You are on page 1of 5

DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİ

FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ


TARİH BÖLÜMÜ İ.Ö

ANADOLU SELÇUKLU DÖNEMİ FİNAL ÖDEVİ

HAZIRLAYAN :

RAZİYE YALÇINKAYA 202112162008


I. Gıyaseddin Keyhüsrev , I. İzzettin Keykavus ve I. Alladdin keykubad’ın izlediği
ticaret politikaları ışığında II. Gıyaseddin Keyhüsrev dönemine kadar Türkiye
Selçuklu devleti’nin ekonomik durumunu açıklayarak değerlendiriniz?

Analudolu, ticaret yolları için köprü görevi görüyordu ve Anadolu Selçuklu


hükümdarları burumun farkında olarak ticaretin engelsiz ve sorunsuz ilerleye bilmesi için
adımlar atmışlardır. Antalya ve Sinop gibi Anadolu’nun iki önemli şehrini fethetmişlerdir,
ticaretin gelişmesi amacıyla tüccarların konaklaması içim kervansaraylar yapmış ve
Venedikliler ve Kıbrıs fraklarıyla anlaşmalar yaparak Selçuklu ticaretini dış dünyaya
açmıştır.

I. Gıyaseddin Keyhüsrev tahta yeniden çıktığı sıralarda Bizans’ın parçalanmasından


yararlanan bazı şahıslar bölgenin önemli ticaret merkezlerini ele geçirdiler. Sabbah
adındaki bir Rum Samsun şehrini ele geçirdi. Burada yaşayan Müslümanlar ve
Hıristiyanlar arasında başlangıç beri ticari çıkarlara dayalı bir uyum vardı ama Batıdan ve
Doğudan Samsun’u sıkıştırmaları bu durumu tehlikeye sokmuştur. Bu bölgedeki güvenliği
tamamen yok etti. Samsun ve Sinop limanları işlemez hale, deniz ve kara ticareti yolları
kapandı. Keyhüsrev bu duruma bi son vermek ve kapanan ticaret yollarını açmak ve
güvenliği sağlamak için Orta Kradeniz’e bir sefer düzenledi ve bunda başarılı olarak ticare
yollarını tekrar açtı.

Keyhüsrev kuzeyde ticaret yollarını açıp güvenliğini sağladıktan sonra rotasını güneye
çevir ve burada da bezer durumla karşılaştı. Güney de ise bizans’ın dağılması fırsat bilen
Aldobrandini adında bir İtalyan Antalya ‘yı ele geçirmişti ve üstelik burada tüccarların
malları da soyulmuştu. Keyhüsrev ilk kuşatmasında başaralı olamadı ve geriçekilmek
zorunda kaldı. İkinci kuşatmasında Antalya halkının da yardımı ile şehri ve kaleyi ele
geçirdi ve bu başarısıyla Anadolu Selçuklu devleti kara devleti olmaktan çıkmıştır. Antalya
gibi önemli bir liman Anadolu Selçuklu topraklarına kazandırıldı. Keyhüsrev’in Kıbrıs
frakları ile yaptığı anlaşma ile Selçuklu ekonomisi dış dünyaya açıldı. Sınırların ötesinde de
mal akışı güvenliği sağlandı ve ticaret faaliyetlerini kolaylaştırmak için baç ve geçiş
ücretleri kaldırıldı.

Keyhüsrevin Antalya’dan sonraki hedefi Çukurova Ermeni Baronluğu oldu. Ermeni


baronluğunun hem Selçuklu hem de Eyyübi devletine saldırıları Anadolu ve İslam ülkeleri
arasında işleyen kervan yollarını tehlikeye sokmuştur. Keyhüsrev Maraş’ı kurtardıktan
sonra Pertüs kalesini de alarak güvenliği sağlamıştır.

I.İzzettin Keykavus tahta çıktığın da I. Keyhüsrev’in yolundan giderek ticaret yollarını


güvenlik altına almış ve kaybedilen ticaret şehirlerini Selçuklu topraklarını geri katmıştır.
Bu amaçla atmış oldu ilk adım zaman zaman kapanan ticaret yollarını açmak ve
güvenliğini sağlamak için Sinop’u fethetmiş. Böylelikle Karadeniz bölgesine tamamen
hakimiyet kurmuştur. İlerde denizaşırı ülkelere yapılacak seferler için uygun zemin ve
şartlar hazırlanmış oldu. Antalya da fazla zorluk yaşmadan geri aldı ve Kıbrıs Frakları ile
anlaşma yaparak dış deniz ticaretini güvence altına aldı.

I. Alaeddin Keykubat babası ve kardeşinin yolundan giderek ticaret yolunda önemli


adımlar atmıştır. Ticareti canlı tutabilmek Venedik dukalığı ile anlaşma imzalamıştır. Bir
diğer önemli liman olan Antalya üzerine sefer düzenlemiş ve burayı fethetmiştir .bu iki
önemli liman şehrinin Selçukluların elinde olması kar payını artırmıştır. Diğer yandan
Ermeni problemleri bir türlü son bulmuyordu. Rus, Kıpçak, Bulgar, Halep, Antalya gibi
pek çok yönden Ermenilerin malları gasp ettiğine dair şikayetler gelmekteydi. Bu duruma
sinirlenen I. Alaeddin Kilikya Ermeni kralığına düzenlediği ilk seferde dört kalesini de ele
geçirmiştir. İskenderun Körfezinden Alaiye’ye kadar uzanan krallığın sınırları daralmıştır.
Suğdak seferi ile de Rus hükümdarını haraça bağlamıştır. Kahta ve Çemiş Gezek önemli
kaleleri ele geçirmiştir.

II. Türkiye Selçuklu-Moğol nasıl başladığını açıklayarak Kösedağ savaşının sonuna


kadar olan süreci değerlendiriniz.

1230’da Harezmşah’larla yapılan Yassıçimen savaşının sonucunda I.Alaeddin


Keykubat görünürde galip gelmiş olsa da bu savaştan hemen sonra Moğol saldırıları
resmen başlamıştı.Moğollar Sivas yakınlarında ki İsfehani Kervansarayı’na kadar
ilerlemişlerdi.

Bu saldırı haberini alan Alaeddin Keykubat Sivas ‘a asker göndemişti. Ancak Moğollar
oradan ayrılmışlardı.Bunun üzerine Alaeddin Keykubat Erzurum ‘a kadar gitmiştir.
Burada Moğolların sınırlarına kadar gelebilmesinde Gürcülerin tesiri olduğunu anlayınca
kuvvetlerini toplayıp onların üzerine sefer düzenledi bu seferden bolca ganimet elde
edilyor ve Gürcü kraliçesi akrabalık ilişkisi kurmuşlardır. Moğol sorunu her ne kadar hiçbir
problem olmadan çözülmüş olsa da Sultan tedbir amaçlı Ahlat, Bitlis ve Tiflis‘se kadar
uzanan vilayetleri alarak kendi sınırlarına katılmasını emretmiştir. Alına kalelerin
onarılmasını istemiştir.

Moğol Han’ı Ögedey Han Alaeddin Keykubat’a elçi göndererek kendisine tabi olmasını
istedi. Alaeddin Keykubat diğer devlet adamlarının aksine uzlaşmacı bir siyaset takip
ederek her yıl sembolik hediyeler ve vergi vermeyi kabul etmişti. Ögedey Han Selçuklu
topraklarına dokunmayacağına söz vermiştir.

Türkiye Selçuklu devletinin en geniş sınırlara ulaştığı ve zengin dönemi yaşadığı


dönemde zayıf bir hükümdar olan II.Gıyaseddin Keyhusrev vardı. Anadolu’nun cesaret
edipte Azerbaycan’daki Moğollara saldırmadığı fark eden Moğollar devletin o kadarda
güçlü olmadığını anlamışlar ve bu fırsatı değerlendirerek 1242 yılında Erzurum’u
zapederek halkı kılıçtan geçirmişlerdir. Erzurum’a yapılan saldırı büyük bir korku
yaratmıştır. Gıyaseddin Keyhusrev Moğollar ile yapılacak olan savaşta asker
göndermeleri için tabi devletlere para gönderdi fakat Halep Eyyübi Meliki hariç diğerleri
asker göndermedi. Gıyaseddin Keyhusrev tecrübeli devlet adamlarını dinlemeyip Sivas’ı
arkasına alarak mevzilenip bazı birlikleri öne sürerek düşmana zorluk çıkarmak yerine
genç devlet adamlarını dinleyerek ileri gidilmesi emrini verdi. Kösedağ mevkesi Erzincan
yönünden geleçek orduyu durdurmak için uygundu ve Moğol güçleri helek edilebilirdi
fakat bunu yapma fırsatları olmadan Moğol ordusu klasik düzmece kaçış ve çevirme
taktiğini uygulayarak Selçuklu kuvvetlerini adeta yok ettiler.bu mağlubiyeti duyan emir ve
devler adamları vazifelerini yerine getirmeden kaçmaya başladılar. Moğol ordusu zahmet
sizce o zamana kadar görülmemiş bir ganimet elde ettiler
KAYNAKÇA

İslam ansiklopedisi

Salim KOCA KUtalmış oğlu Süleyman Şah ve Türkiye Selçuklu devletinin kuruluşu

Sultan 1. Alaeddin Keykubat Devri Türkiye Selçuklu Tarihi Yrd. Doç. Dr Emine Uyumaz

You might also like