Professional Documents
Culture Documents
a. Fiziksel portre: Kişilerin dış görünüşlerinin • Bir olayı değil günlük yaşamın herhangi bir
anlatıldığı betimlemedir. Betimlemede kişiyi, kesitini ele alıp anlatan öykülerdir Serim, düğüm,
diğer kişilerden ayıran fiziksel özellikler belirtilir. çözüm planına uyulmaz
Portresi çizilen kişi hakkında özel görüş ve • Belli bir sonucu da yoktur.
izlenimler de verilebilir. • Merak ve heyecandan çok duygu ve hayallere
yer verilir; fikre önem verilmez, kişiler kendi
b. Ruhsal portre: Kişilerin karakter özelliklerinin doğal ortamlarında hissettirilir.
anlatıldığı betimlemedir. • Olayların ve durumların akışı okuyucunun hayal
gücüne bırakılır.
6. Bilinç akışı: Kişilerin duygu ve düşüncelerini, • Bu tarzın dünya edebiyatında ilk temsilcisi Rus
herhangi mantıki bir bağ ve gramer kuralı endişesi yazar Anton Çehov olduğu için “Çehov Tarzı
taşımaksızın, düzensiz bir şekilde ve çağrışım Hikaye” de denir.
ilkesi paralelinde doğrudan doğruya okuyucuya • Bizdeki en güçlü temsilcileri: Sait Faik
aktarmaktan ibarettir. Aynı zamanda insanların Abasıyanık, Memduh Şevket Esendal ve Tarık
tanıtılmasında da kullanılan bu teknikte yazar, Buğra’dır.
okuyucuyu kahramanın iç dünyası ile baş başa
bırakmayı hedefler. Olay öyküsü “Maupassant tarzı öykü”
Anadolu ve Anadolu halkı, maziyle hesaplaşma, Sadri Ertem’in Bacayı İndir Bacayı Kaldır;
Memduh Şevket Esendal’ın Otlakçı, Pazarlık;
işçi-işveren ilişkileri, bireyin iç dünyası, yoksulluk Sabahattin Ali’nin Ses, Kamyon; Sait Faik
vb. temalar işlenmiştir Abasıyanık’ın Son Kuşlar, Lüzumsuz
Adam adlı eserleri tanınmış hikâye
1946-1980 arası dönemde bu temalara yenileri de
örneklerindendir.
eklenmiştir.
1940 - 1960 YILLARI CUMHURİYET
1923 - 1940 YILLARI CUMHURİYET DÖNEMİ’NDE HİKÂYE
DÖNEMİ’NDE HİKÂYE
1940 - 1960 yılları Cumhuriyet Dönemi’nde ele
Millî Edebiyat sanatçılarının da eser vermeye alınan konuların çeşitliliği artmış, daha çok
devam ettiği Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında gözleme dayanan gerçekçi hikâyeler yazılmıştır.
daha çok, gözlemci gerçekçiliğe dayalı hikâyeler Anadolu’ya, halkın yaşamına ağırlık verilmeye
yazılmıştır. Bu dönemde bazı sanatçılar başlanmıştır.
hikâyelerinde toplumsal konuları, Cumhuriyet
Bu dönemin hikâyelerinde “millî–dinî
devrimlerini, yeni kurum ve değerleri ele
duyarlılık”, “toplumcu–gerçekçi anlayış” ve
alırken bazıları da bireyin iç dünyasını esas
“bireyin iç dünyasını esas alan anlayış” gibi
alan hikâyeler yazmıştır.
bazı eğilimler görülmektedir.
Hikâye bu dönemde bağımsız bir tür olarak
1940’lı yıllarda Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra
görülmüş, olay hikâyesi tarzında hikâyelerin
Anadolu’nun durumu, İkinci Dünya Savaşı
yanında Memduh Şevket Esendal’la başlayan ve
sonrası toplumsal sorunlar hikâyelerde
Sait Faik Abasıyanık’la devam eden durum
işlenmiştir.
hikâyeleri yazılmaya başlanmıştır.
Bu dönemde Aka Gündüz, Bahaeddin
Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Özkişi gibi sanatçılar millî–dinî duyarlılığı
ve Reşat Nuri Güntekin gibi Cumhuriyet
yansıtan hikâyeler yazmışlardır. Millî–dinî
Dönemi’nin ilk yıllarının roman yazarları, hikâye
duyarlılığı yansıtan eğilimdeki yazarlar
türünde de eserler yazmışlardır. Ancak dönemin
hikâyelerde Millî Mücadele, Doğu–Batı
ilk yıllarında hikâye türüne daha çok ağırlık veren
çatışması, ahlaki bozukluklar gibi konuları ele
yazar, Reşat Nuri Güntekin’dir.
almışlardır.
Reşat Nuri’yi izleyerek ilk hikâye kitaplarını 1923
1950’li ve 1960’lı yıllarda daha çok yazar ve eser
- 1940 yıllarında yayımlayan yazarlar Kenan
ortaya çıkmıştır. Memur, işçi, köylü, kasabalı ve
Hulusi Koray, Sadri Ertem, Sabahattin Ali ve
şehirlerin kenar mahallelerindeki insanların
Sait Faik Abasıyanık’tır.
sorunları toplumcu–gerçekçi yönelimle
Bu dönemde sanatın toplum üzerinde bir işlevinin hikâyelerde işlenmiştir. Sadri Ertem, Orhan
olması gerektiği düşüncesi egemen olmaya Kemal, Yaşar Kemal, Kemal Tahir, Fakir Baykurt,
başlamıştır. Bu anlayışla da hikâyeler yazılmaya Samim Kocagöz, Talip Apaydın gibi yazarlar bu
başlanmıştır. yönelime bağlı eserler vermişlerdir.
Bu dönemde hikaye yazarları ve
eserleri: Reşat Nuri Güntekin’in Leyla ile Sonraki zaman dilimlerinde insanın yaşam
Mecnun; Fahri Celalettin Göktulga’nın Telak-ı kavgası, kadının toplumdaki yeri ve çocuklar
Selase; Ercüment Ekrem Talu’nun Teravihten önem kazanmaya başlamış; Peyami Safa,
Sahura; Nahid Sırrı Örik’in Eski Resimler;
İKAL / Türk Dili ve Edebiyatı Zümresi
İsmail Kulak Anadolu Lisesi
6
Memduh Şevket Esendal, Tarık Buğra, Cevat kültüründen yer alan birçok unsura yer vermişler,
Şakir Kabaağaçlı, Sabahattin Kudret kahramanlarını bölgesel ağızlarına göre
Aksal gibi yazarlar bireyin iç dünyasını esas alan konuşturmuşlardır.
anlayışla insan gerçekliğini psikolojik yönüyle www.edebiyatfatihi.net
yansıtan hikâyeler yazmışlardır.
Temsilcileri:
Toplumcu-Gerçekçi Hikayeler (1940-1960)
Özellikleri: Yaşar Kemal, Kemal Tahir, Orhan Kemal,
1920’li yıllardan beri önemli eserlerle edebi Sabahattin Ali, Necati Cumalı, Rıfat Ilgaz, Fakir
Baykurt, Mahmut Makal, Samim Kocagöz, Abbas
hayatın içerisinde adından çokça söz ettiren
Sayar, Sadri Ertem, Dursun Akçam, Kemal
toplumcu gerçekçiler, özellikle roman ve hikâye Bilbaşar, Aziz Nesin, Attila İlhan
alanında başarılı ürünle ortaya koymuşlardır.
Kısaca Toplumcu-Gerçekçi Sanatçılar:
1940-1960 arası dönemde de toplumcu gerçekçi
Orhan Kemal; eserlerinin hemen hepsinde
tarzda hikayeler kaleme alınır.
toplumsal yapıdaki çelişkileri ustaca vurguladı.
Toplumcu gerçekçiler, toplumdaki düzensizlik
ve çatışmalar ile köy gibi küçük yerleşim Samim Kocagöz'ün roman ve hikâyelerinin
yerlerinin sorunları üzerinde yoğunlaşırlar; konusunu Aydın-Söke yöresinde yaşayan halkın
eserlerini ağa-köylü, öğretmen-imam, halk- yaşamı ve ekonomik şartları oluşturur. "Sanat
yönetici, zengin-fakir, güçlü-güçsüz, aydın- hayat içindir!" anlayışıyla toprağa bağlı yaşam,
cahil gibi belirgin farklılıklar üzerine kurarlar. makineleşmeden dolayı işsiz kalan insanlar,
pamuk ve tütün tarlalarında karnını doyurmaya
Toplumcu gerçekçi eserlerde anlatım
çalışan işçiler eserlerinin ana konularını oluşturur.
tekniklerinden daha çok anlatılan şeyler önemli
Toplumcu-gerçekçi yazar; güçlü gözlemlere
görülmüştür.
dayanarak kasaba ve köy insanlarının sorunlarını,
Toplumcu gerçekçi yazarlar genellikle duygularını ve günlük yaşamlarını anlatır.
kendi ideolojik söylemlerini eserlerine
Kemal Bilbaşar; yapıtlarını kasaba ve köylerde
yansıtmışlardır. Bu dönemde yazılan öykü ve
yaşayan, çok çalışan ama az mutlu olan insanların
romanların birçoğu belirli görüşleri anlatmak,
hayatını anlatmak için yazdığını söyler. Çağa ayak
belirli bir siyasi anlayışı savunmak için bir araç
uyduramayan köylülerin sorunlarını işlerken
olarak kullanılmıştır.
özellikle Doğu Anadolu’daki feodal toplum
Toplumcu gerçekçi anlayışın ortaya çıkmasında yapısına ışık tutan eserler kaleme almıştır.
özellikle Köy Enstitüsü’nden mezun olan
Kemal Tahir; romanlarıyla Anadolu insanının
yazarların büyük etkisi vardır. Köyün içinde
yaşamını, sorunlarını, töre ve inançlarını
yaşayan köy kökenli, enstitü mezunu yazarlar, köy
toplumsal – gerçekçi bir bakış açısıyla sergiledi.
insanını yakından tanıdıkları için eserlerinde
onların sorunlarını başarıyla anlatmışlardır. Yaşar Kemal; yapıtlarında Torosları,
Çukurova’yı, Çukurova insanının acı yaşamını,
Toplumcu gerçekçi eserlerde realizm ve
ezilişini, sömürülüşünü, kan davasını, ağalık ile
natüralizm etkileri vardır.
toprak sorununu çarpıcı bir biçimde ortaya koyar.
Toplumcu gerçekçi yazarlar roman ve
hikayelerinde sade bir dil kullanmış, halk
Fakir Baykurt; romanlarında Türkiye'deki köylü Mustafa Necati Sepetçioğlu Malazgirt zaferinden
(1071) başlanarak Osmanlı'nın fetret devri ve
yaşamını halkçı ve devrimci bir bakış açısıyla ele İstanbul'un fethine kadar Türk tarihi konu alırken,
aldı. diğer romanlarında günümüz Türkiye'sinde
yaşanan toplumsal değişim ve sonuçları işlemiştir.
Aziz Nesin; öykülerinde Türk toplumunu
Dönem yazarlarından Sevinç Çokum’un ”Bir
ayrıntılarıyla yansıttı. Eski Sokak Sesi" adlı eseri ilk hikâyelerini
oluşturur. Şiirli anlatımın esas olduğu eserde
Milli Ve Dini Duyarlılıkları Yansıtan Hikâye şehrin dar ve eski sokaklarının insanlarını oldukça
Nedir? Özellikleri, Temsilcileri Maddeler zengin iç dünyalarıyla anlatır. Rozalya Ana",
Halinde Sevinç Çokum'un İstanbul öykülerinden farklı
olarak Kırım'dan, Anadolu kent ve köylerinden
Milli Edebiyat Akım’ının devamı gibi görüntüler taşıdığı son öykü kitabıdır.
algılanabilecek bu eserlerde Anadolu, savaş Hüseyin Nihal Atsız; Türkçülük hareketinin
yılları, geleneksel değerler, milli motifler, önde gelen temsilcilerindendir. Tarihi romanlar
yazmıştır. Coşkun bir anlatımı, zengin bir hayal
ahlaki hassasiyetler milli kültür ve tarihi gücü vardır. Eserlerinde geçmişimizdeki kültürel
bilinci ön plandadır. zenginlikleri, kahramanlıkları başarılı bir şekilde
anlatmıştır. Düşüncelerini çıkarmış olduğu Atsız
Geçmişimizdeki kültürel zenginlikler,
Mecmua, Orhun, Orkun, Ötüken dergilerinde
kahramanlıklar, dini hassasiyetler, İstanbul'un yayımlamıştır.
geleneksel sosyal dokusundan kesitler işlenmiştir.
Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Hikayeler
Milli kaynaklardan, Türk mitolojisinden, (1940-1960) Özellikleri, Temsilcileri
destanlardan etkilenerek idealize edilmiş Edebiyatımızda 1930'lardan sonra bu tip hikayeler
karakterlere yer verilmiştir. gelişmeye başlamıştır.
Maupassant tarzı (olay hikayesi) yazılmıştır, Kişinin iç dünyasındaki gelgitleri ele alır.
merak unsuru ön plandadır. Yazarlar, olaylardan ve insanlardan hareketle
bireyin psikolojisini aktarmaya çalışmışlardır.
Olay hikayesinin planına (serim-düğüm-çözüm) Bireyin iç dünyasını esas alan
uyulmuştur. hikayelerde bunalım, yabancılaşma, bireyin
toplumla hesaplaşması, yalnızlık, sıkıntı,
Eserlerde sade, yalın, sıcak ve şiirsel bir
bilinçaltı, bireysel sorgulamalar, evrenin
üslup kullanılmıştır. düzeni gibi konular ele alınır. edebiyatfatihi.net
Din duygusunun ön plana çıkarıldığı Bireyin iç dünyasını esas alan eserlerde anlatılan
eserlerde dini yaşama ait unsurlar, iç huzur, mekanlar, bahsedilen olaylar, dile getirilen
zamana dilimi bireyin üzerindeki etkisiyle beraber
İslamiyet'in birey üzerindeki olumlu okuyucuya sunulmuştur.
etkileri anlatılmıştır. Bireyin iç dünyasını esas alan eserlerde yerine
Hikayelerde gerçekçi betimlemelere yer göre daha sanatsal ve kapalı bir dil kullanılmış,
çağrışımlara yer verilmiştir.
verilmiştir.
Psikoloji ve psikiyatriden faydalanmışlardır.
Hikayelerde yazarlar bir ana fikri savnumuş, bu Bilinç akışı ve iç konuşma gibi teknikler
ana fikri kahramanlar üzerinden vermeye kullanmışlardır.
çalışmışlardır. Temsilcileri: Haldun Taner, Tarık Buğra,
Sabahattin Kudret Aksal, Peyami Safa, Ahmet
Hüseyin Nihal Atsız, Mustafa Necati Hamdi Tanpınar, Samiha Ayverdi, Oktay Akbal,
Sepetçioğlu, Sevinç Çokum millî ve dinî Mustafa Kutlu
duyarlılıkları yansıtan hikâyeler yazmışlardır.