You are on page 1of 3

NESLİ TÜKENMEKTE OLAN HAYVANLAR

ORANGUTAN (PONGO)

"Orangutan" adı, Malayca "kişi/insan"


anlamına gelen orang ve "orman" anlamına
gelen hutan kelimelerinden türetilmiştir.
Orangutan Malayca ve Endonezya dillerinde
"ormanın adamı" anlamına gelir.

Orangutan (Pongo), Endonezya ve Malezya


yağmur ormanlarına özgü bir kuyruksuz maymun
cinsidir. Genel olarak, Endonezya, dünyadaki
vahşi orangutanların yaklaşık %80'inin evidir.
Günümüzde sadece Borneo ve Sumatra'da
bulunsalar da, 2.5 milyon yıl öncesine kadar olan
dönemde, Güneydoğu Asya ve Güney Çin
boyunca geniş bir alanda yaşamışlardır.

Akarsu vadilerinde yer alan ormanlık alanları ve meyvelerin bol olduğu taşkın yataklarını
tercih ederler. Vakitlerinin çok büyük bir kısmını ağaç üzerinde geçirdikleri için tropikal yağmur
ormanları, orangutanlar için ideal bir yaşam alanıdır.

Bazen orangutanlar, ormanda ihtiyaç duydukları


yiyeceği bulamadıklarında ormandan çıkarlar, tarım
alanlarına girerler ve oradaki mahsulleri tüketirler.
Büyük ve yavaş oldukları için avcılar için kolay bir hedef
haline gelmektedirler. Bu durumda da yiyecek için
öldürülürler. Ortalama her sene yukarıdaki sebeplerden
2.000 ile 3.000 bin orangutanın öldürüldüğü
bilinmektedir. Eğer bu şekilde devam ederse yaklaşık
50 yıl içinde orangutanlar nesilleri tükeneceği anlamına
geliyor.

Erkeklerin yanak yastıkları daha geniş ve yana


doğru uzanırken, dişilerin yüz hatları daha sivridir. Erkek
orangutanların bir diğer benzersiz özelliği ise daha da iri
görünmelerine sebep olan uzun, kalın tüyleri ve vokalizasyon için kullandıkları boğaz keseleridir.
Erkekler olgunlaştıkça boğaz keseleri de çok daha büyük hale gelir.
Orangutanlar, dünyanın ağaçta yaşayan en büyük memelileridir. Yetişkin orangutan
erkeklerin ağırlığı 50 ila 90 kg ve boyları da 1.25 ila 1.5 metre arasındadır. Yetişkin orangutan
dişiler ise 30 ila 50 kg arasında bir ağırlığa sahiptir ve yaklaşık 1 metredirler. Orangutanların
oldukça uzun kolları vardır. Hayatlarının %90'ını tropik yağmur ormanlarındaki evlerinin
ağaçlarında geçirdikleri için, bu uzun kolları ağaç yaşamı için çok uygundur. Orangutanlar, bu
ağaçlar üzerinde sadece yaşamakla kalmazlar; aynı zamanda büyük ağaç yapraklarını,
yağmurdan korunmak için şemsiye ve barınak olarak da kullanırlar. Bir orangutan doğada
yaklaşık 35-40 yıl, esaret altındaysa 50 yıla kadar yaşayabilir.
Orangutanların günümüzde 3 alt türü olduğu düşünülmektedir. Bu farklı orangutan alt
türlerinin birçok fiziksel özelliği, beslenme biçimi ve sosyal davranışı ortak olsa da "alt tür" olarak
sınıflandırılabilecek kadar büyük farklılıkları da vardır.

 Pongo abelii: Sumatra adasına özgü olan, daha ufak yapılı doğada yalnızca 7.000-
7.500 bireyden oluşan Sumatra orangutanıdır.
 Pongo pygmaeus: Borneo adasına özgü olan, daha iri yapılı, doğada yaklaşık 50.000
birey bulunan Borneo orangutanıdır.
 Pongo tapanuliensis: Kasım 2017'de keşfedilen Sumatra’daki Toba gölünün güneyinde
yaşayan ve yaklaşık 800 bireyden oluşan Tapanuli orangutanıdır.

Anne ve Yavru İlişkisi

Orangutanların gebelikleri yaklaşık


sekiz buçuk ay sürer. Genellikle her
doğumda 1 yavru dünyaya gelir.
Dişiler ağaçlarda 30 metreden daha
yüksek olan yuvalarında doğum
yaparlar. Bu yuvalar, hamilelikte
kilo alımına uyum sağlamak ve
yenidoğanın bir çatlaktan kaymasını
önlemek için dikkatlice inşa edilir.

Orangutanlar, tüm kuyruksuz


maymunlar arasında en uzun bebek
gelişim dönemine sahip olan
türdür. Genç bir orangutanın hayatta kalabilmesi için öğrenmesi gereken çok şey vardır.
Genellikle bu gelişim dönemi bebeklik (0-3 yaş), ilk çocukluk (3-7 yaş) orta çocukluk (7-10 yaş)
olarak üç aşamaya ayrılır.

Orangutanlar 7-8 yaşına gelene kadar anneleriyle birlikte kalırlar. Bebekler annelerine o
kadar bağlıdırlar ki kendi başlarına hayatta kalmak için gerekli becerileri geliştirene kadar
annenin vücuduna yapışık yaşarlar. Bebek orangutanlar 2-4 yaşına gelene kadar annelerinin
vücudunda ağaçtan ağaca taşınır ve hatta bu yaştan sonra bile ağaçların arası çok geniş ise
annenin vücudunu bir köprü olarak kullanmaya devam ederler. Birlikte geçirdikleri bu uzun
süreyi anneden her şeyi öğrenerek geçirirler.
Diyet ve Metabolizma

Orangutanların diyetinin yaklaşık %90'ı meyvelerden


oluşur. Diyetleri ağaç kabuğu, yapraklar, çiçekler, çeşitli
böcekler ve en önemlisi 300'ün üzerinde meyveden
oluşur. Yağmur ormanlarında yiyecek genellikle kıttır ve
bu nedenle orangutanlar çoğu primatın aksine çok
bağımsızdır. Yiyeceklerin bol olduğu zamanlarda
orangutanlar sosyalleşme ve küçük gruplar halinde
toplanma fırsatını kullanabilirler.

Orangutanın diyetinin çoğunu meyveler oluştursa


da diğer besin maddelerine ihtiyaç duyarlar. Meyvelerden
şeker ve yağ, yapraklardan karbonhidrat ve fındıklardan protein karışımı alırlar. Günlerinin
yaklaşık altı saatini yiyecek toplayarak ve yemek yiyerek geçirirler. Su ihtiyaçlarının çoğunu ise
yedikleri sulu meyvelerden karşılarlar, aynı zamanda nehirlerden ve akarsulardan da su içerler.

You might also like