Professional Documents
Culture Documents
ALE V L K - B E K TA L K
ARATIRMALARI DERGS
Forschungszeitschrift ber das Alevitentum und das Bektaschitentum
Journal of Alevism-Bektashism Studies
Uluslararas Sreli Yayn / International Journal of Studies (six-monthly)/
Internationale Forschungszeitschrift (6 monatlich)
ISSN 1869-0122
Alevilik Bektailik Aratrmalar Dergisi
Forschungszeitschrift ber Alevitentum Und Bektaschitentum
Journal Of Alevism-Bektashism Studies
Editr/Editors/Editor
Prof. Dr. Gyasettin AYTA
HAKEMLER
REFEREES / SCHEDSAUSSCHUSS
Kapak
Designed By/Setzung-Coverdesign
Mehmet Nuri ERDEM
Copyright, 2013
The articles you send cannot be given back even if they are not published.
Our magazine is published in every six month.
The owners of the article account for the legal and scientific responsibility.
Editrden
Gyasettin AYTA 11
Makaleler 15
nan Kltr ve Tarihsel Arka Planda Yanl Anlalan Bir sim Byezid
Ali Sinan BLGL 123
Derlemeler
Alevilik ve Bektailik Alannda Aratrma ve alma Yapan Piri Er
Av. Ali YILDIRIM 283
Arnavuta zetler
Anila Shehu POLAT 195
Kitabiyat
2015 Ylnda Alevilik ve Bektailik Hakknda Yaymlanan Kitaplardan
Semeler
Alevilik-Bektailik Aratrmalar Dergisi 211
CONTENTS
Editors
Gyasettin AYTA 11
Articles 15
Death, Dying, Funeral And Mourning Rtuals in Alevi Communties
Ali AKTA
17
Some Observations On The Worships Of Doanehir Alevis In The Month
Of Muharram And On The Folk Legends About Their Sacred Sites (The Ex-
ample Of atiroba Village)
Hasan ELK-Serkan BALCI 67
Compilations
Research and Studies on Alevism and the Bektashi Area Author Piri Er
Av. Ali YILDIRIM 283
Catalogues 211
Vom Editor
Gyasettin AYTA 11
Artikel 15
Ali AKTA 17
ber die Gebetspraktiken der Alevis in der Region von Doanehir whrend
des Monats Muharram und die Volkslegenden ber ihre Pilgersttten
Hasan ELK-Serkan BALCI 67
Die Kzlba in der Bilderwelt der Osmanen eine politische Leseart von
Illustrationen des Dal und seinen Anhngern in dem Werk Tercme-i
Miftah- Cifrul-Cami
Dr. Mrvet HARMAN 99
ber die Lage der Derwischklster insbesondere die Lage und Stellung des
Hac Bekta Derwischklosters und einige Verbesserungsvorschlge
Hseyin DEDEKARGINOLU 167
Kompilationen
Forschung und Studien ber das Alevitentum und die Bektaschi Gebiet Autor
Piri Er
Av. Ali YILDIRIM 283
Buchvorstellung 211
teden beri yaynclk faaliyetleri ile ilgili yaplan aratrmalar, bu alanda bir ksr
dngnn yaandn ortaya koymaktadr. Birbirinin tekrar niteliinde olan
aratrmalar, kimi zaman yeni ve ilk defa yaplmgibi sunulan bilgiler okuyucular
yanltlmakta, kimi zaman da bilgiler maniple edilerek kargaaya neden olmaktadr.
Aslnda birtakm arastrma sonularnn bilimsel ltleri hie sayarak hakikatmi gibi
sunulmas da bilgi kaynaklarn daha da bulank hale getirmekte, kafa karklklarn
artrmaktadr. Bu karlkllarn banda kavramlara yklenen anlamlarn deikenlii
de nemli rol oynamaktadr. Herkes kendine gre bir kavramlatrma sureci
olutururken, bu surecin ynlendirilmesindeki tek yanl tutumlar da doru bir zeminde
yrmenin en nemli engelleri arasnda saylmaktadr.
Her ne kadar inan, bilimsel anlamda kltrn bir paras ise de, Alevi-Bektai
kltrnn bel kemiini oluturmas nedeniyle biz inan kavramna ayr bir vurgu
yapmak gereini duyarak Alevi Bektailiin zengin bir inan ve kltr rn
olduunu belirtmek isteriz. Bilindii gibi kltr deiir, duraan deildir. Dolaysyla
Alevi-Bektai kltr de dier tm kltrel yaplar gibi deiimden payn alacaktr,
almaktadr ve bu son derece olaandr. Ne var ki, bu deiim Alevi-Bektailiin
ana ilkelerinden sapma meydana gelmeden olmal hatta ana ilkeler dorultuunda
olmaldr. Deien dnyaya ayak uydurarak adalaan kltrel yaplar varln
korur ve gelecee aktarlabilir. Aksi halde zamanla niteliini ve ilevini kaybeder ve
yok olmaya mahkmdur. Alevi-Bektai kltr ise, insan merkezli retisi, barl,
uzlamac yaps ve zgrlklere saygl olmasyla bugnn ve yarnn dnyasnda
en ok ihtiya duyulan ve ilev stlenebilecek kltrel yorumlardan biridir. te bu
nedenle insanln selameti, dnya inan kltrlerinin kardelii, dolaysyla hem
bireylerin birbirlerine kar hem de toplumlarn birbirleriyle zgrce fakat sayg ve
sevgi ile iletiimde bulunmas iin rnek tekil edecek bir kltrel ze sahiptir ve bu
z korunarak ada dnyaya hizmet etmelidir.
Ali AKTA-Sosyolog
lmden korkum yok, o benden korksun
lm, ne babay brakr ne de evlad kor.
Cehennem var ise, gnahm yaksn
O yle bir geittir ki, herkes oradan
Cennet gzellikleri seyrana ksn
gemeye mecburdur.
Sevgi muhabbete zendim, yeter.
Hz. Ali
Ali zzet ZKAN
ZET
Dnyada her toplumun/topluluun bir inanc bulunmaktadr ve bu inanlarna
uygun olarak da cenaze trenleri yapmaktadrlar. Alevi topluluklar da inan sistemle-
rine uygun olarak, cenaze trenlerinin gereklerini yerine getirmektedirler. Alevilerde
lme yaklam yaanlan yerleim alannn kentsel ya da krsal olmasna ve renim
durumuna gre, lm olgusuna bak, yaknlarn kaybedenlerin gsterdikleri tepkiler
ve de l gmme biim ve geleneklerin de baz nanslar gzlenebilmektedir. Bu k-
k farkllklarn temelinde Alevi topluluklarnn inanlarnda cenazeyi kaldrmak/
gmmek iin belli bir vakit snrlamasnn olmamas ve cenazenin nereden ve de nasl
kaldrlacana dair kesin bir dinsel emir bulunmamas yatmaktadr.
Alevilikte; Hakk ile bir olmak, Hakk ile Hakk olmak ve Hakktan geldik,
Hakka gidiyoruz gibi deyimler kullanlr. Bu nedenle kii iin ld szc yerine
Hakka yrd, Don deitirdi denir. Bu ifadelerle cann dnya deitirmesinin
anlatm lm, vefat anlatt gibi; yok olu, geri gelmeme, ayrl anlamn-
dan farkl olarak, kavuma, yeniden bir araya gelme anlamn da iermektedir.
Bu nedenle Cenaze Merasimi/Treni yerine, yaplanlar Hakka Yrme Erkn
olarak tanmlanr.
Alevilikte lm anlamlandrma, hasta ve hasta ziyareti, lm deindeki in-
sana kar grevler, Hakka yrme erkn, ruhun teslim edilmesi sonrasnda kiiye
yaplacak ilk ilemler, lmden sonra yaplacak iler [kefenin hazrlanmas, cenaze-
nin ykanmas, cenazenin kefenlenmesi, helallik alnmas, secdesiz namaznn kln-
mas, cenazenin kabre tamas, lnn topraa verilmesi, telkin verilmesi, ba sal
dilemek (taziye), mezara su dklmesi gelenei], mezarlk dn ve vefat edenin
ardndan yaplan uygulamalar (krk yemei) anlatlmaktadr. Bu konularn aktarm
Alevi szl gelenei, inan, glbanklar (dualar), nefesleri ve ritelleri ile birlikte
verilmektedir.
ABSTRACT
Every communities in the world has a belief system and they have maintained
their religional funeral rituals based on their beliefs. Alevi communities have also
maintained their funeral rituals based on their belief system. Perception of death, rea-
cting to death, understanding of death, and funeral ceremonies in Alevi communities
can be changed according to zone of occupation. Thus, there are little differences in
Alevi communities in this rituals. These differences depend on their geographic co-
ordinations. There arent any limitation time for funeral rituals and certain religional
rules for funeral rituals in Alevi communities and these elements has resulted from
aforesaid differences.
There are some idioms in Alevi communities like Coalesced into Allah, to
merge with the Almighty , We came from Allah and return to Allah. Because of
these idioms, when somebody dies nobody say dead for him. Everybody will say
He returned to God. or He changed his skin-dress.
These words and idioms means not only death, to be gone, seperate but also
reach, to merge to Maker. Because of these reason these rituals named The Way
for Merge to Almighty instead of Funeral Ritual.
In this research understanding death and dying in Alevi communities, patients
and visitations rules to them, responsibilities of society to deadly ill person, The Way
for Merge to Almighty Rituals, process for society after dying (preparing shroud,
bathing the deceased, shrouding, ask for deceaseds blessing, performing the salaat
without sadjah, carrying the funeral, carrying out feet foremost, condolencing, rituals
and traditions after dying for Alevi society) has been discussed. These topics has been
discussed in terms of oral Alevi traditions, gulbanks, prays and rituals.
Keywords: Alevis, Death and Dying, Funeral, Mourning, Gulbank (Pray), Ri-
tuals
GR1
Temeli hmanizm, yani insan sevgisine dayanan anlaya gre, yaratan ve yara-
tlan birdir. Yaratan yaratlann btn, yaratlan da yaratann ayrlmaz bir parasdr.
Bu nedenle Tanr anlay varln birliine dayanr. Ksaca insan Tanrnn yeryzn-
deki tecellisidir.
Alevilikte: Hakk ile bir olmak, Hakk ile Hakk olmak ve Hakktan geldik,
Hakka gidiyoruz gibi deyimler kullanlr. Bu nedenle kii iin ld szc yerine
Hakka yrd, Don deitirdi denir. Bu ifadelerle cann dnya deitirmesinin
anlatm lm, vefat anlatt gibi; yok olu, geri gelmeme, ayrl anlamn-
dan farkl olarak, kavuma, yeniden bir araya gelme anlamn da iermektedir.
Bundan dolay da kii iin ld yerine, Hakka yrd, Don deitirdi gibi ifa-
deler kullanlr. Yaplanlar Dnyadan yalnz ayrl deil, ayn zamanda kavumay
da ieren uygulamalardr. Bu nedenle Cenaze Merasimi/Treni yerine, yaplanlar
Hakka Yrme Erkn olarak tanmlanr.
Dnyada her toplumun/topluluun bir inanc bulunmaktadr ve bu inanlarna
uygun olarak da cenaze trenleri yapmaktadrlar. Alevi topluluklar da inan sistemle-
rine uygun olarak, cenaze trenlerinin gereklerini yerine getirmektedirler.
Alevilerde lme yaklam yaanlan yerleim alannn kentsel ya da krsal ol-
masna ve renim durumuna gre, lm olgusuna bak, yaknlarn kaybedenlerin
gsterdikleri tepkiler ve de l gmme biim ve geleneklerin de baz nanslar gzle-
nebilmektedir.
Bu kk farkllklarn temelinde Alevi topluluklarnn inanlarnda cenazeyi
kaldrmak/gmmek iin belli bir vakit snrlamasnn olmamas ve cenazenin nereden
ve de nasl kaldrlacana dair kesin bir dinsel emir bulunmamas yatmaktadr. Bu
topluluklarda cenazenin bekletilmeden bir an nce topraa verilmesi gerektii dn-
cesi yaygn olmasna karn, cenaze gnein douundan batna kadar defnedilebil-
mektedir. Yine bin yl akn bir tarih boyunca bu topluluklarda cenazesini camii veya
mescide gtrme gibi uygulama yer alamazken, gnmzde kent yaamnda bu tr
uygulamalara da rastlanmaktadr.
Kent yaamna geile birlikte, iinde bulunan yapda cenaze kaldrma beledi-
yeler kanalyla bir sisteme baland iin, Alevi reti sisteminde bulunmayan ca-
mii ve hoca gelenei de sonradan uygulama asndan Alevi topluluklarda 1950li
yllardan sonra yer almaya balar. Kent ortamnda pirim yapan camii ve hocalar, bir
takm sorunlar ve tatsz olaylar da beraberinde getirir. rnein kimi camilere Alevi
(halk arasndaki yaygn ad ile Kzlba) cenazelerinin getirilmesi ho karlanmaz
veya kimi hocalar cenazelerin Alevilere ait olduunu hissettiinde ya da rendiinde
cenazeyi ykamamak ve cenaze namazn kldrmamak istemesi gibi olumsuzluklar
ortaya kmaktadr. Ayrca merulaan bu sistemle birlikte, kimi hocalarnda gerek
cenazenin ykanmas ve defnedilmesi srasnda gerekse len kiinin , be, yedi, krk
ve elli ikinci gnlerinde okuduklar dua (glbank) ve mevlit dolaysyla elde ettikleri
bol kazan nedeni ile bu i tam bir ticarete dnmektedir. Dahas dua ve mevlitin
okunmas srasnda, hocalarn elde ettikleri bu frsat deerlendirerek, kendi Snni
-Ortodoks yapdaki- dncelerini yaymaya almalar, yani Alevileri Snni inan
biimine gre koullandrmak iin youn aba sarf etmeleri de sorunun bir baka
boyutunu oluturmaktadr.
Kimi Aleviler cenaze trenindeki bu tr uygulamalar, Snniletirme yani asi-
milasyon abalar olarak alglamaktadr. Bu tr uygulamalar, kendi inanlarna kar
yaplm/ yaplmakta olan hogrszlk ve saygszlk olarak da kabul ettikleri iin
Alevi olarak douyoruz. Snni olarak lmek istemiyoruz diyerek iddetle eletir-
mektedirler.
ALEVLKTE LM ANLAMLANDIRMA
lmn, Alevilikte balca iki yorumu bulunmaktadr. Birincisi biyolojik
lmdr. Biyolojik lm, lme, lm, kalb dinlendirmek ve Hakka y-
rmek gibi terimlerle dile getirmektedirler. Bu terimlerden kalb dinlendirmek ve
Hakka yrmek lmn bir son olmadn yeni bir durumun balangc olduu
inanndan kaynaklanmaktadr. Burada sz edilen kalp bedendir ve beden yalan-
mtr, yorulmutur ya da hasar grmtr ilevini yerine getirmeyecek durumdadr.
Bu durumda beden (kalp) terk edilir. Kalbn terk eden, Tanrdan gelir, Tanrya d-
necektir. Bu nedenle de, Hakka ulamak zere kalb terk eder (Hakka yrr) de-
nilmektedir. Yani lm/lme, Tanrya ulamak/ze yeniden kavumak olarak kabul
edilmektedir.
kinci lm ise, Nasip (ikrar) trenindeki lmdr. Bu lm, Alevilerce l-
meden nce lmek ve lmek terimleri ile ifade edilmektedir. krar trenindeki l-
mek, iradi bir lmdr ve bu aama Alevi eitiminin belki de en arpc ve en zorlu
aamas olarak kabul edilmektedir.
Yine iradi olarak lmeyi ve ikinci doumu hi bir nefesinde yle anlatr:
Drt kap selmn verip aldlar,
Pirim huzuruna ekip yettiler;
El ele, el Hakka olsun dediler,
Henz msum olup cihana geldim.
Tanrsal bir varlk olan insann z olarak yok olmayaca inancn k Ali zzet
zkan yle anlatmaktadr:
Cenazeme imam oldu nazarm
ldren de benim len de benim
Mezarm elim ilen ben kazdm
Alayan da benim glen de benim
Ortodoks yapdaki Snni inann aksi bir teki dnya anlayn tayan Alevi-
ler; Snni inan ierisinde yer alan korkutmalara, cennet inancna, cehennem inancna
Tanr korkusu yerine Tanr sevgisinin temel alnd bu iirde, tm ile sev-
gi, dostluk ve itenlik ieren bu ifadelerin znde, Alevi retinin insana verdii etki
aka grlmektedir.
Biimci Tanr anlayn, kuralc Tanrsal dzeni eletiriye, hrpalamaya ynelik
bu iirlerin felsefesi kayna, Batdan gelen kamutanrclk anlaynn Doudan al-
nan ilecilik felsefesiyle kaynatrlmasndan doar. Bu felsefeyi oluturanlar yalnz
Anadoluda yaayan Alevilerde deildir. Heterodoks muhalefetin, Anadolu bakald-
rs ile birlemesinden doan bu retiye gre, kabaca; evren Tanrnn gerek olma-
yan bir grntsdr. Bu anlayta, yaratan ve yaratlan diye ayrm sanal bir gerektir.
Var olan yalnzca Tanrdr. Onu, canl ve cansz varlklardan ayr saymak, ikilik
yaratmaktadr. Gerek bozgunculuk, gerek nifak da budur. Tek varlk ya da varln
teklii (vahdet-i vcut) anlayna gre, Snni eriat kurallar, Kuran Kerimin bi-
imini ne alarak yaratan-yaratlan ikiliini ortaya karr ve bu durum, Tanr dnda
baka bir varl kabul etmek ve de benimsemektir ki, bozgunculua ve Tanry yad-
smaya uzanr. Gerek kfr (tanrtanmazlk) ite bu anlaytr.
Dnsel dokusunu Btni yorumla oluturan Alevilik, bu ilkeden yola karak
Ortodoks Snni eriat kurallarnn geersiz, biimsel kurallarndan oluan bir anlay
olduunu ileri srmektedir. Alevilere gre, nemli olan Tanr ile bir olunacak veya
Tanrda yok olacak yolu bulmak ve bu yolda ilerlemektir.
Heterodoks retide yaratc diye Ortodoks Snni kurumlarca ne srlen, soyut
varla kar bir bakaldr grlmektedir. Yani heterodoksi iinde yer alan topluluk
yeleri, ortodoksiye gre tanmlanan Tanry yadsmakta ve bu kesimin belirledii d-
zende, Tanrsal olarak belirtilen kurallar anlamsz bularak buna kar klmaktadr.
Kaygusuz Abdaln dizilerinde bu aka grlmektedir:
Kldan kpr yaptrmsn
Gelsin kullar gesin diye
Hele biz yle duralm
Yiit isen ge a Tanr.
Teslim Abdal ise, lmn kanlmaz olduunu anlatrken, yaarken insann (ca-
nn), insanlara (canlara) kar sorumluluunu da nefesinde yle anlatmaktadr:
Gafil durma akn bir gn lrsn
Dnya sana bki deil ne fayda
Ettiin ilere piman olursun
Pimanln ele girmez ne fayda
Mridin cenaze namazndan sonra filan nasl nasl bilirdiniz? diye sordu-
unda, komularn ve tandklarn iyi bilirdik diyerek tanklk etmesi olay, insann
insanlara kar sorumluluunun nedenli nemli olduunu anlatmaktadr. Kul Hseyin
de bu olay drtlnde yle dile getirir:
Bir gn olur rast gelince ecele
Komun iyi demezse halin nice olur
Oku bir kez defterini, hecele
nkr etme, defterini yazan var.
4. VEDALAMAK / HELALLAMAK
Durumu arlaan cann hsm ve akrabalarnn hastann yan banda bulun-
malar ve helallemeleri uygun bulunmaktadr.
Huda in Bala
Hata ettim Huda iin bala
Muhammet Mustafa iin bala
Safi nesli Cneyt olu Haydar
Ali-yel Murtaza iin bala
Alinin Dldl ile Kamberi
Zlfkar- gaza iin bala
Fatima-i Zhre, Hatice-i Kibriya
mamlar silsilesi iin bala
Hasan pir akna girdim meydana
Hseyin-i Kerbela iin bala
mam Zeynel, mam Bakr- Cafer
Musa Kazm, Rza iin bala
Muhammet Takimdir ah Ali Naki
Hasan Ali Askeri iin bala
Tvbe Gnahma
Hatalar etmiim noksandr iim
Tvbe gnahma estafurullah
Muhammet Aliye baldr bam
Tvbe gnahma estafurullah
Byle hallerde l kendi evinde bir odaya konur, banda sabaha dek atlar yaklr ve
kyde zkir bulunuyorsa, zkir veya zkirler l evinde sabahlarlar ve saz eliinde
beyitler yani deyiler okurlar. Beyaz bir tlbent iinde ceviz byklnde biraz tuz
konur, tlbentin ucu l fitil yaplr. Bu fitil bir tabak iinde bulunan zeytinyann
iine konur, zeytinya ile yalanan fitil Mutlaka Mee Kmr ile tututurulur. Bu
ekilde hazrlanp yaklan Kandilin banda insanlar sabaha dek nbet tutup onun sn-
memesine alrlar. Fitili bekleyen kii fitili sndrrse gnahkr saylr. Fitil tututu-
rulurken H Canlar (Topluluk) ah Merdan uyandryorum diye kez barlr.
Be gn evvel dn grdm
Yaradan Allaha sndm kaldm
Dnyada yavrusuz durmam derdim
Ana ilen baba tam meer
Alevilerce kutsal kabul edilen Yedi Ululardan (yedi byk ozandan) biri olan
Pir Sultan Abdal bir kaza sonucu len olu iin u at sylemitir:
Dinleyin klar benim szm
Felek yakt kl eyledi zm
Elimden aldrdm krpe kuzumu
KEFENN HAZIRLANMASI
Hakka yryen (gen) bir cann bedenini herhangi bir rt ile kefenleme18
uygulamas, Anadoluda yaayan tm Alevi topluluklarnda vardr. Bu, hayatta olan
canlara bir grevdir. Cenaze ykandktan sonra kurulanr ve kefenlenir. Erkek kefeni
paradr; Gmlek19,eteklik20 ve sarg21. Kefenin beyaz olmas ve par-
adan meydana gelmesi dinsel gelenektir. Fazla bez bulunmad durumlarda kefen
tek para da olabilir22. Kadnlarn kefeni ise be paradan meydana gelir ve erkek
CENAZENN YIKANMASI
ncelikle teneirin temiz olmasna dikkat edilir ve Hakka yryen can zenle
teneire tanr. Cenaze, Hak Deinden alnarak Teneir denilen ve ykseklii 60-
70 santimetre kadar olan bir yere srtst yatrlr.27 Kafasnn altna bir yastk konur.
Edep yerleri uygun bir bezle rtlr. l teneire gtrlrken Dede u duay yapar:
Ber cemal-i Muhammed, kemal-i mam Hasan, ah Hseyin, Aliyi pir bilene
verelim candan salevat (salevat getirilir). Dnya geicidir, ahiret yurdu kalcdr.
Tanrnn hkm yrd. Ulu Tanr seni kutlu bir menzile yetirsin. Kabrin kl,
meknn cennet olsun. ah- Merdan seni sanca altnda saklasn, beklesin. Ger-
ee h...
Teneirin etraf gzel kokulu bir ey ile ttslenir. len can ykanrken mr-
idi, musahibi ve yaknlar banda bulunur, daha fazla kimsenin bulunmasna izin
verilmez. lnn gbeinden (hanmlarda gsnden) dizlerine kadar edeb yeri
bir rt ile rtlp, elbisesi tamamen karlr. Ykama ilemleri iin nceden sabun,
snger ve eldivenler hazrlanr. Ykayclardan biri su dker, dier biri ykar. Cenaze
ykayan, nne bir nlk takar, ayaklarna izme giyer.
Bu hazrlktan sonra ykayc Besmele ekip, yani Bismi ah deyip, ykama
iin niyet eder ve u szleri syler: Bismi ah! Aramzdan ayrlp Hakka yryen
ve nmze gelen bu can, ykamaya ve dnya kirlerinden temizlemeye Allah r-
zas iin niyet ettim. Noksan ve eksiklerimizi olursa Hakk yce katnda af eyleye!
veya Bismi ah! Aramzdan ayrlp Hakka yryen ve nmze gelen bu can,
dnya kirlerinden temizlemeye niyet ettim. Noksan ve eksiklerimizi olursa Hakk
yce katnda kabul eyleye! Nuri nebi, kerem Ali, Pirimiz Hnkr Hac Bektai Veli!
Gerek erenlerin demine H! Mmine Ya Ali! der. Ykama ii bitinceye kadar Ey
esirgeyen, balayan Allahm! Yarglaman dilerim diye dua edilir. Ykama ii bi-
tinceye kadar Allah-Muhammed-Ali ve Oniki mamlarn isimleri anlr. Ayrca
u dua szleri de sylenir: Allahtan geldik, yine Allaha dneceiz... Emir byk
yerden... Yarg Allahndr... diye, lnn hatalarnn aff iin dua edilir.
Ykayc, eline Temizlik Bezi denilen bir bez paras (ya da eldiven) alarak
rtnn altndan nce edeb yerini ykar ve bu bezi (ya da eldiveni) bir kenara koyar
ve ikinci temiz bir bezle (eldivenle) abdest aldrmaya balarlar:
a) nce yz ykanr.
b) Azn, burnunu ykamaz; ancak, dudaklarnn iini, dn, burun deliklerini
ykanr.
c) Gbeinin ukurunu svazlanr (bu kez tekrarlanr).
d) Sonra elleriyle kollarn birlikte ykanr.
e) Ban da svazladktan sonra, ayaklarn ykanr.
Bylece abdesti tamamlanr. Abdest aldrma ii bittikten sonra, cenazenin zeri-
ne stlan su dklr. Ba (ve varsa sakal) Hatmi denilen kokulu bir bitki ile ya da
sabunla taranmadan ykanr. Sonra sol tarafa evrilerek nce sa taraf bir kere;
sonra da sa tarafna evrilerek sol taraf da bir kere ykanr. Bu biimde sa
ve sol taraflar er kez ykanr. Ykama ilemi bittikten sonra, cenazenin yaknlar,
ei, dostu cenazeye helallik suyu dkebilirler. Sonra yaknlar yine dualar, dvazlar
okuyarak er kez helallik suyu dklr.
Bundan sonra cenaze, ykaycnn gsne (veya eline veya dizine) yaslanlarak
karn hafife sanr. Eer bir ey karsa dier bir temizlik bezi ile ve su dklerek
temizlenir (yeniden abdest aldrmaya ve tm vcudu ykamaya gerek yoktur). Cenaze
bol sabun ve suyla tertemiz ykanr. Hakka yryen cann mridi, merhumun yarg-
lanmas iin dua eder, dvazimam okur, boydan boya kez (Allah, Muhammed, Y
Ali) diyerek su dker. Her hizmet nazike yaplr. Ykama ii bittikten sonra bir havlu
ile kurulanp, kefen gmlei giydirilir.
Elleri, ayaklar, dizleri, burnu ve alnna kafuru srlr. Eer cenazenin salar
ve trnaklar uzunsa kesilmez. Kefenleme ii bitince, cenaze, dedenin okuyaca dua-
lar eliinde tabuta konur (iki kii belindeki kuaktan, ikier kii de ba ve ayaklarn-
dan tutarak). Normal koullar altnda erkek ly erkek, kadn da kadn ykamaldr.
Cenaze namazn, dualar Dedeler (mridler) ya da Alevi hocalar ykar.
Tahtaclarda kefeni hazrlama ii tamamlandktan sonra lnn ykanmasna ge-
ilir. l stlan su ile (ama kaynar deil) ykanr. len insan erkek ise erkek, kadn
ise kadn tarafndan ykanr. l ykamak iin dede veya mrebbi olmak zorunluluu
bulunmaktadr. Sradan bir talip bile bu ii yapar. Yeter ki bu konuda bilgi ve becerisi
olsun. Ama leni ykayan asla Snni inanl olamaz. Ykama ilemine balanmadan
nce sabun torbasnn iine avuca alnacak byklkte koni haline getirilen sa-
bunlar yerletirilir. Bunun yannda adet taharet bezi ile bir rt ve kurutma
bezi hazrlanr. rty nlk olarak kuanan l ykaycs lnn tm vcudunu
sabunla ykar ve iyice temizler. ly ykayan kii onun cinsel organlarndaki kllar
(eer kll ise) temizler. len erkek ise ve sakall ise sakal tra edilir ama bya asla
dokunulmaz.
l ykandktan sonra, kurutma havlusu ile silinir ve lnn konulaca tabut ya
da baka bir deyile sal aac hazrlanr. Bu sal aac ly tamada kullanlr.
ly tm ile rten iki kefen bu sal aacna denir.
CENAZENN KEFENLENMES
Kefen, lye sarlmadan nce gzel kokularla ttslenir. nce sarg tabuta
veya kilim zerine yaylr. Onun zerine de eteklik serilir. Kurulanan cenaze, gm-
lek giydirilerek sarg zerine uzatlr. Cenaze erkek ise, etekliin sol taraf alta,
sa taraf ste gelecek ekilde eteklik lye sarlr. Sonra, sarg da ayn bu ekilde
sarlarak ba ve ayakularndan uzayan fazlalklar balarla balanr. Eer kefenin
almasndan korkulursa, belinden de bunun iin kesilen ba ile balanr. Bu balar,
kabirde zlr.
Cenaze kadn ise ve salar da uzun olursa, salar ikiye ayrlarak gmlek ze-
rinden gs stne konulur. Onun zerine, yzn de rtecek ekilde barts
rtlr, stne de eteklik sarlr. Etekliin zerinden gs rts balanr. Daha
sonra da sarg sarlr. Gs rts sarg zerine de balanabilir. Cenaze kefene
sarldktan sonra yz alr, yaknlar ziyaret eder, sonra yine kapatlr.
nce d kefeni (sarg) temiz bir yere (gasil yerindeki masaya) serilir. Onun
zerine i kefeni (eteklik) ve onun zerine de gmlek denir ve cenazenin zeri r-
tl olduu halde, teneirden kaldrlp tabut iine ve arkas zerine yatrlp, bana,
sakalna ve evresine kokulu eyler serpilir. nce soluna, sonra sana kefen kapatlr.
Ba, ayak ve bel ksm balanr.
Kadn cenazede de eteklik ve sarg erkekte olduu gibi sol taraflar alta ge-
lecek ekilde sarlr. Burada dikkat edilecek husus, eteklik ve sargy ayr ayr sar-
maktr. Yani, nce eteklik ve sonra da sarg sarlr. Kefenin beyaz pamuk bezin-
den olmas daha iyidir. Bugn adet olan patiskadr. Kadnlar iin ipekli veya desenli
kumatan da kefen yaplabilir. Kefenlerin -olanak orannda- lnn sosyal durumuna
denk olmasna dikkat edilir. Henz ergenlik yana gelmemi (kz ocuk 9, erkek o-
Deerli canlar!
Yunus Emrenin syledii gibi, bugn yine bir canmz bir gz ap yummu
gibi aramzdan ayrlarak, Hakka yrd. Onun cann Hak katna, bedenini ise
ebedi yurduna, toprak anann kucana uurlamak iin toplanm bulunmaktayz.
dedikten sora, cann yaam hakknda ksa bir bilgiyi de canlarla paylar.
Bu nedenle hepimiz zgnz, acmz byk.
Ama canlar;
Kinatta hibir ey olduu gibi ve olduu yerde kalmyor ki. Her ey deiiyor.
Her ey, her zaman bir yaamn sonu ve baka bir yaamn da badr.
Bu da Hakkn deimez yasasdr.
Bizler Hakktan geldik ve Hakka geri dneceiz.
Aslnda, btn canlar aslna geri dnyor. Bylece Hakkn hkm de kesin-
tisiz sryor.
ah Merdan Alinin dedii gibi: Hakka yrme ne babay brakr ne de ev-
lad alkor.
Oras yle bir geittir ki, o geitten gemeye herkes mecburdur.
O nedenle, btn canlar Hakka yrr.
Hakk yolculuu anszn bizi bir yerde yakalyor.
Ama bizler yaarken zaman frsat bilmeliyiz.
Sevgi, sayg, merhamet duygularmz yeniden gelitirip; birbirimizi sevip, say-
mal ve birbirimizin hakkna, hukukuna sayg gstermeliyiz.
Kimliimize, inancmza, kltrmze sahip kmalyz.
Bizim Hakktan dileimiz; . (Hakka yryen cann ismi syle-
nerek) can erenlerin/evliyalarn makamna eritirmesi ve geride kalan ailesine, ev
halkna, sevenlerine ve gnl dostlarna salkl ve mutlu bir yaam vermesidir.
Deerli Canlar; yol ve erknmzda cenazede hizmetimiz vardr. Birincisi
Rzalk Hizmetimiz, ikincisi Hakk (Birleme, Tevhit) Hizmetimiz, ncs ise
Srlama/Toprakla Buluturma Hizmetimiz. Rzalk hizmetimizi burada yapaca-
z. Ben sizlere Bu can iin rzalk veriyor musunuz? dediimde, sizler Allah
eyvallah diyeceksiniz, bunu defa tekrarlayacaz, der.
Dede: Bizler de yol ulularmzdan Pir Sultan Abdaln dedii gibi, bu canla
birer birer rzalap, yol ve erknmza gre bu can ebedi yurduna, sonsuz yolculu-
una uurlayacaz. Bu nedenle:
Ey canlar!
Pirimiz Hnkr Hac Bekta Veli, Kerem-i evliya, gerekler demine h mmine Ya
Ali... Hakka yryen canmzn ruhu iin el-Fatiha...
Katlanlar Fatiha Sresi okur: Hamd, evrenler sahibi yce Allah iindir; Allah
ki acyandr, koruyandr, sevendir; gn gelince; ancak Odur, hesap soracak... Tek
sana tapan, senden medet umanlarz biz; saptmlar yoluna dmekten koru bizi,
doru yoldan ayrma bizi, aman Rabbimiz!
Bylece Rzalk Meydan Hizmeti grevi tamamlanr.
Helallik alnp, dua edildikten sonra, sra Cenaze Namazna gelir.
Cenaze ilerinin yrtlebilmesi iin ncelikle Hakka gen cann evinden -
kartlmas gerekir. Hakka yryen can evden kartlrken mutlaka ba ne getirilerek
karlr.
rzas niyetiyle ve drt tekbir ile klnr. Cenazenin erkek, kadn veya ocuk oluuna
gre niyet yaplr ve tekbir ile eller balanr. Tekbirleri, Dede sesli, canlar sessiz
alr. Kefene sarlan, tabutlanan cenaze, ba batya, ayaklar douya gelecek biimde
Kerbela tarafa konulur ve niyet ederken l iin olduu belirtilir.
Tabut, musalla ta zerine konulduktan sonra, Dede Hakka yryen cann g-
snn hizasnda, Kerbelaya doru durur. Canlar Dedenin arkasnda dzgn saflar
halinde durur. Sra, cenaze namaz klmaya gelir. Dede, lnn kadn m, erkek mi, ya
da kz ocuk mu, erkek ocuk mu olduunu yksek sesle belirtir ve namaza balamak
iin canlara u bilgileri verir: Ey Canlar! Saflarmz sk ve dzgn tutalm. Cenaze
namaz drt Tekbir ile ve ayakta klnr. Birinci Tekbirde Tevhid kelimesi, ikin-
ci Tekbirde Salevat dualar, nc Tekbirde cenaze iin dua okunur, drdnc
Tekbirden sonra selam verilir. Bileniniz duasn okusun, bilmeyeniniz (Ya Allah,
Ya Muhammed, Ya Ali) desin, Oniki mamlar ansn... Cenaze namazna balamak
iin, Dede canlara yle seslenir: Niyet ettim, niyet eyledim, Allah rzas iin salta,
Muhammed Mustafa ve Ehl-i Beyt iin salevata, Hakka yryen bu canmzn
iin cenaze namazn klmaya, Gnlmz Oniki mama, Er kii (ya da: Bac kii/
erkek ocuu/kz ocuu) niyetine durdum divana, uyun hazr olan imama der.
Tekbirde, Dede; Allah Ekber (Tanr Uludur) der. Eller kulak memelerine (hizas-
na) kadar kaldrlr ve gbein zerine balanr. Dede canlar, iinden (sessiz olarak)
Tevhidi: Allahtan baka Tanr yoktur; Muhammed Mustafa Tanrnn elisidir
ve Aliyyel-Mrteza Tanrnn Velisidir. Sonra Allah Ekber diyerek, ikinci Tek-
bir alnr ve Salevat okunur: Ulu Tanrm! Muhammed Mustafaya ve Onun yce
soyuna dua ve sevgilerimi sunarm, kabul eyle. Muhammed e ve Ehl-i Beytine
bereketi srekli kl; brahime ve soyuna kldm gibi. Ulu Tanrm! Sen vglere
deer ve ycelikler sahibisin: Btn peygamberlere, erenlere, ehitlere, doru ve iyi
olan kullarna dua ve sevgilerimi sunarm, kabul buyur. Allah Ekber diyerek
nc Tekbir alnr ve u dua okunur: Yce Tanrm! Beni, Hakka gen bu can-
mz ve btn mminleri bala! Onlarn hayatta olanlarn da, lm olanlarn
da yarlga! Bizim ve onlarn arasnda iyilikleri geerli kl! Dualar, dilekleri yerine
getiren Sensin! Her eye gc yeten Yaratc Sensin!29 Son olarak da Allah Ek-
ber denir ve herhangi bir ey (dua) okunmadan Dede ve canlar Esselam aleykm
ve rahmetullah (Allahn selam ve rahmeti zerinize olsun!) diyerek, nce saa
sonra sola selam verir.
atlr. Bu uygulamadan sonra, mezarn taban ile kuzey duvarnn kesitii izgiden
balayarak, u ve dip ksm bu izgiye, dier ucu yukarya ve mezarn gney duvarna
gelecek ekilde tahta ile dousundan batsna kadar bir boydan bir boya denmesi
yaplr. Mezarn almasnda alanlardan ilk kazmay ya da apay vuran sonra da
nc kazmay vuran toprak atar. cenaze kabre indirilince kylerde derhal toprak
atlmaz. Kpek ve sair yrtc mahlkatn cenazeyi karmamalar iin ncelikle ze-
rine bir yk dikenli al atlr ve iyice bu allarla cenazenin etraf ve stn sktrp
rtkten sonra bir sralama yaplmadan herkes toprak atmaya balar. Baz yrelerde
ilk toprak musahip tarafndan atlr ve atlrken, Allah, Muhammed, Ali denilir ve
avu atlr.
l kabre bu ekilde yerletirildikten sonra st, kerpi, tahta ve benzeri eylerle
kapatlr. Bunlarn zerine toprak atlarak gmme (defin) ilemi tamamlanr. Kabir,
yerle ayn hizada olmayp biraz yksek yaplr. Mezar tamamen toprakla kapatldktan
sonra, yerle ayn dzeyde tutulmaz ve bir balksrt yaplarak, mezar teki yerlerden
ayrlr. Mezarn ba taraf olan bat yn ile ayak taraf olan dou ynne birer tahta
dikilir. lnn ba taraf olan bat ynne dikilen tahtada onun babasnn ad, kendi
ad ile soyadnn yan sra, doduu ve ld tarihleri ieren bilgiler yazlr. Bu tah-
taya, ba tahtas ya da hece ta denilir ve lnn ayak tarafndan zlen kefen ba,
ba tahtasna balanr. lnn ayak taraf olan dou ynne dikilen tahtaya da onun
kefeninin ba tarafndan kan kefen ba balanr. Her iki tahtann arasna gerilen bir
ip zerine, renk renk aputlar ile iekler balanr. lnn gmlmesini kapsayan bu
aama bylece tamamlanr. lnn zeri rtlnce Dede;
Destur-u Pir!
Hakkn himmetiyle!
Grnen, grnmeyen, bilinen, bilinmeyen; gklerde, yerlerde ve tm Kainat-
ta varln her nesneye nakeyleyen, kendini ademe baheyleyen Hakkn him-
metiyle, topraa srladmz (..) canmz ve hazrda bulunan cmle canlarn
gemileri iin gnl birliiyle diyelim bir Allah, Allah!..
lerin, Belerin, Yedilerin, On ki mamlarn, On Drt Masumu Paklarn,
On Yedi Kemerbestlerin, Krklarn hakk iin!
Kerbelada ehit den canlarn hakk iin!
Pirimiz Hnkr Hac Bekta Veli ve btn erenlerin/evliyalarn hakk iin!
Bu uurda yaklan, yklan, aslan, kesilen, derisi yzlen ve katledilen tm
canlarn hakk iin!
TELKN VERLMES31
Gerekte, Alevi inancnda telkin diriye verilirken; gnmzde lne telkin ve-
rilmektedir. Toplumsal etkileim nedeniyle ve farkl kltrlerdeki geleneklerin etkisi
altnda kalan topluluk yelerinde, lye telkin uygulamas da yer etmitir. Alevi top-
luluklar ibadetlerinde okuduklar deyi, dvazimam, glbank, mersiye ve dualarn
yzyllardr Trke olarak okurlar. Ancak kendileri ile birlikte lkede yaayan teki
yarmdan (Snnilerden) etkilenerek ve resmi din anlaynca asimilasyonu sonucunda
okuduklar baz dualar bugn Arapadr. Halk alkanlk haline getirdii bu adetler,
gnmzde belli llerde yerleik bir hal alr.
Definden sonra halk mezarn bandan ayrlrken, Dede mezara doru yksek
sesle u telkinde bulunur: Bismi ah... Ey (.........................) olu/kz (.......................)
(burada kez, lnn annesi ve kendi ad sylenir)! Yaamnda srekli sylediin
ve kabul ettiin ekilde unlar syle: Bilirim ve bildiririm ki Allahtan baka Tan-
r yoktur. Yine bilirim ve bildiririm ki Hz. Muhammed, Allahn kulu ve elisidir.
Ve tanklk ederim ki ah- Velayet mam- Ali Tanrnn velisidir. Kukusuz cennet
gerektir, cehennem gerektir. Kyamet gn gerektir. Bunda kuku yoktur. Ulu
Tanr kabirlerde bulunanlar muhakkak diriltip maher yerinde toplayacaktr. lk
sz veriini unutma ve ikrarndan dar kma. Hatrla ki: Rab olarak Allaha, din
olarak slama, peygamber olarak Hz. Muhammede, imam olarak Hz. Aliye ve
mminlerin kardeler olduuna raz bulunmu idin. Ey (.............................)! (
kez hitap edilir).De ki: Allahtan baka Tanr yoktur. Ona sndm. O byk Arn
sahibidir. De ki: Rabbim Allahdr, dinim slamdr, peygamberim Hazret-i Mu-
hammeddir, mamm ah- Velayet Aliyyel Mrtezadr. Allah seni sznde durucu
klsn ve doru olan yola gtrsn ve seni sevdiklerinle birlikte rahmetinin glge-
sinde saklasn. Ey Ulu Tanrm! Bu ly yalnz brakma. Sen, sahip kanlarn en
hayrlssn. Telkini verdikten sonra, Dede de kabristandan ayrlr.
Orada bulunan canlar, Hakka yryen cann yaknlarna basal diledikten
sonra oradaki tren sona erer.
MEZARLIK DN
Mezarlkta i bitince tm gelenler topluca dalmadan cenaze evine gidilir. Ce-
naze yaknlar gelenlerin dalmamas iin gerekli ikazlar ile gelmeye ikna ederler.
Mezarlk iniinde Hakka yryen cann yaknlarndan biri tarafndan eker datlr.
Can a geleneinin kkeni ok eskilere dayanmaktadr.
Amucalarn da Hakka yryen cann evinde kurban, helva, pilav, hoaf ve ye-
mek eitlerinden oluan hazrlk tm gelenlere verilir. Yemekten nce 2 veya 3 kap-
tan tm gelenlerin elleri ykatlr. Bu kaplar cenazenin ardndan mezarla gidenlerin
dnecei yola ters olarak kapatlr. Hizmet edecekler koarak gelip bunlara su doldu-
rur. Su dkme ilemi hi kesilmeden devaml dkme eklinde yaplr. Giderken elleri
ykatlrken ayn uygulama yaplr. Havlu ile elleri sildirilir.
Gelenler giderken Allah sabrlar versin, Banz sa olsun, yedik itik Allah
kabul etsin diyerek ayrlrlar. Akama yaplacak iin, bir veya iki kii tarafndan
ky halk ne arlr. Bu yasl ev iin yalnz kalp zlmemesi iin bir avunma
eklidir. Cenaze evinden ayrldktan sonra komular ve akrabalar tarafndan lenin
kald oda, el birlii ile acele olarak badana edilirmi. Tarikata devam edenler de
topraa dt gecenin akamna yaplan toplantya ad verilir. Yedisinde de
edilir. Ayrca lnn birinci yl dnmnde yine hayr yemei verilir ve istenirse me-
zar yaplr.
Krknc gnnde verilen hayr yemeinde bir ksa cem treni de dzen-
lenebilir, sazla deyi, dvazimam, mersiye okunur, cem erenlerinden helallik istenir,
borlar ya da alacaklar varsa denir. Bu ceme dardan indirme erkn32 denir.
Trenin sonunda mridi, len cann ruhunun sevinli olmas, kesilen kurbann ve
okunan dvaz ve glbanklarn kabul olmas iin dua eder. Yemekten sonra, sofra duas
eder: Allah Allah... Nimet-i Celil-ullah, bereket-i Halil-ullah, efaat Ya Reslal-
lah! Bu gitti ganisi gele, Hak-Muhammed-Ali berekatn vere. Yiyene helal, yedi-
rene delil, cennet taam, kudret honu ola. Hizmet sahipleri hizmetlerinden efaat
bula. mam Hseyin dualarmz Ulu Derghnda kabul eyleye. Hakka yryen
kardeimiz (...........................)in ruhu ad, mekan cennet ola. Geride kalan yakn-
larna sabrlar ihsan eyleye. Soframz dolu, yardmcmz Ali ola. Ar, ac, elem, ke-
der vermeye, azmzn tadn bozmaya. Dil bizden, nefes Hazret-i Hnkardan ola.
Dem Ali, srr- Nebi, Pirimiz-stadmz Hnkr Hac Bekta Veli, Kerem-i evliya,
gerekler demine h mmine Ya Ali...
Deyiler ve mersiyeler okunduktan sonra, dardan indirme ceminin asl iba-
det blmne devam edilir. Cem trenlerinde olduu gibi, salevatdan (Dede okur:
Evvel batan Muhammed Mustafaya ve Ehl-i Beytine salevat!..Canlar hep bir
azdan salavat getirir: Allahm! Muhammed Mustafaya ve Ehl-i Beytine niyaz
ve selam olsun.) balayarak srayla cem mhrleme (Dede canlara 3 kez yle
seslenir: Deerli canlar! Cemimizi mhrledik. Allahn emriyle bir hisar yaptm.
Cebrailin mhr ile mhrledim. Hasan, Hseyinin kilidi ile kilitledim. Ya Ali, bu
canlar sana smarladm. Verelim Muhammed Mustafaya candan salevat... Tm
canlar, salavat getirir.), ndi ali (Dede, duay okur: Ndi Aliyyen mazhar-l-acaib
Tecidh avnen leke finnevib Li ilallahi haceten klli hemmin ve gammin seyenceli
Bi nr-i azametike Ya Allah Ya Allah Ya Allah Ve binr-i nbvvetike Ya Muhammed
Ya Muhammed Ya Muhammed Ve binr-i nbvvetike Ya Ali Ya Ali Ya Ali Edrikni ed-
rikni edrikni Ve aleyh muhavveli La feta ill Ali la seyfe illa Zlfikar Her bir kazay,
belay def eder Perverdigr La feta illa Ali la seyfe illa Zlfikar Yezidin boynundan
gitmesin t ile teber La feta illa Ali la seyfe illa Zlfikar Mminin gnlnden gitmesin
leyl- vennehar mam Cafer Buyruunda budur muteber La feta illa Ali la seyfe illa
Zlfikar. Ey inanan can!Aliyi ar, o stn kerametlere sahip olan, skntlarn iin
ondan yardm grrsn, her trl keder ve ac, senin ululuunla dalr ey Tanr, senin
peygamberliin hrmetine de ey Muhammed, senin veliliin hrmetine de ey Ali. Ey
Hasan ve Hseyinin babas, ey Eb Trb, sorunlarmz z ey veliler velisi. Ey y-
celikler sahibi, ey Mrteza, ey ah- Merdan Ali.), balama (Allahmme salli
al seyyidina Muhammed Mustafa yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al
seyyidina Aliyyel Mrteza yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyi-
dina Hasan-l-Mcteba yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina
Hseyn-i Kerbela yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Zeynel
Aba yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Bakr Bah yz
suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Cafer Rehnma yz suyu
hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Musa Kzm yz suyu hrmetine
bala; Allahmme salli al seyyidina mam Rza yz suyu hrmetine bala; Alla-
hmme salli al seyyidina Muhammed Taki yz suyu hrmetine bala; Allahmme
salli al seyyidina Ali Naki yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidi-
na Hasan-l Askeri yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Mu-
hammed Mehdi yz suyu hrmetine bala; Allahmme salli al seyyidina Erenler,
evliyalar yz suyu hrmetine bala.) tevbe (Dede: Ey cem erenleri! Ulu Tanr,
Tevbe Sresinin 119. Ayetinde Ey mminler! Allahtan saknn, dorularla beraber
olun buyuruyor. Geliniz z gnl birlii ile Ondan yarlganmamz dileyelim: Tev-
be gnahlarmza estafirullah, estafirullah, estafirullah! Ya Rabbi, doduumuz
gnden bu ana gelinceye kadar eer bilerek bilmeyerek ilediimiz kov, gybet, hata,
isyan, kk ve byk gnahlarn hepsine can- gnlden tevbe ettik piman olduk.
Bir daha ilemeyeceimize tevbe estafirullah. Kul kusur iler, sultan balar. Tev-
be estafirullah. Evvelimiz Adem atamzdr, sonumuz bizim peygamberimiz iki cihan
serveri Muhammed Mustafa (S.A.V.)dr. Bu ikisi arasnda her ne kadar peygamber-
ler, veliler, nebiler, gerek erenler geldi geti ise hepsi haktr, hepsine inandk, iman
getirdik. Elhamd lillh elhamd lillh. Dinimiz slam, kblemiz gnl kbesi, kita-
bmz Kuran, mezhebimiz mam Cafer-i Sadk Mezhebi. Hak l ilhe illallh, Hak
birdir, Muhammed reslullh, Emir-l-mminin Ali veliyyullah. lhi ilhi farzdr
ilhi, tlibin kalbinde farz ilhi, Oniki mamlar rehberdir Sultan Hatyi. Kalbimizle
severiz ol gzel ah dedikten sonra, Tevbe Dvazn okur.) ve istifar (Can-
dilden, can- gnlden diyelim bir Allah Allah... Allah, Muhammed, Ali, Hnkar Hac
Bekta Veli. Yetie, ulaa, dilde dilekleri, gnlde muratlar vere. Kazalara, belalara
kalkan ola. Oniki mamlar cemalinden, nrundan ayrmaya. Her gnlde bir murat
vardr: Murat isteyenin muratlarn, dilek isteyenin dileklerini ihsan eyleye. Cm-
lemizi sancann altnda saklaya, bekleye. Hastalarmza ifa, dertlerimize deva,
borlarmza eda nasib eyleye. Destimiz deman, kfrmz iman, yardmcmz Oniki
mam ola. Aliden bakm, Haktan niyaz ola. Seksen bir Urum Erenleri, doksan bin
Horasan Pirleri, yz bin Gayb Erenleri yetie, ulaa, dilde dilekleri, gnlde murat-
lar vere. Vakitler hayrola, hayrlar feth ola, erler def ola. Niyazlarmz Hak Der-
gahnda kabul ola. Gzmzden ya, duvarmzdan ta drmeye, ocaklar ba ay-
dn ola. Oniki mamlar cmlemize yardm eyleye. Ceddi cemalim yolumuzu yolsuza,
yaramaza, pirsize uratmaya. eytann errinden, gafil gadadan, grnr-grnmez
beladan koruya. ki cihanda korktuumuzdan emin, umduumuza nail eyleye. Bu oku-
nan dualarn hrmeti hakk iin Ulu Tanr, Hakka yryen (.....................) canmzn
kabrini cennet bahesi eyleye, sorgusunu kolay getire, gnahlar var ise balaya,
rahmet ve yarlgamasn gnden gne artra. Geride kalan yaknlarna sonsuz sabr-
lar vere, hizmetlerini kabul eyleye. Burada hazr bulunup Allah diyen mminlerin
gemilerine rahmet eyleye, kendilerine salk, esenlik vere. Dil bizden nefes Hazreti
Pirden) (yarlganmay dileme), mersiye, deyi, dvazimam ve glbank
okunur. Dvazimam okunmas bitince canlar secdeye varr, Dede dua eder: Dede:
ola. Dem Ali, srr- Nebi, Pirimiz Hnkr Bekta Veli, Kerem-i Evliya, gerekler
demine h... Duadan sonra bir ya da tevhid ekilir. Tevhid okunup bitince, secde
ve dua edilir. Dede canlara Dar eken didar gre, erenler sefaya ere der, herkes
rahat oturur. Ksa bir aradan sonra sofralar kurulur, yemekler yenir. Dede, merhumun
adna, yaknlarna lokma verir. Yemein sonunda sofra duas verilir, tren hizmeti
sona erer. Dede bu kez:Erenler, canlar! Cmlenizin vakitleriniz ak olsun. Duran,
oturan, kovsuz, gybetsiz evine varan, sa yata , sefa kalka. Hz. Hseyin yardm-
cmz, Hz. Hzr yoldamz ola. Geree h... der. Canlar niyazlap, meydandan
kar, evlerine giderler. eralar yanp bitinceye kadar uyank braklr, sr edilmez
(sndrlmez). Bylece, dardan indirme hizmeti sona erer.
Ali AKTAS1*
Zusammenfassung
Jede Gemeinschaft auf der Welt verfgt ber einen Glauben und im Rahmen die-
ses Glaubens veranstalten sie ihre Trauerfeier. Auch die alewitischen Gemeinschaften
verben die Notwendigkeiten der Beerdigungszeremonien nach ihrem Glauben. An
der Herangehensweise der Alewiten an den Tod, kann man je nach dem Wohnort, ob
es ein lndlicher oder stdtischer Ort ist und je nach der schulischen Ausbildung, der
Reaktionen der Angehrigen des Verstorbenen, der Art und Weise und Traditionen
der Beerdigung, einige Nuancen beobachten. Der Grund fr diese kleinen Verschie-
denheiten liegt darin, dass es in den Glauben der alewitischen Gemeinschaften keine
Einschrnkungen bezglich der Beerdigungszeit gibt und auch keine klaren, religi-
sen Anweisungen bezglich der Art und Weise der Beerdigung gegeben ist.
Da das Beerdigungsystem, in der vorhandenen Ordnung, durch die Stadtverwal-
tung geregelt wurde, fngt die Tradition der Moscheen und Hodschas, die es im
Alewitentum nicht gibt,mit dem bergang zur Urbanisierung, in den 1950er Jahren
in den alewitischen Gemeinschaften, an. Die, in der Stadt an Ansehen gewinnenden
Moscheen und Hodschas, bringen auch einige Probleme und geschmacklose Ereig-
nisse mit sich. Zum Beispiel wurde es nicht willkommen geheien, dass alewitische
Verstorbene ( unter dem Volk weit verbreitet als Kizilbasch) in einige Moscheen geb-
racht wurden oder einige Hodschas sich nicht um den Verstorbenen kmmern wollten,
wenn sie erfuhren oder fhlten, dass es sich um einen Alewiten handelt.
Ein weiteres Problem besteht darin, dass mit diesem legitimiertem System, die
Hodschas die Gelegenheit nutzten und whrend des Gebets oder des Maulids, ver-
suchten ihre eigenen sunnitisch- orthodoxen Gedanken zu verbreiten und somit die
Alewiten nach den sunnitischen Gedanken zu konditionieren. Da die Alewiten diese
Vorgehensweisen whrend der Bestattungsfeier, als Respektlosigkeit und Intoleranz
angesehen haben und noch ansehen, verurteilen sie dies mit den Worten: Wir wer-
den als Alewiten geboren und mchten nicht als Sunniten sterben..
*
Soziologischer Forscher
Der Tod wird im Alewitentum auf zwei Arten interpretiert. Die erste ist der bio-
logische Tod. Die zweite Interpretation ist, der Tod whrend desNasip (Anerkennt-
nis) Feierlichkeit. Dieser Tod wird von den Alewiten durch die Ausdrcke sterben
vor dem Tod und sterben wiedergegeben. Der Tod whrend der Anerkennungsfe-
ier, ist ein gewollter Tod und diese Stufe wird als die hochinteressanteste und schwie-
rigste Stufe der alewitischen Ausbildung angesehen.
Im Alewitentum werden Redewendungen wie eins mit Gott werden, mit Gott
zu Gott werden, wir kommen von Gott und werden zu Gott zurckkehren benutzt.
Deshalb wird fr den Verstorbenen anstatt er ist gestorben, Ausdrcke wie, er ist
zu Gott gegangen, sein Dasein wurde verndert benutzt. Diese Ausdrcken bein-
halten sowohl die Erzhlung, dass der Geist ins Jenseits bergeht, den Tod in Bezug
auf das Verschwinden, das Nicht-zurckkehren, die Trennung wiedergegeben, wie als
auch das andersbedeutende Wiedersehen, wieder Zusammenfinden.
Die verbten Praktiken reprsentieren nicht nur den Abschied aus der Welt, son-
dern auch das Zurckkehren zu Gott. Deshalb werden die Praktiken als die Zeremo-
nie zur Rckkehr zu Gott und nicht als Beerdigungsfeier beschrieben.
In dieser Arbeit werden die ersten Aktionen, die im Alewitentum, beim Sterben
einer Person durchgefhrt werden; dem Tod eine Bedeutung zuzuschreiben, Kranke
zu besuchen, Verantwortungen gegenber Menschen im Sterbebett nachzukommen
und die Bestattungszeremonie und die Aktionen, die nach dem Tod einer Person [Le-
ichentuch vorzubereiten, die Waschung der Leiche, die Leiche ins Leintuch zu wic-
keln, den Segen zu geben, das Gebet zur Beerdigung zu verrichten, die Leiche ans
Grab zu tragen, die Leiche zu begraben, dem Geist die letzten Worte mitzugeben,
Beileid auszusprechen, die Tradition das Grab mit Wasser zu begieen] der Weg vom
Friedhof zurck und die Aktionen, die nach dem Tod des Verstorbenen verrichtet wer-
den (das Essen nach 40 Tagen des Todes), erarbeitet.
Die bertragung dieser Themen wird zusammen mit der mndlichen, alewits-
chen Tradition, mit dem Glauben, den Gebeten, den spirituellen Texten und ritualen
wiedergegeben.
NOTLAR VE AIKLAMALAR
(Endnotes)
1 Bu almadaki hizmet ve uygulamalar konusunda kendilerinden bizzat fayda-
landm Dedebaba Mustafa Ekeye, Halifebaba Ali Doana ve dua, glbang
ve cenaze hizmetleri ilgili yaynlanmam almasndan yararlandm (Mer-
hum) Dede Mehmet Yamana teekkr ederim. Bu makaleyi Hakka yryen
babam (Merhum) Kazm Akta atfediyorum.
2 Alevi inancna gre, Hz. Ali ld zaman; cenazesini kendisi ykam, cenaze-
sini kendisi kefenlemi, cenazeyi tabuta kendisi koymu, tabutu da kendisi de-
veye yklemi ve deveyi de kendisi ekmitir. Daha sonra da cenazeyi topraa
kendisi vermitir.
3 Ylanlar evi
4 Cehennem atei
5 Ate evi
6 Cehennem stne yaplm kldan ince, kltan keskin bir kprdr. Gnahkr
kullar bu kprden geemeyecek ve cehennem ateine dp yanacaktr.
7 teki dnyada gnahlar ve sevaplar tartt varsaylan terazi.
8 Cennet rmaklarnn suyudur ve bu rmak suyu, lmszlk suyudur.
9 Tekel.
10 Cehennemde ikence ediciler.
11 lmek zere olan kimseyi kendisi iin zor olmazsa sa yanna yatrarak, yz
kbleye gelecek biimde evirmek kentte yaayan Aleviler arasnda Snniliin-
de etkisi ile yaygnlamtr. Byle yapmak g olursa, ayaklar kbleye gelecek
biimde srt zeri yatrlr, ancak yine yznn kbleye gelmesi iin ba biraz
yukar kaldrma uygulamas da kentte yaayan Aleviler arasnda grlen bir ba-
ka uygulamadr.
12 Baz yrelerde telkin, lmek zere olan hastann, salnda holand bir kim-
se tarafndan yaptrlmas uygulamas grlen bir baka davran biimidir.
13 Yasin Kurann hkm kesin: Sen Rabbin arza eli gnderdiklerindensin; do-
ru yol stndesin; Atalar nderden yoksun bir toplum iin ilk uyarmadr sesin.
Varsn yitikler senin szn dinlemesin, kader zincirlerini boynunda srklesin;
sen Kurana uyan, Allahn sayan tam uyarm demeksin. Ona mjdele, de ki:
- Mkfat greceksin;
Murada ereceksin;
Cennete gireceksin...
nsanolu ne yapm ne yapacak biliriz; hesabn sormaya ly diriltiriz; her
eyi yazdk, izdik, kestirdik nceden biz. Anlatsana, o ehrin bana gelenleri:
Gnderdik ya onlara biz iki Peygamberi, baktk ki inanan yok, bir nc gn-
derdik, slah olsunlar diye imkan verdik, yol verdik; yine inkar ettiler, ktle
gittiler, gldler, sylendiler Ne demekmi Peygamber? Biz Haktan gnde-
rildik dediler bizimkiler; onlar yine gldler, svdler dizi dizi:
- Uursuzlar, defolun, yoksa talarz sizi, yznzden yayor, bamza bela-
lar.
- Bizlersiz banza daha ok gelecek var; uur, t bizdendir; uursuzluk siz-
dendir!
Byle tartrlarken ehrin ucundan biri geldi soluk solua, gr sesle yle dedi:
Bu ne hile ne oyun. Hemen bunlara uyun; bunlardr hak Peygamber, ne kan-
drrlar sizi, ne bir cret isterler! O sesi duydum madem durabilir miyim ben
Rabba kulluk etmeden: Odur bizi halk eden; bizler hep ondan gelip, er ge,
hep ona giden. Hangi aklla baka birine tapaym ben? Allah ise eer bana zarar
vermek isteyen, hangi putun, fayda var hangi efaatinden? Rabbe bel baladm
ben, benim szm duyun; bunlara uyun hemen, hadi bunlara uyun!... Yine
homurdanmaya, kzmaya baladlar; cann verene dek onu da taladlar. Aldk
onu cennete hl szlanyordu: Ne olurdu kavmim de erseydi bu izzete... O
kavme ne bir ordu, ne sel, ne de zelzele; sadece bir kkreme! dleri patlayarak
serildiler yerlere... Nice toplum, bu eit akbeti hak etti, onlar gazabmz helak
etti, yok etti. Dnyadan nice kavmi sildik biz ka kereler; hepsi huzurumuzda
hesap vermek zereler... Meydandayken: topraa hayat getirdiimiz, tane bi-
tirdiimiz meyve yetirdiimiz, yerlere eit eit tohumlar attmz, yerlerde
grl grl sular akttmz, yine mi fark etmezler, doru yola gitmezler, yine
mi kretmezler? Bizdeki esiz gce belgedir gndz-gece; karanlkta dinlenir,
kta alrlar; insanlar yaamaya bylece alrlar. yle gece olur ki, Ay byr
kaderince, sonra, bir de bakarsn, hurma dalndan ince; ne gne, yetiir de kara-
rr ayn yz; ne gece bir an iin geebilir gndz; hepsi de gkyznde yzer
kendi izinde. Grseler bunlardan da stn belgeler vard: Bitkiler-hayvanlara
boulup kalrlard, tufanda hepsini bir gemiye yklemesek; imdada kim gelirdi
biz bomay dilesek? Her haliyle borludur u insanolu bize; yaayp geinme-
si bal takdirimize... Sonradan grmeleri biri dese insanca Allahn verdiin-
den kula verin bir para derler ki Rab dilese doyururdu kendisi Bir tek biz
mi olalm her an efendisi? Bu, bir sama bahane; bir ak saptmadr. Sonun-
da hayr vardr deseniz, cevap hazr: Grmedik biz bu vadin geldiin yerine!
rnek oladursun onlar birbirlerine; gn geldi mi bir emir, bir davran elverir;
uykudan kalkm gibi kalkp kabirlerinden Kim uyandrd? diye sorarlar bir-
birinden. O gn Rabbin kurduu mahkemeye girilir; herkese yaptnn karl
verilir; iyiler, evk iinde, gider, cennete konar; Tanrnn sesi, can serinleten bir
pnar, aldar balarnn ucunda: Selam size! Ayn sese gr ve korkun: Su-
lular! Gelsenize. eytana uydunuzdu dnyada, birok ite, size uygun den
yer: Cehennem budur ite! Azlar mhrl, kilitlenmi dilleri ne inkra mecal
var, ne tevile bo yere; bir bir tanklk eder ayaklar, elleri, derler Bizi kulland
u u ktlklere! isteseydik onlar arpardk yaarken de; kmazd ilerinden
konuan da, gren de... Niye Ona uymazlar, asln dnmezler: Ne sihirbaz,
ne air; O sadece Peygamber. Ne sylenmise kar, bir belirli zamanda, her
eyi aklayan, t veren Kuran da, bin bir batan biri yeter, hatrlasalar,
insan iin halk oldu, st ve et veren davar; hl nankr ve gafil, ona bile taparlar.
Cansz veya lml, putun da ne hkm var? zlme ya Muhammed! abalar
nafile... Bir eski mezar grse bir mnkir gelir dile Bu mu dirilecekmi? Bir
avu kemik kald! Hey bir damla phtdan yaratlan zavall! Seni yle var eden,
bunu diriltir elbet: Yeil aatan kzl ate yaratan kuvvet... Cmle yaratklar,
yeri-g var eden; kemikten yeni insan tretemezmi neden? O, her eyi yara-
tan, gren, bilen, bildiren; ol deyince olduran, l deyince ldren. Onunla var
oldunuz, onunla gereksiniz, ondan kopup geldiniz, Ona dneceksiniz.
14 Yoktur baka tapacak bir tek Allah var ancak iinde uyanktr; her eyine ta-
nktr; arp sorma: Nerede? Her yerde, hi bir yerde! Ne dalar, ne uyuklar; her
an, her yerde hazr; her ite takdiri var. Onundur, Onunladr yerde, gkte ne
varsa; efaat mmkn ancak Ondan izin karsa... Kynde-yurdundaki nn-
de-ardndaki neyse insanolunun hepsi elinde Onun. Gerekleir sadece Onun
Olsun! dedii; bir ey yok yerde-gkte Allahn bilmedii dinlenip uyulacak
ne kalyor geride Krss, yerleri de kaplam gkleri de! Kavryor, denetliyor,
kolluyor g-yeri... Bir olmaz saptanla inanann deeri; eli brnde kalr sa-
ptan-oyalanan; kopmayacak bir kulpa yapmtr inanan. ALLAH ki dorula-
rn dostudur, nderidir; onlar karanlktan aydnla iletir.
15 Alevi nancna gre, imamet Hz. Aliye verilmitir. Bu yetki ve grev ondan
da onun ocuklarna, onun soyuna gemitir. Alevilerin tm dinsel trenleri-
nin nderi ve ynetmeni adna seyyid-i saadet, evlad- resul denilen kii yani
Dede ya da Babadr. Bu nedenle cenaze ilerinin ynlendirilip ynetilmesi
de orada bulunuyorsa Dede/Baba tarafndan yaplr. Ama orada Dede/Baba veya
Dede/Baba tarafndan yetkili klnan rehber yoksa bu i bilen bir kii tarafndan
yrtlr.
16 Rahat dek, lenin vefat ettii yerden alnarak, yere pike ya da battaniye seri-
lerek oluturulan yeni yere denir.
17 Mehmet Erz, Trkiyede Alevilik ve Bektailik, Kltr Bakanl Yaynlar,
Ankara, 1990, s. 152
18 Gmlmeden nce lnn sarld beyaz bezdir.
19 Kollar ve yakas olmayan, yanlar da dikisiz olan (yensiz, yakasz) bir gm-
lektir. Uzunluu, boyun kknden ayaklara kadardr (Ahiret gmlei de denir).
Kesilii yledir: Cenazenin ayaklarndan boynuna kadar uzunluu llr. Bu
uzunluu iki kat uzunluunda patiskadan bir para kesilir. Bu para ikiye katla-
nr, tam ortasndan cenazenin ba girecek kadar bir er alr. Buras oyulmaz ve
geniletilmez. Gmlein bir kat cenazenin altna seriler, ortadaki akla cena-
zenin ba denk getirilerek, gmlek cenazenin zerine doru kvrlarak stne
rtlr.
20 Cenazenin boyu uzunluundadr (batan ayaa kadar uzanan bir don ve eteklik-
tir). Sadan ve soldan cenazeyi saracak ekilde genie olur.
21 Cenazenin boyundan kar (yani 60 cm. kadar) daha uzun kesilir (boyu etek-
likten daha uzun olup, ba ve ayaklarn kefenin zlme ihtimaline kar d-
mlenmeye yarayan bir eit sargdr). Cenaze bunun ierisine konularak ba,
bel ve ayakularndan dmlenir (balanr). Bunun iin sargnn ba ve ayaku-
cundan balanacak ekilde uzun kesilmesi gerekir.
22 Bez yeterli olduunda: Erkeklerde kefen; gmlek, eteklik ve sargdan ibaret
olmak zere kattr. Kadnlarda kefen; gmlek, eteklik, sarg, barts ve
gs rtsnden ibaret olmak zere be kattr. Bez az olduunda: Erkeklerde
kefen; eteklik ve sargdan ibaret olmak zere iki kattr. Bunda gmlek yoktur.
Kadnlarda kefen; eteklik, sarg ve bartsnden ibaret olmak zere kattr.
Bunda gmlek ve gs rts yoktur. Bez yeterince bulunamadnda: Erkek-
lerde ve kadnlarda ayn olmak zere yalnz bir kattr ki, cenazenin sarld her-
hangi bir rtye bu ad verilir. Ancak zorunlu kalmadka byle bir uygulamaya
gidilmez.
23 Kadn cenazelerin balarn rtmeye mahsus bir bez parasdr.
24 Eteklik ve sargnn zerinden kadn cenazelerin gsleri zerine konulan bir
rtdr. Eni yarm metre, uzunluu da cenazeyi kapsayacak kadardr. Sargnn
ba ve ayakular dmlenmeden nce ba rts bana sarlr, gs rts
de gsn stne atlr.
25 Cenaze ykanrken temizliini yaptrmaya yarar (gnmzde lastik eldiven kul-
lanlr). Eldiven yoksa kefen bezinden kesilen 3 para temizlik bezinin bir tane-
siyle avret yerleri ykanr. Dieriyle abdest aldrlr. nc bezle de ykanr.
26 Kefenlendikten sonra cenazenin ba ve ayakular ile belinden balamaya mah-
sustur. Enleri 10 cm. ve uzunluklar 150 cm. kadar olur. Bu balar, l kefene
sarldktan sonra ba tarafndan, ayakucundan ve belinden balamak iindir. Ay-
rca tabuta koymaya, kabre indirmeye yarar. Bu balar kabirde zlr.
27 lnn ykanaca yer rtl olmaldr. Ykayc ve yardmclarndan bakas
onu grmemelidir (yaknlar grebilir). Erkek ly erkek, kadn ly kadn
ykar. Cenaze namaznn klnabilmesi iin lnn zalar tam olmas veya be-
deninin ou veya hi olmazsa ba ile bedeninin yars bulunmas arttr. Be-
deninin bu kadar olsun bulunmayan l ykanmaz, kefenlenmez, namaz k-
lnmaz, bir beze sarlarak gmlr. Dede/Baba veya bu konuda bilgi olan ve
cenaze hizmetlerini yrten kii, lenin yaknlarn arp, son suyunu dkt-
rr. Bununla, helallk verilmi olur. Cenaze ykanp, kefenlenip, tabuta konulun-
ca razlk (helallk) alnr. ehitlere ve doum srasnda Hakka yryen gen
annelere yeil kefen sarlmas gelenektir. Hakka yryen can iin, lmnn
krknc gn yemek (krk yemei, hayr yemei) verilir ve dardan indir-
me (halkn rzaln alma) treni yaplr. Bir can Hakka yrd zaman, ona
kar son hizmet yaplr, cenaze trenine katlnr, cenaze namaznda (duasnda,
helallnda) bulunulur. Helallk; hem evinin nnde hem de cenaze namaznda
alnr. ly, bu konuda bilgili herhangi bir can ykayp, namazn kldrabilir.
hayat ile ilgili aydnlatc bir konuma yapar, teselli edici szler syler. era
uyarlr, post serilir, sprge alnr. Meydan (erkn) bylece aldktan sonra,
Hakka yryen cann en yaknlarndan can (biri ya da ikisi bac olabilir)
dara karlar ve ilerinden birisi merhum adna Dedeye ve canlara kar u
tercman okur; Destur Pirim! Yzm yerde, zm drda, Hak-Muham-
med-Ali Divannda, erenlerin dar- Mansurunda, canm kurban, tenim ter-
cman, bu fakirden arnm, incinmi can karde var ise, dile gelsin, bile
gelsin, hakkn istesin. Hakkma, yoluma balym. Allah, eyvallah... Dede,
canlarn bu konudaki bilgisine bavurur; merhumun alaca, borcu varsa, miras-
lar bunlar kabul eder, derler. Byle bir ey yoksa canlara hazr bulunanlar:
z gnl birlii ile cmlemiz hakkmz helal eyledik. Allah, erenler de ba-
lasn. Yryen ruhu ad ve sevinli olsun, Hak-Muhammed-Ali yardmcs
olsun... diyerek, hep birden yere niyaz eder, yeri perler, dorulurlar. Dede gl-
bank eker (merhumun adn anar, onun iin tlanan kurbann, verilen yemein,
okunan dualarn kabul, ruhunun ad, yerinin cennet olmas, gnahlar varsa
balanmas iin de cmleler syler...). Bylece, Hakka yryen can adna,
dr hizmetini gden canlarn grevi biter; usul ile meydandan klr (Dardan
inilir). Bunun ardndan Cem treni (ibadet blm) balar. nce dede ya da za-
kir, bildii ya da bu kitapta yazl mersiye ve deyilerden iki tane alp syler
(kendi bildii makamlarla). Bu kitapta yeterince deyi, dvaz, mersiye, tevhid
verilmitir. Drdan indirme Cemine bir deyile balanr.
Hasan ELK2**
Serkan BALCI3***
zet
Anadolu Alevilii; Anadolu insannn kltrel hafzasnn slam formuyla ekillen-
mesi ve yorumlanmas srelerinin toplamn ifade etmektedir. Alevilikle ilgili ya-
plan almalarn birounun Aleviliin douu ve tarihsel geliimine odaklanmas,
Anadoluda yaayan/yaatlan Aleviliin saha aratrmalar asndan yeterli dzeyde
ele alnamamas neticesini meydana getirmektedir. Bu alma; Aleviliin douu ve
tarihsel gelimesi ile ilgili grlerin dnda kalarak alan aratrmasndan elde edilen
veriler nda Doanehir (Malatya) Alevilerinin Muharrem ayndaki ibadetlerine
dair baz tespitleri ve Doanehir Alevilerinin ziyaretgh olarak (kutsal mekan) kabul
ettikleri Nesim Dede Ziyaretgh ile ilgili halk efsanelerini aratrmaclarn ilgisine
sunmak zere kaleme alnmtr. almamzn bir baka yn ise yrede yaamakta
olan Alevilerin adp ve erknlarnn uygulamasna dnk tespitlerde bulunmasdr.
zellikle ehirleme srecinin balamasyla soumaya yz tutan dede - talip ilikile-
rinin yredeki adp ve erknlarn uygulanmas hususunda boluklar meydana getir-
diini gzlemlemi bulunmaktayz. Dolaysyla ayin-i cemleri gren gemi kuakla,
meydan grmeden byyen yeni kuan kltrel hafzalarnn ayr oluunun sanclar
gnmze aktarlan en byk atma noktalarndan biridir. almamz bu adan
anlam tamaktadr. Ayrca almayla Nesim Dede Ziyaretgh etrafnda gelien sz-
l kltr unsuru olan menkbe veya efsanelerle byyen gemi kuaklarn, yrenin
Alevi kltr havzasna tadklar bu birikimlerini gnmz kuana aktarlmasn
amalamaktayz.
*
Bu makalenin ierik asndan olgunlamasna gr ve nerileriyle katk sunan CEM Vakf Malatya
ubesi Bakan Sayn Eref Doana ve eitimci Sayn Mustafa Bahadr Erta'a teekkr etmeyi bor
biliriz.
**
Hitit niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dal Tezli Yksek
Lisans rencisi. E-posta: hasancelikkafkas@gmail.com
***
Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Trk Halk Bilimi Anabilim Dal Doktora Program
rencisi. E-posta: sekanbalci09@hotmail.com
Abstract
Anatolian Alevism refers to the totality of the processes of the formation and interpre-
tation of the Anatolian peoples cultural memory with the Islamic form. The Alevism
currently lived / kept alive in Anatolia is not sufficiently addressed in field studies
because of the fact that many studies carried out on Alevism focus only on the birth
and the historical development of Alevism. Keeping outside of the views on the birth
and the historical development of Alevism, this study aims to offer you researchers
some observations on the worships of Doanehir (Malatya) Alevis in the month of
Muharram and on the folk legends about their Nesim Dede Ziyaretgh (The Sacred
Site of Nesim Dede). Observations regarding the customary practices of the Alevis
living in the region constitute another aspect of the study. We determined that some
gaps have occurred in the customary practices of the regional community because
of the fact that the relationship of dede (spiritual teacher) and talip (seeker) has been
waning especially due to the progression of the urbanization process. This process
has become a source for one of the greatest disagreements developing between the
older generations who regularly performed Cem Rituals (gathering) and the younger
generations who grow without seeing a maidan (the central scene of such a sacred
gathering). Our study carries meaning by this way. Furthermore; by this study, we aim
at transfering this accumulated knowledge which has been carried to local Alewish
cultural area by the older generations who had been grown with legends and epics
being an element of verbal culture and being developed around Nesim Dede Monu-
ment, to today generations.
I. Giri
de kesin olarak birbirinden ayrlmaz ve kyamete kadar birlikte bana gelirler. Bunlar-
dan birincisi Kuran, ikincisi Ehl-i Beytimdir. Bunu rabbimden ben diledim. Allaha
kelam olan bu ipe yapr. Ehl-i Beytin izinden kmazsanz, benden sonra yolunuzu
yitirmezsiniz (Tur, 2002: 81; k, 2014: 251-253; Uluay, 1998: 20; Bedri Noyan De-
debabadan akt. Aydn, 2006: 66).
Hz. Peygamberin, slam dnyasna emanet olarak brakt Ehl-i Beytin,
o gnk koullarda en nemli kiisi bizathi mam Hseyinin kendisidir. Onun iin
Hz. Peygamberin emanetine ve Hz. Alinin de evladna tarihsel srelerin biriktir-
dii derin bir sayg ve sevgi sz konusudur. Hz. Resuln, mmetine brakt
emanetlerinden birisi olan Ehl-i Beytten olan asaflarn, yine Hz. Resuln mmeti
olduklarn syleyenler tarafndan katledilmeleri tarih bilimi asndan da nemli
bir krlma noktasdr. Ayrca Sayn Seyit Dervi Turun, Sayn Yusuf evki Yavuzun
ve 50 (K12) yandaki katlmcnn da belirttikleri baz hadiseler yine Aleviler nez-
dinde Muharrem aynn kutsallna aklk getirmektedir: Adem Atann tvbesinin
kabul edildii gnn, brahim Peygamberin Nemrutun ateinde yanmad gnn,
Nuh Peygamberin gemisinin karay bulduu gnn, Musa Peygamberin kavmini
Firavundan kurtard gnn, Yunus Peygamberin baln karnndan kurtulduu
gnn, Eyp Peygamberin dertlerine ifa bulduu gnn ve Yakup Peygamberin
olu Yusufa kavutuu gnn Muharrem ayna denk gelmesi, bu ay kutsal klan
dier hadiselerdir (Tur, 2002: 184-185; Yavuz, 1991: 25).
Alevilere gre oru denildiinde akla ncelikle Muharrem orucu gelir. Mu-
harrem orucu ya da dier bir adyla On ki mam Orucu tutmak Anadolu, Rumeli, Irak
ve randaki Alevilere has bir uygulamadr. Yaygn bir kanaatin aksine On ki mam
Orucu Hz. Aliye ve Ehl-i Beyte ballklaryla bilinen ii, Caferi ve Arap Alevi-
lerince zorunlu bir oru olarak grlmez. ii ve Caferiler mam Hseyinin ahadet
gn olan 10 Muharremi yas gn olarak anarlar fakat yas orucu tutmazlar (De-
dekargnolu, 2014: 35). Eref Doan Dede ile gerekletirdiimiz szl mlakatta
da Sayn Doan, Hatay yresinde ki tecrbelerini bizimle u ekilde paylat: Arap
Alevisi (Alevi Nusayri) kardelerimiz matem orucunu tutmazlar. nk onlar On ki
mam(lar)n ldne inanmazlar!.. lmediine inandklar iinde matem orucu-
nu tutmazlar. Nusayrilere gre Hseyin de hep diridir (Doan, 28.10.2014). Hakeza
benzer bilgileri aratrmac Piri Erde u ekilde aktarmaktadr: Anadoluda yaayan
Nusayri gruplarca da Ramazan aynda otuz gn oru tutulmakta, Muharrem aynda
mitir: Yas ile pas (kirlilik) bir arada olmaz. Temiz olmak insana yakan en gzel davrantr
eklinde aklamalarda bulunmutur.
12
Bahsedilen zm; yrede yetien ve hurmay anmsatan yapsyla dikkat eken, kyllerce de peyg-
amber zm olarak adlandrlan zmdr.
III. B - Efsaneler
a- Mekan Efsanesi:
Yre halknn dillendirdii ve gnmze tad ilk efsane yledir: Del H-
seyin Dede ve Leylek Ana her Cuma (Perembeyi Cumaya balayan gece) gecesi
kaybolurlarm. Bir gn Del Hseyinin ei bu durumdan phe duymaya balar ve
Del Hseyin Dedeyi gz hapsine alr. Fakat ayn gece (Cuma gecesi) uyandnda
yine Dedeyi yatanda bulamazm. afak vakti olduunda Dede tekrar evine d-
nermi... Bu hadise epeyce bir tekrar edince Del Hseyin Dedenin ei artk dayana-
maz ve yreindeki benlii kusar: Sen benden habersiz nerelere gidersin, yoksa Deli
Leylekle mnasebetin mi var? der. Del Hseyin Dedede eine yle cevap verir:
Hanm; gnahma girme, bir srrm var, syleyemem. Eer sylersem yola ihanet
etmi olurum ve yaayamam. Ben seni aldatmadm, aldatmamda... Gel bu hrsndan
vazge!.. Fakat ei ayn stelemeleri dier gnlerde de devam ettirir ve Del Hseyin
Dedeyi srekli sorgular. Yamur da yasa kar da yasa elbiselerin hep kupkuru. Belli
ki uzaklara gitmiyorsun. Sen Deli Leyleki mi kendine dost tuttun?.. Ve tm basklara
dayanamayan Del Hseyin Dede son kez unlar syleyerek gn sonra ruhunu
Hakka teslim eder:
Biz Deli Leylekle her Cuma akam Adyamana Ebu Zer el-Gifariye13
[.652] gidiyoruz ve onun yaralarna derman alyoruz. Bu ikimizin srryd
ve srr aikr (fa) etmek can vermektir. Ben gn sonra vefat edeceim ve
benden gn sonra da Deli Leylek de vefat edecek. Onu yaknma defne-
din.
Nitekim Del Hseyin Dedenin dedii olur ve srrn beyan ettikten gn
sonra kendisi Hakka yrr. Kendisinin Hakka yrmesinin ardndan bu kez de Ley-
lek Ana cann Hakka teslim eder. Mezarlar birbirlerine yakndr (K1 vd.).
13
Eb Zer el-Gfr (.32 / 653): Cndeb b. Cnade b. Sfyan el-Gfari. LakabEbu Zer, Ebu Zer
el-Gifari slam ilk kabul eden sahabelerdenbiriydi. Servet terakm konusundaki gr ve m-
cadelesiyle tannan sahabe. Haram aylarda bile baskn yapmaktan, yamaclktan ve yol kesmekten
ekinmeyen Gfar kabilesine mensuptur. Ebu Zer el-Gfari, 32 ylnn Zilhicce aynda (Temmuz 653)
Rebezede vefat etti. Dier baz sahabeler gibi Eb Zerin de stanbulda Ayvansaray semtinde bir
makam - kabri bulunmaktadr (Aydnl, 1994: 266-269). Ebu-Zerr el-fr Trbesi: Adyaman
merkezde bulunur. Ebu-Zer el-Gfrnin slamn ilk yllarnda, Hz. mer zamannda Bizans toprak-
larna yaplan fetihlere katld ve buralarda ehit olmu sahibelerden biri olduu rivayet edilmekte-
dir. Ebu-Zerr el-Gfr trbesi, Adyamann 5 km. dousundaki Adyaman merkez Ziyaret kynde
ykseke bir tepenin zerinde yer alr. Trbe yre halk tarafndan en ok ziyaret edilen mekanlarn
banda gelmektedir. Alev- Snn herkes bu trbeyi ziyaret etmektedir. Evlenecek olan iftler, dn
konvoyu ile bu trbeye gelir ve trbenin banda mutlu olmak iin dua ederler. Alevler ve Snnler
ifa bulmak ve ocuk sahibi olmak iin buraya zellikle gelmektedir. Burada yaptklar duann ar-
dndan ocuk sahibi olanlar, ocuklar erkek olursa ismini Abuzer koymaktadr. Bu yzden yrede
Abuzer isminde birok kii bulunmaktadr (Renber, 2014: 214).
bir dede, Hz. Hseyinin trbesinin bahesinde yetien Seze aacndan bir ubuk keserek 80 - 100
cm. uzunluunda kye getirerek, tarik ya da erkn ubuu olarak kullanr ve bu kullanlan ubuk
gnmze kadar gelir. Bazlar da Cennetteki Tuba Aacnn bir dal olduunu sylemektedirler..
Byk Ocak Tekkesinde yllk grg cemi yapldktan sonra, en son Cuma akam, Krklar Cemi
yaplr. ah Hatayiden Miranme sylenir. Tark altndan geme ya da tarik alma treni
dzenlenir. Bu tren ve eda etme ekli ve ritelleri Hz. Muhammedin Miraa gidiini ve dnnde
Krklar Meclisine urayn sembolize eden ve uygulanan bir Cem ibadetidir. Krklar Ceminde:
Bir can bir vcud olunur. Hakk ile hk, yer ile yeksan olunur. nsan kendini Cemde Allahta yok
(Fen Fillah) klabilir yani nefsni arzu ve heveslerini atar... Tarik ubuu, kat kat ipekli rtlere
sarl biimde bir yeil torba iinde, kilerin ceetinde (kesinde) zel olarak yaplm yerde durur.
Cuma akamlar burada mum yaklr, lokmalar datlr. Krklar Ceminin olduu gn, tarikin bulun-
duu eve Rehber giderek bir horoz keser ve tariki alarak Byk Ocak Tekkesine getirir. Tarik, mey-
dana girerken Gzcnn iaretiyle cemaat ve Dede ayaa kalkar. Rehber, tariki torbasndan ve ipek
rtlerden kararak, Allah-Muhammed-Ali diyerek iki bandan ve ortasndan perek Dedeye
teslim eder. Dede tariki pp aldktan sonra bir glbank syler. Daha sonra Zkirler, Miracnmeyi
alp, sylemeye balarlar. Musahip kardeler tarikin altndan gemee balarlar. Dede de kez
Allah, Muhammed Ya Ali! diyerek bellerine deecek biimde vurur. Tarikin altndan gemeden
nce sofular ve baclar da ayn ekilde kez perler. Cemdekiler ise hep bir azdan; Dedenin,
tarik altndan geene, suyunu iene, sorgu sual olmaya, Allah! dediinde, onlar da Allah Allah,
eyvallah diyerek yakarrlar.. Tark altndan geen sofular ve baclar: lme dek ikrrmza sdk
kalacaz demek olan bu tren, ayn zamanda eline, beline, diline, iine, eine ve ana sahip
olunacann da anddr. Tm canlar tarik altndan getikten sonra, tarik erkn bitimiyle: Saka bir
bakra ve bir ibrik ile Dedenin nne gelir. Zkirler Hseyini makamnda Hz. Alinin Hakka
yryn anlatan nefesi alp sylemeye balarlar. Cemaatte Allah, Allah! llallah!.. ilahisini
drt beyit eklinde yksek sesle terennm ederler. Dede, tarik ubuunu bakraa koyarak Sakann
dkt su ile ykar. Yine Sakann getirdii hi kullanlmam pegirle iyicene kuruladktan sonra,
ipeklere sararak torbasna koyar. Ve kez ptkten sonra, Rehbere teslim eder. Rehber de ald eve
gtrerek yerine koyar. Saka, bakrataki suyu alarak haran denilen bakr bulgur kaynatlan byk
kazandaki suya katarak tm cemaate tas veya marapalarla datlr. Bu suya, zemzem suyu denir.
ifal ve okunmu dual su olduu iin herkes ier. Hastalara gtrlp iirilir... Su datmndan son-
ra Cem birlenir ve canlar, Meydan Evini terk ederler.. Ktm Kynde, byk bir odann ortasnda
bulunan ve dam tutan byk ve eski bir direkte asl, yeil sarglara sarl asa vardr ki, darda kalan
ksm byk bir ylan bana benzemektedir. Kutsal saylan bu asaya Ktm Mar ya da Ktm
Evliyas denmektedir. Bu asa ile ilgili deiik rivayetler ne srlmektedir. Bu da Aa Kltnn
bir gereidir. eitli kerametler ve mucizeler yklenen Ktm Mar, ev ev, yre yre, ky ky
dolaarak hastalara ifa datt, yoksul ve dknlere yardm ettii, yolda karda iz bulamayanlara
yol gsterdii, srleri a kurtlardan kurtard gibi rivayetler anlatlmaktadr. Mar: ylan demektir.
Malatyann dousunda Abdlvahap Gazinin bulunduu yrede yani Eraf Briha Danda Mar
Ahron Manastr vardr ki Ylanl Kilisede denmektedir. Burann keileri uzun asalarla (kkyle
kt eklindeki sopalarla) ky ky dolaarak vaktin birinde drrlermi, blgede kutsal saylan
bu kiilere torbac denilerek dokunulmazm. Hatta l9.yzyla dein blgede Hristiyan rahip-
leri bu ekilde grmek mmknm. Ayn ekilde dolaan Alev-Bekta-Kzlba Dervilerine de
blgede ska rastlanldn bugn yallar sylemektedir. Ktm Mar Asas blgedeki Paulicien
din adamlarna ait olabilecei gibi, bir Kzlba Dedesine de ait olabilir. Bu asa kutsanarak ve
tarik sopas olarak kullanlarak bugne dek gelmitir. Orta-Asya Trklerinde aa nasl kutsalsa,
Anadoludaki Alevlerde de kutsal saylmaktadr. Kiraz, Melhem, Kayn, Ard, G1 Aalarnn
ubuklar baz yrelerdeki dedelerce tarik ubuu olarak kullanlmaktadr. Arap kkenli Alevler
olan Nusayriler de ise, Sakz Aac kutsal saylmakta, tarikat eyhleri bu aacn dallarn asa olarak
kullanmaktadrlar. Baz blgelerde Dede, ikrr verip nasip alan ya da Msahip olan canlara on-
iki tarik almaktadr. Oniki erkn ile birlikte, Tevhid ekip, Lilahe llllah zikriyle huu ve vecd
iinde yanlara ve ne dalgalanarak, zkirlerin alp syledii Dvazlarla zikretmektedirler... Daha
veya dier bir kutlu aatan yaplm, 1.20 m boyunda krlmaz, bklmez bir sopa,
bir aa ile idare eder. Bu denek, hususi bir torba iinde, ala kilimle birlikte mreb-
binin evinde saklanr. Tahtaclar, Yozgat, Samsun, Malatya evresi Alevileri erkn-
l veya erkncdrlar. Cemlerde, dedeler erkn denei kullanr. Bektailer, Hac
Bekta evresi Alevileri, Senirkent-Ulubey Bektaileri, Ankara-Beypazar-Karaar
Ky Alevileri, penelidirler. Dedeler veya Bektai Babalar cemleri pene ad
verilen, Ehl-i Beyt Penesini temsil ettiine inanlan, sa elin penesi ile idare ederler
(Erz, 2014: 129-130).
Mar Ermenicede aziz, efendi, Sryanicede evliya anlamna gelirken
Farsa, Zazaca ve Krtede ylan demektir (zgl, 2001: 34). Burada dikkat e-
kilmesi gereken nokta, baka birok Alevi kynde de bulunan kltlemi tariklerin
hepsinde velilik ve ylan imgelerinin i ie gemi olarak grlmesidir. Bu u-
buklar halk muhayyilesinde adeta insanlatrlm ve kendilerine kerametler atfedil-
mitir. Bu kerametler ise ounlukla ylana dnme eklindedir (Yldrm, 2012: 3).
Bir gn Del Hseyin Dedenin hizmetkr Hseyini (nan), Del Hseyin
Dede yanna arr ve obaya inip kyden un getirmesini ister. Hizmetkr Hseyin
davarna binip kye doru yol alr ve kyde ki evin kilerinden ieri girer. O gnk
artlarda elektrik olmad iin kiler biraz da karanlktr. Tam un torbasna elini atp
un dolduracakken birden uvallarn stne uzanm bir ylan (byklnden dolay
kimi zaman ejderha diye ifade edilmektedir) grr ve korkuyla kendisini dar atar.
Korkudan eli kolu balanm halde yola koyulur ve Del Hseyin Dedenin yanna gi-
der. Tm olanlarn kendisine ayan olduu bilinen Del Hseyin Dede, hizmetkrn g-
rnce onu sakinletirir. imdi git bismillahirahmanirahim de ve ieri gir. O grdn
ejderha kaybolacaktr. Sen de ununu al gel. Merak etme o benim tarikimdi (kutsal
sopa=asa). Giderken onu orada braktm sana sylemeyi unuttum. Bu szlerden
sonra cesaretini yeniden toplayan hizmetkr Hseyin (nan) eve varr ve kilere girince
besmele eker. Ejderha (ylan) o an gzden kaybolur. Hizmetkr ise ununu alp dner
(K1 ve K4).
72 yanda ki katlmcmz (K4) tarikle ilgili baka bir ansn bizimle pay-
lamaktadr:
Vakti zamannda Del Hseyin Dedenin tarikinin olduu evde yangn kar
ve tarik o evin bacasndan bir ok gibi frlayarak yaylaclarn kulland ve ayn za-
manda da kyn yasland dan yksek bir yeri olan su kenarna der. Bir vakit
sonra obanlar tarike rastlarlar ve kylye bu durumu aktarp tarikin yerini sy-
lerler. Ky halk toplanp tarikin olduu yere varp ve orada kurban kesmek suretiy-
le tariki yerinden kaldrrlar. Anlatlanlara gre tarik bugn Adyaman ilinin
Glba ilesinin Yarba Kynde ki bir evde saklanmaktadr.15
Buna benzer bir olay Aratrmac Vatan zgl de yle aklamaktadr: Anlatlanlara
gre Kitim Evliyas kaybolmu. Yre halk aram ve kyn ikinci yerleim yerinde
bir am aacnn stnde bulmu. Halk, kurbanlar keserek buradan evliyay tekrar
gtrm. Ancak evliya tekrar ayn am aacna gelip yerlemeye karar vermi. Ev-
liya ksp tekrar geldii iin yreye Kstm ad verilir. Zaman iinde Kstm halk
dilinde Kitime dnr. Evliyann oturduu am aacnn st kesilip direk haline
getirilmi ve Cem evi de bu direin zerine kurulmu (smet Mirolunun eseri sayfa
108den aktaran zgl, 2001: 33).
c - ocuk Efsanesi:
Kyde yaayan katlmclarmz (K1, K2, K5, K6, K7) ziyaretghla ilgili bir
baka efsaneyi bizimle paylatlar. Yetikinliimiz dneminde kyde Elif (Umur)
diye bir komumuz yaamaktayd. Elif ka defa doum yaptysa, ya ocuklar l
doarm ya da doduktan hemen sonra lrlermi. Bir gn Elif yine doum yapm
ve bir olu olmu, adn da Mehmet koymu. Gel vakit git vakit Mehmet bir yan
bulmu. Ancak bir k gn Mehmet ok ar hastalanm ve o kk bedeni lm
deine hapsolmu. Mehmetin annesi Elif bu kez de evlat acsyla kar karya
gelince tek are olarak ziyaretgh grm ve kalkp plak ayaklarla daa doru yol
alm. nce eski Kelhalildeki Nesim Dedeye, sonrasnda ise kabristanlara gidip
niyazda bulunmu. Giderken de kendi kendine unlar dnrm: Gedikten kye
bakarm, eer Mehmet lrse zaten komular kapya toplanrlar ve bana da haber ve-
rirler. Bende evlat acsndan kendimi bir kayadan atp canma kyarm. Evlat acsna
artk dayanamam. Elif; g belada olsa kadn bana, plak ayaklarla ve zemheride
kendini Dedelerin huzuruna kavuturur. Ziyaretgha niyaz olur ve Allaha yalvarr.
O an Elifin duas kabul olur ve hasta olan Mehmet yatanda dorularak oynamaya
balar. Bu durumu gren komular Elifin peinden giderler ve Mehmetin iyiletii-
ni sylerler... Mjdeyi alan Elif adeta ku olur, uarak kye yavrusunun yanna varr.
15
Sz konusu tarikin sakland Glba ilesi Yarba Kynde ki canlarmza ulamamza ramen,
hane halk dinsel bir tren olmadan tariki sakladklar yerden karmay uursuzluk olarak al-
gladklar iin (henz) tariki kayt altna almam bulunuyoruz.
16
Hakkullah: Kutsal (Ehl-i Beyt) soy(un)dan geldiine inanlan Alevi din adamlarna hizmetleri
karlnda (para veya eya olarak) verilen crettir. Hakkullahn, talibin gnlnden kopan ne ise
odur anlayyla belirlendiini tespit ettik (Yazc, 2014: 127).
Kaynaka
AYDIN, Ayhan (2006). Akademisyenlerle Alevilik - Bektailik Syleileri. stanbul:
Horasan Yaynlar, 1. bask.
AYDINLI, Abdullah (1994). Eb Zer el-Gfr maddesi. An-
kara: Trkiye Diyanet Vakf slam Ansiklopedisi, Cilt 10, ss. 266 - 269.
AZAR, Birol (2005). Benzerlik ve Farkllklar Ekseninde Alev - Bekta nanlar
zerine Bir Deerlendirme. Elaz: Frat niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi,
Cilt 10, Say 2, ss. 81-87.
DOAN, (Kaynak kii) Eref. Cem Vakf Malatya ubesi Bakan. [Alevi Dedesi,
Auien Oca / Mir Seyyid Evlad]. Mlakat tarihi: 28.10.2014 Sal - Malatya.
DEDEKARGINOLU, Hseyin (2014). Muharrem ve Aure. orum: Hnkr Ale-
vilik Bektailik Akademik Aratrmalar Dergisi, Yl 1, Say 1, s.35, ss. 31-42.
ER, Piri (2014). Yaayan Alevilik. Ankara: Bar Yaynlar, 2. bask.
ERZ, Mehmet (2014). Trkiyede Alevilik Bektailik. stanbul: tken Neriyat, 3.
basm.
EFEND, Seyyid Ahmet Rfat (H.1293). Miratl-Mekasd. stanbul.
MROLU, smet (1990). Kemah Sanca ve Erzincan Kazas (1520 -1566). Anka-
ra: Trk Tarih Kurumu Yaynlar.
NOYAN, Bedri (1995). Bektailik - Alevilik Nedir?. stanbul: Ant Yaynlar ve Can
Yaynlar ortak basm, 3. bask.
ONARLI, smail (2000). Dersimde Baz Gelenek ve nan Motifleri. Ankara:
Gazi niversitesi Trk Kltr ve Hac Bekta Veli Aratrma Dergisi, Say
XV/15, ss. 150- 190.
ZGL, Vatan (2001). Kitim Mar (Evliyas) ve Tarik-Pene Kavgas. Ankara:
Gazi niversitesi Trk Kltr ve Hac Bekta Veli Aratrma Dergisi, Say XVIII
/18, ss. 33- 44.
SEZGN, Abdlkadir (2012). Hac Bekta Veli ve Bektailik. Ankara: Aka Yaynla-
r, 6. bask.
IK, smail (2014). Alevi Nusayrilerin slam Anlay ve Temel nanlar (Adana/
Akkap- Hdrl rneklemi). Bingl: Gemiten Gnmze Alevilik I. Uluslararas
Sempozyumu Bildiriler Kitab, Bingl niversitesi Yaynlar, Cilt 1, ss. 248-262.
RENBER, Fevzi (2014). Adyaman Alevlerinde Trbe veya Yatr Ziyareti. An-
kara: Gazi niversitesi Trk Kltr ve Hac Bekta Veli Aratrma Dergisi, Say
Kaynak ahslar
K1: Meryem ELK (85). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K2: Elif ZEREN (78). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K3: eyho ELK (74). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K4: Gaffar ELK (72). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K5: Hanm ELK (67). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K6: Fatma LHAN (72). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K7: Elif NAN (72). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K8: Mehmet UMUR (66). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K9: Abuzer ELK (50). atroba Ky - Doanehir / Malatya.
K10: Mehmet HATUN. Eskiky Muhtar - Doanehir / Malatya.
K11: Gaffar ATAK, Alevi-slam Din Hizmetleri Grevlisi, Karaterzi Ky - Doan-
ehir / Malatya.
K12: Mahmut Nedim YILMAZ (50). Alevi Kltr Dernekleri Doanehir ubesi
Bakan.
K13: Mehmet CANPOLAT (70). Alevi Dedesi (mam Zeynel Abidin Oca), Eskiky
- Doanehir / Malatya.
K14: Dervi ARSLANDOAN, Alevi Dedesi (Auien Oca), mlakat: 17 Kasm
2013, Hbek Ky - Divrii / Sivas.
Ekler:
Ek - V: Elif NAN
Zusammenfassung
Anatolisches Alevitentum bezieht sich auf die Prozesse der Ausformung und Inter-
pretation des kulturellen Gedchtnisses der Menschen in Anatolien im Kontext des
Islams. Das Alevitentum, so wie es gelebt und lebendig gehalten wird, wird nicht
genug durch Feldstudien erfasst, da die meisten Studien ber das Alevitetum sich auf
die Entstehung und historischen Entwicklung des Alevitentums konzentrieren. Der
vorliegende Artikel wurde mit der Absicht verfasst, einige durch Feldstudien gewon-
nene Ergebnisse in Bezug auf die Glaubenspraktiken der Alevis von Doanehir (Ma-
latya) whrend des Monats Muharram und in Bezug auf Legenden ber den Pilgerort
Nesim Dede Ziyaretgh, der von ihnen als heilige Sttte betrachtet wird, der wissen-
schaftlichen ffentlichkeit vorzustellen. Ausfhrungen ber die ethischen Regeln und
rituellen Praktiken der in dieser Region lebenden Aleviten sind ein weiterer Bestand-
teil dieser Arbeit. Wir konnten feststellen, dass besonders die Urbanisierung negative
Auswirkungen auf den Verhaltenskodex und die rituellen Praktiken im Kontext der
Meister-Schler-Beziehung der in der Region lebenden Aleviten hatte. Diese Diskre-
panz im kulturelle Gedchtnis bei der Generation, die regelmig an cem-Ritualen
teilnahmen, und der Generation, die ohne eine regelmige Teilnahme an diesen Ri-
tualen aufwuchs, verursacht bis heute Konflikte. Aus diesem Grund ist unsere Arbeit
von Bedeutung. Darber hinaus hegt diese Arbeit die Absicht, den kulturellen Reich-
tum von lteren Generationen - der um den Kult von Nesim Dede entstanden ist, mit
Legenden und Sagen versehen wurde und zu einem festen Bestandteil der alevitischen
Kultur in dieser Region wurde - an zuknftige Generationen weiterzugeben.
Schlsselwrter: Aleviten, Bektai, Sunniten, Trauer, Epen, Doanehir, Legenden
und Erzhlungen, Die hl. Sttte von Nesim Dede
**
Hitit Universitt, orum, Student eines Masterstudienganges, E-Mail: hasancelikkafkas@gmail.com
***
Hacettepe Universitt, Ankara. Doktorand. E-Mail: sekanbalci09@hotmail.com
zet
Kzlba kavramnn kimler iin ilk olarak kullanld belli olmasa da,
bu kavramn 16. ve 17. yzyl Osmanl-Savef dnyasnda nemli bir yer tekil
ettii bilinmektedir. Osmanlda daha ok olumsuz anlamlar barndran bu kavram,
Savefde ise tam kart bir zellie sahip olmutur. zellikle Osmanlda bu
yzyllardaki heterodoks inal topluluklar iin kullanlan kzlba kelimesi konuyla
ilgili yazl metinlerde ska gemektedir. Daha ok yazl alanda karmza kan
kzlba kavram ve bununla nitelenen topluluklar grsel alanda da yer almtr.
zellikle Osmanl topraklarn ziyaret eden seyyahlarn eserlerinde veya eitli yazma
eserlerde karmza kan kzlba topluluklar genellikle giyim kuamlar ile n
plana kmaktadr. Fakat bu devirde retilen baz yazma eserler ise hem konular
hem de kullanlan figrler bakmndan dikkat ekicidir. rnein slam ve Osmanl
dnyasnda kyamet ve alametlerinin btn olarak resmedildii tek rnek olan
Abdurrahman b. Muhammed b. Ali b. Ahmed el-Bistminin ed-Drrl-Munazzam
f Srrl-smii-Azam adl eseri bunlardan biridir. Trkeye Tercme-i Cifrul-Cmi
olarak evrilmi olan, kyamet beklentisinin ve halk inanlarnn younlat bir
dnemde oaltm yaplan bu eserin farkl tarihli nshalarnda konusu ile ilikili
tasvirler de yer almtr. Eser bugne kadar daha ok teknik ve ikonografik zellikleri
balamnda incelenmitir. Ancak eserin eitli nshalarnda yer alan tasvirler
iinde Deccal konulu sahneler baz zellikleri ile dikkat ekmektedir. Sz konusu
tasvirlerde hem Deccal hem de taraftarlarnn giyim kuamlar ve konumlandrl
biimleri bu tasvirlerin farkl bir adan irdelenmesini olanakl klmaktadr. Yaplan
*
anakkale Onsekiz Mart niversitesi Terziolu Kamps Fen Edebiyat Fakltesi Sanat Tarihi
Blm, harmanmuruvet@gmail.com
Abstract
Qizilbash concept was first used in particular for those who are not
known, has an important place in 16th and 17th century Ottoman- Safavid world.
Although it has more negative meanings in the Ottoman, Safavid hosted this concept
oppositely. The word Qizilbash which frequently seen in written texts, mainly
used for heterodox faithful community of the Ottoman Empire in those centuries.
The Qizilbash concept and the communities which described by it, mostly been
encountered in writings also took place visually. Qizilbash socieity mainly come to
the fore with harnesses and clothing which especially appear in various manuscripts
and the works of travellers who visited the Ottoman Empire. Although some of
these manuscripts were remarkable in terms of their subjects and the figures used.
For example, Abdurrahman b. Muhammad b. Ali b. Ahmed al-Bistami ed-Drrl-
Munazzam f Srrl-smii-Azam which was the only example in Islam and the
Ottoman world, depicted as whole concept of apocalypse and portents, was one of
them. In the different dated copies of the work published in the time of public beliefs
and apocalyptic expectations which translated into Turkish as Tercme-i Cifrul-Cmi
also includes subject related depictions. The work so far has been examined in the
context of more technical and iconographic features. However, the scenes subjected
as al-Dajjl (Antichrist), taking place in several copies of depictions, got interest with
noteworthy features. In the subjected depictions, both al-Dajjl s and Supporters
harness, clothing and positionings, making the depictions possible to examined in
a different way. In these studies, a political reading tried to be made considering
the political, religious and social characteristics of al-Dajjl subjected scenes. The
costumes and wearings were compared with their counterparts in the other works we
face in the same revolution. Yet, the written depictions and figures in these scenes of
the Qizilbash concept and its communities, evaluated together. As a result it has
been understood in the different copies of Tercme-i Cifrul-Cmi, al-Dajjl subjected
scenes quite affected by the political environment of the period.
Giri
bana tasvir edilmi, bal olduklar tarikatn kimliini yanstan giyim kuamlar ile
verilmilerdir. sterreichische Nationalbibliothek Codex Vindobonensis 8626 albm
ve ayn yerde yer alan Johannes Lewenklauun 8615 nolu albm, 1574 ylnda
Lambert de Vosun yapt Der Staats-und Universittsbibliothek, Breemen Ms.or. 9
nolu albm, Wolfenbttel Ktpanesinde yer alan 1579 ylndan ncesine tarihlenen
albm, Chalcocondylenin Histoire des Turcs, Nicolas de Nicolay Daulphinoysun
1585 tarihi Les navigations, peregrinations et voyages, faicts en la Turquie adl
eseri Osmanl topraklarn ziyaret eden yabanc seyyahlarn hem yazl hem de grsel
heterodoks dervi figrlerini barndrmaktadr. Bunlarn dnda Osmanl nakkalar
tarafndan resmedilen el yazmalarnda da bu figrleri grmek mmkndr. Paris
Bibliotheque Nationalede Bulunan 1688 tarihi Od.7-4 Nolu Albm, stanbul Topkap
Saray Mzesi Ktphanesinde H.1344 nolu 1587 tarihli Surname-i Hmayun ile
B.200 nolu ehinahnme ayn mzede yer alan H.2146, H.2168, H.2155, H.2166,
B.408 nolu albmler bunlara rnek verilebilir (Haase, 1995: 225-233; Sinemolu,
1996: 169-182; Ocak, 1999; Atasoy, 2005: 173-202; Deirmenci, 2006: 79-98;
Karamustafa, 2007; And, 2011: 257-268; etin, 2011: 171-184).8 Olduka fazla
sayda olan bu eserlerle birlikte Kzlba figrlerinin kullanld el yazmalar da
mevcuttur. Bunlar Osmanl-Safev mcadelesini konu alan eserler olup, bunlarda
yer alan Kzlbalar daha ok kzl balklar veya sorgular ile betimlenen Safev
ordusudur. Fakat Osmanlda retilen ve konular ile dikkat eken ender birka eserde
ise farkl bir yaklam grlmektedir. nceleyeceimiz Tercme-i Cifrul-Cmi adl
eser bu yaklamn en gzel rneidir.9
Deccal Mzrakla ldrmesi (stanbul Topkap Saray Mzesi, Badat 373, 239b.,
stanbul niversitesi Ktphanesi, TY 6624, 98b., Chester Beatty Ktphanesi, 444,
205b.) sahnelerinde karmza kmaktadr.14 Bu tasvirlerde kompozisyon emas ve
figrlerin betimleni biimleri olduka dikkat ekicidir. Eserin nshasnda yer alan
bu tasvirlerde genellikle cennet, cehennem, Deccal ve taraftarlar temel figrler olarak
kullanlmtr. Baz rneklerde Hz. sa ve taraftarlar bazlarnda ise melekler ordusu
bu sahneye eklenmitir. Tasvirlerde yer alan cennet, iki yannda aalarn (genellikle
servi) yer ald, yer yer altlarndan rmaklarn akt (Kuranda bahsi geen drt
rmak), kubbeli, merdivenli veya merdivensiz bahe kkleri veya tahtlar, cehennem
ise bir ate topu eklinde verilmitir. Tasvirlerde cennet st, cehennem ise alt kelere
yerletirilmitir. Deccal, iki casusu ve genellikle kalabalk verilen taraftarlar ise ya
bal bana ya da Hz. sa ve meleklerle mcadele halinde betimlenmitir.
Eserde, Deccaln Horasandan veya Irak ile Horasan arasnda bir yerden
kaca (stanbul niversitesi Ktphanesi, y.93a), 34 yan gemi, bir gz kr
olduu (stanbul niversitesi Ktphanesi, y.93a), kulaklar uzun bir eee sahip olduu
(stanbul niversitesi Ktphanesi, y.95a), ona sihirbazlarn Trklerin, Yahudilerin tabi
olduu, askerlerinin ounun Yahudilerden olutuu (stanbul niversitesi Ktphanesi,
y.93) bilgilerine yer verilmitir (Yaman, 2002: 131-132). Bu bilgilere uygun olarak
Deccal genellikle koyu ya da ak renkli bir eein stnde oturan beyaz ya da siyah
tenli, sakall bir figr olarak karmza kmaktadr.15 Dier figrlere oranla daha
14
Deccaln yer ald dier bir eser Ahval-i Kyamettir. Eserin farkl koleksiyon ve mzel-
erde bulunan nshalarnda Deccal; Deccaln Etrafn Duvarla evirmesi (stanbul
Sleymaniye Ktphanesi Hafid 139, 11b.), Deccaln Yeryzne Tekrar kmas,
(Berlin Staatsbibliothek Ms. Or. Oct. 1596, 10b.), Deccaln Ahmed b. Abdullah simli
Padiahla Sava (stanbul Sleymaniye Ktphanesi Hafid 139, 15b.), Deccal Zam-
annda Ktlk (Berlin Staatsbibliothek Ms. Or. Oct. 1596, 14b.) ve Deccaln Hz. sa
Tarafndan ldrlmesi (Berlin Staatsbibliothek Ms. Or. Oct. 1596, 1b.) sahnelerinde
karmza kmaktadr. Bu eserin dnda Deccal tasviri basit olarak yaz ve resim zerin-
den gelecek zerine tahminlerin yapld, ierisinde peygamberlerin hayat, bur ve gk
cisimleri, tarihi ve efsanevi kiilerin ykleri, kyamet ve ahiret yaants gibi konularn
yer ald Falname adl yazmann bugn stanbul Topkap Saray Mzesinde bulunan bir
nshasnda da yer almaktadr. Bu tasvirde Deccal eei zerinde taraftarlar ile birlikte
betimlenmitir (stanbul Topkap Saray Mzesi, Hazine 1702, 48b.) (Sezer, 1998: 15;
Milstein vd., 1999; Akar, 2002; Yldz, 2002; Yaman, 2007: 139-155; Yaman, 2007: 218-
219; Bac ve Farhad, 2009) .
15
Deccaln siyah tenli olmas dikkat ekicidir. nk slam inancnda siyah genellikle ktln
ve eytann sembol olmutur. Varl ve ekli konusunda eitli tartmalara ramen, eytan s-
lam minyatr sanatnda genellikle siyah renkli, sakall, irkin bir yaratk eklinde betimlenmitir.
byk boyutlu tutulan Deccal, tek gzl olduu vurgulanrcasna genellikle profilden
yaplmtr. Deccaln biri kll, iren grnml eytan avrat, dieri canavar
suretindeki iki casusu (stanbul niversitesi Ktphanesi, y.96a) ve taraftarlar ise ona
elik etmektedir.16 Baz rneklerde eserin yazl metnine uygun biimde bir casus
kadnken bazlarnda her iki casus garip grnl yaratklar eklindedir. Casuslar
yar plakken dier btn figrler giyiniktir. Bu tasvirlerde dikkat eken nokta Deccal
ve taraftarlarnn giyim kuam ile casuslarnn betimleni biimleridir.
Bunun balca nedeni ise onun hem karanln hem de ktln vcut bulmu hali olmas eklinde
yorumlanmasdr. Yine eytann siyah teni, onun bozulmu doasn ve cehennem ateleri iindeki
kanlmaz kaderini sembolize etmektedir. Ayrca slam ncesi Arap toplumunda siyah renk uursuz
saylm ve bu nedenle siyah renkli hayvanlarla eytan arasnda bir iliki kurulmutur. Baz rneklerde
ise ender olarak beyaz tenli, kanatl bir melek veya beyaz tenli yal bir erkek eklinde verilmitir
(Acaibl-Mahlukat, Paris Bibliothque Nationale, Suppl. Pers. 332, fol. 209r, El-sarl-Bkiye
anil Kurnil Hliye, 1307-1308, Edinburg University Library, Ms. Arab 161, vr. 48a). eytann
neden bir erkek eklinde tasarland ise tam net deildir. Fakat baz aratrmaclar eytan figr ile
Zerdt inancnda yer alan Ahura Mazda ile savaan ve kt, kt ruh olarak adlandrlan Ehrimen
(Ahrimen, Angra Mainyu) arasnda bir ba kurmutur. nk Ehrimen slam kltrnde eytan
ve iblis szcklerinin karl olarak kullanlmtr. slam minyatr sanatnda eytann da Deccal
gibi betimlenmesi akla bu iki figr arasnda bir ba kurulduunu getirmektedir (Binyon v.d., 1971:
23; Milstein ve Brosh, 1991: 27; elik, 1995: 84; Ate, 1996: 364-370; Milstein vd., 1999: 106;
Hanerliolu, 2000: 130; Yldrm, 2008: 272-273; elebi, 2010: 99-101; Korkmaz, 2010: 107-115;
Ritter, 2011: 34-39).
16
slam dininde Deccaln Yahudi ve baz kadnlardan meydana gelen taraftarlarnn olduu inanc
genel kabul grmektedir (Sartoprak, 1992: 85).
17
Eserin farkl nshalarnda yer alan Deccal ile ilgili tasvirlerin hepsinde bu kzl balklar ve casuslar
grmek mmkndr. Fakat baz rneklerde kzl balklarn yan sra siyah balklar da karmza
kmaktadr.
18
Ayrca Osmanlda baz topluluklarn balarnn renklerine gre adlandrld bilinmektedir. rnein
zbekler Yeilba, Safeviler Kzlba, Osmanllar Akba, Grcler Karaba olarak anlmaktadr.
(Sava, 2013: 7).
19
Dervilerin kulak, boyun , kol, ayak bilei, burun ya da cinsel organlarna taktklar bu halkalarn
sembolik anlamlar mevcuttur. Her dervi grubunun kullanmad veya bir blmn kulland bu
halkalardan rnein kpeler gereksiz konumalara nem vermemeyi, halkalar Hz. Aliye koulsuz
ball, bilezikler harama dokunmamay simgelemektedir.
boyunlar halkal, yar plak, garip grnl yaratklar yer almaktadr (And, 2008).
Fakat bu figrler bir yandan da Kalender, Haydar, Rm Abdllar gibi heterodoks
dervilerini de anmsatmaktadr. Bu dervilere ait yazl ve grsel betimlemelere
bakldnda bunlarn da kel (ahr darb), bykl, yar plak, el, kol, boyun, kulak
gibi yerlerinin halkal olduklar grlmektedir (Resim 4-5).20 Heterodoks derviler
ile tasvirlerde yer alan Deccaln casuslarnn bu zellikleri aralarnda bir iliki
kurulup kurulmadn yani casus figrlerinin aslnda heterodoks derviler mi olduu
sorunu ile karlamaktayz. Eer Deccal ve taraftarlar ile Safev veya Anadoludaki
Kzlbalar betimlenmise casuslarda da heterodoks dervilerin yer almas kuvvetle
muhtemeldir. nk eserin retildii dnemde Anadoludaki birok dervi zmresinin
ya da abdaln Safev propagandas yapt, ayaklanmalara katld, toplumsal dzeni
ve merkezi sistemi rahatsz ettii, heterodoks inanlara sahip olduu bilinmektedir.
Eer tasvirlerde yer alan casus figrleri dervileri temsil etmekteyse dier yazma
eserlerde yer alan ayn zellikteki garip yaratklarn kimlii sorunlu hale gelmektedir.
Bilindii gibi bunlar slam dininde veya mitolojisindeki cin, eytan, zebni, demon
gibi garip varlklarn grselletirilmi halidir. Fakat bunlarnda genellikle balar
kel, boyun ve kollar halkal, yar plak verildii grlmektedir. Bu durumda doa
st bu yaratklarn belli bir kalba gre betimlendii, garip yaratklar olan Deccaln
casuslarnn da bu kalba uygun yapld, ancak politik gndermelerle ykl olduu
iin dervi ve abdallar akla getirdii sylenebilir. Kald ki Osmanlda daha ok
kyafet albmleri veya dier konulu eserlerde karmza kan heterodoks derviler
dini ikonografinin rnleri olan Siyer-i Neb, Ksas- Enbiy gibi yazmalarda yer
almamaktr. Deccaln casuslar dorudan veya dolayl yoldan heterodoks dervileri
barndryorsa eser bu adan da nemli bir konuma sahip olmaktadr.
Sonu
16. yzylda Savef Devletinin ortaya kmas ile birlikte oluan atma
iklimi Anadolu topraklarna da yansmtr. Osmanlnn politikalarndan rahatsz
olan birok topluluk veya zmre ayaklanmaya balam, bu durumuma bir de
Savef Devletinin uygulad dini-kltrel propaganda eklenince toplumsal dzen
sarslmaya balamtr. zellikle Kzlba topluluklar veya heterodoks inanca
sahip derviler merkezi ynetimin gznde olumsuz deer kazanmtr. Osmanl
20 ahr darb denen drtl tra sa, sakal, byk ve kalarn trana denilmektedir. Bu tra her bir
dervi grubunda farkl bir biimde uygulanmtr (Ocak, 1999: 163; Karamustafa, 2007: 29) .
21
Bu el yazmasnn III. Mehmed devrinde neden evrildii, nasl bir ikonografinin uyguland, retilen
nshasnda nakkalar iin zel notlar dld ve eserin bu ekilde yani saray beenisi dorultusun-
da retildii bilinmektedir (Fetvac, 2013: 306-311, 346).
KAYNAKA
Akar, Zhal (2002): Topkap Saray Mzesi Ktphanesinde Bulunan ki Falname ve
Resimleri, Yaynlanmam Yksek Lisans Tezi, Ankara, Hacettepe niversitesi
Sosyal Bilimler Enstits.
Aksu, Hsamettin (2001): Tercme-i Cifr Cefr el- Cami Tasvirleri, Yldz
Demirize Armaan, Haz. M. Baha Tanman, Uun Tkel, stanbul, Simurg
Yaynlar.
And, Metin (2008): Minyatrlerle Osmanl-slm Mitologyas, stanbul, YKY.
And, Metin (2011) 16.Yzylda stanbul Kent-Saray-Gnlk Yaam, stanbul, YKY.
Allouche, Adel (2001): Osmanl-Safev likileri Kkenleri ve Geliimi, ev. Ahmed
Emin Da, stanbul, Anka Yaynlar.
Atasoy, Nurhan (2005): Osmanl Dnemi Tarikat Kyafetleri ve Cihazlar, Osmanl
Toplumunda Tasavvuf ve Sufiler, Haz. Ahmet Yaar Ocak, Ankara, TTK, 173-
202.
Ate, Ali Osman (1996): Kuran ve Hadislere Gre eytan, stanbul, Beyan Yaynlar.
Bac, Serpil ve M. Farhad (2009): Falnama The Book of Omens, Wahington,
Smithsonian Institution.
Bac, Serpil vd. (2006): Ottoman Painting, Ankara, KTBY.
Barkan, mer Ltfi (1942): Osmanl mparatorluunda Bir skn ve Kolonizasyon
Metodu Olarak Vakflar ve Temlikler I stila Devirlerinin Kolonizatr Trk
Dervileri ve Zviyeler, Vakflar Dergisi, 2, 279-386.
Bilgili, Ali Sinan (2003): Osmanl tarih Yazarlarnn Algsyla Trkiye-ran
likilerinde Siyas Karakterin Din Sylemi: Kzlbalk, Trk Kltr ve
Hac Bekta Vel Aratrma Dergisi, 27, 21-41.
Binyon, Laurence v.d. (1971):, Persian Miniature Painting, New York, Dover
Publications.
Canpolat, Cemal (2008): Osmanl Belgelerinde Kzlbalar Hakknda dam ve Srgn
Fermanlar, stanbul, Can Yaynlar.
elebi, lyas (2010): eytan, TDVA, 39, 99-101.
elenk, Mehmet (2013): Safevler Dneminin i-Snn likileri zerindeki Etkisi,
e-Maklt, VI, 63-85.
elik, Ali (1995): slamn Kabul veya Reddetii Halk nanlar, stanbul, Beyan
Yaynlar.
etin, . Hakan (2011): Paris Bibliotheque Nationalede Bulunan 1688 tarihi Od.7-4
Nolu Albm Resimlerindeki Dervi Giyim-Kuamlar, Anadolu Kltrlerinde
Sreklilik ve Deiim, Ed. A.Ceren Erel vd., 171-184.
Dalkran, Sayn (2002): ran Safev Devletinin Kuruluuna i nanlarnn Etkisi
ve Osmanlnn rana Bak, Atatrk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi,
18, 49-59.
Deirmenci, Tlin (2006): Farkl nanlar, Farkl Kyfetler: Osmnal Resim
Sanatnda Gezici Derviler (16.-17. Yzyllar), Sanat Tarihi Aratrmalar
Dergisi, 1, 79-98.
Demirci, Krat ve Zeki Sartoprak (1994): Deccl, TDVA, 9, 67-72.
Dilin, Cem (1978): XIII. Yzyl Metinlerinden Yeni Bir Yapt: Ahval-i Kyamet,
mer Asm Aksoy Armaan, Ankara, Trk Dil Kurumu Yaynlar.
El-stanbul, Yahy gh b. Slih (2005): Tarikat Kyafetlerinde Sembolizm, ev. M.
Serhan Tayi, stanbul, Ocak Yaynclk.
Fetvac, Emine (2013): Sarayn mgeleri Osmanl Saraynn Gzyle Resimli Tarih,
ev. Nurettin Elhseyni, stanbul, YKY.
Fleisher, Cornell H. (2000): Mahdi and Millennium: Messianic Dimensions in the
Development of Ottoman Imperial Ideology, The Great Ottoman-Turkish Ci-
vilization, Vol. 3, Ankara, Yeni Trkiye, 42-54.
Gebakan, Yksel (2014): Resimsel Anlatm Bakmndan Acaibl Mahlukat,
Tercme-i Miftah Cifrl-Cami ve Ahvl-i Kymet Eserlerindeki Mitolo-
jik Unsurlar, The Journal of Academic Social Science Studies, 26, 123-141.
Hanerliolu, Orhan (2000): Dnya nanlar Szl, stanbul, Remzi Kitabevi.
Haase, Claus-Peter (1995): An Ottoman Costume Album in the Library of
Wolfenbttel, deted before 1579, 9. Milletleraras Trk Sanatlar Kongresi,
kinci Cilt, Ankara, KBY, 225-233,
pirli, Mehmet (2002): Kyafet, TDVA, 25, 510-512.
Karamustafa, Ahmet T. (2007): Tanrnn Kuraltanmaz Kullar slm Dnyasnda
Dervi Topluluklar 1200-1550, stanbul, YKY.
Kl, Remzi (2006): Kanuni Devri Osmanl-ran Mnasebetleri (1520-1566),
stanbul, IQ Kltr Sanat Yaynclk.
Korkmaz, Mehmet (2010): Zerdt Dini ran Mitolojisi, Ankara, Alter Yaynclk.
Kpeli, zer (2009): Osmanl-Safevi Mnasebetleri (1612-1639), Yaynlanmam
RESMLER
Resim 1: Deccal ve Taraftarlar, Tercme-i Cifr Cefr el- Cami, stanbul Topkap
Saray Mzesi, Badat 373, 273b (Bahattin Yaman).
Resim 2: Meleklerin Deccal Ordusuna Saldrmas, Tercme-i Cifr Cefr el- Cami,
stanbul niversitesi Ktphanesi, TY 6624, 98a (Yksel Gebakan).
Resim 5: Bir Kalenderi Dervii, Histoire des Turc, 1650 (A.Y. Ocak).
versucht die vorliegende Arbeit eine politische Leseart jener Textstellen zu machen, in
denen der Dal vorkommt. Aus diesem Grund wurde Darstellung der Kleidung und
Kopfbedeckung der vorkommenden Figuren mit der Darstellung in hnlichen Werken
aus dieser Zeit verglichen. Auerdem wurden der Begriff kzlba und die schriftliche
Darstellung der mit ihm designierten Gemeinschaften gemeinsam mit den Figuren
in den entsprechenden Szenen untersucht. Als Ergebnis kann man festhalten, dass
die in unterschiedlichen Ausgaben de Werkes Tercme-i Cifrul-Cmi vorkommende
Beschreibung der Szenen, in denen der Dal vorkommt, in einem hohen Mae von
der politischen Atmosphre der damaligen Zeit beeinflusst ist.
Schlsselwrter: kzlba, Osmanen, Safawiden, Dal, Miniaturen
zet
Osmanl ehzadelerine ad olarak verilen Byezid ismini Alev ve Bekta
inanc erevesinde ele alanlar, Yezid ad zerinden, Osmanl hanedannn Alev ve
Bekta inancna kar bir tavr olduu bunun zerine Byezid kelimesinin anlamnn
ve hanedan yelerine ad olarak konulmasnn sebebinin tartlmas kanlmazdr.
Yezid Kerbelada Hz. Hseyini ehit eden Yezid bin Muaviyeden dolay tepki
gren bir isimdir. Trkede Yezid kelimesi; zulmeden, acmasz, hilekr, sahtekr
anlamlar ile kullanlmaktadr. Trkler bu ismi nefret edilen kimseler iin kullan-
maktadrlar. Osmanl Devleti, mcadeleye girdikleri dmanlarn, Yezid olarak isim-
lendirirler. Yldrm Bayezid-Timur mcadelesinden bahsedilirken, Timur Yezid,
Osmanllar ise Peygamber soyuna benzetilir. Kimi yazarlar da benzer benzetmeler
yapmlardr. Tarihi kaynaklarda genellikle Yezid, zulmn ve zalimlerin temsilcisi
olarak vasflandrlr. Svz gelimi k Mehmed, Yezidin adnn getii yerlerde Al-
lah ona lanet etsin manasna gelen leanehullah beddua kelimesini kullanmaktan
ekinmez. Hadid, ani-zde Mehmet Ataullah Efendi, Evliya elebi gibi yazarlar da
Yezid kelimesine pis, alak, cahil, rezil, cnp, haerat, lanetli, kelb, adud (zalim)
gibi hakaret edici sfatlar eklemilerdir. Topular Ktibi Abdulkadir Efendi Yezid ke-
limesine kfirlik gibi daha iddetli bir anlam ykleyerek kffr- Yezidn tabirini
kullanmaktadrlar. Yezid kelimesi hem tarighi kaynaklarda, hem de gnmzde olum-
suz bir anlama sahip olduu anlalmaktadr. Byezid isminin Osmanl hkmdarla-
rna verilmesinde farkl bir durum sz konusudur. Byezid kelimesindeki b- eki
baba/ata manasnda alnr ise Yezidin babas/ atas anlam kar. Gerek ad Eb
Yezid Tayfr b. sa b. Sran olan Byezid-i Bistamnin adndaki dnm halk li-
sanndaki yaygn kullanm ekli ile izah edilmektedir. te bu yazm tarzna istinaden,
B-yezid kelimesinin, Eb-yezid kelimesinin farkl bir yazm tarz olduu, lakin
*
Prof. Dr., Atatrk niversitesi, Kzm Karabekir Eitim Fakltesi, Sosyal Bilgiler Eitimi Anabilim
Dal Erzurum. E-mail: sbilgili@atauni.edu.tr
ayn manaya geldii yaygn bir kanaat olarak kabul grmektedir. Yezid kelimesinin
tad olumsuz mana itibariyle kendilerini slm dnyasnn lideri/hadimi olarak g-
ren, her daim Ehl-i Beyte balln ifade eden Osmanl ailesinin ocuklarna din,
fikr ve mefkre ynnden aykr gelecek bir ismi vermesi beklenemez. O halde b-
eki ile eb ismi arasnda, ifade ettii mana itibariyle balant zayf grlmektedir.
Osmanl inan, dnce ve idealleri dikkate alnarak ileri srlebilecek mantkl g-
r, B-yezid kelimesinin Yezid kart bir mana ifade etmesi gerektiidir. Bu
ifade edilecek mana; din bir ierie sahip olduu gibi, asl olarak Yezid kelimesi-
nin zalim anlamyla ilikili olmaldr. nk ocuklarna Bayezid ismini koyan I.
Murad ve II. Mehmed devirleri ftuhat politikalarnn youn yaand, adalet vurgu-
sunun n planda olduu dnemlerdir. Bu dnemlerde Aleviliin (Safev Kzlbal)
sorun olmad da gz ard edilmemelidir. I.Murad dneminde Osmanllar, Germi-
yanoullar gibi gl Trkmen beyliklerine kar halk koruma siyaseti
izleyerek, adalet prensiplerine olan ballklarn n plana karmlardr.
Zaten mensup olduklar slm Dininin gerei zulmn ztt olan adalet ilkesine uy-
malar zorunluydu. Bunun iin de adaletnemeler yaynladlar. te bu adalete ya-
plan vurgular hkmdarn zihninde ocuuna adaletin ztt olan zulm/zalimlik
kavramyla zdeleen Yezidin adna mukabil/ kartlk anlam veren Farsa b-
eki eklenerek isim yaplm ve adalet vurgusu glendirilmeye allmtr. Bylece
Byezid kelimesinin manas olumlu hale dntrlerek mfik, adil anlam ve-
rilmitir. Sonu olarak; Osmanl ehzadelerine Byezid kelimesinin menei ne olursa
olsun ierdii mana, zulme ve zalime kar olan veya adil olduu kanaati daha
belirgindir.
Abstract
The people evaluating Byezid, commonly known as the names of Sultans sons in
Ottoman State, within the frame of Alevi and Bektashi faith thinks that it is an atti-
tude of Ottoman dynasty that comes out against Alevi and Bektashi faith; therefore,
it is important to discuss the meaning of Byezid and why it is given as a name to
the men from dynasty. Yezid is an infamous name because of Yezid bin Muaviye
who martyrized Hz. Hseyin in Karbala. In Turkish, the word Yezid is used with its
meanings; high-handed, merciless, cheater, impostor. And also Turkish people use
that name for the one that is hated. Ottoman Empire name their enemies as Yezid.
At Yldrm Bayezid and Timur struggle, Timur is identified as Yezid while Otto-
mans as prophets descendants. Some writers make similar metaphors. In historical
sources, Yezid is generally described as the representative of cruelty and oppressors.
For instance, the poet Mehmed uses leanehullah that means God curse him in
every line that includes the word Yezid. The writers like Hadid, ani-zde Mehmet
Ataullah Efendi, Evliya elebi attach offensive adjectives such as dirty, villianious,
ignorant, dreadful, junub, cursed, canine. Artillery clerk, Abdulkadir Efendi uses the
expression kffr- Yezidn that means infidelity. It is easily understood that the
Word Yezid has a negative meaning in both historical sources and sources at the pre-
sent time. The situation is different in naming Ottoman Emperors. If the appendix
b- in the word Byezid is thought father/ancestor, then Byezid means Yezids
father/ancestor. The transformation in the name of Byezid-i Bistam, whose real
name is Eb Yezid Tayfr b. sa b. Sran, is explained through its common usage in
colloquial language. Accordingly, it is broadly accepted the word B-yezid is dif-
ferent writing version of the word Eb-yezid but has the same meaning. Ottomans
is commonly defined themselves as the leader of Islamic World and with their loyalty
to Ahl al-bayt. Considering the negative meaning of the word Yezid, it is impossible
for Ottomans to give that name to their sons. The connection between the appendix
b- and the name eb remains weak in terms of meaning. Considering Ottomans
beliefs, thoughts and ideas, it requires that the word B-yezid means anti-Yezid.
That meaning has a religious content and also basically it should be related to the
oppressor meaning of the word Yezid. Conquests policy and emphasis of justice
are at the forefront in the periods of Murad I and Mehmed II who gave their sons the
name Bayezid. Additionally, it is important that Alevi (Safevid Kizilbash) did not
pose a problem in the periods of I. Murad and II. Mehmed. Ottomans in the period of
Murat I carry out a public protection policy against powerful Turkmen Beylics like
Germiyans and they give priority to the justice principles. In any case, justice princip-
le against cruelty is an obligation and also a necessity for the Ottomans who believe
in Islam. They have published warrant of justice for this purpose. Considering that
emphasis upon justice emperors attach Persian appendix b which means opposi-
1-Giri
simler ve onlarn anlam ile ilgili yaplan deerlendirmeler tarihin her d-
neminde farkl anlamalara ve deerlendirmelere neden olmutur. ou zaman verilen
isimlerin tarihsel ve kltrel bir deer tad ve o ismi tayann da bir misyonun
devam olduu iddia edilmektedir. Bu iddiann her zaman geerli olduunu sylemek
mmkn deildir. Bununla birlikte milletler zellikle belli isimleri verme hususunda
dikkatli olmuylar ve bunlar ocuklarna vermekte zellikle titiz davranmlardr.
Trklerin slamiyeti din olarak benimsemelerinden sonra, slam tarihine
ve kltrne byk sayg gstermiler ve ocuklarna slam byklerinin isimlerini
vermeye balamlardr. Bu isimlendirmede o kadar ileri gidilmi ki neredeyse arttk
isimlendirmede Trke isimler unutulmaya balanmtr. Bu hassasiyet, baz husus-
larn gzden kamasna, ou zaman zaman yanl anlamalara ve deerlendirmelere
neden olmutur.
slamiyetten nce Trkler ocuklarna ad verirken ok titiz davranmlar,
ocuun ad ile karakteri arasnda bir ba olduuna inandklar iin isimlendirmede
bu hassasiyeti her zaman gz nnde bulundurmulardr. Dede Korkut anlatmlarnda
da grld zere, ocuun isim almasnda onun bir kahramanlk gstermesi de
beklenirdi. Trkler, ismin davranlarla olan balantsna nem vermelerinden tr,
verilen ismin seici olmasna dikkat ederek seici davranmlardr.
simler mensubiyetlerimiz ve inanlarmz gstermie bakmndan da nem-
lidir. Bu konuda dikkatli davranan kimseler, kendi inan ve kimliini belirlemede
nemli olduunu varsayd isimleri kullanmakta ve ocuklarna bu isimleri vermede
daha zenli davranmaktadr. Trkler de kimi zaman millet kimliini n plana karan
isimleri, kimi zaman da inanca ait isimleri tercih etmiler, kimi zaman da verdikleri
isim konusunda yanl anlamalara da sebep olmulardr. Bu yanl anlama ve deer-
lendirmeye sebep olan isimlerden biri ve belki de en nemlisi Byezid ismi gel-
mektedir.
Yezidlilerle Yalava soyu gibi. ki ordu karlap savaa balaynca gazi padiahn
ordusunda bulunan Tatar ve kt dnceli kfir erisi, tpk Kufelilerin Emirl-M-
minn Hseyine yaptn yapp yz dndrdler diyerek Osmanllarn nefretini e-
ken Timur Han Yezid, Osmanllar ise Peygamber soyuna benzeterek iyi ve kt
nitelendirmesi yapmtr. Mevlana Mehmed Ner de (2008, 159) bu mcadeleden
bahsederken; Temr Pencenbih gn sabah Yezid-vr sulu yire konup, Byezid Han
ol gn ikindden sonra Hseyn-vr Kerbel-ve yire kond ifadesiyle Timurun
konumunu Yezide, Sultan Bayezidin konumunu Kerbeladaki Hz. Hseyine ben-
zetmitir. Keza benzer bir benzetme Solak-zde Tarihinde yaplmtr. (Solak-zde
Mehmed Hemdem elebi, 1989, 98) Bu ifadelerle zulmn ve zalimlerin timsali olan
Yezid ile Timuru, mazlumlarn ve ezilmilerin sembol olana Hz. Hseyin ile de
Byezidi zdeletirmitir. Oru Be, Tevrih-i l-i Osman (2008, 152) adl ese-
rinde anlattna gre Sultan II. Bayezid, Austos 1492de Manastrdan Edirneye
yapt bir seyahat esnasnda Kalender dervii kyafeti giymi suikastlarn sald-
rsna uramtr. Oru Be bu saldry yapanlar; Yezid-i havric, Rafiz-i melun
kfir, nemed-p, Haydar-ekl, kulanda, gerdannda halka-i lanet-g-i meng,
meln-fid, snnetsz, taharetsz, necis-i murdr cmlesiyle tm kt sfatlar
Yezid kelimesiyle birlikte ve edeer olarak kullanmtr. Trh-i Osmn Encmeni
kurucularndan Efdaleddin Beyin Yezid iin yazd kara vicdanl, zalim (Efda-
leddin, 1908, 218-220) ifadesi Osmanl entelektel bakn gstermesi bakmndan
nemlidir. Trk edebiyatnda da Yezid ktln sembol olarak anlr. Bu yzden
ktlk yapan insanlara seni yezit seni veya yezid tohumu denir. R. N. Gntekin
de Kolay can kar m o yezidin? (Trk Dil Kurumu Szl) ifadesiyle Yezide
yklenen nefreti ifade eder.
Osmanl kaynaklarnn bazlarnda da Yezidin adnn getii yerlerde Al-
lah ona lanet etsin manasna gelen leanehullah beddua cmlesi (k Mehmed,
2007, 297) veya pis, mundar, alak, rezil kimse manasna gelen pelid (Hadidi,
1991, 129), Yezd-i bed-lik, Yezd-i pr-necis gibi hakaret ierikli eklemeler yapl-
mtr. ani-zde Mehmet Ataullah Efendi (2008, 136) de Yezid-meni chiln
(Yezid-huylu cahiller) tabiriyle Yezid kelimesine ktlk ve hakaret yklemitir. Ev-
liya elebi (2001) ise Yezidi, cnp (pis), haerat, lanetli, kelb, adud (zalim) gibi
sfatlarla anlatr. Topular Ktibi Abdulkadir Efendi (2003, 308) ise 1601 tarihinde
stoni-Belgradta meydana gelen olaylarndan bahsederken Yezid kelimesine kfir-
lik gibi daha iddetli bir anlam ykleyerek kffr- Yezidn tabirini kullanmtr.
Osmanl belgelerinde grlen enteresan bir husus da Yezidlik etmek veya
Yezid taraftar olmann kanunen olmasa bile (nk Osmanl ceza kanunlarnda
byle bir sua rastlanmamaktadr. Fkhta sular cinyt, ksas, diyt, ukbt, hu-
dd, serika ve eribedir.) algda ve anlayta bir su olarak grlmesidir. Nitekim
Mhimme Defterlerinde rastlanlan Musul beyine ve kadsna yazlan bir hkmde
geen Bb Irk halk sdt tarafna rafz isnd idp sdt dahi anlara Yezdlik isnd
idegelmislerdr. (6 Numaral Mhimme Defteri, 1995, 388-389) kaydna gre Mu-
sulun Bbl-Irak mahallesi halk ile burada yaayan Sadatn birbirlerine Rfizlik
ve Yezidlik isnat ettikleri ve ikyette bulunduklar grlmektedir. Bu ikyet zerine
Osmanl hkmeti, Musul beyine ve kadsndan aratrma yaplmasn ve iki tarafn
dmanlna son verilmesini istemitir. Burada ilgin olan Yezidlik etmenin kt bir
davran olduu ve ikyet mevzusu su olarak alglanmasdr.
Osmanl belgelerinde bey-i min-yezid diye enteresan bir tabir vardr. Bu
tabirin manas mzayede yani artrma ile sat yapma demektir. Bu tabirdeki Yezid
kelimesi, baz Osmanl airlerinin dilinde edebiyatmzda kendi manasnda kullanl-
mtr. Mesela;
Met-i hn-i azizana mteri olma
Bu Kerbelada olan bey min-yezid midir? L (Pakaln, 1983, 215)
Yukarda verilen bilgilerden Yezid kelimesinin anlay, alg ve lisanmzda
menfi bir anlama sahip olduu anlalmaktadr. Bu olumsuz anlaya ramen Osmanl
hkmdarlar evlatlarna bu ismi neden vermilerdir? Byezid kelimesinin stlah-ha-
kiki manasnn ortaya karlmas bu sorunun cevabn verecektir.
Byezid kelimesindeki b- eki baba/ata manasnda alnr ise Yezidin
babas/ atas anlam kar. Gerek ad Eb Yezid Tayfr b. sa b. Sran olan B-
yezid-i Bistamnin adndaki dnm halk lisanndaki yaygn kullanm ekli ile
izah edilmektedir. Ayn ekilde baz Eb-yezid adn tayanlar, zellikle de Kuzey
Afrika Arapasnn hkim olduu yerlerde yaygn olarak B-yezid eklini kullan-
dklar grlmektedir. Nitekim Msrl bn Hcer el-Askalan (1372-1449), Yldrm
Byezidden bahsederken onun adn Eb Yezid bek b. Osman at-Trkman olarak
kaydetmitir (nalck, 1948, 350). te bu yazm tarzna istinaden, B-yezid keli-
mesinin, Eb-yezid kelimesinin farkl bir yazm tarz olduu, lakin ayn manaya
geldii yaygn bir kanaat olarak kabul grmektedir. Bu gre istinaden de zellikle
Alev ve Bekta inanca sahip insanlarn Osmanl hanedannn Hz. Hseyin ve Ehl-i
Beyte dmanlk eden ve onlar ehit eden Yezid (leanehullah)in ismini ocukla-
rna vermelerini kartlk ve dmanlk olarak alglamlardr. Oysa yukarda izah
edildii gibi Yezid kelimesi kroniklerimizde, din ve fikr hayatmzda olumsuz bir
mana tamaktadr. Bundan dolay da kendilerini slm dnyasnn lideri/hadimi ola-
rak gren, her daim Ehl-i Beyte balln ifade eden bir ailenin ocuklarna din,
fikr ve mefkre ynnden aykr gelecek bir ismi vermesi beklenemez. O halde b-
eki ile eb ismi arasnda, ifade ettii mana itibariyle balant zayf grlmektedir.
B-yezid kelimesindeki ba- ekinin, Arapa ahs ismi bana gelen, kn-
ye ve nisbe yerine geebilecei de tartlmas gereken bir husustur. Bu durumda al-
d ek aidiyet ve nispet (bant, ilgi, ilinti) bildireceinden, B-yezid kelimesinin
manas Yezidle ilgili/ ilintili/ ilikili, Yezide ait veya Yezid olacaktr. Bu anlam da
Osmanl inan ve dncesine aykr olduundan, knye ve nispet (aidiyet) belirten
bir taknn kullanlmas uygun grlmemektedir.
B-yezid kelimesindeki b ekinin geldii kelimeye ile ya da ... li
anlam veren Farsa ba- edatnn olmas halinde Bayezid kelimesinin manas Ye-
zidli veya Yezidle beraber olacaktr. Bu mana da yukardakiler gibi Osmanl inan
ve dncesine aykr olduundan b ekinin edat olarak kullanlmas uygun dme-
mektedir.
Bu noktada Osmanl inan, dnce ve idealleri dikkate alnarak ileri srle-
bilecek mantkl gr, B-yezid kelimesinin Yezid kart bir mana ifade etmesi
gerektiidir. Bu ifade edilecek mana; din bir ierie sahip olduu gibi, asl olarak
Yezid kelimesinin zalim anlamyla ilikili olmaldr. nk gerek I. Bayezidin
babas Sultan I. Murad, gerekse II. Bayezidin babas Sultan II. Mehmed devirleri
ftuhat politikalarnn youn yaand, adalet vurgusunun n planda olduu dnem-
lerdir. Bu dnemlerde Osmanl Devletinde Aleviliin (Safev Kzlbal) sorun ol-
mad da gz ard edilmemelidir. Sultan I.Murad dneminde Osmanllar, gl
Germiyanoullar gibi Trkmen beyliklerine kar halk koruma siyaseti
izleyerek, adalet prensiplerine olan ballklarn n plana karmlardr
(Emecen, 1999, 10). Zaten mensup olduklar slm Dininin gerei zulmn ztt olan
ve Kitab- Mbinde (Allah) insanlar arasnda hkmettiiniz zaman adaletle hkmet-
menizi emreder (Nisa Suresi, 58. Ayet) ve phesiz Allah, dil davrananlar sever
(Mmtehine Suresi 8. Ayet) emirlerinin muhatab olarak adalet ilkesini uygulamada
ine gre mmkn olsa bile Osmanl hkmdarlarnn bu manay dnerek ocuk-
larna isim koymadklar muhakkaktr. Aksi takdirde Osmanl inan ve mefkresi ile
atan/akan bir durum sz konusu olurdu ki, bu durum da Ehl-i Beyte ballk
asndan Osmanllarn slm lemindeki meruiyetini tartmal hale getirirdi. ah
Nadir zamannda ii rann dahi Osmanl Hilafetini tanmak istediini beyan etmesi,
Osmanl meruiyetinin tartmasz kabul edildiinin bir gstergesi olarak Bayezid
kelimesine adaletli anlam yklememizi gerekli klmaktadr.
zellikle isimlendirmelerin bir taraftarlk veya muhaliflik oluturma gayelerini ou
zaman tamadklar da dikkate alnacak olursa, gnmzde kimi kargaa ve kaos
karclarn bunlar kendileri iin malzeme olarak kullanma yoluna gittikleri muhak-
kaktr. Trkler arasnda isimlendirmelerde inan tercihlerinin rol dier slam lkeleri
ile mukayese edildiinde yok denecek kadar az olduu grlecektir
KAYNAKLAR
6 Numaral Mhimme Defteri (972/15641565) zet-Transkripsiyon ve ndeks, An-
kara 1995, Devlet Arivleri Genel Md. Yay.
IK MEHMED, (2007), Menzrl-Avlim, (Haz. Mahmut Ak), II, Ankara: TTK
Yay.
EMECEN, Feridun, (1999), Kurulutan Kk Kaynarcaya, Osmanl Devleti Tari-
hi, (Edt. E. hsanolu), 1, stanbul: Zaman Yay.
ES-SAKKAR, Sami, (1991a), B Alev, DVA, c.4, stanbul: SAM Yay.
ES-SAKKAR, Sami, (1991b), B Fadl, DVA, c.4, stanbul: SAM Yay.
EVLYA ELEB, (2001), Seyahatnme, (Haz. Y. Dal-S.A.Kahraman), 4, stanbul:
Yap-Kredi Yay.
HADD, (1991), Tevrih-i l-i Osman, (Haz. Necdet ztrk), stanbul: . Yay.
NALCIK, evkiye, (1948), bn Hcerde Osmanllara Dair Haberler II., DTCFD,
VI/3, Ankara: A. Yay.
KANAT, Cneyt, (2006), Memluk Kaynaklarndaki Osmanl majnn Deiim S-
reci, Tarih ncelemeleri Dergisi, XXI/1, zmir.
BN KEMAL, (1991), Tevrih-i l-i Osmn, VII. Defter, (Haz. erafettin Turan),
Ankara: TTK Yay.
KILI, Hulusi, (1994), Eb, DVA, 10, stanbul: SAM Yay.
KIRBIYIK, Kasm, (1991), B Mahreme, DVA, 4, stanbul: SAM Yay.
Zusammenfassung
Der Name Byezid begegnet uns als Name fr die osmanischen Prinzen. Es ist
beraus wichtig, sich zu fragen, was die Bedeutung des Namens Byezid ist und
weshalb die Osmanen sich dafr entschieden haben, ihn als Namen fr ihre Herrscher
zu verwenden. Besonders im Hintergrund der Tatsache, dass die Alevis und Bektaschi
dies als einen Ausdruck fr die feindliche Gesinnung der Osmanen ihnen gegen-
ber betrachten. Der Name Yezid ist ein in Ungnade gefallener Name, wegen der
Verbindung zu Yazid b. Muawiya, durch den Hseyin (der Sohn des Imam Ali) den
Mrtyrertod erlebte. Das Wort Yezid assoziiert Begriffe wie Tyrann, erbarmungs-
los, Betrger oder hinterlistig. Es wird fr Menschen gebraucht, die gehasst
werden. Darber hinaus nannten die Osmanen ihre Feinde Yezid. Bei der Erwhnung
der Schlacht zwischen Beyazid und Timur wurden die Osmanen mit der Familie des
Propheten und Timur mit Yazid verglichen. Auch andere Autoren zogen diesen Verg-
leich, und in historischen Quellen reprsentierte dieser Begriff den Tyrannen und die
Unterdrckung. [?]. So zgert z.B. der Dichter k Mehmed nicht, jedes Mal wenn
der Name Yezid erwhnt wird, das Wort leanehullah (?) zu gebrauchen, was Gott
verdamme! bedeutet. Auch Autoren wie z.B. Hadid, ani-zde Mehmet Ataullah
Efendi und Evliya elebi haben das Wort Yezid mit herabwrdigenden Eigenschaften
ergnzt wie z.B. dreckig, niedertrchtig, unrein, verchtlich, Ungeziefer,
verdammt, Hund oder Unterdrcker. Der Amtsschreiber des Kanonenbatail-
lons Abdulkadir Efendi benutzt den Begriff kffr- Yezidn, wobei er den Begriff
mit einem noch bleren Ausdruck, kfirlik (Unglaube) erweitert. Wir begegnen ei-
ner abschtzigen Bedeutung des Begriffes Yezid sowohl in lteren Quellen als auch
in gegenwrtigen Schriften. Es verhlt sich jedoch anders, wird die Namensgebung
fr die osmanischen Herrscher betrachtet. Wenn wir b in dem Wort Byezid als
Vater/Ahne verstehen, dann bedeutet der Name Vater/Vorvater des Yezid. Dieser
Vernderung in dem Namen von Byezid-i Bistam, dessen eigentlicher Name Eb
Yezid Tayfr b. sa b. Sran war, erklrt sich durch den Gebrauch des Namens (B-
*
Prof. Dr. Atatrk Universitt, Erzurum. E-mail: sbilgili@atauni.edu.tr
yezid), der in der Volkssprache im Umlauf war. Von dieser Schreibweise des Namens
ausgehend, gilt es als allgemein erwiesen, dass die Namen B-yezid und Eb-ye-
zid, obwohl sie anders geschrieben sind, dieselbe Bedeutung tragen. In Anbetracht
der abschtzigen Bedeutung des Wortes Yezid, ist es schwierig nachzuvollziehen, dass
die osmanische Herrscherfamilie, die sich als Anfhrer/Diener der islamischen Welt
betrachteten und stets ihre Verbundenheit zu der Familie des Propheten betonten,
ihren Kindern einen Namen gaben, der ihrer Religion, ihrem Weltanschauung und
ihrem Denken zu widersprechen schien. Folglich ist die Verbindung in Hinblick auf
den Sinngehalt von b- und eb als schwach anzusehen. Den religisen und in-
tellektuellen Idealen der Osmanen eingedenk, ist die logische Schlussfolgerung, dass
das Wort B-yezid vielmehr die Bedeutung von Gegner Yezids (Yezid kart)
trgt, da das Wort bzw. der Name einen religisen Inhalt hat und eigentlich mit der
Bedeutung von Unterdrcker, Tyrann verbunden ist, da in der Zeit von Murad I. und
Mehmed II., die ihren Kindern diesen Namen gaben, die Expansionspolitik vorherr-
schend war und ein besonderes Augenmerk auf das Prinzip der Gerechtigkeit gelegt
wurde. Auerdem darf man auch nicht vergessen, dass zu jener Zeit das Alevitentum
(das safawidische Qizilbaschtum) kein Problem darstellte. In der Zeit von Murad I.
betonten die Osmanen ihre Verbundenheit zu den Prinzipien der Gerechtigkeit, indem
sie eine Schutzpolitik gegenber einflussreichen anatolischen Beyliks (wie z.B. die
Germiyan) verfolgten. Sie waren sowieso wegen ihrer Zugehrigkeit zum Islam dazu
verpflichtet, sich an das Prinzip der Gerechtigkeit zu halten. Zu diesem Zwecke brach-
ten sie sog. Gerechtigkeitsschreiben (adaletname) in Umlauf. Diese Wichtigkeit des
Prinzips der Gerechtigkeit fr die osmanischen Herrscher fhrte dazu, dass man, dem
Namen Yezid, um ihm mehr Nachdruck zu verleihen, das persische Prfix b-, was
die Bedeutung entgegengesetzt bzw. dagegen trgt, voranstellte. Somit wurde die
Bedeutung des Wortes Byezid verndert und trug fortan eine positive Bedeutung,
nmlich gerecht und gutwillig. Abschlieend lsst sich sagen, dass es deutlich
wird, dass der eigentlich Sinn des Namens Byezid (vor allem auch fr die osmanis-
chen Prinzen) - was immer auch der Ursprung des Wortes sein mag jemand, der
gegen die Unterdrckung und den Unterdrcker bzw. Tyrann ist bzw. gerecht war.
Muhammet KEMALOLU
zet
XI. yzyldan itibaren Trk glerine sahne olan Anadoluda Byk Sel-
uklularn randa gerekletirdikleri Trk-slm mimarisiyle, Anadolu kltrnn
kaynamasndan oluan yeni bir sanat anlaynn rn olan kymetli eserler vcuda
getirilmitir. Bu eserler daha sonraki yllarda Beylikler ve Osmanl mimarisine temel
tekil etmitir. Anadolu Seluklu sanat eserleri incelendiinde bunlar etkileyen bal-
ca faktrlerin slm inanc, slm ncesine kadar uzanan Trk kltr ve nihayet yerli
kltrler olduu sylenebilir. Anadolunun fethi ve Trkiye Seluklular Devletinin
kurulmasndan sonra, alan bu yeni topraklara engin bir vatanseverlik duygusu
ile balanan Seluklu Trklerinin, vcda getirdikleri din, itima, iktisadi m-
esseseler yardmyla, bu lkeyi tam bir Trk yurdu ve i diyar hline getirmeye
altklarn biliyoruz. Bazen devlet adamlarnn almalaryla, bazen hayrsever
vatandalarn gayretiyle, birok yerde de erbab- tasavvufun himmetiyle ortaya
konulan Seluklu messeselerinin, if ettikleri hizmetleri itibariyle tasnife tabi
tutulmalar, ihtidlara tesirleri konusunun rahatlkla incelenebilmesi bakmndan
lzumlu grlmtr. Ne var ki, bunlarn tasnifi pek kolay deildir. Bu hususta
hangi messeselerin din veya itima yahut iktisad olduunu tespit etmek g-
lemektedir. Sz gelii, camlerin ibadet yerleri olarak din messeseler olduu
aktr. Fakat din ilimlerin tahsil edildii medreselerin itima mi yoksa din m-
esseseler mi saylmas gerektii hususu ortada kalmaktadr. Bu eksikliklere Bektai
kltrne ait eserlerin tasnifi de eklenmelidir. Bununla beraber biz imdilik umm
kabul gren, bugne kadar yazlm tasnifler zerinde yryeceiz ve dnemin Bek-
tai kltrne ait dini eserlerini tantmaya alacaz.
Anahtar Kelimeler: XI. Yzyl, Trkiye Seluklular, Trk-slm mimrisi,
Cam, Medrese, mret, Kervansaray, Alevilik, Bektai nanc, Abdallar, Hac Bekta
Veli
Abstarct
XI. century Great Seljuk Turks from Anatolia, Iran migrations perform the
scene of the Turkish-Islamic architecture, consisting of the combination of the Ana-
tolian culture with a new concept, the product of precious works of art brought into
the body. Principalities and Ottoman architecture, this works as the basis for the later
years. The main factors affecting these works of art are examined Anatolian Seljuk
Islamic belief, dating back to before Islam can be said that Turkish culture and fi-
nally the native cultures. After the establishment of the conquest and Turkey Seljuk
Anatolia State, in that new land to a profound feeling of patriotism and connected to
the Seljuk Turks to make their religious, social, economic institutions help, we know
that this country is trying to bring the case full Turkish homeland and business land.
Sometimes the work of statesmen, sometimes the efforts of philanthropic citizens,
many in Sufism support revealed by himmet of the Seljuk institutions, employment
exercised their services are not subject to classification As has been shown necessary
respect to examine easily the influence of the subject of apostasy. However, their
classification is not easy. Religious or social institutions which are difficult to detect
in this or that economic considerations. The advent of promise, as places of worship
mosques is clear that religious institutions. But the madrasas of collection of religious
knowledge remains or is in the middle of muster points should be considered Is that
religious institutions. Classification of the works belonging to the Bektashi culture
should be added to these deficiencies. However, we have now accepted the public, we
walked up to date on the written grading period and will try to introduce the religious
monuments of Bektashi culture.
Key Word: XI. Century, The Seljuks in Turkey, The Turkish-Islamic Arc-
hitecture, Mosques, Madrasah, Imaret, Caravansaray, Alawism, Bektashi Tradation,
The Abdals,Hadji Bektashi Veli
GR
Camler (Mescidler):
1
Konu ile alakal olarak ayrntl bilgi iin; Kemalolu, M. (2013): XI.-XIII. Yzyl Trkiye Seluklu
Devletinde Dini Eserlerinden Kmbet-Trbe-Ziyretgh-Namazgh ve Cmler, Akademik Bak
Dergisi, Say: 39, Eyll-Ekim-Kasm-Aralk, Uluslararas Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi, Krg-
zistan, s. 1-18;Kemalolu, M. (2014a): XI.-XIII. Yzyl Trkiye Seluklu Devletinde Drifalar,
Hikmet Yurdu, Dnce-Yorum Sosyal Bilimler Aratrma Dergisi, Cilt 7, Say 13, Ocak-Haziran/1,
s. 289-301;Kemalolu, M. (2014b): Trkiye Seluklularnda tima Messeseler ve Eserler, Akade-
mik Tarih ve Dnce Dergisi, Cilt:1/Say:4/Aralk/2014 ISSN:2148-2292, Volume:1/Number:4/
December, s.1-31 ile Kemalolu, M. (2015): XI.-XIII. Yzyl Trkiye Seluklu Devletinde Eit-
im-retim (Medreseler), Akademik Tarih ve Dnce Dergisi, Cilt:2/Say:5/Mays, s,62-79 adl
almalarmza bakabilirsiniz.
yzyln ikinci yarsndan kalm olmas bu durumu ifade etmektedir. Fakat bu, ilk
fetih yllarnda camlerin yaplmad manasna gelmez. Sultanlarn fethedilen ehir
ve kasabalar iin minberler gndermeleri, imam ve mezzinler tayin etmeleri camle-
rin varlnn ak iaretleridir. Muhtemelen bu camler, kiliselerden evriliyor veya
gnmze kadar intikal etmeyen zayf malzeme ile yaplyordu. Kitabesi tespit edile-
meyen kk camlerden bir ksm da bu devirden kalm olabilir (Cahen, 1979:246;
etin,1981:126).
Aslnda camlerin, Anadolunun slmlamasna iki ynden tesiri olmutur.
Bu tesirlerden ilki ve phesiz asl nemli olan, Mslman halka ynelen hizmetle-
ri, ikincisi de gayr-i Mslimlerin ihtidsna sebep olmas ile ilgilidir. Camlerin yeni
fethedilen ehir ve kasabalarda Mslman halk iin iskn mahalleri oluturan ilk Sel-
uklu messeseleri olmalar bu balamda nem tamaktadr. Hemen her Anadolu
ehrinde bu tr mescitlere ve evrelerinde kurulan mahallelere rastlamak mmkndr.
Bu durum camlerin, yeni iskn mahallerinin teekklne ve gelimesine, daha ok
Mslmann ehirlere yerleerek ehrin grntsn deitirmesine ve slmlama-
nn sratlenmesine nemli lde tesir ettiini gstermektedir (etin,1981:129; Ke-
malolu, 2015:62-79).
geleneklerin devam olarak sarayla bir arada in edilmitir. Bylelikle kenti idari ve
din adan etkileyen iki unsurun birliktelii ehrin yaplamasn salamtr (Kema-
lolu, 2013: 1-18; Kemalolu, 2014: 289-301; Kemalolu, 2014:1-31; Kemalolu,
2015:62-79).
Seluklu kentinde cam, imar veya iskn arzu edilen kentin ya da mahallenin
ekirdeini oluturmutur (Kuban, 1968: 193). Camnin etrafnda dier ilevleri st-
lenen yaplar da bazen yerleebiliyordu. Mahallelerin oluumunda camler ynlendir-
meyi salayan unsur olarak Osmanl dneminde de karmza kmaktadr (Eravar,
2002:343-373,419-433).
Anadoluda ilk in edilen camlerin bir ksm, eski kilise veya yap kaln-
tlar zerine kurulmu, baz camler de ehir yaplamalarnn merkezini tekil et-
mitir. Daha sonralar in edilen cam ve mescitlerin genellikle yeni alanlarda ku-
rulduklar bilinmektedir. Tarihi kaynaklarda ehirlerde ilk in edilen bu camlerin,
Ulu Cam olarak adlandrldna ilikin herhangi bir bilgi bulunmamaktadr (Tanyeli,
1987:177). Kayseri Ulu Camnin, XIII. yzylda Sultan Cam olarak adlandrld
bilinmektedir (Smer, 1985:85). Yine Konya ve Sivasta Camlerin Ulu Cam olarak
ayrmnn yaplmad grlmektedir. Seluklu kentinde Sulatanlarn namaz kld
ve dier camlerden daha byk Seltin Camleri bulunmaktadr. Trklerin Anado-
luda tutunmalar ve yerlemeleri iin yaklak eyrek asr gemi ve ancak Trkler
Anadoludaki yap faaliyetlerine XII. yzyln ikinci eyreinden itibaren balayabil-
milerdir. Bu sebeple XII. yzyl Anadoluda Trk Cam mimarisinin de bir balang-
c saylabilir. XII. yzyln ilk yapsnn Erzurum Kale Cam ve yzyln son yapsnn
da Kzltepe Ulu Cam olduu grlmektedir (Gler, M., Kolay, . A., 2006:83-90;
Kemalolu, 2013: 1-18).
Namazghlar (Musalllar):
Namazgh (namaz yeri), Farsa bir kelime olup szlk anlam namaz klnan
yer manasnadr. ehir dnda, krda bir mihrap konulmak suretiyle, namaz klnmak
iin hususi yaplan yerdir. Kervanlarla yaplan uzun yolculuklarda, Mslmanlarn
konakladklar yerlerde birer namazgh bulunurdu. Bu yerlerin etrafna ve iine glge
vermek iin aalar dikilir, yaknlarna da su imek, abdest almak ve hayvanlar sula-
mak iin eme yaplrd. Baz namazghlarn zerleri ak, bazlarnn kapal olurdu.
Hutbe iin minberi olan namazghlar da vard. Sefer halindeki ordu da bu namazgh-
larda namaz klar.
Ziyretghlar:
2
Bekte Ky, Afyonkarahisar iline 68, Sandkl ilesine ise 7 km Dou mesafede olup Kumalar da
eteklerinde yer almaktadr.
Trbeler ve Kmbetler
Baba lyas Trbesi:Baba lyas, bilindii gibi, Anadoluya XIII. yzylda Anado-
lu Seluklular devrinde, Horasandan geni bir Trkmen kitlesi ile birlikte
gelmi, bugn trbesinin bulunduu lyas/at ky evresine yerlemi ve
burada kurduu zaviyede bir Vef eyhi olarak faaliyetlerini srdrm olan
nemli bir Trkmen babasdr. Baba lyasn bu srete Trkmenler zerinde
nemli bir etkisi olup Trkmenler de, Baba lyasa sarslmaz bir inanla ba-
l idiler. Baba lyasn hreti burada her geen gn artmakta olup n Ana-
doluda her yere yaylm, adeta onu ve taraftarlarn bilmeyen kalmamt.
tuka yenilerek Mslman olan kiilere Saltuk tarafndan bir Trk ad veril-
mesi ile ilgilidir. Saltuk-nmeye gre Sar Saltuk 99 yl yaam, sonunda
dmanlar tarafndan zehirlendikten sonra hanerlenerek ehit edilmitir.
Saltuk-nmede Sar Saltukun on iki mezar olduu belirtilmektedir. Sar
Saltuk, beylerin ve krallarn mezarna sahip kmak isteyeceklerini syle-
yerek her isteyene verilmek zere birer tabut hazrlamalarn vasiyet eder.
Sar Saltukun mezarn kendi lkesinde bulundurmak isteyenler, kendilerine
verilecek tabutta Sar Saltukun vcudunu grecektir. Vasiyete gre adamlar
Sar Saltuku ykayp kefenleyiperann yanna getirirler. Ayrca isteyen
beylere verilmek zere on bir tabut hazrlarlar. nk Sar Saltuk lmnden
sonra on iki yerde makamnn olacan kendilerine sylemitir. evredeki
beylerden ve krallardan her isteyene bir tabut verilir. Tabutu alan, Saltukun
cesedinin kendisinde olduunu grr ve lkesine dnerek cenazeyi defne-
der.Saltuk-nmeye gre Sar Saltukun tabutunu alarak lkesine gtren
krallar ve beyler unlardr: Tatar Han, Eflk, Bodan, Rus, ngrs (Ma-
car), Leh (Polonya), eh (ek), Bosin (Bosna), Beravati (? Hrvat), Karnata
(?). Babaya ve Edirneye gmlen tabutlarla mezar says bylece on ikiye
ulamaktadr (Akaln,1998:10-24).
Seyyid erif Trbesi-Develi, H.695-M.1295/96, eyh Seyyid-i erif (Akok-z-
g,1955: 377-384).
Sitti Zeynep Kmbeti8-Battalgzi, 13. Yzylda (Ersoy, 1992:11-15).
Sultanba Mezarl Eyvan Trbe-Ktahya-13. yzyl ortalar.
eyh Necmettin Kmbeti-Ahlat, H.619/M.1222, eyh Necmettin.
Yusuf Bin Yakub Trbesi-, H.677/M.1278-79 yllar, Yusuf bin Yakup Bey.
Tekkeler:
rinin genel ananesine uyarak, oralarda da tekkeler kuruldu. Etraftan gelen veya orada
yetien derviler, eyhler, Anadolu evresinde de kuvvetli bir tasavvuf cereyan uyan-
drmaya muvaffak oldular. Bunlar arasnda randan, Msrdan, Irak ve Suriyeden
gelmi bir takm mutasavvflar olduu gibi, Horasan ve Mvernnehir Trkleri ara-
snda yetimi birok derviler, hatta Orta Asyadan gelme Ahmed Yesev tarikat
mensuplar da vard (Kprl, 1976:171; Cebeciolu, 1997: 268).
olu, 1997: 327)9, savmaa (Cebeciolu, 1997: 620)10, dveyre11, medrese, imret,
dergh, sitane gibi terimler bulunmakla beraber, daha ok tekke ve zviye terimleri
yaygnlamtr. Sosyal bir kurulu olan tarikat iin, benzeri dier sosyal kurulularda
olduu gibi bir mteebbis (nc) bulunmas gerekir. te bu kii tarikatta eyhtir.
eyh veya mrid, bir blgede irada balamak zere mezun olup karar verdiinde
yaplacak ilk i, zikir ve ibadetlerin, tarikatn ruh eitim ve teki disiplin ve terbiye
kurallarnn uygulanabilmesi iin mbed, ilehne, halvet mahalli, hamam, namaz-
gh, ahane, kiler, frn, ahr, misafirhane vb. gibi yerlerden meydana gelen bir tekke
teminidir (Kara, 1990:28, 80, 216; Uluda, 1990:42-43).
Bir itima yardm messesesi olduu kadar, bu tekkelerin ayn zamanda bir
imar ve iskn vastas olmas ve emniyet ve mnakaltn temini ve din propagan-
da bakmndan birinci derecede ehemmiyetli tesislerdir. Tekke ve zviye mensuplar,
tekke dnda gsterdikleri faaliyetler yannda; cokun yinleri, msamahakr tutum-
lar ve kurduklar sosyal tesisler ile de pek ok gayr-i mslimi zviyelerine ekiyor
ve onlarn ihtidsna sebep oluyorlard. Bu yeni Mslmanlardan pek ou tekke ve
zviyelerde kalyor; mutaassb ve hararetli din propagandistleri olarak gayr-i Mslim
rkdalar arasnda slm dinni yaymaya alyorlard.
9
Hankh, Farsa tekke manasnda ve tekkenin byne verilen bir isimdir. sitane anlamy-
la edeerdir. Bektalerde ve baz tarikatlarda, hankh eyhin madd ve manev ynetimi altnda
bulunurdu. Buralar birer din messese, itima yardm kuruluu, hayr ve efkat kayna, toplant
merkezi ve gnmz tabiriyle birer kulp mesabesindeki yerlerdi.;rnek: Boyalky Hanikah: 13.
yzyln ilk yarsnda, Afyon, Sinanpaa ilesine bal Boyalkyde bulunmaktadr. Ayn avlu ier-
isinde Eyvan Trbe ve Kurey Baba Knbeti ile birlikte bir yap topluluu oluturmaktadr; Ebu
ems Hankah: Tokatta Yameydan Mahallesinde bulunur. H.708/M.1288 ylnda, Eb ems bin
el-Hseyin tarafndan yaptrlmtr.
10
Savmaa, Arapa ibadethane anlamnda bir kelimedir. slamn erken dnemlerinde, zaviyelere, sav-
maa denirdi. Hristiyan mistikleri de, uzlete ekildikleri yerlere savmaa ad verirdi. Hristiyanlarn
savmaasna manastr da denirdi. Bu gibi yerler, tefekkre engel tekil edecek, toplumsal hareketlil-
iin canl olduu yerlerden uzaklarda, da balarnda, ssz yerlerde kurulurdu. Kn, savmaay,
zikir ehlini, zikrettiine yaklatracak yerler olarak tanmlar.
11
Deyr: Arapa manastr demektir. Tasavvuf olarak u anlam ifade eder: nsanlk alemi..
12
Eskiehirin Seyitgazi ilesinde bulunan Battal Gazi Dergh Alevilerin ulu bildikleri ve Ehlibeyt
soyundan saydklar Seyit Battal Gazinin (675-740) yatrnn bulunduu yerde 1208 dolaylarnda
kurulmutur. Bu dergh yzyllardr ilemektedir.
13
Gziyan- Rum, Ahiyn- Rum, Bacyan- Rum ve Abdalar- Rum vb. sosyal zmreler iin ayrca
baknz: Kemalolu,M. XI- XIII Yzyl Trkiye Seluklu Devletinde Sosyal Zmreler, Gmhane
niversitesi Sosyal Bilimler Elektronik Dergisi, Gmhane, Say:4, Haziran, 2011,s.145-158).
Zviyeler:
Zviyeler bir toplanma ve hizmet yeri olup, gerektii takdirde gelen ve gi-
denlere konaklama yeri olarak hizmet veren meknlardr (aatay, 1974:51-52; Gl-
ll, 1977: 8). Ayrca, zviyeler, tekkeler gibi tarikat etkinliklerinin yrtld, daha
ok krsal alanlarda kurulan ve farkl ilevleri olan yaplardr. Zviyelerde grev ya-
pan eyhlere, zviyedr, buralarda oturan dervilere de, zviyenin denirdi.
bir vakf niteliindeydi. Hdr Abdal Sultan, Hnkr Hac Bekta- Veli der-
vilerinden olup, tarikat trelerine gre Dknler Oca mrididir (Ya-
man, 1998: 27-34).
KAYNAKA
Yaman, Ali. (2005): Trk Dnyasnda Ziyaret Kltrnn Ortak Baz Unsurlar Hak-
knda, Manas niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi-Manas niversiteti Ko-
omdklimder Jurnal, Bikek, Say: 14, ss.29-37.
Yldz, Harun. (2011): Alev/Bekta Kltrnde nan Merkezleri: Amasya Yresi
rnei, I. Uluslararas Hac Bekta Veli Sempozyumu, Hitit niversitesi
Hac Bekta Veli Aratrma ve Uygulama Merkezi, (07-09 Mays 2010, o-
rum), I, Ankara, s.267-285.
Muhammet KEMALOLU
Zusammenfassung
Anatolien erlebte seit dem 11. Jahrhundert eine trkische Einwanderung. In dieser
Zeit sind viele wertvolle Werke in Anatolien entstanden, die ein Produkt der Vers-
chmelzung der trkisch-islamischen Architektur der Groen Seldschuken, die sie im
Iran zuvor etablierten hatten, und der anatolischen Kultur sind. Diese Werke wurden
zum Fundament der Architektur der anatolischen Frstentmer und der Osmanen.
Man kann sagen, dass, wenn man die Kunstwerke der anatolischen Seldschuken un-
tersucht, sie in erster Linie vom Islam, der vorislamischen trkischen Kultur und loka-
len Kulten beeinflusst sind. Wir haben sichere Kenntnis darber, dass die Seldschuken
versuchten, dieses Gebiet, das ihnen nun zugnglich war und mit dem sich die trkis-
chen Seldschuken nach ihrer Eroberung und der Grndung des Reiches der Rumsel-
dschuken verbunden fhlten, mithilfe von religisen, sozialen und wirtschaftlichen
Institutionen zu einem echten trkischen Vaterland zu machen und eine funktionieren-
de Wirtschaft aufzubauen. Man betrachtete es als notwendig, diese Einrichtungen der
Seldschuken - die zuweilen durch die Initiative von Regierungsbeamten, zuweilen
durch die Anstrengung der Brger oder sehr oft durch den Segen und die Kraft von
Sufis ins Leben gerufen wurden im Hinblick auf den Dienst, den sie leisteten, einer
Kategorisierung zu unterziehen, damit man ihre Bedeutung fr die Konversion besser
untersuchen kann. Ihre Kategorisierung ist jedoch nicht so einfach, da es schwierig
ist, zu bestimmen, ob eine Einrichtung religiser, sozialer oder etwa wirtschaftlicher
Natur ist. Es liegt natrlich nahe, dass Moscheen religise Einrichtungen sind, jedoch
die Frage, ob (z.B.) Medresen (religise Schulen), wo die religisen Wissenschaften
gelehrt wurden, als soziale oder etwa als religise Einrichtungen betrachtet werden
sollten, bleibt noch zu klren. Dazu kommt noch das Fehlen einer ordentlichen Met-
hode zur Klassifikation von Werken, die zur Kultur der Bektaschi gehren. Dies im
Auge behaltend werden wir uns fr unsere Zwecke damit begngen, mit vorhandenen
und akzeptierten Klassifikationen zu arbeiten und uns bemhen, religise Werke der
Bektaschi Kultur (gebhrend) vorzustellen.
Hseyin DEDEKARGINOLU
zet
Trkiyede derghlar ve bunlarn konumu ile ilgili tarihsel sre iinde yaplan de-
erlendirmeler bizi farkl anlaylar ve grleri ortaya koymaktadr. Gnmzde
derghlarn ilevleri ile ilgili tartlan sorunlarn banda bunlarn etkinliinin yann-
da tadklar manevi rollerini ne lde yerine getirdikleridir. zellikle Hac Bekta
Velinin trbesinin de iinde bulunan meknn fonksiyonellii ile ilgili tartmalar her
geen gn artmakta, bu konuda ne gibi tedbirlerin alnmas gerektii eitli kesimler-
ce ele alnmaktadr. Bilindii zere tarikat pirlerinin veya tarikatn byk eyhlerinin
ikamet edip irat faaliyetlerini srdrdkleri veya kabirlerinin bulunduu merkez
tekke anlamndaki yerlere dergh (byk tekke) denmektedir. Bu derghlarn her biri
hem inansal, hem de sosyal adan gemite nemli rollere sahip olmulardr. Bu
tekke ve zaviyeler, Alevlerle Snniler arasnda nemli ortak paydalardan biri olan
tasavvufun yaand yerlerdi. Bunlarn kapatlmasnn kitab din anlay dnda bir
serbestlik salayan byle nemli bir kaynama merciinin ortadan kalkmasna yol at-
sylenebilir. Gnmzde Alevilerin en nemli tekkelerinden birisi olan Hac Bek-
ta Tekkesi her ne kadar ziyarete ak bir yer ise de bu ziyaret bir kabir ziyaretinden
teye gemez. Dergh olarak tam ilevsel olamamasnn nndeki engel 677 sayl
Tekke ve Zaviyeler Kanunudur. Mze statsnde olan bu yere yakn zamana kadar
cret deyerek giriliyordu. Tekke ve zaviyelerin gemite nasl bir mekn olduu bu-
gn ise toplumun manevi ihtiyalarna cevap verebilmesi iin hangi dzenlemelerin
yaplmas gerekmektedir? Gnmzde Alev ve Bektaliin retildii merkezler
olarak hizmet grecek cemevleri acaba bu boluu doldurabilecek midir?
Abstract
There has been different approaches and perceptions about dervish convents and their
locations during historical process. Currently, these Islamic monasteries have an im-
portant role in terms of their functions and their spritual responsibilities for society.
Partially, Convent of Haci Bektas Veli Dargah has been discussed during the historical
process by academicians and researchers. These discussions has based on its functio-
nality. Solutions about coordinations has aslo been produced by researchers.
As we know, dervish convents, in other words dervish monasteries means a place
where sheikhs lived and maintained their rituals. These monasteries have important
religional and social roles during historical process.
These monestries and zawiyahs were places that lived Islamic mysticism. Islamic
mysticism was very important for society. Because this notion is a common ground
for both Alevi and Sunni people. Now, we can say that closed up these places provide
people to free zone caused to disappeared of this common ground for people.
At the present time, Convent of Haci Bektas Veli is most important monastery for
Alevi community, but unfortunately it has been unabled to exceed historical places
to visit.
Convent of Haci Bekta Veli has not a function as a monastery because of in accor-
dance with the law no 677. This place has statuted as a museum and visitors had to
pay museum entrance fee until quite recently. At the present time, what can we do
for invigorate this place again? Could djemevis as a place that teached and learned
Alevism and Bektashism bridge the places?
Keywords: Dervish Convents, Monastery, Zawiyah, Haci Bektas Veli, Erbain, Suffer
Giri
Dergh, Farsadan gelen kap eii anlamnda bir szck olup byk makamlarn
kaps, hangah olarak ta ifade edilir. Hangah terimi bir yceltme ifadesi olarak kul-
lanlmaktadr. ayet ilahi szc ile beraber kullanlrsa (ilahi hangah) Allah kat
anlamna gelir. ahlara, padiahlara veya hkmdarlara ait makamlar onurlandrmak
amacyla Dergh- l eklinde de kullanlr. Buradaki yce kap olarak ifade edilen
anlam padiahn oturduu Saraydr. Edebiyatta, snlacak yer manasnda kulla-
nld gibi, bir hizmet ve eitim kurumu olarak da ilenmitir. Osmanl devrinde bir
tarikatn veya tarikat kolunun merkezi olan tam teekkll tekkeler iin kullanlmtr.
Bu kullanmn XVI. yzyldan itibaren yaygnlk kazand ve btn tarikatlarn ter-
minolojisinde yer ald anlalmaktadr. slm fetihleriyle birlikte ktada faaliyet
gsteren tekkeler ou zaman mstakil bir kurum halinde hizmet verirken bazen bir-
ok kurumu barndran klliyelerin iinde yer almtr. Bu makale dergh, tekke ve za-
viyelerin nasl bir mekn olduu, gnmzdeki ilevi, yerel yneticilerin ve toplumun
bak etrafnda ekillenecektir.
1. Dergh
sitne ya da Tekke: Tarikat pirlerinin veya tarikatn byk eyhlerinin ikamet edip
irad faaliyetlerini srdrdkleri veya kabirlerinin bulunduu merkez tekke anlamn-
da bir tasavvuf terimidir. Dier slami ilimlere gre medrese ne ise tasavvufa gre
tekke de odur. Farsada kap eii, kap dibi, eik yan gibi anlamlara gelen s-
tan kelimesinden tretilmi olup Trkede sitne eklinde telaffuz edilir. Osmanl
devrinde bir tarikatn veya tarikat kolunun merkezi olan tam teekkll tekkeler iin
kullanlmtr. sitnelere bal daha kk kapsaml tekkelere de genellikle zaviye
denilegelmitir. Byk tekkelere, yine Farsadan alnm olan ve ayn anlam tayan
dergh da denilmektedir (Glpnarl, 1995: 138).
Genellikle merkezi olduklar tarikatn veya tarikat kolunun kurucusu mutasavvflarn
trbelerini barndrdklar iin sitnelere pirevi, makm- pr, huzr- pr, sitne-i pr
gibi adlar da verilmektedir. Temsil ettikleri tarikatn yaygnlk ve etkinlii asndan,
Anadoluda en nemli sitnelerin bazlar unlardr. Konyada Mevln (Mevleviy-
ye), Krehir Hacbektata Hac Bekt Vel (Bektaiyye), Ankarada Hac Bayrm
Vel (Bayrmiyye), znikte Erefolu Rm (Kdiriyye-Erefiyye) ve Kastamonuda
ban Vel (Halvetiyye - bniyye) tekkeleri idi. te yandan, saltanat ve zellikle
hilfet merkezi olmas dolaysyla btn tarikat ve tarikat kollarna ait ok sayda
tekkenin bulunduu stanbulda her zmrenin bir sitnesi mevcuttu. Kaynaklarda
pvy- tarkat- liyye-i... bal altnda zikredilen bu sitnelerden bazlar un-
lardr: Merdivenkynde ahkulu Sultan (Bektaiyye), Kocamustafapaada Snbl
Sinan (Halvetiyye-Snbliyye), Kasmpaada Hasan Hsmeddin Uk (Halvetiy-
ye-Ukyye), skdar Doanclarda Aziz Mahmd Hdy (Celvetiyye), Topha-
nede smil Rm (Kidiriyye-Rmiyye), Karagmrkte Nreddin Cerrh (Halvetiy-
ye-Cerrhiyye), Koskada Abdsselm (Sadiyye-Abdsselmiyye) ve Kasmpaada
nin babadan oula intikal eden bir grev eklinde tespiti, yetkin ve yeterli olmayan
eyh evldnn ortaya kard problemler ve post kavgalar tasavvuf hayatnn itibar
kaybetmesinde nemli rol oynamtr. Tarih boyunca devlet yneticileri genellikle
tekke eyhi tayinlerine karmam, ancak gerekli durumlarda tekkenin ynetimine
mdahale etmitir. Osmanl dneminde bu uygulamann en arpc rnei, 1826da
Yenieri Ocann kaldrlmasyla birlikte yasaklanan Bektalie ait tekkelere yap-
lan eyh tayinlerinde grlmektedir (Kara, 1999: 158).
Nevehire bal Hacbekta ilesindeki Hac Bekta Veli Dergh avluya alan
bir yaplar topluluu biimindedir. Bu yaplar, Hac Bekta Veli Trbesi, Balm Sultan
Trbesi, aevi, kilerevi, mihmanevi, amarhane, hamam, meydan, muhabbet divan
ve mescittir. Eskiden var olduu bilinen erzakevi ile ekmekevi yklmtr. Mevlevi ta-
rikatnn merkezi olan Konyadaki Mevlana Dergh da Mevlana Trbesi, semahane,
mescit, mutfak, dervi hcreleri ile dede ve elebi dairelerinden oluur. Tekkeler iin-
de tarikat byklerinin gmld trbeler, tekke bahesinde de daha ok dervilerin
gmld, hazire ad verilen kk mezarlklar bulunur. Hazire; cami, trbe, tekke
vb. yerlerde evresi parmaklklarla evrili mezar yerine denir.
Aleviler asndan kutsal ziyaret yeri olarak kabul edilen pek ok dergh, tekke, zaviye
ve trbeler tarihte nemli ilevler stlenmesine ramen byk blm harap haldedir.
Bir ksm bakmszlktan yok olmakta ve o blgenin tarih ve kltr ile ilgili bilgiler
zaman iinde silinip gitmektedir. Bir ksm ise konuya ilgi duyan baz hayrseverler
ve Sivil Toplum Kurulular (STK) tarafndan yenilenmektedir. Ancak bu yenilemeler
konunun uzman olmayan kiiler tarafndan yapld iin tarihsel ve kltrel deer-
leri yok edilmektedir. rnek: Amasyann lyas Kyndeki Baba lyas Trbesinin
Zhre Ana adyla maruf birisi tarafndan yenilenmesiyle tarihsel kalntlarn mimari
ynden yok edildiini grmekteyiz. Trbenin duvarna bir mermer zerine ayn kii
tarafndan yazlm olan drtlkler ise oradaki tarihsel kiilii gnmzn siyasi ve
popler anlayna gre edebi ynden yeniden dizayn edilmektedir.
2. Hacbekta lesi ve Hac Bekta Derghn Konumu
Hac Bekta Dergh Hac Bekta Veli adna kurulmutur. 13.yzylda (12091271
yllar arasnda) yaad kabul edilen ve asl ad Muhammed olan Hac Bekta Veli
29-30lu yalarda iken Anadoluya gelir. Kimi yerleri dolatktan sonra o gnk ad
Sulucakarahyk, bugnk adyla Hacbektaa yerleir. Derghn kurulmas Hac
Bekta ile birlikte balar. Dergh Hac Bekta zamannda yaplm, ilehane (Kzlca
Halvet) ve buna eklenen yaplardan meydana gelmitir.
Hac Bekta Velinin lmnden sonra Orhan Gazi, I. Murad (Hdavendigr), Yld-
rm Beyazt ve Yavuz Sultan Selim zamannda yaplan eklerle dergh geniletilmi ve
XVI. yzylda bugnk konumuna gelmitir. Osmanl sultanlar ehzadeliklerinden
itibaren tasavvuf kltr ile yetitirilmi, bu terbiyenin etkisini pek ou hayatlarnn
sonuna kadar korumulardr. Bazlarnda bu koruma bir dervi ve bir mrid kadar
aktif olduunu u beyit en gzel ifade etmektedir (Kara, 1999:137):
Daha sonraki yllarda kimi eklenti ve dzenlemelerle trbeler, mezarlk, aevi, kiler-
ler, ambarlar, konukevi, emeler, amarhane, hamam, meydanevi, ilehane, yne-
tim yeri, tekke, eitim ve sohbet odalarndan oluan byk bir klliye oluur.
Hac Bekta Velinin trbesi, Seyyid Ali Sultan tarafndan 1385 ylnda yeniden yap-
trlmtr. Sultan II. Beyazt 14851486 yllarnda trbenin evresini dzenlettirmi
ve kubbesini de kurunla kaplatmtr. Sultan IV. Mustafann 1807deki onarmndan
sonra Sultan II. Mahmut 1827 ylnda trbe dnda kalan btn yaplar yktrm
ve dergh avlusunun dou kesine cami yaptrmtr. Sultan Abdlaziz stanbuldan
gnderdii mimarlar ile Hac Bekta Veli Dergh Postniini Ali Celaleddin ele-
binin kontrolnde yap topluluunu yeni batan yaptrm ve trbeleri de onartmtr.
Sultan II. Abdlhamit de 1895te dergh onartm, geniletmi ve bugnk durumuna
gelmesini salamlardr. Cumhuriyet dneminde Vakflar Genel Mdrl 1958 y-
lnda dergh restore etmi, Milli Eitim Bakanl da 16 Austos 1964 ylnda Hac
Bekta Veli Mzesi haline getirmitir. Hac Bekta Dergh ayn zamanda bir kltr
ve eitim merkeziydi, Anadolu ve Balkanlardaki tekke eyhleri burada eitim grr-
lerdi.
Pirevini gelitiren Bektai Tarikatna yeni biim kazandran Balm sultan olmutur.
Kalender elebi ayaklanmasndan sonra Hac Bekta Veli Derghnn halk zerinde-
ki etkisinden korkan Osmanl padiah bu etkiyi krabilmek iin dergha 1552 ylnda
Sersem Ali adnda bir kiiyi Dede-Baba unvanyla atad. Daha sonralar da Mcer-
ret (Evlenmemi) Devirme dervilerin yerletirildi. II. Mahmutun Yenieri Oca
ve Bektai dergahlarna kar yrtt ykm ve kymdan, Pirevi de nasibini alr.
Dergah postniini Hamdullah elebi Amasyaya srgn edilerek yerine Naki eyhi
Mehmet Sait Efendi atanr. Daha sonralar Osmanlnn yklmas, Cumhuriyetin ilan
edilmesinden hemen sonra 30 Kasm 1925 tarihinde 677 sayl yasayla kapatlr. 30
Terinisani 1341 (30 Kasm 1925) tarih ve 677 sayl Tekke ve Zviyelerle Trbele-
rin Seddine ve Trbedarlklarla Birtakm Unvanlarn Men ve lgasna Dair Kanun-
la Trkiye Cumhuriyeti snrlar ierisindeki tekkeler kapatlmtr. 10 Haziran 1949
tarih ve 5438 sayl kanunla 677 sayl kanuna muhalefet edenler hakkndaki cezalar
arttrlm, 1 Mart 1950 tarih ve 5566 sayl kanunla sadece on dokuz trbe ziyarete
almtr. Bunlarn ierisinde Ankarada Hac Bayram trbesi, Krehirde k Paa
trbesi, Akehirde Nasrettin Hoca trbesi gibi trbeler olmasna ramen Hac Bekta
trbesi yoktu. 1961 anayasasnn getirdii rahatlama sonucu 1964 ylnda mze olarak
almtr.
Nevehirin Hacbekta ilesindeki Hac Bekta trbesinin al tarihi olan 16 Aus-
tos 1964den itibaren gnmze kadar her yl dzenli olarak Ulusal dzeyde 16 Aus-
tos 1990dan itibaren uluslararas dzeyde Hac Bekta Veliyi Anma ve Kltr-Sa-
nat Etkinlikleri yaplmaktadr. Hac Bekta dergh zellikle Anadoludaki Aleviler
ve Balkanlardaki Bektailer asndan nemli bir merkezdir. Bu merkezin nemli
derghlardan birisi olmas Anadoludaki btn ocaklarn bal olduu tek merkez-
dir anlamna gelmez. Byle bir anlam karan baz aratrmaclar dergh ile ocak
arasndaki fark anlayamadklar iin dergh ocak anlamnda kullanmaktadr (Dede-
kargnolu, 2011: 379394)
Her halkarda yzyllardr ilevini devam ettirmi ve ayakta kalm olan bu dergh
Anadoludaki Aleviliin sembol saylacak bir zelliktedir. Bu yl Austos aynda
52. ulusal ve 26. uluslararas Hac Bekta Veliyi anma etkinlikleri gerekletirilmi-
tir. 1520 yl ncesi bu etkinliklere Cumhurbakan ve Babakan dzeyinde katlm
saland halde son yllarda gerek devlet temsilcileri ve siyasi parti temsilcilerinin
gerekse halkn katlmnn gittike azaldn grmekteyiz. 34 gn sren etkinlikler
bir inan merkezinde olmas gereken etkinlikten ziyade adeta bir panayr havasnda
gemektedir ki bu yl o havann da altnda inmitir. ayet yakn zamanda bu etkinlik-
ler Hac Bektan adna yakan ve dncelerini yanstan bir etkinlik ekline dn-
mezse tamamen biter. Nfusu azalarak be bine inmi olan Hacbekta ilesi de ile
vasfn kaybederek muhtarla dnr.
kopuk olmas. Ayn ekilde STK temsilcisi olan vakf, dernek ve dier kurumlar adeta
kendilerini siyasi parti gibi grmekte, hatta bir ksm konumlarn siyasette basamak
olarak kullanma abasna girmektedir. Bunun nne gemek iin; bir olmak, iri ol-
mak, diri olmak iin ben demeden biz demeyi renmeli ve uygulamalyz.
Hseyin DEDEKARGINOLU1*
Zusammenfassung
In den Untersuchungen ber die Derwischklster (dergh) in der Trkei hat sich vor-
rangig die Frage nach deren Funktion in der heutigen Gesellschaft gestellt. In diesem
Zusammenhang ist, neben der Frage nach ihrer Wirkung, besonders die Frage von
Bedeutung, in welchen Ausma sie noch ihre spirituelle Aufgabe erfllen. Man dis-
kutiert heutzutage immer mehr ber die Funktionalitt der Komplexes um das Heili-
gengrab von Hac Bekta Veli, und verschiedene Gruppierungen uern sich ber die
notwendigen Manahmen, die zum Erhalt und die Entwicklung dieses Komplexes
durchgefhrt werden mssen. Ein Derwischkloster (dergh) ist ein groes, zentra-
les Derwischkonvent (tekke), in dem die Ordensmeister bzw. die hochrangigen Sha-
ikhs des Ordens lebten und wo ihre spirituellen Unterweisungen stattfanden. Diese
Derwischklster spielten sowohl fr den Glauben als auch fr die Organisation der
Gemeinschaft eine wichtige Rolle. In diesen Derwischkonventen (tekke) und Derwis-
chklausen (zaviye) wurde der Sufismus praktiziert, der die Sunniten und die Aleviten
miteinander verband. Man kann sagen, dass deren Schlieung dazu gefhrt hat, dass
ein Ort verlorenging, der auerhalb der Buchreligion lag - und deshalb eine gewissen
Freiheit schaffte - und an dem solch ein Zusammenflieen und Zusammenwachsen
mglich war. Obwohl man zur tekke von Hac Bekta pilgern kann, die eine der be-
deutendsten der heutigen Aleviten ist, ist diese Pilgerreise heutzutage nicht mehr als
ein (einfacher) Grabbesuch. Es ist das Gesetz fr Derwischkonvente und Derwischk-
lausen (Nr. 677), dass diesen Ort daran hindert, seine Funktion als dergh vollstndig
zu erfllen. Man musste sogar bis vor kurzem Eintritt bezahlen, um den dergh zu
betreten, bis ihm Museumsstatus zugesprochen wurde. Was muss gemacht werden
*
spiritueller Lehrer (dede) des Dede Garkn Oca, Autor
und welche Manahmen mssen getroffen werden, damit die Derwischkonvente und
Derwischklausen wieder die spirituellen Bedrfnisse der Gemeinschaften befriedi-
gen knnen? Knnen die sog. cemevi (alevitische Versammlungshuser), in denen die
Lehren der Aleviten und Bektaschi heutzutage vermittelt werden, diese Rolle etwa
bernehmen?
Derlemeler
Compilations / Kompilationen
Z GEM
Piri Er, Anadolu Alevilii konusunda ok nemli almalar olan aratrmaclarn
banda gelmektedir. 1964 ylnda Sivas-Divrii - Gkebel kynde dnyaya gelen
Piri ER, Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Halkbilim (Folklor) blmden
1988 ylnda mezun oldu. 1988 ylndan bu yana Kltr Bakanl Halk Kltrlerini
Aratrma ve Gelitirme Genel Mdrlnde folklor aratrmacs olarak grev yap-
makta ve Anadolu Alevilii konusundaki almalarn srdrmektedir. 2002 ylnda
ayn birimde ube Mdrl grevine atand, bu grevini halen (Kltr ve Turizm
Bakanl, Aratrma ve Eitim Genel Mdrl) srdrmektedir.
Anadolu Aleviliinin geleneksel boyutu zerinde, halkbilim bak asyla, alan ara-
trmalarna dayal olarak almalarn yrtmektedir. Yurtii ve yurtdnda katld
yzlerce halk kltr alan aratrmas bulunmaktadr.
YAPTII YAYINLAR
KTAPLAR:
leraras Trk Halk Kltr Kongresi Bildirileri , Kltr Bakanl Yaynlar 1872 ,
HAGEM /247 , Ankara 1997 .
10- Anadolu Aleviliinde Kurban Cem Dergisi , Mays 1997 , Say 66 .
11- Anadolu Aleviliinde Halka Namaz Cem Dergisi Haziran 1997 , Say 67 .
12- Anadolu Aleviliinde Semah ve Oyun Kavramlar zerine Trk Halk Kltr
Aratrmalar 1997 , Kltr Bakanl Yaynlar / 2176 , HAGEM / 275 , Ankara 1998
.
13- Anadolu Aleviliinde Eren Kavramnn Younluunun Nedenleri 1 . Uluslara-
ras Trk Dnyas Eren ve Evliyalar Kongresi Bildirileri , ERVAK Yaynlar , Ankara
1998 .
14- Anadolu Aleviliinde Dedelik Kurumu levleri ve Gncel Konumu 2 . Trk
Halk Kltr Aratrma Sonular Sempozyumu Bildirileri , Kltr Bakanl Yayn-
lar /2413 , HAGEM /295 , Ankara 2000 .
15-Anadolu Alevi Bektai Geleneinde Nevruz ve Isparta / Gnen / Gmgn
(Baladz) Ky rneinde Nevruz Cemi Uluslararas Nevruz Sempozyumu Bildiri-
leri , Kltr Bakanl Yaynlar / 2390 , HAGEM / 291 , Ankara 2000 .
16- Semahlarn Halk Oyunu Olarak Derlenmesi ve Karlalan Problemler Trk
Halk Oyunlarnn Sahada Derlenmesinde Karlalan Problemler Sempozyumu Bil-
dirileri , Kltr Bakanl Yaynlar /2489 , HAGEM /303 , Ankara 2000 .
17- anakkale Balkesir Kazda Trkmen ( Tahtac ) lerinde krar Aldrma Ulus-
lararas Anadolu nanlar Kongresi Bildirileri ERVAK Yaynlar , Ankara 2001 .
18- Anadolu Alevi Bektailii Konusunda Yazl Kaynaklarda Yer Alan Birka l-
gin rnek Yol Dergisi , Say : 3 , Ocak ubat 2000 / Ankara .
19- Orta Anadoluda Yaayan Alevilik Bilgi Toplumunda Alevilik Sempozyumu
Bildirileri ( 17-19 Mays 2002 ) Almanya /Bielefeld Alevi Kltr Merkezi Yayn ,
Ankara 2003 .
20- Gelenekten Medyaya Deien Alevi Semahlar 6 . Milletleraras Trk Halk Kl-
tr Kongresi Medya ve Geleneksel Kltr Seksiyon Bildirileri , Kltr Bakanl
Yaynlar /2931 , HAGEM /331 , Ankara 2002 .
21-Arap Alevilii / Nusayriler ve nan Esaslar Yol Dergisi , Say : 21 , ocak
ubat 2003 / Ankara .
22- Anadolu Aleviliinde Hz. Ali Alglay Yol Dergisi, say: 26, Mays-Haziran
2003 Ankara.
LKEL NATI
NKTEDAN VE SEVNL
Her yere koar, yardm isteyip de karln alamayan yoktur
lkelerinden vazgemez
Her meydana girmez, her sofraya oturmaz.
SEMAH DANIMANLII
Bata TRT kurumunun hazrlad Krklarla Dne Dne - Semah belgeseli olmak
zere birok projede danman olarak yer almtr.
SEMPOZYUM, KONGRE DZENLEYCS,
TV PRORAMLARI KATILIMCISI,
AIK OTURUM, PANEL, SYLE, EYM ALIMASI ve SUNUMlarda onu
grmek mmkndr. Ancak o kendini hi belli etmez.
KTAPLARI VE ALEVLK ANLAYII
Piri Er Geleneksel Anadolu Alevilii(1998) , Direnen Kltr/ Anadolu Alevilii,
(2006), Yaayan Alevilik, (2013) kitaplarnda esas olarak derleme, aratrma ve in-
celemelerinden yola karak Aleviliin balca temel konularn ak, yaln, duru bir
dille kaleme almtr. Bu kitaplarda ilenen her konu bal bana bir bilgi kaynadr.
Anadolunun drt bir yresinde yaanan Alevilii ve Alevilik anlayn bizlere akta-
rr. Piri Erin kitaplarnda iledii, Anadolu Aleviliinde Ali Algs, Enel Hak nanc,
Eren Yaratm, Semah, Hzr, Muharrem, Msahiplik, Dedelik, Ocak Sistemi, Kurban,
Dem - Dolu, Nevruz, Dknlk, lmeden nce lmek, Hakka Yrmek gibi ele
ald konularn tamam derleme ve aratrma notlaryla delillendirilmitir. O neden-
dir ki Piri Erin kitaplarn okuyanlar veya onu dinleyenler tm bu konularda ikna ve
salam bir bilgi sahibi olurlar.
Piri Er kitaplarnda bir btn olarak Anadolu Aleviliinin zgnln ortaya koyar.
Ona gre Alevilik tarih, teoloji inan ve ritelleriyle Anadolu kkenlidir, Anadolu
corafyasnn kadimden beri sregelen bir rndr.
Yaayan Alevilik kitabnn sunuunda Alevilii tanmak ve anlamak isteyenler iin bu
kitab kaleme aldn not ederken bir yandan da Alevilikteki deiim ve dnm
net gzlemlerle dile getirir. Aleviler diyor ki diye balayan deerlendirmelerinde u sapta-
malarda bulunur.
-Kylydk; kentli olduk, Trkiyeliydik; Avrupal olduk, deitik.
-Dedelere balydk; rgt liderlerine balandk, deitik.
- Ocaklara balydk; cem evlerine, derneklere, vakflara balandk, deitik.
-El ele el hakka diyor, pire, mride balanyorduk; dernekten - vakfa; vakftan - federasyona
balandk, deitik.
-Pire, mride yrtt hizmet karl hakullah veriyorduk; dedeler smrc deyip ha-
kullah vermemeye baladk, kylerimizden kovduk, deitik.
-Snni anlaya gre slam dydk, kimi Alevi vakflarnn bnyesinde Alevi slam Din Hiz-
metleri Bakanl kuruldu, deitik.
-Enel Hak der, Hakk insanda grrdk, erenlerimiz tahta kllyd, insan incitmezdik; insana
kydk, deitik.
-Tek eliydik, yoldan olanla evlenirdik, boanmak dknlkt; tek elilii ilkel bulduk, yoldan
olmayanla evlendik, boanmay hak bildik, dtk, deitik.
-Tarikten geiyorduk; Aleviler aaca tapyor demesinler diye peneden gemeye baladk, de-
itik.
-Cemin yaplacan hizmet sahibi peyik duyururdu; cep telefonundan mesaj, internetten e-mail
atar, faceboktan, tivitrdan duyuru yapar olduk, deitik.
-Dede, zakir gelenei hafzasnda tayordu; nlerine rahle, stne kitap, yazl dokman, inter-
net bilgisi koyduk, deitik.
-Eikteki de bir dekteki de der, cemde herkesin eit olduunu syler, makama hrmeten de-
demizin altna dek serip, eline niyaz ederdik; yeni cem evlerimizde dek yerine cami minbe-
ri gibi ayrlm mekanlar yaptk, dedeyi talipten ayrdk, eli yerine halya, kilime niyaz etmeye
baladk, deitik.
-Ocak zakirini dinliyorduk; cem evi aklarn, sanatlar dinler olduk, deitik.
-Az perdeli uzun sapl dede balamas alyorduk; ok perdeli ksa sapl balama almaya ba-
ladk, deitik.
-Semah dner, sema bilmezdik; semahmzn ortasna Mevlevi semazen yerletirdik, deitik.
-era uyandryor, yalar, mumlar yakyorduk; ampull lambalara dndk, deitik.
-Kyde, cemdeyken evlerimizi bekleyen, hizmet sahibi bekilerimiz vard; kentte, evimizi yol-
dan olmayan komumuza emanet edip ceme gider olduk, deitik.
-Musahibi olmayana hizmet yrttrmezdik; ikrar vermemi kk ocuklara hizmet yrttr-
meye baladk, deitik.
Cemlerde diz st btn gece oturur hizmet yrtrdk; sandalyeye oturarak seyrettiimiz cem-
lere, iki saat dahi dayanamaz olduk, deitik.
-Birbirini bilen talipten rzalk alrken; birbirini tanmayan cem evi cemaatinin Allah eyvallah
na raz geldik, deitik.
-Cemlerde dedenin yannda ana bac otururdu, kadn erkek yan yanaydk; kadn-erkek ayr
kaplardan cem evlerine girmeye, ayr yerlerde oturmaya baladk, deitik.
-Dar, dknlk kakt; mahkemelere dtk, deitik.
-Dknler, aknlar ceme alnmazd; rgt liderlerimiz birbirine kst-dt, deitik.
alrken uygulad yntem gereklie bal kalma ve olan olduu gibi yanstma nite-
likleriyle son derece deerli ve bilimsel kltrel birikime kymetli bir katkdr.
Yntemi ve yazdklar gen aratrmaclar asndan bir klavuz niteliindedir.
Arnavuta zetler
Albanian Summeries / Prmbajtiet N Shqip
ARNAVUTA ZETLER
ALBANAN ABSTRACTS
ALBANSCH FASST
*
Aydn niversitesi, Didim meslek Yksekokulu Okutman
Prmbledhje
Ali AKTA2*
*
Studiues Sociolog
Hasan ELK4**
Serkan BALCI5***
Prmbledhje
*
E kemi pr detyr q t falenderojm Kryetarin e Filjalit t Malatya-s t Komunitetit CEM Zt. Mus-
tafa Bahadr Erta i cili me an t mendive dhe sygjerimeve t tij dha nj ndihm t madhe n pjekjen
dhe formulimin e prmbajties s ktij studimi.
**
Student Masteri n Universitetin Hitit, Institutin e Shkencave Sociale, Departamenti i Filozofis dhe
Shkencave Fetare, e-mail: hasancelikkafkas@gmail.com
***
Student Doktorature n Universitetin Hacettepe, Institutin e Shkencave Sociale, Departamenti i Folk-
lorit Turk, e-mail: sekanbalci09@hotmail.com
Prmbledhje
N kto shekuj termi kzllbash prdoret shpesh sidomos n shkrimet q kan lidh-
je me temn e komuniteteve me besim heterodoks. Ky koncept m shum na del pr-
para n fushat e shkruara dhe paraqitet si njw element viziv n komunetietet e cilsura
n kt form. Veamrisht n shkrimet e udhtarve q kan shkelur tokat Otomane
dhe komunitetet kzllbash prshkruhen hollsisht nga pikpamja e karakteristika-
ve t mnyrs se si vishen. Por mbi tw gjitha disa vepra, dorshkrime t shkruara n
kto koh trheqin vmendjen e studiuesve pr temat q ato hulumtojn e gjithashtu
edhe pr figurat q ato prdorin. Pr shembull vepra Abdurrahman b. Muhammed
b. Ali b. Ahmed el-Bistminin ed-Drrl-Munazzam f Srrl-smii-Azam sht
nj nga ato shembuj ku sipas bots slame dhe Otomane ka marr n dor temn e
Fundit t Bots dhe shenjat q tregojn afrimin e saj. Kjo vepr n turqisht sht
prkthyer si Tercme-i Cifrul-Cmi dhe n nj periudh kur besimi i popullit ishte
n ritje kjo vepwr u shumwfishua pr arsye t tems qw pwrmbante ku flitej pr shen-
jat ardhjes sw fundit t bots, prandaj dhe gjendet n koje q kan data t ndryshme.
Deri m sot Vepra sht studiuar m shum nga pikpamja teknike dhe ikonogafike.
Por n disa kopje t ksaj vepre t trheq vemendjen disa prshkrime dhe skena me
prmbajtie Antikrishtrimi. N kto prshkrime t ktyre kopjeve gjenden studime
*
Universiteti Onsekiz Mart n anakkale Kompleksi Terziolu Fakulteti i Shkencave dhe Letersis
Dega e Historis s Arteve, harmanmuruvet@gmail.com
Prmbledhje:
Emri Byezid u vihej princrve Otoman, disa studiues e konceptojn kt fakt sipas
besimit Alevi dhe Bektashi prandaj dhe mendojn q ky emr vjen nga emri Yezid
(Jezid) dhe sht prdorur nga dinastia Otomane si nj reagim kundr besimit Alevian
dhe Bektashjan prandaj dhe kjo on n krijimn e nj debati pr arsyen se kuptim ka
emri Byezid dhe pr far arsyesh sht prdorur ky emr n dinastin Otomane.
Emri Yezid sht emri i personit q n luftn e Kerbelas e bri dshmor Hz. Hy-
sejnin ai ishte Yezid Biri i Muaviye (Muavije) prandaj dhe shpesh reagohet ndaj ktij
emri. Fjala Yezid n turqisht shpesh prdoret n kuptimin prndjeks, i pamshirs-
hm, hileqar, mashtrues. Turqit kt emr e prdorin pr ata t cilt urrehen. Shteti
Otoman i quante Yezid armiqt me t cilt ata prlesheshin. Kur flitet pr prleshjen
Yldrm (jlldrm) Byezid Timur, Timuri titullohet si Yezid, kurse Otomant
quhen me prejardhje nga fisi i Profetit. Edhe disa shkrimtar kan br krahasime t
ngjashme. N burimet historike zakonish t pamshirshmit dhe keqbrsit prkufiz-
hen si Yezid. Pr shembul; Ak (ashk) Mehmed, n vendet ku prdoret emri Yezid
nuk heziton t prdori mallkimin leanehullah q nga arabishtja prkthehet Allahu
e mallkoft. Edhe shkrimtar dhe autor t tjer si Hadid, ani-zde Mehmet Ataul-
lah Efendi, Evliya elebi fjals Yezid i kan shtuar mbiemra ofendues si pis, injorant,
i ult, i turpshm, insekt, buracak. Nnpunsi i Artileris Abdulkadir Efendi pran
fjals Yezid ka prdorur fjaln heretik duke e theksuar shum m tepr kuptimin jo t
mir t ktij emri. Pra kuptohet q fjala Yezid edhe n burimet historike edhe n ditt
e sotme ka nj kuptim negativ. Por prdorimi i Emrit Byezid n dinastin Otomane
sht nj situat e ndryshme. N qoftse shtojca ba n fjaln Byezid pranohet me
kuptimin baba/at nga kjo fjal del kuptimi si Babai i Yezidit. Emri i vrtet sht
Eb Yezid Tayfr b. sa b. Sran n t folurn popullore shpesh prdoret si Bye-
zid-i Bistam. Pikrisht duke u bazuar n kt mnyr t shkrimit fjala B-yezid
*
Prof. Dr., Universiteti Atatrk n Erzururm, Fakulteti i Arsimit Kzm Karabekir, Debartameni i
Arsimit t shkencave e-mail: sbilgili@atauni.edu.tr
shkruhet ndryshe nga fjala Eb-yezid e megjithat shpesh pranohet dhe mendohet
sikur ka t njejtin kuptim. Pr arsye se fjala Yezid ka nj kuptim negativ shum lider
t bots slame jan t mendimit q nga nj dinasti si ajo Otomane pra nj dinasti q
e shpreh qart prkushtimin e tyre ndaj fes dhe Ehl-i Bejtit nuk mund t prdoret nj
emr q sht i paprshtatshm nga pikpamja fetare. Prandaj dhe sipas ksaj mund-
sija q parashtojca ba t jet prdorur n kuptimin baba sht e dobt. Duke patur
parasysh idealet dhe konceptin Otoman sht m e llogjikshme q fjala B-yezid
t jet prdorur n kuptimin kundrshtar i Yezidit. Ky kuptim sht i prshtatshm
me fen dhe nuk ka lidhje me fjaln negative Yezid. Sepse n periudhn e Muradit
i I dhe Mehmet i II t cilt fmijve t tyre u vun emrin Byezid kan prejetuar nj
periudh ku n politikn Otomane nxirret n plan t par fenomeni i drejtsis. N
kto periudha nuk duhet ln pas dore dhe fakti q Alevizmi (Kzllbasht Safev)
nuk prbjn problem. N periudhn e Muradit t I Otomant, ndoqn politikn e
mbrojties s popullsis nga Dinastit e forta Turkmene si ai i Germiyanoullar duke
nxjerr n plan t par se sa shum rndsi i jepnin drejtsis. Prve ksaj edhe n fen
Islame drejtsis i jepet nj rndsi e madhe pr t penguar persekutimin dhe ata jan
t detyruar t respektojn fen. Prandaj dhe botuan shkrime pr drejtsin. Pikrisht
pr kt arsye sundimtart otoman pr t theksuar se sa shume rndsi i japin drejt-
sis fjals Yazid i shtuan nj parashtes nga gjuha Perse pra me parashtesn ba nga
nj kuptim negativ e shndruan at n nj emr me kuptimin t kundrt duke theksuar
kshtu drejtsin. Pra kuptimi i fjalz Byezid sht i dashur, i drejt. Si prfun-
dim; mund t thuhet q emri Byezid q u sht vn princrve Otoman ka kuptimin
Kundrshtar i persekutimit dhe mizoris ose i drejt.
Muhammet KEMALOLU
Prmbledhje
Hseyin DEDEKARGINOLU8*
Prmbledhje
Kitabiyat
Catalogues / Buchvorstellung
pek ok ada kaynak taranarak, uzun zaman alan sabrl bir urala ortaya kondu.
Sonuta alma zgn Buyrukun konu balklar ile z iletisine sadk kalnarak ye-
niden yazlm bir yol klavuzuna dnt.
Bektai tekkelerinin saylarnn hzla artt, bunun iin XVIII. yzylda Bektailiin
en fazla yaylan tarikat olduu Vesik-i Bektaiyandaki belgelerden anlalmaktadr.
Muharrem Uan tarafndan kaleme alnan Ariflerin Sultan adl eser, Kalander Ya-
ynevinden kt. Eser hakknda u bilgiler aktarlmaktadr: Hz. Muhammed Musta-
fann mam Aliye vasiyetleriyle balayankitaprfan derinliklere yol aldktan sonra
Hz. Fatma Zehrann dilinden Hz. Muhammed Mustafa konusuyla kitabn zirvesine
ulat, Alevi Ozanlarn Dilinden Hz. Muhammed Mustafa adl zet blmle kitab
bitirdim. klarn her satrndan bir ders karp her satrndan bir eyler kazana-
caklar byle bir kitab bitirmek iin bizi kendine meftun edenden baka araz aran-
mamaldr.
Bu kitapla birlikte ilk defa Alevi ozanlarn iirlerinde Hz. Muhammed Mustafa akta-
rlmaktadr. Kitapta rfann ne olduu, Hz. Muhammed Mustafann nasl ariflere yol
gsterdii, gzel ahlaka ve irfana dair en kk bir bilgisi olanlarn bilgilerinin ve
arif olanlarn irfanlarnn kaynann Hz. Muhammed Mustafa olduu aklanmtr.
nsanlarn insanlktan sadece cesetlere sahip olmasnn kald bir zamanda lemi
aydnlatan Allahn en byk Gneinin esiz ve olaanst varlna sunuyorum.
Ariflerin ve hak yolda olanlarn kalplerine hediyedir.
Bu tartmalardan hareketle Ahmet Rfk (1884-935), Bekt Srr adyla iki cilt-
lik eserini yaymlamtr. Eserin birinci cildinde, tarkatn tarihi, dedebabalarn ve
nemli ahsiyetlerin biyografilerine yer verilmi, konuyla ilgili Snn kesimden gelen
tenkitlere cevap verilmitir. kinci ciltte ise Bekt gelenekleri tantlm, zellikle
elebiler kolu muhatap alnarak tarkat ierisindeki ihtilafl ve tartmal konulara
aklk getirilmitir.
Prof. Dr. Fazl Arabac tarafndan kaleme alnan Trkiyede Tetiklenen Fay Hatt
Alevi - Snni Farkllamas adl eser, sosyolojik bir tahlil ortaya koymas bakmn-
dan dikkat ekici bir eser olarak karmza kmaktadr. Yazar bu almasn daha
nce kaleme ald almalarn sistematiini esas olarak oluturduunu dile getir-
mektedir. Eserin tantmnda u bilgiler aktarlmaktadr:
Hsniye Risalesini Osmanl Trkesinden Kemal Knta Tercme etti. Ayn zaman-
da kitap, daha nce ismi anlmayan kitabn yazar ve Hsniye ile ilgili kk bir ara-
trma da yaynlanmtr. Kitabn yazarnn kim olduu ve nasl bir bilgi birikimine
sahip olduu ilk defa elinizdeki eviri de dile getirilmitir.
Hsniye, Ehl-i Beyt sevgisini ve bilgiye nasl ulatn Abbas saraynda yle hay-
krmtr:
ahimerdan Alinin, zaman sana uymazsa sen zamana uyacaksn sznden de yola
karak, en bozulmaya yz tutan erknlardan olan Hakka Yrme Erkn bu eserle
yeniden ele alnmtr.
1. Dergiye gnderilecek yazlar, Word (6,0 ve st srm, IBM uyumlu) programnda yazlm
olmaldr.
2. Yazlar, Times New Roman karakterinde, 12 punto ve bir buuk satr aralyla yazlmaldr.
Yazlar sayfann bir yzne basl bir metin, elektronik posta veya CD kaydyla teslim edilme-
lidir.
3. Makalelerin kaynaka ile birlikte 21 sayfay gememesi tercih edilir. Makalelerin yazm
dilinin dnda 250-500 kelime civarnda ngilizce ve Trke zetleri de yazyla birlikte gnde-
rilmelidir. zette, aratrmann kapsam ve amac belirtilmeli, kullanlan yntem tanmlanmal
ve ulalan sonular ksaca verilmelidir.
4. Yazda paragraflar girintili olmal; ancak girintiler iin sekme- veya boluk tular kullanl-
mamaldr. Ltfen paragraf zelliklerinden ayarlama yapn.
5. Gnderilecek yazlarn baka bir yerde yaynlanmam olmas ya da yayn iin deerlendir-
me aamasnda bulunmamas gerekir.
6. Yazar ismi ya da isimleri makalede deil, makaleye ilitirilecek kapak sayfasnda yer alma-
ldr. Bu kapak sayfasnda, yazar isimleri dnda metin bal, yazarn adresi, telefonu, varsa
el-mek adresi ve faks numaras yer almaldr.
8. Yaznn yaymlanmas konusunda son karar dergi yayn kuruluna aittir. Yayn kurulu kara-
rna ilikin bir mektup, hakem deerlendirmelerinin birer fotokopisiyle birlikte en ksa srede
yazarlara gnderilir.
El-mek(E-mail):
abk.enstitusu@gmx.net
abkenstitudergi@outlook.com
Kaynaklarn Dzenlenmesi
1. Ana metindeki tm gndermeler metin ii dipnot sistemi ile belirtilir. Metinde uygun yerde
parantez alarak, yazarn veya yazarlarn soyad, yayn tarihi ve alntlanan sayfa numaras be-
lirtilir. Ayn kaynaklara metinde tekrar gnderme yaplrsa yine ayn yntem uygulanr; a.g.e.,
a.g.m. gibi ksaltmalar kullanlmamaldr. rnek: (Yaln, 2000: 71-76)
2. Alntlanan yazarn ad, metinde geiyorsa, parantez iinde yazarn adn tekrar etmeye gerek
yoktur. rnek: Deniz (1995: 57), yazma alkanlnn znel olmayan bilimsel temellere
oturtularak gelitirilmesi gerekir.
3. Gnderme yaplan kaynak iki yazarl ise, her iki yazarn da soyadlar kullanlmaldr. rnek:
(Postman ve Powers, 1996: 122)
4. Yazarlar ikiden fazlaysa ilk yazarn soyadndan sonra vd. ibaresi kullanlmaldr. rnek:
(Keyman vd., 1996: 149)
6. Metin iinde yer almas uygun grlmeyen aklamalar iin sayfa alt dipnot yntemi kul-
lanlmal ve bu notlar metin iinde 1, 2, 3 eklinde sralanmaldr. Bu not iinde yaplacak
gndermelerde de yukardaki yntem uygulanmaldr.
Kaynakann Dzenlenmesi
1. Kaynakada sadece yazda gnderme yaplan kaynaklara yer verilmeli ve yazar soyadna
gre alfabetik sralama izlenmelidir.
2. Bir yazarn birden ok almas kaynakada yer alacaksa yayn tarihine gre eskiden yeniye
doru bir sralama yaplmaldr. Ayn ylda yaplan almalar iin a, b, c... ibareleri kullanl-
mal ve bunlar metin iinde yaplan gndermelerde de ayn olmaldr.
Kitap
eviri Kitap
Postman, Neil ve Steve Powers (1996): Televizyon Haberlerini zlemek, ev. Asl Tun, stan-
bul, Kavram Yaynlar.
Derleme Kitap
Tufan, Hlya. der. (1995): Kamuoyu Kimin Oyu? stanbul, Kesit Yaynclk.
Bourdieu, Pierre (1995): Kamuoyu Yoktur, ev. Hlya TUFAN, Kamuoyu Kimin Oyu? der.
Hlya Tufan, stanbul, Kesit Yaynclk.
Dergide Makale
stnler, Fahriye (2000): Trkiyede Demokrasi Tartmalarnn Dnsel Arka Pln: 1845-
1950 ODT Gelitirme Dergisi, 27(1-2), 183-206.
Yaymlanmam Tez
Yldrm Becerikli, Sema (1999): rgt Kltr Oluumunda rgt i letiimin Rol: Depart-
manl Maazclk Sektrnde Halkla likiler Asndan Bir Deerlendirme: Beendik A..
rnei, Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi, Ankara, A.. Sosyal Bilimler Enstits.
Tebli
Kaymas, Serhat (2001): Kreselleme, Etnik G ve Ulus Devlet zerine Bir Deerlendirme
ODT 7. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, 21-23 Kasm, Ankara.
nternette Makale
1. Manuscripts must be written in Word 6.0 and further versions (IBM compatible).
2. Manuscripts must be written in Times New Roman 12 font, on only one page of the paper,
and must be turned in to the editorial board in one copy along with the CD.
3. Manuscripts are best if they do not exceed 20 pages. Abstracts in Turkish and English, ap-
proximately 250 500 words, must also be sent to the board. Abstract should cover the purpose,
scope, method and conclusions of the study.
5. Manuscripts must be originally sent to the board, and no other places for publication or
evaluation.
6. Author or author name(s) must be written on a cover page. The cover page must also include
the title, author(s) address(es), phone number, and fax number or e-mail (if any).
7. Manuscripts might need correcting upon the evaluations of the referees of the
journal.
8. Final decision for publication belongs to the board. A letter concerning the decision of the
board is going to be sent to the author(s) along with a copy of the referee evaluations as soon
as possible.
E-mail:
abk.enstitusu@gmx.net
abkenstitudergi@outlook.com
Citations
1. Texts must follow in-text footnote system. In paranthesis in the text, authorsname, date of
publication, and page number is given. If a source is cited many times, parantheses are given in
stead of ibid, idem, op. cit. etc. For example, (Okay, 2000: 71-76)
2. If the authors name is mentioned, without quotations, the following is done: zer (1995:
57), dnce alflkanlklarnn Ben deeri toptanclnn ve tiryakiliinin, en dolaysz ifadesi
olduunu sylemektedir.
3. If cited source is of two authors, both are given for example, (Postman and Powers, 1996:
122)
4. If cited source is of more than two authors, et als. is used. For example, (Keyman et
als.,1996: 149)
5. If source cited are more than one they must be separated by a semi-colon.
6. Additional information must be given on the same page and enumerated 1, 2, 3. Citations in
them must follow the above guidelines.
References
1. References must include only the cited sources and be given in alphabetical order.
2. If more than one source of the same author are cited, they must be put in an
chronological order from the oldest to the newest. Sources of the same years must be
Book
Translated book
Postman, Neil ve Steve Powers (1996): Televizyon Haberlerini zlemek, ev. Asl TUN, s-
tanbul, Kavram Yaynlar.
Compiled book
Tufan, Hlya. der. (1995): Kamuoyu Kimin Oyu? stanbul: Kesit Yaynclk.
Bourdieu, Pierre (1995): Kamuoyu Yoktur ev. Hlya Tufan, Kamuoyu Kimin Oyu?, der.
Hlya Tufan, Istanbul, Kesit Yaynclk.
A journal article
stnler, Fahriye (2000): Trkiyede Demokrasi Tartmalarnn Dnsel Arka Plan, 1845-
1950 ODT Gelitirme Dergisi, 27(1-2), 183-206.
Unpublished thesis
Yldrm Becerikli, Sema (1999): rgt Kltr Oluumunda rgt i letiimin Rol: Depart-
manl Maazclk Sektrnde Halkla likiler Asndan Bir Deerlendirme: Beendik A..
rnei, Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi, Ankara, A.. Sosyal Bilimler Enstits.
Conference paper
Kaymas, Serhat (2001): Kreselleme, Etnik G ve Ulus Devlet zerine Bir Deerlendir-
me, ODT 7. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi, 21-23 Kasm, Ankara.
Internet article
E-mail: abk.enstitusu@gmx.net