You are on page 1of 11

KLİNİK UYGULAMA VAKALARI

FİZYOTERAPİDE ÖZEL KONULAR

OLGU 1: (Sena İncirkuş)

13 yaşındaki kız hasta gözünü kapatamama ve ağız kayması şikayeti ile KBB
polikliniğine başvuruyor. Alınan hikayede iki gündür sağ gözünü tam olarak
kapatamıyor ve gülerken ağzı sola kayıyormuş. Baş ağrısı, görme bulanıklığı, kulak
ağrısı ve yüzde uyuşma şikayetleri, sese karşı hassasiyeti olmadığını belirtti. Soğuğa
maruz kalmamış. 20 gün önce üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmiş. Şu anda
yakınmaları başlangıçtaki haline göre daha da artmış. Özgeçmişinde ameliyat ve
hastaneye yatış hikayesi bulunmamakta ve sürekli kullandığı ilaç bulunmamaktadır.
Soy geçmişinde diabetes mellitus ve hipertansiyon bulunmaktadır. Hastaya periferik
fasiyal paralizinin idiopatik tipi tanısı konuluyor ve oral olarak 1mg/kg dozda
metilprednizolona başlandı. Fizyoterapi programına alınan hastanın değerlendirme ve
tedavi programını yazınız.

OLGU 2: (İrem Polat)

Daha önceden bilinen bir hastalığı olmayan 46 yaşında bir erkek hasta trafik kazası
sonrası Acil Servise ulaştırıldı. Kendisinin kullandığı araç ile şehir içinde ortalama bir
süratle giderken, karşı taraftan gelen araçla çarpışmış, çarpışma sırasında aracın ön
hava yastığının hemen açıldığını ve alev aldığını belirtti. Üzerinde pamuklu kumaştan
bir kıyafet bulunduğunu; kaza sırasında sol meme, koltuk altı ve üst kol bölgesindeki
yanık dışında herhangi bir yaralanma olmadığı belirlendi. Yapılan fizik muayenede
yanığın derin dermise kadar ulaştığı, kolay soyulan büller ve dokunma ile ağrı tespit
edilmiştir. Acil serviste yara alanı 1000 ml serum fizyolojik ile temizlendi; %2 sodyum
sufidat içeren pormad ile steril kapatıldı. Ardından hasta yanık servisine nakledildi.
Yanıktan beş gün sonra fizyoterapi programına alınan hastanın değerlendirme ve tedavi
programını yapınız.

OLGU 3: (Sefacem Fatih Dinçer)

24 yaşında kadın hasta genel cerrahi bölümüne sağ memede bir ay önce fark ettiği kitle
yakınması ile başvurdu. Özgeçmişte özellik saptanmadı. Çay, kahve ve sigara
alışkanlıkları yanı sıra oral kontraseptif kullanımı mevcuttu. Soy geçmişte anneannede
serviks kanseri olduğu öğrenildi. Ailede meme kanseri öyküsü yoktu. Fizik muayenede
sağ meme saat 11-12 arasında areoaladan 2-3 cm uzaklıkta sert-düzensiz konturlu kitle
saptandı. Sol meme ve her iki aksilla normaldi. Yapılan biyopside lezyon histopatolojik
olarak infiltratif duktal karsinom grade III olarak rapor edildi. Cerrahi sınırlar intakttı.
Hormon reseptörü negatifti. Abdominal US ve kemik sintigrafisi yapıldı. Uzak organ
metastazı saptanmadı. Meme koruyucu cerrahi planlandı. Frozenda malignite
saptanması üzerine modifiye radikal mastektomi yapıldı. Operasyondan sonra
kemoterapi başlandı. Cerrahiden bir süre sonra kişi kolda şişlik, yaklaşık iki gün süren
karıncalanma şikayeti ile hastaneye tekrar başvuruyor. Fizyoterapi programına alınan
hastanın değerlendirme ve tedavi programını yapınız.

OLGU 4: (Zeynep Çolak)

Otuz iki yaşında bayan olgu, kliniğimize fiziksel aktivite sırasında oluşan idrar kaçırma
şikayeti ile başvurdu. Daha önce gebeliği olmayan olgunun, sekiz ay önce epizyotomili
vajinal yol ile 3700 gr bebek doğurduğu öğrenildi. Sırt ve bel bölgesinde şiddetli ağrıları
da var olan hastanın ayrıntılı anamnezde, bu şikayetin gebeliğinin 3. trimesterinden
itibaren başladığı ve postpartum dönemde özellikle 6. haftadan itibaren artığı öğrenildi.
Soy geçmiş ve özgeçmişinde herhangi bir özellik yoktu. BMI’i 25.9 olarak hesaplandı.
Laboratuar tetkiklerinde anormal bulgu saptanmadı. Bimanuel vajinal muayenede,
uterus normal cesamette, adneksler non-palpabl olarak değerlendirildi ve ikinci derece
rektosel saptandı. Ürodinami tetkiki yapılan olguya stres inkontinans tanısı konuldu.
Hastanın problemlerini belirleyerek uygun fizyoterapi programını çiziniz.

OLGU 5: (Esma Erden)

Hikaye 24 yaşında, ağır (faktör seviyesi ˂%1) hemofili A hastası erkek birey, haftada 3
gün profilaktik faktör replasman tedavisi almakta idi. Çocukluktan itibaren sağ
dirseğinde sık eklem kanamaları olan hastanın eklem kanamalarını azaltmak amacıyla
6-7 yıl önce radyoaktif sinovektomi yapılmış ve o tarihten beri eklem kanamaları
oldukça azalmıştı. Ancak kanamaların sık olduğu süre zarfında sağ dirsek ekleminde
HA oluşmuştu. Değerlendirmemizin yapıldığı tarihte hastanın sağ dirseğinde ileri düzey
artropatisi mevcuttu. Hastada özellikle dirsek eklem hareket açıklıklarnda ve üst
ekstremite kas kuvvetsizlikleri gözlenmektedir. Aktiviteleri ağrılıydı. Hafif bir ödemi,
harekette krepitasyon sesleri mevcuttur. Omuz fonksiyonlarında kısıtlanmalar
gözlemlenmektedir. Hastanın problemlerini belirleyerek uygun fizyoterapi programını
çiziniz.

OLGU 6: (Nevin Sudenur Kurt)

On dört yaşındaki erkek hasta bulantı, kusma, ishal gibi gastrointestinal şikayetler ve
kilo kaybı gibi semptomlar ile Mitokondriyal nörogastrointestinal ensefalomiyopati
tanısı almıştır. Hastada hepatomegali, akciğerlerde subplevral ve intraparankimal
milimetrik nodüller, serebral beyaz cevherde yaygın lezyonlar ve osteoporotik
değişiklikler mevcuttur. Myoglobin değeri düşük bulunan hastaya yapılan EMG
sonuçlarına göre, duyu ve motor liflerde demyelinizan aksonal tutulumla seyreden
periferik nöropati tanısı konulmuştur. Tanıdan 10 ay sonra allojenik Hematopoietik kök
hücre transplantasyonu (HKHT) uygulanmıştır. Hastanın problemlerini belirleyerek
uygun fizyoterapi programını çiziniz.

OLGU 7: (Selahattin Ata Since)

28 yaşındaki ev hanımı hasta hastaneye şiddetli bel ağrısı yakınmasıyla başvurmuştur.


Gebeliğin son trimesterinde başlayan sırt ve bel ağrısı doğumdan 2,5 ay sonra ağır
kaldırma ile şiddetlenmiş, analjeziklerle ve dinlenmeyle azalmamış. Alkol, sigara
tüketimi yok. Glukokortikoid, heparin kullanımı, gastrointestinal sistem ya da endokrin
hastalık ve immobilizasyon öyküsü mevcut değil. Süt vermeye devam ediyor. Yapılan
değerlendirmede boyu 1.72 m, vücut ağırlığı 60kg, BMI 19.5 kg/m2 olarak ölçülmüş.
Fizik muayenede lomber lordozda düzleşme ve paravertebral kas spazmı saptandı. Düz
bacak kaldırma ve Laseque testleri olumsuz. Nörolojik muayenesinde patolojik bulgu
yok. Direkt lumbosakral vertebra radyografilerinde lomber 2 ve 3 vertebralarda
yükseklik kaybı. Lomber manyetik rezonans incelemede lomber 2, 3, 5. vertebra cismi
üst platolarında yükseklik kaybı, trabekülasyonda artma, dansitede azalma. Kemik
mineral yoğunluğu ölçümünde lomber bölgede osteoporoz saptanmış. Hematolojik,
endokrin, ya da başka sistemleri ilgilendiren bulgu saptanmamış. Gebeliğe bağlı
osteoporoz (GBO) tanısıyla analjezik, kalsitonin intranasal 200 IU/gün, kalsiyum 1200
mg/ gün, D vitamini 800 IU/gün ile medikal tedavisi düzenlenmiş.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.
OLGU 8: (Büşra Mintaş)

51 yaşında erkek hasta. Boy: 1.73cm, kilo 95 kg. Haftada 6 gün Günde 10 saat masa başı
çalışıyor. Yorgunluk, halsizlik, çok su içme, sık idrara çıkma, ağız kuruluğu ve
eklemlerde ağrı şikayetleri ile doktora başvuruyor. Hasta ara ara ellerinde ve
ayaklarında uyuşma hissettiğini, eklem ve kas ağrıları yaşadığını ifade ediyor. Ayrıca
hastada aç kalmaya tahammülsüzlük, tatlı yedikten sonra ellerde titreme, çarpıntı ve
yemekten sonra uyku isteği var. Hipoglisemi atakları yaşıyor. Özgeçmişinde by-pass
ameliyatı geçmişi var. Anne ve babada Tip 2 DM var.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

OLGU 9: (Şeyma Kızılay)

47 yaşında kadın hasta, son 5 yıldır süren pelvis bölgesinde ağrı ve rahatsızlık şikayeti
ile başvurdu. En sonuncusu 5 yıl önce olmak üzere 5 canlı-normal doğum yapmış. Son
doğumunun ardından geçmeyen ağrılar yaşamaya başlamış. Daha önce de jinekolojik
takibi devam etse de ağrıları geçmemiş. Nadir olarak ağırlık kaldırma sırasında idrar
kaçırma ve işeme zorluğu yaşıyor. Son bir yıldır menstrüal döngüsü bozuk, en son 4 ay
önce mens görmüş. Ağrısını yoğun çalışma, soğuğa maruziyet, moral bozukluğu, cinsel
ilişki artırıyor. Mens gördüğü dönemlerde şiddetli ağrı yaşıyor. Daha önce sürekli ishal
veya kabızlık şikayeti ile gastroentolojiden irritable bağırsak sendromu tanısı almış.
Diyet düzenlemesi önerilmiş. Bağırsak problemleri devam ediyor. Yapılan jinekolojik
muayenede pelvik organ prolapsusu yok, pelvik taban kaslarında tetik nokta var.
Alınan kültür örneği temiz, enfeksiyon yok. US görüntülemede endometrial hiperplazi
tespit edilerek visanne tedavisi ve takibi başlandı. Fizyoterapiye yönlendirilen hastanız
için uygun değerlendirme ve tedavi programını oluşturunuz.

OLGU 10: (Asiye Adıgüzel)

48 yaşında erkek hasta 11 aydır devam eden karın sol alt kadrandan penise yayılan
sızlama ve şiddetli ağrı şikayeti ile başvurdu. Ağrıyı başlatıcı travma ya da enfeksiyon
hatırlamıyor. Ağrısı cinsel fonksiyonları etkilemiyor, oturmakla artıp, hareket ve sıcak
uygulama ile azalıyormuş. 11 ayrı üroloji uzmanına başvurmuş. Aktif ürolojik patoloji
saptanmayan hastanın tüm kan ve idrar tetkikleri normaldi. Analjezik ilaçlara yanıt
yok. Hastanın öyküsünden 20 yıl önce akut prostatit geçirdiği, 16 yıl önce nazal septum
operasyonu, 27 yıl önce sol varikosel ve 3 yıl önce pilonidal sinüs operasyonu yapıldığı
öğrenildi. Sol inguinal bölgede ve sakrum alt uçta operasyon skarları gözlendi. Detaylı
anamnez ve fizik muayenenin sonucunda tanı segmentteki skar dokusu, tetik nokta, eski
prostatit ve torakal blokaja bağlı segmental disfonksiyon; ayrıca diş ve burun
operasyonuna bağlı bozucu alan ilişkili kronik pelvik ağrı olarak tanımlandı.

Fizyoterapiye yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

OLGU 11: (Zeynep Betül Çaşkurlu)

50 yaşında kadın hasta. Her iki bacağa yayılan bel ağrısı, sağ uylukta uyuşma ve
hissizlik mevcut. Sağ bacakta patella refleksi alınamıyor. Femoral germe, Faber ve Ober
testi sağ tarafta pozitif. Pelvik kompresyon testi her iki tarafta pozitif. Gluteal kaslarda
ve Piriformis kasında hiperaljezi mevcut. Sağ ayak bileği 3 sene önce kırılmış, kas
atrofisi var. 15 yıldır diyabet hastası.

Fizyoterapiye yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

OLGU 12: (Melek Yıldız)

58 yaşında, erkek hasta, emekli memur, 25 yaşında Tip 2 DM tanısı konularak, oral
antidiyabetik tedavi başlanmış (Serum kreatinin: 1.0 mg/dl). 10 yıl sonra Hipertansiyon
teşhisi (Serum Kreatinin:1.4 mg/dl) ve tuzsuz diyet ve Amlodipine 1x10 mg/gün ve
Atenolol 1x100 mg/gün başlanmıştır. Son 6 aydır mevcut olan ve ilerleyici özellikte
intermittent claudication, kan basıncı yüksekliği (Atenolol 100 mg/gün ve amlodipine 10
mg/gün alırken 150/100 mm Hg), Bilateral bacaklarda şişlik, sıkıştırıcı tarzda göğüs
ağrısı ve nefes darlığı nedeniyle HÜTF Kalp ve Damar Cerrahisi Polikliniğine
başvuruyor. 44 paket.yıl sigara içme öyküsü olan ve alkol kullanmayan hastanın
başvurusu sırasında yapılan fizik muayenesinde: TA: 155/100 mm Hg, taşikardik,
takipneik, ortopneik, göz dibinde arteriolar daralma, ileri düzeyde proliferatif
retinopati, S2 sert, ventriküler gallop ritmi mevcut, bilateral bazallerde raller, bilateral
2-3 pozitif gode bırakan ödeme rastlanıyor. Koroner anjiyografi ve stent
uygulamasından 10 gün sonra sağ ve sol renal arter proksimal kesimdeki darlıklara:
Perkütan Translüminal Anjiyoplasti ve takiben bilateral stent yerleştirilmiştir. Taburcu
edilen hasta 1 yıl boyunca Evre 4 Kronik Böbrek Hastalığı olarak takip edilmiştir.
Hastaya 1.5 yıl sonra dolaşım bozukluğu ve osteomyelit nedeniyle intravenöz antibiyotik
ve sağ el amputasyonu ve 6 ay sonra sol ayak amputasyonu uygulanmıştır. Hasta düzenli
hemodiyaliz tedavisine alınmaya başlanmıştır.

Fizyoterapiye yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

GERİATRİK REHABİLİTASYON

OLGU 1: (Gökay Küçükyılmaz)

Doksan yaşında kadın hasta, evinde düşmüş ve yakınları tarafından acil servise
getirilmiştir. Yapılan muayene sonucu sağ femur intertrokanterik kırığı tanısı alan
hasta ortopedi ve travmatoloji kliniğine yatırılmış, ameliyata alınmıştır. Ameliyat
sonrası altıncı günde; hasta gece yataktan kalkmaya çalışarak üzerine örtülen nevresim
takımlarını yere atmış, sağlıklı düşünce süreçlerine uygun olmayan konuşma ve
davranışlar sergilemiştir. Hastanın deliryum semptomları değerlendirilmiş ve hekimi
bilgilendirilmiştir. Psikiyatri konsültasyonu istenen hastaya deliryum tanısı konmuştur.
Fizyoterapi programına alınan hastanın deliryum tablosu göz önünde bulundurularak
bütüncül bir değerlendirme ve tedavi programını yazınız.
NOTLAR:
Subjektif soruları anlaması mümkün değil.
Duyu muayenesi yapamazsın ancak ağrı değerlendirilir o da yüz ifadesine bakılarak.
Deliryum için özel testler mevcut, yoğun bakım hastalarına uygulanan bir test.
Fonksiyonel durumu yakınlarına sorarak değerlendirebiliriz: Barthel GYA olur. Son 4
haftayı değerlendiriyor.
Pulmoner Rehabilitasyon
1. Doğru solunum paternini öğretmek: solunum kontrolü, yavaş ve derin solunum,
büzük dudak solunumu, diyafragmatik solunum, torakal ekspansiyonu ve huffing.
2. İnspiratuar Kas eğitimi (Theshold IMT)
Şiddet: MİP %50
Süre: 30 dk, 3x10dk
Frekans: 5-7 gün
Durasyon: 6 hafta
3. Ekspiratuar Kas Eğitimi (Theshold PEP)
Şiddet: 20 cm H2o geçmeyecek. (En fazla üst sınırı 20 cm)
Süre: 30 dk, 3x10
Frekans: 5-7 gün
Durasyon: 6 hafta
4. Havayolu Temizleme Tekniği: 10 dk, 5 set
3-4 kere Thershold PEP
Solunum kontrolü (yavaş ve derin)
3-4 torakal ekspansiyon
Solunum kontrolü (yavaş ve derin)
Zorlu ekspirasyon tekniği (huffing) – 1 set
5. PNF solunumun çalışılması
Postüral drenaj: Osteoporoz’lu olduğu için kontraendike…

OLGU 2: (Berfin Bakşi)


72 yaşında kendi evinde yalnız yaşayan kadın hastanın, genel kuvvet kaybı şikayeti
mevcuttur, sarkopeni ve osteoporozunun olduğu tespit edilmiş. 1.55 boyunda 50 kilo
olan hastanın ayrıca dizlerinde ağrı şikayeti bulunmaktadır. Hastanın eşi 10 sene önce
vefat etmiştir. 2 oğlu vardır. Avukatlıktan emekli olan hastanın mevcut sabit bir geliri
bulunmaktadır. Tip 2 diyabeti olan hasta yürüme yardımcısı olarak normalde baston
kullanmaktadır. Hastanın düşme öyküsü mevcuttur. Daha önce 5 kez düşmüş ve
sonuncusunda hastaneye kaldırılmıştır. Düştüğünde omzunda humerus proksimal uç
kırığı gelişmiş ve tedaviye alınmıştır. Alçı sonrası hastada omuz kısıtlılığı gelişmiş olup,
hasta bir çok alanda günlük yaşam aktivitelerinde zorlanmıştır. Hastanın problemlerini
belirleyerek uygun fizyoterapi programını çiziniz.

NOTLAR:

1. Sarkopeni, kas kuvveti ve kütlesinin azalması demek.


2. Kas kuvvetini manuel değerlendirirsin, kütlesini nasıl değerlendireceksin? Tanita
ile ya da manyetik alanla yağsız kas kütlesini tüm vücutla görebilirsin. Ultrasonda
olur: kasın kalınlığını ve hacmini görmek için. Çevre ölçümü de olabilir. Ama
doğru sonuç vermeyebilir. Osteoporoz için kas kütlesininde ölçülmesi için
parametreler var bunu hastadan isteyebilirsin.
3. Diyabet olduğu için hastada, taban altı duyusu çok önemli. Kinestezi, vibrasyon,
basınç duyusunu değerlendirmeliyiz. Monofilamentler’de olur.
4. Sarkopeni’de kavrama kuvveti değerlendirmesi çok önemli. Periferik kas eğitimi,
dirençli eğitim verilmeli. Kas kütlesini arttırmamız lazım.
5. Osteoporoz’a yönelik kalistenik egzersizler, son dönemde yaşlılara özel geliştirilmiş
BFR (kan akımının kısıtlanmasına yönelik) yapılan egzersizler kullanılabilir. 1
MT’ın %20si ile başlayarak hafif kana akışını kısıtlayarak başladığında
anjiyogenezis başlıyor, GH salgılanıyor, kas hacmini arttırıyor.

OLGU 3: (Büşra Yılmaz)

86 yaşında erkek hasta H.A.Kızının evinde yaşıyor. 10 yıldır Alzheimer hastası.


Hastanın primer bakım vericisi kızı. Hasta ilkokul mezunu, üç çocuk annesi ve 12 yıl
önce eşini kaybetmiş. Hastanın vital bulguların kan basıncı 130/70 mmHg, nabız hızı
66/dk, solunum sayısı 18/dk ve vücut ısısı 36.5°C. Hasta günlük yaşam aktivitelerini tek
başına yerine getiremiyor. Hasta uyku sorunu yaşıyor, görsel-işitsel halüsinasyonları var
kişi, yer, zaman yöneliminde bozulma var. Hasta ev dışında bağımsızlığını yitirmiş.
Tehlikede olduğuna inanmakta, aile üyelerinin kendisini terk etmeyi düşündüklerini
söylemekte. Ayrıca bakım vericisi de bakım verme rolünde zorluk yaşıyor.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

1. Frajilite (kırılganlık) mutlaka değerlendirilmeli.


2. Pasif Germe egzersizleri yapma ajitasyonu arttırırsın.
3. Egzersizler fonksiyonel aktiviteler şeklinde olmalı, grup eğitimi önemli.
4. PNF tenikleri, Riplazing, hafif intercostal strenghler solunumu fasilite etmek için
kullanılabilir. Grup eğitimi ile postür egzersiziyle birlikte solunumu.
5. İnflamatuar süreç devam ettikçe hastalık ilerliyor, egzersiz çok önemli inflamatuarı
azaltmak için aerobik egzersiz yapmak gerek.
6. Vasküler risk faktörleri AH ilerlemesinde önemli rol oynar. Ortalama trombosit
hacmi (MPV) trombosit işlevselliğinin bir belirleyicisidir ve artan MVP, artmış
vasküler inflamasyon riskiyle ilişkidir. İnflamatuarı tekip edebileceğimiz kan sayımı
ölçeği var,hafif düzeyde demanslı hastada MPV değerinin yüksek çıkması
inflamasyon değerinin arttığını gösterir. AH’lı hastalarda MVP’nin
değerlendirilmesi, ek antiplatelet tedavisinden yararlanabilecek hastaların
belirlenmesine yardımcı olabilir.

OLGU 4: (Muhammet Bahadır İzgü)

Yetmiş iki yaşındaki erkek hasta bel ve bacak ağrısı nedeniyle başvuruyor. Hastanın
öyküsünde bel ve bacak ağrısının 5–6 yıldır olduğu ve ağrının yürümekle arttığı tespit
edilmiştir. Hasta son birkaç yıldır yaklaşık 200 m yürümekle olan bel ağrısının
oturmakla veya öne eğilmekle rahatladığını ancak son bir yıl içerisinde yürüyüş
mesafesinin yarı yarıya azaldığını ve ağrılarının sol bacakta belirginleştiğini ancak yine
de dinlenmekle rahatladığını ifade etmekte. Sol bacakta uyuşma ve hissizlik
tariflemekte. Özgeçmişinde yaklaşık 50 paket/yıl sigara kullanımı mevcut ve hala
kullanmakta. Son 12 yıldır izlenen hipertansiyonu amlodipin 10 mg/gün ile regüle
edilmiş. Diyabetes mellitus (DM) ve hiperlipidemisi yok. Sistemik muayenesinde
istirahat kan basıncı ve nabzı normal olarak değerlendirilmiş. Kladikasyo ayırıcı
tanısına yönelik yapılan bisiklet testinde hastada kısa bir süre sonra kladikasyo ortaya
çıkmış.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

OLGU 5: (Berfu Başören)


Seksen üç yaşında kaşektik erkek hasta, sol kalça kırığı nedeniyle sol parsiyel protez
operasyonu uygulandıktan bir ay sonra sol kalçada ağrı ve hareket kısıtlığı nedeniyle
acil cerrahi polikliniğine başvurdu. Hastaya yapılan muayenede sol parsiyel kalça
protezi lüksasyonu olduğu görüldü ve redüksiyonu planlandı. Preoperatif
değerlendirmede; 30 yıl önce geçirilmiş tiroidektomi ameliyatı, kronik obstrüktif
akciğer hastalığına bağlı nefes darlığı, hipertansiyon, kronik böbrek yetmezliği, demir
eksikliği anemisi, konjestif kalp yetmezliği saptandı. Hasta düzensiz olarak anjiotensin
II reseptör blokeri ramipril ile bronkodilatatör tedavi olarak teofilin tablet, salbutamol
inhaler ve asetilsistein efervesan tablet almaktaydı. Akciğer oskültasyonunda bilateral
yaygın wheezing ve bazallerde yaş krepitan raller saptandı. Laboratuvar koagülasyon
test sonuçları normaldi. Yapılan tüm değerlendirmeler sonucunda düşük doz lokal
anestezik ajan ile semispinal anestezi yapılmasına karar verildi. İki saat süren
operasyonun sonunda hasta yoğun bakıma alınarak 24 saat izlendi ve komplikasyon
gelişmeden servise gönderildi.

Servisteki hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını oluşturunuz.

OLGU 6: (Berf Dilayla Öztürk)

Palyatif bakım kliniğinde yatan, 75 yaşında, erkek hasta. 6 yıl önce Serebro Vasküler
Hastalık (SVH) tanısı konulan hastanın halen hipertansiyonu, kuadriplejisi mevcut
olup, son 1 yıldır sözlü ve ağrılı uyaranlara yanıtı yoktur. Hastanın beslenmesi
nazogastrik sonda ile bolus infüzyon yöntemi ile yapılmakta; boşaltım ihtiyacı foley
kateter ve alt bezi karşılanmaktadır. Hasta hipertansiyonu için antihipertansif ilaçlar
kullanmaktadır. Yutma refleksi kaybolduğu için son 1 yıldır nazogastrik sonda ile
beslenmektedir. Solunum sıkıntısı ve aspirasyon pnömonisi tanıları ile palyatif bakım
kliniğine yatışı yapılmıştır. Bilinç kapalı, bakım vericiler ve palyatif bakım hemşireleri
tarafından sürdürülmekte.

Palyatif bakım hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını oluşturunuz.

OLGU 7: (Cevahir Nur Erginsoy)

Diyabet hastası ve haftada 3 gün diyaliz tedavisi alan 80 yaşında olan erkek hasta.
Hipertansiyonu da bulunan hasta 10 sene önce sağ hemiparezik stroke geçirmiştir. Sağ
taraf alt ekstremite kas gücü 3, üst ekstremite kas gücü 3+’dır. Sol taraf alt ekstremite
kas gücü 4 ve üst ekstremite 4’tür. Kavrama gücü zayıftır, yemek yerken kaşığı
tutmakta zorlanmaktadır, genellikle sol elini kullanmaktadır. Tekerlekli sandalye ile
transferi sağlanmaktadır.

Ek olarak hastada grade 4 menüsküs hikayesi bulunmaktadır, ancak yaşı ileri olduğu
için ve diyaliz hastası olduğu için ameliyat önerilmemiştir. Sol diz ağısı VAS’a göre
6/10’dur. Sağ diz ağrısı 3/10’dur. Hasta diyaliz esnasında nefes darlığı çekmektedir.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve tedavi programını


oluşturunuz.

OLGU 8: (Aleyna Şimşek)

72 yaşında erkek hasta. Eşi ve kızı ile yaşamaktadır. Ailesi kendisi ile iletişim kurmakta
zorlandıklarını ve genellikle huysuz aksi davrandığını belirmekte. Konfüzyon belirtileri
ve hafif konuşma bozukluğu mevcuttur. Yürüyüş esnasında duraksamalar
yaşamaktadır ayrıca nereye gideceğini unutmaktadır. Hastaya 1 sene önce Alzheimer
başlangıç evresi tanısı konmuştur.

Ek olarak hasta merdiven kullanmakta zorluk çekmektedir ve 10 dk’dan fazla


yürüyememektedir. 1 kez düşme hikayesi mevcuttur. Düştükten sonra sağ dizinde
VAS’a göre 5 şiddetinde ağrı hissetmektedir.

Tarafınıza yönlendirilen hastanız için uygun değerlendirme ve kognitif tedavi ile uygun
egzersiz programını oluşturunuz.

You might also like