ROUTINES (PRESENT SIMPLE TENSE)

*** Rutinlerden bahsederken present simple tense kullanırız. Bu tense, rutin olarak yaptığımız şeyleri
anlatırken kullanıldığı için genelleme yapan sıklık zamirlerini alır (always, generally, often,
sometimes, rarely, never)

I go for a walk every morning.

Geçmişteki rutinlerimizden bahsederken “used to” kalıbını sıklıkla kullanırız. Kullanımı USED TO + V1.

I used to go for a walk every morning.

PRESENT CONTINUOUS TENSE (ŞİMDİKİ ZAMAN): Şimdiki zaman şu anda yapıyor olduğumuz
şeylerden bahsederken kullanılır. (Just now, Now, at the moment, right now) gibi zaman zarflarıyla
kullanılır.

COUNTABLES – UNCOUNTABLES

Sayılabilen nesneler somut nesnelerdir. Book, Pencil, apple, orange … etc. A/an, some, a lots of, any
There is an apple. ----- kelime “a,e,i,o” gibi sesli harflerle başlıyorsa “AN” gelir.

There is a car, tree. ------- kelime sessiz harfle başlıyorsa “A” gelir.

Sayılamayan nesneler, sayıyla ifade edilemezler o nedenle “some”, “a lot of”, “a bit of”, “much”,
“plenty of” gibi belirsiz miktar kelimeleriyle ifade ederiz. Money (para), Hair (saç), air (hava),
knowledge (bilgi), bread (ekmek), soup (çorba), beauty (güzellik), anger (öfke), honey (bal), love
(sevgi) gibi kelimeler ve diğer tüm soyut isimler Sayılamayan İsimlere (Uncountable Nouns) örnektir.
Sayılamayan isimleri sayılabilir hale getirebilmek içinse şu ifadeleri kullanabiliriz : “a cup of (bir
bardak)”, “a bag of (bir paket dolusu)”, “a handful of (bir avuç dolusu)”, “a pinch of (bir tutam)”

We would like to have two cups of tea, please.

He put a bag of sugar in his cup of tea.

Add a pinch of salt into the soup.

PAST SIMPLE TENSE GEÇMİŞTE OLUP BİTMİŞ OLAYLARDAN

BAHSEDERKEN KULLANILIR.
Soru: Did he pass the exam?
(O sınavı geçti mi?)
Cevap: Yes, he did. /No, he didn’t.
(Evet, geçti. /Hayır, geçmedi.)

DÜZENSİZ FİİLLER

GO – WENT

KNOW- KNEW

FUTURE TENSE

(+) WILL + V1

(-) WILL NOT (WON’T)

WILL + SUBJECT + V1

ADJECTIVES (-ED, -ING): Sıfatlar isimleri niteler, durumlar hakkında bilgi veren kelimelerdir.
İngilizce’de -ed takısı ile biten sıfatlar genellikle duygu durumlarını açıklarken, -ing takılı sıfatlar bir
şeyin (eşya, durum veya bir kişi) özelliğini bildirir.

WORRY: She is worried. (O endişeli) ---- It is a very worrying situation (Çok endişelendirici bir
durum.)

AMAZE: amazed – amazing

AMUSE: amused – amusing

ANNOY: annoyed – annoying

ASTONISH (ŞAŞIRMAK) : astonished – astonishing

BORE: bored – boring

CONFUSE: confused – confusing

CONVINCE (İKNA ETMEK): convinced – convincing

DISAPPOINT: disappointed – disappointing

EXCITE (HEYECANLANMAK): excited – exciting

FRIGHT (KORKMAK): frightened – frightening

SURPRISE: surprised – surprising

SATISFY (TATMİN ETMEK): satisfied – satisfying

TERRIFY (ÜRKMEK) terrifed – terrifying

CONJUNCTIONS (EXPLAINING CHOICES):

AND

+ BUT -

BECAUSE + reason

SO + conlusion

X OR Y : comparing

WHEN- WHILE: Bu bağlaçlar aynı anda olan şeyleri anlatırken kullanılır. Önemli noktası ise
WHEN+SIMPLE PAST TENSE, WHILE+ PAST CONTINUOUS (- iken) kullanımlarıdır. Yani bu bağlaçlar
ister cümlenin önünde ya da ikinci kısmında olsun kendilerinden sonra belirtilen tense’ler kullanılır.
Bu konuda kimi zaman istisnalar olabilir.

WHEN THE DOOR BELL RANG, I was sleeping. ---

I was sleeping WHILE THE DOOR BELL WAS ringing.

VOCABULARIES
Famil time:
do chores:
tidy up:
eat dinner
have breakfast
go for a walk
INVENTIONS:
Wheel: teker
Light bulb: lamba
YOU’RE THE FUTURE
Litter
bullying