Professional Documents
Culture Documents
BUNLARIN DEĞERLENDİRMESİ
1 Bunlardan bir demet için bkz. Rabok, követek, kalmárok az Oszmán Birodalomról. Közreadja Lajos
çalışma hazırlandı: Emma Bartoniek, Fejezetek a XVI-XVII. századi magyarországi történetírás történetéböl,
Budapest, 1975.
3Rabok, követek, kalmárok. 49-153.
4 Babinger'in neşrine dayanarak yapılan Macarca çevirisi için bkz. Hans Dernschwam, Erdély,
Besztercebánya, Törökországi útinaplá. Közreadja Lajos Tardy, Budapest, 1984, 135-504, 525-580.
2 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
kötümser bir dünya görüşüne sahip olmasına rağmen realist bir insan olan Dernschwam'ın
verdiği rakamlar ve bazı ayrıntılar diğer eserlerde bulunamaz.
Vakanüvislere gelince, 15'inci yüzyılın Macar tarihçilerinden János Thuróczy
(1435?-1490)5 zirvedeki yerini alırken,6 16'ncı yüzyılın başlarında, başka bir "Hungarus"
olan Ludovicus Tubero (1459-1527),7 ortalarında, Ferenc Forgách (1530'dan sonra-
1577),8 sonlarında, János Decsi Baranyai;9 17'nci yüzyılın başlarında István Szamosközy
(1570-1612)10 ve Miklós Istvánffy (1538-1615),11 daha sonra ise özellikle
Transilvanya/Erdel tarih yazarları özellikle titizlikleriyle ön plana çıkmaktadırlar12.
Anlattıkları olayların sık sık şahidi olmadıkları için aktardıkları bilgileri mümkün olduğu
kadar kontrol etmemiz gerekiyor, arşiv kaynaklarıyla karşılaştırıldıklarında bazen şaşırtıcı
ölçüde tam ve doğru çıktıkları da görülmektedir.
İlmî olarak niteleyebildiğimiz ilk çalışmalar 18'inci yüzyılda meydana gelmeye
başlıyor. Bu alanda en önemli deneme Sámuel Decsy'nin aşağıda ayrıntılı tanıtacağımız
üç bölümlük Osmanografia'sıdır13. İkinci bir Osmanlı tarihi başka alanlarda kalıcı ve ciddî
yapıtlar veren Elek Fényes'in kaleminden çıkmış bulunuyor14. Erken dönemlerle pek fazla
uğraşmayan müellif en ayrıntılı biçimde, 1820'lerde Yunan topraklarında cereyan eden
hadiseleri anlatmaktadır. O da diğerleri gibi Türk kaynaklarından faydalanmadı.
Çağdaş yapılan resmî çevirilerin dışında, Osmanlı kronik ve belgelerinin ilk
tercümeleri Pázmány Üniversitesi'nde ilk defa Türkçe/Osmanlıca dersler veren János
Repiczky tarafından gerçekleştirildi. Osmanlı tarih yazarlarından Celalzade Mustafa'nın
eserinden (bunun dışında da 1526 yılı sefer ruznamçesinden) Mohács meydan savaşı ile
5 Son neşri: Johannes de Thurocz, Chronica Hungarorum. I. Textus. Ed. Elisabeth Galántaii-Julius Kristó,
Budapest, 1985; II. Commentarii. 1-2. Composuit E. Mályusz, adiuvante J. Kristó. Budapest, 1988.
6 Osmanlılarla ilgili görüşlerini Hicran Yusufoğlu (Akın) değerlendirdi: "Onbeşinci Yüzyıl Macar Kroniği
Thuróczy'de Türkler" Erdem 2:5 (1986), 579-596." Aynı yazar", XV. Yüzyıl Lâtince Macar Kroniği Chronica
Hungarorum'un Türk Tarihi Bakımından Değeri, Belleten LI:200 (1987), 667-759. Aynı yazar, Thuróczy és a
török krónikák a 15. századi török-magyar kapcsolatokról, Keletkutatás 1988 ösz, 3-12.
7 Macarcası: Ludovicus Tubero, Kortörténeti feljegyzések (Magyarország). Közreadja László Blazovich–
állapotáról Ferdinánd, János, Miksa királysága és II. János erdélyi fejedelemsége alatt. Fordította István
Borzsák. Humanista történetírók. Magyar remekírók, Budapest, 1977, 567-1039.
9 Macarcası: Baranyai Decsi János magyar históriája (1592-1598), Fordította Péter Kulcsár. [Budapest,]
1982.
10 Sándor Szilágyi, Szamosközy István történeti maradványai 1566-1603, I-IV, Budapest, 1876-1880.
Magyar nyelvü kortársi feljegyzések Erdély múltjából. Szamosközy István történetíró kézirata. XVII. század
eleje. Közzéteszi Erzsébet E. Abaffy–Sándor Kozocsa. (A magyar nyelvtörténet forrásai, 2.) Budapest, 1991.
11 Nicolaus Istvánffy, Regni Hungarici historia... Coloniae Agrippinae, 1724, Macarca çevirisi için bkz.
Miklós Istvánfi, Magyarország története, 1490-1606, I-II, Fordította György Vidovich, Debrecen, 1867.
12 Bazılarını zikredelim: János Szalárdy, Siralmas magyar krónikája. Sajtó alá rendezte Ferenc Szakály,
Budapest, 1980. Mihály Cserei, Erdély históriája [1661-1711]. Sajtó alá rendezte Imre Bánkúti, Budapest, 1983.
János Bethlen, Erdély története, 1629-1673. Fordította Judit Vásárhelyi, Budapest, 1993. Georg Kraus, Erdélyi
krónika, 1608-1665. Fordította Sándor Vogel, Budapest, 1994.
13 Sámuel Decsy, Osmanografia, az az: a' török birodalom' természeti, erköltsi, egy-házi, polgári, 's hadi
állapottyának, és a' Magyar Királyok ellen viselt nevezetesebb hadakozásainak summás leirása. Bécsben, I-II.
1788, III. 1789.
14A török birodalom leírása, történeti, statistikai és geographiai tekintetben, Pest, 1854.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 3
müellif, 1680'li yıllarda Temesvár muhafızı olan Cafer Paşa hayatını belgeleyen kroniği de Macar Bilimler
Akademisi'nde yaptığı bir konferansla tanıttı: János Repiczky, Dzsáfer pasa. Új Magyar Muzeum II (1850),
CCCXVII-CCCXXIX.
16 Nagy-Körös város török levelei, Fordította János Repiczky, Kecskemét, 1859.
17 Vámbéry'nin en ayrıntılı bibliyografyası için bkz. Carla Coco, Vámbéry Ármin müveinek bibliográfiája.
(1987), [21-27].
19 Türkoloji Bölümünün tarihçesi için bkz. Susanne Kakuk, Cent ans d'enseignement de philologie turque
à l'Université de Budapest. Studia Turcica. Ed. by Louis Ligeti, Budapest, 1971, 7-28. Géza Dávid, 125 éves a
török tanszék, Keletkutatás 1995 ösz, 103-105.
20 Bu eksiklik yüzünden yer adlarının tespitinde veya demografi alanındaki neticelerin kontrolünde bu
ülkelerde büyük zorluklarla karşılaşılmaktadır.
21 Hayatı ve faaliyeti hakkında birkaç yıl önce Türkiye'de bir kitap çıkmıştır: Macar Asıllı Türk Tarihçisi
ve Arşivist Lajos Fekete'nin Arşivciliğimizdeki Yeri. (T. C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü.
Cumhuriyet Arşivi Daire Başkanlığı, Yayın Nu: 20.) Ankara, 1994. İçinde Fekete'nin şimdiye kadar bir araya
getirilen en mükemmel bibliyografyası bulunan bu eserin başlığı biraz yanıltıcıdır, çünkü ELTE Üniversitesi'nde
profesör olan bilim adamımız memleketine en zor dönemlerde bile sadık kalarak uyrukluğunu hiçbir zaman
değiştirmedi.
4 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
mezun olmamakla birlikte birinci dünya savaşında bir esir kampında Türk subaylarından
öğrendiği ilk kelimelerle başlayarak birkaç yıl içinde geniş bilgi sahibi olduktan sonra,
arşivist deneyimlerinin sayesinde ilgisini Osmanlı paleografyasına yoğunlaştırarak
1926'dan bugüne kadar etkisini koruyan Macaristan'daki Osmanlı Diplomatiğine Giriş
adlı kitabını Macarca ve Almanca olmak üzere neşretti22. Takip ettiği tasnifleme ve yazı
ile belge türleri hakkında biriktirdiği malumat daha sonraki benzer eserlerde hem
Türkiye'de (Tayyib Gökbilgin), hem de başka ülkelerde (Romanya'da Mihail Guboglu,
Polonya'da Jan Reychman ve Ananiasz Zajaczkowski tarafından) ana hatları ile kabul ve
taklit edildi. Doğal olarak, 30-40 yıl sonra çıkan eserlerde, verilen örnekler
zenginleştirilip eklerin sayısı da çoğaltıldı. Tek önemli tenkitte Bulgar Boris Nedkoff
bulundu. Ona göre belgeleri, Fekete'nin öne sürdüğü görüşün aksine, dünyevî ve dinî
olarak ayırmamak, tümünü dinî olarak nitelemek lâzım. Bu fikri Die Entstehung und
Entwicklung des Osmanisch-Türkischen Paläographie und Diplomatik adlı kitabında
Valery Stojanow da benimsedi23. Osmanlı İmparatorluğu'nun her ne kadar İslam dinine
dayalı bir devlet olduğunu biliyorsak da, şerî ve kanunî belgeleri Osmanlı devri
yazarlarının da ikiye ayırdıkları düşünülecek olursa, Fekete'nin gruplandırmasının hiç de
yanlış olmadığı kesinlik kazanır.
Fekete'nin 1955'te yayımlanan Die Siy®qat-Schrift in der Türkischen Finanz-
verwaltung I-II. adlı ikinci eseri ilkinden daha ehemmiyetli ve daha geniş kapsamlıdır.
Bugüne kadar bir benzeri hazırlanamayan bu yapıt kendi türünün tek örneği olarak yerini
muhafaza etmektedir. (Dündar Günday'ın Arşiv Belgelerinde Siyakat Yazısı Özellikleri ve
Divan Rakamları24 veya Said Öztürk'ün Osmanlı Arşiv Belgelerinde Siyakat Yazısı ve
Tarihi Gelişimi25 adlı kitaplarında Fekete'de eksik kimi belge türleri mevcut olmakla
beraber bu çalışmaların çok daha düzensiz ve özensiz bir araya getirilmiş olduğu
aşikârdır.) Kitabın 115 sayfalık girişinde çeşitli defter türleri sıralandıktan sonra dikkatli
bir seçim ürünü olarak büyük sayıda verilen – zaman ve cins bakımından da çok yönlü –
örneklerde bulunan terim ve yer adları titizlikle aydınlatılmaktadır.
Fekete'nin paleografya alanında verdiği, maalesef sadece ölümünden sonra çıkan
üçüncü büyük yapıtı Einführung in die Persische Paläographie'sidir. Konumuzu ancak
dolaylı olarak ilgilendirdiği için bunu sırf anmakla yetiniyoruz.
III. Kaynak neşri
Bütün dünyada olduğu gibi, Osmanlı tarih ve arşiv kaynakları ile ilgili incelemeler
ülkemizde de bunların yayımlanması şeklinde başlamıştır. Tabiî olarak bu alanda da
19'uncu asırdaki neşirler ile yüz sene sonra yapılanlar arasında güvenilirlik bakımından
büyük farklar vardır. Bu genel olarak böyle ise de eski ve yeni istisnalar da vardır. Mesela
Áron Szilády'nin A defterekröl (Defterler hakkında) adlı yazısında tapu defterlerinden
verdiği örnekler26 o zamanki bilgi birikimine göre çok az hata ihtiva etmektedir. Şunu da
hemen ekleyelim ki: Bu önemli kaynak türünden dünya çapında yapılan ilk yayın belki de
budur.
III/1. Osmanlı kroniklerinin neşri
Yukarıda zikredilen Repiczky'nin dışında, 19'uncu asrın ikinci yarısında ve 20'nci
yüzyılın başlarında Osmanlı vakanüvislerinden büyük sayıda çeviri yapılıp neşredildi.
Ármin Vámbéry'nin bir talebesi Feyzi'nin (Fâizi'nin,27 veya Abdulheyy Kâfzâde'nin28)
Kanije ile ilgili, ancak oldukça güvenilmez ve masalımsı nitelik taşıyan kısa tarihini
dilimize aktarıp en şöhretli tarih dergimizde bastırdı29. Bu arada Macar Bilimler
Akademisi'nin başlattığı bir program çerçevesinde daha sistematik çalışmalar da
yürütülmüştür. Bunun meyvesi, József Thúry'nin iki ciltlik, bugün de bir el kitabı
niteliğini taşıyan eseridir30. Sırasıyla, anonim Osmanlı tarihleri olarak bilinen kaynak
grubundan 1486'ya kadar giden bir yazma, Neşri, Tursun bey, Hoca Sa‘deddin,
Kemalpaşazade, Lütfi Paşa, Ferdi/Bostan, Celalzade Mustafa, Sinan Çavuş/Muradî ve
Kâtip Mehmet Zaim'den alınan Macaristan'daki hadiselere ilişkin bölümler geliyor. Her
müellifin kısa hayat öyküsü ve değerlendirmesi verildikten sonra, gerekli yerlerde
aydınlatıcı notlarla birlikte metin sunuluyor. Tarih yazarlarının dışında her iki cildin
sonunda kimi belgeler de bulunmaktadır. Bunlardan sefer ruznamçelerini ve büyük
zaferlere ait fethnameleri anmamız lâzım.
Thúry'nin beklenmedik ölümünden sonra bu önemli çalışmaya bir Katolik papaz,
Imre Karácson devam etti31. Kendisi İbrahim Peçevi'nin, Kâtip Çelebi'nin ve Naima'nın
eserlerinden geniş bölümler Macarcaya aktardı32. Ayrıca da, Evliya Çelebi
Seyahatname'sinin geniş anlamda Macaristan'ı tasvir eden bablarını iki cilt halinde
yayımladı33. İlk cilt İstanbul neşrine dayanılarak yapıldı, ikinci cilt ise Beşir Ağa
Kütüphanesi'ndeki yazmanın yer yer atlatmalarla gerçekleştirilen çevirisidir34.
Aynı zamanda, hem Thúry,35 hem başka kişiler36 dergiler için de daha dar kapsamlı
tercümeler hazırladılar.
27 Kanije savunması ve Tiryaki Hasan Paşa. Haz. Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanlığı,
Halálának 25. évfordulója alkalmából. Györ, 1936. Bunun dışında: Pál Fodor, Karácson Imre (születésének 125.
évfordulóján). Keletkutatás 1989 tavasz, 109-114.
32 Imre Karácson, Török történetírók. III, Budapest, 1916.
33
Evlia Cselebi török világutazó magyarországi utazásai. I-II. Fordította Imre Karácson, Budapest, 1904,
1908. Birinci cilt Pál Fodor'un yazdığı bir önsözle 1985'te tekrar basıldı.
34 Karácson'un çalışma metodu hakkında bkz. Pál Fodor, Evlia Cselebi útleirásai, Keletkutatás 1990 ösz,
51-53.
35 Selaniki tarihinden faydalanan yazısı: Szigetvár elfoglalása 1566-ban. Török forrás szerint.
Hadtörténelmi Közlemények 4 (1891), 60-80, 208-225. Ayrıca Avrupalı (Macar) tarihçilerin eserlerinden ilk
faydalanan Osmanlı vakanüvisi olan İbrahim Peçevi'nin Macar kaynakları hakkında öncü bir çalışması da vardır:
Pecsevi viszonya a magyar történetíráshoz. Századok 26 (1892), 395-410, 476-488, 560-579, 658-678, 740-746.
Yine Peçevi'ye dayanarak şu makaleyi yazmıştır: A török történetírás Esztergom visszavételéröl. Hadtörténelmi
Közlemények 5 (1892), 68-80, 181-196.
36 Raşid tarihinden Béla Mader Budapesti Hírlap'ta (8 Eylül 1886 tarihinde) birkaç sayfa, Imre Karácson
da kimi bölümler (Az 1663. évi török hadjárat Magyarországon. Rasid efendi török történetíró leírása szerint.
6 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
Bütün bu çeviriler, bazen son derece zor anlaşılan ve bugünkü sadeleştirilmiş Türkçe
varyantlarında da zaman zaman doğru dürüst yansıtılamayan Osmanlıca metinleri
genellikle aslına uygun aksettiriyorlar, ama kimi yerlerinde düzeltmelere ihtiyaç
duyulmaktadır.
Bu alandaki faaliyetler daha sonra hemen hemen tamamen sekteye uğratıldı ve uzun
bir müddet için yalnızca Lajos Fekete'nin Tarih-i Gılmanî'den yaptığı tercümesi37
öncekilere eklenmiştir. Son yıllarda Pál Fodor Silahtar ve Raşid tarihlerinden seçmeler
çevirdi38. Tam bir eser olarak ilk defa József Blaskovics'in,39 daha sonra György Hazai'nin
adı altında çıkan40 Tercüman Mahmud'un derlediği Tarih-i Ungurus zikredilmelidir.
III/2. Arşiv belgelerinin neşri
Yukarıda anılan verimli dönemde vakanüvislerin eserleri yanında arşiv belgelerinin
neşri için de ciddî çabalar sarf edildi. Bir taraftan Viyana ve Budapeşte kütüphanelerinde
bulunan vesikalar, zaman zaman sadece özet şeklinde verilerek dilimize çevirildi. Bu
geniş kapsamlı çalışmanın önemli bir bölümü esas mesleği doktorluk olan Antal Velics
tarafından gerçekleştirilmiş ancak iki cilt halinde yayıma hazırlayan zamanın bilinen
tarihçisi Ernö Kammerer olmuştur41. Velics'in kabiliyetli birisi olduğundan şüphe yoktur,
fakat işi biraz acele yaptığı için birbirine bağlı metinleri bile karşılaştırmadan okudu ve
bunun neticesi olarak aynı yer adını iki-üç defa doğru ondan sonra yanlış bir şekilde
yazdı. Bunun için bu kitabı türkologlarımız çoğunlukla kullanmıyorlar. Ama yerel tarihle
uğraşanlar ister istemez ona baş vuruyorlar ve dolayısıyla bazen yanlış neticelere
varıyorlar. Velics'in kullandığı malzemeyi (II. Dünya Savaşı sırasında Budapeşte'de
yananlar hariç) tabiatıyla yeniden ele almak lâzım, ancak bugünkü metotlarımızla aynı
çalışma 30-40 yıl sürecek ve 10-15 cilt olacak.
Türk kaynaklarını geniş ölçüde kullanan ilk araştırmacımız yukarıda anılan Imre
Karácson'dur. "Mescit kütüphaneleri" dışında arşivlere de girebilmiş olan çalışkan papaz
bir cilt olarak II. Ferenc Rákóczi ile ilgili belgeleri vefat etmeden önce yayıma
hazırlayabilmiştir42. Bunlardan daha değerli olan, 1533 ile 1789 arasındaki devirden
kalma 401 belgenin neşri ancak ölümünden sonra gerçekleşebildi43. Osmanlı arşivlerinin
o dönemdeki durumunu hatıralarımıza getirdiğimiz zaman topladığı vesikaların çeşit
Hadtörténelmi Közlemények 9 [1896], 73-100.) Macarc'ya çevirmişti. Naima'dan yine Karácson yararlanmıştır: I.
Rákóczy György 1636-iki háborúja Naima török történetíró leírása szerint. Hadtörténelmi Közlemények 6
(1893), 297-307. Gábor Bálint'in ise tarih ve coğrafya kitabı arasındaki sıfata sahip olan bir eserden tercümesi
vardır: A magyarországi török hódoltságról, XVII. századi török forrás szerint. Századok 4 (1870), 233-244, 297-
308.
37 Lajos Fekete, Mehmed Chalife "Tárich"-ja az 1625-1664. évek eseményeiröl. Hadtörténelmi
(Bu ciltte Tercüman Mahmud'un eseri dışında Cengiz Orhonlu'nun Nuruosmaniye Kütüphanesi yazmaları
arasında keşfettiği anonim bir Macar tarihi de yer almaktadır.)
40 Nagy Szülejmán udvari emberének magyar krónikája. A Tarih-i Ungurus és kritikája. Fordította György
Hazai. Budapest, [1996]. – Metnin çeviriyazısı Archivum Ottomanicum dergisinde bölümler halinde
basılmaktadır.
41 Antal Velics–Ernö Kammerer, Magyarországi török kincstári defterek, I-II, Budapest, 1886, 1890.
42 Imre Karácson, A Rákóczi-emigráczió török okmányai, 1717-1803, Budapest, 1911.
43 Imre Karácson, Török-magyar oklevéltár, 1533-1789. Szerkesztette Lajos Thallóczy, János Krcsmárik,
Gyula Szekfü. Budapest, 1914.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 7
44 G. Dávid'in Archivum Ottomanicum'da yakında çıkacak The Mühimme Defteri as a Source for
Habsburg-Ottoman Rivalry in the 16th Century başlıklı yazısında buna dair örnekler vardır.
45 Géza Dávid, A Simontornyai szandzsák a 16. században. Budapest, 1982, 80, not 302.
46 Török-magyarkori állam-okmánytár. I-VIII. Szerkesztette Áron Szilády és Sándor Szilágyi, (Török-
magyarkori történelmi emlékek. Elsö osztály: Okmánytár, III-IX.) Pest, 1868-1872. Bu dizinin ilk iki cildi
Okmánytár a hódoltság történetéhez Magyarországon. Nagy-körös, Czegléd, Dömsöd, Szeged, Halas
levéltáraiból. (Pest, 1863) başlığı altında çıkmıştı ve kısmen daha önce Repiczky tarafından yayımlanan
belgelerin Szilády tarafından düzeltilen şekillerini içermektedir, kısmen birçok yeni Osmanlı vesikalarını ihtiva
etmektedir. Ayrıca adı geçen şehir ve kasabaların Macarca, Latince veya Almanca kaleme alınan kimi
dokümanları da eklenmiştir.
47 Szerkesztette Sándor Szilágyi, Budapest, 1875-1899. – Hurmuzaki ile çağdaş olan bu diziden
Fekete, A hódoltság török levéltári forrásai nyomában. Szerkesztette Géza Dávid. (Budapest Oriental Reprints.
Series A 6. Editors: E. Schütz–É. Apor) Budapest, 1993.
50 Ludwig Fekete, Türkische Schriften aus dem Archive des Palatins Nikolaus Esterházy, 1606-1645,
Budapest, 1932.
51 Lajos Fekete, Az Esztergomi szandzsák 1570. évi adóösszeírása. Budapest, 1943. Ölümünden az önce
bir defterin "çevirisini" daha hazırladı: A Hatvani szandzsák 1550. évi adóösszeírása. (Jászsági füzetek, 4.)
Jászberény, 1968. (Söz konusu tahrir büyük ihtimalle 1550 yılında değil 1546'da temize çekilmiştir.)
8 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
Bunun ardında hem bizde (başta Gyula Káldy-Nagy tarafından52) hem de başka ülkelerde
birçok benzer yayın gerçekleştirildi. Diyebiliriz ki Ortaçağ Macaristanı'nın topraklarında
kurulan Osmanlı idarî birimlerinin hemen-hemen her biri hakkında, en azından bir nahiye
olmak üzere, bu cins neşriyat vardır. Bu tür defter yayınları doğal olarak çok yararlıdır,
ama yine de bazı eksiklikleri vardır. Yer adlarının dikkatli çözümlenişinden53 ve kişi
adlarının olabildiği kadar doğru okunuşundan başka – birkaç önemli istisna hariç – kısa
bir önsözle yetiniyorlar ve döktükleri verilerin değerlendirmesinden kaçınıyorlar.
Fekete'nin Káldy-Nagy'la giriştiği bir örnek eserde, Budin mukataalarının çeşitli
yıllardan kalan ayrıntılı gelir-gider defterlerinin metni bir taraftan Arap harfleriyle ve
Almanca bir sonsözle, öte yandan Macarca çevirisiyle ve aynı değerlendirme ile
araştırıcılara sunulmaktadır54. Son derece önemli ikinci bir mukataa neşri, başta canlı
büyük baş hayvanlar (sığırlar) olmak üzere Vác'tan geçen mallarla ilgilidir55.
Bir yerli koleksiyon olan Jászberény şehrinin Osmanlı belgelerinin Macarcaya
çevrilmesi son zamanların güzel bir örneğidir56. Aynı şekilde, tam anlamıyla arşiv belgesi
olmamakla birlikte, tarih olarak da niteleyemediğimiz Kavanin-i Yeniçeriyan'ın Macar
edisyonu bugüne kadar devamı olmayan bir dizinin ilk cildi olarak çıktı57.
Görüldüğü gibi, belge yayını alanında son dönemlerde sistematik bir çalışma
sürdürülmüyor, bu tür faaliyetler kısmen bilim adamının ilgi alanına göre yapılmakta,
kısmen de maddî imkânların açıldığı yerlerde gerçekleştirilebilmektedir. İşin tuhaf yönü,
parasal olanakların çoğunlukla yerel düzeyde daha kolay sağlanabilmesidir. Bu durumun
iki olumsuz neticesi vardır: Biri, il arşiv ve müzelerimizin kadrosunda, sunulan yazıları
kontrol edebilecek kişilerin bulunmayışı, öbürü ise bu taşralı yayınların ancak dar bir
çevrenin eline geçebilmesidir. Bu yüzden eski serilere benzer dizilerin basılması için
Bilim Akademisi'nin maddî ve manevî desteğine ihtiyaç duyulmaktadır. Maalesef bu
bakımdan ümit verici işaret şimdilik yoktur. Bu tür girişimlerin arkasında durabilecek
Akademi yayınevimizin birkaç yıl önce Hollandalı bir firmaya satılmış olması bu
bakımdan da oldukça olumsuz bir olaydır.
52 Gyula Kaldy-Nagy, Kanuni Devri Budin Tahrir Defteri (1546-1562), Ankara, 1971. Aynı yazar, Török
adólajstrom Baranyából a XVI. századból. Szigetvári emlékkönyv. Szigetvár 1566. évi ostromának 400.
évfordulójára. Szerkesztette Lajos Rúzsás. (A Magyar Tudományos Akadémia Dunántúli Tudományos Intézete
– Értekezések, 1966.) Budapest, 1966, 115-155. Aynı yazar, A Budai szandzsák 1559. évi összeírása. (Pest
megye mıútjából, 3.) Budapest, 1977. Aynı yazar, A Gyulai szandzsák 1567. és 1579. évi összeírása.
(Forráskiadványok a Békés Megyei Levéltárból, 10.) Békéscsaba, 1982. –- Elöd Vass yerel arşiv yıllıklarında ve
şehir monografilerinde tapu defterlerinden büyük ölçüde faydalanıyor ancak bu çalışmalar yeterince güvenilir
değillerdir.
53 Temesvár ve Moldova/Modava sancakları yer adlarının listesi için bkz. Pál Engel, A Temesvári és a
Moldovai szandzsák törökkori települései (1554-1579), (Dél-alföldi évszázadok, 8.) Szeged, 1996. – Balkan
ülkelerinde ve Türkiye'de çıkan neşriyatlarda sık sık buna da önem verilmemektedir.
54 L. Fekete und Gy. Káldy-Nagy, Rechnungsbücher Türkischer Finanzstellen in Buda (Ofen) 1550-1580,
Türkischer Text, Budapest, 1962. Lajos Fekete–Gyula Káldy-Nagy, Budai török számadáskönyvek, 1550-1580,
Budapest, 1962.
55 Gyula Káldy-Nagy, Statistische Angaben über den Warenverkehr des Türkischen Eroberungsgebiets in
Ungarn mit dem Westen in den Jahren 1560-1564, Annales Universitatis Scientiarum Budapestinensis de
Rolando Eötvös nominatae, Sectio Historica 11 (1970), 269-341.
56 Klára Hegyi, Jászberény török levelei. Szolnok Megyei Levéltári Füzetek 11 (1988), 7-177.
57 A janicsárok törvényei (1606) I. Török kéziratokból fordította Pál Fodor. (Török-magyar hadtörténelmi
emlékek. Elbeszélö kıtfök, 1.) Budapest, 1989. – Yukarıdaki iki bölümde ele alınan konularla ilgili olarak bir
yazı daha anılmalıdır: Gyula Káldy-Nagy, "Macar Tarihinin Türk Kaynakları", Studia Turco-Hungarica, Red.
Gy. Káldy-Nagy, I, Budapest, 1974, 15-22.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 9
58 Decsy, a.g.e. Biz, 1789'da çıkan düzeltilmiş, ikinci baskıyı kullandık. Nicolai Schmitth'in 1453'ten
1719'a kadarki dönemi kapsayan Osmanlı Tarihi (Imperatores ottomanici a capta Constantinopoli cum epitome
principum turcarum. I-II. Tyrnaviae, 1747-1752; ikinci baskı: 1760-1761) Decsy'ninkinden önce yayımlandı,
ancak bu eser hâlâ geç ortaçağlar ile erken yeniçağların tarihçi geleneğini devam ettiriyor.
59 Elöljáró beszéd" (Giriş konuşması); sayfa numaraları yok.
60 Aynı yer.
61 Gyula Lázár, Az oszmán uralom története Európában. I-II, Budapest, 1877.
10 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
sonra Macarca olarak da neşretti62. Burada bu yapıtın ancak birkaç önemli özelliğine
dikkati çekmek istiyoruz: 1. Matuz'u en başta politik ve kurumsal tarih ilgilendiriyordu ve
Osmanlı toplumunun tarihinden ziyade Osmanlı devletinin tarihini yazmış oluyor; 2.
Matuz, 16'ncı yüzyıla kadar Altın Çağ'dan, sonra ise "gerileme" ve "kadınlar saltanatı"
döneminden söz ederken, tarih yazarlarının "geleneksel" yaklaşımını izliyor; 3. Herhalde
Marksist ekolünün etkisiyle Osmanlı düzenini "feodalizm" sayıyor, çünkü "feodal toprak
rantının" var olmasını bunun temeli olarak görüyor63. Bu tartışma götürür konsepsiyona
rağmen kitap, Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan çöküşüne kadar aldığı tarihsel yolu,
zevkle okunabilecek stilde ve "hazmedilebilir" bir hacimde adım adım izliyor.
Hemen de Matuz ile aynı zamanda Klára Hegyi ve Vera Zimányi Az oszmán bi-
rodalom Európában (Avrupa'da Osmanlı İmparatorluğu) adlı çalışmalarını yayımladılar64.
Kitaba, "Yorumlu Resimli Kitap" veya "Resimli Osmanlı Tarihi" de diyebiliriz. Kitabın
metnini Klára Hegyi yazmış; olağanüstü zengin resimli materyali ise Vera Zimányi büyük
Avrupa kütüphanelerinin çoğu daha yayınlanmamış el yazmalarından seçmiş. Bu resimli
materyal kitabın büyük değerlerinden biri. Metin, buna lâyık bir düzeyde olduğu gibi, 13-
17'nci yüzyıllarda Osmanlı Devleti ve toplumunun tarihini kısaca fakat olağanüstü zarif
bir şekilde özetliyor. Klára Hegyi imparatorluğun yayılmasından ve verdiği savaşlardan
sadece ana hatlarıyla söz ediyor, fakat aynı zamanda – "mecburî" kurumsal tarih ve savaş
tarihinden öteye – ekonomi, bilim, sanatlar, Müslümanlarla Hıristiyanların durumu ve
günlük yaşamın görenekleri hakkında bununla orantılı bir kapsamda bilgi veriyor. 17'nci
yüzyıldaki değişimlere ilişkin görüşü Matuz'unkine yakın. Kitapta yazılanlar, taşıdığı
başlığın aksine, yalnız Aprupa'daki bölgeler için değil, hatta somut örneklerin çoğunun
tüm Osmanlı İmparatorluğu için geçerli.
IV/1/b. Biyografiler
Macar araştırıcılarının 16-17'nci yüzyılda ülkemizle yakın ilişkileri olan Osmanlı
devlet adamlarına dikkatlerini yöneltmesi, kendiliğinden anlaşılır bir davranıştı. Türkler
dönemine ilişkin başka birçok konuda ve yapıt türünde olduğu gibi burada da girişime
geçmeyi Sándor Takáts üstlendi. Birçok Budin paşasının (aralarında Arslan, Sokollu
Mustafa, Kara Üveys, Kalaylıkoz Ali, Sinan Frenk Yusuf, Ferhat, Sofi Sinan,
Sinanpaşazade Mehmet, Mehmetpaşazade Hasan, Kadızade Ali ve İbrahim Paşaların)
bugün de kullanılan biyografilerini kendisine borçluyuz65. Takáts en başta Habsburg-
Macar arşivlerindeki kaynaklara (diğerleri arasında İstanbul elçilerinin raporlarına)
dayanarak incelemelerini yürüttüğü için, sözü edilen paşaların Macaristan'daki
faaliyetlerini çalışmalarının merkez konusu olarak ele aldı. Fakat aynı zamanda bazen
ölçüsüz derecede Türk kahramanlarından yana çıkması, yazarın romantik tarih
görüşünden kaynaklanıyor.
baskıları: Muslime und Christen. Das Osmanische Reich in Europa, Budapest, 1988. The Ottoman Empire in
Europe, Budapest, 1989.
65 Sándor Takáts, A török hódoltság korából. (Rajzok a török világból, IV.) [Budapest, 1929] 57-293, 501-
542.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 11
Budin paşaları arasında en uzun süre bu görevde bulunan Sokollu Mustafa Paşa özel
bir ilginin odak noktasında yer aldı. Gyula Káldy-Nagy bu devlet adamına ayırdığı iki
incelemesinde, Takáts'ın tasvirini Türk kaynaklarına dayanarak bütünleştirdi (örneğin
Mustafa Paşa'nın vakıfları ve beylerbeyi olarak görevleri hakkında ayrıntılı bilgi verdi
vb.)66. Macaristan'da görevde bulunan beylerbeyi ile sancakbeylerin resmî faaliyetlerini ve
kariyerlerini Géza Dávid geniş kaynaklara dayanarak inceledi. Bu incelemenin sonuçları
hakkında IV/2/f bölümünde bilgi vereceğiz.
En çok (iki uzunca ve bir kısa) biyografinin Macaristan'ın beşte ikisini Osmanlı
topraklarına katan Kanunî Sultan Süleyman hakkında yazılmış olması bir tesadüf değildir.
İlkini Lajos Fekete yazdı ve her ne kadar faaliyetleri ile karakterinin gölge düşüren
taraflarına da değiniyorsa da, genel olarak hükümdardan takdirle söz ediyor67. Daha geniş
kapsamlı ve daha hacimli Sultan Süleyman biyografisini Gyula Káldy-Nagy'a borçluyuz.
Müellif, sadece Sultan Süleyman'ın insan ve politikacı olarak performansını terazinin
kefesine koymakla kalmadı, aynı zamanda hükümdarlığı dönemindeki Osmanlı
politikasını ve toplumunu da ayrıntılarıyla tanıttı68. Yayımlanmamış arşiv kayaklarından
büyük ölçüde yararlanan monografi, genelde büyüklüğü kabul edilen hükümdarı açıkça
olumsuz olarak değerlendiriyor ve ancak koşulların uygun düşmesi sayesinde görünüşte
başarı sağlayabilmiş, konsepsiyonsuz, kararsız bir kişi sayıyor69.
Kanunî'nın üçüncü, kısa biyografisinin yazarı Pál Fodor, Osmanlı hükümdarının
Macaristan politikasını aynı şekilde hatalı buluyor, fakat hükümdarlık yeteneği ve tarihsel
rolü hakkında görüşleri daha olumlu70. Kaldı ki "anlayışlı" bu yaklaşım tarzı, aynı ciltte
yayımlanan, Klára Hegyi ve Pál Fodor'un kaleminden çıkan diğer dört sultan (I. Osman, I.
Bayezid, II. Mehmed, I. Selim) ve üç sadrazama (Köprülülere) ait portrede de hakim71.
IV/1/c. Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili başka konular
66 Gyula Káldy-Nagy, "Macht und Immobiliarvermögen eines Türkischen Beğlerbegs im 16. Jahrhundert",
Acta Orientalia Hungarica 25 (1972), 441-450. Aynı yazar, "Budin Beylerbeyi Mustafa Paşa", Belleten 54:210
(1990), 649–663.
67 Lajos Fekete, Szülejmán szultán, Budapest, 1967, 116: "Bu kişiyi nitelemek zor. Kırkyedi yıl hükümdar
kaldı, kırkyedi yıla iyisiyle kötüsüyle çok şey giriyor. Atalara saygı gösteriyor ve oğullarından ve torunlarından
dokuzunu öldürtüyor; komutanlık tecrübesi olmadan savaşa katılıyor; hükümdarlığı zamanında kanunları
çiğneyen ünlülere karşı, Kemalpaşazade, Ebussuud gibi tanınmış hukukçuları görevlendirmesinden dolayı
kendisine Kanunî lâkabı veriliyor; yüzyılın büyük mimarı Koca Sinan onun zamanında yaşadığından ve büyük
işler yapılabileceğini gördüğü zaman ne işçisini, ne de parasını esirgiyor ve harika camiler yaptırtabiliyor;
mükemmel kaptanpaşaları olduğundan ve onlara hizmetler verebildiğinden, bozkırlarda at koşturan bir halkı
denizlerde egemen kılabiliyor; devrinde değerli bilginler ve şairler -ve aralarından Muhibbi lâkabıyla kendisi de-
bulunduğundan, onun zamanında ilim ve edebiyat gelişip serpiliyor; hükümdarlık dönemi, Osmanlı
İmparatorluğu'nun manen ve maddeten en parlak devri oluyor. 'Tesadüfen' değil, ‘tabî olarak' da değil, fakat
kendisinden dolayı, şahsiyeti ve faaliyetinden dolayı. Olgular ondan yana...".
68 Gyula Káldy-Nagy, Szulejmán, Budapest, 1974. Kitabın kimi bölümleri Almanca ve İngilizce olarak da
yayımlandı: "Suleimans Angriff auf Europa", Acta Orientalia Hungarica 28 (1974), 163-212. "Rural and Urban
Life in the Age of Sultan Suleiman", Acta Orientalia Hungarica 32 (1978), 285-319.
69 Yazarın sözleriyle: "Geçip giden yüzyıllar sırasında, ‘tarih yapan' olağanüstü yetenekli kişiler de çıktı.
Kanunî bunlardan değildi. Gene de ünlü bir tarihî şahsiyet oldu; ama seçkin yeteneklerinden çok, daha ziyade
mevcut koşullardan dolayı. Mohács'taki en büyük zaferi, tam da Avrupa'da iktidar dengeleri bozulduğu sırada,
âdeta bedavadan kazandı. O zamanın koşulları, yani dünyaya geldiği devir, Kanunî Süleyman'ı yüceleştirdi" (a.
g. e., 215).
70 Pál Fodor, I. Szulejmán, a Pompás és a Törvényhozó. In: Pál Fodor–Klára Hegyi–Mária Ivanics, Török
72 Gyula Káldy-Nagy, "The First Centuries of the Ottoman Military Organization", Acta Orientalia
Hungarica 31 (1977), 147-183. The ‘Strangers' (ecnebiler) in the 16th Century Ottoman Military Organization.
Between the Danube and the Caucasus. A Collection of Papers Concerning Oriental Sources on the History of
the Peoples of Central and South-Eastern Europe. Ed. by György Kara. Budapest, 1987, 165–169. Rural and
Urban Life (bkz. yukarda, not 68). Politische und kulturelle Einflüsse in Kleinasien zur Zeit der Herausbildung
des osmanischen Staates. Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes 82 (1992), 213-222. Kleinasien im
Spannungsfeld von vier neuen Machtzentren um 1260. Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes 85
(1995), 117-146. "The Holy War (jih®d) in the First Centuries of the Ottoman Empire". Harvard Ukrainian
Studies 3-4 (1979-1980), 467-473. Der Quellenwert der Tahrir Defterleri für die Osmanische
Wirtschaftsgeschichte, Osmanistische Studien zur Wirtschafts- und Sozialgeschichte. In memoriam Van˛o
Bo·kov. Hrsg. von Hans Georg Majer, Wiesbaden, 1986, 76-82.
73 Gábor Ágoston, Az oszmán tüzérség és a magyarországi várharcok egy kiadatlan 17. századi török
krónika alapján. Studia Agriensia 5. Eger, 1985, 173-183. Párhuzamok és eltérések az oszmán és az európai
tüzérség fejlödésében. Történelmi Szemle 34:3-4 (1992), 173-198. Gunpowder for the Sultan's Army: New
Sources on the Supply of Gunpowder to the Ottoman Army in the Hungarian Campaigns of the Sixteenth and
Seventeenth Centuries, Turcica 25 (1993), 75-96. Ágyúk és löpor a 16–17. századi Oszmán Birodalomban,
Yayımlanmamış Ph. D. tezi.. Budapest, 1993. "15. Yüzyılda Batı Barut Teknolojisi ve Osmanlılar", Toplumsal
Tarih 3:18 (1995), 10-15.
74 Pál Fodor, "AΩmed•'s D®sit®n as a Source of Early Ottoman History", Acta Orientalia Hungarica 38
(1984), 41–54. "The Way of a Seljuq Institution to Hungary: the cere¿¨", Acta Orientalia Hungarica 38 (1984),
367–399. "State and Society, Crisis and Reform, in the 15th–17th Century Ottoman Mirror for Princes", Acta
Orientalia Hungarica 40 (1986), 217–240. Ungarn und Wien in der Osmanischen Eroberungsideologie (im
Spiegel der Târî¿-i Beç ∆râlı, 17. Jahrhundert). Journal of Turkish Studies 13 (1989), 81–98.34. Török és
oszmán: az oszmán rabszolga-elit azonosságtudatáról. Történelmi Szemle 37:4 (1995), 367-383. "Sultan,
Imperial Council, Grand Vizier: Changes in the Ottoman Ruling Elite and the Formation of the Grand Vizieral
tel¿•◊", Acta Orientalia Hungarica 47 (1994), 67-85. The Grand Vizieral telhis. "A Study in the Ottoman
Central Administration 1566–1656", Archivum Ottomanicum 15 (1997), 137-188. Between Two Continental
Wars: the Ottoman Naval Preparations in 1590–1592, Armağan. Festschrift für Andreas Tietze. Hrsg. von
Ingeborg Baldauf und Suraiya Faroqhi unter Mitwirkung von Rudolf Vesely, Praha, 1994, 89–111.
Együttmüködés és válság a 15-17. századi oszmán-zsidó kapcsolatokban. Századok 131:4 (1997), 895-922. Az
oszmán pénzrendszer 16. századi válságáról (megjegyzések az 1585/89. évi leértékelésröl). Aetas 1999/4, 27-40.
75 Mária Ivanics, A Krími Kánság a tizenöt éves háborúban, Budapest, 1994.
76 Klára Hegyi, "A törökök berendezkedése meghódított országaikban", Történelmi Szemle 1981/3, 392-
404.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 13
77 Bütünleştirilmiş olarak ilk baskısı 1864'te yayınlandı. Biz, kitabın gözden geçirilmiş ikinci baskısını
kullanmıştık: Ferenc Salamon, Magyarország a török hódítás korában, Budapest, 1886. Almanca baskısı:
Ungarn im Zeitalter der Türkenherrschaft, Leipzig, 1887.
78 Takáts, yaklaşık olarak 600 makale ve 30 kitap sahibidir (kitabların bir kısmı makalelerinin
derlemesidir). Türk-Macar ilişkileri hakkındaki en önemli çalışmaları dört cilt halinde yayımlandı: Rajzok a
török világból (I-III. Budapest, 1915-1917) ve A török hódoltság korából (Rajzok a török világból, IV.
[Budapest, 1928]). Seçme yazıları Türkçeye de çevrilmiştir: Macaristan Türk Aleminden Çizgiler. Çev. Sadrettin
14 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
İki dünya savaşı arasında Macar tarih biliminin en seçkin şahsiyeti Gyula Szekfü
buna tam karşıt uçları temsil ediyor. Her ne kadar 1917'de yayımlanan ve büyük etki
yapan çalışmasında, Türklerin oluşturduğu düzende daha Macarların yararına olan taraflar
bulduysa da,79 pek çok cilt dolduran ve birçok kere yeni baskısı yapılan Magyar történet'i
(Macar tarihi)'nin 16-17'nci yüzyıllara ait olan bölümlerinde artık Osmanlı fethinin
sonuçlarını umut kırıcı bir nitelikte tasvir ediyordu80. Macaristan'da geçen savaşları,
"Doğu ile Batı"nın, iki medeniyetin çarpışması olarak görmüş ve bu çatışmada "köle
sahibi Türk devletinin galibiyet kazanmasıyla Macarlarda Avrupa medeniyetinin izleri
kalmadı" sonucunu çıkarmıştı81. Osmanlı fethiyle birlikte gelen sürekli savaşlar ve yaşam
güvensizliği Büyük Ova'da (Alföld'de) "kültür aleyhtarı pusztayı", başka yerlerde ise
bataklıkları yaratmış, Macar iklimini de, toprağını tarlasını da bozmuştu. Düzenlenen
seferler ve tebaasını hiç umursamayan Osmanlı Devleti'nin zulmü Macarları demografik
felâkete sürüklemişti. Öyle ki, eski anayurt topraklarını Türklerin gölgesinde iskân eden
Balkan halkları işgal etmişti82. Bu pek çok zararın yanı sıra "Türklerin verimli etkilerini
aramamız boşuna olur. Burada birbirine zıt iki kültür söz konusudur ve bunların arasında
doğal olanı ancak savaştır"83.
Şimdiye kadar anılan yazarların ortak özelliği, Türklerin kurduğu düzeni çoğunluk
Macar ve Habsburg kaynaklarına dayanarak değerlendirmiş olmalarıdır. Yukarıda
değindiğimiz gibi, Osmanlı kaynaklarını aramaları ve bunları Macarca yayınlamaları ilk
büyük Macar türkologları kuşağının (Gévay, Velics, Thúry, Karácson ve diğerlerinin)
tüm gücünü tüketmişti; bu yüzden de bir türkoloğun yazdığı ve hemen de tamamen Türk
kaynaklarına dayanan ilk monografi ancak 1944'te yayımlandı. Bu çığır açan eser,
Budapest a törökkorban (Türkler döneminde Budapeşte) adını taşıyor. Yazarı Lajos
Fekete, daha önceki on yıllar boyunca Avrupa ve Türkiye'deki arşivlerden ve kütüp-
hanelerden muazzam materyal toplamıştı84. Gerçi kitap "Budapeşte'nin Tarihi" dizisinde
yayınlandığı için, odak noktasında en başta Budin ve Peşte'nin Türkler dönemine ait tarihi
yer alıyor, fakat esasında alalade bir kent tarihçesi monografisinden çok daha fazlasına
yer veriyor: Türklerin kurmuş olduğu siyasî, askerî ve toplumsal düzenin her önemli
görünümünden (Müslüman öğretimi, aile hayatı, mutfağı vb. de dahil) kapsamlı bir
tanıtma sunuyor85.
Karatay, İstanbul, 1970. Takáts tarihçiliği için bkz. Steven Bela Vardy, The Ottoman Empire in Historiography:
a Re-Evaluation by Sándor Takáts. Pittsburgh, 1977 ve aynı yazar, Clio's Art in Hungary and Hungarian-
America,. New York, 1985, 148-149.
79 Bunlara bir örnek, Alföld "köylü kentlerinin" (kasabalarının) yükselişi veya Osmanlıların yerli
sakinlerle karışmaması; bkz. Gyula Szekfü A magyar állam életrajza. Budapest, 1917, 92-93.
80 Gyula Szekfü, Magyar történet. A tizenhatodik század. (Bálint Hóman –Gyula Szekfû , Magyar
Történet. IV.) Budapest, t. y.; Magyar történet. A tizenhetedik század. (Hóman Bálint–Szekfû Gyula, Magyar
Történet. V.) Budapest, t. y., 5-79.
81 Szekfü, Magyar történet. A tizenhetedik század, 13.
82A.g.e., 35.
83A.g.e., 65.
84 Lajos Fekete, Budapest a törökkorban, (Budapest története, III.) Budapest, 1944. Kitabın bazı bölümleri
İngilizce olarak da yayımlandı: Lajos Fekete, Buda and Pest under Turkish Rule, (Studia Turco-Hungarica, III.
Redigit Gy. Káldy-Nagy.) Budapest, 1976.
85 Eseri, çağın önde gelen uzmanlarının (István Genthon, Magda Bárányné Oberschall ve Sándor
Garády'nın) Macaristan'daki Türk mimarisi ile el sanatlarını değerlendirmesinden bir ek tamamlıyor (a.g.e., 313-
401).
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 15
86 "Macaristan'da Türk hâkimiyetinin sürdüğü yüz elli yıl boyunca, bir arada ve birbirlerinin yakınlarında
Kiskönyvtár, 9.), Budapest, 1970. Bu eserin birçok bölümleri Türkçe olarak da basıldı: Macaristan'da 16'ncı
Yüzyılda Türk Yönetimi, (Studia Turco-Hungarica, I.) Budapest, 1974.
88 Klára Hegyi, Egy világbirodalom végvidékén, Budapest, 1976.
89 A.g.e., 276.
90 Klára Hegyi, Török berendezkedés Magyarországon, (História Könyvtár. Monográfiák, 7.) Budapest,
1995.
16 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
Macar çifte mülkiyetinin birkaç önemli sorununu, ayrıca Macaristan'da Türklerle Güney-
İslavları arasında işbirliği biçimlerini aydınlığa kavuşturdu.
Salamon'dan beri gündemde bulunan, Osmanlıların eline giren bölgelerde Macar
vergi usulü ve adliye hizmetleri konularını en esaslı şekilde Ferenc Szakály işledi. Bunlar
hakkında yazdığı kitaplardan birinde belirttiği gibi, Osmanlı hâkimiyeti altındaki bölgede
Macar etkisi Salamon'un tahmin ettiğinden de daha kuvvetliydi91. Macarlar 17'nci
yüzyılda –- en güneydeki kesimi ve daha büyük direniş gösterebilen bir iki alan dışında–
fethedilen bütün bölgeleri artık vergilendirmişlerdi ve mevcut olan her türlü vergiyi tahsil
etmeye çalışıyorlardı. Vergi toplayan üç merkez, yani Macar devleti, Katolik Kilisesi ve
derebeyleri arasında en verimli faaliyet gösterenler derebeyleriydi, fakat onlar da ancak
Macar serhat kalelerindeki askerin silah gücüne dayanarak başarılı olabiliyordu. Szakály'a
göre, Osmanlıların topladığı vergiler, Macarlar tarafına ödenenlerden kat kat fazlaydı.
Fakat çifte vergilendirme usulü gene de çok büyük önem taşıyordu, zira Macar hudut
muhafazasının idamesine, Osmanlı fethi sırasında çöken Macar kurumlar sisteminin
onarılmasına ve bunlar sayesinde de, parçalanmış olan ülkenin mütecanis olduğu bilincini
yerleştirmeye yardım ediyordu. Sonuncu soruna, yani Osmanlı işgali altındaki bölgelerde
Macar kurumlar sistemine Szakály ayrı bir monografi hasretti92. Bu eserinde fetih bölgesi
dahilindeki ve haricindeki örgütleri, görevlileri ve makamları (vármegye,
parasztvármegye) tanıttı. Bunların gittikçe mükemmelleşen çalışmaları sayesinde Macar
soylu tabakası 17'nci yüzyılda Türk makamlarını, Macar tebaasına ait adliye hizmetinden
ve amme idaresinden pratik olarak dışladı.
Gábor Ágoston A hódolt Magyarország (Fethedilmiş Macaristan) adlı derlemesinde,
Osmanlı fethinin sonuçları hakkında daha önce oluşan görüşlerin birçok noktada
değişmesine yol açtı93. Macar topraklarında 16-17'nci yüzyılda izlenen değişimlerden
(ormanların mahvolmasından, bataklıkların, turbalıkların yayılmasından) ve nüfusun
azalmasından sadece Osmanlı askerlerinin ve Osmanlı devletinin kurduğu düzenin
sorumlu olmadığına dikkati çekti. Bu olumsuzluklarda, kısmen daha Türkler döneminden
önce ekonomide başlamış olan değişimin (Büyük Ova'da hayvan besiciliğinin
yaygınlaşmasının, bentli su değirmenlerinin yayılmasının vb.) de payı oldu. Ormanların
seyrekleşmesine başlıca neden olarak ordunun artan ihtiyaçları (kale ve köprü inşaatı,
barut imalâtı, yakacak odun talebi) gösterilebilir. Fakat bundan Hıristiyan tarafı da bol bol
payını almıştı. Ágoston, Türk ve Tatar askerlerinin tahribatının olağanüstü bir şey
sayılmadığını, nüfusun azalmasını da daha ziyade, savaşlarla birlikte gelen açlığa ve
salgın hastalıklara dayandırmak gerektiğini Batı örnekleriyle belgeledi.
IV/2/b. Siyasî yönler
Günlerimizde 16-17'nci yüzyılı inceleyen Macar araştırıcıları, o dönemde Ma-
caristan'daki koşullar ve Türk fetihleri hakkında çok daha dengeli bir görüş oluştu-
ruyorlar; öte yandan da, uzun bir süre Macar tarihçilerini bölen, kimi zaman bugün de
kendini hissettirdiğine tanık olduğumuz, olguları basite indirgeyen, duygusal ve politik
bahanelerden de uzak kalamayan yaklaşımları aşmayı deniyorlar. 19'uncu yüzyılda
oluşmaya başlayan Macar tarih biliminin temsilcileri Türk dönemiyle ilgili olarak en
başta, eskiden beri Macaristan'da iktidarını sürdüren Habsburglar hakkında ne
des relations turco-hongroises", Oriente Moderno (Nuova serie) 11:7-12 (1992), 21-25.
96 Károly Kós, Sztambul. Várostörténet és architektura, Budapest–Konstantinápoly, 1918, 9. Türkçe
baskısı: Károly Kós, İstanbul. Şehir Tarihi ve Mimarisi, Çeviren Naciye Güngörmüş, Ankara, 1995, 76.
Vámbéry pek benzer ifadeler kullanmıştı: A magyarság keletkezése és gyarapodása, Budapest, 1895, 345 vb.
97 Szekfü, A magyar állam életrajza, 116-117.
18 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
Macar devletini ve milletini temel gelişme yönünden saptıran, üç yüz yıl Osmanlılarla
sürdürülen savaşlardı ve bu nedenle "Türk hâkimiyeti, Macar tarihinin en büyük, belki de
yegâne felâketi," daha sonraki tüm sefaletin müsebbibi idi98.
Gerçi günlerimizde Macaristan'ın sözü geçer tarihçileri daha sonraki görüşü de bu
şekliyle kabul etmiyorlar, fakat Türklerin savaşları ve fethinin sonuçlarını bütünü
bakımından olağanüstü ağır olarak niteliyorlar. Elbette işgalcilerin Avrupa'ya yabancı
düşen düzeni, farklı kültürü yüzünden (ve yalnız bu yüzden) değil, fakat en başta onların
– 15'inci yüzyıl da dahil – üç yüz yıl süreyle ülke topraklarını savaş alanına çevirmiş
olmaları nedeniyle bu görüşü benimsiyorlar. 16'ncı yüzyılın ortaları ile 17'nci yüzyılın
sonları arasına düşen ve ülkenin ortasında iki düşman hudut muhafaza teşkilâtının
meydana geldiği dönemi özellikle ağır buluyorlar. Bu dönemin en geniş kapsamlı
muhasebesini yapan Ferenc Szakály'a göre, savaşlar sonucunda Macarların uğradığı
facialar şu şekilde derlenebilir: 1. Demografik felâket (iki yüzyıl içinde erişilen nüfus
artışı yok oldu); 2. Macaristan'daki azınlıklar yararına milliyetlerin oranlarının değişmesi
(Macaristan'ın 20'inci yüzyılda parçalanmasının kökleri buna uzanıyor); 3. Ortaçağ'daki
yerleşim yapısının bozulması (daha önceki ekonomik organizasyon merkezlerinin
gerilemesi); 4. Üretim güçlerinin mahvolması; 5. Ekonominin ve ticaretin duraklaması; 6.
Ülkenin siyasî bağımsızlığını kaybetmesi99. Gerçi bu sonuncusunu da kayıplardan sayıyor
ama, başkalarının da görüşünü paylaşarak, Habsburgların malî ve askerî desteği
olmasaydı, Macaristan'ın geri kalan bölümünü de Osmanlı fetihleri gaspetmiş olurdu,
kanısına varıyor100.
Öte yandan, Macaristan'ın gelişmiş Batı'nın gerisinde kalmasının, daha Türkler
ülkeye yerleşmeden önce başladığını da Macar araştırıcıları açıklıkla görüyordu. Ülke,
Türklerin rahat bıraktığı halde Atlantik ekonomisinin kenar mahalleleri haline gelen
devletlerin bulunduğu aynı Doğu-Orta-Avrupa bölgesinin bir kesimiydi. Klára Hegyi,
"Osmanlı fethi olmasaydı da sivil gelişmesinde ön safhada yer alamazdık, buna emin
olabiliriz; fakat bu geri kalmışlığın kaçınılamayacak ölçüden daha büyük boyutta olmasını
ise Türk hâkimiyetinin yarattığı da gerçek" diye yazıyor101.
En önemli sorunlarda muvafakat sağlanmakla beraber, Osmanlı fetih politikasının
değerlendirilmesi bugün de tamamen tekanlamlı değil. Bunu, Osmanlı İmparatorluğu'nun
politik hedefleri konusunda 1970'li–80'li yıllarda Macar tarihçileri arasında geçen sert
tartışmalarda açıklıkla görebiliyoruz. Bu tartışmaya Géza Perjés, 19'uncu yüzyılın meslek
literatüründeki bazı maddeleri tazeleyerek ve tamamlayarak, Kanunî Sultan Süleyman'ın
esasında Macaristan'ı fethetmek niyetinde olmadığı iddiasını ortaya atmakla yol açtı.
Perjés, bu iddiasını şu gözlemlerle kanıtlamaga çalıştı: 1. Kanunî, imparatorluğunun
98
Szekfü'nün bu görüşüne István Rácz da dikkati çekti: A török világ hagyatéka Magyarországon,
Debrecen, 1995, 237-238.
99 Ferenc Szakály, Mi veszett Mohács után? A magyarországi török uralom mérlege. Valóság 1988/3, 39-
51. Krş. aynı yazar, "Die Bilanz der Türkenherrschaft in Ungarn", Acta Historica 34:1 (1988), 63–77. Daha
sonraki bir yazısında Szakály, 16'ncı yüzyıldaki Macar ticaretinden çok daha olumlu sözler etmekle beraber,
bütünü bakımından yukarıdaki görüşünü devam ettirdi; bkz. Gazdasági és társadalmi változások a török hódítás
árnyékában, (História Könyvtár. Elöadások a történettudomány mühelyeiböl, 5.) Budapest, 1994.
100 Bu olguyu, sınır muhafazası konusunun seçkin uzmanı da verilerle destekleyerek vurgulamıştı: Géza
Pálffy, A magyarországi török és királyi végvárrendszer fenntartásának kérdéséhez. Keletkutatás 1995 tavasz,
61-86. Aynı yazar, "A török elleni védelmi rendszer szervezetének története a kezdetektöl a 18. század elejéig,
Történelmi Szemle 38:2-3 (1996), 193-195.
101 Hegyi, Egy világbirodalom végvidékén, 276.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 19
102 Géza Perjés, Az országút szélére vetett ország. Budapest, 1975, 112. Aynı yazar, Mohács, Budapest,
1979, 465. Krş. Mohaç Meydan Muharebesi, Çeviren, özetleyen ve tanıtan Şerif Baştav, Ankara, 1988. Bu eser
İngilizce de bastırılmıştır: The Fall of the Medieval Kingdom of Hungary: Mohács 1526-Buda 1541, Boulder,
1989.
103 Ferenc Szakály, Oktalan oknyomozás. Perjés Géza Mohács-könyvéröl. Kritika 1979/10, 21-23.
Tartışmaların ilk aşamasının derlemesi ve literatür için bkz. Pál Fodor, Magyarország és a török hódítás,
Budapest, 1991, 16-22. İngilizce: "Ottoman Policy towards Hungary", Acta Orientalia Hungarica 45 (1991),
274-278.
104 Gábor Ágoston, "The Costs of the Ottoman Fortress-System in Hungary in the Sixteenth and
Seventeenth Centuries", Ottomans, Hungarians, and Habsburgs in Central Europe. The Military Confines in the
Era of Ottoman Conquest, Ed. by Géza Dávid and Pál Fodor. (The Ottoman Empire and Its Heritage, 20) Leiden,
2000, 195-228.
105 P. Fodor, Magyarország és a török hódítás, 64-65. Ottoman Policy towards Hungary, 302-303.
106 Ferenc Szakály, A mohácsi csata. Budapest, 1975, 119-126. Fodor, Magyarország és a török hódítás,
27-34. Aynı yazar, A Bécsbe vezetö út. Két tárgyalás Sztambulban. Hyeronimus Laski tárgyalása a töröknél
János király nevében. Habardanecz János jelentése 1528 nyári sztambuli tárgyalásairól. Szerkesztette Gábor
Barta, Budapest, 1996, 65-96.
20 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
tarihî alternatifleri üzerinde oluyordu. Yani, bir zamanlar orta büyüklükte bir devlet
statüsüne sahip olan Macaristan'ın 20'nci yüzyılda bir küçük ulus ve küçük devlet
düzeyine düşmesinden kaçınabilmesi olanağı acaba var mıydı yok muydu, sorunu
üzerinde geçiyordu. Bu travmayı atlatabilmek için Osmanlı dönemini iyi bilmek
kaçınılmazdır ve bu nedenledir ki Macaristan'da Osmanistik araştırmaları her zaman
olduğu gibi bundan sonra da önemli bir rol oynayacaktır. Osmanistlerin görevi, günlük
politikanın beklentilerinden uzak kalarak, çalışmalarında bilimin serin kanlı yaklaşımına
geçerlilik kazandırmaktır.
IV/2/c. Osmanlı-Macar savaşları ve siyasî ilişkileri
Osmanlı-Macar askerî çarpışmaları Macar tarihçilerini eskiden beri ve yoğun
biçimde meşgul ediyor. Bazı savaş ve barış anlaşmalarıyla ilgili olarak daha 19'uncu
yüzyılın ikinci yarısında birçok incelemeler yayınlandı. Fakat husumetin başlangıç
kronolojisi gene de ancak son onyıllarda daha titiz olarak belirmeye başladı. L. Bernát
Kumorovitz, Macar ve Türk birliklerinin ilk kez Eflak'ta çarpıştıklarını ortaya koydu.107
Az sonra da Pál Engel, bunu onbeş yıllık bir aranın izlediğini ve 1389 yılında Kosova
meydan savaşıyle iki taraf arasında yüzyıllar boyu sürecek çarpışmalar dizisinin
başladığını açıklığa kavuşturdu. Osmanlı orduları ilk defa o zaman Macaristan'a akın
ettiler ve ondan sonra kısa aralarla sürekli saldırdılar ve ülkeyi küçük büyük zararlara
uğrattılar108.
Bunu izleyen ve 18'uncu yüzyıl başlarına kadar süregelen askerî olaylarla, ayrıca 15-
17'nci yüzyılda Macar ve Osmanlı sınır savunma sistemleriyle ilgili olarak büyük Macar
tarih derlemelerinde ayrıntılı tanıtmalar yer alıyor. Bu tür çalışmalar pek zengin olduğu
için burada sadece önemli denebilecek birkaçını hatırlatmakla yetinelim. Magyarország
hadtörténete (Macaristan Askerî Tarihi) adlı eserin ilk cildinde seçkin Macar savaş
tarihçileri (Gyula Rázsş, Ferenc Szakály, Endre Marosi, László Nagy), 15-17'nci yüzyılda
Macar millî savunmasındaki değişiklikleri ve işgalcilere karşı verilen savaşları yüzlerce
sayfa tutan incelemelerinde tanıttılar109. Magyarország története tíz kötetben (On Ciltte
Macaristan Tarihi) adındaki dizinin 1526 ile 1686 arasındaki dönemi ele alan iki cildinde
László Benczédi, Klára Hegyi, László Makkai, Ágnes R. Várkonyi ve István Sinkovics,
zamanın Türk politikası, savaşları ve askerî örgütleri hakkında kapsamlı bir genel bakış
sundular110. Erdély története három kötetben (Üç ciltte Erdel tarihi) adlı büyük
monografinin ilk iki cildinde Gábor Barta, László Makkai, Katalin Péter ve Ágnes R.
Várkonyi, Erdel Prensliği ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki politik ilişkiler ve zaman
zaman görülen çatışmalar hakkında ayrıntılı bilgiler verdiler111. Gerçi monografik nitelikte
107 L. Bernát Kumurovitz, I. Lajos királyunk 1375. évi havasalföldi hadjárata és "török" háborúja,
273-286. ve özellikle aynı yazar, A török-magyar háborúk elsö évei 1389-1392. Hadtörténelmi Közlemények 111
(1998) 561-577.
109 Magyarország hadtörténete két kötetben. Föszerkesztö Ervin Liptai, Budapest, 1984, 77-336.
110 Magyarország története 1526-1686. (Magyarország története tíz kötetben, 3/1-2) Föszerkesztö
Béla Köpeczi.) Szerkesztette László Makkai–András Mócsy, Budapest, 1986. Erdély története. Második kötet.
1606-tól 1830-ig. (Erdély története három kötetben, 2. Föszerkesztö Béla Köpeczi.) Szerkesztette László
Makkai–Zoltán Szász, Budapest, 1986. Kısaltılmış İngilizce baskısı: Béla Köpeczi et alii (eds.), History of
Transylvania, Budapest, 1994.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 21
olmayıp ayrı incelemelerden ibaret ama, gene de burada Béla K. Király ile János M. Bak
tarafından neşredilen ve Macar millî savunmasında o zamanki en önemli değişmelerle
Türk-Macar savaşlarını gözden geçiren kitabı hatırlatmamız yerinde olur112.
Sözü edilen çalışmaların ortak niteliği çoğunluk Macar (veya Avrupa) kaynaklarıyla
meslek literatürüne dayanarak, Osmanlı ordusunun faaliyetini ve örgütünü de Macar bakış
açısından ele almalarıdır. Bu nedenle, Géza Perjés'in uzun süre istisna sayılan
incelenmesi113 dışında Gyula Káldy-Nagy'ın ve Gábor Ágoston'un kaleme aldıkları ve
hem Osmanlı kaynaklarına dayanarak, hem de iç gelişmesini ve uluslararası etkileri göz
önünde bulundurarak Osmanlı Devleti'nin askerî teskilâtını ve Avrupa'daki savaşlarını
ana hatlarıyla belirledikleri yapıtlarının yayınlaması sevindirici bir olgudur114.
Türk savaşlarıyla ve siyasî temaslarla meşgul olan sayısız küçükçe makale ve kısmî
monografiler olduğu için, burada ancak, kanımıza göre bilim dalını önemli yeni
sonuçlarla zenginleştiren birkaç çalışmaya değineceğiz. Kronolojik sıraya göre, Mohács
meydan savaşına kadar uzanan dönemle ilgili ve temelden önemli yapıt, Ferenc Szakály'ın
Türk-Macar çarpışmalarını bölümlere ayırarak ele alan ve Osmanlı Devleti'nin adım adım
nasıl kesin üstünlük kazandığını gösteren incelemesidir115. Esrarengiz "Szeged Barışı'nın"
(1444) daha önce bilinmeyen olaylarını ve ardında olanları aydınlığa kavuşturan Pál
Engel, her şeyden önce János Hunyadi'nin iktidar hırsına hizmet eden anlaşmanın aslında
Nagyvárad'da imzalandığını ortaya koydu116. Hunyadi ile oğlu Kral Mátyás'ın savaşları
hakkında pek çok etüt yayımlandı, bunlar arasında Lajos Elekes,117 Gábor Barta118 ve
Zsuzsa Teke'nin119 kitapları bahse değer yapıtlardır. 15'inci yüzyıl ikinci yarısının en
büyük muharebelerinden Kenyérmezö Meydan Savaşı (1479) hakkında Ferenc Szakály
ile Pál Fodor bir inceleme hazırladı120. 15'inci yüzyılda Macar krallarının Türk politikası
hakkında Gyula Rázsó ve László Fenyvesi değerli etütler kaleme aldılar;121 Lajos Tardy
ise Macar diplomasisinin doğuda, Osmanlı İmparatorluğu'nun arkasında müttefikler
arayan denemeleri konusunda (araştırmalarını 16-17'nci yüzyıla da yayarak) uluslararası
bilim dünyasında da takdir edilen bir monografi kaleme aldı122.
112 János M. Bak and Béla K. Király (eds.), From Hunyadi to Rákóczi. War and Society in Late Medieval
and Early Modern Hungary. (War and Society in Eastern Central Europe, 3; Eastern European Monographs,
104.) Brooklyn, 1982.
113 Géza Perjés, "Az Oszmán Birodalom európai háborúinak katonai kérdései (1356-1699)",
Aynı yazar, Mátyás király török politikája. Hunyadi Mátyás. [Emlékkönyv Mátyás király halálának 500.
évfordulójára]. Szerkesztette Gyula Rázsó–László V. Molnár. Budapest, 1990, 149–200. Aynı yazar, Mátyás
hadászati tervei és a realitás. Hadtörténelmi Közlemények 103 (1990) 1–30. László Fenyvesi, Magyar-török
kapcsolatok Mátyás király haláláig. Hadtörténelmi Közlemények 103 (1990) 74-99.
122 Lajos Tardy, Beyond the Ottoman Empire. 14th-16th Century Hungarian Diplomacy in the East
15'inci yüzyılın sonlarından Mohács meydan savaşına kadar süren dönemin önemli
olaylarının anlaşılabilmesine, özellikle Domokos Kosáry,123 András Kubinyi124 ve Ferenc
Szakály'ın125 katkıları oldu. Mohács savaşıyla ve buna vardıran yolla ilgili olarak elimizde
bol miktarda meslek literatürü var; bunlar arasında üç yapıt, Ferenc Szakály ve Géza
Perjés'in monografileri ile meydan savaşının 450. yıldönümünde yayınlanan, on bir
yazarın makalesini içeren toplu eser, orijinal tespitleriyle dikkati çekiyor126. 1526'dan
sonraki (Habsburg yahut Osmanlı otoritesi sorunlarıyla bağlantılı) politik yol arama
denemeleri ve Osmanlı fethinin başlangıcıyla ilgili en önemli incelemeleri Gábor Barta ile
Ferenc Szakály'a borçluyuz.127 (Osmanlı'ların siyasî hedeflerine ilişkin tartışmalarla
bağlantılı olarak önceki bölüme bkz.).
16'ıncı yüzyılın ortalarında–ikinci yarısında Macaristan'ın ortasında iki hasım hudut
muhafaza sistemi kuruldu ve bunlar, defalarca barışın teyit edilmesine rağmen,
birbirlerinin hinterlandında ve birbirlerinde sürekli nifak yarattı. Habsburg-Macar
Krallığının askerî teşkilâtı hakkında daha 20'nci yüzyılın başlarında önemli eserler
yazıldı,128 fakat son on yılın araştırmaları bu alanda adeta devrimci değişikliklere yol açtı.
Özellikle Géza Pálffy'nin monografileri ve incelemeleri bilgilerimizi önemli ölçüde
genişletti; Osmanlılara karşı savunma sisteminde 15-18'inci yüzyılda görülen değişmeler
konusunda şimdiye kadar en iyi genel değerlendirmeyi yaptı129. József Kelenik, "askerî
devrim" denilen olayın Macaristan'da yayılışının dökümünün yapılmasında önemli
neticeler elde etti130. Macaristan'daki Osmanlı serhat teşkilâtına ilişkin incelemeler son on
yılda aynı şekilde görülmemiş bir hız kazandı. Klára Hegyi, 1543 ile 1620 yılları arasına
düşen dönemden kalma Osmanlı mevacip ve tımar defterlerine dayanarak, Osmanlı kale
zinciri ve bu zincir içinde konuşlanmış olan askerî birliklerin yapısı, mevcudu ve
Kingdom", Hungarian-Ottoman Military and Diplomatic Relations in the Age of Süleyman the Magnificent. Ed.
by Géza Dávid and Pál Fodor, Budapest, 1994, 44–76.
126 Ferenc Szakály, A mohácsi csata. (Sorsdöntö történelmi napok, 2.) Budapest, 1975. Perjés, Mohács
(krş. not 102). Mohács. Tanulmányok a mohácsi csata 450. évfordulója alkalmából. Szerkesztette Lajos Rúzsás–
Ferenc Szakály, Budapest, 1986.
127 Gábor Barta, Az erdélyi fejedelemség születése. Budapest, 1979. Aynı yazar, An d'illusions (Notes sur
la double élection de rois après la défaite de Mohács). Acta Historica Academiae Scientiarum Hungaricae 24
(1978) 1-40. Aynı yazar, Vajon kié az ország? Budapest, 1988. Aynı yazar, La route qui mène à Istanbul 1526-
1528. (Studia Historica, 195.) Budapest, 1994. Ferenc Szakály, Lodovico Gritti in Hungary 1529-1534. A
Historical Insight into the Beginnings of Turco-Habsburgian Rivalry. (Studia Historica, 197.) Budapest, 1995.
128Bkz. örneğin: Pál Szegö, Végváraink szervezete a török betelepedéstöl a 15 éves háború kezdetéig.
1995. A magyarországi török és királyi végvárrendszer, 61-86. A török elleni védelmi rendszer, 193-195.
Védelmi övezetek a Tiszától keletre a 16. században. In memoriam Barta Gábor. Tanulmányok Barta Gábor
emlékére. Szerkesztette István Lengvári. Pécs, 1996, 209-228. Kerületi és végvidéki fökapitányok és fökapitány-
helyettesek Magyarországon a 16–17. században. (Minta egy készülö fökapitányi archontológiai és -életrajzi
lexikonból). Történelmi Szemle 39:2 (1997) 257–288. A pápai vár felszabadításának négyszázéves emlékezete
1597-1997. Pápa, 1997. A császárváros védelmében. A györi fökapitányság története 1526–1598. A györi vár
töröktöl való visszafoglalása 400. évfordulójának emlékére Györ, 1999. Európa védelmében. Haditérképészet a
Habsburg Birodalom magyarországi határvidékén a 16–17. században. Pápa, 20002.
130József Kelenik, The Military Revolution in Hungary. Ottomans, Hungarians, and Habsburgs in Central
Europe. The Military Confines in the Era of Ottoman Conquest. Dávid and Fodor, 117-159.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 23
131 Hegyi, Török berendezkedés, 81-117. Ottoman Military Force in Hungary. Hungarian-Ottoman, Dávid
and Fodor, 131-148. "Etnikum, vallás, iszlamizáció: a budai vilájet várkatonaságának eredete és utánpótlása",
Történelmi Szemle 40:3-4 (1998) 229-256.
132 Ágoston, Gunpowder for the Sultan's Army, 75-96. Ottoman Gunpowder Production in Hungary in the
Sixteenth Century: the Baruthane of Buda. Hungarian-Ottoman, Dávid and Fodor, 149-159. Ottoman Artillery
and European Military Technology in the Fifteenth and Seventeenth Centuries. Acta Orientalia Hungarica 47
(1994) 15-48. Habsburgs and Ottomans: Defense, Military Change and Shifts in Power. The Turkish Studies
Association Bulletin 22:1 (1998) 126-141. "The Ottoman-Habsburg Frontier in Hungary (1541-1699): A
Comparison", The Great Ottoman, Turkish Civilisation. 1. Politics. Ed. by Güler Eren, Ercüment Kuran, Nejat
Göyünç, İlber Ortaylı and Kemal Çiçek, Istanbul, 2000, 276-287.
133 Pál Fodor, "Bauarbeiten der Türken an den Burgen von Ungarn im l6.–l7. Jahrhundert", Acta
Orientalia Hungarica 35 (1981) 55-88. "The Way of a Seljuq Institution to Hungary: the cere¿¨, Acta Orientalia
Hungarica 38 (1984) 367-399. Önkéntesek az oszmán hadseregben (Az 1575. évi erdélyi háború tanulságai).
Hadtörténelmi Közlemények 109 (1996) 55-81. "Das Wilayet von Temeschwar zur Zeit der Osmanischen
Eroberung", Südost-Forschungen 55 (1996), 25-44.
134 Imre Szántó, Küzdelem a török terjeszkedés ellen Magyarországon: Az 1551-52. évi várháborúk,
Budapest, 1985.
135 Sándor László Tóth, "Török stratégia a tizenöt éves háborúban 1593-1606", Acta Historica (Szeged) 69
(1981) 15-41. Szinán nagyvezér tervei 1593-94-ben. Hadtörténelmi Közlemények 29 (1982) 166-173. A
mezökeresztesi csata története (1596. október 26.). Hadtörténelmi Közlemények 30 (1983) 553-573. A török
haditevékenység akciórádiusza a 15 éves háborúban. Hadtörténelmi Közlemények 32 (1985) 761-785. A vác-
veröcei csata 1597. november 2-9. Hadtörténelmi Közlemények 102 (1989) 14-33. Megjegyzések az 1596-os
török hadjáratról szóló angol tudósításhoz. Hadtörténelmi Közlemények 102 (1989) 551-558.
136 Fodor, Between Two Continental Wars, 89–111. Prelude to the 'Long War' (1593-1606). Some Notes
on the Ottoman Foreign Policy in 1591-1593, The Greay Ottoman Turkish Civilisation. 1, Eren Kuran, Göyünç,
Ortaylı and Çiçek, 297-301.
137 Géza Perjés, Zrínyi és az 1663-64-es nagy török háború. In: Esterházy Pál, Mars Hungaricus. (Zrínyi
könyvtár, 3.) Sajtó alá rendezte és fordította Emma Iványi. Bevezette és szerkesztette Gábor Hausner, Budapest,
1989, 25-99. Aynı yazar, Mezögazdasági termelés, népesség, hadseregélelmezés és stratégia a 17. század
második felében (1650-1715), Budapest, 1963.
24 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
karşıtı uluslararası koalisyonu kurmak yolunda çaba harcayan Macar dış politikasını
tanıtıyor138. 1664 Vasvár anlaşmasından sonra Macarlar çaresizlik içinde, o zamana kadar
baş düşmanları olan Osmanlılara yöneldiler ve sonunda bu siyasî oryantasyon Imre Thö-
köly'nin ayaklanmasında ve Orta Macar Krallığı'nın kurulmasında zirvesine ulaştı. İkinci
Viyana kuşatmasının başlatılmasında da önemli rol oynayan bu denemeyle ilgili olarak,
sorunun en yetkili uzmanı sayılan László Benczédi'nin redaktörlüğü altında yayımlanan
inceleme geniş kapsamlı bir tablo sunuyor139. Kara Mustafa Paşa'nın 1683 yılı seferiyle
başlayan uzun savaş dönemini birçok seçkin yapıt konu edinmektedir. Árpád Károlyi
tarafından 1886'da yayımlanan, sonra 1936'da Imre Wellman'ın ilâvesiyle yeni baskısı
yapılan monografi, Budin'in geri alınması üzerinde yoğunlaşmakla beraber aynı zamanda
Kutsal Lig ve Osmanlıların tüm savaşlarını gözden geçirmesi bakımından, bugüne kadar
eşi görülmeyen bir eser sayılmaktadır140. János J. Varga'nın 1699'a kadar ve Ferenc
Szakály'ın Pasarofça barışına kadar savaş olgularını ve politik olayları izlemeleri, benzer
şekilde bu dönemin geniş ölçüde gözden geçirilmesini mümkün kılmaktadır141. 1986
yılında Budapeşte'de düzenlenen uluslararası konferans malzemesi olağanüstü çok yanlı
ve değerli materyaller içeriyor. Konferansta sunulan tebliğler, Acta Historica Academiae
Scientiarum Hungaricae adlı Macar dergisinin 1987 yılı 33. ve 34. sayılarında yayım-
landı142. Budin'in geri alınması (1686) ve bunu izleyen büyük çarpışmaların 300.
yıldönümü, Macar araştırıcılarının birçok değerli kaynak yayımlarıyla iki dünya
arasındaki çatışmanın ve süregelen olayların daha derinlerine inilmesine katkıda
bulunmaları bakımından iyi bir fırsat yarattı143.
Osmanlı İmğaratorluğu'nun yenilgiye uğraması ve Orta Avrupa'dan uzaklaştırılması
konusunu araştıran tarihçiler, çoğunluk Macar ve Avrupa kaynaklarına dayanarak
çalışmalarını sürdürmektedirler. Bundan ötürü Macar Osmanistleri için acil ödevlerden
biri, meslektaşlarının büyük çabaları sayesinde bugün de hakkında pek çok – fakat gene
de yetersiz – bilgiye sahip olduğumuz bu sürece, yeni Osmanlı arşiv kaynaklarını
araştırarak diğer yönden de ışık tutmaktır.
138 Ágnes R. Várkonyi, La coalition internationale contre les Turcs et la politique étrangère hongroise en
1663-1664. Études historiques hongroises 1975 publiées à l'occasion de XIVe Congrès international des
sciences historiques par la Commission nationale des historiens hongrois. I. Budapest, 1975, 399-426.
139 A Thököly-felkelés és kora. Szerkesztette László Benczédi, Budapest, 1983.
140 Árpád Károlyi–Imre Wellman, Buda és Pest visszavívása 1686-ban, Budapest, 1936.
141 János J. Varga, A fogyó félhold árnyékában. A török kiüzése Magyarországról, Budapest, 1986. Ferenc
Szakály, Hungaria eliberata. Budavár visszavétele és Magyarország felszabadítása a török uralom alól 1683-
1718, Budapest, 1986. Almancası: Hungaria eliberata (Die Rückeroberung von Buda im Jahr 1686 und
Ungarns Befreiung von der Osmanenherrschaft), Budapest, 1987.
142 Conférence internationale tenue à l'occasion de 300e anniversaire de la reconquête de Buda, Budapest
er
de 1 au 4 septembre 1986.
143 Buda expugnata 1686. Europa et Hungaria 1683–1718. I–II .A török kiûzésének európai levéltári
forrásai. Szerkesztette István Bariska–György Haraszti–János J. Varga. Budapest, 1986. Buda expugnata 1686.
Europa et Hungaria 1683–1718. III. A török kiûzésének hazai levéltári forrásai. Szerkesztette Ibolya Felhö–
Zsolt Trócsányi. Budapest, 1986. Buda visszafoglalásának emlékezete 1686. Összeállította Ferenc Szakály,
Budapest, 1986. Buda ostroma, 1686. Válogatta, a szövegeket gondozta, a bevezetö tanulmányt és a jegyzeteket
írta Katalin Péter. Fordította Katalin Péter és Zsuzsa Teke, Budapest, 1986. Budától-Belgrádig. Válogatott
dokumentumrészletek az 1686-1688. évi törökellenes hadjáratok történetéhez. A nagyharsányi csata 300.
évfordullójának emlékére. Szerkeszette László Szita. Pécs, 1987. A törökök kiüzése a Körös-Maros közéröl
1686-1695. Gyula város és a vár török alóli felszabadulásának 300. évfordulójára. A kötetet szerkesztette, a
tanulmányt írta és a forrásokat jegyzetelte László Szita, Gyula, 1995. László Szita–Gerhard Seewann, A
legnagyobb gyözelem. Dokumentumok az 1697. évi török elleni hadjárat és a zentai csata történetéhez, Pécs–
Szigetvár, 1997.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 25
144J. Káldy-Nagy, "Two Sultanic ø®◊◊ -Estates in Hungary during the XVIth and XVIIth Centuries", Acta
Agrártörténeti Szemle 27:1-2 (1985), 1-57, 356-359. Aynı yazar, "Törökkori állattartásunk a "vadszám" és" az
adózás tükrében. Századok 118 (1984), 3-60. Aynı yazar, "Die großbäuerliche Viehzucht auf der ungarischen
Tiefebene im 17. Jahrhundert", Zeitschrift für Agrargeschichte und Agrarsoziologie 32:2 (1984), 165-209.
146 Bazen Osmanlı dönemi sırasında bazen ondan sonra, kimi yerlerde Macar derebeyi çiftçileri sorguya
çekip ödemiş oldukları vergiler hakkında bilgi toplatmıştır. Bunların tutanakları için bkz. G. K. [Gábor
Kazinczy], "Adalékok a török-magyarkori beltörténethez. Hivatalos nyomozások a török adó s hódítások körül
Borsodban a XVII. század I. felében. Magyar Történelmi Tár VI (1859), 101-167. Károly Ráth, A Györ
vármegyei hódoltságról", Magyar Történelmi Tár VII (1860), 1-123. István Purjesz, "A török hódoltság Pest
megyében a XVII. század második felében. Levéltári Közlemények 29 (1958), 173-200.
147 Dávid, A Simontornyai szandzsák, 91-112.
148 Géza Dávid, "The Sancak as the Framework for Research on Ottoman Regional Studies", Türkische
Wirtschafts- und Sozialgeschichte von 1071 bis 1920. Akten des IV. Internationalen Kongressen, Hrsg. von Hans
Georg Majer–Raoul Motika, Wiesbaden, 1995, 56-57.
149Simontornya sancağı değirmenleri için bkz. Dávid, A Simontornyai szandzsák, 106.
26 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
kurulmuştur: László Mészáros, Kecskemét gazdasági élete és népe a XVI. század közepén. Bács-Kiskun Megye
Múltjából. II. Szerkesztette Tibor Iványosi-Szabó. Kecskemét, 1979, 103-118. Szeged'de yalnızca, 16'ncı
yüzyıldan beri faaliyet gösteren kasapların esnafına rastlanmaktadır: Ferenc Szakály, Török megszállás alatt
(1543-1686). Szeged története 1. A kezdetektöl 1686-ig. Szerkesztette Gyula Kristó. Szeged, 1983, 693-694.
Gyöngyös'te 17'nci yüzyılın sonlarına doğru 7-8 sanat kolu teşkilatlandırılmıştır (kasaplar, çizmeciler, terziler ve
çokacılar da dahil olmak üzere kürkçüler, berberler, değirmenciler, inşaatçılar ve bir karma grup): Ferenc
Szakály, Gyöngyös gazdasági és társadalmi változásai a török korban. Tanulmányok Gyöngyösröl. Szerkesztette
Péter Havassy–Péter Kecskés, Gyöngyös, 1984, 164-165. Tolna'da kürkçü ve tüccar esnafından haberimiz
vardır: Ferenc Szakály, A mohácsi csatától a szatmári békekötésig, 1526-1711. Tolna mezöváros monográfiája.
Tolna, 1992, 121.
153 Yukarıda anılanların dışında esnaf sahibi olan kentler arasında Szakály Ráckeve, Nagykörös, Pásztó ve
1650. Köln–Wien, 1971, 483-506. Vera Zimányi, Esportazione di bovini ungheresi a Venezia nella seconda metà
del secolo XVI. Venezia e Ungheria nel Rinascimento, Firenze, 1973, 145-156. Gyula Kocsis, Az érsekújvári
hídvámjegyzék (Adatok a 16. század végi élöállat kivitelröl). Bács-Kiskun Megye Múltjából XII. Szerkesztette
Tibor Iványosi-Szab,. Kecskemét, 1993, 287-359. Son zamanlarda Lajos Gecsényi Avusturya'daki arşiv
malzemesine dayanarak sığır ticaretinin örgütlenmesiyle ilgili önemli yeni neticelere varmıştır: Bécs és a
hódoltság kereskedelmi összeköttetései a 16. században (Thököly Sebestyén felemelkedésének hátteréhez).
Századok 129:4 (1995), 767-790. Aynı yazar "Török áruk" és "görög kereskedök" a 16-17. századi királyi
Magyarországon. R. Várkonyi Ágnes emlékkönyv születésének 70. évfordulója ünnepére. Szerkesztette Péter
Tusor, Budapest, 1998, 185-203.
155 Bkz. Örneğin P. Zs. Pach, "The Role of East-Central Europe in International Trade. 16th and 17th
Centuries", Studia Historica Academiae Scientiarum Hungaricae 90, Budapest, 1970. Aynı yazar, "Levantine
Trade and Hungary in the Middle Ages (Thesis, Controversies, Arguments)", Studia Historica Academiae
Scientiarum Hungaricae 97, Budapest, 1975.
156 Tüccarlar arasında ülkenin başka bölgelerinden gelenler de vardı.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 27
157 Szakály, Gazdasági és társadalmi változások, 12. İkinci müteşebbis devir olarak 19'uncu yüzyıl
anılmaktadır.
158 Ibolya Gerelyes, Egy török és egy magyar borbélymester hagyatéki leltára a XVI. századból. Folia
Historica 7 (1979), 17-37. Aynı yazar, Török szíjgyártók és nyergesek Budán a XVI. században. Folia
Archaeologica 31 (1980), 265-276. Aynı yazar, "Inventories of Turkish Estates in Hungary in the Second Half of
the 16th Century", Acta Orientalia Hungarica 39 (1985), 275-338.
159 L. Fekete, Das Heim eines Türkischen Herrn in der Provinz im XVI. Jahrhundert, (Studia Historica,
török uralom alatti területén a XVII. században (Nagykörös 1622-1682). Történelmi Szemle 20 (1977), 73-106.
Elemér Pávó, Török pénzek a hódoltság kori Magyarországon. Budapest, 1986. Klára Hegyi, A török hódoltság
pénzforgalma, Numizmatikai Közlöny 86-87 (1987-1988), 77-84.
161 Bu bakımdan János Buza'nın büyük sayıda son derece titiz yazıları vardır. Bunlardan bazılarını analım:
Egy francia váltópénz levantei sikere és magyarországi szerepe a 17. század második felében. The Successes of a
French Coin in the Levant and its Role in Hungary in the Second Half of the 17th Century. Gazdaság,
társadalom, történetírás. Economy, Society, Historiography. (Társadalom- és müvelödéstörténeti tanulmányok,
6.) Budapest, 1989, 127-137. Aynı yazar, "Ungerlein 1678." "Die Verbannung des ungarischen Denars aus dem
Geldumlauf der Reichstadt Nürnberg", Mitteilungen des Vereins für Geschichte der Stadt Nürnberg 79 (1992),
151-168. Aynı yazar, "Zoloták a török kori pénzforgalomban. Identifikációs kísérletek a gazdaságtörténet és a
numizmatika köréböl", A numizmatika és a társtudományok. Konferencia Szegeden, Szeged, 1994, 17-23. Aynı
yazar, "Die Rolle der Dreipölker im Geldumlauf Ungarns im XVII. Jahrhundert (Die Rehabilitation eines
polnischen Wechselgeldes)", Actes du XIe Congrès International de Numismatique, IV. Louvain-la-Neuve, 1993,
61-66.
162 István Gedai, "Turkish Coins in Hungary in the 16th and 17th Centuries", Türk Nümismatik Derneğinin
20. Kuruluş Yılında İbrahim Artuk'a Armağan / A Festschrift Presented to Ibrahim Artuk on the Occasion of the
20th Anniversary of the Turkish Numismatic Society, Istanbul, 1988, 102-119, Türkçesi: 120-126. Géza Dávid
and Ibolya Gerelyes, "Ottoman Social and Economic Life Unearthed. An Assessment of Ottoman Archaeological
Finds in Hungary", Studies in Ottoman Social and Economic Life. Studien zu Wirtschaft und Gesellschaft im
Osmanischen Reich. Hrsg. von Raoul Motika, Christoph Herzog, Michael Ursinus, Heidelberg, 1999, 67-68.
28 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
edilen 3,5–4 milyonluk toplam nüfusun163 iyimser ve yanlış bir tahmin olduğu ve gerçek
rakamın 3,2 en fazla 3,5 milyona daha yakın olduğu anlaşılmıştır164. Böylelikle 16'ncı
yüzyılın sonu için elde edilebilen 3,5 milyonluk bir toplam nüfus hiç de kötü değildir, tam
aksine, kuzey bölgelerde ve Transilvanya'da meydana gelen artışın sayesinde Osmanlı
topraklarındaki duraklamanın dengelenebildiği öne sürülebilir165. Çeşitli dalgalamalara ve
kimi bölgelerdeki menfi oluşumlara rağmen nüfus sayısı 17'nci yüzyılın sonuna kadar
yine küçük bir yükselme göstererek 4 milyona kadar ulaşabilmişti166.
Nüfus sayısında böyle bir durum müşahede edilirken halkın millî dağılımı alanında
Macarların zararına bazı değişmelerin meydana geldiği şüphesizdir. Şehirleşme
incelendiği zaman 16'ncı yüzyılın ikinci yarısında Buda ve Temesvár vilayetlerinde 15
sancağın yaklaşık 67.000 aile başkanından 15.000 küsurunun, yani yüzde 22,4'ünün kent
ve kasabalarda yaşamış olduğu denilebilir167. Müslimleri de hesaba katarsak bu oran daha
da yükselecek, çünkü Macaristan'da bunlar, pratikte sadece kent halkını artırdılar. Bu
değeri kıyaslayabilmek için önceki araştırmaların 15'inci asrın sonunda kasabalar
ahalisinin oranını yüzde 16-20 arasında saptadığını hatırlatmakta yarar vardır168. Konunun
olumsuz yönü, uzun vadede hemen hemen hiçbir şehrin sürekli bir gelişme gösteremediği,
tam aksine, arada bir zirveye ulaşan nüfus sayısını beklenmedik ve ani gerilemelerin takip
ettiğidir169. Ortalama köy büyüklüğünde de 1490 ve 1580 arasındaki dönemde müspet
oluşumlar gözlemlenebilir. Bu artış yerleşim yerlerinin mezraya dönüşmesinden de
kaynaklanabiliyordu, ancak mezralaşma sürecinin – ilk fetihler dönemi hariç – çok az
köyü etkilediği anlaşıldı170. Aynı şekilde göç hareketleriyle ilgili 16'ncı yüzyıldaki veriler,
oturdukları yeri terk edenlerin sayısını önceden varsayılandan daha düşük göstermekte ve
seçtikleri yeni ikametgâhın da Habsburg bölgelerinde değil, çoğunlukla en yakın yerleşim
biriminde bulunduğuna delalet etmektedir171.
163 Bkz. István Szabó, Magyarország népessége az 1330-as és az 1526-os évek között. Magyarország
történeti demográfiája. Szerkesztette József Kovacsics, Budapest, 1963, 63-113.
164 András Kubinyi, "A Magyar Királyság népessége a 15. század végén", Történelmi Szemle, 38 (1996),
135-161.
165 Bkz. Géza Dávid, "16-17. yüzyıllarda Macaristan'ın Demografik Durumu", Belleten, LIX:225 (1995),
344-346.
166 Zoltán Dávid, Az 1715-20. évi összeírás. A történeti statisztika forrásai. Szerkesztette József
Kovacsics, Budapest, 1957, 173.
167 G. Dávid, "16-17. yüzyıllarda Macaristan'ın Demografik Durumu", 347-348.
168 István Szabó, La répartition de la population de Hongrie entre les bourgades et les villages dans les
années 1449-1526. Etudes historiques, publiées par la Commission nationale des historiens hongrois. I,
Budapest, 1960, 383.
169 Krş. Géza Dávid, "Demographic Trends of Urban Population in 16th Century Ottoman Hungary",
Histoire économique et sociale de l'Empire ottoman et de la Turquie (1326-1960). Actes du sixième congrès
international tenu à Aix-en-Provence du 1er au 4 juillet 1992. Sous la responsabilité de Daniel Panzac.
(Collection Turcica, VIII.) Paris, 1995 [1996], 331-340. – Osmanlı kontrolü altındaki şehirleşmeye ait önceki
literatür tahrir defterlerindeki verilerden faydalanamamıştır. Örneğin: Lajos Rúzsás, Die Entwicklung der
Marktflecken Transdanubiens unter der Türkenherrschaft im 17. Jahrhundert. Die Wirtschaftlichen
Auswirkungen der Türkenkriege. Hrsg. von Othmar Pickl. (Grazer Forschungen zur Wirtschafts- und
Sozialgeschichte, 1.), Graz, 1971, 221-234. Ferenc Szakály, "Zur Kontinuitätsfrage der Wirtschaftsstruktur in
den Ungarischen Marktflecken unter der Türkenherrschaft", Die Wirtschaftlichen Auswirkungen, 235-272.
170 Simontornya sancağı için şu makaleye bkz. Géza Dávid, "Some Aspects of 16th Century Depopulation
17'nci yüzyılda meydana gelen demografik değişmelerin takip edilmesi çok daha
güçtür. Bu devirde yalnız Macar kaynakları devamlı ve hızlı olarak değer yitirmekle
kalmıyor, cizye defterlerindeki hane rakamları da bunlarla yarışırcasına azalıyor. Tahrir
defterleri ya hiç hazırlanmıyor ya da öncekilerin kopyası niteliğini taşıyorlar. Bu karanlık
dönemde bize ışık tutan tek, ama çok önemli bir unsur vardır. 1608 yılından sonra Macar
"porta" ünitesinin 1 "porta"=4 çift sahibi veya 12 çift sahibi olmayan köylü ailesi
şeklindeki belirlenmesine172 benzer biçimde, 17. yüzyıl Osmanlı vergilendirme sistemi
için de bir vergi biriminin birkaç ailenin birleştirilmesiyle meydana getirilmesi yabancı bir
şey değildi. Bu pratiğe başlangıç olarak avarız-ı divaniyenin tarh edilmesinde
rastlıyoruz,173 fakat büyük bir ihtimalle cizye için de geçerli bir yöntemdi. Klára Hegyi,
Macaristan için bu tür uygulamaların var olduğunu bazı yerlerde tespit edip devlete ait
vergilerin alınmasında bir ünitenin 3'ten 20'ye kadar değişen aileden oluşturulduğunu
kanıtladı174. Daha düşük kıymetler daha varlıklı, daha yüksekleri ise daha fakir bölgeler
için karakteristik olabilir175.
IV/2/f. İdarî tarih
Macaristan'daki Osmanlı yönetimi, üzerinde az durulan konulardan biridir. Son
zamanlara kadar bu alandaki vaziyet uluslararası çapta da aynıydı.
Ülkemizde Büyük Ova'daki şehirlerin yasal faaliyetleri ve bu arada kadıların görevi
ile ilgili olarak oldukça eski bir kitapçık çıkmıştı176. Lajos Fekete, Osmanlı dönemi Budin
ve Peşte'yi ele alan eserinde vilayet idaresini ana hatlarıyla aydınlatmıştı177. 1982'de
yayımlanmış olan 16'ncı Yüzyılda Simontornya Sancağı başlıklı kitabımda
sancakbeylerinin ve daha alt kademedeki görevlilerin vazifelerini ve atanan mirlivaları
tespit etmeye çalışmıştım178. Pál Fodor ise Temesvár vilayetinin yönetsel taksimatında
meydana gelen değişiklikleri gözden geçirmişti179.
Prosopografya alanında ise ilk adım çok daha önce atılmıştır. Vaktiyle Viyana
Arşivi'nde görevli olan Antal Gévay, mümkün olduğu kadarıyla İstanbul'dan sefirlerce
gönderilen haberlerden, olmadığı durumlarda ise en güvenilir Osmanlı tarih yazarlarının
eserlerinden faydalanarak Buda'ya tayin edilen beylerbeylerinin son derece güzel ve
172 István Bakács, A dicalis összeírások. A történeti statisztika forrásai. Szerkesztette József Kovacsics.
Budapest, 1957, 73. –- Sonraki yıllarda bir vergi ünitesi zikredilenlerden de daha fazla aileden ibaretti o kadar ki
savaşlardan tamamıyla korunan Árva ilinde bile kimi köylerin toplam mükellef sayısı 1/256 + 1/1024 olarak
saptandı (Zoltán Dávid, Adatok a török haborúk pusztításainak értékeléséhez. Keletkutatás 1993 ösz, 67). –-
Osmanlıların genelde yerli adetle kanunlara az çok uymalarını hatırlarsak bu sefer de Habsburg Macaristan'ında
uygulanan sistemi belirli bir ölçüde takip ettiklerini varsaymak pek yanlış olamaz.
173 Ömer Lütfi Barkan, "Avârız", İslâm Ansiklopedisi II, İstanbul, 1942, 13-19.
174 Klára Hegyi, "A török birodalom magyarországi jövedelemforrásai", Századok 117 (1983), 375-377.
175 Macaristan'ın 16'ncı ve 17'nci yüzyıllardaki demografik durumu hakkında yazdığım son ve geniş
kapsamlı makale için bkz. Géza Dávid, "Magyarország népessége a 16-17. században", Magyarország történeti
demográfiája (896-1995), Millecentenáriumi elöadások. Szerkesztette József Kovacsics, Budapest, 1997, 141-
171.
176 Mária Schwáb, Az igazságszolgáltatás fejlödése a török hódoltság idejében az alföldi városokban,
Budapest, 1939.
177 Fekete, Budapest a törökkorban, 170-220.
178 Dávid, A Simontornyai szandzsák, 18-36.
179 Fodor, Das Wilayet von Temeschwar, 25-44.
30 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
çoğunlukla itimat edilebilir bir listesini hazırlamıştı180. Atanma tarihlerini Osmanlı arşiv
kaynakları sık sık gün olarak teyit etmektedirler, başka hallerde bir-iki günlük farklarla
doğrudurlar.
Temesvár'daki mirmiranlar hakkında Frigyes Pesty'nin diğerinden çok daha az
güvenilir bir çalışması vardır181. Son zamanlarda ise József Blaskovics'in Eger/Eğri
paşalarını içeren bir denemesi de neşredilmiş,182 ancak bu da tam olmaktan uzaktır. Henüz
basılmamış habilitasyon çalışmamda Macaristan'daki vilayetlerin tümünü ele alıp, her
birinin başına getirilenlerin mümkün olduğu kadar güvenilir ve eksiksiz listesini sunmaya
çaba gösterdim183. Maalesef bunu, konuya ışık tutabilecek belgelerden mahrum
olduğumuz 17'nci yüzyılda ara sıra başaramadım.
Ayrıca bir iki sancak için de benzer incelemeler yapmıştım. Gyula sancağında tüm
Osmanlı dönemi boyunca tayin edilen mirlivaları saptamaya kalkmıştım, Szigetvár ve
Mohács-Pécs sancağında ise sadece 16'ncı asırda tayin edilen beyleri tespit etmekle
yetinmiştim184.
Bunun dışında ilk deneme olarak yaşamını 1528 ve 1561 yılları arasında çeşitli
görevlerle Macar topraklarında geçiren bir kişinin, Kasım Voyvoda Bey ve Paşa'nın hayat
öyküsünü geniş bir makale halinde yazmıştım185. Az önce Szeged-Mohács/Pécs-Szeged
sancakbeyliğini yapmış olan Derviş Bey'in biyografyasını hazırladım186.
Macar topraklarındaki idarî taksimat hakkında diyebiliriz ki, başta gelen vilayet ve
sancak adları eskiden beri bilinmektedirler. Buna rağmen son zamanlarda kısa ömürlü
Szigetvár, Györ (Yanık) ve Pápa paşalıklarının 16'ncı yüzyılın sonlarındaki mevcudiyeti
belgelenebilinip bazı, yalnız birkaç yıl için faaliyet gösteren sancaklar da tespit
edilebilmiştir. Ayrıca da yönetim birimlerinin oluşturulmasında izlenen Osmanlı
politikasının en önemli unsurları üzerinde de durulmuştur187.
IV/2/g. Macaristan'daki Osmanlı-Müslim medeniyeti
Daha önceki dönemlerde bu alanda hemen hemen hiçbir araştırma yürütülmemiştir.
Yalnızca bir Bektaşî şeyhi olan Gül Baba'nın biraz gizemli ve efsanevî kişiliği ve
180 Macarcası: A' budai pasák, Bécs, 1841; Almancası: "Versuch eines chronologischen Verzeichnisses
(1992), 55-64. Ottoman Administrative Strategies in Western Hungary", Studies in Ottoman History in Honour
of Professor V. L. Ménage. Edited by Colin Heywood and Colin Imber, Istanbul, 1994, 31-43. "The Sancaq of
Veszprém", Acta Orientalia Hungarica 47 (1994) [1995], 57-65. – Son iki ve yukarıda anılan yabancı dilde
neşredilmiş yazılarım Türkiye'de kitap halinde de çıkmıştır: Studies in Demographic and Administrative History
of Ottoman Hungary, (Analecta Isisiana, XXV.) Istanbul, 1997.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 31
Aynı yazar, "16-17. Asırlarda Macaristan'da Tasavvuf ve Mevlevîlik", 1. Milletlerarası Mevlâna Kongresi, 3-5
Mayıs 1987. Tebliğler. Konya, t. y. 221-231. Aynı yazar, Muszlim hitélet és müvelödés a Dunántúlon a 16-17.
században. Tanulmányok a török hódoltság és a felszabadító háborúk történetéböl. Szerkesztette László Szita.
Pécs, 1993, 277-292.
190 J. [Gyula] Németh, "Die Türkischen Texte des Valentin Balassa", Acta Orientalia Hungarica 2 (1952),
23-61; Aynı yazar, "Türkische Balassa-Texte in Karagöz-Spielen", Acta Orientalia Hungarica 5 (1955), 175-
180; László Szörényi, "Valahány török bejt". Balassi és az iszlám misztikája, Irodalomtörténeti Közlemények
1976, 706-713.
191 Balassi'nin divan şiirlerini anımsatan özgün bir eseri için bkz. Balázs Sudár, Egy Balassi-vers török
194 Ferenc Szakály, "Türkenherrschaft und Reformation in Ungarn um die Mitte des 16. Jahrhunderts",
Étude historiques hongroises 1985 publiées à l'occasion du XVIe Congrès international des sciences historiques
par la Comité national des historiens hongrois, II. Budapest, 1985, 437-459.
195 Jenö Zoványi, A reformáció Magyarországon 1565-ig. Budapest, 1922. (Yeni baskısı: 1986.) A
Budapest, 1974.
198 Mihály Bucsay, Der Protestantismus in Ungarn 1521-1978. Wien–Köln–Graz, 1977-1979.
199 Katalin Péter, Papok és nemesek. Magyar müvelödéstörténeti tanulmányok a reformációval kezdödö
püspök jelentése a török hódoltság katolikusairól 1651-1658. Levéltári Közlemények 60:1 (1989) 83-142 (Iván
Borsa ile birlikte). Relationes missionariorum de Hungaria et Transilvania (1627-1707). (Bibliotheca
Academiae Hungariae in Roma. Fontes 1.) Roma-Budapest, 1994. A mohácsi plébános, a budai pasa és a
kálvinista konstaninápolyi pátriárka. Don Simone Matkovics levelei a Hitterjesztés Szent Kongregációjához
(1622-1635). Ráday Gyüjtemény Évkönyve 8 (1997) 185-252. Raguzai Bonifác, a hódoltság elsö pápai vizitátora
(1581-1582). Történelmi Szemle 39:3-4 (1997) 447-472. Egy albán érsek a magyarországi török hódoltságban.
Pietro Massarecchi belgrádi apostoli vikárius levelei a Hitterjesztés Szent Kongregációjához. Tanulmányok
Borsa Iván tiszteletére. Szerkesztette Enikö Csukovits. Budapest, 1998, 245-281. Egy bosnyák misszióspüspök
térítöútjai a hódoltságban (Matteo Benlich belgrádi püspök levelei Rómába, 1653-1673). Levéltári Közlemények
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 33
70:1-2 (1999) 107-142. Raguzai misszionáriusok levelei Rómába a magyarországi hódoltságról (1571-1627).
Ráday Gyüjtemény Évkönyve 9 (1999) 277-334.
205 Antal Molnár, Scardonai püspökök "ad limina" jelentései (1624-1648). Fons 1:3 (1994) 275-314.
Pietro Massarecchi antivári érsek és szendröi apostoli adminisztrátor egyházlátogatási jelentése a hódolt Dél-
Magyarországról (1633). Fons 2:2 (1995) 175-219. L'église catholique dans la Hongrie ottomane (16e-17e
siècles)," Folia Theologica 9 (1998) 163-175. A belgrádi kápolna-viszály (1612-1643). Kereskedelem és
katolikus egyház a hódolt Magyarországon. Századok 134:2 (2000) 373-429.
206 Bu nedenle Ekrem Hakkı Ayverdi'nin Macaristan'daki Osmanlı mimarî eserleri için verdiği – ve
çoğunlukla Evliya Çelebi'nin kontrol edilmemiş ve sık sık edilemeyen tespitlerine dayanan – 700'ü aşan rakam
aldatıcı olabilir.
207 En önemli eserinde önceki dönemlere ait geniş bibliyografya da bulunmaktadır: Az oszmán-török
építészet Magyarországon. (Dzsámik, türbék, fürdök.) (Müvészettörténeti füzetek, 12.) Budapest, 1980.
208 Bunun en güzel örneği Siklós kasabasındaki Malkoç bey camiidir: Siklós. Malkocs bej-dzsámi. (Tájak,
211 Yazılarından güzel bir örnek: Emese Pásztor, Jancsika. Egy 17. századi lótakaró típus. "Jancsika" – a
1982. Aynı yazar, Török miniatúrák a magyarországi hódoltság koráról, Budapest, 1975.
213 Konuya ilişkin yayınlardan örneğin bkz. Attila Gaál, "A szekszárdi múzeum hódoltságkori rézedényei",
Communicationes Archaeologicae Hungariae 1983, 163-186. Kuyumculuk hakkında: Béla Kövér [= József
Hampel], Újabb adatok az ötvösség történetéhez hazánkban. Archaeológiai Értesítö 17 (1897), 227-253. Géza
Fehér, "A Magyar Nemzeti Múzeum lelöhellyel jelölt hódoltságkori ezüstcsészéi", Folia Archaeologica XV
(1963), 87-105. Çanak çömlekler konusunda: Ibolya Gerelyes, "Adatok a tabáni török díszkerámia keltezéséhez
és etnikai hátteréhez", Folia Archaeologica XXXVI (1985), 223-247.
214 Géza Fehér, L'Artisanat sous la domination ottomane en Hongrie, Budapest, 1975. Bu kitabın
Türkçesi, hakikî müellifinin adını yalnızca bir dipnotta zikrederek Yaşar Yücel'in adı altında Belleten'de de
çıkmıştır (L:197, 557-590, VI + 74 resim).
215 Konuyu şu, yukarıda anılan yazımızda Ibolya Gerelyes'le daha geniş çerçevede ele almıştık: Dávid and
23 (1931), 137-152. Kálmán Szabó, Az alföldi magyar nép müvelödéstörténeti emlékei. Budapest, 1938. István
Méri, Beszámoló a Tiszalök-rázompusztai és Túrkeve-mórici ásatások eredményéröl II. Archaeológiai Értesítö
81 (1954), 138-154. Imre Holl–Nándor Parádi, Das mittelalterliche Dorf Sarvaly, (Fontes Archaeologici
Hungariae.) Budapest, 1982. András Pálóczi Horváth, Régészeti és településtörténeti adatok a kunok
letelepedéséhez. (Egy középkori kun falu, Szentkirály feltárásának eredményei.) Falvak, mezövárosok az
Alföldön. Szerkesztette László Novák–László Selmeczi. (Az Arany János Múzeum közleményei, IV.)
Nagykörös, 1986, 215-235. Aynı yazar, Komplex településtörténeti kutatások a Nagykunságban. Perlekedö
évszázadok. Tanulmányok Für Lajos történész 60. születésnapjára. Szerkesztette Ildikó Horn, Budapest, 1993,
41-80.
217 Mesela: Attila Gaál, "Török palánkvárak a Buda-eszéki út Tolna megyei szakaszán", Studia Agriensia
5. Eger, 1985, 185-197. Ibolya Gerelyes, Elözetes jelentés a Békés-kastélyzugi törökkori palánkvár ásatásáról
1975-1978, Archaeológiai Értesítö 107 (1980), 102-111. Ibolya Gerelyes ve István Feld, Hódoltság kori
leletegyüttesek az ozorai várkastélyból, Communicationes Archaeologiae Hungariae 1986, 161-182. Kálmán
Magyar, Szigetvár és a dél-somogyi mezövárosok, várak kapcsolata 1526-1664 között. (Különös tekintettel
Babócsára és Kálmáncsára.) Tanulmányok a török hódoltság és a felszabadító háborúk történetéböl. A szigetvári
történész konferencia elöadásai a város és a vár felszabadításának 300. évfordulóján. Szerkesztette László
Szita, Pécs, 1993, 219-239.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 35
etkileşimlere yol açmıştı218. Giyim kuşamda ister bazı ayakkabı cinsleri (çizme,219 terlik
anlamında pabuç) ve dericilik teknikleri,220 ister kimi üst giysilerle (dolaman, zıbın) baş
örtüleri (kalpak) bu dönemde kullanılmaya başlandı. Yemeklerden yufka, pide, tarhana,
dolmalar, patlıcan, kahve gibiler yine o dönemde bize aktarıldı. Halk sanatlarında oldukça
kısıtlı olmakla birlikte nakışlarda221 ve çanak çömlekçilikte222 kimi benzerlikler
saptanabilinmiştir. Dilimizde geçici olarak bir sürü terim ve sözcük yerleşmekle birlikte
daha sonra bunların çoğu unutulup veya yalnızca halk ağızlarında devam edebilmiştir.
Kesinlikle Osmanlı devrinde Macarcaya aktarılan ve hâlâ herkesin ortak malı olan
kelimelerin sayısı bir düzineyi pek aşmıyor223.
Karşı istikametteki tesirler doğal olarak ihmal edilebilecek kadar azdı. Tapu tahrir
defterlerine eklenen kanunnamelerde, kimi mukataa kayıtlarında ve benzer metinlerde ara
sıra Macar terimleri224 de karşımıza çıkmakta ancak bunlardan sadece, biraz değişik mana
ile város (varoş) ve tamamen yeni anlam kazanarak katona (kadana) kelimeleri bugüne
kadar gelebilmiştir.
218 Genel bir irdeleme için bkz. Tamás Hofer, A török hódoltság hatása a magyar paraszti müveltségre.
Népi kultúra – népi társadalom. Folclorica et ethnographica. A Magyar Tudományos Akadémia Néprajzi
Kutatóintézetének Évkönyve XVII. Budapest, t. y. 15-36. Daha kısa Almanca şekli: "Der Einfluß der
Türkenherrschaft auf die ungarische bäuerliche Kultur", Acta Historica XXXIV (1988) [1990], 89-101.
219 Tek tük Osmanlı döneminden önce de karşımıza çıkmakta, ancak yaygınlaşması bu devre
raslamaktadır.
220 Alice Gáborján, "A szolnoki hódoltságkori ásatási lábbelianyag magyar viselettörténeti vonatkozásai",
Ethnográfia LXVIII (1957), 543-574. Aynı yazar, Magyar bör- és lábbelikészítés. Magyar Néprajz. Anyagi
kultúra 2. Kézmüvesség, Budapest, 1991, 282-308.
221 Gertrúd Palotay, Oszmán-török elemek a magyar hímzésben, Budapest, 1940.
222 Gyöngyi Kovács, Török kerámia Szolnokon, Szolnok, 1984.
223 Suzanne Kakuk, Recherches sur l'histoire de la langue Osmanlie des XVIe et XVIIe siècles. Les
éléments osmanlis de la langue hongroise, (Bibliotheca Orientalis Hungarica, 19.) Budapest, 1973. Zsuzsa
Kakuk, "Cultural Words from the Turkish Occupation of Hungary", Studia Turco-Hungarica IV. Budapest,
1977. Aynı yazar, A török kor emléke a magyar szókincsben, (Körösi Csoma Kiskönyvtár, 23.) Budapest, [1996].
224 Örnekler için: Fekete, Die Siy®qat-Schrift. I. 57-65.
225 Konuya ilişkin yazıları için bkz. Edmond Schütz, "In Memoriam Tibor Halasi Kun. Jan. 19, 1914 –
Oct. 19, 1991", Acta Orientalia Hungarica 47 (1994), 13-14. – Bu proje içinde Bruce McGowan Sirem
sancağının II. Selim döneminden kalma bir defterini neşretmiştir: Sirem Sancağı Mufassal Tahrir Defteri,
Ankara, 1983.
36 GÉZA DÁVID-PÁL FODOR
Jozef (József) Matuz'un eserleri arasında Macar konuları bu kadar geniş bir yer
tutmamış, ancak ölümünden birkaç yıl önce Székesfehérvár (İstolni Belgrad) sancağının
bir cizye defterini neşretmiştir226.
Gustav (Gusztáv) Bayerle bir taraftan Budin paşalarının Macarca mektuplarından iki
cilt yayımlamış,227 ayrıca da Nógrád (Novigrad) sancağının bir mufassal ve bir icmal
defterinin çeviri yazısını sunmuştur228.
Bu kişilerden sonra komşularımız ön planda gelmektedir. Avusturya'da eskiden beri
bizi de yakında ilgilendiren çalışmalar sürdürülmektedir. Son zamanlarda başta Anton C.
Schaendlinger, Claudia Römer, Markus Köhbach ve Ernst D. Petritsch bu bakımdan
önemli eserler ortaya koymuşlardır229. Birinci Dünya Savaşı'na kadar Macaristan
dahilinde bulunan ve kısa bir müddet hariç, o zamandan beri başka ülkelerin toprağı olan
bölgelerle ilgili olarak Slovakya, Romanya, Yugoslavya ve Hırvatistan'daki (bazen Macar
asıllı) türkologlar da uğraşmaktadırlar. Yaklaşım ve anlayışımızda zaman zaman ciddî
farklılıklar da müşahede edilebilmekle birlikte uzun vadede bunların ehemmiyetlerini
yitirip geri plana itilebileceğini umarız230.
Türkiye'de, yukarıda dipnotlarda gösterilenlerin dışında son yıllarda çıkmış olan iki
kitabın231 yanında Tayyib Gökbilgin'in kimi yazıları ve II. Ferenc Rákóczi ve Macar
mültecileri ile ilgili sempozyumun bildirileri anılabilir232.
226 Die Steuerkonskription des Sandschaks Stuhlweißenburg aus den Jahren 1563 bis 1565. Unter
Mitwirkung von István Hunyadi bearbeitet von Josef Matuz. A székesfehérvári szandzsák 1563-1565. évi
adóösszeírása. Hunyadi István közremüködésével közzéteszi Matuz József. (Islamwissenschaftliche Quellen und
Texte aus deutschen Bibliotheken, herausgegeben von Klaus Schwarz. Band 3.) Bamberg, l986. Bu kitap
hakkındaki tanıtmam: Géza Dávid, "Timar-Defter oder Dschizye-Defter? Bemerkungen zu einer Quellenausgabe
für den Sandschak Stuhlweißenburg (Rezensionsartikel)", Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes 81
(1991) [1992], 147-153.
227 Gustav Bayerle, Ottoman Diplomacy in Hungary. Letters from the Pashas of Buda, 1590-1593,
(Indiana University Publications, Uralic and Altaic Series. Vol. 101A) Bloomington, [1972]. Aynı yazar, The
Hungarian Letters of Ali Pasha of Buda, 1604-1616, Budapest, 1991. Tanıtmam için bkz. Géza Dávid,
Keletkutatás 1993 tavasz, 78-86.
228 Gustav Bayerle, Ottoman Tributes in Hungary. According to Sixteenth Century Tapu Registers of
Novigrad. The Hague–Paris, 1973. – Makalelerinden bizim için önem taşıyanlar şunlardır: "The Compromise at
Zsitvatorok, "Archivum Ottomanicum, VI (1980), 5-53. "Hungarian Narrative Sources of Ottoman History",
Archivum Ottomanicum IX (1984), 5-26.
229 Sadece kitaplarını zikredelim: Anton C. Schaendlinger, Die Feldzugstagebücher des ersten und zweiten
ungarischen Feldzugs Suleymans I., Wien, 1978. Aynı yazar, Die Schreiben Süleym®ns des Prächtigen an Karl
V., Ferdinand I. und Maximilian II. aus dem Haus-, Hof- und Staatsarchiv zu Wien, Wien, 1983. Aynı yazar ve
Claudia Römer, Die Schreiben Süleym®ns des Prächtigen an Vasallen, Militärbeamten, Beamte und Richter aus
dem Haus-, Hof- und Staatsarchiv zu Wien. Transkriptionen und Übersetzungen, Wien, 1986. Claudia Römer,
Osmanische Festungsbesatzungen in Ungarn zur Zeit Mur®ds III. Dargestellt anhand von Petitionen und
Stellenvergabe. (Österreichische Akademie der Wissenschaften, Schriften der Balkan-Kommission.
Philologische Abteilung 35) Wien, 1995. Markus Köhbach, Die Eroberung von Fülek durch die Osmanen 1554.
Eine historisch-quellenkritische Studie zur Osmanischen Expansion im östlichen Mitteleuropa (Zur Kunde
Südosteuropas. Band II/18). Wien–Köln–Weimar, 1994. Ernst Dieter Petritsch, Regesten der Osmanischen
Dokumente im Österreichischen Staatsarchiv. Band 1. (1480-1574). (Mitteilungen des Österreichischen
Staatsarchivs, Ergänzungsband 10/1) [Wien], 1991.
230 Söz konusu müellif ve eserler herhalde ilgili ülkelerin raporlarında yer alacağı için burada
sıralanmayacaklar.
231 Şerif Baştav, Osmanlı Türk–Macar Tarihi Münasebetlerinde İlk Devir (1456'ya Kadar). (Türk
Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, 116. Seri III. Sayı: A. 32) Ankara, 1991. Hicran Yusufoğlu, Osmanlı-
Macar İlişkileri, Başlangıçtan Ankara Savaşına Kadar, (Türk-Macar Dostluk Derneği Yayınları 1.) Ankara,
1995.
MACARİSTAN'DA OSMANLI TARİHİ ÇALIŞMALARI 37
232 Türk-Macar Kültür Münasebetleri Işığı Altında II. Rákóczi Ferenc ve Macar Mültecileri Sempozyumu,
İstanbul, 1976.
233 Bunlardan Mihnea Berindei ve Gilles Veinstein'in L'Empire Ottoman et les pays roumains [sic !],
makalelerden bile bazılarını zikredemedik. Eksik olanları hakkında şu bibliyografyalara bakılabilir: Julius
Moravcsik, Ungarische Bibliographie der Turkologie und der Orientalisch-Ungarischen Beziehungen. 1914-
1925. Körösi Csoma Archívum 2 (1926), 199-236. L. Rásonyi, Ungarische Bibliographie der Turkologie und der
Orientalisch-Ungarischen Beziehungen. 1926-1934. Körösi Csoma Archívum I. Ergänzungsband (1935), 1-66.
Hungarian Turcology 1945-1974. Bibliography, Ed. by Zsuzsa Kakuk, Budapest, 1981, özellikle 139-165. Daha
sonraki dönemler için tabiatıyla Turkologischer Anzeiger kullanılabilir.