You are on page 1of 58

BÖLÜM – 1

GENEL BİLGİLER

1.1 Genel

Endüstri devriminde görüldü ki ; kaliteyi arttırmak ve kütlesel (çok sayıda) üretim için
mekanizasyon ve otomasyon uygulamalarına gerek vardır.

Mekanizasyon sistemlerinde üretimin kalitesini istenen seviyede tutmak için çalışanların


çok iyi eğitilmiş , tecrübeli olması ve zamanlama fonksiyonlarının da tam olması gerekir.
Mekanizasyondan otomasyona geçiş için ilk uygulamalarda kam kontrollü makineler
kullanıldı. Bu kontrol sistemi sadece bir makine için geçerli idi. Diğer bir üretim sürecine aynı
sistemi uygulamak olanaklı değildi.

1900 ‘lü yılların başında üretim süreçlerinde elektrikli anahtarlama sistemleri yoğun
olarak kullanılmaya başlandı. Mekanik sisteme yön veren otomasyon sistemlerinde elektrikli
kontrol devreleri ile donatıldı. Bu devrelerde kullanılan temel elektrik elemanı şuan bile
yaygın olarak kullanılan röledir. Rölenin bir kontrol sisteminde üstlendiği başlıca görevler
şunlardır:

♦ Düşük güç seviyelerinden yüksek güç seviyelerine geçmek.


♦ Kontak çoğaltmak.
♦ Bobin ve kontak tarafındaki gerilimi birbirinden izole etmek.
♦ Bellek elemanı olarak işlev görmek.

Bu özellikleri sayesinde röleler otomasyon sistemlerinde gerekli lojik bağlantıların


yapılabilmesini sağlamaktadır. Röleli uygulamalarda kamlı sistemlerde görülen mekanik
aşınma sorunları görünmemekle birlikte kontaklar ark nedeni ile aşınmakta veya işlevleri
bozulmaktadır. Röleli kontrol sistemlerinde de kontrol devresi sadece bir kontrol işini
yapabilecek şekilde gerçekleştirilir. Kontrol sisteminde yapılacak değişiklik için kablo
bağlantılarının yeniden yapılması gerekir.

Endüstriyel üretim süreçlerinde otomasyon uygulamalarına ihtiyaç arttıkça araştırma


geliştirme çalışmaları bu ihtiyaçlara cevap verecek ürünleri geliştirmeye yönelmiştir. Yarı
iletken devre elemanlarının geliştirilmesi ile yarı iletken devre elemanlarından meydana gelen
röleler kullanılmaya başlandı. Bu rölelerin hareketli parçalarının olmaması nedeni ile aşınma
ve ark gibi sorunlardan da kurtulmuş olundu. Yarı iletken devre elemanları teknolojisindeki
gelişmelere paralel olarak meydana gelen bilgisayar konusundaki gelişmeler endüstriyel
otomasyon uygulamalarına büyük yenilikler getirmiştir.

Bilgisayar teknolojisindeki yeniliklere endüstriyel üretim süreçlerinde kullanılması için


geliştirilen PLC’ler ekleninceye kadar elektrikli kontrol devreleri röleli lojik bağlantılar
yardımıyla gerçekleştirilmiştir. Özellikle büyük sistemlerde röle sayısının çok olması nedeni
ile büyük kontrol panolarına ihtiyaç duyulmakta , montaj ve bakım çalışmalarına fazla zaman
ayrılmakta idi.

1
Endüstriyel üretim süreçlerinde bilgisayarların etkin olarak kullanımı PLC’lerle
başlamıştır. PLC’lerin kullanılmaya başlanmasından sonra çok karmaşık kontrol süreçleri
endüstriyel bilgisayar da denebilecek bu elemanlarla gerçekleştirilmeye başlanılmıştır. Klasik
kontrol panosu içinde bulunan elektromekanik elemanların (röleler , zaman röleleri , sayıcılar)
hemen hepsi PLC içinde bulunmaktadır.

PLC ; programlanabilir lojik kontrol organlarının kısaltması olarak literatüre yerleşmiştir.


Bazı literatürlerde PLC yerine PC (Programmable Controller) kullanılmaktadır. Siemens
literatüründe de PC olarak kullanılmaktadır. Bu isimlendirme bazen kişisel bilgisayar
(Personal Computer) kısaltması ile karışıklık yaratmaktadır.

Günümüzde PLC’ler endüstriyel uygulamaların pek çok alanında kullanım yeri


bulmuştur. Ancak otomasyon süreçlerinde genellikle pnömatik kontrolün işlemci grubu olarak
kullanılmaktadır. Bir kontrol sürecinde makinenin içinde bulunduğu durum algılayıcılar
tarafından algılanmakta ve bu bilgiler PLC giriş modülüne alınmaktadır. PLC’ de işlenen
bilgiler çıkış modülü yardımı ile iş elemanlarını tetikleyecek kumanda elemanlarını
enerjilemektedir. Bu elemanlar pnömatik kontrolde selenoid valf bobinleri olmaktadır.

PLC’lerin kontrol sistemlerinde kullanılması sistem tasarımı , işletime alınması ve bakım


çalışmalarında büyük kolaylık getirmektedir.

1.2 Giriş

Son yıllarda , endüstriyel üretim tesislerinin kontrol devrelerinde programlanabilir


mikroişlemci tabanlı cihazların yoğun olarak kullanılmakta olduğu ve yurdumuzda da bu
yöndeki eğilimin arttığı gözlemlenmektedir. Bu cihazlar Programlanabilir Kontrolör (PCs) ,
Programlanabilir Lojik Kontrolör veya Programlanabilir Otomasyon Cihazları olarak
anılmaktadır. Bu cihazların yurdumuza ilk olarak PLC adı altında girmeleri nedeniyle , bu
konuda çalışan teknik elemanlar genellikle PLC adını kullanmayı tercih etmektedir. Fakat bu
cihazların lojik bağlantılara dayanan kumanda işleminden başka , içerdiği bazı matematik
fonksiyonlar ve PID gibi kontrol modülleri ile geri beslemeli kontrol sistemlerinde de
kullanıldığı görülmektedir. Bu nedenle , bu cihazlara Programlanabilir Kontrolör “PCs”
denilmesini savunanlar çoğunluktadır. Programlanabilir Kontrolör “PCs” kısaltılmış
söylenişin kişisel bilgisayarlara verilen kısaltma ismi PC ile karıştırılmaması için “s” takısı
eklenmiştir. Birçok PLC üreticisi firmanın bu ismi kullanma eğilimi gittikçe artmaktadır.
Sadece lojik fonksiyonları içeren makinelere PLC denilmesinin daha uygun olduğu
söylenebilir.

2
BÖLÜM – 2
PLC ÇEŞİTLERİ

2.1 PLC Çeşitleri

Motor kontrol devrelerinde veya diğer yüklerin kumandasında değişik özelliklere sahip
kumanda elemanları ve kumanda sistemleri kullanılmaktadır. Genel olarak kumanda
sistemlerini iki grupta ele alabiliriz.
Bunlar;
Klasik kumanda sistemleri ve Elektronik kumanda sistemleridir.

Klasik kumanda sistemleri çoğunlukla mekanik açılıp kapanan kontaklarla yani ; buton ,
kontaktör , zaman rölesi vb. gibi elemanlarla gerçekleştirilir

Elektronik kumanda sistemleri ise iletim ve kesime geçen diyot ,transistor ,entegre ( IC )
gibi yarı iletken elemanlarla gerçekleştirilir.

Bir kumanda devresi gerçekleştirilirken hangi tip sistemin tercih edileceği değişik
ölçütlere bakarak (ekonomiklik , çalışma süresi , güç harcaması , boyutları , ısıya dayanırlığı
vb.) kararlaştırılır. Fakat bu iki sistemin de ortak bir özelliği vardır. Tesisi yapılan kumanda
devresi belirli bir çalışma şeklini gerçekleştirir. Yani bu haliyle sabit bir tesis özelliği gösterir.

Başka bir çalışma şeklini gerçekleştirecek kumanda devresinin tesis edilmesi için ya yeni
kumanda elemanları ile ya da eskileri ile devre bağlantılarının yeniden yapılması gerekir.
Doğal olarak devre bağlantılarının yeniden yapılması demek , elemanların birbirlerine
iletkenlerle lehimlenerek veya vidalarla tutturularak bağlanmasıdır. Sonuçta yeni bir sistem
uygulanacağında bağlantıların ve elemanların değiştirilmeden yeni sisteme adapte olunmasını
sağlayacak bir sistem arayışı ortaya çıkmıştır. Bu yeni kumanda sistemi , yeni kumanda
devreleri için devre bağlantılarının lehimleme veya vida bağlantısı olmaksızın yapılmasına
imkan sağlayan " Programlanabilir Kumanda " sistemi olarak adlandırılmıştır.

Programlanabilir Kumanda Cihazı ,PLC ( Programmable Logic Controller) veya PLC


olarak kısaca gösterilir.Günümüzde PLC'lerin oldukça geniş kullanım alanı oluşmuştur.
Bunlardan bazıları enerji dağıtım sistemleri ,fabrika otomasyonu ,asansör tesisatları ,
konvayörler vb.

Bu PLC’ler kullanım alanlarının farklılığından dolayı tek çeşit değildir , farklı firmalar
tarafından ve farklı çeşitlerde üretilmişlerdir. Örneğin ; MITSUBISHI , HITACHI ,
TELEMECANIQUE , OMRON , TEXAS INST , ALLEN-BRADLEY ve SIEMENS.
Bunların da kendi aralarında piyasada farklı çeşitleri bulunmaktadır; mesela SIEMENS
firması önceleri SIMATIC S5’i üretmiştir daha sonra bir üst modeli olan SIMATIC S7 ‘yi
çıkartmıştır.

3
BÖLÜM – 3
PLC’LERİN İŞLEVLERİ ve YAPISI

3.1 PLC’lerin İşlevleri

3.1.1 PLC’lerin Temel İşlevleri

Kontrol sistemlerinde belli lojik bağlantıların yapılması gerekir. Belirli girişlerin


sağlanması yada sağlanmaması durumunda sisteme ait durumun değiştirilmesi için bazı
çıkışların üretilmesi gerekir. Bu da PLC’ler tarafından sağlanır. PLC’lerin bu işlevini yerine
getirebilmesi için aşağıdaki işlevleri yerine getirebilmesi gerekir.

♦ Temel ve kombinasyonal lojik ifadeler (AND , OR , AND-NOT , OR-NOT)


♦ Zamanlama işlevi
♦ Sayıcı işlevi

Bunlardan başka değişik matematiksel işlevleri ; oransal (proportional) , türev


(derivative) ve integral (entegral) (PID) işlevlerini gerçekleme kapasitesine sahip
programlanabilir kontrol cihazları da vardır.

3.1.2 Endüstriyel Otomasyon Devrelerinde PLC’nin Tercih Edilmesinin Nedenleri

♦ Kontrol devresinin işlevi yazılımla sağlandığından , kontrol devresini


tasarlamak , röleli bir devrenin tasarımından daha kolaydır.
♦ Bütün kontrol işlevleri yazılımla gerçeklendiğinden , farklı uygulama ve
çalışma programlarını sağlamak çok kolaydır.
♦ Röleli kontrol devrelerine göre çok az yer kaplarlar.
♦ Güvenilirliği yüksek , bakımı kolaydır. Devrelerde arıza aramayı kolaylaştırır.
♦ Bilgisayarla ve diğer kontrolörle haberleşme olanağı vardır. Bu özelliği
bilgisayarlı otomasyon işlevine olanak sağlar.
♦ Arıza yapma ihtimali azdır. Bir PLC için arızalar arası ortalama yaklaşık olarak
8000 saattir.
♦ Kötü çevre koşullarında , özellikle tozlu ortamlarda , röleli kumanda
devrelerine göre daha güvenilirdir.
♦ Kontrol algoritmasının tasarımı kolaydır. Bu konuda çalışan personele zaman
ve emek tasarrufu sağlar.

3.1.3 PLC ile Bilgisayarlı Kontrol Sistemlerinin Karşılaştırılması

PLC’lerin çalışma ilkeleri bilgisayarların çalışma ilkelerine çok benzer. Ancak bu


sistemleri birbirinden ayıran birinci etken , PLC’ler endüstriyel üretim sistemlerinin çalışma
bölgelerinde bulunan yüksek derecede elektriksel gürültü , elektromanyetik bozucular ve
yüksek sıcaklıklara dayanıklı olarak imal edilmeleridir. Bilgisayarlar ve mikroişlemciler bu
çevresel etkenler daha az dayanıklılık gösterir.

İkinci önemli ayrım konusu ise ; PLC’lerin programlama , kullanım ve arıza arama
yönlerinden daha uygun olanaklar sunmasıdır.

4
Diğer bir ayrım , PLC’leri bir programı baştan sona doğru akan bir şekilde koşturur.
Bilgisayarlarda ise programlar değişik sıralarda çok esnek bir şekilde çalıştırılır. Bu
dezavantaj son yıllarda geliştirilen PLC’lerde giderilmiştir. Bugünkü gelişmiş PLC’lerde de
çok esnek olarak çalışmak olanaklıdır.

3.2 Genel Olarak PLC Yapısı

Programlanabilir Lojik Kontrolörler PLC otomasyon devrelerinde yardımcı röleler ,


zaman röleleri , sayıcılar gibi kumanda elemanlarının yerine kullanılan mikroişlemci temelli
cihazlardır. Bu cihazlarda zamanlama , sayma , sıralama ve her türlü kombinasyonal ve
ardışık lojik işlemler yazılımla gerçeklenir. Bun nedenle karmaşık otomasyon problemlerini
hızlı ve güvenli bir şekilde çözmek olanaklıdır.

PLC’ler üç ana kısımdan meydana gelir.

♦ Merkezi işlem bölümü


♦ Giriş çıkış bölümü
♦ Program giriş elemanı

3.2.1 Merkezi İşlem Birimi ve Bellek

Giriş değerini işaret giriş belleğinden okur. Program belleğine yüklenmiş olan programı
yürütür. Sonuç değerlerini çıkış sinyal belleğine yazar.

Merkezi işlem biriminin çalışması ise şu şekilde olur:

Merkezi işlem birimi ve bellek elemanı PLC’ ye lojik bağlantıları yapma olanağı verir.
Çalışmaları aşağıda verilen işlemlerin sürekli yinelenmesi şeklinde gerçekleşir.

1. Giriş tarafından gelen bilgileri değerlendirerek kontrol edilen sürecin durumunu


sürekli gözetleme
2. Giriş bilgilerini değerlendirerek bellekte yazılı programı çalıştırma.
3. Çıkış işaretinin gerekli olup olmadığına karar verilmesi
4. Çıkış gerekiyorsa çıkış biriminin ilgili çıkışına işaret gönder
5. Birinci adıma dönüş ve aynı işlemlerin yeniden gerçeklenmesi

CPU , bellek elemanları ile birlikte PLC’ ye mantık yürütme yetkisi veren bölümdür.
Lojik bağlantıların yapıldığı bölüm CPU’dur. CPU’nun çalışacağı işletim sistemi ile
belirlenir. Bu işletim sistemi üretici firmalara göre değişiklikler gösterir. Aynı mikroişlemciyi
kullanan iki firmaya ait PLC’ler bile işletim sisteminin farklılığından ötürü değişik sonuçlar
verebilir. Performansları farklı olabilir. İşletim sistemi kullanıcıya açık değildir. Aşağıdaki
şekilde bu etkileşim
gösterilmiştir.
İŞLETİM
SİSTEMİ

- I/O işleme
- Diyagnostik
- Kontrol prog.
yürütülmesi

CPU 5 Kontrol Programı


Şekil 3.1 – PLC çalışması prensip şeması

3.2.2 PLC’lerde Tarama

Uygulama programının yürütülmesi sırasında CPU bütün girişleri okur , kontrol


mantığının gerektirdiği işlemleri yaparak çıkış uçlarına enerji verir veya verilmiş olan enerjiyi
keser. Bu okuma , programı yürütme ve çıkışların durumlarını buna göre yenileme işlemine
“tarama” denir. Bu tarama için gerekli süre 1 – 100 milisaniye arasında değişir. PLC üretici
firmalar bu süreyi genellikle uygulama programının kullandığı bellek miktarına bağlı olarak
verir. Örneğin 7ms/1k program şeklinde.

Tarama , girişleri okuma , denetim mantığını gerçekleştirme ve çıkışları yenilemeden


oluşan sürekli bir sıralı süreçtir.

Tarama hızı PLC seçiminde önemli bir parametredir. Örneğin kontrol edilen süreçte 6
milisaniye içinde iki defa durum değiştiren işaretler var ise programda bunların izlenmesi 12
milisaniyelik tarama hızı olan bir PLC ile yapılamaz. Çünkü tarama sırasında bu işaret durum
değiştirip , yine eski durumuna örneğin “1” iken “0” veya “0” iken “1” durumuna geçebilir.
Böyle bir durumda daha hızlı tarama yapan bir PLC veya özel I/O modülüne sahip devre
kullanılır.

3.2.3 Bellekte Yer Alan Bilgiler

Belleklerde aşağıda belirtilen dört ayrı grup bilgi yer alır.

Yönetim programı veya işletim sistemi:


İşletim sistemi herhangi bir mikroişlemciyi PLC haline getiren programdır. Çevre
birimleri ile iletişim sağlar , kontrol programını yürütür.

Kontrol uygulama programı:


Belirli bir kontrol görevi için yapılmış programdır. Ladder diyagram veya diğer
programlama dillerinden birinde yazılmış olabilir.

Veri tabloları:
Bu alanda kontrol işleminin gerçekleştirilmesinde kullanılacak denklem sabitleri , zaman
ve sayma işlemleri için ön değerler ve uygulamalı programının kullanılacağı diğer
sabitler gibi veriler saklanır. Burada ayrıca son olarak okunan sistem girişleri ve son
olarak dışarı verilen sistem çıkışları da bulunur.

Yazboz (sctratch) alanı:


Burada program tarafından kullanılacak geçici değerler bulunur. Ana bellek (veri
tablolarının olduğu yer) yerine bu bellek a0lanının kullanımı , bu verilere çok kısa sürede
ulaşılmasını sağlar.

Yukarıda açıklanan değişik bilgi türleri , özellikleri nedeni ile değişik bellek türlerini
gerektirirler. Örneğin işletim sistemi devamlı olarak kalmalı , güç kesilmelerinden
etkilenmemelidir. Fakat bu tür bir bellek uygulama programı için uygun olmayabilir , çünkü
kullanıcı bu programı kolaylıkla değiştirebilme olanağına sahip olmak ister.

6
Bellek türleri uçucu (volatile) ve kalıcı (nonvolatile) olmak üzere iki genel sınıfa
ayrılabilir. İsimlerinden de anlaşılacağı üzere uçucu bellekteki bilgiler , bellek besleme
enerjisi kesilirse kaybolur. Bu bilgilerin kaybolmaması için sürekli olarak enerji sağlanacak
bir yedek (backup) pil kullanılmalıdır. Kalıcı bellerde ise bilgi kalıcıdır. Besleme gerilimi
kesildiğinde bilgi kaybolmaz.

3.3 Bilgi Saklama Ortamları – Bellek Tipleri

3.3.1 Uçucu Bellekler

- RAM
- STATİK
- DİNAMİK

3.3.2 Kalıcı Bellekler

- RAM
- ÇEKİRDEK
- EEPROM
- NOVRAM

- ROM
- ROM
- PROM
- EPROM
-EAPROM

3.3.3 Rasgele Erişimli Bellek (Random Access Memory – RAM)

Bu tür bellekler genellikle bipolar (iki kutuplu) veya MOS (Metal Oxide Semiconductor)
üretim tekniği ile imal edilir ve hem okunabilme hem de yazılabilme özelliklerinden ötürü yaz
– oku bellek olarak da isimlendirilir.
PLC’lerde uygulama programları genellikle RAM belleklerde saklanır. RAM bellek
programın kolaylıkla yazılabilmesine , değiştirilebilmesine ve veri girişine olanak sağlar.
Diğer bellek türlerine göre bağıl olarak daha hızlı olmaları olumlu bir özelliktir. Programın
RAM içinde kalıcı olması pille sağlanır. Bazı kritik uygulamalarda pil destekli (battery
backup) RAM bir EPROM’ LA birlikte kullanılır. Böylece kalıcı ve uçucu belleklerin bütün
avantajlarından yararlanılmış olur.

3.3.4 Salt Oku Bellek (Read Only Memory – ROM)

Bu tür bir bellek gözü yalnız okunabilir içine yazılamaz. İşletim sistemleri gibi sürekli
olarak aynı kalan , değiştirilmesi veya içerisine bilgi yazılması hiç gerekmeyecek yazılımlar
için ideal bellek türüdür. Ayrıca sinüs , kosinüs , logaritma gibi fonksiyon tabloları , çarpma ,
bölme tabloları bu tür bellek içinde saklanır. RAM’lar gibi bipolar ve MOS teknolojisi
kullanılarak üretilirler. Üretim sırasında kullanıcının istemiş olduğu bilgi belleğe yakılarak
yazılır. Bu yapıları ile elektriksel gürültülerden ve besleme geriliminin kesilmesinden

7
etkilenmezler. PLC’lerde işletim sistemlerinin depolanması için genellikle bunlar kullanılır
fakat uygulama programlarının kullanılması için çok seyrek kullanılır.

3.3.5 Programlanabilir Salt Oku Bellek (Programmable Read Only Memory – PROM)

ROM belleğinin bir türü olup kullanıcı tarafından , onun isteğine uygun bir şekilde , özel
gereçlerle yalnız bir defa için programlanabilir. ROM bellekten daha pahalı fakat RAM
bellekten daha ucuz olup PLC’lerde nadiren , o da genellikle bir RAM için sürekli depolama
desteği olarak kullanılır.

3.3.6 Silinebilen Programlanabilir Salt Oku Bellek (Erasable PROM – EPROM)

Özel bir PROM türü olup kullanıcı tarafından silinebilir ve yeniden programlanabilir. Bu
amaçla yonganın muhafazası üzerine bir pencere açılmıştır. Mor ötesi ışık kullanarak 20
dakika kadar süre içinde bütün bellek içeriği silinebilir. Yeniden programlama için özel bir
gereç (EPROM programlayıcı) gerekir.

EPROM uygulama programlarının kalıcı olması gerektiğinde , fakat program


değişikliklerinin veya çevrim içi bilgi yazılmasının beklenmediği durumlarda kullanılabilecek
en uygun bellek türüdür. Özellikle program geliştirilmesi sırasında ve daha sonra , eğer üretim
hacmi ROM üretimi için gerekli maskeleme bedelini karşılayamayacak düzeyde ise kullanılır.

3.4 Giriş / Çıkış Birimi

PLC ile kontrol edilen sistem arasındaki iletişimi sağlar. İşaret belleği ve ara devreden
meydana gelir. Giriş ve çıkışlar genellikle I/O (Input/Output) olarak isimlendirilir. I/O’un
temel işlevleri şunlardır:

- Girişlerin herhangi birine işaret gelip gelmediğini sürekli kontrol etmek , gelmişse
bunu değerlendirmek.
- Merkezi işlem biriminden gelen işaretleri çıkış lojik seviyesine geliştirmek.

3.4.1 Giriş Birimi

Kontrol edilen sisteme ilişkin basınç , seviye , sıcaklık algılayıcıları , butonlar ve sınır
anahtarı gibi iki değerli işaretler (var – yok , 1 veya 0) giriş birimi üzerinden alınır. Genellikle
giriş gerilim seviyesi biçimindedir. Gerilim seviyesi değerleri 24 V , 48 V , 100 – 120 V , 200
– 240 V doğru veya alternatif akım olabilir.

8
Şekil 3.2.a - 220 V AC gerilimle uyarılan bir giriş birimi

Şekil 3.2.b - 24 V DC gerilimle uyarılım bir giriş birimi

PLC giriş birimine gelen bir işaretin lojik “1” seviyesinde olabilmesi için bir alt sınır ;
lojik “0” kabul edilmesi için de bir üst sınır vardır. Giriş bilgisinin doğru olarak alınabilmesi
için işaret gerilim seviyesinin bu değerleri sağlaması gerekir. Örneğin şekil 3.2.a’da verilen
giriş devresinden verilen işaretin “1” kabul edilmesi için gerilim seviyesinin maksimum (OFF
Voltage) 40 V olması gerekir. 40 – 120 V arasındaki değerlerin kullanılmaması gerekir. Bu
devede giriş akımı 10mA ; işaretin algılanması için geçen zaman (gecikme zamanı) 35 ms
(ON DELAY) , 55ms (OFF DELAY) dir. PLC üreticileri bu değerleri katalogda belirtir.

3.4.2 Çıkış Birimi

Kontrol edilen sistemdeki , kontaktör , röle , selenoid gibi kumanda elemanlarını harekete
geçirmeye uygun donanımda olan birimdir. Bunlar ; röle çıkışlı , triyaklı veya tranzistörlü
olabilir. Özellikle çalışma sırasında çok sayıda , yüksek hızlı açma – kapama gerektiren
durumlarda ; doğru akımda tranzistörlü , alternatif akımda triyaklı olan çıkışlar tercih edilir.
PLC üzerinde çıkışlardan büyük akımlar çekilmez. Çıkışa ilişkin kapasiteleri PLC’lere
ilişkin kataloglarda verilir.

Çıkış birimi için kontak çıkışlı (röleli) bir devre şekil 3.3.a’da , tranzistör çıkışlı bir devre
de şekil 3.3.b’de verilmiştir.

9
Şekil 3.3.a - Kontak çıkışlı devre

Şekil 3.3.b - Tranzistör çıkışlı devre

Küçük boyutlu işler için kullanılan PLC’lerde giriş ve çıkış birimi , merkezi işlem birimi ,
yüksek hızlı sayıcı vs. tek modül içindedir. Daha geniş kapsamlı uygulamalarda kullanılan
gelişmiş büyük boyutlu PLC’lerde bu birimler ayrı modüller halindedir.

3.5 PLC’lerin Programlanması

PLC’ler ya bir programlama cihazı ile veya uygun bir yazılım yardımıyla bilgisayarla
programlanabilir. Programlama cihazı ile programlamada her değişik marka PLC için özel
programlayıcıya ihtiyaç duyulması açısından sorun olabilir. Bilgisayarda uygun yazılımla
programlamada da belli bir yazılıma gereksinim duyulur. Bilgisayar programlama yönteminde
ayrıca PLC ile bilgisayar arasındaki bağlantıyı yapmaya yarayan bir bağlantı kablosuna da
gerek vardır.

3.5.1 Programlama Birimi

PLC’leri programlamak amacı ile kullanılan ortamdır. Tasarlanan kontrol devresinin


yazılmasını , PLC’ ye aktarılmasını ve istenirse çalışma sırasında G/Ç durumlarının
gözlenmesini sağlar. Ayrıca giriş çıkışlara istenilen durumlar verilerek programın çalışması
izlenebilir.

10
PLC’leri programlamak içim kişisel bilgisayarlar da kullanılabilir. Bu amaçla bilgisayara
yüklenen derleyici programdan yararlanılır.

3.6 Diğer PLC Elemanları

Yukarda kısaca değinilen PLC’lere ilişkin birimlerden başka , programı yedeklemek ve


başka bir PLC’ ye aktarmak için EEPROM modülü , giriş – çıkış sayısını arttırmak için
genişleme birimi güç kaynağı , enerji kesilmeleri sırasında PLC’yi besleyen yedek güç
kaynağı (pil) gibi elemanlar bulunur.

BÖLÜM – 4
PLC’LERİN PROGRAMLAMA MODLARI
4.1 PLC’lerin Programlama Modları

11
Kullanıcı tarafından yazılan ve bellekte saklanan program , verilen bir süreç durumu için
doğru denetim işaretlerinin üretilmesini sağlar.Bu programın yazılış biçimi (programlama
dili) çeşitli türlerden biri olabilir.ilk olarak kullanılan dil ; röleli kontrol sistemlerinde
kullanılan merdiven diyagramlarına (Ladder diagram) benzer bir biçimde idi. Bu
programlama yöntemi hala en yaygın olarak kullanılan programlama yöntemidir.

Bir değer programlama yöntemi , Boolean dilinde programlamadır. Son zamanlarda


BASIC gibi üst seviye dilleri ile de PLC’leri programlamak mümkün olmaktadır.

Programlama aracı , programlayıcı ile PLC arasındaki bağlantıyı sağlar. En basit şekil ,
PLC’lerin yanındaki bir tuş takımı veya PLC’ ye bağlı bir kablo ile bağlanan , elde tutulan ,
bir dizi işlev tuşundan meydana gelmiş bir aparattır. Daha gelişmiş şekillerinde ekran ve
klavye bulunur. Bu olanaklarla programın daha iyi bir şekilde görülmesi ve otomatik program
dokümantasyonu sağlanır. PLC’ler için geliştirilmiş olan programlama dilleri , kontaktörlü ve
röleli kontrol devreleriyle uğraşanların kolayca anlayıp uygulayabileceği şekilde
tasarlanmıştır. İşlemlerde BOOLE cebri ilişkileri geçerli olup aşağıdaki programlama
yöntemlerinden söz edilebilir.

- Deyim listesi (Statement List)


- Kontak planı (Ladder Diagram)
- Lojik şema (Flow Chart)
- Matris programlama
- BASIC
- C++ programlama dili

Bu programlama yöntemlerinden deyim listesi ile programla , genellikle el ile


programlama elemanlarında kullanılır.

Kişisel bilgisayarlarda her üç yöntemi de kullanmak olanaklıdır. Aşağıda bazı


programlama yöntemlerine ait örnekler verilmiştir. Bu örneklerde birbirine seri kontak bağlı
kumanda devresi programlanmıştır.

 Deyim listesi ile programlama ;

A I 0.0 Eğer 0.0 girişinde işaret var ise


A I 0.1 VE 0.1 girişinde işaret var ise
= Q 0.0 0.0 çıkışına işaret gönder
BE Blok sonu

000 LD 00 Eğer giriş 0.0 da işaret var ise


001 AND 01 VE giriş 0.1 de işaret var ise
OUT 20 20 numaralı çıkışa işaret gönder.
END Son

 Kontak gösterimi tekniği (Ladder Diagram) ile programlama ;

12
Şekil 4.1 - Ladder programlama yöntemi

 Lojik diyagram tekniği ile programla ;

Şekil 4.2 - Lojik şema programlama şekli

Yukarıda verilen program bölümlerinden görüleceği üzere PLC’ler için yazılan


programlamalarda şekil ve yazım farklılıkları görülmektedir. Bu nedenle herhangi bir PLC’
ye ilişkin bir deyim listesi programının yazılabilesi için elde bulunan PLC’ ye ait komut
kümesinin ve işlevlerinin bilinmesi gerekir. Uygulamada her PLC’ ye ilişkin komut kümesi ,
işlevleri ve program örnekleri el kitaplarında verilir.

Kontak planı ile programlama tekniği ile yazılan programlar biçim olarak birbirine
benzemekte , sadece giriş – çıkış sembollerinin (kodlarının) ve PLC için adreslerin (sayıcı ,
zamanlayıcı gibi) kodları değişmektedir. Lojik diyagram programlama tekniği ile
programlamada biçim olarak benzerlik vardır. Programlamada genellikle aynı tip semboller
kullanılmaktadır. En çok kullanılan ortak semboller aşağıdaki şekillerde verilmiştir:

13
Şekil 4.3.a - “VE” (AND) kapısı Şekil 4.3.b - “VEYA” (OR) kapısı

Şekil 4.3.c - “VEYA” (EXOR) kapısı Şekil 4.3.d - “DEĞİL” (NOT) kapısı

Şekil 4.3.e - “VE DEĞİL” (NAND) kapısı Şekil 4.3.f - “SR FLIP FLOP”

Programlama teknikleri yazılış biçimine göre iki gruba ayrılabilir. Bunlar ;

- Genellikle küçük boyutlu PLC’lerde kullanılan adım-adım programlama (lineer


programlama)
- Büyük boyutlu PLC’lerde kullanılabilen yapısal programlama biçimindedir.

Lineer programlamada deyimler sırasıyla yürütülür ve bir çevrim boyunca bütün


deyimler işleve girer. Yapısal programlamada ise programlar bloklar halinde oluşturulur ve
bir organizasyon bloğu yazılarak bir çevrimde hangi blokların yürütüleceği belirlenir. Yapısal
programlamada bir çevrim boyunca program belliğindeki programın bütün deyimlerinin
işlenmesi zorunluluğu yoktur. Organizasyon bloğunda belirtilen prosedüre göre bazı bloklar
işleme girmeyebilir. İşleme girmeyen bloklara ilişkin sonuçlar işaret belleğinde tutulur.

Hangi programlama tekniği kullanılırsa kullanılsın PLC’ler için yazılan bir programın
yürütülme süreci aynıdır. Bir PLC’ de yazılan programın PLC program belleğine yüklenip
çalıştırılması (koşturulması) ile gerçekleşen işlemler şu şekildedir.

1. Adım:
Giriş ve çıkış durumları okunur.

2. Adım:

14
Yazılan programa göre adım – adım sırasıyla BOOLE cebri ilişkilerine göre işlemler
yapılır. Bu işlemler yapılırken bir önceki adımda hesaplanan değerler bir sonraki
adımda kullanılır fakat giriş belleğinde işlem anında değişen durumlar
değerlendirilmez. Ancak çok hızlı değişen giriş işaretlerini kullanmak ve
değerlendirmek için bazı PLC’lerde hızlı sayıcı girişleri kullanılır. Bu girişlere gelen
işaretler program işletimi sırasında bir tampon bellekte yada ayrı bir sayıcıda
depolanarak veri okuma noktasına gelindiğinde değerlendirilir.

3. Adım:
Bütün işler tamamlandıktan sonra hesaplanan değerler çıkış tamponuna (belleğine)
yazılır ve tekrar birinci adıma dönülür.

PLC’lerdeki programın yürütülmesi sonsuz çevirimde çalışan bir program parçası gibi
düşünülebilir. PLC’lerde bir çevrimin tamamlanması için geçen süreye tarama zamanı denir.
Tarama zamanı PLC’ de kullanılan mikro denetleyici frekansına , program içeriği ve
uzunluğuna bağlıdır. Tarama zamanı kullanılan PLC türüne göre 3ms – 200ms arasında
değişir. Örneğin 500 kelime (komut) kapasiteli ; 10 giriş ve 6 çıkışlı bir PLC’ de G/Ç tarama
zamanı 2.6 ms , program işleme zamanı 12.4 ms’dir.

PLC’ler için geliştirilmiş olan programlama dilleri , kontaklı (röleli) kontrol devreleri
tasarımcıların kolayca anlayıp uygulayabileceği şekildedir. Kontaklı kumanda devresinde
herhangi bir programlama tekniği ile PLC’ ye geçmek oldukça kolaydır. Bununla beraber
kontaklı kontrol devresine göre tasarlanmış olan PLC programı farklı sonuçlar verebilir.
Bunun nedeni kontaklı kumanda devreleri ile PLC arasındaki yapısal farklılıklardır. Bu
farklar şu şekilde açıklanabilir.

Bir kontaklı kumanda devresi BOOLE cebir aksiyomlarını tam olarak sağlamaz. Örneğin
aşağıdaki şekilde verilen kontaklı devrede her zaman “VEYA” aksiyonu sağlanmaz. Bu
devrede “a + ā =1” eşitliğinin geçerli olmadığı bir zaman aralığı vardır. PLC’lerde BOOLE
aksiyomlarına göre işlem yapılır ve bütün aksiyomlar geçerlidir.

Şekil 4.4 - “VEYA” devresi

Kontaklı kumanda devrelerinde her röle veya kontaktör paralel olarak çalışır. Yani aynı
anda röle ve kontaktör bobinleri enerjilenir ve kontakları konum değiştirir. PLC’lerde lojik
işlemler sırasıyla yapılır. Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için şekil 4.5.a‘daki kontaklı
kumanda devresi göz önüne alınırsa durum şöyle olur.

15
Şekil 4.5.a - Kumanda devresi Şekil 4.5.b - Ladder diyagram

Şekil 4.5.a ‘da verilen kontrol devresinde S1 butonuna basıldığında K1 ve K2 röle


bobinleri aynı anda enerjilenir. Hangi röle önce devreye girerse o röle devrede kalır diğeri
devreye giremez. Bu durum rölelerin zaman sabitleri ve bağlantı iletkenlerinin direnç ve
endüktansına bağlıdır. Şekil 4.5.b ‘de verilen kontak diyagramı aynı devrenin bir PLC için
yazılmış bir program parçasıdır. Bu devrede S0 butonu 1 nolu PLC girişine , S1 butonu 2 nolu
PLC girişine bağlanmıştır. K1 rölesi 11 nolu PLC çıkışına ve K2 rölesi 12 nolu PLC çıkışına
bağlanmıştır. Eğer bu program PLC’ ye yüklenir ve S1 butonuna basılırsa , her zaman
devreye girmediği görülecektir. Bunun nedeni PLC’ de programın adım adım ileme
girmesidir. Çünkü birinci satırdaki 11 nolu çıkış değeri lojik “1” olacağından ve bu değer 2.
astıra ilişkin lojik değer hesaplanırken kullanılacağı için 2. satırın sonucu lojik “0” olacaktır.

Ele alınan bu örnekte kısaca anlatmak istediğimiz şudur : Kontaklı kontrol devresinden
yararlanılarak yazılan bir PLC programı amaca uygun çalışmayabilir. Bu nedenle yazılan her
programın test edilmesi gerekir. Genellikle PLC programlayıcılarda veya kişisel
bilgisayarlarda kullanılan derleyici programlarında bu olanaklar sağlanmıştır.

Kontrol projesini ele alma yöntemi ;

Bu güne kadar bir otomasyon sisteminin tasarımı için izlenen yol şu şekilde idi :

- Kontrol edilecek sistemin kullanıcı ve tasarımcı tarafından iyice tanımlanması


- Kontrol devresinin çizimi
- Kontrol panosunun ve makine üzerinde bulunan elemanların birbirine bağlanması

PLC ‘li kontrol sistemlerinde kontrol sistemi şu şekilde gerçekleşir.

- Kontrol edilecek sistemin kullanıcı ve tasarımcı tarafından iyice tanımlanması


- PLC’ ye giriş ve çıkışların bağlanması
- Programlama aleti veya bilgisayar aracılığı ile kontrol sisteminin davranışlarının
PLC’ ye öğretiminin yapılması (kontrol yazılımının hazırlanması)

Aşağıda bir kontrol sisteminin röleli veya PLC’li olarak çözümü verilmiştir.

16
Şekil 4.6.a - Röleli
sistem Şekil 4.6.b - PLC’li sistem

Deyim listesi ile programlamada , PLC , çalışırken bu programı satır satır sürekli tarar.
Program sürekli olarak değerlendirilir. Hangi satırın işleneceği bilgisi adres sayıcı denilen bir
bölüm tarafından belirlenir. Aşağıda bu duruma ilişkin şematik gösterim verilmiştir.

17
0
NOP 0

1
U E 0.0
+1 2
U E 0.1

3
= A 4.0

U E 0.1
.
1022 .
.
.
1023 .
.
.
.

Şekil 4.6.c - Programın işlemesi

Adresin bir arttırılması komut merkezi işlemciden gelir. Bu komutla adres sayıcı sıradaki
deyimi deyim registerine gönderir. Merkezi işlemci bu deyimi deyim registerinden alır ve
gerekli işleme tabi tutar.

4.2 PLC'nin Kontrol Sistemindeki Yeri

PLC , kontrol sistemi içinde işlemci eleman görevini üstlenir. PLC algılama
elemanlarından gelen bilgileri işler ve çıkışlarına ikili veya analog işaret verir.

KUMANDA ve İŞ
ALGILAYICILAR PLC ELEMANLARI

Tablo 4.1 - PLC’nin kontrol devresindeki yeri

PLC'ler genellikle ikili işaretleri işler. Ancak analog işaretleri işleyen PLC'lerde vardır.
Analog işlem için, analog giriş çıkış olanağı tanıyan PLC ye gerek vardır.

4.3 PLC çalışması

Bir PLC fonksiyon olarak başlıca iki bölümden meydana gelir. Bunlardan birisi donanım,
diğeri yazılımdır.Bu iki öğe birbirini tamamlayıcı nitelikte çalışır. Birbirinden ayrı olarak
düşünülemez .

18
4.3.1 Donanım

PLC'nin içinde bulunan elektronik ve yarı iletken elemanlardan veya kartlardan meydana
gelir.
PLC ye gelen bilgiler bu elemanlar sayesinde alınır,işlenir ve çıkışa yönlendirilir.

4.3.1.1 Donanım elemanları

 Giriş devresi

Kontrol edilen makime üzerinden gelen , makinenin içinde bulunduğu durumu PLC ye
ileten elemanların bağlandı bölümdür. Ana işlevi dış dünyadan gelen kontak kapanması,
analog gerilim ve akım değerleri gibi işaretleri almak ve CPU’nun (merkezi işlem birimi)
kullana bileceği bir şekle getirmektir. Girişler ikili işaret ve analog işaret özellikli olabilir .
Ancak PLC kullanımı sırasında girişlerin gerilim seviyesine dikkat edilmelidir.Diğer yandan
PLC ye bağlanacak algılayıcıların tipide bağlantı şekline etkir. Bu nedenle PLC girişlerine
bağlanacak algılayıcıların özelliklerine ve bağlantı karakteristiklerine dikkat edilmelidir.

Giriş işaretleri şu elemanlardan gelebilir ;

- Sınır anahtarları
- El kumandalı düğmeler
- Basınç anahtarları
- Seviye anahtarları
- Transdüserler
- Seçici anahtarlar

 Çıkış devresi

PLC de işlenen bilgilerin çıkış yeridir. Buradan çıkan işaretler kontrol edilen makinenin
durumunu değiştirmeye yönelik olarak çalışır. Kontrol görevinin yerine getirilmesini sağlar.

PLC çıkışları röle çıkış, tranzistör çıkış, veya triyak çıkış olabilir.Hangi çıkışın tercih edilmesi
gerektiği yapılacak kontrol işine bağlıdır .

- Röle çıkışı, genellikle çok hızlı olmayan sistemler için kullanılır.


- Tranzistör çıkışı çok hızlı sistemler için kullanılır.
- Triyak çıkışı ise yüksek güç.

Aşağıda bir PLC’nin çalışma blok şeması gösterilmiştir.

19
Şekil 4.8 - PLC blok şeması

Otomasyon sistemlerinde genellikle aşağıda belirtilen elemanlar PLC çıkışlarından tetiklenir ;

- Selenoid valfsler (elektrik kumandalı yönlendirme valfleri)


- Röleler ve kontaktörler
- Lambalar
- Göstergeler (LED , display)
- Motor sürücüleri (Driver)

 CPU = Merkezi İşlem Birimi (Central Processing Unit)

CPU giriş birimleri yardımı ile veri (data) alır. Bunları belleğindeki programa göre işler
ve kontrol edilmek istenen cihaza çıkış ara birimi üzerinden veri yollar. Bu işlem sürekli
olarak yinelenir. Buna tarama (scanning) işlemi denir. CPU’nun yaptığı işlemlerden bazıları
aşağıda gösterilmiştir.

- Lojik işlemler
- Sayma işlemleri
- Zamanlama işlemleri
- Karşılaştırma işlemleri
- Matematiksel işlemler
- Regülatör kontrolü
- Veri (Data) tablosu
- Kilitleme (Latching)

20
- Özel tanı işlemleri (Diagnostic Functions)
- Sıralayıcı işlevleri

 Sistem ve kullanıcı Bellekleri

- Sistem Belleği (System Memory)


PLC’nin sistem programının saklandığı bölümdür. Program PLC’yi üreten firma
tarafından yüklenir , sabittir , değiştirilemez.

- Kullanıcı Belleği (Upplication Memory)


Kullanıcı programına ayrılan bölümdür. Değiştirilebilir. PLC kullanıcı belleğinde
okunup yazılan bellekler (RUN) yada yalnız okunabilen bellekler (EPROM) kullanılır. RAM
tipi belleklerde bilgi enerji var olduğu sürece bellekte kalır. Bu nedenle bu tür bellekler pil ile
(Back – Up Battery) beslenir. EPROM'lar ise enerji kesildiğinde bilgiyi saklayabilir.

 İşaret Taşıma Sistemi (Bus System)

PLC içerisinde , işaretlerin elektriksel olarak taşındığı yollardır. I/O modülleri ile merkezi
işlemci arasında bilgilerin taşındığı yollardır. Bu yollar aşağıda gösterilmiştir.

Adres Yolu (Adres Bus) : Bellek bölgeleri için seçilen adres bilgilerini taşır.
Veri Yolu (Data Bus) : Giriş / Çıkış modüllerinden bellek bölgelerine karşılıklı
olarak bilgi aktaran yoldur.
Kontrol Yolu (Control Bus) : Transfer kontrolü ve CPU’nun senkronizasyonu için
zamanlama işaretleri taşır.

Şekil 4.9 - İşaret taşıma sistemi (bus system)


Güç Kaynağı

PLC modülü ile birlikte yada ayrı olabilir. PLC tipine göre giriş gerilimi 24 V DC veya
110 V , 220 V AC olabilir. Güç kaynağı ; CPU , bellek ve giriş/çıkış modülleri için enerji
kaynağı görevini üstlenir.

4.3.2 Yazılım

Lojik bağlantılar dizisinden meydana gelen bu bölüm, makineye dışardan girilir.


Donanımın yönlendirilmesine yönelik bilgiler yazılım sayesinde üretilir. Yazılımın

21
değiştirilmesi çok kolaydır. Yazılımın değiştirilmesi ile kontrol programının davranışı çok
kolaylıkla değiştirilebilir, PLC üstün ve kullanışlı kılan özelliklerden birisi zaten bu
özelliğidir.

Bölüm – 5
SIEMENS SIMATIC S5 PLC’LERİNİN PROGRAMLAMA
ÖZELLİKLERİ ve YÖNTEMLERİ
5.1 SIMATIC-S5 PLC’lerinin Programlama Özellikleri

STEP 5 program paketi Siemens PLC’lerinin programlanması için hazırlanmıştır. Bu


program paketi ile S5-90 , S5-95U , S5-100U serisi programlanabilir.

Programlama yazılımı Siemens’in programlama cihazlarında çalıştırılabildiği gibi kişisel


bilgisayarlarda da çalıştırılabilir. Kişisel bilgisayarların IBM uyumlu olma gereği vardır.

STEP 5 paketi Ladder (merdiven şeması) , STL (deyim listesi) ve CSF (lojik kapılı) dileri
ile program yazımını mümkün kılar.

STEP 5 program paketinde uygulama programları bloklar halinde gerçekleştirilir. Bu


olanak ;
- Programların basit ve anlaşılır halde yazılabilmesini
- Program bölümlerinin standardizasyonunu
- Programın kolayca değiştirilebilir olmasını
- Programın testinin daha kolay yapılmasını sağlar.

 STEP 5 PROGRAMLAMA YÖNTEMLERİ:

22
STEP 5 programlama paketi ile programlar üç ayrı gösterim şeklinde yazılabilir. Bunlar:

- STL : Deyim Listesi (Statement List)


- LAD: Merdiven Şeması (Ladder Diagram)
- CSF : Lojik Kapı Gösterimi (Control System Flow Chart)

Şekil 5.1.a - Deyim listesi ile programlama yöntemi

Şekil 5.1.b - Merdiven şeması ile programlama yöntemi

Şekil 5.1.c - Lojik kapı gösterimi ile programlama yöntemi

5.2 SIMATIC PLC’lerde Blokların Tanıtılması

Bir blok , kullanıcı programının bir bölümünü oluşturur. Simatic PLC’lerin kullanıcı
programı farklı görevler yapabilen çeşitli bloklardan oluşur. Bir blok tanıtımı iki veri ile
sağlanır.

- Blok tipi (OB , PB , FB , DB , OC , PC , FC , DC)


- Blok numarası (0 – 255 arasında olabilir.)

Bu bloklar şunlardır:

- Organizasyon blokları (OB)


- Program blokları (PB)

23
- Fonksiyon blokları (FB)
- Adımlama blokları (SB)
- Veri blokları (DB)

Bu bloklara karşı gelen yorum bloklarına ise OCs , PCs , FCs ve DCs ismi verilir.
Segment blokları ise DOC dosyalarında dosyalanır. Bunlar , OBDO , PBDO , FBDO ve
DBDO gibi isimlerle kodlanır. Sistem verileri belli bir dosyaya atanmaz. Bu veriler DOC
dosyaları içine yerleştirilir. Bu doyalar için sekiz karakter uzunluğunda herhangi bir isim
seçilebilir.

 Değişken Blokları (VB)

Değişken blokları ekran bilgilerini içerir. Online modunda süreç değişkenlerinin durumu
bu dosyalara yazılır.

 Organizasyon Blokları (OB)

OB’ler kullanıcı programının çalışmasını kontrol ederler. EB’ler genellikle PLC’nin


işletim sistemi tarafından kendiliğinden çağrılır. 1’den 255’e kadar programlanabilir. Tarama
işlemi OB’lere göre yapılır. OB1 programı başlatan komuttur. Eğer programda OB1
bulunmazsa tarama devam eder. Tarama süresi (scanning time) içerisinde yalnızca girişler
görünebilir. OB1 işlemini bitirdikten sonra çıkışlar oluşur. Program yazılımında BE (Block
End) noktasına ulaşıldığı anda o bloğun taranması tamamlanmıştır. Öngörülen tarama süresi
içerisinde program görülemezse “Time Over Flow” hatası oluşur.

 Program Bloğu (PB)

Bu bloklar dış ortamda değişen durumlar ve bunların sonunda ortaya çıkan gereksinimleri
PLC’deki kullanıcı programın yapısına uygunlaştırmada kullanılır (taşıyıcı hareketini
başlatma , mesaj bildirme vb.) PB’ler 0 – 255 arasında olabilir.

 Fonksiyon Bloğu (FB)

STEP 5 ile yazılmış tüm işlemlerde kullanılabilir. Yalnızca STL formatıyla


programlanabilen FB’lerde çeşitli parametreler kullanılabilir. Programda birkaç kez kullanılan
yada karmaşık yapılı fonksiyonlar en iyi FB olarak yazılabilir. Programda FB’lerin
kullanılması program geliştirilmesini kolaylaştırır. FB’ler ikiye ayrılır:

a. Standart Fonksiyon Blokları (standart function blocks) : Sayısal işlevler için , veri
kullanma blokları , işlevleri bildirimi , ardışık kontrol , kapılı döngü kontrolü , akılı
I/O'lar olarak kullanılır.

b. Kullanıcı Fonksiyon Blokları (user function blocks) : Tüm S5 işlemlerinin


uygulamasında , temel işlem seti olarak , ek işlem seti olarak sistem işlemlerinde
kullanılır. FB'ler 0’dan 255’e kadar olabilir.

 Veri Bloğu (DB)

24
Yapılan işlemlere ait bilgilerin , kullanıcı program için sık aralıklarla depolanması
gerekir. DB’ler bu amaçla kullanılır. Data bloklarının yaptığı işlemlerin bazıları şunlardır ;
setpointlerinin depolanmasında , aritmetik işlemlerin sonuçları için zamanlama bilgileri için
vb. 2’den 255’e kadar programlanabilir.

Simatic PLC’lerde program organizasyonu aşağıdaki gibi gerçekleşir.

Şekil 5.2 - SIMATIC PLC program organizasyonu

5.3 STEP 5 Programla Dili

STEP 5 , SIEMENS’in SIMATIC S5 PLC’leri için geliştirdiği bir yazılımdır. Yazılım


deyim listesi , fonksiyon şeması ve kontak planı ile programlamayı mümkün kılar. Bir komut
işlem ve işlenen olmak üzere iki kısımdan meydana gelir. Bunları şu şekilde tanımlayabiliriz.

- İşlem : Yapılacak işlemi tanımlama için gerekli olan bölümdür. Örn. “VEYA”
deyimi.
- İşlenen : Hangi adres ve hangi girişin işleme alınacağını belirten bölümdür.

Bir komut şu şekilde şematik olarak gösterilebilir ;

A I 0.0
VE GİRİŞ 0.0

Şekil 5.3 – Şematik gösterim

25
Deyim listesi ile programlamada bir örnek aşağıda verilmiştir ;

A I 0.0
A I 0.1
= Q 0.0

Fonksiyon şemasında aynı program şu şekilde görülür ;

Şekil 5.4.a – Fonksiyon şemasında gösterim

Kontak planında gösterim ;

Şekil 5.4.b – Kontak planında gösterim

Üç dilden biri ile yazılmış olan program PLC’nin anlayabileceği şekle dönüştürülür.
PLC’nin anlayabileceği dildeki program 16 bit olarak ifade edilir.

5.4 Temel Tanımlar

BİT : Bit , bilgisayarların çalışmasında kullanılan en küçük bilgi elemanıdır. Alabileceği iki
değer vardır. Bunlar 0 veya 1 ‘ dir.

BYTE : 8 bitlik bilgi elemanına “byte” denir.

Bit Değeri 128 64 32 16 8 4 2 1

Bit Numarası 7 6 5 4 3 2 1 0
Bit Bilgisi 0 1 0 1 0 1 0 1
Tablo 5.1 – 8 bitlik bit bilgisi tablosu

WORD : 16 bitlik veya 2 byte’lık elemana denir.

Bit Numarası 15 14 13 12 11 10 9 8 7 6 5 4 3 2 1 0
Bit Bilgisi 0 1 0 1 0 1 0 1 0 1 0 1 1 0 1 1
Tablo 5.2 – 16 bitlik bit bilgisi tablosu

5.5 PLC’lerde Programlama Yöntemleri

26
A – Doğrusal Programlama
B – Yapısal Programlama

Doğrusal programlamada herhangi bir dallanma işlemi yaşanmaz. Program başından


sonuna kadar ardışık değişimlerden meydana gelir.

Yapısal programlamada ise program değişik bloklar halinde düzenlenir. Karmaşık kontrol
sistemlerinin tasarımı daha kolay olarak bu yöntemle gerçekleştirilir.

5.6 Temel Lojik İşlemler

STEP 5 dilinde kullanılan giriş (input) , çıkış (output) , bayrak (flag) , zamanlayıcı (timer)
ve sayıcılar (counter) ile gerçekleştirilen işlemlerden bazıları şunlardır ;

 “VE” (AND) İşlemi :

Seri bağlı normalde açık kontak olarak düşünülebilir. Deyim listesi aşağıdaki gibidir.

A I 1.0
A I 2.0
= Q 0.0

I 1.0 I 2.0 Q 0.0


0 0 0
0 1 0
1 0 0
1 1 1
Tablo 5.3 – “VE” işleminin gerçekleme tablosu

Şekil 5.5.a – “VE” işleminin CSF gösterimi

Şekil 5.5.b – “VE” işleminin Ladder gösterimi

 “VE DEĞİL” (NAND) İşlemi :

Seri bağlı normalde kapalı kontak şeklindedir. Deyim listesi aşağıdaki gibidir.
AN I 1.0
AN I 2.0
= Q 0.0

27
I 1.0 I 2.0 Q 0.0
0 0 1
0 1 0
1 0 0
1 1 0

Tablo 5.4 – “VE DEĞİL” işleminin gerçekleme tablosu

Şekil 5.6.a – “VE DEĞİL” işleminin CSF gösterimi

Şekil 5.6.b – “VE DEĞİL” işleminin Ladder gösterimi

 “VEYA” (OR) İşlemi :

Paralel bağlı normalde açık kontaklardan meydana gelir. Deyim listesi aşağıdaki gibidir.

O I 1.0
O I 2.0
= Q 0.0

I 1.0 I 2.0 Q 0.0


0 0 0
0 1 1
1 0 1
1 1 1

Tablo 5.5 – “VEYA” işleminin gerçekleme tablosu

28
Şekil 5.7.a – “VEYA” işleminin CSF gösterimi

Şekil 5.7.b – “VEYA” işleminin Ladder gösterimi

 “VEYA DEĞİL” (NOR) İşlemi :

Paralel bağlı normalde kapalı kontaklardan meydana gelir. Deyim listesi aşağıdaki
gibidir.

ON I 1.0
ON I 2.0
= Q 0.0
I 1.0 I 2.0 Q 0.0
0 0 1
0 1 0
1 0 0
1 1 0

Tablo 5.6 – “VE DEĞİL” işleminin gerçekleme tablosu

Şekil 5.8.a – “VE DEĞİL” işleminin CSF gösterimi

29
Şekil 5.8.b – “VE DEĞİL” işleminin Ladder gösterimi

5.7 Karmaşık Lojik İşlemler

 “VEYA”dan önce “VE” İşlemi :

Şekil 5.9.a – Elektrik devre şeması Şekil 5.9.b – Ladder şemasıyla gösterimi

Şekil 5.9.c – CSF şemasıyla gösterimi

30
Yukarıda verilen şekilde belirtildiği gibi “VEYA” dan önce “VE” işlemi yapılırken
STL yazımında bu durum parantezlerle gösterilir. Öncelikli işlem olan “VE” (AND) işlemleri
parantez içinde yazılır. Parantezler birbirine “VEYA” (OR) ile bağlanır.

 “VE” den önce “VEYA” İşlemi :

Şekil 5.10.a – Röleli sistem şeması Şekil 5.10.b – Ladder şemasıyla gösterimi

Şekil 5.10.c – CSF şemasıyla gösterimi

5.8 PLC Programları Çalışma İlkesi :

31
Sistem Programı Çalışması Kullanıcı Programı Çalışması I/O Modülleri

Şekil 5.11 – PLC programlarının çalışma ilkesi

5.8.1 Lojik İşlemin Sonucu (RLO – Result of the Logic Operation)

Tarama işlemi başladığında CPU , süreç giriş işaretleri PII (Process Input Image) tüm
veri durumlarını tarar. Bu tarama işlemi sırasında kullanıcı programındaki işlemler sıra ile
yerine getirilir. Her işlemin sonucu belirlenir. Buna lojik işlemin sonucu denir (RLO – Result
of Logic Operation). İkinci satırda bu işlemin sonucu kullanılır.

P II : Giriş ana birim ünitesinden gelen durumların (status) mikro işlemci tarafından
işlenebilecek duruma getirildiği , CPU bölgesine verilen isimdir.

PIQ : CPU içinde üretilen çıkışların çıkış arabirim ünitesine gönderileceği CPU bölgesine
verilen isimdir.

ÖRNEKLER :

Giriş – Çıkış Statüs RLO Birinci girişin statüsü 1 ise RLO’ su da 1 olur. Birinci
A I 0.0 1 1 satırın RLO’su ile ikinci girişin statüsü “AND” işlemi
A I 0.1 1 1 ile bağlanır. Bunun sonucu ikinci satırın RLO’su olur.
A I 0.2 0 0 Aynı işlem üçüncü satır içinde tekrarlanır. Üçüncü
satırın RLO’su segmentin sonucu olarak çıkışa aktarılır.
Bu sonuç ikinci tarama işlemine kadar geçerlidir.
32
Q 12.0 0 0

Giriş – Çıkış Statüs RLO


A I 0.0 1 1
Herhangi bir durum (statüs) 1 ise ve bu OPERAND
AN I 0.1 1 0
NAND ve NOR işleme giriyorsa bu işlemin RLO’su 0
A I 0.2 1 0
olur. Segment sonunda elde edilen RLO birden fazla
Q 12.0 0 0
çıkış için kullanılabilir.
Q 12.1 0 0
Q 12.2 0 0

Parantezli işlemler yapılırken önce küçük parantezden başlanarak , parantez içindeki


işlemler yapılır. RLO’ su dışarıya aktarılır. Sıra ile diğer parantezlerde işlendikten sonra tüm
sonuçlar işlenir. Son RLO ile çıkış üretilir. AND önceliklidir. Bu şekilde çıkışlar ve flaglar
taranarak RLO üretilir.

- Parantez İşlemi :

STL şeklinde yazılmış bir programda , aynı anda başlayan işlemlerin sırasını belirtmek
için parantez açılır. İşlem bitiminde kapama yapılır. Bu tür yazılımlarda AND işlemleri
OR’den önce yapılır. Öncelikle en içteki parantezi işlemi yapılarak sonucu (RLO) parantez
dışına aktarılır. Diğer parantezdeki işlemlerde aynı şekilde yapılır. SIMATIC S5 – 100U , S5
– 101U , S5 – 115U tipi PLC’lerde en fazla 6 parantez< açılabilir. S5 – 135U , S5 – 150U tipi
PLC’lerde 8 parantez açılabilir.

Örnek ;

STL ‘ deki ifade

Şekil 5.12 – Ladder gösterimi

5.9 Kompleks Temel Elemanlar :

33
5.9.1 Flip – Flop :

En küçük bellek elemanıdır. Set (S) ve Reset (R) durumuna göre çalışırlar. Set girişinde
RLO = 1 olduğu zaman FLİP – FLOP setlenerek çıkışı 1 olur. Daha sonra bu girişin durum
değiştirmesi çıkışı değiştirmez. Çıkışın 0 olabilmesi için RESET girişinin 1 olması gerekir.
Bu elemanın eşdeğeri olan deyim listesi aşağıdaki gibidir.

A I 1.0
S Q 1.2
A I 1.1
R Q 1.2

R S Q
0 0 0
0 1 1
1 0 0
1 1 Belirsiz
Şekil 5.13 – Ladder gösterimi Tablo 5.7 – Gerçekleme tablosu.

Flip – Floplar ; Flag olarak kullanılabilir. Set – reset flip – floplarda set – reset
durumunun hangisi önce yazılmışsa o durum önceliklidir.

5.9.2 Flag :

Deyim listesi aşağıdaki gibi olan bir flag şekil 5.14 ‘teki Ladder gösterimi ile ifade edilir.

A I 0.7
R F 0.0
AN I 0.1
S F 0.0
A F 0.0
= Q 12.0

Şekil 5.14 – Ladder gösterimi

34
Yukarıda verilen örnekte I 0.7 = 1 olduğu taktirde I 0.1 = 0 koşulu devam ediyorsa
Q 12.0 = 1 olmaya devam eder.

5.9.3 Bağlayıcı (Connector) :

“#” sembolü , ara sonuçların üretildiği noktalarda kullanılır. Üretilmiş olan flag yada
output , birden fazla yerde kullanılacaksa ilgili yerlere göndermek için bu sembol yalnızca iki
işlem arasında kullanılır.

Örnek ;

PB1
Segment 1: Segment 2:

Şekil 5.15.a – Baskın SET davranışlı Şekil 5.15.b – Baskın RESET


davranışlı

Burada F 5.4 yükselen kenarda setlenen bir flip – flop ile üretilir. Set ağırlıklı bir flip –
flop olduğu için F 5.3 = 1 olduğu halde Flag setli kalır. Ancak I 0.3 = 0 olduktan sonra
F 5.4 = 0 olur. Bu Flag’ın reset koşulu olarak üretilen ara sonuç , F 5.3 olarak alınır ve diğer
bir segmentte kullanılır.
5.9.4 Zaman Kontrolü :

5.9.4.1 Zamanlayıcı Çeşitleri

Zamanlayıcılar (timers) CSF (ladder ile ortak) ve STL formatı ile yazılabilir. 0 – 256
arasında numaralandırılabilir. SIMATIC S5 – 115U ‘lardan yarısı geçici (non retentive) ,
yarısı ise kalıcı (retentive) timer’lardır. SIMATIC S5 – 155U tipinde ise tamamı kalıcı
tiptedir. Deyim listesi (STL) aşağıdaki gibi olan bir zamanlayıcının Ladder veya lojik kapılı
gösterimi şekil 5.16 ‘daki gibidir.

35
Şekil 5.16 – CSF / LAD gösterimi

Şekil 5.17 – Kalıcı Gecikmeli TON zamanlayıcı davranışı

START : Timer ‘ın start girişinin 0 ‘dan 1 ‘e yükselen kenarında (rising edge) zamanlama
işlemi başlar.
RESET : Bu girişin RLO’ su 1 olduğunda zamanlama işlemi durur. Zaman akışı durur ve
timer çıkışı 0 olur.
KT : Timer ‘da zaman sabiti
DU : Timer ’ın binary sayı çıkışı , 16 bitlik çıkış verir.
DE : Timer ‘ ın decimal sayı çıkışı , 16 bitlik çıkışı BCD olarak ACCU 1 ‘e gönderir.
Q : Timer ‘ ın tipine göre değişen şekilde binary çıkış verir.

36
 Pulse Timer (SP) :

Reset girişi varsa timer çalışmaz. Set işareti var olduğu süre içerisinde , bu girişin
yükselen kenarından itibaren timer çalışmaya başlar.

A I 0.0
L KT 050.1
SP T1 Yandaki deyim listesine sahip olan bir zamanlayıcının CSF
A I 0.1 gösterimi ve giriş çıkış şeması aşağıdaki gibidir.
R T1
A T1
= Q 4.0

T1

Şekil 5.18.a – Pulse timer’ın LAD / CSF gösterimi

I 0.0

I 0.1

T
Q 4.0

Şekil 5.18.b – Pulse timer’ın giriş çıkış şeması

 Extended Pulse Timer (SE) :

Bu timer şeklinde her zaman set girişinin bulunmasına gerek yoktur. Bir anlık puls set
girişine uygulandığı an timer çalışmaya başlar. Süre doluncaya kadar yada reset girişine işaret
gelinceye kadar çalışır. Timer çalışırken ikinci bir puls gelirse süreler toplanır. (Şekil 5.19.b)
A I 0.0
L KT 050.1
SE T2 Yandaki deyim listesine sahip olan bir zamanlayıcının
A I 0.1 CSF gösterimi ve giriş çıkış şeması aşağıdaki gibidir.
R T2
A T2
= Q 4.0 T2

37
Şekil 5.19.a – LAD / CSF gösterimi

Şekil 5.19.b – Extended Pulse Timer’ ın giriş / çıkış şeması

 On – Delay Timer (SD) :

Start işaretinin yükselen kenarından itibaren “KT” süresi kadar gecikmeli olarak çıkış
vermeye başlar. Start pulsı bitince çıkış 0 olur. Giriş işareti varken reset gelirse çıkış 0 olur.

A I 0.0
L KT 050.1
SE T3 Yandaki deyim listesine sahip olan bir zamanlayıcının
A I 0.1 CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.
R T3
A T3
= Q 4.0

Şekil 5.20 – On delay timer’ın LAD / CSF gösterimi

 Latching On Delay Timer (SS) :

38
On delay timer ‘ın kilitlenmiş şeklidir. Arka arkaya gelen start işaretleri , çıkış işaretini ,
girişin tekrar süresi kadar geciktirir. Reset gelinceye kadar çıkış 1 olarak kalır.

A I 0.0
L KT 050.1 Yandaki deyim listesine sahip olan bir zamanlayıcının
SS T4 CSF gösterimi ve giriş çıkış şeması aşağıdaki gibidir.
A I 0.1
R T4
A T4
= Q 4.0

Şekil 5.21.a – Latching on delay timer’ın LAD / CSF gösterimi

I 0.0

I 0.1

T T T
Q 4.0

Şekil 5.21.b – Latching on delay timer ‘ın giriş / çıkış şeması

 Off Delay Timer (SF) :

Giriş işaretinin yükselen kenarından itibaren çıkış bir olur. Giriş 0 değerine geçtikten
“KT” süresi kadar gecikmeli olarak çıkış 0 değerine düşer. Bu arada reset işareti gelirse çıkış ,
süre dolmadan 0 ‘a düşer. Eğer arka arkaya iki kez giriş işareti gelirse , çıkışın 0 ‘a düşme
süresi , girişe gelen işaret süresi kadar ötelenir.

A I 0.0
L KT 050.1
SF T5 Yandaki deyim listesine sahip olan bir zamanlayıcının
A I 0.1 CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.
R T5
A T5
= Q 4.0

39
Şekil 5.22 – Off delay timer’ın LAD / CSF gösterimi

Örnekler ;

1) AN T2
L KT100.0
SE T1
AN T1
SE T2
A T2
= F 0.0 Şekil 5.23 – Yandaki örneğin çıkış şekli

2) AN T1
L KT100.0
SE T1
A T1 Şekil 5.24 – Yandaki örneğin çıkış şekli
= F 0.0

5.9.5 Sayıcı (Counter) :

PLC’nin sistem data belleğindeki bir bölgede bulunan sayıcılar 16 bitten oluşan
bölgelerde bulunurlar (1 CW) iki tip sayma işlemi yaparlar. Yukarı sayma (counting up)
“CU” ve aşağı sayma (counting down) “CD” . sayma referans değeri “KC” olarak verilir. Bu
değer negatif bir sayı olamaz.

40
Şekil 5.25 – Sayıcının LAD / CSF gösterimi

“CU” (Counting Up) :Yukarı sayma start girişi. Buradaki işaretin seviyesi 0 ‘dan 1 ‘e
çıkarken RLO 1 olur. İleri doğru artımsal sayma işlemi başlar. Sayma 999 ‘a kadar olur.
Darbeler sayılır.

“CD” (Counting Down) : Buradaki işaretin RLO ‘su 0 ‘dan 1 ‘e doğru çıkmaya
başladığında aşağı doğru , azalan bir sayma işlemi başlar. Sayma 0 ‘ da biter. Bu bağlantı
ucuna giren işaret darbesi sayısı sayılır.

- S : Sayıcının setlediği giriş. Saymayı başlatır.


- R : Sayıcının resetlediği giriş. Saymayı durdurur.
- CV: Sayma değeri. Ne kadar sayılacağını belirler. Referans değeridir.
- DU: Sayıcının binary sayı çıkışı.
- DE: Sayıcının decimal sayı çıkışı.

5.9.6 Akümülatör

İşlemci birimi içerisindeki işlemlerin ara sonuçlarını kaydeden (register) bir saklama
bölgesidir. “ACCU” ile gösterilir. SIMATIC S5 – 115U ‘larda her biri 16 bitlik 2 ACCU
vardır. 155 ‘lerde 4 ACCU vardır. ACCU 1 ; yükleme (load) , aktarma (transfer) , yazma
(write) ve aritmetik işlemlerin yapıldığı bölgedir. Bu işlemler ACCU 2 ‘de yapılamaz. ACCU
2 ancak ACCU 1 ‘deki bilgileri depolayan , ACCU 1’deki işlemler için bilgi aktarılan bir
bölgedir. Gönderme işlemleri herhangi bir RLO ‘ya bakılmaksızın ACCU 1’den yapılır.
“ACCU 1”e yeni bilgi geldiğinde burada bulunan bilgiler “ACCU 2”ye kayar. İşlem sonuçları
daima ACCU 1 ‘dedir.

Şekil 5.26 – Akümülatörün işleyiş şekli

Örnek ;

PB6

41
: L IW
: T QW 6 Bu program bölümünün çalışma prensibi şekil 5.27'de verilmiştir.
: L KH 9 A 8 F
:T QW 4
:BE

Şekil 5.27 – Program bölümünün çalışma şekli

Şekil 5.28 – Blok şemaları ile gösterim

5.10 Karşılaştırma İşlemleri (Comparision Operations)

“ACCU 1” ve “ACCU 2” deki bilgilerin karşılaştırıldığı bu işlemlerin sonucunda işlem


doğru ise RLO 1 olur. Bunun sonucunda ise çıkış (Q) 1 olur. İşlemler “ACCU 1” ile
“ACCU2” arasında yapılır ancak bilgiler DB ‘lerden alınabilir yada sonuçlar data bloklara
gönderilebilir.

 Eşit (Equal To) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

L IB 2
L IB 3
!=F
= Q 4.7

Şekil 5.29 – CSF gösterimi


 Eşit Olmama (Not Equal To) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

42
L IB 2
L IB 3
>< F
= Q 4.7

Şekil 5.30 – CSF gösterimi

 Büyük veya Eşit (Greater Than or Equal To) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

L IB 2
L IB 3
>= F
= Q 4.7

Şekil 5.31 – CSF gösterimi

 Büyük (Greater Than) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

L IB 2
L IB 3
>F
= Q 4.7

Şekil 5.32 – CSF gösterimi

 Küçük veya Eşit (Less Than or Equal To) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

L IB 2
L IB 3
<= F
= Q 4.7

Şekil 5.33 – CSF gösterimi

 Küçük (Less Than) Karşılaştırması :

Deyim listesi ve CSF gösterimi aşağıdaki gibidir.

43
L IB 2
L IB 3
< F
= Q 4.7

Şekil 5.34 – CSF gösterimi

5.11 Kullanıcı Programlarının Yüklenmesi

Kontrol programını yazdıktan sonra program , PLC’ye aktarılmalıdır. Aktarma işleminden


sonra programın testi yapılabilir. Program , kullanılan program yazma yöntemlerine göre
bilgisayardan , programlama cihazından yada bellek modülünden yapılabilir.

Kontrol programı işaret durumu ve işaretlerin RLO alanı izlenerek test edilebilir.
Programı test ettikten ve gerekli düzeltmeleri yaptıktan sonra program bir bellek elemanında
saklanabilir. Programınızı belleğe (EPROM) aldıktan sonra PLC üzerinde pil olmasa bile
elektrik kesilmesi durumunda hazırlanmış olan kontrol programı silinmez.

PLC’nin RAM’i içinde bulunan kalıcı özellikteki bilgilerin silinmemesi için bir adet pil
ile sistemin tamamlanması gerekir.

Yazılmış olan kullanıcı programını PLC’ye aktarmak:

Aktarma işlemi bu şekilde gerçekleştirilebilir:

- Program ya SIMATİC programlama cihazından veya IBM uyumlu bir makineden


yapılabilir.
- Program bir EPROM’dan alınarak yükleme yapılabilir.
- EPROM’dan program aktarımı yapılmadan önce veya kullanıcı programı aktarımı
yapılmadan önce PLC’nin genel reset işlemi yapılmalıdır. Genel reset program
belleğini ve bütün verileri siler. Bu işlem sonucunda bellekte hiçbir bilgi kalmamış
olur.

Genel reset işlemi şu şekilde yerine getirilebilir:

PLC’nin el ile genel reset işlemi:


1. RUN / STOP anahtarlarını “STOP” konumuna alınız. Kırmızı ışıklı LED ışık
vermelidir.
2. Pili alınız.
3. PLC enerji beslemesini yaklaşık 15 sn kesiniz.
4. PLC’yi tekrar enerjileyiniz.
5. Pili tekrar takınız.
El ile genel reset işlemi yapıldıktan sonra PLC ile programlama aracı arasındaki bağlantı
yeniden yapılmalıdır. Bunu gerçekleştirmek için STEP 5 programında PRESETTİNG
ekranına gidilmelidir. Gerekli parametreler yeniden girilmelidir.

44
Programla cihazı veya bilgisayar üzerinden genel reset işlemi:

PLC stop konumunda olmalıdır. Programlama cihazı ile PLC , ON – LİNE modunda
bulunmalıdır.

- STEP 5 FCT SELECTİON ekranında F7 (AUX FCT) tuşu basılır.


- Gelen ekranda F2 (DELETE) tuşu basılır.
- DELETE FROM : PC , BLOK:B
- INSERT tuşuna basılır.

Genel reset işlemi gerçekleştirildikten sonra aşağıdaki şekilde EPROM'da programlama


yüklemesi yapılabilir.

PLC için pil yok ve genel reset işlemi yapılmış


PLC enerji beslemesini kesiniz.
15 sn süreyle bekleyiniz. EPROM’u yerine takınız.
PLC enerji bağlantısını yeniden yapınız

- Eğer kırmızı yanıyorsa program yüklemesi tamamlanmıştır.


- Eğer kırmızı ışık sürekli yanıyorsa EPROM’da geçerli bir program bulunamamıştır.
- Eğer kırmızı LED parlıyorsa bir hata vardır.

5.12Kullanıcı Programının Test Edilmesi

Programlayıcılar programları test etmek için bir dizi olanak sunar. Bunlardan birisi
STATUS işlevidir. Bu işlev program çalışırken programın koşması ile ilgili işaret durumunu
ve RLO sonucunu verir. Bu işlev yardımı ile programın çalışması ile ilgili lojik hatalar tespit
edilebilir.

5.13 Kullanıcı Programının Belleğe Alınması

Kullanıcı programının kaybolmaması için EPROM’a ve pile gereksinim vardır. Yazılan


ve test edilen program programının EPROM’a alınması şu şekilde olur.

- PLC içinde pil var mıdır.


- Yok ise pil takınız.
- PLC’nin enerji beslemesini kesiniz.
- EPROM’u PLC’de ilgili yerine takınız.
- Enerji beslemesini tekrar sağlayınız.
- RUN – STOP anahtarını STOP konumuna alınız.
- Programlayıcıdaki “COMPRESS” işlevini seçiniz.
- Eğer kırmızı ışıklı LED titreyerek yanıp sönüyorsa yükleme işlemi yapılıyordur.
- Kırmız LED titreyerek yanıp söndükten sonra normal olarak ışık veriyorsa yükleme
işlemi tamamlanmıştır.
- Eğer LED parla şekilde yanıp sönüyorsa hata var demektir.
5.14Sayı Sistemleri

 Onlu Sistem (Decimal System)

45
10 rakamdan oluşur. 0 – 9 arasındaki rakamları kapsar. Bu sayı sisteminde taban 10’dur.
(1 , 10 , 100 , 1000 vb.)

 İkili Sistem (Binary System)


PLC’ler ikili sayı sistemine göre temsil edilmiş bilgileri işler. İkili sayı sisteminde bilginin
olup olmamasına göre bir ifade ile belirtilir. Bu sayılar 0 ve 1’dir. Taban 2’dir. (1 , 2 , 4, 8 , 16
vb.)

 Onaltılı Sayı Sistemi (Hexadecimal System)


16 sayı sistemidir. Şunlardan oluşur; 0 , 1 , 2 , 3 , 4 , 5 , 6 , 7 , 8 , 9 , A , B , C , D , E , F.
Taban 16’dır. (1 , 16 ,256 vb.)

 İkili Sayı Sisteminde Kodlanmış Onlu Sayı Sistemi(Binary Coded Decimal-BCD )


Onlu sayı sistemindeki rakamların 4 bitlik ikili sayılarla gösterilmesi yöntemine denir.
Binary coded decimal sözcüklerinin kısaltılmış şekli olan BCD eleman olarak kullanılır. Bu
sistemde her bir onlu sayı rakamı (onlu sayı sistemi) 4 bit ile kodlanır. (örneğin 1010 = 10
gibi)

Sayı sistemleri ile ilgili örnekler:

Decimal sayı sistemi ile yazılmış bir sayıyı diğer sistemlere çevirmek için decimal sayı
daima dönüştürülecek olan sistemin tabanına bölüt. Örneğin 74 decimal sayısını çevirelim.

ONLU (DECİMAL) İKİLİ (BCD) ONALTILI (HEXADECİMAL)

74 0111 0100 4A

Decimal sistemin açıklanması:

7 . 101 + 4 . 100 =74

İkili olarak kodlanmış onlu – BCD’ın açıklaması:

0 . 23 + 1 . 22 + 1 . 21 + 1 . 20 = 7 . 10 = 70
0 . 23 + 1 . 22 + 0 . 21 + 0 . 20 = 4 . 1 = 4

Toplam : 74

Hexadecimal sistemin açıklanması:

4A

4 . 161 = 64
A . 160 = 10

Toplam: 74

5.15SIMATIC S5 Literatüründe Geçen Kısaltmaların Anlamları

46
ABS Absolute (mutlak değer)
BE Block End (blok sunu)
BEC Conditional Block End (koşullu blok sonu)
BI Binary Number (ikili sayı)
C Call of a Data Block – STEP 5 operation (veri bloğu çağırma)
C Counter Function – STEP 5 operand identifier (sayıcı işlevi)
CD Count Down (geri doğru sayıcı)
CPU Central Prosessing Unit (merkezi işlemci birimi)
CSF Control System Flow Chart – Method of Represantation (PLC programa
yöntemi)
CU Count – Up (ileri sayıcı)
DB Data Block (veri bloğu)
DE Decimal Number (onlu sayı)
DL Left Byte of a Data Word (veri sözcüğünün sol sekizli elemanı)
DR Right Byte of a Data Word (veri sözcüğünün sağ sekizli elemanı)
DV Data Block Preheader (veri bloğu ön başlığı)
DW Data Word (veri sözcüğü)
EEPROM Electrically Erasable and Programmable Read Only Memory (Elektrikle
silinebilen ve programlanabilen yalnız okuma belleği
EPROM Erasable –with UV radiation – Programmable Read Only Memory
(Ultraviole ışığı ile silinebilir ve programlanabilir sadece okuma belleği)
F Fixed -Point Number With Sign- (sabit noktalı , işaretli sayı)
FB Function Block (fonksiyon bloğu)
FDD Floppy Disk Drive or Hard Disk
IB Input Byte (giriş sekizli elemanı)
IM Interface Mod (arabirim modülü)
JC Jump Conditional (koşullu atlama)
JU Jump Unconditional (koşulsuz atlama)
KC Data Format: count (sayıcı veri formatı)
KF Data Format: fixed point number (sabit noktalı sayı)
KG Data Format: floating point number (kaya noktalı sayı)
KH Data Format: hexadecimal number (onaltılı sayı)
KM Data Format: bit pattern (bit şekli veri formatı)
KS Data Format: text (yazı)
KT Data Format: time (zaman veri formatı) 2 adet 8 bit ikili sayı 0 - 255
KY Data Format Byte (sekizli veri formatı)
L Load (yükle)
LAD Ladder Diagram (merdiven diyagram)
NC Normally closed (normalde kapalı)
NO Normally open (normalde açık)
OB Organization Block (organizasyon bloğu)
PB Program Block (program bloğu)
PC Programmable Controler (programlanabilir kontrol organı)
PG Programmer (programcı)
PII Prosess Input Image (süreç giriş görüntüsü)
PIQ Prosess Output Image (süreç giriş görüntüsü)
PROM Programmable Read Only Memory (programlanabilir sadece okumalı bellek)
PS Power Supply (güç kaynağı)
QB Output Byte (çıkış baytı)
RAM Random Access Memory (rasgele erişim belleği)

47
RLO Result of Logic Operation (lojik işlemin sonucu)
ROM Read Only Memory (yalnızca okunabilen bellek)
SAC Step Adress Counter (hafıza adresi)
SB Sequence Block (sıralı blok)
SE Extended Pulse (timer function) (uzatılmış darbe zamanlayıcı işlevi)
SF OFF delay (açama gecikmeli)
SP Pulse -timer function- (darbe –zamanlayıcı işlevi-)
SL Format : assignment list (atama listesi formatı)
SR On delay –timer function- (kapama gecikmeli zamanlayıcı)
SS Latched ON delay (kilitli kapama gecikmeli zamanlayıcı)
STACK Stack Register (yığın kaydedicisi)
STL Statement List Method of Respresantation (PLC programlama yöntemi)
SYM Symbolic (sembolik)
T Timer function (zamanlayıcı işlevi)

5.16STEP 5’teki İşlemlerin Listesi

 Temel İşlemler:

A Operandın 1 olup olmadığını tarar , “VE” lojik bağlantısı yapar.


AN Operandın 0 olup olmadığını tarar , “VE DEĞİL” lojik bağlantısı yapar
O Operandın 1 olup olmadığını tarar , “VEYA” lojik bağlantısı yapar
ON Operandın 0 olup olmadığını tarar , “VEYA DEĞİL” lojik bağlantısı yapar
O “VE” işlemlerini “VEYA” lojik bağlantısı ile yapar
A( Parantez içine alınmış ifadeleri lojik “VE” bağlantısı ile bağlar. En fazla
6 kademe olabilir.
O( Parantez içine alınmış ifadeleri lojik “VE” bağlantısı ile bağlar. En fazla
6 kademe olabilir.
) Açılmış parantezi kapatır.

 SET-RESET İşlemleri:

S Operanda 1 değeri artar


R Operanda 0 değeri artar
= RLO'nun değerini operanda artar

 Yükleme Komutları:

L IB Proses Input görüntüsünü ACCUM 1’e yükler


L QB Proses Output görüntüsünü ACCUM 1’e yükler
L IW Proses Input görüntü sözcüğünü ACCUM 1’e yükler
Byte n , ACCUM 1(8-15 bitlerine atanır)
Byte n + 1 ACCUM 1 (0-7 bitlerine atanır)
L QW Proses output görüntü sözcüğünü ACCUM 1 yükler
Byte n , ACCUM 1 (8-15 bitlerine atanır)
Byte n + 1, ACCUM 1 (0-7 bitlerine atanır)
L PB\PY 32\33
Board üzerindeki input byte’ını ACCUM 1’e yükler
L PW 32 Board üzerindeki input sözcüğünü ACCUM 1’e yükler

48
L FY Flag Byte’ını ACCUM 1’e yükler.

5.17 PLC’lerde Özellik Parametreleri

 G/Ç Sayısı:
PLC’nin ek giriş / çıkış üniteleri ile sahip olabileceği en fazla giriş – çıkış sayısı PLC
seçim karakterinin en önemlisidir.

 Ana Blok Üzerindeki G/Ç Sayısı (dijital):


PLC’nin üzerinde var olan toplam dijital giriş / çıkış sayısıdır.

 Ana Blok Üzerindeki G/Ç Sayısı (analog):


Toplam analog giriş / çıkış sayısıdır.

 Analog Giriş Hassasiyeti (bit sayısı):


Analog giriş işaretinin PLC’nin içindeki analog veriyi işleme alma hassasiyetini belirtir.
Bir sayısı olarak verilir.

 Analog Giriş Çevrim Süresi (ms):


Analog giriş sinyalinin ürün içinde dijital bilgiye dönüşme süresine denir.

 Hızlı Sayıcı Girişi:


Hızlı sayıcı girişi sayısını verir.

 Maksimum Frekans (kHz):


Hızlı sayıcı girişi ile yapılabilecek sayımın maksimum frekansıdır.

 Tarama Süresi:
Ms/1k olarak değerlendirilir. 1kByte uzunluğundaki bir programın PLC içindeki tarama
süresidir. Milisaniye olarak verilir.

 Kullanıcı Tarafından Kullanılabilir Bellek:


Kullanıcının kendi programını yazabileceği bellek kapasitesidir.

 Zamanlayıcı Sayısı:
Programda kullanılabilecek en fazla zamanlayıcı sayısıdır.

 Zamanlayıcı Zaman Aralığı (timebase) (ms):


Zamanlayıcının ayar hassasiyetidir. Ayarlanan zaman belli değerin katları şeklinde
olabilir.

 Çalışma Ortamı Sıcaklığı:


PLC’nin sorunsuz olarak çalışabileceği en düşük ve en yüksek sıcaklık seviyelerini verir.

 Çalışma Ortamı Nemi (%):


PLC’nin içinde çalışabileceği maksimum nem oranını verir.

 Besleme Gerilim Toleransı (%):


PLC’nin besleme geriliminin değişebileceği sınırları verir.

49
 Belseme Frekansı Toleransı (%):
Cihazın belsem frekansının toleransıdır.

 Garanti Süresi:
PLC satıcı firmanın verdiği garanti süresidir.

5.17.1 Programlama Olanağı:

PLC’nin programlanabilmesi için kullanıcıya sunulan olanakları belirtir.

- PC ile : IBM uyumlu makinelerle PLC’yi programlayabilme olanağını belirtir.

- Özel programlama cihazı ile : Cihazın üretici firması , kendi ürünü olan aletleri ile
programlama olanağı verebilir. Programlama aleti ayrıca satılır.

- Kendi üzerinde : PLC’nin programlanabilmesi için üzerinde tuş takımı verilir. Tuş
atkımı ile programlama olanağı vardır.

5.17.2 Haberleşme Olanakları :

PLC’nin haberleşme olanakları sağlayan portları belirtir.

- RS 232
- RS 485
- RS 422

5.18 Yarı İletken Devre Elemanları ile Çalışmada Dikkat Edilmesi Gereken Husus
(Elektrostatik Gerilim Boşalması)

PLC ile veya yarı iletken devre elemanları ile çalışırken aşağıda verilen elektrostatik
gerilim boşalmasını özellikle dikkate alınız.

Yarı iletken devre elemanları ile çalışırken eğer elektrostatik atlamayı hissederseniz ,
duyarsanız ve görürseniz yarı iletken devre elemanları zarar görmesi sonunda yaptığınız
çalışmalar boşa gitmiş olabilir.

Eğer elektrostatik boşalmayı hissediyorsanız 3.500 Volt


Duyuyorsanız 4.500 Volt
Görüyorsanız minimum 5.000 Volt

Elektrostatik gerilim seviyesine ulaşmış demektir.

Bu gerilim değerlerinin çok daha alt değerlerinde yarı iletken devre elemanları (PLC
içinde) bozulur.

Bu tür darbeler sistemi doğrudan hemen etkilemeseler bile elemanların ömürlerinde


azalma meydana gelir.Devre elemanları belki 7gün belki 7hafta belki de 7 ay içinde
beklenmeyen bir anda devre dışı kalabilir.Sistem ayarları bozulabilir.

50
 Elektrostatik Gerilim Sorununun Bulunduğu Alanlarda Alınması Gereken
Önlemler

Bu tür bölgelerde iletken özelliği bulunan ayakkabı veya iş ayakkabısı kullanın.

Çalışma masalarını mutlaka topraklama bağlantılı olarak kullanın.daha tehlikeli


bölgelerde topraklama bileziği kullanılması tavsiye edilir.

Taşıma için sadece tavsiye edilen paketleme ve taşıma yöntemini kullanınız.

Sadece müsaade edilen iş aletlerini kullanınız.

Çalışma ortamında bulunan bütün plastik malzemeleri ya kapatınız ya da bulunduğu


bölgeden uzaklaştırınız.Bu önlemi özellikle aşağıdaki elemanlar için alınız.

- Polietilen malzemeler
- Strafor malzemeler
- Selefon malzemeler
- PVC malzemeler

BÖLÜM – 6
SIEMENS STEP – 5 için YAZILMIŞ PROGRAM ÖRNEKLERİ

51
6.1 ÖRNEK 1

İleri – geri çalışan bir motor , dinamik olarak frenlenecektir. Bunun için klasik kumanda
yöntemi verilmiş olan programın Ladder diyagramının ve komut listesinin hazırlayınız.

Şekil 6.1.a – Örnek 1’e ilişkin klasik kumanda şeması

52
AN I 0.1
A(
O I 0.2
O Q 2.0
) Şekil
AN Q 2.1 6.1.b
= Q 2.0 –
BE

AN I 0.1
A(
O I 0.3
O Q 2.1
)
AN Q 2.0
= Q 2.1
BE

A(
O I 0.1
O Q 2.2
)
AN Q 2.0
AN Q 2.1
AN Q 4.0
Örnek 1’e ilişkin Ladder diyagram = Q 2.2
BE

A Q 2.2
L KT003.1
SD T3
A I 0.4
R T3
A T3
= Q 4.0
END

6.2 ÖRNEK 2
Devreye start verildiğinde iki motor aynı yönde dönmeye başlıyor. 3 sn sonra I. motor
duruyor , II. motor ters yönde dönüyor. 4 sn sonra ise II. motor duruyor. I. motor ters yönde

53
dönmeye başlıyor. Bu olaydan 3 sn sonra ise her iki motor da aynı anda ilk başladıkları yönde
dönmeye başlıyorlar ve 5 sn sonra her iki motor da enerjisi kesilerek duruyor. Her iki motora
da bu işlemi yaptıran programın klasik kumanda yöntemini , Ladder diyagramını ve
programını yapınız.

Şekil 6.2.a – Örnek 2 ‘ye ilişkin klasik kumanda şeması

54
Şekil 6.2.b – Örnek 2’ye ilişkin Ladder Diyagramı

55
A( A(
O Q4.1 O Q4.1
O Q2.3 O Q2.4
) )
AN I0.2 A Q2.0
AN Q4.3 AN Q2.2
= Q2.0 = Q2.4
BE BE

A Q2.0 A(
AN Q2.4 O Q4.2
AN Q4.0 O Q2.4
= Q2.1 )
BE A Q2.0
L KT003.1
A Q2.0 SD T5
AN Q2.3 A I0.3
AN Q4.0 R T5
= Q2.2 A T5
BE = Q4.2
BE
A Q2.0
AN Q4.2 A Q2.0
L KT003.1 A Q4.2
SD T3 L KT005.1
A I0.3 SD T6
R T3 A I0.4
A T3 R T6
= Q4.0 A T6
BE = Q4.3
END
A Q2.0
AN Q2.2
A Q4.0
AN Q4.1
= Q2.3
BE

A(
O Q4.1
O Q2.3
)
A Q2.0
L KT004.1
SD T4
A I0.3
R T4
A T4
= Q4.1
BE

56
BÖLÜM – 7

7.1 SONUÇ:

Önceki bölümlerde de anlatıldığı üzere endüstriyel üretim süreçlerinde bilgisayarların


etkin olarak kullanımı PLC’lerle başlamıştır. PLC’lerin kullanılmaya başlanmasından sonra
çok karmaşık kontrol süreçleri endüstriyel bilgisayar da denebilecek bu elemanlarla
gerçekleştirilmeye başlanılmıştır. Klasik kontrol panosu içinde bulunan elektromekanik
elemanların (röleler , zaman röleleri , sayıcılar) hemen hepsi PLC içinde bulunmaktadır. Bu
elemanların kullanılması çok masraflı olacağından ve bu düzeneklerin kullanımında zaman
kaybı fazla olacağından bu düzeneklerin yerini PLC’ler almıştır.

57
KAYNAKÇA

1. Kurtulan , S. , “PLC ile Endüstriyel Otomasyon” , İstanbul , 2001


2. Tekirdağ Endüstri Meslek Lisesi , “Ders Notları” , Tekirdağ , 2000
3. www.elektronikkatalog.f2.com
4. www.plctutor.com
5. www.schneiderelectric.com.tr
6. www.ad.siemens.de

58

You might also like