You are on page 1of 191

Jules Verne

1828'de Fransa'da dodu. Jules Verne, denizcilik gelenei olan bir ailenin ocuuydu ve bu durum
onun yazn hayatn derinden etkiledi. Kk bir ocukken gemilerde tayfalk yapmak iin evden kat
ama, yakalanp ailesine teslim edildi.
1847'de hukuk renimi grmesi iin Paris'e gnderildi. Ancak Paris'teyken tiyatroya ilgisi
derinleti. 1850'lerin sonlarnda ilk oyunu yaymland. Babas, hukuk renimini braktn
duyduunda aralarnda byk bir tartma kt ve harcamalar iin gnderilen para kesildi. Bu
durum, Jules Verne'i yklerini satarak para kazanmaya zorlad.
Paris'in ktphanelerinde jeoloji, mhendislik ve astronomi okuyarak geirilen uzun saatlerden
sonra, Jules Verne ilk kitab Balonla Be Hafta'y yaymlad. Bu roman, Dnya'nn Merkezine
Seyahat, Dnya 'dan Ay'a ve Denizler Altnda 20 Bin Fersah gibi romanlar izledi.
Romanlarnn byk beeni toplamas Jules Verne'i zengin bir adam yapt. 1876'da byk bir yat
ald ve Avrupa'nn evresini yatyla dolat.
1905'te Amiens'de ld.

Jules Verne
Esrarl Ada - 1
zgn Ad: L'le mysteriuse l
thaki Yaynlar - 339
e-Kitap: SA**, kar** ~ Temmuz 2014 ~ V1

Jules Verne
ESRARLI ADA
eviren
VOLKAN YALINTOKLU

Jules Verne Kitapl; Jules Verne kitaplarn


yllar nce Trkeye kazandrm olan
A. hsan Tokgz'e' ithaf edilmitir.
*A. hsan Tokgz: Trk yazar, yaync ve siyaset adam. Jules Verne'in romanlarn Trke'ye ilk
eviren kiidir. 1890 ylnda Alem Basmevi'ni kurdu ve Edebiyat- Cedide akmnn yayn organ
olan Servet-i Fnun Dergisi'ni yaymlamaya balad. ikinci Merutiyet'ten Birinci Dnya Sava
sonlarna dein Yksek Ticaret Mektebi'nde corafya retmenlii yapt. 1919'da Avrupa'ya giderek
Heyet-i Temsiliye'nin ama ve fikirlerini bat kamuoyuna duyurmaya alt. Lozan Bar Konferans
srasnda da Trk Basn Brosu'nun yneticiliini yapt. 1931'de Ordu milletvekili olarak girdii
TBMM'de yasama grevini lmne dein srdrd. Balca yapdan: Alt Hafta Nil'de Seyahat,
Avrupa'da Ne Grdm, Tuna'da Bir Hafta, Tirol Cephesinde Ate Hattnda, Matbuat Hatralarm.

BRNC BLM

GKTEN GELEN KAZAZEDELER

1
Ykseliyor muyuz?
Hayr! Tam tersine alalyoruz!
Daha da kts, Bay Cyrus! Dyoruz! Tanr adna! Safralar atn!
te son torba da boald!
Balon ykseliyor mu?
Hayr!
Dalgalarn alkantsn duyar gibiyim! Deniz sepetin altnda!
En fazla be yz ayak[] aamzda olmal! O srada, gl bir ses boluu delip geti, ve u
szckler yankland:
Arlk yapan her eyi atn!... her eyi! Tanr yardmcmz olsun!
te 23 Mart 1865 gn, akam drde doru, Pasifik'in usuz bucaksz sularnn zerinde,
gkyznde yanklanan szler bunlard.
Hi kuku yok ki, kimse o yln ekinoksunda patlayan korkun kuzeydou frtnasn ve
barometrenin yedi yz on milimetreye kadar dtn unutmamt. Martn 18'inden 26'sna dek
aralksz sren bir kasrgayd. Otuz beinci kuzey paralelinden, krknc gney paraleline kadar
ekvatorun her iki yannda kalan bin sekiz yz millik bir alan etkisi altna alan bu kasrga, Amerika,
Avrupa ve Asya'da byk ykmlara neden olmutu! ehirler yklm, ormanlar yerle bir olmutu,
sahil kasabalar zerlerine seller gibi gelen su dalarnn altnda kalrken, Bureau-Veritas
listelerinde kyya vuran yzlerce gemi yer alm, araziler nne kan her eyi silindir gibi ezip
geen hortumlar tarafndan dzletirilmi, binlerce insan karada ezilip, suda boulmulard: ite tm
bunlar, bu korkun kasrgann ardnda brakt ykntlard. Ykc etkisi, 25 Ekim 1810'da Havana'y
ve 26 Temmuz 1825'de Guadalup'u vuran kasrgalar geride brakyordu.
Karalar da ve denizlerde bu felaketler gerekleirken, alt st olmu gkyznde de en az onlar
kadar arpc bir felaket yaanyordu.
Gerekten de, bir hortumun zirvesinde top gibi tanarak, hava boluunun dairesel hareketine
kaplan bir balon, sanki bir hava burgacna kaplmasna kendi etrafnda dnerek, saatte doksan
millik[] bir hzla boluu kat ediyordu.
Bu balonun alt blmnde, okyanusa doru srklenen ve pskren sulara karm kaln
buharlarn arasnda zor seilen be yolcunun bulunduu bir sepet sallanyordu.
Frtnann oyunca haline gelmi olan bu balon nereden geliyordu? Dnyann hangi noktasndan
havalanmt? Frtna srasnda yola kmad ortadayd. Be gnden beri etkisini srdren kasrga,
ilk belirtilerini 18 Mart'ta gstermiti. Bu durumda, yirmi drt saatte en az iki bin mil yol katettiine
baklarak ok uzaklardan gelmi olduuna inanlabilir miydi?
Her ne olursa olsun, yolcularn ellerinde yola ktklarndan beri katettikleri yolu tahmin
edebilecekleri bir aracn bulunmad sylenebilirdi, nk hibir iaret noktalar yoktu. Hatta,
iddetli bir frtna tarafndan srklendikleri halde onun etkisini hissetmemeleri gibi ilgin bir
durumla kar karya da olabilirlerdi. Ne bu devir hareketini, ne de yatay yndeki yer
deitirmelerini fark etmeden, kendi evrelerinde dnerek yol alyorlard. Gzleri sepetin altnda
kmelenen kaln sis tabakasn delip geemiyor, hatta bulutlarn younluundan dolay, gece mi yoksa

gndz m olduunu ayrt etmeleri mmkn olmuyordu. Gn yksek katmanlarnda bulunduklar


srece, bu usuz bucaksz karanln ortasnda, ne bir k yansmas, ne bir yerleim merkezinin
grlts, ne de okyanusun uultusu onlara ulaabiliyordu. Dalgalarn zerinde kendilerini bekleyen
tehlikeleri yalnzca hzl alallar sayesinde anlayabilmilerdi.
Bununla birlikte, cephaneler, silahlar, erzaklar gibi arlklarndan kurtulmu olan balon, gn st
katmanlarna doru szlerek, drt bin be yz ayaklk bir ykseklie ulamt. Denizin sepetlerinin
hemen altnda olduunu renen yolcular, yukarsnn aadan daha gvenli olduuna karar vererek,
en gerekli eyalar bile aa atmakta tereddt etmemiler, kendilerini dipsiz kuyunun.zerinde tutan
bu gazdan aralarnn temelinden bir ey kaybetmemeye alyorlard.
Gecenin daha rkek yrekleri lmcl bir ekilde yaralayacak derin endielerle gemesinin
ardndan, gnein domasyla, kasrga sakinleme belirtileri gstermeye balad. Bu 24 Mart sabah
havann yatacana dair baz belirteler ortaya kt. afakla birlikte, en youn bulut kmeleri gn
ykseklerine doru hareketlendi. Birka saat iinde, hortumun az geniledi ve durdu. Atmosfer
katmanlarnn telenme hareketinin hznn yarya dmesiyle, gkyzne gemicilerin camadanl
yel olarak adlandrdklar bir esinti hakim oldu, ancak bulutlarn kargaasnda gzle grlr lde
bir durulma hissediliyordu.
Saat on bire doru, gkyznn alt tabakalar bulutlardan temizlenmiti. Atmosfer byk
meteorlardan sonra grlen, hatta hissedilebilen o nemli berrakl yayyordu. Kasrga batya doru
kaymaktan ok kendi kendine snme benziyordu. Belki de hortumun dalmasndan sonra, bazen
Hint okyanusu tayfunlarnda rastland gibi, elektrik akm haline dnmt.
Ancak, yine o srada, balonun srekli olarak, gn alt tabakalarna doru yavaa alald da
saptanabiliyordu. Hatta giderek snd, dairesel biimini kaybederek ovalleen zarfnn geveyerek
uzamaya balad sylenebilirdi.
leye doru, balon denizin en fazla iki bin ayak zerinde szlyordu. Hacmi elli bin ayak
kpt[], ve kapasitesi sayesinde, kah ykseklerde szlerek, kah da yatay bir istikamette yol alarak,
uzun sre gkyznde tutunmay baarabilmiti.
O srada, yolcular sepeti arlatrmaya devam eden ve ellerinde kalan son eyalar olan
yiyecekleri de aa atarlarken, ilerinden biri, an iplerinin birletii embere trmanarak, balonun
alt blmn salamca balamay denedi.
Yolcularn, gaz kaybetmeye devam eden balonlarn ykseklerde uzun sre tutamayacaklar
ortadayd!
Bu durumda ilerinin bittiine inanlabilirdi!
Gerekten de, aalarnda uzanan ne bir kta, ne de bir adayd. Ufukta apalarnn saplanp
kalaca en ufak bir kara paras dahi yoktu.
Altlarnda dalgalar hl inanlmaz bir iddetle arpan usuz bucaksz bir deniz vard! Bu,
bulunduklar noktadan krk millik bir alan gzlemleyebilmelerine ramen snrlarn seemedikleri bir
okyanustu! Kasrgann acmaszca dverek kamlad bu deniz, onlara, zerlerinde geni bir beyaz
doruklar ann atld dizginsiz dalgalarn at gezintisi gibi grnyor olmalyd! Grnrde ne bir
toprak paras, ne de bir gemi vard!
Bu durumda, dalgalarn arasna gmlmesini engellemek iin, balonun alalma hareketini ne
pahasna olursa olsun durdurmak gerekiyordu. Ve hi kuku yok ki, sepetteki yolcular bu acil plan
hayata geirmeye alyorlard. Ancak, tm abalarna ramen, balon rzgarn estii kuzeybatdan

gneybatya doru mthi bir hzla yol alarak alalmaya devam ediyordu.
Artk balonlarna hakim olamayan ve giriimleri sonu vermeyen bu bahtszlar olduka tehlikeli bir
durumla kar karyaydlar! Gaz kann engellenmesi mmkn olmayan balonun zarf her geen
dakika daha da klyordu. Alalma gzle grnr lde hzlanrken, leden sonra bire doru,
sepet okyanusun en fazla alt yz ayak zerinde bulunuyordu.
Gerekten de, aletin yrtndan kolayca kaan gazn kn engellemek olanakszd.
Yolcular sepeti fazla yklerinden kurtararak, gkyznde birka saat daha tutunabilmeyi
baarmlard. Ancak kanlmaz felaketin gereklemesi ok uzun srmeyecekti, ve, gece
bastrmadan nce bir kara parasna rastlanmazsa, yolcularn, sepet ve balonun dalgalarn ortasnda
kaybolup gidecei ortadayd.
Yaplmas gereken tek manevra ise o srada gerekleiyordu. Balondaki yolcularn gz pek
insanlar olduu ve gzlerini krpmadan lme gidecekleri tartlmazd. Dudaklarndan en ufak bir
szlanma dahi dklmemiti. Son ana kadar mcadele etmeye, dlerini geciktirecek her eyi
yapmaya kararlydlar. Sorgun dallarndan yaplm bir kasadan baka bir ey olmayan sepet yzmeye
elverili deildi ve derse, onu suyun zerinde tutmann olana yoktu.
Saat ikide, balon dalgalarn neredeyse drt yz ayak zerindeydi.
O srada, yreinde korkuya yer olmayan bir adamn sesi duyuldu. Bu sese en az onun kadar
yrekli olduklar anlalan sesler yant verdi.
Her ey atld m?
Hayr! Hl on bin altn frank var!
Ar bir anta derhal denize dt.
Balon ykseliyor mu?
Biraz, ama yine alalacak!
Atlacak ne kald?
Hibir ey!
Hayr!. .. Hl sepetimiz var!
Fileye aslalm! Sepet denize!
Gerekten de, bu, balonun ykn azaltmann tek ve son yoluydu. Sepeti embere balayan iplerin
kesilmesiyle, balon iki bin ayak kadar ykseldi.
emberin zerindeki filenin zerine kan be yolcu altlarndaki uuruma bakarak sepet balama
iplerine tutunuyorlard.
Bilindii gibi, balonlar dengesel dinamikleri asndan olduka hassastlar. Dey istikamette bir
hareketlenmeye yol amak iin eyalarn en hafifini aaya atmak yeterliydi. Havada szlen alet, bir
terazinin matematiksel doruluuna uygun bir ekilde yer deitiriyordu. Bu durumda, nispeten ar
bir ykten kurtulduunda balonun nasl ciddi ve hzl bir ykselie maruz kald anlalabilir.
Ancak, gn st katmanlarnda birka saniye salndktan sonra, balon yeniden alalmaya balad.
Gaz, onarlmas mmkn olamayan yrtktan dar szyordu.
Yolcular ellerinden gelen her eyi yapmlard. Artk hibir insani g onlar kurtaramazd.
Tanrnn yardmna gvenmekten baka areleri yoktu.
Saat drtte, balon deniz yzeyinin yalnzca be yz ayak zerindeydi.
O srada, yolculara elik eden ve sahibinin yannda alara asl bir halde duran kpein gr

havlamas duyuldu.
Top bir eyler fark etmi olmal! diye haykrd yolculardan biri.
Hemen ardndan gl bir ses yankland:
Kara! Kara!
Rzgarn hi durmadan gneybatya doru srkledii balon, afaktan beri yzlerce mili bulan
nemli bir mesafeyi katetmiti, ve u an, ayn istikamette olduka yksek bir kara paras belirmeye
balamt.
Ancak bu kara paras hl rzgar ynnde, otuz mil uzaktayd. Eer ayn ynde ilerlemeye devam
ederlerse, oraya ulamak iin bir saat daha yol almalar gerekiyordu. Bir saat! Balon geriye kalan
gaznn tamamn o zamana, dek boaltm olmayacak myd?
te bu rktc bir soruydu! Yolcular ne pahasna olursa olsun ulamalar gereken o sabit noktay
net bir ekilde seebiliyorlard. Yolcular bunun bir kta m yoksa bir ada m olduunu bilmiyorlard,
hatta kasrgann kendilerini dnyann hangi blmne srklediinden bile haberdar deildiler!
Ancak bu kara parasnda yaayanlarn olup olmadn, kendilerine misafirperverlik gsterip
gstermeyeceklerini renmek iin oraya ulamalar gerekecekti!
Saat drtte, denizin yzeyini yalamaya balayan balonun daha fazla dayanamayaca anlalyordu.
Devasa dalgalarn doruklar filenin altn imdiden birok kez yalamlard, fileyi daha da
arlatryorlard ve balon tpk kanatlarna kurun balanm bir ku gibi ancak glkle
havalanabiliyordu.
Yarm saat sonra, karaya sadece bir mil kalmt: tkenmi, gevemi, gerginliini kaybederek. ri
kvrmlar halinde burumu balonun yalnzca st blmnde biraz gaz kalmt. Artk ona ok ar
gelen fileye aslm yolcular fileye ok ar geliyorlard. fkeli dalgalarn hedefi oluyorlard. Balon,
rzgarn iine dolmasyla kabaran zarfnn etkisiyle tpk rzgar arkasna alan bir gemi gibi
ilerlemeye balad. Belki de bu ekilde kyya varabilecekti.
Ancak kumsala drt yz metre kala, drt gsten ayn anda ykselen korkun lklar yankland.
Bir daha hi dorulamayacakm gibi grnen balon, sert bir dalga darbesiyle sarsldktan sonra,
beklenmedik bir ekilde yukarya doru ykseldi. Sanki arlnn bir blmnden daha
kurtulmuasna bir anda yeniden bin be yz ayaklk bir ykseklie ulat, ve orada kendisini
dorudan kyya tamak yerine neredeyse paralel bir gzergaha ynelten bir eit rzgar burgacyla
karlat. Nihayet, iki dakika sonra, kyya yanlamasna yaklaarak, dalgalarn menzili dndaki
kumsala indi.
Birbirlerine yardmc olan yolcular, filenin alarndan kurtulmay baardlar. Yklerinden kurtulan
balon, yeniden rzgarla srklenmeye balayarak, bir an iin canlanan yaral bir ku gibi gkyznde
kaybolup gitti.
Sepetin iinde be yolcu ve bir kpek vard balonsa kyya sadece drt yolcu frlatmt.
Kaybolan yolcu, hi kuku yok ki fileye arpan dalgann darbesiyle denize yuvarlanm, ve bu
durum yk hafifleyen balonun son bir kez daha havalanarak, birka saniye sonra kyya ulamasn
salamt.
Drt kazazede karaya ayak basar basmaz, aralarnda olmayan arkadalarn dnerek haykrdlar:
Belki yzerek kyya varmaya alyordur! Onu kurtaralm! Onu kurtaralm!

2
Kasrgann kyya srkledii bu kiiler, meslekten havaclar ya da hava yolculuklarna merakl
amatrler deil, cesaretlerinin, onlar olaanst koullarda kamaya ittii sava tutsaklaryd.
Yzlerce kez lmle kar karya gelmiler, yzlerce kez yrtlm balonlar kendilerini dipsiz
kuyuya srklemiti! Ancak Tanr onlara daha ilgin bir gelecek hazrlyordu, ve 24 Mart gn,
General Ulysse Grant'n birlikleri tarafndan kuatlm olan Richmond'dan katktan sonra, bu
korkun i sava srasnda ayrlklarn en gl kalesi olan Virginia'nn bakentinin yedi bin mil
tesinde bulunuyorlard.
te tutsaklarn hangi felaketle sonulanaca bilinen kalar u ilgin koullar altnda
gereklemiti.
O yln ubat aynda, General Grant'n Richmond' ele geirmek iin dzenledii saysz
harekatlardan birinde, subaylarndan birou dmana esir derek ehirde alkonulmulard. Tutsak
den en sekin askerler arasnda federasyonun kurmay subaylarndan Cyrus Smith de vard.
Massachussetsli olan Cyrus Smith, Birlik hkmetinin stratejik bir nemi bulunan demiryollarnn
idaresini sava boyunca kendisine verdii baarl bir mhendis, birinci snf bir bilim insanyd.
Clz ve kemikli yapsyla tam bir kuzey Amerikal gibi grnen bu adam, krk be yalarnda
olmasna ramen, ksa kesilmi salarn ve kaln bir byktan ibaret olan sakallarn imdiden
aartmt. Yz, u sanki madalyalara baslmak iin yaratlm gzel nmismatik yzlerdendi;
parltl baklara; ciddi dudaklara, askeri okul bilginlerinin fizyonomisine sahipti. Tpk
mesleklerine sradan askerler gibi balayan generaller gibi, eitimine eki ve kazma sallayarak adm
atan mhendislerden biriydi. Keskin bir zekaya olduu kadar hnerli ellere de sahipti. Kaslan
olduka gl bir grnm sergiliyorlard. Gerekten de, hem dnce hem de eylem adamyd,
yaam enerjisi sayesinde kolayca karar vererek harekete geebiliyor, hayata olan gl inanc ve
salam yapsyla her tr kt olasla meydan okuyordu. Olduka birikimli, pratik zekal ve Fransz
askeri terminolojisini kullanmak gerekirse iini bilen bu kurmay subayn olaanst bir mizac
vard, nk koullar ne kadar zorlu olursa olsun kendine hakim olmay baarrken, bir araya
geldiklerinde insann gcn tanmlayan beden ve zihnin btnlk iinde almasndan, arzularn
cokusundan, iradenin gcnden en iyi ekilde yararlanmay biliyordu. Ve temel dsturu, 17. yzylda
yaam olan Guillaume d'Orange'nkini andryordu: Ne bir ie girimek iin umut etmeye, ne de
sebat etmek iin baarmaya ihtiyacm var.
Bunlarn yan sra, Cyrus Smith yrekliliin canl rneiydi. sava boyunca neredeyse tm
cephelerde bulunmu, Ulysse Grant'n komutas altndaki Illinois gnlller birliinde Paducah'ta,
Belmont'ta, Pittsburg-Landing'de, Corinth kuatmasnda, Port-Gibson'da, Riviere-Noire'da,
Chattanoga'da, Potomak'n yukarsndaki Wildemess'ta atmalara katlmt, her yerde yiite
arparak, l askerlerimi asla hesaba katmam! diyen generale layk bir subay olduunu
kantlamt. Ve, Richmond sava alannda yaralanp esir dt gne kadar, Cyrus Smith'in ans
yaver gitmese, hi korkusuzca atld bu atmalarda en az yz kere korkun Grant'n hesaba
katmad o llerin arasndaki yerini alacakt.
Cyrus Smith ile ayn gn, baka bir nemli ahsiyet de gneylilere tutsak dmt. Bu kii,
savan kaderini deitirecek gelimeleri aktarmak amacyla, kuzey ordularyla birlikte ilerleyen
New York Herald muhabiri Gedeon Spilett'ten bakas deildi.

Gedeon Spilett, Stanley ve dierleri gibi, doru bilgiyi elde etmek ve onu en ksa srede
gazetelerine ulatrmak iin tehlikelerin zerine giden o olaanst ngiliz ve Amerikan
vakanvislerin soyundan geliyordu. New York Herald gibi byk bir gc elinde bulunduran Birlik
gazetelerinin gvenilir muhabirleri vard. Gedeon Spilett bu muhabirler arasnda en n srada yer
alyordu.
Her eyi gze almaya hazr olan bu yrekli ve saygdeer Gazeteci, asker ve sanat kimliiyle tm
dnyay dolamt, tartmalarda ne kadar ateliyse, eylemlerde de ayn derecede gz pekti, nce
kendisi, sonra da gazetesi iin renilmesi gereken bir ey olduunda, ne skntlar, ne yorgunluklar
ne de tehlikeler onu yldramazd, yazlarn mermiler ve top glleleri arasnda kaleme alan ve tm
tehlikeli durumlar kendisi iin iyi bir frsat olarak kabullenen bu cesur gzlemci, bilinmeyen, merak
uyandran, yepyeni, hatta gereklemesi imkansz olaylar aydnla kavuturmak iin byk
fedakarlklar sergilemiti.
O da tm arpmalara bir elinde tabancas dier elinde not defteriyle en n srada katlmt,
uuan mermilerin kalemini titretmesi mmkn deildi. Syleyecekleri bir eyleri olmayanlar gibi
telgraf tellerini fazla megul etmeden, ksa, ak ve net notlaryla nemli noktalara aklk getiriyordu.
Ayrca yazdklarnda nkteli bir ifade kullanmay da eksik etmiyordu. Riviere-Noire olayndan sonra,
savan sonularm gazetesine bildirmek amacyla, telgraf brosundaki srasn kaybetmemek iin iki
saat boyunca Incil'in ilk blmlerini yazmt. Gazeteye iki bin dolara mal olsa da, haberi ilk alan
New York Herald olmutu.
Uzun boylu Gedeon Spilett en fazla krk yalarndayd. Kzla alan sar favorileri yzn
evreliyordu. Bir olayn tm ayrntlarn hzl bir ekilde alglamasn salayan gzleri sakin, canl
ve yeri geldiinde hareketliydi. Tpk souk suya daldrlan elik gibi tm iklim koullarna uyabilen
gl bir yaps vard.
Gedeon Spilett on yldan beri, haberleri ve kalemi kadar kuvvetli olan fras sayesinde,
desenleriyle renk katt New York Herald'm en nl muhabirlerindendi. Yakaland srada,
atmann tasvirini ve krokisini yapyordu. Defterine dt son notlar yleydi: Bir gneyli bana
nian alyor ve... Ve Gedeon Spilett kurunlarn hedefi olmamt, nk her zaman olduu gibi bu
iten de tek bir syrk almadan kurtulmutu.
Birbirlerinin isimlerini duysalar da, tanmam olan Cyrus Smith ve Gedeon Spilett, Richmond'a
gtrlmlerdi. Yaras ksa srede iyileen Mhendis nekahet dnemi srasnda Gazeteci'yle tant.
Birbirlerinden holanan bu iki adam, birbirlerini takdir etmeyi rendiler. Ksa sre sonra, ortak
yaamlarnn tek amac, kaarak Grant'n ordusuna ulamak ve yeniden federal birlik iin savamak
olmutu.
Bylece, iki Amerikal her frsattan yararlanmaya karar vermilerdi, ancak ehirde serbest olarak
dolaabilmelerine ramen, Richmond'n ok sk bir ekilde korunmasndan dolay, bir kama
giriimi imkansz gibi grnyordu.
Bu srada, Cyrus Smith kendisine lmne sadk bir hizmetkar ile karlat. Mhendis'in
malikanesinde kle bir anne babann olu olarak dnyaya gelen bu yrekli adam bir zenciydi,
mantken ve kalben klelie kar olan Cyrus Smith tarafndan uzun sre nce azat edilmiti.
zgrleen kle efendisinden ayrlmak istememiti. Onu, kendisi iin cann verecek kadar seven bu
gen adam otuz yalarnda, gl, evik, becerikli, zeki ve sakin tabiattayd; bazen saf, ounlukla
gler yzl ve itaatkrd. smi Nabuchodonosor'du ancak kendisine yalnzca daha iten ve ksa olan

Nab diye seslenildiinde karlk veriyordu.


Efendisinin esir dtn rendiinde, hi tereddt etmeden Massachussets'den ayrlarak
Richmond'a gelmi, hayatn onlarca kez tehlikeye attktan sonra, kurnazl ve beceriklilii
sayesinde, kuatlm ehre szmay baarmt. Cyrus Smith'in hizmetkarn yeniden yannda
grmesinden ne kadar memnun olduunu ve efendisine yeniden kavuan
Nab'n sevincini tarif etmek mmkn deildi.
Ancak federal tutsaklarn sk bir ekilde gzetim altnda tutulmasndan dolay, Nab'n zor da olsa,
girmeyi baard Richmond'dan kmak daha da gt. Baar ansna sahip bir ka giriimini
gerekletirmek iin olaanst bir frsat yakalamak gerekiyordu, ve byle bir frsat ortaya kmad
gibi, onu yaratmak ta hi kolay deildi.
Bununla birlikte, Grant iddetli saldrlarn srdryordu. Petersburg zaferi ona pahalya
patlamt. Butlernkilerle birlemi olan birlikleri henz Richmond nnde baarl bir sonu elde
edememilerdi, ve tutsaklarn yakn bir zamanda zgrlklerine kavuacaklarn gsteren hibir
belirti yoktu. Usan verici tutsakl srasnda kaydedebilecei hibir gelimeyle karlaamayan
muhabir kendini zor tutuyordu. Aklnda ne pahasna olursa olsun Richmond'dan kmaktan baka bir
dnce olmayan Gedeon Spilett, birok kez kamay denese de, almaz engellerle karlaarak
baarl olamamt.
Bu srada, kuatma devam ediyordu ve Grant'n ordusuna bir an evvel ulamak isteyen tutsaklar
nasl acele ediyorlarsa, ayrlk orduya ulamak isteyen kuatlmlar da ayn ekilde
sabrszlanyorlard, bunlarn arasnda ateli bir gneyli olan Jonathan Forster da vard. Gerekten
de, tpk ehri terk etmeleri mmkn olmayan kuzeyli tutsaklar gibi, kuatma altnda bulunan
gneyliler de oradan aylamyorlard. Uzun sreden beri, General Lee ile irtibat kuramayan
Richmond valisi iin, kentin durumu hakknda bilgi vermek ve destek birliklerinin harekete
geirilmesini hzlandrmak byk nem tayordu. Bunun zerine, Jonathan Forster'n aklna, kuatma
birliklerini aarak ayrlklarn kampna ulaabilmek iin bir balonla havalanmak fikri geldi.
Valinin bu giriime onay vermesiyle hazrlanan balon, kendisine elik edecek be kiiyle birlikte
gklere ykselecek olan Jonathan Forster'a tahsis edildi. Yere indiklerinde gerekli hallerde
kendilerini savunmak iin kullanacaklar silahlar, ve hava yolculuunun uzamas halinde lazm
olacak yiyecekleri de beraberlerinde gtreceklerdi.
Balonun hareket tarihi 18 Mart olarak belirlenmiti. Yolculuk gece yaplacakt, ve havaclar orta
iddetli bir kuzeybat rzgaryla, birka saat iinde General Lee'nin genel karargahna ulamay
planlyorlard.
Ancak basit bir esintiye benzemeyen bu kuzeybat rzgar, ayn 18'inden itibaren kasrgaya
dnmt. Ksa sre iinde frtna yle iddetlendi ki, Forster hareketini ertelemek zorunda kald,
nk balonu ve beraberindekileri zincirinden boanm bulutlarn ortasnda byk tehlikelere atmak
imkanszd.
ikin balon, Richmond'n byk meydannda rzgarn durulduu an harekete gemeye hazr bir
halde beklerken, ehirde hava durumunun deimemesinden kaynaklanan sabrszlk grlmeye
deerdi.
Ayn 18'i ve 19'u frtnann iddetinde hibir deiiklik olmadan geti. Hatta kasrgann zemini
yalayan sert darbeleri yere balanm olan balonun tutunmasn gletiriyordu.
19'unu 20'sine balayan gecenin sabah kasrgann etkisinin daha da iddetlenmesiyle, yola kmak

imkansz hale gelmiti.


O gn, Richmond sokaklarnn birinde Cyrus Smith'in yanna hi tanmad bir adam yaklat. Otuz
be, krk yalarndaki bu esmer ve gl denizcinin ad Pencrofftu, parltl baklarna ve srekli
krpan gz kapaklarna ramen temiz bir yz vard. Dnyann tm denizlerinde yolculuk etmi olan
bu kuzey Amerikal, iki ayakl tysz bir varln bana gelebilecek tm olaanst olaylarla
karlamt. En tehlikeli maceralara bile hi gzn krpmadan atlan bu gemicinin hibir ey
karsnda aknla kaplarak geri basmayacak lde gz pek olduunu sylemeye bile gerek
yoktu. Bu yln banda ilerini halletmek iin, New Jerseyli kaptannn, evlad gibi sevdii on be
yandaki ksz olu Harbert Brown ile birlikte ilk kuatma giriimleriyle kar karya olan
Richmond'a geldiinde, byk bir skntyla orada mahsur kaldn anlam ve aklndan geen tek
dnce her yolu deneyerek buradan kurtulmak olmutu. Cyrus Smith'i yalnzca ismen tansa da, bu
kararl adamn ne byk bir sabrszlkla kamay planladn tahmin ederek, hi tereddt etmeden
onun yanna yaklamakta hibir saknca grmemiti.
Bay Smith, Richmond'dan bkmadnz m? Mhendis kendisiyle bu ekilde konuan adama
gzlerini dikerek, adamn alak sesle ekledii u szlere kulak verdi:
Bay Smith, kamak istiyor musunuz?
Ne zaman?... diye karlk verdi Mhendis sert bir ifadeyle ve kendisine soru ynelten bu
yabancy henz yeterince tanmad dnlrse, bu yantn azndan kaa sylenebilirdi.
Ancak Denizci'nin temiz yzn delici baklarla inceledikten sonra, karsnda drst bir insann
bulunduundan hi phe duymad.
Kimsiniz? diye sordu alak bir sesle.
Pencroff kendini tantt.
Tamam, diye karlk verdi Cyrus Smith. Nasl kamay planlyorsunuz?
Orada hibir ey yapmadan duran ve bizi bekledii izlenimine kapldm u miskin balonla!. ..
Tek szckte her eyi anlayan Mhendis, Pencroff'un szlerini tamamlamasna izin vermeden
koluna girerek onu evine gtrd.
Denizci, evde, olduka basit olan plannn ayrntlarn anlatt. Plan uygulamak iin tek yapmalar
gereken hayatlarn tehlikeye atmakt. Kasrga tm iddetiyle etkisini srdrse de, Cyrus Smith gibi
becerikli ve yrekli bir mhendis, balonu kullanmay baaracakt. Pencroff balonu havalandrmay
bilseydi, Harbert' da yanna alarak imdiye dek onlarcas ile karlat frtnaya aldrmadan, yola
kmakta tereddt etmezdi!
Denizci'yi tek bir sz bile sylemeden dinleyen Cyrus Smith'in gzleri parlyordu. te frsat
kmt. Glklerden ylacak bir adam deildi. Plan ok tehlikeliydi, demek ki hayata
geirilebilirdi. Sk gzetime ramen, gece karanlnda balona yaklaarak sepetin iine szlebilir,
sonra da onu balayan ipleri kesebilirlerdi! Kukusuz, lm tehlikesi vard, buna kar baarma
anslan da vard, ah u frtna olmasayd... Ancak bu frtna olmasayd, balon oktan yola km
olacak ve onca zamandr beklenen frsat yakalanamayacakt!
Yalnz deilim!... dedi szn tamamlayan Cyrus Smith.
Beraberinizde ka kii getirmek istiyorsunuz? diye sordu Denizci.
ki: dostum Spilett ve hizmetkarm Nab. Harbert ve benimle birlikte be kii ediyor, diye
yantlad Pencroff. Zaten balon alt kii alyor olmal...
Fazlasna gerek yok. Yola kacaz! dedi Cyrus Smith.

Bu biz vurgusu muhabiri de kapsyordu, zaten o da tehlikelerden ylacak bir adam deildi, plan
kendisine anlatldnda gz kapal olarak kabul etti. ard tek ey, byle basit bir dncenin
kendi aklna neden gelmediiydi. Nab'a gelince, efendisi nereye gitmek isterse istesin, onu izlemekte
tereddt etmeyecekti.
O zaman akama buluuruz, dedi Pencroff. Bu arada hepimiz etraf kolaan edelim!
Bu akam saat onda, diye karlk verdi Cyrus Smith, ve Tanrdan biz yola kmadan nce
frtnann durulmamasn dileyelim!
Mhendis'ten izin isteyen Pencroff, gen Harbert Brown ile birlikte kald evine geri dnd.
Denizci'nin planndan haberdar olan bu yrekli ocuk, hafif bir endieyle Mhendis'in yaplan teklifi
nasl karlayacan bekliyordu. Grld gibi, bu be kararl adam, kasrga tm gcyle devam
ederken iddetli frtnalarn ortasna atlmaya hazrlanyorlard!
Hayr! Kasrga durulmamt ve ne Jonathan Forster ne de arkadalar byle zayf bir sepetle ona
kar koymay akllarndan geirmiyorlard! Gn korkun bir ekilde geti. Mhendis'in tek korkusu
yere bal olan balonun yrtlp para para olmasyd. Saatler boyunca, aleti gzleyerek hemen
hemen ssz olan meydanda gezindi. Pencroff da elleri ceplerinde, zamann nasl geireceine karar
veremeyen biri gibi esneyerek ayn eyi yapyordu, ancak o da, balonun yrtlmasndan ya da iplerinin
koparak bulutlarn arasnda kaybolmasndan endie duyuyordu.
Gece bastrdnda, gkyz olduka karanlkt. Kaln sis bulutlar zemini yalayarak geerlerken,
karla kark bir yamur yayordu. Hava souktu. Bir sis tabakas Richmond'n zerini kaplyordu.
Sanki iddetli frtna kuatan ve kuatlan bir atekese neden olmu gibiydi, toplar da kasrgann
korkun patlamalar karsnda susmay tercih etmi gibi grnyorlard. ehrin sokaklar sszd.
yle ki, bu rktc hava koullar altnda, meydann ortasnda rpnp duran balonun banda nbet
tutmaya dahi gerek duyulmamt. Her ey tutsaklarn yola kmas iin elveriliydi, ancak bu yolculuk
zincirinden boanm boralarn ortasnda yaplacakt!...
Lanet olas dalgalar! diye syleniyordu, rzgarn bandan uurmaya alt apkasn bir
yumrukla yerine yerletiren Pencroff. Ama nemli deil! Bu iin stesinden geleceiz!
Saat dokuz buukta, Cyrus Smith ve arkadalar eitli noktalardan, rzgardan snen gaz
lambalarnn derin bir karanlk iinde brakaca meydana szlyorlard. Neredeyse tamamyla
zemine gmlm olan devasa balonu grmek bile mmkn deildi. Sepet, filenin iplerini tutan safra
antalarndan bamsz olarak, kaldrma sabitlenmi bir halkaya balanarak balona dek uzanan gl
bir halat tarafndan tutuluyordu.
Sepetin yannda bir araya gelen be tutsak kimse tarafndan fark edilmemiti, hatta her yana yle
koyu bir karanlk hakimdi ki, birbirlerini bile zor seebiliyorlard.
Cyrus Smith, Gedeon Spilett, Nab ve Harbert hi konumadan sepetin iindeki yerlerini alrlarken,
Pencroff, Mhendis'in talimat zerine safra paketlerini pe pee zyordu. Birka saniye sren bu
ilemden sonra, Denizci, arkadalarnn yanna ulat.
Yalnzca halat tarafndan yere balanan balonun harekete gemesi iin sadece Cyrus Smith'in emir
vermesi gerekiyordu.
O srada bir kpek, bir srayta sepetin iine atlad. Bu, zincirini kopardktan sonra sahibini
izleyen Mhendis'in kpei Top'tu. Arln artmasnn balonu zorlayacan dnen Cyrus Smith
zavall hayvan geri yollamak istiyordu.
Pf! Ha bir eksik, ha bir fazla! dedi Pencroff, sepetten iki kum torbas daha atarak.

Sonra halat gevetmesiyle, balon yana doru hareketlendi ve kalknn hzyla arpt iki bacay
kertmesinin ardndan bulutlarn arasnda gzden kayboldu.
Kasrga tm iddetiyle devam ediyordu. Mhendis gece boyunca, aa inmeyi aklndan geirmedi
ve gnein domasyla sis bulutlaryla perdelenen karay grmenin mmkn olmad anlald. Be
gn boyunca, rzgarn korkun bir hzla srkledii balondan denizi grebilmek ancak bulutlarn ksa
bir sre aralanmasyla mmkn olmutu!
20 Mart'ta yola kan bu be adamdan drdnn, 24 Mart gn lkelerinin[] alt mil[]
uzandaki ssz bir kyya nasl indikleri biliniyordu!
Balondan kurtulan drt kazazedenin yardmna kotuklar, doal liderleri Cyrus Smith'ti.

3
Filenin bzm alar arasndaki Mhendis sert bir dalga darbesiyle denize dm, kpei de
ortadan kaybolmutu. Bu sadk hayvan sahibine yardm etmek iin gnll olarak suya atlamt.
leri! diye haykrd Gazeteci.
Ve yorgunluklarn unutan Gedeon Spilett, Harbert, Pencroff ve Nab aratrmalarna baladlar.
Zavall Nab dnyada en ok sevdii varl kaybetmenin verdii fke ve umutsuzlukla alyordu.
Cyrus Smith'in ortadan kaybolmasyla arkadalarnn karaya ulamas arasnda iki dakika bile
yoktu. Bu yzden onu kurtarmak iin hl zamanlarnn olduunu umut edebilirlerdi.
Arayalm! Arayalm! diye bard Nab.
Evet, Nab, diye yantlad Gedeon Spilett, onu bulacaz!
Sa olarak m?
Sa olarak!
Yzme biliyor mu? diye sordu Pencroff. Evet! diye karlk verdi Nab! Zaten, Top da
yannda!...
Denizci denizin uuldamasn duyarak kafasn sallad!
Mhendis kynn kuzeyinde, kazazedelerin karaya ktklar noktann yaklak yarm mil uzanda
kaybolmutu. Kynn en yakn noktasna ulamay baardysa, buradan yarm mil uzakta olmalyd.
Saat altya geliyordu. Ykselmeye balayan sis bulutlar geceyi koyu bir karanln iine
gmyordu. Kazazedeler, kaderin kendilerini srkledii bu kara parasnn dou kysnda kuzeye
doru ilerliyorlard -bu yabanc topraklarn corafi konumunu bile tahmin edemiyorlard. Ayaklarn
bastklar bu tala kark kumdan oluan zemin her tr bitki rtsnden yoksunmu gibi grnyordu.
Olduka engebeli olan bu zemin baz noktalarda yry g bir hale getiren su birikintileriyle
kalbura dnm gibiydi. Bu deliklerden her an, drt bir yana doru kaan ar uulu iri kular
havalanyordu, ancak karanln iinde onlar seebilmek mmkn deildi. Daha evik olan dierleri
srler halinde ykselerek bulutlar gibi geip gidiyorlard. Denizci, martlarn denizin uultusuyla
yaran tiz lklarn tanyordu.
Zaman zaman duran kazazedeler, hep bir azdan Mhendis'e sesleniyorlar, ardndan okyanus
tarafndan gelecek bir yant bekliyorlard. Aslnda, Mhendis'in karaya kt noktann yaknlarnda
bulunsalar, kendisi yant veremeyecek durumda olsa bile, kpei Top'un havlamalarnn kendilerine
ulaacan dnyor olmalydlar. Ancak patlayan dalgalarn uultusunu aabilen hibir ses
duymadlar. Bylece, yollarna devam eden kk kafilenin yeleri kynn en kk kvrmlarn
dahi aratrmay srdrdler.
Yirmi dakikalk bir yryten sonra, zeminin kpkl dalgalarla snrlanan bir noktasnda durmak
zorunda kaldlar. Denizin fkeyle kabard sivri bir bumun ucunda bulunuyorlard.
Bu bir burun, dedi Denizci. Sa taraftan yryerek baladmz noktaya dnmeliyiz,bylece
yeniden salam bir zemine ulaacaz. Ama ya oradaysa?" diye karlk verdi Nab, devasa
dalgalarn karanln iinde aard okyanusu gstererek.
Tamam o zaman, ona seslenelim!
Ve hep bir azdan gl bir ekilde haykrdlar, ancak hibir karlk alamadlar. Yanklanmalarn
sona ermesini bekledikten sonra yeniden seslendiler. Ancak yine yant gelmedi.

Bunun zerine kazazedeler burnun ayn ekilde kumluk ve talk olan kar yamacn izleyerek geri
dndler. Bununla birlikte, ky boyunun daha da dikletiini ve zeminin giderek ykseldiini
gzlemleyen Pencroff, onun olduka uzun bir rampayla, karanlkta ktlesi hayal meyal seilebilen
yksek bir kyyla birletiini tahmin ediyordu. Sahilin kularn saysnn azald bu blmnde,
deniz daha alkantsz ve daha sessizdi, hatta dalgalarn gzle grlr bir ekilde sakinletii dikkati
ekiyordu. Dalga krlmalarnn grlts neredeyse hi duyulmuyordu. Hi kuku yok ki burnun bu
taraf, sivri ucunun aktan gelen dalgalara kar koruduu yar dairesel bir koy oluturuyordu.
Ancak bu yolu izleyerek gneye doru ilerliyorlard, bu da, Cyrus Smith'in karaya kma
ihtimalinin yksek olduu kynn ters istikametine gitmek anlamna geliyordu. Bir buuk millik bir
yryten sonra, ky hl kuzeye geri dnmeyi salayacak hibir kvnm sunmuyordu. Yine de ucunu
dndkleri bu burnun salam bir zemine balanmas gerekiyordu. Gleri tkenmi olsa da,
kazazedeler kendilerini ilk izledikleri istikamete yneltecek sert bir a bulmak umuduyla cesaretle
yryorlard.
Yaklak iki mil daha ilerledikten sonra, kaygan kayalardan oluan olduka yksek bir bumun
zerinde bir kez daha yollarnn deniz tarafndan kesildiini grdklerinde ne byk bir hayal
krkl yaadklarn tahmin etmek hi de g deildi.
Bir adacn zerinde bulunuyoruz! dedi Pencroff, ve bir ucundan dierine dek yrdk!
Denizci'nin gzlemi doruydu. Kazazedeler bir ktaya, hatta bir adaya deil, uzunluu iki mil ve
geniliinin hi kukusuz bundan daha ksa olduu anlalan bir adaca kmlard.
Talarla kapl, bitki rtsnden yoksun ve yalnzca birka deniz kuunun ssz barna olan bu
orak ada daha byk bir takmadaya balanyor muydu? Bunu dorulamak mmkn deildi. Balonun
yolcular, sepetlerinden baktklarnda sisler arasnda beliren kynn bykln fark
edememilerdi. Bununla birlikte, Denizci gzleriyle karanlklar delmeye alk olan Pencroff,
batdaki belli belirsiz ktlelerin yksek bir kynn belirtileri olduuna inanyordu.
Ancak, u an iin, etraf kaplayan karanln ortasnda adacn hangi basit ya da karmak sisteme
ait olduunu belirleyemiyorlard. Etraf denizle evrildii iin adacktan ayrlmalar mmkn deildi.
Bu durumda, u ana dek hibir iaret vermemi olan Mhendis'in aranmasn ertesi gne ertelemek
gerekiyordu.
Cyrus'un sessizlii hibir ey kantlamaz, dedi Gazeteci. Baylm, yaralanm, geici olarak
yant veremeyecek bir duruma dm olabilir, umudumuzu kaybetmeyelim.
Ardndan, Gazeteci Mhendis'e iaret verebilmek amacyla, adacn bir noktasnda ate yakma
fikrini ortaya att. Ama odun ve kuru al arama almalar boa kt, kum ve tatan baka bir ey
yoktu.
Gz pek Cyrus Smith'e yrekten balanan Nab ve arkadalarnn ne byk aclar iinde olduklar
kolayca anlalabilirdi. Onun yardmna koacak durumda olmadklar ortadayd. Gnn domasn
beklemeleri gerekiyordu. Mhendis, ya kendi bana kurtularak kynn bir kesine snm ya da
sonsuza dek ortadan kaybolmutu!
nlerinde geirmeleri gereken uzun ve skntl saatler vard. Souk ilerine ilese de, kazazedeler
bunu pek hissetmiyorlar, hatta uyumay akllarndan bile geirmiyorlard. Kendilerini liderleri iin
tehlikeye atmaya hazr bir halde, umutlarn hi kaybetmeden ve hi kaybetmemeyi umarak bu orak
adack zerinde gidip geliyor, hi durmadan kaza mahalline en yakn nokta olan kuzey bumuna
dnyorlard. Banyor, yant bekliyor, farkl bir ses yakalamak iin kulak kesiliyorlard, sesleri

uzaklara ulayor olmalyd, nk havaya belirli bir dinginlik hakim oluyor ve denizin grltleri
alkantlarla yeniden duyulmaya balyordu.
Hatta Nab'n lklarndan biri, bir anda yankland. Bu durumu Pencroffa bildiren
Harbert, unlar ekledi:
Batda, yaknlarda bir kynn olduunun iareti olabilir bu.
Denizci onaylayan bir ifadeyle karlk verdi. Zaten gzleri yanlmyordu. Hayal meyal de olsa bir
kara parasn seebilmise, bu orada bir kara paras olduu anlamna geliyordu.
Ancak uzaktan gelen bu yank, Nab'n hayknlarna gelen tek yantt, ve adacn dou ksmnn
tamamna derin bir sessizlik hakimdi.
Gkyz yava yava alyordu. Gece yarsna doru, birka yldz parldad, Mhendis
arkadalarnn yannda olsayd, bu yldzlarn kuzey yarmkreye ait olmadklarn saptayabilirdi.
Gerekten de, bu yeni ufukta kutup yldz yer almyordu, baucu noktasndaki takmyldzlar yeni
ktann kuzeyinde gzlemlenenlere benzemiyorlard, ve dnyann gney kutbunda bulunan
Gneyha'nn[] parldad grlyordu.
Gecenin akp gitmesiyle, 25 Mart sabah bee doru gn yksek katmanlar hafife almaya
balad. Ufuk hl karanlkt, ancak gnn ilk klaryla, youn bir sis tabakas gr mesafesini
yirmi ayakla snrlayacak bir ekilde denizin zerine ykseldi. Sis bulutlar, ar ar yer degitiren
iri kvrmlar halinde yol alyorlard.
Bu beklenmedik bir aksilikti. Kazazedeler evrelerindeki hibir eyi seemiyorlard. Nab'n ve
Gazeteci'nin baklar okyanusa doru uzanrken, Denizci ve Harbert bat kysn aryorlard. Ancak
en ufak bir toprak parasn dahi grebilmek mmkn degildi.
nemli degil, dedi Pencroff, kyy gremesem de onu hissediyorum... orada... orada... bundan
tpk Richmond'da olmadmz kadar eminim!
Ancak sis tabakasnn kalkmas uzun srmedi. Bu, gzel havalarda grlen bir pus tabakasndan
baka bir ey degildi. Ildayan gne st katmanlar styor ve bu scaklk da adann yzeyine kadar
yaylyordu.
Gerekten de, gnein douundan eyrek saat sonra, alt buua doru sis tabakas giderek
saydamlayor, stte younlasa da, altta dalmaya balyordu. Ksa sre sonra, adacn tamam
sanki bir buluttan inmiesine seilir hale geldi; ardndan deniz, dairesel bir dzlem boyunca belirdi,
douda sonsuza dek uzanan bu mavi hat, batda yksek ve sarp bir kyyla snrlanyordu.
Evet! Kara oradayd. En azndan geici bir kurtulu olana vard. Yarm millik geni bir kanalla
ayrlan adackla bu ky arasnda hzl bir aknt grltyle alyordu.
Kazazedelerden biri, arkadalarnn fikrini sormadan ve onlara tek bir sz bile etmeden, yalnzca
yreinin sesini dinleyerek, akntya doru atld. Bu Nab'd. Bu kyya varmak iin acele ediyor ve
ona kuzeyinden ulamak istiyordu. Kimse ona engel olamad. Pencroff ona seslense de bounayd.
Gazeteci Nab' izlemeye hazrlanyordu.
Ona doru ilerleyen Pencroff:
Bu kanal gemeyi mi dnyorsunuz? diye sordu.
Evet, diye yantlad Gedeon Spilett.
O zaman bekleyin, bana inann. Nab efendisi iin elinden geleni yapacaktr. Bu kanala dalmay
gze alrsak, bu iddetli akntyla aa srklenmek tehlikesiyle kar karya kalacaz.
Yanlmyorsam bu ykselen denizin neden olduu bir aknt. Bakn, sular kumsaldan ekilmeye

balyor. Biraz sabrl olursanz, yryerek aabileceimiz bir geit bulmamz mmkn olacak. ..
Haklsnz, diye karlk verdi Gazeteci. Mmkn olduunca birbirimizden ayrlmamaya dikkat
edelim...
Bu srada, yanlamasna olarak amaya alt akntyla byk bir mcadele veren Nab'n siyah
omuzlarnn her kulata suyun yzne kt fark ediliyordu. Byk bir hzla srklense de, giderek
kyya yaklayordu. Adackla ky arasnda kalan yarm millik mesafeyi amas yarm saat ald ve
karaya ulatnda suya dald noktann tam karsndaki kydan binlerce ayak uzaktayd.
Yksek bir granit duvarn eteinde bir sre dinlenen Nab, gl bir silkinmeyle ayaa kalkt; sonra
komaya balayarak, ksa sre iinde adacn kuzey ucu yaknlarnda denize doru uzanan kayalk bir
bumun ardnda gzden kayboldu.
Nab'n arkadalar bu yrekli giriimi kaygyla izlemilerdi ve onun uzaklamasnn ardndan,
baklarn yeniden snacaklar bu kara parasna ynelterek, kumsaldan topladklar birka
kabukluyu yemeye koyuldular. Doyurucu bir yemek olmasa da, baka areleri yoktu.
Gneyde sivri bir burunla sonlanan geni bir krfezden oluan kar ky, bitki rtsnden
yoksundu ve vahi bir grnm sunuyordu. Olduka kvrml bir uzantyla kyya eklemlenen bu dil,
yksek granit kayalara dayanyordu. Kuzeye doru ise, tersine krfez geniliyor, gneybat ve
kuzeybatya doru uzanarak, ince uzun bir burunla nihayetlenen daha toparlak bir ky oluturuyordu.
Bu iki u nokta arasnda yer alan krfezin uzunluu yaklak sekiz mil kadard. Kynn iki mil
anda dar bir erit halinde uzanan adack iri klkl devasa bir balinay andnyordu. En geni yeri
eyrek mili amyordu.
Adacn karsnda, ilk olarak, o srada sularn ekilmesiyle beliren siyahmtrak kayalarla kapl
kumsal grlyordu. Daha geride, en az yz ayak yksekligindeki bir zirveyle talanm granit bir
sur beliriyordu. Bu ekilde mil boyunca uzayp gittikten sonra, sa tarafta insan eliyle yontulmua
benzeyen kesik bir yzeyle aniden sona eriyordu. Solda ise, tam tersine, bumun zerinde, prizmatik
paralar halinde sralanan ve st ste ylm kayalar ile kayatlardan oluan dzensiz bir yalyarn
giderek gney bumunun kayalanyla birleen uzun bir yoku ile alald fark ediliyordu.
Kynn st blmnde, tek bir aaca bile rastlanmyordu. Bu biraz daha kk boyutlarda olsa da,
mit burnundaki Cape-Town'a tepeden hakim olan Table Da'na benziyordu; en azndan adacktan
yle grnyordu. Sa tarafta ise surun kesik yzeyinin arkasnda, yeilliklerin eksik olmad
anlalyor, gz menzilinin tesine dek uzanan i ie gemi yksek aalar kolaylkla
seilebiliyordu. Bu yeillik, granit tabakalarnn sert hatlaryla hznlenmi gzlere ho geliyordu.
Nihayet, en arka planda, kuzeybatda ve en az yedi millik bir mesafede bulunan yaylann zerinde,
gne nlaryla parldayan beyaz bir ykselti yer alyordu. Bu, uzaklardaki bir tepenin zirvesini
ssleyen kardan bir apkayd.
u an iin, bu kara parasnn bir adaya m, yoksa bir ktaya m ait olduunu sylemek mmkn
deildi. Ancak, sa tarafa ylm kayalklan gzlemleyen bir yerbilimci, hi tereddt etmeden
bunlarn, volkanik bir pskrt sonucu olutuuna karar vermekte tereddt etmezdi.
Gedeon Spilett, Pencroff ve Harbert eer gemilerin gei yolu zerinde deilse, uzun yllar
boyunca yaayacaklar, hatta belki de lecekleri bu kara parasn dikkatli bir ekilde inceliyorlard!
Evet, Pencroff, dedi Harbert, ne dnyorsun?
Her eyin olduu gibi, bunun da hem iyi hem kt bir taraf var, diye yantlad Denizci. Neyle
kar karya olduumuzu greceiz. Ite bakn, sular ekilmeye balyor. saat iinde kanal

gemeyi deneyeceiz, ve oraya varr varmaz, Bay Smith'i bulmaya alacaz!


Pencroff ngrlerinde yanlmamt. saat sonra, denizin ekilmesiyle, kanaln yatan
oluturan kumlarn byk bir blm aa km, adack ile ky arasnda almas hite zor
olmayacak darack bir geit kalmt.
Gerekten de, Gedeon Spilett ve iki arkada, saat ona doru, giysilerini kanp balarnn zerine
koyarak derinligi be aya gemeyen kanala daldlar. Suyun yksekligi boyunu aan Harbert, tpk
bir balk gibi yzerek kanal amay baard. Kolayca kar kyya getikten sonra, gne nlarnn
kendilerini kurutmasn beklediler, ardndan suya temas etmemi olan giysilerini zerlerine geirerek,
ne yapacaklarna karar vermek zere bir araya toplandlar.

4
Gazeteci, Denizci'ye kendisini orada beklemesini syledikten sonra hi vakit kaybetmeden, birka
saat nce Zenci Nab'n izledii yol boyunca ilerlemeye balad. Sonra bir an nce Mhendis'ten
haber alabilmek zere, kynn kelerinden birinin ardnda hzla gzden kayboldu.
Harbert da ona elik etmek istedi.
Burada kaln, ocuum, dedi Denizci. Bir kamp yeri hazrlamamz ve kabuklulardan daha
doyurucu bir eyler olup olmadn aratrmamz gerek. Geri dndklerinde, dostlarmzn
dinlenmeye ihtiyalar olacak. Herkes kendi grevini yapsn.
Ben hazrm, Pencroff, diye karlk verdi Harbert.
Tamam! dedi Denizci, ileri yoluna koyalm. Planl bir ekilde hareket edelim. Yorulduk,
yoruz, az. Yani, bir barnak, ate ve yiyecek bulmamz gerekiyor. Ormanda odun, yuvalarda
yumurta var; geriye bir barnak bulmak kalyor.
. Peki o zaman, diye yantlad Harbert, bu kayalarn arasnda bir maara arayacam, ve
bamz sokabileceimiz bir delik bulmakta gecikmeyeceim!
te byle, diye karlk verdi Pencroff, haydi yola koyulalm
Ve ikisi birlikte devasa surun eteinde, ekilen sularn etkisiyle ortaya km olan kumsaln
zerinde ilerlemeye baladlar. Ancak kuzeye deil, gneye yneliyorlard. Pencroff karaya ktklar
noktann birka yz ayak gerisinde, kynn dar bir yarkla ikiye ayrldn fark etmiti; ona gre bu
bir nehir ya da ayn az olabilirdi. Bir yandan, suyu iilebilen bir akarsuyun kysna yerlemenin
nemini, dier yandan, akntnn Cyrus Smith'i bu tarafa srklemi olabileceini dnyordu.
Daha nce de belirtildii gibi, surun ykseklii yz ayaa ulayordu; ancak her taraf kaya
bloklaryla kaplyd ve denizin hafife yalad alt ksmnda bile geici bir barnak olarak
kullanlabilecek en ufak bir yara rastlanmyordu. Granitten yaplm bu dikine duvar dalgalar hi
andramamt. Zirvesinde yzlerce deniz kuu uuuyordu, bunlarn arasnda zellikle uzun, bask
ve sivri gagal perde ayakl trleri vard -ok yaygarac olan bu kular, kukusuz ilk kez
karlatklar insanlardan pek de korkmua benzemiyorlard. Pencroff bazen yrtcmart olarak da
adlandrlan iri martlar ve granitin girintilerinde yuvalanm kk obur martlar fark etti. Bu ku
bolluunun ortasna gnderilecek bir tfek mermisi byk bir blmn vururdu; ancak ate etmek
iin bir tfee ihtiya vard, oysa ne Pencroff'un ne de Harbert'n tfekleri vard. Zaten etleri lezzetli
olmayan bu martlarn yumurtalarnn bile iren bir tad vard.
Biraz daha soldan giden Harbert ksa bir sre sonra, ykselen denizin birka saat iinde zerlerini
kaplayaca, alglerle kapl kayalklar iaret etti. Bu kayalarn zerindeki su yosunlarnn ortasnda a
insanlar tiksindirmeyecek ift enetli kabuklular kaynyordu. Harbert'n kendisine seslenmesi zerine
Pencroff koarak oraya geldi.
Hey! Bunlar midye! diye haykrd Denizci. te bulamadmz yumurtalarn yerini bunlar
tutacak!
Bunlar midye deil, diye karlk verdi kayalara yapk bir halde duran yumuakalar dikkatle
inceleyen gen Harbert, bunlar lithodomlar[].
Yenilebilirler mi? diye sordu Pencroff. Afiyetle.
O zaman, lithodom yiyelim.

Denizci, Harbert'a gvenebilirdi. Doa bilimleri konusunda olduka birikimli olan Gen ocuk, bu
bilim dalna kar byk bir ilgi duyuyordu. Babas onu bu konuya ynlendirerek ona Boston'n en iyi
hocalarndan ders aldrmt, retmenleri de bu zeki ve alkan ocuu takdir ediyorlard. Bylece
kazazedeler onun doabilimci sezgilerinden birok kez yararlanma frsat bulabilirlerdi, ve o ilk
tespitinde yanlmamt.
Boylar enlerinden fazla olan ve birbirlerine salkmlar halinde balanm olan bu lithodomlar,
kayalara yapm olarak yayorlard. En sert talarda bile oyuklar aabilen delici yumuakalar
trne aitlerdi, kabuklar sradan midyelerdekinin aksine iki ularna doru yuvarlaklayorlard.
Pencroff ve Harbert, o srada gnein altnda yaylm olan bu lithodomlardan bol miktarda
topladlar. stiridye gibi yedikleri bu yumuakalarn acl tad, onlara karabiber ve baharat,
aratmamt.
Alklarn geici olarak bastrsalar da, baharatl bu yumuakalarn sindirimiyle daha da artan
susuzluklarn hl giderememilerdi. Bu durumda tatl su ihtiyacn karlamak gerekiyordu, engebeli
bir arazinin hakim olduu bu blgede su bulmak zor olmayacakt. Pencroff ve Harbert, tedbirli
davranarak, ceplerine ve mendillerine bol miktarda lithodom stokladktan sonra, yeniden surun etei
boyunca ilerlemeye baladlar.
ki yz adm sonra, Pencroff'un suyu bol olan kk bir nehrin az olduunu tahmin ettii o yara
ulatlar. Bu noktada, sur iddetli bir volkanik patlamayla aralanm gibi grnyordu. Eteinde iki
kys olduka dik bir ayla birleen v biiminde kk bir koy bulunuyordu. Bu noktada, akarsuyun
genilii yz ayaa ularken, iki yandaki kylarnn uzunluu yirmi aya amyordu. Nehir, azn
yukarsna doru alalma eilimi gsteren iki granit duvarn arasna dorudan giriyor, sonra ani bir
dn yaparak, yarm mil tedeki kk ormann iinde gzden kayboluyordu.
Burada su! Orada odun! dedi Pencroff. Haydi Harbert, geriye yalnzca bir ev bulmak kalyor!
Nehrin suyu berrakt. Denizci, deniz ekildiinde suyun tatl olduunu fark etti. Bu nemli sorunu
halletmelerinin ardndan, Harbert barnma ihtiyalarn karlayacak bir oyuk bulmaya alsa da,
abalar boa gitti. Surun her yan dz, kaygan ve parlakt.
Akarsuyun aznda, denizin ekilmesiyle ortaya kan kumsaln zerinde, kayatlar maaralarn
yerine, granit kayalarn youn olarak bulunduu blgelerde sk rastlanan ve peri bacalar olarak
adlandrlan devasa kaya ynlar oluturmutu.
Pencroff ve Harbert kayalarn ortasndaki kumluk koridorlara daldlar, k huzmeleri bazlan
mucizevi bir dengeyle ayakta duran bu granitlerin arasndaki boluklardan szabiliyordu. Ancak kla
birlikte, koridorlarda sert bir esintiye neden olan rzgar, ve rzgarla birlikte darnn kuru souu da
ieriye szyordu. Denizci koridorlarn baz blmlerini kapatp, aklan ta ve kum karmyla
tkayarak peri bacalarn oturulabilir hale getirmeyi dnyordu. Geometrik ekilleri matbaaclkta
kullanlan ve vesaire ksaltmasn simgeleyen &' iaretini andryordu. Bu iaretin gney ve bat
rzgarlarn iine alan st kvrm yaltlrsa, i blmlerinden yararlanmay baarabilirlerdi.
te yapmamz gereken bu, dedi Pencroff, Bay Smith olsayd bu labirentten nasl
yararlanacamz bilirdi.
Onu yeniden greceiz, Pencroff, diye haykrd Harbert, geri geldiinde, burada iinde
oturulabilir bir barnak bulmas gerek. Eer sol koridora bir ocak yerletirip, dumann kabilecei
bir aralk brakabilirsek, bu mmkn olacak.
Bunu yapabiliriz, ocuum, diye yantlad Denizci, bu Peribacalar -Pencroff bu geici

barna bu ekilde adlandryordu- iimizi grecek. Toplayacamz odunlarn, eytann trompetini


ald bu aklklar kapamamza yardm edeceini dnyorum! Peribacalar'ndan uzaklaan
Harbert ve Pencroff, dnemeci aarak, nehrin sol kysndan ilerlemeye baladlar. Olduka sratli
olan aknt birka l dal srklyordu. Sularn kendini imdiden hissettirmeye balayan ykselii
aknty uzun bir mesafe boyunca geri pskrtmeliydi. Denizci, ar eyalarn tanmasnda bu gelgit
olayndan yararlanabileceklerini dnd.
Yarm saatlik bir yryten sonra, Denizci ve Gen ocuk nehrin sola doru ani bir dn yapt
dirsee ulatlar. Bu noktadan itibaren, harika aalarla kapl bir ormann iinde seyrediyorlard.
Kuzeyden tropikal blgelere dek dnyann her yannda yaygn olarak bulunan kozalakllar ailesine
mensup bu aalar, yaz mevsiminin geride kalmasna ramen yeil yapraklarn dkmemilerdi. Gen
doabilimci, zellikle, Himalayalarda sk grlen ve ho bir koku yayan deodaralar tanmt. Bu
gzel aalarn arasnda saydam emsiyelerini geni bir ekilde am olan am koruluklar vard. Bu
yksek otlarn ortasndaki Pencroff, ayann altnda atrdayan dallarn bulunduunu hissetti.
Tamam, ocuum, dedi Harbert'a, bu aalarn isimlerini bilmesem de, en azndan onlar
yakacak odunlar' kategorisine dahil edebileceimi biliyorum ve u an iin, elimizde sadece bunlar
var!
Toplamaya balayalm! diye karlk veren Harbert hemen ie koyuldu.
Toplama ilemi hayli kolay oldu. ri odun paralan ayaklarnn hemen altnda olduu iin aalarn
dallarn kesmeye gerek yoktu. Ancak, yakacak bol miktarda bulunsa da tama aralar iin ayn ey
sylenemezdi. Bu durumda, olduka kuru olduklan iin abuk yanacak olan bu odunlardan ykl bir
miktar gtrmek gerekiyordu, ve iki kiinin tayabilecegi miktar yeterli olmayacakt. Harbert bunun
farkndayd.
Evet! ocuum, diye karlk verdi Denizci, her eyin olduu gibi bu odunu tamann da bir
yolu olmal! Bir arabamz ya da bir gemimiz olsayd, iimiz kolay olacakt.
Ama onlarn yerine nehrimiz var! dedi Harbert.
Bu doru, diye yantlad Pencroff. Nehir bizim iin kendi kendine ilerleyen bir yol ilevini
stlenecek, tahta sallar bou bouna icat edilmedi.
Yalnz, diye karlk verdi Harbert, deniz ykseldii iin yolumuz u an bizimkinin aksi
istikametinde ilerliyor!
Alalmasn bekleyeceiz, diye yantlad
Denizci, yaktmz Peribacalar'na o tayacak. imdi salmz hazrlayalm.
Denizci kendisine elik eden Harbert ile birlikte orman snrnn nehirle yapt aya doru
yneldi. Her ikisi de, al rpyla balanm odunlan gleri yettiince tayorlard. Kyda, byk
bir olaslkla insan ayann hi demedii yksek otlar arasmda da bol miktarda l dal
bulunuyordu. Pencroff sratle saln hazrlamaya koyuldu.
Denizci ve Gen ocuk, kynn bir yanndan doarak akntya kar koyan ters bir akmnn
ortasnda, kuru sarmaanlarla baladklan olduka iri tahta paralarn birbirlerine eklediler. Bu
ekilde hazrlanan saln zerine yirmi kiinin tayabilecei bir yk yld. almalar bir saat iinde
tamamlanmt, kyya balanan sal denizin alalmasn bekliyordu.
Bu arada, bekleme sresini deerlendirmek isteyen Pencroff ve Harbert, blgeyi daha geni bir
adan izlemek iin yukandaki platoya kmaya karar verdiler.
Nehrin oluturduu ann tam iki yz adm gerisinde, ykm halindeki kayalarda sonlanan sur,

hafif bir eimle alalarak ormann snrnda bitiyordu. Doal bir merdiveni andnyordu. Yukarya
doru kmaya balayan Pencroff ve Harbert, gl baldrlan sayesinde ksa sre iinde zirveye
ulaarak nehrin azyla oluturduu ann zerinde dikildiler.
Oraya vardklarnda, baklarn ilk nce, rktc koullar altnda am olduklar okyanusa
evirerek, kynn kazann meydana geldii kuzey blmnn tamamn byk bir heyecanla
gzlemlediler. Cyrus Smith orada kaybolmutu. Gzleriyle, balonlarnn bir insan tayabilecek
herhangi bir kalntsnn sularn zerinde ykselip ykselmediini aratrdlar. Ama hibir ey
gremediler! Deniz usuz bucaksz bir su ln andnyordu. Kyya gelince, o da ayn ekilde
sszd. Ne Gazeteci ne de Nab ortada grnmyorlard. Ancak, o srada, gz menzilinin dna
kacak kadar uzaklam olmalan mmknd.
imden gelen bir ses, diye haykrd Harbert, Bay Cyrus kadar gl bir adamn sradan bir
insan gibi boulmu olamayacan sylyor. Kynn bir kenarna ulam olmal. yle degil mi,
Pencroff?
Denizci hznl bir ifadeyle ban sallad. O Cyrus Smith'i yeniden grebileceini ummuyordu;
ancak Harbert'n iindeki umudu sndrrnek istemeyerek:
Hi phesiz, hi phesiz, dedi, mhendisimiz herkesin lme yenik decei koullardan
kurtulmasn bilecek bir adamdr!. ..
Bu srada kyy byk bir dikkatle inceliyordu. Gzlerinin nnde, azn sa tarafnda, kr kayalk
eritleriyle snrlanm kumsal uzanyordu. Yeniden su yzeyine kan bu kayalar atlayan dalgalarn
ortasna uzanm amfibi srlerini andryorlard. Bu kr kayalar hattnn tesinde, deniz gnein
nlaryla parldyordu. Gneyde sivri bir burnun ufku perdelemesi, kynn bu ynde devam edip
etmediini ya da bu sahilin olduka uzun bir yarmada tr olarak kabul edilmesini salayacak
ekilde gneydouya ve gneybatya doru uzanp uzanmadn anlamay engelliyordu. Krfezin
kuzey ucunda ky, miller boyunca, daha yuvarlak bir hat izleyerek devam ediyordu. O noktada,
sularn geri ekilmesiyle aa kan sahil daha alak, daha dz ve yalyarsz bir grnm
sergiliyordu.
Pencroff ve Harbert batya dndler. Baklar nce, alt, yedi mil tede ykselen doruklan karl
da tarafndan engellendi. Ilk rampalarndan sahilin iki mil yaknna dek, yapraklan yaz k
dklmeyen aalar sayesinde yemyeil grnen geni aalklar vard. Sonra, ormann kysndan
ayn kyya dek, drt bir yana dalm koruluklarla kapl geni bir yaylann yeillii beliriyordu. Sol
tarafta, kk nehrin sularnn ara sra beliren gnein nlaryla parlad grlyordu, ve olduka
kvrntl seyri, domu olduu da kollar arasna doru yneliyor, Denizci'nin tahta saln brakt
noktada, iki yksek granit sur arasndan akmaya balyordu; ancak sol kysndaki kaya duvarlar
olduka sarp olsalar da, sa kysndakiler, tam aksine, yava yava alalrlarken, kaya ynlar ayr
kayalara, kayalar akl talarna, akl talar kaydrak talarna dnyorlard.
Bir adaya m ktk? diye mrldand Denizci.
Her ne olursa olsun olduka geni olduu ortada! diye karlk verdi Gen ocuk.
Bir. ada ne kadar geni olursa olsun, sonuta bir adadr! dedi Pencroff.
Ancak hl zme kavuturulamam olan bu nemli sorunun yantn baka bir zamana brakmak
gerekiyordu. zerinde bulunduklar topraklara gelince, ister ada ister kta olsun, ho grnml ve
ok eitli rnleriyle olduka bereketliydi.
Bu grnt mutluluk verici, dedi Pencroff, ve bamza gelen bu felaketten sonra, Tanrya

kretmemiz gerekir.
Tanrya krler olsun! diye karlk verdi, inanl yrei her eyin yaratcs iin minnetle dolu
olan Harbert.
Pencroff ve Harbert, kaderlerinin zerine kurulduu bu kara parasn uzun sre incelediler, ancak
bylesine kapsaml bir gzleme ramen, gelecekte onlar nelerin beklediini tahmin etmeleri ok
gt.
Sonra, en ilgin ekilleri sergileyen uzun kayalklar fistosuyla sslenen granit platoyu izleyerek
geri dndler. Orada ta deliklere yuvalanm yzlerce ku yayordu. Kayalarn zerine doru
srayan Harbert, bu kulardan bir ksmnn havalanmasna neden oldu.
Ah! diye haykrd, bunlar martlara hi benzemiyor!
Peki bu kularn ad ne? diye sordu Pencroff. Bana kalrsa, bunlar gvercin olabilir!
Gerekten de, bunlar yabani gvercinler ya da dier adlaryla kayalk gvercinleri olmal, diye
karlk verdi Harbert. Onlar kanatlarndaki ifte siyah eritten, beyaz kuyruk kntlarndan, kl
mavisi tylerinden tanyorum. Kayalk gvercinlerinin yumurtalar en az kendileri kadar lezzetli
olmal, yeter ki, yuvalarnda birazck brakm olsunlar!.. . " Omlet gibi kzarmamlarsa, onlara
atlamalar iin gerekli zaman tanmayacaz! diye neeyle yantlad Pencroff.
Omleti nerede piireceksin? diye sordu Harbert. apkann iinde mi?
Tamam! diye yantlad Denizci, bu konuda yeterince becerikli saylmam. Yani rafadan
yumurtalarla yetineceiz, ocuum, en loplarn halletmeyi ben stleniyorum!
Gerekten de, granit kayalarn girinti kntlarn dikkatle inceleyen Pencroff ve Gen ocuk baz
oyuklarda yumurta buldular! Birka dzineyi Denizci'nin mendiline yerletirdikten sonra, denizin geri
ekilme zamannn yaklatn dikkate alarak akarsuya doru inmeye baladlar.
Nehrin dirseine vardklarnda, saat leden sonra birdi. Aknt imdiden ters dnmeye balamt.
Tahta sal aza doru gtrmek iin sularn alalmasndan yararlanmak gerekiyordu . Pencroff bu sal
akntda kendi bana srklenmeye brakmaya niyetli grnmyor, buna ramen onu ynetmek iin
zerine kmay da dnmyordu. Ancak ipler ve halatlar sz konusu olduunda bir denizci asla
sknt ekmezdi, kuru sarmaanlar sayesinde sratle rd birka kulalk uzun halat saln arkasna
balayan Pencroff, halat eliyle ekerken, Harbert uzun bir srkla sal akntya doru iteliyordu.
ler istendii gibi gidiyor, ky boyunca ilerleyen Pencroff devasa odun kitlesini ynlendiriyordu.
Suyun s olmasndan dolay, saln batmasndan endielenmeye gerek yoktu, saat iki olmadan,
Peribacalar'nn birka adm tesindeki nehrin azna ulald.

5
Tahta saln yknn boaltlmasndan sonra Pencroff'un ilk ii, hava akmnn aralarndan szd
koridorlar kapatarak Peribacalar'n oturmaya elverili hale getirmek oldu. Harbert ile birlikte,
kumlar, talar, i ie gemi dallar ve slak toprak sayesinde &'nn gney rzgarlarna ak olan
dehlizlerini tkayarak st kvrm yalttlar. Yalnzca sobann dumannn dar verilmesi amacyla yan
tarafa alan dar ve kvrml bir san yolu brakld. Peribacalar ya da drt odaya blnmt;
ancak vahi hayvanlarn yetinebilecei bu karanlk inlere oda demek tartlsa da, en azndan
rutubetsizdiler ve merkezde bulunan odalarda ayakta durabilmek mmknd. Ince bir kum, zemini
kaplyordu, her eyin hesaplanmasnn ardndan, daha iyisi bulunana dek buraya yerleilebileceine
karar verdiler.
Harbert ve Pencroff sohbet ederek almalarn srdryorlard.
Belki de, dedi Harbert, arkadalarmz bizimkinden daha iyi bir barnak bulmulardr?
Mmkndr, diye yantlad Denizci, ancak elimizde birok olaslk bulunmas, hi
bulunmamasndan iyidir!
Ah! diye tekrarlad Harbert, Bay Smith'i bulup buraya getirirlerse, tek yapmamz gereken
Tanrya kretmek olacak!
Evet! diye mrldand Pencroff. O yaman bir adamd, hem de en hakikisinden!
Adamd ... yle mi dedi Harbert. Onu bir daha grmek konusunda hi umudun yok mu?
Allah saklasn! diye yantlad Denizci.
Peribacasnn oturmaya hazr hale getirilmesi almalar sratle tamamland, Pencroff'un sevinci
yznden anlalyordu.
imdi, dedi, dostlarmz geri dnebilirler. Burada oturulabilir bir barnak bulacaklar.
Geriye oca yerletirerek yemei hazrlamak kalyordu. Bu aslnda kolay bir iti. Geni dz talar,
soldaki ilk koridorun dibinde, dar san yolunun azna yerletirilmilerdi. Dumann bu yoldan dar
tanmas, ierdeki snn yeterli seviyede tutulmasn salayacakt. Odunlarn odalardan birine
depolanmasndan sonra, Denizci ocan talarnn zerine kk odun paralar yerletirdi.
Denizci bu ile urarken, Harbert ona kibriti olup olmadn sordu.
Kukusuz, diye yantlad Pencroff, bereket versin var, mutluluk, nk kibritimiz ya da kavmz
olmasa, iimiz ok zor olacakt! Vahilerin yapt gibi iki kuru odun parasn birbirlerine srterek
ate yakamaz myz? diye sordu Harbert.
O halde, bir deneyin ocuum, kolunuzun yorulmasndan baka bir sonu elde edip
edemeyeceinizi greceiz!
Bu basit yntem Pasifik adalarnda yaygn olarak kullanlyor.
Buna itiraz etmeyeceim, diye yantlad Pencroff, ancak birok kez bu yntemle deneyerek ate
yakmaya almama ramen, hibir zaman baarya ulaamadm dikkate alrsak, yerlilerin
kullandklar odunlarn ve onlar birbirlerine srtme tarzlarnn farkl olduunu kabul etmek lazm! Bu
durumda kibritleri tercih ettiimi itiraf etmeliyim! Kibritlerim nerede?
Pencroff, sk bir tiryaki olduu iin yanndan hi ayrmad kutuyu ceketinin ceplerinde aramaya
balad. Pantolonun ceplerini kartrdnda ise kutuyu orada da bulamamann aknln yaad.
Ite bu berbat bir durum, hatta berbat tesi! dedi gzlerini Harbert'a evirerek. Kutu cebimden

dm olmal, onu kaybettim! Peki, ya siz Harbert, akmanz ya da ate yakmaya yarayacak
herhangi bir aracnz yok mu?
Hayr, Pencroff!
Denizci alnn serte ovuturarak, beraberindeki Gen ocuk'la dar kt.
Kumlarn zerini, kayalarn arasn, nehrin kysn byk bir zenle aratrmalarna ramen
abalar boa gitmi, bakr kutu gzlerine arpQlamt.
Pencroff, dedi Harbert, kutuyu sepetten aa frlatm olmayasn?
Ona gzm gibi baktm, diye yantlad Denizci, dalgalarn bizi sarst srada denize dm
olmal. Pipomda ayn ekilde kayboldu! Lanet kutu! Nerede olabilir ki?
Haydi, deniz ekiliyor, dedi Harbert, karaya ktmz noktaya koalm.
Ykselen sularn akl talarnn arasna srkledii kutuyu bulmak mmkn gibi grnmyordu.
Harbert ve Pencroff hzla, Peribacalar'na yaklak iki. yz ayak mesafede bulunan bir nceki gn
kyya ulatklar mevkiye yneldiler.
Orada da, akl talarnn arasnda, kayalarn oyuklarnda titiz bir aratrma yaptlar ama bir sonu
alamadlar. Bu noktada dtyse, dalgalar kutuyu gtrm olmalyd. Denizci, sular ekildike
ortaya kan tm kayalarn aralklarn yoklasa da hibir ey bulamad. Kutunun kayb, bu koullar
altnda telafisi mmkn olmayan ciddi bir sorun oluturuyordu.
mitsizlii alnnn kn kn olmasndan anlalan Pencroff, tek bir sz dahi sylemedi. Harbert,
zaten slanm olan kibritlerden yararlanmann mmkn olmayacan syleyerek onu teselli etmek
istedi.
Hayr, ocuum, diye yantlad Denizci. Sk skya kapal, bakr bir kutunun iindeydiler!
imdi ne yapacaz?
Elbette ate yakmann bir yolunu bulacaz, dedi Harbert. Bay Smith'in ya da Bay Spilett'in
kibritleri olabilir!
Evet, diye karlk verdi Pencroff, ama, u anda ateimiz olmadna gre arkadalarmz geri
dndklerinde, ok da lezzetli bir yemek bulamayacaklar!
Ama, dedi Harbert, yanlarnda kavlarnn ya da kibritlerinin bulunmamas mmkn deil!
Ben o kadar emin deilim, diye yantlad Denizci ban sallayarak. Bir kere N ab ve Bay Smith
sigara imiyor, Bay Spilett'in de kibrit kutusu yerine not defterini sakladn dnyorum!
Harbert karlk vermedi. Kutunun kaybedilmesi zc bir olayd. Yine de, Gen ocuk bir ekilde
ate yaklabileceinden emin gibi grnyordu. Daha deneyimli ve bir eyin azl ya da okluu
karsnda umutsuzlua kaplmayacak bir adam olan Pencroff ise byle dnmyordu. Her halkarda
yapacaklar tek ey Nab ve Gazeteci'nin dnn beklemekti. Ancak onlar iin hazrlamak istedii
lop yumurtal ziyafetten vazgemesi gerekiyordu, i etle yetinecekleri bir sofra, ne kendisi ne de
dierleri iin ho bir manzara arz etmeyecekti.
Ate bulamayacaklar kesin olan Denizci ve Harbert, yeniden lithodom topladktan sonra,
Peribacalar'na dnmek zere sessizce yola koyuldular.
Gzlerini yerden ayrmayan Pencroff, srekli olarak hl bulmay baaramad kutusunu aryordu.
Hatta, azndan tahta saln bal olduu keye dek nehrin sol kysn aratrmay da ihmal etmedi.
Ardndan, kt yaylann her yann tarad, orman snrndaki yksek otlarn arasnda yapt
aratrmalar da bir sonu vermedi.
Harbert ile birlikte Peribacalar'na dndklerinde saat akam beti. Koridorlarn en cra

kelerine dek didik didik arandn sylemeye gerek bile yok, ancak sonunda bundan da vazgetiler.
Saat altya doru, gnein batnn yksek tepelerinin ardnda kaybolmaya balad srada,
kumsaln zerinde gidip gelen Harbert, Nab ve Gedeon Spilett'in geri dndklerini haber verdi.
Yanlarnda kimse yoktu!... Gen ocuk yreinin anlalmaz bir ekilde daraldn hissetti.
Denizci, nsezilerinde yanlmamt.
Mhendis Cyrus Smith'i bulmak mmkn olmamt!
Yorgunluktan bitip tkenmi, alktan perian olmu Gazeteci, yanlarna varr varmaz hibir ey
sylemeden bir kayann zerine oturdu!
Nab'a gelince, kzarm gzleri ne kadar ok aladn gsteriyordu, tutmay baaramad yeni
gzyalan tm umudunu kaybettiini aka gsteriyordu!
Gazeteci, Cyrus Smith'i bulmak amacyla yaplan aratrmalar anlatt. Nab ile birlikte, kynn
sekiz milden fazla bir blmn katetmi, yani balonun Cyrus Smith ve kpei Top'un kaybolduu
sondan bir nceki dnn gerekletii noktann daha da tesine gitmilerdi.
Issz kumsaldan birinin getiine dair hibir iz yoktu. Kynn bu blgesinde, ne henz yeni ters
dnm bir akl tana ne de bir ayak izine rastlamamlard. Orada kimsenin yaamad ortadayd.
Deniz de en az sahil kadar sszd ve kynn birka yz ayak tesinde, Mhendis'e mezar olan sular
ite oradayd.
O srada ayaa kalkan Nab, hl umudunu tamamyla kaybetmediini belli eden bir ses tonuyla:
Hayr! diye haykrd, hayr! O lmedi! Hayr! Bu olamaz! Ona bir ey olmas imkansz! Ben ya
da baka herhangi biri olsa bu mmkndr! Ama o! Asla! O her eyin stesinden gelebilecek bir
adamdr!.. .
Sonra, gcn kaybederek:
Ah! Takatim kalmad! diye mrldand.
Harbert ona doru kotu.
Nab, dedi Gen ocuk, onu bulacaz! Tanr, onu bize geri verecek! Ama bu arada bir eyler
yemeniz lazm! Yiyin, biraz yiyin yalvarrm!
Bunlar sylerken, zavall Zenci'ye bir avu az miktarda kabuklu uzatyordu!
Saatlerdir bir ey yememi olan Nab yemei geri evirdi. Efendisinin varolmad bir dnyada
yaayamazd ya da yaamak istemiyordu!
Gedeon Spilett'e gelince, bu yumuakalar midesine indirdikten sonra, yorgunluktan bitmi bir
halde, ancak sakin bir ifadeyle kumlarn zerine uzand.
O zaman, Harbert ona doru yaklaarak elini tuttu:
Baym, dedi, kendinizi buradan daha rahat hissedeceiniz bir barnak kefettik. Bakn hava
kararyor. Gelin orada dinlenin! Yarn, ne yapacamza karar veririz...
Ayaa kalkan Gazeteci Gen ocuk'un desteiyle Peribacalar'na yneldi.
O srada, yanna yaklaan Pencroff, sanki hibir ey olmamasna doal bir ifadeyle, kendisine
yannda kibrit bulunup bulunmadn sordu.
Gazeteci durup ceplerini aratrd, ancak bir ey bulamad:
Vard, ama her eyi olduu gibi onu da denize atm olmalym...
Denizci ayn soruyu ynelttii Nab'dan da ayn yant aldnda, kendine hakim olamayarak
Lanet olsun! diye haykrd.

Bu szleri iiten Gazeteci Pencroff'un yanna gitti:


Hi kibrit yok mu? dedi.
Hi yok, yani ate de yok!
Ah! diye haykrd Nab, efendim burada olsayd, size ate yakard!
Drt kazazede hi kmldamadan kaygyla birbirlerine baktlar. Sessizlii ilk bozan Harbert oldu:
Bay Spilett, siz ttn kullanyorsunuz, zerinizde her zaman kibrit tardnz! Biraz daha dikkatli
ararsanz! Tek bir kibrit bile iimizi grecek!
Pantolonunun, yeleinin, paltosunun ceplerini yeniden kartran Gazeteci'nin derin bir aknlkla
yeleginin astarna ilimi olan kk bir tahta parasn bulmas Pencroffu sevince bodu.
Parmaklaryla kuman arasndaki bu kk odun parasn yakalasa da, onu ekip karmay
baaramad. Bu bir kibrit olmalyd, ve sadece bir tane olduuna gre fosforunu zedelememek
gerekiyordu.
Bu ii bana brakr msnz? dedi Gen ocuk.
Bu zavalllar iin byk nem tayan bu kk odun parasn, bu be para etmedii bir o kadar
da deerli olan kibriti hi hasar vermeden, byk bir ustalkla karmay baard!
Bir kibrit! diye haykrd Pencroff! Ah! Sanki tm ykmze yeniden kavutuk!
Kibriti aldktan sonra, arkadalaryla birlikte Peribacalar'nn yolunu tuttu.
Uygar lkelerde hi farkna vanlmadan kullanlan ve hibir deeri olmayan bu kk tahta
parasnn byk bir titizlikle kullanlmas gerekiyordu. Denizci yeterince kuru olduunu
gzlemledikten sonra:
Kat gerekecek, dedi.
te, diye karlk verdi, biraz tereddt ettikten sonra, not defterinden bir yaprak yrtan Gedeon
Spilett.
Gazeteci'nin kendisine uzatt kat parasn alan Pencroff ocan nnde meldi. al rplarn
altna yerletirilen birka tutarn ot, yaprak ve kuru yosun, hava akmnn etkisiyle kolayca yanarak
odunlar hzla tututurabilecek bir ekilde dzenlendi.
Kat parasn tpk pipo ienlerin rzgarl havalarda yaptklar gibi klah biiminde kvran
Pencroff, onu yosunlarn arasna daldrd. Sonra, yerden ald hafife prtkl bir akl tan yrek
arpntlar iinde zenle kurulad ve nefesini tutarak kibriti hafif srtt.
lk srtnmenin hibir etkisi olmad. Fosforun syrlmasn istemeyen Pencroff, kibriti yeterince
sert akmamt.
Hayr, bunu yapamayacam, dedi, elim titriyor. . . kibrit heba olacak... yapamam...
istemiyorum!.. . Ayaa kalkarken, Harbert'a yerini almasn iaret etti.
phesiz Gen ocuk hayatnda hi bu kadar heyecanlanmamt. Yrei yerinden kacakm gibi
arpyordu. Tanrlarn ateini almaya giden Prometeus bile bu grevden onun kadar etkilenmemiti.
Yine de, kibriti hi duraksamadan hzla akl tana srtmesiyle duyulan hafif bir czrtnn ardndan,
keskin bir duman yayan mavimtrak hafif bir alev parldad. Kibriti alevi canlandracak bir ekilde
yavaa dndren Harbert, onu kat klahn iine daldrd. Kadn birka saniye iinde alev almas
zerine, yosunlar hzla yanmaya balad.
Birka saniye sonra, kuru odun trdamaya balamt, ve Denizci'nin gl soluuyla canlanan
cokulu bir alev karanln ortasnda byyordu.

Nihayet, diye haykrd Pencroff ayaa kalkarken, hayatm boyunca hi bu kadar


heyecanlanmamtm!
Bu atein, dz talardan oluan ocak zerinde canlandna phe yok. Duman dar san yolunda
kolayca ilerliyor, baca ekiyordu; ve ileri stan bir scaklk yaylmaya balad.
Ancak atein snmemesine ve kln altnda her zaman bir miktar korun kalmasna dikkat etmek
gerekiyordu. Gerektiinde yenilenecek odunun bol miktarda bulunduu gz nne alnrsa, bunun
yalnzca zen ve dikkat gerektiren bir i olduu sylenebilirdi.
Pencroff, ncelikle ocaktan, bir tabak lithodomdan daha besleyici olan bir akam ye-megi iin
yararlanmak istedi. Harbert iki dzine yumurta getirdiinde, bir kenara ilimi olan Gazeteci bu
hazrlklar sessizce izliyordu. Kafasndan pe pee, birbirine bal soru geiyordu. Cyrus hl
yayor muydu? Yayorsa, nerede olabilirdi? Dalgalarn ortasndan sa olarak kurtulduysa,
yaadna dair bir iaret bulunamamas nasl aklanabilirdi? Nab'a gelince, o hl ruhsuz bir beden
gibi kumsaln zerinde gidip geliyordu.
Yumurta piirmenin onlarca yolunu bilen Pencroff u an seim yapacak durumda deildi. Onlar
scak kllerin iine yerletirerek, hafif atete pimelerini bekledi.
Pime ileminin birka dakika iinde tamamlanmasyla, Denizci Gazeteci'yi akam yemeinden
payn almaya davet etti. Kazazedelerin bu bilinmeyen kylardaki ilk yemekleri ite bu koullar
altnda gerekleti. Olduka lezzetli ve beslenme iin gerekli tm minerallere sahip olan bu lop
yumurtalar, bu zavalllarn kendilerini iyi hissetmelerini salam, onlar kendilerine getirmiti.
Ah! Keke bu yemekte ilerinden birisi eksik olmasayd. Eger st ste ylm bu kayalarn,
trdayan ve parlak atein nnde, kuru kumlarn zerinde, Richmound'dan kurtulan be tutsan
hepsi orada olsayd, belki de tek yaptklar Tanrya kranlarn sunmak olacakt! Ancak, becerikli
olduu kadar byk bir birikime de sahip olan tartlmaz efleri Cyrus ne yazk ki aralarnda degildi!
Ve bedeni topran altnda dinlenecek bir mezar bile bulmamt!
25 Mart gn bu ekilde gemi, hava kararmaya balamt. Danda rzgar uulduyor, art arda
patlayan dalgalar kyy dvyordu. Dalgalar tarafndan srklenen akl talar kulaklar sar eden
bir grltyle yuvarlanyorlard.
Bu yeni kara parasn ilk fark edileri, Mhendis'in ortadan kayboluu, kynn kefi ve kibrit
vakas gibi gnlk olaylar notlan arasna kaydeden Gazeteci, yorgunluun ar basmasyla, karanlk
bir koridorun kesine ekilip, uykuya dalarak biraz dinlenme frsat buldu.
Ardndan Harbert da uyudu. Denizci'ye gelince, geceyi devaml odun takviyesi yapt ocan
banda tilki uykusunda geirdi.
Kazazedelerden biri dinlenmek iin Peribacalar'ndaki yerini almamt. Bu teselli edilmesi
mmkn olmayan, mitsiz kii, gece boyunca kumsalda gidip gelerek efendisine seslenen Nab'd!

6
Kimsenin yaamad izlenimini veren bu kyya gkten den kazazedelerinin sahip olduklar
eyalarn dkm abucak yapld.
Kaza srasnda zerlerinde bulunan giysileri dnda hibir eyleri yoktu. Yine de Gedeon
Spilett'in gznden kat iin yannda kalan not defteri ve saatini eklemeyi unutmayalm, bunlarn
haricinde ne silahlar, ne aletleri, ne de aklar vard. Sepetteki yolcular balonu hafifletmek iin
ellerindeki her eyi aaya atmlard.
Ne Daniel de Foe'nun, ne Wyss'in ne, Selkirklerin ne Raynallarn kahramanlar; ne Juan-Fernandez
Adas'nda ya da Auckland Takmadas'ndaki hayali kahramanlar asla byle bir yoksunluk
yaamamlard. Ya karaya vuran gemilerinin depolarnda hububatlar, hayvanlar, aletler ve
cephaneler bol miktarda bulunuyor, ya da ilk yaamsal gereksinimlerini karlamalarn salayacak
bir enkaz kyya vuruyordu. Her eyden nce doann karsnda bu denli savunmasz deillerdi.
Ancak burada, ne aletleri, ne de kap kacaklar vard.
Eer Cyrus Smith yanlarnda olup, yaratc zekasndan yararlanarak, birikimlerini uygulamaya
geirseydi, belki btn mitleri kaybolmayacakt! Ne yazk! Onu bir daha greceklerini hesaba
katmyorlard. Kazazedelerin artk yalnzca kendilerine ve inanc salam insanlar asla terk etmeyen
Tanrya gvenmeleri gerekiyordu.
Ancak, yerlemeden nce, bu sahilin hangi ktaya ait olduunu, burada kimsenin yaayp
yaamadn, ya da burasnn ssz bir adann kys olup olmadn renmeleri gerekmiyor muydu?
Bu nemli sorularn yantlarnn en ksa srede verilmesi lazmd, kararlar bu yantlar
dorultusunda alnacakt. Oysa, Pencroffa gre bir keif gezisine kmadan nce, birka gn burada
kalnmas uygundu. Gerekten de, yalnzca yumurtalardan ve yumuakalardan oluan mny daha
da zenginletirrnek gerekti. Balarn sokacak bir barnaklar olmayan kaiflerin byk yorgunluklara
atlmadan nce glerini toplamalar gerekiyordu.
Peribacalar, geici de olsa yeterli barnma imkann sunuyordu. Ate yanmt ve korlar muhafaza
etmek hi de zor degildi. imdilik, kayalarda ve kumsalda kabuklular ve yumurtalar vard. Yzlercesi
yaylann doruklarnda uuan u gvercinlerden birkan, sopa darbeleriyle ya da ta atarak
ldrmenin bir yolu bulunacakt. Belki de komu ormann aalarnda yenmeye elverili meyveler
vard? Nihayet tatl su hemen yaknlarndayd. Bu durumda, kyy ve i blgeleri kefetmek amacyla
dzenlenecek bir keif gezisine hazrlanabilmek iin, birka gn boyunca, Peribacalar'nda
konaklamaya karar verildi.
Bu plan zellikle Nab'n iine gelmiti. nsezilerinde olduu kadar dncelerinde de srarl olan
Zenci'nin kazann meydana geldii kynn bu blmn terk etmek iin hi acelesi yoktu. Cyrus
Smith'in kaybolduuna inanmyor, inanmak istemiyordu. Hayr, onun gibi bir adamn kynn birka
yz ayak yaknnda dalgalarla srklenerek boulduunu kabul etmiyordu. Dalgalar Mhendis'in
bedenini sahile atmadka, efendisinin cesedini grp kendi elleriyle dokunmadka, onun ldne
inanmayacakt! Bu fikir inat yreinde her zamankinden daha derin bir ekilde kk salmt. Belki
bir yanlsamayd, yine de Denizci bu saydeer yanlsamay ykmak istemedi! Ona gre hi umut
yoktu, Mhendis dalgalarn ortasnda yok olup gitmiti, ancak bunu Nab ile tartmann anlam yoktu.
Tpk sahibinin ldg yeri terk etmek istemeyen bir kpek gibiydi ve acs yle bykt ki, byk
bir olaslkla onu da lme gtrecekti.

26 Mart sabah afakla birlikte, Nab yeniden kuzeye doru ilerleyerek, denizin bahtsz Smith'i alp
gtrd o noktaya gitmiti.
O gnn le yemei de yine gvercin yumurtalar ve lithodomlarla geitirildi. Harbert kayalarn
oyuklarnda buharlama sonucu kelmi tuz tabakalar bulmutu, bu mineral ykl madde tam
zamannda yetimiti.
Yemekten sonra Pencroff, Gazeteci'ye Harbert ile birlikte avlanmay deneyecekleri ormana dek
kendilerine elik etmek isteyip istemediini sordu. Ancak iyice dndkten sonra, atei canl tutmak
ve pek ihtimal vermeseler de Nab'n yardmna koacak birinin orada kalmasna karar verdiler.
Av zaman, Harbert, dedi Denizci. Cephanelerimizi yolumuzun zerinde bulacaz, ve
tfeimizi ormanda yapacaz.
Ancak, yola kacaklar srada, Harbert kavn bulunmadn dikkate alarak, onun yerini alacak
baka bir madde kullanma tedbirliliini gstermeyi nerdi.
Hangisini? diye sordu Pencroff.
Yanm bezi, diye yantlad Gen ocuk. Gerektiinde kavn yerini tutabilir.
Denizci bu fikri olduka ilgin buldu. Yalnzca mendilinin bir parasn feda etmesi gerekiyordu.
Bunu yapmaya degerdi ve Pencroff'un geni kareli mendilinin bir blm ksa sre sonra, yan yanm
bir kuma paras haline geldi. Bu abuk tutuan madde merkez odada, rzgardan ve rutubetten
arnm kk bir kaya oyuunun dibine yerletirildi.
O srada, saat sabahn dokuzuydu. Hava giderek sertleiyor, rzgar gneydoudan esiyordu.
Kayann ucunda kvrlarak szlen dumana son bir kez daha gz atan Harbert ve Pencroff,
Peribacalar'nn kesini dndkten sonra, nehrin sa kysnda ilerlemeye baladlar.
Ormana ulatklarnda, Pencroff ilk aacn en salam dallarn krarak sopa haline dntrrken,
Harbert bir kayann zerinde ularn yontuyordu. Ah! Bir ba olmas iin neler vermezdi! Sonra,
iki avc kyy izleyerek, yksek otlarn arasna daldlar. Nehir, akn gneybatya doru eviren
dirsekten itibaren yava yava daralyor, kylan aalarn ifte kemerleriyle kaplanyordu. Yolunu
armak istemeyen Pencroff, kendini daima yola kt noktaya geri getirecek olan akarsuyu
izlemeye karar verdi. Ancak ky engellerden arnm degildi, bir yanda aalarn aknt seviyesine
dek egilen dallan varken, diger yanda sopa darbeleriyle koparlmas gereken sarmaklar ya da
dikenler bulunuyordu. Pencroff, paralanan tabakalarn arasna gen bir kedi evikliiyle dalarak,
aalklarn arasnda gzden kaybolan Harbert' fazla uzaklamamas iin uyaryordu.
Bu arada, Denizci evrenin zelliklerini dikkatle inceliyordu. Nehrin bu sol kysnda dz olan
zemin, i blgelere doru ok hafif bir egimle ykseliyor, bazen de nemlenerek bataklks bir
grnm sergiliyordu. Ortada grnmeyen ve herhangi yeralt yangndan nehre dklmesi gereken bir
su ebekesinin varl sezinleniyordu. Ara sra, koruluklarn arasnda ortaya kan kk bir ay
kolayca alabiliyordu. Kar ky daha engebeliymi gibi grnyor ve talveginde nehrin yer ald
vadi daha net bir ekilde grlebiliyordu. Kat kat aalarla kapl tepe gr alann snrlayan bir
perde oluturuyordu. Eimlerin aniden ortaya kt ve suya doru eilmi aalarn yalnzca
kklerinin gcyle tutunduklan bu sa kyda yol almak bir hayli g olacakt.
Bu ormann da, daha nce katettikleri ky kadar insan izinden yoksun olduunu eklemeye gerek
yok. Pencroff trlerini saptayamad drtayakllarn, buradan henz getiklerini belirten ayak
izlerinden baka hibir ey bulamad. Harbert'n da dnd gibi, bu izler hi phe yok ki dikkate
almalan gereken rktc vahi hayvanlara aitti; ancak evrede snm bir atein kalntlarna,

aalarn gvdesine saplanm bir baltaya ya da ayak izlerine rastlanmyordu; belki de bu duruma
sevinmeleri lazmd; nk Pasifik'in ortasnda yer alan bu kara parasnda, insanoluna ait bir iz
onlar iin pek de arzu edilen bir durum deildi, hatta tam tersine byle bir karlama rktc
sonulara yol aabilirdi.
Zeminin engellerinden dolay, yavaa ilerleyebilen Harbert ve Pencroff birbirleriyle konuma
frsatn nadiren bulabiliyorlard ve bir saatlik bir yryten sonra, ancak bir mil yol alabilmilerdi.
O ana dek avn bereketli getii sylenemese de, aalarn dallarnda terek uuan birka ku,
insanolunun kendilerinde yaratt yerinde bir endienin etkisiyle olduka vahi grnyorlard.
Harbert, ormann bataklkl bir blmnde, dierleri arasnda sivri ve uzun gagasyla dikkati eken
ve yalapknn andran bir kuu gsterdi. Yine de, kuu, yal apknndan ayran zellii parlak
metalik sert tyleriydi.
Bu bir jakamar'[] olmal, dedi hayvana iyice yaklamay deneyen Harbert.
Bu bir jakamarn tadna bakmak iin iyi bir frsat olacak, diye karlk verdi Denizci, tabi bu
ku kzartlmay kabul ederse!
O srada, Gen ocuk tarafndan byk bir ustalkla, serte frlatlan bir ta kuun kanatlarnn
gvdesiyle birletii noktaya isabet etti; ancak darbe yeterince iddetli deildi, jakamar tm hzyla
kaarak, birka saniye iinde gzden kayboldu.
Ne beceriksizim! diye haykrd Harbert. Hayr ocuum! diye karlk verdi Denizci. At ok
iyiydi, kim olsa isabet ettiremezdi. Haydi! Cannz skmayn! Baka bir gn yakalanz!
Yeniden yola koyularak keif gezisine devam ettiler. Avclar ilerledike, giderek seyreklemeye
balayan aalar ho bir grnm sergiliyorlard, ancak hibirinin yenilebilecek trden bir meyvesi
yoktu. Pencroff nafile bir abayla ev eyalarnn yapmnda kullanlan ve 40'nc kuzey paralelinden,
35'inci gney paraleline dek ska rastlanan o deerli palmiyeleri arad. Orman, daha nce Harbert
tarafndan saptanan deodaralar, Amerika'nn kuzeybat kysnda yetien douglas kknarlan' ve
ykseklikleri yz elli aya bulan harika kknarlar gibi kozalakllardan oluuyordu.
O srada, ksa boylu, gzel tyl bir ku srsnn uzun ve gz alc kuyruklanyla dallarn arasna
dalmasyla, kanatlarndaki zayf tyleri etrafa salarak, topran zerini kaplad. Birka tanesini
toplayarak dikkatle inceleyen Harbert:
Bunlar kuruku', dedi.
Be tavuklarn ya da da horozlarn tercih ederdim, diye yantlad Pencroff, ama neyse, etleri
lezzetli midir?
yledir, diye karlk verdi Harbert, tatlarna doyum olmaz. Ayrca, yanlmyorsam, yanlarna
yaklaarak, onlar sopa darbeleriyle haklamak hi de zor olmayacak.
Otlarn arasna szlen Denizci ve Gen ocuk alak dallar' kk kularla kapl bir aacn
dibine ulatlar. Kurukular, karnlarn doyurmak iin bceklerin geiini bekliyorlard. Tyl
ayaklarnn, destek almalarn salayan orta boy tomurcuklara sk skya tutunduu grlyordu.
Ayaa kalkan avclar, sopalarn bir orak gibi kullanarak, kamay hi dnmeden aptalca
avlanmay bekleyen bu kuruku dizilerini adeta bitiler. ilerinden yz tanesinin yere salmasndan
sonra, dierleri nihayet kamaya karar verdiler.
Gzel, dedi Pencroff, ite bizim gibi avclara uygun bir av! Onlar ellerimizle toplayacaz!
Denizci'nin kurukular esnek bir ubua dizmesinin ardndan yola devam edildi. Akarsuyun gneye
doru bir kanca oluturacak ekilde hafif bir kemer yapt gzlemlenebiliyordu ancak nehrin dadan

domas ve merkez koninin yamacn kaplayan karlarn erimesiyle beslendii dnlrse, bu


dnemecin fazla uzamayaca sylenebilirdi.
Bilindii gibi, bu keif gezisinin asl amac Peribacalan'nn konuklarna mmkn olduunca bol
miktarda av eti salamakt. u an iin bu hedefe ulaldn sylemek doru olmazd. Bylece
aratrmalarn etkin bir ekilde srdrmeye devam eden Denizci, henz hangi trden olduunu bile
fark edemeden, yksek otlarn arasnda kaan hayvanlan grdnde kendi kendine svyordu. Ah!
Top yannda olabilseydi! Ama Top sahibiyle birlikte ortadan kaybolmu ve byk bir ihtimalle
lmt.
gleden sonra e doru, aralarnda ardlarn da bulunduu bir grup aacn ho kokulu
meyvelerini gagalayan yeni bir ku srs grld. Aniden, gerek bir trompetten kma benzeyen
notalarn ormanda yankland duyuldu. Bu ilgin sesler, Birleik Devletlerde ormanhorozu' olarak
adlandrlan tavukgillerden geliyordu. Ksa sre sonra, tyleri pas renginden kahverengine dek
degien, kahverengi kuyruklu bu kulardan birka ift belirdi. Harbert, bu kularn erkeklerini,
boyunlarndaki teleklerin kmlmasyla oluan sivri kanat ularndan tand. Pencroff, etleri da
tavuununki kadar lezzetli, bir tavuk kadar iri olan bu kulan muhakkak avlamalan gerektiine karar
verdi. Ancak bu zor bir iti; nk yanlarna yaklalmasna izin vermiyorlard. Ormanhorozlarn
rktmekten baka bir ie yaramayan birka baarsz giriimden sonra, Denizci Gen ocuk'a unlar
syledi: Onlar uarken ldremediimize gre, oltayla yakalamay deneyeceiz.
Nasl yani, sazan gibi mi? diye haykrd bu neri karsnda olduka arm gibi grnen
Harbert.
Evet, bir sazan gibi, diye yantlad Denizci ciddi bir ifadeyle.
Pencroff, otlarn arasnda, her biri iki, yumurta barndran yarm dzine ormanhorozu yuvas
bulmutu. Sahiplerinin geri dnecekleri bu yuvalara hi dokunmamaya zen gsterdi. Oltalarn bu
yuvalarn etrafna kurmay dnyordu, a deil ineli gerek oltalard. Harbert' yuvalarn yanndan
biraz uzaklatrdktan sonra, Isaac Walton'n [] rencisine yarar bir titizlikle aletlerini
hazrlamaya balad. Harbert baanya ulaacandan phe duyduu bu almay, yznden kolayca
anlalan bir ilgiyle izliyordu. Birbirlerine eklemlenmi ince sarmaanlardan oluan oltalar on beyirmi ayak uzunluundayd. Cce akasyalardan elde edilen ulan bklm iri dikenler, olta inesinin
yerini tutmak zere sarmaanlarn ucuna baland. Yem olarak da, topran zerinde bol miktarda
bulunan iri krmz solucanlar kullanld.
Bu ilerin tamamlanmasnn ardndan, ustaca gizlenerek otlarn arasndan geen Pencroff,
dikenlerle donanm oltalarn bir ucunu ormanhorozu yuvalarnn kenarna yerletirdi, sonra dier
ucunu yanna alarak Harbert ile byk bir aacn arkasna gizlendi. kisi birlikte orada sabrla
beklediler. unu da belirtmek gerekir ki, Harbert, Pencroff'un bu giriiminin baaryla
sonulanacana pek inanmyordu.
Avclar iin uzun geen bir yanm saatin ardndan, birok ormanhorozu ifti, Denizci'nin tahmin
ettii gibi yuvalarna geri geldiler. Topra gagalayarak sryorlar ve fark edemeyecekleri bir yere
gizlenmi olan avclarn varlndan habersizmi gibi grnyorlard.
O srada, olup bitenleri byk bir dikkatle izleyen Gen ocuk soluunu tutmutu, gzleri fal ta
gibi alm, dili sanki bir para ormanhorozu eti tadacakm gibi sarkm olan Pencroff ise
neredeyse hi nefes almyordu.
Otllarn arasnda gezinen tavukgiller onlarla pek fazla ilgilenmiyorlard. Bunun zerine Pencroff,

oltalar sarsarak, solucanlarn hl canlym gibi grnmesini salad.


Hi kuku yok ki, Denizci, o srada, bir balkdan daha farkl bir heyecan yayordu; nk avnn
sularn iinden geliini gremiyordu.
Sarsntlara dikkat kesilen tavukgiller gaga darbeleriyle yemlere saldrdlar. En vahilerinden
ormanhorozu hem solucanlar hem de dikenleri yuttular. Pencroff'un aniden, sert bir ekilde oltalarn
germesiyle, kularn yakalandn belirten kanat rpmalar duyuldu.
Hurra! diye haykrd Denizci avlarna ynelerek, ve bir saniye sonra kular elindeydi.
Hayatnda ilk kez oltayla ku yakalandn gren Harbert ellerini rpt, ancak olduka mtevaz
olan Denizci, bunun kendi kefi olmadn ve bu nedenle keif olarak adlandrlamayacan belirtti.
Ne olursa olsun, diye ekledi, iinde bulunduumuz koullarda, daha ok icatlar beklenebilir
bizden!
Orman horozlarnn ayaklarndan balanmasyla, Peribacalar'na eli bo dnmemenin sevincini
yaayan Pencroff, havann kararmaya baladn fark ederek geri dnmeye karar verdi.
zlemeleri gereken istikamet, nehir tarafndan belirlenmiti, yalnzca akn takip etmek yeterliydi,
saat altya doru, keif gezisinin etkisiyle olduka bitkin olan Harbert ve Pencroff Peribacalar'na
geri dnyorlard.

7
Kumsalda kollarn kavuturmu, hareketsiz bir ekilde bekleyen Gedeon Spilett, dou, da ufku,
baucu noktasna doru hzla ykselen iri, siyah bir bulutla i ie gemi denize bakyordu. Rzgar
iddetlenmeye balamt bile ve gnn batyla birlikte giderek sertleiyordu. Gkyz, i karartc
bir grnm vard, frtnann ilk belirtileri aka fark edilebiliyordu.
Harbert peribacasna girerken, Pencroff, dncelere dalm olan ve geldiini fark etmeyen
Gazeteci'ye yneldi.
Kt bir gece geireceiz, Bay Spilett! dedi. Yamur ve rzgar, frtnakularn ok
sevindirecek!
O anda Pencroffu fark ederek geriye dnen Gazeteci'nin ilk szleri yle oldu:
Arkadamz alp gtren dalga darbesiyle sarsldmzda, sepet kydan ne kadar uzaktayd?
Bu soruyu beklemeyen Denizci, biraz dndkten sonra yant verdi:
En fazla iki gomina.
Gomina da ne demek? diye sordu Gedeon Spilett.
Yaklak yirmi kula ya da alt yz ayak. Yani, dedi Gazeteci, Cyrus Smith kynn en fazla
bin iki yz ayak anda m kayboldu?
Yaklak olarak, diye yantlad Pencroff. Kpei de?
Evet.
Beni artan da bu,'' diye ekledi Gazeteci, arkadamzn da Top'un da boulmu olduunu kabul
etsek bile, cesetlerinin kyya vurmam olmas dikkat ekici!
Bylesine azgn bir denizde, artc deil, diye karlk verdi Denizci. Zaten, aknt onlar
kydan ok uzaa srklemi olabilir. yleyse arkadamzn dalgalarn ortasnda can vermi
olduunu mu dnyorsunuz? diye bir kez daha sordu Gazeteci. Benim dncem bu.
Tecrbelerinize saygm var Pencroff, dedi Gedeon Spilett, ama bana kalrsa, Cyrus ve Top'un
ortadan kaybolmalarnn aklanamayacak baz yanlar var.
Sizin gibi dnmek isterdim, Bay Spilett, diye yantlad Pencroff. Ama ne yazk ki, kanaatim
kesin!
Bunlar syledikten sonra, Denizci Peribacalar'na geri dnd. Canl bir ate ocan zerinde
trdyordu. Harbert'n bir kucak dolusu kuru odun ilave etmesiyle, alevler koridorun en karanlk
kelerini aydnlatt.
Hemen yemek hazrlamaya girien Pencroff, herkesin g kazanmaya ihtiyac olduunu dikkate
alarak, mny ona gre hazrlamaya karar verdi. Kuruku dizilerini ertesi gn iin ayrdktan sonra,
iki ormanhorozunun tylerini yoldu ve ksa sre sonra bir ie geirilmi olan tavukgiller, alev alev
yanan atein zerinde kzaryorlard.
Akam yedide Nab hl geri dnmemiti. Uzun sren bu yokluk Pencroffu endielendiriyordu. Bu
bilinmeyen topraklarda Zenci'nin bana bir kaza gelmi olmasndan ya da umutsuzluun etkisiyle
tehlikeli bir maceraya atlmasndan korkuyordu. Ancak Harbert bu yokluu daha farkl bir ekilde
yorumluyordu. Ona gre, Nab'n geri dnmemesi, aratrmalarn uzatmasn gerektirecek yeni bir
durumla kar karya olmasndan kaynaklanyordu. Her yeni gelime Cyrus Smith'le ilgili olacana
gre, umut verici bir gelime karlam olmasa, Nab neden geri dnmesindi? Belki bir ipucu, bir

ayak izi, bir kalnt bulmutu ve u an bu izleri sryordu? Belki de imdi efendisinin yanndayd!.. .
Gen ocuk byle dnyor, byle konuuyordu. Arkadalan onu sessizce dinlerlerken yalnzca
Gazeteci bayla onu onaylayan iaretler yapyordu. Ancak, Pencroffa gre Nab'n geri dnmemesinin
nedeni aratrmalarn bir nceki gnden daha uzaklarda srdrmesiydi.
Belli belirsiz nsezilerinin etkisiyle heyecanlanan Harbert, birok kez Nab'n ardndan gitmelerini
nerdi. Ancak Pencroff bunun hibir ie yaramayacan, bu karanlkta ve kt hava koullarnda
Nab'n izlerini bulmay baaramayacaklarn ve en iyisinin beklemek olduunu anlatt. Eer ertesi gn
hl geri dnmemise, Harbert ile onu aramaya gitmekte hi tereddt etmeyecekti.
Gedeon Spilett de herhangi bir blnmeye yol amamak iin Denizci'nin dncesini onaylad.
Harbert planndan vazgemek zorunda kald; ama iki iri damla gzlerinden szld.
Gazeteci bu temiz yrekli genci kucaklamaktan kendini alamad.
Hava iyiden iyiye bozmaya balamt. Gneydoudan esen sert bir rzgar, sahili benzersiz bir
iddetle dvyordu. Alalmakta olan denizin, kynn andaki ilk kayalklarn snrnda fkeyle
uuldad duyuluyordu. Kasrgann damlalar halinde pskrttg yamur, sv bir sis tabakasn
andrrcasna ykseliyordu. Sanki buhar kmeleri, boalan p arabalar gibi iddetle hrdayan
akl talaryla kapl kyya doru srkleniyordu. Rzgarn havalandrd kumlar yamur taneleriyle
kanarak frtnay daha da katlanlmaz hale getiriyordu. Havada hem kat hem de sv tanecikler
tozuyordu. Nehrin azyla surun yar arasnda burgalar dnp duruyor, bu girdaptan kurtulan hava
tabakalar, dibinde akarsuyun uzand dar vadiden baka k yolu bulamadndan kar konulmaz
bir iddetle o noktaya savruluyordu. Bu durumda, dar san yolundan dar atlan ocan dumanlar
koridorlara dolarak, peribacasnn iini oturulmaz bir hale getiriyordu.
te bu nedenle ormanhorozlar pier pimez Pencroff atei canlandrmaktan vazgeti ve sadece
kllerin altndaki korlan muhafaza etti.
Saat sekizde, Nab hl ortalarda yoktu; ancak imdi, yalnzca bu korkun frtnadan dolay geri
dnemediine ve kasrgann sona ermesini ya da gnn domasn beklemek iin bir snak aramak
zorunda kaldna inanlabilirdi. Onu arayp bulabilmek iin ardndan gitme dncesine gelince, bu
koullar altnda byle bir ie kalkmak mmkn degildi.
Akam yemegi yalnzca av etinden oluuyordu. Olduka lezzetli olan bu eti byk bir afiyetle
yediler. Uzun keif gezisi srasnda itahlar kabaran Pencroff ve Harbert orman horozlarn
kemiklerine kadar syrmlard.
Sonra, her biri bir gece nce yattklan kelerine ekildiler, ocan kenarna boylu boyunca
uzanm olan Denizci'nin yanna kvrlan Harbert, ksa sre iinde derin bir uykuya dald.
Darda, gecenin ilerlemesiyle iddetlenen frtna rktc boyutlara ulayor, kasrgann hz,
tutsaklan Richmond'dan Pasifik'teki bu kara parasna dek srkledii gnlerdekinden aa
kalmyordu. Ekinoks dnemlerinde sk grlen ve felaketlere yol aan bu frtnalar, zellikle
fkelerini dindirecek engellerle karlamadklarnda tehlikeli bir hal alabiliyorlard! Doudan gelen
kasrgann darbelerine ak olan bu kynn, hibir tasvirin aklayamayaca lde byk bir
iddetle dvld tahmin edilebilirdi.
Ne mutlu ki, Peribacalan'n oluturan kayalar olduka salam bir ekilde kmelenmilerdi. Yine de
bu devasa granit bloklardan bazlar yeterince dengede durmadklan iin, temellerinin zerinde
sallanr gibiydiler. Ellerini dayad duvarda yaylan bu titreimleri hisseden Pencroff, yine de kendi
kendine korkacak bir ey olmadn, doann hazrlam olduu barnan kmeyeceini

tekrarlyordu. Bununla birlikte, rzgar burgalarnn yaylann zirvesinden kopard talarn kumsala
derken kardklan grlty duyuyordu. Hatta bazlan peribacasnn zerinde yuvarlanyorlar ya
da diklemesine olarak srayanlar paralar halinde uuuyorlard. Denizci iki kez koridorun azna
dek srnerek darda olup bitenleri gzlemledi. Ancak bu hafif ykntlarn hibir tehlike arz
etmediine karar vererek, korlar kllerin altnda trdayan ocan yanndaki yerine dnd.
Ne kasrgann fkesi, ne frtnann uultusu, ne de gk grltleri Harbert' dald derin uykudan
uyandramamt. Hatta birazdan, denizcilik hayat boyunca bu tr iddetli frtnalara alm olan
Pencroff'un da gzleri kapanmaya balamt. Yalnzca biraz kaygl olduu anlalan Gedeon Spilett
uyank kalmt. Nab'a elik etmedii iin kendi kendini suluyordu. Tm umudunu yitirmemi olduu
anlalyordu. Harbert' heyecanlandran nseziler, onu da etkilemiti. Dnceleri Nab'n zerinde
younlayordu. Neden geri dnmemiti? Darda kopan frtnayla pek fazla ilgilenmeden kumdan
yatann zerinde dnp duruyordu. Yorgunluktan arlaan gzleri bazen kapanr gibi olsa da,
aklndan geen ani bir dnce onlar hemen ayordu.
Gece ilerliyordu, saat ikiye doru, derin bir uykuya dalm olan Pencroff iddetle sarsldn
hissetti.
Neler oluyor? diye haykrd, uyanr uyanmaz denizcilere zg bir abuklukla kendini toplayarak.
zerine doru eilmi olan Gazeteci, ona unlar syledi:
Dinleyin, Pencroff, dinleyin!
Kulak kesilen Denizci, boralarn uultusunun dnda farkl bir grlt iitmedi.
Bu rzgarn sesi, dedi.
Hayr, diye karlk verdi Gedeon Spilett, yeniden kulak kabartarak, bir ses duyduumu sandm
...
Ne sesi?
Kpek havlamalar!
Bir kpek! diye haykrd Pencroff, srayarak ayaa frlarken.
Evet... havlamalar...
Bu mmkn deil! diye karlk verdi Denizci. Ayrca, frtnann uultular arasnda nasl
duyabilirsiniz ki? ...
Bakn... dinleyin... dedi Gazeteci. Gerekten de, evreden gelen sesleri daha dikkatli bir ekilde
dinleyen Pencroff rzgarn durulduu bir anda uzaktan gelen havlamalar duyar gibi oldu.
Evet, ne dersiniz? diye sordu Gazeteci, Denizci'nin elini skarak.
Evet. . . evet!.. . diye yantlad Pencroff.
Bu Top! Bu Top! diye haykrd henz uyanm olan Harbert, birlikte peribacasnn azna
yneldiler.
Rzgarn onlar geri pskrtmesinden dolay kmakta ok zorlandlar. Ama sonunda, baardlar ve
kendilerini dar attlar, orada da ayakta durmalar ancak kayalardan destek almalaryla mmknd.
evrelerine baktlar. Birbirleriyle konuamyorlard.
Gkte tek bir k huzmesinin dahi yaylmad bu zifiri karanln ortasnda, deniz, gkyz ve
kara adeta i ie gemilerdi. Birka dakika boyunca, Gazeteci ve iki arkada, boralarla sarslm,
yamurlarla slanm, kumlarla gzleri krelmi bir halde bulunduklar yerde kalakaldlar. Sonra,
frtnann durulduu bir anda bir kez daha havlamalar iittiler, bu sesler bir hayli uzaktan geliyor
olmalyd.

Bu ekilde havlayan Top'tan bakas olamazd! Peki yalnz myd, yoksa yannda biri var myd?
Yalnz olmas akla daha uygundu, nk yannda Nab olsa oktan Peribacalar'na ynelmi olurlard.
Gazeteci'ye sesini duyuramayan Denizci, kendisini orada beklemelerini belirten bir biimde, onun
elini skt, sonra koridora geri dnd.
Bir saniye sonra, elindeki yanan al demetiyle dar karak, onu karanlklara doru sallad, ve
tiz slklarla kpee orada olduunu iaret etti.
Adeta beklenen bu iaret, havlamalarla karlk buldu ve ksa sre sonra, bir kpek hzla koridora
dald. Pencroff, Harbert ve Gedeon Spilett peinden gittiler.
Bir kucak kuru odunun kzlerin zerine atlmasyla, koridor canl bir atele aydnland.
Bu Top! diye haykrd Harbert.
Bu gerekten de Top'tu, gzel bir anglo-normand, hzl bacaklar ve gl koku alma duyusuyla
her iki rkn en nemli niteliklerini bnyesinde barndryordu.
Bu Mhendis Cyrus Smith'in kpeiydi.
Ama yalnzd! Ne sahibi, ne de Nab yannda deildi!
Peki, igdleri onu hi bilmedii Peribacalar'na kadar nasl getirmiti? zellikle bu frtnann
ortasnda, bylesine karanlk bir gecede bunu aklamak mmkn grnmyordu! Ancak daha da
nemlisi, Top hite. yorgun grnmyordu, hatta tylerinin zerinde amur ve kum izleri de yoktu!.. .
Harbert onu kendine doru ekerek ban okarken, kpek kendisini bu sevgi gsterisine
kaptrarak boynunu Gen ocuk'un ellerine sryordu.
Kpek bulunduysa, sahibi de bulunacak! dedi Gazeteci.
Tanr byle istiyor! diye karlk verdi Harbert. Gidelim! Top bize yolu gsterecek!
Pencroff bu neriye kar kmad. Top'un geri dnyle, tahminlerinde yanlm olduunu
hissediyordu.
Yola koyulalm! dedi.
Ocan korlarn titizlikle rten Denizci, dnte atei canl bulabilmek iin birka odun parasn
kllerin altna yerletirdi. Sonra, yemekten artakalanlar yanna alarak beraberindeki Gazeteci ve
Gen ocuk'la, hafif hafif havlayarak kendisini izlemeye davet eder gibi gzken kpein peinden
dar kt.
O srada, belki de iddeti doruk noktasna ulam olan frtna ortal kasp kavuruyordu. Gnele
ayn hizada olan yeni ay, bulutlarn arasndan tek bir solgun n szlmesine dahi izin vermiyordu.
Bu durumda, dz bir hat zerinde ilerlemek gleiyordu. En iyisi
Top'un igdlerine gvenmekti. yle yaptlar. Gazeteci ve Gen ocuk kpein ardndan
giderken, Denizci en arkadan geliyordu. Birbirleriyle konumalan mmkn degildi. Yamur youn bir
ekilde yamyor, kasrgann esintisiyle pskryordu; ama kasrga korkuntu.
Yine de, bir ayrnt Denizci ve arkadalarn koruyordu. Gerekten de, gneydoudan esen rzgar
arkalarndan alyorlar, bylece iddetle frlatt dayanlmaz kum pskrtlerinden fazla
etkilenmiyorlard, geri dnmek zorunda kalmadka, yrylerini skntya sokacak bir durumla
karlamayacaklard. Bunun yan sra, ounlukla istemedikleri kadar hzl gidiyor, yere
devrilmemek iin admlarn sklatnyorlard; yreklerindeki umut glerini iki katna karrken,
kyy bu kez bo bir hayalin peinde olmadklarnn bilinciyle ayorlard. Efendisini bulan Nab'n
sadk hayvan onlara yolladndan hi pheleri yoktu. Ancak Mhendis hl yayor muydu yoksa

Nab onlar bahtsz Smith'in naa iin son grevlerini yapmalan amacyla m armt?
Yalyarn kesik yzeyini tedbirli bir ekilde geride braktktan sonra, Harbert, Gazeteci ve
Pencroff, biraz soluklanmak iin mola verdiler. Kayann dnemeci onlar rzgardan korurken, on be
dakikalk bu yryten hatta daha dorusu bu koudan sonra, biraz olsun dinleniyorlard.
O srada, birbirlerini duyabildikleri iin sohbet edebiliyorlard, Gen ocuk Cyrus Smith'in adn
andnda, hafif hafif havlayan Top, sanki sahibinin kurtulmu olduunu dile getirmek istiyordu.
Kurtuldu, deil mi? diye tekrarlyordu Harbert, kurtuldu, deil mi Top?
Kpek sanki yant vermek istermiesine havlyordu.
Yeniden yola koyulduklarnda, saat sabahn iki buuuna geliyordu. Deniz ykselmeye balyordu,
rzgarn etkisiyle bu ykselmenin daha da iddetli olaca anlalyordu. Krkayalarn snrnda
grleyen gl dalgalar, byk bir olaslkla u an iin seilemeyen adac dvyorlard. Bu uzun
mendirek aktan gelen dalgalar dorudan alan kyy artk koruyamyordu.
Denizci ve iki arkada sndklar yerden kar kmaz, yeniden rzgarn fkesiyle kar karya
kaldlar. Srtlarn boraya vererek iki bklm bir halde, gidecei yn konusunda hi tereddt etmeyen
Top'u izlediler. Kuzeye doru ilerliyorlard, sa taraflarnda kulaklar sar eden bir grltyle
patlayan dalgalarn zirvesi, sol taraflarnda ise hi bilmedikleri karanlk bir boluk vard. Ancak,
kasrgann granit surda olduu gibi arpp geri dnmemesinden, burasnn nispeten dz bir alan
olduunu hissediyorlard.
Sabah drtte, yaklak olarak be millik bir yolu katetmilerdi. Hafife ykselmi olan bulutlar
artk zemini yalamyorlard. Nemi azalm olan bora sert ve souk hava akmlar halinde yaylyordu.
Souk, giysileri tarafndan yeterince korunamayan Pencroff, Harbert ve Gedeon Spilett'in ilerine
ilese de, azlarndan tek bir yaknma- szc kmyordu. Top'u, bu zeki hayvan, onlar gtrmek
istedii yere kadar izlemeye kararlydlar.
Saat bee doru, gn domaya balad. nce baucu noktasnda toplanan daha az youn bulutlarn
kenar kvrmlarnda grimtrak eritler belirdi; ve ksa bir sre sonra, deniz ufku, saydam bir bandn
altnda, kl bir izgi halinde fark edildi. Dalgalarn zirvesi pas rengi nlar yayd, kpkler
yeniden beyaz renklerini almaya baladlar. Ayn anda, sol tarafta, kynn engebeli blmleri i ie
geerek belirginleiyordu ancak, hl siyahn zerindeki gri lekeler olmaktan teye gidemiyordu.
Saat altda, gn domutu. Bulutlar hzla, nispeten daha yksek bir blgeye doru yol atyorlard.
Denizci ve arkadalar o srada Peribacalar'ndan yaklak alt mil uzakta bulunuyorlard. Akta,
denizin ykselmesinden dolay yalnzca tepeleri grnen kayalklarla snrlanm olduka dz bir
kumsalda ilerliyorlard. Solda, yaban enginarlaryla kapl birka kumul, zemini engebeli hale
getirirken, bu geni kumluk blge olduka vahi bir grnm sunuyordu. Pek fazla girintisi knts
olmayan ky, bir hayli dzensiz bir tepecikler zinciri dnda okyanusa akt. Batya doru yatm tek
tk aalarn dallar da ayn yne uzanyordu. Daha da geride, gneybatda, son ormann snr
uzanyordu.
O srada, Top hareketlenmeye balad. leri gittikten sonra, Denizci'nin yanna dnyor, sanki onu
hzlandrmaya alyordu. Biraz sonra, esiz igds sayesinde, kumsaldan ayrlarak, hi tereddt
etmeden kumullarn arasna yneldi.
Onu izlediler. Blge tamamen sszd. Tek bir canl varla dahi rastlanmyordu.
Kumullarn olduka geni snrlan tepeciklerden, hatta saa sola dalm tepelerden oluuyordu.
Buras svire'nin kumdan bir minyatrn andnyor, bunu fark edebilmek byk bir yetenee sahip

olmay gerektirmiyordu.
Kumsal terk ettikten be dakika sonra, Gazeteci ve arkadalar, yksek bir kum tepeciinin arka
yamacna kazlm bir oyuun nne vardlar. Top, orada durdu, gl bir ekilde havlad. Spilett,
Harbert ve Pencroff bu maarann iine girdiler.
Nab, ottan bir yatan zerine uzanm bir bedenin yannda, diz km bir halde bekliyordu.
Bu beden Mhendis Cyrus Smith'e aitti.

8
Nab yerinden hi kmldamad. Denizci ona tek bir ey syledi. Yayor mu? diye haykrd.
Nab'n yant vermemesi zerine Gedeon Spilett ve Pencroff'un yzleri sarard. Ellerini kavuturan
Harbert hareketsiz bekliyordu. Ancak byk aclar iinde olan zavall Zenci'nin arkadalarn fark
etmedii ve Denizci'nin szlerini duymad ortadayd.
Hi kmldamadan yatan bedenin yannda diz ken Gazeteci, kulan giysilerini hafife at
Mhendis'in gsne dayad. Bir yrek arpnts yakalamaya alt bu bir dakika bir yzyl gibi
geti.
Hafife dorulan Nab bo gzlerle bakyordu. Umutsuzluk bir insann yz ifadesini bundan daha
fazla alt st edemezdi. Yorgunluktan bitmi, aclarla yklm olan Nab tannmayacak bir haldeydi.
Efendisinin lm olduuna inanyordu.
Gedeon Spilett uzun ve dikkatli bir gzlemden sonra ayaa kalkt.
Yayor! dedi.
Onun ardndan, Cyrus Smith'in yannda diz ken Pencroff da, Mhendis'in yrek arpntlarn
duydu; hatta dudaklarn arasndan szlen soluunu fark etmeyi baard.
Harbert, Gazeteci'nin bir iareti zerine, darya su aramaya gitti. Yz adm tede, nceki gn
yaan yamurun etkisiyle suyunun bollat anlalan ve kumlarn arasnda szlen berrak bir ay
buldu. Ancak bu kumullarn ortasnda, ne suyu koyabilecei bir kap, ne de onun yerini tutacak bir
deniz kabuu vard! Mendilini aya daldrmakla yetinen Gen ocuk, koarak maaraya geri dnd.
Ne mutlu ki, slanm mendil, Mhendis'in dudaklarn nemlendirmek isteyen Gedeon Spilett'in
iini grd. Bu souk su damlalarnn sratle etki gstermesiyle, Cyrus Smith'in i geirdii, hatta bir
eyler sylemeye alt fark edildi.
Onu kurtaracaz! dedi Gazeteci.
Bu szlerle umutlanan Nab, vcudunda herhangi bir yara izi bulunup bulunmadn anlamak iin
efendisinin giysilerini kard. Ne kafasnda, ne bedeninin st blmnde, ne de kol ve bacaklarnda
bir ezilme ya da syrk izi yoktu, Cyrus Smith'in kayalklarn ortasna yuvarlanm olduu
varsaylrsa, bu olduka artc bir durumdu; hatta ellerinde bile en ufak bir izik yoktu,
Mhendis'in kayalk hattn amak iin gstermi olmas gereken abay kantlayan hibir ize
rastlanmamasn aklamak olduka zordu.
Ancak bu durum daha ileride, Mhendis'in konuacak hale gelip olup bitenleri anlatmaya
baladnda akla kavuacakt. u an iin, sz konusu olan onu yaama dndrmekti, ve
Denizci'nin kazayla yaplacak masajlarn sonu vermesi mmknd. Bu sk ovma ilemiyle snan
Mhendis, hafife kollarn oynatt, soluk alveriinin giderek daha dzenli bir hal ald fark
ediliyordu. Yorgunluktan lyordu, ve hi kuku yok ki, Gazeteci ve arkadalar yetimeseydi bana
gelecek olan da buydu.
Onun lm olduunu mu sandnz? diye sordu Denizci Nab'a.
Evet!" diye karlk verdi Nab, Top sizi bulup buraya getirmeseydi, efendimi gmdkten sonra,
kendi mezarm da onun yanna kazacaktm!"
Cyrus Smith'in yaamas nelere mal olacakt!
Bylece Nab neler olup bittiini anlatt. Bir nceki gn, afakla birlikte, Peribacalan'ndan

ayrldktan sonra, sahil boyunca kuzeybatya doru ilerlemi ve kynn daha nce ziyaret ettii
blmne ulamt.
Orada, kayalarn arasnda, kumsalda, imdi itiraf ettii gibi umutsuz bir ekilde ona yol gsterecek
en ufak ipularn aratrm ve gelgit olaynn izleri yok edeceini dnerek, zellikle kynn
denizin ykselmesinden etkilenmeyen blmlerini incelemiti. Artk efendisini sa olarak
bulacandan midini kesmi olan Nab, onun, kendi elleriyle topraa verecei cesedini bulmaya karar
vermiti!
Uzun sren aratrmalar hibir sonu vermemiti. Bu ssz kyya insan ayann dediini gsteren
herhangi bir ipucu yoktu. Sahilin sularn ulaamad blmlerindeki milyonlarca kabukludan tek bir
tanesi dahi ezilmemiti. ki- yz yardalk[] bir alanda, bir insann karaya ktn belirten ne yeni
ne de eski hibir iz yoktu.
Bunun zerine, Nab ky boyunca birka mil daha ileri gitmeye karar vermiti. Akntnn bir bedeni
daha uzak bir noktaya srklemi olmas mmknd. Dalgalarn, dz bir kynn yaknlarnda yzen
bir cesedi er ya da ge karaya srklemesi ok sk grlen bir olayd. Bu gerein farknda olan Nab,
efendisini son bir kez daha grmek istiyordu.
Ky boyunca iki mil daha yol alarak, denizin ekildii saatlerde aa kan kayalk hattn,
denizin ykseldii saatlerde de kumsaln tamamn aratrdm, ve hibir ey bulamamann hayal
krkln yaarken, dn akam bee doru, kumun zerindeki ayak izlerini fark ettim.
Ayak izleri mi? diye haykrd Pencroff. Evet! diye karlk verdi Nab.
Peki bu izler kayalklardan m balyordu? diye sordu Gazeteci.
Hayr, diye yantlad Nab, yalnzca denizin ekildii noktadan balyordu; nk dierleri
silinmiti.
Devam et, Nab, dedi Gedeon Spilett.
Bu izleri grdmde, aklm bamdan gitti. Olduka belirgindiler ve kumullara yneliyorlard.
Bir eyrek mil boyunca koarak izleri takip ettim, bu arada onlar silmeyi de ihmal etmedim. Be
dakika sonra, hava kararmak zereyken bir kpegin havlamalarn duydum. Bu Top'tu, ve beni
efendimin yanna, buraya getirdi!
Nab, cansz gibi grnen bu bedeni bulduunda yreginin ne byk bir acyla dolduunu anlatarak
hikayesini bitirdi. Ondan gelecek herhangi bir yaam belirtisini yakalamaya alm, ancak onu
hayata dndrmek iin gsterdii tm abalar boa gitmiti! Geriye, onca sevdii bu adama kar son
grevini yerine getirmekten baka yapaca bir ey kalmamt!
O zaman Nab'n aklna arkadalar gelmiti. Hi kuku yok ki, onlar da bu bahtsz son bir kere
daha grmek isteyeceklerdi! Top oradayd. Bu sadk hayvann sezgilerine gvenemez miydi? Nab
ona, birok kez, Mhendis'in, Top'un en iyi tand arkada olan Gazeteci'nin adn syledi. Sonra
ona kynn gneyini gstermesiyle, kpek iaret edilen istikamete doru koturmaya balad.
Peribacalar'na hi gitmemi olmasna ramen, oraya ulam olmasna bakarak neredeyse
doast saylabilecek bir igdnn etkisiyle ynn bulduu sylenebilirdi.
Nab'n arkadalar bu yky byk bir dikkatle dinlemilerdi. Dalgalarla bouarak,
krkayalklar aan Cyrus Smith'in vcudunda tek bir syrk dahi bulunmamasn aklamalar
mmkn degildi. Ve daha da aklanamaz olan, Mhendis'in, kynn bir mil tesinde, kumullarn
ortasnda kaybolmu bir halde bulunan bu maaraya ulaabilmesiydi.
Yani Nab, dedi Gazeteci, efendini buraya sen getirmedin mi?

Hayr, diye karlk verdi Nab.


Bay Smith'in buraya tek bana gelmi olduu anlalyor, dedi Pencroff.
Gerekten de bu anlalabilir bir ey, diye yantlad Gedeon Spilett, ancak inanlr olduunu
sylemek mmkn degil!
Bu olayn aklamasn yalnzca Mhendis'in azndan dinleyebilirlerdi. Bunun iin de kendine
gelmesini beklemeleri gerekiyordu. Ne mutlu ki, iyileme belirtileri ortaya kmaya balamt.
Ovmalarn kan dolamn dzenlemesiyle, Mhendis nce kollarn sonra kafasn oynatyor,
anlalmaz birka szck dudaklarnn arasndan dklyordu.
zerine doru eilmi olan Nab ona seslense de, Mhendis onu duymua benzemiyor, gzleri her
zamanki gibi kapal halde bulunuyordu. Hareket ederek yaam belirtileri gsterse de, henz duyulan
ilerliklerini kazanmamt.
Pencroff ate yakma imkan bulunmad iin kendine kzyordu; nk iki akl tann birbirlerine
srtlmesiyle kolayca alev alan yanm bezi yannda getirmeyi unutmutu. Mhendis'in ceplerine
gelince, yeleindeki saatin dnda, hibir ey bulamadlar. Bu durumda, Cyrus Smith'i bir an nce
Peribacalar'na tamak gerekiyordu. Herkesin dncesi de bu yndeydi.
Bununla birlikte, Mhendis'e gsterilen zenin onu mit edilenden daha nce kendine getirmesi
mmknd. Dudaklarna damlatlan su onu yava yava canlandryordu. Bu arada, Pencroff'un
aklna, suya yannda getirdii ormanhorozu etinin suyunu ilave etmek geldi. Derhal kyya koan
Harbert ikienetli iki byk kabukla geri geldi. Hazrlad svnn bir ksmn Mhendis'in
dudaklarna dken Denizci, onun bu karm byk bir afiyetle yuttuunu fark etti.
Gzleri ald. Nab ve Gazeteci ona doru eildiler.
Efendim! Efendim! diye haykrd Nab.
Onu duyan Mhendis, nce Nab ve Gazeteci'yi, ardndan da dier iki arkadan tand ve hepsinin
ellerini hafife skt.
Azndan dklen birka szck, bu halde bile aklndan neler geirdiini belli ediyordu. Bu kez
syledikleri anlalmt.
Ada m yoksa kta m? diye mrldand.
Ah! diye haykrd, aknln gizleyemeyen Pencroff. Umrumuzda bile deil, hele siz bir
iyilein, Bay Cyrus! Ada m kta m o zaman reneceiz.
Ban onaylayan bir ifadeyle hafife sallayan Mhendis, yeniden uykuya dald.
Mhendis'i kendi haline brakan Gazeteci, onu en iyi koullarda tamak iin hazrlklarna giriti.
Nab, Harbert ve Pencroff maaradan ayrlarak, zirvesinde clz aalar bulunan yksek bir kum
tepesine yneldiler. Yol boyunca Denizci kendine engel olamadan srekli olarak unlar
tekrarlyordu.
Ada m kta m! Zorlukla soluk alp verirken bile bunlar dnyor! Ne adam!
Kumulun tepesine ulaan Pencroff ve iki arkada, sadece kollarn kullanarak, rzgarlarn kadidini
kard clz bir deniz amnn ana dallarn kopardlar; sonra bu dallardan, yapraklar ve otlarla
kaplandnda Mhendis'in tanmasn salayacak bir sedye yaptlar.
Bu i yaklak krk dakika srd ve saat onda, Denizci, Nab ve Harbert, Gedeon Spilett'in yalnz
brakmad Cyrus Smith'in yanna dndler.
O srada, Mhendis uykudan ya da daha dorusu yapt ekerlemeden ' uyanmak zereydi. Daha
nceleri l gibi solmu olan yanaklarna imdi renk gelmiti. Hafife dorularak etrafna bakt, sanki

nerede olduunu sorar gibiydi.


Kendinizi yormadan beni biraz dinleyebilir misiniz, Cyrus? dedi Gazeteci.
Bana kalrsa, dedi o zaman Denizci, Bay Smith bu ormanhorozu peltesinden biraz daha tadarsa,
sizi daha iyi dinleyebilecek.
Bu defa et paralar da ekledii bu pelteden az bir para uzatt.
Cyrus Smith bu ormanhorozu dilimlerini ignerken, alktan lmek zere olan ve akam yemegini
olduka yetersiz bulan arkada artakalanlar paylayorlard.
Tamam! dedi Denizci, Peribacalan'ndaki erzaklarmz bizi bekliyor, Bay Smith, gneyde odalan
yataklar ve ocakla donanm ve kilerinde dostumuz Harbert'n kuruku olarak adlandrd birka
dzine ku bulunan bir barnamz var. Sedyeniz hazr, kendinizi yola kmaya hazr hissettiginizde,
sizi barnamza tayacaz.
Teekkrler, dostum, diye karlk verdi Mhendis, bir-iki saat iinde hareket edebiliriz...
imdi, sizi dinliyornm Spilett.
Cyrus Smith'in bilmedii olaylardan sz eden Gazeteci, balonun son dn, ada ya da kta olup
olmadn bilmedikleri, ssz gibi grnen bu mehul kara parasna klarn, Peribacalar'n
kefedilerini, kendisini bulmak iin yaptklar aratrmalar, Nab'n fedakarln ve sadk Top'un
zekasna neler borlu olduklarn bir bir anlatt.
Ama, dedi Cyrus Smith daha da alalm bir sesle, beni kumsalda bulmadnz m? Hayr,
diye karlk verdi Gazeteci.
Bu maaraya beni siz getirmediniz mi? Hayr.
Bu maara kayalklardan ne kadar uzakta? Yaklak yarm mil, diye yantlad Pencroff, ve
Bay Cyrus, sizi burada bulmak bizi de en az sizin kadar artt!
Gerekten de, diye karlk verdi yava yava canlanan ve bu ilgin olayn ayrntlaryla
ilgilenmeye balayan Mhendis, ite bu ok garip!
Peki, diye devam etti Denizci, dalgalarn sizi srklemesinin ardndan neler olup bittiini bize
anlatabilir misiniz?
Anlarn canlandrmaya alan Cyrus Smith'in ok ey hatrlad sylenemezdi. Dalgalarn onu
balonun alarndan skp almasnn ardndan, deniz yzeyinin birka kula altna gmlm,
ardndan yan karanln ortasnda yeniden yzeye ktnda, yannda bir canlnn hareket ettiini
hissetmiti. Bu, onun yardmna komak iin suya adayan Top'tan bakas deildi. Gzlerini
kaldrdnda, kendisinin ve kpein arlndan kurtulduu iin ok gibi yukar frlayan balonu
grememiti. Bu fkeli dalgalarn arasndan yanm milden fazla bir uzaklkta bulunan kyy fark
ettiinde, gl kulalarla dalgalarla boumu, ancak sert bir dalgann onu kuzeye doru
frlatmasnn ardndan, yanm saatlik bir mcadelenin sonunda, kendisini giysilerinden tutan Top'u da
beraberinde srkleyerek denizin dibini boylamt. Ve kendisini dostlarnn kollar arasnda bulduu
ana dek olup bitenleri hi hatrlamyordu.
Yine de, diye devam etti Pencroff, kyya km ve Nab ayak izlerinizi bulduuna gre, buraya
kadar yrm olmanz gerekiyor! Evet ... yle olmas gerekiyor... diye yantlad Mhendis
dnceli bir ifadeyle. Kynn bu blmnde insana ait ayak izlerine rastladnz m?
Hayr, diye karlk verdi Gazeteci. Zaten, birka kurtarcyla karlam olduunuzu varsaysak
bile, sizi dalgalarn arasndan karttktan sonra, bu ekilde brakp gitmelerinin ne anlam olabilir?
Haklsnz, sevgili dostum Spilett, dedi Mhendis, sonra hizmetkarna dnerek, sylesene Nab,

diye ekledi, senin bir anlk yokluun srasnda... hayr, bu ok sama... bu ayak izleri hl duruyor
mu?
Evet, efendim, diye yantlad Nab, bakn, hemen girite, tepenin yamacnn rzgar ve yamur
almayan blmnde. Dierleri frtnann etkisiyle silinip gittiler.
Pencroff, dedi Smith, ayakkablanm alp bu izlere uyup uymadklarna bakabilir misiniz?
Denizci Mhendis'in sylediini yapt. Nab'n klavuzluunda, Harbert ile birlikte izlerin
bulunduu noktaya giderlerken, Cyrus Smith, Gazeteci'ye unlar sylyordu:
Olup bitenlerin aklamasn yapmak mmkn deil!
Gerekten de yle! diye karlk verdi Gedeon Spilett.
Ancak, u an iin bu konunun zerinde fazla durmayalm, sevgili dostum, bunun yantn daha
sonra bulacaz.
Birka saniye sonra, Denizci, Harbert ve Nab geri dnyorlard.
Mhendis'in ayakkablarnn bulunan izlere tam tamna uyduundan hi phe yoktu. Yani kumun
zerindeki bu izler Cyrus Smith'e aitti.
Tamam, dedi, admlarmn bilincinde olmadan, bir uyurgezer gibi yrm olmalym, ve Top
beni dalgalarn arasndan kurtardktan sonra, igdlerinin sesini dinleyerek buraya getirmi... Gel,
Top! Gel, kpeim! Cyrus Smith havlayarak, zerine doru srayan bu sevimli hayvandan
okaylarn esirgemedi.
Mhendis'in kurtuluu srasnda gerekleen olaylara baka bir aklama getirmek mmkn deildi,
bu iin tm onuru Top'a aitti.
lene doru, Mhendis'e tanmaya hazr olup olmadn soran Pencroff'un ald tek yant,
Cyrus Smith'in kararl bir ifadeyle dorularak ayaa kalkmas oldu. Ancak dmemek iin
Denizci'den destek almak zorunda kald.
Tamam! Tamam! dedi Pencroff, Bay Mhendis'in sedyesi!
Sedye getirildi. Enlemesine yerletirilen dallar, yosun ve otlarla kaplanmt. Cyrus Smith'in
uzanmas zerine bir kolundan Nab'n, dierinden Pencroff'un tuttuu sedye ormana doru yneldi.
nlerinde sekiz millik bir yol vard; ancak hzl ilerleyemedikleri ve sk sk durmak zorunda
kaldklar iin bu mesafenin en az alt saatte alnaca sylenebilirdi.
Rzgar hl iddetliydi; ancak ne mutlu ki, yamur durmutu. Sedyenin zerine yatm olmasna
ramen, dirseinin zerine yaslanan Mhendis kyy ve zellikle denizin kar yakasn
gzlemliyordu. Hi konumuyor, ancak blgeyi, arazisinin engebelerini, ormanlarn ve eitli
oluumlarn zihnine kazyacak kadar dikkatli bir ekilde inceliyordu. lki saatlik bir yolculuktan
sonra, bitkin derek uykuya dald.
Saat be buukta, kk kafile Peribacalar'na ulat.
Derin bir uykuya dalm olan Cyrus Smith uyanmamt.
Pencroff, byk bir aknlkla, bir nceki gnk korkun frtnann blgenin grnmn
deitirdiini fark etti. Olduka nemli kntler olumu, iri kaya paralan kumsala gmt.
Kynn tamam algler ve suyosunlarndan oluan kaln bir rtyle kaplanmt. Adacn zerinden
aan denizin devasa granit sura kadar ulat ortadayd.
Peribacasnn aznda, derinlemesine yarlm olan zeminin, dalgalarn iddetli bir saldrsna
maruz kald anlalyordu.

nsezilerinin sesini dinleyerek, hzla koridora dalan Pencroff, ksa sre sonra dar karak, hi
kmldamadan arkadalarna bakt.
Ate snmt. Sularn altnda kalan kller amur haline dnm, kav olarak kullanacaklar
yank bez ortadan kaybolmutu. Koridorlarn diplerine dek giren sular, peribacasnn iindeki her
eyi altst etmiti!

9
Gedeon Spilett, Harbert ve Nab birka szckle, durum hakknda bilgi sahibi olmulard.
Pencroffa gre ciddi sonular dourabilecek olan bu olay, drst Denizci'nin arkadalar tarafndan
farkl tepkilerle karlanmt.
Efendisine yeniden kavumann sevincini yaayan Nab, Pencroff'un sylediklerini dinlemiyor,
Denizci'yi dikkate bile almyordu.
Harbert, belli llerde, onun kayglarn paylayordu.
Gazeteci'ye gelince, Pencoffun szlerine yalnzca u yant verdi:
Bana gre hava ho Pencroff!
Ama size artk ateimiz olmadn sylyorum!
Pah! Hi nemli deil!
Onu yeniden yakacak bir aracmz yok! Aldrma!
Yine de, Bay Spilett...
Cyrus burada deil mi? diye karlk verdi Gazeteci. Mhendisimiz yaamyor mu? O ate
yakmann bir yolunu bulacaktr!
Ama neyle?"
Hibir eyle.
Pencroff ne yant vermiti? Yant vermemiti. O da yreinin derinlerinde, arkadalarnn Cyrus
Smith'e besledikleri gveni paylayordu. Mhendis onlar iin, bilimle insan zekasnn bir
bileimiydi! Issz bir adada Cyrus ile birlikte olmak, Birliin en modern ehrinde onsuz olmakla
edeerdi. o varken hibir eyleri eksik olmayacakt. Onunla mitsizlie kaplmalar mmkn deildi.
Bu yrekli insanlara volkanik bir patlamann aday yerle bir ederek, Pasifik'in derinliklerine
gnderecei sylense, hi tereddt etmeden u yant vereceklerdi: Cyrus orada! Derdinizi ona
anlatn!
Yine de, u an iin, tanma srasndaki sarsntlarn etkisiyle yeniden uykuya dalm olan
Mhendis'in dahiyane fikirlerinden yararlanmak mmkn deildi. Haliyle gece yemei ok hafif
olacakt. Gerekten de orman-horozu etinin tamam tketilmiti, ve herhangi bir av etini piirecek ate
yoktu. Zaten yedek olarak saklanm olan kurukular da ortadan kaybolmutu.
ncelikle, Cyrus Smith merkez koridora gtrld. Orada, neredeyse hi slanmam olan
suyosunlarndan bir yatak yapld. Hi kuku yok ki, dald derin uyku, gcn abucak toparlamas
asndan, sk bir yemekten daha yararl olacakt.
Geceyle birlikte, kuzeydoudan esmeye balayan rzgarn etkisiyle, s ciddi bir ekilde dmt.
Denizin, Pencroff'un koridorun baz noktalarna yerletirdii tahta blmeleri ykmasyla, hava
akmyla dolan peribacas oturulmaz hale gelmiti. Arkadalar ceketlerini ve kazaklarn karp,
zenle rtmeseler, Mhendis geceyi olduka zor koullar altnda geirecekti.
O geceki yemein mns Harbert ile Nab'n kumsaldan bolca topladklar emektar lithodomlardan
ibaretti. Gen ocuk bu yumuakalarn yanna, denizin ykselmesi srasnda, yzeyleri slanmam
olan yksek kayalardan toplad yenilebilir suyosunlarn eklemiti. Fukusgiller ailesine ait olan bu
esmer deniz yosunlar kuru haldeyken olduka besleyici deeri olan jelatinimsi bir madde
salglyorlard. Gazeteci ve arkadalar, lithodomlardan bol miktarda yedikten sonra, tadn katlanlr

bulduklar bu esmer deniz yosunlarn emdiler. Bu yosunlar Asya kylarnda yaayan yerlilerin
gnlk beslenme ihtiyacn karlamalarnda nemli bir yer tutuyordu.
nemli deil! dedi Denizci, Bay Cyrus tam zamannda yetiti.
Hava iyice soumutu ve ne yazk ki, buna kar koyacak olanaklar mevcut deildi.
Can bir hayli sklm olan Denizci, her yolu deneyerek ate yakmaya alt. Ona yardm eden
Nab, toplad kuru yosunlar, iki akl tan birbirine srterek atelemeyi denedi; ancak yosunlar
tutumad, zaten bu kvlcmlar, bildik akmaklardaki elik parasndan yaylanlar kadar etkili
deildi. Bu durumda deney baanya ulaamad.
Pencroff, bu giriimlerden bir sonu alacana inanmasa da, tpk vahi yerliler gibi iki kuru odun
parasn birbirlerine srtmeye devam etti. Hi kuku yok ki, Nab ile birlikte gsterdikleri gayretler
s enerjisine dnebilseydi, yeni teorilere gre, bir buharl geminin kazann kaynatabilecekti!
Ancak abalar sonusuz kald. Tahta paralar yalnzca, kendilerinden ate elde etmek isteyenler gibi
snmlard.
Bir saatlik bir almadan sonra, ter iinde kalan Pencroff, tahta paralarn fkeyle bir kenara
frlatt.
Yerlilerin bu ekilde ate yaktklarna inanmam iin, k gn bile havann scak olmas gerek!
Kollarm birbirlerine srterek tututurmam bile bundan daha kolay olacak!
Bu gerei kabul etmek istemeyen Denizci hakl deildi. Yerlilerin odun paralarn hzla
birbirlerine srterek ate elde ettikleri doruydu. Ancak her odun tr bu ilem iin uygun deildi,
stelik bu iin de bir yntemi vard ve byk bir ihtimalle Pencroff bu yntemden haberdar deildi.
Pencroff'un fkesi uzun srmedi. Frlatm olduu odun paralarn yerden alan Harbert, onlar
birbirlerine srtmeye alyordu. Grbz Denizci, bu yeniyetmenin kendisinin yapamadn
baarmak iin abaladn grnce kahkahay basmaktan kendini alamad.
Srt, ocuum, srt! dedi.
Srtyorum, diye karlk verdi Harbert, glerek, ama, kendimi stmaktan baka bir iddiam yok
ve ksa sre sonra en az senin kadar scak olacam, Pencroff!
Her ne olursa olsun, bu gece iin ate yakmaktan vazgemek gerekiyordu. Gedeon Spilett, Cyrus
Smith'in fazla zorlanmadan halledecei bu ii yirminci kez tekrarladktan sonra kumlarn zerine
uzand. Harbert, Nab ve Pencroff da onu taklit ederlerken, Top efendisinin ayaklarnn dibinde
uyuyordu.
28 Mart sabah kalktnda, arkadalarnn kendisinin uyanmasn beklediini fark eden Mhendis'in
ilk szleri gene aynyd:
Ada m, kta m?
Grld gibi, bu onda sabit fikir haline gelmiti.
Bu konuyla ilgili hibir ey bilmiyoruz, Bay Smith! diye yantlad Pencroff.
Hl bilmiyor musunuz? ...
Siz bize rehberlik ettiinizde, bunu reneceiz, diye ekledi Pencroff.
Bunu deneyebileceimi sanyorum, diye karlk verdi Mhendis, fazla zorlanmadan ayaa
kalkarak.
Ite bu gzel! diye haykrd Denizci.
Yorgunluktan lyordum, dedi Cyrus Smith. Dostlarm, biraz yiyecek varsa, hibir eyim

kalmayacak. Ateiniz var deil mi?


Bu sorunun yant, ancak birka saniyelik bir sessizlikten sonra geldi:
Ne yazk ki! Ateimiz yok, dedi Pencroff, daha dorusu, Bay Cyrus, artk yok!
Denizci bir nceki gn olup bitenleri, yegane kibritlerinin bana gelenleri ve ate yakmak iin
yerlilere yknerek giritii baarsz deneyimleri anlattnda Mhendis bir hayli neelenmiti.
Bunu dneceiz, diye yantlad Mhendis, eer kav gibi bir madde bulamazsak. ..
O zaman? diye araya girdi Denizci.
O zaman, kibrit yapacaz.
Kimyasal olarak m?
Kimyasal olarak!
Bu hi de zor deil, diye haykrd Gazeteci, Denizci'nin omzuna vurarak.
Pencroff bu iin grnd kadar kolay olmayacan dnse de, itiraz etmedi. Hepsi birlikte
dar ktklarnda hava amt. Deniz ufkunun zerinde parlayarak ykselen gne, devasa surun
prizmatik prtklerini altn sars pullaryla yakyordu.
Mhendis evresini hzl baklarla szdkten sonra, bir kaya parasnn zerine oturdu. Ona biraz
midye ve esmer deniz yosunu getiren Harbert unlar syledi:
Elimizdekinin tamam bu, Bay Cyrus.
Teekkrler, ocuum, diye yantlad Cyrus Smith, bu yeterli, en azndan sabah kahvalts iin.
Ve bu hafif yemei itahla yerken, arada da nehirden alnarak geni bir kabua konmu olan souk
sudan iti.
Arkadalar hi konumadan onu izliyorlard. Sonra, iyi kt karnn doyuran Cyrus Smith kollarn
kavuturarak unlar syledi:
Demek, kaderin bizi bir adaya m yoksa ktaya m attn henz bilmiyorsunuz, dostlarm.
Hayr, Bay Cyrus, diye yantlad Gen ocuk.
Bunu yarn reneceiz, diye devam etti Mhendis. O zamana kadar yaplacak bir ey yok.
Var, diye karlk verdi Pencroff.
Neymi o?
Ate yakmak, dedi denizci, kendisinin de sabit bir fikri olduunu belirtircesine.
Yakacaz, Pencroff, diye yantlad Mhendis. Dn, beni tadnz srada, sanrm, batda bu
blgeye hakim olan bir da grdm?
Evet, diye karlk verdi Gedeon Spilett, olduka yksek bir da...
Tamam, diye devam etti Mhendis. Yarn zirvesine karak, burann bir ada m yoksa kta m
olduunu reneceiz. Tekrar ediyorum, o zaman dek yaplacak bir ey yok.
Var, ate yakmak! diye tekrarlad inat denizci.
Ama yaklaca sylendi ya! diye karlk verdi Gedeon Spilett. Biraz sabr Pencroff!
Denizci, Gedeon Spilett'e Size kalsa, kzartmay biraz yiyeceiz! dermiesine bakt. Ama yine
de sesini karmad.
Bu arada, denizciye karlk vermeyen Cyrus Smith'in zihni ate konusuyla meguld. Birka saniye
boyunca, dncelere dalm bir halde bekledikten sonra, szlerine devam etti:
Dostlarm, dedi, durumumuz pek de i ac deil, ancak, yine de sorunlar zme kavuturmak
ok basit. Ya bir ktann zerindeyiz ki bu durumda ne kadar yorulsak da herhangi bir yerleim

merkezine ulaacaz. Ya da bir adadayz, bu durum da, nmzde iki seenek var: adada oturanlar
varsa, buradan onlarn yardmyla kurtulmaya alacaz; yoksa kendi bamzn aresine bakacaz.
Bu da dnyann en kolay ii, diye karlk verdi Pencroff.
Peki kta ya da ada, dedi Gedeon Spilett, sizce frtna bizi nereye att?
Dorusunu isterseniz, bunu bilemiyorum, diye yantlad Mhendis, ancak tahminlere gre
Pasifik'te olmamz gerekiyor. Richmond'dan ayrldmzda, rzgar kuzey-doudan esiyordu,
iddetinin hi deimediine baklarak istikametinin de ayn kald sylenebilir. Kuzeydoudan
gneybatya doru srklendiimizi varsayarsak, Kuzey Carolina, Gney Carolina, Georgia
eyaletlerini, ardndan da Meksika Krfezi'ni ve Meksika'nn dar kvrmn am olmalyz. Balonla
en az alt, yedi bin mil katettiimizi dnyorum, ve rzgarn hafife yn deitirdiini kabul
edersek, Mendana ya da Paumotu Takmadalar'na, hatta hz tahmin ettiirnden daha fazlaysa, Yeni
Zelanda topraklarna varm olmamz gerekiyor. Eer bu son varsaym gerekletiyse, lkemize geri
dnmemiz daha kolay olacak. ngilizler ya da Maorilerle konuma olana bulabiliriz. Eer tam
aksine, bu ky Mikronezya Takmadalar'nn ssz adalarndan birine aitse, belki de bunu, blgeyi
tepeden seyreden u dan zirvesinden grenebileceiz, ite o zaman buraya, sanki hi
ayrlmayacakm gibi yerleeceiz!
Hi ayrlamayacakm gibi mi? diye haykrd Gazeteci. Hibir zaman m demek istiyorsunuz
sevgili Cyrus?
Olaylara en kt ihtimalleri gz nnde bulundurarak yaklamak ve karlalacak srprizlere
hazrlkl olmak gerek, diye karlk verdi Mhendis.
yi sylediniz! diye karlk verdi Pencroff. Ve ayn zamanda, eer bir takmadaya ait deilse
de, bu adann gemilerin seyir hatt zerinde olmasn umut etmek lazm!
Ne yapmamz gerektiine, dan zirvesine ktktan sonra karar vereceiz, diye yantlad
Mhendis.
Ama, Bay Cyrus, dedi Harbert, yarn bu trmann yorgunluklarna katlanacak durumda olacak
msnz?
Umarm, diye karlk verdi Mhendis, tabii, stat Pencroff ve senin ne kadar becerikli avclar
olduunuzu gstermeniz kouluyla.
Bay Cyrus, dedi denizci, madem ki av etinden sz ettiniz, dnte kzartabileceimden emin
olursam, elim bo dnmeyeceimden phe duymanza hi gerek yok. ..
Ne olursa olsun, eliniz bo dnmeyin, Pencroff, diye yantlad Cyrus Smith.
Bunun zerine, Mhendis ve Gazeteci'nin, kyy ve yukardaki yaylay incelemek amacyla
Peribacalar'nda kalmasna karar verildi. Bu sre zarfnda, ormana gidecek olan Nab, Harbert ve
denizci odun gereksinimini karlayacak ve menzillerine giren tyl ya da kll hayvanlar
avlayacaklard.
Sabah altya doru yola ktlar. Nab'n sevin iinde olduu, Harbert'n ise Mhendis'in
baarsna inand anlalrken, Pencroff kendi kendine unlar mrldanyordu: Dnte oca
yanm bulursam, yldrmn ahsen gelip atei yaktna inanacam! Ky boyunca ilerleyerek,
nehrin oluturduu dirsee ulatklarnda, denizci durarak arkadalarna unlar syledi:
e avlanmaktan m yoksa odun kesmekten mi balayalm?
Avlanmaktan, diye karlk verdi Harbert. Top imdiden sabrszlanyor.
O zaman avlanalm, dedi denizci; sonra buraya geri dnp odun ihtiyacmz karlarz.

Bunun zerine, gen bir kknarn gvdesinden dal koparan Harbert, Nab ve Pencroff, uzun
otlarn zerinde srayan Top'u izlemeye koyuldular.
Avclar bu kez nehir boyunca ilerlemek yerine, ormann derinliklerine dalmlard. evrede
birou amgiller ailesine ait olan ayn aalar vard. Baz noktalarda, demetlerle ayrlan ve daha
seyrek olan bu amlarn byklklerine baklarak, bu blgenin Mhendis'in tahmin ettiinden daha
yksek enlem derecelerinde bulunduu sylenebilirdi. Zamanla rm ktklerin bulunduu
aasz alanlar bitmek bilmez bir yakt kayna sunan l dallarla kaplyd. Bu ak alanlarn geride
braklmasnn ardndan yeniden i ie geen aalar, yol almay neredeyse imkansz hale getiriyordu.
Tek bir geit bile vermeyen bu aa ktlelerinin arasndan ilerlemek olduka zor bir iti. Denizci
geri dnte yolunu bulabilmek iin, zaman zaman yola iaret dallar dikiyordu. Ancak, Harbert ve
Pencroff belki de ilk yolculuklarnda izledikleri ky hattndan ayrlmakla iyi yapmamlard; nk
bir saatlik bir yryten sonra, hl tek bir hayvana dahi rastlayamamlard. Alak dallarn altndan
koan Top, yalnzca yanlarna yaklalmas mmkn olmayan kularn haberini veriyordu. Kurukular
bile ortada gzkmyorlard, bu durumda, Denizci'nin ormanhorozlarn kolayca avlad ormann
bataklk blmne geri dnmek zorunda kalmas muhtemeldi.
Hey! Pencroff, dedi Nab, hafif alayc bir ifadeyle, efendime gtrmeyi vaat ettiiniz av etinin
tamam buysa, onlar kzartmak iin byk bir ate yakmak gerekmeyecek!
Biraz sabr, Nab, diye karlk verdi Denizci, dnte av etimiz eksik olmayacak! Yani Bay
Smith'e gveniniz yok mu? Var.
Ama onun ate yakacana inanmyorsunuz?
Odunun ocakta alev alev yandn grdrnde inanacam.
Efendim yle sylediine gre yanacak! Greceiz!
Gne henz ufkun zerindeki en yksek noktasna ulamamt. Keif gezisi devam ederken,
Harbert meyveleri yenebilen bir aa buldu. Bu Avrupa ve Amerika'nn lman blgelerinde olduka
yaygn olarak tketilen ve lezzetli bir yemi veren amfst aacyd. Harbert'n tamamyla
olgunlam olan bu yemileri arkadalarna gstermesiyle, avc kendilerine mkemmel bir ziyafet
ektiler.
Haydi bakalm, dedi Pencroff, ekmek yerine suyosunu, et yerine midye, tatl yerine de amfst
yiyoruz, ite ceplerinde tek bir kibritleri dahi olmayan insanlara layk bir mn! ikayet etmemek
gerekir, diye karlk verdi Harbert.
ikayet etmiyorum, ocuum, diye karlk verdi Pencroff. Yalnzca bu tr yemeklerde ete pek
nadir rastlandn tekrarlyorum! Top bir ey grd!. .. diye haykrd Nab, kpein havlayarak
gzden kaybolduu aalklarn arasna doru koarak. Top'un havlamalarna garip homurdanmalar
karyordu.
Denizci ve Harbert Nab' izledi. Orada bir av varsa, nasl piirileceini deil, nasl yakalamak
gerektiini tartmalydlar.
Aalarn arasna dalan avclar, Top'un kulandan yakalad bir hayvanla boutuunu fark
ettiler. ki buuk ayak uzunluunda, sert ve ince tyleri kamna doru giderek alan siyahmtrak
kahve renkli bu hayvan bir domuzdu, o srada skca topraa geirdii parmaklar bir zarla birlemi
gibiydi.
Harbert, bunun kemirgenler snfnn en iri rneklerinden olan bir sudomuzu olduunu anlad.
Kpee kar koymayan sudomuzu, kaln bir ya tabakasnn derinliklerine gmlm olan

gzlerini aptal aptal saa sola oynatyordu. Belki de ilk kez insan gryordu.
Bu arada Nab, skca sarld sopasn Kemirgenin kafasna indirmeye hazrlanyordu ki, hayvan
kulann bir parasn Top'un dileri arasnda brakp, korkun bir homurdanmayla Harbert'n
zerine atld, sonra onu yere devirerek aalarn arasnda gzden kayboldu.
Ah! Lanet hayvan! diye haykrd Pencroff.
birlikte, hemen Top'un izlerini takip ettiler ve tam ona yetieceklerken, hayvan asrlk iri
amlarn glgeledii geni bir batakln sularnda kayboldu.
Nab, Harbert ve Pencroff hareketsiz ylece kalakalmlard. Top suya atlasa da, batakln dibine
doru alalan sudomuzu ortalkta grnmyordu.
Bekleyelim, dedi Gen ocuk, nk birazdan soluk almak iin yzeye kacak.
Boulmayacak m? diye sordu Nab. Hayr, diye yantlad Harbert, bu perde ayakl bir amfibi.
Onu gzleyelim.
Top srlsklam olmutu. Pencroff ve arkadalar, kpein su yzeyinde yzerek arad
sudomuzunun yolunu kesmek iin kynn deiik noktalarna daldlar.
Harbert yanlmamt. Hayvan birka dakika sonra su yzeyine kt. Top bir hamlede zerine
atlayarak yeniden suya dalmasna izin vermedi. Birka saniye iinde kyya srkledii sudomuzu,
Nab'n kafasna indirdii sopa darbesiyle can verdi.
Hurra! diye haykrd Pencroff, bu zafer ln seve seve atarak. Bu kemirgenin kemiklerine
dek kzarmas iin, yalnzca alev alev yanan bir ocak gerek!
Sudomuzunu omzuna koyan Pencroff, gnein yksekliinden saatin yaklak olarak ikiye geldiine
karar vererek geri dn iaretini verdi. Top'un igds, bu zeki hayvan sayesinde yollarn
armayan avclara byk yararlar salamt. Yarm saat sonra nehrin kvrmna ulatlar.
Pencroff, ate bulunmad iin, kendisine gereksiz bir imi gibi gelse de, daha nce yapt gibi
tahta bir sal hazrlad ve nehir boyunca ilerleyen sal bir sre sonra Peribacalar'na ulat.
Ancak, elli adm kala olduu yerde duran Denizci, az ncekinden daha gl bir hurra ekerek,
eliyle yalyarn kesini iaret etti:
Harbert! Nab! uraya bakn! diye haykryordu.
Bir duman kayalarn zerinde kvrlarak szlyordu!

10
Birka saniye sonra, avc trdayan bir atein nnde bulunuyorlard. Cyrus Smith ve Gazeteci
oradayd. Pencroff, elindeki sudomuzuyla, hi konumadan bir ona bir dierine bakyordu.
Evet, yrekli dostum, diye haykrd Gazeteci. te birazdan afiyetle yiyeceimiz bu mkemmel
av etini kzartacak ate burada! Ama kim yakt?... diye sordu Pencroff. Gne!
Gedeon Spilett'in yant doruydu. Pencroff'un hayranlk duyduu bu s enerjisini gne salamt.
Gzlerine inanamayan Denizci, yle armt ki, Mhendis'e soru sormak aklndan gemiyordu.
Yani bir merceginiz mi var, baym? diye sordu Harbert.
Hayr, ocuum, yoktu, ama bir tane yaptm.
Ve mercek olarak kulland aleti gsterdi. Bu, Gazeteci'nin ve kendisinin saatlerinden kard
camlardan oluan bir dzenekti. Onlar suyla doldurup, kenarlarn biraz kille yapkan hale
getirdikten sonra, gne nlarn kuru bir yosun parasnn zerine odaklad gerek bir mercek
elde etmiti. Aleti inceleyen Denizci, hibir ey sylemeden Mhendis'e bakt. Yine de bu baklar
ok ey sylyordu! Cyrus Smith onun iin bir Tanr degilse de, insandan daha farkl bir yaratkt.
Kendini toparladnda, unlar syledi:
Bunu not defterinize kaydedin, Bay Spilett!
Kaydedildi, diye yantlad Gazeteci.
Sonra, ii geregine uygun bir ekilde boaltlan sudomuzunu Nab'n yardmyla ie geiren
Denizci, parl parl parlayan alevde st domuzu gibi kzaran hayvan seyre dald.
Peribacas, yalnzca ocan dumanyla sndndan dolay deil, ayrca ta ve kum karm
blmeler yerlerine yerletirildikleri iin yeniden oturulabilir bir hal almt.
Grld gibi, Mhendis ve arkada gn iyi deerlendirmilerdi. Eski gcne neredeyse
tamamyla kavuan Cyrus Smith, yukarda yaylaya trmanarak bunu kantlamt. O noktada,
ykseklikleri ve uzaklklar hesaplamaya alkn olan gzleri, yarn zirvesine kmay dnd
tepeye sabitlenmiti. Kuzeybatda, yaklak alt mil uzaklkta bulunan tepe, ona gre deniz
seviyesinden bin be yz ayak yksekteydi. Sonu olarak, tepenin doruuna ulaan bir gzlemci, en
az elli mil apndaki bir alan inceleyebilirdi.
Bu durumda, Cyrus Smith'in hakl olarak byk nem verdii kta m yoksa ada m? sorusunun
yant verilebilecekti.
Sudomuzu etinin lezzetine varlan akam yemeine esmer deniz yosunlar ve amfstklar elik etti,
yemek srasnda fazla konumayan Mhendis'in ertesi gn yaplacaklar planlad anlalyordu.
Pencroff, bir-iki kez yaplmas gerekenlerle ilgili fikirlerini aklasa da, bilimsel yntemle
dnmeye alk olan Cyrus Smith yalnzca ban sallamakla yetindi.
Yarn, diye tekrarlad, elde ettiimiz sonulara dayanarak, ne yapacamza karar vereceiz.
Yemekten sonra, kucakladklar odunlar ocaa atan Peribacalar'nn konuklar, Top da dahil olmak
zere derin bir uykuya ekildiler. Bu sakin gecenin sessizliini bozacak hibir aksilik
yaanmamasnn ardndan, 29 Mart sabah kaderlerini belirleyecek olan bu yolculua hazr olarak,
zinde ve dinlenmi bir halde uyandlar. Sudomuzundan artakalanlar, Cyrus Smith ve yol arkadalarna
yirmi drt saat daha yeterdi. Zaten, yolda da, yiyecek ihtiyalarn karlayacaklarn umuyorlard.
Camlar, Mhendis ve Gazeteci'nin saatlerine yerletirildii iin, Pencroff, kavn yerini tutacak olan

bir miktar bezi yakt. akmaktana gelince, bu volkanik arazide bol miktarda bulunuyor olmalyd.
Saat yedi buukta, kaifler, ellerindeki sopalarla Peribacalar'ndan ayrldlar. Pencroffa gre, en
iyisi daha nceden geilen orman yolunu izlemekti. Ayrca bu daa ulamak iin takip edilecek en
kestirme yoldu. Bunun zerine gney kesini dnerek, gneybatya doru kvrld noktaya dek
nehrin sol kys boyunca ilerlediler. Daha nceden alm olan yeil aalarn altndaki patikay
bulduktan sonra, Cyrus Smith ve arkadalar saat dokuzda ormann bat snrna ulatlar.
nce bataklk, ardndan kumluk olan zemin, o ana dek pek fazla engebeli olmasa da, kydan i
blgelere doru ykselen hafif bir eim gsteriyordu. Uluaalarn altnda grlen birka rkek
hayvan evik hareketlerle kovalayan Top'u sahibi hemen geri aryordu, nk onlarn pelerinden
gitmenin zaman henz gelmemiti. Bu, sonraki iti. Mhendis sabit fikrinden sapacak bir adam
deildi. Hatta, o srada, blgenin ne corafi konumuna ne de doal rnlerine bile dikkat etmediini
ileri srenler yanlm olmayacaklard. Tek hedefi trmanmaya niyetlendii bu tepeydi ve hedefine
dorudan ilerliyordu.
Saat onda, birka dakikalk bir mola verildi. Ormann knda, blgenin dalk yaps gzlerinin
nnde belirdi. Tepe iki koniden oluuyordu. Zirvesi yaklak iki bin be yz ayaklk bir ykseklikte
kesilmi gibi duran ilki, topraa yapm kocaman bir penenin dal budak salm crnaklarn andran
da kollarnn zerinde ykseliyordu. Da kollarnn arasndaki ukurlarda beliren aalarla kapl
dar vadilerin son aalklar koninin kesimine dek uzanyordu. Ayn zamanda, bitki rtsnn bu
kadar sk olmad dan kuzeydouya bakan blmnde lav akntlar olduu anlalan olduka derin
izintiler beliriyordu.
lk koninin zerinde zirvesi hafife yuvarlaklaan ve biraz yana doru kayklm olduu iin
kulan zerine yerletirilmi yuvarlak geni bir apkay andran ikinci bir koni yer alyordu. Birok
noktasnda beliren kzlmtrak kayalarla kra bir grnm vard.
Ulalmas hedeflenen ikinci koninin zirvesiydi ve da kollarnn sivri keleri, oraya varmak iin
uygun bir yol oluturacak gibi grnyordu.
Volkanik bir arazinin zerindeyiz, dedi Cyrus Smith. Arkadalar ile birlikte, kvrml bir hatt
izledii iin almas kolay olan ve ilk yaylada sonlanan bir da kolunun srtnda yava yava
ykselmeye balyorlard.
Plton'un glerinin sarst kesin olan zeminde, ok sayda tmsek vard. Sada solda sapkn
bloklar, birok bazalt kalnts, ponza talar ve doalcamlar vard. Issz koruluklarn arasnda, birka
yz ayak aada, dar boazlarn dibinde, gne nlarnn neredeyse hi nfuz etmedii, sk
aalklar oluturan kozalakl aalar ykseliyordu.
kn aa rampalardaki bu ilk blmnde, Harbert vahi olup olmadklar anlalamayan iri
hayvanlarn izlerini fark etti.
Bu hayvanlar, topraklarn bize brakmakta gnll olmayabilirler! dedi Pencroff.
O zaman, dedi, daha nceden Hindistan'da kaplan, Afrika'da aslan avlam olan Gazeteci, bu
iin iinden nasl syrlmamz gerektiini greceiz. Ama, bu arada tetikte bekleyelim!
Bu srada yava yava kmaya devam ediyorlard. Dorudan alamayan dnemelerin ve
engellerin artmasyla yol uzuyordu. Bazen zemin aniden ortadan kayboluyor, kendilerini etrafndan
dolamalar gereken derin uurumlarn snrnda buluyorlard. Gemeye elverili bir patika
bulabilmek iin geri dnmeleri zaman kaybna ve yorunlua neden oluyordu. Kk kafile, le
yemeini yemek zere, alayanlar halinde akan kk bir ayn kenarndaki geni kknar korusunda

mola verdiinde, muhtemelen ancak gece bastrdnda varlabilecek olan ilk yaylaya giden yolun
ancak yarsn katedebilmiti.
Bu noktadan, deniz ufku daha geni bir bak asyla grlebiliyordu; ancak, sa taraftaki
gneydou burnunun sivri ucu, baklarn kynn ani bir dnle arka plandaki bir kara parasna
balanp balanmadn tespit etmesine engel oluyordu. Solda, gr menzili birka mile ksa da,
kuzeybat ufku, kaiflerin bulunduu noktadan, merkezi koninin kemer ayan oluturan, ilgin bir
ekilde yontulmu bir da kolunun sivri kesi tarafndan perdeleniyordu. Bu durumda, Cyrus
Smith'in bir an nce zmek istedii sorunun yantn vermek henz mmkn deildi.
Saat birde, trman yeniden balad. Gneybatya doru yanlamasna ilerlemek ve yeniden sk
aalklarn arasna dalmak gerekiyordu. Orada, aalarn yeil rts altnda, slngiller
familyasna ait birok ku uuuyordu. Bunlar boazlarndan sarkan dolgun sakalar ve gzlerinin
arkasndan ykselen silindir ekilli ince boynuzlaryla tragopanlard. Bir horoz byklgndeki
diiler tamamyla kahverengi tylere sahipken, erkeklerin parldayan krmz renkli tylerinin
arasnda kk beyaz benekler seiliyordu. Gedeon Spilett'in serte ve ustalkla gnderdii bir tala
bu tragopanlardan birini ldrmesi zerine, ak havada bir hayli ackm olan Pencroff hayvana
byk bir itahla bakt.
Bu sk aalktan ayrldktan sonra, yz ayaklk dik bir bayn birbirlerinin omuzlarndan destek
alarak trmanan daclar, zemini volkanik bir grnm sergileyen ve pek fazla aa barndrmayan bir
st seviyeye ktlar. Olduka sarp olan rampalarn daha kolay bir ekilde almasn salayacak
ekilde dolambalar izerek douya yneldiler, her birinin ayan basaca yeri zenle semesi
gerekiyordu. Gazeteci ve Cyrus, nden giden Nab ve Harbert' izlerlerken, Pencroff en arkadan
geliyordu. zlerine baklrsa, bu yksekliklerde gezinen hayvanlar dakeileri gibi yere salam basan
ayaklara ve esnek omurgalara sahip olmalydlar. Ancak, birkana rastladklarnda, Pencroff onlar
baka bir isimle tanmlad:
Koyunlar! diye haykrd.
Hepsi, boynuzlan arkaya doru kvrlarak yasslaan, tyl yapalar, kula rengi, ipeksi uzun
tylerin altna gizlenmi be, alt kadar iri gvdeli hayvana elli adm kala durdular.
Bunlar, sradan koyunlardan ok, lman iklim kuaklarnn dalk blgelerinde yaygn olarak
grlen bir tre benziyorlard, Harbert onlarn muflon olduunu syledi.
Butlar ve pirzolalar var m? diye sordu Denizci.
Evet, diye yantlad Harbert.
Tamam ite, bunlar koyun! dedi Pencroff.
Bazalt kalntlarnn ortasnda hareketsiz duran bu hayvanlar, iki ayakl insanlara sanki ilk kez
grm gibi akn gzlerle bakyorlard. Sonra, ilerindeki korkunun aniden canlanmasyla,
kayalarn zerinde srayarak gzden kayboldular.
Pencroff, Grmek zere! diye yle komik bir ifadeyle bard ki, Cyrus Smith, Gedeon Spilett,
Nab ve Harbert kendilerini glmekten alamadlar.
Trman devam etti. Baz meyillerde sk sk lav izleri gze arpyordu. Bazen daclarn yolunu
kesen kk kkrt ttenlerinin kenarndan dolamak gerekiyordu. Baz noktalarda, genellikle lav
akmlarndan nce gelen dzensiz ve kavrulmu topraklarn ve sonsuz sayda kk feldispatl
kristallerden oluan beyazmtrak kllerin ortasnda yer alan kkrdn, billursu kireta yumrulan
halinde bulunduu gze arpyordu.

Alt koninin kesik yzeyinin oluturduu ilk yaylaya yaklatka, trman giderek gleiyordu. Saat
drde doru, son aalklar da geride kalmt. Etrafta bu ykseklikte aktan gelen rzgarlara
dayanabilmek iin olduka etin bir yaam srdrdkleri anlalan birka clz am aacndan baka
bir ey kalmamt. Mhendis ve arkadalar iin havann iyi gitmesi sevindirici bir olayd, nk
bin ayaklk bir ykseklikte iddetli bir rzgar ileri zorlatracakt. Gn baucu noktasndaki
berrakl saydam hava katmanlarnn arasndan seilebiliyordu. Etraflarnda byk bir skunet
hakimdi. Gne, gnlk seyrini tamamladka, kyya dek uzanan devasa glgesi artan ve bat ufkunun
yarsn grnmez klan yukardaki koninin gerisinde gizleniyordu. Douda belirmeye balayan ve
buluttan ok sisi andran birka buhar ktlesi, gne nlarnn etkisiyle gkkuann tm renkleriyle
donanmt.
Gece konaklamas iin yaylaya ulamak isteyen daclarn nnde yalnzca be yz ayak vard;
ancak zigzaglardan dolay bu mesafe iki bin ayaa dek uzuyordu. Zemin adeta ayaklarnn altndan
kayyordu. Bayr ou zaman ylesine dik bir ayla ykseliyordu ki, rzgarn andrd yivler
yeterli olmaynca, lav akntlarndan kaymak durumunda kalyorlard. Nihayet, hava yava yava
kararmaya balad srada, yedi saatlik bir trmann etkisiyle yorgun den Cyrus Smith ve
arkadalar ilk koninin yaylasna ulamay baardlar.
Bunun zerine, konaklama dzenini kurmann ve g toplamak iin nce akam yemeini yiyip,
ardndan da uykuya ekilmenin zaman gelmiti. Dan bu ikinci kat, aralarnda kolaylkla barnak
bulunabilecek kayalarn zerinde ykseliyordu. Fazla yaktlar yoktu. Yine de yaylann baz
blmlerini kaplayan allklardan ve kuru yosunlardan ate yakmak mmknd. Denizci evreden
toplad talan ocan hazrlamak zere dizerken, Nab ve Harbert al toplamayla meguldler.
Ksasre sonra, yakacaklarla birlikte geri dndler. akman aklmasyla kan akmak tann
kvlcmlarnn etkisiyle yank bez alev ald, ve birka saniyede Nab'n soluuyla glenen ate,
kayalarn korunanda trdamaya balyordu.
Yalnzca gecenin souuna kar koyabilmek amacyla yaklm olan bu ate, Nab'n ertesi gne
ayrd slnn piirilmesi iin kullanlmad. Akam yemeinin mns sudomuzundan artakalanlar
ve birka dzine amfstndan oluuyordu. Saat alt buukta, yemek fasl sona ermiti.
O srada, Cyrus Smith'in aklna, bu yar karanlkta, dan st konisini tayan bu geni dairesel
alan kefetmek dncesi geldi. Uykuya ekilmeden nce, koninin olduka eimli olan yamalarnn
zirveye ulalmasn engellemeleri durumunda, eteinin evresini dolaarak yukar kmann mmkn
olup olmadn renmek istiyordu. Bu soru akln kurcalamaya devam ediyordu, nk yaylann
apkasnn yatt taraftan, yani kuzeyden yukar kmak mmkn olmayabilirdi. Dan zirvesine
ulalamazsa ya da koninin etei dolalarak yukar klamazsa, blgenin bats incelenemeyecek,
dolaysyla ksmen de olsa, trman hedefine ulamam olacakt.
Bunun zerine, Pencroff ve Nab' yat dzenini hazrlamak ve Gedeon Spilett'i gnn nemli
olaylarn kaydetmek zere orada brakan Mhendis, yorgun oluuna hi aldrmadan, kuzeye doru
ynelerek yaylann dairesel hattn izlemeye balad. Harbert da ona elik ediyordu.
Gece gzel ve sakindi, henz karanlk tam olarak bastrmamt. Cyrus Smith ve Gen ocuk hi
konumadan yan yana yryorlard. Yaylann birok yerinde, nlerinde alan geni boluklarla
karlasalar da, bu engelleri kazasz belasz ayorlard. Baz noktalarda ise, kayatlarla tkanm
yollar iki kiinin yan yana yryemeyecei dar bir patikadan baka geit vermiyordu. Hatta yirmi
dakikalk bir yryten sonra, Cyrus Smith ve Harbert durmak zorunda kaldlar. O noktadan itibaren,
iki koninin bayr ayn seviyede birleiyordu. Artk dan iki blmn ayran bir omuzlama duvar

yoktu. Yetmi dereceye yaklaan eimli bayrlarn evresini dolamak imkansz hale geliyordu.
Ancak Mhendis ve Gen ocuk dairesel bir hatt izlemekten vazgemek zorunda kalsalar da,
koniye dorudan trmanma olanaklar vard.
Gerekten de, da ktlesine ait derin bir yark nlerinde alyordu. Bu, volkann aktif haldeyken
pskrtt sv maddelerin yayld st kraterin azyd. Sertlemi lavlar, dan zirvesine kmay
kolaylatracak geni basamakl doal bir merdiven oluturuyorlard.
Bunu fark etmesi iin yara bir gz atmas yeterli olan Cyrus Smith kendisini izleyen Gen
ocuk'la birlikte, giderek artan bir karanln ortasnda, hi tereddt etmeden kraterin devasa azna
dald.
Hl bin ayaklk bir ykseklie trmanmak gerekiyordu. Kraterin i eimleri almaya elverili
miydi? nne bir engel kmadka Mhendis trmanmaya devam edecekti. Neyse ki, volkann iine
doru olduka geni ve kvrml bir hat izleyen bu eimler yukarya k kolaylatryordu.
Volkana gelince, tamamyla snm olduuna hi phe yoktu. Derin oyuklarndan tek bir duman
bile yaylmyor, yamalarndan tek bir duman bile kmyordu. Belki de dnyann merkezine dek
uzanan bu karanlk kuyudan, yukarya ne bir uultu, ne bir sarsnt ulamyordu. Kraterin iindeki hava
bile kkrtl deildi. Bu volkan uzun sre nce snp gitmiti.
Mhendis'in giriimi baanya ulaacak gibi grnyordu. Harbert ile birlikte i duvarlar karken
balarnn zerindeki kraterin giderek genilediini grdler. Gkyznn koninin snrlaryla
evrelenmi dairesinin ap hissedilir bir ekilde artyordu. Adeta attklar her admda, gr
alanlarna yeni yldzlar giriyor, gkyznn gneyinde gz alc takmyldzlar parldyordu. Baucu
noktasnda Akrep takmyldz, ve onun biraz tesinde yeryzne en yakn yldz olduuna inanlan
Er-boa ldyordu. Sonra, krater geniledike, Balk takmyldz, gney geni ve neredeyse
dnyann gney kutbunda bulunan prltl Gneyha beliriyordu.
Saat sekize doru, Cyrus Smith ve Harbert dan zirvesine ayak bastlar.
O srada gkyzne hakim olan koyu karanlk iki mil tesini bile grmeye izin vermiyordu. Deniz,
bu bilinmeyen topraklar epeevre saryor muydu, yoksa batda Pasifik'in kralarndan birine
balanyor muydu? Bunu henz bilemiyorlard. Batda, ufku kaplayan bir bulut eridi karanln
etkisini glendirirken, gzler gn ve suyun ayn dairesel hat zerinde i ie geip gemediklerini
ayrt edemiyordu.
Ancak, ufkun bir noktasnda aniden beliren solgun bir k, bulut baucu noktasna doru
ykseldike, yavaa alalyordu.
Bu, ayn incecik hilal haliydi ve kaybolmak zereydi. Yine de buluttan syrlan yatay hattn net
bir ekilde grlmesi iin yeterliydi, ve Mhendis, sv bir yzeyin zerinde bir an iin yansyarak
hafife titreyen grnty fark etmekte gecikmedi.
Gen ocuk'un elini kavrayan Cyrus Smith ciddi bir ses tonuyla:
Bir ada! dedi, ayn hilali dalgalarn arasnda snerken.

11
Yarm saat sonra, kampa dndklerinde, Mhendis, arkadalarna kaderin kendilerini srkledii
bu kara parasnn bir ada olduunu ve yarn ne yaplmas gerektiine karar vereceklerini sylemekle
yetindi . Sonra, her biri, deniz seviyesinden iki bin be yz ayak yksekte bulunan bu bazalt delikte
bir kenara ekilen adallar, sakin bir gecede derin bir uykunun tadna vardlar.
30 Mart sabahnn yalnzca tragopanlardan oluan bir kahvaltyla geitirilmesinin ardndan,
Mhendis, Pasifik Okyanusu'nun takmadalarna yolculuk eden gemilerin gzergah zerinde
olmamas ya da kara paralarna olduka uzak bir mesafede bulunmas halinde, kendisinin ve
arkadalarnn yaamlarnn geri kalan ksmn zerinde geirmek zorunda kalacaklar aday daha
zenli bir ekilde gzlemlemek iin yeniden dan zirvesine kmak istedi. Bu kez arkadalar da onu
izliyorlar, tm ihtiyalarn karlamasn isteyecekleri bu aday daha yakndan grmeyi
amalyorlard.
Saat yedi civarnda, Cyrus Smith, Habert, Pencroff, Gedeon Spilett ve Nab kamp alanndan
ayrldlar. Hibiri iinde bulunduklar durumdan endieli grnmyordu. Hi kuku yok ki, kedilerine
gveniyorlard, ama bu gvenin k noktasnn Cyrus Smith iin farkl, arkadalar iin farkl
olduunun ayrdnda olmak gerekir. Mhendis'in gveni vard nk kendisinin ve arkadalarnn
yaam iin gereken her eyi bu vahi doadan skp almay becerebileceini hissediyordu,
dierlerinin ise hibir eyden endiesi yoktu, nk Cyrus Smith yanlarndayd. Bu ayrnt
anlalabilirdi. zellikle Pencroff, ate yakma olayna tank olduu gnden beri, plak bir kayann
zerinde olsa bile, yannda Mhendis varsa, bir an iin olsun mitsizlie kaplmayacakt.
Pah! diyordu, yetkililerin iznini almadan Richmond'dan ktk! Bir gn, yola kmamz
kimsenin engellemeyecei bu kara parasndan ayrlamazsak, yazk olur dorusu!
Mhendis, nceki akam izledii yoldan gidiyordu. Devasa yarn azna dek, yaylay izleyerek
koninin evresini dolatlar. Hava ok gzeldi. Berrak bir gkyzne doru ykselen gnein nlan
dan dou yamalarn aydnlatyordu.
Kratere yaklaldnda, bu yarn, Mhendis'in karanlkta gzlemledii gibi yaylann bin ayak
kadar zerine kadar ykselen ve az giderek genileyen bir huniye benzedii grld. Yarn
eteindeki yolu pskrt maddeleriyle kaplayan geni lav akntlan, adann kuzey blmndeki aa
vadilere dek kvnlarak iniyorlard.
Kraterin, eimleri otuz be, krk dereceyi amayan i duvarlan yukar kmakta herhangi bir glk
karmyorlard. Byk bir olaslkla, bu yanal yann kendilerine yeni bir yol amasndan nce,
koninin zirvesinden boalm olan olduka eski lav izlerine rastlanyordu.
Yeralt katmanlaryla krater arasndaki balanty salayan volkan bacasna gelince, karanln
iinde kaybolup gittii iin, derinlii llemiyordu. Yine de volkann tamamyla snm olduu
tartma gtrmezdi.
Saat sekize doru, Cyrus Smith ve arkadalar, kraterin zirvesinde kuzeye doru ikinleen konik
bir yumrunun zerinde bir araya gelmilerdi.
Deniz! Her taraf denizle kapl! diye haykrdlar, kendilerini adal yapan bu szcklerin
dudaklarndan dklmesine engel olamadan.
Gerekten de, dairesel bir hat zerinde usuz bucaksz bir su tabakas drt bir yanlarn
evreliyordu! Belki, koninin zirvesine karsa, Cyrus Smith, dn gece karanlktan dolay fark

edemedii bir ky yaknlarnda bir ada grebilecekti. Ancak ufkun snrlarna dek uzanan elli mil
apndaki bir alanda tek bir kara paras, tek bir yelkenli dahi grnmyordu. Tm bu sonsuzluk
sszd ve ada, ucu buca yok gibi grnen bir dairenin ortasndayd.
Sessiz ve hareketsiz bekleyen Mhendis ve arkadalar, Okyanusun tm noktalarn gzleriyle
taradlar. Ama mkemmel bir gre sahip olan Pencroff da hibir ey grmemiti, ufukta anlalmaz
bir pus grntsnde de olsa en ufak bir kara paras ykselse dahi onu grmeyi salayacak iki
gerek teleskop yerletirmiti.
Daha sonra, gzlerini okyanustan adaya doru evirdiklerinde, Gedeon Spilett'in ynelttii ilk soru
u oldu:
Adann bykl ne olabilir?
Birka saniye boyunca, bulunduklar ykseklii de hesaba katarak, adann evresini inceleyen
Cyrus Smith unlar syledi:
Dostlarm, yanlmyorsam, adann kylarnn uzunluu yz mili ayor.
Peki ya yzlm? ... .
Bir hayli girintili kntl olduu dikkate alnrsa, diye yantlad Mhendis, u an iin bunu
yantlamak ok zor.
Cyrus Smith tahminlerinde yanlmyorsa, adann bykl Akdeniz'deki Malta ya da Zante
Adas'na yaknd; ancak ona gre daha dzensiz; ve burunlar, koylar, krfezler bakmndan daha
fakirdi. Olduka garip olan ekli insan artyordu Gedeon Spilett'in Mhendis'in tavsiyesi zerine
konturlarn izmesiyle, Pasifik'in yzeyinde uyuklayan fantastik bir hayvan, rktc bir
pteropodu[] andrd fark edildi.
te Gazeteci'nin neredeyse aslna yakn bir dorulukla hemen izdii haritada grlenler unlard.
Kynn kazazedelerin karaya kt dou blm V biiminde alarak, Pencrofun ilkkeif gezisi
srasnda, gneydouda kendisini gizleyen bir burundan dolay fark edemedii sivri bir burunla
sonlanan geni bir krfezi evreliyordu. Bu krfez, kuzeydouda aralarnda korkun bir camgz
balnn yar ak azn andran dar bir koyun yer ald iki burunla snrlanyordu.
Kuzeydoudan kuzeybatya dek bir vahi hayvann yasslam kafatas gibi kemer yaparak uzanan
ky, daha sonra yukarya doru bir hrgc andrrcasna kvrlyordu.
Bu noktadan sonra kuzeyden gneye doru dz bir hat izleyerek devam ederken, uzunluunun te
ikisine yakn bir blmnde dar bir koyla ukurlamasnn ardndan, bir amerikan timsahnn kuyruk
uzantsna benzeyen uzun bir kntyla sonlanyordu.
Adann daha nce sz edilen gneydou burnundan itibaren gerek bir yarmada oluturarak uzayp
giden bu kuyruk, giderek yuvarlaklaarak, ilgin girinti kntlarla kapl bu adann alt blmnde bir
koy haline dnyordu.
Adann Peribacalar ile bat kysnda ayn enlem derecesine denk den kk koy arasnda kalan
en dar blmnn uzunluu yalnzca on mildi; buna karlk, kuzeydoudaki azdan gneybatdaki
kuyruun ucuna dek uzanan en uzun blm otuz milden aa deildi.
Adann i blmlerinin genel grnm ise yleydi: da ile ky arasndaki gney ksm
aalklarla kaplyken, kuzeyi kumluk ve orakt. Cyrus Smith ve arkadalar, volkandan douya
doru uzanan blmde, varlndan phe duymadklar yeil aalarla evrelenen bir gl fark
ettiklerinde bir hayli armlard. Bu ykseklikten bakldnda, gl denizle ayn seviyedeymi gibi
grnyordu; ancak, Mhendis biraz dndkten sonra, arkadalarna bu su birikintisinin yz

ayak yksekte olduu aklamasn yapmay gerekli buldu; nk havzas kynn bir uzantsndan
baka bir ey deildi.
Yani bu bir tatl su gl m? diye sordu Pencroff.
Hi phesiz, diye yantlad Mhendis, nk dadan gelen sularla besleniyor olmal.
Oraya dklen kk bir rmak gryorum, dedi Harbert eliyle kaynan batdaki da
kollarndan ald anlalan dar bir ay gstererek.
Gerekten de, diye yantlad Cyrus Smith, bu ay gl beslediine gre, deniz tarafnda fazla
suyun akt bir savak olmal. Bunu geri dnerken greceiz...
te blgenin su sistemi, olduka kvnml olan bu kk akarsu ve daha nce kefettikleri nehirden
oluuyordu, en azndan u an iin kaiflerin grebildikleri bu kadard. Bununla birlikte, adann te
ikisini geni ormanlar haline getiren bu aa kmelerinin altnda baka aylarn da akmas
mmknd. Hatta bu bereketli blgenin lman iklim kua florasnn en ho rneklerini barndrd
varsaylabilirdi. Kuzey blmne gelince, bir akarsuyun varlna dair hibir belirti yoktu; belki
kuzeydoudaki bataklk arazide durgun sular olabilirdi, ama hepsi buydu; sonu olarak, kumluklar,
kumlar adann byk bir blmne hakim olan verimli topraklara tezat oluturuyordu.
Volkan adann merkezinde deildi. Tam tersine, kuzeybat istikametinde yer alarak iki farkl
blgenin snrn oluturuyordu. Gneybat, gney ve gneydoudaki da kollarnn ilk katlar
yeilliklerin altnda gzden kayboluyordu. Kuzeyde ise tam aksine, da kollarnn kum ovalarnn
zerinde yok olduu fark edilebiliyordu. Volkann aktif olduu dnemde pskrtlerin bir geit
aarak, kuzeydoudaki dar aza dek uzanan lavlardan oluturduu yol da bu blgedeydi.
Cyrus Smith ve arkadalan dan zirvesinde bir saat daha kalarak evreyi gzlemlediler.
Gzlerinin nnde uzanp giden ada, aalarn yeilleri, kumluklarn sanlan, sularn mavileriyle
eitli renkler barndran engebeli bir dzlemi andnyordu. Aday genelinde kavrarnalarna ramen,
usuz bucaksz yeilliklerin altnda saklanan zemin, glgeli vadilerin talvegi, volkann eteinde
oyulmu dar boazlarn aralklan gr alanlarnn dnda kalyordu.
Geriye yantlanmas gereken ve kazazedelerin geleceini etkileyecek olan bir soru kalyordu.
Adada yaayanlar var myd?
Adann deiik blmlerinde yaplm olan titiz incelemelerden sonra, Gazeteci'nin sorduu bu
soruya olumlu bir yant vermek mmkn grnmyordu.
Hibir yerde insan elinden km bir esere rastlanmyordu. Ky boyunda ne bir yerleim merkezi,
ne terkedilmi bir kulbe, ne de bir balklava grnmyordu. Havada, burada insanlarn yaadn
belirten tek bir duman dahi yoktu. Yine de gzlemcilerle adann gneydousundaki u noktalar
arasnda yaklak olarak otuz mil bulunduu, ve Pencroff'un gzleriyle dahi orada yaayanlar olup
olmadn seebilmenin zor olduu hesaba katlmalyd. Ayrca adann drtte n kaplayan bu
yeil perdenin altnda bir kyn bulunup bulunmad da bilinemiyordu. Ancak, Pasifik'in
dalgalaryla ykanan bu kk kara paralarnda yaayan adallar, genellikle ky blgelerine
yerlemeyi tercih ediyorlard; ve ky da olduka ssz grnyordu.
Adann kefi tamamlanana dek, burada insanlarn yaamadn kabul etmek mmknd.
Peki, komu adalarn yerlileri zaman zaman buraya uruyor olabilirler miydi? Bu soruyu
yantlamak gt. Yaklak elli mil apndaki bir alanda hibir kara parasna rastlanmyordu. Ancak
elli millik bir mesafe, Malezyallarn praolar, ya da Polinezyallarn byk kayklar tarafndan
kolaylkla alabilirdi. Bu durumda her ey adann konumuna, takmadalara yaknlna ya da

Pasifik'teki uzaklna balyd. Cyrus Smith gerekli aralar olmadan, adann enlem ve boylam
derecelerini saptayabilecek miydi? Bu ok zor bir iti. Yine de komu ada yerlilerinin
dzenleyebilecei bir baskna kar tedbirli olmalan gerekiyordu.
Adann arazi yaps belirlenmi, rakm kartlm, alan hesaplanm, da sralarnn ve
akarsularnn konumu saptanm, bylece keif tamamlanmt. Ormanlarn ve ovalarn genel hatlan
Gazeteci'nin not defterindeki yerlerini almt. imdi yaplacak tek ey dan yamalarn inerek,
blgenin madeni, bitkisel ve hayvansal kaynaklarn aratrmakt.
Ancak, arkadalarna hareket iaretini vermeden nce, Cyrus Smith sakin ve ciddi bir ses tonuyla
unlar syledi:
te, dostlarm, her eye kadir olan Tanrnn bizi att kk kara parasnn konumu bu. Belki
uzun zaman burada yaayacaz. Belki de, tesadfen geen bir geminin hi beklenmedik yardmyla
buradan kurtulacaz... Tesadfen diyorum, nk bu nemsiz adann gemilerin mola verebilecei bir
liman dahi yok, ve korkarm ki gemilerin her zaman izledikleri gzergahn dnda, yani Pasifik
Takmadalar'na yolculuk eden gemiler iin ok gneyde, Horn Burnunu aarak Avustralya'ya
gidenler iinse ok kuzeyde kalyor. Sizden durumun ciddiyetini saklamak istemem... Haklsnz,
aziz dostum Cyrus, diye karlk verdi Gazeteci. insanlara anlatmanz gereken eyler var. Size
gveniyorlar, ve siz de onlara gvenebilirsiniz. yle deil mi dostlarm? Size her konuda itaat
edeceim, Bay Cyrus, dedi Harbert, Mhendis'in elini skarak.
Her zaman ve her yerde, efendim! diye haykrd Nab.
Bana gelince, dedi Denizci, iten kaarsam adam deilim, ve eer isterseniz Bay Smith, ehirler
kurup, demiryollar deyip, telgraf hatlan ekerek buray kk bir Amerika haline getirebiliriz, ve
gnn birinde yeterince geliip uygarlatnda, onu Birlik hkmetine sunabiliriz! Yalnzca bir
isteim var. Nedir? diye sordu Gazeteci.
Bundan byle, kendimizi kazazedeler olarak deil, buraya yerlemeye gelmi Smrgeliler olarak
nitelendirelim!
Cyrus Smith kendini tutamayarak gld, ve Denizci'nin nerisi kabul edildi. Sonra, arkadalarna
teekkr eden Mhendis, onlarn kararllna ve Tanrnn yardmna gvendiini belirtti.
Tamam o zaman, imdi Peribacalar'na doru yola koyulalm! diye haykrd Pencroff.
Bir dakika, dostlarm, diye karlk verdi Cyrus Smith, gzlerimizin nnde duran bu burunlara,
akarsulara ve adamza bir isim vermemiz gerektiini dnyorum.
Bu iyi ite, dedi Gazeteci. Bu gelecekteki giriimlerimizi de kolaylatracak.
Gerekten de, dedi Denizci, nereden gelip nereye gittiimizi syleyebilmek de bir eydir. En
azndan bir yerlerde yaadmz hissetmi oluruz.
rnein Peribacalar, dedi Harbert. Doru! diye yantlad Pencroff. Bu ismi kendi bama
vermitim, ve ok yerinde olduuna inanyorum. lk barnamzn ismini koruyacak myz, Bay
Smith?
Elbette, Pencroff, siz yle adlandrdnza gre.
Gzel! Dierlerine gelince, iimiz kolay olacak, dedi Denizci, imgelemlerinin cokusuyla.
Harbert'n bana defalarca okuduu Robinsonlarn yaptn yapalm: Tanr krfezi,' Kaalotlar
Burnu,' Kaybolan Umutlar burnu!. ..
Ya da Bay Smith'in, Bay Spilett'in, Nab'n isimleri! dedi Harbert.
Benim ismim! diye haykrd Nab, inci gibi parlayan beyaz dilerini gstererek.

Neden olmasn? diye ekledi Pencroff Nab Liman' olduka gzel bir isim, ya da Gedeon Burnu
...
Ben lkemize mal olmu ve bize Amerika'y hatrlatacak isimleri tercih ederdim, diye karlk
verdi Gazeteci.
Evet, dedi Cyrus Smith, krfezlerin ve denizlerin en nemlilerine bu isimleri vermeyi ben de
ok isterim. rnein doudaki u geni krfeze Birlik Krfezi, gneydeki geni oyuntuya Washington
Krfezi, zerinde bulunduumuz tepeye Franklin Tepesi, gzlerimizin nnde uzayp giden u gle
Grant Gl diyelim, bundan iyisi olmaz, dostlarm. Bu isimler bize lkemizi ve onu onurlandran
deerli yurttalarmz anmsatacak; ancak bu dan zirvesinden seebildiimiz rmaklara, krfezlere,
burunlara, zihnimize daha kolayca kaznabilmeleri iin zel biimlerine uygun isimler verelim, hem
bu daha pratik bir yol olacak. Fazlasyla ilgin olan ekli nedeniyle, adamza uygun bir ad bulmakta
zorlanmayacamz dnyorum. Henz grmediimiz akarsulara, koylara ve ormann farkl
blmlerine, onlar kefettike isim verelim. Ne dersiniz dostlarm?
Mhendis'in nerisi arkadalar tarafndan oybirliiyle kabul edildi. Yaplmas gereken tek ey,
nlerinde harita gibi alm olan adann tm girinti kntlarn, tm ykseltilerini isimlendirmekti.
Gedeon Spilett'in onlar cep defterine kaydetmesiyle adann corafi ekilleri herkesin zihnine kesin
bir biimde yerleecekti.
ncelikle Mhendis'in koyduu Birlik Krfezi, Washington Krfezi ve Franklin Tepesi isimleri
kaydedildi.
imdi, dedi Gazeteci, gneybatya doru uzanan u yarmadaya Serpentin[] Yarmadas, ve
onu sonlandran erilmi kuyrua tpk bir srngen kuyruuna benzedii iin Reptile-end[]adlarn
koymay neriyorum. Kabul edildi, dedi Mhendis.
Adann dier ucunda ak bir az andran u krfezi Shark-gulf[] olarak adlandralm. ok
yerinde! diye haykrd Pencroff, ve resmi tamamlamak iin enenin iki yanna Mandible-cap[]
ismini verelim.
Ama iki burun var, dedi Gazeteci.
O halde, diye karlk verdi Pencroff, onlar Kuzey Mandible ve Gney Mandible diye
ayracaz.
Kaydedildi, diye yantlad Gedeon Spilett.
Geriye adann gneydou ucunu adlandrmak kalyor, dedi Pencroff.
Yani Union Krfezi'nin ucunu mu? diye sordu Harbert.
Claw-cape[] diye haykrd, adasnn herhangi bir blmne isim babal yapmak isteyen Nab.
Ve gerekten de, Nab'n koyduu isim mkemmeldi, nk burun efsanevi bir hayvann penesine
ok benziyordu.
Pencroff olaylarn gidiatndan olduka etkilenmiti, ve hayal glerinin canlanmas ksa sre
iinde yeni isimlerin ortaya kmasn salad:
Smrgelilere ime suyu temin eden ve balonun yaknlarna indii nehre, Tanrya olan minnetlerini
belirtmek amacyla Mercy' ismi verildi.
Kazazedelerin ilk nce ayak bastklar adaca, kurtulu' anlamna gelen Safety-Island' ad
konuldu.
Yksek granit surun zirvesinde, baklarn geni krfeze dek uzanabildii yayla, byk manzara'

anlamna gelen Grade-Vue Yaylas' olarak adlandrld. Nihayet Serpentine Yarmadas'n kaplayan
balta girmemi aalklara, Far-West Orman ismi verildi.
Adann seilebilen blgelerinin isimlendirilmesi bu ekilde tamamlanmt, ve adlar listesi daha
sonra yeni keiflerle zenginleecekti.
Adann yn durumu ise, gnein ykseklii ve konumundan yararlanan Mhendis tarafndan
yaklak olarak belirlenmiti, buna gre, Union Krfezi ve Grande-Vue Yaylas douda yer alyordu.
Ancak, ertesi gn, gnein dou ve bat saatlerini tam olarak hesapladktan sonra, bu iki zamann
ortasndaki konumunu belirleyerek kuzey istikametini saptamay dnyordu; nk gney
yarmkredeki konumu itibariyle, gne en yksek noktaya ulat anda, gneye degil kuzeye
geiyordu.
lerini bitirmi olan Smrgeliler, Peribacalar'na dnmek zere Franklin tepesinden aaya
inmek zereyken, Pencroff'un haykr duyuldu:
Bizden aknn bulmak kolay deil! Nedenmi o? diye sordu yola koyulmaya hazrlanan
Gedeon Spilett.
Ya adamz? Ona isim vermeyi unutmadk m?
Harbert'n buraya Mhendis'in ismini nermesi zerine, tm arkadalar bu karar alklamaya
balyorlard ki, Mhendis sakin bir ifadeyle unlar syledi:
Buray, u an Amerikan cumhuriyetinin birlii iin savaan deerli yurttamzn ismini vererek
Lincoln Adas olarak adlandralm! Mhendisin nerisi ykselen hurra sesleriyle karlk buldu.
Smrgeliler o gece uykuya ekilmeden nce, uzaktaki lkelerinden ve onu kana boan korkun
savatan sz ettiler: gneyin ksa sre iinde yenileceinden, Grant ve Lincoln sayesinde, kuzeyin
davasnn, adaletin davasnn zafere ulaacandan hi kuku duymuyorlard.

12
Lincoln Adas'nn Smrgelileri etraflarna son bir kez daha gz atarak, kraterin dar doruk
izgisinin evresini dolatlar, yarm saat sonra, yukar karken geceyi geirdikleri ilk yaylaya
inmilerdi.
Pencroff yemek saatinin geldiini dnd, ve bu vesileyle, Cyrus Smith ve Gazeteci saatlerini
ayarlamak istediler. Bilindii gibi, kumsaln, dalgalarn ulaamad bir noktasna den Gedeon
Spilett'in saati suya temas etmemiti. Gazeteci'nin byk bir zenle kurmay asla ihmal etmedii bu
gerek cep kronometresi mkemmel koullarda retilmi bir aletti.
Mhendis'in saatine gelince, kumullarn zerine srklendii srada durmutu.
Gnein yksekliine bakarak, saatin yaklak olarak sabahn dokuzu olduunu tahmin eden Cyrus
Smith, saatini kurarak cebine koydu.
Gedeon Spilett de ayn eyi yapacakt ki, Mhendis bir el iaretiyle onu durdurdu:
Hayr, aziz dostum Spilett, bekleyin. Saatinizi Richmond'dan beri ayarlamadnz deil mi?
Hayr, Cyrus.
Bu durumda, saatiniz, hemen hemen Washington meridyenine yakn olan Richmond'a gre ayarl
olmal?"
Hi phesiz.
O zaman, onu ayn ekilde muhafaza ederek, yalnzca kurmakla yetinin, akrep ve yelkovana
dokunmayn. Bu iimize yarayabilir.
Bu neye yarayacak ki? diye aklndan geirdi Denizci.
Yemei yle byk bir itahla yediler ki, av eti ve amfstklarndan geriye bir ey kalmad. Ancak
Pencroff bu durum karsnda hi de endieli grnmyordu. Yolda yiyecek ihtiyac karlanacakt.
Kendisine den payn bir hayli kstl olduunu gren Top, aalklarn altnda yeni avlar bulmaya
gayret gsterecekti. Bunun dnda, Denizci, Mhendis'e barut ve birka adet av tfei imal etmesini
nermeyi ve bunun iin fazla zorlanmayacan dnyordu.
Yayladan ayrldklar srada, Cyrus Smith, arkadalarna Peribacalar'na geri dnerken baka bir
yol izlemeyi nerdi. Kendisini evreleyen aalarla gz alc bir manzara oluturan Grant Gl'n
grmek istiyordu. Bunun zerine, gl besleyen kk ayn aralarndan doduu da kollarnn
zirvesinden ilerlediler. Sohbet ederlerken, az nce semi olduklar adlar kullanan Smrgelilerin
aralarnda anlamalar giderek kolaylayordu. Biri henz gen, digeri de biraz ocuksu olan Harbert
ve Pencroff bu durumdan olduka etkilenmi bir halde yrrlerken, Denizci unlar sylyordu:
Hey! Harbert! Her ey yoluna girdi! Artk kaybolmamz imkansz ocuum; nk Grant Gl
yolunu izlesek de, Far-West Ormanlar'nn arasndan geerek, Mercy'ye ulasak da, sonunda zorunlu
olarak Grande-Vue Yaylas'na, oradan da Union Krfezi'ne varacaz!
Silahlarna kavuana kadar, Smrgelilerin birbirlerinden fazla uzaklamamalar kararlatrlmt.
Adann sk ormanlarnn vahi hayvanlar barndrdna hi phe yoktu, ve her an iin tetikte
olmalar gerekiyordu. Pencroff, Harbert ve Nab, her yan kolaan eden Top ile birlikte nden
gidiyorlard. Gazeteci ve Mhendis arkadan geliyorlard, Gedeon Spilett karlatklar her olay
kaydetmeye hazr beklerken, Cyrus Smith fazla konumadan yryor, yoldan yalnzca bir madeni ya
da bitkiyi toplamak iin ayrlp, onlar hi dnmeden cebine yerletiriyordu.

Hay Allah, neler topluyor acaba? diye mrldanyordu Pencroff. Egilmeye deecek hibir ey
gremiyorum!
Saat ona doru, kk kafile Franklin Tepesi'nin son yamalarn iniyordu. Etrafta hl
allklardan ve seyrek aalardan baka bir ey yoktu. Orman snrna varmadan nce, yaklak bir
mil uzunluundaki ovann sarmtrak ve kireli zeminini amak gerekiyordu. Bischofun deneyimlerine
gre, soumalar yz elli milyon yl alan iri bazalt paralan yer yer olduka engebeli olan yaylay
kaplyordu. Yine de, burada zellikle kuzey yamalarna yaylm olan lav izlerine rastlanmyordu.
Mhendis ovann snrndaki aalarn arasndan akp gittigini tahmin ettigi akarsuya olaysz bir
ekilde ulaacan dnyordu ki, Harbert'n hzla kendisine doru kotuunu ve Nab ile
Denizci'nin kayalklarn arasna gizlendiklerini fark etti.
Neler oluyor, ocuum? diye sordu Gedeon Spilett.
Bir duman, diye yantlad Harbert. Yz adm nmzdeki kayalarn arasndan duman
ykseldiini grdk.
Burada insanlar m var? diye haykrd Gazeteci.
Kim olduklarn grenmeden nce, kendimizi belli etmekten kanalm, diye karlk verdi Cyrus
Smith. Bu adada yerlilerin olduundan pheleniyorum. Top nerede? nden gidiyordu.
Havlamyor mu?
Hayr.
Bu garip. Yine de onu armay deneyelim. Birka saniye iinde, iki arkadalarnn yanna
ulaan Mhendis, Gedeon Spilett ve Harbert tpk onlar gibi bazalt kalntlarnn arkasna gizlendiler.
Oradan, kvrlarak ge ykselirken sarmtrak rengiyle belirginleen bir duman fark ettiler.
Top'un hafif bir slkla geri arlmas zerine, arkadalarna kendisini beklemelerini iaret eden
Mhendis, kayalarn arasna szld.
Hareketsiz bir halde, bu kefin sonucunu kaygyla bekleyen Smrgeliler, Cyrus Smith'in
kendilerini aran sesine doru koturdular. Onun yanna ulatklarnda, nce havay kaplayan iren
bir kokuyla irkildiler.
Kolayca tannan bu koku, Mhendis'in, biraz nce kendisini hakl olarak kayglandran bu dumann
ne anlama geldiini tahmin etmesini salamt.
Bu ate, dedi, daha dorusu bu duman, yalnzca doann rn. Orada, larenjitimizi etkili bir
ekilde tedavi edecek bir kkrt kaynandan baka bir ey yok.
ok iyi! diye haykrd Pencroff. Ama ne yazk ki, hasta deilim!
Bunun zerine Smrgeliler, dumann kt noktaya doru ilerlediler. Oraya vardklarnda,
kayalarn arasnda bol miktarda akan ve sular havann oksijenini aldktan sonra keskin bir slfrik
asit kokusu yayan bir sodyum slfat kaynayla karlatlar.
Elini daldran Cyrus Smith, bu sularn pelte gibi yumuak olduunu hissetti. Azna gtrdnde
ise hafif tatl olduunu fark etti. Scaklna gelince, yaklak olarak 95 Fahrenheit (sfrn zerinde
otuz be santigrat) olduunu anlad. Harbert ona bu tahmininin neye dayandgm sordu.
ok basit, ocuum, dedi, nk elimi suya daldrdmda scaktan ya da souktan
etkilenmedim. Yani, hemen hemen 95 Fahrenheit olan insan ssyla ayn olmal.
u an iin ilerine yaramayan kkrt kaynandan uzaklaan Smrgeliler, birka yz adm tedeki
sk aalarla kapl orman snrna yneldiler.

Orada, tahmin ettikleri gibi, canl ve berrak suyu olan; demir oksidin varln belirten kzl
toprakl yksek kylar arasndan akan ayla karlatlar. Bu renk, akllarna hemen, akarsuya Creekrouge[] adn vermeleri dncesini getirdi.
Bu, da sularndan olumu derin, berrak ve geni bir aydan baka bir ey degildi: Bir yanda
kumlarn zerinden sakince akarken, diger yanda kayalarn zerinde grldyor, ya da bir buuk
millik uzunluu, otuz-krk ayak arasnda deien geniligiyle alayanlar halinde gle doru
uzanyordu. Sular tatl olduuna gre, gln suyunun da yle olduu varsaylabilirdi. Kylarnda
Peribacalar'ndan daha uygun bir barnak bulmalan olduka sevindirici bir olay olacakt.
Birka yz ayak aada, ayn kylarn glgelendiren aalara gelince, birou, adann GrandeVue Yaylas'nn birka mil tesinde, nceden kefettikleri blgesindeki gibi amgillerden degil,
Avustralya ve Tasmanya'nn lman kuaklarnda sk grlen trlerdendi. Nisan aynn banda bu
yarmkrede ekim ayna denk den, yani sonbaharn banda olunmasna ramen aalarn yapraklar
dklmemiti. Aalardan bazlar doudaki kudret macunlarn andran ekerli bir madde veren
demiraalar ve okaliptslerdi. Yeni Hollanda'da tussac' olarak adlandrlan yksek imenliklerle
kapl aklklarda Avustralya daselvisi topluluklar ykseliyordu; ancak, Pasifik takmadalarnda
bol bulunan hindistan cevizine, olduka alak enlem derecelerinde bulunan bu adada henz
rastlanmamt.
Bylesine yararl ve gzel cevizleri olan bir aacn bulunmamas ne talihsizlik! dedi Harbert.
Kulara gelince, okaliptslerin ve demiraalarnn kanatlarn amalarna engel olmayan ince
dallar arasnda kaynayorlard. Kendilerini yalnzca bir prizmann arasndan gsteren siyah, beyaz,
gri papaanlar, renk renk tyl muhabbet kular, papualorileri kulaklar sar eden bir cvldamann
ortasnda uuuyorlard.
Aniden, uyumsuz seslerden oluan garip bir konser sk aalklarn ortasnda yankland.
Smrgeliler pe pee gelen kularn arklarn, drtayakllarn lklarn ve bir yerlinin
dudaklarndan kma benzeyen aprtlar duydular. Nab ve Harbert tedbirliliin en temel
kurallarn bir kenara brakarak alla doru atldlar. Neyse ki, orada vahi bir hayvan ya da
tehlikeli bir yerli deil, sadece da sln' olarak bilinen, o alayc ve arkc kular vard ve yarm
dzine kadardlar. Ustaca indirilen birka sopa darbesinin konseri sona erdirmesiyle, akam yemei
iin mkemmel bir av eti elde edilmiti.
Harbert ayrca, bazlar bir aacn zirvesinde bulunan, bazlar da Port-Macquarie'deki trdeleri
gibi yeillere brnm harika gvercinleri gstermiti; ancak ne onlara ne de srler halinde
kaan karga ve saksaanlara ulamak mmkn deildi. Samalarla dolu bir tfek yzlercesini
avlamaya yeterdi; ancak avclarn elinde atmak iin tatan ve sopadan baka bir ey yoktu ve bu ilkel
silahlar olduka yetersizdi.
Srayarak ilerlerken, otuz ayaa yaklaan hamleler yapan drtayakl bir uan memeliler srsyle
karlatklarnda bu yetersizlikleri daha ak bir ekilde belli oldu. Aalklarn arasndan byk bir
hzla kaan bu hayvanlar yle ykseklere zplyorlard ki, insan onlar bir aatan dierine adayan
sincaplara benzetebilirdi.
Kangurular! diye haykrd Harbert. Bunlar yenilir mi? diye sordu Pencroff' Buulamas
yaplrsa, diye yantlad Gazeteci, daha lezzetli bir av eti yoktur!. .. Gedeon Spilett henz itahlar
kabartan tmcesini tamamlamamt ki, Nab ve Harbert kangurularn pelerine takldlar. Cyrus Smith
bouna bir abayla onlar geri ard. Ancak mermi gibi srayan bu evik hayvanlarn ardna den

avclarn abalar bounayd. Be dakikalk bir kounun ardndan soluklar kesilmiti, sr


aalklarn arasnda gzden kayboldu. Top da sahipleri gibi baarl olamamt.
Bay Cyrus, dedi Pencroff, Mhendis ve Gazeteci kendilerine yetitiinde, grdnz gibi
tfek yapmamz gerekiyor. Bu mmkn m?
Belki, diye yantlad Mhendis, ancak ncelikle yay ve ok yapmakla ie balayacaz, ve ksa
srede onlar Avustralya yerlileri kadar ustaca kullanacanzdan hi phem yok. Oklar ve
yaylar! dedi Pencroff, aalayc bir ifadeyle. Onlar ocuklara gre!
Dostum Pencroff, onlar kmsemeyin, diye karlk verdi Gazeteci. Yaylar ve oklar yzyllar
boyunca dnyay kana bulamaya yetti. Barut daha dnn icad, ve ne yazk ki, savalar insan tr
kadar eski!
Bu gerekten de doru, Bay Spilett, diye yantlad Denizci, hep dnmeden konuuyorum. Beni
mazur grn!
Bu srada, Harbert en sevdii bilim dal olan doa tarihine geri dnerek, kangurulardan sz etti:
Zaten, karmzda yakalanmas en g cinslerden biri vard. Bunlar gri krkl devasa
kangurulard, ama yanlmyorsam, yakalanmas daha kolay olan siyah, krmz ve kayalk kangurular
gibi on iki trleri var...
Harbert, diye karlk verdi Denizci, ciddi bir ifadeyle, benim iin varolan tek kanguru tr
kzartmalk kangurudur, ve o da ne yazk ki, bu akam soframzda yer almayacak!
stat Pencroff'un yeni snflandrmas karsnda, arkadalan kendilerini glmekten alamadlar.
Yrekli Denizci, akam yemeinde arkc slnlerle yetinmek zorunda kalacak olmalarndan
duyduu znty gizlemedi; ancak kader bir kez daha onun gnln alacak gibi grnyordu.
Gerekten de, kendi karn dnen Top, vahi bir aln ikiye katlad bir igdyle gidip
gelerek evreyi aratnyordu. Hatta bir hayvan yakalasa, avclara bir ey brakmamas bile
mmknd, Top'un o srada kendisi iin avland anlalyordu; ama Nab onu izliyor ve iyi de
yapyordu.
Saat e doru, kpegin allklarn arasnda gzden kaybolmasnn ardndan, bir hayvanla
boutuunu belli eden bouk hrlamalar duyuldu.
leri doru atlan Nab, Top'un bir drtayakly byk bir agzllkle yediini fark etti, ve Top on
saniye iinde hayvann tamamn mideye indirmiti. .Ama neyse ki, bir yuvann zerine dm olan
kpek bir tala ku vurmu, diger iki kemirgen topran altnda boulmutu.
Boylar tavan aan bu kemirgenlerin her birini bir eline alan Nab zafer kazanmasna geri
dnyordu. Sar tylerinin zeri yeilimtrak beneklerle kapl olan bu hayvanlarn kuyruklar tam
olarak gelimemiti. Birligin yurttalar bu kemirgenlere uygun den ismi vermekte tereddt
etmemilerdi. enelerinin her iki yanndaki be az diiyle agutilerden ayrlan uzun kulakl amerikan
tavanlarndan olan bu maralar,' tropikal blgelerdeki trdelerinden biraz daha byktler.
Hurra! diye haykrd Pencroff. Kzartmamz geldi! imdi, evimize geri dnebiliriz!
Bir sre iin ara verilmi olan yrye devam edildi. Creek-Rouge'un berrak sular demir
aalarnn, banksiaslarn ve elma aalarnn oluturduklar kemerin altnda akmaya devam
ediyordu. Uzun boylu zambakgiller yirmi ayaklk bir ykseklige eriiyordu. Gen doabilimcinin
tanmad aa grnml bitkiler, eteklerinin altnda mrldanan aya doru eiliyordu.
Bununla birlikte, ayn hissedilir bir ekilde genilediini fark eden Cyrus Smith, birazdan ayn
azna ulaacaklarn dnmeye balamt. Gerekten de, az yemyeil aalardan oluan sk bir

kmesinin knda aniden belirmiti.


Kaifler, Grant Gl'nn bat kysna ulamlard. Manzara grlmeye degerdi. evresi yaklak
yedi mil, yzlm ise iki yz elli akr[] olan bu su ktlesi her trden aalarla evreleniyordu.
Douya doru, baz noktalarda grlen gz alc yeil perdenin arasndan deniz ufkunun parlts
beliriyordu. Kuzeyde gl, aa blmndeki dik grnmyle tezat oluturan hafif ibkey bir egri
iziyordu. Birok deniz kuu, Amerikal ada bin adalar' su yzeyine kan bir kaya ile temsil eden
bu kk Ontario'nun kylarna yordu. Kylarda komn halinde yaayan birok yalapkn ifti
bir tan zerine tnemi, hi kmldamadan balklarn geiini bekliyor, tiz bir glk atarak suya
daldktan sonra, gagalarndaki avlaryla yzeyde beliriyorlard. Bunun dnda, vahi rdekler,
pelikanlar, sutavuklar, krmz gagallar, grkemli karatavuklar ve dilleri boyac frasn andran
filemonlar iinerek geziniyorlard.
Gln tatl, hafif koyu renkli berrak sulan, yzeyde bir merkezden yaylarak birok noktada
birbirleriyle kesien halkalaryla bolca balk barndrdklarn belli ediyorlard.
Bu gl ok gzel! dedi Gedeon Spilett. Kylarna yerlemek ok ho olacak!
Buraya yerleecegiz! diye karlk verdi Cyrus Smith.
Bylece Peribacalar'na en kestirme yoldan geri dnmek isteyen Smrgeliler, gneyde gl
kylarnn oluturduu aya dek aa indiler. nsan eli dememi bu sk aalklar ve allklar
arasnda kendilerine yol aarak, Grande-Vue Yaylas'nn kuzeyine ulaacak ekilde kyya yneldiler.
Bu ynde iki mil kat, ettikten sonra, son yeil perdelerin ardnda, tesinde usuz bucaksz bir denizin
uzand kaln imenlerle kapl yayla belirdi.
Peribacalar'na varabilmek iin, bir mil boyunca yaylay enlemesine gemek ve Mercy'nin ilk
dnemecinin oluturduu dirsee dek aa inmek yeterliydi. Ancak Mhendis'in gln sularnn
fazlasnn nasl ve nereye dkldn renmek istemesi zerine, aalarn altnda srdrlen keif
gezisine kuzeye doru bir buuk mil kadar daha devam edildi. Gerekten de, bir yerlerde, zellikle de
granit surun bir kesiminde bir savan olma ihtimali vard. Aslnda bu gl, ayn sularyla yava
yava dolmu olan geni bir havuzdan baka bir ey deildi, ve suyunun fazlasnn bir noktadan
denize dklyor olmas gerekti. Eger durum byle ise, Mhendis u an iin kimsenin yararlanmad
bu enerjiyi kullanmann mmkn olacan dnyordu. Yaylaya doru trmanarak, Grant Gl'nn
kylarn izlemeye devam ettiler; ancak bu ynde bir mil kadar ilerlemelerine ramen, Cyrus Smith
oralarda olmas gereken sava kefedememiti.
Saat drt buukta, Smrgelilerin akam yemei hazrlklarna balamak zere barnaklarna
dnmeleri gerekiyordu. Bunun zerine geri dnen kk kafile, Mercy'nin sol kys boyunca
ilerleyerek, Peribacalar'na ulat.
Orada, atein yaklmasyla, biri zenci, dieri de denizci olma zelliklerini tamalarndan dolay
alk grevlerini stlenen Nab ve Pencroff byk bir ustalkla herkesin takdirini toplayan aguti
zgaralarn hazrladlar.
Yemekten sonra, herkes uykuya ekilmek zereyken, cebinden farkl trden maden filizi rneklerini
kartan Cyrus Smith unlar sylemekle yetindi:
Dostlarm, bu demir filizi, bu pirit, bu kil, bu kire, bu da kmr. te doann ibirliimize
sunduu katk bu. Yarn sra bizde!

13
Evet, Bay Cyrus, ie nereden balayacaz? diye sordu ertesi sabah Pencroff.
En bandan, diye yantlad Cyrus Smith.
Gerekten de, Smrgeliler ie en batan balamak zorundaydlar. Ellerinde alet yapmak iin
gereken aletler bile yoktu, ve doann zamann varsa emekten tasarruf et ilkesine gre
davranabilecek bir durumda deillerdi. Yaamsal ihtiyalarn acil olarak karlamak zorunda
olduklarndan, fazla zamanlar yoktu, ve daha nceki deneyimlerden yararlanabilirlerdi, hibir ey
icat etmeleri gerekmiyordu, en azndan retim iin gerekli hammaddeleri vard. Henz demirleri ve
elikleri filiz halinde, kap kacaklar kil halinde, giysileri ise tekstil hammaddesi halindeydi.
Bu Smrgelilerin szcgn tam anlamyla yigit adamlar' olduklarn belirtmek gerekir. Mhendis
Smith kendisine elik etmek iin onlardan daha zeki, daha sadk, daha gayretli arkadalar bulamazd.
Onlar sorgulamt. Yeteneklerini iyi biliyordu.
Her ey hakknda bilgi sahibi olan stn yetenekli Gazeteci Gedeon Spilett, adann geliimine hem
bilek gc, hem de fikirleriyle katkda bulunacakt. Hibir grev karsnda gerilemeyecei, imdiye
dek zevk iin avlanan bu tutkulu avcnn artk bu ii bir grev olarak stlenecei ortadayd.
Doa bilimleri konusunda eitim alm olan yrekli ocuk Harbert, ortak almalara byk katk
salayacakt.
Fedakarln canl rnei olan Nab, becerikli, zeki, grbz ve elik gibi salamd; demir
dvmekten biraz anlayan Zenci'nin kk smrgeye byk yararlar salayaca anlalyordu.
Dnyann btn okyanuslarn dolam, Brooklyn antiyelerinde doramaclk, hkmet
binalarnn inasnda yontucu rakl yapm, tatillerini bahvanlk ve tarm iilii yaparak
deerlendirmi olan Pencroffa gelince, tm denizciler gibi her iten biraz anlyor, her greve hazr
bir halde bekliyordu.
Dorusunu sylemek gerekirse, kaderin karlarna kartaca glklerle mcadele ederek
yenmeye, onlar kadar kararl olan be kiiyi bir araya getirmek ok zordu.
Cyrus Smith en bandan demiti. Mhendis'in szn ettii bu balang, doal maddeleri
dnme uratacak bir aletin yapmyd. Isnn bu tr dnmlerde oynad rol biliniyordu. Odun
ve kmr gibi yaktlar sratle tketiliyordu. Bu durumda onlarn enerjisinden yararlanmak iin bir
frn yaplmas gerekiyordu.
Bu frn ne ie yarayacak? diye sordu Pencroff.
htiyacmz olan kap kaca retmeye, diye yantlad Cyrus Smith.
Frn ne ile yapacaz?
Tulalarla.
Ya tulalar?
Kille. Haydi dostlarm, yola koyulalm. Tamadan kaynaklanacak glklerden kanmak iin,
retimi hammaddenin bulunduu alanda yapacaz. Nab erzaklar getirecek, ve yiyeceklerin pimesi
iin gerekli olan ate hi snmeyecek.
Hayr, diye karlk verdi Gazeteci, ya av silahlarmz olmad iin, et bulamazsak? Ah!
Yalnzca bir bamz olsayd! diye haykrd Denizci.
Ne yapacaktnz? diye sordu Cyrus Smith. Hemen yay ve oklar yapacaktm, ve kilerimiz tka

basa dolacakt!
Evet, keskin bir bak. .. dedi Mhendis, kendi kendine konuuyormu gibi.
O srada, kyda gidip gelen Top'a ynelen baklar aniden canland.
Top, buraya gel! diye bard.
Kpek bu ar zerine sahibine doru kotu. Top'un ban ellerinin arasna alan Mhendis,
boynundaki kolyeyi kopararak ikiye ayrdktan sonra unlar syledi:
te size iki adet bak, Pencroff!
Denizci ona hurra ekerek karlk verdi. Top'un kolyesi su verilmi ince bir elik tabakasndan
yaplmt. Kolyeyi nce, bir akl tanda bileyerek keskinletirmek, ardndan da daha ince bir taa
srterek klasn almak yeterli olacakt. Bu tr talar kumsalda bol miktarda vard, ve iki saat sonra,
smrgenin aiet takm bir sapa kolayca geirilebilecek olan iki keskin bak azndan oluuyordu.
Bu ilk aletin yapm byk bir cokuyla karland. Gerekten de tam zamannda gerekletirilen
deerli bir retimdi.
Yola kld. Cyrus Smith'in niyeti bir nceki gn kumlu topraklarndan numune ald gln bat
kysna gitmekti. Mercy kys boyunca ilerleyerek, Grande-Vue Yaylas'nn geilmesinin ardndan
be millik bir yryten sonra, Grant Gl'ne iki yz ayak mesafedeki bir akla varld.
Yol boyunca, Harbert gney Amerika yerlilerinin dallarn yay yapmakta kullandklar bir aac
kefetti. Bu, palmiyegillerden yenebilir meyveleri olmayan crejimba' idi. Uzun ve dik dallarn
yapraklar koparld, sonra kesilerek orta ksmlar salam, u ksmlar daha ince olacak bir ekilde
yontuldu, imdi sra yayn ipini oluturmaya elverili bir bitki bulmaktayd. Hayvanlarn kirileriyle
kyaslanabilecek lde dayankl lifler salayan ebegmecigillerden hibiscuc heterophyllus' bu i
iin ok uygundu. Pencroff olduka salam yaylar elde etti. imdi bunlara uygun oklar yapmak
gerekiyordu. Boumsuz sert dallardan ok yapmak ok kolayd; ancak ularna yerletirecek demir
ayarnda bir madde bulmak biraz zordu. Kendi kendine, bu konuda stne deni yaptn syleyen
Pencroff, gerisini tesadflere brakt.
Smrgeliler bir nceki gn kefettikleri araziye ulamlard. Zemin tula ve kiremit imali iin
olduka elverili olan killi toprakla kaplyd. Fazla el emei harcamaya gerek yoktu. Tulalar kalba
dkmek ve onlar odun ateinde piirmek yeterliydi.
Genellikle dkme kalbna yerletirilerek yaplan bu ilemi, Mhendis eliyle biim vererek
yapmakla yetindi. Bu almalar iki gn srd. Suyla slatlan kil, ayaklar ve el bilekleriyle
yorularak, eit byklkte prizmalar haline getirildi. Makinesiz alan deneyimli bir ii, on iki
saatte bu tulalardan on bin adet retebilirdi; ancak Lincoln Adas'nn tulaclar, iki gn boyunca
sren almalar srasnda en fazla bin tula yapabilmilerdi; imdi onlar yan yana dizerek, atee
vermeden nce, drt gn boyunca tam olarak kurumalarn beklemek gerekiyordu.
2 Nisan gn, Cyrus Smith, adann konumunu saptamaya karar verdi.
Bir nceki gn, k krlmalarn hesaba katarak, gnein ufkun altnda gzden kaybolduu zaman
tam olarak kaydetmiti. O sabah, yine ayn titizlikle gnein, ufkun zerinde grnd an saptad.
Batyla douu arasnda on bir saat otuz alt dakika gemiti. Bu durumda, douundan alt saat on
iki dakika[] sonra gkyznde ulaaca en yksek nokta kuzeyi gsterecekti.
Belirlenen saatte, Cyrus bu noktay iaret noktas olarak yararland iki aacn arasna sabitledi;
bylece daha sonraki yn ilemleri iin sabit bir meridyen elde etti.
Tulalarn piirilmesinden nce, iki gn boyunca, akln etrafndaki dallarn kesilmesi ve

aalarn altna den odunlarn toplanmasyla, yakt ihtiyacnn karlanmasna alld.


Smrgeliler bu arada avlanmay da ihmal etmemilerdi; ne de olsa Pencroff artk ucu olduka keskin
birka dzine oka sahipti. Bu ular, bir av hayvan olarak vasat bir lezzete sahip olsa da, dikenleri
olduka deerli olan bir kirpiyi yakalayan Top sayesinde elde edilmiti. Bu dikenler papaan tyyle
donanm olan oklarn ucuna salam bir ekilde yerletirildi. Gazeteci ve Harbert'n ksa sre iinde
usta okular haline gelmeleriyle, Peribacalar'nn kileri sudomuzlar, gvercinler, agutiler, al
horozlaryla dolup tamaya balad. Bu hayvanlarn ounluu, Mercy Nehri'nin sol kysnda,
Harbert ve Pencroff'un ilk yolculuklar srasnda peine dtkleri kuun ansna 'jakamar' olarak
adlandrlan ormanlk blgede ldrlmt.
Bu etler taze taze yenilse de, sudomuzunun yapraklarla kokulandrlan jambonlar yeil odun
ateinde islenerek konserve olarak sakland. Bununla birlikte, bu g veren yiyecekler srekli olarak
kzartlyordu, ve davetliler ocan stnde kaynayan tencerenin fokurtusunu duyduklarnda ok
sevineceklerdi; ancak bunun iin nce frnn ina edilmesini, sonra da tencerelerin yaplmasn
beklemek lazmd.
Avclar tula iliinin evresindeki snrl bir alanda yaplan keif gezileri srasnda, trlerini
saptayamadklar gl peneli, iri gvdeli hayvanlarn yakn zamanda buralardan getiklerini fark
ettiler. Ormann tehlikeli, vahi hayvanlar barndrdn hesaba katan Cyrus Smith, arkadalarna
tedbirli davranmalarn tavsiye etti.
yi de yapt. Gerekten de, Gedeon Spilett ve Harbert, bir gn jaguara benzeyen bir hayvan fark
ettiler. Neyse ki, belki de ciddi yaralar alacaklar bir boumaya sebep olabilecek olan bu yrtc
hayvan onlara saldrmad. Ancak, Gedeon Spilett, Pencroff'un talep ettii tfeklerden birini eline alr
almaz, bu vahi hayvanlara kar sava aacana ve aday onlardan temizleyeceine dair sz verdi.
Bu birka gn boyunca, Peribacalar 'nn konforlu bir ekilde dzenlenmesine arlk verilmedi;
nk Mhendis daha uygun bir barnak kefetmeyi, ya da ina etmeyi dnyordu. Bunun zerine,
koridorlardaki kumlarn zerine kuru yosun ve yapraklardan oluan bir yatak sermekle yetinen yorgun
iiler, biraz ilkel dekler zerinde derin bir uykuya ekildiler.
Bu arada, Smrgeliler Lincoln Adas'na ayak bastklarndan beri geen gnlerin says da
hesapland. 5 Nisan aramba gn, kazazedelerin kyya srklenmelerinin zerinden on iki gn
gemiti.
6 Nisan gn afakla birlikte, Mhendis ve arkadalar, tulalarn piirilecei noktada bir araya
geldiler. Doal olarak bu ilem frnlarn iinde deil, ak havada yaplacakt; aslnda tula ynnn
kendi kendine pien bir frn olaca da sylenebilirdi. al demetleri dzgn bir ekilde zeminin
zerine yerletirilerek, etraflar ksa sre iinde byk bir kp haline gelen kurumu tula sralar ile
evrelendi. Bu almalarn gn boyunca srmesinin ardndan, akam zeri allar atee verildi.
O gece, her biri gzn bile krpmadan atein hafiflememesi iin nbet tuttu. Krk sekiz saat sren
bu ilemler baaryla tamamland. imdi, bu tten ktlenin soumasn beklemek gerekiyordu; bu
arada Cyrus Smith'in rehberliindeki Nab ve Pencroff i ie gemi ince dallardan yaptklar
kalburun zerinde, gln kuzeyinde bol bulunan kire talar tadlar. Isyla ayrarak olduka
bereketli snmemi kire talarna dnen bu talarn, tebeirin ya da mermerin kirelenmesi
srasnda oluanlar kadar saf olduklar sylenebilirdi. Souduu zaman hamurun hacminin
klmesine engel olan kumla kartrlan bu kireten mkemmel bir har elde edildi.
Bu almalarn ardndan, 9 Nisan gn, Mhendis'in elinde belli miktarda hazr kire ' ve birka

bin kadar tula bulunuyordu.


Bunun zerine, hi vakit kaybetmeden, gnlk ilerde kullanlacak kap kacaklarn piirilmesini
salayacak olan frnn inasna giriildi. Fazla zorlanlmadan baarya ulaan bu giriimden be gn
sonra, frn, Mhendis'in Creek-Rouge'un aznda bulduu st ak bir maden yatandan getirilen
kmrle dolduruldu; ve ilk dumanlar yirmi ayaklk bir bacadan ykselmeye balad. Akln bir
fabrikaya dnmesi zerine, Pencroff bu frndan ada sanayinin tm rnlerinin kabileceine
inanmaya balamt.
Smrgeliler ncelikle mutfak ilerinde kullanacaklar kap kaca imal ettiler. Hammadde olarak
Cyrus Smith'in biraz kire ve kuartz ekledii killi topraktan yararlanlyordu. Gerekten de, uygun
kalplara dklerek tencereler, fincanlar, tabaklar, flar ve kpler elde edilen bu hamur gerek bir
pipo toprayd.' Bu mutfak eyalar biraz ekilsiz olsalar da, yksek sda piirilmelerinin ardndan,
sanki bileimlerinde kaolin varmasna dayankl olarak peribacasnn mutfandaki yerlerini
aldlar.
Bu arada, bu ekilde hazrlanan bu killi karmn pipo topra' ismini hak edip etmediini
renmek isteyen Pencroff, kendisine ok gzel grnen birka kaba saba pipo yapt; ama ne yazk ki,
ttn yoktu! Ve unu da belirtmek gerekir ki, bu Pencroff iin byk bir eksiklikti.
Ama her ey gibi ttn de elde edeceiz! diye tekrarlyordu, sarslmaz gvenini da vurduu
anlarda.
15 Nisan'a dek sren bu almalarda, zamann bilinli bir ekilde kullanld anlalyordu.
mleki ustalar haline gelen Smrgelilerin yaptklar tek ey kap kaak retmekti. Cyrus Smith'in
karar vermesi halinde, demirci ustalarna dnmeleri de uzun srmeyecekti. Ancak, ertesi gnn
Paskalya Pazar olmas nedeniyle, o gn dinlenmeye ve ibadete ayrmaya karar verdiler. Dini btn
insanlar olan bu Amerikallar, ncil'in buyruklarna titizlikle uyuyorlard; ve iinde bulunduklar
durum, onlarn her eyin yaratcsna kar duyduu inanc daha da artrmt.
15 Nisan akam Peribacalar'na geri dnld. Kap kacaklarn geri kalann yanlarnda getiren
Smrgeliler frn bir dahaki grevine kadar sndrmlerdi. Geri dn srasnda herkesi
sevindiren bir olay yaand: Mhendis kavn yerini tutacak bir madde kefetmiti. Bilindii gibi,
zellikle nceden barutla doygunlatrldnda ya da potasyum nitrat ve klorat eriyiklerinde
kaynatldnda kolayca tutuabilme zelliine sahip olan bu sngerimsi ve yumuak madde kav
mantar denen bir mantar trnden elde ediliyordu. Ancak o ana dek, ne bu kav mantarlarna, ne de
onlarn yerini tutabilen kuzu mantarlarna rastlamamlard. O gn, Mhendis, pelin,tarhunotu, limon
gibi trlerin ait olduu miskotu cinsinden bir bitki kefetmi, birka demet kopararak onlar
Denizci'ye uzatmt.
Aln, Pencroff, dedi, ite bu hounuza gidecek.
Pencroff, yapraklar ipeksi ve uzun tylerle kapl olan bu bitkiyi dikkatle inceledi.
Hey! Bu da nesi, Bay Cyrus? diye sordu. Aman Tanrm! Bu ttn m?
Hayr, diye yantlad Cyrus Smith, bilim insanlarnn in miskotu olarak adlandrdklar bu
artemisia, bizim iin kav ilevini grecek.
Gerekten de, uygun bir ekilde kurutulan bu miskotu, Mhendis tarafndan adada bol miktarda
bulunan ve gherileden baka bir ey olmayan potasyum nitrat ile takviye edildiinde kolayca
tutuabilme zelliine sahip olmutu.
O gece merkez odada bir araya gelen Smrgeliler akam yemeini orada yediler. Nab'n

hazrlad aguti halamas ve sudomuzu jambonuna, tropikal blgelerde aa eklinde de grlen


otsu bir bitki olan caladium macrorhizum' halamas elik etti. Tatlar harika ve olduka besleyici
olan bu kkler, ngiltere'de Portland sagusu' adyla retilen maddeye benziyorlard, ve belli
llerde, Lincoln Adas Smrgelilerin hl yoksun olduklar ekmein yerini tutabilirlerdi. Yemegin
ardndan, biraz hava almak zere kumsala uzandlar. Saat akamn sekiziydi. Gece ho bir ekilde
yava yava belirmeye balyordu. Be gn nce dolunay halinde olan ay henz domamt; yine de
ay afa olarak adlandrlabilecek solgun klaryla imdiden ufku aydnlatyordu. Gney baucu
noktasnda, aralarnda Mhendis'in birka gece nce Franklin Tepesi'nin zirvesinden selamlad
Gneyha'nn da bulunduu kutup takmyldzlar parldyordu.
Bir mddet, zirvesinde ve eteinde iki byk yldz bulunan, sol yannda ortalama byklkte, sa
yannda ise daha kk bir yldz yer alan bu grkemli takmyldzn inceleyen Cyrus Smith biraz
dndkten sonra:
Harbert, diye sordu, bugn nisann 15'i mi?"
Evet, Bay Cyrus, diye yantlad Harbert.
Eer yanlmyorsam, yarn yln gerek gne zaman[] ile ortalama gne zamann[]
birbirlerine kart drt gnnden biri olacak; yani ocuum, yarn tam le saatinde gne
meridyen dzleminden geecek. Hava gzel olursa, birka derecelik bir yanlma payyla adann
boylam derecesini belirleyebilirim."
Yani bir alet, bir sekstant olmakszn m?" diye sordu Gedeon Spilett .
Evet," diye devam etti Mhendis. Hatta hava ak olduuna gre, bu gece, Gneyha'nn yani
gney kutbunun ufkun zerindeki yksekligini gzlemleyerek hangi enlem derecesinde bulunduumuzu
hesaplayabilirim. Hak vereceiniz gibi dostlarm, buraya yerlemek iin ciddi giriimlerde
bulunmadan nce, burasnn yalnzca bir ada olduunu bilmek yetmiyor, bunun yan sra Amerika
Ktas'nn, Avustralya Ktas'nn ya da Pasifik'in en nemli takmadalarnn ne kadar uzanda
olduumuzu da renmemiz gerekiyor."
Aslnda," dedi Gazeteci, eer bir yerleim merkezinin birka yz mil uzandaysak, ev yapmak
yerine bir gemi ina etmek bizim iin daha yararl olacak."
te bu nedenle," diye ekledi Cyrus Smith, bu gece Lincoln Adas'nn hangi enlem derecesinde
yer aldn renmeye alacam, yarn len ise sra hangi boylam derecesinde bulunduumuzu
hesaplamaya gelecek."
Mhendis, nesnelerin uzakln yansmalarna gre, byk bir dorulukla len bir sekstanta sahip
olsayd, her ey kolaylkla halledilebilecek, o akam kutbun yksekliinden, ertesi gn ise, gnein
meridyen dzleminden geiinden, adann koordinatlarn elde edebilecekti. Ancak alet olmad iin
bu yntemle yetinmek gerekiyordu.
Peribacalar'na geri dnen Cyrus Smith ocan nda, bir pergel oluturacak ekilde u uca
ekledii iki yass ubuu yontarak, balant noktalarn birbirlerine yaklap uzaklaabilmelerine izin
verecek salam bir akasya dikeniyle tutturdu.
Mhendis bu aleti yaptktan sonra, kumsala geri dnd; ancak kutbun ykseklii net olarak grlen
bir ufkun, yani deniz ufkunun zerinde belirlemesi gerektii ve Griffe Burnu gneydeki ufuk izgisini
gizledii iin baka bir noktaya mevzilenmesi lazmd. En iyisi dorudan gneye bakan kyya
ulamakt; ancak bunun iin u srada olduka derin olan Mercy'yi amak gerekecekti ve bu da ok zor
bir iti.

Sonunda Cyrus Smith, gzlemini deniz seviyesinden yksekliini de hesaba katarak, Grande-Vue
Yaylas'ndan yapmaya karar verdi- bu ykseklii ertesi gn basit bir geometri formlyle
hesaplayacakt.
Bunun zerine, yaylaya doru yola kan Smrgeliler, Mercy'nin sol kys boyunca ilerledikten
sonra, nehri snrlayarak kuzeybatdan gneydouya doru uzanan girintili kntl kayalk hatta
ulatlar.
Yaylann bu blm, iki yokula Griffe Burnu'na ve adann gney kysna inen sa kynn elli ayak
zerinde bulunuyordu. Baklarn, ufkun burundan Reptile Burnu'na dek yaylan yar dairesel
halkasna doru uzanmasn engelleyecek hibir ey yoktu. Gneyde, ayn alttan gelen ilk nlaryla
aydnlanan bu ufuk, belli bir netlikle seilebiliyordu.
O srada, gney kutbuna en yakn noktada bulunan, eteinde alfa yldz yer alan Gney-ha
gzlemciye ters dnm bir halde grnyordu.
Bu takmyldz gney kutbuna, kutup yldznn kuzey kutbuna olduu kadar yakn deildi. Alfa
yldz 27 derece dolaylarnda bulunuyordu, Cyrus Smith bunu biliyordu ve hesaplamalarnda bu
mesafeyi de gz nnde bulundurmas gerekiyordu. Bunun yan sra, gzlemin kolayca yaplabilmesi
iin, yldzn aa meridyen dzleminden geecei an kolluyordu.
Tahta pergelinin bir kolunu deniz ufkuna, dierini alfaya ynelten Cyrus Smith, iki kol arasndaki
aklktan, alfay ufuktan ayran uzakl saptad. Elde edilen ay sabitlemek amacyla,. aletinin iki
kolunu aralarndaki akl muhafaza edecek ekilde enlemesine olarak yerletirdii nc bir
ubua tutturdu.
Bu ilemin ardndan, geriye yaylann yksekligini hesaba katarak gzlemi deniz seviyesinde
srdrerek elde edilen ay hesaplamak kalyordu. Bu ann derecesi alfann, dolaysyla kutbun,
ufkun zerindeki yksekliinin bulunmasn salayacak, bylece adann enlem derecesi bulunacakt,
nk dnyann herhangi bir noktasnn enlem derecesi, kutbun, o noktann ufkunun zerindeki
yksekliine eitti.
Bu hesaplamalarn ertesi gne braklmasnn ardndan, saat onda, herkes derin bir uykuya ekildi.

14
16 Nisan -Paskalya Pazar- sabah, gnein douuyla, Peribacalar'ndan ayrlan Smrgeliler
amarlarn ykamaya, giysilerini temizlemeye koyuldular. Mhendis, sabunlama iin gerekli olan
sodyum ya da potas, i ya ya da svya gibi hammaddeleri elde eder etmez sabun retmeyi
planlyordu. Gardrobun yenilenmesi sorunu ise yeri ve zaman geldiinde ele alnacakt. Her
halukrda, gnlk ilerdeki ypranmalara kar dayankl olan giysiler alt ay daha idare edebilirdi.
Ama her ey adann yerleim merkezlerine olan uzaklna balyd. te o gn, hava izin verirse, bu
bilgiye ulaacaklard.
Ak bir ufkun zerinde ykselen gne, yazn son vedalarn gnderecei gzel bir gn
mjdeliyordu.
Bu durumda Grande-Vue Yaylas'nn deniz seviyesinden yksekliini lerek, nceki gnk
gzlemlere devam etmek gerekiyordu.
Dn kullandnza benzer bir alete ihtiyacnz yok mu? diye sordu Harbert Mhendis'e.
Hayr, ocuum, en az dnk kadar doru sonu verecek baka bir yntemi deneyecegiz.
Her konuda bilgi sahibi olmaktan byk zevk alan Harbert, kumsala doru inerek granit surdan
uzaklaan Mhendis'i izledi. Bu srada Pencroff, Nab ve Gazeteci eitli ilerle ugrayorlard.
Cyrus Smith yanna, santimi santimine bildii, kendi boyuyla karlatrarak ltg on ayak
yksekliginde dz bir srk almt. Harbert ise Cyrus Smith'in kendisine verdii bir ekl, yani
esnek bir lifin ucuna sabitlenmi basit bir tatan oluan dzenei tayordu.
Kumsaln snrna yirmi ayak yaklatklarnda, dikey olarak ykselen granit surdan yaklak be yz
ayak uzaklamlard; Mhendis kumun iki ayak derinine zenle oturttuu sr, ekl sayesinde ufuk
dzlemine dikey olarak sabitledi.
Bu ilemin ardndan kumun zerine uzandnda, srn ucunu ve surun zirvesini ayn dzlem
zerinde grebilecegi mesafeye dek geriledi. Sonra, bu noktay bir sopayla dikkatlice belirledi .
O zaman Harbert'a u soruyu yneltti: Geometrinin temel ilkelerini biliyor musun?
Biraz, Bay Cyrus, diye yantlad fazla bilgilik taslamak istemeyen Harbert.
Benzer genlerin zelliklerini hatrlyor musun?
Evet, diye yantlad Harbert. Benzeik kenarlar birbirleriyle orantldr.
Pekala, ocuum, iki tane benzer dik gen hazrladm: ilkinin, daha kk olannn kenarlar
srktan, sopa ile srn dibi arasndaki mesafeden, ve hipotens olarak da benim gr hattmdan
oluuyor; ikincisinin kenarlar ise, yksekliini lmemiz gereken surdan, bu surun dibiyle sopa
arasndaki mesafeden ve hipotens olarak da yine benim ilkinin devam olan gr hattmdan
oluuyor. Ah! Bay Cyrus, anladm! diye haykrd Harbert. Nasl ki, sopann, sra olan uzakl,
sopann surun dibine olan uzaklyla orantlysa, srn ykseklii de, surun yksekliiyle orantl
olacaktr.
Tam da yle, Harbert, diye yantlad Mhendis, ve srn uzunluunu bildiimize gre, ilk iki
mesafeyi ltmzde, geriye bize surun yksekliini vererek, onu dorudan lmek zahmetinden
kurtaracak olan basit bir orant ilemini yapmak kalacak.
ki yatay mesafe, kumun zerindeki uzunluu tam olarak on ayak olan srk sayesinde lld.
Sopa ile srn kuma gmld nokta arasndaki mesafe on be ayakt.

Sopa ile surun dibi arasndaki mesafe ise be yz ayakt.


Bu lmlerin yaplmasndan sonra Cyrus Smith ve Gen ocuk Peribacalar'na geri dndler.
Mhendis, nceki gezilerinden birinde getirmi olduu ve sivri bir kabuk araclyla rakamlarn
zerine kolayca yazlabildii arduvazl istten yass bir ta alarak, aadaki oranty kurdu:
15 : 500 = 10:X
500 X 10 = 5.000
5000 / 15 = 333.33
Buradan granit surun yksekliinin yz otuz ayak[] olduu sonucuna ulalyordu.
Cyrus Smith, nceki gn yapt ve iki kolunun arasndaki mesafenin alfa yldz ile ufuk arasndaki
ay hesaplayaca aleti eline ald. Bu ay yz altm eit paraya ayrd bir dairenin zerinde
lerek, 10 derece olduunu saptad. Sonra, gzlemin yapld noktann deniz seviyesinden
yksekliini de hesaba katp, alfay gney kutbundan ayran 27 derecelik ay buna ekleyerek, kutup
ile ufkun arasndaki asal uzakln 37 derece olduunu buldu. Bunun zerine, Lincoln Adas'nn 37.
gney paraleli zerinde olduuna karar veren Cyrus Smith, yine de ilemlerdeki baz hata paylarn
da dikkate alarak, 35. ve 40. paraleller arasnda bulunduunu sylemenin daha doru olacan
dnd.
Adann koordinatlarn tamamlamak iin imdi sra boylam derecesini hesaplamaktayd. Mhendis
ayn gn gle vakti, yani gnein meridyen dzleminden getigi anda bunu belirlemeyi deneyecekti.
O pazar gnnn bir gezintiyle, daha dorusu adann Requin Krfezi'yle gln kuzeyi arasnda
kalan blmnn aratrlaca bir keif gezisiyle deerlendirilmesine karar verildi; hava uygun
olursa bu gezi Mandibule-Sud'n kuzey yamacna dek srdrlecekti. Bu durumda, le yemeini kum
tepelerinde yiyecek ve ancak akam geri dnebileceklerdi.
Sabah sekiz buukta, kk kafile kanaln snrn izliyordu. ok sayda ku kar taraftaki Salut
Adac'nn zerinde alm satarak geziniyorlard. Bunlar, eek anrmasn andran, kulaklan
trmalayan lklaryla ayrt edilen mano trnden dalg kularyd. lk bakta, kularn yenilebilir
cinsten olmadklarn dnen Pencroff, byk bir mutlulukla siyahmtrak olsa da, etlerinin olduka
lezzetli olduunu rendi.
Ayrca, kumlarn zerinde, adac snak olarak semie benzeyen iri amfibilerin, foklarn
oynat grlebiliyordu. Bir hayli yal olan etlerinin tiksindirici olduu dnlrse, onlar besin
kayna olarak dikkate almak mmkn deildi; bu srada, bu hayvanlar dikkatle inceleyen Cyrus
Smith, aklndan geenleri belli etmeden, arkadalarna yakn bir zamanda adac ziyaret edeceklerini
bildirdi.
Smrgelilerin izledikleri ky, yumuakalar, bilimi merakllarn sevindirecek terebratulalar ve
keliler gibi kabuklu trleriyle kaplyd. Ancak asl nemli olan, denizin ekilmesiyle,
Peribacalar'nn drt mil tesindeki kayalklarn arasnda aa kan bir istiridye yatann Nab
tarafndan kefedilmesiydi.
Nab, bugn boa geirmi saylmayacak diye haykrd Pencroff, akta uzanan istiridye ynn
inceleyerek.
Gerekten, bu sevindirici bir keif, dedi Gazeteci, iddia edildii gibi her istiridye ylda elli,
altm bin yumurta veriyorsa tkenmek bilmeyen bir kaynaa sahip olacaz demektir. Ancak,
sanrm istiridye ok besleyici bir yiyecek deil, dedi Harbert.
Hayr, diye karlk verdi Cyrus Smith. stiridye yalnzca az miktarda azot ieriyor, sadece

onunla beslenen bir insann, bu kabukludan gnde yz elli, yz altm adet tketmesi gerekiyor.
yi o zaman! diye yantlad Pencroff. Biz de, onar onar yutarz.le yemei iin, birka tanesini
toplamaya ne dersiniz?
Ve herkes tarafndan benimseneceine inand nerisine bir yant beklemeden, Nab ile birlikte bu
yumuakalardan bol miktarda topladlar. Onlar Nab'n hatmi liflerinden hazrlad bir tr fileye
yerletirdikten sonra, kumullar ile deniz arasnda uzanan ky boyunca ilerlediler.
Zaman zaman saatine bakan Cyrus Smith, le zeri gnei gzlemlemek iin hazrlk yapyordu.
Adann, Union Krfezi'ni evreleyen ve Mandibule-Sud Burnu olarak adlandrlan bu blgesi
olduka kurakt. Kumlardan ve lav kalntlarna karm kabuklulardan baka bir ey grnmyordu.
Bu ssz kyy ziyaret eden mart, albatros ve vahi rdek gibi kular, hakl olarak Pencroff'un
itahn kabartyorlard. Onlar oklaryla vurmay denese de, hibir yere konmayan bu hayvanlar
uarken avlamak zordu.
Bu olay, Denizci'nin Mhendis'e u szleri tekrarlamasna neden oldu:
Gryor musunuz, Bay Cyrus, tfeimiz olmadka, bu etlerden mahrum kalacaz! Kukusuz
yle, Pencroff, diye yantlad Gazeteci, ancak bu size bal! Toplar iin demir, bataryalar iin
elik, barut iin gherile, kmr ve kkrt, patlayclar iin cva ve azot asidi, ve mermiler iin
kurun tedarik ederseniz, Cyrus Smith bize birinci snf tfekler yapacak.
Oh! diye yantlad Mhendis, saydnz bu maddeleri adada bulmamz mmkn, ama ateli
silahlar, paralar byk bir titizlikle hazrlanmas gereken hassas aletlerdir. Ne yapacamz daha
sonra greceiz.
Neden, diye haykrd Pencroff, sepetin bizimle birlikte srkledii silahlarmz, aletlerimizi,
hatta aklarm neden atmamz gerekti ki?
Ama biz onlar atmasaydk, balon bizi denizin dibine atacakt! diye karlk verdi Harbert.
Doru sylyorsunuz, ocuum! diye yantlad Denizci.
Sonra, aklndan geen baka bir dnceyi dile getirerek:
Dnyorum da, diye ekledi, Jonathan Forester ve arkadalar, ertesi sabah meydann bo,
balonun ise umu olduunu fark ettiklerinde, ne byk bir aknlk yaamlardr!
Aklmdan geen en son ey, onlarn ne kadar arm olduklar! dedi Gazeteci.
Yine de ka fikri benimdi!'' dedi Pencroff, mutlu bir ifadeyle.
Gzel bir fikirdi, Pencroff, dedi Gedeon Spilett glerek, ve bizi u an bulunduumuz noktaya
getirdi!
Gneylilerin tutsa olmaktansa, burada olmay tercih ederim! diye haykrd Denizci, zellikle
Bay Cyrus bize elik etme ltfn gsterdiinden beri!
Bende yle dnyorum! diye karlk verdi Gazeteci. Zaten neyimiz eksik ki? Hibir ey!
Her eyimiz olmasa da, diye yantlad geni omuzlar sarslarak kahkaha atmaktan kendini
alamayan Pencroff. Ama, bir gn buradan ayrlmann bir yolunu bulacaz! Lincoln Adas,
insanlarn yaad bir takmada ya da ktaya belli bir uzaklktaysa, belki de dndnzden ok
daha nce, dostlarm, dedi Mhendis. Bir saat iinde bunu reneceiz. Elimde Pasifik'in haritas
yok; ama gney blm hafzama kaznm bulunuyor. Dn elde ettiim enlem derecesi Lincoln
Adas'nn, batda Yeni Zelanda ile douda ili kylar arasnda yer aldn gsteriyor. Ancak bu iki
kara paras arasnda en az alt bin millik bir mesafe var. imdi sra, adann bu engin deniz zerinde
hangi noktay igal ettigini bilmekte, birazdan belirleyecegimiz boylam derecesinin bunu yaklak

olarak renmemizi salayacan umuyorum.


Enlem derecesi bakmndan en yaknmzda Pornotu Takmadalar yok mu? dedi Harbert.
Evet, diye yantlad Mhendis, ancak aramzda bin iki yz millik bir mesafe var. Ya orada?"
diye sordu, sohbeti byk bir ilgiyle izleyen Nab, eliyle gneyi iaret ederek.
Orada, hibir ey yok, diye karlk verdi Pencroff.
Gerekten de yle, diye ekledi Mhendis. Sylesenize Cyrus, dedi Gazeteci, Lincoln Adas
Yeni Zelanda ya da ili topraklarnn yalnzca iki yz- yz mil aklarndaysa ne yapacaz?
O zaman ev yapmak yerine bir gemi ina etmeyi deneyecegiz; ve stat Pencroff gemiyi ynetecek.
..
Elbette, Bay Cyrus, diye haykrd Denizci, denize alacak salamlkta bir tekne ina ettiiniz
anda, kaptanlk grevimi yerine getirmeye hazrm!
Gerekirse ina edeceiz! diye karlk verdi Cyrus Smith.
Hibir eyden ylmayan bu adamlar bylece sohbet ederlerken, gzlem saati de yaklayordu.
Cyrus Smith hibir aletten yararlanmadan, gnein adann meridyen dzleminden getigini nasl
saptayacakt? te Harbert bunu tahmin edemiyordu.
O srada gzlemciler, Peribacalan'nn alt mil uzanda, Mhendis'in gizemli kurtuluundan sonra
bulunduu kumullarn yaknlarndaydlar. Saat on bir buukta, le yemei hazrlklar iin bu noktada
mola verildi. Yaknlarda akan aydan tatl su getirmeye giden Harbert, Nab ile birlikte bir testi suyla
geri dnd.
Bu srada, astronomik gzlemi iin gerekli hazrlklar yapan Cyrus Smith, kendine kumsaln
zerinde, denizin ekilirken dzletirdii bir alan seti. Tanelerinin tamam birbirleriyle ayn
seviyede bulunan bu ince kum tabakas bir aynay andryordu. Zaten zeminin dz olmas, ya da alt
ayak yksekliindeki bu ubuun dik olarak yerletirilmesi o kadar da nemli deildi. Hatta tersine,
Mhendis ubuu gneye, yani gnein ters istikametine doru edi; nk unutmamal ki, ada zaten
gney yarmkrede bulunuyordu ve Lincoln Adas Smrgelileri, gnein gnlk yayn gney ufku
zerinden deil, kuzey ufku zerinden izdiini gryorlard.
Harbert, Mhendis'in gnein en yksek noktasna ulat, yani adann meridyen dzleminden
getii an nasl belirleyeceini anlad. Bu ilem, ubuun kumun zerine den glgesinden
yararlanarak yaplacak, ve aletler olmasa da gerek deere olduka yakn bir sonu elde edilecekti.
Aslnda, bu glgenin boyunun en fazla ksald an tam le saati olacak, ve iyice ksaldktan
sonra, yeniden uzamaya balayaca an saptamak iin glgenin ucunu izlemek yeterli olacakt. Cyrus
Smith ubuu, gnein ters istikametine doru eerek glgeyi daha da uzatyordu; bylelikle
deiiklikler daha kolay saptanabilecekti. Gerekten de, bir kadrann inesi ne kadar bykse, ucunun
yer deitirmesini izlemek de o denli kolay olurdu. ubuun glgesi bir kadrann inesinden baka
bir ey deildi.
Zamann geldiini dnen Cyrus Smith, diz kerek, kuma saplad kk tahta dikmeler
araclyla, ubuun giderek klen glgesini iaretlemeye balad. zerine doru eilen
arkadalar ilemi byk bir ilgiyle izliyorlard.
Gazeteci, glgenin en fazla ksald an saptamak iin elindeki kronometresiyle hazr bekliyordu.
Ayrca, Cyrus Smith, bu deneyi gerek gne zaman ile ortalama zamann akaca 16 Nisan
gnnde gerekletirdii iin, Gedeon Spilett kronometresine bast anda, Washington saatinin ka
olduunu da bildirecek, bylece hesaplamalar daha da kolaylaacakt.

Bu srada gne yavaa ykseliyor, ubuun glgesi giderek ksalyordu; ve Cyrus Smith yeniden
uzamaya baladn hissettii anda:
Saat ka? dedi.
Bei bir geiyor, diye hemen yantlad Gedeon Spilett.
Artk yaplacak tek ey ilemi rakamlara dkmekti. Bundan daha kolay bir ey olamazd.
Grld gibi, Washington meridyeni ile Lincoln Adas'nnki arasnda yaklak be saatlik bir fark
vard, yani Lincoln Adas'nda le zeriyken, Washington'da saatler akamn beini gsteriyordu.
Gne, dnya etrafndaki hareketi srasnda drt dakikada bir derece, saatte de on be derece
katettiine gre, be saatte ald yolu hesaplamak iin on bele bei arpmak yeterliydi.
Bu durumda, Washington, Amerikallarn da ngilizler gibi balang noktas olarak kabul ettikleri
Greenwich Meridyenine gre 77. bat boylamnda bulunuyordu; yetmi yediye yetmi be
eklenmesiyle, adann 152. bat boylam derecesinde olduu sylenebilirdi.
Arkadalarna bu sonucu aklayan Cyrus Smith, yanlma paylarn da hesaba katarak, Lincoln
Adas'nn koordinatlarnn 35 ile 37. gney paralelleri ve 150 ile 155. bat meridyenleri arasnda
olduunu bildirdi.
Grld gibi gzlem srasndaki olas yanlma payn her iki koordinat iin de be derece olarak
ifade ediyordu; bu da adann konumunda yz millik bir hataya denk dyordu.
Ancak bu yanlma pay alnacak karar etkileyecek kadar nemli deildi. Lincoln Adas, tm kara
paralarndan, aradaki mesafeyi basit ve dayanksz bir kaykla alamayacaklar lde uzakt.
Gerekten de, bulunduu konum itibaryla, Taiti ve Pornotu Takmadalar'ndan bin iki yz, Yeni
Zelanda'dan bin sekiz yz ve Amerika kysndan drt bin be yz mil uzaktayd.
Hafzasna kaznm olan haritaya bavuran Cyrus Smith, Pasifik'in, Lincoln Adas'nn yer ald bu
blmnde herhangi bir adann bulunmad sonucuna varyordu.

15
17 Nisan sabah, Denizci'nin Gedeon Spilett'e ynelttii ilk soru u oldu:
Evet, baym, bugn hangi grevi stleneceiz?
Cyrus Smith hangisini uygun grrse onu, diye yantlad Gazeteci.
u ana dek tulaclk ve anak mlekilik yapan Mhendis'in arkadalar, imdi de madencilik
grevini stleneceklerdi.
Bir nceki gn, yemekten sonra yaplan keif gezisi, Peribacalar'na yedi mil uzaklkta bulunan
Mandibule Burnu'na dek srdrlmt. Orada uzun kumullar dizisinin sona ermesiyle, zemin
volkanik bir arazi grnm sunuyordu. Volkann pskrtt minerallerden oluan iki burnun
arasnda yer alan bu dar boaz, Grande-Vue Yaylas'nda olduu gibi yksek surlarla deil, garip
biimli ve girintili kntl bir ky hattyla evreleniyordu. Smrgeliler bu noktaya ulatklarnda
geri dnerek, hava kararrken Peribacalar'na vardlar; ancak adadan ayrlp ayrlmama konusu
zerinde gr birliine varmadan uykuya ekilmediler.
Aday Pornotu Takmadalar'ndan ayran bin iki yz mil; yabana atlacak bir mesafe deildi. K
mevsimi yaklarken, bir kayn bu yolu katetmesi kolay deildi. Pencroff bunu kesin bir ekilde
aklamt. Zaten gerekli aletleri olsa bile, basit bir kayk ina etmek olduka g bir iti; kald ki
Smrgelilerin aletleri yoktu, bunun iin ie ncellikle eki, balta, keser, testere, burgu, rende gibi
aletleri reterek balamalar gerekiyordu, bu iler de belli bir zaman alacakt. Bunun zerine k
mevsiminin Lincoln Adas'nda geirilmesine ve Peribacalar'ndan daha konforlu bir barnak
aranmasna karar verildi.
Her eyden nce, Mhendis'in adann kuzeybatsnda gzlemledii birka maden yatandan
yaralanarak, demir cevherini demire ya da elie dntrmek gerekiyordu.
Genel olarak madenler toprakta saf halde deil, oksijen ya da kkrtle tepkimeye uram olarak
bulunuyorlard. Mhendis'in yannda getirdii manyetit ve pirit, ya da dier adyla slfrl demir
rnekleri de ayn ekilde saf deildi. Bu durumda demir oksidi karbonla indirgeyerek, yani
oksijenden ayrarak, saf hale getirmek gerekiyordu. Demir cevherini yksek sda karbonla tepkimeye
sokmaya dayanan bu indirgeme ilemi ya demir cevherini tek bir ilemle demire dntrme avantaj
olan katalon yntemi' ya da yksek slarda frnlama ilemiyle nce dkme demir, ardndan demir
haline dntrlmesiyle yaplyordu.
Oysa Mhendis'e gereken dkme demir deil, demirdi; bu yzden en hzl indirgeme ynteminden
yararlanmas gerekiyordu. Zaten yannda getirdii cevher de olduka saf ve deerliydi. Siyah bir toz
brakan, dzgn sekizyzller halinde billurlarken doal mknats etkisi gsteren bu oksitli cevher,
Avrupa'da ve zellikle bol miktarda bulunduu sve ve Norve'te birinci kalite demir elde
edilmesini salyordu. Bu maden damarndan biraz uzakta, Smrgelilerin nceden kefettikleri
kmr yataklar vard. "retimde kullanlacak kmr yataklarnn yaknda olmas, cevherin
ilenmesini ok kolaylatracakt. Birleik Krallk'taki iletmelerin muhteem zenginlii,
takmrnn retiminde kullanlaca madenle ayn topraklarda bulunmasndan kaynaklanyordu.
Pekala Bay Cyrus, dedi Pencroff, demir cevherini ileyecekmiyiz?
Evet, dostum, diye yantlad Mhendis, ve, bunun iin nce adaca avlanmaya gideceiz,
sanrm bu herkesin houna gidecek. Fok av m? diye haykrd Denizci, Gedeon Spilett'e doru
dnerek. Demir retmek iin fok mu gerekiyor?

Cyrus sylediine gre, yle olmal! diye karlk verdi Gazeteci.


Mhendis'in Peribacalar'ndan ayrlmasyla, bu aklamayla yetinmek zorunda kalan Pencroff, av
hazrlklarna balad.
Ksa bir sre sonra, Cyrus Smith, Harbert, Gedeon Spilett, Nab ve Denizci kumsaln zerinde,
kanaln, sularn ekilmesiyle yaya olarak geilmesine izin verdii bir noktada bir araya geldiler.
Denizin alalmasnn doruk noktasna ulamasndan yararlanan avclar, kanal en fazla dizlerinin
zerine kadar slanarak atlar.
Arkadalar balonun kendilerini frlatt adaca ikinci kez karlarken, Mhendis oraya ilk kez
ayak basyordu.
Kyya ktklarnda, kendilerini rkek baklarla izleyen yzlerce penguenle karlatlar.
Ellerindeki sopalarla onlar kolayca ldrebilecek durumda olmalarna karn, Smrgeliler
bylesine gereksiz bir katliama girimeyi uygun grmediler; birka yz ayak ileride kumlarn zerine
uzanm olan foklar rktmemek gerekiyordu. Kabuksu grnml tylerle kapl yzge biiminde
yasslaarak kknden kesilmie benzeyen kanatlar ile olduka masum grnen birka manoya da
hi ilimediler.
Smrgeliler su kular iin yuva ilevi gren su birikintileriyle kalbura dnm bir zeminin
zerinde, tedbirli bir ekilde kuzey burnuna doru ilerlediler. Adann u blmne doru, su
seviyesinde yzen iri karaltlar, adeta hareket halindeki kr kayalar andryorlard.
Bunlar, yakalamay hedefledikleri amfibilerdi. Onlarn karaya kmalarn beklemek gerekiyordu;
nk dar kalalar, sk ve ksa tyleri, i biimli yaplaryla, olduka iyi yzen bu foklar denizde
avlamak ok gt; oysa ksa ve perdeli ayaklar nedeniyle karada hzl ilerleyemiyorlard.
Bu amfibilerin alkanlklarn iyi bilen Pencroff, gnein klaryla derin bir uykuya dalmakta
gecikmeyecekleri kumlarn zerine yaylmalarn beklemeyi nerdi. O zaman, yollarn kesecek
ekilde etraflarn evirerek sopalarn balarna indireceklerdi.
Bunun zerine kydaki kayalarn ardna gizlenen avclar sessizce beklemeye baladlar.
Bir saat kadar sonra, be-alt fok karaya karak kumlarn zerine uzandlar. Pencroff ve Harbert,
hayvanlarn ka yollarn kapatmak amacyla yerlerinden ayrlarak, adacn burnuna yneldiler. Bu
arada, kayalarn arasnda srnerek ilerleyen Cyrus Smith Gedeon Spilett, ve Nab birazdan
yaanacak olan dvn yaplaca alana doru gidiyorlard.
Aniden uzun boyuyla ortaya kan Pencroff, bir lk att. Mhendis ve iki arkada hzla denizle
foklarn arasna atldlar. Hayvanlardan ikisi aldklar sert darbelerle kumlarn zerine ylsalar da,
dierleri denize dalarak alacak frsat bulmulard.
stediiniz foklar hazr, Bay Cyrus! dedi Mhendis'e doru yryen Denizci.
Gzel, diye karlk verdi Cyrus Smith. Onlardan demir krkleri yapacaz!
Demir krkleri mi? diye haykrd Penc-roff. Ne ansl foklarm!
Gerekten de, Mhendis'in bu amfibilerin derilerinden yapmay hesaplad bu krkler, demir
cevherinin ilenmesi iin gerekliydi. Uzunluklar alt aya gemeyen bu orta boylu hayvanlarn
kafalarnn ekli kpei andryordu.
Bu iki fokun ar bedenlerini tamaya gerek olmadn dnen Nab ve Pencroff onlarn derisini
hemen orada yzmeye karar verirlerken, Cyrus Smith ve Gazeteci adacn kefini tamamladlar.
Denizci ve Zenci bu iin stesinden byk bir ustalkla geldiler, ve saat sonra Cyrus Smith'in
elinde tabaklamadan kullanmay dnd iki fok derisi vard.

Denizin alalmasn beklemek zorunda kalan Smrgeliler, kanal aarak Peribacalar'na geri
dndler.
Bu derileri ak tutmak iin aa erevelere germek ve havay fazla karmadan depolayacaklar
bir ekilde liflerle dikmek hi de kolay bir i deildi. almay defalarca tekrarlamak gerekiyordu.
Cyrus Smith'in elinde Top'un kolyesinden elde ettii iki elik bak azndan baka bir ey yoktu; yine
de, kendisi o kadar becerikli, arkadalar ise o kadar gayretliydiler ki, gn sonra kk koloninin
alet edevat takmna, cevherin syla ileme tabi tutulmas srasnda cevherin ortasna hava flemeye
yarayacak bir krk dahil olmutu. Bu alet ilenmesinde byk bir nem tayordu.
20 Nisan gn, sabah saatlerinden itibaren, Gazeteci'nin notlarna maden devri' olarak kaydettii
bir dnem balad. Bilindii gibi, Mhendis, maden kmr ve demir yataklarn birlikte iletmek
istiyordu. Gzlemlerine gre, bu yataklar Franklin Da'nn kuzeydou kollarnn eteklerinde, yani alt
millik bir mesafede bulunuyorlard. Bu durumda her gn Peribacalan'na gidip gelinmesi gereksiz
bulunarak, kk koloninin ilemleri gece gndz izleyebilmesi iin dallardan yaplacak bir kulbede
kamp yapmas uygun grld.
Bu karar zerine, sabah yola kld. Nab ve Pencroff, bir kzan zerinde kr ve gerekli
erzaklar tayorlard; zaten yol stnde avlanarak yiyecekleri takviye edeceklerdi.
zledikleri yol, gneydoudan kuzeybatya doru yanlamasna olarak atklar Jakamar Orman'nn
en sk aal blmnden geiyordu. Grande-Vue Yaylas ile Franklin Tepesi'ni dorudan
birbirlerine balayan bir yol amak gerekiyordu. Daha nceden bildikleri trlere ait aalar
harikayd. Harbert, aralarnda, boylarna ramen, soan, sarmsak, kukonmaz gibi zambakgiller
familyasna ait olmalarndan dolay, Pencroff'un 'kendini beenmi prasalar' olarak adlandrd
yalanc kardekan aalarnn da bulunduu yeni trleri gsterdi. Bu yalanc kardekan aalarnn
piirildiklerinde tadna doyum olmayan ve fermantasyon ilemine tabi tutulduklarnda ho bir likre
dnen odunsu kklerinden bol miktarda topland.
Ormann iinden geen bu yol bir hayli uzundu. Gn boyunca sren yry srasnda faunay ve
floray gzlemleme frsat bulmulard.zellikle fauna ile ilgilenen Top, otlarn ve allarn arasnda
koturarak, her trden av hayvann saklandklar yerden karyordu. Harbert ve Gedeon Spilett
oklaryla, iki kanguru ile, dikenlerle kapl bedeni ve top gibi yuvadanarak ilerleme zelliiyle
kirpiye,kazc crnaklar, bir ku gagasyla sonlanan uzun ince soma ve bcekleri yakalamaya
yarayan sert kllarla kapl uzayabilen dili ile karncayiyenlere benzeyen bir hayvan avladlar.
Acaba tencerede pitiinde neye benzeyecek? diye sordu Pencroff, doal bir ifadeyle.
Leziz bir sr bifteine, diye karlk verdi Harbert.
Gzel, zaten ondan daha fazlasn isteyemezdik, dedi Denizci.
Bu keif gezisi srasnda, kk gruba saldrmaya niyetli grnmeyen birka vahi yabandomuzuna
rastland ve tehlikeli yrtclara karlalmayaca dnlyordu ki, Gedeon Spilett, kendisinden
birka adm tedeki sk aalarn ilk dallar arasnda, bir ayya benzettii hayvan sakince
resmetmeye balad. Neyse ki, korkun plantigratlar[] familyasna ait olmayan bu hayvan daha ok
tembel hayvan' olarak tannan bir koala'dan baka bir ey deildi. Donuk renkli kllarla kapl
bedenine, aalara trmanarak yapraklarda beslenmesine imkan salayan gl penelerine ve iri bir
kpee benzeyen boyuna baklarak kimlii saptanan hayvan kendi haline brakld.
Gedeon Spilett'in not defterindeki ay' ibaresini silip, yerine koalay koymasnn ardndan yola
devam edildi.

Akam bete, Cyrus Smith mola iaretini verdi. O srada, ormann dnda, Franklin Tepesi'ni
douya doru payandalayan heybetli da kollarnn doduu noktada bulunuyorlard. Birka yz adm
tede Creek-Rouge akyordu; bu durumda tatl su ihtiyacnn karlanmasnda glk ekilmeyecei
sylenebilirdi.
Hemen konaklama hazrlklarna baland. Bir saat gemeden, ormann snrndaki aalarn
arasnda, i ie gemi dal ve sarmaklarn balkla svanmasyla hazrlanan bir kulbe sayesinde
tatmin edici bir barnaa sahip olmulard. Jeolojik aratrmalarn ertesi gne braklmasna karar
verilmesinin ardndan, akam yemeinin hazrlklarna geilerek, kulbenin nnde yaklan atete ie
geirilen av eti kzartld; saat sekizde, Smrgelilerden biri vahi bir hayvann kamp yerinin
yaknlarndan gemesi ihtimaline kar atei canl tutmak iin nbet beklerken, dierleri derin bir
uykuya ekildiler.
21 Nisan sabah, Cyrus Smith, beraberindeki Harbert ile, demir cevheri numunesini bulmu olduu
o eski topraklan aratrmaya gitti. Dan kuzeydou kollarndan birinin eteinde, ayn doduu
noktada, neredeyse zemin hizasnda bulunan maden yatana rastlad. Eriyebilen kabuunun iindeki
bu demir bakmndan zengin maden cevheri, Mhendis'in uygulamay dnd katalan indirgeme
ynteminin daha da basit ekli olan Korsika' modeline olduka uygun grnyordu.
Katalan yntemi, arka arkaya katmanlar halinde yerletirilen demir ve kmrn dnme
urayarak indirgendikleri frnlarn ve potalarn yaplmasn gerektiriyordu. Ancak, bu ilemlerle
zaman kaybetmek istemeyen Cyrus Smith, yalnzca krnn havasn merkezine fleyecegi demir
cevheriyle kmrden yaplm kbik bir ktle oluturmay dnyordu. Hi phe yok ki, bu yntem
Tubal-Cain[] ve dnyann ilk madencileri tarafndan da kullanlmt. Ademin torunlarnn baaryla
uygulad, maden cevher ve yakt bakmndan zengin blgelerde hl olumlu sonular alnan bu
yntemin baar ans, Lincoln Adas Smrgelilerin iinde bulunduklar koullarda ok yksekti.
Yzeye olduka yakn katmanlarda bulunan demir cevheri ve takmrnn toplanmasnn
ardndan, yzeyini kaplayan atk maddelerden arndrlan cevher kk paralara blnd. Sonra, st
ste ylan cevher ve kmr tabakalar tpk odunu kmrletirmek isteyen kmrcnn yapt gibi,
art arda sralanan katmanlar halinde yerletirildi. Bylece kmr, krn fleyecei havann
etkisiyle, ilk nce karbonik aside, sonra da demir okside dnecek, yani onu oksijenden kurtaracak
olan karbon oksidine dnecekti.
Mhendis'in ilemlere balama karar vermesiyle, ucuna daha nceden tula frnnda retilmi bir
boru taklan fok derisi krk, cevher ynn yanna yerletirildi. Bir ereve, kar arlk ve
liflerden ibaret bir mekanizmayla hareket eden bu alet, cevher ve takmrnden oluan ktlenin
iine sy ykselterek, saf demir oluumu iin gerekli kimyasal dnme katkda bulunacak olan
havay gnderdi.
Olduka zor olan bu ilemlerin baaryla sonulanmas iin Smrgelilerin sabrl ve ustaca
davranmalar lazmd; nihayet bir sre sonra, bir demir paras elde edildi, snger halindeki bu
demirin sv hale gelmi olan d kabuundan arndrlmas iin dvme ilemine tabi tutulmas
gerekiyordu. Bu hazrlksz demircilerin ekileri olmad ortadayd, ne de olsa dnyann ilk
madencisiyle ayn koullar paylayorlard ve onun yapmak zorunda olduu eyi yaptlar.
Ucuna tahta bir sopa taklan ilk demir paras, granit bir rsn zerine yerletirilen ikinci parann
dvlmesini salad; ve sonunda biraz kaba olsa da kullanlabilir halde bulunan bir metal elde edildi.
Nihayet, onca aba ve yorgunluun ardndan 25 Nisan gn, birok demir ubuk dvlerek,

Pencroff ve Nab'n deerli mcevherlerle bir tuttuklar maalara, kskalara, kazmalara, kerpetenlere
dntrld.
Ancak bu madenin byk yararlar salamas iin saf demir halinde deil, elik halinde bulunmas
gerekiyordu. Demir, kmr karm olan elik, kah eritme yntemiyle karbonun fazlasnn
atlmasyla, kah demire karbon eklenmesiyle elde ediyordu. lkinde eriyiin kmrnn
azaltlmasyla doal ya da artlm elik, ikincisinde ise demirin karbonla tepkimeye sokulmasyla
semanl elik oluuyordu.
Elinde saf demir bulunan Cyrus Smith, bu ikinci yntemi tercih edecekti. Madeni, scaa dayankl
topraktan yapt bir potann iinde kmr tozuyla starak istedii sonuca ulat.
Sonra, scak ve soukta esneyebilme zelliine sahip bu elii ekile ustaca dvd. Nab ve
Pencroff metali kor haline dek kzdrdktan sonra, aniden souk suya daldrarak, mkemmel bir
ekilde su verilmi demir baltalar yaptlar.
Bunun yan sra, biraz kaba saba da olsa, rende yapraklar, kk baltalar, testerelere, doramac
makaslarna dntrlecek elik eritler, kazmalar, krekler, ekiler ve iviler retildi.
Nihayet 5 Mays gn, ilk maden devrinin sona ermesiyle, ksa sre sonra yeni almalarla daha
da ustalaacak olan demirciler Peribacalar'na geri dndler.

16
Kuzey yarmkrede 6 Kasm'a denk den 6 Mays gnne gelinmiti. Birka gnden beri hava
bulutluydu ve k mevsimi iin hazrlklara balanmas gerekiyordu. Yine de, sda byk dler
yaanmamt, ve termometre hl sfrn zerinde on ile on iki santigrat arasnda deiiyordu. 35. ve
40. gney paralelleri arasnda yer alan Lincoln Adas'nn, kuzey yarmkredeki Sicilya ya da
Yunanistan ile ayn iklim koullar altnda bulunduu dikkate alnrsa, bu snn hi de artc
olmad sylenebilirdi. Ancak kn kendisini hissettirdii dnemlerde, Sicilya ve Yunanistan'da kar
yana ve buzlanmaya neden olan iddetli souklarn Lincoln Adas'nda da etkisini gstereceini
gz nnde bulundurarak, s deiikliklerine kar nlem almak yerinde olacakt.
Souk hl tehdit edici boyutlara ulamadysa da yamur mevsimi yaknd ve Pasifik'in ortasnda,
ak denizin iddetli rzgarlarna ak olan bu yaltlm adada, kt havalarn sk grlecei
ortadayd.
Bu durumda, Peribacalar'ndan daha rahat bir barnak bulma sorunu ciddi bir ekilde ele alnarak
bir zme kavuturulmay bekliyordu.
Pencroff kendi kefettii bu barna tercih etse de, baka bir yere yerlemenin gerekliliini
anlamt. Anmsanaca gibi, bir sre nce Peribacalar'n deniz sular basmt, yeniden ayn
skntlarla karlamamak iin yeni bir barnak aramak zorunluydu.
Zaten, dedi, o gn, bu konuyu arkadalaryla gren Cyrus Smith, almamz gereken baz
nlemler var.
Neden? Adada kimse yaamyor ki dedi Gazeteci.
Hl tamamn incelemediysek de, bunun doru olduu sylenebilir, diye karlk verdi
Mhendis, ancak adada kimse yaamyorsa da, vahi hayvanlarn varl beni rktyor. Bu nedenle,
olas bir saldrya hazrlkl olmamz ve her gece atei canl tutmak iin nbet beklememiz gerekiyor.
Dahas dostlarm, her ihtimali gz nnde bulundurmamz lazm.
Pasifik'in Malezyal korsanlar tarafndan sk sk ziyaret edilen bir blmnde bulunuyoruz...
Ne, dedi Harbert, tm kara paralarndan bu kadar uzaktayken mi?
Evet, ocuum, diye yantlad Mhendis. Olduka gzkara olan bu korsanlar, her ktl
yapabilecek kadar tehlikelidirler, tedbirlerimizi bu dorultuda almalyz.
O halde, diye karlk verdi Pencroff, iki ve drtayakl vahilere kar kendimizi salama
alacaz. Ancak, Bay Cyrus, bu nlemleri almadan nce, adann tamamn kefetmemiz gerekmez mi?
En dorusu bu, diye ekledi Gedeon Spilett. Burada bouna bir abayla aradmz maaralardan
birini dier kyda bulamayacamz kim syleyebilir ki?
Doru, diye yantlad Mhendis, ancak dostlarm, bir akarsuyun yaknlarna yerlememiz
gerektiini ve Franklin Tepesi'nden bat istikametini gzlemlediimizde ne bir aya ne de bir rmaa
rastlamadmz unutuyorsunuz. Burada tam tersine Mercy ile Grant Gl arasnda bulunuyoruz, bu
gz ard edilemeyecek bir avantaj. Ayrca, batya doru ynelen bu ky, dieri gibi bu yanmkrede
kuzeybatdan esen alize rzgarlarna ak deil.
yleyse, Bay Cyrus, diye karlk verdi Denizci, gln kysna bir ev yapalm. Artk hem
tulamz hem de aletlerimiz var. Tulaclk, anak mlekilik, demircilikten sonra, duvarc ustaln
da baaracaz!

Evet, dostum, ancak bir karara varmadan nce, aratrma yapmamz gerekecek. Doann zenerek
hazrlad bir barnak bizi onca aba harcamaktan kurtarabilir; ayrca hem adadan hem de dardan
gelebilecek dmanlara kar korunakl olacandan, daha gvenli olabilir.
Aslnda, Cyrus, kydaki granit ktlenin tamamn aratrdk ama tek bir delik, hatta tek bir atlak
bile bulamadk!
Bir tane bile yok! diye tekrarlad Pencroff Ah! Bu duvarn iine, hi kimsenin ulaamayaca
ykseklikte bir barnak kazabilseydik, her ey yolunda gidecekti! Buradan grebiliyorum, denize
bakan cephede be-alt odal... Ayrca odalar aydnlatacak pencereler! dedi Harbert glerek
Ve kmak iin bir merdiven! diye ekledi Nab.
Glyorsunuz, diye haykrd Denizci, neden? Gerekletirilmesi mmkn olmayan eyler mi
neriyorum? Kazmalarmz yok mu? Bay Cyrus kayalar havaya uuracak barutu retmeyecek mi?
Gerektiinde barut yapabileceiniz doru deil mi Bay Cyrus?
Cyrus Smith, projelerini biraz abartarak dile getiren cokulu Pencroffu dinlemiti. Patlayclarda
da olsa, bu granit ktleyi dntrebilmek ok byk bir aba gerektiriyordu; doann karlarna
byle bir glk karmas olduka can skcyd. Ancak, Mhendis Denizci'ye azndan, kuzeyde
sonland keye dek suru dikkatle gzlemlemek gerektii cevabn vermekle yetindi.
Bunun zerine yola klarak, iki millik bir alan byk bir titizlikle gzden geirildi. Ancak, bir
blok olarak dik bir ekilde ykselen granit duvarn yzeyinde tek bir oyuk dahi bulunamad.
Zirvesinde uuan kayalk gvercinlerinin yuvalar, aslnda, granitin tepesine ve kenarna gelii gzel
alm deliklerdi.
Bu can skc bir durumdu, bu ktlenin iinde kazma ya da barut ile bir oyuk aabilmeyi akllardan
bile geirmemek gerekiyordu. Pencroff, kynn bu blmnde geici olarak yerleilebilecek tek
barna yani Peribacalar'n kefetmiti, ve imdi onu da terk etmek zorundaydlar.
Keif gezisinin tamamland srada, Smrgeliler surun kumsala doru alalan yamalarla
nihayetlenen kuzey kesinde bulunuyorlard. Buradan, batdaki u noktasna kadar, yalnzca krk be
derecelik bir eimle uzanan bu bayr, otlar ve allara i ie gemi ta, toprak ve kum ynlarndan
oluuyordu. Sada solda, granitin, bir yalyar andrrcasna sivri kntlarla ykseldii grlyordu.
Aa kmeleri, youn bir im tabakasyla kapl yamalarnda sra sra diziliyorlard. Ancak, bitki
rts daha teye gitmiyor, bayrn eteinden balayan uzun bir kum ovas kyya dek uzanyordu.
Cyrus Smith, hakl olarak, gln fazla Uyunun alayanlar halinde denize dkld noktann bu
tarafta olmas gerektiini dnd. Creek-Rauge'un besledii su fazlas buralarda bir yerlerde
kayboluyor olmalyd. Oysa, ayn azndan Grande-Vue Yaylas'na dek inceledikleri kylarda,
Mhendis bu noktaya rastlayamamt.
Bunun zerine Mhendis, arkadalarna, gzlemledikleri bu bayra trmanp, Peribacalar'na gln
kuzey ve bat kylarn yksekten inceleyerek dnmeyi nerdi.
nerinin kabul edilmesiyle, Harbert ve Nab birka dakika iinde yukardaki yaylaya karlarken,
Cyrus Smith, Gedeon Spilett ve Pencroff onlar daha ar admlarla izliyorlard.
iki yz ayak tedeki ho grnml su birikintisi gne nlarnn etkisiyle parldyordu. Bu
blgede manzara gz alcyd. Sarnn tonlaryla bezenmi aalar, gzleri kamatran bir ihtiamla
kmeleniyorlard. Baz aalarn yllarn etkisiyle yere ylm iri gvdeleri, siyahmtrak
kabuklaryla, topra kaplayan yeil halyla tezat oluturuyordu. Gerek hareketli prizmalar andran
grltc papaan srleri bir daldan dierine uuuyorlard. Ik bu benzersiz dallarn arasndan

ayrarak szlyor sanrdnz.


Smrgeliler gln kuzey kysna dorudan ulamak yerine, ayn sol kysndaki azna varacak
ekilde yaylann evresini dolamay tercih ettiler. Bu, en fazla bir buuk millik bir dnemeti.
Aalarn arasndaki geni aralklarn rahat bir gei imkan vermesinden dolay gezi kolayca
ilerliyordu. Bu noktadan itibaren verimli topraklarn sona erdii, ve bitki rtsnn ay ile Mercy
arasnda kalan blgedekilere oranla daha clz olduu fark ediliyordu.
Cyrus Smith ve yol arkadalar kendileri iin yeni olan bu topraklar zerinde belli bir ihtiyatla
yryorlard. Silahlar oklardan, yaylardan, bir sopaya geirilmi sivri bir demirden ibaretti. Hibir
vahi hayvanla karlalmad, byk bir ihtimalle bu hayvanlar gneydeki sk ormanlarda
yayorlard; ancak, Top'un on drt-on be ayak uzunluundaki iri bir ylann karsnda dikildiini
fark etmeleri, Smrgeliler iin hi de ho bir srpriz olmad. Nab'm bir sopa darbesiyle haklad bu
srngeni inceleyen Cyrus Smith, Gney Yeni-Galler yerlilerinin beslendii elmasylanlar
familyasma ait olan bu ylann zehirli olmadn bildirdi. Ancak, burada, ayaa dikilebilen, uzun
kuyruklu sar engerekler ya da kulaklklar sayesinde avlarnn zerine byk bir hzla atlan kanatl
ylanlar gibi srklar lmcl olabilen trlerin olmas mmknd. Ilk aknln adatan Top,
srngenlere kendisi iin endie duyulacak bir hrsla saldryor, sahibi sk sk onu geri aryordu.
Ksa sre sonra, Creek-Rouge'un gle alan azna ulald. Kaifler, daha nce, Franklin
Tepesi'nden inerlerken kefettikleri kar kydaki noktay tandlar. Cyrus Smith ayn debisinin
olduka yksek olduunu saptad; bu durumda gln fazla suyunu boaltmas iin herhangi bir
mevkide bir savak bulunmas gerekiyordu. Bu sava aryorlard; nk mekanik gcnden
yararlanabilecekleri bir elale oluturuyordu.
stedikleri gibi ama birbirlerinden fazla ayrlmadan yryen Smrgeliler gln ok sarp olan
kysn dolanmaya baladar. Sularn balk bakmndan bereketli olduunu fark eden Pencroff, onlar
avlayabilmek iin olta ve a gibi aralar yapmay planlyordu.
nce kuzeydoudaki sivri burnu amak gerekiyordu. Gln u noktasnn yaylann snryla ayn
seviyede sonland gz nnde bulundurulursa, fazla suyun orada dkld varsaylabilirdi. Ancak
tahminleri doru kmad; bunun zerine, Smrgeliler, hafif bir eimden sonra yeniden paralel
olarak aaya inen kyy kefetmeye devam ettiler.
Kynn bu blm seyrek aalarla kaplyd, yine de sada solda beliren birka aa kmesi,
manzarann gz alc grntsne ekleniyordu. Grant Gl tm enginliiyle beliriyordu, ve yzeyinde
herhangi bir krkla neden olabilecek hibir esinti yoktu. allklara saldran Top, Gedeon Spilett
ve Harbert'n oklaryla selamlad ku srlerini havalandryordu. Gen ocuk tarafndan ustalkla
vurulan bu kulardan biri bataklk otlarnn zerine dt. O noktaya doru koturan Top, aznda,
ksa gagas, gelikin aln, kenan fistolanm gibi genilemi parmaklar, beyaz eritlerle evrelenmi
kanatlaryla arduaz rengi gzel bir balk kuu ile geri dnd. ri bir keklik boyundaki bu angut kuu
uzunbacakllar ile perdeayakllar arasnda bir gei tr oluturan iriparmakhlar grubundand. Bu
zavall hayvann eti pek makbul deildi. Ancak, angut kuunun, sahiplerinden daha az seici olan
Top'un akam yemei iin ayrlmasna karar verildi.
Gln dou kys boyunca ilerleyen Smrgeliler, ok gemeden, daha nce kefetmi olduklar
blgeye ulaacaklard. Suyun fazlasnn dkld bir alayana dair en ufak bir ipucuna
rastlayamayan Mhendis, Gazeteci ve Denizci'yle sohbet ederken aknln gizleyemiyordu.
O srada, o ana dek olduka sakin grnen Top, hareketlenme belirtileri gstermeye balad. Bu

zeki hayvan ky boyunca gidip geliyor, aniden durup, patisini kaldrarak grnmeyen bir avn yerini
belirlemek istermiesine sulara bakyor, ardndan bir sre fkeyle havladktan sonra, birdenbire
susuyordu.
Top'un bu hareketlilii, ilk bata ne Cyrus Smith'in ne de arkadalarnn dikkatini ekmemiti;
ancak ksa sre iinde, havlamalarn sklamasyla, Mhendis kpeiyle ilgilenmek zorunda kalarak:
Neyin var, Top? diye sordu.
Kpek endiesini belli edercesine, sahibine doru birok kez sradktan sonra, yeniden kyya
yneldi. Sonra, aniden, gle atlad.
Buraya gel, Top! diye bard, kpeinin bu pheli sularda tehlikeye atlmasn istemeyen Cyrus
Smith.
Aada neler oluyor? diye sordu Pencroff, gln yzeyini inceleyerek.
Top bir amfibinin peinde olmal, diye karlk verdi Harbert.
Hi kukusuz, bir timsah olmal, dedi Gazeteci.
Sanmam, diye yantlad Cyrus Smith, timsahlara yalnzca daha alak enlem derecelerinde
rastlanyor.
Sahibinin szn dinleyen Top, kyya geri gelmiti; ancak yerinde duramyor, yksek otlarn
arasnda, szlerek suya dalan grnmeyen bir varl izlermiesine zplayp duruyordu. Oysa
olduka durgun grnen sularn yzeyinde tek bir krklk dahi yoktu. Smrgeliler birok kez
durarak gl zenle inceleseler de, dikkate deer bir deiiklikle karlamadlar. Esrarengiz bir
durumla kar karya olduklar ortadayd.
Mhendis'in kafas olduka karmt.
Keif gezimizi ulaabileceimiz son noktaya dek srdrelim, dedi.
Yarm saat sonra, gln gneydou kesine ulatklarnda, yine ayn Grande-Vue Yaylas'nda
bulunuyorlard. Bu noktada, gln kylarnn kefi tamamlanm olsa da, Mhendis suyun fazlasnn
nereden dkldn bulamamt.
Yine de, bu savan var olduuna inanyorum, diye tekrarlyordu, ve madem ki darda deil,
kydaki granit ktlenin iine oyulmu olmal!
Bunu renmek sizin iin neden bu kadar nemli, sevgili dostum Cyrus? diye sordu Gedeon
Spilett.
nk, diye karlk verdi Mhendis, sular granit ktlenin arasndan akyorsa, orada kolayca
oturulabilir bir hale getirilebilecek bir maara bulmamz mmkn olabilir.
Peki sularn bir yer alt kanal oluturarak, gln dibinden akmalar imkan dahilinde deil mi?
diye sordu Harbert.
Aslnda, bu mmkn, diye yantlad Mhendis, bu durumda, doa bize bir barnak
hazrlamadna gre, evimizi kendimiz ina etmek zorunda kalacaz.
Smrgeliler saatin akam bee gelmesiyle, Peribacalar'na geri dnmek iin hazrlanmaya
balyorlard ki, fkeyle havlayarak, yeniden hareketlilik belirtileri gsteren Top sahibine kendisine
engel olma frsat vermeden, ikinci kez gle atlad.
Hepsi kyya doru kotu. Kpek imdiden yirmi ayak uzaklamt, ve Cyrus Smith onu fkeyle
geri aryordu ki, bulunduklar noktadan pek de derin olmad anlalan suyun yzeyinde kocaman
bir kafa belirdi.

Harbert, ipeksi uzun byklar ve iri gzlerle kapl bu konik kafann hangi amfibi trne ait olduunu
hemen anlamt.
Bir denizkz! diye haykrd.
Ancak bu bir denizkz deil, balinagillerden bir denizineiydi; nk yznn st blmnde
burun deliklerinin bulunduu fark ediliyordu.
Bu devasa hayvan, bouna bir abayla kyya dnmek isteyen kpein zerine atlmt. Sahibi onu
kurtarmak iin hibir ey yapamyordu; ve daha Gedeon Spilett ve Harbert'n akllarna oklarna
sarlma dncesi gelmeden, denizineinin kavrad Top suyun iinde gzden kayboluyordu.
Kpein yardmna komak isteyen Nab, elindeki demir mzrakla, bu korkun hayvana saldrmaya
karar vermiti.
Hayr, Nab, dedi Mhendis, yrekli hizmetkarn zapt etmeye alarak.
O srada, sularn altnda aklanamayacak bir bouma sryordu; bu koullar altnda, Top'un uzun
sre dayanamayaca ortadayd; yzeydeki sularn kpklenmesinden, aada yalnzca kpein
lmyle sonulanabilecek, korkun bir mcadelenin yaand anlalyordu! Ancak aniden, Top'un
kpk halkalarnn ortasnda belirdii grld. Bilinmeyen bir g tarafndan havaya frlatlarak, gl
yzeyinin on ayak zerine ykseldikten sonra, yeniden alkantlar iindeki sulara dt ve ksa sre
sonra mucizevi bir ekilde, yara almam bir halde kyya dnd.
Cyrus Smith ve arkadalar, olan bitenlerden hibir ey anlamadan ona bakyorlard. Bir kez daha
aklamalar imkan dahilinde olmayan bir olayla kar karyaydlar! Sularn altndaki mcadele sona
ermemi gibi grnyordu. Kpei braktktan sonra, gl bir hayvann saldrsna urayan
denizinei kukusuz bu kez kendini kurtarmak iin dvyordu.
Ancak bu durum fazla uzun srmedi. Sular kanla kzard, kpkrmz bir rtnn ortasnda beliren
denizinei, ksa sre sonra, gln gney kesindeki kk kumsala vurdu.
Smrgeliler o noktaya ulatklarnda, on be ayak boyunda, bir buuk-iki ton arlndaki bu
hayvan lmt. Boynunda keskin bir bak darbesinin aabilecei geni bir yara vard.
Bylesine iddetli bir darbeyle bu korkun denizineinin hakkndan gelen bu amfibi hangisiydi?
Kimse bu soruyu yantlayabilecek durumda deildi; ve bu olaydan fazlasyla etkilenmi gibi grnen
Cyrus Smith ve arkadalar Peribacalar'na geri dndler.

17
7 Mays sabah, Harbert ve Pencroff odun stounu takviye etmek iin nehre doru ilerlerken, Nab'
le yemei hazrlklaryla ba baa brakan Cyrus Smith ve Gedeon Spilett Grande-Vue Yaylas'na
ktlar.
Mhendis ve Gazeteci, ksa sre iinde, amfibinin nceki gn karaya vurduu gln gney
ucundaki kk kumsala vardlar. Ku srleri imdiden bu et ynnn zerine doru alalmaya
balamlard; Cyrus Smith'in denizineinin yandan koloninin ihtiyalarn karlamak iin
yararlanmak istemesinden dolay, kular talarla kovalamak gerekiyordu. Hayvann, Malezya'nn
baz blgelerinde prenslerin sofralarn ssleyen etine gelince, tadna doyum olmayaca
sylenebilirdi. Ancak, bu Nab'n iiydi.
O srada, Cyrus Smith'in aklndan baka eyler geiyordu. Zihninden silinmeyen nceki gnk olay,
srekli olarak akln megul ediyordu. Bu denizalt dvnn zerindeki gizem perdesini aralamak,
ve denizineini ldrc bir ekilde yaralayan bu mastodontun[], ya da deniz canavarnn hangisi
olduunu renmek istiyordu.
Gln kenarnda durup, gnein ilk nlaryla parldayan sakin sular gzlemlediinde, hibir
ipucuna rastlayamyordu.
Denizineinin cesedinin vurduu bu kk kumsalda sular fazla derin deildi; ancak dibinin, bu
noktadan itibaren yava yava alalmaya balayan gln, orta blmlerinde hi de hafife alnmayacak
kadar derin olduu sylenebilirdi. Gl, Creek-Rouge'un sularyla dolmu geni bir havuza
benzetilebilirdi.
Pekala Cyrus, dedi Gazeteci, gln yzeyinde phe uyandracak bir ey grlmyor.
Evet, sevgili dostum Spilett, diye karlk verdi Mhendis, ve dn yaanan olay nasl
aklayacamz bilemiyorum!
tiraf etmem gerekir ki, amfibinin alm olduu yara olduka garipti, dedi Gedeon
Spilett. Daha da garip olan Top'un yle iddetli bir ekilde su yzne frlatlmasyd. insann
bunu yapann daha sonra denizineini ldren hanerle silahlanm gl bir kol olduuna inanas
geliyor!
Evet, diye yantlad dnceli bir ifadeye brnen Mhendis. Bu ite anlayamadm bir eyler
var. Ama dostum Spilett, sylesenize, benim nasl olup da kurtulduumu, dalgalarn ortasnda
srklenerek kumsala nasl vurduumu aklamak da ayn ekilde imkansz deil miydi? Bir gn bu
sis perdesini aralayacamzdan hi phem yok. Gzlemlerimizi yapalm, arkadalarmzn yannda
bu garip olaylarn zerinde fazla durmayalm. Dncelerimizi kendimize saklayp, almalarnza
devam edelim.
Bilindii gibi, gln suyunun fazlasnn nereden dkld henz bulunamamt; ancak herhangi
bir noktadan tatna dair hibir ipucu olmadna gre, bir yerlerde bir savan olduu kesindi.
Oysa Mhendis, bu blgede, kendini belirgin bir ekilde hissettiren bir akntnn varl karsnda
aknlk iinde kalmt. Suya birka odun paras frlattnda, gneye doru srklendiklerini
grd. Ky boyunca bu aknty izleyerek ilerledikten sonra, gln gney ucuna ulat.
Orada sular bir tr anafor oluturarak, aniden zemindeki bir atlan arasndan kayboluyorlard.
Kulan gl seviyesine yaklatran Cyrus Smith, bir yeralt alayannn grltsn net bir

ekilde duydu.
te suyun fazlas buradan akyor, dedi ayaa kalkarken, hi kuku yok ki, sular granit ktlenin
iine oyulmu bir kanal ile yararlanmasn bileceimiz birka oyuun arasndan denize ulayor!
Biliyordum!
Mhendis uzun bir dal keserek yapraklarn kopardktan sonra, onu iki kynn a oluturduu
noktada suya daldrd ve yzeyin yalnzca bir ayak altnda geni bir deliin var olduunu kefetti. Bu
delik imdiye dek bouna bir abayla aradklar savan azyd ve aknt o derece iddetliydi ki,
Mhendis'in elinden kopup giden dal sularn ortasnda gzden kayboldu.
Artk her ey ak bir ekilde ortada, dedi Cyrus Smith. Bu, savan az ve bu az ortaya
karacam.
Nasl? diye sordu Gedeon Spilett.
Gln su seviyesini ayak aa indirerek.
Ama seviye nasl deitirilecek?
Suya bundan daha geni bir k noktas salayarak.
Bu nerede olacak, Cyrus?
Gl kysnn sahile en yakn blmnde. Ama, bu ky granitten yaplm! diye karlk verdi
Gazeteci.
Evet, diye yantlad Cyrus Smith, bu graniti havaya uuracam, ve oradan kan sular, bu aza
ulaacak biimde alalacak. .. Ve kumsala dklrken bir alayan oluturacaklar, diye ekledi
Gazeteci.
imize ok yarayacak bir alayan! diye karlk verdi Cyrus. Gelin, gelin!
Kendisine bu giriiminde baarl olacandan hi phe duymayacak lde gvenen arkadan o
yne doru gtrd. Yine de, barut ve gerekli aletler olmakszn, bu granit kyy amak, kayalar
paralamak nasl mmkn olacakt? Mhendis'in girimeyi dnd bu i glerini amyor
muydu?
Mhendis ve Gazeteci Peribacalar'na geri dndklerinde, Harbert ve Pencroffu tahta sallarn
boaltrken buldular.
Oduncularn ii bitmek zere, Bay Cyrus, dedi Denizci glerek, duvarc ustalarnza ihtiyacnz
varsa...
Duvarc ustalarna deil, ama kimyaclara ihtiyacm var diye karlk verdi Mhendis.
Evet, diye ekledi Gazeteci, aday havaya uuracaz...
Aday havaya uurmak! diye haykrd Pencroff.
En azndan bir blmn! diye yantlad Gedeon Spilett.
imdi beni dinleyin, dostlarm dedi Mhendis.
Ve onlara incelemelerinin sonularn anlatt. Bykln tahmin edemese de, Gran-de-Vue
Yaylas'na desteklik eden granit ktlenin iinde bir oyuun bulunduuna inanyor ve oraya kadar
szmann mmkn olduunu iddia ediyordu. Bunu yapmak iin, ncelikle sularn boald az aa
kartmak, dolaysyla onlara daha geni bir k imkan salayarak seviyelerini alaltmak
gerekiyordu. Bu durumda, kynn bir baka noktasnda byk bir su yolu aacak olan patlayc bir
madde retmek zorunluluu vard. Cyrus Smith'in doann kendisine sunduu minerallerden
yararlanarak uygulamaya koymak istedii proje buydu.

Herkesin ve zellikle Pencroff'un bu tasary ne byk bir cokuyla karladn sylemek


gereksiz. Byk olanaklardan yararlanmak, granit ktleyi ortasndan yarmak, bir alayan yaratmak,
tm bunlar Denizci'nin ok houna gidiyordu! Mhendis'in kimyaclara ihtiyac olduuna gre,
kimyaclkta da en az duvarc ustal ya da izmecilikte olduu kadar baarl olacakt. Kendisinden
ne istenirse onu yapacakt; hatta Nab'a, gerekirse dans ve duru hocal' bile yapabileceini
sylemiti.
Nab ve Pencroff, denizineinin yan kartna ve etini konservelerne ilemini tamamladktan
sonra, Mhendis'e duyduklar sonsuz gvenden dolay fazla aklama istemeye gerek duymadan yola
koyuldular.
Cyrus Smith, Gedeon Spilett ve Harbert, onlardan birka saniye sonra, nehir boyunca kza
ekerek, en yakn alarda olumu topraklarda sk rastlanan istli piritlerin bol miktarda bulunduu
maden kmr yatana yneldiler.
Btn gnn Peribacalar'na pirit tanmasyla gemesinin ardndan, akam ellerinde tonlarca
hammadde vard.
8 Mays gn, Mhendis almalarna balad. Sz konusu ilem, karbon, silis, almin ve bol
miktarda demir slfrden oluan bu istli piritlerin demir slfrn, mmkn olduunca abuk bir
ekilde slfata dntrmek ve bu maddeden de slfrik asit elde etmekti.
Ulalmak istenen hedef buydu. En sk kullanlan aktif maddelerden biri olan slfrik asidin
tketim miktar bir lkenin endstriyel gelimiliiyle orantlyd. Mhendis ileride, mum retimi ve
derilerin tabaklanmas gibi ilemlerde Smrgelilere byk yaralar salayacak olan bu asidi, u an
iin baka bir amala kullanmay dnyordu.
Cyrus Smith bu i iin, Peribacalar'nn arkasnda olduka dz bir zemine sahip olan bir arazi
seti. Bu zeminin zerine nce ince dallar ve kesilmi odunlar koydu; sonra zerlerine, destek olmak
iin birbirlerine yaslad istli pirit paralar yerletirdi ve nihayet hepsini, nceden ceviz
byklnde hazrlanm ince bir pirit tabakasyla kaplad.
Bu ilemin ardndan dallar atee verildi, snn istlere iletilmesiyle kmr ve kkrt ieren bu
madde alev ald. Daha sonra, ufalanm yeni pirit katmanlar devasa bir blok oluturacak ekilde st
ste ylarak, kmr retimi iin odun kmelerinin karbonlatrlmas srasnda yapld gibi,
birka hava delii brakld.
Sonra, sra dnmn tamamlanmasn beklemeye geldi; demir slfrn demir slfat ve alminin
alminyum slfat haline gelmesi iin on, on iki gn yeterliydi; elde edilecek olan her iki madde de
znrlk zelliine sahipken, silis, yanm kmr ve kller bu nitelikten yoksundu.
Bu kimyasal olay gerekleirken, Cyrus Smith baka ilerle urayordu. Hepsi aba gstermekten
de te, kendilerini bu i iin adamt.
Nab ve Pencroff denizineinin yan kararak, topraktan yaplm geni kplere doldurmulard.
Bu yan bileenlerinden biri olan gliserini sabunlatrma yntemiyle aa karmak gerekiyordu. Bu
sonuca ulamak iin, onu sodyum ya da kirele ileme tabi tutmak yeterliydi. Bu maddelerden birinin
ya ile tepkimeye girmesiyle, sabun ve Mhendis'in elde etmek istedii gliserin aa kacakt.
Bilindii gibi, elinde yeterince kire vard; ancak yan kirele ileme sokulmas sonucunda,
erimedii iin pek de ie yaramayan kireli sabun oluuyordu; oysa sodyumla tepkimeye girdiinde,
tam tersine temizlik malzemesi olarak kullanlabilecek eriyen sabun elde ediliyordu. Bu durumda,
pratik bir adam olan Cyrus Smith, sodyum aramay tercih edecekti. Bu zor muydu? Hayr, nk

kyda en otu, buz iei ve denizyosunlarn oluturan fukusgiller gibi birok deniz bitkisi vard.
Bol miktarda toplanan bu bitkiler kurutulduktan sonra, alan ukurlarda yakld. Birka gn boyunca,
snn klleri yakp kavuracak bir seviyeye ykselmesiyle devam eden bu ilemin sonunda, uzun
zamandr doal sodyum' olarak bilinen kl rengi, youn bir ktle olutu.
Bunun zerine, Mhendis'in, ya sodyumla tepkimeye sokmasyla, bir yandan eriyebilen sabun,
dier yandan da ntr bir kimyasal madde olan gliserin elde edildi.
Ancak hepsi bu deildi. Cyrus Smith'e gelecekteki ilemlerde kullanlmak zere, daha ok nitrat
tuzu ya da gherile olarak tannan potasyum azotat gerekiyordu.
Cyrus Smith, bu maddeyi, bitki kllerinden kolayca elde edebilecei potasyum karbonat, azotik
asitle ileme tabi tutarak aa karabilecekti. Ancak elinde azotik asit yoktu; ite burada iinden
asla klamayacak ksr bir dngye giriliyordu. Neyse ki, bu kez doa, ona bu maddeyi eilip
toplamak dnda bir zahmet ekmeden sunacakt. Harbert, adann kuzeyinde, Franklin Tepesi'nin
eteinde bir yatak kefetmiti, ve yapmalar gereken sadece tuzu artmakt.
Sekiz gn sren bu almalar, slfrn demir slfata dnmesi tamamlanmadan nce sona
ermiti. Smrgeliler, takip eden gnleri, kilden sya dayankl kap kacak yaparak ve demir slfatn
damtlmas ilemi iin zel olarak hazrlanacak bir frn ina ederek geirdiler. 18 Mays gn,
kimyasal dnm ilemleri de dahil olmak zere, tm hazrlklar tamamlanmt. Mhendis'in
ustalkla rehberlik ettii Gedeon Spilett, Harbert, Nab ve Pencroff, dnyann en becerikli iileri
haline gelmilerdi. Zaten bir kiinin stat olarak nitelendirilmesi iin, szn dinletebilmesi ve
yaplacak ii en mkemmel biimde retebilmesi zorunluydu.
Pirit ynlarnn tamamnn ateten geirilmesiyle elde edilen demir slfat, alminyum slfat ve
silis maddeleri ile kmr ve kl tortular suyla dolu bir kaba dolduruldu. Bu karmn kartrlarak
dinlenmeye braklmasnn ardndan, kabnn deitirilmesiyle, eriyik halde demir slfat ve
alminyum slfat ieren berrak bir sv elde edildi; dier maddeler eriyebilme zelliine sahip
olmadklarndan kat halde kaldlar. Nihayet bu svnn bir blmnn buharlamasyla, demir slfat
kristalleri keldi; buharlamayan svnn alminyum slfat ieren ksm ise orada brakld.
Bylece, Cyrus Smith'in elinde slfrik aside dntrecei bol miktarda demir slfat kristali
bulunuyordu.
Endstriyel kullanmda olduka pahalya mal olan slfrik asidin elde edilmesi iin byk
fabrikalar, zel aygtlar, platin aletler, ilerinde dnm ileminin gerekletii asitten etkilenmeyen
kurun blmeler gerekiyordu. Elinde byle bir donanm bulunmasa da, Mhendis, zellikle
Bohemya'da slfrik asidin olduka basit yntemlerle elde edildiini ve daha konsantre olmas gibi
bir avantaja sahip olduunu biliyordu. Nordhausen slfrik asidi olarak bilinen asit ite bu koullarda
yetiliyordu.
Slfrik asit elde etmek iin, Cyrus Smith'in yapaca tek bir ey vard: demir slfat kristallerini,
slfrik asidin buhar haline geecei bir ekilde kapal bir kapta yksek sda tutmak, sonra bu
buharlar younlatrmak.
Kristallerin ilerine yerletirildii sya dayankl kaplar ve ssyla slfrik asidi damtacak olan
frn ite bu ilemlerde kullanlacakt. almalarn balamasnn zerinden on iki gn gemesinin
ardndan, 20 Mays gn ilemler baaryla tamamlanmt; artk Mhendis'in elinde, daha ileride
eitli amalarla kullanaca. bu maddeden bol miktarda vard.
Peki bu maddeye sahip olmay neden bu kadar istiyordu? Yalnzca azotik asit retmek iin; ve

slfrik asidin gherile ile tepkimeye girmesinin ardndan damtma yoluyla bu asidi elde etmek ok
kolayd.
Peki bu asitten nasl yararlanacakt? Bu konuyla ilgili tek bir sz bile etmedii iin, arkadalar da
henz azotik asidi nasl kullanacan bilmiyorlard.
Mhendis hedefine yaklayordu; ve son bir ilem, onu, elde etmek uruna bunca aba harcad
maddeye kavuturacakt.
Azotik asidi, nceden benmari yntemiyle buharlatrlarak younlatrlm olan gliserinle
tepkimeye soktuunda, soutucu karm kullanmasna gerek kalmadan, kaplar dolusu yal ve
sarmtrak bir sv elde etti. Cyrus Smith, patlama riski ieren bu son ilemi Peribacalar'ndan uzakta,
tek bana yapmt ve bir ieye koyduu bu svy arkadalarna gsterdiinde, yalnzca unlar
sylemekle yetindi:
te nitrogliserin!
Bu gerekten de, patlama gc sradan barutunkinin on katna yaklaan ve imdiye kadar onca
kazaya neden olan o korkun maddeydi! Bununla birlikte, onu dinamite dntrme, yani kil ya da
eker gibi yeterince gzenekli bir kat maddeyle kartrma olanana kavuulduu gnden beri, daha
gvenli bir ekilde kullanlmaya balanmt. Ancak, Smrgelilerin Lincoln Adas'nda bulunduklar
dnemde, dinamit henz bilinmiyordu.
Yani kayalarmz havaya uuracak olan sv bu mu? dedi Pencroff kukulu bir ifadeyle.
Evet, dostum, diye yantlad Mhendis, bu granit ne kadar salam ve patlamaya kar ne kadar
direnliyse, nitrogliserinin etkisi o kadar gl olacak.
Bunu ne zaman deneyeceiz, Bay Cyrus?
Yarn, patlaycy yerletireceimiz bir lam delii kazar kazmaz, diye karlk verdi Mhendis.
Smrgeliler, 21 Mays gn afakla birlikte, Grant Gl'nn dou kysnn, sahilin yalnzca be
yz adm tesinde oluturduu burna doru hareket ettiler. Yayla bu blgede, yalnzca granit surlarla
evrelenmi olan sularn altnda kalyordu. Bu surlar yklrsa, sularn ortaya kacak olan delikten
getikten sonra, yaylann eimli yzeyini aarak kumsala dklecei ortadayd. Bunun sonucu olarak,
gln seviyesi alalacak ve savan az ortaya kacakt.
Pencroff, Mhendis'in talimatlar dorultusunda, ustalkla kulland kazmasn granit surun d
kaplamasna indiriyordu. Almas gereken delik, kynn yatay bir kntsndan balayarak, gln
sularnn altnda kalacak ekilde, yanlamasna devam ediyordu. Bylece, patlamann etkisiyle
paralanan kayalar sularn rahata boalmasn salayarak, gln seviyesinin alalmasna izin
vereceklerdi.
Muhteem bir patlama hazrlamak isteyen Mhendis'in, bu ilemde en az on litre nitrogliserin
kullanmay planlamas nedeniyle, almalar bir hayli uzun srm, yine de Nab ile nbetlee alan
Pencroff'un gsterdii abalar sayesinde, lam delii saat drtte deney iin hazr hale gelmiti.
Geriye patlayc maddenin nasl atelenecei sorununun zmlenmesi kalyordu. Nitrogliserin,
genellikle parlamasyla patlamaya neden olan fulminat araclyla tututuruluyordu. Aslnda
patlamay gerekletirmek iin bir sarsnt yaratmak gerekiyordu; sadece yaklrsa bu madde
patlamadan yanard.
Elinde azotik asit bulunan Cyrus Smith, fulminatn yokluunda, pamuk barutuna edeer bir madde
hazrlayacakt. Bir kartuun iinde sktrlan ve nitrogliserine daldrlan bu patlayc, bir fitil
araclyla tututurularak patlamaya neden olacakt.

Ancak Cyrus Smith, nitrogliserinin sarsntyla patlama zelliine sahip olduunu biliyordu. Bu
nedenle bu zellikten yararlanmaya karar verdi, baarl olamazsa baka bir yol deneyecekti.
Gerekten de, sert bir tan yzeyine yaylm olan birka damla nitrogliserinin zerine indirilen
bir eki darbesi, patlama iin yeterli olacakt. ekici indiren kiinin patlamann kurban olmamas
iin orada bulunmamas gerekiyordu. Bu yzden Cyrus Smith, lam ukurunun zerine kuraca bir
dikmenin ucuna bitki lifleriyle tutturaca ar bir demir ktlesi yerletirmeyi dnd. nceden
kkrtlenmi dier bir uzun lifin bir ucu ilkinin ortasna balanrken, dier ucu lam ukurundan
onlarca ayak uzakta atelenmeyi bekliyordu. Tututurulan bu ikinci lif, ukurun zerindeki ilk life
kadar yanp, onu da ateleyerek kopmasna ve demir ktlenin nitrogliserinin zerine dmesine neden
olacakt.
Dzenein kurulmasyla, arkadalarn oradan uzaklatran Mhendis, lam ukurunu azna kadar
nitrogliserinle doldurduktan sonra, asl duran demir ktlenin altndaki kayann zerine birka damla
serpitirdi.
Bu ileri tamamlayan Cyrus Smith, eline ald lifin ucunu tututurmasnn ardndan, arkadalaryla
bulumak iin Peribacalar'na yneldi.
Lifin yanmas yirmi be dakika srecekti;gerekten de, yirmi be dakika sonra, tarif edilemeyecek
bir patlama sesi yankland. Sanki ada temelinden sallanyor, bir ta yn bir volkan tarafndan
pskrtlmesine havaya doru frlyordu. Yer deitiren havann meydana getirdii sarsnt yle
iddetliydi ki, Peribacalar'nn kayalar titreirken, lam ukurundan iki milden fazla bir uzaklkta
bulunan Smrgeliler yere yuvarlanyorlard.
Ayaa kalkp yaylaya ktktan sonra, gl kysnn patlamayla yarlm olmas gereken blmne
doru kotular...
Azlarndan kez yaasn' nidas ykseldi! Granit surda geni bir oyuk almt! Bu oyuktan
hzla yaylan sular kpklenerek yaylaya doluuyor, zirvesine ulatktan sonra, yz ayaklk bir
ykseklikten kumsala dklyorlard.

18
Cyrus Smith'in projesi baanya ulamt; ancak o her zamanki gibi hibir memnuniyet belirtisi
gstermiyor, dudaklan sklm, gzleri bir noktaya sabitlenmi bir halde, hi kmldamadan
duruyordu. Harbert cokuyla dolarken, Nab sevincinden zplyor; Pencroff koca kafasn sallarken,
unlar mnldanyordu: Hey! Mhendisimiz ok iyi gidiyor! Gerekten de, nitrogliserin etkisini
byk bir iddetle gstermiti. Gln kysnda alan su yolu ylesine geniti ki, buradan tamaya
balayan sularn hacmi eski azdan kanlarn en az katyd. Bu durumda, ksa sre sonra gln
seviyesinin en az iki ayak alalaca sylenebilirdi.
Smrgeliler, kazmalarn, demir kreklerini, liften iplerini, bir akmak ve kavlarn almak iin
Peribacalar'na uradktan sonra, beraberlerindekiler Top ile yaylaya geri dndler.
Yry srasnda, Denizci Mhendis'e unlar sylemekten kendini alamad:
Biliyor musunuz, Bay Cyrus, retmi olduunuz bu muhteem svyla adamzn tamamn havaya
uurabilirdik?
Hi phesiz aday, ktalar, ve hatta tm dnyay, diye karlk verdi Cyrus Smith. Bu yalnzca
kullanlacak miktara bal.
Bu nitrogliserini silahlarmzda kullanamaz myz? diye sordu Denizci.
Hayr, Pencroff, nk bu ok gl bir madde. Ancak elimizde azotik asit, gherile, kkrt ve
kmr olduuna gre, pamuk barutu ya da normal barut retmemiz hi de zor olmayacak. Ne yazk ki,
barutumuzu ateleyecek bir silahmz yok.
Oh! Bay Cyrus, diye karlk verdi Denizci, biraz gayretle her ey olur!. ..
Grld gibi Pencroff, olanaksz' szcn Lincoln Adas'nn szlnden kartmt.
Grande-Vue Yaylas'na ulaan Smrgeliler, gln eski savann imdi aa km olmas
gereken aznn bulunduu noktaya yneldiler. Bundan byle, sular o mecrada akmayaca iin,
savan iine girmek ve ne durumda olduunu incelemek mmkn olacakt.
Birka saniye iinde gln alt kesine ulaan Smrgeliler, istedikleri sonucu elde ettiklerini fark
ettiler.
Gerekten de, gln granit duvarnn zerinde, artk su seviyesinin zerinde yer alan ve uzun sre
arayp bulamadklar delik beliriyordu. Sularn alalmasyla ortaya kan dar bir omuzlama duvar
oraya ulalmasna olanak veriyordu. Yirmi ayak geniliinde, iki ayak yksekliindeki bu yark,
kaldrm kenarlarndaki kanalizasyon deliklerini andryordu. Oyuk bu haliyle Smrgelilerin kolayca
gemesine izin vermeyecek gibi grnyordu; ancak kazmalaryla ie koyulan Nab ve Pencroff, bir
saat gemeden, oyua yeterli bir ykseklik kazandrdlar.
Delie yaklaan Mhendis, savan st blmn evreleyen duvarlarn, otuz-otuz be derecelik
bir eim oluturarak alaldklarn grd. Bu durumda ieriye girebilmek ve eimi artmazsa, deniz
seviyesine kadar inebilmek mmkn olacakt. Eer granit ktlenin iinde geni bir oyua rastlanrsa,
ki bu ihtimal dahilindeydi, ondan yararlanann bir yolu bulunacakt.
Evet Bay Cyrus, bizi durduran nedir? diye sordu, dar koridora girmek iin sabrszlanan Denizci.
Bakn, Top bizden nce davrand!
Tamam, diye yantlad Mhendis. Ama ierisini net bir ekilde grmeliyiz. Nab, bize reineli
birka dal getirecek.

amlar ve dier yeil aalarla glgelenmi olan gl kysna doru koan Nab ve Harbert,
birazdan meale olarak kullanacaklan dallarla geri dndler. Bu mealelerin akmakla yaklmasyla,
Smrgeliler nden giden Cyrus Smith'in ardndan, bir zamanlar gl suyunun fazlasnn akt bu dar
sanyoluna daldlar.
Bu sanyolunun ap, tahmin edilenin aksine, Smrgelilerin ieri girmelerinden ksa bir sre
sonra ayakta durarak ilerlemelerine izin verecek ekilde geniliyordu. Oluumunun ilk gnlerinden
beri, iinden akan sularla kayganlam bu granitin zerinde yrrken, dmemek iin tedbirli olmak
gerekiyordu. Bunun zerine, kaifler, tpk daclarn yapt gibi, birbirlerine bir iple balandlar.
Neyse ki, basamaklar halinde sralanan birka granit knts, inii daha gvenli bir hale getiriyordu.
Sada solda, hl kayalarn zerinde asl duran damlacklar, mealelerin ateiyle alacalanrken,
duvarlarn ok sayda sarktla kapl olduu anlalyordu. Bu siyah graniti inceleyen Mhendis,
zerinde tek bir tortul kayaya, tek bir atlaa dahi rastlamad. Olduka skk prtklerden oluan bu
ktlenin salam grntsne bakarak, bu sanyolunun adayla ezamanl olarak olutuu
sylenebilirdi. Bu hale sularn yava yava andrarak oymasyla deil, Pluton'un elleriyle gelmiti
ve uzun yllar sularla ykanmalarna ramen, duvarlarn zerinde hl volkanik bir etkinin izleri
vard.
Olduka yava bir ekilde ilerleyen Smrgeliler, insanolu tarafndan ilk kez ziyaret edildiinden
hi kuku duyulmayan bu ktlenin derinliklerine indike garip bir heyecan duymaya balyorlard. Hi
konumadan yrrlerken, neredeyse hepsinin aklndan, denizle balants bulunan bu i maaralardan
birinde yaayan bir ahtapotla ya da baka bir devasa kafadanbacaklyla karlama dncesi
geiyordu. Bu durumda, ok tedbirli davranmalar gerekiyordu.
Zaten Top kk kafilenin nnden gidiyordu ve gerekli durumlarda, onlar uyarmaktan geri
kalmayacak olan bu kpein zekasna gvenebilirlerdi.
Olduka kvrml bir yolu izleyerek, yz ayak aa indiklerinde, nden giden Cyrus Smith'in
durmasyla arkadalan ona yetitiler. Mola verdikleri nokta, orta byklkte bir maara oluturacak
ekilde oyulmutu. Kubbesinden dklen su damlalan granit ktlenin iindeki bir szntdan
kaynaklanmyordu. Bunlar yalnzca, bu maarada uzun yllar boyunca grldemi olan sulardan
artakalanlard ve hafife nemli olan havada pis kokulu bir yaynt yoktu.
Evet sevgili dostum Cyrus, dedi Gedeon Spilett. te derinliklerde iyi gizlenmi, bilinmedik bir
barnak; ama sonu olarak oturulacak durumda deil.
Neden oturulmasn? diye sordu Denizci. nk ok kk ve karanlk.
Kazarak byttkten sonra, n ve havann girmesi iin delikler aamaz myz? diye karlk
verdi kendinden olduka emin grnen Pencroff.
Yolumuza devam edelim, diye yantlad Cyrus Smith. Belki, daha aada, doa bize, bu
almalara gerek brakmayacak bir barnak sunar.
Daha yolun te birini bile katetmedik, dedi Harbert.
Yaklak te birini, diye karlk verdi Cyrus Smith, nk deliin azndan yz ayak aa
inmi olmalyz, ve yz ayak aada...
Top nerede?... diye sordu Nab, efendisinin lafn yanda keserek.
Maarada yaplan aratrmalarda kpee rastlanamad.
Muhtemelen yola devam etmitir, dedi Pencroff.
Ona yetielim, diye yantlad Cyrus Smith.

Yeniden yola koyulduklarnda, Mhendis savan gsterdii sapmalan titizlikle inceliyordu ve


onca dnemece ramen, denize doru inen gzergahta yolunu kolayca buluyordu.
Dikey hat boyunca elli ayak daha aa inen Smrgelilerin dikkati oyuun derinliklerinden gelen
seslere younlamt. Durup kulak kabarttklarnda, dehlizin iinde akustik bir borudan
kyormuasna yaylan seslerin kulaklarna net olarak geldiini hissettiler.
Bunlar Top'un havlamalar! diye haykrd
Harbert.
Evet," diye karlk verdi Pencroff, ve yrekli kpeimiz fkelenmie benziyor!"
Elimizde demir mzraklarmz var," dedi Cyrus Smith. Tetikte olalm, ileri!"
Durum giderek daha da ilginleiyor," diye mrldand Gedeon Spilett, kendisini bayla
onaylayan Denizci'nin kulana.
Cyrus Smith ve arkadalar, sesi daha yakndan gelmeye balayan Top'un yardmna komak iin
acele ettiler. Kpein kesik kesik gelen sesinde garip bir fke hissediliyordu. Barnandan ettii bir
hayvanla m dvyordu? Atldklar tehlikeyi hi dnmeyen Smrgelilerin kar konulmaz bir
merakn etkisine kapldklar sylenebilirdi. Aa inmiyor, adeta yuvarlanyorlard; birka dakika
iinde, altm ayak aadaki Top'a ulatlar.
Ulatklar noktada, dehliz geni ve ho bir maara ile sonlanyor, fkeyle havlayan Top gidip
geliyordu. Pencroff ve Nab mealelerini sallayarak, granitin girinti kntlarn aydnlatrken, Cyrus
Smith, Gedeon Spilett ve Harbert kazmalarn havaya kaldrm bir halde hazr bekliyorlard.
Koskoca maara bombotu. Her kesine gz atan Smrgeliler, ne bir hayvana, ne de canl bir
varla rastladlar. Yine de, havlamaya devam eden Top'u ne okamalarla ne de tehditlerle susturmak
mmkn deildi.
Bir yerlerde gln sularnn denize kavutuu bir k olmal, dedi Mhendis.
Gerekten de, diye karlk verdi Pencroff, bir ukura dmemeye dikkat edelim.
Ko, Top, ko! diye bard Cyrus Smith.
Sahibinin szleriyle canlanan kpek, maarann u blmne doru kotu, ve havlamalar daha da
iddetlendi.
Kpei izlediler; mealelerin nda, granitin iine alan gerek bir kuyunun azyla
karlatlar. Bir zamanlar dehlize giren sularn dkld delik burasyd ve bu kez, dikey olarak
uzanan bu kuyunun iine girmek imkanszd.
Mealeler deliin azma uzatlsalar da, hibir ey grlemedi. Alev alm bir dal koparan Cyrus
Smith, onu bolua brakt. Dn hzyla aydmlatc etkisi daha da artan parldayan reine kuyunun
iine k verse de, yine hibir ey grlmedi. Sonra su tabakasna, yani deniz seviyesine ulaan ate
hafif bir tslama ile snd.
D srasnda geen zaman hesaplayan Mhendis, kuyunun derinliinin yaklak olarak doksan
ayak olduunu tahmin etti.
Yani, maarann zemini deniz seviyesinin doksan ayak zerinde bulunuyordu.
te evimiz, dedi Cyrus Smith.
Ama burada trn bilemediirniz bir canl yayordu, diye karlk verdi merakn giderememi
olan Gedeon Spilett.
Olsun, amfibi ya da baka bir ey, diye yantlad Mhendis, bu bilinmeyen yaratk delikten

kap giderek yerini bize brakt. nemli deil, diye ekledi Denizci, yine de on be dakika nce
Top'un yerinde olmak isterdim, ne de olsa nedensiz yere havlamamtr!
Cyrus Smith kpeine bakyordu ve arkadalarndan kendisine en yakn olan, onun u szleri
mrldandn duydu:
Evet, Top'un birok konuda bizden ok fazlasn bildiine inanyorum!
Buna ramen, Smrgelilerin isteklerinin byk bir blm yerine gelmi, eflerinin aklc
kararlarnn da desteiyle, talih yzlerine glmt. imdi ellerinde, mealelerin yetersiz nda,
bykln hl tam olarak kestiremedikleri ancak tula bloklar ile blmelere ayrabilecekleri ve
bir ev gibi olmasa da, geni bir daire olarak dzenleyebilecekleri byk bir maara vard. Sular geri
ekilmiti ve bir daha gelemezlerdi. Mekan onlara kalmt.
imdi nlerinde iki zorlu alma vard: lki bir kaya blounun iine oyulmu bu maaray
aydnlatmak, ikincisi ise giri klar kolaylatracak zmleri bulmakt. Aydnlatma iin mekann
atsn oluturan kaln granit tabakasndan medet ummamak gerekiyordu; ama belki denize bakan n
duvar delinebilirdi. ni srasnda, savan eimini ve dolaysyla uzunluunu yaklak olarak
hesaplam olan Cyrus Smith, duvarn n ksmnn fazla kaln olmamas gerektiini dnyordu.
aydnlatmann bu ekilde salanmasyla, giri klar iin de ayn duvardan yararlanlabilecekti;
nk pencerelerin yanna bir de kap amak ve dar bir merdiven uzatmak hi de zor olmayacakt.
Cyrus Smith, bu dncesini arkadalarna at.
O halde, Bay Cyrus, i bana! Yanmda kazmam var, gne nn bu duvarn arasndan
yaylmas iin elimden geleni yapacam.
Nereye vurmam gerekiyor?
Buraya, diye karlk verdi Mhendis, gl Denizci'ye duvarda belirgin bir ekilde fark edilen
ve kalnlnn daha az olduu anlalan bir oyuu gstererek.
Yarm saat boyunca mealelerin nda kazmasn granit duvara sallayan Pencroff'un etrafnda,
darbelerin etkisiyle kayalardan frlayan kvlcmlarn parlts yaylyordu. nce Nab, ardndan da
Gedeon Spilett nbeti devralarak duvar kazmaya devam ettiler.
ki saat sren bu almalarn sonunda, duvarn bu noktasnn kazmann delemeyecei kadar kaln
olmasndan kayglanlmaya balanlmt ki, Gedeon Spilett'in indirdii son bir darbeyle, alet duvarn
ortasn delip geerek dar frlad.
Hurra! Bir kez daha hurra! diye haykrd Pencroff.
Bu noktada duvarn kalnl aya buluyordu. Gzn, zeminin seksen ayak zerindeki bu
delie yaslayan Cyrus Smith'in nnde, kynn snr, adack, ve daha da tede usuz bucaksz sular
uzanyordu.
Ancak, kaya tamamyla paralara ayrld iin, fazlasyla geni olan bu delikten huzmeler halinde
ieri dolan gn , bu grkemli maaray tarak muhteem bir grnt olumasna neden oluyordu.
Sol tarafta, maarann boyu ve genilii otuz aya, uzunluu ise yz aya gemiyorsa da, sa tarafta
devasa bir hal alyor ve kubbesinin ykseklii seksen ayaa ulayordu. Baz noktalarda, dzensiz
olarak konumlanm granit direkler, tpk katedrallerin sahanlar gibi kemer boyunlarna desteklik
oluyorlard. Bir yanda i emeler halinde basklar yapan, bir yanda ise sivri kemer eklinde tonoz
kaburgalaryla ykselerek, eit eit kemercikleri karanlkta hayal meyal seilebilen glgeli kiri
aralklarnda kaybolan duvar ayaklara yaslanan, bingiler oluturan ok sayda kntyla sslenmi bu
kubbe, insan elinden km olan Bizans, Roma ve gotik mimarilerinin gz alc bir karmn

sunuyordu. Ancak burada karlatklar manzara doann elinden km, granit ktlenin iindeki bu
efsanevi elhamray yalnzca doa ina etmiti!
Hayranlktan akna dnm olan Smrgeliler, dar bir maaradan baka bir ey bulmay
ummadklar bu dehlizde muhteem bir saray yavrusuyla karlamlard; ve Nab bir tapnaa
girmiesine apkasn karyordu!
Her biri hayranlk lklan atarken, yanklanan yaasn' sesleri silmelerin derinliklerinde yava
yava kayboluyordu.
Ah! Dostlarm, diye haykrd Cyrus Smith, bu maarann iini l l aydnlatp, sol tarafna
odalarmz, depolarmz, kilerlerimizi ina ettikten sonra, geriye hl bu grkemli barnan iine
alma salonumuzu ve mzemizi sdrabileceimiz bo alanlar kalacak!
Maaraya ne ad vereceiz?... diye sordu Harbert.
Granite-house,[] diye karlk verdi Cyrus Smith; bu isim arkadalar tarafndan yine alklarla
karland.
O srada, mealeler neredeyse tamamen snmek zereydiler. Geri dnmek iin dehlizi aarak,
yeniden yaylann zirvesine ulamak gerektiinden, yeni barnan i dzenlemesiyle ilgili
almalarn ertesi gne braklmasna karar verildi.
Yola kmadan nce Cyrus Smith, bir kez daha dikey olarak deniz seviyesine dek uzanan karanlk
kuyunun azna doru eildi. Hibir grlt, hatta zaman zaman derinliklerinde alkalanmas gereken
sularn hrts dahi duyulmuyordu. Reineli bir daln atelenerek bir kez daha aaya
gnderilmesiyle, kuyunun duvarlar bir an iin aydnlansalar da, ilk seferkinden daha fazla bir ey
grmek mmkn olmad. Bir deniz canavan sularn anszn ekilmesiyle ortada kalmsa, u an
itibaryla kumsala dek uzanan ve nne yeni bir delik kana kadar, gln fazla sularnn akmaya
devam edecei yeralt kanaln izleyerek, ak denize ulam olmalyd.
Kulaklarn kabartarak hi kmldamadan, gzlerini kuyuya dikmi olan Mhendis'in azndan tek
bir sz dahi kmyordu.
Yanna yaklaan Denizci koluna dokunarak:
Bay Smith? dedi.
Ne istiyorsunuz, dostum? diye karlk verdi Mhendis, dler aleminden geri dnmesine.
Mealeler snmek zere.
O halde yola koyulalm! diye yantlad Cyrus Smith.
Maaray terk eden kk kafile, karanlk savan iinden yukarya doru kmaya balad. En
geriden gelen Top, hl ilgin hrltlar karmaya devam ediyordu. k olduka zorlu geti. Bu
uzun granit merdivenin ortasnda, bir tr sahanlk oluturan st maarada dinlenen Smrgeliler, bir
sre sonra yollarna devam ettiler.
Ksa sre sonra serin bir hava akmnn yayld hissedildi. Buharlamayla uup gitmi olan
damlacklar, artk duvarlarn zerinde parldamyorlard. Mealelerin kurum rengi aydnl giderek
kayboluyordu. Nab'n tad meale imdiden snmt, ve koyu bir karanln ortasnda kalmamak
iin acele etmek gerekiyordu.
yle de yapt Smrgeliler; saat drde doru, Denizci'nin mealesi de snerken savan azna
ulatlar.

19
22 Mays gn, yeni barnan i dzenlemesi iin gerekli almalara baland. Gerekten de,
denizin sularna. ggn scana ve yamura kar korunakl olarak, kayalarn ortasna oyulmu olan
bu geni ve salkl barnan, Peribacalar'nn yerini almasnn zaman gelmiti. Yine de oray
tamamyla terk etmeyi dnmeyen Mhendis, byk lekli ileri orada gerekletirmeyi
tasarlyordu.
Cyrus Smith'in ilk ii Granit-house'un n cephesinin hangi noktaya aldn renmek oldu.
Devasa granit surun eteindeki kumsala indi; Gazeteci'nin elinden frlayan kazma dikey olarak
dtne gre, deliin ald noktay belirleyebilmek iin, kazmay bulmak yeterli olacakt.
Kazma kolayca bulundu; gerekten de kuma saplanm olduu noktann dikey olarak seksen ayak
zerinde bir delik alyordu. Birka kayalk gvercini daha imdiden bu dar aralktan ieri girip
kyorlard. Sanki Granit-house onlar iin kefedilmiti!
Mhendis'in niyeti maarann sa blmn, bir giri koridorunun ardndan odalara blmek ve n
cepheye alacak be pencere ve bir kapyla aydnlatmakt. Be pencerenin almasn yeterli bulan
Pencroff, doal bir merdiven oluturarak Granite-house'a kolayca girilmesini salayan eski savak
dururken, kap amann ne ie yarayacan anlayamyordu.
Dostum, diye karlk verdi Cyrus Smith, maaramza o kapdan girmekte en az savaktan girmek
kadar kolay olacak. Dahas, o savan azn skca kapatmay, hatta gerekirse gln sularn bir baraj
araclyla ykselterek grnmesini engellemeyi dnyorum. Peki ama, ieri nasl gireceiz?
diye sordu Denizci.
Darya sallandracamz ip bir merdivenle, diye yantlad Cyrus Smith; ve onu ieri
ektiimizde, maaramza girebilmek imkansz hale gelecek.
Ama bunca nleme ne gerek var? dedi Pencroff. u ana dek tehlikeli saylabilecek bir hayvanla
karlamadk. Adada yerlilerin yaamasna gelince, bunun doruluuna inanmak da mmkn deil!"
Bundan emin misiniz, Pencroff?" diye sordu Mhendis Denizci'ye bakarak.
Hi kuku yok ki, tamamn kefettiimizde, bundan emin olacaz," diye karlk verdi Pencroff.
Evet," dedi Cyrus Smith, nk u an iin yalnzca kk bir blmn kefetmi durumdayz.
.Ama yine de, ieride dmanmz olmadndan emin olsak bile, burasnn Pasifik'in en tehlikeli
blgesi olduunu ve dmann dardan gelebileceini hesaba katarak, her olasla kar tedbirimizi
almalyz.
Cyrus Smith'in bu aklc szlerine baka bir itirazda bulunmayan Pencroff, onun verecei emirleri
yerine getirmek iin hazrland. Bu durumda Granit-house'un n cephesinin zel olarak daire' olarak
adlandrlan blm be pencere ve bir kapyla, ve byk salon olarak kullanlacak olan o muhteem
katedral sahan ise n bol miktarda girmesini salayacak geni bir am ile yuvarlak pencerelerle
aydnlatlacakt. Zeminin seksen ayak zerinde bulunan ve douya bakan bu n cephe, doan gnein
ilk nlan tarafndan selamlanyor, perde hattnn, Mercy'nin aznda a oluturan kntyla,
Peribacalar'n oluturan kayalk ynlarnn zerine izilmi dikey hat arasnda kalan bu blmnde
genileyerek uzanyordu. Bylece kntnn konumlan sayesinde, kuzeydoudan esen sert rzgarlar
yalnzca yandan alacakt. Mhendis, pencerelerin pervazlan yaplana dek, aklklan, rzgarn ve
yamurun gemesine izin vermeyecek ve gerektiinde gizlenebilecek kaln pencere kanatlaryla
kapatmay planlyordu.

Bu durumda yaplacak ilk i bu boluklar amakt. Kazmann bu sert kayalar yarmas olduka
uzun zaman alacakt, ve bilindii gibi Cyrus Smith byk ilerin adamyd. Elinde hl bir miktar
nitrogliserin vard ve bunu gerektii gibi kullanacakt. Uygun bir ekilde yerletirilen patlayc
maddenin gl etkisiyle, granit Mhendis'in setii noktalardan yarlarak paraland. Sonra
kazmalar, be pencereye, geni amaya, yuvarlak pencerelere ve kapya sivri kemer ekli verme
ilemini tamamlayarak erevelerin kabasn aldlar; bylece almalarn balamasndan birka gn
sonra Granite-house, en karanlk kelerine kadar szan gne nlaryla l l aydnlanyordu.
Cyrus Smith'in planna gre, daire denize bakan be blmeye ayrlacakt: Sada, merdivenin
sarktlaca kapya doru uzanan bir giri, ardndan otuz ayak geniliinde bir mutfak, krk ayaklk
bir yemek salonu, ayn byklkte bir yatakhane, ve nihayet Pencroff tarafndan dostlar odas' olarak
adlandrlan ve byk salona bitiik olan oda yer alacakt.
Granite-house'un oturulacak blmn oluturan bu odalar ya da daha dorusu odalar dizisi,
maarann tm derinliini kaplamamalyd. Aralarna yerletirilecek ve aralarn, erzaklarn rahat bir
ekilde stoklanaca uzun bir depoya ve bir koridora almalar gerekiyordu. Floradan olduu kadar
faunadan da elde edilecek olan rnlerin tamam orada rutubetten uzak bir halde, en elverili koullar
altnda muhafaza edilebilecekti. Yer oktu ve her eya, dzenli bir ekilde yerletirilebilecekti.
Bunun dnda, Smrgeliler, byk maarann zerinde konumlanan ve yeni barnan ats olarak
kabul edilebilecek olan stteki kk maaradan da yararlanacaklard.
Geriye bu plan uygulamaya koymak kalyordu. Lamclarn yeniden tulaclk grevini
stlenmelerinin ardndan, tanan tulalar Granite-house'un eteine yld.
Cyrus Smith ve arkadalar, imdiye kadar maaraya yalnzca eski savaktan girmilerdi. Granitehouse'a bu yolu kullanarak ulamak, onlar, nce nehir kysn dolanarak Grande-Vue Yaylas'na
kmak, dehliz boyunca iki yz ayak aaya inmek ve yaylaya geri dnmek istediklerinde, yeniden
yukarya kmak zorunda brakyor, bu yzden byk zaman kayplar ve yorgunluklar yaanyordu.
Bunun zerine, Cyrus Smith hi zaman kaybetmeden ieri ekildiinde, maaraya girilmesini imkansz
hale getirecek ipten bir merdiven yapmaya karar verdi.
Byk bir titizlikle hazrlanan bu merdivenin, bir makara sayesinde curryjonc' liflerinden rlm
dikmeleri bir halat kadar salamd. Kzl sedir aacnn ince ve dayankl dallarndan yaplan
basamaklan ise, usta elleriyle Pencroff hazrlamt.
Yine bitki lifleriyle yaplan dier iplerin de hazrlanmasnn ardndan, kapya palanga ilevini
grecek bir dzenek yerletirildi. Tulalarn ve malzemelerin Granite-house'a bu ekilde
kanlmasyla iler olduka kolaylam, i dekorasyon ilemleri derhal balamt. Ellerinde yeterli
miktarda kire ve binlerce tula vard. Zaten olduka ilkel bir grnm olan blme iskeletlerinin
kolayca dikilmesinden ksa bir sre sonra, daire hazrlanan plan dorultusunda odalar ve depolara
blnmt.
Bu kez ekici ve malay eline alarak kendisi de ie girien Mhendis'in ynetimi altnda
srdrlen bu almalar hzl bir ekilde tamarnlanyordu. Zeki ve gayretli arkadalarna bu ekilde
rnek olan Cyrus Smith, hibir el iine yabanc deildi. Byk bir gven iinde, hatta neeli bir
ekilde alyorlard. Glmek iin her zaman bir bahanesi olan Pencroff, kimi zaman doramacla,
kimi zaman duvarc ustalna, kimi zamanda halatla soyunuyor ve neesini bu kk dnyaya
yanstyordu. Mhendis'e olan sonsuz gvenini hibir ey sarsamazd. Onun giritii her iten alnnn
akyla kacana inanyordu. Olduka ciddi bir sorun olan giysi ve ayakkablarn tedarik edilmesi,
k geceleri iin aydnlatmann salanmas, adann bereketli topraklarnn deerlendirilmesi, bu

yabani florann ekilebilir hale getirilmesi, tm bu iler ona ok kolay grnyordu, Cyrus Smith'in
yardmyla, zaman geldiinde her ey yoluna girecekti. Topran bereketli rnlerinin tanmasn
kolaylatracak kanala alnm nehirleri, iletilecek taocaklarn ve madenleri, endstriyel retimde
kullanlacak makineleri, ve bir gn Lincoln Adas'n a gibi saracak demiryollarn, evet,
demiryollarn dlyordu!
Pencroff'un szlerine karmayan Mhendis, bu cesur yrein abartmalarna hi mdahale
etmiyordu. Gvenin bulac zelliini biliyor, hatta onun konutuunu duyduunda glmsyordu;
yine de gelecekte kendilerini bekleyen glklerin sknts iini kapladnda, ona bundan hi sz
etmiyordu. Gerekten de, Pasifik'in, gemilerin gzergahlar dnda kalan bu blmnde, dandan
asla yardm gelmeyeceinden kayglanlabilirdi. Bu durumda, Smrgelilerin yalnzca kendilerine
gvenmeleri gerekiyordu; nk Lincoln Adas herhangi bir kara parasna o kadar uzak bir mesafede
bulunuyordu ki, yapacaklar vasat bir gemiyle bu yolculua kmak olduka tehlikeliydi.
Ama, diyordu Denizci, her eyi mucizelerle halleden eski zaman Robinsonlarndan kat kat
stnz.
Gerekten de, biliyorlard,' ve bilen' adam, dierlerinin kanlmaz bir ekilde byk skntlar
ekerek lp gidecei koullar baaryla atlatacakt.
Cyrus Smith, bu almalar srasnda, zekas, girikenlii, abuk kavrama ve uygulama gibi
zellikleriyle dikkatleri eken Harbert'a giderek daha ok balanrken, Gen ocuk da ona kar
sayg dolu bir dostluk besliyordu. Bu ikilinin arasndaki byk yaknlamay fark eden Pencroff, hi
kskanlk beslemiyordu. Nab yine ayn Nab'd. Kiiliini belirleyen yreklilik, alkanlk,
fedakarlk ve gibi temel zellikler her zaman ayn kalacakt. Efendisine kar gveni Pencrofftan
aa kalmasa da, bunu daha sessiz bir ekilde belli ediyordu. Denizci cokuyla haykrdnda, Nab
her zaman ona yle karlk veriyor gibiydi: Ama bundan daha doal ne olabilir ki? Pencroff ve o
birbirlerini ok seviyorlard; birbirleriyle senli benli olmakta fazla gecikmemilerdi.
Ortak almalara katlan Gedeon Spilett'e gelince, ilerinde en beceriksizin o olduu
sylenemezdi. Bu durum Denizci'yi biraz artyordu. Yetenekli Gazeteci yalnzca her eyi
anlamakla kalmyor, ayn zamanda uygulamada da baarl oluyordu!
28 Mays gn, dikey olarak uzunluu seksen aya bulan ve en az yz basamaktan oluan
merdivenin son hazrlklar da tamamlanarak aaya uzatld. Neyse ki, surun yerin krk ayak
zerinde bulunan bir kntsndan yararlanan Cyrus Smith, merdiveni iki para halinde uzatmay
baarmt. Kazma araclyla titizlikle dzlenen bu knt, sallants yar yarya azalan ve bir ip
sayesinde Granite-house seviyesine dek ekilebilen ilk merdivenin sabitlendii bir eksen yata
haline geldi. kntnn zerinde duran alt ucuna ikinci merdiven tutturulan bu ilk merdivenin st ucu
da kapya balanyordu. Bu ekilde yukarya k olduka kolay bir hale gelmiti. Zaten Cyrus Smith,
daha sonra, Granite-house sakinlerini her tr yorgunluk ve zaman kaybndan kurtaracak olan hidrolik
bir asansr yapmay planlyordu.
Olduka evik ve becerikli olan Smrgeliler, merdiveni kullanmaya abucak altlar; ve denizci
olmasndan dolay, armhlarn basamaklar zerinde komaya alkn olan
Pencroff onlara ders verebilecek durumdayd. Ancak insanlarn yan sra, Top'a da retmenlik
yapmas gerekiyordu. Zavall kpein drt patisi bu i iin hi de uygun deildi. Yine de Pencroff
ylesine azimli bir retmendi ki, Top sonunda merdiveni sirklerdeki trdelerini aratmayacak bir
ekilde trmanmaya balad. Denizci'nin rencisiyle gurur duyduu sylenemezdi. Ancak yine de

birok kez onu srtnda tayarak yukar kard; Top'a gelince, bu durumdan hi de ikayeti deildi.
K mevsiminin yaklamasndan dolay, hzl bir ekilde srdrlen bu almalar srasnda,
beslenme ihtiyalarn karlamay da ihmal etmiyorlard. Koloninin azklar haline gelmi olan
Gazeteci ve Harbert, her gn dzenli olarak, birka saatlerini avlanmaya ayryorlard. Kpr ya da
kayk olmad iin Mercy'yi aamadklarndan, u an iin yalnzca nehrin sol kysndaki Jakamar
Ormanlar'nda avlanyorlard. Far West adn verdikleri o geni ormanlar henz kefedilmemiti. Bu
nemli keif gezisini, bir sonraki ilkbaharn ilk gnlerinde yapmay planlyorlard. Ancak, kanguru ve
yabandomuzlarnn bol miktarda bulunduu Jakamar Ormanlar da av hayvanlar bakmndan olduka
bereketliydi; demir mzraklar, oklar ve yaylar harikalar yaratyordu. Dahas Harbert, gln gneybat
kesinde, tavanlarn ok dkn olduu stler, parfmlerini havaya salan kekik, fesleen, yaban
kekii gibi kokulu otlar ve dudaksiekliler familyasnn tm eitleriyle kapl, hafife nemli bir
allktan oluan doal bir tavanlk kefetmiti.
Gazeteci'nin gzlemlerine gre, sofra tavanlar iin hazrlanm olduuna gre, davetlilerin orada
olamamas mmkn deildi; bunun zerine Smrgeliler tavanl dikkatle incelemeye koyuldular.
Ne olursa olsun, yararl bitkilerin bol bulunduu bu alanda, bir doabilimci, bitki aleminin ender
rastlanan trlerini inceleyebilirdi. Harbert, kimileri gs yumuatc, kabzlk giderici, ate
drc; kimileri de ar kesici ve antiromatizmal zelliklere sahip olan fesleen, biberiye, melisa
gibi bitkilerden bir miktar toplad. Daha sonra, Pencroff kendisine bu otlarn ne ie yarayacan
sorduunda:
Hasta olduumuzda, bizi tedavi edecekler, diye karlk verdi Gen ocuk.
Adada doktor olmadna gre, neden hasta olacakmz ki? diye ciddi bir ifadeyle yantlad
Pencroff.
Bu szlere verilecek hibir yant yoktu; yine de Gen ocuk Granite-house'da byk bir
memnuniyetle karlanan otlar toplamaya devam etti. Bu tbbi bitkilerin yan sra, ballbabagillerden,
kuzey Amerika'da Oswego ay' olarak adlandrlan ve olduka lezzetli bir iecek olan bir bitkiye de
rastlad.
Nihayet, ayn gn, iz peinde koan iki avc tavanla ulatlar. Zemin tpk bir elek gibi delik
deik olmutu.
Yeralt yuvalar! diye haykrd Harbert. Evet, diye karlk verdi Gazeteci, onlar
gryorum.
leri dolu mu?
te asl mesele bu.
Sorunun yantn bulmakta gecikmediler. ok ksa sre sonra, tavana benzer yzlerce kk
hayvan her yne doru, yle byk bir hzla kamaya balad ki, Top bile onlara yetimeyi
baaramad. Avclar ve kpek ellerinden kaan bu kemirgenleri yakalamak iin pelerinden bouna
kotular. Ancak, Gazeteci bu drtayakllardan en az yarm dzinesini avlamadan buradan ayrlmaya
niyetli grnrnyordu. nce yakaladklaryla kileri dolduracak, daha sonrakileri ise evcilletirmeyi
deneyecekti. Yuvalarn azna gerilecek birka a ile bu i kolayca baarlabilecekti. Ancak ellerinde
ne a ne de a yapmaya yarayacak ara gere vard. Bu durumda, tek tek, her yuvay sopayla
yoklamak ve baka bir are bulunmad iin biraz sabrl olmak gerekiyordu.
Nihayet, bir saatlik bir uratan sonra, drt kemirgeni yakalamay baardlar. Bunlar Avrupa'daki
trdelerine bir hayli benzeyen ve halk arasnda amerika tavan olarak bilinen hayvanlard.

Granite-house'a getirilen av etleri, akam yemei sofrasndaki yerlerini aldlar. Bu tavanln


konuklarnn tiksinilecek bir yan yoktu, aksine olduka lezzetliydiler. Bu bitrnek tkenmek
bilmeyecek gibi grnen kaynak, koloni iin ok deerliydi.
31 Mays gn, odalar ayran duvarlar tamamlanmt. Geriye uzun k gnleri boyunca, odalar
demekten baka bir ey kalmyordu. Mutfak olarak kullanlacak olan ilk odaya bir baca kuruldu.
Duman darya tamaya yarayacak bu borunun hazrl acemi sobaclarn biraz zamann ald.
Boruyu tula toprandan yapmak, Cyrus Smith'e daha kolay gibi grnmt; k yukandaki
yaylaya vermeyi dnmedikleri iin, satan bir sobannki gibi uzayp giden bu boruyu, mutfak
penceresinin zerindeki graniti oyarak atklar delie yanlamasna olarak yerletirdiler. Belki, hatta
daha dorusu hi phe yok ki, cepheyi kardan dven sert dou rzgarlan estiinde, baca ttecekti;
ancak bu rzgarlara nadir olarak rastlanyordu, ve aba Nab buna pek de nem vermiyordu.
Bu hazrlklarn tamamlanmasnn ardndan, Mhendis gle alan eski savan azn girie izin
vermeyecek ekilde kapatmaya giriti. Akla yuvarlanan kaya paralar imentoyla birbirlerine
salam bir ekilde eklendi. Cyrus Smith henz gln sularn bir baraj araclyla ilk seviyelerine
getirerek, delii sularn altna gmme projesini gerekletirememiti. Onu, kayalarn aralklarna
yerletirdii ve gelecek ilkbaharda gr bir ekilde geliecek olan otlarn, allarn, aaklarn
arkasna gizledi.
Savaa su seviyesinin altnda kalan ve gln tatl sularn yeni barnan iine kadar tayacak olan
kk bir su yolu at; bu sayede, bu temiz ve tkenmek bilmeyen kaynaktan gnde yirmi be, otuz
galon su salama imkan dodu, Granite-house asla susuz kalmayacakt.
Nihayet tm almalar bitti, tam da zamanyd; nk k mevsimi bastrmak zereydi. Mhendis
cam imal edecek zaman buluncaya kadar, kaln pencere kanatlar n cephe pencerelerinin
kapanmasn salayacakt.
Bu arada Gedeon Spilett, sanat ruhlu olduunu kantlayarak, pencerelerin etrafndaki kaya
kntlarn deiik trden bitkiler ve uzun dalgal otlarla sslemi, bylece aklklar byleyici bir
etki yaratan gz alc bir yeillikle evrelenmiti.
Bu salam ve gven verici barnan sakinleri yaptklar ile vnmekte haklydlar. Pencereler,
gzlerinin nne, kuzeydeki Mandibule ve gneydeki Griffe burunlarnn arasnda kalan ve sonsuza
dek uzanp giden ufku seriyordu. Union Krfezi tm ihtiamyla tam nlerinde uzanyordu. Evet, bu
yrekli Smrgeliler ne kadar sevinseler yeriydi, ve Pencroff nktedan bir ifadeyle beinci kattaki
dairem' diye adlandrd bu mekandan vglerini esirgemiyordu.

20
Kuzey yarmkredeki aralk ayna denk den haziran ay ile birlikte, aralksz olarak yaan
saanak yamurlar ve boralarla kendini gsteren k mevsiminin etkileri hissedilmeye balamt.
Granite-house'un konuklar kt hava koullarndan hi etkilenmeyen bu barnan avantajlarn
takdirle karladlar. Gerekten de Peribacalar kn sert souklar karsnda yetersiz kalacakt, hatta
ak denizden esen rzgarlarda kabaran sularn bir kez daha ieri dolacandan kayglanmlard. Bu
olasl hesaba katan Cyrus Smith, oraya yerletirdii demirci oca ve frnlar mmkn olduunca
korumak iin gerekli baz nlemleri almt.
Haziran aynn tamam, kileri bolca etle doldurmay salayan av partileri de dahil olmak zere
eitli uralarla geirildi. Pencroff bo vakit bulur bulmaz, byk faydalar salayacana inand
tuzaklar hazrlamay dnyordu. Odunsu liflerden yapt alarla, tavanlktaki kemirgenlerden
kendine den pay alacandan emindi. Nab ise, zamannn neredeyse tamamn, etlerden mkemmel
konserveler elde etmesini salayan tuzlama ya da isleme ilemleriyle geiriyordu. Souklarn
bastrmasyla, giysi sorunu ciddi bir ekilde gndeme gelmiti. Smrgelilerin, balonun adaya indii
srada zerlerinde olanlarn dnda giysileri yoktu. Olduka scak tutan bu dayankl giysilere de
amarlarna olduu gibi byk titizlik gsteriyorlar, her zaman tertemiz tutuyorlard; ancak ksa sre
sonra, yerlerini yenilerine brakmalan gerekecekti. K sert geerse, Smrgeliler souktan fazlasyla
etkileneceklerdi.
Bu konuda, Cyrus Smith'in ustal zamana yenilmi, barna dzenleyip, besin ihtiyalarn
karlayana kadar souklar bastrm, giysi sorunu hl zlememiti. Bu durumda, bu ilk k fazla
ikayet etmeden geirmeyi kabullenmek gerekiyordu. ilkbahar geldiinde, Franklin Tepesi'ni
kefettikleri srada karlatklan muflonlar iin byk bir av partisi dzenleyecekler, ve yn elde
ettiklerinde, Mhendis kaln ve dayankl kumalar retecekti. .. Nasl m? Bunu o zaman dnecekti.
O zaman butlar Granite-house'da piirebileceiz! dedi Pencroff. Yaktmz fazlasyla var,
tutumlu davranmamz iin bir neden yok. Zaten, diye karlk verdi Gedeon Spilett, Lincoln
Adas ok yksek bir enlem derecesinde bulunmuyor, klarnn sert geme ihtimali ok dk. Cyrus,
35. paralelin dier yarmkredeki spanya'ya denk dtn sylememi miydiniz?
Kukusuz yle, diye yantlad Mhendis, ama spanya'da da ok sert geen baz klarda ne kar,
ne de buz eksik olmaz, ve Lincoln Adas'nda da byle bir durumla kar karya kalabiliriz. Yine de,
buras ada olduuna gre, umarm k daha lk geer.
Ama neden, Bay Cyrus? diye sordu Harbert.
nk ocuum, deniz yaz scaklarn muhafaza eden byk bir depo olarak kabul edilebilir.
Kn gelmesiyle, ald sy geri vererek okyanusa yakn blgelerde, daha lk bir havaya neden
olur, yazn ise tersine snn fazla artmamasn salar.
Bunu greceiz, diye karlk verdi Pencroff. Havann souk olup olmayaca beni o kadar fazla
ilgilendirmiyor. Kn gndzler giderek ksalrken geceler uzayacak, biraz da aydnlanma sorununa
kafa yorsak diyorum. ocuk oyunca, diye yantlad Cyrus Smith.
Kafa yormak m? diye sordu Denizci. Hayr, bu sorunu zmek.
Peki ne zaman balayacaz?
Yarn, fok avna karak.
Mum yapmak iin mi?

imdilik balmumu yapmak iin! Gerekten de, elinde kire ve slfrik asit olduuna ve adacn
amfibilerinden retim iin gerekli ya salayacana gre, Mhendis'in projesi akla uygun
grnyordu.
4 Haziran Pazar gn Pentecote yortusuydu[], ve bu bayram uygun bir ekilde kutlamak iin ortak
bir karar alnarak tm almalar ertelenmi, dualar gkyzne ykselmeye balamt. Ancak, bu kez
dualar minnet doluydu. Lincoln Adas'nn Smrgelileri artk adaca srklendikleri srada olduu
kadar aresiz deillerdi. Tanrdan dilekte bulunmuyorlar, ona krediyorlard.
5 Haziran gn, her an deiebilecek bir havada adaca doru yola ktlar. Kanal yryerek
gemek iin, yine sularn ekilmesini beklemeleri gerekiyordu, ve bu vesileyle ilkbaharn ilk
gnlerine ertelenen byk gneybat kefi srasnda Mercy'yi katetmelerini salayacak ve ulam
kolaylatracak bir kayk yapmay kararlatrdlar.
Demir mzraklarla donanm olan avclar, bol miktarda bulunan foklardan yarm dzinesini kolayca
ldrdler. Hemen orada derilerini yzen Nab ve Pencroff, Granite-house'a yalnzca yalarn ve
salam izmeler yap!nnda kullanacaklar derilerini getirdiler.
Bu avn sonunda, ellerinde tm mum yapmnda kullanlacak yz elli litre ya vard.
lem olduka basitti, ok kaliteli olduklar sylenemese de, en azndan ie yarayacak rnler elde
edilmiti. Cyrus Smith'in elinde slfrik asit bulunmas yeterliydi, bu asidi ntr ya cisimleriyle
starak gliserini aa karabilir, sonra yeni bir kombinasyonla kaynatlm su kullanarak, oleini,
margarini ve stearini ayrabilirdi. Ancak ilemi daha da kolaylatrmak iin, ya kirele
sabunlatrmay tercih etti. Bylece kirele slfat halinde tepkimeye girerek, ya asitlerinin serbest
kalmasn salayan slfrikasit tarafndan ayrtrlmas kolay olan kireli bir sabun elde etti.
Oluan oleik, margarik ve stearik asitlerden sv halde bulunan ilki, yeterli basnta ortamdan
uzaklarken, dier ikisi mumlarn kalba dklmesini salayacak maddeyi oluturuyorlard.
lemler yirmi drt saatten fazla bir zaman almad. Birok denemeden sonra, bitkisel liflerden
yaplan ve svlam maddeye daldrlarak elle ekil verilen gerek stearik mumlar elde edilirken,
aartma ve parlatma ilemleri de ihmal edilmedi. Hi kuku yok ki, asit borik ieren fitiller gibi,
yandklar srada camlaarak sonuna kadar yanma zelliine sahip deildiler; ancak Cyrus Smith'in
gzel bir ift amdan retmesiyle, bu mumlar Granite-house'daki akam yemei sonras sohbetlerinde
byk takdir topladlar.
O ay boyunca, yeni barnan iindeki almalara devam edildi. Marangozlarn yapacak ok ileri
vard. Olduka ilkel olan aletler daha kullanl hale getirilirken, eksikleri tamamland.
Yeni retilen aletler arasnda yer alan makaslar sayesinde, Smrgeliler nihayet salarn
kesebilmilerdi, tra olamasalar da, sakallarn diledikleri gibi ksaltabilme frsatn
bulabilmilerdi. Harbert ve Nab'n sakallar yoktu, ancak arkadalar, ad geen makaslarn retimini
hakl karacak lde kullanmlard.
Kaptrma trnden bir el testeresinin yapm byk zahmetlere yol asa da, sonunda gl bir kol
tarafndan kullanldnda tahtalarn odun liflerini paralara ayrabilecek bir alet elde edildi. Bylece
salonu, oturma odalar ve yatakhaneyi demek iin masalar, iskemleler, dolaplar, yatak takmlar
zosterden[] yaplm iltelerden ibaret karyolalar hazrland. Mutfak, zerlerine pimi topraktan
yaplan kap kaaklar yerletirilen raflar, tuladan frn, ykama talaryla olduka ho grnyordu,
Nab mutfakta, sanki bir kimya laboratuvarndaymasna byk bir ciddiyetle alyordu.
Ancak ksa sre sonra marangozlar grevlerini doramaclara devretmek zorunda kaldlar.

Gerekten de, patlayc maddeler sayesinde alan yeni savak, biri Grande-Vue Yaylas'nda, dieri
ise kumsalda olmak zere iki kk kprnn yaplmasn zorunlu klyordu.
u an iin, adann kuzeyine gidilmek istendiinde, yaylay ve kumsal aprazlamasna olarak ikiye
ayran bu su akntsn amak gerekiyordu. Bu nedenle, Smrgeliler uzun bir dnemeci katetmek ve
Creek-Rouge'un balang noktasna dek batya doru ilerlemek zorunda kalyorlard. Bu sorunu
zmlemenin en kolay yolu, kumsal ve yayla arasna, tm doramas baltayla kare eklinde
kesilecek aalardan oluacak yirmi, yirmi be ayak uzunluunda iki kk kpr ina etmekti. Bu
birka gnlk bir iti. Kprlerin tamamlanmasyla, Nab ve Pencroff, kum tepeciklerinin tesinde
kefedilen istiridyeliklere ulama imkanna kavutular. Beraberlerinde gtrdkleri ve bir hayli
kullansz olan eski kzan yerini alan yk arabas sayesinde, Mercy'nin aznda doal havuzlar
oluturan kayalklarn ortasnda kolayca hazrlanan binlerce istiridye getirdiler. Smrgeliler,
olduka lezzetli olan bu yumuakalar neredeyse her gn yemek listelerinde bulundurmay ihmal
etmediler.
Grld gibi, sakinleri tarafndan ancak kk bir blm kefedilmi olan Lincoln Adas, daha
imdiden tm ihtiyalar karlyordu. Mercy'den Reptile Burnu'na dek uzanan ormanlk blgelerin en
gizli sakl keleri kefedildiinde, daha iyi olanaklar sunacakt.
Lincoln Adas Smrgelileri bir eyden hl yoksundular. Azotlu besinler ve bitkisel gdalar
ellerinde bol miktarda vard; yalanc kardekan aacnn odunsu kklerini fermantasyon ilemine tabi
tuttuklarnda, biray andran ve saf suya tercih edilebilecek asitli bir iecek elde ediyorlard; lman
iklim kuana dahil tm blgelerde olduu gibi adada da bol bulunan acer saccharinum' adl bir
akaa trnn damtt bu ikiden, eker kamna ya da pancara gerek kalmakszn, eker
retilebiliyordu; tavanlktan toplayp getirdikleri monardlarla[] mkemmel bir ay
demleyebiliyorlard; besinlerinin iine giren tek mineral olan tuzlar da fazlasyla vard... Tek
eksikleri ekmekti.
Belki, Smrgeliler daha sonralar, sau-aac unu ya da kk niastas ekmeinin yerini alabilecek
edeer bir besin maddesi bulabileceklerdi; gerekten de, gney ormanlarnn imdiye dek
rastlamadklar bu deerli aalar barndrmas imkan dahilindeydi.
Yine de bu durumda, Tanrnn birazck da olsa, Smrgelilerin yardmna gelmesi gerekiyordu, ve
nihayet tm zekas ve ustalna ramen Cyrus Smith'in retmeyi asla baaramayaca eyi, byk bir
tesadf eseri, bir gn ceketinin astarn tamir etmekte olan Harbert buldu.
Yamurun bardaktan boanrcasna yad o gn, Smrgeliler Granite-house'un byk salonunda
bir araya gelmilerdi, birden Gen ocuk'un haykr duyuldu:
uraya bakn, Bay Cyrus. Bir buday tohumu!
Ve arkadalarna delik cebinden ceketinin astarna kayan bu tek tohumu gsterdi.
Bu tohumun varl, Harbert'n Richmond'dayken Pencroff'un kendisine hediye ettii yaban
gvercinlerini besleme alkanlndan kaynaklanyordu.
Bir buday tohumu mu? diye karlk verdi Mhendis, hararetle.
Evet, Bay Cyrus, ama yalnzca tek bir tane!
Hey! Evlat, diye haykrd Pencroff glerek, te byk bir olanaa kavutuk! Bir tek buday
tohumuyla ne yapabiliriz ki?
Ekmek yapacaz, diye yantlad Cyrus Smith.
Ekmekler, pastalar, turtalar! diye karlk verdi Denizci. Haydi canm! Bu buday tohumundan

yaplacak ekmek diimizin kovuuna bile gitmez!


Kefinin fazla nemli olmadn dnen Harbert, tohumu frlatmaya hazrlanyordu ki, onu eline
alarak inceleyen Cyrus Smith, Denizci'ye bakarak:
Pencroff, dedi sakince, bir buday tohumunun ka baak vereceini biliyor musunuz?
Sanrm, bir tane! diye karlk verdi bu soruya aran Denizci.
On tane, Pencroff. Peki, bir baan ka tohum tadn biliyor musunuz?
Elbette hayr.
Ortalama olarak seksen tane, dedi Cyrus Smith. Yani bu tohumu ektiimizde, ilk hasatta sekiz
yz, bir sonrakinde alt yz krk bin, ncde be yz on iki milyon, drdncde drt yz milyardan
fazla tohuma sahip olacaz. te hesap ortada.
Cyrus Smith'in arkadalar hi karlk vermeden onu dinliyorlard. Bu rakamlar onlar artsa da,
doru olduklar kesindi.
Evet, dostlarm, diye devam etti Mhendis. te bereketli doann aritmetiksel geliimi byle.
Baa yalnzca sekiz yz tohum tayabilen budayn bu katlanarak art, sap otuz iki bin tohum
tayan hahanki ve sap yz altm bin tohum tayan ttnnkinin yannda nedir ki? retkenlii
durduran zararl etkenler olmasa, birka yl iinde tm dnyay kaplarlard.
Ancak Mhendis kk soruturmasn henz tamamlamamt.
Ve imdi Pencroff, diye devam etti, drt yz milyar tohumun ka teneke [] ettiini biliyor
musunuz?
Hayr, diye yantlad Denizci, ancak bildiim bir ey varsa, o da sersemin teki olduum!
Tamam, her biri yz otuz bin tohum almak zere, milyondan fazla teneke eder, Pencroff'
milyon! diye haykrd Pencroff.
milyon.
Drt yl iinde mi?
Drt yl iinde, diye yantlad Cyrus Smith, ve hatta iler umduum gibi gider de bu enlem
derecesinde ylda iki hasat alabilirsek, iki sene iinde.
Pencroff'un bu szlere, her zaman olduu gibi gl bir yaasn ekmekten baka verecek yant
yoktu.
Anlayacan Harbert, diye ekledi Mhendis, bizim iin olduka nemli bir ey buldun.
Dostlarm, iinde bulunduumuz koullarda her ey, ama her ey iimize yarayabilir. Sizden ricam, en
kk bir ayrnty bile atlamamanz.
Hayr Bay Cyrus, hayr atlamayacaz, diye yantlad Pencroff, ve gnn birinde yz altm
binle arplarak artan o ttn tohumlarndan birine rastlarsam, sizi onu rzgara doru
frlatmayacama temin ederim! imdi ne yapmamz gerektiini biliyor musunuz? imdi bu tohumu
ekmemiz gerekiyor, diye karlk verdi Harbert.
Evet, diye ekledi Gedeon Spilett, ve gelecek hasattaki tohumlar tadna gre, gerekli tm
hassasiyeti gstererek.
Yeter ki bysn! diye haykrd Denizci. Byyecek, diye yantlad Cyrus Smith. 20 Haziran
gn, her ey bu biricik ve deerli buday tohumunu ekmek iin elveriliydi.nce onu bir saksda
yetitirip yetitiremeyeceklerini tarttlar; ama iyice dnp tandktan sonra, onu doaya emanet
ederek topraa ekmeye karar verdiler. Bu ekim ileminin baarya ulamas iin gerekli tm

nlemlerin alndn eklemeye gerek yok.


Havann iyice aydnlanmasyla, Smrgeliler Granite-house tepelerine trmandlar. Orada,
yaylann stnde, rzgara kar korunakl ve le gneinin tm ssn yanstabilecei bir mekan
setiler. Zemin yabani otlardan, hatta bcek ve solucanlardan temizlenmesinin ardndan, zerine biraz
kire kartrlm kaliteli bir toprak tabakas serpilerek kk kazklardan oluan bir duvarla
evrelendi; sonra tohum nemli toprak katmannn iine yerletirildi.
Smrgeliler sanki bir antn temelini atyorlard! Bu durum Pencroffa yegane kibritini yakmak iin
onca zen gsterdii gn hatrlatt. Ancak bu kez iler daha ciddiydi. Gerekten de, kazazedeler
atei u ya da bu ekilde her zaman elde edebilirlerdi; ancak, eer rr giderse, hibir insani g
onlara bu buday tohumunu geri getiremezdi!

21
O andan itibaren, Pencroff'un, ciddi bir ekilde buday tarlam' olarak adlandrd bu toprak
parasn ziyaret etmedii tek bir gn dahi gememiti. Oraya yaklamaya alan bceklerin
ekecei vard. En ufak bir merhamet krnts dahi beklememeliydiler.
Bitmek bilmeyen saanak yamurlarn ardndan, haziran aynn sonlarna doru, havalar iyice
soumaya balad, ve ayn 29'unda termometre fahrenheit leine gre, sfrn yalnzca 20 derece
zerini gsteriyordu (sfrn altnda 6 santigrat).
Kuzey yarmkrede 31 Arala denk den 30 Haziran bir cuma gnyd. Nab, yln kt bir gnle
bittiini dnd; ama Pencroff yeni yln iyi bir gnle balayacan syledi. Yl ok sert bir soukla
balad. Azna buz ktleleri ylan Mercy, ksa sre iinde tamamyla buzlarla kapland.
Birok kez yakt ikmali yaplmas gerekti. Pencroff devasa odun bloklarn tamak iin nehrin buz
tutmasn beklememiti. Yorulmak bilmeyen itici bir g olan akntdan souklar onu hareket edemez
hale getirinceye kadar, sel ktklerinin srklenmesinden yararland. Ormandan salanan bol
miktarda odunun yan sra, Franklin Tepesi'nin kollarnn eteklerinde bulunan madenden birka araba
dolusu takmr getirildi. Bu kmrn yayd snn gc, havann 8 fahrenheita (sfrn altnda 13
santigrat) kadar dt 4 Temmuz gn daha iyi anlald. Ortak almalar, ikinci bir bacann
kurulduu yemek salonunda yrtlyordu.
Bu souk gnler boyunca, Cyrus Smith, Grant Gl'nn sularn ince bir su yolu araclyla,
Granite-house'a kadar ulatrmann kvancn yaad. Buz tutmu yzeyin altnda kaldklar iin hl
sv halde bulunan bu sular, eski savak boyunca ilerleyerek arka deponun kesine kazlan bir i
depoya ulayorlard; suyun fazlas ise kuyu yoluyla denize dklyordu.
Bu dnemde, havann fazlasyla kuru olmasndan dolay, mmkn olduunca sk giyinen
Smrgeliler, bir gnlerini adann Mercy ile Griffe Burnu arasnda kalan gneydou blmnn
kefine ayrmaya karar verdiler. Deniz kularnn bol miktarda bulunduu bu geni bataklk arazide,
bereketli av partileri gerekletirilebilirdi.
Sekiz-dokuz mil tutan yolu almak iin gereken zaman, dn de dikkate alarak hesaplamak ve
gn iyi deerlendirmek gerekiyordu. Adann daha nceden kefedilmemi, bilinmeyen bir blmne
yolculuk edilecei iin, koloninin tm yelerinin bu gezide yer almalar lazmd. Bu nedenle 5
Temmuz sabah, saat altda, afak skmek zereyken mzraklar, alar, oklar ve yaylada donanm olan
ve yanlarna yeterince erzak alan Cyrus Smith, Gedeon Spilett, Harbert, Nab ve Pencroff, nlerinde
srayp duran Top ile birlikte Granite-house'dan ayrldlar.
En kestirme yoldan gitmek iin, zeri buzlada kapl Mercy'yi amaya karar verdiler.
Ancak, diye gzlemlerini dile getirdi Gazeteci, buzlar salam bir kprnn yerini tutamaz!
Bunun zerine salam' bir kprnn inas, gelecek gnlerde yaplacak iler listesine dahil edildi.
Mercy'nin sa kysna ilk kez ayak basan Smrgeliler, o srada kadarla kapl olan ulu ve
grkemli am aalar arasndan yollarna devam ettiler.
Ancak henz yarm mil bile ilerlememilerdi ki, Top'un havlamalanyla, bir drtayakllar srsnn
barnak olarak setikleri sk aalklarn arasndan kamaya balad fark edildi.
Ah! Bunlar tilki olmal! diye haykrd, srnn son srat svp gittiini gren Harbert.
Gerekten de, bunlar tilkiydi; ancak olduka sratli olan bu hayvanlarn gvdeleri daha iri,

havlamalar ise Top'u kendilerine gzden kaybolmalar iin gerekli zaman tanyacak kadar artacak
lde garipti.
Kpek, doa tarihini bilmedii iin armakta haklyd. Ancak, kzlmtrak gri tyl, beyaz bir
fiyonkla biten siyah kuyruklu bu tilkiler, havlamalaryla hangi kkenden geldiklerini ortaya
koymulard. Bunun zerine, Harbert, onlara gerek isimleri olan macellan kurdu' diye seslenmekte
hi tereddt etmedi. ounlukla ili, Falkland Adalar ve Amerika'nn 30 ve 40. paralelleri arasnda
kalan blgelerinde rastlanan bu etoburlardan birini yakalayamad. iin en az Top kadar zgnd.
Bunlar yenir mi? diye sordu, adann faunasnn temsilcilerine hep farkl bir bak asyla
yaklaan Pencroff.
Hayr, diye yantlad Harbert, ancak, zoologlar henz bu tilkilerin gzbebeklerinin gece
karanlna m yoksa gn na m uyum saladn saptayamadlar, bunun yan sra onlar kpek
cinsi iine yerletirmekte de tereddt ediyorlar.
Cyrus Smith, Gen ocuk'un keskin bir zekann izlerini tayan bu aklamalar karsnda kendini
glmekten alamad. Denizci'ye gelince, bu tilkilerin yenilebilir trden olmadn rendii andan
beri, onlarla fazla ilgilenmiyordu. Yine de, Granite-house'a bir kmes kurduklarnda, bu drtayakl
yamaclarn olas ziyaretlerine kar baz nlemler almay planlyordu.
Saat sekizde, Epave Burnu'nu dnen Smrgelilerin nlerinde deniz sularyla ykanan uzun bir
kumsal bulunuyordu. Gkyz, seyirleri srasnda yava yava lmaya balayan uzun souklarda
olduu gibi prl prld. Cyrus Smith ve arkadalar souu pek fazla hissetmiyorlard. Ayrca,
rzgarn esmemesi, byk s dlerine dayanmay kolaylatryordu. O srada, parldamasna
ramen stmayan gnein devasa halkas okyanus ufkunun zerinde ykselerek salnyordu. Deniz,
tpk ak havalarda Akdeniz krfezlerinde olduu gibi sakin ve maviydi. Yataan biiminde
kvrlm olan Griffe Burnu, drt mil boyunca incelerek gneydouya doru uzanyordu. Solda,
batakln kys aniden, gne nlarnn bir ate hatt eklinde belirginletirdii kk bir burunla
sonlanyordu. Kukusuz rzgarn etkisiyle, Union Krfezi'nin tek bir kum ynnn dahi olmad bu
blmne srklenen gemiler, burada hibir snak bulamayacaklard. Sularnn zerinde en ufak bir
sln belirmedii denizinin sakinliine, sarnn hibir tonunu barndrmayan tekdze rengine, ve
nihayet tek bir s kayalk bile iermediine baklrsa, bu kynn olduka sarp ve okyanusun da dipsiz
derinliklerle kapl olduu sylenebilirdi. Geride batda, drt millik bir mesafede, Far-West
Ormanlar'nn ilk aalar beliriyordu. Insan kendini, buzullarla kapl Antarktika Adalarndan birinin
ssz sahillerindeymi gibi hissediyordu. Bu noktada yemek molas veren Smrgelilerin, allardan
ve kurumu su yosunlarndan bir ate yakmalaryla, Nab, konserve etten ve birka fincan Oswego
ayndan oluan sabah kahvaltsn hazrlad.
Yemek yerken, evrelerini gzlemlemeye devam ettiler. Lincoln Adas'nn olduka orak olduu
anlalan bu blm, bat blgeleriyle byk bir tezat oluturuyordu. Bu durum, Gazeteci'nin, kaderin
kendilerini ilk bata bu kumsala srklemesi halinde, gelecekteki barnaklar hakknda hi de olumlu
izlenimler edinmeyeceklerini belirtmesine neden oldu.
Hatta bu kyya ulaabilmi olacamz dahi dnmyorum, diye yantlad Mhendis, nk
olduka derin olan bu deniz, bize zerine snabileceimiz tek bir kayalk bile sunmayacakt.
Granite-house'un nnde en azndan kurtulu ansn artran kayalk eritleri ve adack vard. Burada
ise, dipsiz derinliklerden baka bir ey yok!
Nispeten kk bir adann, bu kadar deiken bir bitki rtsne sahip olmas ok ilgin, dedi

Gedeon Spilett. Normal olarak bu eitlilik, ancak belli byklkteki bir ktada bulunabilir. Adann
olduka bereketli olan bat kylar, Meksika Krfezi'nin scak sularyla ykanrm gibi grnrken,
kuzey ve gneydou sahilleri kutup denizinin etkisi altndaym izlenimi veriyor.
Haklsnz, sevgili dostum Spilett, diye karlk verdi Cyrus Smith, ben de ayn eyi
dnyordum. Bu ada, ekliyle de doasyla da garip geliyor bana. Sanki bir ktann sahip olduu
eitli zelliklerin tamamn iinde barndryor, bir gn adann bir zamanlar bir ktaya ait olduunu
renirsem hi armayacam.
Ne yani! Pasifik'in ortasnda bir kta m? diye haykrd Pencroff.
Neden olmasn ki? diye yantlad Cyrus Smith. Neden ngiliz corafyaclar tarafndan
Okyanusya olarak adlandrlan Avustralya, Yeni lrlanda ve Pasifik'te toplanm dier takmadalar, bir
zamanlar dnyann en az Avrupa, Asya, Afrika ve iki Amerika ktas kadar nemli olan altnc ktasn
oluturmu olmasnlar ki? Bu geni okyanusun tm adalarnn, u an denizin dibinde olan bir ktann
yksek tepeleri olduu dncesi bana hi de mantksz gelmiyor.
Bir zamanlar Atlantis'e olduu gibi, diye karlk verd Harbert.
Evet, evlat... tabii bir zamanlar var olduysa. Yani Lincoln Adas byle bir ktann bir paras
olabilir mi? diye sordu Pencroff.
Bu mmkn, diye yantlad Cyrus Smith, ve bu durum adada grlen rn eitliliine de bir
aklk getirebilir.
Ve burada yaayan hayvan trlerinin bolluuna, diye ekledi Harbert.
Evet, evlat, diye karlk verdi Mhendis, bana tezimi destekleyen yeni bir kant saladn.
Grdmz kadaryla, adada ok fazla hayvan bulunuyor, ve daha da ilgin olan, olduka farkl
trlere aitler. Bana gre, bunu aklamann tek yolu, Lincoln Adas'nn bir zamanlar, Pasifik'in
zerinde bulunan ve giderek su seviyesinin altna doru alalarak kaybolan geni bir ktaya ait
olduudur.
Yani, gnn birinde, diye araya girdi pek de inanm gibi grnmeyen Pencroff, bu eski ktadan
geriye kalanlar da sularn altnda kaybolacaklar, ve Amerika ile Asya arasnda tek bir kara paras
bile kalmayacak yle mi? Evet, diye yantlad Cyrus Smith, onlarn yerini, milyarlarca
mikroskobik canlnn u an hazrlamaya alt yeni ktalar alacak. Bu inaat ustalar da
kimlermi?" diye sordu Pencroff.
Mercan halamllar, diye karlk verdi Cyrus Smith. Hi durmadan alarak, ClermontTonnerre Adas'n, atolleri ve Pasifik'te ok sayda bulunan mercan adalarn onlar yaptlar. Bir
buday tohumunun arlna[] sahip olabilmeleri iin, bu halamllarn krk yedi milyonunu bir
araya getirmek gerekiyor, yine de bu kk canllar, denizden aldklar tuz ile sindirdikleri kat
maddeler sayesinde, denizaltnda granit sertlii ve salamlnda devasa katmanlar oluturan kalkeri
retiyorlar. Dnyann ilk oluum dnemlerinde, doa ateten yararlanarak kara paralarm oluturdu,
ancak gnmzde, dnyann merkezindeki dinamik gcnn azalmasyla yzeydeki volkanlarn byk
ounluunun snmesinden de anlald gibi yerini mikroskobik canllar ald. Ve una inanyorum
ki, bu tek-hcrelilerin yzyllar boyu srecek olan almalarn sonunda bu Pasifik bir gn, yeni
kuaklarn yerleerek uygarlaacaklar geni bir kta haline gelecek.
Bu uzun zaman alacak! dedi Pencroff. Doann yeterince zaman var, diye yantlad Mhendis.
Peki yeni ktalar ne ie yarayacak? diye sordu Harbert. Dnyann u anki yzlmnn
insanolu iin yeterli olacan dnyorum. Oysa doa hibir eyi bouna yapmaz.

Gerekten de yle, diye karlk verdi Mhendis, gelecekteki yeni ktalarn, zellikle mercan
adalaryla kapl bu tropikal blgelerde bulunmasnn u ekilde aklanabileceine inanyorum. En
azndan bu aklama bana olduka mantkl geliyor.
Sizi dinliyoruz, Bay Cyrus, diye karlk verdi Harbert.
yle dnyorum: Bilim insanlar genel olarak, bir gn, maruz kalaca souma nedeniyle
dnyann sonunun geleceini, ya da daha dorusu hayvan ve bitki trlerinin yaama olanann
kalmayacan tahmin ediyorlar. zerinde anlaamadklar konu ise, bu soumann nasl
gerekleecei. Birileri bu durumu milyonlarca yl sonra, gne ssnda grlecek olan de
balarlarken, dierleri bu soumann, dnyann ss zerinde varsayldndan daha byk bir etkisi
olan i atelerin kademeli olarak snmesiyle gerekleeceini iddia ediyorlar. Ben, ayn soumu bir
yldz olarak yerleime olanak vermemesine ramen, gnein yzeyinde hl ayn s miktarn
barndrmaya devam ettii olgusuna dayanarak, kendi payma bu sonuncu hipotezi destekliyorum.
Yani ayn soumasnn nedeni, tpk gne sisteminin dier tm yldzlar gibi i atelerinin
tamamyla snmesinden kaynaklanyor. Sonu olarak, hangi nedene bal olursa olsun dnyamz bir
gn souyacak, yalnz bu souma yava yava gerekleecek. O zaman neler yaanacak? Uzunluunu
kestiremediimiz bir srecin sonunda, lman iklim kuandaki blgeler, tpk kutuplar gibi
oturulamayacak hale gelecek. Bu durumda, insan topluluklarnn da tpk hayvan srleri gibi, gne
nlarn daha dorudan alan blgelere ekilmeleriyle byk bir g yaanacak. Avrupa, Orta Asya,
Kuzey Amerika, Okyanusya ve Gney Amerika boalacak. Bitki rts insanolunu izlerken, flora da
fauna ile birlikte Ekvator'a doru kayacak. Orta Amerika ve Afrika yerleime en uygun blgeler
haline gelecek. Laponlar ve Samoyedler Akdeniz kylarna kutup ikliminin hakim olduunu
grecekler. O dnemde, Ekvator blgelerinin dnya nfusunu barndrmaya ve beslemeye yeteceini
kim iddia edebilir ki? Oysa, ngrl doa, g eden bitkilerin ve hayvanlarn snabilmesi
amacyla daha bugnden Ekvator'un altnda yeni bir ktann temellerini atmalar iin tekhcrelileri
grevlendirmi bulunuyor. Dostlarm, bu konulara sklkla kafa yoruyorum, bir gn dnyann
ehresinin tamamyla deieceine, yeni ktalarn ykselmesiyle, denizin eskileri sular altnda
brakacana ve gelecek yzyllarda, yeni Kolomblarn, sular altna gmlm olan Amerika, Asya ve
Avrupa'dan geriye kalanlar bulabilmek iin, Chimborao, Himalaya ya da Montblanc adalarn kefe
kacaklarna inanyorum. Ardndan, bu yeni ktalar da oturulamayacak hale gelecekler; snn tpk
ruhu kendisini terk eden bir bedeninki gibi dmesiyle, sonsuza dek olmasa da, bir sre iin dnyada
yaam sona erecek. Belki de o zaman dinlenmeye ekilecek olan gezegenimiz, bir gn bu lmden
daha stn koullarda yeniden domak iin yararlanacak! Ancak dostlarm, tm bunlar her eyin
yaratcsnn srlardr, belki de tek-hcrelilerin almalar konusunda, gelecein srlaryla ilgili
olarak biraz fazla ileri gittim. Sevgili dostum Cyrus, diye karlk verdi
Gedeon Spilett, bu teorilerin benim iin vahiylerden bir fark yok, ve bir gn gerekleeceklerine
inanyorum.
Bu Tanrnn bilecei bir ey, dedi Mhendis.
Bunlarn hepsi iyi gzel de, dedi sylenenleri byk bir dikkatle dinlemi olan Pencroff, syler
misiniz Bay Cyrus, Lincoln Adas da sizin tekhcrelileriniz tarafndan m yapld?"
Hayr, diye yantlad Cyrus Smith, ada tamamyla volkanik kkenli.
Yani, bir gn ortadan kaybolacak? Muhtemelen.
Umarm o srada biz de zerinde olmayz. Hayr, buna emin olabilirsiniz, Pencroff, burada

lmeye niyetli olmadmza ve belki de, buradan kurtulmann bir yolunu bulacamza gre, o srada
adada olmayacaz.
Bu arada, diye karlk verdi Gedeon Spilett, yerleme almalarmz sanki sonsuza dek
burada kalacakmz gibi srdrelim. leri asla yarm brakmamak gerekir.
Bunlar sohbetin son szleri oldu. Yemek sona ermiti. Keif yolculuuna devam eden
Smrgeliler, bir sre sonra bataklk blgenin snrna ulatlar.
Aday gneydouda kemer yaparak sonlandran kyya dek uzanan bu batakln yzlm
yaklak yirmi bin kareydi. Zemin, saysz bitki kalntlaryla karm killi silisli bir balktan
oluuyordu. zeri ketencikler, hasrotlan, nemse saparnalar, sandalye sazlar ve sada solda kaln bir
demelik kuma gibi yaylan otlaklarla kaplyd. Buzlu su birikintileri drt bir yanda, gne
nlaryla parldyordu. Bu su birikintileri ne yamurlardan, ne de ani bir ykselmeyle taan nehir
sularndan kaynaklanyordu. Bu batakln yeralt szntlarndan beslendii sonucuna varlabilirdi.
Hatta, ar scaklarda, havann stmaya neden olan miyasmalarla dolacandan kayglanlabilirdi.
Su otlarnn zerindeki durgun su yzeyinde binlerce ku uuuyordu. Tecrbeli bataklk avclar
tek bir mermilerini dahi boa harcamayacaklard. Srler halinde yaayan ve fazla rkek olmayan
vahi rdekler, bartlaklar ve su ulluklar ok yaknlarndan uuyorlard.
Kular birbirlerine o denli yakn bir ekilde szlyorlard ki, bir tfek mermisi birka dzinesini
birden haklamaya yeterdi. Yine de, onlar ok darbeleriyle avlamakla yetindiler. Sonu istendii gibi
olmasa da, sessiz oklar, bir tfek patlamasnn batakln drt bir yanna dataca bu kulan
rktmeme avantajna sahipti. Bu durumda, avclar Harbert'n, beyaz bedenlerine, yeil balarna,
siyah, beyaz, kzl kanatlarna ve yass gagalarna bakarak akkuakl rdek' olarak adlandrd bir
dzine rdek avlamakla yetindiler. Ustaln gsteren Top, isimleri adann bu bataklk blmne
verilen bu kularn yakalanmasnda byk katklar salad. Smrgeliler bu blgede bol miktarda su
kuu avlama olanana sahiptiler. Zaman gelip de adann bu blm daha uygun koullar altnda
gzlemlendiinde, bu ku trlerinden birounu evcilletiremeseler de, en azndan gln kysnda
yaamaya altrabilirlerdi, bu durum kularn tketicilerin ellerinin altnda olmalarn salayacakt.
Akam bee doru, Cyrus Smith ve arkadalar evlerinin yolunu tuttular, Tadorn'sfens'i (Akkuakl
rdek Batakl'n) aarak, Mercy'nin buzdan kprsn getikten sonra, saat sekizde Granite-house'a
ulatlar.

22
Bu souk havalar, birka gn nce saptanan en dk snn altna dmeden, 15 Austosa dek
srd. Hava sakin olduunda, bu dk slara kolayca katlanlabiliyordu; ancak rzgar estiinde,
yetersiz giyinmi olan bu insanlar souktan ok fazla etkileniyorlard. Pencroff, Lincoln Adas'nn
krkleri be para etmeyen tilkiler ve foklar yerine birka ay ailesine ev sahiplii yapmamasna
zlyordu.
Aylar, diyordu, genellikle sk giyinirler, onlardan bu k iin bedenlerini saran scak
paltolarn bana dn vermelerinden baka bir ey istemeyecektim.
Ama, diye karlk verdi Nab glerek, belki aylar paltolarn sana vermeyi kabul etmezlerdi.
Bu hayvanlar Saint-Martin'lere benzemezler!
Onlar zorlayacaktm, Nab, diye yantlad
Pencroff olduka otoriter bir ses tonuyla.
Ancak bu korkun etoburlar adada yaamyorlard, ya da en azndan imdiye kadar kendilerini
gstermemilerdi.
Bununla birlikte, Harbert, Pencroff ve Gazeteci Grande-Vue Yaylas'na ve ormann yaknlarna
tuzak kurmay ihmal etmediler. Denizci'nin dncesine gre, yeni tuzaklar ziyaret edecek hayvanlar
ister kemirgen ister etobur olsunlar, Granite-house'da olduka iyi arlanacaklard.
Bu tuzaklarn kurulmas olduka basitti: Topraa kazlan ukurlarn dibine kokularyla hayvanlarn
dikkatini ekecek yemler yerletirildikten sonra, zerleri dallar ve otlarla kapatlyordu. Ayrca
rastgele deil, drtayakllarn sk sk gezinerek youn ayak izleri braktklar noktalara kazldklarn
belirtmek gerekir. Srekli olarak kontrol edilen tuzaklarda ilk gnlerde, daha nce Mercy'nin sa
kysnda rastlanan culpeux'lerle karlald.
Ah, yine onlar! Bu adada bu tilkilerden baka bir ey yok mu! diye haykrd, nc kez ayn
hayvanlar ukurdan karmann ezikliini yaayan Pencroff. Bunlar hibir ie yaramaz!
Hayr, dedi Gedeon Spilett. ie yanyorlar! Neye yaryorlar?
Dierlerini ekebilmek iin yem olmaya! Gazeteci haklyd, ve tuzaklar o andan itibaren tilki
etleriyle dolduruldu.
Bu tuzaklarn yan sra, Denizci curry-jonc liflerinden alar yapmt, ve bu alar tuzaklardan daha
ok ie yaryordu. Tavanln konuklarndan birinin alara taklmad gnler ok nadirdi. Ancak av
neredeyse hep aynyd, yine de Nab'n eitli soslar sayesinde, kimse bu durumdan yaknmyordu.
Austos aynn ikinci haftasnda, tuzaklarda culpeux'lerden daha faydal hayvanlar bulundu. Bunlar,
daha nceden gln kuzeyinde rastladklar yaban domuzlaryd. Pencroff bu hayvanlarn yenilebilir
trden olup olmadklarn sormaya gerek duymad. Yenilebilir olduklar, Amerika ya da Avrupa'daki
domuzlara benzerliklerinden anlalyordu.
.Ama seni uyarmak isterim, dedi Harbert, bunlar domuz deil, Pencroff.
Evlat, diye karlk verdi Denizci, tuzan zerine eilip bu hayvanlardan birini karrken,
brakn ben onlar domuz olarak adlandraym!
Ama neden?
nk bu houma gidiyor!
Yani domuzlar ok mu seviyorsun, Pencroff?

Hem de fazlasyla, diye karlk verdi Denizci, zellikle ayaklarn, drt yerine sekiz ayaklar
olsayd, onlar iki kat daha fazla sevecektim!
Bahsi geen hayvanlara gelince, bunlar familyann drt cinsinden birine mensup olan yaban
domuzlaryd, ve hatta koyu renkleri ve hemcinslerinin azlarn ssleyen kpek dilerinden yoksun
olmalaryla tannan tajassous' trndendiler. Genellikle srler halinde yaayan bu yaban
domuzlarnn adann ormanlk blgelerinde bol miktarda bulunmalar olasyd. Balarndan
ayaklarna kadar her yanlar yenilebilir nitelikteydi, ve Pencroff daha fazlasn istemiyordu.
15 Austos gn, kuzeybatdan esen sert bir rzgarla hava aniden deiti. Isnn birka derece
ykselmesiyle, gkyznde toplanan buhar kmeleri kara dnmekte gecikmedi. Tamam beyaz bir
rtyle kaplanan ada, sakinlerine yeni bir manzara sunuyordu. Gnler boyunca, lapa lapa yaan bu
karn ykseklii ksa sre iinde, iki ayaa ulat. Bir sre sonra, rzgarn sertleerek byk bir
iddetle esmeye balamasyla, Granite-house'un tepesinden, s kayalklara doru grldeyen denizin
sesi duyuluyordu. Baz kelerde, hava burgalar oluuyor, ve kar onlarn iinde yksek stunlar
oluturarak, tabanlar zerinde fr dnen hortumlar andryordu. Yine de, aday kuzeybatdan dven
kasrga, konumundan dolay Granite-house'u dorudan etkilemiyordu. Ancak, en az kutuplardaki kadar
korkun olan bu rzgarn ortasnda, ne kadar isteseler de dar kamayan Cyrus Smith ve
arkadalar, austosun 20'sinden 25'ine kadar ieride mahsur kaldlar. Aalar muhtemelen hasar
grm olan Jakamar Ormanlar'ndan frtnann uultular yaylyordu. Hi kuku yok ki, birok aa
kknden sklm olmalyd; ancak Pencroff onlar devirmek zahmetine katlanmayacan
dnerek kendini teselli ediyordu.
Rzgar odunculuk yapyor, brakalm yapsn, diye tekrarlyordu.
Zaten, rzgar engellemenin hibir yolu yoktu.
Granite-house'un konuklar, kendilerine bylesine salam ve sarslmaz bir barnak bahettii iin
Tanrya byk bir minnet duydular! Cyrus Smith de bu teekkrlerden kendisine den pay ald; ama
sonu olarak bu geni maaray doa kazm, o yalnzca kefetmiti. Frtnann darbeleri gvenlik
iinde yaadklar bu barnaa ulaamazd. Eer Gran-de-Vue Yaylas'na tuladan ve aatan bir ev
ina etmi olsalard, hi phesiz kasrgann fkesine dayanamayacakt. Kyy fkeyle dven
dalgalarn grltsne baklrsa, adacn zerinden aan dalgalarn Peribacalar'n da oturulmaz hale
getirdii anlalabilirdi. Oysa ne dalgalarn ne de rzgarlarn etkileyemedii Granite-house'da hibir
eyden kayglanmaya gerek yoktu.
Birka gn sren bu zorunlu hapis srasnda bo durmayan Smrgeliler, depoda tahta paralar
haline getirilmi olarak stoklanan odunlar bolca kullanarak olduka dayankl masa ve iskemleler
yaptlar. Biraz ar olan bu mobilyalar temel zellikleri olan hafiflik ve kolay tanabilirliklerinden
kaynaklanan isimlerini pek de hak etmiyorlard, yine de onlar Boule mobilyalaryla bile deitirmeyi
dnmeyen Nab ve Pencroff eserleriyle byk gurur duyuyorlard.
Marangozluk grevlerinin sona ermesiyle, bu kez sepetilik iine giritiler, bu yeni retimde de hi
de fena saylmazlard. Gln kuzeyindeki buruna doru, lal rengi sorgunlarn bol miktarda yetitii
bereketli bir sorgun aals kefetmilerdi. Yamur mevsimi bastrmadan nce, Pencroff ve Harbert
bu yararl aaklar kesmiler ve dallarna uygun ekilleri vererek kullanma hazr hale
getirmilerdi. Ilk rnler biraz biimsiz de olsa, daha nceden grm olduklar modelleri
anmsayarak kafalarnda canlandran, birbirleriyle rekabet eden iilerin zeka ve yetenekleri
sayesinde, eitli byklkteki sepetler koloninin malzeme deposundaki yerlerini aldlar. Nab zel

olarak hazrlanan sepetlerin iine toplad kksaplar, am fstklarn ve yalanc kardekan


aacnn kklerini yerletirdi.
Austos aynn son haftasnda, hava yeniden deiti. Is biraz dt ve frtnann durulmasyla
Smrgeliler kendilerini darya attlar. Kumsaln zeri iki ayak yksekliinde karla kaplyd, yine
de, sertlemi bu karn zerinde fazla zorlanmadan yrnebiliyordu. Cyrus Smith ve arkadalar
Grande-Vue Yaylas'na ktlar.
Manzara nasl da deimiti!zellikle kozalakllarn youn olarak bulunduklar blgede, yemyeil
braktklar aalar imdi tek renkli bir rtnn altnda gizleniyorlard. Franklin Tepesi'nden kyya
dek uzanan gl, nehir, ormanlar, ayrlklar, kumsallar, her ey bembeyazd. Mercy'nin sular, sularn
her ykselip alalmasnda grltyle atrdayarak krlan buzdan bir kubbenin altnda akyorlard.
Gln sert yzeyinde, rdekler, su ulluklar, yaban rdekleri, penguenler gibi ok sayda su kuu
srler halinde uuuyorlard. Aralarndan elalenin yaylann snrna dkld kayalar buzlada
kaplyd. Sular, bir Rnesans sanatsnn dlerinden kmasna olaanst bir rtenden
dklyordu. Kasrgann ormana vermi olduu zarar hakknda henz bir tahmin yrtlemiyordu,
bunu renmek iin youn kar tabakalarnn erimesini beklemek gerekiyordu.
Bu arada, Gedeon Spilett, Harbert ve Pencroff, tuzaklarn kontrole gitme frsat bulmulard.
Ancak zerlerini kaplayan karlarn altndan tuzaklar bulmalan hi de kolay olmad. Hatta tuzaklardan
birinin iine yuvarlanmamak iin olduka dikkatli bir ekilde ilerlediler, nk kendi tuzana
dmek tehlikeli ve bir o kadar da utan verici bir durumdu! Yine de, sonunda can skc bir olayla
karlamadan, tuzaklarn hi dokunulmam bir halde buldular. lerine tek bir hayvan dahi
dmemiti, bununla birlikte, evrelerinde aralarnda olduka net hir ekilde fark edilen crnak
izlerinin de bulunduu pek ok iz vard. Harbert hi tereddt etmeden buradan kediiller cinsinden
baz etoburlarn gemi olduunu belirtti, bu durum Mhendis'in adada vahi hayvanlar
bulunabilecei konusundaki ngrsn doruluyordu. Hi kuku yok ki Far-West'in sk ormanlarnda
yaayan bu yrtc hayvanlar, aln etkisiyle Grande-Vue Yaylas'na kadar inerek yiyecek aramak
zorunda kalmlard. Belki de Granite-house'un konuklarn hissediyorlard.
Peki, bu kediiller szc ne anlama geliyor?
evrede kaplanlar var, diye yantlad Harbert.
Bu hayvanlarn yalnzca scak lkelerde yaadklarn sanyordum.
Yeni ktada, diye karlk verdi Gen ocuk, Meksika'dan Buenos Aires'in pampalarna kadar
kaplanlara rastlamak mmkn. Lincoln Adas da La Plata blgesiyle ayn enlem derecesinde
bulunduuna gre, evrede kaplanlarn dolamasnda alacak bir ey yok.
O halde diye yantlad Pencroff, dikkatli olalm.
Bu arada, ykselen s buzlar eritmeye balam, ardndan gelen yamurun zc etkisiyle beyaz
tabakalar kaybolmaya yz tutmulard. Kt havaya ramen, Smrgeliler am fst, yalanc
kardekan aac kkleri, kk-saplar ve akaa zsuyu gibi bitkisel; tavan, aguti ve kanguru gibi
hayvansal gda ihtiyalarn karlamlard. Bu amala ormanda dzenledikleri av partilerinde, son
kasrgann yerle bir ettii ok sayda aala karlamlard. Hatta Denizci ve Nab, birka ton yakt
getirmek amacyla, takmr madenlerine kadar uzandklarnda, rzgardan bir hayli hasar gren
anak mlek frn bacasnn en az alt ayak aaya indiini fark etmilerdi.
Kmrle birlikte, buzlar zlen Mercy'nin akntsndan yararlanlarak yaplan birok sal
seferiyle, Granite-house'un odun ihtiyac da karlanmt. Byk souklar dnemi henz sona

ermemi olabilirdi.
Ayn ekilde Peribacalar'na da bir keif gezisi dzenlendi, Smrgeliler frtna srasnda orada
bulunmadklar iin kendilerini olduka ansl saydlar. Rzgarn etkisiyle kabararak adacn
zerinden aan ve byk bir iddetle koridorlara dolan deniz, byk hasarlara yol am, dehlizler
yar yarya kumun altna gmlrken, kayalarn zeri su yosunlaryla kaplanmt. Nab, Harbert ve
Pencroff, kah avlanp kah yakt ihtiyacn karlarlarken, Peribacalar'n dzenlemeye giden Cyrus
Smith ve Gedeon Spilett, kumlarn altnda kaldklar iin suyla temastan korunmu olan demir ocan
ve frnlar neredeyse hi zarar grmemi bir halde buldular.
Yakt takviyesi bo yere yaplmamt. Smrgelilerin dondurucu souklarla ileri henz
bitmemiti. Bilindii gibi, kuzey yarmkrede ubat aynda byk s dleri kaydedilmekteydi.
Buna gre, gney yarmkrede de, Kuzey Amerika'nn ubat'na denk den austos aynda ayn iklim
koullarnn yaanaca tahmin edilebilirdi.
Ayn 25'ine doru, pe pee yaan kar ve yamurun ardndan, rzgarn gneydoudan esmeye
balamasyla, hava aniden son derece soudu. Mhendis'in tahminlerine gre, termometre sfrn
altnda en az sekiz eksi dereceyi (22,22 santigrat) gsteriyor olmalyd, ve sert bir rzgarla daha da
katlanlmaz hale gelen bu iddetli souk gnlerce devam etti. Smrgeliler yeniden Granite-house'da
mahsur kaldlar, ve ierideki havann yenilenmesini salayacak olan dar bir aralk dnda, n
cephenin tm aklklarn skca kapatmalarndan dolay mum tketimi bir hayli artt. Smrgeliler
mumlardan tasarruf etmek iin, ounlukla bol miktarda yakda takviye edilen sobalarn yla idare
ettiler. Birok defa, ykselen sularn buz bloklarn yd kumsala inmiler, Granite-house'a
dnmekte gecikmemilerdi,.ve merdivenin dikmelerine tutunmak da olduka zor ve ac vericiydi. Bu
dondurucu soukta, basamaklar parmaklarn yakyordu.
Granite-house'un konuklarnn bu zorla alkonulmadan doan bo zamanlarn doldurmalar
gerekiyordu. Cyrus Smith kapal alanda yaplabilecek bir ie giriti.
Bilindii gibi, Smrgeliler elinde akaac derinlemesine keserek elde ettikleri zsudan baka bir
eker kayna yoktu. Mutfak ilerinde sv halde kullandklar bu zsuyu kaplarda biriktirmek onlara
yetiyordu, ve bu sv bekledike beyazlaarak urup kvamna geliyordu.
Ancak daha iyisi de yaplabilirdi, ve bir gn Cyrus Smith arkadalarna imdi srann artm
iiliine geldiini bildirdi.
Artm! diye karlk verdi Pencroff, sanrm scak bir i?
Hem de fazlasyla! diye yantlad Mhendis.
O zaman tam mevsimindeyiz! dedi Denizci.
Bu artma szc akllara makineler ve iilerle dolu karmak bir fabrikann gerekliliini
getirmesin. Hayr! Bu svy billurlatrmak iin, olduka basit bir ilemle saflatrmak yeterliydi.
Byk toprak kaplarn iine konup atein zerine yerletirildiinde, buharlama sonucunda, ksa sre
iinde yzeyinde bir kpk belirdi. Bu tabakann kalnlamaya balamasyla, Nab svy tahta bir
spatula ile kartrd, bu ilem buharlamay hzlandrarak svnn ar bir tat almasn engellemek
amacn tayordu.
Harl harl yanarak ileme tabi tutulan madde kadar, ilemi gerekletirenlere de keyif veren bu
atete kaynatlan sv, birka saat iinde youn bir urup kvamn ald. Bu urup, daha nceden ayn
mutfak frnnda retilerek eitli ekiller verilen kil kalplara dkld. Ertesi gn souyan bu urup
kalplarn eklini ald. Bu, sar kzl renkli ama saydam ve olduka lezzetli bir ekerdi.

Souun etkisinin eylln ortasna kadar devam etmesiyle, Granite-house'un tutsaklar bu esaretin
olduka uzun srdn dnmeye baladlar. Neredeyse her gn dar kmay deniyor, ancak
gezintilerini fazla uzatmyorlard. Bu durumda, srekli olarak Granite-house'un i dzenlemesiyle
megul oluyor, alrken sohbet ediyorlard. Cyrus Smith arkadalarn hemen her konuda
bilgilendirirken, onlara zellikle bilimin pratik uygulamalarndan sz ediyordu. Smrgelilerin
ktphaneleri yoktu; ama Mhendis sayfalarn kartrarak tm sorularnn karlklarn bulduklar,
her zaman yant vermeye hazr bir kitaptan farkszd. Zaman bylece geip giderken bu yrekli
insanlar gelecekten hi kayg duymazm gibi grnyorlard.
Ancak, artk bu tutsakln sonu yaklamt. Hepsi sabrszlkla, ilkbahar deilse de, en azndan
bu katlanlmaz souklarn sona ermesini bekliyorlard. Ellerinde bu dk slara kar kendilerini
koruyacak olan kaln giysileri olsa, kum tepelerine ya da Tadornes Batakl'na ne keif gezileri
yapacaklard! Av hayvanlarna yaklamas kolay olacandan, av partileri hi kukusuz ok bereketli
geecekti. Ancak herkesin kol gcne ihtiyac olan Cyrus Smith, kimsenin saln tehlikeye
atmamaya dikkat ediyor, ve tavsiyeleri dinleniyordu.
Ama Pencroffu saymazsak, bu tutsaklktan en ok sklan Top'tu. Granite-house sadk kpee dar
geliyordu. Bir odadan dierine gidip gelirken, kendince orada tklp kalmaktan ne kadar skldn
gsteriyordu.
Cyrus Smith, denizle balantl olan ve az deponun dibine alan karanlk kuyuya yaklatnda,
Top'un garip uultular kardna birok kez tank olmutu.zeri tahta bir panoyla rtl olan bu
deliin etrafnda dnp duruyor, hatta bazen onu kaldrmak istermiesine patilerini panonun altna
sokuyordu. fkesini ve kaygsn belirtmek ister gibi ilgin bir ekilde uluyordu.
Kpein bu tavrlarn defalarca gzlemleyen Mhendis, kendi kendine bu dipsiz kuyuda, bu zeki
hayvan bu derece etkileyecek ne olabileceini soruyordu. Denize aldndan hi phe duyulmayan
bu kuyu, adann temelinde dar dehlizlere mi ayrlyordu? Baka maaralarla balants olabilir
miydi? Bir deniz yarat ara sra dinlenmek iin bu kuyunun dibine mi geliyordu? Bu durumu nasl
aklayacan bilemeyen Mhendis, bu ite bir gariplik olduunu dnmekten kendini alamyordu.
Her olay bilimsel gerekliklere dayanarak izah etmeye alk olduundan, doast yorumlara
kaplmay kendine yaktramyordu; ancak kuyu da kayg uyandracak bir ey olmasa, vaktini aya
doru havlamakla geiren kpeklere benzemeyen Top gibi akll bir hayvann bu kuyuyu koklayp,
dinleyerek yoklamakta inat etmesi nasl aklanabilirdi? Top'un davranlar Mhendis'in kafasn
kendisine bile itiraf edemeyecegi lde kartryordu.
Ne olursa olsun, belki de sadece Top'un huysuzluundan kaynaklanan bu karmak dncelerini
arkadalarna yanstmak istemeyen Mhendis, izlenimlerini yalnzca Gedeon Spilett ile paylayordu.
Nihayet souk havann etkisi azald. Yamurlar, dolular yamaya, karla kark boralar ve
rzgarlar etkisini gstermeye devam etseler de, bu kt havalar uzun srmeyecekti. Buzlar zlp
karlar erimi, kumsal, yayla, Mercy kylar ve orman yeniden yrmeye elverili hale gelmiti.
Granite-house'un, ilkbaharn geliinden byk mutluluk duyan konuklar, artk yalnzca yemek ve uyku
saatlerini orada geiriyorlard.
Eyll aynn ikinci yarsnda sk sk ava kld, bu durum Pencroff'un Cyrus Smith'in szn
verdiini iddia ettii ateli silahlan yeni bir inatla talep etmesine yol at. Ancak, ie yarar bir tfein
yapm iin zel bir dzenein olmas gerektiini iyi bilen Mhendis, ona pek fazla aldrmyor ve bu
ii srekli olarak daha ileri bir tarihe erteliyordu. Zaten Harbert ve Gedeon Spilett'in, agutiler,

kangurular, sudomuzlar, gvercinler, toykular, yabani rdekler, su ulluklar gibi kll ya da tyl
her tr lezzetli av hayvann oklaryla vuracak kadar usta atclar haline geldiklerini gzlemliyor ve
sonu olarak acele etmeye gerek olmadn dnyordu. Ancak inat Denizci meseleye byle
yaklamyordu, ve istediini yapmadan Mhendis'i rahat brakmayacakt. Zaten, Gedeon Spilett de
onu destekliyordu.
Ada tahmin ettiimiz gibi vahi hayvanlar barndryorsa, onlarla mcadele etmenin ve yok
etmenin yollarn aramalyz. Zaman geldiinde, bunun ilk devimiz olmas gerektiine inanyorum.
Ancak o srada Mhendis'in zihnini kurcalayan ateli silah retimi deil, giysi sorununu nasl
halledeceiydi. Smrgelilerin zerlerindeki elbiselerle k geirmilerdi; ancak gelecek k
onlarla idare etmeleri mmkn deildi. Ne pahasna olursa olsun, etoburlarnn derilerinden ya da
gevigetirenlerin ynlerinden yararlanmalar gerekiyordu, ve muflonlar da olduuna gre, koloninin
ihtiyalarn karlamak zere yetitirilecek bir srnn oluturulmasn hedeflemek uygundu. Adann
herhangi bir noktasnda, evcil hayvanlar iin bir al, kmes hayvanlar iin bir kmes hazrlanmal,
yani tek kelimeyle bir tr iftlik oluturulmalyd, ite yaz mevsimi boyunca, hayata geirilmesi
gereken iki nemli proje bunlard.
Sonu olarak, ilerde kurmay planladklar bu iftliin altyapsn oluturmak iin, Lincoln
Adas'nn bilinmeyen blgelerine, yani azndan, Serpentine Yarmadas'nn ucuna dek Mercy'nin sa
kys boyunca uzanan ormanlara ve bat kysnn tamamna acil olarak keif gezileri
dzenlemeliydiler. Ancak bunun iin, havann iyice dzelmesini beklemek gerekiyordu, ve bu keif
gezisinden faydal sonular alnabilmesi iin daha bir ay gemesi gerekiyordu.
Belli bir sabrszlkla keif gn beklenirken meydana gelen bir olay, Smrgelilerin adann
tamamnn kefi konusundaki isteklerini daha da artrd.
24 Ekim gn, Pencroff her zaman dzenli olarak yemlerle doldurduu tuzaklarn kontrole
gittiinde, ilerinden birinde sofralarna layk hayvan buldu. Bunlar dii bir yabandomuzu ve iki
yavrusuydu.
Bu muhteem avn etkisiyle kendinden gemi bir halde Grarite-house'a dndnde, her zamanki
gibi avnn dkmn yapt.
Haydi bakalm! Mkemmel bir ziyafet ekeceiz, Bay Cyrus! diye haykrd. Siz de Bay Spilett,
siz de bu ziyafete katlacaksnz! Elbette, diye karlk verdi Gazeteci, ancak nce ne yiyeceimi
renmek isterim. St domuzu.
Ah! Demek st domuzu, yle mi Pencroff? Ben de halinize bakarak, ii doldurulmu bir keklik
getirdiinizi sanmtm!
Nasl yani? diye haykrd Pencroff. St
domuzunu hafife mi alyorsunuz?
Hayr, diye yantlad Gedeon Spilett, hibir coku belirtisi gstermeden, yeter ki her gn
yabandomuzu yemeyelim...
ok iyi, ite bu ok iyi Bay Gazeteci, diye karlk verdi, avnn deerinin drlmesini
hazmedemeyen Denizci, ii yokua sryorsunuz! Yedi ay nce, adaya ilk ktmzda, byle bir av
grmekten ok mutlu olurdunuz!. ..
Ite, ite bu, diye yantlad Gazeteci. nsanolu ne mkemmeldir, ne de kanaatkr. Tamam,
diye devam etti Pencroff, umarm Nab onun kymetini bilecektir. Bakn! En fazla aylk olan u iki
yabandomuzu, en az bldrcnlar kadar krpeler! Haydi, Nab gel! Hazrlklara ben de elik

edeceim.
Ve beraberindeki Nab ile mutfaa ynelen Denizci, yemek hazrlklarna giriti.
Herkes onlar kendi hallerine brakarak, yemei kendi usullerince hazrlamalarna izin verdi. Nab
ve Pencroff sofray harika bir ekilde donattlar, mnde iki yavru yabandomuzu, kanguru orbas,
jambon fme amfst, yalanc kardekan aacnn bekletilmi zsuyu Oswego ay, yani en leziz
yiyecekler vard; ancak bu yemekler arasnda en mkemmeli buulamas yaplm, azlara layk
yabandomuzlaryd.
Saat bete, Granite-house'un salonunda, akam yemei servisi yapld. Sofrann zerinde tten
kanguru orbas harikayd.
orbann ardndan, Pencroff'un kendi elleriyle keserek herkese iri paralar halinde bltrd
yabandomuzlar geldi.
Bu st domuzlar gerekten ok lezzetliydiler, Pencroff kendi payn byk bir itahla silip
sprrken, aniden azndan kfrler dkld.
Ne oldu? diye sordu Cyrus Smith.
Ne mi oldu ... ne mi oldu... dilerimden biri krld! diye karlk verdi Denizci.
Nasl yani? Yabandomuzlarnzn iinde akl talar m vard?" dedi Gedeon Spilett.
Sanrm yle, diye yantlad Pencroff, dudaklarnn arasndan bir az diine mal olan nesneyi
kartarak.
Bu akl ta degil, bir mermi ekirdeiydi.

KNC BLM

SAHPSZ

1
Balonun yolcularnn Lincoln Adas'na srklenmelerinin zerinden tam tamna yedi ay gemiti.
O gnden beri, yaplan tm aratrmalara ramen hi kimseyle karlalmam, adada gemite ya da
bu dnemde insanlarn yaadm belirten tek bir dumana, ya da insan elinden kt anlalan tek bir
esere dahi rastlanmamt. Yalnzca bugn deil, ortaya kt dnemden beri, bu adada hi kimsenin
yaamad sylenebilirdi. Ite imdi, savunmasz bir kemirgenin vcudundan kan basit bir mermi
ekirdei, tm bu varsaymlar boa karyordu!
Gerekten de bu mermi ateli bir silahtan kmt, insanolundan baka hangi canl bu silah
kullanabilirdi?
Pencroff'un masann zerine brakt mermi ekirdeine, arkadalar byk bir aknlkla
baktlar. nemsizmi gibi grnse de olduka ciddi sonulara yol aabilecek olan bu olay, bir anda
tm dncelerin zerinde younlamasna neden olmutu. Doast bir yaratn aniden ortaya
kmas bile onlar bu derece etkilemeyecekti.
Cyrus Smith, artc olduu kadar hi beklenmedik bir anda ortaya kan bu olayla ilgili
varsaymlar sralamakta hi tereddt etmedi. Mermiyi elinde evirip evirerek, ba parmayla iaret
parma arasnda gezdirdi. Sonra:
Pencroff, dedi, bu kurunun yaralad yaban domuzunun en fazla aylk olduundan emin
misiniz?
Evet, Bay Cyrus, diye yantlad Pencroff. Onu ukurda bulduumda, hl annesinin memesini
emiyordu.
O halde, dedi Mhendis, bu durum son ay iinde Lincoln Adas'nda bir tfein atelendiini
kantlyor.
Ve, diye ekledi Gedeon Spilett, bir mermi ekirdeinin, ldrc olmasa da bu yavruya isabet
ettiini.
Kesinlikle, diye devam etti Cyrus Smith, bu olaydan karmamz gereken sonular yle
sralanabilir: Ya adada bizden nce yaayanlar vard, ya da son ay iinde birileri karaya kt. Bu
adamlarn buraya isteyerek mi, yoksa bir kaza sonucu mu geldikleri konusu daha sonra akla
kavuacak. Kim olduklarna gelince, elimizde Avrupal m yoksa Malezyal m, bizim rkmza dost
mu, dman m olduklarna dair hibir bilgi yok, hl adada olup olmadklar konusu iin de ayn ey
geerli. Ama bu sorularn yantlar bizi o kadar yakndan ilgilendiriyor ki, uzun sre belirsizlik iinde
beklememiz mmkn deil.
Hayr! Yz kere, bin kere hayr! diye haykrd Denizci masadan kalkarak. Lincoln Adas'nda
bizden baka kimse yok! Ada byk deil, eer burada birileri yaasayd, onlar oktan fark etmi
olurduk!
Gerekten de, bunun aksi olduka artc olurdu, dedi Harbert.
Ancak, diye karlk verdi Gazeteci, bu yaban, domuzunun bedeninde bir mermiyle domas
daha da artc olurdu!
Geriye bir tek Pencroff'un... dedi tereddtl bir ifadeyle Nab.
Bakn hele, Nab, diye karlk verdi Pencroff. Ve be, alt aydan beri azmda bir kurun
tadmdan haberim olmadn m sylemek istiyorsun! Peki nereye gizlenecekti ki? diye ekledi,

azn, enesini inci gibi ssleyen otuz iki diini gsterecek ekilde aarak. yi bak Nab, eer bu
takma dilerin iinde tek bir oyuk di dahi bulursan, dilerimden yarm dzinesini skp alnana izin
vereceim! Aslnda, Nab'n varsaym kabul edilebilir gibi deil, diye karlk verdi Cyrus Smith,
kafasndaki youn dncelere ramen glmsemekten kendini alamadan. Son ay iinde, adada
bir tfein atelendii kesin. Ancak unu kabul etmemiz gerekir ki, bu kyya kan kiiler ya ok ksa
bir sre nce karaya km, ya da burada bir sre kalp gitmi olmallar; nk keif iin Franklin
Tepesi'ne ktmzda burada olsalard, hem onlar bizi, hem de biz onlar grm olurduk. Bu
durumda, yalnzca birka hafta nce frtnann kazazedeleri kynn herhangi bir noktasna srklemi
olmas mmkn olabilir. Planlarmz bu temel zerinde oluturmamz gerek. Tedbirli olmamz
gerektiini dnyorum, dedi Gazeteci.
Bende yle," diye yantlad Cyrus Smith, ne yazk ki adaya Malezyal korsanlarn km
olmasndan kayg duyulabilir!
Bay Cyrus, dedi Denizci, kefe kmadan nce, nehri amamz ya da kyy dolamamz
salayacak bir kayk ina etmemiz daha uygun olmaz m?
Yerinde bir dnce, diye karlk verdi Mhendis, bunu bekleyemeyiz. Bir kayk ina etmemiz
en az bir aymz alr...
Gerek bir kayk iin yle, diye yantlad Denizci, ancak, denize alacak bir tekneye
ihtiyacmz yok, en fazla be gn iinde Mercy'de yol almamza yetecek bir kayk yapabilirim.
Be gnde, diye haykrd Nab, bir gemi mi yapacaksn?
Evet, Nab, yerli usul bir gemi. Tahtadan m? diye sordu pek ikna olmua benzemeyen Zenci.
Tahtadan, diye yantlad Pencroff, ya da daha dorusu aa kabuundan. Tekrarlyorum, Bay
Cyrus, bu i be gn iinde tamamlanacak!
Be gnse kabul! diye yantlad Mhendis. Ancak o zaman kadar, kendimize ok dikkat etmemiz
gerek! dedi Harbert.
Kesinlikle yle, dostlarm, diye karlk verdi Cyrus Smith, ve sizden avlanmak iin Granitehouse'dan uzaklamamanz rica edeceim.
Akam yemei, Pencroff'un umduu kadar neeli bir ekilde sonlanmamt.
Yani, ada gemite Smrgeliler dnda konuklara da ev sahiplii yapmt, hatta belki bu durum
hl srmekteydi. Mermi ekirdeinin bulunduu andan itibaren, bunu tartmasz bir ekilde kabul
etmek gerekiyordu, ve byle bir netice Smrgelileri byk endielere srklyordu.
Cyrus Smith ve Gedeon Spilett, uykuya ekilmeden nce bu konular zerinde uzun uzun konutular.
Birbirlerine bu olayn da, Mhendis'in kurtuluu ve balarndan geen dier garip hadiselerle bir
balants olup olmadn soruyorlard. Sorunu tm ayrntlaryla deerlendiren Cyrus Smith sonunda
unlar syledi:
"Sevgili dostum Spilett, sonu itibariyle ne dndm bilmek ister misiniz?
Evet, Cyrus.
Aday ne kadar titiz bir ekilde aratrsak da, hibir ey bulamayacaz!
Ertesi sabah, Pencroff ie koyuldu. Yapm sz konusu olan skarmozlu ve borda kaplamal bir
tekne deil, Mercy'de, zellikle de kaynaklarnn yaknlarndaki s sularda kolaylkla yol alabilecek,
dibi dz basit bir kaykt. Karlkl olarak dikilecek olan aa kabuu paralar, bu hafif kayn
inas iin yeterli olacak, ve doal engeller yryerek ilerlemeyi gerektirdiinde, elle tanmasnda
glk ekilmeyecekti. Pencroff kabuk dizilerini birbirlerine perinli ivilerle eklemlemeyi

planlyordu. Kayn bu ekilde hazrlanmas, su szdrmasn imkansz hale getiriyordu.


Bu durumda, kabuu esnek ve dayankl aalar semek gerekliydi. Oysa, son kasrga, bu tr bir
alma iin olduka elverili olan douglas kknarlarn kullanlmaz hale getirmiti. Yaplacak tek
ey, bazlar yere yklm olan kknarlarn kasklarn soymakt, ellerinde bulunan aletlerin
yetersizliinden dolay, Smrgeliler bu ilem srasnda bir hayli zorlandlar. Yine de, sonunda bu
iten de alnlarnn akyla ktlar.
Denizci, kendisine yardm eden Mhendis'le birlikte bu ilerle urarken, Gedeon Spilett ve
Harbert, bo durmayarak koloninin yiyecek ihtiyalarn karlyorlard. Gazeteci, yay ve mzra
byk bir ustalkla kullanan Gen ocuk'a kar hayranln gizleyemiyordu. Harbert bunun yan sra,
tam anlamyla cesaretin kant' olarak nitelendirilebilecek bir soukkanllkla byk yreklilikler
gsteriyordu. Zaten, Cyrus Smith'in tavsiyelerini gz nnde bulunduran iki yol arkada, Granitehouse'dan iki milden fazla uzaklamyorlard; ancak ormann ilk rampalarnda bol miktarda aguti,
sudomuzu, kanguru, yabandomuzu bulunmaktayd, ve souklar kesildiinden beri tuzaklardan alnan
verim dtyse de tavanlk Lincoln Adas'nn Smrgelilerin tamamn beslemeye yetecek erzak
vermeye devam ediyordu.
Bu av partileri srasnda Harbert, Gedeon Spilett ile sk sk mermi ekirdei ve Mhendis'in bu
olaydan kard sonular zerine konuuyordu, ve bir gn -26 Ekim'de- ona unlar syledi:
Ama, Bay Spilett, eer birka kazazede adaya ktysa, onlarn hl Granite-house civarnda
grlmemelerini garip bulmuyor musunuz?
Eer hl buradaysalar ok garip, diye karlk verdi Gazeteci, ama gitmilerse, bunda
alacak bir ey yok!
Yani, bu adamlarn adadan ayrldklarn m dnyorsunuz?
Byk bir olaslkla yle olmal, evlat; nk hl adada olsalard varlklarn belli eden baz
ipularyla karlaacaktk.
Hayr Harbert, ya da en azndan, onlara geici kazazedeler diyebiliriz. Gerekten de, sert bir
rzgarla, gemileri zarar grmeden kyya vurduktan sonra, rzgarn kesilmesiyle yeniden yola km
olmalar, akla olduka uygun geliyor.
Bir eyi itiraf etmek gerek, dedi Harbert, Bay Smith, adaya insan ayann deymesini istemiyor,
hatta bundan kayglanyormu gibi grnyor.
Gerekten de yle, diye yantlad Gazeteci, Malezyallarn bu denizlerde ok sk yolculuk
ettiini dnyor olmal, bu beyler uzak durulmas gereken aalk haydutlar. yleyse, Bay
Spilett, dedi Harbert, bir gn, onlarn karaya ktn kantlayan bir ipucuna rastlayamaz myz?
Belki de bu konu zerinde younlamamz gerekecek.
Bu mmkn, ocuum. Terkedilmi bir kamp alan, snm bir ate, bize neler olup bittiini
aklayabilir, ilk keif gezisinde bunu aratracaz.
Avclar bu sohbeti Mercy'ye komu olan ve gz alc aalaryla dikkati eken ormanda
yapyorlard. Bu aalarn arasnda Yeni Zelanda yerlilerinin kauri' olarak adlandrdklar, boylar
iki yz ayaa yaklaan o muhteem kozalakllar da vard.
Aklma bir ey geldi, Bay Spilett, dedi Harbert. Bu kaurilerden birinin tepesine karsam, belki
de aday daha geni bir bak asyla izleyebilirim!
Gzel bir fikir, diye yantlad Gazeteci, ama bu devasa aalarn tepesine trmanabilecek
misin?

Deneyeceim, diye karlk verdi Gen ocuk.


Kaurinin kolayca trmanmaya elverili ilk dallarna atlan evik ve becerikli Harbert, birka
dakika iinde, ormann kemer eklindeki kollarnn oluturduu usuz bucaksz yeil ovay yukardan
izleyen aacn zirvesine ulamt.
Bu yksek noktadan, adann gneydoudaki Griffe Burnu'ndan, gneybatdaki Reptile Burnu'na dek
uzanan gney blmnn tamam rahatlkla izlenebiliyordu. Kuzeybatda, ufkun byk bir blmn
perdeleyen Franklin Tepesi ykseliyordu.
Ama, Harbert rasathanesinin tepesinden, adann varlndan phelenilen bu yabanclara barnma
imkan sunduu kefedilmemi blgelerini gzlemleyebiliyordu.
Gen ocuk nce dikkatle denize bakt, ufukta ya da adann kylarnda tek bir yelkenli dahi yoktu.
Yine de, aalarn kyy perdelemesi nedeniyle, Harbert'n fark edemedii zellikle direk takmlar
hasar grm bir geminin sahile vurmu olmas mmknd.
Binlerce metre kare boyunca hi fasla vermeden, iine szlmaz bir kubbe oluturan sk aalarla
kapl Far-West Ormanlar'nn arasndan da bir eyler grebilmek imkanszd. Hatta Mercy'nin
izledii hatt ve doduu dan eteini seebilmek dahi mmkn deildi. Belki de batya doru akan
baka aylar da vard, ancak Harbert'n konumu bunu saptayabilmek iin uygun deildi.
Peki, bir kamp yerine dair herhangi bir ipucuna rastlayamadysa da, en azndan havada insan
varln belli eden bir duman yok muydu? Gkyz prl prld, ve en kk bir buhar kvrnts bile
net bir ekilde seilebilirdi.
Bir an iin, Harbert batya doru ykselen hafif bir duman grdn sand, ancak daha dikkatli bir
gzlemden sonra, yanlm olduunu anlad. Byk bir titizlikle evresini yeniden inceledi, gzleri
olduka keskindi... Hayr, gerekten de hibir ey yoktu.
Harbert'n kaurinin zirvesinden inmesiyle, iki avc, Granite-house'a geri dndler. Gen ocuk'un
yksn dinleyen Cyrus Smith, hibir ey sylemeden kafasn sallad. Adann tamam
kefedilmeden, bu konu zerinde bir deerlendirme yaplamayaca ortadayd.
28 Ekim gn, aklamas mmkn olmayan yeni bir olay daha meydana geldi.
Harbert ve Nab, Granite-house'un iki mil tesindeki kumsalda gezinirken, kaplumbaagillerden
harika bir rnek yakalama frsatna kavumaktan byk mutluluk duydular. Bu, kabuu yeilin tm
tonlarn yanstan bir kaplumbaayd.
Kayalarn arasndan denize doru szlen kaplumbaay gren Harbert:
Beni takip et Nab, beni takip et! diye bard.
Nab, o tarafa doru kotu.
Gzel bir hayvan! dedi, ama onu nasl yakalamal?
ok kolay, Nab, diye karlk verdi Harbert. Yapacamz tek ey onu ters evirmek,o zaman
kamas imkansz hale gelecek. Mzranz alp, benim yaptm yapn.
Tehlikeyi sezinleyen srngen kabuu ile plastronu[] arasna ekilmiti. Bir kaya gibi
hareketsizdi, ne kafas, ne de ayaklar grnyordu.
Harbert ve Nab sopalarn hayvann gs blgesine yerletirdiler, sonra glerini birletirerek
fazla zorlanmadan, onu srtst evirdiler. ayak uzunluundaki bu kaplumbaa, en az iki yz kilo
arlnda olmalyd.
Gzel! diye haykrd Nab, dostum Pencroff bu ie ok sevinecek!

Gerekten de, dostu Pencroff bu ie ok sevinecekti, nk su bitkileriyle beslenen bu


kaplumbaann eti ok lezzetliydi. O srada, hayvann yalnzca, yass ama kemikli bir kubbenin altna
gizlenmi geni akak ukurlaryla arkaya doru genileyen kafasnn kk bir blm grlyordu.
Peki imdi, avmz ne yapacaz? diye sordu Nab. Onu Granite-house'a kadar ekerek
gtremeyiz!
Onu burada brakabiliriz, nasl olsa dnemez, diye yantlad Harbert, sonra arabayla gelip onu
alrz.
Tamam.
Nab'n gereksiz bulmasna ramen, Harbert tedbirli davranarak, hayvann etrafn iri talarla
destekledi. Sonra iki avc, alalan sularn aa kard kumsal izleyerek, Granite-house'a geri
dndler. Pencroffa srpriz yapmak isteyen Harbert, kumlarn zerinde ters evirerek brakt
kaplumbaagillerin bu muhteem numunesinden' ona hi sz etmedi; ancak iki saat sonra Nab ile
birlikte, yanlarndaki arabayla onu braktklar yere geri dndklerinde, kaplumbaagillerin o
muhteem numunesinin' orada olmadn fark ettiler.
Nab ve Harbert etraflarna baktklarnda hibir ey gremediler. Oysa kaplumbaay braktklar
yer burasyd. Hatta destek olarak yararland akl talarn da bulan Gen ocuk yanlmadndan
emindi.
Ah, u ie bak! dedi Nab, demek ki bu hayvanlar dnebiliyorlarm.
yle grnyor, diye karlk verdi hibir ey anlamam gibi grnen Harbert, kumlarn zerine
salm akl talarna bakarak.
te, Pencroff bu durumdan hi memnun olmayacak!
Ve Bay Smith de bu durumu aklamakta byk glkler ekecek! diye aklndan geirdi
Harbert.
O zaman, dedi hayal krkln gizlemek isteyen Nab, ona bundan hi sz etmeyeceiz.
Tam tersine, Nab, bu olay onlara anlatmamz gerek, diye karlk verdi Harbert.
Ve bou bouna getirdikleri arabay da yanlarna alarak Granite-house'a geri dndler.
Mhendis ve Denizci'nin birlikte altklar ilie geldiklerinde, Harbert balarndan geenleri
anlatt.
Ah! Beceriksizler! diye haykrd Denizci. En az elli tabak orbay elinizden kardnz! Ama
Pencroff, diye karlk verdi Nab, hayvann kamas bizim suumuz deil, sylediim gibi, onu ters
evirmitik!
O zaman, yeterince iyi evirememisiniz! diye yantlad neeli bir ifadeyle laftan anlamaz
Denizci.
Yeterince iyi deil mi! diye haykrd Harbert.
Ve bunun yan sra, kaplumbaann etrafn akl talaryla evrelediini de anlatt.
Yani bir mucize oldu! diye karlk verdi Pencroff.
Bay Cyrus, dedi Harbert, kaplumbaalarn, zellikle de iri olanlarn bir kez srtst
evrildiklerinde, ters dnemediklerini sanyordum?
Bu doru, evlat, diye yantlad Cyrus Smith.
Peki o zaman nasl kurtulabildi...?
Kaplumbaay braktnz yer denizden ne kadar uzaktayd? diye sordu, iini yarda brakarak

bu konuya kafa yormaya balayan mhendis.


En fazla on be ayak, diye yantlad Harbert.
Ve, o srada sular ekilmi miydi?"
Evet, Bay Cyrus.
O halde, diye yantlad mhendis, kaplumbaa kumun zerinde yapamadn suyun iinde
yapm olmal. Demek ki, ykselen sular onu srklemeye baladnda, ters dnerek ak denize
ulam.
Ah! Ne kadar beceriksiziz! diye haykrd Nab.
Bunu size asl benim sylemem gerekir! diye karlk . verdi Pencroff.
Cyrus Smith, akla uygunluundan hi phe duyulmayan bu aklamay yapmt. Ancak bu
aklama kendisi iin yeterli olmu muydu? Bunu dorulamaya kimse cesaret edemiyordu.

2
29 Ekim gn, aa kabuundan yaplan kayk tamamlanmt. Pencroff szn yerine getirmiti,
bylece ortaya gvdesi esnek crejimba ubuklarndan oluan, be gnde ina edilmi bir tr kayk
kmt. Bir arka, bir orta, bir de n bankn yan sra iki krein skarmozunu destekleyecek olan bir
kpete, kay ynetmeye yarayacak bir boyana krei, on iki ayak boyunda, yz kilo arlndaki
bu aracn dier paralarm oluturuyordu. Denize indirme ilemine gelince, bu olduka basitti.
Granite-house'un nndeki kumsala tanan hafif kayk, denizin ykselmesiyle sulara kavutu. Hemen
iine atlayarak, boyana kreiyle ona yn veren Pencroff, kayn istenilen amaca uygun bir ekilde
yol aldn saptad.
Yaasn! diye haykrd, zaferini olaan karlama tevazusunu gstermeden. Bununla istediirniz
turu atabiliriz...
Dnya turu mu? diye sordu Gedeon Spilett.
Hayr, ada turu. Safra olarak kullanlacak birka akl ta, n tarafa yerletireceimiz bir direk
ve bir gn Bay Smith'in hazrlayaca bir para yelkenle yeterince uzaa gidebileceiz! Evet, Bay
Cyrus, ve siz Bay Spilett, ve siz Harbert, ve sen Nab, yeni gemimizi denemeye gelmeyecek misiniz?
Hadisenize! Be kiiyi tayp tamayacan grmemiz gerek!
Gerekten de, bunu denemek gerekiyordu. Pencroff'un kay, kayalklarn arasndaki dar geitten
bir boyana krei darbesiyle kumsala getirmesiyle, ayn gn, kynn gney kayalklarnda sonland
buma kadar, bir deneme gezisi yaplmasna karar verildi.
Kaya binecekleri srada Nab haykrd: Ama gemin su alyor, Pencroff!
nemli deil Nab, diye yantlad Denizci. Tahtalarn gerilmesi lazm! iki gn sonra hi su
geirmeyecek, kaymzn zerinde bir ayyan midesindekinden daha fazla su kalmayacak. Haydi
binin!
Bunun zerine herkesin kaya dolumasyla, Pencroff kydan almaya balad. Gkyz pnl
prld, deniz bir gln darack kylar arasna skmasna sakindi ve kayk tpk Mercy'nin
durgun sularndaym gibi onu gvenli bir ekilde aabilirdi.
ki krekten birini Nab, dierini Harbert ald, arkada kalan Pencroff, boyana kreiyle sandal
ynetiyordu.
Denizci nce kanal aarak, adacn gneyindeki burnun yanndan geti. Gneyden hafif bir rzgar
esiyordu. Ne kanalda, ne de akta en ufak bir alkant vard. Fazlasyla ykl olduu iin kayn pek
de hissetmedii uzun dalga kvrntlar denizin yzeyinde dzenli bir ekilde inip kalkyordu. Kydan
yarm mil uzaklatklarnda, Franklin Tepesi'nin tamamn grebiliyorlard.
Sonra, Pencroff ark ederek, nehrin azna geri dnd. Kayk, kemer yaparaktan burnun ucuna dek
uzanarak, Tadornes Bataklk Ovas'nn tamamn gizleyen ky boyunca ilerledi.
Kynn bu noktada erilemesiyle uzunluu artan bu burun, Mercy'den yaklak mil uzaklktayd.
Bunun zerine, Smrgeliler Burnun u noktasna dek giderek, kyy Griffe Burnu'na dek hzlca
gzden geirmeye yetecek kadar atktan sonra geri dnmeye karar verdiler.
Bylece, kynn , drt yz metre andan yol alan kayk, ykselen sularn rtmeye balad
her yan kaplayan krkayalklara dikkat ederek ilerledi. Sur nehrin azndan, dile doru alalyordu.
Grande-Vue Yaylas 'n oluturan bloklardan bir hayli farkl olan bu granit ynnn grnts
rktcyd. Sanki ii kayalarla dolu bir p arabas oraya boaltlmt. Ormann iki mil yaknlarna

dek uzanan bu sivri kntnn zerinde bitki rtsnden eser yoktu, ve bu burun bir devin yeilliklerin
arasndan uzanan kolu gibi grnyordu.
ki krein ynlendirdii kayk, kolayca ilerliyordu. Gedeon Spilett, bir elinde kalemi, dier elinde
not defteriyle, kynn hatlarn iziyordu. Nab, Pencroff ve Harbert, adalarnn ilk kez grdkleri bu
blmn incelerken sohbet ediyorlard; ve sandal gneye doru indike, iki Mandibule Burnu yer
deitirerek, Union Krfezi'ni skca perdelermi gibi grnyordu.
Cyrus Smith'e gelince, o hi konumuyor, evreyi gzlemliyordu; ve kukulu baklarndan, srekli
olarak kynn ilk anda garip grnen blmlerini inceledii anlalyordu.
Pencroff kayn eyrek saat iinde ulat burnun ucunu dnmeye hazrlanyordu ki, ayaa
frlayan Harbert, kara bir lekeyi gstererek haykrd:
Kumsalda grdm u nesne de ne?" Tm baklar iaret edilen noktaya evrildi. Gerekten
de, dedi Gazeteci, orada bir ey var, yar yarya kuma gmlm bir enkaza benziyor.
Ah! diye haykrd Pencroff, bunun ne olduunu anladm!
Nedir? diye sordu Nab.
Variller, belki de ileri dolu olan variller! diye yantlad Denizci.
Kyya, Pencroff! dedi Cyrus Smith. Kayn birka krek hareketiyle, kk bir koyun kysna
yanamasyla, yolcular kumsala doru atldlar.
Pencroff yanlmamt. Orada, kuma yar gmlm bir halde iki varil bulunuyordu, dahas, onlara
skca balanm olan geni bir kasa da suda yzerek karaya vurmutu.
Bu durumda, adann aklarnda bir deniz kazas meydana gelmi olmal?" dedi Harbert. Hi
phesiz, diye yantlad Gedeon Spilett.
Ama bu kasann iinde ne olabilir? diye haykrd Pencroff, doal bir sabrszlkla. Kasann
iinde ne olabilir? Az skca kapatlm, ve, elimizde kapan kracak hibir ey yok! Bu durumda
onu talarla paralamaktan baka are yok."
Ar bir kayay kaldran Denizci, onu tam kasann zerine indirmek zereydi ki, Mhendis onu
durdurdu:
Pencroff," dedi ona, yalnzca bir saat daha sabredebilir misiniz?
.Ama, Bay Cyrus, dnsenize! Belki de iinde bizde olmayan pek ok ey vardr! Bunu
reneceiz Pencroff, diye yantlad Mhendis, ama, bana kalrsa iimize yarayabilecek olan bu
kasay krmayn. Onu paralamadan rahata aabileceimiz Granite-house'a gtrelim. Yolculuk iin
iyi hazrlanm ve buraya kadar gelebildiine gre, nehrin azna kadar da yzebilir.
Haklsnz, Bay Cyrus, diye yantlad Denizci, ancak insan her zaman kendine hakim olamyor!
Mhendis'in nerisi akla yatknd. Gerekten de kayk, iki bo varille desteklendiine baklrsa,
ar olduu anlalan bu kasann iindeki nesnelerin tamamn tayamayacakt. Bu durumda, onu
Granite-house'un kysna kadar ekerek gtrmek daha uygun olacakt.
Artk, bu enkazn nereden geldii sorusuna yant bulmak gerekiyordu. Sahil boyunca yzlerce
admk bir alan tarayan Cyrus Smith ve arkadalar, baka bir kalntyla karlamadlar. Yksek bir
kayann zerine karak denizi inceleyen Nab ve Harbert da ufukta ne bir yelkenliye, ne de alabora
olmu bir gemiye rastladlar. Bununla birlikte, bir kazann meydana gelmi olduu phe gtrmezdi.
Belki bu olay, bulduklar mermi ile balantlyd? Belki yabanclar, adann baka bir noktasndan
karaya kmlard? Belki hl oradaydlar? Ancak Smrgelilerin aklndan doal olarak, bu
yabanclarn Malezyal korsanlar olamayaca geiyordu; nk kasann Amerikan ya da Avrupa

yapm olduu anlalyordu.


Hepsi, uzunluu be, genilii ise aya bulan kasann etrafnda toplandlar. Olduka sk
kapatlm bu mee kasann zeri bakr ivilerle tutturulmu bir deriyle kaplyd. eperlerine
vurulduunda ilerinin bo olduu anlalan iki byk f, ona her iki yandan dmlenmi salam
iplerle balanmt, Pencroff bunlarn denizci dm olduunu kolayca anlamt. Hasar grmemi
olmasndan, krkayalklara deil kumsala vurmu olduu anlalabiliyor, hatta daha titiz bir ekilde
incelendiinde, denizde uzun sre kalmad ve bu kyya vurmasnn zerinden ok zaman gemedii
sonucuna da varlabiliyordu. iine su szmam gibi grnyordu, bu durumda iindeki nesneler
slanmam olmalyd.
Bu kasann, manevra yapamadan, adaya doru srklenen bir geminin gvertesinden denize
frlatld ve yolcularn, kyya varabilirse onu yeniden bulabilecekleri umuduyla, yzen bir alet
araclyla su stnde kalmas iin nlem aldklar ortadayd.
Bu enkaz Granite-house'a kadar kaykla ekerek gtreceiz, dedi Mhendis, ve orada
dkmn yaptktan sonra adada tahmin ettiimiz kazadan kurtulanlarn olup olmadn aratracaz,
onlar bulursak, kendilerine ait olan bu eyalar geri vereceiz. Ama kimseyi bulamazsak ..
Onlar kendimize saklayacaz! diye haykrd Pencroff. Ama Tanr akna, bunun iinde ne
olabilir ki?
Ykselen sular, ak denizde kolayca yzebilecek olan enkaza ulamaya balyorlard. Varillerin
iplerinden biri ksmen zlerek, yzen aleti kaya balamak amacyla kullanld. Sonra, Pencroff ve
Nab'n krekleriyle kumu kazarak kasann harekete gemesini kolaylatrmalanyla, kayk
beraberindeki enkazla birlikte Flotson-point ad verilen burnu dnmeye balad. Varillerin, olduka
ar olan bu kasay su yznde g bela tutabilmeleri Denizci'yi endielendiriyor, her an ipin
kopmasyla denizin dibini boylamasndan korkuyordu. Neyse ki, kayglar boa kt, ve yola
kndan yanm saat sonra -bu srede millik bir mesafe katedilmiti- kayk Granite-house'un
nndeki kyya yanat.
Kayk ve kasa kumsala ekildi, sularn alalmaya balamasndan dolay, birazdan her ikisi de
kumlada evrelendiler. Nab'n getirdii aletlerle kasay fazla zorlamadan amasyla, eyalarn
dkmne geildi. Pencroff ne kadar heyecanl olduunu gizlemiyordu.
Denizci, nce olduka iyi durumda olduklar iin kullanlmaya elverili olan iki varili skt. Sonra
kilitlerin bir pense ile zorlanmasyla, kapak derhal ald.
inkodan ikinci bir klf kasann iini kaplyordu, bu nlem hi kukusuz ki, iindeki nesnelerin
nemden korunmas iin alnmt.
Ah! diye haykrd Nab, yoksa iinde konserve mi var?
Hi sanmyorum, diye yantlad Gazeteci.
Ya iinde yalnzca..., dedi Denizci alak bir sesle.
Ne varsa? diye sordu onu duyan Nab.
Hi!
Enlemesine yanlan inko klfn kenarlara doru kvnlmasyla, farkl nitelikteki birok nesne
kanlarak kumun zerine serildi. kan her yeni eya ile birlikte, Pencroff yaasn diyor, Harbert
ellerini rpyor ve Nab tpk bir Zenci gibi dans ediyordu. Aralarnda, Harbert' ok sevindiren
kitaplar ve Nab'n pcklere boduu mutfak eyalan da vard!
Zaten Smrgelilerin ne kadar sevinseler azd; nk bu kasann iinde aletler, silahlar, giysiler,

kitaplar vard ve Gedeon Spilett'in not defterine kaydettii listenin dkm tam olarak yleydi:
Alet edevat:
3 ok azl el aks
2 marangoz baltas
2 doramac baltas
3 rende 2 keser
1 iki azl keser
2 ee
3 eki 3 burgu
2 oluklu burgu
10 ivi ve vida torbas
3 testere (farkl byklklerde)
2 ine kutusu
Silahlar:
2 akmakl tfek 2 kapsll tfek
2 merkezi atelemeli karabina
5 saldrma[]
4 dello klc
2 adet on iki buuk kiloluk barut fs
12 patlayc kutusu
Gzlem aletleri:
1 sekstan
1 iftli drbn
1 tekli drbn
1 pusula kutusu
1 cep pusulas
1 termometre (Fahrenhiet leinde) barometre
1 adet fotoraf makinesi, objektif, levha ve kimyasal rnler ieren kutu, vs.
Giysiler:
2 dzine, yne benzeyen ancak bitkisel kkenli olduu anlalan zel bir kumatan yaplm gmlek
3 dzine ayn kumatan orap.
Mutfak eyalar:
1 demir kulplu su stcs 6 kalaylanm bakr tencere
3 demir tabak
10 atal bak takm (alminyumdan)
2 aydanlk

1 adet kk portatif frn


6 sofra ba
Kitaplar:
1 adet Eski ve Yeni Ahdi ieren ncil 1 atlas
1 adet Polinezce deyimler szl
1 adet 6 ciltlik doa bilimleri szl
3 beyaz kat topu
2 beyaz sayfal sicil kad
"tiraf etmek gerekir ki, dedi Gazeteci, dkm tamamladktan sonra, bu kasann sahibi olduka
pratik bir adamm! Aletler, silahlar, giysiler, mutfak eyalar, kitaplar, hibir ey eksik deil! Sanki
bir kaza olacan hissetmi de, nceden hazrlanm gibi!
Gerekten de, hibir ey eksik deil, diye mrldand Cyrus Smith dnceli bir ifadeyle.
Ve hi kuku yok ki, bu kasay ve onun sahibini tayan gemi Malezyal korsanlara ait deildi!
Tabi, dedi Pencroff, bu kasann sahibi korsanlarn eline tutsak dmediyse...
Bunu kabul etmek mmkn deil, diye karlk verdi Gazeteci. Byk ihtimalle, bir Amerika ya
da Avrupa gemisi; bu sulara srklendiler, ve en azndan gerekli malzemeleri kurtarmak isteyen
yolcular bu kasay hazrlayarak onu denize braktlar.
Siz de byle mi dnyorsunuz, Bay Cyrus? diye sordu Harbert.
Evet ocuum, diye yantlad Mhendis, olaylar bu ekilde gelimi olmal. Bir kazann
meydana gelecei ngrlerek, ilk elden ihtiya duyulacak eyalar bu kasada bir araya getirilmi, ve
sonradan kynn herhangi bir noktasnda bulunacann dnlm olmas muhtemel...
Hatta fotoraf makinesinin bile! dedi Denizci pek de ikna olmua benzemeyen bir ifadeyle.
Bu alete gelince, diye karlk verdi Cyrus Smith, hl ne ie yarayacan anlam deilim ,
onun yerine daha eitli giysileri ve daha fazla cephanelii tercih ederdim!
Peki bu aletlerin, mutfak eyalarnn, kitaplarn zerinde, nerede retildiklerini belli eden bir
iaret ya da bir adres yok mu? diye sordu Gedeon Spilett.
Buna bakmak gerekiyordu. Her nesne, zellikle kitaplar, silahlar ve mutfak eyalar titizlikle
incelendi. Allmn aksine, hibirinin zerinde retici firmann ismi yoktu; zaten yepyeniydiler ve
hi kullanlma benzemiyorlard. Ayn ey alet edevat ve dier eyalar iinde geerliydi; hepsi
yeniydi, bu da eyalarn kasaya tesadfen atlmadklarn, tam tersine yerletirilmeden nce
dnlerek, zenle snflandrldklarn kantlyordu. Bu durum, kasay iten kaplayarak eyalar
nemden koruyan ve acil bir durumda hazrlanmad belli olan inko klftan da anlalyordu.
Doa bilimler ve Polinezce szle gelince, her ikisi de ngilizce olmalarna ramen, zerlerinde
ne yayncnn ismine, ne de yaynlandklar tarihe rastlanyordu.
ngilizce olarak in-guatro[] formatnda mkemmel baslm ve sayfalarnn sk kartrld
anlalan ncil iin de durum aynyd.
Dnyann tm blgelerinin haritalarn ve Mercator izdmne gre hazrlanm dzlemyuvarlar
ieren atlasa gelince, adlar dizini Franszca olan bu muhteem yaptn zerinde de ne yayn tarihi, ne
de yayncnn ismi vard.
Yani bu eitli nesnelerin zerinde, yakn tarihlerde bu denizlerden gemi olmas gereken geminin

hangi ulusa ait olduunu belirtecek en ufak bir ipucu dahi yoktu. Ancak nereden gelirse gelsin, bu
kasann Lincoln Adas' Smrgelileri iin byk nemi vard. O zamana dek, doal rnleri
dntrerek, her eyi kendileri yapmlar ve zekalar sayesinde ilerin stesinden gelmeyi
baarmlard. Ancak, Tanr da gelien endstri rnlerini gndererek, onlar mkafatlandrmak
istememi miydi? Bylece, hep birlikte Tanrya kranlarn belirttiler.
Yine de, ilerinden biri tam anlamyla tatmin olmamt. Bu kii Pencrofftan bakas deildi. Sanki
bu kutu byk ihtiya duyduu bir maddeyi barndrmyordu, ve, iindeki eyalar boaldka,
yaasn nidalarnn iddeti azalmaya balarken dkm tamamlandnda, u szleri mmldand
iitildi:
Tm bunlar iyi ho da, bu kutuda bana gre hibir ey yok!
Bunun zerine Nab u karl ' verdi: Nasl olur, dostum Pencroff, ne kmasn bekliyordun ki?
Bir paket ttn! diye karlk verdi Pencroff ciddi bir ifadeyle, eer olsayd, mutluluuma
hibir glge dmezdi!
Denizci'nin saptamas karsnda, hepsi birden kendilerini tutamayarak gldler.
Ancak bu enkazn bulunmas, adann titiz bir ekilde aratrlmasn her zamankinden daha zorunlu
klyordu. Bunun zerine ertesi sabah, gnein douuyla birlikte Mercy boyunca bat kysna doru
ilerlemek zere yola klmasna karar verildi. Kazazedeler kynn bu blmne kmlarsa,
erzaksz kalma ihtimalleri yksekti, bu yzden hi gecikmeden yardmlarna komak gerekiyordu.
O gn -29 Ekim Pazar-, eitli aletler Granite-house'a gtrlerek, dzgn bir ekilde byk
salona yerletirildi. Yatmadan nce, Harbert Mhendis'e Incil'den birka blm okumasn rica etti.
Seve seve, diye yantlad Cyrus Smith. Kutsal kitab eline alp amak zereyken, araya giren
Pencroff ona unlar syledi:
Bay Cyrus, benim batl itikatlarm var. Rastgele bir sayfay aarak, nnze kan ilk ayeti
okuyun, bakalm durumumuza uygun decek mi?
Denizci'nin nerisini glmseyerek karlayan Cyrus Smith, onu krmayarak sayfalar ayran
ayracn bulunduu blm at.
Birden, baklar kurun kalemle izilerek, aziz Matta ncilinin yedinci blmnn sekizinci
ayetinin nne yerletirilmi krmz haa takld.
Ve ayetin u blmn okudu:
Kim isterse karln alr, kim ararsa bulur.

3
30 Ekim sabah, son olaylarn aciliyetini artrd keif gezisi iin her ey hazrd. Gerekten de,
olaylarn gidiat Lincoln Adas Smrgelilerine yardm istemek yerine yardma komay
dndrtecek lde deimiti.
Akntnn gtrd yere kadar Mercy boyunca ilerlemek uygun grld. Bylece yolun byk bir
blm fazla yorulmadan alacak, ve aratrmaclar adann batsnn ileri bir noktasna kadar
erzaklarn ve silahlarn tayabileceklerdi.
Aslnda, yalnzca beraberlerinde gtrecekleri eyalar deil, talih yardm ederse, Granite-house'a
getireceklerini de hesaba katmalar gerekiyordu. Eer tahmin edildii gibi, kyda bir kaza meydana
gelmise, enkazlar da olacakt. Bu ngrye gre, el arabas hi kuku yok ki, hafif kayktan daha
yararl olacakt; ancak bu ar arabay beraberlerinde gtrmek hi de kolay deildi, bu durum
karsnda Pencroff kasadan bir paket ttnnn' yan sra, koloni iin olduka faydal olacak o
gl New-Jersey atlarndan bir ift de kmamas konusundaki zntlerini belirtti!
Nab tarafndan kaya yerletirilen azklar, gn -bu Cyrus Smith'in yolculuk iin bitii en uzun
sreydi- yetecek miktarda konserve etten, bira ve fermente edilmi likrden oluuyordu. Zaten,
gerekirse yolda da avlanarak erzak ikmali yapabilirlerdi. Bunu hesaba katan Nab, portatif frn da
yanna almay ihmal etmemiti.
Alet olarak, sk aalklar arasnda yol amaya yarayacak iki oduncu baltasn, ve gzlem arac
olarak drbn ve cep pusulasn da beraberlerinde gtryorlard.
Silah olarak, bu adada sistemli dier tfeklere oranla daha yararl olan akmakl iki tfek seildi;
akmakllar yerine yenisinin konulmas kolay olan akmaktayla alrken, kapslller, sk
kullanldnda sratle tkenebilen patlayc maddeleri gerektiriyordu. Yine de, yanlarna
karabinalardan birini ve birka kartuu da almay ihmal etmediler. Varillerde yaklak yirmi be kilo
civarnda bulunan baruta gelince, ondan da bir miktar gtrmeleri gerekiyordu; ancak Mhendis onun
yerini tutacak patlayc bir madde retmeyi planlyordu. Ateli silahlarn yanna, deri klflarnn
iinde muhafaza edilen be saldrma eklendi, Smrgeliler bu koullar altnda, bu geni orman
baaryla kefetme ansna sahip olabilirlerdi.
Bu silahlarla donanm olan Pencroff, Harbert ve Nab'n ne kadar mutlu olduklarn eklemeye
gerek yok, yine de Cyrus Smith onlardan gerek olmadka tek bir el dahi ate etmemeleri konusunda
sz almt.
Sabah altda, kayk suya indirildi. Top da dahil olmak zere hepsi iine yerleerek, Mercy'nin
azna doru yneldiler.
Sular ykselmeye balayal henz yarm saat olmutu. Bu durumda, nlerindeki birka saatten iyi
yararlanmalar gerekiyordu; nk daha sonra aknt nehir boyunca ilerlemeyi gletirecekti. gn
sonra dolunay grleceinden, deniz imdiden gl bir ekilde kabaryordu ve kayn iki yksek
ky arasnda hzla ilerleyebilmesi iin, krek ekmeye gerek kalmadan yalnzca akntya brakmak
yetiyordu.
Kaifler birka dakika iinde, Mercy'nin dirsek oluturduu ve yedi ay nce, Pencroff'un ilk tahta
saln yapt noktaya ulamlard.
Bu dik adan sonra, kemer oluturan nehir yeil renklerini yaz k koruyan ulu kozalakllarn
altnda, yanlamasna olarak gneybatya doru uzanyordu.

Mercy kylarnn grnm ok hotu. Cyrus Smith ve arkadalar, doann su ve aalardan


kolayca oluturabildii tablolar byk bir hayranlkla izleyerek ilerledike, ormann aalar
farkllayordu. Nehrin sa kysnda, suya uzun sre dayanabilen ve inaatlarn gz bebei olan ho
grnml karaaagiller vard. Sonra, aralarnda ekirdeinden olduka yararl bir ya elde edilen
itlembik aalarnn da yer ald ayn familyaya ait aa gruplar geliyordu. Harbert, daha tede,
suya gmlm esnek dallarndan harika halatlar yaplan birka lardizabala ve abanozgillerden siyah
renkli kabuklar damarlarla dalgalanm iki ya da aa gvdesi grd.
Zaman zaman, kyya kmann kolay olduu noktalarda, kayk duruyordu. O zaman Gedeon Spilett,
Harbert, Pencroff, ellerindeki tfeklerle, kendilerini izleyen Top'la birlikte karaya kyorlard. Av
hayvanlarnn yan sra, kmsenmemesi gereken baz yararl bitkilerle karlaabiliyorlard, bu kez
de gen doabilimci birikimlerini seve seve aktarma frsat bulmutu; nk kazayagiller
familyasna ait bir tr yabani spanak ve lahana cinsinden birok turpgil kefetmiti, uygun bir zemine
ekildiklerinde yenilebilecek hale gelecek olan bu bitkilerin arasnda tereler, kara turplar, bayr
turplar ve nihayet hafife tyl, ykseklikleri bir metreyi bulan ve kahverengine alan tohumlar
veren dall saplar vard.
Bunun ne olduunu biliyor musun? diye sordu Harbert Denizci'ye.
Ttn! diye haykrd, hi kuku yok ki, imdiye kadar bu en sevdii bitkiyi yalnzca piposunun
llesinde grm olan Pencroff.
Hayr! Pencroff, diye karlk verdi Harbert, bu ttn deil, hardal.
Tamam hardal olsun! diye yantlad Denizci, ama evlat, bir gn tesadfen ttne rastlarsan, onu
sakn es geme.
Bir gn onu da bulacaz! dedi Gedeon Spilett.
Doru! diye haykrd Pencroff, ve o gn, adamzda eksiimiz kalmam olacak!
Kklerinden zenle sklen bu eitli bitkiler, Cyrus Smith'in dncelere dalm olarak bekledii
kaya tand.
Gazeteci, Harbert ve Pencroff, kimi zaman Mercy'nin sa kimi zaman sol kysndan defalarca bitki
topladlar. Kynn bir yan sarp kayalklarla kaplyd, dier yan ise daha aalklyd. Cep
pusulasn inceleyen Mhendis, nehrin ilk dirsekten itibaren yaklak yz mil boyunca, neredeyse
dorusal bir hat zerinde, gneydoudan kuzeydouya doru uzandn saptad. Ancak, daha ileride
bu ynn deiecei ve Mercy'nin, Franklin Da'nn kollarndan dklen sularla bulutuu kuzeybat
istikametine ynelecei varsaylabilirdi.
Bu keif gezilerinden birinde, Gedeon Spilett, ince uzun gagal, uzun boyunlu, ksa kanatl ve
kuyruksuz iki tavuu canl olarak yakalamay baard. Harbert'n hakl olarak ti-namu' diye
adlandrd bu hayvanlarn ilerde hazrlanacak olan kmesin ilk konuklar olmasna karar verildi.
O ana dek tfekler hi konumamt, ve Far-West Orman'ndaki ilk mermi sesi, grnts
yalapknna benzeyen gzel bir kula karlald srada yankland.
Bu kuu biliyorum! diye haykrd kendine hakim olamayarak silahn ateleyen Pencroff.
Nereden biliyorsunuz? diye sordu Gazeteci.
lk keif gezimiz srasnda elimizden kardmz ve adann bu kk blmne adn verdiimiz
ku.
Bir jakamar! diye haykrd Harbert.
Gerekten de, olduka sert tyleri madeni parltlarla ldayan bu gzel ku bir jakamard. Birka

sama tanesiyle yere dtnde, Top onu kaya tad, kpek onunla birlikte gvercin
byklnde bir trmanc olan, yeil tyl, kzl kanatl ve beyaz eritlerle fistolanm dz sorgulu
bir dzine turako da getirmiti. Turakolar vurma onuru Gen ocuk'a aitti, ve bundan dolay gurur
duyuyordu. Loriler eti olduka sert olan jakamara oranla daha lezzetliydiler; ancak Pencroffu
yenilebilir kularn kraln ldremediine ikna etmek bir hayli gt.
Saat onda, Mercy'nin azna yaklak olarak be mil mesafede bulunan ikinci dirsee ulald. Bu
noktada le yemei iin duruldu, ve, yksek ve gzel aalarn altndaki bu mola yarm saat srd.
Nehrin genilii hl altm, yetmi ayakt; derinlii ise be, on ayaktan fazla deildi. Mhendis
ak genileten birok akarsu kolu gzlemlemiti; ancak bunlar zerinde yol alnamayacak kadar
nemsiz aylard. Ormana gelince, Jakamar'da olduu gibi Far-West'de de gz alabildiince
uzanyordu. Ne yksek ulu aalarn ne de Mercy kysndaki aalarn altnda insan varln belli
eden herhangi bir ipucuna rastlanyordu. Kaifler phe uyandracak bir izle karlamadlar; imdiye
kadar bir oduncunun baltasnn bu aalara demedii, bir ncnn bann sk allklar ve yksek
otlarn ortasnda bir aacn gvdesinden dierine uzanan sarmaanlar ikiye ayrmad ortadayd.
Eer birka kazazede adaya ulaabilmise, henz kydan ayrlmamlard, ve gerekletii varsaylan
kazadan kurtulanlar, bu kaln yeil rtnn altnda aramak gerekmiyordu.
Durum byle olunca, Mhendis, Lincoln Adas'nn tahminen be mil ileride olmas gereken bat
kysna ulamak iin acele ediyordu. Yeniden yola koyuldular, Mercy kyya deil, Franklin Da'na
doru ynelmi gibi grnyorsa da, kayn omurgas onu yzdrmeye yetecek miktarda suyla temas
ettii mddete, bu ekilde ilerlemeye karar verdiler. Bylece hem bouna yorulmayacaklar hem de
zaman kazanacaklard; nk aksi takdirde bu sk aalklarn arasnda yol almak iin baltalarn
kullanmak zorunda kalacaklard.
Ama ksa sre sonra, akntnn etkisi azalmaya balad, bu durum sularn alalmasndan -gerekten
de bu saatlerde denizin ekilmesi lazmd- ya da Mercy'nin azndan uzak olmalarndan kaynaklanyor
olabilirdi. Kreklere sarlmalar gerekiyordu, Nab ve Harbert kayn iki yanndaki yerlerini
alrlarken, Pencroff boyana kreine geti, bylece nehir boyunca yollarna devam ettiler.
Far-West tarafnda, ormann aydnlanmaya balad fark ediliyor, aalar giderek
seyrekleiyordu. Ama aalar aralarndaki mesafenin almas nedeniyle, etraflarn evreleyen temiz
havadan daha fazla yararlanyorlard ve harika grnyorlard.
Bu enlemde, florann ne muhteem rnekleri yer alyordu! Hi kuku yok ki, bu aalar bir
botanikinin Lincoln Adas'nn hangi paralelde yer aldn hi tereddt etmeden sylemesi iin
yeterliydi!
Okaliptsler! diye haykrmt Harbert. Gerekten de bu olaanst bitkiler ekstra tropikal
kuan son ulu aalaryd, her ikisi de Lincoln Adas'yla ayn enlemde yer alan Yeni Zelanda ve
Avustralya'daki okaliptslerin trdeleriydi. Bazlar iki yz ayak yksekliinde olan bu aalarn
gvdeleri toprakla birletikleri noktada yirmi aya buluyordu, ve parfml bir reineyle kapl
kabuklarnn kalnl be parmaa ulayordu. Hibir ey yapraklar yandan alarak gne
nlarnn zemine dek ulamasna izin veren mersingiller familyasnn bu muhteem rnekleri kadar
harika ve bir o kadar da ilgin olamazd! Bu okaliptslerin eteinde, zemini taze otlar kaplyordu, ve
bu yeilliklerin ortasnda k huzmelerinin iinde kanatl kzl yakutlar gibi parldayan kk kular
uuuyordu.
te aalar! diye haykrd Nab, peki bir ie yaryorlar m?

Ph! diye karlk verdi Pencroff. Nasl uzun boylu dev adamlar varsa, bunlarda uzun boylu dev
bitkiler. Yalnzca fuarlarda sergilenmeye yararlar!
Sanrm yanlyorsunuz, Pencroff, diye karlk verdi Gedeon Spilett, marangozlar bir sredir
kalipts aacndan yararlanmaya baladlar.
Ve unu da eklemek isterim ki, dedi Gen ocuk, bu okaliptsler yararl eitlere sahip bir
familyaya ait: hint armudu veren hint armutu aac; karanfil aac; nar aac; meyvelerinden tad hi
de fena olmayan bir arap elde edilen eugenia cauliflora' aac; alkoll mkemmel bir iecek ieren
ugni' mersini; kabuundan tarn elde edilen caryophyllus' mersini; Jamaika biberi veren eugenia
pimenta' aac; taneleri karabiberin yerini tutan yaban mersini; muhteem bir kudret macunu veren
eucalyptus robusta'; zsuyu fermantasyonla biraya dntrlen eucalyptus Gunei'; mersingiller
familyasna ait olan ve hayat aac' ya da demir aa' olarak da adlandrlan tm bu aalarn krk
alt cinsi ve bin yz tr var!
Kimse bu kk botanik dersini byk bir cokuyla anlatan Gen ocuk'un szn kesmedi. Cyrus
Smith onu glmseyerek dinlerken, Pencroff'un yzndeki gurur ifadesini tasvir etmek mmkn
deildi.
Tamam, Harbert, diye karlk verdi Pencroff, ancak sannm saym olduunuz tm bu yararl
rnekler bunlar gibi dev aalar deil! Aslnda yle, Pencroff.
Bu durum, devlerin hibir ie yaramadklar konusunda sylediklerimi hakl kanyor! ite
burada yanlyorsunuz Pencroff, dedi Mhendis, etrafmz evreleyen bu dev okaliptsler ie
yaryorlar.
Neye yaradklarn merak ediyorum? Bulunduklar lkeyi salkl klmaya. Onlara Avustralya ve
Yeni Zelanda'da ne ad verildiini biliyor musunuz?
Hayr, Bay Cyrus.
Onlara stma aac' diyorlar.
Stma yaptklar iin mi?"
Hayr, engelledikleri iin!
Gzel. Bunu not edeceim, dedi Gazeteci. Not edin, sevgili dostum Spilett, nk
okaliptslerin varl bataklk stmasn ortadan kaldrmaya yetiyor. Bu doal koruyucular,
Avrupa'nn gneyine ve Kuzey Afrika'ya ekildiinde, blge sakinlerinin salklarnn giderek
dzeldii saptand. Artk bu mersingillerle kapl ormanara yakn blgelerde bataklk stmas gibi
ateli hastalklara rastlanmyor. Bu olgu gnmzde kesin bir ekilde kantlanm durumda, ve bu biz
Lincoln Adas sakinleri iin olduka sevindirici bir durum. Ah! Ne ada! Kutsanm bir ada! diye
haykrd Pencroff. Size sylyorum, hibir eyi eksik deil... yalnzca...
Onun da zaman gelecek, Pencroff, onu da bulacaz, diye yantlad Mhendis, ama artk yola
koyulalm, ve nehrin kaymz gtrecei son noktaya kadar ilerleyelim! Bylece, keif gezisi en az
iki mil boyunca, adann bu blmndeki ormanlarn tamamna hakim olan okaliptslerle kapl bir
blgenin ortasnda devam etti. Aalar, bir hayli dolambal yata o srada, yeilliklerle kapl
yksek kylarn arasnda alalmaya balayan Mercy'nin drt bir yannda gz alabildiince
uzanyordu. Bu yatan sk sk yksek otlar ve hatta sivri kayalarda tkanmas kayn ilerlemesini
gletiriyordu. Kreklerin hareket alan kstland iin, Pencroff kay srkla itmek zorunda
kalyordu. Bunun yan sra, nehrin dip yzeyinin yava yava ykseldii ve sandaln su
yetersizliinden dolay durmak zorunda kalaca ann uzak olmad hissediliyordu. imdiden ufkun

zerinde alalmaya balayan gne, aalarn devasa glgelerini topraa yanstyordu. Bugn adann
bat kysna ulaamayacan anlayan Cyrus Smith, bu yolculuun zorunlu olarak sona erecei
noktada mola vermeyi planlad. Kyya hl be alt millik bir yol kaldn tahmin ediyor ve bu
mesafenin bilinmeyen ormanlarn arasnda, gece karanlnda alamayacak kadar uzun olduunu
dnyordu.
Kayk, giderek daha da sklaan aalarn ortasnda hi durmadan yoluna devam ediyordu, ve
gzleri Pencroffu yanltmyorsa, blgenin baz sakinleri vard; nk ara sra koruluklarn dibinde
koturan maymun srlerini grr gibi oluyordu. Hatta bazen, bu hayvanlardan iki tanesi kaya
belli bir mesafede toplanarak, sanki daha nceden hi insan grmemiesine, korkmadan onlara
bakyorlard. Bu drtellilerden birka tanesini tfekle vurmak ok kolayd; ancak Cyrus Smith, gz
dnm Pencroffu cezbeder gibi grnen bu gereksiz katliama izin vermedi. Zaten, temkinli olmak da
bunu gerektiriyordu; nk gl ve ok evik olan bu maymunlar tehlikeli hale gelebilirlerdi, en
iyisi gereksiz bir saldryla onlar tahrik etmemekti.
Denizci maymunlara bir besin kayna olarak bakyordu, gerekten de yalnzca otla beslenen bu
hayvanlarn eti ok lezzetliydi; ancak et stoklar bol olduundan, cephaneliklerini bo yere
harcamalar anlamszd.
Saat drde doru, ak su bitkileri ve kayalarla tkanan Mercy zerinde ilerlemek iyice
glemiti. Kylar giderek daha da ykselirken, nehrin yata imdiden Franklin Da'nn ilk kollar
arasnda bir oyuk halinde belirginleiyordu. Nehire dklen tm sular dan gney yamacndan
geldiine gre, kaynaklar fazla uzakta olmamalyd.
Bay Cyrus, dedi Denizci, bir eyrek saat iinde, durmak zorunda kalacaz.
Durunuz o halde, Pencroff, gece de kamp kuracaz.
Granite-house'dan ne kadar uzaktayz? diye sordu Harbert.
Yaklak olarak yedi mil, diye yantlad Mhendis, tabii nehrin bizi kuzeybatya ynelten
kvrmlarn hesaba katarak.
lerlemeye devam edelim mi? diye sordu Gazeteci.
Evet, gidebildiimiz kadar gidelim, diye karlk verdi Cyrus Smith. Yarn gnein douuyla,
kay braktktan sonra, bizi kydan ayran birka millik mesafeyi tahminen iki saatte alacaz,
bylece gnn tamamndan kyy aratrmak iin yararlanm olacaz.
leri! diye karlk verdi Pencroff.
Ancak ksa sre sonra, kayk o srada genilii yirmi aya gemeyen nehrin akll zeminini
syrd. Yatan kaplayan yeil katmanlar onu yar karanla gmyordu. Bir elaleden yayld
anlalan grlt, birka yz ayak tede doal bir barajn bulunduunu gsteriyordu.
Gerekten de, son bir dnemecin ardndan, aalarn arasnda akan bir alayan belirdi. Nehrin
yatana srtnen kayk, birka saniye sonra, sa kydaki bir aa gvdesine baland.
Saat bee geliyordu. Gnein son klan kaln dallarn arasndan szlerek, nemli toz kmeleri
prizmann tm renkleriyle parldayan kk elaleye yanlamasna vuruyordu.Daha tede, Mercy'nin
gizli bir kaynaktan beslendii anlalan yata koruluklarn altnda gzden kayboluyordu. Gzergah
boyunca kendisine sularn boaltan aylar, onu gerek bir nehir haline getiriyorlard; ancak u an iin
derinlii olmayan duru bir dereden baka bir ey deildi.
Manzaras ho olan bu noktada kamp kuruldu. Karaya kan Smrgeliler, gerektiinde gece dallar
arasna snabilecekleri geni itlembik aalarnn altnda ate yaktlar.

Herkes ok ackmt, akam yemeinin hzla yenmesinin ardndan uyku zaman gelmiti. Ancak
gnein batmasndan nce duyulan birka kayg verici kkremeden dolay, gece boyunca parldayan
alevleriyle kendilerini korumas iin atei canlandrdlar. Hatta Nab ve Pencroff srayla nbet tutarak
atei canl tuttular. Kampn evresinde, kah koruluklarn arasnda, kah dallarn altnda gezinen birka
hayvan glgesi grr gibi olduklarnda, yanlmam olduklarn anlamlard; ancak gece olaysz
geti, ve ertesi gn -31 Ekim- sabahn beinde hepsi yola kmak zere ayaa kalkmlard.

4
Smrgeliler, kahvaltdan sonra saat altda, adann bat kysna en ksa yoldan ulamak zere
hareket ettiler. Oraya ne zaman varacaklard? Cyrus Smith iki saat demiti ama her ey
karlaacaklar engellere gre deiebilirdi. Far-West'in bu blm, eit eit aalarn bulunduu
usuz bucaksz bir koruluu andran sk aalklarla kaplyd. Bu durumda, otlarn, allklarn,
sarmaanlarn arasnda kendilerine yol aabilmeleri iin ellerinde baltalaryla yrmeleri
gerekecekti -ve gece boyunca lklar duyulan vahi hayvanlar dikkate alarak, baltalarnn yan sra
tfeklerini de hazr tutmalydlar. Kamp alannn konumu Franklin Da'na gre belirlenmiti, ve
volkan kuzey istikametinde, millik bir mesafede bulunduuna gre, bat kysna ulamak iin,
gneybatya doru dorusal bir hat izlemeleri gerekiyordu.
Kay zenle baladktan sonra, yola ktlar. Pencroff ve Nab, en az iki gn boyunca kk
kafilenin beslenme ihtiyacn karlamaya yetecek olan erzaklar tayorlard. Avlanmalarna hi
gerek yoktu, hatta Mhendis, arkadalarna ky blgesinde varlklarn belli etmemek amacyla
silahlarn gereksiz yere atelememelerini tavsiye etti.
lk balta darbeleri, elalenin biraz zerinde bulunan sakzaalarnn arasndaki allklara
indirildi, Cyrus Smith elindeki cep pusulasyla izlenecek yolu belirliyordu.
Orman oluturan aalarn pek ou daha nceden gl kenarnda ve Grande-Vue Yaylas'nda
karlalan deodaralar, douglas kknarlar, demiraalar, zamk aalar, okaliptsler, yalanc
kardekan aalar ve sedirlerdi, saylarnn ok olmas gelimelerini engellediinden ounluu
orta boyluydu. Smrgeliler, kendilerine yol amaya altklar iin yavaa ilerleyebiliyorlard,
Mhendis bu yolun daha ileride Creek-Rouge'la birleeceini tahmin ediyordu.
Smrgeliler yola ktklarndan beri, adann da kollarn oluturan alak rampalanr inerken,
olduka kuru olmasna ramen zengin bitki rtsyle topran altnda bir su ebekesinin ya da
yaknlarda bir derenin bulunduu belli eden bereketli bir zeminin zerinde ilerliyorlard. Bununla
birlikte, Cyrus Smith, kratere yapt keif gezisi srasnda, Creek-Rouge ve Mercy dnda bir
akarsuya rastladn anmsamyordu.
Keif gezisinin ilk saatleri boyunca, birok kez, yeni bir canl tryle karlamann aknln
yaayan maymun srlerine rastland. Gedeon Spilett, muzip bir ifadeyle, bu evik ve grbz
drtellilerin, kendini ve arkadalarn deiime uram kardeleri olarak grp grmediklerini
soruyordu! Ve ak sylemek gerekirse, attklar her admda, allklar ve sarmaanlar tarafndan
engellenen, aa gvdeleri tarafndan yollar kesilen bu sradan yayalar, daldan dala srayan ve
hibir eyin yrylerine engel olamad bu evik hayvanlarn yannda pek de gze arpmyorlard.
Neyse ki bu maymunlar, saylarnn okluuna ramen, dmanca bir tavr sergilemiyorlard.
Maymunlarn yan sra, Pencroff'un mermilerini boaltmaya can ataca birka yaban-domuzuna,
agutilere, kangurulara ve kemirgenlere de rastland.
Ama, diyordu, av mevsimi henz almad. Dilediiniz gibi hoplayp zplayabilirsiniz,
dostlarm! Dnte size syleyecek birka ift szmz var!
Sabah dokuz buukta, dz bir hat zerinde gneybatya ynelen yol, aniden, yatann eiminden
kaynaklanan canl aknts, nne kan kayalara arptka iddetle grldeyen otuz krk ayak
geniliinde bir akarsuyla kesildi. Derin ve berrak olan bu ayn zerinde yolculuk etmek imkanszd.
lte yolumuz kesildi! diye haykrd Nab. Hayr, diye karlk verdi Harbert, bu yalnzca bir

dere, onu yzerek geebiliriz. Hi gerek yok, diye yantlad Cyrus Smith. Bu ay kesinlikle
denize akyor. Sa kyy izleyerek yolumuza devam edelim, bizi dorudan kyya gtrmezse, ok
aracam. Haydi yola devam!
Bir saniye, dedi Gazeteci. Bu aya ne ad vereceiz, dostlarm? Haritamz eksik
brakmayalm.
Doru! dedi Pencroff.
Evlat, onun ismini sen koy, dedi Gen ocuk'a seslenen Mhendis.
Bunu azna kadar ilerledikten sonra yapmamz daha doru olmaz m? diye karlk verdi
Harbert.
yle olsun, diye yantlad Cyrus Smith. Hi durmadan yola devam edelim.
Bir saniye daha! dedi Pencroff.
Ne var? diye sordu Gazeteci.
Avlanmak yasak olsa da, sanrm balk avlamak yasak deil, dedi Denizci.
Zamanmz yok, diye yantlad Mhendis.
Oh! Be dakika! diye karlk verdi Pencroff. Sizden mkemmel bir le yemei iin yalnzca
be dakika istiyorum!
Kyya uzanarak, kollarn alkantl sulara daldran Pencroff, kayalklarn arasnda kaynayan leziz
tatl su stakozlarndan birka dzinesini karmay baard.
Ite bu harika! diye haykrd, Denizci'nin yardmna gelen Nab.
Size sylediim gibi, bu adada ttnn dnda her ey mevcut! diye mrldand Pencroff, derin
derin iini ekerek.
aydaki stakoz bolluundan dolay, bu mucizevi av be dakikadan fazla srmemiti. Kobalt
mavisi renkli bir kabua ve kk bir dile donanm bir baa sahip olan bu stakozlarn bir torbaya
doldurulmasnn ardndan, yola devam edildi.
Bu yeni akarsuyun kysndan yrmeye baladklarndan beri, Smrgeliler daha kolay ve daha
hzl bir ekilde ilerliyorlard. Zaten, kyda insan izine dair herhangi bir ipucu yoktu. Zaman zaman
susuzluklarn gidermek iin ay kenarna gelen iri gvdeli hayvanlarn ayak izlerine rastlanyordu;
ama bunun dnda phe uyandracak hibir iz yoktu, ve pekarinin, Pencroff'un bir az diine mal
olan kurunla vurulduu blgenin, Far-West'in bu blmnde olmad anlalyordu.
Cyrus Smith bu hzl akarsuyun denize doru aktn dndnde, bulunduklar noktann bat
kysna olan uzaklnn tahmin ettiinden daha fazla olduunu anlyordu. Gerekten de, az birka
mil tede olsa, bu saatte ykselmekte olan sularn ayn akn tersine dndrmesi gerekiyordu.
Oysa, sular yatan eimi dorultusundaki aklarn srdryorlard. Bu duruma arm gibi
grnen Cyrus Smith, nehri Far-West'in i blmlerine ynelten bir dneme olup olmadn
saptamak iin, sk sk pusulasn inceliyordu.
Giderek genileyen ayn sular daha byk bir iddetle akyordu. Sa kysndaki aalar da en az
sol kysndakiler kadar skt ve ormann tesini grmek mmkn deildi; ancak hi kuku yok ki, bu
aalklarn evresinde herhangi bir hayvan yoktu, nk Top havlamyordu, bu akll hayvan
akarsuyun yaknlarnda yabanc bir canl olsa mutlaka belirtirdi.
Saat on buukta, biraz nden giden Harbert'n ani haykr Cyrus Smith'i byk bir aknla
uratt:
Deniz!

Birka saniye sonra, ormann sonland noktada duran Smrgeliler, gzlerinin nnde uzanp
giden bat kysn seyrediyorlard.
Bu ky ile kaderin onlar frlatt dou kys arasnda ne byk bir tezat vard! Ne granit surlar,
ne de akta kr kayalklar vard, hatta kumsal bile yoktu. Orman kyy olutururken, dalgalarn
dvd son aalar sulara doru eiliyorlard. Bu, doann genelde olduu gibi, kah geni kumdan
hallar sererekten, kah kayalar bir araya getirerekten hazrlad sahillere hi benzemiyordu, bunlarn
yerine dnyann en gzel aalarndan bir erit oluturmutu. Ky denizlerin en byn dahi
tepeden izleyecek bir ykseklikteydi, ve zellikle altnda granitten bir zemin bulunan bu bereketli
topran zerinde ykselen muhteem aalarn kkleri, en az adann i blmlerindekiler kadar
salamd.
O srada, yeni ayn azn oluturan ve iki, balk teknesinin bile zor yanaaca nemsiz
kk bir koyun oyuntusunda bulunan Smrgeliler ilgin bir grntyle kar karyayd; ay sularn
hafif eimli bir azdan deil, krk ayaklk bir ykseklikten boaltyordu -bu durum ykselen denizin
etkisinin ayn yukar blmlerinde neden hissedilmediini aklyordu. Gerekten de, Pasifik'in
kabarmalar doruk noktasna ulatnda bile, nehrin seviyesine ulaamazlard; hi phe yok ki
sularn bu granit zemini andrmas ve uygun bir az oluturmas iin milyonlarca yl gerekecekti.
Bunun zerine ortak bir kararla, bu akarsuya Falls-river' (elale Nehri) ad verildi.
Sk aalarda kapl ky iki mil boyunca kuzeye doru uzanyordu, sonra seyrekleen aalar
yerlerini kuzeye ve gneye doru ilerleyen gz alc tepelere brakyordu. Aksi istikamette, kynn
Falls-river ile Reptile Burnu arasnda kalan blmnde ise, kkleri denizin uzun dalgalanmalaryla
slanan kimi dik kimi yana doru eilmi, harika aalar vard. Keif gezisine o ynde, Serpentine
Yarmadas boyunca devam edilecekti, nk kynn o blm, orak ve ssz olduu iin
kazazedeleri arlayamayacak durumda olan dierine oranla daha fazla snak olana tanyordu.
Hava gzel ve akt, ve, Nab ve Pencroff'un yemek hazrladklar yalyarn zirvesinden net bir
ekilde seilebilen ufukta tek bir yelkenli dahi grlmyordu. Kynn gz menzili iinde kalan
blmnde ne bir gemi ne de bir enkaz vard. Ama Mhendis, kyy Serpentine Yarmadas'nn u
noktasna dek aratrmadka bundan emin olmayacakt.
Hzla yenilen yemein ardndan, Cyrus Smith hareket iaretini verdi. Smrgeliler bir yalyarn
sivri kelerinden ya da bir kumsaldan ilerlemek yerine, aalarn glgesindeki ky boyunca yol
aldlar.
Falls-river'n az ile Reptile Burnu arasndaki mesafe yaklak on iki mildi. Smrgeliler bu yolu
hi acele etmeden drt saatte aabilirlerdi; ancak evresinin dolalmas gereken aalarn, kesilmesi
gereken allarn, ikiye ayrlmas gereken sarmaanlarn varl hedeflerine ulamalar iin gerekli
sreyi iki katna karmt.
Zaten, bu kyda ksa sre nce bir kazann yaandn belli eden hibir iz yoktu. Gedeon Spilett'in
belirtmi olduu gibi, deniz her eyi aa srklemi olabilirdi, hibir ipucu bulunmamas, Lincoln
Adas'nn bu blmnde bir geminin karaya vurmad anlamna gelmezdi.
Gedeon Spilett'in saptamalar doruydu, ve ayrca mermi ekirdeinin varl son ay iinde
adada bir tfein atelendiini kantlyordu.
Saat be olmutu bile, ve Smrgelilerin Serpentine Yarmadas'nn bumuna ulamalarna hl iki
mil vard. Reptile Burnu'na vardktan sonra, Cyrus Smith ve arkadalarnn, hava kararmadan nce
Mercy kysndaki kamp alanna geri dnemeyecekleri belliydi. Bu durumda geceyi burunda

geirmeleri gerekecekti. Neyse ki erzaklar boldu; nk sk aalklarla kapl olsa da, deniz
kenarnda bulunan bu sahil hattnda tyl av hayvanlarna rastlanmyordu. Bunlarn yerine her yanda
jakamarlar, kurukular, slnler, loriler, orman-horozlar, papaanlar ve daha yzlerce eit ku vard.
Her biri yuvalarla kapl aalar, kanat sesleriyle enleniyordu.
Smrgeliler, akam yediye doru, yorgunluktan bitmi bir halde, denize doru ilgin bir ekilde
kvrlan Reptile Burnu'na vardlar. Burada yarmadann ormanlk kys sona eriyor ve sahil, kayalar,
s kayalklar ve kumluklaryla her zamanki doal grnmn alyordu. Bu durumda srklenen bir
geminin adann bu blmnde karaya oturmas mmknd; ancak hava kararyordu ve keif gezisini
bir sonraki gne ertelemek gerekiyordu.
Pencroff ve Harber konaklamaya elverili bir snak bulmak iin acele ettiler. Far-West
Orman'nn aalar bu burunda sona eriyordu, Gen ocuk bu aalar arasnda, kaln gvdeli bambu
topluluunu grd.
Gzel! dedi, ite bu deerli bir keif.
Deerli mi? diye karlk verdi Pencroff.
Hi phesiz, dedi Harbert. Sana, ince, uzun, esnek paralar halinde kesilmi bambu
kabuundan sepetler ve tenler yapldndan; hamur haline getirilerek bekletilen bu kabuktan in
kad elde edildiinden; saplarndan byklklerine gre baston, pipo ubuu, su borusu
retildiinden; iri bambularn inaatlarda bcekleri karan salam ve hafif bir malzeme olarak
kullanldndan hi sz etmeyeceim, hatta bambularn boum aralklarn testereyle kesip, buda
oluturan yatay eperi ayrarak inliler arasnda yaygn olarak kullanlan salam vazolar yapldn
da anlatmayacam! Hayr! Bunlar seni hi tatmin etmeyecek. Ama...
Ama?...' '
Ama eer bilmiyorsan, sana Hindistan'da bu bambularn kukonmaz niyetine yendiklerini
reteceim.
Otuz ayaklk kukonmazlar! diye haykrd Denizci. Peki ama lezzetliler mi?
Hem de nasl, diye karlk verdi Harbert. Yalnzca, yenilenler otuz ayaklk fidanlar deil, yeni
srgnler.
Harika, evlat, harika! diye yantlad Pencroff.
Ayrca, sirkede bekletilen yeni fidan zlerinden ok lezzetli bir baharat elde edildiini de
eklemek isterim.
Anlattklarn giderek daha da ilginleiyor, Harbert.
Ve nihayet, bu bambularn budaklarnn arasndan salgladklar ekerli svdan harika bir iki
elde edilebiliyor.
Hepsi bu mu? diye sordu Denizci.
Hepsi bu!
Ama iilmiyor?
Ne yazk ki yle, zavall dostum Pencroff! Harbert ve Denizci'nin geceyi geirmeye elverili bir
snak bulmak iin fazla zamana ihtiyalar yoktu. Kynn, gneybat rzgarlarnn etkisiyle dalgalar
tarafndan iddetle dvlen dalm kayalar, onlara s deiikliklerinden etkilenmeden
barnabilecekleri maaralar sunuyordu. Ancak tam bu oyuklardan birinin iine girecekleri srada,
duyduklar korkun kkremelerle olduklar yerde kalakaldlar.
Geriye! diye haykrd Pencroff. Tfeklerimizdeki kk mermiler bylesine gl kkreyen

hayvanlara kum tanesi gibi gelir! Denizci kolundan kavrad Harbert' bir kayann dibine ekerken,
maarann giriinde heybetli bir hayvan belirdi.
Bu, Asya'daki trdeleriyle hemen hemen ayn byklkte bir jaguard, yani boyu bandan
kuyruuna kadar be aya buluyordu. Dzgn bir biimde sralanm siyah lekelerle beneklenmi pas
rengi krk karnndaki beyaz tylerle daha da belirginleiyordu. Harbert, kurdun rakibi pumadan
daha tehlikeli olan kaplan ayarndaki bu vahi hayvan tanmt!
Kabarm tyleri ve fkeyle parlayan gzleri ile insanoluyla daha nceden de karlam gibi
grnen jaguar evresini inceleyerek ilerlemeye balad.
Gazeteci, o srada yksek kayalarn etrafn dolayordu, jaguar fark etmediini zanneden Harbert
ona doru atlmak zereyken, Gedeon Spilett eliyle iaret vererek yrmeye devam etti. Bu
karlat ilk jaguar deildi, hayvana doru on adm daha ilerleyerek, omzundaki karabinasyla, tek
bir kas dahi titremeksizin hi kmldamadan durdu.
Tortop olan jaguar, avcnn zerine atlmak iin srad anda, iki gznn arasna isabet eden bir
mermiyle yere yld.
Harbert ve Pencroff jaguara doru hzlandklarnda, Nab ve Cyrus Smith de bulunduklar noktadan
oraya doru kotular ve birka saniye boyunca, harika postu Granite-house'un byk salonunu
ssleyecek olan hayvann yere serilmi gvdesini izlediler.
Ah! Bay Spilett! Sizi ne kadar takdir ettiimi bilemezsiniz, sizin yerinizde olmak isterdim! diye
haykrd, doal bir heyecana kaplm gibi grnen Harbert.
Tamam! Evlat, diye karlk verdi Gazeteci, sen de olsan aynsn yapardn.
Ben! Bylesine soukkanl davranabilir miydim?
Harbert, bu jaguarn yalnzca bir tavan olduunu dn, o zaman ona dnyann en sakin insan
gibi ate edebilirsin.
te! diye karlk verdi Pencroff. Bundan daha kurnazca davranlamaz.
imdi, dedi Gedeon Spilett, bu jaguar yuvasn terk etmi olduuna gre, geceyi orada
geirmememiz iin bir neden gremiyorum.
Ama baka jaguarlar gelebilir! dedi Pencroff. Maarann giriine ate yakmamz yeterli
olacaktr, dedi Gazeteci, bylece eii amay gze olamazlar.
O zaman jaguarlarn evi bizi bekliyor! diye karlk verdi hayvann cansz bedenini arkasndan
srkleyen Denizci.
Smrgeliler terk edilmi yuvaya yneldiler; Nab jaguarn derisini yzerken, arkadalar ormanda
bol miktarda bulunan kuru odunlar maarann giriine ydlar.
Bambu aalarn fark eden Cyrus Smith, onlardan kestii dallar odun ynnn zerine ekledi.
Ardndan kum zemini kemiklerle kapl maaraya yerletiler; ani bir saldr olaslna kar
silahlar dolduruldu; yemekten sonra, uyku zamannn gelmesi zerine maarann giriine istiflenen
odun ynlar atee verildi.
Az sonra, bambularn alev almasyla, gkyznde havai fiekleri andran patlamalar yankland!
Bu grlt en gz kara yrtclar bile rktmeye yeterdi!
Bu gl patlamalara neden olan bulu Mhendis'e ait deildi; nk Marco Polo'ya gre Tatarlar,
kamplarn Orta Asya'nn vahi hayvanlarndan korumak iin asrlardr bu yntemi kullanyorlard.

5
Cyrus Smith ve arkadalar, jaguarn byk bir nezaket gstererek kendilerine brakt maarada
zararsz kstebekler gibi uyudular.
Gnein domasyla, hepsi burnun u noktasnda bir araya gelerek baklarn, yeniden emberinin
te ikisi grlebilir halde olan ufka evirdiler. Mhendis drbnyle denizi bir kez daha
incelediinde, ne bir yelkenliye ne de bir gemi kalntsna rastlad.
Burnun gney tarafn oluturan kynn millik blmnde de hibir ey grlmyordu, daha
tede, kynn geri kalan blm bir oyumunun ardnda gizleniyordu; hatta Serpentine Yarmadas'nn
en u noktasndan, yksek kayalarn arkasnda kalan Griffe Burnu bile seilemiyordu.
Bu durumda, adann gney kylarn aratrmak gerekiyordu. Hemen yola klarak, 2 Kasm, gn
bu keif gezisine mi ayrlacakt?
Bu durum ilk planlarnda yoktu. Gerekten de, kayk Mercy kysna brakldnda, bat kysnn
kefi tamamlandktan sonra geri gelinerek Granite-house'a Mercy yoluyla dnlmesine karar
verilmiti. Cyrus Smith bat kysnn kazaya uram, ya da normal seyreden bir gemi tarafndan
snak olarak kullanlm olabileceine inanyordu; ancak bu kyda herhangi bir ipucuna
rastlayamadndan, batda bulamadn gney kysnda aratrmas gerekiyordu.
Gerekletigi dnlen kaza konusundaki soru iaretlerinin ortadan kalkmas iin keif gezisine
devam edilmesini neren Gedeon Spilett, yarmadann u noktasyla Griffe Burnu arasndaki mesafeyi
sordu.
Kynn girinti kntlarn da hesaba katarsak, yaklak otuz mil, diye karlk verdi Mhendis.
Otuz mil! dedi Gedeon Spilett. Gn sk bir yryle geecek. Yine de, Granite-house'a gney
kysn izleyerek dnmemiz gerektiini dnyorum.
Ama, dedi Harbert, Griffe Burnu'ndan Granite-house'a kadar en az on mil daha katetmemiz
gerekecek."
Hepsine krk mil diyelim," diye yantlad Gazeteci, ve tereddt etmeyelim. En azndan bu
bilinmeyen kyy da kefetmi oluruz, ve yeniden kefe kmamza gerek kalmaz."
ok doru," dedi Pencroff, peki ya kayk?"
Kayk Mercy kysnda bir gn bekledi," diye karlk verdi Gedeon Spilett, iki gn daha
kalabilir! u ana kadar, adamzda herhangi bir hrszlk vakasna rastladmz syleyemeyiz!"
Yine de," dedi Denizci, kaplumbaann bana gelenleri anmsaynca, buna pek de
gvenemiyorum."
Kaplumbaa! Kaplumbaa!" diye karlk verdi Gazeteci. Onu ykselen sularn ters evirdiini
bilmiyor musunuz?"
Kim bilir?" diye mnldand Mhendis.
Ama..." dedi Nab.
Nab'n bir eyler sylemeye alt belliydi, nk konumak iin azn ayor ve
konumuyordu.
Ne sylemek istiyorsun, Nab?" diye sordu Mhendis.
Griffe Burnu'na dek kyy izlersek," diye karlk verdi Nab," burnu dndkten sonra yolumuz...
Mercy tarafndan kesilecek! Doru diye yantlad Harbert, stelik nehri anak iin ne bir kpr

ne de bir tekne var!


Tamam, Bay Cyrus, diye karlk verdi Pencroff, birka yzen aa gvdesi ile nehri amakta
glk ekmeyiz!
Hi nemli deil, dedi Gedeon Spilett, Far-West'e kolayca dnmek istiyorsak, bir kpr ina
etmemiz yararl olacak!
Bir kpr! diye haykrd Pencroff. Elbette, Bay Smith mhendis deil mi? Dilediimiz zaman
bize kpr ina eder! Bu gece, sizi giysilerinizin tek bir iplii dahi slanmadan Mercy'nin kar
kysna geirmeye gelince, bu grevi ben stleniyorum. Hl bir gnlk erzamz var, bize gereken
tek ey bu, ayrca belki bugn avlanabiliriz. Haydi yola koyulalm! Gazeteci'nin, Denizci tarafndan
hararetle desteklenen nerisi herkesin onayn almt; nk hepsi de kayglarndan kurtulmak, ve,
Griffe Burnu yoluyla geri dnerek keif gezisini tamamlamak istiyordu. Ancak kaybedilecek bir saat
dahi yoktu; nk nlerinde katetmeleri gereken krk millik uzun bir yol vard, Granite-house'a hava
kararmadan nce ulamay akldan karmak gerekiyordu. Sabahn altsnda, kk kafile yola
koyuldu. Iki ya da drtayakl hayvanlarn beklenmedik bir saldrsna kar, tfekler mermiyle
dolduruldu, ve nden gitmesi gereken Top, ormann snr boyunca ilerleme komutunu ald.
Yanmadann kuyruunu oluturan burnun u noktasndan itibaren, kynn kemer yaparak uzayp
giden be millik blm hzla kat edildi, byk bir titizlikle yrtlen aratrmalar srasnda,
kazazedelerin yakn ya da daha eski bir tarihte karaya ktna dair bir ipucuna, bir enkaza, kamp
kalntlarna, snm bir atein kllerine ya da bir ayak izine rastlanmad!
Smrgeliler Washington Krfezi'ni oluturmak iin kuzeydou istikametini izlemek zere sonlanan
erinin kesine vardklarnda, adann gney kysnn tamamn gzlemleyebildiler. Ky, yirmi be
mil tede sabahn sisleri arasnda hayal meyal seilebilen, bir gz yanlsamas sonucu deniz ile kara
arasnda aslm gibi duran Griffe Burnu'yla bitiyordu. Kynn Smrgelilerin bulunduu mevki ile
usuz bucaksz krfezin dibi arasnda kalan blm dz ve yassyd, daha gerilerde bir aa eridiyle
evrelendikten sonra dzensizleiyor ve sivri burunlarla denize doru uzanyordu, ve nihayet ilgin
bir karmaayla bir araya gelmi olan birka siyahmtrak kaya ile Griffe Burnu'nda sonlanyordu.
te kaiflerin, adann ilk kez grdkleri ve bir an iin durduktan sonra, ilk bakta tamamn
taradklar gney blmnn grnm byleydi.
Burada karaya oturan bir gemi, dedi Pencroff, kanlmaz bir ekilde batp gidecektir. Aa
doru uzanan kum katmanlar, ve daha ilerideki kr kayalklar bu sularn hi de gvenli olmadn
gsteriyor!
Ama en azndan gemiden geriye bir eyler kalm olmal dedi Gazeteci.
Yalnzca kayalklarn zerinde birka tahta paras bulunabilir, kumlarn zerinde bir eyler
bulmaya almak da bouna bir abadan baka bir ey olmayacak, diye karlk verdi Denizci.
Ama neden?
nk kayalardan daha tehlikeli olan bu kumlar zerlerindeki her eyi ilerine ekerler, ve
yzlerce tonluk bir geminin gvdesinin tamam birka gn iinde denizin dibine gmlebilir!
Yani, Pencroff, diye sordu Mhendis, bir gemi bu katmanlarn zerinde sulara gmldyse,
ondan hibir iz kalmamas hi de artc olmaz yle mi?
Aynen yle, Bay Smith, zamann ve frtnann da desteiyle. Yine de, bu durumda bile, direk
kalntlarnn, birka tahta parasnn kyya vurmam olmas olduka ilgin.
O zaman aratrmalanmza devam edelim, diye yantlad Cyrus Smith.

Smrgeliler, len birde Washington Krfezi'nin dip noktasna ulatklarnda, yirmi millik bir
yolu geride brakmlard. le yemei iin mola verildi.
Buradan itibaren, kum katmanlarnn snrndaki uzun bir s kayalk hattyla evrelenen ky ilgin
girinti kntlarla dzensiz bir grnm sergiliyordu. O srada ykselmeye balayan sular kayalarn
zerini kaplamakta gecikmeyecekti. Denizin kayalarn tepesine arpan uysal dalgalar uzun kpk
saaklar halinde dalyorlard. Bu noktadan Griffe Burnu'na dek hafife daralan kumsal, s
kayalklar ile ormann ilk aalar arasnda skp kalyordu.
Kyy kaplayan gm kayalar nedeniyle yryn bundan sonraki blmnn daha g koullar
altnda gerekleecei anlalyordu. Granit sur giderek ykselmeye balarken, arkada hibir esiminin
yeil zirvelerini sallamad aalar beliriyordu.
Smrgeliler, yarm saatlik bir dinlenmeden sonra yeniden yola koyulduklarnda, s kayalklar ve
kumsal zerinde gzden geirilmemi tek bir nokta bile kalmamt. Hatta, herhangi bir nesne
dikkatlerini ektiinde, Pencroff ve Nab s kayalklarn arasna dalmaktan geri kalmyorlard. Ama
tek bir enkaz dahi yoktu, kayalarn ilgin oluumlar gzlerini yanltyordu. Bununla birlikte, bu
kumsaln yenilebilir trden kabuklular asndan olduka bereketli olduunu saptadlar; ancak
Mercy'nin iki kys arasnda bir balant kurulmadka ve tama olanaklar gelitirilmedike
buradan verimli bir ekilde yararlanmak mmkn olmayacakt.
Sonu itibariyle bu kyda, gerekletii varsaylan kaza ile ilgili hibir ey yoktu, eer bir gemi
gvdesi ya da yirmi mil tede bulunan kasa gibi belirli byklkte bir enkaz kyya vurmu olsayd,
onu fark etmeleri hi de zor olmazd. Ancak ortada bir geminin battn kantlayan tek bir nesne dahi
yoktu.
Saat e doru, Cyrus Smith ve arkadalar hibir akarsuyun dklmedii dar bir koya ulatlar.
Aktan fark edilmeyen ve s kayalklarn kendi aralarnda dzenli bir ekilde paylaarak tkadklar
dar bir geide alan bu koy, kk bir doal liman oluturuyordu. Birka iddetli sarsnt bu kk
koyun dibindeki kaya katmanlarn yararak, yukardaki yaylaya hafif bir eimle alan bir geit
oluturmutu, Griffe Burnu'na en az on mil tede bulunan bu yayla, dz bir hat zerinde Grande-Vue
Yaylas'na drt mil mesafedeydi.
Gedeon Spilett'in bu noktada mola verilmesi nerisi, yry srasnda itahlar alm olan
arkadalar tarafndan onayland, akam yemei saati olmamasna ramen kimse birka para souk
etle glerini toplama teklifini reddetmedi. Bu attrma Granite-house'daki gece yemeine kadar
idare etmelerini salayacakt.
Birka dakika sonra, muhteem deniz am aalarnn dibinde mola veren Smrgeliler, Nab'n
srt antasndan kard yiyecekleri yemeye baladlar.
Bulunduklar noktann deniz seviyesinden elli-altm ayak yukarda olmasndan dolay, olduka
geni olan gr alan burnun son kayalarn aarak Union Krfezi'ne dek uzanyordu. Ancak ne
adac ne de Grande-Vue Yaylas'n grebilmek mmknd, nk zeminin kabarts ve yksek
aalarn perdesi kuzey ufkunu grnmez klyordu.
Kaiflerin denizin ufkunu grebilmelerine ve Mhendis'in drbnyle, gkyznn ve suyun
birbirine kart bu dairesel hatt en ince ayrntsna kadar taramasna ramen grnrde hi gemi
yoktu.
Dahas, adann hl kefedilmeyi bekleyen bu blmnn kumsaldan s kayalklara dek drbnle
incelenen kysnda tek bir enkaza dahi rastlanmamt.

Haydi, dedi Gedeon Spilett, artk bir karara varmann ve kimsenin bizle adann sahiplii
konusunda tartmaya gelmeyeceini dnerek teselli bulmann zaman geldi!
Ama, ya o mermi! dedi Harbert. Sanrm, onun da hayali olduunu varsayamayz! Tabi ki
hayr! diye haykrd Pencroff, yerinde olmayan az diini dnerek.
O halde bu durumu nasl yorumlamal? diye sordu Gazeteci.
yle, diye karlk verdi Mhendis, en fazla ay nce, bir gemi isteyerek ya da zorunlu
olarak bu kyya yanat...
Ne yani! Geminin hibir iz brakmadan denizin dibini boyladna m inanyorsunuz, Cyrus? diye
haykrd Gazeteci.
Hayr, sevgili dostum Spilett, ama una dikkatinizi ekmek isterim, bu kyya bir insann ayak
bast ne kadar kesinse, u an buray terk etmi olduu da o kadar kesin.
Yani, Bay Cyrus, anladm kadaryla, geminin buradan ayrlm olduunu sylemek
istiyorsunuz?...
Kesinlikle.
Bylece lkemize geri dnme frsatn karrn bulunuyoruz? dedi Nab.
Korkarm yle.
Ne yapalm! Frsat katna gre, yola koyulalm, dedi imdiden Granite-house'u zlemi gibi
grnen Pencroff.
Ancak henz ayaa kalkmt ki, Top'un iddetli havlamalarnn yanks duyuldu, kpek aznda
amura bulanm bir kuma parasyla ormandan kt.
Nab bu paray kpein azndan ekip ald. Bu dayankl bir bez parasyd.
Hl havlamaya devam eden Top, gidip gelerek sahibini ormana doru kendisini izlemeye davet
ediyordu.
Ormanda, mermi ekirdeinin varln aklayacak bir eyler olmal! diye haykrd Pencroff.
Belki de bir kazazede! diye karlk verdi Harbert.
Yaral! dedi Nab.
Ya da l! diye yantlad Gazeteci.
Hepsi birden, ormann ilk aalarn oluturan bu ulu amlarn arasnda, kpei izlemeye
baladlar. Cyrus Smith ve arkadalar her ihtimale kar silahlarn doldurdular.
Ormann derinliklerine doru ilerledike, byk bir hayal krklyla tek bir ayak izi dahi
olmadn fark ettiler. Hatta ormann sk aalklarla kapl blmnde yaptklar gibi, hi
dokunulmama benzeyen allk ve sarmaanlar baltayla kesmek zorunda kaldlar. Buradan bir
insann gemi olduuna inanmak ok zordu, yine de Top gidip geliyor, hedefine ulamak istermi
gibi kararl grnyordu.
Yedi-sekiz dakikalk bir yryten sonra Top durdu. Yksek aalarla evrelenmi bir tr
akla ulaan Smrgeliler evrelerine baktklarnda, ne allklarn altnda, ne de aa
gvdelerinin arasnda herhangi bir ipucuna rastlamadlar.
Ne var Top? diye sordu Cyrus Smith.
Daha byk bir iddetle havlayan Top, devasa bir amn eteine doru srad.
Aniden, Pencroff'un haykr duyuldu:
Ah! Gzel! Ah! Mkemmel!

Mkemmel olan ne? diye sordu Gedeon Spilett.


Enkaz denizde ya da karada aryoruz!
Yani?
Yani, aslnda o havada duruyor!
Denizci, bir am aacnn zirvesinde asl duran ve Top'un yere den bir parasn getirdii
beyazmtrak geni bir paavray iaret etti.
Ama oradaki enkaz deil! diye haykrd Gedeon Spilett.
Szn geri al! diye karlk verdi Pencroff.
Nasl, bu?...
Aacn tepesinde asl kalan balonumuzdan seriye kalan tek ey bu!
Pencroff yanlmyordu, neeli bir hurra ekerek, unlar ekledi:
te dayankl kuma! te yllar boyunca amarlarmz, mendillerimizi ve gmleklerimizi bu
kumatan yapacaz! Hey! Bay Spilett, gmleklerin aalarda yetitii bir adaya ne dersiniz?
Gerekten de, balonun gkyzndeki son hamlesinden sonra adaya dm olmas ve onu yeniden
bulma olanana kavumalar, Lincoln Adas Smrgelileri iin, mutlu bir tesadft. Ya oradan hava
yoluyla kamay dnerek bu kuma olduu gibi muhafaza edecekler, ya da kaliteli pamuktan
yaplm bu birka yz metrelik bezi ciladan temizledikten sonra giysi yapmnda kullanacaklard.
Tahmin edilecei gibi, Pencroff'un sevinci herkes tarafndan byk bir cokuyla paylald.
Ancak bu kuma gvenli bir yere kaldrmak iin nce bu aacn zerinden indirmek gerekiyordu,
bu da hi kmsenecek bir i deildi. Aacn tepesine kan Nab, Harbert ve Denizci, snm
devasa balonu oradan kurtarmak iin btn yeteneklerini sergilemek zorunda kaldlar.
Bu almalar iki saat srd, ve sonunda yalnzca sbab, yaylar ve bakr kaplamas ile kuma
deil, bir hayli ar ip ve halattan oluan a, gaz muhafaza halkasn ve apay da yere indirdiler.
Kuma, arpma srasnda yrtlm olan alt ucu dnda iyi durumdayd.
Bu gkyznden inen bir hazineydi.
Bay Cyrus, dedi Denizci, bir gn aday terk etmeye karar verirsek, bunu balonla yapmayacaz,
yle deil mi? Hava gemileri istenen yere gitmiyorlar, bu konuda biraz deneyimimiz var! Bakn, eer
bana gvenirseniz, yirmi tonluk gzel bir gemi ina ederiz, bana bu bezden bir mizana ve flok
yapmam iin izin vereceksiniz. Geriye kalann da giysilerimizin yapmnda kullanrz!
Bakacaz, Pencroff, diye yantlad Cyrus Smith, bakacaz.
Bu arada, bu donanm gvenli bir yere kaldrmamz gerek, dedi Nab.
Gerekten de, bezden, ipten ve halatlardan oluan bu ar yk Granite-house'a kadar tamak ok
g bir iti, ve onu gtrmeye uygun bir araba yapana dek, bu ganimetleri daha uzun sre ortada
brakmamak ve ilk kasrgann onlar parampara etmesine izin vermemek gerekiyordu. Glerini
birletiren Smrgelileri, bu ar yk, konumu itibariyle ne. rzgarn, ne yamurun, ne de deniz
suyunun iine szaca geni bir kaya oyuu bulduklar kyya dek tamay baardlar.
Bize bir dolap gerekiyordu, artk bir dolabmz var, dedi Pencroff, ancak anahtarla
kilitlenmediine gre, tedbirli davranarak delii gizlemeliyiz. Bu nlemi iki ayakl hrszlar iin
deil, drtayakl hrszlar iin neriyorum!
Akam altda, her ey depoya kaldrlmt, koyu oluturan bu kk oyuntuya yerinde bir kararla
Port Ballon' adnn verilmesinden sonra, Griffe Burnu yoluna devam edildi. Pencroff ve Mhendis,

en ksa srede uygulamaya koyulmas uygun gelen eitli projeler zerine gr alveriinde
bulundular. Her eyden nce, adann gneyi ile irtibat kolaylatrmak iin Mercy zerine bir kpr
ina etmek gerekiyordu; sonra, araba, kayn tayamayaca balonu almaya gelecekti; ardndan
gvenli bir sandal yaplacakt. Pencroff bu sandal bir kotra gibi donatacakt ve bylece adann
etrafnda deniz yolculuklarna klacakt; daha sonra, vs.
Smrgeliler, o deerli kasay bulduklar Enkaz Burnu'na ulatklarnda, hava kararmaya
balamt. Ancak, orada da herhangi bir kazann meydana geldiine dair hibir ipucu yoktu, Cyrus
Smith'in zmlemelerini kabul etmekten baka are kalmyordu.
Enkaz Burnu'ndan Granite-house'a hl drt mil vard ve bu mesafe kolayca katedildi; ancak
Mercy'nin azna dek kyy izledikten sonra, nehrin ilk dirseine vardklarnda, saat gece yansn
gemiti.
O noktada yatann genilii krk aya bulan nehri amak hi de kolay deildi, ama Pencroff'un bu
gl amak konusunda verilmi bir sz vard.
Kabul etmek gerekir ki, Smrgeliler bir hayli yorulmulard. Yry gn boyunca srm,
balonu aatan indirmeleri srasnda kollarna ve bacaklarna ok i dmt. Bu durumda, her biri,
yemek yemek ve uyumak iin bir an nce Granite-house'a ulamay istiyordu; eer kpr ina edilmi
olsayd, bir eyrek saat sonra barnaklarna dnm olacaklard.
Gece ok karanlkt. Pencroff Mercy'yi amalarn salayacak bir sal yapmak konusundaki szn
yerine getirmek iin hazrlklara balad. Nab ile birlikte kyya en yakn iki aac seerek, baltalarn
indirmeye baladlar.
Kyya oturan Cyrus Smith ve Gedeon Spilett, arkadalarna yardm edecekleri an beklerken,
Harbert fazla uzaklamadan evreyi turluyordu.
Gen ocuk aniden hzla geri gelerek, nehrin yukar blmn iaret etti:
Orada srklenen ey de nedir? diye haykrd.
ini yanda brakan Pencroff, karanlkta hayal meyal seilebilen hareketli bir nesneyi fark etti.
Bir kano! dedi.
Hepsi kyya yaklaarak, byk bir aknlkla suyun akna kaplm ilerleyen kanoya izlediler.
Oh! Bir kano! diye bard Denizci mesleki bir alkanlkla, sessiz kalmann daha hayrl
olacan dnmeden.
Yant gelmedi. Kano yoluna devam ediyordu, nlerinden gemesine on adm kala, Denizci
haykrd:
Ama bu bizim kaymz! Palamarn koparp aknty izlemi! itiraf etmek gerekir ki, tam
zamannda geldi!
Bizim kaymz m? diye mrldand
Mhendis.
Pencroff yanlmyordu. Palaman kopan kayn Mercy boyunca aknty izleyerek ilerlediine hi
phe yoktu! Bu durumda, nehrin hzl akntsyla srklenen kay durdurmak gerekiyordu, Nab ve
Pencroff uzun bir snk sayesinde bu grevi baaryla yerine getirdiler.
Kyya ekilen kaya ilk binen Mhendis, eliyle yoklad palamarn gerekten kayalara
srtnerek andndan emin olmak istedi.
te, dedi Gazeteci ona alak sesle, bu durum olduka...

Garip! diye karlk verdi Cyrus Smith.


Garip ya da deil, bu sevindirici bir olayd! Harbert, Nab ve Pencroff da srasyla kaya bindiler.
Onlara gre, palamarn anmann etkisiyle koptuuna hi phe yoktu; ancak iin en ilgin yan,
kayn Smrgelilerin bulunduu noktadan tam zamannda gemesiydi, aksi takdirde bir eyrek saat
sonra denizin karanlk sularnda kaybolup gidecekti.
zm getirilemeyen pek ok olayn doast yaratklara havale edildii eski alarda olunsayd,
adann, gcn kazazedelerin hizmetine sunan bir cinin etkisi altnda olduu dnlebilirdi.
Smrgeliler birka krek hareketiyle, Mercy'nin azna ulatlar. Kay Peribacalar'na kadar
ektikten sonra, hep birlikte Granite-house'a yneldiler.
.Ama tam o srada, Top fkeyle havlamaya balad, ve ilk basama bulmaya alan Nab bir lk
att...
Merdiven yerinde yoktu.

6
Cyrus Smith, tek bir sz dahi sylemeden olduu yerde kalakald. Arkadalar, koyu karanlkta,
rzgarn merdiveninin yerini deitirme olaslna kar sur duvarlarn ve kopma ihtimaline kar
zemini aratrdlar. .. Ancak merdiven tam anlamyla ortadan kaybolmutu. Sert bir rzgarn onu
duvarn ortasndaki kntya atp atmadn anlamak ise bu karanlk gecede imkanszd.
Eer bu bir akaysa, hi de ho deil! diye haykrd Pencroff. Evine dnp, odana kan
merdiveni yerinde bulamamak, yorgunluktan bitmi insanlar iin hi gln deil! Nab'a gelince, o
kendi kendine haykrp duruyordu.
Bunu rzgar yapm olamaz! dedi Harbert. Lincoln Adas'nda ilgin eyler olup bittiini
dnmeye balyorum! dedi Pencroff.
lgin mi? diye karlk verdi Gedeon Spilett, hayr, Pencroff, hibir ey bu kadar doal olamaz.
Biz yokken, biri gelip barnaa el koymu ve merdiveni yukar ekmi olmal!
Biri mi? diye haykrd Denizci. Ama kim?...
Mermiyi ateleyen avc, diye yantlad Gazeteci. Bamza gelen bu tatsz olay aklamaya
yaramayacaksa, baka ne ie yarar? Tamam o zaman, eer yukarda biri varsa, dedi Pencroff,
giderek sabrszlanmaya balad iin svp sayarak, ona sesleneceim, bize yant vermesi gerek.
Denizci gk grltsn andran bir iddetle Heeeyyyy! diye bardnda, sesi byk bir
grltyle yankland.
Smrgeliler kulak kabarttklarnda, Granite-house'un tepesinden gelen ve kimden kt
anlalmayan alayc bir kahkaha duyar gibi oldular. Ancak gl arsn yenilemeye balayan
Pencroff'un sesine hibir ses yant vermedi.
Ortada dnyann en duyarsz insanlarn bile hayrete drecek bir durum vard, ve Smrgeliler
bu duyarsz insanlardan deildi. Adaya yerletikleri yedi aydan beri karlatklar her olayn belli
bir nemi vard, ancak hibiri bu derece artc deildi.
Ne olursa olsun, olayn ilginlii karsnda yorgunluklarn unutarak Granite-house'un dibinde
bekliyor, ne dneceklerini, ne yapacaklarn bilemez bir halde, kendi kendilerine sorduklar
sorulara hibir yant bulamadan, her biri dierinden daha kabul edilemez olan onlarca varsaym
retiyorlard. Mutfana geri dnememenin hayal krkln yaayan Nab alayp szlyordu, erzaklar
tkenmiti ve u an iin erzak bulma olana yoktu.
Dostlarm, dedi Cyrus Smith, yaplacak tek ey gnn domasn beklemek ve o anki koullara
gre hareket etmek. .Ama sabah beklemek iin, Peribacalar'na gidelim. Orada gvenlikte oluruz, ve
yemek yiyemesek bile en azndan uyuyabileceiz.
Peki bize bu oyunu oynayan patavatsz da kim? diye sordu bir kez daha balarna geleni
aklamakta glk eken Pencroff.
Bu patavatsz kim olursa olsun, u an iin yapacaklan tek ey Mhendis'in syledii gibi,
Peribacalar'na giderek sabah beklemekti. Bu arada Top'a Granite-house'un pencerelerinin altnda
beklemesi talimat verilmiti; Top bir talimat aldnda, hi sorgulamadan uyguluyordu. Bu sebeple,
sahibi ve arkadalan kayalara doru ilerlerken, yrekli kpek surun dibinde kald.
Yorgunluklarna ramen, Smrgelilerin Peribacalan'nn kumlar zerinde rahat bir uyku
ektiklerini sylemek gerekleri arptmak anlamna gelir yalnzca, sebebi doal nedenleri gn

doduunda ortaya kacak bir rastlantnn ya da tam tersine bir insann ii olan bu yeni olayn
kaygsn tamalarndan deil, ayrca iyi yatamamalarndan da kaynaklanyordu. Ne olursa olsun,
barnaklar u an bir bakasnn elinde bulunuyordu, ve oraya girebilme olana yoktu.
Oysa, Granite-house onlarn hem barna hem de deposuydu. Koloninin silahlar, aletleri, aralar,
cephanelikleri, yiyecek stoklan da dahil olmak zere her eyi oradayd. Depolan yamalanmsa,
Smrgeliler her eyi yeniden dzenlemek, silahlan ve aletleri yeniden yapmak zorunda kalacaklard.
Bu zorlu bir iti! Bu endieler, srekli, ilerinden birinin Top'un iyi nbet tutup tutmadn kontrol
etmek amacyla dar kmasna neden oluyordu. Yalnzca Cyrus Smith, her zamanki skunetini
koruyor, aklamas imkansz bir durumla kar karya bulunmas, inat kiiliini bir i
hesaplamaya srklerken, etrafnda, hatta belki de zerinde tanmlayamad bir gcn etkili
olmasna fkeleniyordu. Gedeon Spilett de bu konuda onunla hem fikirdi, ikisi de, birok kez, alak
sesle, zeka ve deneyimlerinin aklamakta yetersiz kald bu olaylarla ilgili gr alveriinde
bulundular. Hi kuku yok ki, adada esrarengiz olaylar gerekleiyordu, bunlarn zerindeki sr
perdesi nasl kaldrlabilirdi? Bu durumu nasl aklayacan bilemeyen Harbert, Cyrus Srnith'e
danmak istiyordu. Olup bitenlerin kendisini deil, efendisini ilgilendirdiini dnen Nab'a gelince,
arkadalarn kzdracandan korkmasa tpk Granite-house'daki yatandayrn gibi huzurlu bir
ekilde uyuyacakt!
En fkelileri Pencrofftu; iyi niyetliydi ama ok sinirliydi.
Bize kt bir aka yapld! diyordu. Kt akalar hi sevmem, akay yapan ele geirirsem
gnn gstereceim!
Douda, gnn ilk klarnn belirmesiyle, silahlarn yanlarna alan Smrgeliler, s kayalklarn
bitiiindeki kyya gittiler. Gnei cepheden alan Granite-house'un, afan klaryla
aydnlanmasna az kalmt; gerekten de, saat bee gelmeden, kanatlan kapal olan pencereleri,
yapraklarn oluturduu yeil perdelerinin arasndan belirmeye baladlar.
Bu bakmdan her ey normalmi gibi grnyordu; ancak yola kmadan kapatm olduklar kapnn
azna kadar ak olduunu grdklerinde, Smrgelilerin barlarndan kopan lk sesleri
ykseldi.
Granite-house'a biri girmiti. Buna hi phe yoktu.
Her zamanki gibi kntdan kapya doru uzanan st merdiven yerindeydi; ancak alt merdiven
eie kadar geri ekilmiti. Davetsiz misafirlerin kt bir srprizle karlamak istemedikleri
ortadayd.
Trlerini ve saylarn belirlemeye gelince, hibiri ortada gzkmedii iin bu henz mmkn
deildi.
Pencroff yeniden seslendi.
Yant gelmedi.
Alaklar! diye haykrd Denizci. Baksanza, sanki kendi evlerindeymiler gibi nasl da rahat
uyuyorlar! Hey korsanlar, haydutlar, John Bull'un oullar!
Pencroff, bir Amerikal olarak, bir kiiyi
John Bull'un[] olu olmakla suluyorsa, bu hakaretinin doruk noktasna vardn gsterirdi.
O srada, ortalk tamamen aydnlanmt, Granite-house'un n cephesi gne nlaryla parlyordu.
Ancak, darda olduu gibi ieride de hibir hareketlilik yoktu.
Smrgeliler kendilerine Granite-house'a birilerinin girip girmediini soruyorlard; oysa,

merdivenin konumu her eyi aklyordu, hatta ierdekilerin kaamadklar da ak bir ekilde
ortadayd! Peki, yanlarna nasl ulaacaklard?
Harbert'n aklna bir okun ucuna ip balayarak kapnn eiinden aa doru sarkan merdivenin ilk
basamaklar arasna yollama dncesi geldi. Bylece ip sayesinde merdiveni aa ekmek ve
zeminle Granite-house arasndaki irtibat salamak mmkn olacakt.
Yaplacak baka bir ey yoktu, biraz maharetle bu ii baarmak mmknd. Neyse ki, oklar ve
yaylar, hibiscustan[] yaplm yirmi kula uzunluunda hafif bir iple birlikte, Peri-bacalar'nn
koridorlarnda saklanmt. Bu ipi zen Pencroff, ucunu bir okun ty taklm ucuna balad.
Ardndan oku yayna yerletiren Harbert, byk bir dikkatle merdivenin aaya doru sarkan ucuna
nian ald.
Cyrus Smith, Gedeon Spilett, Pencroff ve Nab, Granite-house'un pencerelerinde olan biteni
gzlemlemek iin geri ekilmilerdi. Gazeteci, karabinasyla kapya doru nian alyordu.
Yay gerildi, ok beraberindeki iple birlikte vnlayarak merdivenin son iki basamann arasna
girdi.
Hedef tutturulmutu.
Hemen ipin ucunu kavrayan Harbert, onu merdiveni drecek ekilde sarsmaya hazrlanrken,
duvarla kap arasnda beliren bir kol hzla merdiveni kavrayarak Granite-house'un iine ekti.
Namussuz alak! diye haykrd Denizci. Bir merminin yuvan yapmas iin fazla
beklemeyeceksin!
O da kim? diye sordu Nab.
Kim mi? Tanmadn m?
Hayr.
Bu bir maymun, bir makak, bir balkl-maymun, bir orangutan, bir ebek, bir goril! Evimiz, biz
yokken merdivene trmanan maymunlar tarafndan igal edilmi!
Tam o srada, pencere kanatlarn aralayan ya da drtelliler sanki Denizci'yi hakl karmak
istercesine ortaya ktlar ve mekann gerek sahiplerini eilip bklerek, yzlerini buruturarak
selamladlar.
Bunun yalnzca bir aka olduunu biliyordum! diye haykd Pencroff, ama akaclardan biri
bunu deyecek!
Tfeini omzuna yerletiren Denizci, maymunlardan birine hzla nian alarak silahn ateledi.
lmcl bir yara alarak kumlarn zerine den maymunun dnda hepsi ortadan kayboldular.
Uzun boylu bu maymunun drtellilerin ilk saffnda yer aldna hi phe yoktu. empanze,
orangutan, goril ya da kuyruksuz ebek olmasnn hi nemi yoktu, insan rkna benzerliklerinden
dolay antropomorf[] olarak adlandrlan bir snfta yer alyordu. Zaten zooloji konusunda bir hayli
birikimli olan Gen ocuk bunun bir orangutan olduunu sylemiti.
Ne gzel bir hayvan! diye haykrd Nab. stedii kadar gzel olsun! diye karlk
verdi Pcncroff, Granite-house'a nasl dneceimizi hl bilemiyorum!
Harbert iyi bir nianc, dedi Gazeteci, ve yay da orada! Yeniden deneyebilir^
Bu maymunlar ok kurnaz! diye haykrd Pencroff, bir daha pencereye kmazlar, bizde onlar
ldremeyiz, odalara ve depoya verdikleri zarar dndke...
Biraz sabr, diye karlk verdi Cyrus Smith. Bu hayvanlar bizi uzun sre oyalayamazlar!

Hepsi yere inmedike bundan emin olmayacam, diye yantlad Denizci. Ayrca bu
akaclardan ka dzine olabileceini biliyor musunuz Bay Cyrus?
Pencroff'un sorusunu yantlamak gt, Gen ocuk'un ok atma denemelerine yeniden balamasna
gelince, bu hi de kolay deildi; nk merdivenin alt ucu kapya doru ekilmiti ve yeniden
ektiklerinde ip kopmasna ramen merdiven aa dmedi.
Pencroff bu can skc durum karsnda fkeden kpryordu. in komik bir yan da olmasna
ramen, o bunu hi gln bulmuyordu. Smrgelilerin evlerine yeniden girecekleri ve davetsiz
misafirleri dar atacaklan belliydi; ancak bunun nasl ve ne zaman gerekleeceini sylemeleri
mmkn deildi.
Aradan geen iki saat sresince maymunlar ortada grnmediler; ancak hl oradaydlar, -drt
kez kapya ya da pencerelere doru szlen bir yz ya da bir ayak tfek mermileriyle selamland.
Gizlenelim, dedi Mhendis. Belki maymunlar gittiimizi sanarak ortaya karlar. Ama Spilett
ve Harbert kayalarn arkasna gizlenerek, grdkleri her eye ate etsinler.
Mhendis'in talimatlar yerine getirildi, Smrgelilerin en usta nianclan olan Gazeteci ve
Harbert, maymunlarn gr alannn dnda bir mevziye gizlenirlerken, yaylaya trmanan Nab,
Pencroff ve Mhendis avlanmak iin ormana yneldiler; nk yemek saati gelmesine ramen yiyecek
hibir eyleri kalmamt.
Avclar yarm saat sonra ellerindeki kayalk gvercinleriyle geri dnerek, bu hayvanlan iyi kt
piirmeye altlar. Bu sre zarfnda, tek bir maymun dahi grlmemiti.
Gedeon Spilett ve Harbert yemeklerini yemeye giderlerken, Top pencerelerin altnda nbet
bekliyordu. Ardndan yemeklerini bitirerek mevzilerine geri dndler.
ki saat sonra, durumda hl hibir deiiklik yoktu. Drtellilerin ortada grnmediklerine
bakarak, Granite-house'u terk ettikleri dnlebilirdi; ancak aralarndan birinin lmne neden olan
patlamalardan rkerek, Granite-house'un odalarnn hatta belki de deposunun dibine snm olmalar
akla daha uygun geliyordu. Bu deponun barndrd zenginlikler dnldnde, Mhendis'in
sabrl olma ile ilgili talimatna uymak giderek gleiyordu; dorusu, haksz da saylmazlard.
Akas bu berbat bir durum, dedi sonunda Gazeteci, ve sona ermesi iin hibir neden yok!
Yine de bu haydutlar defetmek gerekir! diye haykrd Pencroff. Saylar yirmiyi bulsa da
haklarndan geleceiz, ama bunun iin onlarla gs gse dvmemiz gerek! Ah! Onlara
ulamann bir yolu yok mu?
Var, diye karlk verdi bunun zerine, aklna yeni bir fikir gelen Mhendis.
Bir tane mi? dedi Pencroff. Baka yol olmadna gre en iyisidir! Aklnzdan neler geiyor?
Granite-house'a gln eski savandan girmeyi deneyelim, diye karlk verdi Mhendis.
Hay Allah! diye haykrd Denizci. Bunu hi dnmemitim!
Gerekten de, eteyle savamak ve maymunlar dar atmak iin Granite-house'a tek giri yolu
buydu. Savan imentolanm talardan oluan bir duvarla kapanm olan azn, yeniden yapmak
zere ykmak gerekecekti. Neyse ki, Cyrus Smith'in bu delii gln sular altna gizleme projesi henz
uygulanmamt; nk bu durumda ilem daha uzun zaman alrd.
imdiden len olmutu, Peribacalar'ndan kazma ve kreklerini alan Smrgeliler, Granitehouse'un pencereleri altndan geerken Top'a grev yerini terk etmemesi talimatn vererek, GrandeVue Yaylas'na ulamak amacyla Mercy'nin sol kysna yneldiler.
Ancak henz elli adm atmamlard ki, kpein fkeli havlamalarn duydular. Bu mitsiz bir

ary andnyordu.
Olduklar yerde kaldlar.
Koalm! dedi Pencroff.
Hepsi birlikte son hzla kyya doru komaya baladlar.
Dnemece vardklarnda, durumun deimi olduunu grdler.
Aniden byk bir korkuya kaplm olan maymunlar, bilinmeyen bir nedenden dolay kamaya
alyorlard. Saa sola kouarak, bir ip cambaznn evikliiyle bir pencereden dierine srarken,
aa inmelerini kolaylatracak merdiveni kullanmay bile unutacak kadar paniklemi gibi
grnyorlard. Ksa sre sonra, at menziline girdiklerinde, onlara doru nian alan Smrgeliler
silahlarn atelediler. Bir ksm yaralanan, bir ksm da len maymunlar, ac lklar atarak odalarn
zeminine yldlar. Kendilerini dar atan dierleri, zemine aklarak can verdiler; birka saniye
sonra, Granite-house'da sa kalm bir drt elli kalmad dnlebilirdi.
Yaasn! diye haykrd Pencroff. Yaasn, bravo!
Bu kadar sevinmenin zaman deil! dedi Gedeon Spilett.
Ama neden? Hepsi lmedi mi? diye karlk verdi Denizci.
Tamam, ama bu bizim eve dnmemizi salamyor.
O zaman savaa gidelim! diye yantlad Pencroff.
Hi phesiz, dedi Mhendis. Yine de tercihim...
Tam o srada, merdivenin Mhendis'e yant vermek istermiesine eikten szlp yere dt
fark edildi.
te bu kadar fazla! diye haykrd Denizci, Cyrus Srnith'e bakarak.
Hem de ok fazla! diye mrldand Mhendis, merdivene doru ynelirken.
Dikkatli olun, Bay Cyrus! diye haykrd Pencroff, bu maymunlardan birka hl orada olabilir...

Greceiz diye karlk verdi Mhendis yoluna devam ederek.


Kendisini izleyen arkadalaryla birlikte, bir dakika iinde kapnn eiine varmt.
Her yeri aradlar. Ne odalarda, ne de drt elli srs tarafndan dokunulmam olan depoda kimse
yoktu.
Vay canna, ya merdiven? diye haykrd Denizci. Bize merdiveni gnderen centilmen nerede
ki?
O srada, bir lk duyuldu ve koridora snm olan iri bir rnayrnunun salona doru kotuunu
gren Nab hayvann peinden gitti. Ah! Haydut! diye haykrd Pencroff. Elindeki baltayla tam
hayvann kafasn yarmak zereydi ki, Mhendis araya girerek unlar syledi:
Onu balayn, Pencroff.
Bu opara merhamet etmemi mi istiyorsunuz?
Evet! Bize merdiveni o gnderdi! Mhendis bunlar yle garip bir sesle syledi ki, ciddi olup
olmadn anlamak ok gt.
Yine de, kendini kahramanca savunan maymunun zerine atlarak onu yere serdikten sonra ellerini
kollarn baladlar.
Uf! diye haykrd Pencroff. imdi bunu ne yapacaz?
Uak! diye karlk verdi Harbert.

Ve Gen ocuk bunlar sylerken hi de aka yaparm gibi grnmyordu; nk drtellilerin bu


zeki rkndan nasl yararlanlacan biliyordu.
Smrgeliler maymuna yaklaarak onu dikkatle incelediler. Maymun, antropomorflarn, elmack
kemikleri Avustralyallardan ve Hotantolulardan aada olmayan bir trne aitti. Bu orangutan, ne
bir ebek kadar yrtc, ne bir makak kadar dncesiz, ne bir saguin[] kadar pasakl, ne bir
berbermaymunu kadar sabrsz, ne de kpek bal maymun kadar kt niyetliydi. Antropomorflarn bu
trnde, insannkine benzer bir zekann belirtileri vard. Evlerde sofra hazrlama, odalar temizleme,
giysileri ykama, ayakkablar boyama gibi ilerde kullanlan, atal, bak ve ka ustaca kullanan
ve hatta arap bile ien bu tr, en mkemmel iki ayakl tysz uak kadar becerikliydi. Buffon'un[]
bu maymunlarn birinden uzun sre sadk ve gayretli bir hizmetkar olarak yararland bilinmekteydi.
u an Granite-house'un salonunda elleri ayaklar balanm bir halde yatan maymun ise, alt ayak
boyundaki iri gvdesi son derece orantl, geni gsl bir hayvand; kafas orta byklkte, burnu
kk, yz kemerinin as altm be dereceydi; yumuak ve parlak tyleriyle tam bir antropomorf
rneiydi. nsannkilerden biraz kk gzleri, keskin bir zekann parltlarn saarken, beyaz dileri
bynn altnda ldyordu, ve kvrck kk sakal fndk rengindeydi.
Yakkl bir ocuk! dedi Pencroff. Bir de dilini anlayabilseydik, onunla sohbet edebilecektik!
Efendim, dedi Nab, onu hizmetkar olarak kullanmak konusunda ciddi misiniz? Evet, Nab,
diye karlk verdi Mhendis glmseyerek. Ama onu kskanma!
Sanrm harika bir hizmetkar olacak, diye ekledi Harbert. Gen grnyor, eitimi kolay
olacak, ona itaatkarl retmek iin zor kullanmak, ya da bu gibi durumlarda yapld gibi kpek
dilerini skmek zorunda kalmayacaz! Ona iyi davranan efendilerine kolayca balanacak.
Ve ona iyi davranlacak, diye yantlad akaclara' kar duyduu tm kini unutmu gibi grnen
Pencroff.
Sonra orangutana yaklaarak:
Peki, evlat, dedi, nasl gidiyor? Orangutan hibir kt niyet belirtisi tamayan hafif bir
homurtuyla karlk verdi.
Koloniye dahil olarak, Bay Cyrus Smith'in hizmetine girecek miyiz? diye sordu Denizci.
Maymun yeniden onaylayc bir homurtuyla karlk verdi.
Maa olarak, payna den yemekle yetinecek misin?
nc homurtu da neriyi kabul ettiini gsteriyordu.
Konumas biraz monoton, dedi Gedeon Spilett.
Daha iyi! Diye yantlad Pencroff, en itaatkr hizmetkrlar, en az konuanlardr. Hizmeti maa
yok, evlat, beni anlyor musunuz? Ilk bata size cret demeyeceiz, ancak hizmetinizden memnun
kalrsak, maanz iki katna karacaz!
Bylece koloninin nfusu, kendisine byk hizmetler verecek yeni bir ye ile artt. Adna gelince,
Denizci ona eskiden tand bir maymunun ansna Jpiter' isminin verilmesini ve ksaca 'jp' diye
anlmasn nerdi.
te, stat Jp bu ekilde Granite-house'a yerlemi oldu.

7
Lincoln Adas Smrgelileri, eski sava kullanmak zorunda kalmadan evlerine yeniden
kavumular, bylece duvar rme ilerinden kurtulmulard. Gerekten de tam sava rten duvar
ykmaya giderlerken, maymun srsnn ani olduu kadar aklamas da mmkn olmayan bir
korkuya kaplarak, Granite-house'dan dar kamaya almalar sevindirici bir olayd. Acaba bu
hayvanlar, kendilerine baka bir ynden saldrlacan hissetmiler miydi? Bu, davranlarn
aklamann en aklc yoluydu.
Smrgeliler gnn son saatlerinde, maymun cesetlerini ormana gtrerek gmdkten sonra,
davetsiz misafirlerin neden olduu dankl toplamaya koyuldular -bu bir hasar deil danklkt,
nk odalarn mobilyalarn altst etseler de, hibir eyi krp dkmemilerdi. Nab'n frnlarn
yakarak kilerdeki yiyecek stoklaryla hazrlad yemek, herkes tarafndan byk bir itahla yendi.
Jp de unutulmamt, o da bol miktarda depolanm olan amfst yemilerini ve kksaplar
afiyetle yedi. Pencroff ellerini zmt, ancak itaatkar davranacandan emin olmadan, ayandaki
zincirleri zmenin uygun olmayacana karar verdi.
Cyrus Smith ve arkadalar yatmadan nce, masann etrafnda toplanarak acilen uygulamaya
konmas gereken birka proje zerine gr alveriinde bulundular.
En nemli ve en acil olan iki proje adann gney blm ile Granite-house arasndaki irtibat
salamak amacyla bir kpr ina etmek ve yaban koyunlarnn ve yakalanacak olan dier krkl
hayvanlarn barnaca bir al oluturmakt.
Anlalaca gibi bu iki proje, u an iin en nemli sorunlardan biri olan giysi ihtiyacn
karlamay hedefliyordu. Kpr, amar yapmnda kullanlacak olan balonun kumann tanmasn
kolaylatracak ve alda klk giysiler iin gereken ynn retimi yaplacakt.
Cyrus Smith'n niyeti, bu al, gevigetirenlere taze ve bol besin kayna salayacak otlaklarla
kapl olan Creek-rouge kylarna kurmakt. Grande-Vue Yaylas ile ay kylar arasndaki yolun bir
blm imdiden alm haldeydi, ve daha donanml bir yk arabas, zellikle koum hayvanlarnn
yakalanmasyla, tama ilemlerini daha kolaylatracakt.
Ancak, aln Granite-house'un uzanda kurulmasnn hibir sakncas olmasa da, ayn durum
kmes iin geerli deildi. Kmes hayvanlarnn abann elinin altnda olmas gerekliydi, ve
bunun iin en uygun mevki gl kylarnn eski savan yaknlarndaki blmyd. Su kular orada
refah iinde yaayarak oalacaklar ve son keif gezisinde yakalanan tinamu ifti, ilk evcilletirme
denemelerinde kullanlacakt.
Ertesi gn -3 Kasm-, kpr ina almalarnn balamasyla, tm kollar bu nemli i iin bir
araya gelmiti. Marangozluk iine soyunan Smrgeliler, testereleri, baltalar, makaslar, ekileri
yklenerek kumsala indiler.
Orada, Pencroff'un aklna bir ey geldi:
Ya biz yokken, stat Jp'n aklna dn bize cmerte yollad merdiveni geri ekmek gelirse?
Alt ucunu zemine balayalm, diye karlk verdi Cyrus Smith.
Salam bir ekilde aklan iki kazk sayesinde, merdiven topraa sabitlendi. Sonra, Mercy'nin sol
kysna kan Smrgeliler, ksa sre iinde nehrin oluturduu dirsee ulatlar.
Orada, kprnn bu noktaya ina edilmesinin uyun olup olmayacan incelemek iin durdular. Bu

nokta kpr yapm iin elverili grnyordu.


Gerekten de, buradan, dn gney kysnda kefedilen Ballon Liman'na yalnzca buuk millik
bir mesafe vard, ve Granite-house ile adann gneyi arasndaki ulam kolaylatrmak iin,
kprden limana kadar yol almas hi de zor olmayacakt.
Cyrus Smith, arkadalarna, bir sredir planlad uygulamas kolay ve yararl bir projeden sz
etti. Mhendis, drtayakl ve drtellilerin saldrlarndan korumak amacyla Grande-Vue Yaylas'n
yaltmay dnyordu. Bu ekilde, Granite-house, Peribacalar, kmes ve yukardaki yaylann ekime
ayrlacak blm hayvanlarn yamalarna kar korunacakt.
Hibir ey bu projeyi hayata geirmek kadar kolay olamazd, ve Mhendis bunu gerekletirmek
iin unlar planlyordu.
Zaten yaylann taraf, yapay ya da doal su akntlaryla evriliydi:
Kuzeybatda, eski savan aznn oluturduu adan, gln dou kysnda sularn akmas iin
alan yara kadar, Grant Gl kysyla;
Kuzeyde, bu yarktan denize kadar, yata, elalenin aasnda ve yukarsnda yayla ve kumsaldan
geen yeni akarsuyla, hayvanlarn geiini engellemek iin bu yata derinletirrnek yeterliydi;
Dou kysnn tamam boyunca, aydan Mercy'nin azna dek denizle;
Ve nihayet gneyde, bu azdan Mercy'nin kprnn ina edilecei dirseine kadar her yan sularla
evriliydi. Geriye yaylann nehrin dirsei ile gln gney kesi arasnda kalan ve yaklak bir mil
uzunluundaki bat cephesi kalyordu . Ancak buraya gln sularyla dolacak geni ve derin bir ukur
amak hi de zor bir i deildi, suyun fazlas Mercy'nin yatandaki ikinci elaleden akp gidecekti.
Hi kuku yok ki, bu yeni akm nedeniyle, gln seviyesi biraz alalacakt; ancak Cyrus Smith,
Creek-Rouge'un debisinin projesini uygulamaya koyabilmesine yetecek kadar gl olduunu
saptamt.
Bylece, ulamn, diye ekledi Mhendis, her yandan sularla evrilecek olan ve adann geri
kalan blmleriyle irtibat yalnzca Mercy zerine ina edeceimiz kpr, elalenin aasna ve
yukarsna yapm olduumuz iki kprck ve nihayet birisi size kazmay nerdiim ukurun zerine,
dieri de Mercy'nin sol kysna kurulacak olan iki kprckle salanaca Grande-Vue Yaylas
gerek bir ada halini alacak. Hele, bu kpr ve kprckler istendii zaman kaldrlabilecek nitelikte
yaplrlarsa, Grande-Vue Yaylas her tr saldrnn uzanda kalacak.
Cyrus Smith, anlattklarnn daha iyi anlalmas iin, arkadalarna yaylann haritasn izdi ve tm
hatlaryla abucak kavranan projesi herkes tarafndan onayland. Pencroff, marangoz baltasn
sallayarak haykrd:
nce kpr!
Acil olarak halledilmesi gereken i buydu. Seildikten sonra, balta darbeleriyle yere indirilen ve
dallar kesilen aalar, kirilere, kalaslara ve tahtalara dntrld. Kprnn Mercy'nin sa
kysna yaslanan blm sabit, sol kysna yaslanan blm ise tpk baz bent kprlerinde olduu
gibi, bir kar arlkla istendii zaman kaldrlabilecek ekilde hareketli olmalyd.
Anlalaca gibi bu zorlu bir iti ve usat-lkla yrtlse bile, Mercy'nin seksen aya bulan
geniligi nedeniyle biraz zaman alacakt. nce, kprnn sabit demesini desteklemek amacyla
kazklar aklmas ve kemerleri oluturarak, kprnn ar yklere dayanmasn salayacak bu
kazklar akmak iin bir ahmerdan kurulmas gerekiyordu.
Neyse ki, ne odunu ileyecek aletler, ne onu salamlatracak demir aksam, ne bu ilerden en ince

ayrntsna dek anlayan bir adamn becerisi, ne de yedi aylk almalar srasnda elleri giderek
ustalaan arkadalarnn gayretleri eksik deildi. unu da belirtmek gerekir ki, ilerinde en
beceriksizi Gedeon Spilett deildi, hatta, sradan bir gazeteciden asla beklenmeyecek" bir ekilde,
ustalk konusunda Denizci'yle yaryordu!
Mercy Kprs'nn inaat, sk bir almayla geen haftann sonunda tamamland. Yemekler
alma alannda yeniyor, havalarn iyi gitmesi nedeniyle, Granite-house'a yalnzca akam yemei
iin dnlyordu.
Bu dnem boyunca, Jp'n evresine uyum salad ve her zaman merakl gzlerle inceledii yeni
efendilerine yaknlamaya balad gzlemleniyordu. Yine de, hakl olarak, yaylann snrlarn
almaz hale getirecek almalarn tamamlanmasn bekleyen Pencroff, tedbirli davranarak henz ona
hareket serbestlii tanmyordu. lyi anlaan Top ve Jp birlikte oyun oynasalar da, Jp
davranlarndaki ly her zaman koruyordu.
20 Kasm gn, kpr tamamlanmt. Kar arlklarla dengelenmi olan hareketli blm
kaldrmak iin fazla g harcamak gerekmiyordu; kapand zaman menteesi ile destek ald son
travers arasnda, hayvanlarn aamayaca yirmi ayaklk bir aralk kalyordu.
imdi sra, Smrgelilerin bir an nce gvenli bir yerde muhafaza etmek istedikleri balonun bezini
getirmekteydi; ancak onu tamak iin, Ballon Liman'na bir yk arabas gtrmek ve bunun iinde
Far-West'in sk aalklar arasndan bir yol amak gerekiyordu. Bu iler belli bir zaman alacakt.
Keif yapmak iin limana kadar uzanan Nab ve Pencroff, bez stounun kaldrld maarada hi zarar
grmemi bir halde durduunu saptadlar, bunun zerine Grande-Vue Yaylas'ndaki almalara
aralksz bir ekilde devam edilebileceine karar verildi.
Bylece ne tilkilerin, ne de dier vahi hayvanlarn saldrlarndan endie duymamza gerek
kalmayaca iin, kmesimizi en iyi koullar altnda hazrlayabileceiz, dedi Pencroff.
Ayrca yaylaya yabani bitkiler ekebileceiz, diye karlk verdi Nab.
Ve ikinci buday tarlamz da hazrlayabileceiz! diye haykrd Denizci gururlu bir ifadeyle.
Gerekten de, tek tohumun ekildii ilk buday tarlas Pencroff'un gsterdii byk zen sayesinde
bereketli rnler vermi, Mhendis'in de belirtmi olduu gibi yetien on baaktan alt ayda sekiz yz
tohum elde edilmiti, bu durum her yl ift hasat alnacann gstergesiydi.
Bu sekiz yz tohumun elli tanesi, tedbir olarak ayn zenle yeni bir tarlaya ekilmek zere bir kenara
ayrlmt.
Tarla hazrlandktan sonra, etraf drtayak-llarn kolayca aamayaca yksek ve sivri kazklardan
yaplm bir duvarla evrelendi. Kulara gelince, grlt karan evirgeler ve Pencroff'un hayal
gcnn rn olan rktc korkuluklar onlar uzaklatrmaya yetmiti. Yedi yz elli tohum, kk,
dzenli ekenekler halinde topraa yerletirildi; gerisi doaya kalyordu.
21 Kasm gn, Cyrus Smith, yaylay, batda, Grant Gl'nn gney kesinden Mercy'nin
dirseine dek evreleyecek olan ukur hatt incelemeye balad. Yzeydeki iki ayak
yksekliindeki bitek topran altnda granit bir zemin vard. Bu durumda, yeniden nitrogliserin
hazrlamak ve onun her zamanki etkisinden yararlanmak gerekiyordu. On be gnden daha az bir
srede, yaylann sert zemininde, on iki ayak geniliinde, alt ayak derinliinde bir ukur ald. Ayn
yntem kullanlarak, gln kayalklardan oluan ky eridine bir yark almasyla bu yeni yataa
boalan sular, Mercy'nin bir kolu haline gelen ve Creek-Glycerine olarak adlandrlan bir akarsu
oluturdular. Mhendis'in daha nceden belirtmi olduu gibi, gln seviyesi alalsa da, bu nemli

bir su kaybna neden olmamt. Nihayet, bu blmeyi tamamlamak iin kumsaln dere yata
geniletilerek, kumlardan iki tarafl bir set oluturuldu.
Araln ilk on be gnnde, almalar tamamlanm, evresi yaklak drt mil uzunluunda
dzensiz bir begeni andran Grande-Vue Yaylas sudan bir kemerle evrelenerek, tm saldnlara
kar koruma altna alnmt.
Bu aralk ay boyunca, scan etkisi fazlasyla hissedilmeye balansa da, Smrgeliler projelerini
ertelemek istemiyorlard ve acilen bir kmes hazrlanmas gerektiinden bu ie ncelik verdiler.
Yaylaya giri klarn gvence altna alnmasyla, stat Jp'n zgrlne kavutuunu
belirtmeye gerek yok. Efendilerinin yanndan hi ayrlmyor ve kamaya niyetli grnmyordu. Uysal
olmasna ramen, olduka gl grnen bu hayvan artc bir eviklie sahipti. Ah! Granitehouse'un merdivenlerini trmanmak sz konusu olduunda, kimse onunla yaramazd. imdiden
kendisine verilen grevleri yerine getirerek odunlan ekiyor, Creek-Glycerine'in yatandan kanlan
talan tayordu.
Henz bir duvarc ustas olmasa da, pekala bir maymun olarak nitelendirilebilir! diyordu muzip
bir ifadeyle Harbert, duvarc ustalarnn raklarna taktklar maymun' lakabn antrarak. Eer
maymuna bir lakap takmak isteniyorsa, bundan daha uygunu bulunamazd!
Kmes gln gneydou kysnda belirlenen iki yz yarda karelik bir alan zerine kuruldu. Etraf
kazklardan oluan bir duvarla evrelendikten sonra, orada yaayacak hayvanlar iin eitli
barnaklar ina edildi. Dallardan yaplan bu kk kulbeler, ksa sre sonra konuklarn beklemeye
balayacaklard.
Kmesin ilk misafirleri olan tinamu iftinin, ksa sre iinde birok yavrular oldu. Gl kysnda
yaayan ve bazlan yelpaze gibi alan kanatlarnn parlakl ve canllyla slnlerle yaran in
rkndan olan yarm dzine rdek onlarn ilk arkadalar oldular. Birka gn sonra, Harbert'n
yakalad, kuyruklar yuvarlak ve uzun tyl ho hokko'lar[] yeni ortama ksa srede altlar.
Pelikanlara, yalapknlarna, sutavuklarna gelince, onlar kmesin kysna kendiliklerinden
yanatlar ve bu kk dnya, kuurtular, cvldamalar ve gurk gurk sesleri arasnda yaanan birka
tartmadan sonra, ahenkli bir huzura kavuarak, koloninin gelecekteki besin ihtiyacn gvence altna
alacak bir ekilde gelimeye balad.
Yaptn tamamlamak isteyen Cyrus Smith, kmesin kesine bir gvercinlik yapt. Oraya, yaylann
yksek kayalarn ziyarete gelen bir dzine gvercin yerletirildi. Geceleri yeni barnaklarna
gelmeye kolayca alan bu kular, evcillemek iin hl yabaniliklerini koruyan hemcinsleri da
gvercinlerine gre daha byk bir aba harcyorlard.
Nihayet, balonun bezinden amar yapmak amacyla yararlanmann zaman gelmiti; nk onu bu
haliyle muhafaza ederek aday terk etmek amacyla snrlan belli olmayan bir deniz zerinde
yaplacak bir hava yolculuunda riske atmak ancak hibir aresi kalmam insanlarca uygun
grlebilirdi, pratik zekal Cyrus Smith ise bunu aklndan bile geirmiyordu.
Bu durumda, bezi Granite-house'a getirmek gerekiyordu; Smrgeliler hantal arabalarn daha
kullanl ve daha hafif bir hale getirmeye altlar. Ancak arabalan eksik deilse de, motoru hl
bulamamlard! Adada, atn, eein, kz ya da inein yerini alacak bir gevigetiren tr yok muydu?
Sorun buydu.
Gerekten de, bir gn Granite-house'dan Franklin Da'nn kollar boyunca ilerleyerek Ballon
Liman'na uzanacak bir demiryolumuz olacana gre, Bay Cyrus'un buharl bir araba ya da bir

lokomotif yapmasn beklerken, bir koum hayvan ok iimize yarayacak!


Ve ii d bir olan Denizci bu ekilde konuurken sylediklerine inanyordu! Oh! Hayal gc
inanla bir araya geldiinde nelere muktedirdi!
Ancak, fazla abartmakszn, sradan bir drtayakl Pencroff'un iini grebilirdi ve Tanr kollad
bu kulunu fazla bekletmedi.
23 Aralk gn, Nab ve Top'un birbirlerini bastran haykrlar ve havlamalar duyuldu. O srada,
Peribacalar'nda bulunan Smrgeliler can skc bir olayla karlamaktan kayglanarak, derhal olay
yerine kotular.
Grdkleri neydi? O srada ak bulunan kprcklerden birine tedbirsizce dalan iri gvdeli iki
gzel hayvan. Kula rengi tyl, bacaklar ve kuyruklar beyaz, balar, boyunlar ve gvdeleri siyah
iziklerle kapl, bu iki zarif hayvan, atlar, daha dorusu eekleri andryordu. Hibir kayg belirtisi
gstermeden sakince ilerlerken, henz tanmadklar yeni sahiplerini canl baklarda inceliyorlard.
Bunlar onagga![] diye haykrd Harbert, zebra ile kuagga arasnda yer alan bir tr! Neden?
Eek olamazlar m? diye sordu Nab.
nk kulaklar uzun deil ve daha ho bir grnmleri var!
Eek ya da at, diye karlk verdi Pencroff, bunlar Bay Cyrus'un da takdir edecei gibi
motorlar' ve bu niteliklerinden dolay yakalanmalar gerekecek!
Hayvanlar rktmeden otlarn arasndan szlen Denizci'nin Creek-Glycerine kprcn
kapatmasyla onaggalar tutsak dmlerdi.
imdi yaplmas gereken, onlar zor kullanarak yakalayarak, zorunlu bir evcilletirme srecine tabi
tutmak myd? Hayr. Birka gn boyunca, yaylann verimli otlaklarnda gezinmeleri iin serbest
braklmalarna ve Mhendis'in kmesin yanna, onaggalarn gece kalacaklar bir ahr yapmasna
karar verildi.
Bylece, bu sevimli ift hareketlerinde tam anlamyla serbest brakld ve Smrgeliler onlar
rktmemek iin yanlarna bile yaklamadlar. Bununla birlikte, geni alanlara ve usuz bucaksz
ormanlara alm olan onaggalar, birok kez kendilerine dar gelen bu yaylay terk etme ihtiyacn
hissettiler. Kendileri iin almaz bir engel olan su hatt boyunca ilerlerken ackl anrmalan
yanklanyor, sonra otlarn arasna doru drt nala ilerleyerek, saatler boyunca artk geri
dnemeyecekleri bu geni ormanlan seyrediyorlard.
Bitkisel liflerden yaplan koum takmlar hazrlanmt ve birka gn sonra, onaggalarn
yakalanma zaman gelmiti; nk araba harekete hazrd, bunun yan sra Far-West Orman'nda,
Mercy'nin dirseinden Ballan Liman'na kadar, arabann ilerleyebilecei bir yol almt. Bylece
arabayla oraya ulalabilirdi ve Araln sonuna doru, onaggalarn denenmesine karar verildi.
Pencroff'un elinden yemek yemeleri amacyla onlara gsterdii yaknlktan dolay yanlarna
yanalmasna izin veriyorlard; ancak arabaya koulduklarnda iler deimiti, aha kalkan
hayvanlar zaptetmek ok gt. Yine de bu yeni grevi kabullenmeleri uzun srmedi; nk zebradan
daha uysal olan onaggalar, gney Afrika'nn dalk blgelerinde sklkla arabaya kouluyorlard, hatta
Avrupa'nn daha souk blgelerine bile ayak uydurduklar biliniyordu.
O gn, hayvanlarn nnde yryen Pencroff'un dnda tm koloni arabaya binerek Ballon
Liman'nn yolunu tuttu. Henz yeni alan bu yolda biraz sarslsalar da, istedikleri yere kazasz
belasz ulatlar ve ayn gn bez ve balonun dier paralan arabaya yklendi.
Akam sekizde, Mercy Kprs'n yeniden aan araba, nehrin sol kysndan aa inerek

kumsalda durdu. Koumlar zlen onaggalar ahrlarna gtrld ve Pencroff'un uyumadan nceki
mutluluk dolu i ekii Granite-house'un duvarlarnda iddetle yankland.

8
Ocak aynn ilk haftas koloninin amar ihtiyacnn karlanmasna ayrld. Kasadan karlan
ineler, nazik olmasa da, gl parmaklar arasnda almaya balad; balonun olduka salam bir
ekilde dikilmi olduu sylenebilirdi.
Cyrus Smith'in, balonun kenar eritlerinin dikiinde kullanlan ipliklerden yararlanmay nermesi
nedeniyle, iplik sknts ekilmedi. Bu uzun eritler, Gedeon Spilett ve Harbert tarafndan hayran
olunacak bir sabrllkla skld;. Pencroff kendisini fazlasyla skan bu iten vazgemek zorunda
kalsa da, sra diki dikmeye gelince bu konudaki maharetini gstermekten geri kalmad. Gerekten de,
denizciler herkesin bildii gibi, terzilik konusunda dikkati eken bir yetenee sahiptiler.
Ardndan, bezin, bitkilerin yaklmasyla elde edilen sodyum ve potasyum ile temizlenmesiyle,
vernikten kurtulan pamuk doal esnekliine kavutu; sonra, havann renk soldurucu etkisiyle
bembeyaz oldu.
Birka dzine gmlek ve orap -anlalaca gibi bunlar rlerek hazrlanmam, dikilmi
kumatan yaplmt- bu ekilde hazrland. Sonunda beyaz amar -hi kuku yok ki amarlar
olduka sertti, ama bu onlar pek fazla ilgilendirmiyordu- giyebilmek ve Granite-house'n derme
atma deklerine gerek bir yatak havas veren araflarn arasnda yatmak, Smrgeliler iin ne
byk bir mutluluktu.
Yine ayn dnemde, fok derisinden, Amerika'dan beraberlerinde getirdikleri ayakkab ve botlarn
yerini alan izmeler yapld. Geni ve uzun olan bu izmelerin, yrylerin ayaklarn asla
skmadn belirtmek gerekir!
1866 ylnn banda scak havalarn etkisi devam ediyordu, yine de ormandaki avlarn bereketli
getii sylenebilirdi. Agutiler, yabandomuzlar, sudomuzlar, kangurular ile tyl av hayvanlar
aalarn altndan hi eksik olmuyordu ve, Gedeon Spilett ve Harbert bir tek mermiyi dahi boa
harcamayacak kadar usta atclard.
Onlara sk sk cephanelerini idareli kullanmalarn tavsiye eden Cyrus Smith, kasada bulduu ve
gelecekte karlalabilecek olaylar iin saklamay dnd kurun ve barutun yerini tutacak bir
madde kullanmay dnyordu. Gerekten de, kaderin bir gn onu ve arkadalarn barnaklarn terk
etmeye zorlamayacan kim bilebilirdi? Bu durumda her olasla kar, cephanelikleri idareli
kullanmak ve onlar kolayca yenilenebilecek maddelerden retmek gerekiyordu.
Cyrus Smith adada izine hi rastlamad kurunun yerine retilmesi kolay olan demir krntlarn
kulland. Kurun kadar ar olmayan bu tanelerin etkili olabilmeleri iin daha byk paralar halinde
hazrlanmalar lazmd; yine de mermiler daha hafif oluyordu, ancak avclar ustalklaryla bu a
kapatyorlard. Elinde yeterli miktarda gherile, kkrt ve kmr bulunan Mhendis, istedii kadar
barut retebilecekti; ancak zel aletler bulunmad iin kaliteli barut yapmak byk bir titizlik
gerektiriyordu.
Bunun zerine, Cyrus Smith piroksil, yani pamuk barutu hazrlamaya karar verdi, bu retim
srasnda pamuk kullanlmas zorunlu deildi; nk pamuun yalnzca selloz ksm tepkimeye
giriyordu, oysa bitkilerin temel dokusu olan selloz yalnzca pamukta deil, kenevir ve keten
liflerinde, katta, eski aputlarda, mrver znde saf halde bulunuyordu. Mrver adann CreekRouge yaknndaki blmlerinde bol miktarda bulunuyordu ve Smrgeliler bu hanmeligiller
ailesine ait olan bu aan tanelerini kahve niyetine kullanyorlard.

Bu durumda yaplmas gereken mrver znn yani sellozun bu bitkiden elde edilmesiydi,
piroksil retiminde kullanlan dier madde ise dumanl nitrik asitti. Elinde slfrik asit bulunan
Cyrus Smith, onu doann kendisine verdii gherile ile tepkimeye sokarak kolayca nitrik asit elde
edebiliyordu.
Bunun zerine, her zaman ayn etkiyi gstermemesi, 240 yerine 170 derecede tutumas ve aniden
tutuup patlayarak ateli silahlara zarar vermesi gibi olumsuz yanlarna karn, nemden
etkilenmemesi, tfeklerin namlulularn kirletmemesi ve itici gcnn normal baruttan drt kat fazla
olmas gibi avantajlar bulunan piroksili retmeye karar verdi.
Piroksil retmek iin, sellozu bir eyrek saat kadar dumanl nitrik asitte bekletmek, sonra bol
suyla ykayarak kurutmak yeterliydi. Anlalaca gibi, bu ok kolay bir ilemdi.
Cyrus Smith'in elinde nemli havayla temas ettiinde beyazmtrak dumanlar yayan dumanl ya da
monohidratl nitrik asit yerine normal nitrik asit vard; normal nitrik asidi, deriik slfrik asitle e
be orannda kartrdnda ayn sonucu alabiliyordu. Ksa sre iinde, adann avclarnn elinde
mkemmel bir ekilde hazrlanm ve ll kullanldnda harika sonular veren bir madde vard.
Yine ayn dnemde, Smrgeliler Grande-Vue Yaylas'nn akrlk [] bir blmne sebze ekerek
geri kalan alan onaggalara otlak olarak ayrdlar. Jakamar ve Far-West Ormanlarna yaplan birok
keif gezisi srasnda toplanan yabani bitkiler, spanaklar, tereler, karaturplar, bayrturplan uygun bir
ekilde ekilirse, ksa sre iinde yenilebilir hale gelerek, Lincoln Adas Smrgelilerinin azot
arlkl mnsn degitireceklerdi. Bu keif gezilerinin dnlerinde bol miktarda odun ve kmr
de getirilmiti. Her yolculuun ayn zamanda yollan daha kullanl hale getirmeye katks oluyor,
arabann tekerlekleri altnda skan zemin giderek dzleiyordu.
Tavanlk, her zaman olduu gibi Granite-house'un kilerlerinin tavan ihtiyacn karlyordu.
Creek-Glycerine'in getii noktann biraz tesinde olduu iin konuklar yaylaya szamyor,
dolaysyla yeni ekilen bitkileri talan edemiyorlard. Kumsaln kayalan arasnda yer alan ve rnleri
sklkla yenilenen istiridye yatana gelince, her gn mkemmel yumuakalar vermeye devam
ediyordu. Bunun yan sra, Pencroff'un demir inelerle donanm dip oltalar sayesinde, gln
sularndaki, ya da Mercy'deki balk avlan giderek daha bereketli hale geliyordu, bu oltalarla
alabalklar ve olduka lezzetli olan ve gm rengi kanatlar sarmtrak beneklerle kapl baz
balklan bolca yakalamak daha kolay oluyordu. Bylece, mutfaktan sorumlu aba Nab, her
yemekte farkl bir mn hazrlamak imkanna kavuuyordu. Smrgelilerin sofrasnn tek eksii
ekmekti ve daha nce de sylendii gibi, bu eksiklik onlar iin olduka nemliydi.
Bu dnemde, ayrca Mandibule Burnu'nun kumsallarn ziyaret eden deniz kaplumbaalar da
avland. Bu noktada kumsal, albmini ku yumurtalarnda olduu gibi phtlam halde bulunmayan,
beyaz ve sert kabuklu, yusyuvarlak yumurtalar barndran kk tmseklerle kaplyd. Yumurtalarn
atlamas gnein ss sayesinde gerekleiyordu ve her kaplumbaann ylda iki yz elli yumurta
vermesi nedeniyle saylar ok fazlayd.
Gerek bir yumurta tarlas, dedi Gedeon Spilett, yaplacak tek ey onlar toplamak.
Ancak yalnzca rnlerle yetinmeyip, besleyici zellikleri olduka yksek olan reticileri de
avladlar, bylece Granite-house'a yanlarnda bir dzine kaplumbaa ile dndler. Aromatik otlar
eklenen ve birka turpla sslenen kaplumbaa orbas, aba Nab'n byk vgler almasna neden
oldu.
Bu arada k iin yeni erzaklar salayan sevindirici bir olay yaand. Srler halinde Mercy'ye

gelen somon balklar miller boyunca akarsuyun akn izleyerek ilerlediler. Bu, rernek iin uygun
bir yer arayan diilerin erkekleri pelerinden srklerken, tatl sularda byk grlt kardklar bir
dnemdi. Boylar iki buuk aya bulan bu balklardan bin kadarnn nehre girmesiyle, onlar ele
geirmek iin su setleri kurulmas yeterli oldu. Somonlardan yzlercesi tuzlanarak, akarsuyun
donmasyla balk avlamann imkansz hale gelecei k iin sakland.
Yine bu dnemde, olduka zeki bir maymun olan Jp, oda hizmetleri grevi iin yetitirilmeye
baland. zerine bir ceket, beyaz bezden ksa bir pantolon ve ceplerinden ok memnun kald bir
nlk geirmiti, ellerini bu ceplere sokarak kimsenin onlar kartrmasna izin vermiyordu. Bu
becerikli orangutan, Nab tarafndan byk bir titizlikle eitilmiti ve Zenci ile maymun aralarnda
sohbet ettiklerinde birbirlerini ok iyi anladklar sylenebilirdi. Zaten jp, Nab a kar byk bir
sempati besliyordu ve Nab'daona ok yakn davranyordu. jp odun tamak ya da bir aacn tepesine
kmak gibi grevlerin dnda zamannn byk bir blmn mutfakta geiriyor ve Nab'n her
yaptn taklit etmeye alyordu. Ustas byk bir sabrla onu eitmeye abalyor, rencisi de
ustasnn ona verdii derslerden yararlanmak iin dikkate deer bir zekann parltlarn sergiliyordu.
Bir gn, hi beklenmedik bir anda, stat Jp'n kolundaki peetesiyle masaya servis yapmaya
gelmesinin Granite-house'un konuklarn ne kadar sevindirdii grlmeye deerdi. Tabaklar
deitirirken, yemekleri getirirken, bardaklar doldururken gsterdii ustalk ve ciddiyet
Smrgelileri son derece memnun etmi, Pencroff cokusunu gizleyememiti.
Jp, orba!"
Jp, biraz aguti!
Jp, tabak getir!
Jp, Yrekli Jp! Drst Jp!
Bu talimatlardan baka bir ey duyulmazken, Jp hi aksatmadan grevini yerine getiriyor, her
talebi yantlyordu, ve Pencroff ilk gnk akasn tekrarlarken kafasn iki yana sallad:
Hi pheniz olmasn, Jp, maanz iki katna karmak gerekecek!
Orangutann Granite-house'a altn ve ormanda hibir kama teebbsne girimeden
sahiplerine elik ettiini belirtmeye gerek yok. Onu, Pencroff'un kendisi iin hazrlad bastonunu
omzunda bir tfek gibi tayarak komik bir ifadeyle yrrken grmek gerekirdi. Bir aacn
tepesindeki meyveyi toplamak gerektiinde, yukar ne kadar abuk kyordu! Arabann tekerlei
amura gmldnde, onu tek bir omuz darbesiyle dzle nasl karyordu!
Ne yaman bir ocuk! diye haykryordu sk sk Pencroff. Kt niyetli olsayd, onunla baa
kmak mmkn olmayacakt!''
Ocak aynn sonuna doru, Smrgeliler adann orta blmndeki almalarna baladlar. CreekRouge'un Franklin Da'nn eteindeki kysna gevigetirenleri barndracak bir al yaplmasna
karar verilmiti. Bu hayvanlarn ve zellikle klk giysilerin yaplaca yn salayacak olan
muflonlarn yayla snrlan dahilinde bulunmalar hi de iyi olmayacakt.
Koloni, her sabah tam kadroyla, ya da Cyrus Smith, Harbert ve Pencrofftan oluan bir ekiple ayn
kylarna gidiyordu, ve onaggalarn yardmyla, al yolu' ad verilen bu yeni patikay izleyerek
yeil bir kubbenin altnda yaplan bu yolculuk be mil sryordu.
Orada, dan gney yamacnda, geni bir alan belirlendi. Bu, kendisini bir yandan evreleyen bir
da kolunun eteinde yer alan, aa kmeleriyle kapl bir ayrd. Yamalarndan doan kk bir
ay onu yanlamasna suladktan sonra Creek-Rouge'a dklyordu. Sada solda ykselen aalar,

taze otlarn yzeyinin temiz havayla temasna izin veriyordu. Bu durumda, ayn, her iki ucu da
kolundan destek alacak ekilde dairesel bir kazk duvaryla evirmek yeterli olacakt, yine de boyu en
evik hayvanlarn bile aamayaca kadar yksek olmalyd. Bu al, yzlerce boynuzlu hayvan,
muflonu, yabani keiyi olduu kadar, doacak yavrular da barndracak lde geniti.
Aln evresinin Mhendis tarafndan belirlenmesinin ardndan, kazklardan oluacak duvarn
inas iin gereken aalarn kesilmesine karar verildi; ancak ellerinde, yol ama almalarnn
gerektirdii kesimlerden kalan ok sayda aa gvdesi bulunduundan byle bir zahmete gerek
yoktu, ayra getirilen bu gvdelerden elde edilen yz kadar kazk, zemine salam bir ekilde akld.
Kazkl duvarn n blmndeki geni aklk, salam kalaslardan yaplan ve dardan ubuklarla
desteklenen iki kanatl bir kapyla kapatld.
Bu aln yapm haftadan az srmemiti; nk Cyrus Smith, duvarn hazrlanmasnn dnda,
gevigetirenlerin barnaca tahtadan geni hangarlar yapyordu. Zaten, bu yaplar olduka salam
bir ekilde ina etmek gerekmiti; nk gl hayvanlar olan muflonlarn ilk tepkileri ok iddetli
oluyordu. Sivri st ular atete sertletirilen kazklar, cvatalarla tutturulmu traverslerle
salamlatrlmt ve belirli aralklarla yerletirilen payandalar duvarn tamamnn daha da gl
olmasn salyorlard.
Aln tamamlanmasyla, Franklin Da'nn eteinde yer alan ve gevigetirenlerin sk geldii
otlaklarda bir srek av dzenlenmesine karar verildi. Gzel bir yaz havasnn hissedildii 7 ubat
gn dzenlenen bu av partisine herkes katld. O gn, Gedeon Spilett ve Harbert'n bindii yeterince
iyi eitimli iki onagga, byk hizmetler verdi.
Yaplmas gereken, emberi giderek daraltarak, muflonlar ve keileri belli bir yne doru
kovalamakt. Bu nedenle, Cyrus Smith, Pencroff, Nab ve Jp ormann deiik noktalarna dalrken,
Gedeon Spilett ve Harber beraberlerindeki Top ile aln etrafndaki yarm millik bir dzlkte at
koturuyorlard.
Adann bu blmnde bol miktarda muflon vard. Kotan daha gl boynuzlan, uzun kllarla i ie
gemi grimtrak ynleri ile alageyikler kadar iri grnen bu hayvanlar argalileri[] andryorlard.
Gidi geliler, drt bir yana kouturmalar, yanklanan lklar arasnda tamamlanan bu av gn
olduka yorucu gemiti! Kovalanan yz civarndaki muflonun te ikisi ellerinden kamt, ama
sonu itibariyle, ala doru pskrtlen bu gevigetirenlerden otuz tanesi ve on kadar yabani kei,
ak kapy bir kurtulu yolu zannederek tutsak dmlerdi.
Yine de, sonu memnuniyet vericiydi ve Smrgelilerin yaknmaya haklar yoktu. ou dii olan
bu muflonlarn bazlar ksa sre iinde doum yapacakt. Srnn saysnn artacana ve yalnzca
yn deil bol miktarda deri de elde edileceine hi phe yoktu.
Avclar, o akam bitkin bir halde Granite-house'a dndler. Yine de, ertesi gn al ziyaret
etmekten geri kalmadlar. Tutsaklar kazktan duvar ykmaya almlar ama bunu baaramamlard,
sakinlemelen fazla zaman almayacakt.
Bu ubat ay boyunca kayda deer bir gelime yaanmad. Gnlk almalar byk bir disiplin
iinde srdrld, al ve Ballon Liman yollar daha da mkemmel bir hale getirilirken, aln
kndan bat kysna kadar uzanan yeni bir yolun almas iin almalara baland. Lincoln
Adas'nn hl kefedilmemi olan blm Serpentine- Yarmadas'n kaplayan geni ormanlard;
Gedeon Spilett aday, bu sk aalklarn arasnda yaayan yrtc hayvanlardan temizlemeyi
planlyordu.

K bastrmadan nce, ormandan getirilerek Grande-Vue Yaylas'na ekilen yabani bitkilere byk
bir zen gsterildi. Harbert kt keif gezilerinden yararl bitkilerle birlikte dnyordu. Bir gn,
taneleri skldnda mkemmel bir ya veren hindibagiller ailesinin bir yesiyle, dier bir gn,
antiskorbtik etkisinin yabana atlmamas gereken kuzukula ile, ya da gney Amerika'da her mevsim
ekilen ve gnmzde iki yz tr bilinen o deerli yerelmalaryla geliyordu. yi baklan, iyi sulanan
ve kulara kar iyi korunan sebze tarlas, o srada marullarn, patateslerin, kuzukulaklarnn,
karaturplarn, bayrturplarnn ve dier turpgillerin yetitii kk evleklere blnmt. Bu yaylann
topraklarnn verimliliine bakarak, hasadn bir hayli verimli olaca mit edilebilirdi.
eit eit iki de eksik deildi, arab fazla karmamak kouluyla, en g beenenlerin bile
ikayet etmeye haklar yoktu. Cyrus Smith, monarda didyma bitkisinden elde edilen Oswego ay ve
yalanc kardekan aacnn kklerinin fermantasyonuyla hazrlanan ikiye, gerek bir bira eklemiti;
abies nigra'nn gen filizlerinin kaynatldktan sonra fermantasyon ilemine tabi tutulmasyla elde
edilen bu ho ve salkl ikiyi Angloamerikanlar kknar biras anlamna gelen spring beer' olarak
adlandryorlard.
Yaz sonuna doru kmes, tyden ksa mantosu, st enei her yandan zars bir kntyla uzanan bir
dzine souchets[] ve kendini belli eden hubara trnden gzel bir toy-kuu iftini misafir ediyordu,
ayrca siyah ibikleri ve siyah derileriyle mozambik horozlarn andran ve gl kysnda iine iine
dolaan sevimli horozlar da kmesin konuklar arasndayd. Bylece, bu yrekli ve zeki adamlarn
abalar sayesinde, her ey baarlyordu. Kukusuz Tanr onlar iin ok ey yapyordu,-ama ncil'in
bu sadk mminleri nce kendi kendilerine yardm ediyorlar, ardndan da Yaradan onlarn yardmna
geliyordu.
Bu scak yaz gnlerinde almalarn sona ermesiyle, Grande-Vue Yaylas'nn, Nab'n kendi
elleriyle diktii sarmak bitkiler sayesinde bir veranday andran ve akam imbatn cepheden alan
kysnda oturmaktan holanyorlard. Orada sohbet ediyor, birbirlerine deneyimlerini aktaryor,
planlar yapyorlard; ve Denizci'nin bitmek bilmeyen nkteleri, mkemmel bir uyumun hakim olduu
bu kk dnyay hi durmadan neeye bouyordu.
Bunun yan sra lkeleri, byk ve sevgili Amerika'dan da sz ediyorlard. sava ne
durumdayd? Fazla uzamayacana hi phe yoktu! Hi kuku yok ki, Richmond ksa sre iinde
General Grant'n eline gemiti! Konfederasyonun bakentinin dmesi, bu uursuz savan sonunu
getirmi olmalyd! imdi Kuzey bu hakl davasn kazanmt. Ah! Bir gazete Lincoln Adas
srgnlerini ne kadar sevindirecekti! Dnyayla tm iletiimlerinin kesilmesinin zerinden on bir ay
gemiti, ve, ksa sre sonra, 24 Martta, balonun onlar bu bilinmeyen sahillere atmasnn birinci yl
dolacakt! Buraya ilk geldiklerinde, hayatta kalabilmek iin doa gleriyle baa kp
kamayacaklarn dahi bilmeyen kazazedelerden baka bir ey deillerdi! Oysa imdi liderlerinin
birikimi ve zekalar sayesinde, silahlarla, aletlerle, aralarla donanm olarak doann temel
unsuru olan hayvanlar, bitkileri ve madenleri kendi yararlarna kullanmay baarm Smrgeliler
haline gelmilerdi!
Evet! Sk sk bunlardan sz ediyorlar ve gelecekle ilgili projeler hazrlamaya devam ediyorlard!
ounlukla arkadalarn dinleyen Cyrus Smith'e gelince, o sessiz kalmay tercih ediyordu. Bazen
Harbert'n bir szne, Pencroff'un bir akasna glmsyor, ancak her zaman ve her yerde, bu
aklamas mmkn olmayan olaylara, hl srrn zemedii bu gizemli bulmacaya kafa yoruyordu!

9
Martn ilk haftasnda hava deiti. Ay bandaki dolunayn ardndan, scak havalar hl etkisini
hissettiriyordu. Atmosferin elektrik yklendii fark ediliyor, ne kadar srecei belli olmayan bir
frtnann kaygs yaanyordu.
Gerekten de, 2 Kasm gn gkyz iddetli grltlerle sarsld. Rzgarn doudan esmesiyle,
yaylm ateini andrrcasna trdayan dolu taneleri Granite-house'u cepheden dvmeye balad.
Kapy ve pencere kanatlarn skca kapatmak gerekti, aksi takdirde odalarn iini su basacakt.
Bazlar gvercin yumurtas iriliinde olan bu taneleri gren Pencroff'un aklndan geen tek ey,
buday tarlasnn byk tehlike altnda olduuydu.
Bunun zerine, hemen baaklarn imdiden kk yeil balarn gstermeye balad tarlasna
kotu ve geni bir rt sayesinde rnn korumay baard. Kendini taa tutulmu gibi hissetse de,
bundan hi ikayet etmedi.
Bu kt havalarn etkisini hissettirdii sekiz gn boyunca, gn derinliklerinden gelen
grltlerin ard arkas kesilmedi. Havann sakinletii dnemlerde bile, ufkun snrlarnn tesinden
gelen bouk grldemeler duyuluyor, sonra frtna fkeyle yeniden patlyordu. Gkyz imeklerle
iziklenirken, aralarnda ormann snrnda gl kysnda yer alan devasa bir amn da bulunduu
birok aaca yldrm dyordu. Hatta iki ya da kez elektrik akmnn hedefi olan kumsaln
kumlarnn bir blm yanarak cam haline dntler. Bu olay, Mhendis'in aklna Granite-house'un
pencerelerini, rzgar, yamuru ve doluyu geirmeyecek kaln ve salam camlada kaplamann
mmkn olaca dncesini getirdi.
Darda yaplacak acil bir ileri olmayan Smrgeliler, bu frtnadan i dekorasyonu her geen
gn daha mkemmelleen Granite-house'un eksiklerini tamamlamak iin yararlandlar. Mhendis,
baz mutfak ve tuvalet eyalar ve zellikle eksiklii fazlasyla hissedilen dme yapmak iin bir
torna tezgah kurdu. Bu arada, byk bir titizlikle bakm yaplan silahlar yerletirmek iin ne raflar
ne de dolab eksik olan bir silahlk hazrlanmt. Testereler, rendeler, eeler, tornalar alyordu ve
havalarn kt gittii bu dnem boyunca, aletlerin ve tornann gk grltsne karlk veren
gcrtlar ve uultularnn dnda hibir ey duyulmuyordu.
stat Jp de unutulmamt, ana deponun yanndaki bir odada kalyor, boyuna uygun gelen ve her
zaman iin de ottan bir yatan olduu ayr bir odada yatyordu.
Bu yiit Jp'n yakndna ya da ters bir cevap verdiine hi tank olmadm! diye tekrarlyordu
sk sk Pencroff. Ne uak, Nab, ne uak!
Benim rencim, diye yantlyordu Nab, ve ksa sre sonra benim gibi olacak!
Senden dahi iyi olacak Nab, diye karlk veriyordu Denizci glerek, ne de olsa sen
konuuyorsun, oysa o hi azn amyor!
Artk Jp'n elinden her i geliyordu. Giysileri rpyor, ileri eviriyor, odalar spryor,
sofray hazrlyor, odunlar diziyor, ve -Pencroffu akna eviren bir ayrnt- saygdeer Denizci
yattnda stn rtmeden yatana gitmiyordu.
Koloninin iki elli ya da iki ayakl, drtelli ya da drtayakl yelerinin salk durumlarna gelince,
hepsinin turp gibi olduklar sylenebilirdi. Bu lml iklimin temiz havas ve bereketli topraklar
zerinde, kollarn ve kafalarn srekli olarak altrrken, herhangi bir hastala yakalanacaklarn
akllarndan bile geirmiyorlard.

Hepsi ok iyi grnyordu, gerekten de, Harbert bir yl iinde iki parmak boy atmt. Yz hatlar
giderek sertleiyor ve ahlaki olduu kadar fiziki anlamda da tam bir erkek olacann ipularn
veriyordu. Zaten gnlk almalarn dnda, bo kalan vakitlerini bilgilenmeye ayryordu, kasada
bulduu birka kitab okuyor ve yapmas gereken ilerden pratik dersler karttktan sonra,
Mhendis'ten fen bilimleri ve Gazeteci'den diller konusunda nemli bilgiler alyordu, her iki hocas
da onun eitimine katkda bulunmaktan byk zevk alyorlard.
Bildii her eyi Gen ocuk'a aktarmak, onu szlerle olduu kadar uygulamal rneklerle de
bilgilendirmek Mhendis'te sabit fikir haline gelmiti, ve Harbert hocasnn derslerinden ok
yararlanyordu.
Eer lrsem, diye dnyordu Cyrus Smith, benim yerimi o alacak!
Frtna 9 Mart gn sona erse de, gkyz yazn bu son ay boyunca hep bulutlarla kaplyd.
Elektrik oklaryla iddetle sarslm olan atmosfer, bir trl nceki parlaklna kavuamyordu ve
her tr keif gezisi iin elverili olan drt gzel gn dnda srekli olarak yamur ve sis vard.
Dii onagga, bu dnemde kendi cinsinden ok sevimli bir yavru dnyaya getirdi. Aldaki muflon
srsnde de bir art kaydediliyordu, kuzular imdiden her biri kendi gzdesini seen Nab ve
Harbert' sevince boarak meliyorlard.
Pekarileri evcilletirme abalar da byk bir baaryla sonuland. Kmesin yanna yaplan ahr,
ksa sre iinde Nab'n gayretleriyle ehlileen, yani semiren birok yavruyla dolmutu. Onlara
bulak suyundan, mutfak artklarndan oluan gnlk yemeklerini gtrme iini stlenen stat Jp, bu
grevini hakkyla yerine getiriyordu. Bazen iinden bu kk pansiyonerlerin kuyruklarn ekerek
onlarla elenmek geliyordu; ancak bunu kt niyetinden deil muzipliinden yapyordu, nk
kvrml kk kuyruklar ona birer oyuncak gibi grnyordu, ne de olsa igdleri bir ocuunkine
benziyordu.
Bu mart aynn bir gnnde, Mhendis'le sohbet eden Pencroff ona zaman yetersizliinden dolay
yerine getiremedii bir sznden bahsetti.
Bay Cyrus, Granite-house'un uzun merdivenlerinin yerini alacak bir aletten sz etmitiniz, dedi.
nmzdeki gnlerde onu yapabilecek misiniz?
Sanrm asansrden bahsediyorsunuz! diye karlk verdi Cyrus Smith.
Dilerseniz yle diyelim, diye yantlad Denizci. ismi nemli deil, yeter ki evimize yorulmadan
kmamz salasn.
ok kolay, Pencroff, ama bu ok mu gerekli?
Kukusuz, Bay Cyrus. Asgari ihtiyalarmz karladktan sonra, biraz da rahatmz dnelim.
Belki insanlar iin lks olduunu syleyebilirsiniz; ancak eyalar iin kanlmaz bir gereksinim!
Ar yklerle uzun bir merdiveni kmak hi de kolay deil!
Tamam o zaman, Pencroff, sizi memnun etmeye alacaz, diye karlk verdi Cyrus Smith.
Elinizde bir makine yok mu?"
Yapacaz.
Buharl bir makine mi?"
Hayr, suyla alan bir makine.
Gerekten de, elinin altnda aletini altrmak iin doal bir g vard, ve bu kaynaktan kolayca
yararlanabilirdi.
Bunun iin, gl sularnn Granite-house'un iine su gelmesini salayan kk kolunun debisini

artrmak gerekiyordu. Savan st ucunda, ot ve talarn arasna alm olan deliin


geniletilmesiyle, koridorun dibine gl bir su girii saland, bu suyun fazlas i kuyuya
dklyordu. Mhendis'in bu akntnn altna yerletirdii paletli silindir, darya kendisine
dolanm salam bir halatla bir sepet tayan bir ark araclyla balanyordu. Bu ekilde, yere
kadar uzanan ve hidrolik motorun devreye girmesini ya da ilevsiz kalmasn salayan uzun bir ip
sayesinde byk sepet Granite-house'un kapsna kadar ykselecekti.
Asansr, herkesin sevin dolu baklar altnda, 17 Mart'ta hizmete sokuldu. Bundan byle, ykler,
odunlar, kmrler, erzaklar ve Smrgeliler, kimsenin zlemle anmayaca eski merdivenin yerini
alan bu basit sistemle tanacakt. Bu ie en ok sevinen Top olmutu; nk basamaklar trmanmak
konusunda stat Jp kadar becerikli degildi ve birok kez Granite-house'a trmanmak iin Nab'n ya
da orangutann srtna kmak zorunda kalmt.
Yine ayn dnemde, cam retmeyi planlayan Cyrus Smith, eski anak mlek frnn bu i iin
yeniden dzenlemek zorunda kald. Bu i hi de kolay degildi; ancak birok baarsz giriimden
sonra, Gedeon Spilett Ve Harbert ile birlikte birka gn boyunca hi ayrlmayaca bir camc atlyesi
oluturmay baard.
Camn bileiminde bulunan maddelere gelince, bunlarn arasnda kum, tebeir ve sodyum slfat ya
da sodyum karbonat yer alyordu. Kyda bol miktarda kum vard; snm kireten tebeir, deniz
bitkilerinden sodyum, piritlerden slfrik asit ve topraktan frn istenilen dereceye kadar stmak iin
gerekli takmr elde edilebiliyordu. Bu durumda, Cyrus Smith'in elinde gerekli tm malzemelerin
bulunduu sylenebilirdi.
retimi en g olan alet, be alt ayak uzunluunda olan ve ularndan biriyle eriyik haldeki cam
toplamaya yarayan demir camc ubuuydu.' Ancak tfek namlusu gibi yuvarlanan uzun ve ince bir
demir eridi sayesinde Pencroff'un hazrlad bu ubuk, ksa sre iinde ilevini yerine getirecek
hale gelmiti.
28 Mart gn, frn atelendi. Yz lek kum, otuz be lek tebeir, krk lek sodyum slfat ve
iki lek kmr tozundan oluan karm sya dayankl potalara dkld. Cyrus Smith, frnn
yksek ssyla sv ya da daha dorusu hamursu bir hal alan bu karmn bir blmn ubukla
toplayarak,' nceden hazrlam olduu metal bir plan zerinde fleme ilemi iin uygun kvama
gelecek ekilde birka kere evirdi; sonra, ubuu dier ucundan flemesi iin Harbert'a uzatt.
Sabun damlacklar yapar gibi mi? diye sordu Gen ocuk.
Tam da yle, diye yantlad Mhendis.
Ve yanaklarn iiren Harbert, soluunun cams kitleyi genletirmesi iin, ubuu srekli olarak
evirerek fledi. Eriyik halde bulunan karmn kalan ksmnn da ilkine eklenmesiyle, ap bir aya
bulan bir damla elde edildi. ubuu Harbert'n elinden alan Cyrus Smith, onu bir sarka gibi
sallayarak esnek damlay konik silindir eklini alana kadar uzatt.
fleme ilemi, silindir bir cam tabakasnn elde edilmesiyle tamamland, takke eklinde iki
yarmkre ile sonlanan bu tabaka souk suda slatlan keskin bir demirle kolayca ikiye ayrld; sonra
bu silindir ayn yntemle, boyuna ikiye yarld, ve ikinci bir frnlama ile daha da esnek hale
getirilmesinin ardndan bir plakann zerine serilerek, tahta bir merdane ile dzletirildi.
Bylece ilk cam retilmi oldu ve bu ekilde elli cam tabakas daha elde etmek iin ayn ilemi
elli kez tekrarlamak yeterliydi. Bylece Granite-house'un pencereleri, ksa sre iinde, ok beyaz
olmasa da, yeterince saydam olan berrak plakalarla kapland.

Cama bardak ve ie ekli vermeye gelince, bu ii bir oyun haline getirmilerdi. Zaten, cam
tabakalar ubuun ucuna nasl gelirse yle topluyorlard. Pencroff fleme' srasnn kendisine
gelmesini sabrla beklemiti ve bu i onun iin bir elenceydi; ancak yle gl flyordu ki,
rnleri olduka ilgin grnmler sergiliyorlard, bu durum onu ok neelendiriyordu.
O dnemde yaplan keif gezilerinin birinde, rnleri Smrgelilerin besin kaynaklarn
zenginletiren yeni bir aa kefedildi.
Bir gn, Cyrus Smith ve Harbert, Far-West Orman'nn Mercy'nin sol kysnda kalan blmnde
avlanmaya gitmilerdi, Mhendis, her zaman olduu gibi Gen ocuk'un ynelttii ard arkas
gelmeyen sorular byk bir memnuniyetle yantlyordu. Ancak sz konusu olan av olduunda, gerekli
gayret gsterilmediinde, baarl olamamak iin pek ok neden vard. Cyrus Smith'in usta bir avc
olmad, dier yandan da Harbert'in srekli olarak fizik ve kimyadan sz ettii dikkate alnrsa, o
gn yaknlarndan gemelerine ramen, kangurularn, su domuzlarnn ve agutilerin Gen ocuk'un
mermilerine hedef olmadklar sylenebilirdi: Bylece, gnn ilerleyen saatlerinde, iki avc gereksiz
bir keif gezisine km olma riskiyle kar karya bulunurlarken, aniden duran Harbert, bir sevin
l att:
Ah! Bay Cyrus, u aac gryor musunuz?
Ve eliyle, basit bir fidandan olumas ve paralel damarlarla iziklenmi yapraklar tayan pullu bir
kabukla kapl olmas nedeniyle bir aatan ok aa andran o bitkiyi iaret etti.
Kk bir palmiyeye benzeyen bu aa da hangisi? diye sordu Cyrus Smith.
Bu doa tarihi ansiklopedisinde resmi bulunan bir cycas revoluta!
Ama bu aan meyveleri yok mu?
Hayr, Bay Cyrus, diye yantlad Harbert, ama gvdesi doann bize tlm bir halde
sunduu unu barndryor.
Yani bu ekmek aac m?
Evet! Ekmek aac.
O halde, evlat, diye karlk verdi Mhendis, ite buday hasadn beklediimiz u srada, bu
ok deerli bir keif. Haydi ie koyulalm, Tanrdan dilerim ki yanlmyorsundur!
Harbert yanlmamt. Bir cycasn bezsi bir dokudan oluan ve iinden bir merkezin etrafnda
daireler izen halkalarn ayrd odunsu demetler geen unsu bir z ieren sapn kesti. Bu kk
niastasna, kt tad ezme yntemiyle kolayca giderilen helmeli bir zsu karyordu. Bu ekirdeksi
yap, Japonlarn bir zamanlar ihracatn yasakladklar stn nitelikli ve olduka besleyici bir unu
oluturuyordu.
Cyrus Smith ve Harbert, Far-West'in cycaslarn yetitii bu blmn iyice inceledikten sonra,
iaret noktalar koyarak, arkadalarn keiflerinden haberdar edecekleri Granite-house'a dndler.
Ertesi gn, Smrgeliler hasada giderken, adasnn nimetlerini grdke cokusu artan Pencroff,
Mhendis'e unlar sylyordu:
Bay Cyrus, kazazedelere zg adalar olduuna inanyor musunuz?
Ne demek istiyorsunuz, Pencroff?
Yani kazazedeler iin zel olarak yaratlm ve bu zavalllarn yaamlarn kolayca
srdrebilecekleri adalar kastediyorum!
Bu mmkn olabilir, diye yantlad Mhendis glmseyerek.

Bundan hi kukum yok, baym, diye karlk verdi Pencroff, ve Lincoln Adas'nn onlardan biri
olduundan adm gibi eminim! Granite-house'a bol miktarda cycas sap ile geri dnld. Mhendis,
kk niastasna karan helmeli zsuyu aa karmak iin bir cendere hazrlayarak hatr saylr
miktarda un elde etti, Nab'n elinde pastalara ve pudinglere dnen bu malzeme, gerek buday unu
gibi olmasa da hasada kadar onun yerini tutabilirdi.
Yine ayn dnemde, aln onagga, kei ve koyunlarndan, koloninin gnlk st ihtiyalar
salanyordu. Bu nedenle, drt tekerlekli yk arabasnn yerini alan iki tekerli hafif araba, ala
dzenli olarak sefer yapyordu, Pencroff sra kendine geldiinde, arabay Jp'e kullandryor ve
kamsn aklatan Jp grevini her zamanki ustalyla yerine getiriyordu.
Ala olduu gibi Granite-house'a da byk bir refah hakimdi ve gerekten de, lkelerinden uzak
olsalar da, Smrgelilerin yaknmaya hakk yoktu. Bu yaama yle uyum salam ve bu adaya
ylesine almlard ki, konuksever topraklarndan ayrlmak zorunda kalsalar bir hayli
zleceklerdi!
Bununla birlikte, yrekleri lke hasretiyle dolu olduundan adann aklarnda bir gemi belirse,
iaretler yollayarak onun dikkatini ekmeye alacak ve onunla birlikte buradan ayrlacaklard! Bu
huzurlu yaamlarn yarda kesecek herhangi bir olayn meydana gelmesini istemiyorlar, aksine byle
bir gelimenin yaanmasndan rkyorlard.
Ancak, kim talihlerinin hep byle yaver gideceini ve skntlarn uzanda kalacaklarn garanti
edebilirdi!
Her ne olursa olsun, bir yldan fazla bir sredir yaadklar bu Lincoln Adas, sohbetlerinin ana
temasn oluturuyordu ve gnn birinde getirilen bir neri ileride ciddi sonulara yol aacakt.
1 Nisan Pazar, Paskalya gnyd, Cyrus Smith ve arkadalar, o gn dinlenmeye ve dua etmeye
ayrmlard. Hava, kuzey yarm-kredeki bir ekim gn kadar gzeldi.
Smrgeliler, akam yemeinden sonra Grande-Vue Yaylas'nn snrndaki verandada bir araya
gelerek, ufkun zerinde ykselen geceyi izlemeye baladlar. Nab kahvenin yerini tutan birka fincan
mrver halamas servisi yapt. Adadan ve Pasifik'teki yaltk konumundan sz edilirken, Gedeon
Spilett sze girdi:
Sevgili dostum Cyrus, kasada bulduumuz sekstant ile adann konumunu yeniden saptama frsat
bulabildiniz mi?
Hayr, diye yantlad Mhendis.
Sizin kullandnzdan daha hassas olan bu aletle yeni bir gzlem yapmann faydal olacan
dnyorum.
Neye yarayacak ki? dedi Pencroff, Ada olduu yerde duruyor!
Hi kukusuz, diye karlk verdi Gedeon Spilett, ancak aletlerin yetersizlii sonularn
doruluunu olumsuz ynde etkilemi olabilir ve bunu dorulamak hi de zor olmad...
Haklsnz, sevgili dostum Spilett, diye yantlad Mhendis, aslnda bu incelemeyi daha nce
yapmalydm, yine de yanlma paymn be dereceden fazla olacan sanmyorum.
Kim bilebilir ki? diye yantlad Gazeteci, insanlarn yaad bir adaya sandmzdan daha
yakn olmadmz kim bilebilir ki? Bunu yarn reneceiz, diye yantlad Cyrus Smith, bana
hi bo zaman brakmayan youn ilerimiz olmasa, bunu daha nceden renebilecektik.
Gzel! dedi Pencroff, Bay Cyrus yanlm olmayacak kadar iyi bir gzlemcidir, ada o gnden
beri yerinden oynamadysa, hl onun saptad konumdadr.

Greceiz.
Bunun zerine ertesi gn, Mhendis daha nceden elde ettii koordinatlarn doruluunu
kantlamak amacyla sekstantla gzlem yapt, sonular yleydi:
lk gzlemler sonucunda elde edilen koordinatlar:
150. ile 155. bat boylam;
30. ile 35. gney enlemiydi.
kinci gzlem sonucunda elde edilen koordinatlar:
150 30' bat boylam;
34 57' gney enlemiydi.
Yani Cyrus Smith, aletlerinin yetersizliine ramen yle baarl bir lm yapmt ki, yanlma
pay be dereceyi gemiyordu.
imdi, sevgili dostum Cyrus, dedi Gedeon Spilett, elimizde sekstantn yan sra, bir atlas da
bulunduuna gre, Lincoln Adas'nn Pasifik'te bulunduu noktay belirleyelim.
Harbert Fransz basm olan ve doal olarak da adlandrmalarn Franszca yaplm olduu adas
getirmeye gitti.
Mhendis, Pasifik haritasnn almasyla, elindeki pergelle adann konumunu belirlemeye
hazrland. Aniden elindeki pergelin hareketi sona erdi, ve Cyrus Smith'in azndan u szckler
dkld:
Ama Pasifik'in bu blmnde zaten bir ada mevcut!
Bir ada m? diye haykrd Pencroff.
Hi phesiz bizimki olmal, diye karlk verdi Gedeon Spilett.
Hayr, dedi Cyrus Smith. Bu ada 153. boylam ve 37 ' enlem derecelerinde yer alyor, yani
Lincoln Adas'nn iki buuk derece bats ve iki derece gneyinde bulunuyor. Peki ama bu adann
ad ne?'' diye sordu Harbert.
Tabor Adas.
Bilinen bir ada m?
Hayr, belki de Pasifik'in imdiye kadar kimsenin ayak basmam olduu ssz adacklarndan
biri!
Tamam o zaman, bu aday ziyaret edeceiz, dedi Pencroff.
Biz mi?
Evet, Bay Cyrus. Gverteli bir tekne ina edeceiz, onu idare etmeyi ben stleniyorum.
Bu Tabor Adas'ndan ne kadar uzaktayz? Kuzeydou istikametinde, yaklak yz elli mil, diye
yantlad Cyrus Smith
Yz elli mil! O da nedir ki? diye karlk verdi Pencroff. Uygun bir rzgarla, bu mesafeyi krk
sekiz saatte aacaz!
Peki bu neye yarayacak ki? diye sordu Gazeteci.
Kim bilebilir. Greceiz!
Bu yant zerine, gelecek ekim aynda denize alacak bir teknenin inasna karar verildi.

10
Pencroff bir eyi aklna koydu mu, onu yapmadan rahat edemezdi. Bu durumda, Tabor Adas'n
ziyaret etmek istediine ve bu yolculuk belli byklkte bir teknenin inasn gerektirdiine gre,
sz edilen tekne yaplacakt.
te Mhendis tarafndan Denizcinin onay alnarak, uygulamaya konulacak olan plan yleydi.
Geminin omurgas otuz be ayak ve gverte kirii dokuz ayak olacak -su kesim hatt uygun
llerde olursa, bu boyutlar onun denizde yol almasna yetecekti- ve su altnda kalan ksm alt aya
gemeyecekti, bu onun akntya kar durmas iin yeterli bir boyuttu. Tekne tmyle gverteyle
kaplanacak, bu gvertelere alan iki ambar azyla bir blmeyle ayrlm iki odaya giri
salanacakt, yedekte bir alupas olacak, idaresi kolay olan randas, floku, trinketasyla, yel
eviriminde kolayca yol alabilen bir yelken takmyla donanacakt. Nihayet, gvdesi st ste
bindirilen deil, yan yana dizilen borda kaplamalaryla ina edilecekti; kaburgasna gelince,
postalarn zerine monte edilecek olan borda kaplamalarnn yerletirilmesinden sonra, atete
kzdrma yntemiyle hazrlanacakt.
Bu teknenin inasnda hangi aa kullanlacakt? Adada bolca bulunan karaaa m, yoksa kknar
m? Sonunda marangoz tabiriyle biraz yarkl olsa da, ilenmesi kolay olan ve suya karaaa kadar iyi
dayanan kknarda karar klnd.
Bu detaylarn zerinde durulduktan sonra, ilkbaharn gelmesine daha sekiz ay olduu iin, Cyrus
Smith ve Pencroff'un tekne inaatyla uramalar, Gedeon Spilett ve Harbert'n ise avlanmaya devam
etmeleri uygun grld, ve ne Nab ne de yardmcs stat Jp ev ilerini ihmal etmeyeceklerdi.
Bunun zerine, belirlenerek kesilen aalar, keresteler halinde paralara ayrlarak, meslekten
hzarclarn ustalyla testerelendi. Sekiz gn sonra, Peribacalan ile sur arasndaki ukurlukta
oluturulan tersanede, arkasnda k, nnde ise pruva bodoslamas olan otuz be ayak uzunluunda
bir omurga bulunuyordu.
Cyrus Smith ileri el yordamyla yrtmyordu. Her alanda olduu gibi gemi inas konusunda da
yeterli birikimi vard ve teknesinin modelini nce kat zerine izmiti. Zaten, birka yl boyunca
Brooklyn Tersanesi'nde alm olan ve meslein inceliklerini bilen Pencroff da kendisine yardm
ediyordu. Postalar omurga zerindeki yerlerine ok titiz hesaplamalar sonrasnda yerletirilmilerdi .
Bu yeni giriim iin canla bala alan Pencroff, tersaneden bir an iin bile olsa ayrlmak
istemiyordu.
Onu bir gnlne iinden alkoyma ayrcal yalnzca 15 Nisan'daki ikinci buday hasadna nasip
olmutu. ilki gibi baarl olan bu hasadn sonunda nceden belirlenen miktarda tohum elde edilmiti
Be teneke! Bay Cyrus, dedi Pencroff, bu zenginlikleri titizlikle ltkten sonra.
Be teneke, diye karlk verdi Mhendis, teneke bana yz otuz bin tohumdan, alt yz elli bin
tohum yapar.
Tamam o zaman, bu kez hepsini ekeceiz, dedi Denizci, yine de her ihtimale kar birazn
saklayabiliriz!
Evet, Pencroff, ve gelecek hasatta da ayn verimi alrsak, elimizde drt bin teneke olacak. O
zaman ekmek yenilebilecek mi? Yenilebilecek.
Ama bir deirmen yapmamz gerekmez mi?''

Yaplacak.
nc buday tarlas ilk ikisiyle karlatrlamayacak lde byk olacakt ve bu deerli ekin
byk bir titizlikle hazrlanan topraa yerletirildi. Sonra, Pencroff grevinin bana dnd.
O srada, ava km olan Gedeon Spilett ve Harbert her kt ihtimale kar tfeklerini doldurmu
olarak, Far-West'in henz kefedilmemi blmlerine doru ilerliyorlard. Bu gzel grnml
aalar, sanki hi yer kalmam gibi ii ie gemilerdi. Bu aalarn arasnda keif yapmak olduka
gt ve gne nlarnn zorlukla aabildii bu kaln dallarn arasnda yolu bulmann zor olduunu
bilen Gazeteci cep pusulasn elinden drmyordu. Av hayvanlarnn zgrce koturamayacaklar
bu blgelerde nadir grldkleri ortadayd. Bunula birlikte, nisann ikinci yarsnda iri otoburu
ldrmeyi baarmlard. Smrgelilerin daha nceden de gln kuzeyinde rastladklar bu koalalar,
aalarn snmaya altklar iri dallar arasnda kolayca avlanmlard. Granite-house'a gtrlen
derileri slfrik asit yardmyla tabaklanarak kullanlr hale getirildi.
Bu keif gezilerinden birinde, Gedeon Spilett tarafndan, bir baka adan nem tayan bir bulu
yapld.
30 Nisan gn, iki avc Far-West'in gneydousunda ilerliyorlard. Harbert'n elli adm nnden
giden Gazeteci, daha seyrek dizilmi aalarn gne nlarnn zemine doru szmasna izin verdii
bir akla ulat.
Salkmlar ve kk tohumlar halinde ieklerle kapl dz, silindirik ve dall sapl baz bitkilerden
yaylan kokuyla akna dnen Gedeon Spilett, bu saplardan birka tanesini kopararak, Gen
ocuk'un yanna geldi.
Bak, bunlarn ne olduunu biliyor musun, Harbert?
Bu bitkiyi nerede buldunuz, Bay Spilett? Oradaki aklkta bol miktarda var.
O halde Bay Spilett, dedi Harbert, ite
Pencroff'un size byk bir minnet duymasn salayacak bir define buldunuz!
Yani ttn m?
Evet, en kalitelisinden olmasa da, yine de ttn!
Ah! Yrekli Pencroff! Memnun olacak! Ama elbette hepsini iemeyecek! Bize de kendi paymz
ayracak!
Ah! Aklma bir ey geldi, Bay Spilett, diye karlk verdi Harbert. Bu yapraklar iime hazr
hale getirene dek Pencroffa hibir ey sylemeyelim ve gnn birinde, ona tka basa dolu bir pipo
sunalm!
Kabul Harbert, o gn deerli arkadamzn bu dnyadaki en byk istei yerine gelmi olacak!
Bu deerli bitkiden bol miktarda toplayan Gazeteci ve Gen ocuk, Granite-house'a, Pencroff
dnyann en kl yutmaz gmrksym gibi byk nlemler alarak, gizlice geri dndler.
Cyrus Smith ve Nab durumdan haberdar edildi ve Denizci, ince yapraklar kurutmak, doramak ve
kzgn kayalarn zerinde kavurmak iin geen uzun sre boyunca hibir eyden phelenmedi. lki ay
sren bu ilemler,
Pencroff'un haberi olmadan yrtlmt, zaten teknenin inasyla megul olan Denizci, Granitehouse'a yalnzca uyku saatinde geliyordu.
Bununla birlikte, 1 Mays gn, tm Smrgelilerin katlmak zorunda kaldklar bir av partisi
nedeniyle, ok sevdii iinin bandan ayrlmt.

Birka gnden beri, Lincoln Adas kylarnn iki mil anda yzen devasa bir hayvan
grlyordu. Bu cap balinas' olarak adlandrlan gneyde yaayan trne ait olmas gereken
olduka iri gvdeli bir balinayd.
Onu yakalayabilsek ne byk bir ganimete sahip olurduk! diye haykrd Denizci. Ah! Uygun bir
teknemiz ve iimizi grecek bir zpknmz olsayd, unlar syleyebilecektim: Hayvana koalm, onu
yakalamak tm zahmetlere deer!"'
Hey! Pencroff, dedi Gedeon Spilett, sizi zpknnz kullanrken grmeyi isterdim. Bu ok ilgin
olurdu!
ok ilgin ve ayn zamanda ok tehlikeli, dedi Mhendis, ancak, bu hayvan yakalama ansmz
olmadna gre, onunla vakit kaybetmemizin bir anlam yok.
Bu yksek enlem derecelerinde bir balinaya rastlamak beni artyor, dedi Gazeteci.
Neden, Bay Spilett? diye karlk verdi Harbert. Pasifik'in, ngiliz ve Amerikal balklarn
Whale Field'[] olarak adlandrdklar bir blmnde bulunuyoruz, ve Yeni Zelanda ile gney
Amerika arasndaki sularda yaayan gney balinalarnn bir ou buray sklkla ziyaret ederler.
Bu ok doru, diye yantlad Pencroff, beni asl artan, onlarla daha nceden karlamam
olmamz. Neyse, ona yaklaamadmza gre, bu ok nemli deil!
ini derin bir hznle eken Pencroff iinin bana dnd, nk her denizcinin iinde ayn
zamanda bir balk yatyordu, ve balkln zevki avn bykl ile doru orantlysa, bir balina
avcsnn balinann karsnda hissettikleri tahmin edilebilirdi!
Zevkli olmasnn yan sra, bu avn sonunda elde edilecek yan ve ok amal olarak
kullanlabilecek olan dilerin koloniye byk yararlar salayacan itiraf etmek gerekiyordu!
Ancak balina adann sahillerini terk etmek istemezmi gibi grnyordu. Bunun zerine,
Harbert ve Gedeon Spilett, ava kmadklar zamanlarda, Grande-Vue Yaylas'ndan, Nab ise
frnlarn ihmal etmeden Granite-house'un pencerelerinden, drbnleriyle hayvann her . hareketini
gzlemliyorlard. Geni Union Krfezi'nin derinliklerine dalm olan balina, olaanst bir gce
sahip olan kuyruk yzgecinin destei sayesinde, Mandibule Burnu'ndan Griffe Burnu'na dek uzanan
sular sratle katediyor, ani sraylarla ilerlerken hz bazen saatte on iki mile ulayordu. Bazen de
net olarak grlecek bir ekilde adaca yaklayordu. Simsiyah bir gvdeye ve kuzey balinasndan
daha kk bir baa sahip olan bu hayvann gney balinas olduuna hi phe yoktu.
Ara sra, burun deliklerinden ykseklere doru bir buhar bulutu ya da su pskrtt grlyordu,
olduka garip gelse de doabilimciler ve balina avclar henz dar atlan bu maddenin hava m
yoksa su mu olduu konusunda bir uzlamaya varamamlard. Genellikle bunun, souk havayla ani
temas sonucunda, yamur halinde denize dklen bir buhar tabakas olduu kabul ediliyordu.
Yine de, bu deniz memelisinin varl Smrgelilerin kafasn megul ediyor ve zellikle akl fikri
balinada olan Denizci kendini tam olarak iine veremiyordu. Bu hayvan tpk bir nesneden uzak
durmas istenen bir ocuk gibi arzuluyordu. Geceleri, yksek sesle onun ismini sayklyordu ve onu
avlayacak olanaklara sahip olsa, kay denize alacak durumda olsa, onun peine dmekte tereddt
etmeyeceine hi phe yoktu.
Ancak kader Smrgelilerin yapamadn yapmt, ve 3 Mays gn, mutfann penceresinden
denizi seyreden Nab'n lklar balinann adann kysna vurduunu bildiriyordu.
Av iin yola kmaya hazrlanan Harbert ve Gedeon Spilett tfeklerini, Pencroff ise baltasn bir
kenara brakrken, Nab ve Cyrus Smith arkadalarnn yanna kotular, ve hepsi birlikte, hzla

balinann kyya vurduu noktaya yneldiler.


Bu olay, denizin ykseldii srada Granite-house'a mil mesafede bulunan Epave Burnu'nda
gereklemiti. Bu durumda, balinann kydan uzaklamas kolay olmayacakt. Yine de, gerekirse
yolunu kesmek iin acele etmek gerekiyordu. Kazmalar ve demir ubuklarla olay yerine koan
Smrgeliler, Mercy Kprs'n atktan sonra, nehrin sa kys boyunca kumsal izleyerek, yirmi
dakika gemeden, zerinde imdiden binlerce kuun uutuu devasa hayvann yanna ulatlar.
Tam bir canavar! diye haykrd Nab.
Bu saptama yerindeydi; nk karlarnda en az yedi yz elli kilo eken, seksen ayak uzunluunda
devasa bir balina vard.
Karaya vuran bu canavar hi kmldamyor, sular hl ykselirken ak denize yeniden kavumak
iin rpnmyordu.
Smrgeliler, ksa bir sre sonra denizin ekilmesiyle, hayvan ters evirdiklerinde, bu
hareketsizliin nedenini kavradlar.
Brnn sol yanna bir zpkn saplanm olan balina lmt.
Yani bu sularda balina gemileri mi var? diye sordu Gedeon Spilett.
Bunu da nereden kardnz? diye karlk verdi Denizci.
nk mzrak hl orada...
Bay Spilett, bu hibir eyi kantlamaz, diye yantlad Pencroff. Balinalarn barlarndaki
zpknla binlerce mil yol katettikleri biliniyor ve gney Pasifik'te len bu hayvann, Atlantik'in
kuzeyinde zpknlanm olmas ok da artc bir olay deil!
Yine de... dedi Pencroff'un szleriyle ikna olmua benzemeyen Gedeon Spilett.
Bu mmkndr, diye karlk verdi Cyrus Smith, ama u mzra inceleyelim. Belki, balina
avclar arasnda gelenek haline geldii gibi gemilerinin ismini zpknn zerine kazm olabilirler!
Gerekten de, hayvann barndaki zpkn kartan Pencroff, zerindeki u yazy okudu:
Maria-Stella
Vineyard
Vineyard'dan gelen bir gemi! lkemin gemisi!'' diye haykrd. Maria-Stella! Tanrm, bu harika
balina gemisini biliyorum! Ah! Dostlarm, Vineyard'dan gelen bir gemi, bir Vineyard balina gemisi!
Denizci elindeki zpkn sallayarak, ana yurdunun yreine ileyen bu ismini hi durmadan
tekrarlyordu!
Ancak, Maria-Stella'nn zpknlanm bu hayvan almaya gelmesi beklenemeyeceine gre,
kokumaya balamadan nce derisinin yzlmesine karar verildi. Bu arada, birka gnden beri bu
bereketli av gzleyen ve ona bir an nce sahip olmak isteyen le yiyici kular tfek mermileriyle
uzaklatrmak gerekiyordu.
Bu balina, memeleri, doabilimci Dieffen-bach'n da savunduu gibi, rengi, tad ve younluu
itibaryla inek stnden fark olmayan, bol miktarda st veren bir diiydi.
Bir zamanlar, bir balina gemisinde alm olan Pencroff, bu deri yzme ilemini baaryla
ynetebilecekti - gn sren bu tiksinti verici ilemler srasnda, Denizci'nin sonunda iyi bir
kazazede' olacan syledii Gedeon Spilett da dahil olmak zere tm Smrgeliler canla bala
alt.
Balinann iki buuk ayak kalnlndaki paralel dilimler halinde kesilen eti, daha sonra her biri,

deri yzme ileminin yapld yere getirilmi olan -nk Grande-Vue Yaylas'n kirletmek
istemiyorlard- toprak kaplara yerletirilen be yz kiloluk paralara ayrld, hayvan bu ilemden
sonra arlnn yaklak olarak te birini kaybetmiti. Ancak daha bol miktarda et vard: yalnzca
dilinden bin litre, alt dudandan iki bin litre ya elde edildi. Balinann uzun sre stearin ve
gliserin ihtiyacn karlayacak olan bu yalarnn yan sra, yararl bir ekilde kullanlacandan hi
phe duyulmayan dileri vard. Gerekten de, hayvann aznn st blm, iki yan lifsi yapda,
olduka elastik, boynuzsu sekiz yz dile kaplyd; alt ayak yksekliindeki bu diler iki byk tara
andrrcasna sralanyorlar ve balinann beslendii binlerce kk bal ve yumuakay azn
iinde tutmaya yaryorlard.
lemlerin tamamlanmas Smrgelileri ok sevindirdi, hayvandan geriye kalanlar, onu son
krntsna kadar yiyip bitirecek olan kulara braklarak, Granite-house'a geri dnld.
Cyrus Smith tersanesine dnmeden nce, arkadalarnda byk bir merak uyandran bir dizi ileme
giriti. Bir dzine balina dii alarak, her birini alt eit paraya bld, ardndan ularn sivriltti.
Peki ama Bay Cyrus, diye sordu Harbert, ilemler tamamlandnda, bunlar ne ie
yarayacak?...
Kurtlar, tilkileri, hatta jaguarlar ldrmeye, diye karlk verdi Mhendis.
Hemen mi?
Hayr, bu k, elimizde buz olduu zaman.
Anlamyorum... diye yantlad Harbert.
Anlayacaksn, evlat, diye karlk verdi Mhendis. Bu mekanizma benim kefim deil, Rus
Amerikas'ndaki Aleut Adas yerlileri tarafndan ok sk kullanlr. Dostlarm, hava don yaptnda,
ularn kvracam bu dileri, bu kvrmlarn muhafaza edecek olan bir buz tabakasyla tamamen
kaplanana dek sulayacam ve onlar bir ya katmannn altna gizledikten sonra karn iine
gmeceim. Alktan gz dnm bir hayvan bu yemleri yuttuunda, buzun, midesinin ssyla
erimesiyle, geveyen diler sivri ularyla i organlarn paralayacak.
te dahiyane bir yntem! dedi Pencroff.
Ayrca bizi barut ve mermi israfndan kurtaracak olan bir yntem, diye karlk verdi Cyrus
Smith.
Bu sistem tuzaklardan daha ok ie yarayacak, diye ekledi Nab.
K bekleyelim!
K bekleyelim.
Bu srada, teknenin ina almalar ilerliyordu ve ay sonuna doru, borda kaplamalarnn yars
yerlerine sabitlenmiti. Kalbna baklarak, imdiden denizde mkemmel bir ekilde yol alabilecei
sylenebilirdi.
Pencroff canla bala alyordu, bu yorgunluklara dayanabilmek iin onun gibi gl bir bedene
sahip olmak gerekiyordu; ancak arkadalar onu gsterdii bunca aba iin dllendirmeye
hazrlanyorlard, ve 31 Mays gn, hayatnn en byk mutluluklarndan birini yayor olmalyd.
O gn, akam yemeinden sonra, masadan kalkmak zere olan Pencroff, omzuna bir elin
dayandn hissetti.
Bu Gedeon Spilett'in eliydi, Gazeteci ona unlar syledi:
Bir saniye, stat Pencroff, sofradan bu ekilde kalkamazsnz! Tatly unutmadnz m?
Teekkrler, Bay Spilett, diye yantlad Pencroff, iimin bana dnyorum.

Peki, bir fincan kahveye ne dersiniz dostum?


Daha sonra.
Peki ya bir pipo?
Gazeteci'nin kendisine tka basa dolu bir pipo sunduunu ve hemen yanndaki Harbert'n elinde iin
iin yanan bir kor tadn grdnde, birden ayaa frlayan Pencroff'un ocuksu ifadeli iri yz
sapsar oldu.
Bir eyler sylemeye alan Denizci'nin szleri boaznda dmlendi; ancak, eliyle kavrad
pipoya atei yaklatrdktan sonra pe pee be alt duman cierlerine ekti.
Mavimtrak ve parfml bir bulut havaya ykseldi ve bu bulutun derinliklerinden gelen kendinden
gemi bir ses unlar tekrarlyordu:
Ttn! Gerek ttn!
Evet, Pencroff, diye karlk verdi Cyrus Smith, ve hatta mkemmel bir ttn!
Oh! Yce Tanrm! Her eyin kutsal yaratcs! diye haykrd Denizci. Artk adamzda hibir
eksiimiz yok!
Pencroff duman iine ekiyor, ekiyor, ekiyordu!
Peki bu kimin kefi? diye sordu sonunda. Hi phesiz, sizin Harbert, yle deil mi? Hayr
Pencroff, Bay Spilett'in.
Bay Spilett! diye haykrd Denizci, Gazeteci'yi daha nce yaamad bir iddetle gsne
bastrarak.
Uf! Pencroff, diye yantlad Gedeon Spilett, bir an kesilen soluuna yeniden kavutuktan sonra.
Minnetinizin bir blmn de, bu bitkiyi tanyan Harbert'a, onu usulne uygun bir ekilde hazrlayan
Cyrus'a ve bu ilemlerin gizlilikle yrtlmesini salayan Nab'a ayrn!
Tamam, dostlarm, bir gn ben de ho bir srprizle sizleri sevindireceim! diye karlk verdi
Denizci. imdi, dostluumuzun sonsuza dek devam etmesini dileyeceim!

- BRNC CLDN SONU -

- LNCOLN ADASI -

[]

1. Aa yukar 30, 48 cm'lik bir Anglosakson uzunluk birimi, kadem. Y.H.N.


[]

2. Saniyede 46 metre ya da saatte 166 kilometre. (Yaklak krk iki fersah dn kilometre.)
J.V.
[]

3. Yaklak 1700 metrekp. J.V.


[]

4. 5 Nisan gn, Gram, Richmond' elegeirerek, ayrlklarn ayaklanmalarn bastrmt.


Lee'nin batya doru geri ekilmesiyle, Amerikan birlii davas zafere ulamt. J.V.
[]

5. Yedi bin mil olmas gerek yukarda yle sz edildi. .N.


[]

6. Gneyha denilen takmyldz. Y.H.N.


[]

7. Jakamar: Tropikal Amerika'da yaayan ona irilikteki byk blm yeil tyl, uzun ve
sivri gagal, uzun kuyruklu kularn genel ad. Y.H.N.
[]

8. Oltayla balk av zerine yapt almayla tannan nl yazar. J.V.


[]

9. Lithodom: Kabuklar silindir biiminde olan ve kayalarn arasnda yaayan


yasssolungal yumuaka. (Y.H.N.)
[]

10. 9,9 metre uzunluundaki bir .Amerikan ls. J.V.


[]

11. Ayanda iki geni kas uzants ya da yzge bulunan karndan bacakl yumuakalar
takm. .N.

[]

12. Ylans .N.


[]

13. Srngen Burnu .N.


[]

14.Kpekbal Krfezi .N.


[]

15.Alt ene Burnu .N.


[]

16. Pene burnu .N.


[]

17. Kzl ay. .N.


[]

18. 200 Hektar. J.V.


[]

19. Gerekten de yln bu dneminde, bu enlem derecesinde, gne sabah 05.48'de douyor,
akam 18.12'de batyordu. J.V.
[]

20. Belirli bir yer iin, gnein merkezinin grnen saat as. Y.H.N.
[]

21. Gerek gnein yerberinden getii anda bahar as gk mekanii yasalanyla verilen
yerberinin tutulum boylamna tamamen eit olacak biimde ekvatorda dzgn bir hareket izen
ve ortalama gne denilen sanal bir gkcisminin hareketiyle tanmlanan zaman lei. Y.H.N.
[]

22. 30 santime eit olan ngiliz ayandan sz ediliyor. J.V.


[]

23. Plantigrat: Ayak taban ve el ayalan zerinde yryen hayvan. Y.H.N.


[]

24. Tubul-Cain. Y.H.N.


[]

25. ri bir memeli hayvan tal. Y.H.N.


[]

26. Granit Saray. House szc tpk Buckingham-house ya da Mansion-house'da olduu


gibi hem saray hem de ev anlamnda kullanlmaktadr. J.V.
[]

27. Paskalyadan sonraki yedinci pazar gn kutlanan yortu. .N.


[]

28. Deniz diplerinde geni ayrlar oluturan deniz otu. .N.


[]

29. Ballbabagillerden keskin kokulu bir bitki. .N.


[]

30. Eski bir lek. Y.H.N.


[]

31. Bir buday tohumunun arl yaklak 92 miligramdr. J.V.


[]

32. Plastron: Kaplumbaalarda, boazn karn tarafna verilen zel bir ad. Y.H.N.
[]

33. Tek azl ksa kl. Y.H.N.


[]

34. ln-guatro: sekiz sayfalk, dn yaprakl forma.Y.H.N.


[]

35. Arkanlln ve inatln vurgulamak iin ngiliz halkna verilen ad. .N.
[]

36. Hibiscus: Bamya iei. Y.H.N.


[]

37. nsan biiminde olan. .N.


[]

38. Uzun kuyruklu. kk bir maymun tr. Y.H.N.


[]

39. Fransz doabilimci. .N.


[]

40. Guyana ve Amazonda yaayan tavuksu kular. .N.


[]

41. Asya yabaneegi. Y.H.N.


[]

42. 0,4046 hektar. J.V.


[]

43. Hindistan ve Dou Sibirya'da yaayan yabani koyun. .N.


[]

44. Ucu ok geni siyah gagal bir yaban rdei. Y.H.N.


[]

45. Balina tarlas. J. V.

You might also like