You are on page 1of 2

Türkler tarihte her zaman bir kızıl elma’ya sahip olmuşlar ve bu uğurda canlarını vermekten imtina

etmemişlerdir. Selçuklu Devletinin Kızılelması ise Anadolu Coğrafyası olmuştur. Çağrı Bey’in yurt
arayışı için 1018 yılından Dandanakan muharebesine kadar ki süreçte Türkler (Oğuzlar) akın akın
Anadolu’ya gelmişler ve Bizans ile mücadeleye girişmişlerdi. Bu saldırılar ilk dönemlerde sistematik ve
devlet eliyle olmadığı için ganimet toplamak için yapılan akınlardan ibaretti ancak Devletin resmen
kurulması ve Sistematik olarak Bizans sınırına dayanmasıyla beraber Selçuklular Anadolu içlerine
kadar ilerleme fırsatı bulmuşlardı. Anadolu’nun dağlık ve inişli çıkışlı topoğrafisi yüzünden zaman
zaman geri çekilmek zorunda kalıyorlardı ancak bu engel Anadolu’nun iskanı için bir engel değildi.
Malazgirt muharebesi ile 1071 yılından sonra Türkler akın akın anadolu’ya geçiyor Bizans imparatoru
ise ne yapacağını bilmeden sarayında ikamet ediyordu. Nitekim Malazgirt Savaşında esir düşen Yenik
İmparator Romanos Dıogenes Türklere karşı durabilecek tek hükümdardı.

Bizans İmparatorları Ermenilere karşı sıkı tutumu sebebiyle Anadoludaki yerli Ermeni halk iki tarafın
mücadelesinde Türkler yanında durmayı yeğliyordu. Uzun Süredir ekonomik anlamda sıkıntı çeken
Bizans, Anadolu’yu büyük manada es geçmiş, önemsememişlerdi. Selçuklular böyle bir dönemde
Anadolu’ya gelmeye başlamıştı.

Artuk Beg ilk olarak Anadoluyu geçip İsak Komnenos himayesindeki bir orduyu mağlup edip Sakarya
boylarına kadar ilerledi. Bizans’ta yaşanan iktidar mücadelesi sebebiyle İmparator Mıhael, Artuk
Beg’den yardım istedi. Bunu fırsat bilen Artuk Beg yardım etmek maksadıyla girdiği Anadolu’da
İzmit’e kadar ilerledi. Alp Arslan’ın vefatıyla yaşanan siyasi boşluk sebebiyle Artuk Beg merkeze
çağrıldı. Alp Arslan’A karşı saltanat mücadelesine girişen Kutalmış mağlup ve maktul düştüğü sırada
oğulları da Bizans hududuna sürgün edildi. Kutalmış’ın oğulları’nın adı ilk olarak Suriyede’ki
Türkmenlerin reisi Atsız’ın faaliyetleri sırasında duyulmuş, birinin esir olup Melik Şah’ın yanına
gitmesine ve diğerinin (Süleyman Şah) Anadoluya geçmesiyle sonuçlanmıştı.

Süleyman Şah bu sayede Anadolu’ya geçip Konya ve havalisini fethetti. Ardından İznik’i fethedip
Anadolu Selçuklu devletini resmen kurdu. Anadolu’yu Selçukluların istila etmesinden mütevellit
sıkıntıya düşen Bizans İmparatoru, Papa VII. Gregoire’ya başvurup bir haçlı ordusu teşkilini istemişti.
Bunun karşılığında ise mezhep değiştirmeyi vaad ediyor ancak bu talep yirmi yıl sonra gerçekleştiği
için İmparator, Melik Şah’a bir heyet gönderip sulh talebinde bulundu.

Süleyman Şah Bizans ile arasını iyi tutuyor ve saltanat mücadelerinde yer alıp hakimiyet alanını
genişletmek istiyordu. Bu sırada Melik Şah’ın Süleyman Şah üzerine Porsuk Bey’i göndermesi üzerine
Süleyman’ın kardeşi Mansur arasında vuku bulan savaşta Mansur mağlup ve maktul düştü. Porsuk
Bey döndüğünde Süleyman Şah ve İmparator arasındaki münasebet bozulmuş Süleyman Şah’ta
bundan istifade ederek bazı bölgeleri fethetti. İmparator bu saldırı üzerine 1080 yılında İznik üzerine
bir ordu gönderdi. Süleyman Şah bu orduyu bozguna uğrattı ve İstanbul Boğazı’nın Anadolu yakasını
ele geçirip gemi geçişini kontrol etmeyi başardı. 1081 yılında İmparator olan Alexis Komnenos
Süleyman Şah ile bir sulh imzalayıp Balkanlardaki Şamani Türklere karşı harekete geçti.

Anadoluda Bizans hakimiyeti sona erdiğinde bölgenin yerel halkı olan Ermeniler bölgesel Ermeni
Krallıkları kurdu. Bunun üzerine Süleyman Şah Bizans ile sulh imzalayarak Kilikya’ya indi. Adana ve
etrafındaki bölgeleri fethetti. Önemli bir hakimiyet alanı kurmuş olan Ermeni asıllı Filaretos Melik
Şah’a sığınıp müslüman oldu. Antakya halkı Filaretos’un müslüman olması ve halka karşı
eziyetlerinden dolayı kabul etmeyip Süleyman Şah’ı davet etti. Bu maksatla 1084 yılında Süleyman
Şah Antakya’yı fethetti. Melik Şah Musul emiri Müslim’i itaat altına aldı. Tökiş’in isyanı ile tekrar
başkent’e döndü ve Süleyman Şah’ın kendisine itaatkar davranmasından memnun olmuşçasına ona
dokunmamıştı. Süleyman Şah’ın Antakya fethi Şam Meliki tutuş ile arasında gerginlik hasıl oldu.Halep
kuşatmasında gelen Tutuş’un ordusu ile vukuu bulan savaşta Süleyman Şah mağlup ve maktül düştü.

Anadolu’nun ilk fetih hareketine katılmış olan Danişmend Gazi ilk olarak Sivas’ı bir üs gibi kullanıp
çevre civarı fethe başlamış yanındaki cengaverler ile büyük bir alanda etki göstermeyi başarmıştı.
Gaza ile meşgul olduktan sonra Niksar’da vefat ettiği ve oraya defnedildiği biliniyor. Oğlu Gümüştekin
Ahmed Gazi’de Anadolu Selçuklularına tabii gözükmekteydi. Danişmendli Beyliği’nin doğusunda
Mengücek Gazi tarafından kurulan Beylikte Karadeniz Rumları ile mücadele ediyordu. Anadolu cihadı
sırasında savaşlarda küçük yaşta esir düşen Çaka Bey ise İstanbul’da yetiştirildikten sonra İzmir’e
kaçıp burada bir donanma meydana getirdi. Kısa sürede İzmir çevresinde beyliğini kurmayı başardı.
Bu devirde Erzurum havzasında teşekkül eden bir başka beylik ise Saltuk Bey tarafından kurulmuştu.

Süleyman Şah Doğu’ya yönelirken vekil bıraktığı Ebülkasım devletin sınırlarını Boğazlara kadar
genişletmişti. Melik Şah Anadolu Selçuklularını itaate almak için Bozan komutasında bir ordu
göndermiş Ebülkasım ise Bizans ile anlaşma yaparak savunmaya geçmiştir. Ebülkasım kuşatmayı
kaldırmak için Melik Şah’a giderken kardeşini vekil tayin etmiş kendisi de yolda öldürülmüştü. Bu olay
sonrasında Melik Şah’ta öldürülmüş ve Büyük Selçuklu taht mücadesi sebebiyle Anadolu
Selçuklularına müdahale edememişlerdir. Melik Şah’ın vefatı üzerine tutsak bulunan Kılıç Arslan ve
Kulan Arslan (Davud) İznik’e geldiler. Kılıç Arslan devletin idaresini devralıp büyük bir devrin
başlagıcını açmış bulunuyordu.

You might also like