Professional Documents
Culture Documents
ANATOMİ
Anatominin Çeşitleri
Anatominin; Makroskopik Anatomi, Mikroskopik Anatomi (Histologia), Sitoloji,
Gelişimsel Anatomi, Patolojik Anatomi, Sistematik Anatomi, (Anatomia Systematica),
Bölgesel Anatomi (Anatomia Topographica-Anatomia Regionalis) ve Radyolojik Anatomi
olmak üzere çeşitleri vardır.
• RADYOLOJİK ANATOMİ
Radyolojik anatomi, radyografi sonucu elde edilen radyogramda organ yapılarının ve
organlar arası ilişkilerin incelenmesidir.
Radyolojik anatomi, canlıda normal ve patolojik
şekilleri görmeyi sağlayarak tıbbi ve cerrahi teşhise yardımcı olur. Günümüzde,
teknolojinin gelişmesiyle ortaya çıkan ve önemi giderek artan bir topografik anatomi şekli
de Kesitsel Anatomidir.
Çeşitli hastalıkların tanısında kullanılan yeni yöntemlerden bilgisayarlı tomografi (CT),
manyetik rezonans görüntüleme (MRI), pozitron emisyon tomografisi (PET) ve
sintigrafide, vücudun değişik açılardan ve birkaç milimetrelik ince dilimlere ayrılması ile
elde edilen görüntülerin incelenmesi amaçlanır.
Anatomik Duruş
Anatomide ele alınan bütün organ ve oluşumlar
belirli bir duruşa göre tanımlanmaktadır. Bu
anatomik duruş; karşımızda ayakta duran, başı
dik, gözleriyle öne bakmakta olan kolları yanlara
sarkık, avuç içleri öne çevrilmiş bulunan bir
insana aittir.
Ayakta dik duran, yüzü bize dönük, gözleri ile karşıya
bakan, baş ve gövdesi dik, kolları yanlarda aşağıya sarkık,
avuç içi öne bakan, ayakları birleşik bir şekilde duran
kişinin pozisyonuna normal anatomik duruş denir.
İnsan vücudunun tam ortasından, baştan yere doğru dikey
olarak geçtiği varsayılan hayali çizgiye linea mediana (orta
hat) denir.
Vücudun orta hattı; nazal ve frontal kemiğin birleşme
yerinin ortasında bulunan nasion noktası, burun bölmesi
(septum nasi), çene ucu çıkıntısı, sternumun ksifoid
çıkıntısı ve symphysis pubisden geçerek aşağıya iner.
Anatomik Düzlemler
Organların yerlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini tanımlamak ve herhangi bir anatomik
terimi açıklamak için üç ana düzlem tanımlanmıştır.
Röntgen
- fluoroskopi
- radyografi
Bilgisayarlı Tomografi (BT)
Manyetik Rezonans (MR)
-MR spektroskopi
Ultrasonografi (US)
-Doppler US
Radyolojik tanı yöntemleri
Radyolojik görüntüler x-ışını gibi radyan enerjilerle vücudun test edilmesiyle
oluşturulur.
Yöntemlerin kullandıkları enerji türleri ve/ya görüntü oluşturma teknikleri farklıdır.
Röntgen: Kullanılan enerji x-ışınıdır (röntgen ışını). Vücudu farklı oranlarda
geçen x-ışınları bir fotoğraf plağı ya da fluoresan ekran üzerine düşürülerek
görüntü elde edilir.
Bilgisayarlı Tomografi (BT): X-ışını kullanılır. Kesitsel bir görüntüleme
yöntemidir.
Vücudu geçen x-ışınları dedektörlerle ölçülerek geçtiği dokunun x-ışınını
zayıflatma (tutma) oranı saptanır.
Görüntüler bu ölçümlerden bilgisayar marifetiyle oluşturulur.
Manyetik Rezonans (MR): Kullanılan enerji türü radyo dalgalarıdır.
(radyofrekans). Veri
kaynağı, serbest su moleküllerindeki hidrojenlerin çekirdekleri, yani protonlardır.
Protonların radyofrekans ile uyarılabilmesi için vücudun güçlü bir manyetik alan
içerisine konması gerekir.
Protonlardan gelen sinyaller ölçülür ve bu ölçümlerden, BT‟de olduğu gibi,güçlü
bilgisayarlar aracılığı ile kesit görüntüler elde edilir.
Ultrasonografi (US): Kulağın duyma sınırının çok üstündeki yüksek frekanslı ses
kullanılır.
Mekanik bir enerji türü olan ses vücudu geçerken farklı yapıların yüzeylerinden
yansır.
Görüntü, vücuda gönderilen sesin yankılarından oluşturulur ve incelenen bölgenin
kesiti şeklindedir.
Akan kanın şekilli elemanlarının gönderilen seste yaptığı frekans değişikliklerinin
ölçülmesi ile de akım değerlendirilir (Doppler US).
Radyolojik Görüntüler
Genel olarak tüm radyolojik görüntüler radyogram, görüntünün elde ediliş süreci
ise radyografi olarak isimlendirilir.
Röntgenogram ve röntgenografi, röntgen görüntülerine ve elde etme sürecine
verilen isimdir.
Ancak praktikte radyogram ve radyografi terimleri daha çok röntgen için kullanılır;
BT, MR ve US‟de ise görüntü ya da kesit terimleri tercih edilir.
Özellikle röntgenogramlar için kullanılan 3 “akciğer filmi”, “sinüs filmi” gibi deyimler
yanlıştır.
Doğrusu “göğüs röntgenogramı” “paranazal sinüs röntgenogramı” olmalıdır.
“Röntgen filmi” ifadesi çekim yapılmadan önceki filmi tanımlar.
Röntgende görüntüler iki boyutludur, ışının geçtiği üçüncü boyuttaki yapılar üst
üste düşer (projeksiyon görüntüleri).
BT, MR ve US‟de ise vücut bir kesit şeklinde görüntülenir, görüntülerde üst üste
düşme yoktur (kesit görüntüler).
Radyolojik görüntüler, ister projeksiyon isterse kesit görüntülerolsun,
renkli Doppler dışında,
bir ucunda beyaz diğer ucunda siyah olan gri tonlardan oluşur.
MR görüntülerinde ise
kullanılan enerji türü farklı olduğu için gri tonların anlamları da değişiktir.
Görüntü oluşturulurken kullanılan parametrelerin değiştirilmesiyle aynı
dokuların farklı tonlarda görülebilmesi, MR görüntülerinin yorumlanmasını
daha da karmaşık hale getirir.
US görüntülerinde ise açık tonlar sesin çok yankılandığı, koyu tonlar ise az
yankılandığı kesimleri temsil eder.
Hiç yankılanmanın olmadığı suyla dolu yapılar ile sesin geçmediği kesimler
siyah görülür.
Radyolojik tanı yöntemleri, fizik prensiplerinin izin verdiği ölçüde, organ ve
dokuları bir resim şeklinde görüntüler.
Bu resimlerdeki veriler mikroskobik değil, gözümüzle görebileceğimiz
boyutlardadır.
Çoğu zaman, patolojide makroskopik olarak ne görüyorsak (RF) 5 radyolojik
yöntemlerin oluşturduğu resimlerde de onu görürüz.
Yani radyolojik görüntüler, anatominin ve makroskopik patolojinin radyolojik
izdüşümleridir.
Anormallikler radyolojik görüntülerde normal anatominin ve/ya dokuyapısının
bozulması şeklinde karşımıza çıkar.
Bu değişiklikler yerel olabileceği gibi yaygın da olabilir.
Yerel anormallikler genellikle, oturdukları organ ya da dokudan farklı gri tonlarda
oldukları için fark edilirler.
Bu anormalliklere genel olarak lezyon adı verilir.
Makroskopik patolojide olduğu gibi bu lezyonlar şekil, boyut, kenar, iç yapı vb.
özelliklerine bakarak değerlendirilirler (Resim 1).
RÖNTGEN
Radyolojik tanı yöntemlerinin en eskisi olan röntgen bir projeksiyon yöntemidir. Bir
projeksiyon makinası, nasıl üzerine konan bir şekil ya da yazıyı perdeye
yansıtırsa, vücudu geçen X-ışınları da vücudun iç yapılarını röntgen filmi üzerine o
şekilde yansıtır.
Bu iki projeksiyon olayı arasında önemli bir fark vardır. Projeksiyon makinası
üzerine konan şekil veya yazı iki boyutludur, projeksiyonu da iki boyutludur,
dolayısıyla aslı ve perdeye düşen görüntüsü arasında fark yoktur.
Halbuki x-ışını önüne konan insan vücudu üç boyutludur; sadece eni, boyu değil
derinliği de vardır ve bu derinlikteki bütün yapılar röntgen filmi üzerinde üst üste
düşer (süperpozisyon).
Örneğin, arka-ön bir göğüs röntgenogramında omurga, trakea, kalp, timus ve
sternum üst üste düşer ve bu yapıların herbirinin açık bir şekilde
görüntülenmesi engellenir.
Bu sorun, BT ve MR gibi kesit görüntüleme yöntemlerinin kliniğe girmesi ile
çözümlenmiştir.
Röntgenogramlarda ayırabildiğimiz
vücut yapıları,
kemikler (kalsifikasyonlar),
Bunlara vücutta yapay olarak bulunan diş dolgusu, protez gibi metalleri ve
akciğerler, paranazal sinüsler ya da barsaklar içerisindeki doğal olarak bulunan
havayı ekleyebiliriz.
Yan (Lateral): Filme yakın olan tarafın adıyla söylenir. Sağ yanda hastanın sağ, sol
yanda solu filme yakındır.
Röntgenogramda, obje filme yaklaştıkça daha net (keskin sınırlı) ve gerçekboyutlarına
yakın görünür.
Bu nedenle iki yönlü göğüs röntgenogramları arka-ön ve sol yan pozisyonda elde edilir.
Böylece kalp kendi boyutuna yakın görüntülenir ve daha az akciğer kesiminiörter.
Lezyonların daha net görülebilmesi için anormal taraf filme yakın gelecek şekilde
radyografi istenmelidir.
Resim 4. Radyografik projeksiyonlar
A. Göğüs (arka-ön)
B. Göğüs (sol yan)
C. Göğüs (sağ ön oblik),
D. Göğüs (dekübitus: ön-arka,
hastanın sağı yukarıda)
Oblik projeksiyonlar vücudun filme yakın parçasına göre isimlendirilir.
Sağ anterior oblik pozisyonda hastanın sağ önü, sol anterior oblikte sol önü filme
yakındır.
Bu projeksiyonların çekiminde özel bir açı belirtilmemişse obliklik derecesi genellikle
450‟ dir.
Yatar pozisyon (Rekumbent): Bu terim radyografi süresince hastanın yatar durumda
olduğunu anlatır.
Işın masaya dik gelir. Hasta ya yüzü yukarıya gelecek şekilde sırtüstü (supin) veya
yüzü aşağı gelecek şekilde yüzüstü (pron) pozisyondadır.
Dekübitus: Bu pozisyonda horizontal (masaya paralel) ışın kullanılır. Hasta yatar
durumdadır.
Röntgen istek formlarında yukarı gelecek taraf, aşağıdaki örneklerde olduğu gibi açık
açık tanımlanmalıdır:
Horizontal ışınla inceleme, arka-ön (ön-arka), hastanın sağı (solu)yukarıda.
Horizontal ışınla inceleme, ön-arka (arka-ön), hastanın sağı (solu) yukarıda
Horizontal ışınla inceleme, hasta yüzüstü (sırtüstü) pozisyonda, sağı (solu) kasete
yakın.
Göğüs röntgenogramı
• Hava ile dolu akciğerler göğüs röntgenogramında çok iyi görünürler.
• Solunum sisteminin ilk radyolojik inceleme yöntemidir ve tanı değeri
yüksektir. Göğüs röntgenogramı olmadan BT, MR gibi ileri incelemeleri
istemek yanlıştır. Normal bir göğüs
röntgenogramında mediastinal yapılar her iki
akciğerin ortasındadır.
• Akciğerler oldukça simetrik yerleşimdedir.
• Röntgenogramlarda anormal görünümün nedeni
anatominin bozulması ve/ya radyolojik yoğunlukların
değişmesidir (Resim 5).
Resim 5. Göğüs (arka-ön)
röntgenogramlarında lezyon
örnekleri
A. Normal.
B. Sağ alt lob atelektazisi (ok)
C. Sağda plevral sıvı
D. Sağda tansiyon
pnömotoraks.
İskelet röntgenogramları
Geniş bir vücut bölümünü anatomik bütünlük içerisinde göstermesi ve
kemiklerin kontrastla çevrili olması nedeniyle röntgen, kemik
lezyonlarının tanısında en değerli inceleme yöntemidir.
BT ve MR kesitlerinin tanıda röntgenogramlara ekleyecekleri fazla bir
şey yoktur.
Kafa Radyografilerinde Anatomik Yapı
Kafa P.A Radyografisinde Anatomik Yapı
Kafa A.P Radyografisinde Anatomik Yapı
Kafa Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Submentovertikal (Kafa Kaidesi) Radyografisinde Anatomik Yapı
Yüz Radyografilerinde Anatomik Yapı
Lateral Yüz Radyografisinde Anatomik Yapı
Orbita P.A Radyografisinde Anatomik Yapı
Mandibula P.A Radyografisinde Anatomik Yapı
Mandibula Oblik Radyografisinde Anatomik Yapı
Temporamandibular Eklem Radyografilerinde Anatomik Yapı
Zygomatik Arkus Radyografisinde Anatomik Yapı
GÖVDE RADYOGRAFİLERİNDE ANATOMİK YAPI
Gövde Kemikleri (Ossa Truncus)
Gövde kemikleri omurga ve göğüs kafesi kemiklerinden oluşur. Gövde
kemikleri omurgada 26 adet, göğüs kafesinde 25 adet olmak üzere 51 adet
kemikten oluşur.
Omurga (Columna Vertebralis)
Kafatası tabanından başlayarak boyun ve gövdenin arka ortasında uzanan
ve yetişkinde 26 adet kemiğin birleşmesi ile oluşan S şeklinde bir kolondur.
Omurganın bölgeleri ve omur sayıları şöyledir;
Vertebrae cervicales (boyun omurları ) C 7 omur
Vertebrae thoracicae (göğüs omurları ) T 12 omur
Vertebrae lumbales (bel omurları ) L 5 omur
Vertebrae sacrale, Os sacrum (kuyruk sokumu) S 5 omur (yetişkinde 1
kemik)
Vertebrae coccygea, Os coccygea (kuyruk omurları) 4-5 omur (yetişkinde
1 kemik)
Omurlar birbirlerine discus intervertebralis (omurlar
arası disk) olarak adlandırılan lifli kıkırdaktan yapılı
bağlarla bağlanmıştır.
Omurga önden ve arkadan bakıldığında düz bir sütun
şeklindedir. Yandan bakıldığında ise bir takım eğrilikler
görülür. Öne doğru olan eğriliklere lordoz, arkaya doğru
olan eğriliklere ise kifoz denir.
• Boyun bölgesinde öne doğru olan eğriliğe,
servikal lordoz,
• Bel bölgesinde öne doğru olan eğriliğe, lumbal
lordoz,
• Göğüs bölgesinde arkaya doğru olan eğriliğe,
torakal kifoz,
• Sakral bölgede arkaya doğru olan eğriliğe sakral
kifoz denir.
Ossa Costae (Kaburgalar)
Kaburgalar göğüs kafesinin büyük bir bölümünü oluşturarak göğüs
boşluğundaki organların en iyi şekilde korunmasını sağlar. Sağ tarafta
12, sol tarafta 12 olmak üzere toplam 24 adettir. Kaburgalar uzun, yassı
ve eğri kemiklerdir. Arkada göğüs omurlarından başlayarak öne doğru
ilerlerler. En kısa kosta birinci kosta, en uzun kosta sekizinci kostadır.
Omurga Radyografilerinde Anatomik Yapı
Atlas- Axis A-P (1. ve 2. Vertebralar, Odontoid) Radyografisinde
Anatomik Yapı
Servikal Vertebralar A-P Radyografisinde Anatomik Yapı
Servikal Vertebralar Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Servikal Vertebralar Oblik Radyografisinde Anatomik Yapı
Thorakal (Dorsal) Vertebralar A-P Radyografisinde Anatomik Yapı
Thorakal (Dorsal) Vertebralar Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Lumbal Vertebralar A-P
Radyografisinde Anatomik Yapı
Lumbal Vertebralar Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Lumbal Vertebralar Oblik Radyografisinde Anatomik Yapı
Sakrum A-P Radyografisinde
Anatomik Yapı
Sakrum ve Koksiks Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Thorax Radyografilerinde Anatomik Yapı
Thorax P-A Radyografisinde Anatomik Yapı
Thorax Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Üst Kostalar Oblik Radyografisinde Anatomik Yapı
Alt Kostalar Radyografisinde Anatomik Yapı
Sternum Anterior Oblik Radyografisinde
Anatomik Yapı
Sternum Lateral Radyografisinde Anatomik Yapı
Batın Radyografilerinde Anatomik Yapı
Ayakta Direkt Batın Radyografisinde Anatomik Yapı
Yatarak Direkt Batın (Direkt Üriner Sistem-DÜS) Radyografisinde
Anatomik Yapı
KAYNAKLAR
RADYOLOJİK TANIDA TEMEL Kavramlar,ders Notları,prof.Dr.E.Tuncel.