• •

KADIM
•
ÇIN
•
TIBBI
iLE ŞiFA
Uygulaması Kolay Duygusal ve
Bedensel İyileşme Yöntemleri

Mantak Chia
Dena Saxer

Türkçesi: Nur Yener

Okuraldı?ı
 © KURALDIŞI YAYINCILIK
.:l.5 YaşıııJa

Mantak Chia - Dena Saxer

Kadim Çin Tıbbı ile Şifa
Emotional Wisdom
Türkçesi: Nur Yener

Yayın Yönetmeni: Nil Gün

ISBN 978-975-275-480-5
Ocak 2020, İstanbul

Nurcihan Kesim Ajans aracılığıyla

© 2009 Mantak Chia ve Dena Saxer
Yayıncının yazılı izni olmadan herhangi bir alıntı yapılamaz

Kapak ve Sayfa Düzeni: Ebru Öner

İnkılap Kitabevi Baskı Tesisleri

Çobançeşme Mah. Altay Sok. No: 8 Yenibosna-Bahçelievler-İstanbul
Tel: 0212 496 11 11
Sertifika No: 44066

Kuraldışı Yayıncılık
Fener Kalamış Cad. No: 93/8 34726 Kadıköy-İstanbul
Tel: 0216 449 98 05 pbx Faks: 0216 348 00 69
yayin@kuraldisi.com
Sertifika No: 43891

Dağıtım
Alemdar Mah. Çatalçeşme Sok.
No:25 Çatalçeşme Han Cağaloğlu-İstanbul
Tel: 0212 513 81 57 Faks: 0212 511 62 52
İnternet Satış: www.kuraldisi.com
 UYARI
Eğer şu sıralarda ciddi bir duygusal bunalım içindeyseniz veya
geçmişten gelen çözülmemiş travmalarınız varsa size uzman
bir terapist veya hekimle çalışmanızı öneririz.
Bu kitaptaki teknikler çok ağır olmayan sorunlar, stres­
ler için güvenli ve etkilidir. Ancak profesyonel tedavi veya
rehberlik almadan bu tekniklere bel bağlamak ciddi sorunları
veya derinlere kök salmış travmaları olanlara önerilmez.
Kitabımızda verilen bütün öneriler kadim Çin öğretileri ehi
kung (çigong) ve Geleneksel Çin Tıbbı kadar kendi deneyim­
lerimize, sezgilerimize ve araştırmalarımıza dayanmaktadır.
Her zaman öncelikle kendi deneyiminiz, sezginiz ve araştır­
malarınız en iyi ve nihai rehberiniz olmalıdır.
Mantak Chia'nın İnternet sitesi: www.universal-tao.com
Dena Saxer'ın İnternet sitesi: www.universaltaola.com
İnsan kurallara sığmaz!
 İÇİNDEKİLER

GİRİŞ: Acı Veren Duygularımızı Dönüştürme Gereği ..................9

1. KISIM
DUYGULARIN TAOSU
1. BÖLÜM: DUYGULARIN DEGERİ.......................................... 19
Olumsuz Duygular: Büyümenin Katalizörleri .......................................20
Gerçek Hislerimizle Yeniden Bağlantı Kunnak ....................................21

2. BÖLÜM: TAO: Doğal, Nazik Bir Yaşam Yolu ......................... 23

Tao Felsefesi: Taoizm ...........................................................................23
Taoizmin Temel Prensipleri ..................................................................26

3. BÖLÜM: EYLEMDEKİ TAO TİNİ: Te..................................... .41

Nezaket ve Şefkat ..................................................................................42
Şiddetsizlik ............................................................................................43
Basitlik ..................................................................................................43
Kendini Bilme ve Kendini Düzeltme.....................................................44
Meditasyon Yetisi..................................................................................44
Kendiliğindenlik ve Sezgi .....................................................................45
Bağışlayıcılık.........................................................................................46
Alçakgönüllülük ....................................................................................46
Doğru Edim ...........................................................................................47
Bütünlük ve Beceri ................................................................................48
5
 Yumuşaklık ve Esneklik ........................................................................48
Uzaklık ve Mizah Duygusu ...................................................................49
Ölümü Kabul Etme ................................................................................50

il. KISIM
DUYGULAR -RUHUMUZDAN GELEN MESAJLAR
4. BÔLÜM: ÜZÜNTÜ VE DEPRESYON
MODERN ÇAGIN VEBASI .................................................... ....55
Üzüntünün Verdiği Değerli Mesajlar ....................................................55
Üzüntü ve Depresyon Akciğerlerimize ve
Kalın Bağırsağımıza Yerleşir ................................................................58
Üzüntüyü Hafifleten Yiyecekler ve Renk ..............................................61

5. BÔLÜM: KORKU VE GERGİNLİK:

Düşmanlarımız ve Dostlarımız ........................ .......... . ........ 65
Korku ve Gerginliğin Verdiği Değerli Mesajlar ....................................65
Korku ve Gerginlik Böbreklerimize ve
Mesanemize Yerleşir .............................................................................67
Korkuyu Yatıştıran Besinler ve Renkler ................................................70
Günlük Su İhtiyacı.................................................................................72

6. BÔLÜM: ÔFKE: Kabus ve Katalizör...................................... 75

Öfke ve Türevlerinin Değerli Mesajları.................................................75
Öfke ve Türevleriyle Baş Etmenin Sağlıklı Yolları ...............................76
Bağışlamak Çok Önemlidir ...................................................................79
Öfke ve Türev!eri Karaciğer ve Safra Kesesine Yer!eşir .......................79
Öfkeyi ve Türev!erini Yatıştıran Renk ve Besinler ...............................82

7. BÔLÜM: KİBİR, SABiRSIZLIK,

ZALİMLİK, NEFRET VE MANİ...................................................85
Bu Güçlü Duyguların Verdiği Değerli Mesajlar ....................................86
Kibri, Sabırsızlığı, Zalimliği, Nefreti ve Maniyi Değiştirmek ...............88
Kibir, Sabırsızlık, Zalimlik, Nefret ve
Mani Kalbimize ve İnce Bağırsağımıza Yerleşir ...................................89
Kibri, Sabırsızlığı, Zalimliği, Nefret ve
Maniyi Azaltan Yiyecekler ve Renkler..................................................92
6
8. BÔLÜM: KAYG/, ENDİŞE, UTANÇ,
SUÇLULUK VE KENDİNE ACIMA ................................. ...........95
Kaygı ve Endişenin Nedenleri ............................................................... 95
Zihnimizin İçinde Yaşamak................................................................... 96
Nihai Otorite..........................................................................................97
Utanç, Suçluluk ve Kendine Acıma.......................................................98
Kaygı, Endişe, Utanç, Suçluluk ve Kendine Acıma
Midemize, Dalağımıza ve Pankreasımıza Yerleşir ................................99
Kaygı, Endişe, Suçluluk, Utanç ve
Kendine Acımayı Azaltacak Besinler ve Renkler................................ 101

111.KISIM
ALTI ŞİFALI SES
9. BÖLÜM: ŞİFALI SESLERE GİRİŞ .......................................111
Yeni Bir Teori ..................................................................................... 111
Gerginliğin Kaybolduğunun İşaretleri ................................................. 112
Seslerin Sırası...................................................................................... 112
Altı Şifalı Ses Çalışması Ne Zaman Yapılmalı? .................................. 114

10. BÔLÜM: ADIM ADIM ALT/ ŞİFALI SES ÇALIŞMASI ............. 115
Hazırlık................................................................................................ 116
Ayakta Hızlı Bir Isınma....................................................................... 116
Altı Şifalı Ses Çalışması. ..................................................................... 125
Altı Şifalı Sesin Kısa Bir Özeti ........................................................... 162

IV.KISIM
İÇSEL GÜLÜMSEME
11. BÔLÜM: GÜLÜMSEMENİN GÜCÜ ..................................169
Gülümseme Daha İyi Chi 'ye Götürür.................................................. 170
Özsaygıyı Arttırmak ............................................................................ 170
İçsel Gülümseme Çalışmasını Ne Zaman Yapmalı? ............................ 171

7
 12. BÔLÜM: ADIM ADIM
iÇSEL GÜLÜMSEME ÇALIŞMASI ................................... 173
Hazırlık................................................................................................ 173
Üç Hatta Aynı Anda Gülümsemek ...................................................... 183
Enerjiyi Göbekte Toplayın .................................................................. 183
Günlük Çalışma ................................................................................... 186
İçsel Gülümseme Çalışmasının Kısa Bir Özeti .................................... 187

V. KISIM
D İRENÇL İ B İR DUY GUYU SERBEST BIRAKMAK
13. BÖLÜM: BiR DUYGUYU
SERBEST BiRAKMA ÇALIŞMASI .......................................... 193
Adım Adım Bir Duyguyu Serbest Bırakma Çalışması ........................ 193
VI. KISIM
TAO İ S T DOGAL İ LK YARDIM
Fiziksel Şifa
14. BÖLÜM: FİZİKSEL SEMPTOMLAR/ GiDERMEK:
Alfabetik Bir Liste.................................................................... 197

YÖNTEMLERİ KULLANMAK iÇiN BİR HAFTALIK PLAN .......205

SON SÖZ: SPIRİTÜEL BiLGELiK ...........................................207
TEŞEKKÜR: Mantak Chia .......................................................209
TEŞEKKÜR: Dena Saxer ............ .............. ..............................211
YAZARLAR HAKKINDA ..........................................................2 15
Mantak Chia .......................................................................................215
Dena Saxer ......................................................................................... 217
SEÇME REFERANSLAR.........................................................2 19
DİZİN ......................................................................................225

8
 GİRİŞ
Acı Veren Duygularımızı Dönüştürme Gereği

DUYGUSAL YÖNDEN SAKAT BİR TOPLUMDA YAŞIYORUZ.

2005 yılına ait Ulusal Zihin Sağlığı Enstitüsü'nün (UZSE)
istatistiklerine göre, her yıl on sekiz yaş ve üstü dört Ame­
rikalıdan biri "teşhis edilebilir bir zihinsel bozukluk" yaşı­
yordu. Giderek kötüleşen ekonomik koşullan dikkate alacak
olursak zihinsel bozukluklardan mustarip insanların sayısının
yükselmekte olduğunu tahmin edebiliriz. UZSE 'nin zihinsel
bozukluk listesi depresyonu, bipolar bozukluğu, kaygı bozuk­
luklarını, fobileri, travma sonrası stres bozukluğunu, obsesif
kompulsif bozukluğu, yeme bozukluklarını ve intiharı içer­
mektedir. Fark edilir bir duygusal bozukluğu olmayan pek
çok yetişkin bile modem hayatın karmaşası, baskıları ve be­
lirsizlikleri yüzünden strese girmektedir. Duygusal sağlık için
pratik ve erişilebilir araçlara ihtiyaç olduğu açıktır.
Bu kitapta öfke, depresyon, korku ve suçluluk gibi acı ve­
ren duyguları şefkat, cesaret, neşe ve huzura dönüştüren bir
kendini iyileştirme programı sunulmaktadır. Kitabımızda bu
teknikleri uygulamanıza rehberlik edecek resimler ve adım
adım açıklamalarla birlikte on veya yirmi dakikalık üç Taoist
çalışma yer almaktadır. Altı Şifalı Ses ve İçsel Gülümseme
9
adını taşıyan ilk iki çalışma Çin'de iki bin yıldan uzun bir
süredir uygulanmaktadır. Bir Duyguyu Serbest Bırakma is­
mindeki üçüncü çalışma ilk ikisini geliştirdiğimiz bir çalış­
madır. Bunların üçü de Chi Kung (Çigong) formlarıdır. Chi
"enerji" veya "nefes" demektir. Kung da "mahir çalışma veya
disiplin" anlamına gelir. "Çigong" yaşam enerjisini geliştir­
mek demektir; bu enerjiyi arıtmak, arttırmak, yöneltmek ve
titreşimini yükseltmektir.

Batıda "Olumsuz" Duygularla İlgili Sorunumuz

Batı toplumlarında bize olumsuz duygularımızla nasıl etkin
bir şekilde baş edeceğimiz pek öğretilmez. Bazı insanlar öf­
kelerini, hüsranlarını veya zalimliklerini doğrudan -başkala­
rına sözel veya fiziksel zarar vererek- dışa vurur. Çoğumuz
olumsuz duyguları bir zayıflık, karakter kusuru, hatta günah
olarak görürüz. Uygar insanlar olarak bize onları reddetme­
miz -veya kendimizi bu rahatsız edici enerjileri hissetmemek
için saklamamız, inkar etmemiz veya bastırmamız öğretilir.
Tabii ortadan kalkmazlar. Birikmeye devam ederler; iç organ­
larımıza, kaslarımıza ve psişemize (psyche) yerleşirler. Bazen
patlayarak ortaya çıkar ve bizi mahcup ederler -ani bir öfke
krizi halinde- veya kendilerini beklenmedik bir depresyon
veya aşırı endişe şeklinde gösterirler. Nevrozlar, bağımlılıklar
ve fiziksel hastalıklar yaratarak hayatımızı berbat ederler. Ve
olumsuz duygularımıza doğal tepkilerimizi bastırarak olumlu
duygularımıza doğal tepkilerimizi de bastırırız. Yaşantımız
yüzeyde iyi görünebilir fakat gerçekte boş ve anlamsız oldu­
ğunu hissederiz. Tutkusuz bir hayat çekilmez bir hayattır.

Taoizm: Bütün Duygular Doğaldır

Beş bin yıllık bir Çin hayat felsefesi olan, yan dalları Chi Kung
(Çigong) ve Geleneksel Çin Tıhhı (GÇT) ile birlikte Taoizm
acı verici duygulara farklı bir açıdan bakar. Bütün duygular
10
bir enerji biçimi olarak görülür ve beşeri hayatımızın doğal
ifadeleri olarak kabul edilir. Görünüşteki bu olumsuz duygu­
lar Ruhumuzdan gelen değerli mesajlardır; bize bir şeylerin
dengesiz olduğunu ve değiştirilmesi gerektiğini söyler. Tao­
izm çözülmemiş olumsuz duyguların zararlı olduğunu kabul
eder ama bunun nedeni kötü veya günah olması değildir.
Batı tıbbı bakterileri ve virüsleri hastalıkların ana neden­
leri olarak görür. Bunun tersine, Geleneksel Çin Tıbbı beden,
zihin ve Ruhun dengesizliklerini hastalığın temel nedenleri
olarak görür; bakteriler ve virüsler sadece duygusal ve fiziksel
dengesizlikler yüzünden zaten zayıflamış olan insanları etki­
ler. GÇT hastalığın nedenlerini üç kategoriye ayırır: içsel, dış­
sal ve diğer nedenler.
Çin tıbbında hastalığın temel içsel nedeni duygusal uyum­
suzluktur. Öfkeye, üzüntüye, korkuya veya kaygıya ya da
bunların bir karışımına saplanıp kalmak bunlara karşılık gelen
iç organları strese sokar. Bu da bu organların işlevinin bozul­
masına ve hastalanmasına yol açar. Çigong ve GÇT her bir iç
organın meridyeni (bir enerji yolu), diğer organlarla ve onla­
rın meridyenleriyle ilişkisi ve kendi özel ruhsal işlevi vasıta­
sıyla geniş bir etki alanı olduğunu kabul eder. Eğer olumsuz
duygular dönüştürülmeden belli bir organda birikmeye devam
ederse eninde sonunda etrafındaki kan., kaslar, tendonlar ve
diğer iç organlar da zarar görür.
GÇT'da hastalığın dış nedenleri aşırı iklim koşullarının
sonuçlarıdır: aşırı sıcak, aşırı soğuk, rüzgar, nem veya kuru­
luk. Aşırı havalandırma veya merkezi ısıtma da hastalığa yol
açabilir.
Hastalığın iç ve dış nedenleri dışındaki diğer nedenleri za­
yıf bir yapı, kendini fiziksel veya zihinsel olarak aşırı zorlama,
aşırı cinsel faaliyet, kötü beslenme, travma, parazitler, zehirler
ve yanlış tıbbi tedavidir. 1
Acı duygular aynı zamanda kanımızın pH dengesini, alka­
li-asit oranını da bozar. Kanımız koyulaşır ve asitik hale gelir
11
ve böylece daha yavaş hareket eder ve daha az verimli çalışır.
Asitlik kan bizi enfeksiyonlara ve hastalıklara daha açık hale
getirir.
Spiritüel seviyede, olumsuzluk ilerlememize engel olur.
Taoist çözüm, bu sıkıntılı duyguları pozitif yaşam gücü ener­
jisine dönüştürerek bunların güçlü enerjilerini öğrenmek ve
dizginlemektir. Bu şekilde hayatımızdaki toksinler yenilen­
memiz, gevşememiz ve ruhsal gelişimimiz için ilacımız olur.

Şimdile rde Doğu Bilgeliğinin Batıda Kabul G örme si

Batı tıbbı ve psikolojisi kadim Taoist bilgeliği ve uygulama­
larını onaylamaktadır. Bilim insanları uzun süreli acı verici
duyguların yıkıcı etkisini incelemekte ve kabul etmektedir.
Psikosomatik tıpta yeni bir uzmanlık dalı olan psikonöroim­
munoloji (psikoimmunoloji olarak da adlandırılır) 1 975 yı­
lında ortaya çıktı. Bu dal duygusal durumlarla bağışıklık sis­
temi arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Temel öncülü beden
ve zihnini ayrılmaz olduğudur. Sinirbilimci Candace Pert'in
çalışmaları bütün duyguların bedene zarar veya şifa verebilen
biyokimyasal tepkimeler olduğunu göstermiştir. Şu popüler
Ne Biliyoruz ki?(What the Bleep Do We Know?) filmi onun
bulgularından bazılarını dramatize etmiştir.
Son zamanlarda bazı geleneksel tıp doktorları ve sigor­
ta şirketleri bir "tamamlayıcı tıp" -yani, Doğu tıp doktorla­
rı, akupunktur uzmanları ve Çin otacılarıyla birlikte çalışma
-yönteminden yararlanmaya başladı. Los Angeles 'taki Güney
Kalifomiya Üniversitesi'ne bağlı tıp doktorları ağına şimdi
bazı sigortaların kapsadığı akupunktur, akupresür ve tetikle­
me-noktası enjeksiyonları hizmeti sunan UCLA (Los Ange­
les Kalifomiya Üniversitesi) Doğu-Batı Tıp Merkezi de da­
hil olmuştur. UCLA periyodik olarak meditasyon konusunda
ücretsiz dersler ve konferanslar vermektedir. Şimdilerde pek
çok tıp doktoru ve sigorta şirketi hastalarının zihinsel ve fizik­
sel sağlıklarını düzeltmek için stresi azaltma, öfke yönetimi,
12
meditasyon, hatha yoga, tai ehi ve çigong konusunda ders al­
malarını tavsiye etmektedir. Bu yöntemler muazzam faydalı
olabilir.
Altı Şifalı Ses ve İçsel Gülümseme diğer tedavi yöntem­
lerini tamamlayan katalizörler olabilir veya kendi başlarına
kullanılabilirler. Bunları düzenli olarak uyguladığımız zaman
hayatımızın bütün alanlarında iyileşme sağlarız.

Y ön temlerin Tan ımı

Altı Şifalı Ses çalışması olumsuz duyguları belirli iç organlar­
dan salmak ve bu organlardaki fiziksel dengesizlikleri düzelt­
mek için belli sesler, kol hareketleri ve zihinde canlandırılan
renkleri kullanır. Mesela çözülmemiş öfke karaciğere ve safra
kesesine yerleşir. Öfkeyi serbest bırakmak için dikkatimizi
karaciğerimize odaklarız ve ondan yaşadığımız öfkeye veya
başka bir dengesizliğe dair mesaj göndermesini isteriz. Bu
mesaj hemen veya daha sonra gelebilir. Sonra buna uygun kol
hareketiyle birlikte ŞŞŞŞŞ (sessizlik istediğimiz zaman kul­
landığımız ses) deriz ve öfkeyi gözümüzde yerin içine salınan
dumansı gri bir madde olarak canlandırırız. Sonra karaciğeri­
mize öfkeyi şefkate çeviren yeşil ışığın aktığını hayal ederiz.
Bu teknik karaciğeri ve safra kesesini eş zamanlı olarak rahat­
latır ve enerji verir. Her sesi ve kol hareketini üç ile altı defa
tekrarlarız. Bu altı sesin hepsini zaman içinde kanıtlanmış bir
düzende yapmak bütün bedenimizin ısısını ve enerjisini den­
geler ve daha çok odaklanmamızı ve topraklanmamızı sağlar,
bizi sakinleştirir, rahatlatır ve fiziksel sağlığımızı daha iyi hale
getirir. Mutluluğumuz katlanarak artar!
Altı Şifalı Ses versiyonumuz Mantak Chia 'ya on beş ya­
şında Hong Kong'da Çinli öğretmeni Yi Eng tarafından öğre­
tilmiş olan kadim yöntemle yüzde 1 00 örtüşmektedir. Mantak
Chia bu yöntemi Geleneksel Çin Tıbbından bazı ayrıntılar,
duygular ve psikolojik özellikler, renkler ve mevsimler ekle­
yerek genişletmiştir. Ayrıca kişinin ellerini hedef aldığı or-
13
 ganların üstüne koymasını ve Batı anatomisinden aldığı iç or­
ganların işlevlerinin tanımlarını da eklemiştir. Dena buna sez­
gisine dayanarak olumsuz duygunun mesajını sormayı ve ren­
gini renkli ışık olarak görmeyi ekledi. Bu yenilikler Altı Şifalı
Ses çalışmasını daha derin bir deneyim haline getirmiştir -ve
bunlar Taoist sürekli değişim prensibine de uymaktadır.
Kitabın "Duygular -Ruhumuzdan Gelen Mesajlar" adlı
II. kısmında öfke, depresyon, korku, kaygı, nefret ve bunların
türevlerinin değerli mesajlarını kişisel olarak yorumluyoruz.
Sonra çigong ve Geleneksel Çin Tıbbına dayanarak bu duygu­
lardan her biri salınmadığı veya dönüştürülmediği zaman kötü
etkilenen belli iç organlan saptıyoruz. Aynca acı veren belli
duygulan hafifleten ve buna karşılık gelen olumlu duygulan
destekleyen belli renkler ve yiyecekler de öneriyoruz.
İçsel Gülümseme çalışması zihninizde neşeli bir imge
canlandırmak ve hissetmekle başlıyor; sonra bu gülümseyen
enerjiyi beyne, kalbe, iç organlara ve omurgaya gönderiyor ve
bedenimizin her bir bölgesine yaptığı iş için teşekkür ediyo­
ıuz. Bu teknik harikulade insan bedenimiz için duyduğumuz
takdir ve minnet hissini arttırır. Aynca hem içimizi hem dışı­
mızı sevmek için bizi bilinçli olarak yeniden programlayarak
özsaygımızı da yükseltir. Bunun sonucunda başkalarını da
daha çok severiz. O zaman hayatımıza daha olumlu insanlar
ve arzu edilir olaylar çekeriz. İçsel Gülümseme basit ama çok
derin bir yöntemdir.
Bizim İçsel Gülümseme versiyonumuz Yi Eng'in öğrettiği
kadim uygulamayla yüzde 1 00 örtüşmektedir. Mantak Chia
organların işlevlerine dair daha çok açıklama ekledi ve bu di­
ziyi mantıklı üç sıra halinde düzenledi. Bu değişiklikler bu
deneyimi derinleştirmiş ve bu adımlan hatırlamayı kolaylaş­
tırmıştır.
Dena derinlere kök salmış acı veren kişisel duygular için
ilave bir adım olan Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışmasını
tasarlamıştır. Bu çalışmada her seferinde bir duyguyu ince-
14
liyor, onun verdiği hissi derinleştiriyor ve abartıyor, onu fi­
ziksel olarak serbest bırakıyor ve bu duygunun verdiği dersi
soruyoruz. Bu çalışma kendimiz de dahil olmak üzere ilgili
herkesi bağışlamakla son buluyor. Dena ve öğrencileri bu tek­
nikle güzel sonuçlar aldılar.
Kitabın son kısmının adı "Taoist Doğal İlk Yardım: Fi­
ziksel Şifa." Burada sıralanan bazı ufak tefek yaygın fiziksel
semptomları geçirmek için belli ses ve beslenme tavsiyeleri
veriliyor.

Pratik S pi ritüellik
Bütün spiritüel sistemler nezaket, sabır, şefkat ve çıkar gözet­
meyen veya koşulsuz sevgi erdemlerini geliştirmenin önemi­
ni vurgular. Ama pek az kitap bize öfke, üzüntü, korku veya
kaygı toksinlerini salıvermenin anlaşılır ve özlü formüllerini
verir. Bu kitapta önerilen ve kolay kavranılır on-on iki dakika­
lık teknikler çalkantılı duyguları hemen bir sükunet ve denge
hissine dönüştürerek serbest bırakır. Bu teknikleri uygulamak
dönüşüm yöntemlerini -duygusal yükümüzü canlılığa, neşeye
ve iç huzuruna dönüştürecek güç yöntemlerini- elimize alma­
mızı sağlar.
Çigong ve Çin tıbbı binlerce yıldır olumsuz duygulara ya­
pışmanın hastalıkların en başta gelen içsel nedeni olduğunu
öğretmiştir. Ve hastalığı önlemek ve iyileşmeyi desteklemek
için çigong duruşları, tai ehi ve meditasyon kadar dengeli bir
beslenmeyi de savunmuşlardır. Eskilerde klasik Çinli dokto­
ra ailelerin hastalanmasını önlemek için para ödeniyordu; her
aile bireyini düzenli olarak görüyor, kontrolden geçiriyor ve
parasını aylık olarak alıyordu. Hastalandıkları zaman doktora
para verilmiyordu.
Şifalı Sesler ve İçsel Gülümseme çalışmalarını yaptıkça ve
duygularımızı dönüştürdükçe fiziksel sağlığımız da düzelir.
İç organlarımız daha güçlenir ve verimli çalışır. Ayrıca baş
ağrısı, boğaz ağrısı, soğuk algınlığı, hazımsızlık, uykusuzluk
15
ve daha pek çok fiziksel semptomu ilgili seslerle çalışarak ve
sonra rahatsız olan bölgeye gülümseyerek giderebiliriz. Böy­
lece aynı anda birçok işlev yerine getirilmiş olur.

Bu Kitabı Kullanmak İ çin Öneriler

Bu kitap esas olarak uygulamalı bir alıştırma kitabıdır; ne ka­
dar faydalı olduğu onu nasıl kullandığınıza bağlıdır. Her bö­
lüm bir öncekinin devamı olacak şekilde tasarlanmıştır. İlk iki
bölüm sorunlu duyguları dönüştürmek için kullanılan üç ana
yöntemin etkisini arttıran ve derinleştiren açıklamalar içer­
mektedir. Yine de her zaman olduğu gibi kendi sezgilerinize
kulak verin. Sadece tek bir Şifalı Ses veya İçsel Gülümseme­
nin ilk kısmını yaparak başlayabilirsiniz. Ardından bu çalış­
malardan birini denedikten sonra geri dönüp her bölümü ve­
rilen sırada okuyup sindirmenizi öneriyoruz. Her seferinde üç
yöntemden birini tam olarak öğrenip uygulamanız en iyisidir.
Ezberlemek ve bütün adımları rahatça uygulamak için kendi­
nize zaman tanıyın. Sonra devam edin ve bir sonraki yöntemi
de ekleyin. Bu kadim doğal mutluluk ve içsel huzur teknikle­
rine hayran kalacaksınız.

Not
1 . Giovanni Maciocia, The Foundations of Chinese Medicine: A
Comprehensive Text for Acupuncturists and Herbalists (Edin­
burgh: Churchill Livinstone, 1 989), s. 132- 1 4 1 .

16
 1 . Kısım

DUYGULARIN TAOSU

17
 1 . BÖLÜM

DUYGU LARIN DEGERİ

NEDEN DUYGULARIMIZ VAR? Pek çoğumuz bunları bir ra­

hatsızlık, kontrolümüzün dışında bir şey olarak deneyimler.
Ama onlar birer baş belası değildir; duyularımız vasıtasıyla
deneyimlediklerimize verdiğimiz doğal enerji tepkileridir.
Ruhumuzdan, yüksek benliğimizden kişiliğimize veya bede­
nimize iletilen yaşamsal mesajlardır.
Lütfen Batıdaki pek çok spiritüel kitapta Ruh (Soul) ile Tin
(Spirit) terimlerinin aynı anlamda kullanıldığına dikkat edin.
Ancak Taoizm'de ve diğer bazı ezoterik metinlerde Ruhumuz
kişiliğimiz veya bedenimiz ile Tinimiz arasındaki aracıdır.
İngiliz spiritüel rehber Ronald Beesley Ruh ile Tin arasın­
daki ayrıma açıklık getirmektedir. "Tin Tanrı'dır (Tao). Ru­
hun bir amacı bilincimizi Tinin seviyesine yükseltmektir. Ruh
varlığımızın aktif kısmıdır. Korkularımızı ve engellerimizi bu­
lur ve onlarla yüzleşmemizi sağlar. Bu zayıflıklarla yüz yüze
gelip kendimizi onlardan arındırmamız için bizi destekler. Ru­
humuz sevgi dolu bir ebeveyn ve bilge bir öğretmendir." 1
Bütün duygular insan yaşamının hammaddeleridir ve karar­
larımız ve eylemlerimiz için bir rehber işlevi görür. Bunlar mü-
19
ziğin, resmin, heykelin, tiyatronun, filmin, dansın, şiirin ve kur­
gunun hammaddesidir. Duygularımız ruhsal hazinelerimizdir.
Olumlu duyguların verdiği mesajlar nedir? Dinginlik, ne­
zaket, şefkat, takdir ve duyarlılık gibi daha yumuşak, yin duy­
gular bize yüksek benliğimizle ve bunun için de Tao ile uyum
içinde olduğumuzu söyler. Heves, şevk, keyif, mutluluk, coş­
ku ve büyük sevinç gibi heyecan verici, yang duygular bize,
yine Tao ile uyum içinde, mükemmel ilerlediğimizi söyler.

Olumsuz Duygular : Büyümenin Kataliz örleri

O zaman neden sadece olumlu ve keyif veren duygular yeri­
ne olumsuz, acı verici duygular da hissediyoruz? Fiziksel acı
bedenimizin bir bölgesinin yardıma ihtiyacı olduğunu haber
veren bir sıkıntı sinyalidir. Duygusal acı da hayatınızın bir
yönünün yardıma ihtiyacı olduğunu haber veren bir sıkıntı
sinyalidir. Duygu (İngilizce emotion) sözcüğü Latince çık­
mak, uzaklaşmak anlamına gelen emovere sözcüğünden gelir.
Umutsuzluk, kaygı, öfke, kıskançlık ve dehşet bizi iğneleriyle
çıkmamız, uzaklaşmamız ve uyum, neşe ve cesarete yönelme­
miz için motive eden harikulade öğretmenlerdir.
Modem hayatın trajedisi çoğumuzun kendimize bu çalkan­
tılı duyguların yol açtığı doğal acıyı hissetmemiz ve bunlardan
alınacak dersi öğrenmemiz için izin vermememizdir. Değerli
zamanımızı korkudan, inkar etmekten ve baskılamaktan felç
olmuş halde geçiririz. Kendi kendimizi yiyeceklerle, alkolle,
reçeteli ve reçetesiz ilaçlarla, elektronik oyuncaklarla, eğlen­
ceyle, seksle, aşın çalışmakla ve medyayla sağaltırız. Beden­
lerimiz bunun bedelini rahatsızlık, işlev bozukluğu ve hastalık
şeklinde öder. Zihnimiz bunun bedelini kendi gerçek benlik­
lerimizden ayrılma ve yabancılaşma şeklinde öder. Eckhart
Tolle'nin dediği gibi: "Her bağımlılık kendi acınızla yüzleş­
meyi ve onu aşarak ilerlemeyi bilinçsiz olarak reddetmekten
kaynaklanır. ...Acınızı örtbas etmek için birini veya bir şeyi
kullanıyorsunuzdur. "2
20
 Ger çek Hislerimiz le Ye nide n Bağlantı Kurmak
Eğer hislerimize yabancılaştıysak Altı Şifalı Ses ve İçsel Gü­
lümseme çalışmalarını her gün uygulamak iç organlarımızla
yeniden bağlantı kurmamızı sağlar; onlar da bize yeniden ger­
çek hislerimizin farkındalığını kazandırırlar. Bu ne kadar za­
man alır? Her birey eşsiz olduğu için size bir süre veremeyiz.
Ne var ki pek çok insan bu çalışmaları ilk yaptığı zaman kendi­
ni daha sakin ve rahat hissediyor. Bazıları da birkaç hafta, hat­
ta birkaç ay belli bir değişiklik yaşamıyor. Fakat şundan emin
olun, bu değişim başta belirsiz olsa bile duygusal ve fiziksel
enerjinizi daha sağlıklı hale getireceksiniz. Şifalı Sesler ve İç­
sel Gülümsemeyi Mantak Chia'nın kırk beş yıl ve Dena'nın
yirmi altı yıl uygulayıp öğretmesi bunların gerçekten faydalı
olduğuna bizi ikna etti. Bunların işe yaramadığından şikayet
eden tek bir öğrenci bile olmadı. Bu çalışmaları her gün uygu­
layanlar şifa verme güçlerine her zaman hayret ediyor.
Olumsuz hislerimizle yüzleşmek, bunlardan bir şey öğ­
renmek ve bunları dönüştürmek cesur bir harekettir. Bu sa­
bır, kendine karşı dürüst olma, bağışlama ve azim gerektiren
bilinçli bir seçimdir. Bu -bizi bağlayan bu duyguları çözmek
amacıyla- zaman ayırmak için bir taahhüdde bulunmayı ge­
rektirir. Bunun sonucunda, daha mutlu ve daha sağlıklı olarak
ve ömrümüzü uzatarak zaman kazanacağız. Bu zorlu süreç
olumsuz enerjileri mutluluk ve uyuma dönüştüren potadır. Is­
tırabımız artık bir trajedi değildir. Bu, bizi daha iyi insanlar
haline getiren yakıttır. Bir arınma şeklidir. Ve duygusal acı­
ya dayanarak ve onu dönüştürerek, hala çalkantılı duyguların
içinde kaybolmuş olan başkalarına daha çok şefkat duyarız.
Çigong bu dönüşüm potasının altındaki ateşi tutuşturrnamız
için bize pek çok güçlü ve pratik yöntem sunuyor. Altı Şifalı
Ses ve İçsel Gülümseme bunların en temel ve önemli olanla­
rından ikisidir.

21
 Notlar
1 . Ronald P. Beesley, Esoteric Christianity (Kent, İngiltere: White
Lodge Publications, 1975), 2. 36-40. Burada Beesley'in söyledikleri
mealen aktarılmıştır.
2. Eckhart Tolle, The Power of Now: A Guide to Spiritual Enli­
ghtenment (Türkçeye Şimdinin Gücü: Bir Ruhsal Aydınlanma
Rehberi ismiyle çevrilmiştir) (Novato, Kanada: New World Lib­
rary, 1 997), s.127.

22
 2. BÖLÜM

TAO
Doğal, Nazik Bir Yaşam Yolu

Anlatılabilen Tao ebedi Tao değildir.

Adlandırılabilen isim ebedi isim değildir.
LAO TZU, Tao Te Ching1

E V E T , TAo TANIMIN ÖTESİN D E DİR. Ancak, onun ne an­

lama geldiği hakkında bir fikir sahibi olmanın yaran vardır.
Çincede Tao sözcüğü sadece "yol" veya "patika" anlamına
gelir. Tao doğanın yolu, evrenin doğal düzeni olarak adlandı­
rılabilir. Var olan her şeyin, anlatılamaz olanın veya Tanrı 'mn
Kaynağı olarak da ifade edilebilir. O sonsuz, ebedi ve daimi
değişimdir. Tao hem içimizde hem dışımızdadır. O bütün var­
lıkların ve bütün şeylerin birliğidir. O doğrudan, ilahi deneyi­
min yoludur. Onun esası koşulsuz sevgi, uyum ve dengedir.
İfade biçimleri sezgisel bilgi ve kendiliğinden edimlerdir. Tao
bütün evrene hakim olan tek g:üç olarak bir din değildir fakat
bütün dinleri kapsar.

Tao Felsefesi: Taoizm

Tao her zaman bizim idrak edebileceğimizden çok daha bü­
yük bir gizem olacaktır. Bununla beraber, Çin kültürünü de­
rinden etkilemiş olan beş bin yıllık Çin Taoizm felsefesini an­
layabilir, öğrenebilir ve uygulayabiliriz. Taoizm bizi günlük
23
hayatımızdaki kutsallıkla uyumlamayı amaçlar. Esas olarak
doğayla uyum içinde, insanlığa faydalı ve spiritüel gelişmeye
olanak sağlayacak şekilde nasıl uzun, mutlu, sağlıklı ve üret­
ken bir hayat sürebileceğimize odaklanır. Taoizm prensipleri,
yaklaşık olarak MÖ altıncı yüzyılda yaşamış Lao Tzu tarafın­
dan yazılmış olan iki bin beş yüz yıllık klasik spiritüel kitap
Tao Te Ching'de verilmiştir. 2 Bu kadim hazine günlük hayat­
ta bilgeliği tasvir ve ilham eden, derin ve kısa ve öz "şiirler"
sunmaktadır. Savaşların, materyalizmin ve yozlaşmış yöneti­
cilerin hakim olduğu bir dönemde yazılmış olduğu için özel­
likle günümüzdeki karmaşık, kargaşa içindeki toplumumuzla
örtüşür.
Tao Te Ching bütün zamanların en fazla tercüme edilen
kitabıdır. Tüm dünyada yüzden fazla çevirisi vardır ve bun­
ların içinde kırktan fazlası İngilizcedir. Lao Tzu 'nun kullan­
dığı klasik Çince anlaşılması zor ve çağrışımlara açıktır. Bir
sözcüğün pek çok anlamı olabilir ve metnin içeriğine bağlı
olarak isim, yüklem veya sıfat olarak kullanılabilir. Bunun bir
sonucu olarak, tek ve kesin bir çevirisi yoktur. Biz bu kitabın
sekiz farklı çevirisini karşılaştırıyor ve en net ve günümüzle
en ilgili olduğunu ve orijinalindeki şiirsel doğasını aktardığını
düşündüğümüz üçünün içinden bölümler seçiyoruz.
Daha sonraki bir dönemde, yaklaşık olarak MÖ dördüncü
yüzyılda yaşamış bir Taoist filozof olan Chuang Tzu Tao Te
Ching'deki düşünceleri hikayeler ve meseller şeklinde pekiş­
tirmekte ve işlemektedir. Biz Sam Hamill ve J.P. Seaton tara­
fından tercüme edilen The Essential Chuang Tzu'dan aktardı­
ğımız alıntıları referans gösteriyoruz.
Taoizmin iki pratik dalı çigong -yani, meditasyonlar ve fi­
ziksel egzersizler- ve onun ürünü olan, akupunktur ve otacılığı
da içeren Geleneksel Çin Tıbbıdır (GÇT). Hem çigong hem
de Çin tıbbı kişinin yaşam enerjisini azami sağlık, mutluluk,
yaratıcılık, uzun ömür ve maneviyat sağlayacak şekilde yük­
seltmek, arıtmak ve dengelemek için çalışır.
24
 Taoizmin bir ritüele ve hiyerarşiye sahip organize bir din
olan tek bir küçük dalı vardır. Ancak özündeTaoizm hiyerar­
şiye ve katı yapıya karşıdır. Bizim kitabımız dinsel Taoizmle
ilgilenmiyor. Bunun yerine, acı veren duyguları kendi kendi­
mize iyileştirmek için pratik yöntemler sunuyor. Çigong uy­
gulayan pek çok kişi onun Hıristiyanlık, Musevilik, Budizm
ve Hinduizm kadar agnostisizmle de (Bilinemezcilik) uyumlu
olduğunu görmüştür. Bunun tersine, bireysel deneyimi, sezgi­
yi ve ifade özgürlüğünü kutsaması onu dogmatik dinler veya
kültlerle uyumsuz kılmaktadır. Taoizmde, insanların üstünde
tutulan bir mürşit veya guru yoktur. Öğretmenlere kesinlikle
saygı duyulur ama herkes Tao'nun önünde eşittir. Evrensel
Sevgi doğrudan herkese ulaşabilir.
Kadim Taoist ustalar mistik durumlar ve doğa konusun­
da sezgisel bilim insanlarıydı. Basit, sabırlı ve kendilerini,
hayvanları, bitkileri ve mineralleri, ayı, yıldızları ve geze­
genleri-bir teleskop bile olmadan- dikkatle gözlemleyerek
yaşıyorlardı. Böylece bütün yaşam biçimlerinde tekrarlanan
belli modeller, ritimler ve döngüler olduğu sonucuna vardılar:
biz insanlar evren olan makro kozmosun bir mikro kozmosu­
yuz. Bu doğal düzenle, gözledikleri bu modeller, ritimler ve
döngülerle nasıl uyum içinde yaşanacağını buldular. Ayrıca
hayvanların, ağaçların, dağların, suyun, rüzgarın ve güneşin
niteliklerini veya hareketlerini taklit ederek bu yaşam gücü
enerjisini en üst düzeye çıkartmak için egzersizler ve meditas­
yonlar da tasarladılar. Ve bu bilgeliği ve bilgileri almaya açık
olanlarla paylaşmayı seçtiler.
Taoistlerin sezgisel, bilimsel araştırmaları savaş sanatları
kadar Çin tıbbını da yarattı ve gelenekselleştirdi. Taoistler
aynı zamanda metal alaşımları, porseleni, boyayı, pusulayı ve
barutu da icat ettiler.3 Çin mutfağı, klasik resim ve şiir üstünde
büyük bir etkileri oldu.
Bazı Taoist ustalar münzevi gibi, bazıları da Çin toplumu­
nun tam ortasında yaşadı. Birkaç aydın yönetim Taoistleri hü-
25
kümette yöneticilere tavsiyede bulunmalarına ve öğretmele­
rine olanak tanıyan sorumlu mevkilere gitirdi. Lao Tzu Zhou
hanedanlığının ulusal kütüphanesinin başkanıydı. Despot ida­
relerde Taoistlerin isyan etmesinden korkuldu ve onlara ezi­
yet edildi. Her şeye rağmen Taoistler her zaman çok uzun,
olağandışı hayatlar sürmeleri, ileri yaşlara kadar sağlıklı ve
üretken kalmalarıyla tanınmıştır. Günümüzdeki bu karmaşık,
çalkantılı ve kirli dünyada bile çigong uygulayanlar aynı fay­
dayı görmektedir.

Taoizmin Temel Prensi pleri

Şimdi Taoizmin bazı temel prensiplerine bakalım. Bunların far­
kında olmak bu kitaptaki tekniklerin etkisini arttırabilir.

İlahi Kaynağımız
Zira o (Tao) her şeye analık edebilir.

Zira Yol onlara hayat verir;

Gücü onları geliştirir,
Onlara analık eder ve besler,
Onları tamamlar ve olgunlaştırır,
Onlara göz kulak olur, korur.
Tao Te Ching4

Kadim Taoistler bütün hayatın Ezeli Boşluktan veya Çincede

Tao olarak da bilinen Wu Chi'den kaynaklandığına inanıyor­
du. Wu Chi'nin içinde bir şey kıpırdanarak olumlu ve olum­
suz yin ve yang kutuplarını yarattı. Yin ve yang' ın karşılıklı
etkileşimi bütün maddeyi ve evrensel süreçleri yarattı. Batı
bilimi yaşamı yaratan Wu Chi'nin bu kıpırtılarını büyük pat­
lama, 1 5 ile 20 milyar yıl evvel gerçekleşen kozmik patlama5
olarak adlandırıyor.
26
 Bütün varlıklar Yol da denilen Tao'nun çocuklarıdır. Hepi­
miz yüreğimizde Tao ile doğrudan bir bağlantıya sahibiz: ilahi
olanın bir kıvılcımı olan Özgün Tinimiz yüreklerimizde yaşar.
Özgün Tinimiz her şeyin Kaynağı ile aramızdaki özel bağdır.
Ve Tao'nun bütün anaç niteliklerini içerir: koşulsuz sevgi,
kendini adama, sabır, şevkat, minnet, güven, cömertlik, sezgi
ve sevinç. Bu iyilik sever nitelikler Çin Tıbbında algılandığı
şekliyle kalbin konumuyla eşleşir: o bedenin lideri veya yö­
neticisidir. Bir başka deyişle, Tao veya İlahi Olan ayrı, uzak,
üstün bir varlık değildir fakat bize rehberlik ederek, bizi besle­
yerek, koruyarak ve tamamlayarak yüreğimizin içinde yer alır.

Yaşam -Daimi ÖzTekamül

O halde, eğer muhteşem, güçlü, sevgi dolu bir kalbimiz var­
sa neden kendimizi kızgın, üzgün veya sıkıntılı hissediyoruz?
Bütün bu acı verici duygular gelişme fırsatıdır ve bunların üs­
tüne eğilmek, bunlardan bir şeyler öğrenmek ve dönüştürmek
gerekir. Bunlar Özgün Tinimize ve Ruhumuza yabancılaş­
manın sonucudur. "Uygarlaşma" ve "olgunlaşma" sürecinde
otantik benliğimize güvenmemeyi, onu görmezden gelmeyi
ve katılaştırmayı öğreniriz ve çocuksu masumiyetimizi ve gü­
venimizi kaybederiz. Toplumun teşvik ettiği materyalizmi ve
diğer insanların manipülasyonunu sorgulamadan kabul ede­
riz. Kendi sezgisel bilgeliğimizden çok zekaya, eski bilgilere
ve otoriteye saygı duyarız. Ve kendi benliğimizle temasımızı
kaybederek özsaygımızı da büyük oranda kaybederiz. Yazar
D.H. Lawrence'ın söylediği gibi, kendi gerçek ilahi doğamıza
yabancılaşmak bizi hasta eden "hatadır". Şöyle yazar, "Ben
ruhumun, derin duygusal benliğimin yaraları yüzünden has­
tayım... Ancak zaman... ve kişinin kendisini tüm insanların
kutsallaştırmayı seçtiği bu hatayı ilelebet tekrarlamaktan kur­
tarması yardımcı olabilir."6
Çigong'un önemli bir hedefi de kalbi yeniden açmaktır:
açgözlülük ve bencilliğin sahte putlarını fark etmek ve serbest
27
bırakmak, Özgün Tinimizle ve Ruhumuzla yeniden bağlantı
kurmaktır. Çince Shen sözcüğünün "kalp" veya "zihin" ya da
"tin" anlamına gelmesi çok ilginçtir. Çigong ve pek çok Çin
tıbbı metninde zihnin ve Tinin yeri kalptir. Gerçek Taoistler
karar verirken kalp-zihinlerini izlerler. Altı Şifalı Ses, İçsel
Gülümseme ve Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışmaları
ömür boyu devam eden tekamülümüzde son derece yararlıdır­
lar. Bunlar bizi özsaygımıza ve gerçek özümüze geri götürür.

Chi= İçsel ve Dışsal Enerji

Taoizmin eşsiz dehası chi'yi (çi) veya enerjiyi anlamakta ve
yönetmekte yatar. Başka hiçbir spiritüel sistem chi'nin kulla­
nılması ve geliştirilmesi konusunda bu kadar net, kapsamlı ve
ayrıntılı değildir. Chi evrendeki bütün devinimi harekete geçi­
ren enerjidir; o bütün oluşumların, yaratıkların ve şeylerin ya­
şam gücüdür. Japoncada ona ki denir; Sanskritçede prana'dır;
İbranicede ruach, Tibetçede lung, Lakota Sioux dilinde neya­
toneyah, Arapçada barraka'dır.1
Kadim Taoistler hayatı yaratan ve idame ettiren başlıca iki
tür ehi belirlemişlerdir: içsel ve dışsal.
Batı tıbbında bazıları içimizdeki enerjiyi biyoelektro­
manyetik enerji olarak adlandırır. Kadim Taoistler bu içsel
enerjiyi beş alt kategoriye ayırmıştır: Kalıtımsal veya Öz­
gün Chi, Yaşanı Gücü Chi'si, Cinsel Chi, İç Organ Chi'si ve
Duygusal Chi. Altı Şifalı Ses ve İçsel Gülümseme çalışma­
larını yaparken bu beş ehi biçimini de iyileştiririz. Doğrudan
Duygusal ve İç Organ Chi'mizi dengeler ve arttırırız; bu da
Yaşam Gücü Chi'mizi ve Cinsel Chi'mizi yükseltir ve Ka­
lıtımsal Chi 'mizi arttırır. Kadim ustalar aynı zamanda aku­
punkturda meridyenler olarak tanımlanan bedendeki enerji
rotalarının da haritasını çıkartmıştır. Altı Şifalı Ses'teki kol
hareketleri belli içsel organlarla bağlantılı bu meridyenleri
harekete geçirmektedir.

28
 _k_ EVRENSEL VEYA GÖKSEL GÜÇ ,t _&-
'f' + ++ -+ r +_..
+ -t

ŞEK İ L 1 : Dışsal Enerjinin Üç Gücü

Tao ustaları. dışsal enerjiyi -bedenin dışında ortaya çıkan ener­

ji- üç güç halinde bölmüştür: Evrensel veya Göksel Güç, Koz­
mik veya Yüksek-Benlik Gücü ve Yeryüzü Gücü. Evrensel veya
Göksel Güç evrensel sevgiyi ve gezegenler ve yıldızlardan olu­
şan bütün galaksilerin enerjilerini de kapsar. Evrensel gücü kafa-
29
tasımızın üstündeki tepe noktası vasıtasıyla alırız. Kozmik veya
Yüksek-Benlik Gücü yıldızların veya gezegenlerin toz parçacıkla­
rından oluşur. Bu, bizim insan bedenimizi meydana getirir. Kaş­
larımızın arasındaki üçüncü göz ve burnumuz vasıtasıyla alınır.
Yeryüzü Gücü Toprak Ana'nın enerjilerini, gezegendeki bütün
hayvanları, mineralleri, bitkileri ve doğal oluşumları (okyanuslar,
dağlar, vb.) içerir. Biz bu enerjiyi doğrudan ayak tabanlarımız ve
kuyruk sokumumuz vasıtasıyla alırız. Aynı zamanda bizim için
Yeryüzü Gücünü önceden sindirmiş olan bitkileri ve hayvanları
yiyerek de alırız. Bütün bu üç güç, Evrensel veya Göksel, Kozmik
veya Yüksek-Benlik ve Yeryüzü Güçleri kutsal kabul edilir ve
Üç Saf Güç olarak adlandırılır. Bunlar bütün yaşam-biçimlerini
idame ettirmek için birlikte çalışırlar. İnsanlar bu üç dışsal ener­
jinin bazılarını sınırlı olarak doğrudan alırlar; meditasyon dışsal
enerji miktarımızı arttırmamızı ve bunu bedenimizde muhafaza
etmemizi sağlar. 8 Çigong bize bunu Yeryüzü Gücüyle dengele­
yerek nasıl güvenli bir şekilde muhafaza edeceğimizi öğretir.
Olumsuz duygulara tutunduğumuz, yeterli beslenmediği­
miz, düzenli egzersiz yapmadığımız, aşın cinsel ilişkiye girerek
Cinsel Chi'mizi azalttığımız veya sık sık çevremizdeki zehirle­
re maruz kaldığımız zaman bu dışsal güçlerle doğal bağlantımı­
zın büyük kısmım kaybederiz. Şifalı Sesler ve İçsel Gülümseme
-duygularımızı, beslenmemizi ve çevremizi iyileştirdiğimizi,
cinsel faaliyetlerde aşınya kaçmadığımızı ve akıllıca ve düzenli
olarak egzersiz yaptığımızı varsayarak- bu üç dışsal güçle bağ­
lantımızı yeniden kurmamıza yardım edebilir.
Enerjimizi topraklamak ve Toprak Ana'yla bağlantı kur­
makla ilgili olan üçüncü güç Taoizm 'de özel bir öneme sa­
hiptir. Biz Batılıların çoğunun bedeninde öğrenilmiş bir enerji
dengesizliği vardır; bizler fiziksel bedenimizde topraklanma­
dan ve yeryüzüyle bağlantımız kopuk olarak, kafalarımızın
içinde yaşarız. Enerjimizin büyük kısmı başımızda ve boynu­
muzda odaklanmıştır. Zamanımızın büyük kısmını beynimiz­
le düşünerek, gözlerimizle bakarak (bilgisayara, televizyona,
30
filmlere, video oyunlarına), dinleyerek (telefon, radyo, iPod)
ve konuşarak (yüz yüze veya telefonda) geçiririz. Bedenimizin
verdiği rahatsızlık mesajlannı ve hislerimizi ihmal ederiz. Bu
ihmal önce kendini stres, ağn, acı veya hafif işlev bozukluktan
olarak gösterir; sonunda gelişerek ciddi bir hastalığa dönüşür.
Bir diğer enerji dengesizliği, yeryüzü bağlantımızı ihmal
veya inkar eden Evrensel veya Göksel Güçle (gökyüzü enerji­
si) bağlantımızı vurgulayan ruhsal yöntemlerden kaynaklanır.
Bu dengesiz odaklanma baş dönmesi, baş ağrısı, kafa karı­
şıklığı veya "kundalini sendromu" (kontrolden çıkmış enerji)
gibi şiddeti değişen enerji tıkanıklıklarıyla neticelenebilir. Bu
tıkanıklıklar açılmadığı zaman fiziksel veya zihinsel hastalık­
lara yol açabilir ve bizi kazalara eğilimli hale getirebilir. Ma­
alesef, günümüzde bu sorunlarla mücadele eden ve spiritüel
arayış içinde olan pek çok insan vardır.
Çigong hem baştaki dengesizlikleri hem de bu kontrol dışı
enerjiyi beş çalışmayla sağaltır ve önler: Altı Şifalı Ses ve İç­
sel Gülümseme (acı veren duyguları dönüştürür), Mikrokoz­
mos Yörünge Meditasyonu (chi'yi dolaştırır ve korur) ve tai
ehi ve Demir Gömlek çigong (bedenlerimizi toprakta "kök­
leştirir"). Spiritüel bir çalışma bağlamında ve şimdide olmak,
tamamen bedenin içinde olmak, zamanda bu anda olmak, bu
Dünya gezegeninde olmak bağlamında Taoist ideal "başın bu­
lutlarda, ayakların yerde olması"dır.

Yin ve Yang: Karşıtlar Hareket ve Yaşam Yaratır

Zira olmak ve olmamak birlikte doğar;
Zor ve kolay birbirini tamamlar;
Uzun ve kısa birbirini şekillendirir;
Yüksek ve alçak birbirine bağlıdır.
- Tao Te Ching9

Kadim Taoistlerin gördüğü temel bir model de evrenin her

parçasının daimi hareket halinde olduğu, sürekli değiştiği ve
31
dönüştüğüdür. Her organizma belli bir zamanda ya daralıyor
ya da genişliyordur. Ayrıca enerji hiçbir zaman yaratılamaz
veya yok edilemez; sadece değişebilir.

ŞEKİ L 2: Yin/Yang Sembolü

Bu da bizi bir sonraki basit prensibe götürüyor: karşıtların

dinamik etkileşimi evrendeki bütün hareketi ve hayatı yara­
tır. Bütün organizmaların içinde yin ve yang enerjileri var­
dır. Yin'in özgün, kadim anlamı "dağın gölgeli tarafı"dır ve
yang'ın özgün anlamı ise "dağın güneşli tarafı"dır. Yin dişil,
yang ise eril yandır. Yin karanlık, durgunluk ve daralmadır.
Toprak ve su yin' dir. Yang ise ışık, hareket ve genişlemedir.
Gökyüzü, güneş ve ateş yang'dır.
Bedenlerimizde ön yin, arka yang'dır. Bütün büyük iç or­
gan sistemlerimiz biri yin, biri yang olan bir çift organın bir
parçası olarak işlev gösterir. Her yin/yang çifti bütün diğer
çiftlerle etkileşimdedir ve tüm bedeni dengelemeye katkıda
bulunur.
Faaliyetlerimizde yin içsel durumların dişil yanıdır: alı­
cılık, sessizlik, kabullenme, sezgi, besleme, planlama ve
bütünleşme. Yang ise dışsal durumların eril yanıdır: ileriye
doğru devinim, ussal düşünme, iddialılık, rekabetçilik ve
32
dışa vurma. Resimdeki tai ehi sembolüne bakın: siyah böl­
ge yin'i, beyaz bölge ise yang' ı temsil ediyor. Bu iki enerji
birbirine bağlıdır ve sürekli birbiriyle etkileşim içindedir.
Biri diğeri olmadan · var olamaz. Her birinin merkezinde
diğerinin tohumu vardır ve eğer aşırıya kaçarsa karşıtına
dönüşür.
Yin/yang ilişkisinin pratik anlamı her zaman bedenimizde,
zihnimizde, duygularımızda ve faaliyetlerimizde denge pe­
şinde olmamız gerektiğidir. Yoğun, sessiz, içsel süreçlerimizi
dış dünyaya açılan edimlerimizle dengelemeyi öğrenmeliyiz.
Eğer sadece planlayarak ve düşünerek evde kalırsak soyutla­
mrız ve hiçbir zaman planlarımızı uygulamayız. Eğer sadece
dünyayla edimde ve etkileşimde bulunursak içsel bilgeliğimi­
zi duyamaz veya edimlerimizi dikkatle planlayamayız. Diğer
insanların gündemleri ve duygularından fazla etkileniriz ve
çok fazla faaliyetten dolayı tükeniriz. İş dünyasında, eğer işi­
mizi çok çabuk ve çok fazla genişletirsek, işimiz hızım kay­
beder ve küçülür. Bedenimizden ve duygularımızdan gelen
mesajları dinlemek daralma ile genişleme arasındaki dengeyi
korumamıza yardım eder.
Tai ehi yin ve yang'ı mükemmel dengeleyen Taoist bir
hareket meditasyonudur. Egzersize merkezde başlar ve bi­
tiririz. Sırasıyla bedenin merkezinden dışarı uzanır (yang)
ve merkeze geri döneriz (yin). Hareketler dairesel, yavaş
ve sürekli akıcıdır. Tai ehi adeta hiç çabasız (yin) gibi gö­
rünse de hem güçlü hem de rahatlatıcıdır (yang ve yin den­
gededir).

Beş Süreç ve Element

Yin ve yang etkileşimleri beş farklı enerji modelini izler: yük­
selen enerji, toplanan ve çöken enerji, genişleyen enerji, katı­
laşan enerji ve sabitlenen enerji. Bu süreçler evrendeki ener­
jinin -bütün hayatın- bütün deviniminde etkindir ve birbiriyle
etkileşim halindedir.
33
 Doğadaki beş elementten her biri bu modellerden birini
kapsar. Taoizmin bu Elementleri kendine özgü yapılandır­
dığına dikkat edin: Ateş, Su, Ağaç, Metal ve Toprak. Ateş
yükselen enerjidir. Su toplanan ve çöken enerjidir. Ağaç
genişleyen enerjidir. Metal katılaşan enerjidir. Toprak sa­
bitlenen enerjidir. 1 0 Altı Şifalı Sesle çalıştığımız zaman bu
Beş Element belli duygularla bağlantılıdır. Mesela, depres­
yon Metal ya da katılaşan enerjidir. Korku S u veya topla­
nan ve çöken enerjidir.

Yaradılış Döngüsü ve Kontrol Döngüsü

Bu Beş Sürecin ve Elementin her biri belli sıralara göre
birbiriyle etkileşim içindedir ve birbirini etkiler. Bu sıralar
içinde en önemlileri Yaradılış Döngüsü ve Kontrol Dön­
güsüdür. Yaradılış Döngüsü enerjiyi genişletir; Kontrol
Döngüsü enerjiyi daraltır. Birlikte birbirlerini dengeler ve
denetlerler.
Yaradılış Döngüsü mevsimlerin sırasını izler: sonbahar,
Metal; kış, Su; ilkbahar, Ağaç; yaz, Ateş; yaz sonu Toprak­
tır. Altı Şifalı Ses bu sırayı izler. Yaradılış Döngüsünün her
elementi bir diğerini yaratır veya meydana getirir. Böylece,
Metal Suyu yaratır; Su Ağacı yaratır; Ağaç Ateşi yaratır; Ateş
Toprağı yaratır; Toprak Metali yaratır.
Her element aynı zamanda bir öncekinin çocuğudur. Mese­
la, Ağaç Ateşin annesidir ve aynı zamanda Suyun çocuğudur.
Anne element çocuk elementi besler. Daha sonra, belli olum­
suz duygulan hafifletmek için besinler önerdiğimiz zaman bu
ilişkiden yararlanacağız. Eğer bedeninizde bir organ ve onun
elementi zayıfsa, onun hem anne hem de çocuk elementlerinin
besinleriyle onu güçlendirebilirsiniz.

34
 YÜKSELEN ENERJİ
YAZ - GELİŞME
KİBİR/NEŞE

SABİTLENEN ENERJİ
GENİŞLEYEN ENERJİ YAZ SONU - ÇİÇEKLENME
İLKBAHAR - DOGUM KAYGVNİYET
ÖFKE/ŞEVKAT

TOPLANAN VE ÇÖKEN ENERJİ KATILAŞAN ENERJİ

KIŞ - UYUŞUKLUK/YENİDEN CANLANMA SONBAHAR - HASAT
KORKU/BİLGELİK ÜZÜNTÜ/CESARET

ŞEKİL 3: Yaradılış Döngüsü

Kontrol Döngüsünde her element bir sonraki elementi

kontrol eder veya denetler ve bir önceki element tarafından
kontrol edilir veya denetlenir. Bu şekilde Ağaç Toprağı kont­
rol eder veya engeller ve Metal tarafından kontrol edilir veya
engellenir.

35
ŞEK İ L 4: Kontrol Döngüsü

Ölçülülük

Yin ve yang dengesi orta yoldur, hayatın bütün alanlarında

ölçülülüğü gözetme bilgeliğidir. Aşırılıklar sağlıksız ve çok
yorucudur. Çok fazla veya çok az duygu, yiyecek, fiziksel fa­
aliyet, zihinsel faaliyet, cinsel ifade veya sosyalleşme zararlı­
dır. Aniden çok fazla neşelenmek bile çok fazla olabilir. Bede­
nimiz ölçülülüğün önemini bilir. Eğer bir gün içinde çok fazla
faaliyette bulunursak ertesi gün yavaşlama ihtiyacı duyarız.
Eğer çok fazla yersek bir sonraki öğünde iştahımız daha az
36
olur. Bunun tersi de doğrudur: çok az faaliyet veya çok kısıtlı
beslenme de bedenimizi sıkıntıya sokar. Orta yol kavramı bize
bütün zaferlere ve başarısızlıklara ihtiyatla yaklaşmayı öğretir.
Hayatta her durum bir saniye içinde tersine dönebileceği için
karşılaşabileceğimiz iniş çıkışlar karşısında çılgınca mutlu ol­
mamak veya klinik depresyona girmemek en iyisidir. Sözde
talihsizlikler içsel gelişmeye ve büyük başarılara götüren köp­
rüler olabilir. Mesela, hastalık duygularımız, beslenmemiz ve
çalışma hayatımız açısından sağlıklı kuantum sıçramaları için
katalizör görevi görebilir. Bir işi kaybetmek bizi daha iyi bir iş
bulmak veya kendi işimizi kurmak için motive edebilir.

Beden Bilgeliği
Taoizm beden hakkında eşsiz bir bilgeliğe sahiptir. Bede­
nimizin bütün parçaları birbiriyle bağlantılıdır ve etkileşim
içindedir. Bu nedenle bir organ veya bölgedeki bir denge­
sizlik bütün bedeni olumsuz etkiler. Onun için çigong çalış­
maları ve GÇT hastalıklı organı veya bölgeyi eski haline ge­
tirmek kadar bütün bedeni güçlendirmeye çalışır. Bir diğer
önemli ilke de, doğru beslenme, yeterince dinlenme, ölçülü
egzersiz, toksinleri atma, ölçülü cinsel ilişki ve olumlu duy­
gularla desteklediğimiz sürece, bedenin kendi kendini iyileş­
tirmek ve eski haline getirmek için muhteşem bir yeteneği
olmasıdır.
Çigong uygulamacıları bedenleriyle uyum içindedir. On­
lar bilinçli olarak, onlara sürekli kinestetik uyum veya den­
gesizlik mesajları veren iç organlarına dair bir farkındalık
geliştirmişlerdir. En önemlisi, ek "beyin" olarak kalplerini ve
karınlarını kullanmayı öğrenmişlerdir; bu organlar duyguları
-genellikle kafanın içindeki ussal sol beyinden daha doğru
olarak- alır ve ifade ederler. Ve bu daha düşük seviyedeki be­
yinleri kullandığımız zaman kafadaki beyin dinlenip kendini
yenileyebilir.
 KAFADAKİ BEYİN

KALPTEKİ BEYİN

KARINDAKİ BEYİN

ŞEK İ L 5: Üç Beynimiz

Batı bilimi karındaki beynin varlığını kabul etmeye başlıyor.

Dr.Michael D.Gershon The Second Brain (İkinci Beyin) adlı
kitabında bağırsaktaki sinir sisteminin (yemek borusu, mide,
ince ve kalın bağırsak) başımızdaki beyinden bağımsız olarak
duygulara tepki veren ve mesajlar alıp gönderen geniş bir sinir
38
hücresi ağına sahip olduğunu ispatlayan çalışmaların sonuçla­
rını ortaya koyuyor. Aynı zamanda "bağırsaktaki beynin" duy­
gusal tepkilerde kafadaki beyinden daha doğru olabileceğini de
vurguluyor. 1 1 Onun için "içten gelen sesinize" (İngilizcede iç­
ten gelen ses, sezgi anlamında kullanılan "gut responses" yani
"bağırsak tepkisi" sözcüğü kullanılmıştır -ç.n.) dikkat edin.
Bedenin önemsiz, hatta günahkar olduğunu düşünen diğer
spiritüel sistemlerin aksine Taoizm bedeni tinin tapınağı ola­
rak onurlandırır. Verimli, neşeli bir hayat sürmek ve spiritüel
açıdan gelişecek kadar yaşamak için beden sağlıklı ve canlı
tutulmalıdır. Bedenin bütün ihtiyaçları ve işlevleri kutsal ka­
bul edilmiştir. Bu nedenle sevgiyle yapılan seks spiritüel bir
edimdir. Bedenimize, duygularımıza ve çevremize sevgi dolu
bir ihtimam gösterdiğimiz zaman Evrensel veya Göksel Gücü
almaya uyumlanırız. Tao Huang'ın belirttiği gibi, "Beden do­
ğal halinde iç salgı bezleri ve organlar vasıtasıyla olduğu ka­
dar. .. kemiklerin kristalimsi yapısı vasıtasıyla da evrenle ve
doğayla rezonans içindedir." 1 2

Notlar
1 . Gia-Fu Feng ve Jane English, Lao Tsu: Tao Te Ching (New
York: Vintage Bppks, 1 972), 1 . Bölüm.
2. Wang Keping, The Classic ofthe Dao: A New lnvestigation (Be­
ijing, Çin:Foreign Languages Press, 1 998), i. Lao Tzu'nun do­
ğum ve ölüm tarihi tam olarak bilinmemektedir fakat Çin'deki
bu son bilimsel kitap kanıtları incelemiş ve onun M.Ö. 580 ile
500 yılları arasında yaşamış olduğu sonucuna varmıştır.
3. Daniel Reid, The Tao of Health, Sex and Longevity (Londra: Si­
mon & Schuster, 1 996), 25. Bölüm, s.34, 5 1 . Bölüm, s.66.
4. Ursula K. Le Guin, Lao Tzu: Tao Te Ching (Boston: Shambhala,
1 997), s.34, 66.
5. Mantak Chia ve Maneewan Chia, Awaken Healing Light of
the Tao (Rochester, VT: Inner Traditions, Bear & Co. , 2008),
s. 1 5 , 1 6.
39
6. D.H.Lawrence, The Complete Poems of D.H.Lawrence. Editör:
Vivian de Sola Pinto ve Warren Roberts (New York: Viking
Press, 1 97 1), s. 620.
7. Chia ve Chia, Awaken Healing Light of the Tao, s.34.
8. Aynı eser, s. 1 9-23.
9. Le Guin, Lao Tzu, 2. Bölüm, s.4.
10. Chia ve Chia, Awaken Healing Light of the Tao, s . 1 7 - 1 8.
1 1 . Michael D.Gershon, The Second Brain (New York:HarperCol-
lins, 1 998), s.xiii.
1 2. Mantak Chia ve Tao Huang'ın Door to Ali Wonders kitabının gi­
rişinde Dennis Huntington'ın Tao Huang'tan yaptığı alıntı (Roc­
hester, VT: Inner Traditions, Bear & Co., 2001 ), s. 13.

40
 3. BÖLÜM
. . .
EYLEMDEKi TAO TiNi
Te

Üç hazinem var.
Birincisi, merhamet,
ikincisi, ölçülülük,
Üçüncüsü, alçakgönüllülük.
Tao Te Ching1

LAO Tzu ' NUN MÜ R İTLE R İ YAŞAD IKLA R I ÇAÖ DAKİ şidde­
te, eşitsizliğe ve sert yasalara rağmen nasıl merhametli, ölçülü
ve alçakgönüllü kalabildiler? İlham ve rehberlik almak için
onun Tao Te Ching kitabına baktılar. Te sözcüğünün esas
anlamı "yükselmek, yukarı çıkmak"tır. Mantak Chia ve Tao
Huang' a göre, Te sözcüğü "müşfik edim, erdem, güzellik ve
nazik davranış"tır. 2 Diğer çeviriler onu güç, erk veya bütünlük
olarak tanımlamaktadır. Bir Çin kültürü bilgini olan Arthur
Waley Te'yi "gizli güç", "huzur ve refah potansiyeli olan"
bir edim olarak tanımlıyor. 3 Bütün bu yorumları özetleyerek
Te'nin günlük edimlerimizdeki iyilik -bütün varlıkların hayrı
için bütünlük içinde hareket etmek- olduğunu söyleyebiliriz.
Bu kadim bilgeliğin günümüzde çoğumuza söyleyeceği
çok şey var. Tao Te Ching ile Chuang Tzu'nun yazılarını reh­
berimiz olarak kullanarak ve çigong uygulayıcısı ve hocası
olarak kendi deneyimlerimizi de ekleyerek Te'nin temel il­
kelerini günlük hayat bazında özetledik. Bunu ilham alacağı-
41
nız bir model olarak düşünün. Hiç birimiz mükemmel değiliz;
bizler ilerleme halindeki bir süreciz. Mantak Chia'nın söyle­
meyi sevdiği gibi, günah yoktur, cehennem yoktur; hepimiz
yavaş yavaş kendi cennetimize doğru ilerliyoruz.

Nezaket ve Şefkat
Bilge kişiler insanlara ihtimam göstermekte iyidir,
Asla dönmezler sırtlarını kimseye.
iyi insanlar henüz iyi olmayanlara öğretirler;
Daha az iyi olanda iyinin potansiyeli vardır.
Tao Te Ching4

"Bilge kişi" çağdaş çevirmen Ursula Le Guin'in Tao Te

Ching'de sürekli bahsedilen ideal insan için seçtiği isimdir.
Başka çevirmenler bu örnek kişiyi "bilgin", "büyük adam",
"aziz" veya "bilge adam" olarak adlandırmakta ve hemen
hepsi eril şahıs zamiri kullanmaktadır. Biz Le Guin'in "bilge
kişi" sözünü tercih ediyoruz. Bu söz her iki cinsi de içeri­
yor, alkışlanmayanlarımızı da kapsıyor ve kitabımızın adına
uyuyor.
Bilge kişilerin genel bir tanımıyla başlayalım. Bunlar Tao
ile uyumlu yaşayarak kendi kaderlerini yarattıklarına inanan
nazik, olumlu bireylerdir. İnsanlıkları, dinginlikleri ve özdi­
siplinleri onlara diğer insanların hayran olduğu ve imrendiği
içsel bir güç verir. Bu güç ihtiyaçları olanları onlara çeken
bir mıknatıstır: sevgi dolu ilişkiler, anlamlı iş ve yeterli gelir.
Doğayla ahenk içinde yaşayarak, onun mevsimleri ve döngü­
leriyle uyum içinde besinlerini ve faaliyetlerini seçerler. Ya­
ratıcı ve besleyici olan Tao'dan feyz alarak herkese sevgi ve
şefkatle, eşit muamele ederler. Başkalarını yargılamaktan ve
suçlamaktan kaçınırlar.

42
 Şiddetsizlik
Şiddet ve saldırganlık kendi kendini yok eder.

En iyi silah bile

Mutsuz bir araçtır,
Yaşayanlara karşı nefret dolu.

Silah kullanmaktan zevk almak

İnsanları öldürmekten zevk almaktır.
İnsanları öldürmekten zevk almak
Ortak iyilikteki payını kaybetmektir.
Tao Te Ching5

Bilge insanlar şiddet ve saldırganlıktan, özellikle savaştan sa­

kınırlar. Gerektiğinde kendilerini ve sevdiklerini savunurlar
ama hiçbir zaman şiddete önayak olmazlar. Olası çatışmadan
uzak dururlar ve onlara korkak denmesine aldırmazlar. Sevgi
ve şevkat evrendeki en büyük güçlerdir. Onlar bizim nihai ko­
rumamızdır ve bize çatışmadan kaçmamız ve onu aşmamızda
rehber olurlar.

B asitlik
Beş renk
Gözümüzü kör ediyor.
Beş nota
Kulaklarımızı sağır ediyor.
Beş tat
Tat alma duyumuzu köreltiyor.
Yarışmak, ko.valamak, avlamak
İnsanları çıldırtıyor.
Zengin olmaya çalışmak
İnsanları düğüm düğüm bağlıyor.
Onun için bilge kişi
43
 İç gözüyle izler
Dış gözüyle değil,
Şunu bırakır,
Bunu tutar.
Tao Te Ching6

Bilge kişiler basitliğe değer verir. Kıymetli enerjilerini birçok

şey elde etmek, birçok şeyi üstlenmek ve korumak için harca­
mak yerine basit yaşamayı seçerler. Sadece en önemli şeyleri
söyleyerek ve azın karar, çoğun zarar olduğunu bilerek az ve
öz konuşurlar. Faaliyetlerini dikkatle seçer, gereksizlerden ka­
çındıkları kadar, aşırı uyarılmadan da uzak dururlar.

Kendini Bilme ve Kendini Düzeltme

Başkalarını bilmek zekadır,
Kendini bilmek bilgeliktir.
Başkalarının üstesinden gelmek güç gerektirir,
Kendinin üstesinden gelmek büyüklük gerektirir.
Tao Te Ching7

Bilge kişiler iç güdümlüdür. Hareketlerinin ve bunların sonuç­

larının sorumluluğunu alırlar. Zayıflıklarını bilir ve düzeltir­
ler. Dış başarıdan çok nazik, müşfik, inayetli günlük edim­
lerin geliştirilmesine -Te'nin ifadesine- değer verirler. Medi­
tasyona ve egzersize önem verseler ve bunları uygulasalar da
Tao'nun en yüksek ifadesinin Te olduğunu bilirler.

Meditasyon Yetisi
Öyleyse bilge kişinin hakim yöntemleri şunlardır:
Zihni boşaltmak,
Karnı canlandırmak,
İradeyi yumuşatmak,
Karakteri kuvvetlendirmek.
Tao Te Ching8
44
Meditasyon vasıtasıyla bilge insanlar zihinlerini nasıl boşalta­
caklarını, huzurlarını bozan ve en derin algılarına engel olan ilgi­
siz, yapay, tekrarlayıcı düşünceleri nasıl ortadan kaldıracaklarını
öğrenmiştir. Zihinlerini bu gevezelikten uzaklaştırarak chi'leri­
ni, yaşam gücü enerjilerini arıtmak ve arttırmak için meditasyon
yaparlar; yedek chi'lerini göbek bölgesinde merkezler ve mu­
hafaza ederler (kamı canlandırarak). Chi'leri egolarını (irade)
yumuşatır ve bu da Özgün Tin ile, Tao ile bağlantı kurmalarını
sağlar. O zaman en yüksek doğrularına uygun olarak düşünebi­
lir, hareket edebilir ve konuşabilirler (karakteri güçlendirmek).
Bilge kişiler yaşam gücü enerjilerinin akışının farkında ve
buna karşı duyarlıdırlar ve her zaman denge ve uyuma doğ­
ru yönelirler. Etraflarındaki enerjilere karşı da duyarlıdırlar.
Olumlu, sakin enerjileri ve bütün varlıklara yardım etme arzu­
ları başkalarıyla etkileşimlerini arttırır.

Kendil iğinden lik ve Sezgi

Yüreğini ve zihnini Tek Olana ver...
Kulağınla dinleme;
Yüreğinle ve zihninle dinle.
Sonra, yüreğinle ve zihninle dinlemeyi kes
Ve chi' nle dinle,
Bedeninin enerjisiyle.
Chi boştur.

O bütün olgulara eşlik edebilir.

The Essential Chuang Tzu9

Kendiliğindenlik bilge kişilerin ifade etme yeteneğidir. Onlar

Özgün Tinlerine ve Tao'ya uyumlu oldukları için her duruma
ve kişiye eşsiz ve doğal tepki verebilirler. Oyuncudurlar ve
masum bir mizah anlayışları vardır. Başkalarının teorik bil­
gilerini veya "uzmanların" ya da otoritelerin fikirlerini körü
45
körüne kabul etmektense kendi sezgisel bilgeliklerine güve­
nirler. Kendiliğindenlikleri, esneklikleri ve konsantrasyonları
onları aynı zamanda özellikle güzel sanatlarda, şifa sanatında,
liderlikte veya yaşamdaki herhangi bir zorlu işte de yaratıcı
kılar. Onlar şimdi de yaşayarak gelişirler.

Bağı şlayı cılık

incinmeyi iyiliğin gücüyle karşıla.
Tdo Te Chingıo

İlişkilerinde kabullenici ve cömert olan bilge kişiler başkaları­

nın doğasının ve sınırlarının farkındadır ve onları yargılamaz
veya kınamazlar. Onlar kendileri örnek olarak dolaylı olarak
öğretirler. Eğer bir kişi veya durum olumsuz kalırsa, bilge kişi
bağışlar ve yoluna devam eder. Bağışlamak duygusal sağlığı­
mız, fiziksel sağlığımız ve ruhsal ilerlememiz için esastır.
Ancak bağışlayıcılık başkalarının kurbanı olmamız anla­
mına gelmez -ki buna Budist metinlerde "ahmak şefkati" de­
nir. Kurban olma hem faile hem de kurban olan kişiye zarar
veren bir duygusal şiddet biçimidir. İyiliğin dönüştürücü gücü
ya bu kurban olma durumunu değiştirmemizi ya da yolumuza
devam etmemizi sağlar.

Alçakg önü llülük

Ve böylece bilge kişi
Hükmetmeden hakim olur,
Ve yanlış yönlendirmeden yol gösterir.
Ve insanlar bıkmazlar
Beğenmekten ve övmekten
Rekabet etmeden
Bütün dünyada
Hiç rakibi olmayanı.
Tao Te Chingu
46
Bilge kişiler alçakgönüllüdür. Becerilerine ve başarılarına dik­
kat çekmek istemezler. İyi yapılan bir işin içsel bir ödülü vardır.
Lider pozisyonundayken bilge kişiler takipçilerinin kendileri
liderlik ediyormuş gibi hissetmesinden memnun olurlar.
Bir başka anlamda da alçakgönüllüdürler: başkalarının dav­
ranışlarını yargılamazlar. Beşeri algımız her zaman sınırlı ve
özneldir. Kendimizi onların yerine koymadığımız sürece başka­
larının edimlerinin nedenlerini ve anlamlarını gerçekten bilemez
veya anlayamayız. Kendi davranışlarımızı izlememiz yeterlidir.
Bilge kişiler Tao'ya karşı saygılarında her zaman alçak­
gönüllülerdir. Biz insanlar büyük ilahi Kaynağın ufacık kıvıl­
cımlarıyız. Onun engin gizeminin ve gücünün hepsini bilemez
ve anlayamayız.

Doğru Edim
Öğrenme peşindeyken, her gün bir şey kazanılır.
Tao' nun peşindeyken, her gün bir şey bırakılır.
Gittikçe daha az şey yapılır
Ta ki eylemsizliğe ulaşana dek.
Hiçbir şey yapılmadığı zaman hiçbir şey yapılmamış kalmaz.
Dünya her şeyin kendi seyrini izlemesine izin verilerek yönetilir.
Müdahale edilerek yönetilemez.
Tao te Ching 12

Lao Tzu 'nun eylemsizlik kavramı kolaylıkla yanlış bir şekilde

pasiflik veya hiçbir şey yapmama olarak anlaşılabilir. Chuang
Tzu eylemsizliğin acele veya uygunsuz eylemde bulunmama
-aşırı tepki vermeme- anlamına geldiğini söyler. Olayların
kendi içsel doğalarına göre gelişmesine izin verin. Ve o za­
man eğer bir olayın akışına uyarsak, kendiliğinden mükemmel
zamanda mükemmel eylemde bulunuruz. Büyük icracılar, at­
letler ve sanatçılar gibi, kendimizi tam formumuzda bularak
gösterdiğimiz beceriye hayret ederiz. En etkili noktada, dalga­
nın tadını çıkartırız.
47
 Bü tünlük ve Be ce ri
Kolaydır narin şeyleri parçalamak,
Kolaydır küçük şeyleri dağıtmak.
Şeyleri olmadan evvel yapın.
Düzeltin onları karışmadan evvel.
Tam bitmelerine yakın
Yanlış yapar insanlar.
Sona da başlangıç gibi dikkat edin.
Tao Te Ching13

Eylemsizlik, sanılanın tersine, bilge kişiler bütün edimleri, özel­

likle bir projenin başında ve sonunda bütün önemli aynntılan
gözeterek liyakat ve beceriyle yerine getirir. Bir projeyi gerçek­
leştirmeyi seçtikleri zaman, küçük veya büyük olsun, ellerinden
gelenin en iyisini yaparlar. Yapmaya değer her şey iyi yapılma­
ya layıktır. Aynı zamanda bir projenin olumlu tamamlanması bir
sonraki proje için yeni ve daha güçlü bir enerji verecektir.
Büyük ihtimalle, işimizde mükemmelleşmek daha büyük
iş fırsatlarına yol açacaktır. Ve insanlarla ilişkilerimizde mü­
kemmelleşmek de bize daha çok sevgi ve daha çok ehi getire­
cektir. Fakat bir projeyle meşgul olduğumuz zaman, en iyisi
projenin gereklerini an be an yerine getirmeye odaklanmaktır.
Ödül hakkında endişelenmek yerine neşeyle sürece odaklanı­
rız. Eğer şimdiye kendimizi vererek hizmet edersek, bereketli
bir yarının önünü açarız.

Yumu şaklık ve Esneklik

Bir insan nazik ve zayıf doğar.
Öldüğünde sert ve katıdır...
Bu nedenle katı ve eğilmez olan ölümün çömezidir.
Nazik ve teslim olan hayatın çömezidir.
Öyle ki esnek olmayan bir ordu asla kazanamaz bir savaşı.
Eğilmeyen bir ağaç kırılır kolayca.
Sert ve güçlü olan düşer.
Yumuşak ve zayıf olan galip gelir.
Tao Te Ching14
48
Yumuşaklık ve esneklik bilge kişilerin alamet-i farikasıdır.
Bedenlerinde güvenli bir şekilde topraklandıkları ve şefkatle
sıkı sıkıya uyumlandıkları için, bilge kişiler insanların veya
olayların muhalefetine zarif bir şekilde teslim olabilir veya
gerektiğinde yön değiştirebilirler. İlgili herkesin iyiliği için,
karşı karşıya kaldıkları koşulları kabul eder ve o koşullara
göre davranırlar. Olumsuz bir durumun ortasında, sonucun
faydalı olacağına güvenerek olumlu bir tavır izlerler.

Uzaklık ve Mizah Duygusu

Öğrenmekten vazgeç ve sorunlarına bir son ver.

Evet ile hayır arasında birfark var mı ?

İyi ile kötü arasında bir fark var mı?

Tek başıma sürükleniyorum, nerede olduğumu bilmeden.

Yeni do,�muş bir bebek gibi, daha gülümsemeyi öğrenmemiş,
Tek başımayım, gidecek bir yerim olmaksızın.

Bir aptalım ben. Ah, evet! Kafam karışık

Diğer insanlar zeki ve akıllı,

Ama yalnızca ben aptal ve kalın _kafalıyım.
Ah, denizdeki dalgalar gibi sürükleniyorum,
Hiçbir yönü olmayan, huzursuz rüzgar gibi.

Ben farklıyım.
Büyük ana besliyor beni.
Tao Te Ching 15

Bilge kişilerin, uzmanların veya ahlakçıların söylediği gibi yaşa­

mak kişinin Ruhunu veya Tinini beslemez. Bilge kişiler kendi­
lerini dış otoriteden ve aile beklentilerinden uzaklaştım ve kalp
vasıtasıyla iletişim kuran Özgün Tinin rehberliğiyle yaşarlar.
49
 Bu, genellikle kendini akışa bırakmak, belirsizlik ve muğ­
laklık içinde yaşamak demektir. Nihayetinde, yaşamdaki bü­
yük bir olayın gerekli bileşenlerinin bir araya gelmesi, bütün­
lenmesi ve zuhur etmesi zaman alır. İhtiyacımız olanı bulaca­
ğımıza güvenerek akışa bırakırken diğer insanlar bizim aptal,
saf veya zayıf olduğumuzu düşünecektir.
Mizah harikulade bir uzaklaşma biçimidir; bir soruna gül­
mek için ondan geri çekilmemiz gerekir. Yumuşak, alaycı ol­
mayan mizah her tür etkileşimi hafifletir. Hatta bir çatışmayı
bile tatlılıkla çözebilir. Ve kendi hatalarımıza, korkularımıza
ve gaflarımıza gülmek mütevazı, dengeli ve olumlu kalmamı­
zı sağlar.
Farklı olmayı göze alınca, büyük ana bizi besler.

Ölümü Kabul Etme

Huzur: olması gerekeni kabul etmektir,
Süregideni bilmektir.

Tao'yu izleyerek,
Ebediyen süregiden yolu.
Beden kendi sonuna gelir
Ama korkacak bir şey yoktur.
Tao Te Ching16

Bilge kişiler kaçınılmaz olanı kabul eder. Onlar hallerinden

memnun oldukları ve kendilerini gerçekleştirdikleri için ya­
şamları sona erdiği zaman ciddi bir pişmanlıkları olmaz. Ha­
yattaki müşfik, erdemli, inayetli davranışlarının sevdiklerinde
ve yardırrı ettikleri insanlarda yaşayacağını bilirler. Ölümü
belli bir hayatın doğal sonu ve daha yüksek bir hale geçişin
kapısı, Tao'ya bir dönüş olarak algılarlar.
Chuang Tzu karısının ölümünün yasını yeterince tutma­
makla eleştirildi. Bir süre üzüldü ama sonra onun uzun ve ve-
50
rimli hayatını ve dünyanın annesi Tao'ya geçişini kutlamaya
karar verdi. Cenazesinde şarkı söyleyerek davul çaldı.

Notlar
1 . Urlusa K. Le Guin, Lao Tzu: Tao Te Ching (Bostan: Shambhala,
1 997), 67. Bölüm, s.86.
2. Mantak Chia ve Tao Huang, Door to Ali Wonders (Rochester,
VT: Inner Traditions, Bear & Co.,), s. 1 70, s.xiii.
3. Arthur Waley, The Way and lts Power: A Study of teh Tao Te
Ching and lts Place in Chinese Thought (New York: Macmillan,
1956), s.3 1 -32.
4. Le Guin, Lao Tzu, 27. Bölüm, s.37.
5. Aynı eser, 42. Bölüm, s.57; 3 1 . Bölüm, s.42.
6. Aynı eser, 1 2. Bölüm, s. 1 5 .
7 . Aynı eser, 33. Bölüm, s.44.
8. Chia ve Huang, Door to Ali Wonders, çeviri: Huang ve Edward
Brennan, Ek l , Bölüm 3, s.243.
9. Chuang Tzu, The Essential Chuang Tzu. Çeviri: Sam Hamill ve
J.P. Seaton (Bostonm: Shambhala, 1 998), 4. Bölüm, s.25.
10. Le Guin, Lao Tzu, 63. Bölüm, s.8 1 .
1 1 . Aynı eser, 66. Bölüm, s.84.
12. Gia-Fu Feng ve Jane English, Lao Tzu: Tao Te Ching (New
York: Vintage Books, 1 972), 48. Bölüm.
1 3 . Le Guin, Lao Tzu, 64. Bölüm, s.82.
14.Feng ve English, Lao Tzu, 76. Bölüm.
1 5 . Aynı eser, 20. Bölüm.
16.Le Guin, Lao Tzu, 16. Bölüm, s.22-23.

51
İnsan kurallara sığmaz!
 il. Kısım

DUYGULAR ­
RUHUMUZDAN
GELEN MESAJ LAR

53
 4. BÖLÜM

ÜZÜNTÜ VE DEPRESYON
MODERN ÇAGIN VEBASI

Acı V E R i C i D U Y G U L A R B İZ E dengemizi kaybettiğimizi ve

ilgilenmemiz gereken şeyler olduğunu söyleyen ruhumuzdan
gelen mesajlardır. Kitabın bir sonraki kısmında Şifalı Sesler
çalışması yaparak bu duyguları nasıl dönüştüreceğimizi gö­
receğiz. Ama önce, her "olumsuz" duygunun verdiği mesaj
kadar, bedende nerede banndığını ve bu duyguyu hafifleten
besinleri incelememiz de önemli.

Üzüntünün Verdiğ i Değerli Mesajlar

Kendimizi üzgün, sıkıntılı veya yalnız hissettiğimiz zaman
Ruhumuz bize ne söylüyor? Bir evliliğin veya yakın bir ilişki­
nin sona ermesi bizi çok üzebilir. Bir ebeveynin, çocuğun, bir
eşin veya yakın bir arkadaşın ölümü bize umutsuzluk verebi­
lir. Üzüntümüzü derinden hissedip ifade etmemiz sağlıklı bir
davranıştır. Eğer kederimizi görmezden gelir, inkar eder veya
bastırırsak akciğerimize veya kalın bağırsağımıza yerleşir ve
onların işlevinin bozulmasına yol açar. Eninde sonunda bu
55
üzüntümüzü serbest bırakmalı, yasın ötesinde kabullenmeye
geçmeliyiz. Taoist görüş açısından her zorluk, her kriz öğren­
memiz için -daha bilge, müşfik ve güçlü hale gelmemiz için­
bir fırsattır.
Taoistler ölümü kişinin başka bir enerji haline geçişi, bizi
kaynağımıza, Tao 'ya geri götüren bir dönüşüm olarak görür.
Bu görüş açısından bakmak sevdiğimiz birinin ölümünü kabul
etmemize yardım edebilir. Kaybımızı kabul etmek bize daha.
fazla cesaret ve yeni bir amaç edinme duygusu verebilir. Ha­
yat sonlu olduğuna göre, en iyisi bizim için gerçekten önemli
olan şeylere odaklanmaktır.
Çok değer verdiğimiz bir projenin veya işin başarısız olması
da bizi müthiş üzebilir ve bunun için duyduğumuz acı bir insanı
kaybetmeninkiyle aynıdır. Bu üzüntüyü bir süre hissetmemiz
ve sonra salıvermemiz gerekir. Başarısızlık güçlü bir öğret­
men olabilir. Eğer başaramamızın nedenlerini analiz eder ve bu
hataları tersine çevirebilirsek, o zaman bu başarısızlık büyük
bir başarıya uzanan bir köprü olabilir. Bir proje daha zamanı
gelmediği için de başarısız olabilir, yani toplum bu yenilik için
hazır değildir. Mesela, George ve Ira Gershwin, DuBose ve Do­
rothy Heyward'ın Porgy ve Bess Operası bir şaheserdir ama
başta New York eleştirmenleri tarafından yerden yere vuruldu
ve büyük bir zararla erkenden perdeyi indirdi. Van Gogh ha­
yattayken sadece birkaç resmini -çoğunu da erkek kardeşine­
sattı. Başarısızlığı aşmanın anahtarı kalbin teşviklerine kulak
vermektir. Özgün Tin, Tao, kalbimiz vasıtasıyla iletişim kurar
-ve her zaman doğrudur. O bizi en yararlı edimlere yönlendirir.
Eğer sevdiğimiz bir ilişki veya proje tıkanıyor veya bozu­
luyorsa, çaresizliğe kapılmaktansa bir süre onu kendi haline
bırakmak en iyisidir. Bu bağlamda Deepak Chopra iyi bir öğüt
veriyor: "... fiziksel evrende herhangi bir şeyi elde etmek için
ona olan bağlılığınızı bırakmanız gerekir. Ne niyetinizden ne
de arzunuzdan vazgeçersiniz. Sadece sonuca bağlanmaktan
vazgeçersiniz." 1
56
 Söz konusu ilişki veya projeyi onannaya yönelik güçlü niye­
timizi hala koruyabiliriz fakat kendimizi hemen veya belli sonuç­
lar alma isteğinden soyutlamamız gerekir. Geri çekilir ve arzu­
muza güvenirsek, bu ilişkinin veya projenin, hayal ettiğimizden
çok daha büyük ve umulmadık sonuçlar vermesi olasıdır. Hem
Mantak Chia hem de Dena hayatlarında karşılaştıktan büyük zor­
luklarda bu tür uzaklaşma bilgeliğini deneyimlemiştir.
Yalnızlık modern toplumda ciddi bir sorundur ve depres­
yonu tetikleyebilir. Yüksek boşanma oranı pek çok kişiyi eş­
siz bırakabilir. Erkekler kendilerinden genç kadınlarla yeniden
evlenmeye meyilli oldukları ve kadınlar daha uzun yaşadığı
için, yalnızlık özellikle daha yaşlı bekar kadınlarda yaygındır.
Yetişkin çocukların genellikle ebeveynlerinden uzaktaki başka
şehirlere ve eyaletlere taşınması da yalnızlığı arttırır. Bir şehir­
de bir apartmanda yaşamak da yalnızlığa neden olabilir. Çoğu
apartman sakini çalışmak ve evle iş arasında gidip gelmekle
meşguldür ve sosyalleşmeye pek zaman bulamazlar. Bekarla­
rın arkadaşlık kurmak ve bunu idame ettirmek için bilinçli bir
çaba göstermesi gerekir. Altı Şifalı Ses ve İçsel Gülümseme
yalnızlığın acısını giderebilir ve arkadaşlara ve etkinliklere yö­
nelik yeni bir enerji ve şevk yaratabilir. İhtiyaç içindeki insan­
lara veya hayvanlara yardım eden hayır kurumlarında gönüllü
çalışmak hayata yeni ve doyurucu bir açıdan bakmanın ve di­
ğer verici insanlarla tanışmanın mükemmel bir yoludur.
Amerikalıların önemli bir kısmı belli bir nedeni olmaksızın
kronik depresyondan mustariptir. Biz bunun nedeninin kendili­
ğinden, doğal benliklerini zayıflatmaları ve bastırrnalan oldu­
ğunu öne sürüyoruz. Kendi eşsiz içsel bilgeliklerine kulak verip
geliştirmek yerine, dış rehberliğin boyunduruğunu ve ebeveyn­
lerinin, öğretmenlerinin ve otoritelerin kontrolünü kabul etmiş­
lerdir. Depresyonlannın ve bastırmalarının nedeni muhtemelen
korkuyla ilgilidir: bir ebeveynin terk etmesinden korkmak,
öğretmenlerin veya patronların reddetmesinden korkmak veya
eğer "farklı" oldukları düşünülüyorsa, yalnızlıktan korkmak.
57
 Kronik depresyonda bazı cinsiyet farklılıkları da ortaya çı­
kabilir. Sosyal roller biraz değişse de pek çok kadına babalan,
erkek kardeşleri, kocaları ve erkek çocukları karşısında kendi
duygulan ve istekleri pahasına uysal ve kabullenici olmaları
öğretilmiştir. Pek çok erkeğe de kadınlarla ve diğer erkeklerle
etkileşimlerinde her zaman önde olmaları ve "kazanmaları"
öğretilmiştir; bu da yine onların duyguları ve istekleri pahası­
na olur. Şüphesiz, kadınlar içsel yin süreçlerini daha çok dış­
sal yang edimle dengelemelidir. Ve erkeklerin de dışsal yang
edimlerini daha çok içsel yin süreciyle dengelemeleri gerekir.
Ne mutlu ki, son kırk küsur yıldır ortaya çıkan kadın haklan
hareketi pek çok ebeveyne kızlarını ve oğullarını eşit ve daha
dengeli yetiştirmeleri için ilham vermiştir.

Üzüntü ve De presyon Ak ciğe rle rimize ve

Kalın Bağı rsağımıza Ye rle şi r

ŞEKİL 6: Akciğerler ve Kalın Bağırsak

58
 Akciğerler ve kalın bağırsaklar üzüntü ve depresyon duy­
gularına ev sahipliği yapar. Olumlu yönde nitelikler olarak,
bunlar cesareti, akışa bırakma ve doğru edim -doğru zaman­
da doğru edimde bulunma- gibi şeyleri barındırır. Uzun süreli
üzüntü ve depresyon bu organlarda birikerek bunların olumlu
niteliklerini zayıflatır.
Batı tıbbı bize akciğerlerin ve kalın bağırsağın çok önemli
fonksiyonları olduğunu söylüyor. Bedenimizdeki bütün hüc­
relerin işlevde bulunması için sürekli ve bol oksijen alması
gerekir. Birkaç dakika oksijensiz kalmak bile ölümle sonuçla­
nabilir. Akciğerler, burun, boğaz, soluk borusu, göğüs kasları
ve diyafram solunum sistemini oluşturur; bunların işi akciğer­
lerdeki kan hücrelerine oksijen sağlamak ve metabolizma atı­
ğı karbondioksiti dışarı atmaktır. Solumamızın büyük kısmını
beyin otomatik olarak kontrol eder. Beden daha çok oksijen
almaya ve karbondioksit vermeye ihtiyaç duyduğu zaman gö­
ğüs kasları ve diyafram genişleyerek göğüs boşluğunu büyü­
tür. Akciğerler genişler, bu da olumsuz hava basıncı yaratır; bu
basıncı dengelemek için burun, ağız ve boğaz yoluyla akciğer­
lere hava akar. Akciğerlerdeki kan hücreleri havadan oksijeni
emer ve aynı zamanda karbondioksiti salar. Sonra göğüs kas­
ları ve diyafram akciğerleri kasarak ve havanın burun, boğaz
ve ağız yoluyla dışarı çıkmasını sağlayarak gevşer. Oksijenle
dolan kan hücreleri yolculuklarına devam eder ve bedendeki
bütün hücrelere oksijen vererek karbondioksiti alırlar.
Midede ve ince bağırsakta sindirim ve emilim gerçekleş­
tikten sonra atıklar kalın bağırsağa gelir. Bu atıklardaki suyun
ve tuzun büyük kısmı duvarlarından emilir ve kana karışır.
Kalın bağırsak kalan suyu ve katı atıkları rektuma gönderir
ve oradan da anüs vasıtasıyla atılırlar. Bu arada kalın bağır­
saktaki dost bakteriler K vitamininin ve bazı B vitaminlerinin
üretilmesine de yardım ederler.
Çigong ve Geleneksel Çin Tıbbında akciğerlerin chi'yi
ve solunumu yönettiği düşünülür. Akciğerler dalaktan besin
59
chi'sini alırlar ve bunu toplanan chi'yi oluşturmak için içe çe­
kilen havayla birleştirirler; bu ehi 'yi bütün bedene yayarlar.
Akciğerler ayrıca dalaktan beden sıvılarını alarak, bunları ince
bir buğu haline dönüştürür ve tüm bedende kaslarla deri ara­
sındaki alanlara püskürtürler. Sıvıları doğruca böbreklere ve
mesaneye yöneltirler. Ayrıca tüm bedene ve yine derinin altına
Savunucu veya Koruyucu chi'yi yayarlar. Akciğerler deriyi,
burnu, boğazı, ses tellerini ve beden tüylerini etkiler. Havanın
solunmasını kontrol ettikleri ve deriyi etkiledikleri için akci­
ğerler yin organları.içinde en dışsal olanıdır; onlar bedenle çev­
re arasındaki bağlantıdır. Bunun bir sonucu olarak aşırı rüzgar,
sıcak, soğuk, nem ve kuruluktan en kolay etkilenen organdır.
Spiritüel anlamda akciğerler öldüğümüz zaman toprağa geri
dönen Po'yu, Cismani Ruhu barındırır. (Karaciğerdeki Uhrevi
Ruh, Hun, Tinimizle birlikte Tao'ya geri döner.)
2. Bölümde belirtildiği gibi, organlarımız birbirleriyle eş­
leşir. Akciğerler, yang olan kalın bağırsakla eşleşen yin bir
organdır. Kalın bağırsak ince bağırsaktan atıkları ve suyu alır;
suyun bir kısmını emer ve geri kalanını dışarı atar.
Çigong ve GÇT'na göre, bu iç organ çiftlerinin her biri doğa­
daki belli bir Element ile bağlantılıdır ve ondan etkilenir. Akci­
ğerler ve kalın bağırsak Metal Elementiyle bağlantılıdır. Metalin
enerji doğası katılaşan enerjidir. Kronik üzüntü veya depresyon
şeklinde aşın bir Metal enerjimiz varsa bu bizim "katılaştığımız"
ve geçmişteki incinmelere ve kayıplara yapışıp kaldığımız anla­
mına gelir. Bu incinmeleri veya kayıpları telafi etmek için mad­
di nesneler toplayabilir ve bilinçsizce kaybettiklerimizin yerine
koymak için bir şeyler biriktirerek istifçi olabiliriz.
Fiziksel olarak, çok fazla üzüntü (Metal: katılaşan enerji)
akciğerlerde sık soğuk algınlığına veya gribe yakalanma, cilt
sorunları, astım, anfizem veya akciğer kanseri şeklinde ken­
dini gösterebilir. Aşırı üzüntü kalın bağırsakta kabızlığa veya
kalın bağırsak kanserine dönüşebilir. Amerikalıların büyük
kısmı kronik kabızlıktan mustariptir.
60
 Akciğer ve kalın bağırsak hastalıkları Amerika' da başlıca
ölüm nedenleri arasındadır. Akciğer hastalığı en yaygın ikinci
ölüm nedenidir; bağırsak kanseri ise üçüncü sırada yer alır.
Kederimizden bir şeyler öğrenmek ve onu dönüştürmek
cesaretimizi ve geçmişteki acıları serbest bırakma yetimizi
arttırır. Bu bize gerektiği zaman en etkili ve uygun edimde
bulunmak için gereken enerjiyi ve sezgiyi verir.

Üz üntüy ü Hafi fle te n Yiye cekler ve Re nk

GÇT ve Çigong azami sağlık için besleyici gıdaları ve mü­
kemmel sindirimi son derece önemli görür. Aslında, Çinli
doktorlar bir hastalığı tedavi ederken otlardan ve ilaçlardan
evvel besinleri ilk savunma hattı olarak görürler. Yiyecekler
beş belirgin tada göre sınıflandırılır: baharatlı, tuzlu, ekşi, acı
ve tatlı. Bunların her biri belli bir çift iç organ için faydalıdır.
Yine bu organ çiftlerinin her birine beş özel renk iyi gelir: be­
yaz, mavi veya siyah, yeşil, kırmızı ve sarı. Bu kadim inancı
modern bilim de doğrulamaktadır. Yiyeceklerimizdeki renk
pigmentlerinin her biri bir veya daha fazla antioksidan içerir. 2
En sağlıklı beslenme bu beş rengi ve beş tadı içeren beslenme­
dir. Bu özel besinleri tüketerek ve belli renkleri giyerek olum­
suz duyguları dönüştürmek için uyguladığımız Altı Şifalı Ses
ve İçsel Gülümseme çalışmalarını en verimli hale getirebiliriz.
Besinler hakkında aşağıda verilen genel önerilere dikkat
edin. Sağlıklı ve dengeli bir beslenme bütün bedeninize enerji
verecek ve güçlendirecektir. Mümkün olduğunca çok bölge­
nizde yetişen taze, organik besinleri tüketin; organik olmayan
besinlerde bulunan toksit pestisitlerden ve gübrelerden kaçının.
Genetiği değiştirilmiş yiyeceklerden uzak durun. Bedenimize
yapay gen eklemenin uzun vadeli sonuçlarını bilmiyoruz. Hücre
biyologu Dr. Bruce Lipton "yapay üretilen genlerin bağırsak­
lardaki faydalı bakterileri değiştirdiğini"3 gösteren bir çalışmaya
işaret etmektedir. Bağırsaklarımız bağışıklık sistemimizin bü­
yük bir kısmını oluşturur. Amerika' da kanser, diyabet ve obesite
61
vakalarında önemli bir artış olmuştur; genetik değiştirmek gibi
basit bir yöntemle Doğa Ana'yla oynamak bu gibi ve başka tür­
den hastalıktan tırmandırabilir. Maalesef pek çok ülkede orga­
nik yiyecekler dışında neredeyse bütün besinlerin artık genetiği
değiştirilmiştir. Çoğu çiftçiye satılan tohumların dağıtılmasının
kontrolü büyük ilaç şirketlerinin elindedir ve bunlar genetiği de­
ğiştirilmiş tohumlardır. Konserve, işlenmiş veya ışıl işlem gör­
müş besinlerden, organik bile olsa sakının; bunların pek az veya
hiç besin değeri yoktur ve bunun sonucunda sindirimi zorlarlar,
sizi besinden yoksun bırakırlar, aşırı kilo almaya katkıda bulu­
nurlar ve bağışıklığınızı düşürerek hastalığa yol açarlar.
Kanınızı alkali tutmak için beslenmenize bol yeşil sebze
dahil edin. Şeker kamışı şekerinden yapılan besinleri eleyin
veya büyük ölçüde azaltın; bu normalde alkali olan kanınızı
asidik yapar, bu da bağışıklığınızı düşürür. (Noel veya yeni yıl
gibi büyük şenlik ve kutlamalarda aşırı tatlı yedikten sonra ne
kadar çok insanın soğuk algınlığına veya gribe yakalandığına
dikkat edin.) Tatlandırıcı olarak az miktarda organik ham bal
veya organik yüzde 100 saf akça ağaç şurubu kullanın. Yavaş
yiyin, küçük lokmalar alın ve her birini iyice sıvılaşana kadar
çiğneyin. Yiyeceklerinizi ve hatta sıkılmış besinleri bol sal­
yayla birlikte tüketin; sindirim ağızda salyayla başlar. Ace­
le çiğnenen besinler hazımsızlığa, gaza, şişkinliğe, kabızlığa
veya ishale ve en berbatı da kötü beslenmeye yol açar.
Her gün çeşitli renklerde ve beş tadı içeren besinler tüke­
tin. Bunların her birini, bağlantılı oldukları duyguyla birlikte,
daha sonra ayrıntılı olarak ele alacağız. Üzüntüyü azaltmak
ve akciğerlerinizi ve kalın bağırsağınızı güçlendirmek için
beslenmenize az miktarda köri, dereotu, zencefil, acı biber,
soğan, kekik, maydanoz, arnavut biberi, nane gibi baharatlı
yiyecekler dahil edin. Taze organik otlar yetiştirin veya satın
alın; onların tadı ve besleyiciliği kuru, paketlenmiş olanlardan
çok daha fazladır. Aynca kendiniz ot kurutarak kavanozlara
koyabilirsiniz. Ancak, eğer akciğeriniz veya kalın bağırsağı-
62
nız zayıfsa Metal Element olan baharatlardan kaçının. Bunun
yerine, Toprak Elementi olan tatlı yiyeceklere ve Su Elementi
olan tuzlu yiyeceklere odaklanın. Metalin annesi Toprak ve
Metalin çocuğu Su Metali güçlendirecektir. (Tatlı ve tuzlu
yiyeceklerin sayfalarını dizinden bulabilirsiniz. Organlarla
Elementleri arasındaki anne-çocuk ilişkisinin açıklaması için
Yaradılış Döngüsüne bakın.) Bu organları Şifalı Sesler ve İç­
sel Gülümsemeyle güçlendirdiğiniz zaman beslenmenize ba­
haratlı besinleri kademeli olarak tekrar katabilirsiniz.
Sonbahar akciğerlerimizin ve kalın bağırsağımızın eı'ı çok
çalıştığı mevsimdir. İlk olarak sonbaharda olgunlaşan üzüm,
trabzon hurması, elma ve armut gibi meyveler bu organlar için
mükemmeldir. Brokoli, kara lahana, maydanoz, bal kabağı, şal­
gam, su teresi ve kış kabağı bu organların mukozalarını korur.4
Beyaz renkli yiyecekler akciğer-kalın bağırsak sisteminin bir
parçası olan bağışıklık sistemini destekleyen izotiyosiyanatlar
içerir.5 Onun için sonbahar menünüze karnabahar, şalgam, ya­
bani havuç ve turp ekleyin. Şu besinleri çiğ tüketerek düzenli
olarak tuvalete çıkmayı kolaylaştırın: havuç, kereviz, kırmızı
turp, elma, muz ve armut. Birkaç çorba kaşığı organik, çiğ, pas­
törize edilmemiş Sauerkraut (Alman lahana turşusu) yiyerek ve
turşunun suyundan biraz içerek sindirim enzimlerinizi arttırın.
Beyaz veya siyah mantarla periyodik olarak hafif bir kolon
temizliği yapın. Bunları Çin bitkisel ürünleri satan dükkanlar­
dan veya intemetten satın alabilirsiniz. Siyah mantar pek çok
Çin restoranında sunulan mu shu 'da bulunan bir malzemedir.
Beyaz mantarın kıvırcık bir yapısı vardır ve belirli bir tadı
yoktur. Mantarı çiğnenebilecek hale gelene kadar suda pişirin.
Sonra tahıllarla, pişmiş sebzelerle veya çırpılmış yumurta ile
küçük bir miktar yiyin. Mantar kalın bağırsakta jel haline gelir
ve inatçı atıkları hafifçe çeker.
Beyaz giymek akciğerimizi ve kalın bağırsağımızı besler.
Beyaz giysiler aynı zamanda cildimizin rengini öne çıkartır ve
tamamlar. Kendinizi yazın sadece beyaz giymekle sınırlamayın.
63
 Bu iç organlarla bağlantılı element Metal olduğu için ara­
baların, diğer makinelerin, aletlerin, araçların ve tabak çanağın
yararını ve gücünü takdir etmeye zaman ayırın. Metal heykel­
lerin ve takıların güzelliğinin ve parıltısının keyfini çıkartın.

Notlar
1 . Deepak Chopra, The Seven Spiritual Laws of Success (Novato,
CA: Amber-Allen Publishing ve New York Library, 1 993), s.83.
2. Maoshing Ni, Secrets o/Self-Healing (New York: Avery, 2008),
s.77.
3. Bruce Lipton, The Biology of Belief (Santa Rosa, CA: Mountain
of Life Elite Books, 2005), s.45. Türkçe'de İnancın Biyolojisi
adıyla Kuraldışı Yayıncılık tarafından yayınlandı.
4. Paul Pitchford, Healing with Whole Foods: Oriental Traditions
and Modern Nutrition (Berkeley, CA: North Atlantic Books), s.
3 12-33.
5. Ni, Secrets of Self-Healing, s.77.

64
 5. BÖLÜM

KORKU VE GERGİNLİK
Düşmanlarımız ve Dostlarımız

K O R K U VE GERGİNLİK FIZIKSEL V E DUYGUSAL tehlike­

lere verdiğimiz doğal tepkilerdir. Biraz korku ve gerginlik
bize zor bir durum için ihtiyacımız olan fazladan adrenalini
sağlayarak büyük bir yardımda bulunabilir. Gerçek bir teh­
likeyle karşı karşıya olduğumuz zaman bize kaçmamız için
daha çok enerji verir. Bir iş veya özel bir fırsat için görüşme
yaptığımız zaman biraz korku veya gerginlik bize elimizden
geleni yapmamız için enerji verir. İnsanların karşısında ko­
nuştuğumuz veya sahneye çıktığımız zaman biraz korku veya
gerginlik içimizdeki hitabet sanatını alevlendirebilir. Şarkıcı
ve şarkı sözü yazarı Holly Near bir keresinde Dena' nın gittiği
bir konserinde bu düşünceyi paylaşmıştı: "Korkumdan neler
öğrenebileceğimi görmek için korkuyu büyülemeye veya eğ­
lenceye dönüştürmeyi seviyorum."

Korku ve Gerginliğin Verd iği Değerli Mesajlar

İhtiyatla korku arasındaki ayrımı belirtelim. İhtiyat sağlıklı bir
içgüdüdür; bizi tehlike potansiyeli olan bir durumda dikkat-
65
li olmamız için uyarır. Kalabalık bir kavşaktan geçerken, bir
ateş yakarken veya otobanda araba kullanırken ihtiyatlı olmak
akıllıcadır.
Aşırı korku veya gerginlik insanı baltalar. Bizi felç eder;
en derin arzularımızı eyleme dökmemizin önüne geçer. Kor­
ku sevginin karşıtıdır. Korku, sevginin yang genişlemesinin
zıttı olan yin daralmadır. Korku bizi daha küçük, daha ağır,
daha kuru, daha sert ve sınırlı yapar. Korku hayatımızdaki her
şeyi tıkar: bedenimizi, düşüncelerimizi, edimlerimizi, spiritü­
el ilerlememizi. Biraz sevgi bile bizi daha geniş, daha hafif,
daha esnek, daha yaratıcı, daha cüretkar yapar. Bir başkasına,
bir hayvana, doğaya ya da müzik, sanat, spor veya bahçe ile
uğraşma gibi yaratıcı bir ifadeye duyulan büyük sevginin de­
rin bir etkisi vardır. Bu sevgi engelleri açar ve her seviyede
taze enerjinin girmesini ve bizi yenilemesini sağlar.
Pek çok spiritüel öğretmen sadece iki büyük duygu ol­
duğunu söylemiştir: sevgi ve korku. Ya nefret, öfke, kaygı,
üzüntü ve kibir? Onlar bunların hepsinin korkunun çocukları
olduğunu söyler. Korku geleceğimize güvenmemektir, kaça­
madığımız veya kontrol edemediğimiz kötü akıbetlerin hemen
köşe başında bizi beklediğine ikna eden zihin halidir. Fakat
kendimizi çaresiz hissetmek o kadar acı verir ki bu duyguyu
itip uzaklaştırırız. Korkumuzu algılanan "düşmana" karşı öfke
veya nefrete dönüştürürüz. Ya da korkumuzu gizlemek için
kibirli bir tavır takınırız. Ya da bu korkuyu aşırı kaygı veya
depresyona kanalize ederiz. Veya korkuyla alay eden gözüka­
ra insanlar oluruz.
Toplum iki cinsiyete de, hem kadına hem erkeğe korkuyla
ilgili bazı dengesizlikler empoze eder. Kadınların korkularını
ifade etmesi daha kabul edilebilir olsa da öfkelerini ifade et­
meleri o denli kabul edilebilir değildir. Bunun tersi de erkek­
ler için geçerlidir: onlar için de öfke daha kabul edilebilirdir,
korku ise bir zayıflık işaretidir. Kuşkusuz, duygularını denge;­
lemek her iki cinsiyete de fayda sağlayacaktır.
66
 Maalesef, büyük ölçüde korkunun yönettiği bir toplum­
da yaşıyoruz. Çoğumuz yüksek dozda korkuyla büyütüldük.
Hala ebeveynimizin öğretilerinin yankılarını duyabiliyoruz:
"Hayır ! Bunu yapma! Risk alma! Canın yanar! Ceza veririm!"
Medya da felaketlere, cinayetlere ve çeşitli suçlara ve tabii
savaşlara odaklanarak korkularımızı pekiştirir. Bazı politik li­
derler de bizi tehlikeli ve güvenilmez bir Dünya olduğuna ve
eğer onların tarafını tutarsak bizi koruyacaklarına ikna ederek
kendi rollerini oynarlar.

Korku ve Gerginlik B öbrek lerimize ve

Mesanemize Yerle şir

ŞEK İ L 7: Böbrekler ve Mesane

67
 Çigong ve Geleneksel Çin Tıbbı korkunun böbreklerde ve
mesanede depolandığını kabul eder. Öğrencilerimizden çoğu
ve eğitmenlerimizin bazıları akupunktur uzmanıdır ve hepsi
de şunu kabul etmektedir: böbrek zayıflığı toplumumuzda bir
normdur. Tevekkeli değil.
Böbrekler ve mesane aynı zamanda psikolojik nitelikler
olan irade gücü ve bilgelik kadar, yumuşaklık ve dinginlik
duygularına da ev sahipliği yapar. Çözülmemiş korku veya
gerginliğin birikmesi bu arzu edilen nitelikleri zayıflatır.
Böbreklerin işlevi hayatidir. Batı tıbbı bize böbreklerin ka­
nımızı süzdüğünü ve atık maddeleri idrar şeklinde bedenden
attığını söyler. Kanımızdaki su, tuz ve diğer maddelerin çok
önemli dengesini korumaya yardım ederler. Böbrekler aynı
zamanda beden sıvılarımızdaki asit-alkali dengesini de düzen­
ler ve kan basıncımızı ve oksijen seviyemizi düzenlemek ve
kırmızı kan hücrelerinin üretimini teşvik etmek için hormon
üretirler.
Böbrekler atık maddeyi idrar şeklinde sidik borusuna, id­
rar yoluna ve mesaneye gönderirler. Mesane idrarı toplar ve
sonra idrar yoluyla dışarı atar. Bu organların işlevi yaşam için
kesinlikle elzemdir.
Çigong ve GÇT' da böbrekler Yaşamın Kökleri olarak ad­
landırılır, çünkü bedenin Öz'ünü muhafaza ederler. Bu Öz
üremenin, gelişmenin ve olgunlaşmanın kaynağıdır. Aynı za­
manda bütün beden organlarının altta yatan materyalidir. Böb­
rekler yin, mesane ise yang'dır. Spiritüel anlamda, böbrekler
İrade Gücü Tinini veya Çincede Zhi 'yi barındırır.
Böbrekler ve mesaneyle bağlantılı olan Element Sudur.
Suyun enerjik doğası toplanan ve çöken enerjidir. Kronik
korku böbreklerimizi ve mesanemizi gerer. Bu su enerjimizi
ağırlaştırır ve atıllaştırır. Böbreklerimiz bozulur, atık madde­
leri kandan toplama, idrar haline getirme ve bedenden atılmak
üzere mesaneye gönderme yetisi azalır.

68
 GÇT'da böbrekler cinsel dürtümüzü, duymamızı, kemik­
lerimizi, dişlerimizi, saçlarımızı, dizlerimizi, bileklerimizi ve
ayaklarımızı kontrol eder. Cinsiyet bezleri ve böbrek üstü bez­
leri onlarla bağlantılıdır. Onun için korku içinde yaşamak şu
sorunlardan bir veya daha fazlasına neden olabilir: zayıf cinsel
enerji, kısırlık, idrar sorunları, idrar yolu enfeksiyonları, ad­
renal yorgunluğu, diş ve kemiklerde bozulma, saç dökülmesi
ve diz, bilek ve ayak sorunları. Bütün organların ve sistemle­
rin Öz için, canlı kalmak için böbreklere bağlı olduğuna dair
Taoist görüş göz önüne alındığı zaman bu resim daha da kö­
tüleşiyor. Aşırı korku eninde sonunda bütün iç organlarımızı
zayıflatır ve hayatımızı kısaltır.
Genellikle seksle kaygılı, şizofrenik bir ilişkimiz var.
Dünyanın hemen her yerinde popüler şarkılar bir sevgili ara­
makla, bulmakla ve kaybetmekle ilgilidir. Çoğu film, oyun
ve TV şovunda temaya her zaman cinsel ilişkiler dahil edilir.
Pek çok insan sağlıklı cinsel ilişki arzular ve aynı zamanda
bundan korkar. Hala seksi utanılacak, suçluluk duyulacak bir
şey olarak gören bağnaz düşünce ve önyargıların etkisi al­
tindayız. 1 960'lardaki cinsel özgürlük AİDS ve cinsel yolla
bulaşan diğer hastalıkların yol açtığı korku nedeniyle dizgin­
lendi. Pornografi endüstrisi seksi yasak ve istismarcı bir şey,
başkalarının üstünde kullanılacak bir güç gibi göstererek mil­
yarlar kazanıyor. Arabadan halıya kadar her şeyi satmak için
reklamlarda tahrik edici pozlar veren güzel kadın ve erkekler
kullanılıyor.
Çigong seksi sevmenin, eşit ilişkinin doğal bir parçası ola­
rak görür ve onaylar. Her iki taraf da koşulsuz sevginin bir
ifadesi olarak birbirini memnun etme ve zevk verme arayışın­
dadır. Acı verici duygularımızı Şifalı Sesler ve İçsel Gülümse­
me çalışmaları ile temizleyip dönüştürmek böbrekler, mesane
ve cinsel organlar kadar diğer organlara da enerji vererek hem
cinselliği hem de sağlığı daha iyi hale getirir. Çigong'un daha
iyi sevişmek ve ömrü uzatmak için özel yöntemleri de vardır.
69
Seks bir canlanma biçimi ve spiritüel bir katalizör haline gelir.
Bu yöntemler Mantak Chia'nın Taoist cinsel uygulamalarla
ilgili kitaplarında anlatılmıştır.
Korku en büyük düşmanımız ve en iyi dostumuz olabilir.
Eğer görmezden gelinir ve inkar edilirse hayatın zenginliğin­
den mahrum kalırız. Eğer kabul edilir ve dönüştürülürse bizi
dengeye ve içsel huzura götürür. Altı Şifalı Ses ve İçsel Gü­
lümseme zayıflayan böbreklerimiz ve mesanemiz için güçlü
enerji ilaçlarıdır.
En önemlisi, korkunun hayatımızı yönetmesine izin vere­
meyiz. Etrafımızda gördüğümüz kaosa ve ıstıraba bakmaksı­
zın, her gün olumlu bir ortam, iyi bir doğa yaratmalıyız. Kendi
içimizde şevkat, irade gücü ve bilgelik geliştirdikçe ihtiyacı
olan başkalarına da yardım edebiliriz. Karşılaştığımız herkes­
te parlayan bir içsel huzur feneri olabiliriz.

Korkuyu Yatıştıran Besinler ve Renkler

Daha önce de belirttiğimiz gibi, mümkün olduğunca taze, yö­
resel, organik besinler tüketmek önemlidir. Konserve, paket­
lenmiş, ışıl işlem görmüş veya genetiği oynanmış besinlerden
kaçının. Şeker kamışı şekerinden uzak durun; onun yerine
biraz organik ham bal veya yüzde yüz saf akça ağaç şurubu
kullanın. Her gün beş tadı tüketin. Her gün çeşitli renklerde,
özellikle çiğ veya az pişmiş yeşillikler tüketin. Her gün bes­
lenmenize bir veya iki çiğ, mayalanmış besin ekleyin; bunları
bir sonraki bölümde ele alacağız.
Kış, böbreklerimizin ve mesanemizin en yoğun çalıştığı
mevsimdir. Mavi ve siyah besinler tüketerek onlara kışın ve
her mevsim destek olun. Bunlar böbrek ve mesane sistemi­
nin bir parçası olan hormon sistemini destekleyen antosiya­
nin içerir. 1 Onun için beslenmenize siyah fasulye, böğürtlen,
siyah zeytin ve nori, kombu, kelp ve palmata gibi kurutulmuş
deniz yosunlarını dahil edin. Deniz yosunları mükemmel mi­
neral kaynaklarıdır. Patates cipsi yemek yerine kurutulmuş
70
palmata veya nori atıştırmayı deneyin; çok lezzetli tuzlu bir
tatları vardır. Bunları salatalarınıza da ekleyin. Deniz yosun­
ları hem siyah hem tuzlu oldukları için özellikle kışın çok uy­
gundur. Tuzlu tat böbrekleri ve mesaneyi güçlendirir. Çok az
miktarda, bir tuz öğütücüsüyle birlikte kullanacağınız deniz
tuzu, tercihen Kelt tuzu tüketin. Bunlar sadece daha sağlıklı
olmakla kalmaz, aynı zamanda tatları da mükemmeldir. Çok
az miktarda organik miso veya tamari sosu (daha kaliteli bir
soya sosu) tüketin. Diğer tuzlu besinler organik, serbest gezen
tavuk yumurtası, çiğ, yıllanmış keçi peyniri, özellikle tuzlu
feta peyniri, çiğ tereyağı ve kaliteli tuzlu deniz balığıdır.
Laktoz duyarlılığı olan pek çok insanın organik çiğ süt
ürünlerine iyi tepki verdiğini göz önünde bulundurun. Muh­
temelen bu duyarlılığa neden olan çoğu süt ürünlerinin pasto­
rizasyon (ısıtma) ve homojenleştirme (parçalama) işlemlerine
tabi tutulmasıdır. Eğer organik çiğ tereyağı bulabiliyorsanız
bu çok yararlıdır; mükemmel bir A, D, K ve E vitamini kayna­
ğıdır.2 Eğer vejeteryansanız çiğ tereyağı ve yumurta sarısı tek
hayvani yağ kaynağınızdır. Marketlerde organik çiğ tereyağı
bulamazsanız bölgenizdeki bir çiftçiden çiğ süt ürünleri satın
alabilirsiniz. Bölgenizdeki köylü pazarında veya intemette bir
satıcı arayın. Margarin ve tereyağının muadilleri toksit kim­
yasal doludur.
Ancak eğer böbrekleriniz veya mesaneniz çok zayıfsa tuz­
lu besinleri en aza indirmek ve bunun yerine baharatlı ve ekşi
besinleri arttırmak en iyisidir.
Mavi ve siyah giysiler giymek böbreklerimizi ve mesane­
mizi güçlendirir ve bunun bir sonucu olarak korkunun azal­
masına yardımcı olur. Siyah aynı zamanda topraklama etki­
siyle zihinsel faaliyetlerimizi de dengeler. Siyahın kötü ününe
aldırmayın: siyah giysiler zariftir, otoriterdir, çekicidir... ve
zayıf gösterir!
Böbrekler ve mesaneyle bağlantılı element Sudur. Bedeni­
mizin yaklaşık yüzde 70'i sudur ve vücudumuzu sürekli olarak
71
temiz, filtrelenmiş suyla yeniden doldurmamız gerekir. Kali­
teli ev su arıtma sistemleri, saflıkları değişen şişe sularından
çok daha iyidir. Bazılarının musluk suyundan farkı yoktur.
Meyve ve sebzelerinizi filtrelenmiş suyla yıkayın ve pişirin.

Günlük Su İhtiyacı
Her gün ne kadar su tüketmeliyiz? Pek çok modem sağlık uz­
manı başka sıvılara ek olarak, günde en az sekiz bardak su iç­
memizi öneriyor. GÇT bize meyve ve sebzelerdekiler de dahil
olmak üzere bütün sıvı tüketimimizin altı bardağı geçmeme­
sini tavsiye ediyor, çünkü böbreklerin bir günde rahatlıkla bu
kadarını süzebileceğini söylüyor. Altı bardaktan fazlası öde­
me yol açar.
Ancak natüropatik tıp, yani hastalıkları ilaç kullanmadan,
doğal vasıtalarla tedavi etme . yöntemi, bize beden ağırlığının
ons (yaklaşık 30 gram) olarak yarısı kadar su içmemizi önerir.
Yani, eğer mesela kilonuz 140 pound ise (453 grama karşılık
gelen bir ağırlık ölçüsü, dolayısıyla yaklaşık 65 kilogram -ç.n.)
yetmiş ons, yani yaklaşık 2 litre veya yaklaşık sekiz bardak su
içmelisiniz. Akupunktur uzmanı Mikio Sankey bu önerileri
onaylıyor, çünkü ona göre, modem toplumumuz bedenimizi
besinlerimiz, suyumuz ve havamızla ve cep telefonlarının,
mikrodalga fırınlarının, bilgisayarların vb. yaydığı elektro­
manyetik radyasyonla birlikte o kadar çok toksinle stres altına
sokuyor ki, bu toksinleri atmak için daha çok suya ihtiyacımız
var. Taze sıkılmış organik sebze suyu da eğer sıkıldıktan son­
ra on beş dakika içinde tüketilirse faydalı su olarak kabul edi­
liyor. Meşrubatlar ve şişelenmiş sıkma sular faydalı değildir,
çünkü bunlar şeker ve koruyucu doludur. 3
Mantak Chia şunlara dikkat çekiyor; eğer idrarınız açık sa­
rıysa yeterli sıvı tükettiğinizi gösterir. Eğer idrarınız koyu sa­
rıysa karaciğerinizin atıklardan arınması için daha çok sıvıya
ihtiyacınız vardır. Mesaneyi günde beş ile altı kez boşaltmak
yine doğru miktarda sıvı tükettiğinizin bir başka göstergesidir.
72
 Pek çok sağlık uzmanı en iyisinin yemek yerken sıvı tü­
ketmemek olduğunu söyler, çünkü su sindirim sistemindeki
hidroklorik asidi ve sindirim enzimlerini seyreltir. Ne var ki
Dena yemekten yaklaşık yirmi dakika önce içine biraz limon
sıkılmış yarım bardak su tüketmenin sindirime iyi gelebilece­
ğini öne sürüyor.
Onun için bu farklı tavsiyeleri düşünün, size uygun geleni
deneyin ve sonra bırakın, nihai uzman bedeninizin bilgeliği
olsun.
Hayatın devam edebilmesi için bahşedilen suya minnettar
olun. Okyanuslarımıza, göllerimize ve nehirlerimize müte­
şekkir olun; fırsat buldukça onlara bakın ve güzellikleri, bize
sağladıkları besinler, ulaşım olanakları ve sundukları keyif ve
eğlenceler için teşekkür edin.
Tao Te Ching'de Lao Tzu sık sık Tao'yu suyla eşit tutar.
Su yukarıdan akar ve toprağın içine işler. Yumuşaktır ve di­
renmez ama ateşi, ağacı, toprağı ve taşı alt eder. Sankey böb­
rekleri "öteki sistemleri ateşleyen bujiler"4 olarak adlandırır.
Korkudan kurtularak bujilerimizi kuvvetlendirirsek irade gü­
cümüz ve bilgeliğimiz artar, daha yumuşakve sakin oluruz.

Notlar
1 . Sally Fallon ve Mary G.Enig, Nourishing Traditions, 2. Baskı
(Washington, DC: New Trends Publishing, 200 1), s. 1 5 .
2 . Maoshing Ni, Secrets of Self-Healing (New York: Avery, 2008),
s.77.
3. Mikio Sankey, Support the Mountain: Nutrition far Expanded
Consciousness (lnglewood, CA: Mountain Castle Publishing,
2008), s. 140- 1 4 1 .
4. Mikio Sankey, Discern the Whisper: Esoteric Acupuncture,
2.cilt (lnglewood, CA: Mountain Castle Publishing, 2002), s.53.

73
İnsan kurallara sığmaz!
 6. BÖLÜM

ÖFKE
Kabus ve Katalizör

ÖFKE Ç O G U İ N S A N I N D O G R U ve etkili bir şekilde ifade et­

mekte sorun yaşadığı bir duygudur. Çigong ve GÇT öfke ka­
tegorisine şu türevleri de dahil eder: kırgınlık, hiddet, kıskanç­
lık, hüsran ve stres. Dikbaşlılık ve aşırı eleştiri de bununla ya­
kından bağlantılıdır.

Öfke ve Tü re vle rinin Değe rli Mesajları

Öfke kendimiz veya önem verdiğimiz insanlar bağlamında
istenmeyen bir durum veya etkileşime verilen doğal bir tepki­
dir. O ayrıca dünyadaki diğer insanlara veya gruplara yönelik
adaletsizliğe verilen doğal bir tepki de olabilir. Eğer bedeni­
mizi öfkeye alıştırırsak giderek güçlü bir tedirginlik veya ra­
hatsızlık hissine yol açar. Öfkemizi ifade edene, ona neden
olan koşullar değişene veya onu alevlendiren kişi veya kişileri
bağışlayana dek kendimizi dengesiz hissederiz.
Maalesef, pek çok insan öfkesiyle veya bedeninin verdiği
sinyalle temas halinde değildir. Onlara öfkelerini açığa vur-
75
manın yanlış ve zararlı olduğu öğretilmiştir. Bundan utanırlar
ve korkarlar. Bunun için de öfkelerini görmezden gelir, inkar
eder veya bastırırlar. Daha önce de söylediğimiz gibi, öfke
kendiliğinden kaybolmaz; sadece işlevini gizlice sürdürür ve
fiziksel ve duygusal halimizi olumsuz etkiler, bozar.
Öte yandan, öfkemizi veya hiddetimizi karşımızdaki kişiye
sözel veya fiziksel saldırıda bulunarak ifade etmek genellikle
her şeyi daha kötüleştirir: her iki tarafın da birbirine daha çok
karşı olmasına yol açar. Tatsız bir sözel saldırı bir ilişkiyi ile­
lebet bitirebilir. Şiddetli bir fiziksel saldırı ciddi hasara, hatta
ölüme yol açabilir.

Öfk e ve Tü revleriyle Baş Etm enin Sağlıklı Yolları

İlk önce, kendimize öfkemizi hissetmemiz için izin verme­
miz gerek. Eğer bu sizin için bir sorunsa, bunu değiştirmek
için bilinçli bir seçim yapın. Kendinize ve başkalarına zarar
vermeden öfkenizi hissetmeyi öğrenebileceğinizi söyleyin
kendinize. Bir sonraki bölümde anlatılacak olan Şifalı Sesler
çalışmasını günde bir veya iki kez yapın. Sıra öfkeye geldiği
zaman öfke sesini on iki veya daha çok kez tekrarlayın. İç­
sel Gülümseme egzersizini günde bir veya iki kez tekrarlayın.
Bir Duyguyu Serbest Bırakmak egzersizini haftada birkaç kez
tekrarlayın.
Öfkenizi hissedebildiğiniz zaman, onu etkili olacağından
veya gerektiğinden daha sık ve daha hararetli ifade ettiğini­
zi görebilirsiniz. Paniğe kapılmayın ! Onu bir şekilde ifade
edebilmek ilerlemenin bir işaretidir. Onun için bundan sonra
öfkenizi -ilgili herkesin iyiliği için-şefkatli bir şekilde ifade
etme üstünde çalışın. Lao Tzu 'nun söylediği gibi, "İncinmeyi
iyiliğin gücüyle karşılayın.'' 1 Bu geliştirebileceğiniz ve bileye­
bileceğiniz bir sanattır. Diğer kişi veya kişileri kötülemeden
isteklerimizi sakince ifade etmek anlamına gelir. Gergin bir
duruma iyi niyetle yaklaşmak bir anda onu değiştirir ve iki
tarafın da kazandığı bir çözüm bulunur.
76
 İşte hafif veya ara sıra hissedilen öfkenin bu şekilde
ifade edilmesinin bir örneği. Diyelim ki sevgiliniz doğum
gününüzü unuttu ve bu da sizi üzdü. Sakin bir sesle ona
kızdığınızı ve bu kızgınlığınızın nedenini açıklayın. "Ben"
zamirini kullanın. Mesela: "Doğum günümü önemsemedi­
ğin zaman kırılıyorum ve kızıyorum. Ben yaş gününde her
zaman sana bir hediye alıyorum ve seni dışarıda akşam ye­
meğine götürüyorum. Doğum günümü kutlaman benim için
önemli." Şimdi iyi niyetinizi ve ilginizi ifade edin: "Seni
gerçekten seviyorum ve birbirimize daha yakın ve daha
mutlu olmak istiyorum."
Eğer kızgınlığın sakin ve yüz yüze ifade edilmesi karşı ta­
rafın savunmaya geçmesine veya hiddetlenmesine yol açıyor­
sa, ona bir mektup yazmayı deneyin. Yine öfkenizin nedenini
"ben" zamirini kullanarak ve ilişkinizi düzelme isteğinizi iç­
tenlikle ifade ederek sakince belirtin.
Eğer her iki yaklaşım da işe yaramazsa veya durum her­
hangi bir şekilde yüzleşmeye izin vermezse, yine de mektubu
yazın. Sonra onu hissederek yüksek sesle okuyun ve yakın.
Karşınızdaki kişi mesajınızı güçlü bir şekilde alacaktır, hatta
davranışını bile değiştirebilir. En azından, öfkenizi ifade etti­
ğiniz için kendinizi daha iyi hissedersiniz.
Ancak bütün çabamıza rağmen daha iyi hale getiremediği­
miz tatsız işler ve ilişkiler olduğunu da unutmayın. Bu durum­
da öfkemizi serbest bırakmanın tek yolu, iyi niyetle ve bağış­
layarak terk etmektir.
Kronik öfke profesyonel yardım almayı gerektiren de­
rinlerdeki bir duygusal sorundur. Genellikle bu, alkol veya
uyuşturucu bağımlısı olabilen hiddetli bir ebeveynin duygusal
veya fiziksel taciziyle bağlantılıdır. Becerikli bir terapist veya
danışman bu sorunu yaşayan kişiyle çalışarak onun öfkesini
anlamasına ve serbest bırakmasına yardım edebilir.
Kıskançlık da öfke kategorisinde sorun yaratan bir diğer
duygudur. Eğer hayatın anlamlı bir alanında bir eksiğimiz
77
varsa, bu alanda bolluk içinde olan insanları kıskanmak ko­
laydır. Fakat iyi talihlerine gücenmektense onlardan ilham
alabiliriz. Eğer başkalarını kıskanıyorsanız, sevgi dolu bir
eş, tatminkar bir iş, bol kazanç veya imrendiğiniz başka her­
hangi bir şeyi çekmek için ne yaptıklarını bulun veya analiz
edin. Bilinçli olarak size istediklerinizi verecek ipuçlarına
bakın. Kıskançlığa odaklanmak iyi talihinizin önünü kese­
cektir. Bunun yerine, bu isteğinizin gerçekleşmesinin ve­
receği sevinci hayal edin ve hissedin. Size istediğiniz şeyi
çekecek olan olumlu enerjiyi yaratın.
Zamanlamanın hayatımızdaki olaylarda çok önemli bir
faktör olduğunu aklınızda tutun. Belli bir arzunun, onu ahenk
ve dengeyle kotarmaya hazır olmadığımız için gerçekleşme­
mesi mümkündür. Mesela, piyango kazanan pek çok kişinin
paralarını çarçur ettiği ve kaybettiği söylenir.
Her ilişki veya mülk eğer gelişecekse, zaman ve dikkat
gerektirir. Onun için hayatınızda bir eş, yeni bir iş, daha
büyük bir ev veya istediğiniz başka bir şey için yer açtığı­
nızdan emin olun.
Ancak aşırı maddi şeylere sahip olmanın ehi enerjinizi ve
zamanınızı tüketebileceğinin farkında olun. Sahip olduğunuz
her şeyin -giysilerinizin, ev eşyalarınızın, elektronik aletle­
rinizin veya arabalarınızın- korunması ve onarılması gerekir.
Çok daha basit bir çağ olan on dokuzuncu yüzyılda şair Wil­
liam Wordsworth şöyle bir gözlemde bulunmuştur: "Çok dal­
dık dünyaya. Alarak ve harcayarak tüketiyoruz güçlerimizi.
Doğada pek az şey görüyoruz bizim olan." Bu karmaşık elekt­
ronik çağımız için ne kadar da doğru !
Bir eşin veya sevgilinin sadakatine güvenmeden, şüphe
içinde onu kıskanmak da yine uzman bir terapisti veya danış­
manı gerektiren derinlere yerleşmiş bir sorundur. Bu çocuk­
lukta ihmalkar bir ebeveyn tarafından terk edilme korkusuyla
bağlantılı olabilir.
78
 Bağı şlamak Ç ok Önemlidir
İyi insanlar henüz iyi olmayanlara öğretirler;
Daha az iyi olanda iyinin potansiyeli vardır.
Tao Te Ching2

Öfkemizi tamamen sağaltmak için, kendimiz de dahil olmak

üzere, ilgili bütün tarafları bağışlamalıyız. Bu kolay iş değildir
ama zihin huzurumuz için çok önemlidir. Duygusal yükümü­
zü hafifletenlerimiz de dahil olmak üzere hiç birimizin mü­
kemmel olmadığını unutmayın. Bazılarından daha gelişmiş
olabiliriz ama bizden ileri olan çok insan da vardır. Bizi incit­
tiğini hissettiklerimiz bizden daha genç Ruhlar olabilir. Büyük
ihtimalle, bizler de hayatımızda daha önce benzer (veya daha
kötü) hatalar yapmışızdır.
Bağışlayıcılığımız karşımızdaki kişiler için kuvvetli bir
derstir. Bu bir düşmanı bir hayrana çevirebilir. Ayrıca bir ça­
tışmada oynamış olabileceğimiz herhangi bir rol için de ken­
dimizi bağışlamalıyız. Tamamen bencil bir açıdan sağlığımıza
ve iç huzurumuza zarar veren bu zehirli öfkeyi serbest bırak­
mak için bağışlamamız gerekir.

Öfke ve Türe vler i Karaciğer ve

Safra Kesesine Yerle şi r
Olumlu duygular olan şevkat ve cömertlik karaciğerde ve saf­
ra kesesinde barınır. Psikolojik özellikler olan kararlılık, plan­
lama ve kesinlik de orada bulunur. Olumsuz duygular olan
öfke, kırgınlık, hiddet, kıskançlık, hüsran ve stres de, dikbaş­
lılık, erteleme ve aşırı eleştiri özellikleriyle beraber bu organ­
lara yerleşir. Olumsuzlar olumluları azaltır.
Karaciğer son derece karmaşık ve değerli bir organdır. Batı
tıbbına göre, o bedenin kimya fabrikasıdır. Başlıca işlevleri
glukozu (kan şekeri) depolamak, düzenlemek ve kana vermek,
79
ŞEKİL 8: Karaciğer ve Safrakesesi

kan plazma proteinleri ve yağ parçacıklarını sindirilebilir bo­

yutlara parçalayan safra üretmek, kanımızdaki zararlı madde­
leri temizlemek ve atmak ve kanın pıhtılaşmasını engelleyen
bir madde oluşturmaktır.
Safrekesesi safrayı depolayan ve yağların sindirimi için ge­
rektiği zaman ince bağırsağa akıtan, karaciğerin altındaki bir
kesedir.
GÇT' da karaciğere bedenin "generali" ve "uyumlayıcı­
sı" denir. Askeri terminoloji kullanıp bedenin bir savaş alanı
olduğunu varsaymaktansa, biz buna "genel müdür" diyelim.
Giovanni Maciocia'ya göre, "bu chi'nin tüm bedende, bütün
organlarda ve her yönde engelsiz akmasını sağlar."3 Karaci­
ğer aynı zamanda kan depolar ve gerekli faaliyet bölgesine
ve seviyesine göre kanın miktarım düzenler. Eklemleri hare-
80
ket ettiren tendonları ve bağ dokularını kontrol eder, gözleri
ve tırnakları besler ve nemlendirir ve yang safra kesesinin
yin eşi olarak işlev gösterir. Spiritüel anlamda, karaciğer Uh­
revi Ruhu veya Çincede Hun'u barındırır; bu ölümde Tini­
mizle birlikte bedenimizi terk eden ve Ezeli Boşluğa -diğer
bir deyişle, Kaynağımıza, Tao'ya- geri dönen Ruhun ebedi
parçasıdır.
Aşırı öfke, kırgınlık, hiddet, kıskançlık, hüsran veya stres
chi'nin durgunlaşmasına, bu da kanın daha yoğunlaşıp asi­
dik hale gelmesine yol açar. Bu baş dönmesi, halsizlik, baş
ağrısı, kulak çınlaması, kuru çatlak tırnaklar, kas krampları,
hazımsızlık, mide bulantısı veya sarılık olarak tezahür ede­
bilir. Kronik karaciğer bozukluğu göz enfeksiyonuna, görme
bozukluğuna, adet kanaması sorunlarına, artrite, egzemaya,
sedef hastalığına veya kansere yol açabilir.
GÇT'na göre, kuvvetli rüzgarlar karaciğeri rahatsız eder.
Bunlar doğaları itibarıyla kızgınlığa ve öfkeye neden olabilir.
Kacaciğer ve safra kesesinin Elementi Ağaçtır. Ağacın
mevsimi bahardır. Ağacın enerjik doğası genişleyen ve büyü­
yen enerjidir -köklerini ve dallarını yayarak genişleyen ağacı
düşünün. Şevkat ve cömertlik duyguları genişleyen enerjinin,
başkalarına yardım etmek için uzanmanın açık örnekleridir.
Olumsuz öfke duygusu da genişleyen enerjidir; oldukça
istikrarsız bir enerjidir. Denetlenmeyen öfke genişleyerek
hüsrana, kırgınlığa, kıskançlığa veya hiddete dönüşür. Geniş­
leyerek psikolojik bir özellik olan aşırı eleştirel olmaya yol
açabilir. Mikio Sankey bunun, son sürat başarıya koşan A
kişilik tipinde olduğu gibi, aşırı zorlama halini alabileceğini
öner sürer.5
Olumlu psikolojik özellikler olan kararlılık, planlama ve
kesinlik genişleyen ve büyüyen enerjidir; bunlar safra kese­
siyle bağlantılıdır. Safra kesesinin olumsuz özellikleri büyü­
menin tersidir: erteleme ve esnek olmama.
81
 Öfkeyi ve Tü re vle rini Yatı ştı ran Renk ve Besinle r
Daha evvel bahsettiğimiz gibi, mümkün olduğunca taze, yöre­
sel, organik besinler tüketin. Konserve, paketlenmiş, ışıl işlem
görmüş veya genetiği oynanmış besinlerden kaçının. Her gün
beş tadı ve değişik renkleri beslenmenize katın. Şeker kamı­
şı şekerinden uzak durun; onun yerine biraz organik ham bal
veya yüzde yüz saf akça ağaç şurubu kullanın. Bedenimizin
yağa ihtiyacı vardır ama yağı beslenmenizde akıllıca kullanın.
Karaciğer için en iyi yağlar çiğ organik tereyağı, çiğ organik
hindistan cevizi yağı, çiğ organik zeytinyağı ve çiğ organik
kenevir yağıdır. Kızgın yağda pişirmekten veya uzun süre
kızartmaktan kaçının. Hindistan cevizi yağıyla az ve hızlıca
pişirin ve zeytinyağım salataların ve sebzelerin üstünde kul­
lanın. Ekmeğiniz ve sebzeleriniz üstünde organik çiğ tereyağı
kullanın. Omega 3 ve Omega 6 yağları içeren çiğ organik ke­
nevir yağını salatalarınızın ve sebzelerinizin üstünde kullanın;
bu yağı pişirmek için kullanmayın.
İlkbahar karaciğerin ve safra kesesinin en çok çalıştığı
mevsimdir. Ekşi ve yeşil besinler bu organlara destek olur.
Ekşi kategorisinde yer alan pek çok meyve vardır: elma, taneli
meyveler, greyfurt, üzüm, portakal, armut, limon ve domates.
Ekşi kategorisine giren organik etler şunlardır: balık, tavuk,
hindi ve etler. Ekşi kategorisine giren organik mayalanmış
besinler şunlardır: ekmek (özellikle artizan niteliğinde, ekşi
mayalı ekmek), çiğ sirkesiz turşu, filizler, canlı bakterili yo­
ğurt, çiğ kefir, çiğ tuzlu feta peyniri, çiğ (pastörize edilmemiş)
sauerkraut ve ev yapımı kombu çayı (çiğ balla yapılmış). Eğer
karaciğeriniz veya safra keseniz çok zayıfsa ekşi yiyecekleri
en aza indirgemek ve onun yerine tuzlu ve acımsı buruk yiye­
cekleri arttırmak en iyisidir. (Tuzlu ve acımsı buruk besinler
için dizine bakınız.)
Her gün bir veya daha fazla mayalı besin tüketmek kara­
ciğerinizi ve safra kesenizi desteklemenin, sindirimi güçlen-
82
dirmenin, beslenmenizi iyileştirmenin ve hastalıklara karşı
bağışıklığınızı arttırmanın etkili bir yoludur. Mayalanma sağ­
lıklı bir mikroflora, ince bağırsağınızda besinleri sindirmenize
yardım eden probiyotikleri oluşturur. Laktobacillus mikroflo­
ra genellikle B kompleks vitaminlerinin çoğunu üretir. Aci­
dophilus bifidus mikroflora B 12, folik asit ve bütirat üretir.
Organik çiğ süt, çiğ kefir, canlı bakterili yoğurt ve çiğ feta
peynirinde hem lactobacillus hem de bifidus mikroflora var­
dır. Pastörize edilmemiş çiğ sauerkraut ve suyu lactobacilli ve
C Vitamini doludur. 6 Bu mayalanmış, çiğ, pastörize edilme­
miş besinleri marketlerde bulmak zor olabilir. Bunları evde
yapabilir veya bilgisayarda bulabilirsiniz.
Yeşil besinlerde, karaciğer ve safra kesesi ağının başlıca işi
olan toksinleri atmaya yardım eden klorofil ve lutein bulunur. 7
Çiğ ıspanakla, mayalanmamış çiğ lahananın iyot emilimine
engel olduğunu unutmayın. 8
Yeşil giymek de karaciğerinizi ve safra kesenizi destekler.
Bunların elementi ağaç olduğu için, ormanda, parkta veya
ağaçlıklı bir yolda yürüyün ve ağaçların faydasını ve güzel­
liğini takdir edin. Onlar gezegenimizin akciğerleridir, oksijen
üretir ve karbondioksiti emerler. Ayrıca gölgelik görevi görür
ve meyve ve yemiş üretirler. Ve toprak kaymasını önler ve
bize pek çok şeyin yanı sıra evlerimiz, ahşap mobilyalarımız
ve ahşap heykeller için malzeme sağlarlar.

Notlar
1. Ursula K. Le Guin, Lao Tzu: Tao Te Ching (Boston: Shambhala,
1 997), 63. Bölüm, s.8 1 .
2. Aynı eser, 27. Bölüm, s. 37.
3. Giovanni Maciocia, The Foundations of Chinese Medicine
(Edinburg: Churchill Livingstone, 1989), s.78.
4. Aynı eser, s.77-80.

83
5 . Mikio Sankey, Discern the Whisper: Esoteric Acupuncture,
2.cilt, (lnglewood, CA: Mountain Castle Publishing, 2002), s.55.
6. Jack Bezian, Dena Saxer'ın röportajları, 25 Mart ve 9 Nisan
2009, Santa Monica, CA. Jack ekşi maya kullanan usta bir ek­
mekçi ve mayalama uzmanıdır.
7. Maoshing Ni, Secrets of Self-Healing (New York: Avery, 2008),
s. 77.
8. Sally Fallon ve Mary G.Enig, Nourishing Traditions, 2. Baskı.
(Washington, DC: New Trends Publishing, 2001), s.44.

84
 7. BÖLÜM

�İB�R, SABIRSIZLI K,
ZALiM LiK, N EFRET VE MAN i

K İ B İR K E N D I N I D İ G E R İ N S A N L A R D A N Ü S T Ü N H İ S S E T M E K
ve öyle davranmakla karakterize bir tavırdır. Bu, yaptığımız
işten gurur duymakla ve bir şeyi beceriyle başardığımız za­
man duyduğumuz zevki ifade etmekle aynı şey değildir. Ve
çok üstü örtülü olabilir. Birine nazik ama küçümser bir tavır­
la davranabiliriz. Kendi uzmanlık alanımızda bütün yanıtları
bildiğimizi farz edebiliriz. Ya da kendi yaşam tarzımızın veya
siyasetimizin ya da spiritüel çalışmalarımızın herkes için en
iyisi olduğuna inanabiliriz. Elbette inançları ve çalışmaları
bizimkine uymayanları reddettiğimiz veya cezalandırdığımız
zamanlarda da kibrimiz açıkça görülebilir.
Kendimize ve başkalarına karşı sabırsız olmak bir duru­
mun dinamiklerinin farkında olmamaktan kaynaklanır. Her
edimin, her etkileşimin bir ritmi, doğal bir enerji akışı var­
dır. Sabırsızlanarak zamandan tasarruf ettiğimizi düşünsek de
muhtemelen bir işin tamamlanmasını yavaşlatıyor veya riske
atıyoruzdur. Sakin ve farkında olan kişi tutukluk yapan teker­
leği hisseder, motoru kapatır ve onu yağlar. Sabırsız kişi ise
zorla sürer ve makineyi bozar.
85
 Nefret ve zalimlik aşın uçtaki duygulardır ve özellikle kal­
binize, Ruhunuza ve Tininize zararlıdırlar. Mani veya aşın
heyecanlanma ani ve aşırı sevinç veya başarıdan kaynaklanan
bir kalp dengesizliğidir.

Bu Gü çlü Duyguların Ve rdiği Değe rli Mesajlar

Parmak uçlarında duranlar dengeli değildir.
Uzun adımlarla yürüyenler hızlarını koruyamazlar.
Gösteri yapanlar aydınlanmamıştır.
Kendini fazlasıyla haklı görenler saygı görmez.
Övünenler hiçbir şeye ulaşamaz.
Böbürlenenler sebat edemez.
Tao Te Ching2

Eğer başkalarına karşı kibir, sabırsızlık, zalimlik veya nefret

hissediyorsak, şevkimizden, minnettarlığımızdan, güvenimiz­
den, şefkatimizden, neşemizden ve sevgimizden uzaklaşırız.
Bu olumlu duygular kalbimizde bulunan ve Tao'ya bağlayan
Özgün Tinin doğal ifadesidir.
Atasözünün dediği gibi, "Gurur (kibir) insanı bitirir!"
İnançlarımız, yeteneklerimiz, başarılarımız, malımız mül­
kümüz veya görünüşümüz nedeniyle kendimize önem vere­
rek şişindikçe er veya geç yüz üstü düşeriz -büyük bir gaf
yaparız. Herhangi bir alanda güçlü bir posizyona ulaşmak
karakterimiz için bir testtir. Medya uyuşturucu bağımlısı
olan veya suç işleyen ünlü sporculara, film yıldızlarına veya
politikacılara odaklanmaya bayılır. Yasaları ihlal etmeyebi­
lir veya uyuşturucu bağımlısı olmayabiliriz ama hiçbirimiz
gücün başımızı döndürmesinden istisna değiliz. Spiritüel li­
derler, üniversite hocaları, yazarlar, muhasebeciler, ana okul
öğretmenleri -herkes kibre yenik düşebilir. Ebeveynler ola­
rak, sert olmakla buyurgan olmak arasındaki o ince çizgiyi
geçmenin çok kolay olduğunu görebiliriz. Sırf onların üstün-
86
de hakimiyetimiz olduğu için çocuklarımızdan itaat etmele­
rini istemek üstü örtülü kibirdir.
Çok azımız bilinçli olarak zalimlik yaparız. Strese girdiği­
miz, bitkin düştüğümüz veya hastalandığımız zaman bize bas­
kı yapan birine kaba bir şey söyleyebilir veya kabalık yapabi­
liriz. Bazen birine yardımcı olacağmı düşünerek söylediğimiz
bir sözü karşımızdaki kişi kırıcı veya aşağılayıcı bir söz olarak
algılayabilir. Söylediğimiz şey sorunun mükemmel bir çözü­
mü bile olsa onun bu çözümü tek başına bulması gerekebilir.
Genel bir kural olarak, istenmediği sürece tavsiye vermemek
en iyisidir ve o zaman bile ölçülü olmalıyız.
Kimse küçük düşmek istemez. Yine de bir başkasının ha­
reketlerini veya sözlerini eleştirmek gerekebilir. Mümkünse,
ilk olarak övülecek bir yanını bulun ve sonra nazikçe değiş­
tirilmesi gereken şeyi dile getirin. Dena bir keresinde çalışan
yetişkinlere insanların karşısında konuşma dersleri verdi. Sö­
mestr başında yaklaşık yüzde 90'ı sınıfın önünde konuşmak­
tan korkuyordu. Konuşma konusunda araştırma yapanlar bize
özellikle insanların karşısında konuşurken rezil olma korku­
sunun ölüm korkusundan sonra gelen en yaygın ikinci korku
olduğunu söylüyor. Bunu bilen Dena sırayla öğrenci grupla­
rından yapılan her konuşmadan sonra onu eleştirmelerini is­
tedi. Öncelikle sınıfta öğretilen kriterlere uymaları ve önce
söz konusu konuşmanın güçlü yanlarını belirtmeleri istendi.
Sonra da her zaman destekleyici bir şekilde belli düzeltmeler
önermeleri bekleniyordu. Bu yöntem birkaç bin öğrencide ga­
yet işe yaradı. Bu övgü onların takdir edildiklerini ve onaylan­
dıklarını hissetmelerini sağladı; ondan sonra "düzeltmeleri"
dinleyip kabul edebildiler. Ve övgüye değer şekilde, hemen
hepsi gözle görülür şekilde daha kendine güvenerek, daha di­
namik ve öğretici konuşmalar yaptılar.
Eğer birinden veya bir şeyden nefret ediyor ve zalimce dü­
şünceler besliyorsanız, geri çekilip biraz mola vermenizin za­
manıdır. Sessizce, kendi başınıza, bu nefretinizin veya zalim-
87
liğinizin nedenlerini anlamak ve bunları aşmanın bir yolunu
bulmak için Altı Şifalı Ses ve Bir Duyguyu Serbest Bırakma
çalışmaları yapın. Kaygılarınızı şefkatli bir akrabanızla, arka­
daşınızla veya bir danışmanla paylaşmak yararlı olabilir. Her
halükarda nefretin veya zalimliğin size veya başkalarına zarar
vermesine izin veremezsiniz.
Aşırı heyecanlanma veya mani bir kalp dengesizliğidir.
Hazırlıksızken aniden gelen çok fazla sevinç veya başarı kalp
enerjinizi bozabilir ve bütün iç organlarınıza yayılabilir. Bir
anda yaşadıkları aşırı mutluluğa tepki olarak kalp krizi geçi­
rerek ölenler vardır. Manik depresyon ya da bipolar bozukluk
da kalp enerjisinin bir dengesizliğidir. 1

Ki bri , Sabırsızlığ ı, Zalimliği , Ne freti ve

Maniyi Deği ştirmek
Tanrı bir mutluluk halidir, bir yargılama hali değil.
Ronald Beesley3

Bu rahatsız edici duyguların nedeni gerçekte korkudur. Kibir

kendimizi bilinçsiz olarak veya gizlice değersiz olarak yargı­
ladığımız zaman ortaya çıkar. Böylece hiç belli etmeden dü­
şük özsaygımızı gizleriz. Sabırsızlık bir projenin başarısız ola­
cağından korktuğumuz zaman ortaya çıkar. Nefret ve zalimlik
fazla savunmasız olma korkusundan doğar. Ve aşırı heyecan,
buna layık olmadığımızdan korktuğumuz, bir anda ortaya çı­
kan çok fazla mutluluktan kaynaklanır.
Altı Şifalı Ses, İçsel Gülümseme ve Bir Duyguyu Serbest
Bırakma çalışmaları kalbimizdeki Özgün Tinimizle bağlantı
kurmamızda fevkalade yardımcı olur. O zaman kalbimiz bi­
zimle konuşacaktır. Yararlı edimler düşündüğümüz zaman bir
dinginlik ve hafiflik duygusu hissetmemizi ve olumsuz edim­
ler düşündüğümüz zaman bir tedirginlik ve ağırlık duygusu
hissetmemizi sağlayarak bizimle kinestetik olarak konuşabi-
88
lir. Ayrıca zihnimizdeki imgelerle ve hatta sözcüklerle de ile­
tişim kurabilir. Kalbimiz bizi şefkat, minnet, güven, neşe ve
sevgi yaratan edimlere yönlendirecektir.
Mutluluğa ve sağlığa giden yol bizim eksikliklerimizle yüz­
leşmemizi, onlardan ders almamızı ve sonra onları bırakmamızı
gerektirir. Onun için eğer kibirli olduğumuzu görürsek kendi­
mizi bağışlar ve sonra bunu düzeltiriz. Aynısı sabırsızlık, zalim­
lik, nefret ve aşın heyecanlanma için de geçerlidir. Kendimizi
ne kadar bilinçli olarak düzeltirsek, bunu yapmamız o kadar ko­
laylaşır. Ve gittikçe bunu daha nadiren yapmak zorunda kalırız.

Ki bir , Sabırsızlık , Zalimlik , Nef ret ve

Man i Kalbimize ve İ nce Bağırsağ ımıza Yer le şir

ŞEKİL 9: Kalp ve İnce Bağırsak

89
Bu rahatsız edici kibir, sabırsızlık, zalimlik, nefret ve mani
duyguları dönüştürülmediği zaman kalpte ve ince bağırsakta
birikir. Bu organları zayıflatır ve kötü çalışmalarına yol açar­
lar. Ayrıca oradaki olumlu duyguları da zayıflatırlar: şevk,
minnet, güven, neşe, şefkat ve sevgi.
Batı tıbbı bize kalbin ceninde gelişen ilk iç organ olduğunu
söyler (Doğa Ananın güzel bir planı). Anatomik olarak kalp bir
yetişkinde yaklaşık yumruğumuz büyüklüğünde kaslı bir çift
pompadır. Kan damarları vasıtasıyla kanın bedendeki bütün
hücrelere ulaşmasını sağlayan dolaşımı kontrol eder ve düzen­
ler. Kan kalpten ve akciğerden uzaklaşıp tekrar geri döndüğü bu
tek yönlü yolculuğunda oksijen, besinler, antikorlar ve hormon­
lar taşır ve karbondioksit ve diğer metabolik atıkları uzaklaştı­
rır. Sürekli bizim için çalışır ve asla mola vermez.
Batı tıbbı ince bağırsağın yaklaşık yedi metre uzunluğun­
da kıvrık bir tüp biçiminde, besinleri sindiren ve özümseyen
bir ana organ olduğunu söyler. Kısmen sindirilmiş besinleri
mideden alır ve sonra sindirim suları ve enzimleri vasıtasıyla
kimyasal olarak değiştirir. Besinleri bedenin temel ihtiyaçları
olan basit şekerlere, amino asitlere ve yağ asitlerine dönüş­
türür. İnce bağırsak bundan sonra bu besinleri emerek kana
karıştırır ve hemen kullanılmak veya depolanmak üzere kara­
ciğere gönderir. Atık suyu ve katı parçacıkları, suyu ve tuzları
emen ve katı atıkları dışarı atan kalın bağırsağa gönderir.
Geleneksel Çin Tıbbı kalbi bütün iç organların "şefi" veya
"yöneticisi" olarak adlandırır. Kalp kanı yönetir ve kan da­
marlarını kontrol eder. Kendini yüzün renginde gösterir ve
dili, tat tomurcuklarını ve teri kontrol eder.
Spiritüel anlamda kalp varlığımızın lideridir. Tao (Tanrı,
Kaynak, vb.) ile doğrudan bağlantımız olan Özgün Tini barın­
dırır. Özgün Tin aynı zamanda Shen olarak da adlandırılabilir.
Shen'in iki yönü vardır, olağan zihin ve Yüksek Zihin. Ola­
ğan zihin bellek, zeka, düşünme ve duygusal yetileri kapsar.
Yüksek Zihin, Kalp Shen, karaciğer Ruhu Hun, dalak Tini Yi,
90
akciğer Ruhu Po ve böbrek Tini Zhi'den oluşan bütün bir spi­
ritüel takımın işlevlerinin toplamını içerir. Kalp Shen liderdir,
koordine eder ve bütün takımda uyumu sağlar. Daha Yüksek
Shen koçtur, oyuncudur ve aynı zamanda birlikte çalışan bü­
tün oyunculardır.
GÇT ince bağırsağın "saf'ın "atık"tan ayrılmasını yönet­
tiğini söyler. Psikolojik olarak, ince bağırsağın bu safları ve
atıkları net bir şekilde ayırt etme yetisini yönettiğini söyler.4
Başka bir deyişle, yararlı olanı dışarıdan gelenden ayırır.
Dil enerjik olarak kalple bağlantılı bir duyu organıdır. Nor­
mal, soluk kırmızı bir dil ve normal tat tomurcukları dengeli,
sağlıklı bir kalbi yansıtır. Dilin rengindeki, şeklindeki veya
tat tomurcuklarındaki bir bozukluk kibir, sabırsızlık, zalimlik,
nefret, mani veya başka bir dış nedenden kaynaklanan bir kalp
dengesizliğine işaret eder. Dille bağlantılı olarak kalp denge­
sizliği kekeleme veya aralıksız konuşma ya da yersiz gülme
gibi konuşma sorunları olarak tezahür edebilir.
Aşırı sıcak kalp ve ince bağırsak için zararlıdır. Bu, sabır­
sızlık veya aşırı heyecanı tetikleyebilir.
Kronik kibir, sabırsızlık, mani, zalimlik veya nefret kal­
bi ve ince bağırsağı zayıflatır ve kötü çalışmalarına yol açar.
Kötü çalışan kalbin semptomları kalp üfürümü, göğüs ağrısı,
halsizlik, baş dönmesi, uykusuzluk, koma, felç ve kalp dur­
masıdır. İnce bağırsağın kötü çalışmasının semptomları ha­
zımsızlık, mide bulantısı, kramp, ishal, kabızlık ve beslenme
bozukluğudur.
Ateş, kalbin ve ince bağırsağın elementidir. Bu organların
en çok çalıştığı mevsim yazdır. Ateşin enerji hareketi yük­
selen ve büyüyen enerjidir. Bu hareketleri hem olumlu hem
olumsuz duygularda görebiliriz. Şevk, minnet, sevinç, güven,
şefkat ve sevgi yükselen duygulardır. Bunlar bizi yükseltir;
kendimizi daha harika hissetmemizi sağlar. Kibir, sabırsızlık,
mani, nefret ve zalimlik de gittikçe artarak yoğunlaşır, ta ki
biz dengemizi kaybedip düşene kadar.
91
 Ki bri , Sabırs ızl ığı , Zalimliği , Ne fret ve
Maniyi Azaltan Yiye cekle r ve Renkle r
Mümkün olduğunca taze, yerel, organik besinler tüketin. Kon­
serve, işlenmiş, ışıl işlem görmüş, genetiği değiştirilmiş yi­
yeceklerden kaçının. Günlük beslenmenize beş tadı ve bütün
renkleri dahil edin. Kalbi ve ince bağırsağı destekleyen tat acı
veya buruk tattır. Pek çok Amerikalı acımsı/buruk besinleri
çok az veya hiç tüketmez. Bu kalp hastalıklarının Amerika'da
bir numaralı ölüm nedeni olmasıyla bağlantılı olabilir mi?
Acımsı/buruk yiyecekler enginar, kuşkonmaz, avokado, çin
lahanası, brokoli, karhabahar, kereviz, karahindiba yaprağı,
pırasa, mantar, hardal yaprağı, sarı şalgam ve turptur. Avo­
kado, brokoli, karnabahar ve kereviz mineralleri, vitaminleri
ve enzimleri en iyi şekilde almak için çiğ yenebilir. Diğerle­
rini çok az suyla orta ateşte kısa süre pişirin. Veya organik
hindistan cevizi yağı ya da zeytinyağında yüksek ateşte hızla
çevirerek kızartın, sonra biraz su ekleyip kaynatmadan kısa
süre pişirin. Bu vitaminlerin, minerallerin ve enzimlerin bü­
yük kısmını koruyacaktır.
Eğer kalbiniz ve ince bağırsağınız zayıfsa acımsı/buruk be­
sinleri en aza indirgemek ve ekşi ve tatlı yiyeceklere ağırlık
vermek en iyisidir. (Bu besinler için dizine bakınız.)
Kalbi ve ince bağırsakları besleyen renk kırmızıdır. Kırmı­
zı besinler likopen denilen bir antioksidan içerir. 5 Beslenmeni­
ze pancar, kırmızı turp, ahududu, kırmızı lahana, domates ve
az miktarda kırmızı veya acı biber dahil edin. Salatalarınıza
koyacağınız organik rendelenmiş çiğ pancar bağırsaklarınızı
kayganlaştırır, kanınızı besler ve sindirim proteinleri için hid­
roklorik asit sağlar.
Kırmızı giysiler giymek eğlencelidir ve enerji verir ve çoğu
insan kırmızı giyen insanları görmekten keyif alır. Ancak eğer
aşırı heyecanlıysanız mavi, yeşil veya siyah kıyafetlerle sakin­
leşmek en iyisidir.
92
 Hayatınızdaki ateş elementini takdir edin. Ocakta, mangal­
da veya şöminede ateşe ihtiyacımız vardır. Evlerimizi şömi­
neyle veya odun sobasıyla ısıtırız. Ve ateş makineler, tarım
makineleri imalatı, araçlar, elektronik aletler, araba, kamyon,
tren, uçak, tencere, tabak çanak ve müzik aletleri gibi modem
ihtiyaçlarımızın çoğunda kullanılan metali şekillendirmek
için şarttır.
Elbette en önemli ateşimiz yeryüzündeki bütün hayatı ida­
me ettiren Güneş 'tir. Her gün Güneşimiz için şükran duymayı
öneriyoruz. Eğer bunu Güneş doğarken ve batarken gözleri­
niz kapalı Güneşe dönerek yaparsanız size fazladan Kozmik
Chi enerjisi verecektir. Her gün tercihen sabah lO'dan önce
ve öğlen 2 'den sonra yirmi dakika güneşlenmek Yaşanı Gücü
Chi 'nizi, İç Organ Chi 'nizi ve Cinsel Chi 'nizi arttıracaktır.

Notlar
1 . Giovanni Maciocia, The Foundations of Chinese Medicine
(Edinburgh: Churchill Livingstone, 1 989), s.73, 210- 1 1 .
2. Gia-Fu Feng ve Jane English, Lao Tsu: Tao Te Ching (New
York: Vintage Books, 1 972), bölüm 34.
3. Ronald P. Beesley. The Path of Esoteric Truthfulness (Kent, İn­
giltere: White Lodge Publications, 1 976), s. 104.
4. Maciocia, Foundations of Chinese Medicine, s. 1 1 5 .
5. Maoshing Ni, Secrets ofSe[f-Healing (New York: Avery, 2008),
s.78.

93
İnsan kurallara sığmaz!
 8. BÖLÜM

KAYGI, ENDİŞE, �TANÇ,

SUÇLULUK VE KENDiNE ACIMA

Her zaman kaygılanacak bir şey bulabilirsiniz!

Roz, bir Yahudi anne

KAYGI V E ENDİŞE K O R K U Y A D A YANAN duygulardır. Sorun­

larımızın olumsuz sonuçlarını yansıtırlar. Kaygı kesinlikle en­
dişeden daha hafiftir fakat eğer alışkanlık halini almışsa yine
de yıkıcıdır. Endişe o kadar güçlüdür ki, zorlu bir duruma yol
açmakla kalmaz ilgisiz başka durumlara da yayılabilir. Sınır­
larını genişletebilir ve bütün hayata karşı gergin, şüphe dolu
bir yaklaşım halini alabilir. Maalesef, felakete odaklanmanın
hayatımıza daha fazla felaket çekme olasılığı daha fazladır.
Sık sık kaygılanmak ve endişelenmek zihin huzurumuzu
ve hayattan aldığımız zevki tüketen duygulardır. Fiziksel sağ­
lığımızı da riske atar. Çigong ve Geleneksel Çin Tıbbı kaygı
ve endişenin gerçek anlamda "bizi yediğini" söyler -yaşam ·
gücümüzü, chi'yi, sindirim organlarımızı, midemizi, dalağı­
mızı ve pankreasımızı tüketirler.

Kaygı ve End işenin Neden ler i

Bu öğrenilmiş duyguların en bariz kaynağı ebeveynimizdir.
Bizim fiziksel güvenliğimiz hakkında aşırı kaygılandıkları,
95
ufak tefek düşmelerde telaşla tepki verdikleri zaman bunu
bize doğrudan öğretebilirler. Veya eğer ebeveynlerimiz kay­
gılanmayı ve endişelenmeyi adet haline getirmişlerse bu duy­
guları bilinçsizce öğrenebiliriz. Bazı talihsiz durumlarda, bir
ebeveynin bir çocuğu reddetmesi veya taciz etmesi daha sonra
o çocuğun yetişkinlik ilişkilerine yansıyan, duygusal veya fi­
ziksel acıya karşı bir korku yaratır.
Daha derin seviyede, çocukları "uygarlaştırma" süreci bü­
yük bir suçludur. Pek çoğumuza toplumun kabul ettiği duy­
guların dışında kendiliğinden ortaya çıkan öfke, korku veya
üzüntü gibi duyguları görmezden gelmemiz veya inkar etme­
miz öğretilmiştir. Uslu ol! Yaramazlık yapma! Büyü, ödlek
olma! Ağlamayı kes ! Nesin sen, bebek mi? Bu sonuncusu, pek
çok erkek çocuk için en küçük düşürücü sözdür.
Kaygı ve endişe kaynakları için ailenin bir adım ötesine
baktığımız zaman materyalist toplumumuzun korku yaratarak
geliştiğini görebiliriz. Medya, reklamlar ve seçimle iş başına
gelmiş pek çok yetkili özellikle olası tehlikeleri, hastalıkları
ve felaketleri vurgular. İnsanları kaygılandırın, gerçekten kay­
gılandırın, o zaman sizin gazetenizi alır, insanlara tasalarını
unutturan televizyon şovlarınızı izler, sizin sakinleştiricileri­
nizi alır ve sizin savaşlarınıza inanırlar.

Zi hnimizin İ çind e Y aşam ak

Kaygı veya endişe hakim olduğu zaman dengemiz bozulur.
Zihnimizin içinde yaşarız. Zihnimiz sürekli muhtemelen hiçbir
zaman gerçekleşmeyecek olan vahim durumlar konusunda hiç
durmadan gevezelik ederek "maymun zihin" haline gelir. Ya­
şam gücü enerjimizi, chi'mizi faydasız düşüncelere harcarız.
İşte bu kaygı veya endişe döngüsünü kıracak bazı öneri­
ler: Eğer çözmeniz gereken gerçek bir sorununuz varsa sakin,
olumlu bir tavır benimseyin; bu, konuyla ilgili ayrıntıları açığa
kavuşturmanıza yardım edecektir. Altı Şifalı Ses hızla dingin­
lik ve netlik yaratma konusunda özellikle yararlıdır. Korkudan
96
dikkatimiz dağılmadan olası sorunlara nesnel olarak bakabili­
riz. Bunları ailemiz ve arkadaşlarımızla konuşabiliriz. Gereki­
yorsa bir uzmana başvurabiliriz. Eğer bir süre net bir çözüm
bulunamamışsa, muhtemelen önemli bir bilgi eksiktir. Dena
böyle zamanlarda kendine en çok şunu hatırlatmayı sever:
"Bütün bilgiye sahip değilsin. Yanıtı bildiğin zaman, bunu
bileceksin!" Bu kinestetik kesinlik duygusunu hissedersiniz.

Ni hai Otorit e
Eğer bu anda, kalbinin gösterdiği gibi, gerekli olanı yaparsan,
ihtiyacın olanı elde edersin.
Michael Morgan, Spiritüel rehber

Dena bu derin sözü ilk olarak 1 993 'te duydu ve buna kulak
verdi. Bir münzevi olmadan, neşeli, üretken, huzurlu, sağ­
lıklı bir hayat yaşamanın en iyi yolunun kalbinden gelen
mesajı dinlemek olduğunu keşfetti. Bir insanın hayatında
kesin olan tek şey değişim, dönüşüm ve kalbimizde Özgün
Tinle doğrudan bağlantımızdır. Özgün Tin bizim nihai oto­
ritemizdir.
Burada güvenden bahsediyoruz. Eğer kalbimizin rehber ol­
masını ister ve onu izlersek asla yanlış yapmayız. Önsezileri­
mize, eşzamanlılıklara ve hayatımıza çektiğimiz şansa, talihe
hayret ederiz. Her engelin üstesinden geliriz veya öğrenme­
miz gereken değerli bir dersi öğreniriz. Genellikle biraz za­
man geçene kadar olumsuzlukların nedenini anlamayız. Eğer
Özgün Tinimize güvenirsek bir felaket gibi görünen şeyin ni­
hayetinde müthiş bir nimet olduğu ortaya çıkabilir.
Kaygı ve endişe güven eksikliğinin semptomlarıdır. Ve
güvenin barındığı iç organ hangisidir? Kalp, tabii. Altı Şifalı
Ses, İçsel Gülümseme ve Bir Duyguyu Serbest Bırakma ça­
lışmaları güvenimizi arttırmak ve kaygı ve endişeyi dönüştür­
mek için muhteşem vasıtalardır.
97
 Utan ç, Su çluluk ve Kendine A cıma
Utanma duygusu pek çok insan için ciddi bir sorundur. Ger­
çek duygularımızı göz ardı etmeyi veya bastırmayı öğrenmek
derin bir hüsran duygusu yaratır. Bu doğal tepkilerimiz ken­
dimizi değersiz hissetmemize yol açabilir. Utanç, kaygı veya
endişe olarak tezahür eden sürekli bir başarısızlık korkusunun
gizli nedeni olabilir.
Suçluluk kişinin kendisine veya başkasına yönelik zarar­
lı bir edimden dolayı kendini kınamasıdır. Suçluluk bizi bu
yanlış davranışımızı değiştirmeye yönelttiği zaman sağlıklı
bir tepki olabilir. Fakat hatamızı hayal ettiğimiz veya abarttı­
ğımız ya da bize musallat olmasına izin verdiğimiz zaman bu
duygusal bir kanser halini alır. Eğer yanlış bir şey yaparsak,
mümkünse bunu düzeltmemiz gerekir. Sonra kendimizi bağış­
lamalı ve yolumuza devam etmeliyiz.
Kendine acıma "zavallı ben" sendromudur; hayatımızdaki
olumsuz şeylere bize kasten zarar veren dış güçlerin neden
olduğuna inanmaktır. Bu, kendimizi kontrolümüz dışındaki
koşulların talihsiz kurbanları olarak görmektir. Taoist yol ha­
yatımızda karşılaştığımız her şeye cesur ve olumlu bir şekilde
tepki vermektir. Eğer hayatımıza bir hastalık, maddi kayıp ya
da başka bir talihsizlik çektiysek, bunlar bize bu deneyimi­
mizden öğrenme ve gelişme fırsatı sunar. Bunlar sağlığımı­
zın, mutluluğumuzun ve refahımızın önünü tıkayan, altta ya­
tan dengesizlikleri veya uyumsuzlukları değiştirme fırsatıdır.
Eğer her krizde kalbimizdeki Özgün Tine güvenirsek, bu bizi
an be an en yararlı edimlere yöneltecektir. Mevlana Celaled­
din Rumi 'nin on üçüncü asırda tavsiye ettiği gibi:

Dağılmış olanlarınız
basitleştirin kaygılı hayatlarınızı.
Tek bir doğruluk vardır: meyve ağacını sulayın
ve dikenleri sulamayın. Cömert olun
98
 Tini besleyene karşı ...
İtibar etmeyin dizanteriye
ve düğüm düğüm urlara yol açanlara. 1

Kaygı , Endi şe , Utan ç, Su çlu luk ve Kendine A cıma

Midemize , Dalağımıza ve Pank reasımıza Ye rle şir

ŞEK İ L 1 O: M ide, Dalak ve Pankreas

Bu rahatsız edici duygular mideyi, dalağı ve pankreası mesken

tutar. Bu organlar aynı zamanda açıklık duygusunu ve istikrar,
adalet, dürüstlük ve güçlü niyet özelliklerini barındırır. Sık sık
kaygılanmak, endişelenmek ve bunlara benzer duygular bu or­
ganların istenilen niteliklerini bozar.
Batı tıbbı mideyi su kabağı şeklinde kaslı bir kese olarak
tanımlıyor. Onun işlevi besinleri sıvılaştırmak, çalkalamak ve
kısmen sindirmektir. Mide hidroklorik asit ve enzimler içeren
mide sıvısı salgılar. Bu asit etteki bağ dokusunu yumuşatır,
99
bakterileri öldürür ve proteini sindirmeye başlayan enzimleri
harekete geçirir. Midenin alt kısmındaki ardışık kasılmalar ve
gevşemeler besinleri çorba kıvamına gelene kadar mide suyu
ve mukusla karıştırıp ezer. Mide daha sonra sindirimin ve
emilimin tamamlanması için bu sıvılaşmış besini ince bağır­
sağa gönderir.
Dalak işe yaramayan eski kırmızı kan hücrelerini süzer ve
yok eder. Bakteri ve virüsleri yok eden beyaz kan hücrelerini
oluşturur. Ayrıca bazı hastalıklara karşı antikorlar üretir. Da­
lak kanama veya diğer ani durumlarda devreye giren acil bir
kırmızı kan hücresi deposudur.
Pankreas kan şekeri seviyesini düzenlemek için insülün
salgılar. Yağları, proteinleri ve karbonhidratları sindirmek
için ince bağırsağa gönderdiği sindirim enzimleriyle birlikte
pankreas sıvısı üretir. Ayrıca ince bağırsaktaki besinlerin asit­
liliğini nötrleştirmek için alkali bir sıvı da üretir.
GÇT ve çigong midenin rolünü tüketilen yiyecekleri ve
içecekleri mayalama yoluyla dönüştürmek olarak görür. Mide
bedendeki sıvıların kaynağıdır. Mide ve dalak besinlerin özü­
nün nakledilmesini kontrol eder ve her ikisi de bedendeki
ehi 'nin kaynaklarıdır. Güçlü bir mide her hastalığı iyileştir­
mekte esas kabul edilir. Mide yin olan dalağın yang eşidir. 2
GÇT' da dalak, sindirim ve yaşam gücü Chi ve kan üre­
timi için elzemdir. Dalak sindirilen yiyecek ve içeceklerden
besin chi'sini çeker ve bütün dokuların beslenmesi için onu
tüm bedene gönderir. Özellikle, besin ehi' sini toplanan ehi
oluşturması için akciğerlere ve kan oluşturması için kalbe
gönderir. Dalak enerji olarak kasları ve iki kolumuzu ve baca­
ğımızı kontrol eder: dalak ehi' sinin besin ehi' sini bu bölgelere
gönderecek kadar güçlü olması gerekir, yoksa zayıf kalırlar.
Dalak chi'si ağız ve dudaklarla bağlantılıdır; eğer dalak sağ­
lıklıysa tat duygusu iyi ve dudaklar nemli ve kırmızı olur. 3
Dalak ıslaklığı sevmez. Islak ortamlar ve ıslak giysiler ona
zarar verir.4
1 00
 Spiritüel açıdan, dalak Niyet Gücü Tinini ya da Çincede
Yi'yi barındırır. Niyet, esas olana odaklanma yetimizi etki­
ler. Çigong ve GÇT'nın taze, doğal, dengeli bir beslenmenin
önemini vurgulaması boşuna değildir. Toksik koruyucularla
dolu, kötü hazırlanmış abur cubur yersek nasıl net düşüne­
biliriz ki?
Eski Çin tıp kitapları pankreası göz ardı ediyor. Bazı mo­
dem kitaplar dalak-pankreas çifti olarak bu ikisini ele alıyor.
Toprak, mide, dalak ve pankreasın elementidir. Toprağın
enerjik doğası istikrar kazandırmak ve topraklandırmaktır ki,
bu bizim zorlu, karmaşık, stresli Batı yaşam tarzımızda tam
da eksik olan şeydir. Eğer aşırı kaygı, endişe, utanç, suçlu­
luk veya kendine acıma toprak enerjimize gölge düşürürse şu
semptomlardan bir veya birkaçını yaşayabiliriz: geğirme, hıç­
kırık, reflü, iştahsızlık, mide bulantısı, ishal, yorgunluk, kas
gevşekliği veya kas zayıflığı. Şifalı Sesler ve İçsel Gülümse­
me istikrarımız ve topraklanmamız için müthiş çalışmalardır.

Kaygı , E ndi şe , Su çluluk , Utanç ve

Ke ndi ne A cımay ı Azaltacak Besi nler ve Re nk le r
Sindirim ve beslenme organlarına odaklandığımız için yeme
hakkında biraz daha ayrıntılı konuşalım. Duygusal, fiziksel ve
spiritüel sağlık için mükemmel beslenme şarttır. Yiyecekleri­
mizin besin değerini azami kılmanın önemli bir yolu da bütün
bu sürece dikkat, sevgi ve saygıyla yaklaşmaktır. Yiyecek­
lerimizi nereden aldığımız, nasıl hazırladığımız, nasıl servis
ettiğimiz ve nasıl yediğimiz -bütün bu ayrıntılar besinlerin
ehi 'sine, görsel çekiciliğine, kokusuna, tadına ve besleyicili­
ğine katkıda bulunur. Yemeyi kutsal bir edim olarak düşünün,
hayatımızı idame ettirir. Her bir yemek güneşten, topraktan ve
çok sayıda insandan -çiftçiler, toplayıcılar, dağıtıcılar, market
çalışanları vb.- olduğu kadar, Tao'dan, Kaynaktan da gelen
bir armağandır.
101
 Konserve, paketlenmiş, işlenmiş ve genetiği değiştirilmiş
besinlerden kaçının. Mümkün olduğunca taze, organik, yerel
besinler tüketin. En besleyici, güvenli, lezzetli ve ekonomik
besinler kendi yetiştirdiğiniz sebze ve meyvelerdir. Eğer bu
bir seçenek değilse organik köy pazarına gidin. Besinler bir
veya iki gün önce toplanmış olacaktır ve yiyeceklerini yetiş­
tiren veya toplayan insanlarla tanışma fırsatı bulacaksınız.
Çoğu organik çiftçi sağlıklı ve besleyici ürünler sağladıkları
için gurur duyar. Bu olumlu titreşim sizin yiyeceklerinize de
geçer. Diğer besinler için sağlıklı ürünler satan bir koopera­
tiften veya bağımsız bir dükkandan alışveriş edin. Bütün eti­
ketleri dikkatle okuyun; bu dükkanlar bile pek çok organik
olmayan, şeker ilaveli, işlenmiş besin satıyor. Her gün beslen­
menize beş tadı ve çeşitli renklerdeki yiyecekleri, özellikle çiğ
ve az pişmiş yeşillikleri dahil edin.
Eve gittiğiniz zaman meyve ve sebzeleri naylon poşetlerin­
den çıkartın. Olgunlaşmamış meyveleri bir kaseye ve doma­
tesleri kökleri yukarı gelecek şekilde bir tabağa koyun. Geri
kalanları mumlu kağıda sararak bir mahfazaya veya tekrar
poşetinin içine koyup buzdolabına kaldırın. Böylece besleyi­
ciliklerini ve tazeliklerini daha iyi korursunuz.
Ya çiğ yiyecekler? GÇT uygulayan pek çok insan çok
fazla çiğ besinin bağışıklık sistemini zayıflattığına inanarak
çoğunlukla pişmiş yiyecekleri tavsiye eder. Ancak enzimler
alanında ünlü bir öncü olan Dr. Edward Howell esas olarak
pişmiş yiyeceklerle beslenmenin pankreas büyümesine yol
açtığını, ömrü kısalttığını ve strese karşı direnci düşürdüğünü
bulmuştur. 5 Modem hayatın stresleriyle baş etmenin büyük
ölçüde pişmiş yiyeceklerle beslenmenin sağladığından daha
çok enerji gerektirdiğini düşünüyoruz.
Bazıları, özellikle gençler, çiğ besinlerde daha çok vitamin,
mineral ve sindirim enzimi olduğu için ağırlıklı olarak çiğ
beslenmeye başlamıştır. Eğer çok yang'sanız ve bol chi'niz
ve güçlü bir sindirim ateşiniz varsa çoğunlukla çiğ besinler-
102
le sağlıklı bir hayat sürebilirsiniz. Çiğ beslenme kısa süreli
temizlenmede de yararlıdır. Aksi halde, her gün beslenmeni­
ze biraz çiğ yiyecek ilave etmenizi ve kendinizi nasıl hisset­
tiğinizi gözlemlemenizi öneriyoruz. Bu kabızlığın üstesinden
gelmek için mükemmel bir yoldur. Yin ve yang'ın dengelen­
me prensibini unutmayın: çiğ besinler çok yin olduğu için çiğ
yiyecekleri, günün en yang bölümü olan öğle vakti yemekle
başlayın. Bedeniniz çiğ besinlere alıştıkça, yine etkilerini göz­
lemleyerek bu miktarı arttırabilirsiniz. Ne var ki Sally Fallon
ve Mary Enig'in belirttiği gibi, "yalnız çiğ yiyeceklerden olu­
şan hiçbir geleneksel beslenme yoktur. Tropiklerde bile... (in­
sanlar) her gün yemeklerini pişirmek için ateş yakar. .. Genel
olarak, tam tahıllar, baklagiller ve bazı sebzelerin pişirilmesi
gerekir."6 Sebzeleri buharda veya çok az su veya zeytinyağı
ya da hindistan cevizi yağıyla hızlıca yüksek ateşte çevirerek
pişirerek besin değerlerini koruyun, böylelikle gevrek kalırlar
ve renklerini büyük ölçüde korurlar.
Ayrıca her gün pastörize edilmemiş çiğ sauerkraut, sirkesiz
turşu, taze ev yoğurdu, çiğ kefir, miso, tamari ve ekşi mayalı
artisan ekmek tüketerek sindirim enzimlerinizi arttırabilir ve
bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. (bkz. dizin: Maya­
lanmış Besinler.)
Taoist öğretmen Michael Brosnahan "iyi bir aşçının yeme­
ği hazırlarken onunla seviştiğini" söyler. Yiyeceklerin can­
lı renklerine, eşsiz şekillerine ve değişik dokularına hayran
olun. Sebzeleri keserken kaliteli, keskin bir bıçak ve iyi bir
kesme tahtası kullanın. Sebzeleri zarif hareketlerle doğrayın;
sert ve kaba hareketlerle kesmeyin. Yiyeceklerinizi dikkat ve
ihtimamla pişirin. Yemeği tabağa güzel bir şekilde yerleştirin.
Ona böyle değer verdiğiniz zaman, besinleriniz de bu sevgi­
nize tatlarını ve besleyiciliklerini arttırarak karşılık verecektir.
Eğer yemeden evvel içimizden veya sesli olarak bu ni­
metler için şükredersek hem sindirimimizi hem de besinlerin
chi'sini daha kuvvetlendiririz. Tao'ya veya Tanrı'ya (ya da
1 03
Kaynak olarak adlandırdığınız şeye) ve bu yemeği tedarik
eden ve hazırlayan herkese şükranlarınızı sunmak bunun en
hızlı yoludur. Dışarıda yerken minnetimizi dikkat çekmeden
ifade etmek "paramız için daha çok ehi verir". Hiç yemek
yapmasak bile, sağlıklı ve güzel yemekler hazırlamakla gurur
duyan restoranları seçebiliriz.
Sağlıklı, organik, güzel yemekler hazırlayan ve gönderen,
kendi başına çalışan pek çok aşçı ve özel şirket bulunuyor.
Bunları internette bulabilir veya bölgenizde sağlıklı yiyecek­
ler satan dükkanlara sorabilirsiniz.
Mükemmel bir sindirim için, yavaş yemek ve yemeklerden
zevk almak önemlidir. Küçük lokmalar alın ve bol salyayla
boğazınızdan aşağı kayacak kadar sıvı hale gelene dek çiğ­
neyin. Salya besinlerin, özellikle karbonhidratların sindirim
sürecini başlatır. Obezite Amerika'da ciddi bir sorundur. Sa­
dece yüzde 70 veya 80 doyana kadar yiyin. Uzun ömürleriyle
bilinen eski Taoistlerde bu işe yaradı. Aşırı sıcak veya aşırı
soğuk yiyeceklerden kaçının; bunlar sindirim sistemine zarar
verir. Dondurma, buzlu içecekler ve buz gibi su sindirim ate­
şimizi söndürür.
Yaz sonu midemizin, dalağımızın ve pankreasımızın en
çok çalıştığı mevsimdir. Bu organlar pek az baharatla hafif
veya buharda pişmiş ya da biraz suda kaynamış yiyecekleri
tercih ederler. Bu organlara yaz sonunda ve bütün mevsim­
lerde sarı veya turuncu besinler tüketerek destek olun. Bunlar
sindirim sistemine yardımcı olan karotenler içerir. 7 Karoten
içeren besinler kayısı, kantalup kavunu (bunları diğer besin­
lerden ayrı tüketin), havuç, ananas, bal kabağı, yaz kabağı ve
kış kabağıdır. Toprak altında yetişen be.sinler de yararlıdır,
çünkü topraklanırlar! Bunlar patates (özellikle kırmızı olan­
lar), sarı şalgam, tatlı patates, hint yer elmasıdır. 8
Tatlı tat mideyi, dalağı ve pankreası güçlendirerek kaygı,
endişe, utanç, suçluluk ve kendine acıma duygularını hafif­
letir. Lütfen hemen bir pastaneye koşup tıka basa bir tabak
104
 çikolatalı kek veya limonlu kremalı turta yemeyin. Veya buz­
luğunuzu on kutu dondurmayla doldurmayın. Bunlar işlenmiş
şeker kamışı şekeriyle tatlandırılmıştır ve bu sadece dişleri­
mize zarar vermekle kalmaz kanımızı daha asitik de yapar ve
bakterilerin, virüslerin ve bedenimizdeki küfün de en sevdiği
yiyeceklerdir. Mikio Sankey'e göre, şeker kamışı şekeri spi­
ritüel titreşimimizi de düşürür. 9 (Onun için, şekerle tatlandı­
rılmış besinler yemek muhtemelen Şifalı Sesler ve İçsel Gü­
lümseme çalışmalarının gücünü de azaltacaktır.) Hayatımız
ihtimam dolu ilişkilerin tatlılığından yoksun olduğu zaman
canımız tatlı yiyecekler çeker. İşlenmiş şeker kamışını tama­
men beslenmemizden çıkartmak en iyisidir. Bunun yerine az
miktarda organik çiğ bal veya yüzde 100 saf akça ağaç şurubu
tüketin. Sağlıklı bir atıştırmalık olarak birkaç organik hurma
veya kuru incir yiyin. Ve tatlı düşkünlüğünüzü tatmin etmek
için aşağıdaki paragraflarda verilen lezzetli, hafif tatlı yiye­
cekleri tüketin. Tat alma tomurcuklarınızı yeniden eğittiğiniz
zaman aşırı tatlı aburcuburları reddedeceklerdir.
Tatlı kategorisinde pek çok sağlıklı yiyecek vardır; bun­
lara mısır, lahana, salatalık, patlıcan, marul, bezelye, şitake
mantarı ve çalı fasulyesi dahildir. Lahana en iyi pişmiş veya
pastörize edilmemiş çiğ sauerkraut olarak tüketilir; çiğ lahana
iyotun emilimini engeller. ıo Tam tahıllar tatlı olarak düşünü­
, lür ve bunlara karabuğday, darı, yulaf, esmer pirinç, kavulca
ve buğday dahildir. Buğday yaygın bir alerjendir. Genellikle
ekşi mayalı artisan ekmek halinde iyi tolere edilir, çünkü uzun
mayalanma süreci alerjik reaksiyona yol açan gluteni yok
eder. Amarant, çavdar, kinoa ve kırmızı kinoa (çok lezizdir!)
hem tatlı hem de acımsı buruktur; her iki tip kinoa da acımsı
burukluğunun geçmesi için en az üç defa suda yıkanmalıdır;
suyunu süzmek için ince bir elek kullanın. Adzuki fasulyesi,
siyah fasulye, nohut, mercimekler, maş fasulyesi, börülce ve
soya fasulyesi tatlı baklagillerdir. Soya fasulyesini hazmet­
mek çok zordur. Tofu ve protein tozları gibi soya ürünlerini
1 05
dikkatli kullanın; bunlarda kalsiyum, magnezyum, çinko ve
diğer minerallerin emilimini engelleyen bir enzim olan fitik
asit miktarı çok yüksektir. Çiğ organik kenevir tozu daha iyi
bir protein kaynağıdır.
Bütün tam tahıllar ve fasulyeler fitik asit içerir fakat bun­
ları suda bekletmek onu nötrleştirir. Onun için önce tahılları
ve fasulyeleri ince bir süzgeç vasıtasıyla birkaç defa yıkayın,
sonra sekiz ile on iki saat kadar biraz tuzlu filtre suyun içinde
bekletin. Daha sonra bu suyu dökün ve yeniden filtre su koyup
pişirin. ' '
Taze, çiğ, işlenmemiş tohumlar ve kuruyemişler tatlıdır; az
miktarda tüketilmelidirler. Onlar da fitik asit içerir, onun için
bunların da birkaç saat veya bir gece suda bekletilmesi gere­
kir. Bunlara badem, brezilya cevizi, hindistan cevizi, kabak
çekirdeği, susam tohumu (bir tavada hafif kızartılarak veya
tahin olarak), ay çekirdeği ve ceviz dahildir.
Çikolata, organik bile olsa, kalsiyumun emilimini engel­
leyen oksalik asit ve kafeine benzer bir madde olan teobro­
min yönünden zengindir; ayrıca şeker içerir. Eğer bir çikolata
"alışkanlığınız" varsa, bu magnezyuma ihtiyacınız olduğunu
gösterebilir. Magnezyumunuzu tam tahıllardan, fasulyeler­
den, sebzelerden, kuru yemişlerden veya tohumlardan alın.
Tatlı isteğinizi tatlı meyvelerle tatmin edin.
Eğer mideniz, dalağınız veya pankreasınız çok zayıfsa tatlı
besinleri en aza indirgeyip acımsı, buruk ve baharatlı besin­
lere ağırlık vermeniz en iyisidir. (Dizine bakınız.) Sarı, altın
rengi veya turuncu renkler giymek sindirim organlarınızı des­
tekler ve sizi neşelendirir. Hem arkadaşlarınız hem de yaban­
cılar bu iç açıcı renkleri giydiğiniz zaman size gülümser ve
iltifat ederler.
Daha iyi topraklanmak ve istikrar kazanmak ve kaygını­
zı, endişenizi, utancınızı veya kendinize acıma hissinizi yok
etmek için doğada daha çok zaman geçirin. Kırlarda veya bir
parkta yürüyüş yapın. Bahçeyle uğraşın veya en azından ev
106
bitkisi yetiştirin. Bir evcil hayvana bakmak mükemmel bir
topraklanma deneyimidir. Ve her gün bizi beslediği için Top­
rak Ana'ya şükranlarımızı sunabiliriz.

Notlar
1 . Celaleddin Rumi, The Essential Rumi, "A Basket of Fresh Bre­
ad", çev. Coleman Barks (Edison, NJ: Castle Books, 1 997),
s.256.
2. Giovanni Maciocia, The Foundations of Chinese Medicine
(Edingburgh: Churchill Livingstone, 1 989), s. 1 1 1 - 1 14.
3. Aynı eser, s.89-93.
4. Ted J.Kaptchuk, The Web That Has No Weaver (New York:
Congdon and Weed, 1 983), s . 1 24- 125.
5. Sally Fallon ve Mary G.Enig, Nourishing Traditions, 2. Baskı.
(Washington, DC: New Trends Publishing, 2001), s.47.
6. Aynı eser, s.47.
7. Maoshing Ni, Secrets ofSelf-Healing (New York: Avery, 2008),
s.77.
8. Paul Pitchford, Healing with Whole Foods: Oriental Traditions
and Modern Nutrition (Berkeley, CA: North Atlantic Books,
1 993), s.300.
9. Mikio Sankey, Discem the Whisper: Esoteric Acupuncture, 2.
Cilt. (lnglewood, CA: Mountain Castle Publishing, 2002), s.46.
1 0. Fallon ve Enig, Nourishing Traditions, s.44.
1 1 . Pitchford, Healing with Whole Foods, s.4 1 8.

107
İnsan kurallara sığmaz!
 111. Kısım

ALTI ŞIFALI SES

1 09
 9. BÖLÜM
. . .
ŞIFALI SESLERE GiRiŞ

serbest bırakmak ve dönüş­

R A H A T S I Z EDİCİ D U Y G U L A R I
türmek için Altı Şifalı Ses dört biçim ve yöntemle bir bü­
tün oluşturur: ses, kol hareketi, zihinde canlandırılan renk
ve bilinçli gülümseme. Sesler istenmeyen duyguları serbest
bırakır. Kol hareketleri etkilenen organların meridyenlerini
veya enerji kanallarını harekete geçirerek ehi akışını arttırır.
· Zihinde canlandırılan renkler bu organları besler ve olumlu
duygularını destekler. Bu organlara gülümsemek gösterdikle­
ri işlev için bir minnet duygusu yaratır. Bu dört yöntemin her
biri bu çalkantılı duyguları güçlü bir şekilde dönüştürebilir ve
hepsi bir arada muhteşemdir!

Yeni Bir Teori

Mantak Chia ile birlikte çalışan bir cerrah kalp krizinden ölen
hastaların kalbinin adeta pişirilmiş gibi göründüğünü söy­
lemiştir! Geleneksel Çin Tıbbında kalp perikard denilen bir
zar veya keseyle korunur; bu kese ısıyı emer ve meridyenleri
(enerji yolları) vasıtasıyla deriye göndererek kalbin aşırı ısın­
masını veya işlevinin bozulmasını önler. Bu iki düşünce ile
Mantak Chia'nın kendi sezgisi ve bedensel farkındalığı onu
şu teoriye yöneltmiştir: Tekrar tekrar inkar edilen veya bas-
111
tırılan acı dolu duygular fasyanın, yani bunlara tekabül eden
iç organlan saran zarların aşın ısınmasına, kasılmasına ve o
organlara yapışmasına yol açar ve böylece normal serinle­
me sürecine engel olur. Aşırı ısınan organın işlevi bozulur ve
hastalığa neden olur. Eninde sonunda bu ısı diğer organlara
ve kaslara yayılarak başka sorunlara yol açar. Altı Şifalı Ses
düzenli olarak ve doğru biçimde uygulandığı zaman aşırı ısı
yemek borusu vasıtasıyla serbest bırakılır ve bu organlar ve
bütün beden yeniden en uygun sıcaklığa ulaşır.

Gerginliğin Kay bo lduğunun İ şaretleri

Ses çalışmasını yaptığımız zaman bazen esneyebilir, geğire­
bilir veya gaz çıkartabiliriz. Veya gözlerimiz yaşarabilir ve
salyamız artabilir. Bazı insanlar bedenleri yıllardır biriken
toksinleri attığı için ishal olabilirler. Bütün bunlar olumlu işa­
retlerdir: olumsuz duyguları ve muhtemelen aşırı ısıyı serbest
bırakıyoruzdur.
Bir diğer iyi işaret de fiziksel esnekliğin artmasıdır. Kolla­
rımız, boynumuz, omuzlarımız, kürek kemiklerimiz ve omur­
gamızdaki hareket menzili, kaslarımız gerginliğini kaybettik­
çe artacaktır. Feldenkrais yöntemini benimseyen terapist ve
Taoist öğretmen Joyce Gayheart sırt sorunu olan hastalarına
omurgalarının esnekliğini arttırmak için böbrek sesi çalışması
yapmayı öğretmiştir.

Se sleri n Sırası
Çigong ve GÇT her duyguyu ve onunla eşleşen organları yılın
bir mevsimiyle bağlantılı görür. O mevsimde, o organlar en
çok çalışır ve duygusal ve fiziksel strese karşı daha korunma­
sızdır. Bu sesler mevsimlerin doğal sırasına göre uygulandığı
zaman en etkili olurlar: sonbahar, kış, ilkbahar, yaz ve yaz
sonu. 2. Bölümde açıklandığı gibi, Yaradılış Döngüsü'nün sı­
rası budur.
1 12
 4. KALP VE iNCE BAGIRSAK
ATEŞ-ACIMSVBURUK TAT

3. KARACIGER VE
SAFRA KESESi
AGAÇ-EKŞI TAT

5. MiDE, DALAK.VE
PANKREAS
TOPRAK-TATLI TAT

2. BÖBREKLER
VE MESANE
SU-TUZLU TAT

1 . AKCIGERLER VE KALIN BAGIRSAK

METAL·BAHARATLI TAT

ŞEKİL 1 1 : Organların Yaradılış Döngüsü

Genel olarak, her sesi üç, altı veya daha çok kez tekrarlarız.
Taoizm "Üç Saflık" olarak adlandırılan üç dış enerji kayna­
ğında olduğu gibi üç ve üçün katlarını tercih eder: Evrensel
Enerji, Kozmik Enerji ve Toprak Enerjisi. Ne var ki, bir duy­
gu ve onun organları kendi mevsiminde olduğu zaman, onlara
fazladan destek vermek için bu tekrar sayısını altıya, on ikiye
veya daha fazlaya çıkartırız. Mesela üzüntü ve depresyonun
en çok görüldüğü zaman sonbahardır, çünkü akciğerler ve
kalın bağırsak o zaman en çok çalışır. Onun için sonbaharda
diğer seslere nazaran üzüntü-akciğer seslerinin sayısını iki ka­
tına çıkartırız.
Her zaman en iyisi bu Altı Şifalı Ses çalışmasını bir bütün
olarak günde bir veya birkaç kez uygulamaktır. Fakat eğer tek
1 13
bir rahatsız edici duygu baskın hale gelmişse veya bununla
bağlantılı fiziksel bir semptomunuz varsa, buna uygun sesi tek
başına birçok kez tekrarlamak sizi rahatlatacaktır. Mesela eğer
depresyondaysanız, kendinizi daha hafif ve mutlu hissedene
kadar akciğer sesi çalışmasını yapın. Ayrıca üzüntüye odakla­
narak Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışması da yapabilirsi­
niz. Ve eğer akciğerleriniz soğuk algınlığı veya gripten dolayı
stres altındaysa, akciğerlerinizi veya burnunuzu daha temiz
hissedene kadar akciğer sesi çalışması yapın.

Altı Şifalı Ses Çalışması Ne Zaman Yapılmalı?

İlk öğrenme sürecinden sonra, Altı Şifalı Ses çalışmasını yap­
mak yaklaşık yirmi-otuz dakikanızı alacaktır. Bunları ne za­
man uyguladığınız çok önemli değildir. Önemli olan düzenli
olarak yapmanızdır. En hızlı ve etkili sonuç almak için bunları
günlük uygulamanız gerekir. Mantak Chia'nın dediği gibi, ya­
parsanız, alırsınız; yapmazsanız, almazsınız!
Pek çok insan Altı Ses çalışmasını gece uyumadan evvel
yapmayı tercih eder. Bu derin, huzurlu bir uykunun önünü
açar; bu yolla uykusuzluktan kurtulan birçok insan vardır. Bu
çalışmayı sabah yapmak da mükemmeldir; bütün gününüzü
daha iyi hale getirir. Eğer fiziksel bir egzersiz programınız
varsa, bu Ses çalışmasını egzersizinizi bitirdikten hemen son­
ra yapın. Koşma, tenis veya basketbol ya da dans gibi ağır
egzersizler yapıyorsanız, bu çalışmayı hemen sonrasında yap­
mak aşırı ısıyı serbest bırakacaktır. Eğer önünüzde yapmanız
gereken özellikle zor bir iş varsa, Ses çalışmasını ondan önce
yapmak bu işi olası en iyi şekilde gerçekleştirmenize yardım
edecektir. Muhtemelen inceliğiniz ve zarafetiniz sizi bile şa­
şırtacaktır.

1 14
 1 0. BÖLÜM

ADI M ADIM
ALTI ŞİFALI SES ÇALIŞMASI

D i K KATİ N İZİ BELLİ B İR İ Ç O RGANA verdiğiniz zaman sizi

rahatsız eden bir duygu hissetmiyorsanız ya o duyguyla ilgili
bir sorununuz yoktur ya da bunun farkında değilsinizdir. Eğer
belli bir organda fiziksel bir dengesizlik ya da kasılma hissedi­
yorsanız buna aşırı iklim koşulları, kötü beslenme, çevredeki
toksinler, önceki bir incinme vb. gibi dış faktörler neden ola­
bilir. Bir veya daha çok organda bir duygu veya bir dengesiz­
lik hissedip etmediğinize bakmaksızın bu altı ses çalışmasını
yapmalısınız. Bu, sizin bedeninizi, duygularınızı ve chi'nizi
dengede tutacaktır.
Şifalı Ses çalışmasının gücü bunları beyinle anlamakta
değil, bunun duyusal, fiziksel bir deneyim olmasında yatar.
Onun için bir kez bu altı çalışmayı öğrendiğiniz zaman bu
sesleri çıkartmaya, kol hareketlerini yapmaya, ilgili organ­
lara odaklanmaya, renkli ışıkları hayal etmeye ve bu duygu­
sal veya fiziksel dengesizliğin enerji olarak serbest kaldığını
hissetmeye odaklanın. Bu acı veren duyguların veya hatta
olumlu duyguların isimlerini hatırlamak konusunda kaygı-
115
lanmayın. Bedeninizde şimdi olanlara odaklanın. Bu duygu­
lar veya duyguların mesajları hazır olduğu zaman kinestetik
bir dürtme hissedecek veya bir imge görecek ya da sözel bir
içgörü kazanacaksınız.

Hazırlık
Yemekten sonra en az bir saat bekleyin, ancak bunun bir is­
tisnası vardır: eğer sindirim sorununuz varsa hemen rahatla­
yana kadar bir dizi beşinci ses, HOOOO, çalışması yapabi­
lirsiniz. Bütün Altı Şifalı Ses çalışmasını yapmak için yakla­
şık otuz dakika rahatsız edilmeyeceğinizden emin olun. Bu
çalışmayı öğrendiğiniz zaman bu süre sadece yirmi dakika
alabilir veya çalışmayı daha da derinleştirmek istiyorsanız
bu süre daha da uzayabilir. Bol, rahat giysiler giyin -pamuk,
ipek veya yün gibi doğal kumaşlar ehi akışı için en iyisidir.
En az yüzde 70'i doğal olan streç kumaşlar da olur. Dar giy­
siler ehi'mizi sıkar. Balenli sütyenler de aynısını yapar ve
yüksek meme kanseri oranıyla ilişkili olabilir. Sıcak, sessiz
bir yer seçin. Telefonunuzu kapatın. Işıkları kısın. Saatini­
zi, takılarınızı çıkartın ve kemerinizi gevşetin. Ayaklarınızı
yere koyabileceğiniz sırtı dik bir sandalye seçin. Rahat ol­
ması için oturağına bir yastık koyun.

Ayakta Hızlı Bir ısınma

Eğer egzersiz yaparak zaten ısınmamışsanız Altı Şifalı Ses
çalışmasından evvel hızlı bir ısınma yapmanız en iyisidir.
Aşağıda verilen ayakta ısınma Chi'nizi harekete geçirecek ve
akışkan kılacak, böylece Ses çalışmasının daha etkili olmasını
sağlayacaktır.

1 . Her iki ayağınızı yerde tutarak bütün bedeninizi şiddetle

sallayın. Aptalca bir ses çıkartın. Bunu bir veya iki dakika
boyunca yapın.
116
1 17
2. Yumruklarınızı on iki kere veya daha fazla yavaşça başını­
zın tepesine vurun.

1 18
3. Yumruklarınızı on iki defa veya daha fazla sırayla timus
bezi bölgesine vurun.

119
4. Avuçlarınızla on iki defa veya daha çok akciğerlerinize vu­
run. Kadınlar göğüslerine memelerinin etrafında bir çem­
ber çizerek vurmalıdır.
120
5. On iki defa veya daha fazla yumruklarınızı yavaşça böb­
rek bölgenize (sırtınızda, hemen belinizin üstündeki bölge)
vurun. Sonra avuçlarınızla o bölgeye masaj yapın. Daha
sonra avuçlarınızı orada tutarak o bölgeyi ısıtın.

121
6. On iki defa veya daha fazla yumruklarınızı yavaşça kuyruk
sokumunuza (kuyruk kemiğinin üstü) vurun. Sonra avuç
içlerinizle oraya masaj yapın. Daha sonra avuçlarınızı ora­
da tutarak o bölgeyi ısıtın.

122
7. Avuçlarınızı göbeğinize koyun. Ha sesi çıkartarak yüksek
sesle gülün. Güldüğünüz zaman göbeğinizin genişlediğini
hissedin. Sonra bir tavuk gibi gülün. En sonunda bir kö­
pek gibi gülün. Gülmek lenf sisteminizi, karaciğerinizi ve
timus bezinizi harekete geçirir, bu da hastalıklara karşı ba­
ğışıklığınızı arttırır.
123
8. Gözlerinizi kapatın ve sessizce burnunuzdan göbeğinize
doğru nefes alın. Nefes alırken göbeğinizin genişlediğini
ve verirken kasıldığını hissedin.
124
 Altı Şi falı Ses Çalı şması
Cinsel bölgenizi serbest bırakacak şekilde sandalyenin kenarı­
na oturun ve gözlerinizi açık tutun. Bacaklarınızı rahatça açın
ve ayaklarınızı sıkıca yere basın. Sırtınızı dik tutun ama kas­
mayın.

1 Numaralı Ses: Üzüntüden Cesarete

A. Her zaman seslere mevsimi sonbahar olan akciğeriniz ve
kalın bağırsağınızla başlayın. Üzüntü ve depresyon bu böl­
gelere yerleşir. Akciğerlerinizle temasa geçmeye başlayın:
gözlerinizi kapatın ve ellerinizi kaburga bölgenize koyun.
Yavaşça burnunuzdan nefes alın. Burnunuzdan nefes ve­
rin. Akciğerlerinizde hiç üzüntü, depresyon, kasılma veya
başka bir dengesizlik hissedip etmediğinize dikkat edin.
Eğer hissediyorsanız bu duygunun mesajını sorun. Yanıt
hemen veya daha sonra gelebilir. Bu mesajı aldığınız za­
man bunun bilgeliğinin gelecekteki edimlerinize rehber
olmasına izin verin.

1 25
126
B. Şimdi gözlerinizi açın. Tekrar burnunuzdan derin bir nefes
alırken ellerinizi yavaşça göğsünüzden birkaç santim uzak­
laştırın, avuçlarınızı yukarı çevirin ve kollarınızı başınıza
doğru kaldırın.
1 27
C. Avuçlarınızı başınızın tepesine kaldırın ve birbirlerinden
yirmi santim kadar uzak tutarak tavana doğru çevirin.
Avuçlarınızı bileklerinizden usulca yukarıya doğru bastı­
rın; yavaşça dirseklerinizi dışarı doğru kıvırarak bedeni­
nizden uzaklaştırın. Başınızı sizi rahatsız etmeyecek kadar
geriye eğin. Avuçlarınızdan dirseklerinize, omuzlarınıza
ve akciğerlerinizin bulunduğu bölgeye kadar uzanan geri­
limi hissedin.

1 28
D. Gözleriniz hala açıkken içinizdeki bütün havayı boşaltarak
yavaş ve düzgün bir şekilde soluk verirken SSSSS (seslen­
dirmeden, sadece nefesinizle) sesini çıkartın. Herhangi bir
üzüntünün, depresyonun, kasılmanın veya dengesizliğin
ağzınızdan dumansı bir gri madde gibi çıkarak dönüşmek
üzere toprağa aktığını hayal edin. (Toprak Ana'yı kirlete­
ceğinizden endişe etmeyin. O olumsuz enerjimizi olumlu
enerjiye çevirir.)

1 29
E. Şimdi normal nefes alarak avuçlarınızı aşağıya çevırıp
omuzlarınızı serbest bırakın ve yavaşça ellerinizi tekrar
akciğerlerinizin üstüne koyun. Gözlerinizi kapatın ve içi­
nizden ve dışınızdan akciğerlerinize ve kalın bağırsağını­
za gülümseyin: bu organların hayati solunum ve boşaltım
işlevleri için minnet duyun. Sonra, gülümsemeye devam
ederek, aldığınız her nefesle (toplam üç ile altı nefes) bu
organlara parlak beyaz ışık gönderdiğinizi hayal edin.
130
F. A'dan E'ye kadarki adımlan toplam üç ile altı kez tekrarla­
yın. Her ses tekrarından sonra ellerinizi göğüslerinize gö­
türerek akciğerlerinizin üstüne koyun.
Son tekrardan sonra, akciğerlerinizin ve kalın bağır­
saklarınızın büyüdüğünü, yumuşadığını, nemlendiğini ve
daha emici hale geldiğini hissedin. Bu şekilde üzüntü, dep­
resyon, kasılma veya dengesizlik bırakılmış ve cesaret,
akışa bırakma ve doğru edim artmış oldu.
131
 Eğer mevsim sonbaharsa SSSSS seslerinin sayısını iki
katına çıkartın.

2 Numaralı Ses: Korkudan Yumuşaklığa

A. Korku ve asabiyet, mevsimi kış olan böbreklere ve mesa­

neye yerleşir. Ellerinizi sırtınıza, hemen belinizin üstüne
koyarak böbreklerinizle temas kurun. Böbreklerinizde hiç
korku, asabiyet, kasılma veya dengesizlik hissedip hisset­
mediğinize dikkat edin. Eğer hissediyorsanız bu duygunun
ne mesaj verdiğini sorun.
1 32
B. Şimdi gözlerinizi açın ve bileklerinizi ve dizlerinizi birleş­
tirin. Kollarınızı iki yanınıza açarken burnunuzdan yavaş
ve derin nefes alın.

133
C. Öne eğilin ve ellerinizi başparmaklarınızı birbirine geçire­
rek dizlerinizin hemen altına koyun. Gözleriniz açık olarak,
kollarınız dümdüz olana ve tavana bakana dek sırtınızın üst
kısmını kavislendirin. Ellerinizden böbrek bölgenize kadar
uzanan hafif gerilimi hissedin.

1 34
D. ÇOOOO (baştaki 'ç ' sesinden sonra bir muma üflüyormuş
gibi sadece nefesinizi verin) sesini çıkartarak usulca ve ya­
vaşça nefesinizi verirken karnınızı kasın. Bu sesi çıkartır­
ken bütün korkunun, asabiyetin, kasılmanın veya denge­
sizliğin ağzınızdan dumansı gri bir madde olarak çıkarak
toprağın içinde kaybolduğunu hayal edin.

1 35
E. Ellerinizi tekrar böbreklerinizin üstüne koyun ve dirsek­
lerinizi ve dizlerinizi ilk pozisyona getirerek rahatça açın.
Gözlerinizi kapatın ve içinizden ve dışınızdan böbrekleri­
nize ve mesanenize gülümseyin. Onların kanınızı temizle­
me, su seviyenizi koruma ve bütün iç organlarınıza enerji
sağlama işlevini takdir edin. Toplam üç ile altı defa nefes
alırken, gülümsemeye devam ederek her nefesinizle böb­
reklerinize ve mesanenize mavi ışık çektiğinizi hayal edin.

1 36
F. A'dan E'ye kadarki adımları toplam üç veya altı kez tek­
rarlayın. Her ses tekrarından sonra ellerinizi böbrek bölge­
nize geri koyun.
Son tekrardan sonra böbreklerinizin ve mesanenizin
büyüdüğünü, yumuşadığını ve nemlendiğini hissedin. Kor­
ku, asabiyet, kasılma veya dengesizlik bırakılmış ve yumu­
şaklık, dinginlik, irade gücü ve bilgelik artmış oldu.
Eğer mevsim kışsa ÇOOOO sesinin sayısını ikiye kat­
layın.
1 37
3 Numaralı Ses: Öfke ve Türevlerinden Şefkate

A. Öfke ve türevleri mevsimi ilkbahar olan karaciğer ve safra

kesesine yerleşir. Gözlerinizi kapatın ve sağ kaburgalarını­
zın altına hafifçe bastırarak karaciğeriniz ve safra kesenizle
bağlantı kurun; orada karaciğerinizi hissedeceksiniz. Safra
keseniz hemen karaciğerinizin altındadır. Orada hiç öfke,
kıskançlık, kırgınlık, hüsran, stres, kasılma veya dengesiz­
lik olup olmadığını hissedin. Eğer varsa bu duygunun ver­
diği mesajı sorun.
1 38
B. Gözlerini açın ve kollarınızı iki yanınıza açıp kaldırırken
yavaşça burnunuzdan derin bir nefes alın.

1 39
C. Kollarınızı başınızın üstüne kaldırın. Parmaklarınızı birbi­
rine geçirin ve avuçlarınızı yukarı çevirin. Kollarınızı düz
tutun. Hafifçe solunuza eğilerek sağ kolunuza daha çok
bastırın. Başınızı usulca geriye atarak yukarı bakın. Sağ
avucunuzdan karaciğerinize doğru uzanan hafif gerilimi
hissedin.

140
D. Yavaşça nefes verirken, sessiz olunması için çıkardığımız
ŞŞŞŞŞ sesini (sadece nefesinizle) çıkartın. Herhangi bir
öfkenin, kıskançlığın, kırgınlığın, hüsranın, stresin, kasıl­
manın veya dengesizliğin ağzınızdan dumansı bir gri mad­
de halinde çıkarak dönüştürülmek üzere toprağın içinde
kaybolduğunu hayal edin.

141
E. Parmaklarınızı ayırın ve avuçlarınızı dışarı iterek kollarını­
zı iki yanınıza indirin. Normal soluyun.

1 42
F. Ellerinizi karaciğer bölgenizin üstüne koyun. Gözlerinizi
kapatın ve karaciğerinize ve safra kesenize gülümseyin.
Onların sindirim, kan şekerini düzenleme ve toksinleri
temizleme işlevlerini takdir edin. Gülümsemeye devam
ederek, üç veya altı defa solurken nefesinizle bu organlara
ilkbahar yeşili ışık çektiğinizi hayal edin.

143
G. A'dan E'ye kadarki adımları üç veya altı defa tekrarlayın.
Her ses tekrarından sonra ellerinizle karaciğer bölgenizi
kapatın. Son tekrardan sonra karaciğerinizin ve safra ke­
senizin daha yumuşak, nemli ve büyük olduğunu hissedin.
Öfke, kıskançlık, kırgınlık, hüsran, stres, kasılma veya
dengesizlik serbest bırakılmış ve müşfıklik, cömertlik, ka­
rarlılık, planlama ve kesinlik artmıştır.
Eğer mevsim ilkbaharsa ŞŞŞŞŞ sesinin sayısını iki ka­
tına çıkartın.
144
4 Numaralı Ses: Kibirden Neşeye

A. Kibir ve türevleri, yazın hakim olan kalp ve ince bağırsak­

lara yerleşir. Gözlerinizi kapatın ve kalbinizle bağlantı ku­
run. Ellerinizi göğsünüzün sol orta kısmında kalbinizin üs­
tüne koyun; kalbiniz yumruğunuzdan biraz daha büyüktür.
Orada herhangi bir sabırsızlık, kibir, mani (aşırı heyecan),
zalimlik, nefret, kasılma, sıcaklık ya da dengesizlik hisse­
dip hissetmediğinize dikkat edin. Eğer hissediyorsanız bu
duygunun verdiği mesajı sorun.
1 45
B. Başlangıçtaki kol hareketi karaciğerinkiyle aynıdır. Onun
için gözlerinizi açın ve kollarınızı iki yanınıza açıp yukarı
kaldırırken burnunuzdan derin bir nefes alın.

146
C. Kollarınızı başınızın üstüne kaldırın. Parmaklarınızı bir­
birine geçirin ve avuç içlerinizi yukarı çevirin. Başınızı
arkaya eğerek yukarı bakın. Kollarınızı düz tutun ve sol
kolunuzu daha çok yukarı doğru bastırırken sağa doğru
eğilin. Sol avucunuzdan kalp bölgenize doğru uzanan hafif
gerginliği hissedin.

147
D. Yavaşça nefesinizi verirken HAVVVVV sesini (hem ses
tellerinizi hem nefesinizi kullanarak) çıkartın. Herhangi
bir kibrin, sabırsızlığın, maninin, zalimliğin, nefretin, ka­
sılmanın, ısının veya dengesizliğin dumansı bir gri madde
halinde ağzınızdan çıkarak toprağın içinde kaybolduğunu
hissedin.

148
E. Ellerinizi ayırın ve avuçlarınızı dışarı doğru iterek kolları­
nızı yanlarınıza indirin.

149
F. Ellerinizi kalbinizin üstüne koyun. Gözlerinizi kapatın ve
kalbinize ve ince bağırsaklarınıza gülümseyin. Onların do­
laşım, temizleme, besleme ve sindirim işlevlerinde oyna­
dıkları çok önemli rolü takdir edin. Gülümsemeye devam
ederek toplam üç veya altı kez solurken her nefesle bu or­
ganlara parlak kırmızı ışık çektiğinizi hayal edin.

150
G. A'dan F'ye kadarki adımları toplam üç, altı veya dokuz
defa tekrar edin. Her ses tekrarından sonra ellerinizi kalp
bölgenizin üstüne koyun.
Son tekrardan sonra kalbinizin daha yumuşak, nem­
li, büyük ve soğuk olduğunu hissedin. Kibir, sabırsızlık,
mani, zalimlik, nefret, sıcaklık veya dengesizlik bırakılmış
ve neşe, minnet, güven, şefkat ve sevgi artmıştır.
Eğer mevsimlerden yazsa, HAVVVVV seslerinin sa­
yısını iki katına çıkartın.
151
5 Numaralı Ses: Kaygıdan Açıklığa

A. Kaygı ve türevleri, yaz sonunda baskın olan mide, dalak ve

pankreasımıza yerleşir. Gözlerinizi kapatın ve ellerinizi he­
men sol kaburganızın altına koyun. Orada midenize doku­
nuyor olacaksınız; pankreasınız midenizin hemen arkasın­
dadır ve dalağınız da sol kaburgaların iç kısmındadır. Orada
herhangi bir kaygı, endişe, utanç, kendine acıma, kasılma
veya dengesizlik hissedip hissetmediğinize dikkat edin.
Eğer hissediyorsanız bu duygunun verdiği mesajı sorun.
152
B. Şimdi gözlerinizi açın. Nefes alırken parmaklarınızı yere
dik bir açıda çevirin ve usulca tam kaburgalarınızın altında
karnınızın içine doğru bastırın. Sağ elinizi göğüs kemiğini­
zin hafif soluna koyun, sol elinizi de meme ucunuzla aynı
hizaya getirin.

153
C. Sırtınızı kavislendirin ve tavana bakın. HOOOO sesini
çıkartırken (ses telleri ve nefesinizle) yavaşça nefesinizi
verin. Herhangi bir kaygının, utancın veya kendine acıma
hissinin dumansı gri bir madde gibi ağzınızdan çıkarak
toprağın içinde kaybolduğunu hayal edin.

1 54
D. Ellerinizin tekrar sol kaburga kafesinizin altına koyun.
Gözlerinizi kapatın ve midenize, dalağınıza ve pankreası­
nıza gülümseyin. Onların sindirim ve emilimde oynadıkla­
rı rol için minnettar olun. Gülümsemeye devam ederken,
toplam üç veya altı defa solurken her nefesle bu organlara
altınsı sarı bir ışık çektiğinizi hayal edin.

1 55
E. A'dan D'ye kadarki adımları üç veya altı defa tekrarlayın.
Her ses tekrarından sonra, ellerinizi karnınıza götürüp bu
organların üstüne koyun.
Son tekrardan sonra midenizin, dalağınızın ve pankre­
asınızın daha büyük, daha nemli ve daha yumuşak olduğu­
nu hissedin. Kaygı, endişe, utanç, kendine acıma, kasılma
veya dengesizlik serbest kalmış ve açıklık, adalet, niyet ve
istikrar artmış oldu.
Eğer mevsim yaz sonuysa HOOOO sesinin sayısını
iki katına çıkartın.
156
6 Numaralı Ses: Stresten Gevşemeye veya Uykuya
Son ses üçlü ısıtıcı sesidir. Herhangi bir mevsim veya renkle
bağlantılı değildir. Bedendeki üç enerji merkezinin ısısını eşit­
ler. Üstteki ısıtıcı baştan göğüs kafesinin altına kadarki böl­
geyi kapsar; enerjisi sıcaktır. Orta ısıtıcı göğüs kafesinin al­
tından göbeğe kadarki bölümü kapsar; buranın enerjisi ılıktır.
Alt ısıtıcı göbekten ayaklara kadar olan bölgeyi kapsar; bunun
enerjisi soğuktur. Bu sesi çıkartmak bu üç bölgeyi ısıtarak ide­
al beden sıcaklığını sağlar. Aynı zamanda stresi serbest bırakır
ve gevşemeyi teşvik eder. Pek çok Taoist uygulamacı bu altı
ses çalışmasını yaparken özellikle bunun üstüne odaklanarak
uykusuzluğu tedavi etmiştir.

A. Bu çalışmaları yatmadan evvel yapıyorsanız ışığı kapatın

ve avuçlarınızı yukarı bakacak şekilde kollarınızı yanları­
nıza uzatarak yatağınıza sırt üstü uzanın. Eğer uykuya dal­
mak istemiyorsanız, avuçlarınız yukarı bakacak şekilde ra­
hat bir yere uzanın. Eğer yalnızca rahatlamak istiyorsanız
ama bulunduğunuz yerde uzanamıyorsanız sadece rahatça
sandalyenize yaslanın.

157
B. Gözlerinizi kapatın. Ellerinizi avuçlarınız yukarı bakacak
şekilde uyluklarınızın birkaç santim üstüne kaldırın; be­
deninize dokunmayın. Sonra ellerinizi yavaşça alnınızın
üstüne götürürken derin bir nefes alın ve nefesinizi karnı­
nıza yönelterek kamınızı şişirin. Aynı anda göğsünüz de
şişecektir.

158
159
C. Yavaşça nefesinizi verirken HEEEEE sesini (nefesiniz ve
ses tellerinizle) çıkartın. Aynı zamanda, ellerinizi bedeni­
nizin birkaç santim üstünde tutarak bedeninizin orta çiz­
gisinden aşağı indirin. Ellerinizin ve bu sesin önce göğsü­
nüzü, sonra güneş sinir ağınızı ve kamınızı düzleştirerek
sanki bir silindirmiş gibi birlikte hareket etmesine izin ve­
rin. Ellerinizi avuçlarınız yukarı bakacak şekilde iki yanı­
nıza koyun. Sonra bu sesi kollarınıza, bacaklarınıza ve el
ve ayak parmaklarıriızdan dışarıya gönderin. Herhangi bir
stresin dumansı gri bir madde gibi bedeninizden çıkarak
toprakta kaybolduğunu hayal edin.

1 60
D. Dinlenin ve beden ısınız eşitlenene kadar normal soluyun.
A 'dan D'ye kadarki adımları toplam üç veya altı kez
ya da uykuya dalana kadar tekrarlayın. Birkaç tekrardan
sonra kollarınızı iki yanınızda bırakıp sadece sesin sanki
bir silindirmiş gibi göğsünüze, güneş sinir ağınıza ve karnı­
nıza bastırmasına izin verebilirsiniz. Eğer bu ses çalışması­
nı gevşemek için yapıyorsanız, kendinizi sakin ve huzurlu
hissedene kadar bu adımları tekrarlayın.
161
 Altı Şi falı Sesin Kısa Bir Özeti
1 . Üzüntüden Cesarete -Akciğerler ve Kalın bağırsak
Gözler kapalı. Eller kaburgaların üstünde.
Akciğerlerdeki herhangi bir üzüntüyü,
depresyonu, kasılmayı veya dengesizliği
hissedin. Verdiği mesajı sorun.
Gözlerini açın. Burnunuzdan derin bir
nefes alırken avuçlarınızı bedeninizin birkaç santim üstün­
den başınızın tepesine kaldırın. Avuçlarınızı yukarı çevirin;
aralarında yirmi santim mesafe bırakın. Dirsekleriniz kıvrık,
başınız arkada. Avuçlardan akciğer bölgesine kadar uzanan
gerginliği hissedin.
Yavaşça nefesinizi verirken SSSSS (sadece nefesinizle) se­
sini çıkartarak üzüntüyü ve depresyonu toprağa verin.
Normal soluyun. Avuçlarınızı aşağı çevirin. Ellerinizi indire­
rek tekrar kaburgalarınızın üstüne koyun. Gözlerinizi kapatın ve
akciğerlerinize gülümseyin. Nefesinizle beyaz ışığı içinize çekin.
Bütün bu adımları üç-altı defa tekrarlayın. Sonbaharda bu
sayıyı iki katına çıkartın. Her ses tekrarından sonra ellerinizi
akciğerlerinizin üstüne koyun. Sonunda akciğerlerinizin daha
yumuşak, daha nemli, daha emici olduğunu hissedin. Böylece
cesaret, akışa bırakma ve doğru edim artmıştır.

2. Korkudan Yumuşaklığa -Böbrekler ve Mesane

Gözlerinizi kapatın. Eller böbreklerin üstün­
de. Buradaki korkuyu, asabiyeti, kasılmayı
veya dengesizliği hissedin. Mesajını sorun.
Gözlerinizi açın. Dizlerinizi birleştirin.
Burnunuzdan nefes alırken başparmakla­
rınızı birbirine geçirerek ellerinizi dizleri­
nizin altında kenetleyin. Öne eğilin, sırtı­
nızı kavislendirin, yukarı bakın.

162
 ÇOOOO (sadece nefesinizle) diyerek nefesini verirken
kamınızı kasın. Herhangi bir korkuyu, asabiyeti, kasılmayı
veya dengesizliği toprağa bırakın.
Ellerinizi tekrar böbreklerinize götürün ve bacaklarınızı
rahatça ayırın. Gözlerinizi kapatın ve böbreklerinize gülümse­
yin. Nefesinizle mavi ışık çekin.
Bunu üç ile altı kez tekrarlayın. Bu sayıyı kışın ikiye çıkartın.
Her sesten sonra ellerinizi böbrek bölgenize götürün. Sonunda,
böbreklerin daha yumuşak, daha nemli ve daha büyük olduğunu
hissedin. Yumuşaklık, dinginlik, bilgelik ve irade gücü artmıştır.

3. Öfke ve Türevlerinden Şefkate - Karaciğer ve Safra Kesesi

Gözlerinizi kapatın. Ellerinizi sağ kabur­
galarınızın altına koyun. Buradaki her­
hangi bir öfke, kıskançlık, kırgınlık, hüs­
ran, stres, kasılma veya dengesizliği his­
sedin. Bunun mesajını sorun.
Gözlerinizi açın. Burnunuzdan derin bir
nefes alırken kollarınızı havaya kaldırın.
Kollarınız başınızın üstünde. Parmakla­
rınız kenetlenmiş, avuçlarınız yukarı bakı­
yor. Kollarınız düz, başınız geriye yatmış. Sola doğru eğilin.
ŞŞŞŞŞ (sadece nefesle) sesini çıkartırken nefesinizi verin.
Herhangi bir öfkeyi, kıskançlığı, kırgınlığı, hüsranı, stresi, ka­
sılmayı veya dengesizliği toprağa bırakın.
Kollarınızı aşağı indirin. Ellerinizi karaciğer bölgenizin üs­
tüne koyun.
Gözlerinizi kapatın. Karaciğerinize gülümseyin. Nefesi­
nizle ilkbahar-yeşili ışığını içinize çekin.
Bunu üç ile altı kez tekrarlayın. Bu sayıyı ilkbaharda iki
katına çıkartın. Her sesten sonra ellerinizi karaciğer bölgesine
geri götürün. Sonunda, karaciğerin daha yumuşak, daha nemli
ve daha büyük olduğunu hissedin. Şefkat, cömertlik, kararlı­
lık, planlama ve kesinlik artmıştır.
1 63
4. Kibirden Neşeye -Kalp ve ince Bağırsak
Gözlerinizi kapatın. Ellerinizi göğsünüzün
ortasında sol tarafa koyun. Kibri, sabırsızlı­
ğı, maniyi, zalimliği, nefreti, kasılmayı
veya dengesizliği hissedin. Bunun verdiği
mesajı sorun.
Gözlerinizi açın. Burnunuzdan derin bir
nefes alırken kollarınızı yukarı kaldırın.
Kollarınız başınızın tepsinde. Parmak­
larınız birbirine geçerek avuçlarınız yuka­
rı çevrilmiş halde kollarınızı düz tutun ve
sağa doğru eğilin. Başınız geride.
HAVVVVV (ses telleriyle) sesini çıkartırken nefes verin.
Herhangi bir kibri, sabırsızlığı, maniyi, zalimliği, nefreti, ka­
sılmayı veya dengesizliği toprağa bırakın.
Kollarınızı aşağı indirin. Ellerinizi kalbinizin üstüne koyun.
Gözlerinizi kapatın. Kalbinize gülümseyin. Nefesinizle içi­
nize kırmızı ışık çekin.
Bunu üç ile altı kez tekrarlayın. Yazın bu sayıyı iki katına
çıkartın. Her sesten sonra ellerinizi kalp bölgenize götürün.
Sonunda, kalbinizin daha yumuşak, daha nemli, daha büyük
ve daha soğuk olduğunu hissedin. Neşe, minnet, güven, şefkat
ve sevgi artmıştır.

5. Kaygıdan Açıklığa -Mide, Dalak ve Pankreas

Gözlerinizi kapatın. Avuçlarınızı sol ka­
burganızın altına koyun. Mide, dalak veya
pankreasta kaygıyı, endişeyi, utancı, kendi­
ne acımayı, kasılmayı veya dengesizliği
hissedin. Verdiği mesajı sorun.
Gözlerini açın. Burnunuzdan derin bir
nefes alırken parmaklarınızı yere dik olarak
sol kaburgalarınızın altına bastırın. Yukarı
1 64
bakın. Herhangi bir kaygı, endişe, utanç, kendine acıma, kasıl­
ma veya dengesizliği toprağa bırakın.
Gözlerinizi kapatın. Parmaklarınızı yere dik olarak sol ka­
burganızın altına koyun. Midenize, dalağınıza ve pankreasını­
za gülümseyin. Nefesinizle altınsı san ışığı içinize çekin.
Bunu üç ile altı kez tekrarlayın. Bu sayıyı yaz sonunda iki
katına çıkartın. Her sesten sonra parmaklarınızı sol kaburga­
nızın altına koyup bastırın. Sonunda, bu organların daha yu­
muşak, daha nemli ve daha büyük olduğunu hissedin. Adalet,
açıklık, istikrar ve niyet artmıştır.

6. Stresten Gevşemeye veya Uykuya

Avuçlarınız yukarı bakacak şekilde
uzanın. Gözlerinizi kapatın.
Bumunuzdan karnınıza derin bir
nefes alırken ellerinizi bedeninizin
birkaç santim üstünden geçirerek al­
nınıza götürün.
HEEEEE (ses telleriyle) sesini çıkartarak yavaşça nefesini­
zi verirken avuçlarınızı bedeninizin hemen üstünden geçirerek
tekrar iki yanınıza indirin. Bu sesin ve ellerinizin sanki bir
silindir gibi göğsünüze ve sonra da karnınıza bastırmasına izin
verin. Bu sesi bacaklarınıza ve kollarınıza ve oradan da par­
maklarınızın uçlarından dışarı göndererek herhangi bir stresi
toprağa bırakın.
Bunu üç ile altı kez tekrarlayın ve gevşeyene veya uykuya
dalana kadar yapmaya devam edin.

165
 Duygular ve Organlar Ses Renk/Duyu Doku/ GÇT İşlevi Mevsimi 1 Yön! Tat
Nitelikler Yin!Yang Organı Element
Üzüntü, depresyon/ Akciğerler/ sssss Beyaz/ Deri, boğaz, ses telleri, tüy- Sonbahar/ Batı/
Cesaret, akışa bırakma, Kalın Bağır- Sadece Burun ler/ Chi ve solumayı yönetir, Metal Baharatlı
doğru edim sak nefes sıvıları ve koruyucu chi'yi
1

dağıtır
Korku, asabiyet/ Yumu- 1 Böbrekler/ 1 ÇOOO 1 Mavi/ Adrenal bezi, kemikler, dişler, 1 Kış / Su 1 Kuzey/ Tuzlu
şaklık, dinginlik, irade Mesane, cin- Sadece Kulaklar saçlar, sırtın alt kısmı, dizler,
gücü, bilgelik sel organlar nefes bilekler, ayaklar/ Cinsel dür-
tü, Öz'ü muhafaza eder
Öfke, kıskançlık, hüsran, Karaciğer / şşşşş Yeşil/ Gözler Tırnaklar, tendonlar, bağ İlkbahar/ 1 Doğu/ Ekşi
...... kırgınlık, stres/ Şefkat, Safra kesesi Sadece dokuları, eklemlerdeki küçük Ağaç
O\
O\
I cömertlik, kararlılık, nefes kaslar/ kanı n gerekli miktarı-
planlama, kesinlik nı ayarlar ve muhafaza eder,
chi'nin rahat akmasını sağlar
Kibir, sabırsızlık, mani, Kalp/ İ nce HAVW Kırmızı/ Dil Tat, ter, cilt rengi/ Kanı, kan Yaz/ Ateş ı Güney/
zalimlik, nefret /Neşe, bağırsak Ses telle- damarlarını, k()nuşmayı Acımsı buruk
güven, sevgi, minnet, riyle kontrol eder, Ozgün Tini ve
1

şefkat Zihni barındırır, organları

yönetir
Kaygı, endişe, utanç, Mide/ Dalak, HOOO Altın sarısı/ Kollar, bacaklar, büyük kas- Yaz sonu/ 1 Merkez/ Tatlı
suçluluk, kendine acıma/ Pankreas Ses telle- Ağız, lar/ Sindirim: yiyecekleri, Toprak
Adalet, açıklık, istikrar, riyle dudaklar içecekleri ehi haline getirir,
niyet chi'yi organlara iletir
Huzur, gevşeme, derin Üçlü ısıtıcı HEEEE
uyku 3 beden Ses telle-
bölgesi riyle
 iV. Kısım

. .. ..
iÇSEL GULUMSEM E

1 67
 1 1 . BÖLÜM

GÜLÜMSEM ENİN GÜCÜ

AL T i Ş iFALI S ES Ç A L I Ş M A S INDA beş büyük organ çiftine

gülümsedik. İçsel Gülümsemede, gülümseme enerjimizi de­
rinleştiriyor ve onu zihinsel olarak bütün bu ana organlara ve
bezlere, beyne ve omurgaya ve otonom sinir sistemine yönel­
tiyoruz.
İçten gelen bir gülümsemenin gücü inkar edilemez. Bir be­
bek veya küçük bir çocuk bize keyifle gülümsediği zaman pek
mutlu oluruz. Enerjimiz düşük olduğu veya acı verici duygu­
lara yapıştığımız zaman, kendiliğinden bir gülümseme, yanı­
mızdan geçen bir yabancıdan bile gelse, bizi keyiflendirir ve
enerJı verır.
Hiç bir duygu olmadan, mekanik bir şekilde gülümsemek
bile enerjimizi yükseltir. Şu deneyi yapın: Gözlerinizi kapatın.
Hiçbir şey hissetmeden, ağzınızın kenarlarını yukarı kıvırarak
otomatik olarak gülümseyin. Bedeninizin ne hissettiğine dik­
kat edin. Bir kez daha ağzınızın kenarlarını yukarı kıvırın ve
bunun nasıl bir his verdiğine bakın. Otomatik gülümseme bile
enerji seviyemizi yükseltir.

1 69
 Biz burada sahte gülümsemeden, bizden bu beklendiği için
veya avantaj sağlayacağı için gülümsemekten bahsetmiyoruz.
Sahte gülümseme dürüst değildir ve karşıdaki kişi bunun sah­
te olduğunu genellikle bilir.

Gülümseme Daha İyi Chi 'ye G ötü rür

Hayatımızı müzmin bir gerginlik veya çalkantılı duygularla
yaşamak chi'mizi, yaşam gücü enerjimizin titreşim seviyesi­
ni düşürür. Her gün İçsel Gülümseme çalışması yapmak daha
yüksek bir titreşim, sakin, huzurlu ve neşeli bir ehi, bedenimi­
zi, zihnimizi ve Tinimizi ısıtan ve sağaltan bir enerji yaratır.
Kadim Taoistler İçsel Gülümsemenin içsel organlarımızın
bütün bedenimizi besleyen bala benzer bir salgı üretmesini
sağladığını söylüyordu. Daha tatlı bir hayat yaratmak için İç­
sel Gülümsemeyi kullanabiliriz.

Özsaygıyı A rttı rmak

Rekabetçi, materyalist toplumumuzda çok fazla insanın öz­
saygısı düşüktür. Onlar medyada gördükleri, daha başarılı,
daha tanınmış, sözde daha çekici (ustaca yapılan makyaj ve
özel ışıklandırma herkesi daha çekici gösterebilir) rol model­
lere bakarak kendilerini daha aşağı görürler.
Başarılı insanların bile öz saygıları düşük olabilir. Yakın
zamanda yaptığı bir röportajda aktör Dustin Hoffman 1 999
yılında Amerikan Film Enstitüsü Yaşanı Boyu Başarı Ödülü­
nü aldığı ve pek çok önemli rolünü kısaca anan bir film izle­
diği zaman bir panik atak yaşadığını, depresyona girdiğini ve
oyunculuktan tamamen vazgeçmeye karar verdiğini açıkladı.
Ve "Hiçbir zaman başarıyı hak ettiğimi hissetmedim" diye ek­
ledi. Neyse ki karısı onun bir terapiste görünmesi ve bu sorun
üstünde çalışması için ısrar etmişti. 1 Profesyonel aktörlerin
özel hayatlarında utangaç olması oldukça yaygındır. Rol yap­
mak oynadıkları karakterin arkasına saklanmalarına izin verir.
170
 Her gün İçsel Gülümseme çalışması yapmak kendimizi
daha sağlıklı bir şekilde, daha çok sevmemizi sağlar. Bu fizik­
sel bedenimizin mucizesini takdir etmemize izin verir. Bede­
nimiz inanılmaz zeki ve karmaşıktır. Kötü alışkanlıklar veya
ortamlarla zarar vermediğimiz sürece harikulade beden sis­
temlerimizin çoğu otomatik olarak işler ve birbiriyle uyumlu
bir etkileşim içinde bulunur, İçsel Gülümseme -ne tür kusuru­
muz olursa olsun (ve hepimizin kusurları vardır)- bedenimiz,
zihnimiz, duygularımız ve Tinimiz için sevgi ve minnet duy­
mayı teşvik eder. Kendimizi gevşemiş ve ışıl ışıl hissederiz.
İstediğimiz ilişkileri ve koşulları çekmemiz daha olasıdır.

İçsel Gülümseme Çalışmasını Ne Zaman Yapmalı?

İçsel Gülümseme çalışmasını ilk yaptığımız zaman bu yirmi
ile otuz dakikamızı alır. Ezberledikten sonra, beş ile on daki­
ka sürebilir. Gündüz veya gece uygulanabilir. Sabah erkenden
yaparsak bütün günümüzü daha iyi hale getirebilir. Eğer bunu
öğleden sonra üstümüze bir yorgunluk çöktüğü zaman uygu­
larsak bize güç verecektir. Veya işte stresli bir günden sonra
uygularsak akşam bizi rahatlatacak ve ferahlatacaktır.
İçsel Gülümseme zor bir insanla baş etme veya kötü haber­
ler vermek zorunda kalma gibi tatsız işleri kolaylaştırır. Bu tür
zorlu durumlardan önce İçsel Gülümseme çalışması yapmak
ilgili herkes için daha yararlı bir sonuç sağlayabilir.

Not
1 . Meg Grant, "Just Dustin", AARP: The Magazine, Mart-Nisan
20090, s.33.

171
İnsan kurallara sığmaz!
 1 2. BÖLÜM

. .. ADI
.. M ADI M
iÇSEL GULUMSEME ÇALIŞMASI

B u B E Ş - O N D A K İK A L I K Ç A L I Ş M A hemen keyfinizi yerine

getirecektir. Sürekli uygulandığı zaman bu size içsel bir neşe
veren köklü ve etkili bir alışkanlık haline gelecektir. Altı Şifalı
Seste olduğu gibi, bu çalışmanın gücü de akli değil, kinestetik
deneyimden gelir. Bu çalışmayı ilk öğrenirken, her bir iç orga­
nın işlevine yönelik aşağıdaki talimatlara tam olarak uymanız
en iyisidir. Bunu aşağı yukarı yedi defa tekrarladıktan sonra
bölümün sonuna doğru yer alan ve bunların nasıl çalıştığın­
dan ziyade, her bölgeyle kurulan minnettar, gülümseyen bir
bağlantıya odaklanan İçsel Gülümsemenin Kısa Özeti 'ndeki
talimatlara geçebilirsiniz.

Hazırlık
Yemekten sonra en az bir saat bekleyin. İçsel Gülümseme ça­
lışmasını ezberleyene kadar buna yirmi ile otuz dakikanızı ayı­
rın. Bol ve rahat giysiler giyin; doğal kumaşlar chi'nizin daha
iyi akmasını sağlayacaktır. Sıcak, sessiz bir yer seçin. Işıkları
1 73
kısın ve telefonları kapatın. Gözlüğünüzü, takılarınızı ve saa­
tinizi çıkartın ve kemerinizi gevşetin. Eğer İçsel Gülümseme
çalışmasını kendi başına yapıyorsanız, 10.Bölümde anlatılan
ayakta hızlı ısınma hareketini yaparak başlamanız en iyisidir.
Sırtı dik bir sandalye seçin ve rahat etmek için oturağına
bir minder koyun. Sandalyenin kenarına oturarak cinsel böl­
genizi boşta bırakın. Bacaklarınızı rahat bir şekilde açın ve
ayaklarınızı sıkıca yere basın. Omuzlarınızı gevşetin, sırtınızı
dikleştirin ve çenenizi hafifçe içe eğin. Kucağınızda, sağ elini­
zi sol elinizin içine koyun. Gözlerinizi kapatın ve doğal olarak
nefes alın.

174
 Ön Hat: Ana Organlar
1. TİROİT VE PARATİROİT

3. KALP

5. KARACİGER 7. DALAK

6. PANKREAS
8. BÖBREK ÜSTÜ
BEZLERİ

9. BÖBREKLER
10. İDRAR BORUSU

1 1 . MESANE 12B. SPERM SARAYI

ŞEKİL 1 2 : İçsel Gülümseme -Ön Hat

1 A. Yerdeki ayaklarınızın, sandalyedeki kalçanızın ve ku­

cağınızdaki ellerinizin farkında olun. Alnınızı gevşetin.
Şimdi, sizi hem içinizden hem dışınızdan gülümseten
bir imge hatırlayın. Bu sevdiğiniz birinin yüzü, neşeli bir
olay veya güzel bir doğa manzarası olabilir. Bu imgeyi
gerçekten zihninizde görün ve bu gülümseme enerjisini
gözlerinizde hissedin.
1 75
1 B. Zihninizde bu gülümseme enerjisini iki kaşınızın arasın­
daki noktaya, üçüncü gözünüze yöneltin. Altınsı Koz­
mik Enerjinin üçüncü gözünüze aktığını ve gülümseme
enerjinizle birleştiğini hayal edin. Bu müşterek gülüm­
seme-Kozmik Enerjiyi burnunuzdan, yanaklarınızdan
aşağı, ağzınızın içine akıtın. Dilinizi damağınıza dayayın
ve çalışmanın geri kalanı boyunca orada tutun. (Bu iki
ana akupunktur meridyenini ya da enerji yolunu birbirine
bağlar.) Bu enerjiyi çenenize yönlendirin; ona gülümse­
yin ve orada bulunabilecek herhangi bir gerginliğin ser­
best kaldığını hissedin.
1 C. Bu enerjiyi boğazınıza, tiroidinize ve paratiroidinize
yönlendirin. Onlara gülümseyin ve tiroidinize metabo­
lizmanızı ve hücrelerinizin büyüme oranını düzenleyen
hormonlar salgıladığı için teşekkür edin; paratiroitlere
kanınızla kemikleriniz arasındaki kalsiyum değişimini
düzenleyen hormonlar ürettiği için teşekkür edin.
2. Bu gülümseme enerjisini timus bezine yönlendirin. Be­
deni enfeksiyona karşı savunmak için beyaz kan hücresi
üretimini teşvik eden hormonlar ürettiği için ona teşekkür
edin. (Çigong timusu yeniden harekete geçirebileceğimi­
ze inanırken, Batı tıbbı onun_ ergenlikten sonra köreldiği­
ne inanır.)
3. Bu enerjiyi kalbinize yöneltin. Ona kanı, hücrelere besin,
oksijen, antikor ve hormon taşıyarak ve atıkları uzaklaş­
tırarak tüm bedeninizde doğru basınçta deveran etmesi
için pompalayarak hiç aralıksız, elzem bir iş yaptığı için
teşekkür edin. Kalbiniz asla mola vermez! Ona Özgün
Tininizi, Tao ile doğrudan bağlantınızı barındırdığı için
teşekkür edin.
4. Akciğerlerinize gülümseyin. Hücrelerinize oksijen sağla­
yarak ve karbondioksiti uzaklaştırarak yaptığı bu hariku­
lade çalışma için ona teşekkür edin.

176
5. En büyük organınız olan karaciğerinize gülümseyin. Sin­
dirimde oynadığı inanılmaz karmaşık rol -besinleri işle­
yerek, depolayarak ve göndererek- ve zararlı maddelerin
toksinlerini yok etmekteki işlevi için ona teşekkür edin.
6. Pankreasınıza gülümseyin. Sindirim enzimleri ve kan şe­
keri düzeyinizi düzenleyecek insülin ürettiği için ona te­
şekkür edin.
7. Dalağınıza gülümseyin. Ona işe yaramayan kırmızı kan
hücrelerini ortadan kaldırdığı, beyaz kan hücreleri yarat­
tığı ve belli hastalıklara karşı antikorlar oluşturduğu için
teşekkür edin.
8. Böreklerinizin üstündeki böbrek üstü bezlerine gülümse­
yin ve ona acil durumlarda adrenalin kadar birkaç başka
hormon daha ürettiği için teşekkür edin.
9. Böbreklerinize gülümseyin. Onlara kanınızı süzerek, atık
maddeleri uzaklaştırarak, bedeninizin su dengesini koru­
yarak ve Öz'ü muhafaza ederek yaptıkları mükemmel iş
için teşekkür edin.
10. Bu gülümseme enerjisini böbreklerinizden aşağıya, idrar
yollarından mesaneye ve siyeke yönlendirin.
1 1. Mesanenize atık sıvıyı (idrar) depoladığı ve siyek vasıta­
sıyla dışarı attığı için teşekkür edin.
12. (A) KADINLAR: Göbeğin yaklaşık yedi-sekiz santim al­
tında, yumurtalıkların ortasında ve bedenin iki buçuk santim
içinde bulunan yumurtalık sarayına gülümseyin. Yumurta­
lıklarınıza, rahminize ve vajinanıza gülümseyin. Cinsel or­
ganlarınıza size hormon ve çok gerekli olan cinsel enerjiyi
sağladıkları ve sizi kadın yaptıkları için teşekkür edin.
(B) ERKEKLER: Penisin tabanından yaklaşık dört santim
yukarıda ve bedenin yaklaşık dört santim içinde bulunan
sperm sarayına gülümseyin. Prostat bezine, testislere ve
penise gülümseyin. Cinsel organlarınıza size hormon ve
çok gerekli olan cinsel enerjiyi sağladıkları ve sizi erkek
yaptıkları için teşekkür edin.
177
 Orta Hat: Sindirim Sistemi

2. YEMEK BORUSU

5. KALIN BAGIRSAK

6. REKTUM

ŞEK İ L 1 3: İ çsel Gülümseme: Orta Hat

1 78
1 . Dikkatinizi tekrar gözlerinize yöneltin ve bir kez daha
gülümseyen imgenizi görün ve o neşeli enerjiyi hisse­
din. Bu enerjiyi ağzınıza yöneltin. Bol salya salgılayın
ve bunu bir yutkunma sesiyle birlikte hızla ve kuvvetle
yutun.
2. Bu gülümseyen enerjiyi yemek borunuzdan midenize gön­
derin.
3. Midenize besinlerinizi sıvılaştırdığı, çalkaladığı ve kısmen
sindirdiği için teşekkür edin.
4. Bu gülümseyen enerjiyi ortalama olarak bir yetişkinde yak­
laşık altı metre uzunluğunda olan ince bağırsağınıza yönel­
tin. Yediklerinizin sindiriminin tamamlanması, besinlerin
kana emilmesi ve atıkların kalın bağırsağa iletilmesi için
yaptığı inanılmaz çalışma için ona teşekkür edin.
5. Kalın bağırsağınıza gülümseyin ve atıkları uzaklaştır­
mak için yaptığı çok önemli çalışma için ona teşekkür
edin.
6. Rektuma gülümseyin ve atıkları dışarı bıraktığı için teşek­
kür edin.

179
 Arka Hat: Beyin ve Omurga
3. EPİFİZ BEZİ 2. HİPOTALAMUS BEZi

4. BEYİN
-SAG VE SOL

1 . GÖZ VE
HİPOFİZ BEZİ

ŞEKİ L 1 4: İ çsel Gülümseme -Arka Hat: Beyin

1 80
1 . Dikkatinizi tekrar gözlerinize yöneltin; neşeli imgenizi
görün ve hissedin. Gözlerinizin arkasından hipofiz bezini­
ze gülümseyin. Büyüme hormonunu ve diğer bezleri hare­
kete geçiren hormonları ürettiği için ona teşekkür edin.
2. Hipofizin üstünde hipotalamus bezinize gülümseyin. Ona
hipofiz bezinizi düzenleyecek hormonları ürettiği için te­
şekkür edin.
3. Hiptalamusun arkasından epifiz bezinize gülümseyin. Ona
günlük uyku/uyanıklık döngünüzü düzenlediği için teşek­
kür edin.
4. Beyninizin sol yarısına gülümseyin ve ona mantıklı çalış­
ması için teşekkür edin. Beyninizin sağ yarısına gülümse­
yin ve ona sezgisel, yaratıcı çalışması için teşekkür edin.
Her iki yarıya da aynı anda gülümseyin ve birlikte ahenk
içinde çalıştıklarım hissedin.
5. Beyinciğinize gülümseyin.
6. Beyin kökünüze gülümseyin.
7. Omurgadan aşağıya doğru gülümsemek beyin omurga sı­
vısının akışını arttırır ve sinir sistemini yatıştırır. İçindeki
omurilik de dahil olmak üzere her bir omura ve her bir
omurun altındaki diske gülümseyerek başlayın. Omurga­
nın gücünü ve koruyuculuğunu ve çok gerekli olan omu­
riliğin doğasını takdir edin. Yedi boyun omurunu (Cl -C7)
teker teker sayarak gülümseyin.
8. On iki göğüs omurunun (Tl -T 12) her birine gülümseyin.
9. Beş bel omurunun (Ll-L5) her birine gülümseyin.
1 O. Kuyruk sokumunuza gülümseyin.
1 1 . Kuyruk kemiğinize gülümseyin.

181
 8. 1 2 GÖGÜS
OMURU

9. 5 BEL OMURU

1 0. KUYRUK
SOKUMU

1 1 . KUYRUK KEMİGİ

ŞEK İ L 1 5: İ çsel Gülümseme -Arka Hat: Omurga

182
 Üç Hatta Ayn ı Anda Gülümsemek
Gözlerinize ve sizi içinizden ve dışınızdan gülümseten imge­
ye geri dönün. Sonra otomatik olarak bu üç hatta aynı anda
gülümseyin; artık bedeniniz bunu nasıl yapacağını biliyor.
Sonra kollarınıza, bacaklarınıza, dişlerinize, bütün cildinize,
tüylerinize ve saçlarınıza gülümseyin. Gülümseyen bir ener­
jiyle doldunuz ve ne kadar harika olduğunuzu biliyorsunuz!

Ener jiy i G öbekte To playın

1. Sonunda enerjiyi göbekte toplamanız ve muhafaza etmeniz
gerekiyor. Baştaki veya kalpteki fazla enerji ciddi sorunlara
yol açabilir. Göbek bölgesi artan enerjiyi güvenli bir şekilde
kotarıp depolayabilir. Gözlerinizi kapatın ve dilinizi dama­
ğınıza bastırın. Bu gülümseyen enerjiyi göbeğinize ve bede­
ninizin yaklaşık iki buçuk santim içine yöneltin. Ellerinizi
göbeğinizin üstüne koyun. Ellerinizle göbeğinizde, diyafra­
mın altıyla kasık kemiğinin üstü arasında spiraller çizin.

183
2A. KADINLAR: Göbekten dışarıya doğru saatin ters yönün­
de otuz altı defa spiral çizerek başlayın; sonra yön değiş­
tirin ve saat yönünde, içe, göbeğe doğru yirmi dört defa
spiral çizin. Kadınlar için spirallerin yönünü görmek için
fotoğrafa bakın. Bu gülümseyen enerjiyi güçlü bir şekilde
hissedebildiğiniz zaman, bu enerjiyle zihninizde spiraller
çizebilirsiniz.
3. Eğer sonradan başınız döner veya kendinizi sersemlemiş
hissederseniz bu spiral hareketi her iki yönde tekrarlaya­
rak biraz daha enerji toplayın. Sonunda kendinizi sakin,
merkezlenmiş ve huzurlu hissetmelisiniz.

1 84
2B. ERKEKLER: Bu enerjiyle saat yönünde dışarı doğru otuz
altı spiral çizin ve sonra yön değiştirin ve saatin ters yö­
nünde, içe, göbeğe doğru yirmi dört spiral çizin. Erkek­
lerin spiral yönünü görmek için fotoğraflara bakın. Bu
gülümseyen enerjiyi güçlü bir şekilde hissedebildiğiniz
zaman onları zihninizden çizebilirsiniz.
3. Eğer sonradan başınız döner veya kendinizi sersemlemiş
hissederseniz bu spiral hareketi her iki yönde tekrarlaya­
rak biraz daha enerji toplayın. Sonunda kendinizi sakin,
merkezlenmiş ve huzurlu hissetmelisiniz.
1 85
 Günlük Çalışma
Eğer İçsel Gülümseme çalışmasını sabah erken yaparsanız bu
gününüzü daha iyi hale getirecektir. Bunu başka zamanlarda,
özellikle kendinizi stresli hissettiğiniz zamanlarda da uygula­
yabilirsiniz. Bir kez nasıl yapılacağını öğrendikten sonra sa­
dece beş ile on dakikanızı alır. Eğer adale ağrınız varsa günde
birkaç kez, birkaç dakika ağrıyan bölgenize gülümseyin. Ay­
nısını bedeninizin herhangi bir zayıf bölgesine de uygulaya­
bilirsiniz.
İçsel Gülümsemeyi bir süre uyguladığınız zaman ya hemen
ya da daha sonra organlarınız onları takdir etmenize gözle gö­
rülür şekilde tepki verecektir. Onların ısındığım veya soğudu­
ğunu, karıncalandığını ve büyüdüğünü hissedebilirsiniz. Hatta
sizinle konuşabilirler bile. "Eh, bana teşekkür etme zamanın
gelmişti! Bunca yıl beni kanıksamıştın!" Takdir edilince, daha
iyi işlevde bulunacaklardır.
1 86
 İ çsel G ül ümseme Çal ışmasının Kısa Bi r Özeti
1 O. Bölümdeki hızlı ayakta ısınma egzersizini yapın. Sonra
arkası dik bir sandalyeye, dizlerinizi ve bacaklarınızı rahatça
açarak, ayaklarınızı yere basarak, sırtınız dik ve çenenizi hafif
içeri doğru eğerek oturun. Sağ elinizi kucağınızda sol elinizin
üstüne koyun. Gözlerinizi kapatın ve doğal olarak soluyun.

Ön Hat: Ana Organlar

lA. Neşeli bir imge hatırlayın ve içinizden ve dışınızdan gü­
lümseyin.
lB. Bu gülümseyen enerjiyi üçüncü göze yöneltin. Altınsı
Kozmik Enerjinin üçüncü göze aktığını bu gülümseyen
enerjiyle birleştiğini hayal edin. Burnunuza, yanakları­
nıza ve ağzınıza gülümseyin. Dilinizi damağınıza daya­
yın ve bütün çalışma boyunca orada bırakın. Çenenize
gülümseyin ve onu gevşetin.
1 C. Bu gülümseyen enerjiyi boğazınıza, tiroidinize ve para­
tiroidinize yöneltin. Onlara yaptıkları mükemmel işler
için teşekkür edin.
2. Timus bezine gülümseyin ve teşekkür edin.
3. Kalbinize gülümseyin ve teşekkür edin.
4. Akciğerlerinize gülümseyin ve teşekkür edin.
5. Karaciğerinize gülümseyin ve teşekkür edin.
6. Pankreasınıza gülümseyin ve teşekkür edin.
7. Dalağınıza gülümseyin ve teşekkür edin.
8. Böbrek üstü bezlerinize gülümseyin ve teşekkür edin.
9. Böbreklerinize gülümseyin ve teşekkür edin.
1 O. Tekrar böbreklerinize ve idrar yollarınıza gülümseyin ve
teşekkür edin.
1 1. Mesanenize ve siyekinize gülümseyin ve teşekkür edin.

1 87
1 2A. KADINLAR: Göbeğin yaklaşık 7-8 santim altında ve
bedeninizin iki buçuk santim içinde bulunan yumurtalık
sarayına ve yumurtalıklara, rahminize ve vajinaya gü­
lümseyin. Onlara cinsiyetiniz ve verdikleri cinsel enerji
için teşekkür edin.
1 2B. ERKEKLER: Penisin tabanından yaklaşık dört santim
yukarıda ve bedenin dört santim içinde bulunan sperm
sarayına, prostata, testislere ve penise gülümseyin. On­
lara cinsiyetiniz ve verdikleri cinsel enerji için teşekkür
edin. Penisin tabanından yaklaşık dört santim yukarıda
ve bedenin dört santim içinde bulunan sperm sarayına,
prostata, testislere ve penise gülümseyin. Onlara cinsi­
yetiniz ve verdikleri cinsel enerji için teşekkür edin.

Orta Hat: Sindirim Sistemi

1. Tekrar gözlerinize dönün: o neşeli imgeyi tekrar görün.
Ağzınıza gülümseyin ve salya salgılayın. Onu duyulur
bir yutkunma sesi çıkartarak yutun.
2. Yemek borunuza gülümseyin ve teşekkür edin.
3. Yemek borunuzdan midenize gülümseyin ve teşekkür
edin.
4. İnce bağırsaklarınıza gülümseyin ve teşekkür edin.
5. Kalın bağırsaklarınıza gülümseyin ve teşekkür edin.
6. Rektumunuza gülümseyin ve teşekkür edin.

Arka Hat: Beyin ve Omurga

1. Gözlerinize ve o neşeli imgeye geri dönün. Gözlerinizin
arkasından hipofiz bezinize gülümseyin ve teşekkür edin.
2. Hipotalamus bezine gülümseyin ve teşekkür edin.
3. Epifiz bezine gülümseyin ve teşekkür edin.
4. Beynin sol yarısına gülümseyin ve teşekkür edin. Bey­
nin sağ yarısına gülümseyin ve teşekkür edin. Her iki
yarıya aynı anda gülümseyin.
188
5. Beyinciğe gülümseyin ve teşekkür edin.
6. Beyin sapına gülümseyin ve teşekkür edin.
7. Omurganıza gülümseyin: her omura, disklerine ve içer­
deki omuriliğe gülümseyin. Yedi boyun omuruna gü­
lümseyin ve teşekkür edin.
8. On iki göğüs omuruna gülümseyin ve teşekkür edin.
9. Beş bel omuruna gülümseyin ve teşekkür edin.
1 O. Kuyruk sokumuna gülümseyin ve teşekkür edin.
1 1 . Kuyruk kemiğine gülümseyin ve teşekkür edin.

Üç Hatta Aynı Anda Gülümsemek

Gözlerinize ve neşeli imgeye geri dönün. Otomatik olarak üç
hatta aynı anda gülümseyin. Sonra kollarınıza, bacaklarınıza,
dişlerinize, tırnaklarınıza, bütün derinize, tüylerinize ve saç­
larınıza gülümseyin. Gülümseyen enerjiyle dolarak ne kadar
harika olduğunuzu fark edin.

Enerjiyi Karında Toplamak

1. Gözler kapalı. Eller kamın üstünde. Bu enerjiyle diyaf­
ramla kasık bölgesi arasında spiral çizin.
2A. Kadınlar saatin ters yönünde, göbekten dışa doğru otuz
altı spiral çizin. Sonra saat yönünde içe, göbeğe doğru
yirmi dört defa spiral çizin.
2B. Erkekler saat yönünde göbekten dışa doğru otuz altı
spiral çizin. Sonra saatin ters istikametinde içe, göbeğe
doğru yirmi dört spiral çizin.
3. Eğer ayağınızın yere sağlam basmadığınızı veya başı­
nızda çok fazla enerji olduğunu hissediyorsanız bu spi­
ral hareketi her iki yönde tekrarlayın. Kendinizi sakin ve
huzurlu hissedeceksiniz.

1 89
İnsan kurallara sığmaz!
 V. Kısım

• • •
Di RENÇLi Bi R DUYGUYU
SERBEST BI RAKMAK

191
 1 3. BÖLÜM

BiR DUYGUYU
SERBEST BIRAKMA ÇALIŞMASI

F i Z İK S EL A C I B E D E N D E K İ bir sıkıntının işaretidir. Aynı şekil­

de, duygusal acı da psişedeki sıkıntıların işaretidir. Altı Şifalı
Ses ve İçsel Gülümseme çalışmalarını düzenli olarak yapmak
bütün duygularınızı dönüştürür, dengeler ve uyumlu kılar. Ne
var ki eğer bir veya iki rahatsız edici dirençli duygumuz varsa
Bir Duyguyu Serbest Bırakma tekniği ile bu duyguların oluş­
turduğu tıkanıklığı açabiliriz. Bu yöntemi uygulamak on daki­
ka sürebilir veya istiyorsanız bu süreyi uzatabilirsiniz. Güçlü
bir katalizör görevi görür.

A dı m A dı m
Bi r D uyg uyu Se rbest Bı rakma Çalı şması
1 . Yalnız olacağınız sessiz bir yere çekilin. Şu olumlamayı
(veya kendi belirleyeceğiniz bir versiyonunu) yüksek ses­
le söyleyerek başlayın: "Kendimi mükemmel olmadığım
için affediyorum. Bazı durumlarda olumsuz duygular his­
setmek doğaldır. Ben çok iyi biriyim. Olumsuz duygula­
rımdan bir şeyler öğrenebilir ve onları dönüştürebilirim.
1 93
 Ve öyle de yapıyorum." Şimdi nefesinizi burnunuzdan alıp
ağzınızdan verin.
2. Sizi hali hazırda rahatsız eden çok güçlü bir duygu seçin.
Zihninizde bu duyguyu yaratan duyguya geri dönün. Ay­
rıntıları görün ve duyun: neredesiniz, orada kimler var, gö­
rüntüler, sesler, kokular.
3. Bu duygunun derinliklerini hissedin. Onu abartın. O duy­
gu olun. Onun hakkında yazın. Veya onun resmini yapın.
Veya ona bağırın ya da haykırın.
4. Şimdi bütün vücudunuzu şiddetle sallayın; bu acı verici
duyguyu basbayağı sallayıp atın. Bunu bir dakika kadar
yapın. Sonra bu acıyı serbest bırakmak için derin bir nefes
alın. Ondan sonra yüksek sesle, "Bütün bu (duygunun is­
mini söyleyin) tamamen serbest bırakıyorum" deyin.
5. Bu duygunun verdiği mesajı, dersi sorun. Bu o sırada veya
gün içinde daha sonra ya da sonraki bir zamanda gelebilir.
Bu mesajı aldığınız zaman onu bir deftere yazın, bu ders
için teşekkür edin ve mesaj üstüne harekete geçin.
6. Bu duygusal durumla ilgili başkalarını yüksek sesle affe­
din. Bu değerli ders için ona teşekkür edin. Sonra yüksek
sesle, "Seni neşene ve iyiliğine bırakıyorum ve sen de beni
kendi neşeme ve iyiliğime bırakıyorsun" deyin.
7. Yüksek sesle, bu durumda oynadığınız rol için kendinizi
affedin.
8. Bu duygu için üç ile altı set Şifalı Ses çalışması yapın. Bu
duygu Altı Şifalı Ses ve İçsel Gülümseme yöntemleriyle
kotarılabilecek hale gelene dek, gerektiği kadar gün veya
hafta aynı duyguyla çalışmaya devam edin.
9. Eğer aynı gün zamanınız varsa, devam ederek bütün Altı Şi­
falı Ses ve İçsel Gülümseme çalışmalannı yapın. Zamanınız
yoksa bunu ertesi gün yapın ve Bir Duyguyu Serbest Bırak­
mak ile Ses çalışmasını ardışık olarak uygulayın. Ve hazır
olduğunuz zaman İçsel Gülümseme çalışmasını günlük ha­
yatınıza dahil edin. Her seferinde tek duyguyu ele alarak, bu
yöntemi sizi rahatsız eden her duyguya uygulayın.
1 94
 VI. Kısım

. � .
TAOIST DOGAL iLK YARDIM
Fiziksel Şifa

195
 1 4. BÖLÜM

FİZİKSEL SEMPTOMLARI
GİDERM EK
Alfabetik Bir Liste

PEK ÇOK UFAK TEFEK FiZiK SEL DENGES İZLİK belli Şifalı
Sesler, İçsel Gülümseme ve Bir Duyguyu Serbest Bırakma ça­
lışmaları yapılarak giderilebilir. Birçok uygulamacı stresi, uy­
kusuzluğu, hazımsızlığı, oburluğu veya sigara ya da marihu­
ana alışkanlığını tedavi etmek için bunlardan yararlanmıştır.

UYARI: Eğer hayati tehlikesi olan ciddi bir hastalığınız varsa

lütfen uzman doktorlara danışın. Şüphesiz, bu kitaptaki tek­
nikler sizi sakinleştirerek ve rahatlatarak tıbbi tedavinize de
yardımcı olabilir. Ancak sadece bu tekniklere bel bağlamayın.
Aşağıdaki sorunlar konusunda önerilen çalışmalar orta
düzeyde egzersiz, yeterli uyku ve her gün düzenli olarak beş
rengi ve beş tadı içeren üç öğünle desteklendiği zaman en iyi
sonuçlar alınır.

ARTİRİT: Dokuz ile on bir defa ŞŞŞŞŞ sesi çıkartın (öfke,

kıskançlık). Duygularınızı ve iç organlarınızı dengelemek için
197
daha sonra ya da gün içinde başka bir zamanda bütün Altı Şi­
falı Ses çalışmasının her birini üç ile altı kez tekrarlayın. Her
gün karaciğerinize ve kalbinize daha çok gülümseyerek İçsel
Gülümseme çalışması yapın. Haftada birkaç kez Bir Duyguyu
Serbest Bırakma çalışması yapın. Diyetinizde yeşilliklere ve
ekşi besinlere ağırlık verin. Her gün çiğ mayalanmış besinler
tüketin. Kendiniz ve başkaları hakkında daha esnek ve rahat
olmaya çalışın. Batıdaki pek çok bilimsel çalışma düzenli ola­
rak tai ehi yapmanın artriti azalttığını göstermiştir.
ASTIM: Dokuz ile on sekiz defa SSSSS (üzüntü, depresyon)
sesini çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka bir zamanda
Altı Şifalı Ses çalışmasının her birini üç ile altı kez tekrar­
layın. İçsel Gülümseme çalışmasını yapın ve akciğerlerinize
ve kalın bağırsağınıza daha çok gülümseyin. Üzüntü ve dep­
resyon için Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışmasını yapın.
Geçmişteki hatalar ve travmalar için kendinizi ve başkalarını
affetme üstüne çalışın.
SIRT AGRISI: Altı ile on sekiz defa ÇOOOO (korku, asabi­
yet) sesi çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka bir za­
manda bütün Altı Şifalı Ses çalışmasını uygulayın. İçsel Gü­
lümseme çalışması yapın ve böbreklerinize ve ağrının olduğu
bölgeye daha çok gülümseyin. Avucunuzla böbreklerinize ve
kuyruk sokumunuza altı ile on iki defa usulca vurun ve masaj
yapın. Germe egzersizleri yapın; tai ehi veya Demir Gömlek
çigong ya da çigong duruşlarını öğrenin.
AGIZ KOKUSU: Altı ile on sekiz defa HOOOOO sesi (kaygı,
kendine acıma, endişe) çıkartın. Daha sonra veya gün içinde
başka bir zamanda bütün Altı Şifalı Ses çalışmasını yapın. İç­
sel Gülümseme çalışmasını yapın ve midenize, pankreasınıza
ve dalağınıza daha çok gülümseyin. Besinlerinizi kutsayın ve
takdir edin. Küçük lokmalar alın, yavaş yiyin ve her lokmayı
iyice sıvı hale gelene kadar çiğneyin.

1 98
VÜCUT KOKUSU: Altı ile on sekiz defa SSSSS ve ÇOOOO
seslerini (üzüntü ve korku) çıkartın. Daha sonra veya gün
içinde başka bir zamanda sırayla bütün Şifalı Ses çalışmasını
yapın. İçsel Gülümseme çalışmasını uygulayın ve akciğerle­
rinize ve böbreklerinize daha çok gülümseyin. Avucunuzla
akciğer bölgenize altı ile dokuz defa vurun. Yumruğunuzu ya­
vaşça böbreklerinizin olduğu bölgeye vurun. Avuçlarınızla o
bölgeye masaj yaparak ısıtın.
SOGUK ALGINLIGI VEYA GRİP: Altı ile on sekiz defa
SSSSS (üzüntü, depresyon) sesi çıkartın. Daha sonra veya gün
içinde başka bir zamanda sırasıyla bütün Şifalı Sesler çalış­
masını yapın. İçsel Gülümseme çalışmasını uygulayın ve ak­
ciğerlerinize ve kalın bağırsaklarınıza daha çok gülümseyin.
Avucunuzla akciğerlerinize vurun. Dinlenin ve sıvı tüketin.
Limonlu ve biraz amavut biberli sıcak su burnunuzun ve akci­
ğerlerinizin temizlenmesine yardım edecektir.
UÇUK: Altı ile on sekiz defa HA WW sesi (sabırsızlık, kibir)
çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka bir zamanda bütün
Şifalı Sesleri uygulayın. İçsel Gülümseme çalışmasını yapın
ve ağzınıza, dilinize ve kalbinize daha çok gülümseyin.
KABIZLIK: Altı ile on sekiz defa SSSSS sesini (üzüntü, dep­
resyon) çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka bir zaman­
da sırasıyla bütün Şifalı Sesler çalışmasını yapın. İçsel Gü­
lümseme çalışmasını uygulayın ve daha çok akciğerlerinize
ve kalın bağırsağınıza gülümseyin. Bir elinizi diğer elinizin
üstüne koyarak kamınızı saat yönünde, yani kalın bağırsak­
ların dışkıyı attığı yönde sadece otuz altı defa ovalayın. Çiğ
havuç veya muz yiyin. Biraz baharatlı yiyecek ve lifli besin
tüketin. Her gün biraz mayalı besin yiyin. Çin bitkileri satan
bir mağazadan veya bilgisayardan aldığınız siyah veya beyaz
mantarla hafif bir kolon temizliği yapın.
İSHAL: Altı ile on sekiz defa HOOOO (kaygı, kendine acı­
ma, endişe) sesi çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka
1 99
 bir zamanda sırasıyla bütün Şifalı Ses çalışmasını uygulayın.
İçsel Gülümseme çalışması yapın ve karnınıza, dalağınıza ve
pankreasınıza daha çok gülümseyin. Bir elinizi diğerinin üstü­
ne koyarak kamınızı sadece otuz altı defa saat yönünün tersine
ovalayın. İshal durana kadar sadece pirinç lapası çorbası için:
. bir bardak basmati veya beyaz pirinci altı bardak suyla bir­
kaç saat kaynatın. Sade tüketin. İshal kesildiği zaman buharda
pişmiş kabak ekleyin; birkaç öğün sonra yemeklere buharda
pişmiş, kabuğu soyulmuş elma ilave edin.
BAŞ DÖNMESİ: Altı ile on sekiz defa ÇOOOO sesini (kor­
ku, asabiyet) çıkartın. Daha sonra veya gün içinde başka bir
zamanda sırasıyla bütün Şifalı Sesleri uygulayın. Ayak taba­
nında iki tümsek arasındaki alana masaj yapın. Pişmiş tam ta­
hıl ve fasulye gibi topraklayan besinler tüketin. Tuzlu bir şey
yiyin; Japon tuzlu eriği çok topraklayıcıdır. Uyuyun. Yatağa
her zamankinden daha erken gidin.
GÖZ YORGUNLUÖU; KIZARMIŞ, SULU GÖZLER: Altı
ile on sekiz defa ŞŞŞŞŞ sesi (öfke, kıskançlık, kırgınlık) çıkar­
tın. Daha sonra veya gün içinde başka bir zamanda sırasıyla
Şifalı Sesleri uygulayın. İçsel Gülümseme çalışmasını yapın
ve gözlere, karaciğere ve safra kesesine daha çok gülümseyin.
Bilgisayarınızın başında otururken veya gözlerinizle yaptı­
ğınız diğer çalışmalarda sık sık ara verin. Yakına bakarken
arada uzak mesafelere bakın. Sık sık göz kırpmayı alışkanlık
haline getirin. Okurken her satırı gözlerinizle birlikte başınızı
da hareket ettirerek okuyun.
YORGUNLUK: Altı ile on sekiz kez yatmadan en az birkaç
saat önce SSSSS ve ÇOOOO seslerini (üzüntü ve korku) çı­
kartın. Ardından veya daha sonra bütün Şifalı Ses çalışmasını
sırasıyla yapın. Biraz kestirin. Gece uykunuzu alın.
BAŞ AÖRISI: Altı ile on sekiz kez ŞŞŞŞŞ sesini (öfke, kıs­
kançlık, kırgınlık) çıkartın. Ardından veya daha sonra bütün
Şifalı Ses çalışmasını sırasıyla yapın. İçsel Gülümseme çalış-
200
masını uygulayın ve alnınıza, karaciğerinize ve safra kesenize
daha çok gülümseyin. Şakaklarına masaj yapın. Parmakla­
rınızla kafatasınıza sadece önden arkaya ve saç çizginizden
boyna kadar masaj yapın. Biraz ekşi yiyecek tüketin.
YÜKSEK KAN BASINCI: Bunun nedeni baştaki çok fazla
enerjidir. İlk beş Şifalı Sesin her birini sırayla altı ile dokuz
kez tekrarlayın; sonra bu tekrarlama sayısının iki katı HEEEE
sesini çıkartın. Ayaklarınıza masaj yapın. Ayaklarınızı sıcak
tutun. Herhangi bir tür meditasyondan sonra, İçsel Gülümse­
mede verilen yöntemle enerjiyi göbekte toplayın.
HAZIMSIZLIK: Altı ile on sekiz defa HOOOO sesi (kaygı,
kendine acıma, endişe) çıkartın. Bu yemek yedikten hemen
sonra çıkartılabilecek tek sestir. Ardından en az bir saat bek­
leyin ve sırasıyla Altı Şifalı Sesi uygulayın. İçsel Gülümseme
çalışması yapın ve midenize, pankreasınıza ve dalağınıza daha
çok gülümseyin. Her gün düzenli olarak üç besleyici öğün tü­
ketin; akşam yemeğinizi yatmadan üç saat önce yiyin. Yavaş
yiyin; küçük lokmalar alın ve bol salyayla iyice sıvı hale ge­
lene dek çiğneyin. Karnınız yüzde 80 doyduğu zaman yemeyi
kesin. Her gün beş tat ve renkten oluşan bir karışım tüketin.
Sindiriminize faydalı olacak tatlı besinler pişmiş tam tahıllar
(bir gece suda bekletilmiş; 8. bölümdeki talimatlara bakınız),
pişmiş fasulye (bir gece suda bekletilmiş), pişmiş tatlı pata­
tes, kırmızı patates ve kabaktır. Şekerle tatlandırılmış besinler
veya çok fazla şekerli meyve tüketerek sindirimimizi ve da­
yanıklılığımızı zayıflatırız. Şeker pancarı şekeri yerine biraz
çiğ bal veya yüzde 100 saf organik akça ağaç şurubu kullanın.
Acımsı buruk ve baharatlı yiyecekler de sindirimi güçlendi­
rir. Yemekten yirmi dakika evvel yarım bardak organik şarap
veya içine biraz limon sıkılmış su içmeyi deneyin.
UYKUSUZLUK: Bütün Şifalı Ses çalışmasını sırasıyla yapın.
HEEEE sesine (gevşeme, uyku) geldiğiniz zaman ışıklan sön­
dürün, örtüleri üstünüze çekin ve uyuyana kadar bu sesi tek-
201
rarlayın. Yatmadan önceki üç saat içinde bir şey yememeniz
önemlidir. Gece rahatlatıcı faaliyetlerde bulunun -televizyon
haberlerini veya şiddet içeren ya da rahatsız edici filmler iz­
lemeyin. HEEEE sesi uzun süreli uykusuzluk çeken sayısız
insana yardım etmişti.
BALGAM: Altı ile on sekiz kez SSSSS ve HOOOO seslerini
(üzüntü, depresyon, kaygı ve endişe) çıkartın. Sırasıyla bü­
tün Şifalı Sesleri uygulayın. İçsel Gülümseme çalışmasını ya­
pın ve akciğerlerinize, midenize, dalağınıza ve pankreasınıza
daha çok gülümseyin. Şeker kamışı şekerinden uzak durun.
BoJ tatlı besin tüketin. Biraz baharatlı ve acımsı buruk besin
yiyin. Haftada birkaç defa burun kanallarınızı tuzlu ılık suyla
temizleyin.
KAS SPAZMI: Altı ile on sekiz defa HOOOO sesi (kaygı,
endişe, kendine acıma) çıkartın. Eğer kramplar gece bacakla­
rınıza giriyorsa uyumadan evvel her iki bacağınıza masaj ya­
pın. Yatmadan önce hafif gerilme egzersizleri veya kısa bir tai
ehi yapın. Yine yatmadan evvel sırasıyla bütün Şifalı Sesleri
çıkartın. Demir Gömlek çigong veya başka bir çigong duruşu­
nu öğrenin ve uygulayın. (Bunları yatmadan en fazla üç saat
önce yapın.)
BULANTI: Altı ile on sekiz defa HOOOO sesi (kaygı, endişe,
kendine acıma) çıkartın. Bulantınız yatıştığı zaman sırasıyla
bütün Şifalı Sesleri çıkartın. Kaynamış ılık su için. Yapabil­
diğiniz zaman pirinç lapası çorbası için. Tarifi ve diğer besin
önerileri için ishal bölümüne bakın.
AGRI: Sık sık ağrıyan bölgenize gülümseyin. Oraya masaj
yapın. Ağrının verdiği mesajı sorun ve ona göre hareket edin.
Bütün İçsel Gülümseme çalışmasını yapın. Sırasıyla bütün Şi­
falı Sesleri çıkartın.
SİGARAYI BIRAKMAK (sigara ve marihuana) : Altı ile on
sekiz kez SSSSS sesini (üzüntü, depresyon, akışa bırakma)
çıkartın. Sırasıyla bütün Şifalı Sesleri çıkartın. İçsel Gülüm-
202
seme çalışmasını yapın ve akciğerlerinize ve kalbinize daha
çok gülümseyin. Üzüntü, depresyon veya başka herhangi bir
dirençli duygu için Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışması
yapın. Düzenli ve yeterli beslenin; her gün beş tadı ve çeşit­
li renkleri içeren besinler tüketin. Ölçülü ve düzenli egzersiz
yapmak önemlidir. Akşam televizyon haberlerini izlemeyin;
şiddet içeren veya rahatsız edici şovlar veya filmler izlemeyin.
Derin, dinlendirici bir uyku çekmek önemlidir. Uykusuzluk
kısmındaki önerileri okuyun.
BOÖAZ AÖRISI: Altı ile on sekiz defa HA VVVV sesi (sa­
bırsızlık, kibir) çıkartın. Sırasıyla Altı Şifalı Ses çalışmasını
yapın. İçsel Gülümseme alıştırmasını yapın ve boğazınıza ve
kalbinize daha çok gülümseyin. Taze limon suyu ve çiğ bal
ilave edilmiş ılık su için. Sesinizi dinlendirin. Arada uyuyun.
Gece erken yatın.
STRES: Altı ile on sekiz defa ŞŞŞŞŞ ve HEEEE seslerini ( stres,
gevşeme, uyku) çıkartın. Bütün Altı Şifalı Ses çalışmasını sı­
rasıyla uygulayın. İçsel Gülümseme alıştırmasını yapın. Hint
yer elması, pirinç, yulaf ezmesi, kinoa, brokoli, havuç, kırmızı
patates ve şalgam gibi sakinleştiren, pişmiş, tatlı besinler tü­
ketin. Bir parkta veya kırlarda yürüyüşe çıkın. Gazetelere ve
televizyon haberlerine bakmayın. Sıcak bir banyo alın. Huzur
veren klasik müzik dinleyin. Kendinizi bir masajla şımartın.
ŞİŞ DİŞ ETLERİ: Altı ile on sekiz kez HA VWV sesi (sabır­
sızlık, kibir, aşırı heyecanlanma) çıkartın. Bütün Altı Şifalı
Ses çalışmasını sırasıyla yapın. İçsel Gülümseme çalışmasını
uygulayın ve diş etlerinize ve kalbinize daha çok gülümseyin.
DİŞ AÖRISI: Altı ile On sekiz defa SSSSS sesi (üzüntü, dep­
resyon) çıkartın. Bütün Altı Şifalı Ses çalışmasını sırasıyla
yapın. İçsel Gülümseme çalışmasını uygulayın ve dişlerini­
ze, akciğerlerinize ve böbreklerinize daha çok gülümseyin.
Bir bütün karanfil çiğneyin veya birkaç damla karanfil yağı
sürün.
203
AŞIRI ŞİŞMANLIK: Günde iki defa bütün Altı Şifalı Ses
çalışmasını tekrarlayın. Dirençli duygular için haftada birkaç
kez Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışması yapın. Hoşunuza
giden taze, yerel, organik besinler tüketin ve bunları sevgi ve
takdirle hazırlayın (veya hazırlatın). Damak tadınız için taze
otlar kullanın. Düzenli olarak günde üç öğün veya daha kü­
çük üç öğün ve aralarda iki ufak atıştırma şeklinde beslenin.
Son yemeğinizi yatmadan üç saat evvel yiyin ve ondan sonra
bir şey tüketmeyin. Her lokmanın tadını alarak yavaş ve sıvı
hale gelene kadar iyice çiğneyerek yiyin. Karnınız yüzde 80
dolduğu zaman kendinizi yemeyi kesmeye alıştırın. Her gün
beş tadı ve rengi içeren değişik besinler tüketin. Her gün bes­
lenmenize bir veya iki mayalı yiyecek ilave edin. Az miktarda
organik çiğ tereyağı yiyin. Sebzeleri suda veya çiğ organik
hindistan cevizi yağında hızla yüksek ateşte çevirin. (Yağları­
nızı yakmak için kaliteli yağa ihtiyacınız var.) Tatlı olarak çiğ
organik meyve ve kuruyemiş (birkaç saat suda bekletilmiş)
tüketin. Ölçülü egzersiz yapmak önemlidir. Sizi tatmin edecek
gerçekten sevdiğiniz bir etkinlik bulun. İhtiyaç içindeki çocuk­
lara, yetişkinlere veya hayvanlara yardım etmek için gönüllü
olun.

204
 YÖNTEM LERİ KULLAN MAK
İÇİN BİR HAFTALIK PLAN

Bu KİTAPTA A Ç I K L A N A N ÜÇ Y Ö N T E M D E N B İR İ N İ birkaç
hafta boyunca iyice öğrenin ve uygulayın. Bunu bir kez ez­
berlediğiniz ve faydasını gördüğünüz zaman diğerine geçin.
Üçünü birden öğrendiğiniz ve uyguladığınız zaman size uy­
gun bir plan yapın.
Şifalı Sesler ve İçsel Gülümseme çalışmalarının faydala­
rını en iyi ve hızlı şekilde görmek için bunları günlük hayatı­
nızla bütünleştirmeniz gerekir. Sabah egzersizden sonra veya
o günkü çalışmanıza başlamadan önce İçsel Gülümseme çalış­
ması yapmak bütün gününüzün kalitesini arttıracaktır. Bunu
gün içinde, bir molada veya akşam da yapabilirsiniz.
Altı Şifalı Ses çalışmasını yatarken yapmak derin ve can­
landırıcı bir uyku uyumanızı sağlayacaktır. Bunları gün içinde
veya akşam da uygulayabilirsiniz. Önceki sayfalarda Taoist
ilk yardım listesinde verilen semptomları gidermek için bu
sesleri tek tek kullanmayı unutmayın. Ancak yatmadan evvel
sadece üzüntü seslerini veya korku seslerini uygulamak fazla
enerji verebilir. Yatmadan evvel ya bütün sesleri çıkartın ya
da bu ikisini akşam veya gün içinde daha evvel uygulayın.

205
 Bir Duyguyu Serbest Bırakma çalışması tek bir can sıkıcı
duyguya odaklanma ihtiyacı duyduğunuz zaman günlük prog­
ramınıza dahil edilmelidir. Ancak bunu yatmadan kısa süre
önce uygulamamak en iyisidir.

206
 SON SÖZ

SPİRİTÜEL BİLGELİK

Sevgili okuyucu,
Üç Taoist hazineyi
Paylaştık seninle,
Ders alıp dönüştürmenin yollarını
Acı veren duygularımızı­
Dengesiz olanı
Dengelemek için
Ruhumuzdan gelen dürtüleri.

Bu güçlü yöntemler
Bize huzur ve sükunet getirebilir
Günlük hayatın zorluklar ve zaferler,
Tefekkür, çalışma ve dinlenmeyle dolu iniş çıkışlarında.

Bu yöntemler bize şunu hatırlatabilir:

Bizler ilahi olarak tasarlanmış,
Ufacık ama değerli varlıklarıyız
Kozmik enerjinin.
Bizler
207
Yıldızların ve gezegenlerin enerjisiyiz.
Bizler
Harikulade ifadesiyiz
Evrensel Sevginin.

Evrensel Sevgi
Tahayyül edebilir,
Evrensel Sevgi
Tezahür ettirebilir
İhtiyacımız olan her şeyi:
Sağlık, neşeli ilişkiler, bolluk,
Ve müşfik bir tavır
Dokunduğu herkesi kutsayan.

Bu sevgiden destek alarak,

Hep birlikte
Yaratabiliriz
Cenneti yeryüzünde.

D.S.

208
 TEŞEKKÜR
Mantak Chia

Bu K İT A B I Y A Z M A M D A B A N A Y A R D I M E D E N ve destek olan
kadın-erkek herkese çok minnettarım. Özellikle:
Bu kitaptaki şifa ve olumsuz duyguları dizginleme konu­
sundaki doğal uygulamaları arıtarak formüle eden sayısız Ta­
oist bilgeye;
Bana Taoist uygulamaların İçsel Simyasını öğretirken ve
bunları Batı dünyasına aktarma konusunda bana yetki ve il­
ham verirkenki açıklığı ve vizyonu için büyük Taoist öğret­
menim Yi Eng'e;
Taoist uygulamaların öğretisini netleştirip zenginleştir­
meme yardım etmiş olan tüm dünyadaki Evrensel Şifa Veren
Tao Sisteminin bütün üst düzey öğretmenlerine; bu bilgiyi öğ­
rencileriyle paylaşmaya devam eden tüm dünyadaki Evrensel
Şifa Veren Tao Sisteminin bütün sertifikalı öğretmenlerine;
kendini Taoist şifa sanatlarına adayan bütün öğretmenlere, he­
kimlere ve uygulamacılara;
Bu kitabın yazılmasına ihtiyaç olduğunu gören, bize teklif
yazmamız için yol gösteren ve onu New York Library'ye sa­
tan idea Architects 'ten Doug Abrams 'a;
209
 New World Library'deki editörlerimiz Jason Gardner'a
rehberliği ve büyük ilgisi için, Bonita Hurd'e nitelikli ve titiz
editörlüğü için ve bize yardım eden bütün diğer NWL uzman­
larına;
Olumsuz duyguların değeri ve anlamı konusundaki kişisel
içgörüleri için, açık seçik ve ustaca yazma tarzı ve gayretli
araştırmaları kadar verdiği beslenme önerileri içinde yazar ar­
kadaşım Dena Saxer'a;
Universal Healing Tao Publications çalışanlarına, özellikle
ben Tayland'da veya dünyanın başka bir yerindeyken Cali­
fornia'daki Dena ile iletişim kurmamıza yardım eden Leck
(Monsuda Suyasaroj) ve Jim'e (Suthisa Chaisam);
Sevgileri ve meditasyon ve savaş sanatlarına karşı ilgimi
destekleyen ve teşvik eden merhum ebeveynime;
Bana verdikleri sevgi ve neşe için oğlum Max ve sevgili
karım Wim'e;
Her şeyin kaynağı Tao'ya;
Teşekkür ederim.

210
 TEŞEKKÜR
Dena Saxer

B u K İ T A B I N O R T A Y A Ç I K M A S I N A Y A R D I M E D E N herkese
içtenlikle teşekkür ederim. Özellikle:
Duygusal acının nasıl dönüştürüleceğini keşfeden kadim
Taoist erkek ve kadınlara;
Bana kadim uygulamaların modem sentezini öğreten, kı­
demli öğretmen sertifikası veren ve beni bu ve önceki iki ki­
tabı birlikte yazmaya davet eden Mantak Chia'ya. Bu Taoist
uygulamalar hayatımı her yönden geliştirdi ve bunun için ona
ebediyen minnettarım;
Bu kitabı yazmamızı öneren, temel odak noktalan konu­
sunda tavsiyede bulunan, teklifi hazırlayan ve hemen New
World Library'ye satan idea Architects' ten Doug Abrams'a;
Hevesle verdiği destek ve isabetli ve çok önemli önerileri
için New World Library'nin editörlerinden Jason Gardner'a.
Son derece ayrıntılı ve hiçbir belirsiz nokta bırakma­
dan yaptığı düzeltmeler için redaktörümüz Bonita Hurd 'e.
NWL'de bize yardım eden diğer birinci sınıf bütün uzmanla­
ra, özellikle sanatçı ve tasarımcı Tracy Pitts'e, yazı tasarımcısı
Tona Pearce Myers'a ve yayımcı Kim Corbin'e;
211
 Sadece resimleri değil, Şifalı Seslerin ve İçsel Gülümse­
menin enerjisini de yakalayan fotoğraf sanatçımız Fae Ho­
rowitz 'e;
Kitaptaki fotoğraflarda poz veren nazik öğrencilerime: El­
len Palame, J essica Cope, Yoshi Russo, Cheming Martinez,
John Coolick ve Anne Lingua. Kitaptaki teknikleri kendile­
rinin kılan ve bana onlara yönelik yeni içgörüler sunan bütün
sevgili öğrencilerime;
Beni enerji çalışmasıyla tanıştıran, ilk radyestezi öğretme­
nim Torontolu merhum Yüzbaşı Campbell Line'a. Kitapla­
rındaki derin spiritüel öğretiler için, İngiltere'de Psikoterapi
Okulunu kuran merhum Ronald P. Beesley'e;
Bana bu yolculuğun kapılarını açan ilk Universal Healing
Tao öğretmenlerim Gunther Weil ve merhum Rylin Malone
Weil'e. Bilgelikleri ve mizah duyguları için UHT'deki arka­
daşlarım Marcia Kerwit ve Raven Cohan 'a;
Mükemmel önerileri ve teşvikleri için Rod Menzies, Debra
Ann Robinson, merhum Trish Shannon, Randall Gates, Patri
Gouzy, Tina Alleguez ve Max Perkoff'a. Çizimleri baskıya
hazırlayan Ken Wong'a. Beni yüreklendiren arkadaşlarım:
Roz Harris, Joan Jason, Susi Oak ve Erick Agguirre'ye ve
merhum Sara Goren 'a;
Yakın zamanda kaybettiğimiz ve sanat sevgim ve hüma­
nist inançlarım konusunda beni destekleyen ve bana ilham
veren sevgili annem Anne Cohen'e. Ben on iki yaşımday­
ken vefat etmiş olsa da yaratıcılık ve doğa sevgimi des­
tekleyen ve bu konuda ilham veren sevgili babam Rubin
Saxer'a. Ergenlik çağımda beni besleyen ve bana ilham
veren üvey erkek kardeşim Ben Goldman ile merhum üvey
kız kardeşim Janie Goldman'a. Sevgi ve şekatliği için tey­
zem Lillian Levine' e;
Bana nasıl sevileceğini öğrettikleri ve eşleriyle birlikte
kendilerini adamış ve neşeli ebeveynler oldukları için hariku­
lade çocuklarıma. Ruth'un sevgili eşi Doug ve çocukları Jes-
212
sica, Matthew, Tara ve Brendan'a. David 'in sevgili eşi Gayle
ve çocukları Jacob, Sara ve Jarid'e. Bana verdiğiniz sonsuz
saadet için hepinize teşekkür ederim.
Her şeyin kaynağı Tao'ya;
Teşekkür ederim.

213
İnsan kurallara sığmaz!
 YAZARLAR HAKKINDA

Mantak Chia
Batıda önde gelen bir Taoist Çigong öğretmenidir (İçsel Sim­
ya, Cinsel Simya, ehi enerji meditasyonları, tai ehi, çigong,
vb.). Bu uygulamaların teorisini ve yöntemini anlatan düzi­
nelerce kitap ve kitapçık yazmış ve DVD ve CD çıkartmış
olan Mantak Chia yüz binlerce hevesli öğrenciye son kırk beş
yılda Taoist İçsel Simya uygulamasının ilkelerini öğretmiş­
tir. Taoist uygulamaları damıtan ve arıtan Evrensel Şifa Tao
Sisteminin yaratıcısı ve Tayland'daki Tao Garden Health Spa
and Resort'ın yöneticisidir. Her kıtada bulunan bin iki yüzün
üstündeki eğitmen ve uygulamacının öğrettiği Evrensel Şifa
Tao Sisteminin geleneksel teori, yöntem ve uygulamalarının
modern ve eşsiz bir bütünleşmesini sağlamıştır.
Evrensel Şifa Tao Sistemi pratik bir kendini geliştirme ve
bağımsız bir spiritüel gelişme sistemidir. Mantak Chia bu sis­
temi tüm Asya' da bir dizi usta ve öğretmen tarafından ona
aktarılan pek çok kadim Çin meditasyon ve içsel enerji uygu­
lamalarını paylaşmak için yaratmıştır. Her bireyin beden, zi­
hin ve Tinin uyumlu tekamülünü tamamlama fırsatını bulabil­
mesini yürekten dilemektedir. Bu çalışmalar vasıtasıyla kişi
kendi fiziksel, duygusal ve spiritüel refahının sorumluluğunu
almayı öğrenir.
215
 Mantak Chia 1 944 yılında Tayland 'da Çinli bir anne ba­
badan dünyaya geldi. Erken yaşta büyük bir spiritüel geliş­
me potansiyeli olduğu anlaşılınca altı yaşında Budist rahipler
ona meditasyon çalışmasını öğrettiler. Hong Kong'da eğitim
görürken çeşitli öğretmenlerden tai ehi chuan, aikido ve kun­
dalini yoga öğrendi. Taoist öğretilere karşı ilgisi onu on beş
yaşındayken, o sırada Hong Kong'tan pek uzak olmayan dağ­
larda yaşayan ve aslen Orta Çin' den gelen Taoist öğretmen Yi
Eng (Beyaz Bulut Münzevisi) ile tanışmaya yöneltti.
Sonunda Yi Eng Mantak Chia'nın baş öğretmeni oldu. Yi
on yıldan uzun bir süre Mantak Chia'ya en kutsal ve pek az
bilinen Taoist uygulamaları, formülleri ve içsel simya yön­
temlerini öğretti. Bu önemli çalışmaların Batılı öğrenciler ta­
rafından kolayca özümsenmeyeceğini fark eden Mantak Chia
bunları netleştirip anlaşılır kılma ve Batıdaki insan anatomisi
çalışmalarıyla bütünleştirme işini üstlendi.
Mantak Chia 1 994 yılında Tayland'a geri dönmeden evvel
on beş yıl New York'ta yaşadı. Şimdi zamanının büyük kıs­
mını konferanslar vererek ve uygulamalı seminerler yaparak
Avrupa'da, Amerika'da, Asya'da, Afrika'da ve Güney Ame­
rika'da seyahat etmekle geçiriyor.
Hali hazırda Evrensel Şifa Tao Merkezleri Amerika ve Kana­
da'da, Meksika, Brezilya, Danimarka, Avusturya, Belçika, Kıbrıs,
İngiltere, Fransa, Almanya, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Hollanda,
Rusya, İskoçya, İspanya, İsveç, İsviçre, Türkiye, Galler, Avustral­
ya, Yeni Zelanda, Çin, İsrail, Japonya, Malezya, Tayland, Filipin­
ler, Singapur ve Güney Afrika'da bulunmaktadır.

Mantak Chia'nın İnternet sitesi:

www.universal-tao.com

Tao Garden Health Spa and Resort İnternet sitesi:

www.tao-garden.com

216
 Dena Saxer
Mantak Chia'nın çigong Evrensel Şifa Tao Sisteminin kıdem­
li bir eğitmenidir. Bu öğretileri dünya için değerli bir hediye
olarak görmektedir. 1 983 'ten beri Altı Şifalı Ses, İçsel Gülüm­
seme, ileri düzeyde Taoist meditasyonlar, tai ehi, çigong ve
Demir Gömlek çigong uygulamakta ve öğretmektedir. Yaşları
on sekiz ile yetmiş arasında değişen birkaç bin yetişkin onun
eğitiminden yararlanmıştır.
Mantak Chia ile birlikte 1 985 'te Taoist Ways to Transform
Stress into Vitality ve 1 986'da Chi Self-Massage adlı kitapları
yazmıştır. Her iki kitap da tüm dünyada yirmiden fazla dile
çevrilmiştir.
Los Angeles yakınlarında dağlarda yaşayan Dena orada
olduğu kadar, dünyanın başka yerlerinde de Evrensel Şifa Ta­
osu dersleri vermektedir. Radyestezi konusunda eğitimlidir ve
evlerin ve arazilerin enerjisini temizlemekte uzmanlaşmıştır.
Ayrıca özel spiritüel ve duygusal şifa seansları yapmaktadır.
Dena'nın bir diğer ilgi alanı da yazarlıktır; oyunlar, lirik­
ler ve tiyatro için librettolar yazmaktadır. Los Angeles Oyun
Yazarları Birliği'nin bir üyesidir. Kathe Kallwitz: A Dange­
rous Act ismindeki oyunu Califomia Santa Monica'da Imago
Tiyatrosu tarafından sahneye konmuştur. Toronto'da sahne­
lenen My Fair Bag Lady isminde bir komedi revüsünün ortak
yazarıdır ve CBC radyosu için komedi şeklinde bir piyes yaz­
mıştır. Besteci Gordon Glor'la birlikte müzikal bir drama ve
müzikal bir komedi de yazmıştır.
ABD, Detroit'te Wayne Devlet Üniversitesi 'nden mezun
olan Dena tiyatro ve konuşma eğitimi alanında master yap­
mıştır. On bir yıl boyunca, Taoist dersler vermenin yanı sıra,
Los Angeles üniversitelerinde iş dünyasındaki çeşitli kültür­
lerden gelen birkaç bin kişiye topluluk önünde konuşmayı ve
kişiler arası iletişimi öğretmiştir. Her derse birkaç Şifalı Sesle
başlar ve öğrencileri bu rutine bayılırdı; bu onların hareketli
217
bir çalışma gününden sonra sakinleşmesine ve odaklanmasına
yardım ederdi.
Dena Toronto'da on yıl profesyonel aktörlük yaptı. Strat­
ford Shakespearean Festivali 'nde ve CBC TV ve radyosunda
olduğu kadar birkaç belgesel filmde de oynadı.
Dena 'nın harika bir kızı ve oğlu, aynı ölçüde harika bir ge­
lini ve damadı ve eşsiz, çok tatlı yedi torunu vardır.

Dena Saxer'ın intemet sitesi:

www.universaltaola.com

218
 SEÇME REFERANSLAR

Duyguları Dönüştürmek
Mantak Chia ve Dena Saxer. Taoist Ways to Transform Stress iııto Vi­
tality. Doi Saket, Chiang Mai, Tayland: Universal Healing Tao
Publications, 1 985. Amerika'da tükenmiştir.
Mikio Sankey. Discern the Whisper: Esoteric Acupuncture. 2. Cilt,
Inglewood, CA: Mountain Castle Publishing, 2002.

Chi Kung (Çigong)

Mantak Chia. Awaken Healing Energy Through the Tao. New York:
Aurora Press, 1 983.
............. lron Shirt Chi Kung I. Rochester, VT: Inner Traditions, Bear
& Co., 2006 .
............ Tao Yin. Rochester, VT: Inner Traditions, Bear & Co., 2005.
Mantak Chia ve Maneewan Chia.Awaken Healing Light of theTao.
Rochester, VT: Inner Traditions, Bear & Co., 2008 .
......... .Fusion of the Five Elements I. Rochester, VT: Inner Traditions,
Bear & Co., 2007.
Mantak Chia ve Juan Li. The Inner Structure ofTai Chi. Rochester, VT:
Inner Traditions, Bear & Co., 2005.
Mantak Chia ve Dena Zaxer. Chi Self-Massage: The Taoist Way ofRe­
juvenation, 2. Baskı. Rochester, VT: Inner Traditions, Bear & Co.,
2006.

219
Daniel Reid. The Tao of Health, Sex and Longevity. Londra: Simon &
Schuster, 1 996. Taosit tarihe, felsefeye, meditasyona, egzersize ve
beslenmeye yönelik kapsamlı ve değerli bir bakış sunan gerçek bir
uygulamacının rehberi.

Lao Tzu'nun Tao Te Ching'i.

Mantak Chia ve Tao Huang. Door to All Wonders. Rochester, VT: In­
ner Traditions, Bear & Co., 2001 . İki ehi kung öğretmeninin ve
uygulamacısının kaleme aldığı batmi Taoist felsefeye göre Tao Te
Ching'in bir analizi. Edward Brennan'm bazı içgörüleriyle birlikte
Tao Huang'ın sade Tao Te Ching çevirisini de içermektedir. İkinci
Baskı: The Secret Teachings of the Tao te Ching, 2005.
Gis-Fu Feng ve Jane English. Lao Tsu: Tao Te Ching. New York: Vin­
tage Books, 1 972. Çok güzel doğa fotoğraflarıyla birlikte şiirsel ve
anlaşılır bir versiyonu.
Wang Keping. The Classic of the Dao: A New Jnvestigation. Beijing,
Çin: Foreign Languages Press, 1998. Modem Çin bilginlerinin ge­
niş yorumlarını da içeren yakın tarihli, sade bir çeviri.
Ursula K. Le Guin. Lao Tzu: Tao Te Ching: A Book about the Way
and tlıe Power of tlıe Way. Boston: Shambhala, 1 997. Birçok bö­
lümün sonunda yararlı açıklamalar ve merak uyandıran yorumlar
da eklenmiş olan, tutkulu ve mizah dolu açık, şiirsel bir versiyonu.
"Bilge kişiler" terimini kullanarak her iki cinsi de kapsamaktadır.
Arthur Waley. Tlıe Way and lts Power: A Study ofthe Tao Te Ching and
lts Place in Chinese Thought. New York: Macmillan, 1956. Çinli
bir bilgin tarafından yazılmış, birçok bölümün sonunda yararlı açık­
lamalar ve yorumlar da eklenmiş olan zarif ve açık bir versiyonu.

1
Chuang Tzu nun Yazıları
Chuang Tzu. Tlıe Essential Clıuang Tzu. Sam Hamill ve J.P.Seaton ta­
rafından çevrilmiştir. Boston: Shambhala, 1 998.
Gia-Fu Feng ve Jane English'in çevirisi. Chuang Tsu: Inner Chapters.
New York: Vintage Books, 1 974. Çok güzel doğa fotoğraflarının
yer aldığı temiz bir çeviri.

Taoist Felsefe
Max Kaltenmark. Lao Tzu and Taoism. Stanford, CA: Stanford Univer­
sity Press, 1 969.
220
Hua Ching Ni. 8000 Years of Wisdom: Conversations with Taoist Mas­
ter Ni, Hua Ching. I . Kitap. Los Angeles: Collage of Tao and Tra­
ditional Chinese Healing, 1 983.

Geleneksel Çin Tıbbı

Ted J. Kaptchuk. The Web That Has No Weaver. New York: Congdon
and Weed, 1983. GÇT'nin kapsamlı bir tanıtımı.
Giovanni Maciocia. The Foundations of Chinese Medicine: A Compre­
hensive Textfor Acupuncturists. and Herbalists. Edinburgh: Chur­
chill Livingstone, 1989. GÇT öğrencileri ve uygulamacıları için.
Daniel Reid. The Shambhala Guide to Traditional Chiııese Mediciııe.
Bostan: Shambhala, 1996. Karmaşık bir sistemin mükemmel bir
kısa anlatımı.

Beslenme
Linda Berry. /nternal Cleansiııg: Rid Your Body of Toxins a_nd Return
to Vibrant Good Health. Rocklin, CA: Prima Publishing, 1997. Bir
omur-sağaltım ve beslenme uzmanı ve Taoist bir eğitmenin pratik,
doğal arınma ve sağlık kazanma yöntemleri.
Sally Fallon ve Mary G.Enig. Nourishiııg Traditions. 2. Baskı. Was­
hington D.C: New Trends Publishing, 2001 . Geleneksel bilgelikle
modem bilimsel bulguları birleştiren mükemmel bir kaynak. Ma­
yalı yiyeceklerin ve tereyağı da dahil olmak üzere hayvani yağın
önemini vurguluyor. Yedi yüz tarif ve hazırlama yöntemlerini de
içeriyor.
Bernard Jensen. Foods That Heal. Garden City Park, New York: Avery
Publishing, 1988. Beslenme konusundaöncü bir Amerikalının sağ­
lıklı ve doğal beslenme konusunda yazdığı değerli bir rehber. Yi­
yeceklerin besin ve tedavi edici değerlerine göre analizi.
Sandor Ellix Katz. Wild Fermentatioıı: The Flavor, Nutrition and Craft
of Live-Culture Foods. White River Junction, VT: Chelsea Green,
2003. Mayalı besinler konusunda bildiğimiz en iyi kitap. Kolay
ve anlaşılır sauerkraut, yoğurt, kefir, ekmek, kombucha, şarap ve
diğer sıradışı mayalı ürün tarifleri.
Maoshing Ni. Secrets of Self-Healing. New York: Avry, 2008. Sağlıklı
olmak ve yaygın hastalıklar için şifa verici besinler ve otlar, akup­
resür ve egzersizler.
Maosing Ni ve B.S .McNease. The Tao ofNutrition. Yeni ve genişletil­
miş basımı. Los Angeles: Sevenstar Communication Group, 2000.
221
 Taoist beslenme rehberlerinin, yaygın yiyeceklerin faydalarının ve
besinlerle yapılan tedavilerin anlaşılır bir anlatımı.
Paul Pitchford. Healing with Whole Foods: Oriental Traditions and
Modern Nutrition. Berkeley, CA: North Atlantic Books, 1993.
Taoist, Ayurveda ve Batı beslenme prensiplerini, hazırlama yön­
temlerini ve üç yüzün üstünde tarif içeren mükemmel ve kapsamlı
bir referans kitap.
Mikio Sankey. Support the Mountain: Nutrition for Expanded. Cons­
ciousness. lnglewood, CA: Mountain Castle Publishing, 2008.
Çin' de besinlerle ilgili Beş Element yaklaşımını naturopati tıbbı
ve tam ve çiğ besinlerle birleştiriyor. Mineralleri ve bunları içe­
ren her bir elemente özgü yiyecekleri öneriyor. Spiritüel titreşimin
daha yükselmesini sağlayan besinleri vurguluyor.

Taoist Seksoloji
Mantak Chia ve Douglas Abrams Arava. The Multi-Orf?asmic Man.
San Francisco: HarperCollins, 1996.
Mantak Chia, Maneewan Chia, Douglas Abrams ve Dr. Rachel Carlton
Abrams. The Multi-Orgasmic Couple. San Francisco: HarperCol­
lins, 2002.
Mantak Chia ve Rachel Carlton Abrams. The Multi-Orgasmic Woman.
Emmausi PA: Rodale Publications, 2005.
Mantak Chia, Maneewan Chia ve Marcia Kerwit. Healing Love throu­
gh the Tao: Cultivating Female Sexual Energy. Rochester, VT:
Inner Traditions, Bear & Coç, 2005.
Mantak Chia ve Michael Winn. Taoist Secrets of Love: Cultivating
Male Sexual Energy. New York: Aurora Press, 1984.

Taoist Teoriyle Uyumlu Modern Bilim

Fritjof Capra. The Tao of Physics. 2. Baskı. Boston: Shambhala New
Science Library, 1985.
Michael D.Gershon. The Second Brain. New York: HarperCollins,
1998.
Paul Pearsall. The Heart' s Code. New York: Broadway Books, 1998.
Candace B. Pert. Molecules of Emotion: The Science Behind Mind­
Body Medicine. New York: Scribner, 1997.

222
Kadim Sufi Bilgeliği
Hafız. The Gift: Poems by Hafız, The Great Sufi Master. Çevirmen:
Daniel Ladinsky. New York: Penguin, 1 999.
Jelaluddin Rumi. The Essential Rumi. Çevirmen: Coleman Barks. New
York: HarperCollins, 1995.

Modern Spiritüel Bilgelik

Ronald P. Beesley. Esoteric Christianity. Kent, İngiltere: White Lod­
ge Publications, 1975. Ruhun ve Tinin rollerinin derin bir analizi.
Baskısı tükenmiştir; Abebooks, Powells's veya Alibris gibi kitap
sitelerini deneyin.
..........The Path of Esoteric Truthfulness. Kent, İngiltere: White Lodge
Publications, 1 976. Harika ve anlaşılır bir kitap; duyguların, Ru­
hun ve Tinin mükemmel bir izahı. Baskısı tükenmiştir; internette
kitap sitelerini deneyin .
....... Yoga of the Inward Path. Kent, İngiltere. White Lodge Publicati­
ons, 1 974. Ruhsal gelişimin ilkeleri konusunda paha biçilmez bir
rehber.
Deepak Chopra. The Seven Spiritual Laws of Success. Novaco, CA:
Amber-Allen Publishing and New York Library, 1 993. Hayatın
her alanındadoyum sağlamaya götüren temel spiritüel yasaların
açık, kısa ve öz bir anlatımı.
Ralph Waldo Emerson. Self-Reliance. White Plains, NY: Peter Pauper
Press, 1 967. Emerson'ın felsefesi Taoizmde yankısını buluyor.
Benjamin Hoff. The Tao of Pooh. New York: Dutton, 1982. Büyük
Taoist bilgin Winnie-the-Pooh'un uyguladığı şekliyle Taoizmin
bilgece ve keyifli bir anlatımı.
Deng Ming-Dao. 365 Tao. San Francisco: HarperSaııFrancisco, 1992.
Yılın her günü için çok güzel, ilgi uyandıran şiirler ve içgörüler.
Eckhart Tolle. The Power of Now: A Guide to Spiritual Enlightment.
Novato, CA: New World Library, 1 997. Kişinin bedenini toprak­
laması, duygularını serbest bırakması ve ruhsal tekamülü için il­
ham verici, açık seçik izah edilmiş yönergeler.

İnsan Anatomisi
Ruth Lundeen Memmler ve Dena Lin Wood. Structure and Function of
the Human Body. 3. Baskı. Philadelphia: Lippincott, 1983.

223
İıısaıı kurallara sığmaz!
 DİZİN

A tipi kişilik, 8 1 baharatlı yiyecekler, 61-63, 7 1 ,

acı, 9-12, 14, 20-21 , 25, 27, 3 1 , 106, 1 66, 199, 20 1-202
55-57, 6 1 -62, 66, 69, 92, 96, baskı, 9, 20, 87
1 12, 1 15, 1 93-194 baş ağrısı, 15, 3 1 , 8 1 , 200
adrenal bezleri, 166 baş dönmesi, 3 1 , 8 1, 9 1 , 200
Ağaç enerjisi, 25, 34-35, 8 1 , başarısızlık, 37, 56, 98
83, 166 Batı düşüncesi, 10- 12, 14, 1 9, 26,
ağız kokusu, 198 30, 38, 1 0 1 , 198
akciğerler, 55, 58-63, 83, 90-9 1, Batı tıbbı, l 1 - 1 2, 28, 59, 68, 79,
100, 1 13-1 14, 120, 1 25, 1 28, 90, 99, 1 76
1 30- 1 3 1 , 162, 166, 176, 1 87, beden bilgeliği, 37
198-199, 202-203 beslenme, 1 1, 15, 30, 37, 61-63,
akciğerler, Po, Ruh, 60, 9 1 70, 82-83, 9 1 -92, 100-1 03, 105,
alçakgönüllülük, 4 1 , 46-47 1 15, 204
Altı Şifalı Ses, 9, 1 3-14, 2 1 , 28, 3 1 , Beş Element, 34
34, 57, 6 1 , 70, 88, 96-97, 1 09, beyaz ışık, 1 30, 1 62
1 1 1 - 1 16, 1 25, 162, 1 66, 1 69, beyaz renk, 63
173, 193- 194, 198, 201 ,
203-205 beyaz yiyecekler, 63, 199-200
anne-çocuk ilişkisi, 63 beyin sapı, 1 89
artrit, 8 1 , 198 beyin ve omurga, 1 88
astım, 60, 1 98 beyincik, 1 8 1 , 1 89
bipolar bozukluk veya
manik depresyon, 9, 88
bağımlılık, 10, 20
Bir Duyguyu Serbest Bırakmak,
bağışıklık sistemi, 12, 6 1 , 63, 10, 14, 28, 76, 88, 97, 1 14, 1 9 1 ,
102- 103 193-194, 197-1 98, 203-204,
bahar mevsimi, 34, 63, 8 1 -82, 1 1 2- 206
1 13, 1 25, 1 32, 138, 143- 144, boğaz ağrısı, 15, 203
162-1 63, 1 66
boşanma, 57
225
Böbrekler ve mesane, 67-68, 7 1 ,
1 62
Böbrekler, Zhi, İrade Gücü, 68, 9 1
cesaret, 9, 20, 56, 59, 6 1 , 1 25, 1 3 1 ,
1 62, 1 66
Cinsel Chi, 28, 30, 93
cinsiyet farklılıkları, 58
cinsiyet ve öfke, 66
cömertlik, 27, 79, 8 1 , 144, 163,
1 66
çiğ gıdalar, 63, 70-7 1 , 82-83, 92,
1 02-103, 105-1 06, 198- 199,
20 1 , 203-204
çiğ süt ürünleri, 7 1 , 83
çiğneme, 62-63 , 104, 198, 201 ,
203-204
dalak, 59-60, 90, 95, 99- 1 0 1 , 104,
1 06, 152, 155- 1 56, 1 64- 1 66,
1 77, 1 87, 198, 200-202
denge, 1 1 , 13, 15, 23-24, 28, 30-34,
36, 45, 50, 55, 58-59, 6 1 , 66,
68, 70-7 1 , 75, 78, 86, 9 1 , 96,
1 0 1 , 103, 1 1 5, 1 93 , 1 97
dış enerji, 1 1 3
din, 23, 25
diş ağrısı, 203
duyguların değeri, 19-22, 2 1 6
Duygusal Chi, 28
duygusal uyumsuzluk, l 1
ebeveynlik, 19, 55, 57-58, 67,
77-78, 86, 95-96, 216
ego, 45
ekşi yiyecekler, 82, 201
endişe, 10, 48, 95-99, 1 0 1 , 1 04,
106, 129, 1 52, 1 56, 164- 1 66,
198- 199, 201 -202
enerji dengesizlikleri, 30-3 1
enerji toplama, 1 84, l 85
epifiz bezi, 1 8 1 , 1 8 8
eril görünüş, 32, 42
226
Ezeli Boşluk (Wu Chi), 26
fiziksel esneklik, l 1 2
fiziksel semptomlar, 15- 1 6, 9 1 , 97,
1 0 1 , 1 1 4, 1 97, 205
Geleneksel Çin Tıbbı (GÇT), 3,
1 0- 1 1 , 1 3- 1 4, 24, 37, 59-61 ,
68-69, 72, 75, 80-8 1 , 90-9 1 , 95,
100-102, 1 1 1 - 1 1 2, 1 1 6
genetiği değiştirilmiş gıdalar, 6 1 -62,
70, 82, 92, 102
genişleyen enerji, 33-34, 8 1
gevşeme, 1 2, 100, 157- 1 6 1 ,
1 65- 1 66, 20 1 , 203
göbek, 45, 1 57, 183- 1 84, 1 89, 201
göz yorgunluğu, 200
gözler, 30, 8 1 , 93 , 1 1 2, 1 24- 125,
1 27, 1 29- 1 30, 1 33- 1 34, 1 36,
1 38- 1 39, 143, 145-146, 150,
152- 1 53, 155, 158, 162- 1 66,
1 69, 174- 175, 179, 1 8 1 , 1 83,
1 87- 1 89, 200
gurur, 85-86, 102, 104
günlük uygulama, 1 14
hazımsızlık, 15, 8 1 , 9 1 , 201
hipofiz bezi, 1 8 1 , 1 88
hipotalamus bezi, 1 8 1 , 188
ısınma hareketleri, 174
içsel enerji, 28, 215
İçsel Gülümseme, 9, 1 3-16, 2 1 ,
28, 30-3 1 , 57, 6 1 , 63, 69-70,
76, 88, 97, 1 0 1 , 1 05, 1 67,
1 69- 17 1 , 173- 175, 178, 1 80,
1 82, 1 86- 1 87, 1 93 - 1 94,
197-203, 205
iç organların işlevleri, 1 4
İkinci Beyin, 3 8
ilkbahar-yeşil ışık,
görselleştirme, 163
ince bağırsak, 59-60, 80, 83, 89-92,
1 00, 145, 1 50, 164, 166, 179, 1 88
İrade Gücü, 68, 70, 73, 1 37, 163,
1 66
ishal, 62, 9 1 , 1 0 1 , l 12, 1 99-200,
202
istikrar, adalet ve dürüstlük, 8 1 , 99,
1 0 1 , 1 06, 1 56, 165- 166
kabızlık, 60, 62, 9 1 , 1 03 , 199
kadınlar, 57-58, 66, 120, 177, 1 84,
1 88- 189
kalın bağırsak, 38, 55, 58-63 , 90,
1 1 3, 1 25 , 130- 1 3 1 , 162, 166,
179, 1 88 , 198- 199
kalp krizi, 88, 1 1 l
kalp ve ince bağırsak, 89, 9 1 , 145,
164
Kalp, Shen, 28, 90-9 1
kan basıncı, 68, 20 1
karaciğer ve safra kesesi, 83, 1 38,
163
Karaciğer, Hun, Uhrevi Ruh, 60,
8 1 , 90
kas krampları, 8 1
katılaşan enerji, 33-34, 60
kaygı, 9, 1 1 , 14- 15, 20, 66, 69, 88,
95- 1 07, 1 1 5, 152, 1 54, 1 56,
164- 1 66, 198-199, 201 -202
kendi kendine iyileştirme, 25, 37
kendiliğindenlik ve sezgi, 45-46
kendine acımak, 95-107, 1 52,
1 54, 1 56, 164-1 66, 1 98- 1 99,
20 1 -202
kendini topraklamak, 1 3, 30, 49,
7 1 , 1 0 1 , 1 04, 106
kırmızı ışık, 1 50, 164
kırmızı, 61, 63, 68, 91 -92, 1 00,
104- 105, 150, 1 64, 1 66, 177,
201 , 203
kıskançlık, 20, 75, 77-79, 8 1 , 138,
141, 144, 1 63, 166, 1 97, 200
227
kibir, 66, 85-93, 145, 1 5 1 , 164,
166, 199, 203
kol hareketleri, 13, 28, 1 l 1 , l 15,
1 46
kolon temizliği, 63, 1 99
Kontrol Döngüsü, 34-36
korku ve gerginlik, 65-73
Kozmik Enerji, 1 1 3, 176, 1 87
Kozmik veya Yüksek-Benlik
Gücü, 29-30
kronik depresyon, 57-58
kronik öfke, 77
kundalini sendromu, 3 1
kuyruk kemiği, 1 22, 1 8 l , 1 89
lahana turşusu, 63
laktoz, 7 1
Lao Tzu, 23-24, 26, 39-4 1 , 47, 5 1 ,
73, 76, 83
materyalizm, 24, 27
mavi renk, 6 1 , 70-7 1 , 92, 166
mavi yiyecekler, 70
meditasyon, 1 2- 1 3, 15, 24-25,
30-3 1 , 33, 44-45 , 20 1 , 216
medya, 20, 67, 86, 96, 170
merhamet, 41
meridyenler, 1 1 , 28, 1 1 1 , 176
Metal enerjisi, 34-35, 60, 63-64,
166
mevsimler, 13, 34, 42, 63, 70,
8 1 -82, 9 1 , 1 04, 1 12-1 1 3 ,
125, 1 32, 1 37-1 38, 144, 1 5 1 ,
156- 1 57, 166
mide bulantısı, 8 1 , 9 1 , 101
mide, dalak ve pankreas, 99, 1 0 1 ,
152, 164
Mikrokozmos Yörünge
Meditasyonu, 3 1
mizah, 45, 49-50
mukoza, 63
naturopatik tıp, 222
nefes, 10, 124- 125, 127, 129- 130,
133, 135- 136, 1 39, 141, 143,
146, 1 48, 1 50, 153-155, 158,
160, 162-166, 174, l94
nefret ve mani, 85-93
nezaket ve şefkat, 42
Niyet Gücü, 101
olumsuz duygular, 10- 1 1 , 13-15,
20, 30, 34, 61, 79, 91, 1 12, 193
omurga, 14, 1 12, 169, 1 8 1 - 1 82,
1 88-189
organik gıdalar, 61-63, 70-72,
82-83, 92, 102, 105-106,
201 , 204
oyunculuk, 170
öfke ile başa çıkmak, 76
ölümü kabullenmek, 50
özsaygı, 14, 27-28, 88, 170
pasiflik, 47
pH dengesi, 1 1
pişmanlıklar, 50
Probiyotikler, 83
psikosomatik tıp, 12
rektum, 59, 179, 188
sabırsızlık, 85-93, 145, 148, 1 5 1 ,
164, 166, 199, 203
safra kesesi, 1 3, 79, 8 1 -83, 1 38,
163, 166, 200
sarı renk, 6 1 , 106
sarı ve turuncu yiyecekler, 92, 104
savunmasızlık, 88
sebzeler, 62-63, 72, 82, 1 02-103,
106, 204
seks ve çigong, 69
sezgi, 14, 16, 23, 25, 27, 32, 39,
45-46, 61, 1 1 1 , 1 8 1
228
sırt ağrısı, 1 98
sigarayı bırakma, 202
sindirim sistemi, 73, 1 04, 1 88
sinir sistemi, 38, 169, 181
siyah gıdalar, 63, 70-7 1 , 105, 199
siyah renk, 6 1 , 7 1 , 92
soğuk algınlığı ve grip, 1 5 , 60, 62,
1 14, 199
sonbahar, 34, 63, 1 12- 1 1 3, 125,
1 32, 162, 166
soya, 7 1 , 105
spiritüellik, 15, 24
stresten gevşeme, 157-16 1 ,
165-166, 201 , 203
suçluluk, 9, 69, 95- 107, 166
süt ürünleri, 7 1
şiş diş etleri, 203
şükran, 93, 1 04, 107
Tahıllar, baklagiller ve
kuruyemiş, 63, 103, 1 05-106,
201 , 204
tai ehi, 13, 15, 3 1 , 33, 1 98, 202
Taoizm, 10- 1 1 , 19, 23-26, 28, 30,
34, 37, 39, 1 1 3
tatlandırıcılar, 62
tatlı yiyecekler, 69, 92, 105
timus bezi, 1 1 9, 1 23, 1 76, 1 87
tohum ve kuruyemiş, 62, 106, 204
toksinler, 1 2, 15, 37, 72, 83, 1 12,
1 15, 143, 177
turuncu ve sarı renkli
yiyecekler, 92, 104
tuzlu yiyecekler, 63
uçuk, 199
utanç, 95-1 07, 152, 156, 1 65-166
uyku, 1 14, 1 57-1 6 1 , 165- 1 66, 1 8 1 ,
197, 200-20 1 , 203, 205
uykusuzluk, 1 5 , 9 1 , 1 14, 197,
201-203
üçüncü göz, 30, 176, 187
üzüntü ve depresyon, 55-64, 1 1 3,
125, 1 98
vücut kokusu, 199
yağlar, 80, 82, 85, 100, 204
yalnızlık, 57
Yaşam Gücü Chi, 28, 93, 100
yeşil yiyecekler, 61 -62, 70, 82-83,
92, 102, 1 98
yin ve yang, 26, 31-33, 36, 103
yiyecekler ve renkler, 13-14, 20,
61-63, 70, 82, 92, 100-1 06,
157, 166, 201 , 203
yorgunluk, 69, 101, 171, 200
Yüksek Zihin, 90
yükselen enerji, 33-34

229