Esener, 1976, Totrul kayalarn Anakaya potansiyelinin de erlendirilmesi. Trkiye 2. Petrol Kong. Tebli . S. 66-75.
Gksu, E., 1967, Trkiye'de Petrol, stanbul niversite Maden Fakltesi
yaynlar.
Gksu, E., 1981, Yeralt Jeolojisi, stanbul Teknik -niversitesi Maden
Fakltesi yaynlar , Bask II, stanbul.
Guillomot, J., 1964, Cours de Geologie du Petrole Editions Technip. Paris.
Gupta, M.L., ve di erleri, 1970, Terrestrial heat Flotv and tectonic of the
Cambay basin (India), Tectonophysies, 10, 1-3, 147-163.
Gussov, W.C., 1954, Differential entrapment of Oil and gas. Bull. Amer.
Assoc. Petr. Geologist 38, 816 /53.
Gussov, W.C., 1955, Time of migration of Oil and gas. Bull. Amer. Assoc.
Petroleum Geologist 39, 547 /74.
Hedberg, H.D., 1926, The effect of gravitational compaction on the struc'Jure of sedimantary rocks. Bull. Amer. Ass. Petr. Geol. 10, 1035 /72.
Hedberg, H.D., 1936, Gravitational compaction of clays and shales. Amer.
J. Sci. 31, 241 /87.
Hedberg, H.D., 1974, Relation of methane generation to ender Compacted
shales, shale diapers and mud voleanoes. Bull. Amer. Ass. Petr.
Geol. 58, 5, 661-673.
Heling, D. 1970, Microfabrics of sahales, and their rearran gement by
compaction. Sedimantology. 15, p. 247 /69.
Hobson, G.D., 1954, Some Fundamen tals of Petroleum Geology, London.
Hobson, G.D., and Triatsoo, E.N., 1975, Introtuction to petroleum Geology.
Beaconsfield, England. Sceientifie Press.
Hood, A. ve dierleri, 1975, Organic Metamorphism and the Generation
of petroleum. Bull. Amer. Ass. Petr. Geol, 59, 6, 986-996.
Hund, J.M. and Jemiesan, B.N., 1956, Oil and Organic Matter in source
Rocks of petroleum. Bull. Amer. Ass. Petr, Geol. 40, 3, P. 447 /88.
239

John, D.H., and LeRoy, L.N., 1958, Subsulace Geology in Petroleum


Exploration Golden, Colorado.
Jonathan, D. ve dierleri, 1967, Les Methodes d'etude physico-chimiques
de la matiere organique. Bull. Centre, Rech. Pan. SNPA, 10, 1, 89
108.
Jungten, II. und Karwil, J., 1963, Porenverteilttng and innere oberflache
der Kohlen der Bohrung Mnsterland 1, Forscl , Geol. Rheinld. Westfall 11, s. 179 /96.
Kartsev, A.A. ve dierleri, 1959, Geochemical Methods of Prospecting
and Exploration for Petroleum and Natur Gas. Barkeley, Calif, Univ.
of Calif. Press. trausl. Witherspoon, P.A. Romey, W.O.
Kartsev, A.A. ve digerleri, 1971, The Principal Stage in the Formation
of Petroleum. Procceeding 8 th World. Petroleum Congr. Moscow,
2, p. 3-12.
.

Klemme, ILD., 1975, Geothermal Gradients, Heat Flow and Hydrocarbon


Recovery, Petroleum and Global Tectonics. Fischer, 6., Judson, S.
(eds). Princeton: Princeton Univ. Press., pp. 251-304.
Landes, K.K., 1967, Eometamorphism and oil and gas in time and space.
Bull. Amer. Ass. Petr. Geol. 51, 6, 828 /41.
Lee, W.K. and Uyeda, S., 1965, Cours de Geochemie du Petrole, Soc.
Edit. Technip, Paris.
Lehnert, K. and Rothe, K., 1962, Geophysikalische Bohrlochmessungen.
Akademie Verlag. Berlin.
Lov, V.A., 1971, The Principal Stage in the Formation of Petroleum.
Proceeding 8 th World Petr. Congresse, V. 2, p. 3-12.
Loversen, A.I., 1958, Geology of Petroleum. San Fransisco.
Loversen, A.I., 1967, Geology of Petroleum : Freeman, W.H. and Campany, San Fransisco, s. 499.
Lysak, S.V., 1970, Geothermy of lake Baykal region. Int. Geol. Review,
12, 9, 1155-1158.
Maksimov, S.P. and Safavon, G.I., 1973, Genetic characteristic of Petroleum in Devonian deposits of the Volga-Ural Provinces. Int. Geol.
Revie, 15, 5, 497-507.
240

Meinhold, R., 1982, Erdlgeologie. Akademie Verlag, Berlin.


Nagumo, S., 1965, Compaction of Sedimantary rocks. A consideration by
the theory of prous media. Earthquake Res. Inst. (Jpn.) 43, p.
339 /48.
Pelin, S., 1981, Pasinler Havzasnda Anakaya zellikleri ve Petrol Olu umunun A klanmas. K..T. Yerbilimleri Dergisi, cilt l , say 2,
s. 127-145.
Philipp, W. ve dierleri, 1963, The history of Migration in the Gifhorn
Trough. Proc. 6 th, World. Petr. Cong. Sect. 1, pap. 19, Hamburg,
Deutsche fassung Erdl u. Kohle. Erdgas, Petrochemie 16, 456 /
68.
Phillippi, G.T., 1965, On the Depth, Time and Mecanism of Petroleum
Generation. Geochimica et Cosmochimica Acta, 29-9, p. 1021-1049.
Pusey, W.C., 1973, How to evaluate Potantial gas and oil source rock.
World oil, 176, 5, p. 71-75.
Raynaud, J.F., Robert, P., 1976, Les methodes d'etude optique de la matiere organique. Bull. Centre. Rech. Pan 10, 109-127.
Robert, J.L., 1976, How oil Migration in clastic Sediments. World Oil.
p. 107 /26.
Silverman, S.R. and Epstein, S., 1958, Carbon istotopie composition of
Petrole ums and other Sedimentary organic materials. Bull. Amer.
Asa. Petr. Geol. 42, 998 /1012.
Sokolov, V.A. ve dierleri, 1964, Migration prosses of gas and oil their
intensity and directionality, Proc. 6 th World Congr. of Petroleum.
Sect. I, pap. 47, Hamburg.
Sokolov, V.A. ve di erleri, 1964, The origin of Gases of Mud Vulcanoes
and the Regularitres of the powerful Eruptions, Advences in organic
Geochemistry, Pergamon Press. p. 743 /84.
Sokolov, V.A., 1975, Oil-gas Potantial of marine and oceanic floors in
ligght of theory of oil and gas Sedimantary barins. Int. Geol. Revrew.
17, 7, 762-766.
Sokolov, V.A., 1976, Current vrews on the origin of oil and gas and the
occurrence of oil and gas fields. Petr. Resources of Seans and o ceans,
deti Sokolov, B.A., Gaynanov, A.B., Nesmeyanov, D.V., Seregin,
A.M., Mir Publishcrs Moscow. 46-53.
241

Sondaj Mhendisli i Bilgileri, API Southwestern Distrect Study Committa on Drilling Fluids.
Sonel, N., 1983, Aufstellung eines Sedimentologischen
im Nordteil des thrakischen Beckens und seine Erdlmglichkeiten. Comminication de la Faklte des Sciences de l'Universite D'Ankara, seri
Geologie.
Sonel, N., 1983, Stratigraphie von Nordteil des thrakischen Beckens. Comminication de la Faklte des Sciences de l'Universite D'Ankara,
seri C2, Geologie.
Sonel, N., 1983, Haynana /ayraz Blgesi Kumta lartnn Bitum erii
ve Hazne Kaya zellikleri. Doa Bilim Dergisi, Temel Bilim cilt. 7,
s. 265-275.
Soylu, C. ve Sinanolu, E., 1979, Petrol Trn ve gme ilkelerinin Petrol arama Blgelerinin saptanmastnda uygulanmas.. Yer yuvar ve
nsan, cilt 4, Say 2, s. 31-35.
Staplin, F.L., 1969, Sedimentary organic matter, organic netamorphism
and oil and gas occurrence, Bull. Amer. Petr. Geol. 17, 47-66.
Sylvain, J.P., 1958, Oil Reservoir Enginering, Second Edition, Me Graw
Hill Book Company, inc, New York-Toronto-London.
Tekeli, M.T., 1978, Ktrtntlt kellerde Petrol g nasl olur? Cordell,
R.J. den eviri. Yeryuvar ve nsan, cilt 3, say 2, s. 41-45.
Tissot, B.P., ve di erleri, 1971, Origin and Evolution of Hydrocarbons
in Early Toarcian shales, Paris Basin, France. Bull. Amer. Ass.
Petr. Geol. 55-12, p. 2177 /193.
Tissot, B.P., and Pelet, R., 1971, Nouvelles donnees sur les mecanismes
de genese et de migration du Petrole, Simulation mathematique et
application a la Prespection, Proc. 8 th World Petr. Cong. 2, 35-46.
Tissot, B.P. ve dierleri, 1974, Influance and Nature and Diagenesis of
organic matter in Formation of Petroleum. Bull. Amor. Ass. Petr.
Geol. 58-3, p. 499 /506.
Tissot, B.P. and Espitalie, J., 1975, L'evoluten thermique de la natiere
organique des Sediments. Application d'une Simulation mathematique: Rev. nst. Fr. Petrole. 30, 743-777.
Tissot, B.P., and Welte, D.H., 1978, Petroleum Formation and Occurrence.
Springer Verlag, Berlin-Heidelberg- New York.
242

Urhan, J.B., 1976, Palynology, Thermal Maturation by Vitrinite Reflectence and visual color Estimation, and Kerogen Description of soruce Rocks. "Core Laboratories, inc" Special publ.
'Unal, G., 1977, Isa Ak n ve Jeotermal Gradyan ve Petrol : Yeryuvar v e
nsan, cilt 2, say 3, s. 54-70.
Vassoevie, N.B., 1960, ti bernommen aus K.Krejci Graf, Mikronaphta
und die Enstehung des Erdls. Mitt. Geol. Ges. Vien 53, 133-176.
Vassoevie, N.B. ve dierleri, 1969, Die Hauptphase der Erdlbildun g.
Z. angw. Geol. 15, s. 611 /22.
Vassoevie, N.B., ve dierleri, 1970, Principial phase of oil formation :
int. Geol. Review, 12, 11, 1276-1296.
Vassoevie, N.B., ve dierleri, 1972, Historiceal geological-geochemical
rating to hydrocarbon potential, Central Russian Basin : Int. Geol.
Review, 14, 8, p. 862-865.
Weeks, L.G., 1971, Marine geology and petroleum resources : Pre print
of the proceedings. Of the 8 th World petr. Congr. PDL (3), 1-15.
Welte, D.H., 1964, ber die Beziehungen zwischen Erdl und Edlmuttergestein. Erdl und Kohle-Erdgas-Petrochemie. Nr. 6, 17. Jahrgang, s. 417 /29.
Welte, D.H., 1965, Kohlenwasserstoffgenese in Sedimentgesteinen. Untersuchungen ber den thermischen Abbau an Kerogen unter besonderer
Bercksichtigungen der N-Parafinbildung. Sorderdruck aus der
Geologischen Rundschau, Band 55, s.,131--144, Ferdinand Enke
Verglag, Stuttgart.

243

You might also like