You are on page 1of 5

2.

DÖNEM SAĞLIK HUKUKU (TIP HUKUKU) NOTLARI

Tıbbın uygulanmasından kaynaklanan sağlık personelinin hak ve yükümlülükleri, yasal


sorumluluğu, hasta hakları, ilaç hukuku, medikal hukuk gibi konuları ele hukuk dalıdır. Bu
hukuk dalının temel özelliği, disiplinler arası bir hukuk dalı olması ve anayasa hukuku, ceza
hukuku, idare hukuku ve medeni hukuku ilgilendiren yönlerinin bulunmasıdır.

Önce zarar vermeyiniz...


“Primum non nocere”...
Hipokrat

Hasta Hekim ilişkisi güvene dayalı rıza ilişkisidir. Sağlık Hizmetleri, ekip çalışmasıdır. Sağlık
hizmetlerinin sunumunda özellikle meslek sahibi kişiler, mesleğinin zorunlu olan bilgilerine
sahip olmak durumundadır. Bunları da somut olay ve durumlarda uygulamak zorundadırlar.

Hekimlerin Sorumluluk Türleri:


1-Cezai Sorumluluk: Türk ceza yasası yaptırımları
2-Hukuki Sorumluluk: Borçlar kanunu yaptırımları
3-Mesleki Sorumluluk: Meslek odası yaptırımları
4-İdari sorumluluk: İdari yaptırımlar sözkonusu.

Hekimlerin Yükümlülükleri
Hekimlik, insan sağlığının sorunlarıyla ilgilenerek altta yatan patolojileri tespit etmeye çalışan
ve tespit edilen patolojileri tedavi uğraşı veren ayrıca sağlığı koruma görevi de olan bir
meslektir. Zamanla gelişen teknolojiye bağlı olarak hekimlik mesleğinde, başka bir deyişle,
tıpta yeni tanı ve tedavi yöntemleri geliştirilmiş, ilerlemeler kaydedilmiştir.

Tıp alanında yeni uzmanlık dalları ortaya çıkmış, tıbbi alet ve gereçlerin çeşitliliği artmıştır.
Hekimler, görevlerini icra ederken alanında eğitimli ve donanımlı personellerin yardımına
geçmişe nazaran daha çok gereksinim duymaya başlamışlardır.
Hekimlik sözleşmesi (tedavi sözleşmesi), hastanın beklentileri ile hekimin mesleki bilgi ve
uygulamalarına duyulan itimadın belirleyici olduğu bir sözleşmedir.

Genel olarak hekimlerin yükümlülükleri aşağıda sıralanmıştır:

• Aydınlatma yükümlülüğü
• Özen yükümlülüğü
• Kişisel edim yükümlülüğü
• Öykü alma yükümlülüğü
• Muayene yükümlülüğü
• Teşhis yükümlülüğü
• Tedavi yükümlülüğü,
• Reçete yazma yükümlülüğü,
• Tıbbi Teknik Kullanma Yükümlülüğü
• Kayıt Tutma Yükümlülüğü
• Sır saklama yükümlülüğü
• Organizasyon Yükümlülükleri

1
• Kullanılan Ürün ve İlaçlarla İlgili Yükümlülükler
• Meslek Bilgisini Geliştirme Yükümlülüğü
• Kimlik Tespiti Yapma Yükümlülüğü
• Adli Nitelik Taşıyan Olguları ihbar yükümlülüğü ve adli rapor düzenleme
yükümlülüğü

1-Aydınlatma Yükümlülüğü

Hastanın kendi vücudu üzerindeki hakları, vücudu üzerinde yapılması gereken tıbbi
müdahalenin, ancak hastanın rızası ile yapılabilmesini gerekli kılmaktadır. Hastanın rızasının
geçerli olabilmesi için, hastanın neye rıza gösterdiğini bilmesi gerekir. Bu nedenle hasta,
gerek hastalığı gerekse tedavi süreciyle ilgili doğru bir şekilde bilgilendirilmelidir. Hastanın
rızasının olması, önemli bir hukuka uygunluk nedenidir. Bunun sağlanabilmesi için de
hastanın aydınlatılması şarttır. Aydınlatma yükümlülüğü, bizzat müdahaleyi yapacak hekime
aittir. Anestezinin uygulanacağı hallerde de, anestezi hekiminin anesteziye ilişkin
aydınlatmada bulunması gerekmektedir.

2-Özen Yükümlülüğü

Hekim, tıp biliminin gerektirdiği şekilde tıbbi müdahalede bulunmalıdır. Hekimin özen
yükümlülüğü, bütün yükümlülüklerin temelini oluşturmaktadır. Hekim, hastası ile arasındaki
iletişimi belli bir özen çerçevesinde yürütmelidir. Bu özen her şeyden önce hastasının
kişiliğine karşı olmalıdır. Hastanın mesleki, siyasi, sosyal, ekonomik vs. özellikleri, hastaya
karşı tutumunu etkilememelidir. Diğer yandan hekim, hastanın tedavisine de özen
göstermelidir. Kısaca tanı, tedavi ve takip sürecinde hastayı kendisi bilgilendirmeli ve
yönlendirmelidir. Örneğin hekim, yazdığı reçetedeki ilaçların nasıl ve ne kadar kullanılacağını
hastaya kendisi açıklamalıdır.

3-Kişisel edim yükümlülüğü

Edim; hukukta "alacaklının isteyebileceği ve borçlunun yapmak zorunda olduğu davranış"


anlamına gelmektedir.
Mesela batın ameliyatı sırasında yapılması gereken bir enjeksiyon, hekim gözetiminde
hemşireye yaptırılabilir.

4-Öykü alma yükümlülüğü


Hastayı en iyi şekilde tedavi edebilmek için, iyi bir teşhiste bulunulması, iyi bir teşhis için de
hastalığın tam bir geçmişinin elde edilmesi, yani öyküsünün alınması gerekmektedir. Hastanın
öyküsünün alınmaması veya eksik alınması ya da etkili olmayan öykü tekniğinin kullanılması,
tıbbi uygulama hatasıdır.

5-Muayene yükümlülüğü
Muayene, teşhisin bir parçasıdır ve hekimin ana yükümlülüklerindendir. Hastanın anamnezi
doğrultusunda yapılan muayenenin yeterli, elde edilen muayene bulgularının ise doğru olması
gerekir.

6-Teşhis yükümlülüğü

2
Teşhis, bir hastalığın tanınması demektir. Acil durumlarda teşhis için gerekli sürenin oldukça
sınırlı olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Teşhise sürecinde her hastadan tüm tetkiklerin
istenmesi gerekmemektedir. Öykünün kapsamlı alınması ve etkin fizik muayenesi yapılması
halinde, tetkiklere gerek duyulmadan konulan teşhislerin de olduğu bilinmelidir. Yalnız teşhis
için istenen tetkikler iyi yorumlanmalı ve var olan patoloji atlanmamalıdır.

7-Tedavi yükümlülüğü

Hekim, genel olarak tedavi yöntemini seçmekte serbesttir. Ancak bu tedavi yöntemi genel
kurallar ve standartlar çerçevesinde olmalıdır. Hekim, hastayı tıbbi gerekliliklere uygun
olarak zamanında ve en az tehlikeli yolu seçerek tedavi etmelidir. Zaman darlığı veya
dinlenme gereksinimi gibi hususlardan dolayı, acil yapılması gereken bir müdahale
ertelenemez.

8-Reçete yazma yükümlülüğü

Reçete, ceza kanunu açısından belge niteliğindedir ve hekim olmayanlarca hazırlanması


halinde sahtekârlık suçu olarak değerlendirilir. Reçete düzenlenmesi, hekimin hastasını
muayene ederek, gerekli gördüğü ilacı önermesi anlamı taşımaktadır. Bu nedenle, öncelikle
bizzat hastanın muayene edilmiş olması gerekir.

9-Tıbbi teknik kullanma yükümlülüğü


Hekim kendi uzmanlık alanında kullanılan ve hasta için büyük öneme sahip aletlerin nasıl
kullanıldığını öğrenmiş olmalıdır. Hasta, tedavi sözleşmesine dayanarak, teknik araçların
kullanılmasında, mevcut en modern aletlerin kullanılmasını talep edebilir. Ancak ekonomik
nedenlerden dolayı piyasaya çıkan her yeni aletin muayenehaneye veya sağlık kuruluşuna
alınması zorunluluğu bulunmamaktadır. Burada önemli olan eski araçlarla da amaçlanan
tedavinin mümkün olup olmadığıdır. Ancak burada hastanın bilgilendirilmesi önem taşır.
Eğer yeni araçlar başka sağlık kuruluşlarında bulunuyorsa, hekim buna işaret etmek ve tercihi
hastaya bırakmak durumundadır. Mevcut modern araçların tedavide kullanılmaması ise, ağır
tedavi hatası olarak kabul edilmektedir.

10-Kayıt tutma yükümlülüğü


Hekim, faaliyetinin kaydını tutmak zorundadır. Kayıt, hastanın şikâyetlerine, öyküsüne,
teşhisine ve tedaviye ilişkin olmalıdır. Teşhise yönelik çabalar, muayene bulguları, verilen
ilaçların türü ve dozu, hekimin verdiği talimat, standart tedaviden sapma, gelişim süreci,
hastanın aydınlatılması, başlangıç kontrolleri, anestezi raporu, ameliyat raporu, ameliyat
sırasında operatör hekimin değişimi, aradaki beklenmeyen olaylar, yoğun bakım takibi,
taburcu raporu ve taburcu olurken yapılan tavsiyeler kayıt altına alınmak zorundadır.

11-Sır saklama yükümlülüğü


Hekim bakımından sır kavramından anlaşılması gereken, sadece belirli ve sınırlı kişi grubu
tarafından bilinen ve bunun açıklanmamasında hasta bakımından anlaşılabilir,
gerekçelendirilebilir bir yarar bulunan durumdur. İstisnalar:
- Bulaşıcı hastalıkların bildiriminin yapılması
- Acil durumlarda hastalara ait gizli bilgilerin kullanım durumu vs

12-Organizasyon yükümlülükleri
Tıbbi müdahaleler, günümüzde pek çok kişinin işbirliği ve katılımı ile olmaktadır. Tıbbi
müdahale nedeniyle zararla karşılaşılması halinde sorumlu olacak kişiler her zaman hekim ile

3
sınırlı kalmayıp organizasyon yükümlülükleri nedeniyle tıbbi müdahalede rol alan diğer
kişiler de (hemşire, ebe, hastabakıcı, başhekim gibi) sorumlu olmaktadır.

13-Kullanılan ürün ve ilaçlarla ilgili yükümlülükler


Gerek hekim gerekse sağlık kurumu yönetimi kullanılan tıbbi ürün ve ilaçların doğru
kullanılmasını sağlama ve hastayı muhtemel riskler ve yan etkiler konusunda uyarma
yükümlülüğü altındadır. Hekimin kullandığı ürün bozuk ise ve hasta bundan zarar görürse
hekim sorumlu olabilir.

14-Meslek Bilgisini Geliştirme Yükümlülüğü


Hekimin yükümlülüklerinden birisi de meslek bilgisini en güncel halde tutmadır. Bu da
meslek içi eğitim ile sağlanır. Böylece kendini geliştirerek yeniler. Tıpta standart uygulama,
ancak hekimin gereği gibi meslek bilgisini geliştirmesi ile garanti altına alınabilir.

15-Kimlik Tespiti Yapma Yükümlülüğü


Hekim sosyal güvencesi olan veya herhangi bir nedenle kimliğinin doğruluğundan şüphe
ettiği hastaların kimliğinin doğruluğunu denetlemek durumundadır.
Hekimin bu yükümlülüğü başkasına devredilebilir. Hastanın kimliğinin sekreter veya hemşire
gibi yardımcı personel tarafından denetlendiği hallerde, hekimin bu yükümlülüğü ortadan
kalkar.

16-Adli Nitelik Taşıyan Olguları ihbar yükümlülüğü ve adli rapor düzenleme


yükümlülüğü

Türk Ceza Kanunu 280. Maddesine göre; görevini yaptığı sırada bir suçun işlendiği yönünde
bir belirti ile karşılaşan sağlık mesleği mensuplarının ihbar yükümlülükleri bulunmaktadır.
Hekimlerin; muayene ve gerekli tıbbi müdahale yapma yükümlülükleri yanında, olayın adli
olgu niteliği taşıyıp taşımadığını değerlendirme, adli olgu ise adli makamlara bildirimde
bulunma yükümlülükleri de bulunmaktadır.

Örnek sorular:
1-Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

a-Sağlık hukukunun diğer ismi tıp hukukudur.


b-Sağlık hukuku, tıbbın uygulanmasından kaynaklanan sağlık personelinin hak ve
yükümlülükleri, yasal sorumluluğu, hasta hakları, ilaç hukuku, medikal hukuk gibi konuları
ele alır.
c-Sağlık hizmetleri genel olarak bir ekip çalışması ile yürütülür.
d-Hasta ile hekim arasında varsayılan bir tedavi sözleşmesi vardır.
e-Sağlık hizmetlerinin sunumunda özellikle meslek sahibi kişiler, mesleğinin zorunlu olan
bilgilerine sahip olmak durumunda değildir.

2-Aşağıdaki ifadelerden hangileri doğrudur?


I-Hekimlerin sorumluluk türleri cezai sorumluluk, hukuki sorumluluk, mesleki
sorumluluk ve idari sorumluluk olarak 4 alt bölüme ayrılır.
II-Hekimlik, insan sağlığının sorunlarıyla ilgilenerek altta yatan patolojileri tespit
etmeye çalışan ve tespit edilen patolojileri tedavi uğraşı veren ayrıca sağlığı koruma
görevi de olan bir meslektir.

4
III- Zamanla gelişen teknolojiye bağlı olarak hekimlik mesleğinde, başka bir deyişle,
tıpta yeni tanı ve tedavi yöntemleri geliştirilmemiştir.
IV- Hekimler, görevlerini icra ederken alanında eğitimli ve donanımlı personellerin
yardımına geçmişe nazaran daha çok gereksinim duymaya başlamışlardır.
V- Tıp alanında yeni uzmanlık dalları ortaya çıkmış, tıbbi alet ve gereçlerin çeşitliliği
artmıştır.

a) Yalnız I ve II b) Yalnız I ve III c)Yalnız I ve V d) I-II-III-IV-V e) I-II-IV-V

3-Aşağıdaki ifadelerden hangileri doğrudur?

I-Hasta, gerek hastalığı gerekse tedavi süreciyle ilgili doğru bir şekilde
bilgilendirilmelidir. Hastanın rızasının olması, önemli bir hukuka uygunluk nedenidir.
Bunun sağlanabilmesi için de hastanın aydınlatılması şarttır.
II- Reçete düzenlenmesi, hekimin hastasını bizzat muayene ederek, gerekli gördüğü
ilacı önermesi anlamı taşımaktadır.
III- Hekimlerin; olayın adli olgu niteliği taşıyıp taşımadığını değerlendirme, adli olgu
ise adli makamlara bildirimde bulunma yükümlülükleri bulunmaktadır.
IV- Acil durumlarda hastalara ait gizli bilgilerin kullanım durumunda sır saklama
yükümlülüğü ortadan kalkar.
V- Hastanın şikâyetlerine, öyküsüne, teşhisine ve tedaviye ilişkin muayene bulguları,
verilen ilaçların türü ve dozu, hekimin verdiği talimat, hastanın aydınlatılması,
başlangıç kontrolleri, anestezi raporu, ameliyat raporu, ameliyat sırasında operatör
hekimin değişimi, aradaki beklenmeyen olaylar, yoğun bakım takibi, taburcu raporu
ve taburcu olurken yapılan tavsiyeler gibi bilgiler hekim tarafından kayıt altına
alınmak zorundadır.

a) Yalnız I ve I b) Yalnız I ve III c)Yalnız I ve V d) I-II-III-IV-V e) Yalnız I-II-IV-V

4-Aşağıdaki ifadelerden doğru olanların başındaki parentez içine "D″ harfini, yanlış
olan ifadelerin başındaki parentez içine "Y" harfini yazınız?

( D ) Hekim, hiçbir hastasına muayene yapmadan tedavi başlayamaz.


( D ) Hekimlerin yükümlülüklerinden olan kimlik tespiti yapma yükümlülüğü, hastanın
kimliğinin sekreter gibi yardımcı personel tarafından denetlendiği hallerde ortadan kalkar.
( Y) Hekim, yazdığı reçetedeki ilaçların nasıl ve ne kadar kullanılacağını hastaya kendisi
açıklamasa da olur, çünkü eczanede tarifi yapılabilmektedir.
(Y) Hekimler, zaman darlığı veya dinlenme gereksinimi gibi hususlardan dolayı, acil
yapılması gereken bir müdahaleyi erteleyebilirler.
(Y) Hekimler, sadece muayene ettikleri adli nitelikteki olguların kayıtlarını tutmaları
yeterlidir.
(D) Hekim, tanı, tedavi ve takip sürecinde hastayı mutlak surette kendisi bilgilendirmelidir.
(D) Hekimin reçete yazabilmesi için bizzat hastayı muayene etmesi gereklidir.
(D) Hekim, hastasının hastalığına yönelik teşhis veya tedavi yaparken yeni araçlar, başka
sağlık kuruluşlarında bulunuyorsa, hekim bunu bildirmek ve tercihi hastaya bırakmak
durumundadır.

You might also like