You are on page 1of 39

MÜSTAKİL KONUTLAR İÇİN

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMI
Hazırlayan : Ahmad J. Mohammady
Sunumun İçeriği

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMI

YEŞİL BİNALAR

ENERJİ NEDİR

ENERJİ VERİMLİLİĞİ

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI


MÜSTAKİL KONUTLARDA SÜRDÜRÜLEBİLİR
ENERJİNİN KULLANIMI

YAĞIŞ SULARININ KULLANILMASI

EVSEL ATIKLARIN KOMPOSTLANMASI


SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMI

Sürdürülebilirlik ; ekonomik, çevresel ve toplumsal


gereksinmelerin gelecek kuşakların yaşam koşullarına zarar
vermeden karşılanmasını hedefleyen bir dünya görüşüdür.
Sürdürülebilirlik kavramı ilk olarak 1987 yılında dünya çevre
ve kalkınma komisyonu’nun yayınladığı raporda ortaya
çıkmıştır. Bu raporda sürdürülebilir kalkınma ; Bugün
ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağından ödün vermeden
karşılamaktır.
YEŞİL BİNALAR

Rüzgar, su veya güneş gibi yenilenebilir enerji


kaynaklarının kullanımı ile enerji verimliliğini sağlamak,
sağlıklı bir iç mekan ortamı yaratmak, doğal havalandırma
sistemlerini uygulamak, insan sağlığına ve çevreye zarar
verebilir özellikteki kimyasallar olan uçucu organik
bileşiklerin kullanımını en aza indiren inşaat malzemelerini
kullanarak tasarlanır.
En basit terimlerle ifade edilecek olursa, yeşil bir bina,
inşaatı, işletmesi ve yıkımı esnasında çevreyi kirletmeyen
ve su, enerji, atık ile malzeme kaynaklarını en uygun
biçimde kullanan binalardı.
YEŞİL BİNALARIN EN ÖNEMLİ
AVANTAJLARI
 binalardan kaynaklı karbondioksit salınımı azaltmaları
 inşaat aşamasında çevre tahribatını en aza indirgemeleri
 işletme masraflarının az olması
 yenilenebilir enerjinin kullanımını ve geliştirilmesini sağlamaları
 hafriyat ile ortaya çıkan atık malzemenin değerlendirmeye alınmasını sağlamaları
 yeşil çatı uygulaması ile yağmur sularının biriktirilip kullanılması
 doğal ışıktan yararlanılması
 enerji tasarrufu sağlamaları
 izolasyon sistemleri ile ısıtma soğutma maliyetlerini azaltmaları
 binanın değerini arttırmaları
 kullanıcılara daha sağlıklı ve verimli bir ortam sunmaları
 kentsel yaşam alanlarına değer katmalarıdır
Sürdürülebilir bina tasarımında iki ana amaç vardır

 Binalar kullanım süresinde ve var oldukları süre boyunca yapısal çevresel etkilerini
azaltarak yeryüzünde ölçülü davranmalıdırlar. Sürdürülebilir yapıların küçük karbon ayak izi
olmalıdır

 Binalar çevresinin psikolojik ve fiziksel refahını geliştirirken insanların pratik ihtiyaçlarına yol
göstererek sosyal çevreye pozitif ve uygun bir katkı yapmalıdır
ENERJİ NEDİR
Herhangi bir hareketi (aksiyonu) yapan ya da yapmaya
hazır olan kabiliyete enerji denir. Kısaca “iş yapma
yeteneği” olarak da tanımlanabilir. Enerji, enerji
kaynaklarından sağlanır.
Enerji kaynakları, yenilenebilir enerji kaynakları (güneş, su,
rüzgâr, jeotermal, biyogaz) ve yenilenemez (fosil kökenli)
enerji kaynakları (kömür, petrol, doğal gaz,
nükleer) şeklinde ikiye ayrılır.
Enerji, farklı şekillerde elde edilir. Bunlar; ısı (termal), ışık
(radyant), mekânik, elektrik, kimyasal ve
nükleer enerjidir. Toplamda 8 ana enerji çeşidi
vardır. Bunlar potansiyel, kinetik, ısı, ışık, elektrik,
kimyasal, nükleer ve ses enerjisidir. Unutulmaması
gereken ise hiçbir enerjinin kaybolmadığı başka bir enerji
türüne dönüştüğüdür.
ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Enerji verimliliği, binalarda yaşam standardı ve hizmet


kalitesinin, endüstriyel işletmelerde ise üretim kalitesi ve
miktarının düşüşüne yol açmadan, birim hizmet veya ürün
miktarı başına enerji tüketiminin azaltılmasıdır.
Isıtma, aydınlatma ve ulaşım ihtiyaçlarımızı karşılarken,
elektrikli ev eşyalarımızı kullanırken, kısacası günlük
yaşantımızın her safhasında enerjiyi verimli kullanmak
suretiyle, ihtiyaçlarımızı kısıtlamadan aile bütçesine, ülke
ekonomisine ve çevremizin korunmasına katkı
sağlamamız mümkündür.
YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

GÜNEŞ ENERJİSİ

Güneş enerjisi, dünyaya gelen güneş ışınlarının güneş


panelleri yardımı ile ısı ve elektriğe dönüştürülmesi
sonucu oluşur. Doğal enerji kaynakları arasında yer
alan güneş enerjisi, çevreye hiçbir zararı olmadan elde
edilebilir. Önceleri çok daha maliyeti yüksek olan bu
enerji türü şimdilerde daha uygun maliyetler sayesinde
hızla artmaktadır. Ayrıca güneş enerjisinin kullanım
alanları da çok fazladır ve her geçen gün artmaktadır.
Güneş enerjisi sistemleri sıcak su üretiminden,
elektrik enerjisi üretimine kadar pek çok alanda
kullanılmaktadır. Bunlardan bazıları:
 Sıcak su temini,
 Binaların/Bir şeyin ısıtılması, Binaların/Bir şeylerin
soğutulması,
 Buhar elde edilmesi,
 Bitki, meyve, sebze vb. kurutulması,
 Elektrik üretimi
 Hidrojen üretimi,
 Deniz suyunun arıtılması,saf su ve tuz üretimi vb.
Güneş Enerjisinin Avantajları

Bol ve tükenmeyen yenilenebilir enerji kaynağıdır.


Temizdir, çevreyi kirletici, duman, gaz, karbon
monoksit, kükürt ve radyasyon vb. atıkları yoktur .
Yerel uygulamalar için elverişlidir. Enerjiye ihtiyac
duyulan, hemen her yerde kullanılabilir.
Dışa bağımlı olmadığından, doğabilecek ekonomik
bunalımlardan bağımsızdır.
İşletme giderleri son derece düşüktür.
RÜZGAR ENERJİSİ

Güneş ışınlarının dünyaya geliş açısındaki


farklılıklar sayesinde oluşan basınç ve dünyanın
dönüşü ile ortaya çıkan rüzgarlar sayesinde elde
edilen enerji türüdür. Yoğun rüzgar olan yerlerde
kurulan rüzgar türbinleri sayesinde elde edilen
rüzgar enerjisi, yenilenebilir enerji
kaynakları arasında yer alır. Teknolojik gelişmeler
sayesinde rüzgarın tahmin edilebilir olması rüzgar
enerjisini daha etkili kullanabilmemize yardımcı
olmaktadır.
Hidrolik (hidroelektrik) Enerjisi

Hidroelektrik enerjisi, suyun akış gücü kullanılarak


elde edilen ve sera gazı salınımı yapmaması
sayesinde dünyaya hiçbir zararı olmayan enerji
çeşididir. Hidroelektrik enerjisi, suyun akışının
yarattığı kinetik enerjinin kanallar vasıtası ile
türbinlere iletilmesi ile üretilir. Özellikle yüksekliğin ve
su akış hızının fazla olduğu yerlerde hidroelektrik
üretimi yapılması büyük avantaj sağlayacaktır.
Jeotermal Enerjisi

Jeotermal enerji, jeotermal kaynakların bulunduğu


yerlerde direkt ya da dolaylı yollardan elde edilen
enerji türüdür. Isıtma, soğutma, elektrik üretimi ve
mineral üretimi gibi farklı amaçlara hizmet eden bu
enerji türü aynı zamanda kaplıcalar yardımı ile
turizm sektörüne de yardımcı olmaktadır.
Biyokütle enerjisi

Biyokütle, ağaç ve ormancılık artıkları, tarımsal


ve tarım amaçlı üretilen bitkiler, endüstriyel ya da
belediye atık ürünleri gibi yenilenebilir ısı ve
enerjiye dönüşebilen bitkilerden türetilen geniş
bir biyolojik materyaldir. Biyokütle enerjisi,
biyokütle atıklarının yakılarak veya farklı
işlemlerden geçirilerek kullanılması sonucunda
elde edilen enerji çeşidine denir.
Hidrojen Enerjisi

Hidrojen enerjisi, doğada bileşikler halinde


bulunan hidrojen gazının işlenmesi ve
dönüştürülmesi ile oluşan enerji kaynağıdır.
Doğal enerji kaynağı olmamasına rağmen,
sürdürülebilir ve alternatif enerji kaynakları
arasında yer alır.
Dalga Enerjisi

Dalga enerjisi, denizlerde oluşan dalgalanma


hareketinden ve dalgaların oluşturduğu
basınçtan elde edilen enerji türüdür. Dalga
enerjisinden, dalga jenaratörleri yardımı ile
doğal ve sürdürülebilir enerji üretimi
sağlanmaktadır.
Gelgit Enerjisi

Bunların dışında, henüz yeterli miktarda


enerji üretmese de, piezoelektrik enerjisi
de yenilenebilir enerji kaynakları arasında
görülebilir. Piezoelektrik enerjisi mekanik
enerjiyi elektrik enerjisine çevirir.
MÜSTAKİL KONUTLARDA
SÜRDÜRÜLEBİLİR ENERJİNİN
KULLANIMI
Konutlarda kullanılan enerji miktarı, toplam
enerji kullanımı içinde önemli bir paya sahiptir
ve Türkiye’de toplam kullanımın yaklaşık
%32,8’e ulaşarak sanayi sektörünün de
önüne geçmiştir. Konutlarda enerji tasarrufu
öncelikle konutun fiziksel yapısında yapılacak
iyileştirmeler ile ısı kaybının azaltılması
hedeflenerek elde edilebilir.
çatıyı kaplayan güneş panelleri
geniş bahçesiyle ihtiyacı karşılayabilecek sürdürülebilir
ev
Rüzgar enerjisinden faydalanabilen evler
YAĞIŞ SULARININ
KULLANILMASI

Su kaynakları günümüz dünyasında giderek tükenmekte


ve kirletilmektedir. Yağış sularının toplanarak yeniden
kullanılması yağmur suyu hasadı olarak tanımlanan, tüm
bu sorunların aşılmasında yardımcı olacak alternatif bir
çözüm olarak karşımıza çıkmaktadır. Yağış suları toplanıp
arıtılarak yeniden kullanılabilmektedir.
YAĞIŞ SULARININ
KULLANILMASI
Yağış suları yerine, tipine, ve miktarına göre çeşitli yöntemlerle
toplanabilir. Yağmur bahçeleri, ıslak ve kuru göletler, variller bu
yöntemlere örnek olarak gösterilebilmektedir. Büyük alan
kaplayan tesislerin ya da binaların çatılarından toplanan yağmur
suları bahçe sulamasında, buz pateni pistlerinde, sanayide
kullanım suyu olarak ve tuvalet rezervuarlarında kullanılmaya
müsaittir. Özellikle sanayi tesislerinde yağış sularının
depolanması, arıtmadan geçirilerek yeniden kullanılması teşvik
edilmelidir. Yoğun yağışın olduğu durumlarda yeniden
kullanılamayan suyun regüle edilerek şebekeye verilmesi halinde
arıtma tesislerinin kapasite aşılmadan kullanımı mümkün
olacaktır. Ayrıca, yağış miktarının yoğun olduğu dönemlerde,
yağmur sularını depolamak, şebekeye karışan su miktarını
azaltarak sel ve taşkın riskini azaltmaya yardımcı olmaktadır
Yağış Sularının Toplanması

Basit ve eski tekniklere dayanan yağmur suyu toplama işlemi, bina çatısından akan yağmur suyunun
toplanarak, filtrelenmesi ve kullanıma hazır hale getirilmesini kapsamaktadır. Genellikle sulama ve
temizlik için kullanılan yağmur suyu, ileri filtreleme teknolojileri ile içme suyu haline de
getirilebilmektedir. Ev ya da iş yerlerinde yağmur suyu deposuna sahip olmak, şebeke suyu
tüketimini engelleyerek önemli bir avantaj sağlamaktadı. Örneğin sadece bir kişinin sifon çekerek
harcadığı günlük su miktarı ortalama 60 litreyi bulmaktadır. Konutlarda, ofislerde, gün içinde vakit
geçirdiğimiz her yerde sadece tuvaletlerde tüketilen su miktarı için dahi yağmur suyu depo
sistemlerini kullanmak hem ekonomik anlamda, hem de şebeke suyu tasarrufu açısından önem
kazanmaktadır. Yağmur suyu toplama fikri aslında eskiden beri kullanılan bir yöntem olarak
karşımıza çıkmaktadı.
YAĞMUR SUYUNUN
KONUTLARDA KULLANILMASI
Çatıdan toplanan yağmur suyu herhangi bir kimyasal
arıtma işlemine tabi olmadan tuvalet rezervuarlarında
ve çamaşır makinalarında kullanılabilmektedir. Ancak
depo edilen yağmur suyunun depolandığı hacmin
malzeme kalitesi de oldukça önemlidir. Yeterli kalitede
olmayan depolardaki su, özellikle çamaşır
makinelerinde kullanıldığında kötü kokular nedeniyle
kullanıcıyı zorlayabilmektedir.
Bazı durumlarda yağmur suyu tesisatını besleyen yedek bir
kaynak olarak şebeke suyu kullanılabilmektedir. Ancak
yağmur suyu ile şebeke suyunun karışmaması
gerekmektedir. Bu durumun önüne geçmek için yağmur suyu
tesisatı ile şebeke suyu tesisatının birleşeceği yerde bir hava
boşluğu bulundurulması ya da bu duruma alternatif olarak
geri akış önleyici bir vana kullanılması gerekmektedir.
Konutlarda yağmur suyunu kullanmak, suyun filtrasyondan
geçerek depoda toplanması ve konut içerisinde kullanılacağı
yere pompalanması ile sağlanmaktadır.
Konut içerisinde;
 Yağmur suyu tesisatının kullanıldığı sistemler (tek
döşem),
 Şebeke tesisatının yağmur suyu tesisatını beslediği
sistemler:
 Yağmur suyu tesisatı ile şebeke tesisatının
birbirinden bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılabildiği
sistemler (çift döşem)
 Konut çatısında basit bir yağmursuyu toplama
sisteminde toplanan yağmur suyu, yabancı cisimler
filtreden geçirildikten sonra yağmur suyu deposuna
gelir. Yağmur suyu deposunda bir süre dinlenen su
daha sonra çamaşır makinası ya da tuvalet
rezervuarı gibi konut içerisinde ihtiyaç duyulan
alanlara pompalanır
Şebeke suyunun yağmur suyu tesisatını beslediği
sistemler
Bu sistemler yağmur suyu tesisatının ana şebeke tesisatı ile beslendiği sistemlerdir. Ancak yağmur
suyu tesisatının tek başına kullanıldığı sistemlere nazaran maliyeti daha yüksektir. Bu sistemlerde
çatıdan gelen yağmur suyu oluklardan depoya aktarılırken filtreden süzülmektedir. Daha sonra
depoda toplanan su, konut içerisine pompalanmaktadır. Bina içerisinde yağmur suyunun kullanılması
iki farklı şekilde olmaktadır Bunlar;

Şebeke tesisatının yağmur suyu tesisatını direkt beslediği sistem;


Bu sistemde şebeke suyu ile yağmur suyu tesisatı birbiri
ile bağlantılıdır. Yağışların az olduğu, kurak dönemlerde
yağmur suyu depo sistemi şebeke suyu ile beslenerek,
konut içerisinde çamaşır ve tuvalet rezervuarlarında
kullanılmaktadır.
1. Filtre,
2. Yağmur suyu deposuna giriş,
3. Dalgıç pompa,
4. Yüzücü-emici filtre,
5. Kontrol Paneli,
6. Solenoid vana (şebeke suyunun
tanka dolmasını sağlar),. Yüzücü
anahtar (su seviyesini ölçer.). Yağmur
suyu döşemi,
7. Basıç hortumu,
8. Drenaj borusu,
9. Taşma borusu Borusu,
10. Elektronik gösterge,
11. Ana şebeke döşemi.

Şebeke Suyu Tesisatının Yağmur Suyu Tesisatını Direkt Beslemesi


Bu sistemin en önemli avantajı, bina içerisinde ek bir alana ihtiyaç duymamasıdır. Ancak
şebeke tesisatındaki suyun pompalanması için pompanın harcadığı enerji, sistem bakım
masrafları, mekanizmanın daha karmaşık olması, konut içerisinde su tüketiminin olduğu
zaman pompanın da çalışması bu sistemin dezavantajlarındandır.

Şebeke suyu ile yağmur suyu tesisatınınçatı arasında bir depoda birleştirilmesi
(Yerçekimi sistemi ya da çatı deposu sistemi ile dağıtım)

Bu sistemde ayrıca bir pompaya gerek duyulmadan depoya dolan su, yer çekimi
kuvveti ile bina içerisine dağıtılmaktadır. Çatı arasında bulunan depoya hem yağmur
suyu, hem de şebeke suyu tesisatı gelmektedir. Basit bir kontrol mekanizmasına
sahip olması, elektrik kesildiği zaman ya da yağmur suyu depolanamadığı
durumlarda çatıda bulunan deponun şebeke suyundan beslenebilmesi ve deponun
çatıda olmasından dolayı yer çekimini kullanarak ek bir enerji gerektirmeden suyun
dağıtılması bu sistemin avantajlarındandır.
Şebeke suyu ile yağmur suyu tesisatınınçatı arasında bir depoda
birleştirilmesi (Yerçekimi sistemi ya da çatı deposu sistemi ile dağıtım)
Bu sistemde yağmur suyu tesisatı, şebeke suyu ile beslenmemekte; her iki sistemin
tesisatları da ayrı ayrı döşenmektedir. Yağmur suyu tesisatı da, şebeke tesisatı
da ayrı ayrı tuvalet rezervuarlarına veya çamaşır makinesine ulaşmaktadır. Bundan dolayı
ekstra maliyet oluşmamaktadır
Gri suyu Geri Kazanılması ve Yeniden Kullanılması
Gri su tuvalet sularının dışında kalan tüm atık suları içermekte, atık su çeşitleri içerisinde
kirlilik yönünden en düşük seviyede bulunan ve en az kirletici içeren akımdır. Pratik olarak
tuvalet sularının haricindeki tüm evsel atık su akımlarını kapsayan bu suyun başlıca
kaynakları, mutfak atık suları, banyo, lavabo ve çeşitli yıkama sularıdır.
Siyah Su
Siyah su evsel atık suyun bir kısmıdır; tuvaletlerden gelen ve fosseptik atığı içeren
suya denir.
EVSEL ATIKLARIN KOMPOSTLANMASI

Katı Atıkların Kompostlanması


Katı atıkların giderilmesi sıvı ve gaz atıkların giderilmesinden farklılıklar gösterir. Katı atıklar çok
çeşitli ve biyolojik parçalanması daha zor olan atıklardır. Katı atık oluşumunun minimize
edilmesi ve geri döngü ile sisteme verilmesi en uygun çözüm olarak görülmektedir. Metal, cam
ve kağıt atıkların geri kazanılıp tekrar kullanılması plastiklerin de tekrar kullanılabilir cinsten
olması gerekir. Depolama ve yakma metotları uzun vadede pek çok problem meydana
getirmektedir.

Kompost ve kompostlama
Kompost biyokimyasal olarak ayrışabilir çok çeşitli organik maddelerin organizmalar
tarafından stabilize edilmiş, mineralize olmuş ürünlerdir. Kompostlama, , mikroorgan
roorganizma adı verilen ve çoğunluğu gözle görülmeyen canlıların, ortamın oksijenini
kullanarak çöp içerisindeki organik maddeleri biyokimyasal yollarla ayrıştırmasıdır. Bu olayın
gerçekleşebilmesi için çöp kütlesindeki su içeriğinin % 45- 60 dolaylarında olması
gerekmektedir.
KAYNAKÇA

1. DOĞANCILI, S. (YEŞİL BİNALARDA EVSEL ATIK YÖNETİMİ).Çukurova Üniversitesi(2017).


2. EKREM ÜSTÜ, G. Ve TIRPANCI, A. (GERİ SUYUN ARITIMI VE YENİDEN KULLANIMI).Uludağ Üniversitesi(2015).
3. GENÇOĞLU, M. (YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARININ TÜRKİYE AÇISINDAN ÖNEMİ). Fırat Üniversitesi(2016)
4. UYAR, N. Sürdürülebilir Enerj. Açığı ve Türkiye Örneği. (2016).
5. AKAYDIN, K. (YAĞIŞ SULARININ KONUT ÖLÇEĞİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR TASARIM KAPSAMINDA İNCELENMESİ).T.C
Haliç Üniversitesi(2017).
6. WWF-Türkiye, “Yenilenebilir Enerji Geleceği ve Türkiye”, ISBN 978-605-61279-8-4, (2011)
7. DEMİR, Ö. , YILDIS, M. , SERCAN, Ü. VE ARZUM, Ş. (ATIKSULARIN GERİ KAZANILMASI VE YENİDEN
KULLANILMASI). Harran Üniversitesi(2017).
8. Asan C., Gri Suların Yeniden Kullanımında Membran Biyoreaktör (MBR) Uygulamaları, Ondokuz Mayıs
Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013.
9. ÖZTÜRK, M. (YEŞİL BİNALARDA ENERJİ VERİMLİLİĞİNİN İNCELENMESİ VE BİNA ENERJİ MODELLEMELERİ).
İstanbul Arel Üniversitesi.
Teşekkürler…

You might also like