Professional Documents
Culture Documents
2011 YALSA
Genlik Top 10 Aday
Publishers Weekly bestseller
USA Today bestseller
2009 Indie Top 10
Barnes & Noble 2009
En tyi Genlik Kitab
Goodreads En yi Genlik Serisi
F i t z p a t r i c k u n u t u l m a z k a r a k t e r l e r y a r a t m a d a esiz
^nee s a h i p . N o r a ve P a t c h ' i n a r a s n d a k i e k i m ,
SlMin k a l b i n i v e r i n d e n o v n a t a c a k c i n s t e n ! "
www.pegasusyayinlari.com
ISBN:17fl-bDS-S3bG-2M-S
,, j , r p A T H ! c K
IS IS c C A
BECCA FITZPATRICK
stmx
ngilizceden eviren:
SEVN TEZCAN YANAR
PEGASUS YAYINLARI
Riley ve Jace'e
xoxo
T a r a m a - . i D i u L m i u
D z e n i e m e : b u K @
GR
/
COLDWATER, MAINE
AY NCE
Hank arabadan indi, bir sigara yakt ve derin bir nefes ekti.
"Adamlarm topland m?"
Blakely, "stmzdeki ormanda on adam var," diye yant-
lad. "ki ktaki arabalarda bir on kii daha var. Bei mezar-
ln iinde farkl noktalarda saklanyor, mozolenin iinde,
ikisi de it boyunca konuland. Daha fazlas olursa, kendimizi
ele veririz. Hi phesiz bu akam buluacanz adam da kendi
desteiyle gelecektir."
Hank karanlkta glmsedi. "Ah, bundan pheliyim."
Blakely gzlerini krptrd. "Tek bir adama kar en iyi yirmi
be Nefl dvnz m getirdiniz?"
Hank, "Bir adam deil," diye hatrlatt. "Bu akam hibir e-
yin yanl gitmesini istemiyorum."
"Nora elimizde. Adam cannz skarsa telefonda Nora'yla g-
rtrn. Meleklerin dokunmay hissedemediklerini sylyorlar
ama duygular hedef alnabilir. Nora lk atnca bunu hissede-
ceinden eminim. Haner hazrda bekliyor."
Hank, Blakely'ye dnp ona ar ve takdir dolu bir glmse-
meyle bakt. "Haner kz m izliyor? Akl salnn yerinde ol-
duu pek sylenemez."
"Kzn cesaretini tamamen krmak istediinizi sylemitiniz."
"yle syledim, deil mi?" Hank dnd. Nora'y Delphic
Elence Park'nn iindeki bir bakm barakasndan srkleyerek
Becca Fitzpatrick 1/ 7
karp rehin alal drt ksa gn olmutu ama hangi dersleri al-
mas gerektiini oktan belirlemiti. ncelikle adamlarnn nnde
Hank'in otoritesini hafife almayacakt. kincisi, Nefilim soyuna
sadakatle balanacakt. Ve belki de en nemlisi, kendi babasna
sayg gsterecekti.
gelmesi iin herhangi bir bahane. Dostluu telkin etmek iin kat-
liam gibisi yoktu. "akalamay keselim. Bana ie yarar bir ey-
ler getirdiini syle."
Melek omuz silkti. "Sann oynamak, kzn nereye tktn
bulmann yannda ok nemsiz grnd."
Hank'in ene kaslar gerildi. "Anlamamz byle deildi."
Melek -gzlerindeki o dondurucu parlt olmasayd- nere-
deyse sohbet ediyormu hissi uyandracak bir sesle, "Sana ihti-
yacn olan bilgiyi getireceim," diye yantlad "Ama nce Nora'y
brak. Adamlarn hemen ara."
"Uzun vadede ibirlii yapacana dair gvenceye ihtiyacm
var. Sen anlamann zerine den ksmn yerine getirene dek
onu elimde tutacam."
Melein dudaklarnn kenarlar kvrld ama buna bir glm-
seme denemezdi. Tebessmnde ciddi anlamda tehditkr bir ey
vard. "Buraya pazarlk etmeye gelmedim."
"Pazarlk edecek konumda deilsin." Hank gs cebine uzand
ve telefonunu kard. "Sabrmn sonundaym. Eer bu akam za-
manm boa harcamsan, kz arkadan iin naho bir gece ola-
cak. Tek bir telefonla, alktan..."
Daha tehdidini tamamlama frsat bulamadan arkaya doru
sendelediini hissetti. Melein kollar iki yana uzand ve Hank'in
cierlerindeki btn hava bir anda boald. Kafas sert bir eye
arpt ve siyah dalgalar gr alanna dolmaya balad.
Melek, "te byle olacak," diye tslad. Hank lk atmaya
alt ama melein eli grtlana yapmt. Bir tekme savurdu
ama bu anlamsz bir hareketti; melek ok glyd. El yorda-
myla cebindeki panik dmesini arad ama parmaklan ama-
szca kprdanyordu. Melek oksijenini kesmiti. Hank'in gzleri-
10 j/ Sessizlik
Hank tiksinti dolu bir jest eliinde, "Bu kadar yeter," diye
kt ve arabasna doru yrmeye balad. "Onu Delphic E-
lence Park'na gtrn. Bir an nce kovulmu meleklerin ara-
sna dnmeli."
"Sana kanatlarm veririm."
Hank, melei doru duyduundan emin olamayarak olduu
yerde kald. Bir kahkaha att. "Ne?"
"Nora'y hemen imdi brakacana yemin et, kanatlarm se-
nindir." Melein bouk sesi yenilginin ilk ipucunu verir gibiydi.
Hank'in kulaklarna mzik gibi gelmiti.
Tatllkla, "Kanatlarn ne iime yarar ki?" diye cevap verdi.
Oysa melek dikkatini ekmeyi baarmt. Bildii kadaryla o gne
dek hibir Nefil, bir melein kanatlarn koparmamt. Arada s-
rada bunu kendi trlerine yaparlard ancak bir Nefil'in bu gce
sahip olmas yenilik saylrd. Bir hayli cazip bir fikirdi. Zaferi-
nin n, bir gecede Nefil evlerine yaylacakt.
Melek gittike artan bir bitkinlikle, "Bir eyler dnrsn,"
dedi.
Hank sevincini ele vermesinin felaketle sonulanacan bil-
dii iin hevesini sesine yanstmadan, "Onu Hevan'dan nce sa-
lacama yemin ederim," dedi.
"Yeterince iyi deil."
"Kanatlarn cici bir dl olabilir ama benim daha nemli
planlarm var. Onu yaz sonunda serbest brakrm. Son teklifim."
Dnd ve agzl hevesini bastrmaya alarak uzaklat. Melek
sessiz bir teslimiyetle, "Anlatk," deyince, Hank nefesini brakt.
Dnd. "Nasl olacak?"
"Adamlarn koparacaklar."
Becca Fitzpatrick 1/ 15
T a r a m a : i D i u u ) m i u
D z e n i e m e : b u K @
a
COLDWATER, MAINE
GNMZ
HARRISON GREY
SEVG DOLU BR KOCA VE BABA
16 Mart 2008'DE LD
Becca Fitzpatrick 1/ 19
bir zamanlar benim olan ama imdi beni reddeden bir dnyadan
uzaklatrlm olma duygusundan kurtulurdum.
Sadece mezarlk itinin stnden atlamak iin komaya ara
verdim. Bir blok yukarda, Wentworth Kprs'nn hemen ar-
dnda bir arazi vard. O araziyi geecek, Elm, Maple ve Oak cad-
delerinden yolumu bulacak ve nihayet Vee'nin evinde, gvende
olana dek sokak aralarndan ve yan bahelerden kestirme yol-
lar tutacaktm.
Telala kprye doru ilerlerken bir siren sesi keyi dnd ve
bir ift far beni olduum yere yaptrd. Kprnn uzak ucunda
keskin bir frenle duran arabann tepesine mavi bir tepe lambas
tutturulmutu.
iimden gelen ilk ey, ileri doru komak ve polis memuruna
mezarl iaret edip az nce beni tutan adam tarif etmek oldu
ama dncelerim toparlanmaya balaynca iim korkuyla doldu.
Belki de adam bir polis memuru deildi. Belki de kendisine
polis havas vermeye alyordu. steyen herkes bir tepe lambas
edinebilirdi. Devriye arac neredeydi? Durduum ve gzlerimi k-
sarak n camndan ieri baktm noktadan niformas varm
gibi grnmyordu.
Btn bu dnceler zihnimde telala dolanyordu.
Kprnn ayanda durdum ve destek almak iin ta du-
vara ttndm. Polis memuru olma ihtimali olan adamn beni
grdnden emindim, yine de nehrin stne sarkan aalarn
glgesine doru ilerledim. Gr alanm iinde Wentworth'n
siyah sular parlyordu. ocukken Vee'yle birlikte tam bu kp-
rnn altna melir, ularna sosis paralar geirilmi ubuk-
lar suyun iine daldrp dere yatandan minik kerevitler yaka-
lardk. Kerevitler sosisleri kskalarnn arasna sktrr ve on-
Becca Fitzpatrick 1/ 25
lip bozulmu gibi grnen dnyaya bir anlam verebilmek iin tu-
tunacam tandk bir ey -herhangi bir ey- istiyordum.
Ban hafife oraya doru eerek, "Bu akam mezarla nasl
geldin?" diye sordu. Hareketleri ve baklar temkinliydi. Hatta
az izgisi bile ihtiyatlyd. "Seni birisi mi brakt? Yoksa yr-
dn m?" Bekledi. "Bana anlatman gerek, Nora. Bu nemli. Bu
gece neler oldu?"
Bunu bilmeyi ben de isterdim.
imden bir bulant dalgas geti. "Eve gitmek istiyorum."
Ayaklarmn dibinde gevrek bir tkrt duydum ve sopay dr-
m olduumu ok ge olarak fark ettim. Esintinin soukluunu
bo avularmda hissettim. Burada olmamam gerekirdi. Bu gece,
batan sona kocaman bir hatayd.
Hayr. Belki de btn gece deil. Gecem hakknda ne biliyor-
dum ki? Tamamn anmsayamyordum bile. Tek balang nok-
tam, zamanda kk bir dilimdi. m ve kaybolmu halde,
bir mezarn stnde uyandm an.
Zihnimde iftlik evinin gvenli, scak ve gerek grntsn
canlandrdm. Ardndan burnumun yanndan bir damla gzya-
nn indiini hissettim.
"Seni eve gtrebilirim." Ban sempatik bir tavrla sall-
yordu. "Ama nce hastaneye gtrmem gerek."
Alayacak kadar kldm iin kendimden nefret ederek
gzlerimi smsk kapadm. Ona, aslnda ne kadar korktuumu
gstermenin daha hzl bir yolunu dnemiyordum bile.
geirdi, sanki vermek zere olduu haberi geitirmenin
bir yolu olmasn dilermi gibi, bu mmkn olabilecek en yumu-
ak sesti. "On bir haftadr kaypsn, Nora. Ne dediimi duyuyor
musun? Son aydr nerede olduunu kimse bilmiyor. Kontrol
edilmeye ihtiyacn var. yi olduundan emin olmalyz."
28 j/ Sessizlik
T a r a m a : i D i u u ) m i u
D z e n i e m e : b u K @
z
/
ir hastanede uyandm.
Tavan beyaz, duvarlar ak maviydi. Oda leylak, ama-
r yumuatcs ve amonyak kokuyordu. Yatamn ya-
nma itilmi tekerlekli masann stnde iki iek aranjman, GE-
M OLSUN! diye haykran bir balon buketi ve mor renkli parlak
bir hediye torbas duruyordu. Not kartlarnn stndeki isimler,
gr alanma girip kyordu. DOROTHEA VE LIONEL. VEE.
Kede bir kprt oldu.
Tandk bir ses, "Ah, bebeim,'" diye fsldad ve sesin sahibi
koltuundan frlayp zerime atld. "Ah, tatlm." Yatamn ke-
narna iliti ve beni boucu bir kucaklamann iine ekti. Bouk
bir sesle kulama, "Seni seviyorum," diye fsldad. "Seni o ka-
dar ok seviyorum ki."
"Anne." Sadece adn duymak bile, kendimi az nce kurtar-
dm kbuslar parampara etmeye yetmiti. im, gsmdeki
korku dmn geveten bir sknet dalgasyla doldu.
Benimkinin hemen yan bandaki vcudunun nce kk
hkrklar ve ardndan gelen byk sarsntlarla titreyiinden a-
ladn anlamtm. "Beni hatrlyorsun," derken sesinde beliren
30 j/ Sessizlik
kadar rezil bir durumdu ki, bunu bana anlatan Vee deil de bir
bakas olsayd inanmazdm.
Vee, "Seni bir daha grmedim," dedi. "Daha sonra bu rehin
alma olayn rendim."
"Rehin alma olay m?"
"Grne baklrsa, parkta ate eden psikopat seni Elence
Evi'nin altndaki kontrol odasnda rehin tutmu. Nedenini kimse
bilmiyor. Bir sre sonra seni brakp kam."
Azm atm, sonra yeniden kapadm. Sonunda oke olmu
biimde, "Ne?" diyebilmeyi baardm.
"Polis seni buldu, ifadeni ald ve sabah iki civarnda eve b-
rakt. Birilerinin seni en son gr bu. Seni rehin alan adama
gelince... Hi kimse ona ne olduunu bilmiyor."
te o anda btn iplikikler bir araya toplanp kaln bir ip
oluturdu. "Evimden karlm olmalym," dedim ve bu ihti-
mali kafamda ilerken szlerime devam ettim. "Sabahn ikisin-
den sonra byk ihtimalle uyumuumdur. Beni rehin alan adam
peimden eve gelmi olmal. Delphic'te yapmay umduu ey her
neyse yarda kalm ve tekrar peime dm. eri zorla girmi
olsa gerek."
"Sorun da burada. Hibir mcadele izi yokmu. Kap ve pen-
cerelerin tamam kilitliymi."
Avucumu alnma bastrdm. "Polisin herhangi bir ipucu var
myd? Bu adam her kimse, tamamen bir hayalet olamaz ya?"
"Byk olaslkla sahte bir ad kullandn sylediler. Bir fay-
>
T a r a m a : i D i u u ) m i u
D z e n i e m e : b u K @
t
"Nora!"
"Ne?" diye haykrarak hzla dndm. "Ne dememi istiyorsun?
Senin adna mutlu olduumu mu? Deilim! Millar'larla dalga ge-
erdik. Marcie'nin tavrlarnn, ailesinin srekli olarak yedii tm
o pahal deniz mahsullerine bal civa zehirlenmesi yznden ol-
duuna dair akalar yapardk. Ve sen imdi onunla kyorsun!"
"Evet, onunla. Marcie'yle deil."
"Bana gre ikisi ayn ey. Boanma evraklarndaki mrek-
kebin kurumasn beklediniz mi bari? Yoksa ilk hamlenizi o,
Marcie'nin annesiyle evliyken mi yaptnz, nk bana sorarsan
ay feci hzl!"
"Buna cevap vermek zorunda deilim!" Annem yznn ne
kadar kzardn fark etmi olacakt ki, ensesini ovalayarak to-
parlanmaya alt. "Btn bunlar babana ihanet ettiimi dn-
dn iin mi? nk inan bana, sonsuzluktan daha ksa bir s-
renin hayatma devam etmek iin fazla erken olup olmayacan
sorgulayarak kendime yeterince ikence ettim. Ama baban mutlu
olmam isterdi. Sonsuza dek kendime acyarak yas tutmam is-
temezdi."
"Marcie'nin haberi var m?"
Konunun aniden deimesi karsnda yzn buruturdu.
"Ne? Hayr, Hank'in henz ona sylediini sanmyorum."
Baka bir deyile, imdilik Marcie'nin ailelerimizin ald ka-
rarnn acsn benden karmasndan korkmam iin bir neden
yoktu. Tabii ki gerei rendii zaman verecei cezann hzl,
aalayc ve gaddarca olacan garanti edebilirdim. "Okula ge
kaldm." Giriteki taba kurcalamaya baladm. "Anahtarlarm
nerede?"
"Orada bir yerde olmallar."
Becca Fitzpatrick j/ 67
"Kim?"
"Ailesi yaz banda kasabaya geri tand."
sim belirsiz bir ekilde tandk geldii iin uzun vadeli haf-
zamn sayfalarn evirirken, "Scott?" diye tekrarladm. "u ana
snfndaki ocuk mu? Seneler nce Portland'a tanan?" \
Annem skkn bir tavrla ban sallad.
"Arabay neden bana versin ki?"
"Sana sorma frsatm olmad. Scott'n arabay brakt gece
sen ortadan kayboldun."
"Scott'n bana esrarengiz bir araba ba yapt gece mi or-
tadan kayboldum? Ve bu sizi alarma geirmedi, yle mi? Bir de-
likanlnn doru drst tanmad ve uzun senelerdir grmedii
bir kza araba vermesinde hibir normallik yok yani. Bunda yan-
l olan bir eyler var. Belki de... belki de araba bir eyin deli-
liydi ve ondan kurtulmas gerekiyordu. Bu hi aklndan geti mi?"
"Polis arabay arad. Eski sahibini sorguladlar. Ancak san-
rm Dedektif Basso senin o geceye dair anlattklarn dinleyince
Scott'n isminin stn izdi. Karlmandan nce vurulmusun
ve Dedektif Basso en bata seni vuran kiinin Scott olduunu d-
nrken sen demisin ki..."
"Vurulmak m?" Kafam karm halde bam salladm. "Vu-
rulmak derken?.."
Annem gzlerini ksa bir an iin yumdu ve nefesini brakt.
"Silahla."
"Ne?" Vee bunu nasl atlam olabilirdi?
"Delphic Elence Park'nda." Annem ban sallad. Sesi titre-
yerek, "Dncesinden bile nefret ediyorum," diye fsldad. "Te-
lefon geldiinde ehir dndaydm. Vaktinde dnemedim. Seni
bir daha gremedim. Hayatm boyunca hibir ey beni bu kadar
Becca Fitzpatrick j/ 69
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
e
lan gibi tavan boydan boya geen metal kiriler vard. Bir duvar
tamamen kepenkle kaplyd.
Halsinasyon gryordum ve kendimi bir...
Bir deponun iinde gryordum.
Ses, kanatlarm kopard, diye fsldad. Eve geri uamyorum.
Sesin kime ait olduunu gremiyordum. Tavandan deponun
ortasndaki yryen band aydnlatan plak bir ampul sarkyordu.
Onun dnda bina bombotu.
Bant dnerken ieride bir uultu yanklanyordu. Bandn
ucunda, karanln iinden metalik bir ses tangrdad. Bant bir
eyi bana doru tayordu.
"Hayr," dedim nk aklma gelen tek ey buydu. Tuvalet
kabininin kapsn bulmaya alarak ellerimi nmde gezdirdim.
Tpk annemin beni uyard gibi, bu bir halsinasyondu. Bunu
bir kenara itip gerek hayatma giden yolu amam gerekiyordu.
Bu srada metalik srtnme sesi gittike gleniyordu.
Srtm beton bir duvara yaslanana dek geri geri giderek y-
ryen banttan uzaklatm.
Kaacak hibir yerim kalmamt; durduum yerden metal
bir kafesin tangrdayp gcrdayarak karanln iinden kma-
sn ve n altna gelmesini izledim. Parmaklklar elik mavisi
bir renkle parlyordu ama dikkatimi asl eken bu deildi. inde
iki bklm olmu bir insan vard. Kafesin iine smak iin eil-
mi, elleri parmaklklarda, mavi siyah karmakark salar gz-
lerinin nne dm bir kz. Sa tutamlarnn arasndan bakan
gzleri, iki renksiz kreydi. Boynuna, ayn rktc mavi
saan bir ip balanmt.
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
?
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
$
/
f
zla arkama dndm.
"O zaman polis olabilir mi? Amblemsiz bir ara olabilir. On-
lar yanl yere saptklarna ikna etmeye gidebilirim."
Syleyi ekli, aralarnda gl hipnoz becerisine sahip tek
kiinin Gabe'in olmadn dnmeme neden oldu. Belki dier
iki arkada da onun gibiydi.
Gri montlu adam ne doru atld ama Gabe kolunu uzatt
ve onu gsnden yakalayp durdurdu. "Bekle."
Cip, akl tal zemini tekerleklerinin altnda ezerek iyice yak-
lat. Bacaklarmda adrenalin dolayordu. Kavga kmas halinde
Gabe ve dierleri kendilerini, ben B.J.'i koltuk altlarndan yaka-
layp sokak arasndan dar srkleyebileceim kadar kaptrabi-
lirlerdi. Bu olduka dk bir olaslkt ama olaslkt ite.
Gabe aniden bir kahkaha koyverdi. Dileri parlayarak arka-
dann srtna vurdu.
"Vay vay vay. ocuklar bakn, sonunda partiye kim gelmi?"
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
9
/
"Bir dakika!" Gri montlu adam uyumu gibi bir ses tonuyla
araya girdi. "Gabe, Nefilin. Gitmi."
Hepimiz, B.J.'in daha birka saniye nce hareketsiz yatt
noktaya dndk. Orada olduuna dair tek iaret, akllarn s-
tnde brakt yams lekeydi.
Gabe, "Fazla uzaa gitmi olamaz," dedi. Gri montlu adama
araln sonunu iaret ederek, "Dominik, sen u tarafa git," diye
talimat verdi. "Jeremiah, dkkn kontrol et." n desenli beyaz
tirtl ikinci adam koar admlarla keyi dnd.
Jev bayla beni iaret ederek, "O ne olacak?" dedi.
Gabe, "Neden bir ie yarayp Nefilimi geri getirmiyorsun?"
diye kt.
Jev ellerini omuzlarna kaldrd. "Nasl biliyorsan yle yap."
Her eyin buraya kadar olduunu fark edince midemin diz-
lerime kadar indiini hissettim. Jev gidiyordu. Gabe'le arkadat
ya da en azndan onu tanyordu ve aslnda bu bile karsnda ge-
rilmem iin yeterli bir sebepti, te yandan buradan km iin
tek asmd. u ana dek benim tarafm tutmutu. Ve eer gi-
derse, tek bama kalrdm. Gabe lider olduunu aka belli et-
miti ve geriye kalan iki arkadann ona kafa tutabilecekleri ko-
nusunda kendimi kandracak deildim.
Jev'in arkasndan, "ylece ekip gidecek misin yani?" diye
seslendim. Ancak Gabe bacamn arkasna bir tekme indirerek
dizlerimin stne kmeme neden oldu ve daha fazlasn syle-
yemeden nefesim kesiliverdi.
Gabe bana, "Bakmazsan daha kolay olur," dedi. "Tekbir sert
darbe, hissettiin son ey bu olacak."
Becca Fitzpatrick j/ 119
Jev gaza asld ve cipi bir st vitese geirdi. Ara gittike ar-
tan sratle ne atld. Gabe yz ifadesini okuyamayacam kadar
uzaktayd ama hibir harekete geme emaresi gstermiyordu. Ba-
caklarn altna toplad ve bizi durdurabileceini dnyormu
gibi iki elini nne doru uzatp yere eildi.
Emniyet kemerime sk sk yaptm. "Ona arpacaksn!"
"ekilecek."
Ayam hayal bir fren pedalna asld. Gabe ve Tahoe ara-
sndaki mesafe hzla azalyordu. "Jev-hemen-dur!"
"Bu da onu ldrmez."
Tahoe'ya biraz daha hz kazandrd. Ardndan her ey biraz
fazla hzl geliti.
Gabe ileri doru atlp havada stmze doru savruldu. n
cama arpt ve camn bir anda bir a gibi atlaklarla dolmasna
neden oldu. Ve bir an sonra gr alanmn dna utu. Bir -
lk arabann iini kaplad, sesin bana ait olduunu fark ettim.
Jev, "Arabann stnde," dedi. Kaldrmn stnden gaz kk-
ledi, bir bank yerinden skp aa doru sarkan bir aacn al-
tndan geti. Direksiyonu hzla sola krarak yeniden yola indi.
"Dt m? Nerede imdi? Hl arabann stnde mi?" Y-
zm pencereme bastrp yukary grmeye altm.
"Sk tutun."
"Neye?" diye haykrarak bir kez daha tutamaca yaptm.
Freni hi hissetmedim. Ama Jev frene aslm olmalyd nk
araba tamamen durmadan nce, kendi etrafnda tam bir turluk
dn yapt. Omzum kapya arpmt. Gzmn ucuyla havada
uan ve sonra kedilere zg bir zarafetle yere konan karanlk bir
ktle grdm. Gabe bir an iin srt bize dnk bir ekilde yere
melmi halde durdu.
Becca Fitzpatrick j/ 125
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
a
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
12
/
Tarama:iDiuu)miu
Dzememe:buK@
13
C
umartesi sabah erkenden kalktm, stme pamuklu bir
ort ve askl bir tirt geirdim ve kouya ktm. Ayakla-
rm kaldrma vurmak ve mevcut btn skntlarm terle
atmak, tuhaf bir ekilde kendimi glenmi hissetmemi sal-
yordu. nceki geceyi dnmemek iin elimden geleni yapyor-
dum. Geceleri ortalkta tek bama dolaarak cesaretimi test et-
menin sonu gelmiti. Bundan byle ay yzn gsterdii andan
itibaren kendimi seve seve eve kilitleyecektim. Ve o 7-Eleven'
bir daha ziyaret etmemem de olduka yerinde bir karar olurdu.
ok tuhaft ama yine de dncelerimi kurcalayan kii Gabe
deildi. O grev, beni szerken kararllklarn kaybeden, ipek
gibi yumuack ve batan karc bir hal alan, gnah kadar sim-
siyah bir ift gze aitti. Jev onu aramaya almamam tembih-
lemiti ama kendimi, birbirimize rastlayabileceimiz farkl yol-
larn hayalini kurmaktan alamyordum. Aslnda bu sabah uyan-
madan nce hatrladm son ryamda Vee'yle Ogunquit Sahili'ne
gidiyor ve Jev'in grevli cankurtaran olduunu gryorduk. R-
yadan uyandmda kalbim kt kt atyor ve ok tuhaf bir ac
152 / Sessizlik ^
Tarama-.miuujmiu
Dzememe:buK@
-H
/
"Sanki ne?"
"Sanki birisi arkadan gelip temizlik yapt. Ve sadece fizik-
sel kanttan bahsetmiyorum. Zihin oyunlarndan bahsediyorum.
Anlar silmekten. Polisin baka yne bakmasn salayacak ka-
dar gl birisi."
"Bir Nefil demek istiyorsun."
Omuz silkti. "Kulaa mantkl gelmiyor mu? Belki de Kara El
polisin beni aramasn istemedi. Belki de beni kendisi bulup ka-
ytlardan tamamen silmek istedi. Beni bulursa, sorguya ekme-
leri iin polise teslim etmez, bana gven. Beni hapishanelerinden
birine kapatr ve ondan katma bin piman eder."
Bu durumda zihinlerle oynayacak ya da Scott'n ifade ettii
gibi onlar silecek kadar gl birisini aryorduk. Konunun kendi
kayp hafzamla alakas gzmden kamamt. Bunu bana bir
Nefil yapm olabilir miydi? Olaslk stnde dnrken boa-
zma bir yumru oturdu.
"Bu tr bir gce sahip ka Nefil var?"
"Kimbilir? Kara El'in sahip olduu kesin."
"Hi Jev adnda bir Nefil duydun mu?" Jev'in ikisinden biri
olmasnn kuvvetle muhtemel olduundan her an biraz daha emin
olarak, "Ya da bir kovulmu melek de olabilir," diye ekledim. El-
bette bu kefin teselli edici bir yan yoktu.
"Hayr ama bu bir ey ifade etmez. Nefil olayn renir -
renmez saklanmak zorunda kaldm. Neden sordun?"
"Geen akam Jev adnda bir ocukla tantm. Nefil olayn
biliyordu. adam..." Kendimi tuttum. Bylesi ruh halim iin
daha kolay olsa da, belirsiz konumaya gerek yoktu. "Sana bah-
settiim kovulmu melein, B.J. adndaki bir Nefil'i ballk
yemini etmeye zorlamalarna mani oldu. Kulaa delice geldiini
Becca Fitzpatrick j/ 181
Tarama:iDiuu)miu
Dzememe:buK@
T5
/
Beni bir kez daha bilgilendirdi. "Kara El'in her yerde casuslar
var." Baklar, szlerinin altn izmek ister gibi dikiz aynasna
kayd. "Bizi bir arada yakalarsa..." Cmlenin gerisini getirmedi.
"Anlyorum," dedim. imin rpermesine neden olduklar d-
nlrse, cesur szcklerdi. Scott ve benim casusluk peinde ol-
duumuzu renmesi durumunda, Hank'in neler yapacan d-
nmemeyi tercih ediyordum.
194 / Sessizlik ^
Tarama-.miuujmiu
Dzenieme:buK@
V
y
c
tt beni eve brakt, hz limiti konusunda benim hi ol-
mT
^ ^ madiim kadar hogrlyd. Israrm zerine, iftlik evine
J L j belli bir mesafe kala park etti. Eve dn yolu boyunca
iki tr korkuyla mcadele etmitim. ncelikle o Nefil bekisinin
Scott'n dikkatli nlemlerine ramen bizi takip etni olmas ve
ikinci olarak da annemin eve bizden nce gelmi olma ihtimali.
Yatam bo bulduu anda hzl aramayla cep telefonumu ara-
m olmas kuvvetle muhtemeldi ama belki de bir haftadan ksa
sre iindeki ikinci umursamaz itaatsizliim karsnda kabaran
fkesi nutkunun tutulmasna neden olmutu.
Scott'a cansz bir sesle, "ey, bu heyecan vericiydi," dedim.
Parmaklarn direksiyona vurarak, "Otuz saniye daha," dedi.
"Tek ihtiyacm buydu. Fotoraf makinesini drmeseydim de-
ponun fotoraflarn ekebilirdim." Kafasn hayretle sallyordu.
Geri dnmek gibi bir niyeti varsa, kendine baka bir yardmc
bulmas gerektiini sylemeye hazrlanrken ciddi bir sesle, "Beki
bana dikkatli baktysa, Hank'e syleyecektir. Yzm grmediyse
204 / Sessizlik ^
kisi geince seni bulurum. Farkl bir plan kurar ve onu baka bir
adan alaa ederiz."
Sabrmn tkendiini hissediyordum. "Ya ben? Btn bu fi-
kirleri aklma sokan sendin. imdi tiiyemezsin. Adam annemle
kyor. Benim ortada grnmemek gibi bir lksm yok. Eer ka-
rlmamda parma varsa, bedelini demesini istiyorum. Ve eer
daha beter eyler planlyorsa, durdurulmal. Birka hafta ya da
bir ay sonra deil, imdi."
"Ondan kim kurtulacak?" Sesi nazikti ama altnda grn-
meyen bir sertlik saklyd. "Polis mi? Yars, adamdan bordrolu.
Ve dier yarsn da zihin oyunlaryla kendine itaat ettirebiliyor.
Dinle beni, Nora. Planmz bu frtnay atlatmak. Kalkan tozun
yere inmesini ve Kara El'in kontroln tekrar eline getiine inan-
masn beklemeliyiz. Sonra yine bir araya gelir ve hi bekleme-
dii bir anda yeniden taarruza geeriz."
"Kontrol zaten onun elinde. Aniden annemle kmaya ba-
lamas tesadf deil. ncelii annem deil, Nefil ordusunu kur-
mak. Hevan nmzdeki ay, yani ekimde balyor. O zaman ne-
den annem? Neden imdi? Anneni planlarna nasl uyuyor? ok
ge olmadan bu ii zmek zorundaym!"
Scott gergin bir tavrla kulan ekitirdi. "Sana hibir ey
anlatmamalydm. Bunu kaldramayacaksn. Kara El seni bir ki-
lometre teden zecektir. teceksin. Ona benden ve maara-
dan bahsedeceksin."
"Benim iin endielenme," diye ktm. Charger'da indim
ve kapy arpmadan nce Scott'a son bir bak daha attm. "Sen
ortada grnme, tamam. Ama annesi o canavara her geen gn
biraz daha k olan sen deilsin. Foyasn ortaya karacam,
seninle ya da sensiz."
206 / Sessizlik ^
Yeni bir sert cevap dndm ama aba harcamak iin fazla
bitkindim. "Adndan bahsetmi olabilirim ama tanmad. Yani ba-
ladmz noktaya dndk. Seni nereden tanyorum, Jev?"
"Senden bir ey yapman istesem, sanrm beni dinlemezsin."
Dikkatimi kazandndan emin olunca devam etti. "Seni evine g-
treceim. Bu gece olanlar unutmaya al. Normal davranmaya
gayret et. zellikle Hank yaknlardayken. Adm sakn anma."
Cevap niyetine ona karanlk bir bak attm ve Tahoe'dan in-
dim. O da arkamdan indi ve benim tarafma dolat.
"Bu nasl bir cevap?" diye sordu ama sesi artk o kadar bo-
uk deildi.
Beni arabann iine geri tkmak iin g kullanabileceini d-
nmesi ihtimaline kar, Tahoe'dan uzaklatm. "Eve gitmiyo-
rum. Henz deil. Beni Gabe'den kurtardn geceden bu yana,
seninle tekrar karlamann yollarn dnp duruyorum. Beni
nceden nasl tandna, beni nasl olup da tandna kafa yor-
makla yeterince zaman harcadm. Seni ya da gemi be ay hi
hatrlamyor olabilirim Jev ama hl hissedebiliyorum. Ve geen
gece seni grdmde, daha nce hi hissetmediim bir ey his-
settim. Sana bakarken nefes alamyordum. Bu ne anlama geliyor?
Seni anmsamam neden istemiyorsun? Sen benim iin neydin?"
Bunu sylerken durdum ve yzm ona evirdim. Gzleri
simsiyah olmutu, ilerinde her tr duygunun saklandndan
phelendim. Pimanlk, ac, dikkat.
"Geen gece bana neden melek dedin?" diye sordum.
"Adam gibi dnebiliyor olsaydm, u anda seni doruca
evine gtrrdm," dedi.
"Ama..." dedim.
214 / Sessizlik ^
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
1$
/
Saa doru kaar gibi yapt ama bunu bekliyordum. Sola at-
laynca, sopay hzla savurdum. Berbat bir arpma sesi duyuldu
ve Nefil acyla inledi.
"Bu sana pahalya patlayacak." Ne yaptn idrak etmeme
frsat brakmadan bir tekme savurdu ve sopam elimden drd.
Beni yere yaptrd ve ellerimi bamn stne bastrd.
Arlnn altnda rpnarak, "Kalk stmden!" diye hay-
krdm.
"Tabii ki, akm. Bana depoda ne olduunu sylemen yeterli."
"stiimden-/emen-kalk!"
"Onu duydun."
Nefl'in baklar sabrszlkla iri iri ald. "imdi ne var?" di-
yerek, iimizi blenin kim olduunu grmek iin kafasn evirdi.
Jev hafif bir glmsemeyle, "Yeterince anlalr bir talepti,"
dedi ama bu, iinde ldrc bir anlam saklayan bir glt.
Nefil, etkiyi artrmak iin gzlerini stmde dolatrarak, "u
anda biraz megulm, ahbap," diye homurdand. "Sakncas yoksa."
"yle grnyor ki sakncas var." Jev, Nefil'i omuzlarndan
yakalayp duvara savurdu. Elini grtlann stne bastrp nefes
yolunu kapad.
"zr dile." Jev ban yana evirerek beni iaret etti.
Yz kpkrmz kesilen Nefil, penesini Jev'in eline geirdi.
Nefes almaya alrken azn balk gibi ap kapyordu.
"Ona ne kadar zgn olduunu syle yoksa uzunca bir sre
hibir ey syleyememeni garantilerim." Jev bota kalan elinde
bir ak sallyordu, Nefil'in dilini kesmekten bahsettiini anla-
dm. Bir nemi var myd bilmiyorum ama ona en ufak bir sem-
pati duymuyordum. "Tercih ne?"
228 / Sessizlik ^
Bir bana, bir Jev'e bakarken Nefil'in gzleri alev alev yan-
yordu.
fkeli sesi zihnime deta tkrr gibi, zgnm, dedi.
Jev pis bir srtla, "Oscar kazanamaz ama idare eder," dedi.
"ok da zor olmad, deil mi?"
Nefil silkinerek Jev'in elinden syrld ve grtlan ovarken,
"Seni tanyor muyum?" diye sordu. "Bir melek olduunu biliyo-
rum. Pis bir koku gibi yaylan gcn hissedebiliyorum ve bu
bana, kovulmandan nce bir hayli yukarlarda -hatta belki de
bir ba melek- olduunu dndryor ama asl bilmek istedi-
im, yollarmzn daha nce kesiip kesimedii." Bu, Nefil'in ge-
lecekte bir noktada Jev'in izini srebilmek amacyla sorduu hi-
leli bir soruya benziyordu ama Jev yemi yutmad.
"Henz deil," dedi. "Tanma fasln ksa tutacam." Yum-
ruunu Nefil'in karnna indirdi. Dizlerinin stne yldnda,
Nefil'in az hl O biimindeydi.
Jev bana dnd. Neden szletiimiz gibi ara sokakta kal-
madm ve bu arkada bama nasl sardm sormasn bek-
ledim ama o, yanama bulam bir kiri silmekle ve bluzumun
st iki dmesini iliklemekle yetindi.
Usulca, "yi misin?" diye sordu.
Bam salladm ama boaznm gerisinde gzyalarmn bi-
rikmeye baladn hissediyordum.
"Haydi, buradan kalm," dedi.
lk defa itiraz etmedim.
Tarama-.miuujmiu
Dzememe:buK@
19
y
Bir kez daha yzn bir acma ifadesi kaplad. "Hank konu-
sunda..." Elini yznde dolatrd.
"Ne olmu ona?" Bana sylemekte bu kadar zorland e-
yin ne olduunu zmeye alarak dik dik baktm. Yz hatlar
yle derin bir sempati tayordu ki kendimi en ktye hazrlaya-
rak istem d kasldm.
Jev ayaa kalkt, duvara doru yrd ve kolunu yaslad.
Kollar dirseklerine kadar svanmt, ba ne eikti.
"Her eyi bilmek istiyorum," dedim. "Senden balayarak. Bizi
hatrlamak istiyorum. Nasl tantk? Birbirimiz iin ne anlam
ifade ediyorduk? Sonrasnda bana Hank'le ilgili her eyi anlat-
man istiyorum. Sylemek zorunda olduklarndan holanmaya-
cak olmamdan endielensen bile. Hatrlamama yardm et. Byle
devam edemem. Arkada ne braktm bilmeden ileri gidemem.
Ilank'ten korkmuyorum," diye ekledim.
"Ben yapabileceklerinden korkuyorum. O adam snr nedir
bilmez. Limitleri elinden geldiince zorlar. En kts, ona g-
ven olmaz. Herhangi bir konuda." Duralcsad. "Drst olacam.
Sana her eyi anlatacam ama sadece Hank anlamamz ine-
dii iin. Artk bu iin iinde olmaman gerekiyor. Seni darda
tutabilmek iin elimden ne geliyorsa yaptm. Hank, senden uzak
duracana sz vermiti. Bu akam bana annene sokulduunu sy-
lediin zaman ne kadar ardm sen tahmin et. Hayatna geri
dndyse, bir eylerin peinde olduu iindir. Ve bu gvende ol-
madn, balang noktasna dndmz anlamna gelir ve her
eyi anlatmam artk seni tehlikeye atmayacak demektir."
Nabzm damarlarm deta dvyordu ve korku iliklerime
kadar ilemiti. Hank. Tam da phelendiim gibi, her yol yine
ona kyordu. "Hatrlamama yardm et, Jev."
Becca Fitzpatrick j/ 237
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
20
/
t 1
ik bilinli dncem, bir eye balandmd. Hayr. Bir eyin
iinde olmak. En sk sandn iine kilitlenme. Bir an iine
^hapsolma. Savunmaszca ve baka bir bedenin gdmnde.
Benimkine benzeyen -ayn eller, ayn salar, en ince detaya ka-
dar bire bir ayns- ama zerinde en ufak bir kontrolmn ol-
mad bir beden. rademe aykr hareket eden ve beni ekiminde
srkleyen hayaletimsi acayip bir beden.
kinci dncem, Patch, oldu.
Patch beni pyordu. Beni bu hayaletimsi bedenden ve s-
tmdeki krlmaz hkimiyetinden daha dehet verici bir ekilde
pyordu. Az her yerdeydi. Yamur, lk ve tatlyd. Uzakta git-
tike yaklaan frtna. Ve onun yer kaplayan, ok yaknnda du-
ran, scaklk yayan bedeni.
Patch.
akn ve sarslm halde, any trmalamaya baladm. D-
ar kmak iin yalvaryordum.
240 / Sessizlik ^
Srtma dokun.
Kulaklarmn arasnda uuldayan paniin arasnda Patch'in
sesi yankland. lgna dnm gibi, yan gzle ona baktm.
Hafzamn iine gir. Kanatlarmn srtmla birletii nok-
taya dokun. Bir an nce harekete gemem iin ban sallyordu.
Beni duyamayacan bile bile ona hitaben, sylemesi ko-
lay, diye dndm. Aramzda bir buuk iki metrelik bir mesafe
vard ve her ikimizi de birer Nefil tutuyordu.
Kollarm arkama bastran Nefil'e, "Brak beni!" diye k-
tm. "Hibir yere gidemeyeceimi ikimiz de biliyoruz. Hepinizi
ap kaamam ya!"
Nefil, isteimi ban hafife eerek onaylayan Hank'e bakt.
Sonra Hank biraz skkn bir ekilde i geirdi. "Bunu yaptm
iin zgnm, Nora. Ama adalet yerini bulmal. Chauncey de be-
nim iin aynsn yapard."
Nefil'in skca kavramasyla yanan dirseklerimi ovaladm.
"Adalet mi? Ya aile? Ben senin z kznm!" Daha fazlas deil.
"Sen soyumun lekesisin," diye geitirdi. "Bir dnek. Bir yz
karas."
Midemin korkuyla alkalanmasna aldrmadan ona iimdeki
en karanlk bakla baktm. "Burada olma nedenin Chaucey'nin
intikamn almak m, yoksa bu sadece saygnln kurtarma gi-
riimi mi? Kznn kovulmu bir melekle kmasyla ve seni Ne-
flim ordunun gzlerin nnde kk drmesiyle ba edeme-
din, deil mi? Yaklayor muyum yoksa?" Hank'i fkelendirmeme
kararm buraya kadard.
Hank'in kalar hafife atlmt.
Patch zihnime, Adam boynunu koparmadan nce, hafzama
geri dnebilir misin sence? diye tslad.
Becca Fitzpatrick j/ 245
Tpk bir rya gibi, Jev'in anlar baladklar gibi hzla son buldu.
Bir anlk bir yn kaybetme duygusunun ardndan granit stdyo
tekrar netleti. Jev'in karalts mum na kar duruyordu. Mu-
mun alevi gzlerine ciddi bir prlt yanstyordu. Kesinlikle ka-
ranlk bir melekti.
Hl srmekte olan ba dnmesinin etkisi altnda, "Pekl,"
dedim. "Tamam o zaman."
Glmsedi ama ifadesi belirsizdi. "Tamam o zaman m? Hepsi
bu mu?"
Yzm ona evirdim. Ona ayn ekilde bakamazdm. Far-
knda olmadan alamaya balamtm. "Hank'le bir anlama yaptn.
Hayatm kurtardn. Neden benim iin byle bir ey yapasn ki?"
"Melek." Uzun admlarla yanma yaklat ve yzm elleri-
nin arasnda tutarak, "Seni burada, yanmda tutmam salaya-
caksa, ne kadar ileri gidebileceimi anladndan emin deilim."
Boazma bir yumru oturdu. Syleyecek bir ey bulamyor-
dum. imdi geri almaya hazr olduu can bana senelerce glge-
ler iinde kalm bir adamn, Hank Millar'n verdii ortaya k-
mt ve hayatta kalma nedenim Jev'di. Hank Millar. Saysz kez,
oraya aitmi gibi evime girip km adam. Annemi glmseye-
rek pen. Benimle scak ve samimi konuan...
Paralar birletirerek, "Beni o kard," dedim. Daha nce de
phelenmitim ama Jev'in anlar boluklar oke edici bir net-
likle doldurmutu. "Beni ldrmeyeceine yemin etti ama onun
iin casusluk etmeni garantilemek iin beni rehin tuttu. koca
ay boyunca. Srf kovulmu melekler hakknda bilgi edinebilsin
diye. Annemin ldme inanmasna sebep oldu."
Tabii ki inandrmt. Ellerini kirletirken en ufak bir vicdan
azab duymuyordu. Bir cephanelik dolusu zihin oyununa muk-
tedir, gl bir Nefil'di. Ve beni mezarla attktan sonra o zihin
252 / Sessizlik ^
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
t\
/
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
ZI
/
olumun, bileimi kelepelemekten daha iyi bir ii olma-
yan, can sklm bir polise denk gelmemesini umarak
Volkswagen'in gaz pedalna iyice asldm. Patch'ten b-
yk bir isteksizlikle ayrlp evin yolunu tutmutum. Hi ayrl-
mak istememitim ama annemin, etkisi altndaki bir kukla ola-
rak Hank'le ba baa olmas fikri katlanlacak gibi deildi. Her
ne kadar bunun salam bir mantk olmadn bilsem de, kendi
kendime varlmn onu koruyabileceini sylyordum. Dier se-
enek, Hank'in karsnda pes etmekti ki, bunu yapacama lr-
dm daha iyi.
Patch beni makul bir uyanma saatine kadar yannda kal-
maya ikna etmek iin pek de drst saylmayacak bir aba har-
cadktan sonra, Volkswagen'imi almaya gtrmt. Sanayi bl-
gesinde uzun saatler boyunca en ufak bir hasar almadan durmu
olmas, arabam hakknda ne sylyordu bilmiyordum. En azn-
dan CD alarn araklanm olmasn beklemitim.
272 / Sessizlik ^
Tarama-.miuujmiu
Dzememe:buK@
2 3
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
21
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
y
Tarama-.miuujmiu
Dzememe:buK@
/
r. Howlett eve gitmeme izin verince, ana lobiye inen asan-
sre bindim. nerken Vee'nin numarasn tuladm. Beni
eve gtrebilecek kimsem yoktu ve saatin, annesinin zor
durumdaki bir arkadaa yardm etmesine izin verecei kadar er-
ken olduunu umuyordum.
Asansr durdu ve kaplar kayarak iki yana ald. Telefonum
ayaklarmn dibine dt.
Hank tam karmda durdu ve, "Merhaba, Nora," dedi.
Sesimi toparlayabilmem iin aradan saniye geti. Sesimin
sakin kmasn umarak, "Yukar m kyordun?" diye sordum.
"Aslnda seni aryordum."
Telefonumu yerden alrken zr diler gibi bir sesle, "Biraz
acelem var," dedim.
"Seni eve brakacak birisine ihtiyacnn olabileceini dn-
dm. ocuklardan birine galeriden kiralk arabalardan birini ge-
tirttim."
324 / Sessizlik ^
Patch'in elini iterek, "Hank kolyeni almak iin her eyi ya-
par," diye itiraz ettim. "Sende kalsn. Sen saklamalsn. Hank'in
bulmasna izin veremeyiz."
"Hank kolyemi boynuna takarsa, ba melein gerei syle-
mekten baka seenei kalmayacak. Ona saf, katksz bilgiyi is-
teyerek verecek. Bu konuda haklsn. Ancak kolye bu karla-
may kayda geirecek ve sonsuza dek damgalam olacak. Hank
kolyeyi eninde sonunda ele geirecek. Benimkini kullanmas, bir
bakasn bulmasndan iyidir."
"Damgalamak m?"
Patch kolyeyi boynuma takarken, "Bunu Marcie'ye verme-
nin bir yolunu bulman istiyorum," dedi. "Gstere gstere ve-
remezsin. Senden aldn dnmeli. Hank onu sorguya eke-
cektir ve Marcie'nin senin hakkndan geldiini dnmesi art.
Bunu yapabilir misin?"
Geri ekilirken ona uyarc bir bak attm. "Ne planlyorsun?"
Glmsemesi clzd. "Buna planlamak diyemem. Ben buna,
her eyi gz alp son dakika pasyla ansn denemek derim."
Benden istedii eyi byk bir dikkatle dndm. "Marcie'yi
bana davet edebilirim," dedim. "Okula dn dans elbisem iin
tak sememe yardm etmesini rica edebilirim. Eer Hank'in ba
melek kolyesi avna gerekten yardm ediyorsa, odama giri fr-
satnn stne atlayacaktr. Burnunu eyalarma sokmas fikrine
baylmyorum ama bunu yapacam." Manidar bir duraksamann
ardndan, "Ama nce, bunu neden yaptm tam olarak ren-
mem gerek," dedim.
"Hank'in ba melein konumasna ihtiyac var. Bizim de yle.
Cennetteki ba meleklerin Hank'in eytan hilesi uyguladn bir
ekilde renmelerini salamalyz. Ben kovulmu bir meleim
ve bana kulak asmazlar. Ama Hank kolyeye dokunursa, izi kol-
Becca Fitzpatrick j/ 337
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
y
ir hafta sonra, cuma akamyd. Annem ve Hank oturma
odasnda kanepeye kvrlm, ayn kseden patlam m-
sr yiyorlard. Patch'e Hank etraftayken serinkanllm
koruyacama sz verdiim iin odama ekilmitim.
Hank son gnlerde sinir bozacak kadar cana yaknd. An-
nemi hastaneden eve getirmi, her akam yemei saatinde hazr
yemekle kagelmi ve hatta bu sabah, at giderlerimizi temiz-
lemiti. Kalkanm indirecek kadar aptal deildim ama hareket-
lerini incelemeye almaktan kafay yemek zereydim. Bir ey-
ler eviriyordu ama ne olduu konusunda hibir fikrim yoktu.
Annemin kahkahasnn st kata kadar kmasyla sabrmn
sonuna geldim. Vee'ye mesaj attm.
Bir dakika sonra, NBR, diye cevab geldi.
SERPETINE'E K BLETM VAR. GELMEK STER MSN?
SERPEN-NE?
ALE DOSTUMUZUN YEN GRUBU, diye akladm. BU AK-
AM AILI GSTERS.
340 / Sessizlik ^
Scott'n prl prl ve mis kokulu bir klk iindeki halini ha-
yal etmeye alrken kk bir kahkaha attm. "Scott Parnell iin
kullanacam en son kelime cici olurdu."
"Vay canna. Dur bir dakika. Bu da ne? Bana eski aile dostu-
nun Seksi ocuk Scott olduunu neden sylemedin?"
Vee'ye Scott'n bu geceki halka karma olayn olabildiince
gizlemek iin sylemediimi ve bunun Hank'in kulana gitme-
mesi gerektiini anlatmak isterdim ama sorusunu masum bir,
"zr dilerim, unutmu olmalym," ile savuturdum.
"Scottie'mizin unutulmayacak bir vcudu var. Hakkn ver-
melisin."
Haklyd. Scott iri yar deildi ama ok kaslyd ve birinci s-
nf bir sporcunun orantl vcuduna sahipti. Her yere tad sert
ve neredeyse ask yz ifadesi olmasa, byk ihtimalle pek ok k-
zn ilgisini ekerdi. Erkek dman olduunu iddia eden Vee de
byk olaslkla o kzlarn arasnda olurdu.
Son keyi de dnnce eytann El antas gr alanmza
girdi. Duvarlarn sarmaklarn sard, pencereleri karartlm,
ekici olduu sylenemeyecek drt katl, tula bir binayd. Bir
yannda bir emanetiye komuydu, dier yanndaysa vzr vzr
alan ve bir sahte kimlik iine paravan olduundan phelen-
diim bir ayakkab tamircisi vard. Cidden, bugnlerde ka kii
pene yaptryordu ki?
Vee, "Damgalanacak myz?" diye sordu.
"Bu akam deil. Grup yelerinin yars ya snrnn altnda
olduu iin bu akam iki servisi yok. Scott biletlerimizin yeterli
olduunu syledi."
Sraya girdik ve be dakika sonra ierideydik. Geni i mekn,
bir yanda sahne, dier yanda bardan oluuyordu. Barn yaknnda
odacklar, sahne tarafndaysa kafe masalar yer alyordu. eride
Becca Fitzpatrick j/ 343
dzgn ve her saniye biraz daha artan bir kalabalk vard ve ii-
min Scott adna duyduum tuhaf bir heyecanla sktn hisset-
tim. Seyircilerin arasnda Nefilim yzler bulmak iin etrafa bak-
nyordum ama eksiksiz bir i karmak konusunda kendime g-
venecek kadar tecrbeli deildim. Geri eytann El antas'nn
insan soylu olmayanlarn, zellikle de Hank'le balantl olanla-
rn ska takldklar bir yer olduunu dnmek iin bir nede-
nim yoktu. Yine de temkinli olmaktan bir zarar gelmeyecei inan-
cyla hareket ediyordum.
Vee'yle birlikte bara gittik.
Gz kalemi ve burun halkalar konusunda cimrilie kama-
m kzl sal barmen, "ecek bir ey?" diye sordu.
Vee, "ntihar," dedi. "Hani u bardaa her eyden biraz koy-
duunuz ey var ya?"
Yana doru eildim. "Ka yandayz?"
"ocukluk bir kez yaanr. Keyfini kar."
Barmene, "Kirazl kola," dedim.
Vee'yle birlikte arkamza yaslanp ieceklerimizi yudumlaya-
rak kendimizi gsteri ncesi heyecana brakrken salarn da-
nk - a m a seksi- bir topuza tktrm incecik bir sarn kvr-
tarak geldi. Dirseklerini arkadaki bara yaslad ve bana geliig-
zel bir bak att. zerindeki bohem elbiseyle, hippi tr hava-
sn eksiksiz yanstyordu. Siren krmzs ruju dnda tamamen
makyajsz hali dikkatimi, dolgun ve kk dudaklarna ekmiti.
Baklarn sahneye sabitleyerek, "Sizi buralarda grmemitim,
kzlar," dedi. "lk geliiniz mi?"
Vee, "Sana ne ?" dedi.
Kz gld ama kard ses yumuak ve i gdklaycyd, en-
semdeki tyleri diken diken etmiti.
344 / Sessizlik ^
Vee gerekten hevesi krlm gibi bir sesle, "Evet ama artk
elbise alacak zamanm yok," dedi.
Ayakst dnerek, "Yarn sabah ilk i pek Bahesi'ne gi-
deriz. ok vaktimiz var. Mankenin stndeki mor payetli elbi-
seyi beenmemi miydin?"
Scott baparmayla omzunun arka tarafn iaret etti. "Isn-
mam lazm. Gsteriden sonraya taklabilirseniz beni kuliste bu-
lun, size zel bir tur attraym."
Vee ve ben birbirimize baktk ve Scott konusundaki deer-
lendirmesinin birka ta ykseldiini fark ettim. Dier yandan
ben, bize tur attracak kadar uzun sre sa kalabilmesi iin dua
ediyordum.
Kt hislerle etrafma bakndm. Hank'ten, adamlarndan
ya da belaya iaret eden herhangi bir eyden izler aryordum.
Dzenbaz yeleri sahneye kt ve ok sayda gitar ve bate-
riyi akort etmeye koyuldu.
Scott da omzundaki gitaryla onlarla birlikte sahneye frla-
mt. Gitar penasn dilerinin arasnda yerletirmiti ve kendi
ritmine ayak uydurarak kafasn sallyordu. Yan gzle baknca,
Vee'nin de ayan ayn ritimle yere vurduunu fark ettim.
Onu dirseimle drttm. "Bana sylemek istediin herhangi
bir ey var m?"
Glmsemesini saklamaya alarak, "Ho ocuk, "dedi.
"Erkek detoksu yaptn sanyordum," dedim.
Vee beni daha sert drtt. "Debbie Downerlik14 yapma."
"Ben sadece gerekleri netletiriyordum."
14 Bir cumartesi gecesi ovunun kahramanlarndan birinin ad. Ayrca verdii kt ha-
berlerle bulunduu ortamlarn tadn karan kiiler iin kullanlan argo bir tanm.
(.n.)
Becca Fitzpatrick j/ 349
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
y
raba kazasn Hank kurgulad," dedim lmcl bir
sakinlikle. "Balangta kazann planlarn altst et-
tiini sanmtm ama hibiri tesadf deildi. Adam-
larna bize arpmalarn syledi ve zihnime, onlarn kovulmu
melekler olduklarn yerletirdi. Ben de buna kanacak kadar ap-
taldm!"
Patch, Nefil'in bedenini gizlemek iin bakmsz bir alln
arkasna ekti.
"Bylece kendine gelmeden nce kimsenin dikkatini ekme-
yecek," dedi. "Seni tam olarak grd m?"
Dalgn bir sesle, "Hayr, onu hazrlksz yakaladm," dedim.
"Ama Hanlc arabasn arptrmaya neden ihtiya duydu? Olay
bana batan sona anlamsz geliyor. Arabas hurdaya dnd ve bu
srete kendisi de bir hayli hrpaland. Anlamyorum!"
Patch, "Bu meseleyi zene dek gzmn nnden ayrlman
istemiyorum," dedi. "eri git ve Vee'ye eve onun arabasyla dn-
men gerekmediini syle. Be dakika sonra seni n kapdan alrm."
354 / Sessizlik ^
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
29
/
"Anlatk."
"Ve nce Patch'i aramak istiyorum."
Kkremeyi andran bir kahkaha koyverdi. "Hayr. Geri ba-
kyorum, sonunda Patch konusunda drst davranmaya bala-
dn. Ona byk haberi yemini ettikten sonra verebilirsin."
artc deildi ama denemek zorundaydm.
Sahip olduum btn meydan okuma gcn sesime yan-
sttm. "Yemini senin iin etmeyeceim." Gzlerimi bir kez daha
pencereye evirdim. "Annem iin edeceim."
"Kendini kes." Hank avucuma bir ak koyarken talimatlar
verdi. "Safkan bir Nefil olmak ve lmmden sonra ordumu y-
netmek iin kendi kann stne yemin et. Yemini bozarsan, ce-
zan kabul et. Senin ve annenin lm."
Gzlerimi gzlerine diktim.
"Anlama byle deildi."
"Artk yle. Ve sresi be saniye iinde dolacak. Bir sonraki
anlama, arkadan Vee'nin lmn de ierecek."
Ona hiddet ve hayretle baktm ama elimden gelenin en k-
ts buydu. Beni tuzaa drmt.
"nce sen," diye emrettim.
Yzne yansyan kararllk olmasa, elendii bile sylenebi-
lirdi. Elini keserken, "nmzdeki ay karrsam, Coldwater'dan
ayrlacama, seninle ve annenle asla temas kurmayacama ye-
min ederim. Bu yemini bozarsam, bedenim toza dnsn."
Ba aldm, sivri ucunu etime batrdm ve Patch'in hafza-
snda grdklerinden hatrladm ekilde elimi sallayarak bir-
ka damla kan zgr braktm. Yapmak zere olduum ey iin
beni affetmesi iin sessiz bir dua mrldandm. Nihayetinde, kana
ve rka stn gelecek bir akmz olmas iin. Patch'i biraz daha
Becca Fitzpatrick j/ 383
Tarama-.miuwmiu
Dzememe:buK@
31
/
Tarama-.miuujmiu
Dzememe:buK@
M
/
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@
M
/
ateh motosikletini iftlik evinin nne park ettiinde, g-
"I V ne gnn yarsn aydnlatmt. Yzme yapm bir g-
lmsemeyle, tenimin her zerresinden scak bir lt ya-
yarak motosikletten indim. Kusursuz buydu.
Bunun sonsuza dek sreceini dnecek kadar saf deil-
dim ama an yaamakla ilgili sylenenlerde bir doruluk pay
vard. Yeni safkan Nefilim kanm ve beraberinde gelmesi ka-
nlmaz btn sonular - b u dnmn kendini nasl gstere-
cei ve Hank'in ordusunu ynetme meselesi de dhil- gelecekte
ilgilenilecek konular arasna kaldrmaya oktan karar vermitim.
u anda isteyebileceim her eye sahiptim. Uzun bir liste sa-
ylmazd ama hayatmn aknn yeniden kollarmn arasnda ol-
masndan balayarak bir hayli tatmin ediciydi.
Kayn zp kaskm Patch'e uzatrken, "Dn gece ok e-
lendim," dedim. "araflarna resmen m."
"k olduun tek ey araflar m?"
"Hayr, yatana da m."
Patch'in gzleri parlad. "Yatam ak bir davet."
412 / Sessizlik ^
Tarama:iDiuu)miu
Dzenieme:buK@