You are on page 1of 25

Erg�n Aydalga - �in Gezisi (Beijing'te D�rt G�n)

����������������������

��N GEZ�S�
BEIJING'de D�RT G�N

Erg�n Aydalga

http://www.aydalga.gen.tr/

Kaynak:
http://ekitap.kolayweb.com/

� YOLCULUK
Yolculu�a ba�larken bilgisizdim...

� BEIJING'DE �LK G�N


�lk izlenimler ve g�rd�klerim.

� EL EME�� G�Z NURU


El sanatlar�nda �inlilerin becerisi ve sanata yans�yan simgeler.

� TRAF�KTE BENZERL�K
D�zensiz trafik nedense T�rkiye'ye �ok benziyordu...

� �ARPIKLIK
Ge�i� d�neminde �arp�k ili�kiler...

� WANG FUJING CADDES� (KENT ���)


Al� Veri� Merkezinde g�rd�klerim.

� �AY T�REN�
�in'de �ay T�reni...

� ALI� VER��TE D�NLENME


A��k havada dinlenmeye kalkt�m.

� GEZ�NEN ��NL�'LER
Al� Veri� yapan �inlileri izledim.

� SA�LIK
�in'de Sa�l�k...

� RES�TAL
Dans eden fiskiyelerin resitali.

� SON G�N'DE KAHVALTI


�in'de kahvalt�.

� �STENMEYEN �NSAN (G�L �LE B�LB�L)


B�lb�l a��km� g�le, G�l naz edermi� B�lb�le...

� QUI MEI (KIZIL ALAN)


Tainan Mei'ye ne olmu�?

� D��ER NOTLAR (KOKU,KORKU ve PARA)


K�saca kokusuyla, korkusuyla �in...
� ARTIK D�N�YORUM...
Yolculuk biterken

� ��N'DEN �IKI� (U�MADAN �NCE)


Havaalan�nda kar��la�t���m dedikodu ve ele�tiriler...

� GEL�NCE ��N'DEN ANIMSADIKLARIM


G�rd�klerimi kar��la�t�rd�m.

� BAKI�IM DE���T�
Bende de�i�en neydi?


YOLCULUK

- Nereye gidiyorsun?
- Pekin'e.
- Aaa! Pekin �rde�i...

�Nedense herkes i�in Pekin, �ncelikle Pekin �rde�ini �a�r�t�r�yor. Belki de �in
hakk�nda ba�ka bilgimiz yok (Ba�kalar�n� bilmem ama, benim ger�ekten yok).
�evremdekilerden ��renmek istedi�imde, kimse �in hakk�nda konu�amad�. Belki de
onlar da �in'e hi� gitmemi�ler. �in �zerine yaz�lm� okunabilecek bilgiye de
ula�amad�m...

�Asl�nda Orta �a�dan bu yana �in herkes i�in gizemli bir D�nya... Marco Polo, �in
gezisinde g�rd�klerini yazd�ktan sonra, Avrupa kendi d�nyas�ndan ��k�p, �in'deki
geli�melere ayak uydurmak istemi�. Bu d��nceden yola ��k�nca, �pek Yolu bulunmu�.
Avrupa'n�n k�hnemi� toplum d�zeni de�i�mi�. Toplumsal dengeler bozulmu�... O
g�nlerden bu g�ne her �in'e giden eline kalemi alm�, g�rd�klerini yazmaya �al�m�...

�Benim �n�mde d�rt g�nl�k bir s�re var. Bu s�rede �in'de g�rebileceklerim, kocaman
bir oday� k���c�k bir delikten izlemek gibi... Belki de �ok anlams�z izlenimlerle
dolaca��m...

�Bildi�im kadar�yla �in'de g�rkemli bir ya�am bi�imi yok. Yine bildi�im kadar�yla
�al�kan ve ak�ll� olan �inliler sessizce ya�amlar�n� s�rd�r�yorlar. Onlar�n
ya�am�nda �nemli bir de�i�im s�z konusu olsayd�, yay�m organlar� bir �ok haber
�retir, ilgimizi �in'e �ekmi� olurdular. San�r�m �in'de toplum, ko�ullara al�m�.
Milyar� bulan n�fusuyla �in bug�nk� D�nya ko�ullar�na ayak uydurmaya �abal�yor. Bu
konuda akl�mdaki bir ka� k���k bilgiyle onlara hakk�nda bir �eyler yazmam
olanaks�z. A��k�as� g�receklerimi de�erlendirebilece�imi sanm�yorum. �n�m�
g�rmeden, ne olaca��n� kestiremeden ge�ecek d�rt g�nl�k yolculu�un, dilini,
yaz�s�n� bilmeden ve anlamadan gezinece�im yerlerde ba��ma dert a�mamas�n�
dilemekten ba�ka bir beklentim yok...


* * *

�U�ak kalkmadan biraz �nce yolcu bekleme salonuna geldi�imde, buradaki di�er
yolculara bak�nca, de�i�ik bir ortama do�ru yolculuk yapmak �zere oldu�umu hemen
anlad�m. �evremdeki insanlar�n �o�u; D�z siyah sa�lar�, d�z g�z kapaklar� alt�ndaki
�ekik g�zleriyle de�i�ikti. San�r�m onlar�n �stanbul'daki izlenimlerinin tersini
bende �in'de ya�ayacakt�m...

�Kocaman iri g�zleri, kalk�k burnu ve uzun siyah sa�lar�yla ho� g�r�n�ml� �inli
bayana bak�nca, bug�n i�in benim anlad���m bi�imde g�zel denebilecek �zellikleri
oldu�unu d��n�yorum. Bana g�re �evremdekilerin en g�zeli. Ama, onlar�n bak�
a��s�ndan ayn� derecede g�zel g�r�n�yor mu? Bunu bilemiyorum. �nsanlar�n anlay�lar�
ve yorumlar� �ok de�i�iktir. Ya�ad���n�z �evrenin be�eni kurallar�, gelenekler ve
g�renekler, d� g�r�n��n g�zelli�ini etkileyebilir. Yaln�z d� g�r�n��ne bak�nca
g�zel olan birinin, davran�lar�n� ve ki�ili�ini ��renince i�ren� g�r�nebildi�inin
bilincindeyim. Dilini, konu�mas�n� ve davran�lar�n� yorumlay�nca, (Bu konuda benim
hemen hi� �ans�m yok) ayn� bayan�n nas�l biri oldu�unu do�rusu, ��renmek isterdim.

�U�aktaki hosteslere bak�nca, d�rt g�n sonra �lkeme d�nd���mde, �evremdekilerin


g�r�nt�s�n� nas�l yorumlayaca��m� d��nmeye ba�lad�m. Belki de hi� birini
be�enmeyece�im. Belki hepsi �ok g�zel g�r�necek...


* * *

��n�mdeki koltukta oturan, k�sac�k sar� �ort ve ince ask�l� bluz giymi� uzun sa�l�
esmer tenli bayan hemen herkesin ilgisini �ekti. Yak�n koltuklarda oturan gen�ler,
bayan�n �evresinde topland�lar. �stanbul barlar�ndaki gibi topluca ayakta durup,
kendi aralar�nda konu�up bira i�iyordular. Konu�ma uzay�nca bo�alan bira kutular�n�
yenilediler. San�r�m ortalama ��er kutu bira i�tikten sonra iyice oldular, ya da
kendilerine olan g�venleri artt�. �nce y�ksek sesle konu�maya ba�lad�lar. Sonra
hemen her ko�ulda kad�na bak�p, g�zleriyle onu soydular. Asl�nda bunca eme�e gerek
yoktu. ��nk� bayan�n �zerinde soyulacak fazla bir �ey yoktu. Neden onca u�ra�
g�sterdiklerini anlam� de�ilim. Kad�n, elindeki �ince kitab� okurken, uzun
sa�lar�yla a��k kalan omuzlar�n� �rtmeye �al�arak, kitab�n �zerine iyice e�ilip
bedeninin a��k b�l�mlerini �rtmeye �al��yordu. Koltu�unda iki b�kl�m oturmu� olmas�
kimsenin umurunda de�ildi. Alkol, gen�lerin kan�na kar�t��� anda, onlar�n g�zleri
d�nm�, kad�na kur yapmaya ba�lam�t�lar. Bu olanak bir daha ellerine ge�meyecek gibi
davran�yordular. Kad�n onlar� istemedi�ini bir �ok kez belli etti ama, onlar
kad�n�n davran��na sayg� g�sterecek durumda de�ildiler. Belki alkol etkili olmu�tu,
belki de kal�t�msal barbarl�k...

�U�ak durdu�unda, ya�� gen�lerin ba��nda oldu�unu g�steren biri, hosteslere dert
yanarak aylarca ��l�n ortas�nda kalacaklar�n� s�yl�yor, yol boyunca davran�lar�na
yans�yan ta�k�nl��a neden g�stermeye �al��yordu...


BEIJING'DE �LK G�N

�G�ne� do�duktan sonra 10200 metreden u�a��n cam�na yap�arak a�a��ya bakarken,
amac�m �in Seddi'ni g�rmekti. A�a��da g�rebildi�imse, uzun Gobi ��l�'nden sonra
bile kum tepelerinin eksilmemi� oldu�uydu. �ok geni� bir alan k�z�l sar� renkli
kumla kapl�yd�. Baz� yerle�im birimlerinin varl���, kumlar aras�nda d�zeltilmi�
ekili alanlardan anla��l�yordu. Bu alanlar�n �evresindeki tek t�k evin, karayolu
ba�lant�s�n� g�remedim. Ne oraya do�ru uzanan ince bir �izgi vard�, ne de oradan
bir ba�ka yerle�im birimine bir ba�lant�. ��l ortas�nda D�nya ile hi� ba�lant�s�
olmadan ya�ayan �inliler oldu�unu d��nmek bile istemedim. Sonra �lkenin b�y�kl���n�
bak�p, bu yerle�im birimlerine ula�an yollar yapman�n, s�n�rl� gelir kaynaklar�n�n
payla��m� a��s�ndan, hi� bir zaman olurlu olmayaca��n� anlad�m. Geni� bir b�l�m�
d�zl�k olan �in hakk�nda ilk g�rd�klerim: Hala yolu bile olmayan yerle�im
birimleriydi...

��lkeye girerken hi� bir zorlukla kar��la�mad�k. Hemen t�m yolcular benim gibi
ellerini kollar�n� sallayarak g�mr�kten ge�tiler. "Kimse �in'e bir �ey getirmez"
diyerek, bo�una bavul incelemenin bir anlam ta��mad���n� biliyor olmal�yd�lar. Bu
konuda bizim g�mr�k kap�lar�nda kar��la�t���m�z sorunlar akl�ma gelince (son
zamanlarda bizimkilerin de umursamad�klar�n� s�ylemem gerekir), �inlilerin bize
g�re biraz daha ileri olduklar� kan�s�na kap�ld�m. Daha �nce ya�am� olduklar�
d�zenin etkilerinden biriyle kar��la�t���m� anlay�p, onlar� k�skand���m� s�ylemek
isterim...
�T�m �lkelerde havaalanlar�n� benzer yap�yorlar: �elik ba�lant�lar, borular, camla
ya da metalle kapl� duvarlar havaalanlar�n�n genel g�r�nt�s�... San�r�m bunda ama�:
Yolcular�n ortam de�i�imini g�r�p pani�e kap�lmalar�n� �nlemek. �in'de g�r�nt�
Atat�rk Havaalan� gibi olunca, �lke de�i�tirmemi� oldu�um kan�s�na bile kap�ld�m.
�ok ��k�r yedi saatten uzun s�ren yolculu�un �o�unda uyumam� oldu�un i�in bir�ok
�lkenin �zerinden ge�ti�imizi g�rm�t�m. Yoksa bizi saatlerce �stanbul �zerinde
u�urup sonra "Geldik" diye yine �stanbul'da havaalan�na indirebilirdiler.
Bilirsiniz baz� taksi s�r�c�leri bunu pek �ok �lkede yaparlar. "Taksimetre daha �ok
yazs�n" diye otelin �evresinde dolan�p durarak m�teriye uzun yol ald�klar�
izlenimini vermeye �al��rlar (art�k bu t�r sahtekarl�klar t�m m�teriler taraf�ndan
bilindi�i i�in taksi s�r�c�leri, yine y�ntemler geli�tirmi�ler. Bu konuya daha
sonra de�inece�im). Yolcu ta��yan u�ak �irketleri bu t�r hileler kullanmad�klar�
bilindi�i i�in Pekin'e geldi�ime inand�m. Ama yine de Atat�rk Havaalan�yla Beijing
hava alan�n�n benzerli�i �a��rt�c�yd�. Yaln�z g�revliler de�i�mi�ti. Kal�n ka�l�,
sert sakall�, k�v�rc�k siyah sa�l� g�revlilerin yerine oval y�zl�, �ekik g�zl�, d�z
siyah sa�l� �inliler vard�.

�Havaalan�ndaki g�n�ll� �inli vatanda��n yard�m�yla dolarlar�m� �in paras�na (Yuan)


�evirdim. Ayn� hay�rsever vatanda� beni kendi �zel arabas�yla otele de�in g�t�rd�.
Yol boyunca bana �in hakk�nda bilgi veren bu uyan�k �inli taksi �cretinin iki
kat�ndan �ok para kazan�rken, onun sa�lad��� olanaklarla havaalan�ndan otele de�in
klimas� �al�an bir ara�ta sigara i�erek yolculuk yapt���m ve s�r�c�den ayr�nt�l�
bilgi alabildi�im i�in �dedi�im paran�n kar��l���n� alm� oldu�umu d��nerek,
kaz�klanm� biri gibi �z�nt�ye kap�lmad�m. Sonu�ta bana hizmet sunan �inli de
mutluydu ben de keyifliydim...

�Otele yerle�ince biraz yata�a uzan�p dinlenmek istedim. Ama uyuyup kalmaktan
korkarak hemen giyindim ve bir taksiyle Sergi Alan�na gittim.

�Dikkatimi �eken, g�zlemledi�im bir �ok konu var; �inlilerin genel g�r�n�m�,
T�rklere olan benzerlikleri (Belki de benim beklentim benzerlik olabilece�i
konusunda yo�unla�t��� i�in b�yle d��n�yor olabilirim), yap�lar�n g�rkemli
g�r�nt�s�, yollar ve ara�lar... Sonra Sergi Alan�nda g�rd�klerimi, ara sokaklardaki
sat�c�lar� ve di�er ilgin� izlenimleri unutmamak i�in defterime yazmak istedim.
Akl�mda bir �ok konu var. Saatlerdir onlar� s�ralamaya �al��yorum. Ge�mi�te hi�
bilgi edinmemi� oldu�um bir �lke hakk�nda bir �eyler yazmak do�ru olmayabilir. Ama
unutulmamal�d�r ki ben burada kendi bak� a��mdan g�rd�klerimi anlat�yorum. B�yle
oldu�u halde sayfalarca yazabilecek bilgi toplad�m. ��nk� benim i�in otelde
�al�anlardan, taksi s�r�c�lerinden, d�kkandaki sat�c�dan, yolda y�r�yen
vatanda�tan, otob�s bekleyene de�in herkes ilgi �ekici, herkes de�i�ikti.

�Burada en belirgin �zellik, bana bakt�klar�nda �inli olmad���m�n hemen


anla��lmas�. Bu nedenle ilk sorulan soru: "Nerelisin?" oluyor. Bana soruyu
soranlar�n �o�u T�rkiye s�zc���n� anlam�yor. Ben ilk anda T�rkiye'yi bilmediklerini
d��n�p "�stanbul" diyorum. �te o zaman hafif bir g�l�msemeyle "Yaa!" diyerek tuhaf
bir bi�imde (biraz ac�yarak) bana bak�yorlar. Ben �in'i ne kadar biliyorsam onlar
da T�rkiye'yi o kadar tan�yorlar. Ama bir �ok gen� �inli i�in durum ayn� de�il.
�stanbul dedi�imde Avrupa Kupas�'n� �a�r�t�r�p hemen futboldan s�z ediyorlar.
T�rkiye'yi de�il de Milli Tak�m�m�z� tan�yorlar. Hemen hepsi �talya-T�rkiye futbol
kar��la�mas�n� izlemi�. Onlar: "T�rkiye'yi biliyoruz" derken futbol tak�m�m�z�
bildiklerini, T�rkiye konusunda en ufak bir bilgileri bile olmad���n� anl�yorum. Bu
o kadar �nemli de�il. Asl�nda benim durumum daha k�t�. Ben de �in'i bilmiyorum ve
de �u anda �in'de bulunarak onlardan biraz daha olumsuz ko�ullar alt�nday�m...

��yi ki futbol tak�m�m�z Avrupa Kupas�'nda oynama hakk�n� kazanm�. D�nyadaki bir
�ok ki�i tak�m�z�n ma��n� izledikten sonra haritadan T�rkiye'nin yerini ��renmeye
�al�m� olmal�. Ben futbol merakl�s� de�ilim ama, futbolun tan�t�m ac�s�ndan ne
kadar �nemli oldu�unu �imdi daha iyi anlad�m. En az�ndan �in'de �ok �nemli.
Siyasetle u�ra�mak yerine futbol ma�lar�nda stres atmak, ya da ma�� izlerken
heyecanlanmak �inli i�in �nemli bir konu. Bu nedenle futbol D�nya i�in de �ok
�nemli olmal� (Buradaki gerek�em: D�nyadaki her d�rt ki�iden birinin �inli
olmas�d�r). Bayanlar, futbola ilgi duymuyorlar. �in'de genel olarak bayan ve erkek
ayr�m� yok ama, futbol konusunda bir ayr�cal�ktan s�z etmeliyim: Avrupa Kupas�
�inli bayanlar�n ilgisini �ekmemi�. Ya da benim g�rd�klerim futboldan ve kupadan
s�z etmediler...

�Kendi �lkemde olsun, baz� Avrupa �lkelerinde olsun sokaktaki insanlar�n y�zlerine
bak�nca, bak�ml�, al�ml�, geliri y�ksek, fakir, �z�nt�l� ya da sevin�li gibi
yorumlar yapabilirim. San�r�m bunu herkes yapabilir. ��inde ya�ad���n�z toplumun
de�er yarg�lar�n� bilince, kar��n�zdakine bakarak yorum yapmak kolayd�r... �in'de
sokaktaki vatanda� i�in ayn� g�zlemi yapmaya �al�t���mda beceremedi�imi s�ylemek
isterim. Kimse hakk�nda yorum yapamad�m. Dedi�im gibi toplumun de�er yarg�lar�n�
bilmeyince y�r�yen bir insan�n bak�lar�n� yorumlamak olanaks�z...Bu nedenle ben,
sokaktaki �inli'nin beden yap�s�ndan ve y�r�y��nden ba�ka bir �eyden s�z
edemeyece�im.

��inlilerin beden yap�lar� bizimkinden farkl�. Bacak boylar� bedenlerine g�re biraz
daha k�sa. B�yle olunca y�r�y�lerinde tuhafl�k var gibi geldi. Bacaklar�n� biraz
daha fazla yukar� kald�rarak y�r�yorlar. �rdeklerin perdeli k�sa bacaklar�n�
kal�adan oynat�rken popolar�n� sa�a sola oynatmalar�na benzeyen bir y�r�y�leri
var... Bu nedenle ya y�zer gibi k�sa ad�mlarla y�r�yorlar ya da �rdekler gibi
paytak, paytak y�r�mek zorunda kal�yorlar. Her iki y�r�y� bi�imi de benim i�in
de�i�ik...

�Sar� �rk�n teni d�zg�n ve p�r�zs�z. Kal�n bacakl�, kal�n ayak bilekli �inli
kad�nlar�n duru beyaz tenlerini sergileyen k�sa etekler onlara yak��yor. Daha g�zel
bacaklar� olanlar�n ete�in yan�ndaki y�rtma�tan g�r�nen b�l�m� erkek g�z�yle
bak�nca, olduk�a ho�. Uzun etek giyen �inli kad�nlar�n y�rtma�lar� olduk�a
yukar�lara ��kabiliyor...

�Eskiden (Mao d�neminde) tek t�r �inli giysileri varm�. Kad�n ve erkek ayn� t�r
giysi giyermi�. �imdi herkes kendine uygun gelebilecek giysiler se�ebiliyor. T�l
gibi incecik (saydam) giysilerle sokaklarda dolananlardan, daha s�radan giysilerle
yetinenlere de�in her t�rl�s�n� g�rebiliyorsunuz. L�ks ma�azalarda bayanlar i�in
tak�mlar ve �ok ��k ipek giysiler var ama halk daha �ok i�porta mal� say�labilecek
giysileri se�mi�ler. Sokaklarda ��k giysilerle dola�m�yorlar. �o�unlu�un giysileri
spor. �ok az ki�ide (belki de g�revi nedeniyle) tak�m say�labilecek giysi var. �in
askerlerinde, polislerde ve di�er g�venlik g�revlilerinde (otel �al�anlar�n�
unutmak istemem) �niforma var. Bunlar r�tbe, unvan ve yap�lan i�e g�re de�i�ik
bi�im ve renklerde. Hepsinde mutlaka apolet var.

��stanbul'daki gibi taksi kalabal��� olan Beijing'de, her on be� araban�n dokuzu
(ya da daha �o�u) taksi. Taksi �cretleri de �stanbul'daki gibi... �ok pahal� de�il
(Pahal�l�k g�receli bir kavram oldu�undan, Avrupa'yla kar��la�t�rma yapt���m�
s�ylemeliyim). Taksi s�r�c�s� �elik bir kafesin i�inde oturuyor. �elik kasa onlar�
ara� i�indeki m�terilerden koruyor olmal�. Daha sonra bu konuya de�inece�im ama,
taksi s�r�c�s�n�n m�terisine davran�� iyi olmad��� i�in bu t�r bir korunmaya
gereksinim duyulmu� olmal�lar. Taksilerde s�r�c�n�n hemen yan�na oturmak bir
ayr�cal�k olmal�. Ben bu k�lt�r� biliyorum... Taksilerdeki taksimetre olduk�a
geli�kin. Yaln�z g�r�nt� de�il yasal belge de verebiliyor. E�er yabanc� oldu�unuz
halde taksimetreyi �al�t�rtabilirseniz bu belgeyi alma mutlulu�una erebilirsiniz.
Belgenin �zerindeki damgalar bizim �lkemizdeki faturalar� �yle and�r�yor ki...

� Ara�lar�n �o�unda klima var. S�cakta taksiye binen m�teri bayg�nl�k ge�irmeden
serinlik i�inde yolculuk yapabiliyor. Bu konuda taksi s�r�c�s� m�teriyi mutlu
etmeye �al��yor. Yoksa �deme konusunda ��kacak bir sorunda, m�terinin s�caktan
tepesinin atm� olmas�, taksi s�r�c�s�n� a��z dala��na yenik ba�lamas�na neden
olurdu...

�Baz� �zel ara�larda camlar �ok koyu renk, ya da perdeyle kapl�. ��indeki
ayr�cal�kl� ki�inin d�ar�dan g�r�nmesini istememi� olduklar�n� d��n�yorum. Bizde bu
t�r ara� pek yoktur. Perdeli ara�lar�n say�ca �ok olmas� bana tuhaf geldi.

��inliler uzun y�llar kendi ma�azalar�n� a�amam�. Devletin ma�azalar�nda �al�m�lar.


Devlet g�revlisi olarak �al��nca, (�zveri g�sterince gelirleri de�i�medi�inden)
hizmetin kalitesini d��nmemi�ler. Belki de m�teriyi hi� umursamam� olabilirler.
Bug�n banka �al�anlar�nda ve g�mr�kteki g�revlilerde g�r�nen �nemsememe, belki de o
zamanlar herkes i�in ge�erliydi... Bug�n �inli, art�k kendi d�kkan�nda kendisi i�in
�al�abiliyor. �inlinin �st�n sat�c�l�k yetene�ini uzun s�re kullanmam� olmas�,
ku�kusuz �inli'lerin yarar�na olmam� ama, san�r�m bizim a��m�zdan bak�nca, bu engel
bize yaram�. Yoksa �inliler t�m D�nyadaki sat� zincirlerini �oktan ellerine
ge�irmi� olurdu. O zaman bizim gibi al�c�lar�n da aldat�lmak gibi �nemli bir sorunu
bulunurdu. Belki bizim i�in yararl� olacak en �nemli kavram, �ok ucuza istedi�imizi
sa�layabiliyor olmam�z olurdu. Onlar�n a��s�ndan bak�nca, daha �nce kendileri i�in
sa�layamad�klar� birikimi, �imdi t�m g��lerini kullanarak h�zla olu�turma yar��na
girmi�ler. Geliri �o�altmak ve birikimlerini artt�rmak en �nemli hedefleri olmu�...

� Birikimi olmayan giri�imci �inlilerin k���k d�kkanlar�ndan olu�an sokaklar�


dola��rken, �lkemdeki k���k kasabalar�n vitrini olmayan d�kkanlar� an�msad�m.
�e�idi ve mal� az d�kkanlar�n kepenklerini kald�r�nca �� duvardan olu�an
alanlar�nda, duvarlara ask�yla dizilmi� giysiler ve di�er mallar, burada al�c�n�n
se�eneklerinin ne kadar az oldu�unu g�stermekteydi. D�kkanlarda birikim olmamas�n�n
yan� s�ra, halk�n da al�m g�c� s�n�rl� oldu�u i�in g�steri�li ma�azalar�n bu
sokaklarda m�teri bulma olas�l��� da yok gibiydi...

�Sokakta y�r�rken kendimi k���k bir kasaban�n �ar��s�nda dola��yormu� gibi


hissettim...

�Karpuz sergisinde da� gibi y��d��� karpuzlar� ve di�er meyveleri satan �inli,
yata��n� serginin arkas�ndaki tahta kerevete katlam�t�. Orada yat�p kalk�yor
olmal�... Kocaman ampullerle ayd�nlatt��� sergi alan�, hava karard���nda
m�terilerin karpuz se�melerine yard�mc� oluyordu. �st �ste konmu� karpuzlar�n
aras�nda kesilmi� duran yar�m karpuzun g�r�nt�s�ne bak�p �ince: "Kesmece bunlar"
diye ba��rd���n� bile d��nebiliyorum...

�G�zellik salonlar� ve berber d�kkanlar� say�ca �ok. Bekleyen m�teriler olsun,


�al�anlar olsun hi� de al��k olmad���m bir g�r�nt� olu�turuyor. Bayan ve erkek
kar��k. Bir koltukta erke�in sa��n� keserlerken hemen yan�nda bayan�n sa��n�
yap�yorlar... Daha �ok Amerika'da oldu�unu sand���m d�ner helezon, bu d�kkanlar�n
da �n�nde var. Biraz abart�l� boyutlarda olanlar�n� g�rd���m gibi �ok s�radan ve
k���klerini de g�rd�m. Hepsinin i�levi ayn�: Buras� berber d�kkan�d�r...

�Sokaktaki sigara sat�c�lar� bizim �l��lerimize g�re daha b�y�k. G�steri�siz


d�kkanlarda yaln�z sigara sat�yorlar.

�Baz� d�kkanlardaki bo� yataklar�n �nce ne anlama geldi�ini pek anlayamad�m.


Kullan�lm� yatak �rt�leriyle, �ar�aflar�yla ne t�r i� yapt�klar�n� ��karamad�m. Bu
g�r�nt�n�n baz� berber d�kkanlar�nda da oldu�unu g�r�nce g�zellikle ilgili bir �ey
olabilece�ini d��n�rken, b�yle bir d�kkan�n �n�ne oturmu� olan g�zel bir bayan
"Hello! Masaj" diyerek ne i� yapt���n� s�yledi. Evet bu d�kkanlarda m�terilere
masaj yap�yorlar. �inliler de bizim gibi kendilerini yumu�atacak, rahatlatacak
h�nerli ellerin �n�ne uzan�veriyorlar. San�r�m bu konuda hizmet iyi oldu�u i�in
istek de var. ��nk� masaj d�kkan�n�n say�s� olduk�a �ok.

�D�kkanlarda masaj yapt�ranlar� g�rmedi�im i�in nas�l �al�t�klar�n� izleme olana��m


olmad�.
� Yolda y�r�rken kald�r�ma b�rak�lm� bisikletlerin �oklu�undan, bu d�z alanda
halk�n �o�unun ula��m�n� hala bisikletle sa�lad���n� s�yleyebilirim. Asl�nda
Beijing d�z bir alana yay�lm� oldu�undan burada bisiklet kullanmak olduk�a kolay.
Bay�r ��km�yorsunuz, ya da bay�rdan a�a��ya h�zla inip bir kazaya neden
olmuyorsunuz. S�rekli pedal �evirerek evden i�e, i�ten eve giderken, bir de spor
yapm� oluyorsunuz. "Bisiklet ke�ke bizim �lkemizde de yayg�n bir ula��m arac�
olsaym�" diye d��nd�m. �stanbul trafi�i rahatlard�. Kocaman ara�lar�yla trafikte
yer alanlar, bisikletleriyle hem yollar� kaplamazd�lar, hem de spor yaparak daha
sa�l�kl� ya�am s�rm� olurdular... �in'de g�rd���m bisikletlerin �ok bak�ms�z, eski
ve pasl� olduklar�na bak�p: "Halk�n bir bisiklet bile alacak paras� yok herhalde"
diye d��nd���m� an�ms�yorum. Ama, ger�ekte bisikleti yenilemek bu sorunu ��zecek
gibi de�il. Bisiklete bak�m yapmak da anlaml� de�il. Bu bir d�nya g�r��, bir d��nce
bi�imi. �inli bak�m ve temizlik yapmay� pek sevmiyor. K�lt�r�nde "�ok temiz olmak"
diye bir kavram yok. Belki de temizlik i�in kullanabilecekleri yeterli su olmad���
i�in temizli�in �st�ne �ok d�m�yorlar...

� Yolun kenar�nda durup �evreme bak�n�rken, �ok yak�n�ma de�in sokulan bir
minib�s�n yava�lay�p kap�s� a��ld�. ��inden ��kan s�r�c� yard�mc�s� y�ksek sesle
gidece�i yol �zerindeki y�relerin adlar�n� s�yleyerek, yolcu aramaya ba�lad�. Bizim
E-5 �zerinde �al�an dolmu�larda da ayn� bi�imde s�r�c� yard�mc�s� kap�dan ba��n�
uzat�p: "Erenk�y! G�ztepe! Bostanc�! Haydi! Hemen kalk�yor..." diye ba��r�r.
S�n�rlar�n kapal� olmas�, Baz� insanlar�n binlerce y�l hi� bir k�lt�rel ili�kide
olmamas�, temelde �in ve T�rk toplumlar� aras�ndaki benzerli�i yok edememi�...
Dolmu� minib�se bakarken onlar m� bize benzemi�, yoksa biz mi onlara benzemi�iz pek
��karamad�m...

�Otelde �ince konu�ulanlara kulak kabartt���mda baz� s�zc�klerin T�rk�e'ye


benzedi�ini, hatta ayn� anlama geldi�ini g�r�p, �ince'yi kolay s�kebilece�imi
d��nd�m. �rne�in �n�mden h�zla otele giren bir bayan, lobideki komiye bir �eyin
nerede oldu�unu sordu. O sordu�u �eyin ne oldu�unu anlamad�m ama, kominin eliyle
g�stererek "Burada" dedi�ini anlad�m. San�r�m "Bu" gibi tek heceli i�aret
s�fatlar�n�n bir �o�u �ince'de de ayn�. �n�mden y�r�yen bayan benimle asans�rlere
ula��nca, biraz �nce sordu�u �eyin, asans�r oldu�unu anlad�m. Bilindi�i gibi
asans�r Fransca'dan T�rk�e'ye ge�me. San�r�m �inli'ler ona ba�ka bir ad vermi�ler.
Asans�r de �ok y�llar �nce bulunmu� olsayd�, san�r�m �inlilerle ayn� ad� kullan�yor
olurduk.

��inli'lerin yak�n kom�ular� olan T�rklere "T�rk�e" gibi bir �ey s�yl�yorlar. �nce
"T�rk�e" s�zc���n�n ad babas� �inliler olmal� diye d��nd�m. ��nk� "T�rk�e" bizim
dilimize uygun bir ad de�il. T�rkiye'nin �ince s�yleni�ini yinelerken t�m diller
i�in "ce" ya da "ca" eki getirdi�imizi an�msad�m (Almanca, �ngilizce gibi). Bir
t�rl� konunun asl�n� bulamad�m. Daha sonra bana tarif etmeye �al�t�klar� bir yerin
ad�n� Latin harfleriyle yazd�klar�nda, T�rkiye i�in neden "T�rk�e" dediklerini
��renebildim. Latin harfleriyle baz� dillerde T�rkiye "Turquie" bi�iminde
yaz�l�yor. �ince'de "Qui" harfleri "�" sesini ��kartmak i�in kullan�l�yor. Bu
durumda (k harfi olmad��� i�in) �inliler T�rkiye'yi "Tur��e" bi�iminde okuyorlar.
Bu ger�e�i ��renince, nas�l sevindi�imi bilemezsiniz. Yoksa bizim ad babam�z�n
�inliler oldu�unu d��nmek, T�rklerin de bunu kabullenmi� oldu�unu binlerce y�l
sonra ��renmek, bana �ok dokunacakt�. Kolay de�il, ge�mi�te kocaman imparatorluklar
kurmu� bu insanlar�n kendilerine bir ad bile bulamad�klar�n� d��nmek kadar �z�c�
hi� bir �ey olamazd�... �lk anda sokaklarda dola��rken, otelde gezinirken kimselere
bakamad���m�, g�zlerimi otelin taban�ndan kald�ramad���m� da s�ylemek isterim... O
g�nlerde kendimi "Hindi" gibi hissetmi�tim...

�"Y�llar �nce, �stanbul'un Topkap� surlar�nda bitti�i y�llarda (1960'l� y�llar),


zaman�n y�netimi �stanbul �evresinde olu�an gecekondular� �nlemek i�in Topkap�
surlar� d��nda sosyal konutlar yapm�. Bu konutlar�n kiras� di�er yerlere g�re daha
ucuzmu�. Bir arkada��, evlili�i iyi gitmedi�i i�in kar�s�ndan ayr�lmak durumunda
kalm�. Yeni bir ev kurmak ve bir an �nce eski evinden ��kmak zorunda oldu�undan, bu
sosyal konutlara buldu�u ilk kiral�k eve yerle�mi�. O zamanlar �stanbul'da
yap�la�man�n hi� olmad���n� (ya da hi�e yak�n oldu�unu d��n�rsek, hemen bir bo� ev
bulmak her kula nasip olmazm�. Bana olay� anlatan dostum, arkada��n� ziyaret etmek
istemi�. Yeni evinin adresini ��renmi� ve bir pazar ��leden sonra ona u�rayaca��n�
s�ylemi�. O zaman telefonla haber verme olana�� olmad���n�, bu t�r g�r�melerin �ok
�nceden saptand���n�, birinin elinde �izilmi� bir krokiyle sokak aralar�nda dola��p
do�ru adresi bulmak i�in �ok emek harcad���n� da s�ylemek isterim. Uzatmayay�m,
dostum epeyce u�ra��p, d�rt katl� apartman� bulmu�. Sokak kap�s�na gelip giri�teki
zillerde arkada��n�n ad�n� ararken hemen kap�n�n �zerindeki balkondan gelen
homurtunun nedenini anlamak i�in ba��n� kald�rd���nda, o darac�k balkonda ya�ayan
bir ay� oldu�unu g�r�p donakalm�. Adam (ay�n�n sahibi) gecekonduda ya�arken bir ay�
besliyormu�. �i ay� oynatmak oldu�u i�in sosyal konuta ta��n�nca ay�y� b�rakamam�.
Alm� onu da sosyal konuta g�t�rm�. Sosyal konutta ay�n�n oturabilece�i bir yer
olmad���ndan, onu balkona yerle�tirmi�. Balkon da �yle b�y�k bir yer de�ilmi�. ��
be� metre kare kadarm�."

��in'de g�rd���m yap�larda balkonda ya�ayan ay�lar, aslanlar ya da ejderhalar


yoktu. Ama, iki olay aras�ndaki benzerli�i anlatmadan bir ba�ka konuya ge�mek
istemedim... Daha sonra bu konuya ili�kin yorumlar�m olacak. Burada daha fazlas�na
de�inmeyece�im.

�Otelin uzun koridorlar�ndaki hediyelik e�ya ma�azalar�n�n s�sl� vitrinlerini


g�r�nce, bakmadan ge�ip gitmemek i�in koridorda y�r�meye ba�lad�m. Sat�c� bayanlar
birer iki�er ma�azalardan ��k�p, beni i�eriye �a��rd�lar. Hi� bir �ey almayaca��m�
s�ylediysem de onlar�n �srarlar� bitmedi. Ben a�l���m� bast�racak bir yer arad���m
i�in sat�c�lar�n Kapal� �ar�� esnaf� gibi beni zorla kolumdan tutup ma�azaya
sokmalar�n� �nledim ve h�zla oradan uzakla�maya �al�t�m. arkamdan bana seslenen
sat�c� bayan� duymamazl�ktan gelirken di�eri onu uyar�yordu: "Gelmiyor. Israr
etme". Bana seslenen bayan�n da "Ben bu adam� sevdim ama" dedi�ini duydum. Benim
duydu�um kadar�yla aralar�nda �ngilizce konu�tular. Belki de d��ncelerini a��k�a
belli etmek i�in aralar�nda benim anlad���m bir dilden konu�mlar� gerekiyordu. Ama
bana kal�rsa, kulland�klar� y�ntem benim de �ok iyi bildi�im, amac�na ula�mak i�in
kad�n�n di�ili�ini kullanmas�ndan ba�ka bir �ey de�ildi. A�l�ktan ba��m d�nmeden,
kad�nlar�n t�m �abalar�na kar��n otelin cafe'sine do�ru y�r�d�m.

�D�nyan�n bir ba�ka yerinde olsam ve �n�mdeki iki se�enekten biri �in lokantas�
olsa, hi� d��nmeden �in lokantas�n� se�erdim. Ama �in'de al�ageldi�imiz bir cafe'de
Avrupa ko�ullar�nda yemek yeme�i se�mi� oldu�umu ��renip "Ne tuhaf adam" demeyin.
�in lokantas�nda yiyece�im yeme�in ad�n� bile okuyamayaca��m� d��n�p, olmad�k bir
�eyler se�mek ve zorla yemek istemedi�im i�in bu se�imi yapt�m. Halbuki her t�r
gelir d�zeyine ve damak tad�na uygun istemedi�iniz kadar �ok �in lokantas� vard�.
Ama bu lokantalar� bana tan�tacak, beni gezdirecek ve bana k�lavuzluk edecek bir
�inli yoktu. B�yle biri olsa �in Lokantalar� ve yiyebilece�im yemekler konusunda
sayfalarla yaz� yazabilirdim. Sonunda cafe'deki men�y� okuyup, anlayabildi�im
yemeklerden birini se�erek a�l���m� bast�rman�n kolay�na ka�t�m...

��in'de cafe'de de olsam makarna iyi bir se�im olur diye d��nd�m. Ne de olsa
makarna �in'den t�m D�nyaya yay�lm�t�. Domates soslu makarna �talya'n�n spagettisi
gibi de�il de bizim al�t���m�z ha�lanm� makarnaya daha �ok benziyordu. Uzun s�re
burada kal�yor olsam, �lkemi ve evimi �zledi�imde �in makarnas� yerim. S�la
�zlemimi makarna giderebilir. Karn�m� doyurduktan sonra yatmak i�in en az iki
saatim daha olunca, koridora d�n�p hediyelik e�ya ma�azalar�n� gezmenin iyi
olabilece�ini d��nd�m. Hem orada beni bekleyen ve mallar�n� satmaya �abalayan
sat�c�lar� g�r�nt�mle bile mutlu etmi� olacakt�m.


EL EME�� G�Z NURU
�Al�m yapmam gerekmedi�i konusunda g�vence vermelerine inanarak ilk ma�azaya
girdim. Bir ba�ka dostumun bana: "Sen adam� bir kez abdest almam� da olsa camiye
sok, nas�l olsa ona namaz k�ld�r�rs�n" dedi�ini an�msad�m. Kendime hi� bir �ey
almayaca��m konusunda telkinde bulunmaya ba�lad�m. Yol yorgunlu�unu hala �zerimden
atamam� olmam, san�r�m bu karar�m� de�i�tirmemi engelledi. Yoksa sat�c�lar�n
beceriklilikleri kar��s�nda bir �ok hediyelik e�ya alm�, paketlerle odama d�nm�
olacakt�m. Mal sat�n almak sorun de�ildir. Sorun; Bunca mal� k���c�k bavullara
t�k�t�rmak, yer kalmad��� i�in ucuzundan yeni bavul sat�n almak ve onlar�
havaalan�na de�in ta��makt�. Bu kez bavullarla dolu bir yolculuk yerine k���c�k bir
valiz ve el �antas�yla eve d�nmek istiyordum.

��in'deki hediyelik e�ya d�kkanlar�, bu �lkede ya�ayanlar i�in s�radan, bizler i�in
ola�an �st� bir �ok el eme�i malla doluydu. Ben bu mallara bak�p nas�l bu kadar
ince i��ilik kulland�klar�n� ��renmeye �al��rken, sat�c�lar�n g�z�nde hi� bir
de�eri olmad���n�, ayn� t�rden bir �ok kopyay� peynir ekmek gibi satt�klar�n�
s�ylemek isterim...

�Girdi�im ilk d�kkanda gencecik iki sat�c� hemen �evremi sard�lar. Ben yaln�z
�evreyi tarad���m� s�yledimse de onlar bana yard�m etmeyi ak�llar�na koymu�
olduklar�ndan benim s�ylediklerimi hi� dinlemediler. Hemen bana mallar�n� tan�tmaya
ba�lad�lar. Bildikleri �ngilizce'yle, bir �ok mal� uzunca bir s�re tan�tt�lar...
�in'de kullan�lan simgelerin her birinin ne anlama geldi�ini, ne i�in yap�ld���n�
ayr�nt�lar�yla anlatmalar�n�n en �nemli nedeni o g�n mutlaka bana bir sat� yapma
iste�inde olmalar�yd�... Bu konuda ne kadar �srarc� olduklar�n� anlatamam. Mal�n
bedelini indirmek, en g�zel paketi yapmak gibi akla gelebilecek her t�rl� �areyi
d��nd�ler... Ben al� veri� yapmama karar�nda oldu�um i�in onlar�n �srarlar�na hi�
ald�rmad�m.

��in'de "pilly" zenginli�i simgelermi�. Zengin ve mutlu bir ya�am beklentisi,


e�yalarda k�rm�z� pilly s�sleriyle simgelenirmi�... G�l di�ili�in simgesiymi�...
Ben mallarda simgeleri g�r�nce, �inli'lerin evlenince mutlu ve zengin
olabileceklerini d��nd�klerini ��kartt�m. Mutlulu�un, bereketin ve bollu�un
evlenmekle ili�kisini bu bi�imde yorumlamak, onlar�n k�kl� k�lt�r�n�n bir par�as�
olmal�. Biz bu k�lt�r� neden onlardan almam��z, ald�ysak bile nas�l yozla�t�rm��z
onu bilmiyorum... Bu konuda biraz daha uzun kal�p �in'de aile ya�am�n�n bize
yans�yan b�l�mlerini incelemek gerekir.

� �inliler aslan ve ejderha gibi hayvan fig�rlerini erke�in g�c�n� simgelemek i�in
kullanm�lar. Ama t�m hayvanlar salt erkekleri simgelemezmi�. Baz�lar� kad�nlar� da
simgelermi�. Yap�lar�n kap� giri�lerindeki aslan heykellerinde biri (genelde
soldaki aslan) erke�i simgelermi�. Aya��n�n alt�nda bir k�re (top) bulunurmu�. K�re
D�nyay� simgeledi�i i�in bu aslan D�nyaya egemen olan erke�in g�c�n� g�sterirmi�.
Kad�n� simgeleyen aslan ise kap�n�n di�er yan�nda olu�mu�. Aya��n�n alt�ndaki bebek
aslan (yavru aslan), kad�n�n �retkenli�ini ve sevecenli�ini yans�t�rm�...

�Sat�c� bir cam k�re g�sterdi. K�renin i�i resimlerle s�slenmi�ti. Alt�ndaki
delikten k���k f�r�alar sokularak boyama yap�lm�t�. Bu t�r i�lemenin kolay
olmad���n� bildi�im i�in mal�n neden bu kadar de�ersiz oldu�unu anlayamad�m. �in'de
emek para etmiyor, ya da �inliler ak�llar�n� kullan�p, harcanan eme�i en aza
indirgeyerek ederini azalt�yorlar. Ucuz �r�n, bol sat� onlar�n politikas� olmal�.
Yoksa mal�n ederini bilmemeleri olanaks�z. �zellikle sat�c�l�k konusunda kal�t�msal
becerilerini, mal�n bedelini saptamada kullanamad�klar�n� s�ylemek biraz tuhaf
olur.

�Birden rafta duran bir porselen fincan dikkatimi �ekti. �ok g�zel s�slenmi�ti.
�ncecikti... Hatta porselen de�il de boyanm� cam fincan oldu�unu bile d��nd�m. E�er
porselen �zerinde k���k pirin� tanelerini g�rmeseydim cam oldu�unu iddia
edebilirdim. K���k pirin� taneleri porselen yap�l�rken hamurun i�ine
yerle�tiriliyor, fincan �zerindeki boya porselen pi�irildikten sonra yap�l�yormu�.
Elle i�lenmi� �ok ho� bir porselen fincan. Sat�c� benim pirin� tanesi olarak
bildiklerimin, pirin� tanesi olmad���n� s�yledi. Porselenin t�m �zelliklerini
kullanarak, onu bana anlatmaya �al�arak, boyalar�n kabartma oldu�unu s�yleyerek,
porseleni ���a tutunca nas�l ayd�nland���n� g�stererek (porselen al�rken bunun
yap�lmas� gerekti�ini ayr�ca belirtti�ini eklemek isterim) beni kand�rmak i�in �ok
u�ra�t�. Sonunda "�lerin iyi olmad���n�, bug�n bana mutlaka bir �ey satmak
istedi�ini" s�yleyerek bu ma�azadan mutlaka bir �ey almadan ��kmam� istedi. ��nk�
d�ar�ya ��k�nca bir daha d�nmeyece�imi ve ma�azas�ndan ba�ka bir �ey almayaca��m� o
da biliyordu....


TRAF�KTE BENZERL�K

�Yollarda s�rekli korna �alan ara�lar�n sesini duyunca, kornay� uyar�dan �ok �alm�
olmak i�in kulland�klar�n� san�yorum. Bu benim hi� de yabanc� olmad���m bir konu...
Bu nedenle Beijing trafi�ini inceledi�imde, benim ya�ad���m kentin trafi�ine �ok
benzedi�ini g�rd�m... Burada yak�n zamana de�in sokaklarda �ok ara� yokmu�.
Gelirlerini �o�altabilen �inlilerin hemen bir ara� edinmeleri trafikte kullan�lan
ara�lar�n say�s�n� h�zla artt�rm�. Ara�lar�n birden �o�almas�n�n sonucu olarak
trafik kurallar�n� hala sindirememi� olduklar�n� �nemsemezsek, t�m�yle bizim
duyars�zl���m�za benzer bir trafik karma�as�yla kar��la��nca, benzerli�i
yad�rgad�m. Ama, trafik karma�as�na �ok al��k oldu�um i�in ortam beni pek
etkilemedi...

�Dolmu�lar�n kurallar� �nemsemeden durup yolcu almaya �al�mas�ndaki, ara�lar�n


hemen kornalar�na basarak di�er ara� s�r�c�lerini ve bisiklet kullananlar� taciz
etmeye kalkmas�ndaki benzerlik bana, �lkemdeki insanlar�n davran�lar�n� an�msatt�.
Trafik kurallar�n� �reten �lkelerle, o kurallar� al�p kullananlar aras�nda �ok
�nemli bir fark oldu�unu g�rd�m. Belki t�m �lkeleri bu genellemenin i�ine katmak
do�ru olmayabilir. Ama �in ile T�rkiye aras�nda �ok yak�n bir benzerlik oldu�unu
s�ylemeliyim.

� Yaya ge�itleri konusuna gelince, abart�yor olmak istemem ama bu kadar yak�n bir
benzerlik beklemiyordum. �nemli ve tehlikeli b�y�k kav�aklar d��nda yaya ge�idi
g�rmedim. Yayalar bir kald�r�mdan di�erine, diledikleri anda ge�ebilme �zg�rl���ne
sahipler. Bunu her yerde yapmas�nlar diye, yo�un trafik olan yollarda �eritler
aras�na konan demir parmakl�kl� engellerin yaln�z bizim �lkemizde olmad���n�
s�ylemek isterim. �ekti�im resimleri dostlar�ma g�sterdi�imde bana sorduklar� ilk
�ey "Parmakl�klar�n �zerinden atlayan var m�yd�?" oldu. Kimse, demir parmakl�klar�
yad�rgamad�. Herkes parmakl�klara ald�rmadan �zerine t�rmanmaya �al�an �inliler
olup olmad���n� sordu. Art�k hangisinin tuhaf oldu�unu kestiremiyorum. Benim kafam
kar�t�...

�Polis ara�lar�n�n siren �alarak, i�indeki polislerin yollardaki ara� s�r�c�lerine


megafonla uyar�da bulunarak ilerlemesini g�r�nce, e�itimlerini T�rkiye'de tamamlam�
olabileceklerini bile d��nd�m. Emir veren, dedi�i dedik olan, uyar�lar�yla bask�
rejimlerinin yans�mas�n� kullanan trafik polisi, bizim �lkemizdekilere ne �ok
benziyordu... Geceleri yollar� kesip alkol denetimi yap�p yapmad�klar�n� bilmiyorum
ama, ayn� y�ntemi kulland�klar�n� duysam hi� yad�rgamazd�m...

�Yo�un ak�am trafi�inde polis arac�n�n hemen arkas�nda duran �ekiciyi g�r�nce, "Bu
da m� ayn�?" diye s�ylendi�imi an�ms�yorum...


�ARPIKLIK

�S�z bir kez trafikten a��lm�ken, �in'de g�rd���m �arp�kl�klar� ara�lar ve trafik
kurallar�yla anlatmaya �al�mam belki bu yaz�lar� okuyanlar i�in en iyi �rnekleme
olur. ��nk� bu t�r �arp�kl�klar� g�rerek al�m� olan T�rk'ler, onlar�n etkilerini
kan�ksad�klar�ndan ya�amlar�na yans�tm�yor olabilirler. �arp�kl�klar dura�an
y�netimlerin ve geli�mesi beklenen sosyal d�zenin yan�nda yer almazlar.
�arp�kl�klar, insanca ya�amak isteyenler i�in en �nemli engeldir. Ya da ��yle
diyeyim: Benim i�in en �nemli engeldir. B�ylece d��ncelerime ba�kalar�n� katmam�
olurum.

�Yolda y�r�rken, bir arac�n i�inden sonuna de�in a��lm� m�zik ayg�t�ndan yay�lan
�in m�zi�ini duyunca, g�l�msemeden edemedim. "Bu �zellikleri bize ne �ok
benziyormu�" diye s�ylendim.

�Yol boyunca dizilmi� lokantalar�n �n�nde biriken �zel ara�lar� ve kap�lardaki


g�venlik g�revlilerine bak�nca, �in'de de kalbur �st� olmaya �zenen "i�
adamlar�n�n" bulundu�unu s�yleyebilirim. San�r�m buradaki g�venlik g�revlileriyle
bizim �lkedekiler aras�nda g�revleri a��s�ndan �nemli bir ayr�l�k var. Benim
bildi�im kadar�yla bizdekiler kendini s�n�f atlam� varsayanlar�n, ulu orta �st
s�n�ftan insanlar�n aras�na girmelerini engellemek i�in kap�da beklerler. Asl�nda
"�i�" ka�an�n nerede oldu�unu anlamak �ok zor. K�kten soylu olmay�nca (Ku�aklar
boyu soyluluk k�lt�r�yle ya�amay�nca) zengin olsun, �st d�zey olsun pek fark
etmiyor. Bir yerde, genlerle gelen ve k�sac�k bir �m�r i�ine s��d�r�lamad��� i�in
sindirilemeyen i�g�d�ler, beklenmedik bir anda ortaya ��kabiliyor. Bu nedenle bizim
g�venlik g�revlilerinin ger�ekte ne yapt�klar�n� pek anlam�yorum. Bunlar�n as�l
amac�, i�eriye girmi� olanlara g�z da�� vermekse, bu kez i�erdekilerin neden orada
bulundu�unu anlam�yorum... Bunca ayr�nt�ya neden girdi�imi anlatmak zorunday�m.
Bizimkilere benzer �zel g�venlik g�revlilerine Beijing'de neden bulunduklar�n�
a��klamak istiyordum. Buradakilerin amac� do�al olarak bizimkilerden farkl�...

�Y�llarca toplumda s�n�f ayr�cal�klar�n� yok etmek i�in �abalam� �in


y�netimlerinin, en az iki ku�ak boyunca bu kavramlar� i�lemi� oldu�unu (eskiden
buna beyin y�kama denirdi) an�msarsak, yeniden s�n�f fark� olu�turmaya �al�anlar�n,
toplumun tepkisinden korunmas� i�in �zel g�venlik g�revlilerine gereksinim
duyulmaktad�r. Belki toplumdan biri ��k�p onlar� k�nayabilir ve t�m mutluluklar�
yok olabilir diye birilerinin �evreyi g�zetmesi, onlar�n g��l� korunmas�na
gereksinim duyulmas� zorunlulu�u vard�r. Benim yarg�m ne derece tutarl�d�r bilemem.
Ama g�rd���m kadar�yla cebinde birazc�k paras� olan �inlilerin, kendi
ayr�cal�klar�n� kan�tlamak istercesine "��mar�k" davran�larda bulunduklar�n�
s�ylemeden ge�emeyece�im... Benim g�zlemlerine g�re, y�llarca s�n�fs�z toplum
d�zeninin y�k�lmas�n� bekleyip, ak�llar�n� kullanarak "k�e d�nme" emeliyle birden
su y�z�ne ��kanlar, eskiden ayn� d�zeyde bulunduklar� toplumun geneline kar��
alayl� bir tav�r i�indeler. "Bunu nereden anlad�n?" diyebilirsiniz.
"G�rd�klerimden" diye yan�tlayabilirim.

��zel ara�lar�n �o�unda, s�r�c�n�n g�r��n� engellemeyecek t�m camlar�n kapal�


oldu�unu g�rd�m. ��eride kimin oldu�u belli olmuyor. ��erideki halk�n g�z�nden �rak
ya�amak istiyor... T�m ara�larda, lokantalarda hatta bir�ok evde klima var. Ama bu
ara�lardaki ayr�cal���, yirmi be� y�ldan uzun s�redir �stanbul'da g�rd���m s�n�f
ayr�cal�klar�ndan edindi�im deneyimlere dayand�rabilirim. Asl�nda s�n�f fark�n�
yaln�z ara�lara bak�p yorumlamak yanl� olur. Ara� de�i�tirerek s�n�f atlamak bizim
�lkemizdeki insanlar�n k���k bir yan�lg�s�d�r. �in'de benim g�rd���m; bo�alm� olan
soyluluk koltu�una (elli y�ldan uzun bir s�redir bo�) birilerinin oturmak i�in
g�sterdi�i �aba... Bu yar�, son y�llarda artan bir h�zla uyguland��� i�in �arp�k
g�r�nt�ler olu�mu�, olu�may� s�rd�r�yor...

�Kald�r�mda y�ksek�e bir yere k�rm�z� �in hal�s� d�enmi� ve siyah bir ara� buraya
park etmi�ti. Arac�n hemen yan�nda k���k bir tabure vard�. Belli ki arac�n s�r�c�s�
bu tabureye oturup bekleyecekti. Ara�takiler, k�rm�z� �in hal�s� serilmi�
merdivenleri t�rmanarak lokantaya girmi�ler. Kuytu bir k�ede s�yle�ilerini
s�rd�r�yor olmal�lar...

�Toplumun giremedi�i baz� yerlerde (Otel lobilerinde, Cafe'lerde) �inli i� adamlar�


cep telefonlar�yla sipari� al�rken en y�ksek ses tonu kullanmaya �al��p,
�evresindekilere i� a��n�n geni�li�ini duyurmaya �al��yor. Soyluluk yar��nda
kendisine yanda� kazanmay� d��n�yor olmal�...

�Eski bir �in kona��n�n �n�nden ge�iyorum. �ok eskilerde geni� a�a�l� bah�esiyle
kent d��nda soylular�n oturdu�u konaklardan biri olmal�. Bug�n �ok �nl� bir �in
lokantas�. �n bah�ede park etmi� �zel ara�lar var (bizdeki kadar �ok de�il ama yine
de say�s� �ok). Gece yar�s�na gelinmi� oldu�undan ara�lar�n �evresinde lokantadan
��kan �inliler var. �yi giyimli �inli bay ve bayanlar gecenin g�zelli�ini ve
mutlulu�unu d��nerek birbirleriyle vedala��yorlar. Birka� taksi demir parmakl�kl�
�n kap�n�n hemen dibinde bekle�iyor. �zel g�venlik g�revlisi taksileri giri�
kap�s�ndan i�eriye b�rakmam�... Yoldan ge�erken d��n�yorum. G�r�n��mden yabanc�
oldu�un en az �� kilometreden belli oldu�u halde, yabanc� oldu�um ve param oldu�u
i�in bu ayr�cal�kl� yere girebilir miyim? Do�rusu denemek isterdim. Ancak, biraz
�nce kusursuz bir ak�am yeme�i yemi� ve daha �nce buradan yer ay�rtmam� oldu�um
i�in giri�imde bile bulunmad�m. G�r�n�e bak�l�rsa, beni i�eriye almama olas�l�klar�
�ok y�ksekti...

� Otel ana yolun hemen k�y�s�nda. Yandaki soka�a sap�nca, toplumun genelinin
ya�am�n� yans�tan bir g�r�nt� ile kar��la��yorsunuz... Biraz �nce anlatt�klar�ma
hi� uymayan bir ya�am bi�imi... Bizim gecekondu b�lgelerindeki ya�amla
kar��la�t�ramam ama, yine de ilkel bir ya�am bi�imi oldu�unu s�yleyebilirim...

�Bu darac�k yolda halk�n al� veri� yaparken, bisiklet kullan�rken, evine y�r�rken
g�ld���n� g�rmedim. K�sacas� mutlu g�r�nen yok gibiydi. Bizim �lkemizdeki gelir
d�zeyi d��k toplum katmanlar�n�n g�r�nt�s�n� and�r�yordular. ��indeki isyan,
isteksizlik, yeti�tirememe ve biran �nce her �eye kavu�ma iste�i, nas�l yapaca��n�
bilememe, gerekti�inde her t�r �zveride bulunmay� g�ze alan bir i� ya�am�n d�a
yans�yan g�r�nt�s�...

�Bu sokakta g�rd���m en belirgin �zellik, toplumdaki isteksizlik. Tepki g�stermeyip


sessiz kal�nca (belki dolayl� bir bask� buna neden olmu�tur) ya�ama kat�lma
isteklerini yitirmi�ler. Onlar i�in ya�am �ok s�radan s�r�p gidiyor... �stedikleri
de�i�im ger�ekle�meden (belki de istemedikleri de�i�im geli�erek) s�r�yor...
Aldat�lmaktan, isteklerinin olmamas�ndan, yenilgiden y�lm�lar da diyebilirim...
Olmam�. De�i�en D�nya ko�ullar�na yeterince ayak uyduramam�lar... Yan�lg�ya
d�m�ler...

�Yan�lg� san�r�m toplumun her kesimini insanca ya�atacak d�zeye getirme �abas�nda
yat�yor. Binlerce y�ld�r yap�lamayan, birka� ku�akta a��lmak istenmi�. Toplumdaki
a��k (parasal, k�lt�rel ve geli�mi�lik a����) bu kadar k�sa s�rede kapanamam�.
Topluma �ok y�ce vaatler verilmi� (Bizim siyaset�ilerimiz de ayn�s�n� yap�yorlar).
Toplumun t�m kesimleri umutlar�n� gelecekteki mutlulu�a ba�lam�. Kapanamayan a��k
�lke y�netimini g��s�z b�rakm�. Teknolojik geli�me istenilen d�zeye ��kamam�.
Kaynaklar, genel olarak, toplumu insanca ya�am d�zeyine y�kseltmek i�in
kullan�lm�... Sonunda d��nce, yeterince uygulanamam� ve t�kenmi�. Toplum, umudunu
yitirmi� olman� ��k�nt�s�ne g�m�lm�... Binlerce y�l uyu�turucuyla uyutulan �in
halk�, �imdi umutla uyutulmu� oldu�unu g�rm� olmal�... Sigara gibi al�kanl�klara
tepki g�steren gen� �inlilerin yan�nda, duygusal ��k�nt�n�n belleklerde b�rakt���
bulan�k d��ncelerle miskinle�en orta ya�l�lar�n isteksiz davran�lar� i�ler ac�s�...
Bizde on y�l kadar �nce ya�anan "k�e d�nme" yar��n�n burada gen�ler aras�nda
s�rd���n� d��n�nce, yeni ko�ullara kendi ba�lar�na ayak uyduramayacaklar�n�
anl�yorum. �inlilerin �ok uluslu �irketlerden beklentileriyle i�erideki �irketlerin
g�r�leri farkl�. Milyar� bulan (hatta ge�en) n�fusuyla �in �ok b�y�k bir pazar. Ama
san�r�m unutulan en �nemli �zellik, toplumun yeterince bilin�li olmad���... Yeni
teknolojik geli�melere �ok yak�n de�iller... Belki de benim s�n�rl� g�zlemlerim
yan�lg� doludur (umar�m �yledir). Gen�lerden �mitliyim. G�rd���m kadar�yla gen�
ku�ak �ok istekli. San�r�m onlar yeni ko�ullara ayak uydurabilecekler. Ger�i bizim
�lkemizdeki gibi at�lgan, her yere girip ��kan bir gen�lik g�rmedim ama, �u anda
20-25 ya��nda olanlar�n bir �abas� var gibi...

��i neden bu kadar doland�rd�m ki? Benim yazmak istedi�im: �steksiz toplumun
davran�lar�na yans�yan da��n�kl�kt�. �inli'ler �ok da��n�k. Bunun sonucu olan
pislik ve pasakl�l�k her yan� sarm�. �steksiz olunca evinizi temizlemezsiniz,
isteksiz olunca kendinize bakmazs�n�z, isteksiz olunca �evrenin pisli�ine
ald�rmazs�n�z...

�Ara sokaklarda, kalabal�k konutlar�n (b�y�k apartmanlardan s�z ediyorum) aras�nda


dolan�rken g�rd�klerimden yukar�da a��klamaya �al�t���m yorumu yapt�m. Asl�nda su
sorunu ya�ad�klar� i�in (��l �ok yak�n) �inli'ler gere�inden az su kullanmaya al�m�
olmal�lar. Su az oldu�u i�in kullanmam� olmalar� bir dereceye kadar kabul g�rebilir
ama, yap�lar�n y�pranm� olmas�, camlar�n y�llard�r silinmemi� olmas� ve bir �o�unun
k�r�k olmas�, bah�elerin bak�ms�z olmas� suyla ilgili olmasa gerek... D�n ya�an
sa�anak ya�mur yollarda �amur g�letleri olu�turmu�. Y�r�rken �amura batmamaya �zen
g�steriyorum. �nsan� eski evinden ��kar�p, toplu konutlara yerle�tirmek yetmiyor.
Ona, konut i�inde yeni ko�ullara g�re nas�l ya�ayaca��n� ��retmek de gerekiyormu�.
Yoksa binlerce y�l�n al�kanl�klar�n� s�rd�renler, yeni ko�ullar� isteseler de
istemeseler de eskiye d�n�t�r�yorlar...

��nsanlara (bebeklerden esinlenerek bunlar� yaz�yorum) bir �eyleri: �nce az�c�k,


sonra biraz daha �ok, her ge�en g�n artan oranlarla vermeli. Birden sunulan
olanaklar insan�n ge�mi�ine uyum sa�lam�yor, aksakl�k oluyor... Ge�mi�te Frans�z
devriminde de b�yle olmu�. Daha �nceleri de, daha sonralar� da...

� �
WANG FUJING CADDES� (KENT ���)

� G�n�m bo� olunca, otelde pineklemektense, kent i�inde gezinerek daha �ok g�rmek
ve ��renmek olana�� bulurum diye d��nd�m. Taksiye bindi�imde kap�daki g�revli
gidece�im yeri taksi s�r�c�s�ne s�ylemi�ti. Art�k taksilerde bulunan taksimetre
sayac�nda yazan kadar�n� �demeye �al��yorum. Ger�i baz� ko�ullarda 5 Yuan fazla
�deme yapmak durumunda kalabiliyorum ama, bunu taksi s�r�c�s�ne verdi�im bah�i�
olarak de�erlendirip �zerinde durmamaya �al��yorum. Nedense hangi �lkede olursan�z
olun taksi s�r�c�s� yabanc� oldu�unuzu anlad��� an fiyat�n� y�kseltmeye �al��r.
Buna kendi �lkemde ba�ka kentlere gitti�imde de tan�k oluyorum. Taksi s�r�c�lerinin
t�m �lkelerin turizm anlay��n� baltalayan bu davran�� evrensel bir sorun. Taksi
s�r�c�leri, o k���k ki�isel ��kar�n, nelere mal oldu�unu biliyorlar m�? �rne�in
benim �in hakk�nda yazd�klar�m� okuyanlar "Taksi s�r�c�lerine dikkat!" diye bir
uyar� alg�lamazlar m�? D�nyada kimse aptal yerine konmaktan ho�lanmaz. Kendini
ak�ll� sanarak yabanc�lar� doland�ranlar, bunu en �ok bir kez yaparlar. Ara� i�inde
yol al�rken yolun ne kadar tuttu�unu bilmedi�im i�in taksimetreye bak�n�yorum ama
s�r�c� �oktan onu kapatm� ve �n koltu�un alt�na saklam� bile. Yine onun
parmaklar�yla g�sterdi�i �creti �demek zorunda kalaca��m. Ben de salt e�lence olsun
diye on be� Yuan haz�rlad�m. Taksimetre on Yuan'la a��l�yor. Gitti�im yere en az 20
Yuan yazar. Bakal�m ne olacak. Taksi bir ara sokakta durdu ve �cretini isterken
eliyle ara soka��n ilerisinin benim gitmek istedi�im cadde oldu�unu s�yledi.
�dedi�im �creti az bulunca taksimetreyi sordum. Ne yazd�ysa onu �deyece�imi
s�yledim. Taksimetre hi�bir �ey yazmam� oldu�u i�in �deme yapmam gerekmeyecekti.
S�r�c� tart�ma uzad���nda g�revli polis gelince, haks�z oldu�unu bildi�i i�in
caddede durmam�, ara sokakta durmu�tu. Amac�m taksiye �denecek �cretin do�rulu�unu
ara�t�rmak olmad���, bu sayfalara yazacak bilgi toplamak oldu�u i�in daha �ok
uzatman�n gere�i olmad���n� d��nerek verdi�im on be� Yuan'� ald�m yerine 50 Yuan
�dedim. Taksi s�r�c�s� �st�n� vermemek i�in �ok direndi. Ben T�rk�e, o �ince
kar��l�kl� s�ylendik. Para �st� almak i�in direndi�imi g�rerek istemeden bana biraz
�deme yapt�. D�n�te ayn� yol i�in yar�s� kadar �cret �dedi�imi d��n�nce, o adam�n
para �st� �dememek i�in neden bu kadar �ok direndi�ini, nas�l s�ylendi�ini
anlamakta g��l�k �ekiyorum... Bu kadar �ok uzatman�n bir gere�i yok. Taksi
s�r�c�lerini bu davran�� �in'de yapaca��m al� veri�i en aza indirmem i�in yeterli
oldu. E�e dosta, ancak k���k bir an� olacak hediyelik e�ya t�r�nden al� veri�
yapt�m...

�Bizim taksi s�r�c�lerimizin ayn� davran� i�inde olduklar�n� d��n�nce onlar�


an�msamadan ge�emedim. Onlar�n �lke turizmine ne kadar �ok zarar verdi�ini �imdi
daha iyi anl�yorum. Benim gen�li�imde �stanbul turistten ge�ilmezdi. Hemen her
sokakta gezinen turistler vard�. Art�k yaz�n bile turist y�z� g�rm�yoruz. Onlar�n
�stanbul'a gelmemesinde t�m sat�c�lar�n �srarl� mal satma �abalar�n�n etkisi kadar,
taksi s�r�c�lerinin kendi ��karlar� u�runa verdikleri zarar da eklenmeli... �inli
s�r�c�lerinin benzerlerini kendi �lkemde ve ABD'de g�rd���m� s�ylemek isterim.
Onlardan kurtulmak olanaks�zd�r. Taksi s�r�c�s�n�n cebinizdeki t�m paray� almas�n�
engellemekten ba�ka bir se�ene�iniz yoktur. Hele gidece�iniz yere ne �deyece�inizi
bilmiyorsan�z, �deme yapmak i�in bozuk paran�z yoksa, fazla para �demekten
kurtulman�z olanaks�zd�r. Taksilerin bu davran�� �zellikle Avrupa'da engellenmi�.
Bence bizim gibi turizm gelirine gereksini olacak �in, bizim taksi s�r�c�lerini
�rnek alacaklar�na (yaln�z taksi s�r�c�leri de�il, hemen her �eyi �rnek alm�lar)
Avrupal�lar� �rnek almal�ym�lar.

�Yaln�z taksi s�r�c�leri de�il turistleri etkileyenler. Bir de sat�c�lar var. Her
ko�ulda size zorla bir �eyler satmak isteyenlerden s�z ediyorum. Kapal� �ar��daki
����rtkanlar gibi her dilden konu�up size zorla bir �eyler satmak isteyenler
oluyor. K�sacas� kolunuzdan tutup tezgah ba��na s�r�kleyerek, �� ka��t�� �rne�inde
oldu�u gibi "Bul karay� al paray�" diyerek sizden para s�zd�rmaya �al�anlar �ok
olunca, al� veri� yapman�z olanaks�zla��yor. Bu al� veri� merkezinde vitrinlere
bak�n�rken yan�ma gelip ne arad���m� soran �inli'nin d��ncelerinde yatan ger�ek:
"Keriz turist geldi. Onu yolal�m." olmal�. Yerli halka benzemeyince, �evremdekilere
bakmak i�in durmam bile onlara yeterli bir i�aret olmal�. "Al� veri�e ��km�. Ona
hemen bir �eyler satmal�..." Benim i�in ilgin� olmas� ya da olmamas� �nemli de�il.
Onlar�n satmak istedi�ini almal�y�m. San�r�m her turist i�in bu ge�erlidir. Salt
al� veri� merkezlerini gezmek, bilgi edinmek isteyebilirler. Sat�c�lar�n onlar�
rahat b�rakmas� gerekir. B�yle zor bir ortamda Wang Fujing caddesinde gezinmeye
�al��yorum. Hi�bir �ey almadan, �evremdekileri inceleyerek dola�maya �al��yorum...
Kolay de�il. Yolda y�r�rken bile �n�n�ze ��k�p nereli oldu�unuzu soran, bir �ey
almak isteyip istemedi�inizi ��renmek isteyen ve yaln�z "merhaba" demi� olmak i�in
sizinle konu�anlardan kurtulmaya �al�mak �ok zor. Eskiden turistlerin casusluk
yapt�klar�n� d��n�p polis onlar� izlermi�. Anlad���m kadar�yla tipi yerli halka
benzemeyenlerin bu nedenle pe�lerine d�menin bir gere�i yok. Sat�c�lar onlar� �yle
bunalt�yor ki, kendilerini bir tutuk evinin avlusunda gezinir gibi hissediyor
olmal�lar...

� G�rkemli b�y�k yap�lar�n t�m�n�n al� veri� merkezi oldu�unu g�r�nce bu caddenin
ne kadar �nl� oldu�unu anlamamak olanaks�z. Ancak hemen arka sokakta ya�am�n ne
kadar fakirlik i�inde s�rd���n� s�ylemenin san�r�m bir gere�i yok... Yol, otob�s ve
bisiklet d��ndaki ara�lar�n trafi�ine kapal�. �ar�� iyi d�zenlenmi�. �in'de sigara
i�me al�kanl��� pek yok gibi. A��k havada bile birka� ki�i d��nda kimse sigara
i�miyor. Yere izmarit atamazs�n�z. Cadde �ok temiz ve yerde ��p bile yok...

� �
�AY T�REN�

� �ay satan bir ma�azan�n i�ine girdim. Tezgahtar bayandan ye�il �ay istedim.
�ngilizce bilmedi�i i�in hemen bir ba�ka arkada��n� �a��rd�. Ondan �ay almak
istedi�imi s�yledim. B�y�k bir kutudan ye�il �ay ��kar�p tartt�. Bu arada bana
"Oturun l�tfen" dedi. Onun paketi haz�rlamas� bitinceye dek oturmadan ayakta
bekledim. Sonra sat�c� bayan�n �srar� �zerine oval bir masan� �n�ndeki tabureye
oturdum. Kar��ma oturan bayan arkada��ndan biraz �ay istedi. �ay gelinceye dek
masaya bardaklar� yerle�tirmek ve fincanlar� d�zenlemek t�r�nden haz�rl�k yapmaya
ba�lad�. Arkada�� �ay� getirince, �ay� �zel ka����yla kutudan fincana bo�altmadan
�nce fincan� (Avrupal�n�n kahve kupas� b�y�kl���nde) s�cak suyla doldurdu. Biraz
�alkalad�ktan sonra i�indekini hemen yan�ndaki cam �i�eye bo�altt�. Ben, bu i�lemi
bizim �ay ocaklar�nda �ayc�n�n so�uk �ay bardaklar�n� s�cak suyla �alkalamas�na
benzettim. Onlar barda�� s�cak suyla �alkalay�p, birden d�k�len s�cak �ay�n barda��
�atlatmas�n� engellemeye �al��rlar. Burada i�lem benzer ama, sonu� farkl�
olmal�yd�. Bayan (ad�n�n Mei Xing oldu�unu sonra ��rendim) fincana koydu�u �ay�
koklamam i�in bana uzatt�. �ok g�zel bir �i�ek kokusu ald�m. Koku yasemin �i�e�inin
kokusundan farkl�yd�. Daha �nce al��k olmad���m bir koku... Mei, fincana s�cak su
ekledi ve �i�ek yapraklar� s�caktan a��l�ncaya dek fincan�n kapa��yla kar�t�rd�.
Sonra kar��m� daha �nce s�cak su d�kt��� cam �i�eye aktard�. Bu ara yapraklar�n
�i�eye ge�memesine �zen g�steriyor, fincan�n kapa�� ile onlar� s�z�yordu. �am
�i�enin dibindeki sar� renkli suya biraz daha s�cak su ekledi ve cam �i�eyi �n�mde
duran iki porselen fincandan lik�r barda�� gibi ince uzun olan�na d�kt�. Benim salt
izledi�imi daha �nce b�yle bir t�reni hi� ya�amam� oldu�umu anlay�p, uzun fincandan
saps�z T�rk kahvesi fincan� b�y�kl���ndeki di�er fincana i�ece�im kadar �ay d�kmemi
ve �ay�m� ikinci fincandan i�memi istedi. �n�mde duran iki porselen fincandan kadeh
gibi olan�na o servis yap�yor, ben kadehten i�ece�im kadar �ay� kahve fincan�na
aktar�yorum ve kahve fincan�ndan i�meye ba�l�yorum. Kadehi koklad���mda ayn� �i�ek
kokusunun �aya da ge�ti�ini g�rd�m. O ilk demde, �i�ek yapraklar�n�n g�zel kokusu
vard�. Kadeh bo�ald���nda �ay buhar� kadehin a�z�ndan y�kselirken Mei, kadehi
g�z�me g�t�rmemi s�yledi. �i�ek yapraklar�n�n buhar� g�ze iyi gelirmi�... Onun
dedi�ini yaparken ya�am�mda bu t�r bir k�r yapma olana��m olmad��� i�in ilk
uygulaman�n g�zlerime pek yarar sa�lamayaca��n� bildi�imi ama, sat�c�y� k�rman�n
bir gere�i olmad���n� d��nmeden edemedim. Sonra kahve fincan�ndaki kokulu �ay�
i�tim.

��in �ay�n�n (Yasemin, ye�il �ay ya da �i�ek �ay�) rengi a��k sar�. �ekersiz
i�iliyor. Ben genelde t�m s�cak i�ecekleri �ekersiz i�ti�im i�in bir sorunum
olmad�. O an �ekersiz �ay i�emeyenlerin bu t�rende nas�l zorlanacaklar�n� d��nmek
bile istemedim: �inli'den �eker isteyecek, �inli nedenini anlamayacak, t�m t�ren
bozulacak... �ay t�reni, cam �i�edeki t�m sar� su bitinceye dek s�rd�. Mei Xing
i�irdi�i �ay�n "Osmanfun" adl� bir �i�ek �ay� oldu�unu s�yledi. Belki de ayn�
�aydan sat�n almam� istiyordu. �ngilizce'si �ok iyi olmad��� i�in b�yle bir dilekte
bulunmad�. Ama bir �inli olarak elindeki bir ba�ka �r�n� tan�tmas�n�n alt�nda yatan
ger�ek, �r�n� satmaya �al�mas� olmal�yd�. Ben de k�t� bir al�c� olarak, sunulan
�aydan sat�n alma giri�iminde bulunmad�m (Bunu biraz da �inli sat�c�lara tepki
olsun diye yap���m� belirtmek isterim). �ay t�reni bitince, resimlerimizi
�ektirirken bunu Internet'te yay�mlayaca��m� s�ylemeye �al�t�m. Mie Xing
s�ylediklerimi anlamad� ama i� yerinin kart�n� verip ad�n� s�yledi (Okunu�u Mayi
Mayi imi�). T�m �al�anlara �zellikle Mei Xing'e te�ekk�r edip �ay ma�azas�ndan
ayr�ld�m.

� �
ALI� VER��TE D�NLENME

�Nerede sat�lan mallara baksam, ya da bir mal� inceleme kalksam, yan�mda t�reyen
k�sa boylu bir �inli ba�ka �r�n� de bana tan�tmaya, zorla satmaya kalk�yor. Bu
tuhaf anlay� �inli'lerin sat� politikas� olmal�. Bu davran�a bakarak, bir d�kkandan
yaln�z bir mal alarak ��kabilmek mucize olmal�. Birka� se�enek daha var; Ya �ok
kararl� olup almak istedi�in maldan ba�kas�na ilgi bile g�stermeyebilirsiniz, ya da
t�m ma�azay� kocaman bir konteynere y�kleyip onlar� rahatlatabilirsiniz. Konteyner
�lkenize kadar gelir mi bilemem ama, en az�ndan t�m ma�azay� sat�n alman�n
mutlulu�unu ya�ayabilirsiniz. Sat�c� hemen pe�inizden ayn� mal� bir ba�ka al�c�ya
satabilir, ya da develere y�kletip �pek Yolundan size ula�t�rmaya kalkabilir. Bu
fantezileri �o�altmak elinizde. �in'i g�rd�kten sonra benim akl�ma gelmeyecek bir
�ok yeni y�ntemden s�z etmeye ba�layabilirsiniz... Buras� �in. Bu da onlar�n
sat�c�l�k becerisi... Benim bu konuda bir deneme yapma olana��m olmad�. Ama, Karun
kadar zengin olsam, soka�a at�lacak param olsa (�u anda bile bir �o�unu gereksiz
yere harcamak zorunda kal�yorum), bir deneme yapmak isterdim...
�S�caktan ve y�r�mekten yorulunca, yol �zerindeki masalara oturup so�uk bir �eyler
i�mek istedim. �in'de kolan�n tad� �ok farkl�. ��inde daha �ok �eker var. Bizim
al�t���m�z kola tad�n� burada bulamad�m. �in serbest piyasa ekonomisine ge�meye
kalkt��� y�llarda �lkeye ilk girenlerden biri olan Coca Cola, fiyat ve maliyete
uygun bir �r�n ��kartm�, ya da �inli'lerin damak tad�na uysun diye genelde tad�n�
de�i�tirmi�. Benim ho�uma gitmedi... Hem Coca Cola, hem de Pepsi Cola denedim.
�kisi de benim al�kanl�klar�m� bana an�msatmad�... Belki biraz buz olsa daha kolay
i�ebilirdim. Buz konusuna de�inmeden ge�emedim. T�rkiye'de buz istedi�inizde
barda�a, zorla bir kal�p (top) buz koyarlar. �in de o da yok. Bizim buz kullanmama
konusundaki tuhaf davran��m�za hi� akl�m ermezdi. �inli'lerden miras kald���n�
anlay�nca bundan b�yle bu konusunda eskisi kadar tepki g�stermeyece�im. Binlerce
y�l�n kal�t�msal al�kanl���n� y�kamam... Bu kadar s�cak bir �lkede barda�� a�z�na
de�in buzla doldursan�z kolay� yeterince so�utamazs�n�z ama, �inli'ler hi� buz
kullanm�yorlar. Sabahtan beri al� veri� yapmak amac�yla dolan�p durdu�umdan �ok
yorulmu�tum. �inli'ler gibi kapal� yerlerde dinlenmektense a��kta oturmak istememin
en b�y�k nedeni, sokaktaki �inli'leri daha kolay izlemekti...

� �
GEZ�NEN ��NL�'LER

�Beraberce gezinen �inli'lerin �o�u al� veri�te beraber karar veriyorlar. Daha
do�rusu erkek kad�na dan��yor, onun kabul etti�ini al�yorlar. Buna k�saca, kad�n
karar veriyor diyebilirim. Bu konuda kad�n�n belirgin bir �st�nl��� var...
�zellikle gen�lerde bu �zellik a��k�a g�r�n�yor. Erkek ve kad�n beraber al� veri�e
��km�lar. Orta ya�l� kad�nlar daha �ok �ocuklar� olan gen� k�zlarla al� veri�
yap�yorlar. Gen� erkeklerin kendi ba�lar�na al� veri� yapt�klar�n� g�rmedim.
San�r�m bu konuda bayanlar uzman. Erkeklerin yerine de onlar karar verip al� veri�
yap�yorlar... Belki kad�nlar, erkeklere oranla daha zor aldat�ld�klar� (ya da �ok
daha fazla ��pheci olduklar�) i�in al� veri� i�ini �stlenmi�ler. Bu onlar�n g�revi
olmu�. T�m D�nyada al� veri�i sevmeyen kad�n olmayaca�� i�in bu se�imi yaparken
g�n�ll� olduklar�n� bile d��nebiliriz. "Sen kar�ma. Anlamazs�n. ��r�k bozuk �eyleri
al�rs�n" diyerek erke�i bu i�lerden uzakla�t�rm� bile olabilirler...

�Bilirsiniz �inli'ler piyasay� vur-ka� t�r� �r�nlerle doldururlar. Bir keresinde


t�m D�nyan�n ilgisini �eker, birka� ayda salg�n her yeri sarar, sonra birden mal
piyasadan �ekilir. Bu kez g�rd���m topa�, her k�e ba��nda sat�l�yordu. Her yerde
d�n�p duran �ok ilkel bir oyuncak... Yak�nda t�m �lkelere yay�l�r...

� �
SA�LIK

�Sa�l�k konusu �inli'ler i�in tutku boyutuna ula�m�. Sa�l��a verdikleri �nem
sokaklara ta��nm�. Al� veri� merkezlerinde, �ok katl� ma�azalarda, sokak k�elerinde
beyaz �nl�kl� g�revliler tansiyon �l��yor, masaj yap�yor, hatta akapunktur
yapanlar� bile var. Sokakta sa�lar�na ila�lar s�r�lm�, bedeninin bir�ok yerine
ba�lanan tellerle elektronik bir cihaza ba�lanm�, sa��na soluna bat�r�lan i�nelerle
sandalyede sessizce oturan �inli'ler g�r�yorsunuz. Al� veri�e gelmi�ken bir de
"Check-Up" yapt�ray�m der gibi bir �ey olmal�... Bir �inli'ye re�ete yazmakta olan
g�revlinin yan�ndan ge�erken, "Gel sana da bakay�m" dedi�ini duydum...

� Caddede G�ne�in etkisi azal�p, y�ksek yap�lar�n g�lgesi kald�r�mlar� kaplay�nca,


birka� masay� birle�tiren beyaz g�mlekli g�revliler, hemen orada bir a��k hava
poliklini�i olu�turdular. Halk, yoldan ge�erken elindeki torbas�na ald�rmadan,
sat�n ald��� mallar� kuca��na, ya da yan�na koyup g�revlinin kar��s�nda �ikayetini
anlatmakta, onu dinleyen g�revli de uygun �neriler sunmaytayd�. Hatta ila�lar�n�
nas�l kullanaca��n� anlat�p sonra re�ete yazd�klar�n� bile g�rd�m. Bu t�r sa�l�k
hizmetini �zellikle se�im d�nemlerinden �nce bizim gezici sa�l�k ekipleri gecekondu
y�releri i�in yapar ve konuyu se�im yat�r�m�na d�n�t�r�rler. Ama kentin en b�y�k
al� veri� merkezlerinin hemen �n�nde b�yle bir hizmet sunuldu�unu ben g�rmedim.
G�rsem de pek hayra yormam...

�Sa�l�k konusunda �in halk� �ok duyarl�. Bir ma�azada sat�lan mallara bakarken
�ks�rd���m� g�ren sat�c� bayan "��tt�n m�?" diye sordu. "Hay�r sigaradan" dedi�imde
tuhaf bir bi�imde y�z�me bak�p "Neden i�iyorsun" demek istedi�ini g�zleriyle
s�yl�yordu. Sonra benim i�ime kar�m� olmamak i�in sustu. Ama ben bir �inli
olsayd�m, kolumdan tutup beni en yak�n otac�ya g�r�r, sa�l�k sorunuma bir ��z�m
bulunmas�n� sa�lard�... Bunu bir insanl�k g�revi olarak yapaca��na eminim...

� �
RES�TAL

� Sokak iyice g�lgelendi. G�ne�in etkisi pek kalmad�. G�ne�in kavurucu s�cakl���
biraz azal�r gibi oldu. Birden t�m soka�� dolduran klasik m�zik konseri dinlemeye
ba�lad�k. O anda �in'de Avrupa tarz� klasik m�zi�in ne anlama geldi�ini pek
��karamad�m. �nce halk� �ok sesli m�zi�e al�t�rmak i�in olabilir diye d��nd�m.
�zg�n m�ziklerini ve ezgilerini dinletmelerinin �ok daha iyi olabilece�ini d��nerek
y�r�meye ba�lad�m. Bir�ok �inli'nin b�y�cek bir yap�n�n �n�nde topland�klar�n�
g�r�nce onlara do�ru h�z�m� artt�rd�m. Ben de aralar�na kat�ld���mda, biraz �nce
yap�n�n �n�nden ge�erken fark etti�im geni� alanda �imdi f�skiyelerden su
f�k�rd���n� g�rd�m. M�zi�in e�li�inde "Dans eden su fiskiyelerine" bak�p herkes
gibi olay� izlemeye ba�lad�m. G�r�nt� (Suyun y�kseli�inin m�zi�in ezgisine uyumu)
ola�an �st�yd�. En g�zeli bu kadar geni� bir alanda sesin kalitesini bozmadan
yapt�klar� m�zik yay�n�yd�. Ses birka� kilometre uzunlu�undaki yolun her yan�ndan
ayn� y�kseklikte duyuluyordu... Herkesi etkisi alt�na alan "Dans eden f�skiyeler"
yerine beni b�y�leyen, sesin bu kadar geni� alanda bozulmadan yay�labilmesini
sa�layan elektronik d�zen oldu... �ok g��l� bir ses d�zeni kurmu� olmal�yd�lar...

� �
SON G�N'DE KAHVALTI

�Beden saatimi bir t�rl� d�zene sokamam� oldu�umdan sabah kahvalt�ya


yeti�emiyordum. Sonunda ba�ard�m ve Beijing'de kald���m son g�n oteldeki kahvalt�ya
yeti�ebildim. �in'de kahvalt� da benim i�in �ok de�i�ik olaylarla doluydu. Asl�nda
�in, bekledi�imden daha ilgin�ti. Do�rusu hemen her ko�ulda T�rkiye'ye benzeyen bir
�ok �zellikle kar��la�may� beklemiyordum...

�Kahvalt�... �inli'ler de kahvalt�y� bizim Anadolu'da yayg�n olan �orbayla yap�yor


olmal�lar. Oteldeki a��k b�feye yakla��nca yumurta, omlet, domuz salam� ve �zel
kahvalt� sosisinin hemen yan�nda bolca �orba �e�idiyle kar��la�t�m. Otelde kalan
�inli'ler de �orbaya �ok ilgi g�steriyordular. Kaselerle �orba i�tiler. Hani ��yle
iyi bir peynir taba��, biraz kahveyle Avrupa k�tas�na uygun kahvalt� yapmak
isterseniz hevesiniz kursa��n�zda kal�r. �in'de peynir yok... A��k b�fenin her
k�esine bakt�m. T�m meyve sular� taze s�k�lm�. Bizim otellerimizdeki gibi
suland�r�lm� yo�unla�t�r�lm� meyve suyu de�il... Yumurta ve omlet her �lkenin damak
tad�na uygun de�i�ik bi�imlerde sunuluyor. Avrupal�lar�n sevdi�i domuz salam� da en
g�zel �rnekleriyle a��k b�fede yer al�yor. Ama, b�fede hi� peynir yok. �thal oldu�u
belli olan re�el, tereya�� gibi di�er kahvalt�l�klar var da peynir yok. Po��a, ya
da benzeri ekmek ve kurabiyeler var ama peynir yok... �ar��da dolan�rken hi� peynir
sat�ld���n� g�rmemi�tim. Yaln�z b�y�cek �ok katl� bir ma�azada, k���k bir
buzdolab�na yerle�tirilmi� ithal peynirler (birka� k���k teker) vard�. �in'de
ya�ayan yabanc�lar i�in getirilmi� olmal�. Fiyatlar� y�ksekti... Sonra birden
an�msad�m. �in'de s�t sat�ld���n� da g�rmedim. Belki s�t satm�yorlar, belki de hi�
yok. S�t, yo�urt ve peynir olmay�nca, hayvansal ya�lar�n da olmad���n� s�ylememe
gerek yoktur herhalde. �in'de b�y�k ba�, ya da k���k ba� hayvan yeti�tirilmiyor
olmal�. Et gereksinimlerini domuz etinden kar��l�yor olmal�lar...

� �
�STENMEYEN �NSAN
��imdi biraz ge�mi�e d�nelim. Y�llar �ncesine, hani T�rklerin Orta Asya'da ya�ad���
d�nemlere de�in gidelim... San�r�m benim bu �lkede g�rd���m benzerliklerden
esinlenerek a�a��daki kurguyu yapabilirim. Belki tarih�iler ve toplum bilimciler bu
konular� bilimsel dayanaklar�n ��nda �ok daha do�ru bir bi�imde yapm� olabilirler.
Ama benim yorumlar�mda �ok b�y�k yan�lg�lar oldu�unu sanm�yorum...

��ok eskilerde �inli'lerle T�rkler kom�uluk ili�kisi i�inde ya��yor olmal�yd�lar.


�nceleri kar��l�kl� mal takas� yap�p birinin �retti�ini di�er kullan�yor olmal�yd�.
Mal takas� o d�nemlerde sat�c�yla al�c� aras�ndaki ilk ticari ili�kilerin
kurulmas�na neden olmu� olmal�. Do�al olarak burada �inli sat�c�, T�rk'se al�c�
rol�ndeydi. T�rk ald��� ipek giysilere kar��l�k hayvanc�l�k yaparken �retti�i s�t,
yo�urt, tereya��, et, deri ve y�n veriyordu. �inli ak�ll� oldu�u i�in bu al�
veri�te T�rk m�terilerini hep kand�r�yordu. T�rk al�c� yurduna d�nd���nde
kand�r�lm� oldu�unu anl�yor, �fkelenip �inli'ye d�n�yor, elinde neyi varsa zorla
al�p, talan ediyordu. B�ylece ticarette yapamad���n� (beceriksizli�ini) �inli'den
zor kullanarak alabiliyordu. Eh! Ne de olsa g��l� kuvvetli, da�da bay�rda ya�ayan
T�rk erke�i, kentte ya�ayan ufak tefek, �elimsiz �inli'den her zaman zor kullanarak
hakk� olan� alabilirdi. �inli, ticaret bittikten sonra T�rk'�n ak�llan�p
sald�rmas�n� ve her �eyini yok etmesini hazmedemiyordu. Hele talan sonucunda varsa
k�z�n�, ya da kar�s�n� sald�rgan T�rk'e kapt�rmak hi� ho�una gitmiyordu...

��inli'ler bu sald�r�lardan kurtulmak i�in g�rkemli �in Seddi'ni yapt�lar. Sonunda


gerek kurakl�k, gerekse �in Seddi'nin a��lam�yor olmas� T�rkleri g��e zorlad�.
�inliler hayvansal g�dalardan yoksun kald�lar. K�sacas� ticaret ili�kisi bitti...

��inli, daha sonra tan�d��� di�er �lkelere hep T�rk'�n k�t�l���n�, sald�rganl���n�
anlatt�. Bu ak�ll� insanlar�n, d��n�rleriyle ve �nl� ki�ilerin s�ylediklerine
inanan di�er �lkeler (kavimler) T�rk'ler i�in yaban (evcille�meyen anlam�na gelen)
"Barbar" �n�n� kulland�lar. B�ylece �inli y�llar�n �c�n�, sava� alan�nda
yapamad���n� diliyle, s�ylentileriyle becermi� oldu. Sald�r�nca her �eyi yok eden,
�ld�ren T�rklerin �n� �in'den Avrupa'ya yay�ld�. Avrupal� T�rk'ten kurtulmak i�in
ha�l� ordular� kurdu, Osmanl�lar� y�kacak entrikalar d�zenledi. "Hasta Adam�"
yata��nda vurmak i�in u�ra�t�. Bug�n bile Avrupa Toplulu�una sokmamak istemesinin
alt�nda yatan bilin� d�zeyine ��kmam�, bilin� alt� d��nce bi�imi, o eski g�nlerden
bug�nlere gelmi� olmal�...

��in yeniden serbest piyasa ekonomisine ge�mek �zere. Yine T�rk i� adamlar�yla
�inli'ler aras�nda ticari ili�kiler kurulacak. �inli T�rkleri eskisi gibi aldatmaya
kalkacak... Tarih yinelenip onlara sald�racak m�y�z? Yoksa Bizans'tan bize kalan
entrikalar� kullanarak �inli'yi onun silah�yla vuracak m�y�z? Bunlar� zaman bize
g�sterecek...

�Sonu�ta "�stenmeyen Adam�n" �yk�s�n�n k�kenindeki �inli, salt sald�r�dan kurtulmak


i�in b�yle davran� olamaz. Belki i�in derinlerinde bir yerde, �ok b�y�k bir
k�skan�l�k duygusu yat�yordur. �inli kad�n�n esmer, kara ya��z erkeklere duydu�u
�zlemi k�skanma duygusu... Bunu sar��n, mavi g�zl� Avrupa erke�ine T�rk kad�n�n�n
duydu�u �zlemden esinlenerek yaz�yorum. Ayn� bi�imde T�rk erke�inin bak�ml�
kad�nlara duydu�u ilgiyi g�z �n�ne alarak, �ok eskilerde T�rk erke�inin bak�ml�
�inli kad�nlara olan tutkusuyla ba�da�t�rd���mda "�stenmeyen Adam" �yk�s�n�n bilin�
alt�nda kocaman bir k�skan�l�k birikimi oldu�unu seziyorum...

�Bu kurguya pek �ok ki�i "Haydi can� sen de" diyebilir. Ama san�r�m b�y�k �l��de
do�ruluk pay� var... Bunu oteldeki garson k�zlar�n davran��ndan, sat�c� bayanlar�n
tutumundan bile sezinleyebiliyorum. Yabanc� oldu�um i�in ilgi oda�� oldu�um
ger�e�ini bir yana koyarsak, �inli bayanlar�n "��inin ya�� eridi" denen bi�imde
bayg�n bak�lar�, sayg�l� davran�lar� ve anlatabildikleri �l��de duyduklar� ilginin
bi�imini hissetmemek olanaks�z. Bir �o�unun g�zlerini g�remedi�imden "g�zlerinden
okudum" gibi bir yorum yapam�yorum. Bana hizmet etmek i�in can atan �inli
garsonlar�n k�k�rdamalar�na g�lmemek olanaks�z... �inli kad�n as�rlar sonra kalbine
g�md��� beyaz atl� prensini g�rm� gibi heyecanl�... Benim ne beyaz at�m var, ne de
bir prens kadar al�ml�y�m. Buna ra�men, beyazla�m� sa�lar�mla, y�llar�n y�z�mde
b�rakt��� �izgilerle, kara ka�lar�m ve g�zlerimle, �inli kad�n�n g�n�ldeki, ta
derinlerde s�nm� duran k�v�lc�m� k�r�kleyebildi�ime g�re, gen� T�rk erkeklerine
olan tutkular�n�n boyutunu yazacak s�zc�k bulam�yorum...

��ar��da dolan�rken eskiden �inli kad�nlar�n giydi�i kadife giysilerin ne �ok


bindall�ya benzedi�ini, bizim T�rk i�i diye bildi�imiz el i�inin ve dantellerin
�in'den kaynaklanm� oldu�unu g�r�nce, T�rk kad�n�n erke�ini �inli kad�n�ndan
uzakla�t�rmak i�in �ok emek harcam� oldu�unu anl�yorum... Bu ku�aklar boyu s�r�p
gelen "Yasak A�k" ya da "�stenmeyen A�k" �imdi g�zlerimin �n�nde...

�G�L �LE B�LB�L


Neden b�lb�l g�le a��km�? Bu eski �yk� (belki de bir s�ylence) nas�l do�mu�? Siz
bilir misiniz? Ben hep o �ark�y� an�msar�m: Hani b�lb�l�n g�le a��k oldu�u, g�l�n
naz etti�i, hi� birle�emedikleri o a��kl� �ark�y�... Bu simgelerin ne oldu�unu,
b�lb�l�n �t��ne neden g�l�n ilgi duydu�unu hi� anlamam�t�m. B�yle bir e�itim
g�rmedim. Edebiyatta bunu birileri a��klam�t�r herhalde. Ama hep Kerem'le Asl�
�yk�s�ndeki gibi tan�mlam� olmal�lar: Platonik A�k... Birbirine kavu�amamaktan
kaynaklanan ac� dolu bir a�k �yk�s�... Bunun asl� nedir? K�keninde (belki de bilin�
alt�nda) ne vard�r? O �zlemi, T�rk erke�i neden y�llarca y�re�inde saklam�, yana
yak�la o sevgiliyi aram�t�r? Kimdir o sevgili?

�Ne �ok soru sordum. ��renmeye yeni ba�layan �ocuklar gibi... Birbiri ard�na
s�ralad�m sorular�m�. Amac�m bu sorulara bir yan�t bulmakt�. Nereden akl�ma tak�ld�
bunlar? Ben �in'e gitmeden bu konuyu ayr�nt� d��nd���m� an�msam�yorum. Belki, "Ne
sevgiymi�?" demi� olabilirim. Belki bunca ac� dolu tutkuya bir neden d��nmemi�
olabilirim. Hatta konuyu bilin�li bir bi�imde irdelememi�imdir. �imdi birden neden
ortaya ��kt�? San�r�m �in'de o y�ce sevgiyi g�rd�m. O y�ce sevginin di�er ucunu
g�rd�m... T�rk Edebiyat�na girmi�, s�zc�klerle, dizelerle s�slenmi� o sevgiliye
kavu�amaman�n ac�s�n�n neden kaynakland���n� g�rd�m... T�rk erke�inin �inli kad�na
tutkusunu g�rd�m. �inli kad�n�n sinesine g�md��� sevgisinin hala ya�ad���n�, k���k
bir ku� gibi ��rp�nd���n�, titredi�ini g�rd�m...

� �
QUI MEI (KIZIL ALAN)

�Eski ad�yla Tianan Mei. D�n garson �ocu�a Mao'dan s�z etti�imde, Qui Mei (�e Men
okunuyor) alan�na gitmemi s�ylemi�ti. Bug�n t�m g�n�m bu alanda ge�ti.

�Otelden ��kt���mda taksi her zamanki gibi taksimetresini ortadan kald�r�nca, yine
gere�inden �ok �cret �deyece�imi anlay�p s�ylenmeye ba�lad�m. Taksi s�r�c�s� T�rk�e
biliyor olsayd� (Ba�ka dil de olsa fark etmez, anla�abilmek i�in �ince bilmek
gerekli), yapt���ndan vazge�ebilir, ya da beni taksiden indirebilirdi... Asl�nda
s�ylenmemim bir anlam� da yok; Adam g�z�n�z�n i�ine bakarak sizi soyacak. �aresiz
onun yapt���na boyun e�eceksiniz. T�m D�nyadaki taksi s�r�c�lerinin ayn� okuldan
yeti�tiklerini d��n�yorum. Buradaki ��retmenler D�nyadaki taksi m�terilerinin
aptal, s�r�c�lerin de ak�ll� oldu�unu s�yl�yor olmal�lar...

�Mao resminin �n�nden ge�tikten sonra b�y�k bir alana geldim. Buras� �in y�netimine
kar�� ayaklanan �inli gen�lerin bu tuhaf y�netime ge�i� i�in isteklerini bildirdi�i
K�z�l Aland�. An�msar�m, o g�n bir �ok �inli ��renci tutuklanm�, belki de �lm�t�...
�imdi ara�lar ve bisikletli insanlar�n geni� yollardan sessizce ilerliyorlar...

� Pazar olmas�na kar��n, pek �ok �inli ve yabanc� alan�n �evresindeki yollara
yay�lm�lar. Belli ki buraya ba�ka kentlerden ve �lkelerden gelen �ok oluyordur. Bu
nedenle, bir �ok hediyelik e�ya satan d�kkan buraya dolmu�. Hele ara sokaklara
girince kendimi Kapal� �ar��n�n arkas�ndaki Mahmut Pa�a'da sand�m. �n�ndeki
tezgahtan giysileri havaya f�rlatanlar� g�r�nce g�l�mseyerek: "Buras� Mahmut
Pa�a..." dedim. Ucuz giysilerin sergilendi�i d�kkanlardan ve yol kenar�ndaki
tezgahlardan seslenenler: "Hello! Buraya bak!" diyenler vard�... Birisi bana: "Hey
Hintli" diye seslenince g�ld�m. Ben onun i�in bir Hintli'ye benziyordum. T�rk
oldu�umu bilse...

�Konu�tuklar� dili anlamadan bir sat�c�yla al�c� nas�l anla��r bilir misiniz? Ben
burada ��rendim. Al�c�n�n yan�nda bo� bir ka��t ve kalem bulundurmas� yetiyor.
Al�c� ne arad���n� ya parma��yla g�stermeli, ya da ka��da �izerek, almak istedi�i
mal�n resmini sat�c�ya g�stermeli. Sat�c� d�kkanda arad���n�z mal varsa,
g�l�mseyerek eline hemen bir hesap makinesi al�p, mal�n ederini yazarak size
g�steriyor. �te pazarl�k burada ba�l�yor. Anla�ma sa�lamak, ya da �nerilen bedeli
be�enmemek y�zdeki mimiklerle anlat�l�yor. Al�c� �nerilen bedeli be�enirse, bir
g�l�mseme ve "Okay" demek yeterli. Mal� alm� oluyorsunuz. Sat�c� paran�n �denmesini
bekliyor. Al�c� bedeli �ok bulursa, hemen y�z�n� buru�turuyor. Sat�c�n�n elinden
hesap makinesini al�p, �nerdi�i fiyat� yaz�yor. Sat�c� (�nerilen fiyat� hemen
be�enmedi�i i�in), "Olmaz" anlam�na gelen "Ooo..." diyerek hesap makinesini eline
al�yor ve yeni bir bedel �neriyor. Genelde sat�c� en az fiyat indirimi uygulamak,
al�c� da en �ok fiyat indirimi almak istedi�inden, hesap makinesi ikisi aras�nda
birka� gez gidip geliyor. Al�c� paray� �derken �ok dikkat etmeli. Varsa bozuk para
�demeli. ��nk� para �st� her zaman do�ru olmuyor. Ya da sat�c� para �st� �demek
yerine ba�ka bir mal daha satmaya �al��yor...

�Bu y�ntemin bir genelleme oldu�unu anlamak i�in birka� sat�c�dan ufak tefek mallar
sat�n ald�m. Bu pazarl�k y�nteminin bir e�lence olarak yorumlad���m� s�ylemek
isterim...

��stanbul'da ya�ayan birinin Beijing'de al� veri� yapmas� �ok anlams�z. Ayn� t�r
yap�kan sat�c�lar, size sald�r�p mutlaka bir �eyler satmak isteyenler, daha do�rusu
alman�z i�in �srar edenler, ya da bir s�r� gereksiz mal� alman�z� isteyenler orada
da, burada da var. Neden 7000 km yol al�p Beijing'de al� veri� yapmak gere�i
duyay�m ki? Ayn� sokak sat�c�lar� burnumun dibinde ayn� t�r (kalitesiz ve ucuz)
mal� pazarlad���na g�re �in'de al� veri� yapman�n bir gere�i olmamal�. Ben buradaki
ya�am bi�iminin ve insanlar�n d��nce bi�iminin ne kadar �ok T�rkiye ve T�rk
insan�na benzedi�ini g�rmeye �al��yorum. Yoksa benim ilgimi �eken konular bitti.
Ak�am ba�layaca��m yolculu�a ��kmadan otelde oturup yaz�lar�m� yazarak zaman
ge�irebilirim...

� "So�uk su! Buz gibi su!"

�San�r�m �inli su sat�c�s� ba��rarak yukar�dakine benzer s�zc�kler s�yl�yor


olmal�... Bizim su sat�c�lar�ndan ayr� olarak buradakiler suyu pet �i�ede
sat�yorlar. Su �i�esinin i�inde uzunca bir buz par�as� var... �in'de kimse so�uk
i�eceklere buz koymuyor ama, nedense su ve buz hep i� i�e. Bizim su sat�c�lar�n�n
yan�ndaki kocaman buz kal�plar�n� d��n�p g�l�yorum. Su i�me al�kanl��� �in'de de
bizim gibi. Halk�n elinden su �i�esi hi� d�m�yor. Su konusunda iki �lke aras�ndaki
benzerlik �a��rt�c�...

���ecekten s�z a��lm�ken �inlilerin kaynat�lm� bitki suyu i�tiklerini de


s�ylemeliyim. K�eye �ekilmi�, �antas�ndan ��kard��� kavanozun kapa��n� a��p,
bitkilerin y�zd��� sar� sudan bir yudum i�tikten sonra kavanozu �zenle �antas�na
yerle�tiren �inlilerin say�s� �oktu.

��ince bilmiyorum ama, �inlilerin birbirlerine sesleni� bi�imlerinden ve ses


tonlar�ndan ne demek istediklerini ��karabiliyorum. "Merhaba yahu! Nerelerdeydin?"
dediklerini duyuyor gibiyim. �zellikle birbirlerini tan�yan �inlilerin konu�malar�
bizim �lkemizdeki insanlar�n tan�d�klar�na g�sterdikleri davran�a �ok benziyor.
��ten gelen s�zc�klerle s�sl� bir kar��la�ma oluyor... San�r�m ayn� duygular�
T�rkiye'ye gelen �inliler de kendi �lkelerini an�msatt��� i�in tuhaf benzerli�i
hissedip g�l�yordurlar.

��inli genelde �rkek. Belki i�inde ya�ad�klar� d�zen onlar�n davran�lar�n�


cezaland�r�p, onlar� di�er insanlar gibi d��nmeye zorlam�. Bu �rkekli�in temelinde
cezaland�r�lma korkusu var diyebilirim. Serbest piyasa ekonomisine ge�i�te �inli
ilk denemelerini sahtekarl�k �zerine kurmu�, ceza almay�nca i�i az�tm�. Binlerce
y�ld�r genlerine i�lemi� istekleri, hemen su y�z�ne ��kartm�. Aldatma, ya da
al�c�y� kand�rma, al�c�n�n kar��l�k olarak sahte para �demesiyle peki�mi�. Bir
yerden al� veri� yapt���n�zda 20 Yuan'dan �ok tutarsa, sat�c� hemen paran�n sahte
olup olmad���na bakar olmu�. K�sacas� sat�c� da al�c� da g�r�nmeyen kalkanlar�yla
kendilerini korumaya alm�lar. Bir ellerinde k���k b��akla ilk olanak bulduklar�nda
kar��s�ndakine gizliden bat�rmak i�in tetikte bekliyorlar... �ok eski bir sava��n
izlerini g�r�yorum: "Ava giden avlan�r..."

� Yelpaze satan k���k bir sokak sat�c�s�na yakla��yorum. Yelpazenin bedelini


sordu�umda eliyle 3 oldu�unu s�yl�yor. Bende iki tane 2 Yuan var. Her ikisini de
al�yor ve paran�n �zerini �demiyor. Bir ba�ka sat�c� belli etmeden al� veri�e
kar��p "Olmaz bu yapt���n" gibi s�zler s�yl�yor. G�l�p ge�iyorum. Benim i�in 1 Yuan
anlams�z ama, di�er �inli sat�c�n�n dedi�i gibi yapt��� yanl�... D��nce bi�imi
yanl�...

�Binlerce y�l hep kar��s�ndakini aptal g�rmenin bedelini yine kar��s�ndakilerden


al�t�klar� uyu�turucu ba��ml�s� olarak �demi�ler... �imdi de birileri bir yolunu
bulup onlar� kolayl�kla bir ba�ka u�uruma y�neltebilir. Bunun en b�y�k nedeni,
�inli'lerin k���k hesap pe�inde ko�malar� olmal�. K���k hesap pe�inde ko�arken,
zokay� yutuyorlar. �evrelerine �r�len �r�mcek a��n� g�remeden, b�y�k bir oyunun
yemi oluveriyorlar... Kendilerine geldiklerinde kaybettiklerini kazanmak i�in
ku�aklar boyu u�ra�malar� gerekiyor... Bedelini hep �ok a��r �d�yorlar... Bug�n
ya�am, onlar i�in toz pembe... Zarar�n ne olaca��n�n bilincinde de�iller... Art�k
Mao gelene�i de yok...

� �
D��ER NOTLAR

�KOKU
Her �lkenin bir kokusu var. Bunu havaalan�nda a��k havaya ��k�nca al�yorsunuz. Ben
�stanbul'un kokusunu �svi�re'den d�n�nce alm�t�m: Yo�un bir amonyak kokusu...

��in!de alg�lad���m kokunun sar�msak ve baharattan olu�tu�unu s�yleyebilirim.


Havada sar�msa��n a��rl���n�n duyuldu�u a��r bir yemek kokusu var.

�Bu �lkeden ayr�l�rken en �ok sar�msak kokusundan kurtuldu�um i�in sevinece�im...

�KORKU
Ben korkunun, �zellikle ba�kalar�ndan korkman�n, temelinde "Bir ba�kas�na zarar
vermi� olman�n bilinci yat�yor" diye d��n�r�m. Kimse zarar vermedi�i insandan
kendisine tepki gelece�ini d��nerek korkmaz. Her korkunun alt�nda ba�kas�n� tahrik
etmenin bilinci yat�yordur...

��inli'ler de korkuyorlar. �nceleri T�rk'lerden korkmu�lar. Onlar� ticarette


aldat�nca, kendilerine sald�rd�klar�n� g�r�p, korkuyla o kocaman �in Seddini
yapm�lar. Soylu �inli'ler fakir halktan korkmu�lar. Haks�z kazan�lar� ellerinden
al�nmas�n diye y�ksek duvarlar�n ve demir parmakl�kl� kap�lar�n ard�na saklanm�lar.
Bug�n soyluluk yar��na girenlerde de ayn� korku var. Halk�n bir g�n kendilerine
kar�� gelece�ini d��n�p korkuyorlar. Her yerde �zel g�venlik g�revlileri var.
Korkanlar� korumaya �al��yorlar...

�"G�venlik g�revlisi" dedim de akl�ma geldi. Bu �lkede, g�venlik g�revlilerinin


apoletli elbiselerinde de�i�ik say�da y�ld�zlar var. San�r�m askerlerin
elbiselerinde haki renk daha yayg�n... G�rd���m kadar�yla onlar�n y�ld�zlar� daha
�ok... Mao d�neminde apoletsiz giysileri oldu�unu d��n�nce, bug�nk� �inli
askerlerin ve g�venlik g�revlilerinin halka vermek istedikleri bir ileti oldu�unu
seziyorum: "Dikkat edin ben �ok �nemli biriyim..." demek istiyor olmal�lar...

�Bir de inzibatlardan s�z etmek isterim. �ki metreye varan uzun boylar�yla mi�fer
giymi� inzibat erleri uygun ad�mlarla sokaklarda dola��rken onlar�n g�rkemli g�vde
g�sterisine ald�rmamak olanaks�z... �ok istememe ra�men "�stemezler" diye
resimlerini �ekemedim...

� PARA
Daha �nce ara sokaklar�n birinde g�rd���m kasaba terzisinin resmini �ekmek istedim.
Bu yaz� i�in �ok iyi olacakt�... Gizli resim �ekmek yerine izin istemeyi uygun
buldu�um i�in terziyle anla�maya �al�t�m. Elimdeki kameray� g�sterip resim �ekmek
istedi�imi bildirince terziden olumlu yan�t geldi. Hemen resmini �ektim. Sonra
�ekti�im say�sal resmi terziye g�sterdim. Hayretle resime bakarken kap�da beliren
bayan san�r�m "Ne yap�yorsunuz?" dedi. Bir elini beline dayam�, g�zel gen� bayan,
�inli terzinin e�i olmal�yd�. Ona benim resim �ekti�imi s�ylediler. "Senin de
resmini �eksin" dediler. Benden onun da resmini �ekmemi istediler. Hemen o anda
kap�daki pozunu bozmadan resmini �ekebilirdim ama terzinin yan�na ge�mesini ve
hepsinin bir arada resimlerini �ekmemin daha iyi olaca��n� belli edecek bi�imde
elimle kad�n�n i�eriye girmesini ve topluca resimlerini �ekece�imi anlatmaya
�al�t�m. Kad�n "pari" dedi. Anlamam� olabilece�imi d��nerek ba� parma��n� i�aret
parma��na s�rtt� ve ayn� s�zc��� yineledi... Benden resim kar��l���nda para
istiyordu...

�Ge�enlerde biri bana sormu�tu: "Neden para diyoruz?" diye. Ben de ger�ek k�kenini
bilmedi�imden paray� ilk bulan Fenikelilerden kalma bir s�zc�k olabilece�ini
s�ylemi�tim... Ama san�r�m �imdi biliyorum: "Para" �ince. San�r�m onlar "pari"
diyorlar...

�Kad�n�n "Para olmadan olmaz" dedi�ini duyunca "Ohoo..." diyerek d�kkandan


ayr�ld�m. Terzinin ve ��ra��n�n sevin�leri kursaklar�nda kald�. �inli kad�n, akl�n�
kullanarak poz verecekse, bedelini �demem gerekti�ini s�ylemi�ti. Oradan ayr�l�rken
�ok �nemli bir ger�e�i daha ��renmi� oldum. �inli kad�n, erkek �zerinde mutlak
hakimiyet kurmu�... Adam� kurnazl���yla ezici bir bask� alt�na alm�... Sak�n bizim
�lkemizdeki kad�nlar�n di�iliklerini kullanarak erkekleri denetimleri alt�nda tutma
�abalar�, d��ncelerini kabul ettirme istekleri o eski y�llardan, �inli kad�nlardan
��rendiklerinin ku�aklar boyu gelen bir yans�mas� olmas�n?

�Tezi d�kkan�ndan ��k�nca kar�� kald�r�mda ta��n �zerine oturmu� olan g�zel bayan
y�ksek sesle:

�"Hey yabanc� Masaj..." diye yeniden seslendi...

�Onun yan�na gidip kemiklerimi ezmesine, beni bu deri torba i�inde et ve kemik
y���n�na d�n�t�rmesini "�stesem mi acaba?" diyerek yoluma devam ettim...

� �
ARTIK D�N�YORUM...

�Havaalan�na do�ru yola ��karken taksinin ne kadar tutaca��n� otelin


resepsiyonundan ��rendim. Gereken kadar para bozdurdum. Tam taksiye binmek
�zereyken otelin kap�s�ndaki g�revli elime bir ka��t tutu�turdu. Ka��d�n �zerinde
taksiciden mutlaka makbuz istemem gerekti�i yaz�yordu. Tam d�rt g�n taksi
s�r�c�leriyle bo�u�tuktan sonra, �lkeden ayr�l�rken bu ka��d� elime
tutu�turmalar�na ne demeli? Bence, k�saca: "�inli taksi s�r�c�leri seni aldatt�
durdu. Bu belgeyi �lkene giderken sana veriyoruz. O zaman taksi s�r�c�lerinden
makbuz isteseydin sana vermek zorundayd�lar" demek istemi� olmal�lar... ��nk� belki
ayn� kap� g�revlisi, belki de bir ba�ka arkada�� bu g�revi yaparken ondan, benim
i�in taksi �a��rmas�n� istemi�, hatta taksi s�r�c�s�ne nereye gitmesi gerekti�ini
s�yletmi�tim... Yoksa ben Beijing'de adres bilmem, gidece�im yerin ad�n�
s�yleyemem... T�rkiye'de baz� otel g�revlileriyle taksi s�r�c�leri anla��yormu�.
Taksicinin m�teriden ald��� bedelin bir b�l�m� otel g�revlisinin pay� oluyormu�.
Ayn� bi�imde otele m�teri getiren taksi s�r�c�s� de otel bedelinden pay�n�
al�yormu�. Sonu�ta �deme yapacak birini bulduklar�nda soygundan herkes kendi pay�n�
al�rm�... Bu kavram�n de�i�tirilmeden �in'de de uyguland���n� g�r�nce, sahtekarl�k
d�zeyinin yak�nl���n� �a��rd�m... Bu konuya bir kez daha de�inmek istemiyorum.
San�r�m her iki �lke y�netimine yeterince y�klendim. Ama, bir gezgin olarak
�lkedeki k���k ��kar pe�inde ko�anlar�n, t�m �lkeye ne denli zarar verdiklerini
vurgulamaya �al�t���m i�in bu konuyu i�ledimi s�ylemeliyim...

� �
��N'DEN �IKI�

�Havaalan�nda ayr�l� vergisi �derken 2 Yuan'lardan olu�an 10 Yuan'n�m�


be�enmediler. Devlet g�revlisi 2 Yuan'lar�n ge�medi�ini s�ylemi� olmal�... �lke
i�inde ge�en paran�n havaalan� s�n�rlar�nda ge�memesi �ok tuhaf... Bu �lkede Yuan'�
koruma kanunu yok. Halbuki bizde var. Bunu almay� unutmu� olmal�lar...

�U�a��n kalkaca�� yere gelinceye de�in bir �ok �inli g�revlinin �n�nde s�raya girip
bekledik. Bir yerde bavullar�m�z tart�ld� ve u�a�a g�nderildi. Bir ba�ka kuyrukta
u�u� kart�na ad�m�z yaz�ld�. Bir ba�kas� u�u� kart�m�za numara i�ledi. Birisi el
bagajlar�m�z� ��ndan ge�irdi. Biri ayr�l� i�in doldurdu�umuz formlarda eksik olup
olmad���na bakt� ve yan�ndaki g�revliye verdi. O da pasaportlar�m�z� doldurulan
belgeyle kar��la�t�rd�. Bir ba�kas� u�u� kart�m�za damga vurdu. Sonunda el
bagajlar�m�z yeniden ��ndan ge�irildi. Bu kez biz de ��ndan ge�tik. Hi�bir sorun
olmad��� anla��l�nca bizi b�rakt�lar...

��inli'lerin i�ine yaramayan s�radan insanlarm��z. Bizi be�enmediler. Bakal�m


T�rkiye'de bizi kabul edecekler mi?

�U�MADAN �NCE
Kimin ne oldu�u bilinmez ama yolculuklar tuhaft�r. Her an �ok de�i�ik bir olayla
kar��la��rs�n�z. Bakars�n�z birileri sizin hakk�n�zda bir �eyler s�yler, sizin
anlad���n�z� bilmeden ulu orta konu�ur durur. Bu yolculukta nedense her kesin bir
ele�tiri ortam�nda oldu�unu s�ylemek isterim. Yolculardan bir �o�u birbirlerini
ele�tirip durdular...

�U�a�� beklerken �i�man bir kad�n, elimdeki siyah torbaya bak�p "��k�n�yla gelmi�"
diye beni arkada�lar�na g�sterip g�lmek istedi. Sonra elimdekinin bir �in �apkas�
oldu�unu anlay�p "Aa! �in �apkas�" dedi. Ben de ona d�n�p anlad��� dilden "Evet �in
�apkas�" dedi�imde �ok utand�. Tipimden T�rk oldu�umu anlam� olmas� gerekirdi.
��mar�kl�k yapmas�na gerek yoktu. Sonra �stanbul'da bavullar�n ta��rken g�rd���mde
t�m �in'i bavuluna doldurmaya u�ra�m� oldu�unu anlay�p g�ld�m... �u Aksaray'a gelip
kocaman balyalarla yolculuk yapmaya �al�an Romen, ya da Rus sat�c�lara benzemi�
oldu�unu ona birilerinin s�ylemesi gerekirdi...

�U�akta koltu�a oturdu�umda �ngiliz yolcular�n ayn� davran� i�inde olduklar�n�


s�ylemeliyim. Sekiz saat boyunca bir bayan�n yan�nda konu�arak yolculuk yapma
umuduyla u�a�a gelen �ngiliz yolcular�n, ya�l� bir adamla kar��la�t�klar�nda
kulland�klar� s�zc�kler (dillerinin anla��lm� olma olas�l���n� d��nmeden
s�yledikleri s�zc�kler) kibar �ngiliz kavram�ndan �ok uzakt�... �u futbol
ma�lar�nda ta�k�nl�k yapan �ngiliz Hologon'lar bunlar gibiyse, her �lkede
horlanmalar�na �a�mamak gerek... Yan�ma oturup yanl� koltuk numaras� oldu�u i�in
kalkan �ngiliz yolcu say�s� ikiden �ok olunca, sonuncusu oturmadan onu uyarmak
zorunda kald�m. Benim uyar�m koltuk numaras�na bir kez daha bakmas�, yan�ma
s�ylenerek oturup kalkan di�er �ngilizler gibi olmamas� sa�lamak i�indi. Ne demek
istedi�imi �ok iyi anlam� olmal� ki "�yle mi?" dedikten sonra sessizce kitab�n�
okumaya ba�lad�. Arkada�lar�yla benim hakk�mda konu�mad�. E�er en ufak bir s�zc�k
s�ylemi� olsayd� "Siz �ngilizler hep b�yle misiniz?" diyerek onu ve �lkesini k���k
d��rmeyi g�ze almak �zereydim... Ak�ll� adam, beni ele�tirmeden yolculu�unu
s�rd�rd�... Ben de bu sat�rlar� onun yaz�m� okuyamamas�n� f�rsat bilip, d��nd���m
gibi yazmaya ba�lad�m... Ben bunlar� Internet'te yay�mlarken o ve arkada�lar�n�n
dedikodular� kendi aralar�nda kald�. Belki de �u anda ne s�ylediklerini bile
an�msam�yordurlar...

�Evet �in'e yapt���n d�rt g�nl�k yolculuk burada bitti. �yisiyle k�t�s�yle bu gezi
de son buldu... Bin y�ldan daha eski olan �in ve T�rk toplumlar�n�n kom�ulu�unun,
her iki �lkedeki izlerini kar��la�t�rma olana�� buldum... Belki kimse �in ve T�rk
toplumlar�n�n benzerliklerini b�yle yorumlamam� olabilir. Ama ba��nda da s�yledi�im
gibi bu yaz� dizisi benim ki�isel g�r�lerimden olu�uyor. Kimseyi ba�lamaz. Okuyan
i�in bir ba�ka pencereden bak�nca, "G�rd�klerim" denebilir...

� �
GEL�NCE ��N'DEN ANIMSADIKLARIM

�T�rkiye'ye d�n�nce, �evreme bak�nd���mda buras�n�n yem ye�il oldu�unu anlad�m.


�in'de toprak renginin yayg�nl���, havadaki toz bulutunun g�r� uzakl���n�
daraltt��� daha kolay anla��l�yor. �stanbul'da hava ne kadar berrak...

��in'de a�a� ve �i�ek olmad���n� sezmi�tim. Yol k�y�s�ndaki bir s�ra akasyadan
ba�ka a�a� yoktu. Var olan korular ve bah�eler genelde bak�ms�zd�. �i�eklerle
s�slemi� balkonlar, pencerelere dizilmi� saks�lar yoktu. San�r�m �i�ek ve bitki
ekmek �inli i�in bir hobi de�il. Tar�mla u�ra�t�klar� i�in i�lerini hobi yapmam�
olmal�lar... �te ekinle u�ra�, sonra eve gelip s�s bitkileri besle... �inli bunu
istememi� olmal�...

�Ge�en d�rt g�n� yeniden d��nd�m. Unuttu�um, yazmad���m bir �eyler olmas�n istedim.
T�m �m�rlerini para u�runa harcay�p yok eden bu insanlar hakk�nda g�r�p de
yazmad���m hi�bir �ey kalmas�n istedim...

�Mao d�nemini nas�l beyinlerinden silmi� oldu�unu g�r�nce, bunca u�ra�tan sonra,
beceremediklerini anlay�p nas�l bu d�nemi ge�mi�lerinden sildiklerini d��n�nce,
onlar hakk�nda t�m bildiklerimi yazmak istedim. Oteldeki garson �ocuk bile Mao i�in
"20 y�l �nce �lm�" diye sanki bir ba�ka �lkenin liderlerinden birinden s�z
ediyormu� gibi duyars�zd�. Yeni ku�ak �inliler onun hakk�nda bilgisiz. San�r�m bir
ku�ak sonra unutulup gider... Belki de tarih�iler onu eski �in Hanedanlar� gibi
yorumlay�p yazarlar...

�Yol k�y�s�ndaki k���k toprak par�alar�na yerle�tirilmi� akasya a�a�lar�, beni


y�llar �ncesine, �ocukluk y�llar�ma g�t�rd�. Zonguldak'ta yol boyunca akasya
a�a�lar� vard�. Baharda �i�ekleri �ok g�zel kokard�... Bahardan s�z edince bizde
hala bahar s�r�yor ama, �in'de A�ustos s�ca�� ya�an�yor olmal�. Manavlarda karpuz,
kavun ve incir oldu�una g�re orada yaz aylar� bitmek �zere... San�r�m iki ay sonra
kavurucu ��l s�ca��n�n etkisi daha belirgin olur...

� �
BAKI�IM DE���T�

�T�rkiye'den ayr�l�rken g�r��m ve be�enilerimin de�i�ece�ini biliyordum. Ben,


�in'deki �ekik g�zl� sar� �rk� g�r�nce, g�zellik kavram�n� �zleyece�imi
bekliyordum. D�nd���mde, �evremi saracak meleklerin g�zelli�ine doyamayaca��n�
san�yordum... Bu bir yan�lg�ym�...

��nce �stanbul'da, sonra �in'den d�n�nce gitti�im Ankara'da do�an�n ne kadar g�zel
oldu�unu g�rd�m. A�a�lar sanki daha ye�ildi. Daha �nce bu kadar �ok yaprakla kapl�
de�ilmi�ler gibi geldi. Bu y�l bahar g�zel ge�mi�, a�a�lar b�y�k ye�il yapraklarla
kaplam�t�. Ye�il parl�yordu. Nedense ye�il daha ye�ildi... �in'de ye�il daha az.
Toprak tozu ye�ili soldurmu�... Bu nedenle ye�ili �zlemi�im...

�Ye�ili seviyor olmam �ok �nemli de�il. San�r�m kimsenin umursad��� da yoktur. Bu
konuya girmemin nedeni birazdan s�z edece�im duygular�m� do�rulamak i�indir.

�Buradan ayr�l�rken d�n�nce kad�nlar�, gen�leri ve �ocuklar� eskisinden daha g�zel


bulaca��m� d��n�yordum. San�r�m �ocuklar hala g�zel. Onlar�n g�zelli�i �lke ayr�m�
yapmaks�z�n sonsuza de�in s�recek bir kavram...

�Ya di�erleri? O pe�inden ko�ulan g�zeller? Onlar�n g�zelli�i konusunda art�k b�y�k
bir ku�kum var. Belki de T�rkiye'de g�zel yok. �ekik g�zl� ufak tefek kad�nlar�n bu
�lkedeki kara ka�l�, kara g�zl� insanlardan daha g�zel oldu�unu s�yleyemem ama, ben
�in'e gitmeden �nce �evreme bak�n�p herkesi g�zel ve sevecen bulurken �imdi ne
de�i�ti de art�k herkesi g�zel bulmuyorum? Bence bak��m de�i�mi� olmal�... De�er
yarg�lar�m de�i�mi� olmal�... T�rk kad�n�n�n davran��nda be�enmedi�im, sevecen
bulmad���m bir �ok �ey art�k g�z�me bat�yor olmal�... Belki benim rahats�z oldu�um
bu davran�lar� �inli'lerde g�rmemi� olmal�y�m...

�Kendimi �ok zorlad�m. Yan�ld���m� d��nd�m. �evreme bakarken g�nl�m�n zincirlerini


bile k�rmaya kalkt�m. Ama olmad�. �in'de g�rd�klerimi burada bulamad�m. De�i�en
neyse, g�rd�klerimin benden al�p g�t�rd��� neyse, g�nl�m� saran g�zellik �emberini
de yok etmi�... Bakt���m her �eyin �zerine �rtt���m g�zellik t�l�n� �in'de yitirmi�
olmal�y�m...

��sterdim ki ya�amda her �ey bana g�zel g�z�ks�n. �sterdim ki elimdeki sopan�n
ucundaki y�ld�zla dokunup, g�rd���m her �eyi g�zelliklerle boyayay�m. Ama olmuyor.
Belki zamanla g�zellik �rt�mde a��lan delikleri yamayarak yeniden �evremdeki
�irkinlikleri �rtmeyi becerebilirim...

�Halbuki �in'de her �eyin T�rkiye'ye ne kadar �ok benzedi�ini g�r�p ne de �ok
sevinmi�tim. Bizim gibi davranan, bizim gibi ya�ayan insanlar� hayretle izlemi�,
onlar�n da bizim gibi oldu�unu g�r�p ne �ok sevinmi�tim. Bazen "Bu davran�� �lkemde
de sevmem" diyerek �fkelenmi�tim de...

�Ama ne oldu da g�zellikler yok oldu? Belki haks�zl�klara boyun e�enlerin


ya�amlar�, kadercili�in ezikli�i, bilse de ses ��kartmadan i�g�d�sel olarak
kar��t�na benzeme �abas� gibi �rkek toplum olmam�z�n getirdi�i ki�iliksiz
davran�lar beni �ok �zd�...

�Ben T�rk halk�n�n kendine �zg� bir ki�ili�i, davran� y�celi�i olsun isterdim.
Kimsenin veremedi�ini alabilmesini, �zg�r olabilmesini isterdim... Belki de
beklentimi �in'de g�rd�klerimle kar��la�t�r�nca olumsuz duygularla doldum.

�Eski g�zellikleri g�remez oldum...

Kaynak:
http://ekitap.kolayweb.com/

You might also like