Professional Documents
Culture Documents
Et Ez 023456
Et Ez 023456
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İSLETME ANABİLİM DALI
FİNANSAL PİYASALAR
VE YATIRIM YÖNETİMİ BİLİM DALI
İSTANBUL, 2013
T.C.
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İSLETME ANABİLİM DALI
FİNANSAL PİYASALAR
VE YATIRIM YÖNETİMİ BİLİM DALI
İSTANBUL, 2013
İÇİNDEKİLER
Sayfa No.
TABLO LİSTESİ ..................................................................................................................... i
ŞEKİL LİSTESİ ...................................................................................................................... ii
GRAFİK LİSTESİ ................................................................................................................. iii
KISALTMALAR ..................................................................................................................... v
GİRİŞ ........................................................................................................................................ 1
1. FOREX PİYASALARI, FOREX İŞLEMLERİ ve ARACI KURUMLAR ................... 3
1.1. Forex Piyasaları ...................................................................................................... 3
1.2. Forex İşlem Hacmi ................................................................................................. 4
1.3. Forex Piyasası Katılımcıları .................................................................................. 4
1.3.1. Merkez Bankaları ..................................................................................... 5
1.3.2. Bankalar – Piyasa Yapıcıları ................................................................... 5
1.3.3. İthalat İhracat Yapan Şirketler ................................................................. 5
1.3.4. Sigorta Şirketleri ...................................................................................... 5
1.3.5. Yatırım – Hedge Fonları .......................................................................... 5
1.3.6. Kişisel Yatırımcılar................................................................................... 5
1.4. Forex Piyasaların Nitelikleri ................................................................................... 5
1.5. Forex Piyasasının Yatırımcıya Sağladığı Avantajlar ............................................. 6
1.6. Forex Piyasasında İşlem Saatleri ............................................................................ 6
1.7. Forex Piyasasında İşlem Gören Temel Pariteler .................................................... 7
1.7.1. Fark Sözleşmeleri .................................................................................... 7
1.8. Forex Piyasasında Kullanılan Temel Kavramlar .................................................... 8
1.8.1 Marjin ....................................................................................................... 8
1.8.2. Kaldıraç .................................................................................................... 8
1.8.3. Pip ............................................................................................................ 9
1.8.4. Spread ...................................................................................................... 9
1.9. Ana Para Birimleri ve Pariteler .............................................................................. 9
1.9.1. Amerikan Doları ...................................................................................... 9
1.9.2. Euro ........................................................................................................ 10
1.9.3. Japon Yeni ............................................................................................. 11
1.9.4. İngiliz Sterlini ........................................................................................ 11
1.9.5. İsviçre Frangı ......................................................................................... 11
1.9.6. EUR/USD .............................................................................................. 12
1.9.7. USD/JPY ............................................................................................... 12
1.9.8. GBP/USD .............................................................................................. 12
1.9.9. USD/CHF .............................................................................................. 12
1.9.10. NZD/USD ............................................................................................ 13
1.9.11. AUS/USD ............................................................................................ 13
1.9.12. USD/CAD ............................................................................................ 13
1.10. Global Piyasalar Tarihçesi .................................................................................. 13
1.10.1. Altın Piyasası ve Bretton Woods Anlaşması ....................................... 13
1.10.2. Euro Piyasalarındaki Güçlenme .......................................................... 14
1.10.3. Dünyadaki Kur Sitemleri ..................................................................... 14
1.10.3.1. Sabit Kur Sistemi .................................................................. 15
1.10.3.2. Sabit Kur Sisteminin Avantajları .......................................... 16
1.10.3.3. Serbest Kur Sistemi .............................................................. 16
1.10.3.4. Serbest Kur Sisteminin Avantajları ...................................... 18
1.11. Forex Piyasalarındaki Yatırımcılar ..................................................................... 19
1.11.1. Hedge Amaçlı Yatırımcılar .................................................................. 19
1.11.2. Spekülatif Amaçlı Yatırımcılar ............................................................ 19
1.11.3. Piyasa Yapıcılar ................................................................................... 19
KAYNAKÇA ......................................................................................................................... 96
TABLO LİSTESİ
Sayfa No:
i
ŞEKİL LİSTESİ
Sayfa No:
ii
GRAFİK LİSTESİ
Sayfa No:
iii
Grafik 26:Alçalan Takoz Formasyonu ………..……………………………………………55
iv
KISALTMALAR
EUR Euro
G8 Group of Eight
s. / ss. Sayfalar
v
SPK Sermaye Piyasası Kurulu
vi
GİRİŞ
1971 yılından önce Bretton Woods sistemine göre para birimlerinin değeri dolara göre
belirlenmektedir. Dolar da altına karşı sabitlenmiştir. Yani dolaylı olarak altına sabitlenmiş bir
kur sistemi mevcuttur. Bu sisteme göre 1 ons altın=35 dolar olarak belirlenmiştir. Diğer ülke
paraları da önce dolara daha sonra da altın çevrilerek sabit bir sitem oluşturulmuştur. Ancak
1971 yılına kadar işleyen bu sistem hem ABD'nin dış açıklarının artması hem de Japonya ve
Avrupa'nın ekonomik etkinliklerini yitirmeye başlaması ile dolara ve altına olan bağımlılığı
kaldırmak adına serbest kur rejimi benimsenmiştir. Bu sistem sayesinde fiyatlar arz ve talebe
göre belirlenmektedir. Günümüzde de geçerliliğini koruyan sitemde fiyat piyasa tarafından
arz ve talebin kesiştiği denge noktasında oluşmaktadır.
İşte döviz alım satım işlemlerinin yapıldığı forex piyasaların tarihi de, Bretton Woods
sisteminin çöküşüne rastlayan 1970‟lere kadar dayanmaktadır. Forex işlemleri finansal
kurumlar arasında zaten uygulanmaktaydı. Ama bu durumun bireysel yatırımcılara doğru
gelişmesi, teknolojik ilerlemenin bir sonucudur. Bir takım teknoloji şirketleri, finans
şirketlerinden iyi kotasyonları alıp bunları bireysel yatırımcılara sunabilecekleri bir sistem
geliştirdiler ve mobil teknolojilerin gelişmesiyle de, bireysel yatırımcılar bu piyasaya daha
kolay erişim imkanı bulmuşlardır.
Türkiye‟nin forex piyasalara dahil olması ise yeni bir gelişmedir. Sermaye Piyasası
Kurulu‟nun (SPK) Ağustos 2011‟de getirdiği düzenlemelerden önce de bireysel yatırımcıların
çeşitli yabancı internet siteleri ve aracı finans kurumları ile bu piyasada aktif olduğu
bilinmektedir. SPK‟nın yaptığı düzenlemeyle artık lisanslı aracı kurumlar vasıtasıyla yatırım
yapma olanağı vardır.
Son yıllarda önemli bir ivme kazanan Türkiye forex piyasası, SPK‟nın getirdiği yeni
düzenlemelerle önemli bir işlem hacmine de kavuşmuştur. Birçok aracı kurumun piyasaya
dahil olmak istemesi, teknoloji firmalarının bu alana yaptıkları yatırımları artırması, forex
piyasaların geleceğini birçok açıdan ilginç kılmaktadır.
Daha önceleri yanıltıcı internet reklamlarıyla, kuralsız ve dağınık bir izlenim veren
forex piyasası artık güvenilir bir yatırım alanı olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
Türkiye forex piyasası, yüksek kaldıraç oranlarının yıkıcı etkisinin azaltılması ve yetkisiz
kurumların piyasa faaliyetlerinin sona erdirilmesiyle, yatırımcı açısından da daha cazibeli bir
piyasa olarak görülmeye başlamıştır.
Forex piyasası yatırımcıları, yatırım kararlarını alırken, iki geleneksel yaklaşım olan
temel ve teknik analizi kullanmaktadır.
1
Teknik analizde ise, “tarih tekerrürden ibarettir” önermesi kabul edilmektedir. Buna
göre yatırımcı, geçmiş parite fiyatlarını, trendleri ve işlem miktarlarını, kısaca piyasadaki arz
ve talep değişimlerini inceleyerek gelecekte yaşanacak fiyat hareketlerini öngörmeye
çalışmaktadır. Bununla beraber, gelişen bilgisayar teknolojisi ve anlık veri dağıtımı ile teknik
veriler tüm yatırımcıların ulaşabileceği niteliktedir. Her yatırımcının benzer teknik analiz
çalışmaları yapacabileceği göz önüne alındığında, teknik analizin gelecekteki fiyat
değişimlerini öngörmede tek başına yeterli olamayacağını söylemek mümkün. Bununla
beraber insani duygu ve düşüncelerin de piyasadaki arz ve talebi şekillendireceği aşikardır.
Tez çalışmasının konusu; Türk sermaye piyasalarında forex aracı kurumların yeri,
işleyişi ve forex yatırımlardan elde edilecek kazançların vergilendirilmesi konusunun
araştırılmasıdır.
Tez üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; forex piyasasıyla ilgili kavramlar ile
çeşitli para birimlerinin özellikleri ele alınmıştır. Ayrıca, global piyasanın tarihsel gelişim
süreci ele alınmıştır.
Üçüncü bölümde ise; forex piyasaları için getirilen yeni düzenlemeler, bunların ortaya
çıkış süreci, olası etkileri incelenmiş, uluslararası piyasalar ile benzerlik ve ayırım gösteren
noktalar belirtilmiş ve forex piyasalarda gerçekleştirilebilecek bir işlemin örneği verilmiştir.
Bunun yanında forex işlemlerinden elde edilecek kazançların vergilendirilmesi konusu da
incelenmiştir.
2
1. FOREX PİYASALARI, FOREX İŞLEMLERİ ve ARACI KURUMLAR
Forex piyasalar, spot piyasalardır. “Fx” veya “forex” gibi kısaltmalar bir ülkenin para
biriminin diğer bir ülkenin para birimiyle değiştirilebilir olduğu uluslararası piyasalar için
kullanılır ve forex piyasası, dünyanın en büyük finansal emtia piyasasıdır1. Forex işlemleri,
herhangi bir yabancı ülke vatandaşının döviz bürosuna giderek, parasını başka bir para birimi
ile takas etmesi kadar basit veya global yatırım bankalarının elektronik işlem platformları
üzerinde, birçok opsiyon stratejisi ile farklı para birimleri birden çok işlemin olduğu karmaşık
bir yapıda görülebilir. Her bir işlem döviz piyasasının bir parçasını oluşturmaktadır2.
İki bankanın verdikleri parite fiyatları arasında farkın olması halinde teorik olarak
ucuz olanı alınıp pahalıya satılabilir. Bu durumda piyasadaki ucuzdan alış ve pahalıya satış
kısa zaman içinde iki tarafta da fiyatları eşitler. Bu yüzden dünya üzerinde parite fiyatları aynı
zaman dilimi içinde, tüm coğrafyalarda hemen hemen aynıdır. Fakat parite fiyatları zaman
içinde çok değişebilir. Bu değişim kaotik değildir ve her zaman belli kurallar çerçevesinde
olur. Bu kuralları bilen kişi bu değişimlerin ne yönde ve ne zaman olacağını tahmin de
edebilir.
Forex piyasası işlem hacmi bakımından dünyanın en büyük finansal piyasadır. Burada
günlük işlem hacmi yaklaşık 5 trilyon dolar olarak gerçekleşmektedir. Dünyanın en büyük
borsası olan New York borsasındaki günlük işlem hacmi 20 milyar dolar civarındadır.
İnanılmaz büyüklükteki toplam işlem hacmi, Forex piyasasını dünyanın en zengin adamı veya
en zengin insanlar grubunun dahi kolaylıkla manipüle edemeyeceği bir hale getirmiştir.
1
Mutlu Meydan, “Forex Piyasasına Giriş”, Elma Yayınevi, Kasım 2008, s.10.
2
Alex Douglas, Larry Lovrencic, Peter Pontikis, “FX Trading: A Guide To Trading Foreign Exchange”, 2012,
s.3
3
Harald Hau, William Killeen, Michael Moore, Patrick Honohan, Julian Franks ve Richard Portes, “How has the
Euro Changed the Foreign Exchange Market”, Nisan 2002, s, 154.
3
Böylece bu piyasa dış etkenlerden korunup sadece iç kurallarına göre çalışır. Bu kuralları
bilen kişi döviz fiyatlarının hareketlerini tahmin edebilir, dolayısıyla kar elde edebilir.4
Forex piyasası, tezgahüstü bir piyasa olması, yani alım-satım yapan herhangi bir
organizasyona bağlı olmaması, işlem yaparak kazanç sağlamak isteyen tüm bireysel ve
kurumsal yatırımcılara açıktır. Piyasanın durumunu daha iyi ortaya koyabilmek adına,
kimlerin işlem yaptığını ve aralarında hangilerinin piyasa üzerinde spekülatif etki
yaratabileceğini belirtmek önemlidir.
• Merkez bankaları
• Bankalar - Piyasa yapıcıları
• İthalat/İhracat Yapan Şirketler
• Sigorta şirketleri
• Yatırımcı Şirketler
• Yatırım ve hedge fonları
• Bireylere ve tüzel kişiere piyasaya girme fırsatı sunan aracı kuruluşlar
Çok yüksek hacimlerde para birimlerini alınıp satılabildiği için büyük bankalar
piyasaya etki edebilmektedirler. Ana likidetiyi ve nakit akışını yaratan da yine bu bankalardır.
Bu yüzden farklı ülkelerin merkez bankalarının para politikaları ve büyük bankalar ile ilgili
haberler piyasanın takibi forex piyasalarında işlem yapan veya yapacak yatırımcılar için önem
arz eder.5
Her merkez bankası, kendi ulusal forex piyasasının bir dereceye kadar katılımcısıdır.
Bunun yanında merkez bankalarının fiyat hareketleri ile ilgili resmi bir sınırları yoktur ve bu
açıdan forex piyasalarını en çok etkileyen katılımcılarından biri de olabilirler6.
4
Ahmet Polatlı, “Ekonomi ve İş Dünyası Makaleleri”, http://www.makaleler.com/ekonomi-ve-is-dunyasi-
makaleleri/forex-nedir.htm (08 Eylül 2008)
5
Peter Rosenstreich, “Forex Revolution - An Insider‟s Guide to the Real World of Foreign Exchange Trading”,
Pearson Education Inc., 2005, s. 174.
6
Sam Y. Cross, “The Foreign Exchange Market in the United States”, Federal Reserve Bank of New York,
1998, s. 25.
4
1.3.2. Bankalar - Piyasa Yapıcıları
Bireysel olarak diğer katılımcılar için fiyat belirleyen kuruluşlar oldukları için "piyasa
yapıcıları" olarak adlandırılırlar. Fiyat kotasyonlarını uluslararası standartlara uyacak şekilde
belirleme hakkına sahiptirler. Piyasa yapıcıları tarafından sağlanan hizmet istikrarı,
düzenleyici kuruluşlar tarafından belirlenmiş olan kanunlar (Örneğin: İngiltere'de aktiviteleri
İngiltere Merkez Bankası tarafından denetlenen FSA kuruluşu) forex piyasasının sürekliliğini
güvence altına almıştır.
Piyasada kar amacı güden aktörlör olduğu gibi koruma (hedge) ve aracılık faliyetleri
gibi işlemler için yer alan aktörlerde bulunmaktadır. Özellikle fon yöneticileri son zamanlarda
artan ve internet sayesinde daha kolay hale gelen forex işlemleri ile portföylerinde belirli
oranlarda riskli para birimleri bulundurarak yüksek getirilere ulaşmaya çalışmaktadırlar8.
Forex piyasasına kişisel olarak hesaplarını açıp kontrol eden ya da profesyonel olarak
bu işi yapan kuruluşlardan danışmanlık ve aracı kurum hizmeti alan şahıslardır9.
Forex, İMKB ve New York Hisse Senedi Borsası gibi diğer klasik ya da fiziksel
olarak görülebilen finansal piyasalarından farklı olarak Forex spot piyasasının fiziksel bir
mekanı ya da bir merkezi yoktur. Forex piyasası bir tezgah üstü piyasa (Over-the-Counter -
OTC) ya da bir “Bankalar Arası” piyasadır. Tüm forex piyasası katılımcıları bilgisayarlarla
bankalar arası bir ağla birbirleriyle bağlantı halindedir ve piyasa tamamen bilgisayarlarla
yönetilmektedir. Kısacası Forex piyasası internet üzerinden online olarak faaliyet gösteren bir
yatırım aracıdır.10
7
Forex Piyasası Katılımcıları, http://turkey.teletrade-dj.com/novice/financialmarkets (21.02.2012)
8
ATIG Menkul Değerler, “Forex – Uluslararası Döviz Piyasası” s.1
9
http://www.teletrade.com.tr/forex_katilimcilari.html, (10 Eylül 1011)
10
Emre Demiröz, “Forex Piyasası Nerededir - Forex Piyasası„nın Merkezi”, (19 Mart 2009)
http://www.emredemiroz.com/forex-piyasasi-nerededir-forex-merkezi.html
5
1.5. Forex Piyasasının Yatırımcıya Sağladığı Avantajlar
Güvenli trading yapma imkanı sağlar. forex piyasası günlük 5,5 trilyon işlem hacmi
olan dünyanın en likit ve en büyük finansal piyasasıdır. Dolayısıyla kontrol edilebilme
veya yönlendirilme ihtimali bulunmamaktadır.
Ülke, dil, din, ırk ve eğitim durumu gibi koşulları gözetmeksizin tüm yatırımcılara eşit
şartlar sağlayan forex piyasasında yapılan işlemler adildir. Online işlem platformları
sayesinde tüm yatırımcıların yenilenen verilere erişimi eş zamanlı olarak gerçekleşir.
Forexde , al – sat işlemleri saniyeler içinde gerçekleştiği için dünyanın en hızlı ticareti
gerçekleşir. Pozisyon açmak, kapamak, emir girmek gibi işlemler sadece bir tıkla
gerçekleştiği için, forexde “scalping” adı verilen ve gün içerisinde hızlı al-sat yaparak
kazanç elde edilen işlemler yapılarak kısa sürede kazanç elde edilebilir.
Yatırımcılar, forex piyasasında yaptıkları işlemler için işlem ücreti veya komisyon
ödemezler. aracı kurumların sağladığı yardım ve destek hizmetleri de forexde
ücretsizdir. Ayrıca yapılan işlemlerden elde edilen kazançlar arbitraj işlemleri
kapsamına girdiği için yatırımcının vergi ödemesi gerekmemektedir. Dolayısıyla forex
masrafsız bir piyasadır.
Forex piyasasında yatırım yapmak için ciddi birikimlere veya büyük sermayelere
gerek yoktur. Çünkü sadece 100$ ile forex hesabı açarak, kısa sürede işlem yapmak
mümkündür. Aracı Kurumların sunduğu kaldıraç avantajı ile yatırımcı 100$ ile hesap
açmış olsa bile 10.000$ lık işlem yapabilme imkanına sahiptir. Dolayısıyla forex, kısa
sürede minimum yatırım ile maksimum kazanç elde etme şansı sunan bir piyasadır.
Forex piyasasında yatırım yapmak için belirli saatlerde masa başında beklemek
gerekmez. Haftada 5 gün 24 saat açık olan forexde işlem yapmak yatırımcının
insiyatifindedir. Yatırımcı istediği saatte istediği kadar işlem yapabilir. Ayrıca forex
piyasasına sadece internet bağlantısı olan bir bilgisayar ya da mobil aygıt ile
bağlanılarak işlem yapıldığı için yatırımcı otobüste, tatilde, evde, iş yerinde, alışverişte
hatta sinemada bile işlem yapabilme imkanına sahiptir. Dolayısıyla forexde mekan ve
zaman kısıtlamaları yoktur11.
Forex piyasalarında hafta içi günün 24 saati işlem yapılabilir. Piyasa Pazar gecesi
24.00‟da açılır ve Cuma 24.00‟ a kadar sürekli açık kalır.12 (Kış saati uygulaması nedeniyle
açılış, kapanış saatleri 1 saat değişebilir)
11
“Forexde Ticaret Yapmanın Avantajları Nelerdir?”, http://www.forex-egitim.com/forexde-ticaret-yapmanin-
avantajlari-nelerdir/ (2 Haziran 2011)
12
Forex market hours "When to trade and when not to", http://www.forexmarkethours.com/ (5 Şubat 2012)
6
Tablo 1: Forex Piyasası’nda İşlem Saatleri
Kaynak: http://www.forexmarkethours.com/ (10 Eylül 2011)
Forex piyasasında işlem gören birçok parite vardır. Bu paritelerden en çok kullanılan
paritelere “Temel Pariteler” (Majors), temel paritelere göre daha az kullanılan paritelere ise
“Egzotik Pariteler” denir.
Fark sözleşmeleri üzerinde işlem yapan aracı kurumlar Amerikalı yatırımcılara hizmet
vermemektedir fakat dünyanın geri kalanı işlem yapabilecekleri birçok seçenek
bulunmaktadır. Fiziksel olarak satın almadan, geniş bir yelpazeye yayılmış dayanak varlıkları
alıp satmak suretiyle fiyatlarda oluşan dalgalanmalardan kar elde edilebilir (Döviz piyasası
işlemlerinin özünde de bu bulunmaktadır). Örnek olarak petrol üzerinde alım satım işlemleri
yapılabilir. Bu sayede yüksek anapara gerektiren vadeli işlemler piyasasından da kurtulmuş
olunur.
Altın ve gümüş de bu piyasanın bir parçasıdır. Fark sözleşmeleri size doğal gaz, tarım
ürünleri ve değerli metaller gibi emtialar veya S&P 500, Nikkei, Hang Seng gibi dünya
çapındaki hisse senetleri endeksleri üzerinde işlem yapabilme olanağı sunmaktadır. Bu
piyasada, diğer piyasaların gerektirdiği çok büyük sermaye sahibi olmadan, yatırım çeşitliliği
artırılabilir.
Fark sözleşmesi piyasaya fiziksel olarak girilen bir işlem değildir, belirlenen fiyatın
yükseleceği veya düşeceği yönünde yapılan işlemdir. Normalde bu piyasa yapıcı türünde aracı
kurum kullanılarak yapılır ve yatırımcı da oluşan fiyat farklılıklarından kazanç elde eder
7
(vadeli işlemler piyasasında olduğu gibi). Hisse senedi piyasasına göre en büyük avantajı,
pozisyondan gece yarısı olsa bile istediğiniz anda çıkabilme olanağının bulunmasıdır.
Beklenmedik kötü bir haber gecenin ortasında hisse senedi piyasasının kapalı olduğu bir
zamanda gelebilir. Böyle bir durumda piyasa açıldığında büyük boşluklar oluşabilmektedir.
Fark sözleşmelerinde ise pozisyondan piyasa açılmadan önce, beklemeden çıkılabilmektedir.
Çünkü bu piyasa yatırımcıya 24 saat işlem olanağı sunmaktadır.13
1.8.1. Marjin
Marjin, bireysel yatırımcılara da, küçük bir teminatla, çok yüksek miktarda pozisyon
açma imkânı tanır. Piyasada olan yatırım araçları ile kıyaslandığında, sadece Forex
piyasasında böylesine yüksek oranlarda bir imkân vardır. Sermaye, pozisyon için gerekli
marjin tutarının altına düştüğü anda, hesap borçlanılmaması için kapanacaktır.
Forex piyasalarında, girilen her pozisyonda belli bir marjin yani teminat rakamı
hesapta bulunması gereklidir. Eğer girilen pozisyon sonucunda, piyasa size karşı hareket
ederse, pozisyonunuz başlangıç teminatının altına ininceye kadar açık kalacaktır. Eğer bu
durumda pozisyon azaltılmaz ya da hesaba ilave para gönderilmez ise teminatınız
pozisyonunuzu taşıyamayacağı için otomatik olarak kurum tarafından kapatılır. Bu sebeple
teminat kaybedilmemiş olur14.
1.8.2 Kaldıraç
100$ gibi küçük bir miktarla hesap açıldığını ve aracı kurumun yatırımcıya 1:100
oranında kaldıraç imkanı sunduğunu farz edelim. Bunun anlamı 100$ ile 100$ x 100 =
10.000$ varmış gibi işlem yapabilme olanağıdır. Kazanç 100$ üzerinden değil 20.000$
üzerinden gerçekleşirken kayıp en fazla 100$ olabilir.
13
“Fark Sözleşmeleri (CFDs) Nedir ve Neden Bunlar Üzerinde İşlem Yapmalıyım?”,
http://tr.dailyforex.com/forex-articles/2011/11/Fark-S%C3%B6zle%C5%9Fmeleri-CFDs-Nedir-ve-Neden-
Bunlar-%C3%9Czerinde-%C4%B0%C5%9Flem-Yapmal%C4%B1y%C4%B1m/9773 (27 Kasım 2011)
14
Serkan Uludağ, “Forex Piyasalarına Giriş”, Hedef Finansal Danışmanlık Hizmetleri, Aralık 2006, s. 16.
15
TradeStation Technologies, “Introduction to Forex Trading”, 2005, s. 9
8
1.8.3. Pip
Pip, bir paritenin hareket edebileceği en küçük fiyat aralığıdır. Fiyatlardaki her bir
puanlık artışa pip denir. Örnek vermek gerekirse; Dolar Türk Lirası karşısında 1.670
değerinde, akşam saatlerinde dolar 1.672 olursa, buradaki pip hesabı 2 dir. Dolar 2 pip değer
kazanmıştır16.
1.8.4. Spread
Bir paritenin alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki farka “spread” denir. Alış fiyatı her
zaman satış fiyatından yüksektir.
Forex parite işlemlerinde, alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki pips miktarına spread
denir. Forex brokerlar/ foreks aracı kurumları, kendi networklerinde gerçekleşen her forex
işlemindeki spread'lar ile gelir elde ederler.
Örneğin forex aracı her alım ve satım için EURUSD‟ye 1,2547 – 1,2550 öderken,
arasındaki 3 birimlik fark spread olmaktadır ve bu aracı kurumun karıdır. Yükseliş veya
düşüşün gerçekleştiği tarihte bile bu fark korunur18.
Forex piyasasında işlem gören temel ana para birimleri ve pariteler şunlardır:
Amerikan doları dünyanın temel para birimidir. Bretton Woods sistemi ile doların
dünya üzerinde egemen para birimi olmasını sağlayan bir sistem kurulmuştu. Bu sisteme göre;
diğer ülkelerin elinde bulunan doların ABD‟nin altın rezervini aşmaması gerekmekteydi. 1971
yılında altın standardından vazgeçilmek zorunda kalınması ve sonrasında doların devalue
edilmesiyle Bretton Woods sistemi de büyük yara alırken, 1973 yılındaki petrol krizi Bretton
Woods sisteminin çöküşünün de ilanı oldu.19
Amerikan doları, Bretton Woods‟dan bugüne kadar geçen süre içerisinde bir çok
badireler atlatmasına rağmen, dünyanın rezerv para birimi olmaya devam etti. 20 Uluslararası
16
http://forexpiyasa.com/pip-tik
17
Michael D. Archer, “Getting Started in Currency Trading”, 2005, s. 32
18
Serkan Uludağ, s. 15.
19
Ali Ünal, Gökhan Övenç, Zahid Tuncel, “Bir Rezerv Para Birimi Olarak Dolar – Dünü, Bugünü, Yarını”,
Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Derneği, s. 7.
20
Ali Ünal, Gökhan Övenç, Zahid Tuncel, s.1.
9
ekonomi ve politik çalkantı içerisinde 1997–98 yılları boyunca güneydoğu Asya krizi
boyunca kendini en iyi şekilde kanıtlamış temel güvenli para birimi Amerikan dolarıdır.
Bretton Woods sistemi ile doların dünya üzerinde egemen para birimi olmasını
sağlayan bir sistem kurulmuştu. Bu sisteme göre; diğer ülkelerin elinde bulunan doların
ABD‟nin altın rezervini aşmaması gerekmekteydi. 1971 yılında altın standardından
vazgeçilmek zorunda kalınması ve sonrasında doların devalue edilmesiyle Bretton Woods
sistemi de büyük yara alırken, 1973 yılındaki petrol krizi Bretton Woods sisteminin
çöküşünün de ilanı oldu.
1999 da Euro nun gelişi doların önemini sadece marjinal bir şekilde azaltabilmiştir.
ABD dolarına karşı ticarette temel para birimleri euro, Japon yeni, İngiliz poundu ve İsviçre
frankı olmuştur.
ABD doları her zaman tercih edilen rezerv para birimi olmamıştır. 2. Dünya savaşı
sırasında Sterlin‟in yerini almıştır. Bugünde, Çin‟in yüklü miktardaki Dolar rezervini elinden
çıkaracağı endişesi bulunmaktadır. Ancak bu durum, Çin‟in dolar faizlerini devalüe edip,
ABD‟li yatırımcıların harcama ve taleplerini azaltarak piyasada Çin mallarının yer almasını
sağlamak için yapılan hamleler olarak görülmektedir.
1.9.2. Euro
Euro, ticarette önde gelen bir para birimi olmak üzere ABD dolarına uygun olarak
fiyatlandırılıp dizayn edilmiştir.
ABD doları gibi, euro Avrupa Ekonomik Birliği üyelerinden dolayı önemli bir
uluslararası yere sahip olmuştur. Eşit olmayan gelişmeler, artan işsizlik ve yapısal değişimlere
karşı hükümet direnişi para biriminde sorun olmayı sürdürmüştür.
Bir para birimi olarak 300 milyondan fazla insanı ve birçok zengin ulusu temsil eden
Euro‟nun, hala Dolar‟ın tahtını ele geçirebilecek bir para birimi olarak görülmektedir. 22
21
Marilyn McDonald, “Forex Simplified”, Marketplace Books Inc., 2007, s.14
22
Ed Ponsi, “Forex Patterns and Probabilities”, John Wiley&Sons Inc., 2007, s.16.
10
1.9.3. Japon Yeni
Yükselen ham petrol fiyatları Yen‟i etkilemektedir. Japonya petrolde tamamen dışa
bağımlı bir ülke olduğundan, enerji fiyatlarından yükselişlere harşı oldukça hassas bir para
birimine sahip. Japon firmaların ticaret anlayışı her ne kadar dünya şirketlerine göre
farklılıklar gösterse de, Yen‟in merkez banakarınca rezerv para olarak tutulması yükseliş
eğiliminde.24
2. Dünya Savaşının sonuna kadar sterlin bir para birimi kaynağıydı. Kısa adı olan
kablo, altın çağında ticari amaçla kullanılan teleks makinesinden ortaya çıkmıştı.
Para birimi ağırlıklı olarak euro ve dolar ile ticareti sağlamış ancak diğer para
birimlerinde bir düzensizlik oluşturmuştur. 1990 ve 1992 yılları arasında iki yıllık Exchange
Rate Mechanism süresinin, Alman Markı‟nın hareketlenmesini takip etmek zorunda
olduğundan İngiliz Sterlini üzerinde sakinleştirici bir etkisi vardır; ancak sterlin‟in ERM‟den
geri çekilmesini hızlandıran kriz koşulları para birimleri üzerinde psikolojik bir etkiye
sahiptir.
İsviçre‟nin Almanya ile yakın ekonomik ilişkileri vardır ve bu sayede Euro kullanılan
bölgelerle de yakın ilişkileri olmaktadır. Bu sebeple batıdaki politik belirsizlik açısından
İsviçre frankı, Euro üzerinde değer bulmuştur.
Genellikle İsviçre frankının istikrarlı bir para birimi olduğuna inanılmıştır. Aslında
forex açısından bakıldığında İsviçre frankı Euro ile oldukça benzerlik göstermektedir; ancak
onun kadar aktif değildir. Ona olan talep arzı aşmaktayken, İsviçre Frankı, Euro‟dan daha
yüksek volatiliteye sahip olabilmektedir25.
23
Forex Revolution, An Insider‟s Guide to the Real World of Foreign Exchange Trading, Peter Rosenstreich,
Pearson Education Inc. 2005, s.189.
24
Michael D. Archer, s.16.
25
Royal Forex, “Forex, Study Book For Succesful Foreign Exchange Dealing, Los Angeles, California, 2001,
s.11-12
11
1.9.6. EUR/USD
1.9.7. USD/JPY
Bu paritede temel para birimi dolar olmasına rağmen paritenin yönünü belirleyen
genellikle Japon Yeni‟dir, Japon ekonomisi belirleyici etkendir.
Japon ekonomisi ağırlıklı olarak ihracata dayalı bir ekonomidir. Japon hükümeti sık
sık yene müdahalede bulunur ve bu müdahaleler Japon yenini zayıflatır, dolayısıyla bu
dönemlerde parite satışa uygun duruma gelir.
1.9.8. GBP/USD
İngiliz Sterlini bu döviz çiftinde temel birim olduğu için İngiliz ekonomisiyle ilgili
olumlu bir hava paritenin de değerini arttırır ve bu beklenti içinde olduğumuzda bu pariteyi
almamız gerekir, eğer tam aksi yani İngiliz sterlini bu döviz çiftinde karşıt yani 2. para birimi
olsaydı İngiliz ekonomisinin büyümesi paritemizin değerini düşürecekti bu durumda da satış
yapmamız gerekecekti.
1.9.9. USD/CHF
Bu parite yönünü belirleyen temel para birimi olan dolardır, bu sebeple Amerikan
ekonomisindeki olumlu gelişmeler paritenin yükselişine sebep olurken olumsuz haberler ise
paritenin düşüşüne sebep olur.
26
Mutlu Meydan, s. 136.
12
1.9.10. NZD/USD
1.9.11. AUD/USD
NZD/USD paritesinde olduğu gibi doğa olaylarından etkilenen bir paritedir. Kuraklık
gibi ekolojik durumlar karşısında Avustralya ekonomisi zayıflar dolayısıyla da AUD/USD
paritesi değer kaybeder.
Genellikle sakin ve aynı yönde hareket eder bu özelliğiyle de uzun vadeli işlem
yapmaya elverişli bir paritedir.
1.9.12. USD/CAD
Bretton Woods sisteminin temel amacı, kısa dönemli dalgalanmalar karşısında sabit
kurların korunabilmesini sağlayacak bir kurallar dizisinin yaratılmasıydı. Bretton Woods
çerçevesinde döviz kurlarındaki değişme sadece uzun dönemde ve ödemeler dengesi
bilançolarının sürekli açık veya fazla vermeleri durumunda gündeme gelmişti. Aynca ülkeler
bu tür bir döviz kuru değişmesinde bir dizi rekabetçi devalüasyonlar zincirinin oluşmamasını
sağlayacak bir mekanizma gerçekleştirilmesini amaçlamıştı28.
1944'te oluşturulan ve sabit kurlara dayanan Bretton Woods sistemi, 1973 Mart‟ında
sanayileşmiş ülkelerin paralarını dalgalanmaya bırakmalarıyyla yıkıldı. Bununla birlikte,
sistemin hiç değilse 1960 ortalarına kadar fazla aksaklık göstermeden işlediği de bir gerçekti.
Almanya ve Japonya gibi ülkeler bu sistem içerisinde kalkınmalarını gerçekleştirdi.
27
Patrick Lenain, “Le Fonds Monetaire Internatıonal: Un Demi-sleele d'Exlstence, Problemes Economiques, No:
2.394”, 1994, s. 15-17.
28
İlker Parasız, “Para Banka ve Finansal Piyasalar”, Ezgi Yayınevi, Bursa, 2000, s.562.
13
Sistemin temel aksaklıkları likidite ve anahtar p araya güven sorunu, dış denge
sorunu, emisyon kazançları sorunu, kaynak israfı sorunu, spekülasyon sorunu ve az gelişmiş
ülkelerin kalkınma sorunu başlıkları altında ele alınabilir29.
Yabancı ülke para biriminin ülke para birimi cinsinden ifade edilmesine döviz kuru
denir. Döviz kurunu sistematik bir şekilde ilk inceleyenler F. Machlup ve J. Robinson
olmuştur.
29
Halil Seyidoğlu, “Uluslararası İktisat, Teori, Politika ve Uygulama”, Kurtuş Matbaacılık, İstanbul, 2001, s.
543- 546.
30
Euro Papers, Number 46, "The Euro Area in the World Economy-develpoments in the First Three Years",
Temmuz 2002, http://europa.eu.int/comm/economy_finance , 5 Mayıs 2004, s.39.
31
Dilek Özbek, “Uluslararası Rezerv Seçimine Yönelik Kriterler ve Euroya Yönelik Bir Değerlendirme”,
http://dergifibfgazi.edu.tr/ıpdf/1210.pdf , 05. Nisan 2004, s.1.
32
Yüksel Birinci, “Euro‟nun Uluslararası Finansal Piyasalar ve Türkiye Ekonomisi Üzerinde Etkileri”, Alfa
Basım Yayım Dağıtım, İstanbul, 2001, s. 99.
14
1.10.3.1. Sabit Kur Sistemi
Bu sistemlerde döviz kurları bir kez belirlenince, arz ve talep koşulları ne olursa olsun
piyasa kurlarının belirlenen sınırların dışına çıkmasına izin verilmez. Bazen piyasa kurlarının
çok dar sınırlar içinde dalgalanmasına olanak sağlamış olabilir. Bazen de sistem çok katı olur
ve hiçbir dalgalanma marjı tanınmaz.
Döviz fiyatları üst destekleme noktasına çıkınca Merkez Bankası tarafından piyasada
döviz satışına (ulusal para alımı) başlanır. Alt destekleme noktasına inince de piyasadan döviz
satın alınır (ulusal para satışı). Bu şekilde döviz fiyatlarının alt ve üst destekleme noktalarının
dışına taşması önlenmiş olunur. Kuşkusuz bu iki sınır arasında döviz fiyatları arz ve talep
koşullarına bağlı olarak herhangi bir değer alabilir. Sistem döviz kurlarının sabit tutulmasına
dayanmakla birlikte, bu kurlar hiç değiştirilmez de değildir. Aksine, ulusal para sürekli
biçimde alt ve üst destekleme noktasında sürünüyorsa bu demektir ki, bu kuru uzun süre
koruyabilmek olanağı yoktur.
33
Halil Seyidoğlu, “Uluslararası İktisat, Teori, Politika ve Uygulama”, Güzem Can Yayınevi, İstanbul, 2003, s.
363-364.
15
Uluslar normal olarak ödemelerinde uzun dönemli dengede kalmayı tercih ederler.
Ayarlama mekanizması bir dengenin bozulmasından sonra tekrar dönülmesi ile ilgilidir.
Ayarlama, belirli koşullar altında, bazı faktörlerin otomatik olarak dengeyi sağlamaları ya da
ihtiyari hükümet politikalarıyla otomatik olarak ulaşılamayan dengeye ulaşma şekli olur34.
Sabit döviz kuru rejimlerinin en önemli avantajlarından birisi, yüksek enflasyona sahip
bir ülke parasının değerinin, enflasyon oranı düşük ve ekonomisi güçlü başka bir ülkenin para
birimine sabitlenmesi yoluyla enflasyonun kontrol altına alınabilmesidir. Döviz kurunun
ekonomi için bir nominal çapa olarak kullanıldığı bu yöntemle, yüksek enflasyona sahip ülke,
diğer ülkeden ithal ettiği parasal disiplin ve kredibilite sayesinde ekonomisini istikrara
kavuşturabilmektedir. Nominal çapa uygulamalarının daha katı örnekleri olan para kurulu ve
tam dolarizasyon uygulamaları, uygulamadan çıkışın çok daha zor olması nedeniyle
kredibilitesi daha yüksek sistemler olarak kabul edilmektedir.
Bu sistemde döviz kurları aynen rekabetçi piyasa koşulları altındaki bir mal gibi, döviz
piyasasında arz ve talep güçlerinin işleyişine bırakılmıştır. Başka bir deyişle döviz kurları,
toplam döviz talebi ile toplam döviz arzının eşitlendiği bir düzeyde oluşur. Piyasa talebinde
veya piyasa arzında bir değişme ortaya çıktığında buna bir tepki olarak kurlar da değişir. O
bakımdan her an iniş çıkışlar gösterebilir36.
Grafiğe göre arz sabitken örneğin, halkın ithal malları tercihindeki artış dolayısıyla
döviz talebi eğrisi D‟D‟ biçiminde sağa kayacak olursa döviz kurları da buna paralel olarak
‟ e yükselir. Sınırsız bir serbest değişken kur sistemi altında döviz piyasası üstünde hiçbir
hükümet müdahalesi yoktur. Dolayısıyla kur, her an bir sınıra tabi olmadan değişebilir.
Serbest değişken kur sistemlerinde döviz kurlarındaki değişme, grafiğin (b) kısmında
görüldüğü gibi bir testerenin ağzındaki dişlere benzetilebilir.
34
M. Erol İyibozkurt, “Uluslararası İktisat Teorisi”, Uludağ Üniversitesi Yayınları Yayın no: 3-043-0117,
Uludağ 1985, s.245.
35
Emre Kaya, “Döviz Kuru Rejimlerinin Euro‟ya Geçişteki Rolü”, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Ankara, Mart 2009, s. 5.
36
Halil Seyidoğlu, “Uluslararası İktisat, Teori, Politika ve Uygulama”, 2003, s. 365.
16
Grafik 2: Serbest Kur Değişimleri
Kaynak: Halil Seyidoğlu, Uluslararası İktisat Teori Politika ve Uygulama, İstanbul, 2003,
s. 366.
Esnek döviz kuru rejimleri, serbest dalgalanan kur rejimi ve yönetilen dalgalanan kur
rejimidir. Fiili anlamda merkez bankalarının hiç müdahale etmediği ve tamamıyla arz ve talep
koşullarına göre belirlenen dövizler bulunmamakla beraber, tam esnek kur rejimine (serbest
dalgalanan kur rejimine) en yakın dövizler olarak, ABD Doları, Japon Yeni ve Euro
gösterilmektedir37.
Esnek kur sisteminin savunucularına göre esnek kur sistemi ödemeler bilançosu
dengesizliklerini sürekli ve düzenli olarak meydana geldiği anda düzeltir. Buna döviz
kurlarındaki dalgalanmaları hafifleten istikrar sağlayıcı spekülasyon yol açar. Öte yandan bir
ülkenin sabit döviz kuru sisteminde ödemeler bilançosu dengeden uzaklaştığı zaman
dengesizliği gidermede isteksiz davranması istikrar bozucu spekülasyona neden olacaktır. Bu
durum ekonomiyi sarsacak ve oldukça pahalı ayarlanma maliyeti içerecektir.
Esnek kur sisteminde ülke dış dengeyle ilgilenmemektedir ve iç amaçlara yönelik tüm
politikaları serbestçe kullanmaktadır.
37
Kürşad Arat, “Türkiye‟de Optimum Döviz Kuru Seçimi ve Döviz Kurlarından Fiyatlara Geçiş Etkisinin
İncelenmesi”, Uzman Yeterlilik Tezi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü,
Ankara, Temmuz 2003, s. 6.
17
açıkları yükselirken enflasyon oranı düşük olan ülkelerde ödemeler bilançosu fazla
vermektedir. Bu durum her bir ülkenin optimum enflasyon-işsizlik ilişkisine ulaşmasına engel
olmaktadır38.
Bu çerçevede, bir parasal birlik yolunda (örneğin Euro Alanı) ülkelerin ekonomik
çevrimlerinin birbirlerine uyumunun hangi döviz kuru rejiminde daha fazla gerçekleşebileceği
sorusuna da yanıt aramak gerekebilir. Burada esnek kurlar, ülkelerin karşı karşıya kalabileceği
asimetrik şoklarda hem döviz kurlarındaki esneme hem de para politikasının aktif olarak
kullanılabilmesi ve şokların boyutunun azaltılması dolayısıyla bir avantaja sahip olacaklar,
büyüme, istihdam ve enflasyon gibi değişkenlerde ciddi ayarlamalara gerek kalmayacaktır.
Bu durum, özellikle optimum para alanı koşullarını henüz sağlamamış ülkelerin ortak para
kullanımına geçiş yolunda bir fayda sağlayacaktır. Zaman içerisinde ülkelerin ekonomik
yapıları, iş çevrimleri birbirlerine yaklaştıkça, kurların sabitlenmesi için daha müsait bir ortam
oluşacaktır. Diğer yandan, sabit döviz kurlarının, getirdiği kur istikrarı nedeniyle ülkeler
arasındaki ticaret hacmini artırmasının, ülkelerin iş çevrimlerinin birbirlerine yakınlaşmasını
sağladığı da bir olgudur. Frankel ve Rose‟un yukarıda bahsedilen çalışmaları bu olguyu
desteklemektedir. Bu durumda, kurların birbirlerine sabitlenmesi, ülkeler arasındaki dış
ticareti artırarak iş çevrimlerini yakınlaştırması yolunda bir avantaj olarak ortaya çıkmaktadır.
Hatta, para birimini ticaret konsantrasyonunun yoğun olduğu bir büyük ülke para birimine
sabitlemek küçük ekonomiler için daha avantajlı olabilir. Ancak, bu durumda bağımsız para
politikasının eksikliği, ülkelerde istihdam piyasaları ve ücretlerin esnekliği, işgücü
hareketliliği, maliye politikalarında uyum gibi yapısal şartları beraberinde getirmektedir39.
38
M. İlker Parasız, “Uluslararası Para Sistemi”, Ezgi Kitabevi, Bursa, 1996, s.10-11.
39
Emre Kaya, “Döviz Kuru Rejimlerinin Euro‟ya Geçişteki Rolü”, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Ankara, Mart 2009 s. 12.
18
1.14. Forex Piyasalarındaki Yatırımcılar
Hedge amaçlı yatırımcılar, forex piyasaların çok küçük bir kısmını oluştururlar.
Buradaki amaç, kurda yaşanabilecek dalgalanmaların yarattığı riskten kaçınmaktır.
Temel Analiz de, tıpkı Teknik Analiz gibi, forex piyasalarında işlem yaparken
kullanılan önemli bir yöntemdir. Teknik Analiz öncelikle fiyat hareketlerini yorumlama ile
ilgilidir. Temel Analiz ise, ekonomik veriler, hükümet politikaları, sosyo-politik koşullar,
küresel haberler ve iş dünyası haberleri üzerine yoğunlaşmaktadır.
Temel Analiz yapan kimse bir enstrümanın fiyatının oluşmasına neden olan temel
değişkenleri okuyarak o varlığı fiyatlamaya çalışır. Genel olarak bilinen bir örnekle “Bir
ülkenin dış ticaret dengesi olumlu ise o ülkenin parası değer kazanacaktır” denebilir. Bu
durumda dış ticaret dengesi, o ülkenin parasının değerinin belirlenmesine neden
olandeğişkenlerden bir tanesidir. O halde değişkeni okuaybilirsek, gelecekteki fiyatı da
okumak tesadüf olmayacaktır.
40
Ayşe Berfu Aydın, “Piyasa Yapıcılığı Sistemi, Seçilmiş Ülke Örnekleri ve Türkiye Uygulaması”, Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankası Piyasalar Genel Müdürlüğü, Kasım 2005, s, 8.
41
Shilov B.N., Semenov S.N., “Forex – Bilmeniz Gereken Her Şey”, Scala yayıncılık, Nisan 2011, s.78.
42
James Chen, “Essentials of Foreign Exchange Trading”, John Wiley & Sons Inc, New Jersey, 2009, s.104.
19
Temel analiz döviz piyasalarını etkileyen ekonomik, sosyal ve politik etkenlerin
analizini yapar. Forex piyasasında başarılı olmak isteyen yatırımcılar, finans piyasalarının
durumu, döviz fiyatlarını etkileyen işsizlik oranları, enflasyon gibi makroekonomik
göstergelerin özellikleri konularında bilgili olmak gerekir.
Genel olarak temel analiz piyasayı etkileyebilecek siyasi ve ekonomik etkenlere bağlı
bilgilerin yorumlanması ve geleceğe yönelik fiyat tahminlerinde bulunulmasıdır. Temel
ekonomik verileri yorumlayarak, para birimlerinin veya paritelerin gelecekteki hareketlerini
önceden tahmin edebilmek mümkündür.
Temel analiz, forex piyasasında gelecekteki fiyat hareketlerini tahmin etmede tek
başına yeterli değildir. Bunun sebebi farklı temel etkenlerin piyasayı içinde bulunduğu
mevcut duruma göre farklı etkileyebilmesidir. Verimli bir temel analiz için çok sayıda faktörü
dikkate almak gerekir, kullanılan bilgi sayısı arttıkça analizin doğruluğunu da artar..
Devlet enflasyon rakamlarını açıklıyor ve geçen aya oranla 1,5 kat fazla bir rakam çıkıyor.
Devlet bu durumun doğal olduğunu, sebepleriyle birlikte açıklıyor. Yatırımcılar bunu kabul
edilebilir bir durum olarak görürse, sert bir tepki oluşmaz. Ama genel olarak bu durum pek
kabul edilebilir bir durum değildir. Unutmayı ki bu global bir Pazar ve her yatırımcı her
bilgiyi en ince detayına kadar bilemez. Bu rakamların makul olduğuna dair mazeretleri
bilemeyebilir ve birçok farklı ülkedeki yatırımcı durumu kritik olarak algılayıp fiyatları
düşürebilir. Bu durumda, verileri makul gören azınlık grup bile, çoğunluğun davrandığı gibi
davranmak zorundadır. Buradaki psikolojiyi anlatmak için verdiğimiz bu örnek, önemli olanın
gerçekler değil, yatırımcının algılama şekli olduğunu açıklıyor.
Bu açıklanan veri ve olayların birçok forex yatırımcısı tarafından takip edmektedir. Eğer ki
açıklanan veriler, yeni bir politikayı, yeni bir bilgiyi içeriyorsa, ya da beklentilerin tersi bir
veriyse, piyasa buna daha fazla tepki verebilir. Örneğin tarım dışı istihdam oranı,
beklentilerden %30 fazla çıktıysa, bu ülkenin para biriminin değerinin artacağı anlamına gelir.
Bu da paritelere yansıyacaktır. Bu bilgiler, gelecekteki trendleri daha doğru tahmin etmeyi
sağlar.43
43
Serkan Uludağ, s. 62-63.
20
2.1.2. Tüketici Güven Endeksi (CCI)
Endeksin 100‟den büyük olması tüketici güveninde iyimser durum, 100‟den küçük
olması tüketici güveninde kötümser durum, 100 olması ise tüketici güveninde ne iyimser ne
de kötümser durum olduğunu göstermektedir44.
Temel amacı; piyasada tüketime konu olan mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki değişimi
ölçerek enflasyon oranını hesaplamaktır.Bu amaca yönelik olarak hanehalklarının, yabancı
ziyaretçilerin ve kurumsal nüfusun yurtiçinde yaptığı tüm nihai parasal tüketim harcamaları
dikkate alınmıştır. Bu kavram, tüketim harcamalarından hanehalklarının kendi tüketimlerine
yönelik üretimleri ve hanehalkları için geçerli izafi kiraları kapsam dışında bırakmıştır46.
Her ayın 2. haftası Türkiye saati ile 15.30 da açıklanır. Üretici Fiyatları Endeksi (PPI),
belirli bir referans döneminde ülke ekonomisinde üretimi yapılan ürünlerin yurtiçine yönelik
üretici fiyatlarını zaman içinde karşılaştırarak fiyat değişikliklerini ölçen fiyat endeksidir47.
CPI gibi enflasyonu etkileyen bir göstergedir. Her ay yaklaşık 300.000 firmadan,
100.000 adet fiyat toplanır. Bu ramaklarla yapılan hesaplamalarla bulunur. Etkisi CPI kadar
yüksek olmasa da önem derecesi yüksek bir veridir. Bazı yatırımcılar, PPI endeksini,
gelecekteki CPI endeksini tahmin etmek içinde kullanabilir.
44
T.C. Başbakanlık Türkiye İstatistik Kurumu Haber Bülteni Tüketici Güven Endeksi, Mayos 2006, sayı: 103
45
Shilov B.N., Semenov S.N., “Forex – Bilmeniz Gereken Her şey”, Scala Yayıncılık, Nisan 2011, s. 79.
46
Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) – Analitik Çerçeve, Kapsam, Tanımlar ve Sınıflamalar,
http://www.tuik.gov.tr/MetaVeri.do?alt_id=17, 21 Temmuz 2012
47
Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) – Analitik Çerçeve, Kapsam, Tanımlar ve Sınıflamalar,
http://www.tuik.gov.tr/MetaVeri.do?alt_id=18, 21 Temmuz 2012
21
açıklanan bu rakamlar önem taşımaktadır. Şu an için Amerika‟da 12 FED bölgesi vardır.
Hepsi farklı bölgelerde bulunan bu üyeler, kendi bölgelerini temsil etmek için toplantıya
katılırlar.
İşte bu yüzden dikkatle takip edilmesi gereken bir veridir. Piyasayı hareketlendiren bir
veri olarak bilinir.
Her ayın ilk Cuma günü, Türkiye saati ile 15:30‟da açıklanan bir veridir. Amerika
Birleşik Devletleri içinde çalışanlara ödenen ücretlerin toplamını gösterir. Bu hesaplama
dışında kalan sektörler;
Kamu görevlileri
Ev Hanımları
Kar amacı olmayan sivil toplum kuruluşlarında çalışanlar
Tarım işçileri
Bu veriler özellikle, politikaya yön veren kişilerin ve ekonomistlerin, ileriyi daha net
görmesi, ekonomik gidişatı önceden tahmin etmesi ve ekonomik aktiviteler hakkında bilgi
sahibi olmasına yaramaktadır.
Her ayın son günü Türkiye saati ile 15:30 da açıklanır. Tüketici hizmet ve
ürünlerindeki fiyat değişmelerini inceler. Kişisel gelirlerin artmasıyla bağlantılı bir veridir.
Çok önemli bir veri olmamakla beraber yüksek rakamlar para birimi üzerinde olumlu etki
yaratabilir.
Her ayın 2. Haftası Türkiye saati ile 15:30‟da açıklanan bu veriler, ithal ve ihraç edilen
malların ve hizmetlerin arasındaki değer farkını belirler. Pozitif ticaret dengesi belirli bir
dönem üzerinde ithal edilenden daha fazla mal ve hizmetin ihraç edildiğini gösterir.48
48
Erdoğan Alkin, İktisata Giriş, s. 169.
22
Bir ülkedeki ihracat oranı, ithalat oranından fazla iseticarette bir gelişme, büyüme
vardır. İthalat oranının, ihracat oranından büyük olması, ticari bir açık olduğunu ifade eder ki,
ekonomik olarak önerilen bir durum değildir.
Ticaret dengesi, bir açık durumunun olmaması durumunda ortaya çıkar, bu yüzden
ticaret dengesi, ülkenin ödeme dengesini belirleyen en önemli unsurdur.
Ticaret dengesi bir ülkenin belli dönem içinde gerçekleştirdiği mal ve hizmet ithalatı
ile ihracatı arasındaki değer farkıdır. Bir ülkede yaşayanlar ile öteki ülkede yaşayanlar
arasında gerçekleşen her türlü işlemle, gerçekleştiren her türlü işlemi içeren ödemeler
dengesinin bir birleşimidir. Bir ülkenin ihracat oranı ithalat oranından fazla ise ticarette
büyüme olduğu söylenir. İthalat oranlarının, ihracat oranlarından fazla olması ise ticari olarak
bir açık olduğunu gösterir. Ticaret dengesi bu açığın olmaması durumunda ortaya çıkar.
Önem derecesi oldukça yüksek bir veridir.
Her çeyreğin (3 ayın) son günü, Türkiye saati ile 15.30 itibariyle açıklanır.Bir ülkenin
gayri safi yurtiçi hasılası (GSYİH), ekonomik büyüklüğünün birkaç ölçütünden biridir.
GSYİH bir ülke sınırları içerisinde belli bir zaman içinde, üretilen tüm nihai mal ve
hizmetlerin para birimi cinsinden değeridir.
Her ayın ortasında 8:30‟da açıklanır. Geçen ay içinde, kaç tane müstakil ev ya da
apartman inşaatına başlandığını gösterir. Bu araştırma için her ev ya da apartman tek bir birim
olarak sayılır. Pariteler üzerinde yüksek etkili bir veri değildir.
Her hafta Perşembe günü Türkiye saati ile 15.30 da açıklanır. Amerika‟da ülke içinde
işsizlik ödeneği almak için ilk defa başvuru yapan insan sayısının belirlediği bir göstergedir.
İşsizlik rakamları bir ekonominin sağlıklı mı yoksa bir durgunluk halinde mi olduğuna dair
açık göstergelerdir fakat açıklama her hafta geldiği için parite üzerinde sağlıklı bir etki
beklentisi içinde olmak pek doğru değildir. Bu verilerin ortalamalarına göre hareket etmek
daha sağlıklı olacaktır.
Her ayın ortasında, Türkiye saati ile 16:15‟te açıklanır. Ülke genelindeki kaynakların
etkin kullanımını araştırır. Bu sayede endüstri alanında da veriler bulunmuş olur. Örneğin
fabrikaların kaynak kullanım oranları gibi. Kaynakların etkin kullanımı, verimliliği
arttıracağından, birçok ekonomik verinin iyileşmesine yardımcı olur.
Kapasite kullanım oranı bir ülkedeki şirketlerin üretim kapasitesinin yüzde kaçını
kullandığını gösteren orandır. Kapasite kullanımı ülke genelindeki kaynakların etkin
kullanımını araştırır. Kaynakların etkin kullanımı, verimliliği arttıracağından, birçok
ekonomik verinin iyileşmesine yardımcı olur. Önem derecesi orta seviyede bir veridir.
23
2.1.13. Perakende Satışlar Verileri
Ay ortası açıklanan bu veriler, ekonomide kilit veri olarak bilinir. Ele aldığı dönem
içinde yapılan perakende satışları takip ederler ve bu satışlar için müşterilerin toplam ne kadar
harcama yaptığını hesaplarlar. Bu hesaplamalara hizmet sektörü dahil değildir. Açıklanna
veri, hesaplanan ay ile bir önceki ay arasındaki farkı yansıtır. Perakende satışlar da Amerikan
ekonomisinin 3/2‟sini oluşturduğu için, önemli bir veri kabul edilir. Ekonominin genel
gidişatı hakkında bilgi verir.
Açıklanan verinin eksi çıkması, perakende satışların, geçen aya göre azalmış olması
anlamına gelir, bu da Amerikan hükümetinin istediği bir durum değildir.
Her ayın 4. haftası Türkiye saati ile 15.30 da açıklanır. Dayanıklı tüketim malları
siparişlerini ve hareketliliğini inceler. Burada açıklanan oranın yüksek olması para birimi
üzerinde olumlu bir etki yaratır. Önem derecesi orta seviyededir.
Her ayın ilk iş günü Türkiye saati ile 17.00‟ da açıklanır. ISM Üretim Endeksi verileri
400 ü aşkın firmanın yöneticisine sorulan sorulara verilen cevaplarla oluşur. Veri 1-100
arasında bir sayı olarak açıklanır. Sayının 50‟nin üzerinde olması sektörün geliştiğini, 50‟nin
altında olması sektörün daraldığını gösterir. Önem derecesi yüksek bir veridir.
Her ayın ilk Cuma günü, Türkiye saati ile 15:30‟da açıklanır. 375.000 işyeri ve 60.000
hane halkı katılımıyla gerçekleştirilir. Bu veriler yeni oluşan, veya kapanan çalışma
olanakları, ortalama saat başı ücret ve haftalık ortalama çalışma saatleri hakkında bilgi verir.
Ekonomide açıklanan en önemli verilerden biridir. Yatırımcıların trendleri tahmin etmelerini
sağlar, çünkü genel ekonomik gidişat hakkında doğru bilgiler verir.
Aylık istihdam raporları bir ekonominin gücünü veya zayıflığını gösteren temel
ölçütlerdendir. Raporun forex piyasalarındaki önemi, rapor ile faiz oranları arasındaki
ilişkiden kaynaklanır. İstihdam rakamlarındaki artış genel olarak faiz oranlarında artışa neden
olurken, istihdam rakamlarındaki azalış ise faiz oranlarını düşürücü bir etkiye sahiptir. Önem
gücü en yüksek verilerden biridir. İstihdam düzeyiyle milli gelir arasında da yakın bir ilişki
vardır. İstihdam düzeyi arttıkça reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla da artacaktır.49
49
Kemal Yıldırım, “İktisat Teorisi”, s. 369.
24
2.1.17. Philadelphia Fed Endeksi
Her ayın 17‟sinde Türkiye saati ile 17:00 itibariyle açıklanır. Pennysylvania, New
Jersey ve Delaware çevresindeki imalatçılar incelenir. Şirketler toplam iş hacimleri
konusunda araştırılır. Değişiklikler varsa kaydedilir. Bu gösterge istihdam, fiyatlar ve
endüstrideki koşullar hakkında bilgi verdiği için, önemli bir göstergedir fakat piyasalar
üzerinde pek etkili değildir.
FOMC toplanıtısından 2 hafta önce açıklanır. Yılda 8 kere, Türkiye saati ile 21:15‟te
açıklanır. Genel olarak, merkez bankasının, genel ekonomik koşullara bakışının bir özetidir.
FOMC toplantısından önce yayınlanır ve insanların son toplantıdan bu yana ekonomik
koşullar hakkında bilgilendirilmesi amaçlanmıştır50. Çok etkili bir gösterge değildir ama
geçmişte nadiren de olsa piyasada büyük hareketler yaşattığı görülmüştür.
Genel olarak, merkez bankasının, ekonomik koşullara bakışının bir özetidir. FOMC
toplantısından önce yayınlanır ve insanların son toplantıdan bu yana olan ekonomik
gelişmeler hakkında bilgilendirilmesi amaçlanmıştır. Çok etkili bir gösterge değildir.
Amerikan hazinesinin yaptığı açıklamalardır. Ayın 12. iş günü Türkiye saati ile 16
00‟da açıklanır.
Özellikle yabancıların tahvil, bono alım satımları gibi, uzun dönemli menkul
kıymetlerin takasları ile ilgili bilgi verir. TIC verileri bir ülkenin uluslar arası yatırım alanında
ne kadar güvenilir olduğu konusunda bilgi verir. Yatırımcıların ilgiyle izlediği bir veridir.
TIC verileri bir ülkenin uluslar arası yatırım alanında ne kadar güvenilir olduğu
konusunda bilgi verir. Amerikan hazinesinin yaptığı bir açıklamadır. Önem derecesi yüksek
bir veridir.
Her ayın ilk iş günü, Türkiye saati ile 17.00 da açıklanan bir veridir. Piyasada satin
alma müdürleri endeksi ekonomide ki satin alma gücünü gösterir. 20 farklı sanayi dalından,
50
http://www.federalreserve.gov/monetarypolicy/beigebook/default.htm (2 Haziran 2001)
25
300 ü aşkın müdürün katıldığı bir toplantı sonucunda oluşan bir endekstir. Kabul edilebilir
seviye bu veride 50 dir, üstünde kalmasi olumlu algilanir. Önem derecesi yüksek bir veridir.
Nisan, Temmuz, Eylül ve Aralık ortalarında Türkiye saati ile 02:50‟de açıklanan bu
veriler, BoJ (Japonya Merkez Bankası) tarafından ilan edilir.
Bu veriler ekonominin genel gidişatını belirlediği için, özellikle Japon Yeni‟nde büyük
hareketlenmeler yaratabilir.
Yılda 4 kez Japonya‟da yapılan bütün duyurular arasında Tankan Raporu en dikkatle
beklenendir. Tankan Raporu Japon Merkez Bankası tarafından çıkarılır ve Japon firmalara
gelecekte fiyatlandırma, istihdam ve yatırımla alakalı planları sorulur. Açıklanan rakamın
pozitif olması Japon ekonomisinde olumlu bir etki yaratırken, negatif olması olumsuz bir etki
yaratır. Sonuç sıfırdan ne kadar uzak çıkarsa forex piyasalardaki hareketlilik beklentisi o
kadar yüksek olur. Japon yeni üzerinde etkisi yüksek olan bir veridir.
Teknik analizin temel mantığına göre paritenin fiyatına etki edebilecek her faktör
fiyatlara yansımıştır. Yani fiyatlar bir nevi barometre özelliği göstermektedir. Teknik
analizde, geçmişte yaşanan piyasa hareketleri referans niteliğindedir.Teknik analizin
mantığına göre geçmişte meydana gelen bir hareket gelecekte tekrar meydana gelecektir.Bu
nedenle uzun vadeli teknik analiz, paritelerin dinamiğini anlayabilmek açısından yararlı
olmaktadır52.
Teknik analizin insan psikolojisiyle yakın bir ilişkisi vardır, geçmişten günümüze
kadar gelen araştırmalarda yatırımcıların belirli noktalarda aynı psikoloji içine girdiği ve aynı
51
Mehmet Baha Karan, “Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi, Gazi Kitabevi”, Ankara, 2004, s. 501.
52
Ozan Takmaz, “Forex Piyasalarında Teknik Analiz Uygulamaları”, Hedef Finansal Danışmanlık Hizmetleri,
s.1.
26
noktalarda aynı hareketleri yaptığı gözlenmiştir, bu da gösteriyor ki insan psikolojisi
değişmez yani o günlerde de yatırımcılar belirli haberleri bekliyor, bu haberlere göre belirli
bir strateji izliyorlardı. Bu sebeple geleceği anlamak için aslında geçmiş en büyük
yardımcıdır.
Destek ve dirençler hisse senetleri veya döviz alım satım kararlarını vermede ve
potansiyel hareketlerin tahmininde kullanılan yöntemlerdir. Destek, belirli bir dönem boyunca
aşağı yönlü bir trendi durduran, yeterli işlem hacminde olan gerçek ya da potansiyel satın
alıştır. Direnç ise belirli bir dönem boyunca yukarı yönlü bir trendi durduran, yeterli işlem
hacminde olan gerçek ya da potansiyel satıştır.56
Destek seviyesi, gerilemekte olan bir hisse senedi veya paritenin muhtemelen
durabileceği yerin belirlenmesi için kullanılır. Bu tahminde ilk çıkış noktası, hisse senedi veya
paritenin daha önce tepe yaptığı bir seviyenin tespit edilmesidir.Bu tepede satanların hisse
senedi veya dövizi sattıktan sonra daha da yükseldiğini görmüş olmaları ve sattıkları için
pişman oldukları mantığına dayanır.
53
Reilly, Frank K., Brown, Keith, C., “Investment Analysis and Portfolio Management”, 6. Baskı, The Dryden
Press, 2000, s.870
54
Levy, Robert, A., “Conceptual Foundaitions of Technical Analysis”, Financial Analysts Journal, V. 22, No:4,
1966, s.83
55
Mark McRae, “Sure - Fire Forex Trading”, 2009, s.29
56
Robert D. Edwards, John Magee, “Technical Analysis of Stock Trends”, 6. Baskı, John Magee Inc., Boston,
1992, s. 253.
57
Önder Akca, “Hisse Senedi Piyasası‟nda Teknik Analiz Yönteminin Güvenilirliğinin Test Edilmesi”,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Afyonkarahisar, Haziran 2005, s.38-39.
27
EUR / USD paritesinde, 2002 yılında görülen orta vadeli yatay harekette fiyatların 1,0160 seviyesinin üzerine çıkmakta
zorlandığı görülmekteydi. Bu seviyede oluşan arz artışı sonucu fiyatlar hızla gerilemekteydi. Düşüşlerde ise fiyatlar zaman
zaman altına sarksa da 0,9675 seviyesinde dengelenmekteydi. Ancak fiyatların 2002 aralık ayında 1,0160 seviyesinin üzerine
kararlı bir şekilde çıkması,talep artışına neden olarak yeni bir yükseliş eğiliminin(trend) başlamasına neden olmuştu.
Oluşan bir tepeden aşağı gerileyen fiyat, tepe seviyelerinde alanların çoğunu pişman
etmiştir. Zararda olanlar hiç değilse zarar etmeden o hisse senedi veya pariteden kurtulma
düşüncesindedirler. Hisse veya parite yeniden yükselerek tepeye geldiğinde fırsatı kaçırmak
istemeyenlerin satışı ile karşılaşır. O güne kadar alıcısı fazla olduğu için yükselmekte olan
hisse sendi veya parite tepede ilave satıcılarla karşılaşınca arz ve talep dengelenir.Bu şekilde
direnç seviyelerinin oluşumu gerçekleşir58.
Destek ve direnç çizgileri her zaman yataydırlar ve hiçbir zaman aşağı ya da yukarı
doğru eğimli olarak çizilmezler. Destek ve direnç seviyelerinin güçlülüğü, son fiyat
hareketinden itibaren geçen sürenin kısalığına, işlem miktarının fazlalığına ve ve bu bölgede
geçen zamanın uzunluğuna bağlıdır.59
Bir destek ve direnç bölgesinin denendiği son hareket üzerinden ne kadar çok zaman
geçmişse önemi o ölçüde azalır aynı şekilde fiyatlar, destek ve direnç bölgesinden ne kadar
çok dönmüş ise bu bölgelerinde önemi o ölçüde artacaktır. Bilinmesi gereken önemli
noktalardan biri de fiyatların direnç seviyesini aştığı durumlarda direnç seviyesi artık destek
seviyesi olur. Piyasada işlem yapmadan önce, destek ve direnç seviyeleri doğru bir biçimde
belirlenmeli ve beklenen seviyelere yaklaşıldığında buna göre hareket edilmelidir.
58
Yusuf Sarı, “Borsada Sistemli Teknik Analiz”, Alfa Yayıncılık, İstanbul, 1998, 3.Baskı ,c.3, s.91
59
Mahmut Şahin, s. 113-114.
28
2.2.2. Grafik Türleri
Geniş bir kullanım alanı olan teknik analiz konusuna ait grafikleri, sayısal verilerin
çizgiler kullanılarak kolay algılanmasını sağlayan şekiller olarak tanımlanabilir. Grafik
hazırlayanlar, ilgilendikleri sayısal verilerin kendi belirledikleri zaman dilimi geçtikçe
aldıkları değerleri grafiğin dikey "y" ekseninde gösterirler. Zaman ise grafiğin yatay olan "x"
eksenindedir.
Grafiklerden para piyasası, sermaye piyasası, mal piyasası, kıymetli maden piyasası ile
vadeli işlemler (futures) piyasalarında yararlanılır.
Hisse senedi ve forex piyasalarnda sıkça kullanılan çubuk grafikleri, ilk olarak 1896
yılında The Wall Street Journal tarafından yayınlanmıştır. En basit haliyle, en yüksek, en
düşük ve kapanış verilerini (fiyat veya endeks değerlerini) içeren çubuk grafikleri, ilgilenilen
verinin herhangi bir zamanda (örneğin günde) aldığı çeşitli değerleri göstermeye yarar. Bu
grafik, fiyat aralığının (range, trading range) kolayca görülebilmesini sağlar61. Grafiğin yatay
ekseninde tarih dikey ekseninde ise fiyatlar vardır62.
Çubuk grafiğin önemi GBP/JPY gibi volatilite(dalgalanma)nin yüksek olduğu paritelerde daha iyi anlaşılmaktadır. Forex
piyasalarının en volatil paritesi olan GBP/JPY’nin çubuklarının uzunluğu volatiliteyi açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
60
Erdinç Altay, “Portföy Yönetiminde Karar Alma Aracı Olarak Teknik Analizin Kullanımı”, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 1997, s. 62.
61
Borsa Temel Bilgiler Kılavuzu, s. 541
62
Mehmet Baha Karan, s. 503.
29
2.2.2.2. Mum Grafikler
Mum Grafikler Japonlar‟ın 17.yy‟da pirinç işlemleri için fiyatları takip ve tahmin
edebilmek için geliştirdikleri bir grafik yöntemidir63.
Mum grafikleri çubuk grafiklerine benzer şekildedir. Çubuk grafiklerinde olduğu gibi
mum grafikleri de açılış, kapanış, taban ve tavan fiyatları gösterir. Renkli olması daha kolay
anlaşılmasını sağladığından en çok tercih edilen grafiktir64.
Bu grafikte yeşil renk çıkışı ifade ederken; kırmızı yaşanan düşüş eğilimini temsil
etmektedir.
Çizgi grafik, gün sonu kapanış fiyatlarından oluşan bir grafiktir. Grafik gün sonu
kapanışlarının birleştirilmesiyle oluşur. Çizgi grafik basit bir sunuma sahip olduğundan trend
ve formasyonların tespit edilmesinde ve izlenilmesinde daha etkilidir. Bu grafik gün içi
hareketliliği göstermez65. Bu grafikler günün kapanış fiyatı, haftanın son günündeki kapanış
fiyatı ve ayın son günündeki kapanış fiyatı kullanılarak günlük, haftalık ve aylık olarak da
çıkartılabilirler66. Ancak çizgisel grafikler, gün içerisinde piyasada oluşan hareketleri tam
63
Yaşar Erdinç, Yatırımcı ve Teknik Analiz Sorgulanıyor, Ankara, Siyasal Kitabevi, 2004, s.191.
64
Mutlu Meydan, s.46.
65
http://analiz.ibsyazilim.com/egitim/ta_giris05.html (12 Kasım 2012)
66
Yusuf Sarı, “Borsada Grafiklerle Teknik Analiz”, Alfa Yayınları, c.1, İstanbul, 1998, s, 15.
30
anlamıyla yansıtmadığından, kısa vadeli teknik analizin ön planda olduğu forex piyasası için
yetersiz kalabilir.Bu grafik türünün bir diğer eksik noktası ise kaotik piyasa mekanizmasına
lineer(doğrusal) mantıkla yaklaşmasıdır67.
Çubuk ve mum grafiklerine göre daha az veri gösteren çizgi grafikleri, sadece belirli
periyotlardaki kapanış fiyatlarını gösterir. Bu grafikte yeşil renk çıkışı ifade ederken; kırmızı
yaşanan düşüş eğilimini temsil etmektedir.
Çizgisel GBP / USD grafiği. Sadeliği nedeniyle özellikle uzun vadeli hareketleri açık bir şekilde görmek mümkün.Ancak gün
içerisinde yaşanan dalgalanmaları yakalayabilmek oldukça zor.
Dow Teorisi bilinen en eski teknik analiz teorilerinden biridir. Dow Teorisi, Dow
Jones şirketi kurucularından, The Wall Street Journal‟ın editörü olan Charles Dow tarafından
1990 yılında geliştirilmiştir.68
Dow Teorisi, teknik analiz konusunda ileri sürülen ilk teoridir. Dow teorisinin en
önemli amacı piyasa ana trendindeki değişimiönceden haber vermek, dolayısıyla konjonktürel
değişimlere, diğer bir deyişle durgunluk veya refah dönemlerine ilişkin tahminlerde
bulunmaktır.69
67
Ozan Takmaz, s. 7.
68
Gültekin Karaşin, “Sermaye Piyasası Analizleri” SPK Yayın No: 4, Ankara, 1986, s. 82.
69
Mahmut Şahin, “Borsada Teknik Analiz - Trend Değişimlerinin Belirlenmesi ve Alım Satım Teknikleri”,
İstanbul 1992, s. 14.
31
Dow Teorisine göre, piyasanın üç türlü hareketi vardır. Tüm piyasanın yukarı ya da
aşağı çekildiği, en az 4 yıl süren ve uzun vadeli hareketleri yansıyan birincil trenddir. İkincil
trend, 2 haftadan 36 haftaya kadar sürebilir. İkincil trend de birincil trendin genel
ortalamasında sapmaları düzeltir nitelikte, kısa süreli hareketlere rastlanmaktadır. İkincil trend
de, piyasadaki düşme veya yükselme eğiliminin 1/3‟ü ile 2/3‟ü arasında zıt yönlü bir hareket
söz konusudur. Piyasadaki günlük hareketler ise önemsiz sapmalardır.
Dow teorisine göre, her hareket sonucunda ulaşılan zirve bir öncekinin daha
üzerindedir. Bunun nedeni, piyasa genel bir yükselme eğilimi yaşarken, piyasanın büyüklü
küçüklü hareketlerle yükselmesidir. Piyasa genel bir düşme eğilimindeyken fiyatlardaki her
düşmeyi bir yükselme izleyecek ancak her yeni zirve bir öncekinden daha aşağı kalacaktır.
Ancak her iki noktada dönüm noktalarını, dip (en alt) ve zirve (en üst) noktaları, tespit etmek
zordur70.
Endeksler her şeyi gösterir: Fiyat endeksleri piyasayı etkileyebilecek tüm hareketleri
dikkate alır. Herhangi bir zaman diliminde olan ve piyasayı ilgilendiren bütün
hareketler olumlu ya da olumsuz piyasaya mutlaka yansıyacaktır.
Piyasa 3 farklı trende sahiptir: Herhangi bir zamanda piyasayı etkileyen ve birbiri
içinde gerçekleşen 3 trend vardır.
2.2.4. Trendler
Dow Teorisi‟nde parite fiyatları için temel olarak üç hareket biçimi tanımlanır.
Bu trend genellikle bir yıl veya daha fazla süren ve fiyatlarda önemli ölçüde değer
kazanma veya kaybetme ile sonuçlanan geniş kapsamlı yükseliş ve düşüş hareketleridir. Yeni
70
Ufuk Başoğlu - Ali Ceylan – İlker Parasız, “Finans Teori, Kurum ve Araçlar”, Ekin Kitabevi, Bursa, 2001, s.
477.
71
Charles D. Kirkpatrick, Julie R. Dahlquist, “Technical Analysis: The Complete Resource for Financial Market
Technicians”, 2001, s. 78.
32
oluşan fiyatın eskisine göre yüksek olması trendin yükseliş yönünde, yeni fiyatın eskisine
göre düşük olması tendin düşüş yönünde olduğunu gösterir.
Birbirini takip eden her bir fiyat yükselişi bir öncekinden daha yüksek seviyeye
ulaştıkça ve her bir ikincil reaksiyon önceki reaksiyondan daha yüksek bir seviyede durdukça
temel trend yükseliştedir. Buna Boğa Piyasası (Bull Market) denir. Aksine, her bir düşüş,
fiyatları öncekinden daha düşük seviyelere götürdüğü ve her bir ikincil reaksiyon fiyatları
önceki yüksek seviyeye taşımada başarısız kaldığında temel trend düşüştedir. Buna Ayı
Piyasa (Bear Market) denir.72
Son aşamada ekonomik koşullar oldukça iyi görünür ve bu olumlu havada karamsar
yatırımcılarda alım yapmaya başlar. Bu aşamada bilinçli yatırımcılar tekrar devreye
girerek düşüş beklentisinde olduklarından ilk aşamada satın aldıklarını satmaya
başlarlar, böylece eğilim sona erer.
Altında halen devam etmekte olan uzun vadeli yükselen trend. Son aylarda artan momentum trendin önümüzdeki yıllarda
da devam edebileceği şeklinde yorumlanabilir.Ana trend destekleri aynı zamanda çok önemli psikolojik desteklerdir. 2007
yılının yaz aylarında ana trend desteği birçok kez test edilmesine hatta desteğin altına sarkılmış olmasına karşın kitle
psikolojisinin talep yaratması sonucu trend devam etmiştir.
33
2.2.4.1.2. Ayı Piyasası
İkinci aşamada, panik safhasıdır. Alıcılar azalırken, satıcılar acele etmeye başlarlar.
İşlem hacmi artarken, fiyatlardaki düşme hızı da artar.
Uzun vadeli düşüş trendlerinin teknik analizinde uzun vadeli destekten ziyade uzun vadeli direnç daha büyük önem
taşır.Çünkü direncin kırılması ve üzerinde güçlenilmesi trendin sonu anlamına gelir.2001 ilkbaharından 2005 ilkbaharına
kadar düşüş trendi içerisinde hareket eden USD/CHF paritesi bu tarihte uzun vadeli düşüş trendi direncini kırarak,kısa vadeli
yükselen trende girmişti.
73
Mahmut Nadir Günak, “İleri Teknik Analiz Uygulamaları ve Bu Uygulamaların İMKB‟de Test Edilmesi”,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2007, s. 93.
34
2.2.4.2.1.3. Yatay Trend
Arz ve talebin sıkışması yön arayışına ve dolayısıyla yatay trend hareketlerine neden olabilmektedir. EUR /CHF 2001- 2003
yılları arasında uzun vadeli yatay trend içerisinde hareketini sürdürdü.Yatay trendleri fay hattına benzetebiliriz.Sıkışmış
enerjinin patlaması sonucu kırılan fay hatları gibi sıkışmış arz ve talebin bir noktadan sonra yönünü bulması sert hareketlere
neden olmaktadır.Bu nedenle yatay trendin destek ve dirençlerinin kırılması halinde oluşan hareketler oldukça serttir ve
çoğu zaman yeni bir trendin habercisidir.
İkincil (orta vadeli) trendler, ana trendlerin seyrini kesen ve ana trendlerin tersi
yönünde hareket eden trendlerdir. İkincil düzeltmeler olarak da adlandırılır.75
Orta vadeli trendler normal olarak üç haftadan başlayarak birkaç ay kadar sürer. Orta
vadeli trendler birleşerek ana trendleri oluşturur. Bu trendler de genellikle ana trendlerde
olusan yükseliş veya düşüşün üçte birinden, üçte ikisine kadar fiyatlarda geri dönüşler oluşur.
Dolayısıyla orta vadeli bir trendi belirlemek için iki kıstas vardır. Birincisi, ana trendle ters
yönde hareket eden ve en az üç hafta süren fiyat hareketleridir. İkincisi ise ana trendin en
azından üçte bir (1/3) kadar fiyatlarda geri dönüşün yaşanmasıdır.76
74
Mark McRae, “Sure Fire Forex Trading”, 2002, s. 33-34.
75
Jack Clark Francis, “Management Of Investments”, 2th Edition, USA: McGraw-Hill, 1988, s.584.
76
Fatih Tomakin, “Teknik Analiz ve MACD Göstergesinin İMKB‟de Uygulanması”, Yayınlanmamış Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul, 2007, s. 19.
35
EUR USD paritesindeki uzun vadeli yükselen trend içerisinde zaman zaman orta vadeli düşüş trendleri meydana gelmişti.
2005 yılı içerisindeki orta vadeli düşüş trendi sonrasında ana trend desteğine gerileyen parite, bu destekten tekrar
yükselişine devam etmişti. Orta vadeli düşüş trendleri genellikle uzun vadeli trendin momentumu aşırı yükseldiğinde
gündeme gelir. Fiyatlardaki aşırı şişme birçok büyük oyuncu için kar realizasyonu olarak değerlendirebilir. Ancak düzeltme
sonucu düşen fiyatlar talebin ve dolayısıyla fiyatların tekrar yükselmesine neden olmaktadır.
Kısa vadeli trendler, kısa süreli olusan fiyat dalgalanmaları olarak da nitelendirilebilir ve
ikincil trendleri oluştururlar. Bu fiyat dalgalanmaları piyasaları kısa süreli etkileyebilecek ve daha
sonra fiyatlar üzerindeki etkisini kaybedebilecek trendlerdir. Kısa vadeli trendler fiyatları
etkileyebilecek ani haberlerle ortaya çıkabilecegi gibi piyasadaki yatırımcılar tarafından fiyatların
kısa sürede fazla yükseldigi ya da düstügü düsüncesiyle bir fiyat düzeltmesi olarak da ortaya
çıkabilir.77
77
Fatih Tomakin, s. 19.
36
EUR / USD paritesinde 2001 yılında gerçekleşen kısa vadeli yükselen trend hareketi 0,9390 direncinin aşılamaması sonucu
zayıflamıştı. Zayıflama sonucu iki kez test edilen kısa vadeli trend çizgisi, üçüncü deneme de kırılarak kısa vadeli yükselen
trend hareketi son bulmuştu.
Saatlik ve daha da kısa süreli grafikler, forex piyasalarında teknik analiz için yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak grafiklerde
vadenin küçülmesi yanılma payını artırdığından minimum dört saatlik grafiklerden yararlanmak daha uygun bir seçenektir.
Yukarıdaki saatlik USD/CAD grafiğinde gördüğünüz kısa vadeli yükselen trend reketi, trend desteğinin üçüncü kez test
edilmesi ve sonrasında kırılması sonucu sona ermişti.
Fiyat hareketleri bazen iki paralel çizgiden oluşan bir aralık içinde kalarak
gelişmelerini sürdürürler.78 Küçük dalgalardan oluşan trendlerin önemli bir kısmında, küçük
dalgaların alt seviyeleri boyunca çizilen çizgiler, üst seviyeleri boyunca çizilen çizgilere
genellikle paralel olmaktadır. Eğer bir yükselme trendi söz konusu ise, alt seviyeler byunca
çizilen trend çizgisinin karşısında, üst seviyeler boyunca çizilen çizgi, trend çizgisine yaklaşık
olarak paralel olmaktadır. Aynı durum bir düşme trendi için de geçerlidir. İşte trend çizgisine
paralel olan bu çizgiler geri dönüş çizgisi, trend çizgisi ile geri sönüş çizgisi arasındaki bölge
de tren kanalı olarak adlandırılmaktadır.79
EUR/USD paritesinde 1998 yılında başlayan ve 2000 yılında sona eren alçalan trend kanalının kırılması sonrasında uzun
vadeli yükselen trend başlamıştı. Bu grafikte dikkat çeken nokta fiyatların trend kanalını kırdıktan sonra yükselmeye devam
etmesi ancak daha sonra oluşan orta vadeli düşüş trendinde, kırılan alçalan trend kanalı çizgisinin hala destek konumunda
olmasıydı.
Fiyat hareketleri grafikler üzerinde bir takım model şekiller oluşturur. Bunlara fiyat
formasyonları denmektedir. Bu şekiller zaman içerisinde belli modeller içerisinde
sınıflandırılıp, isimlendirilmiştir.80
78
Ateşan Aybars, “İMKB Uygulamalı Modern Teknik Analiz”, Dünya Yayıncılık 1. Basım, İstanbul, 1997. s.
30.
79
Ferhat Özçam, s. 95.
80
Karslı, Muharrem. “Sermaye Piyasası Borsa Menkul Kıymetler”, Alfa Yayınları 5. Basım, İstanbul, 2004, s.
503.
38
edeceğini belirtir.81 İlk grup trend dönüş formasyonları, ikinci grup sıkıştırma (konsolidasyon)
formasyonlarıdır.
Yükselen birincil trendin bitip alçalan birincil trende dönüşünde ya da alçalan birincil
trendin bitip yüksleen birincil trende dönüşünde çok sık rastlanan formasyonlardan biridir.
Formasyon üç bölümden oluşur; fiyatların en yüksek noktaya çıktığı baş kısmı ile bunun iki
yanında fiyatların baş kısmındaki en yüksek noktaya ulaşamadan yaptığı dönüşlerden oluşan
solunda ve sağında iki omuz kısmıdır.83 Omuz – Baş – Omuz formasyonları normal veya ters
olabilir.84
Altında, 2008 yazında görülen omuz baş omuz formasyonu. İkinci omuzun tamamlanmasından sonra yaşanan düşüş dikkat
çekici.
Grafik 13: Omuz – Baş – Omuz Formasyonu
Kaynak: Ozan Takmaz, Forex Piyasalarında Teknik Analiz Uygulamaları, s.24.
81
Mehmet Baha Karan, s. 510.
82
Anıl Özekşi, “Kazanma Sanatı”, Alfa Yayınları 1. Basım, İstanbul, 2005, s. 77.
83
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Sermaye Piyasaları, Analizler, Kuramlar ve Portföy Yönetimi”,
Ekin Kitabevi, Bursa, 2009, s,126.
84
Forex Systems Research Company, “Technical Analysis – Forex Trading With Candlestick and Pattern”,
2003, s. 23.
39
Yukarıdaki grafik takip edilerek formasyonun oluşum aşamaları takip edilebilir.
Yükselen birincil trendin, sondan bir önceki tepe noktası yani boğa piyasasının sondan bir
önceki hızlı yükselişi işlem hacminde de yükselişle sol omuz oluşturur. Daha sonra sol omy-
uzun tamamlanması ile fiyatlar tekrar ani bir yükselişe başlar, talepteki bu artışla beraber
işlem hacminde de bir artış görülür. Daha sonra, fiyatlar yeterince yükselince sol omuzun tepe
noktasında satış fırsatını kaçıranlar hızla satışa başlar ve fiyatlar tekrar düşme eğilimine girer.
Böylece, fiyatlar sol omuzun tepe noktasının altında bir seviyeye kadar gerilediğinde
formasyonun baş kısmı da oluşmuş olur. Fiyatların tekrar kendini toparlamaya çalışması ve
işlem hacmindeki artış fazla uzun sürmez ve artık baş kısmındaki tepe noktasına ulaşmadan
gelen satış baskısı ile inişe başlar. Böylece, formasyonun sağ omuzu da oluşur ve bu alçalan
birincil trendin, yani ayı piyasasının ilk işaretlerini verir. İki tepe fiyatının birleştirilmesiyle
oluşan çizgi boyun çizgisi olarak ifade edilir ve fiyatların boyun çizgisini aşağıya doğru
kesmesi alçalan birincil trendin sinyallerini verir. Bu formasyonun sonunda genellikle kısa
vadeli düşüş trendi oluşmaktadır. Bu formasyonun görüldüğü grafiklerde yükseliş beklentisi
ile işlem yapmak, çoğu zaman riskli olmaktadır. Alım yapmak için boyun çizgisinin geçilmesi
sırasında işlem miktarının artması yeterli olabilir.85
Kural, özellik ve aşama olarak düz omuz – baş - omuz modeli aynıdır. Ancak tabanda
oluşan ters omuz - baş - omuz modeli işlem mikarı açısından düz omuz - baş - omuz modeline
göre farklılık gösterir. Yine işlem miktarı dışında tabanda olusan omuz - baş - omuz modelleri
biraz daha basıktırlar ve süre bakımından daha uzun sürede oluşurlar.87
Tıpkı yükselen trendin sonunda oluşan omuz baş omuz formasyonları gibi, düşüş
trendinin sonunda da ters - omuz - baş omuz formasyonları görülebilir. Adından da
anlaşılabileceği gibi, bu formasyon omuz – baş - omuz formasyonunun ters dönmüş
şeklidir.Yani omuz baş omuz formasyonunda oluşan üç tepenin aksine üç dip söz konusudur.
Ters omuz - baş - omuz modeli oluştuktan sonra aynen normal omuz – baş - omuz
modelindeki oldugu gibi fiyatların nereye kadar yükselebilecegini tahmin etmek mümkündür.
Buradaki hedef tayini de aynen diger modelde oldugu gibidir.88
85
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Sermaye Piyasaları, Analizler, Kuramlar ve Portföy Yönetimi”, s.
127.
86
Sayyat Serhan Didonyan, “Teknik Analiz ve TRIX Göstergesinin VOB‟da Uygulanması”, Yüksek Lisans
Tezi, İstanbul, 2010, s. 75.
87
Martin J. Pring, “The Definitive Guide to Price Pattern Analysis and Interpretation”, McGraw-Hill 1th Edition,
2004, s. 114-115.
88
Fatih Tomakin, s. 72.
40
EUR/GBP paritesinde görülen ters omuz baş omuz formasyonu.Baş bölgesinin oldukça uzun olması,geri dönüşünde sert
olmasına neden olmuştu.
Omuz baş omuz ve ters omuz baş omuz formasyonları, güvenilirliği yüksek trend
dönüş sinyali vermektedir. Ancak uygulamada deneyim gerekmektedir. Örneğin,birinci
omuzun ve başın tamamlandığı algılamasına yol açabilecek grafik şekilleri, birçok deneyimsiz
yatırımcıda, ikinci omuzun oluşumu sürdüğü halde formasyonun tamamlandığı biçiminde bir
yanılmaya neden olabilmektedir. Bu formasyon ışığında işlem yapılırken mutlaka ikinci
omuzun ve dolayısıyla formasyon sürecinin tamamlanması beklenmelidir.
Bu formasyon da ardarda gelişen iki tepeden oluştuğu için bu adı almıştır. Ancak kısa
süreli pek çok ardarda yükseliş, düşüş olabilir; bunlarla karıştırılmamalıdır. Ender görülür. İki
tepe hemen hemen aynı yüksekliktedir. İşlem miktarı ilk tepede çok yüksek ikincide daha
azdır. İşlem miktarı ilk tepede çok yüksek ikincide daha azdır. Boyun çizgisi, ilk dipten
paralel bir çizgi çizilerek elde edilir. Uzun düşülerin sonunda ikili dipler olarak görülür. İkili
tepenin ardından düşüş, ikili dibin ardından yükseliş gelir. Tepenin boyu o noktadaki fiyatın
beşte biri ya da daha fazlaysa oluşumun ikili tepe ya da dip olma ihtimali artar. Boyun çizgisi
kırıldıktan sonra, işlem miktarı artarak formasyonu onaylamalıdır.89
İkili tepe formasyonun hikayesi basittir. Yükselişin herhangi bir yerinde görülen bir
tepe, başlangıçta kimse için bir şey ifade etmemektedir. Çünkü yükselen bir trend sürerken,
trend birçok yerde soluklanıp yoluna ondan sonra devam etmekte ve devam sırasında yeni
tepeler oluşturabildiği sürece yükselişi tehdit edecek bir durum oluşmamaktadır. Ayrıca ilk
tepede hacim, fiyatlar artarken yükseldiği, düşerken azaldığı için bir uyumsuzlukta söz
konusu değildir.
89
Mehmet Baha Karan, s. 512.
41
Ancak oluşan ilk tepenin ardından gelen hacimsiz gevşemenin dibi oluşturup,
yükselişin tekrar başlamasıyla ilk sinyaller alınır. İkinci yükseliş oluşurken hacim, bir önceki
tepeyi oluşturan yükselişteki hacimden daha azdır. Bu trendde zayıflamanın ilk işaretidir.
Zayıflayan bir yükseliş trendinde, bir önceki tepedeki kadar yüksek olmayan hacminde
uyardığı gibi, satışları karşılayacak kadar alış gelmez ve yükseliş ilk tepe seviyelerinden
tekrar aşağıya döner. Bunu gören herhangi bir analist tarafından bu seviyeler bir satış
noktasıdır, yinede daha uzun vadeli veya daha temkinli yatırımcılar, trendin dönüşüne kadar
beklemeli ve kırılma teyit edilmelidir.90
Formasyonu oluşturan iki tepenin eksiksiz bir biçimde aynı fiyat seviyelerinde
oluşması gerekli bir kural değildir. Ancak birbirlerine çok yakın seviyelerde hizaya gelmeleri
gerekir. İkinci tepenin ilkinin çok az üstünde oluşması normal karşılanmalıdır.91
USD/CHF paritesinde peşi sıra görülen ikili tepe formasyonları. Genellikle formasyon tamamlandıktan sonra gerçekleşen
düşüş trendinin gücü, formasyon öncesindeki yükselen trendin gücüne yakın olmaktadır.
İkili tepe modelleri aynen ters omuz – baş - omuz modelinde olduğu gibi, önemli bir
düşüş trendinden sonra ortaya çıktıklarında, trend degişiminin habercisi olan önemli
modellerdir ve güvenirlikleri yüksektir.92
90
Fatih Apaydın, “Teknik Analizde Optimizasyon Uygulaması ve Bu Uygulamanın İMKB Üzerinde Test
Edilmesi”, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2009, s. 58.
91
Arthur Sklarew, “Techniques of a Professional Commodity Chart Analyst”. Commodity Research Breau Inc.,
New York, 1980, s. 26.
92
Haluk Çağırman, “Finans Piyasalarında Bermuda Şeytan Üçgeni”, Siyasal Kitabevi 1. Basım, Ankara, 1999, s.
138.
42
Bu modelde, ilk oluşum düşüş trendinin bir noktasında oluşan bir dip seviyesidir. Bu
dip seviyesi dip seviyesi başlangıçta düşüş trendinde oluşan sayısız diplerden biri olmaya
aday görüntüsüyle başlangıçta düşüş trendini degiştirebilecek bir görüntüde değildir. Bu dip
oluşumu sırasında işlem miktarı oldukça yüksektir ve fiyatların bu dip seviyesinden
dönmesiyle işlem miktarı azalmaya başlar. Bu durum bir düşüş trendi için uygun bir
durumdur. Ancak fiyatlar, bir tepe yaptıktan sonra tekrar yönünü aşağı çevirdiğinde işlem
miktarının bir önceki dip seviyesi oluşurken ki işlem miktarından düşük seyretmesi, düşüş
trendinde bir sorun olduğunun ve zayıflayan düşüş trendinin ilk sinyalidir.
Fiyatların bir önceki dip seviyelerine yakın bir yerden dönmesiyle bir yükseliş başlar.
Söz konusu çıkış, ilk dip noktasındaki çıkıştaki işlem miktarından daha yüksek bir işlem
miktarıyla gerçekleşir. Burada iki dip noktasının bir çizgiyle birleştirilmesi sonucu ikili taban
çizgisi elde edilmiş olunur. Artık potansiyel bir ikili dip modelinden söz etmek mümkündür.
Bu aşamadan sonra daha önce oluşmuş olan tepe noktasından dipteki taban çizgisine paralel
bir çizgi çizilerek bir boyun çizgisi oluşturulur. İkili dip oluşumundan sonra yükselişte, bu
boyun çizgisi fiyatlar için güçlü bir direnç seviyesi konumunu alır. Derinliği fazla olan
modellerde, genellikle bu seviyelerden satışlar gelir ve fiyatlar bir miktar geri çekilebilir.
Boyun çizgisinin yukarı doğru kırılması için mutlaka yüksek işlem miktarıyla gerçekleşmesi
gerekir. Aksi durumda fiyatlar yönünü aşağı çevirerek üçüncü bir dip oluşturmak için geri
dönebilir. Eğer belirlenen boyun çizgisi yüksek işlem miktarıyla yukarı kırılırsa model
tamamlanmış olur ve trendin yönü degişerek yükseliş trendi baslamış olur.
İkili dip modelinde en önemli nokta boyun çizgisinin yukarı kırılırken yüksek işlem
miktarıyla gerçekleşmesidir. Aksi durumda modele şüpheyle bakmak gerekir. Ve bu bir ikili
model değil, başka bir model oluşumu olabilir. Fiyatlar boyun çizgisini yukarı geçtikten sonra
bazen boyun çizgisine kadar gerileme eğiliminde olur. Ancak fiyatlar buradan tekrar yukarı
dönerek, yükseliş trendine başlaması modelin ikinci kez doğrulanması anlamına gelir.93
İkinci önemli bir nokta ise ikili tepe olusumunda oldugu gibi ikili dip modelinde de
modelin olusması iki dip seviyesi arasında en azından 2-3 hafta ile 1 ay arasında bir süre
geçmelidir. Bu süre daha da uzun olabilir.
93
Fatih Tomakin, s. 78-79.
43
USD/CAD paritesinde görülen ikili dip formasyonu. Gerek ikili dip formasyonunda gerekse ikili tepe formasyonunda,
genellikle formasyonun sol tarafı ile sağ tarafı arasında bir simetri söz konusudur. Grafikte de görüldüğü paritenin ikili dip
formasyonunun sol tarafındaki düşüş trendinin momentumuyla, sağ tarafındaki yükseliş trendinin momentumu oldukça
yakındır.
İşlem hacmi birbirinin izleyen tepe noktalarında azalma ve dip noktalarında ise bir
aetış gösterme eğilimindedir. Üçlü tepe ve dipler, dip ve tepe noktalarının kesen destek
seviyeleri kırılmadıkça tamamlanmış olmaz.95
94
Mehmet Baha Karan, s. 512.
95
John J. Murphy, “Technical Analysis of the Financial Markets”. New York Institute of Finance, 1999, s. 115.
44
USD / CAD paritesinde görülen üçlü tepe formasyonu. Üçlü tepe formasyonu sonrası hızla düşen fiyatın toparlanması
yaklaşık beş ay sürmüştü.Bu formasyon, zaman zaman omuz baş omuz formasyonu ile karıştırılabilir. Ancak zirvelerin hemen
hemen aynı seviyede olması ile omuz baş omuz formasyonundan ayırt edilir.
USD / JPY formasyonunda görülen üçlü dip formasyonu. Üçlü tepe ve dip formasyonlarında genellikle trend dönüşleri sert
olmaktadır. Ancak zaman zaman grafikte görüldüğü gibi dönüş hareketi öncesi yatay bir seyir gözlenebilir.
2.2.6.1.5. V Formasyonları
45
vardır. V formasyonlarında ise yatırımcının bu lüksü yoktur.Bu formasyonların, ancak iş işten
geçtikten sonra birer V formasyonu olduğu anlaşılabilir. Tüm diğer formasyonlar mevcut
trendde bir duraklamayı veya geri dönüşü temsil ederler ve yatırımcıya strateji oluşturabilecek
kadar vakti tanırlar. Mevcut trend, fiyatların arz ve talep güçlerinin nispeten dengelendiği bir
seviyeye getirmiştir ve ayılar ve boğalar arasındaki itiş kakış formasyonun hangi tarafa doğru
kırılacağı hakkında yatırımcıya bazı ipuçları verir. Halbuki V formasyonlarında mevcut trend
beklenmedik bir şekilde, aniden ve şiddetli bir fiyat hareketiyle değişiverir ve en deneyimli
yatırımcının bile büyük kayıplara uğramasına neden olabilir.96
V formasyonu EUR/JPY gibi volatilitenin yüksek olduğu paritelerde sıkça görülürler. Yatırımcıya nokta atış yapma şansı
tanımayan bir formasyon olması nedeniyle, yatırımcıların genel trendi izleyerek karar vermeleri daha isabetli olur.
Hem yükseliş trendinde hem de düşüş trendinde oluşan boşluklar arasında kalan dönüş
formasyonlarıdır. Bu formasyon oldukça nadir görülür ancak isabet oranı yüksek bir
formasyondur. Bu nedenle hızlı yükseliş trendlerinde zirve yakınında boşluk oluşması ciddi
bir dönüş uyarısıdır. Aynı mantıkla düşüş trendlerinde taban oluşumu sırasında oluşan
boşluklar,trend dönüş sinyali olarak değerlendirilebilir.98
96
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 2”, Scala Yayıncılık, İstanbul, Kasım 2001, s.
142-143.
97
Mehmet Kılıç, “Teknik Analiz Yöntemi ve Simülasyon Modeli ile İMKB‟de Uygulanması”, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, 2008, s. 59.
98
Ozan Takmaz, s. 31.
46
EUR / YTL paritesinde zirvede görülen ada dönüş formasyonu.Yükseliş trendinde oluşan boşluklar önce trendin
zayıflamasına sonra da trend dönüşünün gerçekleşmesine neden oldu.Boşlukların uzunluğunun artmış olması dönüş
olasılığını daha da artırmaktadır.
EUR YTL paritesinde tabanda oluşan ada dönüş formasyonu.Grafikte görülen ada dönüş formasyonunun aynı zamanda ikili
dip formasyonu olması,trend dönüşünün daha sert olmasına neden oldu.Ada dönüş formasyonları,bu grafikte olduğu
gibi,güvenilirlik oranı yüksek olan ikili dip ve tepe formasyonları gibi formasyonlarla desteklendiklerinde, daha isabetli
sonuçlar vermektedir.
Grafik 21: Ada Dönüş Formasyonu
Kaynak: Ozan Takmaz, Forex Piyasalarında Teknik Analiz Uygulamaları, s.32.
47
2.2.6.1.7. Boşluklar
Forex piyasalarının, yirmi dört saat açık ve likiditesinin yüksek olması nedeniyle
boşluklara hisse senedi piyasasına göre çok daha az rastlanır. Ancak Pazartesi açılış ve Cuma
kapanış değerleri bazen boşluk oluşturabilmektedir.Ayrıca, birçok platformda yirmi dört saat
açık olmayan YTL paritelerinde, diğer paritelere oranla daha sık rastlanılır.100
Çok sık görülen boşluklardır. Olağan boşluklar teknik analiz açısından çok fazla
önemli değildir ve olağan sayılan fiyat boşluklarıdır. Genellikle bir fiyat modeli (formasyonu)
oluşumu sırasında ya da yatay fiyat gelişimlerinin olduğu sıkışma alanlarında olusur. Olagan
fiyat boşlukları genellikle birkaç gün içinde fiyatların boşluk oluşturdugu seviyelerde, işlem
görerek kapanır.
99
Ahmet Mergen, “Grafiklerle Borsa Uygulamalı Teknik Analiz”, Beta Yayınları 3. Basım, İstanbul, 1998, s.
208.
100
Ozan Takmaz, s. 30.
101
Fatih Tomakin, s. 117.
102
Mahmut Şahin, s. 88.
103
Ferhat Özçam s. 79.
48
2.2.6.1.7.3. Ölçüm Boşlukları
Belirli bir fiyat hareketinin daha devam edip etmeyeceğinin ve edecekse ne tür
hedefler knoulabileceğinin işaretlerini veren başka bir tür fiyat boşluğu da ölçüm boşuklarıdır.
Fiyat grafiklerinde gözlemlenen bu aralığa ölçüm boşluğu adını verebilmemiz için bir süredir
devam etmekte olan bir fiyat trendinin var olması gerekir. Başka bir ifadeyle, ölçüm
boşlukları mevcut bir fiyat trendinin içinde meydana gelir.104
Ölçüm boşluklarının mutlaka bir trendin tam ortasında oluşmaları gerekmez. Hatta
süregelen bir trend içinde üst üste birkaç ölçüm aralığı bile oluşabilir. Bunlara seri ölçüm
boşlukları denir. Bu boşlukların her biri (eğer bitkinlik boşlukları koşulları oluşmamışsa) bir
sonraki hareketin boyunu ölçmek için kullanılabilir.105
Tükeniş boşlukları söz konusu yükselişin ya da düşüşün sonunu sinyal verirler. Diğer
bir ifadeyle tükeniş boşlukları fiyatların kısa vadeli trend doğrultusunda son nefesini ifade
eder. Burada fiyatlar devamlılık boşluğundaki gibi yükselir, fakat boşluğun hemen ardından
yükselişin hızı kesilir (momentumunu yitirir), yoğun bir dirençle karşılaşır. Fiyat
yükselişlerinde boşluktan sonra fiyatların yoğun bir arzla karşılaştığı (düşüşlerde ise yoğun bir
taleple) yüksek işlem hacimlerine ulaşıldığı durum söz konusudur. Boşluğu takip eden bu
günlerde işlem hacmi çok artsa da fiyatlarda kayda değer bir yükseliş olmaz.106
Tükeniş boşlukları her zaman trend değişimlerine ilişkin kesin bir işaret olarak kabul
edilmemelidir. Buna karşın kısa vadeli fiyat hareketlerinin yönüne ilişkin bir duraklamayı
ifade ettiği kesindir. Bundan dolayı bu boşluklardan sonra genellikle bir fiyat formasyonu
(erteleme veya trend değişim) ya da alım - satım aralığı teşekkül ettiği daha sonra da fiyatların
piyasanın karar kıldığı yeni yönüne (trend doğrultusunda ya da tersine) doğru hareket ettiği
görülür.107
Trendler daha önce de belirttiğimiz gibi doğrusal (lineer) değil kaotiktir. Bu nedenle
trendler içerisinde zaman zaman yön arayışları ve kararsız hareketler meydana gelebilir.
Güçlenen destek ve dirençlerin istikrarlı bir biçimde çalışması, sıkışma formasyonlarının
oluşumuna neden olmaktadır. Bu formasyonların tamamlanması sert yükseliş veya sert
düşüşleri beraberinde getirir.108
104
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 2” , s. 179-180.
105
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 2” , s. 180.
106
Mahmut Şahin, s. 92-93.
107
Mahmut Şahin, s. 93-94.
108
Ozan Takmaz, s. 32.
49
Genellikle grafikler üzerinde yana doğru oluşan fiyat hareketlerini gösteren bu
formasyonlar, egemen olan trendin içerisindeki bir duraklama dönemini göstermektedirler ve
bir sonraki hareket formasyondan önce gelen trend doğrultusunda oluşacaktır. Bu durum,
devam formasyonlarını, daha önceden anlatılan ve ana trend dönüşlerini gösteren
formasyonlardan ayırır. Dönüş ve devam formasyonları arasındaki diğer bir fark ise bunların
zaman süreçleridir. Dönüş formasyonları genellikle daha uzun bir zamanda oluşur ve ana
trend değişikliğini ifade eder. Diğer taraftan devam formasyonları ise süre olarak daha kısadır
ve yakın dönemli ya da orta vadeli modeller olarak sınıflandırılır.109
Zirve ve dip noktaları arasındaki aralığın daralmasına bağlı olarak ortaya üçgen
formasyonu çıkar. Bu formasyon, fiyatların kendilerini sıkıştıran bir destek veya direnç
seviyesiyle karşılaştıklarında oluşur.110
Bir üçgen modelinin oluşabilmesi için en azından birbirine yaklaşan en az iki tepe ve
dip olması gerekir ki bu noktaların birleştirilmesiyle üçgen tanımlanarak alt ve üst sınırları
belirlenebilsin. Simetrik üçgen modelinin oluşabilmesi için, fiyatlardaki her çıkış sırasında
oluşan zirve noktasının bir önceki çıkışta oluşan zirve noktasının altında bir noktada oluşması
ve her zirve noktasından fiyatların dönüşünde oluşan dip noktasının da bir önceki dip
noktasının üzerinde bir seviyede gerçekleşmesi gerekir. Zirve noktalarını birleştiren çizgi
aşağı eğimli bir çizgi olmak zorunda iken, dip noktalarını birleştiren çizgi ise tersine yukarı
109
John J. Murphy, s. 129.
110
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Finans Teori, Kurum ve Araçlar”, s. 484.
111
Martin J. Pring, “Technical Analysis Explained”, McGraw Hill 4th Edition, New York, 2002, s. 93.
112
Fatih Tomakin, s. 80.
50
doğru eğimli olmak zorundadır. Çizilen bu iki çizgi bir noktada birleşerek grafiklerde üçgen
görünümünü sağlar.113
Fiyat grafiklerinde bir simetrik üçgen formasyonunun belirlenip üçgenin alt ve üst
sınırlarını belirleyen destek ve direnç çizgilerinin çizilmesi için ilk olarak, ikisi yukarıda ikisi
de aşağıda olmak üzere en azından dört temas noktasının var olması gerekir.114
AUD USD paritesinde 2000 yılında görülen simetrik üçgen formasyonu.Fiyat yaklaşık üç ay simetrik üçgen formasyonu
içerisinde sıkışmıştı.Alt çizginin kırılması sonucu artan satış baskısı düşüş trendinin devamlılığını sağladı.
İleride oluşacak fiyatlar hakkında önceden sinyal veren bir diğer üçgen çeşidi de
alçalan üçgenlerdir. Bunlar yükselen üçgenlerden farklı olarak birer ayı piyasası
formasyonudur ve ileride fiyatların üçgenin alt sınırını kırarak düşmeye başlayacağını
gösterirler. Bir devam formasyonu olan alçalan üçgenler nadiren de olsa trend tepelerinde
görülebilirler ve trendin yönünü değiştirirler. Her tepenin bir önceki tepeden daha aşağıda
oluştuğu alçalan üçgenlerde üstten çizilen direnç çizgisi aşağıya eğimlidir. Üst çizginin aşağı
dönük oluşu fiyatların gelecekte de düşeceğini haber verir. Fiyatların dipten dönüş noktaları
ise hep aynı seviyededir. Bu noktalardan çizilen destek çizgisi yataydır. Yükselen üçgende ki
görüntünün tersi oluşur. Bu durum, satıcıların giderek sabırsızlanmakta olduğunu
göstermektedir. Çünkü her seferinde satış baskısı daha önce yoğunlaşmakta ve fiyatların
önceki tepelere gelmesi önlenmektedir. Fiyatın daha aşağılara inmesini önleyen alıcılar ise
aceleci ve istekli değildirler.115
113
Gürel Konuralp, “Sermaye Piyasaları”, Alfa Yayınevi 1. Basım, İstanbul, 2001, s. 132.
114
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 2”, s. 164.
115
Fatih Apaydın, s. 72-73.
51
Formasyon boyunca gelişen işlem hacmi diğer üçgen formasyonlarda olduğu gibi
azalma eğilimindedir. Fiyatlar formasyon sınırlarını kırmadan hemen önce, işlem hacmi sanki
güç toplarcasına genellikle en düşük seviyelerine iner ve ardından kırılma boyunca işlem
hacminde artış yaşanır. Ancak alçalan üçgenlerde, kırılma süresince işlem hacminin yüksek
olması ya da kırılmadan hemen önce en düşük seviyelerine inmesi bir gereklilik değildir.
Çoğunlukla tipik olarak bu şekilde davranırlar.116
USD/JPY paritesinde Ocak 1995 tarihinde görülen alçalan üçgen formasyonu sonrası oldukça sert bir düşüş trendi meydana
gelmişti.Yatay çizginin kırılması, formasyonun sona erdiği ve düşüşün başlamak üzere olduğu anlamına gelmektedir.Alçalan
üçgen formasyonuna giren paritelerde, alım yönünde işlem yapmanın riskini bu grafik açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
Yükselen üçgen modelleri adından da anlaşılacağı gibi büyük olasılıkla bir yükselişin
habercisi olan modellerdir. Yükselen üçgen formasyonunda üst sınır çizgisi yatay eksene
paralel olarak gerçekleşmektedir.117 Formasyonda üst sınır çizgisinin meydana geldiği fiyat
seviyesinde bir direnç görülmekte ve dolayısıyla her dalga aynı seviyeye ulaşıp geri
dönmektedir. Alt sınır ise yukarıya doğru eğimli olmakta, yani fiyat her defasında daha
yüksek bir seviyede destek görüp daha yüksek dipler oluşturmaktadır.118
Bir yukarı eğimli üçgende, direnç çizgisi yatık, destek çizgisi de yukarı eğimlidir.
Yanlış kırılma sinyallerinden kaçınmak için toplam üç tane tepe (ya da 2 dip) oluşumu için
beklenmesi önerilir. Tabi bunu beklemek tekrar hareketi kaçırmaya neden olabilir. Fiyatların
kapanış seviyesi direnç noktasının üzerinde olduğunda veya destek noktasının altında
116
Thomas N. Bulkowski, “Encyclopedia Of Chart Pattern”, John Wiley & Sons Inc. 2nd Edition, New Jersey,
2005, s. 734-735.
117
John L. Person, “A Complete Guide to Technical Trading Tactics”, John Wiley & Sons Inc. 1st Edition, 2004,
s. 81.
118
Ferhat Özçam, s. 51.
52
olduğunda al veya sat sinyali alınır119. Yukarı eğimli üçgende, artan alt trend çizgisi adeta
üçgenin kırıldığında yukarı doğru hareket edeceğini müjdeler.120
Petrolde üst üste görülen yükselen üçgen formasyonları.Grafikte, üçgenlerin yükseklikleri kadar yukarı mesafede ciddi
direnç oluşumları görülebilir. Zaten güvenilir bir yükseliş sinyali olan bu formasyonun üst üste görülmesi talepte meydana
gelen ciddi artışı ortaya koymaktaydı.
119
Robert Fischer ve Jens Fischer, “Candlesticks, Fibonacci, and Chart Pattern Trading Tools”, John Wiley &
Sons 1th Edition, 2003, s. 36-37.
120
John L. Person, “Forex Conquered”, John Wiley & Sons Inc., 2nd Edition, 2007, s. 138
121
Martin J. Pring, “Technical Analysis Explained”, s. 100-101.
53
2.2.6.2.2.1. Yükselen Takoz Formasyonu
EUR /USD paritesinde görülen yükselen takoz formasyonu sonrası oluşan uzun vadeli düşüş trendi.Takoz formasyonları,
sıkışma formasyonu olarak nitelendirilmelerine karşın zirveye yakın yerlerde görüldüklerinde trend dönüşüne neden
olabilmektedir.
Alçalan takoz formasyonları yükselen takoz formasyonlarının tam tersi olup, yükseliş
trendlerinde görülen düzeltme formasyonlarıdır. Satıcılar hala yükselişe inanmakta ve
ellerindeki dövizi satmak istemektedirler. Bu nedenle işlem hacmi belirgin bir şekilde azalır.
Üst çizgi kırıldığı zaman ise bir ralli başlar. Tıpkı yükselen takoz formasyonları gibi, hem
alım fırsatı olarak değerlendirmek için, hem de eldeki dövizi düşüş başlıyor yanılgısıyla erken
satmamak için iyi bilinmesi gereken bir formasyondur.123
122
Haluk Çağırman, s. 169.
123
Mehmet Kılıç, s. 63.
54
Altında görülen alçalan takoz formasyonu. Satıcıların giderek zayıflaması sonucu düşüş trendinin gücünü kaybetmesi, yeni
bir alım dalgası oluşturmuştu.
Bayrak formasyonları ilerlemiş bir rallinin sonunda aniden fiyatların geri dönmesi ile
başlar. Alıcıların bir an zayıflaması ya da kar realizasyonlarıyla gerileyen fiyata gelen yeni
alıcılar, fiyatı eski seviyelerine çıkarmayı başaramazlar. Kısa süreli aşağı ve yukarı hareketler
artar. Yukarıda belirlenen iki tepeden çizilecek çizgi hafif aşağı doğrudur. Dip noktalardan
124
Mehmet Baha Karan, s. 515.
125
Martin J. Pring, s. 98.
55
çizilecek ikinci çizgi ise üstteki çizgiye paraleldir. Bayrak şeklindeki sıkışma iki hafta ile altı
hafta arası sürer. Önceki rallinin yüzde yirmi ile kırkı oranında bir gerileme olur. Yükselen
trend içinde görülen bayrak formasyonları gelecekte de yükselişin devam edeceğini belirtir.126
Bayrak formasyonu genelde bir önceki trendin ters yönünde açılı veya eğimli olur,
ancak yatay şekilde de görülebilir. Günlük grafiklerde meydana gelen bir bayrak formasyonu
ancak 3 ile 5 gün sürebilir. Ancak günlük grafik yerine çok daha kısa bir zaman periyodunda,
gün içi bir grafiğe bakılıyor ise formasyon bu sefer de 3 ila 5 birim zaman sürebilir. Çoğu
zaman, formasyon ortalama 3-4 gün kadar oldukça kısa sürdügünde yatay bir dikdörtgen
şeklinde bir görünüm oluşabilir. Bir bayrak formasyonunda yeterince güvenilir şekilde işlem
yapabilmek için formasyonda 3 tane vade oluşacak şekilde beklemek gerekir. Al sinyalinin
oluşabilmesi için kapanış fiyatları direnç teşkil eden fiyatların üstünde olmalıdır.127
EUR/USD paritesinde düşüş trendi içerisinde görülen bayrak formasyonu.Hızlı düşüş sonrası meydana gelen tepki
alımlarında işlem hacminin yeterince yükselememesi,düşüş trendinin devam etmesine neden olmuştu.Forex piyasalarında
bayrak formasyonu öncesi ve sonrasında piyasada meydana gelen hareketler,hisse senedi piyasalarındaki kadar sert
olmamaktadır.Bu nedenle gönder olarak adlandırılan formasyon öncesi trend ile formasyon sonrası meydana gelen trend
kısa olmaktadır.
126
Yusuf Sarı, s. 197-199.
127
Sayyat Serhan Didonyan, s. 127.
56
2.1.6.2.3.2. Flama Formasyonları
Flama formasyonu, çok kısa süreli oluşan bir üçgendir. Üçgen formasyonlara
benzemesine rağmen, normal üçgen formasyonlardan çok daha kısa sürelidir ve fiyat hızlı bir
oranda sürekli yükseldikten sonra ortaya çıkar.128
Flama formasyonları, hem devam hem de birer geri dönüş formasyonu olarak
çalışabilecek sıkışma alanları ve üçgenlerle karıştırmamaya yarayacak en önemli özelliklerden
biri, formasyon öncesinde oluşmuş ve bir hayli dik olan fiyat yükseliş ya da düşüşünü temsil
eden flama direğidir. Üçgen formasyonlar öncesinde ise böylesine sert bir fiyat hareketinin
bulunmaması gerekir.129 Bunun yanında, yükselen trendler içerisinde gelişen flama
formasyonları hafif aşağıya eğimli olabilirken, düşen trendler içerisinde ise hafif yukarı
eğimli olabilmektedir.
Bayrak formasyonlarında olduğu gibi sert fiyat hareketlerini takip eden, kısa süreli
duraklama bölgeleridir. Genelde bayraklardan daha kısa sürede oluşumlarını tamamlarlar.
Yükselen trendlerin içerisinde kar realizasyonları şeklinde ortaya çıkar ve yatay ya da hafif
aşağıya eğimli bir görünüm sergilerler. Formasyonun tamamlanmasının ardından fiyatların
yükselişe devam edeceği düşünülür. Düşen trendlerde ise aşırı düşen fiyatlara gelen tepki
alımları olarak ortaya çıkarlar. Fiyatlarda yatay veya hafif yukarı eğimli bir yapı söz
konusudur. Ancak arz baskısının devamı dolayısıyla formasyonun ardından çoğunlukla sert
fiyat düşüşlerinin devamı gözlenmektedir.
İşlem hacmi diğer tüm oluşumlar gibi formasyon esnasında azalır ve kırılmadan
hemen önce en düşük seviyelerine iner. Yükselen trend içerisinde ki oluşumlarda, fiyatlar
formasyon sınırlarını kırarken işlem hacminde bir patlama yaşanması gerekir. Ancak düşen
trendler içerisinde gerçekleşen ve alt sınır çizgisini kırarak tamamlanan oluşumlarda artmayan
işlem hacmi formasyonun güvenilirliğini zedelemez.
128
Sayyat Serhan Didonyan, s. 131.
129
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi? Dedin Hadi Canım Sende! 2”, s. 171.
130
Fatih Apaydın, s. 82-83.
57
2002 İlkbaharında hızlı bir yükselişin meydana geldiği paritede 1,000 seviyesindeki psikolojik direnç çalışmıştı.Ancak artan
satış baskısına rağmen fiyatların yeterince düşmemesi sonucu oluşan flama formasyonu yükselişin devam edeceğine yönelik
ciddi bir işaretti.Nitekim formasyonun sona ermesiyle birlikte yükseliş tüm hızıyla devam etmişti.
Dikdörtgen formasyonları bir dinlenme aşamasıdır, fiyatların iki yatay paralel çizgi
arasında yana doğru hareket ettiği, trendin duraklamasını ifade eder.131 Bu formasyonun
sonunda fiyatın hangi yöne döneceği kestirilemez. Ancak dikdörtgeni oluşturan çizgilerin
kırılması halinde hareket kırılışın olduğu yönde devam eder. Bu sebeple pozisyon almak için
çizgilerin kırılması beklenmelidir.
Son yıllarda Japonların yıllardır kullandıkları mum grafikleri tekniğini mekanik bir
yaklaşımla kullanan alım – satımcılara göre akım dönüşümü görünümleri ve belli
formasyonların oluşumundaki dinamik güçler çok daha kolay biçimde ortaya çıkmaktadır.
131
Mahmut Şahin, s. 67.
132
Yusuf Sarı, s. 137-138.
58
Grafiklerin okunması ile piyasada oluşan dengeler ve dengesizlikler tanımlanabilmektedir.133
Mum grafiklerde istenilen zaman dilimine ait her bir birim için oluşan şekil, arz ve talebin
gücü hakkında bize bazı önemli bilgiler sağlar mum grafiklerde kırkın üzerinde formasyon
bulunur.134
Örnek olarak yükselecek fiyatların habercisi sayılan bir mum türünün adı “sabah
yıldızı-morning star” olarak adlandırılmaktadır. Bunun sebebi sabah yıldızının yeni başlayan
günü, aydınlığı, gecenin ve karanlığının bitişini temsil eder. Bu mum grafikte ise düşen
trendin sonununu ve başlayacak olan yükselişi belirtir. Mumların taşıdığı bu anlamlar
özellikle kritik noktalarda daha önem kazanmaktadır.135
Yükselen bir trendin sinyalini veren belli başlı mum grafik formasyonları dört gruba
ayrılabilir:
Tanım olarak sabah yıldızı ile aynıdır. Formasyonu farklı kılan unsur ise dojiden sonra
ortaya çıkan beyaz uzun gövdeli mumun, dojiden önceki siyah mumun gövdesini önemli
ölçüde kesmesidir. Sabah doji yıldızı yukarı trend başlangıcının sinyalidir.136
133
Ahmet Mergen, “Kurtlarla Tango – Süper Teknik Analiz”, Mergen Yayınları 1. Baskı, Temmuz 1993, s. 15.
134
http://www.investopedia.com/articles/technical/03/010603.asp (27 Kasım 2011)
135
Murat Zaman, “Finansal Araçların Alım Satım Kararında Teknik Analiz ve Mum Grafikler”, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2006, s. 57.
136
Murat Zaman, s. 71.
59
aralığıyla ayrılan çok kısa gövdeli bir mum belirir. Bu satıcıların ilgisinin azaldığını ve
piyasanını yeni en düşükler deneme potansiyelinin artık azaldığını gösterir. Son olarak,
formasyonun üçüncü mumunda kuvvetli bir beyaz gövde belirir. Alımlar kontrolü ele
geçirmiş anlamına gelir. En ideali, ortadaki yıldızın her bir yanındaki iki mumdan bir fiyat
aralığıyla ayrılmış olanıdır ama böyle bir fiyat aralığı bulunmasa bile formasyonun sinyal
güvenilirliği azalmaz.137
137
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 4”, Scala Yayıncılık 1. Basım, İstanbul, 2004,
s. 38.
138
Ozan Takmaz, s. 43.
60
2.2.6.3.1.4. Bebek Yuttuğunu Gizleyen Boğa
Bu formasyonun en önemli özelliği, tıpkı doji gibi sinyal üreten marubozu adı verilen bir
grafik figürü içermesidir. Marubozular alt ve üst gövdeye sahip olmayan ya da çok kısa
ölgeleri olan mum türüdür.139 Düşüşü sembolize eden dolu (siyah) marubozularda açılış fiyatı
en yüksek seviyedir.Bu nedenle üst kuyruk içermez.Kapanış fiyatı ise gün içi en düşük
seviyedir ki bu nedenle alt kuyruk da içermez.
Bebek yuttuğunu gizleyen boğa formasyonunda üst üste iki gün siyah (dolu) marubozu
görülür. Üçüncü gün uzun bir üst kuyruğu olan ancak alt kuyruğu olmayan bir mum
görülürken, son gün siyah (dolu) marubozu görülmektedir.
Alçalan bir trendin sinyalini veren belli başlı mum grafik formasyonları şunlardır:
Akşam Yıldızı ilerlemiş bir yükselen trendin sonlarında, tepe ve dönüş teyidi olarak
görülür.141 Aşağı trende işaret eder. Üç mumlu bir formasyondur. İlk gün yükselen trendin
etkisi ile uzun gövdeli beyaz bir mum görülür. Alıcılar piyasayı yukarı doğru yönlendirmeye
devam etmektedirler. Ertesi gün bir fiyat boşluğu ile kısa gövdeli bir yıldız ortaya çıkar.
Burada fiyat yükselmeye devam ettiği halde, kapanış açılış fiyatında veya açılış fiyatına yakın
bir noktada olur. Burada alıcıların piyasayı kontrol etme kapasitelerinde bir azalma
gözlemlenir. Üçüncü günde ise uzun gövdeli siyah bir mum ortaya çıkar. Satıcılar artık
139
Gregory Morris, “Candlestick Charting Explained”, McGraw-Hill Inc., ABD, 2001, s.11.
140
Ozan Takmaz, s. 43.
141
John J. Murphy, s. 304.
61
devreye girmiştir ve yükselen fiyatlara tepki vermeye başlamışlardır. Böylece önemli bir trend
değişimi sinyali alınmış olur.
Akşam doji yıldızı da tanım olarak akşam yıldızı ile aynıdır. Formasyonu farklı kılan
unsur ise dojiden sonra ortaya çıkan siyah uzun gövdeli mumun, dojiden önceki beyaz
mumun gövdesini önemli ölçüde kesmesidir Akşam doji yıldızı aşağı trend başlangıcının
sinyalidir.143 Akşam yıldızı formasyonunda, ikinci günde yükselişin zayıflaması nedeniyle
üçüncü günde sert satışlar meydana gelmekteydi. Bu formasyonda ise ikinci günde
yükselişten ziyade yatay bir seyrin oluşması sonucu, yükselişin devam etmeyeceğine yönelik
daha da kuvvetli bir beklentiye neden olabilir. Bu durumda, üçüncü gün ciddi bir düşüş
meydana gelebilmektedir.144
142
Murat Zaman, s. 69.
143
Murat Zaman, s. 73.
144
Ozan Takmaz, s. 45.
62
2.2.6.3.2.3. Yukarı Kopan İki Karga Ayı Formasyonu
Yukarı kopan iki karga ayı formasyonu, önemli bir trend dönüş sinyali vermektedir.
İlk gün yükseliş yaşanmaktadır, bu nedenle uzun beyaz mum görülür. İkinci gün ise, piyasa
açılışı bir önceki güne göre daha yukarıdadır. Ancak düşüşün başlaması ve kapanış fiyatının
açılış seviyesinin altında olması sonucu, yükselen trend zayıflama sinyali vermektedir. Bu
nedenle siyah (dolu) mum oluşur. Üçüncü günde ise açılış fiyatı, ikinci gündeki açılış
fiyatının üzerindedir. Ancak satış baskısının devam etmesi sonucu daha da uzun bir siyah
(dolu) mum oluşabilir.
145
Ozan Takmaz, s. 45-46.
146
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi? Hadi Canım Sen de! 3”, Scala Yayıncılık 1. Basım, İstanbul, Aralık 2002,
s. 19.
63
adlandırılır. Bu göstergelerin oluşturulması ve yorumlanması teknik analizin en önemli
bölümlerinden biridir. Bu göstergelerin geliştirilmesindeki temel amaç, fiyatların hangi yöne
doğru gideceğini önceden tahmin edebilmektir. Teknik analizde bir endeksin trend çizgilerini
ya da oluşan fiyat modellerini (formasyonlarını) belirleyip yorumlamak ne kadar önemliyse
teknik göstergelerin oluşturulması ve yorumlanması da bir o kadar önemlidir. Teknik analiz
göstergelerinin oluşturulmaları ve yorumlanmaları iyi bir teknik analiz bilgisi ve birikimi
gerektirir.147
Hareketli ortalama basit yapısıyla, piyasa katılımcılarının sık kullandığı teknik analiz
araçlarındandır. Hareketli ortalama bir döviz çiftinin belirli bir süre içindeki fiyat
değişimlerinin ortalamasıdır. Hareketli ortalamanın amacı tüm diğer indikatörler gibi
gelecekteki fiyatları tahmin etmektir.
- Analiz edilen zaman periyodu ne kadar uzunsa o kadar kısa süreli hareketli ortalama
seçilmelidir.
- Fiyatlar ortalamanın altında veya üstünde olduğu sürece trendin devam etme olasılığı
yüksektir.
147
Fatih Tomakin, s. 122.
148
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, s, 136.
149
Mahmut Nadir Günak, s. 142.
150
Ateşan Aybars, “İMKB Uygulamalı Modern Teknik Analiz”, Dünya Yayıncılık, İstanbul, 1997, s. 40.
64
sahiptir. Örnegin, 22 günlük bir basit hareketli ortalama hesaplamasında son 22 günün
kapanış ( kapanışın yerine tercihe göre en düşük, en yüksek veriler de kullanılabilir) değerleri
toplanarak, elde edilen değerlerin 22‟ye bölünmesi sonucu 22 günlük periyot için basit
hareketli ortalama hesaplanmış olur.151
Basit hareketli ortalama en sık kullanılan hareketli ortalama yöntemi olmasına karşın,
periyot içindeki verilere aynı önemi vermesinden dolayı, hesaplanan periyodun ilk
günlerindeki piyasa koşullarını ve fiyatları etkileyen faktörlerin etkisinin içinde bulunulan
anda değişmiş olabileceğini göz ardı etmesinden dolayı, uzun dönemli hesaplamalarda hatalı
sonuçlar elde edilebilir.152
EUR / USD paritesinde beş günlük hareketli ortalama,kısa vadeli destek ve dirençlerin tespit edilmesinde başarılıydı. Kısa
vadeli hareketli ortalamalar kullanılarak tespit edilen destek ve dirençlerin kırılması halinde,orta ve uzun vadeli hareketli
ortalamalardan yararlanılmalıdır.
Basit hareketli ortalamada her veri aynı ağırlığı taşır. Bazı analistler bunun doğru
olmadığını savunurlar. Onlara göre, fiyatlarda oluşabilecek ani bir ters harekete karşı çok
geçmişte kalmış fiyat verilerine şimdiki verilerle aynı ağırlığı veren basit hareketli ortalama
pek de duyarlı olmamaktadır. Dolayısıyla, bu duyarlılığı sağlamak için yakın geçmişte
oluşmuş fiyat verilerine daha fazla ağırlık tanımak gerekmektedir. İşte bu düşünceyle ağırlıklı
hareketli ortalama göstergesi ortaya çıkmıştır.153
151
Fatih Tomakin, s. 130.
152
Yusuf Sarı, s. 6.
153
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 3”, s. 37.
65
Yirmi iki günlük hareketli ortalamalar,kısa ve orta vade için güvenilir sinyaller verirler.USD /CHF paritesi grafiğinde görüldüğü
gibi yirmi iki günlük ağırlıklı hareketli ortalama,orta vadeli trend içerisinde yatırımcılara başarıyla rehberlik
etmekte.Düşüşlerin hareketli ortalama seviyesinden dönmüş.
Basit ve hareketli ağırlıklı ortalamalar formülleri itibariyle, sadece hesaba dahil edilen
süredeki verileri yansıtabilirler. Örneğin on günlük bir basit veya ağırlıklı hareketli
ortalamanın hesabında yirmi beş gün önceki veriler yoktur. Biraz daha sofistike ve biraz daha
mükemmele dönük olan bazı analistler, hesaplanan hareketli ortalamalarınsadece yakın
geçmişte olan bitene daha fazla ağırlık vermekle kalmayıp (ağırlıklı hareketli ortalamalarda
olduğu gibi) aynı zamanda hareketli ortalamanın hesaplanışına dahil edilen süreye ek olarak
tüm mevcut tarihi verileri de yansıtmalarını isterler. İşte üssel hareketli ortalamalar, yakın
geçmişteki verilere aynı ağırlıklı hareketli ortalamalar gibi daha fazla ağırlık vermenin yanı
sıra, aynı zamanda mevcut tüm veri noktalarını da hesaba katarlar. Böylece, örneğin on
günlük bir üslü hareketli ortalama sadece son on gündeki değil tüm mevcut tarihi verileri
kullanır.154
154
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 3”, s. 39.
66
EUR/USD paritesinde 2002 yılında yaşanan uzun vadeli yükselen trend için 50 günlük üssel hareketli ortalama,destek
seviyelerini yüzde yüze yakın bir isabet oranıyla tespit etmişti.
Forex piyasalarında güvenilirliği daha düşük olmakla birlikte,kısa vadeli hareketleri yakalayabilmek adına, 22 ve 50 günlük
hareketli ortalamalardan ziyade, 5 günlük hareketli ortalamalardan daha sık yararlanılmaktadır. USD JPY grafiğinde
görüldüğü üzere, 5 günlük üssel hareketli ortalama,kısa vadeli destek ve dirençleri başarılı bir şekilde tespit etmektedir.
Ancak,5 günlük hareketli ortalamaların altında gün sayısında hesaplanan hareketli ortalamalar, fiyat ile bütünleştiği için
güvenilir sinyaller üretmemektedir.
67
2.2.7.2. Salınım Göstergeleri
Salınım göstergeleri belirli bir dönemdeki fiyat dalgalanmalarını analiz etmek için
kullanılırlar. Fiyatlar çok farklı fiyat aralıklarında dalgalansalar bile, salınım göstergeleri
daima belirli bir aralıkta dalgalanırlar. Bu aralık her gösterge için farklı olsa da genel olarak -
100, +100 ya da 0, 100 şeklindedir. Salınım göstergeleri böylelikle fiyat seviyeleri ne olursa
olsun, belirli bir dönem çerçevesinde fiyatların göreli olarak çok yükseldiğini (aşırı alındığını)
ya da göreli olarak çok düştüğünü (aşırı satıldığını) gösterebilmektedir.155
155
Fatih Apaydın, s. 114-115.
156
Alparslan Güney, “Borsada Sistematik Alım Satım İçin Rehber”, Scala Yayıncılık 1.Basım, İstanbul, 2003, s.
27-28.
157
Tahsin Çetinyokuş ve Hadi Gökçen, “Borsada Göstergelerle Teknik Analizi İçin Bir Karar Destek
Sistemi”, Gazi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dergisi, Cilt. 17 Sayı. 1, 2002, s. 50.
158
Ahmet Mergen, “Kurtlarla Tango – Süper Teknik Analiz”, s. 139.
159
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Sermaye Piyasaları, Analizler, Kuramlar ve Portföy Ynetimi”, s.
144.
68
GBP USD paritesinde stochastic osilatörünün ürettiği başarılı al sat sinyalleri.Stochastic osilatörünün özellikle yatay piyasa
koşullarında başarı oranı daha yüksektir. Stochastic göstergesi, çok fazla sayıda sinyal ürettiğinden,sinyallerin diğer
indikatörlerle teyit edilmesi gerekebilir.
Stochastic göstergesi, volatilitenin yüksek olduğu paritelerde yatırımcı için güvenilir bir yol göstericidir. EUR JPY
paritesinin karakteristik dalgalı seyrinde dahi stochastic göstergesinin yüksek isabet oranı ortadadır. Ancak,
volatilitenin yüksek olduğu yen ve altın paritelerinde göstergenin vereceği sinyallerin teyit edilmesi, zamanlama
hatalarının azaltılması açısından yararlı olmaktadır.
69
2.2.7.4. Commodity Chanel Index (CCI)
CCI, teknik analiz dünyasına ilk kez, Donald R. Lambert tarafından, Commodities
(şimdilerde Futures) dergisinin Ekim 1980 sayısında tanıştırıldı.
CCI her ne kadar Lambert tarafından ısrarla döngüsellik kuramıyla bağdaştırılsa da,
fiyatların ortalamalarından ne kadar saptığını istatistiksel olarak ifade eden bir çizgi yaratan
formülü sayesinde, trend yapan piyasalarda sonderece etkili bir şekilde kullanılmaktadır.
Buradan da anlaşılacağı üzere, CCI bir trend takip edici göstergedir.160
İndikatörlerin güvenilirliği açısından, volatilitenin yüksek olduğu yen paritelerindeki isabet oranı önemlidir. Grafikte
görüldüğü gibi, EUR / JPY paritesinde CCI indikatörü isabetli alış ve satış sinyalleri üretmektedir. CCI indikatörü,
formasyonlarla desteklendiğinde ise yön değişikliklerini daha açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Örneğin, grafikte
görüldüğü gibi 2006 Mayıs ayında yaşanan ikili dip formasyonunda CCI indikatörü,üst üste yedi gün süren ciddi bir yükselişin
sinyalini vermişti.
160
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 3”, s.123.
70
CCI indikatörünün başarı oranı, yatay piyasa koşullarında yüksektir.Ancak yükselen ve alçalan trendlerde CCI indikatörünün,
trendin aksi yönünde sinyaller üretmesi,deneyimsiz yatırımcılar için yanıltıcı olabilmektedir.Bu nedenle CCI indikatörünün
yükselen ve alçalan trendlerde diğer indikatörlerle birlikte kullanılması uygun bir seçenektir.
Trend izleme göstergesi olarak momentum göstergesi, gösterge dip yaptığı zaman ve
yukarıya doğru döndüğünde alım zamanı gelmiştir. Tepe yaptığı zaman ve aşağı döndüğünde
satış yapılmalıdır.162
161
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Sermaye Piyasaları, Analizler, Kuramlar ve Portföy Yönetimi”,
s. 147.
162
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, “Finans, Teori, Kurum ve Araçlar”, s. 493.
71
EUR / JPY paritesinde momentum indikatörü özellikle 2006 yılı Aralık ayında yaşanan güçlü yükselen trendin
başlangıcını adeta nokta atışla tespit etmişti.
Genel olarak Göreceli Güç Endeksi grafik oluşumlarını tanımlamakta yararlı olması
yanı sıra para birimi fiyatının kısa dönem için pahalı ya da ucuz olduğu seviyeyi belirlemekte
kullanılır. Ayrıca klasik grafik metod ve şekilleri ile görülmesi zor olan destek ve direnç
seviyelerini çok daha önce ve daha belirgin olarak gösterir.163
RSI, stokastik osilatörü gibi aşırı alış ve satış noktalarını belirler. Stokastik gibi 0-100
arası ölçülür ama genellikle RSI daha hızlı hareket ettiği için alt sınır 30, üst sınır 70 olarak
tutulur.
RSI osilatöründe eğer çizgi 30 alt sınırının altına inerse aşırı satış ve 70 sınırının
üstüne çıktıysa aşırı alım gösterir ve bu pozisyonlardan geri dönmek için pozisyon arayışında
olmak gerekmektedir.164
163
Ateşan Aybars, s. 57.
164
Mutlu Meydan, s. 71-72.
72
RSI indikatörü, çok fazla sayıda al sat sinyali veren bir indikatör değildir.Ancak EUR/JPY grafiğinde de görüldüğü üzere,
indikatörün verdiği trend dönüş sinyalleri yatırımcılar için güvenilir bir rehber niteliğindedir.
Pound paritesi grafiğinde görüldüğü üzere, RSI indikatörünün trend dönüşlerindeki başarısına karşın, zaman
zaman piyasadaki kararsızlığın da etkisiyle, erken sinyal verdiği görülmektedir. RSI indikatörünün ürettiği al sat
sinyallerinin diğer indikatörlerle teyit edilmesi buna benzer zamanlama hatalarını çözebilir.
73
RSI indikatörünün farklı bir kullanım yöntemi de fiyatla uyumsuzluk ya da ıraksama olarak ifade edilen hareketlerin
tespitidir. Genellikle fiyatla beraber hareket eden RSI indikatörünün fiyatla uyumsuz hareketi, trend dönüşü olarak
yorumlanmaktadır. 2008 yılının Ağustos ayında orta vadeli düşüş trendinde hareket eden GBP/JPY paritesinde, RSI
indikatörünün yükselişe geçmesi, trendin zayıfladığı anlamına gelmekteydi. Nitekim bu uyumsuzluk sonrasında trend
dönüşü gerçekleşerek orta vadeli yükselen trend başlamıştı.
Parabolik SAR (Parabolic Stop and Reverse), Welles Wilder tarafından geliştirilen bir
“Dur ve Yön Değiştir” (Stop and Reverse) indikatördür. Bu gösterge özellikle ne zaman
senede alım – satım yapılması gerektiğini başarıyla yerine getiren bir göstergedir. Fiyatlardaki
artışın durması ve geri dönmesi durumunu çok ince bir hesaplama yoluyla tespit etmekte ve
zamanında al/sat kararı verilmesini sağlamaktadır.165 Fiyatlar, SAR göstergesinin altına
düştüğü zaman satım ve tam tersi üstüne çıktığı zamanlarda alım yapılmalıdır.166
165
Sayyat Serhan Didonyan s. 219.
166
Mahmut Nadir Günak, s. 150.
74
Grafikte, EUR/ USD paritesinde yakın geçmişte parabolic SAR indikatörünün trend ile yüzde yüze yakın bir
korelasyonda hareket ettiği görülmekte.Fiyat ile SAR noktalarının çakışması trendin yavaşladığı ve dönüşün
yaklaşmakta olduğu şeklinde yorumlanmalıdır.
USD / CAD paritesinde, yakın geçmişte orta vadeli düşüş trendi ve kısa vadeli yükseliş trendi içerisinde
parabolic SAR indikatörü başarılı bir rehber niteliğindeydi. Ancak piyasadaki kararsızlık ve oluşan yatay trend
indikatörün hatalı al sat sinyalleri vermesine neden olmaktaydı.
75
2.2.7.8. Bollinger Bantları
Bollinger bantları piyasa hareketindeki trendi önceden görerek hızlı şekilde pozisyon
almamızı sağlar.
Bollinger bantlarına dayalı işlem kararları yalnızca fiyatlar alt ve üst bandı kırdığı
zaman alınmalıdır. Fiyat dalgalanmaları bollinger bantları arasında kaldığında piyasanın
yönünü belirlemek mümkün değildir.
167
Mutlu Meydan, s. 64.
168
Ufuk Başoğlu, Ali Ceylan ve İlker Parasız, s. 492.
76
USD / JPY paritesinde gerçekleşen uzun vadeli alçalan trend ve sonrasında bu trende tepki olarak doğan orta vadeli yükselen
trendde oluşan kısa vadeli dalgalanmaların zirve ve diplerinin tespitinde oldukça başarılıydı.Grafikte de görüldüğü gibi
özellikle alt ve üst bollinger bantlarının kırılması sonrasında piyasada ters yönde sert hareketler meydana gelmektedir.2008
yılının Şubat ayında gerçekleşen kısa vadeli düşüş trendi,bu tez için anti tez konumundadır.Ancak,gecikmeli de olsa
piyasanın bu kısa vadeli aşırı düşüşe tepkisi,orta vadeli yükselen trendin başlaması yönünde olmuştu.Bu grafikte de
görüldüğü gibi,gerçekleşmesi geciken tepki hareketleri beklenilenden daha sert olmaktadır.
EUR /USD paritesinde gerçekleşen uzun vadeli yükselen trend içerisinde,bollinger bandı,destek ve dirençlerin tespitinde
başarılıydı.Bollinger bantlarında üst ve alt bant yakınlarında momentumun düşmesi,dönüş sinyali olarak yorumlanmalıdır.
77
2.2.7.9. Moving Average Concergence/Divergence (MACD)
EUR / JPY paritesinde MACD eğrisinin, sinyal eğrisi ile yaptığı kesişmeler, kısa vadeli dalgalanmaların tespit edilmesinde
başarılıydı. Crossovers yani kesişme noktaları stratejisinde, dikkat edilmesi gereken nokta tepe ve dip dönüş
formasyonlarıdır. Dönüş formasyonları sırasında MACD indikatörü kısa aralıklarla al ve sat sinyalleri vererek yatırımcıyı
yanıltabilir. Bu nedenle dönüş formasyonları sırasında diğer indikatörlerden de yararlanılması gereklidir.
169
Mahmut Şahin, s. 147.
170
Yusuf Sarı, s. 188.
78
Altın grafiğinde görüldüğü üzere MACD eğrisinin, sinyal eğrisinden uzaklaşması, birkaç gün süren düzeltme hareketlerine
neden olmaktaydı. Grafikteki gibi yükselen trend hareketleri içerisinde meydana gelen düzeltmelerde, yeniden trende sadık
kalarak alım işlemi yapmak için MACD eğrisinin yeniden sinyal eğrisini aşağıdan yukarıya kesmesini beklemek gerekir.
İşlem hacmiyle ilgili olarak söylenebilecek her şeyi Charles Dow bundan 100 yıl önce
söylemiştir. İşlem hacmi, var olan trendi desteklemelidir. Yani eğer trend devam edecekse,
var olan trend yönündeki fiyat hareketlerine işlem hacminin eşlik etmesi gerekir. İşlem
hacminin azalmaya başlaması trendin yön değiştireceğinin bir işaretidir.
2.2.7.10.1. Volume
171
Ali Perşembe, “Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sende! 3”, s.179.
172
Ozan Takmaz, s. 70.
79
EUR/USD paritesinde 2003 yılı Ağustos ayında kısa vadeli düşüş trendi devam ederken hacmin aşırı yükselmesi ve peş peşe
yüksek hacimli günlerin yaşanması açık bir dönüş sinyaliydi. Nitekim bu uyumsuzluk sonrası uzun vadeli yükselen trend
başlamıştı. Gerek volume,gerek diğer hacim indikatörlerinde meydana gelen uyumsuzluklar al sat sinyali olarak
yorumlanmamalıdır. Hacim-fiyat uyumsuzlukları daha çok dönüş sinyali olarak yorumlanmalıdır.
İşlem miktarları, fiyat grafikleri ile birlikte incelenir ve yorumlanırlar. Günlük işlem
miktarlarından yararlanılarak yapılan göstergelerden en yaygın kullanılan On Balance
Volume (OBV)‟dir.
OBV indikatörü değişen fiyatlar karşısında arz ve talebin değişikliğini saptar. Temel
prensibi; yükselen fiyattaişlem miktarını toplanması, düşen fiyatta ise, işlem miktarının
toplamdan çıkartılmasıdır. Bir gün önceye göre kapanışın aynı kaldığı günlerde indikatör
değeri de aynı kalır. Eğer bugünün kapanışı dünkü kapanışın üzerinde olmuşsa bugünün işlem
miktarını o para birimine olan talep belirlemiştir. Genel olarak düne göre daha düşük kapanan
günlerde ise fiyatı satıcının belirlediği kabul edilir. OBV de düşüş günlerinde satıcının gücünü
ve yükseliş günlerde alıcının gücünü yansıtır.173
173
Yusuf Sarı, s. 244.
80
EUR/USD paritesinde 2005 yılında görülen fiyat-OBV uyumsuzlukları ciddi dönüş hareketlerinin önceden tespit edilmesinde
başarılıydı. OBV indikatöründen yararlanılırken göstergenin sayısal ifadesinden ziyade yönüne dikkat edilmesi gerekir.
Bu gösterge de, işlem miktarının fiyatlara göre belli bir yüzdesini dünkü TDE değerine
ekler ya da çıkarır. OBV de olduğu gibi fiyat artsa da azalsa da işlem miktarını eklemek ya da
çıkartmak yerine bu göstergede fiyatın artış miktarı doğrultusunda işlem miktarı da
eklenmekte ya da çıkarılmaktadır. Dolayısıyla OBV‟den daha üstün bir göstergedir.174
USD/CAD paritesinde fiyatlar yükseliş eğilimindeyken A/D indikatörü,yatay trend içerisindeydi. Bu önemli uyumsuzluğa ek
olarak, fiyat seviyelerinin zirveleri yükseliş eğilimindeyken A/D indikatörünün zirvelerinde görülen düşüş eğilimi, yükselen
174
Mehmet Baha Karan, s. 523.
81
trendin zayıfladığını göstermekteydi. Daha sonra kısa vadeli düşüş trendinin başlamış olması,indikatörün öncü bir sinyal
olarak başarısını ortaya koymaktaydı.
Bu sayı dizisi 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144…sayılarından oluşur. Bu dizi sayıda,
ilk sayıyı toplayarak bir sonraki sayıyı elde ediyoruz: 1+2=3, 2+3=5 gibi. Piyasalarda,
Fibonacci dizilimindeki rakamsal oranların çalıştığı görülmektedir. Bu oranlar hem çıkış hem
de düzeltme hareketlerinde fiyatları tahmin etmeye yardımcı olur. İlk hareket, ardından
düzeltme sonrası gelen yeni hareket kendinden önceki dalganın 1.618 katına kadar uzayabilir.
1- Fibonacci sayı serisi 1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, 377, 610, 988…
şeklinde devam eder. Bu sayı dizesinde her sayı ilk iki sayı hariç, kendinden önce gelen iki
sayının birbirleriyle olan toplamına eşittir. Örneğin, 3+2=5, 3+5=8, 233+377=610 şeklinde
her sayı kendinden önce gelen iki sayının toplamına eşittir. Bu durum Fibonacci sayılarının
ilk en önemli özelliğidir.
2- Fibonacci sayılarının bir diğer önemli özelliği ise serideki ardışık sayıların
birbirlerine olan oranları, baska bir deyişle “altın oran” özelliğidir. Fibonacci sayı serisinde
her sayının bir önceki sayıya bölünmesi sonucu, örnegin 55/33= veya 8/5 gibi oranlamanın
sonucu daima 1,618 sayısına yaklasık bir oranı vermektedir. Yine serideki her sayının
kendinden sonraki sayıya bölünmesi sonucu, örneğin 144/233= veya 21/34= daima 0,618
sayısına yaklasık bir oranı vermektedir. Bu oranlar antik çağlardan beri bilinen ve altın oran
(phi sayısı) olarak anılan oranlardır.
175
Mutlu Meydan, s.55.
82
3- Serideki bir sayının, kendinden iki sonraki sayıya bölünmesi durumunda, örneğin
13 sayısının 21‟e degil de 34‟e bölünmesi (13/34=) veya (55/144=) bölünmesi sonucu
yaklaşık olarak 0,382 sayısına yakın bir oran elde edilir.
5- Serideki ilk iki sayının(1,1), ikinci sayıya (2) bölünmesi sonucu 0.50 oranına ulaşılır.
6- Yukarıda verilen Fibonacci oranlarının tersi olan işlemler sonucu ise (1/0,618=1.618),
(1/0,382= 2.168), (1/0.236=4,236) diğer Fibonacci oranlarına ulaşılır. Bu oranlar Fibonacci
oranları olarak bilinir ve yukarıda verilen oranlar teknik analizde Fibonacci çalışmalarında hedef
fiyat belirlemede ve Elliott dalga teorisinde sıklıkla kullanılır.176
Altın oran olarak bilinen 1,618 ve 0,618 oranı adını yunan alfabesindeki “PHI” harfinden
almıştır. Sanat, mimari ve daha birçok alanda kullanım alanı olan söz konusu oranlar doğada
birçok yerde karşımıza çıkar.177
Fiyatlar, önemli ve kuvvetli bir yükseliş veya düşüş sonrası ters yöne belirli bir oranda
gerileyerek düzeltmeye girer. Fiyatlar ters yöne doğru düzeltmeye girdiğinde Fibonacci
düzeltme çizgileri kullanılarak destek veya direnç teşkil edebilecek fiyat seviyeleri
gözlemlenebilir178. Fibonacci düzeltme çizgilerinin daha önceki Fibonacci uygulamalarından
farkı oluşturulan çizgilerin yatay olmasıdır.
Fibonacci seviyelerinde önce bir dip ve tepe noktası belirlenir. Eğer fiyatlar yükselen
bir trendde ise dip noktadan tepe noktaya, grafik programlarında bir doğru çizilir, eğer fiyatlar
bir düşüş trendinde ise ve yükselmeye başladıysa, belirlenen tepe noktadan belirlenen dip
noktaya bir doğru çizilerek, Fibonacci düzeltme seviyeleri grafik programlarında otomatik
olarak belirlenir. Daha sonra iki nokta arasında ne miktarda bir fiyat artışı veya düşüşü olduğu
hesaplanarak, bulunan farkın %0, %23.6, %38.2, %50, %61.8, ve %100‟ü hesaplanır.
Bulunan değerler yükselen trende tepe noktasından çıkarılırken, alçalan trendde ise bulunan
değerler dip noktadaki fiyata eklenerek 6 adet yatay çizginin grafik üzerinde nerelerden
geçtigi belirlenir.
176
Fatih Tomakin, s. 198.
177
Fatih Tomakin, s. 199.
178
Steven B. Achelis, “Technical Analysis from A to Z”, McGraw – Hill 2nd Edition, 2000, s. 143
83
oranların eklenmesin sebebi ise bütün düzeltme seviyelerinin kırılarak, fiyatların bir önceki
fiyat hareketinde gerçekleştirdiği fiyat yükseliş ya da düşüşün tamamını geri vermesi
durumunda, fiyat hareketinin devamında olası hedef seviyelerin belirlenmesi içindir.179
Fiyatlardaki iniş ve çıkışların belirli bir düzen içinde kendini tekrarladığını kabul
edenler, gelecekte trend degisikliklerinin gerçekleşecegi olası günlerin bazı sayısal değerler
analizleri ile bulunabilecegini öne sürmektedir. Özellikle mevsimlik benzer dalgalanmalar
gösteren hisse senetlerinde ya da borsalarda, bahsedilen yöntemle tahmin yapma ihtimali daha
da yüksek olmaktadır. Teknik analizde zaman analizi için Fibonacci sayılarından
yararlanılmaktadır. Söz konusu yöntem Fibonacci zaman bölgeleri (aralıkları) olarak
adlandırılmaktadır.180
Fibonacci yelpaze çizgileri bir yükselen veya alçalan fiyat hareketinin ters yöne
dönmesiyle, bu dönüş hareketinin olası destek ve direnç noktalarını belirlemek amacıyla
kullanılan bir yöntemdir. Yelpaze çizgileri yöntemi bir alım/satım sinyali üretmekten öte,
oluşan bir fiyat hareketinin ters yöne dönmesiyle dip ve tepe noktaları arasında gelişen miktar
farkının fiyatlar tarafından ne kadarının geri verileceğini belirlemeye çalışan bir yöntemdir.
Fibonacci yelpazeleri grafikler üzerinde dikey eğimli açılarla, olusan fiyat hareketinin
belirlenen, dip ve tepe noktaları arasındaki fiyat farkının %38.2, %50 ve %61.8‟nin
hesaplanarak, dip ya da tepe noktada oluşan fiyata eklenerek veya çıkartılarak
hesaplanmasıyla oluşturulan bir yöntemdir. Bu yöntemde bir yükseliş trendinin dönmesi
durumunda hesaplanan fiyat seviyeleri tepe noktada oluşan fiyatlardan çıkarılarak
hesaplanırken, bir düşüş trendinin dönmesi sonucu hesaplanan fiyat seviyeleri dip noktada
oluşan fiyata eklenerek hedef fiyat seviyeleri hesaplanır. Hesaplamalar sonucu çizilen çizgiler
fiyatlar için yükseliş trendleri için olası destek noktalarını gösterirken, düşüş trendleri için
fiyatların olası direnç noktalarını gösterir.182
Fibonacci yayları, Fibonacci sayıları oranında (%38,2, %50, %61,8) çizilen üç yaydan
oluşur. Bu yayları çizmek için önce bir trend (yükselen piyasada en dip ve en tepe iki nokta
birleştirilerek, alçalan piyasada tersi yapılarak çizilir) çizmeye gerek vardır. Yükselen
179
Sayyat Serhan Didonyan, s. 248.
180
Fatih Tomakin, s. 211.
181
Ahmet Mergen, “Kurtlarla Tango – Süper Teknik Analiz”, s. 64.
182
Martin J. Pring, s. 299.
84
piyasada, yaylarla fiyatların kesiştikleri yerlerin destek, düşen piyasada ise direnç olduğu
varsayılır.183
Elliott Dalga Prensipleri, Ralp Nelson Elliott tarafından 1920 yıllarında bulundu. Eliot
hisse senetlerinde bir yol boyunca karmaşık fiyat hareketlerinin bir çevrim dahilinde
tekrarlandığını keşfetmiştir ve bu çalışmasını Dow teorisi üzerine kurarak hisse senetlerindeki
dalgalanmaların, evreni oluşturan sistemler doğrultusunda ve belirli sınırlar içinde hareket
ettiğini kabul etmiştir.
1. Dalga
Beş dalgalık formasyonların ilk dalgaları genelde etkili olmayıp cılız bir şekilde
gerçekleşir, 5 dalgadan genellikle en kısa olanı bu dalgadır. 1. dalgaların neredeyse yarısı, ana
sürecin bir parçasıdır.
2. Dalga
Bir düzeltme hareketidir. 5 dalgalık sevk hareketinin ilk düzeltma dalgasıdır. 1. Sevk
dalgasının fiyat ekseniboyuna yakın bir düzeltmeyi gösterir. Üç dalgalık alt bölümlenmesi
vardır, alt bölümlenmesi üçgen olamaz.185
3. Dalga
4. Dalga
183
Mehmet Baha Karan, s. 508.
184
Ömer Evren Tanyaş, “Teknik Analizde Gann, Andrew ve Elliott”, Kızkulesi yayıncılık, 1. Basım, 2010, s. 91.
185
Tanyaş, s. 91
186
Tanyaş, s. 92.
85
4. dalga 2. dalga gibi ana formasyon içinde bir geri çekilme ve düzeltme dalgasıdır.
Piyasada kar alımları başlar, piyasada fiyatların fazla alımdan dolayı gereğinden fazla arttığı
düşüncesi hakim olur ve fiyatlar tekrar düşer.
5. Dalga
Sevk hareketinin son dalgası olarak 8ağırlığınca profesyoneller dışındaki) geniş sayıda
aktörün katılımına oranla, ivme ve hacim kıstaslarında 3. dalgadan zayıftır. 187 3. dalgaya göre
daha sakin olmasına rağmen, yatırımcıların çoğu piyasaya bu dalgada katılır. 5. dalga
esnasında teknik göstergeler fiyat hareketlerinin gerisinde kalmaya başlar ve ana
göstergelerde birtakım olumsuz aksamalar yaşanır. İşlem hacmi 3. dalgadaki kadar yoğun
olmasada fiyatlar daha yukarı çıkmaya başlar. 5. dalgadaki olumsuzluk göstergeleri piyasanın
zirve yapmaya başladığını göstermektedir.
187
Tanyaş, s. 92.
86
3. ARACI KURUMLARDA FOREX İŞLEMLERİ ve UYGULAMASI
Küresel kriz öncesinde 4,5 trilyonluk günlük işlem hacmine ulaşan küresel forex
piyasası, 2009 yılında 3 trilyon dolara kadar gerilemiştir. Ardından yeniden tırmanışa geçen
ve günlük 5 trilyon dolar işlem hacmine çıkarak kriz öncesi seviyelerin de üzerine çıkmıştır. 1
trilyon 854 milyar dolar ile en yüksek hacim İngiltere‟de gerçekleşirken ikinci sırada 904
milyar ile ABD geliyor. 312 milyar dolar işlem hacminin yakalandığı Japonya‟da bu pazarda
etkili oyunculardan biridir188.
Dünyada, küresel döviz hacim dağılımına baktığımızda, forex işlem hacminin, spot,
forward, swap ve opsiyon gibi işlemlerinin yapıldığı piyasaların en az toplamı kadar işlem
hacmine sahip olduğunu son 15 yılın verilerinden çıkartabilmek mümkündür. Bununla
beraber uluslararası piyasaları derinden etkileyen 2001 krizinde, tıpkı diğer döviz
piyasalarında olduğu gibi gerçekleştirilen işlem hacminde, yine diğer döviz piyasalarıyla
orantılı bir düşüşün yaşanmıştır. Fakat bu krizden sonraki dönemde forex piyasalar sürekli
artan bir ivmeyle işlem hacmi miktarını katlayarak bugünkü seviyelerine ulaşmıştır.
Türkiye forex piyasasının SPK düzenlemesinden önceki mevcut durumu, denetim dışı,
yüksek hacimli ve sadece internet üzerinden girilen bir tezgahüstü piyasa olarak nitelenebilir.
USD, Euro ve altın kontratlarının çoğunlukta olduğu bu piyasada, yanıltıcı “pempe”
pazarlama teknikleri uygulanmıştır. Müşteri teminatlarının yurtdışında olduğu bu kurumlarda,
yatırımcıları koruyan yetkili bir mercii kurulmamıştır. Ayrıca piyasa yapıcısı, likidite ve fiyat
sağlayıcı kurumların hemen hepsi yurtdışında yerleşik olarak bulunmaktaydı.
87
25.02.2011 tarihinde 6111 sayılı kanun ile Forex piyasalarını düzenleme yetkisi
Kurul‟a verilmiştir.
Düzenleyici otoriteler, bankalar, aracı kurumlar ve diğer piyasa oyuncuları ile detaylı
görüşmeler ve uzun çalışmalar sonucu Kurul uzmanları tarafından düzenleme taslağı
hazırlanmıştır.
Kamuoyunun görüşleri de dikkate alınarak düzenlemenin son hali dün yapılan Kurul
toplantısında kabul edilmiş ve 31.08.2011 tarihinde yürürlüğe girmek üzere yayıma
gönderilmiştir.
1.Yetkili aracılar
3.Bankalar, aracı kurumlara hesap açılmasına aracılık ve işlemlerin tanıtımı ile sınırlı olarak
acentelik hizmeti verebilecektir.
5.Yetkili kuruluşlar, Kurul tarafından belirlenen sermaye, risk yönetimi, kalite kontrol, bilgi
işlem, belge kayıt, reklam-tanıtım ve raporlama kurallarına uyacaklardır.
7.Bu işlemleri yapmak isteyen aracı kurum ve VİAŞ‟lar Kuruldan yetki belgesi aldıktan sonra
işlemlere başlayabileceklerdir.
8.Ancak, halen piyasa yapıcılığı yapan aracı kurumlar, Kurulca yetkilendirilmek üzere
31.08.2011 tarihinden itibaren en geç 2 hafta içerisinde Kurula başvurmaları şartıyla
işlemlerine devam edebileceklerdir.
88
9.Yurtiçindeki piyasa yapıcısı diğer tüm kurumlar ile yurtdışındaki bir kuruluşun işlem aracısı
veya tanıtım aracısı olan tüm kurumların 31.08.2011 tarihine kadar tüm müşteri hesaplarını
tasfiye ederek işlemlerini durdurmaları gerekmektedir189.
Forex piyasalarında online işlemler, 1990 yıllarında Forex işlemler sadece telefon ile
emir kabul ederken, bilgisayar teknolojisinin gelişim göstermesi ve internet bağlantısının
günümüzde GSM operatörleri sayesinde bile yapılabilmesiyle, çok kolaylaşmıştır. İnternet
bağlantısı olan bir bilgisayar ile 5 gün boyunca, günün 24 saati, işlem yapabileceğiniz bir
platforma sahip olunur. Piyasalar, Türkiye saati ile Pazar günü 24.00 sularında açılıp, Cuma
gecesi 24:00 sularında kapanmaktadır.
Yatırımcı, işlem yapabilmek için hesap açacak, Forex ekranını kullanma imkanı
sağlayacak, her türlü teknik desteği verecek ve gerekli eğitimleri sağlayacağınıza inandığı bir
kuruma başvurup, kurumun istediği belgeleri firmaya göndermekle yükümlüdür. Örneğin,
sözleşmenin imzalı teslimi, nüfus cüzdanı örneği, adres, telefon ve e-mail bilgileri gibi temin
edilmesi kolay belgelerdir. Bu belgeler tahsis edilip firmanın eline eksiksiz ulaşmasıyla hesap
açılmış olur.
Depozito Transferi;
Bu aşamadan sonra yatırmcıya verilmiş olan hesap numarası ve şifre ile, bir bilgisayar
aracılığı ile sisteme girip, Forex ekranından online olarak fiyatları ve piyasa ile ilgili haberler
takip edilebilmektedir, kurum tarafından verilen destekten faydalanılabilmektedir, alım-satım
kararı verdiyse pozisyon açıp kapatılabilmektedir ya da bilgisayar başında değil iken
hedeflediği değere gelen pozisyonu, sistemin otomatik olarak kapatması için emir
verilebilmektedir.
189
“Sermaye Piyasası Kurumu Forex Düzenlemesi Basın Sunumu”, 19 Ağustos 2011
89
Günümüzde çoğu firma yatırımcının hesabına para yatırmasa bile, süre limitli bir
demo hizmeti vermektedir. Bu demo sayesinde, hesaba para yatırılmadan da, sanal bir parayı
Forex‟te değerlendirip, tecrübe kazanılabilmektedir190.
Her 1 pip normal hesapta 10 dolar değerindedir. 112 pip x $10 = $1,112 kazanç
anlamına gelmektedir. Bu örnek kazanç göstermesine rağmen, işlemin ters tarafında
bulunulduğunda aynı oranda zarar uğranılmaktadır
İnsanlar, kar elde etmek adına risk almaktadır. Forex işlemlerinin arkasındaki temel
düşünce de mümkün olan en kısa sürede, mümkün olan en fazla karı elde etmektir. İşlem
gören paraların piyasa değeri an ve an değişmektedir. İnsanlarsa, dövizlerini alış ve satışlarla
sürekli takas etmektedir. Dövizlerin alış ve satış işlemlerinin gerçekleşmesinin arkasında
“beklenti” faktörü vardır. Eğer bir yatırımcı doların değer kazanacağını düşünüyorsa, elindeki
Euro‟yu satıp, daha fazla Dolar almayı düşünecektir. Forex piyasasında bu beklentiler
doğrultusunda işlemler yapılır.
Öte yandan, eğer Forex yatırımcısı, elinde bulundurduğu dövizin fiyatının gelecekte
düşeceğinden korkuyorsa, bu dövizi elinden çıkarmak isteyecektir ve “kısa pozisyon” almış
olarak nitelendirilir. Yatırımcı kısa pozisyon almışsa, düşen piyasadan kar elde eder191.
90
değişmektedir. 19 Ocak 2012 tarihli Resmi Gazete‟de yayımlanan 89 seri numaralı gider
vergileri genel tebliğinde, “Kaldıraçlı Alım Satım İşlemlerinin Vergilendirilmesi” başlığı
altında forex işlemleri yalnızca Banka Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) açısından
düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu durumda forex işlemlerinden elde edilen kazançların genel
vergi düzenlemeleri kapsamında ele alınması gerekmektedir.
Forex piyasasına ilişkin SPK düzenlemesi şu şekildedir; 6111 sayılı kanun ile 2499
sayılı Sermaye Piyasası Kanunu‟nun 30. Maddesine eklenen (g) bendi ile ülkemizde forex
işlemleri “ sermaye piyasası faaliyeti” olarak Sermaye Piyasası Kurulu denetimi altında yasal
zemine kavuşturulmuştur. Bu kanuni düzenlemeye dayanarak Sermaye Piyasası Kurulunca 27
Ağustos 2011 tarihli Resmi Gazete‟de yayımlanan “Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri ve Bu
İşlemleri Gerçekleştirebilecek Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliği”nde kaldıraçlı alım
satım işlemi; yatırılan teminat tutarı karşılığında, her türlü dövüz, mal, kıymetli maden ve
kurulca belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı olarak elektronik ortamda alım satımı
işlemleri olarak tanımlanmaktadır. Yetkili kuruluşun kaldıraçlı alım satım faaliyetinde
bulunmak üzere kurulca yetkilendirilmiş aracı kurum ve vadeli işlemler aracılık şirketleri
olarak tanımlanmaktadır. Kaldıraçlı alım satım işlemleri forex işlemleri, işlemlerin yapıldığı
piyasa da forex piyasası olarak isimlendirilmektedir.
Sermaye tahsisi yapılmış ticari bir organizasyon dahilinde yapılmadığı sürece, bir
yılda birden fazla yapılan forex işlemi, Gelir Vergisi Kanunu‟nun (GVK) ticari kazanç
başlıklı 37/5 maddesinde yer alan, “Kendi nam ve hesaplarına menkul kıymet alım satımı ile
devamlı olarak uğraşanların bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazanç ticari kazançtır” hükmü
kapsamında “devamlılık” arz eden bir ticari faaliyet olarak değerlendirilememektedir. Kaldı ki
37/5‟inci madde lafzen açıkça devamlılık arz eden “menkul kıymet alımsatım” işlemlerini
düzenlenmiştir. Oysa forex işlemlerinde menkul kıymet alım satımı söz konusu değildir.
Döviz, mal veya kıymetli madenlerin paritelerindeki değişiklikler neticesinde daha çok
spekülatif amaçlı kazanç sağlanması söz konusudur. GVK‟nın 75‟inci maddesinde menkul
sermaye iradı kapsamı içinde forex işlemleri yer almadığı için bu işlem kazançları menkul
sermaye iradı olarak da değerlendirilmemektedir. GVK geçici 67‟nci maddede de forex
işlemlerine özel bir düzenleme bulunmayıp bu maddedeki menkul kıymet ve sermaye piyasası
aracı tanımlarının da forex işlemleri açısından geçerli olmayacağı düşünülmektedir. GVK‟nın
mükerrer 80‟inci maddesinde ise “sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından
sağlanan kazançlar” değer artış kazancı olarak kabul edilmektedir. Forex işleminde (her ne
kadar Sermaye Piyasası Kanunu‟nun 30/g maddesi gereği forex işlemleri “sermaye piyasası
faaliyeti” olarak kapsama alınmış olsa da) elde edilen veya elden çıkarılan bir “sermaye
piyasası aracı” olmadığı için elde edilen kazancın “değer artış kazancı” olarak da
değerlendirilemeyeceği düşünülmektedir. Bununla birlikte yaygın görüş forex işlemlerinden
elde edilen kazançların değer artış kazancı olarak vergilendirilmesi gerektiği yönündedir.
Gelir Vergisi Kanunu‟nun 82/1‟inci maddesi gereği, “Arızi olarak ticari muamelelerin
icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar” arızi kazanç
91
olarak kapsama alınmaktadır. GVK‟nın 37/5 kapsamında ticari bir organizasyon dahilinde
yapılmayan forex işlemlerinin, aynı kanunun 82/1‟inci maddesi gereği arızi ticari kazanç
olarak değerlendirilmesi gerektiği görüşü de bulunmaktadır. Bununla birlikte mevcut mevzuat
açısından zorlayıcı bir yorumla forex işlem kazançlarının GVK 82/1 kapsamında arızi kazanç
olarak değerlendirilmesi muhtemeldir denilebilmektedir.
Forex kazançlarının mevcut vergi mevzuatı itibariyle nitelik olarak arızi kazanç
kapsamında değerlendirilmesinin muhtemel olduğu belirtilmişti. Arızi kazançlar GVK‟da
“diğer kazanç ve iratlar” başlığı altında düzenlenmiştir. Bu kabulden hareketle, KVK‟nın 26.
Maddesine göre dar mükellefiyete tabi yabancı kurumların vergiye tabi kazancının GVK‟da
yazılı diğer kazanç ve iratlardan ibaret bulunması halinde, dar mükellef kurum adına hareket
eden veya bu kazancı sağlayan Türkiye‟deki kişi, kazancın elde edildiği tarihten itibaren 15
gün içinde özel beyanname verecek ve yüzde 20 vergi ödeyecek, ayrıca vergi sonrası kazanç
üzerinden de 30/6 gereği yüzde 15 vergi kesintisi yaptıktan sonra kazancı yurtdışına transfer
edebilecektir. Bununla birlikte, çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması mevcut ise, anlaşma
hükümlerinin de dikkate alınması gerekmektedir.
Banka, banker ve sigorta şirketleri tarafından yapılan fiziki teslimatlı döviz alış ve
satış işlemleri kambiyo işlemi olduğundan sıfır oranında BSMV‟ye tabi olup, üzerlerinen
BSMV hesaplanmamaktadır. Ancak, nitelik itibariyle banka muamele ve hizmetleri
kapsamında olduğu kabul edilen forex işlemleri, dayanak varlıklarındaki fiyat
değişimlerinden fiziki alım satım olmaksızın yararlanmayı amaçladığından, kambiyo alım
satım işlemi olarak değerlendirilememektedir. Buna göre; banka ve sigorta şirketlerinin forex
işlemleri dolayısıyla lehe aldıkları paralar, ilgili kanunlarla yetkilendirilmek veya izin
verilmek suretiyle 6802 sayılı Kanun‟un 28‟inci maddesinin 2. Fıkrasında belirtilen işlemleri
esas iştigal konusu olarak yapan ve banker kapsamında BSMV mükellefi yetkili kuruluşlar
olanların forex işlemleri dolayısıyla lehe aldıkları paralar, yetkili kuruluşlar banker
kapsamında BSMV mükellefi olup kendileri veya başkaları hesabına yaptıkları forex işlemleri
dolayısıyla lehe aldıkları paralar, 6802 sayılı Kanun‟un 28. Maddesi uyarınca BSMV‟ye tabi
bulunmaktadır.
192
Güray Öğredik, “Foreks Kazançlarında Vergi Belirsizliği”, Fortune Dergi Foreks Eki, Ekim 2012, s, 46-47.
92
4. SONUÇ
Forex işlem hacmi açısından dünyanın en büyük finansal emtia piyasasıdır. Bunun
yanında tezgahüstü piyasa niteliğine sahip olması, standartlaşmış prosedürleri de
barındırmadığı için işlem hacmi açısından hızla gelişmesine neden olmakta ve buna paralel
olarak yatırımcının bazı haklarını korunması gerekliliğini de gündeme getirmektedir. Çünkü
forex piyasalar bu haliyle denetimsiz ve başıboş bir görüntü sergilemektedir.
Bir piyasanın etkin olup olmadığının bir diğer belirtisi de işlem hacmidir. İşlem hacmi
ne kadar büyük olursa o piyasa o kadar etkindir. Piyasalar derinse, işlem yapan yatırımcılar,
dolayısıyla araştırma yapan yatırımcı sayısı o kadar fazla olur, rekabet yüksekse kolay getiri
de çok azdır. Dünyadaki en etkin piyasa, rekabetin en fazla olduğu piyasa forex piyasalar
olduğu için pozitif alfaya sahip kolay getiri olanakları bulması da imkansızdır.
93
lisanslı aracı kurumlarda yatırımın bu güvenceyle özendirilmesinden sonra piyasada yapılan
işlemlerin hacmi bir anda 196 milyar liraya kadar yükselmiştir.
Forex emirlerin işlendiği genel bir merkeze veya borsaya bağlı değildir. Kurumlar ve
yatırımcılar arasında elektronik ağ üzerinden işlemler gerçekleştirilmektedir. Bu noktada,
SPK aldığı radikal kararlara bir yenisini daha ekleyerek, piyasayı Vadeli İşlemler ve Opsiyon
Borsası (VOB) çatısı altında organize bir piyasa durumuna getirmeye çalışarak gereken
altyapı çalışmalarına başlanmış bulunmaktadır.
Forex piyasasının, Türkiye‟de organize bir piyasa haline dönüşme fikri, SPK‟dan şu
ana kadar izin almış 16 lisanslı aracı kurum ve uluslarası arenada bu işi yapan bir çok yerli ve
yabancı aracı kurum yöneticisi tarafından eleştirilmektedir. SPK lisansını hali hazırda almış
aracı kurumların bu gelişmeyi eleştirmesinin temel nedeni, VOB çatısı altına girildikten sonra,
Türk yatırımcılar için piyasada en iyi alış satış fiyatı oluşacak ve bu açıdan lisans almış
bulunan aracı kurumların bu girişimleri gereksiz kalacaktır. Uluslararası piyasanın önemli
aracı kurumlarının yöneticileri ise bu girişimin dünyada bir benzerinin daha bulunmadığını ve
başarısızlıkla sonuçlanabileceğini öngörmektedirler.
Bunların yanında, Türkiye forex piyasasının organize bir piyasa olması ve yatırımların
Takasbank güvencesi altında işlem görmesi ile birlikte yatırımcıların bu piyasaya olan
güvenlerinin artması ve bununla beraber işlem hacminin de bu gelişmeye paralel olarak
artması sonuçları beklentileri yüksektir. Bu nedenlerle hem yatırımcılar açısından hem de
finansal olarak aracılık etmek isteyen kurumlar açısından, forex piyasasının cazibesinin
giderek arttığını söylemek mümkündür.
Forex piyasası yüksek getiri ve yüksek risk içeren bir piyasadır. Kaldıraçlı işlem
yapabilme olanağı yatırımcıları piyasaya çeken bir başka unsur olarak belirtmek mümkündür.
Her ne kadar yüksek kar getiren işlemler yapma olanağı olsa da, aynı oranda zararlara uğrama
olasılığının da bulunması, forex piyasalarının yatırımcılarının dikkatli kararlar alma
zorunluluğunu ortaya koymaktadır.
94
Yapılan tez çalışmasının üçüncü bölümünde örnek bir işlem üzerinden yatırımcının
izleyebileceği yol anlatılmıştır. Bununla beraber SPK‟nın aldığı yeni kararlarla birlikte forex
işlemlerden elde edilen kazançların nasıl vergilendirileceği konusuna da açıklık getirilmeye
çalışılmıştır.
Gelecekte Türkiye forex piyasasının daha güvenilir ama yatırımcının aldığı risk
açısından daha karmaşık olabileceği tahmin edilmektedir. SPK‟nın aldığı, özellikle
yatırımcıyı koruma altına alan kararlara rağmen, forex piyasalarında hala bir belirsizlik ve
güvensizliğin devam ettiğini söylemek mümkündür. Piyasada işlem yapmak isteyen
yatırımcılara yönelik yanıltıcı internet reklamları ve forex piyasalarda spekülasyon yapmaya
ve para kaybetmeye teşvik eden birçok kaynak bulunmaktadır.
95
KAYNAKÇA
Kitaplar
Aybars, Ateşan, İMKB Uygulamalı Modern Teknik Analiz, Dünya Yayıncılık 1. Basım,
İstanbul, 1997
Başoğlu, Ufuk, Ali Ceylan ve İlker Parasız, Finans Teori, Kurum ve Araçlar, Ekin Kitabevi,
Bursa, 2001
Başoğlu, Ufuk, Ali Ceylan ve İlker Parasız, Sermaye Piyasaları, Analizler, Kuramlar ve
Portföy Yönetimi, Ekin Kitabevi, Bursa, 2009
Bulkowski, Thomas N., Encyclopedia Of Chart Pattern, John Wiley & Sons Inc. 2nd Edition,
New Jersey, 2005
Chen James, Essentials of Foreign Exchange Trading, John Wiley & Sons Inc, New Jersey,
2009
Çağırman, Haluk, Finans Piyasalarında Bermuda Şeytan Üçgeni, Siyasal Kitabevi 1. Basım,
Ankara, 1999
Çetinyokuş, Tahsin ve Hadi Gökçen, “Borsada Göstergelerle Teknik Analizi İçin Bir Karar
Destek Sistemi”, Gazi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dergisi, Cilt. 17 Sayı.
1, 2002
Douglas, Alex, Larry Lovrencic ve Peter Pontikis, FX Trading: A Guide To Trading Foreign
Exchange, 2012
Erdinç, Yaşar, Yatırımcı ve Teknik Analiz Sorgulanıyor, Ankara, Siyasal Kitabevi, 2004
Euro Papers, Number 46, "The Euro Area in the World Economy-develpoments in the First
Three Years", Temmuz 2002, http://europa.eu.int/comm/economy_finance , 5 Mayıs 2004
Fischer, Robert ve Jens Fischer, Candlesticks, Fibonacci, and Chart Pattern Trading Tools,
John Wiley & Sons 1th Edition, 2003
Forex Systems Research Company, Technical Analysis – Forex Trading With Candlestick
and Pattern, 2003
Francis, Jack Clark, “Management Of Investments”, 2th Edition, USA: McGraw-Hill, 1988
Güney, Alparslan, Borsada Sistematik Alım Satım İçin Rehber, Scala Yayıncılık 1.Basım,
İstanbul, 2003
96
Hau, Harald, William Killeen, Michael Moore, Honohan Patrick, Franks Julian ve Portes
Richard, How has the Euro Changed the Foreign Exchange Market, Nisan 2002
İyibozkurt, M. Erol, Uluslararası İktisat Teorisi, Uludağ Üniversitesi Yayınları Yayın no: 3-
043-0117, Uludağ 1985
Karan, Mehmet Baha, Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi, Gazi Kitabevi, Ankara, 2004
Karaşin, Gültekin, Sermaye Piyasası Analizleri, SPK Yayın No: 4, Ankara, 1986
Karslı, Muharrem. “Sermaye Piyasası Borsa Menkul Kıymetler”, Alfa Yayınları 5. Basım,
İstanbul, 2004
Kaya, Emre, Döviz Kuru Rejimlerinin Euro‟ya Geçişteki Rolü, Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankası İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü, Ankara, Mart 2009
Levy, Robert, A., Conceptual Foundaitions of Technical Analysis, Financial Analysts Journal,
V. 22, No:4, 1966
Mergen, Ahmet, Grafiklerle Borsa Uygulamalı Teknik Analiz, Beta Yayınları 3. Basım,
İstanbul, 1998
Mergen, Ahmet, Kurtlarla Tango – Süper Teknik Analiz, Mergen Yayınları 1. Baskı, Temmuz
1993
Murphy, John J., Technical Analysis of the Financial Markets. New York Institute of Finance,
1999
Özbek Dilek, Uluslararası Rezerv Seçimine Yönelik Kriterler ve Euroya Yönelik Bir
Değerlendirme, http://dergifibfgazi.edu.tr/pdf/1210.pdf, 05 Nisan 2004
Özçam, Ferhat, Teknik Analiz ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, SPK Yayını, Ankara,
1991
Parasız, M. İlker, Para Banka ve Finansal Piyasalar, Ezgi Yayınevi, Bursa, 2000
97
Person, John L., A Complete Guide to Technical Trading Tactics, John Wiley & Sons Inc. 1st
Edition, 2004
Person, John L., Forex Conquered, John Wiley & Sons Inc., 2nd Edition, 2007
Perşembe, Ali, Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 2, Scala Yayıncılık, İstanbul,
Kasım 2001
Perşembe, Ali, Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 3, Scala Yayıncılık 1. Basım,
İstanbul, Aralık 2002
Perşembe, Ali, Teknik Analiz mi Dedin? Hadi Canım Sen de! 4, Scala Yayıncılık 1. Basım,
İstanbul, 2004
Pring, Martin J., Technical Analysis Explained, McGraw Hill 4th Edition, New York, 2002
Pring, Martin J., The Definitive Guide to Price Pattern Analysis and Interpretation, McGraw-
Hill 1th Edition, 2004
Reilly, Frank K., Brown, Keith, C., Investment Analysis and Portfolio Management, 6. Baskı,
The Dryden Press, 2000
Rosenstreich, Peter, Forex Revolution, An Insider‟s Guide to the Real World of Foreign
Exchange Trading, Pearson Education Inc., 2005
Royal Forex, Forex - Study Book For Succesful Foreign Exchange Dealing, Los Angeles,
California, 2001
Sarı, Yusuf, Borsada Grafiklerle Teknik Analiz, Alfa Yayınları, İstanbul, 1998
Shilov, B.N. ve S.N. Semenov, Forex – Bilmeniz Gereken Her Şey, Scala yayıncılık, Nisan
2011
Seyidoğlu, Halil, Uluslararası İktisat, Teori, Politika ve Uygulama, Güzem Can Yayınevi,
İstanbul, 2003
Şahin, Mahmut, Borsada Teknik Analiz - Trend Değişimlerinin Belirlenmesi ve Alım Satım
Teknikleri, İstanbul, 1992
Takmaz, Ozan, Forex Piyasalarında Teknik Analiz, Hedef Finansal Danışmanlık Hizmetleri
98
Uludağ, Serkan, Forex Piyasalarına Giriş, Hedef Finansal Danışmanlık Hizmetleri, İzmir,
Aralık 2006
Akca, Önder, “Hisse Senedi Piyasası‟nda Teknik Analiz Yönteminin Güvenilirliğinin Test
Edilmesi”, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Afyonkarahisar, Haziran 2005
Altay, Erdinç, Portföy Yönetiminde Karar Alma Aracı Olarak Teknik Analizin Kullanımı,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 1997
Arat, Kürşad, Türkiye‟de Optimum Döviz Kuru Seçimi ve Döviz Kurlarından Fiyatlara Geçiş
Etkisinin İncelenmesi, Uzman Yeterlilik Tezi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Dış
İlişkiler Genel Müdürlüğü, Ankara, Temmuz 2003
Aydın, Ayşe Berfu, “Piyasa Yapıcılığı Sistemi, Seçilmiş Ülke Örnekleri ve Türkiye
Uygulaması”, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Piyasalar Genel Müdürlüğü, Kasım 2005
Kılıç, Mehmet, Teknik Analiz Yöntemi ve Simülasyon Modeli ile İMKB‟de Uygulanması,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2008
Öğredik, Güray, “Foreks Kazançlarında Vergi Belirsizliği”, Fortune Dergi Foreks Eki, Ekim
2012
Zaman, Murat, Finansal Araçların Alım Satım Kararında Teknik Analiz ve Mum Grafikler,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2006
99
Demiröz, Emre, “Forex Piyasası Nerededir - Forex Piyasası„nın Merkezi”,
http://www.emredemiroz.com/forex-piyasasi-nerededir-forex-merkezi.html (19 Mart 2009)
“Forex market hours - When to Trade and When not to", http://www.forexmarkethours.com/
(5 Şubat 2012)
100