Professional Documents
Culture Documents
1.PERDE
1
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
2
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
3
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
4
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
5
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
6
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
7
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
Bu sırada sahnenin diğer tarafının ışığı yanar. Orada kocaman bir kitap şeklinde dekor
gelir. Kitap’ın üzerinde “Cinselliğin kaydedilmemiş tarihi” yazmaktadır. Bütün sahneyi
8
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
kaplayacak şekilde açılırken Leyla ile Kaya bu açılan sayfanın arkasında kalır. Bölüm 1
yazmaktadır. Bundan sonra bütün sahneler bu şekilde açılacaktır. İlk sayfada ilk çağlar
fonu vardır Ademle Havvanın arkasında… Ses efekti de girer. İlk çağı çağrıştıracak
bir şey. Kuş cıvıltılı doğa sesi ve aslan, fil sesleri vb…
9
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
10
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
HAVVA – Garip.
Adem emin olur önündekinden. Şimdilik rahat.
ADEM – Ne garip?
11
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
HAVVA – Yine sıkılıyorum. Canım bir şey istiyor. Bir şey istiyor, ama
ne?
ADEM – Daha çok ot toplayayım.
HAVVA – Cık!
ADEM – Su!
HAVVA – Hayır.
ADEM – Karnın aç değil.
HAVVA – Hayır.
ADEM – Ama bir şey istiyorsun.
Evet yapar…
HAVVA - Bir şey olmalı. Bütün bunlardan başka…
ADEM – Ama söyle. Benim de canımı istettiriyorsun. Ama ne olduğunu
bilmiyoruz.
HAVVA – Karnım tok. Su da istemiyorum. Ama hayatımızda bir şey
eksik. Bunun için gelmiş olamayız bu koca dünyaya. Sen bir şey söyle.
ADEM – Bilmiyorum. Bilmiyorum.
HAVVA – O ne bilmiyorum ama bir gün bulmayı istiyorum. Bu arada bu
da sana ders olsun.
ADEM – Ne?
HAVVA – Bir daha beni seğretmezsin. (şaşkınca) İlginç ama.
ADEM – Ne?
HAVVA – Öyle bir değişiklik. Tam olarak ne yapıyordum ben... Orası
öyle olduğunda?
Bu sırada hince yine yana doğru döner...
ADEM(tepkisel) – Yapma.
HAVVA – Dur be. Bir şey olmuyor nasılsa.
ADEM(ağlamaklı) – Yapmasana ya.
HAVVA – Dur belki de yeni bir şey bulacağız. Bazen hayvanlarda da
böyle şeyler görüyorum ben. Mesela aslanlarda biri yatıyor böyle (kendisi
öyle olur) Diğeri onun yanına geliyor. Biri hafif kaçıyor. Diğeri onu
kovalıyor yavaşça.
ADEM – Bağrışıyorlar sonra biliyorum.
12
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
ŞARKI-ÖZGÜN: AYIP
Kaçanla kovalayanın hikayesi bu.
Yol belli, iz belli,, kovalayanın kaçanı,
Yakalayacağı yer belli
13
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
14
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
15
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
16
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
Bu sırada Ademdeyiz...
HAVVA – Ne oldu? Söyleyebildin mi?
ADEM – Evet...
HAVVA – Neyi?
ADEM – Aslanların işi bildiğini…
HAVVA – Biz ne konuşmuştuk?
ADEM – Kolay mı yani Havva?
HAVVA – Bir daha sana yok.
ADEM – Ne!
HAVVA – Duydun.
Kalkar bir yöne doğru yürür…
ADEM – Ama Havva!
HAVVA – Yok dedim işte o kadar.
Ademle Havvanın tarafında onlar sahneden çıktıktan sonra
Adem’in Havvanın peşinden giderkenki fotoğrafı sahnede
kalır. Bu onların sembol halidir. Sembol halleri ekrandayken
Bora-Leylaya döneriz...
BORA –Nasıl?
LEYLA – Çok erkekçe...
BORA – Ne takıyorsun erkeklere ama ha! Bir benim yüzümden...
LEYLA – Evet. Seni terk ettikten sonra feminist derneklerine gittim be.
17
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
BORA – Benim nezlimde bütün erkeklere mi savaş açtın. Bir ben bütün
erkek takımını mı temsil ediyorum. Ben mesela sana kızdım diye bütün
kadınlara düşman olmam. Kadınları da çok severim ayrıca.
LEYLA – Bilirim.
BORA – Hatta birine kızmam öbürlerini daha çok sevmeme bile yol
açabilir. Kadınlar önemli bir yerde. Ben ayrıca her başarılı erkeğin
arkasında bir kadın olduğuna da inanırım.
LEYLA – Laf! Erkek başarılı ise arkada kadın varmış. O kadın orada
duruyordur da erkek önüne geçmiştir
BORA – Bu muhabbet zarar vermeye başladı. Konuya dönelim. Ne
diyorduk?
LEYLA – Adem –hava sevişti. İnsanlık kurtuldu.
BORA – Hah! Konuya böyle geniş bak. Aslında olaya böyle bakman beni
de kurtaracak ama...
LEYLA – Yalnız senin benim en iyi arkadaşım Melekle sevişmen kimseyi
kurtarmaz. Kendin de bu gruba dahilsin.
BORA – O meseleyi hallettik sanıyordum.
LEYLA – Hiç bir şeyi halletmedik. Ortada anti etik. Bol erotik bir durum
var.
BORA – Deneme atışlarımız devam edecek. Gelelim konuya. Yani ilk
insandan sonra konu bu ülkede geçtiğine göre ilk Türk.
LEYLA –Türk? Sonra da Osmanlı sarayı.
BORA - Haremler, Cariyeler. Onlarca kadına bir erkek.
LEYLA – Onlarca erkeğe hiç kadın.
BORA – Harem tarafı nispeten daha çekici.
LEYLA – Tabii senin için.
BORA – Eveeeet! Hızlı geçelim zarar göreceğiz.
LEYLA – Bir erkeğe çok kadın diyordun.
BORA – Ben bu konularda tutucu bir şahsiyetim.
LEYLA – Bilmez miyiiiiim? Tutucusun da tuttuğunla ilgili kafamda soru
işaretleri var.
18
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
19
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
20
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
21
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
YAVER – Paşam.
BALTACI – Ne?
YAVER – Bu kadın var ya?
BALTACI – Eeee!
YAVER – Öyle atkı örecek bir kadın değil. Ayrıca size şunu söyleyeyim.
Atkı örse dahi bu kadınla atkı konusunda da konuşabilirsiniz. Atkı bahane
kadın şahane paşam.
BALTACI – Ne diyorsun yaver sen?
YAVER – Size katarina diyorum paşam. Görüşün paşam pişman
olmazsınız.
BALTACI – O ne demek öyle?
YAVER – Şu demek... Ben kendisi ile bir görüşme yaptım. Fakat ruhu
ahvalim hala içerde kendisi ile görüşmeye devam ediyor.
BALTACI – Hımmmm ! Fakat padişah. Kale... Fetih! Büyük osmanlı
imparatorluğu...
YAVER – Aman be paşaaaam... Şimdi burayı aldınız diyelim... Ne
olacak?
BALTACI – Ne olacak?
YAVER – Padişah sizi başka yere gönderecek... Orayı da al. İnsanoğlu
doyumsuz paşam. Hem o sarayında otursun siz burada kan ter içinde
efendime söyliyim. Yağ lekesi ketçap lekesi çamur lekesi içinde
meydanlarda savaşın. Yarın öbür gün karınız reklamlarda oynayıp beyim
iş yerinden pis dönüyor diye kıyafetlerinizi göstersin. Onunkiler. Kar
beyaz. Oooooh ne ala valla?
BALTACI – Hakkat yav! Beyefendi orada keyif çatsın.
YAVER – Saraylar cariyeler... Saltanat kayıkları...
BALTACI – Teeeeey !
YAVER – Biz meydanlarda ....
BALTACI – Ne yeriz, ne içeriz...
YAVER – Af edersiniz kimle sevişiriz?..
BALTACI – Hiiiç!
Baltacı çark eder…
22
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
23
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
PAULİNA – Bunu size kanıtlardım. Keşke burası bir savaş alanı değil de.
Mesela. Mesela. Osmanlıda bir topluluğun önü olsaydı da ben de oradaki
erkeklere sorsaydım. Kaçı toprağı kaçı katarinayı tercih ederdi diye.
Sorsam, erkekler de el kaldırsaydı örneğin. Toprak mı katarina mı? İlk
olarak sorsaydım. Acaba kaçınız toprak yerine katarinayı tercih ederdi
diye.
Seyirciden el bekler...
PAULİNA – Ya da Toprağı katarinaya tercih ederiz diyenler.
Yine el bekler...
PAULİNA – Son olarak, yanımda karım, sevgilim var korkuyorum
diyenler.
Seyircinin tepkisi bittikten sonra katarinaya döner...
PAULİNA – Ah katarinam. Siz içinizi rahat tutun.
Baltacı tarafındayız...
BALTACI – Tamam ama sadece bir görüşme...
YAVER – Tamam paşam.
BALTACI – Bir şey yapamayacağımızı söyleyip döneriz.
YAVER – Döneriz paşam.
24
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
25
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
Leyla Boradayız.
BORA – Şey diyeceğim sana. Bu gün araştırmadan sonra yemek yesek !!!
LEYLA – Almıyım. İşimize bakalım biz.
BORA – Ilk türk, Osmanlı derken. Başka konulara geliyoruz.
LEYLA – Günümüze...
BORA – Daha değil. Kadın erkek, flört, cinsellik. Başka ne olabilir
sence ?
LEYLA – Senin konulara mı geldik ?
BORA – Masumiyet mi o da değil. (Leyla tövbe tövbe yapar) Artık
cinsellik, yani çocuk yapma güdüsü tek başına yetmez oluyor insanlara...
LEYLA – Fantaziler...
BORA – Değil. Daha işin a’sı...
26
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
27
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
28
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
29
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
30
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
31
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
2.PERDE
Sevgi düşer…
METİN – Ama bu kadar çalışmamın sırf ikimizin geleceği için olduğunu
biliyorsun değil mi?
SEVGİ – Biliyorum bilmez miyim?
Bu sırada Metin’in ceketinin
üzerinden bir kadın saç teli.
Uzun çektikçe gelir.
SEVGİ – Metin fazla mesainde kuaförlük mü yapıyorsun?
METİN – Anlamadım.
32
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
33
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
METİN – Tamam işte. Tamam işte ne… İştre. Sekreter sarışın değil ama.
Ortalık buz kesince ben de ceketi sekretere verince. O da daha çok üşüyen
birine vermiş.
SEVGİ – Senin ceket öyle ortada dolaşıyor.
METİN – Evet. Garibim kendi üşümesini düşünmüyor. Başkalarına
yardım eli uzatıyor. Dur tebrik edeceğim.
Telefonu çevirir…
METİN – Kızım. Afferim valla.
Kapatır telefonu…
METİN - (içlenerek) İş yerine getirdiğimiz dayanışma ruhunu görüyorsun
değil mi Sevgi? İşte bunu görünce insan bütün bu fazla mesailere değer
diyor.
SEVGİ – Metin! Benden sakladığın bir şey yok di mi?
METİN – Toplantıda alınan kararlarlarla ilgili mi? Yok hayatım.
SEVGİ – Ya da herhangi başka bir şey. Alınan kararları sen teorik olarak
düşünürsen daha pratik konularda...
Eliyle komik bir hareket yapar...
METİN – Paratiiiik! Yok pratikte bir şey. Pratikte yok. Yok ne olsun ki...
SEVGI – Geçen gün gittiğin iş seyahati vardı ya!
METİN – Evet vardı.
SEVGİ – geldiğinde valizini toplayıp dolaba yerleştirirken içinden bu
çıktı.
Sütyen gösterir...
METİN – Hiiiiiiii!
SEVGİ – Metin bu nereden?
METİN – Bu nereden? Nereden?
Eline alır sütyeni...
METİN – Made in France. Fransadan...France çünkü şey demek fransızlar
kendi aralarında fransaya france diyor o bakımdan.
SEVGİ – Onu sormuyorum. Bunun burada ne işi var Metin?
METİN – Ne işi var ? Şey işi var. Ne işi var ? Doğru söylüyorsun hayatım
ya ! Valla çok haklısın.
34
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
35
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
SEVGİ – Metin bu zaten otelde tek başına bulunmaz. (Sen anladın gibi bir
hareketle) Genelde bunlar otele girerken bunların içinde bir çift göğüs
olur. O göğüsler kesinlikle bir kadına aittir. Sen bunu takamayacağına göre
bu kimin?
Metin önüne tutar...
METİN – Zorlasak.
SEVGİ - Olmaz.
METİN – Hayatım yani sen de ne söylesem inanmıyorsun ya... Bana da bu
kadar eziyet şeyedilmez ki. Hem diyelim. Sen, ben senin kafandan geçeni
biliyorum. Hadi olmaz ya. Benim gibi bir adam yapmaz ya... Bir kadın
olsa. Yanıma ondan sütyenini mi alırım? Çantayı iyi araştır. Orkid de çıkar
belki. (kızar, gaza getirir kendini, haklı çıkmak için) İşime yaramayan ne
varsa alıyorum ya ben. (sanki sevgilisi ile olan anı taklid eder) Oh seviştik
ama bu bana yetmez. Bir zahmet sütyenini alıyım. Ben de sana traş
takımlarımı veririm. O da senin işine yaramz ya. Olacak iş mi hayatım?
Olmuştur bir karışıklık. Çantalar karışmıştır.
SEVGİ – Çantanın kalan tamamında senin kıyafetlerin var.
METİN – Belki başka birinin içinde bir tek sütyen olan çantasına
yanlışlıkla benim kıyafetler girmiştir. Yazık arıyordur şimdi bunu garip.
SEVGİ – İlgim yok diyorsun.
METİN – Yok hayatım.
SEVGİ – Tamam. Hadi sana iyi mesailer.
Sevgi içeri gider… Metin
karnını tutarak ölecekmiş gibi…
METİN – Ohhhhh! Atlattık!
Telefona gider.
METİN – Güzelim. Geliyorum.
36
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
37
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
38
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
39
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
ANNESES – Bu gün emel teyzen bir çocukla görmüş seni. O kimdi kız
kaltak?
KIZ – Anne okuldan arkadaşım.
LEYLASES – Sekiiiz!
ANNESES – Yalan söyleme.
KIZ – Vallahi billahi doğru anne.
LEYLASES – Yalan yemin. İkisayılır. Dokuz ve on.
ANNESES – Ortalık yerde, elalemin içinde milletle gezmek ne? Noter
huzurunda rezil mi edeceksin kız bizi?
KIZ – Vallahi gezmek değil anne.
METİN – Aşkım sonunda yalnız kaldık. Ne zor şey şu çapkınlık. Yok seni
evinden al. Yok sonra yazlığa getir.
Bu arada ışığın tamamı
40
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
41
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
42
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
43
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
POLİS – Anlat.
PEZEVENK – Amirim saygılar sunarım önce. Ben Kerim.
Kartını uzatır... Komser okur...
KOMSER – Mutluluk satıcısı...
PEZEVENG – Aslen pezevengim efendim. Oraya yazamıyoruz. Bir suç
bir, bir şey etmedik ama bu arkadaş, polis insan bizi aldı karakola getirdi.
Komser Polis’e döner...
POLİS – Bu sokakta... karılar arkasında iş kovalıyordu komserim.
KOMSER – Bu gün sokağa çıkmanın yasak olduğundan haberin yok mu ?
PEZEVENK – Var komserim. Biz bizim fakir hanenin önüne çıkmıştık.
Esasen sizinle aynı şeyi yapıyorduk.
Komser sinirlenir...
KOMSER – Efendim ?
PEZEVENK – Sokaktakileri içeri sokmaya çalışıyorduk amirim o
bakımdan. Biri geldiği zaman biz de içeri sokuyoruz. Sokak ortasında
olmuyor biliyorsun bu işler.
KOMSER – Atın bunu içeri.
PEZEVENK – Durun komserim bir hata yapıyorsunuz vallahi. Bak ben bu
milletin saygın bir evladıyım. Soyum taaa Osmanlıya dayanır. Babam,
dedem 42 göbek pezevengiz biz af edersin. 43. göbek Sefer efendi büyük
büyük dedem. O da sarayda harem ağalığı yapmış bunca sene… Saray
şeyindeniz yani.
KOMSER – Nerede buldunuz bunu?
POLİS – Taksim.
KOMSER – Taksim değil komserim. Tarlabaşı.
POLİS – Ne fark eder?
PEZEVENK Oraya başkası bakıyor da komserim.
KOMSER Nasıl? Bir de saf geçiniyor. Antremanlıyız oğlum biz. Fenerin
sağ açığı diye geldi demin ki de, birazdan floresan lamba olacak. Başkası
bakıyor. Taksime başkası Tarlabaşına başkası. Biri sağcıların öbürü
solcuların elinde di mi?
44
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
PEZEVENK – Yok komserim. Ben sağ sol bilmem. Aksi gibi ortası ile
ilgilenirim sadece. Taksime bizim Kadir bakıyor. Pezevenk Kadri. Onun
elindeki karılar benimki kadar iyi değil. Benimkiler sade bu kadar değil
komserim. Sen yabancı değilsin bir uzun var bende, ayaklarından bir başla,
yukarı çıkana kadar memlekette iki başbakan değişir allahıma.
Komser döner, işaret eder. Uyandım gibi bir havayla...
KOMSER – Bu da tutanağa geçecek. Yaz kızım Başbakanı değiştiririz
diyor.
PEZEVENK – Dur kızım. Yok komserim. Ben... İhtiyacın olursa diyorum.
KOMSER – Başbakanın değişmesi ihtiyaç diyor.
PEZEVENK – Yok komserim ya benim başbakanla falan işim olmaz.
KOMSER – Başbakanla işim olmaz, başbakan adam mı ki benim onla
işim olsun diyor.
PEZEVENK – Ya ben karılar diyorum sen başbakan diyorsun başbakanla
karıların ne işi olur?
Komser durur idrak eder söylediklerini...
KOMSER – Oooouuo! Başbakanın karılarla işi olmaz. Peki kimlerle işi
olur? Üstü örtülü bir biçimde başbakana şöyle böyle diyor.
PEZEVENK – Sümme haşa. Yok komserim. Başbakanı tanıyoruz.
Başbakanın erkek olduğunu kabinede bilmeyen mi var?
Komser „anladım ben senin dediğini“ tavrıyla...
KOMSER – Başbakan hükümeti kabineyi....
Durur oturur daha ciddi bir tonla...
KOMSER – Başbakanın nezlinde bütün kabineye hükümete cinsi sapık
deme münasebetiyle...
Pezevenk ağlamaklı...
PEZEVENK – Ya komserim ben konuşamıyorum ki ama. Bir cümle daha
edersem iş cumhurbaşkanına varacak...
KOMSER – Konuşursam cumhurbaşkanının da ne haltlar yediği ortaya
çıkar diyor.
PEZEVENK – Amirim ben başbakandan cumhurbaşkanından değil sizden
bahsediyorum.
45
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
46
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
47
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
Girer içeri…
PEZEVENK – Geçin şuraya kızlar. Selamın aleyküm.
Yazar kafasını kitaptan kaldırarak…
Tek elini kaldırır havaya…
YAZAR – Selam…
PEZEVENK – Siz hangi bölgenin adamı…
YAZAR – Bölge. Adamı olmak. Kimsenin adamı olmadığım için
buradayım.
PEZEVENK – Ne peki abi ? Neden buradasın ?
YAZAR – İnsanların mutlu olmasını istediğim için ?
PEZEVENK – Aynen ben de o sebepten buradayım.
YAZAR – Sen de mi yazarsın ?
PEZEVENK – Cık !
YAZAR – Bildiri işinde filan mısın ?
PEZEVENK – Cık !
YAZAR – Partide...
PEZEVENK – Cık !
YAZAR – Anladıııım! Sen işin mutfağındasın.
Anlamaz...
YAZAR – Beyin takımı yani?
Pezevenk
PEZEVENK – Sayılır.
YAZAR – Bu ilk yakalanışın mı?
PEZEVENK – Yok değil. Bir kaç kere alındık içeri.
YAZAR – Geçmiş olsun yoldaş. Bu halkın mutluluğu için bütün bunlara
değer.
PEZEVENK – Doğrusun.
YAZAR – Sonunda nasılsa ışığı göreceğiz di mi hep birlikte.
PEZEVENK – Sonunda... ne zaman sonunda?
YAZAR – Bütün bu zulüm bittikten sonra.
PEZEVENK – Yok ben o kadar beklemiyorum. Peyderpey gösteriyorum
mutluluğu.
48
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
YAZAR – O zaman Ne mutlu sana da kardeşim. İyi bir yerdesin sen. Peki
içeride yattın mı hiç?
PEZEVENK – Ben yatmadım da yatırıyorum daha ziyade.
YAZAR – Tabii. Arka plandaysan. Ama seni de yakalamışlar işte. Yazık.
Devrim gerçekleşince bunların hiç biri kalmayacak.
PEZEVENK – Devrim?
YAZAR - Herkes eşit olacak o zaman.
Pezevenk eşitliği çözmeye çalışır kafasında...
PEZEVENK – Eşit yani yan yana...
YAZAR – Evet yan yana...
PEZEVENK – Her zaman öyle olmuyor tabi ama. Bizim meslekte tabi o
işle ben ilgilenmiyorum ama bazen üstte istiyorlar bazen altta.
YAZAR – Nasıl ya? Bir şey demiyor musun buna?
PEZEVENK – Ne diyeceğim adam parasını veriyor.
YAZAR – Neeee! Emek mi satıyorsun sen?
PEZEVENK – Bir yerde...
YAZAR – Ha sen sendikacısıııın!
PEZEVENK – Sayılır. Yalnız bizim üyeler tornacı, remayözcü değil
orospu.
YAZAR – Neeeee! Nesin sen yav?
Kartını uzatır...
PEZEVENK- Ben kendim pezevengim.
YAZAR – Neeee!
PEZEVENK – Sen nesin?
YAZAR – Yazarım ben. Devrimci hareket. 4 tane kitap.
Yazar iter onu iğrenir gibi sorarak...
YAZAR - O zaman ne insanların mutluluğu filan bahsediyorsun be adam?
PEZEVENK – Tamam işte insanların mutluluğu.
YAZAR – Pezevenklik yaparak.
PEZEVENK – Beğenemedin mi? Sen kitap yazarak insanların
mutluluğunu sağladığını düşünüyorsun ya!
YAZAR – Ama doğru.
49
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
50
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
Diğer episode
Leyla- Bora tarafındayız...
LEYLA – Sence kim ikna etti yani.
51
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
BORA – Kim ikna ederse etsin. İkisi de iyi adam. İnsanların mutluluğunu
istiyorlar ha! Bir şey diyeceğim. Demin sen erkek kadına yalan
söyleyemez demiştin ya.
LEYLA – Evet.
BORA – Ben seni. Hani Melekle. Sen?
Yememiş miydin gibi yapar...
LEYLA – Ben tahmin etmiş miydim diye mi soruyorsun? Hayır. Bazen
insanlar yalanlara inanmak ister.
BORA – İyiymiş.
LEYLA – Yalnız bunun sonunda hayal kırıklığının boyutu daha da artar.
BORA – Ama Leyla. Valla sana ben bir türlü yaranamıyorum ya. Bence
sorun ne biliyor musun?
LEYLA – Neymiş?
BORA – Sen çok mükemmeliyetçisin.
LEYLA – Aa! Seninle çıktım.
BORA – Aynı zamanda kırıcı.
LEYLA – Kırmak konusunda rakibinin olmadığını düşünüyorum nedense.
Gelelim işimize... Ne diyorduk...80’leri geçtik. 90’lar. Kadın-erkek
ilişkisinde genç kuşağın yükselişi. Flörtün mesela daha bir kabul görüşü...
Leyla kafa sallayarak...
LEYLA – Flört... Hepsinin masumu...
BORA – Flörtle birlikte. Yanlış anlamalar. Karışıklıklar.
LEYLA – Hiç öyle bakma. Yemem. Seninkisi yanlış anlama değildi. Hala
açıklayamıyorsun.
52
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
53
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
54
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
55
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
56
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
57
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
58
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
BORA – Ne yapıyorsun?
LEYLA – Tamam.
BORA – Ama... Çalışıyorduk. Bitti mi yani? İyi de bu gün. Bu günün
ilişkisi.
Bu sırada İçeri hoca girer...
HOCA – O da sizsiniz işte.
BORA – Nasıl yani? Ama hocam.
Sevinir aklına bir şey gelmiş gibi...
BORA – Anladııım! O zaman neymiş?
LEYLA – Neymiş?
BORA – Bütün bu ilişkiler, baltacı, Ademle Havva...
59
Ayıp Ettik Ademler ve Havvalar Üzerine…
60