Müziğin gelişime yansımaları

İnsanlığın ortak dili olarak nitelendirilen müzik, toplumun kalitesini ifade eden, yöresel dilini, hayat
tarzını, kültürünü simgeleyen bir sanat dalıdır. “Bir memleketin ahlak bakımından nasıl idare edildiğini
anlamak isterseniz o ülkenin müziğini inceleyiniz.”demiş Confucius. Ses bir bedende can bulur,
bedenin ifade türüdür. Sesin notalarla taçlandırılmış hali ise müziktir. Müzik her yaş insanın ruhsal
gıdası olduğu gibi, çocukluklar içinde gelişimin önemli yapı taşına haline gelir. Çocukluk yıllarında
dinletilen müzik, çocuğa sağlanan koşullar ile birlikte; çocuğun kendini oluşturmasında ve seviyesini
ilerletmesinde oldukça önemlidir. Çocuklara kazandırılmak istenen kavramlar en kolay ve kalıcı
şekilde müzik yoluyla verilir. Hayal gücünü destekleyip, duyguların dışa vurumunu kolaylaştırır.
Matematik becerileri, dikkat ve konsantrasyon üzerinde ki olumlu etkilerini düşünürsek, gelişimde
azımsanmayacak önemde olduğunu anlayabiliriz. Yapacağınız küçük dokunuşlarla çocuğunuzun
dikkatini müziğe çekmenizde, rehberlik yapmanız yeterli olacaktır. Çocuğunuzla birlikte yaşına uygun
konser veya müzikallere giderek müzik atölyelerinde beraber aktivitelere katılmayı planlayabilirsiniz.
Bir enstürman çalmaya yönlendirebilirsiniz, bu çocuğun küçük ve büyük motor gelişimlerini olumlu
yönde destekleyecektir. Öğrenme süreçlerini hızlandıracaktır. Ayrıca müzik eğitimi alan çocuğun
matematik ve dil alanında, kendini rahat ifade etmede, farklı çözüm yolları geliştirmekte etkilerinin
büyük olduğu gözlemlenmiştir. Müziğin çocuk üzerindeki etkileri arasında en dikkat çeken nokta,
müzik ile beynin erken gelişim sırasında kurduğu bağdır. Müzik ile büyütülen çocukların akademik
başarılarının daha iyi olduğu gözlemlenmiştir. 2003 yılında The Chinese University of Hong Kong
üniversitesi araştırmacıları, müzik konusunda eğitim alan çocukların, diğer yaşıtlarına göre
konuşurken kelimeleri hatırlamada belirgin bir şekilde daha iyi olduğunu ispatlamışlar. Bu
bilgilerimize göre müzik eğitimin ne kadar önemli olduğunu anlamış bulunuyoruz. Anlaşılan bilgileri,
çocuklarımıza doğru kazandırıldığı zaman alacağımız verimden çok memnun kalacağınıza da eminim.
O yüzden insanı müziksiz bırakmamamız gerekiyor hele ki toplumumuzu emanet edeceğimiz nesli
oluşturacak olan şu an ki zamanın çocuklarını. Doğru müzik ile gerçekten bilinç seviyesi, yüksek,
gelişmiş bir toplum oluşturmak mümkün. Bunu yine Confucius’ün bir sözü ile destekleyelim “ Bir
milleti tutsak etmek isterseniz müziğini çürütün. ” Bu söz, konuştuğumuz şeylerin önemini bir
cümlede toplanmış halidir. Hayatımızda neşenin, hüznün, mutluluğun, destanların, heyecanın,
kavganın, sevginin, aşkın, öfkenin, başarının ve bütün duyguların bir ezgisi vardır ve bu müzik ile
süslenmiştir. Duyguların dışa vurumunun en güzel ve anlaşılabilir halidir müzik. Hayatımızın her
anında, her yönünde ortaya çıkan bu müziği değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Özellikle
yeni yetişen bireyler için önemini yeteri kadar kavrayamadığımızı, müziğe ve müziğin etki alanlarını
kapsayan gelişim süreçlerine biraz daha yönlenmemiz gerektiğini düşünüyorum. Müziğe verilen
önemin yetersiz olduğunu ve geliştirilmesi gerektiğini savunuyorum.

Yazımın sonunda bir ulusun ve dünyanın büyük lideri, öngörülü ve mükemmel yazar, aklın ve bilimin
ışığında bize yön gösteren büyük adam Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün bir sözü ile bitirmek isterim;

“ Müzik yaşamın bir parçası değil, kendisidir.Yani hayat müziktir.Müzik ile alakası olan tek varlık
insandır.Müziksiz bir hayat da zaten mevcut değildir. ”

Bilginin ışığında kalmanız dileğim ile..