Professional Documents
Culture Documents
Gösterge Bilim Sözlüğü
Gösterge Bilim Sözlüğü
Dervicemalolu
Abduction (T., Fr. Abduction): I.Man. Charles Peirce tarafndan, bir varsaymn
(hypothesis) biimlendirildii ya da retildii karm srecini belirtmek iin
kullanlan bir terim. Peirce, 1900den nceki almalarnda bilinen kurallardan
hareket ederek bir olguyu aklamak anlamnda varsaym (hypothesis) terimini
kullanyordu. Mesela yerlerin slak olduunu grp, yamur yanca sokaklar
slanr gibi bilinen bir kuraldan hareketle, yamurun yam olduunu karmak
gibi. Ancak Peirce, daha sonraki almalarnda unu fark etti: Bu konudaki baz
rneklerde farkl bir sre sz konusuydu yani yeni ve artc bir olguyu
aklamak iin bilinen bir kuraldan hareket etmek yerine yeni bir kural yaratmak
gerekiyordu. Peirce bunu fark ettikten sonra abduction terimini kullanmaya balad
ve bu terimin, yeni bir eyler yaratan tek mantksal karm (logical inference)
olduunu vurgulad. Mesela bilinen kurallardan hareketle deneyerek ya da seerek
sonuca ulalan bulmacalar (puzzle) abduction teriminin kapsamna girmez nk
burada yeni kurallar yaratmak yani yaratclk sz konusu deildir. II.Sem.
Gsterene (signifier) yakn olan bir dzgy (code) bir kural rnei (instance of a
rule) olarak kabul etmek ve bu kural uygulayarak o gsterenin ne gsterdiini
karmak. (50; 89; 106; 34-190) Bkz. Deduction, Induction
Absent Signifiers (T. Grnmez Gsterenler*, Fr. Signifiants Absent): Sem. Bir
metnin iinde bulunmad halde o metinde kullanlan ve kendisiyle ayn dizide
(paradigm) yer alan bir gsterenin anlamn etkileyen gsterenler. (50) Bkz.
Paradigm, Paradigmatic Analysis, Signifier.
Abstract Concept (T. Soyut Kavram, Fr. Concept Abstrait): D dnyaya ait
gndergesi (referent) dorudan gsterilemeyen ya da grlemeyen zihinsel bir
biimdir. Soyut kavramn grlebilir fiziksel nitelikleri yoktur ancak anlamsal
zellii (semantic feature) ile bilinir. Umut, sevgi, nefret vb. gibi. (34-190; 44234) Bkz. Abstraction, Concept, Concrete Concept, Referent
daha
fazla
olmas,
ayrntlarn
daha
az
olmas
demektir.
alkan
renciye
dl
verdi
cmlesinde
eyleyen
vardr:
gerekletirdii
eylem
nemli
olduundan,
eyleyen
kavram
kii
2.
3.
Anlatda bir kahraman, iki ya da daha fazla eyleyensel rol stlenebilir; yani bir kahraman
hem destekleyici hem de gnderici olabilir. Ya da bir eyleyensel rol birok
kahraman
stlenebilir.
Destekleyici,
engelleyici,
alc
eyleyensel
rolleri
bir
kovalad
cmlesinde
kedi
klcdr
nk
kovalama
eyleminin
Bunu bir rnekle aklamak gerekirse Yer gezegeninin atmosferi vardr ve zerinde
canllar yaar. Merihte de atmosfer vardr o halde Merihte de canllarn bulunmas
gerekir.
ifadesinde
Merih
gezegeni,
benzetilen;
yer
gezegeni,
kendisine
gnmzde
kullanlan
anlamyla
tanmlayan,
Aristotelestir.
Analoji,
dnrler,
analoji
ile
yaplan
akl
yrtmeye
birtakm
itirazlarda
bir
benzerlikten
kaynaklanr.
Anlam
Analojisi,
vefakr,
fedakr
Anaphora (T. Yinelem, Fr. Anaphore): Dil. Szcede daha nce kullanlm bir biime
(ncl) daha sonra gelen bir e (zellikle de adl) araclyla gnderme yaplmas
sonucu gerekleen szdizimsel sre. Mesela Ben hata yaptn syledim, o da
bunun aynsn syledi derken bunun ayns, tekrardan kanmak iin kullanlm
bir yinelemdir. (44-235; 41-232) Bkz. Antecedent
Anomaly (T. Aykrlk, Fr. Anomalie): Anl. Birbiriyle uyumayan iki anlamn bir araya
gelmesi sonucu semantik ve pragmatik adan kurala uymayan garip ifade. Mesela
Masam
alyor
byle
bir
ifadedir.
Aykrlk,
metaforun
da
temelini
ieren
kart
anlamllk
olgular
birbirinden
ayrlr.
(rn.
ekseni
ve
kart
anlambirimcikler
sunar.
(41-137)
Bkz.
Moneme,
Oppposition
Appellative Function (T. ar levi, Fr. Fonction Appellative): Dilin, bildirici ve
alc arasndaki ilikileri belirleyen, buyruk verme biiminde gelien ve alcdan bir
tepki elde etmeyi amalayan ilevi. Oraya git cmlesi buna bir rnektir. (20-22;
41-61) Bkz. Expressive Function, Metalingual Function, Phatic Function,, Poetic
Function,, Referential Function
Arbitrariness (T. Nedensizlik, Fr. Arbitraire): Dil gstergesinin herhangi bir nedene
balanamamas yani dil gstergesini oluturan gsterenle gsterilen arasnda
doal, zorunlu bir i ba bulunmamas durumu. F. de Saussuree gre dil
gstergesi nedensizdir ancak dilin ileyi dzleminde gsterenle gsterilen zorunlu
olarak birbirini artrr. (41-153, 154; 11-21, 22)
Argument (T. Deini, Fr. Argument): Eyleyene verilen bir baka ad. Bkz. Actant
ayr
otuz
krk
kadar
sessel
retimle
yetinebilirler.
II.Sem.
etmek
iin
kulanlan
eklemlilik
terimi,
Andr
Martinetnin
yapsal
ayrlabilir
paralara
sahip
olma
anlamnda
kullanlr.
Pierre
Guiraud,
blnebildiinde
eklemlidir.
Anlaml
olu,
elbette
ki
her
trl
ve
yazdaki
yazbirimler
(graphemes))
Tamamen
ayrmsal
belirttii
gibi,
dilin
yaratc
ekonomisi
bize,
daha
nce
hi
yapsal birimin anlaml olduu yerde, dzgnn sadece birinci eklemlilii vardr.
Birok gstergebilimci, szl olayan bildiriimin, hayvan bildiriimiyle ilgili eitli
dizgelerin sadece birinci eklemlilie sahip olduunu savunur. ift eklemliliin
bulunmad dier gstergebilimsel dzglerde, sadece ikinci eklemlilik vardr.
Bunlar
belirli
anlamlara
sahip
gstergelerden
oluur
ve
bu
anlamlar
dili, eklemsiz bir dzgdr nk her iek eidi, dzgdeki dier gstergelerle
bantl olmayan bamsz bir gstergedir. Eklemsiz dzgler, yinelenebilen
zellikleri olmad iin, ekonomik deildirler.
Eklemlilik kavram ksaca, gstergebilimsel bir dizgeyi temel dzeylere ayrmay
ifade eder. Szl dil sz konusu olduunda bu dzeyler ses ve anlam
terimleriyle ifade edilebilir. Bu da aka Saussuren iitim-imgesi (gsteren) ve
kavram (gsterilen) ayrmyla ilikilidir. ift eklemli bir gstergebilimsel dizgede,
gsterenin ve gsterilenin dzeyleri nispeten bamszdr. Dzanlam, yananlam ve
mit de gstergebilimsel adan birer dzey olarak tanmlanrlar. Mesela Hjelmslev
ve Barthes bunlar anlamlama dizgeleri olarak deerlendirir. Saussure ise daha
genel olarak tpk yirmi dokuz gstergesinin yirmi ve dokuz eklinde basit
gstergelerden oluan karmak bir gsterge olmas gibi gstergelerin kendilerinin
de gstergeler ierebileceini belirtir. Daha geni olarak dnlrse, tam bir
metin, eitli sayda gstergelerden oluan bir gsterge saylabilir. (80; 20-49;
50; 42-90, 91 vd.) Bkz. Double Articulation, Unarticulated Codes
Aspect (T. Grn, Kln, Fr. Aspect): Bir olay, sreci ya da iliki durumunu
bitmilik, bitmemilik, geliim, sonu vb. asndan deerlendiren bir kategoridir.
Mesela Aye kazak ryor cmlesi, geliim halinde olan bir grn arz eder.
Aramak, yrmek, devam etmek, attrmak gibi devaml bir i anlatan mastarlar,
srekli veya tamamlanmam bir grne sahiptir. Atmak, grmek, yasak etmek,
ataca tutmak gibi daha iin banda olup bitenler ise balamada tamamlanm
bir grne sahiptir. Bulmak, susamak, iyi etmek, atabilmek gibi mastarlar
sonuta tamamlanmtr. Bir mastarn grn ekimde deiebilir ve buna
zaman grn denir. Atmak mastarnn grn balamada tamamlanm
olduu halde atyor ekli srekli bir klntadr. (37-129, 130; 39-400)
Associative Relations (T. armsal Bantlar, Fr. Rapports Associatif):
Saussure tarafndan kullanlm olan bu terim, ayn anda birlikte bulunmayan
eleri, gcl bir belleksel dizide birletirmeyi ifade eder. E anlaml, zt anlaml,
e sesli kelimeler armsal nitelikli dil gstergeleridir. armsal bantlar,
dizimsel bantlarn (syntagmatic relations) kartdr. armsal bantlar
teriminin yarine daha sonra dizisel bantlar (paradigmatic relations) terimi
kullanlmaya balamtr. (50) Bkz. Paradigm, Syntagmatic Relations, Syntagm
Axis of Combination (T. Sralama Ekseni, Fr. Axe Syntagmatique): Metinsel bir
yapnn zmlemesinde yatay dzlem iin kullanlan yapsalc bir terim; dizim
(syntagm) dzlemi. (50) Bkz. Paradigm, Paradigmatic Analysis, Paradigmatic
Relation, Syntagm, Syntagmatic Analysis, Syntagmatic Relation
Axis of Selection (T. Seme Ekseni, Fr. Axe Paradigmatique): Metinsel bir yapnn
zmlemesinde dikey dzlem iin kullanlan yapsalc bir terim; dizi (paradigm)
dzlemi. (50) Bkz. Bkz. Paradigm, Paradigmatic Analysis, Paradigmatic Relation,
Syntagm, Syntagmatic Analysis, Syntagmatic Relation
Binarism (T. kicilik, Fr. Binarisme): Bir alann iki farkl kategoriye ya da kutba
(polarity) blnmesi. Jacobson ve Lvi-Strauss gibi yapsalclar kuramlarn
olutururken ikiciliki temel almlardr ancak Hjelmslev ikicilie kar kmtr.
Derrida geleneine bal yap-skcler ise ikili mantn (binary logic) kanlmaz
olduunu ortaya koymulardr. (50; 41-124) Bkz. Deconstruction
Channel (T. Oluk, Kanal, Fr. Canal): Bir bildirinin
veya belirtkenin
(signal)
varln
gsterir.
Gstergebilimciler,
anlalr
olmann
yani
anlalabilmenin dzglere bal olduunu kabul ederler. Buna gre bir olaya
anlam verdiimiz zaman, bunun sebebi, bizim bunu yapmamz salayan bir
dnce sistemine, bir dzgye sahip olmamzdr. Bir zamanlar imek, dalarda
ya da gkyznde yaayan gl bir varln bir hareketi olarak dnlyordu
ancak gnmzde bunun elektirikle ilgili bir olay olduu anlalmtr. Burada mitik
bir dzgnn yerini bilimsel bir dzgnn almatr. R. Jacobson ve A. Martinet gibi
aratrmaclar Saussurec bir bak asndan hareketle dili dzgyle, sz de
bildiriyle zdeletirmitir. (35-143; 50) Bkz. Aesthetic Codes, Codification,
Ideological Codes, Interpretative Codes, Logical Codes, Representational Codes,
Social Codes, Textual Codes, Unarticulated Codes
Codification (T. Dzgleme*, Kodlanma*, Fr. Codification): Tarih bir sre
ierisinde belli bir dzgye ait uzlann yaygnlaarak genel kabul grmesi. (50)
Bkz. Code
Communication (T. Bildiriim, Fr. Communication): Konuucuyla dinleyici arasnda
bildiri
alverii,
karlkl
bilgi
aktarm.
Gstergebilimsel
bir
perspektifle
tasavvur olmasdr. Soyut ve somut olmak zere iki tr kavram vardr. Somut bir
kavram,
dsal
gndergesi
(external
referent)
dorudan
gsterilebilen
ve
grlebilen zihinsel bir biimdir. Soyut bir kavram ise dsal gndergesi dorudan
gsterilemeyen ve grlemeyen zihinsel bir biimdir. Mesela araba kelimesi
somut bir kavramn yerini tutar nk gndergesi fizik dnyada kolayca grlebilir
ve gsterilebilir. Ak kelimesi ise soyut bir kavram temsil eder nk her ne
kadar ak duygusal bir olgu olarak var olsa da dorudan grlemez ve
gsterilemez.
Kavramlar
genel
olarak
yolla
biimlendirilir.
Birincisi
ise
dzanlamsal
gstergenin
gstereninden
kaynaklanan
ek
bir
(T.
Kurulu,
Fr.
Construction):
Szdizimsel
kurallar
uyarnca,
bitiiklie
dayand
sylenebilir.
nk
dzdeimeceler
aaocok geldi tmcesinde ocuk ile gel- ve gel- ile -di eleri arasnda aykrlk
bants
vardr.
Aykrlk
bants,
dizisel
(paradigmatic)
bantlardan
Nicelik: Yaplacak katk, konumann uygun bir biimde ilerlemesi iin gereken
lde bilgilendirici olmaldr. Ne ok uzun ne de ok ksa olmaldr.
Kiplik: Konuucularn katks ak, derli toplu, ksa bir ekilde gereklemeli;
bulank ve belirsiz olmamaldr. (107; 108)
Corpus (T. Btnce, Fr. Corpus): Dil. Dilbilimsel aratrmalar iin yazl ve szl
kaynaklardan toplanm szceler btn. (16-473)
Culture (T. Kltr, Ekin, Fr. Culture): Belirli bir insan grubu tarafndan oluturulan ve
srdrlen yerleik kurallar ve pratikler btndr. Sylem biimleri de buna
dahildir. Kltr aratrmalar yapan etnoloji ile gstergebilim arasnda karlkl bir
etkileim vardr. Gstergebilim kltr iletiim asndan inceler; etnoloji ise
gstergebilimsel metotlar aratrmalarnda kullanarak bu alana hizmet eder. (89;
13-11)
Decoding (T. zme, Fr. Dcodage): Alclarn, metinleri ilikili olduklar dzglere
(codes)
gnderim
(reference)
yaparak
alglamas
ve
yorumlamas.
Birok
anlamsal
dzenini,
tutarlln
bozar;
okurun
karsna
dilbilgisel
kurallarla rlm ve belli anlamlar ieren bir dzenek, bir yap olarak deil, sz
sanatlaryla
rl
bir
oyun
biiminde
kar.
Bylece
dilbilgisel
yapnn
Deep Structure (T. Derin Yap, Fr. Structure Profonde): Dil. Dilbilimci Noam
Chomskynin
ban
ektii
retici-dnmsel
(transformative-generative)
sre
dilimine
(eylemin
zaman
ve
grn),
konuan
bireyle
b)
Bunlarn dnda gsterim, ahs (biz, siz), yer (burada, orada) ve zaman (imdi, sonra)
gsterimi olarak kategoride deerlendirilebilir. Gsterim, konuucunun iinde
bulunduu duruma bal olduundan, bu konuda, konuucuya yakn (proximal) ve
konuucudan uzak (distal) olua gre iki tr gsterim de ayrt edilebilir.
Konuucuya yakn gsterim ifadeleri bu, burada, imdi gibi rnekleri ierirken;
konuucudan uzak gsterim ifadeleri u, orada, sonra gibi rnekleri ierir. (41114; 107) Bkz. Aspect, Deictic, Modality
Denaturalization
(T.
Gayritabiletirme*,
Fr.
Dnaturalization):
Sem.
amacyla,
Shklovskynin
yabanclatrma
(defamiliarization)
Dolaysyla
dzanlam, insan bildiriiminin nemli bir unsurudur. Bir gstergenin birden fazla
dzanlam olabilir. eitli seeneklerden bir anlamn seilmesi gerektiinde, karar
vermek iin gstergenin balamna (context) baklr. Dzanlam ounlukla
yananlamla birlikte ele alnr. Mesela kurbaann kuyruksuz, perde ayakl, hem
suda hem karada yaayabilen bir hayvan olduu konusunda herkes hemfikirdir.
Bu, kurbaann dzanlamdr ve szlkte de bu anlamyla yer alr. Ancak
kurbaann yananlamlar yani her insann ahs tecrbelerine gre deiebilir.
Mesela bazlarna, biyoloji dersinde kesip inceledikleri kurbaay; bazlarna ise
kkken okuduklar Kurbaa Prens hikyesini vb. hatrlatabilir.
Dzanlam terimi, gstergebilimde, gsteren ile gsterilen arasndaki banty ifade
eder. Buna gre dzanlam, hakknda geni bir fikir birlii olan bir gsterilen dir.
Barthesa gre dzanlamsal bir gsterge, birinci anlamlama dizgesinde yer alr,
yananlam ise dzanlamsal gstergenin gstereninden kaynaklanr. Gstergebilim
ve gstergebilime komu olan dier disiplinlerde kullanlan dzanlam ve yananlam
terimleri genel olarak drt kavramsal ayrm ierir: Mantksal ayrm, stilistik ayrm,
gstergebilimsel ayrm ya da Hjelmslevin ayrm ve Econun ayrm.
(mesela kavram karakterize eden btn zelliklerin listesi) ayn anlamdadr. lem
ve kaplam terimlerini kullanarak byle bir ayrm yapan Port Royal mantyken,
dzanlam ve yananlam terimlerini ieren ilk kullanm muhtemelen John Stuart
Mille dayanmaktadr. lem ve kaplam, bazen Fregenin Sinn ve Bedeutung
terimleriyle bir tutulur. Buna gre farkl ilemler tek bir kaplamla ilikili olabilir.
Mesela sabah yldz ve akam yldz ya da ekenar gen ve eit al
gen terimlerinin kaplamlar ayn olmakla birlikte ilemleri farkldr. Eer ilem,
kaplamdaki nesnelerin ortak olan btn zelliklerini ierseydi, kaplam ayn olan
terimlerin ilemi de ayn olurdu. Mesela hem sabah yldz hem de akam yldz
terimleri gnein batndan ve douundan hemen nce grlebilen bir tr
yldz eklinde tanmlanabilirdi.
seviyesi
olarak
adlandrd
eyin
karma
(inference)
dayandn
belirtmitir. Eco, yananlamla ilgili fikrini aklarken, alarm sistemiyle donanm bir
su seddini rnek verir. Bu sistemde AB gstergesinin tehlikeye, AD gstergesinin
ise yetersizlie delalet ettiini farz edersek, bunlar, gstergelerin dzanlam olur.
gre birinci durumda bir miktar suyun boaltlmas, ikinci durumda ise bir miktar
suyun sisteme dahil edilmesi gereklidir. Eco, AB gstergesinin tehlikeye delalet
ettiini (dzanlam) ve boaltmay (ayrca yksek su seviyesini) artrdn
(yananlam); AD gstergesinin ise yetersizlie delalet ettiini (dzanlam) ve
sisteme su giriini (ayrca alak su seviyesini) artrdn (yananlam) belirtir.
Grld gibi su seddinin balam ierisinde btn bu durumlar birbirini ima
eder. (14-130; 90; 72; 94; 50) Bkz. Connotation
Denotatum (T.): Bir snfn eleman. Morrise gre denotatum, gnderge (referent)
yani gerekte var olan bir kerelik tek nesnedir ve kavramsal gsterilenin
yelerinden yalnzca biridir. (14-41; 13-66) Bkz. Designatum, Referent
Description (T. Betimleme, Fr. Description): Dil. Genel olarak grgl ve tmevarml
inceleme, zel olarak da tmceyi kuran elerin, anlambirimlerin, sesbirimlerin,
bunlara ilikin birleim kurallarnn dizgesel gsterimi. Man. ........ zellii olan
biricik nesne biimindeki ad. alkuunun (biricik) yazar gibi. (41-43; 18-12)
Designatum (T.): Bir nesne snf veya tr; elerden oluan bir snf. Bir snfn
birok eleman, bir tek eleman bulunabilir ya da hi eleman bulunmayabilir.
Morrise gre designatum, gsterilen yani gstergenin gnderme, arm
yapabilecei nesne trdr; bir tre ait btn nitelikleri kapsayan bir genel
kavram ya da soyutlama, birok eyi kapsayan anlamsal ieriktir. Bu gsterilenin
yani designatumun gerekten, tek ve bir kereye zg olarak var olmas gerekmez.
(14-41; 13-66) Bkz. Denotatum
Diachronic (T. Artsremli, Fr. Diachronique): Gen.Ter. Olgular zaman iindeki
evrimleri asndan ele alan. Dil. Dil olgularn tarih sre ierisinde inceleyen.
(89; 41-27) Bkz. Diachronic Analysis, Synchronic, Synchronic Analysis
Diachronic Analysis (T. Artsremli zmleme, Fr. Analyse Diachronique): Sem.
Bir olgunun (mesela bir dzgnn) tarih sre ierisindeki deiimini aratran
zmleme yntemi. Saussure, dili esremli bir yntemle incelemek gerektiini
savunuyordu ancak baz eletirmenler bu yntemin, deiimlerin nasl olutuunu
hesaba katmad iin yetersiz olduunu ne srmlerdir. (50) Bkz. Diachronic,
Synchronic, Synchronic Analysis
Dialectic (T. Diyalektik, Fr. Dialectique): Gen.Ter. Genel anlamda kartlklar ieren
bir sre, zel anlamdaysa kart glerin ya da etkenlerin sentezi ya da
uzlamasyla sonulandrlan sre. (89)
Dialogism (T. Diyalojizm, Metinleraras likiler, Fr. Intertextualit): M. Bahtin
tarafndan ortaya atlm bir terim. Diyolojizm, Bahtinin metinleraras ilikiler
kavram iin kulland kendisine zg bir terimdir. Bahtin, yan yana konmu iki
dilsel yaptn ya da iki szcenin bir tr anlamsal ilikiler iine girdiini belirtir ve
bunu diyalojik ilikiler olarak adlandrr. Diyalojik ilikiler, dilsel bildiriimde yer
alan btn szceler arasndaki anlamsal ilikilerdir. Bahtin, sylemlerin ya da
metinlerin tarihsel, toplumsal, kltrel gemileri ve evreleriyle birlikte ele
alnmas gerektii savunur. Bylece bir metnin hem kendinden nceki metinlerle,
hem de bu metni okuyanlarn yaratacaklar metinlerle oksesli bir iliki iinde
bulunduunu belirtir. Bahtine gre oksesliliin, yani metinleraras ilikilerin en
youn olduu yaznsal tr romandr, nk roman, btn br trlerin bir
birleimidir, karlkl etkileimler, syleimler dizgesidir. Bu nedenle roman, ancak
br sylemlere alarak zmlenebilir. (30-279; 29-41) Bkz. Intertextuality,
Intratextuality
Digital Signs (T. Dijital Gstergeler, Fr. Signes Digital): Sem. Dijital gstergeler,
rneksemeli gstergelerin aksine kelimeler ve saylar gibi ayr ayr birimleri ieren
gstergelerdir. Ancak unutulmamaldr ki dijital teknoloji, rneksemeli gstergeleri
(analogical signs) dijital kopyalara dntrebilir ve dijital bir arala oluturulmu
metinler asllar olmayan kopyalar olabilir. (50) Bkz. Analogical Signs
Discourse (T. Sylem, Fr. Discours): I.Gen.Ter. Bir eyler sylemek, bilgi vermek
iin konumak, bir eyleri tartmak, halka hitap etmek iin konumak, bir eyler
retmek amacyla dinleyicilerin karsnda konumak, ahlak bir konuda sylev
vermek vb. II.Dil.Sem. Szce, bir ya da birok tmceden oluan, ba ve sonu
olan bildiri, tmce snrlarn aan, tmcelerin birbirine balanmas asndan ele
alnan szce. Bir gstergeler dizgesi olan dilin, birey tarafndan kullanlmas,
bireyin bunu kendine mal etmesi. Sylemde belli bir znenin varl sz
konusudur. Sylemi anlamak ve anlamlandrmak iin o sylemin balamn yani
sylendii ortam bilmek gerekir. Kuramclar sylem terimini dilden (langue)
ziyade sz (parole) zerinde younlaarak ele almlardr. Birok ada kuramc,
M. Foucaultnun etkisiyle dili, yekpare bir dizge (monolithic system) olarak deil;
bilim, hukuk, tp, siyaset, gazetecilik, ahlak gibi eitli sylemlerle yaplanm
olarak ele alrlar. Sylem, belirli gereklik biimleri oluturmak ve srdrmek iim
kullanlan bir dizi temsil dzgden (representational code) oluan bir temsil
ilkeleri
akla
getirir.
ncelikle
belirli
tarihsel
ve
sosyo-kltrel
metinin
yerini
alm,
onun
yerine
kullanlmtr.
Toplumsal
srecinde
olsun,
zmleme
ileminde
olsun,
ikitr
temel
eyle
ve
yazdaki
yazbirimler
(graphemes))
Tamamen
ayrmsal
belirttii
gibi,
dilin
yaratc
ekonomisi
bize,
daha
nce
hi
yapsal birimin anlaml olduu yerde, dzgnn sadece birinci eklemlilii vardr.
Birok gstergebilimci, szl olayan bildiriimin, hayvan bildiriimiyle ilgili eitli
dizgelerin sadece birinci eklemlilie sahip olduunu savunur. ift eklemliliin
bulunmad dier gstergebilimsel dzglerde, sadece ikinci eklemlilik vardr.
Bunlar
belirli
anlamlara
sahip
gstergelerden
oluur
ve
bu
anlamlar
Enonciation (T. Szceleme, Fr. Enonciation): Dilin bireysel olarak retilmesi, dili
bireysel kullanm haline sokmak. Szcelemede, szcelerin iinde bulunduu durum
ve balam byk nem tar. Belli bir zne tarafndan retilen bir szcenin
anlalabilmesi
iin
belirleyicilerini,
sylenme
nedenini,
hangi
balamda
(T.
Esaslk,
Fr.
Essentielisme):
Esasl
savunanlar,
baz
(transhistorical)
esas
vastasyla
tanmlanabilirler.
Mesela
gereklik,
doruluk, anlam, zihin, bilin, tabiat, gzellik, adalet, zgrlk gibi gsterilenlere,
dilden nce mevcut olmalarn salayan varlkbilimsel bir stat verilmitir.
Esaslk, insanlarla ilikili olarak, insanolunun ya da tpk kadnlar gibi belirli bir
insan kategorisinin, doutan gelen, deimez ve ayrc bir tabiat olduuna
gnderme yapar. Mesela kadn ve erkek arasndaki ayrmda biyolojik esaslk sz
konusudur. Hmanizm diye bilinen dnce de esasdr nk bireylerin sabit,
uyumlu, tutarl, btnsel ve mstakil bir i bene, kiilie, tutumlara ve fikirlere
sahip olduunu kabul eder. Burjuva ideolojisi de toplumu, kabiliyet, tembellik,
msriflik gibi nceden verilmi esaslara sahip bamsz bireyler asndan
karakterize ettii iin esasdr. Grececiler (relativists) ile yapsalcl ve
yapsalclk-tesini savunan gstergebilimciler esasla kar karlar nk
onlara gre eylerin, bizim onlar tanmlama ve snflandrma biimimizden
bamsz esas zellikleri yoktur. (50) Bkz. Reductionism
Expression-Token (T. fade rnei, Deyim rnei): Man. Bir ifadenin tekil ve somut
olarak her tekrarlan bir ifade rneidir. (9-41, 42; 14-25, 26) Bkz. ExpressionType
Expression-Type (T. fade Tipi, Deyim Tipi): Man. Bir tmel olarak ifadenin kendisi.
Buna karlk ifadenin her tekrarlan tekil ve somut bir olay olarak ifade rnei
(expression token) adn alr. Mesela Akam, yine akam, yine akam msrasnda
be kelimenin olduunu da syleyebiliriz, iki kelimenin olduunu da. ki kelimenin
olduunu sylediimizde ifade tipini saym oluruz. Be kelimenin bulunduunu
sylediimizde ise ifade rneklerini saym oluruz. Akam kelimesinin her
geii bir ifade rneidir; tek bana akam kelimesi ise ifade tipidir. Bir kelimenin
fonetik varyantlar da ayn ifade tipine dahildir. Buradan hareketle Sz daarc
bakmndan en zengin dil ngilizcedir veya En fazla szck kullanan yazar
Shakespearemi gibi ifadeleri ngilizlerin ok konuan ve yazan bir ulus,
Mesela bir futbol karlamasndaki bir hakem, bir oyuncuyu uyard zaman onun
adn, numarasn ve oynad takm not eder. Bununla birlikte hakem sar kartn
da karp gsterebilir ama bu, uyarmak iin ille de gerekli deildir.
Figurae (T. Beti, Fr. Figurae): Hjelmslev tarafndan, gstergeden daha kk boyuttaki
birimlere verilen ortak ad. ift eklemliliin
gstergebilimsel
anlam
sesbirimler,
bir
dzg,
yazda
kendi
bana
yazbirimler
gibi)
tamayan
kk
(konumada
ilevsel
birimlere
ise
ierik
olarak
deerlendirilir.
Hjelmslev,
Saussuren
dzlemlerinin
birer
tz
(substance)
ve
biimi
(form)
vardr.
Buna gre
Rus
Biimcileri
(Propp,
Volosinov,
Bakhtin),
Prag
okuluna
mensup
Conative
Function,
Expressive
Function,
Metalingual
Function,
Phatic
(T.
mitolojisinde
Yorumbilgisi,
tanrlarla
Fr.
insanlar
Hermneutique):
arasnda
araclk
I.Fel.
yapan
Adn
Hermesten
Yunan
alan
metinlerin
yorumlanmasnn
nem
kazanmasyla
birlikte
gelimitir.
Codes
(T.
deolojik
Dzgler,
Fr.
Codes
Ideologique):
Sem.
Feminizm, materyalizm,
terim. Bir dilin, belli bir bireyde ald biim. II.Sem. Bu terim, gstergebilimde,
bireylerin kendilerine zg sluplarn ve alt-dzglerini ifade eder. (41-49; 50)
Bkz. Sociolect
Illocutionary Act (T. Edimsz Edimi, Fr. Acte Illocutionnaire): Prag. Austinin sz
edimleri kuramnda dzsz ediminden (locutionary act) sonra gelen ve szceyle
birlikte gerekletirilen davranlar ifade eden edim. Buna gre bahse girmek,
evlenme sz vermek, ho geldin demek, uyarmak, emir vermek, suru sormak
gibi edimleri sylemek ayn zamanda yapmak demektir ve dolaysyla bunlar
edimsz edimleridir. Edimsz edimi, bildiriim ilikileri iinde szcenin (utterance)
tad deere gre deiiklikler gsterir, konuucu ve dinleyici arasndaki ilikileri
ilgilendirir, kullanmsal anlam ortaya karr. Edimsz edimleri, teki edimlerden
farkl olarak, birtakm sesler karlrken ya da birtakm izgiler izilirken yerine
getirilir. Ancak yalnzca birtakm sesler karmak ya da izgiler izmekle, bir
edimsz ediminde bulunmak arasnda fark vardr. Birinci fark, kiinin bir edimsz
ediminde bulunurken kard seslerin ya da izdii izgilerin bir anlam olduunun
sylenmesi, ikinci fark ise kiinin bu sesleri kararak ya da izgileri izerek bir ey
anlatmak
istediinin
sylenmesidir.
Baz
aratrmaclar,
edimsz
edimlerini
bir
eyle
(bir
olguyla,
bir
deerle)
ilgili
bir
bulgunun
dile
getirilmesidir.
Yaptrclar (Exercites): Bir g, bir hak, bir erk kullanlrken szcelenen tmcelerin
tad edimsz glerini (illocutionary force) kapsar. rnein atama, oyunu
belirtme, emretme, steleme, nerme, uyarma birer yaptrcdr.
Illocutionary Force (T. Edimsz Gc, Fr. Force Illocotionnaire): Prag. Austine
gre, belli bir iletiim ortamnda retilen tmcelerin tad edimszel deer.
Mesela Tamam, geleceim tmcesinin, uygun iletiim ortamnda tad edimsz
gc, sz vermektir. (107; 108) Bkz. Illocutionary Act
Index (T. Belirti, Fr. Indice): Sem. Peircen gsterge ile nesnesi arasndaki ilikiye
gre yapt tasnifte yer alan gsterge trnden (icon, index, symbol) biri.
Belirtide, gsterge ile nesnesi arasnda varolusal ve nedensel bir bant vardr.
Mesela duman, atein; ayakizi, insann; yank yemek kokusu yemein yandnn
vb. belirtisidir. Belirtinin oluumunda, temelde bir ey aktarma niyeti yoktur. (1356; 67) Bkz. Sign, Icon, Symbol
Induction (T. Tmevarm, Fr. Induction): Man. Kiilerin, zellikle bilim adamlarnn
gzlem
ve
Tmevarm,
deneylere
dayanarak
tmdengelimin
yeni
aksine
varsaymlar
zihnin
zellerden
benimsemeleri
genellere,
sreci.
misallerden
sonucunu
nermesinden,
besleyicidir
arasz
Ekmek
sonucunu
olarak
niastadr
karamayz.
karrz.
arac
Bu
Oysa
nermesini
aral
ya
da
Niasta
besleyicidir
bilmeksizin
dolayl
Ekmek
karm,
akl
terimi
kapsamdan
(comprhension)
tremitir.
(18-59,
60)
Bkz.
Extension
Interpretative Codes (T. Yorumlayc Dzgler, Fr. Codes Interpretatif): Sem.
Birok gstergebilimsel dzgy yorumlayc olarak grmek mmknse de,
yorumlayc dzgler, toplumsal ve metinsel dzglerin yannda balca bir grup
olarak deerlendirilebilir. Yorumlayc dzgler algsal (perceptual) dzgler ve
ideolojik
dzgleri
ierir.
Yorumlayc
dzglerin,
metinsel
ve
toplumsal
M.
metin,
dier
metinlerle
olan
ilikileriyle
var
olur.
Metinler
kendi
(genre)
gibi
iinde
daha
baka
metinlerin
yaratlabilecei
ya
da
snrlar olduu fikrini Bir metin nerede balar ve biter? eklinde sorunsallatrr.
Ayrca bu terim, yapsalclk-tesi (post-structuralist) kuramclarn grleriyle de
benzerlikler tar. (50; Bkz. Dialogism, Intratextuality
Intratextuality (T. Metinii likiler, Fr.Intratextualit): Metinleraras ilikiler
(intertextuality) terimi bir metnin dier metinlerle olan ilikilerini ifade ederken,
metinii ilikiler terimi ad zerinde bir metnin kendi ierisindeki bantlarla
ilgilidir. Bu bantlar, tek bir dzg (code) ierisinde ve dizimsel (syntagmatic)
bantlar eklinde olabilmektedir. Mesela fotorafik bir dzgde, bir kiinin ayn
fotoraftaki baka bir kiiyle olan bants. (50; Bkz. Dialogism, Intertextuality
Irony (T. Tersinme, roni, Fr. Ironie): I.Ret. Asl maksadn zt anlam tayan
kelimelerle ifade edildii bir tr deimece (trope). ronide ince bir alay ve dolayl
bir anlatm sz konusu olmakla birlikte keskin ve incitici bir yn vardr. ronide,
konuan kiinin ima ettii anlam grnteki anlamdan tamamen farkldr. ronik
ifade genellikle bir tavr ya da deerlendirmenin ak bir ifadesini ierir ancak
konumann genelindeki belirtilerden, konuan kiinin farkl ve ounlukla zt bir
tutum ve deerlendirmeyi kastettii anlalr. II.Sem. Asl gstergenin (literal
sign) genellikle tam tersi bir anlam iaret etmek iin, baka bir gstergeyle
birletirilerek kullanld bir tr ift gsterge. (50;
Metonymy, Synecdoche
Isomorphism (T. Ebiimlilik, Fr. Isomorphisme): Baz aratrmaclar tarafndan
homology terimiyle de ifade edilen bu terim a) ki farkl yapnn b) ki farkl
yapdaki yapsal elerin ve c) Ayn yap iinde yer alan farkl seviyelerdeki yapsal
elerin zellikleri, modelleri ya da ilikileri asndan birbirleriyle uygunluklarn,
paralelliklerini ya da benzerliklerini ifade eder. Yapsalclar, bu gibi modelleri tespit
etmeye alrlar ve bir dizgenin iinde yer alan btn seviyelerdeki yaplar
arasndaki ebiimliliklere nem verirler; nk btn yapsal birimler ayn temel
dnm
kurallarndan
kaynaklanr.
Anlat
bilimciler
(narratologists),
belirli
yaps)
arasndaki
ebiimliliklere
dikkat
ekerler.
Ebiimsel
fiziksel
dnyann
yapsn
ayna
gibi
yansttn
savunan
relativism),
dil-dil
ebiimliliini
reddeder.
Eletirmenler,
yksek
bu
terime
yer
vermitir.
Bir
yerdelik
zmlemesi
bir
kurumdur.
A.
Martinet
dili
yle
tanmlar:
Bir
dil,
insan
eder. Ona gre dil, hem dilyetisinin toplumsal bir rndr, hem de bu yetinin
bireyler tarafndan kullanlabilmesi iin toplumun benimsedii zorunlu uzlamlar
btndr. Ayrca Saussure, dil (langue) ile sz (parole) arasnda bir ayrm
yaparak toplumsal olan bireysel olandan ayrr. Buna gre dil, konuan bireyin bir
ilevi deildir, bireyin edilgen biimde belleine yerletirdii rndr; hibir zaman
bir nceden tasarlama gerektirmez, dnme eylemi yalnzca snflandrma
etkinlii sz konusu olduunda ortaya kar. Ama buna karlk sz, bireysel bir
irade ve zeka edimidir. Bu edimde u zellikleri birbirinden ayrt etmek gerekir: 1.
Konuan
bireyin,
kendi
kiisel
dncesini
anlatmak
iin
dil
dzgsn
dil-sz
ayrm
XX.
yy
dilbiliminin
izleyecei
dorultuyu
izmi,
dilin
gerekleen
biimi
olarak
tanmlamtr.
retici-dnmsel
vardr. (42-44, 45 vd.; 43-14, 15; 40-14; 30-20, 21; 11-31, 32 vd.) Bkz.
Language
Lexeme (T. Szlkbirim, Fr. Lexme): Dil. Anlambirimin (moneme), biimbirime
(morpheme) kart olarak dilbilgisel nitelik tamayan tr; bir tek anlambirimden
oluan szlksel birim. Mesela oda, ev, yol vb. (41-193) Bkz. Moneme, Morpheme
Linguistic Determinism (T. Dilsel Belirlenimcilik, Fr. Dterminisme Linguistique):
Dil. Dncemizin ya da dnya grmzn dil tarafndan belirlendiini savunan
gr. Buna gre szl dilin kullanm, dildeki gramatikal yaplar, anlamsal
farkllklar vs. bizim dncemizi belirler. Bu konuda daha lml dnenler bunun
ikili bir sre olduunu, yani bizim dnya grmzn de dili etkileyebileceini
dnrler.
bamsz
olarak,
sesbirimlerin
eklemleni
ve
birleimi,
(phonetic)
ilgilidir,
bu
sesleri
bir
dilin
kurallarna
gre
dzenlememiz, bir dil birimi yaratmamz demektir fakat tam bir syleme edimi
deildir; pekala, bilmediimiz bir dile ait bir cmleyi syleyebiliriz. Ancak byle bir
cmleyi sylememiz, syleme ediminin gerekletii anlamna gelmez. te ifade
ettiimiz dil birimini zihnimizdeki bir kavrama ve nesneye baladmzda, sz, bir
konuma halini alr ve syleme edimi tamamlanr. III. Austinde sz edimlerinin
(speech acts) dzeyi arasnda yaplan ayrmda yer alan birinci edim. Bu edimler
srasyla dzsz edimi (locutionary act), edimsz edimi (illocutionary act) ve
etkisz edimleri (perlocutionary act) eklindedir. Bu sralamada dzsz edimi
herhangi bir ey syleme edimini ifade eder. (14-5; 107; 42-51; 4-137; 108)
Bkz. Speech Act, Illocutionary Act, Perlocutionary Act
Logical Codes (T. Mantksal Dzgler, Fr. Codes Logique): Sem. Nesnel deneyim
ile insan-dnya ilikisini anlamlamay (signification) ilev edinen dzgler.
Mantksal dzgler, gzelduyusal dzglerin (aesthetic codes) aksine d dnyann
nesnel tamalgsyla ilgilidir. Bilgikuramsal dzgler, uygulamal dzgler ve
yandilsel
dzgleri,
mmkndr.
mantksal
(20-63,64)
Bkz.
dzgler
Aesthetic
bal
Codes,
altnda
Code,
deerlendirmek
Ideological
Codes,
tasarm,
dnce,
ierik.
II.Sem. Gsterilen
plannda
yani
dil
okuyucularn
amalarn
gz
nnde
bulundurmazlar.
Toplumsal
kelime
ile
gndergesi
arasndaki
bantdr.
Bu
gr
savunanlar,
televizyon imgesi souklar. Sz, yazya gre daha souktur. Bildirinin scaklk
derecesiyle, o bildiriyi yorumlayacak, dolaysyla eksik kalan bildirim elerini
tamamlayacak olan alcnn katlm arasnda bir bant vardr. Anlam, scak
bildiride verici, souk bildiride (bir lde) alc verir. (34-195; 20-31,32 vd.; 50)
Bkz. Channel, Materiality of the Sign, Sign Vehicle
Message (T. Bildiri, leti, Fr. Message): Bildiriim srasnda, konuucunun belli bir
dzgye uygun olarak oluturup dinleyiciye iletmeye alt ierik ya da
gstergesel btn. Bu terim bazen bir metni bazen de metnin anlamn ifade
edecek ekilde kullanlr. McLuhan, bildiriyle iletiim aracn (medium) ayn ey
olarak grr. Toplumsal gstergebilimciler (social semioticians), bildiriyi, somut
varl olan enkk gstergebilimsel biim olarak tanmlarlar. Onlara gre
bildirinin bir kayna ve hedefi, toplumsal balam ve amac vardr. Bildiri,
gsterme
srecine
(semiosis)
yani
anlamn
oluturulduu
ve
deitirildii
toplumsal srece ynelmitir. Bildiri, kendisinin dnda var olduu farz edilen bir
eyle ilgilidir; baz alardan gnderme yapt bir dnyayla ilikilidir ve bildirinin
anlam da gerekletirdii bu temsil (representative) ya da mimetik ilevden
kaynaklanr. (108; 41-46; 50; 25-5, 6 vd.)Bkz. Channel, Medium, Representation
Metaform (T., Fr. Mtaforme): Sem. Soyut kavramlarn somut kavramlarla temsil
edilmesi ve bu ikisinin birbirleriyle olan bantsndan kaynaklanan kavram. Mesela
dnmek(thinking) = grmek(seeing) forml bir metaformdur nk burada
soyut olan dnmek kavram, somut olan grmek kavramyla ilikili olan
gsterilenlerle (signifieds) verilmitir. Yerli konuucular tarafndan ounlukla
farkna varmadan kullanlan metaform, u gibi szcelerde karmza kar:
Metaformun her iki ksm da birer alan (domain) olarak adlandrlr. Dnmek, hedef
alan (target domain) olarak adlandrlr nk soyuttur ve temsilin hedefidir;
grmek ise kaynak alan (source domain) olarak adlandrlr nk metaformun
anlamn veren biimleri iine alr. Bir sylem durumunda szcelenmi olan belirli
bir
metaforik
(externalization)
ifade,
olarak
bir
metaformun
deerlendirilebilir.
zel
bir
Buna
biimde
gre
dsallatrlmas
insanlarn
yukardaki
ifadeler tecrit edilmi, kapal metaforik yaratmlar deil; metaformun, hedef alan
dnmek, kaynak alan ise grmek olan belirli rnek kullanmlardr.
Metaformlar psikolojik adan, baz soyut tasarmlarla ilgili tecrbeleri ya da
kavraylar, daha tandk ve daha kolay anlalr biimde ifade etmekle ilgilidir.
Bunu, gstergebilimsel terimlerle ifade etmek gerekirse, metaformlar insan
zihninin soyut kavramlar ikonik olarak dnme eilimini aa vururlar. nsan
dncesinin bu yn, bilindii gibi, temelde Aristo tarafndan fark edilmiti.
Aristo, mecazn ya da deimecenin soyut kavramlarn mtemadiyen somut
terimlerle bilinebilir hale getirmek iin kullanldn fark ederek, metafor
(eretileme) terimini ortaya atmt. Aristo, akll bir hayvan olan insann
metaforlarla dndn ileri srm ve metaforun en yaygn ilevlerinden
birinin de geree ya da aslna uygun (literal) dnme ve konumay sslemek
olduunu belirtmitir. Metafor ile son elli yldr dilbilim ve psikolojinin yakndan
ilgilenmeye
balad
metaform
arasnda
altanlamllktan
(hyponymy)
kaynaklanan bir fark vardr. Yukarda da belirtildii gibi belirli bir metaforik ifade,
bir metaformun szel bir rneidir. (34-37, 38 vd.) Bkz. Metaphor, Metonymy,
Synecdoche
Metalanguage (T. stdil, Fr. Mtalangue): Bir dil gstergesini yine o dil vastasyla
aklamaya yarayan ara dil; dili anlatan dil. Her trl aklama etkinlii,
szlklerde bulunan kelime karlklar, tanmlar, bilimsel aklamalar, eanlaml
kelimeler, metinlerde yani tarznda balayan aklamalar vb. stdil kapsamna
girer. stdil ile nesnel-dili (object-language) birbirinden ayrmak gerekir. Mesela
Ankara Trkiyenin bakentidir cmlesi Ankara ile Trkiye denilen iki nesne
arasnda bir balanty dile getirme amac ile kullanlr. Bu gibi dilsel olmayan
nesnelerden szeden dile nesnel-dil denir. Ankara Trkiyenin bakentinin
addr cmlesi ise dorudan doruya bir kent olan Ankaradan deil, bir kentin ad
olan Ankara szcnden yani dilsel bir nesneden szettii iin stdildir. Bir
stdil yardmyla herhangi bir dilin kendisine ait deyimlerden szedebileceimiz
gibi, baka bir dilin deyimlerinden de szedebiliriz. Mesela Book ngilizce kitap
anlamna gelir cmlesinde stdilimiz Trke olup ngilizceye ait bir szckten
szedilmektedir. stdil, nesnel-dilden daha zengin bir dildir nk bu dil, nesneldilden geen btn deyimlerden fazla olarak nesnel-dili niteleyen baz deyimleri
de iine alacaktr. Gstergebilimin inceleme konusu baka diller olduu iin,
gstergebilim daima st-dil seviyesindedir. (14-71; 9-42, 43; 41-218) Bkz.
Metalingual Function
Metalingual
Function
(T.
stdil
levi,
Fr.
Fonction
Mta-linguistique):
Jacobsonun dilsel bildiriim modelindeki alt ilevden biri olan stdil ilevi, alcnn
bir
szck
trnak
iine
alnr
ya
da
terimin
tptaki
anlamnda,
eretileme
anlay,
hem
dzdeimeceyi
(metonymy)
hem
de
Eretileme, sadece edeb bir slup figr deil, ayn zamanda ilm dnce ile de
ilikilidir. Mesela gazlarn molekler kuram ustaca bir eretilemeden kmtr: Bir
gaz ar derecede kk cisimlerden oluan ok byk bir srye benzetilmi,
daha sonra bu metaforun harfi harfine doru olduu aklanm ve bylece hemen
l bir metafora dnmtr. Hayal edilen minyatr cisimlerin gerek olduu
aklannca, cisim szc hepsini kapsayacak ekilde genilemitir. Bugn artk
molekller elektron mikroskoplarla gzlemlenmekte ise de bu iin balangc bir
metafora dayanr. Metaforun, dzdeimece ve kapsamlay gibi alt trleri yoktur
ancak pek ok eidi vardr. Bunlardan bazlar unlardr:
Kapal
Metafor:
Benzeyenin
aka
belirtilmedii
yalnzca
andrld
bir
iir dilinden
verilebilecek Krm, beli bir kum saatini andran ifadesi iki tane imge ierir: Bir
kadn bedeni imgesi ve bir kum saatinin imgesi. Buradaki imgeler, iki nesnenin
ekli zerinden oluturulmutur.
Mega-Metaforlar: Bir metnin btn boyunca alttan alta yer alan ancak yzeye
kmayan metaforlardr.
metaforik
ynteme
arlk
verdiini,
realist
akmda
ise
ettii
byk,
beyaz
konutu
ifade
eder.
Bununla
birlikte
Beyaz
Saray.beyan etti ifadesini olduu gibi kabul eden bir okuyucu, evlerin
konuabildiini de kabul etmi olacaktr ki bu da mmkn deildir. Dolaysyla
birok
okuyucu
Beyaz
Saray
gstergesini,
Birleik
Devletlerin
ynetim
bir
ekilde
iler.
Mesela
okuyucu,
paralanm
bir
araba
grntsyle karlat zaman, iten sonra iki imek iin bir bara uram,
fazlasyla imi, daha sonra arkadalarnn uyarsna ramen arabasna binmi ve
yanl eride geip kardan gelen bir arabayla arpm bir srcnn yksn
kafasnda kurabilir. Tabi ki okuyucunun kurduu bu yk, haberde sz konusu
olan kazayla birebir rtmeyebilir ancak muhtemelen buna benzer olacaktr.
Sonuta dzdeimece, bir anlat artrmak iin bir tr steno yntemi olarak
Sonucu
ifade
etmek
iin
sebebin
kullanld
dzdeimeceler:
Bu
tr
Sebebin yerini aletin ald dzdeimeceler: Bir yazar iin mkemmel bir kalem
denildiinde byle bir bant kurulmu olur.
eriin
yerine
kullanlmas
ierenin
buna
kullanld
rnektir.
Yer,
dzdeimeceler:
ehir
isimlerinin
arap
oralarda
iin
kadehin
oturanlar
iin
Bir eyin ad yerine o eyin yerini belirterek yaplan dzdeimeceler: Burada, bir
nesne kendi adyla deil, geldii, retildii, asl ait olduu yerin adyla anlr.
Mesela Bir kemir aldm denildiinde kuman, Amasya aldm denildiinde
elmann kastedilmesi buna rnektir.
kelimesinin
kullanlmas gibi.
cesaret
yerine,
beyin
kelimesinin
zek
yerine
lares (Eski Romallarda aile ocan koruyan Tanr) adnn kullanlmas gibi.
bilimsel
snflandrmalarn
incelemelerde,
iine
dahil
ayrntl
edilmitir.
bir
Daha
ekilde
sonraki
yaplan
almalarda
kapsaml
yaplan
Dzdeimeceyi
eretilemeden
ve
kapsamlaytan
ayran
ey,
benzerlie
dayalyken,
dzdeimecede
bitiiklie
(contiguity),
(metonymy)
ile
zdeletirmitir.
Jacobson,
kapsamlay
yorumlayanlar,
metin
hakknda
kiplik
hkmleri
(modality
dzeni,
tmceleri
ya
da
szceleri
oluturan
en
kk
anlaml
ve -a. Bir biimbirim tek bir sesle de temsil edilebilir, birden ok heceyle de.
Biimbirimler, baml (bound) ve bamsz (free)olmak zere ikiye ayrlr.
Bamsz biimbirimler, tek balarna kelime oluturabilirler: erkek, defter, kitap
vb. Baml biimbirimler ise tek balarna deil, ancak kelimelerin birer paras
olarak gerekleebilirler: -sz, -lk, -a, -ma vb. (16-41, 42; 41-45) Bkz. Lexeme,
Moneme
Myth (T. Sylen, Mit, Fr. Mythe): nsan ya da doa olaylarn aklamak amacyla
doast varlklarn olaanst eylemlerini efsane biiminde anlatan ve kuaktan
kuaa geen anlat. Barthesa gre mit, baskn snfn ideolojik amalarna hizmet
eden karmak ve iyi biimlenmi bildiriim dizgesidir. Yani mit, gsterilenin kendi
tarihinden, biimin ise kendi ieriinden soyutland ve yapay bir ierikle
doldurulduu ancak tamamen tabi grnd bir anlamlama biimidir. (20-141;
109)
Narration (T. Anlatma, Anlatm Edinimi, Fr. Narration): Bir anlat (narrative)
meydana getirme eylemi ya da sreci. (27-197; 50)Bkz. Enonciation, Narrative,
Narratology
Narrative (T. Anlat, Fr. Rcit): Bir olaylar silsilesinin temsili (representation); yazlm
ya da anlatlm bir hikaye, olay, masal vb. Aristo tarz anlat biiminde, nedensonu ilikisi ve hedefler hikayeyi (kronolojik olaylar), olay rgs (plot) haline
getirir. Yani bataki olaylar gelime ksmndaki olaylar, gelime ksmndakiler de
son ksmdakileri etkiler. (34; 197; 50) Bkz. Narration, Narratology, Syntagm,
Syntagmatic Analysis
Narratology (T. Anlatbilimi, Narratoloji, Fr. Narratologie): Anlatlar, btn
anlatlarn ortak yanlarn ve dierlerinden ayrlan ynlerini inceleyen bir anlat
kuram ya da bilimi. Tzvetan Todorovun Grammaire du Dcamron (1969) isimli
eserinde
ortaya
att
narratologie
kuram,
Rus
Biimcilii
ve
Fransz
Grammaire
du
Dcamronda
yapt
ey
de
Boccaccionun
gitmilerdir.
almasnda
Lvi-Strauss,
anlamsal
yap
Anthropologie
(semantic
structure)
Structurale
zerinde
isimli
durarak
mitin
tespit
ettii
31
ileve
gre
incelemitir.
yol
aar.
Bununla
birlikte
ne
olursa
olsun
hikyenin
anlaty
tabilemitir
ya
da
tabileme
srecinin
bir
parasdr.
(50)
Bkz.
Denaturalization, Valorization
Object (T. Nesne, Fr. Objet): Sem. Peircen l gsterge modelinde gstergenin
gndergesini (referent) yani gstergenin yerini tuttuu eyi ifade eden terim.
Saussuren soyut gsterileninin (signified) aksine, buradaki gnderge, dnyadaki
bir
nesnedir.
Ancak
bu,
soyut
kavramlar
ve
kurgusal
eyleri
dlamay
al ve kapan yerlerini gsterir. Mesela bir iirin bana konan gazel, sone gibi
balklar, daha girite, okura, iirin nerede kapanacan, akln sylem
asndan ne zaman ve nerede biteceini belirten gstergelerdir. Gazel bal,
iirin genelde 5 ile 15 dize arasna sktn belirtirken, bir sone bal da iirin
14. dizede biteceini gsterir. Metinleri biimsel adan kapal yapan bir zellik de
noktalama
iaretlerinin
kullanmdr.
Mesela
iirlerinde
noktalama
iareti
aamasna
ve
dolaysyla
metnin
son
blmne
gelindiinde,
ortaya
ayr
iki
eit
bant
vardr:
Birincisi,
szce
iinde
dizimsel
eksen
(axis)
zerinde
ekilde
rneklendirmek
belirtmitir.
ducation
Mesela
(eitim),
Franszca
enseignement
apprentissage
(yetime,
(retim),
renme,
anlam
raklk)
gerekmez.
(50)
Representational Codes
Bkz.
Code,
Interpretative
Codes,
Representation,
Performative (T. Edimsel, Fr. Performatif): Prag. Austine gre, kiinin szcelerken,
bir ey syleyip bir ey bildirmekten ok bir ey yapt tmceler. Mesela Sizi
kar-koca ilan ediyorum, Bu gemiye Queen Elizabeth adn veriyorum gibi
tmceler edimseldir. Byle tmcelerin doruluundan ya da yanllndan sz
edilemez; yerindeliinden ya da yersizliinden sz edilebilir. Edimsellerin uygun
kii tarafndan, uygun bir durumda, uygun kelimelerden oluan szcelerle
gerekletirilmesi gerekir. Yani sadece gerekli kelimeleri sylemek yeterli deildir.
Sadece belirli insanlar sava ilan etme, nikah kyma, sulular mahkum etme vs.
yetkilerine sahiptir. Mesela sradan bir insann kp sava ilan etmesi bir ey ifade
etmez. (36-13, 14; 107; 108) Bkz. Speech Act, Felicity Conditions
Performance (T. Edim, Fr. Performance): Edinin (competence) yani bireylerin dilsel
bilgisini oluturan, sonsuz sayda tmce retip anlamay salayan kurallar
dizgesinin, somut sz eyleminde gerekletirilmesi. (42-54, 55) Bkz. Competence
Periphrase (T. Dolaylama, Fr. Priphrase): Dil. Bir ya da birok kelimeyle ifade
edilebilecek bir kavram daha fazla kelimeyle, dolayl olarak ifade etmek. Mesela
eim demek yerine evli olduum kii demek gibi. (76; 41-84)
Perlocutionary Act (T. Etkisz Edimi, Fr. Acte Perlocutionnaire): Prag. Austinin
sz edimleri kuramnda dzsz ve edimsz edimlerinden sonra gelen, dinleyici
zarinde belli etkiler yaratmaya ynelik olan edim. Burada konuucunun, bir
tmce szcelerken bilerek ya da bilmeden yerine getirdii, dinleyicinin duygu ve
dncelerini etkileme edimi sz konusudur. Mesela Dikkat, kpek var tmcesini
szcelerken, konuucu, bilerek ya da bilmeden dinleyiciyi korkutulabilir. Burada
korkutma edimi, bir etkisz edimidir. Etkisz edimi, edimsz kavramyla balantl,
edimsz
edimlerinin
dinleyen
kiilerin
eylemleri,
dnceleri,
inanlar
vb.
rnein,
dncelerimi
gerekelendirerek
karmdaki
kiiyi
kiilerle rtmese de, birok bakmdan gerek kiileri anmsatan bir kimlik olarak
anlatlarda yer alr. (21-57) Bkz. Narration, Narrative
Phatic Function (T. liki levi, Fr. Fonction Phatique): Jacobsonun dilsel bildiriim
modelinde yer alan; bildiriimin varln dorulamaya, srdrmeye ya da
kesmeye ynelik olan ilev. Mesela Beni duyuyor musunuz? Alo!, Dikkat! gibi
szler iliki ilevini yerine getirir. liki ilevi ayinler, biimsel kurallar, trenler,
uzun sylevler, aile yaknlar vs. arasndaki konumalar gibi bildiriim biimlerinde
de nemli bir yer tutar. Bunlarda bildiriimin ieriinden ok, orada birlikte
bulunmann benimsenmesi olgusu ar basar. Yani ayn kelimeler, ayn davranlar
yinelenir, ayn ykler tekrar anlatlr. Ancak bu durum, bildiriimin iinde olanlara
zevk verir. liki bildirisinin gndergesi, bildiriimin kendisidir. (20-23, 24; 42-63)
Bkz. Appellative Function, Expressive Function, Functions of Signs, Metalingual
Function, Poetic Function, Referential Function
Poetic Function (T. Yaznsal lev, Sanat levi, Fr. Fonction Potique):
Jacobsonun dilsel bildiriim modelinde yer alan ve bildirinin sadece kendisine
dnk olduu, dorudan doruya kendisini amalad ilev. Sanatta gnderge,
bildirinin kendisidir; bildiri, bildiriimin arac olmaktan kar amac olur. Yaznsal
ilev, yaznsal eserler dnda, biimsel ya da deyisel yan ar basan tantm,
siyasal slogan vb. gibi btn bildirilerde gerekleir. Yani yaznsal ilev, ierikten
ok deyie nem verilen kullanmlarda gze arpar. Jacobson, bu ilevin baka
ilevlerle de (ar ilevi gibi) kaynaabileceini belirtir. (20-23; 42-63; 41-230)
Bkz. Appellative Function, Expressive Function, Functions of Signs, Metalingual
Function, Phatic Function, Referential Function
Polysemy (T. ok Anlamllk; Fr. Polysmie): I.Anl. Bir gsterenin birok gsterileni
belirtmesi; deiik etkenlerle bir gstergenin yanstt temel anlamn yan sra
yeni kavramlar da anlatr durumda olmas. Mesela Trkedeki ba anlambirimi
ok anlaml bir edir. ok anlamllk, sklk kavramyla yakndan ilgilidir. En sk
rastlanan birimler, ok anlamlln en youn dzeye ulat elerdir. ok
anlamllkta, gsterge, temel anlamn yitirmeden yan anlamlar kazanmaktadr.
Zaman
iinde
unutulabildii
zenginleebilmektedir.
Baz
gibi
dilciler,
ok
yeni
yan
anlamll,
anlamlarla
belirsizlik
daha
da
(ambiguity)
Mesela
yapsalclk-tesini
savunan
aratrmaclar,
savunmulardr.
Yapsalclk-tesi
gstergebilim
de
Saussuren,
Bu
aratrmaclarn
ou
yap-skme
(deconstruction)
yntemini
belirsizlikler
tar.
(27-201,
202;
50)
Bkz.
Deconstruction,
Intertextuality, Srtucturalism
Pragmatics
(T.
Edimbilim,
Kullanmbilim,
Fr.
Pragmatique):
Dilin
balam
Proposition (T. nerme, Fr. Proposition): Man. Bir sav ne sren ya da bir durumu
dile getiren (genellikle bildiri kipinde olan) bir tmce; belli bir yorumda belli bir
doruluk deeri kazanan dzgn deyim. Bir nermenin kaplam kendi doruluk
deeri, ilemi de ne srd sav ya da dile getirdii durumdur. nermeyi
hkmle (judgement) kartrmamak gerekir. nerme, iki veya daha fazla
sayda fikir arasnda kurulmu bulunan ilikiler sonucu elde edilen hkmn szle
ifadesidir. Fikirler arasnda byle bir ba kurmaya psikolojide hkm denir ve
bunun mantk dilindeki karl nermedir. nerme nitelii tayan bir szn
mutlaka doru ve yanl olmas, yani bir fikrin tekisinde dorulanmas veya inkr
edilmesi gerekir. Nitekim Bana falanca adresi syler misin?, ngilterenin saatiyle
Trkiye saati arasnda ne kadar fark vardr?, Dnte bize urar msnz? gibi
szler
de
anlamldr,
fakat
bunlarda
herhangi
bir
tasdik
veya
inkr
(T.
Alc,
Gnderilen,
Fr.
Rcepteur):
Verici
(sender)
tarafndan
oluturulmu bildiriyi alan kii ya da aygt. Alc, dil dzleminde dinleyici olarak
adlandrlr. (41-19; 50) Bkz. Sender
Reductionism (T. ndirgemecilik, Fr. Rductionisme): Baz olgularda bulunan
aklayc etkenlerin tek bir ileve ya da nedene indirgenmesi. Mesela iletimsel
bildiriim modellerinin anlam ierike indirgemesi, teknolojik belirlenimciliin
toplumsal deimeyi tek bir nedene indirgemesi gibi. Greimas, gstergebilimsel
indirgemeyi bir teknik olarak, anlatdaki birok ilevi eit dizime indirgemek
iin kullanmtr. Ancak unu eklemek gerekir ki indirgemecilik genellikle
olumsuz bir etiket gibi kullanlr. Yani eitli yaklamlar, srekli olarak eitli
alardan indirgemeci olmakla eletirilirler. (50) Bkz. Essentialism
Redundancy (T. Artklk, Fr. Redondance): Dil. Bildiriimde fazla ya da gereksiz gibi
saylacak ek veya artk gstergelerin kullanlmas. Mesela Ben geliyorum
sznde sondaki ahs eki olan -um paras, konuan kimsenin birinci ahs
olduunu gsterdii iin ben kelimesi burada fazla ve artktr. Bununla birlikte
zellikle zor iitme artlarnda kullanld zaman sylenen szn daha yanlsz ve
daha rahat anlalmasn salamaktr. Dolaysyla artklk, tamamen gereksiz
deildir; kelimelerin anlamlarnn kaypak olduu dnldnde, anlamay
garantilemek asndan faydal olabilir. (8-119)
Reference (T. Gnderim, Fr. Rfrence): Sem. Bir gstergeyi gndergeye balama.
Dilin,
dnyada
ve
evredeki
eyler
hakknda
konumak
iin
kullanld
Dnce/mge/Kavram
Simge (Kelime)
Peircen
gsterge
modelinde
nesne
(object)
olarak
alr.
Saussure
geleneine
gre
kelimeler
anlamlarn
dizisel
bir
kavram
gstergebiliminde
olarak
grntsel
gsterilenden
gstergeler
(icon)
bahsedilmitir.
ve
belirtiler
Peircen
(index)
kendi
fikirleri, olaylar, dsel nesne ya da varlklar vs. ierir. Yaznsal metinlerin gerek
dnyada gndergeleri yoktur ancak benzerleri bulunabilir, nk bunlar kurmaca
metinlerdir, imge gcnn rnleridir. Foucault gibi gerekilie kar (anti-realist)
olan kuramclar, gndergelerin somutluunu reddeder ve onlar dilin rn olarak
grrler. (35-146; 50; 88; 109)Bkz. Object, Representation, Semiotic Triangle,
Sign
Referential Fallacy (T. Gndergesel Yanlg*): Bu terim, gsterenin bir gndergeye,
zellikle de dnyadaki madd bir nesneye sahip olmas gerektii ya da bir
gstergenin anlamnn sadece onun gndergesinde yatt ynndeki fikirlerin
yetersizliini ifade etmek iin kullanlr. nk birok gsterenin gndergesi
yoktur. Mesela dildeki ve balacnn gndergesi yoktur. Bir gstergenin varl,
dnyada ona ilikin bir gndergenin varln garanti etmez. Zira yapsalclktesini (post-structuralist) savunanlara gre metinlerdeki gnderim (reference)
dnyadan ziyade dier metinleredir. Gndergesel yanlg ierisinde olanlar,
Peircen gndergeye yani nesneye yer veren gsterge modelinin, Saussuren
gndergeye yer vermeyen gsterge modelinden daha stn olduunu savunurlar.
(50) Bkz. Referent, Referential Function
Referential Function (T. Gnderge levi, Fr. Fonction Rfrentielle): Dilin,
gnderge ya da dzanlama ynelik bildiriim ilevi. Gnderge ilevi, salt soyut ya
da somut nitelikli bir d gerein arlk tad bildirim eylemlerinde ne kar.
Dinleyiciye bir konuda bilgi vermeyi, bir dnceyi iletmeyi salayan bildirme
tmcelerinde bu ilev grlr. Mesela Bugn hava gneli cmlesinde gnderge
ilevi egemendir. Bu ilev, bildiri ile bizi gnderdii yani bildiriye konu olan nesne
arasndaki balar belirler. Bu ilev, ierie gnderme yapar. (42-63; 41-110; 2022) Bkz. Referent, Referential Fallacy
Representamen (T.): Sem. Peircen l gsterge modelinde, gstergenin ald
biimi ifade eden terim. Representamen, eer maddesel olmayan bir biime
gnderme yaparsa Saussuren gstereniyle karlatrlabilir ancak maddesel bir
biime gnderme yaparsa, baz aratrmaclarn deyimiyle gsterge arac (sign
vehicle) olarak nitelendirilir. (110; 50) Bkz. Interpretant, Object, Semiotic
Triangle, Sign, Signifier
Representation (T. Temsil, Fr. Reprsentation): Baka bir eyin yerini tutan ve onu
insan zihninde canlandran her ey. Gstergebilim temsil srecini n plana alr
ve sorunsallatrr. Gstergebilimde, gerekliin her zaman temsil edildiine dair
yaygn bir gr vardr. Yani dorudan (direct) bir tecrbe gibi ele aldmz
eyde algsal dzgler araclk yapar, alg da zihinsel temsili ierir. Btn metinler
gereki gibi grnseler de, aslnda kurgusal temsillerdir. Temsil her zaman
gerekliin inasn ierir. Temsil kavramn gsterge (sign) ve anlamlama
(signification) kavramlaryla kartrmamak gerekir. Bu kavramlar arasndaki
karklk, her gstergenin mutlaka bir temsil olduu gereinden kaynaklanr.
Ancak her anlamlama temsil iermekle birlikte, her temsil bir gsterge olmak
zorunda deildir. Bir baka deyimle gsterge, belirli bir tipin hatta sadece belirli bir
tipin temsilidir; bir temsil ise bir gsterge olabilir de olmayabilir de. Bir temsil
kendisi hakknda ya da baka bir ey hakknda olabilir. Temsil eer kendisi
hakkndaysa, bir nesne (object) oluturur; baka bir ey hakkndaysa bir gsterge
(sign) oluturur. Bu yzden tam ve indirgenemez haliyle gsterge her zaman bir
iliki ierir. Teknik terimlerle ifade etmek gerekirse bu tarz bir temsildeki sadece
akn (transcendental) bir iliki olabilirken, bir gsterge her zaman varlksal bir
ilikidir. Gstergede, bantnn akn esi (transcendental element) yani temsille
ilgili olan etken sadece temeldir yani baka bir eyle (mesela gsterilenle) olan
varlksal bantnn ortaya kt bir zemindir. te baka bir eyle olan bu bant
sayesinde gsterge resmen oluur. Temsil ve gsterge arasndaki ayrm bir
anlamda nesne (object) ve gsterge arasndaki ayrma benzer. Bir temsil, bir
nesne olabilir de olmayabilir de.
gereklidir. Bir gsterge olmak iin ise bir temsil olmak yeterli deildir. Bkz.
Mimesis, Referent, Representational Codes
Representational Codes (T. Temsil Dzgler, Fr. Codes Representatif): Sem.
Gereklii temsil eden metinsel dzglerdir. Bkz. Aesthetic Codes, Code, Logical
Codes, Representation, Textual Codes
Second Articulation (T. kinci Eklemlilik, Fr. Deuxime Articulation): Bkz.
Articulation
Semantics (T. Anlambilim, Fr. Smantique): Gstergelerin anlamn ve gstergelerle,
gstergelerin yerini tuttuu ey arasndaki ilikileri inceleyen bilim dal. Morrisin
yapt tasnife gre anlambilim, gstergebilimin alt dalndan biridir. Anlambilim,
gsterenle
gsterilenin
ilikilerini,
anlam
deimelerini,
anlamll,
ok
olgusunu
iler.
Yapsal
Anlambilim,
belirli
bir
doal
dile
zg
anlambilimsel
etkinlikten
daha
sz
eder.
Bunlardan
Metin
kii
arasndaki
ilikidir.
Bu
boyut,
yorumlayann
duruma
Rus
aratrmac
Yuri
Lotman
tarafndan
sz
konusu
olan
btn
gstergebilimsel kltr alann ifade etmek iin kullanlan terim. Bu terim, farkl
dillerin ve kitle iletiim aralarnn etkileim iinde bulunduu gstergebilimsel bir
ekolojiyi de ifade edebilir. (50)
Semiotic Economy (Gstergebilimsel Ekonomi, Fr. Economie Smiotique): Sem.
Genellikle kitle iletiim aralaryla ilikili olarak, snrl elerin snrsz bir ekilde
kullanlmasn ifade eden bir zellik. Bir gsterge dizgesindeki ift eklemliliin
(double
articulation)
yapsal
zellii,
alt
dzeydeki
az
sayda
birimden
gizli
temalara
dikkat
ekmek
iin
kullanlabilir.
Gstergebilimsel
yklenen
ilk
anlamsal
deerlerin
ne
olduu
grlmeye
allr.
yorumlayan
(interpretant)
ve
nesneden
(object)
oluur.
Gsterge
Kavram
Nesne
Bu
gstergesel gende gsterge, baka bir eyin yerini tutan bir eyi; kavram,
gstergenin alglanmasyla zihnimizde canlanan dnceler ya da imgeleri; nesne
ise gstergenin gnderme yapt ve dnyada yer alan bir eyi ifade eder. Burada
gsterge ve kavram, kiinin alglayyla ilikilidir; kavram ve nesne, kiinin
tecrbesiyle ilikilidir; gsterge ve nesne ise kiinin iinde yaad toplumsal
grubun uzlamlar (conventions) ya da kltryle ilikilidir. (93; 58; 50; 13-66;
12-88) Bkz. Concept, Interpretant, Object, Representamen, Sense, Sign, Sign
Vehicle
Sender (T. Verici, Gnderen, Fr. Emetteur): Bildiri oluturup alcya (receiver)
ynelten kii. Verici, dil dzleminde konuucu olarak adlandrlr. Verici ve alc
terimleri,
bildiriimsel
iletim
modellerinde
(transmission
models
of
alcya bildiri (message) ynelttii, izgisel (linear) bir sre olarak takdim edilir.
Ancak gstergebilimciler, bu gibi modelleri, anlam ierie(content) indirgedikleri
iin indirgemeci (reductionist) olarak grrler. Bu konuda temel itiraz ise iletim
modellerinin, gstergebilimsel bir kavram olarak dzgnn (code) nemini
belirtmemesi ve bununla ilikili olarak amalarn, ilikilerin, durumlarn ve iletim
aracnn nemini ihmal etmesidir. (42-60; 50) Bkz. Receiver
Sense (T. Mn, Dil i Anlam, Fr. Sens): I.Sem. Baz gstergebilimsel genlerde,
gstergeyi
mnlandran
bir
terim
olarak
kullanlr.
Peirce,
bunun
yerine
Bu
anlamsal
(semantic)
bantlardan
bazlar
(eanlamllk,
KAVRAM
GSTERLEN
TM MGES
GSTEREN
Saussure, zellikle gstergenin iki temel zellii zerinde durur. Bunlardan birincisi,
gstergenin nedensizliidir. Buna gre gsteren ile gsterileni birletiren ba
nedensiz ve uzlamsaldr. Mesela kediye kedi dememizin bir aklamas yoktur
pekl kedi yerine baka bir ey kelime de kullanabilirdik. kinci zellik ise
gsterenin izgiselliidir. Gsteren, iitimsel nitelikli olduu iin zaman iinde bir
yaylm gsterir ve bu yaylm da bir tek boyutta llebilir: Bir izgidir bu.
Saussuren gsterge tanmna ve blmlemesine karn Charles Peirce farkl bir
yaklam gelitirmitir. Peircee gre gsterge (sign) ya da representamen, bir kii
iin, herhangi bir eyin yerini, herhangi bir bakmdan ya da herhangi bir sfatla
tutan eydir. Birine yneliktir, bir baka deyile, bu kiinin zihninde edeerli bir
gsterge ya da belki daha gelimi bir gsterge yaratr. Peirce yaratlan bu
gstergeyi birinci gstergenin yorumlayan (interpretant) diye adlandrr. Bu
gsterge, bir eyin yerini tutar yani nesnesinin (object) yerini. Sz konusu
gsterge, bu nesnenin yerini, her bakmdan deil de, Peircen kimi kez
representamenin
temeli
diye
adlandrd
bir
eit
kavrama
(ide)
iletme
uzlamsaldr.
Mesela
kelimeler
bunun
en
gzel
rneidir.
At
ancak
niyet
vardr.
Sembol
kategorisinde,
zellikle
gstergelerin
nesne olmak zere iki paraya ayrr. Yorumlayan, Peirce tarafndan dorudan
aklanmamtr ancak gstergeyi manalandran bir ey ya da bir kavram olarak
dnlebilir. Nesne ise gstergenin gnderme yapt eydir. Bunu bir rnekle
aklamak gerekirse evlilik yz bir represantamen, kadn-erkek arasndaki
evlilik
nesne
(object),
birbirlerine
kar
duyduklar
ak
ise
yorumlayan
Analogical
Signs,
Complex
Sign,
Digital
Signs,
Functions
of
Signs,
hareketler, nesneler vb.) ifade eden terim. Baz yorumculara gre gsterge
vastas, gsterenle ayn anlam tar. Ancak Saussuren, gsterilen terimiyle
maddesel biimi ifade etmediini eklemek gerekir. Peircen modelinde ise
gsterge vastas, representamene karlk gelir. Yani gstergenin ald biimdir
ancak Peircee gre bu maddesel bir biim olmak zorunda da deildir. (50; 109;
13-66) Bkz. Materiality of the Sign, Medium, Representamen, Signifier
Signification (T. Anlamlama, Anlam, Fr. Signification): I.Sem. Saussure geleneine
bal gstergebilimde, gsteren ile gsterilen arasndaki karlkl ilikiyi ifade eden
bu kavram, bunun dnda gstergelerin tanmlayc ilevleri, gsterme sreci
(semiosis), btn bir gstergebilimsel dizgenin paras olarak gstergeler,
gsterilen
ya
da
anlam,
anlamn
eklemlenii,
dilin
gereklie
gnderimi
eitli ekillerde
biri,
gstergenin
kavramsal
yn.
Gsteren,
biim
olarak
gnderge (referent) deildir. (41-114; 86; 93) Bkz. Reference, Referent, Sign,
Signifier
Signifier (T. Gsteren, Fr. Signifiant): Sem. Saussuree gre gstergeyi oluturan iki
blmden biri. Saussure, btn belirtmek iin gsterge terimini, kavram yerine
gsterileni (signifi), iitim imgesi yerine de gstereni (signifiant) kullanmay
nermitir. Saussuree gre gsteren izgiseldir; yani iitimsel nitelikli olduu iin
yalnzca zaman iinde ve zamana zg u zellikleri tar: a) Bir yaylm gsterir
b) Bu yaylm da bir tek boyutta llebilir: Bir izgidir bu. Saussure geleneinde,
gsteren, maddesel olmayan bir biimi ve sesin psikolojik etkisini yani bizde
uyandrd izlenimi ifade eder. Saussureden sonraki gstergebilimciler, gstereni,
gstergenin
maddesel
ya
da
fiziksel
biimi
yani
grlebilen,
duyulabilen,
hissedilebilen, tadlabilen, koklanabilen bir ey olarak grrler. (86; 93; 50) Bkz.
Absent Signifiers, Empty Signifier, Representamen, Sign, Sign Vehicle, Signified
Simple Sign (T. Basit Gsterge, Fr. Signe Simple): Sem. Karmak gstergenin
(complex sign) aksine, baka gstergeler iermeyen bir gsterge. (50) Bkz.
Complex Sign, Sign
Social Codes (T. Toplumsal Dzgler, Fr. Codes Social): Sem. Toplumsal dnyadaki
yazl olmayan dzgleri ve toplumun anlamlandrlmasn ifade eden dzgler. Bu
dzglerin gsterilenleri insanlar ya da onlarn aralarndaki ilikilerdir. Ama insan,
gstergenin taycs ve tzdr; yani hem gsteren, hem de gsterilendir,
gerekte bir gstergedir, yani bir szlemedir. (20-103,104) Bkz. Aesthetic Codes,
Code, Interpretative Codes, Logical Codes, Textual Codes
Social Determinism (T. Toplumsal Belirlenimcilik, Fr. Dterminisme Social):
Toplumsal ve politik etkenlerin, iletiim aracnn (bu, dil ya da teknoloji olabilir)
mstakil
etkisinden
belirlenimciler,
dilsel
daha
nde
geldiini
belirlenimcilerin
dile,
ileri
sren
teknolojik
yaklam.
Toplumsal
belirlenimcilerin
de
masasnda
kadn
ya
da
erkek
tarafndan
sylenen
Evet
(Evet,
bu
kaan aslan ehirde dehet sayor dedii farz edilirse, mmkn bir nerme
olarak bu szcelem bir dzsz edimidir. Szcelem, nermenin doru deeri ald
durumda bir haber blteni sunucusu tarafndan canl yaynda, ehirde yaayanlar
uyarmak iin szcelendiinde bir edimsz edimi deeri tar. Bu szcelemiyle
sunucu, ahaliyi gerekten uyarabilecei gibi, onlarn panie kaplmasna, ehri terk
etmelerine, vb. durumlara neden olabilir. Bu tr sonular dourduunda szcelem
bir etkisz edimidir. Austinin rencisi olan Searle ise gelitirdii sz edimleri
kuramnda, Austinden farkl olarak sz edimlerini drt balk altnda inceler:
Szceleme edimi (utterance act), nerme edimi (propositional act), edimsz edimi
(illocutionary act), etkisz edimi (perlocutionary act). Searle, Austinin dzszedimsz ayrmn pek uygun bulmaz nk baz tmceler sz konusu olduunda
bu iki edimi birbirinden ayrmak imkanszlar. Mesela Bunu yapacama sz
veriyorum szceleminde durum budur. Bu tmce szcelendii her duumda ayn
gc tar: Sz verme gc. nk tmcenin anlam (tmceyle anlatlmak
istenenler ile gndermede bulunulan eyler) bunu gerektirir. Austine gre, dzsz
edimi ile edimsz edimi, sz ediminin btnnden yaplan soyutlamalardr. Ne var
ki, bu tmce sz konusu olduunda, sz ediminin btnnden dzsz edimini,
edimsz edimini darda brakarak ekip karmann olana yoktur. Tmcenin
dzsz anlamn, tmcenin tad gten ayrmak da olanakl deildir. ( Bkz.
Cooperative Principle, Felicity Conditions, Illocutionary Act, Locutionary Act,
Perlocutionary Act, Performatives, Pragmatics
Structuralism (T. Yapsalclk, Fr. Structuralisme): Yzeydeki birtakm olgularn
altnda, derinde yatan baz kurallarn ya da yasalarn oluturduu sistemi ya da
yapy arayan; incelenen nesnenin yaps zerinde odaklanan bir akm ya da
yntem. Yapsalclkta, sistemdeki birimler kendi balarna bir anlam tamazlar,
onlara anlam kazandran, sistem iinde birbirleriyle olan bantlardr. nk
ancak o zaman bir sistemin paras olarak ele alnabilirler. Yapsalcln ncs,
modern dilbilimin kurucusu saylan F. de Saussuredr. Saussuren gelitirdii
dilbilimsel modelden ilham alan yapsalclk, ilk kez dilbilim alannda biimlenmi
ve bilimsel bir yntemle donanmtr. Saussuren, dili, belli bir zaman noktasnda
ele alarak ezamanl (synchronic), kendi kendine yeterli ve bamsz bir sistem
olarak
incelemeyi
nermesi,
dil
ile
sz
arasnda
yapt
ayrmlar,
edebiyata
uygulamtr.
Todorov
bu
almasnda,
Boccaccionun
saptamaya
szcn
almtr.
kullanmasnn
Todorovun
sebebi,
yklerin
dilsel
bir
yapsnn
terim
dilin
olan
gramer
yapsna
uygun
ve
Proppun
almtr.Yapsalc
yntemini
yntem,
daha
edebiyata
bu
bilimsel
gibi
bir
hale
getirmeye
aratrmaclar
tarafndan
elerin
ilevlerinden
kaynaklanan,
zerk
nitelikli
btn,
dizge;
kimi
getirilmelidir. Yap, bir isel-balln (cohesion) bir arada tuttuu bir dizgedir.
(sel-ballk, rnein su molekllerinin birbirini ekmesi, birbirine kenetlenmesi
durumudur.) Bu isel-balln saptanmas, yapy anlamak iin gereklidir, ama
yeterli deildir. Bu isel-balln ne olduunu anlamak iin tek bir dizgeye
bakmak yetmez, tek bir dizgeye bakldnda, bu dizge bize tek doruymu gibi
grnr. Bir yapy, dizgeyi anlamak iin, baka benzer dizgelere ynelmek
gerekir. Ancak bir dizgeden tekine geildiinde, benzer niteliklerin baka
dizgelerde nasl dnmlere urad grldnde bir yap hakknda fikir
edinebiliriz Saussuree gre ise yap, bir dizgedir. Bu dizgede, bir deer tayan
her birimi, yeri ve teki birimlerle arasndaki fark belirler; bu yapnn (dizgenin)
ortaya kmas iin deiik olgularn tek ve ayn k-dizgesine (gnderme
dizgesine) yerletirilebilir olmalar ve ayn ilikiler btn iinde birbirleriyle
karlatrlabilir olmalar gereklidir. (13-57, 58) Bkz. Structuralism, System
Subject (Fr. zne, Fr. Sujet): Dil. Yklemi gerekletiren ve onunla birlikte en kk
szceyi oluturan enin szdizimsel ilevi. (41-165)
Surface Structure (T. Yzeysel Yap, Fr. Structure de Surface, Structure
Superficielle): Dil. retici-dnmsel (transformative-generative) dilbilgisinde,
cmlenin somut bir ekilde resmedilmesini ifade eden terim. retici-dnmsel
dilbilgisinde cmleler, derin yap (deep structure) ve yzeysel yap eklinde iki
dzenleni dzeyine gre analiz edilir. Derin dzeyde, cmle yaps soyut bir
biimde
resmedilip,
cmlenin
anlamnn
nasl
yorumlanmas
gerektiini
belirleyen btn etkenler ortaya konurken, yzeysel dzeyde ise daha somut bir
resmetme sz konusudur. Yzeysel dzeyde, cmle sylendii zaman duyacamz
eye fazlasyla benzeyen biimbirim (morpheme) dizilileri verilir. Derin ve
yzeysel yap ayrm, cmledeki belirsizlikleri aklamak iin kullanlmtr. Buna
gre belirsizlikte tek bir yzeysel yap, birden ok derin yapyla ilikilidir. Bu
ayrm, yzeysel biimleri farkl ancak altta yatan anlam ayn olan cmleler
arasndaki balanty kurmak iin de kullanlr. Mesela etken ve edilgen cmlelerin
durumu byledir. Kedi fareyi kovalad ve Fare kedi tarafndan kovaland
cmleleri ayr yzeysel yaplara sahip olmakla birlikte, ayn derin yapya sahiptir.
(38-98; 41-235) Bkz. Ambiguity, Deep Structure, Polysemy
Symbol (T. Simge, Fr. Symbole): Sem. Charles Peircen gsterge ile nesnesi
arasndaki bantdan hareketle saptad gsterge trnden (icon, index,
symbol) biri. Buna gre simge, nesnesine kanun, kural ya da uzlamayla
gnderme yapar. Simge, nedensiz ve niyetlidir. Simgelerde biimle ierik
arasndaki iliki nedenli deil, uzlamaya baldr. Simgeler iletiim niyetiyle
mesela
bir
dzgy,
belirli
bir
zaman
dilimi
dahilinde
inceleyen
Btn ifade etmek iin parann kullanld kapsamlaylar: Burada el, dil,
ba gibi btnn bir paras olan kelimeler, btn ifade etmek iin kullanlr.
Mesela Alet iler, el nr ya da Deve dikenlerinin yetitirildii yerde imdi
balar ykseliyor rneklerinde gld gibi. Bir ehir, bir rmak vs. adnn o
ehir ve rmaklarn bulunduu lkenin adnn yerine kullanlmasyla da ayn sanat
yaplm olur.
Nesneyi ifade etmek iin o nesnenin yaplm olduu maddenin adnn kullanld
kapsamlaylar: Demir ya da eliin, kl ve zinciri ifade etmek iin kullanlmas ya
da Be bin kada aldm sznde para yerine kadn kullanlmas gibi maddenin
zikredilerek, o maddeden yaplm bir nesnenin ifade edildii kapsamlaylardr.
Cinsi ifade etmek iin trn kullanld kapsamlaylar: Ekmek paras deyiminde
ekmek kelimesinin yiyeceklerin yerine kullanlmas gibi tr ad zikredilerek
cinsin kastedildii kapsamlaylardr.
Ferdi ifade etmede ortaya kan kapsamlaylar: Bir zel ismi ifade etmek iin bir
cins ismin kullanlmas ya da bir cins ismi ifade etmek iin zel bir ismin
kulanlmasyla oluan kapsamlaylardr. II. Mehmetn okul kitaplarnda Fatih
olarak
anlmas,
Batl
tarihilerin
kral
szyle
ou
zaman
Alexandre
kastetmesi, zel bir ismi ifade etmek iin bir cins ismin kullanld kapsamlaya
rnektir. Byk bir air demek iin Bir Virgil, bir Homre, Byk bir
geometrici demek iin bir Euclide denmesi ise bir cins ismi ifade etmek iin zel
bir ismin kullanld kapsamlaya rnektir. Bazen bir zel isim yerine dier bir
zel ismin kullanlmas da mmkndr: XIV. Louisye Alexandre denilmesi gibi.
(14-116, 117, 118; 97; 50) Bkz. Figure, Metaphor, Metonymy
Syntagm (T. Dizim, Fr. Syntagme): I.Dil. Sz zincirinde birbirini izleyen ve belli bir
birim oluturan anlaml elerin birleimi. Mesela bir cmle, kelimelerden olumu
bir dizimdir. II.Sem. Gsterenlerin (signifiers) birbirleriyle ilikiye girerek, anlaml
bir btn oluturacak ekilde, bir zincir gibi art arda birlemesi. Dizimler, diziden
seilmi gsterenlerin birletirilmesiyle oluur. Dizimlerin kuruluu ounlukla bir
toplumdaki uzlamalara baldr. Mesela bizim toplumumuzda kadnlar etek yerine
pantolon
giyebilir
ama
erkekler
gmleklerinin
altna
etek
giymez.
Ancak
skoyada erkekler etek giyerler. Bir dizim, eitli dizilerden ald birimleri yan
yana getirirken baz kurallara uyar. Baz dizimlerde bu ilk bakta belli olur. Yani
bu kurallar renmi olduumuz iin, daha kolay bilincine varrz. Mehmet kapy
at cmlesinde zne, nesne, yklem ilev-dizilerinden alnma birer dizi birimi
vardr. Bu birimlerin arasndaki ilikinin nasl kurulacan szdizim kurallar
belirler. Mehmet kapy amak ya da At Mehmet kapy demeyiz.
Bir dizim, birimlerini zamann ak iinde art arda dizebilir: Yemeklerin sras,
szcklerin cmle iinde sralanmas, mzikte notalarn sralanmas gibi. Bunun
yan sra hangi birimlerin ne gibi uyum kurallaryla bir arada bulunaca da
nemlidir. Ancak birimlerin, zaman iinde art arda dizilmedii, ayn anda
algland dizimler de vardr: Resim, desen, grafik, mimari, moda gibi. Bu iki
ilkenin (artzamanl ve ezamanl) kart dizimlere de rastlanr: Sinema, tiyatro,
ma gibi. (41-83; 104; 7-79; 13-55, 56; 50) Bkz. Paradigm, Paradigmatic
Analysis, Paradigmatic Relation, Syntagmatic Analysis, Syntagmatic Relation
Syntagmatic Analysis (T. Dizimsel zmleme, Fr. Analyse Syntagmatique):
Sem. Bir metindeki yzey yapy (surface structure) ve onun blmleri
arasndaki ilikileri tespit etmeye alan yapsalc bir zmleme teknii. Dizimsel
bantlarn incelenmesi, metinlerin retilmesinin ve yorumlanmasnn altnda
yatan kurallar ve uzlamalar (conventions) aa karr. (50) Bkz. Paradigm,
Paradigmatic Analysis, Paradigmatic Relation, Syntagm, Syntagmatic Relation
Syntagmatic Relation (T. Dizimsel Bant, Fr. Rapport Syntagmatique): Sem.
eitli dizilerdeki birimlerin seilip anlaml bir btn oluturulmas iin dizimlerin,
baka dizilerin birimleriyle kurduklar bant. Dizimsel bantlar, ayn bildiride bir
arada bulunan ve birbirini izleyen eylemli birimler arasndaki birleim ya da
birletirimlerin rn bantlardr. Dizimsel bantlar iin Hjelmslev balantlar,
Jacobson bitiiklikler, Martinet ise ayrlklar terimini kullanr. Saussure, dizimi,
dayana uzam olan bir gstergeler birleimi olarak grr. Eklemli dilde bu uzam
izgiseldir ve tek ynldr: ki e ayn anda sylenemez. Burada her e,
deerini, kendinden nce gelen ve kendini izleyen elerle kurduu kartlktan
alr. Sz zincirinde, ayn anda bir arada bulunan eler, birbirine gerek anlamda
balanmlardr.
kesitlemedir.
Dizime
Mesela
uygulanan
Evi
satt
zmleyici
tmcesinde
alma,
blmleme
blmlemeyle
elde
ya
da
edilen
dizimsel
bantlar
trnden
ilikiler
ierir.
(42-106;
50)
Bkz.
Paradigm,
gre
gstergebilimin,
gstergeler
arasndaki
biimsel
ve
yapsal
Taxonomy (T. Snflandrma, Fr. Taxinomie): Dil. Dil birimlerini dalmsal, anlamsal,
biimbilimsel, szdizimsel vb. zelliklerine gre snflara ayrma. (41-184)
Text (T. Metin, Fr. Texte): Geni anlamyla, anlam asndan okunabilecek her eyi
ifade eder. Hatta baz kuramclar dnyay, toplumsal bir metin olarak dnrler.
Metin terimi her ne kadar yazl metinlere ayrcalk tanyormu gibi grnse de,
birok gstergebilimciye gre bir metin, gstergelerden oluan bir dizge veya
btndr. Yani kelimeler, grntler, sesler ve hareketler buna dahildir. Bir metin,
temsil srecinin bir rndr ancak okuyucular metnin ierdii temsil srecinden
ziyade o metinde neyin temsil edildii zerinde odaklanrlar. Metnin de cmle gibi
kendine has bir grameri vardr. Aslnda geleneksel dilbilimsel zmlemenin ilgisi
cmlelerin kuruluu zerineydi ancak sonraki zamanlarda cmlenin tutarl btnler
retmek iin art arda dizili biimini yani metni zmlemek nem kazand. Bunun
iin de iki temel yaklam gelitirildi: Sylem zmlemesi (Discourse Analysis) ve
Metin zmlemesi (Textual Analysis). Sylem zmlemesi, tabi ekilde oluan
konuma
dilinin
yaps
zerinde
odaklanr.
Mesela
karlkl
konumalar,
mlakatlar, eletiriler, sylevler vb. Metin zmlemesi ise yazl dilin yaps
zerinde odaklanr. Mesela denemeler, ilanlar, yol iaretleri vb.
Esasnda sylem ve metin, ister szl ister yazl olsun, tanmlanabilir bir
bildiriim ilevi yerine getiren btn dil birimlerini kapsayacak ekilde daha geni
bir anlamda kullanlabilir. Baz aratrmaclar szl ve yazl sylemden, bazlar
da szl ve yazl metinden sz ederler. Avrupada metin dilbilimi terimi
ounlukla metnin btn biimlerinin yapsn belirleyen dilsel ilkeleri aratrmak
iin kullanlr. Daha geni dilsel birimlerin ve yaplarn aratrlmas, birok farkl
disiplinden aratrmacnn ilgisini ekmitir. Etnograflar ve sosyologlar, toplumsal
etkileimin zellikle insanlar diyaloa girdii zaman grlen yapsn aratrm;
antropologlar, mitleri ve halk masallarn zmlemi; psikologlar, anlamann
altnda yatan zihinsel sreler zerine deneyler yapmlardr. Bunlarn dnda
yapay zeka, retorik, felsefe ve slpla ilgili disiplinlerin de bu konuda katklar
olmutur. Btn bu yaklamlarn ortak noktas, dili, ister konuucu ve dinleyici
arasnda ister yazar ve okur arasnda olsun, dinamik, toplumsal ve etkileimli bir
olgu olarak grmek gerekliliini vurgulamalardr. Ayrca anlamn, mnferit
cmlelerle deil de daha karmak biimde, mesela katlmclarn inanlar ve
beklentileri,
birbirleriyle
ve
etkileimde
Textual Codes (T. Metinsel Dzgler, Fr. Codes Textuel): Sem. Toplumsal ve
yorumlayc dzglerle birlikte balca dzg gruplarndan biri. Metinsel dzgler,
bizim metinlere, trlere ve iletiim aralarna (media) dair bilgimizle ilgilidir ayrca
bilimsel, gzelduyusal (aesthetic), szbilimsel (rhetorical), biembilimsel (stylistic)
dzglerle tr (genre) de iine alr. (50) Bkz. Aesthetic Codes, Code, Logical
Codes, Representational Codes, Narration, Text
Textual Determinism (T. Metinsel Belirlenimcilik, Fr. Dterminisme Textuel):
Sem. Bir metnin nasl zleceini, o metnin biim ve ieriinin belirlediini
savunan yaklam. (50) Bkz. Affective Fallacy, Literalism, Polysemy, Social
Determinism
Translatability (T. evirilebilirlik*): evirilebilirlik konusunda, dilde evrenselcilii
savunanlar, sylemek istediimiz her eyi herhangi bir dilde syleyebileceimizi ve
bir dilde sylediimiz her eyin baka bir dile evirilebileceini iddia ederler. Dilde
grecelii savunanlar ise, bir dilden baka bir dile evirinin ou zaman sorunlu ve
bazen de imkansz olduunu dnrler. Baz yorumcular bunun szle ifade
edilmi
dncenin
dile
evirilmesinde
de
geerli
olduunu
savunurlar.
Grecelii savunan bazlarna gre tek bir dilin iinde bile, farkl kelimeleri
kullanarak ayn eyi sylemek imkanszdr, dolaysyla biim ve ierik birbirinden
ayrlamaz ve iletiim aracnn (medium) kullanm anlamn biimlendirilmesine
katk salar. Genellikle anlatmc sanatlarn evrilmesinin ok zor, bilimsel
metinlerin ise daha kolay olduu dnlr. Kelimelerin armsal anlamlarnn
ok nemli olduuna inanan romantik edebiyat kuramclar, evirilemezlikten
yanadr. Yeni Eletiriyi (New Criticism) savunanlar da ayn ekilde dnr.
evirilebilirlik, gstergebilim ve dilbilim arasndaki bantyla ilgili bir meseledir:
Yani
mesele,
szl
olmayan
dizgelerdeki
metinlerin
szl
dile
evirilip
syleyemeyeceimiz
ve
anlam
deitirip
dntrmeden
bir
iletiim
gre
szc
benzer
deerlerle,
kartlk
ilikisi
kurabilecei
dier
gsterileni
belirgin
deilken,
dierinin
belirgin
olduu
ikili
anlamsal
KAYNAKA
1.
Aksan, Doan, Anlambilim: Anlambilimin Konular ve Trkenin Anlambilimi, Ankara, Engin Yay.,
1998.
2.
Aksan, Doan, Her Ynyle Dil-Ana izgileriyle Dilbilim, Ankara, TDK Yay., 1995.
3.
Alp
(Oral)
Zeynep,
Gstergebilimi-eviri likisi Asndan Bir Yaklam, Hacettepe . Edb. Fak. ngiliz Dilbilim ve
Uygulamalar Dergisi, Cilt: 1, Say:1, Kasm 2000.
4.
5.
6.
7.
Barthes, Roland, Gstergebilimsel Serven, ev. Mehmet Rifat-Sema Rifat, stanbul,YKY, 1997.
8.
9.
Batuhan, Hseyin ve Grnberg, Teo, Modern Mantk, ODT Fen-edebiyat Fak. Yay., 1984.
43. Vendryes, J.V., Dil ve Dnce, ev. Berke Vardar, st., Multilingual Yay., 2001.
44. Wardhaugh, Ronald, Introduction to Linguistics, New York, McGraw-Hill Book Company, 1977.
45. Ycel, Tahsin, Anlat Yerlemleri, st., YKY, 1995.
46. Ycel, Tahsin, Yapsalclk, st.,YKY, 1999.
47. http://www.wordiq.com/dictionary/Semiotics.html
48. http://www.rdillman.com/HFCL/TUTOR/Semiotics/sem1.html
49. http://www.pespmc1.vub.ac.be/SEMIOTER.html#Sign
50. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem-gloss.html
51. http://www.wsu.edu/~ice_age/semiotics.htm
52. http://www.sil.org/linguistics/glossary/
53. http://www.arts.auc.bc.ca/fina/glossary/s_list.html#semiotics
54. http://www.revue-texto-net/Biblio/Glossaire_en.html#head
55. http://www.isisemiotics.fi/semiotics.html
56. http://www.lchc.ucsd.edu/MCA/Mail/xmcamail.1996_01.dir/0238.html
57. http://www.zhurnal.ru/staff/garny/english/index.htm
58. http://www.rdillman.com/HFCL/GLOSS/hfclglossS.html#SEMIOTICS
59. http://www.rdillman.com/hfcl/TUTOR/tutor0.html
60. http://www.geocities.com/CollegePark/9349/sa-index.html
61. http://www.geography.dur.ac.uk/teaching/level1/module3/3_7/docs/textanalysis_3-html
62. http://www.wordiq.com/definition/Literary_semiotics
63. http://www.chass.utoronto.ca/epc/srb/cyber/sim1.html
64. http://www.chass.utoronto.ca/epc/srb/cyber/cyber.html
65. http://www.cultsock.ndirect.co.uk/MUHome/cshtml/semiomean/berlomea2.html
66. http://www.chass.utoronto.ca/french/as-sa/ASSA-No5/index.htm
67. http://www. cultsock.ndirect.co.uk/MUHome/cshtml/indices/glossary.html
68. http://www.chass.utoronto.ca/french/as-sa/ASSA-No13/index.html
69. http://www.chass.utoronto.ca/french/as-sa/ASSA-11-12/index.html
70. http://www.chass.utoronto.ca/french/as-sa/ASSA-No1/index.html
71. http://www.ling.kgw.tu-berlin.de/semiotik/english/index_e.htm
72. http://www.icomm.uoregan.edu/~cbybee/i388/index.html
73. http://www.ic.arizona.edu/~comm300/mary/semiotics/barthes.terms.html
74. http://www.press.jhu.edu/books/hopkins_guide_to_literary_theory/entries/narratology.html
75. http://www.vlc.polyu.edu.hk/academicwriter/evidence/Paraphrase/paraphrase.htm
76. http:// www.cs.cf.ac.uk/fun/welsh/Glossary_main.html
77. http://www.uta.edu/english/TAR/officeweb/defs1.htm
78. http://athena.english.vt.edu/~baugh/bosch/R-A-Main.htm
79. http://humanities.byu.edu/rhetoric/Figures/A/allegory.htm
80. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem08.html
81. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem06.html
82. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem-gloss.html
83. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem09.html
84. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem05.html
85. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem03.html
86. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem02.html
87. http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem04.html
88. http://www.indiana.edu/~educp550/shtcrs.html
89. http://www.wsu.edu/~ice_age/glossary.htm
90. http://www.rdillman.com/HFCL/TUTOR/Semiotics/sem2.html
91. http://www.rdillman.com/HFCL/TUTOR/Semiotics/sem3.html
92. http://www.rdillman.com/HFCL/TUTOR/Semiotics/sem4.html
93. http://www.rdillman.com/HFCL/TUTOR/Semiotics/sem1.html
94. http://www.arthist.lu.se/kultsem/encyclo/denotation_connotation.html
95. http://www.arthist.lu.se/kultsem/encyclo/icon.html
96. http://www.arthist.lu.se/kultsem/encyclo/isotopy.html
97. http://www.arthist.lu.se/kultsem/encyclo/metonymy.html
98. http://labweb.education.wisc.edu/Semiotics/definitions/defined_semiotics.html
99. http://www.olinda.com/VC/lectures/Semiotics/semiotics.htm
100.
http://iupress.indiana.edu/instruct_guide/anacult/chapter2.html
101.
http://homepages.waymark.net/~bikechic/def_signs.html
102.
http://www.hw.ac.uk/langWWW/lingloss.html
103.
http://www.press.jhu.edu/books/hopkins_guide_to_literary_theory/entries/narratology.html
104.
http://www.cultsock.ndirect.co.uk/MUHome/cshtml/semiomean/semio1.html
105.
http://www.aber.ac.uk/media/Documents/S4B/sem08a.html
106.
http://www.labweb.education.wisc.edu/Semiotics/definitions/defined_semiotics.html
107.
http://www.olinda.com/VC/lectures/Semiotics/semiotics.htm
108.
http://iupress.indiana.edu/instruct_guide/anacult/chapter2.html
109.
http://homepages.waymark.net/~bikechic/def_signs.html
110.
http://www.hw.ac.uk/langWWW/lingloss.html
-----------------------------------------------------------------------------------------------
http://www.ege-edebiyat.org