You are on page 1of 20

Ins1008 6/2/2022

INS1008
İnşaat Mühendisleri için
Jeoloji

-Yer Altı Suları Jeolojisi-


(Hidrojeoloji)

Yer Altı Sularının Önemi


• Su, canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli olan temel
maddelerden biridir.
• Canlılar, yaşamları için gerekli olan suyu yüzey sularından (akarsu, göl, deniz
vb.) ve yer altı sularından sağlarlar.
• Özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde su gereksiniminin yüzey sularından
karşılanması mümkün olmadığından insanlar yer altı sularına yönelmişlerdir.
Ayrıca son yıllardaki endüstrileşme, şehirleşme ve nüfus artışı gibi nedenlerle
yüzey sularının kalitesindeki bozukluklar, sulak bölgelerde de yer altı suyu
kullanımını arttırmıştır.
• Yer altı suları, değişik mühendislik dallarını da çeşitli yönlerden
ilgilendirmektedir. Örneğin;
 Ziraatçılar sulama ve çorak arazinin yararlı hale getirilmesi yönünden yer altı
suları ile ilgilenirler.
 İnşaatçılar temellerdeki deformasyonlar, yer altı suyunun düşürülmesi
(drenajı), şev, tünel yol kazılarındaki stabilite, betona zararlı etkileri açısından
yer altı suları ile uğraşırlar.
 Madenciler ise açık veya kapalı işletmelerde su birikimleri ve yol açtığı
kazalar açısından yer altı sularının açtıkları zararları önlemek ile ilgilidirler.
2
Ins1008 6/2/2022

Hidrojeoloji Nedir?
• Hidrojeoloji (yer altı suları jeolojisi);
 suların yer kabuğundaki kayaçlar içerisinde bulunuşunu, dağılışını
hareketini, fiziksel ve kimyasal özelliklerini ve bunlara etkiyen faktörleri;
 yer altı sularının araştırılmasını,
 yer altı sularından yararlanmayı,
 yer altı sularının korunmasını ve geliştirilmesini inceleyen uygulamalı bir
bilim dalıdır.
• Tarihin başlangıcından beri insanlar yer altı sularının aranıp bulunması,
kullanılması ile ilgilenmişlerdir. Tarihe göz attığımızda, eski uygarlıkların
yerleşim alanlarının akarsular veya su kaynakları civarında olduğu görülür.
• Eski Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde inşa edilmiş
olan kuyular, sarnıçlar, tüneller ve su kaynaklarına Anadolunun birçok
yöresinde rastlanmaktadır.
• Hidrojeoloji ile ayrılmazlığı nedeni ile Hidroloji ve Hidrolik terimlerinin de
üzerinde durulması gerekmektedir.
 Hidroloji yeryüzü sularının katı, sıvı ve buhar halinde; doğada dönüşüm,
dolaşım ve ölçümlerini inceler.
 Hidrolik bilimi ise yer üstü ve yer altı sularının hidrodinamiğini inceler.3

Yer Altı Sularının Kökeni ve Yaşı


• Hemen hemen bütün yer altı suları, yüzey sularını ve atmosferik suları da
içermekte olan hidrolojik dolaşımın bir parçası olarak düşünülebilir.
• Yer altında çeşitli derinliklerde bulunan yer altı suları çeşitli süreçler sonucu
oluşmuşlardır ve kökenlerine çeşitli isimler verilebilmektedir.
 Meteorik sular: Günümüz hidrolojik döngüsüne katılan atmosferik kökenli olan
sulardır. Yağmur sularının zemin içerisine süzülmesiyle oluşurlar.
 Konne veya formasyon suları: Sedimanların gözeneklerinde sedimantasyon
sırasında hapsolmuş olan konne sular bir zamanlar hidrolojik döngünün bir
parçasıydılar.
 Juvenil Sular: Yerkabuğu’nun derinliklerinden türeyen sulardır. Bu tür sular
günümüz hidrolojik döngünün bir parçası değildirler ancak bir zamanlar
hidrolojik döngüye katılmış olabilirler.
 Fosil su: Jeolojik devirlerin en az bir bölümü boyunca atmosferle teması
olmamış yer altı sularına denir. Örneğin, Sahara çölü birkaç bin yıl önce
yeraltına süzülmüş önemli miktarlarda tatlı su içermektedir.
• İzotrop tekniklerindeki gelişmeler yer altı sularının yaşlarının belirlenebilmesine
olanak sağlamıştır.
• Trityum ve karbon-14 bu amaçla en fazla yararlanılan izotoplardır.
• Trityum ile 50 yıla kadar olan yaşlar saptanabilirken, Karbon-14 izotopu ile
birkaç yüzyıl ile yaklaşık 50.000 yıl arasındaki yer altı suyu yaşları belirlenebilir.
4
Ins1008 6/2/2022

Doğada Suyun Dönüşümü – Dolaşımı


• Suyun atmosfer, karalar ve okyanuslar arasındaki sürekli döngüsüne hidrolojik
döngü denmektedir.
• Hidrolojik döngü güneş enerjisiyle desteklenen açık bir sistemdir.
• Bu sistemde yer alan süreçler aşağıdaki şekilde gösterilmektedir.
• Buna göre, ilk olarak su okyanuslar ve kara yüzeyinden buharlaşmaktadır.
• Buharlaşan su buharı kara yada okyanuslar üzerinde yoğunlaşıncaya ve yağış
olarak düşünceye kadar atmosferde taşınır ve yükselir.

Doğada Suyun Dönüşümü – Dolaşımı


• Karalar üzerine düşen yağışın bir kısmı bitki örtüsü tarafından yakalanabilir,
yüzeysel akışa dönüşebilir, yeraltına süzülebilir, yeraltı akışı haline geçebilir ve
yüzey akışı olarak akarsulara taşınabilir.
• Bitkiler tarafından tutulan suyun ve yüzey akışının büyük bir kısmı ise
atmosfere terleme ve buharlaşma yoluyla tekrar geri dönebilir.
• Yeraltına süzülen su daha derinlere sızarak yeraltı suyunu, akiferleri
besleyebilir ve daha sonra kaynaklar olarak ortaya çıkabilir, akarsulara sızabilir
ve son olarak denizlere boşalabilir yada hidrolojik döngü devam ederken
atmosfere geri buharlaşabilir.

6
Ins1008 6/2/2022

Gözeneklik ve Geçirgenlik
• Yer altı suyu hareketi, içinden geçtiği
malzemelerin iki kritik özelliğine bağlı olarak
değişir: gözeneklilik (porozite) ve geçirgenlik
(permeabilite).
• Gözeneklilik ve geçirgenlik; yer yuvarını
oluşturan malzemelerin önemli fiziksel özellikleri
arasındadır ve yer altı suyunun hareketi, elde
edilmesi ve miktarında büyük oranda rol oynar.
• Suyun yer altına süzülmesinin nedeni toprağın,
çökellerin (sediment) ya da kayaçların
boşluklara ya da gözeneklere sahip
olmasındandır.
• Gözeneklilik (porozite) kayacın boşluklarının
toplam hacmine oranıdır. Çoğunlukla toprak,
çökel ya da çökel kayaçlardaki partiküller arası
boşlukları içerirken diğer gözeneklilik türleri
çatlaklar, kırıklar, faylar ve volkanik kayaçlardaki 𝑩𝒐ş𝒍𝒖𝒌 𝒉𝒂𝒄𝒎𝒊
boşluklardan oluşur . 𝒏=
𝑻𝒐𝒑𝒍𝒂𝒎 𝒉𝒂𝒄𝒊𝒎
7

Gözeneklik ve Geçirgenlik
• Farklı kayaç türlerinin gözeneklilikleri değişkendir ve kayacın büyüklüğüne,
şekline ve kayacı oluşturan malzemelerin dağılımına bağlı olarak değişir.
• Birçok magmatik ve metamorfik kayaç tıpkı kireçtaşları ve dolomitler gibi düşük
gözeneklidir. Çünkü içerindeki kristaller birbirlerine sıkı bir şekilde bağlanmıştır.
• Ancak bu kayaçlar kırıklı haldeyse ya da yer altı suyunun etkisi ile ayrışırlarsa
gözeneklilik değerleri artış gösterir.

8
Ins1008 6/2/2022

Gözeneklik ve Geçirgenlik
• Bunun tersi olarak, iyi boylanmış ve yuvarlaşmış
tanelerden oluşan kırıntılı çökel kayaçlar yüksek
gözenekliliğe sahiptir.
• Çünkü herhangi iki tane birbirlerine sadece bir
noktada temas etmekte ve bu taneler arasında büyük
boşluklar yer almaktadır.
• Öte yandan, kötü boylanmalı çökel kayaçlar ise daha
küçük taneler daha büyük taneler arasındaki
boşlukları doldurduğundan gözeneklilik düşer ve
böylece tipik olarak düşük gözenekli hale gelir.
• Ek olarak, taneler arasındaki çimentolanma da
gözenekliliği azaltır.
• Gözeneklilik seviyesinin yeraltı suyuna yer
oluşturduğu halde bütün suyun kolayca alınabileceği
garanti değildir.
• Yer malzemeleri gözenekli olmalarının yanı sıra
geçirimlilik (permeabilite) olarak bilinen sıvıları iletme
yeteneğine sahip olmalıdır. 9

Yer Altı Suyu Hareketi


• Kil ya da silt çökelleri çakıl ya da kumdan
daha gözeneklidir.
• Ancak taneler arasındaki boşluklar çok küçük
olduğundan ve taneler ile su molekülü
arasındaki çekim kuvveti de suyun hareketini
önleyecek ölçüde büyük olduğundan düşük
geçirimliliğe sahiptirler.
• Tersine konglomera ve kumtaşlarında taneler
arasındaki boşluk miktarı oldukça büyük ve
moleküler çekim gücü de bu nedenle küçüktür.
• Bol çatlaklı kireçtaşı ve dolomit gibi kimyasal
ve biyokimyasal çökel kayaçlar ile birçok
magmatik ve metamorfik kayaçta çatlaklar
birbirleri ile bağlantılı oldukları için
geçirgenlikleri de yükselir ve suyun hareketini
kolaylaştırırlar.
• Bilinen maddelerin gözeneklilik ve geçirimliliği
arasındaki ayrıma en iyi örnek kil ve kumdur.
• Kuma biraz su döktüğünüzde hızla içine
çökerken kile döktüğünüzde su yüzeyde kalır. 10
Ins1008 6/2/2022

Geçirimliliğie Göre Jeolojik Birimler


• Akifer, ekonomik olarak önemli miktarlarda su verebilen suya doygun, geçirimli
bir tabaka, formasyon, yada geçirimli kayaçların oluşturduğu jeolojik bir
formasyonlar grubudur.
• Akitard kelimesi, genelde stratigrafik dizilimlerdeki yarı geçirimli tabakaları tarif
etmek için kullanılmaktadır. Suya doygundurlar fakat önemli miktarlarda su
veremezler.
• Akiklüd terimi gözeneklerinde su tutabilen fakat su veremeyen doygun jeolojik
birimleri tanımlamak için kullanılmaktadır.
• Akifüj, gözeneklerinde ne su bulunduran nede su verebilen jeolojik birimlerdir.
• Çoğu jeolojik tabakalar akifer ya da akitard (çok sık olmasa da bazen akiklüd)
olarak sınıflandırılmaktadır.
• Gerçekte aslında akifüj tanımlarına uyan tabaka veya formasyonlar genellikle
yoktur. Dolayısıyla bu terim çok sıkça kullanılmamaktadır.
• En yaygın olarak bulunan akiferlere örnek olarak konsolide olmamış kumlar ve
çakıl taşları, kumtaşları ve kireçtaşları gibi geçirimli sedimater kayaçları, aşırı
derecede çatlaklı volkanik ve magmatik kayaçları verebiliriz.
• En yaygın olarak bulunan akitardlara ise killeri, şistleri ve masif magmatik
kayaçları örnek verebiliriz.
11

Geçirimliliğie Göre Jeolojik Birimler


Akiferler Çeşitleri
• Serbest yüzeyli akiferler
(çevrelenmemiş), su ile doygun jeolojik
tabaka üzerinde geçirimsiz tabaka
bulunmayan ve atmosfer basıncına
açık olan yapılardır.
• Basınçlı akifer (çevrelenmiş) için en az
üç tabakanın varlığından söz
edilmelidir. Doygun jeolojik tabakanın
üstünde basıncın ortaya çıkması için
geçirimsiz bir tabaka bulunmalıdır.
Geçirimsiz tabakalar sayesinde su bu
tabakalar içerinde belli bir basınç
altında depolanabilir.
• Su temin edilen bir akifere, komşu yarı
geçirgen (akitard) akiferlerden
yeraltısuyu giriş çıkışı söz konusu ise
bu akiferlere sızdırmalı akifer denilir.
Doğada yaygın şekilde bulunur. 12
Ins1008 6/2/2022

Geçirimliliğie Göre Jeolojik Birimler


Akiferler Çeşitleri

13

Su Tablası
• Karaya düşen yağmurun bir kısmı buharlaşır, bir kısmı da ırmaklar aracılğı ile
okyanuslara yüzeysel akışla taşınır; geriye kalanı ise toprağın içine süzülür.
• Yerin altında hareket eden bu suyun küçük bir miktarı, içinde hareket ettiği
malzeme tarafından tutulur ve aşağı doğru ilerlemesi durur. Bu sulara asılı su
denilir.
• Geriye kalanı ise daha
aşağıya doğru süzülür
ve erişebildiği tüm
gözenek boşlukları
doluncaya değin birikir.
• Bu şekilde boşlukları
büyük ölçüde havadan
oluşan havalanma
kuşağı ile altındaki su
ile dolu doygunluk
kuşağı tanımlanır.
• Bu iki kuşağı ayıran
yüzeye su tablası denir.
14
Ins1008 6/2/2022

Su Tablası
• Doygunluk kuşağının taban derinliği bölgeden bölgeye değişimler gösterse de
genelde, altında geçirimsiz tabakaya rastladığı derinliğe ya da piezometrik
basıncın tüm boşlukları kapattığı derinliğe kadar uzanırlar.
• Doygunluk kuşağından düzensiz olarak yukarı doğru kalınlığı birkaç cm ile
birkaç m arasında değişen bölgeye kılcal saçak denir.
• Yüzey gerilmesi
yüzünden bu bölgede
su, kağıt havluda
olduğu gibi yukarı
doğru hareket eder.
• Su tablası havalanma
kuşağı ile doygunluk
kuşağını ayıran
yüzeydir.
• Kılcal saçağın içinde,
su yüzey gerilmesi ile
doygunluk kuşağından
havalanma kuşağına
yükselir. 15

Yer Altı Suyunun Hareketi


• Yeraltı suyunun aşağı yönlü hareketi için gereken enerjiyi yerçekimi sağlar.
• Yeraltısuyu havalanma kuşağından doygunluk kuşağına doğru hareket eder.
• Bir kısmı yeraltı su tablasının eğimi boyunca hareket ederken, diğerleri
doygunluk kuşağının içinde yüksek basınçlı alanlardan düşük basınçlı alanlara
doğru ilerler.
• Bazı sular ise şeyl tabakası gibi yerel bir akiklüd üzerinde toplanır, böylece
tünek bir su tablası oluşur.

16
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Hareketi


• Yer altı suyunun hızı birçok faktöre bağlı olarak büyük oranda değişir.
• Yer altı suyunun hızları oldukça geçirimli bazı malzemelerde 250 m/gün ile
hemen hemen geçirimsiz malzemelerde birkaç cm/yıl arasında çeşitlilik gösterir.
• Birçok sıradan akifer için ortalama yeraltısuyu hızı birkaç cm/gün olarak
ölçülmüştür.

17

Yer Altı Suyunun Hareketi


Kaynaklar
• Yeraltısuyunun topografya üzerinde akışa geçtiği ya da süzüldüğü yerlere
kaynak denir.

18
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Hareketi


Kaynaklar
• Kaynaklar; yeryüzüne çıkış tarzlarına göre farklılık gösterir.

a) Yer altı suyunun vadi yamacı


tarafından kesilmesiyle vadi
(yamaç) kaynağı oluşur.
b) Karstik kaynaklar; yer altı
sularının kireç taşı, alçı taşı ve
kaya tuzu gibi suda kolay
çözünebilen kayaçların arasında
birikerek tekrar yeryüzüne
çıkması sonucu oluşur. Bazı
karstik kaynaklar da yer üstü
sularının düdenlerden (suyutan)
yer altına girerek yoluna devam
etmesi ve tekrar yeryüzüne
çıkmasıyla oluşur. Bu tip bol
akımlı karstik kaynaklara voklüz
adı verilir. Karstik kaynaklar bol
19
miktarda kireç içerir.

Yer Altı Suyunun Hareketi


Kaynaklar
• Kaynaklar; yeryüzüne çıkış tarzlarına göre farklılık gösterir.

c) Geçirimsiz iki tabaka arasında bulunan yer altı sularının açılan sondaj
kuyuları ile yeryüzüne çıkması sonucu artezyen kaynağı oluşur.
d) Yer altı sularının kırılma ve faylanmalara bağlı olarak yeryüzüne
çıkmasıyla fay kaynakları oluşur.

20
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Hareketi


Su Kuyuları
• Su kuyuları doygunluk kuşağının içine doğru sondaj ya da kazma ile yapılan
açıklıklardır.
• Öncelikle doygunluk kuşağına geçilir, su kuyu içine doğru süzülerek kuyuyu su
tablası düzeyine kadar doldurur.
• Bir kuyudan su çekilmeye başlandığı zaman bir düşüm konisi oluşur.
• Eğer su, beslenebildiğinden daha hızlı çekilirse, düşüm konisinin derinliği ve
çevre uzunluğu büyüyecektir.
• Dolayısıyla bölgedeki su tablası alçalacak ve hemen yanında açılan sığ
kuyuların kurumasına neden olacaktır.

21

Yer Altı Suyunun Hareketi


Artezyen Kuyuları
• Bazı yerlerde, yeraltı sularının kuyudan dışarı pompalanması gerekmez; Su
kuyudan serbestçe akarsa, akan artezyen kuyusu denir.
• Bunun nedenini anlamak için, bir şehir su kulelerine bakılabilir.
• Şehirler önce suyu yerel akifer / kaynaktan yüksek bir depo tankına pompalar.
• Bu yüksek tank kasabadaki evlere yeraltı boruları ağı ile bağlıdır.
• Yüksek tanktaki basınç, kasabanın borularından suyun yükselmesini sağlar.
• Artezyen Basınç Yüzeyi: Basınçlı akiferin üzerindeki basınç yüzeyidir.

22
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Hareketi


Artezyen Kuyuları
• Artezyen kuyuları da yer altı suyunun kapalı ve yüksek hidrostatik basınç
yarattığı bir sistemi tanımlar.
• Artezyen bir sistemin basınçlı bir akiferi ve bu akiferi alttan ve üstten sınırlayan
akiklüdleri olmalıdır.
• Bundan başka, akifer yüzeye çıkmış olmalı ve beslenme alanında akiferi
dolduracak ölçüde yağış bulunması gerekir.

23

Yer Altı Suyunun Hareketi


Artezyen Kuyuları
• Kesikli çizgi ile gösterilen beslenme alanındaki su tablasının yükselimi (artezyen
basınç yüzeyi), kuyu suyunun yükselebileceği en yüksek düzeyi belirler.
• Kuyu başının yükseltisi (kotu), hidrostatik basınç yüzeyinden aşağıda ise,
kuyudan su serbest olarak boşalır. Çünkü su, kuyu başı yükseltisinden daha
yüksekte olan artezyen basınç yüzeyine doğru çıkacaktır.
• Eğer artezyen basınç yüzeyi su tablası üzerinde ise, fakat zemin altında ise
kuyu akış olmayan artezyen kuyu olacaktır.

24
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Malzemeleri Aşındırması ve Çökeltmesi


• Yağmur suları yer altına süzülmeye başladığı
anda, temasta olduğu minerallerle kimyasal
tepkimelere girerek onları ayrıştırır.
• Bir bölgede çözülebilir kayaçlar yer alıyorsa,
yer altı suyu başlıca aşındırma etkenidir ve pek
çok önemli özelliğin oluşmasının nedenidir.
• Yeryüzünde geniş alanlarda yayılan
kireçtaşları, temelde kalsit mineralinden
oluşmuş çökel bir kayaçtır.
• Kireçtaşı saf suda çözünmediği halde, ortamda
çok az bir miktar asit bulunduğunda hemen
çözünür.
• Karbon dioksit, su ile birleştiğinde zayıf bir asit
olan karbonik asit oluşur. Dolayısıyla
barındırdığı az CO2 yüzünden, yer altı suyu az
da olsa asidik özelliğe sahiptir.
• Yer altı suyu kireçtaşındaki değişik boşluklara
doğru süzüldüğü zaman, bir miktar asidik
karakterde olan su kalsitle kolayca tepkimeye
girer. 25

Yer Altı Suyunun Malzemeleri Aşındırması ve Çökeltmesi


• Çözünebilir kayaçların bulunduğu bölgelerde
yeryüzü, boyut ve şekilleri çeşitlilik gösteren
çok sayıda çöküntüyle doludur.
• Bu tür kayaçların bulunduğu bölgeleri
belirleyen bu çöküntülere dolin ya da
yalnızca çöküntü denir.
• Dolinlerin çoğu iki şekilde oluşur.
• Birincisi alttaki eriyebilen kayaçlar topraktan
sızan sularla çözünürler ve kayaç içinde
bulunan doğal boşluklar genişler ve
üzerlerinde bulunan toprakla doldurulurlar.
• Yer altı suyu kayacı çözmeye devam ettikçe
toprak sonunda ortadan kalkar ve geride
yamaç eğimi düşük, derinliği fazla olmayan
çöküntüler bırakır.
• Komşu dolinler birleştiğinde ise çözünme
vadileri (uvalalar) denilen daha büyük,
düzensiz, kapalı bir çöküntüler ağını
oluşturur.
26
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Malzemeleri Aşındırması ve Çökeltmesi


• Bir diğer oluşum şekli ise mevcut mağara tavanlarının çökmesidir.
• Yeraltı suyu karbonatlı kayaçların içinden süzüldüğü zaman, kayacı çözerek
ilksel boşluklar ile kırıkları genişletir ve ortaya birbirine bağlantılı yarıklar,
mağaralar, derin mağaralar ve yeraltı ırmaklarından oluşan bir sistem çıkartır.
• Genellikle bir insanın gireceği kadar büyük ve yüzeyle bağlantılı olan doğal
yeraltı boşluklarına mağara denir.
• Derin mağara ise çok büyük bir mağara ya da birbiriyle bağlantılı mağaralardan
oluşan bir sistemdir.

27

Yer Altı Suyunun Malzemeleri Aşındırması ve Çökeltmesi


• Mağaraların oluşumu aşağıda açıklanmıştır:
a) Yer altı suyu
havalandırma
kuşağına üzülüp
doygunluk kuşağına
doğru hareket edince
kayacı çözer ve
dereceli olarak bir
galeriler sistemi
meydana getirir.
b) Su tablası yüzeyi
boyunca hareket
eden yer altı suyu,
çözünmüş kayacın
çözelti olarak
yüzeydeki ırmaklara
taşındığı bir yatay
galeri sistemi
oluşturur ve böylece
galeriler genişlemeye 28
başlar.
Ins1008 6/2/2022

Yer Altı Suyunun Malzemeleri Aşındırması ve Çökeltmesi


• Mağaraların oluşumu aşağıda açıklanmıştır:
c) Yüzeydeki ırmaklar derin vadileri aşındırdıkça su tablası düşer ve terk
edilen galeriler birbiri ile bağlantılı mağaralar sistemini oluşturmaktadır.

29

Yer Altı Suyunun Kalitesi


• Suyun sert ya da yumuşaklığını çözünmüş
kalsiyum (Ca+2) ve magnezyum (Mg+2)
miktarı belirler.
 60 mg/L’den az sular yumuşak su,
 61-120 mg/L arası orta sertlikte sular,
 121-180 mg/L arası sert sular ve
 180 mg/L den daha fazlası çok sert
sulardır.
• Su boruları ve ısıtıcılar ile bulaşık
makineleri ve hatta bardaklar ve yemek
takımlarında bile kireç (Ca ve Mg tuzları)
bağlaması sert suyun olumsuz bir yanıdır.

30
Ins1008 6/2/2022

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Su Tablasının Düşmesi Sonucunda Kuyuların Kuruması
• Yeraltı suyu seviye değişmeleri çeşitli nedenlerle olmaktadır.
• Bunlardan meteorolojik, hidrolojik ve jeolojik nedenler seviye değişimlerini
yaratan doğal faktörlerdir.
• Bununla birlikte tarımsal sulama veya içme suyu ihtiyacı için yeraltından su
çekilmesi ise beşeri faktör olarak görülmektedir.
• Özellikle su ihtiyacı yüksek olan tarım ürünlerinin ekimleri derin sulama
kuyularının sayısının çoğalmasına neden olmaktadır.

31

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Tuzlu Su Girişimi
• Tuzlu su kadar yoğun olmadığı için tatlı su altındaki tuzlu suyun üzerinde
mercek şeklinde bir kütle oluşturur.
• Aşırı pompalama yapıldığında ise tatlı yer altı suyu içinde bir düşüm konisi
gelişir ve alttaki tuzlu yer altı suyunda, kuyunun tuzlu su ile kirlenmesi nedeniyle
bir yükselim konisi meydana gelir.
• Suyun beslenme kuyularından pompalanma ile tekrar yer altı suyu sistemine
verilmesi, tatlı yer altı suyu ile tuzlu yer altı suyu arasındaki ara yüzeyin daha
aşağı indirir ve böylece tuzlu suyun girişi azalır.

32
Ins1008 6/2/2022

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Çökme (Sübsidans)
• Yeraltı suyu basıncı kaya tanelerini
ayrı olarak tutar.
• Zayıf pekişmiş çökellerden ve çökel
kayaçlardan oluşan akiferlerden aşırı
miktarlarda yer altı suyu çekildikçe,
taneler arasındaki suyun basıncı azalır
ve üzerinde bulunan malzemelerin
ağırlığı birbirine yaklaştırarak yüzeyde
çökmeye yol açar.
• Giderek artan oranda tarım, sanayi ve
nüfus artışının gerektirdiği yer altı
suyunu karşılamak için günden güne
daha çok yer altı suyu pompalama ile
çekilmektedir.
• Bu nedenle yüzeyde çökmeler daha
baskın bir hale gelmektedir.
33

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Çökme (Sübsidans)
• Yandaki şekilde gösterilen elektrik
direği üzerindeki tarihler dramatik
biçimde Kaliforniya, San Joaquin
Vadisi’nde meydana gelen
çökmeleri gösteriyor. Yer altı suyu
çekimleri ve sonrasındaki
çökellerin sıkışması nedeniyle
1925 ile 1977 arasında yer
zemininde yaklaşık 9 m çökme
meydana gelmiştir.
• İtalya’da Pisa kulesinin eğilmesi,
kısmen yeraltı suyunun aşırı
çekilmesi ile olan çökmenin bir
sonucudur.

34
Ins1008 6/2/2022

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Çökme (Sübsidans)
• Kaliforniya, Long Beach’de bulunan petrol sahasından petrol çıkarılması,
çökellerin sıkışması yüzünden zemini 9 m kadar çöktürmüştür. Hazneye
petrolün yerini alacak suyun pompalanmasıyla zeminin çökmesi durmuştur.

35

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Yer Altı Suyu Kirliliği
• Septik sistem lağımı yavaş yavaş havalandırma kuşağına bırakır.
• Yükseltgenme, bakteri indirgenmesi ve çökellerin süzgecinden geçen sular
genellikle su tablasına erişmeden önce kirleticilerden arındırılır.
• Bununla birlikte, kayaçlar çok geçirimli ya da su tablası lağım sistemine çok
yakın konumdaysa, yer altı suyu kirliliği meydana gelir.

36
Ins1008 6/2/2022

İnsanların Yer Altı Suyu Sistemi Üzerindeki Etkileri


Yer Altı Suyu Kirliliği
• Ayrıca dolgu alanı ile su tablası arasında geçirimsiz bir set bulunmazsa,
kirleticiler doygunluk kuşağına taşınıp yer altı suyunun kirlenmesine neden
olur.

37

Hidrotermal Etkinlik
• Hidrotermal terimi sıcak sularla ilgili bir terimdir.
• Yalnızca magmanın ısıttığı sularla sınırlamakla
birlikte, suyun boşalımından gelen herhangi bir
yer altı suyu ya da yüzey etkinliği olarak
kullanacağız.
• Etkin ya da tarihsel dönemlerde etkin volkanik
alanlarda fümerol olarak bilinen bacalarda
gazların, çoğunun da buhar olarak çıkması
hidrotermal etkinliğin bir göstergesidir.
• Sıcak su kaynaklar ya da kaynarcalar
(gayzerler) olarak yer altı suyunun yüzeye
çıkışı bizim için daha önemlidir.
• Yer’in derinlerinde dolaştığından yer altı suyu
magmaya olan yakınlığı ya da Yer’in jeotermal
gradyanı ile ısıtılır.
• Belirli aralıklarla muazzam bir güçle sıcak su ve
buhar püskürten sıcak su kaynaklarına
kaynarcalar (gayzerler) denir.

38
Ins1008 6/2/2022

Jeotermal Enerji
• Jeotermal enerji yerin
derinliklerinde birikmiş
ısının oluşturduğu sıcak su
ve buhardan yapay yollarla
elde edilen enerjidir.
• Basitçe dünyanın iç
sıcaklığından türetilmiş
güçtür.
• Jeotermal kaynaklar yoğun
olarak aktif kırık sistemleri
ile volkanik ve magmatik
birimlerin etrafında
oluşmaktadır.
• Bu termal enerji,
yerkabuğunun altındaki
kaya ve akışkanlarda
bulunur.
• Sığ yerden yüzeyin birkaç
km altına, hatta magma adı
verilen son derece sıcak
39
erimiş kayaya kadar uzanır.

You might also like