Professional Documents
Culture Documents
1
HUK107U-TÜRK ANAYASA HUKUKU
Ünite 4: Hükûmet Sistemi ve Devletin Hukuki Fonksiyonları
Cumhurbaşkanının Anayasal yetkileriyle birlikte kanun tekliflerini görüşmek ve kabul etmek; para
düşünüldüğünde, bu dönemde hükûmet sistemini yarı- basılmasına ve savaş ilânına karar vermek; milletlerarası
başkanlık modeline yaklaştırdığı söylenebilir. andlaşmaların onaylanmasını uygun bulmak, genel ve özel
af ilânına karar vermek Türkiye Büyük Millet Meclisinin
Hükûmet isteminin yarı-başkanlık gibi işleyebilmesi halk
görev ve yetkileri arasındadır (m. 87). Meclis ayrıca,
tarafından seçilen Cumhurbaşkanı ile Meclis
Meclis araştırması, genel görüşme, Meclis soruşturması ve
çoğunluğunun (dolayısıyla hükûmetin) aynı siyasi
yazılı soru yollarıyla bilgi edinme ve denetleme yetkisini
parti/eğilime mensup olması ve hükûmetin, Anayasal
de kullanır (m.98/1). Temelde başkanlık sistemine ilişkin
yetkilerini kullanmak isteyen Cumhurbaşkanının üstün
unsurları bünyesinde barındırmakla birlikte, Türk hükümet
konumuna rıza göstermesi durumunda mümkün olabilir.
sisteminin (Cumhurbaşkanlığı sistemi), Amerikan
Buna karşılık Cumhurbaşkanı ile Meclis çoğunluğunun
başkanlık sisteminden bazı önemli farklılıkları vardır.
farklı siyasi partilerden/eğilimlerden olması hâlinde
Cumhurbaşkanlığı Sisteminde, Türkiye Büyük Millet
(Fransa’da cohabitation olarak adlandırılan durum),
Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin eşzamanlı
siyasal sistem, Cumhurbaşkanı pasif konumda kalmayı
olarak yapılması kuralı benimsenmiştir. Bu çerçevede
kabullendiği ölçüde parlamenter sistem gibi işleyebilir.
TBMM’nin daha önce 4 yıl olan seçim dönemi 5 yıla
2014 ile 2018 yılları arasında hükümet sistemi yarı-
çıkarılmış, böylece yasama dönemi ve Cumhurbaşkanının
başkanlığa benzer bir şekilde işlemiş olmakla birlikte,
görev süresi eşitlenmiştir. Cumhurbaşkanlığı Sisteminde
hükümet sistemi ile ilgili bir değişiklik yapılmamış
Türkiye Büyük Millet Meclisi veya Cumhurbaşkanının
olsaydı, bu şartların değişmesi dolayısıyla da hükûmet
kararıyla, her iki organın birlikte seçimlerinin
sisteminin de yarı-başkanlık ve parlamenter rejim arasında
yenilenebilmesi öngörülmüştür. Başkanlık sisteminin
gidip gelmesi mümkündü.
önemli dezavantajlarından biri de yasama ve yürütme
2017 Anayasa Değişikliğine Göre Türk Hükûmet arasında ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkların çözümünün
Sistemi olmamasıdır. TBMM ve Cumhurbaşkanına gerekli
görmeleri halinde yasama ve yürütme organlarını birlikte
Anayasaya göre, yürütme yetkisi ve görevi (m.8) erken seçime götürebilme yetkisinin verilmesi, bu organlar
doğrudan halk tarafından seçilen (m.101) arasında çıkabilecek krizlerin aşılmasına yardım edecektir.
Cumhurbaşkanına aittir. Cumhurbaşkanı, Devlet başkanı
Cumhurbaşkanı iki turlu çoğunluk sistemine göre
sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milletinin
seçilecektir. Cumhurbaşkanı birinci turda seçilemediği
birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet
takdirde, iki hafta sonra en fazla oy alan iki adayın
organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını temin eder
katılacağı ikinci turun yapılması öngörülmüştür. Amerikan
(m104). Cumhurbaşkanının başlıca yetkileri; yürütme
sisteminde Başkanın atamalarının Kongrenin onayına tabi
organı olarak görev yapmak, bakanları ve Cumhurbaşkanı
olması Başkanı bütünüyle güçsüz hale getirdiğinden,
yardımcıları ile üst kademe yöneticilerini atamak, belli
Cumhurbaşkanlığı Sisteminde Cumhurbaşkanı ile
sınırlar çerçevesinde kararname çıkarabilmek, olağanüstü
Meclisin yetkileri çatışmaya yol açmayacak şekilde
hâl ilan etmek ve bütçe kanunu teklifini Meclise
ayrıştırılmıştır. Amerikan sisteminin en önemli zaafı
sunmaktır. Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya bütçenin kabulünde Başkanın tamamen devre dışı olması
daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir nedeniyle yaşanan bütçesiz kalma durumudur. Türk
(m.106/1). Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların,
sisteminde bütçenin kabul edilmemesi halinde önceki yılın
milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından
bütçesi belli bir artışla uygulanabilecektir.
atanması gerekir. Anayasaya göre, Türkiye Büyük Millet
Meclisi üyeleri, Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakan Devletin Hukuki Fonksiyonları
olarak atanırlarsa üyelikleri sona erer (m.106/4). Aynı
şekilde bir milletvekilinin Cumhurbaşkanı seçilmesi Kuvvetler Ayrılığı ve Fonksiyonlar Ayrılığı
durumunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona Kuvvetler ayrılığı sistemini, yasama, yürütme ve yargının
erer (m.101/4). Dolayısıyla aynı kişinin hem yasama hem kendi alanlarında mutlak egemen ve bağımsız oldukları
de yürütme organında görev alabilmesi mümkün değildir. şeklinde anlamak yanlıştır. Devlet kudretinin
Cumhurbaşkanı bütçe kanunu teklifini Meclise sunar, kullanılmasında başvurulan bütün işlemler devlet
bunun dışında Cumhurbaşkanı veya bakanlar TBMM’ye iradesinin farklı görünümlerinden ibarettir ve bu işlemleri
kanun teklifi sunamaz. Başkanlık sisteminin bir gereği yapan farklı organlar arasında bir iş birliği vardır. Devlet
olarak Anayasada, Cumhurbaşkanının cezai ve hukuki kudretinin farklı fonksiyonlarını ve organlarını birbirinden
sorumluluğu da kabul edilmiş ve gerekli denetim ayırmak mümkündür. Bu anlamda, yasama, yürütme ve
mekanizmaları oluşturulmuştur. Cumhurbaşkanlığı yargı işlemlerinin yapılması, devlet kudretinin değişik
sisteminde Cumhurbaşkanının halka karşı siyasi kullanım biçimlerini, yani iktidarın fonksiyonlarını
sorumluğu da vardır. Bu sorumluluk seçimler yoluyla oluşturur. İktidarın organları ise bu fonksiyonları yerine
işleyecektir. getirmekle görevli kişi ve kuruluşlardır. Dolayısıyla
Yasama yetkisi ise, Anayasanın 7. maddesine göre, Türk günümüzde kuvvetler veya iktidarlar ayrılığı deyimi
Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Kanun kullanılırken pozitif hukuka göre anlaşılması gereken,
koymak, değiştirmek ve kaldırmak; bütçe ve kesinhesap gerçekte fonksiyonlar ayrılığıdır.
2
HUK107U-TÜRK ANAYASA HUKUKU
Ünite 4: Hükûmet Sistemi ve Devletin Hukuki Fonksiyonları
Fonksiyonlar ayrılığı, iktidarın çeşitli fonksiyonlarının, aykırılığın giderilerek bozulan hukuk düzeninin yeniden
aralarında bir iş birliği bulunan değişik organlar tarafından tesisi için bir müeyyide uygulanmasına karar verir.
yerine getirilmesidir. Burada fonksiyon deyimi hukuki
Şeklî ve Organik Bakımdan
anlamda kullanılmaktadır. Hukuki açıdan önemli olan
devlet faaliyetlerinin hukuk alanındaki etki ve Şeklî ve organik kriter, devletin hukuki fonksiyonlarını bu
sonuçlarıdır. Buna göre, devletin hukuki sonuçlar doğuran fonksiyonları yerine getiren organa ve yapılış şekillerine
faaliyetleri, devletin hukuki fonksiyonlarını oluşturur. göre tasnif etmektedir. Bu kritere göre, yasama
fonksiyonu, yasama organı tarafından yapılan işlemleri;
Devletin hukuki fonksiyonları, yasama, yürütme ve yargı
yürütme fonksiyonu, yürütme organı tarafından yapılan
olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Yasama, yürütme ve yargı
işlemleri; yargı fonksiyonu ise, yargı organı tarafından
fonksiyonlarının tanımlanması konusunda ise iki kriter
yapılan işlemleri ifade eder. Örneğin, Türkiye Büyük
bulunmaktadır. Maddi kriter ve şeklî-organik kriter.
Millet Meclisi tarafından çıkarılan Medeni Kanun, TBMM
Devletin Hukuki Fonksiyonlarının Tasnifi İçtüzüğü, milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin kararlar
yasama işlemi; Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan
Maddi Bakımdan
kararnameler, yönetmelikler ve kararlar ile diğer idare
Maddi kriter, devletin hukuki fonksiyonlarının tasnifini, organlarınca yapılan işlemler yürütme işlemi; yargı
bu fonksiyonların yerine getirilmesinde başvurulan organlarınca verilen kararlar ile yapılan diğer işlemler
işlemlerin hukuki mahiyetine göre yapmaktadır. Maddi yargı işlemidir.
mahiyetlerine göre hukuki işlemler, kural-işlem, subjektif
Şeklî ve organik kriterin en önemli savunucusu Fransız
işlem ve yargı işlemi olmak üzere üçe ayrılır. Bu
anayasa hukukçusu Carre de Malberg’e göre, devletin
işlemlerden her birinin yapılması, devletin üç hukuki
hukuki işlemlerinin tasnifi pozitif anayasa hukuku
fonksiyonundan birini oluşturur.
verilerine dayanılarak yapılmalıdır. Devletin hukuki
Maddi kritere göre devletin hukuki fonksiyonları şöyle işlemlerinin mahiyetleri ve hukuki kuvvetleri, ancak
tanımlanmaktadır: bunları yapan organa ve yapılış şekillerine göre
belirlenebilir. İşlemin maddi mahiyetinin, yani genel veya
Yasama fonksiyonu: Maddi kritere göre yasama bireysel oluşunun bu belirlemede hiçbir rolü yoktur.
fonksiyonu, kural koymak, yani kişisel olmayan Yasama organının kanun adıyla ve kanun şeklinde
(gayrişahsî), genel, sürekli ve objektif işlemler yapmaktır.
çıkardığı her işlem her zaman kanundur ve kanun
Dolayısıyla devletin hangi organı tarafından yapılırsa
değerindedir. İdarî veya yargısal bir organın yaptığı bir
yapılsın, kural-işlem mahiyetine sahip olan bütün
işlem, içeriği ve niteliği itibarıyla kanunlarla aynı olsa
işlemlerin yapılmasında yasama fonksiyonu icra
bile, kanun değildir ve kanun değerine sahip olamaz. O
edilmektedir. Örneğin, yasama organınca yapılan kanunlar
hâlde, şeklî anlamda fonksiyonlar, devletin üç organı
ve içtüzükler ile yürütme organınca yapılan
tarafından değişik şekillerde yerine getirilen çeşitli
Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve yönetmelikler maddi
faaliyetleri ifade eder. Burada fonksiyonu belirleyen, onu
kriter bakımından yasama fonksiyonuna dahildirler.
yerine getiren organ ve yerine getiriliş şeklidir. Şeklî ve
Yürütme (idare) fonksiyonu: Maddi kritere göre yürütme organik kriterci Carré de Malberg’e göre, kanunlar ve idari
fonksiyonu, kişisel, somut ve subjektif işlemler işlemler maddi mahiyetleri bakımından tanımlanamazlar
yapılmasını ifade eder. Yürütme işlemlerinde devlet, ve mahfuz alanlara da sahip değildirler. Bununla birlikte,
subjektif bir hukuki durum doğuracak veya objektif bir idare fonksiyonunun ayırıcı özelliği kanunlara bağımlı
hukuki durumun şartını gerçekleştirecek bir irade oluşudur. Bunun iki önemli sonucu vardır: Birinci olarak,
açıklamasında bulunur. Yasama işlemi, her zaman genel idari makamlar, bir kanuni dayanak olmaksızın genel veya
ve soyut bir düzenlemedir. Yürütme işlemi ise her zaman bireysel ya da vatandaş haklarıyla veya idarenin iç
bireysel, somut ve bir defa kullanılmakla tükenen bir işleyişiyle ilgili hiçbir işlem yapamazlar. İdarenin alanı
işlemdir. Yasama işlemi, bir hukuk kuralının ifadesidir; sadece kanunların uygulanmasından ibarettir. İkinci
yürütme işlemi ise bir hukuki durumun yaratılması veya olarak, mahfuz bir alanı olmamakla birlikte, idare, bir
bir hukuki durumun gerçekleşmesinin şartıdır. Örneğin, kanuna dayanmak ve kanunlara aykırı olmamak şartıyla
bir memurun atanması, bir binaya ruhsat verilmesi, bir her konuda her tedbiri alabilir. Dolayısıyla yasama ve
öğrenciye diploma verilmesi ve bir vergi yükümlüsüne yürütme fonksiyonları arasındaki fark, kanunun
vergi tarh edilmesi birer yürütme işlemidir. üstünlüğüne ve idarenin kanuna tâbi oluşuna dayanan
hiyerarşik bir güç farkıdır.
Yargı fonksiyonu: Maddi kritere göre yargı fonksiyonu,
hukuki uyuşmazlıkların çözümlenmesi ve hukuka aykırılık 1982 Anayasası’na Göre Devletin Hukuki
iddialarının karara bağlanması anlamına gelir. Yargı Fonksiyonlarının Paylaşılması
organlarının idari nitelikteki işlemleri bu kritere göre yargı
Devletin üç temel hukuki fonksiyonu olan yasama,
fonksiyonuna dahil değildir. Yargı fonksiyonu yerine
yürütme ve yargı fonksiyonlarının yerine getirilmesi
getirilirken, birinci olarak, bir hukuka aykırılık iddiası ileri
görevi, Anayasa ile devletin üç ana organı olan yasama
sürülür; ikinci olarak, mahkeme bu iddianın doğru olup
(TBMM), yürütme (Cumhurbaşkanı) ve yargı (bağımsız
olmadığını tespit eder; üçüncü olarak da, hukuka
3
HUK107U-TÜRK ANAYASA HUKUKU
Ünite 4: Hükûmet Sistemi ve Devletin Hukuki Fonksiyonları
mahkemeler) organlarına verilmiştir. Anayasa’ya göre, dayanmak ve bunlara uygun işlem yapmak zorundadır.
“Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Ancak idare işlem yaparken, aynı konuda hem kanunda
Meclisinindir. Bu yetki devredilemez” (m.7); “Yürütme hem de Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde hüküm
yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı tarafından, Anayasa’ya bulunması durumunda kanundaki hükümleri
ve kanunlara uygun olarak yerine getirilir” (m.8); “Yargı uygulayacaktır. Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin yanı
yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız sıra, yürütme organının doğrudan Anayasa’dan
mahkemelerce kullanılır” (m.9). Anayasa, devletin üç kaynaklanan başka işlemleri de vardır. Bu işlemlerin
temel fonksiyonunu ayrı ayrı düzenlemek ve farklı yapılabilmesi için de bir kanuna dayanılması zorunlu
organlar tarafından yürütülmesini öngörmek suretiyle değildir. Örneğin, Cumhurbaşkanının Anayasa’da yer alan
hukuki anlamda “fonksiyonlar ayrılığı”nı kabul (m.104) yasama ve yargı ile ilgili yetkilerini kullanırken
etmiştir. Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı yaptığı işlemler bu niteliktedir.
tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak
kullanılır ve yerine getirilir (m.8). 1982 Anayasası’nın
yürütme organını güçlendirmek amacıyla 1961
Anayasası’ndan farklı olarak yürütmeyi sadece bir görev
değil, görev ve yetki olarak nitelendirmesi, idarenin
kanuniliği ilkesini ve yürütmenin aynı zamanda görev
olma niteliğini ortadan kaldırmamaktadır. Dolayısıyla
kanuni düzenlemelerin mevcut olduğu hallerde, idare bu
kanunu uygulamak zorundadır ve bu anlamda yürütmenin
yasamaya bağımlılığı devam etmektedir. Buna karşılık,
Anayasa’nın yürütmeyi aynı zamanda bir yetki olarak
kabul etmesinin önemi ve anlamı, yürütme organının
doğrudan Anayasa’dan kaynaklanan ve kullanılması için
daha önce bir kanun çıkarılmasına gerek olmayan
cumhurbaşkanlığı kararnameleri bakımından kendini
göstermektedir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile,
yürütme organının ilk elden düzenleme yapabilmesi
mümkündür. Bu durum Anayasadan kaynaklanan istisnai
bir yetkidir. Başka bir ifade ile Cumhurbaşkanlığı
kararnameleri, 8. madde ile düzenlenen idarenin
kanuniliği ilkesine, yine Anayasadan kaynaklanan bir
istisna oluşturmaktadır. Cumhurbaşkanlığı
kararnamelerinin tabi olduğu sınırlar ise Anayasada
belirlenmiştir (m.104/17). Buna göre, Anayasada
münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz. Kanunda
açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı
kararnamesi çıkarılamaz. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi
ile kanunlarda farklı hükümler bulunması halinde, kanun
hükümleri uygulanır. Türkiye Büyük Millet Meclisinin
aynı konuda kanun çıkarması durumunda,
Cumhurbaşkanlığı kararnamesi hükümsüz hale gelir.
Yürütmenin, asli düzenleme yetkisi niteliğindeki
düzenleyici işlemlerden biri de olağanüstü hallerde
çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamelerdir. Bu
kararnameler kanun hükmündedir ve yalnızca olağanüstü
halin gerekli kıldığı konularda çıkarılabilir. Ancak bu
kararnameler, Meclis onayına sunulduktan sonra üç ay
içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşüp karara
bağlanmazlarsa, kendiliğinden yürürlükten kalkar
(m.119/6-7). 2017 Anayasa değişikliyle ortaya çıkan
duruma göre Cumhurbaşkanının doğrudan Anayasadan
kaynaklanan yetkisiyle çıkaracağı Cumhurbaşkanlığı
kararnameleri de kural olarak kanunlara eşdeğer normlar
olup, yürütme bakımından uyulması zorunlu
düzenlemelerdir. Bu durumda idare işlem yaparken
kanunlara ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine