Professional Documents
Culture Documents
ZÜBEYİR GÜNDÜZALP
4
Biri i Baskı: 2010
Editör:
ISBN:
Kapak Tasarı ı:
TAKDİM
5
Hayatı ı so dö e i de )ü eyir Ağa ey i yakı ı da ulu a ge çler ardı. )ü eyir
Ağa ey, ‘isale-i Nur hiz eti i eslek e eşre iyle u ge çleri do at aya
çalışıyordu. Eyüp Ek ekçi, Ah et E i Der ekli, Ah et Ta yel e Ö er Çiçek Yir i
Yedi) bunlardan ilk akla gelenlerdir.
)ü eyir Gü düzalp, hayatı oyu a Üstad e ‘isale-i Nur la ilgili kale e aldığı
yazıları ı, efat et ede az ö e u ge çlere e a et et iş e u lar üzeri e
çalış aları ı asiyet et iştir. Bu ge çler de, )ü eyir Ağa ey i efatı ı he e
ardı da , ir araya gel iş e u asiyete uyarak yaz aya aşla ışlardır. Gözde uzak
bir eve çekil işler e kırk gü hiç dışarı çık a ak suretiyle ta a ı ı daktiloyla
yaz ışlar e her iri e ir üsha düşe ek şekilde çoğaltarak uhafaza et işlerdir.
Risale-i Nur u asıl uhteşe ir hazi e-i hakikat, Üstad Hazretleri i ise asıl
üyük ir şahsiyet e o u etrafı da halkala a hiz etkârları ı hiz et-i diniye de
e de li fedakâr e kahra a lık ör eği, oldukları ı göster ektedir.
Böyle ir da aya e hakikate sahip olduğu uzda dolayı da Allah a ola şükra ı ız
arta aktır.
Bu arada sadık olduğu a i a dığı ir rüyada )ü eyir Ağa ey i tıpkı hadiste tarif
edile şekliyle haşir gü ü ka irde toprak içi de ayağa kalktığı ı e üzeri deki toz
toprakları silkelediği i gördü . )ü eyir Gü düzalp, da ası ı derdiyle u âle e eda
etti. A a u çalış aları hazırla ıp istifadeye su ul asıyla da a e ye ide diril iş
gi i ka ri de es ud ola ağı a i a ıyoru .
7
‘a i , u gerçekleri okuyup haz et eyi, hayatı ıza geçir eyi, o ları gittiği urlu
yolda giderek e ed de o Nurlu kafileye iltihak ede ahtiyarlarda ol ayı izlere
nasip etsin diye niyaz ediyor, sizleri bu hazine-i Nur la aş aşa ırakıyoru .
ٰ اَلح
َ َََََِ َ ََال َع ل
َين َ
َ َََالصاَََ َََالساَ ََ َع َىَ َسي نَ َم َح
ََ ََصح هََاَج َ ع
ين َ َ َََََ َع َىَآله
O u Üstad e ‘isale-i Nura ittibada sadakat ve hassasiyeti, azimeti esas alan takva
e a eli, hiz ette ted ir e ted iri, yetiştiri i tarz e üslu u e yakı da şahit
olduğu uz daha birçok ders e ör ek alı a ak hayretfeza eziyet e ah alleri i de
a latarak o u u yö üyle de ta ı ak e ta ıt ak istedik. O u Üstad e risale-i nura
dair yazdıgı ke di dili de e kale i de çıka eti lerle da a ızla ilgili asıl ir
deri liğe e izyo a sahip, u û e-i hüsn-ü isal, istifadeye şaya , da ası içi
yaşaya e e de li idealist efkûre i dâhi ir da a ada ı olduğu u a la aya… Hal
ve istikbale anlatmaya ihtiyaç duyduk.
Bu a rağ e has dairede iken ge iş dairede hizmet etmeyi kendi iradeleri ile tercih
ede ler u faaliyetleri i o u iz i e teş iki ile yaptıkları ı söylerek, ya lış ilgi
er ektedirler. Biz de u se eple ildiği iz e şahit olduğu uz doğruları şâhid-i adil
olmak için yazmaya karar verdik ve )ü eyir ağa eyi ke di yazdıkları e sözlü
a latı ıyla yazdık ki o a ait ola ı ve Zübeyiri çizgiyi nesl-i hazır e ati bilsin. Zübeyiri
çizgi üstadı çizgisidir e o u de a ı e hü esi hü esi e ta ke disidir. Tahiri ağa ey
)ü eyiri tarzı üstadı de a ıdır,)ü eyir efe di ay e üstad gi i yapıyor derdi.
Biri izi hatasıyla hepi iz i tiha ediliyoruz. Şahsî çalış ıyoruz. Üstadı ızı şahs-ı
a e isi adı a çalışıyoruz. Yal ız değiliz iz ir e aatiz, ferdi hareket edemeyiz.
10
Başı oş değiliz, izi ir Üstadı ız ar. O u içi hü esi hü esi e o a itti a eslek
e eşre i e sadakat tarzı ızdır. Ay ı Üstad a, ay ı e aat a, ay ı da aya e şahs-ı
a e iyeye i tisap ede herkesi e aat ruhuyla hareket et esi şahsi düşünüp,
şahsi hareket etmemesi ona e su iyeti şe idir. ‘isale-i Nur u i a î e Kur a î
hakikatları ı lisa -ı hali izlede ko uş a ız lazı . Bu lar a eli ize ya sı azsa
artadır.
Kütüb-ü İslâ iyede ‘ıza-yı İlâhî yi, lisa -ı kalde ziyade lisa -ı hal, a el ve ihlâs
kaza dırır yazılı. Ma e î ihad-ı ek er-i di iyeyi i a iye e Kur a îyede, ihlâs ile
lisan-ı hal, lisa -ı kalde ziyade tesirlidir.
Nefsimize okumak
Risale-i Nur u sadakatle hergü az da olsa efsi izi ıslah iyetiyle efsi ize oku ak,
nefsi ter iyede e hiz ette ya ıl a ak e isa et ede il ek içi ö e lidir. Meslekî
ütü hatalar okuya a ak e okudugu a sadakat eksikliği de çıkıyor.
Hataları gider eye çalışırke ‘isale-i Nur da ders yaparak akla kapı aç ak, ikazları
efsi izde aşlayarak uhite yay aktır. Hiz eti izde usül e esaslar Kur a îdir,
ko uşa yal ız hakikattır üzeri e siyaseti gölgesi i düşür e ek şarttır.
Kader-i İlâhî Nur Tale eleri i ince eleklerle eler. Ta ki sadık ola larla ol aya lar
bilinsin.
Hâtırasız dâvâ ol az
Üstadı diğer hiz etkârları ı aklettiği o a ait harika haller e Üstadı ızla geçe
hapisha e gü leri e uhtelif hatıralar Kur a hiz eti de aruz kaldıkları sıkı tı e
11
zulümler ve hiz ette yaşa a diğer uhtelif hatıralar ize ögretti ki hatırası ol aya
bir dava olmaz, u hatıra e hakikatler ur uluk da ası ı tarihi i yaza aklara elge
iteliği dedir. Bu da öyle kara lıkta kal a ası içi yazıl ası lazı geldiği i o u
şu sözleriyle de idrak ettik:
Üstada ait e arsa i zi aya çekilip yaz ak istiyoru , yaz ıştı da, fakat azısı
Urfa da azısı da alt ış ihtilali de A kara da taharriler de gitti, kurtara adık. Üstada
ait hatıralar derslerde ahsedili e di leye leri gözleri parlar ilgiyle di le ek isterler
bunun için anlatıyoru , siz de derslerde yeri e aka ı geli e a latırsı ız, ta ki
Üstada ait e arsa ili si e istifade edilsi . Ay ı za a da u lar Üstadı ızı ak al,
ah al e ef ali de ala ağı ız a elî e tat ikî dersleridir Üstadı ıza ait hatıraları
bir faydası da hadiseler karşısı da ufku uzu açar derdi.
Ayrı a azı ehl-i hiz eti ders alı a ak fedakârlıkları e üs et hatıraları a da yer
erdik. Bu lar hiz eti u gü lere asıl şartlarda geldiği e ha gi fedakârlıklarla
çalışıldığı ı gösteren güzel örneklerdir. Hal ve istikbalde meyadin-i cihadda manevî
cihad-ı ek er-i diniye-i i a iye e Kur a îyede ulu a lara u u e-i hüsn-ü misaldir.
Ay ı za a da u isi siz kahra a ları fedakârlıkları ı yaz akla ir e i tarihe de
ot düşül üştür.
Böyle üyük ir da a ı çok ağır şartlarda i kişaf e i tişarı içi u ur-u nuriyenin
ted ir e ted iri de ulu a azı saff-ı e el ehl-i hiz eti , esleği ize ters düşe
hataları ı şahsî kal adığı şahs-ı a e i i de zarar gördüğü ifade edilerek, u ları
ör ekleri eril iş, öyle e Bediüzza a ı tale eleri i farklı hiz et şık e şekilleriyle
hiz et et ek içi usul e tarz arayışı a uhtaç ırak adığı urgula ak iste iştir.
Ders almak
Yaşa a olaylar zikredilirke öyle hatalara geç işte ders alıp gele ekte düşül esi
diye u aka da ü erred hadisede ahsedilerek Bediüzza a 'ı da ası a
12
Bediüzza a ı tarzı da hiz et edilir zarureti e ölçüsü e o a sadakati önemi bir
kez daha teyit edil iştir
Bu hakikat e hatıratları hal e istik ale taşı ak içi ot alıp uhafaza et eye ayrı a
azı ağa eyler e de teş ik edildik, u sayede u eti eye geli di.
Meh ed Fırı ı
Ö er kardeş!
Biz )ü eyir Ağa eyi kıy eti i ile edik ağzı da e çıkarsa yaz, ir sureti i de
Haşiye
a a er dedi. Bu ları o a ot alıp tuta il e e uhafaza ede il e de
Haşiye
Burada Fırı ı ağa eyi u sözü ü iraz aç ak isteri şöyle ki; )ü eyir Ağa ey üstakil
bir daire tutturup bizi ya ı a alı aya kadar ki seyle yir i dört saat ay ı dairede era er
kal ıyordu. Bu ye i ir duru du. Fırı ı Ağa eyi u ye i halde a a erdiği ir göre dir.
)ü eyir Ağa eyi Kirazlı es itdeki duru u u halde farklı idi. Üst kattaki odası da za a
za a aşağıya i diği de orada o a ulu a larla e kadar kalırsa o kadar görüşüp ko uş a
ü kü ola ilirdi. “ade e Eyüp ek ekçi Ağa ey hususî hiz etiyle ilgile diği içi o u la
de a lı görüşüp ko uş a i kâ ı ardı, aşkalarıyla ay ı dairede kal ak gi i her a görüş e
hali yoktu. İhtiya a i ae odası a ka ul eder eya aşağı ders ahalli e i er görüşürdü. )ate
kaldığı yer tek oda ir yerdi, kardeşlerle era er kal aya üsait değildi.
13
hakperest ol a lazı ki u teş iki e de tesiri üyük oldu e ugü u u u
istifadesi içi düze le ip eşre hazırla dı. Bu da dolayı Meh ed Fırı ı Ağa eye
şükra duyguları ı ifade etmek isterim.
Haşiye
‘üştü Tafral ke disiyle yapıla ir röportajda Üstadı )ü eyir ağa eye hususî
alakasıyla ilgili Tahiri Ağa eyde şu ları aklet ektedir.
SUAL: Üstadla ola şahsî ü ase etleri hakkı da eler iliyorsu uz?
CEVAP: Bir za a Tahirî Ağa ey'de ir esele hakkı da; "Üstadda duyduğu uz ir şey ar
ı?" diye sor uştu . Verdiği e a ı da: Biz böyle meseleleri bilmeyiz, ancak Zübeyir efendi
ilir. Büyük zatları ir sır kâti i olur )ü eyir de Üstad'ı sır kâti i idi. Üstad Hazretleri daha çok
o u la hususî soh et ederdi de işti.
14
Ki se ki sede hiz et içi ruhsat al aya ak. Dersha e aç a ı , hiz et et enin engeli
olmaz. Her Nur talebesi, Risale-i Nur u ke di alı gi i ilip hiz et eder. Ka iliyeti e göre her
15
erede e duysa ız ot edi toplayı , Üstadı ıza ait hiç ir şey kay ol ası
u utul ası tespit edilsi . Çünkü Üstadı ız Müçtehid-i azam Müfessir-i Kur a …
Asrı e usu oş söyle ez her sözü de hik et ardır dedi.
Tahiri Ağa ey )ü eyir Ağa eyi Üstada sadakati i e üstadı o a ola hususî
alakası ı e yakı lığı ı u tarzda u üslupta a latırdı. Tahiri Ağa eyi ta ıya ve onun
soh eti e uhatap ola irçok kardeşi iz o da u a latıla ları di le iştir. Bu
sözler Tahiri Mutlu Ağa eyi üşahedesi e ka aatleridir.
Abdulavid MUTKAN
Bir aşka i et orçlu olduğu Muhtere Ağa eyi A dül ahid Mutka dır.
Zaman za a e i iş yeri e gel e lütfu da ulu urdu. “oh etleri izde u
hakikatlerden nakiller yapardı . O da Kardeşi se u ları yaz! Niye yaz ıyorsu ?
diye tatlı sert ikaz ederdi. Yaz a hususunda beni cesaretlendirirdi.Bu hakikatları
kitap haline gelmesinde o u u teş ikleri i de üyük katkısı ol uştur. O a da
şükra ları ı su uyoru .
alanda Risale-i Nur u yayar. “orula ak ir şey yok. Üstadda aklet işse ta a . Zübeyir
Ağa eyi daya ak oktası, Üstad e ‘isale-i Nur du. İleride karşılaşa ağı ız hadiselere karşı
asıl hareket ede eği izi sor uştu .
Bu ko uda Üstadda ir akil arsa o u sorup yapar, değilse ‘isale-i Nur da yazılışıyla, o u la
a el edersi iz. )ü eyir de dese, e Üstadı e ‘isale-i Nur u dediği i yaparı der,
istik alde öyle hadiselere karşı daya ırsı ız de işti. O izi hür yap ıştı.
16
Bu ağa eyleri iz aza î ihlâs, aza î uhu et, aza î tak a, aza î sadakat, aza î
feragat, aza î fedakârlık eziyetleri e aliktirler. O u hususî e u u î ah ali e,
usul e tarzı a, eslek e eşre i e yakı da şahit e akıf ol uşlardır. Bu da
dolayı Üstadı ıza ait nakillerinde en ute er, sıhhati e e gü e ilir ki selerdir.
Bunlar şu lardır.
Daire-i Nuriye ge işle iş, hiz eti iz ugü iha şü ul i kişaf et iştir. He e
herkesi ehli tahkik e tetkik ol ası ekle e ez, u da dolayı azı akillerde ilgi
17
kirliliği e şahit ol aktayız. Bu akilleri irçoğu u ağa eyleri izde tahkik e teyit
edil eye uhtaçtır.
Nakillerde eksik, fazla, aka ı farklı aklet ek akli ta iatı da ardır. Ay ı ol aya
akil Üstadı ya lış a la aya e a lat aya hiz et eder ki esuliyet-i manevîyeyi
u iptir. Üstadı ız e i lisa ı aşkalara e ze ez diyor. Bir okta, ir irgül
değişse a a e ahiyet değişiyor, ay iyetçiliğe sadık kal ak tale eliği şe idir. Biz
de eli izde geldiği e u hususa dikkat ettik.
Bir gün dersde Mucizat-ı Ah ediye a.s. . risalesi de okuyorduk. )ü eyir Ağa ey
“iyer kitapları, Efe di izi a.s. . sade e hayat-ı addiyesi i azara aldıkları da ,
okuya larda peyga eri ize a.s. . karşı ihtira kırılıyor. ‘isale-i Nur ise
peyga er Efe di izi a.s. şahsiyet-i maneviyesini harika bir surette tavsif ve
tasvir ediyor. Peygamber Efendimizin (a.s.m.) hakiki mahiyet ve derecesi i gösteriyor
diye izah et işti.
Biz de urada i tikalle Üstadı ızı eşeri ah ali de ziyade şahsiyet-i maneviyesini
ta sif e tas ir et eye, hatıraları u yö ü e azar-ı dikkati çek eye çalıştık. Hayat-ı
maddiye ve ahval-i eşeriyesi de ziyade a a e ahiyete hasrı azar ettik.
Okuya ları da u okta-i azarla oku aları ı ü it ediyor e diliyoruz.
Bu hiz eti ayları, gü eşleri, yıldızları ağa eyleri izi Üstad a ait harika hal, hakikat
e hatıratları eşri e u afakat a ası taşıya fakat dikkat edil esi gereke
ikazları ı dikkate aldık.
18
“u gur Ağa ey
Nur Üstadı ıza ait e küçük ir hatırayı ul ayı gaye-i hayat edi işi izdeki â â, hiç
şüphe yok ki, pek ul îdir. Bu hususta size ir e dişe i izhâr et işti ki: Mu izat-ı
Ahmediye Risalesinde ki Altı ı Nükte ola ak herhalde, Fahr-i Âlem (s.a.v.)
Efe di izde ahisle, ‘esulullahı târihçe-i hayatı a akıldığı za a ah al-i
eşeriyesi i ahsi de şahsiyet-i mâneviyesi olan küllî mâhiyet-i kudsiyesine
mutlaka arf-ı azar et ek lüzu u u ihtar ediyor. se ede eri her asırda üç yüz
elli ilyo Müslü a ları Esse e ü kel fâil sırrı a hase atları ı ir isli se a a
mâlik olan ilâ âhir... eyâ ı ki… “o asırları serdar-ı hidâyeti e so ü eddid-i Ekber
olan Hazret-i Nur Üstad ı da hayat-ı eşeriyesi deki azı üz i ah âl, ilerideki küllî e
u u î e uriyet e azifedarlığı a ir ukaddi e, ir alâ et i iş ki, za a e
ze i u hakikatı göster iştir. İşte siz yazıları ızda u hususu azara alırsa ız iyi
edersiniz. Tarihçe-i Hayat taki haşiyeleri, dikkat ederseniz, Hazret-i Nur Üstad, bu
iti arla ka ul uyur uşlardır.
A dül e id Ağa ey
Tahiri Ağa ey
Üstad a ait erde e duysa ız işitse iz ot edi toplayı , Üstadı ıza ait hiç ir şey
20
kay ol ası u utul ası tes it edilsi . Çü kü Üstadı ız üçtehid-i azam, müfessir-i
Kur a … Asrı e usu oş söyle ez her sözü de her hareketi de hik et ardır
diyor.
Üstadla kaimdir.
Risale-i Nur, Üstadı sü uhat-ı kal iyesi de i aret aşta aşa sü uhat-ı
Kur a iyedir. ‘isale-i Nur u he hâli, he istik ali Üstadla kai dir. ‘isale-i Nur
okundukça onun müellif-i uhtere i aziz e e i Üstadı ız a ılarak o a te ih-i
nazar edilecektir. Tarihçe-i Hayat taki a latıla larda gayrı, ak al e ah ali de
ili ek, ta ı ak e öğre il ek iste ektedir. Bu lar da ‘isale-i Nur a ayi e
hükmündedir.
)ü eyir Ağa ey
)ü eyir ağa ey ‘isale-i Nur külliyatı a ait kita ları so u daki ‘isale-i Nura ait
takrizler hakkı da, A dül e id Ağa ey Üstad a Bu lara lüzu ar ıydı? diye
sordu. Üstad, A dül e id herkes se i gi i üdakkik değil, u ları lüzu u ar
dedigini söyledi. Bundan dolayı Üstada ait u çalış alar e azı dan bir takriz olarak
kabul edilmelidir.
21
A dülkadir Badıllı
A dülkadir Badıllı Ağa ey Üstadı tarihçe-i hayatı ı yazarke )ü eyir Ağa eyi
Üstadı Ispartaya efyedilişi e kadar ola hayatı ı Üstadı Bediüzza a “aid Nursî
i Hayatı Meslek e Meşre i aşlığı ı koyup kale e aldığı ı duyu a e de istedi
ke disi e gö derdi . Ufak ir ot yazıp a a geri gö derdiği de izi siz fotokopisini
al adığı ı yazıyor. Bu e i elik, u e üyüklük Yara i! Be ki i ki, e de izi
ala aksı ağa ey? )ate e sa a gö der işi .
O za a a a: Kork a! Vakti saati geli e yazarsı Üstada ait hal ve hatıratlar hal-i
halis ve kelimat-ı tayyi e olduğu da hafızada kalır, silinmez, kaybolmaz, yeri ve
za a ı geli e hatırı a gelir dedi. Bu sözle çok rahatladı . Bu e üyük ir tes it
adeta keramet gibi, aynen öyle oldu.
22
Tarihçe-i hayatı
Malu dur ki; Bir zâtı il ek e ta ı ak içi e elâ o u tarihçe-i hayatı gözden
geçirilir. Hayatı ı uhtelif safha e ta akaları da e e iyeti ayrı ayrı i kılâplara
dûçar olduğu za a e de irlerde, asıl hareket ettiği tetkik edilir. Bu suretle
i a ışları da, ka aat e fikirleri de e da ası daki sadakati, az i, doğruluğu e se atı
te eyyü et iş olur.
Eserleri
“o ra o zatı tarif ede ir ihette o u eserleridir. Eserleri ile o zatı ; akıl, kal , ruh
gi i â e î e hakikî şahsiyeti i dere e-i üs at e kıy eti te arüz eder. Bilhassa
zâtı ı ir atı ola eserleri, i sa kitleleri de üs et te sir husûle getir iş e yapı ı
ir rol oy a ış ise, u daha güzel e ek el ir târif edi idir.
Bu üç cepheden bakmak
24
Mümtaz ve dâhi ir şahsiyeti , zâtı ı tereşşuhu e âyi esi hük ü de ola u üç
ephede , sıdk e doğruluğu , fazilet e hakka iyeti uru aksederse, şek e şüphe
kal az ki o zat; azife, azhariyet, ahlâk e fazilet gi i i sa î ke alâtı e -i âlâsı a,
e güzel oktası a doğru ka at açıp gidiyor de ektir.
Köprü ol aktır
Yukarda söyle diği gi i o zatı ildire e ta ıttıra aşka bir cephe de görüştüğü,
ta ıştığı e era er çalıştığı arkadaşları, dostlarıdır. Biz de o hiz etkârları uasırı e
uhata ı ol uş ki seler olarak u çalış a ızda ir e ze de olsa u ları Üstadla
geç işi i e hiz et hatıraları ı hale e istik ale a latma hususunda kendimizi
soru lu hissediyoruz. Hz. Bediüzza a e eserleri e üştak, ü e er, ütefekkir
e eraklıları , Üstadı e eserleri i u ephede de ta ı aları ı sağla ak araları da
köprü ol aktır. Bu kahra a fedaileri hayatı Üstadla kai dir. Bu da aya hayatı
hakir görerek hiz et et iş e hiz eti u gü lere gel esi de e çok çile e sıkı tıyı
o lar çek iştir. Hepi izi o larda ala ağı ız dersler olduğu a i a ıyoruz. İ şaallah
perde ol ada ya sıta il işizdir.
Ey aziz ve e ip Üstadı !
Bu ları eşret ekle eğer kusur işle işse Huzur-u manevinizde kemal-i hürmetle
affı ızı, hi et e şefaati izi hiç ir değeri i ol adığı ı ilerek yal arıyoru .
28–10–2010
I. BÖLÜM
Oku aya çok düşkü ola )ü eyir, ‘isale-i Nur u ta ı ada ö e Doğu e Batı
klasikleri i e Psikoloji, Fizyoloji, hita et sa atı e ço uk psikolojisi üzeri e irçok
kitap okur. Kendisine ilk defa Risale-i Nur u oku ası içi ere Nur tale esi ‘ıfat
Filizer e, Üç yüz kita ı ar; o ları ir itireyi , o da so ra se i erdiği u
kitapları okuru der.
26
‘ıfat Filizer
Dağa gideri , pazara gideri yi e orada. Nur uları karşı a çıkartır ta ıştırır. Böyle
öyle eserler ar, Okusa elagatı , ko uş a üslu u i kişaf eder der. Be de
eraklıyı , ki i eseri, ha gi eser? Şu kitapları itireyi okuru derdi e ihayet
‘isaleleri oku aya aşladı . Beş saat, yedi saat e kadar olursa.
Mesleği iz eşakkattir
Üstadı ilk defa ziyarete gitti . Afyo da E irdağ ı a giderke asıta ula adı . Bir
at ara ası ulup o u la gitti . Me si kış olduğu da soğukta çi i kesti , çok
zah et e eşakkat çekti . Nihayet Üstadı ziyarete azhar oldu . Üstadı ilk sözü:
Kardaşı , esleği iz eşakkattir! Meşakkat ise ala et-i ak uliyettir dedi. İlk
defa olan bu ziyarette Üstad )i er ola is i i, )ü eyir olarak değiştirdi.
Afyon Hapsi
Beni de götürsünler
)ü eyir Gü düzalp, o tarihte posta e uru olarak çalış aktadır. Üstad hapse giri e
e i de götürsü ler diye ekliyor. Hapiste Üstadı yal ız ırak a ak, ya ı da ol ak,
Üstadla era er ol ak arzusu dadır. Ceyla Çalışka a e öyle dışarıda sizlerde
ayrı sıkılıyoru , asıl yapayı da e de içeri gireyi diye düşü üyoru der. Ceyla
da "“ert ir üdafaa yaz diye ta siyede ulu ur. Fakat e o za a gayr-ı e kuf
duru dayı . “ert üdafaa yapa ak ir duru u yoktu. O u içi ke di ke di i
ihbar ettim. Fala yerdeki şahıs Nur udur, urada, Nur uluk faaliyetleri yap aktadır
gi i sözleri e iyete ildirdi . Bu ih arda da ir eti e ala ayı a İ ö ü ye telgraf
çekti . “iz Nur uları Afyo Hapisa esi de topluyorsu uz a a urada posta ede
çalışa )ü eyir Gü düzalp i gör üyorsu uz! O urada harıl harıl Nur uluk yapıyor
dedim. Bu telgraf neticesinde hemen tutuklanarak Afyon hapishanesine götürüldüm.
Böyle e çok se diği Üstadı a ka uştu .
Hapisha eye girer gir ez ir fırsatı ı ulup Üstadı ziyaret etti . Üstad ye i a dest
al ış, soğukta ıyıkları, kaşları e kirpikleri adeta do uş, yüzü os or kesil iş ir
vaziyette gördüm. Bu hal rikkatime doku du, daya a adı ağla aya aşladı .
28
He e Üstada sarılıp elleri le ısıt aya çalıştı . Üstad Kardeşi e i öldür ek
istiyorlar, a a öldüre eye ekler dedi.
Hürriyetinden vazgeçmek
Üstad ve talebeleri ida la yargıla ırke o ları yal ız bırak a ak içi hürriyeti de
vazgeçip zi da a gir ek görül üş bir şey idir? Bu e büyük bir Üstad sevgisi ve
Üstadı a sadakattir! Bu e büyük bir Üstaddır ki talebeleri ke disi içi her şeyleri i ve
hürriyetlerini feda edebiliyorlar!
“izlere ya lış alu at eril iş. Hakikat udur ki ize yapıla ua eleler,
Bediüzza a a ola hür eti izde e ‘isale-i Nuru okuyup yazdığı ızda dolayıdır.
Bediüzzama öyle ir zattır. ‘isale-i Nur öyle ir eserdir diye - daktilo sayfası
yazdı . Müdür okudu. “e devleti di e davet ediyorsu dedi. Dilekçeyi vermeden
a ukata e sa ıya da gösterdi . O lar a a u u er e suçtur dediler. Bir
müddet sonra cevap geldi. İki se e irik iş parayla irlikte Islahiye ye tayi i çıktı.
Üstada sordu urayı a latırke keşke sor asaydı derdi Üstad Eskide
e uriyete rüş ettir diye izi er iyordu . Şi di oraya ‘isale-i Nur gir iş şi di
çalış so ra se i çağırırı oraya ü ahid olarak gidiyorsu dedi.
Üstadı E ri Ka ul Etti
Urfa da ulu a A dullah e Hüs ü Ağa eylere )ü eyir de Urfa ya gele ek! diye
Üstaddan mektup geliyor. Üstadı u isteği i duyup öğre diği de u u Üstad ı
e ri ka ul ederek he e üdürde Urfa ya tayi i i istedi . Müdür har ırah yok
deyi e. Be har ırah iste iyoru dedi . Müdür de peki dedi Urfa ya tayi i i
yaptı.
Urfa da Hiz et
Orada halkla, halkta ge çlerle, liselilerle, e urlarla hatta ilkokul tale eleriyle ile
eşgul oluyorduk; o lara Kur a oku ası ı öğretiyorduk. Emniyet takip ediyordu.
“o ra te kif edildik e Urfa hapsi e girdik. İlk ö e u u î koğuşa koydular.
Mahpuslar Geç iş olsu diye taziye edi e, Bizi usulü üz öyle! Biz
üzül üyoruz. Biz İsla içi gir işiz. Bizi te rik edi ! dedik. Etrafı ızı çe iren
ahkû lar ya ı ızda hiç ayrıl ıyorlardı. Bütü ahpuslarla ko uşup ders yapardık.
Kala za a ları ızda da ‘isale-i Nur yaz akla kitap çoğalt akla eşguldük de a lı
çalışırdık e ya aş yaza e di gü de kırk sayfa yazıyordu . “o ra sa ı geldi.
Vaziyeti görünce hücreye koydurdu tek kişilik yere üç kişi.
Abdullah Yegin
Isparta ya geli e sa ılığa çıkarıldık. “a ı, “izi içi te kif ettiler? dedi. Abdullah
Ağa ey Kitap okuyorduk deyi e sa ı, Bu kitaplar suç değil dedi. “a ı göre lilere
izi or al ir koğuşa koy aları ı söyledi. A a üdür e fi irisi olduğu içi izi
hü reye koydurdu. O eş gü hü rede kaldık. O eş gü so ra hü rede çıkarke
gardiya lar, Biz sizi ölür za et iştik. Bu lar sağ çık az urada diyorduk dediler.
‘es î ayra , kutla aya da et ettiler iz de eyaz takkeleri giydik çık adık. Bize
yaptıkları zulü lere öyle e ta ır koyduk e he e tahliye ettiler.
İstifa etti
Tahliyede so ra Üstad İsta ul da idi. Biz de oraya gidelim dedik. Üstad bizi yirmi
gü kadar ya ı da tuttu e izi u süre oyu a teksir hiz eti de çalıştırdı. Ke disi
İsta ulda ayrıldı. Bizi de tekrar Urfa ya gö derdi. “o ra e i aka lık e ri e
aldılar, A kara ya tayi i çıktı, a a git edi . İstifa etti e iş hayatı a so erdi .
da eri her fırsatta Üstadı ızı hiz eti e git ek istiyordu a a Üstad ka ul
et iyordu. Me urluğu ar, hiz eti ar. Şi di değil sa a ileride çayı ı
yaptıra ağı dedi. Üstad Hazretleri akla kapı açar, iradeyi eli de al azdı. Bu
sözüyle e i hiz eti e çağırıyordu fakat za a ı ı ekliyordu. Be de şi di za a ı
geldi dedim, memurluktan istifa ettim. Üstad ı ya ı a geldim. Üstad dedi: Zübeyir!
31
“e e içi geldi ! “e , geldi e Bediüzza a a hizmet ederim. Pöstekide
otururu . Ahirette a a şefaatçi olur, yardı ı olur, iyetiyle i geldi ? Yoksa e
Allah rızası içi geldi . Üstadı ihtiyardır, yaşlıdır, fakirdir. Kur a a i a a hiz et
ediyor. Be de o a yardı edeyi , diye i geldi ? “a a yirmi dört saat mühlet! Git
düşü ! Ta a dedi . Tekrar içeri girdi , Üstadı ! Ta a , karar erdi dedi .
Üstad yok, olmaz daha yir i dört saat ol adı git düşü dedi.
Biraz so ra tekrar girdi . Üstadı ! Karar erdi e i a a, Kur a a hiz ete iyet
etti . Hiz ete iyet ettiği içi geldi . “e i ütü hiz eti i yapa ağı , e i ka ul
et
Ceyla kork a, kolay dedi. Üstad ı hiz eti de, Üstad ı dedikleri e kafa ı, aklı ı
karıştır aya aksı . Hiz ette aşarılı ol ak içi Üstadı dedikleri e tesli iyet e
sadakat çok ö e li. Ge e ikide git, üçte git dedi i gide eksi u saatte gidilir i?
Bu saatte olur u? diye düşü eyeceksin.
Ceyla çalışka
Üstadı hiz eti e öyle gelir e ya ı da kal aya aşlar. He Üstadı ızı , he
ke disi i so efesi e kadar sadakatle Üstadı ıza e ‘isale-i Nura hizmet eder.
VEFATI
Bizlerle kaldığı u u a açık ol aya dersha eye geri dö e iştir. Eğer oraya geri
dö üp orada efat etseydi tashih hiz etleri i yapıldığı o dersha e i ahre iyeti
kal aya aktı hiz ette yer değiştir e sıkı tısı doğa aktı. Bu se eple kirazlı Mes itteki
u u a açık dersha eye geri dö üştür. “a ki efat ede eği i biliyor gibi o halinde
ile üde ir da ra ıştır.
Haşiye
Be , de a lı hastalığı ı Üstadı hiz eti e gir ede de öyle hasta ıydı ız yoksa daha
so ra ı hastala dı ız ? diye sordu erdiği e a ı u çalış a ızı ir aşka cildinde aynen
yazdı erak ede ler orada okuya ilirler.
34
Kirazlı es itte kaldığı so dere e üte azı odası da ki yatağı görül ektedir
Kardeşi Haydar Ağa ey )ü eyir Ağa ey i aşı def edilirke ka ri aşı da.
36
)ü eyir ağa ey ir soru üzeri e Üstadı ızı le ilgili dersi i izah ederke u
tarihte efat ede eği e işaret ettiği i ir hatırayla a lat ak isteri . O da şudur:
İstik ale aka çok âyetler, he u asrı ıza he o asırlara işaret et eleri
cihetinde, istikbalden haber veren İ a -ı Ali ‘.A. e Ga s-ı A'za K.“. dahi, ay e
he u asrı ıza, he o asra akıp ha er er işler. َ َ َغ سق َا َ اَ َ قkelimeleri bu
َب
zama a değil, elki ٍَ َغ سق
i yüz alt ış ir eب ََ َ ا َ اَ َ قsekizyüzon (810)
ederek, o za a larda ehe iyetli addî a e î şerlere işaret eder. Eğer era er
olsa, Miladi i dokuzyüz yet iş ir olur. O tarihte dehşetli ir şerde ha er
verir.
Yir i se e so ra, şi diki tohu ları ahsulü ıslah ol azsa, el ette tokatları dehşetli
olacak. diyor.
37
)ü eyir Ağa ey Kardeşi Bekir Bey! Böyle tarihlere fazla azar et eyi . Üstadı ız
aze sırlı söyler. Bunu herkes anlayamaz. Üstad a e i âle de ir fütuhatı
kasteder iz de addi âle de, dü ye î âle de çıka ak ış gi i a lar, ekler e
yoru larız. Hâl uki Üstadı ız o u a e i âle de kastet iştir a e i âle de çıkar,
o da o u göre ediği de i kisar-ı hayale uğrar. Böyle ekle tiler içi de ol ayı .
Hizmetinize devam edin. Be u u üstü e alıyoru ! gelir e i vü udu o u
karşılar dedi. Başka ir za a yi e Bekir eyi yazıha esi de idi. le ilgili
Bayra Yüksel Ağa eyle araları da şu ko uş a geçti: )ü eyr Ağa ey: Herkes
yet iş irde addi fütuhat ekler eklediği ol adığı takdirde okuya aya lar yese
düşer. Okuya lar de a eder. i düşü ek ihlâsı kırar. Bayra a i: Ağa ey!
Kardeşler i üslü a ları ehl-i dalalete tokatları şekli de a lıyorlar. )ü eyir
Ağa ey: Be de öyle a lıyoru kardeşi . Fakat korkuyoru . Belki efsi e gelir
dedi.
Biz o a da u izahta ir şey a laya adık. Bi dokuz yüz yet iş ir geldiği de )ü eyir
Ağa ey efat etti. Meğer u sözüyle efatı ı kastettiği i efat edi e a ladık. Bu
38
tarihe tevafuk eden efatı teyid etti ki, u ih ar tesadüfî değil ir aksad-ı atufa
ağlı irçok hik etleri ola tasarruf-u ilâhidir.
Mustafa Ezener
le ilgili kitapta yazılı ola da gayrı Üstadı u dersi e uhatap olup Efe di ,
yal ız ehl-i dalâlete mi, yoksa ehl-i i a a da şü ulü ar ı? diye sora , di lediği u
ders e e a ı aklede Mustafa Eze erde di leye )ü eyir Ağa ey i ke di el yazısı
ile kayıt altı a aldığı ot.
Zübeyir Ağa ey i Mustafa Eze erde di lediği Üstadı le ilgili u sözleri i kayıt altı a
aldığı el yazısıdır.
39
Notta yazıla lar:
1971- Üstad: Hezi et-i fahişe ile ağlu iyetleri i se esidir Eze er efe di soruyor:
Efe di u ağlu iyet yal ız ehl-i dalaletemi yoksa ehl-i i a ada şu ulü ar ı?
Kardaşı ! Ehl-i dalalettir.
Üç Ayrı Yer
Burası u u a açık, emniyetçe bilinen ve takip edilen bir yerdi. Buraya zaman zaman
gider, derslerde ulu urdu. Bu u E iyete, ke disi i orada de a lı kaldığı
ka aati i er ek içi yapardı. Be orada görü ese e i orada gör eseler
erede kalıyor diye araştırırlar e i za a za a orada görü e lazı ki,
e iyet e i orada kaldığı ı ilsi aşka yerlerde ara ası diğer kaldığı ahre
yerlere ulaşa ası diye yapıyoru derdi.
Çok müdebbirdi
)a a za a oraya gider e iyet e para karşılığı isti al edile uh irler ola ilir
diye ko uya ko şuya e ahalleliye görü ür ahalle i akkalı a uğrar alış eriş
yapar arsa aşka es aflara ir esile görü ür hafiyeleri ütü uhte el taktikleri i
ilirdi. Bu ihti alle öyle yapardı, ir hafta o gü orada kalır, so ra era er
kaldığı ız yere geri dö erdi.
Burada da ehl-i hiz et akıf kardeşlerle era er kalırdı. ‘isale-i Nuru ta ı es ası da
tashih gi i ahre hiz etleri e diğer ders e dersha e hiz etleri i orada ted ir e
tedvir ederdi. Orayı da ya ı da kala larda aşka ki se il ezdi. Biz u u î derslere
gittiği izde derste ulu a hafiyeler e herha gi ir taki e uğra ayalı diye ora ı
adı ı i a yedi katlı olduğu içi se a se a at koydu. Biz de ara ızda uhit adı ı
teleffuz etmezdik se a se a ata gidiyoruz eya se a se a atta uluşalı gi i
ted irli ko uşurduk izi öyle alıştır ıştı. Çok kur ay e çok üde irdi.
40
Üçü ü kaldığı yer ise Tuzlaydı…
Son sözleri
Üstadı ızı addî a e î is at ediyoru eali deki dersler ta rize izedir. Maddî
manevî ikisi de dü ye iyeye gelir. Bu dersleri ize uhre î faidesi ‘ızayı ilahiyi
kazanmak içindir. O da maddî, manevî, dünyevî, uhrevî, içtimaî, siyasî, makam,
a sıp, e faat hayali e iyeti taşı ada ürşidi e e o u dersleri e ihlâs ile
41
Allah için sadakat ve Allah içi çalış aktır. Bütü esele sadakattir. Asıl sadakat
ürşidi efatı da so ra ola sadakattir.
II. BÖLÜM
Üstad Bediüzzaman
Ekser E iya ı şarkta e Asya kıtası da zuhur et esi deki kader-i ilahînin bir
re zi e i ae , şark a i i, a e i e üstes a ir kıy et e ehe iyeti haizdir.
Bu iti arla ı tıkasıyla era er ü arek ola Bitlis ilayeti e ağlı Hiza kazası ı
İsparit ahiyesi ülhakatı da ola Nurs köyü, Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri i
dü yaya geldiği yerdir.
Bir gü eş doğuyor
Gözleri pırıl pırıl parlıyordu. Bu Nurlu, asu e lat ağla ıyordu. Nerde ise ko uşa ak
gi iydi. Ağla ayı güya erkeklik e erlik şa ı a layık gör e işti. Yal ız yu rukları ı
sık ıştı. Birçok za a lar elleri i e yu rukları ı etrafa sallıyor, celâdeti a dıra ir
44
ta ır takı ıyordu. Ve d-i ü areki de aze elal, aze e al sıfatları te elli ediyor
gibi manalar seziliyordu. Vaziyetinde, daimi denecek derecede bir hareket ve
e aliyet üşahede ediliyordu. Baze de u is e saki di. Ara sıra da düşü eli ir
hal alıyordu.
“ağ kulağı a Eza -ı Muha edî, sol kulağı a ka et oku duğu za a , pür ur e
pürhaşyet kesil işti. O ir ço uk değil, ir harika, ir edia e ir edia idi. Ko şular
o u gör eye geldikleri akit i ler aşaallah diyerek hayra lıkları ı ifade
et ekte ke dileri i ala ıyordu. Bazı salih, uttaki ki seler ke dileri de, u urlu
ço uğu , üyük ir i sa a zedi olduğu İ ti aı ı uya dırdığı ı şükra e iftiharla
ifade ediyorlardı.
Müslü a lara has id a lar yap aya çalışa , dai a ir işler gör ek gayreti de ola
zaman za a düşü eye dala se aya, gü eşe, aya e yıldızlara e atat e
hay a ata uzu uzu akıp düşü e aze hik eta iz sözler söyleye , uhayyile e
uhake esi i çalıştıra , a a e efhu ları süratle ka raya e a laya pek akıllı,
pek zeki bir çocuk yüksek bir terbiyeye, kutsî bir edep ve hayâya, ulvî bir iffet ve
ismete sahip, yekta bir evlât olarak görüyoruz.
Medreseleri iri i sı ıfları daki tale eler dahi harika “aid de üyüktü. O larla
aze dö üşüyor, çarpışıyor e uruşuyordu. O lar harika “aid e üçer eşer hü u
ettikleri halde “aid dö üşte galip geliyordu. De ile ilir ki, daha o yaşta ike istik alde
45
pişdarı ola ağı ihad-ı di iye e hiz ü l-Kur a ordusu da zaferler kaza a ak ir
mücahid-i ekber ve bir kahraman-ı e der a zedi olduğu u kader-i ilahî harika
“aid i u gi i hasletleriyle adeta işaret ediyor gi iydi.
Nura î e e al “aid, edrese e tale elik hayatı a i ti ak ede edi. Nihayet tahsili
terk etti. Artık üyü edikçe tahsile de a ede eye eği i uhtere pederleri e
söyledi. Mübarek valideyni o a karşı hür et e şefkatle e zuç ir halet içi de
ulu dukları da o u u kararı ı tas iple karşıladılar. O u Ce â -ı Hakk ı te fik e
i ayeti e e a et ederek dua ı oldular. Harika “aid öyle e, tahsil hayatı a eda edip
baba evine, anne sinesine dön üş oldu.
“i ası e gözleri urlu e ur saça “aid erke yatıyor, ge e i çok erke saatleri de
uya ıyordu. Üzeri e gü eş doğdur uyordu. Bir asra yaklaşa ö r-ü saadetleri
oyu a u pek kıy etli itiyadı ı da so efesi e kadar de a ettir işti. “i e
küçük, aklen ve ruhen büyük Said, gece ve gündüzleri ya kalben, fikren, zihnen veya
fiile uhakkak ir şeyle eşgul oluyordu. Dai i ir e aliyet hali deydi.
Çok za a lar kırlara, dağlara gidiyor, yüksek dağ e tepelere çıkıyordu. Oralardaki
a zaraları asnuat-ı ilahiyeyi, se a, ay e yıldızları seyir e te aşaya tutku ir
ço uktu. Tek aşı a kal ayı se e ir halet-i ruhuyeye sahipti.
Kısa ir za a da, he üz dokuz yaşı dayke , iptidai tahsili i yap ıştı. Fakat u tahsili
neticesinde ilk tahsilini bitiren e zeki ço ukları çok fe ki de ir alu ata alik
olduğu görülüyordu. Bu iptidai tahsili i üyük iraderi i ezdi de ke di ke di e
ik al et işti. Ateşi zekâlı, hareketli e eli-misal olan bu harika çocuktan bazen
hakimane ve âlimane sözlerin suduru, bir dersi ir defa okuyuş eya di leyişte
a layarak hafızası da uhafaza et esi, uhiti deki âli leri e tale eleri hayret e
takdirlerle ütehassıs ediyordu.
“aid i ço ukluk yaşı da olduğu halde a azları ı geçir ede akti de kıl ası, hal
ve hareketlerinde görüle yüksek izzet e esareti, feta et e zekâ eti i eşsizliği
içi de ulu duğu uhiti hayra lıklara gark ediyordu. “eki et e harekâtı da
üşahede edile yüksek ahlâk e ter iyesi, ul i edep e hayâsı, parlak iffet e is eti
ve kâmilane hasletleri e olgu ir i sa a yaraşa söz e ta ırları e ütü u
eziyetleri ile era erde ü adele i e atılga ir fıtrata alik ulu ası “aid i
istik alde üyük ir zat ola ağı ka aati i uya dır ıştı.
46
Pek uhtere peder e alidesi e azı zatlar a ey i de, üstes a yaratılışta ola
u ço uğu ir i ayet-i ilahiyeye azhar olduğu, adeta a e i ir üre i e
muallimin taht-ı ter iye e tedrisi de ulu duğu ko uşuluyordu. Bu küçük yaştaki
ço ukta, yaşıyla katiye ka il-i kıyas olu a aya ak fe kaladelikleri tezahürü bu
ço uğu a ak e a ak Müstes a e e der ir e hi e-i ilahî olduğu ka aati i
husule getir işti.
Tahsili terk ettiği se e i kış e si i e leri de geçirir. İlk ahara kadar e de kalır. Bir
gü ir seher akti de çok hayırlı, çok urlu e çok eşaretli ola şu rüyayı görür:
Kıya et kopuyor. Kâi at ye ide diriliyor. Bu sırada Peyga eri iz Fahr-ı Kâi at
Resûl-i Ekre a.s. . Efe di izi asıl ziyaret ede eği i düşü ür. Nihayet sırat
köprüsü ü aşı a giderek durup ekle ek zihi leri e gelir. Çü kü herkese oradan
geçe ek. Be de Peyga eri iz Efe di iz Hazretleri i orada ekleye eği . der.
Hemen oraya gider. Bütün Peygamberân-ı İzâ hazeratı ı irer irer ziyaret eder.
Peygamberimiz Resûl-i Ekrem (a.s.m) Efendimizi de ziyaret etmek saadetine mazhar
olu a uya ır. A i e garip ir hâlet-i ruhiye ve kudsi bir helecan ve heyecan
içerisi de kalır.
Bu acib ve garip çocuk bugünden itibaren yepyeni bir Said oluyor. Kalbi, ilahî feyizlerle
dolup taşıyor. ‘uhu da kudsi ir ihtizaz husule geliyor. Hafızası ı irçok şeylerle
dol uş olduğu u hissediyor. Bu e ar, feyyaz rüya o a so suz ir feyiz kay ağı e
kalb-i mübareklerinin tecelliyat-ı ilahiyeye üstes a ir surette azhar ol aya
aşla a ı e dei oluyor. Tahsil-i ilme devam etmek için kalbinde büyük bir şe k
husule geliyor. Muhterem pederinden tahsile gitmek için mezuniyet istirham ediyor.
İzi alıp ha alideki yüksek ir üderrisi edresesi e gidiyor.
Bu medresede icra-yı tedris ede eşhur Molla Meh ed Efe di, “aid i he üz sa a et
çağı da ir ço uk olarak gördüğü e a ak üyük tale elere ders erdiği içi
ke dileri e ders er eğe te ezzül et ez. Tale eleri de irisi e okut ası içi
tavsiye eder.
Müderrisi hareketi Molla “aid i izzet-i efsi e ağır gelir. Bir gü u aileyh eşhur
Molla Emin Efendi cami-i şerifte ders okut akta ike Molla “aid ir esele-i ilmiyeye
Hayır, öyle değil diyerek itiraz eder. He üz ço uk yaşta ola Molla “aid i üyük ir
üderrise u âli a e hita ı Müderris Efe di yi e tale eleri hayretler içerisi de
47
ırakır. Molla “aid u âli a e tashihiyle Molla Meh ed Efe di i ke dileri e ders
er eye te ezzül et ediği i hatırlat ak ister. Bu akıa, ke di de yaşça üyük e
üyük kitaplarda ders ala tale eler arası da üstes a ir şekilde derhal te ayüz
etmesine vesile olur.
Burada kısa ir üddet kaldıkta so ra aşka ir e kide ulu a Mir Hasa Veli
Medresesi e gider. Fakat aşağı edresede okuya , ye i tale elere ehe iyet
eril e ek u edrese i âdeti olduğu u görür. Bu u a layı a izzet-i nefsinden
eşet ede ulu -ü himmetle ke di i aşağı göster e ek içi tahsil-i ilimde yüksek
dere ede ola tale eler, sa a et çağı da ola Molla “aid de yaşıyla üte asip
olmayan pek yüksek ve zengin bir ilmin mevcudiyetini gördüler. Çok takdir ve tahsin
ettiler. Burada irkaç gü kaldıktan sonra tebdil-i ha a içi Vasta kasa ası a gitti.
Burada ir ay ika et ettikte so ra Erzuru ilayeti e ağlı Bayezid kasa ası a
hareket etti.
Bediüzza a “aid Nursî i hakikî e iddî tahsili i aşla gı ı u kasa ada i ra-yı
tedriste bulunan ve yüksek bir ehl-i ili ola Şeyh Meh ed Celalî Hazretleri i
ezdi de aşla ış e oradaki tahsili üç ay kadar de a et iştir ki u pek garip, pek
a i e e salsiz ir akıadır. )ira u üç ay kadar ir üddet içi de Şark taki edrese
tahsilinin usul-ü tedrisiyle tederrüs et iştir.
Molla camiden nihayete kadar ikmal-i nüsah etti. Bunu da her kitaptan ancak bir veya
iki ders okuyarak ihayet o ders kadar oku ak suretiyle ta a ladı. Müte akisi i
terk ederek diğer kita ı oku aya aşladı. Oku aya aşladığı ir ders kita ı ı so u a
kadar itir ede aşka kita ı oku aya aşla ası da ho ası Meh ed Celâli
Hazretleri hoşla adı e e içi öyle yaptığı ı sual uyurdu. Molla “aid, Bayezid
kasa ası da kaldığı üç ay kadar ir za a zarfı da alelusul yir i se ede tahsili lazı
gele ulu e fü u u üç ayda tahsil et iştir.
Ho ası Şeyh Meh ed Celalî Hazretleri i , üyük âli leri e sair zatları , tale e-i
ulu u sordukları e üşkil e uğlâk sualleri e gayet azıh e uk i ir surette
e aplar erdiği tahsil-i ili uhitleri de üyük ir alaka e taa üp uya dır aya
aşla ıştı. Ho ası Meh ed Celali Hazretleri Molla “aid i üç ay kadar kısa ir za a
zarfı daki tahsili de so ra iktisap edile ile ili de e u da çok daha fazla irçok
ili lere ukufiyet gi i pek asi e âli ir il e azhar ulu duğu u eya uyurdu.
Her sorula suali doğru olarak e apla dır ası ve kendi pek çetin imtihanlara tabi
tutarak bu imtihanlarda müstesna bir zekâ, emsalsiz bir sürat-i intikal ve idrakle ve
aşlı aşı a ir istis a teşkil ede il î e a e î arlığıyla u affak ol ası üyük ir
ehl-i ilim ve ehl-i kalb olan Mehmed Celalî Hazretleri e şu ka aat-ı kâ ileyi er işti:
͆Bu o dört yaşı daki Molla “aid, elhak Bediüzza a dır.
Molla “aid ise tedri kaidesi e riayet et eyerek irde ire riyazete daldı. Üç gü de
yal ız ir parça ık ek ekle idare et eye aşladı. Kısa ir za a so ra ek eği de terk
ederek, insa ları yiye ildiği ir e i otla ke di i idareye koyuldu. Bu es ada
ü arek ü utları taha ül ede eyerek zayıf düş eye aşladı. Fakat adeta
yemeden, içmeden, uyumadan geceli gündüzlü ilim ve ibadetle mütemadi surette
eşguliyette geri kal ıyordu. Pek adir ko uşuyordu. A ak sual ukuu da o ları
e apla dırıyordu. Halklarla görüşüp ko uş akta ta a ıyla uzaklaş ış, ta ir
i zi a hayatı a çekil işti.
Bediüzzaman:
Bu asıl ü kü olur?
Bediüzzaman:
͆İkmal-i üsah etti e sıra ıza dâhil ol aya irçok kitapları da okudu . Her
şeyde , her ili de sual sora ilirsi ! Ce ap er eye hazırı !
Muhtere e faziletper er Molla A dullah Efe di, kardeşi i i tiha eder. Ke disi i
o vakte kadar iktisap et iş olduğu il î dere esi ispeti de Bediüzza a a te ih
eylediği ütü sualleri e a ı ı alır.
Biraderinin onun ilm-i ledü e azhariyetiyle asrı ferd-i ferîdi olacak bir zat
olduğu u e u u ço ukluk de resi i yaşa akta ulu duğu u idrak eder. Ce â -ı
Hakk a hadsiz ha düse alar e şükürler eder ir halet içi de kalır. Fakat iraderi i
o dört u yaşı da pek yüksek erte eye eriş iş olduğu u o a da açıkça itiraf
et ez. Yal ız, dokuz ay e el tale esi ulu a Molla “aid i şi di Bediüzza a olarak
kendisine Üstad edinir. Rahle-i tedrisi önünde tazim ve ihtiramla, kemal-i tevazu ve
ah iyetle diz çöker, ders al aya aşlar. Ge ç “aid hakkı da içi de husule gele
mezkûr kanaat-ı kâ ilesi i u şekilde fiile izhar e itiraf et iş olur.
Muhtere Molla A dullah Efe di, u dersleri aşka tale eleri gör eye eği ir
şekilde, gizli e al aya de a eder. Pek kısa ir üddet e el tale esi olarak
ke dileri e ders erip okuttuğu kardeşi i şi di ke disi e Üstad olduğu u tale e
52
arkadaşları a e halka sezdir e eye çalışır. Fakat ir gü tale eler, Molla
A dullah ı , Molla “aid ezdi de ders okuduğu u kapıda gizli e akıp görürler.
Fevkalhad bir hayret ve taaccüp içinde, sinnen ve ilmen ileride bulunan kendisinin,
tale esi küçük kardeşi Molla “aid de asıl olur da ders aldığı ı sorarlar. Molla
A dullah Efe di, u tale elere şu e a ı erir. Nazar değ e ek içi e o a ders
eriyoru , diyerek lâtifa e ir surette tale eleri i aldatır teski eder.
Bediüzzaman:
Molla Fethullah Efe di diğer kitaplarıda sor aya aşlar. İli tahsili deki e so ee
yüksek ilmî kitaplardan sordukça Bediüzzaman:
Âli e üderris Molla Fethullah Efe di u ço uk yaşı daki ir ili tale esi i ütü
u sorduğu kitapları ke di ke di e okuyup, a layıp itir esi e o a da katiye i kâ
e ihti al ere edi. Müthiş ir tagayyür içi de kaldı. Bu küçük tale e i azı hakikat
e aplar erdiği akası ı ihti ali i hatırlayarak, şiddetli e ir ta ırla şöyle hitap etti:
͆İnsa aşkası a karşı kesr-i nefs için hakikati ketmedebilir. Fakat babadan daha
uhtere ola Üstad ı a karşı hakikat-ı ahzada aşka ir şey söyleye ez.
E rederse iz, okuyup itirdiği i söylediği kitaplarda e i i tiha ede ilirsi iz.
Bununla beraber bu kitaplarda aşka her e i ili lere dair e her e isterse iz
soru uz? dedi.
Bunun üzerine Molla Fethullah Efendi ilim tahsilinde okunan bütün kitaplardan ve
daha birçok ilmî mevzulardan sualler tevcih etti. Ne kadar sual sorduysa Bediüzzaman
hepsini de güzelce cevaplandırdı. Bu uhtere e üyük ir üderris ola zat, Molla
“aid i yaşı e tahsil üddeti ile katiye ka il-i telif olmayan vasi yüksek ve derin bir
il e azhar olduğu u sezdi. Bu azhariyete eriş ek a ak ir e hi e-i ilahîdir,
dedi. İlk a daki o hiddeti hür et e rikkate i kılâp etti. Bediüzza a ı çok takdir e
tahsin etti. Ulvi iltifatlar bezletti, dualar lütfetti. Bundan sonra Molla Fethullah Efendi
Bediüzza a a şu u da sordu:
͆Pekâla, zekâda e feta ette harikası ız. İli e irfa da çok yükseksiniz. Fakat
hıfzı ız asıldır? Maka at-ı Harirî kita ı ı irkaç satırı ı iki defa oku akla hıfz
ede ilir isi iz? diye kita ı uzatır. Kita ı alarak ir yaprağı ı ir defa oku akla
hıfzeder e u u ez erde okur.
Mezkûr uha ereleri e i tiha ı di leyip hayra lıklar içerisi de kala ları içi de ir
se e e el Molla “aid i ho ası ı ho ası ulu a Molla Ali a ı daki ir zat
Bediüzza a ı o gün kendisine üstad edinir. Tale eliği e ka ul et esi i
Bediüzza a da ri a eder. Bediüzza a da ka ul eder e u zat ye i üstadı da
ders al aya aşlar. Eltaf-ı ra a î e feyz-i ilahî sayesi de o dört yaşı da ulu a
Bediüzza a , ir se e e elki ke di ho ası ı ho ası a ho a e üstadı ol ak dere e-i
ulyası a yükselir.
Büyük bir âlim olan Molla Fethullah Efendi, Bediüzza a ı fe kal e ul e fe kalade
ili e fazlı da , yüksek ke alat e eziyatı da çok e u e esrur kalarak der
ki:
͆)ekâ ile hıfzı ifrat dere ede ir ada da te e u et esi adirdir. “iz fart-ı zekâ e
fart-ı hafızaya azharsı ız. “izi te rik e te il ederiz.
54
Bediüzza a orada ike Ce ü l-Ce â i kita ı ı gü de yal ız ir iki saat iştigal
et ek suretiyle ir haftada a layarak hıfzetti. Molla Fethullah Efe di i tiha ederek
u üyük eseri harfiye e a layarak, aşta aşa e kısa ir za a içinde
Bediüzza a ı hıfzettiği i görü e Muhtere Molla Fethullah Efe di şu kelâ ı
söyleyerek kita ı üzeri e yaz ıştır:
Bediüzza a ı ço ukluk çağı daki ütü u ezkûr akıalar “iirt te şayi olur. İli e
irfa e lisleri de e ahali arası da dillere desta olur. Muhtere Molla Fethullah
Efendi Siirt uleması a der ki:
Hem bunun üzerine oradaki büyük büyük ulema, müderris ve ehl-i tasavvuf büyükleri
“iirt te gelirler. “iirt uleması ile üderris e ulema bir yerde toplânırlar.
Bediüzza a da i tiha e te rü elerle üşahade ettiği e edilen fazl-ı ilahî e
imdad-ı Peyga erî ile ail olduğu il î e a e i ke alatı, üte ahî dere esi de
olduğu u ile il eye e, işite işit eye e a latır. Bediüzza a ı oraya da et
ederler. Büyük ir gayretle o eş, yir i se e tahsilde so ra i azet al ış tale eleri
55
ders kitapları da , hatta ir iri e girift e e apla dırıl ası çok üşkil e a ak
kitaba müracaat etmekle mümkün olan her nevi ilimden, içtimai ve siyasi
hususlardan, ulum-ü cedideden ve mazi ve müstakbele müteallik vaka ve
hadiselerden bir heyet halinde sualler intihap ederler.
Bu i tiha a şahit ola ulemalar yüksek ilmî meselelerden ve ikmal-i nusah ederek
icazet alan talebe-i ulû u okuduğu ili lerde aşka her e i il î eselelerde e
muhtelif mevzulardan mürekkeb suallere bilâ tevakkuf cevap vermesi neticesinde
âli e üderrisleri erdikleri Bediüzza a laka ı ı ahz-ı hak ve hakikat
olduğu u, Bediüzza a ı harikulade ir ferd-i ferid e safı ı haiz ulu duğu u takdir
ve tahsinle tasdik eylediler.
Fakat Bediüzza a ı ezkûr isilsiz e saf e hususiyetleri; fazl-ı İlâhî, zatı a has
olarak kalan fiilî, halî, kal î e a elî haslet e hususiyetleri he üz tasaffi et e iş
eşeri sıfatlar olarak asıfla dırıp, efsi e şeyta la ü ahede et ek azife-i
fıtriyesiyle izale edile ile ek saika-yı reka et güya ir kısı e iki i sı ıf e zayıfları
ulema ve talebelerin rekabet, haset ve gayz haslet-i ez u eleri i artırdı. Bu
56
üstes a ü taziyete taha ül ede ediler. Şu teşe üse giriştiler. O ir takı
ulema ve talebe-i ulûm dediler ki:
Bu karardan so ra o âli e tale eleri her irisi ya ı a irer kitap e değ ek alarak
mezkûr camiye giderler. Fakat Bediüzzaman bu menfi niyeti ve meselenin vahametini
a lar. İ a ı da üdafaa-i efs eya o ları ir ha çerle korkutup kaçır ak içi ir
adamdan emanet ir ha çer alır. Ke disi yaşça küçük tek aşı a addi taarruz
yap ak teşe üsü deki uarızları üyük ki selerde e ge ç e ku etli ge çlerde
olduğu u ilir, fakat yüksek ir esaret e ke al-i eta et e salâ etle ya ı a ir
uhafız e yardı ı al ada , öyle ir ted iri hatırı a ile gel ede e uarızları ı
plânı ı hiç ki seye ha er er ede o a iye gider. Camiye dâhil olunca bir ilim
meclisinde görülmeye şeyleri gör esi üzeri e: ͆Efe diler! Bir şeye ütehayyiri .
Kitapları ız ü azara içi dir. Fakat şu sopalar e içi getiril iştir? der.
“uali e karşı sükût ederek he e kararları ı tat ike aşlarlar. Âli ler, ollalar, ili
tale eleri e el e ku etli ir çalış a ile kitaplarda tertip ettikleri sualleri birer birer
sorarlar. Bediüzza a u ları hepsini bir lahza dahi duraklamadan teker teker
e apla dırır.
Bediüzza a da ir ürşid-i kâmil, nazirsiz bir âlim ve bir veli-yi aza asıf e
sıfatları ı te arüz et esi e şüyu ul ası hase iyle, ir kısı hakşi as fazilet ea
âli e ürşitleri e ahali i di de ge ç Bediüzza a ı üyük ir e kii ardı.
O da zuhur ede harikalara i ae o u öyle ir zat olduğu a itikat ediyorlardı.
Ke disi i ilza et ek içi kala alık de ile ek ir sayıda ulu a ir ehl-i ilim cemaati
tarafı da ü uda getirile u üessif akıayı Bediüzza a , şahsiyeti e has
fevkalade bir ulûvv-ü e aplıkla, şe aat, eta et e itidalle karşıladı. Ke disi e addi
ir surette dahi taarruza teşe üs ede u uarız âli lere e ili tale eleri e üyük
bir cesaret içinde, büyük bir müsamaha ve hürmet gösterdi. Bu hadisede kâmilane ve
ir şekilde hareket etti. Bediüzza a ı eslekleri e karşı fart-ı uha eti ardı.
Bu u içi eslektaşları ola ezkûr uarızları a karşı şöyle da ra dı:
Muhafaza içi ırakıldığı odada iraz so ra çıktı. Muarızları ola ehl-i ilmin ve
talebelerin, müslüman, mütedeyyin ve muhterem olan fakat meslek-i ilmiyede
ol aya ahaliye hedef ol a ası ı, ho aları , tale eleri ke di araları da husule
gelen veya gelecek olan herhangi münakaşalı ir eseleyi ke di ke dileri e
hallet eleri i ahali i u a karış a ası ı, ehl-i ilim hakkı da ahali mabeyninde bir
takı dedikodular yapıl a ası ı te i içi ehl-i ilim ve ahaliden mürekkep
topluluğa, Be , uarızları ola ehl-i ilim ve talebeler tarafı da telef edilse dahi
izi işi ize ahali karış ası . Ehl-i il i işi e ehl-i ili de ol aya lar karışırsa
58
halledilmesi mümkün ve kolay olan bir mesele halledilemez hale gelir. Bizler kendi
ke di ize görüşür ko uşuruz, a laşır e arışırız der.
Ho aları e ili tale eleri i arası da ir ihtilaf olduğu za ı ı ortada kaldır ak,
izale etmek için de hocalara ve talebe-i ulû a: Bu karışıklığı e ahalide uya a ya lış
za ı reddet ek içi e i öl e lazı sa e i öldürü . İl i haysiyeti i uhafaza
edi der e yüzü ü çe irerek durur. Fakat hiç ir tale e ke disi e ha çer sapla aya
üret ede ez. Ho a e tale eler ah up ir aziyette sükût ederek orada dağılırlar.
Bediüzza a oradaki ihtilafı öyle e ertaraf ederek ulema ve ahaliyi huzura
ka uşturur.
Bu es ada o eş-on altı yaşları da ulu uyordu. Ku e-i bedeniyece pek çevik ve
metindi. Zihnî ve ruhî kuvveti pek harika idi.
“iirt te irçok ehl-i iman ve ehl-i ilim kendilerinden çok istifade ve istifaza ettiler.
Bediüzza a ı ir dersi de eya soh eti de ulu aya adeta a attılar. )atı a
59
ahsus hususiyetleri haiz tedrisi de eya soh eti de dört eş defa ulu a lar ir
se e ders gör üşke fazla ir i a ku eti e, azi et e tak aya e feyizlere ail
oldukları ı i et e şükra la yâd eylediler.
Bediüzza a ı “iirt te ayrıl aya karar erdiği i o gü işite ler üyük ir firak e
hi ra a ısı içi de irçok ki seler gözyaşları döktüler. Ke dileri i “iirt te ika et
uyur ası e halkı irşad lütfu u de a ettir esi e dersleri e üştak tale e-i ulûmu
okut ası e e lekette âli ler yetiştir esi i te i içi ke disi e ir edrese i şa
ettirile eği i u u u i istirha ı ka ulü ü arz ettiler. Fakat çok za a uyurduğu
gi i İhtiyar e i eli de değil, e istihda ediliyoru diyerek halka e ehl-i ilme
şefkat e iltifatlar lütfederek Bitlis e hareket etti.
Bediüzza a a u sözler i tikal ettirili e u ları izale edi i e ilhassa gıy eti
Müslü a ları gü ahlara e uhre î zararlara duçar eylediği i o lara ihtar eder. Bu e
e zeri fesadı i taç ede ek sözleri Müslü a a yakış adığı ı, söyleye leri he
dü yada he âhirette eza gör eye di e üstahak oldukları ı gayet uk i e eliğ
ir surette ders erir. “af olup a ak ehaletleri saikasıyla u seyyieyi işleye irçok
müridan, bu mealdeki derslerin muktezası ı ifa et eye aşlayarak Bediüzza a a
şükra ları ı arz ederler.
Fakat koyu cahil olanlardan veya katmerli bir cehaletle nefs-i emmârelerine ve
şeyta ları a ka a ı eti esi de Bediüzza a ı Şeyh E i Efe di ye ki ilir e gi i
ilaveler ve cerbezeler ile şikâyet ederler. Şeyh Efe di de u şikâyetlere esile olup
eya ol aya sözleri eler olduğu u ayrı ayrı ki selerde , irer irer tahkik
et e ek e şek a ıları akilleri ay -ı hakikat olup ol adığı ı Bediüzza a ı davet
edip şikâyetçilerle yüzleştirmek suretiyle söylentilerin doğru eya yala olduğu u
metotla kulaklarıyla işit ede , gözleriyle gör ede üritleri kela ı ı doğru
60
za eder. Hiddete gelerek Bediüzza a ı gıya ı da şek a ılara, O he üz ço uk
olduğu da ka il-i hitap değildir der.
͆Efendim! Beni imtihan ediniz, kabil-i hitap olduğu u ispat et ek isteri . Her
ili de , ili tahsili de tedris edile ütü kitapları e dei de ü tehası a kadar,
hik et, felsefe e u u fe lerde azi, hal e istik alde e sorarsa ız soru uz.
Di ledikleri aaz e asihatte değil de aaz es ası da hiç ir şekilde ahsi edil eye
ve bu vaaz ve nasihatle hiç ir surette alakası ulu aya Şeyh E i Efe di i üyük
ir zat olduğu gi i e zularda ko uş aya aşlarlar. Bu kısı e aatle aazı
dinleyen ehl-i ili zatlar e ir kısı tale e-i ulû üyük ir şe k e sitayişle
di ledikleri İsla î hakikatleri tesiri i telki e tefhi tarzı ı isilsizliği i, ahali i
her a uhtaç olduğu i a î hakikatleri ders erildiği i u tarzı ise o a a kadar hiç ir
aaz e üderris tarafı da tedris e te liğ edil e iş olduğu u e kadar a lat aya
çalış ışlarsa da o kısı cemaati ikna edemediler.
61
Bir yerde pek fazla kala aya , ilayet e kasa alara giderek halkı irşad suretiyle di e
hiz et et eyi ter ih ede Bediüzza a , u akıada so ra Şir a a gitti. Bir ferd-i
ferid hali de te ayüz ede azideki irçok zatları karşısı da irtakı uarızlar
husule geldiği alu dur. Ay e u lar gi i, he üz ulûğ çağı a gir ede ir ferd-i
ferid gi i e salsiz ili e ke alatıyla te ayüz et eye aşlaya Bediüzza a ı da
uarızları türe eye aşla ıştı.
Bediüzzaman cevaben:
͆E et, esassız ir şey âle i içi de ça uk şüyu ul az. Hata e dedir. O u içi iki
ezaya uğradı . Birisi, Allah ı ita ı; diğeri, âsı tarizi. Bu u esası ise, ge eleyi
adet edi diği ir ird-i şerifi terk ettiği dir. İşte âle i ruhu bu hakikate temas
et işse de ta a ı ı ka raya ayarak is i i il eyip şu e ihle hatayı tes iye
et işlerdir dedi. Vird-i Şerif yeri e a azı de işlerdir.
Şir a da ika etleri es ası da, ir gü “iirt i arı da irisi gelerek Bediüzza a a,
A a Efe di ! “iirt te ir ço uk gel iş, ke disi o dört-o eş yaşı da i iş, u u
ulemayı ilza etti. Her ne sual sorulduysa bilâ tevakkuf e apla dırdı. Binaenaleyh
şu u ilza et ek içi sizi da ete geldi der.
Bediüzza a u da ete i a et ederek “iirt e git ek içi hazırla ır. Bu da etçi ile
era er yola çıkarlar. İki saat kadar yol yürüdükte so ra o küçük ho a ı e saf e
62
kıyafeti i is i i sor ak hatırı a gelir e sorar: "Da ete gele u zat, İs i i
il iyoru . Fakat ilk defa geli e der iş kıyafeti de olup o zu da ir pösteki ardı.
Bilahare tale e kıyafeti e girdi u u ulemayı ilza etti der.
Burada da ir dere e uzlet e i zi a hayatı yaşar. Harika ir zühd e tak a içi de ili
e u udiyetle iştigale de a eder.
͆Bu ları ir hayat-ı içti aiyeye alik oldukları ı e fe kalade ir azifeşi aslık e
esaiye sahip ulu dukları ı üşahede etti . Bu u içi Cu huriyetper erlikleri e
ükâfat olarak ke dileri e ye eği de ir kıs ı ı er ek suretiyle muavenet
et ek istiyoru der.
͆Molla “aid! Mira aşireti i reisi Mustafa Paşa ya gidi iz. Tarik-i hidayete davet
edi iz. Ke disi i, halka yaptığı zulü de azgeçiri iz. Na aza, e r-i marufa
üda i ol ası ı ta siye edi iz. Aksi takdirde öldürü üz!
Bediüzza a u rüyayı görür gör ez Mira aşireti e doğru Tillo da hareket eder.
Aşiret reisi i ulu duğu ahalle asıl olur. ‘eis Mustafa Paşa ı çadırı a gider. O
a da Mustafa Paşa ulu adığı da orada iraz istirahat eder. Bir üddet so ra
Mustafa Paşa gelerek çadıra girer. Mühi ki selerde üteşekkil ütü haziru
kıya ettikleri, ayağa kalktıkları halde Bediüzza a yeri de ile kı ılda az.
͆Sizi hidayete getir eye geldi . )ul ü terk ederek a azı ı kıla aksı ! Aksi
takdirde se i öldüre eği , diye e ap eri e, Paşa çok hiddet ederek he e
çadırda dışarıya çıkar. Bu uha ere üzeri e, orada hazır ulu a paşa ı
aiyeti de üyük ir korku e telaş hâsıl oldu. Paşa ı , u tek aşı a ola ge ç
ho aya şiddetli eya silahlı ir ua ele yapıl ası içi e ir ere eği de e dişe
ederek büyük bir helecan e heye a içi de kalırlar. Bediüzza a ise ke al-i vakar ve
eta etle yeri de kalk az, çadırı terk et ez. Mustafa Paşa dışarıda iraz
dolaştıkta so ra yi e çadıra girer. Bediüzza a a içi geldiği i sorar.
Bediüzzaman:
Bediüzzaman:
Mustafa Paşa, o akte kadar hiç ir ki sede gör ediği öyle ir ua ele e
işit ediği öyle ir söz karşısı da şaşır ış ir aziyette, yi e gazaplı ir halde tekrar
çadırda dışarı çıkar. Biraz gezindikten sonra içeri girer ve der ki:
͆Be i Cezire de âli leri ar. Eğer hepsi i ilza ederse se i dediği i yaparı .
İlza ede ezse , se i ehre atarı !
Bediüzzaman:
Molla “aid ise ke di çayı ı iç ekle era er, dalgı dalgı karşısı da ulu a ları da
bir iki ardak çayı ı içer. Mustafa Paşa, üyük ho aları e üderrisleri ge ç Molla
“aid karşısı da hayra lıklar içi de kalarak dalgı ir hale geldikleri i üşahede edi e
hocalara hitaben:
͆Be oku uş değili , fakat Molla “aid le yapa ağı ız ü adelede, münazarada sizin
ağlup ola ağı ıza daha şi dide hük etti . )ira akıyoru ki siz elleri izde kitap
olduğu halde düşü ekte çayları ızı u uttu uz. Molla “aid ise ke di ardağı ı
içtikten başka diğer iki çay ardağı da içti.
͆Efe diler! Be de iz aat et işi , hiç ki seye sual sor a , u u içi siz e de
sual soru uz. “ualleri ize e ap er eye hazırı der.
Bir gü Mustafa Paşa ile at yarışı a çıkarlar, Fakat kasdî olarak Mustafa Paşa hiç
i il e iş, gayet serkeş e tali siz ir at hazırla ası ı e reder. Bediüzza a a
hazırla ış ola u atı i esi içi erir. Allahu âle , Bediüzza a ı atta düşüp
öl esi i iste iş. O sırada o altı yaşı da ulu a Bediüzza a , u atla iraz
dolaştıkta so ra koştur ağa aşlar. Bu koştur a es ası da ata erdiği istika ette
çıkarak aşka ir istika ete doğru koşar. Bu u üzeri e Bediüzza a ar ku etiyle
atı durdur aya çalışır. Fakat durdur aya u affak ola az. Nihayet at ço ukları
ulu duğu yere süratle gider. Cezire ağaları da irisi i oğlu yol üstü de ike ,
hay a ö ayakları ı kaldırarak u ço uğu o uzları arası a urur. Ço uk yere
düşerek hay a ı ayakları altı da çırpı aya aşlar.
Hakikate akılırsa ço uğu Allah öldür üş. )ahire akılırsa at öldür üş. “e e e
akılırsa Kel Mustafa öldür üş. Çü kü u atı o a a erdi. Duru uz! Be gelip ço uğa
akayı . Öl üşse so ra uhare e edeli der.
Birçok ihlâslı ehl-i hakikat âli e eli ürşitler, ge ç Bediüzza a la alaka kur aya
aşlıyorlar. Muhtelif ili e e zularda , tasa ufu deri e dakik esaili de
ükâşefe, hâl, ez ak e ez a gi i e zuları da sualler tevcih buyuruyorlar. Bütün
u sualleri defate e doğru olarak e apla dırdığı ı, ge ç “aid de zuhur ede
harika hal e akıaları görü e şu u u î ka aat-i kâmileye sahip oluyorlar:
͆Bu ge ç Molla “aid, ihakkı Bediüzza a dır. Parlak zekâlı e yüksek fıtratlı u
genç Üveysî bir tarzda Cenâb-ı Hakk ı u za a da Ü et-i Muha ed e ihda
eylediği, ü uda getirdiği ir ferd-i ferid e saf e eziyyatı a azhardır. Öyle asi ir
ilim ve yüksek ke alat u ge ç yaşta sair ze atı ge çliği de ulu duğu
görülme iştir denilebilir.
Yolda eşkıya çeteleri e rastlar. O larla üsade eye e ur kalır. Eşkıya tarafı da
öldürüle eği sırada içleri de irisi: Be u u Mira Aşireti i içinde gördüm. Bu
eşhur ir zattır deyi e ede iler derhal geri çekilerek kusurları ı affı ı ri a
ederler. Korkulu yerlerde Üstad a uhafızlık ederek, gide eği şehre kadar uhafızları
olarak götüre ekleri i teklif ederler. Fakat Üstad izzeti e yakıştıra adığı da u
teklifi ka ul et eyerek yolu a yal ız olarak de a eder.
A dülkadir Badıllı Ağa ey Üstadı u ge çlik fotoğrafı içi Mustafa Paşa ı oğlu
A dülkeri e hediye ettiği, ilk fotoğrafıdır diyor. (Ömer Çiçek)
Mardi e Teşrif
Bazı hükü et ada ları ı gayr-ı eşru hareketlerini zararları ı; idare ve icraat
aka ı daki a ir e e urları a az kıl aları, ütedeyyi ol aları ı ı ö e i i
hatırlatır. Halkı , kadı -erkek e asu ço ukları di î tedrisat e ter iyesi e aza î
derecede gayret ve hassasiyet göstererek ahretlerine urlar e hayırlar kaza aları a
e u sayede dü ya hayatı da da huzur e sela ete ka uş aları içki, ku ar gi i
günah-ı ke airi terk et eleri öyle seyyieleri işle e ek saadeti de se at ettikleri
takdirde uhrevi ve dünyevi büyük kazançlara nail olacakları zulü e rüş eti irtikâp
etmemeleri hukuk–u i ada so dere e riayet et eleri öyle şer î icraatta müdavim
ol aları hali de Allah ı e ahali i ke dileri de e u e razı ola akları e iyet
e asayişi te i de e illeti hüs -ü idarede suhuletle muvaffak ola akları,
mevzulardaki ayet-i kerime ve hadis-i şerifleri okuyup tefsir ederek, hakikatleri i aklı
ve kalbi muknî, müdellel bir surette beyan buyuruyor.
Bediüzzaman daha çok ge ç yaşta ike siyasi hayata atıl ış, ata e illet hiz eti e
aşla ıştır. İlk siyasi hayatı ı e dei Mardi dir. U ur-u diniye ve dünyeviyeye dair
fikir e ka aatları, ted ir e ted irleri isilsiz ir fe kaladelikle urada tezahüre
aşladı. Mardi deki siyasi faaliyetlerini ve vazife-i diniyesini cesaret ve izzetle ifa
ediyor.
Bediüzza a ı hüs -ü tesir husule getire u esaret, şe aat e zatı a has ir tarz-ı
eya la irad ettikleri i a î e İsla î aaz e asihatleri, di î soh et e dersleri,
Mardi ilayeti i arı da, kaza e köyleri de, i a î e di î hakaike âşık ahalide ,
ulema ve talebe-i ulu da , eşayih e ürida da , Mardi şehri e grup grup
gel eye aşlıyor. Hazret-i Bediüzza a ı soh etleri e, dersleri e e şahsiyet-i
70
maneviyesine fe kalade er ut e sadık, takdirkâr e kadirşi aslar e eftu e
hayra lar a iası, gü egü ziyadeleşerek üyük ir kitle hali i alıyor.
Bediüzza a Molla “aid Hazretleri i adı ge ç yaşta ike , siyaset yoluyla din, vatan
e illet hiz eti e, yukarıda aklettiği iz şekilde aşlar. Mezkûr e hu es a -ı
u i e üzeri e, Mardi utasarrıfı ı pe çe-i kahrıyla elleri de irde kelepçelerle
ağlı olarak, at üzeri de efiy yol uluğu a çıkarılır. Ja dar alara Bediüzza a ı
şahsiyet-i ilmiye ve maneviyesini söylemezler. Bilakis menfi telkinatta bulunurlar. Bu
itibarla jandarmalar Hazret-i Üstad a karşı sessiz ir huşu etle, ua elede
bulunurlar. Hazret-i Üstad a, u ed harekâta karşı hakikatte ha ersiz ırakıla
ja dar alara şefkat, erha et e üsa aha gösterir, sa ır e taha ül eder.
Ja dar alarla yolda giderke a az akti gelir. Na az kıl ak içi ileği deki
kayıtları açıl ası ı askerlere ihtar eder. Jandarmalar kabul etmeyince, muhkem bir
şekilde kilitle iş e yol oyu a tekrar e tekrar dikkat e telaşla ko trolü yapıl ış
Haşiye
de ir kayıtları, celâdetle bir mendil gibi açarak önlerine atar e silahları ı derhal
teslim etmelerini emreder. Bu u üzeri e Ja dar alar Üstad a tesli olup
affedilmelerini rica ve istirham ederler.
Ehl-i iman olan ve böyle büyük bir zata hürmet ve itaat etmek edep ve seciyesine
kalben malik bulunan jandarmalar bu harika hal-i kera etkara eyi üşahede ile
hayretler içi de kalırlar. Hazret-i Üstad a tesli iyet ri a e istirha ile Biz şi diye
Haşiye
kadar uhafızı ız idik. Bu da so ra hiz etçi iziz derler. Hüsn-ü zanna binaen
Haşiye
Bir gü Bediüzza a da kelepçeyi asıl açtı ız? diye sorarlar.
Haşiye
Nazirsiz keramet-i il iyesiyle asrı ızı id at e dalâlet kasırgaları ı dağıta e hidayet yolları ı akıl
e kal lere yerleştire Hazret-i Bediüzza a ir hik ete i ae zatı da zuhur ede u kera et-i kevniye
71
günümüze kadar binlerce ehl-i i a tara fı da akledilegele u harikulâde akıa
eşhurdur.
Hatta son zamanlara kadar bu jandarmalardan birisi hayatta bulunup bir ikram-ı ilahî
ola kera et akıası ı âkili ol asıyla üdelleldir. Bu uhafızlar, ezkûr kera et-i
ke iyede so ra a aza aşla ışlar, ütedeyyi ir hale gel işlerdir. İlahî ir
maslahata binaen lütfedilen bu keramet-i ke iye hadisesi de irçokları gi i her
tarafta şüyu ul uş, o ja dar aları sağlığı da, o larda izzat sorup öğre e ler
ol uştur.
Merhum dellal-ı Kur a e hadi -i iman Üstadı ız Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri
de hususî hiz eti de istihda eylediği hiz etkârları a Tarihçe-i Hayat tashih
edilirke eya oku urke izzat a lat ıştır. Bu a uttali ola ehl-i insaf, mert,
hakperest, ihlâslı e faziletli zatlar el ette öyle ir ferd-i ferid e safı ı haiz ge ç
Bediüzzama da u isillü kera et-i kevniyeler ve bizlerce malûm keramet-i
ilmiyeler izn-i İlâhî ile e istis ai ir surette şaz e i de sudur ede eği uhalatta
üstağ idir. Kadir-i Zülcelâl ve Zülcemâl olan Cenâb-ı Hakk ı kudreti i şe i e şiarı
olabilir.
Bu iti arla Bediüzza a Hazretleri de iz -i ilahî ile vücuda gelen harika haller ve
fiilleri ihlâslı Müslü a ları e hakşi as, kadirşi as di üyükleri iz e ilhassa Nur
talebelerinin birbirlerine ve eserlerde nakletmeleri, Hazret-i Üstad ı olduğu da fazla
göster ek e üyüt ek değildir. )ira Bediüzza a a ihsa edile ihsa -ı İlâhîler o u,
azı uarızları dedikleri gi i, hayali ir sözle üyüt ek değildir. )ira Bediüzza a
Hazretleri hakkı da zikredile hakikatler di sizleri eya ekall-i kalil olan birkaç
uarızı ittiha e i kârı da ü ezzehtir.
Te kit e uaraza edile ek u asırda pek çok ehl-i dalâlet ve bid at arke o ları
ırakıp Üstadı ız Bediüzza a Hazretleri i şahsiyet-i a e isiyle alakalı harikalara
hakkı da sorulduğu za a : Kemal-i i a ı ir eseri ola zatı a ahsus ir ah iyet e te azu ile dedi.
Be de il e fakat olsa olsa a azı kera etidir.
72
e eserleri e dil uzata ları ahi lafları izler e hiç e der hiç hük ü de ola
dedikodu e gıy ettir. Bu lar, iz Nur tale eleri e, Nur yolu da e üstad-ı e i i iz
Hazret-i Bediüzza a ı e ‘isale-i Nur u gü eşler gi i aşikâr hususiyet e
meziyetlerini müstesna ve harikulade kemalat ve faziletlerine dair mevzuları ve Nur
risaleleri i tekrar e tekrar oku ak e yay ak uğru da eşer eliyle urula ir
ka çıda i arettir. Bir asra yaklaşa ir de irde eri u öyledir e kıya ete kadar
ٰ َ اَلح
ََََِه َ اَمنََفَضلََ َ بى
da bu iman nesilden nesile intikal edecektir. َ
İhlâslı her ehl-i hakikat ve basiretçe, her ehl-i vicdan ve insafça da malum ve müsellem
olduğu e yukarıda uhtelif yerlerde arz ettiği iz eçhile Bediüzza a “aid Nursî
Hazretleri i pek asi ili e irfa ı, eh idir, eltaf-ı ra a îdir. Bu edihi azhariyet
ke dileri de çok ge ç yaşta ike dahi üşahede edil iştir.
Eser telif ede eşhur alla e e âli leri uazza kütüpha eleri ardı.
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri ise, sekse küsur se elik hayatı oyu a e küçük
ir kütüpha e tedarik et e iştir. Okudu diye eya eylediği sekse -doksan
kita ı da e a ete tedarik ede e yet iş sekse se e üddet-i ö rü de ya ı da
Kur a -ı Haki de aşka hiç ir eser ulu dur aya ir alla e-i iha dır. Ne -i
şahsı a ahsus u e der hususiyeti, hayatı üddeti e irçok ehl-i iman, ehl-i ilim ve
irfan, hususe ukarripleri e ilhassa üte essisleri, dost e düş a ları tarafı da
yaki e üşahede edil iştir.
Bunun için veya bununla era er Arapça, Farsça, Türkçe üyük İsla î eserlerde e
lisa iyata dair kitaplarda , tarih, oğrafya, koz oğrafya, riyaziyat, ki ya, fizik,
astro o i, tıp e jeoloji gibi ulum-u edideye e arzu ettiği herha gi ir il e ait ir
eseri bir defa süratle okuduğu eya gözde geçirdiği za a , o eser hafızası da
akşoluyor e ez erliyordu. Bu harikuladeliğiyle ütü ili lere dair her suali
cevaplândır aya hazır olduğu u eya ederdi.
73
Hazret-i Bediüzza a ı isilsiz ir hafıza, fart-ı zekâ e e salsiz ir sürat-i intikale
alik olduğu he üz ge ç yaşı da ike dahi irçok ehl-i ili u a ehesi de üşahede
olu uştur.
Bu şekilde Hazret-i Üstad he üz ge ç yaşta ike erkâ -ı İsla iye e i a iye, hakaik-i
Kur a iye, esasat e füruat-ı şer iyye, ulu -u aliyenin pek ze gi ir hazi esi idi. İli
ve irfan saçan feyyaz bir menba-ı ili hali de te ayüz et ekte idi.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri gerek vehbi bir mazhariyetle, gerek yüksek bir
gayret e hi etle her e i ili de üte ahhir e ütehassıs ir ahr-ı u a
olarak yâd ediliyordu. O u il i i ta ıya dehşetli di siz şahıslar e o u uarızları
dahi u harikuladeliği i e şahsiyet-i a e iyesi i harikalığı ı i kâr ede e işlerdir.
A ak düş a lık, kötülemek, iftira e ittiha yolu a sap ışlardır.
Bitlis te ike , ir gü ali ile era er azı ileri gele e urları e şahısları içki
içtikleri haber verilir. Bu gayr-ı eşru ak aya Hazret-i Üstad son derce hiddetlenir.
Müslü a e urları işret âle leri yaparak sarhoş ol aları ı -ahaliye fena bir
u u e teşkil et ekle seyyieleri i sirayet ede ile eği i düşü ür- katiye doğru
gör ez, kalkıp o ları içki e lisleri e gider. Ke al-i vakar ve belâgatle ve mukni bir
şekilde içki i hara olduğu u te liğ eder. İçki i fe alığı hakkı da Peyga eri iz
Resul-i Ekrem (a.s.m.) Efendimizin mübarek bir hadis-i şerifi i okudukta so ra
şiddetli sözler söyler. Vali i urdur ak içi e ir er esi ihti alini de nazar-ı dikkate
alarak Üstad ir eli i ro el eri i üzeri e koyar. Burada u ü ase etle şu u eya
edelim ki:
Hazret-i Üstad, ta o ge çlik çağı da ir asra yaklaşa ihtiyarlık akti e kadar kılıç,
hançer, silâh ve revolver kullanmaktaki maharet ve çe iklikliği, u hususta se eler e
atış e kılıç tali i yap ış ir kur ay u affakiyeti i çok fe ki de olduğu, ephede
ve sair zamanlarda kumandanlarca dahi malum ve müsellemdir. Sadede dönelim…
Fakat vali çok dirayetli ve ferasetli, hamiyetli ve insaflı ir zat olduğu da üessif ir
hadise i ukuu a eyda er e ek içi kat iyye ses çıkar az. “ükû et e
hür etle Üstad ı so u a kadar di ler. Orada ayrılı a ali i ya eri Hazret-i Üstad a
e yaptı ız sarf ettiği iz sözler ida ı ızı u i dir der.
75
Bediüzzaman: ͆İdam hayalime gelmedi. Hapis ve nefiy zannederdim. Fakat idam da
olsa, bir münkeri bertaraf etmek içi ölse de e zararı ar! şekli de e ap erir.
Bediüzza a fıtrate kayıt altı da yaşa ayı, herha gi ir suretle hareketi i tahdit
olu ası ı se ez. Her hal e hareketi de gayet hür e ser est ol ası ı ister. Be
ek eksiz yaşaya iliri , fakat hürriyetsiz yaşaya a . Be hürriyet ve serbestimi
hiçbir kayıtla tahdit ettir e der.
Bu u içi dir ki, İsta ul a geldiği za a da her türlü kayıt e tahditte azade ola ir
kimse halinde ve müstesna bir tarzda hür ve serbest olarak imrar-ı hayat eyliyordu.
Bilhassa ve bilhassa din-i İsla a arid ola şek e şüpheleri red içi Metalî Me akıf
nam eserler ile ilm-i alet ve yüksek ilimlere dair kırk kadar kita ı a layarak, her gü az
ir üddet çalış ak se atıyla ez erliyor. “o ra her gü ez erde oku ak suretiyle
hıfzettiği u esair eserleri üç ayda ir kere de ri e u affak oluyor. Bediüzza a ,
gerek medrese gerek mektep ilim ve fenleri de ez ere aldığı eti leri, kitapları
u ut a ak içi dai a ez erde okuyup tekrarlıyordu. Ez eri de ulu a eti leri
iktarı he e he e otuz Kur a kadar ardı.
On dört-on beş yaşları da ulema ı her e i ili de irçok sualler sorup doğru
e aplar er esiyle e harikulâde deha e feta ete azhar ulu asıyla
Bediüzza a lâka ı erilerek ta ayüz ede eşhur Molla “aid i işite e ta ıya
Hasa Paşa Va da aruf ulêma bulunmadığı da , o u Va a da et eder.
Üstad, Va da ulu duğu sırada dai a ali ile hükü eti ileri gele şahsiyetleri ile
te as ediyor. Oralarda yaptığı telki lerde Bu asırda, yal ız eski tarzdaki il -i
Kela ı e tedrisatı İsla di i hakkı da İsla düş a ları tarafı da iras edile e
yayıla şüpheleri red e erhe kâfi ol adığı a ka aat hâsıl ettiği i açıkta açığa
söylüyor.
Üstad ı çok ge ç yaştaki u ukufu, hal e istik ali çok keski çok afiz ir görüşle
üşahede ettiği i e ariz ir delilidir. Bu sözü söyledikte otuz-kırk se e so ra
Üstad, ilm-i Kela da ir te eddüd yapıyor. “erapa ir te eddüd ahiyet, hususiyet e
hüviyetinde olan Risale-i Nur Külliyatı ı telife aşlıyor.
77
Di ili leriyle fe ili leri i i tiza ı
İşte Üstad ı daha pek çok ge ç yaşı da ike gösterdiği u harikulâde zekâ e
kabiliyet, büyük ve ender ilmî ve manevi kuvvet ve mevcudiyet, herkesi hayrette
ırak ıştı. Ehl-i ili tarafı da erile e ke disi i ihakkı kaza ış olduğu
Bediüzza a lâka ıyla yâd olu uyordu. Üstad ı u isi le a ak artık u u iyet
kesbediyordu. Ehl-i ektep e ualli ler tarafı da dahi Bediüzza a lâka ıyla
takip olu aya aşla ıştı.
Üstad, elûd e ze gi ir ili kay ağı idi. He daha e el yazdığı e ‘isale-i Nur
Külliyatı a dâhil olan Arapça ve Türkçe eserleri, he kırk sekiz-elli yaşları a doğru
telife aşlayıp yir i üç se ede telifi hita a ere ‘isale-i Nur Külliyatı, o u ir
mevhibe-i İlâhiyeye azhar ulu duğu u ili e irfan, deha ve fetanet kudretini
göstermeye kafidir. Üstad, bütün bu eserlerin de ulum-u diniye ile fünun-u asriyeyi
ez et iş, di î hakikatleri üs et ili lerle te yid e teşyid eyle ek oktası a
ehemmiyet-i ahsusa er iştir. Eserleri i e ü taz ir hususiyeti de budur.
* Bediüzzaman inayet-i ilahî sayesinde kendisine mahsus bir usul-ü tedris vücuda
getirir. Tedrisat e telifatı ı zatı a has ola u usule göre yapar o da şudur:
78
Ulum-u diniye ile fünun-u asrîyi mezcetmek, hakaik-i diniyeyi fünun-u müsbete ile
teyid e teşyid eyle ek. Delil, urha e hü etle, e -i şahsı a ü hasır ir üslu -u
beyanla hakaik-i Kur a iye yi, erkâ -ı i a iye e İsla iye yi İsla î esas e te elleri,
muhabbetullah ve muhabbet-i ‘esûlullah ı akıl e kalblere, ruh ve vicdanlara
yerleştir ek... Ki sede sual sor a ak, sorula ları e apla dır ak, üşkülleri
halletmek...
* Hayatta hiç ir al e ülkü ol adığı, fakr-u zaruret e dehşetli usi etler içi de
di sizleri üthiş taarruzları a aruz kalarak yaşadığı halde hiç ki sede hediye
olarak para al az. Hatta aaş ile ka ul et ez.
* Şark edreseleri deki tale eleri iaşesi i halk te i ettiği halde, Üstad ders erdiği
tale eleri iaşesi i ke disi erir. Halkta erzak ka ul et ez.
* Dai a ü erred kal ayı, dü yada hiç ir dü ye î şeyle alaka peyda et e eyi
ihtiyar et iştir. Bütü alı ı ir eli le kaldırıp götüre il eliyi , der. “e e i
sorulunca: ͆Bir zaman gelecek, herkes beni hali e gıpta ede ek. der.
79
Saniyen: Mal e ser et a a ir lezzet er iyor. Dü yaya ir isafirha e azariyle
akıyoru de iştir. Bu düsturları a so efesi e kadar sadık kaldığı yüz i ler
ki seler e alû e eşhuddur.
Üstad ı E eli
Tahir Paşa
͆Ey Paşa! Başit aşı da uz tuttu. Gör ediği iz e il ediği iz şeyi i kâr etme! Her
şey se i alû atı da ü hasır değildir. “e i safsatiyatı her yerde işle ez,
esselâ .
Bu ektupta Paşa e ehl-i ili üstefid oldular. Yıllar a so ra da Nur tale eleri çok
i ret e ders alırlar. Bil e ek, il ediği i de il e ek... ehl-i mürekkebinin
derekesi e düş e ek, ir ihette de e e e efs-i e âreleri i şerri de e
artası da kurtul ak e ke dileri i u pek tehlikeli araz-ı i sa iyede uhafaza
et ek içi tekrarat e dikkatle Nur ‘isaleleri i oku aya hu alı ir surette her gün
de a et ek gi i üessir ir da a e der a ı isti al ederler.
͆Üstadı ız, e söylerse iz sizi dediği izde çık a . de işti. Mustafa Paşa,
Üstad a at e para te erru et ek istediği i ihsas edi e Üstad u u reddederek şu
e a ı erir:
͆Şimdiye kadar kimseden para al adığı ı işit edi iz i? Bahusus sizin gibi
zali de asıl para ala iliri ? He siz tö e izi ozdu uz. Cezire ye sali e
ulaşa aya aksı ız! Hakikate Paşa, Cezire ye ar ada yolda ölür.
Musahabe-i ilmiye
Tahir Paşa ile riyazî eselelere dair ü akaşalar yapıyor, e ahir riyaziye ileri
saatler e eşguliyette so ra kale le yaptıkları ı, zih e kısa ir za a da
hallediyordu.
͆O eş üsli , o eş gayr-ı üslim farz edilerek birbiri ardı sıra dizilince bunlara
yapıla ak her kurada gayr-ı üsli e isa et et esi atluptur. Nasıl taksi edilir?
Bu suale cevaben:
͆Bu ları yüz yir i dört aziyet-i uhte elesi ardır, diye yapar.
Daha sonra, ͆Bütün küre-i arza ir sa iyede ir ta aka düşerse e eher dört
par ak yerde dört katre düşerse o u u tarzda o se e üte adiye yağarsa
kale siz hesap ede iliri , dedi e üç saat zarfı da zih e hesap ederek söyledi.
Üstad ı izzet-i ilmiyesine dokunan bu gibi sözlere Üstad tahammül edemezdi. Bunun
üzeri e Üstad İsta ul a gelir gel ez ulemayı ü azaraya da et etti. İsta ul daki
eşhur âli ler grup grup ziyareti e gelip sualler sordular. Üstad, her nevi ilimden
sorulan bütün suallere duraklamadan cevap verdi.
Şarkî A adolu daki ili e irfa faaliyetleri e, o havalideki zekâ ve kabiliyetlere nazar-ı
dikkati el ederek şarkta, şarkı asırlardır ahru ulu duğu ili e irfa o akları
açtır aya çalış aktı. Yoksa Hazret-i Üstad hodfuruşluğu katiye se eye , her türlü
gösteriş e alâyişte , şöhretperestlik e hürmetten nefret eden yüksek fazilet ve
kemalat sahibi bir zat-ı ek eldir. Bu eziyetleri dahi o u hayatı oyu a yaki e
ta ı ış ola i ler e ki se i şahadeti ile alu e üselle dir.
Üstad ı İsta ul a gelişi fe kalade azar-ı dikkati el etti. Bir uharrir onun
İsta ul a teşrifi i şöyle tasfir et işti: Şarkı yalçı kayalıkları da ir ateşpare-i
zekâ tulû etti. Bediüzza a İsta ul a teşrif etti.
Siyasetle alâkası
84
Üstad, İsta ul da ike siyasi hayata iştirak et işti. Di , ata e illet işleri de derin
e isa etli görüş e ka aatleri ile i e düşü üşleri e ede i esareti ile te ayüz
et işti. Fakat Cu huriyeti ilk de releri de so ra siyasi hayatta ütü ütü
çekil iştir. “o ra otuz-otuz eş se ede eri dü ya e dü ya siyaseti ile alakası ı
ta a e kes iştir.
Üstad Bediüzza a “aid Nursî, İsta ul da siyasi hayatta dai a hürriyet taraftarı idi.
Matbuattaki makaleleriyle nutuk ve hutbeleriyle daima hürriyet-i şer iyeyi üdafaa
ve telkin ediyordu. Vatan ve milletin felâketini intac edecek gizli emellere, sinsi ve
yıkı ı plânlara, suret-i hakta görü e sahte hürriyetper erleri e trikaları a keski
azarı e feraseti ile üfuz ederek illeti irşad e ikaz ediyordu.
İstanbul Üniversitesi
Bu zatlar, orada ulu a ir iske leyi hür ete Üstad a ırak ışlar, Üstad iske lede
otur akta idi Bu es ada, irkaç za iti diğer odalardaki asu lara tehditkâra e
Haşiye
Burada Üstadda ir hatırayı aklet ek isteri . Üstad ı e üyük gayeleri de iri ola Va da
te eli i attığı fakat hadisat-ı za a se e i ile gerçekleştire ediği dar-ül fünun yerine bir üniversite
kurul ası a za a ı hükü eti i teş ik ediyor. Daha so ra dö e i iktidarı Erzuru u ter ih edip orada
Ü i ersite kuruluyor e u ü i ersiteye koydukları isi içi diyor orası e i ü i ersite . İsta ul
Üniversitesi de birgün Nur Üniversitesi ola aktır diyor. Bu di dar illeti âli leri in e e latları ın
mazlum ve asu ları muhakeme ve muaheze ve idam edildiği, küfür tohu ları ekerek i a î e İsla î e
ütü i sa î değerlerde yoksu tahsilli teröristler yetiştire kuru lar e mekânlar ol akta çıka ak
münevver mütefekkir nurlu ve i a lı esiller yetiştire ir yer ola aktır İ şaallah.
Ömer
Çiçek
86
ağırıp çağırdıkları ı, hakareta iz sözler sarf ettikleri i Bediüzza a işitir. “o ra
ke di odaları ı kapısı dışarıda açıl aya çalışırke derhal a lar ki ke disi e
arkadaşları a öyle yapıl ak üzere içeri girile ek. “a dalyeyi eli e alıyor, ezkûr za it
daha kapıyı açar aç az sa dalyeyi kafası a ur ak üzere za ite doğru:
͆“iz şeriat istiyor uşsu uz, şeriat isteye ler ürte idir der.
͆Eğer Meşrutiyet ir fırka ı isti dadı da i aretse ve şeriatçılık ürte ilik ise,
ütü dü ya, i s ve i şahit olsu ki, e ürte iyi ! Şeriatı ir tek eselesi
uğru da i ruhu olsa hepsi i fedaya hazırı !
Üstad ı o za a lar İsta ul daki üyük hiz etleri e dair tafsilat üyük Tarihçe-i
Hayat ta ardır. Mütalaayı arzu ede ler o a üra aat ederlerede ilirler.
İla -ı Hürriyette so ra, Üstad, ü ahit zatlarla era er İttihad-ı Muha edî
Ce iyeti i kur uştur. Bediüzza a ı kela e kale i e o kadar fazla ir u u î
emniyet ve itimad hâsıl ol uştu ki, ir akalesiyle Adapazarı e İz it ha alesi de elli
i kişi e iyete dâhil oldu. Bu e iyet kısa ir za a da pek ziyade ge işle işti.
Üstad ütü kudret e ku etiyle, a sipera e ir fedakârlıkla İsla iyet e, ata e
millete hizmet ediyordu.
Mason ve komünistler, din ve din ada ları ız, ata e illeti izi hakkı daki
güzellikleri çirkinlik, iyilikleri kötülük, hakikatleri hilaf-ı hakikat, eyazı siyah
göstermeye, efkâr-ı a eyi kast-ı ahsusla iğfal et eye çalış ışlar e
çalış aktadırlar. Mu akkat ir de rede so ra illet e neslimiz hakikatlere ve
hadisatı kü hü e akıf olarak o di , ata e illet düş a ı a arşistlerde şiddetle
efret ettiler. Hak e hakikate so suz ir ra ıtayla ağla ıp, Hak yolu da sarsıl az ir
sadakatle yürü eye koyuldular. Hak e hakikati a layıp anlatmaya ve yaymaya
giriştiler. İşte u e i ukuatta irisi de Otuz Bir Mart Vakıası dır.
İsla iyet düş a ları u akıa ı üzeri e kalı e siyah ir perde çek eye çalıştılar.
Nihayet ütü gayretleri eti esiz kal aya ahkû olarak, u akıa ı içyüzü ü ve
hakikati i, illet e esli izi öğre esi i a i ola adılar. Bu ürettep akıayı
aha e ederek di düş a ları, di e e di darlara çok iftiralar e iha etler ettiler.
Bu ları her esile ile yaydılar. Bu eya da Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri i , o
akıa ı üse ipleri de olduğu u da se eler e, irtakı yala e uydur alarla e
yaygaralarla yay aya çalıştılar.
Nihayet ke di kazdıkları kuyuya ke dileri düştüler. Yala ları a illeti i a dıra ağız
derke yala ları ı suratları a çarpıl ası a, ütü edahetiyle yala e iftiraları ı
88
alu e üselle ol ası a se ep oldular. Otuz Bir Mart Vakıası da
Bediüzza a ı ata , illet e ordu lehi de e üyük hiz eti ifa eylediği e dair
tarihî esikaları i tişarı a e üyük a il oldular.
Evet, o zaman isya ede sekiz ta ura ku a da lar söz di lete e iş. Başka ühi
kimselerin sözlerine dahi tabur neferâtı e iyet et e işti. Bu u üzeri e sözü ü
büyük bir emniyet ve itimad e afiziyet e tesirata alik ulu asıyla te ayüz ede
Bediüzzaman, o taburlara nutuk vermek üzere davet edilir. Bediüzzaman, isyan eden
sekiz tabura hitaben bir nutuk irad eder. Üstad ı te ir e irşad edi i uk î ve
üessir ir utkuyla sekiz ta ur isya da azgeçerek kışlaları a çekilir.
Ku a da ları ı e irleri e itaat et eye aşlarlar. Bu suretle Otuz Bir Mart isya ı ı
astırıl ası da Üstad ı üyük tesiri e hiz eti olur.
A dülha it Ha la görüşür
89
İsta ul da ir üddet so ra Bediüzza a A dülha it Ha la görüşür. Mezkûr
tasa ur e teşe üsü ü ilâyet-i şarkiye i u larda ahru ulu duğu u a latır.
Şarkı uhtelif ilayet e şehirleri de tesis ede eği ili e irfa üesseseleri i
yerleri i harita üzeri de irer irer arz eder. A dülha it Ha , Üstad ı u üyük
teşe üsü ü hüs -ü ka ul ile karşılar. Bu ları küşadı hususu da ilk i kâ e fırsatta
Haşiye
e ir e fer a yaza ağı ı adede ir ta ır gösterir.
Haşiye
Şu u hemen ifade edeli ki, Üstad ı A dülha it le izzat görüştüğü e dair aşka ir ilgi
ol adığı da dolayı )ü eyir ağa eyi u eya ları a a a yazılı eti lere seh e i girdiği e dair ir
şüphe ile u ilgileri sıhhati i uzu za a hususî hiz eti de ulu a Eyüp Ek ek i ağa eyde de tahkik
ettik. Bize ay e şu ları söyledi:
)ü eyir Ağa ey u ilgileri a a dikte ettirerek yazdırdı. Bu ları izzat e yazdı . “eh e yazıl ış e
yazılı eti lere seh e gir iş ir ilgi değildir. )ü eyir Ağa ey Üstad da u ilgileri işit ese sıhhati e
gü e ese a lat az e yazdır azdı. O üstada ait doğru ol aya ir ilgiyi kulla az. O u la Üstad ı
a lat az. O u u a ihtiya ı yoktur. Tarihçiler u ilgiler ışığı da arsa arşi lerde yazılı elgeleri i
ulsu lar. Şu da ir gerçektir ki tarihte yaşa ış her olayı yazılı ir elgesi de yoktur. Tahiri Ağa ey:
Üstad tarihçe-i hayatı yazılırke ütü sergüzeşti hayatı ı )ü eyir e a lattı dedi. Dolayısıyla u ilgiler
tarihin kara lıkları da kal ış )ü eyir Ağa ey i a lat asıyla eyda a çık ış ir ilgidir. Bizi içi onun
a lat ış ol ası ö e lidir, bera-yı alu at aka ı da yazıl ası da ir ahzur yoktur dedi. (Eyüp
Ekmekçi)
Not: Burdur safahatı ile ilgili Yargıyatı aleyhte verdiği karara karşı, üdafaa aka ı da Üstad ı hayatı ı
özetleyerek kale e aldığı ir aşka çalış ası da A dülha id le görüştüğü e dair urada a latıla ları
orada da detay vererek teyit e tak iye ede eya ları ardır. Ko uyla ilgili kıs ı şu lardır:
Padişahı ikaz:
Karış karış gezdiği A adolu da halkı fakr-u zaruret içi de kı ra ışı, di de utaassı e uhake eyi
akliyede oksa ola e fe i ilgilere ta a e ya a ı ulu a di ada ları ı hal-i perişa ı ı
üşahede ede fe î e di î ili leri ir arada okutan dar-ül fü u Ü i ersite aç ak e A adolu yu
aarif, fe e sa at yoluyla kalkı dır ak isteye Bediüzza a u dilek e te e ileri i izzat padişaha
ildir ek iste iş, de ri şeyh-ül İslâ ı ı da ulu duğu ka ulde düşü eleri i, dilek e te e ilerini
olduğu gi i padişaha eya ederke Japo İ paratoru Mikado Hiro Hito u İslâ di i üzeri de Japo
halkı ı aydı lata ak ili ada ları gö der esi içi A dülha id e yaptığı üraa atı “ulta Ha id i
‘uslar da e dişe ederek i a ı ı yeri e getir e esi e İsta ul a gel iş ola Japo İ paratorluğu ya er-i
hassı ı Japo ya da İslâ iyet i esas di hali e gel esi i ü kü ola ile eği i elirt esi e rağ e
eli i oş çe ril esi e ütü Japo ya e Çi i gezerek oradaki Müslü a ları hali i üşahede ede bir
ili e irfa sefer erliği i zarureti e i a a e padişahta yardı ı di ali leri gö der esi tale i de
90
A dülha it Ha hal edilir
Fakat Üstad ı ir adire-i fıtrat hali deki hatt-ı hareketi i , İslâ a hiz et tarz e
faaliyeti i de a ı hali de Os a lıları ye i aşta ihya ola ile eği i, âle -i İsla ı
uya a ile eği i, u u Müslü a ları e Türkiye i aleyhi deki faaliyetleri
aka ete duçar ola ile eği i seze gizli e di siz ifsat ko itesi e İsla aleyhtarı
e e i teşekkülleri ada ları suret-i Hak ta görü erek azı hafiyelere hilaf-ı hakikat
şeyler söylerler. Gayet dessasa e e ü afıka e yapıla fit e e fesatta so ra
Üstad ı ezkûr teşe üsü ü ü uda gel esi e irtakı â ialar husule gelir. Di
düş a ları ı “ulta A dülha id i aşı a açtıkları gaileler de gittikçe çoğal aya
aşlar. Nihayet “ulta A dülha id Ha hal edilir.
Risale-i Nur u zuhuriyle e ütü ata sathı da i tişar et iş ulu asıyla rah et-i
ilahî te elli et iş u ili e irfa o akları ı göre eği azife-i kudsiyeyi Risale-i Nur la
en ekmel bir tarzda ifa eylemesini Rabb-ı ‘ahi , Hazret-i Bediüzza a a ihsa e
asip eyle iştir. Bediüzza a ı o uhlis e ukaddes tasa ur e plâ ları ‘isale-i
Nur u gittikçe ziyadeleşe e ir çığ hali de ilerleye eşriyatıyla bir nevi kuvveden
fiile çık ıştır e daha da çıka ağı da şek e şüphe yoktur.
ulu a üyük ali A dürreşid İ rahi i üra aatı ı da u u a i tikal ettiril eyişi i şiddetle te kid
ede Bediüzza a “ulta Ha ide şu hita da da ulu uştur:
Maka -ı Hilafet ü hasıra Cu a a azı res -i âlisi değildir. Halifeleri kudret-i a e iyesi olduğu gi i,
kudret-i maddiyesi de olacak, aktar-ı iha daki ü et-i Muha edi a.s. . ü le ua elatı a kâfil e
za i ola aktır. A durreşid İ rahim Efendi bir mücahid-i din-i ü i dir. O u İstirha ı ı eti esiz
ırak ak gü ah-ı azi dir. Maka -ı Meşihat kudretsiz ise lehül ha d u e lekette u uğurda feday-ı a
edecek erbab-ı di e uttur. Niçi u istirha ı e alik-i ahrusa ıza ilâ e te liğ uyur adı ız
Zübeyir Gündüzalp
91
Hiç ir ki seye ir sual sor aya ağı , diye yaptığı u ila ı ı ütü İsta ul uleması
işitiyor. Bu ila ıyla ulema ı hü u u a hedef oldu. “orula hiç ir suali e apsız
ırak adı. Gü ler e e haftalar a aşarıyla de a ede u yüksek ü azaraları
sonunda ulema, “aidü l-Meşhur un, Bediül eya e Bediüzza a olduğu u ittifakla
kabul ve tasdik ettiler.
Di e Kur a düş a ı azı ü afıklar, Bu ada delidir, çü kü her şeyi iliyor, diye
deliler defteri e kaydettiler. E e i güçleri ada ları e aşası ol aya , eslek
ye i i e sadık kala hakperest doktorlar, Eğer Bediüzza a da zerre kadar
e u luk eseri arsa dü yada akıllı ada yoktur. Şi diye kadar dü yada öyle ir
nadire-i akıl e zekâ e ili sahi i görül e iştir diyorlar.
İsla aleyhtarı e e i teşekkülleri ada ları suret-i hak ta görü erek padişahla
tekrar görüş e isteği e a i oluyorlar. Bir kese ihsa -ı şaha e erip aaşa ağla ak
istiyorlar. Üstad u ları hepsi i reddediyor. “o ra azı hafiyeler hilaf-ı hakikat şeyler
söylerler. Gayet dessasa e e ü afıka e yapıla fit e e fesattan sonra rakiplerinin
de ifsâdâtı e Er e i ir doktoru se ki ile Bediüzza a ı i arha eye akıl
hastanesine) götürürler.
Doktor:
Bediüzzaman doktora:
͆Hasta ı teda isi doktorları azifesi ise de teşhis-i illet hasta ı azifesidir. Ben
hasta değili , e leket e illeti hastadır, o ları teda i içi geldi . Maalesef e i
teda i altı a aldılar. A adolu ilk yaratıldığı duru da ulu aktadır. Halkı ehalet
ataklığı da oğul aktadır. O ları kurtar ak ü idiyle uraya geldi . O ları teda i
ettir eye çalışırke , aalesef e i etle itha edilerek tı arha eye atıldı e
teda i e lüzu gösterildi. Hakikate deliler içi e düşe deli olur dedikleri gi i,
İsta ul a geldi , e de deli oldu .
Şi diye kadar İsta ula gele ler içerisi de öyle ir adire-i za a ulu a ıştır
diyor.
͆Biri isi: Be , Şark ı dağları da üyü üşü . Ka a ola ah ali i o yerleri kapa ı
ile tart alısı ız. Hassas ola ede i İsta ul iza ıyla tart a alısı ız. Öyle
yaparsa ız ir ade -i saadeti iz ola Dersaadet te ö ü üze sed çek iş
olursu uz. He de ekseri he şerileri i tı arha eye se k et ek lazı gelir. )ira
Anadolu da e re açlı ola ahlâk, cesaret, izzet-i nefis, salâbet-i diniye, muvafakat-ı
kalb e lisa dır. Mede iyette ezaket de ile u ur o lar a üdaha edir,
dalkavukluktur.
͆Birkaç okta şüpheyi da et et iş, o ları ilerek azı hik et-i hafiye içi yap ışı .
94
͆Biri isi: Şekli gari i . Bu uhalif li ası la akasıd-ı dü ye iyede istiğ a ı e
beldenin adetleri e uhalefetteki özrü ü e ah al e et arı ı âsa uhalefeti i e
münasebet-i zâhir e âtı ile ta iliği, i sa iyeti i e e leketi i uha eti i ila
etmek içindir. Hem de sanayi-i mahalliye revaç vermek için bir nasihat-ı fiili ediyoru .
Hem de kendimdeki bir meyl-i te eddüdü göster ek e za a ı te eddüd ede eği e
işaret ediyoru . He de “ulta “eli e iat et işi . O da aşı a e i gi i Vilayat-ı
Şarkiye külahı giydiği i ir fotoğrafı da görüyoruz. Be ü azara ile ilfiil u
noktalardan ikaz etmek istiyoru . De ek izi doktorları feh i hasta e ke di
raporlarıyla e u e )aptiye Nazırı da hiddeti içi di a edirler.
Bundan sonra da te kifha ede )aptiye Nazırı Şefik Paşa ile ola uha eredir:
Zaptiye Nazırı:
Cevaben dedim:
95
͆Be aaş dile isi değili . Bi lira da olsa kabul etmem. Kendim için gelmedim,
e leketi içi geldi . He de u a a er ek istediği iz hakkı sükûttur.
Nazır dedi:
Cevaben dedim:
Nazır:
Cevaben dedim:
Ben dedim:͆Be hür yaşa ışı , hürriyet-i utlaka ı eyda ı ola A adolu u
dağları da üyü üşü . Ba a hiddet fayda er ez. Nafile yorul ayı ız. Be i
efyedi ! Fiza olsu , Ye e olsu , razıyı . “izde pi edüzlükte e ya alakçılıkta
kurtulursu uz. Be de yüksekte düş ekle i i ekte kurtuluru .
Nazır:
͆Ne de ek istiyorsu ?
Hürriyet ü adelesi de elâdet e şehâ eti o dere ede idi ki, herkesi ağzı ı
aç akta korktuğu işaretle ko uştuğu ir za a da o u u kadar esaret e celâdet
göster esi, za a ı ha salası a sığ adı. “arayı e paşaları hükü ferma olduğu,
utlak ir kudrete sahip ulu duğu ir za a da, Şark ilayetleri de gele Üstad ı
u kadar üret göster esi hayret e taa üple telakki edile eği ta iiydi. Halka köle
azarıyla aka üste it paşalar, Bu kadar esaret akıl kârı değildir, diye onu
uaye eye se k et ekte aşka ke dileri içi halâs e rahat çaresi göre ediler. İşte
tı arha eye gö derilişi u saikle ol uştur.
Doktor Hayra Ol uş
Hasta ede doktora söylediği sözler, doktoru hayrette ırak ış doktor o u zekâ ve
irfa ı a celâdet e şehâ eti e hayra ol uş, doktor e içi gö derildiği i a la ış,
Üstad a za a ı ezaketi i hatırlat ış, itidal ta siye et iş e özür dile iştir.
97
Hastaha ede şöyle ir duru yaşa ır.
Üstad: Hastaha ede saldırga , eli arkada ağlı ir hastayı görür. Doktora niye
ağladıkları ı sorar. “aldırga olduğu u o u içi ağladıkları e a ı ı alır. Üstad ir
salı eli i ayağı ı ir çözü akalı der. Üstadı dediği i yaparlar. Hastada hiç
hareket yok. Masu asu durur. Üstad: Bu hasta akliye i şu dalı da rahatsızdır.
Başka hastalara u şu dalı da rahatsızdır gi i teşhis e eya larda ulu ur.
Doktorlar Üstad ı u teşhisleri i doğruluğu u tasdik edip, u ili dalı da da engin
ir ilgiye sahip olduğu a şahit olup hayra kalarak Üstad ı üzeri de asıl ir oyu
oy a dığı ı daha iyi ka rarlar e raporları ı erirler. Bediüzzaman da cünun varsa
dü yada akıllı i sa yoktur derler.
Haşiye
O ‘us Polisi e edrese i plâ ı ı yapıyoru sözüyle, o gü kü şartlarda ü kü ol aya u
arzusu tarize tale eleri e istak alde ola ağı ı ir üjdesi açı e ridir ki; ayrı a “u gur Ağa eye de iş:
Orada e i edrese i aça aksı . Bu da ayrı ir kera etidir ki; hal e istik ale dair oş ko uş az e
derse çıkar e çık ıştır. Bugü tahakkuk et iştir ki “u gur Ağa ey Üstadı ızı u aziz arzusu u yeri e
getir e i utlulugu içi de Şeyh “a a tepesi de görül ektedir. Ömer Çiçek
98
Mustafa “u gur Ağa ey ir gurup kardeşle Şeyh “a an tepesinde görülmektedir
Şöyle ki:
Bediüzzaman der:
Polis:
͆Nerelisi ?
Bediüzzaman:
͆Bitlisliyi .
Rus Polisi.
Bediüzzaman:
Rus Polisi:
͆Ne de ek?
Bediüzzaman.
Rus Polisi:
͆Be de şaşarı se i aklı a! Bu kışı de a ı a ihti al ere ilir isi ? Her kışı ir
aharı e her ge e i ir eharı ardır.
Rus Polisi:
Bediüzzaman:
Mısır, İsla ı zeki ir ahdu udur, İ giliz mekteb-i ülkiyesi de ders alıyor.
Kafkas e Türkista , İsla ı iki ahadır oğullarıdır. ‘us ekte -i harbiyesinde talim
ediyorlar, ila ahir.
Yahu! Şu asilzade e lat, şahadet a eleri i aldıkta so ra her iri ir kıta aşı a
geçe ek. Muhteşe , adil pederleri ola İsla iyet i ayrağı ı afak-ı ke alatta
temevvüç ettirmekle, kader-i ezelî i azarı da feleği i adı a e -i eşerdeki
hikmet-i ezelî i sırrı ı ilâ ede ektir.
İşte, öyle dü yayı alakadar ede küllî ir eşareti tek ü eşşiri, İsla ı parlak
istik ali hakkı daki öyle uazza ir ha eri yekta uh iri ola Bediüzza a “aid
Nursî Hazretleri, doksa se eye ulaşa uzu ö rü oyu a Kur a hakikatleri i
eşri, İsla ı teali e terakkisi içi ütü küfür âle i e tek aşı a eyda okudu.
Ömrü harp eyda ları da e leket hapisha eleri de geçti. Hayatı da istirahat
döşeği gör edi.
͆Mü i i derdi ile dertle eye ü i değildir, hakikatini her zaman ruhunun
deri likleri de duyarak e u u i a ı ı yaparak hayatı ı i a ı kurtar ak da ası a
100
vakfeden böyle bir üstad-ı ek eli e ir ü ahid-i ekberin, elli sene evvel Rus polisi
ile yaptığı ko uş adaki deri hakikat, ugü kat i e sarih akıalar halinde meydana
gel iş e ö ü üze çık ış ulu aktadır. İsla âle i i ekseriyeti ke disi i ya a ı
tasallutu da kurtar ış e kurtar a yolu a gir iştir. Mezkûr eşareti küllî ir
surette de ukua gele eği, za a ları yakı laş ış olduğu, ugü artık bedahet haline
gel iştir.
Bu hutbeye, ulema ve füzela büyük bir ehemmiyet verdi. Hutbe-i Şa iye is iyle
hemen tabedildi. Mevcudu bir hafta-o gü zarfı da itti. Tekrar asılarak ehl-i
i a ı istifadesi e arz edildi. Bütü İsla e leketleri deki res î di î aka lara
gönderildi. Mazideki ehl-i hakikatin ilham-ı ilahî ile erdikleri ir işareti ukuu a
azhar ol uş ola u tarihî hut e i ta a ı ı oku ak iştiyakı da ola lar, Hut e-i
Şa iye eseri i ulup okurlar.
Bediüzza a “aid Nursî, Şark ta Medresetü z-)ehrâ is iyle ü uda getire eği
darülfünu u i şa ettir ek teşe üsü de azgeç e işti. Bu u husule gel esi için
Haşiye
so u a kadar çalış aya az et işti. Bu fikri i tahakkuku a gayret ede eği içi
Haşiye
Burada bir hatırayı aklet ek isteri , oda şudur.
o u i a , Kur a e İsla iyete hiz et tarzı, i a hakikatleri i uhtaç gö üllere ulaş ası da esas ola
ire ir ferda ferda ilgi e alaka ile ola çalış adır. Çeşitli hiz et şık e şekilleri içi de usul e esas,
eslek e eşrep edi diği e tale eleri e de asiyet ettiği u tarzı manevî meyadin-i cihadta tesiri
103
Şa uleması ı Şa da ika et et ek gi i uhtere arzuları ı yeri e
getire eye eği gi i Şa da uzu za a dahi kala adı. Darülfü u u küşadı
hususu da yi e çalış ak üzere İsta ul a geldi.
büyüktür ve bir iksir-i aza dır ki lü dür. O u sadık tale eleri lü arke u a kıyasla kışır ola gü lük
alaya iyatla ha a da su dö erek za a kay et ezler. O u da ası a o u tarzı ile hiz et ederek
arzula a hedefe arılır Ce a ı Allah edresed-ül Zehra yerine Risale-i Nur e tarzı ı ihsa et iştir. Böyle
egiti yu aları ı üesseleri e e zeri hiz et asıtaları ı ge iş daire hiz etleri içi de üstadı eslegi
tarzı adı a degil şahısları adı a yapa ilirler Has dairede ola lara üstad yaptıkları ı degil eslek eşre e
tarz edi dikleri i ta siye e asiyet et iştir dedi. Ömer çiçek
104
“ulta ‘eşad
Va ı oğrafî aziyeti iti ariyle Türkiye, İra , Irak, Suriye, Arabistan, Afganistan ve
Hi dista ı oldukça ortası da ulu duğu u, âlem-i İslâ a ir dere e kurbiyeti
itibariyle oralardan da tahsil için talebeleri suhuletle gele ile eği i, devlet himmeti
e yardı ı ile açıla ili e irfa üesseseleri de şark vilayetlerinin mahrum
kaldığı ı, Türkiye izi şark eldeleri de tahsil-i il e üstaid zekâları fazla
ulu duğu u e u a e açık delili de ahali i hi et e ha iyeti ile gayr-i resmî
edreselerde yetişe ku etli e üyük âli ler olduğu u Padişah “ulta ‘eşad a arz
eder. “ulta ‘eşat, u ukaddes İsla î hiz et teşe üsü ü takdir e e u iyetle
kabul eder.
106
“ulta ‘eşat Bediüzza a ı Va da aça ağı u darülfünun için bin lira tahsisat verir.
Bu u üzeri e darülfü u i ası ı yeri he e tayi e tespit edilir. Arsası satı
alı ır. Bu darülfü u e üke el e e üstü İsla î ir üessese ola il esi i,
müderrislerin, profesörlerin ve talebelerin bütün meşru ihtiyaçları a e ap
ere il esi i, he yepye i hususiyetleri haiz ulu ası ı te i ede ek ola
Bediüzza a ı izzat hazırladığı plân e projeye göre i a ı i şası içi te elleri
atılır. Fakat e yazık ki u gü lerde u u î harp patlar ondan sonraki hadisat-ı
dünyevi de bu darül fünunun bu muallâ ilim ve irfan müessesesinin husule gelmesini
altalar, ta a la ası a a i olur. O te eller de se eler e ağlar. )ate o kış Üstad
tale eleri e, Hazır olu uz. Büyük ir usi et e felâket geliyor, diye sık sık ihtar
Haşiye
et işti.
Haşiye
Adem-i merkeziyet: Üstadı ızı e üyük ir gayesi ola e te eli i attığı fakat hadisat-ı za a
sebebiyle gerçekleştire ediği e atıla o te elleri se eler e ağladığı, o medresetüzzehra ve darülfünun
yerine, şekil e tarz değiştirerek Ce a -ı hakkı ihsa ettiği ‘isale-i Nurla o gayesi i tahakkuk ettir iştir.
Şi di u ye i halde o u tale eleri o u tarzı ola adem-i merkeziyet içinde maddî ağda uzak
107
Sonra Van sukut etti
O eş-o altı yaşları da i ad ettiği, zatı a has usul-ü tedrisat ile Üstad da az ir
zaman da olsa ders almak nimet-i azi esi e ail ola tale eler; azi et, tak a, şe aat
e esaretle ü ehhez ir halde, di , ata e illet uğru da a e alları ı feda
ede ek ir hususiyete alik ulu uyordu. Üstadları Bediüzza a a karşı kalblerinde
mana-yı harfi ile son dere e ir uha et e sadakat hâsıl oluyordu. O tale eleri,
maarif-i ilahî ile ü ehhez ol ası ı ya ı sıra, sü gü e silâh kulla akta, ata i ek
e yüz eyi öğre ek, harp oyu ları oy a ak e hedefe kurşu u isa et ettir ek
hususları da da yetişerek ta ir İsla ü ahidi ol aya çalışırlardı.
ir irleri e a e î ağlarla ağlı, ir çokları ı birbirlerini görmedikleri, bir irleri i ta ı adıkları halde
Risale-i Nur u şahs-ı a e isi hesa ı a ay ı gaye, ay ı ruh, ay ı ders, ay ı tarz, ay ı eslek e eşre e
sadık kalarak u manevî meyadin-i cihadda her ders mahalli ve dershane kendi muhitinde bir merkezdir.
Sırf lillâh içi ‘isale-i Nuru okumaya efsi de aşlayıp uhite yayılarak bu ölçüyle medresetüzzehraya
manen ağlı erkezî ir ü i ersite i şu e e fakülteleri gi i çalışarak her geçe gü çoğala çoklukta
i tişar e i kişaf ederek illeti izi e i sa lığı te ir e irşad et e hiz eti de a et ektedir e ilâ yevmül
kıya da de a ede ektir İ şaallah.
Zübeyir Gündüzalp
108
Bediüzzaman Said Nursî ise henüz on dört-o eş yaşları da ike ata i ekte,
yüzü ülükte, silâh, kılıç, ha çer e sü gü kulla akta, a zer e ro el er atışı da
er iyi, hedefe tutula eya ko a ir yüzük halkası ı içinden geçirecek, rovelver
kurşu delikleri ile ta a da i zası ı yaza ile ek kadar so dere e aharet sahi iydi.
Tale e arkadaşlarıyla yaptığı güreşlerde, koşularda, uka e et yürüyüşleri de,
yüksek ve uzun atlamalarda da pek ileri olup kendisine hiç kimse bunlarda da
yetişe iyordu. Beş-altı kişi i hü u u a karşı silahsız uka ele ku eti de de pek
ileri idi. Bu u göstere şu aka yı akledeli :
Ke dileri kala alık e üsellah oldukları halde ge eki ağlu iyetleri de polis e
jandarmalar pek çok hayret ve taac üp içi de kalırlar.
Bediüzza a a giderek ezkûr hadiseyi a latırlar. Biz kala alık e silâhlı olduğu uz
halde silâhları ızı isti ale akit kal ada o tek kişi ize hü u etti. Orası da ayır ir
yerdi. Biz yerlere yu arla ıp i i dik, çarpıldık. Herhalde o bir ruhanî idi. Acaba böyle
ruha iler de olur u? diye hadiseyi a latırlar. Bediüzza a te essü eder. E et,
böyle ruhanîler de ar e a ı ı erir.
İşte Bediüzza a “aid Nursî, yal ız ili sahası da değil, harp eyda ları da da at
oy at ış, kahra a lıkları ile fedakârlık, esaret, şe aat e ferasetiyle te ayüz
et iştir. Tale eleri de üteşekkil gö üllü alayı ku a da ı olarak Kafkas
110
Cephesi de çok yararlı hiz etlerde ulu du. E er Paşa ı e fırka ku a da ı ı
büyük takdirlerine mazhar oldu.
‘usları ilerle esi, zafer ü itleri i kesil iş ol ası eti esi de Va ı tahliyesine
karar eril iş e ahaliye şehir terkettiril iştir. Fakat u es ada Bediüzza a , u a
rağ e gö üllü alayı ile Va kalası da şehit olu aya kadar uka e ete kati karar
er işti.
Fakat Va Valisi Ce det Bey i şiddetli ısrar e ri ası üzeri e düşü üş, Vastan
Kasa ası a çekil ek lüzu u u gör üş e u a u afakat et işti.
Vali, kaymakam, ahali ve asker Bitlis tarafı a çekilirke ir alay Kazak sü arisi Vasta
üzerine hücum etti. Üstad, gönüllü talebeleriyle ve çekilemeyen otuz-kırk kadar
perake de askerle Kazaklara karşı durarak, o ları hü u ları ı geri püskürttü. Bu
üdafaa ile ahali i alları ı , çoluk ço ukları ı düş a eli de kurtul aları a
sebep oldu.
Üstad Vasta ephesi deyke de sipere gir iyordu. Ge eleri atıyla tek aşı a
düş a hattı da içeri süratle girip çıkarak düş a ı rahat ırak ıyor, o lara korku
e dehşet eriyordu. Vasta ı üdafaa ede ühi ir ku et ulu duğu e i dada
geldiği fikri i er ek içi ge eleri, düş a ı hiç ü it et ediği akitlerde a i olarak
Kazakları üstü deki yüksek ir tepeye hü u lar yapıyor, ‘usları şaşırtıyor e
korkutuyordu.
111
O zamanlar Ermeni fedaileri meşhurdu. Bir fedaiyi düş a yakalayıp sırları ı ifşa
et esi içi işke e yapsalar, hatta gözleri i ya ış kö ürü üzeri e eğerek yakıp,
eritseler dahi o fedai yi e sır er iyor de irdi. Bu a kıyase ‘uslar diyorlardı ki,
Molla Ha i Efe di, ay ı za a da, İra ephesi deki ku a da Halil Paşa ile
muhabere ve irtibat vazifesini de, ölümden hiçbir suretle korkmadan cesaret ve
ferasetle ifa etmekte muvaffak oluyordu. Molla Habib (rahmetullahî aleyh), çok
fedakâra e e kahra a a hiz etler gördükte so ra ephede şehit düştü.
Üstad çok za a ephede, aze at üstü de, a i olarak kâti i e, Molla Ha i , yaz!
diyerek e reder. Molla Ha i he e kale e defteri çıkarır. Üstad ı süratle
söylediği Ara î sözleri süratle yazıyordu. “ekiz-o sayfalık gi i ir kısı eyda a
geli e Üstad ı ephedeki fedaî tale eleri de ir kaçı, ephe gerisi de ulu a
Üstad ı yaşlı e âli tale eleri e götürüyorlardı. Bu lar da üyük ir şe k e
heyecanla, ke dileri e ulaştırıla parlak tefsiri u kısı ları ı isti sah edip
çoğaltıyordu.
Haşiye
E er Paşa.
113
Üstadla istişare ettiler:
‘uslar Va , Muş tarafları ı istilada so ra üç fırka ile Bitlis e hü u ettiği sırada, Bitlis
Valisi Me duh Bey e Ku a da Kel Ali, Üstad la istişare ettiler. Ö e
Bediüzza a ı fikri i sordular:
͆Elimizde bir tabur asker, iki bin kadar da gönüllü var. Biz geri çekilmeye mecburuz.
“iz e düşü ürsü üz?
͆Bu takdirde etrafta kaçıp gele ahali i e Bitlis halkı ı alları, çoluk ço ukları
düş a eli e düşe ek. Biz uka e et ede eğiz. Halk çekili eye kadar dört eş gü
dayanabiliriz. Öyle ise, Muşu sukutuyle otuz topu uzu askerler u tarafa kaçır aya
çalışıyorlar. Eğer sen o otuz topu gönüllülerinle elimize geçirebilirsen birkaç gün o
toplarla uka ele ederek ahaliyi kurtar ak ü kü ola aktır.
Bunun üzerine Bediüzzaman, üçyüz gö üllü tale esiyle topları kurtar aya çalışa
askerleri i dadı a koşar. Topları takip ede ‘us Kazakları ı şaşırt akla korkut ak
içi ke di uh irleri ile dehşet eri i ha erler işaa eder. Bitlis i üdafaa eden
gö üllü ku a da ı üç i fedaiyle e dağdaki eşhur i kişiyle topları kurtar aya
geliyor diye ha erler etrafa yayılı a ‘us Kazak ku a da ı korkar, ileri gide ez.
Üstad era eri deki üç yüz gö üllü tale esiyle rast geldikleri topları irer ikişer
taksi ederek arazi karla örtülü olduğu halde Bitlis e gö der eye u affak olur.
Ke disi de ileri harekete de a eder. Birer irer ütü topları kurtarıl ası ı te i
eder. E so topu da üç arkadaşıyla irlikte alarak Bitlis e selâ etle dö er. O otuz top
ile üç dört gü asker e gö üllü kıtalar uka e et ederler. Bu suretle ütü ahali i
a ları ı e alları ı kurtarıl ası a esile olur.
Üstad öyle tehlike geçirdiği halde geri çekil ede har e de a ettiği i işite Vali
Me duh Bey e Ku a da Kel Ali, Geri çekil e iz lâzı . Vaziyet lehimizde
değildir, diye ha er gö der eleri e uka il şöyle e ap erir: ͆Merak etmeyin, bu
kâfirleri güllesi e i öldüre ez.
Üstad Bediüzza a Hazretleri de hayatta kala üç tale esi ile düş a ı üç sıra
askeri i yararak geçti. Fakat ü arek ayakları da irisi kırıldı. “o ra şaya -ı hayret
ir surette ir hıfz-ı ilahî sayesi de su üzerinde bulunan bir yere girdi. Bediüzzaman
yaralı e ayağı kırık ir halde otuz üç saat, su e ça ur içi de tüfekler, elleri de üst
taraftaki ir yerde düş a askerleri e za itleri ulu duğu halde, ke al-i istirahat-ı
kalble e ahali i kurtul ası ı se i i ile era erleri deki arkadaşları a teselli
veriyordu.
͆Ne akit karşı ıza düş a çoklukla gelirse, o akit silâhları ızı kulla a ağız. Az ir
düş a la çarpış aya te ezzül et eye eğiz. Ke di izi u uza sat aya ağız. O ları
kılıçları ızla dahi te izleye iliriz.
Müstes a e üyük ir hıfz-ı İlâhî eseri olarak otuz üç saat o lar, ‘us askerleri i
gördükleri e sesleri i işittikleri e ‘uslar dehşet e erakla o ları aradıkları halde
ula adılar. Bu tehlikeli a da Üstad, ya ı daki gö üllü fedai tale eleri e:
115
͆Arkadaşlar! “iz dur ayı ız, sa uşu uz. Be i ırakı ız. “iz ke di izi kurtar aya
çalışı ız. “izlere hakkı ı helal etti .
͆Üstadı ! “izi u halde ırakıp gide eyiz. Şehit olursak da yi e hiz eti izde a
er iş oluruz.
Kader-i İlâhî i ir il esi e hik et-i İlâhî i ir hik eti ile bu vaziyetten kurtulmak
ü kü ol adı. ‘us e Kazak kumandanları, Bediüzza a ı yakalaya a a ı
e dişesi e dehşeti içi de e yapa akları ı şaşır ışlardı. ‘us Başku a da ı ise
Bediüzza a ı öldürüp is at ede ek, u ü kü ol adığı takdir de, Bediüzza a
bulup getirecek kumandan ve askerlerine büyük mükâfatlar ere eği i ilâ et işti.
)ira ‘uslar, ke dileri e pek fe i ola şu ihti alleri düşü üyor e düşü dükçe de
şiddetli ir ödleklik e ir korkaklığı sa ısı içi de kı ra ıyor e şöyle diyorlardı:
Nüfuzu kuvvetlidir
Nihayet, hikmet-i ilahî i ir hik eti ile Bediüzza a ı ulu duğu ahalde, ü arek
ü utları yaralı e ir ayağı kırıl ış ir halde ‘us lar ula ildiler. Derhal orada
götürüp yakı da etrafı ı, uzakta i arı ı çok fazla sayıda askeri ir ku etle
kuşattılar. Ne kadar a i , e kadar a idar ir iştir ki, silâhsız, esir ir tek ada a karşı
i kişilik kadar ku et çıkardılar. E et, Bediüzza a Hazretleri i u pek e i e
116
pek zah etli esareti de ir hik ete i ae dir. )ira Bediüzza a , hayatı oyunca
aruz kaldığı zulü e isti datları , sürgü , hapis e zi da ları aşı da, içi de e
so u da dai a istis aî ir edahetle ir hıfz-ı ra a î e ir i ayet-i ilahiyeye mazhar
ol uştur. Bütü u ela, usi et e işke eler, erati -i maneviyede süratle terakki
e tealiye, ye i ye i te ellilere azhariyete e u u î ir İsla î hiz eti üsatli ir
surette Kur a î e i a î hakikatleri zuhuru a e külli ir şekilde parla ası a edar
ol uştur.
‘us Ku a da ları, hiç ir harp esiri de işit edikleri u söz e eya at karşısı da
haşyet e dehşet içi de kalarak herha gi sert ir uka elede ulu azlar. Kıta
ku a da ı ter ü a a der ki:
͆Şu u söyle: Biz sizi aşku a da a tesli et ek üzere Kostur a daki esirler
ka pı a götür ekle u azzafız.
Bediüzza a , Kostur a daki Usera Ka pı a dâhil olunca görür ki, doksan kadar
za itte de esir edil iş.
Hazret-i Üstad ı esir düş esi de tale eleri e Şark ahalisi çok üteessir e
ükedder olurlar. Fakat ye se düş ezler. Çü kü Üstad ları o za a a kadar irçok
kaza e elalara giriftar ol uş, fakat hepsinde de bir himayet-i ‘a a iye e ir hıfz-ı
ilahîye i dadı a yetiş iş e kurtul uştu. Bu u yaki e ildikleri e üşahede
ettikleri için Hazret-i Üstad ı u eli esarette de sağ sali kurtula ağı a
i a ıyorlardı.
O u ‘a isi i istihda ettiği i iliyorlardı… Kim bilir bundan sonra daha nice
hizmet-i diniyeler yapacak, bu acib çilelerle meratib-i maneviyede nice derecelere
kadar yükselecekti.
‘us lar telaşta dehşette ir dere e kurtularak diyorlardı ki: İşte fedaileri Er e i
fedailerinin fevki de ola gö üllü alay ku a da ı
Usera Ka pı da şöyle ir hadise oldu. ‘us Başku a da ı, esirleri teftişe gelir. Teftiş
es ası da Üstad ku a da ı sela ı ı al az, yeri de de kalk az. Ku a da kızar,
118
belki ta ı a ış diye tekrar ö ü de geçer. Fakat Üstad yi e yeri de kalk ayı a,
ku a da ter ü a asıtasıyla
Bediüzzaman:
Kumandan:
Bediüzzaman:
Hazret-i Üstad:
Na az Kıla ağı
͆Bu ları ida kararı e edî âle e seyahat et e içi ir pasaport hük ü dedir.
119
Nihayet, Divan-ı Harp Bediüzza a ı ida ı a karar erir. Hükü i faz edile eği
sırada Hazret-i Üstad, Na az kıla ağı der e azife-i diniyesini ifadan sonra
atıla ak kurşu lara göğsü ü gere eği i eya eder.
Böylece Üstad iki uçuk se e kadar “i irya tarafları da esarette kalır. Bu esaret
hayatı da, ‘usları esirlere çıkarttığı tayi atı ye ez. Dışarıda uğday eya arpa
dö dürerek u da ke di yapıp pişirdiği ek ekle tagaddi eder.
Fakat urada da oş dur az. Vata a, illete, âle -i İsla e eşeriyete hiz ete
devam eder. O taraflarda bulunan Türklerle gizliden gizliye muhabere etmek
i kâ ları ı ularak O lara, e pahası a olursa olsu di leri i iyi e öğre eleri i,
emr-i ilahîye ve emr-i Peyga eriye de a et eleri i, çoluk ço ukları a İsla î
terbiye vererek bunu nesilden nesile intikal ettirmelerini, bir gün olup zulüm ve
esaretten kurtularak hürriyet ve istiklâllerini muhakkak elde edeceklerini; rahmet-i
ilahîde ü it kes e eleri i, parlak ir istik ali Müslü a ları eklediği i, gördükleri
e göre ekleri zulü e efaları Allah e ‘esûlullah a hakkıyla itaat et ek
hususunda bir ihtar-ı ilahî olduğu u, işke e e ızdırapları o lardaki e ede azır
ka iliyet e istidatları ı i kişaf et esi e edar ola ağı ı dikte ettirip gö derir.
Haşiye
Zübeyir Ağa ey Üstad ı ‘us ku a da ı a ayağa kalk a ası ı A dürrahi )a su Ehl-i Sünnet
e uası da yayı layı aya kadar u hadisede hiç ahset edi. Ehl-i “ü et e uası da yayı la ı a
haberimiz oldu. Bunun üzerine, Üstadı ! Herkes askerlik hatıraları ı a latır. “izi u kadar ö e li ir
hatıra ız içi ize a lat adı ız, hikmeti nedir diye sordu . ? Üstad: Şahidi delili yoktu. Şi di
yayı la dı, eşrede ilirsi iz dedi. O da so ra Tarihçe-i Hayata koyduk. Üstad da ka ul etti dedi. Ömer
Çiçek
120
Bir gü ‘us ku a da ı gelir. “iyasi ders eriyor diye dersleri e a i ol ak ister.
Fakat Bediüzza a ı faaliyet e dersleri i il î, içti aî e di î olduğu u öğre i e
ser est ırakır.
Der ki: ͆“iz erede gürültü işitirse iz, gidi iz haksıza yardı edi iz.
͆Nede haksıza yardı edi iz de ekle u haksız ted iri yaptı ız?
͆Haklı ada i saflı olur. Bir dirhe hakkı ı istirahat-ı u u i i yüz dirhem
e faati e feda eder. Haksız ise ekseriyetle e a iyetli olur, feda et ez e gürültü
çoğalır.
Esaret hayatı uzar. Bediüzza a , esir za itler içi de kala alıkta sıkıl aya aşlar,
yal ız kal ayı ister. Ka pta dışarıya izi siz çıkarıl adığı içi Tatar Mahallesi deki
Müslüman ahali resmî makama müracaat ederek Hazret-i Üstad ı, Volga Nehri i
ke arı daki küçük ir a iye alırlar.
121
Üstad urada yal ız olarak kalır. Mü ze i ir halde i adet e taatla e dua e iyazla
e radı ı oku akla iştigal eder. O şi al kıtası ı pek çok uzu ge eleri de dergâh-ı
İlâhiyeye ilti a eder.
Bediüzza a Hz. ‘usya esareti de firar edip Al a ya yolu ile “ofya ya geldiği
za a “ofya Ateşe iliterliği tarafı da verile pasaportudur.
Bediüzza a ı ‘us esareti de dö üşte aldığı Vata a Avdet elgesinin arka yüzü.
Bediüzza a ı İsta ul a gelişi her tarafta, ilhassa ehl-i ilim muhitlerinde çok büyük
sevinç ve memnuniyet husule getirdi. Ke dileri e ha er er ede Meşihat
Dairesi deki Darü l-Hik eti l-İsla iye azalığı a tayi olu du.
Darül Hikmet te ike aldığı yüksek aaşta a ak kifaf-ı efs kadarı ı ke di e sarf
ediyor. Bütü hayatı da ke di e şiar ettiği ir kap ye ekte fazla ye iyordu. Nefsi e
karşı içi öyle eziyet ettiği Bediüzza a a sorulu a e se ad-ı aza a tabi olmak
isterim. Sevad-ı aza ise u kadar tedarik ede ilir. Be üsrif ekalliyete uy ak
istemem e a ı ı er işti.
Çok zeki, kahraman ve gayretli bir âlim ve biraderzadesi olan, evlâd-ı a e isi e
hiz eti de ulu ayı ke disi e üyük ir şeref addeden merhum Abdurrahman
şöyle a latıyordu:
Bir üddet so ra telif ettiği Arapça e Türkçe eserleri i astırdı. Arttırdığı paraları u
telifatı kâğıt e ta asrafı a erdi. Bastırdığı eserleri e a e dağıttı. Niçi ir
edel uka ili de sattır adığı sorulu a şu e a ı er işlerdi:
Haşiye
Fırı ı Ağa ey: Üstadı kitapları ı astırdıgı u at aa ıda akille şu ları söyledi. Üstad
mat aa ıya “a a erdiği u para iktarı kadar asa aksı e ir eksik dahi ol aya ak de iş.
Mat aa ı: e i le pazarlık etti, u kadar hassastı diyor.
Ömer Çiçek
125
Şeyhülisla ve ir kısı ulema
Bu kudsi aksat e u ul î gaye ile İsta ul daki ütü il î, içti ai e siyasi, askerî
muhit ve mahfillere giderek, ulema ve talebe-i ulu la, eşayih e ürida la hararetli
e de a lı ir surette te asa aşladı.
126
İ sa ı akle ve kal e ik a ve tat i eder
Bediüzza a ı hallede eye eği hiç ir udil ve uğlâk, deri ve yüksek esele-i
il iye yoktur. İk a ve ıskat ede eye eği hiç ir allâ e yoktur. Mazhar olduğu ilahî
ir üfuzu tesir ve azi esi altı a gir eye ek aklı ozul a ış, kal i çürü e iş
hiç ir i sa yoktur. Bediüzza a ı âsârı ve kela ı azi edardır. O e söylese
haktır.
Bu iti arla her söz e hareketi i yal ız e yal ız rıza-i ilahî içi söyle esi e yap ası
sırrıyla e u larla era er daha irçok azirsiz eziyet e hususiyetlere ir e hi e-
i ilahî olarak azhar ol ası dolayısı ile uhatapları da, eserleri deki hakaik-i
127
Kur a iye e i a iyeye e yüksek şahs-ı a e ileri e karşı üyük ir uha et e
er utiyet, sarsıl az ir sadakat e itaat husule gel iş e gel ektedir. Hita etleri,
soh etleri, ektupları, Nur ‘isaleleri hayat-ı içti aiyede ahşerî e uazza ir
kitle, camialar üzeri de çok üessir e üs ir ol uş e ol aktadır. Eserleri i
okumakta sebatkâr olmak ulviyetine yükselenleri, ilmi ile amil olmak nimet-i
azi esi e sahip kıl aktadır. U udiyet, ihlâs, azi et, tak a, ittihad e uhuvvet ehli
olarak yetiş ek gi i yü eliklere eriştir ektedir.
Ölürse şehidi
Kur a -ı Mu izü l-Beya ı parlak ir tefsiri ola ‘isale-i Nur u okuyarak, e ağır
şartlar, tazyik e te kifler olduğu halde hiz et-i Kur a iye sahası ı e ü ahade-i
diniye cephesi i terk et eyerek, Ölürse şehidi , kalırsa Kur a ı
hiz etkârıyı , i a ı a sahip ola ilyo lar a esl-i edid ü uda gel iştir.
İşte böyle bir ilmî ve manevi kuvvete mazhar olan Bediüzzaman Said Nursî
Hazretleri i , üste li düş a ları ızı ahiyetleri i si si e aşikâr aksat e
gayeleri i izhar, ilâ e teşhir et esi kısa ir za a da tesiri i gösterdi. İ gilizler i e
bu gibi emperyalistlerin Türkler ve âlem-i İsla aleyhi deki üste leke ilik
siyaseti i felâketi i e kardeşi kardeşe öldürt ek plân-ı ahşiya esi i e si si e
dö dürüle dolapları efkâr-ı u u iye a ladı e uya dı. Düş a ı e trikalı
propaga daları a alda akta kurtuldu. Her uhitte düş a a karşı ku etli ir
daya a e çarpış a az i eyda a geldi.
͆Bir zali e i da sız ir ada , irisi i yere atıp ayağıyla o u aşı ı kat i ezecek
ir surette da ra sa, o yerdeki ada eğer o ahşi zali i ayağı ı öpse, o zillet asıtası
ile kal i, aşı da e el ezilir. ‘uhu esedi de e el ölür. He aşı gider he izzet
e haysiyeti ah olur. He o a a ar i da sız zali e karşı zaaf göstermekle
ke disi i ezdir eye teş i eder. Eğer ayağı altı daki azlu ada , o zali i yüzü e
tükürse, kal i i e ruhu u kurtarır. Cesedi ir şehid-i mazlum olur. Evet, tükürün o
zali leri o hayâsız yüzü e!
͆Altı yüz keli e ile değil, altı keli e ile değil, hatta ir keli e ile değil, elki ir
tükürükle e ap eriyoru . Çü kü o de let, işte görüyorsu uz ayağı ı oğazı ıza
astığı dakikada, o u papazı ağrura e üstü üze sual sor ası a karşı yüzü e
tükür ek lazı geliyor. Tükürü o ehl-i zul ü o erha etsiz yüzü e!
Cirmi küçük semeresi büyük Hutuvat-ı “itte eseri i te lif ve eşret esi
129
Dessas düş a ları ızı aldatı ı, iğfal i e öldürü ü plân e progra ları ı aki
ıraka , ulemayı e ahaliyi aldatmaktan kurtaran ve muhafaza eden, milletimizi
ümitsizlikten halâs eden gayret ve faaliyetlerine cansiperane devam eden
Bediüzza a “aid Nursî, o he gâ ede ezkûr e sair e zuları ha i e uya dırı ı
Hutuvat-ı “itte eseri i telif e eşreyler. Bu ir i küçük mana ve semeresi büyük eser,
haftada iki defa ta edil ek suretiyle üteaddit askıları yapılır. Bu illet-i İsla ı
derdi e der a , illeti e de a, yarası a erhe ola , illeti ihtiya -ı şedit
za a ı da telif edilip ihtiya a ta e ap ere u eser de süratle yayılır e kapış
kapış alı ır.
İsla ı u asırda ir ü ahid-i ekberi olan Bediüzzaman Said Nursî; felaket, helaket
e fe aatlerle e lû o kara gü leri izde, ukaddes di i iz İsla iyet i e u
mübarek vatan ve kahraman milletin ebediyen payidar ol ası içi o gaddar
düş a ları ızla a sipera e çarpış ası e u affak da ol ası, o u dere e-i
esaret, şe aat, ha aset e ke alatı ı fiile göstere şerefli ir ukuat-ı tarihiyedir.
Düş a ları ız ata e illeti izi e ediye esaret altı da ala il ek içi i ir türlü
hile e dolaplar çe iriyor, illeti izi düş a ı ola düş a lığı ı e dire işi i kır aya
çalışıyordu. Türk illeti i , Ya ölü , ya istiklâl az i ile cihad eyda ları da
koştuğu o gü leri izde, Bediüzza a “aid Nursî, A adolu daki Ku a-yı Milliye
hareketini u e e i e üste lî düş a ları ıza karşı a sipera e ir celâdet ve
eta etle, üyük ir feraset, gıyaset e dirayetle destekledi. İsla iyet e karşı, illet
e e leket e faati e karşı uzır ereya larla asla lar gi i pe çeleşti. Eserler
eşretti, hita eler irad etti. Bütü ku etiyle ir a ü adelede geri dur adı. Milli
kurtuluş hareketi i u affakiyeti de e üyük a illerde irisi oldu.
͆Ben tehlikeli yerde mücadele etmek isterim; siper arkası da ü ahede hoşu a
git iyor. Burası ı daha tehlikeli görüyoru . Buradaki azife he üz ta a
ol a ıştır. İsta ul daki tehlikeyi ertaraf edi e i şaallah oraya gele eği der.
U u i Harp teki ağlu iyet, Hazret-i Üstad ı çok ükedder et işti. İsla ı
kalbgâhı ı e e ileri işgal et esi, Hazret-i Üstad ı adeta deli di a eye çe ir işti.
Çok üzülüyordu, ızdıra içi de kı ra dırıyordu. Fakat u, sade e o aza ı içi de
kı ra ak değil, o ul î i fiale o u, a e a a ı ı, a e i aka e a sı ı ı, şa
e şöhreti i, her şeyi i feda ettire ek ir ha le, hi et e faaliyeti , gayret e
131
hareketi uharriki oluyordu. Düşü ür, üte adiye düşü ürdü. Lisa -ı hal e
kaliyle e kale iyle üte adi ir ü ahede gayreti içi de idi. Ge eleri utadı
eçhile, uyurla uya ık arası da pek az bir uyku ve istirahatten sonra ubudiyet, dua ve
niyaz, evrad ve ezkâr ile dergâh-ı İlâhiyede ezaifi i ifa eyler. Gü düzleri de eşer
takati i fe ki de düş a a karşı kâl e kale le ola hiz et e ihad-ı di iyesi ile
iştigal ederdi. Dur ak, di le ek, eşru keyf e ze k edir bilmezdi. Merkez-i
İsla iye i düş a istilâsı da dolayı çok üteessir e üteelli olduğu
kendilerine söylenince:
Akif, Üstad ı ir ilha kay ağı iliyordu. Üstad a karşı o kadar hür et e uha eti
ardı ki, Üstad ı ulu duğu il -ü irfan meclislerinde kendileriyle çay yapmaktan
üyük ir haz duyardı. Akif, çay de le ekte de ahirdi. Büyük Şairimiz Mehmed
Akif, Bediüzza a ı te e ileri i şu suretle tere ü ediyordu.
M. Akif
1. Eskide eri i lâ-yı keli etullahı e eka-yı istiklâliyeti e İsla içi farz-ı
kifaye-i ihadı deruhte ile ke di i, yek ü ut ola âle -i İsla a fedaya
azifedar e hilafete ayraktar gör üş ola u de let-i İsla iye i felaketi,
âlem-i İsla ı saadet e hürriyet-i üstak elesiyle telafi edile ektir. )ira şu
musibet, maye-i hayatı ız ola uhu et-i İsla iye i i kişafı ı harikulade
tacil etti.
3. Nasra iyet ya i tifa eya istifa edip İsla iyet e karşı terk-i silâh edecektir.
Nasra iyet, irkaç defa yırtıldı, Protesta lığa geldi. Protesta lık da yırtıldı,
te hide yaklaştı. Tekrar yırtıl aya hazırla ıyor, ya i tifa ulup sö e ek eya
hakiki Nasra iyeti esası ı a i ola hakaik-i İsla iye yi karşısı da göre ek,
tesli ola aktır.
134
4. )a a gösterdi ki, e et u uz değil, ehe e dahi lüzu suz değil.
11. İsla iyet, sel e üsâle ettir; dâhilde izâ e husu et iste ez.
12. Evamir-i şer iyeye karşı itaat e isya olduğu gi i e a ir-i tek i iyeye karşı
da itaat e isya ardır. Biri isi de ükâfat e ü azatı ekseri ahrette,
iki isi de ağle i dü yada olur.
Mesela,
se esi Eylül ü de, dehri hadisatı ı erdiği yeisle şiddetle uzdarip idi . Şu
kesif zul et içi de ir ur arıyordu . Ma e rüya ola yakazada ula adı .
Hakikaten yakaza olan rüya-yı sadıkada ir ziya gördü . Tafsilâtı terk ile a a
söylettiril iş oktaları kaydede eği . Şöyle ki:
Bir Cuma gecesi nevm ile âlem-i misale girdim. Biri geldi, dedi:
Gitti , gördü ki, ü e er, e sali i dü yada gör ediği , “elef-i Salihînden ve
a sârı e usları da her asrı e usları içi de ulunur bir meclis gördüm. Hicap
edip kapıda durdu . O larda ir zat dedi ki:
͆Ey felâket, helaket asrı ı ada ı, se i de reyi ar! Fikri i eya et!
͆“oru , e ap ereyi .
Biri dedi: Bu ağlû iyeti eti esi e ola ak; gali iyette e olurdu?
Dedi : Musi et şerr-i ahz ol adığı içi , aza saadette felaket olduğu gi i,
felakette dahi saadet çıkar. Eskide eri i lâ-yı keli etullah e ekâ-yı istiklaliyet-i
İsla içi , farz-ı kifaye-i ihadı deruhte ile ke di i yek ü ut ola âle -i İsla a fedaya
azifedar e hilafete ayraktar gör üş ola u de let-i İsla iye i felaketi, âle -i
İsla ı saadet-i üstak elesiyle telafi edile ektir. )ira şu usi et, aye-i hayatı ız
ve âb-ı hayatı ız ola uhu et-i İsla iye i i kişaf e ihtizazı ı harikulade ta il etti.
Biz incinirken âlem-i İsla ağlıyor. A rupa ziyade i itse, ağıra aktır. Şayet ölsek,
yir i öle eğiz, üç yüz dirile eğiz. Harikalar asrı dayız. İki-üç sene mevtten sonra
eyda da dirile ler ar. Biz ağlû iyetle ir saadet-i âcile-i muvakkate ()هَل جِاَع
kaybettik. Fakat bir saadeti âcile-i müstemirre (َ )آج َهءbizi ekliyor. Pek üz î e
üteha il e ahdut ola hâli, ge iş istik al ile uka ele ede kaza ır. Birden
e lis tarafı da de ildi: İzah et!
136
Dedi : De letler, illetler muharebesi, tabakat-ı eşer uhare esi e terk-i mevki
ediyor. )ira eşer esir ol ak iste ediği gi i, ecir ol ak da iste ez. Galip olsaydık,
has ı ız, düş a ı ız eli deki ereya -ı üste ida eye, elki daha şedîdâ e
kapıla ak idik. Hâl uki o ereya hem zalimâne, hem tabiat-ı âle -i İsla a ü afi,
hem ehl-i i a ı ekseriyet-i utlakası ı e faati e ü ayi , he ö rü kısa,
parçala aya a zettir. Eğer o a yapışsaydık, âle -i İsla ı fıtratı a, ta iatı a
uhalif ir yola sürükleye ek idik. Şu ede iyet-i ha ise ki, iz o da yal ız zarar
gördük. Ve nazar-ı şeriatta erdud e seyyiatı hase atı a gale e ettiği de ,
maslahat-ı eşer fet asıyla e suh e i ti ah-ı eşerle ahkû -u i kıraz, sefih,
üte errid, gaddar, a e ahşi ir ede iyeti hi ayesi i Asya da deruhte
ede ek idik.
Dedim:
Haşiye
Bizi uradı ız, ede iyeti ehasi i e eşere e faati ulu a iyilikleridir. Yoksa ede iyeti
gü ahları, seyyiatları değil ki, ah aklar o seyyiatları, o sefahetleri ehasi za edip, taklid edip alı ızı
harab ettiler. Mede iyeti gü ahları iyilikleri e gale e edip, seyyiatı hase atı a ra ih gel ekle, eşer, iki
harb-i u u î ile iki dehşetli tokat yeyip o gü ahkâr ede iyeti zir-ü zeber edip, öyle bir kustu ki,
yeryüzü ü ka la ulaştırdı. İ şaallah, istik âldeki İslâ iyeti kuvvetiyle medeniyetin mehasini galebe
edecek, zemin yüzünü pisliklerden temizleyecek, sulh-u umumiyi de temin edecek.
137
*Kitleler a ey i deki ra ıtası, âheri yut akla esle e u suriyet e e fi
illiyettir. O ise, şe i öyle üthiş tesadü dür.
*Cazi edar hiz eti, he â e he esi teş i e arzuları ı tat i e etali i i teshildir. O
he a ise, şe i, insaniyeti derece-i melekiyeden, dereke-i kelbiyete indirmektir.
İ sa ı esh-i a e isi e se ep ol aktır. Bu ede ilerde çoğu, eğer içi dışı a
çe rilse, kurt, ayı, yıla , hı zır, ay u postu görüle ek gi i hayale gelir.
͆İşte, onun için bu medeniyet-i hazıra, eşeri yüzde sekse i i eşakkate, şeka ete
at ış; o u u ü e eh hayalî saadete çıkar ış; diğer o u u da, ey e ey e
ikisi ortası ırak ış. “aadet odur ki, külle, ya eksere saadet ola. Bu ise, ekall-i
kalilindir ki, nev-i eşere rah et ola Kur a , a ak u u u , lâakal ekseriyeti
saadetini tazammun eden bir medeniyeti kabul eder.
͆Âlem-i İsla ı şu ede iyete karşı isti kâfı e soğuk da ra ası e ka ulde
ıstıra ı ây-ı dikkattir. )ira istiğ a e istiklaliyet hassasıyla ü taz ola şeriattaki ilahî
hidayet, Roma felsefesinin dehasıyla aşıla az, i tizaç et ez, el olu az, tâ i
olmaz.
*͆İşte nokta-i istinad, kuv ete edel haktır ki, şe i adalet e te azü dür.
*Hayatta düsturu, cidal yerine düstur-u tea ü dür ki, şe i ittihad e tesa üttür.
*He âyı tahdit eder; efsi he esat-ı süfliyesi i teshili e edel, ruhun hissiyat-ı
ulviyesini tatmin eder.
͆De ek, iz ağlû iyetle iki i ereya a takıldık ki, azlu ları e u huru
ereya ıdır. Başkaları da yüzde sekse fakir e azlu sa, İsla da doksa , elki
doksa eştir.
͆Âlem-i İsla şu iki i ereya a karşı lakayt eya uarız kal akla, he isti atsız,
he ütü e eği i heder, he o u istilasıyla istihaleye aruz kal akta ise,
âkila e da ra ıp o u İsla î ir tarza çe irip, ke di e hâdi kıl aktır. )ira düş a ı
düş a ı, düş a kaldıkça dosttur. Nasıl ki, düş a ı dostu, dost kaldıkça düş a dır.
͆Şu iki ereya ir iri e zıt, hedefleri zıt, e faatleri zıt olduğu da ; iri isi dese
öl! diğeri diye ek diril. Biri i e faati, zarar, ihtilaf, tede î, zaaf, uyu a ızı
istilza ettiği gi i; öteki i e faati dahi ku eti izi, ittihadı ızı izzarure iktiza
eder.
͆Şark husu eti, İsla i kişafı ı oğuyordu; zail oldu e ol alı. Garp husu eti,
İsla ı ittihadı a, uhu eti i kişafı a e üessir se eptir; aki kal alı.
Tekrar iri sordu: Musi et, i ayeti eti esi, ükâfatı ukadde esidir. Ha gi
fiili izle kadere fet a erdirdi iz ki, şu usi etle hük etti? Musibet-i amme
ekseriyeti hatası a terettüp eder. Hazırda ükâfatı ız edir?
Dedi : Mukadde esi üç ühi erkâ -ı İsla iye deki ih ali izdir: “alât, savm,
zekât. )ira yir i dört saatte yal ız ir saati, eş a az içi Hâlık Teâlâ izde istedi.
Tembellik ettik; eş se e yir i dört saat tali , eşakkat, tahrik ile ir e i a az
kıldırdı. He se ede yal ız ir ay oruç içi efsi izde istedi. Nefsi ize a ıdık;
kefarete eş se e oruç tutturdu. O da , ya kırkta yal ız iri, ihsa ettiği alda
zekât istedi. Buhl ettik, zul ettik, O da izde üteraki zekâtı aldı. El eza ü i
cins il amel)
Dedi : Musi etzede ükâfat ister. Ya â ir-i hatadârı hase atı erile ektir; o ise
hiç hükmünde. Veya hazine-i gayp verecektir. Hazine-i gay da öyle işlerdeki
ükâfatı ise, dere e-i şehadet e gaziliktir.
Baktı , e lis istihsa etti. Heye a ı da uya dı . Terli, elpe çe yatakta otur uş,
kendimi buldum. O gece böyle geçti.
140
͆Her şeyde zih i i te ritle Kur a da feh ediyoru . Hakikatleri, üyük e yüksek
hakikatleri Kur a da a la ak istiyoru derdi. Eserleri de ühi gördüğü azı
esaili, azı üyük zatları kitapları da aklet iştir. Fakat u lar çok az ir kısı
teşkil eder
üdrik allâ eleri tarafı da takdir e te il edildi. Büyük ir re aç e rağ ete, paha
içil ez ir kıy et e üyüklüğe azhar oldu.
͆O tahayyürde iken, Cenâb-ı Hakk ı rah etiyle o çok yaralı Eski “aid i kal i e geldi
ki, Üstad-ı hakikî Kur a dır. Bu uhtelif turukları aşı e et elleri e aı e şu
seyyareleri gü eşi, Kur a -ı Haki dir. Hakiki te hid-i kı le u da olur. Öyleyse, e
âlâ ürşid de e e ukaddes üstad da odur. O a yapıştı .
Bu zati ahval e esleği hakkı da, eseri deki ir haşiyede de uyuruyor ki: Nâkıs e
perişa istidadı el ette lâyıkıyla o ürşid-i hakikinin âb-ı hayat hük ü deki feyzi i
massedip alamıyor. Fakat ehl-i kalb ve sahib-i hali dere âtı a göre, o feyzi, o â -ı
hayatı, yi e o u feyziyle göstere iliriz. De ek, Kur a ̓dan gelen o Sözler ve o
Nurlar, yal ız aklî esail-i ilmiye değil, elki kal î, ruhî, halî esail-i imaniyedir. Ve
pek yüksek e kıy ettar aarif-i ilahiye hük ü dedirler.
Nur Kardeşleri !
͆Sizler çok bahtiyar bir nesilsiniz ki, o zat-ı zîha arık ola Bediüzza a ı ızı
harikulade âsâr-ı e ilesi Nur ‘isaleleri yle te e ür et ek, o u irşadatıyla halâs
olmak nimet-i uz ası a eriş işsi iz. O î isil e î azir ir ürşid-i kâmil ve bir
143
üstad-ı ek erdir. Bu a izde o u hakkı da sual ediyorsu uz. Be de e a e deri
ki:
͆Bediüzzaman “aid Nursî i u asırda, ir i ayet-i ilahî ve avn-i Peygamberî ile asr-ı
hazır e asr-ı âtî i irşadı içi yaratıl ış ulu a asıl ir zat-ı keri üssıfat e ki
olduğu u, asar-ı zîha arıkı ı oku akla idrak ede ilirsi iz.
͂Efe di , ü asi i zatı ıza daha iyi alû dur. Be i ka aati sizi A kara da
Meclis-i Me usa içi e gir e iz üyük ir hiz ete edar ola aktır.
Üstada de izli hapsi de de aşı yapıl ış, u aşıda da Üstad çok rahatsız ol uş, u
ü ase etle ağa eylere ir ektup yazarak sizde de ay ı
Haşiye
tesir-i gösterdimi diye sormakta ve bu ilk zehirle işi ide zikretmekte dir.
Haşiye
De izli olayı ı Tahiri Ağa ey şöyle a lattı:
De izli Hapsa esi e girdik. Mahkû lara aşı yaptılar. Ta i Üstad da dahil izi ayır adılar ize de aşı
yaptılar. Üstad ı aşısı apse yaptı. Üstad çok rahatsız oldu. Ye i ir zehirle ede şüphe etti. Ve ize şu
ektu u yazdı :
Ye i geldiği iz za a çiçek aşısı doktoru e i aşıladı. O kolu çı a oldu e şişti. O şiş aşağıya i iyor, e i
yatır ıyor, a destte sıkı tı eriyor. A a a e i ü udu aşıya gel ez eyahut aşka ir a a ar. Yir i
se e e el e i A kara da aşıladılar. Şi diye kadar o aşı yeri ara sıra işliyor, rahatsızlık eriyor. Buda öyle
ol ası diye hatırı a geldi sizde asıl. Ömer
ÇİÇEK
Haşiye
147
Haşiye
Mustafa Armagan
Not:َBuَönemliَhatıratınَAslıَMilliَKütüphane'deَbulunmaktadır.َ
148
)ü eyir Ağa ey iki uçuk saat dediği Ali “üruri Bey'i ir saat haşi e
ko uşurke diye teyit etiği o görüş ede Üstadı o a söyledikleri i ir
hülasası ola Hücumat-ı “itteye atıfta ula arak şu ları söyle ektedir ki; Yeni
de leti i şası a dair görüşüp ko uştukları fakat görüş ayrılıgı a düşüp
tartıştıkları u belgelerle e ayrı a Büyük Millet e lisi e Cu hur Başka lıgı
arşi leri de ulu a elgelerle ki u lar yayı la ıştır e ‘isale-i Nur
külliyatı da a latıla lar ve ayrı a )ü eyir ağa ey Üstadı hususi hiz etkarı
ol ası ü ase etiyle Üstadda aldıgı ilgilerle oldugu a i a dıgı ız
görüş eyi teyit eden bu a latı ları ayrı ir elge iteliği dedir.
Hücumat-ı “itte:
Dünyaca büyük, manen küçük bir adama Divan-ı ‘iyasette Bediüzza a “aid
Nursî i iki uçuk saat erdiği dersi ir hulasasıdır. (Mektubat: Hucumat-ı “itte ye
u azarlada ir aksılsı .
Bediüzzaman:
͆Su-i isti alde eşet ede ir zaruret hara ı helal ede ez. Mesela, irisi ke di
iradesi e isteğiyle rakı içip ke di i sarhoş etse, sarhoşke iri i öldürse u ada
katildir, suçludur.
150
Bu e a ı o üyük âli ler hayret, takdir e tasdikle karşılaşılıyorlar. Birçok ya lış
hükü lerde kurtuldukları ı ke al-i mahviyet ve faziletle itiraf ediyorlarlar. Mebus
topla tıları da ir ge e Bediüzza a ı topla tıya davet ediyorlar. Topla tıya davet
eden mebusun evine gidiliyor, çaylar geliyor. Bu es ada e sahi i e us, İsla iyet e
mugayir, dinin, vatan ve milletin ebedî saadetine muhalif ve dalâletvari bir söz
söyliyerek:
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, bir grup zevatla giderken, zahiren ve sözleriyle
kendi i di dar göstere , fakat di sizliği ka u larla düğü le ek aksad-ı ahsusu u
gizli tutan ve manen küçük, mevki-i siyasiye e üyük ola ir ada la karşılaşıyor.
Bediüzzaman, o gizli dinsizlik plânlarıyla eşgul ada a:
O da, Hayır, e öyle yapa ak değili . He size hür etkârı de işse de Hazret-i
Üstad, onu dinlemeden yoluna devam ediyor.
Hakikat î dür î azariyle o ada ı dö dürdüğü e trikaları i ayet-i İlâhî ile görüp
izhar etmesi üzerine Bediüzzaman ı etrafı daki azı e uslar, Ey ah! Üstad
ke di e fe i şeyi yaptırıla ile eği sözler söyledi. Bu iyi ol adı deyi e irkaç e us
Biz Üstad a çok edyu e üteşekkiriz. Gizli di sizlik e elleri i il ediği iz ir
ada ı ahiyeti i izlere izhar et iş uyurdular e izi alda akta kurtar ış
oldular. der.
Yine ay ı ika etgâhta ike Üstad ı ta ıdığı di dar ir e usla Üstad ı ziyarete gelir.
Ö e e us Üstad ı ya ı a geliyor, ha er er ek içi . O da dışarıda kapı ı ö ü de
ekliyor. Üstad o u dışarıda eklediği i duyu a e hastayı diye kapıyı urarak
Haşiye2
kapatıyor e görüş üyor. Bu olaylarda kısa ir za a so ra da salgı ir
hastalık tehlikesi ar u u i ir aşı yapıyoruz halkı ızı koru a ız lazı diye sağlık
göre lileri tarafı da e şiddetli şekilde Üstad ı zehirliyorlar. “ekse yedi se elik ö r-
ü ü areki de çeşitli şekillerde yirmibir kere zehirlediler. Bu Hazreti Üstad ı
A kara da iki i zehirle işidir.
)ehirli işke elerle öldür eye güçleri yet edi e öldüre ediler. Hıfz-ı ilahi u
felaketlerden Hazret-i üstad ı hıfz e halas eyledi, ihayet e el-i mübarekiyle vefat
etti. )ehirle ekte değil.
Haşiye
)ü eyir ağa ey daha so raki yıllarda Üstad Keşke A durrah a ı ı erseydi dediği i söyledi.
Ömer ÇİÇEK
Haşiye2
Ha ı ayra da ka ul et eyişi i yaz ak içi ot al ış. Fakat u u ile ilgili yazılı ir et e
rasla adık. Bu olayı soh etleri de ize a lat ıştı. Biz de makam itibariyle buraya koyduk.
152
Siyasî hayatı terk ederek Va a gider
A kara da hareket ede eği es ada Kazı Kara ekir e ‘auf Or ay gi i azı paşalar,
Hazret-i Üstad a A kara yı terk et e esi i, A kara da ika et uyur aları ı ısrarla
istirham ederlerse de muvafakat etmez.
Gerek Molla Ha id Efe di, gerek sair hiz etkâr e tale eleri se gili Üstad ları
Va da üfarakat edi e teessürat ihrakı içi de kal ışlardı. Müşfik e isilsiz
Üstad ları çok uzaklara git işti. Muazzez Üstad ları Bediüzza a “aid Nursi de üda
düşe u efakâr zatlar di düş a ları ı işke eleri e, dayakları a üte adi
tarassud e taziklere aruz kal ışlardır. Bir tarafta da Nur talebeleri kadar çoklukla
e sık sık hapisha elere, zi da lara e ahke elere se k edil eye aruz kal aya
e ir dere e ser est ırakıla eli zatlar e di dar ereya reisleri tarafı da
fe kalade ir te e üh, takdir e taltif görüyordu. Bu zatları ke di mesleklerine sülük
ettikleri takdirde addi eya a e i aka ata yüksele ekleri eşaretleri e uhatap
oluyorlardı. Bütü u lara e e sali parlak a sıplara rağ e ‘isale-i Nur a, ‘isale-i
Nur u İsla i hiz et e di i ihad tarzı a, te ir e irşadı a ihti a ettiği arif-i ilahiye
ve tahkiki iman derslerine ve irfa ı a ka aat et işlerdir.
153
Üstadı ızı eski tale eleri de , solda sağa Molla Ha it, Molla Mü evver, Çay ı
Emin görülmektedir.
Bediüzza a “aid Nursî i Nur ‘isaleleri e Tale eleri i adî ir hiz etkârı ol ayı
ter ih ediyorlardı e et işlerdir. Bu hiz etkârlık e Nur Tale eliği gi i ir şeref-i uzma
ve nimet-i ukbaya ve Üstad-ı zîşa ları Bediüzza a a ola sadakatları ı
sars a ışlardır. O kudsî ahdleri i oz a ışlar e e edî ahdleri de sadık
Haşiye
kal ışlardır.
Haşiye
Bu zatlarda azıları hale hayattadır.
Haşiye 2
Bu eya atı ü asili ‘isale-i Nur da da ardır. Bir u u esi şudur. Mektuplarda ki aşlıklar
alalade ir ektup aşlığı degildir. Aziz, “ıddık, “adık, “e atkâr, Fedakâr, Kahra a s. hitaplar öyle
olu a ası da tarize sadakat dersleridir, sadakat şartlarıdır. ‘isale-i Nur da eşredile ektuplar
yazıldığı za a a e uhatap kişilere hususî ektuplar değildir. O lar saff-ı e el uhataplardır. Bu
mektuplar o ları şahsı da kıya ete kadar gele ek Nur tale eleri e hitap ede ektuplardır. Hususî ola
154
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri ö rü ü ölü eye kadar ili , şahsî i adet, taat,
ubudiyet ve tefekkür yolu da ezkûr ağarada geçirmeye karar verdikten sonra
dü ye î şeylerde e ehl-i dü yada ütü ütü alâkası ı kesti. Lüzu suz ziyaretçi
dahi ka ul et iyordu. Bu çileha e e uzletha e hayatı da da irçok harikulâdelikler
şahsiyet-i maneviyesinden maslahat-ı ‘a a iye e iz -i İlâhî sayesi de südur
ediyordu. Bu ları üz i ir kıs ı ı gözleri ile üşahade ede ile tale eleri e
hiz etkârları ha d e se alarla lâyık zatlara aklediyorlardı. Bu larda tes it
ede ildikleri izde azıları ı Nur tale eleri e arzet ek izler içi İslâ î ir e i e
olduğu ka aat-ı ka ilesi deyiz.
Buna binaen böyle bir zamanda en ziyade Risale-i Nur ve Lâhikalar gibi keramet-i
ilmiyeyi muhtevi şaheserleri göster ek lazı dır. Fakat ilyo lar a Nur Tale eleri i
e sayısız ehl-i aşkı u lara da akıf olup ir e i a e î hisseleri i al ak iştiyakı a
e ap er e iş ol ak e o ları usırra e arzu e taharrileri e e istifadeleri e arz
ede e ek hatası da titredik. Bu es a a i ae il e uriye pek az ir kıs ı ı
bulup arzedebildik.
Şöyle ki:
Malû dur ki küçük ir a parça ığı da gü eşi il esi görü düğü gi i, asi e pek
üyük ir de iz yüzü de de akseder. Gü eşi te ellisi e u a parça ığı e de iz
kendi kabiliyetleri nisbetinde ve derecesinde mazhar olurlar. Aynen bunun gibi,
Bediüzza a daki ezel e e ede aka ka iliyet ir ahr-ı u a isali de idi. Bu
ektupları eşret e iştir. Bu ektupları ki okursa o a hitap ediyor. Be u ektupları okuyup eya
di lediği de le eyk Üstadı deri Üstadı la ko uşur uş gi i okur ve dinlerim. Zübeyir Gündüzalp
155
kudsî istidadı ı da yorul ak dur ak, doy ak il eye il î e a e î gayret e
hi eti ile i kişaf ettir ek ailiyeti e eriş iş aziyette idi. Şi di u hayat
safhası daki harikaları da azıları ı ezkûr se e e i ae uraya der ediyoruz.
Efe di ! “izi üfuzu uz ku etlidir. Bu harekâtı ıza iştirak uyurur e ize yardı
ederseniz, galib oluruz.
Türk illeti asırlardır İslâ iyeti ayraktarlıgı ı yap ıştır. Çok eliler yetiştir iş e
şehidler er iştir. Böyle ir illeti toru ları a kılı ç çekil ez. Biz Müslü a ız.
O larla iz kardeşiz. Kardeşi kardeşe çarptıra ayız. Bu şer a aiz değildir. Kılı ç
harici kâfirlere istimal edilir. Dâhilde kılı ç çekil ez.
Bu asırda çare-i halası ız: Şehirlileri izde köylüleri ize kadar illeti izi durus-u
i a iye ile te ir e irşad et ektir. E üyük düş a ı ız ola , ehli izale etmektir.
Teşe üsü üzde azgeçi iz. )ira aki kala ilir. Birkaç a i yüzü de yüzler e
asu kadı e erkekler, ihtiyar e ihtiyareler telef ola ilir.
Nefiy
Şöyle ki:
156
Bediüzza a “aid Nursî isya ayrağı ı çektiği takdirde hiç ir surette astırıla az. Bu
hakikatı e ariz delilleri de ir kıs ı şu lardır: Bediüzza a “aid Nursî
tale eleri de ürekke gö üllü ir alay teşkil ederek harp sa atı a plân ve
ta yesi e, se k e idaresi e e üstes a ir tarzda akıf ola gö üllü ir alay
ku a da ı olarak Moskoflarla uzaffera e e a sipera e ir şekilde çarpış asıdır.
A a Üstadı ız Hazretleri! Bizi irşadı ızda ahru ederek ırakıp git eyi iz. Bize
üsaade uyuru sizi urada gö der eyeli . Başka ir yere eya hudut hari i ir
İslâ eldesi e kaçıralı . Hiç ir ku et izi u kudsî hiz eti ize a i
olamıya aktır. Her hazırlığı ız ta a dır. Bediüzza a Hazretleri u iki ü essile
şu e a ı eriyor.
Efendim!
Fevzi Çakmak
Bu müessir hizmet-i diniyeyi haber alan ehl-i zı dıka ir takı iftira e itha larla
Bediüzza a “aid Nursî i Burdur da Isparta ya efyedil esi i te i ediyor.
Burdur da pek dehşetli ir isti dat e tarassudat altı da sürgü hayatı ı yaşadıkta
so ra ku a da ları ile era er ir ja dar a üfrezesi tarafı da getiriliyor.
Mü arek kıyafeti yi e “ü et-i Seniye üzerine olduğu e sarığı ı Ya uz “ulta
“eli i sarığı tarzı da sarıl ış ulu duğu ehl-i i a ı dikkati i el ediyor e
hayra lıkla Bediüzza a ı üşahade et ekte ke dileri i ala ıyorlar.
Haşiye
Bahtiyarlar kadrosu… “aff-ı evvel-ehl-i hiz et Ağa eyler.
Haşiye
Aziz e e i Üstadı ızı perde altı da, dur ada durakla ada i a kurtar ak dâ ası ı
yürütürke ya ı da ola e hiz eti de ulu a hususî hiz etkarları ile diğer azı saffı e el ehl-i hizmet
Ağa eyleri Üstadı ıza sadakatle i a e Kur a hiz eti i i tişar e i kişafı içi e de li ir uhu et e
tesanüd içinde bir ve beraber çalıştıkları ı res idir. Araları da ki maddî ve manevî vahdet ve uhuvveti
öyle res et işler ki ölü süsleştir işlerdir. Bu fotoğraf izlere azide ala ağı ız hal e istik ali ize
lisan-ı hal ile ir derstir ki numune-i hüsn-ü misaldir. Ö er ÇİÇEK
162
H. Ali Ça uş
Merhu Üstadı Bediüzza a 'ı Biri i Ciha harbindeki, hizmetlerine bilfiil şahid
ve vakıf ola Ha ı Ali Çavuş u hatıratı.
‘üyası da Ga s-ı Aza Şah-ı Geylâ i Hazretleri i görüp o u işaretiyle Mira Aşiret
‘eisi Mustafa Paşa yı şiddetli tekdir ettikte so ra Mustafa Paşa yla era er doğru a
Va a geldiler. Hazret-i Üstad ı ilk Va a gelişi u suretledir. Va Valisi Tahir Paşaya
misafir oldular. Van Valisi, Mustafa Paşaya kıyafeti dolayısıyla tea ü e hayret ettiği
Üstad için bu zat ki dir diye soruyor. Mustafa Paşa da e i ho a dır diye cevap
eriyor. İl e e di e ziyade hür eti ola Tahir Paşa o za a Va ı eşhur âlimlerini
toplayıp ü azara-i ilmiyeler tertip ederdi. Bu münazaralarda Hazret-i Üstad ı ilza
e iskad edi i e apları Tahir Paşa yı irde ire Üstad a ağla ış e te e ühü ü
el et işti. Bu suretle Üstad ı ir se e Vali ko ağı da isafir etti. O za a u
münazaralar vesilesİ ile Üstad ı şöhreti epey e yayıl ış, halk ke disi de Meşhur
Molla “aid diye ahset iye aşla ışlardı.
Bir gü ir karı a yu ası ı aşı da durdu aktı ki, karı alar ölüleri i dışarıya
atıyorlardı. Üstad Hazretleri: Büyük ir usi et aşı ızda dolaşıyor. Nasıl ki bu
karı alar ölüleri i dışarıya atıyorlar ay e öyle de u usi ette illet, ölüleri i e
dirileri i dışarı atıp sahip ola aya ak diye iha har i i o üthiş usi eti de de
haber veriyordu ve nihayet musibet gelip çat ıştı. Te uz ayı ı o dördü cü günü
sefer erlik ila edildi. Va daki i e utlu . Piyade tü e i Erzuru da göre
alıp yola çıktı. Üstad Hazretleri de tale eleri ile irlikte tü e le era er gitti.
Erzuru da altı ay kadar Pasi ler ephesi de uhare elere girip çok üyük yararlıklar
gösterdi. Meşhur İşarat-ü İ az tefsiri i o uhare ede yazdı e tekrar Va a geldi.
Ta o sıralarda Er e i katlia ı aşla ıştı. Bu katlia ir ay kadar de a etti o
sırada hi ret aşladı e Va ta a e tahliye ol uştu.
Hazret-i Üstad Van Valisi Cevdet Beyle eski is i Vasta şi diki Ge aş kazası a çekilip
ir ilis alayı kurdular. Bir iktar ja dar a e askeri de yardı ı ile ‘uslarla şiddetli
uhare eler oldu. Bu uhare e i , uka e eti esas gayesi yerli halkı hi ret
et esi içi za a kaza aktı. Bir haftalık ir uka e et gereke za a ı kaza dırdı
e az ir zayiatla halk ta a e hi rete u affak oldular. Bu uhare eler es ası da
165
Üstad ı e kıy ettar tale esi İşarat-ül İ az tefsiri i kâti i, Molla Ha i şehid
ol uştu.
Muş u tahliye ede halkla yolda karşılaş ış, ütü ühi atı u arada o dört
parça topu kaldığı ı söylediler Hazret-i Üstad u dörtyüz kişilik ku eti o dört parça
topa taksi edip altı kişilik ir üfrezeyi de epha e kaçır aya e ur etti. Biz top
e epha eleri kaçırıp Bitlis Tat a yolu üzeri de e zi al ış ir iza iye alayı a
tesli ettik. Bu arada ‘uslar üç kolda taarruza geçip izi Bitlis oğazı da ahsur
ıraktılar. Yedi gü ge eli gü düzlü ‘uslara karşı üdafaa yapıldı. Hazret-i Üstada üç
er i isa et etti. Bu larda iri ha çeri i ka zası a, diğeri sigara ta akası a, ir
diğeride sağ o zu a isa et etti.
166
Üstada:
Hazret-i Üstad:
“u içerisi de otuzaltı saat kadar kaldık. Bu arada su ke eri i üstü deki i ayı da
‘uslar işgal et işler, sesleri aşağıda işitiliyordu. Orada çık ak içi ted ir al akla
eşgul ike irde kaldığı ız yeri elli kişilik ir ‘us üfrezesi astı. Hepi izi çıkarıp
aslı da otel ola e o za a ‘usları iki i ta uru u yerleş iş ulu duğu ir i aya
bizi götürüp, bir odaya yerleştirdiler. Bizi ir alay ku a da ı ile ir ta ur ku a da ı
karşıladı. İki ‘us ku a da ı Üstad ile ko uş aya aşladılar, ko uş a e zuları u
harp ile ilgili idi.
Üstad Hazretleri i a ağı ı kırık olduğu a akıf olup e ir sıhhıye e uru çağırıp
ayağı ı alçıya koydurdu. İki uçuk saat kadar orada kaldıkta so ra ir üfreze
refakati de hükü et i ası a götürüldük. “o rada Müslü a olduğu u
öğre diği iz ir tatar su ay izi ağlıyarak içeri aldı e ali i odası a yerleştirdi.
Hükü et ko ağı da kalışı ızı iri i haftası idi ki ko ağa ir ya er geldi. Hazret-i
Üstad ı sorup ila ete ge arali çağırdığı ı söyledi. Üstad ı ayağı kırık olduğu içi
sedyeyle ahalle aşı daki ge areli ika et ettiği yere götürdüler. Bizi salo da
ıraktılar.
Üstad içeriye girdi. Ge eral azı sualler sordu. Bu sualleri ihrak oktası
A dürrezzak a ı da İra a gide e orada Kafkasyaya geçip oradaki Müslü a ları
teşkilatla dırıp ‘uslarla uhare eler yap ayı düşü e aruf eşhur üfuzlu ola
u zat hakkı da Üstad da alû at al ak istiyorlardı. Hazret-i Üstad sorulan suallere
i a ede e apları eriyordu. ‘us ge erali i u sualleri e gidip gel eler o eş gü
kadar de a etti. Biz salo da olduğu uz içi ko uş aları dışarıda duya iliyor,
Hazret-i Üstad ı şiddetli uka eleleri i arasıra asaya i e yu ruk sesleri i işitir
heya a duyar u şiddetli uka ele i izi her a kurşu a dizdir e ihti ali ile
ürperir e ara sırada dışarıya çıkı a u sert çıkışları da dolayı Üstad a serze işte
ulu ayı da ih al et ezdik.
Hükü et ko ağı da kalışı ızı yir iyedi i gü ü şi diki adliye i ası ola o za a
ja dar a i ası a izi götürdüler. Orada ekserisi yüksek rut eli ol ak üzere
yir i eşe yakı e uru esir olarak getir işlerdi. Bu arada ge areli ya eri tekrar
geldi. Hazret-iÜstad a: Ya ı a tale eleri de irisi i al se i se kede eğiz dedi.
Hazret-i Üstad “aid is i deki ir tale esi i ya ı a aldı, izler ke disi de ayrıl ak
168
iste iyorduk. Bizi ısrarları ız karşısı da teselli ahiyeti de esir ola polis üdürü
İrfa Bey e: Tale eleri i sa a e a et ediyoru . Orada u ları polis göster dedi e
ja dar a dairesi de ayrıl ada i şallah ü idi ardır siz dö ersi iz, fakat “aid içi
ir şey diye e dedi dua etti. Hakikate “aid is i deki ya ı a aldığı tale e
Türkista da ‘uslarla yapıla uhare elerde şehid ol uştu.
Hazret-i Üstad da izi ayırıp ‘usya ya se k ettiler. Üstadı ayağı alçıda olduğu içi ir
ay daha ekletildiği i esaret dö üşü de a a söyle işti. Bir ay so ra Üstad ı da
tekrar Va a orada İra ı Hoy şehri e getirip tre le “ibirya ya se k et işler.
Sibiryadaki hayatı ise ‘isale-i Nur da tafsile eya edil iştir. ‘usyada otuz ay
esarette kalıp ko ü istlik ila edilince biz Macaristan yoluyla Romanyaya kaçıp
oradaki bir Türk Tümenine teslim olduk. Hazret-i Üstad ise Lehista ı aşşehri ola
Varşo ada Berli e geçip orada İsta ul a geçtiği i ‘o a yada gazetelerden
oku uştu . ‘o a ya daki tü e azı tak iye ku etleri ile Şi alî Kafkas
Kolordusu hali e getirilip iz u kolorduda o dört ay daha askerlik yapıp e eti ede
sevr muahedesi de terhis edilip Va a geldi .
Hazret-i Üstad İsta ul da Dar-ül Hikmet-il İslâ iye azalığı a tayi edilip, dört sene
kaldıkta so ra tekrar Va a geldi. Va a geli e şehri içi de ulu a Nurşi
a ii de ir kış kaldı. Mayıs aşları da tekrar köye geldi. Köyde ke disi e ir oda
tahsis ettik. Mayıs ayı ı yir i yedi i gü ü e kadar köyde kaldık. Oradaki hayatı a
ait hususiyetleri e erdiği dersleri ya ı da dai i kala Molla Ha id iliyor.
Bu zatı ısrarlı ta siyesi karşısı da: Efe di iz “eydayı asıl olsa uhafaza ederiz.
Bir tek ferttir. “iz ke di aşı ızı çaresi e akı ız. Bu sözleri karşısı da hiddete
kapıla o zat-ı ü arek a a: Bi ta e Şeyh E er o u tır ağı ola az, se asıl
Üstad ı Şeyh E er le ukayese edersi diye şiddetle tekdir etti.
Özelliği luk ta e kır ızı taş, i a esi ke ik re gi, çok köşeli sarı o uk,
ucunda ipten püskül var)
Kendisi i e de ir tes ihi ardı, er ek içi ezarete git işti görüştür ediler. O
dakikalarda se k hazırlığı aşla ış e yola çıkılıyordu. Er iş tarikiyle yaya olarak diğer
mahkûmlarla beraber sevkedildiler. Kendilerini iskeleye kadar takip ettik. Bu arada
Hazret-i Üstad bize dönmemizi emretti. Bu vesileyle biz de döndük. Yollarda kendisini
er e ek içi üsaade istiye silahlı halka dai a itidal, itaat e üs et hareketi
ta siye et işti.
170
Sahih bir Hadis
Yir i i asır İslâ dü yası ı e uhra lı de ridir. )ira küfr-ü utlak e dehşetli ir
di sizlik eraya ı içi içi o u çürütüp yık aya aşla ıştır. “ahih ir hadiste: Cihadı
efdali zali ir sulta a karşı hak söz söyle ektir. Öyle âlimlere ittiba edin ki, ilmi
karşısı da sizde ir şey iste esi . Üstad u hadis-i şerifi he er erdiği ir âlim ve
asrı ü eddidi üfessir-il Kur a ve nadire-i hilkat ir edi ül eya e
Bediüzza a dır e u hadis-i şerifi a ası a azhar ir zattır. Üstad a ait
bildiklerim bundan ibarettir.
Ha ı Ali Ça uş
171
Molla Ha it Ağa eyi Üstad a iki se elik hiz eti es ası da üşahadeleri
Üstad la ta ış a ız
Be de Efendim, buraya bir hoca gel iş, ke disi i gör ek istiyoru dedim. Tekrar
bana dönerek.
O larda azıları Allah rah et etsi Molla ‘esul, Molla Yusuf, Molla Maruf vesaire.
Bu zatlar e yüksek il î eselelerde Üstad a üşkilleri i sorarlar. Hazret-i Üstad o
emsalsiz, bahr-ı u a gi i il iyle e arifetiyle ütü üşkilatları üda ele-i efkâr
sureti de, aze ülâtefe tarzı da hal e izah ederdi. Bu zatların en büyük hususiyeti,
il edikleri eseleleri hiç çeki ede ütü saffet e sa i iyetleriyle Üstad a
sor aları e a la adıkları e zularda Üstad a itirazları teşkil ediyordu.
Artık kış gel işti. Bir gü odu kır ış a iye çekiyordu . Bu arada Hazret-i Üstad ı
da odu çek ekte a a yardı et ek üzere kucağı a odu alıp götürürke e
Efe di , işte e taşıyoru ! “iz oturu uz.
Haşiye
Üstad ı Ö rü ü ir dakikası ı ile oş geçir ediği e dair üşahidler tarafı da akledile öyle
e e zeri irçok hatıralar var. Çok dikkat çekici olan birini Mehmed Fe zi Ağa ey şöyle a latıyor:
‘isaleleri dağda eya e de te yiz ederdi . Baze de Üstad söyler ağzı da yazardı . Atla dağa giderke
yolda atı üstü de ile oş dur az, atı üstü de ile okur eya tashihle meşgul olurdu diyor.
Ömer Çiçek
174
Mehmed Fevzi
Üstad Bir gün dedi: İki kişi ul, odu yapa ağız. Üstad zayıf olduğu da so ası
de a lı ya ardı. Bera er dağa gider, odu yaptırır ış.
Molla Ha id iki kişi ulup getir iş. Bir iki gü ekliyorlar. Üstad ir şey de iyor.
Nihayet Molla Ha id: “eyda e ola ak, u lar yiyip yatıyorlar . Üstad diyor:
Kardeşi , e i götüre ekler. O u içi lüzu kal adı. Gerçekte ertesi gü gelip
Üstad ı sürgü e götürüyorlar.
͆Bir gü a i i hü re kapısı her asılsa açık kal ış. İki üç tale e i küpte
ka ur aları ardı. Bir köpek içeriye girip, ka ur a küpü e kafası ı sok uş, yerke
tale eler üzeri e geliyor e köpek kafası ı çıkara ıyor. Küpü kırıp kaçıyor. Köpegi ir
tertiple el edip döğ ek arzuları a Üstad uttali olu a, tale eleri çağırıyor.
Üstad ı e ol uş, e ar suali e tale elerde Molla ‘esul Üstad a hita e :
175
Molla Resûl
“eyda! Biraz kıy a ız ardı. Biz kıya ıyorduk ki yiyeli . Hâl uki ir köpek yedi e
ize zarar erdi, asıl u u dö iyeli ?
Üstad cevaben:
Bu hay a ise, aklı yok, hara ı helâlı da il iyor, hayır e şerri de ta ı ıyor. Ve
sahi i gelip ke disi i dö e eği ide il iyor. Gir iş ak ış ki et hazır. Bu hay a
yediği ette dolayı ezaya üstehak ıdır? “izde soruyoru . Eli izi i da ı ıza
ırakı . Üstad da u e a ı alı a ir üddet sükût ederek. Şu halde köpekte
kabahat yoktur, dediler ve tam tastik ettiler.
Made öyledir, u hay a ı gıy eti i u a da iti are yap ayı e helal edi iz.
ٰ حس ىَ بىَجل
َََل َ َ َ
ٰىَل
َ ص
َ ََ نَ ََم َح
ََٰل
َ اَََالهَََاا
Ge e yarısı da so ra uyu uştuk. Bir ara eski tale eleri de Molla A dülhakî
a a, Kalk ak! A ai sesler geliyor, Bir de aktı ki ütü derede yukarıdaki zikir
sesleri geliyor. Tamamen fasih olma akla era er a laşılıyor.
Efendim korkuyorum.
Üstadı ız e a e :
Niçin korkuyorsun
Tekrar ben:
Efe di , o derede her türlü ahşi hay a lar ulu ur, dedi se de Üstadı ız hiç
ki seyi ya ı a er eyerek git e i e retti. Be de gitti geldi .
Ben ͂hiçbir şey gör edi deyi e, i sa iraz şe aatli ol ası lazı dır dedi. Ben
kurtta korktuğu u söyleyi e, a a:
͂Geçen gün gece elbisemi giyiyordum, içeriye bir hayvan girdi. Ben köpek zannettim.
“izi ya ı ızda dur ada doğru a e i ya ı a geldi. Baktı ki kurttur. Ke di
ke di e dedi . Bu u iyeti edir a a a. Hiç ses çıkar ada karşı da durdu. Yarı
saat kadar o bana, ben ona seyrettim. Lisan-ı hali de şu u a ladı ki u kadar
ya ı da durdu . Ba a ir ikra da ulu adı . “aid, sa a i et et iyoru . İşte
ben gidiyorum. Rezzak-ı Hakiki i sofrası da rızkı ı araya ağı Hâl uki
görüyorsu uz ki eli izde hiç ir silâhı ız yok. Eğer aşı oş olsalar, irade-i ilahiye
hari i de ulu salar, hepi izi urada dağıtırlar.
Dedi yok.
“e o u rızkı ı ı eriyorsu ?
“e i ülkü de i geziyor?
“e i halk etti ?
͂Bugü de iti are urayı kilise ta ir et eye eksi iz, is i i çileha e diye eksi iz.
El aki Hü e l-Baki
Molla Hamid
180
III. BÖLÜM
Üstad ı iz -i ilahi ile azhar olduğu fevkal eşer harika halleri i ve ‘isale-i Nur u
özelliklerini Üstad, Risale-i Nur ve Nur talabelerinin hizmetlerini, meslek ve eşre ,
tarz, usul ve esasları ı azara vere , yer yer Üstad la ilgili hatıralar ihtiva eden,
)ü eyir ağa eyi ot defteri e yazdığı, ir iri de ağı sız, eti lerdir.
Ömer Çiçek
Hâlık-ı )ül elâl e )ül e âl i e itaatte, ‘esûl-i Ekre i a.s. . kudsi sünnet-i
se iyesi e itti ada aza i ir sadakat e sa ırda se at ede , Ce â -ı Hakk ı ir a d-i
azizi, Fahr-ı Kâi at ‘esûl-i Ekrem (a.s.m.) efendimizin bir tilmizidir. Mevzu-u bahis
seciye-i ul iyeleri de irkaçı ı arzedeli .
Mağrur e üteke irlere karşı, izzet-i İsla iye i iktiza ettiği e üstes a ir
ta ırla il -i hakaikı e yü e di i izi izzeti i, ozul a ış kalbleri meftun ve hayran
edecek bir muamele ile muhafaza ederdi. Âlim ve talebe zatlara sualler sorarak onlara
eyda oku azdı. Yal ız e yal ız di sizlere e di düş a ları a eyda okurdu.
Bidat ve dalâleti izale için celâdet ve cesaretle sa y-ü gayret ederdi. Dinsizlere ve
uhalif şeylere uttali olu a, üthiş fakat üessir ir elâdet e esaretle
iha şü ul di i izi e ir e ehiyleri i, hak e hakikati eya ederek uka elede
bulunurdu.
Masu ahalide ürekkep ü i lere karşı üte azı, so dere e erha etli e
üşfik idi. Herha gi ir ehl-i i a tarafı da şahsı hakkı da yapıla , fakat ‘isale-i
Nur u i tişar e üdafaası ı sekteye uğrat aya gıy etleri, hü u e taarruzları
helal ederdi. Aksi takdirde tedafüî bir tarzda mektuplarla Nur kardeşleri i, yapıla
iftira, itha e gıy etler hususu da te ir ederdi. Garazkâr hasetçilere dahi
mukabele-i bilmisil etmezdi.
Bu hal e akıaları saf et-i kalb ve feraset-i iman sahibleri, ehl-i i saf ki seler e azı
zatlar gözleriyle görüyorlar e isti a ile işitiyorlardı. Ta ir-i aherle, e de e
ü teha ı fazl-ı ilahî e hi et-i Peygamberî sayesinde, Üveysî bir tarzda, çocuk
yaştaki ge ç Bediüzza a da irleştiği ka aati, e lik e e a iyette halâs ul uş
zatlar a e o ları izhar e ifşalarıyla da u u iyet kes ediyordu.
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri, Erzuru Vilâyeti e ağlı Şarkî Bayazide gitti.
Bayazid de şarklı eşhur Şeyh Meh ed-i Tâgî Hazretleri i ezdi de tahsile aşladı.
Bu hakiki e iddi tahsili pek gari tir ki, üç ay kadar de a et iştir. Zira şarkî A adolu
usul-ü tedrisiyle, Molla Camiden nihayete kadar ikmal-i nüsuh etti. Buna da her
kitaptan bir veya iki ders, nihayet on ders tederrüs etmekle muvaffak oldu. Ve
üte akisi i terk eyledi. Ho ası, e içi öyle yaptığı ı sual edi e, Molla “aid
e a e . Bu kadar kita ı okuyup a la aya uktedir değili . A ak u kitaplar ir
ü e harat kutusudur, a ahtarı sizdedir. Yal ız sizde , şu kutuları içi de e
ulu duğu u göster e izi istirha ı dayı . Ya i u kitapları ede ahsettiği i
a layayı da, ilahere ta ı a u afık ola lara çalışırı de iştir. Maksadı ise,
esase ke dileri de fıtrate e ud ulu a , i ad e te eddüd ü uda getirmek,
irçok haşiye e şerhlerle akit zayi et e ekti.
Yir i üç se ede te lifi ta a la a e yüz otuz kitapta üteşekkil ‘isale-i Nur adlı
eserleriyle ilm-i kelâ sahası da, Kur a ı feyziyle e ‘esul-ü Ekrem Aleyhisselâtü
Vesselâ ı dersiyle il -i kelâm sahası da te eddüd yaptığı, hakikatperver ehl-i ilim
ve ferasetli ve müdrik ehl-i iman ve safvet-i kal e âlik, ilyo lara aliğ ola u
illet e ge çliği iz e görül üş, takdir, tahsi e tasdik edil iştir. Nurlara talip e
üştak ki seler, ‘isale-i Nur u de a lı e halisâne okumak suretiyle, eski zamanda
183
kırk gü de e aze kırk se ede erişile ek hakikate e o eti eye u za a da kırk
saatte, elki kırk dakikada eriş iştir e erişe ilir. Bu u a lı misalleri binlerdir.
“ürgü hayatı da şiddetli ir isti dat e tazyikat altı da ulu uyordu. Hu har
işke eler, i ir türlü zorluk e üşkilâtlar içi de Nur ‘isaleleri i telif ediyordu. Bu
dehşetli esaret hayatı se eler e de a etti. Nur ‘isaleleri, Kur a yazısı e ye i
yazıyla eşredildi. Fakat zulü e isti dadı hük ü Hazret-i Üstad ı ir türlü ser est
ırak ıyordu. Mühi yardı ılarda ahru du. Herkese korku ve dehşet
veril işti. Beşerî ir yardı gör üyordu.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, harika bir zühd ve takva ile nefs-i emmâresi
ağlûp ol uş, efsi tezkiye e ter iye edil iş e ilha at-ı ilahiye ye fe kalade ir
surette azhar ol uştur. Akıl e kal ayağı ile giderek arifetullaha ail ol uştur,
musaffâ ve mutahhar olan kalb-i ü e eri de Kur a î hakikatler e hakaiku l-hakaik
te elli et iştir. Bu aarif-i ilahiye ile yüksel iştir.
Bediüzza a ı ge çliği fe kal eşer ir iffet ve ismetle üstün bir edep ve hayâ ile
geç iş, he a e he este ü errâ olarak iştihar et iştir. Nefsi e efs-i emmarenin
ihayeti gel eye istekleri e ku etli ir irade ile uhalefet et iştir. Ce a -ı Hakkı
onu vasi ve derin bir ilim ve harika bir irade ile tezyi et iş olduğu ehl-i hakikat takdir
ve tahsinlerle cumhur-u ule a e hüke a arası da yadedil iştir.
Hazret-i Üstad Cenab-ı Hakka küllî ir şekilde i adet e taatte dai a muvaffakiyetlere
azhar ol uş kal i ili e hik et Nur u ile parla ış e ü e er göğsü i şirah
ul uştur. Ke disi de elekût sırrı i kişaf et iştir. Batı e yaki e zahirle
ü ehhez kılı ış addî a e î üyük aka e a sıplara arka çe irip iltifat
et e iştir. Di i de e i a ı da so dere e salâ etli ili e itikatta e salleri e
nisbeten nihayet dercede büyük ve ileridir, mahlûkata ve Müslümanlara bilhassa Nur
kardeşleri e karşı so dere e üşfik e şefkatli e rikkatlidir.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri mücahid-i efsa iye e şeyta iyede u affakiyete
erişe , arifetullahı ahalli ola kal -i ü e iri tasfiye edilerek Allah a ta a iyle
müteveccih olan bir gençlige sahipti. O nevvar-ı kal i de ütü perdeleri kalk ış
ve mezmum huylardan müberra e kûdurat e asi ada uarra ulu duğu e o
feyyaz kal i e Kur a î te elli ettigi ir ge ç olarak ili e irfa er a -ı içi de
üstes a ir surette te ayüz et işti. Aza î zühd e tak a e aza î ihlâs e u udiyet
le uzlet ve halvette tefekkürî bir hayat geçiriyordu. Musaffa ve mutahhar kalbinden
ilâhî hakikatler sünuhat halinde zuhur ediyordu.
185
Cenab-ı Hak o u ili , hik et e irade ile üzeyye olarak e her şeyi kü hü e
hakikatı kal -i ü areki de te elli ede ek ir ka iliyette yarat ış olduğu çoçukluk
çağı da o da zuhur ede ili e irfa eşalesi de pek aşikâr ir surette
a laşılıyordu. Kal i i ili e hik et uruyla parla ış, göğs-ü ü e eri i i şirah
ul uş, ke disi de elekût sırrı ı parla ış olduğu ehl-i kalb ve cumhur-u ulemaca
üşahede ediliyordu. Bu fıtrat e ka iliyete ezkûr i et-i ilâhilere hususî lutf-u
‘a a î ile azhar ol uş. Eşref-i ahlûkat ola i sa ı i sa lığı e şerefi ge ç
Saidde pek parlak ir şekilde parlıyordu.
Ge ç Bediüzza a 'ı ge çliği fe kal eşer ir iffet e is etle yüksek bir edep ve haya
ile geç iş, he a e he este ü erra olarak iştigal et işti. Nefsi e efs-i emarenin
ihayeti, gelişe istekleri e ku etli ir i a e irade ile uhalefet ederek efs e
şeyta ı ağlu et iştir. Ce a -ı Hakkı o u asi e ze gin bir ilim, harika bir azim ve
se atla tezyi et iş olduğu ehl-i hakikatça takdir e tasdiklerle yâd edil iştir.
Ge ç Bediüzza a dü yayı ir misafirhane, bir mahall-i imtihan, bir geçit yeri, ölümü
âlem-i ekaya, ahirete götüre ir pasaport olarak il iştir. Bu hakikatı i a ları a
göre ulvî bir himmet, yorul aya ir gayretle çalış ıştır. İ sa ü udu u addi
a e î aza e duyguları ı saadet-i e ediyeyi kaza ak yolu da isti al et ek çığrı ı
aç ıştır. ‘ıza-ı ilâhiye ail ol ak içi o hasseleri u udiyette e Kur a î ir hiz ette
hiz etkâr yap a yolu da git iştir. Bu yolu e kısa e e selâ etli ade-i kübra-yı
Kur a iye olduğu u göster iştir.
Cenab-ı Hak ge ç Bediüzza a ı ili e hik etle tezyi ederek, ahlûkatı , kâinat ve
e udatı kü hü e hakikat ve sebeb-i hilkati münevver ve musaffa kalbinde tecelli
ede ek ir istidatta yarat ış olduğu daha ço ukluk çağı da o da zuhur eden ilim ve
irfa eş alesi de pek aşikâr ir surette a laşılıyordu.
Kalbinin ilim ve hikmet uru ile tathir edil iş, gögs-ü ü areki i i şirah ul uş,
ke disi de elekût sırrı ı parla ış olduğu ehl-i kalb ve cumhur-u ülemaca
uşahede ediliyordu. )ahir e atı il i ile ulum-u evvelin ve ahirinle tenvir ve techiz
edildiği yapıla i tiha lardaki utlak u affakiyetlerde edihî ir surette
a laşılıyordu.
Genç Said, henüz bu çocukluk ve gençlik devresinde derin ve vasi bir vukufiyet ve
ihata ile her e i il i öğre eye u affak oldu. İl -i zahir, ilm-i atı e il -i
ledun iyatla harikulade hafıza e aklı ı, kalb e ruhu u ü ehhez kıldı. Böyle ilahî ir
mazhariyete nail oldu.
Meslek e eşrep (meslekî) olarak da, tahkiki ve erkân-ı i a iyye esasat-ı i a iyeyi
ve diniyeyi, marifetullah ve yakin ilmini tedris ve telifini intihap ve ihtiyar eyledi. Ehl-i
i a ı u Kur a î e i a î hakikatlerle, akle e kal e te ir e irşad etti.
188
Mezkûr tarz e etoduyla Müslü a ları di sizlik e a arşilikte , dalâlet e id at
fırtı aları da kurtardı. ‘isale-i Nur daki Kur a î e i a î hakikatlerle cadde-i
Kur a iye yi gösterdi. İ a e İsla iyet i te el e esasatı ı teşkil ede u Kur a î
esleği de so efesi e kadar fedakârlık yap adı, ayrıl adı. Bir asra yaklaşa ö r-
ü mubareklerini; bütün kuvvetiyle böyle kudsi ir eslek e eşre i tesis eden Risale-
i Nur Külliyatı ı e ‘isale-i Nur esleği e üteallik ektupları eşir, ta i e
ta ı a akf-ı hasretti, Alaka i kısa ederse, hi et zaafa uğrar diyerek ütü
himmet ve gayretini Risale-i Nur u i tişarı üzeri de teksif e te erküz etti. Risale-i
Nur Külliyatı ı üyük ir aharet e e salsiz ir elâgatle telif etti.
İl -i İman
Bediüzza a , ütü ili leri, tasa uf e felsefeyi, Kur a yolu u, e akıf oldukta
so ra ke di e ir reh er ara ış, ihayet üstaki , e kısa e selâ etli yol olarak
Kur a -ı Haki de keşfettiği il -i i a ı ul uştur. Hazret-i Üstad bütün dünyevî
i et e alakaları da sıyrılarak, kesafette te errüt et iştir. Bütü esai e
hi eti i Kur a -ı Haki de keşfettiği il -i imana hasret iştir.
Üstadı Bediüzzaman çok yüksek fikirlidir. Hiçbir hocadan ders almadan fikren ve
il e ke disi i yetiştirdi. İli e istik ale üteallik ir kısı hadisata ait sorula her
nevi ve binlerce suallere hiçbir kitaba müracaat etmeden ve mühlet istemeden, hem
de doğru olarak e ap ere , ateşi zekâlı, keski dirayet e feraset sahi idir.
Fevkalade engin ve zengin bir ilme sahiptir.
Hazret-i Üstad, iman-ı tahkiki e aarif-i ilahiyeyi Nur ‘isaleleri yle eşrederek, hapis
ve ölümden asla korkmayan muttaki ve mütedeyyin, muhlis ve mücahit, fedakâr ve
189
feragatkâr, uhteşe e uazza i a î ir ereya ü uda getir iştir. Bu ura î
cereyanı ı esur e kahra a fertleri, u ihadı fedai erleri, u şeçki Kur a
şakirdleri, Türkiye e dü ya di sizliği i tir tir titrete ir keyfiyet e ke iyet hali e
gel iştir. “o efesi e kadar ihad-ı ek er-i diniye ve hizmet-i Kur a iye si e adeta
fe kal eşer ir tarzda de a et iştir.
Ke disi i efatı da so ra dahi pek ağır şerait, takyidat e isti dat altı da
eserleri i ta a ı bire bir nispetinde i kişaf et iş, ‘isale-i Nur Talebeleri tezayüd
et iş e çoğal ıştır.
Fotograf
Türkiye İslâ î ihad-ı a e iye i , Kur a î hizmet ve faaliyetin yegâne merkezi haline
gel iş, uhke ir kal a-yı kudsiye asfı ı ihraz et iştir. Bu sıfat e iti arla
Türkiye i , Bediüzza a “aid Nursî i e Nur ‘isaleleri i âle -i İsla e
Risale-i Nuru iha şu ûl i kişafıyla her türlü aka e e kiye sahip sırada ki seleri de içi de
ulu duğu i sa larda ürekkep ki seleri ‘isale-i Nur u okuyarak ir irleriyle uhuvvet ve tesanüt içinde
kay aştığı o uhteşe e aatte ir u u e de izde ir da la ola u ortaokul lise e ü i ersiteli
ge çlerdir ki yet işli yıllarda ir kır dersinde görülmektedir. Ömer Çiçek
190
dü yada, akıl e kalblerde müstesna ve cihannüma bir mevki-i uallâsı olduğu alû
ve müsellemdir.
Bediüzzaman Said Nursî, henüz çocukluk ve gençlik devrinde her nevi ilmi, derin ve
azirsiz ir ukufla öğre di. İl -i zahir e atı la isli görül eye hafızası ı e akıl e
kalbini ü ehhez kıldı. Asıl eslek, te ir e irşad etod e usulü olarak da
marifetullah ve tahkiki ilm-i i a ı tedris et eyi i tiha e ihtiyar eyledi. Bu Kur'anî
esleği de so efesi e kadar da asla ayrıl adı. İ a ı kurtar ak e İslâ iyeti
terakki e teali ettirip di sizliğe karşı uzaffer kıla u eslek e eşre i de e
ahası a olursa olsu fedakârlık etmedi. Bütün alaka ve hizmetini bu kudsî esleğine
hasretti.
Böyle bir manevi çökü tüye aruz ırakıla ir illet ise; fert e e iyet olarak
bütün güç ve kuvvetini kaybeder ve iki cihan saadetini kazanmak için vücuda getirilen,
u dü yada İsla e i sa olarak yaşaya il ek içi e küçük ir ü idi dahi
besleyemeyecek hale gelir.
Bu ata e illet u felaketi üyü ek istidadı ı taşıdığı kara lık ir de re gir işti.
İşte öyle felaketli ve yeisli bir hengâmede Rahim-i Zülcemal ve Kadir-i Zülcelâl bir
ferd-i ferid-i yektayı e ir hadi-yi âza ı ihda azife-i kudsiyesiyle u azzaf kılarak
ümmet-i Muha ed i a.s. . i dadı a yetiştir ek üzere ü uda getirdi. Küfür e
dalâleti taarruz e iğfalatı a aruz kala ehl-i i a a kurtuluş yolu u gösterdi. Hak
e hakikati eya e ila ettirdi. Di sizlik ereya ları ı ağlup e eflûç ir hale
getirdi. Müslü a ları zafer-i İsla ile esut e üşerref eyledi.
Muallâ ve muazzez Üstadı Bediüzza a “aid Nursî, tarihte isli görül e iş işke e
e zul ü e aı a giriftar edil iştir. Bar ar a e hu har a ua eleler yapıl ıştır.
Başlı aşı a irer fa ia ola gaddarâ e işke eler içi de ırakıl ıştır. Vahşi ir ka i
dahi yapa aya ağı gayet ahşiya e i raatlar yapıl ış, i a î hiz eti i ö ü e
geçil eye e durdurul ası a ça ala ıştır. O u öz ata ı daki esaret hayatı a ı
hakikatlerle doludur.
Bediüzza a Hazretleri İsla î şe aati zir esi de, feragat e fedakârlığı şahikası a
yüksele hayat safhası uhteşe değerlerle, kudsi hiz etlerle ul ileşe ir dellâl-ı
Kur a dır. Bediüzza a , Risale-i Nur eserleriyle memleket ve milletimizi derin bir
fa iada kurtara , ütü İsla âle i e i a î ir okta-i isti at, İsla î ihada
192
uhteşe ir u u e-i hüsn-ü misal olan bir mücahid-i ek er, ir ürşid-i ek el dir.
Zafer-i İsla ı uzaffer ir ü eşşir-i âza ıdır.
İl î kudret e dehası, i a î salâ et e haş eti uka ili de İsla düş a ları ı,
ke disi âhirete göç ettikte so ra dahi diril eye ek ir ağlu iyete duçar et iş.
İ a e İslâ iyet e e üslü a ları uzaffer e uallâ ir hakka yükselt iştir. İsla
di i e dur ada terakkiler kaydede parlak ir de ir aç ış, ilel-i İsla ı esut e
üşa şa ir istik ale ka uş ası ı te i e tersi et iştir.
Üstadı !
Üstadı !
Zübeyir
Cihad-ı di iye hayatı ızı hayatı, ruhu uzu gıdası, eka ızı te elidir. Cihad-ı
di îyede yapıla ih al e alakasızlık di düş a ları ı gali iyeti i i ta eder. Milleti
zillet, eske et e sefalet kuyuları a yu arlar e zali düş a ları azgı , yırtı ı e
a a sız pe çeleri altı da parçalar. İ a e İsla iyet tahkir, tağyir e tahriplere,
194
tezyif e tezlile uğrar. Müslü a ahali düş a lar tarafı da ezilerek ed aht ir
hayata giriftar edilir.
Bu gerçeğe i ae ihad-ı di iyeyi ifa ede u asırdaki hiz ü l-Kur a a dâhil olmak,
onlara katıl ak, iz Müslü a lar içi zaruri e e uri ola ir azife-i diniyedir.
Bizler, bütün faaliyet ve gayretimizi cihad-ı di iye üzeri de teksif ettiği iz ispette iki
iha ı saadet e sela eti i elde ede iliriz. Di î e dü ye i hürriyet e istiklâli iz
cihad-ı di iyedeki zaferi iz sayesi dedir. Ek eksiz yaşaya iliriz fakat hürriyetsiz
yaşaya ayız.
Tahkiki i a ku eti i kaza dırdığı esaret-i diniye ile dinimize, milletimize reva
görüle isti dat zi irleri i parçalaya ağız. Bu izi e ukaddes ir azife-i
hayatı ızdır. Mukaddesatı ıza alçakça taarruz ede di siz teşekkülleri daya dığı
te elleri el as gi i Kur a î hakikatlerle taru ar ede eğiz. O ları gizli e aşikâr
faaliyetlerini Nur-u Kur a ı oku ak e okut akla aka ete uğrata ağız. )ira ahir
zamanda cihad-ı di iye topla, tüfekle değil, il -i i a la ola ak e ol aktadır.
͆Ey di e âhireti i dü yaya sata et ahtlar! Yaşa a ızı isterse iz a a iliş eyi iz.
İlişse iz, i tika ı uzaaf ir surette sizde alı a ağı ı ili iz, titreyi iz! Be
rahmet-i ilahîden ümit ederim ki, e ti hayatı da ziyade di e hiz et ede ek e
ölü ü aşı ızda o a gi i patlayıp aşı ızı dağıta ak! Cesareti iz arsa ilişi iz!
Yapa ağı ız arsa, göre eği iz de ar!
İşte pek mukaddes, pek ulvi, pek elzem ve ehemm olan bir cihad-ı di iyeyi
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri, Nur ‘isaleleri yle tek aşı a gali a e ir surette
ifa et iştir. Nurlar ihadı kudsi mana ve ehemmiyetini, hikmet ve mahiyetini idrak
ettirip Müslümanlara hareket ve cevelan veren imanî bir muharriktir.
ب س هَس َح نَ َه
َ َ ا ََمنََ َشيءََااََي َس حََب َح
ٰ اَلساَ ََ َع َي مََ ََ ح
ََََلََ َََبَ َ َك ته َ َ َ
Aziz e uhtere kardeşi !
Numune-i hüsn-ü misal, en emin örnek olarak ilminden istifade, amel ve ef ali e
imtisal edip tabi ola ağı ız ir aris-i Peygamber âli i , Âli ler peyga erleri
arisidirler lütf-u ilahîsi i şartları a e kadar alik ola ilirlerse o dere e iktidaya
şaya dırlar. Biz urada u şeraiti e ehe iyetlileri de azıları ı zikrede eğiz,
saya ağız. Bu asırda öyle ir e safı haiz e u hü iyette ola zatı e eserleri i
göre eğiz:
*O âli , Kur a -ı Azi üşşa a aykırı i raat yapa zali hükü darlara rast gelirse
ke disi i ida edil esi pahası a da olsa o lara hak e hakikati per asız a eya
ederek, ü ahida e ir şekilde di i e şeriat-ı garrâyı üdafaa e ihya ede eserler
telif edecektir.
*O zat, varis-i peygamberî olan o âlim, istibdad-ı utlak e eşedd-i zulümle elinde
hükü e hükü eti tuta di yıkı ısı, di düş a ı gaddar a ilere aş tutup, göğüs
gererek, ehl-i i a e İsla ı, sapkı lık, dalâlet e id alarda eserleri ile koruya aktır.
Bi ir çeşit şeyta et e hilelerle, suret-i haktan görünmekle, maskeli ve dinsizce kast-
ı ahsuslara daya a zehirli propaga dalarla ka dırıla e iğfal edile ehl-i i a ı
uya dıra ak, kurtuluş yolu göstere ek, uya dırı ı sözü e eseri ola aktır.
*Di î hiz ette, Allah a i adet e taatte üslü a ları harekete geçire ek, Ne e
lâzı ılığı pis döşeği de zelila e yata ları kaldıra ak, kalbleri ihtizaza, uyuşukları
e elâ a getire ek, ha iyetleri körle iş ü i leri ha iyetleri i şahla dırıp di i
196
e di kardeşi i üdafisi yapa ak, hi etsizlere gayret ererek ha le e hiz et
eyda ları a fırlata ak, İsla iyet uğru da dü yası ı feda ede ek fedakârlar
yetiştire ilahî ir uharrik eziyetlere alik kitaplar yayı laya aktır.
*Ce ar di sizlere karşı, izzet-i İsla iye yi koru ak salâ eti i ere , İsla ı hu har
düş a ları a uka il, ihad-ı di iye aşkıyla e tahkiki i a ku etiyle ü ehhez ir
ephe i a da , a a da , alda e ülkte geçe erleri ol ak şe ki i
aşılaya ile ek, ehl-i i a ı ehl-i i a a düş a ettir eye, kardeşi kardeşle
çarpıştır aya çalışıla ir fit e e fesat za a ı da َ َ ََ َاخ ان َ َال ؤم
ayet-i
kerimesine mazhar ede ek, di kardeşliği se gisi i uya dıra ak e ir e aat şuuru
eyda a getire ile ek ir şaheser telif e ta i ede ektir.
*O zatı eserleri de asrı feh i e u afık olarak ders erdiği Kur a î ili le irlikte,
okuyu uları a İsla iyet i a a e kudsiyetini, ruh ve asliyetini idrak ettirmek,
üslü a ları üslü a lığı ı şekil e suret ol akta , di i dü yaya aka
faideleri i aksat yap ak hatası da kurtara , her fiil e a eli i Allah rızası içi
işle ek fazileti i kalblere akşede ir tesir e üfuza alik ir kita ı ola aktır.
*İslâ tarihi gü eşler gi i eserler ile üzeyye dir. Fakat u üyük eserlerde
ekseriyetle ehl-i ilim müstefid ol uş, çoğu luğu teşkil ede halk ta akaları,
aşkası da ders al aya uhtaç ol ada , ke di ke di e üyük ir eserden istifade
edememektedir. Yarı asrı geçe ir za a da eri de, yüksek âli ler yetiştire
müesseselerden ehl-i i a ahru ulu aktadır.
Risale-i Nur ve Bediüzza a ı diğer yazar ve eserlerde farkı fark edil ektedir
He eski asırlarda telif edilen eserler ya aklîdir, ulema-i zahirin tefsirleri gibi; ya
kal îdir, utasa ıfları eserleri gi i eya i a ıl ası içi i a e İsla iyet i
tavsiyekârane ders veren naklî bir eserdir.
Hem erkân-ı i a iye e esâsât-ı İsla iye yi ders er ekte ziyade füruât-ı di iye e
âdâb-ı İsla iye yi tali ede kitaplardır ki, tesli iyeti kırıldığı öyle bir zamanda
i a ı ku et kes et eye lere üessir ola ıyor.
Şu halde u asırda aris-i Peygamberî ve büyük hâdisi olan bir zat öyle bir eserle zuhur
etmelidir, öyle bir eser telif etmelidir ki, avamdan münevvere ve havassa, allâmeden
talebe-i ulû a, utasa ıfta üride, askerde paşaya areşale, çiftçide e usa,
197
oda ıda ekile, a elede ühe dise, ahalide e urlara; erkek, kadı , ge ç e
ihtiyara arı aya kadar herkesi kabiliyeti nisbetinde istifade ve istifaza ettiren,
o ları İsla î, i a î e a e i ihtiyaçları a, u asrı a layışı a u afık olarak ta
e ap ere e u u Müslü a lara e i sa lara hitap ede yepye i, a aşka ir
i tiyaz e hususiyeti taşıya ak ir eser olsun.
He u eser akilde ziyade yal ız Kur a -ı Hâki i ehaz edi ip akle e a tıke
hakikati ders ere ir ürşit hususiyeti i taşısı . He kalb e aklı fesada uğratıldığı,
di siz felsefe yoluyla çürütül eye çalışıldığı öyle dehşetli ir asırda, aklı e kal i
tenvir, nefsi teshir edecek bir müceddid hüviyeti de olsun.
İşte şu altı addede azıları ı i ale ifade et eye çalıştığı ız aris-i Peygamberî
ola ak ir zattaki ütü şart e e saf, sıfat e eziyetler, Bediüzza a “aid Nursî de
e eserleri ola Nur ‘isaleleri de toplân ıştır.
Bu, ü erret ir iddia değildir, üdelleldir. Bir akıadır. Ca lı isalleri Risale-i Nur da
üstad-ı e i i iz e pâki iz e ürşid-i e i i iz “aid Nursî i illûrî hayat
safhaları da e uttur. Bu, i kârı gayr-ı ka il ir edahettir, alû e üselle
olan bir hakikattir.
Evet, Bediüzza a “aid Nursî, daha ge ç yaşta ike Kim, ne isterse sorsun. Sorun,
sor aya ağı gi i hudutsuz ve istis asız olarak ir ilâ at yap ıştır. Bu u üzeri e
e leketi izde ve İsta ul daki ve İsla âle i de gele üyük âli ve
allâ eler, o za a da Bediüzza a ı akale ve eserleri i tete u ede feylesof ve
198
profesörler, ehl-i tasavvuf ve herkesi tev ih ettiği her evi sualleri a ı da ve doğru
olarak cevaplândır ıştır.
Bu u içi çoğal aya aşlaya A rupa kâselisi addeperest zih iyetler akale, fıkra
e kitaplarla, o üteşa ih ayet e hadisleri ileri sürerek esli e illeti itikadı ı yok
et eye, çürüt eye çalışıyorlardı.
199
Fotograf
Ya bu da bize sorarsa!
Bediüzza a “aid Nursî i İsta ul daki hayatı da şi di üyük ir âlim olan bir
zatı a lattığı e öyle çok ak alardan birisini buraya dercediyoruz:
Risale-i Nur u e ar e feyyaz ütealası da istifadeyle i a ları ı ku etle dirip kurtara
Bediüzzaman ı yetiştirdigi illeti izi edar-ı iftiharı e yüzakı i a lı esillerdir ki i ler e yüz i ler
numunelerinden bir numune bu ortaokul ve liseli gençlerdir.
Ömer Çiçek
200
Şöyle ki: Be o za a diğer tale elerde ileri ta ı ış so sı ıfta ir tale e idi .
Bediüzza a Şeker i ha ı da kitapsız, kütüpha esiz ir odada ulu uyordu. Bir kısı
büyük âlimler deri e yüksek il î es eleleri gözde geçirerek hazırla dılar. Bir
gurup halinde e de u ları içi de olarak Bediüzza a ı ziyaretine gittik.
Suallerimizi sorduk. Hepsini de a ı da e apla dırdı. Hayretler içinde kaldık. Çü kü
bu ehl-i ili hey eti de yaşlı e çok âlim zatlar da ardı. Bediüzza a ise, halk
kıyafeti de ge ç de e ek ir yaşta idi. “ualler e apla dırılı a içi izde azıları ı
hatırları a şu gel iş: Ya bu da bize sorarsa!
Üstad ir aralık odada çık ıştı. Biz ayrılırke kapıda “oru , sor aya ağı yazısı ı,
görü e daha fazla hayra lık e takdir hisleriyle ütehassıs olduk.
Kalabalık ir ehl-i ilim gurubu bir camiye gittik. Bediüzzaman sorulacak sualleri orada
e apla dıra aktı. Hazret-i Üstad kürsüye çıkarak:
201
Buyurun Efendiler! Sorun dedi.
Çok etraflı e esaslı ir surette hazırla arak gele âlimlerin e u dil e e grift
sualleri berrak bir surette e apla dırdı. Bunun üzerine kendisi de yüksek ehl-i
ili de ürekke e aate karşı ir sual sordu, fakat arkası da he e ke disi
e a ı ı erdi. Bizler dışarı çıkı a ir iri izle ko uştuk. Bediüzza a ı sorup ke di
e apla dırdığı o suali hiçbirimizin cevaplândıra ıya ağı ı gördük.
Burada her üşkil halledilir her suale e ap erilir, fakat sual sorul az diye ir
le ha astırıyor. Mektep edrese e supları da e filozoflarda , di siz e
dindarlardan, herhangi bir fenden ne olursa olsun her kimin bir suali varsa benden
sorsun. Sizden sual, benden cevap, hiç ir ki seye ir sual sor aya ağı ila ı ı
ütü İsta ul uleması işitiyor. O za a e yüksek di üessesesi ola Darül Hik et-
ül İsla îye deki ulemaları azar-ı dikkati i çekiyor.
Şi diye kadar öyle ir şey görül edi e işitil ediği de taa ü ediyorlar. Ki dir
u Bediüzza a diyorlar. Üstad u u ha er alıyor. Darül Hik et e gidiyor. Ulemaları
ulu dugu odaya giri e ki iş u Bediüzza a diyerek aşlıyor Ka us-u
Okya us ta ezbere okumaya, eliften aşlıyarak okuyor. B ye geli ce Bediüzzaman
keli esi de Bediüzza a ı izah ede ek. Daha B ye gel ede ulemalar hayret içinde
kalıyorlar. He e Üstad ı eli e kapa ıyorlar e Üstad la öyle e ta ışıyorlar.
Bediüzza a olduğu u za a ı edii e harikası olduğu u tasdik ediyorlar. Bu olayı
şahid ola yaşlı e ehe iyetli ir zatta , ağa ey e kardeşleri ke disi i ziyaretleri
sırası da di liyorlar.
202
Üstadı ız İsta ul Fatih te Şeker i Ha da: Burada her üşkül halledilir her suale
e a erilir fakat sual sorul az diye ola ila atı ı duya Adapazarı tarafları da ir
dehriyyun:
Nasıl olur, en büyük benim, il i e yetişe ek ki se yoktur diye esail-i İsla iye e
di iyede e üşkül eseleleri çıkarıp Üstadı ziyarete geliyor.
Şarkta ir ada gel iş. Yaş a pek ge ç olduğu halde, ili e ke disi e çıka yok uş.
Bu yaşta u kadar ge iş ili , a ak eh î, Allah ergisi ola ilir iş. Bu zatı kılığı
kıyafati de dikkat e hayreti çeki i i iş. Ke disi i göre ler ha al sa ıyor uş. Çü kü
çe esi de sakal, aşı da sarık, sırtı da ü e, ayakları da şal ar yok uş. Bu ada
bir harika i iş. Adı “aid lâka ı Bediüzza a i iş. O tarihte iz ço uktuk. Hakkı da
tılsı lı ha erler duyduğu uz u zatı gör ek se dası ı ze u u olduk. Fakat yine
işit iştik ki; hafiyeler, u zatı göz hapsi e al ışlar, her yerde ser est
Haşiye 1
geze iyor uş. Çe erlitaş tarafı da ir ha odası da oturuyor uş fila .
Haşiye
Meşrutiyette so ra u zatı gör ek, ko fera sları ı di le ek asi oldu.
Birinci cihan harbinden evvel kendisinin elini öpmek de üyesser ol uştu. )a a lar
geçti. Tak i yaşı a ar ıştı. Me hus ütareke i , siyasî ufuklarda zifir
sızdırdığı kara gü leri e kara lık ge eleri hohla aktayız.
Varol Hafızı ! Çok yaşayı uhtere hafızlar! “iz ugü irşad azifesi i ho alarda ,
aizlerde daha ge iş e sağla olarak gör ektesi iz. Allah sizi çoğaltsı . Yolu uz,
sesi iz, kal i iz açık olsu ! Okuyu , di leti , ağlatı . Müslü a ları kalblerini
parlatı .
Haşiye 1
Ne garip tecellidir ki; u kadar âli , u kadar dürürst, u dere e ü i e u is ette di , illet
e ata a âşık ola u zat, o tarihte ugü e kadar u e et yurtta ferah ir efes ala adı. Ha gi
hükü et iş aşı a geçti ise, ilk yu ruğu u u üyük aşa urdu. Fakat işte gördük e iyi e a la ış olduk ki;
yu ruklar o aşa değil, parçala az taşa urul uştur. Bediüzza a hâlâ yaşıyor. Allah ü udu a sıhhat e
afiyet ihsan buyursun.
Haşiye
1908 de Ayasofya Cami-i Şerifi de oku a ir e lide Musul lu eşhur â â Hâfız Os a ı
okudugu e lid ile Bediüzza a , kürsüde ayakta irad eyledigi e ize şâheser idi.
204
Bu üyük )atta Allah ‘azı Olsu ! Âmin.
Üstadı ızı yaz ış olduğu ‘isale-i Nur Külliyatı eşi e e zeri görül e iş il i
üstü lüğü ü elle tutulur gözle görülür bedahatte bütün cumhur-u ulema ı ka ulü ile
ve tasdiki ile asıl ir il e sahip ir ali olduğu u asrı Bedii e Bediüzza a ı
olduğu u ispatla ıştır. Başka delile e izaha ihtiyaç ırak a ıştır. Bediüzza an ve
eserleri Risale-i Nur, u asrı feh i e e idraki e e her ta aka-i insaniyenin
a laya ağı dilde hitap ederek o ları di î, i a î e Kur a î e a e î ihtiyaçları ı
öyle müessir öyle mukni öyle tesirli bir tesirle ders er ektedir ki akıl e a tığı kal
e kafaları duygu e düşü eleri his e he esleri ik a e tat i et ektedir ki ütü
dü yada ke di dalı da e çok istifade edile e e çok oku a eserler listesi i
aşı da yeri i al ış te el zihi lere kitap oku a alışka lıgı kaza dır ıştır.
Ali ‘ıza “ağ a Me lid Nasıl Okunur ve Mevlidhanlar Cilt: 1, Önsöz)
205
“aid Nursî i kitap oku a alışka lıgı kaza dırdığı u kitle-i azime-i muazzama-i
uhteşe ede ir kısı ge çler görül ektedir ki her ta aka-i insaniye ve gençlik büyük bir
sevgiyle etrafı da perva edir. Ö er ÇİÇEK
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
Bütün maddî ku et e i kâ lara sahip ola zali di düş a ları ı İslâ iyet i yok
et ek i raatları karşısı da, harukulâde ir i a , kudret e şaha etiyle şahla arak
cihad-ı ukaddes ayrağı ı aça a e î ir ku a da -ı aza dır. Di düş a ları ı
ağlu iyet adileri e, hezi et gayyaları a yu arlıya ir es edullah, ir seyfullah e
bir saykal-ı İslâ iyettir.
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
Manevî, hikemî, irfanî gül-ü Muha edî ile dolu ir gülista da, Kur a î hakikatları
terennüm eden bir bülbül-ü şeydadır. ‘uhları teshir e a e iyatı tehyic eden ezvak-ı
tayyi eyi üheyyi kıla , akl-ı seli i ze gi leştire , kelâ -ı İlâhiyi füsü kâr
ağ elerle ilâ ede güzeller güzeli güzeli , şakrak ir a deli -i yektadır.
O Bediüzzaman ki:
İslâ ı , Kur'an-ı Hakî i feyziyle kal leri e ilha edile te şir e üjdelerle, ü it e
cesaret ahşede î azîr ir ü eşşir ve bir muhbir-i sadıktır.
O Bediüzzaman ki:
Hayatı ı esud kıla aza î ir ihlâs e tak a, aza î ir zühd e riyazet Ce a -ı Hakka
külli ir u udiyet üte adî ir dua e iyaz ile ihya ede ay ı za a da di
207
düş a ları a gale e çala ihad-ı ek er-i diniyeyi ifaeden ve bu manevî cihad-ı
ekber-i diniyesinde de muvaffak ve muzaffer olan bir mücahid-i ekberdir.
O Bediüzzaman ki:
Bir bahr-ı ili hali de ü' i leri akıl e kal uru u e z ederek, uk î e a tıkî
ve asr-ı hazırı uktezası a uta ık olarak te ir, irşad ede ir ü ahid-i ekber ve
ir ürşid-i ekmeldir. Yekta bir hadi-i aza dır.
O Bediüzzaman ki:
Ehl-i iman bilhassa ehl-i ili tahsili deki tale eler e ualli ler İslâ iyet e hiz et
ede eraya ları reis e ü tesipleri ho a, i a , hafız, gayyu gi i hade e,
hademe-i hayrat gıya ı da çok üşfik e eşru dairede çok usa ahalı idi.
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O zul etli, kara lıklı e kâ uslu küfr-ü utlak de irleri de yıllar a görül e iş ir
zulüm ve esaret-i ahşiya e hakkı da, her türlü addî imkânlara kati surette imkân
eril ediği halde eşri e ar-ı Kur'a iye te' i i de i ayet-i İlâhî ile i kâ lar ula
hakaik-ı Kur'a iye e i a iye i harika e çilekâr ir üellif e aşiridir. O u
hizmet-i i a iyesi i de a ettire harika ir şaheseri ü ahid bir müellifi olan bir
zât-ı zîha arıktır.
Bu zahir e ahir hakaika akıf ola Bediüzza a ı dost e düş a ları ezkur
eziyyatı takdir, tahsi e itirafta ke dileri i ala a ışlardır. Bu gi i yir i i asr-ı
hazırı e 'us-u ‘a a isi aka ı a erişe Bediüzzaman gibi bir ferd-i ferid, evliya-
yı azi e e alla e-i î isal hakkı da yayıla e eslekî taassu ta üte ellid gayz
e garazda gele iftira e itha lar, taktikli istihfaf e istihkarlar i dî e asılsız
te' iller, Bediüzza a ı zir e-i bâlâdaki ke alâtı a e eserleri i üyük ir kitle
arası da fe kalade akilâne ve meftunane ve âşıkâ e e salsiz ir rağ et e re a a
azhar ol ası a i ae dir.
Böyle a iya e, hakikatsız e çirki taarruz e taha ü ler Nur Tale eleri üzerinde
a ak e a ak uharrik e üşe ik tesiri husule getir iş e getire ektir. ‘isale-i
Nur'u tekrar tekrar okumak ve okutmak cehdini ve aktar-ı iha a, e ü ra eldelere
kadar eşret ek gi i ü ahida e gayret e faaliyet, hi et e şe kleri i
ziyadeleştir ektedir. Mezkûr e eşhud akialara e hakikat-ı katıalara e parlak ir
delil azi e halde Bediüzza a , Nur ‘isaleleri e tale eleriyle alakalı taarruzî
hadiselerin i ta eylediği eşriyat e fütuhatlardır. Bu İslâ î e tarihî hadiseler,
mücerred bir iddia degil, bürhan-ı kat-i ile müberhendir.
O Bediüzzaman ki:
209
Bir ki se i i a ı ı kurtar ak içi ehe e e atıl aya hazırı " hakikatı a itikad
ederek sıddıkiyyet e fedakârlığı erte e-i âlisi e yetişe üstes a ir İslâ
fedaisidir.
O Bediüzzaman ki:
Ölü e ida ları istihkar ederek Kur a e i a hakikatları ı aktar-ı iha a yaya ir
müellif-i bîemsaldir.
O Bediüzzaman ki:
Risale-i Nur u e şahs-ı a e îsi i âlem-i İslâ ı yegâne nokta-i isti adı hali e
getir iştir.
O Bediüzzaman ki:
Uzu se eler İslâm diyarları ı sö ürüp o ları yeisi utlaka düşüre zali
üste leke ileri oyu duruğu da kurtul aları uğru da kale e kale e
a sipera e çalışa , ir ö rü oyu a o ları selâ etleri içi dua eden ender bir
mücahid-i İslâ dır.
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
Hakiki i a ı elde ede ir ü ahid zattır ki, ütü dü ya di sizliği e karşı gele ek,
koya ak şekilde hareket et iştir.
O Bediüzzaman ki:
O Bediüzzaman ki:
Bediüzza a ı il i:
Bediüzzaman Hazretlerinin ilmi mektep ilimlerinden tahsil yolu ile elde edilen
alû atlarda değildir. O u il i eh idir. O il -i ledü e azhardır. Ulu -u
evvelin ve ahirine maliktir.
Bediüzza a ı il i:
Bu tehlikeli Asırda İslâ iyet i di sizliği yıkı ılığı da kurtara üdafaa e uhafaza
eden bir müfessir-i Kur a dır.
O Bediüzzaman ki:
Kur a ı feyzi de gele deha-yı kudsisiyle zatı a has ted ir e ted ir, feraset e
gıyasetiyle di düş a ları a e uarızları a gale e çala Bediüzza a Hazretleri,
i a ı kurtar ak da ası daki aza î sadakat, aza î se at, aza î fedakârlık e
feragatle ü ahedesi i de a ettir iş, kılıç e ku etle uka ele et eyerek
sa ret iştir.
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri sekse yedi yaşı a kadar hapis e zi da larda,
menzil-i ü arekeleri deki i zi a hayatı da, di düş a ları tarafı da eşerî
taha ülü fe ki de dehşetli zulü e isti datlara, işke e e sıkı tılara aruz
ırakıldığı halde sa ret iş e a ak i a e İsla iyet i eşir, tahki e tak iye ede
Nur Risaleleri i üdafaa eyle iş efis üdafaası a te ezzül et e işlerdir. Be
şahse eraatı ı değil te ziye i istiyoru . Be hapisha eyi yıldız sarayı a ter ih
ediyoru de iş e u eşedd-i zulüm ve istibdad-ı utlak karşısı da dahi eddua e
kuvvet gibi maddi- a e i hiç ir e fi harekete teşe üs et e iştir.
Bu hususla alakalı olarak şu ları eya uyur uşlardır ki: Vazife iz i a ı kurtar ak
e tak iye et ektir. Müspet hareketle dâhilde e iyet e asayişi uhafazadır.
İsla iyet, sel e üsale ettir. Dâhilde kılıç isti al edil ez. Kılıç hari i düş a a
karşıdır. E et, izde ku et ar, fakat u ku eti i a e İsla iyet i i kişafı da
212
e iyet e asayişi huzur e selâ eti te i i de isti al et ekle u azzafız.
Dâhilde niza ve husumet istemez, gi i zatı a ahsus düsturlara riayet ede e
ettiren dirayetli, manevi bir kumandan-ı aza e ir dellal-ı Kur a dır.
Böyle de a lı zulü , isti dat e tarassutlar içi de so efesi e kadar aza î u udiyet,
zühd e tak ası da, istiğ a-i zatisinde devam eden kuvve-i kudsiye ve hikmet-i
Kur a iye ye azhar ir ürşid-i kâmildir. Emsalsiz meziyet ve hususiyetlere malik
Risale-i Nur la eşr-i envar-ı Kur a iye ye de a ettiği gi i, efatı da so ra da bu
Kur a î e i a î risaleleri ke di ke di e eşrederek hiz eti i kıya ete kadar de a
ede ektir i şaallah.
Gençlik devresi
Safiye ve kafiye
Bir hakikati ifade, izhar, izah ve ispat ederken lâfz üzerinde sanatkârane bir tarza
öze ip, lafzı sa atla güzelleş esi içi hakikati oksa , re kli eya hi aplı ir tarzda
ifade edil iş ol ası tehlike e ihti alinden büyük bir hassasiyetle içtinab eder. Bu
tehlike-i azime binaen, hakikati olduğu gi i, ütü safvet e erraklığı ile eya eder,
safiye yi kafiye ye feda etmez, bilâkis binler kafiyeleri safiyeye feda eder. Bu itibarla
Hazret-i Üstad, hakaik-i ima iye e Kur a iye yi, hak e hakikati ruh-u aslisini rencide
etmeden, hakikati herhangi bir renkle renklendirmeden bütün safvet ve asaletiyle
izhar, eya e tedris et ek i tiyazı a azhar, azirsiz e e zersiz ir ü elliğ-i
213
hakaik-i Kur a iye e i a iyedir. Eşsiz e e salsiz ir izhar-ı hak e ir atık-ı
hakikattir. Bir muallim-i üstad-ı ek erdir.
Ma a ve lafız
Vasıfları da sıfat e azhariyeti, safvet-i asıl e asaletiyle ifade, izhar ve beyan etmek
i tiyazı a azhar, e der e serdar ir üelliftir. E lâğ e ek er ir ü elliğ-i hakaik-
i Kur a e i a dır. Eşsiz e isilsiz ir izhar-ı hak e ir atık-ı hakikattir. Ma aya
isli görül e iş harikulâde a i ir aharetle afiziyet e tesirat ere , he a a
he lâfız iti ariyle a iü l-kela hususiyeti ile pek parlak ir parlaklıkta pek azip ir
azi edarlıkta ola ir ke zü l- a a, kıy etdarlık e ö derlikte Nur ‘isaleleri i
millet-i İsla a ihda ede ir hadi-i ekberdir. Hem amel ve fiili semere veren, tahkiki
i a e İsla iyet, azi et e tak a ile eşeri ihya ede , kalb e akılları harekete
getire , ruhları ihtizaza getirip ikda e ha leye kaldıra , kitlelere hareket e
cevelan veren cihangir bir müfessir ve dellâl-ı Kur a dır.
)illet eşiği deki e iyetleri uya dırıp cihad e zafer aşkı ile tutuştura pasiflik e
nemelâzı ılıkla esaret ve ölüme giden milletleri, diğerga lık, aktif, e erjik e
iha ikiyet gi i ul î se iyelerle kalkı dıra e kurtara , i lâ-yı keli etullah e uhra e
dünyada refah için terakki ve teali himmet ve gayretini tehyiç eden bir taklidden halâs
edip, tahkiki ir Müslü a lığa yü elte ir ü ahid-i ekber-i İsla e ir halâskâr-ı
iman ve bir müellif-i aza dır. Vakıa e realite ay e e aya e öyle olduğu halde o
bir müellif-i ulyadır.
Müdellel ve mücerreb
Garazkâr dinsizler
Böyle ir üstü ukufiyetle ikisi Farsça, o üçü Arapça olarak telif e eşreyle iş
olduğu eserlerde , o yala ı ve garazkâr dinsizler hiç bahsetmiyorlar. Daha bu
misaller misüllü bir sürü amiyane, cahilane tahripkârane, tahrifdarane ve dinsizdarane
şeyler yazıp eşrediyorlar. Yarı asra yaklaşa za a daki uhtelif iktidar de resi de
illeti e hususa e kasde hükü et eka iz ası daki res î zatları zihi leri de
e itikatları da ehi e es eseler, şüphe e e ha lar husule getir ek için
üte adi e askeli ir şekilde çalışıyorlar.
Nur ‘isaleleri hakiki, öz e gayet dere ede selis ir Türkçe ile telif edil iştir. Bu
e salsiz eserlerde i a e İsla iyet, hak e hakikat e eliğ e e u iz, e fasih, e
215
a i e e azi edar ir surette, e üessir e e parlak şekilde e zersiz, eşsiz,
oriji al e e i şahsı a has ir uslu -u eya içi de ifade e izah edil iştir.
Hal ve keşf
Muazzam kütüb-ü İsla iyemizde u asra kadar hal e keşfedil eye e keşfi ve ispatı
görül eye yüzer tılsı -ı Kur a iye, u asırda uhteşe ir keşşaf ola Nur
‘isaleleri de hal e keşfedil iş, üspet ili ler u a ehesi de o tılsı lı hakikatler
birer mucize-i Kur a iye e irer u ize-i peygamberiye-i Resûl-i Ekrem Aleyhissalatü
Vessela olduğu, addeperest e di siz feylesofları dahi ilza ede ek ir erraklık
e açıklıkta ispat edil iştir.
Şöyle ki:
Eserlerindeki hususiyetler
Merhu Bediüzza a “aid Nursî r.a telifat e tedrisatı da, has ihalleri de ve
ektupları da sair irçok yüksek eşahir-i müellifin ve müfessirinden üdeba ve
üleğada , e liya e ulemada farklı olarak daha ir kısı eziyetlere aliktir. Ne i
şahsı a ü hasır eserleri deki hususiyetleri de ir kıs ı şudur:
216
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri r.a. fiile e e ele lafız e i are sa atı a
ehe iyet erip a a ı eya e izharı ahareti üzeri de iri i dere ede
farkı da olarak eya ol ayarak dur aya ir kısı üyük e yüksek üelliflere, edip
e eliğlere uhalif olarak telifat e kela ı da iri i dere ede bütün kuvve-i
kudsiyesi e aharetiyle a aya te e üh et iş, a a ı safiya e olarak ifade e
izharı ı ir düstur ittihaz et iştir.
Kari leri azar-ı dikkatleri i doğruda doğruya, hali olarak a aya çek eyi e a a
üzeri de topla ayı üessir ir etod olarak isti al et iştir. Bu a i ae
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri ir hakikatı ifade, izah e is at ederke lâfız e
i are üzeri de tasa ukara e ir öze tide ulu a ış, okuyu uları u akkat e
he ai he esleri i okşa ak içi lâfzı güzel düşür eye çalışarak a ada fedakârlık
yap a ıştır. El ise i şa'şaası içi ü udda kes e iştir. “afiyeyi, kafiyeye feda
et e iştir.
Elhasıl: Risale-i Nur eserleri de Nur tale eleri i akıl e kal leri i ütü hissiyat e
latifelerini, bütün dikkat ve azarları ı a a e a a ı kudsiyeti üzeri de teksif e
temerküz ettirir.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, Risale-i Nur da ir hakikati ifade, izah e ispat
ederke lâfız e i are üzeri de tasa ukâra e ir öze tide e tashihlerde
ulu a ıştır. Okuyu uları azarları ı a ada aşka ir şeye çek e ek içi lâfzı
güzel düşür eye çalış a ış e a ada fedakârlık yap a ıştır. El ise i şaşası içi
ü ûdda kes e iştir. “afiye yi kafiyeye feda et e iştir. Nur ‘isaleleri de Nur
tale eleri i akıl e kalblerini bütün nazar-ı dikkatları ı a a e a a ı kudsiyeti
üzeri de teksif e te erküz ettir iştir.
217
Said Nursî Hazretlerinin tarih-i hayatı da azı kısı lar
Hâlık-ı )ül elâl e )ül e âli e itaatta, Resul-ü Ekre a.s. . ı kudsî sü et-i
se iyesi e itti a da aza î ir sadakat e sa ırda sebat eden, Cenab-ı Hakkı ir a d-i
azizi, Fahr-ı Kâi at ‘esul-ü Ekrem (a.s.m.) efendimizin bir tilmizidir. Mevzuubahis
seciye-i ul iyeleri de irkaçı ı arzedelim.
Mağrur e üteke irlere karşı, izzet-i İslâ iye i iktiza ettiği e üstes a ir ta ırla
ilm-i hakaikı e yü e di i izi izzeti i, ozul a ış kal leri eftu e hayra ede ek
bir muamele ile muhafaza ederdi. Âlim ve talebe zatlara sualler sorarak onlara
eyda oku azdı. Yal ız e yal ız di sizlere e di düş a ları a eyda okurdu.
Bid at e dalâleti izale içi elâdet e esaretle sa yü gayret ederdi. Di sizlere e
uhalif şeylere uttali olu a, üthiş fakat üessir ir elâdet e esaretle
iha şu ül di i izi e ir e ehiyleri i, hak e hakikatı eya ederek uka elede
bulunurdu.
Masu ahalide ürekke ü i lere karşı üte azı, so dere e erha etli e
üşfik idi. Herha gi ir ehl-i i a tarafı da şahsı hakkı da yapıla , fakat ‘isale-i
Nur u i tişar e üdafaası ı sekteye uğrat aya gıy etleri, hü u e taarruzları
helâl ederdi. Aksi takdirde tedafüî ir tarzda ektuplarla Nur kardaşları ı, yapıla
iftira, itha e gıy etler hususu da te ir ederdi. Garazkâr hased ilere dahi
mukabele-i bilmisil etmezdi.
Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri, Erzuru Vilâyeti e ağlı Şarkî Bayazid e gitti.
Bayazid de şarklı eşhur Şeyh Meh ed-i Tâgî Hazretleri i ezdi de tahsile aşladı.
Bu hakiki e iddi tahsili pek gari tir ki, üç ay kadar de a et iştir. Zira şarkî Anadolu
usul-ü tedrisiyle, Molla Câmiden nihayete kadar ikmal-i nüsuh etti. Buna da her
kitaptan bir veya iki ders, nihayet on ders tederrüs etmekle muvaffak oldu. Ve
mütebakisini terk eyledi.
Yir i üç se ede te lifi ta a la a e yüz otuz kitapta üteşekkil ‘isale-i Nur adlı
eserleriyle Kur a ı feyziyle e ‘esul-ü Ekrem Aleyhisselâtü Vesselâ ı dersiyle il -i
kelâ sahası da te eddüd yaptığı, hakikat per er ehl-i ilim ve ferasetli ve müdrik ehl-i
iman ve safvet-i kal e âlik, ilyo lara aliğ ola u illet e ge çliği iz e
görül üş, takdir, tahsi e tasdik edil iştir. Nurlara talip e üştak ki seler, ‘isale-i
Nur u de a lı e halisane oku ak suretiyle, eski za a da kırk gü de e aze kırk
se ede erişile ek hakikate e o eti eye u za a da kırk saatte, elki kırk dakikada
eriş iştir e erişe ilir. Bu u a lı misalleri binlerdir.
Bediüzzaman Said Nursî, esasat-ı İsla iye yi Nur ‘isaleleri ile ders veren, ilim ve
irfa ı e İslâ iyet i ha isi e üdafii ola , aarifi ilâhiyyede pek yüksek ir
e kie yüksele ir ürşid-i kâmil ve müfessir-i Kur a dır.
Bediüzza a “aid Nursî i İslâ iyet e halisa e e ü ahida e ola hiz eti, çok
üyük ir değer olarak tarih-i İslâ da pek yüksek bir mevki-i muallâ olarak
kaydedilecektir. Ve rûsuh-u cumhur-u ülema muvacehesi de aşikâr ol uştur.
Feylesof ve profesörlerin, büyük âlim ve allamenin ehl-i tasavvuf ve herkesin tevcih
221
ettikleri ütü sualleri a ı da e doğru olarak e apla dır ası ile onun ilminin ne
kadar ze gi e e gi olduğu tezahür et iştir.
Üstadı Bediüzza a “aid Nursî i İslâ iyet e halisa e, i azsız e karşılıksız ola
hiz eti çok üyük ir kıy et e ehe iyet taşı aktadır. O u u ukaddes ihadı
ve hizmeti tarih-i İslâ da pek yü e ir e ki-i uallâyı işgal ede ektir.
Lisa ı daki harika fesahat e ede iyatı daki e zersiz elâgat e ezaletle Kur a î e
imanî hakikatlere olan derin vukufiyetiyle ve üslubundaki manevi bir cazibe ve
hususiyetiyle di siz feylesofları ilza edip sustur uştur. Kur a a uhalif felsefe i
batıl e hezeya larda i aret olduğu u Nur ‘isaleleri de gü eş gi i göster iş, akle
e a tıke ispat et iştir.
Bilhassa Nur tale eleri gi i di e fedai esi e hiz et ede , di i uğru da dü yayı feda
etmekten çekinmeyen ve bundan ilahî bir haz duyan ehl-i i a ı, di düş a ları
eşedd-i zulüm ve istibdad-ı utlak ku eti ile durdur aya gayret et işlerdir. Nihayet
dinsizlik cereyanları dü yayı tehdit ede ir güç hali e gel iştir.
İşte Cenâb-ı Hak rah et e erha eti ile u yir i i asırda da fe kal eşer
de e ile ek dere ede yekta, arzı e dağları yükle e ediği e a et-i kü râyı hâ il,
ze gi e e gi ir ili e irfa hazi esi i eli de tuta e Müslü a lara e eşere
sunan bir tilmiz-i Peygamberî, bir varis-i enbiya, bir zat-ı zîha ârıkı eyda a
getir iştir. O da Bediüzza a “aid Nursî dir. Ahir za a ı Büyük Hâdîsi e
Halâskârıdır. Hususî bir inayete mazhar olan bir nadir-i evliya ve yekta-i allâmedir.
Eskide eşhurdur ki, o hâdî-i aza ı köylerdeki ço a ta ıya ak, hidayet urları a
erişe ek, fakat şehirlerdeki azı ho alar o u ta ıya aya aklardır. O, feraset uru u
uruyla ta ı a aktır. Herkes ile eye ektir. Elindeki menba-ı irfa e halâskâr-ı i a
eşalesi de, Nur ‘isaleleri dir. Nur ‘isaleleri deki il î kudret e ku eti aza et e
haş eti de şöhretşiâr-ı âle ola ir gerçektir. Bu u içi ey ehl-i i a kardeşleri !
Kıl ü kâle ulaşmadan, ecel saati gelmeden Risale-i Nur da istifadeye de a lı olarak
çalışı !
223
Üstadım
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri asil ve yüksek ruhlu bir insan, ulüvv-ü cenap sahibi
ir şakird-i Kur a dır. Keli e i ta a ası ile kâ il ir ürşid-i ekmel ve bir rehber-
i ekmeldir.
İsla iyet i e illeti izi edar-ı iftiharı e dürr-ü yektası ola Bediüzza a ,
terakkiyat e teali i esasatı ı teşkil eden hakikatleri eseriyle gösteren ender bir
rehber-i ek el e ir ürşid-i ek erdir. Beşeriyeti terakki e te eddü tarihi de
çok üstü ir e kiye yüksele Bediüzza a , fikrî e kal î harekâtı ile isilsiz ku e-i
kudsiye ve kudret-i a e iyesi ile İsla iyet ruhu u e uru u e üyük pişdarı e
keşşafıdır.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, harika bir zühd ve takva ile nefs-i emmâresi
ağlûp ol uş, efsi tezkiye e ter iye edil iş e ilha at-ı ilahiyeye fevkalade bir
224
surette azhar ol uştur. Akıl e kalb ayağı ile giderek arifetullaha ail ol uştur.
Musaffa ve mutahhar olan kalb-i ü e eri de Kur a î hakikatler e hakaiku l-hakaik
te elli et iştir. Bu aarif-i ilahiye ile yüksel iştir.
Bediüzza a ı ili e irfa dere esi sair alla elerde pek üyük ir derecede,
yüksek olduğu, il î ü ahese e eserleri ile sabit oldu, ilim âleminde derhal nazar-ı
dikkati çekti. O u il i e i a ı, iktidar e ku eti e, lisa ı daki talâkata,
eserleri deki zatı a has âli üslü a e e sali görül eye i az e ezalete, lâfızdan
ziyade manaya müteveccihti.
Berrak bir ifade, cerhedilmez bir isbat ve izah hünerine malikti. Ule a e eşayih
hayra kaldı. Mutalâa e ülâhaza, uhakeme ve tefehhüme defaten ve ani sürat-i
i tikale isilsiz ir tefehhü e tee üleyi taşıyordu. İl î eselelerde gıpta
derecesine vara sitayiş e takdirler ile yadediliyordu. Pek şa lı e şefkatli il î ir
hayat yaşıyordu. Hazret-i Bediüzza a ı , ze gi e asi il i ve ulvî seciyesiyle,
iha gira e şöhreti, ütü İslâ dü yası a yayılıyordu. Feyyaz sohbetlerini, Darul
Hikmet-i İslâ iye deki utukları ı ehli ili e ahali üyük ir alâka e iştiyakla di liyor
e üstefid oluyorlardı. O zaman ilim ve ule a erkezi ola İsta ul daki üyük âlim
e alla eler Bediüzza a ı ziyaret ediyor, o ları e aşkaları sordukları yüzler e
üteaddid suallere durakla ada , utlak ir isa etle doğru e ap er esi, te ih
edilen her nevi suallerden hiç irisi i e apsız kal ayışı ule a, hüke a e fukahayı
e herkesi hayra lıklar içi de ırakıyordu. Hazret-i Üstad ı il i mübaheselerinden
üstefid ol ak içi a atıyorlardı.
Üstadı Bediüzza a Hazretleri e di düş a ları öyle a ılar e işke eler öyle e r-
i cefalar çektirdiler ki, bir insan olarak bunlara tahammül edilmesi âdeta mümkin
değildi. O dinsizlik harekât e fiiliyatları a, zulü e gadirleri e uğraya birçok ehl-i
ilim ve ehl-i iman, o işke elere katla ak felâketi de kurtul ak içi sükût
etmekten evleri ve memleketlerinde kendi âlemlerinde yaşa akta aşka çare
ula a ışlardı.
Osma Nuri Efe di i soh eti de alı a otlarda, o u Üstad hakkı daki ka aati
Zübeyir Gündüzalp
226
Aziz Kardeşleri !
Osman Nuri
Eski alay üftüleri de Os a Nuri Tol Efe di, asle A kara lıdır. İsta ul da azife
yap ıştır. ‘üt esi yar aydı. te dü yaya gel iş, Eki te A kara da vefat
et iştir. Mezarı Ce e i Ka rista ı dadır. Os a Nuri Efe di i toru u kızı ı kızı,
İlahiyat fakültesi de öğreti göre lisi ola Agâh Oktay Gü er i eşi İ i Gü er,
dedesi i hoş soh et, il î soh etler yapa , herkes tarafı da se ile , tatlı ir insan
olduğu u ifade et ektedir.
͆Bu zatı Os a Nuri , de, Hazret-i Üstad izleri A kara ya hiz ete hâdi
kıldıkları za a ta ı ıştık. Celâlli ir zat idi. Nakşî tarikatı a e sup, Hazret-i
Üstadı ızı ta iriyle, ehl-i kalb bir zat idi. Hazret-i Üstadı ız o a yazdıkları
ektuplarda, Be i A kara da ir ekili , diye hususî iltifatta ulu urdu. )iyareti e
gittiği izde Elvekilü ke l asil, velev kâ e kör fasil diye söze aşlardı. O za a
A dullah Ağa ey, “eyyid “alih, Ah ed Atak gi i Nur tale eleri ya ı a giderdik.
‘ah etli Ceyla kardeş de ardı. Bu i areyi söyle ekteki aksadı: Hazret-i Üstad ı
ke disi i A kara da ekil tayi ettiği de ahisle, ke disi i di le e iz i ap ettiği i
e izi siz ir hiz ette ulu ul a ası lâzı geldiği i ihtarda ulu urdu. Ve
ke disi de Os a lı de ri deki âlî ta ırlar e İsla î ter iye e edep aşikâre
görünürdü.
͆Kendisi ifade ederdi ki, ilk iki reis-i u hurla defaatle satra ç oyu u oy a ış ki,
Kur a e İsla iyet aleyhi deki hareketlere â i olsu . De izli Ağır Ceza
Mahke esi eraatı ı ahke e-i temyizdeki tasdikinde fiili dua a ası da sa i i
alaka e gayretleri ol uştur. de de okrasi i zuhuruyla azı üz i de olsa İsla î
hareket ve hizmetleri görüp duydukça, Risale-i Nur u uazza e ul î azhariyeti i
ifade içi za a za a ya ı a gele lere ilhassa şu ifadede ulunurdu:
͂Bu za a ı Şeyhü l-Ekberi Muhyiddin-i Ara î si, Şah-ı Nakşi e dî-i Kudsisi ve Sultan
A dülkadir i, Bediüzza a dır.
Bediüzza a şi diye kadar olan eserlerin fevkinde yepyeni ve orijinal bir eser
meyda a getir iştir. Bu dâhi müellifin en üstün hüneri ve en büyük meziyeti de
udur. Ke di za a ı da e el yazıl ış e çok kıy etli âlimlerin büyük eserlerinden
alı ış, o larda akil suretiyle toplayıp husule getirile ir kitap; yal ız Kur a -ı
Haki i üstad edi e e ilha ı Kur a -ı Keri de ala ir tefsir kadar re aç ul az,
rüçhaniyet kazanamaz. Bu hususta Bediüzzaman muazzam bir hüner ve hususiyete
maliktir.
İ a hizmeti
Fedakârlığı
229
Bütü arlığı ı, ütü e udiyeti i ola a ku eti i i a kurtar ak da ası a
ada ıştır. Bütü e liği i e ütü ruh e a ı ı u kudsi da aya hasret iştir. İltifat
gösterdiği takdirde o a yar e yaran olacak dünyevî ve uhrevî bütün isteklerini, bütün
yüksek aka e a sıpları, ser et e sa a ı i a ı kurtar ak da ası uğru da feda
et iştir.
Ubudiyeti
Hem bütün benliği i Kur a -ı Azi üşşa a aza î ihlâsla hiz et et ek yolu da terk
eden, her e i feragat e fedakârlığı efsi de toplaya e ütü üstü asıf e fiilleri
uttasıf e faili ola e azhar olduğu o ze gi e e gi ir il i â ili olarak taşıya
bir abd-i azizdir. Hâlık ı ı makbul ve mahbub bir kuludur. Ferd-i ferid olan bir sultan,
ir e liyadır.
Tilmiz-i Peygamber
İki iha ser eri, kâi atı reisi e efe disi Peyga eri iz ‘esûl-i Ekre i a.s. .
feyyaz ve nevvar sünnet-i seniyesine iktida eden, ihda ve ilâ eden bir tilmiz-i
Peyga erî dir.
Di düş a ları tarafı da yok edil esi içi çalışıldıkça arlığı haş et e aza et
kes ede a e i ir ku et hali e gel iştir. Ah ak, udala e aptal di düş a ları,
a i ir zih iyeti ze u u olarak di yıkı ılığı daki faaliyetleri e hâlâ de a ediyorlar.
Körlük, cahillik olur da, fakat bu derece körlük ve cahillik tarih-i eşerde
görül e iştir.
Üstadı Bediüzza a ir asra yaklaşa e ütü şai elerde ü erra ola lekesiz
terte iz hayatı, İsla iyet hiz eti uğru da ir i sa ı taha ül ede eye eği e r e
efalara, zulü e işke elere daya ası, bütün maddi manevi menfaat, makam ve
a sıplar, ser et e sâ â ı, ölü e ida ı istihkar et esi, il i ile â il ol ası, aza î
bir zühd ve takva ve azimetle imrar-ı hayat et esi ile, o u eserleri ola Nur
231
‘isaleleri i görül e iş iştiyak e aşkla, üyük ir rağ et e re açla oku akta ola
ir eser olduğu u o u şayeste uarızları dahi tasdik et ektedirler.
Fazilet sembolüdür
Gür hisli, gür i a lı Üstadı , dili i ağla ak isteye leri karşısı da yıkıl az ir i a
kal ası hali de dur uş, o lara göğüs ger iş, aş tut uştur. İ a ı şahikası a erişe
bu hali ile Müslümanlara ve insanlara uhteşe ir ör ek a idesi ol uştur. İ a e
İsla iyet te elleri i i ar e uhafazası yolu da a sipera e, akur e e i
ha lelerle ilerle iş e da ası ı illete al et iştir.
İ a ı kurtar ak da ası ı kıla uzu, reh eri ola Nur ‘isaleleri, u ata e milletin
si esi e yerleş iş e kökleş iştir. O u o da söke il ek hiç ir eşerî ku eti
haddi değildir.
İ sa ları i sa gi i yaşata , İsla iyet i ezih e asil duyguları ile o ları tezyi ede
ir ürşid-i kâ ildir. Midesi de açlık ıstıra ı da , ruhları da adde düşkü lüğü de
aşka ihtirasları ol aya pek çok ki seleri te ir ederek peşi e düştükleri
addeperestlik sapkı lıkları da kurtara ir halâskar-ı i a dır.
232
Eşref Edip
Bizleri İslâ î eser e akale yaza adığı ız, sükûta uzdar kaldığı ız o kara
günlerde Bediüzzaman ancak bir mücahid-i ek erde görüle şahla ışıyle Risale-i Nur
külliyatı ı te lif e eşrediyordu. Yal ız o sus uyor e susturula ıyordu. ‘isale-i
Nuru eşriyatı ile di sizlik, far aso luk e ko o istlik te eli de sarsıldı. Di
aleyhi deki isti dad kıs e yıkıldı. Bizler a ak u da so ra di î kitap yaz aya e
e ualar çıkar aya aşladık.
Fakat izi yazdıkları ız fazla ir alaka gör üyor e oku uyordu. Ne za a ki,
Risale-i Nur eşriyatı u u ileşti ye i esli e ahali i İslâ î i a î esaslardaki
itikadları küllî ir tarzda ku et uldu. A ak u da so ra di î üellif e
muharrirlerin kitap, dergi e gazeteleri re aç ul aya aşladı.
He şu u da ilâ e ede eği ki, Bediüzza a “aid Nursî değil ir de leti idaresi,
dünya devletlerin idaresi ona verilse, o selâmetle idare eder. Fakat böyle bir iktidara
malik olan Bediüzzaman bu dü ye î aka e a sı a arka çe ir iştir. Millet-i
İslâ ı i a ları ı kurtul ası a hasr-ı esai et iştir. O, mânâlar âleminin, gönüller
üzerindeki ir sulta ıdır.
Eşref Edip
233
Bediüzza a ir ürşid-i kâ il ve ir ahadır-ı di dir
Mazisinden kuvvet alacak nesl-i âti i iktida et ek içi arayıp göre eği yega e ir
ürşid-i kâ il e ir ahadır-ı di dir. Dehşetli ir asrı kasıp ka uru u, yakıp yıkı ı di
düş a ları ı yir i i yüzyılı tarihi i okuya ak, u asrı halâskârı ı araya ak, yarı ki
esli ilk azarda ula ağı uazza e uhteşe ir ferd-i ferididir.
İsla iyet i kurtuluşu e yüksel esi, di sizliği ge ermesi yolunda, can ve cihandan
geçe i ruhu olsa, u uğurda hepsi i feda et eye her a hazır olarak ö ür geçire
mücessem bir fedakâr-ı İsla dır. Hayatı oyu a ütü hi et e esaisi i i a
kurtar ak da ası a teksif ede , ütü gayretini cihad-ı di iye üzeri de te erküz
ettiren muzaffer bir kumandan-ı aza dır.
Risale-i Nur, ders-i imanîde diz dize, zulü atlı ola i sî şeyta ları eşedd-i
isti datları a oyu eğ eyerek Müslümanlara Kur a e i a urları ı eşrediyordu.
Ehl-i i a ı ye s-i utlaka düşürerek, ehl-i il i ka e ida dehşetleri ile susturarak
di sizliği at oy attığı korku ç gü lerde, o açtığı ihad-ı di iye ephesi de çarpışıyor,
er ya da geç i a e İsla iyet i uzaffer ola ağı ı üjde ediyordu. Dur uyor e
durdurula ıyor, sus uyor e susturula ıyordu. Ehl-i i a ı âle i i kararta kara
ulutları dağıtıyor, ü it e i a aşılıyor, o ları ihad-ı di iye safları da toplayarak
ehd e gayret efhediyordu. Ölü ruhları diriltiyor, di sizliği saçtığı dehşetlerle
sinenleri meyda a fırlatıyordu. ‘uhları Nur ‘isaleleri deki e ar-ı Kur a iye ile
dolduruyor, millet-i İsla ı üzeri e çökertile dalâlet e di sizliği kesif ulutları ı
parçalıyor e Kur a î eşalelerle aydı lıklar serpiyordu. İlahî, Kur a î kay akta
fışkıra a -ı hayat, asfı daki Nur ‘isaleleri ile ü i ler ut ai olup, o gü te şir
edilen zafer-i İsla ü idiyle şahla ıyordu.
Bizleri di sizlik ereya ları ı yu arladığı ahlâksızlık uçuru ları da kurtardı. Her
fe alığı aşı ola i a sızlıkta korudu. Tahkikî iman dersleri ile i a ı ızı
ku etle dirdi. Bu i a , uzır ereya lar karşısı da gra itleşe yüksek dağlar isillü
234
daya dı. Bir asra yaklaşa ü ahedesi den geri çekilmeden, tereddüt göstermeden,
yorulup yıl ada se at etti. Böyle e Kur a î hakikatler a zu esi olan Nur Risaleleri
en ücra köy e köşelere kadar gitti.
Di sizlik teşekkülleri ephesi e uka il ir sedd-i Zülkarneyn gibi bir kala-i iman ve
kalbte kal e seyera ede ilahî ir ereya husule getirdi. İ a ı kurtar a e
İsla iyet i yükselt eyi hedef edinen bu imanî cereyan, milletimize mal oldu. Bu vatan
e illeti si esi e yerleşti e kök saldı. Maddi ku etler ola ato gi i ku etlerde
ziyade bir kuvvetle nesilden nesile devredilerek, yenilmez kalmaya devam edecektir.
“aid Nursî Hazretleri, çok keski ir zekâya, çok ku etli ir hafızaya, üstes a ir
a layış e sürat-ı i tikale alikti. Hazret-i Üstad, keli e i e ge iş e e yüksek
a ası ile ir ü ahid-i din ve bir müfessir-i Kur a e İsla e ir ürşid-i ekmeldir.
Di düş a ları ı duçar ettiği ağır eşakkatlere, aruz kaldığı şiddetli tazyiklere e
işke elere karşı fe kal eşer de e ek dere ede taha ülü so efesi e kadar
de a etti. İsla düş a ları, her türlü gayr-i insanî etotlarla çalıştı. Fakat o hiç ir
za a ye se kapıl adı. Üstadı , ütü ö rü ü üslü a ları dü ye î e uhre î
saadete eriştire ek i a hiz eti de har adı.
İ a ı kurtar ak, İslâ iyeti yü elt ek ola dâ âsı ı yürüt ekte tüke ez ir azi ,
gayret kuvvetli ir iradeye sahipti. Pek ze gi ir il e azhardı. Fakat o eser yaz ış
ol ak içi kitap telif et ediği, o e gi il i de sade e u asra elze e ehe m ola ı
yüz otuz parça risaleleri de tere ü etti. Nur ‘isaleleri külliyatı ola u harikulâde
ve müceddid-i di e safı daki eserlerinde kalbleri fethede , akılları teshir ede , ruh
e i da ı, Kur a î Nurlarla parlata ir elâgat e fesahat ardı.
Birçok düş a lar dostluğa i kila etti. Uzakta dura lar yakı a geldi. Durgu ola lar
ilden ile, köyden köye giderek Nur Risalelerini yaymak gayreti ile harekete geçdi.
Böyle e i tişarı yaygı ir hale gele , Müslü a lara a e î a e ka ere Nur
‘isaleleri uazza ir kitle ir hiz il Kur a ü uda getirdi. Nur ‘isaleleri i gir ediği
köy ar adığı elde he e he e yok gi i ir hale aldı.
Risale-i Nur, Bediüzzamanı zatı a has fakat u u u faydala a ile eği yepye i ir
sedd-i i a teşekkül ettire , İslâ iyet e uafi ir surette hiz et ettire ir Tefsir-i
Kur a dır. İli e irfa tahsili de aş aşa, ihad-ı di iyede o uz o uza e kol kola
getire irleştiri i e arıştırı ı ir eserdir. E liya e şüheda yurdu olan bu mübarek
ata ı, se a-i Peygamberîye azhar ola u kahra a illeti e e i istilâsı da
koruyan, dâhilde emniyet ve asayişi te i ede e üyük ir âmildir. Esasat-ı i a iye
e İslâ iyye i a isi, ahlâk ve fezâil-i di iye i i arıdır.
Bediüzzama ı ili e irfa dere esi, diğer ulemadan pek büyük bir derecede yüksek
olduğu il i ü ahese ve eserleri ile de sabit oldu. Ve derhal ilim âleminde nazar-ı
dikkati el etti. İl î e i a î iktidarı a lisa ı daki talâkata, eserleri deki yüksek
belâgat ve fesahata, ezalet e i aza zatı a has âlî üslû u a üle a e eşayih hayra
oldu.
Ondaki mülâhaza ve mütalâaları , uhake e e sür at-i intikalin keskin bir teemmül
e tefehhü ü kudret e üs ati de gıpta dere esi e ara takdir e ta siflerde
ilim meclisleri de çok sitayişle ahsediliyordu. Pek şa lı e şe ketli ili hayatı
yaşıyordu. )e gi ilgi e sağla se iyesi ile iha gira e şöhreti ütü İslâ
dü yası a yayılıyordu.
Bediüzza a yal ız ir fikirde i aret ola ahda iyeti e kâi atı e ahlûkatı
hikmet-i hilkatini eserlerinde ders verirken sadece aklî ve fikrî bir nazariye ile iktifa
et e iş, ay ı za a da ütü hissiyat-ı i sa iyeyi tat i ede ek etodu ihtiyar
et iştir. Akıl e kal i eş u kıla ak arifetullahı, ilahî e u u î ir ders-i Kur a î yi
eya e ispat ile ütü eşeriyet e İsla iyet âle i e takdi et iştir.
Bediüzza a dü yayı ütü ütü terk ederek keli e i ta a ası ile aza î ir
ferağat e fedakârlık içi de i a e İslâ iyeti kurtul ası a e ilerle esi e çalışa
ender ve namdar bir hâdim-i Kur a e ir til iz-i peygamberidir.
Bediüzzaman bir mücahid-i ekber ve bir saykal-ı İsla hali de ü ahede-i diniyeyi ifa
ederke ay ı za a da üyük huşu e huzu e tefekkür içi de, aza î ir zühd e
takvaya muvaffak olan bir ürşid-i kâmil ve bir evliya-ı aza dır. Bu hakikat onun
harikalarla dolu hayatı e eserleri deki ul iyetiyle sa it e üselle ola ir akıadır.
Bediüzza a “aid Nursî i a e İslâ iyeti ye i aşta a la ası a e ihyası a
amil olan bir müfessir-i Kur a dır.
Allâme-i asır e bir müfessir-i Kur a dır. İl i her şu esi de ukuf ve rüsuh sahibi
olan bir fatinul asırdır. Milleti izi edar-ı iti arı ola Bediüzza a i an ve
İslâ iyeti terakkiyat e teali i esası ı eseri de teşkil ede hakikatları göstere
yekta bir rehber-i ekmel e ir ürşid-i ekberdir.
Me leketi izi İslâ âlemi e A rupa ı hakkı ile takdir e tahsi le iftihar ettiği
Bediüzzaman, ilim âleminde eserleri ebediyete intikal edecek olan bir müfessir-i
Kur a dır.
Emsalsiz bir iman, azamî bir ihlâs, misilsiz bir maarif, harikulâde bir zühd ve takva ve
u udiyet, fe kalâde ir zekâ e feta et, harikulâde ir esaret sahi idir e u sıfat,
meziyyet ve vasfa malik oldugu ehl-i ilim ve ehl-i i a a sa it e usaddaktır. O u
eseri onun derece-i hakka iyet e sadıkıyeti i gü eş gi i göster ektedir. Feraset e
dirayette, feta et e zekâ ette, e eşhur e e ak ul ir zattır. Di darlık e
takvada, cesaret ve salâbet-i diniyede en muhterem, en namdar ve en müttaki bir
ü ahidi İslâ dır.
İl i
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, yüksek bir ilm-ü irfa a idesidir. İli e elâyet
yolu u ü esse ir kut u, uazza ir şahıdır. Taraf-ı ilahî de o u ruh e
i da , akıl e kalb, göz ve kulak ve bütün cihazat ve hasselerine tecelli eden
hakikatleri ir se eresi de Nur ‘isaleleri dir.
Bütü a eli i, ütü i adet e taati i ahza rıza-i ilahî için yapmakta ferd-i ferid
olarak u affak ola Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri, sıddıkiyet aka ı ı
azharıdır. Bu aka ı üstü de aşka ir elilik aka ı yoktur, u da so ra
e ilik aka ı gelir.
Bediüzza a a ıyla şöhretşiar-ı âle olan Said Nursî, pek çok ilimlerde dâhiyane
ileri giden, ledün ilmine mazhar olan, ilm-i e el e ahiri e akıf ulu a , üspet
ilimlere muttali olan muhakkik ve mütebahhir bir allâme-i asırdır. Keski ir azar e
gayb-bîn bir göze ve harika bir kuvve-i kudsiyeye malik bir evliya-i azimdir.
Hakşi astır
Haşiye
Üstad ı A ahtar Deliği de çekile res i.
Bediüzza a “aid Nursî, İsla î kahra a lık, fedakârlık e feragatle geçe hayatı,
izzet-i di iyeyi uhafazası, Kur a a hiz eti, şehâ et e şe aati, hakkı da iltlerle
kitap yazıl aya layık ü ahit ir üfessir-i Kur a dır.
Bütün ömrü boyunca ehl-i İsla ı e edî saadet e selâ eti uğru da, görül e iş ir
hi et e gayretle, sö eye ir eta et e salâ etle çalışa yegâ e hadi -i İsla
e Kur a dır. İffet e is eti , ili e irfa ı ü esse ir ti sali ola ge çliği de
Haşiye
)ü eyir ağa eye u res i üzeri deki şekli sordugu uzda res i çekiliş hikâyesi e aksadı
hakkı da şu ları söyledi: Bu sulta -ı ule a e ir ser er-i e liya ola Hz Üstad ı Barla da ilk ika et ettikleri
sırada di düş a ı küfrü reisleri öldüre il ek içi yaptıkları işke e, zulü e zehirle elerde so ra,
Daha öl edi i? diye soruyorlar. Bu u duya Hz. Üstad, tıraş olup sırtı a yorga ı ı alarak e si kış
u fotoğrafı eriyor. O u içi akışları serttir. Bu resi öl edi , öldüre eye eksi iz, diye e ap olarak
u aksatla Barla da kapı ı a ahtar deliği de çekil iş e o reisi eli e geçe ek şekilde gö derile ir
res idir dedi. Ö er ÇİÇEK
241
tutun da, hayatı ı so efesi e kadar hayatı İsla î hiz et e di î ü ahede içi de
geç iş, her i sa oğlu u daya a aya ağı ih ete e eşakkate aruz kal ıştır.
Fakat azılı di düş a ları a karşı asla yılgı lık göster e iş, ü ahede eyda ı ı
terk et e iştir.
Fıtrate çok zeki, fart-ı zekâ sahi i, çok akıllı e hafızası pek ku etli, hakikat âle i e
açıla hayali gayet dere ede ge iş, seziş e tee ülü i tikal e ka ra a ka iliyeti
son dere e ça uk e keski dir. Feraset e asireti, yaşadığı asırda yekta olarak
te ayüz et iştir.
Hıfzı harikaydı
Tilmiz-i ‘esulüllahtır
242
Bediüzza a Hazretleri Allah ı e ‘esulullah ı ahlâkı ile ahlakla a e ‘esulü Ekre
Aleyhisselât-ü Vesselâ ı sü eti e ta itti a ede , hiz et-i di iyesi e ihadı ile
fe kal eşer riyazet, uzlet, zühd e tak ası ile til iz-i ‘esulullah ola kudsî ir şahs-ı
a e idir. O u eşre i ile eşre le ek, o da toplanan tecelliyat-ı ilâhiyyede e
nimet-i Rabbaniyeden istifade ve istifazaya medar olur. Bu da onun eserlerini dikkat
ve sadakatle okumakla kabildir.
Kur a e i a a çok ağır şartlar içi de, azılı e i safsız addi ku etler karşısı da
hiz et et iş, çok eza e efalar çek iştir. Fakat o asla yıl a ış e ephesi i terk
et e iş, ephede de sipere gir eye te ezzül et e iştir. Bu uğurda her türlü
sıkı tılara, azap e işke elere katla ış, izlere üyük ir ör ek e üyük ir hüs -ü
isal ol uştur.
Sende cemal-i ilahî te elli et iş. E et, i sa ı güzelliği yüzü dedir. Yüzü güzelliği ise
gözdür. Senin gözün bütün gözlerin gözdesidir. Boğazı güzelliği dildir. “e i dili
ütü dilleri şah azıdır. Dili güzelliği sözdür. “e i sözü ütü sözleri özü ve
243
zü desidir. “e i kela ı ütü kela ları ke ali ir a iü l-kela dır, ir
mu iz ü âdır.
Heybet ve Üstad
Üstadı gayet eha etli, haş etli e aza etli olmakla beraber gayet mütevazidir.
Gayet gö ül alı ı, teshir edi i e se i lidir. Dost uhiti gayet ge iş ir i sa -ı
kâ ildir. Hayatı ı ütü sa iye e dakikaları irer i adet hük ü de geç iş e
daima yücelere doğru yüksel iştir. Bütü ö rü oyu a çalış ış e zorluklarla
uğraş ıştır.
Fıtraten mücadelecidir
Üstadı fe kal eşer de ile ile ek dere ede üstü ir yaratılışa azhardır. Yaşadığı
de irde kıy et-i imaniye ve cihad-ı di iyesi e eseriyle gele ek yılları e esilleri
takdiri e erişe ü taz ir dehadır. Çok titiz e hassastır. Fikir ve hisleri kuvvetli ve
keski dir. Fıtrate ü adele i e ü ahit ir ruha sahiptir. Niteki ütü hayatı da
cihad-ı ek er-i di iye eyda ları da geç iştir.
Mua er ve ahtiyardır
244
Cesaret e şe aat sahi i ir i sa dır. Dur ak, di le ek edir il eye ir da a e
ha le ada ıdır. Ma e i ser et e de let sahi idir. Azi li e se atkârdır. Müte azı e
akurdur. Herkeste hür et göre ir zattır. Her hususta şa slı e ahtlıdır. Mu affak
e es ud ir hayat geçir iştir. Mua er e ahtiyardır.
Otoriter ve idareci bir seciye ve hüviyet sahibidir. Hususî hayatı gayet üte azı e
iddidir. Lâtif e i retli latifeler yapardı. “ıddıkiyet aka ı a azhar olduğu içi dir ki,
kalbinden kalemine gelen bütün hakaik, tam bir teyakkuz ve teyakkunun muazzam ve
muhterem bir muvazenenin eseridir.
İ a a hiz et
Bediüzza a “aid Nursî ye u illet-i İsla ı o kadar e iyet e iti adı ardır ki, O
e söylerse, hak söyler, diye iştihar et iştir. Sözüne ve eserine en çok itimad edilen
üellif, Bediüzza a dır. Hiç ir ki se, o u kadar şaya -ı itimad görülmemiştir.
Çü kü ütü ö rü oyu a doğru söyle ek e yaz akta ayrıl a ış, iti adı asla e
asla su-i isti al et e iştir.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, benzeri ender görülen bu zamanda misilsiz bir
müfessir-i Kur a dır. Bir ü ahid-i ekber ve bir veliyy-i aza dır. İli e irfa ı zir e-i
âlâsı da ola ir allâ e-i asırdır. Fart-ı zekâya, sürat-i intikale ve teemmüle sahip,
tefhi e tefehhü de e salsiz ir fati ü l-asırdır.
245
O, üyük ir i sa dır. Yıkıl az e sarsıl az ir i a e şe aat kahra a ıdır. Çok
yüksek faziletleri efsi de e et iş e fiile yaşa ış ir fazilet ti salidir. O u
eserleri i de a lı olarak okuya ahtiyar ki seler o u çok ul î u yü e il i den
istifade etmişler ve etmektedirler.
Ne yazık ki ben acz-i mutlak, fakr-ı utlak içi deyi , u a uktedir değili . A ak,
onun eserleri olan Nurlar kalbimizdedir. O eserler ve müellifi, ruh ve kalblerde
ilelebed yaşaya aktır. O, da arlarda kökleşe ir i a sahi idir. )ekâ e feraseti
üstü dür. Azi kâr e üteşe istir. Neye el atsa u affak ola ak ir ka iliyete
maliktir. Bilgi ve görgüsü ve tefekkürü kuvvetlidir. Bunun semeresi olan eserleri ile
iha şü ul ir e ki e şöhrete sahiptir. Bediüzza a Hazretleri, allâ e-i asırdır.
“ulta ü l-e liya e sulta ü l-ulemadır. Tarihlere al ola Üstadı , telif ettiği i a î
eserleri okuyan milleti şah da arı a yerleşe , da arları da kökleşe ir i a
sahibidir.
Üstadı Bediüzza a eğer isteseydi, yüz otuz değil, i otuz eser yaza ilirdi. Eğer o
eser yaz ış ol ak, il i i göster iş ol ak içi kitap telif et iş olsaydı yüz otuz değil,
246
i otuz eser yaza ilirdi, ka aati deyi . Fakat Bediüzza a şa ve şöhrete, ütü
dünyevî ve uhre î rüt elere sırt çe ir iş, bu zamanda müminlerin birinci derecede
uhtaç olduğu hakikatleri tere ü et iştir. Bu u içi dir ki, Kur a -ı Keri i yal ız
i a î hakikatleri i tefsir e izah et iştir. Ve yet iş-yet iş eş se elik ili hayatı ı,
i a ı kurtar ak e zuu a hasret iştir.
E et, Üstadı Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri ilmin bihakkı Üstad ı e piridir. O
uhteşe eserde okuya lar i a erati i de yükselir, hakka yaklaşır. Tarihlere
al ola Üstadı Bediüzza a ı eserleri yüz se e so ra da oku sa güya o asırda
telif edil iş gi i ir hususiyete aliktir. Gele ek asırları da ihtiya ı a e ap ere ek
ir orji alliğe sahiptir.
Üstadı Bediüzza a e telif ettiği eserleri ‘isale-i Nur, urha u d-din ve muhakkik-i
ek erdir. Allah ı ir urha -ı ezheridir. Ekâ ir-i ü eti e üyükleri de dir. Şeriat,
hakikat e tarikatı şahıdır. Fakat O, asrı ızı ihtiya ı a i ae ütü esai e
himmetini imanı tak iye e i a ı kurtar ak yolu a hasret iştir. Dü ye î e uhre î
bütün arzularda azgeç iş, ütü e eli i rıza-ı ilâhiyi kaza ak içi i a ı
kurtar ak hiz eti e hasr e hayatı ı akfet iştir.
Üstadı , risaleler hakkı da, Be hiç ir za a oşu a, se epsiz eser yaz adı .
Mutlaka ir delile, ir se e e e ir ihtiya a i ae yazdı . He sizler ilerek
çalışıyorsu uz. Be şuuru taalluk et ede istihda ediliyoru . ‘isaleler, Ce â -ı
Hakk ı u za a ı ihtiya ı a ir lütfu e ihsa ıdır,͇ uyur uşlardır.
Üstadı Bediüzzaman
Hz. Üstad Bediüzzaman Said Nursî Afyon hapsinde zehirledikleri zaman o halinde
resmi görevliler e çekil iş resmi
Haşiye
Birgü İsa a.s e ehdi e zuu da oku a derste )ü eyir Ağa ey di i e irleri arası da te akuz
yoktur e ola az u da dolayı ahir za a da gele ek İsa e ehdi eseleleri hakkı da eşaretler,
teş ihler, te iller e izahlar azıları a ka u -u adetullah a uy aya tarzda yapılıyor. ‘isale-i Nur da
istifade ile o u ölçüleri de, doğrusu u ge iş ir şekilde Kırkı ı ho a iyi yazar e yaz alı ki ü eti kafa
karışıklığı gitsi e gider eli dedi. Bu da dolayı ke disi i u el yazısı da da görüldüğü gi i Üstadı ızı
is i eşerisi i a latıyor. O u hakkı da adeta elge iteliği de ilgi eriyor. Üstadı ızı iki ayağı ı orta
par akları ı itişik ol ası ı ir ala et olduğu u söylüyor. O Üstadı ıza ait nakillerinde en muhakkik ve
e üdakkik e doğru ir âkile-i ute erdir ki itı arı e doğrulugu tartışıl az. Ö er Çiçek
249
idi e hali di. “özü de sadık, a di de sa it ir sıddıktı. Dai a ü erred yaşadı.
Ö rü i zi ada e hapislerde geçti. Dü yayı ütü ütü terk et işti. Fakat a a e
ha assı addi a e i u ur-u hayriyesi deki ted ir e tasarrufu, ütü dehaları
üstünde idi. Yemede, içmede, giyinmede daima zarureti ihtiyar ederdi. Her sahadaki
iktisadı fe kalâde idi. Gayet az yer e az uyurdu. Dü ya etaı a asla kıy et er ezdi
ve âlem-i ekâya teşrifleri de e ir göz kulübesi ne de bir dönü tarlası ardı.
Ha esi üte azı idi.
Hz. Üstad Bediüzza a “aid Nursî, E irdağ daki üte azı ha esi de görül ektedir
250
Giderke arkası da dü yalık olarak ir saat, ir pusula, ir i rik, ir se ade ıraktı.
Terekesi e kuruş kıy et içildi. Eğer isteseydi, dü ya ı e ze gi i sa ı olurdu.
Manevi muazzam bir hakan, kalbi fethede uhteşe ir fatih e yüksek ir i sa dır.
Büyük ir İslâ üellifidir. U a lar kadar e gi il î ir aza et, gü eşler kadar
parlak a e i ir haş ete azhar, e salsiz ir Kur a üfessiridir.
251
Üstadı iki ayak orta par akları ı ir iri e yapışık olduğu u a lata el yazısı.
Bir ürşid-i kâ ili haiz ola ağı u ütü ul i eziyet e asıflara alik, a e î e
il î şahsiyeti i ta sifte a iz olduğu uz ir ualli -i ekberdir. Ömrünü cihad-ı
diniyeye hasreden feragat timsali bir büyük mücahiddir. Millet ve neslimize ilim ve
irfa , esaret e elâdet aşılaya ir ili hazi esi e ir di î kahra a lık ör eğidir.
Orta çağ zih iyeti i taşıya üste it, zali e aarif-i İsla iye e ili düş a lığı
yapa di siz e ahlâksızları ağlup ede ir illeti, o ları şerir şerleri de kurtara
ir ada dır. İlk çağlara taş çıkarta ak küf kokulu e utaassıp di yıkı ılığı ı
a a ar ası a ilerlet eye çalıştıkları di sizlik ereya ları ı, kökü de sarsa e
ağlup ede uzaffer ir e at-ı İsla dır.
Bu vatan ve âlem-i İsla se ası da hakaik-i Kur a iye gü eşi i par par parlata ,
dü ya di sizliği e harika i a ku eti ile eyda okuya , kara lıklar içi deki di sizlik
de ri i kapaya , üşa şa ir di darlık de ri aça ir ahadır-ı Kur a dır.
Halk ta akaları
Hazret-i Bediüzza a ı eserleri ola Nur ‘isaleleri i uazzam bir ehl-i iman kitlesi
oku uş, addî a e î saadeti huzuru içi de yaşa ıştır. A a e ha as, il î
şahsiyetler e ütü halk ta akaları, kadı erkek, ge ç ihtiyar Nur Risalelerini
gerçekte se iş, o a eyil e uha et göster iştir. Takdir, tahsi e te il
duyguları ile o u e i se iş, oku uş e okut uştur.
252
Risale-i Nuru okuyan ve okutan her tabaka-i insaniyeden bir numune bu gençlerdir
ki yet işli yıllarda ir kır dersinden sonra görülmektedir.
Bediüzza a ı fart-ı zekâ e üthiş ir hafıza, ge iş, vâsi bir tefekkür, engin ve
zengin bir ilme mazhar ol ası, Türk, Arap, Fars lisa ları a ku etli hâki iyeti,
fe kalâde ir şekilde ukufuyeti, o a, ir-iki ü le içi e ir iha ı sığdır a kudreti i
ahşet iştir.
253
O a yapıla tazyikat taha ül edil ez idi
Bediüzza a , di yıkı ılığı ı gaddar ö üsü e, Kâi atta e yüksek hakikat i a dır.
İ a da so ra a azdır. Na azda daha yüksek ir hakikat olsaydı, Ce â -ı Hak
Kur a -ı Keri de yüz yerde sariha , i yerde zı e o u e rederdi, diyen bir
aş...
Bediüzza a , ulutlara değe e sıra dağlar kadar yüksek e izzet-i İsla iye i
ti sali ola ir aşa alikti. Hiç ir di siz zali , hiç ir gaddar i paratoru ö ü de
eğil eye ir aş...
Bediüzza a , yediği, içtiği, ser eti illet ka ı ola e ar, üste it aşları ö ü de
serfüru et eye ir aş...
Bediüzzaman, dünyalar gibi maddi kuvvetlere, atom gibi korkunç kahharlara malik
di sizlere fer a okuya ir aş... Bu u içi değil idir ki, o u eseri ile i a ı
ku et ula ir liseli ço ukta, yi e ay ı aş...
Bediüzzaman, diğer ho aları ida ede Di a -ı Örfi de ahke e reisi Hurşit Paşa ı
dinimize tahkir-a iz da ra ışı a karşı -oturduğu yerde - Paşa! “e i gözleri i
u ahhidî i kale leri ile oyarı ! diye ir aş...
Üstadı Hayatı
Doğrusu Üstad ı doğduğu da âhirete gidişi e kadar ola hayatı çok gari ir
hayattır. Ki seyle görüş esi diye efyedildiği Barla ı ıssız dağları da, ki sesiz
ağları da Kur a da ye i ir tohu filizle iştir. Böyle ir çileli ö ür e de ir
dünyayı değiştir eye gele ir çekirdek ol uş, bugüne kadar en parlak en âlemşü ul
e her se iye i istifadesiz kal aya ağı ir eser ‘isale-i Nur da gayri ü uda
gel e iştir.
Birçok eser ve tefsirler günden güne hâkimiyetlerini kaybettikleri halde Risale-i Nur,
gü geçtikçe parlaklığı tazele iyor.
E irdağ II, keyf-i küfrîde eşrol a ış. Bu se e le eşri ge ikti. Biraz da i ta ile
ahre i şerifte duruyor. Ağa eylere e üteaddid defa erdi . İleride eşrola ak
dediler şi di işleri çok. “o ra eşroldu. Üstad ı eşrol aya hiç ir eseri e lahika
ektupları kal adı.
Üstad a ait e varsa i zivaya çekilip tekrar yaz ak istiyoru . Üstadda hatıraları
derslerde nakledilince, uyuya ları gözleri parlar, dinlemek isterler, bunun için
256
a latıyoru . Yeri ve aka ı geli e siz de derslerde a latırsı ız ta ki Üstad a ait e
varsa bilinsin.
IV. BÖLÜM
Not: )ü eyir Ağa ey Üstad ı a elî e tat ikî düsturları, eslekî e eşre î ektup, lahika e dersleri i
cem etmekte kuvvet ve fayda ar diyordu. Bu ları ir kıs ı ı Üstadı Bediüzza a “aid Nursî i
257
Tarafgirlik ve inad ve hased
Nasıl ki: “e ir ge ide eya ir ha ede ulu sa se i le era er dokuz asu ile
bir cani var. O gemiyi gark ve o haneyi ihrak etmeye çalışa ir ada ı , e dere e
zul ettiği i ilirsi . Ve zali liği i se a ata işittire ek dere ede ağıra aksı . Hatta
bir tek masum, dokuz cani olsa, yine o gemi hiçbir kanun-u adaletle atırıl az. Ay e
öyle de, sen, bir hane-i Rabbaniye ve bir sefine-i İlâhîye ola ir ü i i ücudunda
i a e islâ iyet e ko şuluk gi i dokuz değil, elki yir i sıfat-ı asu e arke ,
sa a uzır ola e hoşu a git eye ir a i sıfatı yüzü de o a ki e ada et
ağla akla, o ha e-i maneviye-i ü udu a e gark e ihrakına, tahrip ve
at ası a teşe üs eya arzu et e , o u gi i şeni e gaddar ir zulü dür.
He , hik et azarı da dahi zulü dür. )ira alu dur ki; ada et e uha et, Nur
e zul et gi i zıttırlar. İkisi, a ay-ı hakikisi de olarak era er e ola azlar.
Eğer, uha et, ke di es a ı ı rüçha iyeti e göre ir kalbte hakiki bulunsa, o vakit
ada et e azî olur. A ı ak sureti e i kila eder. E et, ü i , kardeşi i se er e
se eli. Fakat fe alığı içi yal ız a ır. Tahakkü le değil elki lütufla ıslahı a çalışır.
Onun için nass-ı hadis ile Üç gü de fazla ü i ü i e küsü kat ı ükâle e
et iye ek. Eğer es a -ı adâ et gale e çalıp, ada et, hakikatıyle ir kalbte bulunsa; o
vakit muhabbet mecazî olur; tasannu ve temellük suretine girer.
Meslek e Meşre i Meslekî Lâhikalar e A elî Düsturlar aşlıgı altı da -zaten külliyatta mevcut bu
ektupları- ir de u azarla oku ayı te i aksadıyla e ettiği i gördük. Biz de o u erdiği ö e e
i ae u derle eleri i koydugu u aşlık altı da istifade ize su uyoruz…
258
Said Nursî
Ey i safsız ada !
Said Nursî
Evet, tevhid-i imanî, elbette tevhid-i kulubu ister ve vahdet-i itikad dahi, vahdet-i
içtimaiyeyi iktiza eder. Evet, inkâr edemezsin ki, sen bir adamla beraber bir taburda
ulu akla, o ada a karşı dosta e ir ra ıta a larsı e ir ku a da ı e ri altı da
era er ulu duğu uzda arkadaşa e ir alaka telakki edersi . Ve ir e lekette
beraber bulunmakla uhuvvetkârâne münasebet hissedersin. Hâlbuki: İ a ı erdiği
nur e şuur ile e sa a gösterdiği e ildirdiği es a-i ilâhiyye adedince vahdet
alâkaları e ittifak ra ıtaları e uhu et ü ase etleri ar.
Said Nursî
Meselâ: Her iki izi , halikı ız ir, malikiniz bir, mabudunuz bir, razıkı ız ir. Bir ir,
bine kadar bir bir. He Peyga eri iz ir, di i iz ir, kı le iz ir. Yüze kadar bir bir.
Sonra köyünüz bir, devletiniz bir, memleketiniz bir. Ona kadar bir bir. Bu kadar bir
birler vahdet ve tevhidi, ifak e ittifakı, uha et e uhu eti iktiza ettiği e kâi atı
e küreleri ir iri e ağlaya ak a e î zi irler ulu dukları halde, şikak e ifaka,
ki e ada ete se e iyet ere örü ek ağı gi i ehe iyetsiz e se e siz şeyleri
ter ih edip ü i e karşı hakiki ade et et ek e ki ağla ak; e kadar o ra ıta-i
ahdete ir hür etsizlik e o es a ı-ı uha ete karşı ir istihfaf e o ü ase at-ı
uhu ete karşı e dere e ir zulü e i tisaf olduğu u, kal i öl e iş ise, aklı
sö e iş ise a larsı .
259
Said Nursî
Said Nursî
“e esleği i e efkârı ı hak ildiği akit, esleği haktır eya daha güzeldir
de eye hakkı ar. Fakat yal ız Hak e i esleği dir de eye hakkı yoktur.
ََال َ َس ي ط َت َ َيب َ َك ي َ َ َ َ ل
َ ن َعَينَ َالس َ ض َعَنَ َكلَ َع
َ َ عَينَ َال
sırrı a, i safsız azarı e düşkü fikri hake ola az. Başkası ı esleğini butlan
ile mahkûm edemez.
Said Nursî
“e i üzeri e haktır ki: Her söylediği hak olsu . Fakat her hakkı söyle eye se i
hakkı yoktur. Her dediği doğru ol alı, fakat her doğruyu de ek doğru değildir. )ira
senin gibi, niyeti halis ol aya ir ada , asihatı, bazen damara dokundurur.
Aksü lâmel yapar.
Said Nursî
260
İyilikle uka ele etsen, nedamet eder, sana dost olur
Said Nursî
Evet, fena bir adama: İyisi iyisi dese , iyileş esi e iyi ada a fe ası , fe ası
dese , fe alaş ası çok uku ulur. Ehl-i ki e ada et he efsi e, he ü i
kardeşi e, he ‘ah et-i İlâhiyeye zulmeder, tecavüz eder. Çünkü kin ve adavet ile
nefsini bir azab-ı eli de ırakır. Has ı a gele i etlerde aza ı ve korkusundan
gelen elemi efsi e çektirir, efsi e zul eder. Eğer ada et hasedde gelse, o ütü
bütün aza tır. Çü kü hased e elâ hâsidi ezer ah eder, ya dırır. Maksud hakkı da
zararı ya azdır eya yoktur.
Said Nursî
Said Nursî
“a iye : Nefis e şeyta ı hissesi i de ayırıp, o ada a ada et değil, elki, efsi e
ağlu olduğu da a ı ak e eda et ede eği i ekle ek.
“alise : “e ke di efsi de gör ediği eya gör ek iste ediği kusuru u gör, ir
hisse de o a er. “o ra, aki kala küçük ir hisseye karşı, e selâ etli e e ça uk
has ı ı ağlu edecek afv ve sahf ile ve ulûvv-u e a lıkla uka ele etse ,
zulümden ve zarardan kurtulursun.
Said Nursî
Galiz gıy et üzeri e, eski “aid da arıyle efs-i emmarem heyacana geldi. Mazlumum.
Bu e i zulü çekil ez. Dedi. İ tika ı ı al ak istedi. Birde kal i e geldi. Sen
madem hayat-ı dü ye iye i e hayat-ı uhre iye i dahi ‘isale-i Nur a feda ediyorsu ,
bu izzet-i efs da arı ı dahi feda et. He se e -i Hilkat-ı Kai at Fahr-ı Ale
Aleyhisselâtü esselâ a e u ta iri isti al ede i sa lar ulu duğu gi i, se in o
gü eşe is ete zerre ik ir izzet-i efsi i kırıl ası a ehe iyet er e diye ihtar
edildi. Benimde kalbim rahat etti.
Said Nursî
Made ahiret içi , hayır içi , i adet ve sevab için, iman ve ahiret için Risale-i Nur ile
ağla ışsı ız. El ette Kur a e i a hiz etleri deki ü ahede-i imaniye
haysiyetiyle yüz “uat kadar kıy ettar e yüz “uat ise, öyle her irisi yüz ada kadar
262
ehe iyetli ola ü ahid kardeşler ile görüş ek e akd-i uhuvvet etmek, kuvvet
vermek ve almak ve teselli etmek ve müteselli olmak vehakiki bir tesanüd ile kudsî
hizmete sebatkârane devam etmek ve güzel seciyelerden istifade etmek ve
edresetüz zehra şakirdliği e liyakat kaza ak içi çalış ak gerektir. Bu
musibetten kurtulmak için ne yapa ağız. Lisan-ı hal ile dedi iz. Be i kal i e u
geldi: “ıkı ir tesanüdle el ele, omuz omuza veriniz.
Said Nursî
Kardeşleri izi efisleri i efsi ize şerefte, aka da, te e ühde hatta menfaat-ı
addiye gi i efsi hoşu a gide şeylerde ter ih edi iz. Kardeşleri izi eziyetleri i
şahısları ızda e faziletleri i ke di izde tasa ur edip, o ları şerefleriyle şakira e
iftihar etmek.
Bir iri izi kusuru u gör eyerek yekdiğeri izi ayı ı a karşı gözü üzü yu u uz...
Said Nursî
Kardaşları !
E esaslı ku eti iz e okta-i isti adı ız, tesa üddür. “akı sakı u usi etleri
erdiği asabilik cihetiyle birbirinizin kusuru a ak ayı ız. Kadere itiraz hükmünde
ola öyle ol asaydı şöyle ol azdı diye birbirinizinden gücenmeyiniz.
Said Nursî
263
Aziz “ıddık Kardeşleri
“izi tesa üdü üze e i ziyade ehe iyet erdiği i se e i yal ız ize e Risale-i
Nura me faatı içi değil, elki tahkîkî iman dairesinde olmayan ve nokta-ı isti adı ve
sarsıl aya ir e aatı kat i uldukları ir hakikate daya aya pek çok uhtaç
bulunan avam-ı ehl-i i a içi dalâlet eraya ları a karşı yıl az, çekil ez, ozulmaz,
aldat az ir u i, ir ürşid, ir hü et ol ak ihetiyle sizi ku etli tesa üdü üzü
gören kanaat eder ki, ir hakikat var, hiç ir şeye feda edil ez, ehl-i dalâlete aşı ı
eğ ez, ağlu ol az diye kuvve-i i a iye e i a ı ku et ulur, ehl-i dünyaya ve
sefahete iltihaktan kurtulur.
Said Nursî
Bili iz e esaslı ku eti iz e okta-i isti adı ız, tesa üddür. “akı sakı ir iri izi
kusuru a ak ayı ız. Bir iri izde gü e eyi iz. Ma ey i izdeki hakiki e uhre î
uhuvvet, gü e ek e tarafgirlik kaldır az. Bu za a da dalalet e gaflete karşı pek
çok a e i ku ete uhta ız. Mes ele iz çok aziktir. “aati izi ze ereği e e
gözü üzü hadekası a gele ir sı ah dahi i itir. Şi di e ziyade izi e Nurlar
vurmak ve susturmak için en fena plân Nur Tale eleri i ir iri de soğut ak e
ir iri de ayır aktır.
Said Nursî
Me yus ol ayı ız. He erak e telaş et eyi iz. İ ayet-i ‘a a iye i şallah
i dadı ıza yetişir. Bu üç ayda eri aleyhi ize ihzar edile o a patladı. İ şaallah
o ateş te a e sö e ek. Bütü hü u ları şahsı ı çürüt ek e Nuru fütühatı a
ula tı er ektir. Bütü ku etleriyle ize ur aya çalıştıkları dar e yir ide ire
i iş. İ şaallah o ir dahi izi e ruh e yaralı et eye ek e düşü dükleri ve kasd
ettikleri, izi ir iri de e Nurlarda kaçır ak plânları dahi aki kala ak.
Biri iz Şarkta, iri iz gar ta, iri iz e u ta, iri iz şi alde, iri iz ahirette,
iri iz dü yada olsak yi e ir iri izle era eriz. Kâi atı ku eti toplansa bizi
yüksek Üstad “aid Nursî de e ‘isale-i Nur da e izi izde ayıra azlar. E et, iz
Nurcular, ayır ak içi tefrika tohu ları saçıldık a Nur ‘isaleleri e e ir iri ize İlâhî
ir ık atisiyet e azi e ile agla a Hiz ül Kur a erleriyiz.
Zira: Biz Kur a a hiz et ediyoruz e ede eğiz. Ahiret hakikatı a i a dığı ız içi
manevî olan bu sevgi ve tesanüdümüzü elbette hiçbir kuvvet sökemeyecektir. Çünkü:
Bütün Müslümanlar saadet-i e ediye akarrı da topla a aklardır.
Müşe eş şerait içinde vahdetinizi muhafaza eden halet-i ruhiye, dünkü dâvâ ı is at
ediyor. E et, te silde hata yok. Nasıl ki üyük ir eli, küçük ir asha kadar hiz et-i
İslâ iyede ehl-i sü et e e ki al adığı gi i ay e efsi i ırakıp e ah iyet ile
tesanüd ve ittihadı uhafaza ede ir halis kardaşı ız, ir elide ziyade e ki
alıyor, diye ka aatı gel iş.
Said Nursî
Efendiler!
Said Nursî
Said Nursî
Be de ders alıp se a kaza dırsı lar düşü esi efsi e e a iyeti ir hilesidir. Ey
sa a a hırslı e a al-ı uhre iyeye ka aatsız i sa ! Bazı Peyga erler gel işler ki,
ahdut irkaç kişide aşka itti a ede ler ol adığı halde, yi e o Peyga erlik
vazife-i kudsiyesi i hadsiz ü reti i al ışlar. De ek hü er kesret-i et a ile değildir.
Belki hü er ‘ıza-ı İlâhiyi kaza akladır. “e e i oluyorsu ki, öyle hırs ile herkes
beni dinlesin diye vazifeni unutup vazife-i ilâhiyeye karışıyorsu ? Ka ul ettir ek,
se i etrafı a halkı topla ak, Ce a -ı Hakkı azifesidir. Vazife i yap, Allahı
azifesi e karış a. Made çok se a istersi , ihlâsı esas tut e yal ız ‘ıza-ı İlâhiyi
düşü .
Said Nursî
Her biriniz her irisi e irer teselli i e ahlâk e sa ırda irer ümune-i imtisal ve
tesa üd e taltifde irer şefkatli kardeş e ders üzakeresi de irer zeki uhatap e
u i e güzel se iyeleri i ikası da irer ayi e ol a ız o addî sıkı tıları hiçe
i dirir diye düşü üp ruhu da ziyade se diği sizler hakkı da teselli uluyoru .
Said Nursî
Said Nursî
Siz birbirinize en fedakâr nese î kardeşte daha ziyade kardeşsiniz. Kardeş ise,
kardeşi kusuru u örter, unutur, affeder.
Said Nursî
Said Nursî
Sizi ruh-u a ı la te rik ederi ki, ça uk yara ızı teda i etti iz. Be de u ge e
şifada ta ferahla dı . )ate , Medresetüz zehra te essü edip, hakiki ihlâs e ta
fedakârane terk-i enaniyeti ve tevazu-u ta ı daire-i Nurla aşılıyor; eşreder. El ette
gayet cüz-i ve muvakkat hassasiyet ve titizlik ve nazlanmak, o kuvvetli dersini ve
uhu et alâkası ı oza az. Ve o ihlâs le ası u oktada üke el asihtir. Şi di
en ziyade izi e Nurları, ur ak e sars ak içi e fe a plân, Nur Talebelerini
ir iri de soğut ak e usa dır ak e eşre e fikir iheti de ir iri de
267
ayır aktır. Gerçi gayet üz i ir azla ak oldu. Fakat göze ir taş düşse aşa düşe
ir taş kadar i itir ki, büyük bir hadise hükmünde mataram haber verdi.
Said Nursî
“izdeki ihlâs, sadakat e eta et, şi diki ağır sıkı tılarda ir iri izi kusuru a
bakmamaya ve setretmeye kâfi bir sebebtir. Ve Risale-i Nur zinciriyle kuvvetli uhuvvet
öyle ir hase edir ki, i seyyieyi affettirir. Haşirde adalet-i ilâhiye hasenelerin
seyyielere ra ih gel esile affettiği e i ae , siz de hase eleri rüçha ı a göre
uha et e af ua elesi i yap ak lâzı dır. Yoksa ir seyyie ile hiddet et ek,
sıkı tıda gele ir titizlik, ir asa ilik ile zararlı ir hiddet, iki ihetle zulüm olur.
İ şaallah, ir iri ize sürurda e tesellide yardı edip, sıkı tıyı hiçe i dirirsi iz.
Said Nursî
Ey Kardeşleri
Said Nursî
Şi di Nur uları ürküt ek, zaif da ar ulup azarları ı aşka tarafa çe ir eğe azı
aha eleri uluyorlar. İ şaallah de ir gi i eti Nur uları kahra a a e se atları
ve tahammülleri ve mücahid-i ek er ola Nuru hakikatları, o u eli de irer el as
kılı ç ulu a şakirdleri şahs-ı a e isi i pek harika fedakârlığı o ları o plânları ı
da akî ıraka ak.
Said Nursî
Şeyta -ı i sî şeyta -ı i îden aldığı derse i ae Hiz il Kur a ı fedakâr hadi leri i
hubb-u ah asıtasiyle aldat ak e o kudsî hiz ette e o a e î, ul î ihadda az
geçir ek istiyorlar. İ sa da, ekseriyet iti ariyle hu -u cah denile hırs-ı şöhret e
268
hodfuruşluk e şa -u şeref de ile riyakâra e halklara görü ek e nazar-ı a ede
mevki sahibi olmaya, cüzî küllî arzu ardır. Hatta o arzu içi hayatı ı feda eder
dere esi de şöhretperestlik hissi onu sevkeder. Ehl-i ahiret içi u hırs gayet
tehlikelidir. Ehl-i dünya için de gayet dağdağalıdır. Çok ahlak-ı seyyie i de e şeidir.
Ve i sa ları da e zayıf da arıdır. Ya i ir i sa ı yakalamak ve kendine çekmek için,
onun o hissi i okşa akla ke di e ağlar, he o u ile o u ağlup eder.
Said Nursî
Bu hubb-u cah cihetinden gelen dessas ehl-i dü ya ı hafiyelerine veya ehl-i dalâletin
propaga da ıları a eya şeyta ı şakirdleri e deyi iz ki: E elâ ‘ıza-i ilâhî ve iltifat-ı
Rahmanî ve kabul-ü Rabbanî öyle ir aka dır ki, i sa ları te e ühü e istihsa ı
ona nisbeten bir zerre hükmündedir yoksa arzu edilecek bir şey değildir. Çü kü ka ir
kapısı da sö er eş para et ez.
Said Nursî
Aziz Kardeşleri
Şi di Nur uları ürküt ek, zaif da ar ulup azarları ı aşka tarafa çe ir eye azı
bahaneleri buluyorlar. İ şaallah de ir gi i eti Nur uları kahra a a e se atları
ve tahammülleri ve mücahid-i ek er ola Nuru hakikatları, o u eli de irer el as
kılı ç ulu a şakirdleri şahs-ı a e isi i pek harika fedakârlığı o ları u plâ ı ı
da aki ıraka ak. E et, e et u uz ol adığı gi i ehe e dahi lüzu suz değil.
“izlere tekrar ile eya edil iş.
269
Eski za a ı kahra a ü ahidleri e is ete e az zah et, ağır şerait e u
za a ı şiddet-i ihtiyaç ihetiyle çok se ap kaza a i şaallah halis Nur ulardır. Ve
oşu oşu a, adi he a, elki gü ahlı zararlı gide irkaç se e ö rü ü, öyle kudsî
bir hizmet-i i a iye e Kur a iyeye sarfede e o u ile e edî ir ö rü kaza a Nur
Tale eleridir. Be , ke di hisse e düşe ütü u hü u lara karşı, pek çok
zafiyetimle bera er taha üle karar erdi . İ şaallah, ku etli, fedakâr, ge ç
kahra a kardeşleri e de geri kal az e kaç azlar. Ve kaça ları da geri
çe ir eye şi diye kadar çalıştıkları gi i çalışa aklar.
Said Nursî
İhlâsı sırrı ı ke di izde yerleştir ek içi gayet dere ede uhta ız, yoksa he
şi diye kadar kaza dığı ız hiz et-i kudsiye kıs e zayi olur de a et ez, he
şiddetli es ul oluruz. اا
َ اَ َتَشتَ ا َبآيَ تى َثَ َ ا َقَ ي
ََ ayeti deki şiddetli
tehditkârane nehy-i ilâhiye mazhar olup, saadet-i e ediye zararı a a asız, lüzu suz,
zararlı, kederli, hodfuruşa e ke di i eğe dir eye çalışır ası a sakil, riyakârane
azı hissiyat-ı süfliye e e afi-i üz iyye i hatırı içi ihlâsı kır akla he u
hiz etteki u u kardeşleri izi hukukuna tecavüz, hem hizmet-i Kur a iyenin
kudsiyeti e hür etsizlik et iş oluruz.
Said Nursî
Ey Kardeşleri
Mühim ve büyük bir umur-u hayriye i çok uzır a ileri olur. Şeyta lar, o hiz eti
hadimleriyle çok uğraşır. Bu a ilere e u şeyta lara karşı, ihlâs kuvvetine
daya ak gerektir. İhlâsı kıra ak es a da yıla da akre de çeki diği iz gi i
çekininiz. Hazret-i Yusufun َ س ٍََ اَم َ َ َب لس ءَ َا
(ا َ َم َ َ ح َمَ َ َ بى ََ )ا َ َال ف
demesiyle nefs-i emmareye itimad edilmez. Enaniyet ve nefs-i emmare sizi
aldat ası . İhlâsı kaza ak e uhafaza et ek e a ileri defet ek içi gele ek
ihlâs düsturları reh eri iz olsu .
Said Nursî
Nefs-i e are hodga lık ihetiyle o e faatı aşkası a kaptır a ak içi hakiki ir
kardeşi e e o hususi hiz ette arkadaşı a karşı ir reka et da arı uya dırır, ihlâsı
zedelenir, hizmette kudsiyeti kaybeder, ehl-i hakikat azarı da sakil ir aziyet alır.
İşte Ey Kardeşleri !
“izleri i şaallah menfaat-ı addiye reka ete se k et iye ek. Fakat e faat-ı
uhre iye oktası da ir kısı ehl-i tarikat alda dıkları gi i, sizi de alda a ız
ü kü dür. Be de ders alıp se ap kaza dırsı lar düşü esi, efsi e e a iyeti
bir hilesidir.
Umur-u diniyede ve uhreviyede reka et, gı ta, hased e kıska çlık ol a alı e
hakikat nokta-ı azarı da ola az. Mesleği iz hillet e uhu et oldugu da şahsiyet
Haşiye
ve enaniyet cihetinden bir rekabet olmaz.
Haşiye
Nur Dairesi de ir ağa ey diğer ir kardaşı kıska az, hased et ez, kötüle ez, ilakis
ir irleri i eziyetleri i aşiri olurlar, yekdiğeri i hiz etlerini tebrik ve tebcil ederler.
271
Ahirete ait amal-i salihada rekabet olamaz
Hakka hiz et, üyük e ağır ir defi eyi taşı ak ve muhafaza etmek gibidir. O
defineyi omzunda taşıya lara e kadar ku etli eller yardı a koşsalar daha ziyade
se i ir, e u olurlar, kıska ak şöyle dursu , gayet sa i i ir uha etle o
gelenlerin kendilerinden daha ziyade olan kuvvetlerini ve daha ziyade tesirlerini ve
yardı ları üftehira e alkışla ak lâzı gelirke , edir ki, rekabetkârâne o hakiki
kardeşlere e fedakâr yardı ılara akılıyor e o hal ile ihlâs kaçıyor.
Mesleği iz sırr-ı ihlâsa daya ıp, hakaik-ı i a iyye olduğu içi , reka ete, tarafgirlik e
ü arezeye se k ede halâtta te errüd et eye esleği iz iti ariyle ecburuz.
Bi ler teessüf ki, şi diki üdhiş yıla ları hü u u a aruz ehl-i diyanet, sineklerin
ısır ası gi i üz i kusuratı aha e ederek, ir iri i te kid ile, yıla ları e zı dık
ü afıkları tahri atları a e ke dileri i o ları eli ile öldür esi e yardı ediyorlar.
Hubb-u ahda gele şöhret perestlik saikası ile e şa -u şeref perdesi altı da
teveccüh-ü ammeyi kazanmak, nazar-ı dikkatı ke di e el et ekle e a iyeti
okşa ak e efs-i emareye bir makam vermektir ki, en mühim bir maraz-ı ruhî olduğu
gibi, şirk-i hafi ta ir edile riyakarlıga hodfuruşluğa kapı açar, ihlâsı zedeler.
Said Nursî
Ey Kardaşları !
Kur a -ı Hakî i hiz eti deki esleği iz hakikat e uhu et olduğu e uhu eti
sırrı ile şahsiyeti i kardeşler içi de fa i edip o ları efisleri i kendi nefsine tercih
et ek olduğu da , a ey i izde u e i hu -u ahda gele reka et te sir
etmemek gerektir.
Said Nursî
272
Aziz “ıddık Kardaşı
“akı ir iri ize te kid kapısı ı aç ayı ız. Te kid edile ek, kardeşi izde hariç
dairede çok ar. Be asıl eziyeti izle iftihar ediyoru , o eziyetlerde e
ahru kaldıkça, sizde ulu duğu da e u oluyoru . Ke dimindir, telâkki
ediyoru . “izde Üstadı ızı azariyle ak alısı ız. Adeta her iri iz öteki i
faziletleri e aşir olu uz.
Said Nursî
(Tesanüdü Bozmak)
Risale-i Nur talebeleri içinde tesanüdü boz ak o sekiz se ede eri hakkı ızda
progra ları, has tale eleri izde kaçır ak, soğut ak idi. Bu plânları aki kaldı.
Şi di tesa üdü oz ak e azı e faatperest fakat ehl-i ilim ve ehl-i dinden Risale-i
Nur u ereya ı a karşı rakip çıkar ak suretiyle i tişarı a zarar er eye çalışıyorlar.
Said Nursî
273
İhtilâf ve Te kid
“akı dikkat edi iz. İhtilaf-ı eşre i izde e zayıf damarlardan ehl-i dalalet istifade
edip, bir iri ize te kid ettir eye eyda er eyi iz. Meş eret-i şer iyye ile
reyleri izi teşettütte uhafaza edi iz. İhlâs risaleleri i düsturları ı, her akit göz
önünde bulundurunuz. Yoksa az bir ihtilaf bu vakitte Risale-i Nur a üyük ir zarar
ere ilir. Hatta sizde sakla a . İşte şi di Feyzi de, E i de iliyorlar ki,
mabeyninizde gayet ehemmiyetsiz bir tenkid, bize burada zarar veriyor gibi. Size hiç
il ediği halde u oktaya dair iki ektup yazdı . Ve ruhe çok e dişe ediyordu .
Acaba yeni bir taarruz mu var diye muzdarib idim.
Said Nursî
Birde ruhu a gel iş ir e dişeyi eya ediyoru . Ehl-i dalâlet Risale-i Nur u el as
kılıçları a uka ele ede edikleri içi , şakirdleri içi de, eşre leri eya hissiyatları
uhalefeti de zayıf da arları ulup şakirdleri içindeki tesanüdü sarsmak
istedikleri i hissetti . Ve a ladı . “akı çok dikkat ede iz. İçi ize ir u aye et
düş esi . İ sa hatada hali ola az. Fakat te e kapısı açıktır. Nefs e şeyta sizi
kardeşi ize karşı itiraza e haklı olarak te kide se kettiği akit deyiniz ki:
Biz değil öyle üz i hukuku uzu, elki hayatı ızı e haysiyeti izi e dü ye î
saadetimizi ve Risale-i Nur u e ku etli ra ıtası ola tesa üde feda et eye
ükellefiz. O ize kaza dırdığı eti e iti ariyle dü yaya e a iyete dair her şeyi feda
et ek azife izdir deyip nefsinizi susturunuz. Medar-ı iza ir esele arsa
eş eret edi iz. Çok sıkı tut ayı ız. Herkes ir eşre de ol az. Müsa aha ile
ir iri e ak ak şi di elze dir.
Said Nursî
Bu dünyada hususen bu zamanda, hususe usi ete düşe lere e ilhassa Nur
şakirdleri de dehşetli sıkı tılara e e yusiyetlere karşı e te sirli çare, ir iri e
274
teselli ve ferah vermek ve kuvve-i maneviyesini takviye etmek ve fedakâr hakiki
kardeş gi i ir iri i ga e hüzü e sıkı tıları a erhe sür ek e ta şefkatle
kederli kal leri i okşa aktır.
Hatta kase le te i ederi ki: “ekiz gü dür Nur u iki rük ü zahiri ir iri e
azla ak e teselli yeri e, hüzü er ek ola ehe iyetsiz hadise, u sırada,
e i kal i e erdiği aza ihetiyle Eyvah! Eyvah! El aman! El aman! Ya
Erha ürrahi i ! Bizi uhafaza eyle. Bizi i e i sî Şeyta ları şerri de kurtar!
Kardeşleri i kal leri i ir iri e ta sadakat e uha et e uhu et e şefkatle
doldur. Diye hem ruhu , he kal i , he aklı , feryad edip ağladılar. Mesele iz
çok aziktir. “aati izi ze ereği e e gözü üzü hadekası a gele ir sı ah ir
zerrecik dahi incitir. Ve bu noktada ehemmiyetlidir ki, maddi üç patlak ve manevî üç
üşahedeler, ta ta ı a ha er verdiler.
Said Nursî
Nuru fütuhatı a ula tı ver ek. Bizi ir iri izde ve Nur larda kaçır ak
Me yus ol ayı ız. He erak e telaş et eyi iz. İ ayet-i ‘a a iye i şallah
i dadı ıza yetişir. Bu üç ayda eri aleyhi ize ihzar edile o a patladı. İ şaallah
o ateş te a e sö e ek. Bütü hü u ları şahsı ı çürüt ek e Nuru fütühatı a
ula tı er ektir.
E irdağ ı daki alu ü afıkda daha uzır e gizli zı dıkları eli de ir alet ir
ada id akâr ir yarı ho a ile era er, ütü ku etleriyle ize ur aya çalıştıkları
dar e, yir ide ire i iş. İ şaallah o ir dahi izi e ruh e yaralı et eye ek. Ve
düşü dükleri e kasteddikleri, izi ir iri de e Nurlarda kaçır ak plânları dahi
akim kalacak.
Said Nursî
275
İzzet-i Nefs Da arı ı dahi Feda et
İhtiyarı garazkâra e e şahsı a karşı galiz gıy eti üzeri e, eski “aid da arıyle efs-i
emmarem heyacana geldi. Mazlumum, u e i zulü çekil ez dedi. İ tika ı ı al ak
istedi. Birden kalbime geldi:
Sen madem hayat-ı dü ye iye i e hayat-ı uhre iye i dahi ‘isa le-i Nur a feda
ediyorsun, bu izzet-i efs da arı ı dahi feda et. He se e -i hilkat-ı kâinat, Fahr-ı
âlem Aleyhisselâtü Vesselâ a e u ta iri isti al ede i sa lar ulu duğu gi i,
se i o gü eşe is ete zerrecik bir izzet-i efsi i kırıl ası a ehe iyet er e diye
ihtar edildi. Benim de kalbim rahat etti.
Said Nursî
Ey de ir gi i sarsıl az kardeşleri
Mes ele iz çok aziktir. Be sizlere çok gü e iyordu ki, ütü azifeleri i şahs-ı
a e î ize ırak ıştı . Siz de ütü ku eti izle e i i dadı a koş a ız lâzı
geliyor. Gerçi hadise iz pek üz i e geçi i e küçük idi, fakat saati izi ze ereği e
e gözü üzü , hadekası a gele ir sı ah ir zerre ik dahi i itir. Ve u oktada
ehemmiyetlidir ki, maddî üç patlak e a e î üç üşahedeler, ta ta ı a ha er
verdiler.
Said Nursî
Be sizi hatırı ız içi her iri izde o dere e zah et çektiği halde, sizde
hiç iri izi kusuru a ak a ağa karar erdi . “iz dahi haklı e haksız olsa e lik
yap a ak, Üstadı ız ola şakirdleri şahs-ı a e isi a ı a istiyoru . Eğer o a i
yerde era er ulu akta gizli o par aklar karışıyorlar, iri iz Tahiri i koğuşu a
gidiniz.
Said Nursî
“akı sakı ükaşa et eyi iz. Casus kulaklar istifade ederler. Haklı olsa, haksız olsa
u hali izde ü akaşa ede haksızdır. Bir dirhe hakkı arsa, ü akaşa ile i
dirhe izlere zararı doku a ilir.
Be de sordular ede u haksız ted iri yaptı ? Dedi : Haklı ada i saflı olur, bir
dirhe hakkı ı, istirahat-ı u u i i yüz dirhe e faatı a feda eder. Haksız ise,
ekseriyetle e a iyetli olur, feda et ez gürültü çıkar.
Said Nursî
Said Nursî
“izdeki ihlâs, sadakat e eta et, şi diki ağır sıkı tılarda ir iri izi kusuru a
bakmamaya ve setretmiye örtmeye, kâfi bir sebebdir. Ve Risale-i Nur zinciriyle
kuvvetli uhuvvet öyle bir hasenedir ki, bin seyyieyi affettirir. Haşirde adalet-i ilâhiye,
hasenelerin seyyielere racih gelmesiyle affettiği e i ae , siz de hasenelerin
rüçha ı a üstü lüğü e göre uha et e af ua elesi i yap ak lâzı dır. Yoksa
ir seyyie ile hiddet et ek, sıkı tıda gele ir titizlik, ir asa ilik ile zararlı ir hiddet,
iki ihetle zulü olur. İ şaallah, ir iri ize sûrurda e tesellide yardı edi iz, sıkı tıyı
hiçe indirirsiniz.
Said Nursî
Kardeşleri
Biliniz ki e esaslı ku eti iz e okta-i isti adı ız, tesa üddür. “akı sakı u
usi etleri erdiği asa ilik ihetiyle ir iri izi kusuru a ak ayı ız. Kıs et e
kadere itiraz hük ü de ola şek alar e öyle ol asaydı şöyle ol azdı" diye
birbirinizden gücenmeyiniz.
Said Nursî
Said Nursî
Hem hayat-ı içti aiyeye a arşiliği e ozuk e ütereddi ta rıyla husu et eder. Ve
bu vatana ve bu millete ve hâkimiyet-i İslâ iyeye e di î ukaddesata karşı
ürteda e, üte errida e, a uda e ü adele eder. Veyahut e e i hesa ı a u
illeti a da arı ı kes eye e oz aya çalışa elha as ir zı dıktır ki, hükü eti
iğfal e adliyeyi şaşırtır, ta o şeyta lara, fir a u lara, a arşistlere karşı şi diye kadar
isti al ettiği iz a e î silâhları ızı kardaşları ıza e ata ı ıza çe irsi eya
kırdırsı .
Said Nursî
Efendiler!
Said Nursî
Risale-i Nur a, daha ata a e idareye zararı doku ak aha esiyle te a üz edil ez.
Daha o bahane ile ki seyi i a dıra azlar. Fakat epheyi değiştirip, di perdesi
altı da azı safdil ho aları eya id a taraftarları ı eya e a iyetli sofi eşre leri azı
kur azlıklarla ‘isale-i Nur a e şakirdleri e ayrı ir ephede tecavüz etmeye
ü afıklar ça alıyorlar. ‘isale-i Nur şakirdleri ir tasarruf olduğu akitte ü akaşa
et esi ler, aldır ası lar. Alda a ehl-i ilim ve iman ile dost olsunlar. Biz size
iliş iyoruz, siz de ize iliş eyi iz, iz ehl-i i a ile kardaşız deyip yatıştırsı lar.
Said Nursî
Kardaşları
280
Mektuplar ‘isalesi de yazıla parçaları dikkatle e tekrarla okuyunuz.
Said Nursî
Aziz Kardeşler
Mü afıklar eya o ü afıkları ada ları eya ada ları a safi kal le alda ış ola lar,
dost suretine girerek, bazen de tale e şekli de görü erek içi ize sokulurlar. Bilerek
eya il iyerek tesa üd e ittihadı ızı kıra ak ko uş alarda ulu urlar. Ya ilerek
eya il eyerek iftira ederler. Veya ortalığa atıla iftiralara kapılarak o ları şurada
burada yayarlar. (Nur Talebeleri)
Said Nursî
Kuran-ı Azi üşşa ı hür eti e e alâka-i Kur a iye izi hakkı a e Nurlar ile yir i
se e zarfı da i a a hiz eti izi şerefi e, ça uk u dehşetli, zahire küçü ük fakat
aziyeti izi ezaketi e i ae pek eli e fe i e izi ah a çalışa gizli
ü afıklara üyük ir yardı ola irbirinizden küsmekten ve baruta ateş at ak
hükmündeki küsmekten vazgeçiniz ve geçiriniz.
Said Nursî
Ma ey i izdeki gergi liği ça uk ta ir edi iz. “akı sakı , az ir i hiraf Nur dairesi e
pek üyük zararı ola ak sıkı tıda gele hislere kapıl ayı ız. “o a ı patla ası u
usi ete işaret idi. ‘i a ederi üçü üzü hakkı da ir iri de ziyade gü e eye
ehe iyet erdiği de gü e eyi iz.
İşte üçü üz u ihtilâf-ı eslek e eşre haysiyetiyle o dağdağa koguşta e sıkı tılı
kala alık içi de herhalde taha ül e sa ır ede ediği izde e telaş edip es ese
ediyoru . Çü kü pek az ir uhalefet u sırada pek zararı ar. Düş a ları ız izi
ağlu ede ek ir çare ul uşlar diye çok erak ederdi . Gizli ü afıklar
par akları ı urayada sok uşlar. Aldığı a e î ir ihtarla gizli ü afıklar
di darlara karşı, a azsız sefahet ileri e ürted ko o istleri isti al et ek
istiyorlar, hatta par akları ı uraya da sok uşlar.
“akı sakı ir iri izi kusuru a ak ayı , hiddet yeri de hür et edi iz, itiraz
yeri de yardı edi iz. Şahsı ı eya azı kardaşları ı kusuriyle ‘isale-i Nur a
hücum edilmez. Risale-i Nur izi adi e şahsî kusurları ızla es ul ol az e ola az
e ol a alı.
Said Nursî
282
Ey Kardeşleri
Dost sureti de içi ize girip propaga dalarla tesa üdü üzü kır aya çalışıyorlar. Dikkat
edi iz. Alda ayı ız. Ehl-i dalâleti tarafgirleri, e a iyette istifade edip kardeşleri i
çek ek istiyorlar. Hakikate , i sa da e tehlikeli da ar e a iyettir. Ve e zaif da arı
da odur. O u okşa akla çok fe a şeyleri yaptıra ilirler.
Said Nursî
Said Nursî
Bu musibetten kurtulmak içi e yapa ağız. Lisa -ı hal ile dedi iz? Be i kal i e u
geldi. “ıkı ir tesa üdle el ele o uz o uza eri iz.
Said Nursî
Said Nursî
Said Nursî
Ey Kardaşları !
Dikkat edi iz, sizi e a iyette ur ası lar. O u la sizi a la ası lar. He ili iz ki, şu
asırda ehl-i dalâlet e eye i iş dalâlet adileri de koşuyor. Ehl-i hak bilmecburiye
eneyi terk etmekle Hakka hizmet edebilir. Enenin istismalinde haklı dahi olsa, madem
ki ötekilere benzer ve onlar da o ları ke dileri gi i efisperest za ederler. Hakkı
hiz eti e karşı ir haksızlıktır. Bu u la era er etrafı a topla dığı ız hizmet-i
Kur a iyye e eyi ka ul et iyor. Nah ü istiyor. Be de eyi iz iz deyiniz diyor.
El ette ka atı ız gel iş ki, u fakir kardeşi iz e e ile eyda a çık a ış, sizi e esi e
hadi yap ıyor. Belki e esiz ir hadi -i Kur a î olarak ke di i size göster iş. Ve
ke di i eğe e eyi e e esi e taraftar ol a ayı eslek ittihaz et iş. Bu u la
beraber kat-i delillerle sizlere is at et iştir ki, meydan-ı istifadeye a zedilen eserler
iri alıdır. Ya i Kur a -ı Hakî i tereşşuhatıdır. Hiç ki se e esi ile ona temellük
edemez.
Kardaşları !
E a iyeti içi izde e tehlikeli iheti kıska çlıktır. Eğer sırf lillah içi ol azsa,
kıska çlık üdahale eder, ozar. Nasıl ki ir i sa ı ir eli, ir eli i kıska az e gözü
kulağı a hased et ez e kal i aklı a reka et et ez. Öyle de u hey eti izi şahs-ı
manevisinde herbiriniz bir duygu, bir aza hük ü desi iz. Bir iri ize karşı reka et
değil bilakis, birbirinizin meziyyetiyle iftahar etmek, mütelezziz olmak bir vazife-i
i da ı ızdır.
Bir şey daha kaldı e tehlikelisi odur ki, içi izde, ah a ı ızda, u fakir kardaşı ıza karşı
ir kıska çlık da arı bulunmak, en tehlikelisidir. Sizlerde mühim ehl-i ilim de var. Ehl-i
il i ir kıs ı da bir enaniyet-i il iye ulu ur. Ke di üte azı da olsa, o ihette
e a iyetlidir. Ça uk e a iyeti i ırak az. Kal i, aklı, e kadar yapışsa da, efsi, o il î
284
enaniyeti ciheti de i tiyaz ister. Ke di i sat ak ister. Hatta yazıla risalelere karşı
uaraza ister. Kal i ‘isaleleri se diği e aklı istihsa ettiği e yüksek uldugu halde,
nefsi, enaniyet-i il iyede gele kıska çlık iheti de zı î ir ada et esler gi i,
sözleri kıy etleri i te zili i arzu eder, taki, ke di mahsulât-ı fikriyyesi o lara
yetişsi , o lar gi i satılsı .
Said Nursî
Nefis dai a kötü şeylere se keder. “e i e zararlı düş a ı efsi dir. Nefis ke di i
avukat gibi üdafaa eder. Ke di efsi i eğe e e se e ada , aşkası ı se ez.
Eğer zahirî se se de, sa i i se e ez. Belki o daki e faatı ı e lezeti i se er.
Dai a ke di i eğe dir eye e se dir eye çalışır. Ve kusuru efsi e al az. Belki
avukat gibi kendini müdafaa ve tebrie eyler. Mü alağalar ile elki yala larla efsi i
medih ve tenzih ederek adeta takdis eder. Ve derecesine göre َََمنََات َ َََال َه
هَ َ يه
ٍَ ayeti i ir tokadı ı yer. Te eddühü e se dir esi ise, aksula el ile istiskali
el eder. “oğuk düşürtür.
Hem amel-i uhre ide ihlâsı kay eder. ‘iyayı karıştırır. Aki eti gör eye e eti eleri
düşü eye e lezzet-i hazıraya ü telâ ola , hisse e he ay-ı efse ağlu yolu u
şaşır ış hissi fet asıyla, ir saat lezzet içi adeta ders aldığı a e üzü ü ir tek
şekerle eye sata he ai ir ço uk gi i el as kıy eti de ulu a hase etı ı, hissi i
okşa ak içi e he ası ı e u et ek içi e he esi i tat i içi , ehe miyetsiz
a parçaları hük ü deki lezzetlere, e a iyetlere esile edip, kârlı işlerde hasaret
eder.
Said Nursî
İ sa ı hayat-ı içti aiyesi i ifsad ede ir desise-i şeyta iye. Bir ü i i ir tek
seyyiesiyle ütü hase atı ı örter:
İ sa ı hayat-ı içti aiyesi i ifsad eden bir desise-i şeyta iye şudur ki: Bir ü i i ir
tek seyyiesile ütü hase atı ı örter. Şeyta ı u desisesi i di leye i safsızlar,
ü i e ada et ederler. Hâl uki Ce a -ı Hak haşirde adalet-i mutlaka ile mizan-ı
ekberinde amel-i mükellefini tarttığı za a , hase atı seyyiata gali iyeti, ağlu iyeti
286
oktası a hük eyler. He seyyiatı es a ı çok e ü udları kolay olduğu da , aze
irtek hase e ile çok seyyiatı ı örter.
Said Nursî
Bir kardeşi iz, kusuru u gör ediği ü ase etiyle, o u ikaz içi yazıl ış i e ir
meseledir. Belki size faidesi olur, diye yazdık. Bir za a , e liya-i azimeden, nefs-i
e aresi de kurtula larda irkaç zatta , şiddetli ü ahede-i nefsiyeler ve nefs-i
e arede şek aları ı gördü . Çok hayret ediyordu . Hayli za a so ra, efs-i
e are i ke di desisesi de aşka daha şiddetli ve daha ziyade idame eden ve
he es e da ar e asa ta iat e hissiyat halitası da çıka e efs-i emmarenin son
tahassu gahı ulu a e efs-i emmareyi tezkiyeden sonra onun eski vazife-i
seyyiesini gören ve mücahedeyi, ahir ömre kadar devam ettiren bir manevî nefs-i
e areyi gördü . Ve a ladı ki, o ü arek zatlar, hakiki efs-i em arede değil,
belki mecazî bir nefs-i e arede şek a et işler.
Sonra gördüm ki, imam-ı ‘a a î dahi u mecazî nefs-i emmareden haber veriyor. Bu
ikinci nefs-i emmarede şuursuz kör hissiyat ulu duğu içi , akıl e kal i sözleri i
a la ıyor e di le iyor ki, o larla ıslah olsu e kusuru u a lası . Yal ız tokatlar e
ele ler ile efret edip eya tü ir fedailiğe her hissi i aksadı a feda etsi e
Risale-i Nurun erkânları gi i her şeyi i, e a iyeti i ıraksı . Bu a i asırda dehşetli ir
aşıla ak e şırı ga ile he hakiki, he mecazî iki nefs-i emmare ittifak edip öyle
seyyiata öyla gü ahlara se erek giriyor. Kai atı hiddete getiriyor. Hatta ke di , ir
dakika zarfı da yir i paralık ir sıkı tı ile alt ış liralık ir hase eye ter ih et iye
287
çalıştı . He o dakika zarfı da üyük ir mücahede-i manevîde, benim cephemde
kırk ikilik ir top gi i düş a ları a atıp yol açtığı halde o iki efs-i emmarenin,
u akkat ir gaflet fırsatı da hodga lık e eyl-i tefevvuk gibi gayet zulümlü ve
zulü atlı hissiyle üyük ir şükür e teşekkür yeri e e içi e at adı diye e
çirki ir riya e reka et da arı ı hissetti . Ce a -ı hakka yüz i şükür ediyoru ki,
Risale-i Nur ve bilhassa ihlâs ‘isaleleri, o iki efsi ütü desaisi i izale e o ları
açtığı yaraları teda i ettiği gi i o ir dakika e o dakikadaki haletleri irde izale etti
e a e î ir istiğfar ola kusuru u ildi . O hata ı ua el ezası ola içi de ki,
elemden ve azabdan kurtuldum.
Said Nursî
Nefs-i e are o hodga lık ihetiyle o e faatı aşkası a kaptır a ak için hakiki bir
kardaşı a ir reka et da arı uya dırır, ihlâsı zedele ir, hiz ette kudsiyeti kay eder,
ehl-i hakkı azarı da sakil ir aziyet alır.
İşte Ey Kardeşleri
Sizi se at e eta eti iz, aso ları e ü afıkları ütü plânları ı aki
ırakıyor. E et Kardaşları ! “akla aya lüzu yok, o zı dıklar, Risale-i Nur u e
şakirdleri i, tarikata e akşî tarikatı a kıyas edip, o ehl-i tarikatı ağlu ettikleri
plânlar ile izleri çökert ek, dağıt ak fikriyle u hü u u yaptılar. Fakat alda dılar.
Biz de deriz! Değil öyle irkaç ehha , elki dü yayı aleyhi ize se ketseler, Kur a ı
ku etile, Allah ı i âyetiyle kaç ayız o irtidatkâr küfr-ü utlaka e o zı dıkaya
teslim-i silâh etmeyiz.
Ey Kardeşleri
288
“izler iliyorsu uz izi esleği izde e lik, e a iyet, şa e şerf perdesi altı da
aka sahi i ol akta öldürü ü zehir gi i o da kaçıyoruz, o u ihsas ede halette
şiddetle içti a ediyoruz. ‘isale-i Nuru şerefi e haysiyeti ile temin ediyorum ki: Hiç
bir zaman nefs-i emmareye medar-ı fahr e gurur ola ak ir e a iyet e e lik
er ediği i size u yir i se elik hayatı ı göz ö ü deki terşşuhatıyle is at
ediyoru . De ek iz üflis olduğu uz halde, ze gi ir ü e herat dükkâ ı ı
dellalı e hiz et isi ol uşuz.
Said Nursî
Ey Kardaşları
“izler iliyorsu uz. Bizi esleği izde e lik e a iyet, şa e şeref perdesi altı da
aka sahi i ol akta öldürü ü zehir gi i o da kaçıyoruz, o u ihsas ede halette
şidddetle içti a ediyoruz. Risale-i Nur Şakirdleri uarızları, hiddet ve tehevvürle ve
mukabele-i bil isil ile karşıla a alı yal ız ke dileri i üdafaa içi usalâhakâra e
medar-ı itiraz oktaları izah et ek e e ap er ek gerektir. Çü kü u za a da
enaniyet çok ileri git iş. Herkes kameti iktarı da ir uz parçası ola e a iyeti i
erit eyip oz uyor. Ke di i azur iliyor. O da iza çıkıyor. Ehl-i hak zarar eder,
ehl-i dalâlet istifade ediyor.
İleride eşre i i çok eğe e azı zatlar e hodga azı sofi eşre ler e efs-i
emmaresini tam öldürmeyen ve hubb-u ah artası da kurtul ıya azı ehl-i irşad
ve ehl-i hak Risale-i Nur a e şakirdleri e karşı, ke di eşre leri i e eslekleri i
re a ı ı e et aları ı hüs -ü teveccühlerini muhafaza niyetiyle itiraz edecekler.
Belki, dehşetli uka ele et ek ihti ali ar. Böyle hadiseleri ukuu da izlere itidal-
i de e sarsıl a ak e ada ete gir e ek e uarız taife i de rüesaları ı
çürütmemek gerektir.
Risale-i Nur u Şahs-ı a e isi e o şahs-ı a e iyi te sil ede has şakirdleri şahs-ı
a e isi Ferid aka ı a azhar oldukları içi , değil hususî ir e leketi kut u
belki ekseriyetle hicazda bulunan kutb-u Âzamı tasarrufu da hariç oldugu gi i,
o u hük ü altı a gir eye de e ur değil. Her za a da ulu a iki i a gi i, o u
tanı aya e ur ol uyor. Be , eskiden Risale-i Nuru şahs-ı a e isi i o
i a larda irisi i za ediyordu . Şi di, a lıyoru ki, Ga s-ı Âza da o kut iyet e
Gavsiyetle beraber ferdiyet dahi ulu duğu da ahirza a daki şakirdlerinin
ağla dığı ‘isale-i Nur, o ferdiyet aka ı ı azharıdır.
289
Bu gizle iye lâyık ola u sırr-ı azi e i ae , Mekke-i mükerremede dahi farz
muhal olarak Risale-i Nur aleyhinde bir itiraz kutb-u Âzamdan dahi gelse, Risale-i Nur
şakirdleri o mübarek kutb-u Âza ı itirazı ı iltifat e selâm suretinde telâkki edip,
teveccühünü de kazanmak için, medar-ı itiraz oktaları o üyük Üstad ları a karşı izah
etmek ellerini öpmektir.
Said Nursî
He , elki karşı ıza aldatıl ış eya alda ış azı şeyhler e zahirde uttakiler
çıkartılır. Bu lara karşı ahdeti izi, tesa üdü üzü uhafaza edip o lar ile
uğraş a ak lâzı dır, ü akaşa et e ek gerektir.
Said Nursî
Said Nursî
(Müdafaattan)
Şahsı ı eya azı kardaşları ı kusuriyle ‘isale-i Nur a hü u edil ez. O doğruda
doğruya Kur a a ağla ış e Kur a da Arş-ı Aza a ağlıdır. Ki i haddi ar ki, eli i
oraya uzatsı . O ku etli ipleri çözsü ! He e lekete addî, a e î ereketi e
290
fevkalâde hizmetine, otuzüç ayat-ı Kur a iye i işaratıyle e i a -ı Ali i r.a. üç
keramet-i gaybiyesiyle ve Gavs-ı Aza ı r.a. kat-i ih ariyle tahakkuk et iş ola
Risale-i Nur, izi adî e şahsî kusurları ızla es ul olmaz ve olamaz ve ol a alı.
Said Nursî
Aziz, “ıdık, “arsıl az, sıkı tıda usa ıp izlerde çekil ez Kardaşları !
Said Nursî
Ey Kardeşleri
Bu za a da, öyle dehşetli ereya lar e hayatı e iha ı sarsa ak hadiseler içi de,
hadsiz bir metanet ve itidal-ı de e ihayetsiz ir fedakârlık taşı ak gerektir.
Said Nursî
Aki eti gör eye kör hissiyat u za a ı dehşetli ir arazı ve usi etidir
Ey Kardeşleri !
Said Nursî
Nur kahra a ı ağa eyi izi ‘isale-i Nuru hatt-ı Kur a la teksir ede eşriyatı ı
yaptığı Nuru Hatt-ı Kur a la eşredildiği de relerde Nuru erkâ ı ı tesa üdleri i
kır ak plânları he gâ ı da Üstadı ız Bediüzza a ı yazdığı ektupta ir
parçadır. ‘isale-i Nuru hatırı e u ayra ı i eti e eski hukuku uzu hakkı içi
çok ri a ederi ki. Dehşetli ye i ir yara ızı teda isi e çalışı ız.
Said Nursî
Nur u eşriyatı ı yapa Nur Kahra a ı ir ağa eyi ize ektupları da eya
uyurduğu gi i Nur erkâ ları ı tesa üdleri i kır ak plânları he gâ ı da Hazret-i
Üstad uyur uştur ki, ‘isale-i Nur u hatırı e u ayra ı hür eti e eski
hukuku uzu hakkı içi çok ri a ederi ki, dehşetli ye i ir yara ızı teda isi e
çalışı ız. Şi di ağa eyi izi Nurları eşri e hiz et ettiği ir za a dır.
Çünkü:
Said Nursî
Her devirdeki ehl-i hiz eti araları a soğukluk er ek Nur hadi leri i tesa üdleri i
kır ak içi husule getirile su-i zanlardan, dedikodu ve iftiralardan birbirlerini
tutuşturu u ir yerde , ir yere lâflar uydurup götürüp getir ek yay ak plânları da
Nur hadi leri sarsıl azlar. Hiz etleri i ırak azlar. Bilakis hizmete ihlâsla bir kat
daha sarılırlar. Nur kardaşları ile araya soğukluk er ek plânı a karşı ir irleri e
daha şiddetle ağla arak kusurlu da olsa o u kusurlariyle era er se erler. Kendi
şahısları a gele hü u e dar elerle eşgul ol azlar. Me u olurlar. Hiz et
ker a ı ı yürüt eğe şe kle e se atla de a ederler. Ve ‘isale-i Nur da şu e sair
irçok hakikatı ke dileri e okta-i isti ad yaparlar. Ey kardeşleri ! Mühi e üyük
bir umur-u hayriye i çok uzır a ileri olur. Şeyta lar o hiz eti hadi leriyle çok
uğraşır. Bu a ilere e u şeyta lara karşı ihlâs ku eti e daya ak gerektir.
Nur Talebeleri
Risale-i Nur hâdi leri sarsıl azlar hiz etleri i ırak azlar
Her devirdeki ehl-i hiz eti araları a soğukluk er ek birbirlerine muhalif gibi
şayialar, dedikodular, uydurmalar yaymak, Risale-i Nur da e Nuru hiz eti de
azgeçir ek, ir takı laflar uydurup, ir yerde diğer yere, o yerde diğer yere
akledip ir irleri e tutuşturucu desiselere kadar tenezzül etmek, tesanüdlerini
kır ak, haysiyet e şerefleri e doku a iftiralar i al et ek, u suretle ‘isale-i
Nur da uzaklaştır ak e Nuru hiz eti de azgeçir ek e Nur Kardeşleri i
ir irleri e gü e dir ekle hiz etteki yardı laş aya sarsı tı er ek gi i plânlardan
Risale-i Nur hadi leri sarsıl azlar. Şüpheye düş ezler. Hiz etleri i ırak azlar.
Bilakis Hizmet-i Nuriyeye ir kat daha sarılırlar.
Nur Talebeleri
Ü idi udur ki, yüzde doksa ı o ları kıy eti i takdir ede ekler. Birkaç i safsızlar
te kid ede dursu lar o te kidlerde e çıkar. Bu lara iliş ek, doğruda doğruya a a
iliş ektir. Ba a hiz et ede kardaşları hiç ir addî e faat düşü eyerek e
kabul etmiyerek.
Arasıra ir ardak çay ısrar ediyordu , ilhahı a karşı isti kâf ediyordu. Ne içi öyle
yapıyorsu dedi : Hiz eti ize addî faide gir eyip fise ilillah, ihlâslı ol ak
istiyoruz derdi. Ya ı a geldiği akit e i düstur-u hayatı ola isti ga e
i sa ları hediyeleri i al a ak kaidesi o u asl-ı ahlâkı a u afık gel iş.
Said Nursî
İ sa ları değil hediyesi i ka ul et ek, o lara ettiği iyiliklere uka il dahi ir şey
al ıyor. İ safsız ada lar işaa ediyorlar ki; “aid i sayesi de yaşıyor o da bana kemal-i
iftikârla dedi: Evet, Üstadı ızı sayesi de ka aatı e iktisadı öğre di . ‘ahatla
yaşıyoru . Halkları u sözleri a a iyidir e i riyada kurtarır ihlâsa se keder dedi.
Bende dedim: Sana iyidir. Hizmet-i Kur a a zarar.
Said Nursî
Asıl hü er, kardaşı ı fe a gördüğü akit o u terk et ek değil, elki daha ziyade
uhu eti i ku etle dirip islahı a çalış ak, ehl-i sadakatı şe idir. Mü afıklar öyle
aziyetlerde kardaşları tesa üdü ü e ir irleri e karşı hüs -ü za ları ı oz ak içi
derler işte o kadar ehe iyet erdiği zatlar, adi, a iz i sa lardır.
Said Nursî
Said Nursî
Aziz “ıddık Kardeşleri ve hiz et-i Kur a iyede ve i a iyede halis arkadaşları !
Said Nursî
Arasıra ir ardak çay israr ediyordu . İlhahı a karşı isti kâf ediyordu. Ne içi öyle
yapıyorsu dedi : Hiz eti ize addî faide gir eyip fise ilillah, ihlâslı ol ak
istiyoruz derdi. Ya ı a geldigi akit enim düstur-u hayatı ola istiğ a ve
i sa ları hediyeleri i al a ak kaidesi o u asl-ı ahlâkı a u afık gel iş. İ sa ları
değil hediyesi i ka ul et ek, o lara ettiği iyiliklere uka il dahi ir şey al ıyor.
İ safsız ada lar işaa ediyorlar ki; “aid i sayesi de yaşıyor o da a a ke al-i
iftikârla dedi: E et, Üstadı ızı sayesi de ka aatı e iktisadı öğre di . ‘ahatla
yaşıyoru . Halkları u sözleri a a iyidir. Be i riyada kurtarır İhlâsa se keder dedi.
Ben de dedi : “a a iyidir. Hizmet-i Kur a a zarar. E et, u her yerde i safsız
i sa lar, o u şeref e haysiyeti i kıra ak şekilde hakkı da işaalar izhar ettikleri
za a , o a teselli e i de dedi ki “a a ir su-i şöhreti tak akla riyada
kurtulursu O da ke al-i sürur ve ciddî bir surette o teselliyi kabul etti.
Said Nursî
İftiraları yapa gizli düş a ları aksatları da irisi de Risale-i Nur talebelerinin
Kur a a Hiz et uğru da Müslü a lık ağları ile ir irleri e görül e iş ir şekilde
sarıl ış olarak tezahür eden ve bir dünyevî maksada matuf olmayan, sadece din
kardeşliği iti ariyle hür et, şefkat e se gi i ifadesi ola tesa üdü ü kır ak ise,
296
alda ıyorlar. Beyhude hiç uğraş ası lar. ‘isale-i Nur u okuya ları e gerisi, e a i
tale esi ola e o lara şöyle e a eriyoru :
Biri iz şarkta, iri iz gar ta, iri iz e upda, iri iz şimalde, birimiz ahirette,
iri iz dü yada da olsak yi e ir iri izle era eriz. Kâi atı ku eti toplansa bizi
yüksek Üstad “aid Nusî de e ‘isale-i Nur da e izi izde ayıra azlar.
Evet, biz Nurcular, ayır ak içi tefrika tohu ları saçıldıkça Nur ‘isalelerine ve
ir ir ize ilâhî ir ık atıs e azi e ile ağla a hiz ül Kur a erleriyizdir.
Nur Talebeleri
ب س هََس َح نَ َه
ٰ ساَ ََ َع َي مََ ََ ح
َََلََ َََبَ َ َك ته َ َ َ َا
Aziz ve Muhterem Kardeşleri iz!
Bir zaman Hazret-i Üstad ı hususî hiz etkârı a ü afıklar taarruz ederler.
Hazret-i Üstadla bahçelik yerlerde şehri hari i de giderlerken, hizmetçisine
hakaret ederek tutup götürdüler. Bu u üzeri e Üstad der ki: Be i
hiz etçi e iliş ek a a taarruzdur. Burayı terk ede eği der e aşka ilayete
hareket eder gider. Oraya uzu üddet uğra az. Nihayet tale eleri i de a lı
ısrarlarıyla tekrar gider.
Merhu Üstadı ıza sadakatla hiz et ede ler hakkı da ziyaretçilerde şer
lira alıyorlar diye şayialar iftiralar yayıyorlar. “afdil ehl-i i a ı dedikodularla
şüphele dirip ka dır ak e Nurları oku ayıp ta muhabbetle Nur Talebesi olan
azı safi ü i leri ka dırıp Üstad ı e ri deki ehl-i hizmet fedakârları
dağıt aya dedikodularla ça alıyorlar.
Aldatı ılar e alda a lar u tahripleri de u affak ola a ışlar. Nur tale esi i
e hiz etkârları ı Nurlara e Üstadları a kat kat ağla aları a, ir irleri e
mutlak emniyet, itimad ve hüsn-ü zan beslemeleri azmi ve kararı er eleri e
esile ol uşlardır. Fe a ha erleri utlak e utlak ü afık plânı olduğu
safderu sathî ki seleri de il eyerek aklettiği ka aatı ı esleyerek ir kişiye
dahi, tale e kardeşi e dahi aklet ek o ü afıkları yıkı ılıklarına hizmet ve
yardı hük ü e geçtiği de tek ir kardeşe dahi söyle e eye araları da karar
al aları a se e ol uşlardır.
Bizler imkân dairesinde bütün kuvvetimizle Lem a-i ihlâsı düsturları ı e hakikî
ihlâsı sırları ı, a ey i izde e ir iri ize karşı isti al et ek ü u dere esi e
gel iş. Kat i ha er aldı ki: Üç ayda eri has kardaşları ir iri e karşı soğukluk
er ek içi üç ada tayi edil iş. He eti Nur uları usa dır akla sars ak e
azik e taha ülsüzleri e ha la dır ak ve hizmet-i Nuriyeden vazgeçirmek için.
“akı “akı ! Şi diye kadar a ey i izdeki fedakâra e uhu et e sa i a e
uha et sarsıl ası . Bir zerre kadar olsa ile ize üyük zarar olur.
Bizler ir iri ize lüzu olsa ruhu uzu feda et eye, hiz et Kur a iyye ve
i a iyye iz iktiza ettiği halde hakiki fedakârlar ir iri e küs eye değil, elki ke al-i
ah iyet e te azu e tesli iyetle kusuru ke di e alır. Muha eti i, sa i iyeti i
ziyadeleştir eye çalışır. Yoksa ha e ku e olup, ta ir edile eye ek ir zarar
vere ilir. “izi fedakârlığı ıza ha ale edip kısa kesiyoru .
Said Nursî
İhtar:
298
Ehl-i dalâlet, Kur a -ı Hakî de alıp eşrettiği iz hakaik-ı i a iye e Kur a iyeye
karşı üdafaa e uka ele eli de gel ediği içi ü afıka e e desisekâra e iğfal
e hile da ı ı tuzağı ı isti al ediyor.
Ey Kardeşleri !
Dost sureti de içi ize girip propaga dalarla tesa üdü üzü kır aya çalışıyorlar dikkat
ediniz.
Said Nursî
O plânları e ühi ir esası, se atkâr kardaşları ızı soğut ak, fütur er ek,
mümkün ise Risale-i Nur da az geçir ektir. Bu oktada o kadar a i yala ları e
desiseleri isti al ediyorlar ki, çelik e de ir gi i se at e sadakat e eta et lâzı ki,
daya a ilsi . Bazı dost e tale e sureti de hulûl edip ha eyi ku e edip evham
eriyorlar. Mü alağalı propaga dalara ehe iyet er emek gerektir.
Said Nursî
Hayat-ı İslâ iye-i insaniyenin, hususan millet-i İslâ iye i üssül esası; akrabalar
içinde samimane muhabbet ve kabile ve taifeler içinde alâkadarane irtibat ve
İsla iyet illiyeti ile ü i kardeşleri e karşı a e î ua e etkâra e ir uhu et
e ke di i si e illeti e karşı fedakâra e ir alaka e hayat-ı e edîyesi i kurtara
Kur a hakikatları a e aşirleri e sarsıl az ir ra ıta e iltiza e ağlılık gi i hayat-ı
İslâ iyeyi esasiyle te i ede u ra ıtaları inkâr et ekle e şi aldeki dehşetli
a arşilik tohu u u sarsa e esil e illiyeti ah ede e herkesi ço ukları ı
ke di e alıp kara et e illiyeti izale ede e ede iyet-i eşeriyeyi e hayat-ı
içtimaiyeyi bütü ütü oz aya yol aça kızıl tehlikeyi ka ul et ekle a ak Nur
Şakirdlerine medar-ı es uliyet e iyet a ı ı ere ilir.
299
Onun için, Nur şakirdleri çeki iyerek Kur a hakikatları a karşı alakaları ı e uhre î
kardeşleri e karşı sarsıl az irti atları ı izhar ediyorlar. O uhuvvet sebebiyle gelen her
ir ezayı emnuniyetle kabul ettiklerini ve hakikat-ı hali olduğu gi i ahke e-i
âdilenize itiraf ediyorlar. Hile ile dalkavukluk ile yalanlarla kendilerini müdafaa etmeye
tenezzül etmiyorlar.
“izi te i ederi ki: Şi di e el gelse ölse ke al-i rahat-ı kal le karşılaya ağı .
Çü kü içi izde ku etli, eti ge ç çok “aid ler ulu duğu a e u içare ihtiyar,
hasta, zaif “aid den çok ziyade Risale-i Nur a sahip e aris e ha i ola akları a
ka aatı geliyor.
Said Nursî
Tesirli bir surette uhuvvet-i maneviyeyi takviye eden zatlara çok minnettar ve çok
müferrah oldum. Zate e o ları öyle ola akları ı tah i ederdi .
Said Nursî
“iz ir iri ize e fedakâr ese î kardeşte daha ziyade kardeşsi iz. Kardeş ise
kardeşi i kusuru u örter, u utur e af eder. “iz e i u hüs -ü za ı ı i ad ile
kır ayı ız, arışı ız.
Said Nursî
Nurcularda hakikî, halis sırf rızay-ı ilahi içi e üs et e uhre î fedailer ar ki, aso
e ko o ist e ifsad e zı dıka e ilhad e taş ak gi i dehşetli ko iteler o ur ulara
çare ula ayıp hükü eti, o adliyeyi aldatarak lasdikli ka u lar ile o ları kır ak e
dağıt ak istiyorlar. İ şaallah ir halt ede ezler. Belki Nur u e i a ı fedaileri i
çoğalt aya se e iyet ere ekler.
Said Nursî
Said Nursî
Ey talib-i hakikat! Made Hakta ittifak ehakta ihtilaftır. Baze hak, ehakta ehaktır.
Hem de olur hasen, ahsenden ahsen.
Said Nursî
Bu zamanda ehl-i i a öyle ir hakikata uhtaçtırlar ki; kâi atta hiç ir şeye alet e
ta i e asa ak ola az e hiç ir garaz e aksad o u kirlete ez e hiç ir şüphe e
felsefe o u ağlu ede ez ir tarzda i a hakikatları ı ders ersi . U u ehl-i
i a ı i se ede eri terakü et iş dalaletleri hü u u a karşı i a ları
muhafaza edilsin.
İşte bu nokta içindir ki, dâhili e uhre i yardı ılara e ehe iyetli ku etleri e ‘isale-
i Nur ehe iyet er iyor. O ları arayıp ta i ol uyor. Ta a a -ı ehl-i i a ı
azarı da hayat-ı dü ye iye i azı gayeleri e asa ak ol ası e doğruda
doğruya hayat-ı akiyede aşka hiç ir şeye alet ol adığı da fe kalade ku eti e
hakikatı hü u ede şüpheleri e tereddütleri izale eylesi .
A a a evî…
Evet her vakit hususen bu zamanda ve bilhassa dalaletten gelen gaflet-i umumiyede
e siyaset e felsefe i gale esi de e e a iyet e hodfuruşluğu heya a lı asrı da
üyük aka lar her şeyi ke di e ta i e asa ak yapar. Hatta dü ye î aka lar
301
içi dahi ukaddesatı ı alet yapa a e î aka lar olsa daha ziyade alet eder.
U u u azarı da ke di i uhafaza et ek e o aka lara ke di i yakıştır ak içi
azı kudsî hiz etleri i e hakikatları asa ak yapıyor diye itha altı da kalıp
eşrettiği hakikatlar dahi tereddüdler ile re a ı zedele ir. Şahsa aka a faidesi ir
ise re açsızlıkla u u a zararı i dir.
Yarı asra yaklaşa ir za a da eri ilyo lar a Müslü a ları Kur a -ı Hakî i
yüksek bir tefsiri olan Risale-i Nur a azi edara e, eftu a e e di dara e irti atı e
hakperesta e, üştaka e e üyük ir ihtiya -ı anevi duyarak kulak vermesi, alâkası
e oku ası hakaik-i Kur a iye hazi esi ola u yekta eser külliyatı ı ek eliyeti e,
manevî, itikadî, fikrî ve derunî ihtiyaçlara ta e ap er iş ulu duğu a,
ak uliyeti e, re aç e rağ eti i eşsizliği e ta ir i zadır; sadık e doğru, küllî,
a lı e u u î ir şehadettir.
Koşalı
Allah ı rızası yolu da, sa ahlara kadar hiz et-i i a la oşalı , Allah ı rızası yolu da
koşalı .
Risale-i Nur da hayalat e iza sız hissiyat yoktur. Başta aşağıya hakaik-i Kur a iye
ve imaniye ve marifetullah dersleridir.
302
Risale-i Nur müellifi Üstadı Bediüzza a “aid Nursî, yal ız a ayı düşü e , esedi
libasa göre yo t akla re dele eye ir üfessirdir. Telifattaki sa atı şaşaası a
ehemmiyet vererek nazar-ı dikkati a ada çe ir eye ütü dikkat e idraki
manaya çeviren harika bir müellif-i İsla dır.
Kur a î, i a î e İsla î tefsir e kitaplar, Kur a -ı Hakî i ayi esi e dür i i ol alı,
üellifi i şahsi eya ahdut, eslek eya eşre i i dahli de âzâde ulu alı
cadde-i kübrâ-i Kur a iye yi göster eli, gölge e ekil ol a alı. )ira o şe s-i
u izü l-beyan gölge ve vekil istemez.
Me hazdaki kudsîyet
İ a î ve İslâ î
Evet, Risale-i Nur doğruda doğruya adde-i kübrâ-i Kur a îyi, i a î e İsla î hak e
hakikati göster ektedir. İ sa ı ‘a i e, peyga eri e e âhireti e i tisap
ettir ektedir. Kur a -ı şe su ş-şü usa ekil e gölge ol akta uzak ü errah e
münezzeh olduğu hüşyar ehl-i hak e hakikatçe tasdik edil ektedir. Bilâkis Kur a -ı
Mu izi l-Beya ı dür î î e ayi esi ol ak hiz eti i ifa eyle ektedir.
Risale-i Nur Furkân-ı Hakî i iki iha saadeti i kaza dıra hakikatleri i, i a î
bahislerini cerh edilmez burhan ve hüccetlerle ders vermesi ve ispat etmesi ile de
Kur a a e Peyga eri iz a.s. . Efe di ize uarız eya düş a feylesofları ilza
eder. Di siz ereya e teşekkülleri plânları ı taru ar eder. Taharri-i hakikat olan
303
hakperestleri i a e İsla iyet le üşerref kılar. Tahkikî ola u i a e İsla iyet
dersleri ile ehl-i i a ı i a ı a i kişaf ahşeder e dü ya e uhra huzuru a eriştirir.
Bu gibi meziyet ve hususiyetleri havi Risale-i Nur, ancak ve ancak mümtaz ve ilahî bir
mazhariyettir. Nev-i zatı a ahsus ir istis adır. Bu e gele ek asırlardaki
müslümanlara bir imdat-ı ‘a a îdir, ir lütf-u Yezdanîdir, bir halâskâr-ı i a e
İsla dır.
Fikir ve kalb
Risale-i Nur, kal i e aklı ur-u Kur a e ur-u Muhammedîye (a.s.m.) ile urla dırır.
Aklı uru kalbte gelir. Fikir, kal i ziyası ile ü e er olur. Bir i sa da kal i ziyası
ile fikri uru ez ol azsa, o da zulü e ehil fışkırır. A ak Nur u el isesi i
giy iş ir zul et-i üze er olur. )ul etli, kara lık fikirli ir şaşkı lık, sapkı lığa
düşer. Tahkiki i a e arifetullah dersleri ile i sa ları, Müslü a ları e ge çleri izi
kalb ziyası ile fikir uru u ez ederek ü e er kılar. Kalbleri parlatır, ruhları
ziyala dırır, akılları urla dırır. Böyle e hakiki ü e erler yetiştirir, zulü atlı
sapkı lıklarda kurtarır.
İnsan nev i i yeryüzü de yaşa aya aşladığı de irde iti are fikre geçirdiği
tereddiyi önlemek için parlayan büyük istidatlar, muhakkak ki bir tesadüfün eseri
değil, âlî ir şuuru hazırladığı ü taz arlıklardır. Beşer tarihi de za a za a
parlıya u ışıklar Allah ı uruyla şule isar ola üyük eşalelerdir.
Muhtelif de irlerde yolu u şaşır ış eşer kitleleri üstü e doğa ışıklarda iri de bu
zamanda Risale-i Nur dur. Dehşetli e kara lık gü leri i ha edi i e yıkı ı i raatları
za a ları da u u eti esi ola sefalet e sefahat ateşi i illet e geçliği izi
yak akta ulu duğu, zulü lü e zulü atlı ir de re i felâket e fe aatleri i
hükü sürdüğü ir he gâ ede e he hakiki ili e irfa ı göğüs e kafalarda
kaldırıl aya, esli izi ehalet kuyuları a atılıp il ediği i de il eye ek ir ehl-i
ürekkep içi de oğul aya çalışıldığı pek korku ç ir de rede Türkiye de doğa e
parlaya Kur a uru u parlak ir şulesi ola işte u Nur ‘isaleleri dir.
Himmet ve Alâka
Medrese-i Nuriyeler
Her Nur talebesinin evi bir Medrese-i Nuriyedir. Bediüzzaman Said Nursînin Medrese-i
Nuriyeleri Türkiye i e âlem-i İslâ ı her elde e şehri de se eler e e ar-ı
Kur a iye e i a iyeyi feyz-i ilâhî ile saça o akları, ihad-ı di iye i kal aları e ileri
karakolları azifesi i gör üş, kıya ete kadar da bu kudsî vazife-i imaniyeyi ve diniyeyi
ifa edecektir.
Risale-i Nur
Okuya ları i a , i sa iyet akı ı da tekâ ül e terakki ettir iş, esaret e şetareti
artır ıştır. Bediüzza a daki üstes a ir ilahî e hi e e feta et, akıl e kal lere
hita et e te ir, hey et e haş et, esaret e şe aat, te azu e ah iyet i sa ları
eftu et iş e Nur ‘isaleleri den istifadeye, o u de a lı ir hal ile oku a
se dası a ü telâ et iştir.
Ne i Üstadı Bediüzza a !
Talebeniz Abd-i
Zelil Zübeyir
İşte ‘isale-i Nur her nevi kudsî ü ahedeyi, ir e i zarurî gıdaları hük ü e geçe
Nur tale eleri e ke di i okuttururke o lara zih î e di ağî ehdler sarfettirir. Bazı
hususiyetleri ir e zesi şöyle ifade edile ilir.
Risale-i Nur kuş gi i, ya rusu a kay er ez. Koyu gibi ab-ı hayat ola süt erir.
Böylece ab-ı hayatı ütü ihazat-ı a e iyesine massettirir. Bütün lâtifelere
de e da arlara üfuz ettirir. Başkaları a ho alık yap ak içi değil, ke di i
te ir e ıslaha sahip olurlar.
Risale-i Nur sadık e halis tale eleri e irçok ili eraklıları ı eşru ola
sade e aşkaları a ho alık yap ak içi değil, tale eleri e e ela ke di i te ir
e islah e i a ı ı tak iye e kurtar ak iyet-i halisa esi e ay ı za a da
aşkaları ı i a ları ı kurtar ak e te ir et ek gi i bir niyet-i halisiyete sahip
olurlar.
Risale-i Nur kendini halisane bir niyetle, istifade ve istifaza gayesiyle, Nur-u
Kur a gü eşiyle te e ür, i a ı ku etle dir ek e kurtar ak aksadıyla
okuya ki seleri , ihlâs, sadakat e se atla ke disiyle iştigal etmeye doyamayan
uhlisleri itikatları ı, harikulade ir tarzda ku etle dirir. )errede gü eşe
kadar derecesi olan meratib-i imaniyede terakki ve teali ettirir, akıl e
306
a tıkları ı urla dırır, uya dırır e çalıştırır. O ları kal leri i harekete geçirip
parlatır, ruhları ı ziyala dırıp aydı latır. İlahî e i a î ir tefekküre, Kur a î ir
tede ür e taakkula azhar eder. İ sa -ı kâ il erte eleri de yükseltir. O ları,
Risale-i Nur, keski ir feraset e gıyasete selâ etli, isa etli e u affakiyetli ir
ted ir e idareye alik kılarak i a e İslâ da ası da, a e î ü ahede-i
diniyede ve hizmet-i Kur a iyede zafer e u affakiyetlere eriştirir, sa r-ı e il
ve hikmete isal eder.
a. İ sa ı çeşit çeşit e aklî, kalbî, fikrî e fiilî hata e artalara düşebilen böyle bir
e lik e e a iyette sıyrılarak, ‘isale-i Nuru defalarca okumak ve hatmetmek,
İlâhî ze k e saadetiyle es ud olanlar hakaik-i Kur a iye e i a iye i a e î
e udiyetleri de yerleş esi e kökleş esi azhariyeti e ail olurlar. Birçok
âlimlerimiz u ailiyete eriş işler e ü e erleri iz de u ailiyete
eriş ektedirler. Akıl e kalb midelerindeki açlığı e oşluğu duyarak uhta a e
e üştaka e ir şekilde Nur ‘isaleleri i ütalaya de a ederek hakaik-ı
Kur a iye e i a iye, arifetullah ve muhabbet-i İlâhiye a e î cihadları a zerk
e efh olur. Böyle e dü ya e uhra ahtiyarlığıyla yaşa a yolu u öğre ir e
öğretir e öğrettirir. Yaşar e yaşatır e yaşattırır. Elhasıl: Risale-i Nur Külliyatı
ekmel-i mükemmel bir hakaik-ı i a e Kur a dır.
307
Risale-i Nur gittikçe ge işle ede, süratle terakki e tekâ üle doğru
ilerlemektedir. Birçok bahtiyar kimseler onun tenvir ve hidayet dairesine fevc,
fevc dâhil ol aktadır. Bugü dü ya üzeri de e çok oku a e üyük ir rağ et
ve revaca mazhar olan yekta ir eser hü iyetiyle parla aktadır. Nur u u e
ziyası ı dü yaya yay ak haş eti de ola ir a zu e-i hakaik eşalesi olarak
te ayüz et ektedir. Di sizlik fırtı aları e dalâlet tayfu ları ı durdur akta âlemi
huzur e sükû a ka uştur aktadır. Bu ise dü yayı alâkadar e ke disi ile eşgul
ede üthiş ir hâdise-i il iye e İslâ iyedir. Bu uazza ak a ı aza eti i
gözlerimizin önünde canlandır akta e o u tarif e ta sifden aciz
ulu aktayız.
Mi et e şükra ları ifade ede ‘isale-i Nur: İ sa ı hik et-i hilkat ve gayesini
u u akkat dü yadaki İlâhi azifeleri i ders eriyor. “a y e gayretle tefekkür ve
taakkulle ke di e leketleri deki, eşru şartları içi de çalışarak iddihar e
ihsa edil iş ola altı e el as hük ü deki i et-i ilâhiye e kaza çları çalışıp
bulduruyor.
Bu mukaddes vazifeyi görecek bir kimsenin bilhassa bir Nur talebesi veya fedaisinin,
e elâ uhraya üte e ih ihlâs e sadakata azhar ol ası e iri i e üessir ir
şarttır. Bu ul î se iyelere alik ol ası içi de Risale-i Nuru, Üstadı ızı e Nur
talebeleri i lâhikaları ı e az üç defa de ret esi e haftada ir ihlâs risaleleri i
308
so ra da hergü lâakal o sahife sırf ke di efsi i e i a ı ı kurtar ası gayr-ı eşru
şeylerde içti a et ek ve sabr-ı emil niyetiyle mütalaâda de a lı e se atlı ol ası
elzemdir diyebiliriz.
“o ra da ziyaret ede eği Nur kardeşleri ile he üz görüş ede , o şehir ahalisi de
olan ehl-i i a ı se iyeleri de o şehri tarihî e ha asî gi i o u e İslâ iyetle
alâkalı hususiyetleri i tetkik edip öğre esi, asu Nurlu ge çlere şehir içindeki
dolaş akla çok rastladığı da , tahsi kara e ahset esi ukteza-yı hale göre u iki
düstur e el eya so ra takdir et esi fikri deyiz. “o ra okuya ağı hakaik-ı i a iye e
Kura iyeyi e aat daha fazla ir dikkatle di leye eği ka aatı dayız. Fakat u ikinci
şarta Risale-i Nur e Üstadı ıza ola sadakatı a e î tesiratiyle Nur talebeleri
uhtaç değildir i a ı da ola Nur tale eleri de çoktur.
Asil ve Aziz Üstadı ız Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri, her türlü maddî kazanç ve
hasis e faatlerde ü erra e uzak olarak i a e İsla iyet e hiz et et iştir.
Mükerre e ü e el Üstadı , so dere e ir gayret e faaliyetle harika ir
fedakârlık e yüksek ir hi etle Kur a e i a a hiz et et iştir. Kur a e i a
da a ız gayet sarih, açık e üdelleldir. Misilsiz ir fedakârlık e sa y-u gayretle
u affak ol uştur.
Nurları oku
Bir ses ruhu u e i da ı ı deri likleri de yükselerek diyor ki: Nurları üyük ir
aşk e se giyle e ka a ka a e düşü e düşü e oku.
Risale-i Nur u düş a ları hüsra , zillet e ağlu iyet içi de ça ala akta, ‘isale-i
Nur u tale eleri ise zafer e u affakiyet şe likleri ile Ce â -ı Hakk a hadsiz ha d ü
se alar et ektedir. Me su u ol akla şeref duyduğu uz ‘isale-i Nur, ola a şaşaa e
parlaklığı ile i tişar et ektedir.
“iyasi, iktisadi siste leri istika et e sela etle u affakiyeti i raatçı orga ları
tahkiki i a ku etiyle ü e er ol aları ile ka ildir.
Risale-i Nur u ilahî i ti aha azhar ede Nura î e Kur a î dersleri gözleri aç ış,
kalbleri uya dır ış, akıl e a tıkları çalıştır ıştır.
Risale-i Nur da şaya -ı hayret e takdir ola il î ir üstü lük ardır. Bu fe kalâde
te afukla te ayüz et iştir. Okuya lar i a dolu ir kalble cihad-ı di iye
eyda ları da e ela ediyorlar. İ a dolu ir kalble i a e İsla iyet hiz eti e
so efesleri e kadar de a et eye az et işlerdir.
Üstadı !
E azgı ölü ler o a zi ir ura a ıştır. O olka lar gi i oşku dur. Adeta yalçı
kayalarda örüle şahikalarda aş ıştır. O u eğil eye dağlar gi i dik aşı,
ah ol a he gâ ı da ile di sizlere serfürû et e iştir.
310
Gül yüzlü elekler gi i rikkatle gülü ser. Kar kış de e iş üzülüp, a ı duyup ye se
düş e iştir. Gü eş sö se, ay atsa, gökler yıkılıp çökse, e sarp uçuru lar i arı ı
sarsa, o da ası da e ü ahede-i diniyesinden dönmeye ek ir yaradılışta idi.
‘uhu da i a la ya a eşale sö e iş e sö dürüle e iştir. Kal i de ya ardağ
gi i haş et e aza et saça ukaddes ir i a ardı.
Ey Nurcu!
Durma, ilerle!
Ey Nur!
Risale-i Nur:
Mukaddesatı ıza saldıra korku ç ejderleri ge ert iş, di sizlik e dalâleti kızıl
ağrı ı dar adağı et iştir.
Ey Nur!
Yokmu çare-i halâsı diye feryat ede illeti i i dadı a yetişti . Feryad-ı figa
eden nesl-i cedide saadet yolları göstererek di dirdin. Senin her bahsinde iman seli
çağlıyor. Ağaçlar kale , sular ürekkep olsa se i ta sif ede ez i sa lar.
311
Ey Nurcular!
Büyük eddi iz sizi hiz eti izde ü it ardır. Allah Allah diyerek yürüyü . )ira
ugü ilyo lar a şehidi arisi ola sizlere zafer kapıları açıl ıştır.
Ey Üstadı !
Ey Nur!
Nur Talebeleri
Risale-i Nur, Kur a e İsla iyet i asliyet e safiyeti i uhafaza e üdafaa ede ,
ola a haş etiyle e rakipsiz olarak i tişar e i kişaf et ektedir. Nurculuk, olanca
haş et e aza etiyle ayakta dur aktadır.
Bu ata ı her köşesi de e âle -i İsla e âle -i insaniyette her gün yeni yeni
simalar ve istidatlardan birçok kimseler Risale-i Nur la hidayete eriş ekte, Nur u
safları a se e se e, fe fevc iltihak etmektedirler. Geceli gündüzlü, var kuvvetleriyle
Nurları feyyaz ütalaası e kudsi hiz eti de çalış aktadırlar. Di düş a ları ı
ü afıkâ e e korku ç faaliyetleri i kökü de taru ar et ek hususu da gayet
mahirdirler.
Risale-i Nur
Risale-i Nur
Hayatı kara lıklar, ruhu ıstıraplar içi de idi. Adeta kesif ulutlarla kaplı kara lık ir
dehlizde u al a ö etleri geçiriyordu . İç âle i de tozlu fırtı alar esiyordu.
Gözleri eşyayı hakiki hü iyetiyle göre iyor, kulakları hak e hakikat sedası a karşı
sağırlaş ış ir halde idi. Bed aht duru da ike ‘isale-i Nur u ta ıdı , okudu
okudu . Okudukça deri efesler al aya e diril eye aşladı . O zul etli dehlizde
gü eş ışığı a ka uş uş ir ada gi i ütehassıs oldum. Ruhum ve kalbim huzura
ka uştu; gözleri dü yayı hakikatiyle gör eye, kulakları hakikat sesleri i işit eye
aşladı ki, dü yaya adeta ye i geliyoru gi i ir saadet e ferah içi de kaldı .
Ey kardeş!
Beni böyle kurtaran bir tefsir-i Kur a a i a ı da olsa feda et ek o u hiz eti e
ihlâs e sadakatle de a et ek i sa iyeti uktezası ola ir şükra or udur
ka aati i taşı aktayı . Eli de gelseydi Nurları üstü lük e eziyeti i, ul î pre sip
313
ve gayelerini tebellür ettirir, o u iha değeri de kıy ettar ola ir şaheser
olduğu u dai a tere ü eder e o tere ü le yaşardı .
Risale-i Nur tale eleri, Üstad ları erhu Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri de
mülhem olarak devam ettikleri gayretlerüstü gayret ve faaliyetlerinden bir an olsun
geri dur a ışlar, e çeti şartlar altı da hiz et-i i a iyeleri de ihlâs e şe kle
ilerle işlerdir.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, cihad-ı ek er-i di iye i pişdarı, reh eri ve
öncüsüdür. Risale-i Nur bir terakki ve yükselme amilidir.
Nur
İsla iyet, akla e a tığa daya a hik et e tefekkür dinidir. Risale-i Nur da bütün
i a î e İsla î hakikatleri akle e a tıke ispat e izah eder. Ayet-i kerimelerin
hik etfeşa a aları ı te arüz e te ellür ettir iştir. Kita -ı kâi atı ütalaa
ettirerek tefekkür esleği de teali ettirir, fikrî terakkiyatı e -i âlâsı a çıkartır.
Talebelerini ilim ve marifetle tenvir ve tezyin eder. Büyük ve derin manalar ve azim
hik etlerle doludur. İl -i i a e irfa urlarıyla, üstü ir i a kuvvetine malik,
ü taz e es ud ki seler olarak yetiştirir.
Nur tale eleri, hakşi as e kadirşi as i sa lardır. “ayısız ör ekleriyle öyle oldukları ı
ütalaa e üşahede et ekteyi .
Tarif ve tavsif
Risale-i Nur, her türlü tarif e ta sifi fe ki dedir. Tarif e ta sife uktedir değiliz.
İ a ı ku etle dir ek e kökleştir ek ku eti i ke di e ahşede yi e o daki i a
ku eti ol uştur. Muhteşe hü iyet e uazza ahiyeti i te essü e izhar
etmekten aciziz.
Risale-i Nur
“ağla ir hayat-ı di iye e te elli ir ede iyet-i İsla iye ü uda getire ek amilleri
havi bir eserdir. Hem bu vatan ve milleti hem âlem-i İsla e eşeriyeti kurtarı ı e
yükseltici, tek il hakikatleri a i ola ir kitaptır.
İman zafiyeti
Tek çaresi Risale-i Nur dur. Müslü a lar i a da ku etli, di i e ağlı olduğu
de irlerde, il i e ede iyeti zir esi e yüksel işler, di e zayıfladığı za a larda
ise tereddi e i hitata, yıkılışlara duçar ol uşlardır. Bugü illet e ge çliği iz de
i a zafiyeti i te lit ettiği felâketler içinde yüzmektedir.
316
İ a sızlık, illeti izi kurtul ası üşkil ola ir esaret zi iri e ur uştur. Bütü
fe alık e dalâletleri , eş u ihtiras e ahşetleri e iri i a ili i a zafiyeti e
dinsizliktir. Bu bedihi gerçek gün geçtikçe daha iyi a laşıl aktadır. Bu u içi ugü
i a e İsla iyet i te elleri i ye i aşta i ar e ta ir et ek zarureti deyiz.
Bunun tek çaresi de Risale-i Nur dur. )ira Nur ‘isaleleri tahkiki i a dersleriyle i a
e İsla iyet i ku etle dire ir eserdir.
Asil ve necip
Risale-i Nur u ize erdiği il i ihtişa e kudsiyeti ütü e liği izi sar akta,
ke di i deri ir se giyle tekrar e tekrar okut aktadır. İ a erati i de üyük
terakkiler kaydettir ekte, asil e e ip e eti Müslü a lar yetiştir ektedir.
Risale-i Nur u âle e serp ekte olduğu urları, eksil eye e sö eye ir
parlaklıkla de a et ektedir.
Nurlarda müstesna bir tesir e üfuz ku eti ardır. Üslûbunda ulvî bir âhenk ve cazip
ir haslet i sa ı ke di e ezp et ektedir. Gayet eliğ e selistir, şaheserdir. ‘isale-i
Nur u güzellik e rüçha iyeti, diğer tefsirlerde ka il-i temyiz bir bedahettedir. Onun
dikkat e oriji alliği i sarahatle üşahede et işler, hayra lık e eftu iyetlerini
izhar, Nurları güzellik e ezâyâsı ı tere ü et işlerdir.
Gü eşler Gü eşi Kur a gü eşi de le ea ede ‘isale-i Nur gü eşi, ütü eşerî,
zulü at e dalâlette kurtarı ı e hidayet urları a gark edi i ir tefsir-i Kur a dır.
Risale-i Nur, Kur a î e î a î hakikatleri akla e a tığa uta ık olarak ders ere ;
kalb, ruh e i da ı te ir ede ir eser külliyatıdır. Bizler i sa ları hak e hidayet
yoluna davetle mükellef bulunmaktayız. ‘isale-i Nur talebelerinin Hakka teslim ve
i kıyadı ku etlidir.
317
Allah e ‘esûlü il e çok yüksek ir iti ar e ehe iyet er iştir. ‘isale-i Nur, Kur a
gü eşi de tele u ede e parlak ir hidayet eşalesidir.
Hakikî ili e irfa ı esası, ade i, ruhu e uru ola i a -ı illâh e arifetullahı
ders erir. Muha etullah e arifetullahı ütü zerrat-ı ü udu uza üfuz
edercesine telkin eder. Risale-i Nuru hiz eti i a î, İslâ î, Kur a î, a e î e
uhrevîdir.
Risale-i Nur
Risale-i Nur, eşerde sulh e selâ eti, e iyet e iti adı tesis ede üstes a ir
eserdir. Bu, sade e izi ka aati iz değil, ehl-i ili e i saf ola hakşi as zatları
üzerinde katiyetle ittifak ettikleri bir gerçektir. Cenâb-ı Hak, ‘isale-i Nur yolunda feda-
yı a ede , a e a a ları ı ihad-ı di iye uğru da hiçe saya fedailer yetiştiriyor.
Bu mücahede-i diniye iledir ki, envar-ı Kur a iye e Nur-u Muhammedî (Aleyhissalâtü
Vesselâ iha a yayıl ıştır. Bütü tarih oyu a da Müslü a lar di uğru da
birçok mahrumiyet ve fedakârlıklara katla ıştır. İşte u asırdada idayet-i İslâ da
ola ir ihadı ifası a Nur Tale eleri gi i gayret e hi et sarfet e iz gerekiyor.
Zira, esasat-ı İslâ iye e erka -ı İ a iye dehşetli hü u larla tahrip edil eye
çalışıl aktadır. Bizler de cedd-i necibimiz gibi ila-yı keli etullah içi ihad-ı di iye
uğru da şahsî rahatlıkları ızda feragat ederek utlak ir fedakârlıkla çalış aya
devam edecegiz.
E et, esaret altı da zilletle yaşa ayı izzetle öl eye ter ih ede leriz. İ a e İslâ iyet
yolu da lüzu u da a e a a ı ızı feda ede eğiz. Fakat a ı ızı a ı ola
318
hizmet-i Nuriyede ayrıl ıya ağız. Kolaylıkla da a ı ızı o di sizlere er eye eğiz.
Di düş a ları ı a e öldürü eye kadar, di sizlik ereya ları ı dağıtıncaya kadar,
o ları a e î ü utları ı ortada kaldırı aya kadar çalışa ağız.
Okumak ve hizmet
Risale-i Nur
Üstad
Fütuhat
İhlâs
Tesanüd
Gayret ve faaliyettir.
Risale-i Nur, fısk-u fücuru kaldırır. Yala e iftira, kıska çlık e reka eti, dü ya
e faati uğru da ihtirasla koş ak illetleri i teda i eder. Hakperestliği, doğruluk e
istika eti, fe alığa karşı iyiliği telki eder. Fazileti, af e üsa ahayı ders erir. A el-
i salih ve hizmet-i di iyede, hiç ir ükâfat e karşılığı iyet et ede , ü hasıra
Allah ı rızası ı istihsal et eyi hedef gösterir.
Çığır aç ıştır
Ehl-i i a kara lıklar içi de u al ış e oğul ak üzere ike tek kurtuluş ümidi ve
eşareti olarak parla ıştır. Hayat-ı içti aiyede şaşaalı eşalesiyle aydı latı ı ir çığır
319
aç ıştır. Bu Kur a Nurları, iha tarihi e yepye i sahifeler açtıra iha şü ul ir
hadise-i tarihiye hali e gel iştir. Ehl-i i a ı dalâlet e di sizlik çukurları a
düş ekte koru uş, düşe leri de çıkarıp aydı lığa e hidayete eriştir iştir.
Nur u zuhuru
)a a , hiz et za a ıdır
Üstad-ı külldür
Yar
Gizli ozgu u teşekküller her tarafa zehirli tohu lar saç aktadır. Bu lar öyle ir
zehirdir ki, pa zehiri araştırıl a ış eya ulu a a ıştır. Millet e esli izi
üte adi ir surette serptiği zehirlerle ah et ektedir. Bu, illet-i İsla içi e
üyük ir afattır, pek azi ir fe aattir. Öyle ise pa zehiri ul ak gerektir. A a sız
düş a ları ızı içi de toplaya ezkûr gizli teşekküllere karşı koyacak bir kuvveti
bulmak elzemdir, hayatî ir e uriyettir. İşte o fesatçı e yıkı ı di sizlik
ereya ları a karşı ato o ası hük ü deki tek ku et, u asırda Kur a -ı
Mu izü l-Beya ı ir tefsiri ola Nur ‘isaleleri dir.
Dü yayı tehdit ede ko ü istlik e far aso luk gi i di sizlik afetleri e karşı ‘isale-i
Nur, bir sedd-i Zülkarney dir. Bu oktada ütü hakikî münevverler ve ehl-i iman
müttefiktirler. Zira, o zı dıka e i a sızlık ateşi i sö düre ek, o di sizlikleri kökü de
yıka ak ütü te el esaslar e ku etli e kudretli parlak hakikatler, ‘isale-i Nur
Külliyatı da e ut ulu aktadır.
İşte Risale-i Nur, iman-ı illâh, arifetullah e uha etullah dersi erdiği içi dir ki
onun bahtiyar tale eleri Allah se gisiyle, Allah korkusuyla, i a ku etiyle Allah ı e
‘esûlullah ı e ir e ehiyleri e se e se e oyu eğerek itaat ederler, a el-i salih ve
takva ile gayet saadetli bir hayat sürerler.
321
Gizli di düş a ları
Bu milleti mahvetmek içi e ela ge çleri iz e ço ukları ızı safi zihi leri i
ula dır ak, o ları itikatları da şüpheler husule getir ek suretiyle işe aşladılar.
Türlü türlü eşir asıtaları ile ektep içi de e dışı da herkesi ilk a da fark
edemeyeceği irtakı hileli e taktikli ifadelerle i a ı zedeleyi i, es eseler eri i
hikâye e hezeya lar uydurup ye i esli ize okuttular. Körpe di ağları zehirlediler.
Mahza hak ve hakikat ola İsla î e zuları hurafe gi i safi di ağlara yerleştirdiler.
İ a î esaslarda sarsı tı e çökü tüler eyda a getirdiler. Bu Müslü a ata ı
Müslü a e latları a, di sizliği e i a sızlığı eti e ere irtakı yazı, akale e
sözlerle i a sızlık kuyuları a attılar.
Risale-i Nur, di siz esi e uydurula hurafeleri , i da sız ası a irtikâp edile tahri at
e tahrifatları husule getirdiği di i şüphe e es eseleri esasiyle söker e izale eder.
Hakikatleri gü eş gi i görü e ek dere ede ispat ederek i a zafiyeti e düşe leri
kurtarır, i a a ku et, di e eta et erir.
“e ol adığı za a ,
“e olduğu za a ,
Ö rü hep sefalı za a .
Millet ve ge çliği iz
Millet e ge çliği izi azar-ı dikkati i i a ı kurtar ak da ası üzeri e çek ek,
gözlerimizi bu mühim noktaya çevirmek çok elzem olan bir keyfiyettir.
Bayrak
İşte iz Nur ular da öyle aza etli e haş etli ir da a ı hiz etkârlarıyız. Bu kudsî
hiz etkârlık, ihsa -ı İlâhî tarafı da o uzları ıza yükle iştir. Bu fazl-ı İlâhi i u
lütf-u ‘a a î i kadir e kıy eti i il eliyiz. Bu u il e i ifadesi de bütün
çalış a e faaliyet gü ü üzü ‘isale-i Nur la i a ı ızı kurtar ak e i a a hiz et
gayesi üzeri de topla ış ol aktır. Nazar e faaliyeti sağa sola dağıt a aktır.
Asîl ve neciptir:
İslâ iyeti ruh e a ası a üfuz et ek, taklidi i a ı tahkikiye te dil et ek ilhassa
bu dalalet ve bid at asrı da ütü uzuh e lûzu iyle eyda da ola ir ihtiyaçtır. Bu
ihtiya ı karşılaya ‘isale-i Nur asîl e e ip ir arlıktır.
Üstadı
Ey se gili Üstadı !
İşte u iki duyguyu ize üke el e gayet güzel ir tarzda yerleştire Nur
‘isaleleri i okuyarak di i izi illet e ata ı ızı yüksel esi de, e dadı ız
tarafı da izlere e a et olarak ırakıla ukaddes arlıkları ızı koru ası da
u affak ola ileli , u ları uhafızlığı ı yapa ileli . )ira Müslü a lığı e Türklüğü
yaşata ak teke ül e terakki ettire ek udur.
Ey Kardeş!
Adalet-i İlâhî
Evet, hadd-i büluğa gele her ge ç kardeş şu u katiye e delillere isti ade ilsi ki;
Ölü eye kadar, zerre iktar iyi a el işlese ükâfatı ı, zerre kadar fe a fiil yapsa
ü azatı ı u fa i dü yada so ra gelecek baki âlemde verecek ve adalet-i İlâhî
böylece tecelli edecektir.
İslâ iyet içi a erir esi e Be şehid, kardeş gazi iyetiyle Kur a a hiz et
ede leri kadri i il eli, o ları safları a dâhil ol alıyız. O larda hakiki
düş a ları ızı da öğre ip, o düş a larla da ölünceye kadar mücadele etmeliyiz.
İ sa a erile ruhu öldüre i a sızlıktır. Dünya üzerinde en büyük kuvvet maddî
değil a e î ku ettir.
Nur
Ey kardeş!
Kıy a a ı a öyle
Be yaşayamam böyle.
Risale-i Nur u uru, içi de projektör ya a ir oda gi idir. O, o e zile öyle parlaklık
erir e i sa ı öyle te ir eder ki, o u aydı lığı sa ahları aydı lığı da daha urlu
e daha urla dırı ıdır. ‘isale-i Nur u her ü lesi aşta aşa ir a a ikli idir.
Cenab-ı Hak ‘esul-ü Ekre a.s. . uyuruyor ki hik etle e delili sa it kelâmlarla,
güzel va z u asihatla halkı ‘a i i yolu a da et et. İşte Bediüzza a da u Ayet-i
Kerime ve Resul-ü Ekreme inkiyad, i sa lara delil e ürha larla hak e hakikatı
göster iş e ders er iştir. Bu e r-i ‘a a iyi ta a iyle e ke aliyle ifa eyle iştir.
Millet-i İslâ ı u şekilde uyar ış e irşad et iştir.
Nurcular
Risale-i Nur, uydur a uzır fikirleri , dalâlet ereya ları ı , hurafe e ya lış
akideleri kesif kara lıkları içi de oğul aya çalışıldığı dehşetli ir de irde gü eşler
gibi zuhur ederek, Müslümanlara ve insanlara hak ve hakikati feyz-i Kur a la
göstere , o lara Kur a e i a yolu u saf e errak ir surette ildire ir tefsir-i
Kur a dır.
327
Ey kardeşleri
Akıllı harekette, hakta e salâhta, istika et e doğrulukta ilerle ek, idraki i artır ak,
ahlâk e fazileti i ziyadeleştir ek iste ez isi iz? El ette istersi iz e iste ek akıl e
kal i uktezasıdır. Öyle ise Nur ‘isaleleri i okuyu uz. Arapça bir darb-ı esel ardır
ki Bir şeyi hepsi a laşıl asa ile hepsi terk edil ez.
Risale-i Nur
Ey gençler
Bilgi e düşü eye alik ede ; a layışlı e ferasetli, hik etli e ter iyeli, hikmetli
sözleri ua aları ı hall e keşfede ir i sa olarak, ke di ke di i yetiştire il ek
içi Nur ‘isaleleri i okuyu uz. ‘isale-i Nur; uha etullahı e ehafetullahı , il -i
i a ı , ilgi e hik eti aşıdır. Bu u içi Nur ‘isaleleri i okuyoruz.
Sefih ve füccarlar, ilim ve hikmeti, ahlâk ve terbiyeyi hor görebilirler. Sen ilm-i iman
e uası Nur ‘isaleleri i dersleri i e öğrettikleri i ırak a, zira o kusî hakikatlar
se i aşı a kıy ettar ir taç, kal i e se i li ir se gi ola aktır.
Kanma
Hizmet
Ey kardeşi !
Risale-i Nur
Buldum.
Ey Kardeş!
Risale-i Nur, müebbed bir fecr-i sadık e ağlup edil esi ka il ol aya ir ku et
hali de esli izi göğsü e tahkiki i a ı yerleştire ir eserdir. Vahdet e te hid
akidesi i akıl e kalblere akşede hak e hakikat şuleleri e hidayet urlarıyla
kara lık ruhları aydı latıp, i sa ı e edî ir saadetin mesud namzedi haline getiren
yegâ e eserdir. Hidayete erişe fakat di düş a ları ı de a lı taarruz e
iğfalatlarıyla, i a çları zayıflaya e iyeti izi a e iyatı ı ye i aşta i şa e ihya
ede ir Kur a tefsiridir. Di siz ereya ları tahripkâr ve hunhar tecavüzatiyle
sarsıla İsla î te elleri i ar e tahşid ede a e î bir kuvvet deposudur.
Kur a Yolu a
İl -i İ a ve Kur a la
V. BÖLÜM
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
332
Nefs-i emmâren sana bir manevî cehennem ihzar etmesin. Bilakis hüsn-ü niyetin ve
hüsn-ü za ı e hüs -ü haslet ve hüsn-ü fikrin seni büyük bir ihsan ve saadete ve
parlak bir fazilete ve feyze mazhar etsin. Hüsn-ü zan mümkün oldukça su-i zan etme!
Güzel göre güzel düşü ür, güzel düşü e güzel rüya görür, güzel rüya göre
hayatı da lezzet alır. َ َ صفَ َ َ ََ َم َ َك
َ َ ”خ ََ َمi ke di e düstur et! güzel e duru ola ı al,
çirki e ula ık ola ı ırak . Güzel gör, he güzel ak! Ta güzel düşü e ilesi . Güzel
il, he güzel düşü . Ta leziz hayatı ul alı... Hayat içi de hayattır hüs -ü za ı da
emelin, su-i za la yeistir saadet uharri i, he de hayatı katili. He yeisle su-i zan,
sıkı tı ı ir ade idir.
*Ey nefsim!
Bu larla era er aza i dikkati, aza i ted ir e ted iri, ihtiyatı hiz et-i Nuriye de e
hayatı da esas ihtihaz et! Üstad-ı pâki erhu Bediüzza a Hazretleri i e Nur
‘isaleleri i uarız e düş a ları ile ihtilât et e! Bu uarız e düş a ları dostları
ile de hakikî dost olma! Ancak hüsn-ü muamelede bulunabilirsin.
*Ey hal ve ahvalinin su-i tesir ve su-i infial uya dırdığı da ha ersiz e gü e diri i
olan nefsim!
*Ey Nefsim!
“e de üyük ir Nur ağa eyi eya kardeşi ir e lis-i Nuriye de e derste ura î
sohbetler ederken, meslek-i Nuriye de ahsederke , Dai a öğre eye e
yetiş eye uhta ı diye di le! Ay ı e zu hakkı da üte i eya fazla
alû atı da olsa sus! )ira ede e uhaliftir. Ce aat efradı da irkaç eya
irçokları ı ko uş ası a, elki de e zu dışı a çık ası a se ep olursu .
Mu afık ol aya ir şey ko uşulsa, gerek Nur ağa ey e gerek Nur kardeşi i o
ahe kli soh ette hata e sa a ı ı yap a! Dili i tut, ko uş a! İ ap ederse ‘isale-i
Nur da okuyarak yal ız a o u ıttılaı a üte aziya e e ah iyetkâra e arz et!
Yoksa ed, haşi e sert ir ko uş a ile e asık ir suratla hiç ir şeyi
halledile eye eği i, ü akaşaya az da olsa girişili e o u afık e uta ık ol aya
eya e fi ulu a ir eseleyi o şekilde hallet eye çalış ak, e aat içi de azı
e i seye ekler ulu a ağı ı e fikirleri ula dıra ağı ı, öyle e faydalı ola ağı
derken zarar er ek ah aklığı ola ağı ı dai a hatırla! )ira kütü -ü İsla iye de
333
ah aklığı tarifi udur: iyilik yapıyoru za ıyla fe alık yap aktır. Bu u hayatî bir
düstur ittihaz et!
Bu sebeple Risale-i Nur u esleği i e ühi ir esası ola şefkatle, sükû etle e
o a da üsa aha ile karşılayıp, pek ü el ve mülâyim bir cevap vererek Ben bunu
şu a da, şi di ke di ilse de söyle ek iste iyoru . “izi le era er e ‘isale-i
Nur eya lâhikalarda araştıralı , ulalı . Bu düsturla kal i ut ai e aklı tat i
olur kanaatindeyim. Onun için yal ız aş aşa kalıp okuyalı diye e aplândır.
͆Gerek i dî, şahsî eya aşka şeylerde aldığı herha gi ir sözü size
nakledebilirim. Bu ise size, Risale-i Nur u esleği e ir perde olabilir. Bu mutlak ve
mücerrebtir, emsalleri kırk se ede eri pek çoktur diyerek Üstad-ı pâki izi
azhar olduğu İs -i Hakî e ‘ahi e itti a ederek o ge i gü e dir e, akıl e
kalbinde su-i infial veya su-i tefehhü uya dır a!
Üstad-ı pâki iz üde ir-i aza Bediüzza a Hazretleri, ütü dikkat e alakaları
Risale-i Nur üzerinde temerküz ettir iştir. Alakası i kisa a uğraya ı hi eti e
hiz eti zaafa duçar olur e liste fer a e ila et iştir. Veya aşka şeylerle fazla
tevaggul eden veya ye i olup aşka şeyleri okuya lar, gü lük aldatı ı içti ai
eseleler hususu da ko uşsa, se sükût et!
Hemen onun içinde bir yol bulup Risale-i Nur a i tikal ile Kardeşi , iraz da ‘isale-i
Nur okuyalı şekli de Yaşlı da olsa üte aziya e, ah iyetkâra e e ka l-i
leyyinle de ki: Kardeşi ! ‘isale-i Nur aşta aşa arifetullah e doğruda doğruya
334
âhirete müte e ihtir. Fakat dü yaya faydası ir ey esi e i de dir. He
aşta aşa Allah ta , ‘esûlullah ta , di î e dü ye î saadet e selâ ette ahsede
ir Kur a tefsiri i, az da olsa sizi le ir ders arkadaşı olarak oku ak, tarif
edilmeyecek derecede bir sevap ve nur-u hayır olduğu kütü -ü İsla iye de eya
edil iştir. Kalb e aklı ızı feyiz e urlarla gark olduğu ü erreptir. Bu iti arla iraz
Risale-i Nur okuyalı deyip siyasi e içti ai e zuları ‘isale-i Nur dersine çevir!
Bera er hiz et ettiği e ir çatı altı da ulu duğu e daha aşka ura î yerlerde
ola ge ç Nur kardeşleri de iki-üçü senin bed ve sert hareketlerinden zuhur eden ve
bu emsal ahval ve akvalini yeni Nur Saidler sana hüsn-ü za ederek ke di akra ları a
da yap aya aşlarlar. Bu u üşahede ede ferasetli Nur “aidler sa a ah iyet e
te azu ile yal ız olarak söylese, se de u lara uğ er olup, gü e ip fiiliyatı ı te il e
inkar veya kabul-u ademini ima edebilirsin. Fakat onlar senin haberin olmadan -veya
olarak- se i istiskal eya reddetseler. Üstad ı a, ur-u Kur a a akf-ı hayat ede
meslek-i Nuriye ye sarılıp itidal-i de le uhafazaya çalışa lara, şahsı uarız e
aleyhtar olsa, bu kabahatin müsebbibi kimdir? Elbette sensin!
Şu halde madem onlar genç eya olgu çağdadırlar, ka ahati i idrak edip İhlâs ı,
Uhu et i e saireyi o larla okuyarak i ae eya dolayısı ile de olsa u lara
uka ele et e! )ira u, se i şefkat, uhu et, üsa aha, hoş görürlük gi i
eziyet e faziletleri i i a ıdır. Aksi takdirde hiz eti ya ihlâssız ya ö ürsüz olur.
Bu mücerreptir. (Ke di i de üşahedeleri içi dedir.)
*Ey nefsim!
Nurları her gü ütalaa et eli, zikir, fikir, i adet, taat da u is ette de makbul olur.
Hem Risale-i Nuru okumak: Hem ilimdir, hem zikirdir, hem fikirdir, hem ibadettir. Zira
aşta aşa aarif-i İlâhîyi ders ere ir eserdir.
*Ey nefsim!
Risale-i Nuru sırf ke di ihtiya ı içi , yal ız aşı a her gü oku ak sureti ile tahkiki
i a ı, aarif-i ilâhiyeyi kaza a ilirsi . Yoksa aizler, üderrisler koyu ol alı, kuş
ol a alı koyu kuzusu a süt, kuş ya rusu a kay erir hakikatı a asadak olursu .
Bu u içi Nur a hiz etle era er ilhassa a elî oktaları defteri e ot ederek,
o ları hâl, kâl ve kaleminde bilfiil tatbik eyle. Lâakal her gün bir vartadan kurtulup
ihlâs e uhu et sırrı a uta ık olarak okudukları la a el eyle.
Kendini kusursuz gören kusurludur. Başkası ı hata e kusurları ile eşgul ola lar,
kendi seyyielerini göremezler mealindeki hakikatlar sahabe-i kiram ve evliya-yı iza
hazeratı ı ü et-i İslâ a, ilhassa i a e İsla iyet hiz etkârları a ders erdikleri
kudsî düsturlara u fe a e fa i hayatta itti ada ahru kal a alısı .
*Ey nefsim!
Risale-i Nur-u e elâ ke di efsi i ıslah içi oku. ‘isale-i Nur da u e zuya dair şu
a da hatırlaya ildiği u derslerle Nefsi e hitaptır ara sıra, sık sık okuyup ihtarat
e ders ihtiya ı ı Nurlarda aldığı e e i sediği e tale e i ho ası a tekrar
ettiği dersler e i de dir. Dolayısıyla aşkası a değil izatihi sa a deri .
Uyan! Özür beyan et ek elki irkaç defa olur. Bu da so ra artık özür eya et ek
ya ke di i aldatış e ka dırış olur ya riyakârlık olur. Bu un için ey nefsim: Risale-i
Nur u sırf ke di ihtiya ı içi oku ak iyetiyle tahkiki i a ı, aarifi-i İlâhi yeyi
kazanabilirsin. Bu ûlum-u âliye i i ta ede eği il i ile a ele u affak i eti e
erişe ilirsi . Aksi takdirde kuş ya rusu a kay erir, koyu kuzusu a süt erir.
meali deki hakikata asadak olursu . Nurlarda okudukları ı u iyet-i halise ile
oku azsa sırtı a ili yükle iş eya e aate ders ere ir üderris aziyeti e
ilerek eya il eyerek düşe ilirsi . Yaratılışı daki hik etler u a ehesi de u a
da se lâyık ola azsı .
337
*Ey nefsim!
Eğer ‘isale-i Nuru u lar gi i uhlis gaye e iyetle ütalâa et ezse sırf
üderrislik ta rı ile okursa , ‘isale-i Nur u e üellif-i uhtere i se gili Üstadı ı
nazara vermezsen bilakis kendini satmak veya meslek-i Nuriye ye zıt ir aksad-ı
mahsusla okursan fazl-ı hiz ette u affak olarak sa a hüs -ü zan gösteren Nur
kardaşları ı hususe ehl-i hiz eti hakir gör eye aşlarsa hodfuruşluk e su-i zan
gibi merdud ve menhus illetlere ü telâ olursa ke di i o larda aşağı gör eyi ders
al a a uka il se ke di i o larda üstü gör eye çalışırsa ir tefe uk hissi e
kapılırsa u affakiyet e uhiti i ge işle esi şahsı a ola asu hür etleri u
dehşetli asırda, hakaik-ı i a iye erati i de terakki ettire , i a ı tahki e tak iye
ede , id at e dalâletlerde kurtara Kur a -ı Hakî i yüksek e parlak tefsiri Nur
‘isaleleri i u azi , u üyük tehlikelerde , di sizlik e id at ereya ları da
kurtarmak ve muhafaza etmek nimet-i mahsusi ile oku.
Şahsı a ola asu hür etleri, zengin ve tahsile sahip olmak gibi fazl-ı İlahileri
ke di e alederse artık ir ü ekkit kesilirse u ları sakil eti esi şiddet, ağırıp
çağır ak, şefkatsizlik, eş eretsizlik e hür etsizliğe düşersi , hase eyi Allah ta ,
seyyieyi efsi de il ezse , herha gi ir eş erette e el e ela o ahse dair
kısı ları Nurlarda oku azsa , hari i ereya lara kapılıp te ilat-ı fasideye
sapmazsan Risale-i Nur eslek e eşre i e efsi aldatıp aklı taalluk et eyerek
uhalefet et iş olursu .
Kuş gi i de ola azsı , irçok ge ç “aid leri yetiş esi e perde, ka iliyetleri i
i kişafı ı du ura uğrat aya se ep olursu . O ları ruhları da sa a ola hüs -ü
za a karşı ir üddet so ra sakil gelirsi . Bilerek e il eyerek böyle ihlâs ve
338
tea ü e tesa üde zıt ta ır e hareket et ekle ihlâssızlık felâketi e düşersi . Be
hizmetteyi gi i eh e kapılır. Kader-i İlâhinin bu varta-yı azî ile se i u kudsî
hiz eti e edî hayır e hase atı da ahru ırakıl ası a istihkak kesbedersin.
İhlâs ile ir zerre hiz et, İhlâssız at a larla amele mürehcahdır mazhariyetine
erişe ezsi . Hâl uki se de Nur u âli eslek e eşre i e u afık ir istidat ar ış
ki: Rabb-ı ‘ahi i elki ihtiyarsız olarak Nurları e hiz eti i asip etti.
*Ey nefsim!
Kulağı ı ilâhî hik etlere çe ir! Gö lü u hik etleri sa a izah ede Nur ‘isaleleri i
oku ak se gisiyle çağlası . Okuya ayıp ahru kaldığı gü , gözleri de ır aklar
gi i yaşlar aksı . Eli e geçire ediği Nur ‘isaleleri i altı hazi eleri arar gi i ara, ul
ve oku! Cevherlerle dolu bir defi eyi araştırır ası a araştır, eriştiği za a kıy etli
akitleri i, değerli ö ür dakikaları ı, saatleri i Nurları okuyarak, fa i za a ları ı
e ede te dil ede il iş ol ak azhariyeti e ailiyeti de dolayı ‘a i e hadsiz,
ihayetsiz şükürler et! Allah se gisi e, Allah korkusu a, Allah ilgisi e ka uş a ı
şükra işa esi ola Allah a i adet e taatte, ulu Peyga eri iz ‘esûl-i Ekre i
(a.s.m.) sünnetiyle amel etmekte ilerle! Hem her gün ilerle! Zira elinde olan bu saat
veya bugün bir daha geri dönmeyecektir. Ö ür ağa ı da sararıp yere düşe o ir
yaprak, tekrar yerine dönemeyecektir...
İ a e İsla iyet i feyyaz il iyle ke di i tezyi e teçhiz et! Bu ili , acz ve fakrla
yoğrul uş arlığı ızı dü ye î e uhre î felâketlerde koruya e sağla ir kalka ,
339
e yıkıl az ir kal adır. Ge çlikte, ihtiyarlıkta izi di i izi çok yüksek fazilet e
eziyetleriyle güzelleştire ir a ildir.
*Ey nefsim!
İlahî hakikat e i ayete ka uştura , kalb e ruhu u par par parlata , akıl e
uhake e e ışık tutup istika et ere , se i akl-ı seli sahi i yapa , se i il ediği i
de il e ek gi i koyu ehalette uzaklaştıra , il i aydı lıkları a gark ederek se i
yükselten ilm-i i a a çalış! O u oku! Her gü oku! Her a tefekkür et! De u
de dir, fırsat u fırsattır... İl -i iman seni sana bildirir. Kendini bilmemek
ehaleti de , Allah ı sa a lütfettiği ezel e e ed isteye ka iliyetleri i körlet ekte
halâs eyler. Kendinin ve kâi atı se e -i hilkati i elleterek se i o istidadı ı i kişaf
ettirir. Yüksekliklere, dai a yüksekliklere doğru yü eltir. İl -i iman, senin âlemine
ziya, ruhu a gıda, kal i e ila, ede i e şifadır; ka ı ı usaffisi, ke ikleri i iliği,
teninin temizleyicisidir.
*Ey nefsim!
Kur a ı sedası arzı, se a atı e kâi atı çı lata Arş-ı Âlâ da gelip, Arş-ı Âlâ ya
yüksele , i sa e i i saadete çağıra ilahî ir sedadır. ‘isale-i Nur, bu mukaddes
sesi eliğ e şa lı ir ter ü a ıdır. ‘isale-i Nur u izhar e izah ettiği hakikatler
a ı ıza a , hayatı ıza hayat, ruhu uza ruh ere ir iksirdir. İl -i i a , Kur a
yolu da ayağı ız sürç ede , çukurlara düş ede , ayakları ız tutul adan yürüten
e doğru reh erdir, hik etlere, izzetlere götüre şereftir.
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
*Ey nefis!
İlm-i i a a dikkat et! O ları ruhe e hayale yaşa! Kal i e akşet, aklı a aklet!
*Ey nefis!
İlm-i i a ahilliği de kurtul! Cehalet zehirler içire ir güzeldir. İki ağızlı zehirli
ha çerdir. Ayakları ölü e gider. Adı ları ölüler diyarı a atar. Cehalet yolu karışıktır,
kara lıktır. Ke di i u afette kurtar! Ke di i u da uzak tut! Ya ı a yaklaş a,
kapısı a ar a! İl -i ima e irfa şer etiyle est ol, e ar-ı i a la dost ol!
Dünyaya Nurlar saçan, insanlara Nurlar sunan, ruhlara güzellikler katan ilm-i imanla
he hal ol! İki iha ser eri, ilahî ül üller serdarı Peyga erimizin (a.s.m.) kokusuyla
kokan, bu güzelim güllerle iki ceset bir ruh ol!
*Ey nefis!
İlm-i imanla dol! Hikmet-i Kur a la uru ala ur ol! Çü kü udur yegâ e hak yol. Ne
sağa sap e sola, dosdoğru de a la erişesi Allah a... Her şeyde ziyade i a ı ı
koru! )ira ütü hayırları , güzellikleri e aıdır o.
*Ey nefis!
*Ey nefsim!
Karı aya git, gayret dersi al! Arıya ak, faaliyet i reti al! E liyaları düşü , hi eti i
yükselt! İl -i Kur a la ü e er yü e âli leri fikret, il i değeri i derk et! Cihad-ı
efsiye i uzaffer erleri e i tisal et, o lardaki ehd, azi e se at silahlarıyla
silahla ! İl -i i a a gel! İl -i i a la koş! İl -i imanla yücel! Yoksa olursun bütün
ütü hurdahaş.
342
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
*Ey nefsim!
İlm-i i a , kötü düşü eler kura fikirde , yala lar soluya yala ılıkta , ki irli
akışlarda kurtarır. İl -i i a , Müslü a kardeşleri arası a düze sizlikler sala
kimse olmaktan korur. Bu hayat-ı içti aiyede yürüye eği za a sa a doğru yolu
göstere ek, yattığı za a se i koruya ak, felaketlere düş ekte hıfzede ek.
‘a i i, se i u dü yaya ki i getirdiği i, se i e kâi atı yarata ha gi ku et
A adoluda azı yerlerde kulla ıla uğursuz a la ı da ir keli e…
343
olduğu u öğrete il -i i a ı öğre , o a dai a çalış! İl -i iman, kâinata nur saçan bir
eşaledir.
*Ey nefsim!
Cehalet!
Ayağı ehalet yolları da gez esi ! Aklı ili sizlikte sö esi . Kal i il -i iman
uru u yokluğu da karar ası . Cehalet patikaları uçuru lara yu arlar... Cahiller
diyarı, ölüler diyarıdır. Cehalet, i sa ı oğa girdaplara atar...
*Ey Nefsim!
*Çekiştiri i
Çekiştir e
Çekiştiri ileri sözü a ı ir tatlıdır, alâka çeker, ateş içi odu e ise, çekiş eyi
alevlendirmek için müfteri de odur.
*Kötü söz
344
Kötü yürekte gele hararetli söz sahipleri, üzeri e gü üş ürufu sı a ış küflü ka a
benzer.
*Buğzede ke di i yakar.
*Şer
Şer üzeri deki i sa hiç ki seye hayır gözüyle ak az. )ira o u görüşleri ke di
içi i dışarıya akset iş suretleri de i arettir. Hz. Ali r.a.
*Gururlanma
*Bilgiç görünmek
Gerçek iş ekle e yerde ilgiç görü ek ir yarar sağla az. Ber ad “ho
*Sistemli de olsa
*Çok söyleyen
Çok söyleye , az işleye ada la işe giriş e! “özü iş, işi sözde i aret olarak yaşaya
ir ki sede ir şey ekle e!
*Çalış ak
“e e i yarısı soğuk yarısı sı aktır. “oğuğu-sı ağı aha e ederek çalış aya ada
ah aktır.
*Çok ko uş ak
*Fena Huy
345
Fe a huylar ağız kokusu a e zer. “ahi i duy az, ya ı dakiler duyar, efret eder.
*Yemin ve canavarlar
*‘üşvet
*Bediüzzaman
*İsta ul da Bediüzza a
*Hizmette
*Üstadı
*İnsan bilenler
*“ır
*Kaygu
346
Bin kaygu bir borç ödemez.
*Can
*Derdi der a ı
Derdi i söyle iye , derdi e der a ula az. Derdi der a ı ‘isale-i Nur dur.
*Saadet-i ebediye
Elçiye zeval yoktur. Risale-i Nuru uhtaçlara taşı a elçiliği de ze al yoktur. “aadet-i
e ediye ardır.
*Düşer
*Yar
Kusursuz yar isteye iha da yarsız kalır. Kusursuz arkadaş araya arkadaşsız kalır.
*Hüner
Hü er e fazaili i ir e liste a lat aya he es et e, zira ül üle ela oldu lisa ı ile
kafes.
*Ekip Biçmek
Ekmeyen, ukbada iç edi e içe ez. Şu ezraa-i dü yada ki e lâzı ise ek ek,
o a lazı sa y e ek ek.
347
*Teenni
*Ümit
*Sessiz Sular
*“ıdk
*Laf
*Yalan
İkiyüzlüleri süsüdür.
*Hak
*Telkin
*Bakar
*Felâket
*Yeğdir
*Dil
*Lakırtı
*Çalış a:
*Tedbir ve belagat:
*Korkulur
*İttihad
Şu ko a dağlar, ufak taşlarda ü uda gel iştir. Gör ez isi karı alar irleşi e
yırtı ı arsla ı ze u eder.
*İttihad
Bir şaç teli i ir sap i rişi kadar eta eti yoktur. Fakat irçok tel ir araya geli e
zi irde sağla olur.
İçleri de iri oradaki kardeşleri şikâyet et ek istedi. Üstad hiddet etti benim sizin
hiz eti ize ihtiya ı yok dedi ko uştur adı, uhuvvet ve tesanüd dersi verdi.
Yi e ir aşka za a
Üstad ı te kid ediyorlar. Üstad Hakkı hatırı âlidir aşka hatırlara feda edile ez,
aşı üstü e deyip meseleyi musalâhakarane izah etti. Kendisi tenkid etmedi.
Üstad ke disi e gele , şahsı a yapıla hü u lara şahsı adır der, di e yapıl ıştır
demez. Ho alar gi i: Muarızlarda hücum, tenkid oldumu kurtarmaya çalışır. Bir
beldede Müftü devamlı aleyhte ko uşuyordu. Üstad: O u uarazası oradaki
Haşiye
talebeleredir, bana dosttur dedi. Selam göndere göndere nihayet müftü sustu.
Kendisi hücum ve tenkid etmedi.
Büyütmemek
Haşiye
Üstadı ız urada tarafgir ol adığı ı, fakat hakka taraftar olduğu u ifade et ektedir. Bir yerdeki ir
kişi i , ya da irde fazla arkadaşı ızı ya lış sözleri, ta ırları yüzü de eğer uka il ir ta ır e
uhalalefetle karşılaşılırsa, u u da a ıza karşı ir hareket olarak değil, hatalı da ra a arkadaşları ıza
ya da o ları ya lış hareket e ta ırları a karşı ir tepki olduğu u düşü eli, il eli ve ona göre
da ra alıyız. E yakı ı ız dahi olsa, yeri geldiği de Kardeşi u doğru ir yaklaşı e ta ır değil,
hiz eti ize de zarar ere ilir, lütfe u u tashih edi , düzelti e gerekirse karşı tarafta özür dile esini
de ileli diye il eliyiz.
350
Ya ı da o lar irisi i te kid ederse hiç ehemmiyet vermemek… Ben sükût
geçiyorum. Aldanmayalı diye di leri . Büyüt e ek… Kendimiz tenkid etmemek
ihlâsa aykırıdır. Üstad te kid kapısı ı kapa ıştır.
Biri iri i te kid ediyorsa alda ayalı diye di leriz. Gıy et ol az. Gıy et
‘isalesi de u şart ar. Şahısta u fiil yoksa u haller o da yoktur deriz. Bir ahzuru
yoktur. O u ya lışlıkta kurtarır. Böyle şahid-i adil oluyor insan.
Birisinin sadakatsizlik veya ir artası ı görü e kork ak, İ ret al ak… Birgün
birisinin bu halini görünce çok korkuyoru Üstadı dedi . Üstad, Korkmak ne
demek titre, tire dedi.
Biri i a a ada eti aleyhtarlığı olsa Üstad a, ‘isale-i Nura sadakati devam ettikçe
o a karşı ta rı değiş ez. Nihayet o u o hali a adır. He e i efsi u a
üstehaktır deri .
Her hatayı işleye iliriz fakat hiç ir za a ay ı hataya iki i defa düş e eliyiz.
İ tizaç, şefkat, üsa aha ya ütü e udiyeti le te üh et, esleği izde u lar
kıyassız derece sertlikte fazla lazı . Te kit yok! Mürşidi iz ‘isale-i Nurdur. Biz irşadı
Risale-i Nura ha ale et işiz. Ders aka ı Üstadı aka ıdır iz o a hiz etkârız.
Başkaları a okuya ağı hakaik-ı Kur a iye e i a iyeyi ‘isale-i Nur ve sevgili ve
uazzez Üstadı Bediüzza a “aid Nursî Hazretleri hakkı daki, müdafaa, takriz,
ektu , şiir, fıkra e akaleleri tekrar e tekrar okuru e oku alıyı . Çü kü
okuya ağı ı yal ız uhata lar içi değil, e el e irde ke di içi , ke di il ek e
öğre ek içi o ları e üke el e e güzel ir surette haz et ek içi okuru .
351
He okuya ağı e zuya e kadar deri e fazla ukufiyet peyda ederse o u e
kadar üke el haz ederse o u kıy et e kü hü ü e kadar ziyade idrak
ederse , ta ırsa ; o a karşı o dere e ir iştiyak e it i a esler e o da o
derece istifade ve istifaza ederim.
Bir hey ete eya ir topluluğa okuya ağı e zuyu okuya ağı ız a a kadar yüksek
sesle defalar a okur e a aları ı düşü e düşü e ü leler e pragraflar üzeri de
dura dura okursak içi ize İlâhi ir his e heya a tahassul eder. Bu da okuduğu uza
deri ir dikkat e alâka çeker. Di leyi iler üzeri de oku a hakikatlara karşı lâhutî ir
azi e e ık atısiyet ü uda gelir. İslâ dâhileri e hadi leri de ülhe şu
kaideler bizi hizmet-i i a iyede u affakiyetlere azhar kılar.
Birçok e zulara ait çeşit çeşit kitapları sathi eya dikkatli oku akta sa, ir eslek
veya gaye-i hayat edi il eye değer ir şaheseri iyi e oku ak, za a ları ızı çoğu u
e edî e ezelî hakikatlar hazi esi ola u esere hasret ek daha üstü e daha değerli
bir harekettir. Bir eserin güzellikleri, hususiyetleri e eziyetleri ilk oku uşta i sa a
görü ez, eli ize aldığı ız Nur eserleri Külliyatı da herha gi ir kita ı e az üç
defa okudukta so radır ki: ‘isale-i Nurun hüsünkâr güzellikleri parlak bir surette bize
görü eğe aşlar. Bizi ke di e ağlar. İlâhî bir cezbe ile bizi kendine cezbeder.
352
‘ah a î e Kur a î ir ku e-i cazibe bizi Nur Risalelerini bir ömür boyunca okumak
saadetine sevk eder.
İ a î hakikatlar hazi esi ‘isale-i Nurları okuya larda ir i sa içi e üyük ser aya ola
zama ı kaza ak ve israf et e ek az i öyle gelişip i kişaf ediyor ki ir vapur seyahati de
ile ders yaparak vakti değerle dire ehl-i hizmet genç Saidler bir numune-i Hüsn-ü misal
olarak görülmektedir.
Her yaşta e ge çlikte e iyet içi de hayırlı dostlar e ahiret kardeşleri ara dığı gi i;
kitaplar âleminde de dolaş alı fakat Nur ‘isaleleri gi i e edi dostlar ulu up, seçilip
sarılı a, artık o larla aş aşa kal alı. Kur a -ı u izül eya da le aa ede u
353
i a î e İslâ î eserlerle kal e , akle e ruhe te e ür et ek hakaik-ı i a iyeyi
de e da arları ıza üfuz ettirir esi e İlâhî ir aşk e ehdle o ları oku ak, tahkiki
i a ı e yakı î il i aşi ası ol ak, ir ö rü ze gi e e gi e es ud kıl aya
yeter.
Bize iha saadeti i te i ede e lâzı e elze ola ihtiya ı ıza e ap ere ek
eserleri evvelâ ve e aşta oku a ızı ki ugü kat i ir ihtiyaç hali de olduğu u
ülâhaza edeli . )a a ı i tiha ı da geç iş yüzler e i e eleklerle ele iş ütü
şai elerde ü erra olduğu aşikâr ol uş Nur ‘isaleleri de ütü u hususiyetleri
e ut olduğu u göreli .
MÜTEFE‘‘İK
Izdırap çek eye ler aşkaları ı ızdırap çeke ile eği i akılları a ile getir ezler. Şu
halde ir i sa e Müslü a hususe Kur a î e i a î ir da a ı hiz etkârı e
cihad-ı ek er-i diniyenin bir neferi olmak nimet-i azi esi e eriş iş ir es ud ü i
olarak ızdıraplar çek ek ir e i ugaddi gıda-yı a e idir. He faaliyet e
ha le i uharrik ir ku et kay ağıdır.
354
Nurcular, Kur a ı hıs -ı hasi i e gir işlerdir
Deha, yüzde bir nispetinde ilahî bir ilhamsa ve dâhiyane küllî hizmet ve
muvaffakiyetler, hususi bir inayet-i rabbaniye sayesindeyse, yüzde doksa dokuzu alı
teridir. Bu gayret ve himmet de yine bir lütf-ü Rabbani eseridir.
Öyle ise ey nefsim! Sana beka yolunda ibadet hizmet ve cihad içi eril iş ola ö ür
ser ayesi i dakika e saatleri i öldür e! İ adet, taat e hida at-ı Nuriye-i
Kur a iye ye sarf et!
Bilmek
Bil ek, ildiği şeyler içi iliyoru , il ediği şeyler içi il iyoru diye il ek
faziletidir.
İdrak
Bilmemek
Bil ediği izi itiraf et ekte e il ediği izi öğre ekte çeki eyi iz. Hz. Ali
(r.a.)
Bilinmeyen
Medet
Ey nefsim!
Risale-i Nur
Cihad-ı di iye uğru da, a e alları ı istihkar ettire Nur Tale eleri a ıyla
namdar bir cemaat-ı azi e husule getir iştir. Nur Tale eleri ihad-ı di iye-i ekberin
ili e irfa ordusu u ö üleridir. Nur Tale eleri, a lı e al e hareketli
ki selerdir. ‘uhlu e Nurlu i sa lardır. Nur Tale eleri üyük ir ili e irfa
ku etidir. İ a e İslâ iyet sefer erliği i erleri ola u Nurla dırı ı Nurlular halk
kitleleri i uya dırarak Nur ‘isaleleriyle te ir edip, i a e İslâ iyet akı ı da
yükselt eye çalışırlar.
Hergün ilm-i iman ve maarif-i İlâhiyye i kay ağı e hazi esi ola u parlak tefsir-i
Kur a ı üyük ir şe kle, deri ir se giyle oku aktadırlar. Okudukça tefekkür
357
kabiliyetleri tekâmül etmektedir. Maarif-i İlâhiyye i hadsiz erte eleri de e
ihayetsiz ez akı da e e arı da ilerleme ve yükselmeye mazhar oluyorlar. Hak ve
hakikat yolu u gü eş gi i aydı lata u ilâhî eşale i şua e ziyalariyle urla arak
dalâlet e id at kara lıkları a, şüphe e es ese girda ı a düş ekte kurtuluyorlar.
Risale-i Nur
Bu u arek ata ı her köşe e u ağı a yayıl ış e üfuz et iştir. ‘uhsuzlara ruh,
a sızlara a erip i a e Kur a uğru da a da e alda geçerek hiz et ede
a lar yetiştir ektedir. Ma e î ihad-ı ek er-i di iyede Nur ‘isaleleri gi i Kur a ı
el as kılın ı ile cihad eden fedakârlar husule getirmektedir. Muazzam bir tenvir ve
te e ür ereya ı hali de Nur ‘isaleleri e üellif-i uhtere i Bediüzza a a ola
emniyet ve itimad, se gi e iştiyak, ruh ve kalbleri istilâ etmektedir.
Medrese-i Nuriyeler
Nur medreselerinde Nurlar okunup dinlenirken kâlb ve ruhlar ilâhî bir feyz ile dolup
taş aktadır. Dinleyenler nuranî bir tehassüsle mütehassis oluyor. İlâhî ir aşk e
e d, ura î ir se gi gö ülde gö üle aksediyor. Akıl e a tıklar il -i imanla
tatmin, kalb ve vicdanlar mut ai oluyor. Kulakları işit ediği urefşa hakikatlar
i da ları iş a ediyor. Büyük ir dikkat e alâka ile Nur dersleri di le ip takip ediliyor.
Nur-u Kur a a üştak gö üller Nurları di le ek o da istifade e istifaza et ek içi
medrese-i Nuriyelere adeta can atmakta, ders saati i sa ırsızlıkla ekle ektedirler.
Medrese-i Nuriyede Risale-i Nur okunurken Nur âlemine dalan gönüller vecde
gelmekte, dinledikce dinlemek, dinledikce Nur Risalelerini okumak merak ve sevgisi
içleri de doğ aktadır.
Her gün nurları oku aya e kadar uhtaç oldukları ı a la akta oku ak ihtiya ı e
ateşi ile ya aktadırlar. Kudsi heye a lar içi de kalarak o gü ü e tatlı, e ze kli e
e faideli a ları ı yaşa aktadırlar. İlâhî ışığa âşık gö üller Nur dershanelerinde
vuslata ermenin ilahî e di içi de ütehassis ol aktadır. Kudsi hakikatleri kalb ve
ruhları a, akıl e a tıkları a akşet ek hasretiyle ya a lar, edrese-i Nuriyelerde
kemal-i edep ve sevinçle diz çöküp dikkat ve alaka ile Nur derslerini dinliyorlar. En
kudsi, e tatlı e en hisli bir halet-i ruhiye içerisi de kalıyorlar.
358
İ a ları ı ku et ulduğu u, a e i dertleri e der a ola ed iye-i Kur a îyle
teda i ol aya aşladıkları ı hissediyorlar. Kalblerinde âdeta nurlu alevler yanmaya
aşladığı ı, a e i kara lıkları oğu uluğu da kurtul aya aşladıkları ı idrak edip
Rabb-ı ‘ahi lerine hadsiz hamd ü sena ediyorlar.
Ey nur-u Kur a ve i a
Ey nur-u Furkan!
Ey nur-u Yezdan!
Ey nur-u iman!
359
Be i arta e hatalara düş ekte uhafaza eyle!
Ey Nur-u Rahman!
İlahî ir aşk ateşi i sa ruhu u kaplayarak ge eli gü düzlü u ur-u Kur a a çalış ak
e o u eşri de ölü eye kadar hiz et et ek az i hâsıl oluyor. E küçük ir
hiz eti e e eği dahi oşa git iye eği heder ol aya ağı, üyük ir hayır e se ap
halinde amal defterimize Rahmet-i ilahiye tarafı da kaydettirile eği, öyle kudsi bir
Kur a hiz eti de a la aşla koş ak lezzet-i maneviyesi meydana geliyor.
Nurlar
Hizmet-i i a uğru da ölü , şehitlik şer eti i iç ekte aşka ir şey değildir
Nur tale eleri a ları ı a kafesi de çıkı aya kadar, ruhları esetleri de
ayrılı aya kadar, efesleri so efes olu aya kadar, hiz et-i Nuriye de , Nurları
okuyarak ehalette kurtul ak ehdi de ayrıl aya aklardır.
360
İ a , tahkiki i a , kuvvetli ir i a dır
Her asırda İsla iyet e hiz et ede güzide ir ka i Ce â -ı Hak, İsla lar içi de
eyda a getirir. Bu ları hiz et-i di iyede u affak kılar. Bu ehl-i hizmet, Cenâb-ı
Hak i di de çok ak uldür e Allah ı se gisi e azhardır. Bu lar hakkı da dü ye î,
uhre î hayır e saadetleri irade uyurur. O uhtere e uazzez topluluk da Cenâb-ı
Hakk ı se er. Di e hiz eti gaye-i hayat edi ir. Hâlık-ı Keri e i adet e taati e ehy-i
ilahîde asiyet e gü ahlarda kaç ayı se e se e a -ı gö ülde ifa ederler. “ahip
oldukları tahkiki i a ku etiyle u da üstes a ir surette uvaffak olurlar.
Bu ları, Nur ‘isaleleri ile i a erati i de terakki ede e o ları her tarafa eşredip
ü i leri i a ları ı kurtar a hiz eti de a la aşla çalışa , aşk e şe kle, gayret
e faaliyette ulu a Kur a e i a hiz etkârlarıdır.
Bu asırda i a e İsla iyet i fedakâr hiz etçileri ola u Nur tale eleri, Kur a ı
e irleri u i i e ü i lere şefkat e erha etle ua elede bulunurlar. Din
kardeşleri e karşı te azu e ah iyetle hareket eder, fakat İsla düş a ları
hesa ı a zul e griftar edilip sigaya çekildikleri akit, o di yıkı ıları a uka il izzet-i
362
diniyeyi muhafaza etmek için celâdet e şe aatle ku et-i imandan gelen bir salâbet
e esaretle per asız a hakkı üdafaa ederler. O zali di sizlere karşı her irisi adeta
Allah ı arsla ı kesilerek e ölü ü hiçe sayarak hak e hakikati izzetle üdafaa
ederler.
Hiz ü l-Kur a ı uazzez efradı ol ak şeref e i eti e erişe Nur tale eleri,
di leri de salâ et e eta et sahi idirler. Di düş a ları da kork azlar. O lara
sinek ka adı kadar kıy et e ehe iyet er ezler. Yaydıkları dedikodu e iftiralara
kıy et er ezler. O yaygaralarda teessür duyup sarsılarak hiz etleri i ırak azlar.
Bu yüksek asıflar o ahtiyar Nur ulara bir lütf-u Rabbanî ve bir fazl-ı ilahîdir. Eltaf-ı
sübhanîye mazhar olan hâlis Nur talebeleri, ömürleri boyunca Nur Risaleleri ile iman
e İsla iyet i ata ı ızı e ü ra köşeleri e kadar yerleştir eye, şarkta gar a,
şi alde e u a kadar aktar-ı dü yaya i a e Kur a hakikatleri i eşret eye
çalışırlar.
Nur talebeleri, kemal-i saffet e ezahetle Nur u kardeşleriyle teşrik-i mesai ederler.
Nur hizmetlerinde ellerinden geldiği kadar, iktidarı ispeti de fedakârlıkta
çeki ezler, ahza rıza-yı ilahî için manen ve maddeten medrese-i Nuriyelerin idare
e ted iri de hissadar ol aya koşuşurlar.
Böyle iha şü ul ir da a ı hiz eti de ulu urke hiz eti içi de ulu a
kardeşleri izde eya ağa eylerimizden -kim olursa olsun dava ve dairemizin içinde
yeri e olursa olsu eşeriz kuluz- eşerî gü ah e kusurlar işleye iliriz. Tö e kapısı
kıya ete kadar açıktır. İ tiha a ta iyiz, lâyuhti değiliz ki, el ette azı eseleler,
363
kusurlar olur. Bu ları ay î e gıya î kardeşleri e ko uş ak he gıy ettir -amelimizi
yer bitirir- he da a ıza e hiz eti ize zarar erir.
Hiz eti ted ir e ted iri de ulu a saffı e el ehl-i hiz et, fedai, akıf Nur
tale eleri, eseleleri izi halli i görüşürke ir e e kapa ırız. E i içinde bir odaya
gireriz. Eğer arsa oda ı içi de ir dola a gireriz e ko uşula aksa orada ko uşur,
ka ga ızı tartış a ızı yaparız, esele izi halledi eye kadar orada çık ayız.
Meseleleri izi halleder her şeyi orada dola a kitler çıkarız. Aile sırrı gi i,
kırgı lıkları ız, kızgı lıkları ız -kol kırılır ye içi de kalır isali- orada kalır. O da
so ra hiç ir şey ol a ış gi i ku aklaşır hiz eti ize de a ederiz.
Hiz ette öyle ted ir e ted ir, ö e da a diye e da ası ı düşü e da ası içi
yaşaya hiz eti ted ir e ted iri de ulu a saffı e el, ehl-i hizmet, fedai, akıf
Nur Talebesi olan bir ehl-i hiz et da a ada ı ı asıflarıdır. )ıddı u asıflara
liyakatsizlik ve faziletsizliktir.
Bu za a da e üyük hiz et; ihlâs, uhu et e tesa üdü koru aktır, o a zarar
vermemektir. Aksi, fitneye hizmettir ki bu bir hezimettir. Bunlar hizmet ettim ve
hizmet ediyorum demesin.
Bir mümi de e Nur tale esi de ol a ası gereke u haller, İsla î e di î ol aya
u alışka lıklara sahip ki seleri u zararlı hal e ta ırları da e gıy etleri de e
gıy etçi alışka lıkları da , alışka lık kaza a ak içi ke di izi koru ak istesekte
koruya ayız. Çü kü ize yaptıkları tesirler gayr-ı şuurî hayatı ızı teşkil ederek iz
farkı da ol ada e liği izi değiştire ilirler. Bu larda koru a ı tek ir çaresi
ardır, o da u larda e öyle orta e uhitlerde uzaklaş aktır. )ira uhiti
insan üzerinde tesiri azimdir.
Bir gü A adolu da hiz ette era er çalıştığı kardeşleri şikâyet ari aleyhte ko uşa
irisi, Üstad ı ziyarete geldi. Üstad o a, ‘isale-i Nur u sizi hiz eti ize ihtiya ı
yoktur. Bu za a da ihlâs, uhu et, tesa üd lazı dır, dedi.
Üstad ı u sözleri kıya ete kadar gele ek Nur tale eleri e o u şahsı da tarize
dersidir. Daire iz de öyle alışka lıkları e u ahlâkta ola ları a e ta a ı a
şa ildir. Üstadı ızı u dersleri i işiti e e ke di de korktu e titredi .
Risale-i Nur, erkân-ı i a iye, esasat-ı İslâ iye e zaruriyat-ı di iyeyi ihti a eder. Bu
ise kut e gıda hü ü dedir. Şu za a da terke uğra ışlar e zaafa düçar
edil işlerdir. Bu u içi ütü hi et e gayreti o ları ika e, tak iye e ihyası a
sarfet ek lâzı dır.
Her zaman içtimaiyat-i insaniye ve medeniyet-i eşeriye çarşısı da her asırda irer
eta ergu olup re aç uluyor. ‘ağ etler o a el oluyor, azarlar o a el oluyor,
fikir e zihi ler o a el oluyor, soh etler u e zularda yapılıyordu. Şu za a da ise
siyaset etaı e hayat-ı dü ye iyenin te i i e felsefe i re açları e hayatta ir
takı fa teziye e ko forlarla yaşa ak, dü yayı ahirete tercih edecek derecede
evâmir-i İlâhiyeye itti a ede e ek eya et e ek gi i şeyler ekseriyettedir.
Risale-i Nur
Kâinat se ası da dâima parlayan ve hiçbir vakit gurup etmiyen, batmayan, âlem-i
hakikatı şe s uş şü usu ola Kur a -ı Mu iz il eya ı u dehşetli asırda ir
mu ize-i manevisidir. Bu dalâletalud zamanda parlayan yüksek bir tefsiridir. Hakikat-ı
Kur a iye e İslâ iyeyi ukul-ü seli e i ka ul e istihsa ede eği e akûl ir tarzda;
çürü e iş kulû -u i sa iye i tat i ola ağı e güzel ir surette is at e izah
et iştir.
Nur Talebeleri
366
Bütün mevcudat kudret-i İlâhiyye i ha eleleri, ü essilleri e üte essilleridirler.
Kudret-i İlâhiyeyi ila ediyorlar. Ay e öyle de; u sırra azhar ‘isale-i Nur Talebeleri
de Risale-i Nurdaki Kur a î hakikatlarla, i a î e İslâ î esaslarla hem kendilerini hem
di kardeşleri i e r-i İlâhiyyeye aykırı esaslarda e di sizlikte kurtar aya çalışa
ümmet-i Muhammediyenin hizmetçileridirler.
Risale-i Nur eserlerini sadakat ve sebatla tekrar tekrar okumak hakaik-ı Kur a iye,
i a iye e İslâ iyeyi kal i te ir e ka ule izhar eder. Aklı iz a e idrake
yakı laştırır, efsi ilza eder, he asat-ı rezileyi if a eder, kudsî haz e he eslere te dil
eder. Gayr-ı eşru ola şehe at-ı şeyta iyeyi, eşru e ul î gayret ve faaliyetlere
i kilâ ettirir. Hakiki e rası a çe irir.
Zehirli vesveseler
Di sizlik ereya ları e küfr-ü utlak eşriyatı ı okuya larda e o safsata, uhal e
hakikatsız ola o hezaya lar ir kısı i a î es elelerde o zihi lere es ese
er iştir. O kimseyi, bu vesvese, aza e der aza içi de ırak ış, kı ra dır ış e
bundan kurtulmak, iman-ı kâmil saadeti e eriş ek ızdırar e ihtiya ı ı husule
getir iştir. ‘isale-i Nur, öyle vesveseleri izale için hads-i kal î i e iz a -ı akli i pek
çok e alarından bir çok men aı a işaret ederek o ki seleri zehirli es eselerde
hâlas et iştir.
Ebedî, sermedî bir cemal-i bakiye malik bir mahbub-u aki ola se gili Allah ı ıza e
Halık ı ıza âşık olan ehl-i aşk, ehl-i uha et saadeti içi de yaşayanlar Risale-i Nuru
her gü , İlâhî uha et e se gisi i gözyaşları ile so efesleri e kadar oku akta
ke dileri i ala azlar; u suz es ud ir hayat yaşıya azlar.
İ sa , e edî, ser edî ir e al-i akî sahi i ola Halikı ı üştak ir ayi adarıdır. O
ayi edar üştak, o uhtaç üteşekkir e aşta ruh-i i sa idir. İşte e ed-ül abad
yolu da, o e al, o ke al, o rah ate, o ruh refakat ede il ek, Nur u Kur a la
urla dıra il ek içi serapa e ar-ı Kur'a iye ve Nur-u Muhammediyeden mürekkeb
olan Risale-i Nuru, zîruh ola e aklı uya ık ulu a her Müslü a e i sa e ge ç
367
kardeşleri iz se at e sadakatle, deri e İlâhi ir ze k e şe kle oku akta eya u
ahtiyarlığa u affak ola il ek içi ehdedip çalış aktadır.
Ruh-u eşer gayet e iyetli e gayet yüksek ir ahiyete malik ve harici vücud
giydiril iş e zîşuur e zîhayat e ura î ir ka u -u e rî olduğu da külliyetle
bekaya mazhar ve ebedîyete merbut e ser ediyetle alakadardır. Bu eşer
ahiyeti i uktezası ile milyonlarca Nur Talebeleri Risale-i Nurdaki ebedî, sermedî,
bakî, nuranî, Kur a î dersleri oku aktadırlar. Bu fıtrî e ü re ihtiya ı hissede ye i
ye i irçok kıy ettar Müslü a ağa eyleri iz e se gili ge ç kardeşlerimiz Risale-i
Nur u üyük ir şe k e se giyle oku aya e feyyaz dersleri i di le eye aşlıyorlar.
Hazret-i Ade a.s. za a ı da u gü e kadar iki ereya -ı azi , iki silsile-i efkar her
tarafta, her tabaka-i insaniyede dal udak sal ıştır. Biri isi silsile-i azime-i Nübüvvet,
diğeri felsefedir. ‘isale-i Nur, ne zaman o iki silsile imtizac ve ittihat edip; yanî, silsile-i
felsefe, silsile-i diya ete dahalet itaat et işse, ale -i insaniyetin parlak bir surette bir
saadet ve hayat-ı içti aiye geçirdiği i parlak e üdellel ir surette ders erir. Ne
vakit felsefe nübüvvet-i Kudsî yede ayrıl ış e o a uaraza et işse; ütü hayır,
Nur ve saadet silsile-i ü ü et e diya et etrafı da toplândığı ı izah eder.
Silsile-i nübüvvete itaat et eye , Kur a la ü areze ede silsile-i felsefe, ir şe ere-i
zakku sureti i alıp, şirk, dalâlet e di sizlik zulû atı ı etrafı a dağıttığı ı dehriyyu ,
ta iiyyu , addiyyu safsataları ile eşeri aklı a girip aklı ı dağıttığı ı, ozduğu u,
ifsada ugrattığı ı, irtakı kara lık e uhal azariyelerle zehirlediği i, ulûhiyet da a
ede zı dıklar yetişdirdiği i eya et ek gi i dersleri ile di siz felsefe i ahiyeti i
gayet ik a edi i delillerle ders erir. Bu e i felsefe ataklığı a düşe leri kurtarır,
düş eye leri uhafaza eder.
Risale-i Nur o felsefenin bütün zîhayat mahlukat için, hayat bir cidaldir diye eblehce
hükü leri i çürüt üştür. Nü ü eti hayat-ı içti aiyedeki düsturî eti eleri ile,
şe s e ka erde tut, ta e atat hay a atı i dadı a e hay a at i sa ı
imdadı a, hatta zerrat-ı taa iye, hü eyrat-ı ede iye i i dadı a e ua e eti e
koşturula düstur-u teavün, kanun-u kerem, ikram nerede? Felsefenin hayat-ı
içti aiyedeki düsturları da e yal ız ir kısı a a ar i sa ları e ahşî
hay a ları fıtratları ı su-i istimal eden düstûr-u cidal nerede olduğu u, kal e
akıllara, ruh e i da lara yerleştirerek i sa ları, Müslü a ları sırf şahsî e addî
e faat kaygı e ihtirasiyle ir irleri ile öyle e fî ir ü adelede , u uğurda yek
diğerleri i oğ ak e yok et ek ahşet e ehaleti de kurtar ıştır.
Kudsî eşgaleler
Hakikî ve halis bir Nur Talebesi Risale-i Nur u, erhu , uazzez e uallâ Üstadı
Bediüzza a ı )atı a has, Kur a î eslek e eşre i i eya ede lâhikaları se at
e de a la okur, uktezasıyle a el ederse; Hak e hakikata, eşrep e eslek-i
369
Nuriyeye u afık hatt-ı harekete ihlâs e sadakate uta ık olup ol aya şeyleri fark
ve idrak eder. Mugayir e aykırı fikir e fiillerde kaçı ır, u ları e i se ekte
tevakkî eder.
Risale-i Nur insana imanî ve manevî bir kudret, taze bir cevvaliyet ve faaliyet verir.
Yepye i ir a lılık e hayatiyet, eş e e eş e kaza dırır.
Risale-i Nur tefsir-i Kur a ı, ruhlara kut, fikirlere kuvvet verir, tekrar tekrar okundukça
gü eşleri ziyası gi i ruhlara fikirlere hayat erir. İ a ları i kişaf ettirir. Kuvvet-i
imana salâbet-i diniyeye İlâhî ir ze k surur halâvet, ferah ve lezzet verir. Sebat ve
sadakatla hergün okundukça defalarca mütalâa ettikce bu tekerrür insanda hakaik-ı
i a iyeyi daha fazla parlatır. Böyle es ud ir i sa ı a e î ihazatı a hak e
hakikat urları daha fazla saçılır. ‘isale-i Nur u oku ası tekerrür ettik e ihti a ettiği
ukde-i hayatiye e ura î esaslar, Kur a î hakikatlar iştihaları açar.
Risale-i Nur uydur a uzır fikirleri , dalâlet eraya ları ı hurafe e ya lış akideleri
kesif kara lıkları içi de oğul aya çalışıldığı dehşetli ir de irde gü eşler gi i zuhur
ederek, Müslü a lara e i sa lara hak e hakikatı feyz-i Kur a la göstere , o lara
Kur a e i a yolu u saf e errak ir surette ildire ir tefsir-i Kur a dır. ‘isale-i
Nur Kur a î e imanî hakaikı e üyüğü ola i a -ı illaha e i a -ı il ahirete e
haşr-i ekbere iman ve itikadı, aklî, kal î e tahkikî bir hususiyet ve meziyetle ders
er iştir.
Risale-i Nur, i sa ı deru î e ilahî ir çoşku luk içerisi de, is -i Rahîm ve Hakîm
isimleri i azharı olarak hik et-i İlâhiye e hakaik-ı i a iyeyi üstes a ir
erraklıkla akıl e kal Nuru u istis ai ir i tiza ı ile derk e ifha ettire ir
eserdir.
370
Hayatı ı kut ve gıdasıdır
Nurcular
Kur a -ı Azi üşşa ı çok kıy etli e parlak ir tefsir-i hakikisi ola , ilha ı yal ız
Kur a da alıp asrı ızı idraki e göre İslâ î esasları eya e izah ede Nur
Risalelerini sadakatla okuyup ilmiyle amil olan Müslümanlar, gür, i a lı, cesur
ü i ler olarak temayüz etmektedirler. Dünya ve ukba saadetinin manevî
güzellikleriyle güzelleşe irer aze i a zedi haline yükselmektedirler.
Bu Nur Tale eleri, ütü Müslü a lara Allah a halis ir kulluk yap akta ,
Peygamber-i zîşa Resul-u Ekrem Aleyhissalatü Vesselâ ı uhlis e ü ahid ir
ü eti ol akta şaya -ı iti ad irer ör ek ol aktadırlar. Kur a î e İslâ î ir irfa la
tenevvür et eğe çalışa Nur ular, a el, İhlâs, ahlak e ter iye, şe eat e salâ et-i
di iyeleri e gıpta ettiği izi itirafta ke di izi ala adığı ız ka i itikatlı, te iz yürekli,
ul î ruhlu aydı latı ı aydı lar ta akasıdır.
Hem bütün bu faziletlerle era er Nur ular adam sendeci e e lâzı ı ol aya ,
Beni sok aya yıla i yıl yaşası Gâvurun ye ek eği i, salla kılı ı ı fikrini
taşı akla ke dileri i İsla iyette çık ış ola akları a i a ede , u ukaddes
i a ları ı ku ede fiile çıkararak ha iyet-i İslâ iye ile oşarak Kur a e i a ı
ihya, muhafaza ve müdafa hiz eti de koşa irer hiz etkâr-ı di dirler.
371
Allah ı rızası ı kaza ak
Bu hiz etçilikte hizmetçi hü iyeti de aşka hiç ir üstün sıfata iltifat et eye
Nur ular İslâmî cihad ve hizmetlerinde, maddî ve manevî menfaat, makam ve
a sıplara arka çe ir eyi karşılıksız e ü retsiz olarak, yal ız Allah ı rızası ı
kaza ak içi çalış ayı tek hedef ittihaz et işlerdir. Bu kudsi gayeleri e erişe il ek
gayreti de feragat e fedakârlığı çileleri e efaları ke dileri içi e ugaddi ir
gıda olduğu a idde e hakikate i a a ki selerdir. Bu lar e a ip Müsla a lardır
ki, kırk küsur senedir durmak, dinlenmek, mola vermek nedir bilmeyen, Nur
‘isaleleri i eşrederek de a edegel ekte ola İsla î hiz etleri de e , ark, al,
mülk, evlad-ü iyal, zevk-i sefaları da ke dileri i ahru ediyorlar. Bu Nurcu denen
kimseler müsli i s e i idirler ki ereye urursa arlıkları ili e fakat ele a u a
gel eye e sığ aya , hareketli e erjik, mihaniki, gâh görünen, gâh görünmeyen
Allah ı yarattığı irer gari e-i hilkattırlar.
Risale-i Nur tale eleri Kur a -ı Hakî i yir i i asra aka e hesi i keşfedip izhar e
beyan eden zengin bir ilm-i iman hazinesi olan Nur Risalelerini ilim ve irfana âşık bir
372
sevda ile okuyan bir ruhanî tutkunlar topluluğudur. Bu yüksek tahsile ruhî ir ze k e
lezzet içi de de a et ekle era er olarak da Nur ular, yurdu uza, İslâ âlemine,
dünyaya, bu maarif-i İlâhiye defi esi ola ‘isale-i Nur Külliyat-ı şaha esi i yay ak
ikda ı ı ifa et işlerdir.
Bu dinî ikdamda Nurcular, isli görül e iş, keyfiyeti ili e e iş Kur a î ir siste le
ir gü eşpare-i deha eseri olan sihirli bir metodla manevî asakir-i İslâ iyye orduları
aşku a da lığı ı zat-ı şaha eleri e ahsus e akıf olu a aya ir İlâhî sır
hali de kal ış ulu a plânlarla hu alı ir surette çalış ışlar, u affak irer da a
ada ı olarak te ayüz et işlerdir.
Nurcuları diğer ir e hesi daha ar. Bu da, u ları ir aarif-i Kur a î ordusu
hü iyet e ahiyetiyle faaliyet yap ış ol alarıdır ki, ir kısı su yüzü e çıkan ve
çık a ış ulu a aarif e supları ız ilk, orta, lise e ü i ersite tahsili deki ye i
nesile, Nur ‘isaleleri i oku a ı e aşikâr delili ola i a î e İslâ î itikadı pre sipli
e siste li ir şekilde aşıla ış ol aları ile ke di i göster iştir.
O hain-i ata ola di düş a ları a ihtar eder e u akale izdeki ahz-ı hakikat
ola realiteleri, kafasız kafaları daki eyi siz eyi leri e ir alyoz olarak i diririz ki,
Bediüzzaman Said Nursî hazretleri di î ir e iyet kur aya te ezzül et e iştir.
Azı lığı , çoğu luğa karşı irleş esi de ek ola ir e iyet te sisi, yüzde doksa
dokuzu Müslü a ola u ü arek ata da İslâ î izzetle ka il-i te lif ol aya ir
keyfiyettir de iştir.
İşte Nur ular, u idrak e ka aat taşıya uazzez ü i lerde üteşekil uazza
ve derli toplu bir manevî topluluktur. Cenab-ı Hak e Peygamber-i zişa ı ız ‘esul-ü
Ekrem aleyhissalatü vesselâm efendimiz Kardeş olu uz, dağı ık ol ayı ız, toplu
olu uz şekli de e ealinde biz Müslümanlara emrediyor. Dinimizde cemaatla
a az kıl a ı yal ız, ferdî olarak kılı a a azda da çok faziletli ol ası, e aat
hali de a az kılarke , saflardaki ü i leri seyrek seyrek değil, kolkola, o uz
o uza değe ek şekilde durul ası e hatta ve hatta her namazda imam efendinin
e aata dö erek saflardaki i tiza ı hatırlat ası ı e rolu ası Nur uları İslâ î
emirlere itaat etmelerinin en bedihi bir numunesidir.
He Cu a a azı ı azeret ola lar hariç, her eldede ütü Müslü a ları hep
beraber cami ir şekilde eda edil esi e yüksek di i izi üstes a ir ehe iyet
er esi, Nur Tale eleri i a e î ir topluluk hali e gel eleri i sır e hik etleri i
ifade e izhar ede ir hakikattır.
İşte u ezkûr hakikata i ae dir ki, Nur ular üttehid, mütesanid, müttefik
ü i ler a iasıdır. Bu e aat şuuriyle Kur a e i a a hiz et ederler. Allah a
374
e hesa ı a ir irleri i çok se e , ahe kli e düze li irer di kardeşliği se gisiyle
huzur ve sükûn içinde ve cihad-ı İslâ iyye, hiz et-i i a iyye şe kiyle yaşaya irer
ü i -i kâmildirler.
Nur Talebelerinin ilâhî bir sevgiyle oku aya çok düşkü oldukları Nur ‘isaleleri çok
üstü eziyetleri ola üyük ir Kur a tefsiridir. Kur a î güzellikleri , İslâ î
şiri likleri güzelleştirdiği u yüksek e güzel eserler, parlak güzellikleriyle i sa ı
kendine cezbeden, ruhî bir sevgiyle kalbleri kendine ram eden, akılları ik a ile i sa ı
eftu iyet e hayra lıklar içi de ıraka füsunkâr ir te sire aliktir.
Bir ömür boyunca kendini tekrar be tekrar okutan, lâhutî bir cazibe ve manevî bir
ık atısiyyete mazhar müessir ve münevvir bir külliyattır.
Nur Risalelerinin müellifi Bediüzzaman Said Nursi Hazretleridir. Bu Zat-ı Nura î üyük
bir insan-ı kâ il e ir İslâ üellifidir. Misli, e zeri pek e der ola a dar ir
İslâ ütefekkiridir. Şarkî A adolu afakı da parlaya ir ateşpare-i zekâdır. E var-ı
Kur a iye i feh -i ü arekleri de fışkırdığı ir hazi e-i ulûmdur. Fart-ı zekâ e
fart-ı hafıza ile aruf e eşhur ola ir adire-i hilkattır. Harika ir iradeye, ruhî ir
kuvve-i kudsiyeye, Kur a -ı Hakî i feyz-i dersi, Resul-ü Ekrem Aleyhissalâtü
375
esselâ ı tali iyle adeta fe kal eşer diye ile eği iz ir ik a, irşad, te ir e teshir
kudreti e azhar ir a a ada ı, ir uallim-i ekber ve bir hatib-i umumîdir.
Aziz Kardeşi
Biz Nur Tale eleri siyasî değiliz, e parti iyiz, e de partiza , siyasî çalış ıyoruz.
Mesleği iz İ a î e Kur a îdir.
Nur tale eleri e Hazreti Üstadı ızı siyasetle, parti ilikle alakası ol adığı hâlde ehl-i
dü ya Üstadı ızda tir tir titriyor. Hatta erkâ -ı hükü ette irisi de iş ki: Üstadı
ir işareti ile A adolu o u arkası dadır. E et doğrudur. Ku et ardır. Hadsiz şükür
Risale-i Nur u addî e a e â fütuhatı, dâhil e hariçte fe kaladedir. Gaye siyaset
değildir; i a dır, İsla iyet tir, i a ı kurtar aktır.
Hiz et asıtaları dersler e dersha elerdir. Buralar, her fikrî e siyasî görüş e
düşü eye e sup her ta aka-i insaniyenin gelip Risale-i Nurun ima î e Kur a î
e ar e feyyaz dersleri de istifade ettiği Nur uları faaliyet erkezleridir.
Hiz et tarzı a a el, o u taht-ı ter iyesi de ulu a lara Üstad ı şartıdır. Bu lara
i kıyat e tesli iyet, O Üstad e tale eyi şuuru a alik, sadık e sıddıkları
asfıdır. )ıddı fikir ise e de arı halidir ki talebelik haddini tecavüzdür,
ürşidi de eriye e ektir; ke di i ir şey eh et ektir ki kay ağı gururdur.
Ke di i çek iş
Ya lışa iştirak et e ek
İyi içli ol ak
Bu gerçeği gör ek içi ü e er, ütefekkir, dahî ol aya ihtiyaç yoktur. Vasat ir
a tığı ile göre ile eği ir hakikattir. İyi içli ol ak yeterlidir. “efahatte u u a
hitap ede di de gafil, ahlake iflas et iş ehl-i dü ya ı ela egahları ı ile
taraftar kaybetmemek için bir tarafa taraf görüntüsü vermedikleri, bir gerçektir.
O ları ile göre ildiği u gerçeği göre e ek deri ir gaflettir. Eğer gaflet değilse
davaya zarar ver e gizli aksadı ar. Eğer u da değilse sadık-ı ah aktır, ah ağı
ah ağıdır. “adık-ı ah ak adü -ü di kadar di e zararlıdır. Allah kal e akar, şeriat
zahire akar; ki se i kal i i, iyeti i ile eyiz. Fiili i erdiği eti eye akarız.
Üstadî mî kitabî î derleyip toparlıyor u, kırıp döküyor u?
Üstad, “iyasette ya u afık ya uhalif kal ak ardır; îtaraflık yoktur. Muhalif olsak
hizmetimize zarar; mu afık olsak ihlâsa zarar. Evvela, Cenab-ı Hakk a hadsiz şükür
olsun ki, Risale-i Nur u eşri de Medreset-üz )ehra erkâ ları ı sarsıl az, geri
çekil ez hi etleri e gayretleri eridelerle i tişarı a ihtiyaç ırak a ış. İ tişardaki
ihlâsı eridelerde ü afi-i ihlâs olan cereyanlara alet olmaktan muhafaza etmiş. Hatta
en ziyade nurlara taraftar olan Sebil-ül ‘eşad ı hakkı ızda eşriyatı a taraftar
ola azdı diyor.
Bu a rağ e hâlâ izler ehl-i haliz namzed-i istikbaliz, tasvir ve tezyin-i iddia
zih i izi iş a et iyor, ürha isteriz. diyorsa , Üstadı hayatı e üyük ürha dır.
378
Ayrı a çok açık, tevili bile gayr-ı ka il dersleri e rağ e hâlâ böyle diyorsan. Bu derin
ir gaflettir. Nefsi aldat asıdır. Aklı e şuuru taalluk et iyor a ukat gi i ya lışı ı
ve nefsini müdafaa ediyorsun olarak kabul edilir.
Bu ölçüyü e ela ke di ize kulla a ağız; hal e harekâtı ız görüş e düşü eleri iz
e tarzı ız Üstad a kita a uygu u ke di izi uhake e ede eğiz. “o ra aşkaları
içi u ölçüyü kulla a ağız; Nur u ölçüleri e uygu sa ka ul ede eğiz. Ya lışsa
doğruyu kitapta göstere eğiz.
Üstadı ız, Başkaları ı ıslah içi e ela efsi izi ıslah edi iz. Nefsi i ıslah et eye
aşkası ı ıslah ede ez diyor. Üstadı u sözleri de istifade edip efsi izi
hataları a üfettiş ol ak yüksekliği e çıkamazsak artadır. Bu yüksek ahlâk-ı
aliyede ahru iyettir. Hepi iz i tiha ediliyoruz. Ö ür kısadır, lüzumlu vazifeler
çoktur; lübb arke kışırla eşgul ol aya akti iz yoktur.
Aziz e e ip Üstadı ıza içti aî e siyasî düşü e irisi geldi. Üstadı ko ü istler
şöyle aso lar öyle Müslü a lar zayıftır. Bizi içti aî e siyasî çalış a ız lazı .
dedi. Üstad: Kardeşi se ‘isale-i Nuru oku dedi. Yi e ay ı şekilde irkaç kez tekrar
etti. Üstad: Kardeşi ö ür kısadır lüzu lu azifeler çoktur izi a destha e pisliği
te izle eye akti iz yoktur dedi. Mürşidi i dersleri e i kiyad tale eliği şe idir.
Risale-i Nuru tarzı ı a lata Üstad ı u eya ları da aşka ürha o u hayatıdır.
Üstad tarzı ı hayatı da tat ik et iş, tat ikatıyla tale eleri e göster iş e urları
ders er iş. Üstad e ‘isale-i Nur u adı a gazete eya aşka şe siye altı da içti aî
e siyasî e dü ye î tarzda hiz et et ek a layışı ı eslek eşre e tarz edi ek
Üstadı ızı hayatı da e ‘isale-i uru tarzı da yeri yoktur. Bahse ko u u a layış e
tarz, Üstadî e kita î değildir, i firadî e hari idir.
Üstadı hayatı, tarzı eslek e eşre i dersleri deki uradı hüs -ü niyet sahiplerine
açıktır, ettir, te ile uhtaç değildir.
Asrı i a ı e üçtehidi sıfatıyla tarz ihdâsı, yetkisi Üstad a eril iş; tale eleri e
değil. Biz aklı ızı Üstad ı e dersleri i a la akta kulla a ağız; tarz ihdası da değil!
O u tarzı Kur a î izi ki ise eşeridir. Biz o u gördüğü hik etleri e aslahatları
göremeyiz, izi a e iyatı ız addî e e e î deri liği iz u a yet ez. Biz tarz
ihdası da istihda a azhar değiliz. Bu göre asrı ü tehidi e ürşidi e eril iştir.
Biz ona ittiba ile mükellefiz.
Esiri ve kölesiyim.
Kütüb-ü İsla iyede Üstad ı a, ih a darı a, ürşidi e sadakat, edep olarak tarif e
ta siye edilir; zıddı ise edepsizliktir. Ben Üstadı ı e ‘isale-i Nurun esiri ve
kölesiyi ; ki ki Üstadı ı e ‘isale-i Nurun esiri ve kölesi, onunda esiri ve kölesiyim.
Bu mücerred iddiada bir dane-i hakikat olabilir. Fakat bu, u asrı i a ı ın hizmet
tarzı ı o u adı a o da gayrı göster ekle erdiği zararı keffareti olamaz, onu
erdiği zararı esuliyeti de kurtara az. E aşta asrı i a ı a itaatsizliği suali
ar. Neye u affak ol adı diye ir sual yok. Neye itaat et edi diye sual ar. Dinde
asrı i a ı a sadakat e ri ar. O u ta ı ayarak öle âlim de olsa cehalet ölümüyle
ölür deniyor.
Cadde-i kü radır
Bu lar istis aidir, ir kişiyi kaza dırır i kişiyi kay ettirir. Hiç ir şey hepte faydalı
hepte zararlı değildir. Fakat Üstad ı tarzı, eslek e eşre i, diger i a î hakaık gi i
ilham-ı ilâhî ile Kur a î e eh idir. Böyle olduğu da adde-i kü radır, lü dür, itiraza
üste id kışır ya ı yoktur, kusursuzdur herkesi ku aklar.
)aafları ız karışır.
Akıl e a tığa, ürşidi e tesli iyetle se i irşad ede ‘isale-i Nur u pe eresi de
aktır azsa aktığı yerde görürsü , O u pe eresi de akarsa doğruyu
gösterir. Çünkü o ilham-ı ilâhî ile yazdırıl ış eh î e Kur a îdir, izi a layış e
görüşleri iz ise eşerîdir, zaafları ız karışır. Üstad gi i Kur â î aka ayız ya ılırız.
Ya ıl a ak ve hata yapmamak için sadakat ve gassal elinde meyyit gibi olmak
tale eliği şe idir. ‘isale Nur da u asırda İ a î hiz eti ö e i i a lata o kadar
çok il î izahlar e hakikatlar ar ki ta a e Kur a îdir.
Üstad ve tarzı
Risale-i Nuru hedefi ise uhre î, aksadı i a e ahirettir. ‘isale-i Nur okunup
istifade edilse ahlaka, a layışa e ifadelere ya sır. Gazete e aşka şe siyeler altı da
eslek değiştire leri iddiaları ı ehazı, kay ağı e gü ü yok. Kur a î değil, eşerî
i firadî şahsî e i dîdir.
()ü eyir Ağa ey, Büyük zatları ya ı da kala sadık hiz etkârı a o zatı her hali
insi ağ eder a a da Üstadı ı irçok hali i si ağ et iş derdi.
“oh et-i nebeviye öyle bir iksirdir ki; bir dakikada ona mazhar bir zat, senelerle seyr-i
sülûke uka il hakikatı e arı a azhar olur. Çü kü soh ette i si ağ e i ikas
ardır. Malu dur ki, i ikas e tebaiyetle, o nur-u a za a-ı ü ü etle era er e
azi ir erte eye çıka ilir. Nasıl ki; ir sulta ı hiz etkârı e o u te âiyeti ile,
öyle ir e kiye çıkar ki, ir şah çıka az.
İ si ağ eder.
Sadakte, lebbeyk
Ba a desi ler )ü eyir i kafası ‘isale-i Nur e Üstad ı tarzı da aşka şeylere
as az, çalış az. “adakte, le eyk doğru söyledi iz. Nur Tale eleri e e i içi ,
malaya i e afakî sayıla ile ek siyasî içti aî e dü ye î eşguliyetlerle kaçıra ak
vaktimiz ve vaktim yoktur.
Sadakat a aşka
Akıl ve zekâ da lazı , fakat sadakat a aşka. İşte u u içi itti a ettiği
ih a darı ı dersleri e e tarzı a sadakat, sadakat, sadakat, onu onun himmetine
azhar kılar. Niyete e sözle sadakat ar, fakat fiili e a eli aşka… Bu sadakat
olmaz. Sadakat kelimesinin lügat ma ası kısadır o a ak sadakatla a laşılır.
Zübeyr