DİL SINAVLARI İÇİN ÖNEMLİ count on

crop up
güvenmek bel bağlamak
aniden ortaya çıkmak, belirmek
PHRASAL VERB LİSTESİ cut across kestirmeden çıkmak
cut down (on) azaltmak
abide by itaat etmek, uymak, uyum sağlamak cut off durdurmak, kesmek
attend to ilgilenmek, ele almak cut out kesmek
back up desteklemek, geri çekilmek die away zayıflamak, giderek yok olmak
blow out üfleyerek söndürmek, patlamak disposed of kullanıp atmak
break down bozmak, bozulmak, kendini tutamayıp ağlamak, vurup devirmek do away with ortadan kaldırmak
break in kesmek, zorla içeri girmek drop in kısa bir ziyaret için uğramak, damlamak
break off durdurmak, parçala(n)mak, kesmek drop off uykuya dalmak, vefat etmek, azalmak, (birini) bir yere bırakmak
break out patlak vermek (savaş, salgın vs.) fall behind
ödemelerini zamanında yapamamak
break up parçalara bölmek, bitirmek, ayrılmak (in,with)
bring about sebep olmak, sonuçlanmak, ortaya çıkarmak, neden olmak fall into düzenli olarak bir şeyi yapmaya başlamak
bring along beraberinde getirmek fall off gözünün önüne gelmek
bring back geri getirmek, hatırlatmak fall through başaramamak
bring down aşağıya indirmek fed up with bıkmak
bring in üretmek, sunmak, bahsetmek, getirmek fill someone in
bilgi vermek
(on)
bring off başarılı olmak, zorluklara rağmen başarmak
find out öğrenmek, fark etmek, keşfetmek
bring on sebep olmak, sonuçlanmak
finish off (argo) öldürmek
çocuk büyütmek, bir konuyu yeniden gündeme getirmek,
bring up flood in sel gibi akmak (protesto telefonu, seyirci, mektup)
yetiştirmek, söz konusu etmek
bump into ansızın rast gelmek, arkadan çarpmak, tesadüf etmek found out öğrenmek, farkına varmak
burst out ulaşmak, elde etmek, açıklama istemek, ima etmek, demek
aniden ve bağırarak söylemek get at
istemek
call for gerektirmek
get away kaçmak, terk etmek
call off iptal etmek
get away with alıp kaçmak
call on ziyaret etmek, görev vermek
get back geri almak
call out bağırmak, yardım istemek
get down azaltmak, moralini bozmak
call forth ortaya çıkmasına sebep olmak
get in binmek, toplamak
call up telefon etmek, hatırlatmak, askere çağırmak
get off düşmek, inmek, ceza almamak
care for bakmak, sevmek, göz kulak olmak, incelemek
binmek, giymek, girişmek, başarmak, ilerlemek, uyum içinde
carry on devam etmek get on
olmak
carry out gerçekleştirmek, ifa etmek, tamamlamak
get out dışarı çıkmak
catch on anlamak
get over iyileşmek, bir şeyin üstesinden gelmek, açıklama yapmak
catch up ulaşmak, yetişmek
get sth over with bitirmek
catch up with yetişmek
get through başarmak, başarıyla bitirmek, telefonla görüşmek
cheer up neşelendirmek, açıklamak
get through to birisine bir şey anlatmak
come across rastlamak
get up kalkmak, kaldırmak, düzenlemek
come back geri gelmek
give away ele vermek, sır açıklamak, bağışlamak
come in içeri girmek
give in teslim olmak, vermek
come on/along ilerlemek,ansızın karşılaşmak
give in to teslim olmak
come out sonuçlanmak (end)
give up vazgeçmek, istifa etmek, teslim olmak, bırakmak
come to ...e gelmek, kendine gelmek
go in for düzenli olarak bir şeyi yapmak
come up ortaya çıkarmak
go into girmek, tartışmak, çarpmak, incelemek
come up with çözüm, fikir, alternatif üretmek patlamak, bozulmak (yiyecek), ayrılmak, çalmak (zil), başarıyla
come upon beklenmedik bir anda karşılaşmak go off
olmak
comply with itaat etmek, uymak, uyum sağlamak go out dışarı çıkmak, defolmak
1 2

www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com

go with uymak, desteklemek, eşlik etmek point out işaret etmek

grow out dar gelmek provide for gereksinimi karşılamak
grow up büyümek, yetişmek pull over arabayı sağa çekmek
hand out elden dağıtmak pull up eleştirmek
held up engellemek, elleri kaldırmak put across ileri sürmek, anlatmak
hold back duraksamak, engellemek put aside bir kenara ayırmak yada koymak, biriktirmek
hold on yürekten inanmak, beklemek put away yerine koymak
hold up kaldırmak, geciktirmek, soymak, iyi gitmek put down baskı yapmak, yok etmek, bastırmak, not almak
hurried on acele etmek put forward ileri sürmek, aday göstermek
keep on sürdürmek put in içine yerleştirmek, para yatırmak
keep up ulaşmak, yetişmek, baş etmek, sürdürmek put off ertelemek (adjourn), soğutmak
keep up with aynı düzeyde kalmak put on giymek, kandırmak
knock down çiğnemek, üstünden geçmek, devirmek put on weight kilo almak
leave out dahil etmemek, bir işi yapmayı bırakmak söndürmek, kızdırmak, resmen ilan etmek, rahatsız etmek,
put out
let down düş kırıklığına uğratmak, sarkıtmak kapatmak, hayal kırıklığına uğramak
let in/into içeri kabul etmek put through telefon bağlamak, bitirmek, başarıya ulaştırmak
live on sadece...ile yaşamak, yaşamını sürdürmek put up inşa etmek, kalacak yer sağlamak
look after bakıcılık yapmak put up with tahammül etmek, katlanmak :olumsuz cümlelerde kullan
look down on küçümsemek return to geri dönmek, ...e dönmek
look for aramak rounded up etrafını çevreleyerek bir arada tutmak
look forward to dört gözle beklemek rule out izin vermemek
look into araştırmak run away kaçmak
look out (for) dikkat etmek run down sertçe eleştirmek, gücünü kaybetmek, durmak, yerini bulmak
look over incelemek (examine) run into hızla çarpmak, tesadüfen karşılaşmak
look through baştan sona incelemek run out of bitirmek, tüketmek (benzin), bir şeyi sonuna kadar kullanmak
look up bir konu aramak (sözlük, ansiklopedi vs.), ziyaret etmek run over vurmak ve çarpmak, tekrarlamak, taşmak
look up to saygı göstermek rush open hızla açmak
looked into araştırmak, derinliğine inmek, incelemek see someone off uğurlamak
made up makyaj yapmak, kafadan uydurmak, oluşturmak (consist of) see to üstüne almak (supervise), ilgilenmek
anlamak, ima etmek, görmek, çıkarmak, doldurmak (form), liste sent away göndermek (uzaklara), başından def etmek
make out
hazırlamak set about girişmek
uydurmak, oluşturmak, uzlaşmak, makyaj yapmak, tamamlamak, set off yola çıkmak
make up
yatak yapmak, barışmak, yarışta aradaki mesafeyi kapatmak set up kurmak, oluşturmak
make up for telafi etmek settle down sakinleşmek, yerleşmek
name after ismini almak show off gösteriş yapmak
pass away yok olmak, ölmek show up ortaya çıkmak
pass on iletmek, aktarmak slow down yavaşlamak
pass out bayılmak sort out ayrıştırmek, sınıflamak
pay back bedelini ödemek, intikam almak stand by desteklemek
phone up telefon etmek stand for temsil etmek, anlamına gelmek, tahammül etmek, aday olmak
pick out seçmek (select) stand up for desteklemek
pick out seçmek stood for bir şeyi simgelemek
kaldırmak, bir şeyi kolayca elde etmek, fark etmek, almak, birini take after benzemek
pick up
(havaalanı vb.) almak, kapmak (bilgi) take away ortadan kaldırmak, çalmak
pile up birikmeki yığılmak take care of ilgilenmek
play back pley bek yapmak take down yazmak
played down değerini olduğundan küçük göstermek take in anlamak, aldatmak, elbise kısaltmak
3 4

www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com

take off havalanmak (uçak), çıkarmak (elbise)
take on karşılaşmak, yarışmak, sorumluluk almak
take out çıkarmak, ...e çıkarmak
take over yönetimini devralmak, çok etkilenmek
take to sevmek
başlamak (yeni bir hobi), kısaltmak (elbise), kullanmak, zaman
take up
ve yer işgal etmek
talk about hakkında konuşmak
talk someone into bir şey yapmaya ikna etmek
tell off azarlamak
think out üzerinde uzun uzun düşünüp karar vermek
think up yaratmak, bulmak
throw away atmak
throw up kusmak
tire out yorulmak
try on denemek
turn down reddetmek (refuse, reject)
turn in geri teslim etmek
turn off kapatmak (bir makinayı)
turn on açmak
turn out sonuçlanmak (end, result), üretmek (produce)
turn over teslim etmek, vermek, bırakmak
turn up açmak, kısmak, beklenmedik bir zamanda ortaya çıkmak
use up sonuna kadar kullanmak
walk away with alıp kaçmak
watch out (for) dikkatli olmak
wear off eskimek, azalmak
wipe out yok etmek
work on üzerinde çalışmak
write down not almak
write off silmek (borcu), iptal etmek

5 6

www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com www.dilFORUM.com www.SeyfiHoca.com