Professional Documents
Culture Documents
HAFTA - Çevre Sorunları, Tarihçesi Ve Kaynakları Hakkında Genel Bilgiler
HAFTA - Çevre Sorunları, Tarihçesi Ve Kaynakları Hakkında Genel Bilgiler
BİZ İNSANLAR
Dünyanın 4.5 milyar yıllık tarihinde ilk kez Büyük İvme devrini yaşıyoruz. Hızla
çoğalan insan nüfusu ve yükselen ekonomik büyüme ile artan enerji, arazi ve
su talebi ile dünyamız, daha önce eşi benzeri görülmemiş bir değişime sahne
oluyor.
Hava kirliliği yüzünden
maske takan Mulan
Hayatın gerçek yüzüyle tanışan Mow
Kuraklaşan ormanda Pooh
Balıkçıların ağına yakalanan Sebastia
Trafikte sıkışıp kalan Şimşek McQueen
Trafikte sıkışıp kalan Şimşek McQueen
Denizin kirli sularında hayatta kalmaya
çalışan Ariel
ÇEVRE NEDİR??? (Klasik
anlamda) Çevre; insanların ve diğer canlıların
yaşamları boyunca ilişkilerini
sürdürdükleri ve karşılıklı olarak
etkileşim içinde bulundukları fiziki,
biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel
ortamdır.
Yer: İSTANBUL
İstanbul'da etkili yağış
(20 dakikalık kabus)
27 Temmuz 2017
ÇEVRE
SORUNLARININ
ORTAYA
ÇIKIŞI
Çevre Sorunlarının Ortaya Çıkışı
1. İlk insanlar doğayı sadece temel ihtiyaçları için
kullanmaktaydılar.
Temel ihtiyaçlar; yeme, içme, barınma, örtünme
↓
Doğa üzerindeki etkileri sınırlı hatta yok denecek kadar azdı.
Bilimsel devrim
Kopernik’in ‘güneş merkezli sistem’ i bulmasıyla YERKÜRE
merkez olmaktan çıkıp, sıradan bir gezegene dönüşüyor.
Böylece dünyayı evrenin merkezi kabul eden görüşün
yıkılması ile de BİLİM kapısı aralanıyor.
Buralara nasıl gelindi???
12 yy da üniversitelerin kurulmasını takiben bilim
adamları (rönesansın mimarları) yetişmeye başladı ve
TEKNOLOJİ gelişmeye başladı (barut, pusula, matbaa,
vb)
TEKNOLOJİ
İnsanoğlu yaşadığı çevre ile arasında var olan ilişkileri yanlış kavrayarak
doğada üstünlük kurmaya yönelen bir arayış içerisine girmiştir.
SONRA???????
Çevre felaketlerinin yıkıcı, tahrip edici
etkileri ile karşı karşıya….
Çevre Felaketlerinin Meydana Gelmeye
Başlaması
Londra’da ölümcül hava kirliliği
Plansız Kentleşme
Plansız Endüstrileşme
HIZLI NÜFUS ARTIŞI
1. Nüfus
Bu ise bir yandan geniş alanların sanayi tesisleriyle kaplanmasını, bir yandan
yoğun ve kirli teknolojilerle havanın, suyun ve toprağın kirletilmesini, bir yandan
da mamul malların kullanımdan sonra dönüştüğü artıklarla çevrenin kirlenmesine
yol açmıştır.
Sürekli tüketim nedeniyle sorunlar birikmiş, 20. yüzyılın sonlarına doğru daha
önceden öngörülemeyen ozon tabakasının incelmesi, küresel ısınma gibi
sorunlara yol açmıştır.
3. Kentleşme
Kentleşmenin çevre sorunlarına yol açması, esasen
yukarıda değinilen nüfus artışı ve yoğunlaşması itibariyle
kendini gösterir.
Günümüzdeki kent yapısı, sanayileşme ve teknolojik
gelişmeye dayanır.
Çevre Sorunları Nelerdir ?
Hava Kirliliği
Atmosfere bırakılan kirleticilerin havayı hem canlı
hem de cansız varlıklara zarar verecek hale
getirmesine genel olarak “hava kirliliği” adı
verilmektedir.
Hava kirliliğine yol açan faktörler doğal ve yapay
olarak nitelendirilebilir.
Doğal faktörler; volkanik faaliyetler, orman
yangınları, bitki örtüsü ve doğanın tahrip
edilmesi, hayvanların dışkılaması örnek olarak
verilebilir.
Yapay faktörler ise insanların faaliyetleri sonucu
oluşan konutlarda yakıt kullanımı, sanayi
faaliyetleri ve trafik kaynaklı kirlilikler verilebilir.
Hava kirliliğine yol açan sebepler içinde yapay
kaynaklar ağırlıklıdır.
Hava kirliliğinin sanatsal ve mimari yapılar üzerinde tahrip edici ve
bozucu etkisi vardır.
Bitkiler üzerinde ise öldürücü ve büyümelerini engelleyici etkisi
olabilmektedir.
Bu nedenle hava kirliliği hem canlıların sağlığı açısından, hem de
ekonomik yönden zarar vericidir.
Hava kirliliğinin son yıllarda ortaya çıkan etkilerinden birisi de
atmosfer ısısının artmasını ifade eden “sera etkisi”dir.
Özellikle fosil yakıtların yakılması sonucu atmosferdeki
karbondioksit miktarının artmasına bağlı olarak ortaya çıkan sera
etkisi, dünyanın ısısını artırmakta, bu da başta buzulların erimesi
olmak üzere, mevsimlerde değişikliklere ve orman yangınlarının
çoğalmasına yol açmaktadır.
Buna benzer bir başka sorun da “ozon tabakasının incelmesi”dir.
Özellikle saç spreyleri, deodorantlarda, buzdolaplarında ve plastik
köpük yapımında kullanılan CFC (cloroflorocarbon) gazının
atmosfere bırakılması, ozon tabakasının incelmesine yol
açmaktadır.
Toprak Kirliliği
Toprak kirliliği, toprağın insan müdahalesi sonucu
fiziksel, kimyasal, biyolojik ve jeolojik yapısının
bozulmasıdır.
Yerleşim için toprak üzerine konutlar ya da başka yapılar
yapılması, zirai ilaçlar, yapay gübreler, hormonlar, kirlenmiş
sular, katı atıklar, çöpler ve radyoaktif atıklar, kirletici
gazlar (sanayi, egzoz ya da ısınma kökenli gazlar), yoluyla
toprağın kirlenmesinden söz edilebilir.
Daha önce mümkün olmayan, ancak gelişen gen teknolojisiyle, farklı canlılar arası gen
transferinin yapılabilir oluşu, doğal olarak bulunan canlıların genetik yapılarında
istenilen düzenlemelerin yapılabilmesine olanak sağlamaktadır.
Gen teknolojisi yoğun biçimde ürün artışı sağlamak ve zararlılar karşısında dirençli
türler elde etmek için tarım sektöründe kullanılmaktadır.
Bu durum, bir yandan toprağın verimliliği üzerinde yıkıcı etkiler yaratırken, bir
yandan da insan sağlığı üzerinde henüz tam olarak kestirilememiş olan riskler
taşımaktadır.
Genetik mühendisliğindeki ilerlemelerin bir diğer boyutu da
biyolojik silah üretilmesiyle ilgilidir.
Hâlihazırdaki gelişme potansiyeli bakımından genetik biliminin
“silah” amacıyla kullanıldığında, insanoğlu için görülmemiş
yıkıcılıkta bir tehdit oluşturabileceği ileri sürülmektedir.
Genetik olarak çok tehlikeli virüsler, bakteri ve mantarların
kazara ya da kasten yayılması bitki, hayvan ve insan yaşamının
kütlesel ölçüde zarar görmesine ve hatta yok olmasına yol
açabilecektir.
Öte yandan genetik kirlilik sonucu oluşacak kalıtımsal
değişikliklerle, Hollywood’un bilim-kurgu filmlerindeki gibi bir
“genetik istila” riski de söz konusudur.