You are on page 1of 54

22.10.

2019

KAYAN FİLAMENTLER TEORİSİ


1. Dinlenimde aktin üzerindeki miyozin çapraz köprülerinin tutunacağı
aktif bölgeler troponin-tropomiyozin kompleksi tarafında
kapatıldığından miyozin ile aktin arasında herhangi bir bağlanma
yoktur.
FONKSİYONEL ANATOMİ VİZE HAZIRLIK 2. Aksiyon potansiyeli (sinirsel ileti) kas hücresi içine T-Tübleri yoluyla
ulaştığında sarkoplazmik retikulum içinde bulunan Ca++ hücre içine
(sitozol) çıkar.
3. Kalsiyum troponin C ile birleşir ve aktin üzerinde troponin
tropopmiyozin kompleksinin kapattığı etkin noktalar açılır.
Öğr.Gör.Kerim BAKAN 4. Miyozin başları aktine bağlanır, akto-myozin çapraz köprücükleri
kurulur.

ANATOMİ TERİMLERİ
5. Miyozin çapraz köprü başlarındaki ATP az enzimi ATP yi parçalar,  Bir hareket sırasında hareket etmeyen noktaları birlerştiren doğruya
bu durumda açığa çıkan enerji ile aktin filamentler sarkomerin eksen (axis) denilir. Üç temel eksen bulunur
ortasına doğru çekilir. Kas Hücresi içerisine t tübleri yoluyla
 1. Vertikal eksen (axis verticalis): Düşey eksen ya da su yüzeyine dik
aksiyon potansiyeli geldiği sürece bu olay devam eder.
yöndeki eksendir.
6. Aksiyon potansiyelinin kesilmesi durumunda gevşeme süreci
başlar. Bu süreçte, kalsiyum aktif transport ile (enerji kullanılarak)  2. Sagittal eksen (axis sagittalis): Ok yönünde, yere paralel, önden
sarkoplazmik retikuluma geri pompalanır. Ca sarkoplasmik arkaya ya da arkadan öne geçen eksendir.
retikulumda terminal sisternalara diffuze olur ve orada depolanır.  3. Transvers eksen (axis transversalis): Yere paralel, sağdan sola ya
7. Aktin üzerindeki etkin noktalar troponin-tropomiyozin kompleksi da soldan sağa geçen eksendir. Eksenler dışında yine üç adet temel
tarafindan kapatılır. Çapraz köprüler çözülür ve gevşeme başlar. düzlemimiz (plan) vardır

1
22.10.2019

 Düzlemlerin her birini iki eksen oluşturur.  mm.: musculi (kaslar)  a.:arteria (atardamar)
 1. Sagittal düzlem (planum sagittale): Önden arkaya uzanarak  aa.:arteriae (atardamarlar)
 n.: nervus (sinir)
vücudu sağda ve solda kalan parçalara ayıran düzlemlerdir. Bu
nn.: nervi (sinirler)  art.:articulatio(eklem)
düzlemlerden tam orta hattan geçerek vücudu sağ ve sol iki eşit 

parçaya ayıran düzleme ise planum medianum denir.  can.:canalis (kanal)


 nuc.: nucleus (çekirdek)
 2. Frontal düzlem (planum frontale – coronale): Sağdan sola ya da  lig.: ligamentum (bağ)
 v.: vena (toplardamar)
soldan sağa uzanarak vücudu önde ve arkada kalacak şekilde  ligg.:ligamenta (bağlar)
parçalara ayıran, alna paralel düzlemlere planum frontale denir.  vv.: venae (toplardamarlar)  m.: musculus (kas)
 3. Horizontal düzlem (planum horizontale – transversum): Su
yüzeyine ya da yere paralel uzanarak vücudu üste ve altta kalacak
şekilde bölümlere ayıran düzlemlerdir

 Pozitif Komperatif: Üstün  Sıradışı sıfatların derecelenmesi Anterior (ön, önde olan)
  Longitudinalis (uzunlamasına olan)
 Süperlatif: En üstün Pozitif
 Posterior (arka, arkada olan)  Axialis (vücudun uzun ekseni boyunca
 Longus (uzun)  Komperatif: Üstün uzanan / verticalis)
 Superior (üst)
 Süperlatif: En üstün  Dexter(sağ)
 Longior (daha uzun)  Inferior (alt)
 Minor (daha küçük)  Sinister (sol)
 Longissimus (en uzun)  Superficialis (yüzeyel olan)
 Minimus (en küçük)  Internus (iç)
 Latus (geniş)  Magnus (büyük)  Profundus (derin olan)  Externus (dış)
 Latior (daha geniş)  Major (daha büyük)  Medialis (içte olan)  Intermedius (iki şey arasında olan)
 Latissimus (en geniş)  Maximus (en büyük)  Lateralis (dışta olan)
 Brevis (kısa)

2
22.10.2019

 Medianus (Ortada bulunan)  Centralis (merkezde olan)  Fleksiyon: Sagital eksen çevresinde ve sagital düzlem üzerinde
 Proximalis (vücut merkezine yakın  Periphericus/periferalis (çevrede olan) gerçekleşir.
olan)  Frontalis (alın tarafında olan)  Ekstansiyon: Fleksiyon hareketi ile aynı düzlem ve eksende yapılır.
 Distalis(vücut merkezinden uzak Occipitalis (kafanın arkasında olan)  Abduksiyon: Bir ekstremitenin frontal düzlemde orta hattan
olan) Fibularis/peronealis (fibula ile ilgili uzaklaşmasına denir.
 Radialis(radius ile ilgili, radial olan)
tarafta olan)  Adduksiyon: Bir ekstremitenin frontal düzlemde orta hatta
Palmaris/volaris (avuç içi ile ilgili olan)
 Ulnaris (ulna ile ilgili, ulna tarafındaDorsalis (el sırtı ile ilgili olan yaklaşmasına denir.
olan)
 Tibialis(tibia ile ilgili olan)

 Rotasyon: Ekstremitenin ortasından geçen dik eksen etrafında  Ayağı -ayak bileği ekleminden- ayak sırtı, bacağın ön yüzünden
uzaklaşacak şekilde arkaya doğru bükme hareketi; plantar fleksiyon
yaptıkları harekete rotasyon denir. denir.
 iç rotasyon/dış rotasyon  Ayak sırtını, tibia ön yüzüne yaklaştırma hareketi; ayağı, ayak bileği
ekleminden -bacağa yaklaşacak şekilde- yukarıya doğru bükme; dorsi-
 Baş ve boynun sağa ve sola çevrilme hareketine sağ ve sola fleksiyon denir.
rotasyon denir.  Ayağın tabanını median (midsagital) düzlemden uzaklaştıran ayak bileği
 Önkoldaki iç rotasyon hareketine özel olarak pronasyon, dış hareketi eversiyon dur.
rotasyon hareketine de supinasyon denir.  Ayak tabanının iç taraftan görünecek şekilde ayağın bükülmesi
inversiyondur.
 Fleksiyon - ekstansiyon, abduksiyon – adduksiyon kombinasyonuna
sirkumduksiyon denir.

3
22.10.2019

Temel Terminoloji
 Agonist kaslar; aynı hareketi yaptıran kas veya kaslara denir.  Hareket tanımlanmasında doğru anatomik terminolojiyi kullanmak
Bunlardan en etkili olanı prime mover, esas hareket ettiricidir. önemlidir.
 Antagonist kaslar; agonist kas veya kaslara zıt hareket yapan,  Anatomik terimlerin kökü Latin yada Yunan dilinden gelir.
hareketlerine engel olan kas veya kas gruplarına denir.  Kullanılan kelimeler genelde tanımlayıcıdır.
 Fiksatör (stabilizatör) kaslar; hareket sırasında agonist kasların  Örneğin; Anterior - Ön , demek yani birşeyin anteriorün de ise
başlangıcını hareketsiz kılan kaslardır (şınav sırasında karın önündedir.
kaslarının çalışması).
 Supra – yukarı demek bir şeyin yukarısında. Örn.; M.Supraspinatus
 Sinerjist kaslar; aynı hareketin yapılmasına yardımcı olan kaslardır. kası kürek kemiğinin (scapula) spina process (çıkıntı) üzerinde.

Temel Terminoloji Temel Terminoloji


 Kasları tanımlamada kullanılan kelimeler; kasın yapıştığı yeri, ÖRNEK
hareketi yada şeklini tanımlar.  Tibialis Posterior kasından örnek verirsek, bu isim kasın tibia kemiğinin
hizasında ve arka tarafında yer aldığını gösterir.
 Örneğin;
Deltoid bir şekildir. M.Deltoid ise bir kas.

 Temel kelimeleri öğrenmek ile hem temel anatomik bilgiyi hem de kasın
işlemmantığını pekiştirebilirsiniz.

4
22.10.2019

Temel Terminoloji Temel Terminoloji


 Bir hareket sırasında hareket etmeyen noktaları birlerştiren doğruya  Eksenler dışında yine üç adet temel düzlemimiz (plan) vardır.
eksen (axis) denilir. Üç temel eksen bulunur Düzlemlerin her birini iki eksen oluşturur.
1. Vertikal eksen (axis verticalis): Düşey eksen ya da su yüzeyine dik 1. Sagittal düzlem (planum sagittale): Önden arkaya uzanarak
yöndeki eksendir. vücudu sağda ve solda kalan parçalara ayıran düzlemlerdir.
2. Sagittal eksen (axis sagittalis): Ok yönünde, yere paralel, önden 2. Frontal düzlem (planum frontale): Sağdan sola ya da soldan sağa
arkaya ya da arkadan öne geçen eksendir. uzanarak vücudu önde ve arkada kalacak şekilde ikiye ayırır.
3. Transvers eksen (axis transversalis): Yere paralel, sağdan sola ya 3. Horizontal düzlem (planum horizontale): Su yüzeyine ya da yere
da soldan sağa geçen eksendir. paralel uzanarak vücudu üste ve altta kalacak şekilde bölümlere
ayıran düzlemlerdir.

Eksen Hareketleri
İnsan vücudunun bütün hareketleri eksenler çevresinde yapılır.
 Flexion: bükme, bükülme. Herhangi bir uzvu sagittal planda bükme

işlemidir.
 Extention: germe, gerilme. Bükülü olan uzvun tekrar gerilmesidir.

 Abduction: uzaklaştırma. Herhangi bir uzvun koronal planda orta

hattan uzaklaştırılmasıdır.
 Adduction: yaklaştırma. Uzaklaştırılan uzvun tekrar orta hatta

yaklaştırılmasıdır.

5
22.10.2019

Hareketin Muskuloskeletal Temelleri


 Pronasyon: önkolun içe döndürülmesi, avuç içinin arkaya bakması Muskuloskeletal Sistem
 Supinasyon: önkolun dışa döndürülmesi, su içme pozisyonu, avuç  Kemik, kas, bağ, tendon ve eklemlerin oluşturduğu, vücut şeklinin

içinin öne bakması. korunmasını ve hareketi temin eden sistem; kas-iskelet sistemidir.

İskelet Sistemi
 Kemikler ve eklemlerden oluşur. Hareket sisteminin kemik

oluşumları osteologia, Eklem yapıları ise arthrologia başlıkları


altında incelenir.

Hareketin Muskuloskeletal Temelleri Hareketin Muskuloskeletal Temelleri


Kas Sistemi
 Hareketlerimiz, ATP’nin içindeki kimyasal enerjinin mekanik

enerjiye çevrilmesi ile gerçekleşir.


 Organizmada 3 tip kas dokusu vardır.

6
22.10.2019

Hareketin Muskuloskeletal Temelleri


Kıkırdak Tendon
 Yumuşak dokuları korumak ve desteklemek ve düz yüzeyli ve  Bir kasla kemiğe bağlanan fibröz bağ dokunun sert şeritleridir ve

basınçlar maruz kalan eklem yüzeylerini kaygan yüzeyler gerginliğe dayanabilecek sağlamlıktadır.
oluşturacak şekilde kaplayıp koruyan yapılardır.  Tendonlar ve kaslar birlikte çalışırlar.

Hareketin Muskuloskeletal Temelleri


LigamentLigament (Bağ), Bursalar (anatomi)
 Eklemin aşırı hareketlerini engelleyen ve eklemin stabilizasyonunu  Bağ dokusundan zarla çevrilmiş, içinde

sağlayan sert-esnek yapılardır. kaygan sıvı bulunan kapalı kese.


 İki kemiği birbirine bağlayan belli bir yükü kaldırma kapasitesine  Bursa’lar karşılıklı yüzeyler arasında

sahip köprüdürler. sürtünmeyi azaltarak hareketi


 Posterior talo, anterior talo, calcaneo, fibular ligamentin harabiyeti. kolaylaştırmak üzere, tendon ile kemik ya
da kemik çıkıntı ile deri arasında bulunur.

7
22.10.2019

Eklem ve Eklem Hareketleri


Yapısına katılan kemik sayısına göre eklemler
 Anatominin eklemleri
1- Basit eklemler: Bu tip eklemde, ekleme iki kemik
inceleyen dalına
katılır.
artroloji adı verilir.
Örnek: Omuz eklemi
 Birden fazla kemiğin (art. humeri).
bir araya gelmesi ile 2- Birleşik eklemler : İkiden fazla kemiğin bir araya
meydana gelen gelerek eklem oluşturduğu yapılara denir.
oluşuma eklem denir. Örnek: El bileği eklemi
(art. radiocarpalis).

Hareketli olup olmamalarına göre eklemler I-Oynamaz eklemler [Fibröz eklemler]


 1- Oynamaz eklemler  Ekleme katılan kemiklerin eklem yüzleri arasında eklem boşluğu yoktur. Boşluğu fibröz
bağ dokusu doldurur.
 1. Sindesmozis
 2- Yarı oynar eklemler  2. Sutura
 3. Gomfozis
 4. Şindilezis
 3- Oynar eklemler
 1- Sindesmozis: Eklem yüzleri fibröz bağ dokusu
aracılığıyla sıkıca birbirine tutunur. Syndesmosis (art.)
tibiofibularis örnek olarak verilebilir.

 2- Sutura: Kafa kemikleri arasında görülen eklemlere


sutura adı verilir.

8
22.10.2019

Sutura tipi eklemler, ekleme katılan kemik uçlarının oluşturduğu görüntüye göre bazı alt
başlıklara ayrılır.
 3- Gomfozis: Alt ve üst çenede diş
kökleri ile alveol çukurları arasında
a-Sutura serrata: Çentikli dikiş c-Sutura squamosa: Birleşme yeri kalemin yontulmuş ucu şeklinde. görülen eklem tipidir
(Sutura coronalis, S. sagitalis) Paryetal ve temporal kemikler arasında.

d-Sutura dentikulata:Kemik uçları arasındaki çıkıntılar daha sık fakat


sutura serrata’daki gibi sivri değil
b-Sutura plana: Birleşim yeri düz.  4- Şindilezis: Bu tip eklemde eklem
Palatin ve maksilla arasında. yüzlerinden biri konkav diğeri krista
şeklindedir.
 Vomer ile sfenoid kemiğin birleşmesi bu
tiptir.

II-Yarı Oynar Eklemler (Kıkırdaksı eklemler) III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler = diartroz eklemler)

 1- Sinkondrozis tipi eklem: Eklem yüzleri arasında


kıkırdak doku bulunur. Fakat bu doku zamanla  Tam hareketli bu eklemin genel özellikleri
kemikleşerek oynamaz ekleme dönüşür (art. şunlardır:
sphenooccipitalis).
1. Eklem yüzü:
 Ekleme katılan kemiklerin eklemleşen yüzlerine
 2- Simfizis tipi eklem: Bu tip eklemlerde, eklem yapısına eklem yüzü denir.
katılan kemikler arasında fibrokartilaginöz (bağ ve  Eklem yüzleri 2-5 mm kalınlıkta hiyalin kıkırdakla
kıkırdak dokusundan oluşan) yapıda bir disk vardır. örtülüdür.
 Symphysis intervertebralis,
 Eklem kıkırdağına cartilago articularis denir.
 symphisis pubis ve
 Eklem yüzleri Kan damarı ve sinir içermez.
 symphysis manubriosternalis tipi eklemler buna
örnektir.

9
22.10.2019

III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler = diartroz eklemler) III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler = diartroz eklemler)

3. Eklem boşluğu
2. Eklem kapsülü
 Ekleme katılan eklem yüzleri ve dıştan
 Eklem yüzü ve eklem boşluğunu sararak eklem yüzlerini bir arada
tutan kapsüldür. eklemi çeviren eklem kapsülü arasında
 İki tabakadan meydana gelen kapsülün dış kısmı fibröz , iç kısmı kalan aralıktır.
sinovyal membrandan oluşur.  İçinde negatif (-) basınç bulunan, potansiyel
 Sinovyal membran, eklem yüzleri arasındaki sürtünmeyi en aza bir boşluktur.
indirecek olan sinovya isimli eklem sıvısını salgılar.  Negatif basınç sayesinde eklem yüzlerinin
 Bu sıvı eklem yüzlerinin birbiri üzerindeki hareketlerini
kolaylaştırır ve mekanik aşınmayı önler. birbirinden uzaklaşması engellenir.
 Aynı zamanda sinovyal membran fazla sinovyayı geri emerek
eklem boşluğunda aşırı sıvı birikmesine engel olur.

III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler = diartroz eklemler) III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri
4. Bağlar (iç ve dış ligamentler)
 Ekleme katılan kemikler arasında uzanan fibröz
bağdokudan yapılmış bağlardır.  Sinovyal tipi eklemler eklem
 Eklem kapsülü içinde yer alan ligamentlere iç bağlar yüzlerinin şekline göre:
denir. Örneğin diz ve kalça ekleminde görülebilir.
 Eklem kapsülünün dışında yer alan bağlara dış bağlar  Trokoid tip
denir. Bütün sinovyal eklemlerde görülebilir.  Troklear (Ginglimus) tip

 Sinovyal eklemlerde eklem yüzleri arasındaki hareketi  Elipsoid tip


kolaylaştıran yardımcı yapılar vardır. Bunlar: diskus ,  Sellar tip
meniskus ve labrum’dur.  Bikondiler tip
Diskuslar, sternum ile klavikula arası eklemde,
Meniskuslar diz ekleminde,  Sferoid tip
Labrum ise omuz ve kalça ekleminde görülür.  Plana tip olarak sınıflandırılırlar.

10
22.10.2019

III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri

2. Troklear (Ginglymus-menteşe
1. Trokoid (art. trochoidea): tipi eklem)
 Bu tip eklemde eklem yüzlerinden biri  Bu eklemde eklem
konkav ve oluk şeklinde, diğeri bu yüzlerinden biri konveks
oluk içerisinde dönebilen silindir makara şeklinde; diğeri bu
şeklindedir.
yüzü içine alacak şekilde
konkavdır.
 Tek eksenli eklemdir.  Bu eklemler tek eksenlidir.
 Vertikal eksen etrafında pronasyon-  Transvers eksende fleksiyon-
supinasyon hareketi yapılır. Örnek: ekstensiyon hareketleri
Art. radioulnaris proximalis. yapılır. Örnek: Art.
humeroulnaris,

III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri

4- Sellar (art. sellaris):


3. Elipsoid (art. ellipsoidea, art.  Bu tip eklemde eklem yüzleri at
condylaris) eyeri şeklinde karşılıklı konkav
• Bu tip eklemde eklem yüzlerinin şekli yarım ve konvekstir. Örnek: Art.
yumurtanın kabuğu ile içi arasındaki carpometacarpalis pollicis.
duruma benzer. Örnek: Art. Radiocarpalis
5- Bikondiler (art. bicondylaris):
• Eklemlerden bir içi boşluk denmeyecek
 Bu eklem tipinde konveks yüz
kadar eğri çukur diğeri bu bölgeye temas
iki kondil şeklinde; bikonkav
edecek şekilde dış yarım yuvarlaktır. yüz de bunu içine alacak
tarzdadır. Örnek: Art. genus, art.
temporomandibularis.

11
22.10.2019

III-Oynar Eklemler (Sinovyal eklemler) Çeşitleri

6- Sferoid (art. spheroidea)


Eklem yüzlerinden biri küre şeklinde
konveks, diğeri ise konveks yüze
uyacak şekilde konkavdır. En hareketli
eklemlerdir. Örnek: Art. humeri, art.
coxae.
7- Plana (art. plana)
Eklem yüzleri oldukça düz olup
birbirleri üzerinde kayma hareketi
yaparlar. Vertebraların processus
articularis’leri arasındaki eklemler (art.
zygapophysiales) bu tipe örnektir.

Eklem yüzlerinin birbirlerinden uzaklaşmasına engel olan


faktörler:
Eklemlerin damar ve sinirleri

 1- Eklem boşluğu içindeki negatif basınç.  Damarları: Sinovyal membran damar


açısından çok zengindir. Ekleme gelen
 2- Eklem kapsülü. damarlar, eklem civarındaki arterlerin
artikuler (eklem) dallarıdır.
 Sinirleri: Eklemler sinir bakımından da
 3- Eklem bağları (iç ve dış bağlar).
çok zengindir. Fibröz ve sinovyal
membranların her ikisinde de sinir ağları
 4- Eklemi kuşatan kas ve tendonlar. mevcuttur.
 Fibröz membran ağrı duyusuna çok
hassastır.

12
22.10.2019

Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz


Üst Ekstremite Eklemleri Akromiyo-klaviküler eklem (art.
 Sterno-klaviküler eklem (art. sternoclavicularis): Sternum ile
acromiociavicularis): Skapula ile
klavikula arasında bulunan plana tipi bir eklemdir. klavikula arasında bulunan plana tipi
bir eklemdir.

Omuz eklemi (art. humeri): Kaput


humeri ile skapuladaki kavitas
glenoidalis arasında bulunan sferoid
tip bir eklemdir. Vücudumuzun en
fazla hareket edebilen eklemidir.

Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz


 El bileği eklemi (art. radiocarpalis): Proksimalde bulunan üç karpal kemik (os
 Dirsek eklemi (art. cubiti): Üç scaphoideum, os lunatum ve os triquetrum) ile radius arasında oluşur. Ulna bu ekleme
eklemin birleşmesinden oluşmasına girmez, bu üç kemikle ulna arasında bir discus artikularis (disk şeklinde oluşum) vardır.
rağmen ginglimus tipi bir eklem Elipsoid tipi eklemdir.
olarak kabul edilir. Tek eksenli,
fleksiyon-ekstensiyon hareketi  El eklemleri (artt. manus): Bu eklemler aşağıda sıralanmıştır.
yapar. Bu eklemde; art. humero- -Karpal kemiklerin kendi arasında yaptıkları ekleme inter-karpal
ulnaris (ginglimus tipi), art. humero- -Proksimal ile distal karpal kemikler arasında oluşan ekleme medio-karpal
-Distal karpal kemiklerle metakarpal kemiklerin proksimal uçları arasında
radialis (sferoid tip) ve art. bulunan eklemlere karpo-metakarpal denir.
radioulnaris proximalis (trokoid tipi)
birlikte bulunur.
 Distal radio-ulnar eklem (art.
radio-ulnaris distalis): Radiusun
incisura ulnarisi ile ulnanın kaputu
arasındadır. Trokoid tip bir eklemdir.
Tek eksenli olup rotasyon (içe-dışa
doğru dönme hareketi) hareketleri
yapar.

13
22.10.2019

Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz


 Birincimetakarpal kemik ile os trapezium arasında bulunan ekleme
de karpo-metakarpale pollisis
Alt Ekstremite Eklemleri
 Metakarpallarlafalankslar arasında modifiye olmuş sferoid tip bir  Sakro-iliak eklem (art. sacro-iliaca):

eklem olan metakarpo-falengeal eklem yer alır. Sakrum ve ilium arasında yer alan bu eklem,
sinkondrosis tipi bir eklem olup, oynamaz
eklemlerdendir. Ancak, gebelik esnasında
 Falankslar arasında troklear tip eklem olan inter-falengeal eklem hormonal değişikliklere bağlı olarak bağları
bulunur. gevşer ve bu nedenle de fonksiyonel açıdan
yarı oynar (amphiartrosis) olarak kabul edilir.

 Symphisis pubica: İki pubisin ön tarafta


karşılıklı birleşmesinden oluşur. Arada fibröz
bir bağ dokusu vardır. Symphisis tipi bir
eklemdir. Hareketleri çok sınırlıdır. Sadece
kadınlarda doğum esnasında hormonların
etkisi ile bağları gevşeyerek çok az hareket
eder.

Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz


Diz eklemi (art. genus, genualis):
 Femur ile tibianın kondilleri ve patella
Kalça eklemi (art. coxae) arasındadır.
 Asetabulum ile femurun kaputu arasındadır.  Eklem yüzleri arasında medial ve lateral
Sferoid tip eklemdir, üç ekseni vardır. meniskusvardır.
 Eklemin ön yüzünde bulunan patella, eklem
açısınıgenişletir.
 Fleksiyon-ekstensiyon, abduksiyon-
adduksiyon, iç-dış rotasyon ve  Femur ile tibia arasındaki eklem, bikondilertip

sirkumdiksiyon hareketlerinin hepsini yapar. bir eklemdir.


 Patella ile femur’un patellar yüzü arasında ise
plana tipi eklem vardır.
 Bacak yarı fleksiyonda iken iç ve dış rotasyon
yapabilir.
 Diz eklemi vücudun en büyük ve karışık
eklemlerindendir.

14
22.10.2019

Vücudumuzdaki Temel Eklemlerimiz


Baş-Omurga Arası Eklemler
 Proksimal tibiofibular eklem: Tibia ve fibula
arasında olup, plana tipi eklemlerdendir. Sınırlı kayma
hareketi yapar.
 Sindesmosis (art.) tibiofibularis: Her iki kemiğin
 Atlanto-oksipital eklem (art.
distal uçları arasında yer alan sindesmosis tipi bir atlantooccipitalis): Oksipital
eklemdir. Sınırlı kayma yapar. kemiğin kondilleri ile atlas
 Ayak bileği eklemi: Tibia, fibula ve talus arasındadır. arasında bulunan elipsoid tip bir
Ginglimus tipi eklem olup, plantar ve dorsal fleksiyona eklemdir.
imkan tanır.
 Yine, güçlü bağlarla desteklenen tarsal eklemler, ayak-  Atlanto-aksial eklem (art.
tarak ve ayak-parmak kemikleri arasında bulunan
eklemler mevcuttur. Tarsal eklemler, eversiyon ve atlantoaxialis): İki eklemden
inversiyon hareketlerini sağlarken, diğer eklemler oluşur. Atlas ve aksis kemikleri
sınırlı kayma hareketini sağlarlar. arasında yer alan bu iki eklem,
yukarıdaki diğer eklemle birlikte
hareket ederek başın
rotasyonunu sağlarlar.

Omurga Eklemleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri

OmurgaEklemleri Kemik
 Omur cisimleri arasındaki eklemler (symphisis intervertebralis): 2.
servikal vertebra (axis) ile 1. sakral vertebra arasında 23 adet disk (discus
intervertebralis) bulunur. Yarı elastik yapıdaki diskler, sert olan omur  Kemik bilim Osteologia’dır (osteoloji).
cisimleri arasında bulunmak suretiyle kontrollü bir hareket imkanı sağlarlar.
Omur cisimlerinin disk ile yaptığı yarı oynar tip bu eklemlere symphisis
intervertebralis adı verilir.  Osteon (os) + loji
 Omur kemerleri ve çıkıntıları arasındaki eklemler (art. zygapophysiales):
Bu eklemler plana tipi oynar eklemlerdir.
 Kemikler skeletum’u (iskeleti oluşturur.
 İnsan vücudunda 208 adet kemik bulunur. Doğumda bu
rakam 270, 14 yaşına gelindiğinde ise 256’dır.

15
22.10.2019

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiği yapısı Kemiğin yapısı
 Vücudun en sert dokularından biridir.  İnorganik maddeler;

 Bağ dokusunun kemik dokuya dönüşmesiyle oluşur.  Kemik dokunun % 30-40’ını oluştururlar.

 Kemik dokuda hücreler arası madde kalsifiye olmuştur. Buna osein  Bunun % 85’i kalsiyum fosfat, %10’u kalsiyum karbonat ve % 5’i ise

denir. kalsiyum florid, magnezyum florid, hidroksit ve sulfat bileşikleri ve


 Kemikteki hücreler arası madde organik ve inorganik iki kısımdan sodyum ile potasyumdur.
meydana gelmiştir.
 Organik maddeler; Kemik dokunun % 60-70’ini oluştururlar.

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemik hücreleri  Kemik hücreleri
 Kemik hücreleri dört tanedir. Bunlar;

 1. Osteoprogenitör

 2. Osteoblast

 3. Osteosit

 4. Osteoklast

16
22.10.2019

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemik hücreleri Kemik hücreleri
1. Osteoprogenitör; 2. Osteoblast;
 Osteoblasta veya kondroblasta dönüşebilirler.  Kemik yapımında görevli genç hücrelerdir.

 Bu hücreler kemiklerin Havers ve Volkmann kanallarında inaktif  Kemik yüzeyinde tabaka oluşturacak şekilde dizilmiş, kübik

olarak bulunurlar. hücrelerdir.


 Membranlarında parathormon reseptörü taşırlar.

 Parathormon ile kemik kalsiyum salınımı hızlanır, osteoblastlar

azalır ve osteoklastlar çoğalır.

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemik hücreleri Kemik hücreleri
3. Osteosit; 4. Osteoklast;
 Kemiğin asıl hücreleridir.  Bu hücrelerin görevi, kemik dokunu yıkımı yani rezorbsiyonudur.

 Kemik dokunun canlı kalmasını sağlarlar.

 Besin maddeleri ve hormonlar, sitoplazmik uzantılarla hücreden

hücreye geçer.

17
22.10.2019

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin morfolojik yapısı
 Kemikler morfolojik olarak iki bölümden oluşur. Bunlar;

 Substantia compacta (substansiya kompakta, sert, sıkı kemik),

 Substantia spongiosa (substansiya spongioza, süngerimsi kemik).

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin morfolojik yapısı
Substantia compacta
 Kemiğin dış kısmında bulunur.

 Kemikte inorganik maddelerin yoğun olduğu tabakadır.

 Substantia compactada Lakuna denilen boşluklar bulunur. Bu

boşluklarda ise osteoblastlar vardır.

18
22.10.2019

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin morfolojik yapısı
Substantia spongiza
 Kemiğin iç kısmındaki boşluklu ve süngerimsi yapıdır.

 Kemikte organik maddelerin yoğun olduğu tabakadır.

 Havers ve Volkmann kanalları yoktur. Besin ve oksijen kemik


iliğinden alınır.
 Trabeküllerdeki lameller paralel seyreder ve aralarında boşluklar
vardır.Bu boşluklar kırmızı kemik iliğiyle doludur ve kırmızı kan
hücresi üretir.

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin morfolojik yapısı Kemiğin anatomik yapısı
Medulla ossium (kemik iliği)  Uzun kemiklerin gövdelerine diaphysis

 Uzun kemiklerin ve bazı yassı kemiklerin iç yüzünde canalis ossium (diafiz) her iki uç kısmına ise epiphysis
medulla bulunur. (epifiz) denir.
 Bu kanalda medulla ossium rubra yani kırmızı kemik iliği bulunur ve  Diafiz ile epifiz arasındaki kıkırdak yapılı

bu kırmızı kan hücresi üretir. kısım metaphysis’dir (metafiz).

19
22.10.2019

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin anatomik yapısı Kemiğinanatomik yapısı
 Epifiz çizgisi, epifiz plağı, büyüme çizgisi,  Metafizde bulunan hücreler kemiklerin uzunlamasına büyümesinde

büyüme plağı. önemli rol oynar.


 Kemikte büyümenin devam ettiğini  Kemiklerin enine büyümesi ise periostun altındaki tabakada bulunan

gösteren hyalin kıkırdaktan oluşmuş osteobalstların faaliyetleriyleyeni kemik tabakasının eklenmesi ile olur.
dokudur.
 Büyüme tamamlandığında bu bölge

kemikleşerek ortadan kaybolur.

Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri Kemik Yapilar, Kemik Dokunun Özellikleri
Kemiğin anatomik yapısı Kemiğin anatomik yapısı
Kemiğin bağ dokuları Kemiğin bağ dokuları
 Kemiğin iç ve dış yüzeyleri kemiği oluşturan hücrelerden ve bağ  İçeride endosteum’dur

dokusundan oluşan tabakalarla örtülüdür.  Kemiğin içindeki tüm boşlukları örter.


 Bunlar;  Tek katlı yassı, kübik osteoprogenitör hücreler ile bağ dokusundan
 Dışarıda periosteum,
oluşmuştur.
 Periost gibi, kemik dokunun beslenmesi, büyümesi ve onarılmasında
 Kemiği dıştan saran kalın bir tabakadır.
görevlidir.
 Dış fibröz tabakası kollagen lifler ve fibroblastları, hücreden zengin olan
iç tabakası osteoprogenitör hücreleri içerir.

20
22.10.2019

Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri


Kıkırdak Dokusu Kıkırdak Dokusu Türleri
 Yumuşak dokulardan oluşmuş organlara (burun, gırtlak, hava  Bağ dokusu ipliklerinin tür, miktar ve tertiplenme durumuna göre
borusu, akciğerler, kulak kepçesi) desteklik sağlar. üç tür kıkırdak dokusu vardır.
 Eklem yüzlerini örterek kayganlık sağlar.
1. Hiyalin kıkırdak: II tip kollagen.
 Kıkırdak dokunun olgun hücrelerine kondrosit, genç hücrelerine
2. Elastik kıkırdak: II tip kollagen ve elastik iplikler.
kondroblast denir.
 Kıkırdaklarda kan damarı, lenf damarı ve sinirler bulunmaz.
3. Fibröz kıkırdak: I. tip kollagen içerir.
 Beslenmeleri, kıkırdak zarından çıkan damarlardan besin
maddelerinin difüzyonu ile olur.

Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri


Hiyalin Kıkırdak Hiyalin Kıkırdağın Özellikleri
 Bulunduğu yerler:  Az bükülür fakat basınçlara dirençlidir.

1. Solunum yollarında,  Olgun kıkırdak hücresine kondrosit denir.

2. Kostaların uçlarında,  Mitozla çoğalarak kıkırdağı içten


3. Burun ve larinks kıkırdakları, büyütürler (interstisyel büyüme).
4. İntrauterin hayatta bütün uzun ve kısa kemiklerin taslakları.  Eklem kıkırdaklarında zar
bulunmadığından sadece interstisyel
büyüme görülür.

21
22.10.2019

Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri


Elastik Kıkırdak Elastik Kıkırdağın Özellikleri
 Bulunduğu yerler:  Esnektir, daha fazla bükülebilir.

1. Kulak kepçesi  Elastik ipliklerden zengindir ve


2. Burun kanatları preparatlarda kolay görülür.
3. Epiglottis kıkırdakları  Hücreler çoğunlukla tek tek
4. Larinks kıkırdakları bulunurlar.

Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri


Fibröz Kıkırdak Fibröz Kıkırdağın Özellikleri
 Bulunduğu Yerler:  Basınçlara çok dayanıklıdır.

1. İntervertebral diskler,  Vertebraların aşınmasını önleyen intervertebral diskler iki kısımdan

2. Simfizis pubisde, oluşur


3. Ligament ve tendoların uçlarında. A. Anulus fibrosus,
B. Nükleus pulpozus.

22
22.10.2019

Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri Kıkırdak Dokusu ve Özellikleri

 Anulus fibröz kıkırdaktan Perikondriyum: Kıkırdak zarı


yapılmıştır. Nukleus pulpozus  Eklem kıkırdakları ve intervertebral diskler

haricindeki bütün kıkırdaklarda bulunur.


ise sıvı haldedir.
 Gelişmekte olan kıkırdaklarda iki katlıdır.
 Anulus fibrozus yırtılırsa  Dış katta II.tip kollagen, iç katta fibroblastlar
nukleus pulpozus dışarı çıkarak bulunur. Gelişme tamamlanınca iç kat ortadan
omuriliğe basınç yapar ve bel kalkar.
fıtığına neden olur.

Kırıkların Onarım Süreci


 Kırılan yada çatlayan kemik uçlarında  Fibroblastlarda çoğalarak bir granülasyon
kan pıhtılaşır. dokusu şekillenir.
 Bu pıhtı içine ince bağ doku ile sarılı  Kolagen iplik içeren bu dokuya prokallus
damarlar filizlenir. denir
 Bu damarlardan önce nötrofiller, sonra  Prokallus daha sonra kıkırdak dokuya
monositler çıkarlar. dönüşür.
 Monositler makrofajlara farklılaşarak bu  Kıkırdak matriksi kireçleşerek kırık kemik
bölgede fagositik aktivite gösterirler. uçları sert bir doku ile birleştirilmiş olur. Bu
dokuya geçici kallus denir

23
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


 Ortaya çıkan dokuda periost ve  Kemik Tipleri
endosttaki hücrelerden kemik doku 1. Os longum (uzun kemik), femur, falankslar.
yapılmaya başlar.
2. Os breve (kısa kemik), ossa carpi, tarsal kemikler.
 Kıkırdaklı kısım zamanla beslenemyerek
3. Os planum (yassı kemik), sterneum, parietal kemik.
endokondral kemikleşmeye dönüşür.
4. Os pneumaticum (havalı kemik), maksilla, frontal kemik.
 Süngerimsi yapıda olan bu doku daha
sonra kompakt kemik halini alır. 5. Os irregulare (düzensiz kemik), vertebralar, yüz kemikleri.
6. Os sesamoidea (sesamoit kemik), patella.

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemik dokunun görevleri
 Kemik dokunun görevleri;

 Vücudu destekler.

 Korur.

 Hareket sağlar.

 Bazı kemiklerin kemik ilikleri kırmızı kan hücresi oluşturur.

 Kalsiyum, fosfor gibi mineralleri depolarlar.

24
22.10.2019

Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji


Kemiklerle ilgili anatomik terimler (eklemler) Kemiklerle ilgili anatomik terimler (eklemler)
 Condylus (kondil): Yuvarlak çıkıntı, lokma.  Capsula articularis (kapsula artikülaris): Eklem kapsülü.

 Caput (kaput): Baş.  Ligamentum articulare (ligementum artikülare): Eklem bağı.

 Facies articularis (facies artikülaris): Düzgün eklem yüzeyi.  Labrum articulare (labrum artikülare): Eklem içi oluşum.

 Cavitas articularis (kavitas artikülaris): Eklem boşluğu.  Discus articularis (diskus artikülaris): Disk şeklindeki eklem içi

oluşum.

Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji


Kemiklerle ilgili anatomik terimler (ligamentler) Kemiklerle ilgili anatomik terimler (çukurlar, izler ve açıklıklar)
 Linea (linea): Çizgi.  Fissura (fissura): Yarık şeklindeki açıklık.

 Crista (krista): Keskin kenar.  Fossa (fossa): Çukur.

 Spina (spina): Dikenimsi çıkıntı.  Fovea (fovea): Çukurluk.

 Precessus (prosessus): Gaga şeklindeki çıkıntı. Tuberculum  Foveola (fovela): Çukurcuklar.

(tüberkülüm): Tümsekçik.
 Tuberositas (tüberositaz): Pürtüklü alan.

25
22.10.2019

Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji


Kemiklerle ilgili anatomik terimler (çukurlar, izler ve açıklıklar) Kemiklerle ilgili anatomik terimler (çukurlar, izler ve açıklıklar)
 Sulcus (sulkus): Oluk.  İmpressio (impresiyo): İz.

 Sinus (sinus): Hava ile dolu kısım.  Gyrus (girus): Çıkıntı.

 Meatus (meatus): Yol, geçit.  Angulus (angulus): Açı.

 Aditus (aditus): Açıklık.  Caliculus (kalikulus): Tomurcuk.

 Margo (margo): Kenar.  Stria (sitria): Çizgi.

Kemiklerle İlgili Anatomik Terminoloji Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemiklerle ilgili anatomik terimler (çukurlar, izler ve açıklıklar) Kemikler
 Kafatası 8
 Apertura (apertura): Açıklık, ağız.
 Yüz 14
 Canalis (kanalis): Kanal.
 Kulak 6

 Canaliculi (kanalikuli): Kanalcık.  Hyoid 1

 Spinal Kolon 26
 Foramen (foramen): Delik.
 Sternum ve kostalar 25
 Üst ekstremite ve omuz kuşağı 64

 Alt ekstremite ve pelvik kuşak 64

 Bu kemiklerin 177 tanesi istemli hareketlerin oluşumuna katılır.

26
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri

Kemikler – Kafa kemikleri (neurocranium)

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


 Kemikler – Vertebralar (columnae vertebralis)  Kemikler – Vertebralar (columnae vertebralis)

27
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemikler Spinal Kolon (Omurga) Kemikler Spinal Kolon (Omurga)
 Spinal kolon 33 – 34 segmentten yani vertebradan meydana  Omurga’nın (columna vertebralis) segmentleri;

gelmiştir.  7 servikal (cervical) (boyun bölgesi) vertebra,

 Spinal kolonun görevleri;  12 torakal (thorocal) (göğüs bölgesi) vertebra,

 Medülla spinalisi korur,  5 lomber (lumbal) (bel bölgesi) vertebra,

 Başın dik durmasını ve hareket etmesini sağlar,  5 sakral (sacral) vertebra,

 Omuz kuşağını destekler,  4-5 koksigeal (coccygeal) (kuyruk sokumu bölgesi) vertebra ve

 Pelvik kuşağa bağlantılıdır.  Toplam 33-34 vertebradır

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemikler Spinal Kolon (Omurga) Kemikler Spinal Kolon (Omurga)
Thorax (Göğüs kafesi) Thorax (Göğüs kafesi)
 Toraks (thorax), omurganın baş ve boyun bölgesi ile lumbosakral
 Toraks, 12 adet torakal vertebra,
bölge arasında bulunur.
 12 çift kosta (kaburga) ve sternumdan oluşmuştur.
 Hareket dinamiği açısından bir köprü görevi yapan toraks, gövdenin
iki ucu arasında yer alır.  İlk yedi kosta sternumla kıkırdak yapısında ve doğrudan bir bağlantı

 Thorax yaşamsal organları korur,


kurar, bunlara gerçek kosta da denir.
 ritmik olarak genişleyip küçülerek de solunumsal işlevlere destek  8., 9. ve 10. kostalar , yedinci kostanın kıkırdak yapısındaki

olur. bağlantıları aracılığı ile sternuma bağlanır.

28
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri

 11. ve 12. kostalar ise önden bağlantı kurmazlar uçları boştadır.


 12 çift kostanın hepside arkada vertebral kolon ile eklem yaparlar.
 Kostovertebral eklemlerle toraksın hareketliliği sağlanır. Bu durum
solunum açısından da önemlidir.

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri

29
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemikler Üst ekstremite  Kemikler – Üst ekstremite (Skeleton appendiculare ossa membri
Omuz kuşağı superioris)
 Omuz kuşağı, kolu gövdeye bağlamak üzere, kolla birleşir.

 Bu kemer, skapula, klavikula ve sternumdan oluşmuştur.

 Pelvik kemer ile karşılaştırıldığında, omuz kuşağının bağlantıları çok


gevşektir.
 Omuz kuşağının hareketliliği, üst ekstremitenin eklem hareket
açıklığının yaklaşık iki katı artırır.
 Bu durum, elin nesneleri yakalama mesafesi için büyük önem taşır.

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


Kemikler Alt ekstremite
 Pelvik kuşak, yapısına katılan yassı kemiklerin sağlamlığını daha da

arttırdığı, kemer biçiminde bir yapıdır.


 İki kalça kemiği (koksa)(coxae; iliyum, iskiyum ve pubis

kemiklerinde oluşur) ve sakrum kemiklerinin birleşmesiyle oluşan


bu kemer, omurgayla sağlam bir bağlantı oluşturur.

30
22.10.2019

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri

Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri Vücudumuzdaki Kemikler ve Özellikleri


 Kemikler – Alt ekstremite

31
22.10.2019

TENDONLAR TENDONUN ÖZELLİKLERİ


Tendonlar Anatomi ve Sınıflandırılması  Tendonun varlığı kasın hareket uzaklığını da arttırır ve
uzun tendon barındıran kasların (fleksör digitorum
 Bütün tendonlar kaslara bir ucundan bağlanmıştır. superfisialis gibi) el bileği gibi sınırlı bir boşluktan
geçmesine izin verir.
 Bu birleşim noktaları myotendinöz bileşke olarak adlandırılır.
 Aşil tendonu gibi birkaç kasın gücünü santralize eden
 Tendonun diğer ucuyla kemik arasındaki bağlantı noktasına osteotendinöz (gastroknemius, soleus) ve yüklerini taşıyan tendonlar da
bileşke (tendon insersiyo) alanı denir. vardır.
 Bu şekli ile tendonlar kastan kemiğe yapışır ve primer işlevleri kastan gelen  Genel olarak, tendonlar eklem hattının distaline yapışma
kuvveti kemiğe iletmektir. eğilimi gösterirler, bu şekilde kasın etkinliğini arttırır
ancak mekanik avantajınıazaltırlar.

TENDONUN ÖZELLİKLERİ TENDONUN ÖZELLİKLERİ


 Tendonlar aynı zamanda eklemleri stabilize ederler.
 Tendonlar primer olarak kollajen fibrillerinden oluşurlar.
 Su tendonların temel yapıtaşını oluşturur. Su, yaklaşık olarak
tendonun %50–60 civarında yapısına katkıda bulunur
 Kas, kemik ve sinovya ile karşılaştırıldığında tendonların beslenmesi
daha kötüdür.
 Tendinit , spesifik olarak tutulan tendonun yaralanması sonucu
ortaya çıkan vasküler bozulma ile birlikte tendonun inflamasyonu
durumudur.

32
22.10.2019

TANDON ÇEŞİTLERİ TANDON ÇEŞİTLERİ


 Anatomilerine göre tendonlar intrasinovyal ve extrasinovyal olarak  Kaslar tendonlara gerilme yükü verdikçe kısalır; etkilenen tendon
iki gruba ayrılır. gerilir ve kas gevşeyince tekrar eski halini alabilirler.
 Ayrılan bu tendonlar daha yakından incelendiklerinde extrasinovyal  Bu, tendonu elastik gerilim enerjisi depolayan bir materyal yapar.
tendon yapısının intrasinovyal tendon yapısına göre göreceli olarak Enerji depolayan tendonlara örnek aşil tendonudur.
daha yüksek bir kayma direncine sahip oldukları görülür.  Her iki bağlantıda normal fizyolojik yüklenmelerde yüksek miktarda
 Fonksiyonlarına göre tendonlar, enerji depolayan ya da pozisyonel uzar ve depolanan enerjinin etkin şekilde geri dönmesini sağlar.
tendonlar olarak sınıflandırılabilirler  İnsandaki tibialis anterior tendonları pozisyonel tendonlardır ve
göreceli olarak hiç uzamazlar. Pozisyonel tendonlar az uzadıkları
için, nadiren yaralanırlar.

BAĞLAR BAĞLARIN ÖZELLİKLERİ


 Eklem yapan iki kemik arasındaki bağlantıyı  Bağların su ve kollajen içeriği kuru ağırlığının çoğunluğunun
oluşturan yoğun, fibroz bağ dokulardır. kollajen olması nedeniyle (>%80), tendonlara yakındır (%60–70
su).
 Bağlar, mekanik işlevlere olanak sağlamak
için kemikleri özgün anatomik bölgelere  Bağlar tendonlardan hafifçe yüksek su içeriği ve hafifçe düşük
bağlayan hafif esnek iplere benzer. kollajen içeriğine sahiptir (%1–2) ancak bu miktarlar muhtemelen
yapılar ve bireyler arasında farklılıklar göstermektedir.
 Bağlar paralel lifli, yoğun, kollajen
 Bağ kan akımı cilt ile karşılaştırıldığında tendonlarda olduğu gibi
dokulardır ve genellikle daha az ayrık
daha seyrektir.
oldukları için tendonlardan daha zor disseke
( keserek ayrılabilir) edilir.

33
22.10.2019

SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR


 Bağların üstünde ve arasında sinirler vardır ve kan damarlarında Acromioclavicular ligament
olduğu gibi kemiklere bağ yapıştığı yerlerde daha fazla olma  Os.Akromion çıkıntısı ile os.clavicle arasında bulunur.
eğilimindedir.

 Bağların bilinen ana işlevi mekaniktir, diartrodial eklemlerde


kemiklerin pasif sınırlandırıcısı olarak görev almaktadırlar.

 Eklem aralığını geçerek kemikleri birbirine bağlar, pasif olarak içinde


bulundukları eklemin hareketine rehberlik ederler.

SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR


Sternoclavicular ligament Coracohumeral ligament
 Os.Sternum ile os.clavicle arasında bulunur.  Os.humerus ile os. Coracoid çıkıntı arasında.

 Superior Glenohumeral Ligament, Middle Glenohumeral Ligament,

Inferior Glenohumeral Ligament Glenoid fossa ile os.humerus


arasında

34
22.10.2019

SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR


 İliofemoral ligament os.ilium ile os.femur arasında.  Lateral collateral ligament(dış yan bağ),
os.fibula ile os.femur arasında.
 Pubofemoral ligament os.pubis ile os.femur arasında.
 Medial collateral ligament (iç yan bağ),
os.femur ile os.tibia arasında.
 Posterior cruciate ligament(arka çapraz bağ) ve
Anterior cruciate ligament (ön çapraz bağ),
os.femur ile os.tibia arasında.
 Patellafemoral ligament os.patella ile os.tibia
arasında.

SPORDA ETKİN ÖZELLİKTEKİ BAĞLAR


 Anterior talofibular ligament ve posterior talofibular ligament os
talus ile os fibula arasında.
 Calcaneofibular ligament, os calcaneus ile os fibula arasında.

35
22.10.2019

36
22.10.2019

 Sarkomer: Çizgili kasın kasılabilen en küçük birimidir. Üç boyutlu olarak


düzenli bir organizasyon gösteren ince ve kalın filamentlerden oluşur. İnce
filamentler, üçgen prizmalar boyunca dağılmış şekilde yerleşen kalın
filamentler etrafında altıgen bir örgü kuracak şekilde yerleşmiştir.

37
22.10.2019

 Kayan filament kuramına göre kasılma, aktin liflerinin miyozin lfileri


üzerinde kayması ve böylece sarkomerin kısalması sonucu oluşur…

38
22.10.2019

39
22.10.2019

 Tek bir motor sinir ve onun uyardığı bütün kas liflerine birden
“motor birim” adı verilir.
 Motor birimler “hep y da hiç” kuralına göre kasılırlar: Yani, bir sinir
uyarıldığında, onun emir götürdüğü bütün kas lifleri de hep birlikte
kasılır.
 Motor birim sayısı kasların işlevlerine göre değişiklik gösterir.
 İnce işler yapan kaslarda küçük motor birimler varken, kaba
kaslarda motor birim sayısı daha az ve motor birimlerin sinir
hücresine başına kas hücresi sayısı fazladır (bazen bir sinir hücresi
2000 kas hücresine bağlanır)

İzotonik Kasılma
 Dinamik bir kasılma şeklidir.

 Kasın tonusu sabittir, boyu kısalır.

 Mekanik iş yapılır.

 Kasın boyunun değişmediği kasılmalara izometrik, kasın kısaldığı ve iş


üretilen kasılmalara da izotonik kasılma adı verilir.
 Vücudumuzun dengesini koruyan kaslar, genellikle izometrik olarak
kasılırlar.

40
22.10.2019

İzometrik Kasılma İzokinetik Kasılma


 Gerim artar fakat eklem hareket ettirilemez.
 Hareketin hızı sabittir olduğu kasılmalardır,
 Kassalgerim istirahate göre artar,
 İzokinetik Makinalar kullanılarak gerçekleştirilir, Bu makinalarda
 Kasın boyu hafifçe kısalır,
hareket hızı tüm hareket genişliği boyunca sabit tutularak konsantrik ve
 Bu kısalma tendonun gerimini arttırır,
eksantrik kasılmalar gerçekleştirmek mümkündür,
 Ancak, kassal kısalma sonunda eklemde oluşması gereken hareket yönünün
zıt yönüne doğru oluşan dirençler, kasın o anda ürettiği kuvvete eşit veya  Ayrıca, hareket hızı 0°/sn’ye ayarlanarak izometrik kasılmalar da
daha büyüktür. gerçekleştirilebilir. 0 – 600 °/sn arasında istenilen çalışma hızları
 Bu nedenle kasın ürettiği kuvvet tendonun gerimini zıt yönlü dış direçleri oluşturulabilir,
yenebilecekkadar arttıramadığından, eklemde bir hareket oluşmaz.  Doğal egzersizlerden sadece yüzmede izokinetik kasılma kısmen
 Bu dirençler ekstremitenin ağırlığı, dış yüklerin(kuvvetlerin) oluşturduğu sağlanabilmektedir.
direnç ve antagonist kasların kasılması sonucu oluşan direnç olabilir.

Konsantrik Kasılma
 Kassal gerim istirahate göre artar,

 Bu kasılma tarzında kasta oluşan kuvvet, hareket yönünün zıt

tarafına doğru oluşandirençlerden daha büyüktür.


 Böylece, kasın boyunun belirgin bir şekilde kısalması ile hareket

oluşur.

41
22.10.2019

Eksantrik Kasılma
 Kassal gerim istirahate göre artar,

 Bu kasılma tarzında kasta oluşan kuvvet, hareket hareket yönünün

zıt tarafına doğruoluşan dirençlerden daha küçüktür,


 Böylece, kassal kasılma ile kasın boyundakısalma çabaları yetersiz

kalır,
 Kasın boyu kısalacağına, ters yönlü dış etkinin daha büyük olması

nedeniyle, uzar.

GİRİŞ
 SİNİR SİSTEMİ vücudun
en karmaşık sistemidir

 Çok hücreli canlılarda,


sinir sistemi bir takım
iletileri ve işaretleri
çevreden organizmaya ya
da vücudun bir kısmından
diğer kısmına taşımakla
görevli bir sistemdir.

42
22.10.2019

 Beynin çalışabilmesi için nöronlar arasında iletişim


zorunludur.
 Sinir sistemini oluşturan  Bu iletişim, aksiyon potansiyelleri denilen elektriksel
hücrelere nöron adı verilir sinyallerle sağlanır.
 Sinir sistemi vücudun elektrokimyasal iletişim ağıdır.

SİNİR HÜCRESİNİN (NÖRONUN) YAPISI VE


GÖREVLERİ
 Sinir sistemi, sinir hücrelerinden oluşmuştur. Sinir
hücreleri, vücudun içinden ve dış çevreden gelen uyarıları  Bir sinir hücresi; hücre
merkezi sinir sistemine, merkezi sinir sisteminde oluşan gövdesi, dendritler ve
yanıtları da organlara iletir. akson olmak üzere üç
kısımdan oluşur.

 Hücre gövdesinden ağaç


dalları gibi uzanan çok
sayıdaki kısa uzantılara
dendrit, bir tane olan
uzantıya ise akson denir.

43
22.10.2019

Mulitple Skleroz

 Bazı sinir hücrelerinin uzantılarının (aksonlarının) üzeri


miyelinden oluşan kılıfla kaplıdır.

 Miyelin kılıfı hem uzantıyı korur hem de veri kaybını


engeller, böylece uyarılar daha hızlı iletilirler.

 Myelin kılıfında hasar oluştuğunda iletim bozulur.

 Sinir hücreleri arasındaki


 Genel olarak bir sinir
bilgi geçiş noktalarına
hücresi, gövde ve dendrit
SİNAPS adı verilir
dediğimiz gövde dalları
 Sinapslar, değişik tip ve aracılığıyla veriler “alır”.
özelliklerde olmalarına  Bu veriler, hücre içindeki
karşın, hemen hepsi genel duruma ve gelen
bilginin iletiminden tüm verilerin toplam
sorumludur. etkisine göre akson
aracılığıyla, diğer bir
hücreye aktarılır.

44
22.10.2019

SİNİR SİSTEMİNİN GÖREVLERİ:


1- DUYULARI ALGILAMA 2- BİRLEŞTİRME,
 İçten gelen uyarıları algılar, BÜTÜNLEME; algılanan
duyuların işlenmesi sürecidir
örnek: midenin doymasını
• Bilgiyi çözümler(analiz eder)
algılaması
• Bazı bilgileri depolar
 Dıştan gelen uyarıları algılar, • Uygun yanıt/tepki için karar
örnek: ele düşen yağmur verir
damlasının hissedilmesi • Varsayımda bulunabilir, örnek:
“bulutların durumuna göre
birazdan yağmur yağacak”

SİNİR SİSTEMİNİN YAPISI (ANATOMİSİ)


3-HAREKETİ SAĞLAMA; İki bölümde incelenir:

 Kasların kasılıp-gevşemesi A. Merkezi Sinir Sistemi(MSS):


ve salgı bezlerinin salgı Beyin ve omurilikten ibarettir.
yapması gibi.
B. Çevresel(periferik) Sinir
 Algılanan duyuya göre bilgi Sistemi: duyular ve hareketten
yorumlanarak emir verilir, sorumlu, kafa ve omurilik
örnek: “yağmurdan kaçmak (kraniyal ve spinal)
için içeriye/kuru yere gir” sinirlerinden oluşur. Bu sinirler
gibi. kasların, salgıbezlerinin ve tüm
duyu algılayıcılarının MSS ile
bağlantısını yapar.

45
22.10.2019

A. MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ

1- BEYİN (SEREBRUM)  Her yarım küre dört ana


loba ayrılmıştır: frontal,
 Beyin iki yarım küreden meydana gelmiştir. parietal, temporal ve
oksipital olmak üzere.
 Sağ yarım küre vücudun sol, sol yarım küre de vücudun
sağ tarafını yönetir.  Her lobun farklı işlevleri
vardır.
 Erişkinin bir beyin
ortalama 1300-1400
gramdır.

BEYNİ OLUŞTURAN BÖLÜMLER


1- SEREBRAL KORTEKS
 İnsanlarda serebral korteksin yüzeyi pek çok
 Beyincik hariç beynin dış tabakasında yer alan ince, birkaç tabaka nörondan
oluşan yapıdır.
girinti ve çıkıntıyla kaplıdır.
 Gri renginden dolayı bu yapı gri madde olarak adlandırılır.  Bu şekilde beynin yüzey alanı arttırılmıştır.
 İnsanlarda serebral korteksin kalınlığı 3 mm'dir. 5 bölüme ayrılır: frontal,
paryetal, temporal, oksipital ve limbiklob.

46
22.10.2019

 Serebral korteksin görevi düşünme, istemli


 Beyin yarı kürelerinden her biri vücudun zıt tarafını
hareket, dil, sonuç çıkarma, algılamadır. kontrol eder. İnsanların % 90-95’inde sol beyin baskındır.
 Beynin sol yarısı, sağ elin kontrolü, konuşma ve yazma
dili, bilimsel ve sayısal yetenek, düşünme, mantık ve
çözümleme gibi motor alanlara sahiptir.

2. BEYİN SAPI
 Omurilik ile beyin arasındaki bağlantıyı sağlayan
 Beynin sağ yarısı ise sol yapıdır. Beyin sapındaki bazı alanlar kan basıncı, kalp
elin kontrolü, görme ve hızı ve solunum gibi hayati fonksiyonların
hayal, müzik ve sanat düzenlenmesinden sorumludur.
yeteneği, yüzlerin ve üç  Beyin sapındaki yapılar, omurilik soğanı (medulla
boyutlu şekillerin oblangata), köprü (pons), orta beyin (mesensephelon).
tanınması ve idrakın
tamamlanması gibi
özelliklere sahip motor
alanlar bulunur .

47
22.10.2019

OMURİLİK SOĞANI  KÖPRÜ (pons), omurilik soğanı ile orta beyni


 Beyin sapının omurilikle birleşen
en alt kısmına omurilik soğanı birleştirir ve formasyonu oluşturur.
denir.
 Solunumun ve dolaşımın
merkezidir.
 Solunum hareketlerini ve kalbin
çalışma hızını kontrol eder.
 Kan damarlarının
vazokontriksiyonu,
vazodilatasyonu, yutma, öksürme,
hapşırma, kusma, tükürük
salgılama gibi istemsiz
hareketlerin merkezidir

3. BEYİNCİK (SEREBELLUM)
 Beyin sapının hemen arka
ORTA BEYİN kısmında yer alan beyincik,
 Beyin sapının en kısa merkezi sinir sisteminin
bölümüdür. ağırlığının yaklaşık % 10’nu
 Görme ve işitme ile oluşturur.
bunların başlattığı  Beyincik de iki yarım
reflekslerle ilgilidir.
küreden oluşmuştur.
 Dopamin salgılayan bu
bölgenin hasarı sonucu  En önemli görevi hareket,
parkinson adı verilen denge ve duruşun
hastalık oluşur. sağlanmasıyla ilgilidir.

48
22.10.2019

4. BEYİN -OMURİLİK SIVISI (BOS)

 Kulaktaki yarım  Beyin ve omurilik bu sıvı


daire kanallarından aldığı mesajlara
göre vücudun dengesini sağlar. içinde yüzer.
 Açık renkli, su gibi berrak
 Vücudun duruşunu, kasların kasılma
derecesini, kalbin çalışma hızını, olan bu sıvı
solunum hareketlerini, damarlarının yaralanmalarda bir su
büzülüp genişlemesini, yutma yastığı görevi yaparak
kısacası istemsiz hareketlerin
merkezidir. beyni çarpma ve
darbelerden korur.
 Beynin özellikle hareketle ilgili
bölümleri arasında işbirliği sağlar;
beyincik olmadan yazma, dikiş
dikme gibi özel kas hareketleri
gerçekleşemez

5 HİPOTALAMUS
 Beynin tabanında yer alan bezelye
 Ayrıca beyin ile kan arasındaki besin maddesi ile büyüklüğünde bir yapıdır.
atık madde değişimini sağlar.  Hipotalamus, vücut ısısının
düzenleyicisidir.
 İçeriğinde çok az miktarda protein, oksijen,  Eğer vücut çok ısınırsa,
hipotalamus bunu algılar ve
karbondioksit, sodyum, potasyum, kalsiyum, derideki kılcal damarların
genişlemesini ve terle ısı kaybı
magnezyum, klor iyonları, glukoz, birkaç lökosit sayesinde vücudun soğumasını
ve bazı organik bileşikler bulunur. sağlar.
 Hipotalamus aynı zamanda
hipofiz bezini kontrol eder.
Duyguların, açlığın, susuzluğun
düzenlenmesinde rol oynar.

49
22.10.2019

6. TALAMUS 7. LİMBİK SİSTEM


 Talamus çevreden gelen duyusal bilgiyi alıp bunu  Limbik sistem, bir uyarıya
serebral kortekse iletir. karşı gösterilen duygusal
 Ayrıca serebral korteksden gelen bilgileri de omurilik ve tepkiyi kontrol eder.
beynin diğer kısımlarına iletir.  Bu sistemin bir parçası
 Görevi duyusal ve motor bilgilerin birbiriyle olan hipokampusun görevi
bütünleştirilmesidir. ise öğrenme ve hafıza
olaylarıyla ilgilidir

2. OMURİLİK ( MEDULLA SPİNALİS)


8. BAZAL GANGLİONLAR
 Bazal ganglionlar hareketin
koordinasyonundan sorumludur.  Omurilik, omurgayı
oluşturan omurlar
içerisinde bulunan kanal
boyunca uzanan sinir
dokusudur.

 Vücut ile beyin arasında


iletişimi sağlar.
 Organlardan beyne,
beyinden organlara giden
sinirler, omurilikte çapraz
yaparak giderler (refleks
yayı).

50
22.10.2019

 Somatik spinal refleksler kas ve derideki duyu


 Omurilikte yer alan reseptörlerinden gelen uyaranlara tepkidir.
bağlantı sinirleri, kol ve
bacakların duyu ve motor  Vücudun çeşitli kısımlarından gelen uyarıları
sinirleri arasında refleks beyne, beynin verdiği emirleri de kaslara ve salgı
yayı oluştururlar; hem bezlerine iletir.
somatik (duyulara ve
kaslara ait) hem de
visseral (organlara ait)
spinal refleks hareketlerini
gerçekleştirirler.

Bu bir reflekstir

 Elimize bir şey battığında deri içerisinde bulunan


algılayıcılar uyarılır  Refleksin merkezi omuriliktir.
 Alınan uyarı duyu sinirlerine iletilir  Bazı refleksler bireyin özel
eğitimiyle kazanılır, örnek:
 Duyu sinirleri omurilik içerisinde bir veya daha otomobil kullanmak, patenle
fazla sayıda sinir hücresiyle bağlantılıdır kaymak, örgü örmek, dans
etmek vb. Bu hareketler
 Duyu sinirlerinden alınan uyarılara karşı öğrenilene kadar beyin
omurilikte oluşturulan yanıt, harekete yöneltici tarafından denetlenir.
(motor) sinirlere verilir.  Hareketler öğrenildikten
sonra beyin devreden çıkarak
 Bu yanıt, harekete yöneltici sinirlerle kol omurilik devreye girer.
kaslarına iletilerek elimizi hızla çekmemizi  Bu tür hareketlerde hata
sağlar. yapılırsa beyin tekrar devreye
girer ve hata düzeltilir

51
22.10.2019

Duyu ve hareket sinirlerinin bilgileri ilettikleri


yollar;

 Çevresel sinir sistemi ikiye ayrılır;


 Tırmanan/yükselen/çıkan “duyusal” yol I. İstemli (Somatik, kişinin isteğine bağlı işgören)
(ascending ”sensory” tract): sinir uzantılarından sinir sistemi
(aksonlardan) bir demet olup, sinir uyarılarını
beyne taşırlar. II.İstemsiz (Otonom, kendiliğinden işgören) sinir
 İnen “hareket” yol (descending”motor” tract): sistemi
sinir uzantılarından (aksonlardan) bir demet olup,
beyinden gelen uyarıları ilgili organlara taşırlar.

I. SOMATİK SİNİR SİSTEMİ

 Merkezi sinir sistemine duyusal bilgi gönderen  Afferent (duyusal) ve efferent (motor)
periferik sinirler ile iskelet kaslarını bölümlerden oluşur.
uyaran motor sinir liflerinden oluşur.  Afferent bölüm kas, eklem, tendon ve duyu
organlarından gelen uyarıları alır
 efferent bölüm ise bu uyarıları değerlendirir.

52
22.10.2019

II. OTONOM (VİSSERAL, VEJETATİF) SİNİR


SİSTEMİ

 Hem duyu hem de hareket sinirlerini  Vücudun dengesini korumak amacıyla, bizim
kapsarlar; etkiledikleri organlar iskelet istemimiz dışında çalışır
kaslarıdır.  Otonom sinir sistemi ikiye ayrılır: sempatik sinir
 Bu duyuların hepsi kişi bilinçli iken sistemi, parasempatik sinir sistemi.
algılanır
 Somatik hareket sinirleri iskelet kaslarının
istemli ve bilinçli hareket etmesini sağlarlar

 Düz kasların, kalp kasının ve salgı bezlerinin SEMPATİK SİNİR SİSTEMi(SSS):


çalışmasını düzenler (yani, etkiledikleri organlar: düz  Sinir sisteminin duygularla hareket eden
kaslar, kalp kasları, salgı bezleridir). Bu düzenleme
bölümüdür.
artma/hızlanma ya da azalma/yavaşlama/baskılama
şeklinde gerçekleştirilir  Korku, sevinç, heyecan gibi durumlarda sempatik
 Otonom sinir düğümleri vardır sinir sistemi aktive olur, kan basıncı artar, kalp
 Afferent (duyu), efferent (hareket) ve integrasyon hızlanır ve sindirim yavaşlar.
(birleştirme) merkezi ile bağlantıları vardır  T1 de başlar L2 veya L3 te sonlanır.

53
22.10.2019

PARASEMPATİK SİNİR SİSTEMİ(PSS):  Merkezi mezensefalon, köprü ve omurilik


 Genelde sempatik sinir sistemini dengeleme görevi vardır. soğanında bulunur.
 Uyarıları duyu nöronları ile merkezi sinir sistemine getirir ve oluşan  Özetle beyindeki gövdede başlar S2 ila S4 de
tepkileri motor nöronlarla effektör organlara götürür. sonlanır.

54

You might also like