You are on page 1of 102

Yüzey merkezli kübik (YMK) kafes

Kafes Yüzeylerdeki atom sayısı = 6x1/2 =


3 Köşelerdeki atom sayısı = 8x1/8 = 1
Birim hücredeki toplam atom sayısı = 4
Yüzey merkezli kübik kafeste atomsal dolgu
faktörü

ADF=0,74 olur;
%74’i dolu, %26’si boştur.
Hacim merkezli kübik (HMK) kafes

Kafes Merkezinde 1 atom,


Köşelerde ise 8 adet 1/8 hacimli
atom vardır. Birim hücredeki toplam
atom sayısı 2’dir.
Hacim merkezli kübik kafeste atomsal dolgu faktörü

ADF=0,68 olur;
%68’i dolu, %32’si boştur.
Örnek:
Cu atomunun yarıçapı= 0,1278 nm dir.
Cu’ın atomik kütlesi 63,546 g/mol.
YMK sistemde √2 a = 4R a= 4 (0,1278)/ √2  a= 0,361 nm = 0,361x10-7 cm
YMK sistemde her bir hücrede toplam 4 adet atom vardır.
Yoğunluk= [4x63,546]/[( 0,361x10-7) 3x6,023x1023)]=8,97 g/cm3
Gerçek Yoğunluk= 8,96 g/cm3
FARK???
• HMK Fe için;
• a=2,86x10-8 cm
• Atom ağırlığı = 55,845 g/mol

• Yoğunluk= [2x55,845]/[( 2,86x10-8) 3x6,023x1023)]=7,92 g/cm3


• Gerçek Yoğunluk= 7,86 g/cm3
• FARK???
Kristal Doğrultuları (Yönleri)

Birim hücrede belirli doğrultular özel bir öneme


sahiptir.

Metaller yakın temas halindeki atomlar


doğrultusunda şekil değiştirirler. Malzemenin
özellikleri kristalde özelliğin ölçüldüğü doğrultuya
bağlı olarak değişebilir.

Doğrultular için Miller indisleri bu doğruları


tanımlaması için kullanılan kısa gösterimlerdir.
Doğrultuların Miller indisleri (yön işaretleri)
şöyle bulunur;

1. Sağ el koordinat sistemi kullanılarak doğrultu


üzerinde iki koordinat noktası belirlenir.
2. Uç noktanın koordinatlarından başlangıç
noktasının koordinatları çıkarılır.
3. Elde edilen kesirler kaldırılır ve/veya
azaltılarak tam sayıya çevrilir.
4. Numaralar köşeli paranteze alınır [hkl]. Negatif
işaret çıkarsa üzerine negatif işareti konur.
0, 1, 0
1, 0, 0
[010 ]
[100 ]

0, 0, 1
[001 ]
1, 1, 0
[110 ]
1, 1, 0
[110]
1, 1, 0 0, 1, 1
[110] [011]
1, 1, 0 0, 1, 1
[110] [011]
1, 1, 0 0, 1, 1 1, 1, 1
[110] [011] [111 ]
 1, 1/2, 1/3
 (1, 1/2, 1/3)x6
 6, 6/2, 6/3
 6, 3, 2
 [632]
 1/3, ½, 0
 (1/3, 1/2, 0)x6
 6/3, 6/2, 0
 2, 3, 0
 [230 ]
 1/3, ½, 0  1/2, 1/2, 1
 (1/3, 1/2, 0)x6  (1/2, 1/2, 1)x2
 6/3, 6/2, 0  2/2, 2/2, 2
 2, 3, 0  1, 1, 2
 [230 ]  [112 ]
 2/3, 0, 1  1/2, 1/2, 1  1, 1/3, 0  1/2, 1, 1/2
 [203]  [112]  [310]  [121]
 -1, 0, 0

 [100]
 1, 0, 1
 [101]

 -1, 0, 0  0, 0, 1  0, -1, 0  1/2, -1, ½

 [100]  [001]  [010]  [121]


 1, 0, 1
 [101]

 -1, 0, 0  0, 0, 1  0, -1, 0  1/2, -1, ½

 [100]  [001]  [010]  [121]


 1, 0, 1
 [101]

 -1, 0, 0  0, 0, 1  0, -1, 0  1/2, -1, ½

 [100]  [001]  [010]  [121]

 1, 0, -1  1, 1, 0  1/2, 1/2, -1

 [101]  [110]  [112]


Düzlemlerin Miller İndisleri şöyle bulunur;

1. Düzlemin x, y, z eksenlerini kestiği noktaların koordinatları tanımlanır


2. Bu noktaların tersi alınır
3. Bu sayılar uygun bir ortak çarpanla en küçük tam sayılar grubu haline
getirilir.
4. Sonuç (hkl) şeklinde gösterilir, negatif numaralar üzerine (–) işareti
konur.
 x, y, z
 1, 1, ∞
 1/1, 1/1, 1/ ∞
 1, 1, 0
 (110)
 x, y, z  x, y, z
 1, 1, ∞  1, ∞, 1
 1/1, 1/ ∞, 1/0  1/1, 1/ ∞, 1/1
 1, 1, 0  1, 0, 1
 (110)  (101)
 x, y, z  x, y, z
 1, 1, ∞  1, ∞, 1
 1/1, 1/1, 1/ ∞  1/1, 1/ ∞, 1/1
 1, 1, 0  1, 0, 1
 (110)  (101)
 x, y, z
 1/2, ∞, ∞
 1/1/2 , 1/ ∞, 1/ ∞
 2, 0, 0
 (200)
 x, y, z
 1/2, ∞, ∞
 1/1/2 , 1/ ∞, 1/ ∞
 2, 0, 0
 (200)
 x, y, z  x, y, z
 1/2, ∞, ∞  1, 1, 1
 1/1/2 , 1/ ∞, 1/ ∞  1/1 , 1/ 1, 1/ 1
 2, 0, 0  1, 1, 1
 (200)  (111)
 x, y, z  x, y, z
 1/2, ∞, ∞  1, 1, 1
 1/1/2 , 1/ ∞, 1/ ∞  1/1 , 1/ 1, 1/ 1
 2, 0, 0  1, 1, 1
 (200)  (111)
 x, y, z  x, y, z  x, y, z
 1/2, ∞, ∞  1, 1, 1  1/3, 1, 1/2
 1/1/2 , 1/ ∞, 1/ ∞  1/1 , 1/ 1, 1/ 1  1/1/3 , 1/1, 1/1/2
 2, 0, 0  1, 1, 1  3, 1, 2
 (200)  (111)  (312)
Düzlem orijinden geçiyor ise düzlem paralel olarak kaydırılır. Yani orijin kaydırılır.
 x, y, z
 1/2, -1, 1
 1/1/2 , -1/1, 1/1
 2, -1, 1
 (211)
 x, y, z
 1/2, -1, 1
 1/1/2 , -1/1, 1/1
 2, -1, 1
 (211)
 x, y, z  x, y, z
 1/2, -1, 1  ∞, -1, ∞
 1/1/2 , -1/1, 1/1  1/∞, -1/1, 1/∞
 2, -1, 1  0, -1, 0
 (211)  (010)
 x, y, z  x, y, z
 1/2, -1, 1  ∞, -1, ∞
 1/1/2 , -1/1, 1/1  1/∞, -1/1, 1/∞
 2, -1, 1  0, -1, 0
 (211)  (010)
 x, y, z  x, y, z  x, y, z
 1/2, -1, 1  ∞, -1, ∞  ∞, ∞, -1
 1/1/2 , -1/1, 1/1  1/∞, -1/1, 1/∞  1/∞, 1/∞, -1/1
 2, -1, 1  0, -1, 0  0, 0, -1
 (211)  (010)  (001)

Düzlem orijinden geçiyor ise düzlem paralel olarak kaydırılır. Yani orijin kaydırılır.
https://www.doitpoms.ac.uk/tlplib/miller_indices/lattice_draw.php
Düzlemler Arası Mesafe

Kübik kristal yapılarda aynı


Miller İndisine (işaretine) sahip,
birbirine paralel en yakın iki
düzlem arasındaki düzlemler
arası uzaklık dhkl şeklinde
gösterilir.
X-IŞINI DİFRAKSİYONU
• Numune üzerine gönderilen dalga boyu bilinen x-ışınları
malzemedeki düzlemler tarafından farklı açılarda (Bragg
kanununa göre) kırınıma uğratılır.
• Bu yöntemle elde edilen paternler her bir faz için parmak
izi niteliğinde olup, malzeme içerisinde bulunan fazların
tayinini sağlar. XRD ile analizde, malzeme yapısı
(kristalin/amorf), kristalin malzemeler için kalitatif
mineralojik analiz, latis parametresinin hesaplanması,
kristal yapısının belirlenmesi, nanomalzemelerde tane
boyutu ölçümü belirlenebilecek özelliklerdir.
• Uygun paket programların kullanılmasıyla kantitatif olarak
mineralojik analiz yapılabilmektedir.
X-IŞINI DİFRAKSİYONU

• X-ışını tüpünden gelen ışın parça yüzeyine düşürülür. Yansıyan


ışın gelme ve yansıma açıları dikkate alınarak ganiometre ile
ölçülür.
• X ışınlarının rastladığı her atomdan, aynı dalga boyunda fakat düşük
şiddette ikincil dalgalar saçılır. Küresel olarak yayılan bu dalgalar,
aralarındaki girişim sonucu belirli açılarda birbirini yok eder veya faz farkı
dalga boyunun tam katı ise kuvvetlendirirler.
• Bir kristal üzerine dalga boyu  olan ışın Pikler
düşürüldüğünde bunlar kristal düzlemlerinde
atomlara çarparak yansırlar. Yansıyan ışınlar X-ray
arasında faz kayması varsa bunlar birbirlerini n
intensity d=
yok edebilir ve net yani kaydedilebilen bir ışın (from 2 sin qc
yansıması ölçülemeyebilir. Fakat yansıyan ışın detector)
demetlerinin aynı fazda olması durumunda q
bunlar birbirlerini kuvvetlendirir ve şiddetli bir
ışın yansıması gerçekleşir. qc
• Bu şiddetli yansıma, ölçüm cihazında belli
açılarda gözlenen pikler şeklinde olur.
X-RAY DIFFRACTION PATTERN
z z z
c c c

y (110) y y
a b a b a b
Intensity (relative)

x x x (211)

(200)

Diffraction angle 2q

Diffraction pattern for polycrystalline a-iron (BCC)


Adapted from Fig. 3.22, Callister 8e.

66
• Bu pikler oluşumu diğer bir değişle yansıyan ışın demetlerini
aynı fazda olması durumu “Bragg kuralı” nı sağlar.

• : gelen ışının dalga boyu.


• d: düzlemler arası mesafe.
• q: gelen ışın – düzlem arası açı.
• q: brag açısı.
• h, k, l: düzlemin miller indisleri.

Yani piklerin oluştuğu brag açıları ölçüm


yapılan kristal malzemenin belli atom
düzlemelerini “d” düzlemler arası mesafe
parametresi yardımı ile ifade eder.
ao
nλ = 2d sin θ d hkl =
h2  k 2  l 2
n: 1., 2. , 3. , n. mertebeden difraksiyon dalgalarını tanımlar.
Brag kuralından d saptandıktan sonra yukarıdaki formülden
kafes parametresi saptanabilir.
• X-ışın difraksiyonu ile kristal yapıları, kafes
parametresi ve atom çapı bulunabilir.
• Bu parametreler, malzemenin özelliği olduğu ve her
bir malzemede farklı değer aldığı için ilgi element
veya bileşikleri saptamada kullanılmaktadır.
Unt vs. PIII320C=%0,17
TEK KRİSTAL & ÇOKKRİSTAL
• Tek kristaller • Çok kristaller
-özellikleri yöne bağımlıdır: -Özellikleri yöne bağımlı
anizotropik olabilir/olmayabilir.
-Örneğin: HMK demirde -Taneler rastgele dağılım
Elastiklik Modülü: gösteriyorsa: izotropik.
(Epoly iron = 210 GPa)
E (diagonal) = 273 GPa
-Taneler yönlendirilmişse:
textured,
anisotropic.

E (edge) = 125 GPa


200 mm

78
• Genellikle haddelenmiş yassı metalik malzemelerden ya
da dövülmüş malzemelerden hazırlanan numunelerle
yapılan çekme deneyi sonuçlarının, malzemeden
numunenin alındığı yöne göre değiştiği görülmüştür.

The properties of aluminium and its alloys, as with most metals, are never completely uniform in all directions -
some degree of anisotropy is always present. The exact nature of this anisotropy depends upon both alloy
composition and process history (e.g. casting, rolling, extrusion, annealing, etc). Anisotropic properties can have a
major effect on subsequent process stages, especially sheet metal forming processes such as deep drawing and
stretch forming, and on in-service performance.

Video_3.2.Deep Drawing Earring


POLİFORMİZM (ALLOTROPİZM)
Aynı bileşimde iki molekül değişik atomsal dizilişe
sahipse bunlara izomer denir.

Aynı kimyasal bileşime sahip fakat değişik kristal


yapılı cisimlere polimorflar ve bu özelliğe de
polimorfizm denir.

Çeliklere uygulana ısıl işlemler poliformik


dönüşme olayına dayanmaktadır.
SAF DEMİRİN ALLOTROPİK DÖNÜŞÜMÜ

Fe 910 0C’nin altında


HMK,
910 0C’nin üstünde YMK,
1400 0C’nin üstünde de
HMK kristallidir.
89
90
• Emprüte elementleri (Al, Zn vb) α-β
dönüşümünü 0 °C (32 °F) ‘nin altına geciktirir.
• Sb veya Bi gibi elementler dönüşümü
durdurabilir.
• How serious is the tin pest risk? It’s hard to know
because so few lead–free assemblies have been
subjected to sufficiently cold temperatures for
sufficiently long periods. But basic metallurgy
tells us that the risk must be real and significant.
• The good news is that the tin pest risk can be
eliminated very easily and inexpensively. The
solution is the addition of a small amount –
roughly 0.5% – of antimony to the lead–free
solder.
Video_3.3.grey tin (tin pest) time-lapse video
94
• Phase diagram ( p , T ) presenting most of the domains of existence
of the different allotropic forms of sulfur. Eight allotropic forms of
carbon.
• Some phase transitions between allotropic
forms of technologically relevant metals are
those of
• Ti at 882 °C,
• Fe at 912 °C and 1394 °C,
• Co at 422 °C,
• Zr at 863 °C,
• Sn at 13 °C and
• U at 668 °C and 776 °C.
96
• Demirin tüm fazları metaliktir.
• Bir fazdan diğer faza geçiş belirli bir sıcaklık olan 912 ve
1394 oC dedir.
• Bu sıcaklıklar demir için geçiş sıcaklığıdır.
• Pek çok malzeme değişik fazlara sahiptir ve bunlar farklı
özellikler sergiler.
• Bir fazdan diğer faza geçiş sadece gerekli sıcaklığa
çıkmak oluşmayabilir. Bazı malzemeler için basınç da
gerekir.

Örneğin grafitin elmasa dönüşümü.


• Karbonun üç kristal fazı vardır:
Elmas
Grafit
Buckyball (C60)
• Grafit karbonun bir formudur ve oda sıcaklığında
kararlıdır.
• Elmas yüksek basınçlarda ortaya çıkan bir başka
kararlı formdur. Yüksek basınç altında bir kere
oluştumu atmosfer basıncında ve 900 oC altında
sıcaklıkta da kararlılığını muhafaza eder.
• Özellikler:
Grafit iletken – Elmas iyi bir yalıtkan
Grafit tabakalara kolayca ayrılır-Elmas bilinen en
sert malzemelerden biridir.
Karbon katı yağlayıcı olarak kullanılır.
• Fulleren yapı laboratuarda kısmi He basıncı
altında karbon arkı esnasında oluşur.
• Bu molekül 12 pentagon, 20 hegzagon un bir küre
oluşturmak üzere bütünleşmesi ile oluşur.
• C60 FCC yapıdadır, Yarıiletken özelliktedir,
Alkalilerle yaptığı bileşikler süperiletkenlik özellik
gösterir. (K2C60 – 18 K altında Süperiletkendir),
mekanik olarak yumuşak malzemedir.
• Karbonun bir başka formu da nano tüplerdir.
Bilimsel çalışmalara yoğun konu olan bu malzeme
tüp karbonun konfigürasyonuna bağlı olarak
yarıiletken-iletken veya yalıtkan özellikte
olabilmektedir.
Polymorphism in binary metal oxides

You might also like