You are on page 1of 10

See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.

net/publication/324151666

Çatı ve Cephe Bahçelerinin Yapıya ve Çevreye Etkileri

Article · April 2018

CITATION READS

1 346

1 author:

Gülru Koca
Isik University
19 PUBLICATIONS   6 CITATIONS   

SEE PROFILE

Some of the authors of this publication are also working on these related projects:

Sustainable Environment View project

Building Material View project

All content following this page was uploaded by Gülru Koca on 02 April 2018.

The user has requested enhancement of the downloaded file.


Çatı ve Cephe Bahçelerinin Yapıya ve Çevreye Etkileri
Yrd. Doç. Dr. Gülru KOCA
Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi
Büyükdere Cad. 34398 Maslak/ İstanbul
gulru.koca@isikun.edu.tr

ÖZET:
20. yüzyılın ilk yarısından bu yana uygulanan çatı ve cephe bahçeleri, son yıllarda
kentleşmenin ve buna bağlı olarak yapı yoğunluklarının artması sonucu özellikle büyük
şehirlerde daha sık karşımıza çıkan mimari çözümlerdir. Yapının sabit yükünü artırmamak
amacıyla sıklıkla ince bir katman olarak kurgulanan bu bahçeler; bitki kabı, drenaj, yalıtım,
yetiştirme ortamı, bitki tabakası ve sulama sisteminden oluşmakta, ekolojik ve çevresel
faydaları nedeniyle tercih edilmektedir.
Çatı ve cephe bahçelerinin öncelikli uygulanma amacı bulundukları bölgeye sosyal ve estetik
değer katmaktır. Çevresel faydaları ise daha önemli ve etkilidir. Bu tip bahçelerin en önemli
çevresel faydası ısı adası etkilerini azaltmalarıdır. “Isı adası” yoğun yapılaşmaya sahip kent
merkezlerinde yapı yüzeylerinde depolanan güneş ışınlarının sebep olduğu sıcaklık artışı
olarak tanımlanmaktadır ve bu tip yeşil alanların ısı adası etkilerini azalttıkları yapılan
araştırmalarla ortaya konmaktadır. Çatı ve cephe bahçeleri; fotosentez ve terlemeyle havadaki
partikülleri tutarak hava kirliliğini azaltmaya fayda sağlamakta, yapraklarının ve yetiştirme
ortamının oluşturduğu boşluklu yapı sayesinde ısı, ses ve su yalıtımında da önemli bir rol
üstlenmektedir. Böylelikle son yıllarda özellikle büyük şehirlerde önem kazanan enerji
tüketimi, gürültü kirliliği ve su baskını gibi problemlere de çözüm sunmaktadır. Bu çalışmada;
küresel ısınma ile de ilişkilendirilen bu gibi problemlerin çözümünde fayda sağlayan çatı ve
cephe bahçelerinin yapıya ve çevreye etkileri irdelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Çatı bahçesi, cephe bahçesi, ekoloji, ısı adası etkisi, enerji korunumu

Structural and Environmental Effects of Green Walls and Roofs


Assist. Prof. Dr. Gülru KOCA
Işık University Fine Arts Faculty
Büyükdere Cad. 34398 Maslak/ İstanbul
gulru.koca@isikun.edu.tr

SUMMARY:
Green walls and roofs are being applied since the first half of the twentieth century, but these
type of architectural solutions are becoming more common in recent years due to the rapid
urbanization. These gardens are usually installed as a thin layer in order not to increase the
constant load of the building. The system consists of a plant container, drainage, insulation,
growing medium, plant and irrigation system; and is preferred for its ecological and
environmental benefits.
The main application purpose of these gardens is to add social and aesthetical value to the
surrounding area. However, the environmental benefits are more important and effective. The
most important environmental benefit of green walls and roofs are reducing the effects of
urban heat islands. “Urban heat island” is mainly caused by the solar radiation absorbed from
the building surfaces and defined as the increase of temperature in highly dense urban areas.
Scientific researches have shown that green roofs and walls are effective in reducing the effect
of heat island. Green roofs and walls improve the air quality through filtration of the polluted
air by photosynthesis and transpiration, they also play an important role in heat, sound and
water insulation through their porous structure formed by the leafs and growing medium.
Thus, this type of applications provide solution to energy consumption, noise pollution, storm
water and rainwater management problems that gained importance in recent years. In this
study, the impact of green wall and roof systems on building and environment has been
examined, which is effective in solving such problems associated also with global warming.
Keywords: Green roof, green wall, ecology, heat island effect, energy conservation

1. GİRİŞ
Yapılar insanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak için üretilen en önemli araçlardan biridir
ve dünyanın her yerinde çok sayıda yapı üretilmektedir. Bundan dolayı, gelişmiş ve
gelişmekte olan ülkelerin çoğunda yapı sektörü ekonomik, sosyal ve çevresel etkiler
bakımından önemli bir rol üstlenmektedir. Dünya enerji tüketiminin %40’lık kısmının yapı ve
yapıyla ilişkili uygulamalardan kaynaklandığı daha önce yapılan araştırmalarda
vurgulanmıştır. Toplam sera gazı salınımının %33’lük kısmından da yapılar sorumludur [1].
Yenilenemeyen kaynakların tüketimi ve ısıtma-havalandırma sistemlerinin kullanımı sırasında
açığa çıkan sera gazı salınım miktarlarının yüksek olması küresel ısınma, orman tahribatı, atık
oluşturma gibi önemli problemlere yol açmaktadır [2, 3]. Bu amaçla ortaya konan çözümler;
daha az doğal kaynak ve enerji tüketen ürünlerin, yenilenebilir enerji kaynakları kullanan yeşil
binaların sayısının artırılmasıdır [4].
Yeşil binalar enerji korumu sağlayan, sera gazı salınımını azaltan ve geri dönüşümlü malzeme
kullanımını destekleyen yapı teknikleriyle üretilir. Son yıllarda bu amaçla en sık kullanılan
tekniklerden bazıları yeşil çatılar ve cephelerdir. Yapı yüzeylerine uygulanan bahçeler son
yıllarda kent merkezlerinde ortaya çıkan ısı adası ve hava kirliliği gibi önemli çevresel
problemlerin önlenmesinde ve yapıların sürdürülebilir hale getirilmesinde sağladıkları
faydalardan dolayı değerli stratejiler haline gelmiştir [5, 6].

2. KENTLERDE ISI ADASI ve HAVA KİRLİLİĞİ ETKİSİ


İnsan nüfusunun büyük kısmını barındıran şehir merkezleri son yıllarda önemli bir ısı artışı
yaşamaktadır. Kentleşme şehirlerde yapıların artmasına ve arazi değerlerinin yükselmesine;
arazi değerlerinin yükselmesi ise yeşil alanlarda azalmaya neden olmaktadır. Büyük şehirlerin
çoğunda, yoğun yapılaşmanın oluşturduğu yapay yüzeyler güneş ışını emiliminin ve ısı
kapasitesinin artmasına yol açmaktadır. Yapı yüzeyleri tarafından emilen ve bu yüzeylerde
biriken ısı normal koşullarda konveksiyon ile kent merkezinden kolaylıkla uzaklaşabilir.
Ancak yapılar arası boşlukların az olması doğal havalandırmayı engeller [7]. Böylelikle
gündüz saatlerinde yapı yüzeylerine hapsedilen ısı, akşam saatlerinde dış ortama geri verilir.
Bu durum sıcaklık değerlerinin normalin üzerinde kalmasına, dolayısıyla iklimlendirme
sistemlerinin daha çok çalıştırılmasına neden olur [3]. Bu döngü sonucu kent merkezlerinde
sıcaklık değerlerinin yükselmesine “ısı adası” adı verilmektedir (Şekil 1). Isı adası etkisi ilk
olarak Endüstri Devrimi’nin ardından 19. yüzyılda Londra'da görülmüştür. Bu etki son
yıllarda katlanarak artmakta, yarattığı problemler giderek önem kazanmakta ve küresel ısınma
ile ilişkilendirilmektedir. [3, 8, 9].

Şekil 1. Kentsel ısı adasının sıcaklık değerlerine etkisi [URL 1]

Hava kirliliği ise ısı adası etkisini pekiştiren, sağlıkla ilgili endişeleri artıran bir diğer
faktördür. Dünya Sağlık Örgütü dünya çapında 1 milyon prematüre bebek ölümünü kentsel
hava kirliliği ile ilişkilendirmektedir. Birleşmiş Milletler Nüfus Örgütü ise dünya nüfusunun
2030 yılında 9,7 milyara ulaşacağını ve çevresel etmenlere hassas insan gruplarının ortaya
çıkacağını belirtmektedir. Bu nedenle ısı adası etkileri ve hava kirliliğinden kaynaklanan
problemler için çözüm önerileri sunulmalı, yapısal çözümler üretilmelidir [10].
Yerel yönetimler bu amaçla çeşitli politikalar oluşturmaya başlamışlardır. Kentsel yeşil
alanların artırılması bölgenin doğal serinlemesine katkı sağlayan ve hava kirletici partikülleri
azaltan uygun bir çözümdür. Bitkiler fotosentez, terleme ve buharlaşma sırasında güneş
ışınlarının belirgin bir kısmını kullanır ve hava kirleticileri yapraklarına hapseder [11]. Bina
cephe ve çatılarında oluşturulan yeşil alanlar sayesinde mevcut ortamın serinletilmesi, ısı
adası etkilerinin ve atmosferik kirliliğin azaltılması mümkündür.

3. ÇATI ve CEPHE BAHÇELERİ


Kentsel ısı adası etkisinin en önemli sebeplerinden biri olan malzeme yüzeylerinin ve çevrenin
fazla ısınmasını engellemek için önerilen çözümlerden biri ısı emilim değeri ve yansıtma
özelliği yüksek malzemeler (soğuk malzeme) tercih edilmesidir. Bir diğer çözüm ise yapı
yüzeylerinde yeşil alanlar oluşturulmasıdır [7, 12]. Bilimsel araştırmalarda, yapı yüzeylerinde
oluşturulan yeşil alanların soğuk malzeme kullanımına göre daha verimli sonuç verdiği ortaya
konmaktadır. Yapılan bir araştırmada, seçilen bir kent bölgesinde soğuk malzeme
kullanımının bölge sıcaklığını 1,5 ºC azalttığı, benzer bir kent bölgesinde iki çatı bahçesi ve
iki cephe bahçesinin ise sıcaklığı 10 ºC'ye kadar azaltabildiği belirlenmiştir [13, 14].
3.1. Çatı bahçeleri
Kısmen veya tamamen bitkilendirilmiş çatılara "yeşil çatı" veya "çatı bahçesi" adı verilir. Bu
bahçeler; yalıtım katmanı, yetiştirme ortamı (substrat), bitki, kök koruyucu ve drenaj
katmanlarından oluşur. İklimsel gereksinimlere bağlı olarak bu katmanlara sulama sistemleri
de eklenebilir [15]. Çevresel olarak çok sayıda avantajı olan çatı bahçeleri Şekil 2’deki gibi;
intensif, yarı-intensif ve ekstensif çatılar olmak üzere üçe ayrılır [16].

Şekil 2. Çatı bahçesi türleri [URL 2]

İntensif çatılar köklerin derinlere inebilmesine olanak sağlayan daha derin bir yetiştirme
ortamına sahiptir ve ağaçlarla, çalıların büyümesine imkân tanır. Ekstensif çatılar ise daha
ince bir yetiştirme ortamına sahiptir, sedum veya çimen gibi alçak bitki katmanlarının
yetiştirilmesine olanak sağlar (Şekil 3, 4). Ekstensif çatılar daha hafif bir katman oluşturur ve
neredeyse bakım gerektirmeden Avrupa ikliminde uzun süre dayanabilir [15, 17].

Şekil 3-4. İntensif ve ekstensif çatı bahçesi örnekleri [URL 3, URL 4]

3.2. Cephe bahçeleri


Cephe bahçeleri; bitkilendirilmiş cephe kaplama sistemleri olarak tanımlanabilir [18]. Bu tip
bahçelerde kullanılan bitkiler ya zeminden köklenir, ya duvar katmanının içine
konumlandırılır, ya da binanın dışındaki modüler panellerin içine yerleştirilir [19].
Cephe bahçeleri yeşil cephe ve dikey bahçe olmak üzere iki farklı gruba ayrılır. Yeşil cepheler
tırmanan bitkilerle oluşturulur. Bu bitkiler ya doğrudan binanın cephesine, ya da cephede
önceden oluşturulmuş kafes veya tellere tutunarak büyürler (Şekil 5, 6). Yeşil cepheler sıklıkla
yapının zemininden filizlenir ve bu nedenle ekonomiktir. Bununla birlikte; dış cephe ile ilgili
yapılması gereken herhangi bir bakım veya onarım çalışmasına engel oluşturmaları
dezavantajlarıdır [19].

Şekil 5-6. Yeşil cephe ve uygulama şekilleri [URL 5, URL 6]

Dikey bahçeler ise yapının cephesine monte edilen bir cephe elemanı ve onun üzerinde
yetiştirilen bitki veya çim tabakasıdır [20]. Dikey bahçelerde bitkilendirme, kendi yetiştirme
ortamını (toprak, keçe, perlit, vb.) içeren metal veya polimer esaslı modüler panellerde
yapılmaktadır (Şekil 7, 8 ).

Şekil 7-8. Dikey bahçe ve uygulama detayı [URL 7, URL 8]

Cephe bahçelerinin; konstrüksiyon sistemi türü, bitki türü, yaprak katmanının kalınlığı ve
yapraklarının emilim katsayısı, ısıl yönden sağladıkları avantajların seviyesinde etkilidir [18].

4. ÇATI ve CEPHE BAHÇELERİNİN ÇEVRESEL FAYDALARI


Çatı ve cephe bahçelerinin çevresel olarak sağladığı pek çok avantaj bulunmaktadır. Bu
çevresel faydalar aşağıda belirtilmektedir.
4.1. Enerji tüketimini azaltma
Çatı ve cephe bahçeleri iç mekânın sıcaklık değerlerindeki değişimi ve iklimlendirmede
harcanan enerji miktarını azaltmakta oldukça etkilidir, ancak bu etkide yapının mevcut ısı
yalıtım sistemi de önemlidir. Yalıtımı olmayan bir binada bu bahçelerin etkisi daha
belirginken, doğru uygulanmış bir yalıtım sistemine sahip yapıda katkısı daha azdır.
İspanya'da yapılan bir araştırmada; farklı sistemlerle üretilen çatıların servis ömrü boyunca
tükettikleri enerji miktarları belirlenmiştir. Çakıl taşı kaplı, beyaza boyalı ve çatı bahçesine
sahip üç farklı çatının enerji tüketimleri incelendiğinde, çatı bahçesinin yıllık enerji
tüketimine %1 oranında, yaz dönemi enerji tüketimine ise %6 oranında fayda sağladığı
belirlenmiştir [15, 21].
Bu tip bahçeler farklı iklim bölgelerinde farklı etkilere sahiptir. Örneğin, tropik iklim
bölgelerinde yüksek sıcaklıkların düşürülmesinde etkindir, ancak bu bölgelerde büyüme
ortamının derinliği artırılmalıdır. Bununla birlikte, çok soğuk bölgelerde çatı bahçelerinin
verimlilikleri tartışılmaktadır. Yapılan araştırmaların bir kısmı olumlu, bir kısmı ise olumsuz
sonuç vermiştir [1].
4.2. Isı adası etkisini azaltma
Isı adası etkilerinin azaltılmasında, yansıtma özelliği yüksek malzemelerin kullanımı ile çatı
ve cephe bahçelerinin fayda sağladığı ortaya konmaktadır. Çatı ve cephelerde kullanılan
mevcut yapı malzemelerinin yansıtıcılık değerleri 0,10-0,20 arasında iken, bahçelerin
yansıtıcılık değeri 0,70-0,85 arasındadır. Çatı bahçelerinin yaygın uygulanmasının çevre
sıcaklığını 0,3-3ºC azaltabileceği, özellikle ılıman iklim bölgelerinde çatı bahçelerinin
yaygınlaştırılmasının faydalı olduğu belirtilmektedir [1, 22].
4.3. Hava kirliliğini azaltma
Tüm bitki türleri hava kirletici partikülleri yapraklarında hapseder. Hava kirliliğini azaltıcı
etkiler değerlendirildiğinde; intensif çatı bahçelerinin diğer bahçe türlerinden daha iyi sonuç
yarattığı ortaya konmaktadır. Singapur’da yapılan bir araştırmada, bir yapı grubunun mevcut
çatı örtüsü olan çakıl kaplama, çatı bahçesine dönüştürülmüş; uygulamanın öncesi ve
sonrasında havadaki kirleticilerin oranı incelenmiştir. Sonuçlara göre; pek çok partikül oransal
olarak belirgin miktarda azalmış, malzeme ve insan sağlığı üzerinde olumsuz özellikleri
bilinen sülfür dioksit oranı ise %37 azalmıştır [23].
4.4. Su ve ses denetimi
Fırtına sularının akış kontrolünde özellikle çatı bahçelerinin etkin olduğu belirtilmektedir.
Çatı bahçelerinin su akışını azaltmadaki etkilerini inceleyen bir araştırmada, ekstensif çatıların
%60’lık, intensif çatıların ise %100’lük azalma sağladığı görülmüştür [1]. Bitki türlerinin
suyu tutmadaki etkilerini inceleyen bir diğer araştırmada ise; üç farklı bitki örtüsünün (uzun
çim, kısa çim ve sedum) yüzeysel akış hacmi değerlendirilmiştir. Sonuç olarak sedumun en az
etkiyi, uzun çimin ise en fazla etkiyi sağladığı belirlenmiştir [1, 24].
Çatı ve cephe bahçeleri ayrıca bitki örtüsü katmanının yüksek emilim katsayısına sahip olması
ve yapraklar arasında oluşan boşluk sayesinde ses iletimini azaltmakta, bu şekilde gürültü
yalıtımına fayda sağlamaktadır. Bununla ilgili yapılan araştırmalarda ses iletiminde belirgin
azalmalar olduğu belirtilmektedir [1].
4.5. Ekolojiyi koruma
Çatı ve cephe bahçelerinin ekolojik özellikleriyle ilgili yapılan araştırmalar sıklıkla yaşam
döngüsü analizlerini içermekte, bu kapsamda ise özellikle polimerlerin çevresel etkileri
incelenmektedir. Çatı ve cephe bahçeleri uzun dönemde değerlendirildiklerinde sürdürülebilir
özelliktedir. Geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı sağlandığında ise çevreye faydaları
arttırılabilmektedir. Bu tip uygulamalar biyolojik çeşitliliğin ve doğal yaşam alanlarının
korunmasında da fayda sağlamakta, son yıllarda kentsel tarım alanı olarak da kullanılmaktadır
[1].
5. SONUÇLAR

20. yüzyılın ilk yarısından bu yana uygulanan çatı ve cephe bahçelerinin çevresel faydaları ile
ilgili olarak aşağıdakiler ifade edilebilir.
 Bu tip uygulamaların en önemli katkısı kentsel ısı adası etkilerini hafifletmesidir.
Fotosentez, terleme ve buharlaşma ile bu tip bahçelerin çevresindeki hava serinlemekte,
böylelikle yapı yoğunluğunun yüksek olduğu bölgelerde ısı artışı dengelenebilmektedir.
 Çatı ve cephe bahçeleri yapının çıplak yüzeylerine uygulanarak hem görsel etkiyi
artırmakta, hem de yalıtım katmanı görevi üstlenerek yüzeydeki ısı sirkülasyonunu
azaltmaktadır. Böylelikle iç mekânın ısıtma-soğutma giderleri de azaltılabilmektedir.
 Çatı bahçeleri, özellikle yoğun yağışlar sırasında kent merkezinde oluşabilecek su
baskınlarına karşı, fırtına suyu denetiminde önemli bir rol üstlenmektedir.
 Çatı ve cephe bahçelerinin yapı yüzeylerinde oluşturduğu katman ses emilimini arttırarak
gürültü yalıtımı sağlamakta, trafik yoğunluğunun fazla olduğu kentlerde cadde
gürültüsünün azalmasında etkin rol oynamaktadır.
 Çatı ve cephe bahçeleri oluşturdukları yeşil alanlar sayesinde biyolojik çeşitliliğin
korunmasına fayda sağlamaktadır. Son yıllarda bu tip bahçeler kentsel tarım alanı olarak
da kullanılmaktadır.

Kaynaklar
1. Berardi U., GhaffarianHoseini A.H., GhaffarianHoseini A., State-of-the-art analysis of the
environmental benefits of green roofs, Applied Energy, 115 (2014) 411-428
2. Bianchini F., Hewage K., How “green” are the green roofs? Lifecycle analysis of green
roof materials, Building and Environment, 48 (2012) 57-65.
3. Jim C.Y., Air-conditioning energy consumption due to green roofs with different building
thermal insulation, Applied Energy, 128 (2014) 49-59.
4. La Roche P., Berardi U., Comfort and energy savings with active green roofs, Energy and
Buildings, 82 (2014) 492-504.
5. Berardi U., Clarifying the new interpretations of the concept of sustainable building,
Sustainable Cities and Society, 8 (2013) 72-78.
6. Li J., Wai O.W.H., Li Y.S., Zhan J., Ho A., Li J., Lam E., Effect of green roof on ambient
CO2 concentration, Building and Environment, 45 (2010) 2644-2651.
7. Costanzo V., Evola G., Marletta L., Energy savings in buildings or UHI mitigation?
Comparison between green roofs and cool roofs, Energy and Buildings, 114 (2016) 247-
255.
8. Jim C.Y., Passive warming of indoor space induced by tropical green roof in winter,
Energy, 68 (2014) 272-282.
9. Malys L., Musy M., Inard C., A hydrothermal model to assess the impact of green walls
on urban microclimate and building energy consumption, Building and Environment, 73
(2014) 187-197.
10. Yang J., Yu Q., Gong P., Quantifying air pollution removal by green roofs in Chicago.
Atmospheric Environment, 42 (2008) 7266-7273.
11. Perini K., Ottele M., Fraaij A.L.A., Haas E.M., Raiteri R., Vertical greening systems and
the effect on air flow and temperature on the building envelope, Building and
Environment, 46 (2011) 2287-2294.
12. Djedjig R., Bozonnet E., Belarbi R., Experimental study of the urban microclimate
mitigation potential of green roofs and green walls in street canyons, International Journal
of Low-Carbon Technologies, 10 (2015) 34-44.
13. Doya E., Bozonnet E., Allard F., Experimental measurements of cool facades'
performance in a dense urban environment, Energy and Buildings, 55 (2012) 42-50.
14. Aleksandri E., Jones P., Temperature decreases in an urban canyon due to green walls and
green roofs in diverse climates, Building and Environment, 43 (2008) 480-493.
15. Castledon, H.F., Stovin V., Beck S.B.M., Davison J.B., Green roofs; building energy
savings and the potential for retrofit, Energy and Buildings, 42 (2010) 1582-1591.
16. Jaffal I.,Ouldboukhitine S.E., Belarbi R., A comprehensive study of the impact of green
roofs on building energy performance, Renewable Energy, 43 (2012) 157-164.
17. Jim C.Y., Building thermal insulation effect on ambient and indoor thermal performance
of green roofs, Ecological Engineering, 69 (2014) 265-275.
18. Mazzali U., Peron F., Romagnoni P., Pulselli R.M., Experimental investigation on the
energy performance of Living Walls in a temperate climate, Building and Environment, 64
(2013) 57-66.
19. Ottele M., Perini K., Fraaij A.L.A., Haas E.M., Raiteri R., Comparative life cycle analysis
for green facades and living wall systems, Energy and Buildings, 43 (2011) 3419-3429.
20. Charoenkit S., Yiemwattana S., Living walls and their contribution to improved thermal
comfort and carbon emission reduction: A review, 105 (2016) 82-94.
21. Chenani S.B., Levavirta S., Hakkinen T., Life cycle assessment of layers of green roofs,
Journal of Cleaner Production, 90 (2015) 153-162
22. Santamouris M, Cooling the cities–A review of reflective and green roof mitigation
technologies to fight heat island and improve comfort in urban environments, Solar
Energy, 103 (2014) 682-703.
23. Tan P.Y., Sia A.A., A pilot green roof research project in Singapore, 3. Annual Greening
Rooftops for Sustainable Communities Conference, Washington, 4-6 Mayıs 2005.
24. Mickovski S.B., Buss K., McKenzie B.M., Sokmener B., Laboratory study on the
potential use of recycled inert construction waste material in the substrate mix for
extensive green roofs, Ecological Engineering, 61 (2013) 706-714.
URL 1, http://www.metlink.org/other-weather/urban-heat-islands/urban-heat-island-
background/ [Erişim tarihi: 26.01.2018].
URL 2, http://conceptoverdevertical.com/en/sistema-techo-verde.html [Erişim tarihi:
26.01.2018].
URL 3, https://www.huffingtonpost.com/richard-olcott/soho-nyc-rooftops_b_2170933.html
[Erişim tarihi: 26.01.2018].
URL 4, http://materialicious.com/2015/03/contemporary-house-with-green-roof.html [Erişim
tarihi: 26.01.2018].
URL 5, https://www.archdaily.mx/mx/771529/naman-retreat-the-babylon-vo-trong-nghia-
architects [Erişim tarihi: 26.01.2018].
URL 6, http://www.landezine.com/index.php/2014/07/ashton-morph-sukhumvit-38-by-shma-
company-limited/ashton-morph-sukhumvit-38-by-shma-company-limited-24/ [Erişim
tarihi: 20.11.2017].
URL 7, http://www.greenroofs.com/projects/pview.php?id=1459 [Erişim tarihi: 26.01.2018].
URL 8, https://www.florafelt.com/guide/ [Erişim tarihi: 26.01.2018].

View publication stats

You might also like