You are on page 1of 81

KLASİK MANTIK

KAVRAMLAR

Klasik mantık, kurucusu olan Aristo'nun


metoduna uygun olarak kavramların
incelenmesiyle başlar. Klasik mantıkta
kavramlar önermeleri, önermeler de
kıyası oluşturur.
Kavram bir hükmün tek bir terime
indirgenmesidir veya bir objenin
zihindeki tasavvurudur. Kavram
soyuttur ve somut şeylerden
soyutlanarak elde edilir.
 Kavram ile kelime aynı şey değildir. Çünkü tüm
kavramlar kelime olmasına rağmen tüm kelimler
bir kavramı ifade etmezler. Yine aynı şekilde
kavram ve hüküm de farklıdır. Kavramlar cümle
içindeki fonksiyonlarıyla bir anlam kazanırken
hükümlerin kendi başlarına da bir anlamı vardır.
Kavramlar bir araya gelerek hükümleri
oluşturmazlar, aksine hükümler bir araya gelerek
kavramları oluştururlar.
KATEGORİLER
Kategoriler kelimesini ilk kez Eflatun
kullanmıştır. Kategori; yapılan
sınıflandırmalarda, sınıflandırmanın içerisinde
bulunan alt birimleri içine alan geniş
kavramdır. Örneğin Serçe, güvercin, papağan
bir üst sınıf olan kuş kategorisinde yer alır.
Aristoilk olarak 10 tane olarak
kategori tespit etmiştir. Bunlar :
1-Cevher  Aristo'ya göre cevher sadece
bir kavram değil dışta da
varlığı olan şeydir. Cevher
azalıp çoğalmaz. Yani daha
çok taş veya daha az taş
yada daha çok insan olmaz.
Cevherin varlığını devam
ettirmesi için başka bir şeye
ihtiyacı yoktur. Vasıflarından
bağımsız olarak varlığı ifade
etmek için kullanılır. Yani
büyük veya küçük olmalarına
ya da şekil veya renklerine
bakılmaksızın taş taştır.
2-Nicelik 3 kilo, 10 metre
gibi sayıyla ifade
edilen değerlerdir.
3-Nitelik Bir şeyin nasıl
olduğunu anlatan
terimdir. Siyah, pis
vb…
4-Görelik Varlığı bir başka
kavrama göre
değer kazanan
şeydir. Daha uzun,
3 katı vb.
5-Yer Bir mekanı ifade
etmek için
kullanılan
kavramlardır. Ordu
caddesi, mutfak
vb.
6-Zaman Geçmiş, salı, 23
Ocak vb
kavramları ifade
etmek için
kullanılır.
7-Durum Yatay şekilde,
geniş, planlı gibi
kavramlar durum
ifade etmektedir.
8-Sahip olma Boncuklu, ev
sahibi, kalemi olan
gibi kavramlar
sahiplik ifade eder.
9-Etki Koşmak, yürümek
gibi bir fiili anlatan
kavramlardır.
10-Edilgi : Kaçırılmak,
dövülmek,
götürülmek gibi
kavramlar da bir
infiali ifade
etmektedir.
Aristo'dan sonra ikinci
kategoriler teoricisi Kant'tır.
Kant'a göre kategoriler saf aklın
ürünüdür ve nitelik, nicelik,
görelik ve modalite olmak üzere
4 kısma ayrılır. Bu 4 kısımda
kendi arasında 3 e ayrılarak
toplamda 12 kategoriyi oluşturur.
1.Nicelik  Birlik, çokluk,
bütünlük
2. Nitelik Gerçeklik,
olumsuzluk,
sınırlılık
3.Görelik Cevher ve ilinti,
sebeplilik ve
bağımlılık,
karşılıklı bağlılık
4. Modalite İmak-imkansızlık,
varlık-yokluk,
zorunluluk-
zorunsuzluk
Aristo ile Kant'ın kategori
anlayışında temel bir farklılık
vardır. Aristo'ya göre kategoriler
varlığa aittir Kant'a göre ise
kategoriler zihne aittir. Aristo'nun
kategori anlayışı realisttir ve
islam filozoflarından olan Farabi
de aynı görüşü savunur.
TASAVVUR VE TASDİK

Mantıkta bir bilgi ya tasavvur ya da


tasdiktir. Tasavvur bir konunun zihinde
şekillendirilmesidir. Tasdik ise bir konu
hakkında verilen karar ve hükümdür.
Tasavvur ikiye
ayrılır.
1-Bedihi tasavvur Delil ve ispat
gerektirmeyen,
açık ve aşikar olan
tasavvuri bilgidir.
İnsanın duyu
organlarıyla
anlayabileceği
kumaşın ıslaklığı
gibi bilgilerdir.
2-Nazari tasavvur Delil ve ispat
gerektiren bilgidir.
Ruhun varlığının
anlaşılması için
ispat gerektiği gibi
nazari
tasavvurlardır.
Tasdik de ikiye ayrılır
1-Bedihi tasdik Delil ve ispat
gerekttirmeyen
açık olan tasdik
şeklindeki bilgidir.
2-Nazari tasdik Delil ve ispat ile
elde edilen tasdik
şeklindki bilgidir.
DELALET: MUTABAKAT
TAZAMMUN VE İLTİZAM
İslam Mantıkçılarıkavramların ifade
edilmesi için kullanılan vasıtalara
delalet demektedir. Delalet sözlü ve
sözsüz olmak üzere ikiye; bunlar da
tabi, akli ve vaz'i olmak üzre üçer
kısma ayrılır.
1-Sözlü tabii delalet :of, püff gibi
seslerin bir ağrı ya
da duyguy delalet
etmesi gibi.
2-Sözsüz tabii delalet Düşmanını gören
kimsenin kaşlarının
çatılması gibi.
3-Sözlü akli delalet İşitilenbir sözün
onun sahibine
delalet etmesi
gibi.
4-Sözsüz akli delalet Uzaktan görülen
bir duamnın orda
ateş yandığına
delalet etmesi
gibi.
5-Sözlü vaz'i delalet İnsan teriminin
konuşan hayvana
delalet etmesi
gibi.
6-Sözsüz vaz'i delalet Çeşitli işaret ve
çizgilerin özel
manalara delalet
etmesi gibi.
 
Ancak bu delaletlerden yalnızca
sözlü vaz'i delalet mantığı
ilgilendirir.
 Mantıkta bir lafz bir manayı (delaleti) 3
şekilde bildirir. Mutabakat, tazammun ve
iltizam.
Bir lafız taşıdığı mananın tamamını
bildiriyorsa mutabakat, mananın bir ksımını
bildiriyorsa tazammun ve mananın
dışında bir şeyi bildiriyorsa iltizamdır
CÜZ'İ VE KÜLLİ
Bir kavram bir sınıfın tamamına işaret
ediyorsa o kavram küllidir, bir kavram bir
sınıfın bir kısmını işaret ediyorsa o
kavram cüz'idir.
Külli 6 çeşittir:
1-Külli farazi Dışarıda birleştiği
bir ferdi olması
imkansız olan
küllidir.
2-Mevcut olmayan külli Dışarıda birleştiği
ferdi olması
mümkünse de
gerçekte mevcut
olmayandır.
3-Dışarıda bir ferdi varsa da sadece 1
tane olup diğerlerinin varlığı imkansız
olan küllidir.
4-Dışarıda efradının bulunması imkansız olmayan
küllidir.
5-Dışarda fertleri varsa da sınırlı sayıda olan küllidir.
6-Dışarıda fertlerinin sayısı sınırlı olmayan küllidir.
SOYUT (MÜCERRET) VE SOMUT (MUŞAHHAS)

Bir kavram bir nesneye veya bir varlığa delalet


ediyorsa somut, bir oluş tarzını ifade ediyorsa
soyuttur
MÜFRED (TEKİL) VE MÜREKKEP (BİLEŞİK)

 Delaletile anlamın cüz'ü kastediliyorsa delalet


mürekkep, anlamın cüz'ü kastedilmiyorsa delalet
müfrettir.
KOLEKTİF VE DİSTRİBÜTİF KAVRAMLAR

 Bir grubu ifade eden kavramlar kollektif, sadece


bireyi anlatan kavramlar distribütiftir.
KARŞIT (ZIT) VE ÇELİŞİK (MÜTENAKIZ) KAVRAMLAR

 Karşıtiki kavram birbirinin olumsuzudur. Karşıt


kavramlar arasında her zaman bir orta kavram
bulunur. Buna karşılık çelişik kavramlar arasında
ortak bir kavram yer almaz. Karşıt ve çelişik
kavramlar arasında bir de kendi kendisiyle karşıt ve
kendi kendisiyle çelişik kavramlar vardır. Bunlar ya
mantık ilkelerine göre düşünülmesi mümkün
olmayan ya da dış dünyada gerçekliği olmayan
kavramlardır. Dört köşeli daire gibi.
MÜSPET VE MENFİ KAVRAMLAR

 Her kavram bir müspet bir de menfi anlam taşır.


Yani hem olumlu hemde olumsuz anlam taşır.
Örneğin İnsan kavramı Ayşe için müspet, tavşan
içinse menfi olarak doğrudur.
EŞİTLİK VE AYKIRILIK (MÜSAVİ VE MÜBAYİN)

 İkikavram aynı durum ve zamanda gerçekleşiyorsa


eşit olmakta, hiç bir vakit ve halde beraberlik
bulunmazsa aykırılık söz konusudur.
NİTELİK, GERÇEKLİK VE KİMLİK (MAHİYET, HAKİKAT
VE HÜVİYET)

 Genel bir kavramın sadece zihindeki ferdlerinin


dikkate alınmasına nitelik, zihin dışındaki
ferdlerinin dikkate alınmasına gerçeklik denilir.
Bütün kavramların niteliği olmasına rağmen bazı
kavramların gerçekliği yoktur. Kaf dağının
niteliğinin olup gerçek olmaması gibi.
 Gerçekliği olan bir kavramı bu kavramın delalet
ettiği gerçekliklerden birini belirterek
diğerlerinden ayırmaya ise kimlik denir
BEŞ GENEL (KÜLLİYATI HAMSE)

 Beşgeneli ilk olarak Fenikeli Porphyrios, İsagoci


isimli eserinde anlatmaktadır. Porphyrios'a göre
beş genel şunlardır:
1-Cins Gerçeklikleri
çeşitli olanlardan
bunlar nedir
sorusuna alınan
cevaptır.
2-Tür Cinsin kapsamına
dahil olan
kavramlar türdür.
Mesela bitki cins,
çiçek türdür.
3-Ayrım Cinsleri ve türleri
birbirinden ayıran
ana karakterlere
denir. Mesela
yılanın sürüngen
olması onu
kuşlardan
ayırmaktadır.
4-Özellik Bir türe ilinti olan
sıfatlar o türe has
ise özellik söz
konusudur. Mesela
gülmek insanın
özelliğidir.
5-İlinti Bir türe has
olmayıp da çeşitli
türlere has olursa
ilinti söz
konusudur. Gülün
solgun olması gibi.
ÖZ VE İLİNTİ (ZAT-CEVHER VE ARAZ)

Mahiyet ikiye ayrılır öz ve ilinti.


Öz (Zat-Cevher) Kendi varlığı içinde
başka bir şeye
ihtiyacı olmayan
kavrama denir.
Örneğin insanın
akıllı olması zati
özelliğidir. çünkü
akıllı olmak sadece
insana özgü bir
niteliktir.
İlinti (Araz)  Yüklenen kavram
yüklenilenin özünde
değilde diğer türlerle
paylaşılan bir nitelik
ise bu kavram ilinti
ile ilgili bir
kavramdır. Örneğin
insanın uyuyan bi
canlı oması ilintiyle
ilgili bir niteliktir.
Çünkü yalnızca
insanlar uyumaz.
MUTLAK VE İZAFİ

Varlığı için bir başka nesneye ihtiyaç


duymayankavramlar mutlaktır.
Varlığı için bir başka kelimeye
ihtiyaç duyan kavramlar ise izafidir.
Mesela çocuğu olamayan kimseye
baba denememesi o kavramın izafi
olşundan kaynaklanır.
TANIM (KAVL-İ ŞARİH)
Tanım: bir kavramın, bir fikrin özünün
araştırılması ve tarif edilmesidir. 3
türlü tanım vardır:
1-Lafzi Tanım Kapalı bir sözü
ondan daha açık
bir sözle
açıklamaktır. Beşer
kelimesini insan
kelimesiyle
açıklamak gibi.
2-Tenbihi tanım Zihinde mevcut
olup fakat saklı
bulunan bir sureti
hatıra getirmektir.
3-Hakiki tanım Önceden zihinde
mevcut olmayıp
yeni bir bilgi veren
tanımdır.
Beş tümele göre ise tanım, yalnız özden
yapılırsa had, yalnız ilintiden veya öz ile
ilintiden yapılırsa resm denir
Tanım bir sınırlama işlemidir. Ayrıca tarif
edilen şeye göre tanım ya hakiki veya ismi
olur. Hakiki tanım, dışarıda varlığı bilinen bir
şeyin tanımıdır insanın tanımı gibi. İsmi
tanım ise varlığı sadece zihinde olan
birşeyin tanımıdır. Anka kuşu gibi.
Tanım ne çok uzun ne de çok kısa
olmalıdır. Çok uzun olursa tanım olmaktan
çıkar tasvir ve açıklama olur. çok kısa
olursa da tam olmaz.
Bazı şeyleri tanımlamak mümkün değildir
1-Tecrübelerle öğrendiğimiz bir ksım
şeyler tanımlanamaz. Kin, nefret, aşk
gibi.
2-Son derece gele, içlemi bulunmayan
üstün cinsler tanmlanamaz. Zaman,
çokluk gibi.
3-Fertleri gösteren ve bir türe ait olmayan
tek şeyler tanımlanamaz. İstanbul, Ali
efendi gibi.
BÖLME (SEBR VE TAKSİM)

Bölme bir bütünün bölümlerine ayrılmasıdır.


Mantıkçılar bölmeyi ikiye ayırırlar.
Birincisi bir bütünün elemanlarına bölünmesi
yani küllün cüzlerine ayrılmasıdır. Suyun
oksijen ve hidrojene bölünmesi gibi.
İkincisi külli'nin cüz'ilerine ayrılmasıdır. Bu
bölmede bölünen ile bölümleri aynı şeydir.
Çizginin doğru çizgi ve eğri çizgi olarak ikiye
ayrılması böyledir. Mantık açısından asıl bölme
budur.
 Bölmemantıkta bir ispatlama tarzı ve usulüdür. Bir
bütünü dışarda hiçbir parçası kalmamak şartıyla
bölmektir. 

 Bölme tam olmalıdır. Yani bölünenin kaplamına


giren hiçbir şey bölme dışında kalmamalıdır.  

 Bölünenterim bölümlerden daha genel olmalıdır.


Çünkü bölünen bütün cins bölümler ona bağlı
parçalardır.
TASNİF

Varlılarıncins ve türlerine bölerek bir


düzene koymaya tasnif denir. İki çeşit
tasnif vardır.
1-Suni Tasnif Eşyayı değişebilen
vasıflarına göre
sınıflandırmaya
sun'i tasnif denir.
İlmi bir değeri
yoktur, sadece
hayatta bir kısım
kolaylıklar
sağladığı için bu
yola başvurulur.
2-Tabii Tasnif Eşyayı onun esas
karakterlerine göre
sınıflandırmaya
tabii tasnif
denilmektedir.
Tabii tasnif ilmi bir
değer ifade eder
ve ilmi
çalışmalarda çokça
kullanılır.
SON
:=)
Hazırlayan: Sümeyye NURSOY
Hukuk Fakültesi
No:050111078

You might also like