Professional Documents
Culture Documents
Ani İşitme Kaybı
Ani İşitme Kaybı
Ani iitme kayb (AK), iitmesi daha nce normal olan bir kiide, ok ksa srede
gelien ve sensorinral tipte olan bir iitme kayb tablosudur. lk defa 1944 ylnda
DeKleyn tarafndan tanmlanmtr (1). gnden daha ksa bir sre iinde
gelien, ardk 3 frekansta 30 dB ve daha zeri dzeylerdeki sensorinral iitme
kayplar AK olarak kabul edilirler (2).
ETYOLOJ
AK genellikle unilateraldir, ancak olgularn % 1-2 kadarnda bilateral AK tablosu
ortaya kabilir (3). Ani gelien sensorinral iitme kaybna sklkla vertigo, kulak
dolgunluu ve tinnitus da elik eder. AK bir ok deiik nedene bal olarak
geliebilir; ancak olgularn % 90 nda ayrntl incelemeler sonucunda bile
herhangi
bir etken bulunamaz ve bu durumda tablo diopatik Ani itme Kayb (AK) olarak
adlandrlr (2,4).
PATOGENEZ
Olgularn ou idiopatik olduundan fizyopatolojik mekanizmalar tam olarak
bilinmemektedir; ancak AK tablosundan 4 farkl mekanizmann sorumlu olduu
dnlr.
1- Vaskler teori: AK tablosunun tromboz, emboli veya vazospazm nedeniyle
koklear damarlarn oklzyonuna ya da azalm koklear kan akmna sekonder
olarak ortaya ktn savunur. kulan kanlanmasn salayan labirentin arter,
ortak koklear arter (spiral modiolar arter) ve anterior vestibler arter olmak zere
iki dal verir. Ortak koklear arter ise, vestibulokoklear arter ve posterior vestibler
arter dallarna ayrlr. Koklear arter labirentin arterin dier dallar gibi bir u
arterdir ve kollateral beslenmesi yoktur; bu nedenle koklea damarlanma
asndan tek bir kaynaa bal olan bir u organ olarak kabul edilir. Koklea
olmasdr. Minr kriterler ise tek tarafl tutulum, gen veya orta yal bayan hasta,
serumda HSP-70 otoantikorlarnn saptanmas ve kortikosteroid tedavisine olumlu
yant alnmasdr (4). Bir ok otoimmn hastalk seyrinde AK ortaya kabilir (16,
17); ancak gnmzde AK ve otoimmun i kulak hastal birbirlerinden farkl
klinik tablolar olarak kabul edilirler. AK genellikle unilateraldir ve 3 gn iinde
ortaya kar; otoimmun i kulak hastal ise genellikle bilateraldir ve gnler ya da
aylar sren ilerleyici bir klinik seyir gsterir (8).
AK tablosunu aklamakta herhangi bir teorinin tek bana yetersiz kalmas
nedeniyle, olayn bir ok fizyopatolojik mekanizmann ortak sonucu olarak
meydana geldii kabul edilebilir. rnein otik kapslde konjenital aklklar
bulunmas bir endolenfatik viral enfeksiyona zemin hazrlayabilir ve bunun
oluturduu dem ve hiperkoaglabilite de vaskler yetmezlikle sonulanabilir;
ya da klinik tablodan bir viral ajann tetikledii otoimmunite sorumlu olabilir. Bu
nedenle genel kanya gre AK
bir hastalk deil, bir ok deiik nedenler
sonucunda ortaya kabilen bir semptomdur.
KLNK
AK kulak burun boaz acillerinden biridir; bu nedenle hastann deerlendirilmesi
hzla yaplmaldr. Olgularn bir ksm ani gelien iitme kaybnn farknda olmadan
kulak dolgunluundan yaknarak hekime bavurabilirler; bu nedenle kulak
dolgunluu yaknmasnn altnda bir AK tablosunun olabilecei aklda tutulmal ve
her hastaya diapazon testi uygulanmas ihmal edilmemelidir.
Tannn hemen konmas ile tedavinin erkenden balanmas prognostik adan
nemlidir; geciken olgularda tedavi ile
iitmenin geri dnme ans giderek azalmaktadr.
Olgularnn sadece % 10 kadarnda altta yatanbir neden saptanabilmesine
ramen; AK ile bavuran her hastada ayrntl incelemelerin yaplmas gereklidir.
Bunun iin yk, fizik muayene, laboratuar incelemeleri, odyolojik testler ve
radyodiagnostik testler zaman geirmeden deerlendirilmeli ve uygun tedaviye
balanmaldr.
AK olgularnda altta yatan nedenler arasnda zellikle akustik nrinomun
tannmas nemlidir. AK olgularnn % 1-4 nde etiyolojik neden bir akustik
nrinom varldr ve tm akustik nrinomlarn % 3- 23 kadarnda hastalk
seyrinde her hangi bir dnemde AK tablosu ortaya kar. AK yaratan akustik
nrinomlar genellikle daha kk ve sklkla intrakanalikler yerleimlidirler (20).
AK oluturan akustik nrinomlu olgularda uygulanan tedaviler ile iitme kaybnda
dzelme grlebilir (2, 20,21). Bu nedenle tedavi ile iitmesi dzelen hastalar da
dahil olmak zere tm AK olgularnda rutin olarak retrokoklear patolojilerin varl
aratrlmaldr.
yk
tmrleri,
lsemi,
Otoimmun hastalklar (Ba dokusu hastalklar: SLE, RA, PAN, Takayasu hastal,
Wegener granlomatozu, Polimiyozit ve dermatomyozit, Progresif sistemik
skleroz, Mikst ba dokusu hastal, Sjgren sendromu, Cogan sendromu, Behet
hastal, Relapsing polikondrit; Endokrin hastalklar: Hashimoto, Graves;
Hematolojik hastalklar: Edinilmi immun hemolitik anemiler, otoimmun
trombositopenik purpura; Dier hastalklar: Myasthenia gravis, glomerulonefritler,
demyelinizan hastalklar, uveit, ulseratif kolit, sarkoidoz, immun yetmezlikler,
alerji)
Endokrin ve metabolik bozukluklar (DM, Hipotiroidi, Bbrek yetmezlii) Konjenital
anomaliler (Mondini displazisi, geni vestibuler akuadukt) Endolenfatik hidrops
Retrokoklear ve Santral sinir sistemine ait nedenler (Multipl skleroz, Sarkoidoz,
ALS, Friedreich ataksisi, Guillain Barre sendromu, Vogt Koyanagi Harada
sendromu, Xeroderma pigmentosum, santral sarlk (Alzheimer, Wallenberg
sendromu, kortikal ensefalit)
TEDAV
AK etiyolojisi belli olmayan bir klinik tablo olduundan tedavisi gtr ve tanm
gerei uygulanan tm tedaviler temelde ampirik niteliktedirler. Esasen tm tedavi
tntemlerinin amac perilenf iindeki azalan parsiyel O2 basncn artrarak
koklear hipoksiyi nlemektir. Ancak nadir grlen bir hastalk olmas,
fizyopatolojik mekanizmalarn heterojen karakteri, klinik bulgularn ok deiken
olabilmesi, tedavi uygulanan hastalarn seim kriterleri ile tedavi baars iin
kabul edilen ltlerin standart olmamas, izlem srelerinin deikenlii ve en
nemlisi
hastaln
spontan
iyileme
orannn
yksek
olmas
nedenleriyleuygulanan tedavilerin etkinliini deerlendirmek ve birbirleriyle
kyaslamak ok gtr.
Genel nlemler
AK tans konulan her hastada ba yukarda olacak ekilde yatak istirahati, stres
faktrlerinin giderilmesi, tuzdan fakir diyet, sigara, alkol ve kafein kullanmnn
braklmas, grltden saknma, haprma ve knma gibi ani basn artrc
hareketlere kar tedbir alnmas, kabzln nlenmesi gibi genel nlemlerin
uygulanmasnda yarar vardr. Ayrca, aniden gelien bu nemli durum karsnda
hasta ruh sal ynnden de deerlendirilmeli ve gerekli olgularda psikolojik
veya psikofarmasotik destek salanmaldr.
Vazodilatatr tedavi
Etiyolojinin vaskler kkenli olduu dnlen olgularda, vazospazm ortadan
kaldrarak veya kan viskozitesini azaltarak koklear kan akmn arttrmak ve
hipoksiyi dzeltmek amacyla kullanlrlar. Bu grup iinde yer alan ilalar niasin,
histamin ve trevleri, atropin, prokain, probanthin, papaverin ve batroboksin ve
karbojendir (% 95 O2 ile % 5 CO2 karm). Vazodilatatr ilalar genellikle dier
ilalarla kombine olarak uygulanrlar.
Batroboksin ylan zehirinden elde edilen trombin benzeri bir enzimdir, batroboksin
ile tedavi edilen AKl hastalardaki iitme dzelmesinin kortikosteroid uygulanan
olgulara gre daha iyi olduu bildirilmitir (36). Karbojen inhalasyonu ile gl bir
serebral vazodilatasyon oluur, bunun sonucunda perilenf O2 konsantrasyonunun
artt gsterilmitir. Karbojen tedavisi ile papaverin ve dekstran kombinasyonuna
gre daha iyi iitme sonular elde edildii bildirilmitir (37). Ancak karbojen ile
antikoaglan (38) ve kortikosteroid veya plasebo tedavilerinin (39) karlatrld
daha sonraki almalarda olumlu bir etkisinin bulunmad saptanmtr. Dier
vazodilatatr ajanlarn etkinliini destekleyen kontrollu alma says azdr ve
ou aratrma ile vazodilatatr tedavinin etkili olmad sonucuna varlmtr
(40).
Reolojik ajanlar
Kan viskozitesini azaltarak koklear kan akmn dzeltmek amacyla kullanlrlar.
Heparin ve kumadin gibi antikoaglanlar trombs ve emboli oluumunu nleyerek
kanlanmay arttrmak iin kullanlmlar, tedaviye dk molekler arlkl
heparin eklenmesi ile daha iyi iitme sonular elde edildii bildirilmitir (41). Bu
grupta yer alan dk molekl arlkl dekstrann hipervolemik hemodilsyon
yaratarak ve ayrca faktr VIII i etkileyerek koklear kan akmn arttrd kabul
edilir. Dier reolojik
bir ajan olan Pentoksifilin in trombositlerin yapsn etkileyerek kanlanmay
arttrd dnlmektedir. Fibrinojen/LDL aferez tedavisinde plazma fibrinojen,
lipoprotein ve LDL kolesterol konsantrasyonlarnn byk lde azaltlmas ile,
hemodilsyon yaratmadan kan akmnn arttrld; ayrca azalm serum
kolesterol nedeniyle artan nitrik oksidin koklear kan damarlarnda
vazodilatasyon oluturduu ne srlmtr (5). Reolojik ajanlarn tedavi
etkinliini destekleyen az sayda alma vardr (44), ancak yaplan aratrmalarn
ounluu reolojik ajanlarn plaseboya gre daha stn olmadn ortaya
koymutur.
Kontrast maddeler
Anjiografide kontrast ajan olarak kullanlan triiodobenzoik asit trevlerinin AK
zerine olan olumlu etkileri tesadfen saptanmtr. Bu ajanlarn stria vasklaris
zerine etki ederek endokoklear potansiyelin sabit kalmasna yardmc olduu
dnlmektedir.En sklkla diatrizoate meglumine kullanlm ancak tedavide
etkin olduuna dair anlaml kant elde edilememitir (42).
Stellat ganglion blokaj
Koklea kanlanmasndaki vazomotor reglasyonun bozulduu varsaymndan
hareketle, stellat ganglionun sempatik liflerini bloke ederek vazokonstrksiyonu
ortadan kaldrmak iin uygulanmtr. Bunun iin genellikle dier tedavilere ek
olarak, 5-7 gn sre boyunca lidokainle gnlk blok uygulanr. Sistemik
vazodilatatr tedavinin aksine stellat ganglion blokaj ile sadece ba boyun
blgesine giden damarlarda vazodilatasyon meydana gelir; bylelikle sistemik
vazodilatasyon ile oluan genel hipotansiyonun AK srecini daha da olumsuz
ynde etkilemesi nlenebilir (44).
Antiviral tedavi
Viral teorinin geerliliine dair kantlarn ortaya kmas ile birlikte, AK
tedavisinde son yllarda giderek artan oranda asiklovir kullanlmaktadr. Asiklovir
herpes grubu viruslarda viral timidin kinaz inaktive ederek DNA polimeraz inhibe
eder ve viral replikasyonu nler. Hayvan modellerinde kortikosteroid tedavisine
eklenen asiklovir ile iitme ve histopatolojik dzelme sonularnn daha iyi olduu
bildirilmitir (10). Ancak asiklovir ile yaplan prospektif randomize klinik
almalarda kortikosteroid
tedavisine asiklovir eklenmesi ile iitme, kulak dolgunluu, vertigo ve tinnitus
parametrelerinin dzelmesi aisindan anlamli bir olumlu etki elde edilmemesi
nedeniyle, antiviral tedavinin etkili olmadii dnlmektedir (6, 12, 13). Yapisal
olarak asiklovire benzer daha yeni ajanlar olan famsiklovir ve valasiklovirin AK
tedavisinde kullanimi konusunda ise daha az sayida alima vardir. Valasiklovir ile
kortikosteroidin kombine kulanimi ile tek baina kortikosteroid kullanimina gre
anlamli bir etki salanamadii, ancak ilk 72 saat iinde kortikosteroid tedavisine
eklenmesi durumunda yararli olabilecei bildirilmitir (44). Baka bir alimada
ise, 3 hafta gibi uzun sreli kortikosteroid ile kombine olarak 1 hafta sreyle
uygulanan valasiklovir tedavisi ile spontan iyilemeye gre daha iyi iitme
sonulari elde edildii bildirilmitir (46).
Orta kulan eksplorasyonu
ykde perilenf fistln dndren dalma, ikinma, basin deiiklii ve yakin
zamanda geirilmi kulak cerrahisi gibi zellikler bulunan AK olgularinda; iitme
kaybi ile elik eden vertigonun fluktuasyon gstermesi durumunda veya fistl
testinin (+) olmasi halinde eksploratris timpanotomi yapilarak fistl varliinin
aratirilmasi ve cerrahi onarim uygulanmasi nerilmektedir. Standart medikal
tedavi sonrasi dzelme gstermeyen olgularda da, bir fistl olasilii ynnden
orta kulain eksplore edilmesi grnde olanlar vardir. Eksplorasyon sirasinda
oval veya yuvarlak pencere blgelerinden gelen bariz bir perilenf sizintisinin
grlmesi nadir bir durumdur; hiperventilasyon, valsalva manevrasi, ipsilateral
juguler venz kompresyon ve Frasier testi gibi perilenf basincini artiran
uygulamalar ile fistl iinden sizinti grnr hale getirilebilir. Orta kulak iindeki
sivi rneinden beta 2 transferrin analizi yapilmasi da
yararlidir; zira bu izoenzim sadece BOS ve perilenf iinde bulunur. Perilenf
fistlnn kesin tanisi iin standart bir test bulunmadii iin, eksplorasyon gerei
ve sonrasinda uygulanacak tedavi konusu tartimalidir. Ancak genel gr eer
eksplorasyon yapilmisa, herhangi bir fistl saptanmasa bile oval ve yuvarlak
pencere blgelerinin ba dokusu ile oblitere edilmesinin uygun olduu eklindedir
(47).
Hiperbarik oksijen
Perilenfatik O2 basincini artirarak etkili olduu, tedaviye 2-6 hafta iinde
balanmasi durumunda olgularin yarisinda ortalama 20 dB kazan elde
edilebildii; 3 aydan uzun dnem sonrasi uygulanan tedavilerin ise etkili olmadii
bildirilmitir (48, 49). Prednizolon, betahistin ve gnlk stellat ganlion blokaji
tedavisine ek olarak tanidan sonra ilk 2 hafta iinde uygulanan hiperbarik oksijen
tedavisinin 50 ya alti hasta grubunda anlamli iitme dzelmesi saladii ne
srlmtr (50).
Dier ilalar
AK srecine elik ettii dnlen labirent demini ve endolenfatik hidropsu
dzeltmek amaciyla eitli diretikler kullanilmitir. Ayrica siklikla B vitaminleri ve
inko gibi vitamin ve mineraller de destek tedavi amaciyla uygulanirlar.
Kombine tedaviler
Etiyolojide yer alan bir ok farkli mekanizmanin her birini ayri ayri tedavi etmek
amaciyla deiik ajanlarin bir kokteyl tarzinda uygulandii kombine tedavi
yntemleri de nerilmitir. Dier tm yntemlerde olduu gibi anekdotal nitelikte
iyi sonular elde edilmesine ramen; kontrollu klinik alimalar ile dekstran,
pentoksifilin, histamin, diatriazoate, diretik, kortikosteroid, vazodilatatr ve
karbojen inhalasyonu tedavilerinin kombine edilerek uygulanmasi ile elde edilen
sonularin spontan iyileme oranlarindan daha iyi olmadii gsterilmitir (43, 50).
Tedavisiz izlem
Spontan iyileme oraninin ok yksek olmasi dolayisiyla altta yatan herhangi bir
nedenin bulunmadii AK olgularinin tedavi edilmeden izlenmesi grnde
olanlar da vardir (2).
itme cihazlar
itmesi dzelmeyen hastalarda iitme cihazlari ile rehabilitasyon gerekli olabilir;
bu amala CROS tipi cihazlar veya Baha tipi implante edilebilen iitme cihazlari
kullanilabilir (2). AK tedavisinde bir ok farkli yntem kullanilmakla birlikte;
bunlar arasinda prospektif, randomize, plasebo kontrollu ve ift kr olarak
kurgulanmi ok merkezli klinik alima sayisi azdir. Tek ajanlarla veya kombine
tedavilerin uygulanmasi ile yapilan bu alimalarda, kortikokortikosteroid
kullanimi diindaki tm tedavilerin etkinliinin plasebodan farkli olmadii
sonucuna varilmitir (23, 40, 52, 53).Tedavi etkinliinin deerlendirilmesi konusu
da olduka tartimalidir; olumlu sonu terimi ile iitmede dzelme ve/veya tedavi
baarisi anlailmalidir. Ancak yapilan alimalarda olumlu sonu, iitme dzelmesi
ve tedavi baarisi ifadeleriyle baz alinan kriterler standart deildir. Bazi yazarla
gre saf ses iitme eii ortalamasinda 10-15 dB den daha fazla bir ykselme
kazan olarak deerlendirilmelidir (13, 58). Genellikle olumlu sonu terimi ile
tedavi sonrasi saf ses iitme eii ortalamasinda 10 -15 dB veya konumayi ayirt
etme skorunda % 10 -20 arti olmasi kastedilmektedir (2, 54, 55, 56, 57). Tam
iyileme ile saf ses iitme eii ortalamasinin 25 dB veya daha zerinde bir
dzelme gstermesi ya da hastalik ncesi dzeylere geri dnmesi anlailmalidir.
Parsiyel iyileme ile ise, saf ses iitme eii ortalamasinda 10-24 dB dzeylerinde
bir ykselmenin olduu; 10 dB den daha az olan eik ykselmelerinde ise
iitmede dzelme olmadii kastedilmektedir (22,23). Tedavi sonrasi elde edilen
iitme dzelmesinin komplet iyileme, belirgin dzelme, kismi dzelme veya
dzelme yok eklinde gruplandirilmasinin (59); ya da kari kulak eiklerine gre
Ventilasyon tb iine yerleik olarak yuyarlak pencere niine uzanan bir fitil
zerine uygulama tekniinde ise; posteroinferior kadrandan bir miringotomi
yapildiktan sonra MicroWick ticari isimli bir fitil, ucu yuyarlak pencere niine
gelecek ekilde yerletirilir; daha sonra bu fitil bir yentilasyon tb iinden
geirilerek tp takilir. Bu uygulama sonrasi 1mg/ml deksametazon ieren damla 1
hafta boyunca gnde 3 kez 3 damla eklinde kullanilir. MicroWick
uygulanmasinin yentilasyon tbnn srekli olarak aik kalmasini saladii ye
yerilen damla eklindeki ilacin difzyonla yuyarlak pencere membranina
ulamasini kolaylatirdii ne srlmtr (70). Ventilasyon tb iinden
uygulama tekniklerinin en belirgin ayantaji tekrarlayan giriimlere gerek
kalmadan hastanin ilk uygulama sonrasi ilaci kendi kendine kullanabilmesidir. Bu
nedenle bazilarinca nerilen gnlk yeya haftada iki kez tarzindaki kortikosteroid
uygulamalari iin tercih edilmektedirler. Dezayantaji ise yentilasyon tb kaldii
sre boyunca kulain korunmasi gerei, otore gelimesi tp alindiktan sonra
ortaya ikan kalici perforasyon riskidir.
Ozmotik minipompa ve yuyarlak pencere mikrokateteri
ile yuyarlak pencere membrani zerine ila uygulanmasi Meniere hastalii
tedayisinde kullanilan ye daha sonra AK tedayisi iin de uygulanan bir yntemdir
(65, 66). Bu teknikte genel yeya lokal anestezi altinda transkanal yaklaimla
timpanotomi yapildiktan sonra yuyarlak pencere nii ortaya konur ye yarsa
adezyonlar ayrilir. Yuyarlak pencere nii boyutlarina uygun olan ye ni iine sikica
yerleen bir kateter konulur ye dier ucu aurikulaya str ile sabitlenir. Katetere
bali olan mikroinfzyon pompasi iine konulan 10 mg/ml deksametazon yeya
62.5 mg/ml metilprednizolon saatte 10 mikrolitre gidecek ekilde ayarlanir ye ila
perfzyonu 10 ila 13 gn boyunca srdrlr. Ozmotik minipompa ye yuyarlak
pencere mikrokateteri ile kortikosteroid tedayisi tekniinin ayantajlari; yuyarlak
pencereye daha direkt bir yaklaim olmasi, srekli olarak yksek dzeyde bir
perilenf kortikosteroid konsantasyonunun salanmasi ye di kulak yolu ile orta
kulaktan kontaminasyon ile labirentit gelime riskinin nlenmesidir; ancak invaziv
ye pahali bir yntem olmasi nedeniyle rutin uygulamalar arasina girmemitir.
ntratimpanik kortikosteroid uygulamalarinda tedayi etkinliinin ilk iki hafta
sonrasinda giderek azaldii gsterilmitir (61); bu nedenle uygulamalar haftada
bir kez olmak zere genellikle 3 hafta boyunca srdrlr. Her uygulama ncesi
odyolojik testler tekrarlanir ye son uygulamay takiben hasta 1, 3, 6 ay ye daha
sonra yillik odyolojik kontrollerle izlenir. Bazilarina gre 70 dB ye zeri kayiplarda
ye ilk hafta iinde yapilan uygulamalarin etkinliini deerlendirmek daha
dorudur; ancak tedavinin daha ge dnemde yapld olgularda da olumlu
sonular elde edilmitir. ntratimpanik kortikosteroid tedavisinde etkinliin
artmasina ynelik olarak yapilan incelemelerde; metilprednizolon kullaniminda,
gen hastalarda ye erkeklerde daha baarili sonular elde edildii ne
srlmtr. Metil prednizolonun deneysel alimalarda perilenfe daha iyi penetre
olduunun gsterilmesi ye klinik alimalarda metil prednizolon uygulamasi ile
deksametazona gre daha olumlu sonular
alindiinin bildirilmesi
artmaktadir.
nedeniyle
metil
prednizolon
uygulamalari
giderek
CERRAH TEDAV
la tedavisine cevap vermeyen ve tek tarafl total iitme kayb oluan hastalarda,
hasta tarafa kemie implante iitme cihaz uygulanarak, gelen seslerin kar i
kulaa iletilmesi salanr. Bu konuda daha geni bilgi iin ltfen tklaynz.
Tek veya ift tarafl total iitme kayplarnda etkili olan dier bir seenek ise
koklear implant (biyonik kulak) ameliyatdr. Bu konuda daha geni bilgi iin ltfen
tklaynz.