You are on page 1of 15

GEREK KAVRAMI

Felsefede gereklik1; grnen ve/veya hayal edilenden ziyade aslnda var olan eylerin durumudur. Daha geni bir tanm ile gerek; gzlemlenebilir veya anlalr olan ve olmayan her eyi ierir. Yine daha geni bir tanm ile var olmu, var olan ya da var olacak olan her eyi ierir.

nsann insanlama abas ile rlm uzun yzyllardan geliyoruz. Bu aba kendini amak, bylece daha da insancl olmak abasdr. Henz kendini dntrc bir varlk olarak kuramam, dnyay da kendini de pek fazla tanyamam en eski insandan, bu gnk insana ulaan izgide yaanlp geilmi nice ac, nice sevin, nice diren, nice amaz yaratc bir g olarak insan etkinliini belirtmitir. Kendine ve dnyaya byk lde egemen insana alan yol bylesine karmak, bylesine zor, bylesine uzun bir yoldur. nsan iin yaamak, her eyden nce deimek ve gelimek demektir. Osmanlca:Vaki, eni , Franszca:Reel, Almanca:Real , ngilizce:Real, Trke:Gerek Szlkteki karl: Gerek: Bilinten bamsz, somut ve nesnel olarak varolan. Etimolojisi: Hint-Avrupa dillerinde mal ve mlkiyet anlamlarna gelen re kknden tretilmitir. nce Sanskriteye zenginlik anlamnda ram szcyle geen bu kk, sonra da Latinceye mal ve ey anlamlarna gelen res, isim halinde rem szcyle gemitir. Trkemizde: Kir/gir-ger kknden, kirek-girek/gerek olarak tretilmi olup, sz verme, and ime , balanma, uyuma, birleme ve ortaya kma anlamlarn ierir. Grld gibi etimolojik olarak e deyile dildeki kklerinden hareketle tretilme biimine bakarak bir kelimenin kavramlatrlmas onun anlam ykn etkilemektedir. Dilden dile, kltrden kltre yaplan evirilerde karlk olarak seilen szckler ou zaman tretildikleri kklere ve kullanmlarna bal olarak birbirleri ile rtmezler. Bu nedenle o szc dizgesel ilevinde yeniden canlandrmak sz konusudur. Ayrca bir szcn gnlk dildeki armlar veya bulunduu kltrn st yaplarna bal olarak kavramlatrlmas, zel bir disiplin iin yeterli deildir. Kavramlatrlacak olan szck genel kany yanstmakla birlikte, o disipline zg bir farkllama gsterecektir. Buna felsefi dilde differansia spesifica e deyile zgl ayrm denir. Byle zgl ayrmlara uratlm tanml ve belirli kavramlar topluluu Literatr adn alr. Felsefe disiplinleri Bat dilleri stne yaplanm olduu iin, o kltrde reel szcnn kavramsal anlam, evirilerde gerek szc ile karlandnda artk sz edilen gerek bat terminolojisindeki reelin yerine kullanlm olur. Bu durumda onun artraca anlam, zgl ayrma uratlm bir anlam olarak kavramlar.
1

In philosophy, reality is the state of things as they actually exist, rather than as they may appear or might be imagined.[1] In a wider definition, reality includes everything that is and has been, whether or not it is observable or comprehensible. A still more broad definition includes everything that has existed, exists, or will exist. Philosophers, mathematicians, and others ancient and modern such as Aristotle, Plato, Frege, Wittgenstein, Russell etc., have made a distinction between thought corresponding to reality, coherent abstractions, and that which cannot even be rationally thought. By contrast existence is often restricted solely to that which has physical existence or has a direct basis in it in the way that thoughts do in the brain. Reality is often contrasted with what is imaginary, delusional, (only) in the mind, dreams, what is abstract, what is false, or what is fictional. The truth refers to what is real, while falsity refers to what is not. Fictions are considered not real.

Bu nedenle gerek szc de kk anlam yannda ayrca kavramlatrlm ve somut, belli, varolan, dokunulabilir, apak, doru ve hakikat szckleri ile anlamda klnmtr. Bir bildiriim olaynda, bireyler arasndaki anlamay olanakl klan, kullanlan szcklerin anlamlardr. Szckler, kendi aralarnda anlam balaryla birbirlerine balanarak kavramsal dili olutururlar, bylece anlam, dil iinde zenginleir. Kavramsal dil, insan anlnn nitelikli ve dizgesel anlam gerecidir. Kavramsal dil, zerinde uzlalm kavramlar kullanldnda Literatr biimini alr. Literatr, anlaabilmenin ya da anlam ortak kullanabilmenin zorunlu gerecidir. Szckler, Literatr olarak kavramlar, deyimleir ve terimleirler. Bu durum onlar gnlk dilde kullanmlarndan daha derin, daha geni ama bir o kadar da belirgin ve tanml klar. Bu nedenle szckleri anlama , iletiim, bildiriim arac olarak kullandmzda ortaya birtakm sorunlar kar. Eer toplumu oluturan bireyler, ortak kavramlardan yoksun olarak onlarn yalnzca adlarn kullanp konuuyor ve yazyorlarsa, o ortamda bir anlam birliinin olumas olanakszlar. Szcklerin, kullanldklar dizgesel disiplinlerin iinde, o disipline zg anlam ile yklenerek kavramlatndan sz etmitik. Bu demektir ki bir szck, deiik ve birbirinden ayr disiplinlerin iinde ayn adla kullanlyor olabilir, ancak bu durum onlar eanlaml klmaz. rnein, konumuz olan Gerek szc , Dinde, Sanatta, Bilimde ve Felsefede ortak olarak kullanlmaktadr, ancak her birindeki anlam yk farkldr. Bunun yannda genel olarak felsefede gerek dendiinde, bir anlam birlii varm gibi grnyorsa da, felsefe ii disiplinlerin zeminine, yntemine ve amacna bal olarak yine nemli anlam farklar karmza kmaktadr. Gnlk dilde de ou kez gerek szc hakikat ve doru szckleriyle eanlaml kullanlr. Ancak, felsefi kavramlar sz konusu olduunda, gerek deyimiyle hakikat ve doru deyimlerini birbirinden ayrmak gerekir. Gerek: nsan bilincinden bamsz, somut ve nesnel olarak varolan her ey, Hakikat: Nesnel gerekliin, bilinteki, kendine uygun kavramsal yanss, Doru: Bu kavramn, hem geree hem de dnme yasalarna uygun oluudur. Gerek, fiilen varolma, dnlen eylere karlk olarak varolan, bilenden bilinten bamsz olarak varolan. Gereklik, varolann veya baz varolanlarn bir zelliidir. Hakikat;sylemenin olanla uygunluudur, o halde varolan hakikat deil, bizim bilgimizin bir karakteridir. Kavramlar, varolular bakmndan bilince yani zneye, doru olular bakmndan ise nesnelere baldrlar. Bu nedenle gerein , bilinte, kendi zgn yapsna uygun olarak kavrama dnmesi ayrca dorulanmay gerektirir. Doruluk ise ilke ile denetlenir. lk olarak her kavram kendi olgusuna karlk dmelidir. Buna karlkllk ilkesi denir. kinci olarak doru dendiinde, mantksal uygunluk ilkesi anlalr. Mantksal doru, dnsel ilemlerin, mantk kurallarna dnm nesnel gerekliin belirli ilikilerine uygunluu demektir. E deyile, olgunun kavramlatrlmas srecinde, mantksal ilke ve uslamlamalarn yntemine uygun bir biimde kullanlm olmasdr. nc ilke yararllk ilkesi olup, bir dnce, edimsel olarak i grd oranda doru olarak kabul edilmektedir. Bir baka deyile, bir dnce ya da eylemin doruluu ;bir olguya karlk dmesi, mantksal karmlardan gemi olmas, yararl i grmesi ve pratikte denetlenmi olmas demektir.

Btn kavramlar gibi gerek kavramnn da dnce tarihinde evrim geirmi bir kavram olarak ele alnmas gerekir. Felsefede, gerek kavram, genellikle grnn, aldatc olann, bilinmeyenin ve yanlsamann kart olarak anlamlandrlmtr. Fesefe tarihinde gerek kavram eitli disiplinler iinde kullanld gibi kendisi de, gereklik (realizm) ad altnda dizgeletirilmi ve felsefe disiplini haline getirilmitir. Felsefi anlamda iki tr gereklikten sz edilebilir: Bunlardan biri nesnelerin yapsna, dieri ise nesnelere ilikindir. Birincisinde anlktan ya da bilinten bamsz bir zn varl, ikincisinde ise , anlktan ya da bilinten bamsz somut, tikel ve deney nesnelerinin varl kabul edilmitir. Birinci gruba; Bir eyin znden o eyin pay ald ideann anlald Platoncu gerekilik, Bir eyin ne olduunun anlald Aristocu gerekilik, Bir eyin saltk, zgn ya da kendi cinsine zg yapsnn anlald Ortaa ya da Tmeller gerekilii ve Bilimsel gzlemlerden elde edilen yasalar ya da kuramsal modeller girer. kinci gruba; Dnyann dsalln bir veri kabul eden saduyu gerekilii Nesnenin dsal da olsa anln nnde duran ve alglanmay bekleyen tek birim olduunu kabul eden yeni gerekilik ve Anln, nesnenin kendisi yerine yanssn kavramaya yneldii eletirel gerekilik girer. Gerekilii savunan Fransz sanatlar, sanat klasik ve romantik akademizmin yapaylndan kurtarmak, konularn toplumsal snflar ve temalar arasndan semek gereinde birlemilerdi. Ayrldklar nokta ise sanatnn benimseyecei bak asyd. Kimileri gereki sanat iin yoksul halk ve ii snf ile yakn ilikiler kurulmasn ngrrken, gerekiliin Honor de Balzac, Gustave Flaubert ve Emile Zola gibi edebiyat alanndaki temsilcileri, gnlk yaamn, nyargsz, bilimsel bir tutumla incelenmesini ve bir bilim adamnn klinik bulgular kadar nesnel bir bak asyla ortaya konmasn ne srdler. ada deneysel bilimlerde, zellikle Fizik biliminde , herhangi bir eyin saltk gerekliinden sz edilmez. Ancak bu, gerekliin yadsnmasn deil, onun bantl olmas anlamn tar. Gerek bantldr, bu nerme Einsteinn ilikinlik kuramyla tantlanm ve fiziin diline yerlemi bulunmaktadr. Einstein sonras Fizik biliminde artk hibir kavramn tek bana bir olguyu aklayamad anlalmtr. Birok kavram birbiriyle ilikisinde ve birbirlerini tamamlayarak bir olguyu aklayabilmektedir. Bu adan hibir kavram tek bana bir gerei yanstamaz;ama bir kavram yuma, hatta giderek bir kuram, gereklii yanstabilir. Bu demektir ki; gerek saltk ve soyut deil, bantl ve somuttur. Felsefe niteliindeki dnce akmlarnn ortaya kt Antik Yunanda doa dnrleri bir yandan evrendeki devinimi ve deimeyi gryor, dier yandan da deimeden kalan, srekli olan bir eyin olmas gerektiini dnyorlard. Gerek, doann temelinde bulunan arkhedir dediler. Bylece evren, gerekler evreni ve grnler evreni olarak ikiye ayrld. Pythagoras;gerein iki yz vardr;biri asl gerek, dieri glge gerek tir diyerek grnlere glge biiminde de olsa gereklik verdi.

Herakleitos ak kuramn oluturdu, gerein srekli deime ve devim olarak olu olduunu ve ancak Logos (olu yasas) ile kavranabileceini syledi. Eleaclar olu u yadsdlar ve tek gerein varlk olduunu ileri srdler. rnein Parmenidese gre, deien, yiten ve kalc olmayan eyler gerek olamazd. Deime bir glgedir, sandr;gerek ise srekli ve deimez olandr, o da varoluu olmayan varlktr. Sofistler iin zerinde sz edilecek herhangi bir gereklik yoktu. Gorgias, gerek yoktur, varsa da bilinemez, bilinse de anlatlamaz derken, Protogoras, insan hereyin lsdr, ne kadar insan varsa o kadar da gerek vardr demekteydi. Platonun, bir eyin znden, o eyin pay ald, deann gerek olduunu ileri srmesine karn, Aristo, bir eyin ne olduunun anlalmasna (mantksal uygunluunun bulunmas) gereklik verdi. Bu serimleme bize, Antik Yunan dnce geliiminde, nesnel doa anlaynn, soyut kavramsalla dnm srecini gstermektedir. Grld gibi dncede, sanatta, bilimde gerein ele aln ve anlatm temelde bir epistemolojik sorunu yanstmaktadr. Epistemoloji ya da bilgi kuram bilginin ne olduu ve nasl olutuunu zmlemeye alr. E deyile, bilgi kuramna bal olarak anlam tayan dier btn kavramlar gibi gerek kavram da ayn yolla anlam tamaktadr. Eer Antik Yunan Eleaclnda olduu gibi, duyularmzla algladmz her ey bir yanlsamadr, bir grntden baka ey deildir denirse;buna bal olarak duyumlarmzdan gelen alglar da gerek deildir ve bu yolla bilinemez sonucuna varlr. Eer Plato gibi, bilgilerimiz duyusal deil, kavramsal, bu nedenle de ussaldr denirse, bu durumdabir nesne stnde, o nesneyi dile getirmek iin kullandmz kavramdan baka bir ey bilemeyiz, bilemediimiz bir ey ise gerek olamaz sonucuna varlr. Plato ve onun izleyicilerine gre, idealist bilgi kuramna bal olarak;bildiimiz ve bu nedenle de varolan yalnzca kavramlar ya da geneller, tmeller ve evrensellerdir. Bu demektir ki;d dnya vardr ama gerek deildir, geree bir takm ussal snflamalar ve soyutlamalar ile varlabilir;o halde gerek, ussal olandr, tmeldir, evrenseldir. Genel olarak Dnceci felsefe akm olarak bilinen ve Elea okulu, Plato, Berkeley ve Hegeli de iine alan bu akm, gerei;bakaca hibir varla borlu olmakszn bamsz bir varla sahip olan olarak tanmlamtr. Ortaa teolojik dnya gr, tek ve asl gerein Tanr olduu, dnyann ise gerek olmayan olarak bir glge olduu savn egemen kld. Dogmalar, tanrsal dncenin mantksal sonularyd. Dnmenin grevi, yeni bir bilgiye ulamak ya da sylenmemi bir gerei yakalamak deil, dogmalarn doruluunu saptayarak inanc glendirmekti. Bir baka deyile inan, aklla dorulanmalyd. Grld gibi, tek ve kesin bir gerekliin varlndan sz etmek, ancak bir inan konusu olarak karmza kmaktadr. Buna karn, inan rgt olan dinlerin sylem ve yaplarna bal olarak gerek tanm yine de farkllklar gsterir. Dinlerde ortak olan, gerein bir bilgi konusu deil, inan konusu olduudur. Dinler, sonsal gerei, genel olarak Tanr kavramnda temellendirirler. Ancak sanldnn aksine bu ortak yn onlar birletirmez, ayrr. Bu ayrm ise Tanr kavramna yklenen anlam belirler.

Sonuta birer monist olan semitik kkenli byk din Musevilik, Hristiyanlk ve Mslmanlkta bile durum byledir. rnein Musevilikte El, Elohim, Adonai gibi belirlenmi Tanrsal aamalardan geilerek sonsal gereklik olan Y.H.W.H ye, bir baka deyile anlam betimlenemez, belirlenemez ve bilinemez olarak dnlen saltk yoklua varlr. Bu bir Akn TransandansTanr anlaydr Hristiyanlkta, Abba Baba olarak kiiletirilen Tanr, Oul sa da ikinletirilir. Burada da bir kin mmanant Tanr anlay grlmektedir. Mslmanlkta ise, varl (zat) ile bilinemez akn, varoluu (sfatlar) ile bilinebilir ikin bir Tanr kavram vardr. Bu aamada nceki iki gr birletirilmek istenmitir.(Tevhit) Uzak Dou dinlerinde de Tanr kavram bu tanmlara benzerlik gstermektedir. Brahman akn, Atman ikin vb. Ancak uzak douda yaygn bir din olan Budizm Tanrsz bir din olma niteliinde grlmekteyse de Nirvana(Hilik, Yokluk) sonsal gereklik olan bir Tanr nitelii kazanmaktadr. Ayrca bu dinlerin mistik ve gnostik yaplarna bal olarak Tanr Kavram ve varlmas amalanan sonsal gereklik de nemli lde deiiklikler gsterir. Mistik anlaya gre gerek, hibir zaman salt gzlem ve dnce ile bilinemez. Geree mistik deneyimle varlr. Mistik deneyim;gerekliin akl-d ve dorudan doruya yaanmas demektir. Bu deneyimde duyu, alg ve dnce dnyas alr, bilinen nesne yaklam ortadan kalkar. Kiisel benlik, farkllamam btnsellie katlarak Gereklikte, Gerek olur. Bu yolla geree ulaanlar evrendeki tm nesne olgu ve olaylarn btnselliini ve karlkl etkileimlerini kavram olurlar. Dnyadaki her grnm, tek ve btn olan bu gerein parasal da vurumudur. Yenia ya da Rnesans, Skolastik dnce biimin kar, ussal ve bilimsel dncenin ne karld dnemdir. Artk gerein lt dnce ve us olmutur. Descartes; Kukulandm hibir ey gerek deildir. Ancak, kukulanyor olmamdan kukulana- mam, bunun iin kuku dncemin kaynadr demekle, ilk gerek dncenin kuku edimi olduu sonucuna varmtr. Dzenli dnme edimi iin ise yntem gerekli olduundan, kukunun kukunun yntemli klnmas gerekiyordu. te Descartes bunun analiz yntemi olduunu dnce dnyasna kazandrd. Bu anlaya gre, bir eyi ayrtrlabilir en son haline tamak, onu ak seik klacak ve kukuyu ortadan kaldrarak bizi geree ulatracaktr. Sanatta gerekilik, bir estetik kavram olarak 19. yy ortalarnda Fransada ortaya kt. Ama, doann ve yaamn ayrntlarna inmek, sorunlar saptamak ve onlar en yaln biimde sanat yaptlar ile vurgulamakt .

Kukudan eletiriye gei, aklk ve seiklik kavramlar ile olur. Aklk;duyulara ak olmak, seiklik;bilince seik olmaktr. Kuku stne kukulanmak bilinlenmektir. Bilinlenmi kuku ise eletiridir ve giderek yarglar oluturur. Kant, kuramsal ve edimsel usun eletirisinde , gerein yalnzca fenomenler (grng) dzeyinde bilinebilecei sonucuna varm ve ancak byle bir bilginin gvenilir olduunu ileri srmtr. Bundan tesi metafiziktir, bilinemez olarak kalr. Ve inancn konusu olur diyerek gerein snrlarn izmi, bunun insan usunun da snrlar olduunu gstermitir. Hegel eletirinin eletirisini yapar. Eletiriyi amak iin senteze gitmek gerekmektedir. Hegel, ak seik klnm, bilin kategorileri ile eletirilmi ve deneyle dorulanm bilgileri yeterli bulmaz. Bir nesneyi bilmek, onun olu srelerini, bir kavram bilmek, onun kltr srelerini bilmektir. Akl ile doa, ya da bilenle bilinen zdetirler nk her ikisi de akldr ve, ayn eytiimsel yasalarla devinirler. Bu nedenle akln d dnyay kavramas, kendini bilmesidir. Nesneler, kendi olu dzenleri iinde kavramdrlar ve eytiimsel yntem ile kavranrlar. O halde gerek, ussal olan, ussal olan da gerektir. Descartes ve Newtondan beri bilinen zmleme (analiz) ynteminde btn paralara ayrarak aklamalarda bulunmak, bilimin temel hareket noktasyd;btn elde etmek iin paralarn yeniden birletirilmesi (sentez) yeterli oluyordu. Gerein bilinmesi iin uygulanan bu kartezyen yntem, kuantum kuram ile paradigma deiikliine urad. Kuantum teorisi gstermitir ki, btn paralara ayrarak aklama durumunda paralarn asl nitelikleri kaybolmaktadr. Buna karn her para, btnn yaps iinde tanmlanabilir ve anlalabilir. Kartezyen yntemde gerein bilinmesi, neden-etkiilikisinin saptanmas ile ortaya kan belirleme (determinasyon) ile olanakldr. Ancak parack fiziinde ortaya kan durum bunu olanaksz klmaktadr. nk saduyuya ve allma ters bir biimde, kuantum dnyasnda belirli nedenler belirli sonular oluturmazlar. E deyile ada fizikte, belirlilik (determinizm)deil, belirsizlik (indeterminizm) egemendir. Bylece daha kk paralara blerek sonuca ya da yaln gereklie ulama anlamndaki zmleme (analiz) yntemi bu alanda geree lt olamamaktadr. Modern bilim;gnmzde, artk standart norm ve deerlerin egemen olmad bir bilimdir. En gl doa yasalarnn bile kesin ve deimez olamayaca gr benimsenirken, (ayn koullar altnda daima ayn olaylarn oluaca) gerekircilik ilkesi de yerini belirsizlik ilkesi ve olaslk yasalarna brakmaktadr. Btn bunlardan yalnzca bilginin saltk ve kesin olmad deil, ayn zamanda gerein de saltk ve kesin olmad sonucu kmaktadr. Felsefenin dnemini tamamlad ve almas gerektii savyla ortaya kan Eytiimsel zdekilike gre:soyut gerek yoktur;gerek daima bilinten bamsz, somut ve nesneldir. Bu anlamda gerekdeyimi, zdek ve nesne deyimleriyle de ilikilidir. Bu retiye gre, zdek, bize duyumlarla verilen nesnel gerekliktir ve gerekdeyince;bilincimiz dnda, nesnel olarak ortaya km bulunan nesne, nitelik, koul, durum ve bu gibi oldu ve olaylar alglarz. Bunun yannda duyumlarmz, alglarmz, tasarmlarmz ve kuramlarmz, nesnel gereklie uygun olduklar oranda hakikat(verity) olurlar. Bilimsel bilginin yolu, en soyuttan en somuta ilerleyen, kavramsal dncenin yoludur ki, somut gereklii dnsel olarak kavramlar araclyla retmenin ve yeniden retmenin srecidir. Gerein aratrlmas, yaam iin gereksinimlerinin karlanmas, deien yaam koullar iinde insann kendini ve evresini dzenlemesi, toplum ve bal olarak bireylerin kendilerini gelitirebilmesi iin zorunlu bir uratr. Bu uran dnda kalan birey ve toplumlar, yaamlarn iyiletiremedikleri gibi, gelimekte olan toplumlar karsnda giderek varlklarn srdremez olurlar.

Bu nedenle gerein aratrlmas bir sahip olma sorunundan te, bir varolma sorunu biiminde karmza kmaktadr. Tarih boyunca kurulan uygarlklarn, gerein aratrlmas abalarnn rnleri olduunu sylemek abartl olmayacaktr sanrm. Birer insan yetisi olan duygu, dnme, eylem yetilerinin her biri, gerein aratrlmas srecinde yetkinleip rnler vererek uygarln olumasn salamtr. Gerein duygusal yanss Sanat, dnsel yanss Felsefeyi oluturduu gibi eylemsel (duygu, dnce ve etkinliin amal birliktelii) rnleri de Bilim, Teknoloji ve Ekonomi Politik i oluturmaktadr. nsanlk tarihi bir anlamda, gerei zgn usuyla aratran ve yaamn gerekler zerine kurulmasn isteyenlerle, buna direnenler arasnda geen atmann tarihidir. Yaamn, gerekler stne deil de birtakm ham hayaller, bo inan ve dogmalar stne rgtlenmesini isteyen insan says gnmzde de az deildir. Kimisi bunu, bilgisizliinden, kimisi cehalet ve banazlndan, kimisi de karlar yznden istemektedir. Gereklerin zerinin rtlmesi ya da saptrlmasnn neden olduu bilin boluu, geni insan topluluklarnn uyanmasn engelledii gibi smrlmelerine de neden olur. Bunun yannda gerein srekli aratrlmasnn insanln gelimesine yapaca katk da engellenmi olur. Ayrca gerein aratrlmasnda itenlikli olan, ancak yntem yanllndan dolay yanlsamaya urayanlarn neden olduu kargaa da kmsenmeyecek boyuttadr. Bilindii gibi, felsefe doruyu, ethik iyiyi, estetik gzeli ve uyumu arad gibi bilim de gerei arar. Kukusuz bilim yapmak bilimsel evrelerin iidir, ancak, dier insanlara den ise bilimsel tutumu benimseme grevidir. amzda gerein aratrlmas ynteminin, bir bilimsel tutum gerektirdii ve gerein ltnn bilimsel dnce ve bilimsel yntem olduu apak ortaya kmtr. Bilimsel dnce;gzlem, aratrma, inceleme ve deney verilerini eletirel bir yaklamla deerlendiren, nedenleri saptanm aklamalar gvenilir bulan, mantksal uygunluu ile tantlanm, pratikle dorulanarak kantlanm bilgileri kullanmaya ynelik bir dnce biimidir. Bilimsel tutum; n yarg, kr inan ve banazlktan arnmay, kukulanma, sorgulama, eletirme ve yorumlamay, bilimsel yntemleri benimseyip onlarla almay ve elde edilen sonular rk, din, dil, cinsiyet, mevki, ulus ayrm yapmakszn tm insanln hizmetine sunmay ngrr. Bilimsel tutumu edinmek; dogmalardan e deyile yalnzca inanlan ama kantlanamayan grlerden, ya da baka bir deyile karanlktan kurtulmak, bilgi ile aydnlanmak, biriktiren ve aktaran kiilikten aratran, eletiren ve katkda bulunan kiilie dnmektir. Bu balamda gerein aratrlmas, neye gerek neye gerek d diyebileceimizin belirlenmesi ve srelerin aydnlatlmasn kapsar. Byle bir aratrma, znel ve nesnel sreleri e deyile duyu, duygu, dnce davran ve eylem yannda nesne, olay ve olgular ele alr. Ayrca tarih bilinci, evre koullar, toplumsal ve ekinsel yap analizleri ve yntembilim zerine almay da gerekli klar. Bylesine ok etkenli bir ura, hi kukusuz tek ve kesin bir sonuca balanamaz, ancak, bu aratrma ve almalarn tm insanlk bilgisine ilikin olarak, sre iinde ele alnp seenekli bir biimde ortaya konmas gerein aydnlatlmasna katkda bulunur. Son zmlemede gerek kavram: Nesne, olay ve olgularn, isel, zorunlu bantlarn, birinden dierine geii, devinimin elime, deime, gelime yasalarn ve deiimlerin sre olarak kavranmasn ieren bir bilgilenme srecinden sonra; retimle ortaya kan somut ve nesnel rn olarak kavranmasn ieren bir bilgilenme srecinden sonra;

retimle ortaya kan somut ve nesnel rn olarak tanmlanabilir. Gerek iki dzeyde nesnel ve somuttur. Birincisi doa dzeyinde verili gerek olarak; kincisi toplum dzeyinde retilmi gerek olarak. Verili gerek: nsan etkinliinden bamsz bir varolutur, somutluu duyusal dzeydedir;ilikileri, sreleri ve ilevleri ortaya konmamtr. retilmi gerek ise, ilikileri, sreleri ve ilevleri belirlenmi ve somut klnm bir gerektir. Bu balamda gerei aamal biimde dizgeletirmek olanakldr. Duyusal aama, bir nesnenin gerekliine duyu verileri araclyla tank olmaktadr. Bu durumda nesne bizim iin duyusal somut olur. Dnsel aama, nesneden gelen duyu verilerini anlksal kategoriler ve matematiksel ilemlerden geirerek onun gerekliine dnsel biimde tank olmaktr. Bu srece deney ve gzlem verilerinin katlm ile nesnenin gerekliine dorulamann ya da yanllamann tankl getirilir. Sz konusu nesnenin varolu yasalarnn bilinmesiyle onu yeniden reterek gerekliine retim yolu ile tanklk ederiz. retilebilen nesneyi dntrerek ondan baka baka nesneler retir ve onun dntrlebilen gerekliine tank oluruz. Nesnel gereklik, bu ve benzer bilimsel yntemlerle kavranr, dorulanr, kantlanr ve anlaml klnm olur. Haim Bykbalc 20.07.2001

Virtue Erdemler (Fazilet) Listesi

Kabullenme Sorumluluk Takdir Atlganlk Huu duymak Gzellik Cesaret efkat Dikkat Hayrseverlik Nee Temizlik Ballk Merhamet Gven Bakalarnn ihtiyacn dnmek Kanaat birlii Cesaret Yaratclk Merak Kararllk Kar koyma nyargsz olma Azimli olmak Adanmlk Haysiyet alkanlk Sezgi Saduyu Dayankllk Coku Mkemmellik Adil olmak nan Ballk Sadakat Esneklik Odaklanmak Hogr

Acceptance Accountability Appreciation Assertiveness Awe Beauty Bravery Caring Caution Charity Cheerfulness Cleanliness Commitment Compassion Confidence

kendi terimleriyle hayat kucaklayan. Kabul us testlerin karsnda bozmadan bkmek iin olanak salar. zellikle koullar olarak tatmin edici deitirilemez olanlar, gz nnde tutmak. Bizim seimler iin tam sorumluluk almaya istekli. Hayatta iyi gryorum. Serbeste minnettarlklarn ifade. net snrlar ayar, sadece ne olduu hakknda Gerei sylemek. Hrmet ve merak, yaam kayna iin derin bir sayg. armoni, renk ve dnyann holuk iin hayranlk ve sayg hissi. Dnyann gzelliine eklemek iin bizim yaratclk arlyor. Eer korku gstermeden ar tehlikesiyle kar karya salayan ruhunun bir kalite. bakmakta Bizim iin nemli insanlara ve eylere ihale nem verilmesi. Iyilik ile yardm, efkat ile dinleme. atakla kanma, emniyet dikkat. dierleri grntleme ve kendi ihtiyalar iin bakmakta bir kalp vererek, cmert bir ekilde. : ne olursa olsun en iyi aryor, parlak taraf grmemek. vcudumuz, bizim dncelerimiz ve bizim alanlarda temiz tutulmas. Dzen ve gzellik dolu bir ortamda ruhumuza huzur getirir. Bir kii, bir hedef veya bir inan hakknda derin Bakm. Bizim btn vermek ve szleri tutmak iin istekli. Bakalarnn aclar iin derin empati. Biz kararlarnn gidip anlamalydm izin verdiinde Merhamet kalp serbeste akar. kendimizi ve hayat iman ile gelir gvencesi duygusu. Gven bize ne olursa olsun baa gce sahip olduu gven salar. bakalarnn ihtiyalarna dikkatli dnce verilmesi. Bir dalgn ve dnceli bir ekilde karar Holding. yeterlilik farkndalk, yeterince var ve biz yeterli olduunu bir anlamda. Hayatn basit hediyeler takdir. her birimiz sunduu farkl hediyeler aran, ortak bir hedef iin birlikte almak. tayini korku Dntryor. Zor ya da riskli olsa bile yaplmas gereken eyi yapyor, geri tutmadan, tam hayat benimseyerek. Nezaket: efkat, nezaket ve incelik dierleri davranyorlar. hayal gc. Bizim zgnlk tututurur ilham, ak olmak. renmek ve yaplacak bilmek arzusu. bir stand alarak bir sonuca ulaan, bir karar alnrken zihin Sertlik. Bu cesaret ve dirayet hem gerektirir. Kaln diren. Onlar bizi kontrol izin vermeden duygular yaamak. Geri ekilmeyi ve dnceli biz yerine sadece tepki daha hareket nasl seerek. ama Sertlik. biz derinden umurumda ey Ballk. Bizim yaam amac tm kalbimizle hizmet. Byk bir sevgi ve ballk, hevesli cokusu. Kendimizi de dahil olmak zere ve sayg ile herkesin tedavi eden tm insanlarn, deer onurlandran. Mutlak iyi veren, bakm, konsantrasyon ve tek sivri ilgi ile yaplmas gerekenleri yapmak. dalgn uyanklk ile, gerekli ve neyin gerek olduunu kefetmek iin bizim sezgi bilgelik uygulamak. Ruhun Clarity. olanlar konumada, sr ayrk olmak. engellerin hones karakterimizi ortaya kan ve ruhumuzu yetitirmektedir zaman azim ve sabr uygulanmas. Biz renmek iin buradayz tm edilir. ruhu ile dolu olmak. Her gn tutan harikalar hayat ve aklk konusunda Heyecan. Geriye hi bir ey tutarak, heves ve evk ile, gnlden oynuyoruz. Yaptmz herhangi bir grev ve biz bir iliki iin elimizden geleni verilmesi. adalet Aradnz her kiinin kendi pay vermek, herkesin ihtiyalarn karlanmas emin. bir gven ilikisi. Grace gerekte nan. ne olursa olsun bizim inan ballk,. Sevdiimiz insanlara gerek olmak. kutsal bir antlama olarak tedavi bir anlama, uymak. Bizim ilikilerinde sadakat tamamlayn. hayatn dalgal koullar arasnda uyum ve deitirme yetenei. Akarak gitmek. Uyarlanabilir, artlara gre deitirilmesi mmkn. Konsantre bilin ve aba. ltfedip ile zor tahamml. Hayattaki zorluklar bizim sevin almak iin izin

Consideration Contentment Cooperation Courage Creativity Curiosity Decisiveness Defiance Detachment Determination Devotion Dignity Diligence Discernment Discretion Endurance Enthusiasm Excellence Fairness Faith Faithfulness Fidelity Flexibility Focus Forbearance

Vice Kzgnlk Kibir Bbrlenmek Korkaklk Sadakatsizlik Kuku mrenmek Agzllk Adaletsizlik Sabrszlk Kskanlk Umursamazlk Tembellik Dneklik Aru gurur Zayflk Kindar fke:
Anger: Arrogance: Bragging: Cowardice: Disloyalty: Doubt: Envy: Greed: Injustice: Impatience: Jealousy: Recklessness: Sloth: Untrustworthiness: Vanity: Weakness Wrath: honutsuzluunu antagonizmas Gl bir tutku ya da duygu, bir 'kendi kendine veya bakalarna gerek ya da szde yaralanma veya hakaret tarafndan heyecan, ya da yaralanma yapmak niyeti ile. Bir zorba bir ekilde yersiz iddialar yapma o srada, onuru, tahmin, ya da g veya ver gereksiz bir dereceye kadar kiinin deerini ve nemini fahi iddialar oluur gurur trler, dierleri gurur hor azamet kibir, kendini varsaymyla karinesi. kendini beenmilik sergileyerek, vnen tartma yz tehlike cesaret eksiklii, ar ekingenlik, tehlike ya da zarar taban korkusu ruhu eksiklii. sadakat eksiklii biat ihlali. Gven ve gven eksiklii. phe etmek korkmaya endieli olmak. honutsuzluk tarafndan ve baka bir mal veya nitelikleri arzusu ile birlikte uyandrd krgnlk hissi. Bir ihtiyac veya zellikle maddi zenginlik asndan, hak olandan daha ok kazanma veya bulunduranlar iin bir ar arzu. haksz veya haksz olma uygulama sabrsz olma kalitesi, ar, ac, muhalefet veya gecikme dayankllk istiyorum deiim iin, ya da beklenen bir ey iin evk huzursuzluk ruhunun Reo fretfulness tutku : kskan olma nitelii ciddi kayg ya da endie yaklak bir mutluluu etkileyen durumlarda rivalship arl yakalanmas kocas, ei veya sevgilisi sadakat arl phesi. sonular Wild dikkatsizlik ve ihmal. Yetersiz dikkate. i veya efor iin Kanma tembellik, engelik. hak etmeyen gven veya gvensizlik zellii Kendisini ya da kiinin grnte Abartl gurur. Zayf olmann kalitesi veya devlet, gcn veya sklk istiyorum gc eksiklii znrlk ya da ahlaki g istiyorum gszl. Gl, ou zaman kindar fke.

Anger:

Arrogance: Bragging: Cowardice: Disloyalty: Doubt: Envy: Greed: Injustice: Impatience:

Jealousy:

(Alphabetical Order) Strong passion or emotion of displeasure or antagonism , excited by real or supposed injury or insult to one ' self or others , or by the intent to do such injury. Making undue claims in an overbearing manner; that species of pride which consists in exorbitant claims of rank, dignity, estimation, or power, or which exalts the worth or importance of the person to an undue degree; proud contempt of others; lordliness; haughtiness; self-assumption; presumption. exhibiting self-importance, boastful talk. Lack of courage to face danger; extreme timidity; base fear of danger or hurt; lack of spirit. Lack of loyalty; lack of fidelity; violation of allegiance. Lack of Trust and confidence. To suspect; to fear; to be apprehensive. A feeling of discontent and resentment aroused by and in conjunction with desire for the possessions or qualities of another. An excessive desire to acquire or possess more than what one needs or deserves, especially with respect to material wealth. The practice of being unjust or unfair. The quality of being impatient; want of endurance of pain, suffering, opposition, or delay; eagerness for change, or for something expected; restlessness; chafing of spirit; fretfulness; passion The quality of being jealous; earnest concern or solicitude; painful apprehension of rivalship in cases nearly affecting one's happiness; painful suspicion of the faithfulness of husband, wife, or lover.

Recklessness: Sloth: Untrustworthiness: Vanity: Weakness: Wrath:

Wild carelessness and disregard for consequences. Insufficient consideration. Aversion to work or exertion; laziness; indolence. The trait of not deserving trust or confidence Inflated pride in oneself or one's appearance. The quality or state of being weak; want of strength or firmness; lack of vigor; want of resolution or of moral strength; feebleness. Forceful, often vindictive anger.

1. Felsefe Kelimesi Ne Anlama Gelmektedir? Felsefe kelimesi Yunanca "philo" (sevgi) ve "sophia" (bilgelik) kelimelerinin yan yana gelmesiyle olumaktadr. Philosophia, bilgelik sevgisi demektir. Genel manada "bilgiyi sevmek, bilginin peinden komak" anlamn tamaktadr. 2. Felsefe sadece, "bilgiyi sevmek" midir? nsan, doas gerei yarglayan, sorgulayan, tartan bir varlktr. Bu sebeple de insann renmek istediin birok konu vardr. te filozoflar da bu trden eyler dnmektedirler. Peki bu "Filozof" diye adlandrlan kiilerin normal insandan farklar var mdr, varsa da bunlar nelerdir? Filozoflarn normal dnce srecindeki insandan tab ki farklar vardr ve bu farklar; onlarn derinlemesine, tutarl, belirli tabanlara oturtulmu ve sistematize edilmi dnmelerinden kaynaklanmaktadr. 3. Felsefe, insanolunun yaamn anlamlandrabilmek iin dnsel bir aba harcamas mdr? Bu sorunun cevabna phe duymadan "evet" diyebiliriz. Filozoflar da dier insanlar gibi renmeye alrlar. Bilgi, onlar iin ulalmas gereken bir "ey"dir. te filozoflar, bu bilgiye ulaabilmek iin sorular sorarlar. Platon: "Felsefe; doruyu bulma yolunda, dnsel bir almadr." derken de yine dnme ve sorgulama zerine bir vurgu yapmaktadr. Filozoflar sadece bilgi peinde komamaktadrlar. Onlar, edindikleri bilgiler nda kendilerine bir ahlk anlay, dnya gr ve tamamen bir yaam biimi izmektedirler. Mesela dnyay "idea"lardan olumu (idea; "dnceler ve bu dncelerin grnleri" olarak tanmlanabilir.) bir yap olarak alglayan bir felsefe retisi, yaama ilikin tm yarglarn da ona gre oluturmu demektir. Sizler de evrenizde var olanlar sorgulayc bir bak ve dnme tarz ile ele alnz. Neyin, neden o ekilde olduunu anlamaya alnz. Dnmekten, sorgulamaktan korkmaynz. Sokrates: "sorgulanmam bir hayat, yaanmaya deer deildir. Sitemizdeki "felsefe dersleri"nin amac; sizleri skmadan, felsefeyi z olarak sizlere aktarmaya almaktr. Ltfen bu blmmz hakkndaki gr, neri, eletiri vb. dncelerinizi bizlerle paylanz. Her zaman sorgulanmaya, eletirilmeye, deerlendirmeye ve deerlendirilmeye ak bir yapmz olduunu belirtmek isteriz. 4. Peki dnce adamlar - filozoflar - felsefe hakknda neler sylemekte, felsefeyi nasl tanmlamaktadrlar? Karl Jaspers: "Felsefe yapmak lmeyi renmektir." Sokrates: "Felsefe, neleri bilmediini bilmektir."

Platon: "Doruyu bulma yolunda, dnsel (idealist) bir almadr." Aristotales: "lkeler ya da ilk nedenler bilimidir felsefe." Epikuros: "Mutlu bir yaam salamak iin, tutarl eylemsel bir sistemdir." Augustinus: "Felsefe tanry bilmektir ve gerek felsefeyle, gerek din zdetir." Anselmus: "nanlan anlamaya almaktr." Abaelardus: "nanlann inanlmaya deer olup olmadn aratrmaktr." A. Thomas: "Tanrdr konusu, tanrnn tantlanmasdr." Campanella: "Eletiridir." F. Bacon: "Deney ve gzleme dayanan bilimsel veriler zerinde dnmektir." T. Hobbes: "Felsefe yapmak doru dnmektir." Descartes: "Felsefe bir bilimdir ve geometrik yntemi metafizie uygulamak gerekir, felsefeyi kesin bir bilim yapmak iin." Spinoza: "Felsefe, genelletirilmi bir matematiktir." Leibniz: "Gerekte doru olan alglamaktr. Felsefe gklerden yere inerek, be duyuyla kavranan konularla ilgilenmelidir." Locke: "Btn dncelerimizin duyumlarmz ile gerek alemden geldiini kantlamaktr." Condillac: "Felsefe duyumlarn bilgisidir." Hume: "nsan zihninin mahiyetini incelemektir." ... ve sonu olarak; felsefe, yaamn her kesinde varln srdrmektedir. Hatta felsefe, yaamn kendisidir.

You might also like