You are on page 1of 21

KELAMARATIRMALARI9:1(2011),SS.157178.

MUTEZLE VE EHL- SNNETE GRE VAD VE VADLKES


- The Concepts of Vad and Vad in Mutazila and Ahl as-Sunnah
Yrd.Do.Dr. Orhan Aktepe
Erzincan . lahiyatMeslek Yksek Okulu
Orhan_aktepe24@hotmail.com

Abstract Vad and vad are the two important concepts that Kelam emphasizes. In
daily life, the equivalent of vad is reward and the equivalent of vad is sin. In other
words, it is a reality that each devout person aims to gain rewards and therefore go to
heaven and refrain himself from commiting sins and as such go to hellfire. However,
because of the creation of human being, he has the potential to gain reward and also
commit sin. To have such a structure indicates that his actions are entitled to be free
and he has the right to choose the good and evil freely. Islam regards this basic principle: the reality of being in this world for humanbeing is to be tested and the hereafter
is a place where humanbeings are questioned for their good or bad deeds. For this reason the Almighty Creator has given them the reason, and also informed them which
deeds involves sins and good deeds. He promised the obedient the reward and warned
the rebels of punishment.
Key words: reward, punishment, paradise, hellfire, major sin, divine justice

Giri:
Gnlk hayatmzda deer yarglar ile ilgili kullandmz baz kavramlar
vardr. Biz iinde yaadmz dnyay onlarla yarglar ve deerlendiririz. rnein,
tpla ilgili alanda salkl-hasta, ticaretle ilgili alanda kar-zarar, hukukla ilgili alanda
meru (legal)-gayri meru (illegal), ahlakla ilgili alanda iyi-kt, dinle ilgili alanda
ise sevap-gnah kavramlar ile deerlendirmelerde bulunuruz. Genellikle dinler de
dini emirlere uyanlarn sevap, uymayanlarn gnah (ikab) kazanacaklar ilke olarak
kabul edilir. Buna gre bir Mslman ilahi otoriteye uyduu vakit sevap, uymad
vakit de gnah kazanr. Ahirette de bu kazandklarna gre muamele grr. Dier bir
ifade ile itaatkar kii sevap kazannca ahrette cennete, isyankar da gnah kazannca,
cehenneme girecektir.
Bu konu, slam dnce sisteminin ilk teekkl dnemin de tartlmaya balanm, her itikad mezhep kendi sistemine gre deerlendirmelerde bulunmutur.
Konu tartlrken nce gnah kavram ve kapsam alan zerinde durulmu, sonra da
gnahlar ileyenlerin durumlar, onlarn cehennemde kal sreleri tartlmtr.
Buna bal olarak da af ve efaat meselesi tartlmaya dahil edilmitir.
Gnmzde de ayn konularn benzer ekilde tartld grlmektedir. Bazlar byk gnah ileyenleri slamn dna itmekte, bazlar ise gnahlar fazla
umursamamakta ve peygamberin veya efaat edeceklerine inandklar kiilerin efaatlarna gvenerek gnah ilemekte bir saknca grmemektedirler. Buna bal olarak

158

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

sevap-gnah, cennete girip girmeme, cehennemde ebedi kalma gibi konular yzeysel olarak tartlmaktadr. Bu konularla ilgili bilgilerin, lkemizde kaleme alnan
kelam ve akid kitaplarnda ayn ekilde yzeysel olarak ilendikleri grlmektedir.
Bundan dolay, bu konularda Kelam ilmi asndan bir aratrmann yaplmasna
ihtiya duyulduu ortadadr. Biz de bu ihtiyaca bir nebze cevap verebilmek iin bu
aratrmay yapmaya karar verdik. Konu aratrlrken, ulaabildiimiz Kelam alanndaki eski ve yeni kaynaklara bavurduk. Bu makalenin amac, dinin temel kavramlarndan olan sevap ve gnah kavramlarnn sonular bakmndan ortaya konmas, yaplacak yeni aratrmalara da katk salamasdr.
2- Vad ve Vad Kavramlarnn Szlk Anlamlar ve Tanmlar :
Vad, vad ve mad kelimeleri vaade, yed fiilinden trenmi isimlerdir.
Vaada fiili, sz verdi, vaadde bulundu, anlamna gelmektedir. Ayn kkten gelen
evada fiili de erle, ktlkle, fenalkla tehdit etti, gzda verdi anlamnda kullanlmaktadr. Vad kavram hem hayr ve iyilikle, hem de erle; ktlk ve fenalkla
ilgili olarak kullanlmakta fakat; vadise sadece erle; ktlk ve fenalkla tehdit
etmek anlamnda kullanlmaktadr.1 Daha sonralar slam literatrnde Vad kelimesinin Allah tarafndan verilen mkafat szne , vadkelimesinin de Allah tarafndan verilen ceza (ikb) szne tahsis edildii grlr.2
Mtezile alimlerinden Kd Abdulcebbar b. Ahmed (. 415 / 1024) Vadi yle tanmlamaktadr : Vad gelecekte bakasna bir yarar salamay veya bir zarar
engellemeyi ieren her trl habere denir.3
Ear alimlerinden ehristan (l. 548/1153) de Ehl-i Snnet vel-Cemaatn
Vad ve vadi yle tanmladklarn kaydetmektedir: Allahn ezeli olan kelam,
emrettii eylerde vaadde bulunmu, nehyettii eylerde ise vadde bulunmutur.
Kim kurtulua erip dllendirilirse, bu Allahn Vadinden dolaydr; bir kimse de
helk olup azaba mstahak grlrse, bu da Allahn vadinin sonucudur.4
Vad ve vadkonusunu, Kelam ekolleri farkl ekillerde ele almakta ve kendi
Kelam sistemlerine gre izah etmeye almaktadrlar.
3-Mtezilenin Vad ve VadKonusuna Bak:
Mezhepler tarihilerinin Mtezileyi farkl isimlerle zikrettikleri grlmektedir. Mtezilenin be ilkesinden birinin Vad ve Vad ilkesi olmas, onun

2
3
4

bn Manzur Ebul-Fadl Cemalddin Muhammed b. Mkrim, Lisanul-Arab, Beyrut, tsz. I.


461-463; Firuzbdi, Mecdddin Muhammed b. Yakub, Kmusul-Muhit, Beyrut, 1991, I,
649; sfehan, er-Rab, Mucemu Mfredt Elfazl-Kuran, Drul-Ktibil-Arab, 1972,
s. 563.
Polater, Kadir, Kuran Asndan Adalet ve Zulm, Erzincan, 2008, s. 102
Kd Abdulcebbar Abdullah b. Ahmed, erhul-Uslul-Hamse, Kahire, 1988 s.134-135.
ehristan, Ebul-Feth Muhammed b. Abdil-Kerim, el-Milel ven-Nihal, (bn Hazmn elFsal ile birlikte) Kahire, 1964, I, 63.

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

159

_____________________________________________________________________________________
_________________

Vadiyye ve vaidyye diye de isimlendirilmesine sebep olmutur.5 Mtezile


Vad ve vadkonusunu ilah adaletle ilikilendirmekte, buna bal olarak da hsn
ve kubuh byk gnah ve efaat gibi konularla birlikte tartmaktadr. Bundan
dolay Vad ve vadkonusunun iyi anlalabilmesi iin sz edilen konulara ksaca
deinmek gerekmektedir.
a-Adalet ilkesi:
Mtezile bu ilkeyi, insan asndan zgrlk ve seme hakkolarak, Yce
Allah asndan da adaletin veya zulmn Ona nisbet edilip edilmemesi balamnda ele almaktadr.6 Mtezile adalet ilkesine ok nem verdii iin kendisini Ehlladl olarak isimlendirmitir. Mtezileye gre adalet akln, hikmet asndan gerektirdii eydir. O da fiilin doru ve maslahata uygun olarak ortaya kmasdr.7 Kd
Abdulcebbar ise adaleti yle tanmlamaktadr: Allah dildir demek, Onun fiillerinin tm iyidir, O, irkin olan yapmaz, zerine vacip olan ihlal etmez anlamndadr. 8 Kd Abdulcebbarn bu tanmndan Allahn zerine vacip olan yapmasnn
mecburi olduu kanaati ortaya kmaktadr.Ona gre vcib kavram Gc yeten
kiinin ilemedii zaman cezaya mstehak olaca fiildir.9 Kd Abdulcebbar
Vad ve vad kavramlarn tanmladktan sonra, Allahn itaatkrlar dllendirecei Vadinde, isyankrlar da cezalandraca tehdidinde bulunduunu kaydetmektedir. Yine O, ileride bir i yapacan haber veren birinin sz verdii ii yapmamas
durumunda Vadinden caym ve yalan sylemi olaca gibi Allahn da Vadinden
dnmesinin ve yalan sylemesinin mmkn olmadn sylemektedir.10
Mtezile, itat eden kiinin Allah tarafndan dllendirilmesinin, isyankrn
da cezalandrlmasnn ilah adaletin bir gerei olduunu savunmakta, insann zgrlne de vurgu yapmaktadr. Onlara gre, kurtulua eren kii kendi fiili ile dllendirilmeyi hak etmitir; hsrana urayan kii de, kendi fiili ile cezalandrlmay
hak etmitir.11 Mtezileye gre adaletin anlam udur: nsann iradesinin, dilemesinin ve kudretinin var olduunu kabul etmek, iledii fiilleri mecaz olarak deil,
gerek anlamda ona nisbet etmek; bundan dolay insann karlat ceza ve mkafat onun bizatihi kendi kazandnn tam karl olduunu kabul etmek, bu da

5
6

7
8
9
10
11

Near, Ali Sami, Neetl-Fikril-Felsef fil-slam, Kahire, 1968, I, 436


Ammara, Muhammed, el-Mutezile ve Mkiletl-Hrriye ve nsaniyye, Beyrut, 1988, s.
68.
ehristan, I, s.63.
Kd Abdulcebbar, s. 132.
Kd Abdulcebbar s, 41-42.
Kd Abdulcebbar, s. 132-133
ehristan, I, 63

160

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Yce Allaha adalet sfatn nisbet etmek, Ondan zulm nefyetmek demek olur.12
Netice olarak Mtezile, insann fiillerinden sorumlu tutulabilmesi iin onun fiillerinin Allah tarafndan yaratlmad ve kendisi tarafndan icat ve ihdas edildiini kabul etmek, demektedir.13
Bu aklamalar bize Vad ve vadkonusunun adalet prensibiyle dorudan
ilikisinin olduunu gstermektedir.
b-Hsn-Kubuhun Vad ve Vadkonusu ile likisi:
Mtezile, Vad ve vadmeselesinin ayn zamanda hsn ve kubuh meselesi
ile ilikili olduunu sylemektedir.
Hsn kelimesi szlkte gzel, mutluluk veren ve beenilen her ey anlamna gelmektedir.14 Kubuh kelimesi de irkinlik, istenmeyip nefret edilen eyler
anlamna gelmektedir.15 Terim olarak hsn, iledii vakit failini yerilmeye layk
klmayan, vlmeye layk kylan ey anlamna gelmektedir.16 Kubuh ise, bir ie
gc yetip iledii vakit, failini yerilmeye layk klan ey demektir.17
Mtezileye gre fiillerin, vg (medh) ve yergi (zem), sevab (dl) ve ikab
(ceza) gibi kavramlarla nitelenebilmeleri iin baz artlar bulunmaktadr. Bu artlardan biri, ktlenmeyi hak eden irkin bir ey ve vlmeyi hakeden de gzel bir ey
olmas bakmndan fiile yneliktir. Dieri de fiilin irkinliini veya gzelliini
bilmesi bakmndan faile aittir. Ceza ve mkafat hak etme art ise vg ve yergiye
layk olma artdr. Ayrca bunlara, failin dllendirilmeye veya cezalandrlmaya
elverili bir kii olma art da ilave edilmektedir.
vg ve yergiyi hak etme hususunda etkin olan ey, emredileni (vacibi) yapmak, irkin olandan (yasaklanandan) kanmaktr. Yce Allah bizleri meakkatli
fiilleri yapmakla ykml tuttuuna gre, bunlarn karlnda bizleri mkafatlandrmas gerekir. Bu da adaletin gereidir. Eer bu meakkatli fiillerin karlnda
sevap yoksa, bu durumda Allah h- zalim olur ve hikmetsiz i yapm olur ki
Yce Allah ta bundan mnezzehtir.18
Mtezileye gre maarifin ( dnyev faaliyetlerin) tm akl yoluyla bilinir;
bunlarn akl kullanmak ve dnmek suretiyle bilinmesi vaciptir. Nimete kretmenin gereklilii, vahiy gelmeden ncede bilinebilir. Gzellik ve irkinlik, gzel ve

12
13
14

15
16
17
18

Ammara, s .69.
Kd Abdulcebbar, s . 323.
sfahan, s.117; Topalolu, Bekir-elebi, lyas, Kelam Terimleri Szl, stanbul, 2010,
s.135.
sfahan, s .404; Topalolu, B-, lyas, s. 135.
Kd Abdulcebbar, s. 326
Kd Abdulcebbar s .4
Kd Abdlcebbar, s . 61-619; Marib, Ali Abdulfettah, el-Frakul-Kelamiyyetilslamiyye, Msr, 1986, s.262-263.

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

161

_____________________________________________________________________________________
_________________

irkinin iki sfatdr.19 Eyada ki gzellik ve irkinlie ulaan akldr. Gzellik ve


irkinlik baka birisinin yapmasyla ortaya km bir ey deildir.20
Mtezile alimlerinin, hsn ve kubuhu akl yoluyla ispata almalarnda ki
temel amalar udur: Allah insana doruyla yanl birbirinden ayrt etmeye yarayacak bir akl, kendi seimine gre hayr ve erri ilemesini salayacak bir g (kudret) vermi olduunu ortaya koymak, ayrca onun yapt hatalardan dolay sorumlu
tutulmamas iin herhangi bir mazeret ileri srmesine imkan tanmamaktr.21
Grld gibi Mtezile, insann fiillerinin dllendirilmesini veya cezalandrlmasn, gzellik(iyi) ve irkinlik(kt) kavramlaryla ilikilendirerek, dnce
sistemlerine ahlak bir boyut katmak istemitir.
c- Vad ve vadbakmndan byk gnah: el-kebre problemi:
Byk gnah problemi bir ynyle el-menzilet beynel-menzileteyn;yani
iki yer arasnda bir yer ilkesiyle, dier ynyle de Vad ve vadprensibiyle ilikilidir. Aratrmaclar bu problemin tartmaya almasn, Mrcie22 ekolnn iman
ile birlikte gnahn bir zarar olmad gibi kfrle birlikte itaatin de bir yarar yoktur23 iddiasn ortaya atmasyla baladn ileri srmektedirler.24
Byk gnah; dnen kesin haram olup hakknda dnyev veya uhrev ceza
konulmu tutum ve davran diye tanmlanmaktadr.25 Byk gnahlarn says
hakknda ihtilaf edilmitir. Hz. Peygamber(s.a.v) bir hadisinde byk gnahlar
dokuz aded olarak ifade etmitir.26
Byk gnah ileyen (sahibul-kebre, mrtekibul-kebre) kiinin mmin mi,
kafir mi ya da fask m olduu konusunda dnce ekolleri ihtilaf etmilerdir. Hariciler byk gnah ileyenleri kafir olarak kabul etmekte ve ahirette ebedi olarak
cehennemde kalacaklarn savunmaktadrlar, ancak Necedat grubu bu gre katlmamaktadr.27

19
20
21
22

23

24
25
26
27

ehristan, I, 64.
Near,1.436
Marib, s. 258.
Mrcie,Hz. Ali ile Muaviye arasndaki olaylar hakknda herhangi bir hkm vermeyip
bunu ahirete, Yce Allahn hkmne erteleyenler olarak bilinen gruptur. Bkz. Badad,
Ebu Mansur Abdulkadir b. Tahir b. Muhammed, El-Fark beynel-Frak, Kahire,1988,s.177
Ear, Ebul-Hasan Ali b. smail, Makalatul-slamiyyin ve htilaful-Musallin, Beyrut,
1990, s.220.
Ammara, s .92
Curcn, Ali b. Muhammed b. Ali, Kitabut-Tarifat, Beyrut, 1992, s.235.
Mslim, Ebul-Hseyin b. el-Haccac, el-Camius-Sahih, stanbul,1992, man, 144.
Ear, II, s.168; Badadi, s.54.

162

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Mtezileye gre byk gnah ileyen ne mmindir, ne de kafirdir; ancak o


bir fasktr. Zira fask cezalandrmay hak edecek bir ey yapmtr.28 Genel kurala
gre insan, ilah emirlere uyarsa sevab , yani dllendirmeyi hak eder, uymaz ise
ikab yani cezalandrmay hak eder. Onlara gre Allah Vad ve vadinden dnmez.
Bundan dolay da byk gnah ileyenin (faskn) affedilmesi caiz olmaz, bilakis
cehennemde azap grr ve orada ebedi kalr.29
Mtezile, byk gnah ileyenin balanmasnn caiz olamayaca konusunda u akl delilleri ileri srmektedir: Byk gnah ileyeni tevbe etmeden affetmek,
onu, irkin ileri ilemeye tevik etmek olur;30nk mkellef Allahn affna gvenmek suretiyle gnah ilemeye cesaret bulur. Halbuki onu cezalandrmak, byk
gnahlar ilemekten al koyaca iin bu zorunludur, ayrca bu konudaki af, itaatkr
ile isyankr ayn seviyeye getirir ki bu da adaletle badar bir ey deildir.31 Kd
Abdulcebbara gre fask, ya cennete ya da cehenneme girer, nk ikisinin arasnda
da baka bir yer yoktur. Eer cehenneme girerse bizim dediimiz gereklemi olur.
Eer cennete girerse ya iledii taatn sevabyla ya da kendisine verilmi bir lutuf
sebebiyle girmi olur. Sevaptan dolay girmesi caiz olmaz, nk sevab hak etmeyene sevap vermek irkin(kabih) olur. Bir lutuftan dolay da cennete girmesi caiz
olmaz, nk mmet unun zerinde ittifak etmitir ki, bir mkellef cennete girerse,
onun durumunun cennette ki lmsz ocuklar32 dan farkl olmas gerekir. Bu
durumda da bizim gmze gre faskn cezalandrlmas gerekir.33
Mtezile bu akl delillerin yannda vadayetlerini zele (hususa) deil, genele
(umuma) hamlederek byk gnah ileyenin balanamayacana dair sem deliller de ileri srmlerdir. Kd Abdulcebbara gre Allah Telnn zahirini kasdetmedii ve aka maksadn beyan etmedii bir hitapla bize hitap etmesi caiz olmaz.
nk byle bir hitap, bilmece gibi anlalmaz ve ima eder gibi bir anlatm olur, bu
da Allah hakknda caiz olmayan hususlardan biridir. Oysa ilah hitap, hibir anlatm
problemi iermeyip gayet ak ve zahir olmaktadr.34
Mtezile u hususta fikir birlii etmitir: Facirler(gnahkarlar) kukusuz cehennemdedir35; Kim zerre miktar hayr ilerse onu grr, kim de zerre miktarda

28
29
30
31
32

33
34
35

Kd Abdulcebbar, s. 648.
Kd Abdulcebbar,s. 666.
Kd Abdulcebbar s.650; el-Maribi, s .265.
Subh, Ahmet Mahamut, F lmil-Kelam, Beyrut, 1985, I, 157.
Yazar bu ifade ile onlarn etrafndada lmsz genler dolar(Vaka, 56/17; nsan,
76/19) ayetlerine atfta bulunarak cennetteki bu ocuklarn dier insanlardan farkl varlklar olduklarna iaret etmek istemitir.
Kd Abdulcebbar, s 650.
Kd Abdulcebbar, s. 651.
nfitar, 82/14.

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

163

_____________________________________________________________________________________
_________________

er ilerse onu grr36 anlamnda ki ayetler gibi Allah katndan gelen ve gelii
umumi olan haberlerin, haklarnda haber gelmi olanlardan haram helal, helal haram grenlerin oluturduu ortak snfn tamamn kapsamamas mmkn deildir.
Haberin zel olmas veya kendisinden istisna yaplm olmas caiz deildir. Haberin
bildirimi aktr, istisna ve zel olu ak deildir. Haberle birlikte onu tahsis edecek
veya aklen tahsisini gerektirecek bir durum olmadka, umumi olarak gelmi bir
haberin zel bir haber olmas caiz deildir. Yine haberin zel olmas ve zel oluunun haberden sonra gelmesi de caiz deildir.37
Mtezilenin ortaya koyduu bu kurallara gre, bir ayeti tahsis edecek bir durum olmadka, umum olan anlamn hususa evirmek gereksiz olur ve istisna da
yaplmaz. Vadhakknda gelen haberler, umum lafzlarla gelmitir, herhangi bir
tahsis edici de gelmemi ve istisna da yaplmamtr. Bundan dolay da byk gnah
ileyenin vadayetlerinden istisnas da caiz olmaz.38
Kd Abdulcebbar vadhakknda gelmi ayetlerden birounu kaydetmi ve
onlarn umum ifade ettiklerini sylemitir. rnek olarak unu kaydedelim: Her kim
Allaha ve Resulne isyan edip hududunu aarsa,Allah, onu da iinde sonsuza kadar
kalaca bir atee sokar. Ona rezil edici bir azap vardr.39Yine o unlar syler:
Allah Tel aslere atele azabedebileceini ve orada ebedi olarak kalacaklarn bu
ayette haber vermitir. As kelimesi, fask ve kafiri birlikte kapsamaktadr ve ikisine
de hamletmek gerekir. nk Allah dierini deil de sadece onlardan birini kasdetmi olsayd, elbette ki onu aka beyan ederdi; beyan etmediine gre ayet bizim
dediimize delalet etmektedir. Allah bu ayette fask deil de kafiri kasdetmi olsayd hududunu aanlar ifadesiyle yalnzca kafir kasdedilmi olurdu ve bu durumda
fask Allahn hududunu amam olurdu.40
d-Vad ve Vadin efaatle ilgisi:
Vad ve vadilkesinin ilgili olduu konulardan birisi de efaat konusudur.
efaat birinin nne dp iini grmek; birinin balanmas iin af dilemek
anlamna gelir. Terim olarak gnahkar mminin affedilmesi, gnah olmayanlarn
ise derecelerinin ykseltilmesi iin izin verilen kimselerin Allah nezdinde araclk
yapmas diye tanmlanabilir.41

36
37
38
39
40
41

Zilzal, 99/7-8
Ear, I, 336.
Marib, s. 266.
Nis, 4/14.
Kd Abdulcebbar, s. 657.
Topalolu, B-. lyas, s. 287

164

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Kurana gre efaat ahirete ait bir ilem olup, Allahn veya Onun izin verdii42 kimselerin yapaca bir tasarruftur. Hz. Perygamber de bir hadisinde mmetinden gnah ileyenlere efaat edeceini43 , irke denlerin efaatten istifade edemeyeceini44 haber vermitir.45
Mtezile tevbe etmeden len ve byk gnah ilemi olanlara (fasklara) efaat edilmesini, ilah adalet anlaylarna aykr bulduklar iin reddetmektedirler.
Onlara gre dl (sevab) hak etmeyen birine dl (sevab) vermek irkindir46. Buna
gre tevbe etmeden len byk gnah sahipleri de efaat ile cehennemde ebedi kalmaktan kurtulamazlar. nsan ancak gnahlarndan samimi bir tevbe kurtarr47.
Mtezile yle bir gnden saknn ki, o gnde kimse kimseden yana bir ey
deyemez,kimseden fidye kabul edilmez, kimseye efaat fayda veremez, onlara hibir
yardm da gelmez48; Zalimlerin ne dostu ne de dinlenecek efaats vardr49 gibi
ayetleri ve benzerlerini 50 iddialarna delil getirmektedirler. Kd Abdulcebbar Hz.
Peygamberin efaatim mmetimden byk gnah ileyenler iindir51 hadisi hakknda ncelikle bu hadisin shhati sabit deildir; ayet sahih olsa bile, Hz. Peygamberden had tark ile nakledilmitir. Bundan dolay onu delil olarak kullanmak
doru deildir. Sonra bu haber, Hz. Peygamberden rivayet edilmi olan: Kouculuk eden, devaml arap ien ve engel karan cennete giremez52 eklindeki hadis
ve Herhangi bir kimse kendisini bir demir paras ile ldrrse, kyamet gnnde o
demir paras elinde karnna vurarak ebedi ve daimi surette cehennemde azab olunacaktr53 hadisine aykrdr54 demektedir.
Mtezile, byk gnah ileyip tevbe etmeden lenlere Hz. Peygamberin efaatini reddetmekle birlikte, Onun efaati sayesinde cennette mminlerin derece ve

42
43

44
45
46
47
48
49
50
51

52
53
54

Enbiya, 21/28
Ebu Davud, Sleyman b.Eas es-Sicistn, Snen, stanbul,1992, Snnet, 21; Tirmizi,
Ebu sa Muhammed, Snen, stanbul,1992, Kyamet, 11.
Buhari, Ebu Abdillah Muhammed b. smail, el-Camius-Sahih, stanbul,1992, Tevhid, 19.
elebi, lyas, slam nan Sisteminde Aklclk ve Kd Abdulcebbar, stanbul, 2002, s.339
Kd Abdulcebbar, s. 689
Suphi, I, 158
Bakara, 2/123
Mmin, 40/18
Zuhruf, 43/86; Rum, 30/13; Bakara, 2/48
Ebu Davud, Snnet, 21; Tirmizi, kyamet, 11; bn Mace,Ebu Abdillah Muhammed b.
Yezid el-Kazvin, Snen,stanbul,1992, zhd, 37
Mslim,Ebul-Huseyn b. el-Haccac,el-Camius-Sahih,stanbul,1992, man, 168
Buhar, Cenaiz, 83; Mslim, man, 175-177; Tirmiz, man, 16
Kd Abdulcebbar, s. 690,691

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

165

_____________________________________________________________________________________
_________________

makamlarnn ykseleceini kabul etmektedir55. Onlara gre efaat adaletle badamayan bir araclk, Vad ve vade aykr bir ilemdir. Bundan dolay hikimse ahirette Allah katnda bir bakasna efaat etme imknna sahip olmayacaktr.
4-Ehl-i Snnetin Vad ve VadKonusuna Bak
Ehl-i Snnet Kelamclarndan birou Vad ve vadkonusunu bamsz bir ilke olarak ele almak yerine el-Esm vel-Ahkam blm iinde tartmay tercih
etmilerdir. Onlar, Vad ve vadkonusunda daha ok Mtezilenin tezlerini eletirip
onlara cevap vermek suretiyle kendi dncelerini ortaya koymaya almlardr.
Biz onlarn grlerini tpk Mtezilenin grlerini aktardmz gibi ilah adalet,
hsn ve kubuh, byk gnah ileyenin durumu ve efaat balklar altnda ortaya
koymaya alacaz .
a- Ehl-i Snnet Kelamclarnn adalet anlaylar:
Ehl-i Snnet Kelamclar da adaletin bir eyi yerli yerine koymak56 olduu
anlamndan hareket ederek Allahn adaletini izaha almaktadrlar. Onlara gre
Allahn fiillerinde adil olmas demek, Onun mlknde (egemenlik alannda) ve
milkinde (varlk leminde) istediini yaparak , ilim ve meetiyle hkmederek tasarrufta bulunmasdr57. Zulm ise bunun zdddr, yani Allahn, hkmederken hakszlk (cevr) etmesi, tasarrufta bulunurken zulmetmesi dnlemez.58 Eer O nimet
verirse; bu Onun fazl ve ihsandr, eer azap ederse, bu da Onun adaletidir. Zaten
zulm
bakasnn
sahip
olduu
alanda
haksz
olarak
tasarrufta
tr59.Hatrlanaca zere Mtezile adaleti tanmlarken hikmet ve maslahata uygun
artn ileri srmektedir. Ehl-i Kble Allah Tel nn adalet ve hikmetle vasfland,
bunlarn kart olan zulm ve hikmetsizlikten(sefehten) mnezzeh olduu noktasnda ittifak etmekle beraber hangi eyin adalet veya zulm, hikmet veya sefeh olduu
konusunda ihtilaf etmilerdir. Mtezile hikmet, failine veya bakasna yarar salayan eydir, sefeh ise bunun zdddr derken, Eariler hikmet failinin maksat ve
iradesine uygun olarak meydana gelen fiildir, sefeh ise bunun zdddr eklinde tarif
etmilerdir. mam Maturid ve ona tabi olanlar ise yle tanmlamlardr: Hikmet
neticesi iyi ve gzel olan (vgye layk olan) eydir, sefeh ise, bunun zdddr.60

55
56

57
58
59

60

Ear, II, 166.


Maturd, Ebu Mansur Muhammed b. Muhammed b. Mahmud, Kitabut-Tevhid, Ankara,
2003, s. 152; ehristan, I, 63
Maturd, s. 346; ehristan, I, 62
ehirstan, I, 63.
mid, Ebul-Hasan Ali b. Muhammed b. Salim Seyfddin, Ebkrul-Efkar, Kahire,
2004, IV, 166,351.
Sabun, Nureddin Ahmed b. Mahmud b. Eb Bekr, el-Bidye fi Uslud-Din, Dimak,
1979, s.61-62

166

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Eari kelamclar, Yce Yaratcnn hakm ( hikmet sahibi ) olduunu reddetmezler. Onlara gre bu, Onun salam ve sanatkarne i yapmas, kendi ilim ve iradesine
uygun olarak yaratmas ile ortaya kar. Bu da Onun fiillerinde bir amacnn ve
maksadnn olduu anlamna gelmez. nk O, fayda ve amatan mnezzehtir61.
Mtezilenin Vad ve vadkavramlarn tanmlarken, Allahn kendi emirlerine itat edenleri dllendirmesinin, isyankrlar da cezalandrmasnn kendisine
vacip olduu ve bunun da Onun adaletinin bir gerei olduu kaydedilmiti.
Earler ve Maturlere gre ilah emirlere itaat eden kiiye sevap vermek mutlak
bir hak olmad gibi isyankrlara da verilecek ceza mutlak bir ceza deildir, dllendirmek ise Allah tarafndan bir fazl ve ltuftur. Cezalandrmak ise Allaha vacip
deildir. Ondan meydana gelecek her ey adalettir. Allahn dl olarak Vadettii,
ceza olarak tehditte bulunduu eyler, Onun hak sz ve doru Vadidir. Btn
bunlar Allaha vacip deildir62. Allaha hibir ey lazm gelmedii gibi Ona hibir
ey de zorunlu deildir. O dilediine ac ektirir ve yine dilediine sevap vermeksizin skntlarla imtihan eder63. nk O yaratma ve emretme hakkna sahiptir. Her
hak ve tasarruf sahibinin elinin altndaki eye malik olduu oranda dilediini yapmas tabii hakkdr64. Allahn kendi mlkndeki tasarrufunda zulmetmesi asla dnlemez. Zira zulm bakasnn mlknde, izinsiz olarak tasarrufta bulunmaktan
ibarettir. Halbuki Onun mlknde orta yoktur ki mlkndeki tasarrufunda zulm
olsun65. Kuran- Kerimde Yce Allah kendisini Malikl-mlk olarak vasflandrmtr66. Onun Malikl-mlk olmas, ayn zamanda Onun mutlak bir irade ve
kudrete sahip olmas demektir67.
Bu ifadelerden de anlalaca zere, Ehl-i Snnet Kelamclar Allahn irade,
kudret ve adaletine zel bir vurgu yapmaktadrlar.
Earlere gre ilah adalet, irade ve kudret sfatlarna tabidir68. Onlara gre
irade, yle bir sfattr ki iki eit olandan birini tahsis ve tercih etmektir69. Maturidlere gre ilah irade, Allahn yenilgi ve bask altnda tutulmamas, fiilini plan-

61
62

63
64
65
66
67
68
69

Amid, ayetl-Meram f lmil-Kelam, Beyrut, 2004, s.202.


Cveyn, mamul-Harameyn Ebul-Meli Abdulmelik, Kitabul-rad il KavtlEdilleti f Uslil-tikad, Beyrut, 1992, s. 321
Pezdev, Ebu Ysr Muhammed, Usulud-Din, Kahire, 2003, s.130
Maturid, s. 346
Gazzal, Ebu Hamid Muhammed b. Muhammed, Kavadul-Akaid, Beyrut, 1985, s.204
Al-i mran 3/26
Subh, Ahmed Mahmut, el-Felsefetul-Ahlakiyye fil-Fikril-slamiyye, Beyrut, 1992, s.47
Subh, s .47
Taftazan, Saduddin Mesud b. mer b. Abdullah, erhul Makasd, Beyrut, 1989, IV,
274

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

167

_____________________________________________________________________________________
_________________

layp irade ettii ekilde vcut bulmasdr70. Kuran- Kerimde : Rabbin phesiz
her dilediini yapandr71 ve : Sen mlk dilediine verirsin72 eklinde buyurulmaktadr. Bunlara benzer daha birok ayet bulunmaktadr73. Ayn ekilde Ehl-i Snnet bilginleri, Allahn kudret sfat zerinde de zenle durmaktadrlar. Onlara gre
lemin yaratcs kudret sahibidir. nk lem, muhkem, tertipli, dzenli ve sapa
salam bir ekilde yaratlmtr, ayrca akl hayrete brakacak varlklar ve mucize
saylacak trleri de iermektedir. Bu da kudrete iaret eder. Hikmetli her fiil, kudret
sahibi bir failden meydana gelir. Bu lem hikmetli bir fiilin sonucu olduuna gre,
kudret sahibi bir fail tarafndan meydana getirilmitir74.
Mtezileye gre itaat edene sevap vermek, isyan edene de azap etmek Allahn zerine vaciptir. Halbu ki Ehl-i Snnet Allaha hibir eyin vacip olamayacan savunmaktadrlar. Gazzal (.505/1111) vacibi yle tanmlamaktadr: Vacip
yerine getirmeyip terkedene, ya imdi, ya da daha sonra zarar dokunan eydir. Aksi
ise muhal olur. Halbuki Allah hakknda zarar muhaldir.75 Yce Allah bir eyi
yapmaya veya terk etmeye zorlanmaktan, yerilmekten (zemmedilmekten) ve ya,
yarar salamaktan mnezzehtir76. Bu duruma gre Ona bir eyi vacip klmak ilah
iradeyi snrlandrmak olur. Bundan dolay Ehl-i snnet alimleri herhangi bir eyi
Allaha vacip klmaktan iddetle kanmlardr. Mtezile itaatkrn alaca sevab,
isyankrn da alaca cezay hak edi olarak grr77. Buna karlk Ehl-i Snnet,
bunu bir hak edi olarak deil, Allahn bir fazl ve ltfu olarak grmektedirler78.
Ear kelamclarndan Taftazan (. 793/1391), kul tarafndan bir hak edi olmadan,
Allahn da kendisine vacip klmadan ceza vermesinin adalet olduunu, itaatkrlara
da sevap vermesinin fazl ve keremi olduunu belirttikten sonra, selefin farz ve nafileleri ilemenin sevap vermek iin, farzlar terk edip haramlar ilemenin de cezalandrmak iin ancak bir sebep tekil ettikleri zerinde birletiklerini79 kaydetmektedir. Sevap ve cezann byle bir sebeple ilikilendirilmesi, Allahn belirledii bir
arttr. O, bu art koymam olsayd, gnahlar olmadan kullarna azap etmesi, ilah

70

Maturid, s. 468
Hd, 11/107; Brc, 85/16
72
Al-i mran, 3/26
73
Enbiya, 21/23; Rad, 13/41; Bakara, 2/105; Yusuf, 12/56.
74
Gazzal, el-ktisad fil-tikad, Beyrut, 1983, s.53; Maturid, s. 36.
75
Gazzal, s .110
76
mid, Ebkarul-Efkar fi Uslud-Din, Kahire,2004,II,165
77
Kd Abdulcebbar, s. 612
78
Subh, s. 95
79
Taftazan, V, 127
71

168

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

adalet asndan mmkn olurdu80. Bir insann ibadetleri, ksa bir sre iinde Allahn kendisine verdii nimetler ile karlatrlm olsa, elbette ki Allahn nimetleri, kulun ibadetlerinden daha fazla ve daha ok olurdu. Bundan dolay,Yce
Allah en ok ibadet edilmeyi hak etmektedir ve kullar zerine de kendi tarafndan
nimetler yamaktadr. nsan bunlar saymaya kalksa, sayamaz81.
Ehl-i Snnet ilah adalet konusunda Allaha vaciplik isnat edilemeyeceini
ve Onun hibir eye mecbur olmadn, mlkn yeane sahibi olduu iin mlknde yapt tasarruflarndan dolay Ona zulm nisbet edilmeyeceini, aksi takdirde irade ve kudret sfatlarnn snrlanm olacan, itaatkra sevap, isyankra da
ceza vermek zorunda olmadn savunmaktadrlar.
b- Ehl-i Snnetin Hsn ve Kubuh anlaylar:
Vad ve vadmeselesi ayn zamanda hsn ve kubuh meselesi ile de alakaldr. nk fiillerin sevap ve ikab gerektirmelerine bal olarak medhe (vgye) ve
zemme (yergiye) layk olurlar. Medih ve zem Allah katnda sevap veya cezas olan
veya olmayan diye iki ksma ayrlr. Allah tarafndan sevap ve cezas belirlenmi
olanlar da bir itaat veya masiyet karl olan medih ve zemlerdir82. Buna gre
medhe konu olan fiil hsn (gzel), zemme konu olan fiil ise kubuh (irkin)dir.
Earilere gre hsn ve kubuh ile bazen mizaca uygunluk ve aykrlk veya
bir nesnenin olgun ve eksik olan nitelii kasdedilir Bu mana da her ikisi de akldir.
Bu konuda onlar, Mtezile ile ayn grtedirler. Bazende bunlardan bir iin sevab
ve ikab, vlmeyi ve yerilmeyi gerektirmi olmas kasdedilir. Bu manada olmas ise
erdir. Bu konuda da onlar Mtezileden ayr dnmektedirler83.
Eariler hsn: eriatta faili hakknda vg bulunan; kubhu da: faili hakknda
yergi bulunan ey olarak tanmlamaktadrlar84. Onlara gre hsn ve kubuh, fiilin
zat vasf olmayp, izaf durumudur. Onlar da ahslarn deimesiyle deiirler,
hatta bazen artlarn deimesiyle bile ayn ahsa gre deiebilir. yle fiil vardr ki
bir ahs bir ynden onu uygun bulur, baka bir ynden kar kar. Bu duruma gre
o fiil bir yndan gzel, bir ynden de irkin olabilir. Bu da gsteriyor ki hsn ve
kubuh zat bir durum deil, izaf bir durumdur85.

80

81
82
83

84

85

Beydav, Kd Nasruddin Ebu Said Abdullah b. mer, Envarut-Tenzil ve EsrarutTevil, stanbul, tsz., I, 387
Cveyn, s. 322
elebi, s .326
Rz, Fahrddin Muhammed b. mer b. Hseyin, Muhassalu Efkarl-Mtekaddimin velMteahhirn, Kahire, tsz.s.202
ehristan, Nihayetl-Ikdam f lmil-Kelam, Beyrut, 2004, s.208; mid, GayetlMeram fi lmil-Kelam, Beyrut, 2004, s. 204
Cveyn, s. 228; ehristan, Nihaye, s.208; Marib, s. 326.

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

169

_____________________________________________________________________________________
_________________

Eariler, hsn ve kubuhun akl olmayp er olduu grn savunurlar.


Onlara gre akl, bir eyin gzel veya irkin olduuna hkmetme kapasitesine sahip
deildir.
Maturidlere gelince; Ebu Mansur el-Maturd (. 333/944) Allahn canllar
iinde insan trn kendisini tanmakla mmtaz kldn ve bir de onun aklnda her
gzel (hasen) olan gzel telakki etme ve her irkini irkin grme yetenei verdiini
ifade etmektedir86.
Maturidlere gre akl fiillerin gzel veya irkin oluunu anlayacak durumdadr. Akl, kemal ve noksanlk anlamnda gzel ve irkini anlayabilir. Tpk ilmin ve
adaletin gzel, cehalet ve zulmn irkin olduunu eriat gelmeden de anlayabilecei
gibi87. Maturidler hsn ve kubuhun aklla anlalabilir olduklar iin hsn, emrin
medll; kubuh da nehyin medlldr derler. Yani Allahn bir eyi emretmesi o
eyin gzelliine, yasaklamas da irkinliine dellet ettii grndedirler88.
Maturidler akln, baz eylerin gzelliini baz eylerin de irkinliini vahiy
gelmeden anlayabilir. Faydal olan doru szn gzelliini bilmek gibi Baz eylerin gzelliini de tefekkr neticesinde anlar. Bir mazlumu bir zalimden kurtarmak
iin sylenmesi gereken bir yalann gzellii gibi. Akl baz eyleri de anlayamaz.
badetlerin yapl biimlerini ve adetlerini eriat olmadan anlayamaz89. Bu konuda
hsnn, akla ilk gelen vcub (farz) gibi medih (vg) ve sevapla (dlle) ilgili bir
anlam vardr. nk vcub ve haramln, Yaratc katnda medih ve sevab, zem
ve ikab hak etmekle ilgili bir konumu vardr ki bu aklla bilinir. Ama bunun keyfiyetini yani sevabn cennet, ikabn da cehennem ile ilgili olduunu bilmek ancak
eriat ile sabit olur90.
Maturidlerin hsn ve kubuh konusunda ne Mtezile gibi eriat geri plana
brakp akl ne karma, ne de Eariler gibi eriat ne karp akl grmemezlikten
gelme gibi bir tutum sergilememektedirler. Onlar bu iki tutum arasnda bir anlay
gelitirip insana gereken ahlak sorumluluu vererek bir orta yol tuttuklar grlmektedir.
c- Ehl-i Snnetin el-Kebre ile ilgili grleri:
Mtezilenin daha nce byk gnah ileyen birinin ne mmin ne de kafir
olduu,

86
87

88

89
90

Maturid, s. 157
Kemal b. Eb erif, Kitabul-Msamere bi-erhil-Msayere (tpk basm), stanbul, 1979,
s. 151
Beyaz, Kemalddin Ahmed b. Hasan, rtul-Meram min bartil-mam, stanbul,
1949, s.75-76.
Beyaz, s. 76; Kemal b. Eb erif, s. 153
Beyaz, s .76

170

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

ancak ikisinin arasnda bir yer de bulunduu ve fask adn ald, eer tevbe etmeden lrse yerinin ebedi cehennem olaca kanaatini tadklar kaydedilmiti. Hariclerin, bir kiinin, deil byk gnah, kk bir gnah dahi ilese kafir
olaca, tevbe etmeden lrse ebedi cehennemde kalaca grnde olduklar,
Mrcienin ise hibir gnahn imana zarar vermeyecei ve sahibinin de asla kafir
saylamayaca91dncesini tadklar bilinmektedir.
Ehl-i Snnet kelamclarndan Earler ile Maturidlerin bu konuda ayn dnceleri paylatklar grlmektedir. Aslnda itikad mezheplerin bu konuda ki
ihtilaflar, man kavramnn amel ile ilikisinin olup olmadndan kaynaklanmaktadr. Mtezile ve Hariclere gre amel imann bir parasdr. Ehl-i Snnet
kelamclarna gre de iman kalbin tasdikinden ibaret olup, amel imann olmazsa
olmaz bir unsuru deildir92. Selef limleri byk gnah ileyen kiinin iman sahibi
ve mminler topluluu iinde saylaca, nikah ve mirasta mminlere uygulanan
ahkamn ona da uygulanaca, lnce de mslman mezarlna defnedilecei zerinde ittifak oluturmulardr93.
Byk gnah ileyip tevbe etmeden len kiinin, ebedi cehennemde mi kalacak, yoksa bir efaatnn efaatyla ve ya dorudan Allahn affyla m kabilecek?
Bu konuda Mtezile ve Haricler, byle birinin ebedi cehennemde kalacan, ilah
af veya efaat ile kamayacan savunmaktadrlar. Mrcie ise, byle birinin iledii gnahtan dolay, ne bu dnyada ne de ahirette azaba uramayacan sylemektedirler94.
Ehl-i Snnete gre, Ahirette gnahndan dolay gnahkar bir mminin cezalandrlmas caizdir. Mminlerden tevbe etmeden len byk gnah ilemi bir
kiinin cezalandrlmas veya affedilmesi kesin deildir. Eer Allah dilerse onu
affeder, dilerse cezalandrr, ama ebed olarak cehennemde kalmaz95.
Ehl-i Snnete mensup kelamclar byk gnah ilemi mminlerin affedilmelerinin cevazna dair akl ve sem deliller getirmilerdir. Akl sahipleri arasnda
cezay hak etmi kiilerin affedilip balanmalarndan vgyle sz edilmi; asalet
ve ykseklik gstergesi, kemal ve vg vasf olarak deerlendirilmitir96. Kuran-
Kerimde Cenab- Hak, kendisinin ok balayc ve merhamet sahibi olduunu bir
ok ayette tekrarlamtr. Ayrca u ayette: Allah, kendisine ortak koulmasn asla

91

92
93
94
95

96

Nesef, Ebul-Mun Meymun b. Muhammed, Tabsratul-Edille f Uslid-Din, (Tahkik


Hseyin Atay-aban Ali Dzgn) Ankara, 2003, II, 368; Taftazan, V, 131-132
Cveyn, s. 333; mid, Ebkarul-Efkar, V,31; Sabun, s .87
midi, Ebkr, V, 28; Sabun, s. 80-81.
Taftazan, V ,131-132; Nesef, s. 368; mid,Ebkr IV, 360.
Ebu Hanfe, Numan b. Sabit, el-Fkhul-Ekber(Aliyul-Kar erhiyle birlikte), Beyrut,
1995, s. 325; Taftazan, V, 131-132; Nesef, s. 368; Sabun, s. 80
midi, Ebkr, IV, 264

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

171

_____________________________________________________________________________________
_________________

balamaz; bundan bakasn diledii kimse iin balar97 diye buyurulmaktadr.


Bu ayet balanamayacak olan irk gnah ile onun dnda kalan ve balanabilecek olan gnah birbirinden ayrmaktadr. Balamayla ilgili olarak mamulHarameyn el-Cveyn (. 479/1086), gibi (grnmeyeni) ahide (grlene) kyas
ederek yle bir rnek vermektedir: Hukukunu gzetip btn gayretiyle yz yl veya
daha fazla birine hizmet etmi bir kii, mrnde bir defa bir kusur ilese, bir hatas
yznden onun btn iyiliklerini silip atmak doru ve gzel olmaz98. Yine ilah
bala ilgili olarak yle bir mukayese yaplmaktadr: man nihayeti ve bitimi olmayan bir tasdik (onaylama), kfr de nihayeti ve bitimi olmayan bir tekziptir(yalanlamadr). Birinin karl ebedi cennet, dierinin karl da ebedi cehennemdir. Bundan dolay kfrn dnda kalan gnahlarn balanmas imkan dahilindedir99. Maturidlere gre, kiiyi byk gnah ilemeye sevkeden faktrler, aa
arzularn basks, gaflet, iddetli fke, tarafgirlik yahut da tevbe edip balanaca
umududur. Ancak bunlarn yannda iledii gnah helal saymamak, emir ve yasa
koyan O yce Zata kar saygszlk etmemek, balanmann vazgeilmez artdr100.
Mtezilenin, tevbe etmeden len byk gnah sahibinin balanamayacana dair delillerinden biri de, vadile ilgili ayetleri umuma hamletmeleridir. Ehl-i
Snnet limleri ise bu ayetlerin umuma deil sadece kafirler veya byk gnah
helal sayanlar hakknda varid olduunu sylemektedirler. Mtezilenin delil olarak
ileri srd: Kim kasden bir mmini ldrrse, cezas, iinde ebedi olarak kalaca cehennemdir101 ayetini, Ehl-i Snnet, bn-i Abbasn mmini ldrmeyi
helal sayarak ldrrse yeri ebedi cehennemdir mealindeki ayetle ilgili yorumunu
delil olarak almaktadrlar. Ayette geen kast fiili, hakikatte ancak helal sayan
kiiden sadr olur. Ama adam ldrmenin byk gnahlardan biri olduuna inanan
kiiyi, aalk arzular cesaretlendirebilir; ama itikd da onu engeller, byle bir ie
ancak rkerek ve korkarak giriir102. Ayrca Kuranda vadile ilgili ayetlerde
huld: ebedilik kelimesinin birlikte zikredilmesi, onun byk gnah helal klanlar hakknda olduuna iaret eder. nk onlar bunu helal kabul etmekle kfre girmi olurlar ve gerekten de kfrlerinden dolay tehdit edilmilerdir103.

97
98
99
100
101
102
103

Nisa, 4/48
Cveyn, s. 325
Maturid, s .156; Sabun, s. 81
Maturid, s. 257; Nesef, II, 372; Sabun, s .81
Nisa, 4/93
Cveyn, s. 326
Nesef, II, s.377

172

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Ehl-i Snnet kelamclar, Mtezilenin vad ile ilgili ayetlerin husus ifade ettikleri, vad ile ilgili ayetlerin de umum ifade ettikleri fikrine kar karak vad
ayetlerinin karlnn Vad ayetleri olduunu, Kurann da bir ksmnn dier
ksmyla elimesinin mmkn olamayacan ve bu konuda birok ayeti karlatrarak dncelerini kantlamaya almlardr104.
Mtezile ve yandalarnn gnahkr bir mmini kafirle e tutup onun cehennemde ebedi kalacan savunmalar, ktle denk ceza105 prensibine aykrdr.
Tevbe etmeden len kebre sahiplerinin ebedi olarak cehennemde kalacaklarn
savunanlar, Allahn rahmetini daraltmakta ve bu rahmetin iine girebilecek hibir
su brakmamaktadrlar. Bundan dolay onlar en byk gnah ilemektedirler106.
Halbuki Allahn rahmetini daraltmaya veya kstlamaya kimsenin hakk olmamasa
gerekir.
d- Ehl-i Snnete gre Vad ve Vadasndan efaat:
Mtezile ve Hariciler tevbe etmeden len byk gnah ileyenlere, ilah adalet anlaylarna uymad iin efaat edilmesini reddetmektedirler. Ehl-i Snnet
kelamclar, byk gnah ileyenlerin, Allahn vasta olmakszn affetmesinin
mmkn olduu gibi peygamberlerin ve hayrl kullarn efaat ile affetmesinin de
mmkn olduu grndedirler107. Cveyn, akl sahibi insanlarn, bir kraln yannda, kendisine bal sekin insanlarn, cezalandrlmay haketmi bir sulu hakknda efaati olmalarn irkin bulamayacaklarn, bunu ancak srarc bir inatnn
kabul etmeyeceini ifade etmektedir108.
Ehl-i Snnet alimleri, Mtezilenin efaati reddetmek iin delil olarak ileri
srd ayetleri incelemilerdir. Biz rnek olarak birka ayeti verelim: yle bir
gnden saknn ki, o gnde kimse kimseden yana bir ey deyemez, kimseden fidye
kabul edilmez, hi kimseye efaat fayda vermez, onlara hibir yardm da gelmez.109
O gn zalimlerin ne dostu ne de dinlenecek efaatileri vardr.110. Ey iman edenler! Kendisinde artk al-veri, dostluk ve efaatn olmayaca o gn gelmeden
nce, size verdiimiz azklardan hayr yapn.Gerekleri inkar edenler elbette zalimlerdir 111. Ehl-i Snnete gre bu ayetler ncelikle umum ifade etmekte, zel olarak
da zalimlerin kafirler olduu vurgulanmaktadr. Ayrca onlara yardm edilmemesi,

104

105
106
107
108
109
110
111

Bakllan, Ebu Bekr Muhammed b. Tayyib, Kitabu Temhidil-Evail ve Telhsd-Delail,


Beyrut, 1993, s.404-414; Maturid, s. 549; Nesef, II, 377
Enam, 6/160; Yunus, 10/27; Kasas, 28/84; r, 42/40
Polater, s. 111-112
Nesef, II, 397; Sabun, s. 83; Taftazan, V, 157; Bakllan, s. 415-416
Cveyn, s. 330
Bakara, 2/123
Mmin, 40/18
Bakara, 2/254

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

173

_____________________________________________________________________________________
_________________

efaatn inkarn gerektirmez112. Bu ayetler kafire yneliktir nk adaleti olmayan


mutlak zalimdir, ama iman ve salih ameli olan mmine gelince; o mutlak olarak
zalim diye isimlendirilemez113. Bir baka ayette de: Artk efaat edicilerin hibir
efaat onlara fayda salamayacaktr114 diye buyurulmaktadr. Eer efaat
mminlere de fayda vermeyecek olsayd,zellikle kafirleri zikretmenin bir anlam
kalmazd115.
Ehl-i snnet kelamclar Onlar (melekler) Allahn raz olduklarndan bakasna efaat etmezler116ayeti ile Ar tayan meleklerin, mminlerin balanmas
iin yaptklar u duay delil getirmektedirler: Ey Rabbimiz! Senin rahmet ve ilmin
her eyi kuatmtr. O halde tevbe eden ve senin yolunda gidenleri bala.117 Birinci ayete gre, meleklerin efaatine nail olacak kiiler, Allahn rzasna mazhar
olan kiilerdir. nk iman, ibadetleri ve Allah katnda makbul saylan iyilikleri
olan kii, Allahn raz olduu kiidir118. kinci ayette de sz edilen vasflara sahip
kiilere meleklerin dua edecei ve onlardan sadr olacak hata ve gnahlardan dolay
onlara efaat edilecei ifade edilmektedir.119
Mtezile: efaatim mmetimden byk gnah ileyenlere olacaktr eklindeki hadisi ve benzerlerini sahih bulmamakta veya ahad tark ile rivayet edildii iin
delil kabul etmemektedir. Buna karlk Ehl-i Snnet kelamclar yukarda kaydedilen hadisin mehur hadis statsnde bulunduunu, hatta manen mtevatir derecsine
eriebileceini ifade ederek, efaat konusuna delil getirmilerdir120.
Mtezile daha ncede zikredildii gibi baz haramlar brakmayp devam ettirenlerin cennete giremeyeceklerini, intihar eden kiinin intihar ettii ekilde ebedi
olarak azab edileceini bildiren hadislerle, hadislerinin elitiini efaat savunmaktadr. Ehl-i Snnet ise hadisler arasnda bir elikinin bulunmadn ifade etmektedirler. Ayrca hadislerde cennete giremeyecekler ve ebedi olarak cehennem azab
grecekler eklinde bahsedilmesi, onlarn bu ii helal sayarak yapmalarndan dolay
ebedi cehennemde kalacaklardr, eklinde yorumlamlardr121.

112
113
114
115
116
117
118
119
120
121

Taftazan, a.g.e., V, 160


Nesef, II, 399
Mdessir, 74/48
Nesef, II, 398; Sabun, s. 83
Enbiya, 21/28
Mmin, 40/ 7
Maturid, s .588 ; Nesef, II, 399
Maturid, s. 589
Bakllan, a.g.e., s.419; Sabun, a.g.e., s.83; Taftazan, V, 158
Bakllan, a.g.e., s.421; Nesef, a.g.e., II, 398

174

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

5-Vad ve VadAsndan Mkellef Olmayanlar: ocuklar ve Hayvanlarn


Durumu
Buraya kadar mkellef olanlardan ilah emirlere itaat edenlere sevap, itaat etmeyenlere de ikab (ceza) verilmesi hususu tartld. imdi ise mkellef olmayan
ocuklar ve hayvanlar iin hirette bir ivaz: bedel, telafinin olup olmadna ksaca deinilecektir.
vaz kelimesi bir i veya nesneye bedel demek anlamndaki avz kknden
tremi bir isim olup122 Mtezile kelamclar tarafndan kullanlan bir kavramdr.
Genelde dnyada yaanan znt ve aclara karlk olarak ahirette bir bedelin
denmesi diye tanmlanr123.
Mtezileye gre ahiret gnnde mkellefler iin bir hak edi var ise, ocuklar ve hayvanlar iin de ivaz vardr, nk ocuklarn bana gelen musibetler ve
elemlerden dolay onlar iin ivazn olmas gereklidir. Bazlarna gre, bundan dolay Allah, ocuklarn akllarn olgunlatracak ve onlar cennette salih kullarna
katacaktr. Bu konuda ocuun bir mmin veya kafire ait olmas eittir. nk her
doan ocuk ftrat zere doar. Bundan da te, onlar henz mkellef olma yana
ulamadklarndan tr, onlara hesap sorulmaz124. Mtezileye mensup bilginler,
ivazn devamll konusunda ihtilaf etmilerdir. Bazlarna gre o, devamldr,
nk bu Allahn bir fazldr, dierlerine gre de devaml olmayp kesilecektir. Zira
ivaz hak etme, uranlan zarar miktarnca olur. vaz sunulduktan sonra Allah Tela
onlara: Toprak olun diye buyurur, bunun zerine onlarn hayat son bulur. vazn
srekli veya kesintili olmas fark etmez. Fakat Mtezile, Allahn ahirette ocuklara
elem vermesinin ve azap etmesinin caiz olmayaca zerinde ittifak etmilerdir125.
nk azap etme, ancak kusurundan dolay azab hak edene yaplr. Ama kendilerine- mriklerin veya mslmanlarn ocuklarna- teklif yneltilmemi veya emir ve
yasakla muhatap klnmamolanlar sz konusu olunca, Allah onlara azap etmekten
mnezzehtir126.
Mtezile hayvanlar da ivazn kapsamna almaktadr. nk Allahn adaleti
farkllk arzetmez ve mkellef olanlarla mkellef olmayanlar arasnda ayrm yapmaz. eriat hayvanlarn kullanmn ve kesilmelerini mbah kldndan tr, onlar

122
123
124
125
126

bn-i Manzur,VII,192
elebi, a.g.e., s.307-308
Subhi, a.g.e., I, 159
Ear, a.g.e., I, 263
Kd Abdulcebbar, Muhtasar fi Uslid-Din ( Resailil-Adl vet Tevhid iinde),Kahire,
1971, I, 362

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

175

_____________________________________________________________________________________
_________________

ivaz haketmilerdir. Ancak Mtezile hayvanlarn elde edecei ivazn trn,yani


onlara nasl bir muamelede bulunulacan zikretmiyor127.
Ehl-i Snnet kelamclarna gre, hakm olan Allah, kendisi ve bakasnn yarar iin i yapmaz, ama Onun yaratmas hikmet doludur ve her yaptnda da bir
hikmet vardr. Allah kullarna azap verir; O ocuklara, delilere ve hayvanlara daha
nceden ilemi olduklar bir gnah olmadan da, onlara eitli aclar ektirir ve
onlar baz skntlara sokar. Ahirette onlara sevap verse de, burada onlara bir faydas
yoktur. Zaten azap grmenin, ac ekmenin kimseye bir yarar olmaz128. Ehl-i Snnete gre hirette ivaz vermek Allaha asla vacip deildir. Ayrca yukarda saylanlar er bir teklife muhatap olmadklar iin kendilerine hesap da sorulmaz129.
yle grlyor ki Mtezileyi hayvanlara ve ocuklara ivaz verilmesi dncesine sevkeden faktr, sadece onlarn ilah adaletle ilgili tasavvurlar deildir. Burada asl faktr hayvanlarn kesilmesini irkin gren, bunun ilah bir emir olduunu
inkar eden baz Hint dinlerine cevap verme abasdr130. Mtezile imamlarndan
Kd Abdulcebbara gre, insan mkellef olduu iin kendisine feryadu figan etmesi
ne kadar doru ise hayvanlara efkat gstermesi veya kesildii iin feryad etmesi de
o kadar dorudur. Bu yzden bizim hayvanlara ikence etmemiz, onlar zora komamz caiz deildir131. gnaz Goldziher, Mtezilenin hayvanlarla ilgili bu bak
asn: Bu, hayvanlar insan bir biimde korumaktr demek suretiyle anlatyor132.
6-Sonu ve Deerlendirme
Mtezile bilginlerinin Vad ve vadilkesini ilh adalet ile ilikilendirmeleri,
Allahn itaatkr dllendirip, isyankr da cezalandrmasnn ilah adaletin gerei
olduunu savunmalar itiraz edilemeyecek bir grtr. Ama bunun Allaha vacip
olduunu savunmak, ilah iradeyi kayt altna alaca iin makul grnmemektedir.
nk Kuranda hibir eyin Allahn irade ve kudretinin dnda gerekleemeyecei aka vurgulanmaktadr. Mutezilenin, insann sorumlu tutulabilmesi iin fiillerinin kendisi tarafndan yaratldn savunmas, ilah irade ve kudrete herhangi bir
yetki tanmamas, insann irade ve kudretini, Allahn irade ve kudretinin zerine
kard eklinde anlalmaya msaittir. Byle bir anlay, Allah hakknda asla caiz
olmaz.

127

128
129
130
131
132

Kd Abdulcebbar, el-Muni fi Ebvabt-Tevhid vel-Adl(el-Lutf), Kahire, 1962-65, XIII,


s.456; Watt, W. Montgomery, slam Dncesinin Teekkl Devri, trc. Ethem Ruhi Flal, stanbul, 1998, s. 298
Pezdev, s. 134
Bakllan, s. 382,383; Cveyn, s. 237; Badad, s. 241
Subh, I, 159-160
Kd Abdulcebbar, Mun, XIII, 456
Subh, I, 160

176

Yrd. Do. Dr. Orhan AKTEPE

____________________________________________________________________________

Ehl-i Snetin, suu olmayana Allahn azab edebileceini, bunun da ilah


adalete uygun deceini savunmalar, Allahn irade ve kudret sfatlarn ne karmaya matuf bir anlay olduu, bu anlayn da Kuran bir temele dayanmad
ve kendi varsaymlarndan ibaret olduu anlalmaktadr. nk Kuranda, Allahn
sadece sulular cezalandraca, ilah emirlere boyun eenlerle zalimleri bir tutmayaca bir ok ayette vurgulanmaktadr.
Mutezilenin ilah af ve efaati reddetmelerindeki nemli faktrlerden birinin
kendi adalet ve eitlik anlaylarna aykr dmesi, dierinin ise, Mrcienin imann olduu yerde gnah hibir zarar vermez eklindeki iddiasnn insanlar ahlak
geveklie ve dini emirlere kar ilgisizlie sevketme endiesidir. Bu endieden
dolay onlarn, byk gnah ileyene kar sert bir tutum gelitirdikleri anlalmaktadr. Fakat onlarn efaat ve ilah af konusunda Allahn adl ismini ne krp,
ama Onun afv, afr, affar, rahman ve rahm gibi isimlerini grmezlikten gelmeleri anlalabilir bir ey deildir.
Ehl-i Snnetin, tevbe etmeden len byk gnah sahibinin Allah tarafndan
kesin olarak balanacan iddia etmemesi, eer Allah dilerse, ona gnah miktarnca azap edebileceini, fakat cehennemde ebedi olarak kalmayacan savunmas,
dikkate deer bir grtr.
Mkellef olmayanlara ahrette, dnyada yaptklarndan dolay sevap veya gnah verilemeyecei kabul grm genel bir ilke olsa da, Mutezilenin, hirette,
ocuklarn ve hayvanlarn durumlar ile ilgili hassasiyetleri, zerinde nemle durulmas gereken bir husustur.
BBLYOGRAFYA
mid, Ebul-Hasan Ali b. Muhammed b. Salim Seyfddin, Ebkrul-Efkar, Kahire, 2004.
Gayetl-Meram f lmil-Kelam, Beyrut, 2004.
Ammara, Muhammed, el-Mutezile ve Mkiletl-Hrriye ve nsaniyye, Beyrut, 1988..
Badad, Ebu Mansur Abdulkadir b. Tahir b. Muhammed, El-Fark BeynelFrak,Kahire,1988.
Bakllan, Ebu Bekr Muhammed b. Tayyib, Kitabu Temhidil-Evail ve Telhsd-Delail, Beyrut, 1993.
Beyaz, Kemalddin Ahmed b. Hasan, rtul-Meram min bartil-mam, stanbul, 1949.
Beydav, Kd Nasruddin Ebu Said Abdullah b. mer, Envarut-Tenzil ve Esrarut-Tevil,
stanbul, tsz.
Buhari, Ebu Abdillah Muhammed b. smail,el-Camius-Sahih,stanbul,1992.
Curcn, Ali b. Muhammed b. Ali, Kitabut-Tarifat, Beyrut, 1992.
Cveyn, mamul-Harameyn Ebul-Meli Abdulmelik, Kitabul-rad il Kavtil-Edilleti f
Uslil-tikad, Beyrut, 1992.
elebi, lyas, slam nan Sisteminde Aklclk ve Kd Abdulcebbar, stanbul, 2002.
Ebu Davud, Sleyman b. Eas es-Sicistn, Snen, stanbul,1992.
Ebu Hanfe, Numan b. Sabit, el-Fkhul-Ekber(Aliyul-Kar erhiyle birlikte), Beyrut, 1995.
Ear, Ebul-Hasan Ali b. smail, Makalatul-slamiyyin ve htilaful-Musallin, Beyrut,1990

Kelam Aratrmalar 9:1 (2011)

177

_____________________________________________________________________________________
_________________

Gazzal, Ebu Hamid Muhammed b. Muhammed, Kavadul-Akaid, Beyrut, 1985.


el-ktisad fil-tikad, Beyrut, 1983.
bn Mace,Ebu Abdillah Muhammed b.Yezid el-Kazvin,Snen,stanbul,1992.
bn Manzur Ebul-Fadl Cemalddin Muhammed b. Mkrim, Lisanul-Arab, Beyrut, tsz.
Firuzbdi, Mecdddin Muhammed b. Yakub, Kmusul-Muhit, Beyrut, 1991, I, 649;
sfehan, er-Rab, Mucemu Mfredt Elfazl-Kuran, Drul-Ktibil-Arab, 1972.
Kd Abdulcebbar ,erhul-Uslul-Hamse, Kahire, 1988.
Muni fi Ebvabt-Tevhid vel-Adl(el-Lutf), Kahire, 1962
Muhtasar fi Uslid-Din ( Relailil-Adl vet Tevhid iinde), Kahire, 1971
Kemal b. Eb erif, Kitabul-Msamere bi-erhil-Msayere (tpk basm), stanbul, 1979.
Marib, Ali Abdulfettah, el-Frakul-Kelamiyyetil-slamiyye, Msr, 1986.
Maturd, Ebu Mansur Muhammed b. Muhammed b. Mahmud, Kitabut-Tevhid, Ankara,
2003
Mslim, Ebul-Hseyin b. el-Haccac,el-Camius-Sahih, stanbul,19
Nesef, Ebul-Mun Meymun b. Muhammed, Tabsratul-Edille f Uslid-Din, (tahkik Hseyin Atay-aban Ali Dzgn) Ankara, 2003.
Near, Ali Sami, Neetl-Fikril-Felsef fil-slam, Kahire, 1968.
Pezdev, Ebu Ysr Muhammed, Usulud-Din, Kahire, 2003.
Polater, Kadir, Kuran Asndan Adalet ve Zulm, Erzincan, 2008.
Rz, Fahrddin Muhammed b. mer b. Hseyin, Muhassalu Efkarl-Mtekaddimin velMteahhirn,Kahire,tsz.
Sabun, Nureddin Ahmed b. Mahmud b. Eb Bekr, el-Bidye fi Usluddin, Dimak, 1979.
Subh, Ahmed Mahmut, el-Felsefetul-Ahlakiyye fil-Fikril-slamiyye, Beyrut, 1992.
F lmil-Kelam, Beyrut, 1985.
ehristan, Ebul-Feth Muhammed b. Abdil-Kerim, el-Milel ven-Nihal, (bn Hazmn elFsal ile birlikte) Kahire, 1964.
Nihayetl-Ikdam f lmil-Kelam, Beyrut, 2004.
Taftazan, Saduddin Mesud b. mer b. Abdullah, erhul Makasd, Beyrut, 1989.
Tirmizi, Ebu sa Muhammed ,Snen, stanbul,1992.
Topalolu, Bekir-elebi, lyas, Kelam Terimleri Szl, stanbul, 2010.
Watt, W. Montgomery, slam Dncesinin Teekkl Devri, trc. Ethem Ruhi Flal, stanbul,
1998.

You might also like